i̇i̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

57
Yediemin Mustafa BİRCAN 12.03.2012

Upload: ahmet-bircan

Post on 25-May-2015

4.906 views

Category:

Business


0 download

DESCRIPTION

Bircan Yediemin - Mustafa Bircan tarafından hazırlanan İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu hakkındaki çalışmadır

TRANSCRIPT

Page 1: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

Yediemin Mustafa BİRCAN

12.03.2012

Page 2: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

1

2004 SAYILI İCRA İFLAS KANUNUNDA BAZI

DEĞİŞİKLER YAPILMASINA DAİR

YEDİEMİNLİK KONUSUNDA GENEL VE

‘’YARGI HİZMETLERİNİN

ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI

KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE

BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA

İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ

HAKKINDA KANUN TASARISI’’

YEDİEMİNLİK İLE DOĞRUDAN VE DOLAYLI

OLARAK İLGİLİ OLAN KISIMLARIN

DEĞERLENDİRME, GÖRÜŞ VE ÖNERİLERİ

Page 3: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

2

KONU:

2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nda yapılması öngörülen

değişikliklere ilişkin yediemin depo ve garaj işletmeleri uygulayıcısı

tarafından hazırlanan, ilgili kanun ve yönetmeliklerde düzenlemeler

yapılırken dikkate alınması gereken, mevcut kanun ve yönetmeliklerin

uygulamada yol açtığı çelişki ve sorunlar ve bunların çözüm önerilerini

içeren tavsiye raporudur.

AMAÇ:

Yediemin depo ve garaj işletmelerinin olması gerektiği üzere

düzen, disiplin ve denetime alınabilmesi, bu yerlerin çalışma esas ve

usullerini düzenleyecek olan yönetmeliğin ve ilgili kanunların

hazırlanmasına uzman uygulayıcı nezdinde uygun görülen tavsiyelerle

katkı ve destekte bulunarak yedieminlik müessesini sorunsuz bir işleyiş

düzeyine getirilmesine katkıda bulunmak.

MATERYAL VE YÖNTEM:

Konu üzerinde amaca en kısa yoldan ulaşabilmek adına

uygulamadaki sorunların aşamalı olarak analizi, ortaya koyulan bu

sorunların ilgili tüm diğer kanun, yönetmelik ve tebliğler doğrultusunda

çözüm önerilerini ortaya koyarak amaca ulaşmayı hedefler.

KAYNAKLAR:

* 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu

* Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda

Değişiklik Yapılması Ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve

Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun Tasarısı Metninin İlgili Kısımları

Page 4: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

3

*Resmi Gazete Tarihi: 13.07.1987 Resmi Gazete Sayısı: 19516 Mahcuz

Malların Muhafaza Edileceği Adalet Bakanlığı Depo ve Garajlarının

Çalıştırılmasına Dair Yönetmelik

* Resmi Gazete Tarihi: 18.02.2012 Resmi Gazete Sayısı: 28208 Adalet

Bakanlığına Ait Depo Ve Garajlarda Muhafaza Edilen Mahcuz Mallar İçin

Alınacak Ücret Tarifesi Hakkında Tebliğ

*6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu İlgili Maddeleri

* T.C Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk (Medeni

Usul Ve İcra İflas Hukuku)Ana Bilim Dalı Medeni Usul Ve İcra İflas

Hukukunda Yedieminlik Doktora Tezi K.Haluk ERUGUR

* İcra Ve İflas Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair

Kanun Tasarısı

* Yediemin Mustafa BİRCAN’IN Görüş, Eleştiri Ve Önerileri.

*5237 Nolu Türk Ceza Kanunu ilgili maddeleri

TERİMLER:

Bu raporda;

‘’Tasarı’’ ile kastedilen Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı

Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara

İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun Tasarısıdır.

‘’Tarife’’ ile kastedilen Adalet Bakanlığı’na Ait Depo Ve Garajlarda

Muhafaza Edilen Mahcuz Mallar İçin Alınacak Ücret Tarifesi Hakkında

Tebliğ’lerdir.

Page 5: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

4

İÇİNDEKİLER

KONU: --------------------------------------------------------------------------------------- 2

AMAÇ: --------------------------------------------------------------------------------------- 2

MATERYAL VE YÖNTEM: ---------------------------------------------------------------- 2

KAYNAKLAR: ------------------------------------------------------------------------------- 2

TERİMLER: ---------------------------------------------------------------------------------- 3

GİRİŞ ----------------------------------------------------------------------------------------- 6

1.BÖLÜM MENKÜLLERİN HACİZ EDİLEREK MUHAFAZA ALTINA ALINMASI ------- 7

1) HACZİ CAİZ OLMIYAN MALLAR VE HAKLAR ------------------------------------- 7

2) HACİZ EDİLEN MENKULLERE KIYMET TAKDİRİ --------------------------------- 8

3) YEDİEMİN TAYİNİ ---------------------------------------------------------------------- 9

4) MUHAFAZA İŞLEMİ İÇİN GEREKEN İŞ GÜCÜNÜN TEMİNİ ----------------- 11

5) ADALET BAKANLIĞI’NCA YEDİEMİN DEPO VE GARAJLARI AÇILMASI VE

BU YERLERİN AÇILMASI VE İŞLETİLMESİ İLE İLGİLİ YETKİNİN DEVREDİLMESİ 13

6) MAHCUZLARIN MUHAFAZASI MASRAFLARI ---------------------------------- 20

7) HUKUKEN MUHAFAZASINA GEREK KALMAYAN MALLAR ----------------- 22

2.BÖLÜM MAHCUZLARIN SATIŞI ---------------------------------------------------------- 25

1) SATIŞ MAHALLİNİN BELİRLENMESİ --------------------------------------------- 25

2) İHALELERE KATILIMIN ARTIRILMASI -------------------------------------------- 29

A. İHALE ALICISINA TELLÂLİYE HARCI VE KDV YÜKLENMESİ--------------- 29

B. İHALEYİ FESH DAVALARI -------------------------------------------------------- 30

3.BÖLÜM YEDİEMİN ÜCRET TARİFELERİ ------------------------------------------------- 32

1) AMAÇ VE KAPSAM MADDE 1----------------------------------------------------- 35

2) MUHAFAZA ÜCRETİNİN HESABI MADDE 3 ------------------------------------ 36

3) MUHAFAZA ÜCRETİNİN AZAMİ HADDİ MADDE 4 --------------------------- 38

4) MUHAFAZA ÜCRETİNİN ALINMASI MADDE 5 -------------------------------- 39

4.BÖLÜM YEDİEMİNLİK YÖNETMELİĞİ --------------------------------------------------- 40

Page 6: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

5

1) LİSANS VERİLMESİ İÇİN ADAYLARDA ARANMASI GEREKLİ ŞARTLAR VE

ADAYLARDAN İSTENMESİ GEREKEN HUSUSLAR ----------------------------------- 41

A. YEDİEMİNİN GERÇEK KİŞİ OLMASI ------------------------------------------- 41

B. YEDİEMİNİN ULAŞILABİLİNİRLİĞİ OLAN KİMSELERDEN OLMASI ------ 42

C. YEDİEMİNİN GÜVENİLİR KİMSE OLMASI ----------------------------------- 42

D. YEDİEMİNİN YEDİEMİN OLAMAYACAK KİMSELERDEN OLMAMASI -- 43

E. YEDİEMİNİN DEPOLAMA VE ARDİYECİLİK KONUSUNDA GEREKLİ ALT

YAPIYA SAHİP OLMASI----------------------------------------------------------------- 44

F. YEDİEMİNİN KENDİSİNE TEVDİ EDİLEBİLECEK HER NEVİ MENKULÜ

MUHAFAZA EDEBİLECEK BİLGİ DONANIMINA HAİZ OLMASI ---------------- 44

G. LİSANS VERİLEREK TAYİN EDİLECEK YEDİEMİNİN HUKUKİ

SORUMLULUĞUNU YERİNE GETİREBİLMESİNİ SAĞLAYACAK GÜVENCE -- 45

2) YEDİEMİN DEPO VE GARAJLARINDA BULUNMASI GEREKEN ASGARİ

NİTELİKLER ---------------------------------------------------------------------------------- 46

A. YEDİEMİN DEPO VE GARAJLARININ YAPISAL NİTELİKLERİ ------------- 46

B. YEDİEMİN DEPO VE GARAJLARINDA İHTİYAÇ DUYULACAK

GÜVENLİĞİN SAĞLANABİLMESİ İÇİN GEREKLİ NİTELİKLER ------------------- 48

3) LİSANLI YEDİEMİN DEPO VE GARAJLARININ İŞLETİLMESİ İLGİLİ

HUSUSLAR ----------------------------------------------------------------------------------- 50

A. YEDİEMİN DEPO VE GARAJLARINDA TUTULMASI ZORUNLU OLMASI

GEREKEN EVRAK VE DİJİTAL KAYITLAR -------------------------------------------- 50

5.BÖLÜM DEĞERLENDİRİLEREK ÇÖZÜME KAVUŞTURULMASI GEREKTİĞİNİ

DÜŞÜNDÜĞÜMÜZ DİĞER HUSUSLAR ---------------------------------------------------- 52

SONUÇ VE SONSÖZ --------------------------------------------------------------------------- 54

Page 7: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

6

GİRİŞ

Hukukumuzda yedieminlik görevi birçok alanda karşımıza

çıkmakla dağınık bir şekilde düzenlenmiştir. Zira Borçlar Kanunu, İcra

İflas Kanunu, Orman Kanunu ve Türk Ceza Kanunu içerisinde yedieminlik

ile ilgili bir takım düzenlemeler mevcuttur.

Ancak yaptığımız çalışmada konumuzla ilgili olarak İcra İflas

Hukuku çerçevesindeki yedieminlik görevine yönelik birçok kaynaktan

faydalanarak bu müessesenin iyileştirilmesine katkıda bulunabilmeye ve

mevcut uygulamalarda bu konudaki sorunlara değinmeye çalıştık.

İcra İflas Kanununda bazı maddelerde değişiklikler yapılması ve

yedieminlik müesseselerinin olması gerektiği üzere özgün yapıya ve

denetime kavuşturulması amaçlı bir yönetmelik hazırlanması

girişimlerinin olduğu bu dönemde tüm ilgililerine kaynak olabilecek olan

bu çalışmayı sunuyoruz.

1989’dan bu yana binlerce icra dosyasında yediemin tayin

edilerek yaptığımız ve yapmakta olduğumuz her nevi mahcuz

muhafazası ve on yılı aşkın süredir yayında olan www.yediemin.net

internet sitesi üzerinden gelen talepler doğrultusunda yaptığımız

yedieminlik danışmanlığı işleriyle elde ettiğimiz deneyimlerinde bu

çalışmada en değerli kaynağımız olduğunu belirtiriz.

Page 8: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

7

1.BÖLÜM MENKÜLLERİN HACİZ EDİLEREK MUHAFAZA

ALTINA ALINMASI

1) HACZİ CAİZ OLMIYAN MALLAR VE HAKLAR

Bu mal ve haklar 2004 sayılı İİK Md. 82 de ele alınmıştır. Ancak

bunların dışında kalan hacze kabil olarak kabul edilen malların haczi ve

muhafaza altına alınması durumunda borçlu aile bireylerinin

mağduriyetleri ileri sürülerek kanunun kapsamı genişletilmek üzere

tasarıya bu maddenin birinci fıkrasının (2)ve(3). Bentleri değiştirilerek

aynı fıkraya (13) ve (14) numaralı bentler ile ayrıca fıkra eklenmiştir.

Teoride yapılan bu değişiklik hem borçlu aile bireylerinin gerekli

hayat standartlarını koruyacak, hem de 2004 sayılı İİK Md.82

kapsamında yapılan uygulamalarda meydana gelen yediemin depo ve

garajlarında ekonomik değeri düşük olan malların yığıntı oluşturması

sorunu bir nebze çözülmüş olacaktır. Öte yandan bu değişiklikle art niyet

sahibi borçlu kimselerin haciz edilemez olduğu kanunda sabit olan

malları lüks diye tabir edilen standartlara yükseltmesine rağmen borcu

ödemede kayıtsız kalabileceği durumunda alacaklı mağduriyetleri

doğması da kaçınılmaz olacaktır.

Söz konusu değişikliğin konumuzla ilgili olan yediemin depo ve

garajlarındaki yığılmaya karşı çözüm olabileceği teorisini ele alacak

olursak yapılacak olan değişikliğin uygulaması konusunu derinleştirmek

gerekecektir. ‘’ …b) Aynı amaçla kullanılan eşyanın birden fazla olması

durumunda bunlardan biri, hariç olmak üzere, borçlu ve aynı çatı altında

yaşayan aile bireyleri için lüzumlu her türlü eşya’’ şeklinde ön görülen

değişiklik, yorumu ve takdir inisiyatifi görevli icra personeline bırakmış

Page 9: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

8

olmakla uygulama aşamasında örneğin bir çamaşır makinesinin aile

bireyleri için lüzumlu olduğu kabul edilebileceği gibi çamaşırların elde

yıkanabilmesi için gerekli malzemenin evde bulunması halinde çamaşır

makinesinin hacze kabil olduğu sonucu da çıkarılabilecektir. Bu ve

benzeri hallerde görevli icra personelinin söz konusu takdir yetkisini

kullanma aşamasına tesir etmek maksatlı alacaklı ve borçlu taraflarca

itilaf ve menfaat doğrultusunda karar alma olaylarının önü açılmış

olacaktır kanaatindeyiz.

Burada ele aldığımız ve ileride bahsedeceğimiz birçok sorun,

mağduriyet ve menfaat ilişkilerinin ve de bu hususlarda açılan dava ve

yapılan itirazların, görevli personellere inisiyatif bırakılması gerekçesiyle

ortaya çıktığı sonucu aşikârdır. Bu bağlamda menfaat gözeterek kanaat

kullanan personel karşısında mağdur olan talep karlar kadar, art niyetli

şikâyet ve itirazlara maruz kalarak mağdur olan personelin sorunlarının

çözümüne yönelik mümkün olduğu kadar görevli personele bırakılan

inisiyatif yetkisinin kısıtlanması gerektiğini düşünüyoruz.

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİMİZ:

Kanaatimizce bu konuda çözüm yolu söz konusu kanunun ilgili

maddelerinde yapılacak olan değişikte mümkün mertebe haczi caiz

olmayan malların açıkça belirtilmesi gerektiği yönündedir.

2) HACİZ EDİLEN MENKULLERE KIYMET TAKDİRİ

2004 Sayılı İİK Md.87 ‘de ‘’ Haczi yapan memur, haczettiği malın

kıymetini takdir eder. İcabında ehli vukufa müracaat edebilir.’’ Denmekle

kıymet takdiri işi haczi yapmakla görevli memura verilmiştir.

Ancak ilgili görevi yapan memurların hacze konu olabilecek

mallar hakkında piyasa değer bilgilerine ve bu malların gerekli niteliklere

Page 10: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

9

haiz olup olmadıkları gibi konularda bilgi sahibi olamayacakları için icabı

halinde bilirkişiye müracaat edebileceği de aynı maddede belirtilmiştir.

Lakin uygulamada her daim farklı konularda bilgi sahibi olabilecek

bilirkişilere müracaat etme olanağı maalesef bulunamamaktadır. Bu

doğrultuda yapılan haciz işlemlerinde gerçek piyasa değerlerinin çok

altında ya da çok üzerinde değerler takdir edilebilmekte olduğu özel

yediemin depo ve garajlarında bulunan ve satılamayan birçok dosya

varlığıyla ortaya çıkmaktadır. Bu şekilde değeri rayicin üzerinde takdir

edilmiş olan mallar hem yediemin depo ve garajlarına yük teşkil etmekte

hem de alacaklının alacağının, muhafaza masraflarını peşinen karşıladığı

halde tahsilâtının gecikmesine, çözüm olarak da yeniden kıymet takdiri

yapılmasını istemek zorunda kalmasıyla masrafa boğulmasına sebep

olmaktadır.

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİMİZ:

Kanaatimizce bu kaynaklardan doğan problemlerin çözümüne,

icra memurlarının haciz ederek muhafaza altına alacak oldukları mallara

kıymet takdiri aşamasında yediemin depo ve garaj işletmecilerinden ki

bu malların satışı aşamalarına birebir vukuf olmaları sebebiyle ilgili

memurlara nazaran daha donanımlı oldukları dikkate alınarak azami

ölçüde faydalanmaları gereği yönünde tavsiye düzenlemesi yardımcı

olacaktır.

3) YEDİEMİN TAYİNİ

2004 Sayılı İİK Md 88 de ‘’ Diğer taşınır mallar masrafı peşinen

alacaklıdan alınarak münasip bir yerde muhafaza altına alınır. Alacaklı

muvafakat ederse istenildiği zaman verilmek şartıyla muvakkaten borçlu

yedinde veya üçüncü şahıs nezdinde bırakılabilir. (Ek cümle: 17.07.2003 -

4949 S.K./21. md.) Üçüncü şahsın elinde bulunan taşınır mallar

Page 11: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

10

haczedilince, alacaklının muvafakati ve üçüncü şahsın kabulü halinde

üçüncü şahsa yediemin olarak bırakılır.’’ Şeklinde ele alınmıştır.

Ancak uygulamada haciz edilen mallar üzerinde alacaklıya

tasarruf imkânı doğurmak maksatlı haczin yapıldığı yerde yetkili bir

yediemin depo ve garajı bulunmasına dikkat edilmeksizin alacaklının

göstereceği bir üçüncü kişiye malların yediemin olarak bırakılması

sağlanabilmektedir. Bu uygulamadaki ayrıca bir kasıtta alacaklının

yediemin ücreti ile muhatap olmasını engellemeye çalışmak şeklindedir.

Bu durumun önüne geçmek üzere ilgili bir kanun maddesi ya da bu

kanunda bir cümle yoktur.

Ayrıca tasarıda Madde 10 kapsamında bu cümle ‘’Diğer taşınır

mallar, masrafı peşinen alacaklıdan alınarak muhafaza altına alınır.

Alacaklı muvafakat ederse, istenildiği zaman verilmek şartıyla,

muvakkaten borçlu yedinde veya üçüncü şahıs nezdinde bırakılabilir.

Üçüncü şahsın elinde bulunan taşınır mallar haczedildiğinde, üçüncü

şahsın kabulü hâlinde üçüncü şahsa yediemin olarak bırakılır.’’şeklinde

değiştirilmiştir. Böylece üçüncü şahıs elinde bulunan malların bulunduğu

ele yediemin olarak bırakılması için alacaklının muvafakati aranmamakla

üçüncü şahsın kabulü halinde ona yediemin olarak bırakılması adeta

zorunlu hale gelmiştir. Üzerindeki hakkı hukuken münazaalı olan bu

malları da hak iddiaları sonuçlanıncaya kadar üçüncü kişi olan bir

yediemine bırakmak hukukun bir gereğidir fikrindeyiz.

Uygulamada bu hususla ilgili yaşanan bir diğer sorun ise

alacaklının göstereceği bir yediemin tayini dışında, alacaklının kabulü ile

borçlunun göstereceği bir yediemine malın teslimi ile doğmaktadır.

Şöyle ki, fiiliyatta mallarının muhafaza edilmemesine odaklı düşünen

borçlu, haciz mahallinde yakınlarından (komşu, akraba, arkadaş… vs)

yediemin olmasını istemeye alacaklı tarafından mecbur kılınarak (malın

borçluya yediemin sıfatıyla teslimine muvafakat etmeyerek) ortamın

doğurduğu baskı ve borçlu kimsenin ısrarı ve de bulunduğu müşkül

durumdan kurtarılması arzulanarak hukuki ve cezai sorumluluklarını tam

Page 12: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

11

olarak anlamaksızın (bunun yol açacağı mağduriyetlerini kestirmeksizin)

borçlu yakınları yediemin olmaktadırlar. Bu doğrultuda yedieminliğin

hukuki ve cezai sorumluluklarını yerine getiremeyen tabir yerindeyse

deneyimsiz yediemin olan üçüncü kişiler mağdur olmakla ilgili tüm yargı

birimlerine onlarca dosya kaydına sebep olmaktadır.

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİMİZ:

İlgili kanun maddesine haciz edilen malların gerekli şartlar

oluşması halinde ya borçluya ya da yetkili bir yediemin depo ve garaj

işletmesine teslim edilmesi gereğini zorunlu kılacak bir cümle

eklenmelidir.

4) MUHAFAZA İŞLEMİ İÇİN GEREKEN İŞ GÜCÜNÜN

TEMİNİ

Muhafaza işleri için gerekli iş gücünden kasıt haciz mahallinde

muhafazayı yapabilmek için gerekli nakliye, hamaliye, kurtarıcı, çilingir…

Vs e kadardır.

2004 Sayılı İİK Md.59, Md.88 ve Md 95 ‘de muhafaza için gerekli

masrafları alacaklının peşin ödemesi gereği belirtilmiştir. Ancak

uygulamada bu iş gücünün temini işi de masraf ödeyene yani alacaklı ve

alacaklı vekillerine yüklenmiş durumdadır. Bu durumda birçok

hakkaniyetsiz fiilin işlenmesine sebeptir.

Alacaklı veya vekilleri bulundukları il dışındaki alacakları tahsil

maksatlı takip ettikleri icra dosyalarından aldıkları talimat ile borçlunun

bulunduğu bir diğer illerde muhafaza için gerekli her nevi iş gücünü

bulmakta zorlanmaktadır. Buda alacağın tahsilini gayri mümkün

kılmaktadır.

Page 13: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

12

Öte yandan alacaklı veya vekillerince temin olunan iş gücünün

oluşturduğu bir diğer sorun ise bu iş gücünü sağlayan şahısların

verdikleri hizmet ya da yaptıkları iş karşılığında alacak oldukları bedelin

tespiti aşamasında ortaya çıkmaktadır. Zira bu ücretler alacaklı menfaati

doğrultusunda fahiş rakamlara ulaşabilir. Bunun önüne geçebilmek için

ilgili icra memurunun takdir yetkisi ortaya konulabilir. Ancak bu kez de

takdir edilen bedele iş gücü sağlanamaması durumu ortaya çıkmaktadır.

Örnekle bir bölgede tek çilingir olması ve bu çilingiri yapılacak iş için

alacaklının veya vekilinin temin etmesi durumunda bu iş için rayicin

üzerinde bir meblağ talep edilmesi iş yapanın konumundan ötürü

normalken, memurun bu bedeli fahiş bulmasıyla daha aşağı bir ücret

takdir etmesi işin görülmesine engel olacaktır. Diğer taraftan bunun

terside mümkün olabilir. Örnekle bir bölgede birden fazla çilingir

olmasına karşın alacaklı veya vekilinin özellikle temin edebileceği bir

çilingir tercih edilme sebebi doğrultusunda hakkaniyete aykırı bir oranda

ücret talep edebilmektedir. Bu örnekler muhafaza için gerekebilecek

diğer tüm iş güçlerine uyarlanarak çoğaltılabilir.

Yukarıda bahsi geçen iş gücü temininde menfaat doğrultusunda

hareket örnekleri olduğu gibi, gerekli iş gücü bulunamadığından cebri

icranın tabiatı gereği yapacak olduğu işte aksayabilmektedir.

Tüm bu sorunlara karşı yasal düzenleme bulunmadığından

uygulamada çözüm birçok yerde söz konusu iş gücü teminini

yedieminler üzerinden sağlamayla çözülmüştür.

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİMİZ:

Alacaklı ve borçlu menfaatleri doğrultusunda bakılacak olursa

yediemin depo ve garaj işletmelerinin tarafsız olması ve gerekli iş gücü

temininin mümkün olmadığı yerlerde cebri icranın tabiatına uygun

şekilde yaptırımının sürekliliğini sağlamak amacıyla muhafaza işlerinde

Page 14: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

13

gerekli olabilecek iş gücünün yediemin depo ve garajları aracılığıyla

sağlanması gerektiği yönünde bir düzenleme yapılması gerekir.

5) ADALET BAKANLIĞI’NCA YEDİEMİN DEPO VE

GARAJLARI AÇILMASI VE BU YERLERİN AÇILMASI

VE İŞLETİLMESİ İLE İLGİLİ YETKİNİN

DEVREDİLMESİ

2004 Sayılı İİK. Md. 88 muhteviyatında, bu maddede değişiklik

yapılmasını öngören tasarının 10.maddesinde belirtilen ADALET

BAKANLIĞI’NIN yediemin depo ve garajları açabilmesi ve bu yetkinin

devri konusu genişletilmiştir. Zira 2004 sayılı İİK. Md. 88 de bu yetki

bakanlık dışında ancak Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfına verilmiş

olmakla tasarının 10.maddesinde ‘’ Hacizli mallar, Adalet Bakanlığı

tarafından yetki verilen gerçek veya tüzel kişilere ait lisanslı yediemin

depolarında muhafaza edilir. Yetki verilen gerçek veya tüzel kişiler, bu

yetkilerini Adalet Bakanlığının onayıyla alt işleticilere aynı standartları

sağlamak koşuluyla devredebilirler. Bu devir, yetki verilen gerçek veya

tüzel kişilerin sorumluluklarını ortadan kaldırmaz.’’ İbaresiyle

genişletilmiştir.

Uygulamada ne ADALET BAKANLIĞI’NA nede ATGV’YE ait bir

yediemin depo ve garaj işletmesi bulunmamaktadır. Bu sebeple hukuk

sisteminin temel taşlarından olan yediemin depo ve garajları alanındaki

eksiklik icra müdürlükleri ve İcra Tetkik Hâkimlerince verilen yedieminlik

yetkileri doğrultusunda özel yediemin depo ve garajlarıyla

tamamlanmaktadır. Bu durum uygulamada istenmese de birçok sorunu,

suiistimali ve mağduriyeti beraberinde getirmektedir. Bunların örnekleri

kısaca aşağıdaki gibi verilebilir.

-İcra müdürlüklerinin haciz ederek muhafaza altına alacağı

mahcuz malları muhafaza edilmek üzere teslim etmek isteyeceği

Page 15: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

14

yediemin depo ve garaj işletmelerinin açılması ve işletilmesi yetkisinin

bölgelerdeki İcra Tetkik Mercii hâkimliklerince verilmesi gerektiği

aşikârdır. Bu yetkiler ilgili hâkimliklerce suiistimal edilebilmektedir. Rant

elde etmek ya da sağlayabilmek adına veya ihmal ya da özensizlikten

gerekli ve yeterli araştırma yapılmaksızın yahut yapıldığı ve yeterli

olmadığı görüldüğü halde yedieminlik yetkisi verilebilmektedir.

-Söz konusu yedieminlik yetkilerinin verilirken yediemin depo ve

garaj işletmelerinin çalışacak olduğu il ve ya ilçelerde bu işletmelerin

sıhhatli çalışabileceği iş potansiyeline haiz olup olmadığı

değerlendirilmeksizin, çoğu zaman beşeri ilişkilerden kaynaklı yetki

verilmesi gerekçesiyle ya haddinden fazla yediemin depo ve garaj

işletmesi ortaya çıkmakta ya da tek el durumu ortaya çıkartılarak

kurumların ve vatandaşların mağduriyetlerine dolaylı olarak sebep

olunabilmektedir.

-Bu yerlerin çalışma usul ve esasları bakanlığa ya da ATGV ‘ye

mahsus olan yediemin depo ve garajlarının çalışma usul ve esaslarının

düzenlendiği gibi bir yönetmelikle denetim mekanizması oluşmadığından

herhangi bir yolla yetki almış kimselerin görevlerini suiistimal

etmeleriyle de çeşitli mağduriyetler ya da haksız sayılabilecek kazanımlar

sağlanabilmektedir.

-ADALET BAKANLIĞI İcra Tetkik Mercii Hâkimliklerince ya da

hangi birim vasıtasıyla olursa olsun yedieminlik yetkisi vermiş olduğu

kimselerin bu yetki ve görevlerini kötüye kullanmasıyla oluşabilecek olan

tüm mağduriyet ve suçlara karşı dolaylı olarak sorumlu olacaktır.

‘’ Hakimlerin hakimlik görevini yaparken ‘yargısal faaliyetleri’ nedeni ile

vermis oldukları

zarar için, HUMK’nun 573. maddesinde sayılan hallerde 573-576

hükümlerine göre

hakime karsı tazminat davası açılabilir.’’ Yarg. 4. HD.

24.12.1996,5036/13244;

Page 16: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

15

‘’Ancak hemen belirtmek gerekir ki, Anayasanın 129,maddesinin 5.

fıkrasında yer alan, memurlar ve diger kamu görevlilerinin yetkilerini

kullanırken isledikleri kusurlardan dogan tazminat davaları, kendilerine

rücu edilmek kaydıyla ve kanunun gösterdigi sekil ve sartlara uygun

olarak, ancak idare aleyhine açılabilir hükmü karsısında, artık, ögreti ve

yargı içtihatlarında kamu görevlilerinin kisisel kusuru olarak kabul edilen

hallerde dahi, kamu görevlisine karsı degil, idare aleyhine dava açmak

gereklidir (bkz. GÜNDAY , s. 328). Yine anılan Anayasanın 129. Maddenin

5. fıkrasına göre, idare, tazminat ödemeye mahkum edilir ise, ilgili kamu

görevlisine rücu edecektir.’’;

‘’Dairemiz Kurulunun 14.11.1957 gün 6471/6802 sayılı ve 29.1.1959 gün

1386/963 sayılı kararlarında da vurgulandıgı üzere, hakimlerine idari

faaliyetlerinden dogan zararlar için hizmet kusuruna dayanarak Adalet

Bakanlıgına karsı idare mahkemesinde tam yargı davası açılabilir. _dari

faaliyetten dogan zararın kisisel kusura dayanması durumunda ise

hakime karsı haksız eylem hükümlerine (BK. 41 vd.) göre adliye (hukuk)

mahkemelerinde tazminat davası açılabilir” [Yarg. 4. HD. 24.12.1996,

5036/13244

-Halen yurdumuzun dört bir yanında çalışmakta olan özel

yediemin depo ve garajlarını işleten çoğu kimsenin üstlendikleri ve

yerine getirmekte yükümlü bulundukları görevlerinden bihaber olarak,

kendilerine verilen vazifeyi sadece maddi gelir kaynağı kabul ederek

üstlenmeleri gibi sebeplerle oluşmasına sebep oldukları mağduriyetler

her ne kadar yasal ceza ve yaptırımlara uğratılsalar da vatandaşlar

nezdinde adalet sisteminin çarpık olduğu görüşü ve adalete güvensizliğe

yol açarak demokrasiye ve ilgili kurumlara telafisi zor itibar yaraları

açmaktadır.

Page 17: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

16

-Söz konusu özel yediemin depo ve garaj işletmeleri maddi çıkar

gözetmek zorunda olduklarından mütevellit yurdumuzun birçok yerinde

haddinden fazlaca bu işi yapma gayretinde olunduğu gibi bir o kadar da

iş potansiyeli olmayacağından maddi kazanç ya da işletme gideri

karşılanamayacağı kaygısı ile yediemin depo ve garajı bulunmaması

durumu söz konusudur. Bu durum o yerlerde adaletin tecelli etmesini

olumsuz yönde etkilemektedir. Haklılıkları mahkeme kararlarında sabit

olan (tazminat hakları gibi) ve bu yönde başlattıkları icra takipleri

kesinleşmiş olan birçok vatandaş yediemin depo ve garaj işletmesi

bulunmadığından kendilerine tanınan yasal hakları kullanamamaktadır.

Borçlu ya da kanunlar nezdinde suçlu kimseler örn. Kara Yolları Trafik

Kanunu’na muhalif durumlardan gene yediemin depo ve garaj işletmesi

olmaması sebebiyle yaptırıma zorlanamamaktadır.

-Bir bölgede birden fazla yediemin olmak isteyenlerin varlığıyla

uygulamada yetki verilen yedieminlerin çoğalması durumunda o yerdeki

icra müdürlüklerinin bu yedieminlerden hangilerinden ne kadar

faydalanacağı konusunda ihtilaflar doğmaktadır. Zira bu yedieminlerle

icra müdürlükleri arasında tercih edilen olmaları için menfaat içerikli

beşeri ilişkiler kurulabilmektedir ve bu durum bu güne dek birçok

müfettiş raporuna da konu edilmiştir.

Maalesef bu örnekleri çoğaltmak mümkündür. Lakin tüm bunlara

karşın ilgili kanun maddelerinde yetki sahibi oldukları halde ne ADALET

BAKANLIĞI nede ATGV’NİN (ADALET TEŞKİLATINI GÜÇLENDİRME VAKFI)

yediemin depo ve garaj işletmesi bulunmamakta ve örneklerini kısaca

saydığımız ve sayamadığımız birçok sorun ortaya çıkmaktadır.

ADALET BAKANLIĞI’NIN ya da ATGV’NİN yediemin depo ve garaj

işletmesi açmama ve işletmemesinin haklı sebepleri olduğu da bilinen

yahut bilinmesi gereken bir gerçektir. Buna örnek olarak da DEVLET’İN

birçok kurum ve kuruluşları özelleştirmesine karşın yediemin depo ve

garaj işletmeciliği yapması durumunun olmaması gibi yapıları gereğince

Page 18: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

17

tüzel kişi olan kurumların yedieminlik sıfatını, cezai ve hukuki yönden

tüzel kişi olması sebebiyle taşıyamayacak olması TCK md.20 verilebilir.

Konuyla ilgili olarak tasarının 10.Maddesinde İİK Md.88.de

yapılması öngörülen değişiklikler kapsamında ‘’ Hacizli mallar, Adalet

Bakanlığı tarafından yetki verilen gerçek veya tüzel kişilere ait lisanslı

yediemin depolarında muhafaza edilir. Yetki verilen gerçek veya tüzel

kişiler, bu yetkilerini Adalet Bakanlığının onayıyla alt işleticilere aynı

standartları sağlamak koşuluyla devredebilirler. Bu devir, yetki verilen

gerçek veya tüzel kişilerin sorumluluklarını ortadan kaldırmaz.’’ Cümlesi

ile tüzel kişilere yediemin depo ve garaj işletmesi yetkisinin verilmesine

olanak tanımaktadır. Oysa yukarıda da ele aldığımız gibi tüzel kişilerin

yediemin olması durumu tüzel kişilerin yedieminliğin gerektirdiği hukuki

sorumlulukları kısmen ve cezai sorumlulukları aslen yerine getirebilme

yetilerinin olmadığı ilgili kanun hükümlerinde sabittir. Bununla ilgili

olarak konu hakkında hazırlanmış bir tezden (Kaynakta belirtilmiştir)

alıntıdır.

YEDİEMİNİN GERÇEK KİSİ OLMASI

Yedieminin gerçek kisi olması gerektigi yönünde yasada herhangi bir

hüküm yer almamaktadır. Ancak, kanaatimizce yedieminin bir gerçek kisi

olması, yedieminlik görevinin niteligi geregidir.

Yedieminin bir tüzel kisi olması durumunda, tevdi edilen malı alan kisi, ya

tüzel kisinin organı sıfatı534 (TMK m. 49) ile ya da temsilcisi sıfatı ile

teslim alacaktır. Her iki halde de, yedieminlik sıfatı tüzel kisi nezdinde

dogacaktır. 532 Bkz. yukarıda, § 6, A, I, 2, b, bb.

533 Bkz. yukarıda, § 6, C, V. 534 “Tüzel kisiye ait görevleri, kanuna, tüzel

kisinin esas sözlesmesi veya tüzügüne veya bunlara uygun olarak yapılan

iç talimatnamesine dayanarak müstakil bir surette ifa etmek üzere tayin

edilen veya kendisine böyle görevleri müstakilen ifa selahiyeti fiilen ve

haricen 209 TMK m. 48, II’ye göre, “organlar, hukuki islemleri ve diger

bütün fiilleriyle tüzel kisiyi borç altına sokarlar”. Buna göre, organların

haksız fiillerinden tüzel kisiler sorumludurlar535. Ayrıca, TMK m. 48, III’e

Page 19: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

18

göre, “organlar, kusurlarından dolayı ayrıca kisisel olarak

sorumludurlar”. Bu durumda, tüzel kisinin yediemin olması halinde, hem

tüzel kisinin hem de organın ika edilen haksız fiilden sorumlu olacagı ve

böylece sorumlu sayısının artacagı ve bu durumun haksız fiilden zarar

görenin lehine oldugu düsünülebilir. Sayet kisi temsilci olarak tüzel kisi

adına hareket etmis ise, haksız fiillerde temsil söz konusu

olamayacagı536 için, tüzel kisiyi sorumlu tutmak mümkün olmayacaktır.

Öte yandan, sermaye sirketlerinden birisinin (örnegin, bir anonim

sirketin), yediemin oldugu düsünülür ise, anılan sirketlerin

sorumluluklarının sadece sermaye ile sınırlı olması itibariyle de,

yedieminlige uygun degildirler. Yedieminin cezai sorumlulugu ise, 5237

sayılı TCK m. 289’da düzenlenmistir. Bu suçu sadece yediemin

isleyebilir537. Bir baska deyisle yediemin dısında bir isinin bu suçu

islemesi mümkün degildir. Ayrıca suçun olusması için malın yediemine

“resmen” teslim edilmesi gerekir (5237 sayılı TCK m. 289). Bütün

bunların dısında cezaların “sahsiligi“ prensibi ceza hukukunun en temel

ilkelerinden birisidir. Oysa yedieminin bir tüzel kisi olması durumunda,

tevdi edilen malı alan kisi, ya tüzel kisinin organı sıfatı (TMK m. 49) ile ya

da temsilcisi sıfatı ile teslim alacaktır. Her belli olacak surette bahsedilen

sahıs veya sahıs gruplarına organ denir” (bkz TANDOGAN (Mesuliyet), s.

127); ayrıca bkz. yukarıda, dn(79) civarı. 535 OGUZMAN/ÖZ, s. 516;

ÖZSUNAY, Ergun, Medeni Hukukumuzda Tüzel Kisiler, _stanbul 1974, s.

60 vd.

536 EREN (I), s. 511. 537 ÖNDER, s . 253 (Hemen belirtmek gerekir ki,

ÖNDER, bu sonuca, (henüz 5237 sayılı TCK m. 289’un olmadıgı bir

dönemde) sadece 765 sayılı TCK m. 276 açısından varmıstır. Ancak,

kanaatimizce, 5237 sayılı TCK m. 289 hükmü, 765 sayılı TCK. m. 276’ın

karsılıgı olup aralarında sonuca etki edecek bir farkı bulunmadıgından,

aynı ifadeyi 5237 sayılı TCK m. 289 için de kullanmakta bir sakınca

görmedik). 210 iki halde de, yedieminlik sıfatı tüzel kisi nezdinde dogacak

ve böylece cezai sorumlulugun tüzel kisiye ait olması gerekecektir. Tüzel

kisinin cezai sorumlulugu olamayacagı538 için, yedieminler hakkındaki

Page 20: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

19

cezai hükümler uygulanamaz hale gelecektir. Cezai nitelik tasıyan

eylemler nedeniyle, yediemin tüzel kisinin idare ve temsil organının cezai

sorumluluguna gitmek ise, cezaların sahsiligi ve kanuniligi prensipleri

geregi, özel olarak düzenlenmis bir hüküm bulunmadıkça mümkün

degildir. Bunun dısında, tüzel kisi organı olan gerçek kisinin veya

temsilcinin, cezai sorumlulugunun dogabilmesi için, muhafaza görevini

bizzat üstlenmis olması gerekir ki, bu durumda da, zaten yediemin olan

tüzel kisi degil, söz konusu gerçek kisinin kendisidir. Yukarıda ifade

edildigi üzere, sadece organın fiili halinde, zarar görenler lehine bir

durum dogmasına karsın, temsilcinin haksız fiilinde tüzel kisiyi sorumlu

tutmak mümkün olamamakta ve cezai hükümler ise bütünüyle islemez

hale gelmektedir. Bu durumda, yedieminin tüzel kisi olabilecegini kabul,

kanunun düzenleme amacına aykırı olacaktır. Bu itibarla kanaatimizce

yedieminin tüzel kisi olması mümkün degildir.

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİMİZ:

Yedieminlik yetkisi verme işi doğrudan Adalet Bakanlığı

tarafından yapılmalıdır. Verilecek olan yetkiler doğrultusunda kanunda

açık hüküm bulunmasa bile yetkili yedieminin yol açacağı mağduriyetten

Adalet Bakanlığı’da sorumlu olacağından Adalet Bakanlığı bu işi tabir

yerindeyse son derece ince eleyip sık dokuyarak yapmalıdır. Netice

olarak ihtiyaç talepleri dikkate alınarak bölgelere göre dağılım

sağlanacak şekilde gerçek kişilere yedieminlik yetkisi verilmesi

gerekmektedir.

Böylece yukarıda bahsettiğimiz birçok sorunda ortadan

kalkacaktır kanaatindeyiz.

Bu konuda aranacak şart ve niteliklerin ne olacağı ve ne şekilde

yapılması gerektiği yönündeki öneri ve görüşlerimiz bu yazının 4.Bölümü

altında ayrıntılı olarak ele alınmıştır.

Page 21: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

20

6) MAHCUZLARIN MUHAFAZASI MASRAFLARI

Haciz edilen malların muhafazası için gerekli masraflar yediemin

ücreti(yedieminin malı muhafaza etmekle üstlendiği cezai ve hukuki

sorumluluk karşılığı aldığı bir nevi risk bedeli), malın muhafazası için

gerekli depolama masrafları[yer kiraları(ecri misil)] ve muhafaza edilecek

mal ayrıca özel bakım gerektiriyor ise ( motorlu taşıtların antifriz

kontrolü, canlı malların yem, bakım, veteriner, ilaç gibi) bu

masraflarından ibarettir.

Söz konusu masrafları 2004 sayılı İİK Md 95 ‘’ Alacaklı haczedilen

malların muhafaza ve idare ve işletilmesi masraflarını istenildiği takdirde

peşin vermeğe mecburdur.’’ Diyerek ele almıştır.

Muhafaza masrafları dosya masraflarının başlıcalarından olmakla

İİK Md 59 ‘’ Takip masrafları borçluya aittir. Alacaklı, yapılmasını talep

ettiği muamelenin masrafını ve ayrıca takip talebinde bulunurken

borçlunun 62. maddeye göre yapabileceği itirazın kendisine tebliğ

masrafını da avans olarak peşinen öder. Alacaklı ilk ödenen paradan

masraflarını alabilir.’’ Demiş ayrıca gene İİK. Md. 88 ‘’ Diğer taşınır

mallar masrafı peşinen alacaklıdan alınarak münasip bir yerde muhafaza

altına alınır.’’cümlesiyle de bu duruma vurguda bulunmuştur. Yani

muhafaza masrafları öncelikli alacak konumunda olmakla gene alacaklı

tarafında borçludan bilahare alınmak üzere peşinen yatırılan avanstan

karşılanacaktır. Bu doğrultuda ayrıca her yıl düzenli olarak ADALET

BAKANLIĞI tarafından yapılan, yediemin depo ve garajlarında muhafaza

edilen mahcuzlar için alınacak ücret tarifesi tebliğlerinin 5. Maddesinde

muhafaza ücretinin alınması konusunda bu ücretin alacaklının peşin

yatıracağı avanstan karşılanacağı yeniden tekrar edilmiştir.

İlgili kanun ve tebliğlerde açıkça muhafaza masraflarının

alacaklının sorumluluğu olduğu belirtilmesine rağmen uygulamada bu

masrafların tamamının peşin alınmadığı durumuna pek sık

Page 22: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

21

rastlanmaktadır. Esas sorun ise bu gibi hallerde kendilerine muhafaza

etme görev ve sorumluluğu verilen yedieminlerin bu işi yapmaları için

ihtiyaç duyacakları bu masrafları ilgili icra dosyalarından talep

etmeleriyle başlamaktadır. Zira dosyada yedieminin talep ettiği masraf

avansı bulunmadığında doğmuş, doğacak olan masraf haklarını

alabilmeleri için gerekli olacak yaptırımın hukuki dayanakları somut

olarak bulunmamaktadır. Bu gibi durumlarda icra müdürlükleri alacaklı

taraflara bu masrafları ilgili kanun maddelerince dosyaya yatırmaları

gerektiği ve ilgili icra dosyasına bu masrafı yatırmaları için verilen sürede

masraf bedelini yatırmadıkları halde cebri icra suretiyle tahsili cihetine

gidileceği konusunda bir muhtıra gönderirler. Ancak verilen süre

içerisinde gerekli masraf dosyaya yatırılmadığı halde uygulanacak yol ile

ilgili muhalif görüşler vardır. Kimi icra müdürlükleri bu durumda ayrı bir

dosya üzerinden yedieminin alacağını takibe geçmesi gerektiğini

savunurken kimi müdürlüklerde ise söz konusu alacağın dosya masrafı

olduğu gerekçesiyle aynı dosya üzerinden talep üzere direk hacze

gidilebileceği yönde görüş ve uygulamalar mevcuttur.

Ayrıca bu masrafların alacaklı tarafından dosyaya yatırılmış

olmasına rağmen yediemine ödeneceğine ilişkin somut ibare

olmamasına dayalı icra müdürlüklerince verilen ret kararlarının İcra

Mahkeme’lerince haklı görüldüğü ve yediemine hak ettiği yediemin

ücretinin (vazifesi nihayet bulmaksızın) ödenmemesi gerektiğine dair

verilen kararların varlığı da söz konusu olabilmektedir. TC. Konya 4.İcra

Hukuk Mah.2011/1159 Es.2011/1171 K.N

Sonuç itibariyle hak edilmiş olan muhafaza masraflarının tahsili

başlı başına sorun olmaktadır. Ayrıca masraf tahsili için hukuki sürecin

tamamlanması süresince muhafaza görevi ve sorumlulukları devam

eden yedieminlerin mağduriyeti de devam etmektedir.

Page 23: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

22

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİMİZ:

Yedieminin hak etmiş olduğu tüm muhafaza giderleri ve

yediemin ücretini isteme konulu talebi ilgili icra dosyasına iletmesi

halinde ayrıca hiçbir hükme hacet kalmaksızın (yediemininin hukuki

sorumluluğunu yerine getirmediği İİK Md 358 hallerde olduğu gibi)bu

masrafları peşin yatırmakla mükellef olduğu ilgili kanun maddelerinde

açık olan alacaklı tarafa aynı dosya üzerinden takibe geçilebileceği,

ayrıca icra dosyasına giren her nevi paradan öncelikli olarak yediemin

ücretinin ödenmesi gerektiği konusunda bir hüküm eklenmelidir. Zira

B.K. Md.84 e göre kısmi ödemelerin öncelikli olarak faiz ve masrafa

mahsup olması gerekmektedir. YARGITAY 12. H. D. E. 2005/20859 K.

2005/23988 T. 5.12.2005 ‘’…Zira uygulaması talebe bağlı olmayan BK

84. maddesi nazara alınarak ödeme tarihleri itibariyle dosya borcunun

ulaştığı, miktar tesbit edilmeli ve ödemelerin öncelikle faiz ve

masraflardan düşülmesi suretiyle bakiye dosya borcu olup olmadığı

tesbit edilmelidir…’’Yediemin ücretlerinin de dosya masrafı olduğu göz

önüne alınırsa bu durum kaçınılmazdır.

Şayet iş bu masraf dosyaya peşinen yatırılmış ise talebi halinde

yediemine ödenmesi gerektiği, talep halinde verilen süre zarfında bu

masraf yediemine ya da ilgili icra dosyasına yatırılmaz ise yedieminin

cezai ve hukuki sorumluluğunun düşmesi konusu da bir hükme

bağlanmalıdır.

7) HUKUKEN MUHAFAZASINA GEREK KALMAYAN

MALLAR

2004 Sayılı İİK Md 106 ve 110 gereği üzerindeki haczi düşmüş

olan mallar hukuken muhafazasına gerek kalmayan mallar olarak

nitelendirilmektedir. Bu hükme uyan malların teslim edilmiş olduğu

yedieminin ancak cezai sorumluluğu TCK Md.289 ilgili icra dosyasına

Page 24: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

23

karşı düşmüş olacaktır Esas No. 2001/5942 Karar No.2001/7087 Tarihi

26.04.2001. 2004 sayılı İİK Md 88 bu gibi hallerde yapılması gerekenin

‘’(Değişik fıkra: 17.07.2003 - 4949 S.K./21. md.) İcra dairesi, depo ve

garajlarda ve yediemin olarak kendisine hacizli malın bırakılmış olduğu

üçüncü kişilerde saklanıp da hukuken artık muhafazasına gerek

kalmayan malı, vereceği uygun süre içinde geri almasını ilgililere resen

bildirir. Verilen süre içinde eşya geri alınmazsa, icra müdürü icra

mahkemesinin kararı ile taşınır mal satışlarına ilişkin hükümler uyarınca

bunları satar. Elde edilen miktardan muhafaza ve satış giderleri ödenir.

Artan miktar 9 uncu madde hükmüne göre muhafaza olunur. Bu konuda

ortaya çıkan ihtilaflar icra mahkemesi *1* tarafından basit yargılama

usulüne göre çözülür.’’ Olduğunu belirtmektedir.

Ancak uygulamada bu hüküm doğrultusunda yediemin

tarafından yapılacak işlem bu malların satılamaması nedeniyle sonuca

ulaşamamakta olup ayrıca hükmün gereği olan prosedürler hem icra

dairelerini hem de İcra Mahkemelerini ziyadesiyle meşgul etmektedir.

Diğer taraftan ise bu malların satışı için gerekli masrafları da zaten

alacaklı ve mağdur konumundaki yedieminlerin yapması gerekerek

içinden çıkılmaz bir hal almaktadır. Zira bu tür mallar genellikle alacaklı

tarafça satışı istenilmiş, alıcı bulunmadığından satılamamış ve yediemin

üzerinde kalmıştır. Bu durum ise yediemin depo ve garajlarında mal

yığılmalarına sebep olup hem yedieminin, hem alacaklının hem de

borçlunun mağduriyetiyle birlikte milli servetin boşa gitmesine sebep

teşkil etmektedir. Ayrıca bu mallar üzerindeki haciz düşüpte yedieminin

malın satışını isteme hakkı doğana kadar geçen sürede malların

ekonomik değer kaybına (modelleri geçmesi sebebiyle) uğradıkları

aşikârdır.

Öte yandan 2004 sayılı kanunun 106. ve 110. Maddeleri gereği

üzerindeki hacizleri düşmüş olup hukuken muhafazasına gerek kalmayan

mallar ile ilgili yedieminin cezai sorumluluğu nihayet bulmasına rağmen

İİK. Md.358 e göre hukuki sorumluluğunun devam ettiği düşünülürse

Page 25: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

24

yediemine sürgitsin bir görev yüklenmekle, Anayasanın 18. Maddesine

aykırı şekilde yediemin üzerine bir angarya yüklendiği düşüncesi ortaya

çıkmaktadır.

İş bu vaziyetin önüne geçmek maksatlı, 2004 sayılı İİK ‘da

değişiklikler yapılmasıyla ilgili tasarının taslak metninde çözüm girişimleri

bulunmaktadır. Ancak son halini almış olan tasarıda maalesef bu konuda

bir hükme yer verilmemiştir. Kanaatimiz de, bu konunun düzenlenecek

yönetmelikte yer alacağıdır. Zira bu konuyla ilgili bir düzenleme

yapılması gereği kaçınılmazdır.

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİMİZ:

Düzenlenecek yönetmeliğe, yediemine tevdi edilen maldan

doğan, yediemin alacaklarının malın takdir edilen muhammen değerini

bulması halinde, malın mülkiyetinin doğrudan yediemine

devredilebileceği hususunda bir madde eklenmesi gerekir. Ancak

yapılacak olan devir işleminde yedieminin ücreti karşılığı malı

devralmaya rızası aranmak durumundadır. Yedieminin rızasıyla malın

mülkiyetinin doğrudan devri durumu bir satış işlemi değildir. Yedieminin

verdiği hizmet karşılığı alacak olduğu ücretinin tahsilidir. Bu durumda

hiçbir vergi ve harca tabi olmamalıdır. Zira bu muafiyet sağlanırsa

yediemini malın devrini kabul etmesine teşvik edecektir ve

yedieminliğinde nihayete ermesiyle diğer sorunları da ortadan

kaldıracaktır. Böylece yedieminlere yüklenen sürgitsin görevde olması

gerektiği üzere nihayete erecektir. Yediemin ücretleri konusu 4.BÖLÜM

‘de YEDİEMİN ÜCRET TARİFELERİ başlığı altında ayrıntılı olarak

değerlendirilmiştir.

Page 26: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

25

2.BÖLÜM MAHCUZLARIN SATIŞI

Bu aşamada yediemine teslim edilmiş olan mahcuzların, satış

işlemlerinde uygulamada karşılaşılan sorun ve çelişkiler ele alınarak

bunların çözümüne yönelik değerlendirmeler yer alacaktır.

1) SATIŞ MAHALLİNİN BELİRLENMESİ

Uygulamada satışı hazırlayan memur, malın en iyi şekilde teşhir

edilebilmesi, en geniş müşteri kitlesine ulaşarak satışa konu malın en

yüksek bedelle alıcı bulabilmesini sağlayabilmek ve dosya taraflarının

menfaatlerini gözeterek yer tayini yapması amacıyla 2004 Sayılı İİK

Md.114 ‘’İlanın şekli, artırmanın tarzı, yer ve günü ve gazete ile yapılıp

yapılmayacağı icra memurluğunca alakadarların menfaatlerine en

muvafık geleni nazarı dikkate alınarak tayin olunur’’ demektedir.

Bu hüküm gerekçesi ile fiiliyatta genellikle satışı hazırlayan

memurlarca malın satış işlemlerinin gerçekleşeceği yer tayini (bölgeye ve

duruma göre) ya o bölgelerdeki belediyelere ait mezat salonlarında ya

da satışı yapacak olan daire, müdürlük ve ya kurumun bulunduğu yerler

tayin olunmaktadır.

Uygulamanın bu yönde olması gerekçesiyle, alacaklı ve borçluya,

satışa konu menkulün satış mahalline getirilmesi için gereken masraf

yüzünden ayrıca bir maliyete sebep olunarak menfaati gözetilmesi

gerektiği ilgili kanun maddesinde açıkça belirtildiği halde, gayri menfi

olacak bir işlem gerçekleşmektedir.

Öte yandan malın satış mahalline getirilmesi işi, hiçbir suretle sorumlu

olmadığı halde yediemine yüklenmektedir. T.C. YARGITAY BOZMA 4.

Ceza Dairesi TÜRK MİLLETİ ADINA Y A R G I T A Y İ L A M I Esas No :

2008/7533 Karar No : 2010/2147 Tebliğname No : 4 - 2006/197472

Page 27: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

26

Ayrıca satışa konu malın yediemine teslim edildiği ve muhafaza

etmekte olunduğu yerin dışında bir yere satış yahut geri vermesi için

malın getirilmesi esnasında mal üzerinde oluşabilecek olan hasarlardan

kimin sorumlu olacağı konusu da bir sorun teşkil edecektir. Yedieminin

malı belirttiğimiz sebeplerden dolayı naklinde bir menfaati olmadığı gibi

kendisine yüklenen işinde angarya olduğu aşikârdır.

Zira yedieminin teslim aldığı mal ile ilgili sorumlulukları 2004 sayılı İİK

Md 358 (hukuki) ve TCK Md 289 (cezai) olmak üzere kanunda

belirlenmiştir. Yani yedieminin kendisine tevdi edilen malla ilgili, tevdi

edene karşı olan borcu bu malı teslim aldığı şekilde teslim etmektir. Bu

konuda. T C. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk

(Medeni Usul Ve İcra İflas Hukuku)Ana Bilim Dalı Medeni Usul Ve İcra

İflas Hukukunda Yedieminlik Doktora Tezi’nde Sayın K.Haluk ERUĞUR

‘’MALI MUHAFAZA YÜKÜMLÜLÜGÜ

Bir malın yediemine tesliminin amacı, o malın, belirli bir süre içinde,

mevcut durumu ile korunmasına yöneliktir. Belirli bir süre ile mevcut

durumu korunması istenen mal, aynı münazaalı bir mal olabilecegi

gibi,üzerine haciz konulan veya bir suça konu olan yahut bir suçta

kullanılan

mal da olabilir. Görüldügü gibi tüm bu hallerde amaç, söz konusu geçici

durum sona erene kadar malın mevcut halinin korunmasıdır. Bir baksa

deyisle, malın aynı münazaalı ise, yapılacak muhakeme sonucunda malın

kime ait oldugunun tespiti halinde, davayı kazanan kisinin, hakkını elde

edebilmesi için, söz konusu malın, yargılama sonucuna kadar mevcut

durumunun muhafazası gereklidir. Haczedilen malın ise, haczedilmesi ile

satılması arasında geçecek süre boyunca, malın mevcut durumu ile

muhafazası gerekli olup, iste bu muhafaza yediemin tarafından

saglanacaktır. Suça konu olan veya suç aleti niteligi tasıyan malların

da,yargılama sona erip, sahiplerine teslim edilinceye veya zoralıma tabi

tutuluncaya kadar mevcut durumlarının korunması temin edilmelidir.

Page 28: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

27

573 “Orman muhafaza memurunun kaçak orman emvalini yedieminin

muhafaza edebilecegi bir yerde teslim etmeleri gerektigi gözetilmeden

hükümlülügüne karar verilmesi” (Yarg. 4. CD.02.05.1989, 2998/3554;

GÖKCAN, s. 150).231_ste bu mevcut durumu ile muhafaza görevi

yediemine verilmektedir.Dikkat edilmesi gereken husus, söz konusu

malların mevcut durumu ile

muhafazasıdır. Bir baska deyisle, yedieminin malı daha iyi hale getirmek

görevi yoktur. Hatta böyle bir davranıs içinde bulunmaması gerekir. Zira

aksi halde, malın daha iyi hale getirilmesi için yapmıs oldugu masrafları

alamayabilir. Malın daha iyi hale getirilmesi durumunda, örnegin, haciz

halinde malın daha iyi hale getirilmesi, daha yüksek fiyatla satımı

saglayacagı için herhangi bir sorun çıkmayacagı düsünülebilir ise de, söz

konusu iyilestirme masrafını vermek istemeyen mal sahibi veya malın

iyilesmesine karsı borca yetmemesi nedeniyle hala alacagının bir kısmını

alamayan alacaklıya karsı böyle bir masraf talebinde bulunmak imkanı

söz konusu olamayacaktır. Böyle bir durumda diger sartları da var

ise,vekaletsiz isgörme hükümlerine dayanılabilecektir.

Öte yandan, söz konusu iyilestirme çabaları sırasında, malın zarar

görmesi halinde ise, iyilestirme çabasında olan kisinin iyiniyeti sonuca

etkili olmayacaktır. Bu durumda, ceza davası açısından kastın

yoklugundan söz edilebilir ise de, yedieminlik görevini kötüye kullanma

suçunun taksirli halinin de mevcut olması nedeniyle, yediemin yine de

cezai bir yaptırımla karsı karsıya kalabilecektir. Hukuki sorumluluk

açısından da, böyle bir durumda, kisinin iyiniyetli olması, onu tazminat

sorumlulugundan kurtarmayacaktır. Zira buradaki iyiniyet, malın

iyilestirilmesi yönündeki iyiniyet olup, yediemin malın kendisine ait

olmadıgını bilmektedir. Bu itibarla, yedieminden beklenen sadece, malın

mevcut durumunu korumasıdır.’’ Demektedir. Bu borcu ise, malın

kendisine teslim edildiği yerde geri vermesini gerektirir. T.C. YARGITAY

BOZMA 4. Ceza Dairesi Y A R G I T A Y İ L A M I Esas No: 2008/7533 Karar

No: 2010/2147 Tebliğname No: 4 - 2006/197472

Page 29: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

28

‘’ Kanunun iade mahalli başlıklı 468.maddesinde vedia hıfzedilmesi lazım

gelen yerde iade olunur ve iade masrafıyla iade zamanındaki hasar,

mudia aittir biçiminde düzenlenmiş ve bu konuda, malın saklanması

gereken yerde iade edileceği kuralı kabul edilmiştir. Bu düzenleme

dolayısıyla muhafaza edenin malı götürüp teslim etme yükümlülüğü

bulunmadığından, malın muhafazası amacıyla teslim eden kişi iadesini

istediği malı, muhafaza edilen yerden teslim alacaktır’’ demiştir.

Basitleştirecek olursak yedieminden kendisine teslim edilen malı

iade etmesi için o malı bir yere getirmesi istenemez, zira yedieminlik

sıfatı ne hamaliye ne nakliye nede komisyonculuk sıfatlarını doğurmaz.

Bu bağlamda malın iadesi için yedieminin o malı muhafaza ettiği yerin

dışında bir yere getirmesini istemek, kendisine bu iş için gerekli masrafın

ödeneceği hallerde bile buna zorlamak Ana Yasanın 18.maddesine aykırı

tavır sergilemekten öte değildir. II. Zorla çalıştırma yasağı MADDE 18-

Hiç kimse zorla çalıştırılamaz. Angarya yasaktır. Şekil ve şartları kanunla

düzenlenmek üzere hükümlülük veya tutukluluk süreleri içindeki

çalıştırmalar; olağanüstü hallerde vatandaşlardan istenecek hizmetler;

ülke ihtiyaçlarının zorunlu kıldığı alanlarda öngörülen vatandaşlık ödevi

niteliğindeki beden ve fikir çalışmaları, zorla çalıştırma sayılmaz.’’

Bu konuda ise tasarının 14.maddesinde 2004 sayılı İİK.’nın

114.maddesinde yapılmasını ön gördüğü değişiklikle satış ilanının

elektronik ortamda yapılması ve gene elektronik ortamda pey

sürülebilmesi olanağını doğurmaktadır.Burada satışa iştirakin artırılması

amacı hedeflenmiştir. Böylece ön gördüğümüz çözüm yolu da satışa

iştiraki engellemeye sebep olmayacaktır kanaatindeyiz.

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİMİZ:

Uygulamada meydana gelen ve gelebilecek olan bahsi geçen

sorunlara karşı alacaklı, borçlu ve yedieminin menfaatleri doğrultusunda

satışın gerçekleştirileceği yer tayini konusunda yapılacak bir düzenleme

Page 30: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

29

ile bu yerin yedieminin malı muhafaza etmekte olduğu yer olması

gerektiğinin belirtilmesi gereği zaruridir.

2) İHALELERE KATILIMIN ARTIRILMASI

Uygulamada ihalelere katılım oranının yeterli olmaması sebebiyle

birçok mahcuzun satılamadığı, yediemin depo ve garajlarında bu yüzden

yığılmaların yaşandığı öte yandan gene katılımın yetersiz olmasıyla

mahcuzların değerince satılamadığı ve tüm bunların sonucu olarak

yediemin, alacaklı ve borçlu kimselerin mağduriyetleri olduğu bilinen bir

durumdur. Nitekim bu duruma karşı tasarının 14.maddesinde İİK md.

114 üzerinde yapılması öngörülen değişiklikle satışların elektronik

ortama açılmasına olanak sağlanarak, katılımın artırılması

hedeflenmiştir.

A. İHALE ALICISINA TELLÂLİYE HARCI VE KDV YÜKLENMESİ

Bilindiği üzere icra müdürlüklerince yapılan satış işlemlerinde

ihale alıcılarına almış oldukları mal nitelikleri doğrultusunda KDV

tahakkuk ettirilmektedir.

Söz konusu ihalelere konu mahcuzların çok büyük kısmı ikinci el

mallardan oluşmaktadır. Bu mallar ilk elden satıldığı an itibariyle KDV

tahakkuk etmekte ve satıcı tarafından tahsil edilerek maliyeye

ödenmektedir. Malın tekrar el değiştirmesi durumlarında ise silsile

yoluyla en nihayet son kullanıcı tarafından KDV ödenmektedir.

Konumuzla ilgili olan kısmı ise son kullanıcı kimsenin borcundan ötürü

cebri icra suretiyle mahiyet ve tasarrufundan alınan malın gene cebren

(borçlunun rızası aranmaksızın ) satışının yapılmasıdır. Burada ise satışı

Page 31: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

30

yapan icra müdürlüğüdür ve bu işi alacaklının alacağını tahsil için

yapmaktadır. Bu malın satışından doğan KDV alacağı ise malın sahibi

olan borçluya aittir. Bu bağlamda satışı yapan ve KDV yi alıcıdan tahsil

eden icra müdürlüğü bu KDV bedelini maliyeye yatırarak mükerrer KDV

tahsilâtı yapılmasına vesile olmaktadır. Doğru olan ise bu satıştan

tahakkuk eden KDV bedelinin borçlunun borcundan düşülmesidir. Özetle

yapılan satıştan KDV alacağı olan kişi maliye değil malın sahibidir.

2464 sayılı Belediye Gelirleri Yasası’nın 68. maddesi, Mahallî

İdareler Genel Müdürlüğünün 17.12.1981 gün ve 1081-3 sayılı Yazıları ve

Maliye Bakanlığının Gel. 263000-5-17969 numaralı Mütalâası uyarınca

satışı yapılan malın tellâliye harcının mükellefinin malı satılan olduğu

açıktır. Ancak uygulamada bahsi geçen bu harç ihale alıcılarına doğrudan

yüklenmektedir. Bu durum ise icra müdürlüğünce yapılan bir usulsüz

işlem olmakta ve ihale katılımcılarına yük getirmektedir.

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİMİZ:

Satışlarda KDV ‘nin aranmaması durumunda ihalelere katılım

oranı ve pey miktarı artacağı aşikâr olmakla satış işlemleri basit ve yalın

bir hale getirilmiş olacaktır. Ayrıca tellâliye harcı alacaklı tarafça yatırılan

satış avansından icra müdürlüğünce karşılanmalı ve katiyen ihale

alıcısına yüklenmemelidir. Böylece alacaklı ve borçlunun menfaati

korunacak ve icra müdürlüklerinin iş yükü de hafifleyecektir.

B. İHALEYİ FESH DAVALARI

2004 sayılı kanunun 134.maddesinde ihalenin neticesi ve feshi

konusu ele alınmıştır.

Ancak uygulamada ihalenin feshine ilişkin açılabilecek davalar, dava

sonucu her ne yönde olursa olsun ihale katılımcılarının mağduriyeti ile

Page 32: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

31

sonuçlandığından katılımın az olmasına ya da ihalenin feshine ilişkin

dava açılabileceği kaygısıyla verilen peylerin katılımcılarca sınırlı

kalmasına sebep olmaktadır. Şöyle ki; İİK Md.134 (Değişik fıkra:

09.11.1988 - 3494/22 md) te ‘’ Talebin reddine karar verilmesi halinde

icra mahkemesi *1* davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu

oranında para cezasına mahkûm eder.’’ İbaresinde yer alan ceza yalnızca

davanın reddi durumuna yönelik bir cezadır. Davanın davacının aleyhine

sonuçlanması durumuna ilişkin bir ceza hükmü yoktur. Bu durum

sebebiyle genellikle borçlu tarafların gerek zaman kazanma gerekse art

niyetli olarak (ihaleye katılımı azaltma, malın satışını sabote etme )

ihalenin feshi davası açmaları uygulamada sıkça görülmektedir. Böylece

açılan yahut açılacak olan davalardan alacaklı ve ihale alıcısı olan taraflar

dolaylı mağduriyet yaşamaktadırlar. Nitekim ihale alıcısının yatırdığı

bedel aynı kanun maddesindeki ‘’ İcra müdürü, ödenen ihale bedeli ile

ilgili olarak, ihalenin feshine yönelik şikâyet sonucunda verilecek karar

kesinleşinceye kadar para bankalarda nemalandırılır. İhalenin feshine

ilişkin şikâyetin kabulüne veya reddine ilişkin kararın kesinleşmesi

üzerine, ihale bedeli nemaları ile birlikte hak sahiplerine ödenir.’’ İbaresi

doğrultusunda bloke edilmesi suretiyle hak sahibinin tasarruf etmesi

engellenmektedir. Bu tasarruf engeli, birçok zaman ihale alıcılarının

ticari sermayeleri olan paralarını etki alına almakla zararına yol

açmaktadır.

Bahsettiğimiz nedenleri göz önüne almak zorunda kalan ihale

katılımcıları, olası bir ihalenin feshi davası durumunda paralarının dava

sürecinde tabir yerindeyse bağlı kalması ihtimaliyle (çoğu zaman borçlu

tarafın ihale öncesi ihalenin feshi davası açacağını duyurmakla tehditte

bulunmasıyla) ya katılımcıların riske karşın yüksek kar oranı

hedeflemelerine sebep olarak sürdükleri peyi belli bir seviyede

tutmalarına ya da tamamen ihaleden çekilmelerine veya

katılmamalarına sebep olmaktadır.

Page 33: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

32

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİMİZ:

2004 sayılı kanunun 134. Maddesinde belirtilen taraflarca

açılabilecek ihalenin feshi istemli davalarda, davanın reddi veya davacı

aleyhine son bulması durumunda hatırı sayılır oranda ceza ödemesi

gerektiği ve bu yönde dava açılması için aynı oranda teminat aranması

gerektiğini düşünmekteyiz. Böylece art niyetle ihalenin feshi istemli

davaların azaltılarak ilgili mahkemelerdeki yük azaltılmakla ihale

alıcılarının riski azaltılıp katılımın artırılması sağlanacaktır kanaatindeyiz.

3.BÖLÜM YEDİEMİN ÜCRET TARİFELERİ

Bu bölümde söz konusu tarifelerin hakkaniyete aykırı olduğunu

düşündüğümüz bölümlerini ve bu görüşlerimizin gerekçeleri ile söz

konusu tarifelerin hazırlanırken dikkate alınması gerektiğini

düşündüğümüz hususlar değerlendirmeye alınacak ve bu doğrultuda

hazırladığımız çözüm önerilerimiz yer almaktadır. Öncelikle ‘’Resmi

Gazete Tarihi: 18.02.2012 Resmi Gazete Sayısı: 28208 Adalet

Bakanlığına Ait Depo Ve Garajlarda Muhafaza Edilen Mahcuz Mallar İçin

Alınacak Ücret Tarifesi Hakkında Tebliğ’’ i görüp sonrasında bu tarife

üzerinden değerlendirmelere yer vereceğiz.

Page 34: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

33

18 ŞUBAT 2012 CUMARTESİ

SAYI: 28208

TEBLİĞ

Adalet Bakanlığından:

ADALET BAKANLIĞINA AİT DEPO VE GARAJLARDA

MUHAFAZA

EDİLEN MAHCUZ MALLAR İÇİN ALINACAK ÜCRET

TARİFESİ HAKKINDA TEBLİĞ

Amaç ve kapsam

MADDE 1 – (1) İcra dairelerince haczedilen ve Adalet

Bakanlığının depo ve garajlarında muhafaza edilen mahcuz

mallar için alınacak ücret hususunda bu Tebliğ hükümleri

uygulanır.

(2) Adalet Bakanlığı veya Adalet Teşkilatını Güçlendirme

Vakfınca mahcuz malların muhafazası için depo ve garajlar

açılıncaya kadar, özel depo ve garajlarda da bu Tebliğ

hükümleri uygulanır.

Dayanak

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ; 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra

ve İflâs Kanununun 88 inci maddesinin dördüncü fıkrası, geçici

4 üncü maddesi ile 13/7/1987 tarihli ve 19516 sayılı Resmî

Gazete’de yayımlanan Mahcuz Malların Muhafaza Edileceği

Adalet Bakanlığı Depo ve Garajlarının Çalıştırılmasına Dair

Yönetmeliğin 28 inci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Muhafaza ücretinin hesabı

Page 35: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

34

MADDE 3 – (1) Adalet Bakanlığının depo ve garajlarındaki

mahcuz malın muhafaza ücreti, o malın satışa esas alınacak

değeri üzerinden günlük binde bir olarak hesap edilir. Ancak

yapılacak hesaplamalarda mahcuz malın hacmi iki metre

küpün üzerinde ise belirlenecek ücretlere binde bir oranında

ilave yapılabilir.

(2) Bu yerlerde muhafaza edilen mahcuz motorlu araçlar için

maktu olarak;

a) İş makinelerinden 8,80 TL,

b) Otobüs ve kamyonlardan 6,30 TL,

c) Minibüs, midibüs ve kamyonetlerden 4,60 TL,

ç) Diğer binek ve yük vasıtalarından 3,40 TL,

günlük ücret alınır.

(3) Ancak, altı aydan sonraki muhafaza süresi için bu ücretler

1/2 oranında uygulanır.

(4) Ücretin hesabında muhafazanın hitam bulduğu gün nazara

alınmaz.

Muhafaza ücretinin azami haddi

MADDE 4 – (1) Muhafaza müddeti hitamında 3 üncü madde

uyarınca hesap edilecek ücret, mahcuz malın satışa esas

alınacak değerinin yüzde otuzunu geçemez. Ancak mahcuz

malın takdir edilen değeri altıbinikiyüz liranın üzerinde ise

altıbinikiyüz liranın üzerindeki meblağ için hesap edilecek

ücret, aşan miktarın yüzde onbeşini geçemez.

Muhafaza ücretinin alınması

MADDE 5 – (1) Muhafaza ücreti ilgili icra dairesince

muhafaza hitamında bu Tebliğe göre hesap edilip bu hususta

alacaklıdan peşin alınan avanstan karşılanır ve bu suretle

Page 36: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

35

tahsil edilen ücret en geç onbeş gün içinde Maliye veznesine

ilgili icra dairesince yatırılır ve keyfiyet depo ve garaj

memurluğuna yazı ile bildirilir.

Yürürlük

MADDE 6 – (1) Bu Tebliğ 24/2/2012 tarihinde yürürlüğe

girer.

Yürütme

MADDE 7 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Adalet Bakanı yürütür

.

1) AMAÇ VE KAPSAM MADDE 1

‘’ (2) Adalet Bakanlığı veya Adalet Teşkilatını Güçlendirme

Vakfınca mahcuz malların muhafazası için depo ve garajlar açılıncaya

kadar, özel depo ve garajlarda da bu Tebliğ hükümleri uygulanır.’’

Cümlesi ile ADALET BAKANLIĞI’NA ya da ATGV’YE ait olan yediemin

depo ve garajları ile özel yediemin depo ve garajları aynı statüde

değerlendirilmekte olduğu anlaşılmaktadır.

Bu durum kanaatimizce gerekçelerini sunacağımız

sebeplerden ötürü hakkaniyete uygun değildir.

Uygulamada her ne kadar ne ADALET BAKANLIĞI’NA nede

ATGV ‘YE ait bir yediemin depo ve garaj işletmesi bulunmasa bile bu

yerlerin işletilmesinde, işletmeye mal olacak masraflar özel depo ve

garajlarda olduğu gibi şahıslara yüklenmeyecektir. Zira bu yerler hizmet

ve de adaletin tecellisini amaç edinecekleri için işletme masraflarını

karşılama ve ya kar etme zorunlulukları olmayacaktır. Bu bağlamda her

iki işletme türünün ücret bazında eşitlenmesinin uygun olmayacağı

kanaatindeyiz.

Page 37: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

36

2) MUHAFAZA ÜCRETİNİN HESABI MADDE 3

Yedieminlerin üstlendikleri hukuki ve cezai sorumlulukların,

doğal afetler, hırsızlık, terör… vs gibi elde olmayan sebeplerle

kendilerine teslim edilen mallarda oluşabilecek zararlarda dahi hukuki

sorumluluklarını değiştirecek bir hüküm kanunlarımızda somut olarak

bulunmamaktadır. Bu durumda yedieminlerin sigorta şirketlerinde

olduğu gibi oluşabilecek hasar ve kayıplara karşı sorumlu oldukları

açıktır. Lakin yedieminleri bu tür şirketlerden ayıran en önemli özellik bu

şirketlerin düzenleyecekleri poliçeler kapsamında zarar görecek malın

bedelini üstlenmelerine karşın yedieminlerin buna karşılık gelen hukuki

sorumlulukları olduğu gibi ayrıca cezai sorumlulukta almalarıdır. Bu

doğrulta düşünülecek olursa bir malı, başına gelebilecek her nevi

olumsuz durum karşısında sigorta edecek bir poliçe düzenleyen sigorta

şirketinin bu poliçeye ekleyeceği ve sorumluluğunu artıracak her madde

karşılığında riski artacağı gerekçesiyle sigorta bedeli de artacaktır. Bu

durumda yedieminin kendisine teslim olunan malın üzerindeki

sorumluluğu da aynı verdiğimiz poliçe örneğindeki gibi her nevi hasar ve

kayba karşıdır. Ayrıca yedieminin cezai sorumluluğu da göz önüne

alınırsa yüklendiği riskin sigorta şirketlerine oranla muhakkak ağır olduğu

aşikârdır. Buna kıyasen hakkaniyet ölçüsünde değerlendirilirse tarifenin

3.maddesinde yer alan bindelik oranların artırılması gereği kanaatimizce

zaruridir.

Öte yandan tasarının 10.maddesinde öngörülen sigorta

aranması durumunun yediemine getireceği maddi yükünde dikkate

alınarak bu artırımın yapılması gerekecektir.

Ayrıca yediemine tevdi edilecek malın hacimsel büyüklüğü ‘’

Ancak yapılacak hesaplamalarda mahcuz malın hacmi iki metre küpün

üzerinde ise belirlenecek ücretlere binde bir oranında ilave yapılabilir’’

denerek ücretin miktarının belirlenmesinde pek önemli olan bu hususun

kesinliği yoktur. Bu konuda ücret hesabını yapacak olan icra personeline

Page 38: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

37

kanaat ve inisiyatif verilmekle itilaf ve gayri resmi menfaat ilişkilerinin

doğmasına yol açılmaktadır. Öte yandan malı muhafaza etmekte olan

yediemine sorulmaksızın, ya da söz konusu mal yerinde görülmeksizin

hacminin hangi ölçüde olduğuna karar verilmesi bu yönde alacağı ücret

değişecek olan yediemin için haksız durumlara yol açabilmektedir.

Bu tarife kapsamında ortaya çıkan bir diğer itilaflı konu ise bir

dosyadan haciz ve muhafaza edilen her bir kalem mal için mi yoksa bu

mahcuzların toplamı üzerinden mi değerlendirilecek olduğudur.

Örneğin, bir dosyadan beş kalem mal farklı muhammen bedeller takdir

edilerek haciz edilmiş ve muhafaza edilmek üzere yediemine tevdi

edilmiş olduğu bir işlemde, yediemin ücreti hesap edilirken gerek

bindelik oran tespiti gerekse tarifenin 4.maddesindeki sınırlamalar

nezdinde değerlendirilmek üzere bu malların toplam muhammen bedeli

ve hacimsel değeri mi yoksa her kalem malın bedel ve hacimlerinin ayrı

olarak mı değerlendirilmesi gerektiği konusu net değildir.

Tarifenin 3.maddesi kapsamında olan motorlu araçlar için

maktu ücret uygulamasının da hakkaniyete aykırı olduğu görüşündeyiz.

Zira diğer menkullerin muhammen bedelleri nispetinde risk ve zimmet

alınacağı için ücret hesabında bu durum nazara alınmıştır. Aynı şekilde

risk oranını etkileyecek olan malın bedeli, motorlu araçlarda da

yedieminin sorumlulukları karşısında almış olduğu riski etkileyecektir.

Hal böyleyken yedieminlerin bir misalle, on bin lira muhammen bedeli

olan bir araçla yüz bin lira muhammen bedelli bir aracı muhafaza etmesi

karşılı üstlendiği risk değişmesine rağmen verdiği hizmet karşısında

maktu bir ücrete bağlanması kesinlikle hakkaniyete uygun değildir.

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİMİZ:

Yukarıda bahsettiğimiz sebepler göz önüne alınarak tarifenin

3.maddesi yeniden düzenlenerek yediemin ücretinin günlük hesabı

yapılırken dikkate alınması gereken bindelik oranın tespitinde artırıma

Page 39: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

38

gidilmeli ve söz konusu malın hacminin yapılacak hesaba etkisinin ne

şekilde olacağı kesin bir dille ifade edilmelidir.

Bu yerlerde muhafaza edilecek olan mahcuz motorlu araçlar

içinde, diğer menkullerin ücret hesabında nazara alındığı gibi malın

muhammen bedeli üzerinden belirli bir oranda günlük ücret işletilmesi

uygulamasının geçerli olması gereklidir. Tarifenin hazırlanmasında bu

konunun da ciddiyetine varılarak nazara alınması gerekir.

3) MUHAFAZA ÜCRETİNİN AZAMİ HADDİ MADDE 4

Tarifenin 4.maddesinde belirtilen yüzde oranları hakkında

yorum yapmaya hacet görmeksizin muhafaza ücretinin azami bir sınır

dâhilinde tutulmasının kesinlikle uygun olmayacağı konusuna değinmek

gerekir.

Özetle açıklayacak olursak yedieminin sorumluluğunun hukuki

ya da cezai manada devam ettiği müddetçe ücretinin de işlemesi

gerekmektedir. Zira söz konusu yediemin depo ve garajlarının

kendilerine tevdi edilen malları bir ücret karşılığı muhafaza ettikleri

aşikârdır. Bu durumda ücretin bir haddi olması demek sorumluluğunda

bu sınırla doğru orantılı olması gereğini doğuracaktır. Lakin

yedieminlerin sorumluluklarının belirlendiği ilgili kanun maddeleri bu

sorumluluklarının kendilerine tevdi edilen malı teslim edene kadar

süreceği yönündedir. Bu sebeple sorumluluk devam olduğu sürece ücret

işlemesi de sürmek zorundadır.

Uygulamada tarifenin 4.maddesiyle yediemin ücretini

sınırladığı ve bir süre sonra ücret işlemeyeceği kuralını koymasına karşı

sorumluluğun devam etmesi gereğini doğuran 2004 sayılı İİK Md 358 ve

5237 sayılı TCK Md 289 çelişmektedir. Aynı durumun Ana Yasa’nın

18.maddesindeki angarya yasağına da ters düştüğü kanaatindeyiz. Zira

yediemine yüklenen hukuki sorumluluk malın ilgilisine teslimine kadar

Page 40: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

39

sürmektedir. Böylece yediemine yüklenen sürgitsin sorumluluklar

karşısında yediemin ücretinin sınırlandırılması yediemine yüklenen

sorumluluğun bir angarya olmasına işarettir. Çünkü ücreti ödenmeksizin

yaptırılan iş ve verilen görev yediemine zorla yaptırılan bir iş niteliği

taşıyacaktır. Bu nedenlerle hem yediemine yüklenen sürgitsin görevin bir

nihayet bulması hem de ücret adaletsizliğinin önüne geçilmesi için ortak

bir çözüm bulunması gerekmektedir.

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİMİZ:

1.Bölüm, 7) HUKUKEN MUHAFAZINA GEREK KALMAYAN

MALLAR başlığı altında sunduğumuz çözüm önerisiyle doğrudan

bağlantılı olarak; muhafaza ücretlerinin, ücretin doğmasına sebep olan

malın muhammen bedelini aşmasına engel olmak için, yedieminin

yaptığı muhafaza ücretlerinin ve yedieminlik ücretlerinin malın önceden

takdir edilen muhammen bedeli bulması durumunda malın mülkiyetinin

doğrudan yedieminine devrini mümkün kılan düzenlemenin yapılmasıyla

sınırlandırmak yerinde olacaktır. Böylece tarife ile belirttiğimiz kanunlara

çelişki doğması engellenmiş olacaktır.

4) MUHAFAZA ÜCRETİNİN ALINMASI MADDE 5

1.Bölüm, 6) MAHCUZLARIN MUHAFAZASI MASAFLARI başlığı

altında çözüm önerisi olarak sunduğumuz konu ile doğrudan bağlı

olarak; tarifedeki 5.maddede bulunan ‘’ Muhafaza ücreti ilgili icra

dairesince muhafaza hitamında bu Tebliğe göre hesap edilip bu hususta

alacaklıdan peşin alınan avanstan karşılanır’’ ibaresine ilaveten

,’’dosyada bu masrafın bulunmaması halinde ilgililere gereken masraf

avansının dosyaya en geç 7 gün içerisinde yatırılması gereği icra

müdürlüğünce resen tebliğ edilir. Tebellüğ tarihinden itibaren, verilen

bu süre zarfında ücretin dosyaya yatırılmaması durumunda ayrıca bir

Page 41: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

40

hükme hacet kalmaksızın aynı dosya üzerinden ilgililerin şahsi

emvalinden cebri icra suretiyle tahsili cihetine gidilir.’’ibaresi

eklenmelidir .

4.BÖLÜM YEDİEMİNLİK YÖNETMELİĞİ

Tasarının 10.maddesinde “Hacizli mallar, Adalet Bakanlığı

tarafından yetki verilen gerçek veya tüzel kişilere ait lisanslı yediemin

depolarında muhafaza edilir. Yetki verilen gerçek veya tüzel kişiler, bu

yetkilerini Adalet Bakanlığının onayıyla alt işleticilere aynı standartları

sağlamak koşuluyla devredebilirler. Bu devir, yetki verilen gerçek veya

tüzel kişilerin sorumluluklarını ortadan kaldırmaz. Bu depoların

yönetmelikte belirlenen nitelik ve şartlara uygunluğunun saptanması

sonucunda işletme belgesi Adalet Bakanlığı tarafından verilir. Haczedilen

malların muhafaza işlemleri; lisanslı yediemin depolarının kuruluşuna, bu

depolarda bulunması gereken asgari niteliklere, depo için alınacak

teminata, mallar için muhtemel rizikolara karşı yapılacak sigortaya;

işletici olma niteliklerine, işletici lisansına, Adalet Bakanlığı tarafından bu

lisansın verilmesine; Adalet Bakanlığının lisanslı işletmelerle ilgili görev

ve yetkilerine; faaliyetin durdurulması ya da iptali gibi idari tedbir ve

tasarruflara; bu depoların denetimine ve diğer hususlara ilişkin usul ve

esaslar, Adalet Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikte düzenlenir.

Haczedilen malların muhafazası aşamasındaki ücretler Adalet

Bakanlığınca düzenlenecek tarifeyle belirlenir.” Şeklinde ele alınmıştır.

Bu doğrultuda hazırlanacak olan ADALET BAKANLIĞI’NCA verilen yetki

lisansıyla açılacak olan yediemin depo ve garajlarına ilişkin yönetmelikte

aşağıda ayrıntılı olarak bahsedeceğimiz yedieminlerin hak ve

Page 42: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

41

yükümlülükleri açıkça belirtilmeli ve bu hak ve yükümlülükleri nazara

alınarak hazırlanacak yönetmelikte olması gerektiğini düşündüğümüz

işletme düzenine ilişkin tavsiyeler yer alacaktır.

NOT: Aşağıda ele alacağımız maddelerden bazıları geçerli nedenlerin

oluşması halinde esnetilmelidir.

1) LİSANS VERİLMESİ İÇİN ADAYLARDA ARANMASI

GEREKLİ ŞARTLAR VE ADAYLARDAN İSTENMESİ

GEREKEN HUSUSLAR

Burada gerekçelerini kısaca ele alarak hazırlanacak yönetmelikte

lisans verilmesi işlemlerinde dikkat edilmesi gerektiğini düşündüğümüz

hususları madde madde işleyeceğiz.

A. YEDİEMİNİN GERÇEK KİŞİ OLMASI

1.Bölüm, 5) ADALET BAKANLIĞI’NCA YEDİEMİN DEPO VE

GARAJLARI AÇILMASI VE BU YERLERİN AÇILMASI VE İŞLETİLMESİ İLE

İLGİLİ YETKİNİN DEVREDİLMESİ başlığı altında geniş bir şekilde ele

alındığı üzere tüzel kişilerin, yedieminliğin cezai ve hukuki

sorumlulukları ve bu sorumlulukların nitelikleri gereği, yerine

getirmeleri ile ilgili olarak yetersiz olacakları gerekçesiyle lisans

verilecek kişinin gerçek kişi olması gerektiği.

Page 43: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

42

B. YEDİEMİNİN ULAŞILABİLİNİRLİĞİ OLAN KİMSELERDEN

OLMASI

‘’Yediemin’’ kelimesinin anlamı ve bu sıfatın bir gereği

olarak yediemin tayin edilecek kişilerin sabit ikamet ve iş adresleri

yanı sıra çağımız teknolojilerinin sunduğu imkânlar nispetinde

olabildiğince ulaşılabilinir kimseler olması (tebliğ adresi dışında

elektronik ortamlardan ulaşılabilinirlik) gereği.

C. YEDİEMİNİN GÜVENİLİR KİMSE OLMASI

Bu konuda evvela bu lisansı alabilecek kimselerin,

yedieminliğin görev ve sorumlulukları gereği fiili ehliyet sahibi

kimse olması şartı kaçınılmazdır.

I. GÜVENİLİRLİĞİNİ KANITLAMIŞ KİMSELER

Söz konusu lisansı alabilecek kimselerin mümkün mertebe

güvenilir kimse olduğu konusunda kendisini ispat etmiş

kimselerden olması. Örneğin mevcut uygulamada geriye dönük en

az beş yıldır yedieminlik sıfatını üstlenmiş ve bu konuda görev ve

borçlarını hakkı ve laikiyle yerine getirmiş kimseler ve emanetçilik

üzerine dayalı mesleki birikim ve tecrübe sahibi olan kimselerden

olması durumunun öncelik sebebi olması gereğinin göz ardı

edilmemesi gibi.

Page 44: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

43

II. GÜVENİLİRLİĞİNİ KANITLAMAMIŞ KİMSELER

Bu yönetmeliğin uygulanmasında, belirli bölgelerde daha

evvel güvenilirliğini kanıtlamış bir kimse bulunmadığı ya da bulunsa

bile bu kişilerin lisans için aday olmadığı hallerde lisans almaya

aday olan kişilerin güvenilir kimseler olduğunun anlaşılması

maksadıyla belirlenecek oranda bir teminat alınması şartı

bulunması mantıklı olacaktır kanaatindeyiz.

Bu teminat bedelinin maktu olarak belirlenmesi, bu lisansı

alacak kişilerin yedieminlik yapacağı bölgeye göre iş potansiyeli

(yediemine bir mal tevdi edilmesi gereği doğan hukuki işlemler)

farklı olacağından hakkaniyete aykırı olacaktır.

Bu bağlamda teminat aranması gereği doğacak kimseler

için belirlenecek teminat oranı, lisansı alacak yedieminin faaliyet

bölgesindeki iş potansiyeli değerlendirilerek, bu yerlerde

yediemine bir yıl boyunca tevdi edilebilecek malların muhammen

bedel toplamı kadar teminat istenmesi kanımızca uygun olacaktır.

D. YEDİEMİNİN YEDİEMİN OLAMAYACAK KİMSELERDEN

OLMAMASI

Yedieminlik görev ve sorumlulukları gereği, lisans alarak

kendisine tevdi olacak bir mal olduğu sürece bu görevi üstlenecek

kimselerin bu sorumluluklarını yerine getirebilmeleri için

kendilerini bu hususta kısıtlayabilecek işlerle intikali olan

kimselerden(Hâkim, Savcı, İcra personeli gibi adli personeller) ve

yakın akrabaları olmaması gerektiği.

Page 45: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

44

E. YEDİEMİNİN DEPOLAMA VE ARDİYECİLİK KONUSUNDA

GEREKLİ ALT YAPIYA SAHİP OLMASI

Yediemin olabilecek kimsenin düzenlenecek olan

yönetmelikteki şartları taşıyabilecek olan değil bu konuda fiziki şart

ve imkânlara sahip olduğu görünen kimse olması gereği.

F. YEDİEMİNİN KENDİSİNE TEVDİ EDİLEBİLECEK HER NEVİ

MENKULÜ MUHAFAZA EDEBİLECEK BİLGİ DONANIMINA

HAİZ OLMASI

Yediemine bir malın teslim edilmesindeki maksat, teslim

edilen malın teslim edence geri alınmasına kadar geçen süre

içerisinde mevcut durumunun korunmasıdır. Bu halde muhafaza

edilebilmesi için ayrıca bir özen gerektiren malların muhafaza

görevi de bu malların mevcut durumunun korunması için yapılması

gereken bakım ve malın bu konuda gerek duyacağı gereksinimleri

konusunda yeterli bilgi donanımına sahip kimselere verilmelidir.

Örneğin canlı bir malın veya bir motorlu taşıtın mevcut

durumunun korunması için ayrıca bir özen sarf edilmesi gereklidir.

O halde bu malların teslim edilebileceği yedieminin gereken bakım

ve özeni gösterebilmesi için örn. Motorlu taşıtın kış şartlarına karşı

mevcut durumunun korunması amaçlı antifriz eklenmesi ve ya

suyunun boşatılması gibi gerekli bakımları yapmaya ve ya

yaptırmaya kabiliyeti olan kimse olması gereği aranmalıdır.

Page 46: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

45

G. LİSANS VERİLEREK TAYİN EDİLECEK YEDİEMİNİN

HUKUKİ SORUMLULUĞUNU YERİNE GETİREBİLMESİNİ

SAĞLAYACAK GÜVENCE

İİK ‘na göre tayin edilen yedieminin hukuki sorumluluğu,

gene aynı kanunun 358.Maddesinde düzenlenmiştir. Burada bahsi

geçen sorumluluk, yedieminin kendisine teslim edilen malı teslim

aldığı haliyle teslim etmesi gerektiği, şayet bunu sağlayamazsa bu

malın gene teslim eden tarafça önceden takdir edilen değerlerini

ödeme borcunu ortaya koymaktadır.

Yedieminin teslim aldığı malı ya da bu malın bedelini geri

verebilmesinin güvence altına alınması maksatla teminat alınması,

yediemine hukuki sorumluluk yükleyen kanun maddeleriyle

çelişecektir. Zira yediemin teminat vermekle, hukuki sorumluluğu

olan malın ya da bedelinin karşılanması borcunu peşinen ödemiş

olacağından hukuken sorumlu tutulamayacağı görüşü meydana

gelecektir. Yedieminlik için verilecek lisansta teminatın hangi

gerekçeyle kimlerden alınması gerektiği konusunu 4.Bölüm, 1) ,

C.YEDİEMİNİN GÜVENİLİR KİMSE OLMASI başlığı altında ele

almıştık.

Bulunduğumuz çağın gerekleri doğrultusunda benzer

işlerde (bankaların vermiş oldukları kredilerin geri ödenmesi

borçlarına karşı sigorta şartı araması gibi) sigorta şartı koşulmakta

olup 2004 sayılı kanunda ya da bu kanunla ilgili bir yönetmelikte bu

duruma değinilmemiş olmasının da bir zafiyet doğurduğu aşikârdır.

Yediemine teslim edilecek olan malların yediemin tarafından

sigorta ettirilmesi şartının da bu nedenle yönetmelikte yer alması

zaruridir. Böylece yediemin kendisine tevdi edilen malla ilgili hukuki

borcunu güvenceye almış olacaktır. Bu doğrultuda oluşabilecek

mağduriyetlere karşı bir önlem alınmış olmakla bu yediemini,

vereceği lisansla tayin edecek olan ADALET BAKANLIĞI’NIN,

Page 47: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

46

yediemini tayin etmesi gerekçesiyle yedieminin ihmal ve ihlalleri

kaynaklı tazminat ve davalarla muhatap olması durumuna karşı da

önlem olacaktır.

Özetle lisans verilecek yedieminin hukuki sorumluluğunu

yerine getirmesini teminatla garantiye almanın sorun oluşturacağı

ancak bu mallara sigorta yapılmasının güvence olacağı sebebiyle

sigorta yapılması şartı aranmalıdır kanaatindeyiz. Zaten sigorta

yapılması durumunda ayrıca teslim edilecek mala karşı bir güvence

için teminat yükü yediemine gereksiz yere yüklenmiş olacaktır.

2) YEDİEMİN DEPO VE GARAJLARINDA BULUNMASI

GEREKEN ASGARİ NİTELİKLER

A. YEDİEMİN DEPO VE GARAJLARININ YAPISAL NİTELİKLERİ

Bu yerlerde yapılacak olan muhafaza işlerinin yeterli düzeyde

yapılabilmesini sağlayacak fiziki şartların sağlanabilmesi için asgari

nitelikleri yapılacak yönetmelikte belirtilmelidir. Bunlar;

I. Bu yerlere gerekli hallerde (mal teslim almak üzere gibi)

vatandaşların ulaşımlarını sağlayabilmeleri adına toplu taşıma

araçlarıyla ulaşım sağlanabilir konumda olması.

II. Bu yerlere mal teslim etmek, mal teslim almak… Vs işler için hususi

araçlarla ulaşım sağlanması halinde yeterli park alanı bulunması

gereklidir.

Page 48: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

47

III. Malların muhafaza edileceği depo alanı haricinde evrak işlerinin

yapılabileceği yazıhaneleri olması gerekir.

IV. Bu depolardaki görevlilerin iş görebilecekleri ve bekleyecekleri bir

oda olması da ayrıca gerecektir.

V. Yediemin bürolarına mal teslim etmek ve geri almak gibi işlemler

için gelecek görevli ve vatandaşların icabı halinde bekleme

yapabilecekleri bir bekleme odası bulunmalıdır.

VI. Muhafaza için getirilecek menkullerin saklanabileceği yeterli kapalı

alanın bulunması gereklidir.

VII. Kapalı depolarda muhafaza edilemeyecek olan mallar için ayrıca

açık park veya bahçelere ihtiyaç olacaktır.

VIII. Yediemin depo, park ve bahçelerine mal getirebilecek nakil

araçlarının kolayca ulaşabilir ve yükleme, indirme işlerinin

yapılması için münasip giriş çıkış alanlarının bulunması gereklidir.

IX. Yediemin depolarına muhafaza için getirilebilecek ve münferit olan

bilgisayar, terazi, TV… Vs gibi malların konulabilmesi için yeterli

terek bulunması lazımdır.

X. Bu yerlere muhafaza edilmek üzere teslim edilebilecek gerek

değerinden gerekse niteliğinden dolayı ayrıca özen ve güvenlik

gerektirecek (haciz edilen bir ateşli silah, çeşitli suç aletleri,

Page 49: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

48

pahada yüksek hacimde ufak olan pek değerli mallar gibi)

malların saklanabileceği özel bölümlerin olması gerektiği.

B. YEDİEMİN DEPO VE GARAJLARINDA İHTİYAÇ DUYULACAK

GÜVENLİĞİN SAĞLANABİLMESİ İÇİN GEREKLİ NİTELİKLER

Yediemin depo ve garajlarının suça meyilli kimseler tarafından ilgi

duyulan yerler olduğu bu yerlerde meydana gelen hırsızlık olaylarının

yoğunlu ve giderek artıyor olmasından anlaşılmaktadır. Bu depolarda

muhafaza edilen malların emanet niteliği taşıması durumu da ayrıca

güvenlik gerektirdiği sonucunu doğurmaktadır. Bu sebeplerle yediemin

depo ve garajlarında gelişen teknolojinin nimetlerinden azami ölçüde

yararlanılan ve olması gerektiği üzere yüksek güvenlikli yerler haline

getirilmesi için gereken şartlar aşağıdaki gibidir.

I. Bu yerlerde güvenliğin sağlanabilmesi ve oluşabilecek ihtilaflı

durumların çözülmesine yardımcı olabilmesi amacıyla yeterli

sayıda güvenlik kamerası ile geriye dönük en az 30 günlük kaydın

tutulabilmesine imkân tanıyacak şekilde güvenlik kamerası

sistemi bulunması gereklidir.

II. Gerek güvenlik kamerası sistemine takviye olması gerekse

caydırıcılık maksatlı bu depolara dışarıdan yapılacak bir

müdahalenin farkına varılabilmesi için dış cephe yönünde

aydınlatma sistemi bulunması.

III. Tek başına güvenlik kamerası sistemlerinin, suça meyilli kimselere

tam anlamıyla engel teşkil edemediği aşikâr olmakla bu sisteme

ek olarak yeterli sayıda detektörle bu yerlere giriş yapılabilecek

Page 50: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

49

her noktanın kontrolünü sağlayabilecek düzeyde alarm sistemi

kurulması gereklidir.

IV. Bu depoların kapalı alanlarında camekân dışında kepenk ile

muhafaza edilmesi gereklidir.

V. Yediemin depo ve garajlarında görevli, hizmetli ya da yönetici

konumlarda bulunan ve yetki sahibi olan kimseler dahi olsa giriş

ve çıkışların saatleri ile birlikte kontrol altında tutulması

gereklidir.

VI. Açık olan park ve bahçelerinin duvarla çevirili olması ve bu yerlerin

güvenliğinin sağlanabilmesi için bekçi bulunması gereklidir.

VII. Yediemin depo ve garajlarının güvenliğinin sağlanabilmesi için

ayrıca bağlı oldukları mıntıka karakollarına bilgi vermeleri zorunlu

tutulmakla, bu karakollara da depo ve garajların güvenliğine

gereken ihtimamın gösterilmesi gerektiği hususunun ilgili

bakanlıkça hatırlatılması pek lüzumludur.

VIII. Yedieminlere muhafaza etmeleri için icra müdürlükleri, cumhuriyet

savcılıkları ve hâkimliklerce teslim edilen malların güvenliğini

sağlama görevi verilmektedir. Ancak bu sorumluluk ve

vazifelerini yerine getirmeleri konusunda ayrıca kendilerine

tanınan yasal hak ve yetkileri bulunmadığından uygulamada kötü

niyetli borçlu ya da üçüncü kişilerce muhafazaları altında bulunan

mallara ve de bu malları muhafaza etmeye çalışan yedieminlerin

canlarına karşı tehdit ve saldırılar olabilmektedir. Bu noksanlığın

Page 51: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

50

giderilmesi açısından yedieminlik görevi verilen kişilere bir takım

hukuki dayanaklar sağlanarak imtiyazların verilmesi

sağlanmalıdır.

3) LİSANLI YEDİEMİN DEPO VE GARAJLARININ

İŞLETİLMESİ İLGİLİ HUSUSLAR

A. YEDİEMİN DEPO VE GARAJLARINDA TUTULMASI

ZORUNLU OLMASI GEREKEN EVRAK VE DİJİTAL

KAYITLAR

Aşağıda kaleme aldığımız hususlarda dijital kayıt ve

evrakların lisanslı yediemin depo ve garajlarınca tutulmasının ve

saklanmasının zorunlu olması gerektiği kanaatindeyiz.

I. Lisanslı yediemin depo ve garajlarınca imza karşılığı teslim

edilecek olan mallar ile ilgili olarak haciz tutanağı,

yedieminlik sözleşmesi ve ya senetleri gibi evrakların asılları

ve ya suretleri saklanmalıdır.

II. Bu depolara teslim edilecek olan malların depoya girişi

sağlandıktan sonra depo işleticisi ya da yetkilisi tarafından

malın depoya girmesinden sonraki son halinin niteliklerini

ayrıntılı olarak yazacağı ve imzalayacağı depo kayıt fişleri

asılları.

Page 52: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

51

III. Depo fişleri ile ilgili memurlarca tutulan tutanakların

karşılaştırılarak oluşturulacağı yediemin takip kartlarının

dijital kayıtları.

IV. İcra müdürlüklerince haciz ve muhafaza edilen

mahcuzların depoya girdikten hemen sonraki son halini

ayrıntılı olarak görüntüleyecek olan fotoğraf veya

gerekiyorsa videoların dijital hali.

V. Malı yediemin depo ve garaj işletmesinden teslim alan

kişinin mallarını teslim aldığına dair düzenlenecek ve teslim

eden yetkili ve teslim alan kişinin imzalarının bulunacağı bir

evrakın aslı.

Page 53: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

52

5.BÖLÜM DEĞERLENDİRİLEREK ÇÖZÜME

KAVUŞTURULMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNDÜĞÜMÜZ

DİĞER HUSUSLAR

1) İcra Mahkemeleri’nin (İcra Tetkik Mercii Hâkimlikleri)

basit yargılama usulüyle yaptıkları yargılamalar neticesi

verdikleri kararların temyiz yolunun kapalı olması

durumu pek çok hakkaniyetsiz kararların çıkmasına yol

açmaktadır.

2) Yedieminin muhafaza ücretlerini veya yedieminlik ücretini

tam olarak almadığı durumlarda malın tesliminden

kaçınabileceği konusunda bir kanun ya da yönetmelik

hükmüne ihtiyaç duyulmaktadır.

3) Yediemine teslim edilip de hukuken muhafazasına gerek

kalmayan mallara haciz yenileme ya da yeniden bir haciz

konulması durumunda yediemin ücretinin de yeniden

işlemesi gerekecektir. Bu durumun bir hükme

bağlanması gerekmektedir.

4) Yediemine tevdi edilen mala yeniden kıymet takdiri

yapılması halinde yediemin ücretlerinin ne şekilde hesap

edileceği konusu kesinliğe kavuşturulmalıdır. Şöyle ki;

Yeniden kıymet takdiri yapıldığı tarihe kadar malın

yediemine tesliminden önce yapılan kıymet takdiri

Page 54: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

53

doğrultusunda, yeni kıymet takdiri yapıldığı tarihten

sonra ise yeni muhammen bedel üzerinden hesap

edilmelidir. Zira yediemine teslim olunan mal

muhammen bedel üzerinden zimmet edilmekte olup

yedieminin sorumluluğu bu bedel kadardır.

Page 55: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

54

SONUÇ VE SONSÖZ

Bu raporda yedieminlik müessesine sorunsuz bir işleyiş

kazandırmak adına yapılacak her nevi çalışmaya katkı olacak

şekilde geniş olarak inceleme ve değerlendirme yapılarak

çözüme yönelik önermeler yapılmıştır.

Gerek konu ile ilgili mevcut ve yürürlükteki, gerekse tasarı

ve taslak halinde olan kanunlarda ele alınan ya da alınmayan

her nevi işleyiş bozukluğuna yol açan ve ya açacak olan

konuyu kademeli olarak inceledik.

Yedieminlik müessesinin ülkemizde uygulamada malın

muhafazasından teslimine, yedieminin hak ettiği, edeceği

yedieminlik ücretlerinin ve muhafaza masraflarının

hesabından ödenmesine dek birçok aşamada yasadaki

düzenleme eksikliklerinden uygulayıcı hatalarına kadar birçok

sorunu olduğunu gördük.

Öte yandan kanunlarımızda yedieminlik müessesinin

çalışma usul ve esasları, yediemin tayin edilebilecek olan

kişiler, yediemin depo ve garajı olarak kullanılacak olan

yerlerde bulunması gereken asgari şart ve nitelikler konulu

bir hüküm, tebliğ ya da yönetmelik eksikliği olduğundan

bahisle bu konulardaki yapılabilecek olan her nevi

düzenlemeye ışık tutacak bir çalışma yaptık.

Bu bağlamda önümüze çıkan sorunları ise bunlarla ilişkili

olan ve ya olabilecek olan kanun, tebliğ, karar…

Doğrultusunda değerlendirdik.

Yapmış olduğumuz bu çalışmanın tüm ilgililerine faydalı

olmasını temenni ederiz.

12/03/2012

Yediemin Mustafa BİRCAN

KONYA

Page 56: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

55

www.yediemin.net

Page 57: İi̇k değişiklik tasarısına tavsiye ve yedieminlik sorunu

56