mısır’ın ekonomik ve siyasal yapısı · 2016-07-20 · yakın siyasi tarih ... 3). 2011...

19
Afrika Ülke Raporları Mısır’ın Ekonomik ve Siyasal Yapısı İçindekiler Genel Bilgiler ........................................................................................................................................... 1 Yakın Siyasi Tarih ................................................................................................................................. 1 Siyasal Sistem .......................................................................................................................................... 3 İdari Yapılanma ........................................................................................................................................ 6 Yerel Yönetimler .................................................................................................................................. 6 Ekonomik Durum ................................................................................................................................... 10 Ekonomiye Genel Bakış ..................................................................................................................... 10 Dış Ticaret .......................................................................................................................................... 11 Temel Sektörler ................................................................................................................................. 12 Tarım.............................................................................................................................................. 12 İmalat............................................................................................................................................. 12 Turizm ............................................................................................................................................ 13 Enerji.............................................................................................................................................. 14 Türkiye İle Ekonomik İlişkiler Üzerine Genel Bir Değerlendirme....................................................... 15 Kaynakça................................................................................................................................................ 16 Genel Bilgiler Yakın Siyasi Tarih 16. yüzyılın başlarında Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethedilen Mısır, 19. Yüzyılın başlarında Osmanlı Devleti’nin bir eyaleti konumunda iken, Sudan’ı da içine alarak bir Hidivliğe 1 dönüşmüştür. Bu aşamadan sonra Mısır, Kavalalı Mehmet Ali Paşa önderliğinde özerk duruma gelmiştir (Güçtürk, 2016: 9). 1805-1848 döneminde Mısır’ın Hidivliği’ni yapan Kavalalı Mehmet Ali Paşa, bu tarihlerde Mısır’ı Batılı normlarına uygun şekilde yönetmeye yönelmiş ve bu paralelde Mısır, radikal bir reform sürecine girmiştir. Ülke, 1914 yılına kadar hukuken ve fiilen Osmanlı Devleti’nin bir parçası olarak kalmıştır 1 Osmanlı Devleti'ne bağlı olduğu dönemde Mısır'daki yerel yöneticilere verilen isim(www.sessiztarih.net, 10.05.2016).

Upload: others

Post on 05-Jan-2020

25 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Afrika Ülke Raporları

Mısır’ın Ekonomik ve Siyasal Yapısı

İçindekiler Genel Bilgiler ........................................................................................................................................... 1

Yakın Siyasi Tarih ................................................................................................................................. 1

Siyasal Sistem .......................................................................................................................................... 3

İdari Yapılanma ........................................................................................................................................ 6

Yerel Yönetimler .................................................................................................................................. 6

Ekonomik Durum ................................................................................................................................... 10

Ekonomiye Genel Bakış ..................................................................................................................... 10

Dış Ticaret .......................................................................................................................................... 11

Temel Sektörler ................................................................................................................................. 12

Tarım .............................................................................................................................................. 12

İmalat ............................................................................................................................................. 12

Turizm ............................................................................................................................................ 13

Enerji .............................................................................................................................................. 14

Türkiye İle Ekonomik İlişkiler Üzerine Genel Bir Değerlendirme ....................................................... 15

Kaynakça ................................................................................................................................................ 16

Genel Bilgiler

Yakın Siyasi Tarih

16. yüzyılın başlarında Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethedilen Mısır, 19.

Yüzyılın başlarında Osmanlı Devleti’nin bir eyaleti konumunda iken, Sudan’ı da içine alarak

bir Hidivliğe 1 dönüşmüştür. Bu aşamadan sonra Mısır, Kavalalı Mehmet Ali Paşa

önderliğinde özerk duruma gelmiştir (Güçtürk, 2016: 9). 1805-1848 döneminde Mısır’ın

Hidivliği’ni yapan Kavalalı Mehmet Ali Paşa, bu tarihlerde Mısır’ı Batılı normlarına uygun

şekilde yönetmeye yönelmiş ve bu paralelde Mısır, radikal bir reform sürecine girmiştir. Ülke,

1914 yılına kadar hukuken ve fiilen Osmanlı Devleti’nin bir parçası olarak kalmıştır

1Osmanlı Devleti'ne bağlı olduğu dönemde Mısır'daki yerel yöneticilere verilen isim(www.sessiztarih.net, 10.05.2016).

(www.aljaazera.com, 11.05.2016). Ancak 1882 yılında Britanya'nın işgal etmesiyle birlikte

ülke, fiilen Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetiminden çıktı. Mısır’ın fiilen ortadan kalkması

İngiliz İşgali ile 1882 yılında başlamıştır. İlk Siyasi Partilerin kuruluşu 20. yüzyılın başlarına

tekabül etmektedir ve İngiliz İşgaline karşı direnişin neticesinde ortaya çıkmaya

başlamışlardır.

1922 yılında Britanya Krallığı’na bağlı Mısır Krallığı ilan edilerek ülkedeki

bağımsızlık mücadelesi yanlılarına sus payı verilmiştir. Kralın yanında halk ve şura meclisleri

oluşturularak meşruti monarşi yapılanmasına doğru didilse de kralın parlamentoyu feshetme

yetkisinin olması ve seçimlerde belirli elit gurubun etkin olması temsiliyetin zayıf olduğunun

ve tam anlamıyla meşruti monarşinin fiili düzeyde sağlanamadığının göstergesi olmuştur.

Nitekim 1952 yılında askeri bir darbeyle krallığa son verilerek Cumhuriyet kurulmuştur ve

tek partili bir siyasi dönem başlamıştır. 1952 yılının başlarında Cemal Abdülnâsır ve Enver

Sedat’ın önderliğinde ve 1949 yılında kurulan ‘Hür Subaylar’ örgütü, Kral Faruk’u 1952

Temmuzunda gerçekleştirdikleri bir darbeyle devirmişlerdir. Monarşinin yıkılışı tüm

Mısırlılar tarafından coşkuyla karşılanmış ve İhvan (Müslüman Kardeşler) da bunu

desteklemiştir (www.t24.com.tr, 20.05.2016). Ancak, Mısır’ın siyasi çalkantısı devam etmeyi

sürdürmüş ve 1958 yılında Suriye ile birleşerek Birleşik Arap Cumhuriyeti ismini almıştır.

Oluşturulan bu düzenin de ömrü uzun olmamış ve 1961 yılında Suriye’nin ayrılmasıyla tekrar

Mısır Arap Cumhuriyeti adına dönülmüştür.

Meşruti monarşiden cumhuriyete resmi olarak geçiş sağlansa da fiili olarak Ülke’de

çok büyük değişiklikler yaşanmamıştır. Rejim, demokrasiden ziyade güvenlik merkezli olarak

varlığını devam ettirmiştir. 1976 yılında kısmen de olsa çok partili hayata geçiş adımları

atılmaya başlanmıştır. Bugün de gündemde olan Müslüman Kardeşler, o yıllarda hukuki

olarak varlığını sürdüremese de gayrı resmi bir şekilde toplumun nabzını tutmaya devam

etmiştir. 1980 yılında iktidara gelen ve 2001 yılına kadar iktidarda kalan Hüsnü Mübarek

döneminde Mısır’ın çalkantılı siyasi yapısı değişmemiştir. Hüsnü Mübarek, demokrasiyi

zedeleyici politikalara imza atmıştır. O dönemde, hak ve özgürlükler alanında geriye gidiş

yaşanırken, devlet başkanının yetkileri oldukça genişletilmiştir. Bu durum, çoğulcu siyasi

yapının zayıflamasına neden olmuştur (Güçtürk, 2016: 10).

2010 yılında Tunus’ta pazar satıcısı bir üniversite öğrencisinin polisler tarafın

tezgâhına el konulması sonrasında kendisini yakmasıyla başlayan halk isyanları diğer bölge

ülkelerine de sıçramış ve bu gelişmelerden etkilenen ülkelerden biri de Mısır olmuştur

(Tandoğan, 2013: II). 25 Ocak 2011 yılında Tahrir Meydanında milyonlarca kişinin

katılımıyla gerçekleşen ve “Nil Devrimi” veya “Ful Devrimi” olarak isimlendirilen kitlesel

eylemler sonuç vermiştir. Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek 1981 yılından beri kesintisiz olarak

sürdürdüğü iktidarını terk edip yetkilerini Yüksek Askeri Konsey (YAK)’a devretmek

zorunda kalmıştır (Yıldırım ve Abdulcelil, 2011: 3). 2011 yılı Mısır siyasi tarihinde radikal

değişikliklerin yaşanması açısından milat olmuştur. 2011 yılından bugüne Mısır’da siyasi

sirkülasyon devam etmiştir.

2012 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde Müslüman Kardeşler’in

desteklediği Muhammed Mursi, Mısır’ın ilk sivil lideri olarak seçimi kazanmıştır. Ancak

Mursi’nin Cumhurbaşkanlığı çok kısa sürmüştür. 3 Temmuz 2013 tarihinde Mursi, askeri bir

darbe ile devrilmiştir. 10 ay sonra ise Mısır yeni cumhurbaşkanını seçmek için sandığa

gitmiştir. 26-27 Mayıs 2014 tarihlerinde yapılan seçimlerde 3 Temmuz Darbesi’nin baş

mimarı eski Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı Aldulfettah El Sisi düşük katılımlı

seçimlerin ardından, Cumhurbaşkanı olmuştur (www.setav.org, 22.05.2016)

Siyasal Sistem

Mısır’da ilk Anayasal hareket 1920’lerde başlamıştır.1923’te Mısır’ın İngiltere’ye

karşı tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan etmesi Anayasa ilan edilerek Meşruti monarşiye

geçilmiştir (Örmeci, 2011). Bu Anayasa ile Mısır’da iki meclisli bir yapı oluşturulmuştur.

Karala çok geniş yetkiler veren bir Anayasa olsa da 1923 Anayasa’sı daha sonraki anayasal

çalışmalar için model olmuştur. 1923 Anayasası, 1930 Anayasa’sının yürürlüğe girmesiyle

lağvedilmiştir. 1930 Anayasası, 1923 Anayasası’na nazaran biraz daha demokratik olarak

değerlendirilmektedir. Örneğin 1930 Anayasası ile tüm yetişkin erkekler oy hakkına sahip

olmuşlardır. 1930 Anayasası, 1952 yılında gerçekleşen Hür Subaylar Devrimi’ne kadar

yürürlükte kalmıştır. 1952 yılında Hür Subaylar Devrimi ile anayasal monarşi kaldırılmış ve

Mısır, Cumhuriyet yönetimini benimsemiştir. 1952-1970 döneminde Mısır’da 3 farklı

Anayasa değişimi yaşanmıştır. Bunlardan ilki 16 Ocak 1956 Anayasası olmuş, ikincisi Mısır

ve Suriye’nin birleşerek Birleşik Arap Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla 1958 tarihli Birlik

Anayasası olmuştur. Üçüncüsü ise, Birleşik Arap Cumhuriyeti’nin dağılmasından sonra

hazırlanan 25 Mart 1964’teki Geçici Anayasa’dır. 1964 Anayasası Eylül 1971’e kadar

yürürlükte kalmıştır (Örtlek, 2014: 5).

Meşruti monarşiden cumhuriyete geçene kadar Mısır’da birçok anayasa değişiklikleri

ve iptali yaşanmıştır. Cumhuriyete geçtikten sonra oluşturulan ilk anayasa olan 1971

Anayasa’sı uzun yıllar yürürlükte kalmıştır. 2011 yılına kadar yürürlükte kalan 1971

Anayasası, temel olarak dünya barışı, Arap birliği, ulusal kalkınma ve tüm Mısırlılara

özgürlük konuları üzerine odaklanmaktaydı. 71 Anayasası’nda 1980 yılında yapılan bir

değişiklikle seküler anlayışa geçilmiştir. Ayrıca 71 Anayasası yürütme erkine önemli yetkiler

vererek çok partili hayata ve yarı başkanlık sistemine geçişi sağlamıştır. Ancak hükümet,

seçime katılacak partileri sıkı takibe alarak fiili olarak çok partili hayatın sağlanmasını

engellemiştir (Örtlek, 2014:5-8).

Arap Baharı olarak adlandırılan süreçte Mısır da nasibini almış ve 2011 yılında devlet

başkanı Hüsnü Mübarek istifa ederek yönetim silahlı kuvvetlerin eline geçmiştir. Ardından

silahlı kuvvetlerin oluşturduğu bir komisyonla yeni anayasa çalışmaları başlamıştır. 2012

yılında gerçekleştirilen seçimle Mursi, Mısır modern tarihinde demokratik seçimle iktidara

gelen ilk devlet başkanı olarak görevi devralmış ve yeni anayasa çalışmalarını kaldığı yerden

devam ettirmiştir. 2012 yılının sonlarına doğru yapılan referandumla Mübarek döneminden

sonra ülkenin ilk sivil anayasası kabul edilmiştir (Beaumont, 2012; Telci, 2014: 11; Örtlek,

2014).

3 Temmuz 2013 askeri darbesiyle Cumhurbaşkanı Mursi, Genelkurmay Başkanı

Abdül Fettah El-Sisi’nin müdahalesi ile görevinden uzaklaştırılmış ve Anayasa askıya

alınmıştır. Darbenin ardından yürürlüğe konan siyasi yol haritası bağlamında açıklanan yeni

Anayasa taslağı, 14-15 Ocak 2014 tarihlerinde halkoyuna sunulmuş ve katılım oranının %38,6

ile sınırlı kaldığı sözkonusu referandum sonucunda Anayasanın %98,1’lik oy oranıyla kabul

edildiği açıklanmıştır (www.ekonomi.gov.tr, 16.06.2016).

Cumhuriyet’e geçişten sonra 3 kez (1971-2012-2014) anayasa oluşturulan Mısır’da, üç

anayasada da “Devletin resmi dini İslam, dili Arapçadır. İslami hukukun ilkeleri yargı

sisteminin temel dayanaklarıdır” ifadesi değişmemiştir. Öte yandan 3 anayasanın özellikle

demokratik açıdan farklılık gösterdiği durumlar bulunmaktadır. Örneğin dini azınlıklar ile

ilgili, 1971 Anayasası’nda yer almayan “Kıptiler ve Yahudiler için evlenme, din işleri ve dini

liderlerin seçimi kendi kitabi prensiplerine göre gerçekleşecektir.” İbaresi, 2012 ve 2014

Anayasaları’nda yer almıştır. Bunun yanında üç Anayasa’da da fiili olarak Cumhurbaşkanı’na

kanunları yeniden görüşülmek üzere veto yetkisi tanınmıştır. 3 Temmuz 2013 Darbesi

döneminde oluşturulan 2014 Anayasası’nda ise, Cumhurbaşkanı’na ayrıca kanun yapma

yetkisi tanınmıştır. Ayrıca Cumhurbaşkanı’nın kanun yapma yetkisini nasıl kullanacağının da

belirtilmemiş olması önemli bir boşluğa işaret etmektedir (El-Masry, 2013; Telci, 2014).

2012 Anayasası’nda, “Cumhurbaşkanı sivil ve askeri görevlileri ve siyasi temsilcileri

atayabilir ve görevden alabilir” şeklinde düzenlenen madde ile Cumhurbaşkanı’na istediği

kişiyi Başbakan olarak atama ve istediği zaman görevinden alma yetkisi verilmekteydi. 2014

Anayasası’na göre, Cumhurbaşkanı ancak parlamentonun çoğunluğunun onayı ile hükümeti

görevden alabilme yetkisine sahiptir. Bunun yanında, 2014 Anayasası Şura Meclisi’ni

kaldırarak tek kanatlı bir meclis sistemi oluşturarak bütün yetkileri Mısır halk Meclisi’ne

devretmektedir. 2014 Anayasası’nda Cumhurbaşkanı’nın parlamentoyu feshetme yetkisinde

de kısıtlamaya gidilmiştir. 2014 Anayasası’na göre Cumhurbaşkanı parlamentoyu

feshedemeyecek. Ancak parlamentonun da kabulü ile konu halkoyuna sunulabilecek

(Kalabalık, 2014).

Mübarek dönemindeki anayasanın aksine Mursi döneminde hazırlanan 2012

Anayasası devlet başkanının meclisi feshedebilmesi yetkisini referandum şartına bağlayarak

zorlaştırmaktadır. Bu durum, son Anayasa olan 2014 Anayasası’nda da geçerlidir. Mursi

döneminde Mübarek döneminden farklı olarak Cumhurbaşkanlığı görevine sınır getirilmiştir.

Buna göre, 2012 Anayasası ve 2014 Anayasası Cumhurbaşkanlığı görevine seçimli ne fazla 2

defa olarak sınırlandırmıştır (Telci, 2014). Bu durum, demokrasinin pekişmesi açısından

önemlidir. Çünkü Mübarek döneminde herhangi bir sınırın olmayışı Mübarek’in üst üste

seçilmesine neden olmuştur.

Hüsnü Mübarek dönemi anayasasında cumhurbaşkanının üst üste seçilmesine herhangi

bir sınır getirilmemiştir. Dolayısıyla Mübarek her seferinde yeniden seçilebilmiştir. Mursi

dönemi anayasası ile buna son verilmiştir. Darbe dönemi anayasası da bu maddeyi

korumuştur.

Temel hak ve hürriyetler konusunda ise, üç anayasadan Mursi döneminde hazırlanan

2012 Anayasası nispeten korumacı olmuştur. 1971 Anayasası’nda yer alan haklar Mursi

dönemindeki düzenlemelerle genişletilmiştir. Özellikle bireysel onur ve ilahi dinlerdeki

peygamberlere yönelik hakaretlerin suç olmasına dair maddelerin yer alması İslami tabanı çok

geniş olan Mısır toplumunun bir talebi olması bakımından önemlidir. 2014 Anayasası ise bu

talepleri göz ardı ederek bu anlamda korumacı bir tavır almamıştır (Telci, 2014).

Siyasi partiler konusunda ise 2014 Anayasası muğlâk ve baskıcı ifadeler yer

vermektedir. 1971 ve 2012 Anayasaları’nda siyasi partilerin kurulması için herhangi bir şart

aranmazken Darbe sonrası yürürlüğe giren 2014 Anayasası’nda siyasi partilerin kurulması

şartlara bağlanmış ve yargı kararıyla kapatılmaları olanaklı hale gelmiştir. Son anayasa,

ordunun siyasetteki rolünü pekiştirmek ve sivil siyaseti askeri vesayet altında bırakacak bir

yapı oluşturmuştur (Spencer, 2013; Telci, 2014). Öte yandan 2014 Anayasası’nın, kadınlar,

medya ve azınlıklar için daha fazla hak ve özgürlükleri sağladığı anlamında değerlendirmeler

yapılmaktadır (Örtlek, 2014).

İdari Yapılanma

Mısır Arap Cumhuriyeti üniter bir devlettir. Yönetsel açıdan Mısır Arap Cumhuriyeti

5 bölgeye ayrılır. Bunlar, il, ilçe, kasaba, kentsel alt bölümler ve köylerdir (UCLG, 2007).

Sayısal olarak, 26 vilayete, 145 ilçeye ve 869 köye bölünmüştür. Vilayetler idari açıdan

başbakanlığa bağlıdır. Ülke aynı zamanda, ekonomik planlama açısından 8 bölgeye

ayrılmıştır. Her bölgede birden fazla vilayet bulunmaktadır. Kasabalar aynı zamanda

mahallelere ayrılmıştır. Vilayetler, ilçeler, kasaba ve köyler aynı zamanda yerel yönetim

birimleridir (www.ziyagüney.com, 20.05.2016).

Yönetsel açıdan ifade edilen 5 birimin kurulması kaldırılması ve isimlerinin

değiştirilmesi yerel halk tarafından seçilen valilik konseyinin kararı ve başbakanın onayı ile

gerçekleşir. İl, ilçe, kasaba, belde ve köyler temel olarak başkan, yönetim kurulu ve halk

konseyinden oluşmaktadır. Tüm yönetim birimlerinde halk konseyleri seçimle göreve

gelmektedir ancak, başkan ve yönetim kurulu üyeleri merkezi yönetim tarafından

atanmaktadır (UCLG, 2007).

Yerel Yönetimler

Mısır'da yerel yönetim birimlerinde tek tip yapılanma mevcuttur. Mısır yerel yönetim

yapılanması, Türkiye’deki yerel yönetim yapılanması ile hemen hemen aynı özellikleri

taşımaktadır. Her yerel yönetim biriminin “yerel halk meclisi” adı altında, parti listelerine

göre çoğunluk esasına göre seçilen bir meclisi vardır. Yerel meclislerin üye sayısı 18 civarıdır

ve 4 yıllık süre için seçilmektedirler. Meclisler ilk toplantılarında bir başkan ve bir başkan

vekili seçmektedirler. Meclis aynı zamanda, değişik hizmet alanlarında çalışmak ve meclise

danışmanlık yapmak üzere komisyonlar atamaktadır. İlgili yasaya göre, her yerel meclisin bir

“ahlak komisyonu” olmak zorundadır ve meclis üyelerinin ve personelin vefa duygusu ve

bağlılık içinde çalışmasını gözetmektedir (www.ziyagüney.com, 20.05.2016). Ahlak

komisyonu uygulaması, günümüz etik değerlerin kurumsal düzeyde yerleşmesi ve

benimsenmesi açısından önem arz etmektedir.

Vilayetlerde, yürütmenin başı validir. İlçe, kasaba ve köylerde içe yönetimin başında

bir kaymakam vardır. Vali, başbakan tarafından atanır ve vilayetteki bütün bakanlık

kuruluşlarına hizmet verir. İlçe, kasaba ve köylerin başındaki görevliler, ilgili vali tarafından

atanırlar ve görevleri, merkezi yönetimdeki müsteşarlığa benzer. Her yönetim kademesinde,

vali ya da kaymakama yardımcı olmak üzere, bir yürütme organı (encümen) vardır. Encümen,

yerel düzeyde hizmet gören merkezi yönetim hizmet birimlerinin amirlerinden oluşur. Bu

encümen yerel hizmetlerin koordinasyonunu sağlar ve yıllık yatırım bütçesinin

hazırlanmasında yardımcı olur (www.ziyagüney.com, 20.05.2016).

Yerel yönetim birimlerinin görevleri arasında, eğitim, sağlık, su, kanalizasyon, kültür

işleri, gençlik merkezleri, dar gelirlilere konut sağlanması, tarımın geliştirilmesi ve temel gıda

maddelerinin dağıtımı gibi hizmetlerin yerine getirilmesi yer almaktadır. Bazı görevler ise

yerel yönetimin kademesine göre değişmektedir. Kent ölçeğinde kent planı yapımı, vilayet

ölçeğinde serbest bölgeler organizasyonu, kasaba ve köy ölçeğinde aile planlaması, okuryazar

kursları, dini ve ahlaki işlerin yerine getirilmesi gibi görevler örnek olarak gösterilebilir. Yerel

meclisler, vali ve kaymakamlara, merkezi yönetimin o yöredeki amirlerine soru sorabilirler ve

daha sonra, çözüme kavuşmayan sorunlar konusunda, başbakanın başkanlığında, yerel

yönetimler bakanı, valiler, vilayet halk meclislerinin başkanlarından oluşan Valiler Meclisi'ne

rapor sunabilirler (www.ziyagüney.com, 20.05.2016).

Vali, merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasında bir köprü işlevini görür. Vali, hem

vilayetteki yerel yönetimin başı hem de merkezi yönetimin bir temsilcisi olarak, başbakan

üzerinden, devlet başkanına karşı sorumludur. Vali, merkezi yönetimin bir temsilcisi olarak,

yasaların uygulanmasından sorumludur. Valinin görev ve yetkileri arasında sanayinin

yerleştirilmesi, diğer yönetim kademelerinin mali kararlarının onaylanması, yerel halk

meclislerinin seçim işleri de yer almaktadır. Vali, vilayetteki bütün hizmet birimlerinin

başıdır. Vilayetteki merkezi kuruluşların amirleri hem valiye, hem de merkeze karşı

sorumludur. Bu görevlilerin tayin ve terfilerinde valinin görüşü dikkate alınır. Vali, ilçe

meclisinin önerisi ve vilayet meclisinin onayı ile köy yönetimlerinin kurulmasına ve

sınırlarının değiştirilmesine karar verebilir (www.ziyagüney.com, 20.05.2016).

Yerel yönetimlerin gelirleri, genel olarak, şu üç kaynaktan gelir: öz gelirleri, gelir

payları ve merkezin yardımları. Yerel yönetimlerin gelirleri ve harcamaları, hükümetin yıllık

bütçesi içinde gösterilir. Yerel yönetimlerin öz gelirleri arasında hizmet karşılıkları, yerel

vergiler, harçlar ve diğer yerel faaliyetlerinden elde ettikleri gelirler yer alır. Gelir payları ise

arazi ve bina, eğlence, motorlu araçlar vergisinden paylarla, ihracat ve ithalat vergisi ile

Süveyş kanalından alınan vergilere eklenen paylardan oluşur. Merkezi yönetim yardım ve

fonları ise, “Yerel Hizmetler ve Kalkınma Fonu", “Konut Fonu", “Temizlik Fonu", “Benzin

Fonu” gibi fonlardır. Bu fonlardan vilayetlerin ve diğer yerel yönetimlerin yerel hizmetleri

için yardım yapılır (www.ziyagüney.com, 20.05.2016).

Her yıl yerel meclisler, merkezi yönetimin yatırım bütçesine öneride bulunurlar. Bu,

yerel yönetimlerin planlama ofisleri ile o yöredeki merkezi yönetimin ilgili kuruluşlarının

ortak sorumluluğundadır. Yerel düzeyde yatırımlara ilişkin olarak toplanan öneriler, yerel

yönetimin yürütme kuruluna (encümene), oradan da yönetim hiyerarşisinde bir üst kademeye

gönderilir ve sonunda, Planlama Bakanlığının Planlama Komisyonu'na gelir. Buradan da

Bakanlar Kurulu'na ve ulusal meclise gelir. PlanlamaBakanlığı, yatırım fonlarının dağıtımını,

Yatırım Bankası aracılığı ile kontrol eder(www.ziyagüney.com, 20.05.2016).

Mısır’da yerel yönetim reformu bir çok politikanın hayata geçmesi açısından çok

büyük bir öneme sahiptir. Mevcut durumda yerel yönetimler yolsuzluk konusunda kritik bir

öneme sahiptir. Aynı zamanda derin devletin temel parametrelerinden birini oluşturmaktadır.

Yerel yönetimlerde reformun ve desantralizasyonun gerçekleştirilmesi, yönetişim, demokrasi

ve kamu hizmetlerinin kalitesinin sağlanmasında olumlu etki yaratacaktır (Hussein, 2012).

Mısır’ın siyasi yapısı geçmişten bugüne alışılmışın dışında bir görünüm arz ettiğinden

merkezi gücün sınırlandırılması ve devletle halk arasındaki mesafenin kapanması için

özellikle yerel yönetimlerde radikal reformların gerçekleştirilmesi gerekmektedir (Hussein,

2012).

Yerel yönetimler, güvenlik, atık toplama, sokak aydınlatma ve bakım, trafik kontrolü

ve itfaiye gibi pek çok kamu hizmetini halka sunmakta yetkili birimler olduğu için devlet ile

halkın temas ettiği kritik bir merkez olarak büyük öneme sahiptir (www.tadamun.info,

15.06.2016).

Merkezi yönetimin yerel yönetimler üzerinde ağır bir vesayet denetimi söz konusudur.

Son yıllarda yerel yönetimlere daha fazla görev ve sorumluluk verildiği halde, yeterli gelir

kaynakları verilmemiştir. Bu nedenle yerel yönetimler, büyük ölçüde merkezi fonlara

bağımlıdırlar ve bu durum, faaliyetlerine önemli bir sınırlama getirmektedir. Yerel

yönetimlerce yerine getirilen hizmetlerle, o yörede merkezi yönetimin birimleri tarafından

yerine getirilen hizmetler arasında bir koordinasyonsuzluk vardır. Vilayet düzeyinde hizmet

veren merkezi yönetim kuruluşlarının görevlileri, merkeze karşı sorumludurlar ve merkezden

emir almaktadırlar (www.ziyagüney.com, 20.05.2016; www.prezi.com, 10.06.2016).

Yerel yönetimlerin yürütme organının başında, merkezi yönetimce atanan ve memur

olan görevliler bulunmaktadır. Bu görevliler her zaman, başka yönetimlerin başına

atanabilirler. Bu durumun önemli bir sonucu, hizmetlerde devamlılığı kesintiye uğratmasıdır.

Valilerin bir vilayetteki ortalama görev süresi 2 yılı aşmamaktadır (www.ziyagüney.com,

20.05.2016).

Mısırda, son yıllarda, uluslararası teknik yardım sağlanarak, merkezi yönetim

tarafından yerel yönetimler alanında önemli yatırımlar yapılmaktadır. Yerel Kalkınma

Programı ve vilayetler aracılılığı ile yaklaşık 5.000 “yerel topluluk hizmetleri projesi", yerel

yönetim birimlerince yürütülmektedir. 1980 yılından bu yana bu projeler devam etmektedir ve

oldukça başarılı sonuçlar vermişlerdir. İkinci aşama çalışmalarla, temel altyapıya önem

verilecek, yerel gelişmeler için daha çok kaynak ayrılacaktır. Mısır'da yerel yönetimlerin

güçlendirilmesi, yetki ve kaynaklarının arttırılması konularında önemli değişiklikler

gerçekleşmektedir (www.ziyagüney.com, 20.05.2016).

Ekonomik Durum

Ekonomiye Genel Bakış

2011 2012 2013 2014

GSYİH (Milyar $) 236 276.35 286.01 301.49

Büyüme Hızı (%) 1.8 2.2 2.1 2.2

İhracat(Milyar $) 26.27 26.45 27.2 27.74

İthalat (Milyar $) 25.70 25.79 26.54 27.02

Rezerv(Milyar $) 18.63 15.67 16.53 14.92

Dış Borç Stoku (Milyar $) 19.9 20.33 25.43 22.94

EGP: ABD Doları 5.93 6.06 6.87 7.08

Kaynak: World Bank Database (2016)

Kuzey Afrika’nın en büyük, Afrika’nın ise Güney Afrika Cumhuriyeti ve Nijerya’dan

sonra en büyük üçüncü ekonomisi olan Mısır, sanayileşme sürecine girmiş olmakla birlikte

tarım sektörü hala GSYİH (%14) içinde önemli bir yere sahiptir. Nüfusun %32’si tarım

sektöründe istihdam edilmektedir. GSYİH’nın yarısından fazlası, hizmetler, turizm ve Süveyş

Kanalından elde edilen gelirlerden oluşmaktadır. Kamu sektörünün GSYİH’ya katkısı ise üçte

bir oranındadır (Kurulu, 2008).

Doğalgaz ve petrol üretiminin yanı sıra (GSYİH’nın % 14’i), petrol isleme dâhil

sanayi sektörü (GSYİH’nın % 37,9’u) ülkenin önemli ihracat girdisini oluşturmaktadır. Petrol

arıtma, çimento, çelik, kimyasallar ve ilaç sektörleri en önemli alt sanayi sektörleridir

(Kurulu, 2008).

2011 yılı baslarında yaşanan siyasi kargaşa, Mısır ekonomisini olumsuz etkilemiş olup

turizm sektörü 2,5 milyar dolarlık gelir kaybına uğramış ve 2011 yılında turist sayısı bir

önceki yıla göre %12,7 azalma göstererek 9,8 milyon olarak gerçekleşmiştir. Ancak Mısır

Merkezi Toplumsal Mobilizasyon ve İstatistik Kurumu CAMPAS’ın yaptığı açıklama

doğrultusunda 2012 yılında Mısır’a gelen turistlerin sayısı %17,1 artmış ve11,5 milyona

ulaşmıştır (KTO, 2014).

Ülkenin döviz ve altın rezervleri Haziran 2011’de 18,63 milyar dolar iken 2012’de

15,67 milyar dolar, 2013’de 16,53 milyar dolar, 2014’de ise 14,92 milyar dolar olmuştur

(KTO, 2014).

2011/12’nin ilk yarısında Mısır, diğer ülkelerle gerçekleştirdiği tarım ürünleri

ticaretinde 8 milyar dolar açık verirken, bu rakam 2010/2011 döneminde 571,7 milyon dolar

fazla vermiştir. Aynı dönemde, Mısır’ın cari hesapları 4,1 milyar dolar açık verirken bu rakam

bir önceki yıl 2,6 milyar düzeyinde seyretmiştir. Kayıtlı sermaye ve hesaplara bakacak

olursak, 2,4 milyar dolar sermaye çıkısı görülürken, 2,8 milyar dolar giriş sağlanmıştır (KTO,

2014).

Mısır Merkez Bankası 2011-2012 Finans yılında ise tahmini doğrudan yabancı

yatırımların 2 milyar dolar düzeyinde gerçekleştiğini tahmin etmektedir. Ülkeye başlıca

yatırım yapan ülkeler: Birleşik Krallık, Belçika, Birleşik Arap Emirlikleri, Hollanda ve

İsveç’tir(KTO, 2014).

Mısır Merkez Bankası tarafından Ocak 2014’de enflasyon oranı %11,4 olarak

açıklanmıştır. Ocak 2014’te Hükümet 4,9 milyar dolarlık bir ekonomik teşvik paketi

açıklamıştır. Şubat 2014’te Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri Mısır’a, toplamda

5,8 milyar dolarlık bir kaynak taahhüdünde bulunmuştur (KTO, 2014).

Dış Ticaret

2011 2012 2013 2014

İhracat (milyar$) 26.27 26.45 27.2 27.74

İthalat (milyar$) 25.70 25.79 26.54 27.02

Hacim 51.97 52.24 53.76 54.76

Denge 0.57 0.66 0.66 0.72

Kaynak: World Bank Database (2016)

Mısır’ın ihracatı önemli ölçüde ham petrol ve petrol ürünlerine dayalı olmakla birlikte

ihracat gelirleri dünya fiyatlarındaki değişmelere karşı hassasiyet göstermektedir. Diğer

önemli ihracat kalemleri meyve ve sebzeler, pamuk, tekstil ürünleri, metal ürünler,

kimyasallar ve işlenmiş gıdalar olup, 2011 yılında 26,27 milyar, 2012 yılında 26,45 milyar

dolar, 2013 yılında 27,2 milyar dolar, 2014 yılında ise 27,74 milyar dolarlık ihracat

gerçekleştirmiştir (World Bank).

2011 yılında 25,70 milyar, 2012 yılında 25,79 milyar dolar, 2013 yılında 26,54 milyar

dolar, 2014 yılında ise 27,02 milyar dolar olarak gerçekleşen ithalatta makine ve ekipmanları,

ağaç ürünleri, yakıtlar ve gıda maddeleri ilk sıralarda yer almıştır (World Bank).

Mısır’ın ihracatında %9,2’lik pay ile İtalya ilk sırada yer alırken %7,4 ile Suudi

Arabistan, %7,2 ile Hindistan, %5,4 ile Türkiye izlemiştir. İthalatta ise %11,2’lik pay ile Çin

ilk sırada yer alırken onu %7,9 ile Almanya, %7,4 ile Amerika, %5,1 ile Kuveyt izlemiştir

(CIA FactBook).

Temel Sektörler

Tarım Tarım sektörünün GSYİH’daki ve istihdamdaki payı giderek azalmaktadır. Mısır’ın

topraklarından %4’nden azı tarım için kullanılabilir durumdadır. Fakat yine de sektör

ülkedeki en fazla istihdama sahiptir. Tarımsal üretimin büyük bölümü: pamuk, keten, çiçek,

pirinç, mısır, sebze, seker kamışı, narenciye ve buğdaydan oluşmaktadır. Mısır çok önemli bir

pamuk üreticisi ve ihracatçısıdır. Fakat pamuk üretim ve ihracatı son yıllarda istikrarsız devlet

politikaları ve katı ihracat fiyatlandırması nedenleriyle düşmektedir (Miş vd., 2015).

Mısır önemli bir tarım ve gıda ürünleri ithalatçısıdır. Akdeniz bölgesinde bulunan 5.

en büyük sebze ve meyve ithalatçısı konumundadır. Buğdayın yanı sıra tarımsal ürün

ithalatında mısır, et, balık, süt tozu, tereyağı, peynir, elma, konserve meyve ve sebze en basta

gelen ürünlerdir (Miş vd., 2015).

1994 yılında gübre, tohum ve ilaçlama için verilen tüm devlet desteği

kaldırılmıştır.Bunun sonucunda varılan nokta etkileyicidir çünkü hem buğday hem de pirinç

üretimi rekor seviyelere ulaşmış ve Mısır, pek çok önemli üründe kendi kendine yetebilen bir

hale gelmiştir (Miş vd., 2015).

Üretilen tarım ürünlerinin % 95’i ülke içinde tüketilmektedir. Nüfus artış hızı da

Mısır’ın dünyadaki en önemli tarım ürünleri ithalatçısı olarak kalacağını göstermektedir (Miş

vd., 2015).

Mısır’ın başlıca tarımsal ürünleri pamuk, pirinç, mısır, buğday, fasulye, meyveler,

sebzeler, büyük ve küçükbaş hayvanlar olmakla birlikte; bunların yanında meyve olarak

portakal, limon, üzüm, ıhlamur, mango, zencefil, muz, avokado, ananas; sebze olarak

domates, biber, bamya, fasulye ve patlıcan geniş ölçekte yetiştirilmektedir (Miş vd., 2015).

İmalat Gıda üretimi ve tekstil, imalat sanayinin çok büyük bir kısmını oluşturmaktadır. Diğer

önemli alt sektörler, mobilya, seramik, ilaç, metalürji, çimento ve gübre olarak sıralanabilir.

Ayrıca doğalgaz üretiminin artması ile birlikte hükümet, 2003 yılı başında petrokimya

sektörünü geliştirmek için bir plan uygulamaya koymuştur (World Bank, 2009).

1990’ların basından bu yana özelleştirme ve serbestleşme politikaları doğrultusunda

üretimde kamu sektörünün ağırlığı azalmış; özel sektörün ağırlığı ise %85’e ulaşmıştır. Özel

sektör kurumları ise büyük oranda (% 90) 15 ya da daha az çalışan barındıran küçük

kuruluşlardır (World Bank, 2009).

Mısır’da bu sektörde faaliyet gösteren yerel firmalar mevcut imkânlarını geliştirmek,

firmalarını büyütmek, daha geniş pazarlarda ticaret imkânına sahip olma isteğiyle yabancı

yatırımcı ve ortak aramaktadırlar (World Bank, 2009).

Turizm GSYİH’nın %10’unu oluşturan turizm, ülkenin en önemli döviz kaynağıdır (% 23,4).

2010 yılında Mısır’a 12 milyon dolayında turist girişi olduğu, toplam turizm gelirlerinin de

11,6 milyar dolara yükseldiği bilinmektedir. Yaşanan olaylar Mısır turizmini negatif yönde

etkilemiş, sektör 2,5 milyar dolarlık gelir kaybına uğramış ve 2011 yılında turist sayısı bir

önceki yıla göre %12,7 azalma göstererek 9,8 milyon olarak gerçekleşmiştir (İGEME, 2006).

Ancak Mısır Merkezi Toplumsal Mobilizasyon ve İstatistik Kurumu CAMPAS’ın

yaptığı açıklama doğrultusunda 2012 yılında Mısır’a gelen turistlerin sayısı %17,1 artmış ve

11,5 milyona ulaşmıştır. 2013 yılı Şubat ayı rakamlarına göre 2012 yılının aynı ayına göre

turist sayısı %12 artış göstermiş ve 845 bin turist ülkeyi ziyaret etmiştir. Bu yükselişe rağmen

turizm rakamları 2010 yılının gerisinde seyretmektedir (İGEME, 2006).

Ülkeye gelen turist sayısı 2014 yılında 2013 yılına göre % 28 oranında azalmıştır. Son

yıllarda iki ülke arasında her alanda gelişen ilişkiler, karşılıklı olarak ziyarette bulunan turist

sayılarında da artışa yol açmıştır. 2011 yılında Türkiye’ye Mısır’dan gelen turist sayısı

79.665, 2012 yılında 112.025 olmuş, 2013 yılının Ocak-Aralık döneminde ise 107.437 kişi

ülkemizi ziyaret etmiştir (İGEME, 2006).

Mısır’ın Türkiye ve Yunanistan gibi diğer Akdeniz ülkelerine karsı bir fiyat esnekliği

bulunmaktadır. Ayrıca tarih turizminin çok gelişmiş olması nedeniyle turizm sektörü

mevsimlik düşüşlerden etkilenmemektedir. Son yıllarda Mısır’ın geleneksel deniz ve tarih

turizminin dışında Nil kıyısında da golf, sağlık ve dini turizm gibi alternatif turizm tipleri de

gelişme göstermektedir (İGEME, 2006).

Enerji Ülkede bu sektöre verilen önem bir hayli fazladır. Enerji sektörü dünya genelinde

önem kazanmış ve gün geçtikçe önemi artırmaya devam eden bir sektördür. Günümüz

dünyasında insan yaşamının devamını sağlayan yeme, içme, barınma dâhil her türlü ihtiyaç

enerji sayesinde temin edilebilmektedir. Bundan dolayıdır ki dünya devletleri enerji üretimi

konusunda kendilerini geliştirme politikaları uygulamaya çalışmaktadır (DTM, 2015).

Petrol ve doğalgaz sektörü GSYİH’nın %9’unu ve ihracatın da 1/3’ünü

oluşturmaktadır. Mısır’daki ham petrol rezervleri 4,4 milyar varildir. Her iki sektörde yabancı

sermayenin yoğunlaştığı sektörlerdir. Petrol üretimi ve ihracatı Mısır ekonomisinin temel

tasını oluşturmakta, petrol üretiminin büyük bölümü Süveyş kanalı, Nil deltası ve Batı

Çölünde yapılmaktadır. Doğalgaz rezervlerinin tersine, petrol rezervleri ve petrol üretimi

giderek azalmaktadır. Petrol üretimi yıllar itibariyle düşüş göstermektedir. Petrol üretimi 1996

yılında günlük 920.000 varilden 2012 yılında günde ortalama 720.000 varile düşmüştür. Hem

rezervlerin azalması hem de iç piyasadaki tüketim artısına bağlı olarak ülkenin en önemli

ihracat kalemi olan petrol ihracatı azalmıştır. Önümüzdeki yıllarda petrolün Mısır

ihracatındaki öneminin azalması ve önümüzdeki 10 yıl içinde Mısır’ın petrol ithalatçısı

konumuna gelmesi beklenmektedir(DTM, 2015).

Doğalgaz rezervleri yeni bulunan kaynaklarla gün geçtikçe zenginleşmekte (yılda

ortalama %10 artış kaydetmektedir) ve doğalgaz üretimi 2009 yılı itibariyle 62,7 milyar m³

gibi yüksek seviyelerde seyretmektedir. Mısır, dünya genelinde doğalgaz üretiminde 15.

sırada yer almaktadır. Ülkenin su andaki doğalgaz rezervinin 2,1 trilyon m³ olduğu

bilinmektedir. Bu büyük potansiyel, ülkenin doğalgazını ihraç etmek için yeni pazarlar

aramasına neden olmuştur. Ayrıca bu durum, ülkenin düşmekte olan petrol ihracatı nedeniyle

gelecekte oluşabilecek cari açığı kapatmak için de ayrı bir önem arz etmektedir (DTM, 2015).

Gelecek 57 yıl içinde gaz rezervinin tükeneceğini ön gören uzmanlar alternatif enerji

kaynaklarına yönelmiştir. Bu kaynakların basında rüzgâr enerjisi gelmektedir. Mısır Dünya’da

rüzgâr hızı bakımından ilk sıradaki ülkeler arasında yer almaktadır. Hükümet 2020 yılına

kadar yenilenebilir enerji kaynaklarını %20 oranında artırmayı hedeflemektedir. Bunların

dışında enerji etkililiği, su teknolojileri, atık yönetimi diğer önemli pazar alanları olarak göze

çarpmaktadır (DTM, 2015).

Türkiye İle Ekonomik İlişkiler Üzerine Genel Bir Değerlendirme

Ortadoğu’da Türkiye için önemli bir partner olan Mısır’la ticaret hacmi 5 milyar doları

aşmış bulunmaktadır. Politik ilişkilerin 1013 yılında gerilmesiyle beraber Türkiye ve Mısır

arasındaki ticari ilişkiler beklendiği kadar sekteye uğramamıştır. 2012 yılı itibariyle

Türkiye’nin Mısır’a ihracatı 3.7 milyar dolara ve ithalatı 1.3 milyar dolara ulaşmışken bu

rakam gerginliğin devam ettiği 2015 yılı için ihracatta 3.1 ve ithalatta 1.2 milyar dolar

dolaylarında gerçekleşmiştir (comtrade.un.org, 2016).

Öte yandan ekonomik alanda geliştirilen işbirliği, ortaya çıkan politik gerilimle

beraber hızla düşmüştür. Bu anlamda Mısır, 2014 yılında karşılıklı Serbest Ticaret

anlaşmasını ilga etmiştir. 2015 yılında ise Türkiye ve Mısır arasındaki ulaşımı kolaylaştırmak

amacıyla yürürlükte olan deniz taşımacılığı anlaşması kaldırılmıştır (Miş vd. 2015).

Bir diğer kalem olarak doğrudan yabancı yatırımlar anlamında Türkiye’den Mısır’a

giden yatırımlar yaklaşık 2 milyar dolar değeri ile Mısır ekonomisi açısından fazlaca önem

arzetmektedir. 260 kadar Türkiyeli firmanın Mısır’daki yatırımlarının yaklaşık 54 bin kişiye

istihdam sağladığı iddia edilmektedir ki Mısır’ın istihdam problemi açısından da bu yatırımlar

önemlidir (Akgün ve Gündoğar, 2014).

Kaynakça

Akgün, M. Ve Sabiha Ş. Gündoğar. (2014). Mısır-Türkiye İlişkilerinde Daha İyi Bir

Geleceğe Doğru. İstanbul: TESEV.

Beaumont, P., 2012, “Mohamed Morsi signs Egypt’s new constitution into law”,

Guardian.

CIA FactBook Database

comtrade.un.org. (2016). Alınan yer http://comtrade.un.org/data/ 3 Haziran 2016

tarihinde.

DTM, Mısır ve Türkiye arasındaki anlaşmalar ve protokoller, www.dtm.gov.tr

El-Masry, S., 2013, “Egypt’s new constitution: A comparative overview”, Daily News

Egypt.

Güçtürk, Y., 2016, “Devrimden Darbeye Mısır’da İnsan Hakları”, SETA.

Hussein, Ahmet, M. A., “Theinevitablestruggle: localgovernment in Egypt”,

http://www.dailynewsegypt.com/2012/10/14/the-inevitable-struggle-local-government-in-

egypt/, (20.06.2016).

İGEME Mısır Raporu, 2006, http://www.igeme.org.tr

Kalabalık, A., A., “Karşılaştırmalı 2012 ve 2014 Mısır Anayasaları”,

http://www.setav.org/tr/karsilastirmali-2012-ve-2014-misir-anayasalari/yorum/14350,

(10.06.2016).

Konya Ticaret Odası (KTO), 2008, Mısır Ülke Raporu.

Kurulu, D. E. İ. (2014). Mısır ArapCumhuriyeti Ülke Bülteni.

Miş, N. vd. (2015). 2015’te Türkiye. İstanbul: SETA.

Örmeci, 2011, 1Mısır: Siyasal tarihi ve Bugünü”,

http://ydemokrat.blogspot.com.tr/2011/01/misir-siyasal-tarihi-ve-bugunu.html, (10.06.2016).

Örtlek, 2014, “Mısır’da Yeni Anayasa Referandumu”, IMPR.

Spencer, R., 2013, “Egypt military retain key powers in new constitution”, Egypt’s

draft constitution enshrines army role in politics, Reuters, 30 .

Tandoğan, A., 2013, “Arap Baharı Sürecinde Mısır”, Atılım Üniversitesi Sosyal

Bilimler Enstitüsü.

T.C. Mısır Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği, Mısır’ın Genel Ekonomik Durumu ve

Türkiye ile Ekonomik ve Ticari İlişkileri,

http://www.musavirlikler.gov.tr/upload/ET/Makine%20raporu.doc

Telci, İ. N., 2014, “Mısır’da Askeri Darbe Sonrası Süreç ve Yeni Anayasa”, SETA,

Say: 86.

United Cities and Local Governments County Profıle: Egypt, 2007.

World Bank. 2009, Garcia, M. and A. Rajkumar: “Achieving Better Service Delivery

through Decentralization in Egypt.”

Yıldırım, R.,Abdulcelil, T., 2011, “Siyasi Harita”, SETA.

http://www.ulkeler.net/misir.htm

http://www.sessiztarih.net/2014/02/hidiv-nedir.html, (10.05.2016).

http://www.aljazeera.com.tr/ulke-profili/ulke-profili-misir, (11.05.2016).

http://www.vahdet.info.tr/isdunya/dosya4/1087.html, (15.05.2016).

http://t24.com.tr/haber/hur-subaylar-hareketi-ve-misirin-yakin-donem-siyasi-

kronolojisi,233600, (20.05.2016).

http://www.setav.org/tr/devrimden-darbeye-misir/haber/1327, (22.05.2016).

https://books.google.com.tr/books?id=BHhyCwAAQBAJ&pg=PA89&lpg=PA89&dq

=M%C4%B1s%C4%B1rda+halk+meclisi&source=bl&ots=tHcjLD_FGO&sig=ymfoBPm8A

E5bpLMtQmjepJs1ac&hl=tr&sa=X&ved=0ahUKEwi44dHEuvfMAhVLPRQKHb2eDyEQ6

AEITjAJ#v=onepage&q=M%C4%B1s%C4%B1rda%20halk%20meclisi&f=false

http://www.123independenceday.com/egypt/political-system.html, (20.05.2016).

http://www.sis.gov.eg/En/Templates/Categories/tmpLand.aspx?CatID=10,

(16.05.2016)

http://www.vahdet.info.tr/isdunya/dosya4/1087.html, (15.05.2016)

http://www.aljazeera.com.tr/ulke-profili/ulke-profili-misir, (20.05.2016)

https://prezi.com/u9f8clrmrper/misirda-yerel-yonetimler/, (10.06.2016)

http://www.tadamun.info/2013/12/05/the-right-to-democratic-local-

government/?lang=en#.V2mwKNKLTIU, (15.06.2016).

http://www.ekonomi.gov.tr/portal/faces/oracle/webcenter/portalapp/pages/content/htm

lViewerUlkeler.jspx;jsessionid=-xGCDWqPV3oguO7d7zJraS9QLG3z8QDR0qm9-

gNTdcVnqDCZYq5i!-1367030939?contentId=UCM%23dDocName%3AEK-

160597&countryName=Misir&contentTitle=Genel%20Bilgiler&_afrLoop=61018464748643

0&_afrWindowMode=0&_afrWindowId=null#!%40%40%3FcountryName%3DMisir%26_af

rWindowId%3Dnull%26_afrLoop%3D610184647486430%26contentId%3DUCM%2523dD

ocName%253AEK-

160597%26contentTitle%3DGenel%2BBilgiler%26_afrWindowMode%3D0%26_adf.ctrl-

state%3D17x5cncok_4, (16.06.2016).