petrol ve doĞalgaz aramalarinda son gelİŞmeler

38
PETROL VE DOĞALGAZ ARAMALARINDA SON GELİŞMELER 1 Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli A.UĞUR GÖNÜLALAN ¹׳² 1-UG Enerji Ltd.Şti. Çetin Emeç Bulvarı No: 19/19 Dikmen-Çankaya/Ankara 2- Jeofizik Yüksek Mühendisi, DEK-TMK ve JFMO Üyesi E-Posta: [email protected],tr [email protected] ,

Upload: ali-osman-oencel

Post on 08-Jul-2015

852 views

Category:

Education


4 download

TRANSCRIPT

PETROL VE DOĞALGAZ ARAMALARINDA

SON GELİŞMELER

1 Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

A.UĞUR GÖNÜLALAN ¹²׳

1-UG Enerji Ltd.Şti. Çetin Emeç Bulvarı No: 19/19 Dikmen-Çankaya/Ankara 2- Jeofizik Yüksek Mühendisi, DEK-TMK ve JFMO Üyesi

E-Posta: [email protected],tr [email protected],

ÖZ

GİRİŞ

ÜLKEMİZDE DOĞAL KAYNAKLARIN ARANMASI, KEŞFİ VE İŞLETİLMESİNDE JEOFİZİK ETÜTLERİN TARİHÇESİ

DÜNYADA SİSMİK ENDÜSTRİSİNİN KİLOMETRE TAŞLARI

ÖNGÖRÜLEBİLİR GELECEKTE (2023 YILINA KADAR) ARAMACILIKTA (JEOFİZİK/JEOLOJİ/MADENCİLİK/PETROLDE) OLABİLECEK MUHTEMEL GELİŞMELER

DOĞAL KAYNAKLARIN (MADEN- PETROL, JEOTERMAL) ARANMASI, KEŞFİ VE ÜRETİMİ AÇISINDAN JEOFİZİK YATIRIM BOYUTU

SONUÇ VE ÖNERİLER

KAYNAKLAR

2 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

İÇİNDEKİLER

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

Öz Sismik aletler ilk olarak 19 yüzyılın ortalarında depremler esnasında zemin

hareketlerini kaydetmek ve ölçmek amacı ile geliştirildi. 1900 lerin başında R. Fessenden su derinliği ölçmek ve buz dağlarını tespit etmek için ses dalgasının yansımasını kullandı. I.Dünya Savaşı sırasında L. Mintrop taşınabilir sismoğraf aletini Alman Ordusunu müttefik toplarının ateşlediğindeki oluşan gürültüyü ölçmek için tasarladı.

Profesyonelce jeofizik arama yöntemleri eski tarihlerde de uygulanmış olmakla birlikte, İlk kez 1921’de bir petrol alanının jeofizik bulgulara dayanarak keşfedilmesiyle, petrol aramacılığında yaygın bir biçimde uygulanmaya başlanmıştır.

1950’lere kadar ABD’de üretilen yıllık petrolün yarısı jeofizik yöntemlerle bulunan yeni petrol alanlarından elde edilmiştir. Endüstrideki enerji gereksinimi petrole olan ilgiyi artırmış, Petrolden büyük paralar kazanan şirketlerin, yeni petrol alanları keşfedebilmek için jeofiziğe yatırım yapmalarının, bilgisayarların yaygın kullanımının, uzay teknolojisindeki gelişmelerin Jeofiziğin gelişiminde önemli payı olmuştur.

Ülkemizde 10 milyar $ üzerinde potansiyele sahip 18 maden bulunmaktadır. Bor’dan yapı taşına kadar 1,870 trilyon $’lık varlığın ortaya çıkarılmasında ve toplam 128 milyar $’lık petrol ve 10 milyar $’lık doğal gazın bulunmasında jeofizik mühendislerinin de bilgi ve emekleri vardır.

3 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

Giriş • Jeofizik eğitimi Birinci Dünya Savaşından sonra, elektrik

mühendislerinin, matematikçi ve fizikçilerin başlattığı bir meslek olarak sahneye çıkmıştır.

• Yeraltındaki gizli tuz domlarının bulunması için Refraksiyon

dalga yayınımına dayalı yöntemlerin kullanılması ile önemi anlaşılmıştır. Elektronik bilgilerin İkinci Dünya Savaşında yoğun olarak kullanılması ile Jeofizikteki gelişmelere yeni boyutlar getirmiştir.

• Analog bilgisayarlardan sonra sayısal kayıt sistemleri ve sayısal bilgisayarlara geçiş önemli sıçramalara neden olmuştur. Sayısal işlemlerin jeofiziğe uygulanmasında 1950-1960 arasında Massachusetts Institute of Technology (MIT)’de oluşturulan Jeofizik Analiz Grubunun (Geophysical Analysis Group) yankıları halen devam eden çalışmaları önemli bir yer tutmuştur.

Çeşitli ülkelerin ilgilerini belirli yönlere çekmek ve olabildiğince ortak araştırma programları yürütebilmek amacıyla 1957 yılı Uluslararası Jeofizik Yılı (IGY) ilan edildi. 1950-1970 yıllarında jeofizik altın çağını yaşamıştır.

4 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

ÜLKEMİZDE DOĞAL KAYNAKLARIN ARANMASI, KEŞFİ VE İŞLETİLMESİNDE JEOFİZİK ETÜTLERİN TARİHÇESİ

• Ülkemizdeki ilk etüt 1937 Van ilinde Kurzot mevkinde Fransız CGG firması tarafından jeoelektrik ölçüsü alınarak yapılmıştır.

• Türkiye’de ekonomik amaçlı ilk jeofizik çalışmalar MTA’nın kurulmasından 3 yıl sonra, yani 1938 yılında, manyetik ve elektrik yöntemlerin uygulanması ile başlamıştır. İlk etüt aynı yıl Gümüşhane’de, E. POLDINI tarafından yapılmıştır.

• 1938 - 1940 yıllarında Ergani ve Espiye Lahanos’ta, 1939 yılında Diyarbakır-Maden’de, S.P. (Self Potansiyel) etütleri, gerçekleştirilmiştir.

• Manyetik ve elektrik yöntemlerin yanı sıra 1947 yılında gravimetrik ve sismik aletlerin alınmasıyla MTA petrol aramalarında, Jeofizik yöntemleri uygulamaya başlamıştır. MTA’da ilk sismik çalışma 1947 yılında, Adana’da bir Amerikan firmasına yaptırılmıştır. 1948 yılında satın alınan sismik ekipman (TİCCO) ile Adana Mihmandar’da MTA elemanlarınca ilk etütler başlamıştır.

• Jeofizikte; gravite yöntemi 1947 yılında, havadan maden aramaları 1958 yılında başlamıştır. İlk jeofizik kuyu ölçüleri (Well-Logging) etütlerine 1963 yılında başlanmıştır.

• 1975 yılında HORA Gemisi MTA tarafından satın alınarak günün teknolojisine uygun jeofizik ekipmanla donatılarak, MTA Sismik–1 adını almıştır. MTA Sismik-1 gemisi 1976 yılında deniz etütlerine başlamıştır.

5 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

6 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

II.Cumhurbaşkanımız İsmet İnönü ve MTA Yönetimi Arazideki Sismik Çalışmalarının Denetiminde-1947

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

ÜLKEMİZDE DOĞAL KAYNAKLARIN ARANMASI, KEŞFİ VE İŞLETİLMESİNDE JEOFİZİK ETÜTLERİN TARİHÇESİ

• TPAO, 1954 yılında, 6327 sayılı kanunla, milli petrol şirketi olarak Türkiye'de kamu adına hidrokarbon arama, sondaj, üretim, rafineri ve pazarlama faaliyetlerini yürütmek amacıyla kurulmuştur.

• TPAO’da ilk Jeofizik çalışmalar 1955 yılında gravite ve manyetik veri toplama ve değerlendirme olarak başlamıştır.

• Daha sonra sismik yöntemin gelişmesi sonucunda başlangıçta yabancı müteahhit firmalardan sismik ekipler kiralamıştır. Bir müddet sonra sismik ekiplerin maliyetlerini azaltmak ve ortaklığın teknik eleman gücünden faydalanmak amacı ile TPAO'nun 1970 yılında aldığı ilk sismik kayıt aleti refraksiyon aletidir. Gerçek anlamda ilk sismik ekibin kurulması 1972 yılında, TPAO adına iş yapan ABD kökenli Geophysical Services Inc. (GSI) firmasının 24 kanallı DFS-II kayıt cihazının ve diğer ekipman ve araçlarının TPAO tarafından devir alınmasıyla gerçekleştirilmiştir.

• TPAO sondaj öncesi hidrokarbon aramacılığının en temel yöntemlerinden olan "Jeofizik Etüdler" i bünyesinde bulunan Sismik ve Gravite-Manyetik Ekibi ile sürdürmekte, gerektiğinde müteahhitlik hizmeti olarak 2-B ve 3-B, kara ve deniz ekipleri kiralayarak, ihtiyacı olan Jeofizik verileri toplamakta, işlemekte ve yorumlamaktadır.

• Şubat 2013’ de TPAO tarafından Norveç’ten satın alınan ve orijinal adı Polarcus Samur olan gemiye Barbaros Hayreddin Paşa adı verildi. 84 metre uzunluğunda hidrokarbon aramaları için kullanılacak olan gemi, iki ve üç boyutlu sismik veri toplayabiliyor.

7 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

ÜLKEMİZDE DOĞAL KAYNAKLARIN ARANMASI, KEŞFİ VE İŞLETİLMESİNDE JEOFİZİK ETÜTLERİN TARİHÇESİ

• Kamunun küçültülmesi, yatırımların kısıtlanması özellikle 1980 sonrasında özel sektörün gelişim göstermesine neden olmuştur. Böylece özel firmalarda jeofizik verileri ekonomiye katacak şekilde kullanma durumuna gelmiştir.

• Jeofizik, jeolojiye göre çok daha genç bir bilim olmasına karşın çok hızlı bir gelişme süreci geçirmektedir.

• Jeofizik araştırma ve uygulama çabaları tükenebilir yeraltı kaynaklarını arama peşindedir. Bu kaynaklar azaldıkça, kolay bulunabilir kaynaklar tükendikçe daha zor bulunabilecek kaynakları aramak kaçınılmazdır. Bu da jeofiziğe olan gereksinmenin yeniden artacağı, daha ileri düzeyde arama yöntemlerinin gelişeceği sonucunu doğurmaktadır (Canıtez, 1993).

8 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

DÜNYADA SİSMİK ENDÜSTRİSİNİN KİLOMETRE TAŞLARI

1917 Yansıma Sismografı

üzerine Teorik Yayınlar

1926: İlk

Jeofon

Kullanan

Pilot sismik

ekip,

1963: İlk Sayısal

Kayıt Sistemi ve İlk

Sayısal Sismik Veri

İşleme,

1972: Parlak

Nokta Analizi,

1980’ler: 3

Boyutlu

Çağ

2000 li Yıllar: Ticari

Olarak; Tüm Dalga

Ve Çok Kanala

bağlı İz yoğunluklu

Kayıtlar Çağı

9 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Tablo-1 Dünyada Sismik Endüstrisinin Gelişim Yılları

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

Seismic instruments were first developed during the mid-19th century to record and measure

movements of the ground during earthquakes

In the early 1900’s, R. Fessenden used sound wave reflections to measure water depths and to

detect icebergs

By World War I, L. Mintrop invented a portable seismograph for the German army to calculate

the location of Allied artillery based on the acoustic noise generated when the guns were fired

In 1925, Dabney Petty, Associate State Geologist for the Texas Bureau of Economic Geology,

wrote about the application of Mintrop’s method by his new company, Seismos, on the Texas coast.

In the mid-1920’s, the discovery of an oil field beneath the Nash salt dome in Brazoria County,

Texas, was the first to be based on single-fold seismic data

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

1930

1980

2000

2012

2D Era -regional

structure

3D Era -reservoir

structure

-reservoir

stratigraphy

Full Wave Era -fractures

-litology

-fluid type

-complex structures

In 1930; Geophysical Services Inc. (GSI) founded. Following World War II, GSI established Texas Instruments (TI)

The next revolution came in the 1950’s and 1960’s; recording of seismic signals onto a magnetic tape, and a total

change in the way seismic data was collected and processed

By the early 1960’s, computers had arrived. In a joint effort with TI and several oil companies in 1961, GSI

introduced the first digital acquisition system start to use of computer to process the raw data

By 1963, the first digital recording had been made, making digital computers a commercial reality

By the early 1970`s multi-ch. data processing started the primary imaging method still used was 2-D

Moving up the “S-Curve”…

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

1930

1980

2000

2013

2D Era -regional

structure

3D Era -reservoir

structure

-reservoir

stratigraphy

Full Wave Era -fractures

-litology

-fluid type

-complex structurs

Moving up the “S-Curve”…

In 1967 the first 3-D seismic survey was shot by Exxon in Houston –TX

In 1972, GSI enlisted the support of major oil companies for research projects to evaluate 3-D

By the mid of 1980`s the commercial development of 3D seismic was one of the most important technological

breakthroughs in an industry in which profitability is closely tied to innovation and technology

Early 1990`s more 3D surveys with high recording channel capacity and wide range of using vibroseis

Late 1990`s demand for 3D and 4D seismic data became so strong

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

1930

1980

2000

2013

2D Era -regional

structure

3D Era -reservoir

structure

-reservoir

stratigraphy

Full Wave Era -fractures

-litology

-fluid type

-complex structurs

Moving up the “S-Curve”…

Oil & Gas demand is increasing. Forward commodity prices have effectively tripled over the last five years, with 5-year WTI crude

oil futures currently approximating $100/bbl

New hydrocarbon provinces appear on the brink of reopening with the application of new technology

Evidence is building that oil companies are now accepting the need for custom designed surveys that target specific reservoir

challenges

Many of the remaining reservoir challenges require improved resolution and greater information content to be overcome, data

typically not available with current analog 3D technology.

Full wave and high trace density data recording is required

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

1960 1970 1980 1990 2000 2010 Year

1,000

5,000

10,000

30,000

channel number

SN348

SN368

SN388

SN408/428

Increament in recording channel capacity

Sercel - France

SN338

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

Land Crew Channel Count

1965 1970 1975 1980 1985 1990 1995 2000 2005 2010 2015 2020?

1000 000

100 000

10 000

1000

100

10

year

Ch

an

nel

s p

er c

rew

Moore’s law of doubling applied to channel count (FB Feb 2008)

30 000 applicable

50 000 experimantal

(single geo component)

1954 1970 1980 1990 2000 2010

Year

15,000

32,000

48,000

62,000

Peak Forces of the Vibrators 90,000

PF (lbs)

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

Parameters Old Survey ( 1980’s) New Survey (2000’s)

Number of channel 96-120 480 - 1200

Receiver interval 50 m 25 m

Shot interval 100 m 25 m

fold 48-60 240 - 480

Maximum offset 3000 m 5000-7500 m

Sweep frequency 10 - 60 hz 6 – 80 hz

Number of sweep / VP 6 - 12 1,2,4

Sweep length 10 – 18 sec 8-12 sec

Old 2D Survey versus New 2D Survey

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

18 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

Next Wave in Seismic Exploration & Conclusions

Seismic industry and exploration is demand driven

Seismic industry will continue to maintain its contribution for the oil industry as a whole..

• Recording channel will increase (over 100,000 ch)

• Point source/receiver technology

• High shot density, large offset and WAZ 3D surveys

• Cable free, light recording equipment

Worldwide oil demand will continue to increase; aprox. 120 million barrels per day by 2020

In the short term, world average oil price will stay at the level of above $100 per barrel

High oil demand - high oil price; More seismic exploration

The longer- term view shows exploration challenges to overcome for which technical innovation must continue

Seismic industry needs more geophysicists

19

ÖNGÖRÜLEBİLİR GELECEKTE (2023 YILINA KADAR) ARAMACILIKTA

(JEOFİZİK/JEOLOJİ/MADENCİLİK/PETROLDE) OLABİLECEK MUHTEMEL GELİŞMELER

Kayıt Ekipmanları: İrtibat kabloları tamamiyle ortadan kalkacak, alıcılar veya sensörlerin ebatları

küçülürken dinamik aralıkları artacak (hassasiyet) veri biriktirme kapasiteleri çok artacak, veri örnekleme

yetenekleri son derece küçülecektir.

Veri Transferi: Toplanan veriler anında ve doğrudan veri işlem ünitelerine aktarılacaktır.

Veri İşlem: 3D Pre-Stack-Anisotropik Depth Migration gibi yeraltının gerçek görüntüsünü veren

prosesler hergün kullanılır hale gelecektir. Yorumlama amacıyla verilerin görüntülenmesinde kağıt ortamı

ve bilgisayar ekranları tarihe karışacak, bunların yerine “virtual reality” görüntü odaları standard hale

gelecektir. Değişik seismic attribute’lerin sergilendiği çok sayıda sismik görüntü aynı anda izlenebilecek

ve yorum kabiliyeti son derece artacaktır.

Uzaktan Algılama: Uzaktan Algılama yöntemleri jeofizik veri toplamanın temel taşlarından birisini

oluşturacaktır. Bugüne değin keşfedilmemiş birçok potansiyel doğal kaynak alanları kısa zamanda ve

kolayca aydınlığa kavuşturulacaktır.

Jeofizik Cihazlar: Jeofizik ölçüm cihazları teknolojik olarak gelişirken, gerek ebat, gerek ağırlık,

gereksede fiyat açısından küçüleceklerdir. Küçük Jeofizik/Jeoloji firmaları az bir yatırımla birçok cihaza

sahip olacaklardır.

Jeofizik Yazılımlar: Gerek veri toplama, gerekse jeofizik veri işlem, uzman olmayan kişilerin bile

üstesinden gelebileceği kullanım kolaylığına kavuşacaktır.

Deprembilim: Depremlerin önceden belirlenmesi tekniklerinde ve depreme dayanıklı zemin ve

bina tasarım ve yapımında büyük hamleler gerçekleşecek ve Deprem riski son derece azalacaktır.

Mesleklerin Durumu: Yer küre ile doğrudan ve dolaylı ilgilenen tüm mesleklerin birbiri ile

entegrasyonu sağlanacak öncelik mesleklerden çok iş tanımına yönelecek.

Arama ve üretim teknolojilerindeki gelişmelerle (3-D, 4-D sismik, Radar ile araştırmalar, Kuyu Loglarının

geliştirilmesi (FMI(formatıon mıcro imager),FMS (formatıon mıcro scanner ) v.b.) ve yatay sondaj)

sahaların geliştirilmesi ve şeyl gaz ve şeyl petrolün devreye sokulması

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

PETROL VE DOĞALGAZ ARANMASI, KEŞFİ VE ÜRETİMİ AÇISINDAN

JEOFİZİK YATIRIM BOYUTU

KARA SİSMİK

PROFİLİ

DENİZ SİSMİK

PROFİLİ

GRAVİTE

MANYETİK

NOKTA

REZİSTİVİTE

NOKTA

Aktiviteler 2B 176,107 km

3B 12,423 km2

2B 168,282km

3B 18,105 km2

830,371 Kara

1,648,815 Deniz

27,156 nokta

Toplam

Yatırım

Maliyeti

1,004,765,000 $ 349,330,000 $ 57,506,700 $ 27,156,000 $

Genel

Yatırım

Toplamı

1,438,757,700 $

20

Tablo-2 1955-2011 yılları arasında petrol ve doğalgaz için yapılan jeofizik

aktiviteler ve yatırımlar

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

21

Türkiye’deki Arama Basenleri ve Sismik Hatları Gösterir Lokasyon Haritası

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

Kara ve Denizlerde Yapılan Sismik Faaliyetler • 1955 – 2011 yılları arasında

• Kara Alanlarında Toplam: 176,107 Km 2 Boyutlu , 12,423 Km2 3 Boyutlu Sismik Veri toplanmıştır.

• Denizlerde Toplam 168,282 Km 2 Boyutlu, 18,105 Km2 3 Boyutlu Sismik Veri toplanmıştır.

• Ülkemizde 344,389 Km 2 Boyutlu, 30,528 Km2 3 Boyutlu Sismik Veri toplanmıştır.

(KAYNAK:PİGM)

KARA ALANLARI DENİZ ALANLARI

168,282 Km 2B

18,105 Km2 3B

22

176,107 Km 2 B

12,423 Km2 3B

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

23 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

Maden ve Endüstriyel Hammaddeler İçin 1955-2011 Yılları

Arasında Yapılan Jeofizik Aktiviteler ve Yatırımlar

Jeofizik yatırım tutarlarının ne kadar az olduğu Tablo-1’de verilmiştir.

Yatırımcılar; jeofizik teknolojisinden yeterince faydalan(a)mamışlardır.

Teknolojik gelişme ile özdeş bir bilim dalı ve uygulaması olan jeofizik ve

mühendisliğine madencilik sektöründe hala gerekenden az başvurulmaktadır.

Tablo-1 1955-2011 yılları arasında maden ve endüstriyel hammaddeler için yapılan jeofizik aktiviteler ve yatırımlar [2], [6]

• Aktiviteler JEOELEKTRİK

ETÜT

Nokta

254,663

MANYETİK

ETÜT

Nokta

192.290

GRAVİMETRİK

ETÜT

Nokta

232.219

REZİSTİVİTE

NOKTA

54,609

CSAMT

NOKTA

3.679

SİSMİK SERİM

16,432

SP

NOKTA

62.563

KUYU

ÖLÇÜSÜ

METRE

1.117.178

Yatırımlar ($) 254.663.000 5.768.700 6.966.570 54.609.000 36.790.000 81.760.000 31.281.500 33.515.340

Toplam Yatırım ($) 505.754.110

DOĞAL KAYNAKLARIN (MADEN- PETROL, JEOTERMAL) ARANMASI,

KEŞFİ VE ÜRETİMİ AÇISINDAN TOPLAM JEOFİZİK YATIRIM BOYUTU

PETROL-DOGALGAZ MADEN-JEOTERMAL

YATIRIM

MALİYETİ

1,438,757,700 $ 505.754.110 $

GENEL

YATIRIM

TOPLAMI

1,944,511,810 $

24

Tablo-4 1955-2011 yılları arasında yapılan toplam jeofizik yatırımlar

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

PETROL VE DOĞAL GAZ ARAMA-ÜRETİM YATIRIMLARI KARŞILAŞTIRMASI

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Grafik. 6 [1]

Grafik. 7 [1]

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

KEŞİFLER Bu yatırımlar sonucunda 2012 sonu itibariyle 4103 kuyu açılmış olup bunun 1757 arama kuyusudur, sonuçta 174 hidrokarbon (120 petrol, 54 gaz sahası) keşfi gerçekleştirilmiştir Keşif isabet oranı % 10 dur [1].

Grafik.11 Grafik.12 Grafik.13

REZERVLER KAMU VE DYY (YERLİ-YABANCI ÖZEL) SERMAYE’NİN FAALİYETLER SONUCU SAHİP

OLDUĞU VARLIKLARI (REZERVLERİ) Ülkemizde 2012 yılı sonu itibariyle 183,4 milyon ton üretilebilir ham petrol rezervi bulunmaktadır. Bunun 140,1 milyon ton miktarı üretilmiştir. Kalan miktar 43.3 milyon tondur.

Varil

Bbls

M.Ton

M.Tons

Varil

Bbls

M.Ton

M.Tons

Varil

Bbls

M.Ton

M.Tons

Varil

Bbls

M.Ton

M.Tons

Toplam -Total 7 044 008 801 1 030 481 831 1 282 637 462 183 365 287 972 195 007 137 935 236 310 442 455 45 430 051

2011 Yılı Sonu İtibariyle Türkiye Ham Petrol Rezervleri

: Crude Oil Reserves Of Türkiye By The End Of 2011

2011 YILI REZERVLERİ

HAM PETROL

Kalan Üretilebilir Petrol

Rmn. Recoverable OilŞirket

Company

Rezervuardaki Petrol (*)

Original Oil In Place

Üretilebilir Petrol

Recoverable Oil

Kümülatif Üretim

Cumulative Production

Tablo.1 [1]

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

2012 yılsonu itibariyle 20,3 milyar m3 üretilebilir doğalgaz rezervi tespit edilmiş, bunun 13,4 milyar m3’ü üretilmiş olup, kalan üretilebilir rezerv ise 6,9 milyar m3’tür [1,2].

Şirket

Company

Rezervuardaki Gaz

Original Gas In Place(*)

Üretilebilir Gaz

Recoverable Gas

Kümülatif Üretim

Cumulative Production

Kalan Üretilebilir Gaz

Remaining Recoverable Gas

Toplam -Total 25 484 826 034 19 991 706 625 12 823 292 662 7 168 413 963

2011 Yılı Sonu İtibariyle Türkiye Doğal Gaz Rezervleri (M3)

Natural Gas Reserves Of Türkiye By The End Of 2011 (M3)

Tablo.2 [1]

İPETGAZ-2013 15-17 Mayıs 2013 ANKARA

1.7.3.SAHA, JEOLOJİ, SİSMİK, KUYU VE ÜRETİM FAALİYETLERİ

Tablo.3. [1]

Grafik.14. [1]

2011 SONU İTİBARİYLE AKTİVİTELER TPAO DYY(YERLİ-YABANCI ÖZEL)TOPLAM % TPAO % DYY

2 boyutlu sismik (kara) Km-2D Onshore seismic Km * 1000 101,07 74,45 175,51 58% 42%

(*) 3 boyutlu sismik (kara) Km² - 3D Onshore seismic Km² *1000 9,85 2,57 12,42 79% 21%

(**) 2 boyutlu Deniz etüdü Km. - Offshore surveys Km. *1000 127,09 41,19 168,28 76% 24%

(***) 3 boyutlu deniz sismiği Km² - 3D Offshrore seismic Km²*1000 160,55 20,50 181,06 89% 11%

Kuyu Sayısı 2011 sonu (Toplam 4103) *10 252,40 157,90 410,30 62% 38%

Jeoloji Faaliyeti (Ekip/Ay) 2011 sonu*10 270,05 119,44 389,49 69% 31%

ÜRETİLEN PETROL-Milyon Ton 95,95 41,94 137,89 70% 30%

ÜRETİLEN Gaz-Milyar SM3 7,84 4,98 12,82 61% 39%

2011 YILI ÜRETİLEN PETROL-Milyon Ton 1,47 0,66 2,13 69% 31%

2011 YILI ÜRETİLEN GAZ-Milyon SM3 214,60 403,10 617,70 35% 65%

67% 33%

SONUÇLAR (1)

28 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

• 1,870 trilyon dolarlık doğal kaynaklar varlığının ortaya çıkarılmasında, yaklaşık 1,94 milyar $ (1,43 milyar $ sadece petrol-doğalgaz için), ki varlığın büyüklüğüne göre küçük olan, jeofizik (verinin toplanma, işlenme ve yorumlanma) yatırımlarının katkısı büyük olmuştur.

• Yaklaşık 1,944 milyar dolarlık yatırım sonucunda elde edilen veriler yeterince kullanıl(a)mamış, kullanıl(a)mamaya da devam edilmektedir (örneğin kömür ve jeotermal aramalarında).

• Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze ülkemizin kıt kaynaklarına rağmen 138 milyar $’lık potansiyel petrol doğalgaz için 17,613 milyar $ yatırım (harcama) yapılmıştır. Jeofizik yatırım bu yatırım tutarının ancak % 8 civarındadır. Kaldı ki bu yatırımların sonuçlarından yeterince yararlanıl(a)mamıştır.

• Türkiye’de doğal kaynak rezerv potansiyelinin daha çok olabileceği hakkındaki görüşlere rağmen, potansiyelin belirlenmesi amacıyla jeofizik yöntemler ve bu yöntemlerdeki teknolojik gelişmeler yeterince kullanıl(a)mamıştır. Verilerin yeniden işlenmesi ve yorumlanmasını yapabilecek ülkemizde insan kaynağı mevcuttur.

• Özellikle petrol sektöründe üretimde; rezervuar yönetiminde/geliştirmede 2-B, 3-B ve crosswell sismik ile 4-B hala klasik veri toplama, işleme, yorumlama ve izleme uygulamasına konmamıştır.

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

SONUÇLAR (2)

29 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

• Ülkedeki jeofizik eğitiminin kalitesi ve yeterliliği dünya ölçeğinde olduğu için küresel ölçekte Türkiye’de eğitim gören jeofizik mühendisleri her yerde iş bulabilmekte ve tepe yöneticisi olarak çalışmaktadır.

• Petrol-jeotermal aramacılığı yapan özel sektörün eski jeofizik-sismik verilere erişim zorluğu ve kısıtlamalar jeofizik uygulamasının yaygınlaştırılmamasının önünde bir engeldir.

• Petrol ve doğal gaz aramalarında 4-B (3-B sismik verinin zamana bağlı değişiminin incelenmesi) ve 4-C ( deniz araştırmalarında 1 basınç değişimi ölçümü, 3-yönlü alıcının (x,y,z) deniz tabanına yerleştirmesi ile alınan ölçümler) uygulan(a)mamaktadır.

• Jeolog Parke A. Dickey diyor ki; “Genellikle, yeni sahalarda eski yöntemlerle petrol bulunabilir. Bazen, eski sahalarda yeni yöntemlerle petrol bulunabilir, fakat eski sahalarda eski yöntemlerle ender petrol bulunabilir.”

• Yukarıdaki ifade; eski sahalardaki bilgiler ve eski tecrübeler değerlendirilmeden, eski sahalardaki bilgiler ve eski tecrübeler göz ardı edilmeden, sadece petrol ve doğal gaz için değil, diğer doğal kaynaklar için de geçerlidir.

• Halen ülkemizdeki deprem araştırmalarında ulusal sismik ağın durumu ve işbirliğinin önemi ortada iken BÜ-TÜBİTAK-MIT-TPAO-MTA-AFAD işbirliği sağlanamamıştır.

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

30 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

• Klasik yöntemlerle klasik veri toplanabilir, yeni yöntemlerle klasik yöntemlerle elde edilemeyecek bilgilere ulaşabilirsiniz.

• Ülkemizde bilinen 1,795 trilyon $’lık doğal kaynak varlığımızın; bor’dan (madenlerden), ham maddeden, yapıtaşına, 1.282.637.462 varil üretilebilir petrolden, yaklaşık 128 milyar $, 20,3 milyar m3 üretilebilir gaz yaklaşık 10 milyar $, (petrol-dogal gaz toplamı 138 milyar dolar) olmak üzere toplam 1,92 trilyon dolarlık yeraltı kaynakları varlığı tespit edilmiştir.

• Buna karşılık, % 0.1 (binde 1) oranında olan, 1,944 milyar dolarlık jeofizik çalışmanın katkısı ortada iken, yatırımların arttırılması ile, yer altı kaynaklarının keşfedilmesinde jeofizik yöntemler ve teknolojisi daha çok katkı sağlayacaktır.

• Bu çerçevede; ne kadar küçük yatırımla ne kadar önemli bir katkı sağladığı bilinen Jeofiziğin kazanımının önemli olduğu açıktır.

• Jeofizik yatırımlarla toplanacak veriler ve yorumlamaların sonucunda; doğal kaynaklarımız olan servetlerimiz, başarı ile bulunacak, üretilecek ve değerlendirilecektir.

ÖNERİLER

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

YATIRIM İÇİN POTANSİYEL ALANLAR VE REZERVLERİ Ülkemizde hidrokarbon potansiyeli açısından arama alanları GD Anadolu, Trakya, Karadeniz ve Adana-İskenderun havzalarıdır. Tuz Gölü, Ege Grabenleri, Bolu ve Erzurum havzaları kısmen araştırılmıştır. Diğer havzalar ise hidrokarbon açısından henüz araştırma yapıl(a)mamış sahalardır. Türkiye'nin kara, karasuları ve deniz alanlarında potansiyel olabilecek havza sayısı yaklaşık 42 (sadece Kıta içi Havzalarının sayısı yaklaşık 24) ve kapladığı alan 500.000 km2 dir.

Şekil.1. Türkiye’deki Arama Basenleri ve Sismik Hatları Gösterir Lokasyon Haritası

Bu alanların bir kısmı petrol, diğerleri ise gaz rezervlerine sahiptirler. Bu havzaların yapılan genel anlamdaki rezerv hesaplarında yaklaşık 2.5-3 milyar varil petrol, 250-300 milyar m3 gaz rezervine sahip olabileceği görüşü hakimdir [13].

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

RUHSATLANDIRMALARA GÖRE YATIRIM MİKTARI 1 Ruhsattaki 2-B sismik veri miktarı minimum 800 km, 7 kuyu, toplam yatırım 43.000.000.$

1 Ruhsatda Yapılacak Arama Faaliyeti Birim Toplam Toplam Yatırım

2 boyutlu sismik 800 km 10000 800 8000000

7 Arama Kuyusu 5.000.000 7 35000000

1 Ruhsatdaki Arama Yatırım Tutarı 43.000.000

500 Ruhsatdaki Yatırım 500 21.500.000.000

500 Ruhsatda Sismik Faaliyet Miktarı (Km) 400.000 4.000.000.000

500 Ruhsatda Toplam Kuyu Miktarı 3.500 17.500.000.000

TOPLAM ARAMA YATIRIMI 21.500.000.000

Yılda 1 Sismik Ekip 1000 Km Yapabilirse 1.000

20 Ekip 20.000 25.000.000 Hektar

Sismik Veri Toplama Süresi (Yıl) 20 250.000 Km2

Hektar 50000

Yılda 8 Kuyu Kazılsa 1 Sondaj Ekibi Kuyu 7

25 Sondaj Ekibi 200 Kuyu kazabilecektir. 500 Kilometrekare

Kuyu Kazılma Süresi (Yıl) 17.5 7.142.9

71 Kilometrekare

a-Kamu Yatırımı Her Yıl 1 Milyar Dolar Olsa Toplam Süre (Yıl) 22 22

b-Özel Sektör Yatırımı Her Yıl 300 Milyon Dolar Olsa Toplam Süre (Yıl) 72 72

(a+b) Kamu ve Özel Sektör Yatırımı Her Yıl 1,3 Milyar Dolar Olsa Toplam Süre (Yıl) 17 17

(a+b+c) Kamu, Özel Sektör Yatırımı ile Petrol-Gaz Yatırım Kredisi

Her Yıl 2 Milyar Dolar Olsa Toplam Süre (Yıl) 11 11

Kalan üretilebilir petrol varil-2012 sonu 310.442.455

Petrol Varili 100 $ İse Toplam Tutar 31.044.245.500

Kalan üretilebilir Gaz metreküp- 2012 sonu 7.188.413.963

Gaz 1000 metreküp- 500 $ 3.594.206.982

Petrol-Gaz Toplam Tutar 34.638.452.482

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

33

Insight: Future onshore global hotspots

Thursday, May 23, 2013

This article is from Finding Petroleum Magazine

Author: Ivan Sandrea and David Bamford

http://www.findingpetroleum.com/n/Insight_Future_ons

hore_global_hotspots/f680e947.aspx#.UeGn56g5VEk.fa

cebook

Karada yapılan petrol ve doğal gaz aramaları için,

gelecekteki popüler noktalar:

Karadaki petrol ve doğal gaz aramalarının, dünya

çapında yeniden canlanacağına olan inancı destekleyen

çeşitli nedenlerin varlığı ve buna ilişkin olarak da; özel

senaryolar. Basenler ve ülkelerin cazip olduğunun

kanıtlarının belirlenebileceği açıklanıyor.

34

In addition, we should humbly remind ourselves that exploration for oil & gas onshore has been

going on for around 150 years and that if we are going to make an argument in favour of

something new, something previously unrecognised and untested, then we had better be able

to talk about one or more of the following:

“New Geography” = a country is opening up after being closed to western IOCs for a long while;

current examples would be Mexico, Myanmar, Lebanon, Libya.

“New Technology” = we can see or do things we couldn’t do before; current examples would be

‘fracking’, gravity gradiometry, wireless seismic, microseismic. Note* that new seismic

technologies may be required to locate shale oil/gas “sweet spots”.

“Analogues” = ‘why shouldn’t that idea work here?’; current examples would be rift systems,

intra-cratonic Palaeozoic basins, sub-salt.

Middle East

Kurdistan

35 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

Türkiye'de Yenilenebilir Enerji (Dünya Bankası, 30 Mayıs 2013)

Dünya Bankası'na göre Türkiye'nin Enerji Sektöründe Üçlü Kazanım: Rüzgar, Su ve

Buhar

● Türkiye, 2023 yılında; toplam enerjisinin yüzde 30'unu yenilenebilir enerji

kaynaklarından sağlamaya kitlendi.

● Dünya Bankası Grubu, Türkiye'deki yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği projeleri için

1 milyar Dolar sağlamış durumda.

36 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

37 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli

TEŞEKKÜR, Öncelikle JFMO İstanbul Şubesinin başta Prof. Dr. Ali Osman ÖNCEL ve tüm yönetim kurulundaki değerli meslektaşlarıma, etkinliği düzenleyen TÜBİTAK MAM Jeofizik Bölümü arkadaşlarıma, katkıları, destekleri ve bilgilerini paylaşan, verilerini kullandığım tüm meslektaşlarımıza, şahsım adıma teşekkürü bir borç bilirim. İyiki varsınız sevgili Ömer hocam ve değerli meslektaşlarım.

KAYNAKLAR

1. Sakallıoğlu, Y., 2008, Sismik Veri Toplamada Son Gelişmeler: Çoruh Sempozyumu İ.T.Ü.

2. Özçep, F. Orbay, N., 1998, Yerküre ile Fiziksel İletişim: Cumhuriyet'in 75. Yılında Ülkemizde Jeofizik, Yerbilimleri Dergisi, İ.Ü. Müh. Fak. Yerbilimleri Dergisi, Cilt 12.

3. Akkargan, Ş., Özçep, F., 1998, Jeofizik Kültürü ve Tarihi üzerine: Sismik

Arama Teknolojisinin Gelişimi, Jeofizik Bülteni, Yıl:10, Sayı:34, Ankara

4. Canıtez, N., 1993 Jeofizik Mühendeisliğine Giriş Yayınlanmamış Ders Notları

5. 6326 Sayılı Kanun: R.G. : 16.3.1954, 6327 Sayılı Kanun: 7.3.1954, 6558 Sayılı Kanun: R.G. : 21.5.1955, 6987 Sayılı Kanun: R.G. : 6.6.1957, 334 Sayılı Kanun: 1961 Anayasası, R.G.: 20.7.1961, 1702 Sayılı Kanun: R.G. : 18.4.1973, 2709 Sayılı Kanun: 1982 Anayasası, R.G. : 9.11.1982, 2808 Sayılı Kanun: R.G. : 30.3.1983.

6. Petrol İşleri Genel Müdürlüğü Dergisi No:50

7. TMMOB V.Enerji Sempozyumu Yayını

8. TMMOB VI.Enerji Sempozyumu Yayını

Web Kaynakları

[9] http://www.jeofizik.org.tr

[10] http://www.tpao.gov.tr

[11] http://www.mta.gov.tr

[12] http://www.pigm.gov.tr

13. GÖNÜLALAN, A.Uğur., Türkiye 18.Uluslararası Petrol ve Doğalgaz Kongre ve Sergisi, 11-13 Mayıs 2011, Ankara, “Yatırım Alanı Olarak Ülkemizdeki Petrol Arama-Üretım Sektörünün Genel Görünümü ve Ekonomiye Katkısı”

38 Konuşmacı: A. Uğur GÖNÜLALAN

Ömer Alptekin Deprem Çalıştayı, 4 Eylül 2013, Gebze-Kocaeli