yunanÏstan kötü muamele, ateş açmalar ve …...yunanistan: kötü muamele, ateş açmalar ve...

21
Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002 [24 Eylül 2002’e kadar BLOKE edilmiştir] Aleni Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Insan Haklari Federasyonu YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik Eylül 2002 özet AI Dizin: EUR 25/020/2002(TURKISH) DISTR: SC/CO/GR Yunan makamlari çogunlukla, Yunanistan’in insan haklari konularina kari özel bir duyarlilik gösterdiğini iddia ederler. Yunanistan, uluslararasi insan haklari anlaşmalarini onaylamiştir ve insan haklarini koruma amaçli- kayda değer anayasal ve yasal hükümler mevcuttur. Ne var ki, pratikte Yunanistan bu önlemlerin tutarli olarak uygulanmasini garanti altina almamiştir ve bu konudaki yetersizlik ciddi insan haklari ihiallerine yol açmaktadir. Gece saatlerinde Mesolonghi sokaklannda yakalanan iki genç Roman erkek bir copla dövülür ve iddiaya göre tecavüzle tehdit edilir. Üç buçuk yil sonra bir polis memuru mahkemeye çikarilir: Bu polis memuru beraat eder. Kirk yaşindaki bir erkek Rodos’ta önemsiz bir trafik suçu nedeniyle durdurulur. Iddiaya göre kolu kinlana kadar tekmelenir ve bir silahla tehdit edilir. Akrabalarina haber vermesine, bir avukata ya da bir doktora ulaşmasina izin verilmez. Geçerli belgeleri olmayan 16 yaşindaki bir Amavut genç polis tarafindan dövülür ve tekmelenir; dalaği yirtilir. Bunlar ve çoğunlukla tibbi bulgularla belgelenen başka benzer iddialar, Yunan polis memurlarmin uyguladiği, bazen işkenceye varacak kadar ağir kötü muamele tarzini işaret eder. Güvenlik güçleri mensuplarinrn ihialleri bir tek dayakla kalmamaktadir. Bir genç Roman erkek, bir polis devriyesinin uyarisina rağmen otomobilini durdurmayinca bainin arkasindan vurularak öldürüldü. Onu öldüren polis memuru, dikkatsizlik ve tedbirsizlikle ölüme sebebiyet vermekle suçlandi. Ancak, beş gün gözaltinda kaldiktan sonra kefaletle serbest birakilmasi ve görevine iade edilmesi Roman toplulugunda isyanlara yol açti. Yaşli bir Arnavut tarim içisinin sinir muhafizlari tarafindan dövüldükten sonra arkadan vuruldugu iddia edildi. Yaşli tarim içisi böbregini aldirmak zorunda kaldi. Güvenlik güçleri

Upload: others

Post on 07-Jun-2020

9 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

[24 Eylül 2002’e kadar BLOKE edilmiştir] Aleni

Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Insan Haklari Federasyonu

YUNANÏSTAN

Kötü muamele, ateş açmalar

ve cezasizlik Eylül 2002 özet AI Dizin: EUR 25/020/2002(TURKISH)

DISTR: SC/CO/GR

Yunan makamlari çogunlukla, Yunanistan’in insan haklari konularina kari özel bir

duyarlilik gösterdiğini iddia ederler. Yunanistan, uluslararasi insan haklari anlaşmalarini

onaylamiştir ve — insan haklarini koruma amaçli- kayda değer anayasal ve yasal hükümler

mevcuttur. Ne var ki, pratikte Yunanistan bu önlemlerin tutarli olarak uygulanmasini garanti

altina almamiştir ve bu konudaki yetersizlik ciddi insan haklari ihiallerine yol açmaktadir.

Gece saatlerinde Mesolonghi sokaklannda yakalanan iki genç Roman erkek bir

copla dövülür ve iddiaya göre tecavüzle tehdit edilir. Üç buçuk yil sonra bir polis memuru

mahkemeye çikarilir: Bu polis memuru beraat eder. Kirk yaşindaki bir erkek Rodos’ta

önemsiz bir trafik suçu nedeniyle durdurulur. Iddiaya göre kolu kinlana kadar tekmelenir ve

bir silahla tehdit edilir. Akrabalarina haber vermesine, bir avukata ya da bir doktora

ulaşmasina izin verilmez. Geçerli belgeleri olmayan 16 yaşindaki bir Amavut genç polis

tarafindan dövülür ve tekmelenir; dalaği yirtilir. Bunlar ve çoğunlukla tibbi bulgularla

belgelenen başka benzer iddialar, Yunan polis memurlarmin uyguladiği, bazen işkenceye

varacak kadar ağir kötü muamele tarzini işaret eder.

Güvenlik güçleri mensuplarinrn ihialleri bir tek dayakla kalmamaktadir. Bir genç

Roman erkek, bir polis devriyesinin uyarisina rağmen otomobilini durdurmayinca bainin

arkasindan vurularak öldürüldü. Onu öldüren polis memuru, dikkatsizlik ve tedbirsizlikle

ölüme sebebiyet vermekle suçlandi. Ancak, beş gün gözaltinda kaldiktan sonra kefaletle

serbest birakilmasi ve görevine iade edilmesi Roman toplulugunda isyanlara yol açti. Yaşli bir Arnavut tarim içisinin sinir muhafizlari tarafindan dövüldükten sonra arkadan vuruldugu

iddia edildi. Yaşli tarim içisi böbregini aldirmak zorunda kaldi. Güvenlik güçleri

Page 2: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

mensuplannin diğer ateş açmalari, aşiri zor kullanimi ya da ateşli silahiarin kullanimindaki

cezai yetersizligi göstermektedir.

Romanlar ile çogunlukla Arnavutluk’tan gelen, geçerli belgeleri olmayan göçmenler

ve Ortadoğu, Asya ve Afrika’dan gelen göçmen ve ilticacilardan oluşan yabanci uyruklular,

ihialler açisindan özel bir risk altindadirlar. Bununla birlikte çogunluk Yunanli nüfusun

mensuplannin durumu da bundan ayn degildir. Onlar da, polis memurlari tarafindan işkence

ya da diğer kötti muameleye maruz kaldiklarim, çogunlukla bunu destekleyen güçlü tibbi

kanitlarla birlikte ileri sürmektedirler.

İşkence, kötü muamele ve yasa dii ateş açma gibi ihialler hem Yunan yasalarini

hem de uluslararasi insan haklari hukukunu ihial etmektedir. Uluslararasi insan haklari

hukukuna göre, işkence ya da kötü muamele ve yasadii adam öldürme iddialari süratle,

eksiksiz ve tarafsiz bir şekilde soruşturulmalidir. Magdurlara ya da ailelerine tazminat

verilmelidir. Bu raporda belgelenen birçok vaka konusunda hukuki ya da idari polis

soruşturmalari balatilmitir. Ne var kl, güvenlik güçleri mensuplari genellikle fluli

cezasizliktan yararlanmaktadirlar. Yargilandiklari ve mahkum edildikleri az sayidaki vakada

aldiklari cezalar, tecil ediImi bir hapis cezasi da dahil hemen her zaman önemsiz düzeyde

kalmiştir. Fiili cezasizligin nedenleri arasinda şunlar sayilabilir: soruşturmalarin süratle,

eksiksiz ve tarafsiz yürümesini saglayamama; bu suçlari işleyenlerin kimliklerinin tespitini

engelleyen polis “dayanima”si; şikayetçiler için adli yardimin olmayii; ve makkemelerin,

mağdurun güçlü kari delilleri olduğunda bile polis memurlarimn verdigi ifadeye inanma

eğilimi.

Bu rapor, işkence ve kötü muameleye son vermek, güvenlik güçleri mensuplarinin

ateşli silahiari yasadii ya da aşiri şekilde kullanmalarini önlemek ve magdurlann zararlarini

telafi edebilmeleri ile tazminat alabilmelerini saglamak için gereken önlemlere ilişkin

önerilerle sona ermektedir.

Bu, ilişikteki - 19 sayfalik YUNANISTAN: Kötü Muamele, Ateş Açmalar ve Cezasizlik

(AI Dizin: EUR 25/020/2002) adli belgenin bir özetidir. Bu rapor, YUNANISTAN:

Cezasizhğin Gölgesinde — Kötü Muamele ve Ateşli Silahiarin Kötü Kullanimi (Al Dizin:

EUR 25/022/2002) adli daha ayrmtili bir raporun kisaltilmi bir versiyonudur —her iki rapor

da Eylül 2002’de Uluslararasi Af Örgütü (Amnesty International-AT) ve Uluslararasi

Helsinki Insan Haklari Federasyonu (IHF) tarafindan yayinlanmiştir.

Daha fazla ayrintiya ulamak ya da bu konuda harekete geçmek isteyenler ilişikteki

belgeye ya da bir çok bireysel vakayi belgeleyen, bu vakalarin uyandirdigi kaygilari analiz

eden ve uluslararasi insan haklari hukuku ile Yunan yasalarinin ilgili maddelerini inceleyen

tam metne bavurmaIidir. Bu ve öteki konularda geni bir yelpazede yer alan AI çalişmalari,

http://www.amnesty.org adresinde mevcuttur. IHF ve üye komitelerinin yayinladiği

materyaller, http://www. ihf-hr.org adresinden bulunabilir.

AMNESTY INTERNATIONAL, INTERNATIONAL SECRETARIAT, I EASTON STREET, LONDON WCIX ODW, UK

INTERNATIONAL HELSINKI FEDERATION FOR HUMAN RIGHTS, WICKENBURGG. 14/7, A-1O8O VIENNA, AUSTRIA

Page 3: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

1

YUNANISTAN

Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

Giriş

Gece saatlerinde Mesolonghi sokaklarindayakalanan iki genç Roman erkek bir copla

dövülür ve iddiaya göre tecavüzle tehdit edilir. Uç buçuk yil sonra bir polis memuru

mahkemeye çikarilir: Bu polis memuru beraat eder. Kirk yaşindaki bir erkek Rodos’ta

önemsiz bir trafik suçu nedeniyle durdurulur. Iddiaya göre kolu kirilana kadar tekmelenir ve

bir silahla tehdit edilir. Akrabalarina haber vermesine, bir avukata ya da bir doktora

ulaşmasina izin verilmez. Geçerli belgeleri olmayan 16 yaşindaki bir Arnavut genç, polis

tarafindan dövülür ve tekmelenir, dalaği yirtilir. Bunlar ve çogunlukla tibbi bulgularla

belgelenen baka benzer iddialar, Yunan polis memurlarinin uyguladigi, bazen işkenceye

varacak kadar agir kötü muamele tarzini iaret eder.

Güvenlik güçleri mensuplarinin ihialleri dayakla kalmamaktadir. Bir genç Roman

erkek, bir polis devriyesinin uyarisina rağmen otomobilini durdurmayinca bainin arkasrndan

vurularak öldUrüldü. Onu öldüren polis memuru, kasdi aan adam öldürmeyle suçlandi.

Ancak, beş gün gözaltinda kaldiktan sonra kefaletle serbest birakilmasi ve görevine lade

edilmesi Roman toplulugunda isyanlara yol açti. Yaşli bir Arnavut tarim içisinin sinir

muhafizlari tarafindan dövüldükten sonra arkadan vuruldugu iddia edildi. Yaşli tarim içisi

böbregini aldirmak zorunda kaldi. Güvenlik güçleri mensuplarinin diğer ateş açmalari, aşiri

zor kullanimi ya da ateşli silahiarin kullanimindaki cezai yetersizligi göstermektedir.

İşkence, kötü muamele ya da yasa dii ateş açma gibi ihialler hem Yunan yasalarini

hem de uluslararasi insan haklari hukuku ve standartiarini ihial etmektedir. İşkence ve öteki

zalimane, insanlik dii ya da onur kirici muamele ya da cezalandirmalar, hükümetlerin,

güvenlik güçleri mensuplannin ateşli silahiari ancak yakin ölüm ya da ciddi yaralanma

tehdidi içeren durumlarda ve sadece daha az aşiri önlemler yetersiz kaldigi takdirde

kullanmalanni saglamalarini da öngören uluslararasi insan haklari hukuku tarafindan

kesinlikle yasaklanmiştir.

Yunan makamlari, bu tür ihiallerin tekrarlanmamasi için gereken önlemleri almakta

imdiye dek başarisiz kalmişlardir. Bu türden ciddi insan haklari ihlalleriyle suçlanan polis

memurlari ile öteki güvenlik güçleri mensuplarinin yargi önüne çikarilmalari enderdir ve

hüktim giyseler bile, verilen ceza hemen hiç bfr zaman suçla orantili olmamaktadir.

Bu belge, Uluslararasi Af Örgütü (Amnesty International-AT) ve Uluslararasi

Helsinki Insan Haklari Federasyonu (IHF) tarafindan Eylül 2002’de ortaklaa yayinlanan

YUNANISTAN: Cezaszzlzzn Gölgesinde -- Kötü Mua.’nele, Atesli Silahiarm Kötü Kullanimi

(AI Dizin: EUR 25/022/2002) balikli ayrintih bir raporun özetidir. Tam rapor bir çok

bireysel vakayi belgelemekte, bunlarin neden olduklari kaygilari analiz etmekte ve

uluslararasi insan haklari yasalari ile Yunan hukukunun ilgili hükümlerini incelemektedir.

Bu raporun hazirlanmasmda IHF üyeler komitesinin ve Yunanistan Helsinki Gözlem (GI-

IM)’in raporlan, aratirma ve

Page 4: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

2

uzmanliklari çok büyük rol oynadi ve Azinlik Haklari Grubu-Yunanistan (MRG-G)’in

çalişmalarindan da büyük ölçüde yararlanildi.

Yunan makamlari çogunlukla, Yunanistan’in insan haklari konularina kari özel bir

duyarlihk gösterdigini iddia ederler. Yunanistan, uluslararasi insan haklari anlaşmalarini

onaylamitir ve —insan haklarini koruma amaçli- kayda deger anayasa! ve yasal hükümler

mevcuttur. Ne var ki, pratikte Yunanistan bu önlemlerin tutarli olarak uygulanmasini garanti

altina almamiştir.

Polisin itirafa zorlamak, bilgi almak ya da gözdagi vermek ve cezalandirmak için

gözaltindakiiere fiziksel ve psikolojik olarak kötü muameiede bulunmasini da içeren

oldukça yaygin bir ihial örgüsü vardir. Bazi durumlarda kötU muamele, işkence boyutlarina

varmaktadir. Gözaltindakilere gözdagi vermeye ve aşağilamaya yönelik, bazen irkçi ya da

cinsel tehditler içeren sözlü taciz yaygindir. Magdurlar arasinda çocuklar da vardir.

Polisin ve sinir muhafizlarinin ateş açmalari, bazen uluslararasi insan haklari

standartiarina ters dümektedir. Polis memurlan çogunlukla silahiarinin kazayla ateş aldigini

ileri sürmüşerdir. Bu dogru olsa bile, yetersizligin acil dikkat gerektiren bir düzeyde

olduğuna işaret etrnektedir. Arnavutluk sinirinda, Yunanistan’a girmeye çalişan silahsiz

insanlara güvenlik güçleri mensuplarmin, uluslararasi insan haklari standartiarini ihial eder

bir şekilde ateş açtiği iddia edilmektedir.

Etnik azinlik mensuplan ile göçmenler, güvenlik güçieri mensuplarinin yolaçtigi

insan haklari ihiallerinde özellikle risk altindadirlar. Romanlar ile çoğuniukla

Arnavutluk’tan gelen, geçerli belgeleri olmayan göçmenler ve Ortadoğu, Asya ve

Afrika’dan gelen göçmen ve ilticacilardan oluşan yabanci uyruklularinin maruz kaldigi kötü

muamelede, yabanci düşmanliği ve irkçi önyargilar rol oynamaktadir. Bu gruplara mensup

bir çok insanin marjinalletirilmiş ve endieli konumda bulunmalarinrn yani sira mali

zorluklar ve dii problemleri, resmi suç duyurusunda bulunanlarin sayisinin az olmasina

neden olmaktadir.

Çoğunluk Yunanh nüfusun mensuplarinin durumu da bundan ayri değildir. Onlar da,

polis memuriari tarafindan işkence ya da kötü muameieye maruz kaldiklarirn, çogunlukla

bunu destekleyen güçlü tibbi kanitlarla birlikte ileri sürmektedirler. Bununla birlikte, bir çok

vakada suç duyurusunda bulunma ve zararlarini tazmin etmek üzere hukuk yoiiarina

bavurmada, biraz daha iyi bir konumdadirlar.

Yunanistan, işkence ya da zalimane, insanlik dii veya onur kirici muamelenin her

koşulda kesin olarak yasaklanmasim hukuki olarak taahhüt etmiştir. Kötü muamele

gördükleri iddia edilen kişilerden bazilarinin adli suç zanlisi olmalan ya da adli bir suç

işlemiş olabilecekleri, polisin kötü muamelede bulunmasini ya da aşiri zor kullanmasini hiç

bir şekilde hakli çikarmamaktadir.

Uluslararasi insan haklari hukukuna göre, işkence ya da kötü muamele ve yasaya

aykiri adam öldürme iddialari süratle, eksiksiz ve tarafsiz bir şekilde soruşturulmalidir.

Magdurlara ya da ailelerine tazminat verilmelidir. Belgelenen bir çok vaka konusunda

hukuki ya da idari polis soruşturmalari başlatilmiştir. Ne var ki, güvenlik güçleri mensuplari

nadiren adalet önüne çikarilmiştir. Yargilandiklari ve mahkum edildik!eri az sayidaki

vakada aldiklari cezalar, tecil edilmiş bir hapis cezasi da dahil olmak üzere hemen her

zaman önemsiz düzeyde kalmiştir.

Page 5: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

3

İşkence ve kötü muamele iddialariyla ilgili resmi istatistikler, bu tür vakalarda polis

memurlari için neredeyse tam bir cezasizliga iaret etmektedir. Bunun nedenleri arasinda

şunlar sayilabilir:

soruşturmalarin süratle, eksiksiz ve tarafsiz olmasmi saglayamama; bu suçlari ileyenlerin

kimliklerinin tespitini engelleyen polis “dayanima”si; ikayetçiler için adli yardimrn oImayii;

aşiri uzun yargl süreci ile mahkemelerin, magdurun güçlü kari delilleri olduğunda bile polis

memurlarinin verdigi ifadeye inanma eğilimi. Bu tür bir cezasizlik, insan haklari ihiallerinin

sürüp gitmesini tevik etmekte ve bakanlarin tüm sözlü uyari ya da kinamalarimn etkisinden

çok daha önemli olmaktadir.

Bununla birlikte bazi cesaret verici gelimeler de bulunmaktadir. Özellikle son beş

yilda bir Ombudsman Dairesi ile Ulusal Insan Haklari Komisyonu kurulmutur. Bu organlar

belirli konularda çahma yetkisine sahiptirler ve sorunlarin dikkatle aratirildigi analizler

sunmuşlardir. Keza, bu problemleri gidermek için yasamaya ve uygulamaya ilikin öneriler

de sunmulardir. Henüz bunlarin birçogu uygulamaya konulmami olsa da, belirtildigine göre

polisin silah kullanma yetkisi ve polis egitimiyle ilgili yeni yasalar çikmak üzeredir ve

irkçilik kariti yasalar taslak halindedir. Adli yardim ile yargilama sUrecini hizlandirmaya

yönelik önlemlere ilişkin yasa taslaklarinin da hazirlik aamasinda olduğu bildirilmektedir.

Bu rapor, işkence ve kötü muameleye son vermek, güvenlik güçleri mensuplarinrn

ateşli silahiari yasa dii ya da aşiri ekilde kullanmalarini önlemek ve magdurlarin zararlarini

telafi edebilmeleri ile tazminat alabilmelerini saglamak için gereken önlemlere ilişkin

tavsiyeleri içermektedir. Yasama ve hükümet talimatlari, ancak uygulandiklan takdirde

insan haklarini koruyabilirler.

Bu rapordaki bilgiler degiik kaynaklardan, asil olarak magdurlardan, mahkeme

kararlarindan ve adli tip raporlari ile basindan gelmektedir. Oteki kaynaklar, hükümetler

arasi örgütler (HAO), göçmenler ve siginmacilarla çalian sivil toplum örgütleri (STÖ’ler),

Yunanistan Ombudsman Dairesi, Ulusal Insan Haklari Komisyonu ve Yunan

makamlarrndan saglanan bilgileri içermektedir.

İşkence ve kötü muamele

Güvenlik güçleri mensuplarinin, genellikle de polis memurlarinin, gözaltrndaki kiilere

yönelik fiziksel ve psikolojik kötü muamelede bulunmasi Yunanistan’da oldukça yaygindir.

En yaygin iddialar, gözaltrndakilerin tokatlanmasi, yumruklanmasi ve tekmelenmesidir.

Baka olaylarda cop, tabanca ya da tüfek kabzalarinin kullanildigi iddia edilmektedir.

Gözaltina alinanlarin bazilari, nezarethanede saatler boyunca kendilerine su verilmediginden

ikayet etmişlerdir. Sözlü yapilan, bazen irkçi taciz ve cinsel tehditler de içeren psikolojik

kötü muamele de iddialar arasindadir. Bazi vakalarda amaç, itirafa zorlamak ya da

gözaltindakiLerden baka bilgiler elde etmek gibi görUnse de, diğerlerinde polis

memurlarinin, sirf otoritelerini göstermek ya da cezalandirmak ve gözdagi vermek için

haksiz bir zorbaliga kendilerini kaptirdiklari gözükmektedir.

Page 6: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

4

Uluslararasi hukuk

Uluslararasi hukuka göre her işkence hareketi bir suçtur. İşkence ve diğer zalimane, insanhk

dişi ya da onur kirici muamele ya da cezalandirmalardan uzak olma hakki, Yunanistan’in da

imzaladiği uluslararasi antlaşmalarda kutsal bir hak olarak kabul edilmiştir. Birlemiş

Milletler Uluslararasi Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi, Insan Haklarini ve Temel

Ôzgürlüklen Korumaya Dair Avrupa Sözleşmesi ile İşkence ve Diğer Zalimane, tnsanhk Dii

ya da Onur Kirici Muamele ya da Cezalandirmalara Kari Sözleşme de bunlara dahildir.

İşkenceye Kari Sözleşme

Yunanistan, i 988’de İşkenceye Kari Sözleşme’yi imzalarken aagidaki hususlari açikça

taahhüt etmişştir:

• alinacak etkin yasal, idari, adli ya da öteki önlemlerle, her hangi bir şekilde

meydana gelen işkenceyi önlemek;

• güvenlik güçleri mensuplanni işkence yasagi konusunda egitmek ve yetitirmek;

• işkence eyleminin yapildigina inanmak için makul nedenlerin olduğu vakalarin

süratle ve tarafsizca soruşturulmasirn ve işkence yaptigi iddia edilen kişilerin

yargilanmalarini saglamak;

• işkence magdurlarinin ya da geçiminden sorumlu olduklari kişilerin adil ve uygun

tazminat hakkina sahip olmalarini saglamak;

• işkence sonucu hazirlandigi anlaşilan her türlü ifadenin, işkenceci olduğu iddia

edilen birine kari kanit olmasi diinda, herhangi bir yargilamada kanit olarak

kullanilmamasini saglamak;

• işkenceyi önlemek amaciyla, sorgulama kurallari, yönergeler, yöntemler ve

uygulamalarla birlikte gözaltina ilişkin düzenlemeler ve gözaltina alinanlarin tedavilerini

sistemli olarak gözden geçirmek.

İşkenceye Kari Sözleşme’nin 1. maddesi işkenceyi; “bir kimseye, kendisinden ya da üçüncü

bir kiiden bir bilgi ya da bir itiraf saglamak, kendisinin ya da üçüncü bir kiinin işledigi ya da

işlediginden kuku duyulan bir eylemden ötürü onu cezalandirmak, kendisine ya da üçüncü

bir kiiye gözdagi vermek ya da onlari zorlamak amaciyla ya da her türlü ayrimciliga dayali

her hangi bir nedenle bir resmi görevli ya da resmi sifatla davranan bir bakasi tarafindan ya

da onun kikirtmasi ya da oluru ya da izniyle bilerek maddi ya da manevi olarak agir aci

vermek veya eziyette bulunmak” şeklinde tammiamaktadir.

Yunan hukuku

Yunan Anayasasi işkence ve kötü muameleyi yasaklamaktadir. İşkence ve kötü muamele

1984’ten beri Yunan Ceza Yasasi’nda da açikça yasakIanmitir. 137A’dan 137D’ye kadar

olan maddeler, “işkence ve insan onuruna yönelik öteki suçlar”la ilgilidir.

Polisin işkence ve kötü muamele yapmasini yasaklayan temel hüküm olan 137A

Page 7: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

5

maddesine göre; “Bir resini görevli ya da subay görevlerini fa esnasinda kendi yetkisi

altindaki bir kişiye a) bu kiiden ya da üçüncü bir ki,çiden itiraf taniklik, bilgi ya da fade

almak veya siyasal ya da baka bir ideolojinin kabulünü ya da reddini sa,larnak; b)

cezalandirnzak; c) bu kişiye ya da üçüncü kişilere gözda,i vermek amaczyla işkence

yaparsa... cezalandir,lir.”

Ceza, üç yil ile ömür boyu hapis arasinda deimektedir.

137A maddesi nadir olarak kullanilmakta ve dar bir şekilde yorumlanmaktadir.

İşkence ve kötü muameleyle ilgili olarak haklarinda dava açilan polis memurlannin,

“görevin kötüye kullanilmasi”, “yaralama”, “tehdit” ya da “hakaret” gibi daha hafif suçlarla

itham edilmeleri oldukça büyük bir ihtimaldir.

Gözaltindakileri korumaya ilişkin uygulamalarin yetersizliği

İşkence ve kötü muamele en yaygin olarak yakalama esnasinda ya da yakalanan kişinin

sorgu için bir karakola götürUlmesinden sonra gerçekIemektedir. Bu nedenle, bu süreçlerle

ilgili yasal korumalar ile bunlara titizlikle uyulmasi, ihiallerin önlemesi bakimindan çok

önemlidir.

Uluslararasi insan haklari standartiari, poliste gözaltinda bulunan bir kimseye

aşağidaki haklarin verilmesini gerektirir: yakalama ve gözalti nedeni hakkinda bilgilenme

hakki; gözaltina alindigrni bir yakinina ya da üçüncü bir kiiye haber verme hakki; bir

avukatla ilişki kurma ve bir doktora görünme hakki; ve haklari konusunda bilgilendirilme

hakki. Bu haklar Yunan yasalarinda da güvence altina alinmiştir.

Uygulamada, haklari konusunda bilgilendirilme, ailesi ve avukatiyla ilişki kurma ile

bir doktora görünme hakki da dahil olmak üzere, gözaltina alinan kimselerin haklariyla ilgili

hükümler ya siklikla gözardi edilir ya da bunlarin yerine getirilmesi makul olmayan bir

şekilde geciktirilir.

Lazaros Bekos ve Eleftherios Koutropoulos, gözaltinda dövfllen Roman gençler

İki genç Roman, 17 yaşindaki Lazaros Bekos ve 18 yaşindaki Eleftherios Koutropoulos, 8

Mayis 1998’de Mesolonghi’de yakalandiktan sonra polis tarafindan dövüldüler.

Lazaros Bekos bir büfeye zorla girmeye çalişirken, arkadaşi Eleftherios

Koutropoulos da gözcülük yapmaktaydi. Lazaros Bekos; “...sivil polis memurlari olay

yerine geldi ve bir silahla baimin arkasina vurdu. Bir tanesi beni yere itip üstüme basti”

demektedir. İki genç Mesolonghi karakoluna götürüldüler ve ayri ayn sorguya çekildiler.

Her ikisi de, baka suçlari da itiraf ettirmek ya da uyuturucu ticaretiyle ilgili bilgi

elde etmek için dövüldükLerini ve cinsel tacizle tehdit edildiklerini ileri sürmektedirler. Bir

kaç polis memurunun bacaklarina, omuzlarina ve ensesine coplarla vurdugunu söyleyen

Lazaros Bekos, devamla; “bir polis memuru, masasinin altindan (büfeye girmek için

kullanmiş olduğum) demir bir çubuk aldi ve dogruyu söylemezsem beni bogacagini

söyleyerek çubugu bogazima dayayadi” dedi. Lazaros Bekos ayrica, “bir polis memuru,

‘seni düzmem için pantolonunu aagiya indirmezsen burada ölürsün’, dedi Pantolonun

dügmesini çekip açti. Ben tekrar

Page 8: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

6

ilikledim, o zaman da [onlar] beni dövdüler...” iddiasinda bulundu.

Eleftherios Koutropoulos da; “Bana vurduklari zaman bağirip agladim. Bekos’un da

bağirip agladigini duydum.” şeklinde benzer iddialarda bulundu. Eleftherios Koutropoulos

ayrica, bir polis memurunun kendisini copla tecavüz etmekle tehdit ettigini de ileri sürdü.

İki genç, karakola vardiklarinda anne-babalarini aramalarina izin verilmedigini ve

bir avukatla iliki kurma hakki taninmadigini söylemektedirler. Polis memurlan tarafindan

yapilan sorgulamalari sirasinda hiç bir avukat hazir bulundurulmamişti.

İki genç 9 Mayis’ta yerel cumhuriyet savcisinin karisina çikartildilar. Savci,

Lazaros Bekos hakkinda hirsizliga teebbüsten, Elefthrerios Koutropoulos hakkinda da suça

itirakten dava açarak duruma için gUn belirledi ve serbest birakilmalarini kararlatirdi.

(Kasim 1999’da Lazaros Bekos ve Eleftherios Koutropoulos sirasiyla 30 ve 20 gün hapis

cezasi aldilar ve cezalari üç yil boyunca ertelendi.) İki genç, gördUkleri kötU muamele

hakkinda savciya ikayette bulunmadilar. Lazaros Bekos’a göre, “bir ey söylememeleri, aksi

halde Ioannina’daki cezaevine gönderilecekleri” hususunda polis tarafindan uyarilmişlardi.

GHM ve MRG-G temsilcileri iki genci muayene için Patras’taki bir hastane ile bir adli tip

uzmanina götürdüler. Bu uzman tarafindan hazirlanan rapor “agir bir cisim”in yol açtigi

yaralara deginmekteydi. Lazaros Bekos vakasinda bu yaralar, “cildinde sol omzunda... sag

omuz bölgesine doğru genişleyen, koyu kirmizi (neredeyse siyah) renkte, iki adet 10

santimlik paralel ‘ikili yirtik” şeklinde tarif edilmekteydi. Eleftherios Koutropoulos’un

yaralari ise; “cildinde, sol omzunda, koyu kirmizi (neredeyse siyah) renkte bir çok 12

santimlik ‘ikili yirtik” içermekteydi.

İşkence ya da kötü muamele yapmakla suçlanan polis memurlari, Yeminli Idari

Soru,vturma olarak bilinen bir iç soruşturmanzn yanlszra, adli bir kovuturmaya da

tabi olabilirler. Bu iki ilem birbirinden ba,zmsiz olsa da, bir mahkeme tarafindan

karntlanmi olgular disiplin ileminde dikkate alinzrlar. Benzer sekilde, idari

soruşturmada bir suçun ilendigi tesbit edilirse, savciligin haberder edilmesi

zorunludur ve elde edilen bulgular ile idari soruyturmanin sonuçlari ceza yargzlamasi

sirasinda dikkate alinir.

11 Mayis 1998’de GHM/MRG-G tarafindan olay kamuoyuna duyuruldu. Bir iç polis

soruşturmasi (Yeminli tdari Soruşturma) açildi ve bir yil sonra, 18 Mayis 1999’da

tamamlandi. Soruşturmada iki polis memuru, Komiser Apostolos Tsikrikas ve Komiser

Yardimcisi B’nin “olaganüstü bir vahşetle davranmi” olduklari ve görevden geçici olarak

alrnmalari gerektigi sonucuna varildi.

Görünüe göre açik olan bu sonuç, Yunan Emniyet Müdürü tarafindan kabul edilmedi.

14 Temmuz 1999’da yayinlanan resmi bir yazi Apostolos Tsikrikas’in, “emri altindakilerin

gözaltindaki iki kiiye kari kabul edilemez ve vahi davranişlarini önlemedigi”nin saptandigi

belirtiyordu. Apostolos Tsikrikas 20.000 Drahmi (o dönemde yaklaik olarak 60 ABD Dolari)

para cezasina çarptirildi ve rütbesi düürüldü. tkinci polis memuruna kari hiç bir disiplin

önleminin alinmadigi, iki genci dövmekten sorumlu olduğu iddia edilen astlarm kimliginin

Page 9: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

7

belirlenmedigi görtilmektedir.

Yunan yasalarina göre, ihialin ma,duru olanlar ya da aileleri cumhuriyet savcisrna ikayette

bulunabilirler. Cumhuriyet savczlari, ihialle ilgili bilgi sahibi olduklarinda, suç

duyurusunda bulunulmami olsa bite, (suç duyurusunu da kapsayan) cezai ilem batatmakla

yükümtüdür. Savcilar, itk olarak bir suç itenip i,vtenmedigini belirlemek üzere (polis

tarafindan) bir ön inceteme balatitmasini emredebilirter. Soruşturma tamamlandz,inda

savci dosyayi, sanik hakkinda dava açitzp açztmamaszna karar veren ve duruma öncesi

yargzçlar heyeti olan bir Adti Konsey ‘e havale eder.

13 Mayis 1998’de Patras’daki savcilik yetkilileri, Lazaros Bekos ve Eleftherios

Koutropoulos tarafindan dile getirilen kötti muamele iddialari hakkinda ön inceleme

açilmasi talimati verdi. İki genç, yaşadiklari bölgede hâlâ aktif görevde olan polis

memurlanna kari bir suç duyurunda bulunma konusunda başlangiçta endişeliydiler, fakat

Temmuz 1998’de suç duyurusunda bulundular. 9 Eylül 1998’de Apostolos Tsikrikas ve

baka iki polis memurunu kendilerine saldiranlar olarak tehis ettiler. Ne var ki, Komiser

Yardimcisi B. o dönemde baka bir birimde görevliydi. 31 Agustos 2000’de, olayin

üzerinden iki yildan fazla bir süre geçtikten sonra savci, üç polis memurunun (Apostolos

Tsikrikas ve iki meslektainin) yargilanmasi talebiyle dosyayi bir Adli Konsey’e gönderdi.

Adli Konsey, Eylül 2000’de sadece Apostolos Tsikrikas’in yargilanmasina karar verdi.

Apostolos Tsikrikas, 8 Ekim 2001 ‘de Palras’daki bir mahkemede, Ceza Yasasi’nin

insan onuruna kari suçlarda üç yildan beş yila kadar hapis cezasi öngören 137A (3)

maddesinden açilan davada yargilandi. Durumada Lazaros Bekos ve Eleftherios

Koutropoulos’un avukati, müvekkillerinin sanigi, kendilerini döven polis memurlarmdan

biri olarak tehis etmede tutarlilik gösterdiklerini ve tibbi bulgular ile fotografiarin

müvekkillerinin yaralarini teyid ettigini ileri sürdü. Beş polis memuru Apostolos

Tsikrikas’in iki gence kötü muamelede bulunmadigi yönünde taniklik etti ve savci,

Apostolos Tsikrikas’in beraatini istedi. Mahkeme, sanigin iki gence zarar verdiginin

kanitlanamadigina karar verdi ve 9 Ekim 2001 ‘de Tsikrikas beraat etti.

Dosya imdi Avrupa tnsan Haklari Mahkemesi önündedir.

Ilias Hatzidiakos, kolu kirilana kadar tekmelendi

40 yaşinda bir (Yunan) erkek olan Ilias Hatzidiakos, 6 Temmuz 2001 günü Rodos adasinda

iki polis memuru tarafindan küçük bir trafik suçu nedeniyle durduruldu ve ceza kesildi.

Memurlardan biri araç belgelerini görmek istedi. Hatzidiakos belgeleri yeterince hizli

çikaramayinca, polis memuru bundan dolayi da ceza yazmaya baladi. Ilias Hatzidiakos elini

memurun defterinin üzerine koyarak, durmasini istedi.

Ilias Hatzidiakos’a göre, memur onu etkisiz hale getirdikten sonra kelepçe takti.

“Kelepçe takar takrnaz bana vurarak yere yiktilar ve bairn asfalt yola çarptz.

Page 10: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

8

Yaralanmi,vtzm ve kaniyordum, buna ramen bazma vurdular,ancak, şakrnlzk

ve aci içinde oldu,umdan bana yumruk mu yoksa tekme mi atiyorlardi ayirt

edecek durumda degildim.”

Polis memurlari onu Afantos karakoluna götürdüler. Karakolda yakinlarina telefon

etme talebi gibi, su verilmesi talebinin de reddedildigini belirten Hatzidiakos bir hücreye

konuldu ve iddiaya göre polis memurlarindan biri onu bir silahla tehdit edip tekmeledi.

“Daha önce ikili bir kiriktan dolayi ameliyatli olan koluma dikkat etmesi için

yalvardim, ancak polis memuru midemi ve ardindan da sol kolumu tekmeleyerek yeniden

kirilmasina neden oldu. [Ne olduğunu] anlayinca ona, ‘kolumu kirdin., lütfen bir doktor

çagir,’ dedim. Ben aciyla kivranirken polis memuru cinsel organlarima vurmaya çaliti ve

darbeden kaçinmak için egilince, tekme sag kaburgama geldi. O zaman sonumun geldigini

düşündüm...”

Ilias Hatzidiakos’un kiz kardei onu karakolda aradi, ancak ne ona, ne de avukatina

Hatzidiakos’la konuma izni verilmedi. Belirtildigine göre, onlarin taleplerine rağmen polis,

üç saat boyunca, o gece geç saatte kadar Hatzidiakos’un hastaneye gitmesine izin vermedi.

Hastane tarafindan hazirlanan tibbi rapor, alninda bereler, sol kolda kirik ve gögsünde ve

karrnnda siyriklar tesbit etmektedir.

Polis yetkilileri idari soruşturma açilmasi talimati verdiler ve belirtildigine göre

ilgili iki polis memuru geçici olarak baka yere tayin edildi. Bu arada Rodos savciligi bir ön

soruşturma balatti. 18 Temmuz 2001’de Ilias Hatzidiakos, görevi ihlal, tehdit, hakaret ve

tehlikeli şekilde yaralama suçlamasiyla, iki polis memuru hakkinda ikayet bavurusunda

bulundu. Haziran 2002’nin sonuna gelindiginde adli soruşturma hala tamamlanmamişti.

Ağustos 2001 ‘de idari soruşturmada, iki polis memurunun Ilias Hatzidiakos’la

fiziki mücadeleye Giriştikleri ve “uygunsuz davrani”lari nedeniyle kendileri ve daha genel

olarak Yunan Polis Tekilati hakkinda “olumsuz kanaat” uyandirdiklan sonucuna varildi.

Soruşturma raporunda, polis memurlannin para cezasiyla cezalandirilmalari önerildi, ancak,

daha sonra müessir flulden hüküm giyerlerse görevden ihraçla cezalandirilabilmeleri

ihtimalini açik birakti. Bu disiplin soruşturmalannrn nihai sonucu AI/THF tarafindan

bilinmemektedir.

Refat Tafili, iç organlarinda ciddi hasarlar olan bir Arnavut genç

16 yaşinda, geçerli belgeleri olmayan bir Arnavut göçmen olan Refat Tafihi Aralik 2000’de

Yunanistan’a geldi ve bir yakrninin yardimiyla i buldu. Kendi anlatimina göre, 8 Şubat 2001

akşami saat 21.30’da üç sivil giyimli polis, Tafili’nin baka Arnavutlarla birlikte kaldiği

Atina’nin Aghios Stefanos semtindeki bir eve baskin düzenledi.

Polisler geldiginde ben ... yatmaya hazirlaniyordum. Kapiyi açip içeriye

girdiler Beni tutup yakalayarak diariya çikarttzlar Yere itip, karnimi ve

bacaklarimi teklemeye bavlad,lar Elektriklifeneri gözüme tuttular ve benimle

Yunanca konutular, ancak ben bir ey anlamadim.”

Refat Tafili ile diğer bir Arnavut, Aghios Stefanos’daki polis karakoluna göt‎‏ürülüp bir

hücreye konuldular. Refat Tafihi kendini iyi hissetmiyordu, ancak polis, tibbi yardim

çagirmak

Page 11: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

9

yerine onu sokağa birakti. Gözaltina alinişi ile serbest birakilişini ya da gözalti

memurlarinin adlarini kaydetmemişlerdi.

Ertesi sabahin erkeninde akrabalari Refat Tafihi’yi hastaneye götürdUler; orada,

dalağinda ikili bir yirtik olduğu ortaya çikti ve dalağinin alinmasi için acil ameliyata alindi.

Tafihi bir haftadan fazla hastanede kaldi. 17 Temmuz 2001 günü sabah saat 8.30’da,

akrabalarinin onu hastaneden çikarmak için bekledigi bir sirada silahli polis memurlari

Refat Tafihi’yi hastanede yakaladilar ve sinirdii edilene kadar gözaltinda tutmak üzere

Atina’daki Papagos Polis Karakolu’na götürdüler. Durumu protesto eden bir akraba da polis

karakoluna götürüldü ve orada Refat Tafihi’nin 8 Şubat’ta ugradigi dövülme olayini rapor

etti.

Refat Tafihi ve akrabasi daha sonra Atina Emniyet Müdürlügü’ne götürüldüler ve

orada, Refat’i döven üç polis memuru hakkinda suç duyurunda bulundular. Akraba serbest

birakildi, Refat Tafili ise Aghia Paraskevi Polis Karakolu’na nakledildi. Orada, kendisini

dövmü olan üç polis memurundan birini tehis etti. Bu memur ile kimligi bilinmeyen diğer

polis memurlari hakkinda cezai işlem başlatildi. Bir idari soruşturma da açildi.

Refat Tafihi hâlâ güçsüz ve aci çekiyordu; hastane kayitlarinda, ameliyattan sonra

enfeksiyon kapmamasi için özel bakim gerektigi tavsiye edilmişti. Ne var ki, hijyenik

olmadiği iddia edilen, küçücUk bir hücrede beş yetikin göçmenle birlikte tutuldu. tki gün

boyunca yemek verilmedigi, bir akrabasinin ziyaretine izin verilmedigi ve hücresinden,

günde sadece iki kere tuvalete gitmek için çikarildigi ileri sürUldü. Reçetesinde yazili ilaçlar

ancak iki gün sonra kendisine verilmeye balandi, ancak reçetede belirtilen saatlerde

verilmiyordu.

Tibbi kayitlarinda en az iki ay tibbi gözetim altinda kalmasi tavsiye edildigi halde,

22 Şubat 2001’de Kamu Düzeni Bakanligi tarafindan Refat Tafihi’ye 15 gün içinde ülkeyi

terk etmesi emredildi. Ancak, tahliyesinden kisa bir süre önce Tafihi’nin saglik durumu

kötüleşti. Yüksek ateş ve iç kanamali bir halde kelepçe takilarak Polis karakolundan, 5

Mart’a kadar kaldigi Sismanoglio Hastanesi’ne götürüldü. Avukati, sinirdii kararina itiraz

etti ve Ombudsman’in devreye girmesinden sonra Refat Tafihi’ye, istisnai nedenler

dolayisiyla alti ay daha ülkede kalma izni verildi. Ondan beri bu izin uzatilmaktadir.

Bu vakadaki ilemler, söz konusu polis memurlarimn tehisindeki güçlükler nedeniyle

gecikti. Refat Tafihi korkmaktaydi ve Aghios Stefanos Polis Karakolu’nda bir tehise

katilma hususunda isteksizdi. Belirtildigine göre, yai küçük olduğu, Yunanistan’da

ebeveynlerinden kimse bulunmadigi, Yunanca bilmedigi ve travma geçirmi olduğu halde,

soruşturmayi yürüten polis memurunun, avukati ile bir tercümanin kendisine elik etmesine

izin vermeyi reddetmesinden dolayi böyle bir korku ve isteksizlik içindeydi.

Bununla birlikte, belirtildigine göre 2001 yilinin sonunda idari soruşturma

sonuçlanmiş ve iki polis memurunun ciddi disiplin suçlari işlemiş olduğu sonucuna

varilarak, birinin meslekten kesin ihraci, diğerinin ise görevden uzaklatirilmasi tavsiyesiyle

sözkonusu polisler Disiplin Kurulu’na sevkediImiti. Yine de, 2002 Haziran’inda basinda yer

alan bir haber, bu polis memurlarindan birinin ya da ikisinin birden belki beraat

edebilecekleri belirtiliyordu.

Adli süreç daha az bir ilerleme kaydetti. Belirtildigine göre, iki polis memuru ağir

yaralamayla suçlandi. Üçüncü polis memurunu tehis etme çabalari ise devam etmektedir.

Refat Tafihi’nin ailesi, zararlarrnin tazmini için kendisinin adina bir hukuk davasi açti.

Page 12: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

10

Girit Adasi’nda kötfl muameleye maruz kalan göçmenler ve ilticacilar

30 Mayis 200 l’de bir TUrk balikçi teknesi, Sahil Kurtarma Servisi tarafindan Girit

Adasi’ndaki bir limana çekildi. Teknede, çogunlugu Türkiye, Irak ve tran’dan gelen Kürtler

olmak üzere, içinlerinde Türk, Afgan, Pakistanh, Eritreli ve Etopyalilarin da bulundugu

toplam 164 yabanci uyruklu vardi. Teknedekiler kiyiya çikarildiktan sonra dört Türk, insan

kaçakçihgi suçlamasiyla tutuklandi

Geçerli belgeleri olmayan ve aralarinda 20 kadin ile 25 çocugun da bulundugu

göçmen ve ilticacilar grubu bir kaç gün Hania’da, Souda’daki eski Deniz Ticaret

Akadamesi’nde tutuldu. Iddiaya göre, orada, sahil koruma muhafizlari erkeklerin birçoguna

saldirdi ve dövdü. Daha sonra bir soruşturma yargicina beyanda bulunan grup

mensuplarindan biri, bir sahil koruma muhafizinin kendisine copla tecavüz ettigini belirtti. 6

Haziran’da yerel doktorlar, dövüldüklerini iddia eden grup mensuplarini muayene etti.

Doktorlar, bunlardan en az 16’sinda ezikler, şişlikler ve yirtik bir kulak zari da da dahil

olmak Uzere çeşitli yaralanmalar gözlemlediler. Beş tanesi, ileri tetkikler ve tedavi için

hastaneye sevkedildi.

7 Haziran’da Médecins du Monde (Dünya Doktorlari / MDM) Yunanistan

seksiyonu, sözkonusu ilticaci ve göçmenlerin genel saglik durumlari ve tedavileri

hususundaki endişelerini kamuoyuna açikladi. Ertesi gün Liman Idaresi Müdürü, idari bir

soruşturma açilmasi talimati verdi.

Kisa bir süre sonra grup, eski Hania havaalanina götürüldü. 10 Haziran’da iki MDM

doktoru tarafindan orada ziyaret edildiler; doktorlar yarali erkekleri muayene ederek,

yaralarrnin fotografiarini çektiler. MDM, 164 kişilik grubun 100 ile 150 metrekare arasinda,

sadece üç tuvaletin olduğu ve açik alana çikma imkanrnrn bulunmadigi bir odada,

parmakhklar ardinda tutulmakta olduğunu rapor etti. Kadrn ve çocuklar, erkeklerle ayni

yerde tutuluyordu. Yüksek yaz sicakliklan nedeniyle koşullar daha da kötüleşti. MDM,

kadin ve çocuklara kalacak yer saglama önerisinde bulundu. Bildirildigine göre, gruptaki

herkes Haziran ayi ortalarinda Atina’ya nakledildi.

Yapilan idari soruşturmada, bir memurun “[tehlikeyi] önleyici olmayan bir tarzda”

iddet kullanmiş ve olayi gizlemiş olduğu, beş sahil koruma muhafizinrn ise fiziksel ya da

manevi taciz, eşcinsellik iftirasi ve “askeri tarzda bir ceza” hareketi yapmaya zorlamaktan

(gözaltindakilerden birini tavan gibi ziplamaya zorlama) suçlu olduğu sonucuna varildi.

Bildirildigine göre, Kasim 2001 ‘de bu memur ile bir sahil koruma muhafizi 20 gün kişla

hapsi, diğer sahil koruma muhafizlari ise 30 ile 50 gün arasinda degişen hapis cezasiyla

cezalandirilmişlardir.

Ekim 2001’de Hania Donanma Mahkemesi Savcisi, beş sahil koruma muhafizi

hakkinda insan onuruna kari işlenen suçlardan cezai işlem başlatilmasi talimati verdi. Ancak,

bir soruşturma yargicinin kötü muamele gördüklerini iddia eden üç erkegi Mayis 2002’de

tanik olarak ifade vermeye çağirişina kadar, soruşturmaya yönelik hiç bir faaliyete

girişilmedi. Temmuz 2002’de Pire Donanma Mahkemesi’nin bir soruşturma yargicina tanik

ifadesi verdiler.

Page 13: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

11

Güvenlik güçleri mensuplarinin ateş açmalari

2001 yilrnin sonlarina doru biri Roman, biri de Amavut göçmen iki genç erkek, (ayri ayri

olaylarda) polis memurlari tarafindan vurularak öldürüldüler. Polis memurlan, silahiarinin

kazayla ateş aldigini söylediler. Bunlar, hiç bir şekilde Yunan polisinin bu türden bir

açiklamayi kullandigi uk vakalar degildi. Baka olaylarda sinir muhafizlari ve sinirda görevli

askerlerin, ülkeye yasa dii yollarla girmeye çalişan silahsiz Arnavutlara ateş açtigi ve en az

bir olayda ölümcül derecede olmak üzere yaraladigi iddia edilmektedir. Bunlara ek olarak,

sahil koruma muhafizlarinin, belgesiz göçmenleri Yunanistan’a taiyan teknelere ateş açtigi

belirtilmektedir.

Güvenlik güçleri mensuplari, karmaik ve tehlikeli durumlarda anhk kararlar

vermede bazen zorlanmaktadirlar. Bununla birlikte, Yunan polisi ve diğer güvenlik güçleri

mensuplarinin bir kaç vakada ateşli silahiari uluslararasi standartiara aykiri bir şekilde

kullandiklari görünmektedir. Birleşmiş Milletler’in (BM) Güvenlik Güçleri Mensuplarinin

Zor ve Ateşli Silahiar Kullanmalarina İlişkin Temel İlkeleri’ne göre, ateşli silahiar, son çare

olarak sinirlanmiş bir şekilde ve ancak yakin ölüm ya da ciddi yaralanma tehdidi içeren

durumlarda, daha az aşiri önlemler yetersiz kaliyorsa kullanilmalidir. Ateşli silahiar öldürme

niyetiyle, ancak yaami korumak için kesinlikle kaçirnlmaz olduğunda kullamlabilir.

Bu ilkelere aykiri bir şekilde öldürücü olmayan zor kullanimi, işkence veya

zalimane ya da onur kirici muamele veya cezalandirma anlamina gelebilirken, ölümcül zor

kullanimi, keyfi olarak yaamdan yoksun birakmak anlamindadir. Yaam hakki, işkence ve

kötü muamele görmeme hakki ile kii güvenligi hakki, Yunanistan’in da imzaladigi ve

hukuken baglayici bir sözleşme olan Uluslararasi Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi’nde

kutsal bir bak olarak kabul edilmiştir.

Yunan Hukukunda ateşli silahiarin kullanimi

Yunanistan’da güvenlik güçleri mensuplarinin ateşli silahiari kullanmalari, Yunanistan’in

Alman işgali altinda olduğu 1943 tarihine kadar giden bir yasada düzenlenmektedir.

29/1943 sayili Yasa’nin 1. maddesi, bir polis memurunun “...sonuçlarindan her hangi bir

sorumluluk [taimadan]... yasalari, yetkili makamlarin emir ve kararlarini uygulamak ya da

halk toplantilarini dagitmak ya da ayaklanmalari bastirmak” gibi hallerde ateşli silahiari

kullanabuleceği hususu da dahil, geni bir dizi durum siralar.

29/1943 sayili yasa, Yargitay Cumhuriyet Basavcisi, kidemli Yunan polis

memurlari, Yunan polis çalişanlarini temsil eden sendikalar ve Ulusal Insan Haklari

Komisyonu’ndan, kusurlu olduğuna dair hakli eleştirilere ugramitir. Şubat 2002’de Kamu

Düzeni Bakani, yakinda “hem dikkatsiz silah kullammina kari vatandaşlari koruyacak, hem

de ne zaman silah kullanabulecegini daha iyi bilecek polis memurlanni koruyacak” yeni bir

yasanin çikartilacağini duyurdu. Nisan 2002’de, bir uzmanlar komitesi tarafindan --polisin

ateşli silahiari kullanimi ile polis eğitimine dair-- iki yasa taslaginin hazirlandigi öğrenuldi,

ancak Haziran sonuna gelindiğinde bu yasalar henüz yayinlanmamiş ya da kabul

edilmemişti.

Page 14: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

12

Marinos Christopoulos, otomobilinde vurularak öldürülen bir Roman

Bir polis memuru, 24 Ekim 2001 günü Attica bölgesindeki Zefyri’de 21 yaşindaki Roman

Marinos Christopoulos’a ateş açti ve bainin arkasindan tek kurunla öldürdü. Bir polis

devriyesi kullandigi araci kenara çekmesini iaret ettiginde arabayi durdurmamiti. Sözkonusu

polis memuru tutuklanarak, dikkatsizlik ve tedbirsizlikle ölüme sebebiyet verme ve yasaya

aykiri silah kullanmakla suçlandi. Beş gün sonra kefaletle serbest birakildi ve baka bir

bölüme tayin edilmesine rağmen görevine iade edildi. Polis memurunun serbest birakilmasi,

Zef’ri’nin Roman mahallesinde protestolara ve kargaalara yol açti.

Polis memuru soruşturma yarglclna, Marinos Christopoulos’un onu ezmeye teebbüs

ettigini ve kendisinin otomobilden kaçmaya çaliirken dengesini kaybedip tökezledikten

sonra kazayla tetigi çektiğini söyledi.

Bununla birlikte, Mart 2002’de tamamlanan bir idari soruşturmada, polis

memurunun “içgüdüsel davranişla, sa elini belinde taşidiği tabancasznzn üstüne koyduğu,

belinden çikardiği, uzaklaşmakta olan otomobile nian aldigi ve ilerleyiini durdurmak için o

yöne doğru bir kez ateş ettiği” sonucuna varildi. Soruşturmada, söz konusu polis memuru

Disiplin Kurulu’na sevkedildi. Raporda, polis memurunun, bu hareketinin dikkatsizlik ve

tedbirsizlikten ölüme sebebiyet verme suçunu ilemek suretiyle sürücüyü öldürebilecegi

olasiliginrn farkinda olmasina rağmenve bunu kabul ederek, otomobili durdurmak için ateş

etmiş olduğu gerekçeleriyle meslekten ihraci önerildi. Ocak 2002’nin sonunda adli

soruşturma tamamlanmişti. Ancak Haziran 2002’nin sonuna gelindiginde dosya, polis

memurunun yargilanmasi gerekip gerekmediği hakkinda karar verecek bir Adli Konsey’e

gönderilmemişti.

Ferhat Çeka, sinir yakininda vurulan yaşli bir Arnavut

67 yaşindaki Ferhat Çeka, 199 l’den bu yana her yil bir kaç ay Yunanistan’daki çiftliklerde

çaliarak kit emekli maaina katki saghyor ve Arnavutluk’un bakenti Tiran’daki ailesini

geçindiriyordu. Mart 2002’de bir kez daha yola çikti. Kendi anlatimina göre, 8 Mart gecesi

tek başina ve silahsiz olarak gizlice Yunanistan’a girdi ve Aghia Ioanna Askeri Ileri

Karakolu yakrnlarinda askerler tarafindan yakalandi. Belirttigine göre, önce dövüldü,

ardindan da yakin bir mesafeden vuruldu.

“Akam saat 18.30 civarinda ... dag yamacina tirmanmaya başladim ... Tepeye

vardiğimda ormandan geçen bir patikayi aldim. 300 metre gitmemitim ki bir köpek

havlamasi işittim. Köpek üstüme atladi ve ceketimin kolundan beni yakaladi. Sonra

askerlerin ‘dur!’ diye bağirdiklarmi duydum. ‘Tamam’ diye cevapladim. Kaçmaya

çalimadim ve askerlere kaçmak istediğimi düündürtecek hiç bir ey yapmadim. Tam tersine

verdikleri emirlere uydum.

“Askerler belli bir mesafeden bana seslendiler ve ben de yalniz

olduğum karihginr verdim. Geli üstümü aradilar, köpe,i geri ça,irdilar

ve üzerimdeki her sveyi aldilar ... [Ondan sonra] yere yüzüstü yatmami

söylediler Yattiğim anda beni tekinelemeye ve tüfeklerinin kabzalarzyla

yanlarima, sirtima ve omuzlarima vurmaya başladilar. ‘Lütfen, ben

yaşli bir adamim, lütfen bana vurmayin ‘dedim.

Page 15: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

13

Askerler ‘biz sana soru sorrnadzkça tek bir söz söyleme ‘diye

bagirdilar

“Beni adam akilli dövdükten sonra ild asker (12-15 inetre kadar bir

inesafede duran ve yakla,vrnayan üçüncü bir asker daha vardi) bana

kalkrnarni söyledi. Zorlukla aya,a kalktinz. Beni dövrnü olan iki asker

beş metre kadar geri çekildi ve kendi aralarinda alçak sesle bir eyler

konuvtular Ne konuvinakta olduklarini ne anladirn ne de duydurn.

Ancak, bu konuvmadan sonra onlardan biri elinde bir tabancayla

arkanidan yaklazp, ‘ileriye do,ru yürü’ dedi. Tam lik adum atmak için

sa, aya,irnz kaldirrniken tabancayia bana ateş,v etti ve bir kez daha

yürürneye devam etmemi söyledi. Ania ben ona, baima ateş edip isimi

bitirmesini söylediin Yerde yarali yatarken bana, ‘i,ndi Arnavutluk ‘a

kaç ‘dediler.”

Ferhat Çeka Kastoria’daki hastaneye kaldirildi, ve yapilan bir ameliyatla sağ böbreği ve

karacigerinin bir kismi alindi.

“Hastanedeki dokuzuncu günüinde bir görevli tarafindan

sorgulandim ... Yaziniş olduklari yaziyi okurnadan ya da çevirmeden

irnzaia,nam için bana verdiler. Imzaiadirn, çünkü oniarin elindeydim

ve çok korkuyordurn. Biraz Yunanca biiiyorum arna yalnizca konuuian

Yunancayi. Yunanca okumarn yazmatn yoktur.”

Ferhat Çeka 21 Mart 2002’de taburcu edildi ve Arnavutluk’a döndü. Tibbi tedavisi orada da

sürdü. Tiran’da verilen bir tibbi rapor yaralarini teyid etti ve “bu olaylari ayrlntislna kadar

hatirliyor ... kabuslar görUyor ve uykusunda bağiriyor” denilerek, Çeka’nin korku ve

depresyon geçirmekte olduğu kaydedildi.

Mart 2002’de Yunan askeri makamlari bu vakayla ilgili idari bir soruşturma

balattilar Mayis ayi başlarinda tamamlanmi olan bu soruşturmanin sonuçlari kamuoyuna

açiklanmadi, fakat üst askeri makamlara iletildi. Dosya daha sonra Selanik Askeri

Savciligi’na gönderildi. Ancak Temmuz ayi ortalarina gelindiğinde, bu son makam hen üz

cezai ilem başlatip başlatmama hususunda bir karar vermemişti.

Cezasizlik: bir sistem bozukluğu

İnsan haklari ihiallerinin sürüp gitmesinin arkasinda duran temel etmenlerden biri cezasizlik,

yani yetkililerin sorumlulari adalet önUne çikannadaki yetersizlikleridir. Yunanistan’da,

işkence ve kötü muamele ile ilgili kovuturmalar enderdir, zaman geçiricidir ve hemen

hemen değişmez bir şekilde ya baarisiz kalir ya da gülünç cezalarla sonuçlanir.

Mayis 2001’de yayinlanan resmi rakamlara göre, 1996’dan 2000 yilina kadar olan

dönem içinde tek bir polis memuru bile işkence ya da kötü muameleden hüküm giymemiştir.

Bu dönem içinde, kötü muamele ikayetlerine karişilik olarak 163 idari soruşturma açilmiştir.

Bu soruşturmalarin sonucunda 121 ikayet reddediImi, 24 polis memuru (belirtilmemiş)

disiplin cezalari almiş ve 18 dosyada da bir karara varilmamiştir. Ceza kovuturmasi

başlatilmiş 52 dosyadan 18’i, ya sorumlu memurun beraatiyle ya da davanin reddiyle

sonuçlanmi, kalan 34 dosyada ise karara varilmamiştir.

2001 yih içinde, polis memurlarinin işkence ve kötti muamele yapmak ya da

Page 16: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

14

yaralamakla (görev başinda işlenmiş suçlar) suçlanip yargilandigi iki dava bulunmaktaydi.

İlkinde bir mahkeme, Lazaros Bekos ve Eleftherios Koutropoulos’a kötü muamelede

bulunmayla ilgili olarak bir polis memuru hakkinda beraat karari verdi (yukariya bakiniz).

İkincisinde bir istinaf mahkemesi, Melpo Koronaiou’nun tehlikeli şekilde yaralanmasina yol

açmakla suçlanan bir polis memurunun mahkumiyet kararini onadi (aagiya bakiniz), ancak

30 aylik hapis cezasini tecil edilmiş 15 ay hapis cezasina indirdi.

Ateşli silahiarin yasaya aykiri kullanimindan kaynaklanan ölümler ya da

yaralanmalarla ilgili olarak güvenlik güçleri mensuplari hakkinda açilmiş kovuşturmalara

dair hiç bir resmi istatistigin bulunmadigi görülmektedir. 2000 yili balarindan Haziran

2002’in uk yarisinin sonuna kadar olan dönem içinde, polis memurlarinin Adli Konseyler’e

ya da mahkemeye sevkedildigi beş kadar dosyada üç polisi memuru, kasdi aan adam

öldürmekten suçlu bulunmuştur. Bunlardan ikisi tecil edilmiş hapis cezalari alirken,

üçüncüsü dört buçuk yillik hapis cezasini temyiz etmiştir. Diğer iki dosya ise duruma

aşamasina bile gelmemiştir. Ayni dönem içinde, sinirdaki ateş açmalarlà baglantih olarak

suçlanmiş her hangi bir sinir muhafizi ya da asker bilinmemektedir.

İnsan haklarirn ihial ettiğinden şüphelenilen güvenlik güçleri mensuplarini yargi

önüne çikarmadaki yetersizligin arkasinda bir çok etmen yatmaktadir. Resmi olarak gerekli

çabuklukla işleme konduklari zaman bile, soruşturmalar ender olarak sen bir şekilde

tamamlanmaktadir. Bazilari tam ve dikkatli olmaktan uzaktir. Esaslilik ve tarafsizhk,

kovutunnaIarda magdur ya da taniklara gerektiginde profesyonel tercüman saglamada

yetersiz kalindigi zamanlarda da baltalanir.

İşkenceye Kari Sözleşme altinda Yunanistan, “yargi yetkisi altinda bulunan her hangi bir

bölgede, bir işkence suçunun işlenmiş olduğuna inanmak için makul nedenlerin bulunduğu

her yerde, yetkili makamlarinin sen ve yansiz bir soruşturma yapmasi”ni saglamak ve “...

her bireyin... şikayette bulunma ve davasinin ilgili yetkili makamlar tarafindan süratle ve

yansiz bir şekilde incelenmesini isteme hakki”ni güvenceye almakla yükiimlüdür.

Benzer gereklilikler, “bir kamu görevlisinin aşiri ya da yasaya aykiri zor

kullanimi”ndan (Prensip 1) kaynaklanan ölüm durumlani için de geçerli olan BM Hukuk Dii,

Keyfi ve Kisa Yoldan tnfazlarin Etkin Biçimde Önlenmesi ve Soruşturulmasina İlişkin

Prensipler’de de belirtilmiştir. Bu prensipler de, “... sen, esash ve tarafsiz bir soruşturma...”

(Prensip 9) gerektirmektedir.

Yunanistan’da, ciddi insan haklari ihlalleriyle suçlanan polis memurlan, Yeminli

İdari Soruşturma olarak bilinen bir iç soruşturmanin yanisira, adli bir kovuturmaya da tabi

olabilirler. Bu iki işlem birbirinden bagimsiz olsa da, sonuçlari birbirini etkileyebilmektedir.

Yeminli İdari Soruşturma tek bir polis memuru tarafindan yürütülür ve işlemleri

gizlidir. Bu soruşturmanin kararlani daha yüksek polis makamlarinin yeniden incelemesine

açik olduğu halde, magdur olduğunu iddia eden kii bu kararlara itiraz edememektedir. Bu

usül tarafsizlik, bağimsizlik ve esasliligi güvence altina almamaktadir. Üstelik, böyle bir

soruşturmada, bir polis memuruna karşi yapilan suçlamalarm varligrnrn tesbit edildigi ve bu

polis memurunun meslekten atilmasi gerektiği sonucuna varilsa bile, bu öneri, üst

makamlarin yeniden incelemesinde bir kenara birakilabilmektedir. Uygulamada, polis

memurlarina nihayet verilmiş

Page 17: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

15

cezalar da, ender olarak bir para cezasindan, geçici olarak görevden almadan ya da rütbe

indirmeden daha ağir olmaktadir. Bunlara ek olarak yetkililer, süren bir soruşturma sirasinda

polis memurlanni açia almada çogunlukla yetersiz kalmaktadirlar.

Savcilarin, görevleri kapsamindaki “cezalandirilabilir bir eylem”le ilgili bilgi

edinmeleri durumunda işlem başlatmalari yasa geregi olduğu halde, işkence ya da kötü

muamele magdurlari, savcilarin her zaman böyle hareket etmemelerinden ya da soruşturma

talimati vermekte veya adli tip muayenesi istemekte yava davranmalarindan

yakinmaktadirlar. Yunan hukukunda, bir işkence ya da kötü muamele magdurunun, adli

birimler tarafindan yürütülen soruşturmalara doğrudan katilabilme olanaginin

bulunmamasindan dolayi, bu tür gecikmeler kilit delillerin kaybolmasiyla

sonuçlanabilmektedir.

Örneğin, geçerli belgeleri olmayan bir Arnavut göçmen olan ve 15 Nisan 2002’de

bir polis takibi sonrasinda yakalanan Arnesto Nesto, yakalanmasi esnasinda ve daha sonra

Megara Polis Karakolu’nda sorgulanirken polisin kendisine vurdugunu, tekmeledigini ve

dövdügünü iddia etti.

Nesto, 18 Nisan 2002’de Atina’da çikarildigi bir savclya, belirttigine göre yaralarini

gösterdi ve ugrami olduğu kötü muameleden ikayetçi oldu. Savci bu iddialarla ilgili bir

soruşturma talimati veya adli tip muayenesi için bir mahkeme emri çikartilmasi talebinde

bulunmadi.

Arnesto Nesto ayni gün bir soruşturma yargicinin karisina da çikarildi. Avukatina

göre, Arnesto Nesto’nun yaralari açik ve net bir şekilde görülebiliyordu: yüzünde, ellerinde

ve ayaklarinda bereler vardi, giysileri kan lekeleri içindeydi. Nesto yargica şunlari söyledi:

“Megara Polis Karakolu ‘nda beni dövdüler, dövdüler, dövdüler, ve ben agzzmz açmadzm.

İfade vermeden önce de, verdigim sirada da dövdüler. Agzimi açmadim derken, polis

memurlarinin beni yapmadzgim eyleri söylemeye zorladiklarzni anlatmak istiyorum.”

Nesto, yetkili bir adli tip uzmani tarafindan muayene edilmek için yazili bir talepte

bulundu. Belirtildigine göre soruşturma yargici bu talebi yanitlamadi. Arnesto Nesto,

cinayete teebbüs, soygun ve yasaya aykiri silah bulundurma ile kullanmayi da kapsayan

suçlamalarla ilgili yürütülen soruşturma için nezarete geri gönderildi.

Ertelenen adalet

Yunan hukuk sistemi, kronik bir personel eksikligiyle ve kötü koşullarla muzdariptir.

Mahkemeler aşiri bir yük altindadir ve bir dosyayi duruma aamasina getirmek bir kaç yil

veya daha fazla bir zaman alabilmekte, hatta kesinleşmiş bir mahkeme kararina uIamak

daha da uzun sürmektedir. Polis memurlarinin ihlallerden dolayi hüküm giydigi çok az

sayidaki olayda bile, aşiri derecede uzatilmiş adli işlemler (ve genellikle önemsiz

düşüklükte cezalarin verilmiş olmasi), yargilamalann ve mahkumiyetlerin örnek oIuturma

ya da caydiricilik etkisini epeyce kirmaktadir.

Page 18: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

16

Melpo Koronaiou vakasi

İşkence ve kötü muamele çogunlukla tecritte meydana gelmektedir ve mağdurlar,

şikayetlerini inandirici delillerle desteklemeyi zor ya da olanaksiz görebilmektedirler.

Bununla birlikte, tibbi bulgularin olayin fotograflariyla ve olanlari gören iki avukatin

tanikligiyla desteklendiği aşagidaki gibi ender görülen bir vakada bile sistem, esasli ve

tarafsiz adalet dagitmakta yetersiz kalabilmektedir.

14 Nisan 1995’te Atina’daki sol gruplar, bir kaç gün önce aşiri sagci olduğu iddia

edilen biri tarafindan yapilan biçakli bir saldiriya kari bir protesto gösterisi düzenlediler.

Olayda, biri neredeyse ölümcül olmak üzere iki genç erkek yaralanmiti. Protesto gösterisi,

göstericilerle çevik kuvvet polisi arasinda çatişmalarla sonaerdi ve en az sekiz gösterici daha

sonra hastanede tedavi edildi. Belirtildigine göre bir kaç polis memuru da yaralanmişti.

Gösterinin arka taraflarrnda olan içi ve sendikaci Melpo Koronaiou’nun etrafi,

Patissiaon Caddesi’nde bir kaç üniformali çevik kuvvet polisi ile bir sivil polis memuru

tarafindan çevrildi.

Bayan Koronaiou o ani şöyle ifade etti.

"Gerçekte yalniz ve silahsiz olmama, sirtimin onlara dönük olmasina

ra,men, polis memurlari... hiç bir neden olmaksizin ,viddetle bana

saldirdilar. Etrafimi sardilar ve kaldirima düene kadar beni tekmelemeye

ve coplariyla vücudumun her tarafina vurmaya başladilar Düştüğüm

zaman bile durmadilar, tam tersine, tamamen savunmasiz ve etkisiz hale

getirilmi olmama karvin, [bu sivil poiis memuru], hatta daha da büyük bir

şiddetle bavima ve yüzüme vurmaya devam etti."

Melpo Koronaiou, ancak kaninin kaldirima damladigini görünce kendisini birakan

bu meslektalarini durdurmak için diğer polis memurlannrn hiç bir ey yapmadiklarini iddia

etti. Koronaiou, bir ambulans gelene kadar yaklaik 40 dakika kaldirimda baygin ve

kanayarak kaldi.

Alişilmadik bir ekilde, bu olay bir fotografçi tarafindan kaydedildi ve iki avukat

bürolarinin balkonundan olayi gözledi. Fotografiar, 18 ve 19 Nisan 1995 tarihlerinde

Eleftherolypia gazetesinde yayinlandi. İki avukatin tanikligiyla birlikte bu fotografiar, sivil

polis memuru Vasilis Athanasopoulos’a kari ceza kovuturmasinrn balatilmasrni sağladi.

Melpo Koronaiou’yu muayene eden doktorlar, yüzünde ve vücudunun çeşitli

yerlerinde bereler ile alt ve yan çene kemiklerinde kiriklar olduğunu kaydetti. Bu yaralar

nedeniyle Melpo Koronaiou iki hafta boyunca konuamadi ve neredeyse bir yil boyunca

yemek yemek ve konumakta güçlük çekti.

Kamu Düzeni Bakani 20 Nisan’da bir idari soruşturma talimati verdi ve Vasilis

Athanasopoulos geçici olarak görevden alindi. Soruşturmanin akii içinde 40 kii ifade verdi,

ikisi diinda bunlarm hepsi polis memuruydu. Diğer iki kii ise, hala hastanede olan Melpo

Koronaiou’nun kendisi ile olayi görmü olan iki avukattan, defalarca açtigi telefonlarla en

sonunda soruşturmada görevli memuru ifadesini almasi hususunda ikna edebilmi olarnydi.

Belirtildigine göre ne meslektai, ne de olay yerinde bulunan diğer birçok tanik -göstericiler

ve

Page 19: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

17

gazeteciler- görüldügü kadariyla ifade vermeye çağrilmadi.

İdari soruşturma 3 Mayis 1995’te tamamlandi. Melpo Koronaiou’nun avukatlari

dava dosyasina ve soruşturma bulgularina uIama talebinde bulundular. Ne sorgulananlarin

ifadeleri, ne de adli tip raporu Koronaiou’nun avukatlari tarafindan elde edilemedi.

Koronaiou’nun avukatlari, soruşturmayi yürüten memurun kararini ancak Şubat

1998’da Savcilik Bürosu araciligiyla alabildi. Bu belgede sadece taniklar ile ineelenen

belgeler siralanmiti ve u sonuca varilmiti: “Polis memuru yarali tarafi tekmeleme girişimi

sirasinda ya da girişmiken fotografianmaktadir, bununla birlikte onun böyle yaptigini

kanitlamamaktadir.” Soruşturma memuru, Vasi us Athanasopoulos ‘un eylemlerinin

“kendisine, bağli i olduğu bölüme ve genel olarak Polis Tekilati’na kari ters yorumlara yol

açmi olduğu” olgusunu dikkate alarak, üç ay süreyle görevden uzaklaştirilmasini tavsiye

ediyordu. (Bu tavsiyenin kabul edilip edilmedigi ya da Vasilis Athanasopoulos’a gerçekten

bir disiplin cezasi verilip verilmedigi açik degildir.)

Belirtildigine göre daha sonra durumada Vasilis Athanasopoulos; “soruşturmayi

yürüten kom iser yardimcisi, bana bir ceza vermek zorunda olduğunu, yoksa kamuoyunda

çok büyük bir tepkinin oluabilecegini söyledi” dedi. Vasilis Athanasopoulos’un daha sonra

terfi ettirildigi söylenmektedir.

Melpo Koronaiou, kendisinin tehlikeli şekilde yaralanmasina neden olmakla

suçladigi Vasilis Athanasopoulos ile kendisine saldiran ve adlari bilinmeyen diğer polislere

karişi 1 Haziran 1995’te bir ikayet dilekçesi sundu. Savcihk makami harekete geçmekte

yavaşti: hazirlik soruşturmasi ancak Ocak 1996’da açildi; o yilin Mayis ayinda tamamlandi.

Olaya dahil olan diğer polis memurlarindan hiç birinin kimligi belirlenemedi.

İlk ön duruşma 13 Mart 1997 tarihine kadar geciktirildi ve arkasindan sayisiz başka

gecikmeler ve ertelemeler geldi. Dava nihayet 25 Ekim 1999’da, Atina’daki bir

mahkemenin önünde duruma aamasina gelebildi. Vasilis Athanasopoulos kendisine

yöneltilen suçlamalari reddetti ve belirtildigine göre, söz konusu günde oradan tesadüfen

geçtigini ileri sürdü. Athanasopoulos, fotografin yanliş yorumlandigini, zira “onun önünden

geçmeye çahirken onun üstüne dütügü” için ayaginin kalkmiş olduğunu iddia etti. Yine de

mahkeme onu, (kimliği bilinmeyen) öteki kişilerle birlikte, Melpo Koronaiou’nun tehlikeli

ekilde yaralanmasina neden olmaktan suçlu buldu. tki buçuk yil hapis cezasina çarptirildi,

ancak temyize kadar serbest kaldi. Fotografiar ve olaya tanik olan iki avukatin ifadesi bu

mahkumiyetin çikmasinda çok büyUk rol oynadi.

İki yil sonra 10 Ekim 2001’de, Atina’daki bir istinaf mahkemesi Vasilis

Athanasopoulos’un temyiz talebini görUtü. Mahkeme mahkumiyet kararini, iyi halden

dolayi cezayi 15 ay hapis cezasina indirip üç yil süreyle de erteleyerek onadi. Melpo

Koronaiou’nun tazminat talebiyle açtigi hukuk davasi ise, bildirildigine göre Eylül 2002’de,

yani yaralanmasinin Uzerinden yedi yildan fazla bir zaman geçtikten sonra görülecek.

Tazminat talebinin önündeki engeller

Uluslararasi insan haklari standartlari, işkence ya da kötU muamele gibi ihlauuerin

mağdurlarinm

Page 20: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

18

ya da --keyfi öldürme durumlarinda--ailelerinin, adil ve hakkaniyete uygun bir şekilde

zararlarinin telafi edilmesi de dahil olmak üzere tazminat alabilmelerini saglayan

düzenlemeleri gerektirir.

Kuramsal olarak Yunan yasalari, uluslararasi güvencelere baglanmi tazminat hakkina

uygunluk gösterir. Yine de, uygulamadaki bazi engeller bu hakkz kisitlamaktadir.

Ma,durlar, tazminat davasi açmak için uygulamada (her zaman yasada yer almasa da) bir

avukatin yardimzna ihtiyaç duyarlar. Ancak, parasiz adli yardim hakkina sahip degillerdir.

Bu nedenle, ya bir avukat tutabilmeye güç yetirmek ya da az sayidaki sivil toplum

örgütlerinin veya gönüllü olarak parasiz avukatlik hizmeti sunan tek tek avukatlarin

yardimzna bavurmak zorundadirlar.

Avukat tutma maliyeti ile adli süreçlerdeki uzun gecikmeler, devletten kaynakli insan

haklari ihlalleri madurlarinin bir çogunun bilgisizligi ve kendine güvensizlik haliyle iç içe

geçmektedir. Bunlara, tazminat çabalarinin bir yarar saglayabilecegine anlaşilabilir bir

üpheyle yaklailmasi hali de eklendiginde, oldukça az sayida magdurun ikayetlerini

mahkemeye götürmesi hiç de airtici olmayacaktir.

Tavsiyeler

Uluslararasi Af Örgütü ve Uluslararasi Helsinki tnsan Haklari Federasyonu Yunan

makamlarini, polisler ve güvenlik güçleri mensuplari tarafindan yapilan işkence ve kötU

muameleyi önlemek, ateşli silah kullamminda defalarca yinelenen uluslararasi insan haklari

standartiari ihlallerine son vermek ve insan haklari ihlallerindeki cezasizlik döneminin

kararlilikla kirilmasini saglamak üzere aagidaki önlemleri almaya çağirir.

1. İnsan haklari ihiallerini önlemeye yönellk adimlar

• Güvenlik güçleri mensuplarinin zor kullanimiyla ilgili Yunan yasalari ile insan

haklari standartiari siki sikiya uygulanmalidir;

• Gözaltina ahnan herkes, haklari konusunda anlayabilecekleri bir dilde derhal

bilgilendirilmelidir. Gözaltina ahnan kimselerin hemen ve düzenli olarak

avukatlarla ve doktorlarla iliki kurma hakki güvence altina alinmali ve ailelerini

haberdar etme hakki verilmelidir. Gözaltina alinip da, avukat tutabilme olanagindan

yoksun bulunanlar, saniklar için parasiz adli yardim olanaginin bulundugu

hususunda bilgilendirilmelidirler. Şikayet yollan hakkinda kendilerine bilgi

verilmelidir;

• Polis memurlarina yönelik egitim programlan, günlük görevlerde ve acil

durumlarda ulusal hukuk ile uluslararasi insan haklan standartiarini nasil

uygulayacaklarina dair, yasalann uygulanmasinda iddet içermeyen

önlemlere)7apilacak özel vurgularla birlikte pratik egitim vermelidir. Egitim

programlari, polis memurlari arasindaki irkçi ya da

Page 21: YUNANÏSTAN Kötü muamele, ateş açmalar ve …...Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki

Yunanistan: Kötü muamele, ateş açmalar ve cezasizlik

AI Dizin: EUR 25/020/2002 Uluslararasi Af Örgütü/Uluslararasi Helsinki Federasyonu Eylül 2002

19

yabanci dümani tutumlarla mücadele edecek önlemleri pekiştirmelidir;

• Polis, sahil koruma muhafizlari ve sinir görevi yapan askerlerin ateşli silahiari

kullanmalan hususunda yapilacak yasalar ve yönetmelikler, BM Güvenlik Güçleri

Mensuplarinin Zor ve Ateşli Silahiar Kullanmalarma İlişkin Temel İlkeler de dahil

olmak tizere, uluslararasi standartiara uygun olmahdir,

• Yunan makamlari, uluslararasi ve bölgesel insan haklari antlaşma organlarinin

tavsiyelerinin yerine getiri imesini saglamalidir.

2. Cezasizhgi önlemeye yönelik adimlar

• Güvenlik güçleri mensuplarina atfedilen tüm işkence, kötü muamele ya da

yasalara aykiri ateşli silah kullanrna iddialari sen, esasli, bagimsiz ve tarafsiz bir

şekilde soruşturmaya tabi tutulmali, soruşturma altinda bulunan memurlar,

soruşturma sonuçlanincaya kadar görevlerinden uzaklaştirilmalidir.

• Insan haklari ihiallerinden sorumlu olduğuna dair makul üphe altinda bulunan her

kolluk elemani adalet önUne çikarilmali ve cezalar, suçun agirligiyla orantili

verilmelidir;

• İnsan haklari ihiali magdurlari, sahip olduklari haklar, uygun çareler ve bunlara

nasil ulaşabilecekleri konusunda, anlayabilecekleri bir dilde bilgilendirilmelidir.

Adli tip muayenesine ve parasiz adli yardim olanaklanina, gerektiginde doğrudan

erişebilmelidirler. Magdurlar ya da aileleri, adil ve hakkaniyete uygun bir şekilde

zararlarinin telafi edilmesi ile mümkün olan en iyi rehabilitasyon için olanaklar da

dahil olmak Uzere tazminat alabilmelidirler.