ebru sanatı
DESCRIPTION
Ebru Sanatı hakkında bir sunum.TRANSCRIPT
EBRU SANATIBeyhan BAYHAN
Ebru Sanatı
Tarihçesi
EBRU SANATI’NIN Türkistan'ın
Buhara şehrinde doğup İpek
Yolu ile ve göçlerle
İran,Hindistan ve Anadolu'ya
yayıldığı tespit edilmiştir.
Farsça 'Ebri' (Bulutumsu, bulut
gibi) olarak isimlendirilmiştir. Daha
sonra Türklerle birlikte Anadolu'ya
gelen bu sanatın adı 'Ebru' olarak
dilimize yerleşmiştir.
Günümüze ulaşan en eski ebru
eseri 1500'lü yıllara aittir.
EBRU SANATI; Kâğıt süsleme
sanatlarının en önemlilerindendir.
18.yy. Avrupa’da 'Türk kağıdı', 'Türk
mermer kağıdı' olarak bilinmesi bu
sanatın bir Türk sanatı olduğunu
göstermektedir.
Osmanlı döneminde birçok ebru
sanatçısı yetişmiştir. Bu dönemde
ebrulu kâğıtlar devlet belgeleri ve
resmi yazışmalarda zemin olarak
kullanılmıştır.
Ebru; Türkiye'de cilt sanatının yanı
sıra, hat sanatında zemin ve pervaz
olarak kullanılmıştır. Hat sanatının,
sanat atölyelerinde çoğalmasıyla
birlikte, fonda kullanılan bu desenli
kağıdın da değeri artmış,
çerçevelenecek kadar
önemsenmiştir.
EBRU, hiçbir teknoloji, çağdaş
malzeme kullanılmadan, tamamen
çıktığı dönemin koşullarına, araç ve
gereçlerine sadık kalınarak
sürdürülen bir sanattır.
Ebru Malzemeleri
TEKNE
Alüminyum veya
galvanizden
yapılır.Genel
olarak 35x50
boyutu tercih
edilir.
SU
Su kireçsiz ise dinlendirilmiş
musluk suyu olabilir. Eskiler
yağmur suyu kullanırmış.
Tercihen saf su
kullanılmalıdır.
KİTRE
Geven bitkisinin
özüdür.Suda
bekletilip, süzülerek
kıvama getirilir.Su
ile birlikte teknede
yoğunluğu ayarlanır
BOYA
Doğal toprak boyalar,
oksit boyalar, pigment
boyalar, çivit boyalar
kullanılır.Bu boyalar
suda çözülmezler.
Disteseng adı verilen
mermer ile doğal toprak
boyalar ezilerek içine su
ve öd katılır
SIĞIR ÖDÜ
Öd genellikle büyük baş hayvanların
safrakesesinden elde edilir. Safrakeseleri
delinir ve içindeki öd süzülerek bir kapta
toplanır, benmari usulü kaynar suda 20
dakika bekletilir. Yüzeyde biriken köpük
bir kaşık yardımıyla alınır. Bu işlem kötü
bir kokuya neden olduğu için açık havada
yapılması önerilir. Günümüzde resim
malzemesi satılan yerlerde rafine öd
bulunmaktadır.Boyaların kitreli suyun
üzerinde durmasını ve birbirine
karışmasını önler.
FIRÇA
Gül dalı esnediği ve küf
tutmadığı için tercih
edilir.Uç kısmına misina
veya naylon ip ile At
kuyruğu kılı sarılır
KAĞIT
Emici özelliği fazla ve mat
olan en çok 60 veya 80 gr
1.hamur kağıtlar kullanılır.
BİZ
Teknedeki boyalara şekil
vermek için kullanılan,
çeşitli kalınlıkta metal
çubuklar
TARAK
Bir tahta üzerine belli
aralıklarla sıralanmış
metal tellerden oluşurlar.
Ezilen boyaları toplamak
için SPATULA
Boyaların ve ödün
konulduğu cam kavanozlar
ve kağıda alınan ebrunun
kurutulduğu KURUTMA
TEZGAHI
Ebru Çeşitleri
BATTALEBRU
BÜLBÜL YUVASI
YAZILIEBRU
HATİP EBRUSU
GEL-GİT EBRUSU
ŞAL EBRUSU
TARAKLI EBRU
ÇİÇEKLİ EBRULAR
(LALE-PAPATYA-
SÜMBÜL-GÜL-
KARANFİL)
Ebru Ustaları
HATİP MEHMET EFENDİ
Geleneksel Türk Ebru tarihimizde çok önemli
bir yeri olan Hatib Mehmed Efendi kendi lakabı
ile anılmakta olan “hatib ebrusu” nun
mucididir. Ayasofya camii imam hatibi olması
sebebi ile hatib lakabı ile anılmış olan bu zatın
tam adı Mehmed bin Ahmed İstanboli dir.
Doğum tarihi kesin olarak bilinmeyen Hatib
Mehmed efendi 1774 tarihinde evinde çıkan bir
yangın sonucu ebrularını kurtarmak isterken
vefat etmiştir.
Yaşadığı dönemde kendi
icadı olan “hatib ebru”
yapımını kimseye
öğretmemiş olmasından
dolayı, hatib ebrusu uzun
yıllar bir sır olarak
kalmıştır.
“Hamidiye, 31” yazılı kitabın cilt kapağı
Hatib Mehmed Efendi - Süleymaniye Kütüphanesi
Hatib Mehmed Efendi - Süleymaniye Kütüphanesi
Hatib Mehmed Efendi - Süleymaniye Kütüphanesi
Hatib Mehmed Efendi -
Süleymaniye Kütüphanesi
ŞEYH SADIK EFENDİ
Üsküdar’da bulunan Özbekler Tekkesi şeyhi olan “şeyh
Sadık efendi” Buhara’nın Vabakne şehrinde doğmuştur.
Ebru yapımını Buhara da öğrendiği bilinen bu zatın kabri
Özbekler tekkesi haziresinde olup, kabir kitabesinde
vefat yılı 12 receb 1262 (11 temmuz 1846) olarak
belirtilmiştir. Ebru sanatını İbrahim Edhem ve Nafiz
adlarındaki oğullarına öğretmiştir
Şeyh Sadık Efendi - Tire Vakıf
Necip Paşa Kütüphanesi
Şeyh Sadık Efendi -
Tire Vakıf Necip Paşa
Kütüphanesi
HEZARFEN ETHEM EFENDİ
(1829- Ocak 1904) Babasının ardından o da “Üsküdar
Özbekler Dergahında şeyhlik yapmaktadır. Ethem Efendi
oymacılık, marangozluk, mühürcülük... vs. gibi pek çok
dalda uğraş vermektedir ve bu yüzden bin sanat sahibi
anlamına gelen Hezarfen lakabını almaktadır.
Hezarfen İbrahim Edhem
Efendi - Süleymaniye
Kütüphanesi
Hezarfen İbrahim
Edhem Efendi -
Süleymaniye
Kütüphanesi
Hezarfen İbrahim
Edhem Efendi -
Süleymaniye
Kütüphanesi
NAFİZ EFENDİ
Hezarfen Edhem efendinin kardeşidir. Elimizde pek bilgi
ve eserleri bulunmamaktadır.
SAMİ EFENDİ
(1838-1912) Ebruculuğu, Hezarfen Edhem Efendi’nin
yakın arkadaşı olduğu sebebiyle öğrenmiştir.
AZİZ EFENDİ
(1871-1934) Aziz Efendi de ebruculuğu Edhem Efendi’den
öğrenmiştir.
NECMEDDİN OKYAY
Sanat hayatı başlı başına bir kitap olacak kadar renkli
olan Necmeddin Okyay (1883-1976) , mürekkepçilik,
aharcılık, okçuluk, gülcülük, eski tarz mücellitlik,
hattatlık vb. gibi pek çok hünerinin yanı sıra
ebruculuğu da meslek edinmiştir, bu nedenle üstadı
Edhem Efendi gibi Hezarfen lakabıyla anılır.
Üsküdar Gülnuş Valide Sultan Camii başimamı
olan Necmeddin Okyay, Güzel Sanatlar
Akademisinde de ebru ve tarz-ı kadim cilt
öğretmenliği yapmıştır. Hatip ebruları çiçek
motiflerine öncülük etmiştir, Necmeddin Okyay
ebru sanatına lale, gelincik, karanfil, menekşe,
sümbül, gül gibi bahçe çiçeklerini
kazandırmıştır. Bu tür çiçekli ebrular Necmeddin
ebrusu olarak benimsenmiştir. Bu sanatı oğulları
Sami ve Sacid Okyay'a ve yeğeni Mustafa
Düzgünman'a öğretmiştir.
Necmeddin Okyay - Hatip Ebrusu
Necmeddin Okyay - Yazılı Ebru - Allah
Necmeddin Okyay - Çiçekli Ebru
MUSTAFA DÜZGÜNMAN
Necmeddin Okyay'ın yeğeninin oğlu olan Mustafa
Düzgünman (1920-1990) dayısının öğrettiği
ebruculuğu 1941 yılından vefatına kadar gerçek
anlamıyla devam ettiren yegane sanatkardır. Baba
mesleği olan aktarlık ve baharatçılığı devam
ettirmiş,1954-1979 yılları arasında Üsküdar Şeyh
Mahmud Hüdayi Hazretleri'nin türbedarlığını da
yapmıştır. Necmeddin Okyay, sanatın her çeşidine
ilgisi ve merakı olan yeğenini Güzel Sanatlar
Akademisi'ne kaydettirmiş, Mustafa Düzgünman bu
akademiden tarz-ı kadim cilt ve ebru sanatkarı olarak
mezun olmuştur. Ciltçilik ve ebruculuğun yanı sıra,
tesbihçi, şair, bestekar ve fotoğrafçıdır.
Ebruculukta kendisinden önceki çiçekleri islah
etmiştir. Ebru sanatında "klasik tarz"ın normlarını
oluşturmuştur. Türkiye'de ve dünya da ebruya ilginin
artması ve sanatkar olarak tanınıp şöhret bulması,
Yapı Kredi Bankası'nın Galatasaray'daki Genel
Müdürlük Binası'nın giriş katında sergi açmasından
sonra olmuştur. Bu sergide Mustafa Düzgünman ve
Niyazi Sayın'ın (Ney virtüözü, tesbih ustası, ebru
sanatçısı) yaptıkları tesbihler de sergilenmiş ve
sergi bir ay boyunca yoğun ilgi görmüştür
ALPASLAN BABAOĞLU
1957 yılında Ankara'da doğdu.İlk ve ortaöğrenimini
Ankara ve Erzurum'da tamamladı. Devlet bursuyla
gönderildiği İngiltere'deki Elektronik Mühendisliği
eğitimini 1979 yılında, aynı dalda yüksek lisans
eğitimini 1980 yılında tamamlayarak yurda döndü.
Mühendislik hayatını bir kamu kurumunda yönetici
olarak sürdüren Alparslan BABAOĞLU, evli ve Elif ve
Burak isimlerinde iki çocuk babasıdır.
1984 yılında Topkapı Sarayı Nakışhânesi'ne devam
ederken başladığı ebru yapımını aralıksız
sürdürmektedir. 1985 yılında ustası merhum
Mustafa DÜZGÜNMAN ile tanıştı ve 1989 yılında
kendisinden ebru sanatının öğretilmesi ve icrâsı
konusunda icâzet aldı. İlk kişisel sergisini 1990
yılında Topkapı Sarayı'nda açtı, aynı yıl
Washington D.C.'de ikinci, 1991 yılında memleketi
olan Çorum'da üçüncü ve 1999 yılında Yıldız Sarayı
Çit Kasrı'nda dördüncü kişisel sergisini açtı.
Sayısız karma sergiye katıldı.
Alparslan Babaoğlu - Laleler
Alparslan Babaoğlu - Battal Ebru
Alparslan Babaoğlu - Sultanahmet Camii
AZİZ EFENDİ
NECMEDDİN OKYAY
ABDÜLKADİR KADRİ EFENDİ
BEKİR EFENDİ
SAMİ OKYAY
SACİD OKYAY
NİYAZİ SAYIN
FUAT BAŞAR
HİKMET BARUTÇUGİL
Teşekkür Ederim
Beyhan BAYHAN