anayasa mahkemesİ bÖlÜm"demokratik uygarlık Çözümü kapitalist uygarlık (İkinci...

8
ANAYASA BÖLÜM KARAR AHMET (11) 2015 / 16566) Karar Tarihi: 7/3/2018

Upload: others

Post on 06-Feb-2020

31 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: ANAYASA MAHKEMESİ BÖLÜM"Demokratik Uygarlık Çözümü Kapitalist Uygarlık (İkinci kitap)", "Demokratik Uygarlık Çözümü Özgürlük Sosyolojisi (Üçüncü kitap)" ve "Demokratik

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

İKİNCİ BÖLÜM

KARAR

AHMET TEMİZ BAŞVURUSU (11)

(Başvuru Numarası: 2015/16566)

Karar Tarihi: 7/3/2018

Page 2: ANAYASA MAHKEMESİ BÖLÜM"Demokratik Uygarlık Çözümü Kapitalist Uygarlık (İkinci kitap)", "Demokratik Uygarlık Çözümü Özgürlük Sosyolojisi (Üçüncü kitap)" ve "Demokratik

Başvuru Numarası

Karar Tarihi : 2015/16566 : 7/3/2018

Başkan

Üyeler

Raportör Yrd.

Başvurucu

İKİNCİ BÖLÜM

KARAR

Engin YILDIRIM

Recep KÖMÜRCÜ

Celal Mümtaz AKINCI

Muammer TOPAL

Recai AKYEL

Ceren Sedef EREN

Ahmet TEMİZ

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, adlan aşağıda belirtilen kitapların ceza infaz kurumu idaresince hükümlü olan başvurucuya verilmemesi nedeniyle ifade özgürlüğünün ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

il. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 12/10/2015 ve 14/10/2015 tarihlerinde yapılmıştır.

3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.

4. 2015/16683 sayılı dosya, konu yönünden hukuki irtibat nedeniyle 2015/16566 sayılı dosya üzerinde birleştirilmiştir.

5. Komisyonca, başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar verilmiştir.

6. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından

yapılmasına karar verilmiştir .

7. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

8. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık)

gönderilmiştir . Bakanlık görüş bildirmemiştir .

111. OLAY VE OLGULAR

9. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar özetle şöyledir:

10. Başvurucu başvuru tarihinde, devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya çalışmak suçundan hükümlü olarak Ankara 2 No.lu F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (İnfaz Kurumu) bulunmaktadır.

2

Page 3: ANAYASA MAHKEMESİ BÖLÜM"Demokratik Uygarlık Çözümü Kapitalist Uygarlık (İkinci kitap)", "Demokratik Uygarlık Çözümü Özgürlük Sosyolojisi (Üçüncü kitap)" ve "Demokratik

Başvuru Numarası

Karar Tarihi : 2015/16566 : 7/3/2018

11. İnfaz Kurumu Eğitim Kurulu (Eğitim Kurulu) 25/8/2015 tarihli kararında, 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 62. maddesinin (3) numaralı fıkrası uyarınca haklarında mahkemelerce verilmiş toplatma kararı bulunduğundan, "Demokratik Uygarlık Çözümü Uygarlık (Birinci kitap)" , "Demokratik Uygarlık Çözümü Kapitalist Uygarlık (İkinci kitap)", "Demokratik Uygarlık Çözümü Özgürlük Sosyolojisi (Üçüncü kitap)" ve "Demokratik Uygarlık Çözümü Ortadoğu'da Uygarlık Krizi (Dördüncü kitap)" isimli kitapların başvurucuya verilmemesine karar vermiştir.

12. Eğitim Kurulu aynı tarihli diğer bir kararında ise 5275 sayılı Kanun'un 3. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle "İlkler Gerilla Anılan 1 ", "Çağın Çığları Gerilla Anıları 2", "Sis Gerilla Anıları 3", "Direniş Yuvası Dağlar Gerilla Anıları 4" ve "Zamanın Ruhuna Yolculuk Gerilla Anıları 5" isimli kitapların başvurucuya verilmemesine karar vermiştir. Eğitim Kurulu, anılan kitaplarda PKK terör örgütü mensuplarının dağdaki

yaşamlarının anlatıldığını , Abdullah Öcalan'ın düşünceleri ile PKK terör örgütünün ideolojisinin övüldüğünü ve anılan örgütün faaliyetleri meşru gösterilerek gençleri dağdaki yaşama özendiren ifadelere yer verildiğini tespit etmiş fakat somut olarak hangi bölümlerin bu nitelikte kabul edildiğini belirtmemiştir. Söz konusu kitapların verilmesi halinde başvurucunun mensubu olduğu terör örgütüyle olan bağının zayıflamayacağını, aksine başvurucunun terör örgütünün hedefleri doğrultusunda hareket etmeye devam edeceğini ve örgütle olan bağının kuvvetleneceğini belirten Eğitim Kurulu, bu durumun cezanın infazı ile ulaşılmak istenen temel amacı ortadan kaldıracağını ifade etmiştir.

13. Anılan Eğitim Kurulu kararlarına karşı başvurucunun Ankara Batı İnfaz Hakimliğine (İnfaz Hakimliği) yaptığı şikayet, İnfaz Hakimliğinin 2/9/2015 tarihli kararında aynı gerekçelerle reddedilmiştir.

14. Başvurucu, İnfaz Hakimliğinin ret kararına karşı itiraz yoluna başvurmuştur. İtirazı inceleyen Ankara Batı 2. Ağır Ceza Mahkemesi, İnfaz Hakimliği kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle başvurucunun itirazının reddine karar vermiştir. Bu karar, başvurucuya 5/10/2015 tarihinde tebliğ edilmiştir.

15 . Başvurucu 12/10/2015 ve 14/10/2015 tarihlerinde bireysel başvuruda

bulunmuştur.

IV. İLGİLİ HUKUK

A. Ulusal Hukuk

16. 5275 sayılı Kanun'un "İnfazda temel amaç" kenar başlıklı 3. maddesi şu şekildedir:

"Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazı ile ulaşılmak istenilen temel amaç, öncelikle genel ve özel önlemeyi sağlamak, bu maksatla hükümlünün yeniden suç işlemesini

engelleyici etkenleri güçlendirmek, toplumu suça karşı korumak, hükümlünün; yeniden sosyalleşmesini teşvik etmek, üretken ve kanunlara, nizamlara ve toplumsal kurallara saygılı, sorumluluk taşıyan bir yaşam biçimine uyumunu kolaylaştırmaktır."

1 7. Mevcut başvurunun değerlendirilmesi sırasında gözönünde bulundurulan diğer ulusal hukuk kaynaklan için bkz. Mehmet Çelebi Çalan, B. No: 2014/4163, 19/12/2017, §§ 14-15; Halil Bayık [GK], B. No: 2014/20002, 30/11/2017, §§ 15-16.

B. Uluslararası Hukuk

18. Mevcut başvurunun değerlendirilmesi sırasında gözönünde bulundurulan uluslararası hukuk kaynakları için bkz. Ahmet Temiz (6), B. No: 2014/10213, 1/2/2017, §§ 17-18.

3

Page 4: ANAYASA MAHKEMESİ BÖLÜM"Demokratik Uygarlık Çözümü Kapitalist Uygarlık (İkinci kitap)", "Demokratik Uygarlık Çözümü Özgürlük Sosyolojisi (Üçüncü kitap)" ve "Demokratik

Başvuru Numarası

Karar Tarihi : 2015/16566 : 7/3/2018

V. İNCELEME VE GEREKÇE

19. Mahkemenin 7/3/2018 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları ve Bakanlık Görüşü

20. Başvurucu, başvuruya konu dokümanların kendisine verilmemesinin keyfi olduğunu, söz konusu dokümanların mahkemelerce yasaklanmadığını, ayrıca derece mahkemelerinin yeterli bir inceleme yapmadan soyut bir gerekçeyle itirazlarını reddettiğini belirtmiş ve anayasal haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme

21. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Bu kapsamda başvurucunun şikayetleri ifade özgürlüğü kapsamında incelenmiştir.

22. Anayasa'nın 26. maddesinin ilgili bölümü şöyledir:

"Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet resmi makamların müdahalesı olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar ...

Bu hürriyetlerin kullanılması, ... kamu düzeni, kamu güvenliği, ... suçların önlenmesi, ... gereğine uygun olarak yerine getirilmesi amaçlarıyla sınırlanabilir .. .

Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller kanunla düzenlenir. "

1. Kabul Edilebilirlik Yönünden

23. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

2. Esas Yönünden

a. Müdahalenin Varlığı

24. İnfaz Kurumunda hükümlü olan başvurucuya gönderilen yazılı bir dokümanın ona verilmemesinin, haber veya fikir alma özgürlüğü ve dolayısıyla ifade özgürlüğüne yönelik bir müdahale oluşturduğu kabul edilmiştir.

b. Müdahalenin İhlal Oluşturup Oluşturmadığı

25. Yukarıda anılan müdahale, Anayasa'nın 13. maddesinde belirtilen koşulları

yerine getirmediği müddetçe Anayasa'nın 26. maddesinin ihlalini teşkil edecektir. Anayasa'nın 13. maddesinin ilgili bölümü şöyledir:

"Temel hak ve hürriyetler, ... yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, . .. demokratik toplum düzeninin ... gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz."

26. Sınırlamanın Anayasa'nın 13. maddesinde öngörülen ve somut başvuruya uygun düşen; kanun tarafından öngörülme, Anayasa'nın 26. maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen haklı sebeplerden bir veya daha fazlasına dayanma, demokratik toplum düzeninin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olmama koşullarına uygun olup olmadığının belirlenmesi gerekir.

i. Kanunilik

27. Müdahaleye dayanak olan 5275 sayılı Kanun'un 62. maddesinin kanunla sınırlama ölçütünü karşıladığı sonucuna varılmıştır.

4

Page 5: ANAYASA MAHKEMESİ BÖLÜM"Demokratik Uygarlık Çözümü Kapitalist Uygarlık (İkinci kitap)", "Demokratik Uygarlık Çözümü Özgürlük Sosyolojisi (Üçüncü kitap)" ve "Demokratik

Başvuru Numarası

Karar Tarihi : 2015/16566 : 7/3/2018

ii. Meşru Amaç

28. Başvuruya konu doküman mahkumun ıslahı ve suçun önlemesi amacıyla

başvurucuya verilmemiştir. Anılan müdahalenin, Anayasa'nın 26. maddesinin ikinci fıkrası kapsamında meşru bir amaç taşıdığı sonucuna varılmıştır.

iii. Demokratik Toplum Düzeninin Gereklerine Uygunluk ve Ölçülülük

(1) İlkeler

29. Başvuru konusu olay bakımından yapılacak değerlendirmelerin temel ekseni, müdahaleye neden olan idarenin ve derece mahkemelerinin kararlarında dayandıkları

gerekçelerin ifade özgürlüğünü kısıtlama bakımından "demokratik toplum düzeninin gereklerine" ve "ölçülülük" ilkelerine uygun olduğunu inandırıcı bir şekilde ortaya koyup koyamadığı olacaktır ( demokratik toplum düzeninin gereklerine uygunluk ilkesine ilişkin

açıklamalar için bkz. Bekir Coşkun [GK], B. No: 2014/12151, 4/6/2015, § 51; Mehmet Ali Aydın [GK], B. No: 2013/9343, 4/6/2015, § 68; Halil Bayık, § 28; ölçülülük ilkesine ilişkin açıklamalar için bkz. AYM, E.2007/4, K.2007/81, 18/10/2007; Bekir Coşkun, §§ 53-54; Sebahat Tuncel, B. No: 2012/1051, 20/2/2014, § 84; Mehmet Ali Aydın, §§ 70-72). İfade özgürlüğüne gerekçesiz olarak veya Anayasa Mahkemesince ortaya konulan kriterleri (Halil Bayık, §§ 28- 43) karşılamayan bir gerekçe ile yapılan müdahaleler Anayasa'nın 26. maddesini ihlal edecektir (Halil Bayık, § 43).

30. Anayasa Mahkemesi Halil Bayık kararında, mevcut başvuruya benzer şikayetlerde derece mahkemelerinin ve kamu gücünü kullanan diğer organların

gerekçelerinin ilgili ve yeterli sayılabilmesi için kararlarda bulunması gereken ve benzer başvuruların koşullarına göre değişebilecek unsurları şu şekilde belirlemiştir:

i. Başvurucunun hangi suçtan dolayı hangi tür ceza infaz kurumunda bulunduğu ve başvurucunun bulunduğu ceza infaz kurumu ile işlediği suçun söz konusu tedbirin alınmasında bir etkisinin bulunup bulunmadığı değerlendirilmelidir.

ii. Bir yayının tümünün veya bir kısmının mahkuma verilmemesi şeklindeki

kısıtlamanın, mahkumun ıslahı ile bağlantısı var ise yayının içeriği ile mahkumun ıslahı

arasındaki ilişkinin tam olarak gösterilmesi gerekir.

iii. Her mahpusun toplumsal geçmişi ve suç sicili, entelektüel kapasitesi ve kabiliyeti, şahsi tabiatı, hapis cezasının süresi ve tahliye edildikten sonrası için beklentileri dikkate alınmalıdır.

iv. Bu bağlamda söz konusu yayınların, terör suçlarından mahpus olan kişilerin iddia edilen mağduriyetlerin sorumlusu olarak gördükleri kişilere veya devlete karşı daha fazla şiddete yönelmelerine sebebiyet verip vermediği değerlendirilmelidir.

v. Mahpusa verilmeyen süreli veya süresiz yayının cinsi, içeriği, yayımlayanı ve sorunlu görülen kısımların hangileri olduğu belirtilmeli ve mahpusa verilmesi sakıncalı

bulunan kısımların detaylı analizi yapılmalıdır.

vi. Böyle bir analizin yapılabilmesi için eğer söz konusu yayının terör örgütleriyle veya terör faaliyetlerinin meşru gösterilmesiyle bir ilişkisi varsa mahpusun ifade özgürlüğü ile demokratik toplumun terör örgütlerinin faaliyetlerine karşı kendini korumaya ilişkin

meşru hakkı arasında denge kurulmalıdır.

vii. Zikredilen dengelemenin yapılabilmesi için;

- Bütünüyle ele alındığında müdahaleye konu yayının özel bir kişiyi, kamu görevlilerini, halkın belirli bir kesimini veya devleti hedef gösterip göstermediğinin, onlara karşı şiddete teşvik edip etmediğinin,

5

Page 6: ANAYASA MAHKEMESİ BÖLÜM"Demokratik Uygarlık Çözümü Kapitalist Uygarlık (İkinci kitap)", "Demokratik Uygarlık Çözümü Özgürlük Sosyolojisi (Üçüncü kitap)" ve "Demokratik

Başvuru Numarası

Karar Tarihi : 2015/16566 : 7/3/2018

- Bireylerin fiziksel şiddet tehlikesine maruz bırakılıp bırakılmadığının,

bireylere karşı nefreti alevlendirip alevlendirmediğinin,

- Yayında iletilen mesajda şiddete başvurmanın gerekli ve haklı bir önlem olduğunun ileri sürülüp sürülmediğinin,

- Şiddetin yüceltilip yüceltilmediğinin; kişileri nefrete, intikam almaya, silahlı direnişe tahrik edip etmediğinin,

- Suçlamalara yer vererek veya nefret uyandırarak ülkenin bir kısmında veya tamamında daha fazla şiddete sebebiyet verip vermeyeceğinin,

- Söz konusu yayında yer alan ifadelerin ceza infaz kurumunun güvenliğini,

disiplinini ve düzenini tehlikeye düşürüp düşürmediğinin,

- Terör ve çıkar amaçlı suç örgütü veya diğer suç örgütleri mensuplarının örgütsel amaçlı olarak haberleşmelerine neden olup olmadığının,

- Kişi veya kuruluşları paniğe yöneltecek yalan ve yanlış bilgileri, tehdit ve hakaret oluşturan ifadeleri içerip içermediğinin,

- Yayın tarihinde veya mahpusa verilmesinin istendiği sırada ülkenin bir kısmında veya tamamında çatışmaların yoğunluk derecesi ile ceza infaz kurumu ve ülkedeki tansiyonun yükseklik derecesinin yayının mahpusa verilmesine etki edip etmediğinin,

- Karara konu sınırlayıcı tedbirin, demokratik bir toplumda zorlayıcı bir toplumsal ihtiyacın karşılanması amacına yönelik olup olmadığının ve tedbirin başvurulabilecek en son çare niteliğinde bulunup bulunmadığının,

- Son olarak sınırlamanın, güdülen kamu yararı amacını gerçekleştirmek için ifade özgürlüğüne en az müdahale eden ölçülü bir sınırlama niteliğinde olup olmadığının yayının içeriğiyle birlikte değerlendirilmesi gerekir.

viii. Derece mahkemelerinin ve kamu gücünü kullanan diğer organların söz konusu değerlendirmeleri yaparken olayın koşullarına göre uzman kişilerin görüşlerinden

faydalanmaları, gerekirse konusunda uzman sosyal bilimciler, araştırmacılar ve akademisyenlerden rapor ve görüş almaları her zaman mümkündür. Böylece süreli veya süresiz bir yayının bir mahpusa verilmemesi şeklindeki müdahalenin kanunlar ve Anayasa Mahkemesi içtihatlarında ortaya konan kriterlere uygunluğunun denetimi daha etkili yapılabilecektir (Halil Bayık, § 45).

(2) İlkelerin Olaya Uygulanması

31. Başvuruya ilişkin olayda Eğitim Kurulu, kitap biçimindeki dokümanların bir kısmı hakkında mahkemelerce verilmiş toplatma kararı bulunduğu gerekçesiyle terör suçundan hükümlü olarak bulunan başvurucuya verilmemesine karar vermiştir. Eğitim

kurulu, diğer dokümanların ise içeriğinde PKK terör örgütü mensuplarının dağdaki

yaşamlarının anlatıldığı, Abdullah Öcalan'ın düşünceleri ile PKK terör örgütünün ideolojisinin övüldüğü, ayrıca anılan örgütün faaliyetleri meşru gösterilerek gençleri dağdaki yaşama özendiren ifadelere yer verildiği ve bu durumun mahkumun ıslahını engelleyeceği gerekçeleriyle söz konusu kitapların başvurucuya teslim edilmemesine karar vermiştir.

Eğitim Kurulunun kararına yapılan itirazı değerlendiren İnfaz Hakimliği ve Ağır Ceza Mahkemesi aynı gerekçelerle itirazı reddetmiştir.

32. Başvurucunun şikayeti, söz konusu kitapların kendisine verilmemesidir. Başvurucu, bir kısım kitapların kendisine verilmemesine gerekçe olarak gösterilen toplatma kararına karşı herhangi bir hukuk yoluna başvurmamıştır. Bu doğrultuda Anayasa Mahkemesinin önündeki mesele söz konusu kitapların verilmemesine gerekçe olarak

6

Page 7: ANAYASA MAHKEMESİ BÖLÜM"Demokratik Uygarlık Çözümü Kapitalist Uygarlık (İkinci kitap)", "Demokratik Uygarlık Çözümü Özgürlük Sosyolojisi (Üçüncü kitap)" ve "Demokratik

Başvuru Numarası

Karar Tarihi : 2015/16566 : 7/3/2018

gösterilen toplatma ve el koyma kararının Anayasa'ya uygun olup olmadığı değil hakkında toplatma ve el koyma kararı bulunan kitapların başvurucuya verilmemesine ilişkindir (Sinan İyit (2) [GK], B. No: 2013/1495, 30/11/2017, § 51).

33. Anayasa Mahkemesi Sinan İyit (2) kararında, hakkında toplatma kararı bulunan yayınların ya da bu yayınlardan alıntı içeren dokümanların hükümlü ya da tutuklulara verilmemesi şeklindeki müdahalenin demokratik bir toplumda gerekli olduğu sonucuna varmıştır. Anılan kararda, bireylerin ifade özgürlüğüne toplatma ve el koyma kararlarıyla müdahalede bulunulduğu hallerde mevcut olan zorunlu toplumsal ihtiyacın, özellikle terörle mücadelenin söz konusu olduğu durumlarda hükümlü ve tutuklular yönünden de mevcut olduğunda şüphe bulunmadığı belirtilmiştir. Bu doğrultuda hakkında toplatma kararı bulunan yayınlar ya da bu yayınlardan alıntı içeren dokümanların hükümlü ve tutuklulara verilmemesi şeklindeki müdahalenin ceza infaz kurumunun güvenliği, düzeni, disiplininin sağlanması ve mahkumun ıslahı amaçlarının gerçekleştirilmesi ıçın gerekli olmadığından

bahsedilemeyeceği ifade edilmiştir (Sinan İyit (2), §§ 52-53).

34. Bu bağlamda terör suçundan mahkum olan başvurucuya, hakkında toplatma ve el koyma kararı bulunan kitapların verilmemesi şeklindeki müdahalenin demokratik bir toplumda gerekli olduğu ve müdahalede açık bir dengesizlik bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

35. Öte yandan somut olayda hakkında toplatma kararı bulunmayan kitaplar yönünden derece mahkemelerince yukarıda sayılan hususlar (bkz. §§ 29-30) değerlendirilmemiş, söz konusu kitaplarla içeriğinde yer alan ifadelerin mahkumun ıslahını engelleyeceği şeklindeki gerekçeyi soyut olmaktan çıkaracak ölçüde somut bir bağlantı kurulmamıştır.

36. Yine bu nitelikte kabul edilen ifadelerin yer aldığı bölümler çıkarılarak geri kalan kısmın başvurucuya teslim edilmesinin mümkün olup olmadığı da tartışılmamıştır. Sakıncalı kısımların yayından ayrılmasının mümkün olmadığı veya bu kısımlar

çıkartıldığında geri kalan bölümün bir öneminin kalmadığı hallerde yayının tümünün mahpusa verilmemesi yoluna gidilebilirse de bu özel durumun da ilgili kararda gerekçelendirilmesi gerekir (Sinan İyit(2), § 56).

37. Dolayısıyla hakkında toplatma kararı bulunmayan başvuru konusu kitapların başvurucuya verilmemesinin demokratik bir toplumda gerekli olduğu ilgili ve yeterli bir gerekçe ile gösterilebilmiş değildir.

38. Açıklanan gerekçelerle Anayasa'nın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

39. Bu ihlal kararı başvuruya konu yayınların başvurucuya verilmesi gerektiği

şeklinde anlaşılamaz. İlgili derece mahkemeleri, Anayasa Mahkemesi kararında ortaya konulan kriterler ve gösterilen yöntemle yeniden yargılama yaparak yargılamanın sonucuna göre bahse konu yayınların ya da bir kısmının başvurucuya verilmesine veya verilmemesine karar vermelidirler.

3. 6216 Sayılı Kanun'un 50. Maddesi Yönünden

40. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 50. maddesinin (1) ve (2) numaralı fıkraları şöyledir :

"(1) Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi halinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir ...

7

Page 8: ANAYASA MAHKEMESİ BÖLÜM"Demokratik Uygarlık Çözümü Kapitalist Uygarlık (İkinci kitap)", "Demokratik Uygarlık Çözümü Özgürlük Sosyolojisi (Üçüncü kitap)" ve "Demokratik

Başvuru Numarası

Karar Tarihi : 2015/16566 : 7/3/2018

(2) Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa, ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmayan hallerde başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya genel mahkemelerde dava açılması yolu gösterilebilir. Yeniden yargılama yapmakla yükümlü mahkeme, Anayasa Mahkemesinin ihlal kararında açıkladığı ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde mümkünse dosya üzerinden karar verir."

41. Başvurucu ihlalin tespiti ile manevi tazminat talebinde bulunmuştur.

42. Başvurucunun ifade özgürlüğünün ihlal edildiği sonucuna varılmıştır. Bu ihlal kararı başvuruya konu yayının başvurucuya verilmesi gerektiği şeklinde yorumlanamaz.

43. İfade özgürlüğünün ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunduğundan kararın bir örneğinin -Anayasa Mahkemesince ortaya konulan kriterler ve gösterilen yöntemle- yeniden yargılama yapmak ve yargılamanın sonucuna göre başvurucunun itirazı hakkında yeni bir karar vermek üzere Ankara Batı İnfaz Hakimliğine gönderilmesine karar verilmesi gerekir.

44. İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan başvurucuya bir dokümanın verilmemesi şeklindeki müdahale yönünden, ifade özgürlüğünün ihlal edildiğinin tespiti ile kararın, yeniden yargılama yapmak üzere ilgili yargı merciine gönderilmesine hükmedilmesinin yeterli olacağı değerlendirildiğinden başvurucunun manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekir.

VI. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. İfade özgürlüğünün ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

B. Anayasa'nın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünün İHLAL EDİLDİĞİNE,

C. Kararın bir örneğinin ifade özgürlüğü ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere Ankara Batı İnfaz Hakimliğine (E.2015/3988 ve K.2015/3944) GÖNDERİLMESİNE,

D. Başvurucunun manevi tazminat talebinin REDDİNE,

E. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 7/3/2018 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

Üye Başkan

Engin YILDIRIM Recep KÖMÜRCÜ

Üye Muammer TOP AL

Üye Celal Mümtaz AKINCI

Üye RecaiAKYEL

8