karar murat kur ve dİĞerlerİ baŞvurusu · - kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli...

25
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2013/7604) Karar Tarihi: 4/7/2019

Upload: others

Post on 30-Jan-2020

12 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

İKİNCİ BÖLÜM

KARAR

MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2013/7604)

Karar Tarihi: 4/7/2019

Page 2: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

2

İKİNCİ BÖLÜM

KARAR

Başkan : Engin YILDIRIM

Üyeler : Recep KÖMÜRCÜ

Muammer TOPAL

M. Emin KUZ

Yıldız SEFERİNOĞLU

Raportör : Ceren Sedef EREN

Başvurucular : 1. Murat KUR

: 2. Evrim KONAK

: 3. Hıdır YILDIZ

: 4. Deniz KIRBAĞ

Vekili : Av. Uğur YEŞİLTEPE

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, üyesi oldukları dernek kapsamında katıldıkları eylemlerin terör örgütü üyesi olma suçundan mahkûmiyetlerinde delil olarak kullanılması nedeniyle başvurucuların ifade ve örgütlenme özgürlükleri ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme haklarının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 7/10/2013 tarihinde yapılmıştır.

3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.

4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık görüşünü bildirmiştir.

7. Başvurucular, Bakanlığın görüşüne karşı süresi içinde beyanda bulunmamıştır.

Page 3: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

3

III. OLAY VE OLGULAR

8. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:

9. Başvurucular Murat Kur, Evrim Konak, Hıdır Yıldız ve Deniz Kırbağ sırasıyla 1981, 1977, 1987 ve 1985 doğumlu olup olayların meydana geldiği tarihte Tunceli'de ikamet etmektedir.

10. Başvurucuların tümü olayların meydana geldiği tarihte Dersim Demokratik Haklar Derneği üyesidir. Anılan Dernek daha sonra 6/1/2017 tarihli ve 29940 sayılı 1. Mükerrer Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 679 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 5. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca kapatılmıştır. Söz konusu hükümde terör örgütlerine veya Millî Güvenlik Kurulunca devletin millî güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara aidiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı olan derneklerin kapatıldığı belirtilmiştir.

11. Başvurucular, terör örgütü üyesi olma ve terör örgütünün propagandasını yapma suçlarını işledikleri şüphesiyle 5/12/2011 tarihinde gözaltına alınmış ve 6/12/2011 tarihinde tutuklanmışlardır.

12. Malatya Cumhuriyet Başsavcılığının 28/12/2011 tarihli iddianamesi ile başvurucular hakkında Maoist Komünist Parti (MKP) silahlı terör örgütü üyesi olma ve örgütün propagandasını yapma suçlarından kamu davası açılmıştır.

13. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi (Mahkeme) 21/3/2012 tarihinde tüm başvurucuların hem terör örgütü üyesi olma hem de terör örgütü propagandası yapma suçlarından cezalandırılmasına hükmetmiştir. Başvurucular Murat Kur ve Evrim Konak 9 yıl; başvurucular Hıdır Yıldız ve Deniz Kırbağ ise geçmişleri, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları lehlerine takdiri indirim nedeni sayılarak 7 yıl 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılmışlardır.

14. Mahkeme gerekçeli kararına MKP terör örgütünün kuruluşu, amacı ve tarihsel gelişimini de içeren bir arka plan bilgisi vererek başlamıştır. Buna göre MKP terör örgütü, mevcut anayasal düzeni silahlı halk ayaklanması yoluyla yıkarak yerine Marksist-Leninist-Maoist ilkelere dayalı sosyalist bir düzen kurmak ve nihai olarak komünist düzene geçiş sağlamak amacıyla 1972 yılında kurulmuş bir terör örgütüdür. Örgütün kurucusu 1973 yılında güvenlik güçlerince gerçekleştirilen operasyonda yaralı olarak ele geçirilen ve tutuklu bulunduğu Diyarbakır Ceza İnfaz Kurumunda intihar eden İbrahim Kaypakkaya'dır.

15. Kararda MKP'nin yasa dışı yapılanmaları Maoist Gençlik Birliği, Maoist Kadınlar Birliği ve Halk Kurtuluş Ordusu (HKO) olarak belirlenmiş; ilk iki yapılanmanın lise, üniversite ve fabrikalardaki gençler ile kadınların önce sempatizan düzeyinde kazanılarak daha sonra silahlı faaliyetlerde bulunmak üzere HKO bünyesine ya da oluşturulacak Kadın Birliklerine katılımı amacıyla oluşturulduğu ifade edilmiştir. Kararda, HKO'nun ise örgütün askerî aparatı olarak tanımlanabileceği belirtilmiş ve faaliyetlerinde kırsal alan yapılanmasının esas olduğu, amacının ise gerçekleştirilen silahlı eylemler ile halk üzerinde baskı ve korku oluşturup etkilenmesi ve halkı mevcut anayasal düzene karşı ayaklandırmak amacıyla ajitasyon, propaganda ve şiddet eylemleri gerçekleştirilmesi olduğu ifade edilmiştir. Kararda, MKP tarafından gerçekleştirilen eylemlerin HKO ismiyle üstlenildiği de belirtilmiştir.

Page 4: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

4

16. Kararda MKP'nin 1. Kongresini gerçekleştirerek ismini duyurduğu 2002 yılından itibaren 32 şiddet içerikli ve 94 propagandaya yönelik olmak üzere toplam 126 eylem gerçekleştirdiği belirtilmiştir. Buna göre örgüt; güvenlik güçlerine yönelik silahlı ve bombalı saldırı, öldürme, taciz eylemleri, güvenlik binaları ve kamu binalarına yönelik taciz ve saldırı eylemleri, ajan ve iş birlikçi olarak belirledikleri muhtar ve vatandaşlara yönelik korkutma, yıldırma, yaralama ve öldürme eylemleri, emekli üst düzey güvenlik görevlilerine yönelik suikast türü eylemler, yol kesme, gasp gibi yöntemler ile örgüte gelir sağlama amaçlı eylemler, kırsal alanda yaşamsal anlamda hayatlarını devam ettirebilmek ve kırsal alanda barınabilmek amaçlı zorla malzeme toplama eylemleri ile devlete olan güven duygusunu sarsmak ve devlet yanlısı vatandaşlarımızı kendi saflarına çekmek amacıyla kırsal alanda ve köylerde vatandaşlarımıza yönelik şiddet içerikli eylemler gerçekleştirmektedir. Kararda HKO'nun hâlen Tunceli Merkez, Hozat, Pertek ve Ovacık bölgelerinde muhtemelen 28 ilâ 30 civarında oldukları değerlendirilen silahlı militanı ile kırsal alan faaliyeti yürüttüğü de belirtilmiştir.

17. Kararda "Örgütün Seksiyonları" başlığı altında Demokratik Haklar Federasyonu yapılanmasından bahsedilmiştir. Buna göre Demokratik Haklar Federasyonu 4/9/2008 tarihinde Ankara, İzmir, Uşak, Anadolu ve Gaziosmanpaşa Demokratik Haklar Derneklerinin bir araya gelmesiyle oluşturulmuştur. Kararda, daha önce Demokratik Haklar Platformu adıyla faaliyet gösterdiği belirtilen yapının kuruluşundan itibaren basın açıklaması, afiş asma, miting, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme ve bildiri dağıtma şeklinde eylemler gerçekleştirdiği ifade edilerek 6/10/2009 ve 7/10/2009 tarihlerinde İstanbul'da Uluslararası Para Fonu toplantıları esnasında polis helikopterine karşı havai fişek saldırısı gerçekleştiren grubun arasında yüzleri maskeli ve üzerinde "DHF" yazılı bez kıyafet giyen şahısların bulunduğu bilgisine de yer verilmiştir. Öte yandan başvurucuların üyesi oldukları derneğin Demokratik Haklar Federasyonu ile bir ilgisinin olup olmadığı konusunda kararda bir açıklama bulunmamaktadır.

18. Kararda "Son Durum Değerlendirmesi" başlıklı bölümde 17/6/2005 tarihinde Tunceli'nin Ovacık ilçesi Kepir Yaylası ile Meyveli Ova bölgesi kırsal alanında, MKP terör örgütünün 2. Kongre toplantısını yapma çalışmaları esnasında yapılan operasyon sonucu örgüt mensupları ile güvenlik güçleri arasında çıkan silahlı çatışmada, örgüt sorumluları oldukları değerlendirilen üyelerin de aralarında bulunduğu on yedi örgüt mensubunun ölü olarak ele geçirildiği bilgisi verilmiştir. Ayrıca operasyon sonrasında terör örgütünün 2. Kongresini 2007 yılı Aralık ayı içinde yurt dışında gerçekleştirdiği, son dönemlerde metropollerde faaliyetlerini yeniden yapılandırarak bu amaçla varlığını ve güçlü olduğunu hissettirmeye yönelik faaliyetler içinde olduğu ve önümüzdeki süreçte hedef olarak belirlediği şahıslara yönelik eylemlerine devam edebileceğinin değerlendirildiği de bu bölümde ifade edilmiştir.

19. Mahkeme gerekçeli kararına başvurucuların görünürde yasal olan ancak temelde MKP terör örgütünün güdümünde hareket eden Dersim Demokratik Haklar Derneği içinde yer alıp örgütün faaliyeti çerçevesinde anma etkinliği, basın açıklaması, protesto gösterileri ve yürüyüşlere katıldıklarını, bu kapsamda örgütle özdeşleşmiş sloganlar attıklarını, üzerlerinde ve ikametlerinde, ayrıca üyesi oldukları Dernekte yapılan aramalarda da örgütsel dokümanların ele geçirildiğini belirterek devam etmiştir. Buna göre anılan Dernekte yapılan arama sonucu ele geçirilen dokümanlar şunlardır:

Page 5: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

5

" - "Merhaba Evrim Ydş" ile başlayan "D. M." ile biten, her iki yüzü de el yazısı ile yazılı, örgüt ile bağlantılı olan D. M. tarafından ceza infaz kurumundan gönderilen mektup

- Örgüt ile bağlantılı olan A. H. Y. tarafından cezaevinden gönderilen ve içeriğinde TKP/ML-TİKKO terör örgütü lideri İbrahim Kaypakkaya’yı övücü mahiyette yazıların bulunduğu el yazısı ile yazılı, not defteri şeklindeki doküman

- Tunceli İli Ovacık İlçesinde, güvenlik güçleriyle girdikleri çatışmada ölen MKP vePKK terör örgütü mensuplarının fotoğraflarının bulunduğu doküman

- PKK terör örgütünün kurucu kadrosu içerisinde yer alan 'Keko Mazlum Doğan' isimli terör örgütü mensubunun resminin olduğu bilgisayar çıktısı

- PKK terör örgütünün kurucu kadrosu içerisinde yer alan Mazlum Doğan,TKP/ML-TİKKO terör örgütü lideri İbrahim Kaypakkaya, Deniz Gezmiş ve Mahir Çayan isimli şahısların resminin olduğu, "Şehitlerimizi" ile başlayan "Anıyoruz" ile biten ve üzerinde "ESP" ibareli afiş

- Kırmızı zemin üzerine İbrahim Kaypakkaya'nın siyah-beyaz siluetinin bulunduğu afiş

- Üzerinde İbrahim Kaypakkaya'nın resminin bulunduğu ve "Onu Anmak Onurdur" yazılı “Demokratik Haklar Federasyonu” ibareli döviz

- Tunceli İli Ovacık İlçesinde güvenlik güçleriyle girdikleri çatışmada ölü elegeçirilen MKP terör örgütü mensubu O.D., İ.P. ile A.D.nin fotoğrafının bulunduğu ve üzerilerinde "O.D. Ölümsüzdür", "İ.P. Ölümsüzdür", "A.D. Ölümsüzdür" yazılı 3'er adet döviz

- "12 Eylül Anayasası" ile başlayan ve "Boykot Cephesi" ile biten siyah-beyaz zeminüzerine siyah-beyaz yazıların bulunduğu 2 adet afiş

- "Emperyalizme Karşı Halk Savaşı" ibaresinin bulunduğu Demokratik HaklarFederasyonu imzalı 2 adet döviz

- "26/05/2010 10.55 Alfa bond1" ibaresi bulunan ve İbrahim Kaypakkaya'nın siluetinin bulunduğu, duvarlara yazılama olarak kullanılan kloşe

- Çatışmada ölü ele geçirilen 3 MKP terör örgütü üyesinin cenazelerinde kullanılan, 1,60-2,50 metre ebatlarında, kırmızı zemin üzerine sarı harflerle "Yaşasın Halk SavaşçılarıÖlümsüzdür" ibareli pankart

- Tunceli merkez ve ilçelerinde gerçekleştirilen basın açıklaması ve etkinliklerde kullanılan, sarı zemin üzerine, 1,50-2,50 metre ebatlarında "Kürt Ulusuna Özgürlük ve Tam Hak Eşitliği İçin Halkın Haklı Mücadelesini Büyütelim" ve Demokratik Haklar Federasyonuibareli pankart

- Tunceli merkez ve ilçelerinde gerçekleştirilen basın açıklaması ve etkinliklerde kullanılan, beyaz zemin üzerine kırmızı yazıyla "Mayıs Şehitleri Ölümsüzdür", "Demokratik Haklar Federasyonu" ibareli 1-1,50 metre ebatlarında, üzerinde örgüt mensuplarının fotoğraflarının bulunduğu pankart

- Üzerinde İbrahim Kaypakkaya' nın siluetinin bulunduğu flama

Page 6: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

6

- Beyaz zemin üzerine "Beyazıt Halepçe Katliamını Unutmadık Unutturmayacağız, Tunceli Üniversitesi Öğrenci Derneği" ibareli 1-2 metre ebatlarında afiş

- Sarı zemin üzerine 1,50-2,50 metre ebatlarında "Sömürü ve Zulüm SaltanatınaKarşı" ile başlayan Demokratik Haklar Federasyonu ibareli pankart

- Sarı zemin üzerine "Dersim Kültürü Yok Edilmek İsteniyor" ile başlayan "Demokratik Haklar Federasyonu" ile biten 1-3 metre ebatlarında afiş

- Kırmızı zemin üzerine "Kaypakkayayı anmak suç değildir" ile başlayan "Unutmayacak…" ile biten İbrahim Kaypakkaya’nın silüetinin bulunduğu 2-4 metreebatlarında pankart

- "Halkın Günlüğü" ibareli, Mayıs ayı sayfasında TKP/ML-TİKKO terör örgütü lideri İbrahim Kaypakkaya’nın fotoğrafının bulunduğu 5 adet takvim

- "Anmak savaşmaktır" ile başlayan "Hesap soracağız İbrahim yoldaş" ile biten, İbrahim Kaypakkaya'nın siluetinin bulunduğu beyaz zemin üzerine mukavva doküman

- İçinde iltisaklı kişi veya kişilerin numaralarının yazılı bulunduğu, 10 - 24 Aralık tarihinde düzenleyecekleri eylem hakkında görevlendirmelerin yapıldığı, çeşitli toplantılar hakkında notların alındığı, örgütün kadınlara yönelik stratejik ve dönemsel olarak yürüttüğü faaliyetler çerçevesinde sivil toplum kuruluşları ile yapılacak olan görüşmelerin planlandığı, eylemlerde kullanılacak olan bildiri ve pankartların hazırlanması ile dağıtılması yönünde planların yapıldığı "SGK" ibareli mavi renkli not defteri

- Yasa dışı yayınların Tunceli merkez ve ilçelerinde satıldığı ve buna dair hesapların tutulduğu, "Sınıf Teorisi Fiyatı 5 TL'dir" ibaresinin bulunduğu ve 2010 yılına ait defter

- 10 Aralık ve 24 Aralık tarihleri arasında yapılacak olan eylemler hakkında mahalle, köy ve üst komisyon şeklinde hiyerarşik yapı içerisinde çeşitli kişi veya kişilere görevdağılımının yapıldığı, düzenlenecek olan etkinlikte yapılacak afiş çalışmalarının tarihininbelirlendiği, son sayfasında ise iltisaklı olan kişilerin isim ve telefon numaralarının yazıldığı, "TMMOB" ibareli koyu lacivert renkli ajanda

- Yasa dışı yayınların Tunceli merkez ve ilçelerinde kişi veya kişilere satıldığı ve buna dair hesapların tutulduğu, alacak verecek kayıtlarının bulunduğu, yeşil renkli "Yevmiye" baskılı üzerinde "DHD" ibaresi bulunan gelir gider defteri

- PKK terör örgütünün 4. dönem faaliyeti olan demokratik özerklik stratejisinin hayata geçmesi yönünde MKP terör örgütü ve Demokratik Haklar Federasyonu tarafından üstlenilen misyon, tutum ve hareket tarzlarının yer aldığı 10 sayfalık "Demokratik Özerklik Tartışmaları ve Tutumumuz Üzerine Demokratik Haklar Federasyonu Merkez YönetimKurulu 9 Kasım 2011" ile başlayan "Yeni Demokratik Toplum 3-9 Ekim 2011 sayısı Sosyolojik Bir Yapı Olarak Ekonomi" ile biten bilgisayar çıktısı doküman

- Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu 25-35 cm ebadında cam çerçeveli portre resim

- Harddisk, fotoğraf makinası ve DVDROM'da İbrahim Kaypakkaya'ya ait resimler,basın açıklamaları ve yürüyüşlere ait görüntüler ile MKP terör örgütünün propagandasına yönelik resimler"

Page 7: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

7

20. Kararda ayrıca MKP terör örgütünün kendi güdümünde yayın yapan çeşitli internet sitelerinden örgüt mensuplarına ve müzahir kitleye eylem ve etkinlikler için verdiği talimatlardan bazıları şu şekilde belirtilmiştir:

" 1- MKP terör Örgütünün verdiği 105 nolu talimat, Terör örgütü güdümünde yayın yapan ibrahimkaypakkaya.net isimli internet sitesinde, 19.03.2011 tarihinde yapılantespitte, MKP MK-SB 105 Nolu Açıklama, Bıjı Newroz! başlığıyla verilen haberde,'Emperyalistler Ve Uşaklarının Sömürü ve Zulüm Politikalarına Karşı Tüm Halklar veEzilen Ulusların Yaktığı İsyan Ateşini Daha Fazla Körükleyelim! Bu bilinçle Kürt ulusu özgülünde tüm halkların ve ezilen ulusların Newroz bayramını kutluyor ve bütün ilerici, demokrat, yurtsever, Devrimci ve komünistleri emperyalistler ve onların stratejik uşaklarınakarşı ortak direniş ve mücadeleye çağırıyoruz. Halk Savaşını, Türkiye-Kuzey Kürdistan’ın her bir parçasında Newroz coşkusu ve ateşiyle yükseltelim ve kazanalım' şeklinde olduğu,

...

3- MKP terör Örgütünün verdiği 123 nolu talimat,

Terör Örgütüne müzahir yayın yapan mkp-bim.info isimli internet sitesinde, 16.05.2011 tarihinde yapılan tespitte, 123 nolu açıklama başlığıyla verilen talimatta, ' 18Mayıs vesilesiyle Parti ve Devrim Şehitlerimizi anıyoruz! Çeşitli Millet ve MilliyetlerdenTürkiye-Kuzey Kürdistan proletaryası ve yoksul halklarına başlıklı haberin devamında, .…Devrimimiz kanla yoğrulmaktadır; Bu Çelik Aldığı Suyu Unutmayacaktır! Onu anmak; derin halk sevgisiyle, Onu anmak; derin halk sevgisiyle halkın kurtuluşu uğruna Maoist Komünist Partisi önderliğinde Halk Savaşında ısrar etmek, Gerilla savaşının sıra neferi olarak saflara katılmak demektir. ….Onu anmak; anti- faşist, anti- emperyalist, anti- feodalolmak ve her türden gericiliğe karşı mücadelede yer almak demektir. Parti ve Devrim Şehitlerimizle şimdi başımız daha dik ve onurla yürüyoruz. KAYPAKKAYA yoldaş şahsında, parti ve Devrim şehitlerini anıyor, kızıl anılarını selamlayarak önlerinde eğiliyoruz' şeklindeolduğu,

4- MKP terör Örgütünün verdiği 127 nolu talimat,

Terör örgütüne müzahir yayın yapan http://mkp-bim.info isimli internet sitesinde,01.07.2011 günü yapılan tespitte, Üç Halk Savaşçısını Ölümsüzler Kervanına Uğurladık başlığıyla verilen haber ve 127 nolu açıklamada, 'Üç Halk Savaşçısını Ölümsüzler Kervanına Uğurladık! Halklarımız, Yoldaşlar; Halklarımıza karşı işledikleri baskı-sömürü-zulüm suçu ve faşist saldırıları savaş çağrısıdır; bu dünden kabulümüzdür!Partimiz, karşı-Devrimci sınıfların halklarımıza karşı açmış olduğu savaşa, Devrimci halklarımızın savaşı olarak Halk Savaşı Stratejisiyle cevap vermektedir. ……Uzun mücadeletarihimizin yüzlerce şehidi bu keskin ve ağır bedelin kanıtı ve omuzlayanıdır. Şehitlerimiz,mücadelemizin en anlamlı bedelleri, Devrimimizin çimento harcıdır. Ozan, Abidin, Pirahmet yoldaşlar; büyük Halk Savaşı serüvenimizin unutulmaz parçaları, kahramanlar kervanımızın yeni halkaları ve Devrimci savaşımızın büyüyen bedelleridir. Yoldaşlarımızın ölümsüzanıları önünde bir kez daha saygıyla eğiliyor, mücadelelerini Devrime taşıma kararlılığımızı beyan ediyoruz' şeklinde olduğu,

...

7- MKP terör Örgütünün 07.12.2010 tarihinde yayınladığı talimat,

Page 8: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

8

Terör örgütüne müzahir yayın yapan http://www.halkingunlugu.net isimli internetsitesinde 07.12.2010 tarihinde yayınlanan talimat ve Maoist Komünist Partisinden açıklama şeklindeki haberde, ' Dersim halkına çağrımız, yanlış yolda yürüyenlere uyarımızdır…...Özellikle Türkiye-Kuzey Kürdistan gerçeğinin ürünü olarak kadın bedeni üzerine, burjuva feodal toplumsal zihniyet günlük yasamda sirayet eden binlerce örnek yaratmaktadır. Kadın bedeninin satılan bir araca dönüştürülmesi insan bedenine, ruhuna ve insanın tarihsel yaratılıcılığına bu kadar kapsamlı yapılan bu saldırı sadece bedenini satan, hangi nedenle olursa olsun onu kendi yaşamını sürdürmenin aracı haline getiren kadına 'kendileri yapıyor' açıklamalar ile açıklanamaz......Dersimde birahanelerde kadın çalıştıran ve bu kadınlarınbedenlerini metalaştırıp ticarileştiren yerler var. Bunu hemen herkes bilmektedir. Lakinbuna karşı yeterli toplumsal duyarlılık oluşmamış ve bu sorunu aşamayacak düzeydedirUYARIYORUZ... Birahanelerde kadın çalıştırmak insan onuru açısından suçtur. Derhalbuna son verin…UYARIYORUZ…Esrar ekimi ve dağıtımı yapan ve yaygınlaştıranlar derhal bu olumsuz onursuz tutumdan vazgeçin…UYARIYORUZ…BU SON uyarıları dikkatealmayan herkesten bu halka yönelik yapılan, devlet politikalarının parçası olduklarından,açıktan beyan ediyoruz ki “HESAP SORACAĞIZ”...Ya onurlu bir duruş ve yaşam ile buhalkın parçası olursunuz, ya da her nerede olursa olsun bedeline katlanmak zorunda olacağınızı bilin. Gereğini pratik yönelimimiz belirleyecektir. Bundan sonra o kadarda rahat, aymaz ve onursuz olmayın. Çünkü hesabını vermek zorunda kalacağınızdan emin olun.!!! Tüm Dersim halkını da bu alışkanlıklarına devam edecek olanlarla ilişkilerinigözden geçirmeye çağırıyoruz' şeklinde olduğu,

8- MKP terör Örgütünün 2. Kongre Kararları (Hapishaneler Sorunu ve Ölüm OrucuDirenişimiz Başlıklı Bölüm)

'II. Kongremiz, partimizin hapishanelere yönelik duyarsız yaklaşımının ölüm oruçları sonrası giderek daha da artarak derinleştiği ve gelinen aşamada neredeyse unutulma aşamasına geldiği görüşündedir. Bu durum derhal aşılmalıdır. Hapishanelerde yoldaşlarımızı ve devrimci tutsakları düşman karşısında yalnız bırakmak devrimci hareketaçısından sürekli önemli kayıpları beraberinde getirmiştir. Hapishanelerin, koşullarından kaynaklı önemli oranda dışarıdan desteklenmesi gerekmektedir. Geçmişteki biçimiyle destek belli hapishanelerle sınırlı kalmamalı, hangi hapishanede olursa olsun tüm yoldaşlarımızasahip çıkarak sorunlarını çözmeliyiz' şeklinde olduğu,

9- MKP terör Örgütünün 16.06.2011 tarihinde yayınladığı 126 nolu talimat,

Terör örgütüne müzahir yayın yapan mkp-bim.info isimli internet sitesinde 16.06.2011 tarihinde yayınlanan 'Ölümsüzlüklerinin 6. Yılında 17'leri anıyoruz' başlığıyla verilen talimat ve açıklama şeklindeki haberde, '……..17’ler emperyalizm, feodalizm ve komprador bürokratik kapitalizmin stratejik saldırı ve bilumum tasfiyeci rüzgara karşı Halk Savaşınaçağrı ve savaş buyruğudurlar. Övgüler dizmek kadar, yas tutup gözyaşı dökmek de gereksizdir 17’lere. Onlardan öğrenmek ve savaşmaktır aslolan. Bayraklarını elden ele devralmak, Halk Savaşına katılmaktır Onları anmak. 17’leri anıyor, Kızıl anıları önünde bir kez daha saygıyla eğiliyor, tüm yoldaşlarını Halk Savaşına çağırıyoruz' şeklinde olduğu,

10- MKP terör Örgütünün 15.04.2011 tarihinde yayınladığı 118 nolu talimat,

Terör örgütüne müzahir yayın yapan mkp-bim.info isimli internet sitesinde Çeşitli Ulusve milliyetlerden, Türkiye-Kuzey Kürdistan Halklarına başlıklı haber ve açıklamada, ' ………Bunların onursuzlukları o kadar derin ki, ajan olduklarını, jitemin katili olarak halka ve devrimcilere karşı cinayetler ve başka suçlar işlediklerini, birer hain olarak devlete çalıştıklarını, devlet adına cinayetler işlediklerini, yani birer maşa olduklarını vb vs açıkçasavunmaktadırlar. A.Ç., U.Ö., R.Ç. ve diğerleri birkaç örnektir sadece….' şeklinde olduğu,

..."

Page 9: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

9

21. Mahkeme kararında, MKP'nin Tunceli'deki faaliyetlerine söz konusu talimatlar doğrultusunda katıldıkları belirtilen başvurucuların her birinin eylemlerine ve örgüt içindeki konumlarına dair ayrı ayrı açıklama yapılmıştır. Karara göre başvurucuların ortak katıldıkları eylemler şu şekildedir:

- Başvurucular, MKP terör örgütünün 105 ve 117 No.lu talimatları uyarınca 21/3/2011 günü Tunceli'de gerçekleştirilen Nevruz kutlamaları ve yapılan yürüyüşü organize etmiş ve yönetmişlerdir. Başvurucu Murat Kur bu kapsamda 122 kişiye telefonla mesaj atmıştır. Anılan yürüyüşte "Önderimiz İbrahim Kaypakkaya", "Nevroz İsyandır, İsyan Dağlarda" ve "Kürt Halkına Özgürlük Halk Savaşıyla Gelecek" şeklinde sloganlar atıldığı fakat yürüyüşün olaysız bir şekilde sona erdiği ifade edilmiştir.

- Başvurucular 18/5/2011 tarihinde, MKP terör örgütünün 123 No.lu talimatı uyarınca terör örgütü lideri İbrahim Kaypakkaya'nın ölüm yıl dönümü nedeniyle yapılan etkinliği organize etmiş, bu kapsamda bir anma töreni düzenlemiş ve İbrahim Kaypakkaya'nın hayatının anlatıldığı bir sinevizyon gösterimi yapmışlardır. Başvurucu Murat Kur bu etkinliğe katılım için 73 kişiye telefonla mesaj atmıştır. Daha sonra tüm başvurucular, başvurucu Murat Kur'un "İbrahim Kaypakkaya'yı Savunmak Onurdur-Demokratik Haklar Federasyonu-Partizan" yazılı bir pankart taşıdığı yürüyüşe katılmışlardır.

- Başvurucular MKP terör örgütünün 127 No.lu talimatı uyarınca, örgüt mensupları ile güvenlik güçleri arasında 27/6/2011 tarihinde Tunceli'nin Ovacık ilçesinde çıkan çatışmada ölü ele geçirilen üç örgüt mensubunun cenazelerini sahiplenmiş, akrabalık bağları olmamasına rağmen ölüm haberini ailelere ileterek cenazelerin Malatya'dan Tunceli'ye nakli ve cemevinde tören düzenlenmesiyle ilgilenmişlerdir. Cemevinde düzenlenen törende öldürülen terör örgütü mensuplarının tabutları MKP/HKO terör örgütüne ait kızıl bayrağa sarılmış ve başvurucular törende "Bedel ödedik, bedel ödeteceğiz, şehit namırın (şehitler ölümsüzdür)", "Gerillalar ölmez, yaşasın halk savaşı" şeklinde slogan atmışlardır. Başvurucu Murat Kur törene katılım sağlamak için 30 kişiye telefonla mesaj atmıştır. Başvurucu Murat Kur'un konuya ilişkin olarak gerçekleştirdiği iletişim kaydında "Abi biz gerillaların cenazelerini aldık, Mazgirt köprüsünden şehir merkezine doğru geliyoruz" ifadelerinin bulunduğu tespit edilmiştir.

- Deniz Kırbağ dışındaki başvurucular MKP terör örgütünün 122 No.lu talimatı uyarınca 1/5/2011 tarihinde gerçekleştirilen İşçi Bayramı kutlamalarını organize etmiş, Tunceli ili genelinde afişleme faaliyetleri yürütmüş ve yürüyüş düzenlemişlerdir. Yürüyüşü gerçekleştiren grup İbrahim Kaypakkaya posterleri taşımış ve "Önderimiz İbrahim Kaypakkaya" sloganları atmıştır. Başvurucu Murat Kur etkinliğe katılım sağlamak için 95 kişiye telefonla mesaj atmıştır.

- MKP terör örgütünün 124 No.lu talimatında 12/6/2011 tarihinde yapılacak genel seçimlerin boykot edilmesi çağrısı yapılmıştır. Bu kapsamda başvurucuların 12/6/2011 tarihli genel seçimler konusunda boykot tavrı takındıkları ve bununla ilgili afişleme çalışması yaptıkları, gerçekleştirdikleri iletişim kayıtlarından tespit edilmiştir.

Page 10: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

10

- Evrim Konak dışındaki başvurucular, MKP terör örgütünün 7 No.lu talimatı uyarınca cebir, şiddet ve tehdit yoluna başvurarak Tunceli'de faaliyet gösteren birahanelerde çalışan kadın garsonların çalışma hürriyetini kısıtlamış, söz konusu iş yerlerine zarar verilmesini organize etmiş ve işyeri sahiplerini tehdit ederek kadın garsonların Tunceli'yi terk etmesini sağlamışlardır. Başvurucu Murat Kur'un bir birahane önünde protesto için toplanan gruba megafonla "Değerli emekçi Dersim halkı, şu an Bermuda birahanesinin önündeyiz, soruyoruz kendilerine burada binlerce insan var, sizler burada bulunan binlerce insanın gözünün içine baka baka bundan sonra bu yoz kültürü yayabilecek misiniz? Onlar eğer bunu tekrardan göze alırlarsa bizler de Dersim halkı olarak burayı onların başına yıkmaya yemin ediyoruz." şeklinde seslenmesi üzerine gruptan bazı şahıslar işyerine taş ve pet şişe atarak camları kırmışlardır.

- Başvurucu Murat Kur, İbrahim Kaypakaya'yı övdüğü gerekçesiyle mahkûm edilmesi nedeniyle adliye önünde basın açıklaması düzenlemiş ve daha sonra gerçekleştirilen yürüyüşü organize ederek yürüyüşte İbrahim Kaypakkaya posteri taşımıştır. Başvurucu Deniz Kırbağ da söz konusu yürüyüşe katılarak "Önderimiz İbrahim Kaypakkaya" şeklinde slogan atmıştır.

- Hıdır Yıldız dışındaki başvurucuların MKP terör örgütüne müzahir yayın yaptığı belirtilen "Halkın Günlüğü" adlı gazetenin dağıtımını yaparak örgüte maddi gelir sağladıkları ifade edilmiştir.

- Başvurucular Murat Kur ve Evrim Konak'ın MKP terör örgütünün ceza infaz kurumlarında tutuklu ve hükümlü olarak bulunan örgüt üyelerinin ziyaretlerine gidilerek ihtiyaçlarının giderilmesi doğrultusundaki 8 No.lu talimatı uyarınca, mahkûm olan terör örgütü üyesi D.M.nin ziyaretine gitmek için isimlerini yazdırdıkları iletişim kayıtlarından tespit edilmiştir.

- MKP terör örgütünün üst düzey 17 yöneticisi, 17/6/2005 tarihinde Tunceli kırsalında güvenlik güçleri ile girdikleri çatışmada ölü olarak ele geçirilmiş ve Tunceli Atatürk Mahallesinde 17'ler mezarlığı olarak bilinen yere gömülmüşlerdir. Başvurucular, MKP terör örgütünün 17'lerin anılması gerektiği yönündeki 126 No.lu talimatı uyarınca 5/6/2011 tarihinde söz konusu mezarlığın bakımını ve çevre düzenlemesini yapmış, 17/6/2011 tarihinde ise 17'ler için anma etkinliği düzenleyerek mezarlığı ziyaret etmiş ve saygı duruşunda bulunmuşlardır.

- 12/7/2001 tarihinde İzmir'in Menemen ilçesinde bazı Demokratik Haklar Federasyonu üyeleri, MKP terör örgütüne müzahir yayın yaptığı belirtilen "Halkın Günlüğü" gazetesinin yasaklanan sayısını satmak ve dağıtmak suçundan tutuklanmışlardır. Başvurucular bu tutuklamaları protesto için Demokratik Haklar Federasyonu öncülüğünde toplanmış ve yürüyüş gerçekleştirmişlerdir. Başvurucu Murat Kur bu etkinliğe katılım için 79 kişiye mesaj göndermiştir.

- Başvurucular Murat Kur ve Evrim Konak, Tunceli Atatürk Stadyumunda düzenlenen Munzur Doğa Festivali kapsamında MKP terör örgütünün etkinliklerinde faaliyet gösterdiği belirtilen Grup Munzur'un konserini organize etmiş ve katılımcı sağlamışlardır. Söz konusu konserde İbrahim Kaypakkaya resim ve flamaları taşınarak "Önderimiz İbrahim Kaypakkaya" sloganları atılmıştır.

Page 11: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

11

- Başvurucular hakkında MKP terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya'yı övdükleri gerekçesiyle soruşturma başlatılmıştır. 29/11/2011 tarihinde mahkemece başvurucuların ifadelerinin alınmasından sonra adliye önünde, başvurucular hakkında başlatılan soruşturmanın protesto edildiği bir basın açıklaması düzenlenmiştir. Başvurucu Murat Kur basın açıklamasında İbrahim Kaypakkaya'nın suçlu olmadığını ve kendilerinin de onun fikirlerini daha geniş kitlelere yaymak için mücadele yürüteceklerini ifade etmiştir.

- DHKP/C terör örgütü üyesi olarak Tunceli Çemişgezek kırsalında faaliyet yürüten A.Y.nin 13-14 Nisan 1997 tarihlerinde gerçekleştirilen operasyonda öldürülerek 19 kişilik terörist mezarına gömüldüğü iddiası üzerine protesto amacıyla toplanan bir grup basın açıklaması yapmıştır. Başvurucular bu toplantıya katılmış ve "A.Y. Ölümsüzdür", "Bedel Ödedik Bedel Ödeteceğiz", "Cenazelerimizi İstiyoruz" şeklinde sloganlar atmışlardır.

- Başvurucular Evrim Konak ve Hıdır Yıldız MKP terör örgütünün 118 No.lu talimatı uyarınca Tunceli'nin Ovacık ilçesinde ikamet eden R.Ç. isimli şahsın Türkiye Cumhuriyeti yanlısı, iş birlikçi ve ajan olarak tanımlanması, ayrıca yargılandığı davada mahkemece serbest bırakılması nedenleriyle söz konusu şahsın protesto edildiği ve hedef gösterildiği 5/5/2011 tarihli basın açıklaması ve gösteriye katılmışlardır.

22. Mahkeme kararına göre başvurucu Evrim Konak'ın mahkûmiyetinde değerlendirmeye alınan diğer eylemleri şu şekildedir:

- MKP'nin 2. Kongresi sonucu aldığı karar doğrultusunda örgüte müzahir kitle içinde faaliyet gösteren kişilerin eylem ve faaliyetlerinden dolayı ifade ve özeleştirilerini aldığı belirtilmiştir. Bu kapsamda Evrim Konak'ın bilinmeyen bir şahısla yaptığı telefon konuşmasında, örgütle ilgili bir şahsın kuruma özeleştiri verdiğini ifade ettiği tespitine yer verilmiştir.

- Maoist Kadın Birliğinin yasal görünümlü uzantısı olduğu belirtilen Demokratik Kadın Hareketi oluşumu kapsamında evlerde kadınlara yönelik toplantılar organize ettiği ifade edilmiştir. Bu kapsamda başvurucunun Tunceli'de yaşanan kadın cinayetleriyle ilgili konuşmalarının bulunduğu iletişim tespit kayıtlarına da yer verilmiştir.

- TKP/ML terör örgütü üyesi beş kadın teröristin Tunceli Ovacık kırsalında barınmakta oldukları sığınağın göçük altında kalmasıyla ölmeleri olayı hakkında Evrim Konak'tan bilgi alındığı tespit edilmiştir. İletişim kaydında kimliği bilinmeyen şahsın Evrim Konak'a "Yoldaş MKP gerillalarında kayıp mı var haberiniz var mı?" şeklinde soru yönelttiği anlaşılmıştır.

- 29/7/2011 ve 30/7/2011 tarihlerinde Tunceli'nin Çemişgezek ilçesinde güvenlik güçleri ile girdikleri çatışmada öldürülen bir TKP/ML terör örgütü ve bir PKK terör örgütü üyesinin cenaze törenine katılımı koordine ettiği belirlenmiştir. Bu kapsamda söz konusu organizasyondan bahsedilen telefon konuşmalarına yer verilmiştir.

Page 12: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

12

- MKP terör örgütünün 11 No.lu talimatı uyarınca Kuzey Irak'taki PKK kamplarına yapılan operasyonları protesto etmek ve durdurmak amacıyla oluşturulan Barış Anneleri grubuna Devrimci Birliktelik adına katıldığı ve Tunceli'den Barış ve Demokrasi Partili (BDP) üyeler ile birlikte Kuzey Irak sınırına gittiği belirtilmiştir. Daha sonra internet ortamında "Aslında Kürt Ulusal Hareketinin en önemli kazanımının dağlardan yükselen sesle birlikte güç kazandığını görüyoruz... Kürt ulusal hareketi ve özgürlük mücadelesi direniş mevzilerini terk etmediği sürece bizler onlarla mücadelemizi yükselteceğiz." şeklinde beyanda bulunduğu ifade edilmiştir.

- MKP terör örgütünün yurt dışı büro üyesi olan ve faaliyetlerini Almanya'nın Stuttgart şehrinde sürdürüen "Cafer" kod adlı örgüt üyesinin öldürülmesi ve cenazesiyle ilgili bilgi aldığı ve verdiği telefon konuşmalarına yer verilmiştir.

- MKP terör örgütüne müzahir şahısları KCK terör örgütü üyelerine yönelik operasyonları protesto etmek amacıyla Tunceli'de 26/9/2011 tarihinde yapılacak basın açıklamasına yönlendirdiğine dair bir telefon konuşmasına yer verilmiştir.

- MKP terör örgütünün 114 No.lu talimatı uyarınca 12/9/2010 tarihinde yapılacak halkoylamasını protesto amacıyla faaliyette bulunduğu tespit edilmiştir.

23. Mahkeme kararına göre başvurucu Hıdır Yıldız'ın mahkûmiyetinde değerlendirmeye alınan diğer eylemleri şu şekildedir:

- MKP terör örgütünün yasal görünümlü gençlik yapılanması olan DGH içinde aktif olarak faaliyet gösterdiği, bu kapsamda Tunceli Üniversitesinde stant, pano ve örgüt lideri İbrahim Kaypakkaya'nın resminin bulunduğu slayt içerikli forumlar düzenlediği belirtilmiştir.

- MKP terör örgütünün yasal görünümlü gençlik yapılanması olan DGH ile birlikte 31/10/2011 tarihinde parasız ve sınavsız üniversite ile ana dilde eğitim talepli protesto gösterisine katıldığı ve bu kapsamda gösteriye katılmaları için liseli öğrencilere okula gitmemeleri ve gösteriye katılma çağrısında bulunduğu belirtilmiş ve bu kapsamda iletişim kayıtlarına yer verilmiştir.

- MKP terör örgütünün yasal görünümlü gençlik yapılanması olan DGH kapsamında stant açarak Tunceli Üniversitesi kayıt döneminde öğrencilere yardım etme bahanesiyle örgütsel faaliyette bulunduğu ve örgüte adam kazandırmaya çalıştığı ifade edilmiştir. Buna kanıt olarak DGH'nin internet sitesinde söz konusu faaliyetin haberinin verilmesi gösterilmiştir.

- Kuzey Irak'taki PKK kamplarına yapılan askeri operasyonları protesto etmek amacıyla yapılacak basın açıklamasına katılım sağlamak için mesaj attığı tespit edilmiştir.

24. Mahkeme kararına göre başvurucu Deniz Kırbağ'ın mahkûmiyetinde değerlendirmeye alınan diğer eylemleri şu şekildedir:

- 1996 yılında ceza infaz kurumlarında tutulan ölüm oruçlarında hayatlarını kaybeden MKP terör örgütü mensuplarının anılması amacıyla düzenlenen yürüyüş

Page 13: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

13

ve basın açıklamasına katılarak "Devrim Şehitleri Ölümsüzdür" şeklinde slogan attığı ve ölen örgüt mensupları için saygı duruşunda bulunduğu, ayrıca ölen örgüt mensuplarının adı söylendiğinde "Yaşıyor" şeklinde cevap verdiği belirtilmiştir.

- MKP terör örgütüne karşı altı ilde eş zamanlı yapılan operasyonlar sonucu örgüt üyelerinin tutuklanmasını protesto amacıyla yapılan basın açıklamasına katılarak "Yaşasın Demokratik Haklar Mücadelemiz, Direne Direne Kazanacağız, Gözaltılar Tutuklamalar Baskılar Bizi Yıldıramaz, Örgütlü Bir Halkı Hiçbir Kuvvet Yenemez" şeklinde sloganlar attığı tespit edilmiştir.

25. Mahkeme kararına göre başvurucu Murat Kur'un ikametinde ve üzerinde yapılan aramada ele geçirilen, mahkûmiyet hükmünde değerlendirmeye alınan unsurlar şu şekildedir:

" 1’den 8’e kadar numaralandırılmış 'taslak' ibaresiyle başlayan 'başarılar diliyoruz' ile biten, Demokratik Haklar Federasyonu örgütlenme Komisyonu ve Demokratik Haklar Federasyonu Kadın Komisyonu başlıklı yazı,

1’den 5’e kadar numaralandırılmış doküman, (Demokratik Haklar Federasyonu–KitleÖrgütleri Komisyonunun, sınıf mücadelesi yani ezilen ve ezen sınıflar arasında süregelensavaşlar gibi açılımlar ekseninde değerlendirilen faaliyetlerini ve bu örgütlerin önümüzdeki dönem takip edeceği işleyiş tarzlarını konu alan bir yazı olduğu, yazıda Demokratik Kitle Örgütlerinde var olan çalışmaların bundan böyle Demokratik Haklar Federasyonu’na bağlı birer komisyon çalışması olarak ele alınacağı, bireyler üzerinden değil kolektif bir çalışma ruhuyla komisyonlar üzerinden hareket etmenin esas olacağı, Komisyonların Yerel faaliyetin temel belirleyeni olacağı, komisyonların kendi alanlarında kalıcılaşmalı ve yetişkinleşmelidir şeklinde işleyiş esasları ekseninde örgütleneceğini içerir yazı olduğu)

'DKH' ibareli “Demokratik Kadın Hareketi Deklarasyonu Demokratik Kadın Hareketi Bülteni Özel Sayı 3” başlıklı Kardelen Yayıncılık tarafından yayımlanmış 16 sayfa broşür(Kurultayla Örgüte Örgütle Özgürlüğe başlıklı yazıyla başlayan kitapçıkta DKH’nın Tanımı ve Amaçları, DKH’nin Talepleri, DKH’nin Çalışma Tarzı ve DKH’nin Eylem Birlikteliği ve Birlikte Çalışma Anlayışı maddeler halinde anlatılmıştır.)

'DGH' ibareli 57 sayfa broşür (Demokratik Gençlik Hareketi Programı isimli Kardelenyayınları tarafından basılmış kitapçık)

1’den 11’e kadar numaralandırılmış 'gerek merkez' ile başlayan “çalışmalarımız oldu” ile biten doküman (Demokratik Haklar Federasyonu tarafından düzenlenen festival çerçevesinde il merkezi ve ilçelerde yapılan faaliyetlerin değerlendirildiği yazı.)

1’den 4’e kadar numaralandırılmış doküman ( Kim tarafından gönderildiği belli olmayan 'Sevgili Murat 18 mayıs coşkusuyla sıcacık kucaklıyorum.' İbaresi ile başlayan, 3. Sayfada 'şimdi haberlerde “ Erzincan’da patlayan bombayı ve ölen çocukları vs verdi. Eymiş efendim MKP çocuk sinirleniyorum…' devam eden mektup)

1’den 4’e kadar numaralandırılmış 'Devrimcinin Anahtar Kitabı' başlıklı doküman (Genel örgüt kuralları adı altında örgütün yapısından, işleyişinden, finansal sorunların çözülmesinden ve devrimciye kılavuz etmesi gereken ilkeler olduğu)

1’den 32’ye kadar numaralandırılmış 'partizan' başlıklı doküman ve 1 adet “İbrahim Kaypakkaya” resmi. (Dökümanın diyalektik, materyalizm ve çelişki hakkında Lenin, Marks ve Mao’nun düşüncelerini içerdiği)

Page 14: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

14

Bordo renkli üzerinde Cemil Özgür ibaresi bulunan ajanda. (Örgütün ideolojikfelsefesinin anlatıldığı el yazısı notların olduğu ve örgüt yapılanmasındaki şahısların ismi ile örgütün yaptıkları ve yapacakları eylemlerin hazırlıklarının yazılı olduğu ajanda olduğu)

'Hıdır Cangöz' tarafından gönderilen 'Verbatim' ibareli DVD'de, TKP/ML-TİKKO Terör Örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya, Mahir ÇAYAN ve Deniz Gezmiş’inresimlerinin bulunduğu, görüntünün devamında ise Tuncelide muhtelif zamanda yapılan yürüyüş görüntülerinin olduğu,

Samsung marka cep telefonuna takılı hafıza kartında, Demokratik Haklar Federasyonuyazılı pankartın asılı olduğu kitap satışının yapıldığı stant resimlerinin bulunduğu anlaşılmıştır. "

26. Mahkeme kararına göre başvurucu Evrim Konak'ın ikametinde ve üzerinde yapılan aramada ele geçirilen, mahkûmiyet hükmünde değerlendirmeye alınan unsurlar şu şekildedir:

" 1980 Darbesi sonrası ülkemizde ve cezaevlerinde yaşananları, devleti, askeri ve polisiişkenceci ve zülüm yapan kişiler olarak göstererek, Tunceli ilinde PKK ve TKP/ML terör örgütlerinin durumlarını, şehirde ve köylerdeki insanların yaşam şekillerini ve gençlerin hayat hikayelerini roman şeklinde anlatan, 89 sayfa '1980’nin Tunceli’si' ile başlayan'İnciğada Öldürüldü' ile biten bilgisayar çıktısı, bu çıktının el yazısı ile yazılmış nüshası olan 124 sayfa '1980’nin Tunceli’si' ile başlayan 'Yazık Değil mi' ile biten doküman,

Demokratik Haklar Federasyonu’nun Tunceli Merkez ve köylerinde çeşitli tarihlerde yapılacak olan faaliyet çizelgelerinin bulunduğu, yapılacak olan halk toplantıları, çeşitli miting ve basın açıklamaları, kültürel etkinlikler, film izleme, eğitim çalışmaları, tiyatro gibi etkinliklerin bulunduğu, yeşil renkli üzerinde Çankaya Belediyesi ibaresi bulunan notdefteri,

Kırmızı zemin üzerine TKP/ML TİKKO Terör Örgütü Kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın silüetinin bulunduğu fotoğraf,

Hafıza kartı üzerinde, MKP terör örgütünün 2. Kongre sonrası almış olduğu kararlar, terör örgütünün amacı ideolojisi ve komitelerle faaliyet planlamalarının yer aldığı örgütselbilgiler,

DVD-R, fotoğraf makinası, harddisk, hafıza kartı ve bilgisayarında, terör örgütüne ait görüntüler, İbrahim Kaypakkaya'ya ait resimler ile basın açıklamalarının ve konuşmaların yer aldığı görüntüler olduğu anlaşılmıştır."

27. Mahkeme kararına göre başvurucu Hıdır Yıldız'ın ikametinde ve üzerinde yapılan aramada ele geçirilen, mahkûmiyet hükmünde değerlendirmeye alınan unsurlar şu şekildedir:

" 1 adet 'Katledilişinin 37. yılında ile' başlayıp 'Demokratik Haklar Federasyonu' ile biten kırmızı renk üzerinde İbrahim Kaypakkaya’nın resminin bulunduğu 22 Mayıs 2010 tarihinde yapılmış olan Sinevizyon gösterimine ve Panel’e ait 1 sayfadan ibaret davetiye,

Dizüstü bilgisayarında TKP/ML terör örgütünün kurucusu İbrahim Kaypakkaya'nınresminin bulunduğu görülmüştür. "

Page 15: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

15

28. Mahkeme kararına göre başvurucu Deniz Kırbağ'ın ikametinde ve üzerinde yapılan aramada ele geçirilen, mahkûmiyet hükmünde değerlendirmeye alınan unsurlar şu şekildedir:

" 1 adet 'Demokratik Haklar Federasyonu' ibareli kırmızı zemin üzerinde TKP/ML terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın resmi bulunan ve üç yapraktan oluşan duvar takviminin ele geçirildiği görülmüştür."

29. Mahkemenin başvurucuların MKP terör örgütü üyesi olduklarına dair değerlendirmeleri sırasıyla şu şekildedir:

" ... Bu nedenle de sanık Murat Kur'un iletişim tespit tutanakları, teknik takip tutanakları, Internet Tespit Tutanakları, internette yayınlanan haberlere ait tutanaklar, beyanı, diğer sanıkların beyanları, Bilirkişi Mehmet Sevgi’nin 19.12.2011 tarihli raporu, CD Çözüm Tutanakları, fotoğraflar, Tunceli Demokratik Haklar Derneğinde ve üzerinde ele geçen örgütsel dökümanlar, tüm dosya kapsamı nazara alındığında, terör örgütününtalimatları doğrultusunda, MKP Silahlı Terör Örgütü adına düzenlenen etkinliklerekatılması, katılımı organize etmesi, terör örgütü adına slogan atması, cezaevindeki terör örgütü mensupları ile yakından ilgilenmesi, gazete satımına katılması, çatışmada ölü ele geçen örgüt mensuplarının cenazelerinin defnedilmesinin organizesini yapması, örgütmensuplarının mezarlıklarının bakımını yapması, ölüm yıldönümlerinde ziyaret etmesi, terör örgütüne yapılan operasyonlar sonucu gözaltına alınan ve tutuklanan şahısların durumlarını protesto etmesi, terör örgütünün kurucusu olan İbrahim Kaypakkaya'nın ölüm yıldönümü etkinliklerini organize etmesi ve katılması, İbrahim Kaypakkaya ile ilgili etkinliklere katılan gruplara ve basına övücü açıklama yapması, sanığın eylemlerinin çeşitliliği, sürekliliği, niteliği nazara alındığında örgütle organik bağının bulunması, tümeylemlerinin sempatizanlık düzeyini aşıp, örgüt üyeliği boyutuna ulaşması nazara alındığında MKP Silahlı Terör Örgütü Üyesi olma suçunu işlediği kanaatine varılmıştır.

...

Bu nedenle de sanık Evrim Konak'ın iletişim tespit tutanakları, teknik takip tutanakları, Internet Tespit Tutanakları, internette yayınlanan haberlere ait tutanaklar, beyanı, diğer sanıkların beyanları, Bilirkişi Mehmet Sevgi’nin 19.12.2011 tarihli raporu, CD ÇözümTutanakları, fotoğraflar, Tunceli Demokratik Haklar Derneğinde ve üzerinde ele geçen örgütsel dökümanlar, tüm dosya kapsamı nazara alındığında, terör örgütünün talimatları doğrultusunda, MKP Silahlı Terör Örgütü adına düzenlenen etkinliklere katılması, katılımıorganize etmesi, terör örgütü adına slogan atması, cezaevindeki terör örgütü mensupları ileyakından ilgilenmesi, gazete satımına katılması, çatışmada ölü ele geçen örgüt mensuplarının cenazelerinin defnedilmesinin organizesini yapması, örgüt mensuplarının mezarlıklarının bakımını yapması, ölüm yıldönümlerinde ziyaret etmesi, terör örgütüne yapılan operasyonlar sonucu gözaltına alınan ve tutuklanan şahısların durumlarını protesto etmesi, terör örgütünün kurucusu olan İbrahim Kaypakkaya'nın ölüm yıldönümü etkinliklerini organize etmesi ve katılması, sanığın eylemlerinin çeşitliliği, sürekliliği, niteliği nazara alındığında örgütle organik bağının bulunması, tüm eylemlerinin sempatizanlıkdüzeyini aşıp, örgüt üyeliği boyutuna ulaşması nazara alındığında MKP Silahlı Terör Örgütü Üyesi olma suçunu işlediği kanaatine varılmıştır.

...

Bu nedenle de sanık Hıdır Yıldız'ın iletişim tespit tutanakları, teknik takip tutanakları,Internet Tespit Tutanakları, internette yayınlanan haberlere ait tutanaklar, beyanı, diğer sanıkların beyanları, Bilirkişi Mehmet Sevgi’nin 19.12.2011 tarihli raporu, CD Çözüm

Page 16: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

16

Tutanakları, fotoğraflar, Tunceli Demokratik Haklar Derneğinde ve üzerinde ele geçen örgütsel dökümanlar, tüm dosya kapsamı nazara alındığında, terör örgütünün talimatları doğrultusunda, MKP Silahlı Terör Örgütü adına düzenlenen etkinliklere katılması, katılımıorganize etmesi, terör örgütü adına slogan atması, Tunceli ilinde mahalle ve köy çalışmaları adı altında, ilçeler ve köylerde örgütsel bildiri ve afiş dağıtımı yapması, toplantılardüzenleyerek örgütsel faaliyetlerde bulunması, gazete ve dergi satımına ve dağıtımına katılması, çatışmada ölü ele geçen örgüt mensuplarının cenazelerinin defnedilmesinin organizesini yapması ve katılması, terör örgütüne yapılan operasyonlar sonucu gözaltına alınan ve tutuklanan şahısların durumlarını protesto etmesi, terör örgütünün kurucusu olan İbrahim Kaypakkaya'nın ölüm yıldönümü etkinliklerini organize etmesi ve katılması, etkinliklerde kullanılacak flama, döviz ve örgütsel içerikli afiş, bildiri, pankart hazırlatması, örgütün gençlik yapılanması olan DGH (Demokratik Gençlik Hareketi) içerisinde aktif olarak faaliyet göstermesi, Tunceli üniversitesinde stant, pano ve İbrahim Kaypakkaya'nın da resminin olduğu örgütsel içerikli slayt içerikli forum düzenlemek suretiyle, örgüte elemantemin etmeye çalışması, etkinliklerde ve basın açıklamalarında örgütle özdeşleşmişsloganları atması, etkinliklere katılımın fazla olması için çaba sarfederek çok sayıda kişiye mesaj çekmesi, Genel seçimlerin boykot edilmesi yönünde çalışma yapması, eylemlerininçeşitliliği, sürekliliği, niteliği nazara alındığında örgütle organik bağının bulunması, tümeylemlerinin sempatizanlık düzeyini aşıp, örgüt üyeliği boyutuna ulaşması nazara alındığında MKP Silahlı Terör Örgütü Üyesi olma suçunu işlediği kanaatine varılmıştır.

...

Bu nedenle de sanık Deniz Kırbağ'ın iletişim tespit tutanakları, teknik takip tutanakları,Internet Tespit Tutanakları, internette yayınlanan haberlere ait tutanaklar, beyanı, diğer sanıkların beyanları, Bilirkişi Mehmet Sevgi’nin 19.12.2011 tarihli raporu, CD ÇözümTutanakları, fotoğraflar, Tunceli Demokratik Haklar Derneğinde ve üzerinde ele geçen örgütsel dökümanlar, tüm dosya kapsamı nazara alındığında, terör örgütünün talimatları doğrultusunda, MKP Silahlı Terör Örgütü adına düzenlenen etkinliklere katılması, katılımıorganize etmesi, terör örgütü adına slogan atması, ölü ele geçirilen örgüt mensuplarının öldürülmesini protesto etmek amacıyla düzenlenen basın açıklamasına katılması, cenazelerini sahiplenmesi, örgüt tarafından verilen talimat üzerine katıldığı etkinlik ve diğer etkinlikler ile basın açıklamalarında örgütle özdeşleşmiş sloganları atması, genel seçimlerinboykot edilmesi yönünde çalışma yapması, terör örgütünün kurucusu İbrahim Kaypakkaya'yıövdüğü gerekçesi hakkında soruşturma yapılan şahıslara destek vermek amaçlı düzenlenenbasın açıklamalarına katılması, terör örgütünün faaliyetlerini, eylem ve talimatlarını yayınlayan 'Halkın Günlüğü' adlı gazetenin dağıtımını yapması, çeşitli basın açıklamalarına katılması, sloganlar atması, çatışmalarda ölü ele geçen terör örgütü mensuplarının mezar bakımlarını yapması, anma gününde mezar ziyaretinde bulunması, terör örgütümensuplarının gözaltına alınmalarını protesto etmesi, eylemlerinin çeşitliliği, sürekliliği,niteliği nazara alındığında örgütle organik bağının bulunması, tüm eylemlerinin sempatizanlık düzeyini aşıp, örgüt üyeliği boyutuna ulaşması nazara alındığında MKP Silahlı Terör Örgütü Üyesi olma suçunu işlediği kanaatine varılmıştır. "

30. Başvurucuların temyizi üzerine Yargıtay 9. Ceza Dairesi başvurucuların terör örgütü üyesi olma suçundan mahkûmiyetlerini onamış, terör örgütünün propagandasını yapma suçundan mahkûmiyetlerini ise bozmuştur. Yargıtay kararı 16/9/2013 tarihinde başvuruculara tebliğ edilmiştir.

31. Başvurucular 7/10/2013 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

Page 17: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

17

IV. İLGİLİ HUKUK

32. İlgili ulusal ve uluslararası hukuk için bkz. Metin Birdal [GK], B. No: 2014/15440, 22/5/2019, §§ 28-39.

V. İNCELEME VE GEREKÇE

33. Mahkemenin 4/7/2019 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucuların İddiaları ve Bakanlık Görüşü

34. Başvurucular; üye oldukları Dersim Demokratik Haklar Derneği faaliyetleri kapsamındaki suç içermeyen eylemlerinin terör örgütü üyeliği suçundan mahkûmiyet kararında delil olarak değerlendirmeye alındığını, fakat kendilerinin kamu düzenini tehlikeye atacak bir faaliyet ya da söylem içinde bulunmadıklarını, ayrıca mahkûm edildikleri suça ilişkin bir eylemlerinin de olmadığını belirtmişlerdir. Dolayısıyla ifade özgürlüğü, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ile örgütlenme özgürlüğü kapsamındaki eylemlerinin terör örgütü üyeliği suçundan mahkûmiyetlerinde delil olarak kullanılmasının Anayasa'nın 26., 33. ve 34. maddelerdeki haklarını ihlal ettiğini belirten başvurucular ihlalin tespiti ile yeniden yargılanma ve tazminat talebinde bulunmuşlardır.

35. Bakanlık görüşünde başvurucuların terör örgütü üyeliği suçlarından mahkûmiyetinde yalnızca ifade özgürlüğü, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ile örgütlenme özgürlüğü kapsamındaki eylemlerinin dikkate alınmadığını, bunların yanında Demokratik Haklar Derneğinde yapılan aramalarda ele geçirilen dokümanlar, arama, yakalama ve el koyma tutanakları, iletişim tespit tutanakları, internet tespit tutanakları ve bazı süreli yayınlara ilişkin toplatma ve yasaklama kararlarının da değerlendirmeye alındığı ifade edilmiştir.

B. Değerlendirme

36. Somut olayda başvurucuların şikâyeti ifade özgürlüğü, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ile örgütlenme özgürlüğü kapsamındaki eylemlerinin bir bütün hâlinde terör örgütüne üye olma suçundan mahkûmiyetlerinde delil olarak değerlendirmeye alınmış olmasıdır. Dolayısıyla mevcut başvurunun çözümlenmesinde söz konusu hakların kullanımından ibaret olan eylemlerin bir bütün hâlinde başvurucuların terör örgütü üyesi olma suçundan mahkûmiyetinde delil olarak kullanılmasının ilgili ve yeterli bir gerekçeyle ortaya konulup konulamadığı değerlendirilecektir. Bu nedenle ifade özgürlüğü, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ile örgütlenme özgürlüğüne ilişkin tek bir başlık altında değerlendirme yapılması uygun görülmüştür.

1. Kabul Edilebilirlik Yönünden

37. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

Page 18: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

18

2. Esas Yönünden

a. Müdahalenin Varlığı

38. Bireysel başvuru yolunda Anayasa Mahkemesinin görevi bir yargılamanın sonucu itibarıyla adil olup olmadığını değerlendirmek değildir. Bu doğrultuda bir ceza yargılamasında isnat edilen suçun sübuta erip ermediği veya toplanan delillerin suçun sübutu için yeterli olup olmadığı meselesi, ilkesel olarak Anayasa Mahkemesinin ilgi alanı dışındadır (Yılmaz Çelik [GK], B. No: 2014/13117, 19/7/2018, § 45).

39. Bununla birlikte Anayasa Mahkemesi, Metin Birdal (aynı kararda bkz. § 48) kararında kişilerin anayasal hak ve özgürlükler kapsamında kalan faaliyetlerinin mahkûmiyet kararlarında delil olarak kullanılmasının bireysel başvuru kapsamındaki hak ve özgürlükler üzerinde caydırıcı etki yaratabileceğini, dolayısıyla bu konunun Anayasa Mahkemesinin ilgi alanında kaldığını ifade etmiştir.

40. Bu nedenle somut olayda başvurucuların ifade özgürlüğü, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ile örgütlenme özgürlüğü kapsamındaki eylemlerinin terör örgütü üyeliğinin delili olarak kabul edilmesi ile başvurucuların söz konusu haklarına bir müdahalede bulunulduğu kabul edilmiştir.

b. Müdahalenin İhlal Oluşturup Oluşturmadığı

41. Yukarıda anılan müdahale, Anayasa’nın 13. maddesinde belirtilen koşullara uygun olmadığı müddetçe Anayasa’nın 26., 33. ve 34. maddelerinin ihlalini teşkil edecektir. Anayasa’nın 13. maddesinin ilgili kısmı şöyledir:

“Temel hak ve hürriyetler, ... yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, ... demokratiktoplum düzeninin ... gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.”

42. Sınırlamanın Anayasa’nın 13. maddesinde öngörülen ve somut başvuruya uygun düşen, kanun tarafından öngörülme, Anayasa’nın 26. ve 34. maddelerinin ikinci fıkrası, 33. maddesinin ise üçüncü fıkrasında belirtilen haklı sebeplerden bir veya daha fazlasına dayanma ve demokratik toplum düzeninin gereklerine aykırı olmama koşullarına uygun olup olmadığının belirlenmesi gerekir.

i. Kanunilik

43. Müdahaleye dayanak olan 2/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 7. maddesi ile 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 220. ve 314. maddelerinin kanunla sınırlama ölçütünü karşıladığı sonucuna varılmıştır.

ii. Meşru Amaç

44. Başvuruya konu müdahalenin Anayasa’nın 26. ve 34. maddelerinin ikinci fıkrası, 33. maddesinin ise üçüncü fıkrasında yer alan millî güvenlik ve kamu düzeninin korunması meşru amaçları kapsamında kaldığı anlaşılmıştır.

Page 19: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

19

iii. Demokratik Toplum Düzeninin Gereklerine Uygunluk

(1) Demokratik Toplumda İfade Özgürlüğünün Önemi

45. İfade özgürlüğü; kişinin haber ve bilgilere, başkalarının fikirlerine serbestçe ulaşabilmesi, düşünce ve kanaatlerinden dolayı kınanamaması ve bunları tek başına veya başkalarıyla birlikte çeşitli yollarla serbestçe ifade edebilmesi, anlatabilmesi, savunabilmesi, başkalarına aktarabilmesi ve yayabilmesi anlamına gelir. Çoğunluğa muhalif olanlar da dâhil olmak üzere düşüncelerin her türlü araçla açıklanması, açıklanan düşünceye paydaş sağlanması, düşünceyi gerçekleştirme ve gerçekleştirme konusunda başkalarını ikna etme çabaları ve bu çabaların hoşgörüyle karşılanması çoğulcu demokratik düzenin gereklerindendir. Dolayısıyla toplumsal ve siyasal çoğulculuğu sağlamak, her türlü düşüncenin barışçıl bir şekilde ve serbestçe ifadesine bağlıdır. Bu itibarla düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğü demokrasinin işleyişi için yaşamsal önemdedir (Bekir Coşkun [GK], B. No: 2014/12151, 4/6/2015, §§ 33-35; Mehmet Ali Aydın [GK], B. No: 2013/9343, 4/6/2015, §§ 42-43; Tansel Çölaşan, B. No: 2014/6128, 7/7/2015, §§ 35-38).

(2) Demokratik Toplumda Örgütlenme Özgürlüğünün Önemi

46. Örgütlenme özgürlüğü, bireylerin kendi menfaatlerini korumak için kendilerini temsil eden kolektif bir oluşum meydana getirerek bir araya gelme özgürlüğünü ifade etmektedir. Örgütlenme kavramının Anayasa çerçevesinde özerk bir anlamı vardır ve bireylerin devamlı olarak ve eşgüdüm içinde yürüttükleri faaliyetlerin hukukumuzda örgütlenme olarak tanınmaması Anayasa hükümleri kapsamında örgütlenme özgürlüğünün zorunlu olarak gündeme gelmeyeceği anlamına gelmez. Demokrasilerde vatandaşların bir araya gelerek ortak amaçları izleyebileceği örgütlerin varlığı sağlıklı bir toplumun önemli bir bileşenidir. Bu bağlamda demokrasilerde böyle bir örgüt, devlet tarafından saygı gösterilmesi ve korunması gereken temel haklara sahiptir (Tayfun Cengiz, B. No: 2013/8463, 18/9/2014, §§ 30-31; Ahmet Parmaksız [GK], B. No: 2017/29263, 22/5/2019, §§ 70, 72 ).

(3) Demokratik Toplumda Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Düzenleme Hakkının Önemi

47. Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı, demokratik toplumun en temel değerleri arasında yer almakta olup bireylerin ortak fikirlerini birlikte savunmak ve başkalarına duyurmak için bir araya gelebilme imkânını korumayı amaçlamaktadır. Kolektif bir şekilde kullanılan ve düşüncelerini ifade etmek isteyen kişilere şiddeti dışlayan yöntemlerle düşüncelerini açıklama imkânı veren bu hak, çoğulcu demokrasilerin gelişmesinde zorunlu olan farklı düşüncelerin ortaya çıkması, korunması ve yayılmasını güvence altına almaktadır (Ferhat Üstündağ, § 40, Dilan Ögüz Canan [GK], B. No: 2014/20411, 30/11/2017, § 36; Ali Rıza Özer ve diğerleri [GK], B. No: 2013/3924, 6/1/2015, § 115; Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası ve diğerleri, [GK], B. No: 2014/920, 25/5/2017, § 79; Osman Erbil, B. No: 2013/2394, 25/3/2015, § 45).

(4) Müdahalenin Demokratik Toplum Düzeninin Gereklerine Uygun Olması

48. Temel hak ve özgürlüklere yönelik bir müdahalenin demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun kabul edilebilmesi için zorunlu bir toplumsal ihtiyacı karşılaması ve orantılı bir müdahale olması gerekir (Bekir Coşkun, §§ 53-55; Mehmet Ali Aydın, §§ 70-72; AYM, E.2007/4, K.2007/81, 18/10/2007; Ferhat Üstündağ, § 45). Müdahaleyi oluşturan tedbirin zorunlu bir toplumsal ihtiyacı karşıladığının kabul edilebilmesi

Page 20: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

20

için amaca ulaşmaya elverişli olması, başvurulabilecek en son çare ve alınabilecek en hafif önlem olarak kendisini göstermesi gerekmektedir (Ferhat Üstündağ, § 46; bazı farklılıklarla birlikte ayrıca bkz. Bekir Coşkun, § 51; Mehmet Ali Aydın, § 68; Tansel Çölaşan, § 51). Orantılılık ise bireyin hakkı ile kamunun menfaatleri veya müdahalenin amacı başkalarının haklarını korumak ise diğer bireylerin hak ve menfaatleri arasında adil bir dengenin kurulmasına işaret etmektedir (Ferhat Üstündağ, § 48; bazı farklılıklarla birlikte ayrıca bkz. Bekir Coşkun, § 57; Tansel Çölaşan, §§ 46, 49, 50; Hakan Yiğit, B. No: 2015/3378, 5/7/2017, §§ 59, 68).

(5) Terör Örgütü Üyeliği Suçu

49. 5237 sayılı Kanun'un 220. maddesinde, suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu, 314. maddesinde ise devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak ve Anayasa'yı ihlal suçlarını işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma ve böyle bir örgüte üye olma suçu düzenlenmiştir. Söz konusu düzenlemelere ve uygulamaya göre bir suç örgütüne katılma saikiyle hareket eden ve örgütün amaçlarını benimseyerek örgütün hiyerarşik yapısı içinde verilecek görevleri yerine getirmeye hazır olan bir kişi örgüt üyesi olarak kabul edilir. Bu itibarla örgüt üyesi, suç organizasyonu içinde bulunan ve örgütün üstün iradesine tabi olarak kendi iradesini örgüt iradesine terk eden kişidir (Metin Birdal, § 60).

50. Bir kişinin yasa dışı örgüt üyeliği suçundan cezalandırılabilmesi için henüz bir suç işlemiş olması gerekmez. Örgüt üyeliği başlı başına cezalandırılan bir suçtur. Bu itibarla örgüt üyesinin faaliyetinin mutlaka örgüt tarafından gerçekleştirilen suçlara katılma şeklinde olması da gerekmez. Örgüte üye olma suçu, üye ve hatta örgüt henüz bir suç işlememiş olsa dahi örgütün toplum için yarattığı tehlikeyi cezalandıran ve bu yönüyle bir yandan da örgüt faaliyetleri kapsamında suç işlenmesini engelleme amacı taşıyan bir suç türüdür. Çünkü birden fazla kişinin suç işlemek için organize olması toplum için daha açık ve yakın bir tehdit oluşturur. Özellikle günümüzde terörizmin gerek ulusal gerek uluslararası alanda ulaştığı düzey gözönüne alındığında bu tehdit oldukça somut hâle gelmektedir (Metin Birdal, § 61).

51. Terör örgütü üyeliği suçu uluslararası hukuk literatüründe statü suçu olarak nitelendirilmektedir. Bu bağlamda kişinin başka bir suç işlemesi gerekmeksizin yalnızca örgüte üye olmasının cezalandırılması kişisel cezai sorumluluktan ziyade kolektif cezai sorumluluğa yol açma potansiyeline sahiptir. Fakat bu suçtan mahkûm edilebilmek için kişi, örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmeli, örgütün bir parçası olmayı istemeli ve örgütün hayatta kalmasına, amaçlarının gerçekleştirilmesine devamlı bir irade ile katkı sağlamalıdır. Örgüte üye olmak, fiilî bir katılmadır. Dolayısıyla üyeliğin suç olarak kabul edilmesinin ve cezalandırılmasının altında yatan sebep, terör örgütü üyesi olan kişinin aslında bu şekilde terör örgütünün toplum için arz ettiği tehlikeye bilerek ve isteyerek katkı sağlamasıdır ( Metin Birdal, § 60). Bu husus Anayasa Mahkemesi tarafından terör örgütü mensuplarının başkalarının eylemi nedeniyle değil kendi istekleriyle böyle bir örgüte girmeleri nedeniyle cezalandırıldığı ve bu durumda ceza sorumluluğunun kişisel olduğu ilkesinin çiğnenmediği belirtilerek ifade edilmiştir (AYM, E.1991/18, K.1992/20, 31/3/1992).

52. Terör örgütü üyeliği suçu, diğer tipik suçlara nazaran erken bir aşamada cezai sorumluluk öngörmektedir. Bu nedenle bir kişinin henüz başka bir suç işlemeden yalnızca terör örgütüne üye olması nedeniyle cezalandırılabilmesi için yargılama makamlarının o kişinin terör örgütüyle olan bağlarını ortaya koyması gerekir. Böyle bir bağın varlığının araştırılması bireylerin sahip olduğu fikirlerin, bağlı oldukları toplumsal grupların ve ideolojilerinin, davranışlarının anlamlarının ve bunların altında yatan saiklerin değerlendirilmesine yol açar (Metin Birdal, § 63).

Page 21: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

21

53. Anayasa Mahkemesinin kanaatine göre henüz ceza kanunlarında tanımlanan bir suçu dahi işlememiş kişilerin bir terör örgütü ile örgüt üyeliği olarak kabul edilecek kuvvette bir bağının olup olmadığının bu şekilde değerlendirilmesi ifade, örgütlenme, din ve vicdan özgürlüğü ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı gibi temel haklar üzerinde ciddi bir baskı oluşturabilecek potansiyele sahiptir (Metin Birdal, § 64).

54. Öte yandan modern demokrasilerde devletlerin kendi sorumluluk alanındaki bireyleri terör örgütlerinin faaliyetlerine karşı korumak şeklinde bir pozitif yükümlülüğü bulunmaktadır. Söz konusu yükümlülüğün sonucu olarak insanların terörsüz bir ortamda yaşama hakkı ile bu süreçte bireylerin potansiyel olarak etkilenebilecek temel hakları arasında adil bir dengeleme yapılması ihtiyacı doğmaktadır. Bu sebeple ülkemizde olduğu gibi gelişmiş demokrasilerin birçoğunda da terör örgütüne üye olmanın suç olarak düzenlenmesi terörle etkili mücadele politikalarının bir parçası hâline gelmiştir. Bu doğrultuda terör örgütü üyeliği suçundan yapılan yargılamalarda yarışan değerler arasında adil bir denge kurulabilmesi için birtakım ilkeler belirlenmelidir (Metin Birdal, § 65).

(6) Terör Örgütü Üyeliği Suçu Bağlamında Yarışan Değerler Arasında Denge Kurulması

55. İlk olarak çağımızda terör eylemlerinin toplumları tehdit eden en önemli tehlikelerden biri olduğunda kuşku bulunmamaktadır. Terör, bir azınlığın iradesini şiddet yolu ile halkın iradesine kabul ettirmek için başvurduğu bir yöntemdir. Elbette kurulu düzeni değiştirmek için terör denen her türden zor ve şiddet eylemlerinin, silahlı ayaklanma ve hükûmet darbesi gibi girişimlerin olağan ve meşru kabul edilmesi asla düşünülemez. Her konunun tartışılabildiği ve iktidarın meşru yollarla değiştirilebildiği bir demokratik düzende zora ve şiddete başvurmak gayrimeşrudur (Metin Birdal, § 66). Ancak terör suçlarına bağlanan ağır hukuksal yaptırımlar gözetildiğinde kamu makamlarının bu konudaki değerlendirmelerinde son derece özenli olmaları beklenir (Yılmaz Çelik, § 57) .

56. Kişinin, terör örgütüne üye olma suçundan her türlü şüpheden uzak bir şekilde mahkûm edilebilmesi için -eylemlerinin sürekliliği, çeşitliliği ve yoğunluğu dikkate alındığında- örgütün hiyerarşik yapısına bilerek ve isteyerek dâhil olduğunun yeterli bir gerekçe ile ispat edilmesi şarttır. Klasik ceza hukukunda ispat, geçmişte meydana gelmiş bir olayın gerçek yönünü ortaya koyma ve kişilerde bu konuda bir kanaat oluşturma faaliyeti olarak kabul edilmiştir. Mesele örgüt üyeliği olunca ispat, iddia makamınca ortaya konulan maddi olayların gerçekleşip gerçekleşmediğinin yanı sıra söz konusu suçun unsurlarının, nedensellik bağının, failin kusur yeteneğinin ve kastının onun örgüt üyesi olduğunu gösterip göstermediği olacaktır (Metin Birdal, § 67).

57. "Delilsiz mahkumiyet olmaz" ilkesi dolayısıyla ceza muhakemesi sonucunda verilecek hükmün mutlaka delillere dayandırılması gerekir. 5271 sayılı Kanun’un 217. maddesinde "Yüklenen suç, hukuka uygun bir şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat edilebilir" denilerek delil serbestliği ilkesi kabul edilmiştir. Bu ilkenin bir sonucu olarak somut, gerçekçi, olayla bağlantılı ve olayı temsil eden her şey hukuka uygun yöntemlerle elde edilmiş olması şartıyla delil olabilir (Metin Birdal, § 68).

58. Bundan başka ceza muhakemesinin amacı gerçeğin ortaya çıkarılması olduğu için ispat değeri açısından deliller arasında bir hiyerarşi getirilemez, hâkimin hükmünü dayandıracağı ve olayı temsil eden delillerin nelerden ibaret olduğu önceden sayılarak sınırlanamaz ya da bir ceza davasındaki uyuşmazlığın en az kaç delille ispatlanabileceği düzenlenemez (Metin Birdal, § 69).

Page 22: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

22

59. Dolayısıyla terör örgütlerinin yapılarının ve faaliyetlerinin çeşitliliği söz konusu olunca bir kişinin terör örgütünün üyesi olduğunun ortaya konulması için değerlendirmeye alınabilecek deliller konusunda ortak ve sınırlı bir öngörüde bulunulması mümkün değildir. Delillerin işlevi yargılama makamlarının bir kanaate ulaşarak hüküm vermesini sağlamaktır (Metin Birdal, § 70). Yargıtay bir kararında bu konuya şu şekilde açıklık getirmiştir:

"Ceza yargılamasının amacı hiç bir duraksamaya yer vermeden maddi gerçeğin ortaya çıkartılmasıdır. Gerçek, akla uygun ve realist, olayın bütünü veya parçasını temsil eden kanıtlardan veya kanıtların bir bütün olarak değerlendirilmesinden ortaya çıkartılmalıdır, yoksa bir takım varsayımlara dayanılarak sonuca ulaşılması ceza yargılamasının amacına kesinlikle aykırıdır" (YCGK,19/4/1993, E.6-79, K.108).

60. Delil serbestliği nedeniyle mahkemenin dikkate alabileceği deliller konusunda bir sınırlandırma öngörülmesi mümkün değildir. 5271 sayılı Kanun’un 217. maddesinde açıkça ifade edildiği gibi hâkim delillerin değerini "Vicdani kanaatiyle serbestçe takdir eder", ancak keyfî davranamaz. Ceza hâkimi delilleri bir bütün olarak değerlendirerek delillerin olayı ortaya koyup koymadığını inceler. Söz konusu terör örgütü üyeliği suçu olunca ise delil değerlendirmesi geleneksel suçlara ilişkin delillerin değerlendirmesine göre bir ölçüde farklılaşmaktadır. Zira bir kişinin terör örgütüne üye olma suçundan mahkûm edilebilmesi için henüz başka bir suç işlemesi gerekmediğinden maddi olayların tek tek ele alındığında kendi başına birer suç teşkil etmesi veya bir suça vücut vermesi gerekmemektedir (Metin Birdal, § 71).

61. Hiç kuşkusuz başvurucuya atfedilen söz ve eylemlerin hukuk sistemimizde bir suça tekabül edip etmediğinin takdir yetkisi derece mahkemelerine aittir. Ancak derece mahkemeleri bu konuda gerekçelerini ilgili ve yeterli şekilde ortaya koymalıdır (Yılmaz Çelik, § 58). Bu bağlamda bir kişinin terör örgütü üyeliği suçundan cezalandırılması için örgüt faaliyeti çerçevesindeki eylemleri süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk göstermelidir. O hâlde her biri örgüt üyeliğine ilişkin bir parçayı açıklayan ve delil olarak kabul edilen faaliyetlerin birleştirilerek olayın bütününün anlaşılması sağlanmalıdır. Kişilerin terör örgütünün hiyerarşik yapısına dâhil olduğunu gösteren delillerin birlikte incelenmesi sonucunda delillerin sağlamlığı sınanmalı; her biri her terör örgütünün amacı, niteliği, bilinirliği, kullandığı şiddetin türü ve yoğunluğu ile somut olayın ilgili diğer koşulları dikkate alınarak değerlendirilmelidir. Kişilerin delil olarak kabul edilen faaliyetleri birbiriyle sınanmalı ve sağlamaları yapılarak birbirlerini tamamlayıp tamamlamadığı ve tutarsızlık içerip içermediği tespit edilmelidir (Metin Birdal, § 72).

62. Mevcut başvuruda toplantı özgürlüğüne yapılan müdahalenin gerçekten toplumsal bir ihtiyaca cevap verip vermediği ve kısıtlamanın ulaşılmak istenen amaçla orantılı olup olmadığı sorusuna cevap bulunacaktır.

(7) İlkelerin Olaya Uygulanması

63. Başvurucuların üyesi oldukları gerekçesiyle cezalandırıldıkları MKP terör örgütü 1972 yılında kurulmuş, özellikle ismini duyurduğu 2002 yılından itibaren birçok şiddet eylemi gerçekleştirmiş, olayların meydana geldiği tarihte ve hâlen Tunceli kırsalında silahlı militanları ile faaliyet göstermekte olan bir terör örgütüdür (bkz. § 16). Başvurucuların da MKP'nin bir terör örgütü olduğu kabulüne bir itirazları olmadığı görülmektedir. Bunun yanında MKP'nin yaklaşık kırk yıldır yurdun Doğu ve Güneydoğu Bölgelerinde yoğun olmak üzere ülkenin tümünde pek çok sivil vatandaş ile güvenlik gücünün ölümüne sebep olmuş şiddet eylemlerinin faili bir terör örgütü olan PKK ile de irtibatlı bulunduğu anlaşılmaktadır. Nitekim başvurucuların üyesi oldukları DDHD'de yapılan aramada, PKK terör örgütünün 4.

Page 23: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

23

dönem faaliyeti olan demokratik özerklik stratejisinin hayata geçmesi yönünde MKP terör örgütü ve Demokratik Haklar Federasyonu tarafından üstlenilen misyon, tutum ve hareket tarzlarının yer aldığı on sayfalık bir doküman ele geçirildiği gibi (bkz. § 19) başvurucuların PKK kamplarına yapılan operasyonları protesto ettikleri ve öldürülen PKK militanlarının cenazeleri ile ilgilendikleri de görülmektedir (bkz. §§ 22, 23).

64. Olayların yaşandığı tarihte başvurucuların üyesi oldukları Dersim Demokratik Haklar Derneği, yasal olarak kurulmuş ve faaliyet gösteren bir dernek statüsündedir. İlk derece mahkemesi kararında MKP terör örgütünün seksiyonu şeklinde belirtilmek suretiyle örgütle irtibatlı olduğu değerlendirilen Demokratik Haklar Federasyonunun ise Dersim Demokratik Haklar Derneğiyle bağı konusunda açık bir bilgiye yer verilmemiştir. Bununla birlikte kararın genelinden ilk derece mahkemesince başvurucuların üyesi oldukları Dersim Demokratik Haklar Derneğinin de Demokratik Haklar Federasyonu ve MKP terör örgütü ile irtibatlı olduğunun değerlendirildiği anlaşılmaktadır.

65. Başvurucular o tarihte yasal olarak faaliyet gösteren bir derneğe üyelikleri kapsamında gerçekleştirdikleri faaliyetlerinin terör örgütü üyeliği suçundan mahkûmiyetlerinde delil olarak kullanılması nedeniyle örgütlenme özgürlüklerinin ihlal edildiğinden şikâyet etmektedir. Başvurucular söz konusu Derneğin faaliyetleri kapsamında gerçekleştirdikleri ve barışçıl niteliğini kaybetmemiş toplantı ve gösteri yürüyüşleri ile basın açıklamalarının mahkûmiyet kararında delil olarak kullanılması nedeniyle toplantı ve gösteri yürüyüşü hakları ile ifade özgürlüklerinin de ihlal edildiğini iddia etmektedir.

66. Bununla birlikte ilk derece mahkemesinin gerekçesine bakıldığında mahkûmiyet kararının temelinin başvurucuların yasal olarak kurulmuş ve terör örgütüyle bağı konusunda yeterli bir açıklamaya yer verilmediği anlaşılan bir derneğe üyeliklerinin olmadığı anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesi mahkûmiyet gerekçesinin temelini, tüm başvurucuların istikrarlı bir biçimde MKP terör örgütü tarafından verilen talimatları yerine getirmelerine dayandırmıştır. Nitekim başvurucular, MKP terör örgütünün internet sitelerinden verdiği talimatlara uygun olarak Nevruz kutlamalarını, terör örgütü lideri İbrahim Kaypakkaya'nın ölüm yıl dönümü nedeniyle anma töreni ve sinevizyon gösterimini, 2011'de Ovacık ilçesinde güvenlik güçleriyle girdikleri çatışmada öldürülen örgüt üyelerinin cenaze törenlerini, İşçi Bayramı kutlamalarını, kadın garson çalıştırılan birahanelerle ilgili barışçıl niteliğini kaybeden protesto gösterilerini, 2005 yılında güvenlik güçleriyle girdikleri çatışmada öldürülen on yedi örgüt üyesinin anma törenlerini organize etmiş ve katılmış, söz konusu mezarların bakımını yapmış, ayrıca örgütçe protesto edilmesi talimatı verilen seçim ve referandumu protesto için gösteri düzenlemiş ve katılmışlardır (bkz. § 21).

67. Bunlar dışında başvuruculardan biri ya da birkaçının, yine MKP terör örgütünün talimatı uyarınca ceza infaz kurumlarında bulunan örgüt üyelerini ziyaret ettikleri, örgüte müzahir yayın yapan gazetenin dağıtımını yaparak örgüte gelir sağladıkları, örgüt talimatı uyarınca devlet yanlısı olarak görülen bir şahsın mahkemece serbest bırakılmasını ve İzmir'de örgüte müzahir gazetenin basımını yapan şahısların tutuklanmasını protesto ettikleri anlaşılmaktadır. Başvuruculardan Murat Kur'un bahsedilen organizasyonlara katılım sağlamak için birçok kişiye telefon mesajı attığı, başvuruculardan Evrim Konak'ın ise kaydedilen iletişim kayıtlarında örgüt talimatı uyarınca üyelerin ifadelerini ve özeleştirilerini aldığı, ayrıca "gerillalar" ifadesi kullanılarak kendisinden örgütün silahlı militanları hakkında bilgi sorulduğu görülmektedir. Yine başvurucuların tamamının 2011 yılında öldürülen MKP terör örgütü üyelerinin cenazesinde "Gerillalar ölmez" şeklinde slogan attıkları belirtilmiştir (bkz. §§ 21-24).

Page 24: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

24

68. Dolayısıyla somut olayda başvurucuların terör örgütü üyeliği suçundan mahkûmiyetlerinde delil olarak kullanılan söz konusu faaliyetlerinin kendi başlarına birer suç oluşturup oluşturmadığının bir öneminin olmadığı anlaşılmaktadır. Zira terör örgütü üyeliğinden mahkûmiyet için kişinin henüz örgüt faaliyeti kapsamında bir suç işlemiş olması gerekmemektedir.

69. Terör örgütü üyeliği suçundan mahkûmiyet için kişinin eylemlerinin sürekliliği, çeşitliliği ve yoğunluğu dikkate alındığında örgütün hiyerarşik yapısına bilerek ve isteyerek dâhil olduğunun gösterilmesi gerekir. Günümüzde özellikle terör örgütleri yönünden eskisi kadar sıkı bir hiyerarşik yapılanmaya gerek duyulmaması, terör örgütü üyeliği suçundan mahkûmiyette hiyerarşik yapılanmaya dâhil olunduğunun gösterilebilmesini oldukça zorlaştırmaktadır. Bununla birlikte somut olayda ilk derece mahkemesi, başvurucuların istikrarlı biçimde MKP terör örgütünün talimatları doğrultusunda faaliyet göstermelerinin örgütün hiyerarşik yapısına bilerek ve isteyerek dâhil olduklarını ortaya koyduğunu değerlendirmiştir.

70. Anayasa Mahkemesi, başvurucuların yerine getirdiği talimatların örgütün internet sitelerinden numaralı biçimde yayımlanmış olduğunu gözönüne almaktadır. Bu bağlamda başvurucular hakkında mahkûmiyet kararı verilmesine dayanak olarak alınan eylemlerin MKP terör örgütünün talimatları uyarınca gerçekleştirildiği yönündeki ilk derece mahkemesi değerlendirmelerinin makul olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Nitekim ilk derece mahkemesi; başvurucuların katıldıkları toplantı ve gösterilerde MKP terör örgütü lideri İbrahim Kaypakkaya'nın posterlerini taşımalarını, örgüt ve örgüt kurucu lideri lehine sloganlar atmalarını, cenazelerini organize ettikleri MKP terör örgütü üyeleri için "gerilla" ifadesini kullanmalarını, mezarlarının bakımını yapmalarını, ikametlerinde yapılan aramalarda ele geçirilen dokümanları ve diğer deliller ile tam listesi olaylar kısmında yer alan çok sayıda eylemi de kendi başlarına birer suç teşkil edip etmemelerinden bağımsız olarak terör örgütü üyesi olma suçunun oluştuğuna ilişkin kabulü destekleyen ve tamamlayan deliller olarak kullanmıştır.

71. Anayasa Mahkemesi daha önce ceza muhakemesi hukukunda yer alan delil serbestliği ilkesi de gözönünde bulundurulduğunda kişilerin terör örgütünün çağrısı üzerine yapılan ve terör örgütünün propagandasına dönüştürülen toplantı ve gösterilere katılmış olmalarının örgüt üyeliği suçundan mahkûmiyetlerde delil olarak kabul edilmesinin mümkün olduğunu belirtmiştir (Metin Birdal, § 78).

72. Anayasa Mahkemesi terör örgütü üyeliği suçunun ceza hukukunun gelenekselleşmiş suç teorisinden farklılaşan kendine has yapısını ve söz konusu suç ile terör örgütlerinin toplum için arz ettiği tehlikeye bilerek ve isteyerek katkı sağlanmasının cezalandırıldığını gözönünde bulundurmaktadır. Buna göre MKP terör örgütü özellikle olayların geçtiği Tunceli'de ve ülkenin geri kalan pek çok yerinde toplum ve devlet hayatı için yoğun bir tehlike arz etmektedir. Bir bütün olarak değerlendirildiklerinde ilk derece mahkemesince dikkate alınan delillerin birbiriyle çelişmedikleri; aksine birbirlerini tamamladıkları ve destekledikleri değerlendirilmiştir. Sonuç olarak somut olayda, başvurucuların anayasal haklarını kullanmaktan ibaret olduğunu ileri sürdükleri eylemlerinin terör örgütü üyeliği suçundan mahkûmiyetlerinde delil olarak kullanılmasının toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı ile ifade ve örgütlenme özgürlükleri üzerinde haksız bir caydırıcı etki yaratacak nitelikte bulunmadığı kanaatine ulaşılmıştır.

Page 25: KARAR MURAT KUR VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU · - Kırmızı zemin üzerine siyah-beyaz renkli TKP/ML-TİKKO terör örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya’nın siluetinin bulunduğu

Başvuru Numarası : 2013/7604Karar Tarihi : 4/7/2019

25

73. Dolayısıyla ilk derece mahkemesinin toplumun terörsüz bir ortamda yaşama hakkı ile başvurucunun anılan hakları arasında adil bir denge kurduğu ve başvuru konusu müdahalenin demokratik toplum düzeninin gereklerine aykırı bir müdahale olarak değerlendirilemeyeceği sonucuna ulaşılmıştır.

74. Açıklanan gerekçelerle başvurucuların ifade ve örgütlenme özgürlükleri ile

toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme haklarının ihlal edilmediğine karar verilmesi gerekir.

VI. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. İfade ve örgütlenme özgürlüğü ile toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddiaların KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

B. Anayasa'nın 26., 33. ve 34. maddelerinde öngörülen ifade ve örgütlenme özgürlüğü ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının İHLAL EDİLMEDİĞİNE,

C. Yargılama giderlerinin başvurucular üzerinde BIRAKILMASINA,

D. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 4/7/2019 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

Başkan Üye Üye Engin YILDIRIM Recep KÖMÜRCÜ Muammer TOPAL

Üye Üye M.Emin KUZ Yıldız SEFERİNOĞLU