modafen İletişim - sayı 5

52
2012 Yaz / Sayı: 5 İletişim ISSN 1309-6389

Upload: modafen-eduka

Post on 28-Mar-2016

275 views

Category:

Documents


2 download

DESCRIPTION

Modafen İletişim - Sayı 5

TRANSCRIPT

Page 1: Modafen İletişim - Sayı 5

2012 Yaz / Sayı: 5 İletişim

ISSN

130

9-63

89

Page 2: Modafen İletişim - Sayı 5
Page 3: Modafen İletişim - Sayı 5

Sevgili Okurlarımız,

1 Mayıs 2012 tarihinde iki yaşındaki pekinezimiz Miso, dört tane nur topu gibi minik pekinez do-ğurarak ilk defa anne olmanın ayrıcalığını yaşadı. Ben de Miso’nun yavrularını iki-üç ay gibi kısa bir zaman içerisinde hayata nasıl hazırladığına yakın-dan tanık olma şansını yakaladım. Bu süreç bana içinde yaşadığımız bilişim çağında hızla değişen hayata ve akıp giden zamana karşı kendi yavrula-rımızı geleceğe hazırlama çabamızı anımsattı.

Bizim bildiğimiz anlamda yaşam başladığından beri araştırmalar, icatlar ve yenilikler insan hayatı-nın güvenliği ve sürdürülebilirliği için birer gerek-lilik teşkil etmiştir. Fakat şu an içinde yaşadığımız dönemin bilinen zaman dilimleri içerisindeki en yenilik dostu olduğu kuşku götürmez bir gerçek. Artık insanlar sadece sınırları zorlamak adına merak etmeye ve soru sormaya teşvik edilmekle kalmıyor, düşünce boyutunda da “imkânsız”lar gitgide yerini “neden olmasın”lara bırakıyor.

Bu gelişmeler ışığında bireylere, ailelere, şirketle-re, devletlere fakat en çok da eğitim kurumlarına yenilikçi bakış açıları benimsemek ve benimset-mek düşüyor.

Peki bu nasıl yapılabilir?

Sosyal medya menejerliği, aplikasyon tasarım-cılığı, arama motoru optimizasyon uzmanlığı ve blog yazarlığı gibi günümüzün son moda meslekleri nasıl on yıl önce yoksa dünyanın her yerindeki lise öğrencileri de günümüzde henüz var olmayan fırsatlara, ünvanlara ve ortamlara hazırlanmaya çalışmakta. Üstelik, henüz geliştiril-memiş teknolojileri kullanarak henüz ortaya çık-mamış problemleri çözmek ve henüz eksikliğini

duymadığımız ihtiyaçları gidermek için... İstatis-tiklere bakıldığında ise durum daha da ilginçleşi-yor çünkü tahminlere göre her yıl en az 4 exabit (4x10^19) özgün bilgi üretiliyor ve bu geçtiğimiz 5000 yıl boyunca üretilenin toplamından fazla. Ayrıca her iki yılda bir yenilenen teknolojik bil-ginin kendisini ikiye katladığı göz önüne alınırsa teknik alanlarda lisans üstü eğitim alan bir gencin üniversitenin ilk yılında öğrendikleri o daha me-zun olmadan güncelliğini yitirmiş olacak.

O zaman bizler eskiden olduğu gibi çocuklarımızı geleceğin şartları doğrultusunda değil, yenilik ve olasılıklarla dolu bilinmezliklere hazır etmeye ça-lışıyoruz. Onlara bilgileri öğretmek kadar öğren-meyi de öğretmemiz gerekiyor. Fakat bu devirde başarılı olmak için öğrenmekle yetinmemeli ve merak etmeli. Daha fazla soru sorup daha çok dü-şünmeli. Düşünürken ise zaten bildikleriyle sınırlı kalmamayı, bir adım ilerisini hayal etmeyi başara-bilmeli. Kendisini diğerlerinden ayırt etmek için ise hayallerini gerçekleştirecek öz güvene, manevi cesarete, istikrara ve analitik kabiliyete sahip ol-malı.

Bütün bunlar bizler için fazlasıyla karmaşık ve zor görünebilir ama bu çağda doğan çocuklarımızın çoğu zaten zamanın gereksinimlerini karşılamak için gerekli donanıma sahip şekilde dünyaya ge-liyorlar. Bizlere düşen en önemli görev ise onları eski bilgiler ile sınırlamamak, onlarda var olan sonsuzluğu kendi tecrübelerimiz, korkularımız veya limitlerimizle kısıtlamamak.

Picasso “Her yaratıcılık eylemi ilk olarak bir yıkım eylemidir.” (Every act of creation is first of all an act of destruction) demiş. Bizler de bu yaratıcılık

sürecinde ilk olarak kendi duvarlarımızı yıkmalı, kendimizi evrenin bize sunduğu imkânlara, sürp-rizlere ve yeniliklere açık tutmalıyız.

Modafen, böylesi bir anlayışı inovasyonu benim-seyen bir bakış açısıyla hayata geçirmekte. Yeni veya önemli ölçüde adapte edilmiş bir ürün, fikir veya sürecin uygulanması anlamına gelen inovas-yon, özünde yenilikçi bakış açıları benimsemeyi ve benimsetmeyi barındırıyor. Bu sayede ortaya çıkan yaratıcı fikirler, katma değer yaratan ürün, metod veya hizmetlere dönüştürülebilmekte.

Modafen İletişim’in bu sayısında, Modafen’in inovatif yönünü ortaya koymak istedik. İlerleyen sayfalarda müfredata bu yıl dahil olarak öğrenci-lerimizin ufkunu genişletmeyi hedefleyen Giri-şimcilik Dersleri, tüm sınırları kaldırarak olumlu düşünceyi benimsemek adına verilen Kuantum Düşünce Eğitimleri ve öğrencilerimizin okulda-ki hayatlarına renk katmak amacıyla yenilenen 2011-12 eğitim ve öğretim yılının akademik tak-vimine yakından göz atma imkânı bulacaksınız. Modafen’in eğitim anlayışını ve inovatif duru-şunu daha iyi yansıtması adına güncellenen web sitemiz hakkında da kısa bir bilgilendirme yaptık.

Modafen İletişim’le kendinizi yeniliğin akışına bı-rakmanız dileği ile...

Bade Ceyda Kırali Kanberoğlu

Page 4: Modafen İletişim - Sayı 5

İçindekiler

İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri MüdürüFatih Kanberoğlu

Genel Yayın YönetmeniBade Ceyda Kırali Kanberoğlu

EditörlerPervin AltuntaşOgün KamacıFiliz BüberSelen Us

Yazı İşleriAyça TunçelElif NalbantoğluGamze AySema ŞavkanŞükriye AydınTuncer TürkYeliz Tevetoğlu

Katkıda BulunanlarAhsen AlikişioğluAbdurrahman KansuÇiğdem ErcanHande Yılgaİlknur AydemirMehmet KaragüvenNilay ÖnerSelda TerekŞebnem Uçar

Görsel YönetmenTurgay Kurt

Fotoğraf EditörüIlgın Yaroğlu

Alanı: Ulusal

Dili: Türkçe

Mahiyeti: Eğitim

Türü: Dergi

3 ayda bir yayınlanır.

4

Akademik Takvimdeki Yenilikler“2011-2012 eğitim ve öğretim yılında birçok etkinlik düzenledik.”

Gülhan Şen“Seyahat bir kültürdür.”

Şampiyon Modafen! Modafen Futbol Kulübü ligdeki ilk yılını şampiyonlukla taçlandırdı.

Modafen İnternet Sitesi Yenilendi! Modafen web sitesi yenilenen arayüzüyle yayında.

A-Tipi Başarı Öyküsü Mehmet Karagüven“Herkes arkadaşının başarısını kendi başarısı kadar önemsiyordu, Modafen’de böyle bir birliktelik ruhu var.”

Öğrenci Gözüyle Yenilikler“İhtiyaçlarımız bizi bir sonraki teknoloji adımına götürmüştür.”

Vücudumuzu Yenileyen Besinler“Vücudu yenileyen, hücreleri tazeleyen besinleri tanıyalım.”

Fatih Kanberoğlu’nun Kaleminden“Başarı sadece bilinçli çalışmayla değil, bilinçli çözülen bir sınavın sonunda gelir.”

Melis ÖnerSu kuşu Melis Öner ile spora nasıl başladığını ve başarısının sırrını konuştuk.

8

12

16

18

20

22

24

26

Page 5: Modafen İletişim - Sayı 5

ISSN 1309-6389

Yayın Hazırlığı ve Yönetim YeriEduka Özel Eğitim ve Bilişim Hizmetleri Tur. Tic. Ltd. Şti.Caferağa Mah. Moda Cad. Kağnı Sok. No: 9, 34710Moda - Kadıköy / İstanbulTel: (0216) 338 23 00

Bas kı ve CiltUmur Basım ve Kırtasiye Sanayi ve Ticaret A.Ş.Esenkent Mah.Dudullu Organize Sanayi Bölgesi 2.Cadde No:5 34776 Ümraniye / İstanbulTel: (0216) 645 62 00Faks: (0216) 420 04 35E-posta: [email protected]

Tüm Hakları ÖZEL MODAFEN İLETİŞİM'e aittir. Tasarımı veya bir bölümü kopyalanamaz ve izinsiz kullanılamaz.

Modafen’de Yeni EtkinliklerBireyin hayatında eğitim, spor ve sanat hepsi ayrı ayrı önem taşır.

A-Tipi Başarı Öyküsü Ahsen Alikişoğlu“Modafen’le diğer okullar arasında gördüğüm en büyük fark Modafen’in samimiyeti!”

Yeni Minik ModafenlilerModafen her şeyden önce “kardeşlik” demektir.

Modafen’de Girişimcilik DersleriGirişimcilik ve Yaratıcılık dersi düşünce sistematiğini öğretiyor.

Modafen'de Kuantum Düşünce TekniğiAbdurrahman Kansu yönetiminde kuantum düşünce eğitimleri devam ediyor.

“Plastiğe Son!” diyoruzPlastik kullanımını azaltmak için herkese su mataraları hediye ettik.

Öğrencilerimizden ve Öğretmenlerimizden Kitap TavsiyeleriKitap, hayatı okumaktır!

England, here we come!Passports? Check. Walking shoes? Check. Raincoats and umbrellas? Check!

Find The Differences!Can you find them?

30

32

34

36

38

40

42

44

48

Bas kı TarihiEkim 2012

Page 6: Modafen İletişim - Sayı 5

2011-2012 AKADEMİK TAKVİMİNDEKİ

YeniliklerKurulduğu günden bu yana Modafen, Türkiye’de sosyal ve akademik açıdan optimum dengenin elde edildiği bir eğitim sistemi oluşturmayı hedeflemiş, bunun için A-tipi bir eğitim ve öğretim

anlayışını benimsemiştir. Bu vizyonumuz doğrultusunda öğrencilerimizin eğlenerek öğrenecekleri birçok organizasyon düzenledik.

Verimli Çalışma Semineri11. ve 12. sınıflarımızın katılımıyla gerçekleşen “Verimli Çalışma Semineri”nde kurucumuz Fatih Kanberoğlu öğrencilerle tecrübelerini ve ders çalışma tekniklerini paylaştı.

Yeşil GünDoğanın kucağında bir okul olarak yeşile, toprağa, suya ne kadar ihtiyacımız olduğunu, onları kaybettikten sonra değil de henüz onlarla yaşama şansımız varken çocuklarımıza hatırlatmak amacıyla düzenlediğimiz “Yeşil Gün” etkinliğimizde doğayı korumanın ve onu tanımanın önemini anlattık.

Cupcake GünüYeni kampüsümüzde ilk etkinliğimiz “Modafen Cupcake Günü” oldu. Eteklerinde yüzlerce cupcake yüklü mankenimiz, pinyata oyunlarımız ve fotoğraf standlarımız ile hep birlikte rengârenk ve lezzetli bir gün geçirdik.

| Modafen İletişim4

Page 7: Modafen İletişim - Sayı 5

Tutum, Yatırım ve Yerli Malı Haftası

“Tutum, Yatırım ve Yerli Malı Haftası”nın özellikle gençlerimizin bilinçlendirilmesi açısından

büyük önem taşıdığını düşünüyoruz. Bizler de duyarlılığımızı arttırabilmek adına çeşitli

aktiviteler ve organizasyonlar düzenledik.

Yeni Yıl Haftası ve Yardımlaşma Kermesi

Yeni yılın hepimize sağlık ve mutluluk getirmesi temennisiyle yaptığımız kutlamalarda,

öğrencilerimiz arasında yaş gruplarına göre farklı sınıfları içine alan yılbaşı hediye çekilişi yaptık.

Çekilişimizden ve kermes satışlarından LÖSEV’e bağışlamak üzere toplam 15.029 TL gelir elde

ettik.

Educrafts DayModafen, çocuklarımıza sanat ve yaratıcılık

alanlarında yapılanları ve neler yapılabileceğini keşfetmeleri için ilk adımı attı. 21 Şubat’ta gerçekleşen Educrafts Day, çocuklarımızın

sanatsal ve yaratıcı yönlerini ortaya koyabilmeleri, sanatla iç içe oldukları bir gün geçirebilmeleri

amaçlanarak tasarlanmış Modafen geleneklerinden biri oldu.

Matematik Olimpiyatları

14 Mart (3.14) “Dünya π Günü”nde biz de Modafen'de Matematiği kutladık. Modafenliler

olarak hepimizin çok iyi bildiği bir şey varsa o da “Modafen” ve “Matematik” arasındaki ilişkinin aynı

baş harfi paylaşmaktan çok daha öte olduğudur. Fatih Kanberoğlu’nun matematik ve geometriye duyduğu

aşk ile başlayan bu hikâye, Modafen ve Eduka Group bünyesindeki bütün eğitim kurumlarının temelini

oluşturan köklü bir tarihe sahip.

Yaz 2012 | 5

Page 8: Modafen İletişim - Sayı 5

İlk Yardım EğitimiModafen, Yardımcı Doçent Doktor İkbal Çavder'i ilk yardım eğitimi için okula çağırdı. O da EdukaKids ve Modafenli tüm öğrencilerimize, yaşlarına uygun olan süre ve seviyelerde ilk yardım eğitimi vererek onlara kaza, hastalık, yangın, deprem ve benzeri durumlarda bilinmesi gereken temel bilgileri aktardı.

Modafen Uçurtma ve Spor GünüBu sene ilk defa organize ettiğimiz uçurtma şenliğimizde, çocuklarımıza kendi uçurtmalarını yapma fırsatı vermek istedik. Günümüzde her şeyin önlerine hazır geldiği düşüncesinden yola çıkarak çok eski bir oyuncak olan ve her yaşta insanın ilgisini çeken uçurtmanın yapım aşamalarını ve uçma mantığını öğrenirken uçurtma uçurma neşesini de birlikte tatmalarını arzu ettik.

Beykoz Hayvan Barınağı25 Nisan 2012 tarihinde Beykoz Hayvan Barınağına yaptığımız gezimiz çok keyifli geçti! Göksu Evleri Hayvan Gönüllerinin ve Beykoz Belediyesinden görevlilerin eşlik ettiği gezimize, okulumuzdan 100 öğrenci ve 14 öğretmen katıldı. Çocuklarımız yanlarında getirdiği kuru mamalarla barınaktaki sevimli dostlarımızı beslediler. Gezimizden sonra bizlere eşlik eden gönüllü hayvan dostlarının çocuklukta kazanılan hayvan sevgisinin önemini anlatan konuşması hepimizi çok etkiledi.

Girişimcilik HaftasıAnaokulundan liseye her yaşta, öz güveni olan, farkındalıkları yüksek, girişimci özellikler taşıyan öğrenciler yetiştirmeyi hedefleyen Modafen’in 2011-2012 eğitim öğretim yılında akademik takvimine eklediği yeniliklerden biri de Girişimcilik Haftası oldu. Öğrencilerimiz girişimcilik üzerine farklı bakış açılarına sahip olmak adına iş hayatına adım atmış farklı kişilerden sunumlar izleme şansını da yakaladılar.

| Modafen İletişim6

Page 9: Modafen İletişim - Sayı 5

Modafen Mezunlar Günü

Modafen’den mezun olan öğrecilerimizin ve velilerimizin katılımıyla gerçekleşen “Modafen

Mezunlar Günü” çok eğlenceli geçti. Mezunlarımız hem hasret giderdiler hem de yeni Çekmeköy

Kampüsümüzü gezme fırsatı buldular. Modafenliler, DJ performansı eşliğinde yenilen yemeğin ardından

“Modafen Hatırası” önünde fotoğraf çektirdiler.

Yıl Sonu Gösterileri Modafen Yıl Sonu Gösterileri öğrencilerimizin

müthiş performanslarıyla tamamlandı. Profesyonel sanatçıları aratmayan öğrencilerimiz hepimize unutulmaz anlar yaşattı. İstiklal Marşı ve Ulu

Önder Mustafa Kemal Atatürk’e saygı duruşuyla açılışı yapılan gösterilerde koro halinde söylenen şarkılardan dramalara, dans gösterilerinden solo

piyano ve keman dinletilerine kadar birçok performans sergilendi.

Yıl Sonu Konseri Büyük bir heyecanla beklenen “Modafen Yıl Sonu Konseriˮ öğretmenlerimizden Egemen Özaltınkol’un rock grubu Teneke Trampet’in

konseriyle başladı.Tüm yıl boyunca çok çalışan Modafenliler, Teneke Trampet'in konserinin

ardından, DJ Aykut Büyüktetik’in dj-set performansıyla doyasıya dans ettiler.

Survivor YarışmasıModafen ailesi üyelerinden Aydan Güdeberk’in

önderliğinde, Ömerli Kasaba Sitesinin organize ettiği ve Modafen’in yardımlarıyla düzenlenen 5-6 yaş

ve 7-12 yaş Survivor yarışmaları hem eğlenceli bir etkinlik hem de çocuklarımız için güzel bir tecrübe oldu. Bayrak yarışı, engelli parkur ve puzzle oyunu

olmak üzere üç etaptan oluşan Survivor yarışmaları, çocuklarımızı tezahürata gelen velilerimizin de

katılımı ile renkli bir cumartesi gününe dönüştü.

Yaz 2012 | 7

Page 10: Modafen İletişim - Sayı 5

Seyahat bir kültürdür. Alıştığınız zaman bir daha ondan vazgeçemezsiniz.

Röportaj

| Modafen İletişim8

Page 11: Modafen İletişim - Sayı 5

Modafen ailesine kendinizi tanıtır mısınız?

Ben Gülhan Şen. Beş yıldır TV8 kanalında “Gülhan’ın Galaksi Rehberi” gezi programını yapıyorum. Beş yılda 78 ülke ve 300’e yakın şehir gezdim. Ben 1978 Bulgaristan do-ğumluyum. 1989’da zorunlu olarak Türkiye’ye göç etmek zorunda kaldık. Bulgaristan’da da Türkçe konuşuluyor ama farklı bir Türkçe. Buraya gelince Türkçemi geliştirmeye ça-lıştım ve sonunda sunucu olabilecek kadar düzgün bir Türkçeye kavuşmuş oldum. İs-tanbul Üniversitesi, İletişim Fakültesi, Radyo-Televizyon ve Sinema mezunuyum. Okul hayatımla iş hayatımı beraber götürdüm. İşimle ilgili birçok görev yaptım. Öncelikle habercilik alanında ilerledim ve muhabirlik yaptım. Daha sonra editörlük ve sonrasında programcılığa geçiş yaptım. Hem kamera önünde hem kamera arkasında çalışarak işi-min her alanında bilgi sahibi olmaya çalıştım. On dört yıldır medya sektörünün çeşitli alanlarında çalışıyorum ama TV8’deki programımla daha çok tanınıyorum. Gezi prog-ramlarını izleyiciler çok seviyor. Bu nedenle yediden yetmiş yediye her tür izleyiciyle buluşabiliyorsunuz.

Seyahat etmeyi bu programdan önce de sever ve sık sık seyahat eder miydiniz?

Kim sevmez ki! Programdan önce de çok seyahat ediyordum. Çünkü muhabirlik yapı-yordum, yurt içi ve yurt dışı seyahatlerim oluyordu. Onun dışında da kişisel olarak tatile çıkmayı, yurt dışına çıkıp geziler yapmayı ve yeni yerler keşfetmeyi çok seviyorum. İlk seyahatimi zorunlu olarak Türkiye’ye yapmıştım. Sonra bu benim kaderim oldu sanırım. Seyahat etmek çok keyifli bir şey tabi ki. Seyahat bir kültürdür. Alıştığınız zaman bir daha ondan vazgeçemezsiniz.

Program yolculuğunuz nasıl başladı?

Bundan evvel TV8’de bir aktüelite programı yapıyordum. Belli bir süre sonra farklı bir program arayışına geçtim. Seyahat etmeyi çok seven biri olarak “Neden böyle bir prog-ram yapmıyorum?” dedim. Bugüne kadar yapılmış seyahat programlarından farklı ol-ması için daha mizahi ve daha eğlenceli bir üslupla yapmak istedim. Seyahat programı ile belgesel farklı işlerdir. Ben bir seyahat programının belgesele benzetilmesini yanlış buluyorum. Çünkü seyahat çok eğlenceli bir şeydir ve gezi programının da böyle olması gerektiğini düşünüyorum. Kafamdaki program konseptini kanal yöneticilerine anlatınca onlar da çok beğendiler ve çekimlere başladık. Artık seyahat programları daha eğlenceli. Bu anlamda da doğru bir pencere açtığımı düşünüyorum.

TV8’deki “Gülhan’ın Galaksi Rehberi” isimli gezi programıyla izleyicileri ekrana kilitleyen Gülhan Şen ile gazetecilik,

televizyonculuk ve programcılık kariyerini; yayıncılık anlayışını ve seyahati bir yaşam biçimi olarak benimseme hikâyesini konuştuk.

HBB, BRT, Star TV, CNN

Türk kanallarında görev alan

Gülhan Şen; “Türk Sineması

2003” ve “Sis Bulutunun

Ardından Alzheimer” adlı

belgesellerin yönetmenliğini

yapmış, TV8'de “Zamanın

Ruhu” programını

hazırlamıştır. Gülhan Şen,

2007'den beri TV8'de

“Gülhan'ın Galaksi Rehberi”

isimli programı izleyicilerle

buluşturmaya devam ediyor.

Yaz 2012 | 9

Page 12: Modafen İletişim - Sayı 5

Dünya haritasında gezmediğiniz yer kaldı mı?

Daha çok var aslında. Özellikle röportajlarda rakam sor-dukları için ve programda da gezmediğim yerlere gitmem gerektiğinden nerelere gitmediğime bakıyorum. Bir ülkenin içerisinde bile kültürel farklılıklar oluyor. Yani bir ülkeye gittim, her yerini gezdim, her şeyi öğrendim diyemiyorsu-nuz. Bir ülkenin kuzeyi ile güneyi, doğusu ile batısı arasında farklılıklar oluyor. Her şehrin kendi kültürel yapısı olabiliyor. Dolayısıyla gezmediğim daha çok yer var. Görmek istediğim yerler arasında Peru var mesela. Nepal, Yeni Zelanda, Avust-ralya, Japonya... Ayrıca beş sene önce gittiğiniz bir yere daha sonra tekrar gittiğinizde başka bir yerle karşılaşabiliyorsunuz. Mesela beş sene önce gittiğim Tunus ile şu an ki Tunus aynı değil. Elbette doğa aynı doğa ama kültürel ve politik şartlar değişebiliyor. Bu da yaşam tarzını değiştiriyor.

Bu kadar çok ülke ve kültür görmenin size katkıları nelerdir?

Birçok kültürü tanıdığın zaman günlük hayatında kafa-na taktığın, önemsediğin şeylerin, genel bir perspektiften

Röportaj -

baktığında ne kadar önemsiz olduğunu görüyorsun. Aynı güzel değerlerin dünyanın her yerindeki insanlar için geçerli oldu-ğunu görüyorsun. Bir tebessümün, omuzuna dokunduğun bir çocuğun yüzündeki tebessüm ile aynı anlama geldiğini anlıyor-sun. Mesela bir Afrika kabilesinin hayatına göz attığın zaman önemsediğin bazı maddi değerlerin ne kadar önemsiz olduğu-nu anlıyorsun. Televizyonumu LCD mi alsam, plazma mı; şu arabayı mı alsam, bu arabayı mı alsam gibi kaygıların ne kadar anlamsız olduğunu anlıyorsun. Oysa ki bir Afrika kabilesinin hayatı; ne zaman yağmur yağacak, ekinler büyüyecek, hayvan-lar doyacak ve biz de doyacağız gibi kaygılarla dolu.

“Yenilik” sözcüğü sizin için neler ifade ediyor?

Yenilik sözcüğü cesaret sözcüğüyle örtüşüyor benim için. Çün-kü yenilik her zaman kolay kabul edilmez. Bu herkesin iyili-ğine ve belli bir zaman sonra onların yararına olacak olsa bile yenilikler insanlarda tedirginlik uyandırır. Bu yüzden yenilik yapanlar her zaman cesaretli insanlardır. Başkalarının anlayışı-na ve başkalarının görüşlerine karşı kendi görüşlerini savuna-bilen, ifade edebilen insanlardır. Yenilik her zaman iyi anlam taşımayabilir. Ama yinede içinde cesareti barındırdığını düşü-nüyorum.

| Modafen İletişim10

Page 13: Modafen İletişim - Sayı 5

Sizce insanın kendini yenilemesinin en güzel yolu sizin de yaptığınız gibi sürekli yeni yerler ve insanlar tanımak mıdır?

Evet, insanın kendini yenilemesinin yollarından biridir bu. Kendi sınırlarımızın, kendi dünyamızın dışına çıkmak tabi ki insanlara yenilenme şansı sunar. Ama bunu yapma olanağı ol-mayanların yapabileceği şeyler de var. O da dünyanın dışına hayal gücüyle çıkmaktır. Kitaplardan, şarkılardan, filmlerden yani farklı kültürleri anlatan tüm eserlerden yararlanmak da size kendinizi yenileme imkânı sunar.

“Gülhan’ın Galaksi Rehberi” başladığından bugüne kadar ne gibi yenilikler yaşadı?

Aslında her bölümün birbirinden farklı olduğunu düşü-nüyorum. Her bölümde aynı dili oluşturamıyorsunuz. Bir bölüm çok mizahi, bir başka bölümse çok duygusal olabili-yor. Bu gittiğim yerle de alakalı bir durum. Kendimi tekrar etmemeye, farklı ve şaşırtıcı şeyler yapmaya özen gösteriyo-rum. Benim televizyonculuk anlayışım böyle.

Programı sunuş tarzınızda bir yenilik ve farklılık var, bunu nasıl sağladınız?

Almış olduğum televizyonculuk eğitiminin bir getirisi. Eğer yaptığınız işin bir matematiği olduğunu, insanların üzerin-de psikolojik bir etkisi olduğunu biliyorsanız, seyircinin üzerindeki etkiyi nasıl kullanacağınızı ve geliştireceğinizi de hesaplayabiliyorsunuz. Televizyonculuk basit görünen ama çok zor bir iştir. Televizyon çok güçlü bir silahtır, bir kitle iletişim aracıdır. Siz kameraya konuşurken aslında milyon-larca insana sesleniyorsunuz. Bu çok büyük bir güç ve onu doğru kullanmak çok önemli. Seyirci üzerindeki etkisini hesaplamak gerekiyor. Bunu iletişim okumuş insanların yapması doğru olandır. Ama ne yazık ki ülkemizde iletişim mezunu olup bu sektörde çalışanların sayısı çok az.

Gülhan Şen'e samimi sohbeti ve bizlerle birlikte olduğu için çok teşekkür ederiz.

Yaz 2012 | 11

Page 14: Modafen İletişim - Sayı 5

Şampiyon Modafen

Modafen Futbol Kulübü ligdeki ilk yılını şampiyonlukla taçlandırdı. Başarılı performansıyla lig sona ermeden şampiyonluğunu ilan eden MFK, yükselen başarısıyla rakiplerine fark atarak

maçlarını tamamlayıp şampiyonluk kupasını aldı. MFK’nin başarısını tüm Modafen ailesi olarak kutluyor, bu başarının devamını diliyoruz.

| Modafen İletişim12

Page 15: Modafen İletişim - Sayı 5

Hiç unutmam, küçükken ya yakınları-mızdan ya da meşhur olmuş futbolcula-rın hayat hikâyelerinden duyardık; “Ne topu oğlum, topçu olup ne yapacaksın? Öğretmenlerin, müdürün de kızar, aman ha! Haydi bırak o topu.” Evet, eskiden böyleydi. Hatta beden eğitimi dersle-rinde bile okula top getirmek yasaktı! Modafen’de eski günlere inat; müdürüy-le, öğretmeniyle, öğrencesiyle, velisiyle tek yumruk olarak “futbol takımı” için inanılmaz bir destek verilmekte. Kim-seler için değil “modern Türkiye ve ge-leceğimiz için”. Dışarıdan görünen tablo şu; sadece Modafen’in futbol kulübü ter akıtmıyor yeşil sahada, 90 dakika dışında bir de Modafen “eğitim sevdalıları” ter akıtmakta… Amaç belli, hedef belli… Futbol sayesinde sporu aynı zamanda “moda” haline dönüştürerek “sevgi, bir-lik, beraberlik” oluşturan, modern ve örnek alınması gereken bir amaç için uğraş verilmekte… Böylelikle ülkemizde futbol sebebiyle gerilen ortam ve sevgi-sizlik, okulumuzun bu hizmetiyle tersine

MODAFEN, BİR FUTBOL KULÜBÜNDEN ÇOK DAHA FAZLASI!..

Modafen Futbol Kulübü Hakkında Yorumlar...

dönüştürülmeye çalışılmakta. Emeği ge-çen herkese sonsuz teşekkürler. Dileğim şudur ki “Modafen” herkese ve her kesi-me örnek olsun, örnek alınsın… Herkes “Moda’ya” uysun…

Dilek Dağcıoğlu

“Futbol sadece futbol değildir.” Evet, bu söz Modafen Futbol Kulübü için de geçerli. MFK sayesinde insanlar heye-can içinde maç saatini bekliyor. Çünkü Modafen’in maçlarını seyretmek olduk-ça zevkli. İlk seyrettiğim maçta gördüm ki takım olarak başarıya odaklanmışız ve galibiyet için herkes elinden gele-ni yapıyor. Sonuçta bu tarz bir futbol anlayışı herkesi mutlu ediyor. Sporun birleştirici özelliği sayesinde herkesin bir arada olduğu, neşeli ve hoş zamanlar geçirme imkanı buluyoruz.

Serdar Ünsel

2011-2012 futbol sezonunda mücade-leye U-14 alt yapısında başladık. Mo-dafen Spor Kulübü olarak bu heyecanlı dönemde çocuklarımıza dostluk ve kar-deşliği öğretmeye çalıştık. Bu süreci 2. amatör kümeye A takımı kurarak de-vam ettik. Altı haftalık dönemi geride bıraktık. Takımımız yenilgisiz olarak mücadelesine devam etmektedir. Takım ruhu ve arkadaşlık duygusu, kulübü-müz yeni olmasına karşın çabuk gelişti. Bu durum ligde başarılı olmamızı sağla-dı. Bu konuda tüm takım arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Başarı basamaklarını emin adımlarla ve sağlam bir şekilde at-mamız en büyük isteğimdir. Bu isteğe olan inancım tamdır.

Saygın Gücüm

Modafen Futbol Kulübü yeni doğan bir çocuğun verdiği enerjiyi ve sıcaklı-ğı veriyor bana. Fatih Kanberoğlu'nun üstün çabası ile oluşturduğu bu ekibe tüm Modafen ailesinin sahip çıkması ve katkıda bulunmasını istiyorum ve bu doğan güneşin hep parıldamasını ve bizi ısıtmasını içtenlikle diliyorum.

Bora Palaska

Hayaller ile başlayan, inanarak gerçek-leşen, sevgiyle ve dostlukla devam eden, ilgi ile büyüyecek bir uğraşı... Ülkemiz içinde eğitimle iç içe, amatör ruhla yü-rütülen belki de tek kulübün Modafen olduğunu düşünüyorum. Bunun için-dir ki ilk idmandan beri takımın ya-nında olup gençlerimizi heyecanla des-teklemeye çalışıyorum. İlgi ve destekle büyüteceğimiz takımımızın yanında olup dostluklarımızı geliştireceğimiz bu ortamda, tüm Modafen ailesini yanı-mızda görmek istiyoruz.

Cem Çağatay Kılıç

Yaz 2012 | 13

Page 16: Modafen İletişim - Sayı 5

Modafen Futbol Kulübü; futbolu dost-luk, kardeşlik ve yardımlaşma odaklı bir takım oyunu olarak tanımlar. Bu sebeple sahada mücadeleyi son dakika-ya kadar devam ettiren MFK fair-play ruhunu kaybetmeden futbol oynamayı kendisine temel ilke edinmiştir. Kulü-bümüz bu düşüncesini okulumuzun tüm paydaşlarıyla yaşar. Aile olma fikri kulübümüzle beden bulur. Hedefimiz en baştan beri süper ligin en centilmen ve en başarılı takımı olmak. Böylece ülkemizin en önemli kulübü olarak adımızı dünyaya duyurmak bizim için hayal değil.

Ersan Tekin

İlk duyduğumda okul takımı tadında gerçekleşmiş bir hobi olarak algılamış-tım. Yine de böyle bir girişim, futbola ve spora olan ilgim dolayısı ile çok da hoşuma gitmişti. Ve şimdiki düşüncem şu ki; Fatih Kanberoğlu’nun gerçeklesen yeni bir hayali daha hayata geçmiş du-rumda. Yıl boyunca takımımızın maç-larını fırsat bulduğumda bizzat stada giderek ya da maçlarda neler olduğunu, takımımızın nasıl mücadele ettiğini giden kişilerden öğrenerek takip etme-ye çalıştım. Şunu gördüm ki hırsla ve azimle mücadele eden futbolcular, on-ların gelişimi için uğraşan antrenörleri ve maddi manevi desteğini esirgemeyen Fatih Kanberoğlu ile bu takım çok kısa sürede kimsenin inanamayacağı yerlere gelecek. Maddi olanaklar ile hedef koy-mak kolay, oysa o hedefe ulaşmak için ruh ve maneviyat olması şart. Maçlarda gözlemlediğim kadarı ile Fatih Bey bu ruhu ve manevi desteği inanılmaz şe-kilde futbolcularına hissettiriyor. Bence takımımızı ulaşacağı hedefte ateşleyen en büyük unsur bu olacak. Maç esna-sında düşüp ayağını inciten sporcusuna iki dakika önce tribünden bağıran Fa-tih Bey bu esnada: “Oğlum canın yandı mı, nasılsın?” diye soran bir kişi. Fut-bolcular her şeyin farkında, hedefe kilit-lenmiş, destek tamam, o zaman hedefe doğru yola devam! Takımımıza inancı-mız sonsuz...

Nilay Öner

Yaklaşık 16-17 senedir gerek amatör gerekse profesyonel olarak futbol oy-nuyorum. Bu sene Modafen ailesine katıldım. İlk katıldığım günden beri gördüğüm ilgi ve özveri beni çok mut-lu etti. Başkanımızın ve hocalarımızın futbola olan ilgilerini, kulüp için yap-tıklarını görünce, bu kulübün ileriki yıllarda çok daha büyük başarılara imza atacağına inanıyorum. Modafen for-masıyla çıktığım ilk lig maçındaki he-yecanı kelimelerle ifade edemem. Uzun zamandır hissetmediğim bu duyguları tekrar Modafen’de yaşadım. Hep birlik-te Modafen Futbol Kulübü’nü daha iyi yerlere getirmek için elimizden geleni yapacağız.

Yasin Dursun

Oğlu futbol fanatiği olan bir anne için Modafen Futbol Kulübü çok şey ifade ediyor. Oğlumuzun ve bizim zevk ala-rak yaptığımız en önemli şeylerden biri maçlara gidip o heyecanı yaşamak. Biz

| Modafen İletişim14

Page 17: Modafen İletişim - Sayı 5

okulumuza ve takımımıza sonsuz derece-de güveniyoruz, inanıyoruz. İleriki yıllar-da çok ciddi başarılara imza atacağından hiçbir şüphemiz yok. Oğlumu da ileride o sahalarda görmek istiyorum. Başarıları-nın devamını dilerim Modafen.

Sibel Çakmak

Modafen Futbol Takımı maçları ve ant-renmanları çok eğlenceli geçiyor. Bu-nun yanında takım da çok iyi oynuyor ve izleyenlere kaliteli bir futbol izletiyor. Ben de her maç olmasa da bazen oyun-da kısa bir süre yer alıyorum ve bu süre-yi arttırmak için çalışıyorum. Umarım bu sene şampiyonluğu alır ve üst lige çı-karız. Modafen’in tribünsüz sahalardaki gündüz maçlarını, gelecekte ışıklandır-malı gece maçları şeklinde ve binlerce kişi önünde oynayacağı günleri hayal ediyorum. Bu güzel takım için çalışan herkese teşekkür ederim.

Ali Arın

Modafen Futbol Kulübü’nü, “Modafen Ailesi” kavramının önemli bir parçası olarak görüyorum. Bu ailenin bütün-lüğüne ve büyüklüğüne tanık olmak için maçlara gelmeniz yeterli. Orada öğretmeni, öğrencisi ve velisiyle takımı-nı coşkuyla destekleyen o büyük aileyi göreceksiniz. Birlikte eğlenen, birlikte heyecanlanan, birlikte sevinen... Sanı-rım futbol kulübümüz, ilerleyen dö-nemlerde Modafen ailesinin birleştirici

güçlerinden biri olacak. İlk yılında bize şampiyonluk getiren takımımızı kutlu-yor, Süper Lig yolunda başarılar diliyo-rum.

Oya Sütçü

İlk defa gittiğim Modafen futbol ma-çında Modafen’in nasıl bir aile olduğu-nu gördüm. Herkes takımını destekli-yor, heyecanı ve sevinci paylaşıyordu. Kendimi diğer insanların coşkusuyla birlikte maçın içinde hissettim. Spora gereken önemi veren Modafen’in daha nice başarılarına.

Nilüfer Ünsel

TAKIMLAR O G B M A Y P Av E

MODAFEN 16 13 2 1 53 8 41 45 0

ÇAVUŞBAŞI 16 12 2 2 57 14 38 43 0

KINALIADA 16 11 3 2 50 18 36 32 0

M. YILDIZ 16 7 3 6 29 30 24 -1 0

1877 ALEMDAĞ 16 7 1 8 38 33 19 5 3

ÇINARSPOR 16 5 0 11 35 55 15 -20 0

SAMANDIRA G. 16 2 3 11 19 57 9 -38 0

SELAMSIZ 16 4 3 9 20 37 6 -17 9

RİVASPOR 16 1 3 12 23 72 6 -49 0

1 Atalay Özkan3 Murat Yorulmaz4 Kerem İnansal6 Ahmetcan Çalışkan7 Mert Yılmaz8 Erkan Bal9 Efe Duru

10 Ahmet Aracı11 Bora Hüseyin Edin13 Murat Gölcük14 Sadettin Ali Arın15 Volkan Yücel16 Orhan Alp Karademir17 Ümit Al18 Doruk Yüksektepe19 Okan Aksoy20 Yasin Dursun21 Barış Gün22 Emrah Rafet Mat61 Hüseyin Geriş

2011-2012 Takım Kadromuz

Yaz 2012 | 15

Page 18: Modafen İletişim - Sayı 5

Modafen web sitesi yenilenen arayüzüyle yayında.

Yenilenen Modafen web sitesi; görsel tasarımının modernliği ve dinamizminin yanı sıra, daha da fonksiyonel bir yapıya sahip oldu. Sitenin içerik ve tasarımı yenilenirken aranılan bilgiye kolay ulaşılabilmesine, menünün basit ama estetik olmasına ve her türlü ihtiyaca cevap verebilmesine özen gösterdik. Sitenin yeni arayüzünde en çok dikkat çeken özelliklerden biri de daha interaktif bir yapıya sahip olması. Modafen web sitesi yeni eklenen konuları, güncel haberleri, geliştirilmiş içeriği, modern çizgisi ve yenilikçi tasarımıyla çağın tüm ihtiyaçlarına cevap veriyor. Modafen hakkında herşeye artık daha kolay ulaşabilirsiniz.

Modafen İnternet Sitesi Yenilendimodafen.com.tr

facebook.com/ModafenSchools

twitter.com/ModafenSchools

| Modafen İletişim16

Page 19: Modafen İletişim - Sayı 5

Kanserojen madde içermeyen ve dönüşümlü kâğıttan üretilen Modafen defterlerini öğrencilerimize dağıttık. Bu kararla, hem öğrencilerimizin sağlığını hem de çevreyi korumayı amaçladık.

Tüm defterler ilgili dersin ihtiyacına uygun olarak düzenlendi. Bizi bu düşünceye iten bir neden de, yıl sonu dolaplarda bulduğumuz kullanılmamış

defter yığınlarıydı. Artık anaokulundan liseye bütün öğrencilerimizin sadece ihtiyaçları kadar ve yıl sonuna değin kullanmakla yükümlü oldukları defterleri var.

Defterlerine kavuşan öğrencilerimiz hemen üzerinde ilk karalamaları yapmaya başladılar bile. Aman dikkat! Belki Yıldız Sistemimize* birkaç yıldız da defter kullanımı için eklemeliyiz...

*Öğrencilerimizin A-tipi davranışlarını ödüllendirmek ve onları motive etmek için oluşturulan “Modafen Yıldız Sistemi”nde öğrencilerimiz okul içerisindeki davranışlarına, okul kararlarına ve sosyal sorumluluk projelerine katılımlarına ayrıca özel günlerdeki kutlama aktivitelerinde yer almalarına göre öğrenim yılı boyunca yıldızlar kazanırlar.

Öğrencilerimiz Rengârenk Modafen Defterlerini Kullanmaya Başladı

Yaz 2012 | 17

Page 20: Modafen İletişim - Sayı 5

Daha çok küçük yaştayken tanıştım Modafen’le. 9-10 yaşlarındaydım, yaşım pek çok şey üze-

rinde düşünmek için henüz çok küçüktü fakat yine de farkına vardığım bir şey vardı: Ablam üniversite sınavına birdenbire daha farklı bir disiplin ve azim-le çalışmaya başlamıştı. Bunun nedeni onun Fatih Ağabey’le çalışmaya başlamasıydı. Artık ablam gece yarılarına kadar ders çalışıyordu; hem de çok düzenli ve disiplinli bir şekilde, sorulardaki adımları not ede-rek, zor soruları kutu içine alarak, soru kitabının üze-rini karalamadan işlemleri beyaz kâğıda yaparak… Bütün bunları izlerken ablamın, işini bilen biri tara-fından yönlendirildiğini anlıyordum. Sene sonunda ablam istediği yeri kazandı, ailece çok mutlu olduk. Ben de Modafen’in öğrencileri nasıl farklı bir şekilde geliştirdiğine ve başarıya ulaştırdığına tanıklık etmiş oldum.

Birkaç sene sonra artık benim sıram geldi. Liseye giriş sınavına çalışmak için zaman gelmişti ve ilk gittiğimiz adres yine Modafen oldu. Uzun ve zorlu bir maratona başladığımın farkındaydım fakat ehil ellerde olduğu-mu bildiğimden içim hep rahattı. Fatih Ağabey ve diğer öğretmenlerin söylediklerini hep uyguladım. Düzenli çalışmanın ne kadar faydalı olduğunu ken-dimde de gördüm. Tabi ki ders çalışmanın dışında, Modafen’deki ruhu yaşamak da ayrı bir tecrübeydi. Öğretmenleri birer abi birer abla olarak görüyorduk. Onlar bizim için bir öğretmenden öte arkadaş gibiy-diler. Bu sinerji bizleri hep daha fazla motive ediyor-du. Son sene Modafen İlköğretim Okulu’na geçtim; böylece bütün konsantrasyonumu, bütün vaktimi önümdeki sınava yoğunlaştırmam daha da kolaylaş-tı. Okulda müthiş bir uyum vardı. Beraber eğleniyor, spor yapıyor, her şeyi beraber yapıyorduk ve tabi en önemlisi beraber ders çalışıyorduk. Okulda çok

eğleniyorduk ama ders çalışmamız gerektiği zaman etraf sessizleşiyor ve herkes önündeki kitaba yo-ğunlaşıyordu. Öğretmenlerimiz her zaman yanımız-daydılar, sanki onlar da sınava gireceklermiş gibi bu maratonun heyecanını bizimle yaşıyorlardı. Konular tüm öğrenciler anlayıncaya kadar tekrar ediliyordu, kimse anlamadığı yeri sormaya çekinmiyordu. Çün-kü herkes arkadaşının başarısını kendi başarısı kadar önemsiyordu, Modafen’de böyle bir birliktelik ruhu vardı. Uzun bir yılın ardından sonunda mezun olduk, sınava girdik ve böylece bana Robert Kolejin kapıları açılmış oldu.

Benim Robert Koleje girdiğimi duyanlar, artık ders-lerin benim için daha zor olacağını ve hep çalışkan öğrencilerle yarışmak zorunda kalacağımı söylüyor-lardı. Daha sonra okula geldiğimde gördüm ki hep-si gerçekten iyi öğrencilerdi ama pek çoğu benim Modafen’de gördüğüm çalışma disiplini ve ciddiyet-ten çok uzaktı. Modafen’in verdiği disiplin, benim Robert Kolejde de başarılı olmamı sağladı. Ayrı-ca artık önümde daha çok çalışmayı gerektiren bir üniversite sınavının olduğunu biliyordum. Bu sınav için de çalışmaya erken başlamak çok avantajlı ola-caktı. Ben sınav için çalışmaya başlayacak olmama çok seviniyordum çünkü böylece Modafen’deki çok sevdiğim öğretmenlerim ve arkadaşlarımla tekrar buluşmaya ve onlarla vakit geçirmeye fırsatım ola-caktı. Modafen’e bir dershaneye gelir gibi değil, öz-lediğim yuvama geliyormuş gibi geldim. Çalışmaya erken başlamanın çok faydasını gördüm. Böylece ça-lışmaları geniş bir süreye yayma fırsatım oldu. Hep düzenli ve rahat bir şekilde sınava hazırlandım. Tabi ki bu süreçte, Modafen’deki yıllardır tanıdığım ağa-beylerim ablalarım ben ne zaman istediysem bana yardımcı oldular. Hatta bazen benim başarılı olma-mı benden daha çok istediler. Sonuçta LYS’de 72. olarak İstanbul Tıp Fakültesini (Çapa Tıp) kazandım. Modafen’deki öğretmenlerime çok şey borçluyum, umarım onlar da benim başarımdan benim kadar mutlu olmuşlardır. İşte benim Modafen’le maceram şimdilik bu kadar ama sadece şimdilik. Artık önüm-de yeni bir dönem var. Üniversiteye başlayacağım. Benim tıp fakültesini kazandığımı duyanlar; üniversi-tenin zor olduğu, hele hele tıbbın daha da zor olduğu konusunda beni yine uyarıyorlar. Fakat benim içim rahat, sonuçta ben bir Modafenliyim!

Mehmet Karagüven#3

M E H M E T K A R A G Ü V E NA-t ip i Başar ı Öyküsü

| Modafen İletişim18

Page 21: Modafen İletişim - Sayı 5

Yaz 2012 | 19

Page 22: Modafen İletişim - Sayı 5

İletişim Teknoloji geçmişten

günümüze kadar hep

gelişmiş ve değişmiştir.

Bunun en temel sebebi

ise ihtiyaçtan doğmuştur.

İhtiyaçlarımız bizi bir

sonraki teknoloji adımına

götürmüştür.

Eskiden evlerde telefon bile bulunmazken günümüzde

herkesin kendine ait bir telefonu var. Eskiden evlerde

telefon olmadığını duyduğumda çok şaşırmıştım, sonra

anneme sorduğumda bunun doğru olduğunu öğrendim.

Hatta eskiden birbirleriyle telefonda konuşmak

istediklerinde santrallere giderlermiş. Şimdi ise birini

aramak bir tuş kadar uzağımızda.

Teknolojinin bu kadar geliştiğini görünce şaşırmamak

mümkün değil. Günümüzde teknoloji sürekli gelişmekte,

bakalım ileride neler olacak. Ama unutmayalım ki bunlar

sadece teknolojinin iyi yanları.

Ladin Aküzüm#77

Güneş Enerjisi Türkiye’de benzinin ne kadar pahalı olduğunu biliyoruz. Artık

buna dur demeye hazırız. İstanbul Teknik Üniversitesinde

güneş enerjisiyle çalışan yeni bir araba üretildi. Belki de

geleceğin arabası olan bu aracın hâlâ çalışmalarına devam

ediliyor.

Serra Şenkal#101

ÖĞRENCİGÖZÜYLE

YENİ

LİKLER

| Modafen İletişim20

Page 23: Modafen İletişim - Sayı 5

Bu sene çıkan FIFA 2012 futbol oyunu bence bu zamana

kadar yapılmış en iyi futbol oyunu. Grafikleriyle, spikeriyle

yani her şeyiyle dünyanın en iyi futbol oyunu seçildi.

Bahattin Yiğit Hakan Şengül#114

Suzanne Collins’in dünyaca ünlü serisinden beyaz perdeye

uyarlanan “Açlık Oyunları” maalesef kitapları kadar etkileyici

olmamış. Senaristler kitabın en önemli detaylarını atlamışlar. Bu

sebeple filmde mantıksal tutarsızlıklar var. Kitabını tavsiye ederim.

Ezgi Yaramanoğlu#192

Bu sene çıkan Modern Worfore 3 oyunu en iyi savaş

oyunlarına aday olabilecek bir oyun. Grafikleri çok iyi

olmasa da oyun epey eğlenceli. Zevkli ve hiç sıkılmadan

oynanabilecek bir oyun.

Tarık Ermert#87

En son çıkan PS3 oyunu, PES 2012. Dünyanın en

iyi futbol oyunudur. Çok gerçekçi grafiklere sahip

ve insanı oldukça etkileyen bu oyun çok satanlar

listesinde yerini aldı.

Dağhan Dağlı#275

Modern Worfore 3 PES 2012

FIFA 2012 Açlık Oyunları

Yaz 2012 | 21

Page 24: Modafen İletişim - Sayı 5

Vücudumuzu Yenileyen

BesinlerBol kar yağışlı, soğuk ve yoğun geçen bir

kışın ardından yüzünü gösteren güneş, hem doğayı, hem de bizleri canlandırdı. Ağaçların, kuru dalların, toprağın yeşile bürünmesi, silkinip kendine gelmesi gibi vücudumuz da baharla birlikte uyanışa geçti. Bu canlanma, yenilenme işinde bedenimizi yalnız bırakmayıp aldığımız besinlerle ona yardımcı olmak boynumuzun borcu! Peki, bu yardımı nasıl yapabiliriz? Dilerseniz vücudu yenileyen, hücreleri tazeleyen besinlere birlikte bir göz atalım...

| Modafen İletişim22

Page 25: Modafen İletişim - Sayı 5

SarımsakKan dolaşımını harekete geçirerek cildi arındırır. Böylelikle cilt sağlıklı bir renge kavuşur.

AvokadoE vitamini açısından oldukça zengin bir meyve. Böylece serbest radikallere karşı içeriden de etki eder.

EnginarBaharın müjdecisi enginar tam bir karaciğer dostu. Kanı temizlemesi, yorgunluğu gidermesi, kötü kolesterolü düşürmeye yardımcı olması saymakla bitmeyecek faydalarından yalnızca birkaçı. Ülkemizde, özellikle Ege’de bolca yetiştiği için kendimizi şanslı saymalıyız. Bu yıl için artık geç oldu ama önümüzdeki sene mart başından nisan ortalarına kadar pazar tezgahlarında (İstanbul’da dahi) bulabileceğiniz Karaburun enginarından (yaprakları ile birlikte) dolma yapmanızı tavsiye edeceğim. Zira yapraklarındaki lifler sindirim sistemi için son derece faydalı.

DomatesKanser önleyici antioksidan ihtiva eder. Kadınlarda göğüs ve yumurtalık kanseri riskini azaltır. Kalp krizi riskini düşürme özelliği de bulunmaktadır. Amerika kıtasının keşfinden sonra dünyaya yayılan bu mucizevi Yeni Dünya meyvesi (evet, aslında bir sebze değil, meyvedir domates), günümüzde her mevsim bulunabiliyor. Ancak yine de siz siz olun, yaz domatesinden şaşmayın. Aslında mevsiminde yetişmeyen hiçbir sebze-meyveyi tercih etmeyin ki kaş yaparken göz çıkarmayın!

ZeytinyağıSoğuk preslenmiş hâli sağlıklı yaşam için çok gerekli olan bu yağ, erken yaşlanma ve kırışıklıklar için mükemmel bir silah. Doymamış yağ asitleri hücreleri tehlikelerden korur.

YoğurtÜlkemizde tüketimi oldukça yaygın olan yoğurdun en önemli faydaları; stresi ve etkilerini azaltması, alkol ve gazlı içeceklerden zarar gören sindirim sistemini koruması, yenilemesi. Üstelik güvendiğiniz bir mandıradan temin edeceğiniz sütten, çocuğunuzla birlikte yoğurt mayalamak, hem daha sağlıklı bir dünyaya adım atmak, hem de birlikte eğlenceli bir etkinlik yaratmak için iyi bir fırsat olacaktır!

Somon balığıSomon balığı, vücut tarafından yapılamayan ve dışarıdan yiyecekler yoluyla alınması gereken doymamış yağ asidi çeşitlerinden Omega 3 kaynağıdır ve hücrelerdeki yaşlılık sürecini yavaşlatır.

SuYaşam kaynaklarımızdan olan su, hücrelerin ve bağ dokularının dolgu ve destek gereksinimini karşılar. Besinlerin hücrelere taşınmasını, atıkların da hücrelerden çıkışını sağlar. Dolayısıyla çok iyi bir devridaim aracıdır.

Beslenme & Gastronomi Öğretmeni Çiğdem Ercan

Yaz 2012 | 23

Page 26: Modafen İletişim - Sayı 5

Öğrenci bütün konularını bitirmiş-tir, kendisi için hazırlanmış ideal

çalışma programını yürütmektedir. Motivasyonunu bozacak her şeyi etra-fından uzaklaştırmıştır; moral olarak da iyi durumdadır… Her şey yolunda görünüyor değil mi? Peki o halde bu iyi öğrencileri daraltan sıkıntı neden kaynaklanıyor? Cevabı oldukça basit: Büyük bir ihtimalle sınava ilk kez gire-cek olan bu çocuklar sınav anında nasıl davranmaları gerektiğini, kendilerini nasıl hissedeceklerini bilmiyorlar. De-neyimlerime dayanarak söyleyebilirim ki, sınavda başarı zincirinin bir halkası da öğrencinin iyi bir sınav taktiğine sa-hip olmasıdır. Sınav boyunca moralin, enerjinin, motivasyonun nasıl kulla-nıldığı; öğrencinin başarısını, konulara hakimiyeti kadar etkiler. Bütün idman-larını yapmış, kondisyonu gayet yerinde olan başarılı bir sporcu; yanlış taktikle sahaya çıkarılırsa kendisinden beklenen performansa kesinlikle ulaşamaz. Bu yüzden bu sayıda iyi öğrencilerin sınav-da yapması ve yapmaması gereken şey-lerden söz edeceğim.

Her şeyden önce, öğrenci sınava en iyi olduğu bölümden başlamalıdır. Sı-nav performansı için en önemli taktik budur. Çünkü, soruları yapabildiğini görmek öğrencinin sınav öncesinde ge-rilmiş olan sinirlerini yatıştırıp korku

düzeyini düşürecek, öğrenciye moral ve motivasyon sağlayacaktır. Sınavın en zor bölümünün Matematik bölümü olduğu artık çok açık. Bu yüzden Ma-tematik sorularından sınava başlayan öğrencilerde hiç karşılaşmadığı sorular-la karşılaşmaktan dolayı bir panikleme muhtemeldir. Benim önerim, öğrencile-rin sınava bütün dalların ortak bölümü Türkçe’den başlamalarıdır. Eşit ağırlık öğrencileri daha sonra Matematik, Sos-yal, Geometri sıralamalarını izlemelidir. Sayısal öğrenciler ise Türkçe, Matema-tik, Fen, Geometri gibi bir sıralama yapabilirler. Son yılların sınavlarını in-celediğinizde seçici soruların 2-3 tanesi Matematik bölümünden, 5-6 tanesi de Geometri kısmından çıktığını görecek-siniz. Spor karşılaşmalarında nasıl ki en zor rakip son maça kalıyorsa, sınavlarda da en zorlu rakibi sona bırakmak, öğ-rencinin moralini sınav boyu yüksek tu-tacaktır. Bu sayede öğrenci bildiklerini yapabilecektir.

Sınav süresi boyunca oturmak zorunda olunacağından sınavda açık renkli, rahat kıyafetler tercih etmek gerekir. Bunun sebebi, sınavların ilkbahar-yaz ayların-da olması ve sınava girilen okulda cam kenarına düşme ihtimalinin oluşudur. Sınav boyunca öğrenci, sırasında ken-dini rehavete kaptırmayacak şekilde dik oturmalıdır. İyi bir sınav oturuşu, iyi

“Başarı sadece bilinçli çalışmayla değil, bilinçli çözülen bir sınavın sonunda gelir.”

Fatih Kanberoğlu

Sınav Hakkında Yine, Yeni, Yeniden...

Her yıl değişen sınav sistemi, katsayı hesaplamaları,

puanlama, sınav stresi ve tercihler derken öğrenciler

kendilerini büyük bir karmaşanın içinde buluyor. Bu yorucu maratonda öğrencilere

yön göstermek için 2005 yılında Nokta Dergisi’nde

yayınlanan makalemi günümüz sınav sistemine

uyarlayıp sınav heyecanını ilk kez yaşayacak olan

adaylarla “yine, yeni, yeniden” paylaşmak istedim.

Hepinize mutlu, huzurlu, verimli çalışmalar.

| Modafen İletişim24

Page 27: Modafen İletişim - Sayı 5

bir konsantrasyon demektir. Nasıl ki üç saatlik bir otobüs yolculuğunda otur-duğumuz koltuk ve oturuş biçimimiz önemliyse, sınavda da oturuş biçimi en az bu kadar önemlidir. Sınav sırasında iki elde sırada ve testin üzerinde olmalıdır. Adeta testine sarılır gibi oturmalıdır öğ-renci. Sınava sadece zihinle değil, beden-le de motive olunmalıdır. İyi öğrenciler soruya baktıkları ilk 10 saniye içerisinde soruyu çözüp çözemeyeceğini anlarlar. Sınav birkaç turda çözülmelidir. Öğrenci çözemeyeceği sorularla zaman ve enerji kaybetmemeli, zaman kalırsa yapamadı-ğı sorulara dönmelidir. Küçük bir yazıyla ve alt alta işlemlerle düzenli bir biçimde çözülmüş soru kitapçığı, öğrenciye yapa-madığı soruları da yaptıklarını da net bir şekilde gösterecektir. Bu yüzden düzenli kullanılmış sınav kâğıdı, özellikle ikinci tur için çok önemlidir.

“Mutlaka yapılması gerekenler”den son-ra gelelim sınav esnasında “Kesinlikle yapılmaması gerekenler”e: Her şeyden önce öğrenci diğer denemeleri çözerken edindiği alışkanlıklarının sınav sırasın-da da karşısına çıkacağını bilmelidir. Ders çalışırken sürekli çay ya da kahve tüketen, uzun süre masa başında vakit geçirdiği hâlde sınava odaklanma meka-nizmasını geliştirmemiş öğrenciler, sınav anında da hem çay kahve içmeye ihtiyaç duyacak hem de motivasyonlarını tam olarak sağlayamayacaklar. Bu yüzden özellikle deneme çözerken uzun süre ma-sadan kalkmamaya dikkat edilmelidir. Çalışma boyunca sadece su (o da yudum yudum içilmeli! Aksi halde sınav esnasın-da dışarı çıkma ihtiyacı doğacaktır ki bu da maalesef olanaksız!) içilmelidir.

Bir önemli nokta da cevap kâğıdının işaretlenmesiyle ilgili. Bazı öğrenciler önce soru kitapçığını doldurup sınavın sonunda bunları cevap kâğıdına geçiri-yorlar. Bu, cevapları kaydırmayı da be-raberinde getirir. Böyle yapan öğrenciler sınav sonunda panikle cevap kâğıdını doldurmaya başlarlar ve herhangi bir dikkatsizlik durumunda bütün emek-leri bir anda ellerinden kayıp gider. Bu talihsiz durumla karşılaşmamak için soru çözüldüğü anda cevap anahtarına

işaretlenmelidir. Sınav anında öğrenci asla sonucu, yapacağı tercihleri, başarılı olmama ihtimalini düşünmemelidir. Sı-nav esnasında sadece sınavla ve sorular-la ilgilenmeli, moral ve motivasyonunu -her ne olursa olsun- yüksek tutmaya çalışmalıdır. Eğer ilgisinin dağıldığını hissederse veya sınav anında herhan-gi bir olumsuzluk olursa öğrenci sağa sola bakmak yerine kâğıdına, özellikle de yaptığı sorulara göz gezdirmelidir. Böylece öğrenci önce moralini, sonra da motivasyonunu geri kazanacaktır. Etraf-la ilgilenmek veya yapılamayan sorulara takılmak ise tam tersine öğrenciyi sı-navdan koparır, bu da başarıyı olanaksız hâle getirir.

Fatih Kanberoğlu

Sınav boyunca unutulmaması gereken nokta, kişinin öz güvenini ve otokont-rolünü sürekli yüksek tutması gerektiği-dir. En önemlisi, öğrenciler bu taktikleri sadece sınav günü değil, sınava kadarki süre boyunca çözdükleri her denemede kullanmalı ve geliştirmelidirler. Bir kez daha altını çiziyorum: Başarı sadece bi-linçli çalışmayla değil, bilinçli çözülen bir sınavın sonunda gelir.

Yaz 2012 | 25

Page 28: Modafen İletişim - Sayı 5

SenkronizeYüzme &

Röportaj

Senkronize yüzmeye başlamak için en ideal yaş 5-6 bence. Çünkü temelini erken

yaşlarda alarak yetişmiş bir sporcunun geleceği çok daha parlak olur.

Melis Öner

| Modafen İletişim26

Page 29: Modafen İletişim - Sayı 5

Senkronize yüzme dalında ülkemizi başarıyla temsil eden, aldığı derecelerle bizleri gururlandıran ve Modafen’den bu yıl mezun olan su

kuşu Melis Öner#38’e spora nasıl başladığını ve başarısının sırrını sorduk. Fotoğraf çekimleri çok eğlenceli geçen röportajda Melis, senkronize yüzme sporuna yeni başlayacak adaylara da önerilerde bulundu.

Söyle bakalım şampiyon su kuşu, yüzmeyi kaç yaşında ve nasıl öğrendin?

Açıkçası kaç yaşında ve nasıl olduğunu hatırlamıyorum ama küçük yaşlardan beri suyu, suyla oynamayı çok severim. Ailem bunun farkında olduğu için küçücük yaşta suya atıvermiş beni.

Suyla aranda “ilk görüşte aşk” olduğunu söyleyebilir miyiz?

Kesinlikle söyleyebiliriz.

Peki senkronize yüzmeyle tanışman nasıl oldu? Model aldığın ya da bu spora başlaman konusunda seni teşvik eden biri/birileri oldu mu?

4 yaşından 9 yaşına kadar ritmik jimnastik yaptım. Antrenmanlar çok zor diyerek kendi isteğimle bıraktım ve televizyondan hayranlıkla izlediğim senkronize yüz-meye başladım. Zor diye bıraktığım jimnastiğin bunun yanında hiçbir şey olduğunu fark ettim ama artık ben yapacağım sporu bulmuştum.

Sosyal ve akademik yaşamınla su balesini nasıl ilişkilendirebiliriz? Sana kattıklarını bizimle paylaşır mısın?

Bir şeye gerçekten emek veriyor ve sadece hobi olsun diye yapmıyorsanız bazı fedakârlıklar yapmanız gerekir. Ama bu fedakârlıkların sonunda güzel şeylerin olduğu-nu düşünerek bu yolda ilerlemek bana çok keyif veri-yor. Su balesi sayesinde gittiğim her yarışmada işlerimi kendi başıma hâlledebilmeyi, her antrenmanımda daha disiplinli olmayı öğrendim. En önemlisi de dostluğun ne olduğunu bu dokuz sene boyunca takım arkadaşlarımla yaşayarak öğrendim.

Her başarılı insanın övülmeye ve bir parça da övünmeye hakkı vardır. Senkronize yüzmedeki serüveninden, katıldığın yarışmalardan ve aldığın derecelerden bize bahseder misin?

Senkronize yüzmeye tamamen kendi isteğimle başladım. Dokuz senede birçok yarışmaya katıldım. İlk Türkiye şampiyonam hâlâ gözümün önünde. Sanırım benim asıl serüvenim orada başladı. Birçok antrenörüm oldu: Bul-gar, Rus, Sırp, Türk… Bunların hepsinden önce, ailem beni senkronize yüzme eğitimi almam için bir aylığına Japonya ve Kanada’ya yolladı. Oradaki çalışmalarımın bu zamana gelmemde çok etkili olduğuna inanıyorum. Türkiye’nin yurt dışında sonunculukla başlayan serüve-ni, şu anda Rus antrenörüm Anna Vantorina sayesinde finale kalma seviyesine kadar taşındı. Avrupa Şampiyo-nası, Dünya Şampiyonası, Dünya Kupası, Olimpiyat Seçmeleri ve daha nice yarışmaya katıldım. Umarım bir bu kadar daha yarışmaya katılırım.

En büyük destekçin kim?

Beni en çok destekleyen, yüreklendiren, her işi-me koşan, antrenör bulmaktan şu anki kulübüm Fenerbahçe'de bu branşın açılmasına öncülük etmeye kadar her konuda yanımda olan kişi “ANNEM”. Onu çok seviyorum.

Yaz 2012 | 27

Page 30: Modafen İletişim - Sayı 5

Senkronize yüzme veya diğer adıyla su balesi; yüzme, dans ve jimnastiğin harmanlanarak yapıldığı bir spordur. 1800'lü yılların sonunda ortaya çıkmış olmasına rağmen uzun yıllar sirk ve panayırlarda gösteri şeklinde sunuldu. 1952 yılında Uluslararası Yüzme Federasyonu tarafından tanınarak aynı yıl düzenlenen Helsinki Olimpiyatları'nda gösteri sporu olarak yer aldı. 1973'te ilk kez Senkronize Yüzme Dünya Şampiyonası yapıldı. 1984'te Olimpiyat programına dahil edildi.

Senkronize yüzme solo, düet veya takım olarak yapılabilir. Puanlamayı farklı ülkelerden seçilen hakemler yapar. Senkronize yüzmede hakemler; havuza atlamadan önceki duruş, havuza atlayış, müziğe uyma ve senkronizasyon, vücudun sudaki seviyesi ve gerginlik gibi unsurları dikkate alırlar ve 10 puan üzerinden değerlendirme yaparlar.

Melis ÖnerRöportaj -

| Modafen İletişim28

Page 31: Modafen İletişim - Sayı 5

Miniklerimize verdiğin su balesi eğitimlerinden çıktığında gözlerin ışıltıyla parlıyor. Bir gün bu sporu eğitmenlik düzeyine taşımayı düşünüyor musun?

İnanın başladığım günden beri istediğim bir şey bu. Senelerimi verdiğim bir şeyi miniklere öğretip onları yetiştirmek ve gelişmelerini görmek hep hayalim. Sı-navlarım bitince, umarım seneye, bunu yapacağım.

Farz et ki ben su balesi yapmak istiyorum. Nereden ve nasıl başlamalıyım?

Maalesef sen çok geç kaldın ama bir gün kızın olursa kesinlikle bana getirmelisin. Şaka bir yana senkroni-ze yüzmeye başlamak için en ideal yaş beş-altı bence. Çünkü temelini erken yaşlarda alarak yetişmiş bir sporcunun geleceği çok daha parlak olur. Ben dokuz yaşında başlamama rağmen daha önce beş yıl ritmik jimnastik yaptığım için zorlanmadım. Fakat zor bir spor olduğundan birçok şeyi birlikte yapmayı da ge-rektiriyor. Esneklik, kas kontrolü, kondisyon, nefes tutabilme, müzik kulağı, senkronizasyon, dikkat. Ama korkmayın, spor yeteneğiniz varsa bunların hepsi düzenli antrenmanla çorap söküğü gibi geli-yor.

O şahane mayolarınızın -ki bence hepsi bir sanat eseri- sırrı ne? Kendiniz mi tasarlıyorsunuz?

Genelde jimnastikçilerin internetteki mayolarından esinleniyoruz. Bazen de hayal edip tasarlayıp terzi-mize diktiriyoruz.

Tek kelimeyle su balesi?

Hayat.

Tek kelimeyle Modafen?

Benim ikinci ailem.

LYS’yi geçmiş, üniversiteyi bitirmiş Melis gelecekte nerede olacak?

Bilemiyorum, birlikte bekleyip görelim bence.

Bu keyifli röportajımızı Ata’mızın sporculara dair bir vecizesiyle taçlandıralım mı?

“Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim.” Ata’mızın izindeyiz.

Yurt Dışında Katıldığı Yarışlar

2007 Comen Cup (İsviçre)

2008 Comen Cup (İsrail)

2009 Avrupa Junior Şampiyonası (İngiltere)

2010 Avrupa Junior Şampiyonası (Finlandiya)

2010 Avrupa Şampiyonası (Macaristan )

2010 Dünya Kupası (Çin)

2011 Avrupa Junior Şampiyonası (Sırbistan)

2011 Dünya Şampiyonası (Çin)

2012 Olimpiyat Seçmeleri (İngiltere)

Yaz 2012 | 29

Page 32: Modafen İletişim - Sayı 5

Modafen'de YENİ etkinlikler

| Modafen İletişim30

Page 33: Modafen İletişim - Sayı 5

Bireyin hayatında eğitim, spor ve sanat hepsi ayrı ayrı önem taşır.Eğitimle zenginleşen kişiliğe sanat yaratıcılık katarken spor bu kişiliği disipline eder. Modafen bu zenginliğe önem veren bir eğitim anlayışı ile yönetiliyor. Bu yüzden öğrencilerinin eği-timdeki başarı hikâyelerine sanatta ve sporda yenilerini ekle-mek için okulumuzda her gün ders sonrası, cuma günleri ise tüm öğleden sonraları sanata ve spora ayrılıyor.

Okulumuzda, çocuklarımızın kişisel yeteneklerine ve ilgi alan-larına göre farklı branşlarda birçok etkinlik düzenleniyor; süre-gelen etkinliklere gelen istekler doğrultusunda her geçen gün bir yenisi ekleniyor.

Kimisi basketbol oynarken kimisi gitar dersi alıyor; bu sene temelleri atılan Modafen Futbol Kulübü’ne gidenleri, koridor-da piyano sesleri uğurluyor; yelkenden dönenleri gastronomi dersinde pişen kurabiye kokuları karşılıyor.

Danstan karateye, satrançtan fotoğrafçılığa, dj kulüpten su ba-lesine kadar birçok alternatiften her öğrenci keyifle yapacağı bir ya da birden fazla aktivite seçebiliyor.

Böylelikle sosyal hayatta daha başarılı, iletişimi güçlü, özgüve-ni yüksek birer birey olma yolculuğunda çocuklarımız hayatla-rına birçok renk daha eklemiş oluyorlar.

Yaz 2012 | 31

Page 34: Modafen İletişim - Sayı 5

A H S E N A L İ K İ Ş İ O Ğ L UA-t ip i Başar ı Öyküsü

| Modafen İletişim32

Page 35: Modafen İletişim - Sayı 5

Merhabalar, ben 215 numaralı mezun Modafenli Ahsen Alikişioğlu. 19 yaşındayım ve Modafenli

kardeşlerime yardımcı olmak için Modafen bünye-sinde çalışıyorum. Her şeyden önce bu hikâyede an-lattıklarımın tamamen kendi düşüncelerim olduğu-nu ve içimden ne geldiyse onu yazdığımı belirtmek isterim.

Benim Modafen hikâyem ikiye ayrılıyor. Öncelikle size Modafen ile tanışma hikâyemden bahsetmek istiyorum. 2007 yılında OKS’ye hazırlanmak için bir kitle dershanesine gidiyordum, sınav sonuçlarım çok iyi değildi hatta belki ortalamanın altındaydım. Annem dersler konusunda biraz daha destek al-mamı istedi. Bir sene önce de kuzenim üniversite sınavına hazırlanmak için Fatih Ağabey’in kurduğu Eduka Dershanesi'ne gitmişti. Onların tavsiyesiyle ben de sınav tarihine üç ay kala Modafen’e gittim. Modafen’de çok sıcak karşılanmıştım ve çok şaşır-mıştım. Öğretmenlere “hocam” diye değil “ağabey” ya da “abla” diye hitap ediyorduk. Bu kısa zaman-da sevgi ve saygı çerçevesinde aramızda samimi bir ortam oluşmasını sağladı; bu sayede sıkıntılarımı, eksiklerimi daha rahat bir şekilde “öğretmenlerime” sorup anlatabiliyordum.

Modafen ile diğer okullar arasında gördüğüm en büyük fark Modafen’in samimiyeti! Şunu fark ettim ki öğrencilere bir şey öğretmek için onların dilinden anlamak ve arada bir bağ kurmak şart ve Modafen öğretmenleri bunu en iyi şekilde yapıyor.

Ders konusuna gelince önce kendimi en zayıf hisset-tiğim matematikten ders aldım. Bu yüzden ilk olarak Matematik öğretmeni Egemen Ağabey ile tanıştığı-mı hatırlıyorum. Daha sonra grupla Fatih Ağabey’in derslerine de girdim ve kısa zamanda kendimi ma-tematik alanında geliştirdim. Daha sonra Taylan Ağabey’den sosyal bilgiler ve Caner Ağabey’den fen bilgisi derslerinde yardım aldım. Sınav zamanı gel-diğinde ağabeylerim sayesinde üç ay önceki perfor-mansımı neredeyse üçe katlamıştım.

Sınava hazırlık süresince Modafen’de çok eğlenceli zamanlar geçirdim ve güzel anılar biriktirdim. Tenef-füslerde öğretmenlerle yaptığımız futbol ve voley-bol maçları, doğum günü kutlamaları, derslerdeki espriler, kurduğumuz dostluklar...

Daha sonra hikâyemin ikinci kısmını oluşturan üniversiteye hazırlık süreci için başka hiçbir adres düşünmeden Modafen’i ziyaret ettim. OKS zama-nındaki birçok arkadaşım da benimle aynı fikirde olacaklar ki onlarla üniversite hazırlık sürecinde de beraber olduk ve anılarımızı biriktirmeye devam et-tik. Ben ve dönem arkadaşlarım mezuniyet törenin-de de bahsettiğimiz gibi Modafen’in ilk lise mezun-ları olmanın gururunu da yaşıyoruz. Modafen beni üniversite sınavlarına hazırlanırken de yanıltmadı. Ablalarım ve ağabeylerimle benim çabalarım saye-sinde şu an Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesinde yüzde elli bursla okuyorum ve arta kalan vakitle-rimde Modafen'de asistan olarak çalışıp harçlığımı çıkarıyorum. Aynı zamanda çalışma hayatım için çevremi de yavaş yavaş kurmaya başlıyorum.

Buradan öğretmenlerime ve Modafenli küçük arka-daşlarıma bir şeyler daha söylemek istiyorum. Ön-celikle öğretmenlerime yardımları, samimiyetleri ve özverileri için çok teşekkür ediyorum. Modafenli kü-çük arkadaşlarıma söylemek istediğim şu ki: Başarı ne sadece öğretmenlerin ne de sadece öğrencilerin işi, başarı tamamen takım işi. İnşallah hepiniz en iyi yerlere gelirsiniz, her şey gönlünüzce olsun...

Sevgiler...

Ahsen Alikişioğlu#215

Yaz 2012 | 33

Page 36: Modafen İletişim - Sayı 5

Yeni Minik Modafenliler

| Modafen İletişim34

Page 37: Modafen İletişim - Sayı 5

Her “tek” çocuk hayatının bir döneminde bir kardeşi

olsun ister. Bazen küçük bir çocukken dile getirir

bunu, bazen de büyüdüğünde yerinir yokluğuna. İstisnalar

vardır mutlaka ama “İyi ki hiç kardeşim olmamış.” diyen

birine rastlamak güçtür.

İşte bizim Modafen’imiz de kendine bir kardeş istedi

geçen seneler boyunca. Çünkü Modafen her şeyden önce

“kardeşlik” demekti. Ağabey/abla – kardeş ilişkisinin,

yardım ve dayanışmanın çok önemsendiği bu ortam

gerçekten de bir kardeşi hak ediyordu. İşte bu inançla 2011

yılında yeni bir kardeş geldi Modafen’e: EdukaKids

Bu yeni kardeş birçok yeni minik Modafenli demekti. Bu

yeni minik Modafenliler hayatlarının ilk ve en önemli

yıllarını sıcacık, sevgi ve bilgi dolu bir yuvada geçirmeye

başladılar. Çoğunun ilk kez okula başlaması onlar için de

aileleri için de büyük bir yenilikti. Yeni bir okul demek yeni

bir yaşam tarzı demektir çünkü. Çocuğun bu yeni yaşam

tarzı, aileyi de derinden etkiler. Çünkü onlar da “yeni veli”

oluyordur. Yeni okul, yeni öğrenciler, yeni veliler, yeni bir

yaşam…

EdukaKidsliler öğrendikleri her yeni bilgi ile Modafen’e

bir adım daha yaklaşırken “daha yeni” EdukaKidslilere yer

açarlar. Tohumlar fidana, fidanlar ağaca, ağaçlar ormana

dönüşür burada. Modafen Kardeşlik Ormanı’nda...

Yaz 2012 | 35

Page 38: Modafen İletişim - Sayı 5

Modafen'de GİRİŞİMCİLİK dersleri

| Modafen İletişim36

Page 39: Modafen İletişim - Sayı 5

Modafen’in diğer okullardan farklı olması-nı sağlayan çok önemli bir özelliği vardır.

Öğrencisinin kişisel gelişimine sadece müfredat gereği değil, her bakımdan özen gösteriyor olması; bir başka deyişle öğrencilerinin sınavlardaki ba-şarılarının yanı sıra hayattaki başarılarını gözeten hamleler yapmasıdır. Okulun bu yönünü; öğret-menlerinin yaklaşımlarına, yöneticilerin sürekli gelişim ve yenilik peşinde oluşlarına bakarak an-lamak mümkün ama daha kolayı var: Modafen öğrencilerine bakmak.

Öncelikle bir Modafenlinin kendini rahat ifade edebildiğini, fikirlerini saygı çerçevesi içinde öz-gürce savunabildiğini, bunu yaparken yeni dü-şünce ve yaklaşımları dinleyen, değerlendiren ve akıl süzgecinden geçiren bilinçli bireyler olduğunu görüyoruz. Buna ister öz güven deyin, isterseniz başka bir şey; burada yetişen öğrencilerin soran, sorgulayan, üreten, yenilikçi, farklıyı arayan kişiler olarak topluma kazandırılacakları aşikâr. Daha il-kokul, lise sıralarında başlayan yaratıcı ve girişimci ruhlarını da fark etmemek mümkün değil. İşte bu ruhları, bir parça gerçek hayatla tanıştırabilmek, bir parça da önlerinde yeni bir vizyon açabilmek için 2011-2012 öğretim yılının ikinci yarısında Modafen Lisesi’nde yeni bir derse başlandı: “Giri-şimcilik ve Yaratıcılık’’.

Öncelikle yaratıcı düşünebilmenin, yeni iş fır-satları oluşturmak yönündeki faydasına inanan okul yönetiminin de teşvik ve desteği ile başlatı-lan derslerin, öğrencilerin kendi özelliklerini fark etmek sürecinden başlayıp iş hayatına atıldıkla-rında kendilerini bekleyen çeşitli senaryolara ha-zırlıklı olmalarını sağlamak gibi bir misyonu bu-lunmaktadır. Lise sıralarında, gerçek hayatı fazla tanımadan yapılan fakülte ve meslek tercihlerinin ve dahası kendi kişisel özelliklerini yeteri kadar

ayrıştırmadan adım atılan meslek edinme süreci-nin, kişilerin hayattaki duruş ve mutluluklarını etkileyen en önemli faktörler olduğunu biliyoruz. Öğrencilerin mesleklerini seçerken en uygun ala-na yönelmelerini sağlamak ailelerin olduğu kadar okulun da görevidir. İşte bu nedenle biraz iş dün-yasından, biraz mesleklerden, biraz risk faktörün-den, biraz da düşünce sistematiğinden bahseden “Girişimcilik ve Yaratıcılık” dersi, Modafenli öğ-rencilerin gerçek dünyaya açılmaya hazırlandıkları bir pencere olma niteliğine sahiptir.

“Herkes girişimci olabilir mi?” Bu, cevaplanması kolay bir sorudur: “Evet, olabilir.” İyi ya da kötü bir girişimci olunabilir bu hayatta. Ancak bu der-sin amacı çalışma hayatına henüz uzak olan genç-leri birer girişimci haline getirmek değil; onları girişimci bir ruha sahip, iş fırsatlarını sürekli takip eden bireyler haline getirmektir. Onlara doğru za-manda doğru adımı atabilecekleri yetiyi vermektir. Bu durumda “Herkes girişimci olsun mu?” soru-sunun cevabı “Hayır, herkes girişimci olmasın. İyi bir iş fikri, bunu uygulama isteği, risk alabilme yeteneği, geleceğe ve projesine inancı olan, kolay kolay pes etmeyip alternatif başarı yolları arayan kişiler bu adımı atsınlar.” olacaktır.

Veliler tarafından da oldukça takdir edilmekte olan okulumuzun bu bilinci öğrencilerine verme gayreti ve dersler başladığından bu yana öğrencile-rin konulara gösterdikleri yoğun ilgi, Modafen’in bu konuda yaptığı öncülüğün diğer okullara da yansıyacağının bir habercisidir. Modafen gelecek yıllarda da dünyadaki önemli girişim ve girişim-ciler, iş fikirleri, mesleki bilgiler, inovasyon, yeni-likçilik gibi konuların yer aldığı derslere devam etmek ve bu derslere sınıf seviyelerine göre daha detaylı içeriklerle yaklaşmak hedefindedir.

“Bu dersin amacı çalışma hayatına henüz uzak olan gençleri birer girişimci haline getirmek değil; onları girişimci bir ruha sahip, iş

fırsatlarını sürekli takip eden bireyler haline getirmektir.”

Selda Terek

Yaz 2012 | 37

Page 40: Modafen İletişim - Sayı 5

Kuantum düşünce tekniği; “kuant” yani parçacık kökünden hareketle modern fi-ziğin sonuçlarından yola çıkan düşünce ve uygulama modelidir. Öğrencilerimiz ve tüm insanlık için kuantum düşünce, derin düzeyde, yani atom altı alanda etkili olan bir yaratıcı düşünce biçimidir. Kuantum düşünce daha ileri boyutta ortak zekâdan beslenerek işlem yapar. Bütün evreni oluş-turan enerji ile iş birliğine girildiğinden öğ-rencilerimiz bir bireyin sınırlı olanaklarını aşarak bilginin köküne ulaşacaklardır.

Hedefimiz, tüm sınıflarımızda öğrencileri-mizi bilinçaltının sınırsız yüzüyle tanıştırıp sıçramalı başarı düzeyine erişmelerini sağla-maktır. Tüm hayatları boyunca bu tekniğin gücünü öğrenen Modafenliler, dünya ça-pında başarıları yaratacak hayaller kurmayı ve gerçekleştirmeyi öğreneceklerdir. Eğitim ve öğretim müfredatının içinde enerjinin gücünü kullanmayı öğrenen öğrencileri-miz için sağlık, kariyer ve ilişki alanında mükemmel işlere imza atmak mümkün olacaktır.

2012 yılında başlayan ve tüm eğitim öğ-retim kadrolarımızı içeren kuantum dü-şünce eğitimleri 6 aylık süreç sonunda ba-şarıyla tamamlanmış olup kurumumuzda anasınıfından üniversiteye uzanan yolda öğrencilerimizin mükemmel başarıyı ya-ratabilen bireyler olarak hayata atılmaları hedeflemiştir.

Kuantum düşünce eğitimi, 2012-2013 eği-tim ve öğretim yılı başından itibaren tüm öğrencilerimizi kapsayacak ve hayal kur-ma teknikleri çalışmaları ile başlayacaktır. Öğrencilerimiz Modafen’den mezun ol-duklarında sınırlayıcı, engelleyici düşünce kalıplarından sıyrılmış, dünya çapında he-deflerini gerçekleştirebilen bireyler olarak hayatlarına devam edeceklerdir.

Kuantum düşünce felsefesi aynı zamanda Modafen’deki spor faaliyetleri ile destekle-nerek öğrencilerimizin sağlıklı ve güçlü be-denlerinin oluşmasına da uygun bir zemin hazırlamaktadır.

İnsanın düşüncelerinin hayatını etkilediği ve oluşturduğu kanıtlanmıştır. Kısa bir süre önce ise bunun 21. yüzyılın yeni bir bilgi-si olmadığı, tarihin değişik dönemlerinde, farklı uygarlıklar ve ustalar tarafından ele alındığı gün yüzüne çıkarılmıştır. İnsanın hayatını değiştirip yeniden yaratabileceği, hayatına istediği sonuçları çekebileceği ger-çeğinden yola çıkarak kendi hayatlarının mükemmel mimarları olacak öğrencileri-mizi, kuantum düşünce tekniğinin yardı-mıyla aynı zamanda mükemmel bireyin ve mükemmel toplumun yaratılmasında da aktif rol alabilecek bir bakış açısı, bilgi ve enerji ile donatmayı umut ediyoruz.

Olumlamaların hayatınızda daim olması dileği ile…

Modafen'de Kuantum Düşünce Tekniği

“Hayal etmek bilimden daha önemlidir, çünkü bilim sınırlıdır.”

Albert Einstein

Abdurrahman Kansu yönetiminde, 2012 yılında başlayan ve tüm eğitim-öğretim

kadrolarımıza verilen kuantum

düşünce eğitimleri, yeni okul yılında

tüm öğrencilerimizi kapsayacak şekilde

devam edecek.

Şimdi ise sözü Abdurrahman Kansu'ya

bırakıyoruz...

| Modafen İletişim38

Page 41: Modafen İletişim - Sayı 5

Abdurrahman Kansu Kimdir?

1982 yılında İstanbul Tekstil Meslek Lisesinden mezun olan Abrurrahman Kansu, 1986 yılında Marmara Üniversitesi Teks-til Bölümü Dokuma Ana Bilim Dalında lisans eğitimini, 1996 yılında Marmara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tekstil Ana Bilim Dalında yüksek lisans eğitimini tamamladı. Tekstil sektöründeki 25 yıllık profesyonel kariyeri boyunca, üretim ve yönetim kademelerinde çalıştı. Türkiye’nin lider tekstil firmala-rında uzun yıllar üst düzey yöneticilik yaptı.

Çalıştığı şirketleri sektörde zirveye taşırken şirket çalışanlarının da bireysel olarak kendilerini geliştirmelerinde öncü oldu, kişi-sel gelişimlerine destek verdi, operasyonel iş süreçleriyle paralel kişisel gelişim eğitimleri düzenledi. Yaşam amacına ulaşma yo-lunda sorularına cevap ararken 2004 yılında “kuantum düşünce tekniği” ve “düşüncenin yaratıcı gücü”yle tanıştı. Bu konuda eğitimler aldı, seminerler verdi, danışmanlık yaptı. Tecrübele-rini genel müdürü olduğu şirkette verdiği düzenli eğitimlerle çalışanlarıyla da paylaştı.

Daha geniş kitlelere ulaşmak amacıyla 2008 yılı sonunda “Du-ruakansu Danışmanlık ve Yayıncılığı” kurarak Formül I (Haya-tınızı Değiştirmenin Formülü) ve Formül II (Sağlıklı ve Uzun Yaşamanın Formülü) adlı kitapları yazdı ve yayınladı. İki kitap da büyük ilgi gördü. Formül I, 2010 yılında İngilizceye çevrildi.

Asıl misyonunun kuantum felsefesi ve düşünce gücünün ha-yatımıza etkisi konusunda çalışmak ve toplumun bundan fay-dalanmasını sağlamak olduğunu anlamasıyla birlikte 2011 yılı sonlarında 25 yıllık profesyonel iş hayatını sonlandırarak Duruakansu’da bireysel ve kurumsal danışmanlık hizmetleri vermeye başladı.

Yaz 2012 | 39

Page 42: Modafen İletişim - Sayı 5

| Modafen İletişim40

Page 43: Modafen İletişim - Sayı 5

Yıllarca sürecek dostluklar kurmak, bir aile olup hep bir arada kalmak, Modafen’in eğitim anlayışını tarif ederken kullanacağımız başlıca

ifadelerdir. Belki de sıralamada en üstlerde yer alan ögelerden birisidir.

Modafen Çekmeköy Kampüsü'nde doğanın kucağında öğrencilerimiz, birbirleriyle olduğu kadar yeşille de sıkı bir arkadaşlık içindeler.

Çocuklarımızın hem doğayla hem de birbirleriyle dostlukları uzun yıllar sürsün istiyoruz. Bu konuda ilk adımı attık. Doğaya, hakettiği değeri göstermek için doğa dostu ürünler kullanmak ve çocuklarımıza da bunu aşılamak amacıyla su içmek için kullanılan plastik bardakların yerine, tüm öğrencilerimize ve personelimize kendi isimlerinin yazılı olduğu, Modafen logolu çelik su mataralarını hediye ettik. İstedik ki öğrencilerimiz de personelimiz de doğa dostu ürünler kullansınlar.

Camın ve metalin yerini alan, yaşam döngüsünün en büyük düşmanı plastiklerin doğal sistemler yoluyla çözünmeleri en az 100 yıl sürüyor. Plastik atıkları yakmak ise elbette bir çözüm değil! İşte Modafen ailesi olarak bu farkındalıkla plastik kullanımının çevreye verdiği zararları yok etmek adına plastik bardak ve şişe kullanımını en aza indirdik. Bu yeni uygulama ile su sebillerindeki plastik bardakları kaldırarak plastik atıkların yarattığı kirliliği okulumuz adına ortadan kaldırmış olduk.

Plastik kullanımını azaltmak çocuklarımızın çevremizi koruma konusunda daha özenli olması için atılan küçük bir adımdı. İhtiyaç duyduklarında su içebilmek için yanlarında bulundurmaları gereken su mataraların varlığı, sorumluluk duygularının gelişmesine de yardımcı oluyor.

Bizimki küçük bir adım ancak doğayı korumak adına atılacak her adım, bizi olduğumuzdan daha da ileriye taşıyacaktır.

“Plastiğe SON!” diyoruz

Yaz 2012 | 41

Page 44: Modafen İletişim - Sayı 5

Ogrencilerimizden ve Ogretmenlerimizden

Kitap Tavsiyeleri¨ ¨˘ ˘

Gündelik hayatımızın vazgeçilmezlerinin ne

zaman ve nasıl hayatımıza girdiğini merak ediyorsa-nız giyim kuşamdan görgü kurallarına kadar pek çok şeyin ortaya çıkışını ve adlandırılışını bu kitapta bulabilirsiniz. Size eğlen-celi bir okuma yolculuğu diliyoruz.

Gamze Ay

Gündelik Hayatımızın Tarihi

Kudret Emiroğlu

Yaz Geçer, Murathan Mungan’ın 1986-1992

yılları arasında yazdığı ve üç alt bölümde topladığı on şiirden oluşuyor. İlk kez yayımlandığı 1992’den bu yana birçok yaz mevsimi geçti ama Yaz Geçer kita-bındaki şiirlerin mevsimi de tadı da hiç geçmedi, tükenmedi. Yaşamı şiirle renklendirmek, yolculuğu-na şiirle ışık katmak isteyen herkesin mutlaka okuması gereken bir baş ucu kitabı olma özelliğini koruyor.

Yeliz Tevetoğlu

Yaz GeçerMurathan Mungan

İnci acıklı bir roman, bize açgözlülüğün zararlarını

gösteriyor. Kino fakir biri-dir, bir gün çok büyük bir inci bulur. Fakat bulduğu bu inci ne ona ne de ailesine şans getirir. İnci yüzünden çocuğunu bile kaybeder ve sonunda inciyi denize fır-latır. Ben herkese bu kitabı öneriyorum. Çok güzel ve çok önemli dersler veren bir kitap.

Sanem Bıçakçı#297

İnciJohn Steinbeck

Bu dönem okuduğum ki-taplardan Momo, arkadaş-

lığın ne kadar önemli olduğu-nu, zamanı iyi kullanmanın ve birini can kulağıyla dinleme-nin gerekliliğini anlatıyor. Çok güzel ve çok akıcı olan bu ro-manı çok sevdim. Bize zama-nın ne kadar önemli olduğunu anlatan bu kitap, bana olduğu kadar arkadaşlarıma da çok şey katacaktır.

Eylül Bulut#307

MomoMichael Ende

Arkadaşlar! Hepimizin bildiği gibi kitaplar çok

değerlidir. Benim şu ana ka-dar beğendiğim kitaplardan biri de Kaledibi Sokağı ve bu kitabı okumanızı sizlere tavsiye ediyorum. Yazarın üs-lubu çok güzel. Özellikle eski çocukları anlatması ve kendi-ni inandırabilmesiyle dikkat çekiyor. Kitabı okurken oku-duklarınızı hayal gücünüzle birleştirip zihninizde canlan-dırabiliyorsunuz. Umarım siz de bu kitabı beğenirsiniz.

Fazilet Gamze Genç#268

Kaledibi SokağıBilgin Adalı

| Modafen İletişim42

Page 45: Modafen İletişim - Sayı 5

Yazar kitapta bir insa-nın çekebileceği acıla-

rı, mutlulukları, heyecan-ları bir çocuk üslubuyla yazmış. Dolayısıyla ortaya bir çocuğun günlüğüne benzer bir kitap çıkmış. Ben, yazarın üslubunu çok beğendim. Bu kitabı bü-tün çocuklara, gençlere ve yetişkinlere öneririm.

Egemen Yılmaz#338

Çocuk KalbiEdmondo De Amicis

Cemal Süreya’ya göre iki tür şair vardır: Bü-

yük şair ve cins şair. Büyük şair galiba, büyük kitlelerin duygularını ve onların is-teklerini yansıtmış, büyük temalara yönelmiş kişidir. Cins şairler ise hayatı, dün-yayı daha çok kendi im-biklerinden geçirmişlerdir. Cemal Süreya kendini “cins şair” olarak tanımlar. İşte “Sevda Sözleri” onun imbi-ğinden damıttığı can suyuy-la doludur. Onu okurken içinizden hep aynı sözcük geçer: “nüans”. Duygula-rınız sizi korkutacak denli nüanslarla doludur onun şiirinde. Nasıl mı? Metin Altıok “Cemal Süreya’nın Şiirinde Ne Var?” adlı şii-rinde şöyle diyor: “Yumu-şak yüzlü, doğru sözlü bir ayna var. Bakanı yüreğiyle buluşturan...”

Ayça Tunçel

Sevda SözleriCemal Süreya

Christy Brown’ın yazdığı “Sol Ayağım” son dö-

nemde okuduğum en etkile-yici kitap. Sol Ayağım, sakat bir çocuğun yaşama zorla da olsa tutunma hikâyesini anlatıyor. Doğuştan zihinsel engelli olan Christy, sadece sol ayağını aktif olarak kul-lanabilmektedir ve bu engeli onu sanata itmiştir. Sanat hayatı resimle başlayıp oto-biyografisini yazmaya kadar devam etmiştir. Sol Ayağım, hem toplumsal hem de bi-reysel anlamda ders çıkarı-labilecek en iyi eserlerden biri. Bu kitabı herkese öne-riyorum.

Ezgi Yaramanoğlu#192

Sol AyağımChristy Brown

Memduh Şevket Esendal’ın en önemli romanıdır.

1930’lu yıllarda Cumhuriye-tin simgesi olan Ankara’da bir pansiyon ve o pansiyonda yaşa-nanlar anlatılır. Roman çarpık ilişkilere, yanlış Batılılaşmaya getirilen bir eleştiridir. Türk toplumundaki değer kayıp-larının aileyi, bireyi nasıl bir noktaya getirdiğinin özetidir. Osmanlı'nın ardından doğan Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarına tanıklık etmek iste-yen herkese bu kitabı öneriyo-ruz.

Tuncer Türk

Ayaşlı ve KiracılarıMemduh Şevket Esendal

“İyi seçilmiş kitapları okumak, geçmiş yüzyılların seçkin zekâlarıyla önceden düzenlenmiş bir konuşmaya katılmak gibidir.”

Descartes

Yaz 2012 | 43

Page 46: Modafen İletişim - Sayı 5

Our trip to Colchester began on 6th of July when Iremnur, Ercan, Furkan, their parents and I met at the airport.

You could easily tell that we were all very nervous and excited about what laid before us in the upcoming days. After having exchanged hugs and kisses, and having shed a few drops of tears, we were ready to say good-bye and pass the passport control. Farewell Istanbul, until we meet again…

After a 3-hour smooth flight, we landed in London and guess what welcomed us? Rain! It was pouring heavier than we all

thought it would, however, we were determined to have fun here in England. Nothing could change that, not even rain! We were picked up by the summer school staff. We got seated on the bus which was going to take us to our campus in University of Essex. On the bus feeling excited, we watched the city pass and wondered what was awaiting us. 2 hours later, we were in Colchester, exploring each and every corner of our campus. Let me tell you more about University of Essex and about our campus. University of Essex has established a worldwide reputation for top quality teaching and research

Passports? Check. Walking shoes? Check. Raincoats and umbrellas? Check!

England, here we come!by Hande Yılga

| Modafen İletişim44

Page 47: Modafen İletişim - Sayı 5

since being founded in 1964. Over the past five decades, they have grown to more than 11.000 students, who come from all over the world to study at their three campuses in Loughton, Southend and Colchester. Colchester campus -where we are staying at- has sixteen academic departments and more than 9.000 students. Students from more than 130 countries come to study here. They say that this makes Essex one of the most culturally diverse campus universities in the UK. On the campus, there are teaching buildings, award-winning student accommodation, shops, banks, a gallery and a theatre, cafés and sports facilities. More than what we could ask for! The campus allows you to get to know people quickly, get around easily and to get involved in a whole range of activities without having to travel too far.

The school offers an activity-based language learning programme in which language learning is combined with fun activities like sports, adventure, excursions, music, computers,

art, handicrafts, nature, songs, games, and parties. When the students are on the campus, they either have classes or one of those activities which they love to attend. During their classes, qualified teachers provide students with a variety of lessons to develop their reading, writing, listening and speaking skills. These lessons are well-prepared to suit the students needs and interests allowing them to enjoy each and every lesson. Apart from lessons and activities, we do a lot of excursions! As you continue reading, you’ll know more about the places we have visited.

Today we have just left a week of wonderful learning, great activities and pleasant events behind. What happens next? We’ll learn more and we’ll enjoy more! We’ll be staying here for another week, we’ll be visiting places such as London Eye, Madame Tussauds, London Dungeons, Clacton on Sea, Oxford Street, so on and so forth. Stay tuned!

Yaz 2012 | 45

Page 48: Modafen İletişim - Sayı 5

Places We’ve Visited So Far…

Trafalgar Square

Trafalgar Square is located in the heart of London. It is a major tourist attraction because of its rich history. English people around us always say that a visit to London is incomplete without exploring Trafalgar Square.

Covent Garden

Students and I think that nobody should miss this place when visiting London. Located a few minutes walk from Trafalgar Square, Covent Garden has lots of small interesting shops and cafes. There are also a lot of upscale chain stores, some handmade crafts and some fun street performers. We spent 2 hours in Covent Garden enjoying all what it has to offer.

The Science Museum

The Science Museum is one of the three major museums in London. The museum is a major London tourist

attraction. The Science Museum holds a collection of over 300,000 items, including such famous items as the oldest surviving steam locomotive, the first jet engine, a reconstruction of Francis Crick and James Watson's model of DNA, some of the earliest remaining steam engines, and the first typewriter. It also contains hundreds of interactive exhibits. You can even find an IMAX 3D Cinema showing science and nature. It's a great museum with lots to look at and lots of interactive things to do. My students and I marched in the corridors of this astonishing museum, saluting the genius behind all these inventions.

Buckingham Palace

As we all know, Buckingham Palace is the Queen's official London residence and is used to receive and entertain guests on ceremonial and official occasions for the Royal Family. The palace was originally built in 1705 for the Duke of Buckingham. The students and I took a few minutes to stare at the palace standing gloriously before us and appreciate the beauty of the building wondering if the queen was somehow gazing back at us from one of the windows of the Royal palace.

Cambridge and King’s College

The city of Cambridge is a university town which is most widely known as the

home of the University of Cambridge. King's College is one of the colleges of the University of Cambridge. The college was founded in 1441 by King Henry VI. This town surely has a character! We were all very amazed by the glory of this town while strolling up and down all the streets.

Thorpe Park

Thorpe Park is one of the UK's most successful and most spectacular theme parks. They have the most exciting rides in the world. We had a fantastic day there! A must-do experience!

Colchester Castle

Colchester Castle is an example of a largely complete Norman castle. It is also a nice local museum focusing on Colchester's history from prehistoric time though the Victorian Age. It was well organized and centrally located. We think it’s a really interesting place to visit.

| Modafen İletişim46

Page 49: Modafen İletişim - Sayı 5

What do my students say?

İrem Nur Yılmaz#281 says:

“When I was at the airport on the 7th of July, I wasn’t so excited. But when we arrived on our campus in Colchester, everything started to become great! I was afraid that I wouldn’t be able to make friends but I did! I started to make friends from the very first day of our stay here. We are having a great time here, probably because we have so many activity to do in and outside the campus. My favourite on-campus activity is called The X-Factor, which is a karaoke contest! I am also glad that my English is improving while having fun. We have wonderful teachers here and we love them! They teach us everything from making projects to making music. This is a wonderful way to learn! When we don’t have lessons, we go on excursions in and around the city. We have visited amazing places and I really like exploring England. I’m very happy that I’m here and I am definitely coming back here next year!”

Ercan Beyen#263 says:

“It’s very exciting to be in England. I quickly got used to living here and I enjoy it very much. When we are on the campus, I can do activities that I really like such as football and basketball. In my classes, we do a lot of speaking. The teachers are really nice and I like the lessons as well. Among all the places we have visited in England, I like Thorpe Park the best! It is a wonderful amusement park, it was a kot of fun! Also, it’s great to speak English all the time. Here I have friends from other countries, so I speak English with my friends, with my teachers, with the shop assistants and with all the people around me. My English is getting better and better!”

Furkan Dağlı#269 says:

“To be honest, I didn’t want to come to England at first but now that I’m here and I’m extremely happy to be here! I have made many new friends and they are all very nice people. My favourite activity on the campus is basketball. I always play basketball with the Italian students, probably because they like basketball as well. I love going on excursions and seeing many places while learning more about England. Friends, activities, excursions! Everything is great here. Another thing which is great is that I communicate with people in English all the time! I’m so happy to be here!

Yaz 2012 | 47

Page 50: Modafen İletişim - Sayı 5

There are seven differences between these two pictures. Can you find them?

1

2

Find the differences!

| Modafen İletişim48

Page 51: Modafen İletişim - Sayı 5
Page 52: Modafen İletişim - Sayı 5

www.modafen.com.trwww.facebook.com/ModafenSchools