ibn teymiyye - İctihad risalesi

Upload: utkemail

Post on 05-Apr-2018

268 views

Category:

Documents


1 download

TRANSCRIPT

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    1/30

    ctihad Risalesieviren: Kollektif

    TEVHD YAYINLARI

    CTHAD.. 2

    NSZ.. 2

    GR. 4

    Rahman Ve Rahim Olan Allah'n Adyla. 4

    Birinci Sebep: 4

    nk: 6

    kinci Sebep: 6

    nc Sebep: 7

    Drdnc Sebep: 7

    Beinci Sebep: 8

    Altnc Sebep: 8

    Yedinci Sebep: 9

    Sekizinci Sebep: 9

    Dokuzuncu Sebep: 9

    Onuncu Sebep: 10

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    2/30

    CTHADNSZ

    Hamd Allah'a mahsustur. O'na hamdeder, O'ndan yardm ister ve O'nun affna mazharolacamz boynu eik olarak umarz!

    ahsi kusurlarmzn ortaya kard ktlklerden, iyi niyetle ve samimiyetle yapmayaaltmz uygun ilerin heba olmasndan da O'na snrz!

    Allah kim iin hidayet dilemise, onu saptracak bir g yoktur; O kimden de hidayetiniesirgemise, byle birine hidayet vermek kimsenin elinde deildir.

    Kesinlikle ahitlik ederim ki, Allah'tan baka Mabud (itaat edilen) yok; O itaat vasfndakendisine ortak kabul etmez, kendisinden bakasna itaat edilmeyi kesinlikle meneder.

    Yine ahitlik ederim ki, Muhammed (s.a.v.) O'nun nce kulu, sonra da Nebi ve Rasul'dr.

    Szlerimize bylece baladktan sonra, ey mslmanlar! Bilmi olun ki, Allah kendi kitabKur'an- Kerim'de beyan ettii biimde kulluk istemektedir bizden...

    Allah Rasul'nn sahih hadislerinde gelen tarzda kulluk yapmakla emrolunmuuzdur. Kitap vesnnetten kan hkmlerle Allah'a kulluk yapmakla mkellefiz. Btn ahkamlarn bilinmesineimkan bulunmad iin Allah insanlara ashab kiramdan, tabiinden ve onlardan sonra gelen

    tebai tabiinden birtakm alimleri byk bir nimet olarak ihsan etmitir. O alimler Allah'n dinindederinletike derinlemiler, Allah kitabndan ve Rasul snnetinden gelen naslara daldkadalmlar; halk iin o naslardaki hkmleri aklamlar, belirtmilerdir. Onlarn szlerininbirbirleriyle elimesi, ayn meselede deiik fetvalar vermeleri tabii ve doal bir hadisedir. Butabii ve doal sonucun sebepleri terceme etmek istediimiz bu risalede belirtilmitir.

    Ne o alimler ve ne de halk, Allah Rasul'nn diliyle kuaklarn en hayrls saylm olan ilkkuakta, bu ihtilaflar da, birisinin brne hcum etmesini veya herhangi birisine taan etmesinigerektiren, veya mubah klan herhangi bir sebep grmezlerdi. Ancak her mslman deliliylebirlikte grd bir fetvaya yapr, onunla amel ederdi. Dier fetvalar iin, "Niin bunlar ayrdr,niin ihtilaf olunmutur?" sorusunu sorarak, dier mtehitlere hcum etmez yahut taanedilmesine sebep olmazlard. Delili bilmeyan bir insan, ilminden ve takvasndan emin olduu birinsan kendine rehber edinir, fetva ister, onun szne sarlr, onun fetvasma uygun bir biimde

    amel ederdi. Birinci kuaktan sonra, baz grlere taassup gsteren kimseler meydana kt.Baz grleri iddetle savundular bunlar. Grlerin sahiplerine, sevgi sfatlarndan, kemalniteliklerinden, hi gerei olmayan derecede payeler verdiler. O fetva sahiplerinin fazilet veilimlerini benimsemekte ifrat ettiler. Kendi inandklar o fetva sahiplerinin adna, fetvalarelienleri de yerdiler. yle bir yermek ki, Allah o sekin kimseleri btn yermelerden uzaktutmutur.

    Bu taassuptan doan fikir arpmas, dinin dmanlarna bir frsat kapsn am oldu.Piyasada dolaan veya perde arkasna saklanm dmanlar, bu ihtilaflar krkle-diler veihtilafn birini binlere kardlar, yani yle gsterdiler.

    te bu durum mmeti eitli frka, grup ve mezheplere ayrd. ekime ve tartma oald veo oranda amel ve hareket azald. Vaktiyle bizden korkanlar, byle bir boluktan faydalanarak

    bizi yutma midine girdiler. Bizim kendi aramzda ekimemizin dourduu zaaf yznden,slam lkeleri uzun asrlar Hallarn igallerine ve tecavzlerine maruz kald.

    Sadece Hallarn deil, sonradan dzaaflar yznden baka kavimlerin ve bilhassa daTatarlarn hcumlarna maruz kaldlar.

    slam dmanlaryla birlikte, bu deiik fetvalara bal gruplarn bir ksm da slam aleyhindealm oldular bylece. Hatta bu mutaasp taraftarlarn mmet-i Muham-med'e gsterdikleriiddet, Hal Ordularndan daha ileri derecede idi.

    lmiyle yaants bir olan samimi ve akll alimler tehlikeyi hemen sezdiler ve yerinde vezamannda btn gleriyle dalm, karmakark olmu dini meseleleri toparlamak ve halkbir salam kurallar iine sokmak istediler. yle salam prensipler, yle temel kaideler ki,hemen btn mslmanlar bunlara inanyor ve gveniyordu.

    Bu salam prensipler, temel kurallar, balanlacak iman umdeleri, hi phe yok ki, Allah KitabKur'an'da belirtilen emir ve yasaklardr.

    Herkes bilir ki, mslmanlar bu salam kke dndkleri zaman, mutlaka birleirler, aralarnda

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    3/30

    hibir ihtilaf kalmaz. Kur'an'a sarldka, mslmanlar arasna girmi kin ve intikam duygularsilinip gider. Haset ve karklk, yerini sevgi ve beraberlie terkeder.

    ayet bu salam ipe tekrar sarlnd zaman, slam dmanlarnn ve gafillerin slam dininenifak sokacak imkanlar kalmaz. Onlarn girecekleri ve beraberlii bozacaklar hibir gedik bilebulunmaz Kur'an'a sarldka. Bu konuda ilk uyananlardan ve en byklerinden birisi de,eyhlislam, byk alim Takiyd'din bni Teymiyye'dir. Bu byk alim Hicretin yedinci yzylnnortalarnda slam mmetinin dinini tecdide, bozulmu olan kafalar dzeltmeye soyundu. slamitikadna sokulmu hurafelerle, Yunan ve putperestlik felsefelerle amansz bir savaa girdi. Birbaka deyimle, Yunan felsefesi ile slami birbirinden ayrmaya alt. nk o zamana kadarbu iki ayr kltr ve medeniyet baz ellerce birletirilmiti.

    Bu almay elbette ki, nce kitapla yerine getirdi. Saysz eser yazarak mcadelesini yrtt.Yazd btn kitaplarnda slam itikadna sokulmu btn hurafe ve yanllar ayklayp ortayakoydu ve slam dinini Allah'n Kitab'n-da belirttii saf biimine dntrd. slam dininesonradan sokulan btn arpk dnceleri ayklayp att ve dini Kur'an ve snnetin berrakkaidelerine oturttu.

    O bozuk itikatlar ki, slam dinini Yunan felsefesiyle kartryordu. te o bunlar birer birerortaya kard ve her bir itikad asli hviyetine evirdi.

    slam'a slam d umdeler sokan mnafk ve mfsitle-rin btn irkinliklerini gzler nneserdi. Syledikleri ve yaptklar ktlkleri birer birer ele alarak cerh etti. slam grntsaltnda yaptklar ilerin fasit olduunu, yollarnn kmaz bir yol olduunu ispatlad.

    O mcadelesini sadece kalemle ve kelamla yapmakla da kalmad; klcna sarlarak slamyurdunu istila etmekte, ezip gemekte olan Tatar Ordularna kar bizzat savat cephelerde.Onun komutas altnda olan birliklerin stn savama gcyle, Dimek (am) kenti Tatar'lardangeri alnd.

    Msr ve am Ordularnn durduramadklar Tatar Ordusu, ilk defa onun komutas altndakibirlikler tarafndan malubiyete uramt. Yani, o sadece bir alim deil, tpk rasul zamanMslmanlar gibi ayn zamanda stn bir komutand.

    adhad Meydan Savanda, onun tevik ettii ve manevi destek verdii slam Ordusu Tatarlar

    malup etmiti.Eser yazmann ve savamann yannda, szle de "Emr-i bil Maruf ve Nehyi Anil Mnker"grevini btn iddetiyle yerine getirmeye de alt.

    Her mstebit diktatrn karsna karak mcadele verdi.

    Kur' an ve Snnet etrafnda toplama almas yaptn ispatlayan en belirgin delillerden biri,imdi elinizde bulunan ve konusunda tek olarak kabul edilen eseridir.

    Byk alim, elinizdeki kitapta, Allah Rasulu'nn ilimde varisi olan byklerin takip edilmesi,onlara tabii olunmas gereini btn akl ile ortaya koyuyor. slam dinini byk bir gayretletemsil etmeye alan byk alimlerin, ba tac edilmesi gereini bu kk kitapta vurguluyor.

    Drt byk imamn, ayr ayr olarak grnen hibir fetvasnn, Allah Rasulu'nn Snnetiyle

    atmaz olduunu apak bir biimde bu eserde ortaya koyuyor. Ortaya koyduu bir bykgerek, hibir mslmamn, burada konu edilen drt byk imama hibir ekilde taan etmeye,yahut da anlarn kltmeye haklan yoktur. O byklerin hepsi de, "Allah Rasul'nden gelendini, eksiksiz bir biimde ortaya koymutur" tezini savunuyor.

    Gene, bu byk mtehit imamlarn szlerinin veya fetvalarnn, Allah Rasulu'nn sz vefiilinden stn tutulamayacan da bu kitapta aklyor.

    Bir mtehid imamn fetvasnn, hadislerle uyumamas halinde, byle bir durumun neredenkabileceini uzun uzun anlatp aklamaya alyor bu kitapta. Byle bir hale dmmtehit imamlar iin, mazeret beyan edip, onlar kt niyetli insanlarn taarruzlarndankorumaya alyor.

    Fakat "mam iin zr olacak eyler, onu taklid edenler iin zr olamaz" tezini de savunuyor.Zira, bir imamn itihadndan sonra o itihadn yanll ortaya konulabilir. Hele helekonulmusa, hak ak olarak gsterilmise, hala imam yanlnda veyahut hatasnda takipetmenin bir zr olamayaca gereini de btn plakl ile gene bu eserde ortaya koyuyor.

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    4/30

    Mukallid mmilerin durumunu da bylece beyan etmi oluyor kitabnda. "Bir mminin mezhebi,fetva istedii

    kimsenin mezhebidir" lsn vurgulamaktadr bu kitapta. Bir mminin, yahut halktabakasndan bir kimsenin, bir mezhebi taklid yoluyla benimsemenin gerekli olduunu dasavunuyor o.

    Elbette ki, btn bunlar tevhid yolunu kendiliinden bulamayan sade mmet iindir.

    limden birazck da olsa nasibi olan bir kimsenin ise, ilmiyle amel etmesi gerekmektedir.

    Bir kimsenin (durumu ne olursa olsun, sebepler neler olursa olsun) bir baka kimseye taassubderecesinde balanmasnn ve baland kimsenin her szn mutlak l olarak kabuletmesinin bir mazereti olamaz inancn ifade ediyor.

    eyhlislam'm bu risalesi, onun ilminin yksekliine, takvasnn yceliine delalet etmektedir.Evet bu kitap gsteriyor ki, bu imam, mutlak anlamda byk bir fakihve yzde yz birmuttakidir.

    Bu rsile bu byk mctehit imam ve Kur'an ve Snnet'e dayal dine davet eden dier btnimamlar da tantyor. Ve Kur'an ve Snnet'e davet edenler iin, "Bunlar drt mezhebindmanlardr" diyen cahillere de cevaptr elinizdeki risale.

    Bu byk imamla, onun yolunda olanlar, drt imama dman gstermek, halkm onlardansoumalarna, szlerine itibar etmemelerine sebep olmutur. Onun iin de bu bir taktiktir,haksz ve ilim d bir usuldr. Sahiplerini mfteri yapar ve vebal altnda brakr.

    te elinizdeki risale, mslmanlar bir byk yanltan kurtaryor. Bu byk mamn ve onuntakipilerinin hakknda yaplm ve yaplmakta olan iftiralar gzler nne seriyor.

    nk, herkes bu kitapta grecektir ki, mam bni Tey-miye drt byk imamn btnhaklarna saygldr. Onlara uzanacak dillerin de ba dmandr.

    Bu risale, Hindistan'da, Msr'da ve dier slam (!) lkelerinde defalarca baslm vemslmanlarn istifadelerine sunulmutur. Fakat her bask ksa bir srede bitti. Onun iin biztekrar basmaya ve neretmeye karar verdik.

    Sadece zaruret gerei baz dipnotlar ve aklamalar ilave ettik.Son szmz, btn alemlerin Rabbi olan yce Allah'a teslimiyettir.

    O'nu imdadmza armaktr.

    BEYRUT CEMADYES SANYENN BAI 1392 El-Mekteb'l-slam-i, Zheyir avis.[1]

    GRRahman Ve Rahim Olan Allah'n AdylaNimetlerine karlk Allah'a hamd ederim. Arznda ve semasnda e ve orta olmayan Allah'tanbaka ibadete layk ilah olmadna ve Rasulullah'n (s.a.v.) O'nun kulu, elisi vepeygamberlerin sonu bulunduuna ahadet ederim. (Allah (c.c.) kyamete kadar devaml olarakona, aline ve ashabna salat ve selamda bulunsun.)

    Mslmanlar zerine, Allah ve Rasul'n sevip onlarla dost olduktan sonra Kur'an- Kerim'inifade buyurduu gibi dier mminleri ve bilhassa alimleri sevmek ve onlarla dost olmakvaciptir. Bu alimler peygamberlerin varisidir. Al-la. (c.c.) onlar yldzlar gibi yaratmtr. Onlarauyulduu takdirde, karanlk denizlerde ve karalarda doru yola ulalr. Btn mslmanlar bualimlerin ehliyet ve hidayet zere bulunduklarn ittifakla kabul etmilerdir. Zira Rasulul-lah'n(s.a.v.) gnderilmesinden nce btn mmetlerin en erlileri, alimleri olmutur. Bundanmslmanlar mstesnadr. nk bunlarn alimleri en hayrllardr. Rasulullah'n (s.a.v.)mmetine brakt halifelerdir. O'nun len snnetini dirilten kiilerdir. Kitap onlarla ayaktadurmu, onlar kitapla, kitap onlardan szetmi, onlar da kitaptan.

    Bilinmelidir ki, btn mmet tarafndan kabul edilmi imamlardan hibiri kasten Rasulullah'n(s.a.v.) kk veya byk bir snnetine aykr hareket etmez. nk onlar kesinlikleRasurullah'a (s.a.v.) uymann gerekli olduuna, bunun dmda'hemen herkesin sznn alnrda terk edilir de olabileceine ittifak etmilerdir.

    u halde bu imam (mtehid)lerden birinin sahih hadise aykr bir sz bulunursa, o hadisiterketme hususunda mutlaka geerli bir mazereti olmas gerekir. Btn bu mazeretleri

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    5/30

    ksmda toplamak roijmkndr.

    1- Rasulullah'm (s.a.v.) o sz sylediine inanmamas,

    2- Bu szle anlatlan meseleyi kastetmi olduuna inanmamas.

    3- Bu hkmn neshedilmi (yrrlkten kaldrlm) olmasna inanmas,

    Bu ksmdan da bir ok mazeret sebepleri domaktadr. [2]

    Birinci Sebep:Hadis-i erifin mctehide kadar ulamam olmasdr. Hadis kendisine ulamam olan mctehidise, onun gereini bilmekle ykml deildir. Bylece hadis kendisine ulamam olunca,onunla ilgili konuda ya bir ayetin zahir manasyla, ya baka bir hadisle ya kyas veya istihabingereine gre hkmetmi olacaktr. Bu hkm de bazen sz konusu hadise uygun olabileceigibi bazen de aykr olabilir.

    Selefin baz hadislere aykr olarak syledikleri szlerinin ounda bu sebebe rastlanlr. ZiraRasulullah'in (s.a.v.) btn hadislerini tamamyla bilmek bu mmetten hibir kimseye nasipolmamtr.

    Rasulullah (s.a.v.) bir sz syler fetva verir, yahut hkmeder veya bir ey yapard. Bunu omecliste bulunanlar grr ve iitirler, sonra da hepsi veya bir ksm bakalarna ulatrrlard.

    Bylece bu ilim, sahabe, tabiin ve daha sonra gelen alimlerden Allah'n (c.c.) dilediklerineulard. Sonra Rasulullah (s.a.v.) baka bir mecliste yine sz syler fetva verir, hkmeder veyabir ey yapar, bunu da dier mecliste bulunmayanlardan bir ksm duyar, onlar da bakalarnaimkanlar lsnde ulatrrlard. Bylece bazlarnda bulunan ilim dier bazlarnda bulunmaz,bunlarda bulunan, tekilerde olmazd. Ashap ve onlardan sonra gelen alimler, bilgilerininokluu veya parlakl sayesinde birbirlerinden stn olurlard.

    Ancak; Rasulullah'n (s.a.v.) btn hadislerini bilgisi altna toplam olduunu iddia etmek hibirkimse iin asla mmkn deildir. Buna rnek olarak; Rasulullah'n (s.a.v.) btn ilerini, snnetve davranlarn herkesten daha iyi bilen olarak Halefa-i Raidin'i (4 byk halifeyi)gsterebiliriz. zellikle; Ebu Bekir (r.a.), Rasulu lah'tan ne seferde ve ne de hazerde ayrlrd.Hemen her zaman onunla beraber olurdu. Mslmanlarn ileriyle megul olmak zere bazgeceler birlikte sabaha ererlerdi. mer'de (r.a.) byleydi. Rasulullah (s.a.v.) ou defa ylebuyurmutur:

    "Ben, Ebu Bekir ve mer beraber girdik... Ben, Ebu Bekir ve mer beraber ktk."

    Btn bunlara ramen Ebu Bekir'e (r.a.) "Byk annenin miras" sorulunca; "Allah'n kitabndasana bir ey yok, Rasulullah'n (s.a.v.) snnetinde de sana ait bir eyin olduunu bilmiyorum,ancak bakalarna soraym" eklinde cevap vermi ve durumu ashaba sormutur. Muire b.u'be. ve Muhammed b. Mesleme gelerek; "Rasulullah'n (s.a.v.) byk anneye altda bir hisseverdiini" sylemilerdi.[3] Ayrca bu hadis, mran b, Huseyn tarafndan da ona ulatrlmtr.

    Halbuki bunlarn de Ebu Bekir (r.a.) ve dier Halifelerin derecesinde deildir. Bununlaberaber sonradan mmetin ittifakla tatbik ettii bu snneti bilmek bu zata ait olmutur.

    mer'de (r.a.) istizan (Bir eve v.s... girmek iin izin isteme) snnetini Ebu-Musa el-E'ari'nin

    haber vermesi ve Ensar'n da buna ahitlik etmesine kadar[4] bilmemitir. Halbuki mer (r.a.)kendisine bu snneti haber veren kiiden daha alimdir.

    Yine mer (r.a.), kadnn kocasnn diyetine (tazminatna) varis olduunu bilmiyordu. Bu diyetintamamen "Aki-leye" (Baba tarafndan akraba olanlar)a ait olduu grnde idi. Baz kabilelereRasulullah (s.a.v.) tarafndan vali tayin edilen Dahhak b. Sfyan el' Kilab kendisine yle yazd:

    "Rasulullah (s.a.v.) Eyem ed'Dababi'nin eini, kocasnn diyetine varis klmtr,[5]Bununzerine mer (r.a.) kendi grn terketti ve bunu duymasaydk baka trl hkmederdik"dedi.

    Keza; Mucusilerle ilgili cizye hkmn de bilmiyordu. Abdurrahman b. Avf (r.a.), Rasulullah'm(s.a.v.) yle buyurduunu ona haber verdi:

    "Onlara ehl-i kitap gibi davannz. [6]Yine mer (r.a.) Surg[7] mevkiine geldii zaman kendisine am'da taun (veba) salgn olduuhaber verildi. nce ilk muhacirler, sonra Ensar ve daha sonra Mekke'nin fethi srasnda

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    6/30

    Mslman olanlarla istiare etti. Bunlarn hepsi kendi grlerini sylediler, bu konuda hibirsnnet nakledemediler. Nihayet Abdurrahman b. Avf (r.a.) gele-rek Rasulullah'm (s.a.v.) konuile ilgili u snnetini nakletti.

    "Bulunduunuz yerde bir veba salgn olursa, ondan kayoruz diye, o yerden kmaynz. Biryerde veba salgm baladn haber alnca da oraya gitmeyiniz. [8]

    mer (r.a.) ile bni Abbas (r.a.) namaz klarken rekatlarn saysnda phe eden kiinin

    durumunu mzakere ettiler. Bu konudaki snnet de onlara ulamamt. NihayetAbdurrahmanb. Avf (r.a.) Rasulullah'tan (s.a.v.) rivayet edilen yle bir hadisi nakletti:

    "pheyi atar, kesin olduuna kanaat getirdii taraf alarak ona gre bina eder, namazntamamlar.[9]

    Bir sefer esnasnda frtna km, mer (r.a.): "Bize frtna hakknda haber verecek kim var?"diye sormutu. Ebu Hreyre (r.a.) der ki: "Ben kafilenin gerisinde bulunuyordum. Bu haberbana ulanca, hayvanm srdm, mer'e (r.a.) yetitim ve frtna ktnda Rasulullah'n(s.a.v.) ne buyurduunu kendisine syledim. [10]

    Bunlar mer'in (r.a.) bilmedii ve kendi derecesinde olmayan baz kiilerin kendisine rettiiserler ve konulard.

    Daha nice yerler de vardr ki ilgili snnet kendisine ulamad iin baka bir ekilde hkmetmiveya fetva vermitir. Mesela:

    Parmaklarn diyeti konusunda faydalarna gre diyetlerinin de deiik olacana hkmetmitir.Halbuki ilim bakmndan onun derecesinde olmayan Ebu Musa ile bn-i Ab-bas (r.a.)Rasulullah'n yle buyurduunu biliyorlard:

    "u ve u-ehadet ve kk parmak eittir. [11]

    Bu snnet, emirlii zamannda Muaviye'ye ulam, o da buna gre hkmetmi, btnMslmanlar da buna uymulardr.

    Mezkur hadise aykr hkmde bulunmas mer (r.a.) iin bir eksiklik saylmaz. nk szkonusu hadis kendisine ulamamtr.

    Bunun gibi gerek mer (r.a.), gerekse olu Abdullah ve baz byk Sahabiler, Hacca niyet edenkiinin hem ihrama girmeden nce, hem ds Akabe Cemresini attktan sonra Mekke'yeavdetinden nce gzel koku srnmesini haram saymlard. Kendilerine Aie'nin (r.a.) Rasul-iEkrem'den (s.a.v.) rivayet ettii u Hadis-i erif ulamamtr.

    "Rasulullah (s.a.v.) ihrama girmek istediinde ihramdan nce-, ihramdan kmak istediinde deson tavaf yapmadan nce gzel koku srnrlerdi.[12]

    Yine mer (r.a.) mest giymi bir kimseye mesh mddetini vakitle snrlamakszn mestlerinikarncaya kadar abdest alrken mesh edebileceini sylyordu. Bu konuda seleften biroklarda kendisine uymutu. Mesh mddetini snrlayan sahih hadisler; ilim bakmndan kendilerininderecesinde olmayan kiiler tarafndan bilindii halde bu hadisler onlara ulamamt. Halbukibu husus, muhtelif yollardan sahih olarak Rasulullah'tan (s.a.v.) rivayet edilmitir.

    Osman da (r.a.) kocas vefat eden bir kadnn, l evinde iddet bekleyeceini bilmiyordu. EbuSaid'el Hudri'nin kz kardei Furuya b. Melik, kendi kocas vefat edince Rasulul-lah'n (s.a.v.)verdii hkm haber verdi. Rasulullah (s.a.v.) ona yle buyurmulard:

    "ddet zaman doluncaya kadar evinde bekle. [13]

    Yine Osman'a (r.a.) - kendisi iin avlanm olan- bir av hediye edilmi, o da yemek istemiti. Ali(r.a.): "Rasulul-lah'n (s.a.v.) kendisine hediye edilen bir eti reddettiim" haber verdi. [14]

    Bunun gibi Ali (r.a.) yle derdi:

    "Ben Rasulullah'tan bir hadis iitince Allah'n (c.c.) faydalanmam diledii kadar ondanfaydalanrdm. Bir bakas Rasulullah'tan (s.a.v.) bana bir hadis naklederse yemin teklifederdim. Yemin ederse kabul ederdim. Ebu Bekir (r.a.) bana hadis nakletti ve Ebu Bekir (r.a.)

    doru syler szlerine bylece balayan Ali (r.a.) mehur "Tevbe namaz" ile ilgili hadis-i erifianlatmtr.[15]

    Ali (r.a.), bni Abbas ve daha bakalar "Ei vefat eden bir kadn, ayet hamile ise iki mddetin

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    7/30

    en uzununu bekler" diye fetva vermiledi. Bunlara Rasulullah'n (s.a.v.) "S-bey'at'l-seylime"hakkndaki snneti (emri) ulamamt. Rasulullah (s.a.v.) ad geen kadn iin kocas Sa'd b.Havle vefat ettiinde:

    "Beklenmesi gereken mddet ocuunu dourmasyla sona erer." [16] buyurmulardr.

    Ali (r.a.), Zeyd, bn-i mer ve daha niceleri "Mufevvida (mihir tesmiye edilmeksizin nikahlanankadm)n kocas vefat ederse kendisine mihir dmez. [17]

    diye fetva vermilerdir. Onlara Rasulullah'n (s.a.v.) va-k kz Buru hakkndaki snnetiulamamt.

    Bu geni bir konudur Rasuullah'n ashabndan nakledi-le gelen bu gibi fetvalar gerektenbyk bir say tutar.

    Ashabn dndakilere gelince onlar zaptetmek, saymak mmkn deildir. nk binleri bulur.

    Bunlar, mmetin en alim, fakih, muttaki ve faziletli kiileridir. Bunlardan sonra gelenler ise busaydmz vasflarda onlardan eksik durumdadrlar. Baz snnetlerin bunlara da gizli kalmolmas gayet tabiidir. Bu husus beyana muhta deildir. Sahih olan her hadisin btn imamlara(mctehidlere) veya muayyen bir imama ulatn iddia eden kimse byk hata lemi olur.

    Hibir kimse: "Hadisler topland ve kitaplara yerletirildi. Onlarn mctehidlere bilinmemesi

    dnlemez," diyemez. [18]

    nk:Mehur hadis mecmualar mezhep imamlarnn, vefatlarndan sonra toplanmtr. Bununlaberaber Rasulullah'n (s.a.v.) btn hadislerinin muayyen hadis kitaplarndan toplanmolduunu iddia etmek de doru deildir.

    ayet Rasulullah'n btn hadisilerinin muayyen hadis mecmualarnda toplanm olduufarzedilse bile kitaplarda olan bu hadislerin hepsini bir alim bilemez. Bu hemen hibir kimse iinmmkn olmamtr. Bazen bir kiinin yannda birok hadis mecmualar bulunuyor da kendisionlarn iindekileri bile tamamiyle ihata edemiyor. Hatta hadis mecmualarnn toplanmasndannce yaam olanlar sonra gelenlerden daha ok hadis biliyorlard. nk onlara sahih senetleulaan birok hadisler, bize ya mehul, ya mn-kati bir senetle gelmi veya hi gelmemitir.

    Onlarn kitaplar, kalpleri ve hafzalar idi. Kitaplardakilerin kat kat fazlasn zihinlerineyerletirmilerdi. Durumu bilenler bundan phe etmezler.

    Hibir kimse; "Hadislerin tamamn bilmeyen mcte-hid olamaz" diye bir iddiada bulunmasn.nk mtehi-din Rasulullah'n (s.a.v.) ahkamla ilgili btn sz ve fiillerini bilmesi artklmrsa, o taktirde mmet ierisinde tek bir mtehid yok demektir. Alimin erebilecei derece(bunlarn hapsini deil) ounu bilmekten ibarettir. yleki onun bilmedii ancak teferruat vetafsilatla ilgili az bir miktar olmaldr. te mtehitlerin snnete muhalif itihatlar bu ksmdameydana gelmektedir. [19]

    kinci Sebep:Hadis mehide ulam bulunur da ancak aadaki sebeplerden dolay kendisi onu sabit vesahih bulmaz.

    Bunun da sebepleri vardr.

    1- Hadisi kendisine nakleden veya daha nceki rav, veya raviler senedinden (zincirinden)baka birisi mtehite mehul (tannmaz) olur.

    2- Yahut yalanclkla itham edilmi veya hafzas salam olmayan biri tarafndan rivayet edilmiolur.

    3- Mttes bir senetle deil de mnkati' (arada isimlen atlanm kiilerin bulunduu) birsenetle rivayet edilmi olur.

    4- Hadislerin lafzlar (Rasulullah'n (s.a.v.) azndan kt gibi) zaptedilmemi olur.

    Halbuki ayn hadis baka bir mtehid tarafndan sahih ve sabit kabul edilebilir.

    Bunun da birtakm sebepleri vardr:1- Bu mtehide hadisi rivayet edenler mttas senetle rivayet etmilerdir ve raviler sika(gvenilir) kiilerdir.

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    8/30

    2- Birinci mtehidin tanmad (mehul) raviyi ikinci mtehid tanyabilir.

    3- Birinci mtehide rivayet eden mecruh (itimad edilmeyen) kiiler yerine ikincisine mutemetkiiler rivayet etmi bulunur.

    4- Bir baka cihetten muttasil olabilir.

    5- Hadisin lafzlar dier baz hadis hafzlan tarafndan zaptedilmi ofabilir.

    6- Hadisin sahih olduunu gsteren ona yakn baka rivayetler ve deliller bulunur.Bu (ikinci) sebeple meydana gelen birbirine aykr fikirler oktur, zellikle tabiinler ve onlarntaberinden bal-yarak mehur imamlara kadar bu ihtilaf birinci asrdakilerden daha okolmutur. nk zamanla hadisler daha geni yerlere yaylm ve hret bulmutur. Bu hadislerbaz alim-Iere sahih senetlerle gelirken, bazlarna zaif yollardan gelmitir. Bu sebeple de birininyannda hccet (hkm kayna) olurken, dierine ayn vasfta gelmemi olur. Bunun iinbirok mtehid, "Bu meselede benim grm udur. Bu konuda yle bir hadis de rivayetediliyor. Eer o hadis sahih ise benim grm de odur," demek suretiyle ha-dsin sahih olmashalinde hkmn ona gre verilmesinin gerektiini ifade etmilerdir. [20]

    nc Sebep:Bir mtehidin sahih sayd bir hadisi baka bir mte-hidin kendi itihadna gre zayf

    saymasidir.Bu durumda mtehitlerden hangisi hakl olursa olsun -hatta her mtehid isabet etmitirgrne sahip olanlara gre - her ikisi de hakl olsa bile mesele deimez. Birisi ha-dse aykritihadda bulunmu olur. Bunun da birka sebebi vardr:

    1- Hadisi rivayet edenlerden birini bir mtehid zaif, dieri ise sika (gvenilir) kabul eder. Hadisravilerinin durumlarm bilme ii geni bir ilimdir. Bu durumda bazen ra-viyi zayf talakki edenkimse hkmn cerhini gerektiren sebebe muttali olduu iin hakl olabilir. Bazen de bu sebebincerhi gerektirmediini iddia ederek raviyi gvenilir telakki eden hakl kabilir. Bu da ya sebebincerhi (ravinin itimada ayan olmamasn) mucip olmamas veya cerhi engelleyen bir mazeretbulunmasndan ileri gelebilir. Bu da geni bir konudur. Dier ilim ehli gibi hadis ravilerinindurumlarn tetkik eden alimlerin de ittifak ve ihtilaf ettikleri hususlar vardr.

    2- Mtehid lerden biri kendisine rivayette bulunan mu-haddisin sz konusu hadisi stadndanduymadna, dier mtehidin se duyduuna kail olabilir. Bunun da belli sehepleri vardr.

    3- Muhaddisin iki zt hali olabilir: Normal (istikamet) hali; bozuk hal (zdrap hali) buna misalolarak, zekasnn zayflamas ve kitaplarnn yanmas gsterilebilir. Normal halinde rivayetettikleri sahih bozuk halinde rivayet ettikleri ise zayftr. Mtehidlerden biri, hadisinmuhaddisin hangi halinde rivayet edilmi olduunu bilmez. Dieri ise normal halinde rivayetettiini bilebilir.

    4- Muhaddis nceden rivayet ettii hadisi bir daha hatrlamamak zere unutur veya rivayetettiini inkar eder. Mtehidlerden biri bu durumun hadisi zayf kldn hadisi almamak iinaksini iddia ederek hadisle delil getirmenin sahih olacana kail olur. Bu meselede malumdur.

    5-Hicaz'hlann ou kendilerinde asl bulunmadka am veya Irakllarn hadislerini hccet kabul

    etmezler. Hatta onlardan birisi "Irak'hlann rivayet ettikleri hadisleri kitap ehlinin haberleri gibisaynz, ne dorulaymz, ne de yalanlaynz." Bir bakasna da yle dendi: "Sfyan, Man-sur'dan, O brahimden, oda Alkama'dan, o da Mesud olu Abdullah'tan rivayet etiine gre birhacc..." Bunu dinleyen bir Hcaz'h yle dedi: "Bunun asl, kayna Hicaz ekolnde yoksa kabuletmem." Onlarn byle dnmelerine sebep: Sadece kendilerinin snneti zaptettiklerine, dik-katlerinden hibir ey kamadna, Irak'llarn naklettikleri hadislerde ise dnmeyi gerektirenztrap (bozukluk) ve hatalar bulunduuna inanyorlard.

    Baz Irak'llar da am'llann hadislerini hccet kabul etmezler. Halbuki ounluk bu sebeplehadisin zayf olduunu kabul etmemilerdir. Senet iyi (sahih) olduktan sonra hadis delil kabuledilir. Hicazl, Irakl, aml olmas nemli deildir. Sicistanl Ebu-Davud, baz ehirlere hashadisler hakknda bir kitap tasnif etmitir. Bu kitapta: Medine, Mekke, Taif, Dimek, Hms, Kfe,Basra v.s. gibi ehirlere has snnetleri aklamaktadr. [21]

    Drdnc Sebep:Mtehid'in, hafzas salam ve ahlak mazbut bir kii tarafndan rivayet edilen hadisi (Haberu'l-vahid) kabul etme hususunda bakalannnkine uymaya birtakm artlar ileri srmesi.

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    9/30

    Mesela: Bazlar byle bir hadisi kabul edebilmek iin Kur'an ve sahih hadisle karlatrmayart klar.

    Bazlar da hadis, fkh usulnn kyasna uymuyorsa ravisinin fakih olmas arttr der.

    Hadis herkesi ilgilendiren bir konuda ise onun bir kii tarafndan rivayeti yerine, yaygn olmasnart koanlar vardr. [22]

    Beinci Sebep:Hadis mtehide ular ve onun nezdinde sahih ve sabit olur da sonradan bu hadisi unutur. Buhal kitap ve snnet hakknda varit olmutur. Mesela; mer'e (r.a.), "Yolculuk halinde cnpolan ve su bulamayan kimse ne yapar?" diye sorulduunda:

    Suyu buluncaya kadar namaz klmaz diye cevap verir.

    Yasir olu Ammar (r.a.):

    Ey mminlerin emiri, hatrlamyor musun? Seninle ben deve zerinde (seferde) idik. kimiz decnp olduk. Ben hayvann yuvarland gibi yerde yuvarlandm, sonra namazm kldm. Senise namaz klmadn. Ben bu durumu Rasu-lullah'a (s.a.v.) anlattm. yle buyurdular:

    "Sana yle yapman yeterdi..."

    ellerini yere dokundurdu yzn ve kollarn meshetti.mer (r.a.):

    Allah'tan kork ya Ammar!

    stersen bu hadisi nakletmem?

    Hayr, istediini yapmakta seni serbest brakyoruz.

    te, bu rnekte grld gibi mer (r.a.) ahidi[23] olduu bir snneti unutuyor ve onaaykr fetva veriyor. Ara-mar'm (r.a.) hatrlatmasna ramen hatrlamyor. Fakat Am-mar' dayalanlamyor, ona hadisi nekletmesini emrediyor.

    Bundan daha yerinde bir rnek de udur: mer (r.a.) halka hitabederek yle demiti: "Herkim Rasulullah'n (s.a.v.) zevcelerine ve kzlarna verilenlerden fazla mehir verirse kabuletmem." Bunun zerine bir kadn kalkt ve yle dedi: "Ey mminlerin emiri Allah'n verdii bireyden bizi niin mahrum ediyorsun." Sonra u ayeti okudu:

    "Bir kadndan boanp dieriyle evlenmek istediin zaman kadna kantarla altn vermi olsanzbile hibir eyi almaynz." (Nisa: 4/20)

    Bunun zerine mer (r.a.) kendi grnden vazgeerek kadnn grn kabul etti. mer(r.a.) bu ayeti biliyordu. Ancak hitabeti srasnda unutmutu.

    Yine rivayet edildiine gre, Cemel savanda Ali (r.a.), Zbeyr (r.a.) Rasulullah'n (s.a.v.) herikisine ait bir ahdini (szn) hatrlatm, bunun zerine Zbeyr (r.a) savatan vazgemiti.

    Bu gibi hadiseler selef ve halefte ok defa vuku bulmutur. [24]

    Altnc Sebep:Mtehidin elindeki hadisin incelemekle urat hkme delaletini biimemesi. Bunun da deiiksebepleri vardr.

    1- Hadisteki hkmle ilgili kelime mtehide gre garip (manas kapal) olur. Mesela:Muzabene, Muhabere, Muha kale, Mulamese, Mnabeze Garar kelimeleri gibi... Alimler bukelimelerin manalarn aklamada eitli fikirler ileri srmlerdir.

    Buna rnek olarak u merfu hadis gsterilebilir: "lak halinde yaplan boanma ve kle azadetmenin hkm yoktur." Bu hadisteki lak kelimesini baz alimler zorlamak krah manasndaaklamlardr. Bazlar ise bu manay bilmediklerinden tr muhalefet etmilerdir.

    2-Mtehid hadisteki bit kelimeyi kendi zamanndaki lgat ve rfte kullanlan manasna grealr. Halbuki Rasulul-lah (s.a.v.) onu baka bir manada kullanmtr. Mtehid ise aslolan lgat

    manasnn alnmasdr, dncesiyle kelimenin szlk manasndan anlad zere hareket eder.Nitekim baz alimler "Nebiz imeye ruhsat veren baz haberleri duyunca, bunu kendiszlklerinde kullandklar manada anlayarak sarho eden iki trlerinden biri sanmlardr.

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    10/30

    Halbuki bir ok sahih hadislerde bu kelimeninmana-s: "Suyu tatlandrmak iin iine (hurma,kuru zm vs.) atlan ve kpk atmadan, sarho edecek bir hale gelmeden iilen erbet diyeaklanmt.

    Bunun gibi bazlar da kitap ve snnette geen hamr kelimesini lugattaki manasna gre elealarak zellikle: "Kpk atp sarho edici hale gelmi zm yu arap" sanmlard. Halbukibirok sahih hadislerde hamr, sarholuk veren btn ikiler iin kullanld aklanmtr.

    3- Bazen kelime mterek (e anlaml) veya mcmel (manas zor anlalan) yahut hakikat vemecaz manalar arasndaki balant ok ihtimalli, ok ynl olur. Mtehid kelimeyi kendince enyakn manasna alr fakat maksat dier mana olabilir. Nitekim orucun yeni farz olduu sradaashabdan bir cemaat Kur'andaki "Beyaz ip ve siyah ip" tabirlerini -fecir anlamnda deil de-bilinen maddi ip anlamnda sanmlard.

    Bazlar da "Yzlerinizi ve ellerinizi mesnediniz" ayetindeki "Elleriniz..." szn, omuza kadareller mana-sn-da anlamlard.

    Bazen de bunun sebebi szn manaya delaletinin gizli olmadr. nk szlerin manalaradelalet ekil ve yollar gerekten oktur. Bu szleri anlama hususunda insanlar Allah'n vergi velutfuna gre farkl derecelerde bulunurlar.

    Sonra bir kimse sz genel olarak bilir de muayyen bir eyin o genel hkmn mul altna

    girdiini bilemez.

    Bazen nce anladn sonradan unutur. Bu konu Allah'tan bakasnn ihata edemeyecei kadargenitir.

    Bazen de adam yanlr. Sze Rasulullah'n (s.a.v.) gnderildii Arapa'nn izin vermediimanadan baka bir mana anlar. [25]

    Yedinci Sebep:Mtehide hadisin kastedilen manaya delaletini kabul etmemek. Bununla daha ncekinin farkudur: nceki, szn kastedilen manaya delalet cihetini (eklini) anlayamamtr. kincisi isedelalet eklini anlamakla bereber byle bir delaletin sahih olmadna inanr. nk kendiitihat usul bakmndan bu delaleti reddedecek bir gre sahip bulunur. Mtehid, bugrnde ister isabetli olsun ister hatal.

    rnek: Tahsis edilmi (mul daraltlm) amm'n (genel anlam szn) muteber delilolmamasna, mebni herhangi bir, sebep gelmi bulunan umumi hkmn yalnz o sebephakknda delil olacana, mcerret (tek bana) emir sasnn vcubu gerektirmediine vebyle bir emrin fevri (gereinin hemen yerine getirilmesini) gerekli klmadna, elif-lam ilemarife yaplm olan lafzn umum ifade etmediine, menfi (olumsuz) fiillerin kendi zatlarnveya btn hkmlerini olumsuz yapmadna, iktizade, mzmer ve manalarda umumilikolmadna v.s... inanmak gibi fkh usul ilmindeki ihtilafl meselelerin yars bu ksmagirmektedir. Yine de mcerret usul kaideleri btn ihtilafl delilleri iine almamtr.

    Muayyen bir delaletin belli bir delalet eidi iine girip girmedii hususundaki ihtilaf da burayadahildir. Mterek (e anlaml) bir lafzn muhtemel olduu iki manasndan hangisininkastolunduunu belirleyen bir karine olmadndan tr o lafzn mcmel olduuna inanmak

    gibi. [26]

    Sekizinci Sebep:Bir delaletin, manann karsnda bunun kastedilmedii-ni gsteren bir baka delilinbulunduuna mtehidin inanmas. Buna amme ile hassn, mutlak ile mukayyedin, mutlakemirle vcubu ortadan kaldran delilin, hakikatla mecaz delaleti v.s.'nin karlamalar rnektekil etmektedir. Bu da geni bir konudur. nk szl delaletlerin birbiriyle karlamas,bunlardan bazsn dierine tercih etmek hususu geni bir denize benzer.[27]

    Dokuzuncu Sebep:Mtehid, bir hadisin ya zayf, ya mensuh, ya da tevili kabil ise tevil edilmi olduunu gsterenve ittifakla bunu teyit eden ayet, hadis ve icma gibi baka bir delille atm bulunduunainanmas. Bu da iki trldr:

    1- Yukarda zikredilen ihtimalden birinin kuvvetli bulunduuna inanr. Ancak bunlardanhangisi olduunu tayin edemez.

    2- ihtimaldan birini tayin eder. yle ki; hadisin mensuh veya tevil edilmi olduuna inanr.

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    11/30

    Fakat bazan sonra geleni nce gelmi, zannederek mansuhta yanlr. Bazan tevilde ise hadisilafznn muhtemel olmad bir manada tevil ederek ve bu tevili nleyen bir delilin mevcutolduunu bilmeyarak yanlabilir.

    lk nazarda iki delil arasnda atm grld halde de u ihtimaller bulunabilir.

    a- Hadisin karsnda bulunduunu sand delilde bu zt delalet olmaz,

    b- Zt grnen hadis isnad veya metin ynnden birinci hadis kadar kuvvetli olmaz.

    c- Birinci hadis hakknda bundan nce saylan sebeplerden birisi bahis mevzu olabilir,

    d-ddia edilen icman sebebi ekseriya icmaca muhalif olanlarn ileri srdkleri grlerinibilmemekten meydana gelmektedir. Biz birok mehur alimler biliyoruz ki, baz konulardakiiddialarnn dayanaklar, ayn konuda farkl dnenleri bilmemektedirler. Ellerindeki deliller ilerisrdklerinin aksini gerektirdii ve herkesin onun grne muhalif olduunu bildii halde hikimsenin sylemediini sylemi olmak gibi bir tutum iine girmemilerdir. Hatta onlardanbazlar sz askya alarak, "Eer bu meselede icma varsa uyulmaya en layk gr odur. ayeticma yoksa benim grm yle ve yledir," demilerdir. rnek olarak bunlardan bazlaryle der: "Klenin ahitliini caiz gren bir kimsenin var olduunu bilmiyorum." Halbukiklenin ahitliinin caiz olduu gr Ali (r.a.), Enes, reyh gibi zatlardan nakledilmitir.

    Bir ksm da, "Ksmen azad edilmi klenin varis olamayacanda icma ve ittifak edilmitir,"derler. Halbuki byle bir kiinin varis olaca, Ali (r.a.) ve bn-i Mesud'dan (r.a.) menkuldr.Kald ki, bu konuda Rasulullah'tan (s.a.v.) gelen bir hasen hadiste mevcuttur.

    Dier birisi yledir: "Namazda Rasulullah'a (s.a.v.) salat okumay vacip klan bir kimseninbulunduunu bilmiyorum." Halbuki bunun farz olduu gr Ebu Cafer el-Ba-kr'dannakledilmitir.

    Bunun sebebine gelince; alimlerden ounun bilgi kayna kendi yetitikleri lkelerindeki ilimehlidir. Bunlarn d-ndakilerinin grlerini bilmezler.

    Nitekim mtakaddimin (ncekiler)den ounun yalnz Medinelilerin ve Kufelilerin grlerinibildiklerini, mute-ahhirin (sonra gelener)den ounun ise uyduklar, iki veya imamngrlerinden bakasn^ bilmediklerine ahit oluyoruz. nk bunlarn dndaki grleri ayk-

    r kabul ederler. nk bunlar ayn konuda gr ileri srm kimseleri bilmektedirler. Busebepten byle bir kimse kendi bildiine uymayan bir hadisle kerlatnda imaa aykrolacandan korktuundan veya icmaa aykr olduuna inandndan byle bir hadislehkmetmeye yanamaz. Ona gre icma, delillerin en bydr. te bazlar hadise grehkmetmemektedir. Ulemadan bazlarnn mazeretleri bundan maydana gelmektedir. Bukonuda bazlar gerekten mazurdur, bazlar ise gerekte mazur olmadklar halde kendilerinimazur gstermektedirler. Bundan nceki ve sonraki sebeplerin ounda durum byledir. [28]

    Onuncu Sebep:Hadisin; zayf, mensuh veya tevil edilmi olduuna delalet eden bir baka delille karlatnabir bakas inanmad halde dier bir mctehit inanabilir. Bazan muayyen bir hadis deil decinsi (onun mulne girdii nevi) atm saylr. Bazan da gerekte byle bir atma olmazda mtehid, yle zannetmi olabilir. Nitekim Kufeli alimlerden ounun sahih hadisi Kur'an'n

    zahiri ile atm grmeleri gibi... Onlar Kur'an'n zahirinden anlalan ve umum manay ifadeeden ve benzeri ayetlerini hadisin kesin hkmne takdim ve tercih etmilerdir. Bazan da sznbirok manaya delaletini dnerek, aslnda zahir olmayan zahir (Kur'an'n lafzndan anlalr)saymlardr. nk szlerin manaya delaletlerinin pek ok eitleri vardr. Bu sebepten "ahidve yemin hakkndaki hadisi reddetmilerdir. Halbuki bakalar Kur'an'dan ahid ve yeminlehkmetmeyi men eden ak bir ayet olmadn bilmektedirler. Kald ki byle bir ayet dahi olsayine bir atma sz konusu deildir. nk byle bir durumda snnet ayeti tefsir etmi olacak-tr.

    Bu kaide ile ilgili olarak mam- afii'nin syledikleri malumdur. mam Ahmed b. Hanbel'inKur'an'n zahir manalar ile yetinip, onu Rasululah'in (s.a.v.) snnetince tefsir etmeye lzumgrmeyenlere yazd mehur bir reddiyesi vardr. Bu risalede getirdii delilleri buradasralamaya yer bakmndan imkan yoktur.

    Baz hadislerle amel etmeyelerin gsterdikleri sebepleri arasnda unlar da vardr:

    a- Kur'an-2 Kerim'in umum ifade eden bir ayetini tahsis eden, mutlakn kaytlayan veya onun

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    12/30

    manasna ilavede bulunan hadisleri kabul etmemek.

    b- Buna kail olanlarn grleri: Mutlak bir ayeti kaytlamak gibi, nass zerine yaplan ilavenassn hkmn nas-hetmek, (yrrlkten kaldrmak) demektir. Amm olan bir ayeti tahsisetmek (zelletirmek) te keza onun hkmn kaldrmaktr.

    Dier baz rnekler:

    a- Medine alimlerinin bir ksm; sahih hadisin Medine ehlinin uygulamasyla atmas halindeonlarn hadise uymayan uygulama tarzlarn icma kabul ederek hadisle amel etmezler. Buhadise uymamak konusundaki ittifaklarn bir hccet sayarak hadise tercih ederler. Ah-verite"Meclis" (akn yapld yer) muayyerlii ile ilgli hadis-i erife muhalefetleri ite bu esasadayanmaktadr. Halbuki ulemann ou Medine'lilerin bu meselede ittifak deil- ihtilaf ettikleriniisbat etmilerdir. Kald ki, ittifak bile etmi olsalard, bunlara bakalar muhalefet edincephesiz snnetin delil olmas gerekir.

    b- Her iki ehir (mensubu) birok kii baz hadislerin kyas- celi ile att grndebulunarak hadisle amel etmezler. Bunlara gre umum-i kaideler bir habere baklarak bozulmaz.

    te hadisle amel etmemeye sebep olan bu ve buna benzer eitli karlama ve elimelervardr. Bu elimeleri tesbitte isabet de edebilJvhata da edilebilir.

    Mtehitlerin baz hadislere aykr hareket etmeleri hususunu bu on sebep aka ortayakoymaktadr. Birok hadisler de vardr ki alimlerin onlar almamalarnda bizim muttaliolmadmz delilleri olabilir. nk ilmin elde edili yollan genitir. Biz alimlerin gnllerindekibtn bilgileri bilemeyiz. Alim istinat ettii delili bazen aklar, bazen de aklamaz. Akladtakdirde de bazen bize ular, bazen de ulamaz. Ulat zaman bazen dayand delil haddizatnda doru olsun, yahut olmasn durum byledir.

    Biz bunu bylece kabul ettikten sonra; sahih bir hadise dayanarak delili ak seik olan ve bazilim ehli tarafndan da kabul edilen bir gr; elinde bu delili reddedecek bir ey bulunan fakatbizce ak olmayan bir alimin gr karsnda terkedemeyiz. nk delili bizce bilinmeyen bualimin bilgisi ne kadar ok olursa olsun, onun yanlma ihtimali, er'i deliller (kitap ve snnetdelilleri) Allah'n (c.c.) btn insanlara emri ve hccetidir. Alimin gr ise byle deildir. er'idelil (kitap, snnet)e dayanan delil kendisi gibi baka bir delille atmadka hatal olmas

    mmkn deildir. Alimin ise gr byle deildir.Eer hadisi brakp alimin szne dayanarak amel etmek caiz olsayd, elimizde bu gibidelillerden hibir ey kalmazd. Bizim maksadmz hadisler terkedilir demek deil, mtehitlerinbaz hadislerle amel etmemelerinde mazur olduklarn ifade etmektir. Onlar bunda mazurolduklar gibi biz de onlarn delilsiz terkettiklerini terkederek hadisle amel etmede mazuruz,

    Allah (c.c.) yle buyurur:

    "Onlar bir mmeti; gelip geti. Onlarn kazandklar kendilerine, sizin kazandklarnzda sizeaittir. Siz onlarn yaptklarndan sorulmazsnz." (Bakara: 2/134)

    Baka bir ayette de:

    "Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Peygambere ve sizden olan emir sahiplerine (idarecilere)

    de itaat edin. Eer bir hususta anlamazla derseniz - Allah'a ve ahiret gnne gerekteninanyorsanz- onu Allah'a ve Rasul'e gtrn.,. (Nisa: 4/59)

    Bir kimsenin szne dayanarak, Rasulullah'tan (s.a.v.) gelen sahih hadise muhalefet etmek,hibir kimsenin hakk deildir. Nitekim bni Abbas (r.a.) kendisine sual soran kiiye hadislecevap vermesi zerine adam: "Ebu Bekir ve mer yle diyorlar", deyince bn-i Abbas (r.a.):"zerinize gkten ta yamasndan korkarm; ben Allah Rasulu yle buyurdu diyorum, siz iseEbu Bekir ve mer'in szlerinden bahsediyorsunuz."

    Mtehidlerce bir hadisi terketmenin baz sebepleri olduu malum olunca; iinde helal veyaharam hkm bulunan bir hadise rastlanr ve terk sebeplerini anlattmz a-lim-lerden birininde bu hadisi terkettii (amel etmedii) grlrse, haram helal veya helali haram kldveyahut Allah' m indirdiinden baka bir eyle hkmettii iin o alimin ceza grecei inancna

    kaplmamaldr.Yine bir hadiste; bir fiil hakknda lanet, Allah'n gada-b, veya azab gibi bir tehdit bulunur,yukarda izah edilen sebeplerden dolay bir alim de o fiili mubah grr veya yaparsa o tehdidin

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    13/30

    mulne girdii s anlmamaldr.

    Bu hususlar da Badat mutezilelerinden "Bir'el-Muray-si" ve benzerleri dnda ulema arasndabir ihtilafn mevcut olduunu bilmiyoruz. Bunlar (Bir vb.) itihadlarnda hata edenmtehidlerin ceza greceine kail olmulardr. Bu gr sakattr. nk haram ileyenkimsenin ceza tehdidinin mulne girebilmesi iin ya o eyin haram olduunu bilmeli veyabilme imkanna sahip bulunmaldr. slam diyarndan uzak yerlerde yetien veya yeni Mslmanolan kimse, haram olduunu bilmedii yasaklardan birini ilerse gnahkar olmaz ve kendisinehad (er'i ceza) uygulanmaz. Durum byle olunca; bir ii haram klan hadis kendisine ula-madndan tr onu mubah sayan ve bu hususta er'i bir delile de dayanan kimsenin mazurkabul edilerek ceza grmemesi akla daha uygundur. te bunun iindir ki itihadnda yanlankimse vg ve sevaba layk grlmtr. Allah (c.c.) yle buyurur:

    "Bir zaman Davud ve Sleyman, bir ekin konusunda hkm veriyorlard: Bir grup insannkoyun srs, geceleyin babo bir vaziyette bu ekinin iine dalp ziyan vermiti. Biz onlarnhkmn grp bilmekte idik. Bylece bunu (fetvay) Sleyman'a biz anlatmtk. Biz onlarnherbirine hkm ve ilim verdik."

    (Enbiya: 21/78-79)

    Bu ayeti celilede Cenab- Hak, doru anlay ve hkmde isabeti yalnz Sleyman'a (a.s.)

    verdiini ifade buyurmakla beraber, her ikisini de hkm ve ilim bakmndan mek-tedir.Buhari ve Mslim'de Amr b. As'dan (r.a.) rivayet edilen bir hadis-i erifte Rasulullah (s.a.v.)yle buyurdular:

    "Hakim itihadyla hkm verir ve isabet ederse kendisine iki ecir (sevap) itihadnda hataederse bir ecir vardr."

    Hadis-i eriften anlalyor ki mtehid hata bile etse ecir kazanmaktadr. Bu ecir itihadndandolaydr, hatas da affedilmitir. nk her olayla alakal hkmlerde doruyu bulmak yaimkansz yahut da ok gtr. Halbuki Kur'an- Kerim'de Allah Teala:

    "Allah dinde size glk klmad. (Hacc: 22/78)

    "Allah sizin iin kolaylk olsun ister, glk istemez." (Bakara: 2/185) buyurur.

    Buhari ve Mslim'de RasuluIah'm (s.a.v.), Hendek Sava ylnda ashabna yle buyurduurivayet edilmektedir. "Hibiriniz Ben'i Kurayza'ya varmadan ikindi namazn klmasn."

    Ashap yolda iken ikindi namaznn vakti geldi. Bazlar: "Ben'i Kureyza'ya varmadan klmaynz",dediler. Bir ksm da Peygamberimizin maksad bu deildir, diyerek yolda ikindi namazn kldlar.Rasulullah (s.a.v.) bu iki guruptan hibirini sulamad. Bunlardan birinci guruppeygamberimizin hitabn umumi (her halkarda) olarak almlard, onlara gre ikindi vaktiningemesi de buna dahildi. kinci gurup ise ileri srdkleri bir delille namaz vaktinin geirilmesinibu emrin mulnden hari tutuyorlard. nk bunlara gre Peygamberimizin maksad: Bir annce Rasulullah tarafndan muhasara edilen yere gitmekten ibaretti.

    Bu konu fakihlerin mehur ihtilaflarna yol aan: "Genel hitap kyasla tahsis edilir mi?"meselesidir. Mamafih namazlarn yolda klanlar daha doru hareket etmilerdir.

    Bilal (r.a.) iki sa'lk hurmay bir sa' karlnda satn aldnda Rasulullah (s.a.v.) bunu gerivermesini emretmi[29] fakat kendisine faiz yemenin gerektirdii cezay uygulamam;azarlamam; lanet ve fisk kelimelerini kullanmamtr. nk Bilal (r.a.) bu ii yaparken onunharam olduunu bilmiyordu.

    Bunun gibi Adiy b. Hatim ile sahabeden bazlar, orula ilgili olan:

    "Fecrin beyaz ipi, siyah ipten ayirdedinceye kadar yiyip iiniz. (Bakara: 2/187)

    ayetindeki Beyaz ve siyah" ipin bildiimiz maddi ip olduunu sanmlard. Bu sebeptenyanlarnda bir beyaz, bir de siyah ip bulundurur, bunlar birbirinden ayrt edecek aydnla sahipoluncaya kadar yer ve ierlerdi. Rasulullah (s.a.v.) bu durumdan haberdar olunca, Adiy'e ylebuyurdu:

    "u halde senin kafan kaln, bunlar gdzn aydnl ile gecenin karanl anlamndadr.[30]

    Bu szyle souk bir gnde bandan yaralanm ve boy abdesti almas gereken bir kiiye(teyemmm yerine) gusl etmesinin gerekli olduunu syleyerek lmne sebep olanlar iin

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    14/30

    Rasulullah (s.a.v.):

    "Allah onlar ldrsn, adam ldrdler, madem bilmiyorlar bir bilene sorsalar ya? Aczin,bilgisizliin are ve ilac sormaktr. [31]

    Bu kiilerin Rasulullah'n (s.a.v.) itabna uramalarnn sebebi, itihada ehliyetli olmadklarhalde fetva verip hataya dm olmalardr.

    Keza; Useme b. Zeyd Hurekat Savanda "Lailahe illallah" diyen birisini ldrdndeRasulullah (s.a.v.) ona ksas, diyet ve kefaret cezas vermedi. nk Usame, onun imanndasamimi olmadna, korktuu iin kelime-i ehadet getirdiine ve (savata) bylelerininldrleceine kani bulunuyordu. Halbuki bu hareket dinen haramdr.

    Selef ve cumhur-u fukuha bu hadise ile istidlal ederek, ehl-i hakkn kanlarnn aktlmasnkendilerince er'i sandklar bir delile dayanarak helal sayan ve onlara kl eken bailerin(ekiyalarn) ksas, diyet ve kefaret cezalarna arptrlmamalarnn gerektiine kail olmulardr.Halbuki onlarn yaptklar bu i haram klnmtr. er'i bir delile aykr bir davran ierisindeolan kiinin gerekli cezaya layk olabilmesinin artn yukarda anlattk. Artk her hitapta bunuzikretmeye gerek yoktur. nk bu mesele zihinlerde iyice yerlemitir.

    slam'n emirleriyle amel eden bir kimsenin Allah'n (c.c.) va'd buyurduu mkafata nailolabilmesi iin amelini yalnz Allah (c.c.) iin yapm olmas ve sonradan dinden dnerek

    yaptklarn boa karmam bulunmas artlar vardr. Bu artlar da iinde mkafat va'd edilenher hadiste sylenmemitir.

    Bir nasla amel etmeyen kimsenin ceza grecei dnlse bile bu cezay nleyecek engellervardr. Bu engeller tevbe, istifar, gnahlar silip gtren iyi ameller, ekilen bela ve musibetler,efaati makbul olann efaati, ve nihayet en byk merhamet sahibinin rahmeti...

    Bir insanda bu sebep ve manialardan hibiri yoksa ki bu ancak Allah'a (c.c.) aktan isyan edenve ona kar direten birisi hakknda dnlebilir, ite o zaman o kimse cezaya mstehak olur.Bundan o fiilin cezay gerektirdii ve dola-ysiyle haram ve irikin olduu anlalr. Ancak; bu iiyapan her ahsn muhakkak ceza greceine hkmetmek kesinlikle batldr. nk cezayamstehak olabilmek iin onu gerektiren artn bulunmas (yani onu mazur klan sebeplerinbulunmamas) ve yukarda zikredilen suu affetti-rici manialarn da bulunmamas gereklidir.

    Bunun izah udur:

    Bir hadisle amel etmeyen kimseleri ksma ayrabiliriz:

    1- Btn Mslmanlarn ittifakyla caiz grlen terk. Buna rnek olarak: Kendisine hadisulamayan bu konuda fetva veya hkme ihtiyac olduu halde onu aratrmada kusur etmeyenkimsenin terki (hadisle amel etmemesi) gsterilebilir. Nitekim daha nce gerek Hlefa-i Raidinve gerekse bakalarndan sz ederken bu hususa deindik. Byle bir kimsenin hadisi terketmek gibi bir kusur ilemesinden dolay ona bir ceza terettp etmeyecei hususunda hi-'birMslman phe etmez.

    2- Caiz olmayan terk. Bu eit kusurun mtehidlerden ve imamlardan sadr olmayacahemen hemen kesin olarak sylenebilir. Ancak; baz alimlerden aada aklayacamz ekilde

    meydana gelmi olmasndan korkulur:a) Nazar ve itihadna dayanarak gr beyan eder fakat mesele ile ilgili hkm anlamaktakusurlu olduundan hkmn btn sebep ve artlar bulunmadan sylemi olur.

    b) Bir delile istinaden grn ortaya koyar. Yalnz meselenin derinliine nfuz edememitir.

    c) Bir delile dayanarak grn ifade etmi olmakla beraber, adeti veya baka bir maksaddolaysiyle konuyu daha derinden inceleyip, kendi szyle karlayan bir hadisin bulunupbulunmadn tam manasyla aratrmamtr.

    te bu sebepten alimler, zerinde altklar meselede muteber olan itihad yapamamannkorkusu iinde olurlard.

    Bu kusurlarn gnahlar vardr, ancak bu gnahlarn cezasnn sahibine ulamas iin onun tevbe

    etmemi olmas gerekir. Bazen de bu gnah; tevbe, istifar, iyilik, bir belaya uramak, efaatve rahmet yok eder.

    Nefis ve hevasna uyup, batl olduunu bildii eyi mdafaa eden, bir de bir sz ve grn,

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    15/30

    msbet veya menfi delillerini bilmeden onun doru veya yanl olduu hakknda kesin hkmverenler bu aftan ve rahmetten yararlanamazlar. Bunlarn her ikisi de cehennemdedir.

    Nitekim Rasulullah (s.a.v.) yle buyurmulardr:

    "Kadlar (hakimler) ksmdr; bunlardan ikisi atete biri cennette olacaktr. Cennetlik olan:Hakk bilen ve onunla hkmeden hakimdir. Atete olanlar ise; bilmedii halde hkm verenle,hakk bildii halde ona aykr hkmedendir.[32]

    Mftler de byledir. Ancak muayyen bir ahsn ceza grmesinin yukarda akladmz gibibaz engelleri vardr. Yine bu hatalardan bir ksmnn byk imamlarn bazlarnda vakiolduunu farzetsek bile -ki bu gibi eyler onlardan uzaktr veya vaki olmamtr- mmettarafndan sevilmi ve kabul edilmi bulunan bu ulu kiilerin dayand sebeplerde yok deildir.Onlardan baz hatalarn vaki olmas imamet ve byklklerine zarar vermez; nk biz onlarzaten masum (gnahtan korunmu) kabul etmiyoruz. Onlar da gnah ileyebilirler. Bununlaberaber kendilerinin en yksek derecelere erdiklerini umarz. nk, Cenab- Hak, onlarabakalarna vermedii iyi ameller ve gzel haller ihsan buyurmutur. Kald ki bunlar hibirgnah ve hata zerinde de srar etmemilerdir. Sonra bunlar sahabeden stn bir derecede dedeillerdir. Halbuki ashab- ki-ram'n itihad ederek verdiklei fetvalar, hkmler ve aralarndacereyan eden kanl vak'alar hakknda da sz budur.

    3- Biz bir taraftan kendince bir delile dayanarak herhangi bir hadisle ameli terketmi olanmtehidin mazur ve sevaba nail olacan sylemekle beraber, dier yandan sahih hadislerbulduka ve bunlarla elien baka bir nasa da raslamadka bu hadislerle amel ederiz.Mtehitler hakkndaki inancmz bizim hadisle amel etmemize mani olamaz. Hatta buhadislerle btn mmetin amel etmesinin farz olduuna, bunlar mmete duyurmann da yinenemli bir grev olduuna inanmamz gerekir. Bu hususlarda alimler arasnda ittifak vardr.

    Bu sahih hadisler de iki ksma ayrlr:

    1- Delaleti kafi (kesin) olan. Bu Rasulullah'n (s.a.v.) sylediinde ve belli bir manaykastettiinde phe ve tereddt etmediimiz sened ve metni kesin olan hadislerdir.

    2- Delaleti ak fakat kesin olmayan hadisler

    Birinci kma giren hadislerin ilim ve amel konularnda kesinlik ifade ettiklerinde btn islamalimleri ittifak etmitir.

    Bu hadisler zerinde de aadaki u hususlarda ihtilaf etmilerdir.

    a) Hadisin senedi kafi midir deil midir?

    b) u veya bu manaya delaleti kesin midir deil midir? Buna rnek olarak haber-i vahidgsterilebilir:

    mmetin kabul ve tasdikle karlad veya amel hususunda ittifak ettii haber-i vahid (bir ikikiinin rivayet ettii mtevatir ve mehur olmayan hadis), btn fakihler ve kelamclannouna gre (ilim) ifade eder ve ifade ettii bilgi kesin kabul edilir. Baz kelamclara gre iseilim ifade etmez.

    Birbirini dorulayan birka yoldan ve belli kiilerden rivayet edilen haber de byledir. Buhaberlerin rivayet yollarn, ravilerinn durumlarn ve tad karineleri ve iaretleri bilen kiiiin bu haber kesin ilim ifade eder. Bu hususlar bilmeyene gre ise ilim ifade etmez.

    Bunun iindir ki hadis iliminin mtahassslar ve derin bilginleri yannda baz hadislerin kesinbilgi verdii kabul edilirken dier baz alimlerce kesin bilgi verdikleri bir tarafa sahih olmadklarbile zannedilmitir.

    Hadisin kesin bilgi fade etmesinin eitli sebepleri vardr:

    a) Haber veren ve rivayet edenlerin ok olmas.

    b) Haber verenlerin vasflar.

    c) Haberi sunu biimi,

    d) Haber verenin verdii haberi anlay.

    e) Haber verilen eyin durumu ve mahiyeti...

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    16/30

    Bazen az kiinin verdii haber, bunlarn dindarlk ve hfz bakmndan stnlkleri, yalan veyanlmadan uzak olmalar hususunda emniyet telkin eder ve bunlarn verdii haber kesin ilimifade eder. Halbuki sayca bunlardan kat kat fazla olanlarn verdii haber kesin ilim ifade etmez.Bu -zerinde phe edilmeyecek bir gerektir; fukaha, hadisiler ve ou kelamclarm bir ksmda bu gr kabul etmemilerdir.

    Baz fakih kelamclar ise u gr ileri srmlerdir:

    Herhangi bir meselede verdikleri haber kesin ilim ifade eden kiiler miktarndaki say ileverilmi her haber kesinlik ifade eder. Bu gr (belli bir sayy kesin ilim ifadesinde lalmak) kesin olarak yanltr. Ancak bu hususu aklamann yeri buras deildir.

    Haber verenlerle ilgili olmayp, verien haberin ilim ifade etmesine tesir eden karineleri deburada zikretmedik. nk bu karineler sz edilen haberden ayr bulunduklar zamanda bazenkesin bilgi ifade eden bu karineler habere tabi klnmamtr; nitekim haber de onlara tabiklnmamtr. Bunlardan herbiri bazen kesin bilgi bazen de zanna gtren birer, yol ve vastadr.Her ikisi de kesin bilgiyi gerektirir veya biri kesin bilgiyi dieri zann gerektirir bir ekildebirletiklerinde; haberler hakknda daha ok bilgili olan bir kiinin de olmayann byle kabuletmedii de olur.

    Bazen de haberlerin u veya bu manaya delaletinin kesin olup olmad hususunda gr

    ayrlklar olur. Bunun da sebebi; sz konusu hadisin nass m, zahir mi, zahir ise mercuhihtimalleri ortadan kaldrlacak karineler var m yok mu gibi hususlardaki gr farkllklardr.Bu da geni bir konudur. Baz alimlerin, bir ksm hadisler iin delaletleri kesindir dediklerihalde, bazlarnn kesin grmedikleri olabilir. Hadisin u veya bu manaya delalet ve ifadesikesindir diyenler, ya hadisin ancak o manaya gelebileceini veya baka bir manay vermeehadisin msait olmadn yahut da baka delilleri bildikleri iin byle davranrlar.

    fade ve delaleti zahir fakat kesin ojmayan hadislere gelince:

    er'i hkmlerde bunlarla amel etmenin vacip olduu hususunda, muteber alimler ittifaketmilerdir. Bir ceza v.s.'yi haber vermek gibi ilmi (itikadi) bir hkm ifade ediyorsa, buhususta gr ayrlklar vardr.

    1- Fakihlerden bazlar u gr ileri srmlerdir: Tek fakat adil olan kiinin rivayet ettii

    hadis, eer bir fiille ilgili vaid (dnyevi ve ahrevi ceza) ifade ediyorsa, bu hadiste geen o fiilinharam olduuna hkmetmek ve bununla amel etmek gerekir. Ancak, ilim ve itikad bakmndanmesnet olabilmesi iin kesin olmas lazmdr.

    Keza senet kesin (Peygambere ait olduu sabit) olmakla beraber, ifadesi kesin olmazsa durumayndr. Aie (r.a.) Eb'i shak es'Sabii'nin hanmna syledii u szn byle tatbik etmilerdir."Zeyd'e syleyin, tevbe etmedii takdirde, Rasulullah'la (s.a.v.) beraber yapt cihad boa git-mi ve zayi olmutur."

    Bu haberin izahnda derler ki: Aie (r.a.) Zeyd'in iledii suun byle bir cezay gerektirdiinibildii iin byle sylemitir. Biz onun bu haberini - bir fiili - haram klma hususunda tatbikederiz.

    Ancak, bu vaid ve tehdidin tahakkukuna kail olmayz. nk bize gre hadis tek kiinin haberi

    ile sabit olmutur.

    Bunlarn dayand delili de udur: Vaid, itikad mevzuuna girer. Bunun ise ancak ilim ifade edenyolla sabit olmas gerekir. Bunun gibi bir fiili itihad konusuna girerse, onu ileyene cezagerekmez.

    te bunlarn grne gre; vaid hadisleriyle ancak o fiillerin haram olduuna hkmedilir,fakat delalet ve ifade kesin olmadka vaid (ceza) gerekmez.

    Bunun bir rnei de, Osman'n (r.a.) mushafmda yer almad halde baz ashaptan sahih olarakgelen kraatlerle bir ksm alimlerin amel etmeleri ve bunlar delil olarak ileri srmeleridir. Hemilim hem de amel gibi iki yan bulunan bu kiraetler sahih, haber-i vahid (tek kiinin rivayeti) ilenakledile gelmitir. Bu kraetlere amel etme (okuma) hususunda zikredilen hadislerle ameletmiler, ancak Kur'an- Kerim'e dahil etmemilerdir. nk bunlarn Kur'an'dan olmas ancakkesin bilgi ile sabit olabilecek ilmi meselelerdendir.

    2- Fukahann ounluu ise - ki btn selefin gr de budur.

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    17/30

    u grtedirler:

    Bu gibi hadisler, ifade ettikleri vaid hususunda da delil ve kaynaktrlar. nk ashap ve tabiin;bu hadislerle amel ettikleri gibi devaml olarak bunlarn ifade ettiklerivaidin gerekleeceini vehadiste geen ii yapan kiinin, mezkur cezay greceini genel olarak aklamlardr.

    Bu husus onlarn hadis ve fetvalarnda yaygndr. Bunlara gre:

    Vaid de er'i hkmlerden saylmtr. Bu er'i hkmler ise bazen kesin, bazen de zahir (gizlianlamna gelmekte) delillerle sabit olur. nk matlup olan vaid'in tahakkuk edeceine taminan hasl etmek deil, ister kesin ister zan-n galip derecesinde olsun bir inan elde etmektir.Nitekim ameli hkmlerde de durum ayndr. Bir insann Allah'n (c.c.) bir fii'li haram kldnave o fi'li ileyeni de tam belirlenmemi bir ceza ile tehdit ettiine inanmas ile ayn fiili Allahteala'nn haram kldna ve ileyeni muayyen bir ceza ile cezalandracana inanmas arasndabir fark yoktur. Her ikisi Allah'tan (c.c.) verilen haberdir. Herhangi bir delille birinci ekildehaber vermek caiz olduu gibi ikinci ekilde de haber vermek caizdir. Hatta birisi, bu eithaberlerle vaid hususunda amel daha kuvvetli bir harekettir dese daha uygun olur. Busebepledir ki ulema tergib ve terhip hadislerinde gsterdikleri msamahay ahkam hadilerindegstermemilerdir.

    nk ceza ve tehdidin tahakkukuna inanmak insanlar baz fiilleri terketmeye sevkeder. Eer

    bu.vaid gerek ise insan kurtulmu olur. Eer ceza biraz daha hafif ise, bu cezann daha arolduuna inanmak suretiyle meydana gelen hata kiinin kt bir fi'li terketmesine sebep olduuiin ona zarar vermez. nk ayn kiinin mezkr cezann daha hafif olduuna inanmas veyahi inanmamas halinde de hata edebilir. Bu hata ise insann gznde o yasakfiili km-seteceinden onu ilemesine sebep olacak, dolaysyla eer ceza onun inancndan daha fazlaidiyse ona arplacak veya mstahak olacaktr. u halde cezann varl veya yokluu inancndahata eittir. Halbuki cezann varlna inanmakla kiinin azaptan kurtulmas daha mmkndr.Bundan inanmann daha iyi bir yol olduu anlalmaktadr.

    te bu delile dayanarak alimlerin ou haram klan delili mubah klan delile tercih etmilerdir.Fakiherden birou da buna dayanarak birok hkmlerde ihtiyat gzel olduu hususu btnakl sahipleri arasnda ittifakla kabul edilmi gibi bir eydir. Bir kimsenin vaid'e inanmamashalinde hataya dmesinden korkmas karsnda vaid'in varln kabul ettii takdirde de hata

    yapaca korkusu bulununca, inanmasn gerektiren delil ile inancndan dolay meydana gelecekolan kurtulu birbiriyle elimeyen iki salam delil olarak kalr.

    Hibir kimse vaid'in varlna kesin delilin bulunmamas vaid'in de bulunmadna delildirdiyemez: Mesela; baz zaid kraetler hakknda mtevatir haberin olmad gibi.

    Byle bir iddia sakattr. nk delilin bulunmas delille isbat edilmek isitenen (Medluln aleyholan) eyin de bulunmadn gstermez. Her kim kesin bir delil yoktur diye ilmi meseledenbirini inkar ederse ki bu baz kelamclarn tuttuu yoldur aka hata ilemi olur. .

    Ancak; bir eyin varl, onun delilinde varln gerektirdiini ve delilin olmadn bilince onugerektiren eyin olmadn biliriz. nk lazmn yokluu melzumun da yokluunu gsterir.Biliyoruz ki, Allah Teala'nin kitabn ve dinini nakletmeye sevkeden sebepler pek oktu. Umumiin delil ve hccet olacak hususlar da nakline ihtiya duyulanlar mmetin gizlemesi caiz

    deildir. Bu sebeple, bize tevatr yoluyla altnc bir namazn veya baka bir sre nakledil-medii iin bunlarn (altnc bir namazn 114'ten baka srenin) olmadn kesin olarak bildik.Fakat vaid mevzuu bu kabilden deildir. nk her fiil hakknda varit olan vaid ve tehdidintevatr yoluyla nakledilmi olmas gerekmez. Nitekim bu gereklilik bizzat o fiilin kendisi iin szkonusu deildir. u halde sabit oluyor ki vaid ifade eden hadislerin mucibiyle amel etmek ve ofiili ileyenlerin tehdit ve cezaya urayacaklarna inanmak gerekir. Ancak bu cezann bil-fiil ki-iye ulaabilmesinin baz artlar ve cezay nleyen baz engeller bulunmaktadr.

    Bu kaide baz rneklerle daha iyi anlalacaktr.

    Rasulullah'tan (s.a.v.) sahih olarak u hadis rivayet edilmitir:

    "AHah (c.c.) faiz yiyene ve yedirene, ahitlerine ve katiplerine lanet etsin, veya eder."

    eitli yollarla yine ondan u hadisler rivayet edilmitir: Pein olduu halde iki lei, bir lekkarlnda satan iin yle buyurdular:

    "Hah ite bu ribann ta kendisidir![33]

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    18/30

    "Buday ile buday satmak pein ve msavi olmadka ribadr. [34]

    Bu hadisler: Faizin her iki eidinin (riba el Fadl ve ri-ba en'Nese'nin) riba faiz sayldngsterir.

    Ayrca Rasuhllah'm (s.a.v.):

    "Riba ancak nesiede olur.[35]

    hadisi kendisine ulam olan baz kimseler: ki lei bir lek karlnda pein olana satmayriba kabul etmeyerek helal saymlardr. Bunlar bn'i Abbas (r.a.) ve kendisine tabi olanlar:Ebu' Susa, Ata, Tavus, Said b. Cbeyr, ikrime ve benzeridir. Bunlar Mekke'nin ileri gelenleri,ilim ve amel bakmndan mmetin sekin kiileridir. Hibir Mtislmanm bunlar hakknda veyabunlar caiz olacak biimde- taklid edenler iin faiz yiyenlere mahsus lanetin bunlara daulaacana inanmas, caiz ve helal olmaz. nk bunlar kendi bilgileri erevesinde veitihatlar neticesinde byle bir gre sahip olmulardr.

    Bunun gibi baz Medineli byk alimlerden, kadnlara gayrmeru yoldan yaklamann caizolduuna dair rivayetler vardr. Halbuki Eb'u Davud, Rasulullah'tan (s.a.v.) u hadisi rivayeteder:

    "Kim bir kadna meru olmayan yoldan yaklarsa Allah'n Muhammed'e indirdiini inkar etmi

    olur. [36]Yine Rasulullah'tan (s.a.v.) iki ile ilgili rivayet edilen bir hadis-i erifde:

    " kiiye lanet etmitir. zm skana, sktrana ve iene. [37]

    Yine birok yollardan: Rasulu Ekrem'in (s.a.v.):

    "Her sarho eden iki arap gibidir. [38]

    mer (r.a.) Muhacirlerle Ensar'n bulunduklar bir srada Rasulullah'n (s.a.v.) minberi zerindeyle hitap etmitir:

    "Hamr akl gideren bir ikidir.[39]

    Hamn yasaklayan ayet indii zaman, bunun nzulne sebep, Araplarn Medine'de itikleri iki

    olmutur.O zaman Medine'de hurma arabndan baka iki yoktu. zm arab onlarda bulunmazd.

    lim ve amel bakmndan mmetin stn ve fazileti ahsiyetlerinden bir ksm kfe alimleri;arabn (hamrin) ancak zmnden alacana, hurma ile zm arabndan bakasnnsarholuk veren miktarndan aznn haram olmadna inanyor ve helal grdkleri bu gibiikileri iiyorlard.

    Bu alimler hatal da olsa mezkur inan ve amellerini bir tevile dayandrdklar iin veya dahabaka manialar bulunduu iin, bu anlaylarndan dolay onlar mazur grmek gerektii gibiarap ienler hakknda varid olan cezaya mstehak olduklar da sylenemez. Keza bunlarnitikleri ikinin lanetlenmi araptan olmad da sylenemez.

    nk Umumi bir szn iine onun czlerinin girmesi gerekir. Ayrca o zaman Medine'de zmarabnn olmad da bir gerektir.

    Yine Rasulullah (s.a.v.) Hamr (arap) satan da la-netle-mitir. Halbuki Sahabeden bazlararap satmlardr. Bu haber mer'e (r.a.) ulanca "Allah filann hakkndan gelsin, onlarRasulullah'n (s.a.v.):

    "Allah Yahudileri lanetledi. nk onlara hayvan ya yemek haram klnmt, onlar ise satpparasn yediler"

    buyurduunu bilmiyorlar m?" diye buyurmutur. [40]

    arab satan sahabi arap satmann haram olduunu bilmiyordu. Ama bu bilmeyi gerek onun,gerekse dierlerinin bu haram olan sattn vazgemeleri iin mer (r.a.) bu suun cezasnaklamadan ekinmedi.

    Rasulullah (s.a.v.) arap skan ve sktran da lanetle-mi-tir. Halbuki fakihlerden ou bakasadna arap yapacan bile bile zm skmasn (arap karmasn) caiz grmlerdir. arapyapmak iin zm suyu karmann lanetlenmi olduuna dair nass mevcut olduu halde, bir

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    19/30

    engel do-laysyle mazeret sahibi olan kiinin bu hkmn mulne girmemesi mmkndr.

    Yine Rasulullah (s.a.v.) birok sahih hadislerinde vasile ve mevsuleyi (Takma sa - peruka -takan ve taktran), lanetlemitir.[41]

    Baz fakihler ise bunu mekruh saymlardr.

    Rasulullah (s.a.v.) yle buyurur:

    "Gm kaptan ien kimse karnna ancak cehennem atei yuvarlar. [42]Halbuki baz fakihler bunu tenzihen mekruh grrler.

    Keza Rasulullah (s.a.v.) yle buyuruyorlar:

    "ki Mslman birbiriyle kar karya gelince len de ldren de atetedir. [43]

    Bu hadise gre, haksz yere mminlerin birbiriyle savamalarnn haram olmas gerekir. Halbukibiz Camel ve Sif-fin savalarna katlan kimselerin atete olmadklarn biliyoruz. nk onlarnsava konusunda mazeretleri ve tevilleri vard. Ayrca yaptklar iin cezasnn kendilerine veril-mesini engelleyecek birok iyi amelleri mevcuttur.

    Rasulullah (s.a.v.) sahih bir hadisinde yle buyurdular:

    " kimse vardr ki Allah kyamet gn onlarn yzne bakmaz, kendileriyle konumaz, onlartemize karmaz."

    1. Yannda fazla su bulunduu halde onu yolcudan esirgeyen. Allah ona yle der. Senin elininemei olmayan lutfu, onlardan esirgediin gibi ben de senden lt-fumu esirgiyorum.

    2. Devlet bakanna ancak dnyalk iin bey'at eden (rey veren) kimse; istediini verirse razolacak, vermezse kzacak.

    3. kindiden sonra vakit darahnca:

    "Bir mal iin yalan olarak telif edilen fiattan daha fazlasn verdiler diye yemin eden kimse.[44]

    Bu hadis-i erif, elindeki fazla suyu bakalarndan esirgeyen kimse iin byk bir tehdittir.Halbuki baz alimler bunu caiz grrler. Alimlerin bu muhalif grleri hadisi delil olarak

    gsterip bu iin haram olduuna hkmetmemi-ze engel olmad gibi, byle bir hadisinbulunmas kendi itihadna dayanarak tevil yapan alimin mazeretli bulunduuna ve bu tehdidinona amil olmadna inanmamza da engel olmaz.

    Rasuluilah (s.a.v.) yle buyurdu:

    "Allah hlleciye ve kendi iin hlle yaplan kocaya lanet etsin. [45]

    Bu Rasuluilah (s.a.v.) ve ashabndan saysz yollardan rivayet edimi sahih bir hadistir. Halbukibaz alimler mutlak olarak bazlar da akit srasnda art koulmadii takdirde hllecinin nikahnsahih kabul etmilerdir. Onlarn bu hususta bilinen mazeretleri vardr. Zira birincilere gre usulkaidelerinden ortaya kan kyas, nikah: ki bedelden birinin bilinmemesiyle batl olmad gibiileri srlen artlarla da batl olmaz. kincilere gre ise; akit esnasnda ileri srlm artyoksa, akitlerin hkm deimez. Bu gre kail olanlara mezkur hadis ulumamtr, anlalan

    budur. nk onlarn eski kitaplarnda bu hadis yer almamtr. Eer bu hadis onlara ulamolsayd ya hadisi alarak veya almadklarnn sebebini aklayarak ondan sz ederlerdi. Hadis on-lara ulat halde, tevil etmi olmalar, yahut mensuh olduuna inanmalar veya onunla elienbaka delillerin bulunmas da muhtemeldir.

    Biz biliyoruz ki herhangi bir kimse bu ekilde hllenin helal olduuna inanarak hlleyi yapsa bilebyle kimseler mezkr tehdide dahil olmayacaktr. Baz ahslar hakknda artbulunmadndan veya bir engelden dolay tehdidin gereklemesi hllenin bu tehdide sebepolduuna inanmamamza da bu durum mani deildir.

    Anas, El'Haris b. Kilde ile nikahl iken domu bulunan "Ziyad b. Ebih" i Ebu Sufyan "Bubendedir" dedii iin Mu-aviye onu nfusuna geirmitir. Halbuki Rasulullah (s.a.v.) ylebuyurmutur:

    "Kim kendisine babas olmadn bile bile bir kimseye nisbet eder, babam budur derse, cennetona haramdr.[46]

    "Her kim babasndan bakasna kendisini nisbet, efendisinden bakasn sahip edinirse, Allah'n,

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    20/30

    meleklerin ve btn insanlarn laneti onlarn zerinedir. Allah onlardan ne fidye ne de efaatikabul eder. [47]

    Bunlar sahih hadislerdir. Rasulullah (s.a.v.) ocuun yatak sahibine (nikahl kocaya) aitolduuna hkmetmitir. Bu zerinde ittifak edilmi hkmlerdendir. Biz biliyoruz ki ocuunyatak sahibi olan babasndan bakasna nisbet ederek ona baba diyen Rasulullah'n (s.a.v.)szndeki tehdide dahildir. Bununla beraber deil sahabe onlardan bakalan iin bile-ahisbelirterek-bu tehdit ona amildir diyemeyiz. Zira Rasulullah'n (s.a.v.) hkm onlara ulamamolabilir, ocuun annesini kim hamile brakmsa oria ait olacana inanabilirler. Zeyyad'manasn Ebu Sufyan'n gebe bratma inanabilirler. nk bu hkm zellikle snnetinyaylmasndan nce pek ok insana rtl kalm olabilir. Ayn zamanda cahiliye devrinde adetde byle idi. Bu ihtimallerden baka yaplan iyi amellerin, tehdidi nleyici manialar olaraktadnlebilir.

    Bu geni konudur. nk kitap ve snnette haram kl-npta, baz mtehitlerce haram delillerikendilerine ulamad iin helal saydklar veya bu delillere kar kendi akl ve bilgileriyleitihad ederek helal delillerini tercih ettikleri iin byle bir gre sahip olduklar meselelerburaya girer. Bir eyi haram klmann baz hkmleri vardr. Bunlar gnahkar saymak, yermek,ceza ve fask olma v.s. fakat bunlarn artlar ve manileri de vardr. Bazen haram klma sabitolduu halde ya artlar bulunmadndan veya bir engel bulunduu iin dier hkmleri

    bulunmayabilir. Yine ayn sebeplerle bir ahs iin haram olmayan bir bakas iin olabilir.Sz tekrar ettik ve uzattk, nk bu meselede iki gr var:

    1- Btn selef ve fukahann gr Allah'n hkm birdir. Kim usulnce yaplm, fakat hatalbir itihatla buna muhalefet ederse, mazereti makbuldr, ecir de alacaktr. Buna gre;itihadna dayanarak tevil eden bir mtehidin iledii fiil haram olur. Ancak Allah (c.c.) affettiiiin haramn neticesi ona dokunmaz, nk Allah (c.c.) insanlar glerinin yetmediiylemkellef klmaz.

    2- Her ne kadar bakas hakknda haram ise de haram klan delil kendisine ulamad iinonun hakknda haram deildir. Bunun neticesi o ahsn iledii fiil haram olmaz. Bu konudakideiik grlen fikirler birbirine yakndr. Daha ziyade bir ifade deiikliine benzemektedir.

    Bir iin yaplmasnn haram olup olmad ihtilafl olan bir yerde rastlanlan vait (tehdit)hadisleri hakknda byle sylenilmesi mmkndr. nk ulema -bir iin yaplmasnnyasaklanm olduuna ister ittifak edilsin, isterse ihtilaf edilsin- bu hadislerle tehdit edilen fiilinyasaklanm olduuna delil getirilecei hususunda ittifak etmilerdir. Hatta en fazla ihtilaflkonularda bu hadislerle delil getirmeye ihtiya duymulardr. Ancak yukarda da izah ettiimizgibi hadislerin sbutu kesin olmazsa o zaman bu hadislerle istidlal edilip edilmeyeceihususunda alimler deiik grler ileri srmlerdir.

    Soru: Vait (tehdit) hadislerinin mulne, sadece haram olduuna ittifak edilmi fiillerle, faililanetlenmi, gazap veya ceza ile tehdit edilmi olan fiilleri de haram olduuna ittifak edilmifiiller gibi kabul ederek soksaydnz, haram olan bir fiili helal itikat ederek ileyen bazmtehidler szko-nusu tehtidin mulne girmemi olurlard. nk haram olan bir fiilin helalolduuna inanan bir kimse sadece o haram ileyenden daha tehlikeli bir i yapmtr. nk o

    bizzat fiilin yaplmasn emretmektedir. u durumda m-tehid dolaysyla lanet veya gazabnneticesine maruz kalmaz m?

    Bu soruya birka ynden cevap verilebilir.

    1- Bir fiili yasaklayan delilin mul altna giren fiillerin yasaklanm olduu hususunda birihtilaf vardr veya yoktur... Eer ihtilaf mevcut deilse; o fiilin haram olmas gerekir. Haramolduuna ittifak edilmise haram, ihtilaf edilmise helaldir, eklindeki bir gr icma'a aykrolduu gibi zorunlu olarak islam dininde batl olduu aktr.

    ayet herhangi bir ekilde ihtilaf mevcut ise mtehidlerden haram olan o fiili helal itikadedenler veya ileyenler, o fiilin sonucu olan knama veya cezaya urayacaklar mdr?

    Bu soruyu yukarda ittifakla sabit olan hadisleriyle ihtilafl bir ekilde sabit olan tehdithadislerini ilerken uzun uzadya izah etmitik.

    Tehdidin fail hakknda tahakkuk ettiine, halbuki haram helal itikat edenin cezasmn onu helalitikad etmeden ileyenden daha ar olduuna gelince; bir iin yaplmasnn haram olduuhakknda ihtilaf varsa, mtehide hadiste bahis mevzu edilen haram helal kldndan tr

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    21/30

    ceza gerekmez; nk mazeretlidir. Bunun gibi o fiili ileyen de cezaya mstehak olmaz.Mtehid bu haram klmaya bal olan knama, ceza, v.s. hkm altna girmedii gibi, tehdidinhkm altna da girmez. nk tehdit de knama ve cezann bir eididir. Bir eyin mulnnaltna giren baz nevilerine verilen cevap, dier ksmna da verilmi demektir.

    Knamann az ile ou, cezann hafifi ile ar arasnda bir fark yoktur. Bu konuda oundansakmdrld gibi azndan da sakmdnlmtir. Ancak; mtehide (itihadndan dolay) bunlarnne az ne de ou ulamaz; belki bunlarn zdd olan ecir ve sevaba nail olur.

    2- Bir fiil zerine tereddp edecek hkm hakknda ittifak veya ihtilaf edilmi olmas o fiilinkendisinin ve zelliklerinin dnda birtakm izafi (deiebilen) meselelerdir ki, baz alimler bunubilmemilerdir. Mesela amm (genel) bir lafzdan has (zel) bir mana kastediliyorsa o genel olanlafzn tahsis edildiini gsteren bir delilin bulunmas gerekir. Bu delil, ya lafzla birliktemevcuttur ve bazlarna gre hemen aklanmas gerekir, veya bu aklama ihtiya duyulan birzamana kadar tehir edilebilir. Cumhur-i ulema bu grtedir.

    phesiz Rasulullah (s.a.v.) zamannda byle bir lafza muhatap olanlar o lafzn gerektirdiihkm hemen bilmeye muhtatr. yle ki; faiz yiyenler, hlleci, v.s.'ye lanet eden hadisierifin umumi lafzndan ne kastedildiini anlamak icmaya bal olsayd, bu lafzn anlamRasulullah'n (s.a.v,) vefatndan ve mmetin bu umumi lafzn tek tek btn fertleri hakkndakonumalarndan sonra ancak anlalm olacakt. Bu takdirde Rasululah'm (s.a.v.) sznn

    aklanmasn topyekn mmetin o szle ilgili fikirlerini beyan etmesine kadar tehir etmekgerekirdi ki bu da caiz deildir.

    3- Byle bir szle (hadisle) mmetin muhatap olmasndaki sebep, haram bilip kanmalar,icmalarnda (szbirlii ettikleri yerlerde) ona dayanmalar ve ihtilafa dtklerinde de onunladelil getirmeleri iindir. Eer hadisten kas-tolunan manann ne olduunu bilmek ve anlamaksadece ic-ma'a bal olsayd, o zaman icmaa bilinmeden hadisle delil getirmek doru olmazd.Ve bylece hadis icmann dayana olmam olurdu. nk icmann dayanann kendindennce bulunmas gerekir, sonra gelmesi caiz deildir. Bu durum batl bir devre (ksr birdngye) mncer olur. yle ki, hadisten kastolunan manay bilmedike icma ehlinin o hadisleistidlal etmeleri mmkn olmaz. cma yaplmadka da hadisten kastolunan mana bilinmez. uhalde hadisle istidlal kendinden nce icmaya, icma da kendinden nce istidlale balanm olur.O zaman bir eyin varl kendine balanm olur ki bu da caiz deildir, ihtilafl konularda hc-cet olamaz. nk byle bir ey varit deildir. Bu durum gerek zerinde ittifak edilen vegerekse ihtilaf edilen fiillerde hadis bir hkme delalet etmekten uzaklatrmak demektir. Bu hal,iinde bir fiil hakknda tehdit bulunan hibir nassm o fiili yasakladn bize ifade etmemi olurki bu da kesinlikle batldr.

    4- Yukarda (nc maddede) izah edilen bu durum (yani hadisten ne kastedildiininbilinmesinin icmaya baI olduu) herhangi bir konuda cmann olup olmadn bilmeden hibirhadisle istidlal edilemeyeceini gerektirir. Bu taktirde birinci asrda yaayanlar, hatta hadisiRasulullah'n (s.a.v,) bizzat azndan duymu olanlar bile o hadisle delil getirmeleri caizolmazd. Byle bir hadis duyup, ulemadan bir ounun da onunla amel ettiini gren ve muarizbirisine de rastlamayan kimse, acaba yeryznde buna muhalif kimse var mdr, yok mudurdiye aratrma yapmadan o hadisle amel etmemesi icab eder. Nitekim herhangi bir meselede

    tam bir aratrma yapmadan icma ile delil getirmek de caiz olmaz. Bu durum karsndamtehidlerden yalnz bir kiinin muhalefetiyle Rasulullah'n (s.a.v.) sz ile istidlal etmek batlolmu olur. Bu da bir kiinin muhalefeti ile Rasulullah'n (s.a.v.) sznn boa karlm olmas,yine bir kiinin muvafakati ile Rasulullah'n (s.a.v.) sznn gerekletirilmi olmas demektir.Bu kii yanld zaman onun hatas Rasulullah'n (s.a.v.) szn hkmsz klm olur ki byebir gr zaruri olarak batldr.

    cma bilindikten sonra delil getirilir denilse o zaman nasslarn delaleti icmaya balanm olur kibu da icmaya terstir. nk bu takdirde nasslarn (manaya) delaleti kalmaz, muteber olanicmadr, nass ise tesirsizdir.

    ayet muhalif bir grn varl bilinmedii zaman hadisle delil getirilir denilirse; o zaman dammetten birinin sz (ihtilaf) da yine icmaya terstir ve byle bir iddiann slam dininde zaruriolarak batl olduu aktr.

    5- Lafzn (hadisteki umumi lafzn) mulne yasaklanm fiillerin girmesi hususunda btnmmetin inanp balanmas m arttr? Yoksa alimlerin inanmas ile yetinile-bilir mi?

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    22/30

    Birinci ekilde; btn mmetin, hatta slam merkezinden uzak yerlerde yaayanlarn veslamiyete henz girmi olanlarn tehdit hadislerinin mulne giren fiillerin yasaklanmolduklarna inandklarn bilmeden o hadislerle delil getirmek caiz olmaz.

    Hibir Mslman, hatta akl banda hibir kimse byle bir iddiada bulunamaz. nk byle bireyi bilmek mmkn deildir.

    kinci ekilde ise (yani alimlerin inanmasyla yetinmek) bir fiilin yasaklanm olduunda btn

    aimlerin ittifak etmesinin art klmmasmdaki sebep itihadnda yanlan baz mtehidleri,tehdidin mulne sokmamak iindir. Alim hakknda byle olduu gibi avamdan fiili yasaklayandelili duymayanlar hakknda da durum ayndr. Birinin mmetin byklerinden ve fazllarndanolmasyla dierinin avamdan olmas arasnda bu hususta bir fark yoktur. Bunlarn bir yndenbirbirlerinden ayrlmalar hkmde birlemelerine mani deildir. Allah Teala itihadnda yanlanmtehidi balad gibi yanlan ve renme imkan da bulamayan cahil kiinin irtikap ettii oharam fiilin meydana getirdii mefsedet, ariin (eriat sahibinin) haram kldn helal sayanbaz imamlarn meydana getirdii mefsedete gre daha ok azdr. nk cahil o fiilin haramolduunu bilmemi ve renme imkan da bulamamtr.

    Bu sebepten "Alimin hatasndan saknnz; nk onun hatasyla btn alem hata eder"denilmitir.

    bn-i Abbas da (r.a.) yle demitir: "Vay o alimlere uyanlarn haline!"Bu kadar arl ile birlikte alimin hatas affediliyorsa, cahilinki gayet tabii affedilir. Evet alimlecahil bir ynden ayrlyor. yle ki, alim itihat etmitir ve itihadna gre hkmetmitir. Onunilmi yaymas, snneti yaatmas iiti-hadndaki hatasndan kaynaklanan mefsedeti kapatmtr.Bu ynden alimle cahil arasnda Allah Teala fark yaratmtr. Mtehide itihadndan, alimeilminden ayrlan bu iki zmre afva uramada mterektirler. Ceza ister az olsun, ister okolsun- layk olmayana tereddp etmez.

    6- Baz kesin hkm bildiren tehdit hadisleri vardr ki, a-limler bunlarn ifade ettii manadaihtilaf etmilerdir. Mesela "Adna bir ksm ulema birinci akitte hlle rkn (art) olarak ilerisrlmediinden bunu yaptran kimse hibir durumda gnahkar olmaz, lanete uramannsebebi ise hlleyi (yani nikahtan soma boamay) yerine getirmenin vacip olduu inancndantrdr eklinde izah etmilerdir. u halde bir kimse birinci nikahn sahih ve artn (nikahtansonra boamann) batl olduuna inanrsa, zevce ikinci koca iin helaldir. Gnahtan da uzaktr.Hllecinirt lanetlenmesi ise ya hlle yaptndan veya yalnz akitte ileri srlen artn (hllenin)yerine getirilmesinden vacip olduuna; ya da her ikisini birden (yani hem hlle yaptndan,hem de nikahta art olarak ileri srlen hllenin mutlaka yerine getirilmesinin vacip olduuna)inanp itikat ettiinden dolaydr.

    Birinci, ikinci ve nc ekilde maksat hasl olmutur.

    kinci ekilde ise lanete uramaya sebep mcerred itikat (yani nikahtan sonra boama artnnyerine getirilmesinin vacip olduu inanci)dr. Hlle ister yaplsn ister yaplmasn.

    Bu durumda hadis erifte geen hlle yapmak ve adna hlle yaptrmak fiili lanete sebepolmam ve lanetin sebebine dokunulmam olur ki bu da batldr.

    Sonra nikahta art koulan hlleyi yerine gitirmenin vacip olduuna inanan kimse eer cahil iselanete uramaz. Eer byle bir artn yerine getirilmesinin gerekmediini biliyorsa u haldeonun vacip olduuna itikat etmesi mmkn deildir. Ancak; Rasulullah'a (s.a.v.) ramen bylebir inan besliyorsa o zaman kafir olur ve hadisin manas da kafirlere lanete dnm olur.Halbuki kfr byle czi bir hkm inkara balamann bir manas yoktur. Bu aynen yledemek olur: Rasulullah'n (s.a.v.) buyurduu: "Nikahta boanmay art klmak batldr[48]

    hkmn yalanlayan kimseye Allah lanet etsin.

    Sonra, hadis gerek lafz ve gerekse mana bakmn: umumidir ve umumi olarak balamaktadr.Bu gibi umul szleri nadir manalara hamletmek caiz deildir. k bu Hal sz manasndankarr. Tpk bazlarn, Rasulullah (s.a.v.): "Herhangi bir kadn velisinin izni olmadan evlenironun nikah batldr[49]

    hadisini tevil ederek buradaki kadndan maksadn kita bat kesilen cariye olduunu iddiaetmeleri gibi.

    Bu ekilde bir yorumun nadir olduunun izahna gelince; cahil bir Mslman zaten hadisin

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    23/30

    mulne girmez. Nikahta ileri srlen hlle artnn yerine getirilmesinin vacip olmadn bilenbir Mslman ise, byle bir art ileri srmez. Ancak kafir ise mstesna... Halbuki kafir deMslmanlar gibi evlenmez. ayet kafir olduu halde Mslmanlar gibi evleniyorsa o kimsemnafk demektir. u halde bu tarzda bir nikahn yaplmas ok nadirattandr.

    Eer nikahta art koulan hlle konusu kimsenin kalbine gelmez, ayet byle bir eyi kalbindengeirseydi, o zaman bunlar syleyen doru olabilirdi denilirse, buna cevap olarak deriz ki: Birok yerlerde delilleriyle birlikte anlattk ki, hadisteki "Hlleci" den maksat akitte boamay artklmasa bile o niyetle nikahlanandr.

    Bunun gibi baz fiiller hakknda lanet, ate vs. zel tehditler ifade eden hadisler vardr ki, birokyerlerde ak ve kesin olduklar halde baz alimler bunlarda da ihtilaf etmilerdir. Mesela; bn-iAbbas'n (r.a.) Rasulullah'tan (s.a.v.) rivayet ettii bir hadiste:

    "Allah kabirleri ziyaret edenlere, onlarn zerine cami yaptranlara ve kandil yakanlara lanetetsin[50]

    buyurulmaktadr. Halbuki alimlerden bazlar da mekruh demilerdir. Haram diyen hiolmamtr.

    Buna baz rnekler Ukbe b. Amir'in (r.a.) rivayet ettii hadiste:

    "Kadnlara meru olmayan yoldan yaklaan erkeklere Allah lanet etsin."Enes'in (r.a.) rivayet ettii hadiste "Mteri eken rzikanmtir; ihtikarlk yapan melundur",buyurmaktadr.

    Keza yukarda geen bir hadiste:

    "Allah kimseyle konumaz... Bunlardan biri de yannda fazla su bulunduu halde onu ihtiyacolana vermeyendir."

    Yine bir hadiste Rasulullah fs.a.v.):

    "arap satana lanet etmitir."

    Halbuki seleften bazlar arap satmlardr.

    Rasulullah'tan (s.a.v.) sahih olarak gelen bir hadis-i erifte:"Kibirlenerek yrrken eteini eken kimseye Allah (c.c.) kyamet gn rahmet nazarylabakmaz"

    buyurulmaktadr. Bir baka hadiste de:

    "Ve kimseyle Allah (c.c.) kyamet gn konumayacak, onlara rahmetiyle bakmayacak ve onlarpaylama-yacaktr. Bunlar iin byk azap vardr. (Kibirlenerek) eteini yerde srndren,(yapt bir iyilikte) baa kakan ve yalan yere yemin ederek eyasn satan" buyurulmutur.

    Halbuki fakihlerden bazlar bbrlenerek elbiseyi ekmeyi ve yerde srndrmeyi haramgrmemiler, sadece mekruh saymlardr.

    Rasulullah'n (s.a.v.) en sahih hadislerinin birinde: "San tepesine toplayan ve toplattran

    kadna Allah (c.e,) lanet etsin" buyurulduu halde fakihler arasnda haram olup olmadihtilafldr. Keza bir hadiste:

    "Gm kaptan su ienlerin karnlarna cehennem atei doldurulur"

    Duyurulmutur. Ulemadan gm kaptan su imeyi haram grmeyenler de vardr.

    7- Hadisteki umumilii gerektiren sebep mevcuttur. Bunun karsndaki yukarda anlatlan zdgr se hadisin umumilii ile atr durumda deildir. nk bunun varaca sonu hadisdekibu umumilii zerinde ittifak ve ihtilaf edilmi btn fiillere tatbik edip lanete layk olmayan ba-z kiileri lanetin mulne sokmay gerektirir.

    Kaide ve prensibe aykr olarak yaplan tahsis (genel bir hkmn muln daraltmak) yinekaide ve prensibe aykr olarak oaltlm olur.

    Netice; bu umumi hkmden cehaletinden, itihadndan veya taklidinden dolay mazeretliolanlar karlr. Halbuki hkmn, zerinde ittifak edilen fiillerle, mazeretli olmayanlara amilolduu ifade edilseydi daha az tahsis (zelletirme) yaplm olurdu ve daha tabi olurdu.

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    24/30

    8- Tehdit ifade eden sz bu ekilde tatbik ettiimiz zaman lanetin sebebi ifade edilmi olur vebir engelden dolay haklarnda hkm tahakkuk etmemi olanlar bundan istisna edilmi olur.

    Zt bir grten dolay haklarna va'd (mjde) veya vait (tehdit) gereklememi olanlarphesiz bu mjde ve tehdidi yapan istisna edemez. Bylece sz doru bir yola girmi olur.

    Lanete uramaya sebep olarak ya haram olduunda icma yaplm olan bir fiili ilemek, veyaicmaya aykn itikat tamak eklinde ifade edersek; bu durumda lanete uramann sebebi

    hadiste anlatlmam olur, Bu taktirde yukarda olduu gibi, umumu tahsis etmek gerekir. Butahsisi iki taraftan biriyle yapmak, icab ederse birinci taraf tutmak (yani haram olduundaittifak edilmi fiili irtikap) daha uygun olur. nk bu, szn lafzna daha mnasip ve aktr.

    9- Bu ekildeki aklamay gerektiren sebep, mazeretli olanlar lanetin mulne sokmamaktr.Yukarda da ifade ettiimiz gibi, tehdit hadislerinden maksat; bunlarn yasaklad fiilleriilemenin lanete uramaya sebep olduunu beyan etmektir. u halde: u fiil lanete sebep olurdiye-bili-riz. Ancak, her ahs hakknda bu hkmn tahakkuk etmesi gerekmez. Sebep bulunurda hkm ona tabi olmaz. Bunda bir mahzur yoktur. Zira yukarda da izah ettiimiz gibimtehide (itihadndan tr) knama, ceza ulamaz. Hatta haram ileyenden ise, haramahelal diyenin daha byk gnah ilediini sylediimiz halde, bu konuda makbul mazeretiolanlar mazur saylmlardr.

    ayet denilse ki, haram ileyen ya mtehiddir veya onu taklid eden kiidir. Her ikisi decezann dnda kaldna gre, cezaya kim urayacaktr? Buna birka trl cevap verebiliriz,

    a) Tehdit hadislerinden maksat, muayyen bir fi'lin cezay icap ettirdiini aklamaktr, ster ofi'li ileyenler bulunsun isterse bulunmasn.

    Farzedelim ki, o fi'li ileyen var da, ancak onun hakknda cezay gerektiren artlar mevcutdeil, veya cezay engelleyici haller var; bu durumlar o fi'lin haram klnm olmasna zararvermez, (onu helal yapmaz). Bilakis biz onun haram olduunu bildiririz ki herkes kendisini bugibi fiilleri yapmaktan sakndrsn. Byle bir fi'li makbul bir mazeretinden tr ileyenler,Allah'n rah'metine urar. Nitekim kk gnahlar da haram klnmtr. Fakat byk g-nahlardan saknld takdirde affedilmi olurlar. Btn fiillerde durum byledir.

    Herhangi bir fi'Iin haram olduu belli iken, mtehid veya onu taklid edenin mazeretlerinden

    tr onu ilemeleri bizim o fi'li haram itikad etmemize engel olamaz.b) Bir fiille ilgili hkmn aklanmas o fi'le terettp de-cek cezay engelleyici grlen pheninkalkmasna sebeptir. nk istenilen ey mctehidin inancndan tr meydana gelenmazeretinin devam etmesi deil, aksine imkanlar lsnde mazeretinin ortadan kalkmasdr.Eer byle olmasayd, ilmi aklamak vacip olmaz, insanlar cehaletleri zerine terketmek vepheli meselelerin delillerini aratrmamak onlar aklamaktan daha hayrl olurdu.

    c) Bir fiile ilgili hkm, tehdit ve cezann aklanmas; o fi'li ilemekten ekinenlerin budurumlarn devam ettirmelerine sebep olur. Aksi halde o fiilleri ilemek yaygnlar.

    d) Bir mazeretin, makbul mazeret saylabilmesi iin onu ortadan kaldrmada da kiinin acizolmas lazmdr. Yoksa hakk bilme imkanna sahip olupta onu aratrmada kusurlu davrananlar,mazeretli saylmazlar.

    e) insanlar ierisinde bazen yle kimseler vardr ki; haram olan bir fi 'li mubah klacak ne biritihadda bulunmulardr ne de taklitte. Byle kimseler hakknda cezay engelleyici hibir zeldurum olmad gibi ceza ve tehdit sebebi de mevcuttur. Bu gibi insanlar, tehdidin neticesineurayacaklardr. Ancak; tevbe, gnahlar silip spren hayr ve hasenet v.s. onlara cezannulamasna engel olabilir. Sonra (anlatacamz) karktr u durumda. Bazen insan kendiyapt itihadnn veya bir mtehidi taklid etmenin, bir fi'li yapmay mubah kldn zanneder.Bu konuda bazen doruyu bulur, bazen de yanlr. Fakat aratrdi, heva ve hevesi onu Hakk'auymaktan alkoymad mddete affedilir. nk; Allah insanlar gcnn yetmedii eylerlemkellef klmaz.

    10- Tehdit fade eden bu hadisleri gerektirdii hkmler zerine braktmz takdirde de,kardmz takdirde de (her iki halde) baz mtehidler tehdide dahil olmu olurlar. Her iki

    durumda da vaziyet bu olunca, hadis zt grten uzak, salkl bir ekilde kalm olur ve ameletmek gerekir.

    Bunun izah udur: Mtehidlerden birou; zerinde ihtilaf edilen fiilleri ileyenleri

  • 7/31/2019 Ibn Teymiyye - ctihad Risalesi

    25/30

    lanetlemilerdir. Bunlardan biri de Abdullah b. mer'dir (r.a.). O'na; kadn ve einin bilgisiolmadan, hlle yapmak maksadyla kadnla nikahlanan kimsenin durumu sorulduunda:

    "Bu zinadr, nikah deildir, Allah hlle yapana ve kocas iin hlle yaptrana lanet etsin"

    buyurdu. Bu ekilde rivayet, bakalarndan da bize gelmektedir. rnein; Ahmed bin Hanbel,"Hlle yaptrmak isteyen - yan hlle niyetiyle nikahlanan - kimse hllecidir ve lanetlenmitir",buyurmulardr. ki, faiz v.s. hakknda da birok ihtilaflar olmakla beraber imamlardan pek

    ou bunlar yapanlar lanetlemilerdir.Eer tehdit hadislerinde geen er'i la