felsefe Ünite 06

34
•• S anayi On cesi Uyarlanma ve Yasarn Tarzlaru Avcl- Toplayrcrhk ve Tarim lnsa nlar icinde ) '(l,'-(lrhid(ln ccnr eni n lsos ulta rina gt ;Fe (e,,-illi Il J' rlFklIIIJUl ne J 'rl,,-rlm hicimleri geh,,-lirml,, -/erdir_ BI I nlardan hiri o la tt ( 1/ "CI -l r j) kI J' lc lhl ' i usa uh] : i ar ibi ni n ell ItZ!!!1 dilimini h1jJS(lr_ Tartrn lie tnIJ'I"(1ncihlssa gt;nye bSrl hir Zrl JU111 once or- IrlJ'rl CiJ'lJl-,,' O/r!U1U(1 hi rli lue knzt a J'(IJ"I/nU,'- lie di! rI}'rIlil II j)eA' (r,l' J'erillde anci-tot» hlJ ',!ClhJlIl J 'erini (1/ IJu,,-I'IT_ AJJJllflllJ"IJJJIZ Bit Iill'lleCi "I III ma mla dtlsla n so nr a. ® rlllrlJ -iiesme onc esinin uvarl an ma lie J'(I,'-(Im tarrlarutdan ilb oia» anci-top- IrlJ ',!ClhJlI l cliotojils, IOjJ/UmS(I/, elionomil: ii7ell-i l' le n; 111!Ji L' dinaniilsleri, hes- len me hicimleri, s(lJl-d' du rurnlart lie J'(IJ"lhm alanlnri nc lerdir? ® IICI-IOjJlrl) "I c-lhM(1 n hir enciltestirme denrimivlc S-I{nlllrlil tarmu:i ue hr lJ 'nan- CI J 'rl"rlm tar zrmn els oio jil : el/ortomil/ , l(ljJlil msetl t ;zdliNen; iIIiJiL' dinamilsl e- ri, hesienme hiciml er i. ( lJl-d' du ru mlart lieJ'(IJ"lhm ala nlari uelerdir? sorularuta j 'anu nerebiiccel: hi/gl hirilsimine -'rl1->ij) r,knrlb-unz.

Upload: aofsosyoloji

Post on 07-Apr-2018

232 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 1/34

••

Sanayi OncesiUyarlanma ve Yasarn

Tarzlaru Avcl-

Toplayrcrhk ve Tarim

lnsa nlar icinde ) '(l,'-(lrhid(ln ccnrenin lsosultarina gt;Fe (e,,-illi IlJ'rlFklIIIJUl neJ 'rl,,-rlm

hicimleri geh,,-lirml,,-/erdir_ BII nlardan hiri ola tt (1/"CI-lrj)kIJ'lclhl' iusa uh]: iaribinin

ell ItZ!!!1 dilimini h1jJS(lr_ Tartrn lie tnIJ'I"(1ncihlssa gt;nye bSrl hir ZrllJU111once or-

IrlJ'rl CiJ'lJl-,,' O/r!U1U(1 hirlilue knzta J'(IJ"I/nU,'- lie di! rI}'rIlilII j )eA ' (r,l' J'erillde anci-tot»

hlJ ',!ClhJlIl J 'erini (1/ IJu,,-I'IT_

AJJJllflllJ"IJJJIZ

Bit I il l' ll e C i " I IIImamladtlsla n sonra.

®rlllrlJ -iiesme onc esinin uvarl an ma lie J'(I,'-(Im tarrlarutdan ilb oia» anci-top-

IrlJ ',!ClhJlIl cliotojils, IOjJ/UmS(I/, elionomil: ii7ell-il'len; 111!JiL'dinaniilsleri, hes-

len me hicimleri, s(lJl-d' du rurnlart lie J'(IJ"lhm alanlnri nclerdir?

®IICI-IOjJlrl) "I c-lhM(1n hir enciltestirme denrimivlc S-I{nlllrlil tarmu:i ue hrlJ 'nan-

CIJ 'rl"rlm tarzrmn elsoiojil: el/ortomil/, l(ljJlil msetl t;zdliNen; iIIiJiL' dinamilsl e-

ri, hesienme hiciml eri. s(lJl-d' du ru mlart lieJ'(IJ"lhm alanlari uelerdir?

sorularuta j 'anu nerebiiccel: hi/gl hirilsimine - ' r l 1 - > i j ) r,knrlb-unz.

Page 2: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 2/34

118 Antrop 0 1 oj i

Ornek Olay

Bir Yanomamo Ailesi

Yanomamo'ler, Ganey Venezuella ue Kuzey Breziiya'daki yogun tropik

ormanlarm icine dagzlm~, 40 ilii 250 k~lik kOylerdeyasarlar. ... Bu (tro-pik orman) yasam alant Yanomamo'lere rok re~itli yabani besinler sag-

lar. Meusimine gore burma meyveleri,jmdzk uekabuklu tobumlar toplar-

lar; bulduhlar: bah mideye indirirler; rerez olarak kurt, tzrttl ue kzzarm~

oramcek yerler.

Yeni hurulmus babceler, gen~ bir dongu icinde uran uerirler..... Bir

here ol~tuktan sonra bir babceye bakmak gunde sadece birkar saati ahr.

Kadmlar, erkekler ue cocuhlar ~ajak vakti euden aynl1p sabab saat onbu-

ruk ciuarmda kOylerine donerler (tabi erkekler 0gun aulanmaya karar

uermeziersel... .J Kadmlar ayni zamanda yakacah toplarlar ueyanlartnda

oynayan rocuklanyla ilgilenirler. Hie kimse ogle sicagmda cahsmaz: Ba-

zen bir adam ogleden sonra saat dort ciuarinda babcesine geri dtmer ue gun bata-

na leadar orada ral~r. Ancak erkeklerin rogu, ogle sonralarmt kOylerinde dinlene-

rek ya da keyif uerici maddeler alarah gecirirler. ...

Tropik ormandaki temizlenmis alan ekinleri sonsuaa dek besleyemez: Bir bab-

re iki-ur yil sureyle deuamli islendilesen sonra, rijtri derece derece 0 babceyi tast-

maya baslar. Her ytl riftrilerbolgenin bir ucumda daba fazia alani terk edip diger

ucta daba fazia alan temizier ue bu yeni alant ekerler. Bir babce bu yolla sekiz yt!

suresince tasimr, bu sure icinde zararl: otlartn temizlenmesi giderek gurle~r ue

toprak uerimsiz bale gelir. Daba sonra bu arazi terk edilir ... Nadasa btraletlan es-

ki arazi a~agzyuleari on yzl sonra eski dogal orman gorantUsune buranur ...

Yanomamo'ler arasinda donem donem toplam otua yzl (bunun altmz~ aydan

fazlasi toplam alan arasttrmasi suresini olusturur) ral~an Napoleon Chagnon,

1964 ytltnda Yanomamo'lerin arasma girdiginde misyonerler roktan iki koyde is-

tasyon leurmuslard: bile, ancak Yanomamo'lerin rogu ticaret yoluyla elde ettikleri

madeni balta ueromlekler araczhgzyla dolayl: bicimde de olsa d~ dunyayz tamyor-

duo Bugiin misyoneryerle~melerindekiyabanczlarla olan etkile~im ue bUyuk riftlik

sabipleri ue bukumet icin yaptlan isler, Yanomamo'lerin dz~ dunya ile olan bag-

lanttlarmi daba ileriye goturmu~tur. Gunumuzde Yanomamo olmayan biriyle

ka~zla~mamz~ Yanomamo saytst yok denecek hadar azdtr. Bu yazden Cbag-

nori'un rah~masz (Yanomamo'ler, antropologlar onlaria ilk rah~maya basladihla-

rinda tanrndthlart icin) ilk etnografik sunus olarak gosterilmelaedir.

KaynaJt:P.M.Perspektive.

Naturv61ker, 1992.

s.49

Kaynak: Daniel G.B. (1996), Cultural Anthropology. Needham Heights, Mass:

Allyn&Bacon, ss.129-130.

Anahtar Kavramlar

• Aua-Toplayicdih

• Neolitik Devrim

• Tarim

• Gocebe-Cobanhle

• Babceciiil«

• Gerimlik Tarim

• Yogun Tarim

iflndekller

• GIRl$

• AVCI-TOPLA YICILIK

• TARIM VEHA YVANCI UYARLANMA

Page 3: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 3/34

U nite 6 - S anay i O n ce si U yarlanm a ve Y as arn Ta rz l an: A v c t - I o p l a y r c t h k ve T arim 11 9

GiRi$lnsanhk, kultur yaratan ata turlerinden baslayarak gunumuzden on bin yil oncesi-

ne kadar, yaklasik olarak 2-2,5 milyon yil boyunca, avci-toplayicr bir gecim ve ya-

sam tarzi surdu, Bu iki milyon yilhk donernde insana ozgu temel biyolojik ozellik-

lerle birlikte, temel toplumsal ve psikolojik ozellikler de olustu. Belki de bugunku

toplumsal, kulturel ve psikolojik yapirmzm pek cok ogesini avci-toplayicr atalan-

mizdan miras aldik. Avci-toplayicr ya~am tarzr, herhangi bir uretirn etkinligine de-

gil, dogada verili olarak bulunan bitki ve hayvan varhgmm istismarma dayamyor

ve buna uygun bir insan orgutlenmesi gerektiriyordu. Bu orgutlenmenin ana oge-

si gocerlik ve gecici yerlesimlerde suren bir ya~am tarzrydi. Dogal olarak beslen-

me rejiminin temeli de etti. lira uzun suren buzul ~aglanna yayilan avci-toplayrcr

etkinlik kit bir bitkisel ortamda surup gitmekteydi. Ancak gunurmizden on bin yil

once bu uzun suren buzul ~aglanndan ~lktldl ve buyuk bir kuresel tsmma ya~an-

di, Kiiresel ismma dogayi donusturdu, dunya ismdr, sulak alanlar artti, buyuk ir-

maklar kararh bir akis rejimine kavustu, bitki ve hayvan varhgi ~ogaldl. Artan bit-

kisel varhk icinde daha soma tanma almacak olan pek cok turon (tahillann, pirin-

cin, baklagillerin, mismn) yabani omekleri agirhk kazandi. Bu yabani tiirlerin top-

layicihgma yonelen insanlar zamanla bu turlerin ya~am alanlan etrafmda daha ka-

hCI yerlesmeler kurmaya basladilar ve bu surecte bu bitkilerin ve ardmdan cevre-

deki kucuk ve buyuk bas hayvanlarm evcillestirilrnesi gerceklesti. Boylelikle tire-

timcilige gecildi, yani tanmsal hayat basladi. Tanmsal hayat Neolitik devirde ger-

~ekle~ti. Bu yuzden V. Gordon Childe bu buyuk degisime Neolitik Devrim adiru

verdi. Neolitik Devrim'le birlikte avci-toplayrcr hayat hizla tasfiye oldu ve dunya-

run ~ok buyuk bohirminde tanm ve onunla birlikte gelisen hayvanci gecim ve ya-

sam tarzr egemen hale geldi. Artik avci-toplayicrhk dunyarun sirurlanna ~ekilmi~ti.

Sanayi Devrimi'nin e~igine gelindiginde avci-toplayrcrhkla gecinen insan topluluk-

Ianna, ancak Kuzey ve Giiney Amerika'da, Giiney ve Ban Afrika'nm bazi bolgele-

rinde, kuzey kutup dairesi ~evresinde, Avustralya'da ve ~evresindeki adalarda, Si-

birya'nin u~ bolgelerinde rastlanabilmekteydi. 18. yuzyilda sonuclanru veren bilim-

sel devrimin ardmdan, bu devrimin sagladigi bilgi birikimi ve teknoloji olanakla-

nyla insanhk bir buyuk sicrarna daha yapti. lnsan ve hayvan emeginin ve dogadan

saglanan ve verimi ~ok du~uk olan enerjinin yerini simdi hizla makine guru ve fo-

sil yakitlann sagladigi yuksek verimli enerji kaynaklan ahyor, buyuk bir uretirn ar-

tl~l yasanryordu. Bu Neolitigin Tarim Devrimihin ardmdan insanhgm yasadigi

ikinci biryuk devrim, Sanayi Devrimi hin bir sonucuydu. Sanayi Devrimi'yle birlik-

te geleneksel tanm bicimleri, iki yuz yila sigacak bir surede hizla ortadan kalkti ve

tipki dunyarnn smirlanna cekilen avci-toplayicihk gibi kendi dar alanlanna sikisn.

Onun yerini makineli tanm, geleneksel uretirn birimi olan koy ve onlarm besledi-gi kucuk kentlerin yerini ise sanayinin yogunlastigr metropoller aldi, Buralarda bu-

yuk nufus arnsi yasandi ve tanmla gecinen nufusun oraru giderek azaldi, Bu bo-

hirnde Sanayi Devrimi'ne kadar olan surecte insanhgm yasadigr iki btryuk asarna,

avci-toplayicihk ve tanm, onlan kusatan toplumsal, kulturel ve siyasal olgularla

birlikte ele almacaknr.

AVCI- TOPLA YICIUK

Tarih ve Tammlama

Bitki ve hayvan evcillestirmesinin ortaya ~lktlgl Neolitik donerne, yani gunumuz-

den kabaca 10,000 yil oncesine kadar bunin insanlar avcr-toplayici idiler. Bu hem

Page 4: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 4/34

1 2 0 Antrop 0 1 oj i

bir gecim hem de bir ya~am tarzrydi. 10,000 yil oncesine kadar devam eden iklim

ve ~evre kosullan, boyle bir ya~aml ve gecimi dayatrms, insanlar da bu kosullara

uyarlanmis bir hayat surmeye devam etrnislerdi. Bu gecim tarzirun temeli, dogada

hazir bulunan ya da kendi kendine yetisen besin kaynaklannm niketilmesine da-

yanmaktaydi. 16. yuzyildan itibaren, dunyanm Avrupahlar tarafmdan kolonilestiril-

meye baslanmasma kadar, tanma gecilmesine karsm dunyanm pek cok yerinde

avcr-toplayici etkinlik surmekteydi. Avrupahlar oncesinin Kuzey ve Guney Ameri-

ka kitalan, Afrika'mn buyuk bolumu, Sibirya'mn kuzey ve dogu uclan, Avustralya

kitasr ve cevresi avci-toplayicihgm hukurn surdugu genis alanlardi, Ancak ortak bir

gecim bicimini paylasmakla birlikte, bu halklar buyuk bir cesitlilik arz etmekteydi.

Bu cesitliligin bashca nedeni, dunyanm cok farkli alanlannda ya~ayan bu topluluk-

lann yasadiklan alanlarm farkh ekolojik ve iklimsel ozelliklerine go-

re, farkli uyarlanma bicimleri gecirmis olmalarrydi. 16. yuzyilda bas-

layan ve giderek etkisini artiran kolonilestirrne hareketi bu yorelerin

pek ~ogunda avcr-toplayicihgr ortadan kaldirdi ve avci-toplayrcr et-

kinlik besin ureticigine uygun olmayan cevrelerde surdiirulebilir ha-

le geldi. Bu cevreler arasmda Asya'da Guneydogu Asya'nm, Malez-

ya ve Filipinler'in tropik ormanlarmm ucra koseleri, Afrika'da Mada-

gaskar ve Kongo ormanlan gibi yogun yagmur ormanlarmm derin-

likleri, Guney Afrika'daki Kalahari ~olu, Guney Amerika'da Amazon

yagmur ormanlarmm i~ bolgeleri ve Kuzey kutup dairesi cevresi yer

alir. Ancak bu avci-toplayrcilann varhklan ve ya~am bicimleri de Sl-

mrlan icinde yasadiklan ulus-devletlerin modernlestirici etkisi karst-

smda tehdit altmdadir ve ~ok gecmeden bu gecim biciminin dunya

yuzunde hicbir orneginin kalmamasi sasrrticr olmayacaktrr. Ozgun

gecim ve ya~am bicimi tamamen ortadan kalkrrns olan son ornek

Avustralya Aborijinleri'dir. Bugun avcr-toplayici ya~am ve gecim tar-

ziru ozgun bicimde temsil edebilen yegane topluluk Giiney Afrika

CBotswana)'daki Kalahari ~olu'nde ya~ayan !Kung San'lardir (Potog-

raf 6.1 Avdan donen !Kung erkekleri).

Kt9'Mk: P.M.Perspektive.

Naturtmlleer, 1992, sA

Avct-toplaytctetkinlik kolonil~tirme b a r ek e ti s o n ra s m d a sadece b e si n i ir et id li gI n e u y gu n

o bna y a n ~evrelerde s i ir d i ir i il i ir ha le gelmi~tir.B u n u n n e d en l er i ni ~mtz.

Ekoloji, Teknoloji ve NiifusAvci-toplayicilar ekolojik kosullara ust duzeyde bagimhdirlar. Burada hayati kav-

ram biyolojik tasima kapasitesikavramldlr. Biyolojik tasima kapasitesi kavrarm, be-

lirli bir ya~am alanmda (ekolojik esikte), 0cevrenin ekolojik kosullannm sundugu

olanaklarla, herhangi bir gucluk cekmeden yasayabilecek en yuksek miktardaki

canh saYlsml ifade eder, aynca bu ya~am alarurun canhlara saglayabilecegi en yuk-

sek ya~ama olanagmi da gosterir. lnsan acismdan bakngmnzda bir alanm biyolojik

tasima kapasitesini belirleyen pek cok etkenden soz edebiliriz. Bunlardan ilki, 0

alandan elde edilebilecek toplam besin miktandir. Bunun yamsrra protein, vitamin

ve mineraller gibi temel beslenme ogelerinin 0cevreden elde edilebilir olusu ve

miktarlan da 0cevrenin tasima kapasitesini etkiler. Yani besin miktan yanmda on-

larm beslenme degeri de onernli bir etkendir. Bu nedenle insanlar beslenme yeter-

sizliginden kacmmak icin, besinlerini olabildigince cesitlendirmeye cahsirlar. Biyo-

lojik tasima kapasitesini belirleyen bir diger onernli etken, 0yorede ya~ayan mifu-

sun degum ve ohirn oranlan ile go~ verme ve go~ alma dinamikleridir. Biyolojik

Page 5: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 5/34

U nite 6 - S a na yi O nce si U ya rla nm a ve Y as a rn T arz l an : A v c t - I o p l a y r c t h k v e T arim 121

tasima kapasitesi ele ahmrken basvurulan u0incii: etken, insanlarm besin olarak

kullamlabilecek kaynaklan tarnma yetenegidir. Her kulturun bir beslenme rejimi

vardir ve bu kulturlerde hangi bitki ve hayvan turlerinin tuketilebilir olduguna ilis-

kin bir bilgi vardir. Ornegin Turkiye'nin baska yerlerinde yenebilir sayilmayan ba-

Zlbitkiler, ornegin ISlrgan otu, Dogu Karadeniz bolgesinde yenen bir ottur. Bunun

gibi Giritlilerin Turkiye'ye ta~ldlgl pek cok bitkiyi diger yurttaslann ~ogu bilmez bi-

le. Bunun gibi Batihlarm yabani ot saydigi kuzukulagi ve kazayagi, Amerikan yer-

lilerinin ~ogunlugu tarafmdan beslenmede onemli bir yere sahiptir. BaZIkulturle-

rin bilmedigi ya da yenebilir saymadigi pek cok bitki ve hayvan, baska kulturler-

de temel bir besin maddesi hatta ozel bir mutfak unsuru olabilir. Ornegin bizirn

toplumumuz salyangozu yenebilir kabul etmedigi halde, Fransiz rnutfagmda bu

ozel bir lezzet ogesidir. Iste bu nedenlerle antropologlar belirli bir cevrenin biyo-

lojik tasnna kapasitesini hesaplarken, 0cevrenin insanm tuketimine sundugu istik-

rarh ve en dusuk bitkisel ve hayvansal besin potansiyeli ile su miktanm hesapla-

diklan gibi, 0~evreye uyarlanmis olan insan toplulugunun kiiltiirel besin llstesi-

ni de hesaba katmak zorundadir. Aynca antropologun dikkat edecegi bir baska

~ey, 0ekosistemde beslenme acismdan zorunlu ama kit olan kaynak ya da kay-

naklardir. Kitlasan kaynak hangisiyse, biyolojik tasima kapasitesi bakimmdan ha-

yati onemde olan kaynak odur. Ornegin Kalahari {:olu'nde ya~ayan avci-toplayrcr

!Kung San'larm ya~adlgl ~ol ekosisteminde, nufusun ihtiyaclan ile sahip olduklan

teknolojik olanaklar aym kaldigi surece 100 mil karelik bir alan 40 insaru rahathk-

la ve sonsuza kadar destekleyebilmektedir. Buradaki hayati oge sudur. {:unku bu

~olde kuyular yaklasik olarak 100 mil kadar arayla bulunabilmektedir ve bir kuyu

normal yagl~ dagihrm olan yillarda ortalama olarak 30 kisiyi destekleyebilmektedir.

Buna bagh olarak Kalahari {:olu'nde ya~ayan !Kung San'lar, zorunlu olarak ~ok ge-

nis bir alana yayilmis bicirnde, kU~uk topluluklar halinde yasarlar. Hemen hemen

bunin avci-toplayrcilann ya~am donguleri, !Kung San'larmkine benzer bir oriinni

gosterir. Bu yuzden avcr-toplayicilarda biyolojik tasima kapasitesi diger gecim bi-

cimleriyle karsilastmldrgmda en dusiik olarudir. Avci-toplayicilarda 1 km=Iik bir

alan ancak 0,1 ya da 0,2 kisiyi besler (0,1-0,2 kisi/krn-'). Bu oran ilk taruncilarda

km2 basma 1-2 kisiye 0-2 kisi/krri-), sulu tarim yapan topluluklarda ise km2'ye 6

ilil 12 kisiye cikar (6-12 kisi/km-). {:agda~ avci-toplayicilann en iyi ornegi olan

!Kung San'lar uzerinde yapilan arasnrmalar, bu topluluga mens up bir avcmin yak-

lasik olarak 2,5 km-Tik bir av ve toplama alanma ihtiyac duydugunu gostermistir,

Bu bilgiye dayanarak Paleolitik donern avcilannm nufusunu hesaplanmaya cahsa-

hrn: Dunyada karasal alanlarm toplarm 150 milyon km2'dir. Bunun ancak yansl,

yani 75 milyon km2'si kultur gelistirmeye ve insan ya~amma uygundur. 75 milyon

km2'lik yasanabilir alan 2,5 km2'ye bohindugunde 30 milyon rakarm ~lkmaktadrr.

Demek ki, biyolojik tasuna kapasitesine bagh olarak Paleolitik ~aglarda aver-top-

layici hayat suren insanlann ulasabilecegi en yii:ksek nufus 30 milyon olabilirdi.

Ancak gercek saYIbu da degildir. {:unkU arkeologlar Neolitik donernin basmda

avci-toplayicihga uygun alanlann ancak alnda birinin insanlarca iskan edildigini

hesaplamislardir. Demek ki Paleolitik donemlerin en yuksek insan nufusu ancak

5 milyondur.

Ostelik bu ~aglarda omiir beldentisi de cok dusuktu. Hayatta kalabilen bir be-

begin ormir beklentisi en fazla 20 ilil 25 yil kadardi. Bir bireyin ulasabilecegi en

yuksek ya~ 40 civanndaydi, Bunun yams Ira dogurn hizryla ohirn hizr birbirine cok

yakmdi, Dogurganhgin yuksek olmasi gibi, olum oram da yuksektir. Bu da bir nu-

fus dengesi yaratir. Bu yuzden rnifus artis hizr ~ok yavastir. Ornegin yukandaki nu-

K iiltii re I b as in lis te si: B i rk ultu ru n y en eb i I i r s ay d Igl

b e s l en m e u ru n l erin i n

tamam r d r r .

o m ii r b e kle ntis i: B el i rI i b i r

d ii ne m v e to plu m d a

b i r e yl e r i n o rta I a m a 0 1a ra k

ka ~ Y II y a ~a y a b i I e c eg in i

g ii st er en y a ~ t l r.

Page 6: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 6/34

1 2 2 Antrop 0 1oj i

A le t ~ a nta sl: B i r t op Iu l ug u n

h a y a t i s iir di ir m e k i ~in

k ulla nd lg l b iitiin a ra ~ v e

g e re ~ le rd e n o lu s an v e

on Ia rm te kn o lo j i k

d u r u m Ia n ru , d og a r u n

i in le ri ne ~ I ka r dl gl s o ru n la n

k a r ~ 1 Ia m a k t ak i

y e te r l i ii k l e r i n i g i is t er e n ,

i ns a n m a m u li i i ir ii nl er in

to p Ia m I d I r .

fus hesabma gore Paleolitik donerndeki mifus artis hizi bin yilda ancak % 2 kadar

gerceklesmisti. Kimi zaman nufusta azalma egilimi bile gorulmustur. Ozellikle ya-

banci halklarla temas ve onlarm iktisadi basktlanyla birlikte yabancilardan gelen

enfeksiyonlara rnaruz kalmmasi bunun en onernli nedenidir. Aynca ozellikle kolo-

nilestirme surecinde ya~anan teror, soykmm ve rezervasyon kamplarma kapatma

gibi yok edici etkenler de nufus azalmasma yol acrmsnr. Ornegin Amerika kitasi-

na Avrupahlann geldigi 1492 yihnda Meksika'da 4,5 milyon, diger Orta Amerika ul-

kelerinde 800 bin, Giiney Amerika'da ise 6 milyon 785 bin Kiztlderilinin yasadigi

tahmin edilmektedir. Bugun kitada bu nufusun ancak onda biri yasamaktadir. Bu

dinamige ntifusu. azaltan temas dongusu adr verilir. Tasmanyah'lar ve Fuegli'ler

bu sekilde azalarak yok olmuslardir.

Avci-toplayicilarda teknolojik gelisme yava~ olmustur. Ancak buna karsm yak-

lasik olarak 2 milyon yildir cesitli aletler yardimryla yapilan avci-toplayrcr etkinlik,

ilk zamanlardan Neolitik doneme uzanan surecte oldukca degismis, ama insan tu-

rti icin bu milyon yillarla olculen sureyle kryaslandigmda hayli kisa sayilabilecek

bir zaman oncesine kadar temel ve evrensel besin edinme stratejisi olmayi surdur-

mus, zaman icinde teknoloji ve orgutlenme bakimmdan giderek yetkinlesmistir.

Paleolitigin basmda iki yuzeyli ya da konik basit tas el baltalanyla yapilan avcihk,

Orta Paleolitik'te yonga ve dilgilerden olusan daha genis bir alet cantasma kavus-

mus, Ost Paleolitik'te ise rmzrak uclan ile, ok ve yaylarla, hatta zipkmlarla destek-

Ienmis; toplayicihk ise ~lplak elle toplama bicimiyle baslayip toplama etkinliginde

kullarulan kaplarm, yabani bitkilerin toplanrnasmda kullamlan basit oraklarm ya-

plmma kadar gelismisti. Yaklasik olarak 40 bin yil oncesine gelindiginde, dunya-

run pek ~ok yerine dagilmis bulunan insan nini artik belirli hayvan tiirlerini avla-

mak ve her ~evrenin sundugu ozel ve farkli bitki tiirlerini devsirmek konusunda

ustalasrmsu.

40 bin yil oncesi onernli bir tarihtir. Modern insan 0tarihten itibaren temel be-

sin kaynagi olan av siirulerinin pesinde, buzul donerninde karasal bir baglanti olan

Bering Bogazi uzerinden, daha once hicbir insan turunun yasamadigi Amerika ki-

tasma gecrnis, Avustralya kitasi avcr-toplayici insan topluluklannca iskan edilmisti.

20,000 yi l oncesinin Avrupa'da ve Ortadogu'da ya~ayan Ost Paleolitik insarn, sade-

ce oncekilere gore buyuk bir ~e~itlilik arz eden temel av aletlerini yapmaYI degil,

dokurnacihgi ve sepet kullanmayi da ogrenmi~ti. Bu ilk avcr-toplayici donernlerle

karsilastmldigmda buyuk bir teknolojik auhmdr.

Ekonomi, Orgiitlenme ve Siyaset

Avci-toplayici ekonomisi hakkmdaki eski gorii:~,bu topluluklarm cevre kosullan-

run insafma terk edilmis, dolayisryla varhklan tehdit altmda bulunan, istikrarsrz bir

gecim bicimine sahip gruplar olduklan seklinde idi. <;;:unkubu goruse gore aVCI-

toplayicilar kaynaklan denetleme yeteneginden yoksun goruluyordu. Ancak

1950'lerde antropologJulien Steward'm yaptigr cahsmalarla baslayan genis bilgi bi-

rikimi bu karuyi tersine cevirdi.

Avci-toplayicilann temel orgutlenme bicimine taetm adi verilir. Bu topluluklar

genellikle rnifusu 25 ile 100 arasmda degisen kii:~k takunlar halinde ya~amayl ter-

cih ederler. Dogrudan dogruya dogada hazir bulunan kaynaklann istismarma da-

yanan bu gecim tarzmda, toplulugun buyuklugu (nufus baskisi) dogadaki kaynak-

Ian tehdit edecek bir nitelik arz edebileceginden nufus arnsi ve kalabahk orgutlen-

me, ya~amm devami acrsmdan tehlikelidir. Bu takunlar, yararlandtklan besin ve su

kaynaklanmn mevsimsel degismelerine bagh olara hareket ederler; bu yuzden go-

Page 7: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 7/34

U nite 6 - Sanayi O ncesi U yarlanm a ve Yas arn Tarz l an: A v c t - I o p l a y r c t h k ve T arim 123

{;erler. Toplulugun ya~amml surdurebilmesi, bu hareketin devamma ve yararlam-

Ian kaynaklann istikranna baghdir. Bu hareketlilik, aym zamanda avci-toplayicila-

nn komsu topluluklarla karsihkh ziyaret ve degis-tokus (mubadele) iliskileri gelis-

tirmesine neden olmustur. Bu temaslar icinde bugun en iyi bildiklerimiz sessiz ti-

caret, ticaret ortakhgz ve bunun ilginc bir ornegi olan kula dongusudur.

Sessiz ticaret, Ban Afrika'mn avcr-toplayici topluluklanndan Mbuti Pigme'leriy-

le bahceci komsulan Bantu'lar arasmda yapihr. Orman icinde hareketli bir hayat

suren Pigme'ler, ormandan avladiklan ve topladtklan, kendi ihtiyaclan dismda ka-

hp degistirmek istedikleri maddeleri bir Bantu koyunun smmna getirip toplu hal-

de birakarak giderler. Bantu'lar da degistirmek istedikleri tanm tirunlerini Pig-

me'lerin birakugi maddelerin yanma birakirlar. Pigme'ler bir sure soma geri done-

rek Bantu'larm degistirmek istedigi urunleri gozden gecirirler, bu teklifi az bulur ya

da begenmezlerse {;ekip giderler. Boylece sessiz bir pazarhk, anlasrna oluncaya ya

da Pigme'ler tatmin olmayip vaz ge{;ene dek surup gider. Ikinci bir tur ticaret tica-

ret ortakhgzdrr. BaZItopluluklar arasmda ticaret karde~likleri kurulur. Bu topluluk-

lar karsihkh olarak ellerindeki urun fazlasim, yanmda bazi armaganlarla birlikte

hardeslerine goturur ve karsihgmda diger toplulugun unin fazlasim ve armaganla-

rim alarak donerler, Burada degis-tokus edilen urunlerin birbirine yakm degerde

olmasma dikkat edilir. Ban Okyanusya adalanndan Trobriand'da ya~ayan ve 1922

yilmda onlan inceleyen Malinowski'nin Argonaut'lar adiru verdigi bahkci toplu-

luklar kanolanyla denize acilarak ticaret kardesleriyle, sus e~yasl olarak kullamlan

kolye ve bilezik degisimi yaparlar. Bu seferlere Kula adi verilir. Kanolu bahkcilar

adalar arasmda saat yonunde sefer yaptiklannda kolye, aksi yonde sefer yaptikla-

nnda ise bilezik degis-tokus ederler. Kula sirasmda seyahat eden bahkcilan kara-

da bir ticaret ortagz karsilar. Karsilama sirasmda once armaganlar Ckolye ve bile-

zikler) degis-tokus edilir, ancak bu armagan degis-tokusunun yamnda ihtiyac du-

yulan mallarm takasi da yapihr.

19. yii:zytl evrimci antropologlarmm yabamlhk ve vahsilik yakistirmalannm ak-

sine, avcr-toplayicilar kurduklan iliskiler ve ihtiyaclanrun minimalizm.i yuzunden

genellikle banscidirlar. Topluluklarm kU{;ukolmasi ve hareketliligi, bu hareketlili-

gin de belirli kurallara ve rotalara bagh olmasi, kaynaklar uzerindeki rekabet ya da

cansmayi olabildigince azaltrnakta, biriktirme yonunde herhangi bir egilimin bu-

Iunmamasi da kulturel olarak rekabet ve cansrna ihtimalini ortadan kaldrrmaktadir.

Rekabet ve catisma ihtimalinin ortaya {;lktlgldurumlarda avci-toplayrcilar, genellik-

le grubun bohinerek ayn~masml yeglemektedirler. Bu turd en tercihlere karar ve-

ren ise genellikle konumundan dolayi herhangi bir ayncahgi bulunmayan takirn li-

derleridir. Bu karar vericilik bir otorite temin araci degil, bir zorunluluktur ve bu

yuzden avcr-toplayicilardaki liderlik ya da reislik, bir imtiyaz degil aksine bir yu-

kumluluktur. Bu yuzden bu topluluklar e~tlikri sayihrlar. Soz konusu esitlikciligi

besleyen bir baska onemli oge, bu topluluklarda bir uzmanlasmanm ve i~bolumu-

nun bulunmayisidrr. t~bolumu genellikle cinsiyete dayah i~ bohimu duzeyinde

kalmaktadrr. Ornegin !Kung San'larda 20 kisilik bir takim icinde yer alan 10-15 ki-

~ihergun avlanmak ya da bitki toplamak icin konak yerinden aynhr. Bu kisiler ak-

sam donduklerinde toplanan yiyecekler takim icinde yer alan bireyler ve aileler

arasmda b61u~ii:lur.Dolayisryla bu esitlikci yapida herhangi bir tabakalasma bul-

mak da rmimkun degildir, Tabakalasmayi onlemeye yonelik en uc uygulamayi Ka-

nada'nm Pasifik kryilannda ya~ayan Kwakiutl'larm potlac geleneginde bulmaktayiz

(bkz, Unite 2).

A r go n a u t : E sk i Y un a n c ad a

denizc i d em e kti r. B u t er im

m itolojide A ltm P o st 'u

a ra ma k i~ in d en iz e a erla n

Y a so n v e a rk a da s la n m

anlat i r .

M i n im a l i z m : I h tiya ~ Ia n e n a z

s ay l d a g i rd i v e k ay n a k

k ull a n a r ak g i d e rm e

egi l imidir.

T a b a k a l a ,m a : T op l u m u n

ikt isa di , s iy as a I v e k OI ta re i

0 1a ra k b i rb i riy l e h i y er ar ~i k

iii ~ ki s i 0 1a n v e e ~its iz l i k

d o gu ra n f a rk h k Om e le re

b ii lO n m O ~ e l rnaudrr .

Page 8: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 8/34

1 2 4 Antrop 0 1o j i

Artl- i ir i in: T e m e l i h ti ya e la r

k a r ~! I a n d ! Id a n s on r a a rta

k a la n G r e ti m t az la s rd rr .

Cesitli ekosistemlere uyarlanmis bicirnde ya~ayan avci-toplayicilann enerji kul-

larurru ve verimlilikleri birbirine benzer. Genel nufusun yaklasik olarak u~e ikisi

fiilen, sadece karm doyurucu miktarlara ulasana dek surdurulen gecim etkinligine

katthr. Richard Lee'nin (1968) !Kung San'lar uzerinde yapngi arastirmalara gore,

gecim etkinligi icin harcadtklan zaman yilda sadece 800 saat civanndadrr. Genel-

likle niketebilecekleri kadar avlar ve toplarlar. Yiyecek biriktirme pek gorulmez. 0

yuzden hareketlidirler. Buna bagh olarak uretim/niketim verimliligi cok dusukrur.

Richard Lee'nin (1968) !Kung San'lar uzerine yaptigr arastirmadan elde ettigi veri-

ye gore bu oran 9,6'dlr ve butun gecim bicimleri icindeki en dusuk verimlilik ora-

rum gosterir. Bu saymm da gosterdigi gibi, avci-toplayrcilarda artl-Uriin yaraturn

yoktur.

AVcl- top laytClt op lu lu k la rd a n e de n t op lu m s al ta ba ka l~ma g or ii lm e z ? T ar tt~ ln tz .

UyarlanmaAvci-toplayicilar cok farkh cevrelere uyarlanrms, farkh av ve toplama etkinlikleri-

ne ozellesmislerdir, Bu farkh uyarlanma ve ozellesme surecleri, dogal olarak fark-

h ya~am bicimlerini yaratmis, farkh kulturel ozelliklerin ortaya cikmasma yol ac-

rmstir. Kolonizasyon oncesi Amerika'smda Mississippi irrnagmm batismda kalan

bugunku Kanada ve Amerika Birlesik Devletleri topraklan yogun bicimde aVCI-

toplayici takirnlarca isgal edilmisti, Genis ovalarda yayilan yabani bizon siiruleri

avcihgryla gecinen ya da orman ici avci-toplayicr uyarlanmasi gelistirmis olan bu

topluluklann ~ok buyuk bir kisrrn kolonilestirrne sonrasmda, yaklasik olarak iki

yuz yil icinde yok edilmistir. Kendilerine ozgti ktiltiirleri ve ozel bir dil grubu ala-

m yaratacak zenginlikteki dilleriyle bu topluluklar avci-toplayrcr uyarlanmanm en

guzel omeklerinden birini sunmaktaydtlar. Doganm tahakkurmimi ve kontrohirni

arnaclarnayan, onunla karsihkh yarar ve saygl iliskisi kuran bir inane ve deger sis-

temiyle ya~ayan bu topluluklar, dogayla bugunku Bati anlayismdan cok farkh bir

iliski bicimi gelistirmislerdi. Bugun bu ya~am biciminin son orneklerine Kuzey Ka-

nada'da (James Bay Cree), Alaska'da ve Pasifik klYISIKanadasi'nda rastlanmakta-

dir, Kuzey Kanada ve Kuzey kutup dairesine yakm bolgede daha cok bizirn Eski-

mo adiru verdigimiz ve Buzul C;;:aglyarlanma bicimlerini akla getiren bir ya~am bi-

cimi sergileyen lnuitleri bulmaktayiz. Onlarm biraz guneyindeki cember icinde ya-

~ayan avcr-toplayici Amerikan Kiztlderilileri, orman i~i soguk iklim hayatma uyar-

lanrms bir kulture sahiptirler. Kuzey Amerika'daki bir baska uyarlanma bicimi, Pa-

sifik kryilannda ya~ayan birkac toplulukta gordugumuz bahkcihk tarzr uyarlanma-

dir. Kuzey Amerika'mn Buyuk Ovalar (Nevada) bolgesindeki Timbisa Soson'lar ise

genis steak iklim bozkirlanna uyarlanmis bir hayatm ornegini sunarlar. Guney

Amerika'daki uyarlanma Kuzey Amerika'dakine hie benzemez. En guneyde Ate~

Ulkesi (Tierra del Fuego) denen yerde yasayanlar (Ona'lar, Yamana'lar, Selk-

nam'lar) soguk iklim bozkirlanna ozgu bir uyarlanmamn orneklerini sunarlar. Bir

diger ilginc grup And daglanrnn dogu eteklerinde, Arjantin sirurlan icinde ya~ar

(Toba'lar), Bunlar dag ekolojisine uyarlanmis bir ya~am tarzi sergilerler. Amazon

ve Orinoco rrmaklan havzasmda, Venezuela, Paraguay ve Ekvador'da ise aver-top-

layicihkla bahceciligi bir arada surduren topluluklara rastlanrr (Huaorani'ler, Yano-

mamo'ler, Kuiva'lar, Siriono'lar ve Ace'ler). Bu da cok dogaldir, ~unkU bu bolge

yagmur ormanlanyla kaphdir ve izleyen bohirnde acrklayacagmnz bahcecilik uy-

gulamasma ~ok elverislidir. Bu yuzden adr ge~en topluluklann bu iki gecim bici-

mini bir arada surdiirdtikleri gorulur. Sibirya'da nemli ormanlarm arasmda yer alan

Page 9: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 9/34

U nite 6 - S anay i O n ce si U yarlanm a ve Y as arn Ta rz l an: A v c t - I o p l a y r c t h k ve T arim

soguk bozkrrlara uyarlanmis bazi kucuk

avcr-toplayici topluluklarvardrr (Hanti'ler,

Nia/Nganasan'lar, Ket'ler, Cukci'ler, Alas-

ka Eskimolanyla akraba olan Sibirya Yu-

pikleri). Bunlar avcihkla birlikte kuciik 01-

~ekli ren geyigi ~obanhgl da yaparlar. Or-

ta Sibirya'da Evenki'ler ve Sahalin Adala-

n'ndaki Nivh'ler de amlanlara benzerler.

Aynca ]aponya sirnrlan icinde yer alan

Hokkaido ve Rusya smirlan icindeki Sa-

halin ve Kuril adalannda ise avci-toplayi-

ClAynu'lan gormekteyiz (Fotograf 6.2 Ay-

nular), Bu topluluklann buyuk bolurmi

Sovyet sanayilesmesinin ve madencilik

politikalannm etkisi altmda iyice kucul-

mus, bazilan da yakm zamanlarda orta-

dan kalkrmstir (ornegin Nivh'ler ve Even-

ki'ler), Afrika kitasi, saruldigmm aksine cok az sayida avci-toplayicr topluluk barm-

dmr. ~unkii Afrika aslmda tanmin ilk basladigi kitalardan biridir. Afrika aver-top-

layicilan arasmda en unhileri Kamerun'dan Ruanda'ya uzanan genis bir kusakta,

ekvator ~evresi yagmur ormanlannda ya~ayan Pigme'lerdir. Dogu Afrika'da, Tan-

zanya sirurlan icinde komsu ~ift~i ve ~oban takunlarla birlikte ya~ayan Hadza'lar

ve Kenya'daki Okiek'ler, bu komsuluk iliskilerine bagh olarak degisik bir uyarlan-

ma gecirmislerdir. Bunun en onernli nedeni Masaai'lerle girdikleri ticaret iliskileri-

dir. Guney Afrika'daki Botsvana, Namibya ve Angola'ya yayilan Kalahari ~olu'nde

steak bozkrrlara ve ~ol kosullanna uyarlanrnis unhi !Kung San'lar ya~ar. Bunlarla

birlikte benzer bicimde uyarlanmis baska komsu kii~k avci-toplayrcr topluluklar

da vardir (Jui/'hoansi'ler, Gui'ler ve Tyua'lar). Madagaskar'm yogun ormanlarmda

ise i~ savasa kadar varhklanru surdurmus olan Mikea'lan buluruz. Guney Asya'da

Hint alt kitasmdaki avci-toplayrcilan i~yuksek bolgelere cekilrnis bir halde, yogun

ormanhk alanlarda bulmaktayiz. Bu topluluklar ovalardaki pazarlara orman urun-

leri (bal, sifah bitkiler, deri ve kiirk) saglayarak yasarlar. Sri Lanka'daki Wanniyala-

aetto'lar, Hindistan'daki Nyaka'lar, Paliyan'lar, Pandaram'lar, Birhor'lar ve Cen-

~u'lar haHI.bu avcr-toplayicr hayati surdurmekteler. Guneydogu Asya'nm hemen

her yerinde ama noktalar halinde ya~ayan avci-toplayrcrlara rastlamaktayiz. Yogun

yagmur ormanlan ikliminde ya~an bu topluluklar Malay yanmadasi ormanlanna

(Batek ve ]ahai'ler), Filipinler'e (Batak'lar ve Agta'lar), Guneydogu Asya alt-kitasi-

na, Borneo adasma (Penan'lar) yayilmis durumdalar. Ozellikle adalarda ya~ayan

avcr-toplayicilar ~ok uluslu sirketlerin bolgedeki etkinliklerinin tehdidi altmdalar.

Avustralya kitasmda ise 18. yuzyilda yogunlasan kolonilestirmeye kadar, hemen

hemen bunin kitaya yayilmis bicimde, ~e~itli ekosistemlere uyarlanmis cok sayida

avcr-toplayici grup yasamaktaydi. Bu topluluklara Aborijinler adr verilmistir. Son

gocebe Aborijin toplulugu olan Ban ~olu bolgesinin Pintupi'leri 1950 ve 60'larda

yerlesik hayata gecirildi, Kolonizasyon stirecinde butun kitaya yayilmis bicimde

ya~ayan Aborjinler, yava~ yava~ ~ol bolgelerine suriiklendiler ve sonunda yerlesik-

KaynaJt: http://en.wikipedia.org/wikillmage:AinuGroup.]pG

leserek ya~am bicimlerini tamamen birakrnaya zorlandilar.

1 2 5

Page 10: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 10/34

126 A ntro p 0 1o j i

H a lu e n: G i in ii m iiz d en 10

b in yl l o n ce b a ~ la Y lp h l ll ll

d ev am e de n j e olo j i k

donemdi r .

Beslenme ve SaghkAvcihk yapan topluluklar yuksek protein tuketimi ile saghkh bir hayat siirerler. Av-

ci-toplayicr ya~am tarzmm zorunlu kildig; hareketlilik de bu yuksek protein ahrru-

run yaratacagi kan yaglanmasi gibi sorunlan onlernektedir,

Avci-toplayicilar genellikle saghkh topluluklardrr. Hareketlilikleri, kucuk nufus-

Ian ve avcihga bagh olarak yuksek protein niketimleri, onlan salgm hasta.hklar kar-

srsmda direncli hale getirmistir. Ku~k nufuslar halinde ya~ayan avci-toplayicilar

genellikle diger topluluklardan yahtik olarak yasarlar. Dolayisryla bu topluluklarda

hastahk tasryan viruslerin, bakterilerin, parcaciklann, spor, yumurta ve enfeksiyon

tasryan larvalarm akisma izin verecek bir temas yoktur ya da cok azdir. Aver-top-

Iayicilarda toplumsal farkhlasma sadece ya~ ve cinsiyet gibi biyolojik kategoriler

tizerinden yurudugu icin, yani bir toplumsal tabakalasma bulunmadigmdan, kar-

masik ve tabaka.h toplumlara ozgu olan, farkh tabaka ve meslek gruplarma ozgu

hastahk farkhlasmasma onlarda rastlanmaz. Hareketlilik, bir yandan belirli bir bol-

gedeki insan yerlesiminin yerlesme kosullanndan kaynaklanan hastahk kaynakla-

rmi sirnrlarken, bir yandan da gocebe hareketlilige bagh olarak yerel enfeksiyon-

lann insan topluluguyla birlikte hareketini de dogurur. Aynca mevsimlik bannak-

lar, aile icindeki hastahk temaslanm siklastmr. Ancak bu mevsimlik bannaklar ha-

vadan gelebilecek enfeksiyonlan azalnci bir etki yaratmaktadrr. Butun bunlara kar-

~m avci-toplayrcilar, bugun yerlesik toplumlan tehdit eden pek cok hastahktan ko-

runabilmistir. Ornegin Borneo'nun Sarawak bolgesinde ya~ayan Penan'lar, yer de-

gi~tirme davrarnslanna bagh olarak, yerlesik komsulannda cok sik gorulen sitma

(malaria) hastahgina pek yakalanmazlar. Bu yuzden bugun tamdigumz yaygm bu-

tun salgm hasta.hklar, tanm devriminden soma geliserek insanhgi tehdit eder hale

gelmistir. Dolayisryla tanm devrimini ya~amaml~ avcr-toplayicilarda bu hastahklara

karst bagisikhk sistemi gelismemistir. Ornegin Avrupa.hlar Amerika kitasina geldik-

ten soma, kitanm yerli avci-toplayrcilan ciddi salgm hastahk tehditleriyle karst kar-

~Iya kaldilar. <;:unkU~i~ek hastahgi, kizil, kizamik ve bunun gibi bulasicr hastahk-

lar binlerce yildan beri Asya, Avrupa ve Afrika'da bilinmekteydi. Buna bagh olarak

bu kitalarda ya~ayan insanlar bu hasta.hklarla bas edebilecek bir bagisikhk sistemi

gelistirmis, bu hasta.hklara en iyi direnc gosterebilecek bicimde bir dogal secilim

surecinden gecmislerdi. Ancak Amerika yerlileri icin bu durum soz konusu degil-

di. Avrupahlarla temasa ge~en Krzilderililer, ozellikle kizarmk ve ~i~ek hastahgm-

dan kaynaklanan toplu ohimlere maruz kaldilar, Ornegin Kuzeyban Amerika'da

ya~ayan Mandan'lar ~i~ek hastahgi yuzunden u~ haftada tamamen yok olup git-

mislerdi. Modern donernde avcr-toplayicilann, ozellikle Kuzey Amerika Kizilderili-

lerinin ve Avustralya Aborijinlerinin saghk acismdan rnaruz kaldigi bir baska onern-

li tehdit, rezervasyon kamplarma ya da belirli kuciik yerlesmelere yerlestirilen av-ci-toplayicilann alkolizme ve uyusturucu bagimhhgma savrulmalandir. Temel ge-

~im etkinliklerinden, kulturel hayatlanrun rahatlanci mekanizmalarmdan ve dogal

hareket sahalarmdan kopanlan yerliler, depresyon, kultur soku ve issizlik-mesga-

lesizlik tehdidi altmda kalrmslardir.

TARIM VE HAYVANCI UYARLANMA

Tarih ve Tammlamae Besin Oreticiligine GeCii~

Dunya yaklasik olarak 10 bin yil once Holosen devir adiru verdigimiz donemde

buyuk bir kuresel ismma yasayarak Son Buzul <;:agl'ndan cikn. Bu buyuk iklimsel

donusum sonucunda dunyarun belirli yerlerinde avcr-toplayici ya~am tarzi terk

Page 11: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 11/34

U nite 6 - S a na yi O nce si U ya rla nm a ve Y a s a rn T arz l an : A v c t - I o p l a y r c t h k v e T arim 127

edilerek tanma, baska bir deyisle besin ureticiligine gecildi. Holosen devrin basin-

da buzullarm erimesiyle birlikte ortaya cikan buzul-sonrasmm ekolojik ortammda,

daha sonra evcillestirilerek tanrm yapilan belli bash bitkilerin yabani ornekleri

dunyarnn farkh yerlerinde yaygmhk kazandi. tklimbilimciler bu buyuk degismeye

buyuk iklim ger~ demektedir. Son Buzul <::agl'nmdegisken iklimi, ekolojide pek

~ok degismenin ortaya cikmasim sagladigi gibi, ozellikle Ortadogu'da, yerlesik ha-

yata ve tanmcihga gecisle simgelenen NeoHtik donemin hazirlayicisr olan Bplpa-

leoHtik donemin ya~am kosullanrn da ortaya cikarrmsnr. Ortadogu'daki Epipale-

olitik kiiltiirler yerlesik koy hayatma gecisin ilk adunidir. Zaman zaman ortaya ~l-

kan sogumalara karsm, daha ihk donernlerde temelleri anlan bu yeni ya~am bici-

mi, yeni ozelliklerin ve yeni deneyimlerin yaraticrsi olmustur. Bu donernde zaman

zaman zenginlesen bitki ortusu de daha kararh bir ismma donerninde ortaya cika-

cak zengin bitki ortiisiirnin (floranm) habercisidir. Bu donern yerlesmelerinde yaz-

Ilk ve kishk yerlesmeler ve bunlar arasmda mevsimlik hareket biciminde bir baska

yenilik daha gorulmektedir. Epipaleolitik insanlan henuz tanma almmamis olsa da,

bir taraftan avcihk yaparken bir taraftan da bazi bitkilerin toplayicihgi ile geciniyor-

Iardi. Bunda soz konusu donernde tohumu yenen bazi bitkilerin bu cografyada

yaygmlasmasirun biryuk rohi vardi, Ozellikle arpa ve bugdaym daha sonra evcil-

lestirilerek tanma almrms olan yabani turleri, izleyen Neolitik donernde oldugu gi-

bi Epipaleolitik donem yerlesrnelerinin yogun bicimde yayildigr Dogu Akdeniz ko-

ridorunda ve Kuzey Irak-Yukan Mezopotamya ya~am alanmda yayilrmsu.

N e o l i t i k d o n e m :

G unu m u zd en 1 0 b in y ll on ce

b a~ la Ylp y ak la ~lk o la ra k 7

b in y ll on ce si n e k ad a r

d e v a m e d en , ~ e~ itl e nm i~ ta ~

a le t le r in k u ll ar u rn t r u n

s urd u gu , a n ca k i ns an Iar m

y erl e ~ ik k oy h ay atm a v e

b i t k i Ie ri e v ci I Ie ~ ti r m e k

s u re tiy l e u re ti m e i I i ge

g e~ ti g i, b u ~ er~ ev ed e ~ a n a k -

~ om le k y ap un I g ib i

yen i I i k l e rin o rt ay a ~ Ik tlg l

denernd i r .

E p i p a le o l i t i k d o n em o

N e o l it i k d on e m i h a z rr la y an

ve g unu m uz de n 1 2 illl 10

b in y ll o nc es i n d e O rta d o gu

b ol ge s in de o rt ay a ~ Ik a n

k ultu re i g eli ~ m e le ri y an s ita n

donerndir.

Yabani Einkorn

Bugdaymm

Ortadogu'daki

Dogal Yayilim

Alani

Kayna l t : Maisels,

1990, s.99

Page 12: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 12/34

12 8 Antrop 0 1 oj i

, I

Yabani Emmer

BugdaymmOnadogu'daki

Dogal Yayslsm

Alani

Kayna l t : Maisels,

1990, s.99

Q

~

t<:(

iI

ii

,\

i \

\t:'

Bu dogal olanak, yogun avcihk yapan bu topluluklann avcihktan kaynaklanan

riskleri en aza indirgeyen ciddi bir bitki toplayicihgi etkinligiyle hayan kolaylastir-

malanru saglarmstir.

Buzul !;agmm degisken ama soguk ve kurak iklimi, gunumuzden yaklasik ola-

rak 12 bin yil oncesine kadar devam etmistir. Kiiresel ismmayla birlikte Avrupa'nm

ve Rusya'nm kuzeyini ve Ispanya'dan Himalaya'lara kadar bunin Alp daglan siste-

mini kaplayan buzullar hizla !;ekilmi~ ve buzlarm !;ekildigi yerleri ormanlar ve su-

lak alanlar doldurmaya baslarmsu. Bu ismma ve nemlenmenin sonucunda bugun

tanrruru yaptrgnruz pek !;ok bitkinin ve evcillestirdigimiz hayvan tuninun yabani

atalan belirli bolgelerde yayildi. Bu bolgelerde ya~ayan insanlar bu btryuk ekolo-

jik degisime ayak uydurrnus ve avcihgin yamsrra, agirhkh olarak bu yabani bitki ve

meyvelerin toplayicihgryla ya~amaya basladi. Bu goreli bolluk donemi ilk yerlesik

hayat biciminin ortaya !;Ikmasma neden oldu. Artik surekli yerlestikleri kuctik koy-

lerde, istikrarli bitki, hayvan ve su kaynaklannm sundugu olanaklan istismar ede-

rek ya~ayan insanlar, kisa sure icinde yabani olarak tukettikleri turleri evcillestir-

meyi basardilar ve ilk besin ureticiligi, yani tarim ortaya cikn. Kultiir tarihcisi Gor-

don Childe, tarunm ortaya !;tktlgl kultur !;agma atfen bu buyuk degisime Neolitik

Deurim adiru verdi. Evcillestirme birbirine kosut olarak Ortadogu'da, Afrika'da,

Uzakdogu'da, Guneydogu Asya ve Pasifik adalannda ve Amerika'da basladi. An-

cak amlan ilk tarim bolgeleri tanma alman temel bitki turleri bakimmdan farkhhk-

lar gosterir (bkz. Tablo 6.1). Ortadogu'da tahil merkezli, Uzakdogu'da pirinc mer-

kezli, Afrika'da dan ve patates merkezli ve Amerika'da rmsir merkezli bir tanmsal

gelismenin oldugu ve buralarda bu temel bitki turlerinin yetistirilmesi etrafmda

orgutlenen bir ya~am ve gecim biciminin gelistig] soylenebilir. Bu tanmci ya~am

ve gecim bicimleri dalga dalga kendi cevrelerine dogru genisleyen bir yayilma

gosterrnistir .

Page 13: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 13/34

U nite 6 - S anay i O n ce si U yarlanm a ve Y as arn Ta rz l an: A v c t - I o p l a y r c t h k ve T arim 129

Oriln EveilieStiriIerek tarl ma ahndlil yaklaSIk zam an

Ortadotu

Arpa (Hordeum vulgare) giiniimiizden 9,8 bin yll once

Emmer bugdaYI (Triticum dicoccum) giiniimiizden 9,5 bin yll once

Einkorn bugdaYI (T. monococcum) giiniimiizden 9,5 bin yll once

Merdmek (Lens esculenta) giiniimiizden 9,5 bin yll once

Yulaf (Avena sativa) giiniimiizden 9,0 bin yll once

<;avdar (Secale cereale) giiniimiizden 9,0 bin yll once

Bakla (Vida faba) giiniimiizden 8,5 bin yll once

Ekmeklik bugday (T. aestivum) giiniimiizden 7,8 bin yll once

Zeytin (Olea europea) giiniimiizden 7,0 bin yll once

Afrika

Tath patates (Dioscorea cayenensis) giiniimiizden 10,0 bin yll once

Dan (Sorghum bicolor) giiniimiizden 8,0 bin yll onceParmak dan (Eleusine coracana) 1

Afrika pirinci (Oryza glaberrima) 1

Kahve (Coffea arabic a) 1

Slglr bezelyesi (Vigna linguiculata) giiniimiizden 3,4 bin yll once

Uzakdotu

Pirin~ (Oryza sativa) giiniimiizden < 10,0 bin yll once

Soya fasulyesi (Glycine max) giiniimiizden 3,0 bin yll once

Ceviz Ouglans regia) 1

<;in kestanesi (Castanea henryi) 1-,Gilneydotu Asya ve Pasifik Adalarl

Mango (Mangifera indica) giiniimiizden bin YIIonce 9,2

Golegez (Colocasia esculenta) giiniimiizden bin YIIonce 9,0

Hindistan cevizi (Cocos nucifera) giiniimiizden bin YIIonce 5,0

Ince belli dan (Panicum miliare) 1

Giivercin baklasi (Cajanus cajan) 1

Amerika

Balkabagl (Cucurbita ssp.) giiniimiizden 10,7(1) bin yll once

Biber (Capsicum annuum) giiniimiizden 8,5 bin yll once

Pamuk (Gossypium ssp.) giiniimiizden 5,5 bin yll once

Patates (Solanum tuberosum) giiniimiizden 5,0 bin yll once

lima fasulyesi (Phaseolus lunatus) giiniimiizden 5,0(1) bin yll once

Mlslr (Zea mays) giiniimiizden 4,7 bin yll once

Manyok (Manihot esculenta) giiniimiizden 4,5 bin yll once

T ath patates (Ipomea batatus) giiniimiizden 4,5 bin yll once

Her ne kadar toplayici etkinlige konu olan bu yabani bitki turlerinin cesitlen-

mesi goreli bir ya~am kalitesi ve guvencesi saglamis olsa da, asil onemli gelisme

Holosen yani tam ismrna donerninde tanmm gelismesidir. Bu ge~i~gunumuzden

yaklasik olarak 10 bin yil once gerceklesti, Holosen donemde iklimsel acidan en

onemli gelismeler gunumuzden 9 bin yil once baslayip 5 bin yil oncesine kadar

devam eden lklimsel Optimum evresinde yasanrmsnr. Bu evrede ortalama sicak-

11k,gunes radyasyonu ve atmosferdeki karbondioksit yogunlasmasi artti ve en

Tahlo 6.1

Kstalara Gore

Diinyada Taruni

Yaptlan Basltca BitkiTurierinin

Evcille~tirildigi Yer ue

Zaman

Kaynak: Mannion.

1999

Page 14: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 14/34

13 0 Antrop 0 1 oj i

yuksek seviyelerine ulasn. Bu degisme aym zamanda yagl~ miktannda artisa ve

nemlenmeye neden oldu. Ortadogu'da bu iklim degisrnesi ~arplCl sonuclar do-

gurmu~tur. Nemlenme oncelikle Dogu Akdeniz ve Dicle-Frrat cevresinde ortaya

cikrmsur.

Ortadogu'ya bakngmnzda ozellikle evcillestirilen yabani arpa ve yabani bugda-

ym Filistin'den baslayip Yukan Mezopotamya'yi kusatan, oradan da lran'daki Zag-

ros Daglan'rnn ban yarnaclanru isgal eden bir yayihm alarurun oldugu gorulmekte-

dir. Bu yayihm alani, Ortadogu haritasi uzerinde bir hilal goruntusu sunar. Tanm-

cihk yapan ilk Neolitik koyler de bu yayihm alanmda ortaya cikrmstir (Bkz. Harita

6.1 ve 6.2).

Tanma bagh olarak once yogun bir k6yle~memeydana geldi. Koy tanmci haya-

tm temeliydi. Riftvadisi adiru verdigimiz ve Kizildeniz'den baslayip ~eria ve Urdun

nehri vadileri ile Olu Deniz'i izleyen jeolojik ~okii:ntu yogun bir yerlesrneye sahne

oldu. Eriha gibi buyuk Neolitik koyler bu verimli ~okii:nili alanmda ortaya ~lkml~-

ti,Eldeki veriler Eriha'da bir taraftan avcihk yapihrken bir taraftan da arpanm tan-

ma almdigmi gostermektedir. Suriye'de ~am havzasmda yer alan Tel Aswad Neoli-

tik yerlesmesinde ise gunurmizden 9,8 ila 9,6 bin yil once, emmer bugdayi, tarla

bezelyesi, mercimek ve muhtemelen arpa tanmi yapildigim saptarmslardir. Bu ara-

da bazi yerlesmelerde ilk evcillestirilen hayvan nirleriyle de karsilasmaktayiz. Or-

negin Filistin'deki Beydha'da kecinin evcillestirilmis oldugunun saptanrrusnr.

Biraz daha kuzeye ve biraz daha doguya dogru ~tktlglmlzda bir baska onernli

Neolitiklesrne alamyla karsilasmaktayiz, Burasi Dicle ve Firat'm yukan ~lglrlan ara-

smda kalan ve kuzeyden Toros Daglan ile sirurlanan bir alandir. Bugunku Diyar-

bakir, ~anllUrfa, Malatya ve Batman illerinin kapladigi alanla bu Neolitiklesrne ala-

ru kabaca ornismektedir. Buradaki en onernli yerlesme Ergani yakinlanndaki <;;:a-

yonu'dur. Bu bolgede ~arplcl baska Neolitik yerlesmeler de vardir. Gritille (Adrya-

man), Nevali Cori (Sanhurfa), Hayaz Hoyuk (Adryaman), Cafer Hoyuk CMalatya),

Gurcutepe (Sanhurfa), Gobeklitepe (Sanlrurfa) ve Hallan Cemi (Batman) bunlann

en onemlileridir. Erken Neolitik donemde bu bolgenin insanlan avcihga ve yaba-

ni bugday toplayrcrhgma bagirnh bir gecim bicimi surduruyordu. Ancak ozellikle

Firat kryilanna yakm bazi yerlerde, Gritille ve Cafer Hoyuk'te, henuz hayvan evcil-

Iestirmesine iliskin herhangi bir bulguyla karsilasrlmarms olmakla birlikte, tanma

gecisin izlerine rastlanmaktadrr. Cafer Hoyuk'te en eski tabakalardan baslayarak

yabani ve evcil bugdaym bir arada bulundugu saptanrmsnr. Mercimek ve bezelye

de tanrrn yapilan bitkiler arasmdadir. Gurnirmizden 10,500 yil oncesinden itibaren,

<;;:ayonuyerlesmesinin ilk tabakalarmda da tanma almmis bugdaya ve baklagillere

rastlannustir. Bu, Ortadogu'da rastlanan en erken evcil bitki ornegidir. Nevali <;;:0-

ri'de ise koyun ve kecinin evcillestirilmis oldugu gorulmektedir. Aynca burada

bugday, arpa, bazi mercimek ve bezelye nirleri de tanma almrrusti. Hallan Cemi'de

herhangi bir bitki evcillestirrne izi yoktur ama gunurmizden 10,6 ila 10 bin yi l on-

cesine tarihlendirilen domuz kalmtisi, en eski evcil domuz olarak kayda gecrnistir.

Tanma almrms en eski emmer bugdayma <;;:ayonuve Cafer Hoyuk'te, einkorn bug-

dayi, koyun ve kecinin ilk evcil omeklerine ise Nevali Cori'de rastlanrmsnr.

Diger bir onemli alan, Zap irmaklan boyunca El-Cezire'den daha yuksekteki

dag vadilerine dogru uzanan bir alanda yer alan Zagros daglan bolgesidir. Tanmm

tedrici bir bicimde ortaya ~lkl~l, kabaca bugunku Kuzey Irak'i icine alan bu alan-

da yer alan ~anidar, Tel Magzaliye, Zawi Cerni ve Kal'at Carmo yerlesmelerinde iz-

lenebilmektedir. Ornegin Tel Magzaliye, bu bolgede tanrrun baslangicr acismdan

kritik bir onerndedir. Zira burada tanma almmis pek cok bitki kalmtisr bulgulan-

Page 15: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 15/34

U nite 6 - S anay i O n ce si U yarlanm a ve Y as arn Ta rz l an: A v c t - I o p l a y r c t h k ve T arim 131

rrustir. Bunlar arasmda bugdaygiller, arpagiller, yulaf, mercimek, keten ve burcak

turleri bulunmaktadrr.

Bu tabloya baknguruzda, aslmda Filistin'den baslayarak Suriye'yi kat eden ve

Turkiye sirurlan icinde Guneydogu Toroslara degen, oradan Kuzey Irak'a ge~en ve

Zagros Daglan'run ban eteklerine yaytlan bir Neolitiklesrne ve tanma ge~i~ alanm-

dan soz etmekteyiz. Bu alamn bir hilal gorunumunde olmasi ve tanma gecisin bu

hilalin uzerindeki Neolitik koylerde gerceklesmesi nedeniyle, bu bolgeye Verimli

Hildl adr verilrnistir.

1. Erken t>trml 2. Tuplayicthk

Bu bolge ilk evcillestirrne bolgelerinden biridir. Burada modern ekmeklik bug-

day ve emmer bugdayi, bu cekirdek bolgeden Avrupa ve Asya'ya yayilrmsur. Yapi-

Ian son genetik arastirmalar tanrru yapilan ilk evcil bug day turlerinin merkezinin Oi-

yarbakrr ile ~anlturfa arasmda kalan Karacadag bolgesi oldugunu gostermektedir.

Ozetle bugunku Turkiye topraklan da icinde olmak uzere Ortadogu'da evcil-

lestirilerek tanma alman bitkiler ve yaklasik ilk evcillestirilme tarihleri Tablo 6.2' den

izlenebilir:

Bugun i~i~e oldugumuz bazi hayvan turlerinin evcillestirilme alanlan da aym

bolgededir, Koyun Dogu Akdeniz, Orta Firat ve Yukan Mezopotamya bolgesinde;

keci Toroslara kadar uzanan Dogu Akdeniz bolgesinde ve domuz Zagros bolge-

sinde, gunurnuzden 10 bin ila 7 bin yil oncesine uzanan zaman diliminde evcilles-

tirilmisti, Ancak ilk evcillestirilen hayvanm kopek oldugu bilinmektedir. Ost Pale-

olitik ya da Epipaleolitik donemden beri kopek insanm sadik dostudur. Kopegin

evcillestirilmesi tanmdan once, yaklasik olarak gunurmizden 14 bin yil once aVCI-

toplayicilar tarafmdan basanlnnsn. Ancak besin kaynagi olarak kullarulan hayvan-

larm yogun bicirnde evcillestirmesi, tanmm baslangicmdan biraz soma baslarmstir.

Neolitik donemde besin kaynagi olarak evcillestirilen ilk hayvan turleri domuz, ko-

yun ve kecidir, Onlan slglr turleri izlernistir.

Ortadogu'da 11k

Tanmci

Yerlesmelerin

Yaytltm: ue AVct-

Toplayu» Alanlar

Kaynl lk :

Doluebanao, 1998,

s.515

• •

• •

Page 16: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 16/34

132 Antrop 0 1 oj i

Tahlo 6.2

Hayuan Tiirleriniri

ilk Bucillestirme

Alanlart ve Yakla~zk

Eucillestirme

Taribleri

KaynaJt: Mannion,

1999

CHayvan evcillestirmesi hakkinda bkz. Tablo 6.2) Buna bagh olarak, havyanci-

hga dayanan gocebe ve yan-gocebe ya~am biciminin yaygmlasugi gozlemlenir.

Ote yandan tanmci yerlesrnelerde buyuk bas hayvancihk da ortaya cikrmsnr. Or-

negin t~Anadolu'nun gelisrnis tanm yerlesrneleri arasinda onde gelen Catalho-

yuk'te sigmn evcillestirildigi gorulrnektedir.

Hayvan Tilril Yakla~lk Evcille~tirilme Tarihi-

Ortadotu1

Kopek giiniimiizden 14,0 bin yll once

Koyun giiniimiizden 9,0 bin yll once

Ke~i giiniimiizden 9,0 bin yll once

Domuz giiniimiizden 8,0 bin yll once

Slglr giiniimiizden 8,0 bin yll once

Avrasya Bozklrlarl (Rusya)

At giiniimiizden 6,0 bin yll once

Hindistan

Slglr giiniimiizden 8,0 bin yll once

Gilneydotu Asya

Tavuk giiniimiizden 8.0 bin yll once

Orta Amerika

Hindi ?

Gilney Amerika

Lama giiniimiizden 6,0 bin yll once

Alpaka giiniimiizden 6,0 bin yll once

Ozetle Neolitik Devrim'le besin ureticiligine gecisle birlikte temelde bitki ureti-

ciligi yapan tanmci koy toplumlan ile evcillestirilen hayvanlarm besiciligi ile geci-

nen gocebe ve yan-gocebe coban toplumlar ortaya cikrrnstir. 18. yuzyilda baslayan

Sanayi Devrimi'ne kadar insanhk bu temel gecim ve ya~am tarzlarmm ~e~itlibicirn-

lerine bagh olarak yasarmslardir.

Yerl~ik ~ g~i~in nedenleriniz tartt~lnlz.

Niifus ve Tarrmm YaYllmasl

Tanma gecisle birlikte nufusun arttigr bir gercektir. Ancak bunu basit bir nufus ar-

tl~l biciminde tezahur etmis bir surec olarak yorumlamak zordur. Zira yerlesik ya-

sam tarzryla birlikte, aym zamanda salgm hastahklar, kalp ve eklem rahatsizhklan

yayilmis, birlikte daha kalabaltk ya~amamn getirdigi gerilimlere bagh olarak buyuk

olasihkla kisiler ve gruplar arasmdaki catisma riski de artrrustir. Bu riskler dogurn

ytizdelerindeki arnsla birlikte olum oranlarmdaki arnsi da beraberinde getirrnis 0 1-

mahdir. Ancak rnifusun dengeli bir hizla olmasa bile dogrusal bir bicimde artngi-

na pek kusku yoktur. Nitekim biz Neolitik'le birlikte daha once gormedigimiz bu-

yuklukte yerlesmelerle karsilasmaya baslamaktayiz. Ornegin Urdun'deki Ayn Ga-

zal yerlesrnesi nufusunun gunumuzden 7,250 yil once 2 hektar genislige ve en faz-

la 604 kisilik bir nufusa sahip oldugu hesaplarurken, bes yuz yil soma bu genislik

4,5 hektara ve nufusun ust srrunrun 1400 kisiye ~tktlgl, yine bes yuz yil soma bu

Page 17: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 17/34

U nite 6 - S anay i O n ce si U yarlanm a ve Y as arn Ta rz l an: A v c t - I o p l a y r c t h k ve T arim 133

sayilann 9,5 hektara ve 2870 kisiye ulasngr, ve en nihayet gunurmizden 5750 yil

once yerlesme buyuklugurnin 12,5 hektara, nufusun ise 3575-3775 kisi arahgma

yukseldigi hesaplanmaktadrr. Arkeolog Robert]. Braidwood, tanmm ilk ortaya cik-

tlgl bolgenin asm nufus baskisi yuzunden biyolojik tasima kapasitesinin uzerinde

bir nufus yukuyle karsilasnguu ve bu durumun bir go~ dogurdugunu soylemekte-

dir. Tanm tekniklerinin ve kiilturunun doguya, batrya ve gii:neye dogru yayilmasi

Braidwood tarafmdan bu olguya baglanrrustir. Biyolojik tasima kapasitesinin doy-

gunlugu ile birlikte ciftciler, yerli toplayrcrlan surmus ve tanm teknikleri ve tanmci

ya~am tarzi bu harekete bagh olarak ~epere dogru her kusakta 10-20 km. yayilrms-

tir. Ammerman ve Cavalli-Sforza (1973) bu harekete iler/eme dalgast adirn vermis-

lerdir. Bu ilerleme dalgasi 5 bin yi l icinde Atlantik kryilanna kadar ulasrmsti.

Neolitik Devrim'i izleyen 9 bin yil icinde, dunya nufusu yaklasik olarak yuz kat

artti ve 17. yuzyilm ortalanna gelindiginde ortalama olarak 500 milyon kisiye ulas-

ti. Alt Paleolitik'in baslangicmdan Neolitik Devrim'e kadar ge~en yaklasik 2-2,5

milyon yilhk uzun avci-toplayrcr donemde insan nufusunun 100 binlerden 5 mil-

yona kadar ulasabildigi, yani kaba bir rakamla 2 milyon yilda ancak 50 kat arttigr

dikkate ahrnrsa, tanmci hayatm nufus uzerinde nasil bir etki yaratngi da gorulebi-

lecektir. Bu artisr saglayan en onernli etken, ya~amm kalitesini artirmarms olsa bi-

le ya~am guvenligini saglayan tiretimci hayattrr. Tarim teknikleri, topragm besleme

gucunu yani verimini avci-toplayicihga gore 5 Wi 40 kat arasmda degisen oranlar-

da arnrrnrstrr. Bu artisr ortalama 20 kat olarak kabul edersek, tanm doneminde nu-

fusun yogunlugu da 20 kat artmis, 30 kisilik avci-toplayrcr takimlar Neolitik'le bir-

likte 600 kisilik koyler haline gelmis olmahdir. Insan hayatmm tesadiifi etkenlerin

etkisinden ~tkartlarak, her nirlu ekolojik sorun karsrsinda gelecegi guvence altma

alabilecegi bir urun fazlasi yaratmasi, sorunlar karsismda urun degistirmek turun-

den ~ozumler uretmesi bu guvencenin bashca kaynagidir. Ancak asagida anlatila-

cagr gibi, tanmla birlikte insan hayati pek ~ok salgm ve bUla~ICIhastahgin tehdidi

altma girmistir. Bu kosullarda yii:ksek ohimhihik oram karsismda nufusu koruyan

~ey daha yuksek dogurganhktir. Koy hayan ve tanmcihk bu yuksek dogurganhgi

saglayan kosullan hazirlarmsur. Buna karsihk ortalama ornur avcr-toplayicihkta 25

yil kadarken, tanrnla birlikte ancak 30'a cikabilmistir. Bunun nedeni tanmci haya-

tm insan hayatmm kalitesine buyuk bir etki yapamaml~ olmasi ve olurn nedenleri

arasma kithk, cocuk olurnleri ve dogurn sirasmdaki kadm olumlerinde arns, salgm

hastahklar, topragm tuzlanarak verimsizlesmesi ve savaslar gibi yeni etkenlerin ka-

ulmasidir. Yerlesik hayata gecisle birlikte, nufusun asli arnsmi smrrlayan bu etken-

ler, rnifus katlanarak artmasirn onlernis ve nufus dengeli bir hizla yayilrmsnr. <:::a-

gm en onernli risklerinden birisi kithk ve ona bagh achk tehdididir. Ozellikle tek

urune bagimhhgm artmasryla birlikte, bu risk de yukselmis; her kithgm ardmdan

da bir buyuk salgm hastahk yayilrmstir. Bu yuzden tanm donerninde nufus bekle-

nen kuramsal arnsma hicbir zaman ulasamadi. Ancak buna karsm, avci-toplayrci-

hktan ~ok daha hizla artn,

Temel Tarim ve Toplumsal Orgiitlenme BiCiimleri

Tanmm yayilmasryla birlikte, bir taraftan avci-toplayrcrhk darahp dunyanm kenar-

larma ~ekilirken bir taraftan da tanmin yayildigi bolgelerin ekolojik ozelliklerine,

burada ya~ayan topluluklann demografik durumlanna uygun farkh tanm bicimleri

ortaya ~tktl. Bu tanm bicimleri, icinde hie arti-urun yaratmayan ve tam amen yogun

orrnanhk alanlara uyarlanmis topluluklarda gorulen bahcecilik tipinde orgutlenme-

ler oldugu gibi, ~ok az tiriin fazlasi yaratan gecimlik tanma ve tamamen urun faz-

Page 18: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 18/34

134 A nt r o p 0 1 oj i

last yaratmaya uyarlanmis yogun tanm bicimlerine, aynca bitki evcil-

lestirmesi temelli uyarlanma yerine hayvan evcillestirilmesi temelli

bir uyarlanma bicimi olan gocebe-havvancihga kadar uzanan bir ce-

sitlilik arz eder.

Kay.d:

http://tr.wikipedia.org/wiki/Resim:Alpaka_33444.jpg

Go~ebe-Hayvancihk {Pastoralistler}

Gocebe-hayvanct gecim ve ya~am tarzr (pastoralizm), yukanda soy-

lendigi gibi, hayvan evcillestirmesi temelli bir uyarlanmadrr. Dolayi-

sryla ya~am bicimi tamamen uretimin temeli olan hayvanlarm ihti-

yaclanna gore duzenlenmistir. Bu duzenlemeyi gocebe-hayvancrla-

nn diger tanmci topluluklarla girdigi rnubadele iliskilerinin bicimi de

etkilemektedir.

Bu gecim tarzmda insanlarm temel uretim ve besin kaynagi olan

hayvan suruleriyle birlikte her zaman taze olan otlak ve cayulara ha-

reketi, yani transbumans, esastir. Bu yuzden gocebe-hayvancihkyerlesikligi degil go~erligi ya da belirli noktalar arasmda hareketi ge-

rektirir. Dunyanm ~e~itli yerlerinde tamarru gevis getiren memeliler

olan evcillestirilmis koyun, keci, deve, sigrr, lama, alpaka (Fotograf 6.3 Alp aka) ,

yak ve ren geyigi ~obanbglyla gecinen pastoralistler, tamamen gocebe bir hayat

stirdiirenlerden sadece yaylacihk yapan yan-gocebe topluluklara kadar cesitlenen

farkhhklar gosterir. Ortadogu, Orta Asya, Mogolistan ve Afrika'da yogun olarak ko-

yun, keci, deve ve kismen slglr otlaticihgr gorulurken, Guney Amerika knasmda la-

ma ve alp aka ~obanllgl, Tibet yaylasmda, Dogu Turkistan ve Mogolistan'm bir kis-

mmda yak, Sibirya ve Alaska'da ise ren geyigi ~obanhgl egemendir. Gocebe-co-

banhgm ozgun bicimi, hicbir bicirnde yerlesik bir birime bagh olmadan nirmiyle

otlak ve ~ayrrlar arasmda gezinerek yapilan konar-gocer hayata dayamr. Bu tiir ya-

~am bicimi genis alanlara ihtiyac duyar ve tarih boyunca Avrasya bozkirlannda ve

iran, Afganistan, Arabistan yanmadasi, Mogolistan ve Mezopotamya diizhikleri gi-

bi genis ve degisen rakimh duzluklere sahip alanlarda yapilrmstir. Ikinci bir bicim

belli bir yaylak ile belli bir kislak arasmda dogrusal hareket surduren kisa mesafe-

li mevsimlik gocebelik bicimidir. Bunun orneklerini de lspanya ve Fransa'nm Pire-

ne daglanndan Alp daglanna, oradan Toroslara, Karadeniz daglanna, Kafkaslara,

Zagroslara ve Elbruz silsilesine uzanan Alp daglan sisteminde gozlernleriz. Turki-

ye'nin Yorukleri bunun tipik ornegidir. Ay-

rica tanmcihkla hayvancihgi birarada yu-

ruten agro-pastoralistler vardir. Bunlar

kislan daimi koy yerlesrnelerinde yasarlar

ve baharm sonundan itibaren yuksekler-

deki yaylalarma cikarak hayvancihgi sur-

dunirler (Fotograf 6.4 Yaylada bir hayvan

surusu). Bu tip yaylacilann kademeli yay-

la sistemleri vardir ve belli tarihlerde bel-

li ytiksekliklerdeki yaylalan kullanarak

yazm en steak gunlerinde en yuksek nok-

tadaki yaylalanna cikarlar. Dogu Karade-

niz'de gorulen yaylacihk bu turdendir. Bu

tur yaylacilar yaylalara cadirla crktiklan

gibi, yaylalarda yapilrms sabit konutlan

da kullanrrlar. Toroslarda cadirh yaylaci-

A l p a k a : G O n e y A m e r ik a 'd a

y a ~ a ya n 1a m a c in s in d e n

u zu n tO y lO b ir hayvandi r .

Y a k : T i b e t s lg l rl d lr .

Yay/ada Bir Hayuan SUrUsu

Kaytaa l t : Abdurrabim Ozmen Arsiui

Page 19: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 19/34

U nite 6 - S anay i O n ce si U yarlanm a ve Y as arn Ta rz l an: A v c t - I o p l a y r c t h k ve T arim 135

hk egemenken, Dogu Karadeniz ve 00-

gu Anadolu'da sabit konutlu yaylalar go-

rulur (Fotograf 6.5 Dogu Karadeniz'de

yayla evleri).

Gocebe-cobanlar genellikle yerlesik

bitki iireticileriyle karsihkh bagimhhk ilis-

kisi icindedir. Bu iliski tarihsel olarak bit-

ki ureticilerinin ihtiyac duydugu hayvan-

sal urunlerle, cobanlann ihtiyac duydugu

zirai uninlerin mubadelesine (degis-toku-

suna) dayamr. Bu rmibadele ihtiyaci ta-

rihteki ilk buyuk pazarlan da dogurrnus-

tur. Dolayisryla gocebe dongusunun bir

yerinde, bagimh olduklan bir pazar mer-

keziyle kurulan iktisadi iliski ve bunun

dogurabilecegi siyasi iliskiler onemli bir

rol oynar (Fotograf 6.6 Koylii pazan),

Dogu Karadenie'de Yayla Euleri

KabaTarim Bi~imleri

Niifusu fazla yogun olmayan bolgelerde,

genis alanlara yayilmis olarak yapilan du-

~iik verimli tanm bicimlerine toplu olarak

kaba tanm denilmektedir. Bu tanm tipi,

tanmm en ilkel bicimlerini bunyesinde

banndmr. Buna karsihk kaba tanm yapan

topluluklar, avci-toplayicilann aksine yer-

le~ik topluluklardir. Yerlesiklik basit koy

yerlesimleri biciminde tezahur eder. Bu-

na bagh olarak bu topluluklarda bir top-

rak bilincinin varhgmdan soz edebiliriz.

Avci-toplayicilar, besin arayislanru bir yer-

den baska yere, belirlenmis rotalar gere-

girlce dolasarak surdurdukleri halde, basit

ciftciler enerjilerini sadece belli bir yerde besin uretmek uzere tahsis ederler. Kaba

tanmcrlann rnifus yogunlugu da, yine avcr-toplayicilarla karsilastmldigmda, olduk-

~a yiiksektir. lira tanmcihk hayatta kalma sansiru artiran istikrarh bir besin guven-

cesi olusturur. Besin guvencesinin en onernli unsuru olan tohumluk ve yedeklik

besin depolamasi, zaten zorunlu olarak yerlesikligi gerektirmektedir. Kaba tanm

bicimleri bahcecilik (horticulture) ve gecimlik tarla tanmi olmak uzere iki bashk al-

tmda smiflandmlabilir.

1) Babcecilile (horticulture): Bu bicime capa tanmi da denilmektedir. lnsanlar

avci-toplayicihktan tanma gectiklerinde ilk basvurduklan tanm yontemi buydu.

Kaba tanm bicimleri icinde en az emek harcanan ve buna karsihk en az enerji el-

de edilen bicim, bahceciliktir, Bu yuzden arnk deger yaraturn yok denecek kadar

azdir. Dolayisryla bahcecilerde tabakalasma ve toplumsal farkhlasma gorulmez.

Bahceciler, kucuk alanlarda, ~apa, degnek gibi basit aletler kullanarak tanm yapar-

lar. Tarlalar kahci bir mulkiyetin konusu degildir, hatta cogu zaman belirli bir tar-

la bile yoktur. \=iinkii ~ogunlukla kucuk ve dagmik toprak parcalan bir kere islen-

mekte, hayvansal enerji (saban ve onu ~eken buyukbas hayvanlar) veya makine

Page 20: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 20/34

136 Antrop 0 1o j i

Hau: K e nd i s i n i a i I e 0 1a ra k

taru m la ya n ik i ya d a d ah a

~ o k s a yl d a b i re y de n 0 1u s an ,

te m e l i h tiy a ~ I an k a r~ 1Ia m a k ,

b u n u n i ~ in g ere ke n i k tis a dl ,

b iy ol o j i k v e k ultu re i

e tk in li kl er i s u rd u rm e k i~ in ,

o rta kla sa ~ ab a u ze rin e in ~a

e d ilm i~ b ir y a ~a m p ra tig in i

s u rd u re n t op lu rn sa l b ir im d ir .

kullamlmadan surulup terk edilmektedir. Bu tarlalar degi~ik siirelerle nadasa da

terk edilirler. Tropikal yagmur ormanlannda ya~ayan bahceciler kes-yak (slash-

and-burn) tanrm da denilen bir bahcecilik uygulamasi yaparlar. Her yil orman

icindeki bir alandaki bitki orilisu temizlenerek tarla acihr ve bu aetna sirasmda or-

taya cikan aga~ ve cah-cirpi yakihr. Yakilma sonucunda ortaya cikan kuller tarla-

run verirnini artmr ve burada ekim yapihr. Acilan bu tarla, topragm verimliliginin

azalmasma ve yeniden ye~eren yabani bitkilerin kultur bitkileriyle rekabet eder

hale gelmesine kadar kullaruhr, Bu surenin sonunda acilan tarla, ileride yeniden

kullamlabilecek rezerv bir toprak olarak degerlendirilmek uzere terk edilir ve or-

man icinde baska bir yerde ekim yapilmak uzere aym islern tekrarlamr. Tanm

alanlanndaki tekrar edip giden bu donusurn yuzunden bahcecilige d6nu~umlu

tarim (shifting cultivation) ya da taria orman d6nu~umu (field-forest rotation)

adr da verilmektedir. Anlatilanlardan ~lkaruabilecegi gibi, bu tip tanm yogun or-

manhk alanlarda, ozellikle tropik yagmur ormanlannda uygulanabilecek bir kaba

tanm bicimidir. Bahceciler, genellikle kabile orgutlenmesi icinde basit ve du~uk

nufuslu koy yerlesmeleri halinde yasarlar. Bahceciler, upki avcr-toplayicilar gibi,

komsulanyla basit ticari iliskilere girerler. Ornegin avci-toplayrcr Mbuti Pigme'le-

rinin kornsulan olan bahceci Bantu'larla yaptiklan sessiz ticaret bu iliskilerin gu-

zel bir ornegidir, Zira Bantu'lar hayvansal urunler bakimmdan avci-toplayrcr kom-

sulanna bagunhdirlar.

Bahceci tanm bicimlerinden biri olarak tammladigmnz donusumlu tanm, aslm-

da sadece Amerika kitalan ve Guneydogu Asya gibi yogun ormanhk alanlarda uy-

gulanmis bir tanm bicimi degildi. Bu tanm bicimi aslmda Hiristiyanhk \=agl'nm ba-

~ma kadar Avrupa'da ve 17. yuzyila kadar Kuzey Amerika'da uygulanrmsn. Hatta

Daniel Bates, Avrupah fatihlerin Kuzey Amerika'da basanh bir uyarlanma gecirme-

lerinin ve kahci olmalanrun nedenini, onlann Amerikan yerlilerinin uyguladigr

yak-ac tanrruru basanyla taklit etmelerine baglamaktadir.

2) Gef/imlik Tarla Tartmu Bahcecilik uygulamalanmn olanakh oldugu cograf-

yalann dismda, bir kaba tarim yonterni olarak gecimlik tarla tanmi yapildigi gorul-

mektedir. Gecimlik tarla tanmmda kU~k ve duzensiz tarlalar soz konusudur. Eki-

len urunden elde edilen verim, yine 0ekim isini yapan bir hanenin ihtiyaclanru gi-

derecek kadardir. Yani bu tanm biciminde de artik deger yaraturn soz konusu de-

gildir, sadece gecimlik uretirn soz konusudur. Her biri birer bagimsiz uretirn ve tu-

ketim birimi olan haneler, burada da, ttpki bahcecilikte oldugu gibi esitlik ilkesine

dayah olarak etkinlige katilrr, uretirn ve tuketirni birlikte gerceklestirir. Dolayisiyla

burada tabakalasma yoktur ya da cok gevsektir. Bu tanm bicimi tamamen insan ve

hayvan gucune dayanmaktadrr ve burada da, bahceciler kadar uzun sureli olmasa

da nadasa birakma uygulamasi gorulur. Ancak bu tanm biciminde insan gucu kri-

tik bir unsurdur. Hem uretime katilmak hem de tiretimde kullamlan hayvanlann

bakim ve idaresi yuksek bir emek gucune ihtiyac yaratir. Bu da genis aile demek-

tiroBu ozellikler, bahcecilerin aksine, gecimlik tarla tanmi yapanlan Myluluk ka-

tegorisine sokar. Bu kategoride hane temel iktisadi ve toplumsal birimdir. Dolayi-

sryla koyluluk terimi bir iktisadi etkinlikten fazlasiru anlanr. Bu tarz sadece bir ik-

tisadi etkinlik degil, aym zamanda bir ya~am bicimi, toplumsal orgutlenme ve kul-

turel egilim butunudur.

Yotun Tarim Bi~imleri

Sadece gecimlik uretim yapmakla yetinmeyip artik deger de yaratan bir uretim et-

kinligine gecmis ve bu etkinlik etrafmda orgutlenmis tanm bicimine yogun tarim

Page 21: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 21/34

U nite 6 - S ana yi O nce si U yarla nm a ve Y as arn Ta rz l an: A v c t - I o p l a y r c t h k v e T arim 13 7

denir. Tanm burada artik deger yaratmaktan ya da para kazanmaktan fazlasmi an-

lanr. Burada da hane temel birimdir ve her hane icinde orgutlenmis oldugu koy

yerlesiminin iktisadi, cografi ve toplumsal sirnrlan icinde, sermaye temelinde degil,

uretirn araclanrun bakunma ve gecimin surdurulebilirligine odaklanrmsnr. Neolitik

donernden ~lklP KalkoHtik doneme ve Tunc ~a8t'na girildiginde, ozellikle Me-

zopotamya'da kuru tanm yerine sularnah tanma gecilmesiyle birlikte, tanmdan ar-

tz-ii/runyaraturn baslarmsti. Bu arti-unin yaratmn, kisa surede oyle boyutlara vardi

ki, Gordon Childe'm ikinci buyuk devrim olarak tammladigi Kentlesme Deurimi or-

taya ~lktl. Tanmdan elde edilen arnk, bundan boyle tanmda fiilen cahsmak zorun-

da olmayan bir nufusu da besleyebilecek hale gelmis, bununla birlikte toplumsal

ya~am icinde baska uzmanlar, baska faaliyet alanlan ve yeni mekansal ve siyasal

orgutlenme bicimleri, kent ue devlet, ortaya cikrmsu. Kalkolitik donemden modern

~aga kadar, icinde yogun tanm yapilan ~e~itlitoplumsal orgutlenme bicimleri mey-

dana gelmistir, Bunlardan ilki topragm miilkiyetinin bir toprak beyinde veya kral

gibi bir yoneticide bulundugu ve ciftcilerin onlar icin uretim yaptigi feodal veyaharacci uretim tarzidir. Burada ciftciler, topragm sahibi olarak ya da amlan toprak

sahiplerinin tarlalannda ortakci veya yancl olarak uretime katihr ve uretilen artik

deger bu egemenlere aktanhr, Bu yogun tanrndaki en yaygm ve uzun surmus is-

tismar bicimidir, Ornegin Carhk Rusyasi'nda toprak sahibi bir beye bagh olarak ca-

hsan bir ~ift~i hanesi, izinsiz koyunden aynlamazdi. Aym durum topraklarm ku-

ramsal olarak sultana ait sayildigr Osrnanh lrnparatorlugu'nda da soz konusuydu.

Avrupa feodalitesinde de benzer iliskiler kururnsallasrms ve bunin bu orneklerde

koyhiler uninlerinin belirli bir ytizdesini toprak sahibine vergi, kira veya harac ola-

rak aktarmak zorunda kalrmslar, hatta yihn belli donemlerinde toprak sahibine ait

ozel toprakta (malikane topraginda) bedelsiz olarak ~ah~mayl kabul etmislerdi,

Hindistan'da, Ortadogu ve Giiney Amerika'da da toprak kullarumi benzer ortakci-

hk bicimleriyle surdurulmustur. Ortakphk ya da yartctlile, baskasmm sahip oldu-

gu bir toprakta ~ah~an ~if~inin urunun ya da kazancm belli bir bohirmi karsihgm-

da ernegini ortaya koymasi biciminde tammlanabilir.

Bir ikinci yogun tarim uygulamasi kole ernegi kullarnlarak yapilan uretimdir.

Burada ozgur koylu ya da serfyerine, uretirnde yogun kole ernegi kullaruhr, Ko-

lelerin iktisadi ve siyasi haklan yoktur. Ozellikle antik dunyada bu tur bir tanmci-

hgm yaygm bicimde uygulandigi, savaslardan ya da kacmlma suretiyle elde edilen

kolelerin uretim aracma donu~turuldugu ve bunun sonucunda buyuk imparator-

luklan ya da ekonomileri besleyen yuksek bir artik-deger yaranldigr gorulur. Bu

yuksek artik-degerin yaratngi istah, modern ~aglarda bile kole erneginden vazge-

~ilmemesinin nedenidir. Giiney ve Kuzey Amerika'daki buyuk olcekli tanm, 19.

yuzyihn ortalanna kadar neredeyse tamamen kole emegine bagimlrydi. Bu tur ta-

rim, geleneksel bitkiler yerine endustriyel bitkilerin (ozellikle pamuk, tutun, kaka-

0 kaucuk ve kahvenin) tiretimine yogunlasrmsu,

O~uncu bicim kU~k koylu isletmeleri yoluyla yapilan uretime dayanrr. Burada

koyhi ozgurdur ve temel uretim kararlan ozgur koyhi hanesinde ahrur. Anca ku-

~uk aile isletmeciligi de denilen bu bicimde ciftci pazarda olusan fiyatlann, uretim-

deki girdi fiyatlarmm ve en onemlisi demografik etkinin baskisi altmdadir. Nufusu

artan hanenin sahip oldugu en onemli uretim araci, yani toprak surekli olarak bo-

lunme ve dolayisryla verimliligini yitirme tehdidi altmdadrr. Ote yandan butun bu

baski etkenleri koylUlugun ~ozulmesine ve krrdan kente go~n hizlanmasma ne-

den olmaktadrr.

K a lk o l i t i k d o n e m o N e o l i ti k

d o n em i iz l ey en v e a ~ a gl

yukan 1 0 . 5500 illl 3500

y rlla n a ra sm d a s u rm u ~ 0 1a n ,

T un ~ C ag l'm h am la ya n

e kon o m i k v e to p I u m s a I

g e li ~ m e l e ri n y a~ a n d Igl

denerndir.

Tun~ ~agl: 1 0 . 3500 illl 1200

y rlla n a ra sm d a , y og u n

m a d e n i~ 1e m e c i g i, k e nt

heya tr , y az l g ib i b uy uk

k ultu re i v e i k ti sad l

g e li~ m el er in y a~ a nd lg l, ilk

d e v l e t l e r in o rt ay a ~Iktlg l

u y g ar ll k ~ a g ld lr .

Ser f : T op ra k s ah ib i o lm a ya n,

b ir b ey in y a d a b uy uk to pra k

s ah i bi n i n t op ra gm d a , 0

to pra k ta u re ti m y ap m a k

~ artly la y a ~ ay an v e g e~ i m in i

b iiy le c e t em in e d en k iiy lu

tipidir.

Page 22: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 22/34

138 Antrop 0 1 oj i

Kaba tanm yapan uretimciler, kendi uretim araclan Ctoprak, alet-edevat ve

ernekleri) uzerinde tam bir tasarruf hakkma sahiptir; ne kadar cahsacaklanna, han-

gi urunu ekeceklerine ve ne kadanru ellerinden ~lkaracaklarma kendileri karar ve-

rirler. Koylulerin ise bu ozgurlii:gu yoktur. Topragi tasarruf etme bicimlerine ve

emeklerini nasil kullanacaklanna kendileri degil, emekleri ve uretirn araclan uze-

rinde mii:lkiyet ve tasarruf hakkiru ellerinde tutan kisiler karar verirler. Feodal ve

haracci iliskilerden kurtulup pazar icin uretirn yapan ozgur koyluler bile, emek ve

sermayelerini belirli olculerde kontrol edebildikleri halde, sonucta kendileri dism-

daki pazarlara, urunleri bu pazarlara sevk eden aracihk iliskilerine ve yonetsel su-

reclere, girdi fiyatlarma ve tininlerinin piyasa degerine bagimhdirlar.

Y o g u n tarunsal iiretim senuca ortaya ~lkan am ir O n, y oA un tanmctlarla kaba tartmcl1ar

a ra st nd a o ne m li fa rk hl tk la r o rt ay a ~lkartr. B u n l ar n e le r d ir ? T~tnlZ.

Enerji ve <;:evreTanm bicimlerinin tamamirun hedefi, tipki diger gecirn bicimlerinde oldugu gibi,

belirli bir toprak biriminden insanlann yararma kullamlabilecek istikrarh ve guve-

nilir bir enerji elde etmektir. Bahceciler yogun tanm yapan ciftcilere gore donurn

basina ~ok daha az urun ahr ve enerji (kalori) elde ederler. Ancak buna karsihk bu

kalori miktanmn elde edilmesi icin harcadiklan enerji yogun tanmcilara gore cok

daha azdir. Dolayisryla birim basma elde ettikleri verim cok dusuktur. Ozellikle

bahcecilerin besin uretiminde basvurduklan enerji kaynagi buyuk ol~ude kendi

kas enerjileridir. Onlan ilgilendiren yalmzca bir aileyi besleyecek kadar tiretim

yapmaknr. 0 nedenle uretim icin aynlan mifus da diger tanmcilarla karsilastmldr-

gmda azdir. Bu nedenle bahcecilikle ugrastiklan halde, ~ogu avcihgi da surdunir.

C;;;unkii:uks bir besin olan eti elde etmek icin ayrrabilecekleri zaman fazlasi vardir.

Kaba tanm yapanlar, uretim ve ya~am icin gore-

ce daha az enerjiye ihtiyac duyduklanndan fiziksel

ve dogal cevrelerini de 0olcude az degistirirler. Os-

telik yasadiklan ekosistem onlara genis bir biyolojik

~e~itlilik sunar. Yogun tanmcilar ise aksine tek veya

birkac urune bagunhdirlar ve cevrelerini bu urun tu-

rune uygun bicimde hatm sayihr derecede degisik-

lige ugratirlar (Fotograf 6.7 Dogu Karadeniz'de ~ay

tanrm). Yogun tanmcilann tek urune bagimhhgi, on-

lann tarih icinde buyuk krizlere savrulmasma da ne-

den olmustur. Ornegin 1840'larda lrlanda'da ya~a-

nan patates klthgl ve yakm zamanlarda, 1980'lerde

Afrika'mn Sahel bolgesinde (Orta Afrika'da) gorulen

buyuk kithk kitlesel goclere ve ohimlere yol a~ml~-

nr. Bu tur risklerin yamsIra yogun tanmm yol a~lgl

en onernli degisim, biyolojik ~e~itliliginortadan kalk-

masidir. Urun miktanru artirmarun en guvenli yolu

olan tek urune bagunhhk, ne yazik ki biyolojik ce-

~itliligi, dolayisryla doganm kendini yenileme ve ce-

~itlendirme yetenegini zayiflatrmstir. Bu insarun bir

olcude dogadan ve onun yerel bilgisinden kopusu

anlamma da gelir. Oysa bahceciler, uyguladiklan yontem geregi doga hakkmda

~ok ~ey bilrnek zorundadirlar. Ozellikle farkli toprak cesitleri, yangm yontemleri

Page 23: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 23/34

U nite 6 - S anay i O n ce si U yarlanm a ve Y as arn Ta rz l an: A v c t - I o p l a y r c t h k ve T arim 139

ve ruzgar durumuyla ilgili ~ok hassas ayarlamalar yapmak durumundadrrlar. Bu-

nun yamsrra farkh bitki turlerinin yetisme kosullan, onlarm ya~am alanlarma ilis-

kin bilgiler ve mikroiklim kosullan hakkmda da cok bilgilidirler. lira Daniel Ba-

tes'in vurguladigi gibi bu bilgiler onlann varolusunun on kosuludur.

Gocebe-hayvanctlann temel enerji kaynagi otlak ve cayrrlardu. Otlak ve ~aylr-

lardan hayvansal uninlere donusen enerji, bitki tanmcihgma gore cok daha du~uk

bir verim sagladigr gibi, ~ok daha fazla emek gerektirir. lira toplam enerji her do-

nusumunde giderek azalmakta ve insarun elde ettigi enerjiye gelindiginde tanmci-

run elde ettigi enerji miktanna ulasabilrnek icin bir hesaplamaya gore yaklasik on

iki kati kadar daha fazla katki istemektedir. a nedenle gocebe-hayvanctlann bu

zahmetli uretim biciminden uzaklasmalan, tanmcilara gore cok daha hizh olmak-

tadir, Bu uzaklasmadaki bir diger etken geleneksel gocebe-yerlesik karsuhgidrr.

Gocebeler transbumans sirasmda tanmcilara ait topraklardan ge~tigi icin bu tire-

tim birimlerine zarar vermekte ve yerlesikler bu yuzden gocebeleri kendi cevrele-

rind en uzaklastirmaya ~ah~maktadrr. Devletler de cok daha zor kontrol edebildik-

leri gocebeleri yerlestirerek onlan yerlesik birer vergi birimine donusturmeye ug-

rasrmslardir, Bu u~ baski gocebe-hayvancihgm temel gerilimini olusturur.

Toplumsal Orgi.itlenme ve SiyasetYerlesiklesme ve nufus artisryla birlikte daha karmasik bir toplumsal orgutlenme

ortaya ~tkml~tlr. Tanm zaten yuksek rnifusu ve bu nufusun isbirligini zorunlu kil-

maktadrr. Tarlalann temizlenmesi, uretim siirecleri icin zamanm duzenlenmesi,

urunun ekimi, dikimi, hasati ve kaldmhp depolanmasi, gereginde pazara iletilme-

si, ortaya ~lkan uyusrnazhklann ~ozUmlenmesi bir isbirligini ve orgutlenmeyi ge-

rektirir. Aynca butun bu orgutlenmeyi saglayacak, karar verecek merci ve kisilerin

belirlenmesi, bu kisi ve mercilerin bu islevleri yerine getirmesi, (evlenme iliskileri,

~ocuk bakmu gibi) toplum i~i iliskileri duzenleyecek kurallarm koyulmasi ve go-

zetilmesi de bu topluluklarm temel ihtiyaclan arasmdadir. Butun bu islevler siya-

set kurumunu dogurur. Ortaklasa cahsan ve esitlikci topluluklarda, ornegin aver-

toplayicilarda, bu tur sorunlar nadiren ortaya cikar. <;.:unkUbu tur topluluklarda so-

runlar birleserek degil bolunerek ~ozUlUr.Bahceciler gibi topragm ortak rnulkiye-

tini kabul eden topluluklarda dahi, sonucta uretim uzerindeki tasarruf hakki hane-

lere aittir. Bir sorun ~tktlgmda bahcecilerin de cekip gitme Cgo~etme) sansi vardir

ama bir kez go~ edildiginde duzenlenmis uretirn iliskilerini yeniden kurmak 0 1 -

dukca zordur; 0yuzden bahceciler de go~ yerine sorun ~ozme mekanizmalan

olusturrnayi tercih ederler. Taruncilar btryuk olcude evlilik ve akrabahk iliskileri te-

melinde orgutlenirler. Burada temel birim, yukanda deginildigi gibi, kendi kendi-

ne yeterli birer uretim ve yeniden uretim birimi olan hanedir. Hane aile demektir.

Dolayisryla hanenin buyuklugu ve niteligi ailenin tarurruru belirler. Ancak uretim-

den kaynaklanan riskleri karsilamak icin bu haneler tumuyle bagunsiz degillerdir

ve buna bagh olarak kendilerinden daha buyuk bir cemaalie butunlesirler. Bu bu-

tunlesme evlilik ve akrabahk baglan, daha ileri duzeyde ise dinsel ve siyasal ku-

rumlar aracihgryla saglarnr.

Gocebe-hayvanctlarda da hane Cyada cadir) temel iktisadi ve toplumsal birim-

dir. Bagunsiz bir stirii sahibi olan her hane, yaylalar soz konusu oldugunda baska

tur bir miilkiyet iliskisi icine girerler. <;.:unkUemel ekolojik birim olmasi nedeniy-

le hayatiyet arz eden yayla ve otlaklar, bu temel kaynagm butunlugunun, canhhgi-

run korunmasma ve ~atl~malarm azaltilmasma donuk olarak ortak mulkiyetin ko-

nusudur. Suru sahipligi ve otlaucrhgr, gundelik uretim isleri hanelerin sorumlulugu

Page 24: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 24/34

140 A n t r o p 0 1 o j i

K la n: 0 r ta k b i r a ta d a n

g el d i g i n e in a n a n , a n c a k b u

a ta yla b a gla n m s o m u t

b i ~ i m d e b el i r le m e ye n y a d a

b ir ey le rd e n a ta ya d o g ru

s or n u t b i r s o y ~ iz gi s i

i z l ey em e ye n a kr a b a

g r u b u d u r .

S o y : K i ~ i y i d i k e y b i ~ i m d e ,

g e~ m i ~ e d o g ru a ta ya

b a g la ya n , t o p lu rn sa l v e

k u l tu r s l 0 1 a r a k t a n m m I~

b a g l a r d l r .

N e s e p: G o s te r i I e bi I i r ,

ta ru m I an a b i I i r v e

k a r u tl a n a b i I i r s oy i i i ~ k i s i d i r .

K on i k k la n m a d e li : B a b a

y a n I I s oy ~ iz g i s i n i i z l e ye n v e

e n b uy uk o gu l o nc e l i g i

i lk es i n i e sa s a l a n , s oy un

d a I I a nr u n b i rb i r i n e k a r~ 1

h iy er a r ~ i k k on u m I a r u ~ m m ,

o n I a rm s oy ~ iz g i s i i ~ i n d e

e sa s a ta ya y ak m h k la n na

g o r e b el i r le nd ig i v e b u

k o n u m a g or e e sa s a ta ya

y a k m e la r u n s t a tu s u n u n

d a h a y u k s e k 0 1 d u g u s o y

i li ~ ki le r i s is te r n id i r .

altmdayken, otlak ve yayla haklan bunin ~oban topluluga aittir. Bu karmasik ilis-

kileri duzenleyen otorite, ister istemez bitki uretimciliginden daha aynnnh olarak

duzenlenmistir. buna bagh olarak birer siyasal birim olarak karsmnza kabileler, asi-

retler ve beylikler cikar.

Siyaset iliskisi en basta birilerinin karar verme yetkisini tammakla baslar. Karar

verme yetkisi, en ilksel duzeyde bir iktidar iliskisi yaratir. Dolayisryla tanmcilar, av-

ci-toplayrcilara gore cok daha iyi tammlanrms ve smirlan daha acik bicimde cizil-

rnis otorite ve iktidar iliskileri orerler, Bu orgu icinde bir tur onderlik ortaya cikar.

Ancak onderlik rolu tanmcilar icinde buyuk bir cesitlilik arz eder. Ornegin bahce-

cilerde onder konumdaki reis, sadece belirli bir etki guru olan bir kisidir. Dolayi-

sryla otoritesi oldukca zayiftir. Kurumsallasmis bir orgutu (yani ofisi, memurlan,

yardimcilan) olmadigi gibi, zor kullanma hakkma da sahip degildir. Reisin islevi

tartismalan yatisurmakla, evlilik iliskilerini ayarlamakla, ayin ve torenleri duzenle-

mekle, zaman zaman ortaya cikan koyler veya kabileler arasi causmalarda ya da

rmibadele iliskilerinde onderlik etmekle sirurhdir. Reis, yetki ve etkisini gelenekten

ya da mens up oldugu aileden almaz, aksine muzakere ve/veya avlanma yetene-

giyle ya da baska bazi becerileriyle kendini karutlamis biridir. Onderliginin kayna-

gl kahtun, gelenek veya hukuk degil, kendisine duyulan saygl ve kimi zaman sa-

labildigi korkudur. Bu yuzden otoritesi tamamen kendi kisiliginden ve kisisel be-

cerisinden kaynaklamr.

Gecimlik tanm yapan topluluklarm klanlar veya kabileler halinde, kimi yerler-

de de bu kabilelerin buninlesmesiyle, belirli bir pazann merkezinde yer aldigr bey-

likler biciminde orgutlendigini gormekteyiz. Ornegin Nepal'in Tamang'lan baba

soyunu izleyen hiyerarsik olarak srmflandinlrms klanlar biciminde ya da soylar ha-

linde btininlestigini, yerlesim birimi olarak bir ya da birkac klamn meydana getir-

digi kalabaltk koyleri iskan ettiklerini, bu koylerin de bir bagunsiz beylik halinde

en ust siyasal buninhigti olusturdugunu gormekteyiz. Toplumsal orgutlenmenin

karrnasiklasma derecesi, ister istemez zenginlik, statu ve siyasal etki bakimmdan

belirli bir esitsizlik derecelenmesi yaratmaktadrr.

Kabile, tanrncilar icin temel bir orgutlenme tarzidir. Kabilelerde kandashk esas-

tir ve tarnmlanrms bir toprak par~asl uzerinde ya~ayan birbiriyle akraba bir buyuk

soydan ya da bir kac soyun birlesmesinden olusurlar. Antropolog Elman Service'in

tarurruna gore kabile, bahcecilik ya da cobanhk gibi yogun olmayan besin ureti-

miyle ugrasan, merkezi bir yonetirni ve yatay ve dikey hareketliligi olmayan, smif-

larm olusmadigr, soy temelli ve kendisini ortak bir atayla ya da akrabahkla tamm-

layan toplumsal gruptur. Soy gruplan nesepler veya klanlar biciminde gorulur.

Ortak bir atadan gelindigine inaruhr, Bu atamn mutlaka bir insan olmasi gerekmez,

kimi durumlarda bir hayvan da ata olarak tammlanabilir. Buna totem denilmekte-

dir. Kabileler birkac soy grubundan olusabilirler. Ancak bu soy gruplan arasmda

siki evlilik iliskileriyle kurulmus akrabahk bagi vardir. Bu gruplarm demografik bo-

yutu da, rnekansal olarak isgal ettigi alan da genellikle kii:~ktur ve bir ya da bir-

kac koyti veya koy benzeri toplulugun boyutunu asmaz. Konik klan modellne

(bkz. Unite 8) gore orgutlenen ve soy iliskilerini bu modele gore duzenleyen ka-

bile toplumlan, avcr-toplayicilara ozgu takim tipi orgutlenmeden daha karmasik

bir orgutlenme bicirnidir, Av pesinde kosrnak ve av sahalanru korumak zorunda

olan takun tipi orgutlenme insam daha savasci ve daha dayamsmacidir. Kabile top-

luluklannda ise savasrna hali daha az gorulur. lira baska gruplarla cansmayi ge-

rektirmeyecek gecim stratejileri uretmislerdir. Gocebe-cobanhk yapan kabile top-

lumlarmda ise catisma riski fazladir. Bu catisma riskini azaltan en onernli strateji

Page 25: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 25/34

U nite 6 - S anay i O n ce si U yarlanm a ve Y as arn Ta rz l an: A v c t - I o p l a y r c t h k ve T arim 141

kabilelerin anlasrnah ya da belirli sozlesme bicimlerine dayah transhumans dongu-

leri uretrneleridir. Ancak otlak sahalannm ve sulu bolgelerin kltla~tlgl durumlarda

bu risk yii:kselir. Ozellikle ~ok sayida hayvanm sevk ve idaresinin gerektigi durum-

larda kabile orgutlenmesi, iktisadi ve siyasi ihtiyaclan karsilamaktan uzaklasir. Bu

durumda asiret ve beylik tipinde orgutlenmelerin dogdugu gorulur. Bu tur orgut-

lenmelerde kabilenin bash basma bir toplumsal birim olmaktan ~tktlgl ve asiretle-

ri teskil eden alt birimler haline donu~tugu gorulur. Kabile toplumlan buyuk ol~-

de esitlikci toplumlardrr. Bu nedenle kabilenin basmdaki kisinin imtiyazlan ve bu-

yuk yetkileri yoktur. Bir tur akil adam gibi gorunen bu kisinin en onemli islevi, ka-

bile icindeki anlasrnazhklan ~ozumlemektir.

Gocebe-cobanlar cok daha iyi orgutlenmis siyasal birimlere sahiptir. Bu birim-

ler icinde en dikkat cekici olaru a~reltir. A~iret orgutlenmesi sadece gocebe-hay-

vanci topluluklarda degil, yerlesik tanmcilarda da gorulur. Ancak bu topluluklar

buyuk olcude onceden gocebe-hayvancr olup yerlesik hayata ge~en ve temel or-

gutlenme bicimini bu yeni kosullarda yeniden ureten gruplardrr. Asiret, aym dili

konusan, aym kulnini paylasan, gocebe iseler transhumans dongusu sirasmda or-

tak alanlan veya tizerinde anlasilrms yaylak ve kislaklan kullanan, yerlesik iseler

ortak bir yerlesme sahasi tizerinde ya~ayan, buyuk olcude aym kokten ya da ortak

~lkarlann belirledigi bir gecmisten geldiklerine inanan (ortak tarihi ve toplumsal

haurayi paylasan), birkac kabilenin ya da soyun olusturdugu siyasal bir birlik bici-

midir. Bu orgutlenme bicimi, genel olarak Avrasya, Ortadogu ve Kuzey Afrika'da

gelismis, esas itibariyle siyasal bir i~erigi olan ve ortak koken inaner neredeyse ta-

mamen kabullere dayanan bir ortale pkar birligini ifade eder. Bunun en onemli

nedeni buyuk sahalar uzerinde hareket etme ya da tecavuze acik alanlarda yerles-

me pratigidir. Bu pratigin zorladigi bu siyasal ve iktisadi birlik bicimi, bu nedenle

Afrika'daki kabile orgutlenmelerinden ve avci-toplayicr topluluklarm birlik bicirn-

lerinden farkhhklar arz eder. Buyuk insan ve/veya hayvan topluluklanm sevk ve

idare etme, bu topluluklara yetecek ve doyum saglayacak olcude topragr kontrol

etme geregi ve bu toprak uzerindeki iktisadi etkinligi orgutleme pratigi, hem aVC1-

toplayicilardan hem de Afrikah, Amerikah ve Okyanusyah kabile toplumlarmdan

farkh ve daha karmasik bir orgutlenme orgusunun hayata gecirilmesini gerektir-

mistir. Asiret tipi orgutlenmede, kabilenin temeli olan kandashgm muglaklasugi ve

onemsizlestigi gorulur. Asiret orgutlenmesinde asiretin alt birimleri arasmdaki kan-

dashk iliskisi genellikle evlilikler yoluyla kurulur ve bu gecici bir durumdur. Zira

olusan yeni kosullara bagh olarak asiretin icindeki birirnlerin baska gruplara katil-

malan ya da baska gruplara mens up birirnlerin asirete katilmalan her zaman mum-

kundur. Bu nedenle kabile orgutlenmesinin esasiru konik klan modeli olusturur-

ken, asiret modelinde egemen akrabahk iliskisi dallanan soy sistemidir. Dallanan

soy sistemine gore orgutlenen birimler arasmda hiyerarsik bir iliski yoktur. Yatay

duzlemde bu birimler esittir ve bu esit birimlerin olusturdugu asirette seflik (bey-

lik, kabiledeki seflige gore daha dusuk bir otoriteyi kullanrr. Bu otorite genellikle

emredici bir nitelikte degil, koordine edici ve duzenleyici bir niteliktedir. Zira asi-

ret orgutlenmesinin dogasi emredici bir otoritenin varhgim guclestirir. Zaten birim-

lerin belli bir asiret altmda birlesrnelerinin nedeni, ortak hareket etme ihtiyaclan-

dir, Zaman zaman ortak hareket etme ihtiyaclan bir asiretin boyutunu da asabilir

ve asiret konfederasyonlan kurulur. Bu asiret konfederasyonlan bir tur devlet or-

gutlenmesi gibidir; ~ogu durumda ~eflikler (beylikler) bir asiret konfederasyonu-

duro Bunlar beylik, ~eyblik ya da emirlik (emaret) adryla arulirlar.

Page 26: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 26/34

1 4 2 Antrop 0 1 oj i

l ~ e Y l i l i k : B i re y le r in k e n d i

a k ra b a l a n, soyu ya d a

k a bil es i i ~i nd e n e vl en m e

egil imidir.

11kbeylikler, Tunc ~agmda C 1 6 . 3. bin) ortaya cikn. Ekolojik yaklasima gore

kaynaklarm kit oldugu alanlarda ya da iklimsel degismelere bagh olarak kaynak-

larm kitlasngr Katkasya ve Anadolu gibi bolgelerde, kaynaklarm kontrohi icin bas-

layan yuksek catisma ortarm, siddetli rekabet ve siklasan savas durumu, planlama

ve esgudumun bu kosullarda sagladigi usninluge bagh olarak, beyliklerin yukseli-

sini sagladi. Beylikler pek cok toplumsal grubu icinde banndrran ve cesitlilik arz

eden bu toplumsal gruplann birbirleriyle karsihkh bagimhhk ve cikar iliskisi cerce-

vesinde orgutlendigi belirli bir toprak parcasmda, bu bagimhhk ve ~lkar iliskisinin

yaratngi refah ve bansi guvence altma alacak siyasal yapilar olarak ortaya ~lkttlar.

Bu siyasal yapmm altmda yer alan toplumsal ag, icindeki asiretlerin, kabilelerin ya

da farkh etnik gruplarm yuksek derecede butunlesmesine ve i~ uyumu yuksek si-

yasal birimler olarak buyurucu bir otoriteye baglanmasma yol acn. Bu otoritenin

kaynagi bey ya da sefti. Bey, diger orgutlenme tarzlarmm aksine iktidanru ve oto-

ritesini kendi ailesinden gelen ardillanna brrakabilme gucunu de elde etti. Bu bi-

rimlerin temel ozelligi, Service tarafmdan, aym zamanda savas beyi olan, hem as-

keri hem de tiretimci arnaclarla buyuk bir emek gucunu harekete gecirme yetene-

gine sahip, dagmmci-paylastiran, buyuk adam tipi bir onderligin varhgi olarak ta-

mmlanrmstir. Ancak bu onderler, erken devletlerde ya da tarim donerni devlet tip-

lerindeki onderliklerin aksine, hukumranhk sahasmdaki egemen etnik gruba men-

suptu. Bu nedenle onderligiyle buninlesrnis savasci etnik grup, fetihci ozellikler

gosteriyor ve kolay kolay ~ozUlmuyordu. Bu haliyle beylikler, asiret orgutlenme-

siyle devlet orgutlenmesi arasmdaki bir ara formu ya da bir ge~i~ formunu ifade et-

mektedir. Bu nedenle beyliklerin en temel ozelligi, cok sayida insaru ve yerlesim

birimini iceren kahci bir siyasal duzenlerne olmasidir. Bu siyasi diizenlemede yo-

netici rohirni ustlenen kesim, aristokratik bir yapidadir ve siireklilik gostererek he-

gamonyasml pekistirir. Bu aristokratik yaplyl guclendiren bir i~vlilik egilimi soz

konusudur. Bu surecte yeniden dag~t~m'm,yani biriken servetin kurumsal meka-

nizmalar yoluyla yeniden topluluga dondunilmesinin, yeri ~ok onernlidir. Bey,

otoritesinin gucunu, geleneksel baglann yamslra, bu surecten ahr. Bu nedenle

beyliklerde soy aristokrasisinin elinde toplanrms asm bir zenginlik gorulmez. Sa-

vas ve cansrna ortamlannda beylerin yeniden dagitimcr islevlerini besleyen en

onernli mekanizma, yagma ve capul kurumlan olur. Beyliklerin, devletlerin tutu-

namadigi kaotik donernlerde ve cetin cografyalarda hemen yayildigr gozlenir. lira

bu tur ortamlar etnik aidiyete dayah siyasal yapilara donu~u kolaylasnrmaktadir.

Beslenme ve SaghkBitki tanmcihgi ya da hayvancihk yapan ya da karma olarak her ikisini de surdu-

ren topluluklar, avci-toplayicilara gore cok daha guvenli ve istikrarli beslenme re-

jimlerine sahiptir. Beslenme rejimleri bu topluluklann yasadiklan ekosisteme ve bu

ekosistemin sundugu uretim olanaklarma bagh olarak degismektedir. Dolayisryla

bitki ve hayvan uretimciligiyle birlikte, tamamen bitkisel diyetlerden tamamen

hayvansal urunlere yayilan bir diyet yelpazesi gorulur. Burada topluluklann kendi

uretmedikleri ama ihtiyac duyduklan besin maddelerini ~e~itli rnubadele yollany-

la elde ettikleri gorulur. Ancak tanmla birlikte insanlann tek yonlu beslenme egili-

mi de artmisnr. Neolitik Devrim'den soma Avrasya toplumlannda tahil agirhkh,

Uzakdogu toplumlarmda pirinc agirhkh ve Orta ve Guney Amerika toplumlannda

rrusir agirhkh bir beslenme biciminin yaygmlasugi gorulrnektedir.

Uretimcilige gecisle birlikte insanhk pek cok bUla~ICIve salgm hastahga da ma-

ruz kalmisnr. Belli bir yerde surekli yerlesme egilimi, bitkisel tiretimin agirhk ka-

Page 27: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 27/34

U nite 6 - S anay i O n ce si U yarlanm a ve Y as arn Ta rz l an: A v c t - I o p l a y r c t h k ve T arim 143

zanmasryla birlikte diyetin protein bakurundan zayiflamasi ve bazi yeme-icme ahs-

kanhklanrun yol a~tlgl hastahklar, tarim donemindeki saghk faturasiru yuklu hale

getirmistir. Ozetle bugun bildigimiz insan hastahklannm kokeni, yerlesik hayata

ge~i~ ve bitki ve hayvan evcillestirmesidir. lnsanlann yerlesik hayata ge~i~i ve ta-

rim ve hayvancihk yoluyla uretimci bir ya~am tarzirun benimsemesi, bu acidan bir

dornirn noktasi olmustur. Bu tayin edici degisiklik, insanlann daha once tamma-

diklan birtakirn hastahklarla karsilasmalanna yol acrmsnr. Yerlesik tanmci ya~ama

gecisle birlikte tahillann (karbonhidratlarm) ve nisasta-seker iceren baska tanmsal

urunlerin yogun bicimde niketilmeye baslarnasryla, agrz ve dis hastahklan, ozellik-

le dis ~urugu yogunlasir. Paleolitik avci-toplayrcrlannda ise dis ~rugu neredeyse

yok gibidir. Ornegin ust Paleolitik donem insanlarmda ~ruk yalmzca %1 oranm-

da rastlanan bir dis hastahgrydi; oysa istikrarh bicimde yerlesik ya~ama gecildikten

soma, bilhassa yogun yabani tahil tiiketen \=ayonu Neolitik insanlarmda bu oran

birdenbire %4'e ~lkmaktadrr (Ozbek, 2004). Klasik ~aglardan itibaren unlu ve se-

kerli yiyeceklerin tiiketirninde neredeyse sicrarna ya~anmasl ve bu tur beslenme-

nin insan beslenmesinin temeli olmasi, ~uruk oranmda da sl~ramaya neden olmus-

tur. Bu nedenle dis ~urugune uygarhk bastahgz adi verilmektedir.

Tanma gecisle birlikte ortaya ~tkan belki de en dramatik hastahk sitma olmus-

tur. Neolitik ~agm tanmcr topluluklan, siirekli yerlesimler (koyler) olustururken

~evresinde genellikle batakhklann bulundugu sulak alanlan tercih etmislerdi. Bu

~evre kosullan aym zamanda sitma tasryici sivrisineklerin ya~am alanlanydi. Holo-

sen donernin ilk tanmci yerlesmelerinin ~evresinde yer aldigr Karacadag bolgesi,

evcillestirilen ilk tahillann anayurdu oldugu gibi, buyuk olasihkla Akdeniz anemi-

siyle baglannh sitmarun da ilk ortaya ~tktlgl yerdir. Sitmarun ortaya ~lkl~lyla ilgili

bir baska gu~lu hipotez Afrika kaynakhdir. Bu tezi one suren Andrew Nikiforuk'a

(2000) gore tatli patates ve diger nisastah uninleri elde etmek icin yagmur orman-

Ianni yok eden Afrikali ~ift~iler,orak hucreli anemi ile baglannh sitma ile insan ilis-

kisinin de temellerini atrrns oldular. Yak-ac tanrru sitma yayan sivrisineklerin hizla

ureyebilecegi, icleri su dolu camurlu golleri yaratrrustr.

Boylelikle tanmci ya~am tarzr ile belirli hastahk turleri arasmda siki bir iliski or-

taya cikrmsur. Avci-toplayicr donernde surekli hareket halindeki insan gruplan, be-

lirli viruslerin ve bakterilerin 0grup icinde yerlesiklesrnesine, kendilerini yeniden

uretmelerine imkan tammayacak cografi hareketlilikleri ve hayvansal proteine da-

yah beslenme bicimleri ile yeriesik yasama 6zgii bircok enfeksiyona karst basanh

bir savunma mekanizmasi gelistirmislerdi. lnsan nufusunun azhgr ve dolasim saha-

smm genisligi, belirli salgm hastahklarm insanlan vurmasma engel oluyordu. Bu

kosullar, ortalama omrun 25-30 yil olmasma ve bu uzun donerndeki cevresel ko-

sullann ~etinligine karsm, turun devarruru saglamis ve kU~k bir nufus arnsi bile

saglanabilmistir, \=ift~ihayatm baslamasryla ve insanlarm bu yeni kosullarda surek-

li yerlesimlerde (koylerde) bannmayi secmesiyle birlikte insanlar daha istikrarh ko-

sullarda daha fazla nufusu besleyebilir hale geldiler. Ancak ozellikle hayvan evcil-

Iestirmesinin ardmdan ekonomik deger kazanan pek cok memeli hayvanla hasir

nesir hale gelen insanlar, ~i~ek hastahgr, grip, verem, sitma, veba, uyku hastahgi,

kizamik ve kolera gibi, hayvan hastahklanrun evrimlesmis bicimleriyle de karst

karsrya geldiler. Bu hastaltklar avci-toplayrcilann tarumadigi hastahklardi. En azm-

dan savas tarihleri de bize, II . Dunya Savasi'na kadar, ohimlerin cogunun savas ya-

ralarmdan degil, savasta tasman hastahklardan kaynaklandigim gostermektedir.

Diamond'm (2004, s.253) deyisiyle, "Eski savaslann galipleri her zaman en iyi ko-

mutanlara ve silahlara sahip olan ordular degil, ~ogu kez yalmzca dusmanlanna

Page 28: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 28/34

1 4 4 Antrop 0 1 oj i

bulastiracak en berbat mikroplan tasryanlardi". Geli~en yeme-icrne ahskanhklan da

pek cok hastahga kaynakltk etti. Dogrudan dogruya bakterili yumurta ve et ye-

mekle ge~en Salmonella ya da domuzlann iyice pisirilrneden yenmesinden dogan

Trisinoz vey» Japonlann ~ig bahk tuketimine bagh olarak yakalandigi Aniasakia-

sis gibi, hastahkh hayvanlan yemekten kaynaklanan hastahklar oldugu gibi, hay-

vanlarm ta~ldlgl hastahklara maruz kalmak sorunun temel kaynagidir. Bu da hay-

vanlarm evcillestirilmesini takiben hayvan yetistiriciliginin temel bir ya~am ve ge-

cim bicimi haline gelmesiyle soz konusu olmustur. Ornegin bugun nbbi mesgul

eden hastahklardan pek ~ogunun evcil hayvan kokenli oldugu bilinmektedir. Ke-

dilerden ge~en kedi burnmast, kopeklerden bulasan spiroket hastahgi (leptospiro-

sis), tavuk ve papagan kaynakh papagan hastahgi (psittacosis), sigrrlardan insana

ge~en brucella bunlardan sadece bazilandir. BaZIhastahklar ise hayvanlarda varo-

Ian bazi mikroplardan evrimlesmistir. Ornegin kizamik sigtr vebasiyla yakm akra-

ba oldugu gibi, tuberkuloz ve ~i~ek hastahgi sigtrlardan, grip domuz ve ordekten,

bogmaca domuz ve kopekten, jalciparum sumasi da upki bugun dunyayi tehdit

eden kus gribi gibi kuslardan kaynaklanmaktadir. Oretimci hayat, bir onceki aVC1-

toplayicihga gore 10 ila 100 kat daha fazla bir mifusun beslenmesini rnumkun kil-

rmstir ama kendilerinin ve evcil hayvanlanrun artiklanyla i~ ice ya~amaya baslayan

insan, basma dert olacak mikroplara da essiz ya~am ortamlan sunmustur. Kentles-

me ve dunya ticaretinin gelismesi, hatta istilalar bu tur mikroplann yaydigi hasta-

hklara yakalanma ihtimalini daha da arnrmisnr. Ornegin veba, kent hayatmm ve

yogun ticaret ve istila hareketlerinin bize hediye ettigi bir illettir. Bu tur hastaltkla-

rm bir baska ornegi, 1492'den itibaren Amerika kitasma ge~meye baslayan Avru-

pahlann birlikte goturdugu ~i~ek hastahgi ve kizamik gibi bulasicilann, bu hasta-

hklara karst bagisikhk gelistirmernis olan Amerika yerlilerini vurmasi ve kitlesel

ohimlere yol acrnasidir.

Page 29: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 29/34

llnit e [; - Salla\' i GIl"",i llyarlaru ua v e Y a s a m Tarzlan. Avcl -Top la) ' lc l l l k v e Taru u 1 4 S

f ize t

~1!); Sdrtdyil£',;"'£, oncesinin uvarlanuu:IN

y,J",UIl1<1rzldrlluidrl ilki alan dl/CI-in/ll,JYlcdli',lrI eenlo-

jik, In/,lwn., ,1{ elerinrunil« nz"zlikl£'ri- ntifu.: dina-

tnihleri. beslerune bicimleri. s,Ji',llk duru.tnlart IN

vavilun alanlar: nelerdir?

A\"CI-I.c~plaYICllil(n~;anununun ~~a~~;atn;i.irL~;ii~~in-

d ", c n u zu n '; i i ,-rnii ', ; V'" hu iu ru n tcrnc I I «;ikr, lr 'jik

V'" I .r 'l 'l u m sa l ( ,/." ,1 1iklcri n i n tcrncl i ni arm I~;h ir g" '-

r i rn v c ya~;a r n h i,~ irn id ir A vr: I-I .r I' I a VIC I Ia r W_O f' '' '-

I i k I" , u ru n Iazl a ';1 v arau na v a.:a k h i,~ irnd c hir g" '-

r i rn ctki n l i gi su rd urcn , hu ria hagll r.larak " " ,; i1 .1k-

r io tahakalasrnamn r ,lrnad 'g l, d usu k nu fu slu ta-

k.m lar h ali rid c I 'a',; al 'ar, I .r 'I , lu lu klard ,,- Taru n d cv -

rirni ilc hi rliktc in ';anl 'g '" hu v u k hr.lumu av e r-

tr ' l' ia j' 1 C I h av a u tcrk c d i I ' I .arl r nci v c havvar.o g" '-

r irn h irirn lu in" , 1 '(,n" , l irK "', av cl-l i 'l .]av ln larln v cr-

v u zu nd ",k i sa 1 '1;1 I II /.I a aza I rn I ',; v c av e I-I i 'I ' I a VIC 1 -

Ir k bugun tanrn v c hav v ancrhk i,~in u v gu n r.lrna-

v an rnarji nal alan lard a ,~r,k az in';an In su rd urd u-

gi i bir ctk in li k h al in c g ", lr ni ', ;l .i ,-

. z ! ) ;rlrCJ-/n/lldI1CJ!lkl<1rt hir eucillestirme detrriin ivle

,;lfydndn iarun ci IJ£,1,,1_IJIJdrlCI_IH"dm turta ntn

£'MnlryiM, eeonomi». In/,lwn,,,1! iiz£'lliklE'ri- mifu.:

dirutm ieleri. / )£' ,; I£ 'l IIn£' bicitnleri. sdi',llk duru.tn-

lari ne vavtlim aldnlari nelerdir?

A \T I-I .r '1 ,I aj'lcll , han I .ar l r na g ", ,~ i',; , gii nu m uzd cn

I n . n n n \ ,11 (,rK'" h a~ ;l aj 'a n k u 1 -" "; ", 11 '; 1r im a s u , -" ,c in -

d ", hitk i v c hayv anlann " ,\'cil iL ', ; l .i r il r ncsi vlc hasla-

rn I~ ; I .I ' -Evc i l l" '~ ; l .i rilc n uirlcrc hagll o larak , d unv a-

rn n Iarkh l , , , , , -I , , , , -ind, , , Iarkh I .ari rnci g" ,,~i rn v c v a-

~ ;a rn h ir i rnlcri d r,g rnu ~;I .U '- ) 'r ,gu n IH 'I 'ik I 'agrn m

r u rnan lan nd a r, ,-I .aj'a r lkan halo ,~" ,cil ik u ru n Iazla-

' ; 1 v a rauna van kabile I .r 'I ,l ul uk la rl nr n h asv u rd u gu

v c " ,kr, lr.ji hilg i '; i n i n rr,k (,n" ,rnl i «ldugu. hiikiscl

r" ,~ ;il .li l ig '" d ayah bir tarz o larak , c n ha '; il . u var lar.-

IlU\,' I .L l lhil " ,d '" ,- ( '' ' 'r irn lik u rcti rnd c d e aru k-d c-

g" " - v arau rru rr ,k azd .r arna h i/. i lk knlJlii!iik hi,~i-

rn i ni hu g" 'ri rn I .ar/.I nd a hu lu ru z 0 r ic de rile hu

I .r 'I ,l ul uk ia, - g ", n" ,1 1 i kl '" " ,~ ;i1 .1k ,~ i I .r 'l ' l u r n l ar dr r v c

kahile v c klan (, '-gi i1 .1e n rnclcri a lI .I r id a h i , -i L ', ;i l c r

)'r ,gu n tanrn j'(, rl l ." ,rnl" ,,-i i '; '" karr nasr k v c tahak ah

1 .r 'l 'l u rn la ,- ,n r ,, -I .a j' a r lk rn a'MI i ' ;a gl ar nl ', ;, b u gu n ta-

n,d,g,rn,/ . kcrit gihi, dcvlet gihi. askcrlik gihi 1 ., ,-

m el k u ru rn lan n loarc Irn karrn 1 ',;1 .1 1- u tahakalas-r nl ~; I .r 'l 'l ur ni a,- '; "" -f li g, ,,. k i-, iL li g" v c ('/.g ii ,- k ucu k

i)d rn" ,ci ki -'j'l i i l i ig '" d av an rn I ', ;1ard ir Tar Irn tck-

n iklcri n i n g" ,1 i ~; rn" ,'; i v c tar una a,~ rlan I .r 'l -rakla ,-,n

hu v u rncsi ilc tck u ru ric haglli lk. I -azar i ,~ in u rc-

tim gibi v e ni g" , l i~ ;rn" ,b- r>l tal 'a ,~Ikrnl ', ; v c hu g" -

I i~ ;r n" ,b - k i-, j' I ii i i ig ii n u , -d i r nci h av au m risk alI . I ria

'; r, ka n '; r,n ur la , - d r ,g ul -r nu ~; I.U ,- T a , -,r nc .l an ri sk c

';r ,kan bir d ig" " - (,n" ,rnli d k"n d " v av r lan salgu

hastaliklar v c tck j'(,n I ii h" " ; iLn rnc aliskanl rkl ar l-

n In gd i I-d igi '; r ,m nlard rr

Page 30: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 30/34

146 Antrop 0 1 oj i

Kend im i zi S inaya llm

1 . Insanlik tarihi boyunca en uzun sure uygulanan ge-

cim tarzi asagtdakilerden hangisidir?

a. Tanm

b. Hayvancihk

c. Gocer hayvancihk

d. Bahcecilik

e. Avci-toplayicihk

2. Tanm ve hayvanlarm cvcillcstirilmesi ilk kez gunu-

rnuzden kac yil once gcrceklcsmistir?

a. 50.000

b. 10.000

c .

5000d. 2000

e. 1000

3. Avci-toplayicilann temel orgutlcnme bicimi nedir?

a. Devlet

b. ~eflik

c. TaklTll

d. Genis aile

e. Birlik

4. Avustralya kuasinda yasayan avci-toplayicilar hangi

isimle amhrlar?

a. !Kung-San

b. Yanornarno

c. Aynu

d. Aboriiin

e. Eskimo

5. Aaagtdakilcrdcn hangisi avci-toplayicilann salgm

hastahklara karst direncli olmalanmn nedenlerinden

biri deglldJr?

a. Savasci olmalan

b. Gocebe yasarn tarzi

c. Yuksek protein tiiketimi

d. Sabit bir verlcsim yerinin olmayisr

e. Kucuk nufuslu gruplar halinde yasamalan

6. Gordon Childe tanmm basladigi caga ne ad vermistir?

a. Uretim pgl

b. Evcillestirme ~agl

c. Epipaleolitik devrim

d. Neolitik devrim

e. Buyuk donusum

7. Amerika kitasmda ilk tarunci yerlesimler, hangi bit-

kinin tanrrum yaprruslardir?

a. Bugday

b. Arpa

c. Pirinc

d. Patatese. MlSU

8. ilk evcillestirilen hayvan asagtdakilcrdcn hangisidir?

a. Koyun

b. SIgU

c. Kopek

d. Kedi

e. Domuz

9. A~agldakilerden hangisi tarima gccisle birlikte orta-

ya cikan durumlardan biri deglldir?

a. Daha saghkli bir yasarn

b. Nufus artisi

c. Salgm hastahklar

d. Kisiler ve gruplar arasi cansrnalar

e. Buyuk koy tipi yerlesimler

1 O . Pastoralizm nedir?

a. Koy yasarm

b. Gocebe- hayvancihk

c. Bahcecilik

d. Kaba tanm

e. Yogun tarim

Page 31: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 31/34

U n ite 6 - S a na y i O n ces i U ya rla nm a ve Y a ~ am T arz l an : A v c t - T o p l a y un h k ve T arim 147

Okuma Par~asl

"--------------------Kalahari Yerlllerinin DOnii~Miicadelesi

Guney Afrika ulkelerinden Botswana'da dort yi l once

geleneksel topraklanndan surulen Kalahari yerlilerinin

evlerine donme umutlan ciddi bir darbe aldr, Yerlilerin

topraklarma geri donebilmek icin actiklan davanm so-

nucu bugun belli olacak. Ancak rnahkemedeki u~ yar-

gl~an biri, hukumetin tezlerine destek verdi.

Kalahari colunun ortasmdaki geleneksel avlanma alan-

Ianrn terk etmek zorunda kalan yerliler, hukumetin su

kaynaklanm keserek kendilerini buradan aynlmaya zor-

ladigim one suruyor, San halkma bolgcleri dismda ba-

rmrna imkarn, saglik ve egitim hizrnetleri sundugunu

soyleycn hukurnet, yerlilerin yasam bicimlerinin degis-

tigini bu yuzden buradaki varhklannm dogayi koruma

cabalanm engel teskil etmeye basladigmr soyluyor.

Botswana Hukurneti yerlilerin yeni elmas rnadenler i

acilmasi icin topraklanndan suruldugu iddialanm red-

dediyor.

Hukurnet, Kalahari bazi sondaj cahsmalan yapildigim

dogrulamakla birlikte, bunun ulke capmda devam eden

calismalann bir parcasr oldugunu ve sadece av arazisiy-

Ie smirlanmadtgmr belirtiyor.

Kalahari ycrlilerinin avukatlan hukumetin bu kisileri

topraklarmdan kopararak, yardimlara bagimlr olarakyasayan bir topluluk haline getirdigini soyluyor, Bots-

wana'daki davanm sonucu dunyarun baska noktalann-

daki yerli halklar acisindan da onern tasiyor, Zira, bu

dava, yonetimlerin, yerlileri topraklanndan yasal olarak

surup surerneyecegine bir emsal olusturacak,

Kaynak: 13 Arahk 2006, BBC-Turkish.com

BeyazTehdit

Brezilya topraklan icinde yer alan Amazon Ormanlan

yok olma tehlikesiyle karsi karstya. Bir an once onlem

ahnmasi gerekiyor. FranS1Z Antropolog Emilie Barru-

cand, Amazonlar'da yasayan kabile uyelerinin ormanla

birlikte yok olmaktan korktuklanm soyluyor,

Paris Match dergisi son sayisim dunyarnn essiz dogal

guzelliklcrinden Amazon Ormanlan'na ayirdi, Dergide

turistler tarafmdan kesfcdilmcyi bekleyen Amazon Or-

rnanlan'nm yok olma tehlikesine karst direndigi belirti-

liyor. Bilirn adamlan dunyanm ekolojik dengesi icin ha-

yati onem tasiyan ve Brezilya topraklannm yuzde 60'ml

kaplayan bu orrnanlann koruma altma almrnasi gerek-

tigini vurguluyor. Ormanlarm yuzde besi son 15 yi l icin-

de tahrip edilmis. Bu da bir insanm akcigcrlerini kay-

betmeye baslamasi kadar vahim bir tablo. Amazon Or-

manlan'yla yuzyrllardrr i~ ice yasayan yerli kabileler de

hizla aym sona dogru yaklastvor. FranS1ZAntropolog

Emilie Barrucand, Amazonlar'da yasayan Mebengokre

kabilesinin ~efi Raoni ile u~ yi l once Avrupa'ya konfe-

rans vermeye gittigindc tanisrrus. 0 andan itibaren ~ef

Raoni, Emilie'yi kendl kizi gibi gorrneyc baslarrus. Ara-

lanndakl guclu bag gun gcctikce daha da artrrus.

Geleceh Korkusu

Dogal yasarna asik oldugunu soyleycn Barrucand, ken-

disini agirlayan Raoni ailesinin bireyleriyle hayatmin enguzel gunlerini gecirrnis. Avrupa'da gormcdigi bitki ve

hayvan turlerini Amazonlar'da kesfctmis, yerlilerle dert-

lesrne sansma sahip olmus. "<;agda~ dunyadan uzak ya-

~ayan yerli kabilelerin tek problemi, orrnamn yok 01 -

maya baslamasi ve beyaz insanlar. Amazon Ormanlan,

insanoglunun en eski yerlesim yerlerinden. Yeryuzun-

" deki cennet gibi, Ancak hizla tahrip ediliyor. Kabileler

modern dunyaya sirtlanm donup atalanndan gorup og-

rendikleri sekilde yasarnlanm surduruyorlar, Agaclann

tahrip edilmesini hayatlanna rnudahale olarak nitelen-

diriyorlar. 'Beyazlar burada, hemen yambasirruzda ve

topraklanrruzi elirnizden almak istiyorlar, Biz ise rnuca-

dele ediyoruz. Orrnanlanrruz yok olmasm. Burasi bizim

gelecegimiz' diyenler cogunlukta." Emilie'ye gore kabi-

leler oldukca mutsuz. Onlan tanidrkca huzursuzluklan-

run daha da arugina sahit olrnus. "Gelecege korkuyla

bakiyorlar. Beyazlann silah zoruyla topraklarim alacak-

Ian cndisesiyle yasryorlar. <;ocuklarma birakacaklan en

degerli rnirasm kulturleri oldugunu dusunduklcri icin

bend en yardim istediler. Onlarm tek arzusu topraklan-

m ve kulturlerini korumak."

Kaynak: Sarsar, A. (2003, 1 Eylul). Beyaz Tehdit. Ak-

~am Gazetesi Y~am Eki.

Page 32: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 32/34

14 8 Antrop 0 1 oj i

K e nd im iz i S in aya llm V an lt A nah tar l S lra S izde V anlt A nahtar l

Yamtirnz dogru degilse "Avci-Toplayicihk"

bolumunu yeniden gozden geciriniz.

Yanrtmiz dogru degilse "Avci-Toplayicihk"

bolumunu yeniden gozden geciriniz.

Yanrtmiz dogru degilse "Avci-Toplayicihk"

bolumunu yeniden gozden geciriniz.

Yanrtmiz dogru degilsc "Avci-Toplayicihk"

bolumunu yeniden gozden geciriniz.

Yanrtmiz dogru degilsc "Avci-Toplayicihk"

bolumunu yeniden gozden geciriniz.

Yanrtimz dogru degilsc "Tanrn ve Hayvanci

Uyarlanma" bolurnunu yeniden gozden

geciriniz.Yanrtmiz dogru degilse "Tarim ve Hayvanci

Uyarlanma" bolurnunu yeniden gozdcn

gcciriniz.

Yamtimz dogru dcgilse "Tarim ve Hayvanci

Uyarlanma" bolurnunu yeniden gozden

gcciriniz.

Yarutimz dogru degilsc "Tarim ve Hayvancr

Uyarlanma" bolurnunu yeniden gozdcn

gcciriniz.

10.b Yamtimz dogru degilsc "Tarim ve Hayvanci

Uyarlanma" bolurnunu yeniden gozden

l.e

2. b

3. C

4. d

S. a

6. d

7 . e

8. C

9 . a

gccirtniz.

Sua SJzde 1

Kolonilestirme surecinde Avrupahlar kolonilestirdikleri

ulkelerin en verirnli, en kolay tanm yapilabilecek, en

yasanabilir bolgelerine yerlesmisler, buralarda buyuk

ciftliklcr ve modem metropoller kurrnus, buralarda ma-

den sahalan acrmslardir, Boylece eskiden avci-toplayi-

cilann yasarn alanlan olan bu bolgelerde avci-toplayici

halklarm yasayabilecegi alanlar, avlayip toplayabilecek-

len hayvan ve bitki cesitliligi ortadan kalkrrus, go~ yol-

Ian kesintiye ugrarrus ve avci-toplayicrlar mecburen tire-

time ve yerlcsmeye uygun olmayan (col, yagrnur or-

rnanlanmn i~ kisunlan gibi) rnarjinal ccvrescl kosullann

hukurn surdugu yerlere dogru cekilmtslcrdir.

Sua SJzde 2

Avci-toplayici topluluklar, dogal besin kaynaklarmm tu-

ketimine dayanan bir gecirn bicimine sahip olduklan

icin kucuk nufuslu gocebc topluluklar olmak zorunda-

dirlar. Nufusun buyumesi ve bir yerde uzun sureli kahs,

besin kaynaklannin tukenmesi riskini dogurur. Nufusun

kucuk olmasi ve goccbclikse, hem bu riski ortadan kal-

dmr hem de besin kaynaklan uzerindeki rekabet ve ca-

usrnayi azaltir. Avcr-toplayicilarda uretirn ve unmun de-

polanrnasi yoktur. Dolayisiyla uninun ve uretirn aracla-

rmm belli kisi ve gruplarda toplanmasi ve diger kisi ve

gruplarm bunlara erisiminin az olmasi gibi durumlar or-

taya cikmaz. Aynca avci-toplayici gecirn tarzmda i~bo-

lumu oldukca smirhdir, genellikle sadece cinsiyete da-

yah bir i~ bolumu gorulur, Farkh meslekler bulunmaz.

Bu sebeplerle avci-toplayici topluluklarda iktisadi, siya-

sal ve kulturel olarak birbirinden farkh ozelliklere sahip

toplumsal tabakalar yoktur. Avci-toplayicilar, hiyerarsik

yapmm gorulmedigi esitlikci topluluklardrr.

Page 33: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 33/34

U n ite 6 - S a na y i O n ces i U ya rla nm a ve Y a ~ am T arz l an : A v c t - T o p l a y un h k ve T arim 149

Sl1'3.SJzde3

Buzul cagimn bitmesiyle birlikte iklirnde ortaya cikan

ismma Dogu Akdeniz koridorunda ve Kuzey Irak-Yu-

kan Mezopotamya bolgcsinde yabani tahil turlerinin

yayrlmasma neden olmustur, Epipaleolitik adi verilen

donernde bu bolgede yabani tahillan toplayarak ve av-

lanarak gecinen insanlar kaderneli olarak yerlcsik yasa-

rna gecmislerdir. Bunun en onemli nedeni tahillann yi l

boyunca tuketilebilmesi icin depolanmasi ihtiyacidir.

Bu donern yerlesimlerinde arkeologlann buldugu tahil

ambarlan bunun kamndir. Boylece kucuk koy yerle-

simlcri ortaya cikrrus, ancak Neolitik donernde tanrrun

ve hayvan cvcillestirmesinin baslamasiyla birlikte bu

koyler buyurnus ve gel ismistir. Tanm verlesik yasarm

zorunlu kilan bir etkinliktir, Topragm rnevsimlere bagh

olarak ekilrnesi, hasatm toplanmasi, depolanmasi ve yil

boyunca tuketilmesi icin yerlcsik bir koy yasarm gere-

kir. Tarurun hizla yavgmlasmastyla birlikte ycrlesik koy

yasarru da dunyada yayilmis ve pek cok yerde gocebc

yasarn tarzinm yerini alrrustrr. Goccbe yasarn tarzmiysa

sadece tanm yapmayan avci-toplayici ve gocebe hay-

vanci topluluklar surdurrnuslcrdir.

Sua SJzde4Yogun tanrrun yaratngi arti-urun, tanm drsr rneslekleri

besleyebilecek bir gelir duzeyi yaratrrus ve insanlar ara-

sinda bir uzrnanlasma baslarrusur. Aru-iinin aym za-

manda bir pazan gerektirdiginden piyasa iliskileri gelis-

rnis, piyasa iliskileri icinde dogrudan ya da dolayh ola-

rak cckilen gelir, belirli kisilerin zenginlesmesine yol

acrms ya da servetin belli ellerde toplanmasma izin ver-

rnis, boylelikle de servet ve statu farkma dayah tabaka-

lasmanm ternelleri atilrrustir. Urumm toplanma ve dagi-

turn rnekanizmalan kovluleri buyuk olcude piyasanm

dinarniklerine bagimlr kilrrus, zarnan kullarnrru, kaba ta-

mncuara gore cok daha stkisik ve bos zarnan yaratma-

yacak bicimde kritik hale gelmistir,

Ya ra r lan llan ve Ba ,vu r u lab ile c e kKaynaklarBates, D.G. (1996). Cultural Anthropology. Needham

Heights, Mass.: Allyn &Bacon.

Braidwood, R]. (1995). Tarlli Oncesi insan (Cev.

M.Glazer, D.Ansan-Gunay, B. Altmok). Istanbul:

Arkeoloji ve Sanat.

Chagnon, N.A. (2004). Yanomamo: Sava~a Doganlar

(Cev. B. Bolukbasi). Istanbul: Epsilon.

Childe, V.G. (1978). KendJniYaratan insan: insanm

{:agIarBoyunca 6eU~imi (Cev.F.Karabey-Oflu-

oglu), Istanbul: Varhk,

Cipolla, CM. (1980). TarJhBoyunca Ekonomi ve Nii-

fus (Cev. M.S.Gezgin). Istanbul: Tur.

Diarnond.]. (2004). Tiifek,MJkropve~llk(~ev. U.1n-

ce). Ankara: Tubitak.

Dolukhanov, P. (1998). Eski Ortadogu'da ~vre ve

Etnik Yap1(Cev. Suavi Aydin). Ankara: lmge.

Guvenc, B. (1974). insan ve Kiiltiir. Istanbul: Rernzi.

Kottak, C.P. (2001). Antropoloji: ins an {:e~itlillgme

Bir Bakt~. Ankara: Utopya.

Lee, R (1968). What Hunters Do for a Living, or How

to Make Out on Scarce Resources. Lee, R & I.De

Vore. (DeI.) Man the Hunter. New York: History

Museum, 47-79.

Lee, R ve RDaly. (Der) (1999). The CambridgeEncyclopedia of Hunters and Gatherers.

Cambridge: Cambridge University Press.

Lindner, P. (2000). Ort~ag Anadolu'sunda G~be-

ler ve Osmanhlar (Cev, M.Gunay). Ankara: Imge.

Maisels, C.K. (1990). The Emergence of Civilization:

From Hunting and Gathering toAgriculture,

Cities, and the Statein the Near East.London &

New York: Routledge.

Mannion, A.M. (1999). Domestication and the Origins

of Agriculture: An Appraisal. Progress in Physical

Geography, 23(1), 37-56.

Nikiforuk, A. (2000). Mah~erin DOrdiinciiAths1:Sal-

gm ve Bula~1C1Hastabklar Tarihi (Cev. S.Erkan-

h). Istanbul: Iletisim.

Oksuz, B. (2002). Beslenmek. ArkeoAdas, 1,84-87.

Page 34: Felsefe Ünite 06

8/3/2019 Felsefe Ünite 06

http://slidepdf.com/reader/full/felsefe-uenite-06 34/34

150 Antrop 0 1 oj i

6zbek, M. (1981). Eski Insanlarda Gorulen Bazr Hasta-

hklar Uzerine. TiibitakBillm ve Teknik, 160,8-11.

6zbek, M. (1983). Diinden Bugiine Klzllderilllen ib -

rahim Yasa'ya Armagan Kitabl. Ankara: Ankara

Universitesi Yaymi, 359-367.

6zbek, M. (2004). {:ayonii'nde insan.lstanbul: Arke-

oloji ve Sanat,

Ozdogan, M. (2002). Canak (:omleksiz Neolitik (:ag.

ArkeoAtlas, 1, 66-83.

Renfrew, A.C. (1987). Archaeology and Language:

The Puzzle of Indo-European Origins. Londra:

Jonathan Cape.

Sahlins, M. (1972). Stone Age Economics. Chicago:

Aldine.

Service, E.R. (1971). Primitive Social Organization:

An Evolutionary Perspect1ve.New York: Random

House.

Tapper, R. (1997). iran'tn Smrrboylarrnda G~ebe-

len ~ahsevenlerln Toplumsal ve Politik Tarihi

(Cev. F.D.6zdemir). Ankara: Irnge.