Çukurova Ün İvers İtes İ fen b İlİmler İ enst İtÜsÜ … · ayrıca bu birimler üzerinde...

51
ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Veli Emre AKKURT ALANYA İLÇESİ (ANTALYA) KATI ATIK DEPOLAMA ALANININ JEOTEKNİK İNCELEMESİ JEOLOJİ MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI ADANA, 2006

Upload: others

Post on 30-Aug-2019

9 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Veli Emre AKKURT ALANYA İLÇESİ (ANTALYA) KATI ATIK

DEPOLAMA ALANININ JEOTEKNİK İNCELEMESİ

JEOLOJİ MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI

ADANA, 2006

Page 2: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ

FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

ALANYA İLÇESİ (ANTALYA) KATI ATIK

DEPOLAMA ALANININ JEOTEKNİK İNCELEMESİ

Veli Emre AKKURT

YÜKSEK LİSANS TEZİ

JEOLOJİ MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI

Bu tez ..../...../…... Tarihinde Aşağıdaki Jüri Üyeleri Tarafından Oybirliği/Oyçokluğu İle Kabul Edilmiştir.

İmza............…………… İmza...................…. İmza.................………

Doç.Dr. Şaziye BOZDAĞ Prof. Dr. Hasan ÇETİN Doç.Dr. Ergül YAŞAR

DANIŞMAN ÜYE ÜYE

Bu tez Enstitümüz Jeoloji Mühendisliği Anabilim Dalında hazırlanmıştır.

Kod No Prof. Dr. Aziz ERTUNÇ

Enstitü Müdürü

Not: Bu tezde kullanılan özgün ve başka kaynaktan yapılan bildirişlerin, çizelge, şekil ve fotoğrafların kaynak gösterilmeden kullanımı, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundaki hükümlere tabidir.

Page 3: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

ÖZ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

ALANYA İLÇESİ (ANTALYA) KATI ATIK

DEPOLAMA ALANININ JEOTEKNİK İNCELEMESİ

Veli Emre AKKURT

Çukurova Üniversitesi

Fen Bilimleri Enstitüsü

Jeoloji Mühendisliği Anabilim Dalı

Danışman : Doç.Dr. Şaziye BOZDAĞ

Yıl: 2006, Sayfa:42

Jüri : Doç. Dr. Şaziye BOZDAĞ : Prof. Dr. Hasan ÇETİN : Doç. Dr. Ergül YAŞAR

Yapılan bu çalışma, Antalya ili Alanya ilçesi Yumru dağında düzensiz olarak kullanılan deponi alanının düzenli depolama açısından uygunluk değerlendirmesinin yapılmasını amaçlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda 20 adet sondaj kuyusu açılmış ve Lugeon deneyleri yapılmıştır. Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmış ve süreksizlik ölçümleri alınmıştır. Bu çalışmalara göre deponi alanının süreksizlik yapıları ve karstik boşluklar içeren çok geçirimli birimden oluştuğu belirlenmiştir. Deponi alanı ve yakın civarında akifer özellik gösterecek bir birim bulunmamakta ve yer altı suyu içermemektedir. Dolomitik kireçtaşlarının taşıma gücünün belirlenmesi için kayaç numuneleri üzerinde laboratuar deneyleri yapılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre birimin izin verilebilir taşıma basıncının 47,88-37,27 kg/cm2 arasında değiştiği belirlenmiştir. İncelemeler sonucunda geçirimliliğin çok yüksek olduğu inceleme alanı için sızdırmazlığın tam olarak sağlanabilmesinin mümkün olmadığı belirlenmiş ve bu alanının düzenli depolama açısından uygun olmadığı tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Düzenli Depolama, Katı Atık, Sızıntı Suyu, Zemin ve Kaya Mekaniği.

Page 4: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

ABSTRAC

MSc THESIS

SOLID VASTE SANITARY LAND FILLING AREAS GEOTECHNİCAL INVESTIGATION OF ALANYA (ANTALYA)

Veli Emre AKKURT

DEPARTMENT OF GEOLOGY

INSTITUTE OF NATURAL AND APPLIED SCIENCES

UNIVERSITY OF ÇUKUROVA

Supervisor : Assc. Prof. Dr. Şaziye BOZDAĞ

Year: 2006, Pages:42

Jury : Assc. Prof. Dr. Şaziye BOZDAĞ : Prof. Dr. Hasan ÇETİN : Assc. Prof. Dr. Ergül YAŞAR This study aims to make the evaluation of conformance for the disorganized depot area to be reorganized properly, on Mount Yumru of Alanya, Antalya. Having this as the main purpose, 20 wells have been drilled and lugeon tests have been experimented. Also RQD and discontinuity evaluations have been made upon these units. According to these studies, it has been specified that the depot area constitutes permeable units of discontinuity frames and cavernous spaces. No aquiferous unit nor groundwater have been detected at the depot area or nearby. Lab experiments have been made on the rock samples to determine the bearing ratio of dolomite limestones. Results have shown us that the bearing pressure ratio changes between 47,88 kg/cm2 and 37,27 kg/cm2. Examinations have finally shown us that the studied area is too permeable to acquire full tightness and the area is not fit for organized storage. KeyWords: Organized Storing, Solid Waste, Leak Water, Ground And Rock Mechanics

Page 5: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

TEŞEKKÜR

Yüksek lisans tezi olarak hazırlanan bu çalışmada öncelikle beni yüksek

lisans öğrencisi olarak kabul eden ve çalışma boyunca yardımını esirgemeyen,

görüşleri ve yapıcı eleştirileri ile beni yönlendiren saygıdeğer danışmanım Doç.Dr.

Şaziye BOZDAĞ’a, tez konusunun belirlenmesinde ve yazımı aşamasında yapıcı

eleştirilerini esirgemeyen jeoloji yüksek mühendisi Dr. Serdar ÖZÜŞ’e, bu çalışmayı

hazırlamamda bana gerek arazi üzerinde gerekse deneysel çalışmalarda yardımlarını

esirgemeyen jeoloji mühendisi Süha AYKURT ve Toros Mühendislik çalışanlarına,

bilgisayar çalışmalarım sırasında bana yardımını esirgemeyen kardeşim Berşan

AKKURT’a ve benden maddi ve manevi desteklerini esirgemeyen aileme teşekkür

ederim.

Page 6: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

İÇİNDEKİLER SAYFA ÖZ………………………………………………………………………………….... I

ABSTRACT…………………………………………………………………….........II

TEŞEKKÜR………………………………………………………………………....III

İÇİNDEKİLER…………………………………………………..……………....….IV

ÇİZELGELER DİZİNİ………………………………………………….………......VI

ŞEKİLLER DİZİNİ…………………………………………………………...……VII

1. GİRİŞ……………………………………………………………………..………1

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR.....................................................................................3

3. MATERYAL VE METOD....................................................................................6

3.1. Büro Çalışmaları...............................................................................................6

3.2. Arazi Çalışmaları..............................................................................................6

3.2.1. Taşıma Gücünün İncelenmesi………………………………………….7

3.2.2. Geçirimliliğin İncenmesi ………………………………………………7

3.2.2.1. Basınçlı Su Deneyleri…………..………………………………..9

3.2.2.1.(a) Lugeon Yöntemi…………………………………………………9

3.3. Laboratuar Çalışmaları……………………………………………………...12

4. ARAŞTIRMA BULGULARI..............................................................................13

4.1. Bölgesel Jeoloji...............................................................................................13

4.1.1. Yumrudağ Grubu……………………...................................................13

4.1.1.1. Cebireis Formasyonu (Pc)...............................................................14

4.1.1.2. Asmaca Formasyonu (Ta)...............................................................16

4.2. Yapısal Jeoloji.................................................................................................17

4.3. Deponi Alanları İçin Yer Seçimi Fizbilitesini Kontrol Eden Parametreler....17

4.3.1. Jeolojik - Jeoteknik Özellikler………………………………………...19

4.3.2. Hidrojeolojik durum…………………………………………………..30

4.3.3. Deprem durumu……………………………………………………….33

4.3.4. İklimsel Özellikler…………………..………………………………...35

4.3.5. Şehirleşme Özellikleri……………………………………………...…36

5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER…………………………………………….……37

Page 7: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

KAYNAKLAR………………………………………………………………….…..40

ÖZGEÇMİŞ................................................................................................................42

EKLER

Ek-1 Sondaj Logları

Ek-2 Yumru Mevkii – Alanya ( Antalya) Alanya Belediyesi Kompost Ve Katı

Atık Düzenli Depolama Tesisi Mevzii İmar Planı

Ek-3 Yumru Mevkii – Alanya (Antalya) Alanya Belediyesi Kompost Ve Katı

Atık Düzenli Depolama Tesisi Jeoloji Haritası

Page 8: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

ÇİZELGELER DİZİNİ Sayfa no Çizelge 4.1. Sondaj kuyularından elde edilen dolomitik kireçtaşı

numunelerine ait jeoteknik parametreler ……………………..…..25

Çizelge 4.2. Kayaçlarda izin verilebilir taşıma basıncı değerleri………………26

Çizelge 4.3. Kayaç kalitesi RQD ile J arasındaki ilişki………………………...27

Çizelge 4.4. Yüzeyden alınan dolomitik kireçtaşlarına ait jeoteknik

parametreler…………………………………………………….....28

Çizelge 4.5. Kitle faktörü J ile tabakalanma düzlemi süreksizlik aralığı

ilişkisi……………………………………………………………...28

Çizelge 4.6. Elek analizi deney sonuçları............................................................30

Çizelge 4.7. Atterberg limitleri ………………………………………………...30

Çizelge 4.8. Kayaçların Lugeon birimine göre sınıflandırılması…….…………31

Çizelge 4.9. Lugeon deneyleri ile ilgili parametreler ve deney sonuçları…...…32

Çizelge 4.10. Deprem bölgelerine göre olası maksimum yer ivmesi değerleri.....35

Page 9: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

ŞEKİLLER DİZİNİ Sayfa no

Şekil 1.1. İnceleme alanı yer bulduru haritası………….………………………2

Şekil 3.1. Lugeon deneyinin yapılışı………………………………………...…10

Şekil 3.2. Lugeon deneyinde gerçek basıncın hesaplanması………………..…11

Şekil 3.3. Tij ve manşonlardaki yük kaybını gösterir abak………………...…..12

Şekil 4.1. Basitleştirilmiş Alanya naplarını gösterir bölgesel Alanya

Tektonik haritası……………………………………………….……14

Şekil 4.2. İnceleme alanını oluşturan bloklu kaya kütlesi yapısındaki

dolomitik kireçtaşları………………………………………………..15

Şekil 4.3. İnceleme alanında dolomitik kireçtaşları arasında gözlenen

şist bantları…………………………………………………………..16

Şekil 4.4. İnceleme alanı jeolojik enine kesiti…………………………............20

Şekil 4.5. Dolomitik kireçtaşları içerisinde yer alan kalsit damarları……….....21

Şekil 4.6. Dolomitik kireçtaşlarında demiroksit ile sıvanmış yüzeyler………..22

Şekil 4.7. Dolomitik kireçtaşlarındaki süreksizlik yapıları ve karstik

boşluklar……………………………..……………………...............23

Şekil 4.8. İnceleme alanındaki süreksizlik yapıları…………………………….24

Şekil 4.9. RQD oranlarının hesaplandığı karot örnekleri………………………24

Şekil 4.10. Türkiye deprem bölgeleri haritası……...……………………………35

Page 10: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

1. GİRİŞ Veli Emre AKKURT

1

1. GİRİŞ

Dünya kenti Antalya, kentsel gelişimin yanı sıra sorunlarının artmasına da

tanık olmaktadır. Antalya ve Alanya ülke düzeyinde bir çekim merkezi haline

gelmiş, turizmin getirdiği ek nüfus ve göçün etkisi altında hızlı nüfus artışı kentsel

gelişmeyi olumsuz etkileyerek aşırı derecede tüketen ve kirleten bir yerleşim alanı

olma sürecine girmiştir.

Bu nedenle kanalizasyon gibi alt yapı hizmetleri yanında hastane gibi sosyal

kurum yatırımlarına olan ihtiyaç sürekli artmaktadır.

Katı atıkların, çağdaş kent oluşumunda önem arz ettiği ve toplanarak güvenli

estetik bir şekilde bertaraf edilmesi, kentlerimizin en önemli ortak sorunlarından biri

haline gelmiştir (Alpaslan, 1994). Gerektiği gibi uzaklaştırılamayan katı atıkların ve

özellikle de “tehlikeli atık” sayılması gereken hastane katı atıklarının çevre

kirlenmesine neden olduğu herkesçe kabul edilen bir gerçektir (Curi, 1997).

Alanya ilçesinin (Antalya) ülke açısından önemi ve turistik değeri göz önüne

alındığında katı atıkların sistematik bir şekilde toplanıp, geri kazanılması ve imha

edilmesi önemli bir sorun olmaktan çıkarılmalıdır. Katı atık yönetimi için Alanya

belediyesince düzenli depolama yöntemi benimsenmiştir. Düzenli depolama için

halen düzensiz olarak kullanılan alanın düzenli bir tesise dönüştürülmesi

öngörülmektedir.

İnceleme alanı, Antalya ili, Alanya ilçe merkezinin 8-9 km kuzeyinde

Mahmutseydi Köyü, Yumru Dağı Mevkiinde 320.000 m² lik bir alanı kapsamaktadır

(Şekil 1.1). Çalışma alanı Türkiye’nin güneyinde Akdeniz bölgesinde yer almakta

olup, 1/1000 ölçekli (Antalya-Alanya) Yumru O28-d-16-a-1b, O28-d-16-a-2a

paftalarında yer almaktadır. Arazi çalışmaları sırasında 1/1000 ölçekli topoğrafik

harita kullanılmıştır.

Bölge Permiyen yaşlı Cebireis Formasyonuna ait dolomitik kireçtaşlarının

hakim olarak bulunduğu, engebeli bir araziden oluşmaktadır. İnceleme alanı genel

olarak yataya yakın bir topoğrafya gösterir, ortalama olarak 900 metre kotunda

bulunur.

Page 11: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

1. GİRİŞ Veli Emre AKKURT

2

İnceleme alanında Akdeniz iklimi hüküm sürer. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar

ılık ve yağışlı geçer. Yıllık ortalama sıcaklıklar kıyı kesimde 18 oC nin üstündedir.

En soğuk ay genellikle Ocak ayıdır. Sıcaklık O oC nin altına nadiren düşer. En sıcak

ay ortalaması 28 oC dolayındadır. Yazın sıcaklık sık sık gölgede 40 oC nin üstüne

çıkar. Yıllık ortalama yağış tutarı kıyı kesimlerde metre karede yer yer 1000 mm yi

aşar. Yıllık yağış miktarının fazla olması ve kış aylarında toplanması bölgenin en

belirgin özelliğidir.

Bu çalışmada, düzenli depolama için seçilen alanın jeoteknik özellikleri

belirlenmiş ve bu alanın düzenli depolama yapılabilmesi için uygunluğu

araştırılmıştır.

Şekil 1.1 inceleme alanı yer bulduru haritası

Page 12: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Veli Emre AKKURT

3

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR

İnceleme alanı, Antalya ili Alanya ilçesi Yumru Dağı Mevkiinde yer

almaktadır. Alanya ilçesi ve yakın çevresi birçok araştırmacı tarafından jeolojik ve

jeoteknik açıdan incelenmiştir. Alanya deponi alanının jeoteknik incelemesi olarak

belirlenen bu tez çalışmasında önceki çalışmalar olarak inceleme alanı ve yakın

çevresini kapsayan jeolojik ve jeoteknik çalışmalar ve deponi alanlarıyla ilgili daha

önce yapılmış olan çalışmalar incelenmiştir.

Peyronnet (1965), “Alanya’nın Kuzeyindeki Torosun Jeolojisi Hakkında

Gözlemler” adlı çalışmasında Alanya küçük limanının kuzeyinde bulunan 300 km²

lik bir çevre içerisinde Alanya masifini incelemiştir. Bu masifin esas olarak Primer

arazisinden ve muhtemelen de bir parçacık Sekonderden oluştuğunu belirtmiştir.

Alanya bölgesini coğrafya bakımından yaklaşık olarak 2 km genişliğinde kıyı

ovasını oluşturan şistli seri ve 1500 - 2000 metre irtifada bulunan karbonatlı seri

olarak iki bölgeye ayırıp, karbonatlı seride boksit ceplerinin gözlemlendiğini

belirtmiştir.

Peyronnent (1967), “Alanya Bölgesinin Petrografi ve Mineralojisi ile, Alanya

Masifindeki Boksitlere Bitişik Kloritoidli Şistlerin Kökeni” adlı çalışmasında Alanya

bölgesinin etüdünü yapmış, stratigrafik bir seri vücuda getiren şistli ve karbonatlı iki

esas kayaç topluluğunun petrografik tasvirini vermiştir.

Peyronnent (1971), “Alanya Bölgesinin (Güney Toroslar) Jeolojisi,

Metamorfik Boksitin Kökeni” adlı çalışmasında Torosların en eski arazilerinin

metamorflaşmış, Primer ve Mesozoyik olup KB da göller bölgesinden başlayarak

GD da Silifkeye kadar, 40 km lik bir genişlikte, 200 km lik bir antiklinal topluluğu

halinde mostra verdiklerini belirtmiştir.

Morfolojik bakımdan Alanya bölgesinin bir kıyı ovası ve bunun bitiminde

dağlık bir kesimden oluştuğu vurgulanmıştır. Miosenden önce eski şistlerde kesilmiş

ve deniz kıyısında tecrit edilen 300 m yüksekliğindeki Alanya’nın kayalıklarının

hakim olduğu kıyı ovasının, 1300 m yükseklikteki Toroslar silsilesine yaslandığını

belirtmiştir.

Page 13: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Veli Emre AKKURT

4

Işık ve Tekeli (1978), “Alanya Metamorfitlerinin Doğu Kesiminde Yeni

Petrografik Bulgular” adlı çalışmalarında Alanya metamorfitlerinin doğu kesiminde

yer alan yaygın kaya türlerini metapelit, metabazit, mermer ve kuvarsitlerin

oluşturduğunu belirtmişlerdir. Saha gözlemleri ve petrografik incelemeler, inceleme

alanında yer alan Alanya metamorfitlerinin metamorfizma ve deformasyon

tarihçesinin, batı kesimden oldukça farklı özellikler taşıdığı sonucunu verdiğini ifade

etmişlerdir. Mineral bileşimleri, bu kayaların Barroviyen tipi bir metamorfizmadan

etkilendiğini göstermekte olduğunu, özellikle metapelitik kayalarda stavrolit ve

disten minerallerinin varlığı Alanya metamorfitlerinde metamorfizma koşullarının

yüksek dereceli amfibolit fasiyesine kadar ulaştığı sonucuna varmışlardır.

Kansun (1993), “Alanya-Demirtaş (Antalya) Arasının Jeolojisi ve

Mineralojik-Petrografik İncelemesi” başlıklı yüksek lisans tezi çalışmasında

inceleme alanını Üst Paleozoyik ve Üst Senozoyik yaşlı kaya birimlerinin

yüzeylediğini, bunlardan Permiyen-Üst Permiyen yaşlı birimlerin Alanya birliği adı

altında tanımlandığını ve bu birliğin üzerine açılı uyumsuz olarak Orta-Üst Miyosen

yaşlı Karakocalı formasyonunun çökeldiğini. İnceleme alanının en genç birimlerinin

ise Kuvaterner yaşlı, yamaç molozu ve alüvyondan oluştuğunu belirtmiştir.

Geç Maestrihtiyen-Paleosen döneminde Alanya birliğinin kuzeye doğru

Antalya birliği üzerine itildiğini, bu olayın devamı olarak, Geç Lütesiyen-Erken

Oligosen hareketleriyle bölgede etkin olan KD-GB doğrultulu sıkışma tektoniğinin

etkisiyle, Alanya ve Antalya birlikleri kuzeye doğru itilerek Geyik Dağı birliği

üzerine bindirdiğini tanımlamıştır.

Erbay (1994), “Dereköy (Alanya) Dolayının Jeolojisi ve Petrografik

Özellikleri” başlıklı yüksek lisans çalışmasında inceleme alanında bulunan

Paleozoyikte Dereköy metamorfitleri, Çukuryurt sarı dolomitleri, belenardı

kuvarsitleri, Pınarlıkır Formasyonu, Mesozoyik’te Asmaca Formasyonu ve Küllüin

ince kristalli dolomitlerinin ayırtlandığını. Susuzdağ kristalize kireçtaşlarının bu

birimleri kuzeyden güneye ilerleyerek tektonik olarak üzerlediğini gözlemlediğini

ifade etmiştir.

Page 14: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Veli Emre AKKURT

5

Erten (1996), “Alanya Dolayının Jeolojisi ve Tektonik Özellikleri” başlıklı

yüksek lisans çalışmasında bölgenin stratigrafik ve tektonik gelişimini araştırmıştır.

İnceleme alanının, stratigrafi, metamorfizma ve yapı özellikleri açısından farklı

havza koşulları yansıtan ve birbiriyle tektonik dokanaklı olan çok sayıda kaya

birliklerine ayrıldığını ve Senoniyen ve Lütesiyen hareketleriyle yer değiştiren bu

toplulukların “Antalya Birliği” ve “Alanya Birliği” olarak iki gruba ayrıldığını

belirtmiştir.

Işık (1997), “Maşatdağı (Alanya) Yöresinin Petrografisi ve Yöre

Boksitlerinin Jeokimyası” başlıklı yüksek lisans tezi çalışmasında çalışma alanında

Yumrudağ Grubuna ait formasyonların yüzeylendiğini, bu formasyonların Ağzıkara

ve Ladintepe üyelerinden oluşan Permiyen yaşlı Cebireis Formasyonu ve Orta-Üst

Triyas yaşlı Asmaca formasyonları olduğunu tanımlamıştır.

Genellikle küçük mercekler halinde uzanan boksitlerin, Permiyen yaşlı

Cebireis Formasyonu ile Alt Triyas yaşlı Asmaca formasyonlarının arasında

sedimanter olarak oluşmuş bohmitik tip boksitin metamorfizmaya uğraması sonucu

ortaya çıkan diyasporitik boksitler olduğunu ifade etmiştir. Bunların köken kayacının

büyük olasılıkla şistler olup, içinde yer aldığı formasyonlarla birlikte yeşil şist

fasiyesinde metamorfizma etkisinde kalmış olduğunu vurgulamıştır.

Koçkar ve Akgün (2001), “Ilıksu Tünelleri Boyunca Mühendislik Jeolojisi

İncelemeleri” başlıklı çalışmalarında Alanya-Antalya karayolu güzergahında bulunan

Ilıksu 1 ve Ilıksu 2 tünelleri boyunca Asmaca ve Cebireis Fm. üyesi rekristalize

kireçtaşı, kalk şist, pelitik şist, grafit şist, birimlerinin ardalanmalarından oluşan

zeminin mühendislik jeolojisi ve jeomekanik özelliklerini incelemiş. Zeminlerin

jeolojik modellerini oluşturmuşlar ve tünel tasarımı için gerekli jeomekanik

parametreleri incelemişlerdir.

Karaca (2002), “Mersin Kenti İçin Esenli Köyü ve Civarının Katı Atık

Deponi Alanı Olarak Jeolojik ve Jeoteknik Yönden Değerlendirilmesi” başlıklı

yüksek lisans çalışmasında Esenli Köyü ve civarının katı atık depolama alanı olarak

kullanılabilirliği incelenmiştir.

Page 15: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

3. MATERYAL VE METOD Veli Emre AKKURT

6

3. MATERYAL VE METOD

Antalya ili Alanya ilçesi Yumru Dağı Mevkiinde bulunan deponi alanının

jeoteknik incelemesini kapsayan bu tez çalışması literatür ve kaynak taramasını

kapsayan büro çalışmasıyla başlamış, arazi çalışmaları ve laboratuar çalışmalarıyla

devam ederek, elde edilen sonuçların değerlendirilmesi ve tez yazımı için büro

çalışmalarıyla sonlandırılmıştır.

3.1. Büro Çalışmaları

Bu çalışmanın büro çalışmaları kısmı iki aşamada gerçekleştirilmiştir. İlk

aşamada tez çalışması için gerekli olan literatür ve kaynak taraması yapılarak, katı

atık depolama üzerine yapılmış olan araştırmalar ve çalışmalar derlenmiştir.

Arazi ve laboratuar çalışmaları sonrasında ikinci aşamada elde edilen veriler

değerlendirilerek zeminin geçirimliliği ve taşıma gücü hesaplamaları yapılmıştır. Bu

hesaplamalar sonrasında deponi alanları için yer seçimi fizibilitesini kontrol eden

parametreler incelenerek inceleme alanının deponi alanı olarak kullanılabilirliği

değerlendirilmiştir.

3.2. Arazi Çalışmaları

Arazi çalışmaları sırasında inceleme alanının 1/1000 ölçekli jeolojik haritası

hazırlanarak 1/5000 ölçekli enine kesiti çıkarılmış olup jeoteknik özelliklerinin

belirlenmesi amacıyla arazi üzerinde 20 adet 10,5m derinlikli sondaj kuyusu

açılmıştır. İnceleme alanında taşıma gücünün hesaplanabilmesi için 40 adet karot

numunesi alınmış ve bu numuneler üzerinde tek eksenli basma deneyi yapılarak,

karot numunelerinin RQD değerleri ölçülmüştür. Süreksizlik yapılarının incelenmesi

ve yüzeyde zeminin taşıma gücünün belirlenmesi amacıyla ise sondaj kuyuları

yanında 20 adet süreksizlik ölçümü ve bu noktalarda yüzeyden 20 adet kaya örneği

alınarak tek eksenli basma deneyi yapılmıştır.

İnceleme alanı deniz seviyesindeki Alanya ilçesinden 900 m yükseklikte

Page 16: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

3. MATERYAL VE METOD Veli Emre AKKURT

7

bulunan Yumru Dağının zirvesindedir. Zeminin yer altı suyu durumu incelenirken,

900 m lik bir kalınlık boyunca yol boyları gözlemlenmiştir. Geçirimliliğin

belirlenebilmesi için ise sondaj kuyularında Lugeon deneyleri yapılmıştır.

3.2.1. Taşıma Gücünün İncelenmesi

Kayaçlar genel olarak çok iyi temel birimi olarak düşünülmektedirler ancak

aşırı yüklenmelerde kayaçlarda büyük miktarda oturmalar ve ani yenilmeler meydana

gelebilir.

Genel olarak tanımlandığında kayaçlar ayrışma etkisine uğramamış tek

eksenli basınç dayanımı 900 kn/m2 (9 kg/cm2) den fazla ve süreksizlik aralıkları 1 m

den fazla ise sağlam kayaç olarak tanımlanabilirler (Şekercioğlu, 2002).

Taşıma gücü incelenirken bağıntısı kullanılmıştır

(Şekercioğlu, 2002).

qa = Kayacın izin verilebilir taşıma basıncı

j = Kitle faktörü

qun= Tek eksenli basma dayanımı

Kitle faktörü kaya kalitesi veya süreksizlik aralığına bağlı olarak değişen bir

katsayıdır. Kaya kalitesi ile süreksizlik aralıkları belirlendikten sonra çizelge 4.3 İle

çizelge 4.5 de bulunan değerlere karşılık gelen j değeri bulunarak hesaplamalar

yapılır. Kaya kalitesi (RQD) oranının belirlenebilmesi için kullanılan formül;

10 cm’den Büyük Karot Boylarının Toplamı

Toplam RQD % = x 100 dir.

Kuyu Derinliği

3.2.2. Geçirimliliğin İncelenmesi

Kayaların sıvı yada gazları iletme özellikleri geçirimlilik olarak

adlandırılmıştır. Geçirimlilik kayaçların petrografik özelliklerine, diyajenetik

gelişmelere, tektonik olaylara ve morfolojik koşullara bağlı olarak değişmektedir.

Page 17: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

3. MATERYAL VE METOD Veli Emre AKKURT

8

Geçirimlilik arazide yerinde yapılan deneylerle ölçülebildiği gibi laboratuar

deneyleriyle de belirlenebilmektedir.

Kayaçlar geçirimlilik birimi olarak Lugeon birimi (1/m/dak) yada K (cm/s)

geçirimlilik katsayısına göre sınıflandırılmaktadırlar. Lugeon birimi 1 m lik bir

alanda 1 dakikada 10 atmosfer basınç altında 1 litrelik su iletimi olarak

tanımlanmaktadır. K geçirimlilik birimi ise birim yük kaybı altında, birim uzunluk ve

birim kesitteki prizmadan birim zamanda geçen su miktarıdır.

Kayaçlarda su hareketleri, çatlaklar ve kırıklar nedeniyle oluşur ve kırıklar

sonucu oluşan geçirimlilik arazide birtakım deneylerle ölçülmektedir. Bunlar zemine

su basma ve zeminden su çekme deneyleridir.

Su basma deneyleri

a. Basınçlı su deneyleri

- Lugeon

- K permeabilite (USBR)

- K permeabilite (Harry R. Cedergen)

b. Basınçsız su deneyleri

- K permeabilite (USBR)

- Nasberg- Terletskata deneyleri

- Matsuo deneyleri

- Lefranc- mandel deneyi

Su çekme deneyleri

- Dupuit

- Geçici akım yöntemi

- Bir deney çukurundan pompalama

- Pompalama- basma deneyleri

Su basma deneyleri sondaj kuyularında uygulanan yöntemlerdir. İnceleme

alanında su basma deneylerinden basınçlı su deneyi yapılmış ve Lugeon testi

uygulanmıştır.

Page 18: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

3. MATERYAL VE METOD Veli Emre AKKURT

9

3.2.2.1. Basınçlı Su Deneyleri

Genellikle kaya zeminlerde açılan sondaj kuyularında yapılır. Kayaların

geçirimliliğinin belirlenmesi amacıyla kullanılırlar. Basınçlı su deneyi, deney yapılan

kayacın niteliğine göre iki şekilde yapılmaktadır.

Tek lastikli basınçlı su deneyi: Zayıf özellikli ve göçebilen kayaçlarda uygulanır.

Çift lastikli basınçlı su deneyi: İyi nitelikli ve sağlam kayalarda sondaj deliği sonuna

kadar delinir, basınçlı su deneyine delik tabanından başlanır. Deney yapılacak

kademenin alt ve üst seviyelerinden tıkaçlar tutturulur ve su basılarak deney yapılır.

Her kademede yapılan deneyden sonra basınçlı su deney takımı kademe boyu

kadar yukarı kaldırılıp sondaj deliğinin boydan boya deneyi yapılır.

3.2.2.1.(a) Lugeon Yöntemi

Kaya zeminlerde yapılan basınçlı su deney sonuçlarının değerlendirilmesinde

en çok kullanılan yötem Lugeon yöntemidir (Şekil 3.1). Lugeon, 10 atmosfer basınç

altında 1 dakikada, 1 metrelik deney zonunda litre olarak zemine verilen su

miktarıdır.

Lugeon birimi hesaplanırken gerçek basınç değeri kullanılır (Şekil 3.2.).

Gerçek basıncı (Peff) bulabilmek için manometrede okunan basınca (Pm) yer altı suyu

tablası üzerindeki statik yükü (H/10) eklemek, deney zonu başlangıcı ile manometre

arasındaki yük kaybını (Pc) (Şekil 3.3.) ise elde edilen değerden çıkartmak gerekir.

Page 19: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

3. MATERYAL VE METOD Veli Emre AKKURT

10

Şekil 3.1. Lugeon deneyinin yapılışı (Şekercioğlu, 2002)

Lugeon deneyi düşey, yatay ve eğik kuyularda yapılabilir.

Düşey kuyularda

Deney yer altı su seviyesi üzerinde yapılıyorsa

• Peff = Pm + H’/10 - Pc formülü ile gerçek basınç değeri hesaplanır.

Page 20: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

3. MATERYAL VE METOD Veli Emre AKKURT

11

Şekil 3.2. Lugeon deneyinde gerçek basıncın hesaplanması (Şekercioğlu, 2002)

Deney yapıldıktan sonra her deney zonu için Lugeon eğrileri çizilir, bu eğri

üzerinde 10 atmosfer hakiki basınca karşılık gelen emilme katsayısı, deney zonunun

Lugeon birimi olarak geçirimliliğidir.

Emilme katsayısı: 1 m de 1 dakikada litre olarak emilen su miktarıdır.

Çeşitli nedenlerle deney sırasında 10 atmosfer basınç uygulanamaması

durumunda deney sonuçları şu şekilde değerlendirilir.

LU = lugeon (l/dak/m) Q = Kuyuya verilen su miktarı (l/dak)

L = kademe boyu (m) P = Uygulanan gerçek basınç (kg/cm2)

Page 21: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

3. MATERYAL VE METOD Veli Emre AKKURT

12

Şekil 3.3. Tij ve manşonlardaki yük kaybını gösterir abak (Şekercioğlu, 2002)

3.3. Laboratuar Çalışmaları

Laboratuar çalışmaları, arazi çalışmaları sonucunda sondajlardan ve yüzeyden

alınan örnekler üzerinde yapılan zemin mekaniği deneylerini kapsar. Zemin

mekaniği deneyleri olarak; Atterberg limitleri (likit limit, plastik limit ve plastisite

indisi), elek analizi ile tek eksenli basma dayanımı deneyleri yapılmıştır.

Page 22: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

13

4. ARAŞTIRMA BULGULARI

4.1 Bölgesel Jeoloji

İnceleme alanı, Alanya İlçesinin Kuzeyinde Toros kuşağı içerisinde,

Yumrudağı mevkiinde bulunur. Bölge stratigrafi ve metamorfizma açısından büyük

topluluk oluşturan Alanya Birliği ve bu birliği oluşturan kaya gruplarını kapsar.

Alanya Birliği, Orta Torosların güney kesiminde, Manavgat-Alanya-Anamur

arasında yüzeylenen metamorfitlerden oluşur. Alanya Birliği, ilçe merkezinin 20 km

doğusundan başlayarak batıya doğru uzanan kesimde üst üste duran üç metamorfik

naptan oluşur. Farklı istiflenme ve metamorfizma gösteren bu naplar, yapısal

konumlarına göre alttan üste doğru Mahmutlar Formasyonu (alt nap), Sugözü

Formasyonu (orta nap), Yumrudağ Grubu (Cebireis Formasyonu, Asmaca

Formasyonu) (üst nap) olarak sıralanır.

Alanya birliğinin en alt napını oluşturan Mahmutlar Formasyonu başlıca yer

yer yeniden kristallenmiş kireçtaşı, dolomitik kireçtaşı ve kuvarsit ara katkılı pelitik

şistlerden meydana gelmiştir (Erten, 1996).

Mahmutlar formasyonunun üzerine yataya yakın konumda Sugözü

Formasyonu tektonik olarak yerleşmiş olup Alanya birliğinin orta napını oluşturan

bu birim başlıca granatlı mikaşistlerden meydana gelmiştir (Erten, 1996).

Sugözü Formasyonunun üzerine ise büyük bir bölümü yeniden kristalleşmiş

kireçtaşından oluşan Cebireis ve Asmaca Formasyonu tektonik dokanakla

yerleşmiştir. İnceleme alanını oluşturan Cebireis formasyonu jeolojik ve özellikle

jeoteknik özellikleri bakımından detaylıca incelenmiştir.

4.1.1. Yumrudağ Grubu

İnceleme alanında yapılan jeolojik çalışmalar sonucunda çalışma alanındaki

litolojik birimler Alanya Birliğinin en üst napını oluşturan Yumrudağ Grubunun

Cebireis Formasyonu olarak ayırtlanmıştır (Şekil 4.1.).

Page 23: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

14

Şekil 4.1. Basitleştirilmiş Alanya naplarını gösterir bölgesel Alanya Tektonik haritası (Koçkar ve Akgün, 2001)

4.1.1.1 Cebireis Formasyonu (Pc)

Alanya katı atık depolama alanında yapıları yüzeyleyen Cebireis

formasyonunun dolomitik kireçtaşları ile yer yer kalk şist bantlarından oluştuğu ve

bu bantlar arasında kil dolgu malzemesinden meydana geldiği gözlemlenmiştir

(Şekil 4.2.). Bu formasyon inceleme alanının hemen hemen tamamını kapsamaktadır.

Şist bantları yüzeyde mostra vermemekte ancak sondaj loglarından elde edilen

örneklerde tanımlanmışlardır. Kil dolgu olarak tanımlanan birim ise kırmızı renkli

Akdeniz toprakları diye adlandırılmış ve kireç taşlarında demir oksit birikimi sonucu

oluşmuştur (Şekil 4.3.).

Cebireis Formasyonu altta kristalize olmuş kireçtaşı, dolomitik kireçtaşı ve

metakuvarsitler, üstte kloritli, serisitli, kuvarsşistli, kalkşistle, en üstte seyrek şist

arakatkılı kalın karbonatlar şeklinde gözlenir. Yukarıda belirtilen birimlerin genel

olarak sarp, dik ve derin vadileri oluşturduğu gözlenir (Erten, 1996).

Page 24: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

15

Şekil 4.2. İnceleme alanını oluşturan bloklu kaya kütlesi yapısındaki dolomitik kireçtaşları.

Kloritli, serisitli birimler; açık-koyu kül renginde olup orta-kalın katmanlıdır.

Yer yer yeniden kristalleşmiştir. Üst seviyelerde seyrek olarak serisit şist, kloritşist

ara katkılıdır. Sert, dayanımlı, kırıklıdır. Kırıklar boyunca yoğun karst oluşumları

gelişmiştir.

Cebireis Formasyonu, Sugözü Formasyonu üzerine tektonik olarak

yerleşmiştir. Alt dokanak Cebireis Dağının kuzey batı kısmında gözlenmektedir.

Birimin üst dokanağı Asmaca Formasyonu tarafından tektonik bir dokanakla üstlenir.

Peyronnet (1965), ise (Alanya kuzeyi) Kargı Çayı güneyindeki karbonatlı

serinin en üst seviyesini oluşturan boksitler üzerinde yaptığı incelemelerde Mizzia

Velebitana Schub. ve Permocalculus yardımıyla boksit yataklarına bağlı karbonat

topluluğunun yaşını Permiyen olarak vermiştir.

Page 25: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

16

Şekil 4.3. İnceleme alanında dolomitik kireçtaşları arasında gözlenen şist bantları

4.1.1.2. Asmaca Formasyonu (Ta)

Düzenli tabakalanmalı, gelişmiş yapraklanmalı serizit – klorit, klorit

kalkşistlerden oluşan birim, (Özgül, 1976) tarafından Asmaca Formasyonu olarak

ayırtlanmıştır. Formasyon başlıca klorit –serizit, klorit kalkşistlerden oluşur ve

kireçtaşı arakatkılarını kapsar.

Asmaca Formasyonu, Cebireis Formasyonu üzerine tektonik olarak

yerleşmiştir.

Asmaca Formasyonu’nda, sahanın bazı kesimlerinde Vermiküler fasiyese ait

Vermes izleri gözlenmiştir. Bu izler ve bölgede bulunan metamorfizma geçirmemiş

Lamellibranş içeren kayaçların Sitiyen yaşlı Toridlerde yer alan topluluklara

benzerliğinden dolayı formasyon Alt Triyas olarak yaşlandırılmıştır (Özgül, 1976).

Page 26: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

17

4.2. Yapısal Jeoloji

İnceleme alanı Alanya birliği içerisinde yer almaktadır.

Toroslar kuşağı içerisinde Orta Toroslarda farklı havza koşulları yansıtan ve

birbirleriyle tektonik dokanaklı çok sayıda kaya grupları tespit edilmiştir. Fazlaca

kırıklı ve kıvrımlı yapılar gösteren bu birimler Alpin dönemi orojenez fazlarından

etkilenmişlerdir (Erbay, 1994).

Alanya birliği farklı istiflenme ve metamorfizma gösteren, birbirini tektonik

olarak üstleyen üç birimden oluşur, bunlar; Mahmutlar Formasyonu (alt nap),

Sugözü Formasyonu (orta nap), Yumrudağ Grubunu oluşturan Cebireis ve Asmaca

Formasyonlarıdır (üst nap).

Cebireis formasyonunda hakim doğrultu ve eğim K400D/350 GD ve

K800B/400 GB olarak belirlenmiştir (Erten, 1996).

Genellikle Alpin orojenez fazlarının etkilediği birimlerin çok kıvrımlı

oluşlarının nedeni KD ve GB dan gelen sıkıştırma kuvvetleriyle ilgilidir (Erbay,

1994). Cebireis senklinali, Cebireis formasyonu içerisinde yer almakta olup

güneydoğuya doğru dalımlıdır. Senklinal Cebireis dağının zirvesinden geçer.

Bölgenin kıvrımlanmasında Senoniyen-Alt Tersiyer ile Lütesiyen zaman

aralıklarındaki bindirmeler etkili olmuştur (Erten, 1996).

Bölgede büyük boyutta faylanmalar bulunmaz ancak sürüklenmeler

sonucunda yersel olarak gelişmiş çok sayıda gravite fayı mevcuttur. Faylar,

karbonatlı kayaçlarda gözlemlenir, diğer birimlerde ise ayırt edilememektedir (Erten,

1996).

4.3. Deponi Alanları Yer Seçimi Fizibilitesini Kontrol Eden Parametreler

Günümüzde katı atıkların bertaraf edilmesi için en ekonomik ve en kolay

imha seçeneği olan düzenli depolama yöntemi tercih edilmektedir. Bu depolama

yöntemi ile tüm katı atık türleri zararsız hale getirilebilmekte ve gerektiği taktirde

kolaylıkla atık kapasitesi arttırılabilmektedir. Bu yöntemle katı atıklardan geri

dönüşebilecek olanları ayrıldıktan sonra kalan kısım bertaraf edilir.

Page 27: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

18

Düzenli depolama yöntemi şu şekilde tanımlanabilir: halk sağlığını ve

güvenliğini tehlikeye atmayacak şekilde mühendislik projeleri yapılan bir sahada

üretilen atıkların en küçük hacme kadar sıkıştırılarak serilmesi ve her günlük

operasyon sonunda üzerleri jeolojik malzemelerle kapatılması işlemidir.

Düzenli depolama yapılacak sahanın fizibilitesini kontrol eden parametreler

olarak şunlar verilebilir:

1) Topografik özellikler: Toprografyanın atık depolama yapılmasına uygun

özellikte olması gerekir. Eğim derecesi, yüzey sularının toplandığı

havzalar, akarsu yatakları ve taşkın alanları değerlendirilir. Örneğin çok

dik yamaçlar, vadi etekleri, taşkın alanları, bataklıklar depolama için

uygun değildir.

2) Jeolojik özellikler: Sahada yer alan formasyonların litolojik özellikleri,

özellikle stratigrafik, yapısal ve dokusal özellikleri önemlidir. Ayrıca

bölgenin tektoniği de değerlendirilebilir.

3) Jeoteknik özellikler: Yüzeyde ve yeraltında bulunan birimlerin jeoteknik

özellikleri, depremsellik durumu depolama işlemleri sırasında

kullanılacak malzemenin uygunluğunun araştırılması gibi parametreler

değerlendirilir. Düzenli depolama alanları için özellikle araştırılması

gereken diğer bir parametre ise zeminin üzerine yüklenecek yük

karşısında davranışının nasıl olacağının belirlenmesidir. Ayrıca bölgede

gelişebilecek afet olasılıkları (taşkın, kütle hareketleri vb)

detaylandırılmalıdır.

Ayrıca depolama işleminden önce, işlem sırasında ve sonrasında

kullanılacak malzemenin tipi, bölgede bu malzemelerin varlığı projeyi

yönlendiren parametrelerdendir.

4) Hidrojeolojik özellikler: Yüzey ve yer altı suyu varlığı, su tablasının

durumu, suyun akış hızı, hidrolik eğim derecesi, yüzey ve yer altı

sularının etkileşimi belirlenecek özelliklerdir.

5) İklimsel özellikler: Bölgeye düşen yağış miktarı, hakim rüzgar yönü bu

özelliklerden bazılarıdır.

6) Şehirleşme özellikleri: Yerleşim alanlarına olan yakınlık, trafik, ulaşım

Page 28: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

19

gibi özelliklerdir.

7) Ekonomik özellikler

Yukarıda verilen özelliklerden bazıları bir başlık altında toplanarak

açıklanacaktır.

Atık depolama bölgeleri için temel problem yağış miktarı, yer altı suyu

varlığına bağlı olarak oluşacak sızıntı suyu miktarı ve hareketidir. Bu nedenle

depolama yapılacak alanın sızdırmazlık durumu oldukça önemlidir. Katı Atıkların

Kontrolu Yönetmeliği Madde 26 da belirtildiği gibi deponi tabanı en az 60cm

kalınlığında kil zemin serilerek sıkıştırılmalıdır veya doğal killi zemin seçilmelidir.

Sıkıştırılmış malzemenin permeabilitesi 10-8 m/ sn den küçük olmalıdır. Bu malzeme

üzerine 2mm kalınlığında jeomembran madde ve 30cm kalınlığında drenaj

malzemesi yerleştirilmelidir.

Bu malzeme üzerine katı atıklar dökülüp sıkıştırıldıktan sonra 30cm dolgu

malzemesi üzerine 60cm kil tabakası, kil tabakasının üzerine 30cm drenaj tabakası

ve en üste de 50-80cm kalınlığında tarım toprağı yerleştirilerek katı atıkların

gömülmesi sağlanacaktır.

Ayrıca geçirimsizlik amacıyla kullanılacak kil malzemenin özgül ağırlığının

2,60 gr/cm3 ten büyük, likit limitinin % 40-50 ve plastisite indisinin % 14- % 20

arasında olması gerekmektedir (Şekercioğlu, 1993; Peker ve ark. 1996’dan).

4.3.1. Jeolojik – Jeoteknik Özellikler

İnceleme alanında yapılan jeolojik ve jeoteknik çalışmalar sonucunda

inceleme alanının 1/1000 ölçekli jeoloji haritası (Ek-3) hazırlanmış ve 1/5000

ölçekli enine kesiti (Şekil 4.4.) çıkarılmıştır.

Page 29: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

20

Page 30: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

21

Şekil 4.4 de verilen jeolojik enine kesitten de görüleceği üzere çalışma

alanında hakim litoloji dolomitik kireçtaşlarından meydana gelmiştir. Bu birimin

yapısal ve dokusal değerlendirmeleri sonucunda gri, açık gri renkli, dayanımlı ve

pürüzlü, az ayrışmış, kalsit damarlı yer yer demiroksit ile sıvanmış yüzeylere sahip

olduğu saptanmıştır (Şekil 4.5 ve Şekil 4.6). Ayrıca birim içerisinde birkaç

santimetre boyutuna ulaşan karstik boşluklar bulunmaktadır (Şekil 4.7).

Şekil 4.5. Dolomitik kireçtaşları içerisinde yer alan kalsit damarları

Dolomitik kireçtaşları içerisinde yer yer ince kalk şist bantlarına

rastlanılmıştır. Kalk şistler inceleme alanında yüzeyde mostra vermemelerine karşılık

sondaj çalışmaları sırasında yer yer ince bantlar halinde gözlemlenmişlerdir. Açık gri

renkli nadiren boz renktedir, hemen hemen tüm yüzeylerinde kalsit damarları

içerirler.

İnceleme alanındaki birimlerde yapılan jeoteknik incelemelerde süreksizlik

yapıları ölçülmüş, kaya kalitesi saptanmış ve kayanın taşıma gücü belirlenmiştir.

Şekil 4.7 de dolomitik kireçtaşlarının içermiş oldukları karstik boşluklar ve

Page 31: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

22

süreksizlik yapıları görülmektedir.

Şekil 4.6. Dolomitik kireçtaşlarında demiroksit ile sıvanmış yüzeyler

Dolomitik kireçtaşının kaya kalitesi bakımından iyi ile çok zayıf kaya özelliği

arasında değişim gösterdikleri saptanmıştır. Yapılan RQD oranları hesaplamaları

sonucunda değerler 15,71 ile 87 arasında değişmektedir.

Süreksizlik yüzeyleri sondaj kuyuları yanlarında, yüzey örnekleri alınan

yerlerde incelenmiştir. Bu amaç kapsamında arazi üzerinde 20 adet süreksizlik

düzlemi incelenmiştir (Şekil 4.8.). Yapılan çalışmalar sonucunda eklemli çatlakların

süreksizlik aralıkları 60-600mm arasında değiştiği, süreksizlik açıklıklarının 0-40

mm arasında olduğu, eklem sıklığının ise 1 m de ortalama olarak 4-20 arasında

olduğu belirlenmiştir.

Birim az-orta derecede ayrışmıştır, dayanımlı orta dayanımlıdır. Kalk şist

bantları inceleme alanında çok ince bantlar halinde bulunduğundan RQD ölçümü

elde edilememiş ve kalk şist bantlarından kaliteli karot alınamamıştır.

Page 32: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

23

Şekil 4.7. Dolomitik kireçtaşlarındaki süreksizlik yapıları ve karstik boşluklar

Depolama alanında zeminin taşıma gücünü belirlemek için 10,5m

derinliğinde 20 adet karotlu sondaj kuyusu açılarak Şekil 4.9 da görüldüğü gibi karot

numuneleri alınmış ve tek eksenli basma dayanımı deneyi sonuçları ile RQD

değerleri kullanılarak zeminin 10,5m derinlik boyunca taşıma gücü taranmıştır.

Sondaj yerleri 1/1000 ölçekli Ek-3 te verilen jeoloji haritasında gösterilmiş olup kuyu

logları da Ek-1 de verilmiştir. Sondajlardan elde edilen örnekler üzerinde yapılan

jeoteknik değerlendirme sonuçları ise Çizelge 4.1 de verilmiştir. Ayrıca yüzeyden

alınan numuneler üzerinde de tek eksenli basma dayanımı deneyi yapılarak ve

süreksizlik aralıkları ölçülerek yüzeydeki taşıma gücü incelenmiştir.

Page 33: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

24

Şekil 4.8. İnceleme alanındaki süreksizlik yapıları

Şekil 4.9. RQD oranlarının hesaplandığı karot örnekleri

Page 34: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

25

Çizelge 4.1. Sondaj kuyularından elde edilen dolomitik kireçtaşı numunelerine ait jeoteknik parametreler Sondaj No Örnek Derinliği (m) RQD(%)

γn (gr/cm3) qu(kgf/cm2) Birim

Sk1 1,50 87 2,682 854,70 Dol. Kçt.

Sk 1 3,00 87 2,659 593,41 Dol. Kçt.

Sk 2 3,00 58,28 2,646 412,93 Dol. Kçt.

Sk 2 4,50 58,28 2,662 358,80 Dol. Kçt.

Sk 3 4,50 45,28 2,637 351,78 Dol. Kçt.

Sk 3 6,00 45,28 2,620 412,22 Dol. Kçt.

Sk 4 3,00 48,57 2,653 372,92 Dol. Kçt.

Sk 4 4,50 48,57 2,664 381,09 Dol. Kçt.

Sk 5 3,00 45,14 2,687 313,40 Dol. Kçt.

Sk 5 4,50 45,14 2,675 385,28 Dol. Kçt.

Sk 6 1,50 16,57 2,613 285,93 Dol. Kçt.

Sk 6 3,00 16,57 2,620 316,84 Dol. Kçt.

Sk 7 1,50 55,42 2,709 314,40 Dol. Kçt.

Sk 7 4,50 55,42 2,649 438,28 Dol. Kçt.

Sk 8 1,50 45,28 2,637 488,77 Dol. Kçt.

Sk 8 7,5 45,28 2,671 486,15 Dol. Kçt.

Sk 9 1,50 49 2,655 387,55 Dol. Kçt.

Sk 9 3,00 49 2,634 472,83 Dol. Kçt.

Sk 10 4,50 15,71 2,628 352,21 Dol. Kçt.

Sk 10 6,00 15,71 2,682 350,14 Dol. Kçt.

Sk 11 1,50 44,71 2,672 307,70 Dol. Kçt.

Sk 11 3,00 44,71 2,624 251,98 Dol. Kçt.

Sk 12 4,50 44,57 2,659 340,06 Dol. Kçt.

Sk 12 6,00 44,57 2,636 527,40 Dol. Kçt.

Sk 13 3,00 52,57 2,619 480,03 Dol. Kçt.

Sk 13 4,50 52,57 2,677 458,91 Dol. Kçt.

Sk 14 1,50 50,14 2,615 330,21 Dol. Kçt.

Sk 14 3,00 50,14 2,644 346,07 Dol. Kçt.

Sk 15 3,00 24,28 2,668 396,36 Dol. Kçt.

Sk 15 4,50 24,28 2,665 337,71 Dol. Kçt.

Sk 16 4,50 26,14 2,713 453,73 Dol. Kçt.

Sk 16 7,50 26,14 2,641 465,06 Dol. Kçt.

Sk 17 1,50 59,42 2,698 617,98 Dol. Kçt.

Sk 17 4,50 59,42 2,650 511,33 Dol. Kçt.

Sk 18 1,50 45,71 2,661 278,63 Dol. Kçt.

Sk 18 3,00 45,71 2,624 429,71 Dol. Kçt.

Sk 19 1,50 32,85 2,678 326,91 Dol. Kçt.

Sk 19 4,50 32,85 2,649 404,40 Dol. Kçt.

Sk 20 3,00 39,28 2,666 546,99 Dol. Kçt.

Sk 20 4,50 39,28 2,651 430,33 Dol. Kçt.

Page 35: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

26

İnceleme alanında açılan sondaj kuyularından elde edilen karotlardan elde

edilen RQD oranları ve tek eksenli basma dayanımı sonuçları kullanılarak arazi için

minimum taşıma gücü hesaplanmıştır. İncelemede kullanılan değerler Çizelge 4.1 de

verilmiştir. Kayaçların taşıma gücü hesaplamasında kayacın izin verilebilir taşıma

basıncını (Çizelge 4.2.) direkt bir ampirik katsayı (kitle faktörü J) ve tek eksenli

basınç dayanımının (qun) fonksiyonu olarak tanımlamış olan Şekercioğlu (2002)’nin

bağıntısı kullanılmıştır.

Çizelge 4.2. Kayaçlarda izin verilebilir taşıma basıncı değerleri (Şekercioğlu, 2002)

Kayaç Türü

Serbest Basınç

Dayanımı,

qun

İzin Verilebilir Taşıma

Basıncı

kN/m2 kg/cm2

* Masif, mağmatik ve metamorfik kayaçlar

(granit, diorit, bazalt, gnays)

Yüksek –

Çok Yüksek

10000 100

* Yapraklanmalı metamorfik kayaçlar

(kayrak, şist)

* Tortul kayaçlar

- Sert kumtaşı ve sert kireçtaşı

- Sert şeyl, sert çamurtaşı ve yumuşak

kumtaşı

- Çok zayıf çimentolu kumtaşı

- Yumuşak şeyl ve yumuşak çamurtaşı

- Sert sağlam tebeşir, yumuşak kireçtaşı

Orta – Yüksek

Orta – Yüksek

Orta – Yüksek

Orta – Yüksek

Düşük – Orta

Düşük – Orta

3000

4000

2000

1000

600-1000

600

30

40

20

10

6-10

6

* Orta derecede yakın aralıklı süreksizliklere

(<3,0 m) parçalanmış bütün kayaçlar (şeyl

gibi killi kayaçlar hariç)

- 1000 10

* İnce tabakalı kireçtaşı, kumtaşı, şeyl -

* Aşırı derecede parçalı ve ayrışmış kayaçlar -

İzin verilebilir taşıma

basıncı arazide gözlemler

ve yükleme deneyi ile

belirlenir

Page 36: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

27

Çizelge 4.1 de verilen RQD yüzdeleri incelendiğinde değerlerin 15,71 ile 87

arasında değiştiği görülmüş ve kayaç kalite sınıflaması çizelgesinde (Çizelge 4.3)

15,71 değeri için karşılık gelen J değeri (0,19) hesaplamada kullanılmış, qun değeri

için ise en düşük tek eksenli basınç değeri alınmış (251,98) ve en düşük qa değeri

hesaplanmıştır.

olarak hesaplanmıştır.

Çizelge 4.3. Kayaç kalitesi RQD ile J arasındaki ilişki (Şekercioğlu, 2002)

Kayaç Kalite Sınıflaması

RQD %

Kitle Faktörü J

Çok Zayıf 0-25 <0,2

Zayıf 25-50 0,2

Orta 50-75 0,2-0,5

İyi 75-90 0,5-0,8

Çok İyi 90-100 0,8-1,0

İnceleme alanında yüzeydeki taşıma gücünün incelenmesi amacıyla yüzeyden

kayaç örnekleri alınmış bu örnekler üzerinde tek eksenli basma dayanımı deneyi

yapılmış ve örnek alınan yerlerde süreksizlik aralıkları ölçülerek yüzeyde minimum

taşıma gücü hesaplanmıştır. İncelemede kullanılan yüzeyden alınan dolomitik

kireçtaşlarına ait jeoteknik değerler Çizelge 4.4. de belirtilmiştir. Çizelge 4.5 de ise

kitle faktörü (J) ile tabakalanma düzlemi süreksizlik aralığı arasındaki ilişki

verilmiştir.

Page 37: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

28

Çizelge 4.4. Yüzeyden alınan dolomitik kireçtaşlarına ait jeoteknik parametreler

Kuyu no Örnek derinliği

(m)

γn

gr/cm3

qu

kgf/cm2

Birim

N 1 Yüzey 2.674 326,54 Dol. Kçt

N 2 Yüzey 2.693

386,92 Dol. Kçt

N 3 Yüzey 2.736

562,34 Dol. Kçt

N 4 Yüzey 2.695

418,12 Dol. Kçt

N 5 Yüzey 2.604

196,21 Dol. Kçt

N 6 Yüzey 2.618

223,67 Dol. Kçt

N 7 Yüzey 2.613

248,18 Dol. Kçt

N 8 Yüzey 2.648

313,39 Dol. Kçt

N 9 Yüzey 2.661

568,72 Dol. Kçt

N 10 Yüzey 2.714

496,25 Dol. Kçt

N 11 Yüzey 2.716

395,63 Dol. Kçt

N 12 Yüzey 2.722

461,50 Dol. Kçt

N 13 Yüzey 2.693

433,44 Dol. Kçt

N 14 Yüzey 2.634

321,54 Dol. Kçt

N 15 Yüzey 2.748

506,53 Dol. Kçt

N 16 Yüzey 2.684

454,33 Dol. Kçt

N 17 Yüzey 2.606

224,31 Dol. Kçt

N 18 Yüzey 2.638

326,49 Dol. Kçt

N 19 Yüzey 2.632

300,08 Dol. Kçt

N 20 Yüzey 2.618

206,32 Dol. Kçt

Çizelge 4.5. Kitle faktörü J ile tabakalanma düzlemi süreksizlik aralığı ilişkisi

(Şekercioğlu, 2002) Tanımlama Süreksizlik Aralığı (m) Kitle Faktörü J

Çok Kalın Tabakalı >2 0,8-1,0

Kalın Tabakalı 0,6-2,0 0,5-0,8

Orta Tabakalı 0,2-0,6 0,2-0,5

İnce Tabakalı 0,06-0,02 0,1-0,2

Çok İnce Tabakalı 0,02-0,06 0,1

Laminalı 0,006-0,02 -

İnce Laminalı <0,006 -

Page 38: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

29

Süreksizlik aralıkları incelendiğinde 60 ile 600 mm arasında değiştiği

gözlenmiş ve en düşük değer olan 60 mm için karşılık gelen J değeri çizelge 4.5. den

0,1 olarak elde edilmiş, qun değeri için ise en düşük tek eksenli basınç değeri olan

196,21 kullanılmış,

0,1 . 196,21

37,27 kg/cm2 olarak hesaplanmıştır.

Depolanacak katı atığın yoğunluğu ve toplam yükün az olması ile dolomitik

kireçtaşlarının taşıma gücü gözönüne alındığında inceleme alanında temel yükünden

kaynaklanacak bir sorun beklenmemektedir.

Depolama sahasının üzerine binecek yükler karşısında stabilitenin korunması

ve sahada oluşabilecek kayma, göçme ve çökme gibi kütle hareketlerinin sonucunda

geçirimsizliği sağlamak amacıyla yerleştirilen bariyerlerin ve drenaj tabakalarının

deformasyona uğrayıp işlevlerini yerine getiremez hale gelmesi büyük problemlere

yol açabilir.

Deponi alanlarında yer seçimi yapılırken sızdırmazlık amacıyla kullanılacak

olan kil malzeme, toprak dolgu malzemesi ve drenaj malzemesi olarak kullanılacak

olan çakıl malzemenin depolama alanına yakın olması depolama tesisinin ekonomik

bir işletme olabilmesi için önemlidir.

Drenaj için kullanılacak olan çakıl malzeme inceleme alanında bulunan kireç

taşlarından kırılarak kullanılabilir. Toprak ve kil malzeme için ise deponi alanından

yaklaşık olarak 35km uzaklıktaki Saburlar - Karamanlı yolunun iki yanında bulunan

tarım alanlarındaki kil malzemeden karşılanabilir. Çolak ve diğ, 2000’e göre kil

malzeme ocağında 2 tip malzeme mevcuttur: birincisi permeabilitesi 2,50x10-7 cm/sn

olan birim örtü malzemesi olarak, ikincisi CL grubu ve geçirimsiz kil dolgu

malzemesi olarak kullanılabilir

Birimlere ait elek analizi sonuçları Çizelge 4.6. da, Atterberg limitleri Çizelge

4.7. de belirtilmiştir.

Page 39: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

30

Çizelge 4.6. Elek analizi deney sonuçları

Numuneler Elekten geçen toplam %

Numune no 38,1

mm

19,1

mm

9,52

mm

4,76

mm

2,38

mm

0.840

mm

0.420

mm

0.250

mm

0.150

mm

0.075

mm

A1 100 100 95,7 93,5 91,3 88,9 86,3 83,8 78,4 64,0

A2 100 97,1 91,3 87,7 85,3 83,1 80,8 78,5 73,6 60,8

B1 100 100 97,4 91,5 87,6 84,9 82,6 79,9 75,1 65,8

B2 100 100 94,5 85,5 80,8 77,8 75,6 72,2 68,0 60,3

Çizelge 4.7. Atterberg limitleri

Atterberg limitleri

Numune no Likit limit Plastik limit Plastisite indisi

A1 - - -

A2 - - -

B1 35,0 16,4 18,6

B2 35,1 16,3 18,8

4.3.2. Hidrojeolojik Durum

Düzenli depolama yapılacak sahanın, zemin özellikleri bakımından uygun olup

olmadığını belirlemeye yarayacak en önemli parametre zeminin geçirimliliğidir.

İncelenen deponi alanı süreksizlik yapıları ve karstik boşluklar içermesi nedeniyle

çok geçirimli bir zeminde bulunmaktadır. Çok geçirimli sahaların düzenli depolama

alanı olarak kullanılabilmesi için gerekli yalıtım işlemlerinin yapılması

gerekmektedir. Deponi alanı olarak kullanılacak sahalarda zemin geçirimliliğinin en

az 1x10 – 8 m/sn olması gerekmektedir (Katı Atıkların Kontrolu Yönetmeliği, 1991).

İnceleme alanı deniz seviyesindeki Alanya ilçesinden 900 m yükseklikte

bulunan Yumru Dağının zirvesindedir. Zeminin yer altı suyu durumu incelenirken,

900 m lik bir kalınlık boyunca yol boyları gözlemlendiğinde kireçtaşı şist

ardalanması gözlemlenmiştir. Bunun sonucunda incelenen bölgenin süreksizlik

yapıları ve karstik boşluklar içeren bir arazi üzerinde bulunduğu ve bu geçirimli

birimlerin altında hazne kayaç oluşturacak geçirimsiz bir birim bulunmadığından

dolayı akifer özellik göstermemekte ve yer altı suyu içermemektedir. Çalışma alanı

Page 40: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

31

yakın çevresinde herhangi bir yüzey suyuna da rastlanmamıştır. Karstik zeminlerde

yer altı suyu hızları çok geniş aralıkta değişmektedir ve bu birimler içerisinde yer altı

suyu hızlarının yüksek olması sebebiyle deponi alanından zemine sızabilecek suların

zemin içerisinde doğal olarak arıtılması mümkün olmamaktadır.

İnceleme alanının geçirimliliği Lugeon deneyi yapılarak incelendiğinde;

çalışma sırasında zemine basınçlı su verirken birimin çok geçirimli olması nedeniyle

ancak 2 atmosferlik bir basınç elde edilebilmiştir ve hesaplamalar bu doğrultuda

yapılmıştır.

Ölçümler sırasında kil bantları içerisinde deneyler yapılırken yüzeyden su

çıkışı gözlemlenmiş ve bu nedenle kil birimler içerisindeki ölçümlerde de yüksek

geçirimlilik değerleri elde edilmiştir. Deney açılmış olan 20 sondaj kuyusunda da her

iki metrede tekrarlanarak yapılmıştır. Deney sırasında kuyulara 10 dakika süreyle 2

atmosfer basınç altında su pompalanmıştır. Bu işlem sonucunda zeminin bir dakikada

emdiği su miktarı bulunmuştur. Tüm bu işlemler sonrasında (Peff = Pm + H’/10 - Pc)

bağıntısı kullanılarak gerçek basınç değeri bulunmuş ve (LU= Q . 10 / P . L)

bağıntısından Lugeon değerleri hesaplanmıştır.

Çizelge 4.8 de Lugeon deneyine göre kayaçların geçirimlilik değerlerinin

sınıflandırılması verilmiştir. İnceleme alanında yerinde yapılan Lugeon basınçlı su

deney sonuçları da çizelge 4.9. da belirtilmiştir. Çizelgeye göre lugeon değerlerinin

25 lugeondan çok daha yüksek olması dolomitik kireçtaşının oldukça geçirimli bir

birim olduğunu göstermiştir. Bu sonucun en önemli etkeni dolomitik kireçtaşlarının

yoğun olarak kırıklı-çatlaklı yapıları, erime boşlukları içermeleri ve gözenekli

olmalarıdır. Zeminin süreksizlik yapıları incelendiğinde süreksizlik yüzeylerinin

kuru olduğu, ancak su aktığını gösteren demir oksit izlerinin bulunduğu

gözlemlenmiştir.

Çizelge 4.8. Kayaçların lugeon birimine göre sınıflandırılması (Şekercioğlu, 2002)

Lugeon değeri Geçirimlilik durumu

<1 Geçirimsiz

1-5 Az geçirimli

5-25 Geçirimli

>25 Çok geçirimli

Page 41: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

32

Çizelge 4.9. Lugeon deneyleri ile ilgili parametreler ve deney sonuçları

Sondaj

no

Derinlik

(m)

Basılan su m.

( l/ dak)

Lugeon

(lug /dak)

Sondaj

no

Derinlik

(m)

Basılan su m.

( l/ dak)

Lugeon

(lug /dak)

Sk 1 0-2 15 38,26 Sk 9 0-2 18 45,91

2-4 18 45,68 2-4 9 22,84

4-6 21 54,68 4-6 16 41,66

6-8 18 47,36 6-8 19 50

8-10 22 58,51 8-10 20 53,19

Sk 2 0-2 17 43,36 Sk 10 0-2 9 22,95

2-4 23 58,37 2-4 18 45,68

4-6 18 46,87 4-6 23 59,89

6-8 16 42,10 6-8 20 52,63

8-10 19 50,53 8-10 21 55,85

Sk 3 0-2 22 52,12 Sk 11 0-2 18 45,91

2-4 19 48,22 2-4 20 50,76

4-6 20 52,08 4-6 22 57,29

6-8 18 47,36 6-8 20 52,63

8-10 21 55,85 8-10 21 55,85

Sk 4 0-2 13 33,16 Sk 12 0-2 6 15,30

2-4 25 63,45 2-4 8 20,30

4-6 23 59,89 4-6 18 46,87

6-8 21 55,26 6-8 20 52,63

8-10 22 58,51 8-10 22 58,51

Sk 5 0-2 15 38,26 Sk 13 0-2 21 53,57

2-4 24 60,91 2-4 23 58,37

4-6 23 59,89 4-6 19 49,47

6-8 25 65,78 6-8 22 57,89

8-10 21 55,85 8-10 18 47,87

Sk 6 0-2 9 22,95 Sk 14 0-2 17 43,36

2-4 18 45,68 2-4 23 58,37

4-6 20 52,08 4-6 26 67,70

6-8 30 78,94 6-8 21 55,26

8-10 30 79,78 8-10 20 53,19

Sk 7 0-2 16 40,81 Sk 15 0-2 19 48,46

2-4 18 45,68 2-4 18 45,68

4-6 20 52,08 4-6 20 52,08

6-8 18 47,36 6-8 21 55,26

8-10 22 58,51 8-10 18 47,87

Sk 8 0-2 18 45,91 Sk 16 0-2 20 51,02

2-4 16 40,60 2-4 21 53,29

4-6 15 39,06 4-6 19 49,47

6-8 14 36,84 6-8 19 50

8-10 16 42,55 8-10 21 55,85

Page 42: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

33

Çizelge 4.9 un devamı

Sondaj

no

Derinlik

(m)

Basılan su m.

( l/ dak)

Lugeon

(lug /dak)

Sondaj

no

Derinlik

(m)

Basılan su m.

( l/ dak)

Lugeon

(lug /dak)

Sk 17 0-2 18 45,91 Sk 19 0-2 18 45,91

2-4 16 40,60 2-4 19 48,22

4-6 19 49,47 4-6 21 54,68

6-8 15 39,47 6-8 24 63,15

8-10 18 47,87 8-10 16 42,55

Sk 18 0-2 18 45,91 Sk 20 0-2 18 45,91

2-4 18 45,68 2-4 22 55,83

4-6 22 57,29 4-6 24 62,5

6-8 20 52,63 6-8 17 44,73

8-10 18 47,87 8-10 19 50,53

4.3.3. Deprem Durumu

23.12.1972 tarihinden beri yürürlükte bulunan Türkiye Deprem Bölgeleri

Haritası (Şekil 10), mevcut bilgilerin ışığı altında günümüz koşullarına göre T.C.

Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü Deprem Araştırma

Dairesi tarafından yeniden hazırlanmış ve Bakanlar Kurulu’nun 18.4.1996 tarih ve

96/8109 sayılı kararıyla yürürlüğe girmiştir. Bu haritaya göre inceleme alanı 4.

derece deprem bölgesinde yer almaktadır.

Hissedilen ve beklenen en yüksek şiddet değerlerine göre deterministik esasa

dayanan önceki haritalardan farklı olarak yeni harita olasılık hesaplarına göre

hazırlanmıştır. Yeni harita için şiddet konturları yerine, 475 yıl dönüşüm süresine

haiz eş ivme kontur haritası ve %90 güvenirlik seviyesi esas olarak alınmıştır. Buna

göre 475 yılda bir meydana gelecek depreme göre hesabı yapılan yapı, 50 yıllık

ekonomik ömrü içinde %90 ihtimal ile bu yüklenmeye maruz kalmayacak, diğer bir

ifadeyle 50 yıllık bir süre içinde %10 aşılma ihtimaline sahip olacaktır.

Deprem bölgelerine göre olası maksimum yer ivmesi değerleri Çizelge 4.10.

da verilmiştir.

Page 43: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

34

Page 44: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

35

Çizelge 4.10. Deprem bölgelerine göre olası maksimum yer ivmesi değerleri

DEPREM BÖLGESİ DERECESİ MAKSİMUM YER İVMESİ (amax)

1. Derece Deprem Bölgeleri amax ≥ 0.40g

2. Derece Deprem Bölgeleri 0.30g ≤ amax<0.40g

3. Derece Deprem Bölgeleri 0.20g ≤ amax<0.30g

4. Derece Deprem Bölgeleri 0.10g ≤ amax<0.20g

5. Derece Deprem Bölgeleri amax< 0.10g

4.3.4. İklimsel Özellikler

Alanya’da tipik bir Akdeniz iklimi hüküm sürmektedir. Kışlar yağışlı ve

nemli, yazın kurak ve sıcaktır. Alanya meteoroloji istasyonun gözlemlerine göre en

soğuk ay ortalaması 10oCnin altına düşmez. Bu güne kadar kaydedilen en düşük

sıcaklık – 4,6oCdir (05.12.1950). Don olayı yılda ortalama 1,5 gündür. İlçede yazlar

uzun ve çok sıcaktır. En sıcak yaz ortalaması 28oCdir. Yazın sıcaklık gölgede sık sık

40oCnin üstüne çıkar.

İlçede yağışlar mevsimlere göre büyük farklılıklar gösterir. Yağışlar

güneyden kuzeye doğru gidildikçe azalır. En çok yağış kış ve ilkbahar

mevsimlerinde, en az yağış ise yaz mevsiminde görülür. Sahilde ortalama 1000mm

olan yıllık yağış, kuzeyde 600mm ye kadar düşer.

Alanya’da yıllık ortalama nısbi nem oranı % 65dir. Yaz aylarında daha düşük

nısbi nem oranları görülmektedir.

İlçede hakim rüzgar yönü doğu-kuzey-doğu dur. Alanya’da rüzgar hızı

ortalama 1 m/sn dir. Poyraz denilen kara rüzgarı kış ve ilkbaharda kuru ve soğuk, yaz

ve sonbahar aylarında sıcak ve kavurucudur. Alanya düzenli katı atık depolama

sahasına en yakın yerleşim birimleri sahanın güneyinde ve batısında bulunmaktadır.

Depolama sahasında rüzgarla oluşabilecek olumsuz etkiler yerleşim merkezlerini

etkilemeyecektir.

Page 45: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

4. ARAŞTIRMA BULGULARI Veli Emre AKKURT

36

4.3.5. Şehirleşme Özellikleri

Deponi alanları bulundukları bölgelerde yoğun bir şekilde koku ve hava

kirliliklerine neden olduklarından dolayı yerleşim alanlarından uzak yerlere

yapılmalıdır ancak ekonomik bir işletme olabilmesi için şehir merkezinden çok

uzakta olmaması gerekir.

Katı atıkların kontrolü yönetmeliğine göre depolama alanları ile yerleşim

alanları arasında en az 1000m lik bir mesafe bulunmalıdır. İnceleme alanının 1000m

çevresinde herhangi bir yerleşim alanı bulunmamaktadır. Ormanlık arazide

bulunmasından dolayı yoğun ağaç örtüsü ve çevrede bulunan tepeler doğal bariyer

oluşturmaktadır.

Deponi alanı olarak seçilen bölge şehir merkezinden kuş uçuşu 8-9 km,

mevcut imar yolu ile ise yaklaşık olarak 15km lik bir uzaklıkta bulunmaktadır. Bu

imar yolu kamyon trafiği için pek uygun olmayan dar, bol virajlı bir yoldur. Ancak

Alanya ilçesinin morfolojik yapısı ve sosyo-ekonomik durumu göz önünde

bulundurulduğunda deponi alanı için seçilecek en yakın ve ulaşımı en kolay

alanlardan biri olarak düşünülebilir.

Hava alanlarına yakın yerlerde de deponi alanları üzerinde kuş popülasyonu

yüksek olacağından bu bölgelerin yakınlarında deponi alanları yapılmamalıdır

(Karaca, 2002).

İnceleme alanına en yakın hava limanı Antalya hava limanıdır. Antalya hava

limanının inceleme alanına uzaklığı yaklaşık olarak 140km dir.

İnceleme alanı mülkiyeti Orman Genel Müdürlüğü’ne ait olan arazi Alanya

belediyesine deponi alanı olarak tahsis edilmiştir. Deponi alanı ormanlık bir arazide

bulunmaktadır ve yakın çevresinde tarım arazisi yada turistik değeri bulunan ve

ekonomik açıdan bölgeye önemli etki yapacak bir yerde bulunmamaktadır.

Page 46: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER Veli Emre AKKURT

37

5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER

1. Çalışma alanında yapılan jeolojik incelemeler sonucunda alanın

dolomitik kireçtaşlarından ve yer yer şist bantlarından oluştuğu belirlenmiştir.

Dolomitik kireçtaşları gri, açık gri renkli dayanımlı ve pürüzlü, az ayrışmış, kalsit

damarlı, yer yer demiroksit ile sıvanmış yüzeylere sahiptir. Dolomitik kireçtaşları

kaya kalitesi bakımından iyi ile çok zayıf arasında değişmektedir. Birim içerisinde

karstik boşluklar bulunmaktadır. Karstik boşluklar birkaç cm boyutundadır.

Dolomitik kireçtaşları içerisinde yer yer ince kalk şist bantlarına rastlanılmıştır. Kalk

şistler inceleme alanında yüzeyde mostra vermemelerine karşılık sondaj çalışmaları

sırasında yer yer ince bantlar halinde gözlemlenmişlerdir. Açık gri renkli nadiren boz

renktedir, hemen hemen tüm yüzeylerinde kalsit damarları içerirler.

2. İnceleme alanının jeoteknik özelliklerinin belirlenmesi amacıyla 20

ayrı noktada 10,5m derinliğinde karotlu sondaj kuyuları açılmıştır. İnceleme alanında

taşıma gücünün hesaplanması için 40 adet karot numunesi alınmış ve bu numuneler

üzerinde tek eksenli basma deneyi yapılarak, karot numunelerinin RQD değerleri

ölçülmüştür. Bu veriler içerisinde elde edilen en düşük değerler kullanılarak 10,5m

lik derinlik için bulunan taşıma gücü değeri 47,88 kg/cm2, süreksizlik yapılarının

incelenmesi ve yüzeyde zeminin taşıma gücünün belirlenebilmesi için sondaj

kuyuları yanında 20 adet süreksizlik ölçümü ve bu noktalarda yüzeyden 20 adet

kayaç örneği alınarak tek eksenli basma deneyi yapılmıştır. Bu veriler içerisinde elde

edilen en düşük değerler kullanıldığında yüzey için en düşük taşıma gücü değeri

37,27 kg/cm2 olarak hesaplanmıştır.

3. İnceleme alanı kaya zeminde yer almaktadır ve belirlenen taşıma gücü

aşılmadığı taktirde zeminde herhangi bir oturma beklenmemektedir.

4. İnceleme alanı deniz seviyesindeki Alanya ilçesinden 900 m.

yükseklikte bulunan Yumru Dağının zirvesindedir. Zeminin yer altı suyu durumu

incelenirken 900 m. lik bir kalınlık boyunca yol boyları gözlemlendiğinde akifer

oluşturacak birimlere rastlanamamıştır. İnceleme alanı ve yakın civarında yer altı

suyu, akarsu ve kaynak bulunmamaktadır.

5. İnceleme alanında geçirimlilik Lugeon yöntemiyle incelenmiştir.

Page 47: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER Veli Emre AKKURT

38

Lugeon deneyi sonucunda zeminin çok geçirimli olduğu belirlenmiştir. Zeminin çok

geçirimli olmasının en büyük nedeni inceleme alanının tamamına yakınını oluşturan

dolomitik kireçtaşlarının yoğun olarak kırıklı-çatlaklı yapıları, erime boşlukları

içermeleri ve gözenekli olmalarıdır.

6. İnceleme alanında sızdırmazlığın sağlanması amacıyla kil malzeme,

toprak dolgu ve drenaj malzemeleri kullanılacaktır.

Drenaj malzemesi olarak kullanılacak olan çakıl malzeme inceleme alanında

bulunan kireç taşlarından kırılarak kullanılabilir. Toprak ve kil malzeme için ise

deponi alanından yaklaşık olarak 35km uzakta bulunan Saburlar - Karamanlı

yolunun iki yanında bulunan tarım alanlarındaki kil malzemeden karşılanabilir.

7. İnceleme alanı Türkiye deprem bölgeleri haritası içerisinde 4. derece

deprem bölgesinde yer almaktadır.

8. Çalışma alanı depolama kapasitesi açısından uzun yıllar boyunca

Alanya ilçesinin katı atıklarını depolayacak kapasiteye sahiptir.

9. İnceleme alanında yamaç duraysızlığına neden olabilecek olumsuz

koşullar bulunmamaktadır, arazi yapısı nedeniyle taşkınlara maruz kalması söz

konusu değildir.

10. Alanya ilçesinde hakim rüzgar yönü doğu-kuzey-doğu dur. Alanya’da

rüzgar hızı ortalama olarak 1 m/sn dir. Alanya düzenli katı atık depolama sahasına

en yakın yerleşim birimleri sahanın güneyinde ve batısında bulunmaktadır.

Depolama sahasında rüzgarla oluşabilecek olumsuz etkiler yerleşim merkezlerini

etkilemeyecektir.

11. Deponi alanları için en büyük sorunlardan birisi olan yağışlar

incelendiğinde yıllık yağış ortalaması 1000 mm civarındadır bu nedenle drenaj

önlemleri uygulanmalıdır.

12. Çalışma alanına en yakın yerleşim merkezi katı atık depolama alanına

bir kilometreden uzaktır. Bu açıdan depolama yapılması uygundur.

13. İnceleme alanı Alanya ilçesinin Kuzeyinde, mevcut imar yolu ile

yaklaşık olarak 15 km lik bir mesafede yer alır ve ekonomik taşıma menzili

içerisinde bulunmaktadır. Bu imar yolu özellikle kamyon trafiği için uygun olmayan

dar, bol virajlı ve yer yer 30o ye kadar varan eğime sahiptir. Bu olumsuzluk yol

Page 48: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER Veli Emre AKKURT

39

genişletme çalışmalarıyla giderilmeye çalışılmaktadır.

14. İnceleme alanı katı atık deponi alanı olarak incelendiğinde iki

olumsuz koşulla karşılaşılmıştır. Birincisi bu alanın karstik boşluklar ve süreksizlik

yapıları içeren bir arazide bulunması nedeniyle geçirimliliğinin çok yüksek

olmasıdır. İkinci problem ise bölgenin yoğun bir şekilde yağış alması nedeniyle yağış

sularının katı atıklarla teması ve olası kirleticilerle birlikte yer altına sızma

ihtimalidir.

İnceleme alanı ve yakın çevresi karstik bir bölgede yer almaktadır ve

geçirimliliği çok yüksektir. Düzenli depolama yapılacak bölgelerde sızdırmazlığın

sağlanabilmesinin en önemli gereklilik olduğu bilinmektedir. Depolama alanının

uzun yıllar boyunca kullanılacağı da düşünüldüğünde sızdırmazlığı sağlamak için

gerekli tüm önlemlerin alınması durumunda dahi yerleştirilen bu bariyerlerin zaman

içerisinde deformasyona uğrama ve olası kirleticileri yer altına sızdırma ihtimalleri

bulunmaktadır. Bu nedenle bölgede yapılan jeoteknik çalışmalar sonucunda alanın

düzenli depolama açısından uygun olmadığına karar verilmiştir.

Page 49: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

40

KAYNAKLAR

ALPASLAN, S., 1994. Ankara- Tuzlu Çayır Eski Deponi Zemininin Konsolidasyon

Özellikleri. Gazi Üniversitesi , Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 119s.

CURİ, K., 1997. Türkiye’de Katı Atıkların Geri Kazanılması ve Uzaklaştırılması

Sorunu. Katı Atık ve Çevre, 1(Ekim), 13-17.

ÇOLAK, G., GÜNAYDIN, O., ALTIN, Y., 2000. Alanya Katı Atık Düzenli

Depolama Tesisi Çed Raporu. 145s.

ERBAY, G., 1994. Dereköy (Alanya) Dolayının Jeolojisi Ve Petrografik Özellikleri.

Süleyman Demirel Üniversitesi, Yüksek Lisans Tezi, Isparta, 44s.

ERTEN, N., 1996. Alanya Dolayının Jeolojisi Ve Tektonik Özellikleri. Süleyman

Demirel Üniversitesi, Yüksek Lisans Tezi, Isparta, 70s.

IŞIK, A., 1997. Maşatdağı (Alanya) Yöresinin Petrografisi Ve Yöre Boksitlerinin

Kökeni. Selçuk Üniversitesi, Yüksek Lisans Tezi, Konya, 48s.

IŞIK, V., TEKELİ, O., 1978. Alanya Metamorfitlerinin Doğu Kesiminde Yeni

Petrografik Bulgular. M.T.A. dergisi, sayı 117, sayfa 105-113.

KANSUN, G., 1993. Alanya-Demirtaş (Antalya) Arasının Jeolojisi ve Mineralojik-

Petrografik İncelemesi. Selçuk Üniversitesi, Yüksek Lisans Tezi, Konya,

135s.

KARACA, C., 2002. Mersin Kenti İçin Esenli Köyü Ve Civarının Katı Atık Deponi

Alanı Olarak Jeolojik Ve Jeoteknik Yönden Değerlendirilmesi. Mersin

Üniversitesi, Yüksek Lisans Tezi, Mersin, 45s.

KATI ATIKLARIN KONTROLU YÖNETMELİĞİ, 1991. Resmi Gazete 20814,

15s.

KOÇKAR. M.K., AKGÜN. H., 2001. Ilıksu Tünellerinin Jeoteknik Değerlendirmesi.

İMO Teknik Dergi, Yazı 214, sayfa 3191-3214.

ÖZGÜL, N., 1976. Torosların Bazı Temel Özellikleri. Türkiye Jeoloji Kurultayı

Bülteni, 19, sayfa 65-78.

ÖZMEN. B., NURLU. M., GÜLER. H., 1997. Coğrafi Bilgi Sistemi İle Deprem

Bölgelerinin İncelenmesi. T.C. Bayındırlık Ve İskan Bakanlığı Afet İşleri

Genel Müdürlüğü.

Page 50: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

41

PEKER, İ., ALTIN, S., KARAGÖZOĞLU, B., 1998. Sivas Kentinin Atıksu, Kartı

Atık Ve İçme Suyu Durumuna Genel Bakış. Katı Atık Ve Çevre, Ocak, 15-

23.

PEYRONNET P., 1965. Alanya’nın Kuzeyindeki Torosun Jeolojisi Hakkında

Gözlemler. M.T.A. dergisi, sayı 65, sayfa 21-26.

PEYRONNET P., 1967 Alanya Bölgesinin Petrografi Ve Mineralojisi İle, Alanya

Masifindeki Boksitlere Bitişik Kloritoidli Şistlerin Kökeni. M.T.A. dergisi,

sayı 68, sayfa 144-154.

PEYRONNET P., 1971. Alanya Bölgesinin (Güney Toroslar) Jeolojisi, Metamorfik

Boksitin Kökeni. M.T.A. dergisi, sayı 76, sayfa 80-98.

ŞEKERCİOĞLU, E., 2002. Yapıların Projelendirilmesinde Mühendislik Jeolojisi.

Jeoloji Mühendisleri Odası Yayınları: 28, Ankara, 280s.

Page 51: ÇUKUROVA ÜN İVERS İTES İ FEN B İLİMLER İ ENST İTÜSÜ … · Ayrıca bu birimler üzerinde RQD ölçümleri yapılmı ş ve süreksizlik ölçümleri alınmı ştır. Bu

42

ÖZGEÇMİŞ

1981 yılında Ankara’da doğdum. İlk, orta ve lise öğrenimimi Antalya’da

tamamladım. 1999 yılında Çukurova Üniversitesi Mühendislik - Mimarlık Fakültesi

Jeoloji Mühendisliği bölümünü kazandım. 2004 yılında Çukurova Üniversitesi Fen

Bilimleri Enstitüsü Jeoloji Mühendisliği Ana Bilim dalında Doç. Dr. Şaziye

BOZDAĞ yönetiminde yüksek lisans öğrenimine başladım halen aynı fakültede

öğrenimime devam etmekteyim.