İtÜ kÜltÜr ve sanat bİrlİĞ · 2012-2013 eğitim Öğretim yılı başlangıcından itibaren...

16
İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞİ SAYI : 30 DÖNEM : ARALIK’12 İÇİNDEKİLER Kültür ve Sanat Birliği Kuruluş Yıldönümü Kutlamaları , 22 Kasım Özel Ödülü , Cumhuriyet ve Atatürk Günleri , Kulüpler Performans Kriterleri Kulüp Etkinlikleri Ergonomi Kulübü , Gönüllülük Kulübü , IEEE Öğrenci Kolu Kulübü , Jeodezi ve Fotogrametri Kulübü , Kent ve Kentlileşme Kulübü , Kimya Kulübü , Maden Mühendisliği Kulübü , Makine Mühendisliği Kulübü , Moleküler Biyoloji ve Genetik Kulübü , Mühendisliğe Hazırlık Kulübü , Savunma ve Mücadele Sporları Klb – Aikido Tp , Tekstil Araştırma ve Geliştirme Kulübü , Tiyatro Klb – Taşkışla Sahnesi , Uluslararası Mühendislik Kulübü , Yatırım Kulübü , Zeka Oyunları Klb - Satranç Tp Yaşama Dair Engelli Olmak Nedir? Köşe Yazıları Mizah Kulübü Kültür Sanat Köşesi Konser , Sergi , Tiyatro

Upload: others

Post on 25-Jan-2020

7 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞİ

SAYI : 30 DÖNEM : ARALIK’12

İÇİNDEKİLER

Kültür ve Sanat Birliği

Kuruluş Yıldönümü Kutlamaları , 22 Kasım Özel Ödülü , Cumhuriyet ve

Atatürk Günleri , Kulüpler Performans Kriterleri

Kulüp Etkinlikleri

Ergonomi Kulübü , Gönüllülük Kulübü , IEEE Öğrenci Kolu Kulübü , Jeodezi ve Fotogrametri Kulübü , Kent ve Kentlileşme Kulübü , Kimya Kulübü , Maden Mühendisliği Kulübü , Makine Mühendisliği Kulübü , Moleküler Biyoloji ve Genetik Kulübü , Mühendisliğe Hazırlık Kulübü , Savunma ve Mücadele Sporları Klb – Aikido Tp , Tekstil Araştırma ve Geliştirme Kulübü , Tiyatro Klb – Taşkışla Sahnesi , Uluslararası Mühendislik Kulübü , Yatırım Kulübü , Zeka Oyunları Klb - Satranç Tp

Yaşama Dair

Engelli Olmak Nedir?

Köşe Yazıları

Mizah Kulübü

Kültür Sanat Köşesi

Konser , Sergi , Tiyatro

Page 2: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

22 KASIM KSB KURULUŞ YILDÖNÜMÜ KUTLAMALARI

_ Gönülleriyle hizmet veren Başkanlarımıza TEŞEKKÜR EDERİZ _

22 Kasım 1987 tarihinde kurulan Kültür ve Sanat Birliği, son iki yıldır bu tarihi, KSB’ye hizmet veren başkanlarını, personelini, kulüp danışmanlarını, kulüp yönetimlerini ve üye öğrencilerini buluşturarak bir arada kutlamaktadır. 22 Kasım Perşembe günü KSB Büyük Salonda yapılan kutlamalara Eşbaşkanımız Doç.Dr. Hakan Akyıldız hocamızın açılış konuşmasıyla başlandı. Bu güne neden önem verildiğini belirten Eşbaşkanımız, konuşmasını yeni eğitim öğretim yılı mesajını bir kez daha okuyarak kutlamaları başlattı. Piyano dinletisinde, ülkemizde bulunan Azerbaycan’lı genç piyanist Vurgun

Vekilov, seslendirdiği dört eser ile kutlamalara renk kattı. 1998 Bakü doğumlu olan Vekilov, Azerbaycan’ın ilk halk şairi Samed Vurgun’un torunudur. 2005 yılında "Kövkeb hanım Sefereliyeva genç sanatçıların III Festivali"nde ödül almış, 2009 yılında

Page 3: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın talimatıyla Azerbaycan'ın üstün yetenekli gençlerin "Altın kitabına" adı yazılmış ve özel aylık ödenmesine layık görülmüştür. Vekilov, Ferens List – Aşk hayalleri, Frederik Chopin – Etüd, Frederik Chopin – Vals ve Kara Karayev – Eskiz adlı eserlerini seslendirmiştir. Kültür ve Sanat Birliğine Başkanlık / Eşbaşkanlık yapmış değerli hocalarımıza 25. yıl anısına plaketlerimizi sunduk. Hocalarımızın duygularını paylaşmasından sonra sıra kuruluş yıl dönümü anısına bir kulübümüze ödülünü sunmaya geldi. Aşağıda ayrıntılarını verdiğimiz törenin ardından fuaye alanına geçilerek hazırlanan kuruluş yıldönümü pastamızı tüm KSB mensupları olarak birlikte kestik.

22 KASIM KSB KURULUŞ ÖZEL ÖDÜLÜ

Kuruluşumuz anısına bu yıl üçüncüsünü düzenlediğimiz 22

Kasım Özel Ödülünü, performans kriterleri göz önünde

bulundurularak yapılan değerlendirme sonucunda “IEEE

ÖĞRENCİ KOLU KULÜBÜ”ne verilmiştir. Kulüp Başkanı

Orkun Gökhan’a takdim edilen plaket sonrası teşekkür

konuşmasını yaparken, Ekim ayında gerçekleştirilen ‘KSB

Kulüpler Şenliği’ etkinliği sırasında KSB sorumlusu Yasemin

Macar ile çekilmiş bir fotoğrafı da perdeye yansıtılarak

küçük bir sürpriz yapılmıştır.

CUMHURİYET VE ATATÜRK GÜNLERİ

İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörlüğü tarafından

düzenlenen, 29 Ekim – 10 Kasım tarihleri arasında

kutlama – anma etkinliklerine Kültür ve Sanat Birliği

olarak destek verdik. Halk Bilimi ve Sanatları Kulübü

– Halk Oyunları Topluluğu ve Batı Müziği Kulübü

gösterilerini gerçekleştirdi. Zeka Oyunları Kulübü –

Satranç Topluluğu ise Kulüp Etkinlikleri köşesinde

ayrıntılarını verdiğimiz satranç turnuvası etkinliğini

düzenledi.

KULÜPLER PERFORMANS KRİTERLERİ – KASIM AYI BİLGİLENDİRME

Kültür ve Sanat Birliği’nin iki yıldır uygulamalı olarak hazırlıklarını yapmış olduğu Kulüpler

Performans Kriterleri doğrultusunda her ay bu sayfalardan bilgilendirme yapılacaktır. Kulüplerimizin

2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans

değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım (1), Kulüpler Seminerine katılım (8), KSB E-bültenine

katılım (3), Faaliyet ve çalışma programlarının zamanında teslimi (5)” gibi konularda yapılan

değerlendirme neticesinde sıralama şu şekildedir;

Page 4: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

1. IEEE Öğrenci Kolu Kulübü ( %89 )

2. Gönüllülük Kulübü ( %81 )

3. Savunma ve Mücadele Sporları Kulübü – Aikido Topluluğu ( %74 )

4. Mizah Kulübü ( % 73 )

5. Moleküler Biyoloji ve Genetik Kulübü ( %68 )

6. Elektrik Mühendisliği Kulübü ( %63 )

7. Endüstriyel Proje Geliştirme ve İşbirliği Kulübü , Yatırım Kulübü , Zeka Oyunları Kulübü – Go

Topluluğu ( %61 )

10. Halk Bilimi ve Sanatları Kulübü – Halk Oyunları Topluluğu , Jeodezi ve Fotogrametri Kulübü ,

Kontrol ve Otomasyon Kulübü ( %59 )

ERGONOMİ KULÜBÜ Farklı Alanlarda Ergonomi Türkiye' nin öğrenciler tarafından kurulan ilk ergonomi kulübü olan İTÜ Ergonomi Kulübü ilk organizasyonunu 24 Aralık tarihinde gerçekleştiriyor! İTÜ İşletme Fakültesi C101 Amfisinde gerçekleştirilecek olan "Farklı Alanlarda Ergonomi" organizasyonunda ergonominin hayatımızın her alanında nasıl da etkili olduğu ortaya konulacaktır. Birçok farklı üniversiteden öğrencilerin bir araya geleceği bu organizasyonda konuşmacılar kendi alanlarında ergonominin uygulanmasını ve deneyimlerini dinleyicilerle paylaşacaklar. Dört oturum olarak planlanan organizasyonda gazete ergonomisi, üretim alanında ergonomi, ofis ürünlerinde ergonomi ve sağlık alanında ergonomi konularına yer verilecektir. Şu anda organizasyona katılacağı kesinleşmiş olan konuşmacılar; Ofis Ürünler Ergonomisi Alanında, Ermetal Yönetim Kurulu Başkanı Fahrettin Gülener ve Sağlık Ergonomisi Alanında Dr. Selami Çifter’dir.

GÖNÜLLÜLÜK KULÜBÜ

Kıyı Köşe İTÜ Projesi Kulübümüzün projelerinden biri olan Kıyı Köşe İTÜ, 6. kampanyasının aracını bu ay teslim etti. 21.11.2012 tarihinde Türkiye Yardım Sevenler Derneği Kağıthane Şubesi desteğiyle gerçekleştirilen 6. kampanyamızın aracı Kıyı Köşe İTÜ ekibi tarafından Zafer kardeşimize teslim edilmiştir. Hayalimi Paylaş Projesi Kulübümüzün Hayalimi Paylaş Projesi, bu ay gelir elde etmek amacıyla İTÜ Maçka Kampüsü Hazırlık binasında bulunan Mustafa Kemal Amfisinin önünde 20-21 Kasım tarihinde bir kermes düzenledi. Kermeste sadece çay ve gönüllülerimiz tarafından yapılan yiyeceklerin satışı gerçekleştirildi. Elde edilen bu gelir projemiz kapsamında 3-18 yaş aralığında amansız hastalığın pençesindeki bir çocuğun dileğini gerçekleştirmek için kullanılacaktır.

Page 5: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

IEEE ÖĞRENCİ KOLU KULÜBÜ İstanbul Bölge Toplantısı

IEEE Türkiye yapısı içerisindeki İstanbul Kolları olarak, 2012 - 2013 öğrenim döneminin ilk buluşmasını okulumuzun Ayazağa Kampüsü’nde düzenledik. İstanbul Bölge Toplantıları, İstanbul ve çevresindeki IEEE Öğrenci Kolları’nın iletişiminin pekiştirilmesi ve Türkiye’nin en büyük Mühendislik oluşumu olan IEEE Türkiye’nin daha ileriye gitmesini sağlamak adına fikir paylaşımları yapılmasıdır. İTÜ IEEE olarak dönemin ilk toplantısına ev sahipliği yapmaktan büyük mutluluk duyduk. Katılımcı 14 okulun, etkinliğimizden memnun ayrılması ve etkinliğin verimli geçmesi bizlerin motivasyonunu bir kat daha arttırmış oldu. Mikro Beden Dili Eğitimi İTÜ IEEE Women in Engineering Komitesi işbirliğiyle,Türkiye Dergisi Köşe Yazarı,ODTÜ ve TED Kolejinde Kişisel Gelişim Uzmanı-Eğitmen,TRT'de Seslendirmen,Konuşmak Özgüven İster Kitabının Yazarı Tuğba Özdenal ''Mikro beden Dili ile Profesyonel İletişimin Sırları'' adlı eğitimini vermek ve aynı zamanda ''Konuşmak Özgüven İster'' adlı kitabının imza gününü gerçekleştirmek üzere 8 Kasım 2012 tarihinde ,11.30-13.30 saatleri arasında Arı Teknokent 2 binasında konuk ettik. Motivasyon Haftasonu

Motivasyon Hafta Sonu’nda EESTEC LC İstanbul üyeleri

EESTEC yapısı hakkında bilgi alıp, Etkinlik nasıl çıkarılır,

sponsorluk nasıl bulunur gibi konularda eğitim aldılar.

Ayrıca Takım kurma, iletişim teknikleri, zaman yönetimi,

stratejik planlama üzerine de oyunlar oynayıp keyifli bir

hafta sonu geçirdiler. E-Tohum Maçka Kampüsü Yabancı Diller Yüksekokulu Mustafa Kemal Amfi’sinde yapılan etohum Oyun Geliştiricileri Zirvesi, oyun sektörüyle ilgili kesimleri buluşturmayı başardı. Mevlüt Dinç, Ferhan Özkan, Volkan Taban, Uğur Tuncel, Elif Buğdaycıoğlu, Ömer Bilge Ersoy, Cemil Türün, Onur Karcı,Sidar Şahin gibi Türkiye oyun sektörünün önde gelen isimleri ile girişimciler ve sektöre ilgi duyan herkes bir araya geldi. Gün boyu süren etkinlik, paneller dizisi şeklinde devam etti. Elektronik mi, Haberleşme mi? Etkinliğin amacı Elektronik haberleşme mühendisliği öğrencilerinin kendi kariyerleriyle ilgili doğru kararı verebilmelerini sağlamaktır.Bu amaçla hazırlanan etkinlikte Elektronik ve Haberleşme bölümlerinden akademisyenler ve özel sektörden de yıllarca bu alanda çalışmış yetkin mühendisler yer aldı. Internet Of Things

Gelecek nesil teknolojilerinden en önemlisi olarak görülen

nesnelerin interneti elektronik aletlerin kendi aralarında

oluşturduğu haberleşme zincirini insanlara aktarılabilir hale

getirilmesini sağlayan bir teknolojidir. Etkinliğin Türkiye'de

araştırmacılarından Yeditepe Üniversitesi öğretim

görevlilerinden Prof.Dr. Şebnem Baydere konuşmacı olarak

katılmıştır.

Page 6: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

JEODEZİ VE FOTOGRAMETRİ KULÜBÜ Arazi Yönetim Günleri 15-16-17 Kasım tarihlerinde HKMO İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen etkinliğe kulüp üyesi ve yönetimi olarak katılım sağlanmış, Kentsel Dönüşüm, 2B ve Orman Kadastrosu, Yabancılara Mülk Satışı, Arsa Düzenlemeleri konularının işlenmiş ve bu güncel oldukları kadar, stratejik öneme sahip konular hakkında katılımcı öğrenciler fikir sahibi olmuş ve kendilerini geliştirme konusunda katkı sağlamışlardır.

Dünya CBS günü 14 Kasım ‘Dünya Coğrafi Bilgi Sistemleri Günü’ olarak kutlanmaktadır. Kulübümüz Kasım ayında CBS ile ilgili çeşitli etkinliklere katılmıştır. İtalya’da Burslu Master Semineri Politecnico Di Milano Üniversitesi ile İTÜ’nün arasındaki anlaşmalar ve dostluk ilişkilerinden dolayı üniversitemize gelmek isteyen İtalyan yetkililer JFK aracılığı ile kendilerini 26 Kasım Pazartesi günü İTÜ’lülere tanıtmış ve etkinlik oldukça ses getirmiştir. Katılımın yoğunluğundan öğrencilerin bir bölümü merdivenlerde oturarak ve ayakta

durarak etkinliğe katılım sağlamışlardır. Prof.Dr. Muhammed Şahin İle Söyleşi 28 Kasım Perşmebe Günü İnşaat Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleşen Prof.Dr. Muhammed Şahin’in "Yüksek öğretim & Liderlik ” başlıklı söyleşisi oldukça renkli, kahkaha dolu, öğretici ve güzel bir katılım ile gerçekleşmiştir. YÖK’ün yeni yasası hakkında görüşlerini ve iyi bir lider olmak için neler yapılması gerektiğini, deneyimlerini, anılarını ve tavisylerini öğrenciler ile paylaşan Prof.Dr. Muhammed Şahin söyleşi sonrasında da öğrenciler ile uzun uzun sohbet edip, fotoğraflar çektirmiştir. ‘Açık Kafam Açıl’ Tiyatro Gezisi

Teknik bilgi ve birikimin yanında bir mühendisin sosyal ve kültürel anlamda da bir bütünlüğe sahip olmasını ana düşünce haline getiren JFK “Sosyal Arı” adı altında düzenlediği sosyal ve kültürel etkinliklere, 28 Kasım’da kulüp üyeleri ile beraber bir Devlet Tiyatrosu Oyunu olan ‘Açıl Kafam Açıl’a gitmiş, bu şekilde yeni kulüp üyeleri ile de daha yakın ilişkiler kurulmuştur.

Kandilli Rasathanesi Teknik Gezisi ( JFK & METAR ) Jeodezi ve Fotogrametri Kulübü olarak üniversitedeki diğer kulüpler ile ortak çalışmalar yapma düşüncesi ile bu yıl ilk etkinliğini Meteorolojik Araştırmalar Kulübü ile yapmış 40’a yakın öğrencinin katılımıyla Kandilli Rasthanesinde bulunan “Jeodezi, UDIM, Meteoroloji, Güneş Fiziği” birimleri gezilip sonrasında Kandilli Rasathanesi Gözlemevine çıkılmıştır. Ardından Boğaziçi Üniversitesi bizim için hazırladıkları ikramları ve konular ile ilgili sunumlarını sunmuşlardır. Kent Planlamasında Coğrafi Bilgi Sistemleri uygulamaları İTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Turgay Kerem Korkmaz ‘ın Kent Planlamasında CBS Uygulamaları hakkında yapılan projeleri, deneyimlerini

ve bilgilerini paylaşacağı seminer 12 Aralık Çarşamba günü saat 16:30’da İnşaat Fakültesi Konfreans Salonunda gerçekleşecektir. Konu ile ilgili olan herkesi etkinliğe bekleriz . UHUZAM Teknik Gezisi İstanbul Teknik Üniversitesi Uydu Haberleşmesi ve Uzaktan Algılama Merkezi (İTÜ-UHUZAM) dünyada sayıları 30 civarında olan uydu yer istasyonları arasında, önemli bir yere sahiptir. Ülkemizde ilk olarak kurulmuş, uzaktan algılama ve uydu haberleşme teknolojileri konularında ulusal-uluslararası sivil ve askeri kurumlarda yapılmakta olan araştırma geliştirme ve eğitim çalışmalarına büyük katkı sağlayan bir merkezdir. Geomatik Mühendisliği alanının daha çok kullandığı bu merkeze Aralık ayı içerisinde bir teknik gezi düzenlenecektir. Özellikle Telekomünikasyon, Metoroloji, Elektronik ve Haberleşme, Kontol, Uçak, Uzay Mühendisliğinden ilgili herkesi geziye bekleriz.

Page 7: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

KENT VE KENTLİLEŞME KULÜBÜ Edirne Teknik Gezisi

Kent ve Kentlileşme Kulübü, İstanbul Teknik Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü öğrencilerinin kurmuş ve yaşatmakta olduğu bir etkinlik ve proje grubudur. Kulübümüz her hafta pazartesi günleri saat 17.30 da Taşkışla binasında 212 no’lu derslikte toplanmaktadır. Bu toplantılarda gündem konuları tartışılırken aynı zamanda sosyal sorumluluk ve kent projeleri ile gezi etkinlikleri düzenleme gibi konular konuşulmaktadır. 17 Kasım 2012 tarihinde günübirlik olarak gerçekleştirdiğimiz Edirne gezisi de bu toplantılardan bir tanesinde kararlaştırarak yaptığımız bir kent gezisi olmuştur.

Gezimiz, 17 kasım sabahı saat 09.00 da Taşkışla’dan hareket ile başlamıştır. Yolculuk esnasında Edirne şehri ile ilgili genel bir bilgilendirme yapılmış, bunun yanı sıra yolculuğu daha keyifli hale getiren oyunlar oynanmıştır. Edirne’ye gelindiğinde ilk olarak Meriç nehri kıyısında sessizliğin ve huzurun hakim olduğu güzel bir mekanda kahvaltı yapılmıştır. Kahvaltımızı yaptıktan sonra, şehrin en uç noktasına, Bulgaristan ile Türkiye arasındaki kara sınırını oluşturan Kapıkule’ye gidilmiş, buradan sonra Karaağaç’taki Trakya Üniversitesi ve Lozan Anıtı gezilmiştir. Lozan Anıtı, 1923’te Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin Lozan’da kazanmış olduğu tarihi başarıyı ve barışı simgelemek amacıyla Trakya Üniversitesi tarafından yaptırılan ülkemizin önemli anıt eserlerindendir. Lozan Anıtı’nın bulunduğu alanda yer alan meydan ve bu meydanı tamamlayan eski tren istasyonu ile Trakya Üniversitesi tarihi binası geziye katılan planlama öğrencileri tarafından incelenmiştir. Gezimiz, II. Bayezid Külliyesi ziyareti ile devam etmiştir. Burada Külliye ile bilgi alma amacıyla hazırlanan slayt gösteri hep birlikte izlenmiş, daha sonra sağlık ve iyileştirme amacı ile kullanılan odalar yerinde incelenmiştir. Böylece Osmanlı döneminde sağlık sektörü alanındaki uygulamalar ve Osmanlı mimarisi hakkında görüş

sahibi olunmuştur. II. Bayezid Külliyesi gezildikten sonra, akşamüstü saatlerinde Edirne’nin en önemli mimarisi olan Selimiye Camii ziyaret edilmiştir. Osmanlı döneminin ve özellikle Mimar Sinan gibi büyük bir ustanın en önemli ve değerli eserlerinden olan bu camiinin yerinde incelenmesi ve gözlemlenmesi biz plancıların görüş açısını oldukça genişletmiştir. Selimiye Camii avlusundan merdivenler ile direkt olarak Tarihi Edirne Çarşısı’na geçilmiştir. Çarşı tipik Osmanlı çarşı özelliklerini yansıtmakta ve İstanbul’daki Kapalı Çarşı’ya olan benzerliği ile dikkat çekmektedir. Planlama alanında fiziki yapıya ilişkin algıların dışında, kulüp olarak dikkat ettiğimiz ve gözlemlediğimiz diğer bir konuda sosyal yaşama ilgin algıların ölçülmesi ve deneyim edilmesidir. Bu sebeptendir ki, gezimiz de son durak olarak tava ciğer yiyebileceğimiz bir mekan seçilmiştir. Tava ciğer Edirne’nin en önemli yemek kültürlerinden biri kabul edilmektedir. Bu önemli kültürden mahrum kalmamak adına ciğerler afiyet ile

Page 8: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

yenilerek gezi sonlandırılmış ve İstanbul’a doğru hareketimiz saat 19.00 sularında başlamıştır. Sonuç olarak, Edirne gezisine katılan 23 arkadaşımız ile hafızalarda yer edecek ve güzel anılarla ile hatırlanacak bir etkinlik düzenlenmiştir. Bu gezi özellikle birinci sınıflar başta olmak üzere tüm plancı arkadaşlarımız için meslek adına da önemli bir deneyim olmuştur.

KİMYA KULÜBÜ Biz Bize Seminerleri

Kimya bölümünün öğretim üyelerini ve öğrencilerini buluşturan 'Biz Bize Seminerleri', 28 Kasım 2012 Çarşamba günü saat 14.00’de İTÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof.Dr. Özer Bekaroğlu'nun ''Bilim - Teknoloji Politikası ve Yönetimi'' konulu semineri ile başlamıştır. 23.11.2012 – 30.11.2012 tarihleri arasında Aralık ayında ilk sayısı çıkması planlanan dergimiz “ORBİTAL” yayıma hazır hale getirildi. 5.12.2012 tarihinde Prof. Dr. Yusuf Yağcı, 12.12.2012 tarihinde ise Prof. Dr. Niyazi Bıçak hocalarımız ile Bizbize adlı seminer dizisine devam edilecek.

MADEN MÜHENDİSLİĞİ KULÜBÜ

Maden Mühendisliği Maden Mühendisliği Kulübü 2011 - 2012 akademik yılı ile geçmiş senelerin aksine daha istekli ve çalışkan bir yönetim kurulu kurup, daha katılımcı ve Maden Mühendisliği öğrencilerinin madencilik dünyası ve mesleğine daha yakın olması için çalışmalarnı hızlandırmıştır. 2012-2013 akademik yılında 4 Aralık Dünya Madenciler Günü yürüyüşü ve kutlamasına katılımı, iki adet Maden Mühendisliği iş kolu ile ilgili semineri, bir firma söyleşisi, İTÜ Maden Fakültesi'nin eski hocalarından Prof.Dr. Cemal Birön anısına

firmaların da çok geniş katılımının sağlandığı bir kariyer günü ve bir teknik gezi tertip etmiştir. Ayrıca kulüp odasının yenilenmesini sağlamış ve bölüm öğrencilerinin kaynaşması için film gösterimleri, parti ve başka sosyal etkinlikler düzenlemiştir. 2012-2013 akademik yılında ise aynı heves ve çalışkanlığı sürdürecek yeni bir yönetim kurulu ile geçen sene yapılan etkinliklerin üzerine koyarak, daha fazla öğrencilerle madencilik dünyası arasında bir köprü olarak Maden Mühendisliği bölümü öğrencilerini geleceğe hazırlamak için çalışmalarına devam etmektedir.

MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ KULÜBÜ Van’a 250 çift Eldiven Gönderiyoruz

Van depremi gündemden düştüğü için orada her şey düzeldi gibi görünebilir fakat aslında düzelen pek de bir şey yok, yalnızca haberleri gelmiyor. Bunun için de İTÜ Makina Mühendisliği Kulübü ve Makine Mühendisleri Odası (MMO) İTÜ ve YTÜ Öğrenci Komisyonu olarak Van’daki Mehmetçik İlkokuluna yardım kampanyası düzenlendik. Bu yardım kampanyasına Gümüşsuyu, Maçka ve Ayazağa Kampüslerinden arkadaşlar destek oldular. İTÜ ve YTÜ’de yalnızca 1 hafta içerisinde 500 eldiven, 200 bere , bunların dışında da atkı, kazak gibi giyecekler toplandı ve Van’a iletilmek üzere MMO Diyarbakır Öğrenci Komisyonuna yollandı. Bu yardım kampanyasına destek veren herkese sonsuz teşekkürler.

Page 9: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

Parsat Piston Teknik Gezi Makine Mühendisliği Kulübü ve MMO Öğrenci Komisyonu olarak 16 Kasım Cuma günü Avcılar’daki Parsat Piston fabrikasına bir teknik gezi düzenledik. Piston yapımının tüm aşamalarının ayrıntılarıyla gözlendiği gezi , teorik eğitimin pratikte görülmesi bakımından oldukça başarılı bir şekilde gerçekleşti. İTÜ MKN sinema Atölyesi İTÜ MKN olarak bu sene Sinema Atölyesini (SİNAT) kurduk ve Gümüşsuyu’ndaki Görsel İşitsel Merkez salonunda her hafta Çarşamba günleri düzenli olarak film gösterimleri yapıyoruz. Şimdilik 80 sonrası Türk Sineması gösterimleri yapılan SİNAT’ta, ilk hafta Zeki Demirkubuz’un Masumiyet filminin , daha sonra Ömer Kavur’un Anayurt Oteli filminin , son olarak da Nuri Bilge Ceylan’ın Uzak filminin gösterimi yapıldı. Tüm sinemaseverleri film

gösterimlerimize bekleriz.

MOLEKÜLER BİYOLOJİ VE GENETİK KULÜBÜ 7. Moleküler Biyoloji ve Genetik Kongresi Bu ay içerisinde yaptığımız kulüp toplantılarımızda hazırlıklarına başladığımız Uluslararası İTÜ 7. Moleküler Biyoloji ve Genetik Kongresi’nin sponsorluk arayışını başlatmış, bu doğrultuda gruplar oluşturmuş ve görüşmelerimize başlamış bulunmaktayız. Journal Club Çalışmalarımız Her hafta düzenlediğimiz makale çalışmalarımıza devam etmiş, her hafta farklı bir konu üzerinde farklı bir arkadaşımızın yaptığı makale sunumlarını grup çalışması halinde incelemiş bulunmaktayız. KÖGEM Teknik Gezi Kocaeli Üniversitesi Kök Hücre ve Gen Tedavileri Araştırma ve Uygulama Merkezi (KÖGEM)’den Prof. Dr. Erdal Karaöz ile yaptığımız görüşmeler doğrultusunda 13 Aralık 2012 Perşembe günü KÖGEM’e teknik gezi düzenlemek için gerekli dilekçelerimizi rektörlüğe vermiş bulunmaktayız.

MÜHENDİSLİĞE HAZIRLIK KULÜBÜ Ulaşım Sorunları Semineri

1 Kasım Perşembe günü İnşaat Fakültesi Konferans Salonunda Prof.Dr. Haluk Gerçek’in konuşmacı olarak katıldığı ulaşım sorunları Semineri yapıldı. 110 kişilik katılım sağlandı. Urtim Kalıp Sistemleri Teknik Gezisi 17 Kasım Cumartesi günü yapılan teknik gezide, 35 üyemizin katılımı ile iskele ve kalıp sistemleri yerinde incelendi.

Vedat Özdemiroğlu Söyleşisi 23 Kasım Cuma günü İnşaat Fakültesi Konferans Salonunda 100 kişinin katılımı ile Uykusuz Dergisi yazarlarından Vedat Özdemiroğlu ile söyleşi yapıldı. Bursa Teknik Gezisi 1 Aralık Cumartesi günü 40 üye ile Bursa Timsah Arena Şantiyesine gidilecektir.

SAVUNMA VE MÜCADELE SPORLARI KULÜBÜ – AİKİDO TOPLULUĞU Kasım Ayı Etkinlikleri Kasım ayı boyunca her hafta Pazartesi, Çarşamba, Cuma günleri antermanlar yapılmaktadır. Ayrıca her hafta Cuma günleri kulüp yönetim kurulu toplantısı yapılmaktadır. 1. Türkiye Wushu Federasyonu aikido semineri için 9-11 Kasım tarihleri arasında Ankara’ya gezi düzenlenmiş, gezi sırasında Atatürk Orman Çifliği’ne ve Anıtkabir’e ziyaretler de yapılmıştır. 2 ve 23 Kasım tarihlerinde sürekli antremanlar sebebiyle minder temizliği yapılmıştır. Aralık Ayı Etkinlikleri Aralık ayı içerisinde de rutin olarak yaptığımız etkinliklere devam edilecektir. Ayrıca, 2 Aralık da İstanbul Üniversitesi’nin düzenlediği “Cevdet Hoca Aikido Semineri”ne kulüpçe katılınacaktır. Aralık ayında eğitimine bir süredir düzenli devam eden ve yeterli gelişimi gösteren arkadaşlarımıza aikido kyu sınavı yapılacaktır.

Page 10: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

TEKSTİL ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME KULÜBÜ İplik Cinsi ve İplik Numara Tespiti 26 Kasım Pazartesi günü Tekstil Araştırma ve Geliştirme Kulübü’nden 6 üye, İTKİB’de Kasım Uzunöz tarafından verilen ‘İplik Cinsi, İplik Numara Tespiti’ konulu eğitime katıldı. Özdilek Tekstil Teknik Gezisi 8 Aralık Cumartesi günü Bursa Özdilek Tekstil fabrikasına teknik gezi düzenlenmiştir.

TİYATRO KULÜBÜ – TAŞKIŞLA SAHNESİ Moliere Dönemi Toplumsal Bağlam Sunumu Taşkışla Sahnesi bu sene de üzerinde çalışmaya devam edeceği Scapin'in Dolapları isimli oyun için Moliere dönemi Fransa'sı Toplumsal Bağlam sunumunu 25 Kasım Pazar günü İTÜ Taşkışla Kampüsü 213 no'lu salonda yaptı. Sunuma Taşkışla Sahnesiyle beraber İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Tiyatro Topluluğu da katıldı. Sunumun ardından sunumda anlatılanlar ile ilgili iki tiyatro topluluğundan katılımcıların oynadığı doğaçlama çalışmaları yapıldı.

ULUSLARARASI MÜHENDİSLİK KULÜBÜ BEST – Ege İTÜ Uluslararası Mühendislik Kulübü, 1 - 4 Kasım tarihleri arasında bağlı olduğu öğrenci topluluğu olan BEST’in (Board of European Students of Technology) Ege Bölgesel Toplantısı’na ev sahipliği yaptı. Dört gün boyunca

Avrupa’nın bir çok teknoloji üniversitesinden gelen katılımcıları ağırlayan kulübümüz, katılımcılara yemek ve konaklama imkanı da sağladı. Bölgesel toplantı sırasında bu katılımcılara kişisel yeteneklerini geliştirmek için eğitimler verildi, workshoplar ile bağlı bulundukları yerel BEST gruplarını geliştirmek adına beyin fırtınaları yapıldı.

YATIRIM KULÜBÜ Pazarlama ve Finans Zirvesi

İTÜ Yatırım Kulübü, 18 - 20 Aralık tarihleri arasında Süleyman Demirel Kültür Merkezi'nde Pazarlama ve Finans Zirvesi adlı etkinliği gerçekleştirecektir. Bu etkinlik, Pazarlama ve Finans alanlarında başarılı yöneticileri, üniversite öğrencileriyle bir araya getirerek ufuklarını genişletmeyi amaçlamaktadır. Toplamda üç gün süren organizasyonda 15 panel yapılacaktır. Ana Sponsorumuz Türk Ekonomi Bankası dışında P&G, Tofaş, Coca Cola, Arçelik, Yemek Sepeti, Master Card, PayU, Kiğılı gibi firmalar Müdür düzeyinde katılım göstermektedir. Organizasyonumuz kapsamında Finans'ta Pazarlama, Ürün Lansmanı, E-ticarette Pazarlama, Mobil Pazarlama, Ödeme Sistemleri ve Geleceği, Perakende Pazarlama, Otomotiv ve Finans, Pazarlamada Reklamın Önemi, Oyunlaştırma, Alternatif Pazarlama Kanalları gibi konularda paneller yer alacaktır.

Page 11: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

ZEKA OYUNLARI KULÜBÜ – SATRANÇ TOPLULUĞU Atatürk’ü Anma Haftası Atatürk'ü Anma Haftası kapsamında İ.T.Ü. ve İstanbul Üniversitesi satranç kulüpleri arasında düzenlenen dostluk maçı 3 Kasım günü İstanbul Satranç derneğinde yapıldı. Çekişmeli oyunlara sahne olan özel maç 7,5-7,5 skorla biterek 'Dostluk kazandı' dedirtti. Cumhuriyet ve Atatürk Günleri 2012 Atatürk ve Cumhuriyet Spor Şenliği Satranç Turnuvası, Beden Eğitimi bölümünün organizasyonu ve İTÜ Satranç Kulübü, KSB ve SKM'nin katkılarıyla 6 - 7 Kasım tarihlerinde eski kütüphane binasında yapıldı. Öğrenci kategorisinde

dereceye giren isimler 1. Okan Karadeniz 2. Sabri Can Onay 3. Alper Özdemir olurken personel kategorisi dereceleri 1. Ahmet Şamil Demirkol 2. Kutay Tinç 3. Vedat Ali Aksu şeklinde oldu. Atatürk Kupası Satranç Turnuvası Kartal Belediyesi ve Kartal Kent Konseyi tarafından 10 Kasım Atatürk'ü Anma Haftası etkinlikleri kapsamında bu yıl üçüncüsü düzenlenen Atatürk Kupası Satranç Turnuvası kapanış töreni 11 Kasım 2012 tarihinde Ekolojik Pazar Eğitim Çadırı'nda gerçekleştirildi. 17 farklı ülkeden yabancı katılımcının izlediği turnuvaya ilçe genelinde ilgi büyüktü. 9 Kasım'da Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz'ün ilk

hamlesi ile başlayan satranç turnuvası 330 sporcunun mücadelesine sahne oldu. Üç gün süren ve 4 kategoride 7 tur olarak yapılan turnuva oynanan final müsabakaları ile son buldu. Final maçları Açık, Gençler, Yıldızlar, Küçükler, Kadınlar ve Veteran klasmanlarda çekişmeli mücadelelere sahne oldu. Kulübümüzden arkadaşlarımız da bizi bu turnuvada temsil ettiler.

ENGELLİ OLMAK NEDİR ? Engelli olmak; hastalık, bir kaza sonucu fiziksel yada zihinsel yetileri zedelenmiş bireylere doğuştan, sonradan

meydana gelen hastalıklar ya da sakatlıklar vücudun görsel, işlevsel, zihinsel, veya ruhsal farklılıkları öne sürülerek,

toplumsal tutum ve tercihler sonucu yaşamın birçok alanında kısıtlanan, çevresinde türlü türlü engellerle karşılaşan

kişilere verilen sıfattır.

Yurdumuzda engellileri tarif etme konusunda kavram kargaşası yaşanmaktadır; (sakat-özürlü veya engelli gibi) her

biri farklı anlam ifade etse de, toplumun geneli tarafından aynı anlamdaymış gibi kullanılmaktadırlar. Oysa 'sakat'

kelimesi vücudunda hasta veya eksik bir organ olma halini yani fizyo anatomik bir durumu ifade ederken, 'engelli'

kavramı, günlük yaşama dair temel eğitim, ulaşım, erişim ve saire gibi planlamalar yapılırken herkesin göz önüne

alınmaması sonucu sakatların mağdur duruma düşürülmesini ifade eder. Bir başka ifadeyle, herkesin kolayca

yararlandığı negatif haklardan (toplu ulaşım, eğitim, kamu binaları ve benzeri hizmetlerinden) yararlanamama

durumunda sakatlığın değil, engellenmişliğin sorun sallaştırılması için 'engelli' kavramı yaratılmıştır. Günümüz

sosyal bilimlerinde konuyla ilgili iki temel bakış açısı vardır: Bunlardan biri medikal model, diğeri ise sosyal

model'dir. Medikal model, 'sakatlığı olan bireye ya da sakat kişinin yaşantısına değil, 'sakatlığa' odaklanır. Yani

sakatlığı daha en baştan sorun olarak ele alır ve sakatlığı düzeltmeye çalışır. Sosyal model'de ise sakatlık hali ikinci

plana itilerek, 'çevresel, fiziksel, mekansal koşullar toplumsal tutumlarla birlikte bireyi engelli kılmaktadır' denir.

Yani sosyal model sakatlığı değil, engellenme halini sorunsallaştırır ve o hali düzeltmeye çalışır. Bir anlamıyla

sosyal model, medikal model'in antitezi gibidir.

Engelli kelimesi o kadar yapay bir kelime ki daha önce kullanılmaya çalışılan özürlü kelimesinin yerine konmaya

çalışılıyor, özürlü de ayrı bir facia kelime tabiki. Bence öncelikle bu kelimenin "sakat" sözcüğünün yerine geçmesi

için uydurulduğunu söyleyelim. Sakat, toplum içinde bir aşağılanma ifadesi olarak algılanmamasına rağmen, dil

zenginliği olarak "sakat" anlamına gelen ve sakat uzuvları tarif eden farklı kelimeler zamanla bir insana hakaret

etme amacıyla kullanıldığı için "engelli" yerleştirilmeye çalışılıyor.

Kör = görme engelli... sağır = işitme engelli... topal = yürüme engelli... gerizekalı = zihinsel engelli...

Page 12: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

Körlerin sorunları ülkede çığ gibi birikmiş dururken, "kör" kelimesini yok etmeye çalışıp yerine "görme engelli"

ibaresini getirmeye uğraşmak samimiyetsizlik olarak tanımlanabilir. Birileri "körmüsün be adam" deyip hasmına

hakaret ediyorsa, ileriki bir tarihte aynı hakareti "görme engelli misin be adam" şeklinde de rahatca kullanabilir.

O zaman ne yapacağız? Engelli yerine başka bir kelime mi uyduracağız? Demek ki yapay sembollere takılıp

duruyoruz. Oysa önümüzde halledilmesi gereken bir ton öncelikli konu bekliyor, ama biz bunu anlamıyoruz. Özürlü

kelimesinden daha iyi bir kelimedir. Ancak neden kelime değiştirmeye gerek olduğu noktasını biraz irdelemek

gerekir. Kelimeler asla suçlu olamaz. Dünyadaki tüm sorunlar gibi bu kelime kargaşasını oluşturan sorun da insan

ve düşünce kaynaklıdır. Eğer bir ülkede bir dönem en çok kurulan küfürümsü aşağılama kelimesi "özürlü", "özürlü

müsün" olmuş sa, daha öncesinde sakat kelimeside aynı süreçten geçmişse ve engelli kelimesi yavaş yavaş bazı

kendini bilmezler tarafından bu negatif anlamla kullanılıyorsa, kelimeyi değiştirmekten öte insanların

kafasını değiştirmek gerekir. Karmaşık bir konu değil mi? Net birşey yazmak çok zor. Ancak özetle kelimeler

değildir sorunlu olan, insan olmayı başaramayanlardır.

Her türlü anlam karmaşası bir yana engelli dediğimizde ilk akla gelmesi gereken

engellenmiş olandır. Yani bu onların değil engelleyenlerin kusurunu yansıtan bir

kullanımdır. Şöyle ki: insanların fiziksel veya zihinsel yetersizlikleri olabilir. Hiç

kimsenin iki dakika sonra bir araba tarafından çarpılıp veya bir felç geçirip bu

durumla karşı karşıya kalmayacağının bir garantisi yoktur. Hal böyleyken insanlar

kendilerinin bu derece yakın olduğu bir meseleye biraz empatiyle yaklaşmalıdır. Eğer

onlara bu yetersizliklerini hissettirmemek için elimizden geleni yapıyorsak kişisel

olarak üstümüze düşeni yapmış oluruz diyebiliriz. Ama yeter mi? Tabi ki yetmez.

Kişisel olarak uygulanan saygı ve hoşgörü dışında devlet kurumlarının tasarımlarını,

politikalarını ve her türlü projesini gerçekleştirirken bu kişileri göz önünde

bulundurması gerekir. Yetersizliği olan insanlar için sosyal projeler sosyal ortamlar

ve iş imkanları gibi politikalar yanında günlük hayatta herkesin yararlandığı

şehircilik ve kamu hizmetlerinden de optimum biçimde yararlanmaları için çalışmalar

yapılmalıdır. İş ve çevre tasarımlarda ergonomik verileri göz önünde

bulundurulmalıdır. Yani engeller kaldırılmalıdır. Ancak bu durumda sağlıklı bir

toplumdan söz edebiliriz. Aksi takdirde kendi yetersizliklerimizi irdelememiz gerekir. Son zamanlarda bazı il ve ilçe

belediyelerinin bu konuda az da olsa umut verici uğraşlar içine girdiğini görüp seviniyoruz elbette. Ama bazı

çelişkiler de var. Örneğin, ismi lazım olmayan bir şehir de şehir içi otobüs hareket merkezinde belediyece yapılan

umumi tuvalette engelli vatandaşlar için de özel bir bölme bulunmakta fakat bu bölmeyi kullanabilmek için

engellenmiş olan vatandaşımız 15-20 merdiven inmek ve işini halledince geri çıkmak zorunda bırakılmaktadır. Çok

üzücü bir dalgınlıkla bir asansör veya benzeri bir uygulama söz konusu olmamıştır. Bu da henüz bu bilincin tam

olarak yerleşemediğinin bir kanıtıdır. Maalesef.

Engelli olmak, özür sözcüğü daha çok kabahatli olmayı çağrıştırdığı için engel sözcüğünü kullanmayı daha doğru

buluyorum. Engelli olmak deyince ilk akla gelen işitme, konuşma, görme, yürüme engelli olmak. Benim aklıma

bununla birlikte engelli olanların toplumsal yaşam içerisindeki sorunları geliyor. Hem engelli olmaktan kaynaklanan

içsel sorunlar, hem de engelsizlerin bu probleme neden olduğu dışsal sorunlar ve yeni engeller. Görünürde engelli

olmayanların, engellileri göz ardı etmesi yüzünden etraflarına örülen ama görünmeyen duvarlar asıl engeli

oluşturuyor. Toplumsal yaşam içerisinde, kamusal alanların herkesin eşit ölçüde kullanım hakkı vardır. Bu hak

engelli olanlar için de geçerlidir. Engelliler grubunda davranışsal aktivitesi en fazla engellenenler yürüme engelli

olanlar. Ancak, bizler, bugün için engelsiz görünenler, engellilerin kamusal alanları kullanma haklarına ne ölçüde

katkıda bulunuyoruz? Bunu sağlıyor muyuz, yoksa onlar için yeni engeller mi koyuyoruz.

Tren istasyonlarında engelliler için asansörler var, telefon kabinleri, tuvaletler ve araç park yerleri de var. En

önemlisi sokakta, kaldırımda, alışveriş merkezlerinde hiçbir engelle karşılaşmadan dolaşabiliyorlar. Bir söz vardır

“Bir ülkenin ve kuşkusuz toplumun gelişmişliğinin göstergesi kaldırım yüksekliğidir” diye. Kaldırım yüksekliği ne

kadar az ise ve sadece yayalar kullanıyorsa, o toplumun uygarlık seviyesi açısından gelişmişliğinden söz edebiliriz.

Avrupa ülkelerinde görüyoruz ki yenilenen yollarda artık kaldırım yüksekliği de sıfırlanmış, araç yolu ve yaya yolu

aynı seviyeye getirilmiş. Üstelik yaya kaldırımı kenarında hir bir yerde bariyer, korkuluk, vs. gibi ikinci bir

sınırlama veya engelleme öğesi yok. Aslında buna gerek yok ki, herkes kendi yolunu kullanıyor. Engellilere yol

açalım önlerine yeni engeller koymayalım ki, zaten var olan engelli halleriyle baş edebilsinler, toplumsal yaşam

içerisinde yer alacak özgüvenlerini yitirmesinler. Onlara da yol açalım ki, yeteneklerinden, bilgi birikimlerinden,

yararlanabilelim. Engelsizler ve engelliler olarak değil, tüm toplum olarak hep birlikte var olalım ve zenginleşelim.

Temel ilkemiz İNSANA SAYGI olsun.

MİZAH KULÜBÜ

Page 13: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım
Page 14: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

İSTANBUL’UN TARİHİ GARLARINDA SON BULUŞMA

YER : Sirkeci Garı TARİH : 15 - 16 Aralık 2012 KONU : Türkiye’nin trenle tanışmasının üzerinden 150 yılı aşkın zaman geçti… 20. Yüzyıl biterken biraz geçte olsa metro ile, hızlı trenle tanıştık… Kara tren nostalji olmuştu, şimdi ay yıldızlı vagon pencereleri ile motorlu trenler de anılarımız arasına girmeye hazırlanıyorlar. 29

Ekim 2013’de Marmaray projesinin hayata geçişinin ardından Haydarpaşa ve Sirkeci Gar binaları içinden tren geçmeyen nostaljik yapılar olarak bizlere veda edecekler. Tuluyhan Uğurlu tarihi garların kapanmasından hemen önce Sirkeci Garı tarihi bekleme salonunda müzik ve görüntülerle trenin 150 yılı aşkın hikayesini anlatıyor. 15 Aralık Cumartesi Saat 17.00, 16 Aralık Pazar Saat 15.00’da 1890’dan beri milyonlarca insanı kilometrelerce uzaklara taşıyan, içinde sayısız anılar barındıran Sirkeci Garı’nda buluşuyor ve bir tren nostaljisi yaşıyoruz. Konser boyunca 19. Yüzyıldan başlayarak insanın raylar üzerinde geçen serüveni etkileyici fotoğraf ve şiirsel metinlerle anlatılıyor. (Tren ve yaşamın anlatılacağı konserler önümüzdeki aylarda Haydarpaşa ve Türkiye’nin diğer tarihi garlarında devam edecek) Maden ocaklarında döşenen ilk raylar, buharlı trenle mesafeleri kısaltan tren yolculukları… Vahşi Batı’da Amerika kıtasını Doğu’dan Batı’ya bağlayan, Kızılderili ırkını yok eden demiryolunun hikâyesi… Avrupalı seçkinlerin düşsel yolculuğu, romanlara konu olan: Orient Express… Haydarpaşa ve Sirkeci Garları ile Doğu ile Batı’yı birleştiren demiryollarımız… Hicaz demiryolunun hüzünlü hikayesi… Cumhuriyet Trenleri… Hızlı trenle geleceğe yolculuk… Konserlerde Tuluyhan Uğurlu’ya kavalda Murat Toraman, viyolada Doğukan Çokşeker, yaylı tambur ve elektro gitarda Uğur Varol, kontrbasta Umut Sel, vurmalı enstrümanlarda Gürkan Özkan eşlik ediyorlar. Konuklar konser öncesi trene özel nostaljik ikramlarla ağırlanıp, tavan yüksekliği 20 metreye ulaşan tarihi bekleme salonunda unutulmayacak bir müzik ziyafetine konuk oluyorlar.

GRUP GÜNDOĞARKEN YER : Bostancı Gösteri Merkezi TARİH : 04 Aralık 2012 ÜCRET : 56.50 TL - 28.50 TL KONU : "Ellerimde Çiçekler", "Gibi Gibiyim", "Ankara'dan Abim Geldi", "Sensiz Olmaz" gibi sayısız hitlere imza atan, yılların eskitemediği melodilerle Grup Gündoğarken, en güzel hitlerinin yanında bugüne kadar olan albümlerinden şarkılarıylada sizlere eşsiz bir gece yaşatacak.

EZGİNİN GÜNLÜĞÜ YER: The Mekan TARİH : 07 Aralık 2012 Cuma 22:00 ÜCRET : 22 TL KONU : Türkiye’de onlarca şehirde konserler veren Ezginin Günlüğü, Almanya, Hollanda, İsveç, Belçika, İngiltere, Kıbrıs gibi değişik ülkelerde de birçok konser gerçekleştirmiştir. 2010 yılında grubun solistlerinden ve aynı zamanda şarkı yazarlarından Hüsnü Arkan gruptan ayrıldı. Daha sonra, gruba vokalist ve gitarist olarak Murat Kurt katıldı.

Page 15: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

F.ERDOĞAN SARMA HEYKEL SERGİSİ YER : Almelak Sanat Galerisi TARİH : 01 ~ 29 Aralık 2012 KONU : F. Erdoğan Sarma 1977 yılında Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu’ndan mezun oldu. 1986 yılında Ortaköy’de ki heykel atölyesi kurarak 25 sene bir çok öğrenci yetiştirerek çalışmalarını bu mekânda sürdürdü. Sanatçı son yıllarda Datça Yakaköy’de “Heykel Bahçesi” amaçlı bir oluşum içinde çalışmalarını sürdürmektedir. Eserlerinde figür ve figür soyutlamaları, malzeme olarak ise bronz, taş, mermer ve karışık teknikte sentetik malzemeler kullanmaktadır. Son dönem yapıtlarında ise

heykelde rengi kullanarak kavramsal olgulara cevap bulmaya çalışmaktadır.

BABANNEM YÜZ YAŞINDA YER : Afife Jale Sahnesi TARİH : 01 ~ 27 Aralık 2012 Perşembe ÜCRET : 34.00 TL - 24.00 TL KONU : Arjantin’de, Buenos Aires’in varoşlarında yaşayan İtalyan kökenli göçmen bir aile. Eline geçen her şeyi büyük bir iştahla tüketen doymak bilmeyen yüz yaşında bir Babaanne. Eve ekmek getirebilmek, daha doğrusu babaanneyi doyurabilmek için günde on altı saat çalışan bir pazarcı. Hiç bir işe yaramayan sözde sanatçı, asalak bir kardeş. Evin mutfağında canla başla çalışan kız kurusu bir hala ve evi çekip çeviren bir anne. Herkesin gözü önünde kötü yola

düşmüş küçük bir kız. Babaanneyi doyurabilmek için nafile bir çözüm arayışı. Ve tüm ailenin yok oluşunun acıklı – gülünç öyküsü. Buenos Aires’in varoşlarında yaşayan İtalyan kökenli, orta sınıftan bir göçmen ailenin reisi olan Carmelo obur babaanneye, kız kurusu Anyula’ya ve yıllardır kendini beste yapmaya adamış, hiç bir işe yaramayan sözde sanatçı kardeşi Chicho’ya bakabilmek için sürekli çalışmasına karşın evi geçindirmekte gün geçtikçe zorlanmaktadır. Bulduğu her şeyi anında büyük bir zevkle tüketen babaanneyi doyurmada Carmelo’nun pazar tezgâhındaki mallar bile yetersiz kalmaktadır. İşleri her geçen gün biraz daha kötüye giden Carmelo aileyi geçindirebilmek, daha doğrusu babaanneyi doyurabilmek için yeni çözüm yolları aramaya başlar. Bu konuda başvurduğu Chicho ona birtakım ilginç öneriler getirir. Bunlardan biri de babaanneyi evlendirerek ondan tamamen kurtulmaktır. Bu önerinin kabulünden sonra işler iyice çığırından çıkar ve babaannenin her şeyi silip süpüren iştahıyla tüm ailesinin, çevresindeki herkesin birer birer yok oluşunun acıklı-gülünç öyküsüne tanık oluruz.

ÖZLEM VARGÜN-KENT-CAZİBE-KAOS

YER : Bahariye Sanat Galerisi TARİH : 19 ~ 30 Aralık 2012 Pazar KONU: Sanat Eleştirmeni Abdülkadir Günyaz Özlem Vargün’ün Sanatı hakkında şunları söylemektedir: “ Özlem Vargün öncelikle Mimar Sinan kaynaklı bir mimar-şehirci, sonrasında Yeditepe’den plastik sanatlaralanında yüksek lisanslı… Her iki alanda da sesizce ilerleyen sanatçı Özlem Vargün kimi sergilerinin yanı sıra şimdiye değin Ukrayna, Odessa Sanat Sempozyumu ile Ege Art Sanat Günleri’nde de eserleri ile yer almış, Senin İstanbul’un Resim Yarışması’nda ikincilik ödülünü kazanmıştır.

Page 16: İTÜ KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞ · 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı başlangıcından itibaren göstermiş oldukları performans değerlendirmesinde “Kulüpler Şenliğine katılım

UĞRAK YERİ-VİNCENT RİVER YER : Craft Tiyatro TARİH : 01 ~ 28 Aralık 2012 Cuma ÜCRET : 45.00 TL - 25.00 TL KONU : En sevdiğin en tanıdığın mıdır? Bilmem. Ya bir gün ardında "eski ve kullanılmayan" sırlar bırakarak kaybolursa? Olabilir. İki yabancıyı ne birleştirir? Sevmenin veya yaşadığın "şey"in yasak olduğunu hissetmek mi? Sanmam. Uğrak yeri; "mahalle baskısının" bireylerdeki psikolojik ve fizyolojik sonuçlarını sorguluyor. Bu baskıyı yaşatan bizler için, yaşayanların hayatına bir pencere açıyor.

E-Bülten Sahibi : KÜLTÜR VE SANAT BİRLİĞİ adına Doç.Dr. HAKAN AKYILDIZ Y.Doç.Dr. ÖZGÜR ÜSTÜN Derleyen – Hazırlayan : ALPASLAN KIZILTAN Köşe Yazıları : YASEMİN MACAR Yaşama Dair : OLCAY ÇATAV Kültür ve Sanat Köşesi : SEHER ERGÜL

Destek Grubu : MERT KAHYAOĞLU ÖZGÜR ÖZEL MUSTAFA SAİD UÇAR