İnsan vücudu

16
HAZIRLAYANLAR : BTD Araflt›rma Grubu MART 2005 SAYISININ ÜCRETS‹Z EK‹D‹R ‹NSAN VÜCUDU ‹NSAN VÜCUDU

Upload: exelans1364-celik

Post on 07-Mar-2016

234 views

Category:

Documents


3 download

DESCRIPTION

İnsan vücudu hakkında bilgiler vardır.Umarım yararlı olur :=)

TRANSCRIPT

Page 1: İnsan vücudu

HHAAZZIIRRLLAAYYAANNLLAARR :: BBTTDD AArraaflfltt››rrmmaa GGrruubbuu

MMAARRTT 22000055 SSAAYYIISSIINNIINN ÜÜCCRREETTSS‹‹ZZ EEKK‹‹DD‹‹RR

‹‹NNSSAANN VVÜÜCCUUDDUU‹‹NNSSAANN VVÜÜCCUUDDUU

KAPAK EK 2/21/05 4:02 PM Page 1

Page 2: İnsan vücudu

Öyle görünüyor ki, aynaya bak›ncagörmek istedi¤imiz fleyle gördü¤ümüzfley aras›ndaki fark giderek büyümek-te. Bu fark›n tek kayna¤›, eskiye k›yas-la de¤iflme e¤ilimindeki vücut ölçüleride¤il; de¤iflen de¤er yarg›lar› ve este-tik bak›fl aç›s›n›n da pay› büyük.

Son 50-60 y›lda insan vücudununflekil ve boyutlar›nda büyük de¤ifliklik-ler oldu. ‹nsanlar flimdi eskiye göre da-ha uzun olduklar› gibi, görece hareket-sizlikleri ve aburcubur tüketimleri sa-yesinde hatlar› da daha yuvarlak. “‹de-al vücut” kavram›ysa, flu anki gerçe¤iyans›tm›yor. Özellikle de bat› toplum-lar› gözönüne al›nd›¤›nda, flimdininyuvarlak hatl›, topluca say›labilecek or-talama kad›n ve erke¤i, günümüzdençok geçmifl zaman›n idollerinde ara-nan özellikleri daha çok yans›t›yorlar.

Büyükanne ve büyükbabalar›n darahatça onaylayaca¤› üzere, günümüzgençlerinin eskisine göre daha uzunolduklar› kesin. Hatta, sanayileflmifl ül-kelerde bu uzama sürecinin ony›llard›rdevam etti¤i biliniyor. Boy uzunlu¤ukonusunda flimdilik listenin en üstün-de yer alan Hollandal›larda, bu uzamae¤ilimi 19. yüzy›l ortalar›nda bafllam›fl.1965’te erkeklerde ortalama 1,78 met-re olan boy uzunlu¤unun, 1997 y›l›n-da 6 cm artm›fl oldu¤u gözlenmifl. Av-rupa’n›n daha k›sa boy ortalamal› ül-kelerinde de ayn› e¤ilim sözkonusu.Ancak, bu art›fl h›z›n›n Avrupal›lardadüflmekte, do¤u Avrupa ülkeleri ve Ja-ponya’da ise kendini korudu¤u görü-lüyor.

Bu farkl› e¤ilimlerin alt›nda yatan

ne? Uzmanlar, herfleyi beslenme biçi-mine ya da daha iyi beslenmeye ba¤la-man›n, ifli fazla basite indirgemek ol-du¤unu söylüyorlar. Görünen o ki as›lönemli olan, ilk bir-iki y›lki büyüme h›-z›. Bu dönem, yetiflkinlikte ulaflm›fl ola-ca¤›n›z boyu belirliyor, ve herfley detümüyle nas›l beslendi¤inize ba¤l› de-¤il. Yaflam›n ilk birkaç y›l›, büyüme h›-z›n›n da en yüksek oldu¤u dönem;özellikle de bacaklardaki uzun kemik-lerde. Bacak uzunlu¤uysa nihai boyuzunlu¤unun en büyük belirleyicisi.Olumlu sosyoekonomik koflullar›n birsonucu olan iyi beslenme ve benzerigetirilerin, bebeklerin daha h›zl› büyü-melerine katk›s› oldu¤uda bir gerçek. 2. DünyaSavafl› sonras›nda h›zl› birsosyoekonomik geliflimdönemini yaflayan Japon-lar, buna en iyi örnekler-den biri. Bir baflka kilit et-ken de, sa¤l›k. Modern an-tibiyotik ve afl›lar›n sahne-ye geliflinden önce, geçir-dikleri enfeksiyonlar, be-beklerin büyümelerini cid-di ölçüde yavafllatan et-kenlerden biriydi. Tabiigenetik etkenleri de unut-mamak gerek.

Çevresel etkilerin, boyuzunlu¤una oldu¤u kadara¤›rl›¤a da etkisi var. Veöyle görünüyor ki, ortala-ma insan a¤›rl›¤› da epeyceartm›fl durumda. Bu art›fl,belli oranda uzunluk art›fl›-

na da ba¤l›. Bu nedenle, a¤›rl›¤›n uzun-luktan ba¤›ms›z olarak de¤erlendirilme-si için “vücut-kütle indeksi” (body-massindex - BMI) denen ve herhangi birininideal kilosu hesaplan›rken yararlan›lande¤erden yararlan›yor. BMI’yi bulma-n›n yolu, a¤›rl›¤›n›z›, metre olarakuzunlu¤unuzun karesine bölmek.18,5’un alt›ndaki bir de¤er normalin al-t›ndaki bir kiloya, 18,5 - 24,9 aras›ndakibir de¤er normal kiloya, 25 - 29,9 aras›fliflmanl›¤a, 30 ve üstü de obezli¤e, yada afl›r› fliflmanl›¤a iflaret ediyor.

Obezli¤in özellikle de bat› dünya-s›nda büyük bir h›zla artmaya bafllad›-¤› bilgisiyse yeni de¤il. Dünya Sa¤l›k

NEyd‹k, Ne

2 Mart 2005B‹L‹M veTEKN‹K

Aynaya bakt›¤›m›zda görmeyi bekledi¤imiz fley, ola¤anüstü bir makine de¤il, kimoldu¤umuzdur genellikle. Ancak yapt›¤›m›z, yaflad›¤›m›z herfley, güzelli¤imiz, çir-kinli¤imiz, yaflama bak›fl›m›z, hatta tarihimiz, kimli¤imiz, bütün varl›¤›m›z, ayna-da gördü¤ümüz vücudun içinde bir yerlerde sakl›. New Scientist dergisi, 30Ekim 2004 say›s›nda bu ola¤anüstü makineyi, biçiminden onar›m›na, flimdikis›n›rlar›ndan olas› rekorlar›na kadar birçok yönüyle ele alm›fl. New Scientist’insizlere Türkçe’ye çevirip baflka kaynaklarla destekleyerek sundu¤umuz bu özelbölümünü ilginç bulaca¤›n›z› umuyoruz...

BTD Araflt›rma Grubu

beden 2/19/05 2:23 AM Page 2

Page 3: İnsan vücudu

Örgütü’ne göre, flu anda dünyada 1milyar›n üzerinde kifli fliflman, bunla-r›n da 300 milyon kadar› da afl›r› flifl-man s›n›f›nda yer almakta. Ancak BMIde¤erleri, araflt›rmac›lara göre madal-yonun yaln›zca bir yüzünü gösteriyor.fiiflmanl›k ya da afl›r› fliflmanl›k, farkl›flekilde tan›mlanacak ve ölçülecekolursa, tablonun aniden çok daha kö-tüleflebilece¤i kan›s›ndalar. BMI’ninyaratt›¤› sorun, ya¤›n vücut içindekida¤›l›m›n› aç›klayam›yor olmas›; ki, ya-¤›n da¤›l›m› da sa¤l›k durumununönemli belirleyicilerinden biri olarakdüflünülüyor. Sözgelimi, karn›n üst k›-s›mlar›nda fazlaca ya¤ bar›nd›ranlar›nTip 2 fleker hastal›¤›na yakalanma vekanlar›nda zararl› ya¤lar› tafl›yor olma-lar› olas›l›¤›, sonuçta da kalp hastal›k-lar›na yakalanmalar› riski daha yük-sek. Bel çevresi ölçüsününse, kar›nbölgesini ya¤ miktar›n› belirlemede ol-dukça ifle yarar veri sa¤lad›¤› düflünü-lüyor. ABD’deki Mercer ÜniversitesiT›p Okulu’nda, ABD vatandafllar›yla il-gili olarak yap›lan bir çal›flma, 1960 ile2000 y›llar› aras›nda bel çevresinin er-keklerde 10 cm, kad›nlardaysa 23 cmkadar ‘f›rlad›¤›n›’ ortaya ç›karm›fl. 88cm ve üzerindeki bel çevresi ölçüsüne

sahip olanlar, “kar›n bölgesi obezli¤i”olarak tan›mlanan durumu temsil edi-yorlar. fiu an ABD’de erkeklerin %40,kad›nlar›nsa %60’›n›n bu durumda ol-du¤undan yola ç›k›l›rsa, BMI yönte-miyle ortaya ç›kan %28 (erkekler) ve%34 (kad›nlar) de¤erlerinin, çok dahaiyimser bir tablo oluflturduklar› orta-da. Sonuçta, normal bir BMI de¤erinesahip olsan›z da, özellikle kar›n bölge-si ya¤lar›na ba¤l› olarak hastal›k riski-ne maruz olabiliyorsunuz.

Araflt›rmac›lar›n dikkat çekti¤i birbaflka nokta da, ne ‘ald›¤›m›z’dan öte,ne ‘verdi¤imiz’in de endiflesini duyma-m›z gerekiyor. Ortaya ç›kan bulgular,bel ölçüsü ve deri kal›nl›¤›yla ölçüt al›-narak belirlenen fliflmanl›¤›n, BMI’dençok daha h›zl› olarak artmakta oldu¤uyönünde. Yani giderek daha fazla ya¤-land›¤›m›z halde, a¤›rl›¤›m›z ayn› oran-da artm›yor. Bunun iflaret etti¤i fley, ol-dukça basit: Vücudumuzdaki ya¤ ora-n› artt›kça, bir baflka fleyin de oran› dü-flüyor. Araflt›rmac›lar, bu birfleyin neoldu¤unu buldular: kas! Bir baflka de-yiflle, kaslar›m›z küçülüyor ve yerleriniya¤a b›rak›yorlar.

Bu sonuçlar, özellikle de çocuklaraç›s›ndan endifle verici. ‹ki y›l önce ya-

p›lan ve 1970-1990 y›llar› ara-s›n› kapsayan bir araflt›rma,10 yafla kadar olan çocuklar-da BMI de¤erlerinin çok azde¤iflikli¤e u¤ramakla birlik-te, ya¤ oran›n›n erkek çocuk-larda %23, k›z çocuklardaysa%35 kadar artm›fl, kas kütlesi-ninse erkek çocuklarda %3,2ve k›z çocuklarda da %3,6oran›nda azalm›fl oldu¤unugösteriyordu. ‹yi bir kas geli-fliminin, kuvvetli kemik yap›s›için gerekli oldu¤u gözönüneal›n›rsa, bu sonuç oldukçadüflündürücü. Vurgulad›¤›bir baflka noktaysa, obezliksalg›n›n›n, tahmin edileninötesinde boyutlar› da olabile-ce¤i. Çal›flma sonuçlar›n› des-tekleyen baflka araflt›rmalarda yürütülmüfl durumda.1977-1997 y›llar› aras›n› kap-

sayan ve ‹ngiliz çocuklarla yap›lan birtanesi, bel ölçülerinin erkek çocuklar-da 6,9 cm, k›z çocuklardaysa 6,2 cmkadar artt›¤›n› göstermifl. Bu fark, birkemerdeki iki ya da üç deli¤e karfl›l›kgeliyor. Londra Çocuk Sa¤l›¤› Enstitü-sü’nden Tim Cole’un yorumu ilginç:“fiimdilerde genç k›zlar›n göbeklerinid›flar›da b›rakan giysiler seçmeleri mo-da oldu. Ancak göbekleri de, 10 y›l ön-ce bile olmad›¤› kadar fliflkin!”

Tüm bu geliflmelerin nedenlerinianlamak için “alim olmak gerekmiyor”araflt›rmac›lara göre. Miktar bak›m›n-dan daha fazla yiyecek tüketti¤imiz gi-bi, yediklerimizin kalitesi de daha kö-tü. Modern yaflam biçimi, günlük ko-fluflturma içinde h›zl› haz›rlanan ‘pra-tik’ yiyeceklerden ötesini tüketmemizepek uygun de¤il; bunlar›n ço¤u da ya¤ve flekerce zengin, besleyici ö¤elercefakir. Dünya Sa¤l›k Örgütü’nden Da-vid Porter da, “ö¤ünlerimiz flimdilerde,do¤ru dürüst besin almadan inan›lmazölçüde kalori ald›¤›m›z küçük paket-lerden olufluyor” diyor.

Durumun bir sorumlusu da ‘h›zl›ama hareketsiz’ yaflam biçimimiz. Ki-mileri, bunun fazla kalori al›m›ndandaha önemli bir sorun oldu¤u görü-flünde. Daha az egzersiz, tafl›tlara dahafazla ba¤›ml›l›k, çok çok daha fazla te-levizyon ve ço¤u kiflide neredeyse ba-¤›ml›l›k düzeyine gelmifl bilgisayar kul-lan›m›, olmak istedi¤imizle oldu¤umuzaras›ndaki fark›n yarat›lmas›nda belkide en büyük suçlular.

Ainsworth, C. “In Your Dreams” New Scientist, 30 Ekim 2004

Ç e v i r i : Z e y n e p T o z a r

3Mart 2005 B‹L‹M veTEKN‹K

e Olduk...

beden 2/19/05 2:23 AM Page 3

Page 4: İnsan vücudu

“Bedenimizi flekillendiren genler miyoksa çevre mi?” sorusu biyoloji bilimi-nin en eski konular›ndan biri. Fakatflimdilerde, ilgiler hem kal›t›m hem deçevre faktörlerini içinde bar›nd›ranüçüncü bir etki üzerinde yo¤unlaflma-ya bafllad›: döl yata¤›ndaki çevre. E¤erbedeninizle ilgili bir hoflnutsuzlu¤u-nuz varsa, annenize hamileli¤inde neyedi¤ini sorun. Araflt›rmac›lar, soru-nun kayna¤›n›n burada olabilece¤inisöylüyorlar.

Yaklafl›k 15 y›l önce, ‹ngiltere’deSouthampton Üniversitesi’nden dok-tor ve epidemiyolog David Barker, ba-z› yetiflkin hastal›klar›n›n yaflam›n bafl-lang›c›ndan kök al›p almad›¤›n› meraketmiflti. Barker’›n ilk gözlemi, küçükdo¤an erkek çocuklar›n ileriki yaflam-lar›nda kalp rahats›zl›klar› gelifltirme-ye daha yatk›n oldu¤unu göstermiflti.‹kinci dünya savafl› s›ras›nda hamileolan Hollandal› kad›nlar üzerinde yap-t›¤› baflka bir çal›flma da, k›tl›k dönem-lerinin, yetiflkinlik dönemlerinde yük-sek kan ya¤› düzeyi, kalp hastal›¤› vefleker hastal›¤›yla iliflkili oldu¤unu gös-terdi. ‹lgi çekici biçimde, yaln›zca sa-vafl dönemindeki k›tl›k zaman›nda ha-mile kalan kad›nlar de¤il, bu kad›nla-r›n k›z çocuklar› da küçük çocuk do-¤urma e¤iliminde. Buna ek olarak,Barker 1999 y›l›nda, küçük do¤an be-beklerin, k›sa bir sürede h›zla büyüye-rek yafl›tlar›na kiloca yetiflseler bile,

ileriki yaflamlar›nda sa¤l›k sorunlar›n›yaflamaya e¤ilimli olduklar›n› göster-miflti.

Barker’›n varsay›m›na göre, bebek-ler metabolizmalar›n› döl yata¤›nda al-d›klar› besinlerle ayarl›yorlar. Bebekle-rin döl yata¤›nda ald›¤› besinler, onla-ra do¤umdan sonra nas›l beslenecekle-rine dair ipuçlar› veriyor. Metabolizma-lar› da bu duruma uyum sa¤layarakgelifliyor. Vücutlar›, ald›klar› enerjiyiözellikle bel bölgesindeki depolardaya¤ olarak biriktiriyor. Diyafram çevre-sindeki ya¤lar›n kan kolesterolünüyükseltti¤i biliniyor. Az besinli bir or-tamda geliflen fetüs, beklenmedik zen-ginlikle bir dünyada büyürse, metabo-lizmalar› kalp hastal›¤› ve fliflmanl›krisklerini yükseltiyor. Yani, al›nan

ipuçlar› yanl›fl ç›kt›¤›ndaysa, hastal›k-lar baflgösteriyor. Bebek, döl yata¤›n-da düflük kalorili, düflük ya¤l› besinle-rin bulundu¤u bir çevrede geliflirse,do¤umdan sonra yüksek kalorili, yük-sek ya¤ içerikli besinler almaya baflla-d›¤›nda sa¤l›k sorunlar›yla karfl›laflabi-lir.

Fetüs kökenli yetiflkin hastal›¤›n›aç›klayan olas› tek aç›klama bu de¤il.Bir baflka aç›klama da, fetüsün ilk za-manlar›ndaki beslenme eksikli¤i nede-niyle geri dönüflü olmayacak biçimdezarar görmüfl olabilece¤i yönünde. Ya-ni, bebekler dölyata¤›ndayken aya¤›n›yorgan›na göre uzatmaya programlan›-yorlar. Bebek, az besinle karfl›laflt›¤›n-da bunu nas›l kullanaca¤›na dair birseçim flans› var. E¤er, besini azsa,kalp, böbrek ve pankreas gibi organla-r›n geliflimi için gerekli olan besindenk›s›p, ald›¤› besinin büyük k›sm›n› bey-nin geliflimi için harcayacak ve beynikorumaya çal›flacak.

Bu iki varsay›m da geçerli kan›tlarasahip. Beynin korundu¤unu savunanvarsay›m, s›çanlar üzerinde yap›lm›fldeneysel çal›flmalarla destekleniyor.Bu konuda Cambridge Üniversite-si’nde yap›lan bir çal›flmada, bir gruphamile s›çan normal bir beslenmeprogram›na göre beslenirken baflka birgrup k›s›tl› besinle besleniyor. Dahasonra, do¤an yavrular›n beyin, pankre-as ve kas boyutlar› ölçülüyor. Bu öl-çüm sonuçlar›na göre, k›s›tl› besinemaruz b›rak›lan annelerin yavrular›-n›n, normal besin alanlar›nkinden çokdaha küçük olduklar› görülmüfl. Be-yinleri de k›yasla küçük; ancak, küçükdo¤an yavrular›n vücut oranlar›na ba-k›ld›¤›nda beyinlerinin oransal olarakdaha büyük oldu¤u görülüyor. Bu öl-çümler, insanlarda da gözlenmifl. ‹kin-ci dünya savafl› sonlar›na do¤ru yafla-nan k›tl›ktan hemen sonra do¤an be-beklerin, vücutlar›na oranla büyük ka-fal› oldu¤u görülmüfl.

Auckland Üniversitesi’nden (YeniZelanda) bir grup araflt›rmac›n›n yapt›-¤› bir baflka çal›flma da, az besinli birortamda geliflen fetüsün metabolizma-s›n› inceliyor. Bu araflt›rmada yine ha-mile olan bir grup s›çan, düflük kalori-li bir beslenme program›na maruz b›-

4 Mart 2005B‹L‹M veTEKN‹K

Beslenme dölyata¤›n

beden 2/19/05 2:23 AM Page 4

Page 5: İnsan vücudu

rak›l›rken, bir baflka gruba da normalbir beslenme program› uygulanm›fl.Düflük kalorili beslenme program› uy-gulanan diflilerin yavrular›, di¤erlerinegöre çok küçük do¤mufl. Bunlar›n, bü-yürken di¤er grubun yavrular›na göredaha fazla kilo ald›klar› görülmüfl. Do-¤umdan önce besince fakir bir ortam-da geliflen bu yavrular›n, yüksek ya¤l›besinler verildi¤inde vücutlar›nda di-¤erlerinden daha fazla ya¤ biriktirdik-leri görülmüfl. Ayn› zamanda bu yavru-larda tembellik de bafl göstermifl. Arafl-t›rmac›lar, do¤um öncesinde aç b›rak›-lan s›çanlar›n, normal s›çanlar›n ancak%70’i kadar etkin oldu¤unu gördüler.

Peki, döl yata¤›nda olan olaylar, na-s›l bir sonraki nesle dek uzanacak ka-dar uzun dönemli etkilere yol açabili-yor? Geçenlerde yap›lan bir çal›flma,“DNA metilasyonu” olarak bilinen birmekanizman›n etkili olabilece¤ini gös-terdi. Duke Üniversitesi (ABD) araflt›r-mac›lar›nca yap›lan bu çal›flma, anne-nin hamilelik öncesi ve süresince bafll›-ca dört ek besinle beslenerek yavru fa-relerin post renklerini de¤ifltirebilece-¤ini gösterdi. Bu besinler, ayn› zaman-da yavrular›n fliflmanl›k, fleker hastal›¤›ve kansere karfl› e¤ilimlerini düflürdü.

Bu çal›flmada, normal beslenen birgrup anne fareye, ek olarak B12 vita-mini, folik asit, kolin ve betain veril-miflti. Bu ek besinleri almayan anne fa-relerin yavrular› sar› postlu do¤arken,ek besinleri alan annelerin yavrular›kahverengi postlu do¤dular. Böyleceçal›flma, anneye verilen ek besinlerlegenleri de¤ifltirmeden yavru farelerdegen ifadelerinin kal›c› olarak de¤ifltiri-lebilece¤ini göstermifl oldu. Farelerdepost rengi de¤iflimine yol açan geninAgouti geni oldu¤u belirlendi. Bu fare-lerde, ek besinler, metilasyon mekaniz-mas›n› harekete geçirerek agouti geni-ni de¤ifltirmeden, genin ifllevini de¤iflti-riyor.

DNA metilasyonu, insanlar› ve di¤erhayvanlar› kanser, fliflmanl›k, ve flekerhastal›¤› ve hatta içe kapan›fl gibi has-tal›klara karfl› dayan›ks›z yapan düzi-nelerce geni de etkileyebiliyor. Bu me-kanizmada, metil grubu denen dörtlüatom grubu, belirli bir noktadaki birgene ba¤lan›yor ve bu genin ifllevini

de¤ifltiriyor. Genin ifllevi de¤iflse de,kendisi de¤iflmiyor. Yani metilasyon,gen dizilimindeki gen kodlar› üzerindehiçbir de¤iflime yol açm›yor. Bu etkiye“epigenetik” deniyor.

Elde edilen verilere göre, bu de¤i-flimler, embriyonik geliflimin erken dö-nemlerinde gerçeklefliyor. Bu de¤iflim-lerin bir k›sm› yararl›, bir k›sm› daölümcül etkilere sahip olabiliyor. E¤erbu de¤iflimler, sperm ya da yumurtageliflimi s›ras›nda olursa, ailenin soyla-r› boyunca kal›c› bir de¤iflim meydanagelebiliyor.

‹nsanlar ve di¤er hayvanlar epige-netik de¤iflimlere karfl› hassaslar. Ne-deniyse, bakterilerde bulunan “trans-pozon” denen hareketli genetik ele-mentlerin, kendilerini insan ya da öte-ki hayvanlar›n genomlar›na gelifligüzelsokmalar›. E¤er transpozonlar, kendi-lerini bir genin yan›na ya da içine so-karlarsa, bu genin ifllevi kal›c› olarakde¤ifliyor. Yani, metilasyon mekaniz-mas› harekete geçiyor. FarelerdeAgouti geninin metilasyonu da beslen-meyle gerçeklefliyor. Çünkü, bu dörtbesin maddesi, hücre içinde metil gru-

bu b›rakan kimyasal maddelere sahip-ler.

Metil grubunun yaln›zca tek bir ge-ne ba¤lanmas›, pek çok etkiye yol aça-biliyor. Örne¤in, Agouti proteinininfazlaca sentezlendi¤i farelerde postrenginin de¤iflmesinin yan› s›ra, flifl-man olma e¤ilimi ve fleker hastal›¤›nakarfl› dayan›ks›zl›k da ortaya ç›k›yor.Çünkü, bu protein ayn› zamanda hipo-talamustaki reseptörlere ba¤lanarakyemeyi durdurma sinyalini engelliyor.Böylece, farelerde agouti geninin meti-lasyonu, fliflmanl›k, fleker hastal›¤› vekansere karfl› dayan›ks›zl›¤› da azalt›-yor.

Agouti geninin, yaln›zca farelerdeoldu¤u gözlendi. Ancak, araflt›rmac›-lar, insanlarda da buna benzer baflkagenlerin oldu¤unu düflünüyorlar. Yal-n›zca, henüz bunlar›n hangi genler ol-du¤u bilinmiyor.

Banu Binbaflaran Tüysüzo¤lu

Kaynaklar:Motluk, A., Life Sentence, NewScientist, 30 Ekim 2004Waterland, R., A., Jirtle, R. L. Transposable Elements: Targets for

Early Nutritional Effects on Epigenetic Gene Regulation,http://mcb.asm.org/

http://antiageing2003.com/postmeeting/Day2_02.pdf

5Mart 2005 B‹L‹M veTEKN‹K

›nda bafllar

beden 2/19/05 2:23 AM Page 5

Page 6: İnsan vücudu

Vücudunuzdan memnun de¤ilsinizve ölçülerinizi biraz de¤ifltirmek mi is-tiyorsunuz? Bugünlerde egzersiz verejim de¤il, “kozmetik ameliyatlar›”moda.

2003 y›l›nda ABD’deki cerrahlar,1,8 milyon kozmetik ifllemi gerçeklefl-tirmifl. Bu, bugüne kadar kaydedilenen büyük rakam ve 1997 y›l›ndakininde neredeyse iki kat›. Kozmetik amaç-l› ameliyat geçiren yetiflkin kad›nlar›nyan› s›ra, erkeklerin ve 13 – 19 yafl›n-daki gençlerin de say›s›nda büyük birart›fl olmufl. Kozmetik ameliyatlar› top-lumda kabul gördükçe, bu ifllemlerinmaliyeti azal›yor, kullan›lan yöntemleriyilefliyor. Gittikçe daha fazla insan, vü-cudunu daha çok hofllanaca¤› bir biçi-me getirmek için makas alt›na yatmayabafllayacak gibi görünüyor.

Vücudumuzda yapt›rabilece¤imizde¤iflikliklerin listesi de giderek uzu-yor. Birkaç y›l önce, yaln›zca burunyapt›rma ya da yüz gerdirme ameliyat-lar›yla yüzdeki birkaç hatay› düzelttir-mekten söz edilirdi. Bugünse kozme-tik cerrahi, vücudun çeflitli yerleri üze-rinde ayn› anda çal›flarak yüzün ve be-denin “estetik birimleri”ni “birbiriyleuyumlu k›lma”ya odaklan›yor. Kimicerrahlar, dört ya da befl ifllemi ayn›anda yapmaya istekli. Kimileriyse, da-ha da ileri giderek neredeyse tüm be-deni yeniden biçimlendirme üzerindeçal›fl›yor.

Geçmiflte böyle kapsaml› de¤ifliklik-lerin gerçeklefltirilebilmesi için aylar-ca, hatta y›llarca u¤rafl›lmas› gerekirdi.Bugünse cerrahlar ayn› ifli birkaç haf-tada bitiriyorlar. ABD’deki iki televiz-yon kanal›nda, h›zl› ve radikal de¤iflim-lerin tan›t›ld›¤› iki ayr› kozmetik cerra-hi program› yay›nlan›yor. Fox kanal›n-da yay›nlanan “The Swan” (ku¤u) adl›programda, “ortalama bir d›fl görünü-me sahip” 17 genç k›z (çirkin ördekyavrular›), alt› haftada güzellik kraliçe-lerine dönüfltürülüyor. ABC televizyo-nunda yay›nlanan “Extreme Makeo-vers” (Yeniden Yaratman›n Afl›r› Uçla-r›) adl› programdaysa, 24 kad›n ve er-kek benzer bir sürede bafltan afla¤› de-¤ifltiriliyor.

California’n›n San Diego kentinden32 yafl›ndaki Cindy, “Swan” program›-n›n tipik yar›flmac›lar›ndan biri. Okul-

dayken, arkadafllar› burnunun e¤rili-¤iyle alay ederlermifl. ‹ki çocuk sahibibir yetiflkin olarak da kendini cazibesizve gösteriflsiz hissedermifl. fiimdi, ha-yat›nda ilk kez kendini güzel hissedi-yor. Kula¤›ndaki k›k›rdaktan yap›lmayeni bir burnu var; yüz kald›rma, çenedüzeltme ve gö¤üs büyütme, kar›ndüzlefltirme, dudak kal›nlaflt›rma, kaflkald›rma ve lazerli göz ameliyat›n›n ya-n› s›ra, lazer epilasyonu ve kozmetikdifl düzeltme gibi ifllemlerin hepsi bir-kaç hafta içinde gerçeklefltirilmifl.Cindy’nin eski bir arkadafl› olsayd›n›z,onu sokakta gördü¤ünüzde tan›mama-n›z do¤al olurdu. ‹flte, sorun da bu.

Kozmetik ameliyat yapt›ran insanla-r›n ço¤u gibi, Cindy de yeni görünü-münden memnun. Ancak, televizyonprogramlar›ndaki kozmetik ameliyatla-r›n boyutu, yeni bir tart›flma bafllatt›.Televizyon program›n›n yap›mc›lar›,yaln›zca, birçok insan›n ve kozmetikcerrah›n zaten yapt›klar› fleyleri yans›t-t›klar›n› öne sürseler de, program bir-çok cerrah› dehflete düflürüyor. Vücu-dun tümünün ameliyatla de¤ifltirilme-sinin çok büyük bir abart› oldu¤unuve birilerinin bu yolda ölebilece¤i uya-r›s›n› yap›yorlar.

Peki, geçekten bu tür radikal ifllem-lerin yayg›nlaflmas›na do¤ru bir e¤ilimvar m›, yoksa bu yaln›zca bir televizyonolgusu mu? Bu soruya kesin bir yan›tvermek güç. ABD’deki Estetik PlastikCerrahi Derne¤i (American Society forAesthetic Plastic Surgery – ASAPS) gi-bi profesyonel örgütleri yaln›zca yap›-lan ameliyatlar›n kay›tlar›n› tutuyorlar.Kay›tlarda, ameliyatlar›n kime yap›ld›¤›ya da kimin kaç say›da ameliyat yapt›r-d›¤› bilgileri bulunmuyor. Ancak,ABD’deki kimi cerrahlar›n, çoklu ame-liyatlar›n say›s›nda art›fl oldu¤unu do¤-rulad›klar› anlat›l›yor. Kimilerine göreinsanlar, d›fl görünümün yaln›zca biryönünü düzeltmenin yetmedi¤ini; örne-¤in, burnunuzu yapt›rsan›z bile çirkindifllerin yüzünüzü kötü göstermeyi sür-dürdü¤ünü farkediyorlar.

Parola, “uyum”. Çenenin yukar›s›n-dakileri düzelten bir yüz germe ameli-yat›, sark›k bir boynu daha da belirgin-lefltiriyor; bu nedenle birçok cerrahyüz germeyle birlikte boyun germe ifl-

6 Mart 2005B‹L‹M veTEKN‹K

Estet

ekInsanVucuduDuz 2/21/05 10:44 PM Page 1

Page 7: İnsan vücudu

lemi de yap›yor. fiu s›ralar popülerolan bir baflka birleflimse, yüz gerdir-me, kafl kald›rma ve gözkapa¤› ameli-yatlar›. Çabucak yeniden flekle girmekisteyen yeni do¤um yapm›fl annelerin,kar›n düzlefltirme ve gö¤üs kald›rmaameliyatlar›n›n mutlaka birlikte olmas›gerekiyor. Kimi cerrahlar eflleflerek ça-l›fl›yorlar: biri yüz ameliyat› yaparkenöteki de bedenin geri kalan›yla u¤rafl›-yor. Son 10 y›lda anestezi yöntemleri-nin güvenilirli¤i büyük ölçüde artt›¤›için, cerrahlar, fazladan ifllemler içinzaman kazanmak amac›yla hastalar›n›gittikçe daha uzun süre anestezinin et-kisinde tutuyorlar.

Yedi saat içinde, yüzünüzü gerdire-bilir, gözkapa¤› ve kafl kald›rma ameli-yatlar› geçirebilir; bunlara ek olarak dakimyasal peeling, kollajen ya da bo-toks enjeksiyonu yapt›rabilirsiniz. Bus›rada vücudunuz üzerinde çal›flanikinci bir cerrah sayesinde, vücudunu-zu da büyük ölçüde de¤ifltirebilirsiniz.De¤iflim elbette bir gecede olmayacak;çünkü en küçük kozmetik ameliyat›-n›n iyileflmesi bile günler sürüyor. Yi-ne de, bunun h›zl› bir de¤iflim olaca¤›aç›k.

Ameliyat süresi artt›kça, damarlar-da ve akci¤erlerde kan p›ht›s› oluflma

riski de art›yor; hastan›n yaflam› tehli-keye giriyor. Peki, ameliyat süresi içinbir s›n›r var m›? Yedi–sekiz saatin üze-rine ç›k›ld›¤›nda, ameliyat, hastan›n ya-flam› için ciddi bir tehlike oluflturmayabafll›yor. Ancak kimi cerrahlar›n, reka-betten etkilenerek ya da hastalar›n›nistekleri üzerine, bu süreyi aflabildikle-ri söyleniyor.

Çoklu ameliyatlar›n giderek dahaçok ye¤lenir olmas›na karfl›n birçokcerrah, hastan›n klini¤e çirkin ördekyavrusu olarak girip bir ku¤u olarak

ç›kabilece¤i yarg›s›n›n do¤ru olmad›¤›-n› savunuyor. Bunun gerçekleflme ola-s›l›¤›n›n olmad›¤›n›, güvenli olmad›¤›n›ve insanlar›n bu konuda yanl›fl yönlen-dirildi¤ini belirtiyorlar. Bu tür yarg›lar,kozmetik ameliyatlar›n› hem sansasyo-nel bir olguymufl gibi sunuyor, hem des›radanlaflt›r›yor; estetik ameliyatlar›,olmad›klar› bir fley olarak tan›t›yor.

Cerrahlar, televizyonda vaadedilen-lerin, insanlar›n beklentilerini çarp›t-mas›ndan da endifle duyuyorlar. ‹nsan-lar›n, kozmetik ameliyatlar› güzelliksalonuna gitmekle eflde¤er görmeyebafllamalar›ndan rahats›zl›k duyuyor-lar. Öte yandan, çeflitli ülkelerde yap›-lan araflt›rmalar, kozmetik cerrahiyebaflvurmay› düflünen insanlar›n say›s›-n›n az›msanamayacak kadar çok oldu-¤unu gösteriyor. Örne¤in, ABD Este-tik Plastik Cerrahi derne¤i’nin 2004 y›-l›nda gerçeklefltirdi¤i bir araflt›rmayagöre, ABD’deki kad›nlar›n % 34’ü, er-keklerinse % 14’ü kozmetik ameliyat›yapt›rmay› düflünüyor. Bu heves, nüfu-sun geri kalan›nca küçümsemeyle kar-fl›lansa da, kozmetik cerrahinin geçekyararlar›n›n olabilece¤ini de unutma-mak gerekiyor. Kimi psikologlar, bir-çok hastan›n kozmetik ameliyat sonuç-lar›ndan hoflnut ve daha mutlu olduk-lar›n›, özgüvenlerinin artt›¤›n› belirti-yorlar. Öyle görünüyor ki, kozmetikameliyatlar› insanlar›n yaflamlar›n› de-¤ifltirebiliyor!

Lawton, Graham, “Extreme Surgery”. New Scientist, 30 Ekim 2004

Ç e v i r i : A s l › Z ü l â l

Botoks Tehlikeli mi?EEvveett::

Botoks, yani Clostridium botulinum adl› bakterinin üretti¤i botulinum A zehiri, sinirhücrelerinin sinyal göndermesini engeller, felce neden olur.

Üst üste kullan›ld›¤›nda, kaslarda kal›c› incelmeler görülür.

Yan etkileri, komflu kaslarda zay›fl›k, bir kafl›nya da gözkapa¤›n›n sarkmas› ve bafl a¤r›lar› gibi yan etkileri de olabilir.

Botoks i¤neleri, hastan›n yemek yeme, konuflma ve göz k›rpma becerilerini köreltebilir.

Amerikan Dermatoloji Akademisi, özellikle alkol içeren botoks i¤nelerine karfl› bir uyar› yay›mlad›.

HHaayy››rr::

2002 y›l›nda ABD Besin ve ‹laç ‹daresi, botoksun kozmetik amaçl› olarak kullan›m›için lisans verdi.

Küçük miktarlarda botoks, kafl çatmada kullan›lan kaslar› rahatlat›yor; kafllar› havayakald›rarak k›r›fl›kl›klar› yok ediyor.

Tek bir botoks i¤nesi ancak geçici bir etki yap›yor. Üç dört ay içinde kaslar eski durumuna dönüyor.

2001 y›l›nda yaln›zca ‹ngiltere’de 50.000 botoks i¤nesi kullan›ld›¤› hesaplanm›fl. Bu say›git gide art›yor. Birçok hasta, tekrar tekrar tedavi ediliyor.

Botoks, dünyan›n en h›zl› geliflen kozmetik tedavi yöntemlerinden biri.

tikte Afl›r› Uçlar

ekInsanVucuduDuz 2/21/05 10:44 PM Page 2

Page 8: İnsan vücudu

8 Mart 2005B‹L‹M veTEKN‹K

Kaynak: American Society of Plastic Surgeons (http://www.plasticsurgery.org)

AAmmeelliiyyaatt TTüürrüü

Kar›n düzlefltirme

Gö¤üs büyütme

Gö¤üs kald›rma

Kimyasal peeling

Kollajen / ya¤ enjeksiyonu

Gözkapa¤› ameliyat›

Yüz kald›rma

YYaapp››llaann ‹‹flfllleemm

Kar›n bölgesindeki fazla ya¤ ve deri al›n›yor; kar›n duvar›ndaki kaslar gerginlefltirilir.

‹çinde tuzlu su bulunan fliflirilebilir eklerle gö¤üslerin büyütülmesi.

Fazla deri al›n›p kalandoku ve meme uçlar›yeniden flekillendirile-rek, sarkm›fl gö¤üsleryukar› kald›r›l›r.

Fenol ya da trikloroasetik asit içeren bir kimyasal çözeltiyle derinin üsttabakalar› soyularakyüzdeki k›r›fl›kl›klar, lekeler, renk farkl›l›klar› ya da güneflin verdi¤i zararonar›l›r.

Buruflmufl, üzerinde izler bulunan ve çökükyüz derisinidolgunlaflt›r›yor; dudaklara ve ellerintersine dolgunluk verilir. En iyi, ince, kuru ve aç›k renk deride ifle yarar.

Fazla ya¤larla derilerve kaslar al›narak,sarkm›fl üst gözkapaklar›n›n ve gözalt›ndaki fliflliklerindüzeltilmesi.

Sarkm›fl yüz derisini, altçeneyi ve gevflek boyunderisini düzeltmek ama-c›yla fazla ya¤›n al›nma-s›, kaslar›n gerilmesi veyüzün yeniden örtülme-si. Genellikle 40 yafl›nüstündeki kad›nlar veerkeklerde uygulan›r.

AAmmeelliiyyaatt SSüürreessii

2 – 5 saat

1 – 2 saat

1 – 3 saat

Yüzün tümü için1 – 2 saat.

Her seans 15dakika – 1 saatkadar sürer.

1 – 3 saat.

Birkaç saat.

YYaann eettkkiilleerrii

Geçici a¤r›; kar›n derisinde fliflme; ac›ma hissi ve uyuflma.

Geçici ac›ma hissi, fliflme,meme uçlar›n›n duyarl›l›¤›n›n de¤iflmesi,çürükler.

Geçici çürükler, fliflme, rahats›zl›k hissi, uyuflma,deride kuruluk, kal›c› yaraizleri.

Fenol: derinin kal›c› bir biçimde incelmesi vebronzlaflma özelli¤ini yitirmesi. Hem fenol, hemtrikloroasetik asit: Geçicizonklama, kar›ncalanma,fliflme, k›zarma ve günefl›fl›nlar›na karfl› akut duyarl›l›k.

Geçici yanma, zonklamave yanma duygusu. Hafifk›zar›kl›k, fliflme, afl›r› dolgunlaflma.

Geçici rahats›zl›k hissi,gözkapaklar›nda gerginlik,fliflme ve çürükler. Gözlerde geçici kuruluk,yanma ve kafl›nt›. Afl›r› miktarda gözyafl› oluflumu, ilk birkaç hafta›fl›¤a duyarl›l›k.

Geçici çürüme, fliflme,uyuflma ve gerginlik hissi,deride kuruluk ve derininduyarl›l›¤›n›n artmas›. Erkeklerde, sakal ç›kanderinin yeri de¤ifltirildi¤iiçin, kulak arkas›n›n dasürekli trafl edilmesi gerekir.

RRiisskklleerr

Kan p›ht›s›, deri alt›nda kanama, iyileflme güçlü¤ü nedeniyle belirgin yaralar ve deri kayb›.

Eklerin kal›c› olmamas›.‹çindeki havan›n sönme-si, ek çevresinde dokuyaralanmas›, kanama yada enfeksiyon gibi ne-denlerle eklerin ameli-yatla al›nmas› ya da de-¤ifltirilmesi gerekebilir.Kimi zaman meme uçla-r›n›n ya da meme derisi-nin duyarl›l›¤› kal›c› ola-rak artar ya da azal›r.

Genifl ve derin yara izleri, deri kayb›, enfeksiyon, gö¤üs uçlar›n›n ayn› hizada olmamas›, gö¤üs uçlar›ya da gö¤üslerin duyarl›l›¤›n›n kal›c› olarak kaybedilmesi.

Fenol: Anormal renk de¤iflimleri (kal›c›), ender olarak kalp düzensizlikleri. Hem fenol, hem trikloroase-tik asit: Minik sivilceler,enfeksiyon, yara izleri,deri allerjilerinde parlama, atefl kabart›la-r›, üflütme a¤r›lar›.

Kollajen: Döküntü, kur-deflen ve kabarma gibiallerjik tepkiler ya da gri-be benzer belirtiler; ba¤dokusu ya da otoimmünhastal›klar›n tetiklenmesiolas›l›¤›. Kollajen ve ya¤:Yüz hatlar›nda bozulma-lar, enfeksiyon.

Geçici olarak görüflünbulanmas› ya da çift gör-me. Enfeksiyon, kanama,gözkapaklar›n›n kenarla-r›nda fliflme, göz kurulu-¤u, sivilceler. ‹yileflmedeya da yaralarda asimetri.Gözleri tam olarak kapa-mada güçlük (ender olarak kal›c›d›r).Alt gözkapaklar›n›n afla-¤› çekilmesi (ikinci birameliyat gerektirir). Körlük (çok çok ender).

Yüz kaslar›n› kontroleden sinirlerin ya da dokunma duyusunun zarar görmesi (kal›c› olabilir). Enfeksiyon, kanama, geç iyileflme,afl›r› yaralanma. K›llar›nyönünde de¤ifliklik ya daasimetri.

‹‹yyiilleeflflmmee SSüürreessii

Hasta, 2 – 4 haftadaiflinin bafl›na dönebilir.4 – 6 hafta ya da da-ha fazla bir süre sonraa¤›r ifl yapabilir. Yara-lar›n kaybolmas› ya dadüzleflmesi, üç aydaniki y›la kadar sürebilir.

Hasta birkaç gün içinde iflinin bafl›na dönebilir.3 – 4 hafta gö¤üsleredokunulmamas› gerekir. Yara izlerininkaybolmas› için birkaçay, bir y›l ya da dahafazla geçmesi gerekir.

Hastan›n iflinin bafl›nadönmesi için en az birhafta gerekir. Bir aya¤›r ifl yapamaz. Yaraizlerinin kaybolmas›için gereken süre birkaç ayla bir y›l aras›nda de¤iflir.

Fenol: 7 – 21 güniçinde yeni deri oluflur.Hasta, 2 – 4 haftaiçinde normal etkinlik-lerine dönebilir, 3 – 6hafta içinde tam iyilefl-me ve k›zar›kl›¤›n geç-mesi. Trikloroasetikasit: 5 – 10 gün için-de yeni deri oluflumu.

De¤iflken. Bir ayla biry›l aras›nda de¤ifliyor.

Hasta, 2 – 3 gündeokumaya bafllayabilir.7 – 10 gün içinde iflinin bafl›na dönebilir.Çürüklerin ve fliflliklerin geçmesi içinbirkaç hafta geçmesigerekir.

Hasta, 10 - 14 güniçinde iflinin bafl›na dönebilir. 2 hafta yada daha uzun bir sürea¤›r ifl yapamaz, Birkaç ay güneflte fazla kalmamal›d›r.

KKaall››cc››ll››kk

De¤iflken. (Eklerin al›nmas› ya dayenisiyle de¤ifltirilmesigerekebilir).

De¤iflken. A¤›rl›k, hamilelik, yafllanma ve kilo al›pverme, yeniden sarkmas›na neden olabilir.

Fenol: Kal›c›; ancak,deri yaflland›kça yenik›r›fl›kl›klar oluflabilir.Trikloroasetik asit:De¤iflken (geçici).

Birkaç y›l; kimi zamankal›c›.

Genellikle 5 – 10 y›l.

Ç e v i r i : A s l › Z ü l â l

beden 2/19/05 2:23 AM Page 8

Page 9: İnsan vücudu

Vücut fleklimiz, boyumuz, kilomuzve vücut ölçülerimiz, büyük oranda ka-l›tsal özelliklerimizle belirleniyor. Dün-yan›n farkl› yerlerinde yaflayan insan›rklar›, yaflad›klar› bölgelerdeki co¤rafive iklimsel koflullar nedeniyle farkl›fizyolojik ve fiziksel özelliklere sahipolabiliyorlar. Ekvatora yak›n bölgeler-de yaflayan insanlar daha sert hatl› vezay›f bir vücut yap›s›na sahipken, ku-tuplara yak›n enlemlere gidildikçe, bu-ralarda yaflayan insanlar›n daha geniflve hantal yap›l› vücutlara sahip olduk-lar› gözleniyor. Antropologlar›n (insanbilimcilerin) incelemeleriyse, asl›ndainsan ›rklar› aras›nda vücut geniflli¤i-nin yaln›zca %25 oran›nda farkl›l›k gö-rüldü¤ünü ortaya koyuyor.

Peki vücut yap›s› ve co¤rafi koflul-lar aras›ndaki ba¤lant› neye göre orta-ya ç›k›yor? Biliminsanlar›, bunun dahaçok iklim koflullar›yla ve vücutlar›m›-z›n ›s› kayb›yla iliflkili oldu¤unu düflü-nüyorlar. Is› dengemizi sa¤laman›n enkolay yolu terlemek. Daha s›cak iklim-lerde vücuttan daha fazla ›s› uzaklafl-t›rma gereksinimi do¤uyor ve bu da,vücudun kütlesine oranla yüzey alan›-n› art›rmaya yönelik bir uyum kazan›l-mas›n› gerektiriyor. So¤uk iklimlerdeyaflayan insanlar da, bunun tam aksi-ne, vücut kütlesine oranla daha az yü-zey alan›na sahip olmal›lar ki, vücutla-r›ndan daha az ›s› kaybederek don-maktan korunsunlar. Daha genifl vehantal yap›l› bir vücut, kütle/yüzeyalan› oran›n› azaltmak anlam›nda, buco¤rafi e¤ilimi çok güzel aç›kl›yor.

San›ld›¤›n›n aksine, boy uzunlu¤uy-sa, net bir co¤rafi düzen izlemiyor. Bukonuyla ilgili olarak getirilebilen enönemli aç›klama, kuzey enlemlerindeal›nan günlük günefl ›fl›¤› miktar›n›ndaha az olmas› nedeniyle ergenli¤e gir-me yafl›n›n daha ileri çekilmesi ve bunedenle de boyun daha fazla uzamas›.Ancak, Eskimolar›n Kuzey Avrupa ›rk-lar›na göre daha k›sa boylu olmalar›,bunun yan›nda bir etkenin daha ifliniçine girdi¤inin göstergesi. Asl›nda ik-

lim koflullar›n›n canl›lar›n fiziksel özel-likleri üzerinde oynad›¤› roller üzerineçok say›da görüfl bulunuyor. Ekolojibilimi kapsam›nda incelenen bu görüfl-ler; farkl› co¤rafya koflullar›nda yafla-yan canl› türlerinde kol-bacak gibi vü-cut üyeleri, kulak-burun gibi vücut ç›-k›nt›lar› ve hatta renk-desen özellikleri

konusundaki çeflitlili¤e aç›klama geti-riyor. Ancak, elbette genel geçer gö-rüfllerin ve aç›klamalar›n d›fl›nda kalandurumlar da var. Bunlarla da flimdilik,Guinness Rekorlar kitab› ilgileniyor.

D e n i z C a n d a flKaynaklarThomas, C. “The Shape we’re in” New Scientist. 30 Ekim 2004fiiflli, M.N. Ekoloji Ders Kitab›. Ankara, 1996http://www.guinnessworldrecords.com

9Mart 2005 B‹L‹M veTEKN‹K

En Uzun BoyunBilinen en uzun insan boynu tam 40 cm. Irklara göre ortalama 15-20 cm ara-

s›nda de¤iflebilen boyun uzunlu¤unu bu denli art›rmay› baflaranlarsa Myanmar (Bur-ma)’da yaflayan Padaung ve Kareni kabilelerinin kad›nlar›. Bu kabilelerde güzellikgöstergesi say›lan bak›r boyun halkalar›, yafl ilerledikçe boyunlar›na tak›l›yor ve so-nunda boyun, bu halkalar olmadan bafl› tafl›yamayacak bir hale geliyor. Zina suçu

iflleyen kad›nlar da, boyunlar›ndaki halkalar›n ç›kar›lmas›yla cezaland›r›l›yor.

En K›sa Boy

1990 y›l›nda Hintli Gul Mohammed, 57cm’lik boyuyla dünyan›n en k›sa insan› olarakGuinnes rekorlar kitab›na geçmiflti. Solunumsorunlar› nedeniyle 1997 y›l›nda yaflam›n› yi-tiren ve Mohammed’den sonra, henüz ondandaha k›sa boylu bir insan bulunamad›. Foto¤-rafta görülen Pakistan’›n en k›sa boylu insan›olan Adeel Ahmed’in boyuysa 93 cm.

En G e n i fl Gö¤üsIllinois’den bir rekor... 1926 do¤umlu Robert

Earl Hughes, 6 yafl›ndan 25 yafl›na gelinceye kadarvücut a¤›rl›¤›n› 4 kat›na ç›karmay› baflarm›flt› ve3,15 metrelik gö¤üs çevresi ölçümüyle Guinnes Re-korlar›’na girdi. 1958 y›l›nda yaflam›n› yitirdi¤inde484 kg a¤›rl›¤›ndayd› ve tabutu da bir piyanoyu içi-

ne alacak büyüklükteydi.

En BüyükEller2,31 metrelik boyuyla Britanya’n›n en uzun ve

dünyan›n de ikinci en uzun adam› unvan›n› tafl›yanHussain Bissad, bile¤inden orta parma¤›n›n› ucuna ka-dar 26,9 cm’lik ölçümle, ayn› zamanda dünyan›n en

büyük ellerine de sahip.

En Uzun Boy1940 y›l›nda yaflam›n› yitiren ABD’nin Illinois eyaleti vatandafl› Ro-

bert Pershing Wadlow, Guinness Rekorlar Kitab›’nda hâlâ dünyan›n enuzun boylu insan› olarak geçiyor. Boyu en son 1940 y›l› Haziran ay›n-da ölçüldü¤ünde 2,72 m’yi bulan Wadlow, 9 yafl›ndayken, boyu 1,8 molan babas›n› evin merdivenlerinden yukar›ya tafl›yabiliyordu. Ayn› za-manda 47 cm boyundaki ayaklar›yla, dünyan›n en büyük ayaklar› ünva-n›n›n da sahibi olan Wadlow için haz›rlanan tabutsa, 3,28 m uzunlu¤un-da, 81 cm geniflli¤inde ve 76 cm derinli¤inde oldu.

‹nsan Vücudunun

Rekorlar›

beden 2/19/05 2:23 AM Page 9

Page 10: İnsan vücudu

Aynada kendimize flöyle bir bakma-dan d›flar› ç›kam›yoruz. D›fl görünüflü-müz bizim için önemli. Yaln›zca giyimi-miz, saç kesimimiz, yüzümüzdekimakyaj, b›y›k, sakal gibi ayr›nt›lar de-¤il, vücudumuzun biçimi de etkin top-lumsal be¤enilerin do¤rudan ya da do-layl› makas›ndan geçiyor. Özellikle ka-d›nlar, zaman›n “ideal” vücut ölçüleri-ne sahip olmak için hummal› bir çabaiçindeler. TV dizileri, sinema filmlerive magazin a¤›rl›kl› dergilerde boygösteren film y›ld›zlar› da biricik idol-lerimiz. Onlara benzemek istiyo-ruz. Biliminsanlar›, bu e¤ilimle il-gili araflt›rmalar yaparken zamaniçinde de¤iflen toplumsal be¤enile-rin istatistiklerini de ortaya ç›kar›-yorlar.

Toronto Clarke Psikiyatri Ens-titüsü’ndeki araflt›rmac›lar, zama-n›n ideal vücut ölçülerini belirmekiçin magazin a¤›rl›kl› dergileri gös-terge olarak kullanm›fllar ve budergilerin 1950-1978 y›llar› aras›n-daki say›lar›n› taram›fllar. S›radankad›nlar›n zaman içinde kilo ald›-¤›, dergilerdeki kapak k›zlar›n›nsatersine gittikçe zay›flad›¤› ortayaç›km›fl. ‹kinci bir çal›flma, 1950-1980’li y›llar aras›nda modellerinkad›ns›, yuvarlak vücut hatlar›n›kaybettiklerini göstermifl. Son za-manlarda yap›lan bir di¤er araflt›r-madaysa dergilerde kapak olanmodellerin vücut ölçüleri incelen-mifl. Zaman içinde gö¤üs ve kalçaölçülerinde azalma, bel ölçülerindeyseart›fl görülmüfl. Bundan baflka, vücutkitle indeksleri karfl›laflt›r›lm›fl. Bu in-deks, kütlenin metre cinsinden boyunkaresine oran›yla hesaplan›yor. Arafl-t›rmac›lar, modellerin vücut kitle in-dekslerinin, di¤er kad›n nüfusuyla kar-fl›laflt›r›ld›¤›nda düflük oldu¤unu bul-mufllar. Bu sonuçlar bir yandan, kad›nvücudunun yuvarlak hatlar›n› kaybet-mesiyle erkeksi görünmeye bafllad›¤›-n›, di¤er yandan ideal vücut ölçüleriy-le toplumun gerçek kad›n vücut ölçü-lerinin uyuflmad›¤›n› gösteriyor.

Her ne kadar kad›nlar gelenekselolarak ilgi merkezi olsalar da, erkeklerde toplumsal e¤ilimlerden paylar›n› al›-yorlar. American University’den (Was-hington) bir psikolo¤un yay›mlanm›flmakalesinde, erkek kapak modellerinde gittikçe inceldi¤i bildiriliyor. Ancak,erkek vücudu incelmekle kalm›yor,kaslan›yor da! Bu e¤ilimle ilgili, “Ado-nis Kompleksi” adl› kitapta toplumsalrollerin de¤iflmesiyle ilgili saptamalarvar. Kitapta, kad›nlar›n ekonomik vecinsel özgürlüklerindeki geliflmelerin,

erkeklerin toplumsal rollerini de do¤alolarak de¤ifltirdi¤i vurgulan›yor. Ailereisi rolünden kurtulan ve toplumsalrollerini daha çok kad›nlarla paylaflma-ya bafllayan erkeklerin, daha önce “er-keksiliklerini” askeri, politik ve parasalalanlarda gösterirlerken, flimdi bunukasl› vücutlar›n› sergileyerek yapt›kla-r› öne sürülüyor. Son dönemlerdekiHollywood filmlerindeki kahramanlarabak›n; bu e¤ilimi nas›l da yans›t›yorlar.

Ancak, uzmanlar ideal görünüflle il-gili toplumsal be¤enilerin gençler üze-rindeki etkilerine de dikkat çekiyorlar.

Yeme bozukluklar›n›n, steroid kullan›-m›n›n, bilinçsiz zay›flama yöntemlerin-den kaynaklanan sa¤l›k sorunlar›n›nartt›¤› aç›klan›yor. Bu nedenle, eskiyeoranla insanlar›n günümüzde d›fl görü-nüfllerine daha çok önem vermelerininalt›ndaki e¤ilimler araflt›r›l›yor. Buaraflt›rmalardan biri de, kad›nlar›n birnumaral› sorunlar›ndan biri olan vü-cut k›llar›yla ilgili. Biliyorsunuz, kad›n-lar için özel bir erkekle akflam yeme¤i-ne gitmek kimi zaman bir iflkenceyedönüflüyor. Ne giyece¤im, saç›m nas›l

olsun, makyaj›m› nas›l yapay›m,hangi parfümü süreyim bir yana,takvimden regl dönemi kontrolediliyor, gerekiyorsa vücut k›llar›y-la ilgili düzenlemelere giriliyor!Neden modern toplumdaki birçokkad›n vücut k›llar›ndan kurtulma-n›n binbir yolunu ar›yor?

Oysaki, insan “ç›plak maymun”olarak adland›r›l›yor. Evet türü-müz, di¤er memeli türleriyle karfl›-laflt›r›ld›¤›nda flansl›. Di¤er yan-dan, bizim büyüklü¤ümüzde birinsans›maymununki kadar, yaniyaklafl›k 5 milyon k›l kökümüzvar. Ancak k›llar›m›z oldukça ince!‹nsan türünün k›llar›n›n incelmesive kaybolmas›yla ilgili evrim süre-cine bak›ld›¤›nda yayg›n görüfl, ikiayak üzerindeki insan›ms›lar›n or-manlardan günefl alt›ndaki otlakla-ra yay›ld›klar›nda, vücutlar›n›n se-rin kalmas› için k›llar›n›n inceldi¤iyönünde. Daha sonra da atalar›-

m›z›n, efl olarak daha az k›ll› olanlar›seçmesiyle, yeni nesillerin gittikçe“ç›plaklaflt›¤›” düflünülüyor. Belki devücut ve yüz k›llar›n›n kaybolmas›ylabir di¤erini ay›rt etme yetene¤imiz ge-liflti ve iletiflimimiz kolaylaflt›. ‹ngilte-re’deki kimi araflt›rmac›lar, vücut k›lla-r›ndan kurtularak d›fl parazitlerden dekurtuldu¤umuzu düflünüyorlar. Arada-ki iliflkiyi anlamak için köpe¤in ya dakedinin kürkünün d›fl parazitlerin ya-flamas› için, nas›l uygun bir ortam sa¤-lad›¤›n› düflünün.

Bu düflünceleri destekleyecek kan›t-

10 Mart 2005B‹L‹M veTEKN‹K

Vücudumuzu Be¤e

Dayan›lmaz A¤

beden 2/19/05 2:23 AM Page 10

Page 11: İnsan vücudu

lar s›n›rl›. Üstelik, vücudumuzun kimibölümlerindeki k›llar›n kalmas›yla ilgi-li kuramlar daha da tart›flmaya aç›k.Örne¤in saçlar›m›zla kafam›z›, güneflalt›nda çal›fl›rken serin ya da so¤uk ik-limlerde bulunurken s›cak tutma flans›-n› yakalad›¤›m›z; belki de, kufllardakiibikler gibi kafam›zda par›ldayan saçla-r›m›z›n efl bulmam›za yard›m etti¤i yö-nünde düflünceler var. Günümüzde bi-le parlak, gür sa¤l›kl› saçlar›n insan›çekici hale getirdi¤i ortada. Peki, yakoltuk altlar›m›zdaki, kas›klar›m›zdakik›llar? Ergenlikle birlikte ortaya ç›kankoltuk alt› ve kas›k k›llar›n›n cinsel ol-gunlu¤un belirtisi olarak ifl gördü¤üdüflünülüyor. Bu k›llar›n eklemler ara-s›ndaki afl›nmay› önleyici etkisi de önesürülüyor. Üstelik, k›llar›n bulundu¤ubölgede koku yayan önemli salg› bez-lerinin de olmas›, k›llar›n efl bulmadaseçiciklikle ilgili ifllevleri oldu¤unu daakla getiriyor.

Bu aç›klamalarla birlikte, Eski M›-s›rl›lardan beri kad›nlar›n, hatta erkek-lerin vücut k›llar›n› temizledikleri bili-niyor. Ancak, 1915’lerde Gillette’in ka-d›nlar için t›rafl b›ça¤›n› ç›karmas›yla“tüylerden kurtulma” ak›m› ciddi birflekilde bafll›yor. ‹kinci Dünya Sava-fl›’n›n sonunda ço¤u bat›l› kad›n, ba-

caklar›ndaki ve koltuk altlar›ndaki k›l-lar› temizliyorlar. Bu iflin zaman gerek-tirdi¤i ve en kötüsü ac›s› düflünülecekolursa, neden insanlarda vücut k›lla-r›ndan kurtulma yönünde bir e¤ilimvar? Lafatte College’den (Pennsylvani-a) bir psikolog, kad›nlara bu soruyuyöneltti¤inde “kendimizi daha kad›ns›ve çekici hissediyoruz” yan›t›n› alm›fl.Ancak, “Beyaz Irk”tan kad›nlar durumtam tersi, tüysüz kad›nlar çekici bulun-muyor. Yine de modern toplumda, ba-cak ve koltuk alt›ndaki k›llarla kad›n-lar, daha az zeki, iletiflimde zorluk çe-ken ve mutsuz olarak yarg›lan›yorlar.Araflt›rmac›, kad›nlar›n k›llar›n› temiz-lemesinin, cinsiyet fark›n› vurgulad›¤›-n› düflünüyor. Bir kere, vücut k›llar›erkeklik hormonu olarak bilinen tes-tosteronun bir ürünü. Üstelik, günü-müzde kad›n ve erke¤in toplumsal rol-leri birbiriyle örtüflmüfl durumda. Bunedenle kad›ns›l›k ve erkeksilik, vücut-lar›n sergilenmesiyle ortaya ç›kar›lma-ya çal›fl›l›yor. ‹kincisi, kad›nlar vücutk›llar›n› ald›klar›nda kendilerini dahagenç ve masum hissediyorlar. Üçüncü-süyse, hem kad›nlar hem de erkeklervücut k›llar›n› alarak, hayvan atalar›n-dan kendilerini uzaklaflt›rmak istiyor-lar.

Konuyla ilgili farkl› düflünceler deortaya at›l›yor. Bir araflt›rmac›, k›ls›zcildin efl bulmak için sahip olunan iyigenlerin reklam›n› yapan bir ilan ifllevi-ni gördü¤ünü düflünüyor. Pürüzsüz,lekesiz, yaras›z beresiz yani kusursuzve elbette parazitsiz bir cildin efl bul-maya yard›mc› oldu¤u düflüncesi, er-keklerin s›rt› aç›k elbise giyen kad›nla-r› neden çekici bulduklar›n› aç›kl›yor.Di¤er yandan insana ç›plak maymunyak›flt›rmas› yapan Desmond Morris,yeni kitab›nda koltuk alt›n›n trafl edil-mesiyle efl bulmaya yönelik koku uya-r›lar›n›n engellendi¤ini yaz›yor. Tümbunlar aras›nda kesin bildi¤imiz, vücu-dumuzla ilgili toplumsal be¤enilerinyönlendirdi¤i e¤ilimlerimizin oldu¤u.Bu e¤ilimler medya taraf›ndan özellik-le vurgulan›yor ve ortaya ç›kan idolle-re benzememizi sa¤layacak teknoloji-ler gelifltiriliyor. Elbette, seçim sizin.Vücudunuzun nas›l görünece¤iyle ilgi-li kiflisel tercihleriniz olabilir. Ancak,üzerinde hâlâ konuflulan bir skandal›da hat›rlayarak iyi düflünün! “NottingHill” filminin galas›nda Julia Roberts,muhteflem elbisesinin aç›kta b›rakt›¤›koltuk altlar›ndaki k›llar›yla görüntü-lendi¤inde yer yerinde oynam›flt›. Buörnek, toplumsal be¤enilerin vücudu-muzdaki dayan›lmaz a¤›rl›¤›n› aç›kolarak göstermiyor mu?

T u ¤ b a C a n

KaynaklarAinsworth C. “Vital Statictics” New Scientist, 30 Ekim 2004Middleton L. “Smooth Operators” New Scientist, 30 Ekim 2004

11Mart 2005 B‹L‹M veTEKN‹K

Benzemek istedi¤imiz idoller, barbie bebekleri gibiincecik. Ancak gerçek dünya farkl› sonuçlar› ortayakoyuyor. Dünya Sa¤l›k Örgütünün 1997 y›l› verileri,

vücut kitle indeksine göre dünya nüfusunun %25’inin fliflman, % 25’inin bal›k eti ya da toplu, %

25’ininse flu anda fliflman de¤il ancak genetik olarakfliflmanl›¤a yatk›n durumda oldu¤unu gösteriyor.

¤endirmenin

A¤›rl›¤›

beden 2/19/05 2:23 AM Page 11

Page 12: İnsan vücudu

Deli gibi koflup, metal birmasaya atlay›p, buzdan bir pistte sa-atte 120 km h›zla dönemeçlerden sav-rularak kaymak kula¤a ç›lg›nca geliyorde¤il mi? Yeni olimpik sporlardan olan“skeleton” dal›nda yar›flmak isteyenle-rin bütün bunlar› gerçeklefltirebilmekiçin biraz daha fazla sinire gereksinim-leri olaca¤› aç›k. Bununla birlikte, al-t›n madalyay› kazanabilmek için “do¤-ru tür”de vücut yap›s›na da sahip ol-malar› gerekli. Bu nedenle, Avustralya-l› yetenek avc›lar› kollar› s›vad› bile;2006’da ‹talya’n›n Turin kentinde yap›-lacak olan K›fl Olimpiyatlar›’nda skele-ton dal›nda dereceye girebilecek spor-cular› seçmek için bilimden yararlan-ma yolunu seçtiler.

Bu tür yetenek saptamalar›, seçkinsporlarda ülkelerin genel performans-lar› aras›ndaki fark› yaratan nedenler-den biri haline geldi. Bu daha çok, be-lirli türde vücut yap›lar›n›n belirli spor-lara uygun olmas› gerçe¤ine dayan›-yor. Sportif baflar› aç›kça fiziksel özel-liklere ba¤l› oldu¤unda, kiflinin boyu,kilosu ve kol ve bacak uzunluklar› bi-le di¤er sporcularla aras›nda fark yara-tabilir. Çin, Sovyetler Birli¤i ya da di-¤er Do¤u Bloku ülkeleri bunu ilk farkeden ve do¤ru özelliklere sahip spor-cular bulmak için çal›flmalar yapan ül-keler olmufllard›. Günümüzdeyse, sporbilimciler dünyan›n her yerinde 3D (üçboyutlu) ölçümler, vücut taramalar› vebilgisayar modellemeleriyle çal›fl›yor-lar. Avustralya, 1989’da gelifltirilen bir“yetenek saptama” program›na öncü-lük ediyor. Yeni Zelanda, Japonya ve‹ngiltere gibi baflka ülkeler de bu türçal›flmalara bafllad›lar.

Yetenek saptama yöntemi, kürek gi-

bi sporcunun boyu, kol ve bacak uzun-lu¤u gibi vücut yap›s›n›n çok önemlioldu¤u sporlarda çok ifle yar›yor. Kü-rek gibi skeleton da, ç›k›flta sporcununkollar›na çok ifl düfltü¤ü için bu reçe-teye gereksinim duyabilecek sporlar-dan biri. Birçok spor dal›nda, bilimselincelemeler genellikle, deneyimli birçal›flt›r›c›n›n al›fl›lm›fl yetenek keflfiyöntemlerini tamamlay›c› bir rol oynar.Ancak, bu analizlerde sporcunun bir-çok dalda baflar›l› olabilece¤i sonucuç›kabilir. Bu durumda, “yetenek sapta-ma” yöntemine baflvurulabilir. Bazen,skeletonda oldu¤u gibi, bir spor dal›n-da yar›flan ancak, baflka bir dalda dahabaflar›l› olabilecek sporcular› saptayankimi analizler kullan›l›r. Yetenek sap-

tama yöntemi, ayr›ca genç sporcular›daha baflar›l› olabilecekleri alanlarayönlendirmede de kullan›l›yor, tak›msporlar›nda sporcular›n kendi yetenek-lerine uygun konumlarda oynamalar›-na da yard›mc› olabiliyor. Ayr›ca, birey-sel sporlarda da sporcular›n perfor-manslar›n› art›rmak için kendilerinegöre uygun antrenman› yapmalar›n›da sa¤l›yor.

Peki, nas›l çal›fl›yor? 12 yafl ve dahayukar›s› genç atletler için testler genel-likle ayn›. Araflt›rmac›lar, daha çok h›z,dayan›kl›l›k, boy, a¤›rl›k ve organlar›norant›s›na bak›yorlar. Daha yafll› atlet-lerdeyse test, o sporun gerektirdikleri-ni yans›t›r. Kimi sporlar, farkl› vücutyap›lar›n›n uygun oldu¤u farkl› özel-

12 Mart 2005B‹L‹M veTEKN‹K

Boy: Erkek

basketbol oyuncular›, ortalamabir insandan 36 cm kadar uzunlar.Kürekçiler ve yüzücüler de, uzun

boylu olman›n yarar›n› yar›fltahissederler. Uzun boylar› sayesinde, ç›-

k›flta, dönüfllerde ve finalde eldeetikleri üstünlük asl›nda, verilenmesafe boyunca daha az güç

harcayarak yolculuk edebil-melerinden kaynaklan›-

yor. Uzun boylu tenis-çiler, servis at›fllar›-

n› farkl› aç›lar-la yapabi-

l i r l e r .Ancak k›saboylu sporcular da,çabuk h›zlanma ve çe-viklik gerektiren spor-larda üstündürler. Bu sa-yede, k›sa mesafe koflufllar›n-da baflar›l› olabildikleri gibi, daha hafif ve vü-cut hacimlerine oranla daha genifl bir vücut yü-zeyine sahip olmalar› ve bu sayede daha vücuts›cakl›klar›n› daha iyi ayarlayabildikleri içinuzun mesafe koflular›nda da baflar›l› olurlar.Ayr›ca k›sa boylular, daha çabuk dönebildikle-rinden ve havaya f›rlat›lmalar› kolay oldu¤un-dan genellikle jimnastikçiler ve artistik patinaj-c›lar da k›sa boylulardan ç›kar.

A¤›rl›k: “A¤›r” atletler genellikle sumo gü-

refli ya da halter gibi çok k›sa süreli güç gerek-tiren sporlarda avantajl›d›r. Elbette bu a¤›rl›¤›n

büyük k›sm›n›n kas oldu¤unu söylemeye gerekyok. Ortalama bir erkek 76 kg gelirken, orta-lama bir sumo güreflçisi 263 kg geliyor. Zay›fsporcularsa, çok uzun mesafe koflular›, jimnas-tik gibi güç - a¤›rl›k oran›n›n avantaj sa¤lad›¤›sporlarda daha baflar›l› oluyorlar.

Kol–Bacak Uzunlu¤u: Uzun kol

ve bacaklar, özellikle de k›sa bir gövdeye sa-hipseniz manivela kolu gibi çal›fl›rlar. Kürekçi-ler ve yüzücüler bu sayede, ilk hamlede uzunmesafeler kat edebilirler. Uzun kollar, sutopun-da topu yakalamakta büyük kolayl›k sa¤lar.Boksta da uzun kollar sayesinde istedi¤iniznoktalara ulaflman›z kolay olur. Hele bir de k›-sa bacaklar›n›z varsa, a¤›rl›k merkeziniz deafla¤›da olaca¤›ndan, dengenizi korumak da

daha kolay olur. Ancak, uzun kollar›n pekavantajl› olmad›¤› sporlar da var. Örne¤in,

halter. K›sa kollar, bu tür sporlarda avantaj-l›d›r çünkü yükü tafl›d›¤›n›z mesafe daha k›sa-d›r.

Ya¤ – Kas Oran›: Fazla ya¤ hemen

hemen tüm sporlarda dezavantajl› bir fleydir.Çünkü atlet, performans›na hiçbir katk›da bu-lunmayacak fazla kilolar› da tafl›mak ve bununiçin de güç harcamak zorunda kal›r. Bunun datek bir istisnas› var: çok uzun mesafe yüzmeyar›fllar›. Fazla ya¤lar burada kald›rma kuvvetive yal›t›c› gibi bir etkiye sahiptir. Ancak kimiya¤lar›n, vücut için çok önemli oldu¤unu daunutmamak gerekir. Seçkin sporcular vücutya¤ oranlar›n› sürekli kontrol ederler. Bununiçin vücutlar›n›n çeflitli noktalar›nda derilerinink›vr›mlar›n›n kal›nl›¤›n› ölçerler.

Sporcu Vücutlar›n4 Anahtar›

.

Kazanmaya U

beden 2/23/05 1:10 AM Page 12

Page 13: İnsan vücudu

likler ister. Hangi özelli¤in önemli ol-du¤unu ortaya ç›karabilmek için bili-madamlar› belirli spor dallar›ndan at-letlerin ana özelliklerini, spor yapma-yanlar›n ve baflka spor dallar›ndansporcular›n özellikleriyle karfl›laflt›r›-yorlar. Bununla birlikte, ayn› spor da-l›ndan farkl› dereceler elde eden spor-cular› da karfl›laflt›r›p, farkl› zamanlar-da vücuttaki de¤iflimleri gözlemliyor-lar. Bütün bunlar›n sonucunda, vücu-dun bir spor dal›na uygun olmas›n›ndört anahtar› oldu¤u ortaya ç›km›fl:Boy, a¤›rl›k, kol - bacak uzunlu¤u vevücut ya¤ oran›.

Bu vücut özelliklerini ölçme bilimiya da di¤er ad›yla antropometri, metrefleridi ve çap pergeli gibi araçlar›n kul-lan›ld›¤› günlerde fazla ilerleme kayde-dememiflti elbette. Günümüzdeyse,araflt›rmac›lar atletlerin vücut biçimle-rinin 3D görüntülerini veren ve vücutyüzeyi haritas› ç›karan taray›c›larla ça-l›fl›yorlar. Bu da, daha öncelere oranlaçok daha ayr›nt›l› ve kesin ölçümleryapma olana¤› sunuyor. Kas kütlesini,kol ve bacaklar›n kesitleri sayesindehesaplayabiliyor, vücut yüzey alan›üzerinde çal›flabiliyorlar. Güney Avus-tralya Üniversitesi Uygulamal› Antro-pometri Merkezi’nden Tim Olds “Busayede çok daha ayr›nt›l› bir vücut res-mine sahip olabiliyorsunuz” diyor.

Old’un tak›m›n›n yapt›¤› gibi geniflalanl› çal›flmalarda, vücut hacmini ölç-mek ve yo¤unlu¤unu tahmin etmekiçin 3D taramalar kullan›l›yor. Bu, vü-cudun ya¤ – kas oran›n› saptamay›sa¤l›yor. ‹ngiliz Spor Enstitüsü’ndenGreg Whyte ve arkadafllar›n›n çal›flma-s›ndaysa, DEXA tarama ad› verilen veasl›nda kemik yo¤unlu¤unu ölçmekiçin gelifltirilen bir X-›fl›n› tarama yön-temiyle, atletlerin vücutlar›n›n içine

daha yak›ndan bak›larak daha ayr›nt›l›görüntüler elde ediliyor. Burada amaç,herkesin vücuduna uygun ya¤ – kasoran›n› saptayabilmek.

Di¤er çal›flmalar, özel spor dallar›nayo¤unlaflm›fl durumda. Olds ve arkadafl-lar› bisikletçilerin hava direncini ve sü-rüklenmeyi en aza indirgemeye yönelikuygun duruflu bulmak için tarama yön-temiyle çal›fl›yorlar. Do¤u AvustralyaSpor Enstitüsünden bir grupsa, vücu-dun suda daha h›zl› ilerlemesini geliflti-recek modeller bulmak için yüzücülerinvücutlar›n› tar›yor. Elbette bu yöntemy›ld›z sporcular›n keflfini garanti etmi-yor. Yetenek, çeviklik, karar verme vedavran›fl da bunda çok büyük bir rolesahip ve bunlar›n ölçülmesi çok güç.Örne¤in yüzmede, tan›m› olmayan “suy-la ilgili duygu” (aquatic feel) kalitesiçok önemli. Yüzme gibi birçok sporabaflar› flans›n›n artmas› için erken yafl-larda bafllan›yor ancak, bu yafllardakisporcular›n vücutlar›n›n nas›l geliflece-¤ini önceden kestirebilmek çok zor.

Bununla birlikte, baflar›ya yak›n at-letlerin saptanmas›, özellikle az nüfus-lu ülkeler için çok önem tafl›yor. Örne-¤in, Avustralya’da, gelece¤in y›ld›zsporcular›n› ç›karmak üzere 10–19yafl aras›nda yetenekli gençler havu-zunda 2,7 milyon genç bulunuyor. Busay› size fazla m› geldi? Peki ya,ABD’de ayn› yafl grubundan oluflturu-lan havuzda 41,7 milyon, Çin’deyse228 milyon gencin oldu¤unu söyler-sek? Avustralya Spor Enstitüsü “yete-nek saptama” müdürü olan Jason Gul-bin, Avustralya gibi ülkelerde, sporcuhavuzu küçük oldu¤u için, içlerindenbir k›sm›n›n y›ld›zlaflaca¤›n› beklemekgibi bir flans›n olmad›¤›n› söylüyor.Geçti¤imiz eylül ay›nda Gulbin ve ar-kadafllar›, 27 kad›n sporcunun skele-ton sporundaki potansiyelini ölçmekiçin testler yapt›lar. Teste kat›lan tümkad›nlar h›zlar› ve k›za¤› itebilme güç-leri gibi, bilimadamlar›n›n ivmelenebil-me, güç ve durufl özelliklerini gözlem-leyebildikleri özellikleri sayesinde se-çilmifller. Bu sporu seçmelerinin nede-niyse, çok yeni bir dal olmas› ve henüzbirçok ülkenin en iyi olabilmenin for-mülünü bulamam›fl olmas›ym›fl. Avus-tralya, 2006 K›fl Olimpiyatlar› için budalda umutluyken, di¤er ülkeler ben-zer programlar sayesinde 2010 Olimpi-yatlar›’nda iddial› olacaklar›n› söylü-yorlar.Ainsworth C., "Built to Win", New Scientist, 30 Ekim 2004

Ç e v i r i : E l i f Y › l m a z

13Mart 2005 B‹L‹M veTEKN‹K

a Uygun Beden Yap›s›

beden 2/19/05 2:23 AM Page 13

Page 14: İnsan vücudu

Karfl› cinsi çekici bulup bulmad›¤›-m›z konusunda karar verirken neler-den, hangi ipuçlar›ndan etkileniyor ola-bilece¤imizi hiç düflündünüz mü? Busoruya verilebilecek genel geçer yan›t-lar var: gözler, dudaklar, kalça, gö¤üs-ler, vs.. Ancak ifl yaln›zca gözlerimizinkararlar›yla bitmiyor. Araflt›rmac›lar,bir kiflinin d›fl görünümünün yan›ndaduyular›m›za hitap eden di¤er özellik-lerinin de, o kiflinin bizim için ne kadaruygun bir efl oldu¤una karar verme-mizde rol oynad›¤›n› söylüyorlar. Hattabunun, onlar›n genlerine “çakt›rmadanbir göz at›fl” oldu¤u da düflünülüyor.

Kad›nlar ve erkekler aras›nda dik-kat edilen özellikler s›kl›kla fark göste-riyor. Erkekler genel olarak do¤urgan-l›k göstergesi say›lan özelliklere sahipolan kad›nlar› daha çekici bulurken,kad›nlar›n tercihi “daha sa¤lam birgen seti”nden yana.

Koku, ço¤u kifli için bir çekicilik yada iticilik nedeni olabiliyor. Ancak, ka-d›nlar genel olarak kokular konusundaçok daha seçici. Öyle ki, baz› avantajl›genetik özellikleri olan erkekleri, koku-lar›ndan anlayabilecek kadar ileri gide-biliyorlar. New Mexico Üniversitesi çal›-flanlar›ndan Randy Thornhill, vücut ko-kular› üzerinde y›llard›r u¤rafl verenbir uzman. Kad›nlar›n, genetik özellik-leri di¤erlerinden daha üstün ya da genseti di¤erlerinden daha sa¤l›kl› olan er-kekleri kokular›na göre ay›rt edebildik-lerini ortaya ç›karmak amac›yla yapt›¤›deneyde, Thornhill ve ekibi oldukça fla-fl›rt›c› sonuçlar elde etmifl. Özelliklefarkl› çeflitlerinin bir kar›fl›m›na sahip

olunmas› durumunda ba¤›-fl›kl›k sisteminin enfeksi-yonlarla daha kolay sava-flabilmesini sa¤layan MHCgenleri üzerinde yo¤unla-flan ekip, farkl› erkeklereait terli tiflörtlerin verildi¤ikad›nlardan, hangilerininkokular›n› çekici buldukla-r›n› söylemelerini istemifl.Bu denemenin sonucunda,kad›nlar›n tercihleri, kar-ma MHC geni tafl›yan er-keklerin kokular›ndan ya-na olmufl.

Kad›nlar için cilt deönemli bir karar verme nedeni ve ka-d›nlar, kokular›n› be¤endikleri erkek-lerin ciltlerini de s›kl›kla çekici bulu-yorlar. ‹ngiltere’de bulunan NewcastleÜniversitesi araflt›rmac›lar›ndan CraigRoberts ve ekibinin yapt›¤› araflt›rmada, yine MHC genleri üzerinde olmufl.Ancak bu kez farkl› bir özelli¤e göre...Craig ve ekibi, 50 kad›ndan oluflan birgruba, 92 erke¤e ait yüz foto¤raflar›göstererek, içlerinden en çekici bul-duklar›n› seçmelerini istemifl. Bu dene-menin sonucunda, kad›nlar›n dahaçok, kar›fl›k MHC geni tafl›yan erkekle-rin yüzlerini çekici bulduklar› görül-müfl. Bir ufak deneme daha yapmayakarar veren ekip, bu kez ayn› kad›nla-ra, ayn› erkeklerin yaln›zca yanaklar›n-dan bir bölüm göstererek deneyi tek-rarlam›fl. fiafl›rt›c› biçimde, kad›nlar›nyine karma MHC genlerine sahip er-kekleri bulduklar› görülmüfl.

Kad›nlar›n seçicili¤i, cilt ya da kokuile s›n›rl› de¤il. “Derin” bir ses tonu,kad›nlar›n çok büyük bir yüzdesi tara-f›ndan çok çekici bulunuyor. Araflt›r-mac›lar, derin bir ses tonunun, kad›n-lar taraf›ndan “olgun, a¤›r, daha erkek-si bir cazibe ve olas›l›kla daha k›ll› birgö¤üs” anlam›na yoruldu¤unu öne sü-rüyorlar. Bu konuda yap›lan araflt›rma-lar›n ortaya ç›kard›¤› gerçek sonuçsabir hayli ilginç. Bir erke¤in sesi, onunvücudunun ne kadar simetrik oldu¤ukonusunda ipucu veriyor! Kad›nlar›ntercih etti¤i seslerin sahibi olan erkek-lerde yap›lan vücut ölçümlerinde, buerkeklerin vücutlar›n›n di¤er adaylaragöre belirgin derecede simetrik oldu¤u

görülmüfl. Simetri de, yine sa¤l›kl› birgenetik yap›n›n göstergesi.

Kad›nlar›n erkeklerde fark›nda olma-dan dikkat ettikleri bir di¤er özellik deeller. Kad›nlarda yüzük ve iflaret par-maklar›n›n boyu birbirine neredeyse ya-k›nken, erkeklerde yüzük parma¤› bi-raz daha uzun oluyor. Annenin gebeliksüreci boyunca bebe¤in karfl› karfl›yakald›¤› testosteron miktar›yla do¤ruorant›l› olarak ortaya ç›kan ve ikincilefleysel karakterlerden biri olarak ta-n›mlanan bu özellik, erke¤in damarla-r›nda dolaflan testosteron miktar› konu-sunda da kad›nlara fikir verebiliyor. Or-ta Lancashire Üniversitesi araflt›rmac›la-r›ndan John Manning’in yürüttü¤ü biraraflt›rmada, kad›nlar›n, nedenini bil-meksizin yüzük parmaklar› iflaret par-maklar›ndan daha uzun olan erkeklerinellerini daha “erkeksi” bulduklar› belir-tiliyor. Manning’in di¤er çal›flmalar›n›nda do¤rulad›¤› üzere, yüzük parma¤›daha uzun olan erkeklerin gerçektende kanlar›nda daha yüksek testosteronseviyeleri görülüyor ve sperm say›mlar›da daha yüksek sonuçlar veriyor.

Peki ya erkekler? Erkekler kad›nlar-da ne gibi ilginç özelliklerin pefline dü-flüyorlar? Yap›lan çal›flmalar, bir kad›-n›n cinsel çekicili¤inin, ayl›k döngü-süyle birlikte de¤iflim gösterdi¤ini des-tekliyor. Buna göre kad›nlar, ayl›kdöngülerinin ortas›nda, yani tam yu-murtlama zamanlar›nda erkeklerce da-ha çekici bulunuyorlar. Texas Üniversi-tesi’nde Devendra Singh ve MatthewBronstad taraf›ndan, bu konuya iliflkiniki farkl› araflt›rma yap›lm›fl. ‹lk dene-melerinde, deneye kat›lan erkeklerden,ayn› kad›nlar›n, ay›n farkl› zamanlar›n-da giydikleri terli tiflörtlerin kokular›aras›nda seçim yapmalar› istenmifl. Budeneyin sonucunda erkekler, kad›nla-r›n ayl›k döngülerinin ortas›ndaykengiydikleri tiflörtlerdeki kokular› dahaçekici bulmufllar.

‹kinci denemedeyse, ayl›k döngüle-rinin ortalar›nda ve sonunda olmaküzere, yine ayn› kad›nlar›n yüz foto¤-raflar› gösterilmifl. Bu denemede de er-keklerin seçimi yine do¤urgan evrele-rinde olan kad›nlardan yana olmufl.

“Secret Signals” New Scientist, 30 Ekim 2004

Ç e v i r i : D e n i z C a n d a fl

14 Mart 2005B‹L‹M veTEKN‹K

Gizli Sinyaller

beden 2/19/05 2:23 AM Page 14

Page 15: İnsan vücudu

15Mart 2005 B‹L‹M veTEKN‹K

Rakamlarla Vücudumuz

“Do the Maths” New Scientist. 30 Ekim 2004

Ç e v i r i : D e n i z C a n d a fl

1Bir günde, orta-lama 1 litre kadar ter kay-

bediyoruz.

100Yorucu bir gü-

nün sonunda terli birkoltukalt›n›n her 1 cm2’sin-de, ortalama 100 milyon ka-

dar bakteri bulunuyor.

2,5Tüm yaflam

süremiz boyunca kalbimizyaklafl›k 2,5 milyar kez at›yor. Din-

lenme halindeyken dakikada 5 litre ka-dar kan pompalarken, egzersiz halinde bu

miktar 30 litreye kadar ç›kabiliyor. Ço¤umu-zun kalbi gö¤üs kafesimizde sol yanda yer al›r-ken, 8500 kifliden birinde görülebilme olas›l›¤›olan situs inversus (yer tersli¤i) ad› verilen birdurumda, kalp gö¤üs kafesinin sa¤ yan›nda

konumlanabiliyor ve di¤er tüm organla-r›n konumlar› da bulunmalar› gere-

ken normal yerin tersinde olu-yor.

300Eriflkin bir insa-

n›n sa¤ akci¤erinde (sol akci¤er,alt k›sm›nda kalbin yer almas› nedeniyle

daha küçüktür), ortalama 300 milyon kadaralveol ad› verilen küçük hava kesecikleri bulunu-

yor. Bu kesecikler bir flekilde yan yana yere serile-bilseydi, bir tenis kortunu tamamen kaplayabilecekbir alana sahip olduklar› görülürdü. Akci¤erlerimizegiden ana hava geçifl yollar›n›n, her iki yanda fark-l› aç›larla seyretti¤ini de hat›rlatal›m. Bu da, bur-

nunuza soktu¤unuz leblebiyi içinize çekme-niz halinde, bu leblebinin büyük olas›-

l›kla sa¤ akci¤erinize gidece¤i-ni gösteriyor.

2020.000

Genç bir ye-

tiflkin insan›n duyma

aral›¤› 20-20.000 Hertz aras›

(alt ve üst s›n›rlar olarak) de¤i-

fliyor. Yaflland›kça bu aral›k çarp›-

c› bir biçimde 50-8000 Hertz’e düflü-

yor. Genel olarak 130 desibele yak›n

sesler (örne¤in çok yak›nda havala-

nan bir uça¤›n gürültüsü) rahats›z

edici gelmeye bafllarken, 90 desibel

üzerindeki seslerin uzun süreli et-

kisi, kal›c› duyma kayb›na yol

açabiliyor. Bir traktörün mo-

torunun sesi, verilen bu

de¤erin üzerinde.

70Ola¤anüstü

bir rejenerasyon (kendiniyenileme) özelli¤ine sahip olan ka-

raci¤erimiz, %70’lik bir doku kayb›ndabile kendini tamamen yenileyebiliyor ve bir-

kaç ay içerisinde as›l boyutlar›na yeniden ula-flabiliyor. Karaci¤er, ayn› zamanda vücudumu-

zun en büyük salg› bezi ve günde yar›m litre ka-dar safra üretiyor. Ortalama a¤›rl›¤› kad›nlarda

1,3 kg, erkeklerdeyse 1,8 kg olan karaci¤er,herhangi bir anda vücudun kan gereksini-

minin yaklafl›k %13’ünü karfl›l›yor. Herkaraci¤er hücresinin ortalama öm-

rüyse 150 gün.

25Sa¤l›kl› bir eriflkin

insan›n kan damarlar›nda or-talama 25 milyar k›rm›z› kan hücre-si (alyuvar) dolafl›yor. Bu da 1 litre

kanda yaklafl›k 5 milyar k›rm›z› kan hüc-resine karfl›l›k geliyor. Her gün, bunlardan25 milyonu (yani yaklafl›k %1’i) ölerek yeni-

leniyor. Yani, 1 saniyede 300.000 kadark›rm›z› kan hücremizi yitiriyoruz. Tekbir k›rm›z› kan hücresinin bütün vü-

cudumuzu dolaflmas›ysa, 20 sa-niyeden daha k›sa sürü-

yor.

300En genifl organ›-

m›z, yani derimizde bulu-nan hücrelerin say›s› tam 300milyon. Derinin en d›fl katman›

olan epidermis, kendini sürekli ola-rak yeniliyor ve ortalama 75 günde

bir tamamen yenilenmifl oluyor. Deri-mizin her 3 cm2’sinin alt›nda ortala-ma 10 k›l kökü, 100 ter bezi ve 1metre uzunlu¤unda kan damar›

bulunuyor.

31Beyin ka-

bu¤umuzdan (korteks)her y›l ortalama 31 milyon si-

nir hücresi yitiriyoruz. Bu da yak-lafl›k saniyede 1 hücre kayb›na denkgeliyor. ‹yi ki beynimizin tamam›n›kullanm›yoruz. E¤er beyindeki “ye-dekle, ba¤lant›lar› aktar ve kullan”mekanizmas› olmasayd›, olas›l›k-

la yaflam›m›z çok k›sa sü-rerdi.

206‹nsan

vücudunda toplam 206kemik bulunuyor. Bunlar›n

yar›s›ndan fazlas›ysa el ve ayakla-r›m›zda yer al›yor. Vücudumuzunen karmafl›k eklemi olan diz ekle-mi, ayn› zamanda da vücudun en

kolay hasar görebilen ekle-mi.

1000fiu anda ba¤›r-

saklar›n›zda yaflamaktaolan bakterilerin toplam kütlesi

1000 gram. Her y›l, a¤›rl›¤›m›z ka-dar bakteriyi d›flk› yoluyla d›flar› at›-yoruz ve ba¤›rsaklar›m›zda yakla-

fl›k 500 kadar farkl› tür bakte-riye konakl›k ediyoruz. 1015Beynimizde bulu-

nan 100 milyar kadar sinir hücresi (nö-ron) aras›nda bulunan iletiflim ba¤lant›lar›n›n (si-

napslar›n) say›s›n›n 1015 civar›nda oldu¤u tahmin edi-liyor. Beynimizin sol yar›s›nda, sa¤ yar›s›nda oldu¤un-

dan 200 milyon kadar daha fazla sinir hücresi ol-du¤u bulunuyor.

beden 2/19/05 2:23 AM Page 15

Page 16: İnsan vücudu

yeni keflfedilmifl, en yeni elementleri içeren,

bunlar›n yer ald›¤› gruplar›n özelliklerini de aç›klayan,

bu özellikleri nas›l kazand›klar›n› anlatanbüyük boyutlu (64X90 cm)

tam bir periyodik tablo posteri

Okullara, dersanelere,

laboratuvarlara

2,5 YTL (2.500.000 TL) ve posta ücreti karfl›l›¤›nda sat›n alabilirsiniz.Kredi Kart›yla Siparifl: (312) 467 32 46

Posta Çekiyle Siparifl: 101621 no’lu posta çeki hesab›Banka Arac›l›¤›yla Siparifl: Ziraat Bank. Güvenevler fib. 8786897-5001 no’lu hesap

Ücreti yat›rd›¤›n›z hesaba ait dekontun bir suretini (312) 4271336 no'lu faksa göndermeniz ve teyit için mutlaka yukar›daki numaray› araman›z gerekmektedir.

Atatürk Bulvar› No:221 Kavakl›dere / Ankara

ilanperiyodik 2/21/05 11:41 AM Page 1