% -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas...

30
rs » %-h ^ f ^ jZ S -. [ Z ^ O İb 4 ^ U s/ > - î> ^ ^ W W ^ k ^ rA İ-^ M w * J-o f \^>i^s.v,~ u £ o ^ k g ,M l-G ^\ ve- 1¿-Av>' °4-Lj WoW . AA.ÍK S\ -Vc^U U r?^v_\ \£ ^ J \ ^ /C ./^ W -V \ .Sı^^o* W \lnlfNAA&tfvt^ ol<L ^o^, V^V o l^ O U ^ ' , U^r- ^ ^ C Jw > \ kw-^wAo, W x^xW —W / \ ^ w^pi¿v/w>k ov^a^x; ^ö-j!eÂX ÜT <g>'\oX ¿dh$\ A £ j- vi N \ 1 \ i S W ki<s\ß, ^ ^vW-U__ 4r^o^ - '^ vo .W a ¿W — A; o l^ o A M h - A >jeA W ^ Air-eA- O ^ L â^r~e~c.Ue_- , o^eA- ^u/v^rAİQ A ne^Vjj-i^) <èi^r-^c^wV^ <ks;^r\ -^.^ mökc ^ 3 v^/\ © a ^ i ; o I â u ç ^ n « s ^ x - j W k . W¿-<T 3 < lr^ rs.s vie_

Upload: others

Post on 24-Jun-2020

49 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

rs

» % - h ^ f j Z S -. [ Z ^ O İ b 4 ^ U s / > - î>

^ ^ W W ^ k

^ r A İ - ^ M w * J - o f \ ^ > i ^ s . v , ~

u £ o ^ k g , M l - G ^ \ v e - 1 ¿ - A v > ' ° 4 - L j W o W .

A A .ÍK S \

- V c ^ U U r? ^ v _ \ \ £ - £ ^ J \ ^

/ C . / ^ W - V \ . S ı ^ ^ o * W \ l n l f NAA&tfvt^ o l < L ^ o ^ ,

V ^ V o l ^ O U ^ ' , U ^ r - ^ ^ C J w > \

k w - ^ w A o , W x ^ x W —W / \ ^ w^pi¿v/w>k o v ^ a ^ x ; ^ ö - j ! e  X

Ü T < g> '\oX ¿ d h $ \ A £ j- vi N \ 1 \ iS W k i< s \ ß , ^ ^ v W - U _ _ 4 r ^ o ^ -

' ^ v o . W a ¿ W — A ; o l ^ o A M

h - A > j e A W ^ A i r - e A - O ^ L â ^ r ~ e ~ c . U e _ -

, o ^ e A - ^ u / v ^ r A İ Q A n e ^ V j j- i^ ) < è i ^ r - ^ c ^ w V ^

< k s ; ^ r \ - ^ . ^ mökc 3 v^ / \ © a ^ i ; o Iâ u ç ^ n «s x -jW k .

W ¿ - < T 3 < lr ^ rs.s v i e _

Page 2: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

t - U c ^ A ^ ^ S P r - W _ W P = . W —

I p - ^ c x ^ H ^ - -A^eXVl .S ^ ^ p ^ k o v S ¿ L C l\^ C ^ e L

^ ' ~ '"I S r ^ - w o , J ^ ‘ 0 1 > Is>A * 7 ~ - J ^ ^ L ^ v n ^ x 2 _ p \ \o v e .o J e _ .

^ cS o a ^ = i ^ e r W A > , ç > _ _ ^ _ ^ Î ^ V 4 \ ^ " Û V n ^ r t , a . ’ ,

^ n ^ o - o ^ u jV 'V İv.. ' C ( ^ î U ' ^

^ r - ^ - V ' O t c k - v _ , f c > ' - A - S - Â ^ W - A v ' .

I c ^D

° t - J r -A i W e - ^ e U r , # ^ \p W k ^ . c A ^ c S c _

O ^ . O i - W í U ¿ ^ _ o t M (

İ.A— )c x s ^ S'- tA'. C > W c o „ y n f- i

A. 2 . - " V L -o ^ X ck ^ o . f Vvj£_r~ c L ^ ^ r ^ 9 ^ c . e v \ e J t _ V^V- ^ u î \ a /

<A<^<-^" •-^l/ A ' - c; ^ D iY r' LA' ' ^ ^

2>~ 0 ^ -e irvw ^ fN W ^ r- i ù ^ < ^ s K v e - ^\ev~ 'îc jv ^ © \ -

o* i__ W v 2j h ~<*.^ © 4 ^

Page 3: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

oX'

L * - a ^ c A ., u u o U ^ a r ^ 1

5 ¡ g ^ W ¿ , ' ö q e U U ^ L .

V ^ t ^ a \ — -°" ^

- e

, M . v t i ı â M ’ , « A û u ^ v sA -S Ä + A , , 4 . U

1 S T '

1 ^ - c,eU W cJ-i K©\ J'>~- <T

l U ~ ^ ï v - s - c A ,' c>-0 0 t \

£>^©v~s .CvVC-^W '2- ^

A , \ p 0 , \ h 0 £7 O <? WV 3 a D ~ ^ £

e ^ v C u L - J v ^ ^ ^ - ^ ‘ 'V ’ O w>—e— 5 ~ S iV w

0 s rW ^ o V A jS rk ^ n t > 0 v^S»5rw m o^ ch^ '^ ^ '^ e y v c K s - j^ —

( ¿ \ y \ /Xíl-í- ^A-c (y) Í uj e, p ilex C-^A- «

0 | e 4 v ^ W “ è ^ ^ r s c i W '

- b e ^ L e -

cLe^eK..

IL - s'xCOiÁJhdz- cIh / &Jr' n gj&b ^€C£rO ö4üa^,

IV Q^'Dl^Ol 9- 4^nU^ U l^ KA.&rccjJrxŞr*2^ VA o¡ at* v

Ç "(rS-r-iU^V^W- l^Xp- ^(^J^'L,. cA«w \ 1'q\

\N A i ^ :

-4 t-©^-ÎVn lß-A £_G jeX -.

Page 4: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

v l e J r - ^ .

Page 5: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

KUTLU DOĞUM HAFTASI NEDENİ İLE 2ux6-2017 EĞİTİM ÖĞRETİM YILINDA İLÇEMİZDE EĞİTİM GÖREN LİSE VE ORTAOKUL ÖĞRENCİLERİ ARASINDA YAPILACAK OLAN MEAL VE HADİS YARIŞMASI

ŞARTNAMESİ

A- Yarışma esasları:

1- Yarışma sınavı 25.03.2017 tarihinde yapılacaktır.

2- Yarışma için belirlenecek olan ayet ve hadislerin tespiti, sorulacak soruların baskıya hazırlanması ve

soruların sınav gününe kadar korunması ile cevap kâğıtlarının değerlendirilip sonuçların ilan edilmesi,

ilçe müftülüğü tarafından yapılacaktır.

3- Yarışma sınavının hangi okullarda yapılacağı, görevlendirilecek öğretmen ve görevlilerin tespit

edilmesi, sınavın yapılacağı gün soruların müftülükten teslim alınarak sınav salonlarına güvenle

ulaştırılması, sınavın yapılm ası ve cevap kâğıtlarının müftülüğe teslim edilmesi, ilçe milli eğitim

müdürlüğü tarafından yapılacaktır.

4- Yarışma, lise öğrencileri ve ortaokul öğrencileri arasında ayrı ayrı olmak üzere iki kategoride

yapılacaktır.

5- Lise öğrencileri için sorular, belirlenen 88 ayet, Fatiha suresi meali, namaz sureleri diye bilinen 10

sure (Fil suresi, Kureyş Suresi, Maun Suresi, Kevser Suresi, Kafirun Suresi, Nasr Suresi, Tebbet Suresi,

ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan "Kur'an Yolu"

tefsirinden ihlas Suresinin Tefsirinden 50 soru, 100 hadis tercümesi içerisinden de 50 soru olmak

üzere toplam 100 soru şeklinde olacaktır.

6- Ortaokul öğrencileri için belirlenen 69 ayet, Fatiha suresi meali, namaz sureleri diye bilinen 10 sure

(Fil suresi, Kureyş Suresi, Maun Suresi, Kevser Suresi, Kafirun Suresi, Nasr Suresi, Tebbet Suresi, ihlas

Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) meallerinden 40 soru, 80 hadis tercümesi içerisinden de 40 soru

olmak üzere toplam 80 soru şeklinde olacaktır.

7- Sınav süresi lise öğrencileri için 120 dakika, ortaokul öğrencileri için 100 dakika olacaktır.

8- Sorular, çoktan seçmeli test usulü ile yapılacak olup 5 şıklı olacaktır.

9- Puanlama, her doğru cevap 1 puan değerinde olup, 4 yanlış bir doğruyu götürecektir.

10- Dereceye giren öğrencilerin puanlarının eşit olması durumunda, doğrusu fazla olan, doğruların da eşit

olması durumunda yanlışı az olan tercih edilecektir. Yanlışların da eşit olması durumunda

derecelendirme Kur'a ile yapılacaktır.

B- Ödüller:

Lise öğrencileri ve ortaokul öğrencileri için ayrı ayrı olmak üzere

1- 1.Olan öğrenciye bin (1000) TL

2- 2.Olan öğrenciye yediyüzelli (750) TL

3- 3.Olan öğrenciye beşyüz (500) TL

4- Lise öğrencilerinden 70-100, Ortaokul öğrencilerinden 60-80 puan alan tüm öğrencilere Gülnar'da

piknik.

C- Yarışm aya Başvuru:

Yarışmaya katılmak isteyen tüm ortaokul ve lise öğrencileri, 24.02.2017 tarihi mesai bitimine kadar

başvurularını eğitim gördükleri okul müdürlükleri aracılığı ile ilçe milli eğitim müdürlüğüne

^yapacaklardır. \

t

Page 6: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

2 .a

2

“Vo*

Fk*/m~ ^ S ' T v L ö ğ U j

t S « v L a o r

t j r» I 1 \ ? U (

^ U - C . M C M T . ^

Á o a A s b h \ p j t'

3’— — Cj)‘'"' -/t 'P_,_ ^ /¡ ¿ ^ í'HÑ AJ '--- >—'J¿> 'C-^İoj / ¡j í1

4 - nt-i» Ov l¿—(.£—/ /^

*5 — Í5E£sE_

¿3- /4rïfe_ bEmılZ&Aş

2 ^ AJ2^ Cv> p, í4a J’- ! ~~r /

/)'Y ^ c/LU/-^L^

9 - £¡U {U

_ 3 - /O lso. Oi3(?,o<J

m 4 ¿ * İU ^rH l_

( ^ C W / V ? ¿ d (V W / 0

Ki_ A4 ^ fe o T ^ c J

I V

/ ^ ? / ¿ n ^ / 0 & 4 S ^ t i- {

i í ? H o j i - r í

I b - Me,V\ww2 GcrciW^v2-

İ - - fW .-U JU K - A - M ^ c í

•°^ ArV

LXv~o\Níjir <"'|ÉO

&-úhof And. Impq Hoftp Üóúél

h>£'hQ>'~ A/nI, i-fch? Cflíco/

6)u!o<3/- A . í . - H ' C í 3 e s í d h n

G tíU ar mesisfe - e T i U t A o i U U » 1 J /0 ^-(^J^^ÍK> /~ Ls4~OQ<d>lo¡ ¿S i-en / f dS l ■ •

G ^ U / J?¿A -<Ú c=la>U J> I é rfc_

^ y V -s * 'V £ '<~ k ~ O p "V -a o í^ U - '

0 o -'x-ö.'v J ö 0 ^ 4 tc<o !¿ -Jm

<<? &' / ' -L4- C. 4 k i-'A.

-/£ö. */>/ D cJ'o ,J L ^

6 jIi'IGLí'' W;|q o1¿.’í> "I v 1

(^ol'XO r- . í, ¡4 . L ,

¡r =r.

(A- O rU<^>KY / ^ V - . v 'V Jvj/-

■& AJ ©

Page 7: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

ORTA OKULLAR İÇİN 80 AYET

1- (Bakara Sûresi 120 ) 41- (Ahzâb : 32)

2- (Bakara : 165) 42- (Ahzâb : 58)

3- (Bakara:170) 43- (Ahzâb : 59)

4- (Bakara : 185) 44- (Sebe1:31)

5- (Bakara : 188) 45- (Fâtır : 10)

6- (Bakara : 215) 46- (Fâtır : 37)

7- (Bakara : 263) 47- (Zümer : 3 )

8- (Bakara : 273) 48- (Zümer : 49)

9- (Âl-i İmrân : 96-97) 49- (Zümer : 73 )

10- (Âl-i İmrân : 103) 50- (Mü'min : 40)11- (Âl-i imrân : 169-170) 51- (Mü'min : 56)

12- (Nisâ : 2) 52- (Mü'min : 67)

13- (Nisâ : 4) 53- (Mü'min : 78)

14- (Nisâ : 19) 54- (Fussilet : 20-21)15- (Nisâ 107 - 108) 55- (Fussilet : 44)

16- (Nisâ : 127) 56- (Şûrâ : 36-39)17- (Nisâ : 142) 57- (Şûrâ : 49-50)18- (Mâide : 105) 58- (Muhammed : 38)19- (En'âm : 68) 59- (Hucurât : 6)20- (En'âm : 151) 60- (Hucurât : 13)21- (En’âm : 152) 61- (Mücâdele : 9)22- (En'âm : 159) 62- (Haşr : 18)

23- (Enfâl: 35) 63- (Mümtehine : 9)24- (Enfâl : 46) 64- (Saf : 6 )

25- (Ra'd : 11) 65- (Cuma : 9-10)26- (Nahl : 116) 66- (Tegâbün : 9)27- (İsrâ : 110) 67- (Tegâbün : 15-16)28- (Tâhâ : 109) 68- (Tahrîm : 8)2 9 - (Tâhâ : 132) 69- (Kalem : 10-14)30- (Hac : 11) 70- Fatiha Suresi31- (N û r :23-24) 71- Fil Suresi32- (Nûr: 51) 72- Kureyş Suresi33- (Furkân : 67) 73- Maun Suresi34- (N em i: 65) 74- Kevser Suresi3 5 - (Ankebût:45 ) 75- Kafirun Suresi36- (Rûm : 31-32) 76- Nasr Suresi37- (Rûm : 39) 77- Tebbet Suresi38- (Rûm : 41) 78- İhlas Suresi39- (Lokmân : 17) 79- Felak Suresi40- (Lokmân : 34) 80- Nas Suresi

Page 8: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

LİSELER İÇİN 100 AYET

1- (Bakara Sûresi 120 ) 35-

2- (Bakara : 165 36-3- (Bakara:170) 37-4- (Bakara:174) 38-5- (Bakara : 185) 39-6- (Bakara : 188) 40-7- (Bakara : 215) 41-8- (Bakara : 231 42-9- (Bakara : 263) 43-10- (Bakara : 273) 44-11- (ÂI-i İmrân : 96-97) 45-12- (Âl-i İmrân : 103) 46-13- (Âl-i İmrân : 169-170) 47-14- (Nisâ : 2) 48-15- (Nisâ : 4) 49-16- (Nisâ : 11) 50-17- (Nisâ : 19) 51-18- (Nisâ : 23) 52-19- (Nisâ 107-108) 53-20- (Nisâ : 127) 54-21- (Nisâ : 142) 55-22- ( Mâide : 3) 56-23- (Mâide : 6) 57-24- (Mâide : 105 58-25- (En'âm : 50) 59-26- (En'âm : 68) 60-27- (En'âm : 151) 61-28- (En'âm : 152) 62-29- (En'âm : 159) 63-30- (Enfâl : 35) 64-31- (Enfâl: 46) 65-3 2 - (Tevbe : 107 ) 66-33- (Ra'd : 11) 67-34- (Nahl : 116) 68-

(İsrâ : 110) 69- (Mü'min : 67)

(Tâhâ : 109) 70- (Mü'min : 78)

(Tâhâ : 132) 71- (Fussilet: 20-21)

(Hac : 11) 72- (Fussilet: 44)

(H a c :72) 73- (Şûrâ: 36-39)

(H a c:78 74- (Şûrâ: 49-50)

(N û r: 23-24) 75- (M uhammed: 38)

(N û r: 31) 76- (Feth : 29)

(N û r: 51) 77- (Hucurât:6)

(N û r:55) 78- (Hucurât: 13)

(N û r: 60) 79- (M ücâdele: 9)

(Nûr: 61) 80- (M ücâdele: 22)

(Furkân : 67) 81- (H a şr: 18)

(N em i: 65) 82- (Mümtehine : 9)

(Ankebût: 45 ) 83- (Saf : 6 )

(Rûm : 31-32) 84- (Cuma : 9-10)(Rûm : 39) 85- (Tegâbün:9)

(Rûm : 41) 86- (Tegâbün : 15-16)

(Lokmân : 17) 87- (Tahrîm : 8)(Lokmân : 34) 88- (Kalem : 10-14)(Ahzâb : 32) 89- Fatiha Suresi(Ahzâb : 35) 90- Fil Suresi(Ahzâb : 58) 91- Kureyş Suresi(Ahzâb : 59) 92- Maun Suresi

(Sebe': 31) 93- Kevser Suresi(Fâtır: 10) 94- Kafirun Suresi

(Fâtır: 11) 95- Nasr Suresi

(Fâtır: 37) 96- Tebbet Suresi(Züm er: 3 ) 97- İhlas Suresi(Züm er: 49) 98- Felak Suresi(Zümer: 71-72) 99- Nas Suresi

(Züm er: 73) 100- İhlas Suresinin Tefsiri (Kur

(Mü'min : 40) Yolu)

(M ü'm in: 56)

Page 9: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

De ki: "O, Allah'tır, bir tektir." (1)

İhlâs sûresi, İslâm’ın esası olan tevhid (Allah’ın birliği) ilkesini özlü bir şekilde ifade ettiği ve Allah Teâlâ’yı tanıttığı için Hz. Peygamber tarafından Kur’an’ın üçte birine denk olduğu ifade buyurulmuştur. Kelâmın akışı ve konunun Allah’ın nesebini (hangi soydan geldiğini) soranlara verilen cevapla ilgili olması dikkate alındığında 1. âyetteki “O” diye çevirdiğimiz “hüve” zamirinin Allah’a ait olduğu açıkça anlaşılır. Allah ismi, varlığı ezelî, ebedî, zarurî ve kendinden olup her şeyi yaratan, her şeyin mâliki ve mukadderatının hâkimi, her şeyi bilen ve herşeye kadir olan... Yüce Mevlâ’nın öz (has) ismidir (bk. Bakara 2/255). Müfessirler bu sûrede ağırlıklı olarak Allah’ın birliğini ifade eden ahad terimi ile var oluş bakımından kimseye muhtaç olmadığını anlatan “samed” terimi üzerinde durmuşlardır. “Tektir” diye çevirdiğimiz “ahad” kelimesi,“birlik” anlamına gelen vahd veya vahdet kökünden türetilmiş bir isimdir (Ebû Hayyân, VIII,528); sıfat olarak Allah’a nisbet edildiğinde O’nun birliğini, tekliğini ve eşsizliğini ifade eder; bu sûrede doğrudan doğruya, Beled sûresinde (90/ 5, 7) dolaylı olarak Allah’a nisbet edilmiştir; bu anlamıyla tenzihî veya selbî (Allah’ın ne olmadığını belirten) sıfatları da içerir. Nitekim devamındaki âyetler de bu mânadaki birliği vurgular. Bu sebeple “ahad” sıfatının bazı istisnalar dışında Allah’tan başkasına nisbet edilemeyeceği düşünülmüştür. Aynı kökten gelen vâhid ise “bölünmesi ve sayısının artması mümkün olmayan bir, tek, yegâne varlık” anlamında Allah’ın sıfatı olmakla birlikte Allah’tan başka varlıkların sayısal anlamda birliğini ifade etmek için de kullanılmaktadır. Türkçe’de de “bir” (vâhid) ile “tek” (ahad) arasında fark vardır. Bir, genellikle “aynı türden birçok varlığın biri” anlamında da kullanılır. “Tek” ise “türdeşi olmayan, zâtında ve sıfatlarında eşi benzeri olmayan tek varlık” mânasına gelir. İşte Allah, bu anlamda birdir, tektir. Ahad ile vâhid sıfatları arasındaki diğer farklar ise şöyle açıklanmıştır: Ahad, Allah’ın zâtı bakımından, vâhid ise sıfatları bakımından bir olduğunu gösterir. Ahad ile vâhidin her biri “ezeliyet ve ebediyet” mânalarını da ihtiva etmekle birlikte, bazı âlimler ahadı “ezeliyet”, vâhidi de “ebediyet” mânasına tahsis etmişlerdir. Allah’ın sıfatı olarak her ikisi de hadislerde geçmektedir (bk. Buhârî, “Tefsîr”, 112; İbn Mâce, “Duâ”, 10; Nesâî, “Cenâiz”, 117; Müsned, IV, 103; geniş bilgi için bk. Bekir Topaloğlu, “Ahad”, DİA,-I, 483; Emin Işık, “İhlâs Sûresi”, DİA, XXI, 537).

"Allah Samed'dir. (Her şey O'na muhtaçtır, o, hiçbir şeye muhtaç değildir.)" (2)Samed kelimesi “herkesin kendisine ihtiyacını arzettiği, fakat kendisi kimseye muhtaç olmayan” anlamına gelir (Râgıb el-İsfahânî, MüfredâtüT-Kur’ân, “smd” md.). Sûredeki bağlamına göre samed, “var oluş bakımından kimseye muhtaç olmayıp her şeyin varlık ve devamım kendisine borçlu olduğu vâcibü’l-vucûd” demektir. Buna göre samed kelimesi doğrudan doğruya ahad isminin açıklamasıdır; daha sonra gelen “doğurmamış ve doğmamıştır” meâlindeki âyet de samed isminin açıklamasıdır. Taberî, samedi, “kendisinden başkası ibadet edilmeye lâyık olmayan tek mâbud” olarak tanımlamıştır (XXX, 222). Kur’ân-ı Kerîm’de sadece burada geçen samed ismi başta “esmâ-i hüsnâ” hadisi olmak üzere (bk. Tirmizî, “Da‘avât”, 83) bazı hadislerde de yer almıştır (meselâ bk. Buhârî, “Tefsîr”, 112; Tirmizî, “Da‘avât”, 64).

Page 10: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

Ondan çocuk olmamıştır (Kimsenin babası değildir). Kendisi de doğm am ıştır (kimsenin

çocuğu değildir)." (3)

Allah Teâlâ’nın noksan sıfatlardan münezzeh olduğunu ifade eden bu âyet, samed isminin açıklaması olup, Allah’a evlât nisbet edenleri ve soy kavramına giren her şeyi; meselâ, “Mesîh Allah’ın oğludur” diyen hıristiyanların (Tevbe 9/30) ve meleklerin Allah’ın kızları olduğunu söyleyen (En‘âm 6/100) müşriklerin bu iddialarını reddeder. Zira çocuk, eşin olmasını gerektirir; eş de çocuk da ihtiyacı karşılamak için istenilen varlıklardır; Allah ise ihtiyaçtan münezzehtir, ezelî ve ebedîdir. Eşleri de çocukları da O yaratmıştır; yarattığı şeylere muhtaç olması ise imkânsızdır (bk. En‘âm 6/101). Âyetin, “O, doğmamıştır” meâlindeki ikinci cümlesi Allah Teâlâ’mn doğum veya sudûr yoluyla bir ana veya babadan, bir asıldan meydana gelmediğini ifade eder. Çünkü doğan her şey sonradan olur; oysa Allah kadîm ve ezelîdir, yani varlığının bir başlangıcı yoktur.

"Hiçbir şey O'na denk ve benzer değildir." (4)

Bu âyet hem ilk âyetin açıklaması hem de bütünüyle sûrenin bir özeti mahiyetinde olup Allah’ın zâtında, sıfatlarında ve fiillerinde hiçbir dengi ve benzeri bulunmadığını ifade eder. Kendisinden başka var olan her şeyi O yaratmıştır. Bu sebeple yarattıklarının O’na denk olması mümkün değildir. Nitekim bu durum muhtelif âyetlerde ifade buyurulmuştur (meselâ bk. Nahl 16/17-22; Şûrâ 42/11). îhlâs sûresinin, Kur’an’ın üçte birine denk olduğuna dair yukarıda geçen hadisi yorumlayan âlimlerden bir kısmı, bu denkliği sûreyi okumanın sevabı, bir kısmı da konusu ve mânası yönünden değerlendirmişlerdir. İkinci görüşe göre sûre, Kur’an’ın üç temel konusundan ilki olan tevhidle alâkalı olup bu sûrenin anlamını iyice kavrayan ve itikadını bu sûrenin öğretisi yönünde oluşturan bir kimse Kur’an’ın tevhid ve akaid bölümünü de kavrayıp benimsemiş olur. Gazzâlî Cevâhiru’l-Kur’ân isimli eserinde (s. 47-48) özetle şu hususlara işaret eder: Kur’an’daki bilgiler ana hatlarıyla Allah hakkında bilgi (mârifetullah), âhiret bilgisi ve doğru yol bilgisi olmak üzere üçe ayrılır. İhlâs sûresi bunlardan ilkini, yani mârifetullah ve tevhid konusunu ihtiva etmektedir. Kur’an’daki diğer hükümler bu sûredeki tevhid temeline dayandığı için sûre Kur’an’in üçte birine denk görülmüştür. Belirtilen öneminden dolayı İhlâs sûresi tefsir kitaplarında muhtelif yönleriyle ele alınıp incelendiği gibi felsefeden tasavvufa kadar çeşitli ilim dallarında da meşhur âlimler tarafından sûre üzerinde pek çok müstakil tefsir vb. çalışmalar yapılmış; ayrıca sûre üzerine tezler de hazırlanmıştır (bilgi ve örnekler için bk. Emin Işık, “İhlâs Sûresi”, DİA, XXI, 538).

Page 11: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

ORTAOKULLAR İÇİN 80 HADİS

1. "Yiice Allah'ı anarak( Besmele çekerek) başlanmayan önemli her söz veya iş, bereketsizdir/ sonuçsuzdur.” (Ahmet bin Hanbel, II, 360)

2. “Din kolaylıktır. Bir kişi takatinin üstünde ibadete kalkışırsa din karşısında âciz kalır. Bunun için aşırıya kaçmayın, dosdoğru yolu tutun ve (salih amellerden alacağınız mükâfattan ötürü) sevinin. Sabah, akşam ve gecenin bir kısmında (dinç olduğunuz vakitlerden) yararlanın (ki taat ve ibadetinize devam edin).” ( Buhârî, îm ân, 29)

3. “Mümin, yeşil ekine benzer. Rüzgârla eğilir (fakat yıkılmaz). Rüzgâr sakinleştiğinde yine doğrulur. İşte mümin de böyledir; o da bela ve musibetler sebebiyle eğilir (fakat yıkılmaz). Kâ­fir ise sert ve dimdik selvi ağacına benzer ki Allah onu dilediği zaman (bir defada) söküp devi­rir.” ( Buhârî, Tevhîd, 31)

4. “İyilik, gönlü huzura kavuşturan ve içe sinen şeydir; kötülük ise, insanlar sana fetva verseler (onaylasalar) bile, gönlü(nii) huzursuz eden ve iç(in)de bir kuşku bırakan şeydir.” ( Dârimî, Büyu, 2)

5. “ Ivul bir günah işlediği zaman kalbinde siyah bir nokta oluşur. Bundan vazgeçip tövbe ve istiğfar ettiği zaman kalbi parlatılır. Günaha devam ederse siyah nokta artırılır ve sonunda tüm kalbini kaplar. Allah'ın, (Kitabı'nda), 'Hayır, hayır! Doğrusu onların kazanmakta oldukları kalp­lerini paslandırmıştır.'(Mutaffifm:14) diye anlattığı pas işte budur.” ( Tirmizî, Tefsîru'l- Kur'ân, 83)

6. “Bir adam Hz. Peygamber'in (sav) yanında iken oradan birisi geçti. Adam, “Ey Allah'ın Resûlü, ben bu adamı seviyorum.” dedi. Peygamber (sav) de ona, “Bunu ona söyledin mi?”diye sordu. Adam “Hayır.” cevabını verdi. Hz. Peygamber, “Git, ona söyle.” buyurdu. Bunun üzerine adam o kimsenin yanına gitti ve “Ben seni Allah için seviyorum.” dedi. Öteki adam da “Beni kendisi için sevdiğin Allah da seni sevsin.” cevabını verdi. ( Ebû Dâvûd, Edeb, 112-113)

7. “Üç grup insandan sorumluluk kaldırılmıştır: Uyanıncaya kadar uyuyandan, buluğa erinceye kadar çocuktan ve aklı başına gelinceye kadar delirenden.” ( Ebû Dâvûd, Hudûd, 17)

8. "Nerede olursan ol, Allah'a karşı sorumluluğunun bilincinde ol! Kötülüğün peşinden iyi bir şey yap ki onu yok etsin. İnsanlara da güzel ahlâka uygun biçimde davran!” (Tirmizî, Birr, 55)

9. “ ‘İnsanlar iyilik yaparlarsa biz de iyilik yaparız, zulmederlerse biz de zulmederiz.’ diyen zayıf karakterli kimseler olmayın. Bilakis iyilik yaptıklarında insanlara iyilikle karşılık vermeyi, kö­tülük yaptıklarında ise onlara zulmetmemeyi alışkanlık hâline getirin.” ( Tirmizî, Birr, 63)

10. "Faziletlerin en üstünü, seninle akrabalık bağlarını kesenle ilişkini sürdürmen, sana vermeyene vermen, sana kötü söz söyleyeni bağışlamalıdır.” (Ahmet bin Hanbel, III, 439)

Sayfa 1 / 7

Page 12: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

11 .-insanoğlu, Allah'ın kendisi için takdir ettiğine rıza gösterirse mutlu olur. Şayet, Allah'tan hayırlı olanı ummayı terk eder ve Allah'ın kendisi için takdir ettiğine kızıp, isyan ederse bed­baht olur.” ( Tirmizî, Kader, 15)

12. “Üç şey insanoğlunun mutluluğundan, üç şey de insanoğlunun bedbahtlığmdandır. İnsanoğlu­nun mutluluğundan olan şeyler; iyi bir eş, oturmaya müsait bir ev ve uygun bir binektir. İnsa­noğlunun bedbahtlığından olan şeyler ise, kötü bir eş, kötü bir ev ve kötü bir binektir.” (Ahmet bin Hanbel, 1, 169)

13. “Arsızlık nerede ve kimde olursa olsun çirkinleştirir; hayâ ise nerede ve kimde olursa olsun zarifleştirir” ( Tirmizî, Birr, 47)

14. “Müslüman, dilinden ve elinden insanların selâmette olduğu kişidir. Mümin ise insanların canlan ve mallan konusunda (kendilerine zarar vermeyeceğinden) emin oldukları kişidir.” (Nesâî, îm ân, 8)

15. “Ey insanlar! Selâmı yaygınlaştırın, yemek yedirin ve insanlar uykudayken (gece) namaz kılın ki, esenlik içinde cennete giresiniz. ” ( Tirmizî, Sıfatü'l-kıyâme, 42)

16. “ Bana kendi adınıza altı şeyin güvencesini verin, ben de size cennetin güvencesini vereyim: Konuştuğunuzda doğru söyleyin, söz verdiğinizde sözünüzü tutun, size (bir şey) emanet edildi­ğinde ona riayet edin, iffetinizi koruyun, gözlerinizi (bakılması yasak olandan) sakının ve elle­rinizi (haramdan) çekin.” ( Ahmet bin Hanbel, V, 323)

17. “Her duyduğunu söylemesi kişiye yalan olarak yeter!” ( EbûDâvûd, Edeb, 80)

18. “Kardeşinin başına gelen bir şeye sevinip gülme. Sonra Allah ona merhamet edip seni (o şeyle) imtihan eder.” ( Tirmizî, Sıfatü'l-kıyâme, 54)

19. "Allah, dilleri ile söylemedikçe — yahut fiiliyata dökmedikçe— ümmetimi, gönüllerinden geçirdikleri şeylerden dolayı hoş görür ( hesaba çekmez).” ( Müslim, îm ân, 201)

20. “Kim bir topluluğa benzemeye çalışırsa, o da onlardandır.” (EbûDâvûd, Libâs, 4)

21. “Bakmakla yükümlü olduğu kimseleri ihmal etmesi, kişiye günah olarak yeter.” (EbûDâvûd, Zekât, 45)

22. “Kesinlikle hiç kimse elinin emeğinden daha hayırlı bir yemek yememiştir. Allah'ın Peygambe­ri Dâvûd (as) da kendi elinin emeğini yiyordu.” ( Buhârî, Büyu, 15)

23. “Biri arkadaşına hainlik etmediği müddetçe, ben iki ortağın iiçüncüsüyüm (onlara yardım eder ve onları korurum). Ama onlardan birisi diğerine hainlik ederse, ben aralarından çekilirim.” ( EbûDâvûd, Biiyu', 26)

Sayfa 2 / 7

Page 13: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

24. “Hiçbir kişi yoktur ki bir serçeyi yahut ondan daha büyük bir canlıyı haksız yere öldürsün de Yüce Allah ona bunun hesabını sormasın!” (Nesâî, Sayd, 34)

25. “Bir kimsenin sağlığında bir dirhem sadaka vermesi, ölürken yüz dirhem sadaka dağıtmasından daha hayırlıdır.” ( EbûDâvûdVesâyâ, 3)

26. ‘'Malını savunurken öldürülen kişi şehittir. Dinini savunurken öldürülen kişi şehittir. Canını savunurken öldürülen kişi şehittir. Ailesini savunurken öldürülen kişi şehittir.” ( Tirmizî, Diyât, 21)

27. “Allah'ın belirlediği müeyyideleri(Yaptırımları), size yakın olsun uzak olsun herkese olduğu gibi uygulayın. Sakın hiçbir kınayanın kınaması sizi bundan alıkoymasın.” (İbnMâce, Hudûd,

3)

28. “Akrabalık ilişkilerinizi sürdürebilmeniz için neseplerinizi (sülâlenizi) tanıyın. Çünkü akrabalık bağlarının canlı tutulması ailede sevgiyi güçlendirir, malı artırır ve ömrü uzatır.” ( Tirmizî, Birr, 49)

29. “ Bilesiniz ki kişi ancak kendi işlediği suçtan sorumludur. Baba, evlâdının suçundan, evlât da babasının suçundan dolayı cezalandırılmaz ” ( İbnMâce, Menâsik, 76)

30. “Allah’ım! Beni, iyilik yaptıkları zaman sevinç duyan, kötülük yaptıkları zaman da bağışlanma dileyen kullarından eyle.” ( İbnMâce, Edeb, 57)

31. “Resülullah (sav) vefatında geriye ne bir dinar, ne bir dirhem, ne koyun ne de deve bıraktı. Hiçbir şey de vasiyet etmedi.” ( Müslim,Vasiyye, 18)

32. “Ümmetimde câhiliye âdetlerinden kalma dört şey vardır ki bunları (kolaylıkla) terk edemezler. Bunlar; asaleti ile öğünme, nesepleri kötüleme, yıldızlarla yağmur isteme ve bağıra çağıra ölü­lere yas tutmadır.” ( Müslim, Cenâiz, 29)

33. “Allah, gönderdiği bir hastalığın kesinlikle şifasını da göndermiştir.” ( Buhârî, Tıb, 1)

34. “Dört şey peygamberlerin siinnetlerindendir: Utanma duygusu, güzel koku sürünmek, misvak kullanmak ve evlenmek.” ( Tirmizî, Nikâh, 1)

35. “Kim Kur'an hakkında bilgisizce konuşursa, cehennemdeki yerine hazırlansın.” ( Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'ân, 11)

36. “Kim Allah için sever, Allah için nefret eder, Allah için verir, Allah için (kötülüklere) engel olursa, imanını kemale erdirmiş olur.” ( EbûDâvûd, Sünne, 15)

37. “Karşılığında bana dünyayı verseler bile, kimsenin taklidini yapmam; bundan asla hoşlan­mam.” ( Tirmizî, Sıfatü'l-kıyâme, 51)

Sayfa 3 / 7

Page 14: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

38. “Kişinin haksız yere bir Müslüman'ın şeref ve namusuna dil uzatması, büyük günahların en büyüklerindendir...” (EbûDâvûd, Edeb, 35)

39. “Hiç kimse başka bir kimseyi fâsıklıkla (Büyük günah işlemekle)suçlamasın ve onu küfürle itham etmesin(ona “kâfir” demesin. Eğer itham ettiği kimse dediği gibi değilse, bu sıfatlar mu­hakkak itham edene döner.” ( Buhârî, Edeb, 44)

40. “Kim istemedikleri ya da ısrarla kaçındıkları hâlde bir grubun konuşmalarına kulak kabartırsa, kıyamet günü kulağına kurşun dökülür...” (Buhârî, Ta'bîr, 458)

41. “Ey diliyle iman edip, kalbine iman girmemiş olan kimseler! Müslümanların gıybetini yapma­yın ve onların gizli hâllerini araştırmayın. Çünkü her kim onların gizli hâllerini araştırırsa Allah da onun gizli hâlini araştırır. Allah kimin gizli hâlini araştırırsa onu evinde (gizlice yaptıklarını ortaya çıkararak) bile rezil eder.” (EbûDâvûd, Edeb, 35)

42. “Arabozuculuk yapan, yaptığı iyiliği başa kakan ve cimri olan kimse cennete giremez.” (Tirmizî, Birr, 41)

43. “Şüphesiz Yüce Allah, annelere hürmetsizlik etmeyi, kız çocuklarım diri diri gömmeyi ve üzerine düşeni yapmamayı, hak etmediğini istemeyi size haram kılmıştır. Sizin için üç şeyi de çirkin görmüştür: Dedikodu, malı zayi etmek ve anlamsız çok soru sormak!” (Müslim, Akdiye, 12)

44. “İslâm, Allah'tan başka ilâh olmadığına, Muhammed'in Allah'ın Resûlü olduğuna şehâdet etmen; namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman ve gücün yeterse Kâbe'yi haccetmendir.” ( Müslim, îm ân, 1)

45. “Hz. Peygamber'in (sav) ashâbı, “Ey Allah'ın Resûlü, yiyoruz ama doymuyoruz!” deyince Peygamber Efendimiz, “Ayrı ayrı yiyor olmalısınız.” demiş, onlar, “Evet” deyince ise şöyle buyurmuştu:“ Yemeği topluca yiyin ve (başlarken) Allah'ın adını anın ki, bereketli olsun.” (EbûDâvûd, Et'ıme, 14)

46. “Müminin mümin üzerinde altı hakkı vardır: Hastalandığında onu ziyaret eder, öldüğünde cenazesinde bulunur, kendisini davet ettiğinde davetine icabet eder, onunla karşılaştığında se­lâm verir, aksırdığında ona hayır duada bulunur, yanında ve gıyabında onun için samimi davra­nır.” (Tirmizî, Edeb, 1)

47. Muâz b. Cebel anlatıyor: Hz. Peygamber (sav) ile birlikte bir yolculukta idim... O şöyle buyurdu: “Dinin başı İslâm (kelime-i şehâdet getirerek Allah'a teslim olmak), direği ise namaz­dır.” (Tirmizî, îm ân, 8)

48. “Her doğan(çocuk), fıtrat( İslam dinini anlayıp yaşayabilecek kabiliyet) üzere doğar. Sonra anne babası onu Yahudi yahut Hıristiyan veya Mecûsî yapar” (Müslim, Kader, 22)

Sayfa 4 / 7

Page 15: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

49. “Müminlerin iman bakımından en olgun olanları, ahlâkı en iyi olanlarıdır. Sizin en hayırlıları­nız da hanımlarına karşı en iyi davrananmızdır.” (Tirmizî, Radâ, 11)

50. “Allah (başkasının saçından kendisine) saç ekleyen ve ekleten, dövme yapan ve yaptıranı rahmetinden uzaklaştırmıştır.” (Buhârî, Libâs, 83)

51. “Mümin cana yakındır. (İnsanlarla) yakınlık kurmayan ve kendisiyle yakınlık kurulamayan kimsede hayır yoktur.” (Ahmet bin Hanbel, II, 400)

52. “Ey Âişe! Allah, rıfk (nezaket ve yumuşaklık) sahibidir ve rıfktan hoşlanır. Sertlik, kabalık ve nezaket dışı diğer davranışlara vermediği ecri(sevabı), rıfk sayesinde verir.” (M üslim,Birr,77)

53. “Allah için sizden bir şey isteyene verin, sizi davet edene icabet edin, size hediye verene karşılık verin. Karşılık verecek bir şey bulamazsanız, onun için dua edin.” (Ahmet bin Hanbel,

II, 96)

54. “ İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız. Size, yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir iş göstereyim mi? Aranızda selâmı yayın.” (Müs­lim, îmân, 93)

55. Bir adam Hz. Peygamber'e (sav), “Amellerin en üstünü hangisidir?” diye sorunca Peygamber Efendimiz şöyle cevap verdi:“Vaktinde kılınan namaz ve anne babaya iyilik etmektir. Sonra da Allah yolunda cihad etmek gelir.” (Buhârî, Tevhîd, 48)

56. Hz. Hatice, (Hz. Peygamber'e) şöyle demişti: “Hayır, Vallahi! Allah seni kesinlikle utandırmaz. Çünkü sen, akrabalık bağlarını sıkı tutar, doğru söz söyler, bakıma muhtaç olan kimselere yar­dım eder, elinde avucunda olmayana verir, misafiri ağırlar ve haksızlığa uğrayanlara destek olursun...” (Buhârî, Bed'ü'l-vahy, 1)

57. “Kabir, âhirete giden yoldaki konaklama yerlerinden ilkidir. Kişi ondan sağ salim kurtulursa sonrası daha kolay olur. Eğer kurtulamazsa ondan sonrası daha çetin gelir.” (Tirmizî, Ziihd, 5)

58. “Ölenlerin ardından) avuç içi ile yanaklarını döven, yakalarını yırtan ve câhiliye âdeti olarak bağırıp feryat eden kimse bizden değildir.” (Buhârî, Cenâiz, 35)

59. Yüce Allah, şöyle buyurdu; “Ben salih kullarını için cennette hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın işitmediği ve hiçbir insanın hayal edemeyeceği birtakım nimetler hazırladım.” (Buhârî, Bed'ü'l-halk, 8)

60. “Her peygamberin niyaz ettiği bir duası vardır. Ben de duamı kıyamet gününde ümmetime şefaat etmek için saklamak istiyorum.” (Müslim, îm ân, 334)

Sayfa 5 / 7

Page 16: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

61. Resûlullah'a (sav), “ İnsanların cennete girmelerine en fazla sebep olan şeyler nelerdir?' diye soruldu. Resûlullah, “Allah'tan sakınmak (takva) ve güzel ahlâktır.” buyurdu. “İnsanların ce­henneme girmelerine en çok sebep olan şeyler nelerdir?” diye soruldu. Resûlullah, “Ağız/dil ve cinsel organdır.” diye cevap verdi. (Tirmizî, Birr, 62)

62. Müslüman, elinden ve dilinden Müslümanların selâmette olduğu (zarar görmediği) kişidir. Muhacir ise Allah'ın yasakladıklarını terk eden kimsedir. ” (Buhârî, îm ân, 4)

63. Sahabeden birisi (Hz. Âişe'ye) : “Ey müminlerin annesi, bana Resülullah'm (sav) ahlâkını anlat.” dedi. O da şöyle dedi: “Sen Kur'an okumuyor musun? Resülullah'm (sav) ahlâkı Kur'an idi.” (EbûDâvûd, Tatavvu', 26)

64. “¡ki umre, aralarında işlenen günahlara kefarettir. (Allah tarafından) kabul edilen haccm karşılığı ise ancak cennettir.” (Buhârî, Umre, 1)

65. Peygamber (sav) ayakları şişinceye kadar (gece) namaz kılardı. Bu durum hakkında ona bir şey söylendiğinde, “Şükreden bir kul olmayayım mı?” derdi.” (Buhârî, Teheccüd, 6)

66. Yâ Resûlallah! “ hangi dua daha çok kabul edilir?” diye sorulmuş, Peygamber Efendimiz, “Gece yarısından sonra ve farz namazların arkasından yapılan dualar.” diye cevap vermiştir. (Tirmizî, Deavât, 79)

67. “Namazın anahtarı temizliktir. Başlangıcı tekbir, bitimi ise selâmdır.” (EbûDâvûd, Tahâret, 31)

68. “Her kim inanarak ve (sevabını Allah'tan) umarak Kadir gecesini ibadetle geçirirse geçmiş günahları bağışlanır. Her kim Ramazan orucunu inanarak ve (mükâfatını Allah'tan) umarak tutarsa geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhârî, Savm, 6)

69. “Zemzem suyu ne amaçla içilirse ona yarar sağlar.” (Ahmet bin Hanbel, III, 357)

70. “Zandan sakının. Çünkü zan, yalanın ta kendisidir. Birbirinizin konuştuğuna kulak kabartma­yın, birbirinizin özel hâllerini araştırmayın, birbirinizle üstünlük yarışına girmeyin, birbirinize haset etmeyin, birbirinize kin beslemeyin, birbirinize sırt çevirmeyin. Ey Allah'ın kulları! Kar­deş olun!” (Buhârî, Edeb, 57)

71. “Güneşin doğduğu en hayırlı gün, Cuma günüdür. Âdem o gün yaratıldı, o gün cennete konuldu ve o gün cennetten çıkarıldı. Kıyamet de ancak Cuma günü kopacaktır.” (Müslim, Cum'a, 18)

72. “Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete girmek isterse Allah'a ve âhirete inanırken ölüm kendisine erişsin. İnsanların kendisine nasıl davranmalarını istiyorsa, o da onlara öyle davran­sın.” (Müslim, İmâre, 46)

Sayfa 6 / 7

Page 17: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

73. “Birbirinize nefret ve düşmanlık beslemeyin. Birbirinize haset etmeyin, birbirinize sırt çevirmeyin. Ey Allah'ın kulları! Kardeş olun! Bir Müslüman'ın (din) kardeşine üç günden fazla küsmesi helâl değildir.” (Buhârî, Edeb, 57)

74. “Mübarek Ramazan ayı size geldi. Yüce Allah bu ayda size oruç tutmayı farz kıldı. Bu ayda sema (cennet) kapıları açılır, cehennem kapıları ise kapanır ve şeytanların azgınları bağlanır.” (Nesâî, Sıyâm, 5)

75. "‘Güç yetirebileceğiniz amelleri yapmaya gayret ediniz. Allah usanmaz da siz usanırsınız. Allah katında amellerin en sevimlisi az da olsa devamlı olanıdır. ” (EbûDâvûd, Tatavvu', 27)

76. “Biriniz yemek yiyeceği zaman, 'Bismillâh' (Allah'ın adıyla) desin. Eğer yemeğin başında besmele çekmeyi unutursa, 'Bismillâhi fî evvelihî ve âhirihî.' (Başında da sonunda da Allah'ın adıyla) desin.” (Tirmizî, Et'ıme, 47)

77. “Mümin, hanımına karşı kötü duygular beslemesin; çünkü onun bazı huylarından hoşlanmasa da diğer huylarından hoşlanabilir.” (Müslim, Radâ, 61)

78. “ llesûlullah (sav) (torunu) Haşan b. Ali'yi öptü. O sırada yanında Akra b. Hâbis et-Temîmî oturmaktaydı. Akra şöyle dedi: 'Benim on çocuğum var ama hiçbirini öpmüş değilim.' Bunun üzerine Resûlullah (sav) ona baktı ve ardından şöyle buyurdu: “Merhamet etmeyene merhamet edilmez! ” (Buhârî, Edeb, 18)

79. “Kim yitik bir mal bulursa derhâl (onu emanetine aldığına dair) güvenilir bir veya iki kişiyi şahit tutsun. Bulduğunu gizleyip saklamasın. Sahibini bulursa derhâl ona teslim etsin. Sahibini bulamazsa bu, Allah'ın dilediği kimseye verdiği bir maldır.” (EbûDâvûd, Lukata, 1)

80. “Kim düğüm yapar sonra ona üflerse sihir yapmış olur. Kim sihir yaparsa şirk koşmuş olur. Kim de (kendisini koruması için nazarlık ve benzeri) bir şey takarsa, o taktığı şeyin korumasına havale edilir.(Allah'ın korumasından uzaklaştırılır)” ( Nesai, M uharebe, 19)

Sayfa 7 / 7

Page 18: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

LİSELER İÇİN 100 HADİS

1. “Yüce Allah'ı anarak( Besmele çekerek) başlanmayan önemli her söz veya iş, bereketsizdir/ sonuçsuzdur.” (Ahm et bin Hanbel, II, 360)

2. “Yüce Allah buyuruyor ki: Kulum beni nasıl düşünüyorsa ben öyleyim. O beni anarken ben onunla beraberim. O beni kendi başına anarsa, ben de onu kendim anarım. O beni bir topluluk içinde anarsa, ben onu daha hayırlı bir topluluk içinde anarım. O bana bir karış yaklaşırsa, ben ona bir arşın yaklaşırım. O bana-bir arşın yaklaşırsa, ben ona bir kulaç yaklaşırım. O bana yü­rüyerek gelirse, ben ona koşarak giderim.” (M üslim, Zikir, 2)

3. “Zâhid olmak (dünyaya rağbet etmemek), kişinin helâl olan şeyleri kendisine haram kılması veya malını dağıtıp tüketmesi demek değildir. Bilakis zâhid olmak, elinde olan şeylere, Allah katında olanlardan daha fazla güvenmemek demektir...’’(İbnMâce, Zühd, 1)

4. “Evlâdım! Sana bazı sözler öğreteceğim: Allah'ı(n hakkım) koru ki O da seni korusun. Allah­'ın hakkını) koru ki O'nu hep yanında bulasın. Bir şey isteyeceğinde Allah'tan iste. Yardım di­leyeceğinde Allah'tan yardım dile. Şunu bilmelisin ki bütün toplum (varlık âlemi) bir konuda senin yararına bir şey yapmak için bir araya gelse, ancak Allah yazmışsa sana destek verebilir­ler. Yine (bütün varlık âlemi) bir konuda sana zarar vermek için bir araya gelse, ancak Allah yazmışsa sana zarar verebilirler.” (Tirmizî, Sıfatü’l-kıyâme, 59)

5. “Din kolaylıktır. Bir kişi takatinin üstünde ibadete kalkışırsa din karşısında âciz kalır. Bunun için aşırıya kaçmayın, dosdoğru yolu tutun ve (salih amellerden alacağınız mükâfattan ötürü) sevinin. Sabah, akşam ve gecenin bir kısmında (dinç olduğunuz vakitlerden) yararlanın (ki taat ve ibadetinize devam edin).” ( Buhârî, îm ân, 29)

6. “Mümin, yeşil ekine benzer. Rüzgârla eğilir (fakat yıkılmaz). Rüzgâr sakinleştiğinde yine doğ­rulur. İşte mümin de böyledir; o da bela ve musibetler sebebiyle eğilir (fakat yıkılmaz). Kâfir ise sert ve dimdik selvi ağacına benzer ki Allah onu dilediği zaman (bir defada) söküp devirir.”( Buhârî, Tevhîd, 31)

7. İzzet ve celâl sahibi Allah şöyle buyurdu: “Kulum iyi bir iş yapmaya niyet eder de yapmazsa ona bir iyilik (sevabı) yazarım. Ama onu yaparsa on kattan yedi yüz kata kadar iyilik (sevabı) yazarım. Eğer (kulum) bir kötülük yapmaya niyet eder de yapmazsa onu (bir günah olarak) yazmam. Fakat onu yaparsa ona bir kötülük (günahı) yazarım.” (M üslim, îm ân , 204)

8. “İyilik, gönlü huzura kavuşturan ve içe sinen şeydir; kötülük ise, insanlar sana fetva verseler (onaylasalar) bile, gönlü(nü) huzursuz eden ve iç(in)de bir kuşku bırakan şeydir.” ( Dârimî, Büyu, 2)

9. “Kul bir günah işlediği zaman kalbinde siyah bir nokta oluşur. Bundan vazgeçip tövbe ve istiğ­far ettiği zaman kalbi parlatılır. Günaha devam ederse siyah nokta artırılır ve sonunda tüm kal­bini kaplar. Allah’ın, (Kitabı’nda), 'Hayır, hayır! Doğrusu onların kazanmakta oldukları kalple­rini paslandırmıştır.'(Mutaffıfîn:14) diye anlattığı pas işte budur.” ( Tirmizî, Tefsîru'l -Kur'ân, 83)

Sayfa 1 / 9

Page 19: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

10. “Bir adam Hz. Peygamber'in (sav) yanında iken oradan birisi geçti. Adam, “Ey Allah’ın Resulü, ben bu adamı seviyorum.” dedi. Peygamber (sav) de ona, “Bunu ona söyledin mi?”d iye sordu. Adam “Hayır.” cevabını verdi. Hz. Peygamber, “Git, ona söyle.” buyurdu. Bunun üzerine adam o kimsenin yanına gitti ve “Ben seni Allah için seviyorum.” dedi. Öteki adam da “B en i kendisi için sevdiğin Allah da seni sevsin.” cevabını verdi. ( Ebû Dâvûd, Edeb, 112-113)

11. “Üç grup insandan sorumluluk kaldırılmıştır: Uyanmcaya kadar uyuyandan, buluğa erinceye kadar çocuktan ve aklı başına gelinceye kadar delirenden.” ( Ebû Dâvûd, Hudûd, 17)

12. “Nerede olursan ol, Allah'a karşı sorumluluğunun bilincinde ol! Kötülüğün peşinden iy i bir şey yap ki onu yok etsin. İnsanlara da güzel ahlâka uygun biçimde davran!” (Tirmizî, B irr , 55)

13. “ ‘İnsanlar iyilik yaparlarsa biz de iyilik yaparız, zulmederlerse biz de zulmederiz.’ d iyen zayıf karakterli kimseler olmayın. Bilakis iyilik yaptıklarında insanlara iyilikle karşılık vermeyi, kö­tülük yaptıklarında ise onlara zulmetmemeyi alışkanlık hâline getirin.” ( Tirmizî, B irr, 63)

14. “Faziletlerin en üstünü, seninle akrabalık bağlarını kesenle ilişkini sürdürmen, sana vermeyene vermen, sana kötü söz söyleyeni bağışlamandır.” (Ahm et bin Hanbel, İÜ , 439)

15. “İnsanoğlu, Allah'ın kendisi için takdir ettiğine rıza gösterirse mutlu olur. Şayet, Allah'tan ha­yırlı olanı ummayı terk eder ve Allah'ın kendisi için takdir ettiğine kızıp, isyan ederse bedbaht olur.” ( Tirm izî, Kader, 15)

16. “Üç şey insanoğlunun mutluluğundan, üç şey de insanoğlunun bedbahtlığmdandır. İnsanoğlu­nun mutluluğundan olan şeyler; iyi bir eş, oturmaya müsait bir ev ve uygun bir binektir. İnsa­noğlunun bedbahtlığından olan şeyler ise, kötü bir eş, kötü bir ev ve kötü bir binektir.” (Ahmet bin Hanbel, 1 ,169)

17. “Arsızlık nerede ve kimde olursa olsun çirkinleştirir; hayâ ise nerede ve kimde olursa olsun za­rifleştirir” ( Tirm izî, Birr, 47)

18. “Müslüman, dilinden ve elinden insanların selâmette olduğu kişidir. Mümin ise insanların can­ları ve malları konusunda (kendilerine zarar vermeyeceğinden) emin oldukları kişidir.” (Nesâî, îmân, 8)

19. “Ey insanlar! Selâmı yaygınlaştırın, yemek yedirin ve insanlar uykudayken (gece) namaz kılın ki, esenlik içinde cennete giresiniz. ” ( Tirm izî, Sıfatü'l-kıyâme, 42)

20. “Bana kendi adınıza altı şeyin güvencesini verin, ben de size cennetin güvencesini vereyim: Konuştuğunuzda doğru söyleyin, söz verdiğinizde sözünüzü tutun, size (bir şey) emanet edildi­ğinde ona riayet edin, iffetinizi koruyun, gözlerinizi (bakılması yasak olandan) sakının ve elle­rinizi (haramdan) çekin.” ( Ahm et bin Hanbel, V, 323)

21. “Her duyduğunu söylemesi kişiye yalan olarak yeter!” ( EbûDâvûd, Edeb, 80)

Sayfa 2 / 9

Page 20: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

22. “Kardeşinin başına gelen bir şeye sevinip gülme. Sonra Allah ona merhamet edip seni (o şeyle) imtihan eder.” ( Tirm izî, Sıfatü'l-kıyâme, 54)

23. “Allah, dilleri ile söylemedikçe — yahut fiiliyata dökmedikçe— ümmetimi, gönüllerinden ge-A

çirdikleri şeylerden dolayı hoş görür ( hesaba çekmez).” ( M üslim, im an, 201)

24. “Kimin kaygısı âhiret olursa Allah onun zenginliğini kalbine yerleştirir, iki yakasım hir araya getirir ve dünya zelil bir şekilde ona gelir. Kimin kaygısı da dünya olursa Allah onun fakirliğini iki gözü arasına koyar ve onun iki yakasım bir araya getirmez; kendisine de ancak onun için takdir edilen dünyalık ne ise o gelir.” ( Tirmizî, S ıfatü’l-kıyâme, 30)

25. “Kim bir topluluğa benzemeye çalışırsa, o da onlardandır.” (EbûDâvûd, Libâs, 4)

26. “Bakmakla yükümlü olduğu kimseleri ihmal etmesi, kişiye günah olarak yeter.” (EbûD âvûd, Zekât, 45)

27. “Kesinlikle hiç kimse elinin emeğinden daha hayırlı bir yemek yememiştir. Allah'ın Peygambe­ri Dâvûd (as) da kendi elinin emeğini yiyordu.” ( Buhârî, Büyu, 15)

28. “Biri arkadaşına hainlik etmediği müddetçe, ben iki ortağın üçüncüsüyüm (onlara yardım eder ve onları korurum). Ama onlardan birisi diğerine hainlik ederse, ben aralarından çekilirim.”( EbûDâvûd, Büyu', 26)

29. “Hiçbir kişi yoktur ki bir serçeyi yahut ondan daha büyük bir canlıyı haksız yere öldürsün de Yüce Allah ona bunun hesabını sormasın!” (Nesâî, Sayd, 34)

30. “Bir kimsenin sağlığında bir dirhem sadaka vermesi, ölürken yüz dirhem sadaka dağıtmasından daha hayırlıdır.” ( EbûDâvûdVesâyâ, 3)

31. “Malını savunurken öldürülen kişi şehittir. Dinini savunurken öldürülen kişi şehittir. Canını sa­vunurken öldürülen kişi şehittir. Ailesini savunurken öldürülen kişi şehittir.” ( Tirm izî, Diyât, 21)

32. “Allah'ın belirlediği müeyyideleri(Yaptırımları), size yakın olsun uzak olsun herkese olduğu gibi uygulayın. Sakın hiçbir kınayanın kınaması sizi bundan alıkoymasın.” (İbnM âce, H udûd,3)

33. “Akrabalık ilişkilerinizi sürdürebilmeniz için neseplerinizi (sülâlenizi) tanıyın. Çünkü akrabalık bağlarının canlı tutulması ailede sevgiyi güçlendirir, malı artırır ve ömrü uzatır.” ( Tirmizî, Birr, 49)

34. “Bilesiniz ki kişi ancak kendi işlediği suçtan sorumludur. Baba, evlâdımn suçundan, evlât da babasının suçundan dolayı cezalandırılmaz ” ( İbnM âce, M enâsik, 76)

35. “Allah'ım! Beni, iyilik yaptıkları zaman sevinç duyan, kötülük yaptıkları zaman da bağışlanma dileyen kullarından eyle.” ( İbnM âce, Edeb, 57)

Sayfa 3 / 9

Page 21: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

36. “Resûlullah (sav) vefatında geriye ne bir dinar, ne bir dirhem, ne koyun ne de d ev e bıraktı. Hiçbir şey de vasiyet etmedi.” ( M üslim,Vasiyye, 18)

37. “Ümmetimde câhiliye âdetlerinden kalma dört şey vardır ki bunları (kolaylıkla) terk edemezler. Bunlar; asaleti ile öğünme, nesepleri kötüleme, yıldızlarla yağmur isteme ve bağıra çağıra ölü­lere yas tutmadır.” ( M üslim , Cenâiz, 29)

38. “Allah, gönderdiği bir hastalığın kesinlikle şifasını da göndermiştir.” ( Buhârî, Tıb, 1)

39. “Dört şey peygamberlerin sünnetlerindendir: Utanma duygusu, güzel koku sürünmek, misvak kullanmak ve evlenmek.” ( Tirmizî, Nikâh, 1)

40. “Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: Her kim benim velî bir kuluma düşmanlık ederse ona harp ilân ederim. Kulum bana, kendisine farz kıldığım şeylerden daha hoş olan bir şeyle yaklaşa- maz. Kulum bana nafile ibadetlerle de yaklaşmaya devam eder. Sonunda onu severim. İşte o zaman onun işiten kulağı, gören gözü, sımsıkı tutan eli, yürüyen ayağı mesabesinde olurum. Benden bir şey isterse bunu ona mutlaka veririm. Bana sığınırsa onu mutlaka korurum...” (Buhârî, Rikâk, 38)

41. “Kim Kur'an hakkında bilgisizce konuşursa, cehennemdeki yerine hazırlansın.” ( Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'ân, 11)

42. “Kim Allah için sever, Allah için nefret eder, Allah için verir, Allah için (kötülüklere) engel olursa, imanını kemale erdirmiş olur.” ( EbûDâvûd, Sünne, 15)

43. “Birinizin başına bir musibet/acı bir şey geldiği zaman, 'Biz Allah'a aidiz ve biz O'na dönece­ğiz. Allah'ım! Başıma gelen musibetin/acının mükâfatını senden bekliyorum, bundan dolayı bana ecir ihsan et, benim için onu daha hayırlısıyla değiştir.' desin.”( M üslim, Cenâiz, 4)

44. “Karşılığında bana dünyayı verseler bile, kimsenin taklidini yapmam; bundan asla hoşlan­mam.” ( Tirmizî, Sıfatü'l-kıyâme, 51)

45. “Kişinin haksız yere bir Müslüman'ın şeref ve namusuna dil uzatması, büyük günahların en bü­yüklerindendir...” (EbûDâvûd, Edeb, 35)

46. “Hiç kimse başka bir kimseyi fâsıklıkla (Büyük günah işlemekle)suçlamasm ve onu küfürle it­ham etmesin(ona “kâfir” demesin. Eğer itham ettiği kimse dediği gibi değilse, bu sıfatlar mu­hakkak itham edene döner.” ( Buhârî, Edeb, 44)

47. “Kim istemedikleri ya da ısrarla kaçındıkları hâlde bir grubun konuşmalarına kulak kabartırsa, kıyamet günü kulağına kurşun dökülür...” (Buhârî, Ta'bîr, 458)

Sayfa 4 / 9

Page 22: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

48. “Ey diliyle iman edip, kalbine iman girmemiş olan kimseler! Müslümanların gıybetini yapma­yın ve onların gizli hâllerini araştırmayın. Çünkü her kim onların gizli hâllerini araştırırsa Allah da onun gizli hâlini araştırır. Allah kimin gizli hâlini araştırırsa onu evinde (gizlice yaptıklarını ortaya çıkararak) bile rezil eder.” (EbûDâvûd, Edeb, 35)

49. “İnsanoğluna şeytan da melek de yaklaşır. Şeytanın yaklaşması, kötülüğe götürmek v e hakkı yal anlatmaktır. Meleğin yaklaşması ise onu hayra götürmek ve ona hakkı doğrulatmaktır. Kim (vicdanında) bunu (hayra yönelmeyi) bulursa bunun Allah'tan olduğunu bilsin v e Allah'a hamdetsin. Kim de içinde diğerini (şeytanın vesvesesini) bulursa taşlanmış ve kovulm uş şey­tandan Allah'a sığınsın! ” (Tirmizî, Tefsîru'I-Kur'ân, 2)

50. “Arabozuculuk yapan, yaptığı iyiliği başa kakan ve cimri olan kimse cennete girem ez.” (Tirmizî, Birr, 41)

51. “Şüphesiz Yüce Allah, annelere hürmetsizlik etmeyi, kız çocuklarım diri diri göm m eyi ve üze­rine düşeni yapmamayı, hak etmediğini istemeyi size haram kılmıştır. Sizin için üç şey i de çir­kin görmüştür: Dedikodu, malı zayi etmek ve anlamsız çok soru sormak!” (M üslim, Akdiye, 12)

52. “İslâm, Allah'tan başka ilâh olmadığına, Muhammed'in Allah'ın Resûlü olduğuna şehâdet et­men; namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman ve gücün yeterse Kâ-

abe'yi haccetmendır.” ( M üslim, im ân, 1)

53. “Hz. Peygamber'in (sav) ashâbı, “Ey Allah'ın Resûlü, yiyoruz ama doymuyoruz!” deyince Pey­gamber Efendimiz, “Ayrı ayrı yiyor olmalısınız.” demiş, onlar, “Evet” deyince ise şöyle bu­yurmuştu:“ Yemeği topluca yiyin ve (başlarken) Allah'ın adını anm ki, bereketli olsun.” (EbûDâvûd, Et'ıme, 14)

54. “Müminin mümin üzerinde altı hakkı vardır: Hastalandığında onu ziyaret eder, öldüğünde ce­nazesinde bulunur, kendisini davet ettiğinde davetine icabet eder, onunla karşılaştığında selâm verir, aksırdığında ona hayır duada bulunur, yanında ve gıyabında onun için samimi davranır.” (Tirmizî, Edeb, 1)

55. Muâz b. Cebel anlatıyor: Hz. Peygamber (sav) ile birlikte bir yolculukta id im ... O şöyle buyur­du: “Dinin başı İslâm (kelime-i şehâdet getirerek Allah'a teslim olmak), direği ise namazdır.” (Tirmizî, îm ân, 8)

56. “Nikâh benim sünnetimdir. Kim benim sünnetime uygun davranmazsa benden değildir. Evle­nin. Çünkü ben (kıyamet günü diğer) ümmetlere karşı sizin çokluğunuzla iftihar edeceğim” (İbnMâce, N ikâh, 1)

57. “Her doğan(çocuk), fıtrat( İslam dinini anlayıp yaşayabilecek kabiliyet) üzere doğar. Sonra an­ne babası onu Yahudi yahut Hıristiyan veya Mecûsî yapar” (M üslim, Kader, 22)

Sayfa 5 / 9

Page 23: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

58. “Müminlerin iman bakımından en olgun olanları, ahlâkı en iyi olanlarıdır. Sizin en hayırlıları­nız da hanımlarına karşı en iyi davrananınızdır.” (Tirmizî, Radâ, 11)

59. “Allah (başkasının saçından kendisine) saç ekleyen ve ekleten, dövme yapan ve yaptıranı rah­metinden uzaklaştırmıştır.” (Buhârî, Libâs, 83)

60. “Mümin cana yakındır. (İnsanlarla) yakınlık kurmayan ve kendisiyle yakınlık kumlamayan kimsede hayır yoktur.” (Ahmet bin Hanbel, II, 400)

61. “Ey Âişe! Allah, rıfk (nezaket ve yumuşaklık) sahibidir ve rıfktan hoşlanır. Sertlik, kabalık ve nezaket dışı diğer davranışlara vermediği ecri(sevabı), rıfk sayesinde verir.” (M üslim ,B irr,77)

62. “Allah için sizden bir şey isteyene verin, sizi davet edene icabet edin, size hediye verene karşı­lık verin. Karşılık verecek bir şey bulamazsanız, onun için dua edin.” (Ahmet bin H anbel, II, 96)

63. “İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız. Size, yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir iş göstereyim mi? Aranızda selâmı yayın.” (M üs­lim, îm ân, 93)

64. Bir adam Hz. Peygamber'e (sav), “Amellerin en üstünü hangisidir?” diye sorunca Peygamber Efendimiz şöyle cevap verdi:“Vaktinde kılman namaz ve anne babaya iyilik etmektir. Sonra da Allah yolunda cihad etmek gelir.” (Buhârî, Tevhîd, 48)

65. “Alışveriş yapanlar birbirlerinden ayrılmadıkları sürece (alışverişi kabul edip etmeme konu­sunda) serbesttirler. Eğer dürüst davranırlar ve (malın kusurunu) açıkça söylerlerse, alışverişleri bereketlenir. Fakat kusuru gizler ve yalan söylerlerse, (yaptıklan) alışverişin bereketi gider.” (EbûDâvûd, Büyu, 51)

66. “Benim ve sizin durumunuz, (gece) yaktığı ateşe üşüşen böceklerle pervanelere engel olmaya çalışan adamın durumuna benzer. Ben sizi ateşten korumak için kuşaklarınızdan tutuyorum, siz ise benim elimden kaçıp ateşe girmeye çalışıyorsunuz.” ( M üslim, Fedâil, 19)

67. “Kim kabilecilik/ırkçılık propagandası yaparak veya kabileciliğe/ırkçılığa destek vererek yolu­nu şaşırmış bir topluluğun bayrağı altında öldürülürse, onun ölümü câhiliye ölümüdür.” (Müs­lim, İmâre, 57)

68. Hz. Hatice, (Hz. Peygamber'e) şöyle demişti: “Hayır, Vallahi! Allah seni kesinlikle utandırmaz. Çünkü sen, akrabalık bağlarını sıkı tutar, doğru söz söyler, bakıma muhtaç olan kimselere yar­dım eder, elinde avucunda olmayana verir, misafiri ağırlar ve haksızlığa uğrayanlara destek olursun...” (Buhârî, Bed'ü'l-vahy, 1)

69. “Kabir, âhirete giden yoldaki konaklama yerlerinden ilkidir. Kişi ondan sağ salim kurtulursa sonrası daha kolay olur. Eğer kurtulamazsa ondan sonrası daha çetin gelir.” (Tirmizî, Zühd, 5)

Sayfa 6 / 9

Page 24: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

70. “Ölenlerin ardından) avuç içi ile yanaklarını döven, yakalarını yırtan ve câhiliye âdeti olarak bağırıp feryat eden kimse bizden değildir.” (Buhârî, Cenâiz, 35)

71. Yüce Allah, şöyle buyurdu; “Ben salih kullarım için cennette hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın işitmediği ve hiçbir insanın hayal edemeyeceği birtakım nimetler hazırladım.” <TBuhârî, Bed'ü'l-halk, 8)

72. “Her peygamberin niyaz ettiği bir duası vardır. Ben de duamı kıyamet gününde ümmetime şe-A

faat etmek için saklamak istiyorum.” (Müslim, im ân, 334)

73. Resûlullah'a (sav), “İnsanların cennete girmelerine en fazla sebep olan şeyler nelerdir?' diye so­ruldu. Resûlullah, “Allah'tan sakınmak (takva) ve güzel ahlâktır.” buyurdu. “İnsanların cehen­neme girmelerine en çok sebep olan şeyler nelerdir?” diye soruldu. Resûlullah, “A ğız/dil ve cinsel organdır.” diye cevap verdi. (Tirmizî, Birr, 62)

74. Müslüman, elinden ve dilinden Müslümanların selâmette olduğu (zarar görmediği) kişidir. Mu-ı A

hacir ise Allah'ın yasakladıklarını terk eden kimsedir.” (Buhârî, im ân, 4)

75. Hz. Peygamber (sav) şu dua ile yalvarırdı: “Rabbim! Hatalarımı, bilgisizliğimi, her işimdeki aşırılığımı ve benden daha iyi bildiğin hâllerimi bağışla. Allah'ım! Bilmeden veya kasten, şaka yollu ve ciddi bir hâlde yaptığım hatalarımı da bağışla. Zira bunların hepsi bende var. Allah'ım! Yaptığım, yapacağım, gizlediğim ve açıkça işlediğim günahları bağışla. Öne alan da erteleyen de sensin. Sen her şeye gücü yetensin.” (Buhârî, Deavât, 60)

76. Sahabeden birisi (Hz. Âişe'ye) : “Ey müminlerin annesi, bana Resûlullah'm (sav) ahlâkım an­lat.” dedi. O da şöyle dedi: “Sen Kur'an okumuyor musun? Resûlullah'm (sav) ahlâkı Kur'an idi.” (EbûDâvûd, Tatavvu', 26)

77. “İki umre, aralarında işlenen günahlara kefarettir. (Allah tarafından) kabul edilen haccm karşı­lığı ise ancak cennettir.” (Buhârî, Umre, 1)

78. Peygamber (sav) ayakları şişinceye kadar (gece) namaz kılardı. Bu durum hakkında ona bir şey söylendiğinde, “Şükreden bir kul olmayayım mı?” derdi.” (Buhârî, Teheccüd, 6)

79. Hz. Peygamber vitir namazının sonunda şöyle dua ederdi: “Allah'ım! Gazabından rızana sığını­rım, cezalandırmandan affına sığınırım. Senden (gelecek her türlü azaptan) Sana sığınırım. Seni lâyıkıyla övmeyi beceremem. Sen, kendini övdüğün gibisin.” (Nesâî, K ıyâm ü’I-leyl, 51)

80. Yâ Resûlallah! “ hangi dua daha çok kabul edilir?” diye sorulmuş, Peygamber Efendimiz, “Ge­ce yarısından sonra ve farz namazların arkasından yapılan dualar.” diye cevap vermiştir. (Tirmizî, Deavât, 79)

81. “Namazın anahtarı temizliktir. Başlangıcı tekbir, bitimi ise selâmdır.” ( Ebû Dâvûd, Tahâret, 31)

Sayfa 7 / 9

Page 25: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

82. “Her kim inanarak ve (sevabını Allah'tan) umarak Kadir gecesini ibadetle geçirirse gedm iş gü­nahları bağışlanır. Her kim Ramazan orucunu inanarak ve (mükâfatını Allah'tan) umarak tutar­sa geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhârî, Savm, 6)

83. “Kim Allah için hacceder de, hac esnasında kötü söz ile davranışlardan ve Allah’a karşı gel­mekten sakınırsa, annesinin onu doğurduğu günkü gibi (günahlarından arınmış olarak lıa c ’dan) döner. ” (Buhârî, Hac, 4)

84. “Zemzem suyu ne amaçla içilirse ona yarar sağlar.” (Ahmet bin Hanbel, III, 357)

85. “Zandan sakının. Çünkü zan, yalanın ta kendisidir. Birbirinizin konuştuğuna kulak kabartma­yın, birbirinizin özel hâllerini araştırmayın, birbirinizle üstünlük yarışma girmeyin, birbirinize haset etmeyin, birbirinize kin beslemeyin, birbirinize sırt çevirmeyin. Ey Allah'ın kullan! Kar­deş olun!” (Buhârî, Edeb, 57)

86. “Merhametliler, Rahmân'ın merhamet ettiği kimselerdir. Siz yeryüzündekilere merhamet edin ki göktekiler de size merhamet etsin! 'Rahim' Rahmân'(dan) bir bağdır. Kim onunla irtibatım sürdürürse Allah da onunla irtibatım sürdürür; kim de onu koparırsa Allah da o kim seyle ilişki­sini koparır.” (Tirmizî, Birr, 16)

87. “Bilin ki! Uyuyup kalmaktan dolayı (namazı kılamamak) bir kusur değildir. Esas kusur, ancak diğer namazın vakti gelinceye kadar namazını kılmayan kimsenin davranışıdır. Buna göre kim (uyuyup kalır da) namazını kılamazsa uyandığı zaman o namazı kılsın! Ertesi gün (ise) o na­mazı vaktinde kılsın!' ” (M üslim, M esâcid, 311)

88. “Güneşin doğduğu en hayırlı gün, Cuma günüdür. Âdem o gün yaratıldı, o gün cennete konul­du ve o gün cennetten çıkarıldı. Kıyamet de ancak Cuma günü kopacaktır.” (M üslim , Cum ’a, 18)

89. “Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete girmek isterse Allah'a ve âhirete inanırken ölüm kendisine erişsin. İnsanların kendisine nasıl davranmalarını istiyorsa, o da onlara öyle davran­sın.” (M üslim, İmâre, 46)

90. “Birbirinize nefret ve düşmanlık beslemeyin. Birbirinize haset etmeyin, birbirinize sırt çevir­meyin. Ey Allah'ın kullan! Kardeş olun! Bir Müslüman'ın (din) kardeşine üç günden fazla küsmesi helâl değildir.” (Buhârî, Edeb, 57)

91. “Kim darda kalan borçluya zaman tanırsa yahut (alacağının tamamını veya bir kısmını) borçlu­ya bağışlarsa, Allah onu, başka hiçbir gölgenin (himayenin) olmadığı kıyamet gününde kendi arşının gölgesinde (himayesinde) gölgelendirecektir.” (Müslim, Zühd, 74)

92. “Mübarek Ramazan ayı size geldi. Yüce Allah bu ayda size oruç tutmayı farz kıldı. Bu ayda sema (cennet) kapıları açılır, cehennem kapıları ise kapanır ve şeytanların azgınlan bağlanır.” (Nesâî, Sıyâm , 5)

Sayfa 8 / 9

Page 26: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

93. “Güç yetirebileceğiniz amelleri yapmaya gayret ediniz. Allah usanmaz da siz usanırsınız. Allah katında amellerin en sevimlisi az da olsa devamlı olanıdır.” (EbûDâvûd, Tatavvu', 27 )

94. “Biriniz yemek yiyeceği zaman, 'Bismillâh' (Allah'ın adıyla) desin. Eğer yemeğin başında bes­mele çekmeyi unutursa, 'Bismillâhi fî evvelihî ve âhirihî.' (Başında da sonunda da Allah'ın adıyla) desin.” (Tirmizî, Et'ıme, 47)

95. “Mümin, hanımına karşı kötü duygular beslemesin; çünkü onun bazı huylarından hoşlanmasa da diğer huylarından hoşlanabilir.” (Müslim, Radâ, 61)

96. “Resûlullah (sav) (torunu) Haşan b. Ali'yi öptü. O sırada yanında Akra b. Habis et-Temîmî oturmaktaydı. Akra şöyle dedi: 'Benim on çocuğum var ama hiçbirini öpmüş değilim.' Bunun üzerine Resûlullah (sav) ona baktı ve ardından şöyle buyurdu: “Merhamet etmeyene merhamet edilmez! ” (Buhârî, Edeb, 18)

97. “Sizden birinizin urganını alıp (dağa gitmesi), sırtında bir bağ odun getirip satması ve böylece Allah'ın onun itibarını koruması, bir şey verip vermeyecekleri belli olmayan kimselerden di­lenmesinden daha hayırlıdır.” (Buhârî, Zekât, 50)

98. “Kim yitik bir mal bulursa derhâl (onu emanetine aldığına dair) güvenilir bir veya iki kişiyi şa­hit tutsun. Bulduğunu gizleyip saklamasın. Sahibini bulursa derhâl ona teslim etsin. Sahibini bulamazsa bu, Allah'ın dilediği kimseye verdiği bir maldır.” (EbûDâvûd, Lukata, 1)

99. “(Allah Resûlü), kendisine zekât malı geldiğinde ondan hiçbir şey almaz, onu (doğruca) Suffe Ehli'ne( Öğrencilerine) gönderirdi. Hediye geldiğinde ise onlara gönderir, kendisi de bu hedi­yeden alır, Suffe'dekileri hediyeye ortak ederdi...” (Buhârî, Rikâk, 17)

100. “Kim düğüm yapar sonra ona üflerse sihir yapmış olur. Kim sihir yaparsa şirk koşmuş olur. Kim de (kendisini koruması için nazarlık ve benzeri) bir şey takarsa, o taktığı şeyin korumasına havale edilir.(Allah’ın korumasından uzaklaştırılır)” ( Nesai, M uharebe, 19)

Sayfa 9 / 9

Page 27: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

LİSELER İÇİN 100 AYET

.y*

1- (Bakara Sûresi 120 ) a 35-

2- (Bakara : 165 , i . 36-3- (Bakara:170) 37-4- (Bakara:174) ‘ C ^ 38-5- (Bakara :185) 39-6- (Bakara : 188)

' t

40-7- (Bakara : 215) 41-8- (Bakara : 231 42-9- (Bakara : 263) 43-10- (Bakara :273) < 5 44-11 -

12 -

13-14-

15-16-17-18-19-20 -

21 -

22 -

23-24-25-

Jt

Âl-i imrân : 96-97)Âl-i İmrân : 103)Âl-i imrân : 169-170) | Nisâ : 2)Nisâ : 4)________Nisâ : 11)Nisâ : 19)Nisâ : 23)Nisâ 107 -108)

(Nisâ : 127)Nisâ : 142) Mâide : 3) Mâide : 6)

(Mâide : 105 (En'âm : 50)

26- (En'âm : 68)27- (En'âm : 151) Î28- (En'âm : 152)

f\î

29- (En'âm : 159) pSİ <930- (Enfâl : 35)31- (Enfâl : 46) r ?3 2 - (Tevbe : 107 ) S j33- (Ra’d : 11) S s34- (Nahl : 116) isi

<

Tâhâ : 109) Tâhâ : 132) Hac: 11) Hac: 72) H a c:78

45-

(Nûr: 23-24) Nûr: 31) Nûr: 51) N û r :55)N û r: 60)

46- (N û r: 61)4 7 - (Furkân : 67) >48- (N em i: 65) s.

T)49- (Ankebût:45 )50- (Rûm : 31-32) Ü3-

51-52-53-54-55-56-57-58-

59-60-61-62-63-64-65-66-

67-68-

srâ : 110)

İÜ

cj y \i/v

z■ -i € ) 4 c 7

/5 <f

Rûm : 39) Rûm : 41) (Lokmân : 17) Lokman : 34) Ahzâb : 32)

J 3iA Q

Ahzâb : 35) Ahzâb : 58) Ahzâb : 59) Sebe': 31) Fâtır: 10)

-O

â

&

w

Fâtır: 11) Fâtır: 37) Züm er: 3 ) Züm er: 49) Züm er: 71-72

 % £ &

t9 £ (A

Î

Züm er: 73)

(M ü'm in: 40) (Mü'min : 56)

69-70-

(Mü'min : 67) (Mü'min : 78)

71- (Fussilet: 20-21)72- (Fussilet: 44)

73- (Şûrâ : 36-39)74- (Ş û râ :49-50)75- (Muhammed : 38)76- (Feth : 29)77- (Hucurât:6)78- (Hucurât: 13)79- (Mücâdele : 9)80- (M ücâdele: 22)

V.■3<34

81-82-83-84-85-

(H aşr: 18) (Mümtehine : 9) (S a f: 6 )(Cuma : 9-10) (Tegâbün : 9)

3&•j

i

86- (Tegâbün : 15-16)87- (Tahrîm : 8)88- (Kalem : 10-14)89- Fatiha Suresi90- Fil Suresi

£$VS3

91-92-93-94-95-

Kureyş Suresi Maun Suresi Kevser Suresi Kafirun Suresi Nasr Suresi

\-'-ŞNİ

sI

96- Tebbet Suresi97- İhlas Suresi98- Felak Suresi99- Nas Suresi100- İhlas Suresinin Tefsiri (Kur'an

Yolu)

-

Page 28: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

De ki: "O, Allah'tır, bir tektir." (1)

İhlâs sûresi, İslâm’ın esası olan tevhid (Allah’ın birliği) ilkesini özlü bir şekilde ifade ettiği ve Allah Teâlâ’yı tanıttığı için Hz. Peygamber tarafından Kur’an’ın üçte birine denk olduğu ifade buyurul muştur. Kelâmın akışı ve konunun Allah’ın nesebini (hangi soydan geldiğini) soranlara verilen cevapla ilgili olması dikkate alındığında 1. âyetteki “O” diye çevirdiğimiz “hüve” zamirinin Allah’a ait olduğu açıkça anlaşılır. Allah ismi, varlığı ezelî, ebedî, zarurî ve kendinden olup her şeyi yaratan, her şeyin mâliki ve mukadderatının hâkimi, her şeyi bilen ve herşeye kadir olan... Yüce Mevlâ’nın öz (has) ismidir (bk. Bakara 2/255). Müfessirler bu sûrede ağırlıklı olarak Allah’ın birliğini ifade eden ahad terimi ile var oluş bakımından kimseye muhtaç olmadığını anlatan “samed” terimi üzerinde durmuşlardır. “Tektir” diye çevirdiğimiz “ahad” kelimesi,“birlik” anlamına gelen vahd veya vahdet kökünden türetilmiş bir isimdir (Ebû Hayyân, VIII, 528); sıfat olarak Allah’a nisbet edildiğinde O’nun birliğini, tekliğini ve eşsizliğini ifade eder; bu sûrede doğrudan doğruya, Beled sûresinde (90/ 5, 7) dolaylı olarak Allah’a nisbet edilmiştir; bu anlamıyla tenzihî veya selbî (Allah’ın ne olmadığını belirten) sıfatları da içerir. Nitekim devamındaki âyetler de bu mânadaki birliği vurgular. Bu sebeple “ahad” sıfatının bazı istisnalar dışında Allah’tan başkasına nisbet edilemeyeceği düşünülmüştür. Aynı kökten gelen vâhid ise “bölünmesi ve sayısının artması mümkün olmayan bir, tek, yegâne varlık” anlamında Allah’ın sıfatı olmakla birlikte Allah’tan başka varlıkların sayısal anlamda birliğini ifade etmek için de kullanılmaktadır. Türkçe’de de “bir” (vâhid) ile “tek” (ahad) arasında fark vardır. Bir, genellikle “aynı türden birçok varlığın biri” anlamında da kullanılır. “Tek” ise “türdeşi olmayan, zâtında ve sıfatlarında eşi benzeri olmayan tek varlık” mânasına gelir. İşte Allah, bu anlamda birdir, tektir. Ahad ile vâhid sıfatları arasındaki diğer farklar ise şöyle açıklanmıştır: Ahad, Allah’ın zâtı bakımından, vâhid ise sıfatlan bakımından bir olduğunu gösterir. Ahad ile vâhidin her biri “ezeliyet ve ebediyet” mânalarını da ihtiva etmekle birlikte, bazı âlimler ahadı “ezeliyet”, vâhidi de “ebediyet” mânasına tahsis etmişlerdir. Allah’ın sıfatı olarak her ikisi de hadislerde geçmektedir (bk. Buhârî, “Tefsîr”, 112; İbn Mâce, “Duâ”, 10; Nesâî, “Cenâiz”, 117; Müsned, IV, 103; geniş bilgi için bk. Bekir Topaloğlu, “Ahad”, DİA, I, 483; Emin Işık, “İhlâs Sûresi”, DİA, XXI, 537).

"Allah Samed'dir. (Her şey O'na muhtaçtır, o, hiçbir şeye muhtaç değildir.)" (2)Samed kelimesi “herkesin kendisine ihtiyacını arzettiği, fakat kendisi kimseye muhtaç olmayan” anlamına gelir (Râgıb el-İsfahânî, Müfredâtü’l-Kur’ân, “smd” md.). Sûredeki bağlamına göre samed, “var oluş bakımından kimseye muhtaç olmayıp her şeyin varlık ve devamını kendisine borçlu olduğu vâcibü’l-vucûd” demektir. Buna göre samed kelimesi doğrudan doğruya ahad isminin açıklamasıdır; daha sonra gelen “doğurmamış ve doğmamıştır” meâlindeki âyet de samed isminin açıklamasıdır. Taberî, samedi, “kendisinden başkası ibadet edilmeye lâyık olmayan tek mâbud” olarak tanımlamıştır (XXX, 222). Kur’ân-ı Kerîm’de sadece burada geçen samed ismi başta “esmâ-i hüsnâ” hadisi olmak üzere (bk. Tirmizî, “Da‘avât”, 83) bazı hadislerde de yer almıştır (meselâ bk. Buhârî, “Tefsîr”, 112; Tirmizî, “Da‘avât”, 64).

Page 29: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

Ondan çocuk olmamıştır (Kimsenin babası değildir). Kendisi de doğmamıştır (kimsenin

çocuğu değildir)." (3)

Allah Teâlâ’nın noksan sıfatlardan münezzeh olduğunu ifade eden bu âyet, samed isminin açıklaması olup, Allah’a evlât nisbet edenleri ve soy kavramına giren her şeyi; meselâ, “Mesîh Allah’ın oğludur” diyen hıristiyanların (Tevbe 9/30) ve meleklerin Allah’ın kızları olduğunu söyleyen (En‘âm 6/100) müşriklerin bu iddialarını reddeder. Zira çocuk, eşin olmasını gerektirir; eş de çocuk da ihtiyacı karşılamak için istenilen varlıklardır; Allah ise ihtiyaçtan münezzehtir, ezelî ve ebedîdir. Eşleri de çocukları da O yaratmıştır; yarattığı şeylere muhtaç olması ise imkânsızdır (bk. En‘âm 6/101). Âyetin, “O, doğmamıştır” meâlindeki ikinci cümlesi Allah Teâlâ’nın doğum veya sudûr yoluyla bir ana veya babadan, bir asıldan meydana gelmediğini ifade eder. Çünkü doğan her şey sonradan olur; oysa Allah kadîm ve ezelîdir, yani varlığının bir başlangıcı yoktur.

"Hiçbir şey O'na denk ve benzer değildir." (4)

Bu âyet hem ilk âyetin açıklaması hem de bütünüyle sûrenin bir özeti mahiyetinde olup Allah’ın zâtında, sıfatlarında ve fiillerinde hiçbir dengi ve benzeri bulunmadığını ifade eder. Kendisinden başka var olan her şeyi O yaratmıştır. Bu sebeple yarattıklarının O’na denk olması mümkün değildir. Nitekim bu durum muhtelif âyetlerde ifade buyurulmuştur (meselâ bk. Nahl 16/17-22; Şûrâ 42/11). İhlâs sûresinin, Kur’an’ın üçte birine denk olduğuna dair yukarıda geçen hadisi yorumlayan âlimlerden bir kısmı, bu denkliği sûreyi okumanın sevabı, bir kısmı da konusu ve mânası yönünden değerlendirmişlerdir. İkinci görüşe göre sûre, Kur’an’m üç temel konusundan ilki olan tevhidle alâkalı olup bu sûrenin anlamını iyice kavrayan ve itikadını bu sûrenin öğretisi yönünde oluşturan bir kimse Kur’an’m tevhid ve akaid bölümünü de kavrayıp benimsemiş olur. Gazzâlî Cevâhiru’l-Kur’ân isimli eserinde (s. 47-48) özetle şu hususlara işaret eder: Kur’an’daki bilgiler ana hatlarıyla Allah hakkında bilgi (mârifetullah), âhiret bilgisi ve doğru yol bilgisi olmak üzere üçe ayrılır. İhlâs sûresi bunlardan ilkini, yani mârifetullah ve tevhid konusunu ihtiva etmektedir. Kur’an’daki diğer hükümler bu sûredeki tevhid temeline dayandığı için sûre Kur’an’m üçte birine denk görülmüştür. Belirtilen öneminden dolayı İhlâs sûresi tefsir kitaplarında muhtelif yönleriyle ele alınıp incelendiği gibi felsefeden tasavvufa kadar çeşitli ilim dallarında da meşhur âlimler tarafından sûre üzerinde pek çok müstakil tefsir vb. çalışmalar yapılmış; ayrıca sûre üzerine tezler de hazırlanmıştır (bilgi ve örnekler için bk. Emin Işık, “İhlâs Süresi”, DİA, XXI, 538).

Page 30: % -hgulnar.meb.gov.tr › ... › 2016_12 › ...ilce_milli_egitim_mudurlugu_ya_1.… · ihlas Suresi, Felak Suresi, Nas Suresi) mealleri ile Diyanet işleri Başkanlığınca hazırlanan

fári/Ü f 00 AiM 0 /5

ß d iijp CJ/a í&óL<SÜ ¿_

/Xl ä l^ 2 ) c ÄÜ» 'iA^uA/vl

f t y n Şy/n ? i£ &7AM jSsa.U't .5>0'}ir (L

' * — - f o d ^ (»UjS\i(j06UJ clt A í'^l

•Âi gtı c'I“ (2c¡^íS¿f '2 W j5 Í 4 * &>1