erdogan aydin - islamiyet gercegi 4 (islamiyetin ekonomi politigi) 9. basim, 2008

Download Erdogan Aydin - Islamiyet Gercegi 4 (Islamiyetin Ekonomi Politigi) 9. Basim, 2008

If you can't read please download the document

Upload: muammer66

Post on 27-Apr-2017

250 views

Category:

Documents


14 download

TRANSCRIPT

  • ERDOAN AYD N

    1992Turan Dunsun

    Aratma ve Incelenne dl

    Islamiyetin Ekonomi

    I w Politislamiyet GereiIV

  • tSLAMYETN EKONOM POLT

  • tSLAMYETN EKONOM POLT

  • SLAMYETN EKONOM POLT

    (SLAMYET GERE - IV)

    E r d o a n A y d i n

  • SLAMYETN EKONOM POLT

    (SLAMYET GERE - IV)

    E r d o a n A y d i n

  • SLAMYETN EKONOM POLT

    (SLAMYET GERE - IV)

    E r d o a n A y d i n

    IS B N 9 7 8 -9 7 5 -9 1 6 9 -8 5 5

    SLAMYETN E K O N O M P O I J T l / E R D O y \N A Y D N

    1. K ay n ak Y ay n lan , 1993 9. Bask/: K rm z Y ayn lar, T e m m u z 2008

    C.melYoym Ynet/neni: ( ) Z O E M R D^^eli: Esra K( )

    K apak ''asnur. A k u ra S e rap E R T E M N

    IJZe,! K rm z Y ay n lan li sk i ve Cilt: E u ro m a t M atbaac lk

    CO K rm z Y ay n lan , 2 0 0 8 , stan b u l Btn h a kL m sakldr.

    K rm z Y ayn lar B a d at Cadck-^i N o ; 1 4 2 /1 3 M a lte p c ^ /S T A N B l'E

    Tel: (0.216) 371 3 6 29

    K rn z Y a \'in lan , b ir O P U S L T D . T . k u ru lu u d u r .

    k irm iz iyay in lari.com .

  • SLAMYETN EKONOM POLT

    (SLAMYET GERE - IV)

    E r d o a n A y d i n

    IS B N 9 7 8 -9 7 5 -9 1 6 9 -8 5 5

    SLAMYETN E K O N O M P O I J T l / E R D O y \N A Y D N

    1. K ay n ak Y ay n lan , 1993 9. Bask/: K rm z Y ayn lar, T e m m u z 2008

    C.melYoym Ynet/neni: ( ) Z O E M R D^^eli: Esra K( )

    K apak ''asnur. A k u ra S e rap E R T E M N

    IJZe,! K rm z Y ay n lan li sk i ve Cilt: E u ro m a t M atbaac lk

    CO K rm z Y ay n lan , 2 0 0 8 , stan b u l Btn h a kL m sakldr.

    K rm z Y ayn lar B a d at Cadck-^i N o ; 1 4 2 /1 3 M a lte p c ^ /S T A N B l'E

    Tel: (0.216) 371 3 6 29

    K rn z Y a \'in lan , b ir O P U S L T D . T . k u ru lu u d u r .

    k irm iz iyay in lari.com .

  • NDEKLER

    1. Gene] Olarak slamiyctin Ekonom ik K arak teri............................. 11

    2. eriata G re Klecilik ve Talanclk...................................................31

    3. slamiyette Faiz Kartlnn A n lam ................................................45

    4. slamiyetin Refahla kr Arasnda K urduu B a n t................. 61

    5. slamiyette almakla Zenginlik Arasndaki liki ve M iras.......71

    6. eriat, Snfl Bir T oplum D zeni n g r r .....................................79

    7. slamiyet Snrsz Eitsizlii M eru G r r ........................................ 93

    8. slamda Sosyal Adalet ngrlm m d r? ................................ 119

    9. slam iyette Zekt K urum u ve A n lam ............................................ 131

    10. slamiyette i ile Sermayedar likisi ........................................... 149

    11. slam iyet Tccarl Ycelten Bir D ind ir........................................ 165

    12. slamiyet Snrsz Bir Pazar Ekonom isi ngrr .......................181

    13. eriat Ekonom ik Sylemin Mantksal A m azlan..................... 193

    14. slam iyet Adil Bir Toplum K urm a Yeteneine Sahip midir? ,...203

    15. S onsz.......................................................................................................221

  • NDEKLER

    1. Gene] Olarak slamiyctin Ekonom ik K arak teri............................. 11

    2. eriata G re Klecilik ve Talanclk...................................................31

    3. slamiyette Faiz Kartlnn A n lam ................................................45

    4. slamiyetin Refahla kr Arasnda K urduu B a n t................. 61

    5. slamiyette almakla Zenginlik Arasndaki liki ve M iras.......71

    6. eriat, Snfl Bir T oplum D zeni n g r r .....................................79

    7. slamiyet Snrsz Eitsizlii M eru G r r ........................................ 93

    8. slamda Sosyal Adalet ngrlm m d r? ................................ 119

    9. slam iyette Zekt K urum u ve A n lam ............................................ 131

    10. slamiyette i ile Sermayedar likisi ........................................... 149

    11. slam iyet Tccarl Ycelten Bir D ind ir........................................ 165

    12. slamiyet Snrsz Bir Pazar Ekonom isi ngrr .......................181

    13. eriat Ekonom ik Sylemin Mantksal A m azlan..................... 193

    14. slam iyet Adil Bir Toplum K urm a Yeteneine Sahip midir? ,...203

    15. S onsz.......................................................................................................221

  • Birinci Blm

    G e n e l O l a r a k sl a m Iy e t In E k o n o m Ik Ka r a k t e r !

    Dier sorunlarda olduu gibi slamiyedn ekonomi poli- kasma ilikin de arya kaan yanltma abalan ile kar kar- yayi7. Bunlar slamiyetin adil, fakiri gzeten, ekonomik bunalmlar retmeyen, emei ycelten bir sistem olduu iddiasndan balayp onun snfsz bir toplum nerdii fikrine kadar uzanmaktadr. Peki, yle midir gerekten?

    Bu sorunu aydnlatabilmek iin elimizde hem teorik hem de pratik olarak fazlasyla veri bulunmaktadr. ncelikle bir siyasal ve ekonomik sistemi olarak, btn potansiyelleri ile uyguland 14 yzyllk uzun zaman zarfnda, gerek nitelikleriyle belirginlemesini salayacak somut verilerine sahibiz. stelik bu uygulamann, inancn mant gerei, her eye muktedir bir Tanrnn desteinde gereklemesi de, herhangi bir dnyevi teori iin ne srlebilecek mazeretlerin, rjnun iin ileri srlebilmesini olanakszlatrr. Zaten, temel belgelerini bilimsel bir soukkanllkla incelememiz halinde bile, onun toplumsal adalet bilincinden uzak, smr, eitsizlik, talan ve daha da tesi kle emei zerine oturan bir sistem olduu gerei ile karlarz.

    slamiyet, kutsal kitabnda ve peygamberinin belirttii grlerle, dnemin ekonomik diizenlennelerine ihkin ayrntl

  • Birinci Blm

    G e n e l O l a r a k s l a m Iy e t In E k o n o m Ik Ka r a k t e r !

    Dier sorunlarda olduu gibi slamiyedn ekonomi poli- kasma ilikin de arya kaan yanltma abalan ile kar kar- yayi7. Bunlar slamiyetin adil, fakiri gzeten, ekonomik bunalmlar retmeyen, emei ycelten bir sistem olduu iddiasndan balayp onun snfsz bir toplum nerdii fikrine kadar uzanmaktadr. Peki, yle midir gerekten?

    Bu sorunu aydnlatabilmek iin elimizde hem teorik hem de pratik olarak fazlasyla veri bulunmaktadr. ncelikle bir siyasal ve ekonomik sistemi olarak, btn potansiyelleri ile uyguland 14 yzyllk uzun zaman zarfnda, gerek nitelikleriyle belirginlemesini salayacak somut verilerine sahibiz. stelik bu uygulamann, inancn mant gerei, her eye muktedir bir Tanrnn desteinde gereklemesi de, herhangi bir dnyevi teori iin ne srlebilecek mazeretlerin, rjnun iin ileri srlebilmesini olanakszlatrr. Zaten, temel belgelerini bilimsel bir soukkanllkla incelememiz halinde bile, onun toplumsal adalet bilincinden uzak, smr, eitsizlik, talan ve daha da tesi kle emei zerine oturan bir sistem olduu gerei ile karlarz.

    slamiyet, kutsal kitabnda ve peygamberinin belirttii grlerle, dnemin ekonomik diizenlennelerine ihkin ayrntl

  • 12 slamiyetin Ekonomi Politii

    bilgiler ierir. Bu bakmdan da kendinden nceki dinlerden farkl olarak, onun ekonomik karakterini 2mlemek ok daha kolaydr.

    Prof. Afif Abdlfettah Tabbarann da belirttii gibi slam iktisadnda ilk karlatmz ey, slamn mlkiyete hrmet etmesidir.

    kinci olarak karlaacamz husus slam teriinde fertlerin ve miUetin malnn korunmas zelliidir. ' Ancak bundan sonradr ki, bunun tesinde slam iktisadnn hedefi fakir snflara iyilik ve ihsandr.

    Birazdan ayrntlarnda da greceimiz gibi, insanlar arasnda nesnel bir ayrcalk oluturan mlkiyetin korunmas temelinde biimlenen slam ekonomi politikas, ite ancak bundan sonra, fakirlere iyiHk ve ihsanda bulunmak yoluyla, toplumsal eitsizlii kendisine sorun edinir. Fakirlik ve eitsizlik sorununa yaklam da egemen snflar dzeninin yeniden retim koullarn, istikrar iinde salamak kaygsndan ibarettir. Nitekim uras bir gerekr ki -der Tabbara- cemiyetlerde aa derecede bulunan fakirler, o cemiyetler iin huzursuzluk kaynadr. Fakirliin zincirlerine denler, haya- n idamesi iin zaruri ihtiyalarnn temini maksadyla, birok ktlkleri ilemeye tevessl ederler. nk alk, insan her trl suu ilemeye sevk eder. Her trl irkin fiiller de ilenir. > (3)

    zetle fakirlerin sorunlarn, onlara iyilik ve ihsanda bulunmak eklinde zenginlerin insafna brakan, buna karlk zenginlere hem dnya ve hem de ahrette dller vaat eden, bir dzenlemedir slamiyet. Bu iyilik ve ihsann gerek nedeni, sz konusu dzenin fakirlikten kaynaklanan eliki ve tepkilerden korunmasdr. Yani yoksulluk ve eitsizHk sorunu, dzenin kendini yeniden retmesi ve srekli klabilmesi asndan zorunlu olan nlemler erevesinde ele ahnmakta-

    () T ab b ara , lm in Inda slamijet^ s. 3 41 . (2) A .g.e.0) A .g.e., s, 364 .

    dr. Kald ki benzer nlemlere, dier tm din ve dind snfl toplum hukuk ve pratiklerinde olduu gibi, slam ncesi cahil- liye devrinde ve ok daha kapsaml olarak kapitalizmde rastlamaktayz. nk btn eitsiz dzenlerin, kendilerini yenileyerek retebilmek iin, zerine oturduklar toplumsal ilikilerde, asgari bir dengeye gereksinimleri vardr. Yasalar da bu deiken dengelerin hukuki belgelerinden baka bir ey deildir.

    slamiyet, iinden k koullara gre reformist bir nitelie sahiptir. nceki dnemde Mekke egemenleri arasnda yaplan Hlful-fudl anlamas, yeniden retim koullarn dzenlemekte yetersiz kalnca, toplumun ezilen kesimleri olan kleler ve mevaliler lehine de bir takm dzenlemeler yapmak gerekmitir. Gerek dnemin kltrel geriliinin sonucu olan metafizik dnme tarz gerekse yeni reformist dzenlemelerin, ncekilerden farkh olarak etkili ve sreen olmas, Isla- miyetin, toplumun karsna insani deil ilahi bir perspektif olarak k(arl)masna neden olmutur. Onun snfl top- lumlara ilikin dier ideolojik yaplardan farh, getirdii dzenlemelerin, iinden kt toplumdan kaynaklanan ayrn- larn yan sra ite bu ilahilik iddiasdr.

    rnein Hilful-fudl (fazilet-liler anlamas), her snftan insana zulmetmeyi yasaklamas bir yana, mlkiyet hakkn ve o gnk hak anlay erevesinde, insan haklarnn korunmasn, gvence altna alyordu. yle ki bu anlamaya tabi olanlar; Allaha yemin ederiz ki mazlum ile birlikte, bu zaUm mazlumun hakkn verinceye kadar bir el gibi olacaz. Bu it- tifabmz, denizde bir ty slatabilecek kadar su kalncaya dek ve Hira ve Sevir tepeleri yerinde durduka ve mazlumun iktisadi durumunda eitlie tamamen riayet edilerek devam olunacakr*-'* eklinde yemin etmektedirler. (*) 7\nlamann im-

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 13

    (4) A k ta ra n M . eker, slam'da Sosyal Dayamama Messeseleri, s . 59.(') D i e rle ri p e k o k y e rd e d e rn ek le rin i g rdm ;^ g ib i, a n la m ay im zalayan M ekke e g e m e n -

    ' leri p u t la r ze rin e deil, AO ah ze rin e yem in e tm e k te d irle r; ki b u d u ru m , slam iye t n c e si A ra p d in in a n n a ilik in slam c an la tla rm nasl c id d i a rp tm a la r ie rd i in i g s te re n b ir d i e r o l

    g u d u r.

  • 12 slamiyetin Ekonomi Politii

    bilgiler ierir. Bu bakmdan da kendinden nceki dinlerden farkl olarak, onun ekonomik karakterini 2mlemek ok daha kolaydr.

    Prof. Afif Abdlfettah Tabbarann da belirttii gibi slam iktisadnda ilk karlatmz ey, slamn mlkiyete hrmet etmesidir.

    kinci olarak karlaacamz husus slam teriinde fertlerin ve miUetin malnn korunmas zelliidir. ' Ancak bundan sonradr ki, bunun tesinde slam iktisadnn hedefi fakir snflara iyilik ve ihsandr.

    Birazdan ayrntlarnda da greceimiz gibi, insanlar arasnda nesnel bir ayrcalk oluturan mlkiyetin korunmas temelinde biimlenen slam ekonomi politikas, ite ancak bundan sonra, fakirlere iyiHk ve ihsanda bulunmak yoluyla, toplumsal eitsizlii kendisine sorun edinir. Fakirlik ve eitsizlik sorununa yaklam da egemen snflar dzeninin yeniden retim koullarn, istikrar iinde salamak kaygsndan ibarettir. Nitekim uras bir gerekr ki -der Tabbara- cemiyetlerde aa derecede bulunan fakirler, o cemiyetler iin huzursuzluk kaynadr. Fakirliin zincirlerine denler, haya- n idamesi iin zaruri ihtiyalarnn temini maksadyla, birok ktlkleri ilemeye tevessl ederler. nk alk, insan her trl suu ilemeye sevk eder. Her trl irkin fiiller de ilenir. > (3)

    zetle fakirlerin sorunlarn, onlara iyilik ve ihsanda bulunmak eklinde zenginlerin insafna brakan, buna karlk zenginlere hem dnya ve hem de ahrette dller vaat eden, bir dzenlemedir slamiyet. Bu iyilik ve ihsann gerek nedeni, sz konusu dzenin fakirlikten kaynaklanan eliki ve tepkilerden korunmasdr. Yani yoksulluk ve eitsizHk sorunu, dzenin kendini yeniden retmesi ve srekli klabilmesi asndan zorunlu olan nlemler erevesinde ele ahnmakta-

    () T ab b ara , lm in Inda slamijet^ s. 3 41 . (2) A .g.e.0) A .g.e., s, 364 .

    dr. Kald ki benzer nlemlere, dier tm din ve dind snfl toplum hukuk ve pratiklerinde olduu gibi, slam ncesi cahil- liye devrinde ve ok daha kapsaml olarak kapitalizmde rastlamaktayz. nk btn eitsiz dzenlerin, kendilerini yenileyerek retebilmek iin, zerine oturduklar toplumsal ilikilerde, asgari bir dengeye gereksinimleri vardr. Yasalar da bu deiken dengelerin hukuki belgelerinden baka bir ey deildir.

    slamiyet, iinden k koullara gre reformist bir nitelie sahiptir. nceki dnemde Mekke egemenleri arasnda yaplan Hlful-fudl anlamas, yeniden retim koullarn dzenlemekte yetersiz kalnca, toplumun ezilen kesimleri olan kleler ve mevaliler lehine de bir takm dzenlemeler yapmak gerekmitir. Gerek dnemin kltrel geriliinin sonucu olan metafizik dnme tarz gerekse yeni reformist dzenlemelerin, ncekilerden farkh olarak etkili ve sreen olmas, Isla- miyetin, toplumun karsna insani deil ilahi bir perspektif olarak k(arl)masna neden olmutur. Onun snfl top- lumlara ilikin dier ideolojik yaplardan farh, getirdii dzenlemelerin, iinden kt toplumdan kaynaklanan ayrn- larn yan sra ite bu ilahilik iddiasdr.

    rnein Hilful-fudl (fazilet-liler anlamas), her snftan insana zulmetmeyi yasaklamas bir yana, mlkiyet hakkn ve o gnk hak anlay erevesinde, insan haklarnn korunmasn, gvence altna alyordu. yle ki bu anlamaya tabi olanlar; Allaha yemin ederiz ki mazlum ile birlikte, bu zaUm mazlumun hakkn verinceye kadar bir el gibi olacaz. Bu it- tifabmz, denizde bir ty slatabilecek kadar su kalncaya dek ve Hira ve Sevir tepeleri yerinde durduka ve mazlumun iktisadi durumunda eitlie tamamen riayet edilerek devam olunacakr*-'* eklinde yemin etmektedirler. (*) 7\nlamann im-

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 13

    (4) A k ta ra n M . eker, slam'da Sosyal Dayamama Messeseleri, s . 59.(') D i e rle ri p e k o k y e rd e d e rn ek le rin i g rdm ;^ g ib i, a n la m ay im zalayan M ekke e g e m e n -

    ' leri p u t la r ze rin e deil, AO ah ze rin e yem in e tm e k te d irle r; ki b u d u ru m , slam iye t n c e si A ra p d in in a n n a ilik in slam c an la tla rm nasl c id d i a rp tm a la r ie rd i in i g s te re n b ir d i e r o l

    g u d u r.

  • 14 slamiyetin Ekonomi Politii

    zaclar arasnda, sonradan slam kuracak olan Mekke erafndan Muhammed ile slam tarihinde adaletsizlik ve zulm temsilcileri olarak gsterilen Ebu Leheb, Ebu Ceh, Ebu Siif- yan gibi egemenler de vardr.

    Kukusuz bu anlamadaki zalim ve mazlum kavramlarna, smfsal bir anlam yklemek doru olmayacaktir. Anlama, egemen glerin karlarn salayan dzeni, hukuksal adan disipline sokmay ve aksi davranlar yaptrmlarla nlemeyi amalamaktayd. Bu anlamda zaHm, snfl bir toplumun adalet ufkuyla snrh bir hak ihlalcisidir. rnein borcunu demeyen, haksz kazan elde etmek iin zorbahk uygulayan, baka bir kabilenin veya ticaret kervannn mallarna el koyan, karsna veya klesine meruiyeti aan bir bask uygulayan, vb. Mazlum ise bu balamda hak ihlaline uram olandr.

    Ne var ki bu anlama, o gnn toplumunu disipline etmekte yetersiz kalacak ve ksa zamanda etkisiz hale gelecektir. Bu durum, metafizik dnen ve kabile rgdenmesi nedeniyle merkezi bir dzenlemeden yoksun olan, herkesin kendi kabilesinin karlarna gre tutum ald o gnk toplumsal yapda, tanrsal ve herkesi kapsayan merkezi bir dzenleme gereini gndeme getiriyordu. te Muhammedin de slami- yetle yapt bu olmutur. Gelinen aamada, artk kendini retemez hale gelip kanm olan Arap toplumunun parah yapsn, tanrsal ve kapsayc bir ideolojiyle aarak yeniden retim koullarn yaratmr. Bu balamda O, ok kk dzeltmelerle Hilfal-fudlun yaklamn ali bir sistem olarak yeniden topluma sunmu ve ksa bir mcadele sresi iinde onu egemen klmtr.(*)

    (*) Bu n o k tad a b ir a )in m b e lirte lim : B ir z e n g in in c e n n e te g itm e si, b ir d e v e n in ine d e li in d en gem esi k a d a r z o rd u r d iy en s a f l lristiyanlk , k lec i e g e m e n s n f la ra k a r em e k ile r in yayg n laan tepkisi tem elinde k t n d a n ok z o rlu v e ez iy e tle rle d o lu 4 0 0 yla y ak n s re te n s o n ra d r ki eg em en d in o lm aya b alam tr ; b u n a karlk slam iy e t, o g n n A ra p to p lu m u s n f d e n gelerine e g e m e n sn f ge len in in tem e l k a rlan n a d o k u n m a y p a k sin e d z e n in k e n d in i yen id en retm esi i in artk zo ru n lu ha le gelm i o lan re fo rm la r ie rd i in d en o k ksa z a m a n d a eg em en s is tem haline gelm itir.

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 15

    Ayn oluum sreci, iktisadi evrimle balantl olarak dier toplum biimlerinde de gzlenmektedir. mein, yeni egemen smf burjuvazi adna yaplan 1789 Fransz Devrimi, Eitlik-zgrlk-Kardelik slogam temelinde gereklemitir. Gerekte bu deerler, burjuvazi onlar savunduu iin deil, smrsne nesne olacak olan dier snflar, ideolojik hegemonya altina almak gerektii iin sz konusu ediliyordu. Kendisini aristokrasiyle aym hukuksal konuma ykseltmek iin aristokrasinin ayrcahklar ekseninde kurulmu dzenini ykarken, kendisini, gerek bir eitlik-zgrlk-kardelik deerlerini engelleyen bir egemen snf konumuna ykseltiyordu. Bunu yaparken de yoksullar kendine yedekleyici bir ileve sahip olan kavramlar kendine bayrak yapmaktan ekinmedi. Toplumsal gelimenin her aamas, smr ilikilerinin kendini gvenceye alabilmesine uygun ve eskisinden ileri bir hukuksal normu zorunlu klar. Tpk bugn, gelimi lkelerde smr ilikilerinin kendini yeniden retmesi iin demokratik hak ve zgrlklerin varlmn zorunlu olduu gibi.

    Bu bakmdan, ... mal, yalmz zenginlerin arasnda dolaan bir devlet olmasn ... (Har-7) gibi, somut anlamlarndan koparlp demagoji nesnesi olarak kullamlan kimi ifadeler, sonraki blmlerde ayrntlar ve btnl iinde greceimiz gibi, slamiyetin snflar-st olmasn getirmez. Aksine bu ifadeler, o gnk kleci-tccar egemenliindeki dzenin, kar karya kald kamklklar amaya ynelik zm nerilerinden ibarettir.

    Bu noktada daha btnlkl ve nesnel bir kavray asndan unlar anmsatmadan gemeyelim:

    Tm egemen snf unsurlar, her dnemde, sorunlara genellikle kendi dar karlar balamnda baktiklarndan, dzenin genel dengesini bozmaktan, bizzat kendi uzun vadeli karlarn baltala}'ic birok eyi yapmaktan geri durmazlar. Buna karkk ideologlara, partilere, devlete den, bu smfm yelerinin deil, genelinin karlarn dnmek ve var olan dzenin kendini yeniden retmesinin nlemlerini almakur. Bu

  • 14 slamiyetin Ekonomi Politii

    zaclar arasnda, sonradan slam kuracak olan Mekke erafndan Muhammed ile slam tarihinde adaletsizlik ve zulm temsilcileri olarak gsterilen Ebu Leheb, Ebu Ceh, Ebu Siif- yan gibi egemenler de vardr.

    Kukusuz bu anlamadaki zalim ve mazlum kavramlarna, smfsal bir anlam yklemek doru olmayacaktir. Anlama, egemen glerin karlarn salayan dzeni, hukuksal adan disipline sokmay ve aksi davranlar yaptrmlarla nlemeyi amalamaktayd. Bu anlamda zaHm, snfl bir toplumun adalet ufkuyla snrh bir hak ihlalcisidir. rnein borcunu demeyen, haksz kazan elde etmek iin zorbahk uygulayan, baka bir kabilenin veya ticaret kervannn mallarna el koyan, karsna veya klesine meruiyeti aan bir bask uygulayan, vb. Mazlum ise bu balamda hak ihlaline uram olandr.

    Ne var ki bu anlama, o gnn toplumunu disipline etmekte yetersiz kalacak ve ksa zamanda etkisiz hale gelecektir. Bu durum, metafizik dnen ve kabile rgdenmesi nedeniyle merkezi bir dzenlemeden yoksun olan, herkesin kendi kabilesinin karlarna gre tutum ald o gnk toplumsal yapda, tanrsal ve herkesi kapsayan merkezi bir dzenleme gereini gndeme getiriyordu. te Muhammedin de slami- yetle yapt bu olmutur. Gelinen aamada, artk kendini retemez hale gelip kanm olan Arap toplumunun parah yapsn, tanrsal ve kapsayc bir ideolojiyle aarak yeniden retim koullarn yaratmr. Bu balamda O, ok kk dzeltmelerle Hilfal-fudlun yaklamn ali bir sistem olarak yeniden topluma sunmu ve ksa bir mcadele sresi iinde onu egemen klmtr.(*)

    (*) Bu n o k tad a b ir a )in m b e lirte lim : B ir z e n g in in c e n n e te g itm e si, b ir d e v e n in ine d e li in d en gem esi k a d a r z o rd u r d iy en s a f l lristiyanlk , k lec i e g e m e n s n f la ra k a r em e k ile r in yayg n laan tepkisi tem elinde k t n d a n ok z o rlu v e ez iy e tle rle d o lu 4 0 0 yla y ak n s re te n s o n ra d r ki eg em en d in o lm aya b alam tr ; b u n a karlk slam iy e t, o g n n A ra p to p lu m u s n f d e n gelerine e g e m e n sn f ge len in in tem e l k a rlan n a d o k u n m a y p a k sin e d z e n in k e n d in i yen id en retm esi i in artk zo ru n lu ha le gelm i o lan re fo rm la r ie rd i in d en o k ksa z a m a n d a eg em en s is tem haline gelm itir.

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 15

    Ayn oluum sreci, iktisadi evrimle balantl olarak dier toplum biimlerinde de gzlenmektedir. mein, yeni egemen smf burjuvazi adna yaplan 1789 Fransz Devrimi, Eitlik-zgrlk-Kardelik slogam temelinde gereklemitir. Gerekte bu deerler, burjuvazi onlar savunduu iin deil, smrsne nesne olacak olan dier snflar, ideolojik hegemonya altina almak gerektii iin sz konusu ediliyordu. Kendisini aristokrasiyle aym hukuksal konuma ykseltmek iin aristokrasinin ayrcahklar ekseninde kurulmu dzenini ykarken, kendisini, gerek bir eitlik-zgrlk-kardelik deerlerini engelleyen bir egemen snf konumuna ykseltiyordu. Bunu yaparken de yoksullar kendine yedekleyici bir ileve sahip olan kavramlar kendine bayrak yapmaktan ekinmedi. Toplumsal gelimenin her aamas, smr ilikilerinin kendini gvenceye alabilmesine uygun ve eskisinden ileri bir hukuksal normu zorunlu klar. Tpk bugn, gelimi lkelerde smr ilikilerinin kendini yeniden retmesi iin demokratik hak ve zgrlklerin varlmn zorunlu olduu gibi.

    Bu bakmdan, ... mal, yalmz zenginlerin arasnda dolaan bir devlet olmasn ... (Har-7) gibi, somut anlamlarndan koparlp demagoji nesnesi olarak kullamlan kimi ifadeler, sonraki blmlerde ayrntlar ve btnl iinde greceimiz gibi, slamiyetin snflar-st olmasn getirmez. Aksine bu ifadeler, o gnk kleci-tccar egemenliindeki dzenin, kar karya kald kamklklar amaya ynelik zm nerilerinden ibarettir.

    Bu noktada daha btnlkl ve nesnel bir kavray asndan unlar anmsatmadan gemeyelim:

    Tm egemen snf unsurlar, her dnemde, sorunlara genellikle kendi dar karlar balamnda baktiklarndan, dzenin genel dengesini bozmaktan, bizzat kendi uzun vadeli karlarn baltala}'ic birok eyi yapmaktan geri durmazlar. Buna karkk ideologlara, partilere, devlete den, bu smfm yelerinin deil, genelinin karlarn dnmek ve var olan dzenin kendini yeniden retmesinin nlemlerini almakur. Bu

  • 16 slamiyetin Ekonomi Politii

    nu gerektiinde tek tek egemenleri cezalandrmak pahasma gerekletirmelidir.

    Maln yalmzca zenginler arasnda dolamas, ounluun alm gcnn daralmas, ksa zamanda kanlmaz olarak bir yandan ekonomik bunam dier yandan da toplumsal bir krize neden olacaktr. Oysa baz ekonomist teorisyenlerin, rnein 1929-1933 krizi sonrasndaki Keynes ve benzeri reformcularn yaklam, bir zamanlar Muhammedin yapt gibi, sz konusu dzenin kendini yeniden retmesinin koullarn oluturmu, onu kntden kurtarmann yolunu amtr. Esasen asgari saduyuya sahip herkesin rahadkla grecei gibi iin ilahi boyutu bir yana- Muhammedin ekonomik yaklam ile Keynesin vb. konjonktr ideologlarnn yaklam arasnda, ortak bir payda sz konusudur. Hepsi de bulunduklar toplumun egemen smflarnn uzun vadeli karlarnn korunmasn salamr,

    slamn ferdi hak ve hrriyetieri gvence altna alan bir din olduu eklindeki vg ifadeleri de emein sermaye karsndaki hak ve zgrlklerinin deil, mlk sahipliinin gvence altna alnmasndan baka bir anlam tamaz. Esasen tm snfl toplumlarda, dzenin yeniden rem dengesine zarar vermemek kouluyla ve bizzat bu dengenin gerekleebilmesi iin bir hak ve zgrlkler erevesi bulunmaktadr. Tarihsel olarak en geni boyutlarna burjuva toplumlarnda ulalm olan bu hak ve zgrlklerin snrlar da yine, o dzenin egemen snflarnn genel karlarna gre belirlenir. Bu adan burjuvazinin ykseli dnemi ideolojisinde zgrlk-eitlik- kardelikin ve nsan Haklar Bildirgesinin grd ilev ortadadr. Buna karhk slami hukuk, insanln ula bu standardn ok gerisinde bir nitelie sahiptir. nsan eksenli olmad gibi, klelik ve kadn erkek eitsizliini de meru kabul eden bir nitelii vardr. slam hukuku; inan, cinsiyet ve konumlarndan bamsz olarak eit haklara sahip olduklar varsaylan bireylere gre deil, Mslman, mlk/kle sahibi ve erkek olup olmadklarna gre belirlenir.

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 17

    Tabbarann da belirttii gibi slamiyetin ekonomi politikasnda k karlatmz ey, mlkiyet hakkna sayg ve bu mlkiyetin gvence altnda tutulmasdr. Yani her snfl toplumda olduu gibi egemenlerin, smr ilikilerini geniletme hakkn kullanabilecekleri gvenli bir ortam salamaktr. Bu yalnzca klla salanamaz. Sorunlara uzun vadeli bakabi- len her egemen g ideologu, toplumun alt katmanlarna kar bir eliyle sopa tutarken dier elinde de mutlaka havu olmas gerektiini, hatta dzenin genel karlar iin, sopay kimi zaman egemen bireylere de uygulamak zorunluluunun gndeme gelebileceini bilir. Bu durumda gerek toplumsal tepkilere kar gerekse mal dolam olanaklarnn geniletile- bilmesi iin, tek tek smrclerin dizginlenmesi gerekebilir. Nitekim slamiyet ncesi Hilful-fudl anlamas da bunun rneidir.

    Kimi yeni slam ideologlarnn iddiasnn aksine, slam toplumu snfsz bir toplum olmayp, bu anlamda dier snfl toplumlardan da bir nitelik fark iermez. Yani slami toplumun, kapitalizm ve sosyalizmin tam ortasnda, onlann iyi yanlarn barndran bir toplum biimi olmad gereini zellikle hatrlatalm. Kapitalizmle arasndaki ayrm, farkJ iktisadi, tarihsel, corafi kouUar zerinde ykselen her snfl toplum yapsnn dierinden farkll anlamnda biimsel bir ayrmdan ibarettir. Nitekim Tabbara, slam ekonomisinin bu niteliini kabul etmekte, ancak onun kapitalizmin zararlarn azaltan bir snfl toplum ideolojisi olduunu belirtmektedir.

    Bu nedenle slamiyetin, servetin belirli ellerde toplanmasnda, kapitaUzme tamamen m uhalif olduu iddias doru deildir. Aksine o, sermayenin birikim dzeyine ilikin en kk bir muhalefette bulunmaz, sadece savurgan olmamay tler. Nitekim slamiyet, hesapsz zenginleme hakk- mn yasalln birok yerde zellikle belirtme gerei duyar ki, ok zenginlerin mal fakirin gznde Allahn ihsan olarak merulasn. Allah dilediini hesapsz rzklandrr (Al-i m- rn-37) ifadesi bunlardan sadece biridir. Yine diederine za

  • 16 slamiyetin Ekonomi Politii

    nu gerektiinde tek tek egemenleri cezalandrmak pahasma gerekletirmelidir.

    Maln yalmzca zenginler arasnda dolamas, ounluun alm gcnn daralmas, ksa zamanda kanlmaz olarak bir yandan ekonomik bunam dier yandan da toplumsal bir krize neden olacaktr. Oysa baz ekonomist teorisyenlerin, rnein 1929-1933 krizi sonrasndaki Keynes ve benzeri reformcularn yaklam, bir zamanlar Muhammedin yapt gibi, sz konusu dzenin kendini yeniden retmesinin koullarn oluturmu, onu kntden kurtarmann yolunu amtr. Esasen asgari saduyuya sahip herkesin rahadkla grecei gibi iin ilahi boyutu bir yana- Muhammedin ekonomik yaklam ile Keynesin vb. konjonktr ideologlarnn yaklam arasnda, ortak bir payda sz konusudur. Hepsi de bulunduklar toplumun egemen smflarnn uzun vadeli karlarnn korunmasn salamr,

    slamn ferdi hak ve hrriyetieri gvence altna alan bir din olduu eklindeki vg ifadeleri de emein sermaye karsndaki hak ve zgrlklerinin deil, mlk sahipliinin gvence altna alnmasndan baka bir anlam tamaz. Esasen tm snfl toplumlarda, dzenin yeniden rem dengesine zarar vermemek kouluyla ve bizzat bu dengenin gerekleebilmesi iin bir hak ve zgrlkler erevesi bulunmaktadr. Tarihsel olarak en geni boyutlarna burjuva toplumlarnda ulalm olan bu hak ve zgrlklerin snrlar da yine, o dzenin egemen snflarnn genel karlarna gre belirlenir. Bu adan burjuvazinin ykseli dnemi ideolojisinde zgrlk-eitlik- kardelikin ve nsan Haklar Bildirgesinin grd ilev ortadadr. Buna karhk slami hukuk, insanln ula bu standardn ok gerisinde bir nitelie sahiptir. nsan eksenli olmad gibi, klelik ve kadn erkek eitsizliini de meru kabul eden bir nitelii vardr. slam hukuku; inan, cinsiyet ve konumlarndan bamsz olarak eit haklara sahip olduklar varsaylan bireylere gre deil, Mslman, mlk/kle sahibi ve erkek olup olmadklarna gre belirlenir.

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 17

    Tabbarann da belirttii gibi slamiyetin ekonomi politikasnda k karlatmz ey, mlkiyet hakkna sayg ve bu mlkiyetin gvence altnda tutulmasdr. Yani her snfl toplumda olduu gibi egemenlerin, smr ilikilerini geniletme hakkn kullanabilecekleri gvenli bir ortam salamaktr. Bu yalnzca klla salanamaz. Sorunlara uzun vadeli bakabi- len her egemen g ideologu, toplumun alt katmanlarna kar bir eliyle sopa tutarken dier elinde de mutlaka havu olmas gerektiini, hatta dzenin genel karlar iin, sopay kimi zaman egemen bireylere de uygulamak zorunluluunun gndeme gelebileceini bilir. Bu durumda gerek toplumsal tepkilere kar gerekse mal dolam olanaklarnn geniletile- bilmesi iin, tek tek smrclerin dizginlenmesi gerekebilir. Nitekim slamiyet ncesi Hilful-fudl anlamas da bunun rneidir.

    Kimi yeni slam ideologlarnn iddiasnn aksine, slam toplumu snfsz bir toplum olmayp, bu anlamda dier snfl toplumlardan da bir nitelik fark iermez. Yani slami toplumun, kapitalizm ve sosyalizmin tam ortasnda, onlann iyi yanlarn barndran bir toplum biimi olmad gereini zellikle hatrlatalm. Kapitalizmle arasndaki ayrm, farkJ iktisadi, tarihsel, corafi kouUar zerinde ykselen her snfl toplum yapsnn dierinden farkll anlamnda biimsel bir ayrmdan ibarettir. Nitekim Tabbara, slam ekonomisinin bu niteliini kabul etmekte, ancak onun kapitalizmin zararlarn azaltan bir snfl toplum ideolojisi olduunu belirtmektedir.

    Bu nedenle slamiyetin, servetin belirli ellerde toplanmasnda, kapitaUzme tamamen m uhalif olduu iddias doru deildir. Aksine o, sermayenin birikim dzeyine ilikin en kk bir muhalefette bulunmaz, sadece savurgan olmamay tler. Nitekim slamiyet, hesapsz zenginleme hakk- mn yasalln birok yerde zellikle belirtme gerei duyar ki, ok zenginlerin mal fakirin gznde Allahn ihsan olarak merulasn. Allah dilediini hesapsz rzklandrr (Al-i m- rn-37) ifadesi bunlardan sadece biridir. Yine diederine za

  • 18 slamiyetin Ekonomi Politii

    rarl, fahi olmamak kouluyla hi kimse(nin) mlknden tasarrufta men olunamayaca^ yaklam da, konumuz asndan aydnlatcdr.

    Bu bakmdan, somut anlamn daha sonra greceimiz, Har-7deki maln yalnz zenginler arasnda dolamamasna ilikin cmle ile Al-i mrndaki eitsizliki anlam arasnda gerekte hibir eliki yoktur. Zaten bu anlam Kurann btnne egemendir. Az nce de belirttiimiz gibi her snfl toplum, egemen snflarn hesapsz rzklar ile emeki tepkileri ve kntye kar, beU bir dengeye gereksinim duyar. Aksi taktirde mal sat ve ticari dolam dzeyi, egemenleri ve dzeni bunahma itecek denU daralr. Dolaysyla Har-7ye yklenmeye allan anlamn doru olduunu bir an kabul etsek bile, benzer ifadelere her snfl toplum ideologunun yorumlarnda ska rasdarz. Nitekim kapitalist hukukta bugn, sosyal devlet normlar olarak ok daha st dzeyde kurumsallaan bu yaklamlar, gerekte adaletin deil, snf smrs ekseninde ekillenen toplum yaplarnn kendilerini devam ettirilebilmelerinin gereidir.

    Dahas slamiyet, emekilerin hak mcadelelerinin sonucunda da olsa, gnmzde burjuva dzenlerin ulat sosyal devlet normunun ok gerisinde bir adaletsizlikle rtmekte- dir. Bu balamda i hakk, konut hakk, eitim ve salk hakk, isizlik sigortas, emeklilik hakk, vb. kavramlar, slamiyetin teorik ufkuna girmemitir bile. Aksine slamiyet; kapitalizmin sosyal devlet ekseninde grece giderdii sorunlar, zekat, sadaka gibi yoksullar zenginlere kar kiisel bir diyet yk alana sokan yntemlerle hafifletme yoluna gitmitir. Sorunu zmekte olduka yetersiz olan bu bu yntemler ayni zamanda insan haklarna da aykrdr.

    slamiyet en geni anlamyla mirasa, ticarete, borlanmaya, artik-deer smrsne, kr ve sermaye birikimine, hem de Kurannm ifadesiyle snrsz/hesapsz birikime olanak

    (5) M ecee... A kt. A. Bula, ada Kavramlar ve Ddenler, s. 327.

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 19

    verir. Daha nemlisi zenginlie, hem Allahn balad hem de bir hak gzyle bakar. Bylece en geni anlamda zel mlkiyeti benimsemekle kalmayp, onu bylelikle Allah katnda kutsayarak sorgulanmasnn kaplarn kapatr.

    Eer zenginlikler slamn belirledii meru yollardan kazanlmsa ve onu sahiplenenlerin ehliyet noksanl sz konusu deilse, bu zenginliklere ...mdahale eden kim olursa olsun herkese kar (koruma)(...), tasarruf yetki ve iktidarn kullanabilme hakk tannr. Bakara suresine atfen, kendi rzas olmadka normal ardar altnda mal, kendi mlkiyetinden kmaz denilerek bu erevede mlkiyetin kutsall ve dokunulmazl gvence altna ahnr.

    Servet, slamda kazanlm ve meru bir haktr. slamiyet onu helal ve rzk olarak benimsediinden dmanlara kar savunur. Ancak onun dini kurallarna, kerim ahlaka ters dmemesi, rvet, nfuz, insanlar kandrmaya, hrszla, tahakkme, milletin zararna, mal karaborsaclna yol amamas arttr. ^

    Bu noktada, slamiyet dier smr toplumlarndan ayrmla, alt tabakalarn zararlarn ntralize ederek kazanc belli ahlaki yaptrmlar altna almtr gibisinden ska rastlanan savunmalarn deeri nedir?

    Bilindii gibi hukuki snrlamalar altna girmi olan tm devletler, sermayenin zgr birikimine belli meru kurallar, snrlar getirmi, rvet, nfuz, karaborsa, sahtecilik, vb. gayri meru yollar yasaklamtr. stelik burjuva dzenlerde, slam hukukundan farkl olarak, bu tip suiistimaller cezalandrlmtr. Buna ramen, gayri meru ynelimler eitsizlik ilikilerinin var olduu her yerde varhm srdrmtr. nk sorun, bizzat dzenin kuruluunda, mlkszler aleyhine ayrcalk elde eden eitsizHk ilikilerinin kutsal veya yasal g- rlnde dmlenmektedir. Sorun bu ekilde ele alnma

    !') M . e k e r, a .g .e ., S. 4.n H u n id e n a k t . A. B ula, O jdof Kavramlar ve Ddenler, s. 328.

  • 18 slamiyetin Ekonomi Politii

    rarl, fahi olmamak kouluyla hi kimse(nin) mlknden tasarrufta men olunamayaca^ yaklam da, konumuz asndan aydnlatcdr.

    Bu bakmdan, somut anlamn daha sonra greceimiz, Har-7deki maln yalnz zenginler arasnda dolamamasna ilikin cmle ile Al-i mrndaki eitsizliki anlam arasnda gerekte hibir eliki yoktur. Zaten bu anlam Kurann btnne egemendir. Az nce de belirttiimiz gibi her snfl toplum, egemen snflarn hesapsz rzklar ile emeki tepkileri ve kntye kar, beU bir dengeye gereksinim duyar. Aksi taktirde mal sat ve ticari dolam dzeyi, egemenleri ve dzeni bunahma itecek denU daralr. Dolaysyla Har-7ye yklenmeye allan anlamn doru olduunu bir an kabul etsek bile, benzer ifadelere her snfl toplum ideologunun yorumlarnda ska rasdarz. Nitekim kapitalist hukukta bugn, sosyal devlet normlar olarak ok daha st dzeyde kurumsallaan bu yaklamlar, gerekte adaletin deil, snf smrs ekseninde ekillenen toplum yaplarnn kendilerini devam ettirilebilmelerinin gereidir.

    Dahas slamiyet, emekilerin hak mcadelelerinin sonucunda da olsa, gnmzde burjuva dzenlerin ulat sosyal devlet normunun ok gerisinde bir adaletsizlikle rtmekte- dir. Bu balamda i hakk, konut hakk, eitim ve salk hakk, isizlik sigortas, emeklilik hakk, vb. kavramlar, slamiyetin teorik ufkuna girmemitir bile. Aksine slamiyet; kapitalizmin sosyal devlet ekseninde grece giderdii sorunlar, zekat, sadaka gibi yoksullar zenginlere kar kiisel bir diyet yk alana sokan yntemlerle hafifletme yoluna gitmitir. Sorunu zmekte olduka yetersiz olan bu bu yntemler ayni zamanda insan haklarna da aykrdr.

    slamiyet en geni anlamyla mirasa, ticarete, borlanmaya, artik-deer smrsne, kr ve sermaye birikimine, hem de Kurannm ifadesiyle snrsz/hesapsz birikime olanak

    (5) M ecee... A kt. A. Bula, ada Kavramlar ve Ddenler, s. 327.

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 19

    verir. Daha nemlisi zenginlie, hem Allahn balad hem de bir hak gzyle bakar. Bylece en geni anlamda zel mlkiyeti benimsemekle kalmayp, onu bylelikle Allah katnda kutsayarak sorgulanmasnn kaplarn kapatr.

    Eer zenginlikler slamn belirledii meru yollardan kazanlmsa ve onu sahiplenenlerin ehliyet noksanl sz konusu deilse, bu zenginliklere ...mdahale eden kim olursa olsun herkese kar (koruma)(...), tasarruf yetki ve iktidarn kullanabilme hakk tannr. Bakara suresine atfen, kendi rzas olmadka normal ardar altnda mal, kendi mlkiyetinden kmaz denilerek bu erevede mlkiyetin kutsall ve dokunulmazl gvence altna ahnr.

    Servet, slamda kazanlm ve meru bir haktr. slamiyet onu helal ve rzk olarak benimsediinden dmanlara kar savunur. Ancak onun dini kurallarna, kerim ahlaka ters dmemesi, rvet, nfuz, insanlar kandrmaya, hrszla, tahakkme, milletin zararna, mal karaborsaclna yol amamas arttr. ^

    Bu noktada, slamiyet dier smr toplumlarndan ayrmla, alt tabakalarn zararlarn ntralize ederek kazanc belli ahlaki yaptrmlar altna almtr gibisinden ska rastlanan savunmalarn deeri nedir?

    Bilindii gibi hukuki snrlamalar altna girmi olan tm devletler, sermayenin zgr birikimine belli meru kurallar, snrlar getirmi, rvet, nfuz, karaborsa, sahtecilik, vb. gayri meru yollar yasaklamtr. stelik burjuva dzenlerde, slam hukukundan farkl olarak, bu tip suiistimaller cezalandrlmtr. Buna ramen, gayri meru ynelimler eitsizlik ilikilerinin var olduu her yerde varhm srdrmtr. nk sorun, bizzat dzenin kuruluunda, mlkszler aleyhine ayrcalk elde eden eitsizHk ilikilerinin kutsal veya yasal g- rlnde dmlenmektedir. Sorun bu ekilde ele alnma

    !') M . e k e r, a .g .e ., S. 4.n H u n id e n a k t . A. B ula, O jdof Kavramlar ve Ddenler, s. 328.

  • 20 slamiyetin Ekonomi Politii

    dka, ister cehennem azab korkutmas, ister uzun hapis veya para cezas isterse de adil bir halifenin Kurann iradesi hilafna uygulayaca cezalar olsa da azami kr gerekletirmek iin her trl yola bavuranlar her zaman kacaktir. Tm slam tarihi de bunu gstermiyor mu zaten?

    Kald ki slamiyetin bu noktadaki ahlki amaz daha da byktr. nk Kuranda da ska yinelendii gibi onun inan erevesinde, insan karakterinin bireyci, karc, agzl yaps, kadnlara, oullara, yn yn biriktirilmi altn ve gme, salma atlara, samal hayvanlara ve ekinlere kar dknlk(n) insanlara ekici kln(mas) (Al-i mrn-14) bizzat Allahn takdiri gereidir. Bu durumda tm bu gibi olumsuzluklardan dorudan Tanr sorumlu olur. Bu gerek bir yana, yksek ahlki deerler ve yasaklayc nlemler de smr ve mlkiyet ilikileri var olduka ancak ksmi bir s- nrlaycha sahip olabilecektir.

    Yani bu erevede, smr ve eitsizlik dzenlerinin insan olumsuzluklara koullayan yapsndan nce ve ok daha nemli olarak, bizzat yaratiltan gelen bir sorunla kar karyayz! Dolaysyla slamiyetin, en parlak olduu dnemde bile bu sorunlar ama yetenei gsterememi olmasnda ncelikli pay, bizzat yaratcya aittir. stelik birazdan da greceimiz gibi O, mlkiyetin korunmasnda gsterdii du- yarhh rvet, karaborsa, faiz, vb. gayr meru uygulamalara kar gstermemitir. Birincisinde vahete varan kat snrlamalara giderken kincilerde sadece cehennem azab ve la- netle yetinmitir. Salt bu durum bile slam hukukunun gerekte kimlerin karlarn koruduunu, kimlere kar kkreyip kimlere kar eildiini anlamamza yeter.

    slamiyette mlkiyetin korunmasna verilen nem, hadislerde ok geni biimde rneklendirilir ve mlk sahibi snflarn haklar tm ayrntlarda korunur.

    Birka rnek vererek, insann bu en ilkel drtsnn slamiyet tarafndan nasl byk bir duyarlhkla korunduunu grelim:

    Ensardan bir kiinin bahesinde Semure bn Cndbn bir hurma aac vard. Semure ve ailesi sz konusu baheye giderek bu kiinin rahatsz olmasna sebep oluyordu. Ensardan olan zat, bu durumu Hz. Peygambere ikyet etti. Bunun zerine Hz. Peygamber aa sahibi Semureye ya satmasn ya kesmesini veya hibe etmesini syledii halde, bu tekliflerinden hi birine raz olmad. Bunun zerine Resulullah, bu aac skme iznini bahe sahibine vermek suretiyle zarar ve ziyana sebep olan ve bakasnn mlkne tecavz nitelii tayan bir durumu ortadan kaldrm oldu.

    Bu hadis slamiyetin mlkiyet karsmdaki tavnn ok net ortaya koyar. Burada, ekiye dlmesi halinde, byk mlkiyetin karlarmn kk mlkiyete tercih edileceini, slamn byk mlkiyetten yana tavr aldn, bu anlamda genelde mlkiyetin mutiakk ile yetinmeyip, mlkiyetiliin doas gerei byk mlkiyetin karlarn esas aldn, ok net ortaya koyar. Bylece slam, mlkszlerle mlk sahipleri arasndaki tavrla yetinmeyip mlk sahipleri arasnda da bir tercihte bulunmaktadr.

    Dikkat edilirse sz konusu rnekte, aacn sahibi olan Semurenin, kii mahna tecavz sz konusu deildir. Zarar ziyan vermek de yoktur. Yaplan, Semurenin Ensardan kiinin bahesine gidip gelirken, byk mlk sahibi Ensarn mlkiyet duygusunu zedelemesinden ibarettir.

    Ebu Hreyreden rivayet edilen bir dier hadiste: Herhangi bir komu, duvarna aa akmaktan komusunu men etmesin denilerek mlkiyet hakknn korunmasna verilen nem anlatlr.

    Ne kadar ok olursa olsun, bakalanna ait mallara, fakirh- in kol gezdii koullarda bile el srlemeyecei, nk onla- nn Allahn rzk olduuna ilikin Nizam-l Mlkn nl ese-ri Siyasetnamesinde bolca rnek mevcuttur. yle ki mlkiyet hakknn kutsalh, ona el uzatacak kii vezir bile olsa korun-

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 21

    E b u Z e h ra d a n ak t. M . eker, sb m d a Sosyal Dayanma Messesekri, s. 31.

  • 20 slamiyetin Ekonomi Politii

    dka, ister cehennem azab korkutmas, ister uzun hapis veya para cezas isterse de adil bir halifenin Kurann iradesi hilafna uygulayaca cezalar olsa da azami kr gerekletirmek iin her trl yola bavuranlar her zaman kacaktir. Tm slam tarihi de bunu gstermiyor mu zaten?

    Kald ki slamiyetin bu noktadaki ahlki amaz daha da byktr. nk Kuranda da ska yinelendii gibi onun inan erevesinde, insan karakterinin bireyci, karc, agzl yaps, kadnlara, oullara, yn yn biriktirilmi altn ve gme, salma atlara, samal hayvanlara ve ekinlere kar dknlk(n) insanlara ekici kln(mas) (Al-i mrn-14) bizzat Allahn takdiri gereidir. Bu durumda tm bu gibi olumsuzluklardan dorudan Tanr sorumlu olur. Bu gerek bir yana, yksek ahlki deerler ve yasaklayc nlemler de smr ve mlkiyet ilikileri var olduka ancak ksmi bir s- nrlaycha sahip olabilecektir.

    Yani bu erevede, smr ve eitsizlik dzenlerinin insan olumsuzluklara koullayan yapsndan nce ve ok daha nemli olarak, bizzat yaratiltan gelen bir sorunla kar karyayz! Dolaysyla slamiyetin, en parlak olduu dnemde bile bu sorunlar ama yetenei gsterememi olmasnda ncelikli pay, bizzat yaratcya aittir. stelik birazdan da greceimiz gibi O, mlkiyetin korunmasnda gsterdii du- yarhh rvet, karaborsa, faiz, vb. gayr meru uygulamalara kar gstermemitir. Birincisinde vahete varan kat snrlamalara giderken kincilerde sadece cehennem azab ve la- netle yetinmitir. Salt bu durum bile slam hukukunun gerekte kimlerin karlarn koruduunu, kimlere kar kkreyip kimlere kar eildiini anlamamza yeter.

    slamiyette mlkiyetin korunmasna verilen nem, hadislerde ok geni biimde rneklendirilir ve mlk sahibi snflarn haklar tm ayrntlarda korunur.

    Birka rnek vererek, insann bu en ilkel drtsnn slamiyet tarafndan nasl byk bir duyarlhkla korunduunu grelim:

    Ensardan bir kiinin bahesinde Semure bn Cndbn bir hurma aac vard. Semure ve ailesi sz konusu baheye giderek bu kiinin rahatsz olmasna sebep oluyordu. Ensardan olan zat, bu durumu Hz. Peygambere ikyet etti. Bunun zerine Hz. Peygamber aa sahibi Semureye ya satmasn ya kesmesini veya hibe etmesini syledii halde, bu tekliflerinden hi birine raz olmad. Bunun zerine Resulullah, bu aac skme iznini bahe sahibine vermek suretiyle zarar ve ziyana sebep olan ve bakasnn mlkne tecavz nitelii tayan bir durumu ortadan kaldrm oldu.

    Bu hadis slamiyetin mlkiyet karsmdaki tavnn ok net ortaya koyar. Burada, ekiye dlmesi halinde, byk mlkiyetin karlarmn kk mlkiyete tercih edileceini, slamn byk mlkiyetten yana tavr aldn, bu anlamda genelde mlkiyetin mutiakk ile yetinmeyip, mlkiyetiliin doas gerei byk mlkiyetin karlarn esas aldn, ok net ortaya koyar. Bylece slam, mlkszlerle mlk sahipleri arasndaki tavrla yetinmeyip mlk sahipleri arasnda da bir tercihte bulunmaktadr.

    Dikkat edilirse sz konusu rnekte, aacn sahibi olan Semurenin, kii mahna tecavz sz konusu deildir. Zarar ziyan vermek de yoktur. Yaplan, Semurenin Ensardan kiinin bahesine gidip gelirken, byk mlk sahibi Ensarn mlkiyet duygusunu zedelemesinden ibarettir.

    Ebu Hreyreden rivayet edilen bir dier hadiste: Herhangi bir komu, duvarna aa akmaktan komusunu men etmesin denilerek mlkiyet hakknn korunmasna verilen nem anlatlr.

    Ne kadar ok olursa olsun, bakalanna ait mallara, fakirh- in kol gezdii koullarda bile el srlemeyecei, nk onla- nn Allahn rzk olduuna ilikin Nizam-l Mlkn nl ese-ri Siyasetnamesinde bolca rnek mevcuttur. yle ki mlkiyet hakknn kutsalh, ona el uzatacak kii vezir bile olsa korun-

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 21

    E b u Z e h ra d a n ak t. M . eker, sb m d a Sosyal Dayanma Messesekri, s. 31.

  • 22 slamiyetin Ekonomi Politii

    mutur.'-'Yani slami erevede mlkiyet hakk, halk ounluu

    nun karlar gereke yaplarak zedelenemez bir mutlakla sahiptir. Buna karlk, fakirlik sorununun zm, krkta bir orandaki zekta balanmtr. Yani yapldnda zenginin cennetlik olaca, yaplmadnda cehennemle tehdit edildii soyut bir yaptrm sz konusudur. zetle zenginin insaf ve cehennem korkusuna braklmtr.

    Esasen bu noktada, mlk, iktidara kar bile mutlak gvenceye alan bir mantkla kar karyayz. Yoksa vezirin, halifenin hukuk d, insan haklarn ineyen, kle kullanan, baka lkeleri igal edebilen monarik iktidar tartma konusu yaplmaz. Nitekim bu mantk erevesinde M. eker, M. Ebu Zehradan hareketle mlkiyetin iktidara kar korunmas gerektiini sylyor, zira hkim veya devlet bakanlarnn her zaman adil olamayacaklar gz nne alnarak, her eyi en iyi bilen ve her eye en iyi nfuz eden Cenab- Allahn tavzifinin devamnn, yine O nun koyduu eriat hkmleri ile phesiz daha faydal ve daha az hatah olacan^' ne sryor. amaz adalet rnei olarak sunulan Allahn adaleti ise u iki ayette zetieniyor:

    ... Dilediine mlk verir, dilediinden alrsn, dilediini aziz klar, dilediini zel edersin (Al-i mran-26); Allahn sizi birbirinize stn kld eyleri arzu etmeyin... (Nisa-32)

    te Tannya atfedip yneticinin keyfiyetine kapanan adalet byle bir adalettir. Esasen Muhammed tarafndan Veda Hutbesinde de belirtildii gibi slamiyet, Mslmann malm tpk can gibi haram klar.^"'

    Hadislerden rnekler, Muhammedin, bir egemen snf mensubu olarak mlkiyeti ne derece kutsadn ve gvenceye aldn daha iyi grmemizi salar.

    A kt. M . eker, a.g.e., s. 32.O") A .g.c., s. 28.

    A .g.e., s. 82.

    Bir gn, bir adam biri gelip mahm almak isterse ne yapaym? diye sorduunda, Peygamberle aralarnda yle bir konuma geiyor:

    Ona mahm verme.ldrmeye kalksa ne yapaym?Sen de onunla sava.Ya beni ldrrse?Sen ehit olursunYa ben onu ldrrsem?O cehenneme gider.''"'Dikkat edilirse, burada mala gz dikenin durumu sorgu

    lanmyor. nk o her koulda, rnein ailesini geindiremez hale gelmi sefalet iinde bir kii bile olsa, Allahn ilahi adaletine ve kaderine isyan etmi, AUahn bakalarna balad zenginlie el uzatm bir mnafktr. Buradaki adalet, tm snfh toplumlara zg, mlkn korunmasn temel alan bir adalet deil de nedir?

    Mlkiyet ylesine kutsaldr ki, borcu olduu halde bir adam Allah yolunda ehit edilse, (sonra) dirtilse(?!), tekrar ehit edilse ve diriltilse(?!), tekrar ehit edilse, zerindeki borcu demedii srece cennete gidemez.'' ' Bu durumda sz konusu kiiyi cehennemden kurtarmamn tek yolu vardr. Bor sahibinin balamas... Burada, gnahlarndan bir ksmmn affedilmesi ve cennet dl ile balaycln zendirildii, ama balamama hakknn da tamamen korunduunu belirtelim. Nitekim Abdullah bn Amr bn Astan rivayet edilen Hadiste, Allah yolunda lmek, bortan baka her eyi rter denir. ResuUuUahn bu hadislerde rtlmekten istisna ettii bor, kul borlardr. Onlar ehitliin bile rtemeyecei tasrih edilmitir. Onlarn gnahndan ancak dnyada iken hak sahipleri ile helallemek sureti ile kurtulunacakor.*-'*'

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 23

    (2) R iy a z s S a lih in d e n akt., A. B u la, ada Kavram lar ve D '^nler, s. 329. (3) c t-T a c , 1 1 -226 , A k t. M . ek e r, s. 46.C') B kz . S a h ih -i M slim T e rc e m e s i, c. 6, s. 90.

  • 22 slamiyetin Ekonomi Politii

    mutur.'-'Yani slami erevede mlkiyet hakk, halk ounluu

    nun karlar gereke yaplarak zedelenemez bir mutlakla sahiptir. Buna karlk, fakirlik sorununun zm, krkta bir orandaki zekta balanmtr. Yani yapldnda zenginin cennetlik olaca, yaplmadnda cehennemle tehdit edildii soyut bir yaptrm sz konusudur. zetle zenginin insaf ve cehennem korkusuna braklmtr.

    Esasen bu noktada, mlk, iktidara kar bile mutlak gvenceye alan bir mantkla kar karyayz. Yoksa vezirin, halifenin hukuk d, insan haklarn ineyen, kle kullanan, baka lkeleri igal edebilen monarik iktidar tartma konusu yaplmaz. Nitekim bu mantk erevesinde M. eker, M. Ebu Zehradan hareketle mlkiyetin iktidara kar korunmas gerektiini sylyor, zira hkim veya devlet bakanlarnn her zaman adil olamayacaklar gz nne alnarak, her eyi en iyi bilen ve her eye en iyi nfuz eden Cenab- Allahn tavzifinin devamnn, yine O nun koyduu eriat hkmleri ile phesiz daha faydal ve daha az hatah olacan^' ne sryor. amaz adalet rnei olarak sunulan Allahn adaleti ise u iki ayette zetieniyor:

    ... Dilediine mlk verir, dilediinden alrsn, dilediini aziz klar, dilediini zel edersin (Al-i mran-26); Allahn sizi birbirinize stn kld eyleri arzu etmeyin... (Nisa-32)

    te Tannya atfedip yneticinin keyfiyetine kapanan adalet byle bir adalettir. Esasen Muhammed tarafndan Veda Hutbesinde de belirtildii gibi slamiyet, Mslmann malm tpk can gibi haram klar.^"'

    Hadislerden rnekler, Muhammedin, bir egemen snf mensubu olarak mlkiyeti ne derece kutsadn ve gvenceye aldn daha iyi grmemizi salar.

    A kt. M . eker, a.g.e., s. 32.O") A .g.c., s. 28.

    A .g.e., s. 82.

    Bir gn, bir adam biri gelip mahm almak isterse ne yapaym? diye sorduunda, Peygamberle aralarnda yle bir konuma geiyor:

    Ona mahm verme.ldrmeye kalksa ne yapaym?Sen de onunla sava.Ya beni ldrrse?Sen ehit olursunYa ben onu ldrrsem?O cehenneme gider.''"'Dikkat edilirse, burada mala gz dikenin durumu sorgu

    lanmyor. nk o her koulda, rnein ailesini geindiremez hale gelmi sefalet iinde bir kii bile olsa, Allahn ilahi adaletine ve kaderine isyan etmi, AUahn bakalarna balad zenginlie el uzatm bir mnafktr. Buradaki adalet, tm snfh toplumlara zg, mlkn korunmasn temel alan bir adalet deil de nedir?

    Mlkiyet ylesine kutsaldr ki, borcu olduu halde bir adam Allah yolunda ehit edilse, (sonra) dirtilse(?!), tekrar ehit edilse ve diriltilse(?!), tekrar ehit edilse, zerindeki borcu demedii srece cennete gidemez.'' ' Bu durumda sz konusu kiiyi cehennemden kurtarmamn tek yolu vardr. Bor sahibinin balamas... Burada, gnahlarndan bir ksmmn affedilmesi ve cennet dl ile balaycln zendirildii, ama balamama hakknn da tamamen korunduunu belirtelim. Nitekim Abdullah bn Amr bn Astan rivayet edilen Hadiste, Allah yolunda lmek, bortan baka her eyi rter denir. ResuUuUahn bu hadislerde rtlmekten istisna ettii bor, kul borlardr. Onlar ehitliin bile rtemeyecei tasrih edilmitir. Onlarn gnahndan ancak dnyada iken hak sahipleri ile helallemek sureti ile kurtulunacakor.*-'*'

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 23

    (2) R iy a z s S a lih in d e n akt., A. B u la, ada Kavram lar ve D '^nler, s. 329. (3) c t-T a c , 1 1 -226 , A k t. M . ek e r, s. 46.C') B kz . S a h ih -i M slim T e rc e m e s i, c. 6, s. 90.

  • 24 slamiyetin Ekonomi Politii

    Denilecektir ki, Mslman Idi zaten balaycdr! Oysa hukukta bu mazeretin hibir deeri yoktur. Kald ki burjuvazinin hukukunda bile bylesi bir banazla rastlamak mmkn deildir. Aksine emekilerin mcadelesi ve iletiim olanaklarnn geliimi sonunda, mlk haklar, beU hafifletici nedenler dikkate ahnarak korunur. Daha tesi, borlu olduu halde, len insan mezarnda rahatsz edilmez.

    Bir dier rnek; yine Muhammedten: Bir kimsenin misvak aacndan bir dal paras kadar dahi olsa hakk gaspedi- lirse, onu gaspedenin cehennemlik olduu...

    in garip olan yan, mlkiyetin korunmasndaki bu ar duyarhln, slam teorisyenleri tarafndan kii haklarna sayg, slami sosyal adaletin gstergesi olarak sunulmasdr. Halbuki bu sosyal adalet anlay, kendi snfsal temellerini yanstr.

    Burjuva mlk banazlnda bile, bir misvak aac dal gibi kk bir hrszhk, bylesi sorgusuz ve kati bir sistemle cezalandrlmaz. Kald ki toplumbilim ve insanbim, cezalandrmann sular engelleyen temel bir e olmadn, sorunun znde, ekonomik faktrlerin ve toplum yapsnn kurulu biimi ile anlam kazanan ahlki deerlerin yattn aklar. Dolaysyla sorunun zmnn de bu temellerde aranmas gerektiini, cezalandrmann da mudaka her olayn kendi kapsamnda ayr ayr sorgulanarak ve tab vahi yntemlerle deil, yine insani olarak verilmesi gerektiini retir. Ama grlen o ki eriat, mlk koruyuculuu noktasnda, burjuvazi kadar bile insancl olamamtr. Bu noktada tam bir kleci dnem ilkellii ile kar karyayz.

    En byk hrszhk olan emek smrsn kendine sorun yapmayan slam hukuku, sra mlkn korunmasna gelince, cehennem tehdidi ile de yetinmez. nk bu soyut tehdidin, kiileri drtleri ve ihtiyalar karsnda ou zaman engellemeye yetmediini, bir mlk sahibi bihnciyle iyi bilir. Bu ne

    (15) M slim d e n akt. M . eker, a.g.c., s. 52.

    denle dnyevi, hem de a d yapurmlar getirir. Adi hrszlkta el kesme gibi, Hammurabiden kalma 2000 yl ncesinin cezalar ile adalet salanmaya ahlr. Nitekim Mide-38de, Hrszhk yapan erkek ve kadnn, yaptklarna karlk AUah tan ibret verici bir ceza olarak ellerini kesin! AUah azizdir, hkimdir! denir. Her ey net ve katdr; mazeret kabul edilmez, lehte yorum iin boluk braklmaz.

    Mahn korunmasndaki egemen snf duyarhl bu kadarla da kalmaz:

    Bu ceza, sradan hrszlklardan te mal kervanlarna ynelik olduunda, nceki hurma aac olaynda grld gibi artar. Ortada cana kastetme durumu da varsa ceza, ldrme de dhil olmak zere el ve ayaklarn aprazvari kesilmesi (Mide-33) gibi daha da vahi biimlere brnr.

    mam Taberinin de benimsedii gibi, Mide-33n hkm gerei denir ki; yol kesen hrsz, Allah ve Resulne kar muhariptir. Adam ldrp maln yamalarsa ashr. Adam ldrr ama mahn yamalamazsa ldrlr. Maln yamalar ama adam ldrmezse, el ve ayaklar aprazlama kesilir. Bir ey yapmadan nce yakalamrsa srgn edilir. ' ' zede mala ynelik eylemler eriatta, yeryznde fesat karma, yeryznn ilahi kurallarnn bozulmas olarak grlr.

    eriat egemen snflar iin de bir dizi kural, yasaklama, adaletli olma, fakiri ezmeme gibi neriler getirmitir. Ancak genelde mlk sahiplerine, zelde ise egemenlere ynelik olan bu yaklamlarda, kkl bir fark vardr. Nitekim mlkiyetin korunmasnda, br dnya cezasna ek olarak kat dnyevi cezalar uygulanrken mlk sahibinin ve egemenin ihlallerinde yaptrm, br dnyann nimet ve cezalarnn, yani cennet ve cehennemin haurlatlmasndan teye gitmez. rnein; basit bir hrszn sorgusuz elini kesen slam hukuku, halkn geni zararlara uratld karaborsach haram diye nitelemekle, cezasn da br dnyaya brakmakla yetini

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 25

    T a b c r i T e fs ir i, 2 . cilt, s. 481.

  • 24 slamiyetin Ekonomi Politii

    Denilecektir ki, Mslman Idi zaten balaycdr! Oysa hukukta bu mazeretin hibir deeri yoktur. Kald ki burjuvazinin hukukunda bile bylesi bir banazla rastlamak mmkn deildir. Aksine emekilerin mcadelesi ve iletiim olanaklarnn geliimi sonunda, mlk haklar, beU hafifletici nedenler dikkate ahnarak korunur. Daha tesi, borlu olduu halde, len insan mezarnda rahatsz edilmez.

    Bir dier rnek; yine Muhammedten: Bir kimsenin misvak aacndan bir dal paras kadar dahi olsa hakk gaspedi- lirse, onu gaspedenin cehennemlik olduu...

    in garip olan yan, mlkiyetin korunmasndaki bu ar duyarhln, slam teorisyenleri tarafndan kii haklarna sayg, slami sosyal adaletin gstergesi olarak sunulmasdr. Halbuki bu sosyal adalet anlay, kendi snfsal temellerini yanstr.

    Burjuva mlk banazlnda bile, bir misvak aac dal gibi kk bir hrszhk, bylesi sorgusuz ve kati bir sistemle cezalandrlmaz. Kald ki toplumbilim ve insanbim, cezalandrmann sular engelleyen temel bir e olmadn, sorunun znde, ekonomik faktrlerin ve toplum yapsnn kurulu biimi ile anlam kazanan ahlki deerlerin yattn aklar. Dolaysyla sorunun zmnn de bu temellerde aranmas gerektiini, cezalandrmann da mudaka her olayn kendi kapsamnda ayr ayr sorgulanarak ve tab vahi yntemlerle deil, yine insani olarak verilmesi gerektiini retir. Ama grlen o ki eriat, mlk koruyuculuu noktasnda, burjuvazi kadar bile insancl olamamtr. Bu noktada tam bir kleci dnem ilkellii ile kar karyayz.

    En byk hrszhk olan emek smrsn kendine sorun yapmayan slam hukuku, sra mlkn korunmasna gelince, cehennem tehdidi ile de yetinmez. nk bu soyut tehdidin, kiileri drtleri ve ihtiyalar karsnda ou zaman engellemeye yetmediini, bir mlk sahibi bihnciyle iyi bilir. Bu ne

    (15) M slim d e n akt. M . eker, a.g.c., s. 52.

    denle dnyevi, hem de a d yapurmlar getirir. Adi hrszlkta el kesme gibi, Hammurabiden kalma 2000 yl ncesinin cezalar ile adalet salanmaya ahlr. Nitekim Mide-38de, Hrszhk yapan erkek ve kadnn, yaptklarna karlk AUah tan ibret verici bir ceza olarak ellerini kesin! AUah azizdir, hkimdir! denir. Her ey net ve katdr; mazeret kabul edilmez, lehte yorum iin boluk braklmaz.

    Mahn korunmasndaki egemen snf duyarhl bu kadarla da kalmaz:

    Bu ceza, sradan hrszlklardan te mal kervanlarna ynelik olduunda, nceki hurma aac olaynda grld gibi artar. Ortada cana kastetme durumu da varsa ceza, ldrme de dhil olmak zere el ve ayaklarn aprazvari kesilmesi (Mide-33) gibi daha da vahi biimlere brnr.

    mam Taberinin de benimsedii gibi, Mide-33n hkm gerei denir ki; yol kesen hrsz, Allah ve Resulne kar muhariptir. Adam ldrp maln yamalarsa ashr. Adam ldrr ama mahn yamalamazsa ldrlr. Maln yamalar ama adam ldrmezse, el ve ayaklar aprazlama kesilir. Bir ey yapmadan nce yakalamrsa srgn edilir. ' ' zede mala ynelik eylemler eriatta, yeryznde fesat karma, yeryznn ilahi kurallarnn bozulmas olarak grlr.

    eriat egemen snflar iin de bir dizi kural, yasaklama, adaletli olma, fakiri ezmeme gibi neriler getirmitir. Ancak genelde mlk sahiplerine, zelde ise egemenlere ynelik olan bu yaklamlarda, kkl bir fark vardr. Nitekim mlkiyetin korunmasnda, br dnya cezasna ek olarak kat dnyevi cezalar uygulanrken mlk sahibinin ve egemenin ihlallerinde yaptrm, br dnyann nimet ve cezalarnn, yani cennet ve cehennemin haurlatlmasndan teye gitmez. rnein; basit bir hrszn sorgusuz elini kesen slam hukuku, halkn geni zararlara uratld karaborsach haram diye nitelemekle, cezasn da br dnyaya brakmakla yetini

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 25

    T a b c r i T e fs ir i, 2 . cilt, s. 481.

  • 26 slamiyetin Ekonomi Politii

    yor. Malna el koymaya bile gerek duymuyor.slam yorumcusu Huni, slam pahallk yaratan bir kara

    borsaclk mlkiyetini kabul etmez (...) byle hallerin iddede karsndadr der; ama Kuran ve hadislerden, bu iddede karsnda olunduu sylenen ahlakszla, hibir somut ceza gsteremez. Mlk sahibine ynelen adi hrszla, dnyevi cezay bizzat Kurana geirmeyi unutmayan bir hukukun, egemen snflara ynelik cezalar unutmas , bu ilahi adaletin keskin snfsal niteliini yansir.

    slam ahlak alm tccarn zaten karaborsaclk yapmayaca eklinde bir mazeret olamayaca ak. slamn en gl, en bozulmam olduu dnemde bile Mslman tccarn karaborsaclk yapma frsatn karmadn biliyoruz. Nitekim bizzat asr- saadet dneminde, stelik adalet timsali olarak sunulan ve mutlak yetkilere sahip olan Halife mer zamannda, yaygnlaan karaborsaclk karsnda bavurulan yol, dardan mal ithal ederek, yaratlan suni sknnn nn almaya almaktan ibaret olmutur.*'^^

    Esasen mer istese bile, karaborsacnn elini kesmek veya malna el koymak gibi bir cezai yaparm iin Kurandan destek yoktur. Buna kark O, karaborsacya narh koymaya, Allahn iradesine mdahale etmek diyerek kar kmay da ihmal etmez.

    Temelde maddi gereksinim veya kiilik zaaf sonucu bavurulan basit hrszl, cehennem cezasyla yetinmeyip dnyada da insanlk d bir yntemle cezalandrlan bu hukuk sisteminin, ounluk ihtiya iinde kvranrken, salt daha ok kr elde etmek agzllyle bavurulan karaborsacl haram khp br dnya cezasyla yetinmesi arpcdr. By- lelerini, iflas etmek ve hasta olmak (czam) suretiyle cezasn eker (Hadis) hurafeleri ile tehdit etmekle yetinmesi, slam hukukundaki adaletin , gerekte mlk sahibi snflarn adaleti olduunu gsterir.

  • 26 slamiyetin Ekonomi Politii

    yor. Malna el koymaya bile gerek duymuyor.slam yorumcusu Huni, slam pahallk yaratan bir kara

    borsaclk mlkiyetini kabul etmez (...) byle hallerin iddede karsndadr der; ama Kuran ve hadislerden, bu iddede karsnda olunduu sylenen ahlakszla, hibir somut ceza gsteremez. Mlk sahibine ynelen adi hrszla, dnyevi cezay bizzat Kurana geirmeyi unutmayan bir hukukun, egemen snflara ynelik cezalar unutmas , bu ilahi adaletin keskin snfsal niteliini yansir.

    slam ahlak alm tccarn zaten karaborsaclk yapmayaca eklinde bir mazeret olamayaca ak. slamn en gl, en bozulmam olduu dnemde bile Mslman tccarn karaborsaclk yapma frsatn karmadn biliyoruz. Nitekim bizzat asr- saadet dneminde, stelik adalet timsali olarak sunulan ve mutlak yetkilere sahip olan Halife mer zamannda, yaygnlaan karaborsaclk karsnda bavurulan yol, dardan mal ithal ederek, yaratlan suni sknnn nn almaya almaktan ibaret olmutur.*'^^

    Esasen mer istese bile, karaborsacnn elini kesmek veya malna el koymak gibi bir cezai yaparm iin Kurandan destek yoktur. Buna kark O, karaborsacya narh koymaya, Allahn iradesine mdahale etmek diyerek kar kmay da ihmal etmez.

    Temelde maddi gereksinim veya kiilik zaaf sonucu bavurulan basit hrszl, cehennem cezasyla yetinmeyip dnyada da insanlk d bir yntemle cezalandrlan bu hukuk sisteminin, ounluk ihtiya iinde kvranrken, salt daha ok kr elde etmek agzllyle bavurulan karaborsacl haram khp br dnya cezasyla yetinmesi arpcdr. By- lelerini, iflas etmek ve hasta olmak (czam) suretiyle cezasn eker (Hadis) hurafeleri ile tehdit etmekle yetinmesi, slam hukukundaki adaletin , gerekte mlk sahibi snflarn adaleti olduunu gsterir.

  • 28 slamiyetin Ekonomi Politii

    hkmolununcaya kadar o srlerin sonu gelnneyecektir.-'**'Yine bir dier hadiste, zekat men eden hibir millet

    yoktur ki, kuraklkla cezalandrlmasn gibi bo szlerle yetinilir. (*)

    Tm hastalklar, kurakl, dier doa olaylarn ve her trden deiimi, iflas, zenginlii, vb., her eyi hep doast bir gcn varlyla aklayan k ve ortaa toplumlarmn man- yla, gnmzn sorunlarna saduyulu aklamalar getirilemez. te yandan, konumuz asndan da srtan adaletsiz ve ifte ll tutuma kar kmak durumundayz. Rvet, karaborsa, zekattan kanma gibi zengine zg fiillerin cezasn br dnyaya havale ederken, bireysel hrszlklar br dnya cezas ile yetinmeyip en vahi yntemlerle, hemen bu gn cezalandran ve bunu Kuranda zellikle belirten bir adalet, gerekte zengin snf adaleti deilse nedir?

    Konuyu gemeden slam ideologlarnn bile bu cezay savunmak ve uygulamaktaki zorluktan harekede, baz hafifletici sebeplere deindiklerini belirtelim. rnein, ok a bir kimse bir zm bandan karmm doyumrsa ve iddetli ahk gibi mecbur edici bir nedenle hrszla bavurursa cezas hafifletilir. Yine ktlk dneminde merin el kesme cezasn uygulamad, yan sra Muhammedin de, el kesme cezasn emreden ayet sonrasnda hrszhk rneklerinin azalmamas ve ona neden olan ekonomik nedenler karsnda, alnan eyrek dinardan fazlaysa el kesilir '' eklinde esneklik getirdiini gryoruz. te bu gibi rneklerden harekede slamclar, slam hukukunun dnya tarihindeki hukuklarda rasanmayan bir

    0* ) S ahih-i M slim , 3. cilt, s. 181.(*) T ab ii bu n o k tad a da ifte s ta n d a r t rn ek le re ra s tla n m y o r deil. N ite k im z e k t y k m l l ile

    kar karya o lan lar, M ek k e ve M edine li slam eg e m e n leri deil d e B e d e v i kabililer o lu n c a o n lara c e b e rru t d ev le t tavr izlen ir.

    C erir Tbn A b d u llah tan rivaye t ed ilen h ad iste , b az B e d e v ile n n P e y g a m b e re g e le re k z e k t t o p layan m em u rla n n kend ile rine z u l m y apm alarn ik a y e t e tm e le ri ze rin e n u n , san k i bask ya urayan h a lk deil de m em u rla r im i g ibi yle d e d i in i ren iy o ru z: Z ektlarn z to p layan lara (vacip olan v e rm ek , jn jm u ak d a v ra n m a k v e k e n d ile rin e m ea k k a t v e rm em ek suretiyle) h o n u t e d n iiz . {Sahih-i M slim, 3. C ilt, s. 180).T ab b ara , ilm in Iptnda hlamiyet, s. 46.

    toleransa*"' sahip olduunu iddia ederler.ncelikle, ada insanlk deerleri ve hukuksal gelime

    ler karsnda duyulan kompleksin ifadesi olan bu savunmalarn, ilahi emirlerin revizyonunu yapan bir mriklikten te anlam tamadn belirtelim, ysa her eyi, her dnemi bilen, bizzat yaratan bir Tanrnn deitirilemez kanunu olan Kuranda, bylesi hafifletici sebepler dikkate alnmadan, olduka kesin bir ifadeyle, Allahtan ibret verici bir ceza olmak zere ellerini kesin (Mide-38) denilmektedir. Bizim buradan harekede karacamz sonular ise unlardr:

    slamn en kutsal ahsiyetieri Muhammedle balayp mer le devam eden revizyon yapma zorunluluu, O nun deimez ve tanrsal olduu iddialarn bizzat Muhammed ve mer tarafndan geersizletirilmesidir. Bu gerek bir yana, sz konusu revizyonlar, slam, hibir zaman hkim olduu toplumda, a, plak, aresiz, sefil, insanlar brakmaz; mutiaka onlarn asgari temel ihtiyalarn karlar, onlara i bulur'"' gibi ifadelerin, ii bo iddialar olduunu gsterir. Sz konusu yaklam, smrsz zenginlik yannda zelillii de kader olarak saptayan Kurana terstir. Dolaysyla bylesi yorum sahiplerinin mrik konuma dmesi bir yana, bata Asr- Saadet denilen ilk dnem de dahil, slamn pratii tarafndan da reddedilir.

    Daha slamn kuruluu dneminde bile, ilahi olduu sylenen yasalarn revizyonuna gidilmesini zorunlu klacak denli ciddi bir sefalet sz konusu olmu ve bu sorun gnmze gelene kadar da slami erevede zlememitir. yle ki el kesme ve zekat zorlamasyla zm bulunamayan fakirlik sorunu karsnda, Muhammed ve mer ilahi olduunu iddia ettikleri yasadan geri adm atmak zorunda kalmlardr. Bu elbette grece olumlu bir revizyondur. Ancak insanlarn zenginlikleri kardee paylamak gibi bir erdem dururken, stelik

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 29

    (2") A i B u la , gda^Kavran/lar veD'^enler.(21) A .g .e., s .'3 1 5 .

  • 28 slamiyetin Ekonomi Politii

    hkmolununcaya kadar o srlerin sonu gelnneyecektir.-'**'Yine bir dier hadiste, zekat men eden hibir millet

    yoktur ki, kuraklkla cezalandrlmasn gibi bo szlerle yetinilir. (*)

    Tm hastalklar, kurakl, dier doa olaylarn ve her trden deiimi, iflas, zenginlii, vb., her eyi hep doast bir gcn varlyla aklayan k ve ortaa toplumlarmn man- yla, gnmzn sorunlarna saduyulu aklamalar getirilemez. te yandan, konumuz asndan da srtan adaletsiz ve ifte ll tutuma kar kmak durumundayz. Rvet, karaborsa, zekattan kanma gibi zengine zg fiillerin cezasn br dnyaya havale ederken, bireysel hrszlklar br dnya cezas ile yetinmeyip en vahi yntemlerle, hemen bu gn cezalandran ve bunu Kuranda zellikle belirten bir adalet, gerekte zengin snf adaleti deilse nedir?

    Konuyu gemeden slam ideologlarnn bile bu cezay savunmak ve uygulamaktaki zorluktan harekede, baz hafifletici sebeplere deindiklerini belirtelim. rnein, ok a bir kimse bir zm bandan karmm doyumrsa ve iddetli ahk gibi mecbur edici bir nedenle hrszla bavurursa cezas hafifletilir. Yine ktlk dneminde merin el kesme cezasn uygulamad, yan sra Muhammedin de, el kesme cezasn emreden ayet sonrasnda hrszhk rneklerinin azalmamas ve ona neden olan ekonomik nedenler karsnda, alnan eyrek dinardan fazlaysa el kesilir '' eklinde esneklik getirdiini gryoruz. te bu gibi rneklerden harekede slamclar, slam hukukunun dnya tarihindeki hukuklarda rasanmayan bir

    0* ) S ahih-i M slim , 3. cilt, s. 181.(*) T ab ii bu n o k tad a da ifte s ta n d a r t rn ek le re ra s tla n m y o r deil. N ite k im z e k t y k m l l ile

    kar karya o lan lar, M ek k e ve M edine li slam eg e m e n leri deil d e B e d e v i kabililer o lu n c a o n lara c e b e rru t d ev le t tavr izlen ir.

    C erir Tbn A b d u llah tan rivaye t ed ilen h ad iste , b az B e d e v ile n n P e y g a m b e re g e le re k z e k t t o p layan m em u rla n n kend ile rine z u l m y apm alarn ik a y e t e tm e le ri ze rin e n u n , san k i bask ya urayan h a lk deil de m em u rla r im i g ibi yle d e d i in i ren iy o ru z: Z ektlarn z to p layan lara (vacip olan v e rm ek , jn jm u ak d a v ra n m a k v e k e n d ile rin e m ea k k a t v e rm em ek suretiyle) h o n u t e d n iiz . {Sahih-i M slim, 3. C ilt, s. 180).T ab b ara , ilm in Iptnda hlamiyet, s. 46.

    toleransa*"' sahip olduunu iddia ederler.ncelikle, ada insanlk deerleri ve hukuksal gelime

    ler karsnda duyulan kompleksin ifadesi olan bu savunmalarn, ilahi emirlerin revizyonunu yapan bir mriklikten te anlam tamadn belirtelim, ysa her eyi, her dnemi bilen, bizzat yaratan bir Tanrnn deitirilemez kanunu olan Kuranda, bylesi hafifletici sebepler dikkate alnmadan, olduka kesin bir ifadeyle, Allahtan ibret verici bir ceza olmak zere ellerini kesin (Mide-38) denilmektedir. Bizim buradan harekede karacamz sonular ise unlardr:

    slamn en kutsal ahsiyetieri Muhammedle balayp mer le devam eden revizyon yapma zorunluluu, O nun deimez ve tanrsal olduu iddialarn bizzat Muhammed ve mer tarafndan geersizletirilmesidir. Bu gerek bir yana, sz konusu revizyonlar, slam, hibir zaman hkim olduu toplumda, a, plak, aresiz, sefil, insanlar brakmaz; mutiaka onlarn asgari temel ihtiyalarn karlar, onlara i bulur'"' gibi ifadelerin, ii bo iddialar olduunu gsterir. Sz konusu yaklam, smrsz zenginlik yannda zelillii de kader olarak saptayan Kurana terstir. Dolaysyla bylesi yorum sahiplerinin mrik konuma dmesi bir yana, bata Asr- Saadet denilen ilk dnem de dahil, slamn pratii tarafndan da reddedilir.

    Daha slamn kuruluu dneminde bile, ilahi olduu sylenen yasalarn revizyonuna gidilmesini zorunlu klacak denli ciddi bir sefalet sz konusu olmu ve bu sorun gnmze gelene kadar da slami erevede zlememitir. yle ki el kesme ve zekat zorlamasyla zm bulunamayan fakirlik sorunu karsnda, Muhammed ve mer ilahi olduunu iddia ettikleri yasadan geri adm atmak zorunda kalmlardr. Bu elbette grece olumlu bir revizyondur. Ancak insanlarn zenginlikleri kardee paylamak gibi bir erdem dururken, stelik

    Genel Olarak slamiyetin Ekonomik Karakteri 29

    (2") A i B u la , gda^Kavran/lar veD'^enler.(21) A .g .e., s .'3 1 5 .

  • 30 slamiyetin Ekonomi Politii

    byle bir eitlikilik fikri tanrsallk iddiasyla ok daha uyumluyken, slamiyet bu en zel dneminde, ehven-i er yaklamlardan bile geri kahyor. Neresinden bakarsak bakalm, hi olmazsa asgari cret ve isizlik sigortas uygulayan, hrszl insani olarak daha kabul edilebilir yollarla cezalandran ada kapitalizmden, ok daha adaletsiz bir sistem ile kar kar- yayz.

    Dnn, mer gibi islamiyetin adalet sembol olarak tantlan birinin, stelik fetihlerden devasa talan gelirleri elde edildii bir dnemde, fakirlik ve hrszlk vb. sorunlarla ba edemeyerek zm adna bavurduu yol, fakirlere yemek karma, tellal bartp onlarn karnn doyurmakor. Bunlar sorunu zmekten tmyle uzak yzeysel giriimler olduu gibi ayni zamanda fakirler iin onur krcdr. nk slamn adalet anlayndan ekip uygulayabilecei, rnein sosyal devlet gibi bir zm nerisi yoktur. Durum bu iken gnmz slamclarnn lafazanlklarnn aksine, bizzat merin uygulamalarnn da gsterdii gibi, islamiyetin temel kaynaklar ve mantksal znde, sefalete kar somut bir zm nerisi yoktur. Sz konusu sefaletin sorumlusu egemen snf karlarna ve onlarn dzenlerine dokunmadan sorunu geitirmenin gerek adalet olmad ortadadr.

    slamiyetin en yeni, inananlar nezdinde etkinliinin en byk olduu, stelik d talanlardan elde edilen ganimetlerin neredeyse snrsz boyutlarda olduu o Asr- Saadet ve Hu- lefa-i Raidin dneminde bile, eitsizlii azaltip sefalete zm retememi olan eriat sisteminin, bugn zm retebileceini ne srmek, aktr ki insanla kar su, Kurana kar ise mriklikten te anlam yoktur.

    kinci Blm

    e r i a t a G r e K l e c l k v e T a l a n c i l i k

    eriat, nceki blmde grdmz ve ileride de greceimiz gibi, Arap gelenek ve kurumlarnn reformasyona tabi tutularak Tanrsal dzlemde meru khnm halidir. Bu gerei klecilik ve talanchk sorununda da net olarak grebiliyoruz.

    6. yzyl Arap toplumu, iinde bulunduu tarihsel dnemin dier kimi kavimleri gibi, kle emei ve bakalarnn ya- ratti birikimlerin talan zerinde biimlenen bir sosyo-eko- nomik yapya sahiptir. l koullarnn da etkisiyle retici deil, var olan tketmeye, dei toku etmeye ve gl olann zayf zerindeki hegemonyasn ve tekine (kfire) kar kaba kuvveti merularan bir toplum rnei oluturur.

    slamiyet, ite bu toplumsal biimlenmede yaanan yeniden retim bunalmnn almas ve merkezi devlete geiin ideolojisi olarak ortaya kmtr. Bu erevede, var olan kurum ve geleneklerden radikal bir kopula deil, onlann re- formasyonu ve tannsal dzlemde merulatrlmas erevesinde biimlenmitir. eriat, kle ticareti yapan tccar kabile aristokrasisine kar tepkilerin deil, aksine onlarn uzun vadeli yeniden retim kayglannn rndr. O yzden, bu in- sanhk d uygulamay yadsmam, aksine reforme ederek klelii tanrsal dzenin meru bir esi klmtr.

  • 30 slamiyetin Ekonomi Politii

    byle bir eitlikilik fikri tanrsallk iddiasyla ok daha uyumluyken, slamiyet bu en zel dneminde, ehven-i er yaklamlardan bile geri kahyor. Neresinden bakarsak bakalm, hi olmazsa asgari cret ve isizlik sigortas uygulayan, hrszl insani olarak daha kabul edilebilir yollarla cezalandran ada kapitalizmden, ok daha adaletsiz bir sistem ile kar kar- yayz.

    Dnn, mer gibi islamiyetin adalet sembol olarak tantlan birinin, stelik fetihlerden devasa talan gelirleri elde edildii bir dnemde, fakirlik ve hrszlk vb. sorunlarla ba edemeyerek zm adna bavurduu yol, fakirlere yemek karma, tellal bartp onlarn karnn doyurmakor. Bunlar sorunu zmekten tmyle uzak yzeysel giriimler olduu gibi ayni zamanda fakirler iin onur krcdr. nk slamn adalet anlayndan ekip uygulayabilecei, rnein sosyal devlet gibi bir zm nerisi yoktur. Durum bu iken gnmz slamclarnn lafazanlklarnn aksine, bizzat merin uygulamalarnn da gsterdii gibi, islamiyetin temel kaynaklar ve mantksal znde, sefalete kar somut bir zm nerisi yoktur. Sz konusu sefaletin sorumlusu egemen snf karlarna ve onlarn dzenlerine dokunmadan sorunu geitirmenin gerek adalet olmad ortadadr.

    slamiyetin en yeni, inananlar nezdinde etkinliinin en byk olduu, stelik d talanlardan elde edilen ganimetlerin neredeyse snrsz boyutlarda olduu o Asr- Saadet ve Hu- lefa-i Raidin dneminde bile, eitsizlii azaltip sefalete zm retememi olan eriat sisteminin, bugn zm retebileceini ne srmek, aktr ki insanla kar su, Kurana kar ise mriklikten te anlam yoktur.

    kinci Blm

    e r i a t a G r e K l e c l k v e T a l a n c i l i k

    eriat, nceki blmde grdmz ve ileride de greceimiz gibi, Arap gelenek ve kurumlarnn reformasyona tabi tutularak Tanrsal dzlemde meru khnm halidir. Bu gerei klecilik ve talanchk sorununda da net olarak grebiliyoruz.

    6. yzyl Arap toplumu, iinde bulunduu tarihsel dnemin dier kimi kavimleri gibi, kle emei ve bakalarnn ya- ratti birikimlerin talan zerinde biimlenen bir sosyo-eko- nomik yapya sahiptir. l koullarnn da etkisiyle retici deil, var olan tketmeye, dei toku etmeye ve gl olann zayf zerindeki hegemonyasn ve tekine (kfire) kar kaba kuvveti merularan bir toplum rnei oluturur.

    slamiyet, ite bu toplumsal biimlenmede yaanan yeniden retim bunalmnn almas ve merkezi devlete geiin ideolojisi olarak ortaya kmtr. Bu erevede, var olan kurum ve geleneklerden radikal bir kopula deil, onlann re- formasyonu ve tannsal dzlemde merulatrlmas erevesinde biimlenmitir. eriat, kle ticareti yapan tccar kabile aristokrasisine kar tepkilerin deil, aksine onlarn uzun vadeli yeniden retim kayglannn rndr. O yzden, bu in- sanhk d uygulamay yadsmam, aksine reforme ederek klelii tanrsal dzenin meru bir esi klmtr.

  • 32 slamiyetin Ekonomi Politii

    te bu erevede slamiyet, bir yandan kabile dzenini, kabilecilii aan bir ideolojik mdahaleyle amaya, dier yandan da sosyo-ekonomik yapy, temel kar dengelerini bozmadan yeniden organize etmee yneliyordu. Esasen kle emei, talan ve ticaret lemesi zerinde ykselen bir snfn karlarna hizmet eden yeniden retim abasnn, bu temel bileeni yadsmas dnlemezdi. Nitekim slamiyet bu bileeni de Tanr nezdinde meru kabul eder.

    lgili blmde greceimiz gibi, ncelikle bizzat kurucusunun da meslei olan tccarlk, ehitlikle e mertebede y- cellecek. Klecilik, Kuranda, tanrsal dzenin doal bir paras olarak deerlendirilerek, Arap toplumunda, dier kleci toplumlara oranla gnmze kadar uzanan bir dayanklla kavuturulacakt. nc bileen olan talan ise kabileler aras yamaclk (gaza-gazve) olarak Arap toplumunda knt nedeni iken, darya yneltilip cihat olarak kutsanarak, Arap kavminin ykseli aracna dntrlecekti.

    Arap toplumunda mevcut sosyo-ekonomik yap erevesinde, kabilelerin, birbirlerine saldrarak srdrdkleri talan gelenei, ayn zamanda toplumu istikrarsz ve gsz brakyordu. slamiyetle birlikte, dinsel gerekelerle da yneltilerek Araplarn, hem dier halklarn talan hedefinde birlemesinin hem de dier halklar ve dinsel inanlar zerinde egemenlik kurmasnn arac olacak. Bylece slamiyet, Araplar iin merkezi bir yap salamakla kalmam, AUahn dinini yayma bayra alnda dier halklarn birikimlerini Araplara aktarak hzla zenginlemelerini salayan etkin bir ara da olmutur.

    Esasen zekatn, krkta bir gibi ok kk bir miktarda tutulmasnn bir nedeni de, talandan elde edilen gelirin byklnde aranmahdr. Toplumunun kendi iinde dini bir aidiyet yaptrm olarak saptanan, krkta birlik zekat oran, verimsiz topraklarda yaayan Arap toplumunun yoksulluuna ila olamazd. Asl nemlisi kabileler st devlet rgtlenmesinin ihtiyalarn karlamaya da yetemezdi. te bu koullarda n

    eriata Gre Klecilik ve Talanclk 33

    ce Mslman olmayan Araplara, ardndan Medine Yahudile- rine ait birikimlere el koyma eklinde uygulanan talan, giderek slami iktidarn temel gelir kalemi olacakt. Bylece sla- mi ekonominin temeHni olutururken, slami yaylmann da motivasyon arac haline geldi. Bu mekanizma sayesinde hem Arap kabile geleneine kar siyasal ve fikri birliin, hem de baka halklarn birikimi zerinden zenginleerek Ortadou nun egemen kavmi haline gelmenin yolu denmi oluyordu.

    Ganimetiliin bu yeni srecindeki ilk rnek. Bedir sava sonrasnda gereklemi ve ele geirilen ganimet, savaa ka- tlanlar arasnda eit paylatrlmtr. Ancak, o dneme ilikin izilen ahlaki tablolarn aksine, ganimetin paylatrlma- snda ortaya kan kargaa ve giderek kendini dayatan merkezi ihtiyalar, slamiyetin meru kabul ettii talan iin, hukuki bir ereve belirleme gereini dourmutur. te slamiyetin konuya ilikin hukuku da bu gereksinimler erevesinde ekillenmeye balanmtr.

    Sz konusu hukuk, z itibariyle insanlk d, kendi iinde sorunlu/elikili, biimi itibariyle ilkeldir. Ancak bu hukuk, ekonomi politik adan islamiyetin talanc karakterini ortaya koymas bakmndan arpcdr:

    Sana sava ganimetlerini soruyorlar. De ki, ganimetler Allah ve Peygambere aittir. O halde gerek mminler iseniz Allahtan korkun, aranz dzeltin (Enfal-1) , Eer ... iki ordunun karlat gn kulumuz Muhammede indirdiimiz ayedere inanmsanz bilin ki ganimet olarak aldnz herhangi bir eyin bete biri mutlaka Allahn Peygamberinin ve yaknlarnn, yetimlerin, dknlerin ve yolcularndr. (Enfal- 41)

    Grld gibi ayn surede, ayn dnemde, ama iki farkl durum zglnde iki farkl hukuk ngrlmtr. Ancak bu paylam sorununda farkllaan her iki nerinin de ortak paydas, baka halklarn, retip biriktirdiklerine el koymay uygun gren bir tanrsal hukuk ile kar karya olduumuz gereidir. Bu hukuk, henz kurumlan ve otoritesiyle devletin olu-

  • 32 slamiyetin Ekonomi Politii

    te bu erevede slamiyet, bir yandan kabile dzenini, kabilecilii aan bir ideolojik mdahaleyle amaya, dier yandan da sosyo-ekonomik yapy, temel kar dengelerini bozmadan yeniden organize etmee yneliyordu. Esasen kle emei, talan ve ticaret lemesi zerinde ykselen bir snfn karlarna hizmet eden yeniden retim abasnn, bu temel bileeni yadsmas dnlemezdi. Nitekim slamiyet bu bileeni de Tanr nezdinde meru kabul eder.

    lgili blmde greceimiz gibi, ncelikle bizzat kurucusunun da meslei olan tccarlk, ehitlikle e mertebede y- cellecek. Klecilik, Kuranda, tanrsal dzenin doal bir paras olarak deerlendirilerek, Arap toplumunda, dier kleci toplumlara oranla gnmze kadar uzanan bir dayanklla kavuturulacakt. nc bileen olan talan ise kabileler aras yamaclk (gaza-gazve) olarak Arap toplumunda knt nedeni iken, darya yneltilip cihat olarak kutsanarak, Arap kavminin ykseli aracna dntrlecekti.

    Arap toplumunda mevcut sosyo-ekonomik yap erevesinde, kabilelerin, birbirlerine saldrarak srdrdkleri talan gelenei, ayn zamanda toplumu istikrarsz ve gsz brakyordu. slamiyetle birlikte, dinsel gerekelerle da yneltilerek Araplarn, hem dier halklarn talan hedefinde birlemesinin hem de dier halklar ve dinsel inanlar zerinde egemenlik kurmasnn arac olacak. Bylece slamiyet, Araplar iin merkezi bir yap salamakla kalmam, AUahn dinini yayma bayra alnda dier halklarn birikimlerini Araplara aktarak hzla zenginlemelerini salayan etkin bir ara da olmutur.

    Esasen zekatn, krkta bir gibi ok kk bir miktarda tutulmasnn bir nedeni de, talandan elde edilen gelirin byklnde aranmahdr. Toplumunun kendi iinde dini bir aidiyet yaptrm olarak saptanan, krkta birlik zekat oran, verimsiz topraklarda yaayan Arap toplumunun yoksulluuna ila olamazd. Asl nemlisi kabileler st devlet rgtlenmesinin ihtiyalarn karlamaya da yetemezdi. te bu koullarda n

    eriata Gre Klecilik ve Talanclk 33

    ce Mslman olmayan Araplara, ardndan Medine Yahudile- rine ait birikimlere el koyma eklinde uygulanan talan, giderek slami iktidarn temel gelir kalemi olacakt. Bylece sla- mi ekonominin temeHni olutururken, slami yaylmann da motivasyon arac haline geldi. Bu mekanizma sayesinde hem Arap kabile geleneine kar siyasal ve fikri birliin, hem de baka halklarn birikimi zerinden zenginleerek Ortadou nun egemen kavmi haline gelmenin yolu denmi oluyordu.

    Ganimetiliin bu yeni srecindeki ilk rnek. Bedir sava sonrasnda gereklemi ve ele geirilen ganimet, savaa ka- tlanlar arasnda eit paylatrlmtr. Ancak, o dneme ilikin izilen ahlaki tablolarn aksine, ganimetin paylatrlma- snda ortaya kan kargaa ve giderek kendini dayatan merkezi ihtiyalar, slamiyetin meru kabul ettii talan iin, hukuki bir ereve belirleme gereini dourmutur. te slamiyetin konuya ilikin hukuku da bu gereksinimler erevesinde ekillenmeye balanmtr.

    Sz konusu hukuk, z itibariyle insanlk d, kendi iinde sorunlu/elikili, biimi itibariyle ilkeldir. Ancak bu hukuk, ekonomi politik adan islamiyetin talanc karakterini ortaya koymas bakmndan arpcdr:

    Sana sava ganimetlerini soruyorlar. De ki, ganimetler Allah ve Peygambere aittir. O halde gerek mminler iseniz Allahtan korkun, aranz dzeltin (Enfal-1) , Eer ... iki ordunun karlat gn kulumuz Muhammede indirdiimiz ayedere inanmsanz bilin ki ganimet olarak aldnz herhangi bir eyin bete biri mutlaka Allahn Peygamberinin ve yaknlarnn, yetimlerin, dknlerin ve yolcularndr. (Enfal- 41)

    Grld gibi ayn surede, ayn dnemde, ama iki farkl durum zglnde iki farkl hukuk ngrlmtr. Ancak bu paylam sorununda farkllaan her iki nerinin de ortak paydas, baka halklarn, retip biriktirdiklerine el koymay uygun gren bir tanrsal hukuk ile kar karya olduumuz gereidir. Bu hukuk, henz kurumlan ve otoritesiyle devletin olu-

  • 34 slamiyetin Ekonomi Politii

    madii ilk dnemde, esas olarak Enfal-4rdeki ekliyle uygulanmtr. Bete biri Peygambere, bete drd savalara datlarak, slami kapsayclk ve motivasyon salanmaya allmtr.

    Nitekim Beni Kinka ve dier savalarda ele geirilen ganimetler, bete bir aynrm uygulanarak datlr. Peygambere den para da bee blnr; biri kendisi ve karlarna, kincisi akrabalarna, ncs yetimlere, drdncs yoksullara, beincisi yolculara ayrlr.

    Ganimetin ierii de sava esirleri, adi esirler, arazi ve eyalar olmak zere drt parada tasnif edilir. Sava esirleri savaa katlan askerler olup bunlarn ldrlmesi veya kle yaplmalar ihtiya ve politikalara gre belirlenir. Adi esirler ise ldrlmesi caiz olmayan kadn ve ocuklardr. Arazi ve eyalarla birlikte kle-cariye olarak galipler arasnda pay edilir. Onlarn ilerini yapmak ve isteklerini karlamakla ykmldrler. Arazilere ilikin datm politikasnda devletin bymesi ve genileyen ihtiyalar, keza egemenler arasndaki dengeleri deitirmek vb. nedenlerle deiik dnemlerde deiik uygulamalara gidilmitir. Ama hibir zaman, ganimet saylp el konulmas politikasnda deiim olmamtr. gal ve ilhak edilen bu topraklarda iftilikle uraan kyller ise Abdi Kan hkmne girer. Yaamlar boyunca sz konusu toprak paras zerinde, oray ilemek ykmllnde ve kle olarak kalrlard. Toprak kime gemise, onun o topraa bal, satlamaz ve azat edilemez, srekli kleleri haline gelirlerdi.'""'

    Her ne kadar ele geirilen topraklarda uygulamada, Medine Yahudileri rneinde grdmz gibi, farklhklar olmusa da, tek tanrc din mensuplarna ilikin bir tolerans (!) sz konusudur. Yahudi ve Hristiyanlara ilikin hukuk, ...hak dinini kendine din edinmeyen kimselerle, klerek elleriyle cizye (hara) verinceye kadar savan (Tevbe-29) ayetin ile

    (22) slam Tarihi, M a h m u t E s a t, T rk e le tirip d e rle y e n Sadi rm a k , K itap lk Serv isi, 2. c ilt, s. 183, 225.

    eriata Gre Klecilik ve Talanclk 35

    belirlenir. Onlar kleletirilmek yerine dzenli hara demeye, Mslmanlarn kendilerine belirledikleri alan ve koullarda yaamaya mahkm edilirler. Buna karlk dier din ve tanrszlara ilikin politika, kle yaplmak veya ldrlmek eklinde biimlenir.

    Bir de Fey ad verilen topraklar vardr ki, bunlar savamadan ele geirilen, slam ordularnn ilerlemesi karsnda kendiliinden teslim olan topraklar olup dorudan devletin mlkiyetine geerdi. rnein Beni Nadir Yahudilerinin el konulan mallar, bu erevede peygambere Fey olarak tahsis edilmitir. Konuya ilikin hadiste de belirtildii gibi, ... Beni Nadir mallar Resulullaha mahsus idi. ResuUulah, ailesinin bir senelik geim sarfiyatn bundan temin ederdi. Sonra bundan geri kalann da Allah yolunda harp hazrl olarak atlara ve silahlara sarfederdi.'"'

    zede slam devleti ve ordusunun giderleri, ite bu baka halklarn birikimi olup kh zoruyla ele geirilen gelirlerle, ganimet ve haralarla karlanyordu. Bu erevede slam devleti ve ekonomisi, el koyucu mtumuyla, retken olmayan (asalak) bir karakter gsteriyordu. Halife Osman dneminde sadece Msrdan hara vergisi olarak gelen paralarn on iki milyon alna vard'"'*' anmsanacak olursa bu talamn slam ekonomisindeki nemi daha da iyi anlalr.

    slamiyetin birletirip askeriletirdii Arap kavmi, dier halklar nce kl zoruyla teslim alarak tm birikimlerini yamalayacak, eli silah tutan insanlar ya fiziki olarak tasfiye edecek ya da Arap topraklarna kle olarak gnderecek ve onlarn srtndan geinmeyi kurumsallatracakt. Bunun iin, fethedilen topraklara belli bir Arap nfus yerletiriliyor ve bunlar arachyla igal edilmi topraklarn ekonomik, kltrel iklimi kontrol altna alnyordu. Peinden de bu halklarn Mslmanlatrlmas geliyor veya o halklar, vergi ve zulm

    (2 ) S ah ih -i M s lim , 5 . cilt, s. 379. N e e t a a tay , slam Tarihi, s. 160.

  • 34 slamiyetin Ekonomi Politii

    madii ilk dnemde, esas olarak Enfal-4rdeki ekliyle uygulanmtr. Bete biri Peygambere, bete drd savalara datlarak, slami kapsayclk ve motivasyon salanmaya allmtr.

    Nitekim Beni Kinka ve dier savalarda ele geirilen ganimetler, bete bir aynrm uygulanarak datlr. Peygambere den para da bee blnr; biri kendisi ve karlarna, kincisi akrabalarna, ncs yetimlere, drdncs yoksullara, beincisi yolculara ayrlr.

    Ganimetin ierii de sava esirleri, adi esirler, arazi ve eyalar olmak zere drt parada tasnif edilir. Sava esirleri savaa katlan askerler olup bunlarn ldrlmesi veya kle yaplmalar ihtiya ve politikalara gre belirlenir. Adi esirler ise ldrlmesi caiz olmayan kadn ve ocuklardr. Arazi ve eyalarla birlikte kle-cariye olarak galipler arasnda pay edilir. Onlarn ilerini yapmak ve isteklerini karlamakla ykmldrler. Arazilere ilikin datm politikasnda devletin bymesi ve genileyen ihtiyalar, keza egemenler arasndaki dengeleri deitirmek vb. nedenlerle deiik dnemlerde deiik uygulamalara gidilmitir. Ama hibir zaman, ganimet saylp el konulmas politikasnda deiim olmamtr. gal ve ilhak edilen bu topraklarda iftilikle uraan kyller ise Abdi Kan hkmne girer. Yaamlar boyunca sz konusu toprak paras zerinde, oray ilemek ykmllnde ve kle olarak kalrlard. Toprak kime gemise, onun o topraa bal, satlamaz ve azat edilemez, srekli kleleri haline gelirlerdi.'""'

    Her ne kadar ele geirilen topraklarda uygulamada, Medine Yahudileri rneinde grdmz gibi, farklhklar olmusa da, tek tanrc din mensuplarna ilikin bir tolerans (!) sz konusudur. Yahudi ve Hristiyanlara ilikin hukuk, ...hak dinini kendine din edinmeyen kimselerle, klerek elleriyle cizye (hara) verinceye kadar savan (Tevbe-29) ayetin ile

    (22) slam Tarihi, M a h m u t E s a t, T rk e le tirip d e rle y e n Sadi rm a k , K itap lk Serv isi, 2. c ilt, s. 183, 225.

    eriata Gre Klecilik ve Talanclk 35

    belirlenir. Onlar kleletirilmek yerine dzenli hara demeye, Mslmanlarn kendilerine belirledikleri alan ve koullarda yaamaya mahkm edilirler. Buna karlk dier din ve tanrszlara ilikin p