h z. p e y g a m b e r ’ İ n İ z İ n d e - · pdf fileönsöz yaratan, yol...

96
H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E İmam Suyûtî’nin ‘Câmiu’s-Sağîr’ Adlı Eserinden Derleyen Mehmet ALİOĞLU KONEVİ YAYINLARI No: 3 HZ. PEYGAMBER’İN İZİNDE KONYA 2008 Tashih ve düzenleme: M.A. ALKAN 2.Baskı Dizgi: Birikimkitap

Upload: truongthien

Post on 06-Feb-2018

219 views

Category:

Documents


3 download

TRANSCRIPT

Page 1: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E

İmam Suyûtî’nin ‘Câmiu’s-Sağîr’ Adlı Eserinden Derleyen

Mehmet ALİOĞLU

KONEVİ YAYINLARI No: 3

HZ. PEYGAMBER’İN İZİNDE

KONYA 2008

Tashih ve düzenleme: M.A. ALKAN

2.Baskı

Dizgi: Birikimkitap

Page 2: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

ÖNSÖZ  

Yaratan,  yol  gösteren,  bizi  hidâyetiyle  şereflendiren Allah’a hamdolsun. 

Yol  aydınlığımız,  kutlu  sözlerine  tutunduğumuz, izinden gitmekten kıvanç duyduğumuz, anlam dünyamızı şekillendiren Nesiller Güzeline salât ve selâm olsun. 

Mübarek Kur’an’ın  ifadesiyle  “O  içimizden  biri”dir. İnanan  ve  inanmayan,  seven  ve  sevmeyen  herkes  O’nu kendi oğulları gibi tanır. Yaşadığı çağda gözleriyle görenle‐re ne mutlu! Yaşadığımız çağda görenlerin gözüyle Onu ta‐nımak ne sevindirici! 

Okuduğumuz  her  bir  hadis  O’na  dokunmak,  O’na bakmak, O’nunla yaşamak için iyi bir fırsat. Her hadis esen‐liğe  bir  çağrıdır,  O’na  bir  çağrıdır,  dünyaya  bir  çağrıdır, zamana bir çağrıdır. Okuduğumuz her bir hadisle bu çağrı‐nın sesini duymak ümidiyle sizleri kitapla baş başa bırakı‐yoruz. 

Bu çalışmanın hitap ettiği kitle, İlköğretim ve Ortaöğ‐retim  seviyesindeki  öğrencilerdir. Amacı  ise Hz.  Peygam‐ber’in  ve  onun  öğretilerinin  daha  yakından  tanınmasını sağlamaktır. Bu nedenle kitabın orijinalindeki bazı terimler, hedef kitlenin durumu gözetilerek çalışmaya  ilave edilme‐sine gerek görülmemiştir. İhtiyaç hissedenler, kaynağın as‐lından ayrıntılı bir inceleme ve okuma gerçekleştirebilirler.  

Bu hadis kitabı, İmam Suyûtî’nin ‘Camiu’s‐Sağîr’ adlı kitabından derlenmiştir. Bu yüzden râvi zincirleri ve hadis‐lerin kaynakları ayrı ayrı zikredilmemiştir. İlgililerin ve da‐ha fazla bilgi sahibi olmak  isteyenlerin bu kitaba bakmala‐rını tavsiye ederiz.  

Bilindiği  gibi hadisler  senet ve metinden  oluşan  ay‐rılmaz  bir  bütündür. Metinsiz  bir  hadis  düşünülmeyeceği gibi,  senetsiz bir metin de düşünülemez. Bununla beraber pratik  bazı  faydalarından  dolayı  senetler  çıkarılmış,  ravi olarak da sadece sahabi isimleri belirtilmiştir. 

Görüleceği üzere hadislerde kimi kelimeler gündelik dilde sıkça kullandığımız kelimeler değildir. Bunların bazı‐larının olduğu gibi bırakılması din dilinin nazik yapısından kaynaklandığına  inanmaktayız.  Bu,  o  kelimenin  yerine hangisini  koyarsak  koyalım  aynı  zenginliği  çağrıştırmaya‐cağına  dair  duyduğumuz  endişeden  kaynaklanmaktadır. Yine  de  çağrışımı  güçlendirmek  için  kimi  kelimeler  açık‐lanmış, kimileri de benzerleriyle yan yana konulmuştur. 

Son  olarak  Peygamberimize  dua  kalıbı  olan ‘Sallallahu aleyhi vesellem’ ifadesini (sav), sahabilere yaptı‐ğımız  hürmet  ifadesi  olan  ‘radiyallahu  anh’ı  (ra)  şeklinde kısalttık. 

Doğru yalnız Allah katındadır. Hatalar ise biz kullara aittir. 

Page 3: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

İmam Suyuti’nin Hayatı İslam  âlimlerinin  büyüklerindendir.  Asıl  adı 

Abdurrahman’dır.  1445  yılında  Mısır’ın  Asyut  şehrinde doğdu. Henüz altı yaşında iken babası vefat etti. Babasının sadık  dostlarından  Kadı  İzzeddin  Ahmed  bin  İbrahim Kinanî himayesinde yetişti. Bu hocası  tarafından kendisine Ebuʹl‐Fazl  künyesi  verildi.  Genç  yaşta  tefsir,  hadis,  fıkıh, nahv, meâni, beyan, bediî,  lügat ve daha birçok dalda  ihti‐sas sahibi oldu. İlk eserini on yedi yaşında yazdı. Hadis ve Arapça ilimler alanında zamanın önemli âlimlerinden kabul edilen Takiyüddin Şibli el‐Hanefî’den dört yıl boyunca ders aldı. Yine Muhyiddin Kafiyecî’nin yanında on dört yıl kal‐dı. Hocasından,  tefsir, usûl, Arapça, meâni  ve diğer  alan‐larda dersler alarak icazet (diploma) aldı. İki yüz bin hadis ezberledi. Genç yaşta Şam, Hicaz, Yemen, Hindistan ve Su‐dan’ı gezdi. Hac farizası için gittiği Mekke’de bir süre kaldı. Bunların dışında Dimyat,  Feyyun  ve  İskenderiye  gibi Mı‐sır’ın bazı bölgelerini de dolaştı. 

Ömrünün sonuna kadar eser yazmaya devam etti. Bu maksatla Nil Nehri adacıklarından biri olan er‐Ravza’daki evinde adeta inziva hayatı yaşayarak eser yazdı. Celaleddin Süyutî, muhtelif  ilim dallarında altı yüze yakın eser yazdı. Suyûtî,  ilmi kariyerinin yanında örnek ahlâkı  ile de herke‐sin  sevgisini  kazandı. Kimseden  ihsan  ve hediye  talep  et‐mediği gibi kabul de etmedi. Çok büyük geçim sıkıntısı çek‐tiği zaman, çok zengin olan kütüphanesinden bazı kitapları satma pahasına da olsa hediye kabul etmemeyi  tercih etti. 1505  yılında  Mısır’da  vefat  etti,  kabri  Kahire’de  Babü’l‐Karafe civarındadır. 

Eser Hakkında Suyûti yetmiş bir hadis kitabını Cem’u’l‐Cevâmi’ adıy‐

la  bir  araya  toplamaya  başlamış,  fakat  buna  ömrü  yetme‐miştir.  el‐Câmiu’s‐Sağîr,  tamamlanamayan bu büyük eserin bir  çeşit muhtasarıdır. Müellifin  28  Rebilevvel  907’de  (11 Ekim 1501) bitirdiği ve el‐Câmiu’s‐Sağîr min hadîsi’l‐beşîri’n‐nezîr adını verdiği eser alfabetik olup hadisler genellikle ke‐limenin ilk iki harfine göre sıralanmış ve takip edilen meto‐dun  gereği  olarak  senedler  alınmamıştır. Eserde  kavlî  ha‐disler bulunmakla beraber  fiilî hadislere de küçük bir bö‐lüm ayrılmıştır. Hz. Peygamber’in yasakladığı şeylere ayrı‐lan bir bölümde ise “nehâ” fiiliyle başlayan hadisler nakle‐dilmiştir. Umumiyetle bir veya birkaç cümlelik kısa hadis‐lerden meydana gelen eser daha çok akaid, âdâb, tıp, tergîb ve  terhîb,  ilim,  dua  ve  zikir,  tövbe  ve  istiğfar,  şemâil  ve fezâil konularına dairdir. Ahkâm hadisleri yok denecek ka‐dar azdır. Hadislerin kimler  tarafından  rivayet edildiği ve hangi kaynaklarda yer aldığı, hadislerin sonuna konan bazı rumuzlarla belirtilmiştir. 

el‐Câmiu’s‐Sağîr  ilk  defa  1286’da Kahire’de  basılmış, daha  sonra  baskısı  birçok  defa  tekrarlanmıştır.  Ayrıca Feyzu’l‐Kadîr ile birlikte yapılan Kahire baskısı da güvenilir bir neşirdir. Hadis metinlerinin kısa ve eserin alfabetik olu‐şu,  kaynaklarının  rumuzlarla  kısaca  zikredilmesi  ve diğer bazı özellikleri eseri çok kullanışlı hale getirmiştir. Osmanlı âlimleri  bu  esere  büyük  önem  vermişler,  yaptıkları  hadis derlemelerinde  onu  belli  başlı  kaynaklar  arasına  almışlar‐dır. Nitekim Mehmed Ârif Bey 1001 Hadis adlı eserinin bir tanesi hariç bütün hadislerini el‐Câmiu’s‐Sağîr’den seçmiştir. 

 

Page 4: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

  

İMAN/MÜ’MİN 1. İbni Ömer’den (ra); “En  üstün  iman,  insanların  senden  emin  olmasıdır. 

En üstün müslümanlık, dilinden ve elinden  insanların em‐niyette olmasıdır. En üstün hicret, günahlardan kaçınmadır. En üstün cihad, Allah yolunda  şehid edilmen ve atının da boğazlanmasıdır.  En  üstün  zühd,  kalbinin  sana  verilenle huzur  bulmasıdır.  Allah’tan  istenebileceklerin  en  güzeli, din ve dünya hakkında huzur ve sıhhattir.” 

*** 2. Ümeyr el‐Leysî’den (ra); “İmanın  en  üstünü  sabırlı  ve  hoşgörülü  cömert  ol‐

maktır.” *** 

3. İbni Amr’dan (ra); “İman bakımından mü’minlerin en üstünü, bir şey is‐

tediğinde kendisine verilen, verilmediği zaman da istemek‐te ısrar etmeyendir.” 

*** 4. Abdullah bin Amr’dan (ra); “Birinizin, elbisesi eskidiği gibi göğsündeki imanı da 

eskir. Öyle ise Allah’tan kalbinizdeki imanı tazelemesini di‐leyiniz.” 

*** 5. İbni Abbas’tan (ra); “İman ve hayâ/utanma beraber bulunur. Birisi alındı‐

ğında diğeri de peşinden gider.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

8

6. Hazreti Ömer’den (ra); “İman, Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamber‐

lerine  inanmandır. Cennete, Cehenneme,  amellerin  tartıla‐cağına, öldükten  sonra dirilişe  inanmandır. Hayrı ve  şerri ile kadere inanmandır.”

*** 7. Hazreti Ali’den (ra); “Mükemmel  iman,  inanılacak  şeylere  kalben  inan‐

mak,  inandığını dil  ile  ifade  etmek  ve  organlarla  gereğini yerine getirmektir.” 

*** 8. Ebû Hureyre’den (ra); “İman, yetmiş küsur bölümdür. En üstünü ‘lâ ilâhe il‐

lallah’ (=Allah’tan başka ilâh yoktur) sözüdür. En aşağısı ise insanların gelip geçtiği yoldan  sıkıntı verici  şeyleri kaldır‐maktır. Hayâ da imandan bir bölümdür.” 

*** 9. Ebû Hureyre’den (ra); “İman,  verilen  sözden  dönmemek  için  bir  bağdır. 

Mü’min, sözünden dönmez.” *** 

10. Cabir’den (ra); “İman, sabır ve maddî‐manevî fedakârlıktır.” 

*** 11. Muhammed bin Nadr el‐Harîsi’den (ra); “İman, haramlardan ve açgözlülükten uzaktır.” 

***  

Page 5: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

9

12. Muhammed bin Ali’den (ra); “İman ve amel iki arkadaştır. Her biri ancak diğeriyle 

ayakta durur.” *** 

13. Enes’ten (ra); “İman iki bölümdür. Yarısı sabır, yarısı şükürdür.” 

*** 14. İbni Abbas’tan (ra); “İman  açısından  kişinin  şöyle  demesi  kişiye  yeter: 

Rab  olarak Allah’ı, peygamber  olarak Muhammed’i  (sav), din olarak İslâmı kabul ettim.” 

*** 15. Hazreti Âişe’den (ra); “Mü’minlerin iman bakımından en üstünlerinden biri 

de ahlâkı  en güzel olan ve aile  fertlerine  en  iyi davranan‐dır.” 

*** 16. Enes’ten (ra); “Şu üç şey kimde bulunursa o kişi imanın tadına erer: 

Allah  ve Rasûlü’nün  (sav)  kendisine  her  şeyden  daha  se‐vimli olması, sevdiğini sırf Allah için sevmesi, Allah kendi‐sini küfürden kurtardıktan  sonra,  tekrar küfre dönmekten ateşe atılacakmışçasına nefret etmesi.” 

*** 17. Enes’ten (ra); “Üç şey vardır ki, onlar kimde bulunursa o kişi seva‐

bı hak eder ve  imanını olgunlaştırır:  İnsanlarla hoş geçine‐ceği bir ahlâk, kendisini Allah’ın yasaklarından alıkoyan bir 

Hz. Peygamber’in İzinde

10

takvâ ve câhillerin kabalığına aldırış ettirmeyen bir ağırbaş‐lılık.” 

*** 18. Abbas’tan (ra); “Allah’ı Rab,  İslâmı  din, Muhammed’i Rasûl  olarak 

kabul eden, imanın tadını almıştır.” *** 

19. İbni Abbas’tan (ra); “Her şeyin bir temeli vardır. İmanın temeli, haram ve 

şüpheli  şeylerden  titizlikle kaçınmaktır. Her  şeyin bir dalı vardır. İmanın dalı da sabırdır.” 

*** 20. Enes’ten (ra);  “İman,  temenni ve dış görünüşle değildir. O, kalpte 

yer eden ve davranışların doğruladığı şeydir.” [Temenni: Arzu etmek, istemek.] 

*** 21. Ebû Ümâme’den (ra); “İyiliklerin seni sevindirir, kötülüklerin de seni üzer‐

se, sen olgun mü’minsin.” *** 

22. Ubeyd bin Ümeyr’den (ra); “Mü’mini gücü yettiği hayırlı  işte gayretli, gücü yet‐

mediği şeyde ise ‘yapamadım’ diye özlem çeken olarak gö‐rürsün.” 

***   

Page 6: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

11

23. Ebû Hureyre’den (ra); “Mü’minlerin  iman  bakımından  en  olgun  olanları, 

ahlâkı en güzel olanlarıdır. En hayırlılarınız, kadınlarına en hayırlı olanlarınızdır.” 

*** 24. Ebû Hureyre’den (ra); “Mü’minlerin en hayırlıları kanaatkâr olanlar, en şer‐

lileri ise açgözlü olanlardır.” *** 

25. Ebû Hureyre’den (ra); “Mü’minin  dört  düşmanı  vardır:  Kendisine  haset 

eden mü’min, ona kin duyan münâfık, yoldan saptıran şey‐tan ve onunla savaşan kâfir.” 

*** 26. İbni Mes’ud’dan (ra); “Gerçek  mü’min,  asla  insanlara  dil  uzatan,  lânet 

eden, kötü davranışlarda bulunan ve hayâsızca konuşan ki‐şi değildir.” 

*** 27. Ebû Saîd’den (ra); “İki  özellik  vardır  ki,  mü’minde  bir  araya  gelmez: 

Cimrilik ve kötü ahlâk.” ***      

Hz. Peygamber’in İzinde

12

KELİME‐İ ŞEHÂDET 28. Ebû Mûsâ’dan (ra); “Size müjde veriyorum. Siz de sonra gelenlere müjde 

verin ki, Allah’tan başka ilâh olmadığına samimi olarak şâ‐hitlik eden kimse cennete girecektir.” 

*** 29. Ebû Hureyre’den (ra); “Sizi onu söylemekten alıkoyacak bir engel çıkmadan 

önce kelime‐i şehâdeti çok söyleyiniz. Ve onu ölmek üzere olan hastalarınıza da telkin ediniz.” 

[Telkin: Aşılamak, zihnine sokmak, hatırlatmak] 

*** 30. Itban bin Mâlik’ten (ra); “Allah sadece Kendi rızasını gözeterek ‘Lâ ilâhe illal‐

lah’  (= Allah’tan  başka  ilâh  yoktur) diyenleri  ateşe  haram kılmıştır.” 

*** 31. Ebû Hureyre’den (ra); “İmanınızı  yenileyiniz.  ‘Lâ  ilâhe  illallah’  (Allah’tan 

başka ilâh yoktur) kelime‐i tevhidini çokça söyleyiniz.” *** 

32. Ebû Hureyre’den (ra); “İçerisinde  kelime‐i  şehâdet  bulunmayan  her  hutbe 

çolak el gibidir.” Açıklama: Çolak el deyişiyle anlatılmak  istenen tam olanı ku‐

surlu bir hale getirmeye vurgu içindir.  

***   

Page 7: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

13

33. Hazreti Ebû Bekir’den (ra); “Kelime‐i  tevhidden  sonra  size  âfiyetten  daha  kıy‐

metli bir şey verilmemiştir.”  

ALLAH  34. Enes’ten (ra); “Allah bir kulunu sevdiğinde onun sevgisini melekle‐

rin kalbine kor. Bir kuluna da buğz/düşmanlık ederse nefre‐tini meleklerin kalbine kor. Sonra sevgisini de, nefretini de insanların kalplerine atar.” 

*** 35. Ebû Hureyre’den (ra); 

“Allah bir kul hakkında hayır dilerse gönlünü zengin kılar ve kalbine Allah korkusu koyar. Allah bir kul hakkında şer dilerse, onu açgözlü kılar.” 

*** 36. Ebû Saîd’den (ra); “Allah bir  şeyi yaratmak  istediğinde hiçbir  şey O’na 

engel olamaz.” *** 

37. Câbir bin Semûre’den (ra); “Allah birinize bir servet bağışladığında önce kendi‐

sinin ve aile efradının ihtiyaçlarına harcasın.” *** 

38. Ebû Ümâme’den (ra); “Allah Hazreti  İbrahim’i  dost  edindiği  gibi  beni  de 

dost edinmiştir. Benim dostum da Ebû Bekir’dir.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

14

39. Ebû Mâlik el‐Eş’caî’den (ra); “Allah sizi şu üç felaketten korudu: 1. Peygamberinizin size beddua edip topyekûn helâk 

olmanızdan, 2. Bâtıl ehlinin hak ehline galip gelmesinden, 3. Dalâlet üzere ittifak etmekten.” [Bâtıl ehli: Gerçekleri olduğundan farklı gösteren. 

Dalâlet: Doğru yoldan ayrılma.] 

*** 40. Ebû Saîd’den (ra); “Allah, bir kuldan razı olduğu zaman o kişi işlemedi‐

ği yedi çeşit güzel huyla övülür. Bir kula kızdığı zaman da, o kul işlemediği yedi çeşit kötülükle yerilir.” 

*** 41. Şurahbil bin Sımt’tan (ra); “Allah  bir  kulu hakkında  bir  şey  takdir  etmişse,  bu 

takdirini hiçbir şey geri çeviremez.” *** 

42. Hazreti Ali’den (ra); “Allah,  bir millete  gazap  ettiğinde  yere  batırma  ve 

suret değiştirme azabını vermese de, pahalılık onları  ezer. Yağmurları yağmaz olur. Kötüleri idareyi ele geçirir.” 

*** 43. İmran bin Husayn’dan (ra); “Allah, bu dini kendisi için özel olarak seçmiştir. Di‐

ninize ancak cömertlik ve güzel ahlâk yakışır. Dikkat edin, dindarlığınızı bu iki hasletle süsleyin.” 

 

Page 8: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

15

44. Ebû Said’den (ra); “Allah,  dört  sözü  diğer  sözlere  üstün  kıldı: 

Sübhanallah  (Her  türlü  eksiklikten  Allah’ı  tenzih  ederek tesbih ederim), Elhamdülillah (Hamd, Allah’a aittir), Lâ ilâ‐he  illallah  (Allah’tan  başka  ilâh  yoktur)  ve Allah‐u  ekber (Allah en büyüktür). Kim Sübhanallah derse ona on sevap yazılır, on günahı da silinir. Allah‐u ekber diyen de aynısını alır. Kim Lâ  ilâhe  illallah derse yine aynısını alır. Kim bir nimete karşılık olmasa dahi Elhamdülillah derse otuz sevap yazılır, otuz günahı da silinir.” 

*** 45. Ebû Derdâ’dan (ra); “Allah, derdi de dermanı da yaratmıştır. Ve her der‐

din devâsını vermiştir. O halde tedavi olunuz. Fakat haram‐la tedavi olmayınız.” 

*** 46. İyad bin Himar’dan (ra); “Allah,  birbirinize  karşı  alçakgönüllü  davranmanızı 

bana  vahiyle  emretti.  Öyle  ki,  hiç  kimse  kimseye  karşı övünmeyecek ve hiç kimse kimseye zulmetmeyecek.” 

*** 47. Enes’ten (ra); “Allah, Firdevs cennetini bizzat kudret eliyle yarattı. 

Ve onu her müşrike ve her  içki bağımlısı sarhoşa yasakla‐dı.” 

*** 48. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah dilleriyle söylemedikçe ve fiilen yapmadıkça, , 

ümmetimin  kalbinden  geçirdiği  şeyleri  onlar  için  bağışla‐mıştır.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

16

49. Ebû Zer’den (ra); “Allah,  benim  için ümmetimin  hata  ile unutarak  ve 

zor karşısında işlemiş olduğu günahlarını bağışlamıştır.” *** 

50. Ebû Said’den (ra); “Allah,  iyilik  için  bazı  kimseleri  yaratmıştır. Onlara 

iyiliği ve iyilik yapmayı sevdirmiş, iyilik isteyenlerin yönü‐nü de onlara  çevirmiştir. Tıpkı kuru araziye yağmuru ko‐layca  gönderip  onunla  o  yere ve  canlılarına hayat verdiği gibi bu kimselere iyilik yapmayı kolaylaştırmıştır. 

Allah bazılarını da iyiliğe düşman olarak yaratmıştır, onlara iyiliği ve iyilik yapmayı düşman olarak göstermiştir. Tıpkı  kuru  araziye  yağmurun  yağmasını  engelleyip  orayı ve canlılarını helâk ettiği gibi bunların  iyilik yapmasını da güçleştirmiştir. 

Allah’ın bu duruma düşürmeyip affettikleri  ise daha çoktur.” 

*** 51. Abdullah bin Büsr’den (ra); “Allah,  beni  cömert  ve  alçakgönüllü  bir  kul  olarak 

yarattı.  Beni  kibirli,  inatçı  ve  hakkı  bile  bile  çiğneyen  bir kimse yapmadı.” 

*** 52. Ebû Saîd’den (ra); “Allah güzeldir, güzelliği sever. Cömerttir, cömertliği 

sever. Temizdir, temizliği sever.” ***   

Page 9: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

17

53. İbni Abbas’tan (ra); “ Allah  cömerttir,  cömertliği  sever. Yüce  huyları da 

sever. Alçaklıktan/kötü ahlâktan ise hoşlanmaz.” *** 

54. Hazreti Ali’den (ra); “Allah,  nesep/akrabalık  sebebiyle  evlenilmesini  ha‐

ram kıldıklarını,  sütkardeş  akrabalığı  ile de haram kılmış‐tır.” 

Açıklama: Süt emenin kendisi;  süt  emzirenin nesli haram kı‐lınmıştır. 

*** 55. Ebû Said’den (ra); “ Allah, cenneti, gösteriş yapan herkese haram kıldı.” 

*** 56. Mugîre bin Şu’be’den (ra); “Allah, size annelere sıkıntı vermeyi, kız çocuklarını 

diri diri gömmeyi, vermeyip istemeyi haram kıldı. Ve dedi‐koduyu, yerli yersiz çok soru sormayı ve malı boş yere har‐camayı da çirkin gördü.” 

*** 57. Ya’la bin Ümeyre’den (ra); “Allah,  çok  hayâlı  ve  çok  ayıp  örtücüdür.  Hayâ‐

yı/utanmayı ve  örtünmeyi  sever. Öyle  ise  biriniz  yıkandı‐ğında avret yerini örtsün.” 

[Avret: Bakılması haram olan yerler, edeb yerleri] 

***    

Hz. Peygamber’in İzinde

18

58. Selman’dan (ra); “Allah, çok hayâlı ve kerem sahibidir. Kişi, O’na doğ‐

ru elini kaldırdığında o kulun ellerini boş ve istediğini ala‐madan çevirmesinden hayâ eder.” 

*** 59. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah,  rahmeti  yarattığı  gün  onu  yüz  parçaya  böl‐

müştür. Doksan dokuzunu kendi katında tutmuş, birini de bütün yarattıkları arasına yaymıştır. Eğer kâfirler Allah ka‐tındaki rahmeti bilselerdi, cennetten ümitlerini kesmezlerdi. Eğer mü’minler de Allah katındaki azabı bilselerdi, cehen‐nemden emin olmazlardı.” 

*** 60. Mihcen bin Edra’dan (ra); “Allah, bu ümmet  için kolaylıktan hoşlanmış, güçlü‐

ğü ise çirkin görmüştür.” *** 

61. Enes’ten (ra); “Allah yumuşaktır, yumuşaklığı sever ve yumuşaklık 

karşılığında verdiğini, sertlik/kabalık durumunda vermez.” *** 

62. Enes’ten (ra); “Allah, her idareciyi idare ettikleri hakkında sorguya 

çekecektir. Haklarını  gözetmiş mi,  yoksa  ihmal mi  etmiş? Öyle ki, kişiyi aile fertleri hakkında bile sorguya çeker.” 

***    

Page 10: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

19

63. Sa’d’dan (ra); “Allah  eksikliklerden  münezzehtir/tam  ve  mükem‐

meldir, eksiksiz yapılan güzel şeyi sever. Temizdir, temizli‐ği sever. Kerem sahibidir, keremi sever. Cömerttir, cömert‐liği sever. Öyle  ise oturduğunuz yerin çevresini  temizleyi‐niz ve Yahudilere benzemeyiniz.” 

*** 64. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Allah çok affedicidir, affetmeyi sever.” 

*** 65. İbni Abbas’tan (ra); “Allah  her  konuşanın  yanındadır.  Öyle  ise  kul  Al‐

lah’tan korksun ve ne söylediğine iyi baksın.” *** 

66. Hârice bin Huzâfe’den (ra); “Allah size kırmızı koyunlardan daha hayırlı olan bir 

namaz ile yardım etmiştir: Vitir namazı. Allah, onun vaktini yatsı  namazından  itibaren  fecir  doğuncaya/sabah  namazı‐nın vakti girinceye kadarki zaman arasına yerleştirmiştir.” 

*** 67. Enes’ten (ra); “Allah ümmetimi dalâlet/sapıklık üzere birleşmekten 

korumuştur.” *** 

68. İbni Abbas’tan (ra); “  Allah  iyilikleri  de,  kötülükleri  de  takdir  etmiştir. 

Sonra bunu meleklerine açıklamıştır. Kim bir iyilik yapmayı düşünür, sonra da yapamazsa Allah ona tam bir sevap ya‐zar. Eğer o iyiliği düşünür de düşündüğünü gerçekleştirir‐

Hz. Peygamber’in İzinde

20

se, Allah, kendi katında on katından yedi yüz katına kadar hatta daha fazla sevap yazar. Eğer bir kötülüğü düşünür de yapmazsa, Allah kendi katında tam bir sevap yazar. Eğer o kötülüğü düşünür de yaparsa, Allah sadece bir günah ya‐zar. Allah ancak kendi eliyle helâka gidenleri helâk eder.” 

*** 69. Cerir bin Abdullah’tan (ra); “Allah, gökleri ve yeri yaratmadan önce Levh‐i Mah‐

fuz’a şöyle yazmıştır: “Ben  Rahmanım.  Sıla‐i  rahmi  [akrabalık  haklarını] 

yarattım. Ve  ondan  kendime  bir  isim  türettim. Kim  sılâ‐i rahmi devam ettirirse, Ben de ona iyilik ve ihsanımı sürdü‐rürüm. Kim de onu koparırsa, Ben de ona olan iyilik ve ih‐sanımı keserim.” 

[Levh‐i Mahfuz: Allah’ın  takdir ettiği, olmuş ve olacak bütün şeylerin üzerinde yazıldığı korunmuş levha anlamına gelir.] 

*** 70. İbni Abbas’tan (ra); “ Allah, size salih amel işlemeyi farz kılmıştır. O hal‐

de bunun için çalışınız.” *** 

71. Yahya bin Ebî Kesîr’den (ra); “Allah şu üç özelliği size çirkin görür: 1. Kur’ân okunurken boş laf etmek, 2. Duâda sesi yükseltmek, 3. Namazda eli böğürlere dayamak.” 

***   

Page 11: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

21

72. Yahya bin Ebî Kesîr’den (ra); “Allah‐u Teâlâ şu altı özelliği size çirkin görür: 1. Namazda lüzumsuz hareketler, 2. Sadakayı başa kakmak, 3.  Orucu  tehlikeye  düşürecek  davranışlarda  bulun‐

mak, 4. Kabirlerin yanında gülmek, 5. Cünüp olarak mescide girmek, 6. Başkasının evini izinsiz gözetlemek.” 

*** 73. Ebû Ümâme’den (ra); “Allah, konuşmanızda sanat yapacağım diye yapma‐

cıklığa kaçmanızı çirkin görür.” *** 

74. Ümmü Seleme’den (ra); “Allah, size haram kıldığı  şeyde sizin  için  şifâ yarat‐

mamıştır.” *** 

75. İbni Abbas’tan (ra); “Allah, zekâtı, ancak verildikten sonra geri kalan ma‐

lınızı  temizlemek  için  farz kılmıştır. Mirası da  sizden  son‐rakilere  kalması  için  farz  kılmıştır.  Kişinin  hazine  olarak sakladığı en hayırlı  şeyi  sana haber vereyim mi? O,  sâliha hanımdır ki, kendisine baktığında kocasını sevindirir. Em‐rettiğinde  emrini  yerine  getirir.  Yanında  bulunmadığında namus ve şerefini muhafaza eder.” 

***  

Hz. Peygamber’in İzinde

22

76. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Allah’ın  yasakladığı  hiçbir  haram  yoktur  ki,  sizin 

ona yelteneceğinizi bilmesin. Dikkat edin! Kelebekler ve si‐nekler gibi ateşe atılmayasınız diye  eteklerinizden  tutuyo‐rum.” 

*** 77. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah,  mahlûkatı  yarattığında  kendi  eliyle  kendisi 

için yazdı: “Rahmetim gazabıma galip gelir.” *** 

78. İbni Amr’dan (ra); “Allah,  İslâmı onunla  ilgisi olmayan bazı kimselerle 

de destekler.” *** 

79. Amr bin Nu’man’dan (ra); “Allah, dinini günahkâr bir  adamla da kuvvetlendi‐

rir.” *** 

80. İbni Ömer’den (ra); “Allah, salih bir müslüman kulu hürmetine, komşusu 

olan yüz hane halkını sıkıntı ve dertten korur.” *** 

81. Enes’ten (ra); “Allah,  kulun  bir  şey  yiyip  içtikten  sonra  Allah’a 

hamdetmesinden memnun olur.” ***   

Page 12: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

23

82. Ebû Saîd’den (ra); “Allah, kıyâmet günü kulunu öylesine hesaba  çeker 

ki,  ona  kötülüğü  gördüğünde  niçin  engel  olmadığını  bile sorar.  Şayet Allah  onun  kalbine  vereceği  cevabı  ilham  et‐mişse o şöyle der: “Ya Rabbi, ben insanlardan ayrılarak sa‐na ümit bağladım.” 

*** 83. Ebû Mûsâ’dan (ra); “Allah,  Şaban  ayının  15.  gecesinde  [Berat  Gecesi] 

rahmetiyle  belirerek  kendisine  şirk  koşan  ve  Müslüman kardeşine  kin  güden  kimseler  hâriç  bütün  kullarını  affe‐der.” 

*** 84. Ukbe bin Âmir’den (ra); “Allah, kötülüğe ilgi göstermeyen genci diğer gençle‐

re üstün tutar.” *** 

85. Ebû Mûsâ’dan (ra); “Allah, zâlime belirli bir süre mühlet verir. Yakaladı‐

ğında ise bir daha yakasını bırakmaz.” *** 

86. Semûre bin Cündeb’den (ra); “Allah bağışlayıcıdır. Öyle ise siz de kusurları bağış‐

layınız.” *** 

87. İbni Ebî Evfâ’dan (ra); “Allah, zulmetmediği müddetçe hâkimle beraberdir, 

zulmettiğinde onu bırakır, şeytanı ona arkadaş eder.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

24

88. İbni Ömer’den (ra); “Allah tektir, teki sever.” 

*** 89. Enes’ten (ra); “Allah anne  rahmine bir meleği vekil  tayin  etmiştir. 

O melek şöyle der:  ‘Ya Rabbi, nutfe oldu. Ya Rabbi, rahme tutunan yapışkan bir madde oldu. Ya Rabbi, bir çiğnemlik et  oldu.’  Allah‐u  Teâlâ  yaratılışını  gerçekleştirmek  istedi‐ğinde melek, ‘Ya Rabbi, itaatkâr mıdır âsi midir? Erkek mi‐dir, kız mıdır? Rızkı ne olacaktır? Ömrü ne kadardır?’ Bun‐lar böylece anne rahminde iken yazılır.” 

*** 90. Enes bin Mâlik’ten (ra); “Allah, Kadir Gecesini ümmetime hediye  etmiş,  on‐

dan önce hiç kimseye bu geceyi vermemiştir.” *** 

91. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah safta boşluk bırakmayıp dolduranlara rahmet 

eder, melekler  de mağfiret  diler. Kim  saftaki  bir  boşluğu doldurursa, Allah onun bir derecesini yükseltir.” 

*** 92. İbni Ömer’den (ra); “Allah  ümmetimi  dalâlet/sapıklık  üzerine  birleştir‐

mez.  Allah’ın  rahmet  ve  koruması  cemaatin  üzerindedir. Kim cemaatten ayrılırsa cehenneme doğru ayrılır.” 

*** 93. Câbir bin Abdullah’tan (ra); “Allah,  söz  ve  davranışlarında  hayâsızlık  yapan  ve 

kendisini buna mecbur hisseden kimseleri sevmez.” 

Page 13: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

25

94. Enes’ten (ra); “Allah,  dünyadayken  iyiliğinden  dolayı  ödüllendir‐

diği mü’mine haksızlık etmez, onu âhirette de ödüllendirir. Kâfire  gelince,  o  dünyada  iken  yaptığı  iyiliklerden  dolayı yedirilir.  Tâ  ki  karşılığında  hayır  verilecek  hiçbir  iyiliği kalmaksızın onu âhirete göndersin.” 

*** 95. İbni Amr’dan (ra); “Allah, kullarından birdenbire  ilmi  çekip  almaz. Fa‐

kat âlimlerin  ruhunu almakla  ilmi kaldırır. Öyle ki, hiçbir âlim kalmayınca insanlar câhil liderler edinirler. Onlara so‐ru  sorulduğunda  bilgisizce  fetvâ  verirler.  Hem  kendileri haktan sapar, hem de insanları saptırırlar.” 

*** 96. Ebû Ümâme’den (ra); “Allah, sadece Kendisi için ve hoşnutluğu gözetilerek 

yapılan ameli kabul eder.” *** 

97. İbni Mes’ud’dan (ra); “Allah  zayıflarına  hakkını  vermeyen  bir  ümmeti  te‐

mize çıkarmaz.” *** 

98. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah,  sizin  boy  bosunuza  ve mallarınıza  bakmaz, 

ancak kalplerinize ve amellerinize bakar.” *** 

99. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah,  eteklerini  sürüye  sürüye  [giyim  kuşamıyla 

övünerek] kibirle yürüyenlere rahmet nazarıyla bakmaz.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

26

100. Enes’ten (ra); “Allah,  kendisinde  zerre  kadar  hayır  bulunan  bir 

kimseyi asla rezil etmez.” *** 

101. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah,  şaka yaparken doğru  söyleyen  şakacıyı bun‐

dan dolayı sorumlu tutmaz.” *** 

102. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah, hacda tavaf edenlerle övünür.” 

*** 103. İbni Amr’dan (ra); “Allah, arife gününün akşamında Arafat’a çıkan hacı‐

larla meleklerine karşı övünür ve  şöyle buyurur: “Kulları‐ma bakın. Bana saçı başı dağınık, toz toprak içinde gelmiş‐ler.” 

*** 104. Talha bin Ubeydullah’tan (ra); “Allah, ibâdete düşkün gençle meleklere karşı övüne‐

rek şöyle buyurur: “Kuluma bakın. Benim rızâm için nefsâ‐ni isteklerini terk etmiştir.” 

*** 105. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah,  mü’min  kulunu  hastalıkla  imtihan  eder  ki, 

üzerindeki bütün günahları dökülsün.” ***   

Page 14: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

27

106. İbni Kani’den (ra); “Allah, verdiği nimetlerle kulunu  imtihan eder. Eğer 

Allah’ın  takdir  ettiği  kısmetini  kabul  ederse Allah da  ona bereket ve genişlik verir. Kabul edip boyun eğmezse bere‐ket de vermez, takdir edilenden fazlasını da elde edemez.” 

*** 107. Ebû Mûsâ’dan (ra); “Allah, gündüz günah işleyenlerin tevbe etmeleri için 

geceleyin rahmet elini açar; gece günah işleyenlerin tevbesi için de gündüzleyin rahmet elini açar. Bu durum güneş ba‐tıdan doğuncaya kadar devam eder.” 

*** 108. İbni Amr’dan (ra); “Allah, güzel konuşacağım diye inekler gibi dilini ağ‐

zında dolaştıran kimseden nefret eder.” *** 

109. Muaz bin Cebel’den (ra); “Allah,  kibirli  ve  şımarık  kimselere  nefret  gözüyle 

bakar.” *** 

110. Hazreti Ali’den (ra); “Allah, çok zulmeden zenginden, çok câhil ihtiyardan 

ve kibirli fakirden nefret eder.” *** 

111. Hazreti Ali’den (ra); “Allah, müslüman kardeşine karşı surat asan kimseye 

lânet eder.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

28

112. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah,  dünya  işlerini  iyi  bildiği  halde,  âhiret  işleri 

konusunda câhil olan kimseden nefret eder.” *** 

113. Hazreti Ali’den (ra); “Allah, hayatında iken cimri, ölüm anında ise cömert 

olan kimseyi sevmez/onun bu davranışını onaylamaz.” *** 

114. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah,  günahları  korkusuzca  işleyen  şuursuz 

mü’mine gazap eder.” *** 

115. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah,  bir  iş  yaptığında hakkını  vererek  yapanı  se‐

ver.” *** 

116. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah  yardım  isteyenin  yardımına  koşulmasını  se‐

ver.” *** 

117. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah,  yumuşak  huylu  ve  güler  yüzlü  kimseyi  se‐

ver.” *** 

118. Enes’ten (ra); “Allah, tevbekâr genci sever.” 

***  

Page 15: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

29

119. İbni Ömer’den (ra); “Allah, gençliğini Allah’a itaat yolunda geçiren genci 

sever.” *** 

120. İbni Ömer’den (ra); “Allah,  bir mesleği  olup mesleğinde maharet  [yete‐

nek] sahibi olan mü’min kulunu sever.” *** 

121. Câbir’den (ra); “Allah, eski dostluğun devam ettirilmesini sever. Öy‐

le ise onu devam ettirin.” *** 

122. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah, ısrarla duâ edenleri sever.” 

*** 123. Ebû Zer’den (ra); “Allah, kötü komşusu olup da ölümle veya başka bir 

yolla (onun) hakkından gelinceye kadar ona sabreden ve bu davranışın karşılığını Allah’tan bekleyen kişiyi sever.” 

*** 124. Hazreti Ali’den (ra); “Allah, helâl kazanç yolunda kulunu yorgun görmeyi 

sever.” *** 

125. Hazreti Ali’den (ra); “Allah,  yakınlarını  nâmahremlerden/yabancılardan 

kıskanan kullarını sever.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

30

126. İmran bin Husayn’dan (ra); “Allah, fakir ve çoluk çocuğu çok olduğu halde insan‐

lara el avuç açmayan kulunu sever.” *** 

127. Ebû Derdâ’dan (ra); “Allah, aşırı şefkatinden ve Allah korkusundan mah‐

zun/hüzünlü olan her kalbi sever.” *** 

128. Numan bin Beşir’den (ra); “Allah, öpmeye varıncaya kadar çocuklarınız arasın‐

da adil davranmanızı sever.” *** 

129. Câbir’den (ra); “Allah,  temizliğe dikkat ederek  ibâdete düşkün olan 

kimseyi sever.” *** 

130. Zeyd bin Sâbit’ten (ra); “Allah, Kur’ân’ın indiği şekliye okunmasını sever.” 

*** 131. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah,  kıyâmet  günü  ‘Lâ  ilâhe  illallah’  (= Allah’tan 

başka  ilâh  yoktur)  sözleri  sebebiyle  müezzinleri  insanlar içerisinde Allah’ın rahmetine en fazla uzanan kimseler ola‐rak diriltecektir.” 

***    

Page 16: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

31

132. Huzeyfe’den (ra); “Allah,  şefkatli bir çobanın koyunlarını  tehlikeli yer‐

lerden uzaklaştırdığı gibi, kulunu  [tehlikelerden sakındıra‐rak] koruma altına alır.” 

*** 133. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah, kıyâmet gününün uzunluğunu dilediği kulla‐

rı için bir farz namazı vakti kadar hafifletir.” *** 

134. Ukbe bin Âmir’den (ra); “Allah, bir ok sebebiyle üç kişiyi cennete koyar: Onu 

yaparken sevabını Allah’tan bekleyen zanaatkârı, onu atan okçuyu ve onu atması için okçuya veren kimseyi.” 

*** 135. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah, bir lokma ekmek, bir avuç hurma ve bunlara 

benzer  fakirlerin  faydalandığı  şeyler  sebebiyle  üç  kişiyi cennetine koyar: Bunun verilmesini emreden aile reisini, o evin işini düzgün yürüten evin hanımını ve onu fakirin eli‐ne veren hizmetçiyi.” 

*** 136. Câbir bin Abdullah’tan (ra); “Allah, bir  tek hac  sebebiyle üç grup  insanı  cennete 

koyar: Yerine haccedilen ölüyü, bedel olarak hacca gideni ve bunun gerçekleşmesine vesile olanı.” 

*** 137. Hazreti Ömer’den (ra); “Allah,   bu Kur’ân sebebiyle bazı  insanları yükseltir, 

bazılarını da alçaltır.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

32

138. Câbir’den (ra); “Allah, anne babasına yaptığı  iyilik sebebiyle kişinin 

ömrünü uzatır.” *** 

139. İbni Ömer’den (ra); “Allah, kuluna fazla malın hesabını sorduğu gibi, faz‐

la ilmin de hesabını sorar.” *** 

140. Enes’ten (ra); “Allah, Ramazan ve Kurban Bayramı günlerinde yer‐

yüzüne  rahmetiyle  belirir. Öyle  ise  namaz  ve  ziyaret  için evlerden dışarıya çıkın ki, rahmet üzerinize insin.” 

*** 141. İyad bin Ğanem’den (ra); “Allah, dünyada  insanlara  işkence  edenlere kıyâmet 

günü azap eder.” *** 

142. Enes’ten (ra); “Allah, niyeti âhiret olana dünyayı verir, ama niyeti 

dünya olana âhireti vermez.” *** 

143. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah, sadakayı kabul eder, onu güzel bir şekilde ko‐

ruyarak sizden birinizin bir  tayı [at yavrusunu] büyüttüğü gibi büyütür. Öyle ki, bir lokma Uhud Dağı kadar büyür.” 

***   

Page 17: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

33

144. İbni Ömer’den (ra); “Allah, kulunun tevbesini can boğaza gelmedikçe ka‐

bul eder.” *** 

145. Enes’ten (ra); “Allah,  cehennem  ehlinden  azabı  en  hafif  olanına 

şöyle der: ‘Eğer yeryüzündeki her şey senin olsaydı bu hal‐den kurtulmak  için verir miydin?’ O,  ‘Evet, verirdim’ der. Allah,  ‘Sen daha Âdem’in sulbünde  iken bundan daha ko‐layını,  Bana  hiçbir  şeyi  ortak  koşmamanı  senden  istedim, sen ise Bana ortak koşmakta direttin.” 

*** 146. Ebû Saîd’den (ra); “Allah,  şöyle buyurur:  ‘Oruç Benimdir, ödülünü ve‐

recek olan da Benim. Oruçlu için iki sevinç vardır: İftar etti‐ğinde sevinir, Allah’ın huzuruna gidip Allah ödüllendirdi‐ğinde  sevinir. Muhammed’in  canını  elinde  tutan  Allah’a yemin  ederim  ki,  oruçlunun  ağız  kokusu  Allah  katında misk kokusundan daha hoştur.” 

*** 147. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah  şöyle  buyuruyor:  ‘Birisi  diğerine  söz  verip‐

sözünde  durduğu  müddetçe  Ben  iki  ortaktan  üçüncüsü‐yüm. Vefasızlık ettiklerinde ise aralarından çekilirim.” 

*** 148. Ebû Mûsâ’dan (ra); “Allah,  hasta  tuttuğu  sürece  hastaya  sağlığında  de‐

vam etmekte olduğu amelinin karşılığından daha  fazlasını verir. Yolcuya da  evinde  iken  işlediği  amelinin  karşılığın‐dan daha fazlasını verir.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

34

149. Avf bin Mâlik’ten (ra); “Allah, tedbir almakta âciz davranmayı kınar. Sen iş‐

lerin sonunu düşün ve ona göre davran. Buna  rağmen bir işe gücün yetmezse şöyle de: “Hasbiyallahü ve ni’mel‐vekil (Allah bana yeter. O ne güzel vekildir).” 

*** 150. Ebû Saîd’den (ra); “Allah, gecenin son üçte biri kalıncaya kadar bekler. 

Sonra rahmetiyle dünya semâsına tecellî ederek şöyle sesle‐nir: ‘Günahının bağışlanmasını isteyen yok mu? Tevbe eden yok mu? Bir  şey dileyen yok mu? Duâ eden yok mu?’ Bu durum sabah oluncaya kadar devem eder.” 

*** 151. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah, Şaban ayının on beşinci gecesinde  [Berat Ge‐

cesi] rahmetiyle dünya semâsına iner ve Benî Kelb kabilesi‐nin  koyunlarının  kılları  adedinden  fazla  sayıda  kimseleri affeder.” 

[Beni Kelb kabilesinin koyunlarının kılları: ‘İnsan zihninin dü‐şünmekte âciz kalacağı kadar çok’ anlamına gelir.] 

*** 152. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah, aile fertlerinin geçim yükü ölçüsünce yardım, 

belâ ölçüsünce sabır verir.” *** 

153. Mikdam bin Ma’dikerb’den (ra); “Allah,  kadınlarınız  hakkında  hayır  tavsiye  eder. 

Çünkü onlar anneleriniz, kızlarınız ve teyzelerinizdir.” *** 

Page 18: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

35

154. Hasan el‐Basrî’den (rh); “Allah’ın en çok sevdiği kulu, diğer kullarının hayır 

ve iyiliğini en çok isteyendir.” *** 

155. Enes’ten (ra); “Allah’ın öyle kulları vardır ki, insanları ferasetleriyle 

[ince anlayış] tanırlar.” *** 

156. İbni Ömer’den (ra); “Allah’ın  insanlara  faydalı olmaları  için özellikle ni‐

met verdiği  topluluklar vardır. Onlar bu nimetlerden ver‐dikleri sürece Allah o nimetini onlarda bırakır. Esirgedikleri zaman ise Allah onlardan alır, başkalarına verir.” 

*** 157. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Allah’ın yeryüzünde dolaşan melekleri vardır. Üm‐

metimden gelen selâmları bana ulaştırırlar.” *** 

158. Enes’ten (ra); “Allah’ın her namaz vaktinde  şöyle seslenen bir me‐

leği vardır: ‘Ey Âdemoğulları! Kendi elinizle tutuşturduğu‐nuz, sizi yakacak olan ateşi namazla söndürmek için kalkı‐nız.” 

*** 159. İbni Abbas’tan (ra); “Allah’ın öyle bir meleği vardır ki, ona  ‘Yedi gök ve 

yeri  tek  bir  lokmada  yut!’  dense  yutabilir.  Onun  yaptığı tesbih şudur: “Sen her yerde noksan sıfatlardan münezzeh‐sin.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

36

160. Üsâme bin Zeyd’den (ra); “Allah’ın aldığı da O’nundur, verdiği de. O’nun ya‐

nında her şey için belli bir ömür süresi tayin edilmiştir.” *** 

161. Ebû Hureyre’den (ra); “Şüphesiz ki, Allah’ın doksan dokuz ismi vardır. On‐

ların mânâlarını anlayıp inanarak ezberleyip okuyan cenne‐te girer. Bu isimler şunlardır: 

O  kendisinden  başka  ilâh  olmayan  Allah’tır,  er‐Rahman,  er‐Rahim,  el‐Melik,  el‐Kuddûs,  e‐Selâm,  el‐Mü’min,  el‐Müheymin,  el‐Aziz,  el‐Cebbar,  el‐Mütekebbir, el‐Hâlık,  el‐Bâri,  el‐Musavvir,  el‐Gaffar,  el‐Kahhar,  el‐Vehhab, er‐Rezzâk, el‐Fettah, el‐Alîm, el‐Kâbıd, el‐Bâsıd, el‐Hâfıd,  er‐Rafi’,  el‐Muiz,  el‐Muzil,  es‐Sem’i,  el‐Basîr,  el‐Hakem,  el‐Adl,  el‐Latif,  el‐Habir,  el‐Halim,  el‐Azîm,  el‐Gafûr,  Eş‐Şekûr,  el‐Aliyy,  el‐Kebîr,  el‐Hafîz,  el‐Mukîd,  el‐Hasîb,  el‐Celîl,  el‐Kerîm,  er‐Rakîb,  el‐Mucîb,  el‐Vâsi’,  el‐Hakîm,  el‐Vedûd,  el‐Mecîd,  el‐Bâis,  eş‐Şehîd,  el‐Hak,  el‐Vekîl,  el‐Kavî,  el‐Metîn,  el‐Veliyy,  el‐Hamîd,  el‐Muhsî,  el‐Mübdi’, el‐Muîd, el‐Muhyî, el‐Mümît, el‐Hayy, el‐Kayyûm, el‐Vâcid,  el‐Mâcid,  el‐Vâhid,  es‐Samed,  el‐Kâdir,  el‐Muktedir, el‐Mukaddim, el‐Muahhir, el‐Evvel, el‐Âhir, ez‐Zâhir,  el‐Bâtın,  el‐Vâli,  el‐Müteâli,  el‐Berr,  et‐Tevvâb,  el‐Muntakim,  el‐Afuvv,  er‐Rauf, Mâlikü’l‐Mülk,  Zü’l‐Celâl‐i ve’l‐İkram,  el‐Muksid,  el‐Câmi’,  el‐Ganî,  el‐Mugnî,  el‐Mani’,  ed‐Dâr,  en‐Nâfi’,  en‐Nûr,  el‐Hâdi,  el‐Bedi’,  el‐Bâkî, el‐Vâris, er‐Râşid, es‐Sabûr.” 

***   

Page 19: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

37

162. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah, helâl kazanan, iktisatla harcayan, fazlasını da 

fakirlik ve ihtiyaç günü olan kıyâmet için önden gönderene merhamet etsin.” 

*** 163. Enes’ten (ra); “Allah, ikindi namazından önce dört rekât sünnet kı‐

lan kişiye, merhamet etsin.” *** 

164. Ebû Ümâme’den (ra); “Allah, ya konuşup hayır kazanan ya da konumu ge‐

reği susup esenlikte olan kişiye merhamet etsin.” *** 

165. İbni Abbas’tan (ra); “Allah, dilini koruyan, zamanını tanıyan ve gittiği yol 

doğru olan kimseye merhamet etsin.” ***

166. Hazreti Ali’den (ra); “Allah,  çocuğuna, kendisine  iyilik yapması  için yar‐

dım eden babaya merhamet etsin.” *** 

167. Zeyd bin Halid el‐Cühenî’den (ra); “Allah, bizden bir söz  işitip  iyice kavrayan, sonra da 

onu kendisinden daha kavrayışlı birisine ulaştıran kimseye merhamet etsin.” 

***   

Hz. Peygamber’in İzinde

38

168. Enes bin Malik’ten (ra); “Allah  şöyle  buyuruyor:  ‘İnsanoğlu  Bana  bir  adım 

yaklaşırsa, Ben  ona  bir  arşın  yaklaşırım. O Bana  bir  arşın yaklaşırsa, Ben ona bir kulaç yaklaşırım. O Bana yürüyerek gelirse, Ben ona koşarak giderim.”  

*** 169. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah  şöyle buyuruyor:  ‘Benim hiçbir ortaklığa  ihti‐

yacım yoktur. Kim ki yaptığı  işte başkasını Bana ortak ko‐şarsa Ben o ortaklıktan çekilir, onu ortağıyla baş başa bıra‐kırım.” 

*** 170. Hazreti Ali’den (ra); “Allah şöyle buyuruyor: ‘Ben Allah’ım. Benden başka 

ilah yoktur. Kim Benim birliğimi ikrar ederse koruyucu ka‐le’m içerisine girmiş olur. Benim koruyucu kale’m içerisine giren de azabımdan emin olur.” 

*** 171. Ebu’d‐Derda’dan (ra); “Allah  şöyle  buyuruyor:  ‘Ey  Âdemoğlu!  Sen  Bana 

kulluk ettikçe, Bana ümit besledikçe ve Bana hiçbir şey or‐tak koşmadıkça ben de  işlediğin günahları affederim. Gök ve yer dolusu hata ve günahla da karşıma  çıksan, Ben de onlar dolusu mağfiretle seni karşılarım. Seni bağışlarım ve bunu çok görmem.” 

*** 172. Enes’ten (ra); “Allah şöyle buyuruyor: ‘Ben dünyada müslüman bir 

kulumun örttüğüm bir hatasını, âhirette ortaya çıkarıp onu 

Page 20: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

39

rezil ve  rüsva etmeyecek kadar büyük kerem ve af sahibi‐yim.” 

*** 173. İbni Abbas’tan (ra); “Allah  şöyle buyuruyor:  ‘Kulum, sen Beni yalnızken 

anarsan, Ben de seni yalnızken hatırlarım. Sen Beni bir top‐luluk içerisinde anarsan, Ben de seni onlardan daha hayırlı ve daha büyük bir topluluk içerisinde anarım.” 

*** 174. Enes’ten (ra); “Allah  şöyle buyuruyor:  ‘Ben Kendisine karşı gelin‐

mekten sakınılmaya ve hiçbir şey ortak koşulmamaya lâyı‐ğım. Kim ki Bana karşı gelmekten sakınır, hiçbir şeyi ortak koşmazsa, Ben onu affetmeye kudretliyim.” 

***  

KADER/KAZA 175. Ebû Hureyre’den (ra); “Kadere iman, tevhid inancının nizamıdır.” 

*** 176. Ebû Hureyre’den (ra); “Kadere iman kaygı ve üzüntüyü giderir.” 

*** 177. İbni Abbas’tan (ra); “Kadere iman, tevhid inancının nizamıdır. Allah’ı bir 

bilen ve kadere  iman eden kişi şüphesiz kopmaz bir kulpa sarılmıştır.” 

 

Hz. Peygamber’in İzinde

40

DUA 178. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’a  duânızın  kabul  edileceğine  kesinlikle  inan‐

mış  olarak duâ  edin.  Şunu da  bilin  ki, Allah  kendisinden gâfil  ve  başka  işlerle meşgul  bir  kalbin  duâsını  kabul  et‐mez.” 

*** 179. Sa’d’dan (ra); “Duâ ederken diz üstü oturun, sonra ‘Ey Rabbim, ey 

Rabbim!’ deyin.” *** 

180. Hazreti Âişe’den (ra); “Biriniz Allah’tan  dilekte  bulunduğunda  bolca  iste‐

sin. Çünkü Rabbinden istemektedir.” *** 

181. Câbir bin Abdullah’tan (ra); “Müslüman kardeşinizi bolluk ve berekete kavuşması 

için duâ  ederek  ödüllendiriniz. Çünkü  yemeği  yenildiğin‐de, suyu içildiğinde bereketle duâ etmek ona ödül vermek‐tir [yaptığı iyiliğin karşılığını vermektir].” 

*** 182. Ebû Hureyre’den (ra); “Duâların sonunda söylenen ‘Âmin’, mü’min kulları‐

nın dili üzerinde âlemlerin Rabbinin mührüdür.” *** 

183. Ebû Hureyre’den (ra); “Biriniz duâ ettiğinde kendi duâsına ‘Âmin’ desin.” 

*** 

Page 21: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

41

184. Enes’ten (ra); “Biriniz  duâ  ettiğinde,  isteğinde  kararlı  olsun.  “Al‐

lah’ım, dilersen bana ver” demesin. Şüphesiz Allah’ı zorla‐yan hiç kimse yoktur.” 

*** 185. Hilal bin Yesaf’tan (ra); “Birisi duâ ettiğinde istediği verilmese bile kendisine 

bir sevap yazılır.” *** 

186. İbni Ömer’den (ra); “Kişi Müslüman  kardeşine  ‘Allah  seni hayırla  ödül‐

lendirsin’  derse,  en  mükemmel  şekliyle  teşekkür  etmiş olur.” 

*** 187. İbni Abbas’tan (ra); “Dua  ettiğinde  elinin  içiyle  Allah’a  duâ  et,  tersiyle 

değil. Duâyı bitirdiğinde de, iki elini yüzüne sür.” *** 

188. Enes’ten (ra); “En  üstün  duâ, Rabbinden  dünya  ve  âhirette,  af  ve 

âfiyet dilemendir. Çünkü bunlar dünyada ve âhirette sana verilirse kurtuldun demektir.” 

*** 189. Ebû Hureyre’den (ra); “Üç  kişi  vardır  ki,  duâlarını  geri  çevirmemek Allah 

üzerine bir haktır: Orucunu açıncaya kadar oruçlu, hakkını alıncaya kadar mazlum, evine dönünceye kadar misafir.” 

*** 

Hz. Peygamber’in İzinde

42

190. Ebû Hureyre’den (ra); “Şu üç duâ vardır ki, hiç şüphesiz kabul edilir: Maz‐

lumun duâsı, misâfirin duâsı, babanın çocuklarına duâsı.” *** 

191. Enes’ten (ra); “Gizli yapılan bir duâ, açıktan yapılan yetmiş duâya 

denktir.” *** 

192. İbni Abbas’tan (ra); “Duâ eden ile ‘Âmin’ diyen sevapta ortaktırlar. Oku‐

yan ve dinleyen sevapta ortaktırlar. Âlim ve talebe sevapta ortaktırlar.” 

*** 193. Enes’ten (ra); “Duâ ibâdetin özüdür.” 

*** 194. İbni Abbas’tan (ra); “Duâ,  ibâdetin anahtarıdır. Abdest, namazın anahta‐

rıdır. Namaz da cennetin anahtarıdır.” *** 

195. Hazreti Ali’den (ra); “Duâ; mü’minin silahı, dinin direği, göklerin ve yerin 

nurudur.” *** 

196. Enes’ten (ra); “Ezanla kamet arasındaki dua kabul edilir. O haldey‐

ken dua ediniz.” *** 

Page 22: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

43

197. İbni Ömer’den (ra); “Şüphesiz dua, başa gelmiş ve gelecek olan konular‐

da etkilidir. Onun için ey Allah’ın kulları, duaya sımsıkı sa‐rılın.” 

*** 198. Enes’ten (ra); “Her  peygamberin  kabul  edilecek  bir  duâsı  vardır. 

Onlar bu duâyı yaptılar ve kabul edildi. Ben  ise duâmı kı‐yâmet günü ümmetime şefaat olarak sakladım.” 

*** 199. Ebû Hureyre’den (ra); “Biriniz bir şey dilediğinde/istediğinde, ne  istediğine 

dikkat  etsin.  Çünkü  hangi  dileklerinin  kabul  edileceğini bilmez.” 

*** 200. Enes’ten (ra); “Gök  ehlinin  en  çok  söyledikleri  söz  ‘Lâ  havle  velâ 

kuvvete illâ billâh’tır (= Allah’tan başka güç ve kuvvet sahi‐bi yoktur).” 

*** 201. Ebû Hureyre’den (ra); “Sabaha çıktığınızda şu duâyı okuyun: “Allah’ım, se‐

nin yardımınla sabahladık. Senin yardımınla akşama kavu‐şuyoruz. Kudretinle  diriliyor,  kudretinle  ölüyoruz. Dönü‐şümüz de ancak Sana’dır.” 

*** 202. İbni Amr’dan (ra); “Yatağına uzandığında şöyle duâ et: “Allah’ın adıyla. 

Onun gazabından, şiddetli azabından, kullarının şerrinden, 

Hz. Peygamber’in İzinde

44

şeytanların  vesveseleri  ve  yanımda  bulunmalarından  Al‐lah’ın mükemmel sıfatlarına sığınırım.” 

*** 203. Ebû Hureyre’den (ra); “Biriniz Rabbinden bir şey istediğinde duâsının kabul 

edildiğini  hissederse,  ‘İhsanıyla  güzel  nimetleri  tamamla‐yan Allah’a hamdolsun’ desin. Duâsının kabulü geciken de, ‘Her hâl için Allah’a hamdolsun’ desin.” 

*** 204. Hazreti Âişe’den (ra); “Kul, ‘Ya Rabbi, ya Rabbi’ diye Allah’a duâ ettiğinde, 

Allah şöyle buyurur:  ‘Duâna karşılık veriyorum. İste ki sa‐na verilsin.” 

*** 205. Sehl bin Sa’d’dan (ra); “Allah’ım!  Âhiret  hayatından  başka  gerçek  hayat 

yoktur.” *** 

206. Enes’ten (ra); “Allah’ım!  Fayda  vermeyen  ilimden,  katında  kabul 

edilmeyen  amelden,  dinlenilmeyen  duâdan  Sana  sığını‐rım.” 

*** 207. Câbir bin Semûre’den (ra); “Allah’ım! Senden bildiğim ve bilmediğim bütün ha‐

yırları dilerim. Bildiğim ve bilmediğim bütün  şerlerden de Sana sığınırım.” 

***  

Page 23: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

45

208. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ım! Sen bizden ancak Senin yardımınla altın‐

dan  kalkabileceğimiz  şeyleri  istiyorsun.  Allah’ım,  bunlar‐dan rızânı kazandıracak şeyleri nasib et.” 

*** 209. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah’ım!  Beni  iyilik  yaptıklarında  sevinen,  bir  gü‐

nah  işlediklerinde  ise Allah’tan bağışlanma dileyen kimse‐lerden eyle.” 

*** 210. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah’ım! Yaptığım ve yapmadığım  şeylerin  şerrin‐

den Sana sığınırım.” *** 

211. Hazreti Ömer’den (ra); “Allah’ım!  Bizim  için  hayırları  arttır,  eksiltme.  Bizi 

aziz kıl, hor kılma. Bize hayırlı  işleri yapma gücü ver, bizi mahrum bırakma. Bizi düşmanlarımıza karşı üstün tut, on‐ları bize gâlip getirme. Bizi hoşnut kıl ve bizden râzı ol.” 

*** 212. Abdullah bin Amr bin Âs’dan (ra); “Allah’ım!  Ürpermeyen  kalpten,  kabul  edilmeyen 

duâdan, doymayan nefisten, fayda vermeyen ilimden Sana sığınırım. Bu dört şeyden sana sığınırım.” 

*** 213. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ım! Günahımı bağışla, evimi genişlet, rızkıma 

bereket ver.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

46

214. Kutbe bin Mâlik’ten (ra); “Allah’ım! Kötü huylardan, kötü işlerden, kötü arzu‐

lardan ve kötü hastalıklardan Sana sığınırım.” *** 

215. İbni Ömer’den (ra); “Allah’ım! Göz açıp kapayıncaya kadar dahi beni ba‐

na bırakma ve bana verdiğin güzel şeyleri geri alma.” *** 

216. Büreyde’den (ra); “Allah’ım! Beni çok şükreden, çok sabreden eyle. Be‐

ni kendi gözümde küçük, insanların nazarında büyük kıl.” *** 

217. İbni Ömer’den (ra); “Allah’ım! Âciz yavruları koruduğun gibi beni de ko‐

ru.” *** 

218. İbni Mes’ud’dan (ra); “Allah’ım!  Yaratılışımı  güzel  kıldığın  gibi  ahlâkımı 

da güzel eyle.” *** 

219. İbni Mes’ud’dan (ra); “Allah’ım! Beni müslümanca ayakta tut. Müslümanca 

oturt, müslümanca yatır. Hiçbir düşman ve hasetçiyi bana güldürme. Allah’ım! Hazineleri  Senin  elinde  bulunan  her türlü şerden de Sana sığınıyorum.” 

***   

Page 24: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

47

220. Hazreti Ali’den (ra); “Allah’ım! Kulağımdan ve gözümden ölünceye kadar 

beni  faydalandır. Dinimde  ve  bedenimde  bana  âfiyet  ver. Hakkımı  alıncaya  kadar  zulmedene  karşı  bana  yardım  et. Allah’ım! Kendimi/irademi Sana teslim ediyorum. İşimi Sa‐na havale ettim. Sırtımı Sana dayadım. Yüzümü sadece Sa‐na çevirdim. Senin azabından kurtuluş yalnızca Senin mer‐hametine sığınmakla olur. Ben Senin gönderdiğin elçine ve indirdiğin kitabına iman ettim.” 

*** 221. Şeddad bin Evs’ten (ra); “Allah’ım!  Senden  dinde  sebatı  istiyorum.  Doğru 

yolda kararlılığı istiyorum. Nimetine şükretmeyi istiyorum. Güzelce Sana ibâdet etmeyi istiyorum. Doğru bir dil, selîm bir  kalp  istiyorum.  Bildiklerimin  şerrinden  Sana  sığınıyo‐rum. Bildiklerimin hayrını Senden diliyorum. Bildiğin gü‐nahlarım  için Senden bağışlanma diliyorum.  Şüphesiz Sen gaybları çok iyi bilensin.” 

*** 222. İbni Abbas’tan (ra); “Allah’ım!  Yalnız  Sana  teslim  oldum.  Yalnız  Sana 

iman ettim. Yalnız Sana tevekkül ettim. Ve yüzümü yalnız Sana çevirdim. Senin yolunda, Senin yardımınla düşmanla‐rıma  karşı  koyuyorum. Allah’ım,  Senden  başka  ilâh  yok. Beni  saptırmandan  yalnız  Senin  izzetine  sığınıyorum.  Sen hiç ölmeyen dirisin; cinler ve insanlar ise ölürler.” 

*** 223. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ım! Bana öğrettiğinden beni  faydalandır,  fay‐

da verecek  şeyi bana öğret ve  ilmimi arttır. Her durumda 

Hz. Peygamber’in İzinde

48

Allah’a hamdolsun. Cehennem ehlinin halinden Allah’a sı‐ğınıyorum.” 

*** 224. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ım!  Beni  sana  çok  şükreden,  seni  çokça  anıp 

zikreden, nasihatine uyan, tavsiyelerini gözeten eyle.” *** 

225. Şekele’den (ra); “Allah’ım! Kulağımın şerrinden, gözümün şerrinden, 

dilimin şerrinden, kalbimin şerrinden ve şehvetimin şerrin‐den Sana sığınıyorum.” 

*** 226. Ebû Bekre’den (ra); “Allah’ım! Bedenime âfiyet ver. Kulağıma âfiyet ver. 

Gözüme âfiyet ver. Allah’ım! Verdiğin nimetlerine nankör‐lük etmekten ve fakirlikten Sana sığınırım. Allah’ım! Kabir azâbından Sana sığınırım. Senden başka hiçbir ilâh yoktur.” 

*** 227. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ım!  İşlerimin  koruyucusu  olan  dinimi  benim 

için yoluna koy. Geçim  sebebim olan dünyamı benim  için yoluna koy. Varacağım yer olan âhiretimi benim için yolu‐na koy. Hayatımı her hayrı arttırmaya vesile kıl. Ölümümü her kötülükten kurtulup rahat olmaya vesile kıl.” 

*** 228. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Allah’ım! Senden hidâyeti, takvâyı, tokgözlülüğü ve 

gönül zenginliği istiyorum.” *** 

Page 25: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

49

229. Heysem bin Mâlik’ten (ra); “Allah’ım! Sevgini bana en sevimli  şey kıl. Korkunu 

benim  için  en  çok korkulan  şey kıl. Sana kavuşmak  arzu‐suyla  dünyadan  ihtiyaç  bağlarımı  kopar.  Ehl‐i  dünyanın gözünü  dünyalarıyla  aydınlatıyorsan  benim  gözümü  de ibâdetinle aydınlat.” 

[Ehl‐i  dünya:  Âhireti  düşünmeyip  bu  dünyaya  hiç  ölmeye‐cekmiş gibi bağlanmış kimseler.] 

*** 230. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ım! Senden sevdiğin amellerde başarıyı, Sana 

samimi  tevekkül  etmeyi  ve  hüsnüzan  beslemeyi  diliyo‐rum.” 

[Hüsnüzan: Bir kimse hakkında iyi ve güzel düşünme alışkan‐lığı] 

*** 231. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ım!  Senden  iman  içerisinde  bir  sıhhat,  güzel 

ahlâk  içerisinde  bir  iman,  sonu  kurtuluş  olan  bir  başarı, Senden gelecek bir rahmet, âfiyet, bağışlanma ve hoşnutluk diliyorum.” 

*** 232. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ım! Her zorluğu kolaylaştırmakla bana lütufta 

bulun. Şüphesiz her güçlüğü kolaylaştırmak Sana kolaydır. Senden kolaylık, dünya ve âhirette âfiyet diliyorum.” 

*** 233. Ümmü Ma’bed’den (ra); “Allah’ım! Kalbimi  ikiyüzlülükten, amelimi gösteriş‐

ten, dilimi yalandan, gözümü hıyânetten temizle. Şüphesiz 

Hz. Peygamber’in İzinde

50

Sen  gözlerin  sadakatsizliğini ve  kalplerin  gizlediğini  bilir‐sin.” 

[Hıyânet: Güveni kötüye kullanma.] 

*** 234. İbni Ömer’den (ra); “Allah’ım! Kudretinle bana âfiyet ver. Beni rahmetine 

daldır. Ömrümü ibâdetlerin içerisinde geçir, onu en hayırlı amelimle noktala ve bunun mükâfatını cennet eyle.” 

*** 235. İbni Ömer’den (ra); “Allah’ım! Beni ilimle zengin kıl, hilimle [ağırbaşlılık‐

la] süsle, takvâ ile beni şereflendir ve âfiyetle beni güzelleş‐tir.” 

*** 236. Saîd el‐Makberî’den (ra); “Allah’ım! Gözleri  üzerimde,  kalbi  beni  gözetleyen, 

bir  iyiliğimi gördüğünde örtbas edip bir kötülüğümü gör‐düğünde ise bunu etrafa yayan hilekâr dosttan Sana sığını‐rım.” 

*** 237. Ebû Ümâme’den (ra); “Allah’ım! Günah  ve  hatalarımın  tamamını  bağışla. 

Allah’ım! Beni  yücelt. Yaralarımı  sar. Bana  güzel  amel  ve huyların  yolunu  göster.  Şüphesiz  Senden  başka  bunların yolunu gösteren, Senden başka bunların kötü olanlarını in‐sandan çeviren kimse yoktur.” 

***   

Page 26: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

51

238. İbni Amr’dan (ra); “Allah’ım! Borç altında  ezilmekten, düşmanın üstün 

gelmesinden ve düşmanlarımın bana gülmesinden Sana sı‐ğınırım.” 

*** 239. Ebu’l‐Yüsr’dan (ra); “Allah’ım! Yüksek bir yerden düşmekten, yıkık altın‐

da kalmaktan, boğulmaktan ve yanmaktan Sana sığınırım. Ölüm ânında şeytanın sırtımı yere getirmesinden Sana sığı‐nırım. Senin yolunda mücâdele ederken sırtımı dönüp ka‐çarken  ölmekten  Sana  sığınırım.  Yılan  ve  akrep  gibi  bir hayvanın ısırmasıyla ölmekten sana sığınırım.” 

*** 240. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ım!  Fakirlikten,  yokluktan,  hor  ve  hakir  ol‐

maktan Sana sığınırım. Zulmetmekten ve zulme uğramak‐tan Sana sığınırım.” 

*** 241. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ım! Açlıktan Sana sığınırım. O ne kötü bir ar‐

kadaştır. Güvenilmez olmaktan Sana  sığınırım. O kötü bir sırdaştır.” 

*** 242. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ım!  Tefrikadan/ayrılıktan,  ikiyüzlülükten  ve 

kötü ahlâktan sana sığınırım.” ***   

Hz. Peygamber’in İzinde

52

243. Enes’ten (ra); “Allah’ım! Ey Rabbimiz, bize dünyada iyilik, âhirette 

de iyilik ver ve bizi cehennem azâbından koru.” *** 

244. Ebû Mûsâ’dan (ra); “Allah’ım! Günahlarımı, bilgisizliğimi, işlerimde isra‐

fımı ve  Senin benden daha  iyi bildiğin hatalarımı bağışla. Allah’ım,  bilmeyerek  yaptığım  kusurları,  bilerek  yaptığım hataları, şaka ile ciddî olarak işlediğim hataları affet. Bütün bunlar bende vardır. Allah’ım, işleyip önden gönderdiğim, henüz işlemeyip geride bıraktığım, gizli veya açıktan yaptı‐ğım hataları bağışla. Öne geçiren de, geri bırakan da Sensin. Senin her şeye gücün yeter.” 

*** 245. İbni Ömer’den (ra); “Allah’ım! Nefsimi Sen yarattın, onu öldürecek olan 

da Sensin. Onun ölümü de, hayatı da Senin elindedir. Şayet hayatta  bırakırsan  onu muhafaza  et. Eğer  öldürürsen  onu bağışla. Allah’ım! Senden âfiyet diliyorum.” 

*** 246. Tarık el‐Eşcâî’den (ra); “Şöyle de: ‘Allah’ım! Günahlarımı bağışla, bana mer‐

hamet et, bana afiyet ver ve beni rızıklandır.’ Şüphesiz bun‐lar dünyada ve âhirette senin  için faydalı olan şeyleri kap‐sar.” 

***    

Page 27: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

53

HAZRETİ PEYGAMBER’E SALÂT ve SELAM 247. Ebû Talha’dan (ra); “Bana  Rabbimin  katından  bir melek  geldi  ve  şöyle 

dedi:  ‘Ümmetinden  kim  sana  bir  salâvat  getirirse  Allah bundan dolayı ona on sevap yazar, on günahını siler, dere‐cesini on kat yükseltir ve getirdiği salâvatın aynısıyla karşı‐lık verir.” 

*** 248. Hazreti Hasan’dan (ra); “Nerde olursanız olun bana salâvat getirin. Şüphesiz 

salâvatlarınız bana ulaşır.” *** 

249. Ebû Hureyre’den (ra); “Bana  salâvat  getirin. Çünkü  bana  getirdiğiniz  salâ‐

vatlar sizin için berekettir.” *** 

250. Ebû Hureyre’den (ra); “Bana salâvat getiriniz ki Allah da size merhamet et‐

sin.” *** 

251. Zeyd bin Harice’den (ra); “Bana salâvat getirin. Dua için son derece gayret gös‐

terin.  Ve  şöyle  deyin:  ‘Allah’ım!  İbrahim’e  ve  İbrahim’in âline bereketini indirdiğin gibi, Muhammed’e (sav) ve Mu‐hammed’in  (sav) âline rahmet eyle! Muhammed’e  (sav) ve Muhammed’in  (sav)  âline  bereketini  indir.  Şüphesiz  Sen, kullarının hamdlerine bol  sevapla karşılık veren, dilleriyle övülen  Hamid  ve  sonsuz  şeref  ve  büyüklük  sahibi Mecidsin.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

54

252. Enes’ten (ra); “Allah’ın  nebî  ve  resûllerine  salâvat  getirin.  Çünkü 

Allah  beni  peygamber  olarak  gönderdiği  gibi  onları  da göndermiştir.” 

*** 253. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’a hamd ve  bana  salâvat  ile başlanmayan her 

önemli iş, hayırlı sonuç vermez, neticesizdir ve her bereket‐ten yoksundur.” 

*** 254. Enes’ten (ra); “Peygambere  (sav)  salâvat  getirilinceye  kadar  her 

dua kabul edilmeden bekletilir.” *** 

255. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Kıyâmet gününde  insanlar  içerisinde bana en yakın 

olan bana en fazla salâvat getirendir.” *** 

256. Hazreti Hüseyin’den (ra); “Asıl cimri, yanında  ismim anıldığı halde bana sala‐

vât getirmeyendir.”  

HAZRETİ PEYGAMBER  257. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah,  beni  kullarına  karşı  katı  ve  güçlük  çıkaran 

olarak değil, öğretici ve kolaylaştırıcı olarak gönderdi.” ***  

Page 28: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

55

258. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah,  beni  yanlış  konuşan  kılmadı.  Benim  için  en 

hayırlı kelâm olan kitabı, Kur’ân’ı verdi.” *** 

259. Mesûr bin Mahreme ve Mervan’dan (ra); “Benim en çok sevdiğim söz, en doğru olanıdır.” 

*** 260. Sevbân’dan (ra); “Ben ümmetim için ancak yoldan saptırıcı liderlerden 

korkuyorum. Ancak  günahları  bağışlanan  kimseler  rahata ermiştir.” 

*** 261. Mahmud bin Lebîd’den (ra); “Ben ancak bir insanım. Göz yaşarır, kalp ürperir. Fa‐

kat  biz  Rabbimizin  hoşnut  olmadığı  bir  şeyi  söylemeyiz. Vallahi ey İbrahim! Biz senin vefatından dolayı üzgünüz.” 

*** 262. Ebû Cühayfe’den (ra); “Ben yaslanarak yemem.” 

*** 263. Enes’ten (ra); “Ben ancak bir kulum, kullar gibi yer, kullar gibi içe‐

rim.” *** 

264. Ebû Hureyre’den (ra); “Ben size armağan edilmiş bir rahmetim.” 

***  

Hz. Peygamber’in İzinde

56

265. Ebû Hureyre’den (ra); “Ben  ancak güzel  ahlâkı  tamamlamak  için gönderil‐

dim.” *** 

266. Ebû Hureyre’den (ra); “Ben rahmet olarak gönderildim, azap olarak değil.” 

*** 267. Hazreti Âişe’den (ra); “Ben  tebliğci  olarak  gönderildim,  zorlaştırıcı  olarak 

değil.” *** 

268. Ebû Hureyre’den (ra); “Şüphesiz ben  lânet edici olarak değil, ancak rahmet 

olarak gönderildim.” *** 

269. İbni Ömer’den (ra); “Ben şaka yaparım, fakat şaka yaparken doğru olan‐

dan başkasını söylemem.” *** 

270. Zeyd bir Sâbit’ten (ra); “Şüphesiz, ben sizin için yerime iki şey bırakıyorum: 

Allah’ın kitabı ki, gök ve yer arasında uzatılmış bir iptir. Ve ailem olan Ehl‐i Beytim. Bu ikisi Kevser havuzunun başına varıncaya kadar birbirlerinden ayrılmazlar.” 

[Ehl‐i Beyt: Hz. Muhammed’in eşleri, kızı Hz. Fatıma, damadı Hz. Ali ve onların evlatlarının tümüne verilen isim.] 

***  

Page 29: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

57

271. Ebû Saîd’den (ra); “Ben insanların kalbini yarıp bakmakla ve göğüsleri‐

ni açmakla emrolunmadım.” *** 

272. Enes’ten (ra); “Ben namaza durduğumda, namazı uzatmak isterken 

bir  çocuğun  ağladığını  işitip  annesinin  bundan  duyduğu şiddetli üzüntüyü bildiğimden namazımı kısa keserim.” 

*** 273. Nu’man bin Beşir’den (ra); “Ben zulme şahitlik yapmam.” 

*** 274. İbni Nâfi’den (ra); “Ben âdilim. Ancak adâletle şâhitlik ederim.” 

*** 275. Hüseyin bin Dahdah’dan (ra); “Ben  akrabalık  bağlarını  kesmek  için  gönderilme‐

dim.” *** 

276. Ebû Hureyre’den (ra); “Ben şu iki zayıfın hakkını yemeyi size haram kılıyo‐

rum: Yetim ve kadın.” *** 

277. Abdurrahman bin Ebî Kurad’dan (ra); “Ben Allah  ve  Rasûlünün  sizi  sevmesini  istiyorum. 

Öyle ise siz de size emânet edileni sahibine veriniz, konuş‐tuğunuz zaman doğru  söyleyiniz, komşularınıza karşı gü‐zel davranınız.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

58

278. Ebû Hureyre’den (ra); “Ben senin kalbinin yumuşak olmasını istiyorum. Öy‐

le ise yoksula yedir ve yetimin başını okşa.” *** 

279. Berâ bin Âzib’den (ra); “Ben  peygamberim,  bunda  hiçbir  yalan  yok.  Ben 

Abdulmuttalib’in oğluyum.” *** 

280. Amr bin Cebele’den (ra); “Ben ümmî, doğru ve  tertemiz peygamberim. Bütün 

esef ve yazıklar, beni yalanlayan ve benden yüz çevirene ol‐sun. Hayır ise, beni barındıran, bana yardım eden, sözümü tasdik eden ve benimle beraber cihat eden kimselere olsun.” 

[Ümmi: Bilgisi okuma‐yazmaya dayanmayan, bütün bildikle‐rini vahiy yoluyla Allah’tan  alan  anlamında Peygamberimizin  (sav) sıfatıdır.] 

*** 281. Enes’ten (ra); “İnsanların diriltileceği  gün  kabrinden  ilk  kaldırılan 

ben olacağım. Rablerinin huzuruna geldiklerinde sözcüleri ben olacağım. Ümitlerini kestiklerinde müjdeleri ben olaca‐ğım. O gün hamd sancağı benim elimde olacaktır. Ben Rab‐bim  katında  Âdemoğullarının  en  değerlisiyim.  Bunları övünmek için söylemiyorum.” 

*** 282. Ebû Said’den (ra); “Ben  kıyâmet  günü  Âdemoğullarının  efendisiyim. 

Bunda hiçbir övünme yok. Hamd Sancağı elimde olacaktır. Bunda hiçbir övünme yok. Ne Âdem, ne de onun dışındaki hiçbir peygamber yoktur ki, sancağımın altında olmasın. İlk 

Page 30: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

59

şefaat edecek ve şefaati ilk kabul edilecek olan benim. Bun‐da da hiçbir övünme yok.” 

*** 283. Enes’ten (ra); “Cennet kapısını  ilk defa ben çalacağım. Kulaklar, o 

kapı halkalarının kanatlara değerken çıkardığı sesten daha güzel bir ses duymamıştır.” 

*** 284. Ubâde bin Sâmit’ten (ra); “Ben Hazreti  İbrahim’in duâsıyım. Beni en  son müj‐

deleyen Hazreti İsâ’dır.” *** 

285. İbni Abbas’tan (ra); “Ben ilmin şehriyim. Ali ise ilmin kapısıdır. Kim ilim 

öğrenmek istiyorsa ilmin kapısına gelsin.” *** 

286. Sehl bin Sa’d’dan (ra); “Ben ve yetimin bakımını üzerine alan kişi, cennette 

[şehadet ve orta parmağını bitiştirerek] şu iki parmak gibi‐yiz.” 

*** 287. Cabir’den (ra); “Ben halis  tevhid  inancı ve hoşgörülü bir dinle gön‐

derildim. Kim  benim  Sünnetimden  saparsa  benden  değil‐dir.” 

*** 288. Cabir’den (ra); “Ben insanlarla iyi geçinme özelliğiyle gönderildim.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

60

289. İbni Ömer’den (ra); “Ben kıyamete çok yakın bir zamanda kılıçla birlikte 

gönderildim ki, hiçbir şey ortak koşulmadan yalnız Allah’a kulluk edilsin. Benim  rızkım mızrağımın altına konulmuş‐tur. Zillet ve küçüklük benim emrime karşı gelenlere veril‐miştir. Kendisini bir kavme benzeten onlardandır.” 

*** 290. Hazreti Ömer’den (ra); “Ben  hakka  çağırıcı  ve Allah’ın  emirlerini  insanlara 

ulaştırıcı  olarak  gönderildim.  Hidayet  verme  konusunda elimde hiçbir şey yoktur. 

Şeytan da Allah’ın yasak kıldığı şeyleri süslü gösterici olarak  yaratılmıştır.  Saptırma  konusunda  onun  da  elinde hiçbir şey yoktur.” 

*** 291. Zeyd bin Erkam’dan (ra); “Ey insanlar! Şüphesiz ben de ancak bir insanım. Pek 

yakında Allah’ın elçisi olan Azrail gelebilir ve ben de onun dâvetini kabul edebilirim. Ben, aranızda iki ağır emanet bı‐rakıyorum. Birincisi Allah’ın kitabıdır ki, onda hidâyet ve nur vardır. Ona yapışan ve ona sarılan kimse hidâyet üzere olur. Ondan sapan ise sapıtır. Öyle ise Allah’ın kitabına sa‐rılınız.  Ona  yapışınız.  Diğer  emânet  ise,  Ehl‐i  Beytimdir. Ehl‐i  Beytim  hakkında  size  Allah’ı  hatırlatıyorum.  Ehl‐i Beytim hakkında size Allah’ı hatırlatıyorum.” 

*** 292. İbni Mes’ud’dan (ra); “Beni Rabbim terbiye etti ve terbiyemi güzel yaptı.” 

***  

Page 31: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

61

293. Vâsile bin Eskâ’dan (ra); “Allah  İbrahimoğullarından  İsmail’i,  İsmailoğul‐

larından Kinâne’yi, Kinâneoğullarından Kureyş Kabilesini, Kureyş’ten  Hâşimoğullarını,  Hâşimoğullarından  da  beni seçti.” 

*** 294. Vâsile bin Eskâ’dan (ra); “Misvak kullanmam bana o kadar emredildi ki, üze‐

rime farz kılınacağından korktum.” *** 

295. Ukbe bin Âmir’den (ra); “Bana benzeri asla görülmemiş bazı âyetler  indirildi. 

Bunlar, Felâk ve Nâs sûreleridir.” *** 

296. Hazreti Ömer’den (ra); “Bana  on  âyet  indi  ki,  kim  hakkını  vererek  onları 

okursa cennete girer: Bu, Mü’minûn Sûresinin ilk on âyeti‐dir.” 

*** 297. Bera’dan (ra); “Rasûlullah  (sav),  insanların en güzel yüzlüsü ve en 

güzel ahlâklısıydı. Ne aşırı derecede uzun ve ne de kısay‐dı.”  

*** 298. Enes’ten (ra); “Rasûlullah (sav), insanların en güzeli, en cömerti, en 

cesuruydu.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

62

299. Ebû Said’den (ra); “Rasûlullah  (sav),  perde  arkasındaki  bâkire  kızdan 

daha hayâlıydı.” *** 

300. İsmail bin Ayyaş’tan (ra); “Rasulullah  (sav),  insanların  kötülüklerine  karşı  in‐

sanların en sabırlısıydı.” *** 

301. Enes’ten (ra); “Rasûlullah  (sav),  yapı  olarak  insanların  orta  olanı 

idi. Ne aşırı derecede uzun, ne de kısa idi. Buğday tenliydi. Ne çok beyaz, ne de esmerdi. Saçı ne çok kıvırcık, ne de tam düzdü.” 

*** 302. Hazreti Âişe’den (ra); “Rasûlullah’ın (sav) sözleri tane taneydi. Hak ile batı‐

lın  arasını  iyice  ayırt  ediciydi.  Kendisini  dinleyen  herkes sözlerini anlardı.” 

*** 303. Hazreti Âişe’den (ra); “Rasûlullah’ın  (sav)  en  çok kızdığı huy yalan  söyle‐

mekti.” *** 

304. Hazreti Âişe’den (ra); “Rasûlullah’ın  (sav)  dinî  konularda  en  çok  sevdiği, 

kişinin üzerinde devam ettiği şeydi.”  ***  

Page 32: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

63

305. İbni Abbas’tan (ra); “Rasûlullah’ın (sav) en çok sevdiği içecek süttü.” 

*** 306. Hazreti Âişe’den (ra); “Rasûlullah’ın  (sav)  en  çok  sevdiği  içecek bal  şerbe‐

tiydi.” *** 

307. Hazreti Âişe’den (ra); “Rasûlullah’ın  (sav) en çok sevdiği  ibadet az da olsa 

sürekli yapılanıydı.” *** 

308. Ebû Hureyre’den (ra); “Rasûlullah’ın (sav) en çok sevdiği meyve yaş hurma 

ve karpuzdu.” *** 

309. Ebû Vakıd’dan (ra); “Rasûlullah  (sav),  başkalarına  namaz  kıldırdığı  za‐

man  insanların en hafif namaz kıldıranı, yalnız başına kıl‐dığı zaman ise en uzun kılanıydı.” 

*** 310. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah’ın Elçisi  (sav) bir hastanın yanına vardığında 

veya kendisine bir hasta getirildiğinde şöyle derdi: “Ey  in‐sanların Rabbi! Hastalığı gider,  şifa ver.  Şifa veren Sensin. Senin şifandan başka şifa yoktur. Öyle bir şifa ver ki, hiçbir hastalığı bırakmasın.” 

***  

Hz. Peygamber’in İzinde

64

311. Abdullah bin Büsr’den (ra); “Allah’ın  Elçisi  (sav)  bir  kapıya  vardığında  kapının 

tam karşısında durarak yüzünü ona döndürmez,  fakat ka‐pının  sağında veya  solunda durur ve  ‘Esselâmü aleyküm’ derdi.” 

[Esselâmü aleyküm: ‘Selamet/Esenlik üzerinize olsun’ anlamı‐na gelir.] 

*** 312. Ukbe bin Abd’dan (ra); “Peygamberimiz’e  (sav)  birisi  geldiğinde  onun  sev‐

mediği bir ismi varsa değiştirirdi.  *** 

313. İbni Ebî Evfa’dan (ra); “Peygamberimiz’e (sav) bir topluluk (ihtiyaç sahiple‐

rine ulaştırmak üzere) zekâtını getirdiğinde onlar için şöyle duâ ederdi: ‘Allah’ım, filan topluluğa rahmet eyle!” 

*** 314. İbni Abbas’tan (ra); “Peygamberimiz’e (sav) turfanda bir meyve getirildi‐

ğinde onu önce gözleri üzerine, sonra da dudakları üzerine koyar ve  ‘Ya Rabbi, bize  ilkini gösterdiğin gibi, sonunu da göster!’ diye duâ ederdi. Sonra da onu yanında bulunan ço‐cuklara verirdi.” 

*** 315. Huzeyfe’den (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav),  geceleyin  yatağına uzan‐

dığında elini yanağının altına koyar, sonra şöyle duâ eder‐di:  ‘Allah’ım! Senin  adınla yaşar ve Senin  adınla ölürüm.’ Uyandığında da  şöyle derdi:  ‘Öldükten  sonra bizi dirilten 

Page 33: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

65

ve mahşerde huzurunda toplanılacak olan Allah’a hamdol‐sun.” 

*** 316. Ebû’l‐Ezher’den (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav),  geceleyin  yatağına  girdi‐

ğinde  şöyle duâ  ederdi:  “Allah’ın  adıyla uzanıyorum. Al‐lah’ım, günahlarımı bağışla, şeytanımı aşağılık kıl. Beni ne‐fis ve kötülüklerin köleliğinden kurtar. Terazimin sevap ke‐fesini ağırlaştır. Ve beni en iyi kullarını aldığın yüce meclise al.”  

*** 317. Bilal bin Hars’tan (ra); “Hazreti Peygamber (sav), (tuvalet) ihtiyacı için çıktı‐

ğında iyice uzaklaşırdı.” *** 

318. Hazreti Âişe’den (ra); “Hazreti Peygamber cünüp iken uyumak istediğinde 

namaz abdesti gibi abdest alırdı. Bu halde  iken bir  şey ye‐mek  veya  içmek  istediğinde  ise  ellerini  yıkar,  sonra  yer içerdi.” 

*** 319. Ka’b bin Mâlik’ten (ra); “Hazreti Peygamber (sav) bir savaş için sefere çıkmak 

istediğinde başka bir yere gidecekmiş gibi davranır, asıl gi‐deceği yeri gizli tutardı.” 

*** 320. Hazreti Hafsa’dan (ra); “Hazreti Peygamber  (sav) uyumak üzere uzandığın‐

da sağ elini yanağının altına koyar, sonra, ‘Allah’ım! Kulla‐

Hz. Peygamber’in İzinde

66

rını dirilteceğin kıyâmet gününde beni azâbından koru’ di‐ye dua eder ve bunu üç defa tekrarlardı.” 

*** 321. Hazreti Ebû Bekir’den (ra); “Hazreti Muhammed (sav) bir iş yapmak istediğinde, 

‘Allah’ım! Bana hayırlısını ver ve benim için en uygun ola‐nını tercih et’ diye dua ederdi.” 

*** 322. Hazreti Ali’den (ra); “Hazreti Muhammed (sav) savaş için bir sefere çıktı‐

ğında  şöyle  duâ  ederdi:  ‘Allah’ım!  Senin  adınla  düşmana saldırırım,  Senin  adınla  düşmanın  hilesini  savuşturur  ve Senin adınla düşmanın üzerine yürürüm.” 

*** 323. Hazreti Ömer’den (ra);  “Hazreti Muhammed  (sav), akrabalarından veya ya‐

kın sahabilerinden birisinin kızını evlendirmek  istediğinde evine gider ve perde arkasından ona şöyle seslenirdi: ‘Ey fi‐lan!  Falan  kimse  seninle  evlenmek  istiyor.  İstemiyorsan ‘Hayır’ de. Hiç kimse  ‘Hayır’ demekten utanmamalı. Eğer istiyorsan susman kabul ettiğin anlamına gelir.” 

*** 324. Ebû Said el‐Hudrî’den (ra); “Hazreti Muhammed  (sav),  ister gömlek,  ister  sarık, 

isterse  cübbe olsun yeni bir elbise giydiğinde onun  ismini söyleyerek şöyle duâ ederdi:  

“Allah’ım!  Sana  hamd  ve  senâlar  olsun.  Bunu  bana Sen giydirdin. Bunun hayrını ve hayır için giymeyi Senden dilerim. Şerrinden ve şer için giymekten Sana sığınırım.” 

Page 34: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

67

325. İbni Amr’dan (ra); “Hazreti Muhammed  (sav), yağmur  için duâ ettiğin‐

de şöyle derdi:  ‘Ya Rabbi! Kullarını ve hayvanlarını sula. Rahmetini 

yay. Ve ölü olan mülkünü dirilt.” *** 

326. Semûre’den (ra); Hazreti Muhammed (sav), yağmur için duâ ettiğinde 

şöyle derdi:  ‘Allah’ım! Dünyamıza bereketini, süsünü ve huzuru‐

nu indir. Bize rızık ver. Sen rızık verenlerin en hayırlısısın.”  *** 

327. Osman bin Ebi’l‐Âs’tan (ra);  “Rüzgâr  şiddetli estiğinde Hazreti Muhammed  (sav) 

şöyle duâ ederdi:  ‘Allah’ım! Bununla gönderdiğinin  şerrinden Sana sı‐

ğınırım.” *** 

328. Seleme bin Ekvâ’dan (ra); “Rüzgâr şiddetle estiğinde Hazreti Muhammed (sav) 

şöyle duâ ederdi:  ‘Allah’ım, aşılayıcı olsun, neticesiz olmasın!”  

*** 329. Hazreti Âişe’den (ra); “Bir yeri ağrıdığında Hazreti Muhammed (sav) İhlâs, 

Felâk ve Nâs sûrelerini okur, üzerine üfler ve eliyle ağrıyan yeri meshederdi.” 

*** 

Hz. Peygamber’in İzinde

68

330. Hazreti Âişe’den (ra);  “Hazreti Muhammed (sav), bir yeri ağrıdığında Ceb‐

râil O’na şunu okuyup üflerdi:  ‘Seni bundan kurtaracak, her hastalığa karşı sana şifâ 

verecek, haset ettiğinde hasetçinin ve bütün kem göz sahip‐lerinin şerrinden seni koruyacak Allah’ın adıyla.” 

*** 331. İbni Ömer’den (ra); “Hazreti Muhammed  (sav), bir  şeyi unutmaktan en‐

dişe ettiğinde küçük parmağına veya yüzüğüne bir ip bağ‐lardı.” 

*** 332. Enes’ten (ra);  “Kendisinin veya sahabîlerinden birisinin gözü ağrı‐

dığında  Hazreti  Muhammed  (sav)  şöyle  duâ  ederdi: ‘Allahım!  Beni  gözümden  faydalandır,  ömrümün  sonuna kadar benden onu alma. Düşmanımdan intikamımı aldığını bana göster. Ve bana zulmedenlere karşı bana yardım et.” 

*** 333. Halil bin Mürre’den (ra); “Kendisine bir üzüntü veya sıkıntı geldiğinde Hazreti 

Muhammed (sav) şöyle duâ ederdi:  “Kullara  bedel Rabbim  bana  yeter. Yaratıklara  karşı 

Yaratıcı bana yeter. Rızık isteyenlere karşı Rezzak bana ye‐ter. Bana yeten bana yeter. Allah bana yeter, O ne güzel ve‐kildir. Allah  bana  yeter. O’ndan  başka  hiçbir  ilâh  yoktur. O’na güvenip dayandım. O, büyük Arş’ın Rabbi’dir.” 

***  

Page 35: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

69

334. Enes’ten (ra); “Rasulullah  (sav)  sabahladığında ve akşamladığında 

şöyle duâ ederdi:  ‘Allah’ım!  Senden,  beklenmedik  nimeti  dilerim  ve 

beklenmedik şerden de Sana sığınırım. Şüphesiz hiçbir kul sabahladığında ve akşamladığında beklenmedik hangi şey‐le karşılaşacağını bilmez.” 

*** 335. İbni Abbas’tan (ra); “Hazreti Peygamber (sav) orucunu açtığı zaman şöy‐

le duâ ederdi:  ‘Allah’ım! Senin için oruç tuttum, Senin rızkınla oru‐

cumu açtım, benden kabul eyle. Şüphesiz Sen her şeyi işiten ve bilensin.” 

*** 336. Enes’ten (ra); “Hazreti Peygamber  (sav), birilerinin dâvetinde  iftar 

ettiğinde şöyle duâ ederdi:  ‘Oruçlular sizde oruçlarını açsınlar, yemeklerinizi er‐

demliler [iyiler] yesin. Yanınıza melekler insin.” *** 

337. Hakem bin Amr’dan (ra); “Hazreti Peygamber  (sav) yemek yediği zaman baş‐

kasının önünden asla yemezdi.” *** 

338. Ebû Eyyub’dan (ra); “Hazreti Peygamber (sav) yemek yediği veya su içtiği 

zaman şöyle duâ ederdi. 

Hz. Peygamber’in İzinde

70

‘Bunu  yediren,  içiren,  [vücutta]  sindirilmesini  ve onun [dışarıya] atılmasını sağlayan Allah’a hamdolsun.”  

*** 339. Enes’ten (ra); “Hazreti Peygamber  (sav)  yatağına  girdiğinde  şöyle 

duâ ederdi:  ‘Bizi yediren, içiren, her türlü ihtiyacımızı kar‐şılayan ve bizi barındıran Allah’a hamdolsun. İhtiyaçlarına cevap vereni bulunmayan ve barınağı olmayan nice kimse‐ler vardır.” 

*** 340. Enes’ten (ra); “İnsanlar kendisine bîat ettiklerinde Hazreti Peygam‐

ber (sav) şöyle derdi: ‘Gücünün yettiği kadarını yaparsın.”  [Biat: Sorumluluk altına gireceğine dair söz verme] 

*** 341. Ebû Mûsâ’dan (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav),  sahabelerinden  birini  bir 

görev için gönderdiğinde şöyle derdi: “Müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz. Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz.”  

*** 342. Hazreti Âişe’den (ra); “Hazreti Peygamber (sav), bir kişi hakkında kulağına 

uygun olmayan bir haber gelirse: ‘Falan kişiye ne oluyor ki, şöyle  şöyle  diyor’  demez,  ‘Bazılarına  ne  oluyor  ki,  şöyle şöyle diyorlar’ derdi.”  

***    

Page 36: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

71

343. Ümmü Seleme’den (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav)  geceleyin  uyandığında 

şöyle  duâ  ederdi:  ‘Ya  Rabbi!  Bağışla, merhamet  et  ve  en doğru yola ilet.”  

*** 344. Ebû Bekre’den (ra);  “Hazreti Peygamber’e (sav) sevindirici bir haber gel‐

diğinde Allah’a şükür için secdeye kapanırdı.”  *** 

345. Abdullah bin Ca’fer’den (ra); “Bir şey kendisine üzüntülü ve sıkıcı geldiğinde Haz‐

reti Peygamber (sav) şöyle duâ ederdi:  ‘Sonsuz  hilim  ve  kerem  sahibi  olan Allah’tan  başka 

hiçbir  ilah yoktur. Büyük Arşın Rabbi olan Allah her  türlü noksan sıfattan münezzehtir. Âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamdolsun.”  

*** 346. Ebû Mûsâ’dan (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav)  bir  topluluğun  şerrinden 

çekindiğinde  şöyle duâ ederdi: “Allah’ım! Onların hakkın‐dan gelmeni diliyoruz ve şerlerinden sana sığınıyoruz.”  

*** 347. Said bin Hakîm’den (ra); “Hazreti Peygamber  (sav) bir  şeye nazarının değme‐

sinden endişe ettiğinde;  ‘Allah’ım! Mübârek kıl ve ona za‐rar verme’ buyururlardı.”  

***   

Hz. Peygamber’in İzinde

72

348. Enes’ten (ra); “Hazreti Peygamber (sav) tuvaletten çıktığında şöyle 

duâ ederdi:  ‘Benden sıkıntıyı gideren ve bana âfiyet veren Allah’a hamdolsun.”  

*** 349. Büreyde’den (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav)  evinden  çıktığında  şöyle 

duâ ederdi:  ‘Allah’ın adıyla. Allah’a  tevekkül ettim. Kötü‐lükten  sakınma ve  iyiliğe güç yetirme  ancak Allah’ın yar‐dımıyladır. Allah’ım, doğru yoldan sapmaktan veya başka‐larını  saptırmaktan,  haktan  kaymaktan  ve  kaydırmaktan, zulmetmekten  veya  zulme  uğramaktan,  kabalık  etmekten veya  kabalığa  uğramaktan,  hakka  saldırılmasından  veya hakkıma saldırılmasından Sana sığınırım.” 

*** 350. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah’ın Elçisi  (sav) hanımlarıyla  yalnız  kaldığında 

insanların en yumuşak huylusu, en  lütufkârı, en güleci ve en tebessüm edeni idi.”  

*** 351. İbni Ömer’den (ra); “Allah’ın Elçisi  (sav)  tuvalete girdiğinde  şöyle derdi: 

‘Allah’ım! Pislik, necis, habis, kötü olarak kabul edilmiş ve rahmetten kovulmuş olan şeytandan Sana sığınırım.’ Tuva‐letten  çıktığında  ise  şöyle derdi:  ‘Yediğimin  lezzetini bana tattıran,  enerjisini  bende  bırakan  ve  sıkıntısını  ise  gideren Allah’a hamdolsun.”  

***   

Page 37: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

73

352. Hazreti Fatıma’dan (ra); “Allah’ın  Elçisi  (sav)  câmiye  girdiğinde  şöyle  duâ 

ederdi: ‘Allah’ın adıyla. Allah’ın Rasûlüne selâm olsun. Al‐lah’ım! Günahlarımı bağışla, bana rahmetinin kapılarını aç.’ Câmiden  çıktığında  ise  şöyle  derdi:  ‘Allah’ın  adıyla, Rasûlullah’a selâm olsun. Allah’ım! Günahlarımı bağışla ve bana fazl ve ihsanının kapılarını aç.” 

*** 353. Büreyde’den (ra); “Allah’ın Elçisi (sav) çarşı ve pazara girdiğinde şöyle 

duâ ederdi:  ‘Allah’ın adıyla. Allah’ım! Bu çarşının ve  için‐deki  şeylerin hayrını Senden diliyorum. Onun ve  içindeki şeylerin  şerrinden Sana  sığınıyorum. Allah’ım, burada ya‐lan yere bir yemin etmekten veya zararlı bir alışveriş yap‐maktan Sana sığınıyorum.”  

*** 354. İbni Mes’ud’dan (ra);  “Allah’ın Elçisi  (sav) mezarlığa girdiğinde  şöyle der‐

di:  “Size  selâm  olsun  ey  bedende  geçici  ruhlar,  çürük  be‐denler, ufalmış kemikler! Dünyadan mü’min olarak göçen‐ler! Allah’ım, bunlara kendinden genişlik ve  istirahat, biz‐den de bir selâm ihsan et.” 

*** 355. İbni Abbas’tan (ra); “Allah’ın  Elçisi  (sav)  bir  hastayı  ziyârete  gittiğinde 

şöyle derdi:  ‘Merak etme, zararı yok. Günahları  temizleyi‐cidir inşallah.”  

***   

Hz. Peygamber’in İzinde

74

356. Enes’ten (ra); “Receb ayı girdiğinde Allah’ın Elçisi  (sav)  şöyle duâ 

ederdi: ‘Allah’ım, Receb ve Şa’ban’ı bizim için mübârek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır.’ Cuma gecesi olduğunda da şöy‐le derdi: ‘Bu parlak ve nurlu bir gecedir.”  

*** 357. Huzeyfe’den (ra); “Allah’ın Elçisi (sav) bir kişiye duâ ettiğinde o duânın 

tesiri onda, çocuğunda ve çocuğunun çocuğunda dahi gö‐rülürdü.”  

*** 358. Hazreti Âişe’den (ra); “Yağmurun  yağdığını  gördüğünde  Allah’ın  Elçisi 

(sav), ‘Allah’ım, bol ve faydalı olsun’ diye duâ ederdi.  *** 

359. Ebû Said’den (ra); “Allah’ın  Elçisi  (sav),  hilâli  gördüğünde  şöyle  duâ 

ederdi: ‘Bu hilâl, hayır ve yol gösterici olsun. Seni yaratana iman ettim (Bunu üç defa tekrarlardı).’ Sonra da şöyle der‐di: ‘Falan ayı götürüp filan ayı getiren Allah’a hamdolsun.”  

*** 360. Rafi’ bin Hadîc’den (ra); “Allah’ın  Elçisi  (sav)  hilâli  gördüğünde  şöyle  duâ 

ederdi:  ‘Bu, hayır ve yol gösterici bir hilâl olsun. Allah’ım! Senden bu ayın hayrını diliyorum (bunu üç defa tekrarlar‐dı). Allah’ım! Senden bu ayın ve takdir ettiğin şeylerin ha‐yırlısını  diliyorum.  Onun  şerrinden  de  Sana  sığınıyorum (Bunu üç defa tekrarlardı).” 

*** 

Page 38: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

75

361. Hazreti Ömer’den (ra); “Allah’ın  Elçisi  (sav)  hilâli  gördüğünde  şöyle  duâ 

ederdi:  ‘Allah’ım! Onu bizim  için güvenin,  imanın,  esenli‐ğin,  İslâm’ın  ve  sevip  râzı  olduğun  şeylere  başarının  baş‐langıcı kıl. Benim de, onun da Rabbi Allah’tır.” 

*** 362. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah’ın Elçisi’ne (sav) sevinçli bir haber geldiğinde 

şöyle duâ ederdi:  ‘İhsanıyla/Bol bol vermesiyle faydalı şeylerin gerçek‐

leşmesini  sağlayan Allah’a  hamdolsun.’ Hoşlanmadığı  bir haber geldiğinde ise, ‘Her hal için Allah’a hamdolsun. Rab‐bim, Cehennem ehlinin hâlinden Sana sığınırım!” derdi.  

*** 363. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ın Elçisi (sav), evlenen birisini tebrik ettiğinde 

şöyle derdi: ‘Allah eşini sana bereketli ve mübârek kılsın. Sizi ha‐

yırda birleştirsin.”  *** 

364. Hazreti Âişe’den (ra);  “Allah’ın Elçisi (sav) gözünü göğe çevirdiğinde şöyle 

duâ ederdi: “Ey kalpleri çekip çeviren Allah! Kalbimi kul‐luğunun üzerinde sâbit tut.” 

*** 365. Ebû Ümâme’den (ra); “Sofrası kaldırıldığında Allah’ın Elçisi (sav) şöyle duâ 

ederdi:  

Hz. Peygamber’in İzinde

76

‘Allah’a  bol,  temiz ve mübârek  bir hamdle hamdol‐sun. Kendisi hiçbir şeye muhtaç olmadığı, fazl ve ihsanı in‐kâr edilemediği, terk edilip yüz çevirilemediği ve kendisin‐den  ihtiyaç  duyulmadığı  halde  ihtiyaçlarımızı  gideren  ve bizi barındıran Allah’a hamdolsun.” 

*** 366. Ka’b bin Mâlik’ten (ra); “Allah’ın Elçisi  (sav)  sevindiği zaman, yüzü ayın on 

dördünden bir parça gibi nurlanırdı.” *** 

367. İbni Ömer’den (ra); “Allah’ın Elçisi (sav), gök gürlemesinin ve yıldırımın 

sesini duyduğunda  şöyle duâ ederdi:  ‘Allah’ım! Bizi gaza‐bınla öldürme. Azabınla helâk etme. Bundan önce bize âfi‐yet ver.” 

*** 368. Ebû Ca’fer’den (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav)  su  içtiğinde  şöyle  duâ 

ederdi:  ‘Bize  rahmetiyle  tatlı ve  lezzetli suyu  içiren ve gü‐nahlarımız  yüzünden  onu  tuzlu  ve  acı  yapmayan Allah’a hamdolsun.”  

*** 369. İbni Mes’ud’dan (ra); “Hazreti Peygamber  (sav),  suyu üç nefeste  içer, her 

nefesinde ‘Bismillah’ der ve sonunda da Allah’a şükrederdi.  ***    

Page 39: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

77

370. İbni Abbas’tan (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav),  bir  cenaze  gördüğünde 

kendisinde bir üzüntü göze çarpardı. Ve uzun müddet dü‐şünceye dalardı.” 

*** 371. İbni Ömer’den (ra); “Hazreti Peygamber (sav) sabah namazını kıldığında 

yüzünü  sahabelere  döner  ve  ‘Hastanız  var mı,  ziyaretine gideyim’ diye sorardı. ‘Yok’ derlerse, ‘Cenâze var mı, uğur‐layayım’ diye sorardı.  ‘Yok’ derlerse,  ‘Sizden kim bir  rüya gördüyse bize onu anlatsın” buyururdu.” 

*** 372. Ebû Said’den (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav),  yemek  yediğinde  şöyle 

duâ ederdi: ‘Bizi yediren, içiren ve bizi müslüman kılan Al‐lah’a hamdolsun.” 

*** 373. Osman bin Affan’dan (ra); “Hazreti Peygamber (sav), bir defin işi bittiğinde me‐

zarın başında durur ve şöyle derdi: ‘Kardeşiniz bağışlanmasını ve meleklere doğru cevap 

vermesini  dileyin.  Çünkü  o  şu  anda  sorguya  çekilmekte‐dir.” 

*** 374. Enes’ten (ra); “Hazreti Peygamber  (sav),  bir din  kardeşini üç  gün 

görmediğinde onu sorar, bir yere gitmişse kendisi için duâ eder, evde ise ziyâret eder, hasta ise halini hatırını sorardı.” 

*** 

Hz. Peygamber’in İzinde

78

375. Abdullah el‐Hadramî’den (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav)  bir  sohbet  toplantısından 

kalktığında yirmi defa sesli olarak Allah’tan bağışlanmasını dilerdi.” 

*** 376. Cündeb bin Mekîs’ten (ra); “Bir heyet elçi olarak geldiğinde Hazreti Peygamber 

(sav) en güzel elbisesini giyer ve ashabının ileri gelenlerine de böyle yapmalarını emrederdi.” 

*** 377. Ebû Hureyre’den (ra); “Hazreti Peygamber (sav), ‘Bütün bunları yapan, ölü‐

leri tekrar diriltemez mi?’ (Kıyâmet sûresi, 40) âyetini oku‐duğunda  ‘Belâ  (Evet, diriltir)’ derdi.  ‘Allah hâkimlerin hâ‐kimi değil midir?’ (Tîn sûresi, 8) âyetini okuduğunda ‘Belâ (Evet, Allah hâkimlerin hâkimidir)’ derdi.” 

*** 378. İbni Abbas’tan (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav),  ‘Her  şeyden  yüce  olan 

Rabbinin  ismini  tesbih  et’  (A’lâ  sûresi,  1)  âyetini  okudu‐ğunda ‘Her şeyden yüce olan Rabbim, her türlü noksandan münezzehtir’ derdi. 

*** 379. Câbir’den (ra); “Hazreti Peygamber  (sav), bayram günü namazgâh‐

tan dönüşte gidiş yolundan başka bir yoldan dönerdi.” [Namazgâh: Bayram namazlarının kılındığı büyük boş alan] 

***  

Page 40: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

79

380. Ebû Hureyre’den (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav)  bir  gömlek  giydiğinde 

sağdan giyerdi.” *** 

381. Enes’ten (ra); “Hazreti Peygamber (sav), sahabelerden birisiyle kar‐

şılaştığında yanında durursa kendisi de dururdu. O kimse ayrılmadıkça Hazreti Peygamber de  ayrılmazdı.  Sahabele‐rinden birisiyle karşılaştığında kendisine elini uzatırsa Haz‐reti Peygamber  (sav) de elini uzatır, o sahabe elini çekme‐dikçe kendisi de çekmezdi. Sahabelerden birisiyle karşılaş‐tığında kulağına eğilirse, Hazreti Peygamber  (sav) ona ku‐lak verir, o  sözünü bitirip ağzını çekmedikçe Hazreti Pey‐gamber (sav) kulağını uzaklaştırmazdı.” 

*** 382. Huzeyfe’den (ra); “Hazreti Peygamber  (sav), bir sahabesi  ile karşılaştı‐

ğında onunla tokalaşır ve onun için duâ ederdi.” *** 

383. Ebû Hureyre’den (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav)  mezarlığa  uğradığında 

şöyle  derdi:  ‘Size  selâm  olsun mü’min  erkek  ve  kadınlar, müslüman erkek ve kadınlar, sâlih erkek ve kadınlar ülke‐sinin sâkinleri! İnşâallah bizler de size kavuşacağız.” 

*** 384. Câbir’den (ra); “Hazreti Peygamber  (sav) yürürken dönüp  arkasına 

bakmazdı.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

80

385. Enes’ten (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav)  aynaya  baktığında  şöyle 

duâ ederdi. Benim yaratılışımı düzgün yapıp ölçülü kılan, yüzümün suretini şerefli kılıp güzelleştiren ve beni Müslü‐manlardan eyleyen Allah’a hamdolsun.” 

*** 386. Huzeyfe’den (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav) Kâbe’ye  baktığında  şöyle 

duâ  ederdi: “Allah’ım,  şu Beytinin  şerefini, hürmetini, de‐ğerini, iyiliğini ve gösterişini daha da arttır.” 

*** 387. İbni Ömer’den (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav),  cenâzeyi  kabre  koydu‐

ğunda şöyle derdi: ‘Allah’ın adıyla, Allah’ın yardımıyla, Al‐lah yolunda ve Allah Rasûlünün dini üzere…” 

*** 388. Enes’ten (ra); “Hazreti Peygamber (sav), çocuklara ve âile fertlerine 

karşı insanların en merhametlisiydi.” *** 

389. Ebû Hureyre’den (ra); “Hazreti Peygamber (sav), daha çok pazartesi ve per‐

şembe günleri oruç  tutardı. Kendisine bunun sebebi sorul‐duğunda şöyle buyurdu: ‘Ameller her pazartesi ve perşem‐be günü Allah’a sunulur. Birbirlerine küs duranlar dışında her Müslüman  affedilir.  Allah  onlar  hakkında meleklere, ‘Onları [birbiriyle barışıncaya kadar] bekletin’ der. 

***  

Page 41: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

81

390. Enes’ten (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav)  çok merhametliydi.  Birisi 

kendisine bir şey istemeye gelirse istenilen şey varsa mutla‐ka verir, yoksa ona vereceğine dair söz verirdi.” 

*** 391. Muhammed bin Ali’den (ra); “Hazreti Peygamber (sav) çok güçlüydü.” 

*** 392. Câbir bin Semûre’den (ra); “Hazreti Muhammed (sav) az konuşur, az gülerdi.” 

*** 393. Enes’ten (ra); “Hazreti Muhammed (sav) suçlamaya göre cezâ ver‐

mezdi  ve  birinin diğeri  aleyhindeki  sözünü delilsiz  kabul etmezdi.” 

*** 394. İbni Abbas’tan (ra); “Hazreti Muhammed  (sav)  yüzünden  insanlar  itilip 

kakılmaz ve dövülmezlerdi.” *** 

395. Sehl bin Hüneyf’ten (ra); “Hazreti  Muhammed  (sav)  fakir  ve  güçsüz 

müslümanların yanına varır, onları ziyâret eder, hastaların halini sorar ve cenâzelerinde bulunurdu.” 

*** 396. Enes’ten (ra); “Hazreti Muhammed (sav) insanlar arasındaki bağla‐

rın kuvvetlenmesi için hediye verilmesini emrederdi.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

82

397. İbni Abbas’tan (ra); “Hazreti Muhammed (sav) peş peşe birkaç geceyi aç 

olarak geçirirdi. Birçok gece peş peşe aç olarak sabahladığı olurdu. Aile fertleri de akşamları yiyecek bir şey bulamaz‐lardı. Yedikleri genellikle arpa ekmeğiydi.” 

*** 398. Câbir’den (ra); “Hazreti  Peygamber  (sav)  yolculukta  geriden  gelir, 

güçsüzü yürümeye teşvik eder, ya kendisinin terkisine alır ya da başkasının  terkisine bindirir ve onlar  için duâ eder‐di.” 

*** 399. Ebû Hureyre’den (ra); “Hazreti Muhammed  (sav) belâ ve musîbetin  şidde‐

tinden, kötülüğün ulaşmasından, kötü kazâdan ve düşman‐ların gülmesinden Allah’a sığınırdı.” 

*** 400. Hazreti Ömer’den (ra); “Hazreti Muhammed  (sav)  şu beş  şeyden Allah’a sı‐

ğınırdı: Korkaklıktan, cimrilikten, bunaklıktan, kalbin fitne‐sinden ve kabir azâbından.” 

*** 401. Hasan‐ı Basrî’den (rh);  “Hazreti  Muhammed  (sav),  yeri  geldikçe  şu  beyti 

okurdu: ‘İslâm ve beyaz kıl [ağarmış saç ve sakal], kişiyi kö‐tülükten alıkoymak için yeterlidir.” 

***   

Page 42: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

83

402. İbni Abbas’tan (ra); “Hazreti Muhammed (sav) yere oturur, yerde yemek 

yer, koyun sağar, bir kölenin arpa ekmeğini yeme dâvetini kabul ederdi.” 

*** 403. Hazreti Âişe’den (ra); “Hazreti Muhammed  (sav) öylesine  tane  tane konu‐

şurdu ki, kelimelerini saymak isteyen sayabilirdi.” *** 

404. Hazreti Âişe’den (ra); “Hazreti Muhammed (sav) elbiselerini diker, ayakka‐

bısını  tamir  eder,  erkeklerin  evlerinde  yaptıkları  işleri  ya‐pardı.” 

*** 405. İbni Abbas’tan (ra); “Hazreti Muhammed (sav) geceleyin karanlıkta tıpkı 

gündüz aydınlığında gördüğü gibi görürdü.” *** 

406. Hanzala bin Hizyem’den (ra); “Hazreti Muhammed (sav) kişiye en güzel ismi ve en 

güzel künyesi ile seslenilmesini severdi.” *** 

407. Ebû Cafer’den (ra); “Hazreti  Muhammed  (sav)  yeşilliğe  ve  akan  suya 

bakmayı severdi.” ***   

Hz. Peygamber’in İzinde

84

408. Hazreti Âişe’den (ra); “Hazreti Muhammed (sav) hediyeyi kabul eder, kar‐

şılığında kendisi de hediye verirdi.” *** 

409. Mugîre’den (ra); “Hazreti Muhammed  (sav)  geceleyin  ayakları  şişin‐

ceye kadar ibâdet ederdi.” *** 

410. Ebû Said’den (ra); “Hazreti  Muhammed  (sav)  çok  zikrederdi  [Allah’ı 

anardı]. Boş söz söylemezdi. Namazını uzatır, hutbeyi kısa tutardı. Kabalık yapmazdı.” 

*** 411. Enes’ten (ra); “Hazreti  Muhammed  (sav)  çocuklara  rastladığında 

onlara selâm verirdi.” *** 

412. İbni Abbas’tan (ra); “Hazreti Muhammed (sav) bezgin ve tembel olmadı‐

ğını gösteren bir yürüyüşle yürürdü.” *** 

413. Hazreti Ali’den (ra); “Hazreti Muhammed’in (sav) son sözü şu oldu:  ‘Na‐

maza dikkat  ediniz,  namaza dikkat  ediniz!  İdareniz  altın‐dakiler  hakkında Allah’tan  korkunuz,  onlara  iyi  davranı‐nız.” 

***  

Page 43: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

85

SAHABE 414. İyaz el‐Ensârî’den (ra); “Ashabım ve akrabalarım hususunda hakkımı göze‐

tin. Kim onlar hususunda hakkımı gözetirse, Allah dünya‐da ve âhirette onu gözetir. Kim bunu yapmazsa, Allah on‐dan  yüz  çevirir.  Allah  kimden  yüz  çevirirse  yakasından tutması yakındır.” 

*** 415. Hasan‐ı Basrî’den (rh); “Ben, melekler Hamza’yı yıkarlarken gördüm.” 

*** 416. Ebû Hureyre’den (ra); “Her  peygamberin  Cennette  bir  arkadaşı  vardı.  Be‐

nim arkadaşım da Osman bin Affan’dır.” *** 

417. İbni Abbas’tan (ra); “Ömer Müslüman olunca Cebrâil bana gelerek,  ‘Gök 

ehli Ömer’in Müslüman olmasıyla sevindi’ dedi.” *** 

418. Ebû Umâme’den (ra); “Bana Ebû Bekir’den daha büyük  iyilik yapan kimse 

yoktur: O, canı ve malıyla beni korudu. Kızını bana nikâh‐ladı.” 

***     

Hz. Peygamber’in İzinde

86

İLİM 419. İbni Mes’ud’dan (ra); “İlmin  tehlikesi, unutmaktır. Yok  olması  ise  ehil  ol‐

mayana öğretmektir.” *** 

420. Enes’ten (ra); “Âlimlere uyunuz. Çünkü onlar dünyanın kandilleri, 

âhiretin de lambalarıdır.” *** 

421. Zeyd bin Seleme’den (ra); “Bildiğini yaşamak suretiyle Allah’tan kork.” 

*** 422. İbni Öme’den (ra); “İnsanların en açı ilim isteklisidir, en tok olanı da ona 

istek duymayandır.” *** 

423. Enes’ten (ra); “Mü’minin yitik malı olan  ilmi elde ettiğinizde, onu 

kaybolmaktan koruyunuz.” *** 

424. Ebû Zer’den (ra); “Kişi ilim öğrenirken ölürse şehid olarak ölmüş olur.” 

*** 425. Hazreti Ali’den (ra); “Biriniz  bir  müslüman  kardeşinin  yanında  oturdu‐

ğunda  öğrenmek  maksadıyla  soru  sorsun.  Onu  güç  du‐rumda bırakmak için soru sormasın.” 

*** 

Page 44: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

87

426. Enes’ten (ra); “Amellerin  en  faziletlisi,  Allah’ı  bilmektir.  Amel, 

ilimle olunca azı da, çoğu da sana fayda verir. Cehâletle ol‐duğunda ise amelin azı da, çoğu da fayda vermez.” 

*** 427. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Şüphesiz  Allah’ın  yeryüzündeki  evleri  camilerdir. 

Camilere  ibadet  için uğrayan kimselere  ihsanda bulunmak Allah’ın üzerine bir haktır.” 

*** 428. Enes’ten (ra); “Dininizin en hayırlısı en kolay olanıdır.  İbadetin en 

hayırlısı dini öğrenmektir.” *** 

429. Ebû Hureyre’den (ra); “Dini bilmek  şartıyla  İslamî bakımdan en hayırlınız, 

ahlâkı en güzel olanlardır.” *** 

430. İbni Amr’dan (ra); “Nice  ilmi  yüklenenler vardır  ki, dinde  ince  anlayış 

sahibi değildirler. İlmi kendisine fayda vermeyen kişiye ce‐haleti zarar verir. Kur’ân’ı  seni kötülüklerden  sakındırdığı müddetçe  oku.  Eğer  seni  kötülüklerden  sakındırmıyorsa okumamışsın demektir.” 

*** 431. Ebû Hureyre’den (ra); “Bir topluluk Allah’ın evlerinden birinde toplanır, Al‐

lah’ın kitabını okur, onun hakkında  fikir  alışverişinde bu‐lunurlarsa, mutlaka üzerlerine mânevi bir huzur  iner, ken‐

Hz. Peygamber’in İzinde

88

dilerini rahmet kaplar, melekler kuşatır, Allah da katındaki melekler arasında onları anar.” 

*** 432. İbni Ömer’den (ra); “Başkalarına öğretilmeyen veya uygulanmayan  ilim, 

harcanmayan hazine gibidir.” *** 

433. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Fayda vermeyen ilim, harcanmayan hazine gibidir.” 

*** 434. İbni Abbas’tan (ra); “İlim  öğretiniz,  kolaylaştırınız,  güçleştirmeyiniz.  Se‐

vindiriniz,  nefret  ettirmeyiniz.  Biriniz  öfkelendiğinde  sus‐sun.” 

*** 435. Enes’ten (ra); “Bilgiyle yapılan az amel fayda verir. Fakat bilgisizce 

yapılan çok amel fayda vermez.” *** 

436. İbni Ömer’den (ra); “Her şeyin bir yolu vardır. Cennetin yolu da ilimdir.” 

*** 437. Muâz bin Cebel’den (ra); “Eğer Allah’tan gerçek mânâda korksaydınız, yanın‐

da  câhilliğin  barınamayacağı  bir  ilimle  âlim  olurdunuz. Eğer Allah’ı  hakkıyla  tanısaydınız,  duânızla  dağlar  yerin‐den oynardı.” 

*** 

Page 45: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

89

438. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah  bir  kulun  rezil  olmasını  isterse,  onu  ilim  ve 

edepten mahrum bırakır.” *** 

439. Ebu’d‐Derdâ’dan (ra); “İlim  ancak  kendini  zorlamakla  öğrenilir.  Yumuşak 

huylu olmak da ancak gayretle elde edilir. Kim hayrı araştı‐rırsa ona verilir. Kim de şerden sakınırsa ondan korunur.” 

*** 440. Ebû Hureyre’den (ra); “Kişi  öldüğünde  şu  üç  şeyden  gelenler  hariç,  ameli 

kesilir: 1) Varlığı devam eden ve  istifade edilen hayırlı bir eser, 2) Kendisinden  faydalanılan  ilim, 3) Kendisi  için duâ eden hayırlı bir evlât.” 

 İSLAM/MÜSLÜMAN 

441. İbni Amr’dan (ra); “İslamiyet  açısından  inananların  en  üstünü  diğer 

müslümanların kendi dilinden ve elinden selâmette kaldığı kimsedir.  İman  bakımından  inananların  en üstünü,  ahlâkı en üstün olanlardır. Muhacirlerin en üstünü, Allah’ın yasak kıldığı şeylerden kaçınanlardır. Cihadın en üstünü, aziz ve celil olan Allah yolunda nefsiyle mücâdele  eden kimsenin yaptığı cihaddır.” 

*** 442. Hazreti Âişe’den (ra); “İslâm temizdir, öyleyse siz de temizleniniz. Şüphesiz 

Cennete ancak temiz olanlar girer.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

90

443. Hazreti Ömer’den (ra); “İslâm, Allah’tan  başka  hiçbir  ilâh  olmadığına, Mu‐

hammed’in  Allah’ın  elçisi  olduğuna  şâhidlik  etmendir. Namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucu‐nu  tutman ve güç yetirebilirsen/imkân bulabilirsen haccet‐mendir.” 

*** 444. Âiz bin Amr’dan (ra); “İslâm üstündür, ona üstün gelinemez.” 

*** 445. İbni Ömer’den (ra); “İslam  şu  beş  esas  üzerine  kurulmuştur:  Allah’tan 

başka hiçbir ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın el‐çisi olduğuna şehadet etmek, namazı dosdoğru kılmak, ze‐kât vermek, hacca gitmek ve Ramazan orucunu tutmak.” 

*** 446. Ebû Hureyre’den (ra); “Üç  şey vardır ki, üçü de her Müslümanın üzerinde 

haktır. Hastayı ziyâret etmek, cenâzeye katılmak ve hamd ederse aksıran kimseye ‘Yerhamükallah’ demek.” 

*** 447. İbni Amr’dan (ra); “En  hayırlı  müslüman,  müslümanların  dilinden  ve 

elinden selâmette oldukları kimsedir.” *** 

448. İbni Abbas’tan (ra); “Müslüman  kardeşinde  şunları  gördüğünde  ondan 

hayır  bekle:  Hayâ,  emânete  saygı  ve  doğruluk.  Bunları görmediğinde ondan hayır bekleme” 

Page 46: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

91

TEMİZLİK 449. Süleyman bin Surad’dan (ra); “Misvak kullanın, temizlenin.” 

*** 450. Ebû Ümâme’den (ra); “Cuma  günü  yıkanınız. Kim  böyle  yaparsa,  üç  gün 

fazlasıyla, iki Cuma arasında işlediği günahları affedilir.” *** 

451. Hazreti Ali’den (ra); “Elbiselerinizi  yıkayınız.  Saçlarınızın  fazlalıklarını 

kesiniz.  Misvak  kullanınız.  Süsleniniz  ve  temizleniniz. Çünkü İsrâiloğulları bunu yapmadıkları için kadınları zinâ etmişlerdir.” 

*** 452. Enes’ten (ra); “Kimde iyi bir huy bulunursa, Allah o iyi huy vesile‐

siyle  onun  bütün  amellerini  düzeltir.  Kişinin  namaz  için temizlenmesi  sebebiyle  Allah  günahlarını  örter.  Namazı fazladan kendisine kalır.” 

*** 453. Süleyman’dan (ra); “Yemekten önce ve sonra elleri yıkamak yemeğin be‐

reketine vesile olur.” *** 

454. Abdullah bin Mes’ud’dan (ra); “Yemekten sonra dişlerinizin arasını kürdanla temiz‐

leyiniz.  Çünkü  bu  temizliktir.  Temizlik  ise  imanı  çağırır. İman da cennette sahibinin yanındadır.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

92

455. Ebû Hüreyre’den (ra); “Bütün gücünüzle temiz olmaya çalışınız. Çünkü Al‐

lah, İslâm binâsını temizlik üzerine kurmuştur. Cennete de ancak temiz olanlar girer.” 

*** 456. İbni Ömer’den (ra); “Vücutlarınızı  temizleyiniz  ki, Allah  da  sizi  günah‐

lardan temizlesin. Herhangi bir kul uyumak üzere yatağına temiz olarak yatarsa, mutlaka elbiseleri arasında bir melek geceler. Gecenin herhangi bir  saatinde  sağına veya  soluna dönerse melek mutlaka  şöyle der: “Allah’ım, kulunun gü‐nahlarını bağışla! Çünkü o temiz olarak geceledi.” 

*** 457. Amr bin Hureys’den (ra); “Temiz ve abdestli olarak uyuyan, gündüz oruç tutup 

gece ibadet yapan kimse gibidir.” *** 

458. Ebû Malik el‐Eş’ârî’den (ra); “Temizlik  imanın  yarısıdır.  ‘Elhamdülillah’  amel  te‐

razisinin sevap kefesini doldurur. ‘Sübhanallah’ ve ‘Elham‐dülillah’ gökle yerin arasını doldurur. Namaz nurdur. Sa‐daka yol göstericidir. Sabır  ışıktır. Kur’ân ya  lehinde veya aleyhinde delildir. Bütün insanlar sabahleyin evlerinden çı‐karlar, ya kendilerini azaptan âzâd eder ya da azaba mâruz bırakırlar.” 

*** 459. Enes’ten (ra); “Kap kacakları yıkamak, evin çevresini temiz tutmak 

bereket getirir.” 

Page 47: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

93

460. Ebû Said’den (ra); “Cuma günü yıkanmak, misvak kullanmak ve bulabi‐

lirse güzel koku sürünmek bülûğ çağına ermiş herkese ah‐lâki bir zorunluluktur.” 

*** 461. Ebû Hureyre ’den (ra); “Şu  günlerde  yıkanmak  önemli  bir  vazifedir: Cuma 

günü, Ramazan  Bayramı  günü, Kurban  Bayramı  günü  ve Arefe günü.” 

 ABDEST 

462. Zeyd bin Hârise’den (ra); “Vahyin ilk indiği sıralarda Cebrâil bana geldi, abdest 

ve namazı öğretti.” *** 

463. Hâlid bin Velid’den (ra); “Abdestinizi tam alınız. Ateşte yanan topukların vay 

haline.” *** 

464. İbni Ömer’den (ra); “Biriniz güzelce abdest alıp sonra da sırf namaz  için 

evinden  çıkıp  caminin  yolunu  tutarsa  attığı  her  sol  adımı ondan bir günah düşürür. Sağ adımına karşılık da bir sevap yazılır. Bu, camiye girinceye kadar böyle devam eder. Eğer insanlar cemaatle kılınan yatsı ve sabah namazındaki seva‐bı bilselerdi, emekleyerek de olsa ona gelirlerdi.” 

***   

Hz. Peygamber’in İzinde

94

465. Ebû Hureyre’den (ra); “Biriniz  evinde  abdestini  alır,  sonra  camiye  gelirse, 

dönünceye kadar namazda sayılır.” *** 

466. Hazreti Ali’den (ra); “Sıkıntı zamanlarında güzelce  abdest  almak,  câmiye 

gitmek  için  yürümek,  bir  namazı  kıldıktan  sonra  diğerini arzu ile beklemek günahları tamamen temizler.” 

*** 467. İbni Abbas’tan (ra); “Bize abdesti güzelce almak emredildi.” 

*** 468. Ebû Ümame’den (ra); “Herhangi  bir  adam  namaz  kılma  amacıyla  abdest 

almaya başlar ve ellerini yıkarsa yere düşen  ilk damlalarla birlikte  avucuyla  işlemiş olduğu günahları düşer. Yüzünü yıkadığında yere düşen ilk damlalarla birlikte kulağı ve gö‐züyle  işlemiş olduğu günahları düşer. Kollarını dirsekleri‐ne, ayaklarını da  topuklarına kadar yıkadığında da kendi‐sine  ait olan bütün günah ve hatalardan kurtulup  anasın‐dan doğduğu günkü gibi  tertemiz olur. Namaza kalktığın‐da ise Allah bununla onu bir derece yükseltir. Oturunca da esenlik içinde oturur.” 

*** 469. Ebû Hureyre’den (ra); “Eğer  ümmetime  güçlük  vermeyeceğimi  bilseydim, 

her namaz  için abdest almalarını ve her abdest alışlarında misvak kullanmalarını emrederdim.” 

*** 

Page 48: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

95

470. Ebû Amr es‐Şeybanî’den (ra); “Abdestte de israf olabilir. Her şeyde israf söz konu‐

sudur.”  

BESMELE 471. Ebû Hureyre’den (ra); “Bismillahirrahmanirrahîm  ile  başlanmayan  önemli 

hiçbir iş, hayırlı sonuç vermez.” *** 

472. Enes’ten (ra); “Sofraya  oturduğunda  ‘Bismillah’,  sofradan  kalktı‐

ğında da  ‘Elhamdülillah’ diyen  kişinin  önünden  sofra he‐nüz kalkmadan günahları bağışlanır.” 

*** 473. Cabir’den (ra); “Allah’a  güvenerek, Allah’a  tevekkül  ederek  ve Al‐

lah’ın ismiyle ye.”   

KUR’ÂN 474. İbni Abbas’tan (ra); “En  güzel  Kur’ân  okuyan  insan,  okurken Allah’tan 

korktuğunu anladığın kimsedir.” *** 

475. İbni Abbas’tan (ra); “Seslerinizi Kur’ân’la süsleyiniz.” 

***   

Hz. Peygamber’in İzinde

96

476. Enes’ten (ra); “Biriniz  Rabbiyle  konuşmak  istiyorsa  Kur’ân  oku‐

sun.” *** 

477. Ebû Ümâme’den (ra); “Biriniz Kur’ân’ı okumayı bitirdiğinde  şöyle duâ  et‐

sin:  “Allah’ım,  kabrimde  yalnız  kaldığımda  korku  ve  yal‐nızlığımı gider.” 

*** 478. İbni Abbas’tan (ra); “Ümmetimin en  şereflileri Kur’ân okuyanlar ve gece 

kalkıp ibâdet yapanlardır.” *** 

479. Yahya bin Ebî Kesîr’den (ra); “İnsanların en çok ibâdet edeni, Kur’ân’ı en çok oku‐

yandır ve en faziletli ibâdet de duâdır.” *** 

480. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Allah’a  ibadet  et  ve O’na  hiçbir  şeyi  ortak  koşma. 

Kur’ân’ın gittiği tarafa sen de git. Küçük veya büyük olsun, kimden gelirse gelsin hakka yönel.  İsterse bu kişi, kızdığın ve sana uzak olan biri olsun. Küçük veya büyük kimden ge‐lirse gelsin, bâtılı reddet. İsterse bu kişi sevdiğin ve akraban olsun.” 

*** 481. Ebû Saîd’den (ra); “Gözün  ibâdetten nasibini verin. Bu da Kur’ân‐ı Ke‐

rime bakmak, onu  tefekkür etmek ve hayret verici âyetleri üzerinde düşünüp ibret almaktır.” 

Page 49: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

97

482. Enes’ten (ra); “İnsanların  en  zengini, Kur’ân’ın  hükümlerini  yaşa‐

yan hafızlardır.” *** 

483. Enes’ten (ra); “En faziletli ibâdet Kur’ân okumaktır.” 

*** 484. İbni Amr’dan (ra); “Seni kötülüklerden alıkoyduğu sürece Kur’ân’ı oku. 

Seni  kötülükten  alıkoymuyorsa,  onu  gerçek mânâda  oku‐muyorsun demektir.” 

*** 485. Ebû Ümâme el‐Bâhili’den (ra); “Kur’ân’ı  okuyunuz.  Çünkü  Kur’ân,  kıyâmet  günü 

okuyanlarına  şefaat etmek  için gelir.  İki parlak  sûreyi; Ba‐kara ve Âl‐i İmran sûrelerini okuyun. Çünkü onlar kıyâmet günü iki parça bulut veya iki gölgelik gibi ya da saf bağla‐mış  iki  grup  kuş  gibi  okuyanlarını  ve  hükümleriyle  amel edenleri müdafaa etmek  için gelirler. Bakara  sûresini oku‐yunuz. Çünkü  onu  okumaya devam  etmek  bereket,  bunu terk etmek ise özleyiştir. Tembeller bunu devamlı okumaya güç yetiremezler.” 

*** 486. Abdurrahman bin Şibl’den (ra); “Kur’ân’ı  okuyunuz  ve  onunla  amel  ediniz.  Onu 

okumaktan  uzak  kalmayınız. Ona  yakışmayan  yorum  ve tevillerle haddi  aşmayınız. Onu  aracı yaparak menfaat  te‐min  etmeyiniz. Onunla dünyalığınızı  çoğaltmaya  çalışma‐yınız.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

98

[Tevil:  Bilinen  anlamından  başka  bir  yorumla  gerçek  anlamı bozma, başka bir mana ile yorumlama.] 

*** 487. Ebû Ümâme el‐Bâhilî’den (ra); “Kur’ân’ı okuyunuz. Çünkü Allah Kur’ân’ı kavraya‐

rak ezberlemiş bir kalbe azap vermez.” *** 

488. Câbir’den (ra); “Evlerinizde Kur’ân’ı  çok  okuyunuz. Çünkü Kur’ân 

okunmayan evin hayrı az,  şerri çok olur ve ailenin geçimi daraltılır.” 

*** 489. İbni Amr’dan (ra); “Kur’ân’ı okuyan ve onu ezberleyenlere saygı göste‐

rin. Onlara saygı gösteren bana hürmet etmiş olur.” *** 

490. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Kur’ân’dan  başka  şeylerle  yapılan  okuyup  üfleme‐

ler,  nazar  boncuğu  ve  kadının  erkeğe  (kendisini)  sevmesi için sihir yaptırması Allah’a ortak koşmaktır.” 

*** 491. Hazreti Ali’den (ra); “Ağızlarınız Kur’ân’ın yollarıdır. Öyle ise onları mis‐

vakla temizleyiniz.” *** 

492. Hazreti Âişe’den (ra); “Yer ehline yıldızların parlak göründüğü gibi, içinde 

Kur’ân okunan bir ev de, gök ahalisine parlak görünür.” *** 

Page 50: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

99

493. Ebû Hureyre’den (ra); “Kur’ân’ı  öğreniniz  ve  yatağınıza  uzanırken  onu 

okuyunuz.  Çünkü  Kur’ân’ı  öğrenen,  okuyan  ve  onunla amel  eden  kimsenin  durumu  misk  dolu  torbaya  benzer. Kokusu her tarafa yayılır. Onu öğrenip okuyarak ve henüz etkisi geçmemişken yatağına uzanan kişinin durumu, mis‐kin üzerine geçirilen torba gibidir.”   

*** 494. Hazreti Osman’dan (ra); “Kur’ân’ı ezberleyen, onun hükmünü yaşamaya gay‐

ret gösteren kimse Allah tarafından korunmuştur.” *** 

495. İbni Ömer’den (ra); “Kur’ân’ı  ezberleyen,  yaşayışıyla  onun  hükümlerine 

ayna  olan  kimse  Allah’ın  dostudur.  Dolayısıyla  onlara düşmanlık  besleyen Allah’a düşmanlık  beslemiştir. Onları dost edinen Allah’ı dost edinmiştir.” 

*** 496. İbni Amr’dan (ra); “İki kimseye gerçekten imrenilir: Allah’ın  kendisine  Kur’ân  öğrenmeyi  nasip  ettiği 

kimse  ki  sürekli  onu  okur;  helâlini helâl,  haramını  haram bilir. Diğeri de Allah’ın kendisine mal verdiği kimse ki, bu malla akrabalarına iyilik eder. Allah’a itaatta bulunur. Böy‐le kimseler gibi olmayı arzu edesin.” 

*** 497. Ebû Hureyre’den (ra); “Fâtiha Sûresi, Kur’ân’ın anası, Kitabın kaynağı,  tek‐

rar edilen yedi âyettir.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

100

498. Sa’d bin Ebi Vakkas’tan (ra); “En  hayırlınız,  Kur’ân’ı  öğrenen  ve  öğretenleriniz‐

dir.” *** 

499. Hazreti Ali’den (ra); “En hayırlı ilaç Kur’ân’dır.” 

*** 500. Enes’ten (ra); “Kur’ân öyle bir  servettir ki, onu  elde  edenin hiçbir 

şeye  ihtiyacı kalmaz. Ondan daha büyük bir  zenginlik de bulunmaz.” 

*** 501. Hazreti Ali’den (ra); “Kur’ân ilâcın tâ kendisidir.” 

*** 502. Ebû Said el‐Hudrî’den (ra); “Allah’ın  kitabı, Allah’ın  gökten  yere  uzatılmış  ipi‐

dir.” *** 

503. Bera bin Âzib’den (ra); “Kur’ân’ı  seslerinizle  güzelleştirin. Çünkü  güzel  ses 

Kur’ân’ın güzelliğine güzellik katar.” *** 

504. Ebû Hureyre’den (ra); “Kıyâmet günü,  içi, okuduğu Kur’ân,  işlediği  farzlar 

ve  öğrendiği  ilimle  dopdolu  olan  kimselere müjdeler  ol‐sun!” 

*** 

Page 51: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

101

505. Semûre’den (ra); “Her  ziyafet  veren  kişi  ziyafetine  gelinmesini  sever. 

Allah’ın ziyafet sofrası da Kur’an’dır. Kur’ân’ı  ihmal etme‐yiniz.” 

*** 506. Süheyb’den (ra); “Kur’ân’ın  haram  kıldığı  şeyleri  helâl  gören  kimse 

Kur’ân’a iman etmemiştir.”  

EZAN 507. Ka’b bin Ucre’den (ra); “Ezan sesini işittiğinizde, Allah’ın davetçisi olan mü‐

ezzinin çağrısına uyunuz.” *** 

508. Enes’ten (ra); “Ezan sesini duyduğunda namaza git. Giderken ağır‐

başlılıktan ayrılma. Safta bir boşluk bulursan orayı doldur. Yoksa  din  kardeşinin  yerini  daraltma.  Kendin  duyacağın kadar bir sesle oku, yanındakileri rahatsız etme. Dünyadan biraz sonra ayrılacak bir kimsenin namazı gibi namaz kıl.”   

*** 509. Ebû Ümâme’den (ra); “Ezan  okunduğunda  gök  kapıları  açılır  ve  duâlara 

cevap verilir.” *** 

510. Enes’ten (ra); “Namaz için ezân okunduğunda gök kapıları açılır ve 

duâlar kabul edilir.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

102

511. İbni Ömer’den (ra); “Gök  ehli,  yer  ahalisinden  ezan  sesinden  başka  bir 

şey işitmezler.” *** 

512. Mâkıl bin Yesar’dan (ra); “Herhangi bir  toplulukta  sabahleyin  ezan okunursa, 

bu, onlar için akşama kadar Allah’ın azabına karşı bir temi‐nat olur. Herhangi bir toplulukta akşamleyin ezan okunur‐sa, bu da onlar için sabaha kadar Allah’ın azabına karşı bir teminat olur.” 

 NAMAZ 

513. Câbir bin Semûre’den (ra); “Biriniz  namazda  iken  başını  havaya  kaldırdığında 

gözünün kendisine geri dönmemesinden korkmuyor mu?” *** 

514. Enes’ten (ra); “Namazı  şartlarına  uygun  bir  şekilde  kılmak  konu‐

sunda Allah’tan korkun. Namazı şartlarına uygun bir şekil‐de kılmak konusunda Allah’tan korkun. Namazı şartlarına uygun  bir  şekilde  kılmak  konusunda  Allah’tan  korkun. Emriniz  altındakilere  iyi  davranmak  konusunda  da  Al‐lah’tan korkun. Emriniz altındakilere  iyi davranmak konu‐sunda da Allah’tan korkun. Şu iki zayıfın hakkını gözetme hususunda Allah’tan korkun: Dul kadın ve yetim çocuk.” 

*** 515. Ebû Ümâme’den (ra); “Allah’tan korkun, beş vakit namazınızı kılın. Rama‐

zan orucunuzu  tutun, mallarınızın zekâtını gönül hoşluğu 

Page 52: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

103

ile verin,  idarecilerinize  itaat edin ki, Rabbinizin cennetine giresiniz.” 

*** 516. Ebû Hureyre’den (ra); “Namazda saflarınızı düzgün tutunuz.” 

*** 517. Ebû Hüreyre’den (ra); “Sizden biri  insanlara  imam olduğunda namazı kısa 

tutsun. Çünkü içlerinde küçük, yaşlı, zayıf ve güçsüz, hasta ve ihtiyaç sahibi olanlar vardır. Tek başına kıldığında ise is‐tediği kadar uzatsın.” 

*** 518. Ebû Bekre’den (ra); “Biriniz namaza durduğunda el, ayak gibi organlarını 

hareket  ettirmesin.  Yahudiler  gibi  sağa  sola  sallamasın. Çünkü organları hareket ettirmemek namazın  tam olması‐nın gereklerindendir.” 

*** 519. Ebû Hureyre’den (ra); “Cuma günü imam hutbe okurken yanındakine ‘Sus!’ 

bile desen, Cumanın adâbına aykırı davranmış olursun.” *** 

520. Ebû Eyyûb Hâlid bin Zeyd’den (ra); “Namaz kıldığında onu son namazınmış gibi kıl. Son‐

radan özür dileyeceğin bir şeyi söyleme. İnsanların elindeki şeylerden ümidini  kes,  onlardan  bir  beklenti  içerisine  gir‐me.” 

***  

Hz. Peygamber’in İzinde

104

521. Ebû Mes’ûd’dan (ra); “Saflarınızı düz tutunuz ki, kalpleriniz de düz olsun. 

Aranızda  boşluk  bırakmayınız  ki,  birbirinize  karşı merha‐metli olasınız.” 

*** 522. Ebû Saîd’den (ra); “İnsanların hırsızlık bakımından en kötüsü  rükûları‐

nı, secdelerini ve huşûsunu eksik yaparak namazından ça‐landır.” 

*** 523. Ebu’l‐Müntefik’ten (ra); “Allah’a  ibâdet et. Ona hiçbir şeyi ortak koşma. Farz 

namazları  kıl.  Farz  olan  zekâtı  ver. Hacca  git. Umre  yap. Ramazan orucunu  tut.  İnsanların  sana nasıl davranmasını istiyorsan  sen de onlara öyle davran.  İnsanların  sana yap‐masını istemediğin şeyi sen de onlara yapma.” 

*** 524. Zeyd bin Erkam’dan (ra); “Allah’ı  görür  gibi O’na  ibâdet  et. Çünkü  sen O’nu 

görmüyorsan da O  seni görüyor. Kendini ölülerle beraber say. Mazlumun bedduasından sakın. Çünkü o kabul edilir.” 

*** 525. Ebû Mûsâ’dan (ra); “Namaz  hususunda  insanların  en  fazla  sevap  kaza‐

nanı, derecelerine göre namaza uzak yerden yürüyerek ge‐lendir.  İmamın arkasında namaz kılmak  için bekleyen kişi, namazı kılıp uyuyan kimseden daha çok sevap kazanır.” 

***  

Page 53: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

105

526. Ebû Ümâme’den (ra); “Bil ki, sen Allah’a her secde ettiğinde, mutlaka Allah 

bununla bir dereceni yükseltir ve bir günahını düşürür.” *** 

527. Enes’ten (ra); “Amellerin  en üstünü vaktinde kılınan namaz, anne 

babaya yapılan iyilik ve Allah yolunda cihad etmektir.” *** 

528. İbni Abbas’tan (ra); “Namazını dosdoğru kıl, zekâtını ver, Ramazan oru‐

cunu tut, hac ve umreyi yap, anne‐babana iyilik et, akraba‐larınla iyi ilişkiler içinde bulun, misafirlerine ikram et, iyili‐ği emret, kötülükten sakın. Hak nerede ise sen de orada ol.” 

*** 529. İbni Ömer’den (ra); “Saflarınızı düzgün tutunuz. Çünkü siz melekler gibi 

saf tutmuş oluyorsunuz. Omuzlarınızı aynı hizaya getiriniz. Aradaki boşlukları kapatınız. Saf tutarken kardeşinizin yer açmanız  için  eliyle omzunuza dokunması durumunda yer açınız.  Şeytan  için  boşluklar  bırakmayınız.  Safları  birleşti‐ren,  saf  boşluklarını  dolduran  kimseye  Allah  rahmetini ulaştırır. Safları birleştirmeyen, boşluk bırakan kimseden de rahmetini keser.” 

*** 530. Ebû Hureyre’den (ra); “Namazda  safları düzgün  tutunuz. Çünkü  safı düz‐

gün tutmak, namazın güzel kılınmasının bir parçasıdır.” ***  

Hz. Peygamber’in İzinde

106

531. Nu’man bin Beşir’den (ra); “Saflarınızı dosdoğru tutunuz. Allah’a yemin ederim 

ki ya saflarınızı doğru tutacaksınız, ya da Allah kalplerini‐zin arasına ayrılık sokacaktır.” 

*** 532. Semûre bin Cündeb’den (ra); “Namaz  kılınız,  zekât veriniz, hac ve umre  yapınız. 

Doğruluk üzere olunuz ki, Allah da işlerinizi doğruluk üze‐re devam ettirsin.” 

*** 533. Enes’ten (ra); “Namaz, mü’mini Allah’a yaklaştıran bir vesiledir.” 

*** 534. İbni Ömer’den (ra); “Kul, namaza durduğunda, bütün günahları getirilir, 

başı ve omuzları üzerine konulur. Rükû ve secdeye gittikçe dökülür.” 

*** 535. Ebû Hureyre’den (ra); “Biriniz kalkıp namaza durduğunda Rabbiyle konu‐

şuyor. O halde O’nunla nasıl konuştuğunu iyi düşünsün.” *** 

536. Enes’ten (ra); “Kulun kıyâmet günü ilk hesaba çekileceği ameli na‐

mazdır.  Eğer  o  düzgün  çıkarsa  diğer  amelleri  de  düzgün olur. Eğer o bozuk çıkarsa diğer amelleri de bozuk olur.” 

***  

Page 54: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

107

537. Câbir’den (ra); “Kişi  ile  şirk ve küfür arasındaki perdenin kalkması 

namazı terk etmektir. Namaz, küfre ve şirke engeldir.” *** 

538. Ebû Hureyre’den (ra); “Cuma günü,  imamın hutbe  için minbere  çıkışı, na‐

mazı keser. Konuşması ise konuşmayı keser.” *** 

539. Abdullah bin Amr’dan (ra); “Kim  beş  vakit  namazı  güzelce  kılarsa  bunlar  kıyâ‐

met günü kendisi  için nur, delil ve kurtuluş olur. Kim de güzelce  kılmazsa  kıyâmet  gününde  onun  için  bir  nur,  bir delil ve bir kurtuluş bulunmaz.” 

*** 540. İbni Ömer’den (ra); “Amellerin  en hayırlısı,  ilk  vaktinde  kılınan namaz‐

dır.” *** 

541. Bera bir Âzib’den (ra); “Saflarınızı  düzgün  tutunuz  ki,  kalpleriniz  eğrilme‐

sin.” *** 

542. Numan bin Beşir’den (ra); “Saflarınızı  düzgün  tutunuz. Yoksa Allah  sizi  farklı 

farklı yönlere döndürür.” ***   

Hz. Peygamber’in İzinde

108

543. İbni Ömer’den (ra); “Cemaatle  kılınan  namaz  tek  başına  kılınan  namaz‐

dan yirmi yedi derece daha faziletlidir.” *** 

544. Ebû Hureyre’den (ra); “Kişinin cemaatle kıldığı namaz, evinde ve  işyerinde 

tek  başına  kıldığı  namazından  yirmi  beş  derece  daha  üs‐tündür.  Bunun  sebebi  şudur:  Biriniz  güzelce  abdest  alıp sonra yalnızca namaz gayesiyle camiye gelirse her adım atı‐şında Allah mutlaka onu bir derece yükseltir ve bir günahı‐nı düşürür. Bu durum camiye girinceye kadar devam eder. Camiye  girince,  namaz  için  orada  bulunduğu  sürece  na‐mazda sayılır. Namaz kıldığı yerde durduğu ve kimseye sı‐kıntı vermediği veya abdesti bozulmadığı sürece de melek‐ler kendisine dua ederek şöyle derler: ‘Allah’ım, günahları‐nı  bağışla! Allah’ım  ona merhamet  et! Allah’ım  tevbesini kabul et!” 

*** 545. Süheyb’den (ra); “Kişinin  insanların  görmediği  yerde  kıldığı  nafile 

namazı,  insanların  gözü  önünde  kıldığı  namazının  yirmi beş katına denktir.” 

*** 546. Ebû Hureyre’den (ra); “Beş vakit namaz,  iki Cuma namazı ve  iki Ramazan 

ayı büyük günahlardan sakınıldığı sürece aralarındaki kü‐çük günahları affettirir.” 

*** 547. Enes’ten (ra); “Namaz, mü’minin nurudur.” 

Page 55: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

109

548. İbni Ömer’den (ra); “Namaz,  şeytanın yüzünü karartır. Zekât ve  sadaka 

onun  belini  kırar. Allah  için  karşılıklı  sevgi  ve  güzel  işler yapmak  suretiyle  kendini  Allah’a  ve  insanlara  sevdirme onun soyunu keser. Bunları yaptığınızda, o sizden güneşin doğduğu yer ile battığı yer arasındaki mesafe kadar uzakla‐şır.” 

*** 549. Ebû Hureyre ’den (ra); “Âdemoğlu namaz kılmaktan,  iki kişinin arasını dü‐

zeltmekten ve güzel ahlâktan daha faziletli bir amel işlemiş değildir.” 

*** 550. Hazreti Osman’dan (ra); “Bir müslüman farz bir namazın vakti girdiğinde gü‐

zelce  abdest  alır, huşû  içerisinde namazını kılarsa bu, bü‐yük günahları dışında, işlediği günahlarına mutlaka kefâret olur. Bu durum ömrü boyunca böyle devam eder.” 

*** 551. Ebû Hureyre’den (ra); “Namaz  için  kâmet  getirildiğinde  koşarak  gitmeyin. 

Normal  yürüyüş ve vakarla  gidin. Yetiştiğinizi  kılın,  yeti‐şemediğinizi tamamlayın.” 

*** 552. Enes’ten (ra); “Namazda önce ilk safı tamamlayın. Sonra ikincisini. 

Bir eksiklik kalırsa en son safta kalsın.” ***  

Hz. Peygamber’in İzinde

110

553. Ebû Ammar’dan (ra); “Kul  namaza  durduğunda,  rükûya  gidinceye  kadar 

hayır onun başı üzerine saçılır. Rükûda iken secdeye varın‐caya kadar Allah’ın rahmeti onu kaplar. Secde ettiğinde ise Allah’a mânen yaklaşır ve O’nun rahmet nazarını kendine çevirir.” 

*** 554. Ebû Hureyre’den (ra); “Cuma gününde öyle bir an vardır ki, müslüman bir 

kul namaz kılarken o anda Allah’tan hayırlı bir şey dilerse Allah onu mutlaka kendisine verir.” 

*** 555. İbni Ömer’den (ra); “Hayata veda  eden bir kimsenin namazı gibi ve Al‐

lah’ı görüyormuşçasına namaz kıl. Çünkü sen O’nu görme‐sen de O seni görüyor. İnsanların elindekinden ümidini kes ki, zengin olarak yaşayasın. Özür dilenecek şeyden sakın.” 

*** 556. Ebû Said el‐Hudrî’den (ra); “İslamın sembolü namazdır. Namaz kılarken kalbini 

başka düşüncelerden arındıran, onun farzlarına, vaktine ve sünnetlerine  titizlikle  uyarak  kılan  kimse  gerçek mü’mindir.” 

*** 557. Ebu’d‐Derda’dan (ra); “Çokça  secde  etmeye bak. Çünkü  sen Allah  için bir 

defa secde ettiğinde, Allah mutlaka o secde  ile seni bir de‐rece yükseltir ve bir günahını düşürür.” 

*** 

Page 56: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

111

558. Ebû Hureyre’den (ra); “Namazdaki  kıraati  kulumla  aramızda  ikiye paylaş‐

tırdım.  Kuluma  dilediği  verilecektir.  Kul  ‘Elhamdü‐lillahi Rabbi’l‐âlemin’  (Hamd,  âlemlerin  Rabbi  olan  Allah’adır) dediğinde, Allah  ‘Kulum Bana hamdetti’ buyurur. Kul  ‘er‐Rahmani’r‐Rahîm’ (Allah, Rahman ve Rahimdir) dediğinde, Allah  ‘Kulum  beni  övdü’  buyurur. Kul,  ‘Mâliki  yevmi’d‐din’  (Allah, kıyamet gününün  sahibidir) dediğinde, Allah, ‘Kulum  beni  yüceltti’  buyurur.  Kul,  ‘İyyâke  na’büdü  ve iyyâke nesteîn’  (Yalnız  sana kulluk  eder ve yalnız  senden yardım dileriz) dediğinde, Allah,  ‘Bu Benimle  kulum  ara‐sında bir şeydir. Kuluma dilediği verilecektir’ buyurur. Kul, ‘İhdina’s‐sırata’l‐müstakîm. Sırata’l‐lezîne en’amte aleyhim gayri’l‐mağdûbi  aleyhim  vela’d‐dâllîn’  (Bize  doğru  yolu göster. Kendilerine  lütuf ve  ikramda bulunduğun kimsele‐rin yolunu; gazaba uğramışların ve sapmışların yolunu de‐ğil!)  dediğinde Allah,  ‘Bu  kulumun  hakkıdır  ve  kulumun dilediği, kendisine verilecektir’ buyurur.” 

*** 559. Ebû Hureyre ’den (ra); “İmam ve müezzine kendileriyle beraber namaz kılan 

cemaatin sevabı kadar sevap vardır.” *** 

560. Hasan‐ı Basrî’den (rh); “Namaz kılan için şu üç üstünlük vardır: Gökten tut, 

tâ başının tepesine kadar sevap saçılır. Gökten tâ ayaklarına kadar melekler kendisini kuşatır. Eğer namaz kılan o esna‐da  kiminle  konuştuğunu  bilseydi,  yüzünü  kıbleden  çevir‐mezdi.” 

*** 

Hz. Peygamber’in İzinde

112

561. Ebû Hureyre’den (ra); “Eğer  birinci  saftaki  sevabı  bilseydiniz,  oraya  ancak 

kur’a ile geçerdiniz.”  

MESCİD/CAMİ 562. Ebû Karsafe’den (ra); “Kim bir mescid yaparsa, Allah da onun için cennette 

bir ev yapar. Mescidin temizliğini yapmak ise cennet kadın‐larının mehirleridir.” 

*** 563. İbni Huzeyme’den (ra); “Bir adamın mescidlere devam etmeyi âdet haline ge‐

tirdiğini  gördüğünüzde,  onun  imanlı  olduğuna  şâhitlik edin” 

*** 564. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Şüphesiz Allah’ın yeryüzündeki evleri mescidlerdir. 

Mescidlere  ibadet  için  uğrayan  kimselere  bağışta  bulun‐mak, Allah’ın üzerine bir haktır.” 

*** 565. Enes’ten (ra); “Allah’ın  evleri olan mescid benzeri yerleri madden 

ve mânen imar edenler Allah’ın has kullarıdır.” *** 

566. Büreyde’den (ra); “Karanlık gecelerde mescidlere gelenleri kıyâmet gü‐

nünde tam bir nur ile müjdele.”  

Page 57: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

113

ORUÇ/RAMAZAN 567. Ebû Hureyre’den (ra); “Ramazan  ayı  girdiğinde  cennet  kapıları  açılır,  ce‐

hennem kapıları kapanır, şeytanlar zincire vurulur.”   *** 

568. Ebû Hureyre’den (ra); “Allahu  Teâlâ  şöyle  buyurur:  ‘Benim  en  sevgili  ku‐

lum, vakti girer girmez iftarını açandır.” *** 

569. Ebû Hureyre’den (ra); “Biriniz oruçlu bulunduğu gün çirkin sözler söyleme‐

sin, kaba davranışlarda bulunmasın. Şayet bir başkası ken‐disine sataşır ve dövüşmeye kalkarsa  ‘Ben oruçluyum, ben oruçluyum’ desin.” 

*** 570. İbni Abbas’tan (ra); “Gündüz  oruç  tutmak  için  sahur  yemeğinden,  gece 

kalkıp ibadet etmek için öğlen uykusundan destek alınız.” *** 

571. Enes’ten (ra); “Ramazandan sonra en  faziletli oruç,  ramazana hür‐

meten şaban ayında tutulan oruçtur. En faziletli sadaka ra‐mazanda verilendir.” 

*** 572. Cerir’den (ra); “Ramazan ayı orucu, gökle yer arasında asılı durur. 

Ancak fıtır sadakasıyla Allah’ın huzuruna yükseltilir.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

114

573. Sehl bin Sa’d’dan (ra); “Şüphesiz cennette  ‘Reyyan’ denilen bir kapı vardır. 

Oruç  tutanlar kıyâmet günü o kapıdan  cennete girecektir. Oraya  onların  dışında  kimse  girmez.  ‘Oruçlular  nerede?’ diye  seslenilir. Oruçlular kalkar, o kapıdan girerler. Onlar girince kapı kapatılır, başka hiç kimse oradan girmez.” 

*** 574. Damre bin Hubeyb’den (ra); “Her şeyin bir kapısı vardır. İbâdetin kapısı da oruç‐

tur.” *** 

575. Enes’ten (ra); “Ramazan  ayına  bu  ismin  verilmesinin  sebebi,  gü‐

nahları yakıp erittiği içindir.” *** 

576. Ebû Hureyre’den (ra); “Ramazan  ayının  başı  rahmet,  ortası mağfiret,  sonu 

ise cehennem ateşinden kurtuluştur.” *** 

577. Enes’ten (ra); “İftarı vakti girer girmez yapınız. Sahuru  ise geç ya‐

pınız.” *** 

578. Ebû Hureyre’den (ra); “Sahura kalkınız. Şüphesiz sahurda bereket vardır.” 

*** 579. Enes’ten (ra); “Bir yudum suyla da olsa sahur yapınız.” 

Page 58: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

115

580. Ebû Said’den (ra); “Sahura kalkmak berekettir. Bir yudum su içseniz bi‐

le  onu  terk  etmeyiniz.  Çünkü,  sahura  kalkanlara  Allah rahmet eder; melekler de istiğfar eder.” 

*** 581. Ebû Hureyre’den (ra); “Ramazan  ayının  orucu,  bir  sonraki  ramazan  ayına 

kadar geçen  zaman  içerisinde  işlenen küçük günahları  af‐fettirir.” 

*** 582. Ebû Said’den (ra); “Kış  mü’minin  baharıdır:  Gündüzleri  kısa  olduğu 

için oruç  tutar. Geceleri de uzun olduğu  için kalkar  ibadet yapar.”  

*** 583. Ebû Katade’den (ra); “Ramazanın yanında her ay üç gün oruç  tutmak di‐

ğer ramazana kadar olan yıl boyunca gündüzü oruçlu geçi‐rip akşam iftar etmek kadar sevaplıdır.” 

*** 584. Hazreti Ali’den (ra); “Sabır ayı  ramazanla birlikte her aydan üç gün oruç 

tutmak, kalbin kin, haset, nifak gibi her türlü kirini giderir.” *** 

585. Ebû Müleyhe’den (ra); “Oruç  tutun.  Şüphesiz  oruç  cehennem  ateşine  ve 

dünyanın kötülük ve musibetlerine karşı kalkandır.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

116

586. Ebû Hureyre’den (ra); “Oruç tutun ki sıhhat bulasınız.” 

*** 587. Enes’ten (ra); “Oruçlu, yatağı üzerinde uykuda bile olsa ibadet ha‐

lindedir.” *** 

588. Ebû Hureyre’den (ra); “Oruçlu, bir müslümanı çekiştirmedikçe veya ona sı‐

kıntı vermedikçe ibadet halindedir.” *** 

589. Osman bin Ebi’l‐As’tan (ra); “Oruç bir kalkandır. Kul onunla kendisini cehennem 

ateşinden korur.” *** 

590. Enes’ten (ra); “Oruç, iç organları inceltir. Eti eritir ve cehennem ate‐

şinin hararetinden uzaklaştırır. Şüphesiz Allah’ın hiçbir gö‐zün görmediği, hiçbir kulağın  işitmediği ve hiçbir  insanın hatır ve hayaline gelmeyen nimetleri içeren bir sofrası var‐dır. Bu sofraya ancak oruçlular otururlar.” 

*** 591. Ebû Ubeyde’den (ra); “Oruç,  kişi  onu  günahlarla  delmedikçe,  bir  kalkan‐

dır.” ***   

Page 59: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

117

592. Hazreti Âişe’den (ra); “Oruç, cehennem ateşine karşı bir kalkandır. Oruç tu‐

tan  kişi,  o  gün  kimseye  karşı  bir  sataşmada  bulunmasın. Herhangi bir kimse kendisine sataşırsa ona dil uzatıp söv‐mesin ve  ‘Ben oruçluyum’ desin. Muhammed’in canı kud‐ret elinde bulunan Allah’a yemin ederim ki, oruçlunun ağız kokusu Allah katında misk kokusundan daha güzeldir.” 

*** 593. Ebû Hureyre’den (ra); “Oruç  sabrın  yarısıdır. Her  şeyin  bir  zekâtı  vardır. 

Bedenin zekâtı da oruçtur.” *** 

594. Ebû Hureyre’den (ra); “Oruçta riyâ/gösteriş yoktur. Yüce Allah şöyle buyu‐

ruyor:  ‘O benim  içindir. Onun mükâfatını da Ben veririm. Oruç tutan yemesini ve içmesini Benim için terk etmiştir.” 

*** 595. İbni Ömer’den (ra); “Kıyâmet günü oruç ve Kur’ân, kula şefaat edecekler. 

Oruç şöyle diyecek:  ‘Ey Rabbim! Ben onu gündüzleyin ye‐mesinden ve  isteklerinden alıkoydum. Hakkında  şefaatimi kabul eyle!’ Kur’ân da şöyle diyecek: ‘Ey Rabbim! Ben onu geceleyin uykusundan alıkoydum. Hakkında  şefaatimi ka‐bul eyle!’ İkisinin de şefaati kabul edilir.” 

*** 596. Cabir’den (ra); “Her Müslüman  kişinin  yedi  günde  bir  defa  yıkan‐

ması gerekir. O gün de Cuma günüdür.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

118

597. Mikdam’dan (ra); “Sahuru ihmal etmeyin. Çünkü sahur yemeği gerçek‐

ten mübarek bir gıdadır.” *** 

598. Cabir’den (ra); “Oruç kalkandır. Kul onunla cehennem ateşinden ko‐

runur. Oruç Benim  içindir. Onun mükâfatını da Ben veri‐rim.” 

*** 599. Ebû Hureyre’den (ra); “Gerçek oruç, yemeyi ve  içmeyi  terk etmek değildir. 

Asıl oruç, boş sözü ve hayâsızca konuşmayı  terk etmektir. Oruçlu  iken  birisi  sana  söver  veya  kabalık  ederse,  ‘Ben oruçluyum, ben oruçluyum’ de.” 

*** 600. Hazreti Ömer’den (ra); “Ramazanda Allah’ı anan kimsenin günahları bağış‐

lanır. Ramazanda Allah’tan bir  şey  isteyen kimse nasipsiz kalmaz.” 

*** 601. Râşid bin Sa’d’dan (ra); “Ramazan ayında ailenize yaptığınız harcamayı arttı‐

rın.  Çünkü  Ramazanda  yapılan  harcama,  Allah  yolunda yapılan harcama gibidir.” 

 HAC/UMRE 

602. İbni Ömer’den (ra); “Hacdan gelen birini karşıladığında selâm ver. Onun‐

la musafaha et ve evine girmeden önce senin için Allah’tan 

Page 60: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

119

mağfiret  dilemesini  iste. Çünkü  onun  günahları  bağışlan‐mıştır.” 

*** 603. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’ım, hacca gideni ve hacca gidenin kendisi için 

duâ ettiği kimseyi bağışla.” *** 

604. Abdullah bin Mes’ud’dan (ra); “Hac ve umreyi birlikte yapın. Çünkü demir, altın ve 

gümüşün pasını/körük nasıl giderirse, hac ve umre de  fa‐kirliği öyle giderir, günahları siler. Makbul olan haccın kar‐şılığı ise ancak cennettir.” 

*** 605. Abdullah bin Abbas’tan (ra); “Hacca gitme hususunda acele ediniz. Çünkü biriniz 

başına ne geleceğini bilemez.” *** 

606. Abdullah bin Cerad’dan (ra); “Hac  yapın.  Şüphesiz  hac,  suyun  kiri  yıkadığı  gibi 

günahları yıkar, temizler.” *** 

607. Ebû Umâme’den (ra); “Hacı giderken de, dönerken de Allah’ın koruması al‐

tındadır.” ***    

Hz. Peygamber’in İzinde

120

608. Ebû Hureyre’den (ra); “Hacı  ve  Allah  yolunda  savaşa  çıkan mücahid  Al‐

lah’ın elçileridir. Duâ ederlerse Allah kabul eder, bağışlan‐ma dilerlerse Allah affeder.” 

*** 609. Enes’ten (ra); “Hac Allah  yoludur. O  yolda  yapılan  harcamaların 

sevabı yedi yüze katlanır.” *** 

610. İbni Abbas’tan (ra); “Kabul  edilen  bir  haccın  karşılığı/ödülü  cennetten 

başka bir şey olamaz.” *** 

611. Câbir’den (ra); “Ramazanda yapılan bir umre, sevap bakımından bir 

hacca denktir.” *** 

612. Ebû Hureyre’den (ra); “Umre diğer bir umreye kadar yapılan günahlara ke‐

farettir. Makbul bir haccın karşılığı/ödülü Cennetten başka bir şey değildir. Hacı her bir  ‘Sübhanallah, Lâ ilâhe illallah ve Allah‐u ekber’ dediğinde mutlaka bir  şeylerle müjdele‐nir.” 

*** 613. İbni Abbas’tan (ra); “Hacerü’l‐Esved, önceleri kardan daha beyazdı. İnsa‐

noğlunun yaptığı günahlar onu kararttı.”  

Page 61: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

121

ZEKÂT/SADAKA 614. Câbir’den (ra); “Malının  zekâtını  verdiğinde  başına/malına  gelecek 

kötülükleri gidermiş olursun.” *** 

615. Ebu Mes’ud ’dan (ra); “Kişi  sevabını Allah’tan  bekleyerek  ailesine  bir  har‐

camada bulunduğunda bu kendisi için sadaka olur.” *** 

616. Abdullah bin Amr el‐Müzenî’den (ra); “Rızkınızın bollaşması  için  sadaka vererek Allah’tan 

yardım isteyin.” *** 

617. Ebû Hureyre’den (ra); “İhtiyacınızı Allah’ın  tükenmez  hazinelerinden  iste‐

yerek insanlara karşı tokgözlü davranınız.” *** 

618. Ebû Hureyre’den (ra); “En üstün  sadaka, malı az olanın kendisini  zorlaya‐

rak verdiği sadakadır. Harcamaya geçimi ile sorumlu oldu‐ğun kimselerden başla.” 

*** 619. Hakim bin Hizam’dan (ra); “Sadakanın  en  faziletlisi,  ihtiyaçtan  fazla  olanını 

vermektir. Veren el, alan [isteyen, dilenen] elden hayırlıdır. Sadaka vermeye, geçimi sana ait olanlardan başla.” 

***  

Hz. Peygamber’in İzinde

122

620. İbni Abbas’tan (ra); “En üstün sadaka su içirmektir.” 

*** 621. Ebû Hureyre’den (ra); “En üstün sadaka, bir müslümanın ilim öğrenip sonra 

da onu başkasına öğretmesidir.” *** 

622. Ümmü Gülsüm binti Ukbe’den (ra); “En  üstün  sadaka,  kötülük  düşünen  akrabaya  veri‐

lendir.” *** 

623. Enes’ten (ra); “En fazîletli sadaka, Ramazan’da verilendir.” 

*** 624. Enes’ten (ra); “En üstün sadaka, aç bir canlıyı doyurmandır.” 

*** 625. Muaz bin Cebel’den (ra); “En üstün sadaka, dili korumaktır.” 

*** 626. Ebû Ümâme’den (ra); “En  üstün  sadaka,  fakire  gizlice  verilen  ve malı  az 

olanın imkânlarını zorlayarak verdiği sadakadır.” *** 

627. İbni Ömer’den (ra); “Sadaka ancak malı çoğaltır [bereketlendirir].” 

*** 

Page 62: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

123

628. Ebû Ümâme’den (ra); “Akrabalara  verilen  sadakanın  sevabı  iki  kat  olarak 

verilir.” *** 

629. Enes’ten (ra); “Sadaka  Rabbin  gazabını  söndürür.  Sahibini  kötü 

ölümden korur.” *** 

630. Ebu Said el‐Hudrî’den (ra); “Herhangi bir kişi helâlinden bir mal kazanır, ondan 

yer, giyinir, Allah’ın kendinden daha muhtaç kullarına ye‐dirir ve giydirirse bu kendisi  için bereket ve  temizlik olur. Herhangi  bir Müslüman da  verecek  sadakası  bulunmazsa dualarında  şöyle  desin:  ‘Allah’ım,  kulun  ve Rasûlün  olan Muhammed’e  (sav) mü’min erkek ve kadınlara, müslüman erkek ve kadınlara rahmet eyle!’ Bu da onun bereket ve te‐mizliğidir.” 

*** 631. Enes’ten (ra); “Sadaka  vermede  acele  ediniz. Çünkü  belâ,  sadaka‐

nın üzerinden atlayıp gelemez.” *** 

632. Halid bir Zeyd’den (ra); “Zekât veren, misafire yemek yediren, felâkete uğra‐

yanlara yardımda bulunan kişi cimrilikten kurtulmuştur.” ***    

Hz. Peygamber’in İzinde

124

633. Ebû Hureyre’den (ra); “Üzüntü ve kaygılarınızı  sadakalar vermekle gideri‐

niz ki, Allah kötü durumunuzu düzeltsin ve düşmanlarını‐za karşı size yardım etsin.” 

*** 634. Enes’ten (ra); “Sadaka veriniz. Çünkü sadaka, cehennem ateşinden 

kurtuluşunuzdur.” *** 

635. İkrime’den (ra); “Bir hurma tanesi de olsa sadaka veriniz. Çünkü o az 

da olsa açlığı dindirir ve suyun ateşi söndürdüğü gibi gü‐nahları yok eder.” 

*** 636. İbni Abbas’tan (ra); “Fıtır sadakası oruç tutan için boş söz ve günahlardan 

temizliktir. Fakirler için ise bir rızıktır. Onu Bayram nama‐zından önce ödeyen kişi için o kabul edilmiş bir sadakadır. Namazdan sonra ödeyen kimse  için  ise normal bir sadaka olur.” 

*** 637. Ebû’d‐Derda’dan (ra); “Zekât, İslâmın köprüsüdür.” 

*** 638. Hazreti Ali’den (ra); “Usûlüne uygun olarak sadaka vermek, akıl ve dinin 

güzel karşıladığı işleri yapmak, anne‐babaya iyilik etmek ve akrabalarla iyi ilişkiler içerisinde bulunmak, bedbahtlığı sa‐adete çevirir, ömrü uzatır ve kötü ölümlerden korur.” 

Page 63: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

125

639. Enes’ten (ra); “Güne başlarken sadaka vermek felâketleri giderir.” 

*** 640. Ebû Musa’dan (ra); “Her müslüman yardım elini uzatmalıdır. Eğer vere‐

cek bir şey bulamıyorsa çalışıp kendi kendine yardım eder. Böylece yardım yapma görevini yerine getirmiş olur. Eğer bunu yapamazsa yardım isteyen ihtiyaç sahibine fiilen yar‐dım  eder. Bunu da yapamazsa hayır ve  iyilik yapılmasını tavsiye eder. Bunu da yapamazsa en azından başkasına kö‐tülük yapmaktan sakınır. Bu da onun için bir iyiliktir.” 

*** 641. Büreyde’den (ra); “İnsan vücudunda 360 eklem vardır. Her bir ekleme 

karşılık  bir  sadaka  vermek  gerekir. Mescidden  bir  pisliği gidermen, yoldan bir  şeyi kaldırman birer sadakadır. Eğer buna gücün yetmezse kılacağın iki rekât kuşluk namazı sa‐na kâfi gelir.” 

*** 642. İbnî Mes’ud’dan (ra); “Her borç verme bir sadakadır.” 

*** 643. Amr bin Ümeyye’den (ra); “Aile  fertlerine yapmış olduğun her  iyilik onlara bir 

sadakadır.” *** 

644. Cabir’den (ra); “Zengine olsun, fakire olsun yapmış olduğun her iyi‐

lik sadakadır.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

126

645. İbni Abbas’tan (ra); “Her iyilik sadakadır. Hayrın yolunu gösteren kimse 

onu işleyen gibidir. Allah, gönlü kırık, şaşkın şaşkın yardım isteyenin yardımına koşulmasını sever.” 

*** 646. Ebû Said’den (ra); “Kişinin hayattayken ufacık bir malı sadaka vermesi, 

vefâtı ânında  çokça malı  sadaka olarak vermesinden daha hayırlıdır.” 

*** 647. Sehl bin Sa’d’dan (ra); “Her şeyin bir zekâtı vardır. Bedenin zekâtı da oruç‐

tur.” *** 

648. Sâbit’ten (ra); “Her  şeyin  bir  zekâtı  vardır.  Evin  zekâtı  da misâfir 

ağırlanan odasıdır.” *** 

649. İbni Ömer’den (ra); “Her  şeyin bir anahtarı vardır. Cennetin anahtarı da 

yoksul ve fakirleri sevmektir.” *** 

 KURBAN 

650. Ebû Hureyre’den (ra); “Kurbanlıklarınızı  iyisinden  seçiniz. Çünkü onlar  sı‐

ratta sizin bineklerinizdir.”  

Page 64: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

127

HELÂL/HARAM 651. Nu’man bir Beşîr’den (ra); “Haramla kendi aranıza helâlden bir engel koyunuz. 

Kim böyle davranırsa, ırzını ve dinini korumuş olur. Kim o engele yaklaşırsa koruluğun kenarında otlayan hayvan gibi olur. Ki o hayvanın koruluğa girmesi an meselesidir.  Şüp‐hesiz her hükümdarın bir koruluğu vardır. Yeryüzünde Al‐lah’ın koruluğu da haram kıldığı şeylerdir.” 

*** 652. Ebû Saîd’den (ra); “Biriniz Rabbinden  rızık  istediğinde helâl olanı  iste‐

sin.” *** 

653. İbni Ömer’den (ra); “En  temiz  ve üstün  kazanç,  kişinin  el  emeği  ve  her 

türlü dürüst alışverişten kazandığıdır.” *** 

654. Ebû Saîd el‐Hudrî’den (ra); “En faziletli amel helâl kazançtır.”  

*** 655. Ebû Bürde bin Niyar’dan (ra); “En  üstün  kazanç,  hayırlı  alışveriş  ve  kişinin  kendi 

elinin emeğidir.” *** 

656. Muâz’dan (ra); “Kazançların  en  helâl  ve  temiz  olanı  o  tüccarın  ka‐

zancıdır ki, konuştuğunda yalan söylemez, bir  şey emânet edildiğinde hıyânet  etmez,  söz  verdiğinde  sözünden dön‐mez, satın aldığında malı kötülemez, bir şey sattığında aşırı 

Hz. Peygamber’in İzinde

128

övmez, borç aldığında geciktirmez, alacağı olduğunda zor‐luk çıkarmaz.” 

*** 657. Abdullah bin Mes’ud’dan (ra); “Müslümanın malının  haramlığı,  kanının  haramlığı 

gibidir.” *** 

658. Hazreti Ömer’den (ra); “Helâl  da  bellidir,  haram  da  bellidir.  Öyle  ise  seni 

şüphelendiren şeyi bırak, şüphelendirmeyen şeye bak.” *** 

659. Ebû Hureyre’den (ra); “En hayırlı kazanç, yaptığı  işin hakkını vermek  şar‐

tıyla, kişinin kendi el emeğiyle sağladığı kazançtır.” *** 

660. Enes’ten (ra); “Helâlin ne olduğunu öğrenip onu kazanmaya çalış‐

mak her Müslümana gereklidir.” *** 

661. Abdullah bin Cerad’dan (ra); “Temiz ve helâl yiyecek, yiyeceği, dini ve rızkı arttı‐

rır.” *** 

662. Hazreti Ebû Bekir’den (ra); “Haramla  beslenen  her  beden  cehennem  ateşine  en 

lâyık olan bedendir.” ***  

Page 65: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

129

663. Ebû Hureyre’den (ra); “Müslümanın  her  şeyi müslümana  haramdır. Malı, 

ırzı ve kanı. Din kardeşini aşağı görmek kişiye kötülük ola‐rak yeter.” 

*** 664. Ebû Hureyre’den (ra); “Birinizin  ağzına  toprak  koyması,  Allah’ın  haram 

kıldığı şeyi koymasından daha iyidir.” *** 

665. Ebû Hureyre’den (ra); “Öyle bir zaman gelecek ki, kişi malını helâlden mi, 

haramdan mı elde ettiğini önemsemeyecektir.”  

DİN 666. Temim ed‐Dârî’den (ra); “Din; Allah için, kitabı için, Rasûlü için, Müslümanla‐

rın lideri için ve halk için hayır ve iyilik dilemekten ibâret‐tir.” 

*** 667. Ebû Hureyre’den (ra); “Din kolaylıktır. Bir kimse onu ince eleyip sık dokur‐

sa, din ona mutlaka galip gelir. Öyle ise ölçüyü kaçırmaktan sakının,  orta  yolu  tutun. Gücünüzün  yettiği  kadar  yapın. Müjdeye kavuşun. Nafile ibadet için sabah, akşam ve biraz da gece vaktinden yararlanın.” 

*** 668. Sevban’dan (ra); “Din nasihattır [samimiyettir].” 

Hz. Peygamber’in İzinde

130

ANNE/BABA HAKKI 669. Ebû Bekre’den (ra); “İki  şey vardır ki, Allah cezâsını daha dünyada  iken 

verir: Biri zulüm, diğeri anne babaya karşı gelmek.” *** 

670. İbni Ömer’den (ra); “Baba dostunu gözet, onunla ilişkiyi kesme ki, Allah, 

nurunu söndürmesin.” *** 

671. İbni Ömer’den (ra); “Allah’ın  iyi  kimselere  ‘ebrar’  ismini  vermesinin  se‐

bebi,  onların  babalarına,  annelerine  ve  çocuklarına  iyilik yapmaları  sebebiyledir.  Anne  ve  babanın  senin  üzerinde hakkı olduğu gibi, çocuğunun da senin üzerinde hakkı var‐dır.” 

*** 672. Enes’ten (ra); “İki çeşit günah vardır ki, cezaları âhirete bırakılma‐

dan dünyada verilir: Zulüm ve anne‐babaya isyan.” *** 

673. Ebu Hureyre’den (ra); “Anne‐babaya iyilik, ömrü uzatır. Yalan, rızkı azaltır. 

Dua, kazayı geri çevirir. Aziz ve celil olan Allah’ın yaratık‐ları hakkında iki kazası vardır. Biri değişmez, diğeri ise de‐ğişir.” 

***   

Page 66: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

131

674. İbni Ömer’den (ra); “İffetli olunuz ki hanımlarınız da iffetli olsunlar. An‐

ne‐babanıza iyilik ediniz ki, çocuklarınız da size iyilik etsin‐ler.” 

*** 675. Enes’ten (ra); “Cennet, annelerin ayakları altındadır.” 

*** 676. Ümm‐ü Hâkim’den (ra); “Babanın duâsı, hiçbir engelle karşılaşmadan Allah’ın 

huzuruna çıkar.” *** 

677. Enes’ten (ra); “Babanın  çocuğuna  duası,  peygamberin  ümmetine 

olan duası gibidir.” *** 

678. İbni Ömer’den (ra); “Allah’ın  rızası,  babanın  rızasını  kazanmadadır. Al‐

lah’ın gazabı da babayı kızdırmadadır.” *** 

679. Ebû Hureyre’den (ra); “Allah’a  itaat,  babaya  itaattır.  Allah’a  karşı  gelme, 

babaya karşı gelmedir.”  

AKRABA 680. İbni Mes’ud’dan (ra); “Allah’tan korkun ve akrabalarınıza iyilik edin.” 

*** 

Hz. Peygamber’in İzinde

132

681. Enes’ten (ra); “İki kişi vardır ki, kıyâmet günü Allah onlara rahmet 

gözüyle  bakmaz:  akrabalarıyla  ilgiyi  kesen  kimse  ve  kötü komşu.” 

*** 682. Enes’ten (ra); “Akrabalarının hakkını gözet! Akrabalarının hakkını 

gözet!” *** 

683. Hazreti Âişe’den (ra); “Sevabı en çabuk görülen davranış, iyilik yapmak ve 

akrabalarla  iyi  ilişkileri sürdürmektir. Cezası en çabuk gö‐rülen kötülük ise zulüm ve akrabalarla ilişkiyi kesmektir.” 

*** 684. İbni Ebi Evfâ’dan (ra); “İçinde  akrabalarla  bağlantıyı  kesen  birinin  olduğu 

bir topluluğa rahmet inmez.” *** 

685. İbni Amr’dan (ra); “Akrabalarına iyilik eden kişi, sadece onların iyilikle‐

rine karşılık veren değildir. Akrabalarına asıl iyilik eden ki‐şi, akrabaları kendisiyle ilişkilerini kopardıkları halde, onla‐ra iyilik yapmaya devam edendir.” 

*** 686. Hazreti Âişe’den (ra); “Akrabalarla  iyi  ilişkiler, güzel ahlâk ve hoş komşu‐

luk, memleketleri mamur ve ömürleri uzun eder.” *** 

Page 67: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

133

687. Amr bin Sehl’den (ra); “Akrabalarla iyi ilişkiler içinde bulunmak, malı çoğal‐

tır, akrabalar arasında sevgiye vesile olur ve ömrü uzatır.” *** 

688. Hazreti Ali’den (ra); “Senden  ilişkisini  koparanla  iyi  ilişkilerini  sürdür. 

Sana kötülük yapana iyilik yap. Ve aleyhinde de olsa hakkı söyle.” 

 KOMŞULUK 

689. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Komşun seni ‘İyi’ diye överse sen iyisin. ‘Kötü’ diye 

yererse sen kötüsün.” *** 

690. İbni Abbas’tan (ra); “Biriniz mülkünü satmak  istediğinde önce komşusu‐

na teklif etsin.” *** 

691. Talk bin Ali’den (ra); “Komşuları  kendisinden  emin  olmayan  kişi,  gerçek 

mü’min değildir.” *** 

692. İbni Abbas’tan (ra); “Yanı başında komşusu aç iken doya doya yiyen kişi, 

gerçek mü’min değildir.” ***   

Hz. Peygamber’in İzinde

134

693. Hazreti Âişe’den (ra); “Cebrail bana komşu hakkında o kadar çok tavsiyede 

bulundu ki, komşuyu komşuya mirasçı kılacak sandım.” *** 

694. Ebû Muaviye bin Hayde’den (ra); “Komşu hakkı; hastalandığında ziyaret etmen, öldü‐

ğünde cenazesine katılman, borç  istediğinde vermen,  fakir düştüğünde bunu olur olmaz yerde söylememen, güzel bir şeye  kavuştuğunda  tebrik  etmen,  başına  bir  sıkıntı  geldi‐ğinde  teselli etmen, binanı onun binasından yüksek yapıp da  evinin  hava  almasına  engel  olmaman,  komşuna  gön‐dermeyeceksen,  yaptığın  yemeğin  kokusuyla  ona  sıkıntı vermemendir.” 

*** 695. Ebû Ümâme’den (ra); “Size komşu hakkını gözetmeyi tavsiye ederim.” 

  

TEDAVİ OLMAK/HASTA ZİYARETİ 696. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Allah, ihtiyarlık hariç yarattığı her derdin şifasını da 

yaratmıştır.  İnek  sütünü  size  tavsiye  ederim. Çünkü  inek onu çeşitli bitkilerden toplar.” 

*** 697. Ebû Saîd el‐Hudrî’den (ra); “Allah ölüm hariç her derdin dermanını da vermiştir. 

Ancak bunu bilen bilir, bilmeyen bilmez.” ***  

Page 68: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

135

698. Üsâme bin Şüreyk’den (ra); “Ey Allah’ın kulları tedavi olunuz. Çünkü Allah hiç‐

bir dert yaratmamıştır ki, devâsını da yaratmamış olsun. Bir tek dert hariç, o da ihtiyarlıktır.” 

*** 699. Ebû Saîd’den (ra); “Bir hastayı ziyâret ettiğinizde, daha çok yaşayacağı‐

nı  söyleyin. Çünkü  bu  bir  şey değiştirmez,  fakat hastanın gönlünü hoş tutar.” 

*** 700. Hazreti Ömer’den (ra); “Bir hastanın yanına vardığında sana duâ etmesini is‐

te. Çünkü onun duâsı meleklerin duâsı gibidir.” *** 

701. İbni Ömer’den (ra); “Biriniz bir hastayı ziyaret ettiğinde  şöyle duâ etsin: 

‘Allah’ım şu kuluna şifa ver ki, Senin rızan  için düşmanını huzursuz etsin. Yine Senin rızan için bir namaza gitsin.” 

702. Ebû Rimse’den (ra); “Şifa veren Allah’tır.” 

*** 703. Mekhul’den (rh); “Hastayı ziyaret  için bir mil de olsa yürü.  İki kişinin 

arasını düzeltmek  için  iki mil de olsa yürü. Allah  için dost edindiğin birini ziyaret etmek için üç mil de olsa yürü.” 

*** 704. Ebû Hureyre’den (ra); “Hastalığı indiren, şifâsını da indirmiştir.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

136

705. Ebû Hureyre’den (ra); “Kıyâmet  günü  kula  hesabı  ilk  sorulacak  nimet  şu‐

dur:  ‘Biz sana sıhhat vermedik mi? Ve sana kana kana so‐ğuk su içirmedik mi?” 

*** 706. Sevban’dan (ra); “Hastayı ziyarete giden kişi, dönünceye kadar cenne‐

tin meyvelikleri arasında yürümektedir.” *** 

707. Ebû Ümame’den (ra); “Hasta ziyaret eden kişi rahmete dalar. Hastanın ya‐

nına  oturunca  rahmet  onu  kaplar. Hasta  ziyaretinin mü‐kemmel olması, birinizin  elini hastanın yüzünün veya  eli‐nin üzerine koyması ve halini sormasıyladır. Aranızdaki se‐lamlaşmanın mükemmel olması da tokalaşmaktır.” 

*** 708. Ebû Said’den (ra); “Hastaları  ziyaret  ediniz.  Cenazenin  kaldırılmasına 

katılınız ki, bunlar size âhireti hatırlatsın.”  

KABİR ZİYARETİ 709. Ebû Hureyre’den (ra); “Cenâze  namazı  kıldığınızda  ölü  için  gönülden  ve 

samimi duâ ediniz.” *** 

710. İbni Abbas’tan (ra); “Allah’ın mü’mine  öldükten  sonra  ilk mükâfatı,  ce‐

nâzesine katılanların bağışlanmasıdır.” 

Page 69: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

137

711. Ebû Zer’den (ra); “Mezarları  ziyaret  et  ki,  ahireti  hatırlayasın. Ölüleri 

yıka.  Şüphesiz cansız ve soğuk cesede dokunmada çok  te‐sirli bir öğüt vardır. Cenaze namazlarını kıl. Belki bu  seni hüzünlendirir. Hüzünlü kimse kıyâmet günü Allah’ın arşı‐nın gölgesinde bulunacak ve her hayra erişecektir.” 

*** 712. Zeyd bin Sâbit’ten (ra); “Kabirleri ziyaret edin. Fakat orada  İslâma uymayan 

sözler söylemeyin.” *** 

713. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Ben  sizi mezar  ziyaretinden yasaklamıştım. Mezar‐

ları ziyaret edin. Çünkü bu  sizi dünyaya aşırı bağlanmak‐tan soğutur ve size ahireti hatırlatır.” 

*** 714. Enes’ten (ra); “Sizi kabir ziyaretinden menetmiştim. Bundan böyle 

mezarları ziyaret edin. Çünkü bu, kalbi inceltir, gözü yaşar‐tır ve ahireti hatırlatır. Hiçbir kötü söz de söylemeyin.” 

*** 715. Ebû Hureyre’den (ra); “Bir  ateş  parçasına  basmam,  benim  için  bir mezara 

basmaktan daha iyidir.”  

MİSAFİRLİK 716. İbni Ömer’den (ra); “Dâvet edildiğinizde ona katılın.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

138

717. İbni Mes’ud’dan (ra); “Davete  karşılık  verin,  hediyeyi  geri  çevirmeyin  ve 

müslümanları dövmeyin.” *** 

718. Enes’ten (ra); “Biri sizi ziyârete geldiğinde ona ikram edin.” 

*** 719. Şeybe bin Osman’dan (ra); “Biriniz bir meclise vardığında kendisine yer verilirse 

oraya otursun. Yoksa baksın, gördüğü boş yere otursun.” *** 

720. Ebû Şeybe el‐Hudrî’den (ra); “Biriniz, bir topluluğun yanına vardığında kendisine 

yer açılırsa otursun. Çünkü bu Allah tarafından müslüman kardeşinin  kendisine  yaptığı  bir  ikramdır.  Eğer  yer  açıl‐mazsa baksın, boş yer neresi ise oraya otursun.” 

*** 721. Enes’ten (ra); “Misâfir, bir topluluğa geldiğinde rızkıyla beraber ge‐

lir.  Ayrıldığında  da  o  topluluğun  günahları  bağışlanmış olarak ayrılır.” 

*** 722. Ebû Hureyre’den (ra); “Kişinin misafirini dış kapıya kadar uğurlaması sün‐

nettendir.” ***   

Page 70: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

139

723. Hazreti Ömer’den (ra); “İstemeksizin  sana bir  şey verildiğinde ondan ye ve 

başkalarına da ikram et.” *** 

724. Ebu’d‐Derda’dan (ra); “Misafir rızkıyla gelir. Ev halkının günahlarını götü‐

rerek gider. Günahlarını silip süpürür.” *** 

725. Eyyub bin Meysere’den (ra); “Seni ziyaret etmeyeni ziyaret et. Sana hediye verme‐

yene hediye ver.”  

ÇOCUK 726. Numan bin Beşîr’den (ra); “Allah’tan  korkun. Nasıl  onların  sizin  hakkınızı  gö‐

zetmelerini istiyorsanız, siz de çocuklarınız arasında adâlet‐li davranın.” 

*** 727. Ebû Hureyre’den (ra); “Size  iyilik yapmaları hususunda, çocuklarınıza yar‐

dımcı  olunuz.  İsteyen,  çocuklarını  itaatsizlikten  kurtarabi‐lir.” 

*** 728. Enes’ten (ra); “Çocuklarınıza değer verin ve onları güzelce  terbiye 

edin.” ***  

Hz. Peygamber’in İzinde

140

729. Ebû Hureyre’den (ra); “Kendisine  okuma  yazma  öğretmesi,  güzel  isim 

koyması  ve  büluğ  çağına  erişince  evlendirmesi,  çocuğun, babası üzerindeki haklarındandır.” 

*** 730. İbni Abbas’tan (ra); “Küçük çocuğun bir şeyi hafızasına alması  taş üzeri‐

ne  kazılan  nakış  gibi  kalıcıdır. Kişinin  yaşlandıktan  sonra bir  şeyi  hafızasına  almaya  çalışması  ise  su  üzerine  yazı yazmaya benzer.” 

*** 731. Ebû Rafi’den (ra); “Çocuğun  babası  üzerindeki  hakkı,  ona  okuma‐

yazmayı, yüzmeyi, ok atmayı öğretmesi ve onu ancak helâl rızıkla beslemesidir.” 

*** 732. Ebû Hureyre’den (ra); “Çocuğun  babası  üzerindeki  hakkı  güzel  isim  koy‐

ması,  evlenecek  yaşa  geldiğinde  evlendirmesi  ve  ona Kur’ân’ı öğretmesidir.” 

*** 733. Hazreti Âişe’den (ra); “Çocuğun babası üzerindeki hakkı, ona güzel bir isim 

koyması,  iyi bir anne ve eğitimi  için uygun bir muhit seç‐mesi ve güzel bir terbiye vermesidir.” 

***    

Page 71: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

141

KARDEŞLİK 734. Ebû Hümeyd es‐Sâidî’den (ra); “Seni  seven kimseye  sen de  ona olan  sevgini  bildir. 

Çünkü bu, sevgiyi daha da sağlamlaştırır.” *** 

735. Ebû Zer’den (ra); “Biriniz din kardeşini sevdiğinde bunu kendisine bil‐

dirsin.” *** 

736. İbn Mes’ûd’dan (ra); “Kişiyi arkadaşından tanıyın.” 

*** 737. Hazreti Hasan’dan (ra); “Müslüman kardeşini  sevindirmen, Allah’ın bağışla‐

masını gerektiren şeylerdendir.” *** 

738. Ebû Mûsâ el‐Eş’arî’den (ra); “Dindar  ve  güzel  ahlâklı  bir  arkadaşın  durumu  ile 

kötü  bir  arkadaşın  durumu,  misk  taşıyanla  körük  çeken adamın durumu gibidir. Miski taşıyan ya sana hediye eder ya ondan satın alırsın veya onun güzel kokusundan fayda‐lanırsın. Körük çeken ise ya elbiseni yakar veya ondan üze‐rine pis bir koku siner.” 

*** 739. İbni Abbas’tan (ra); “Bir müslüman, müslüman kardeşine bir elbise giydi‐

rirse üzerinde ondan bir parça kaldığı sürece, Allah’ın ko‐ruması altında olur.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

142

740. Küleyb el‐Cühenî’den (ra); “Büyük [erkek] kardeş baba makâmındadır.” 

*** 741. Ebû Zer’den (ra); “Din  kardeşinin  yüzüne  gülümsemen  senin  için  bir 

sadakadır.  İyiliği  emredip  kötülükten  sakındırman,  senin için bir sadakadır. Yolunu kaybetmiş bir kişiye yol göster‐men,  senin  için bir  sadakadır.  İnsanların gelip geçtiği yol‐dan taşı, dikeni ve kemiği kaldırman senin için bir sadaka‐dır. Kuyudan  çektiğin  kovandan  din  kardeşinin  kovasına su koyman senin için bir sadakadır.” 

*** 742. İbni Amr’dan (ra); “Allah katında en hayırlı arkadaş, arkadaşına karşı en 

hayırlı olandır. Allah katında komşuların en hayırlısı, kom‐şusuna karşı en hayırlı olandır.” 

*** 743. Hasan‐ı Basrî’den (ra); “Arkadaşların en hayırlısı, sen Allah’ı andığında yar‐

dım eden, unuttuğunda da sana hatırlatan kimsedir.”  

SELAM 744. Ebû Hureyre’den (ra); “Biriniz  yolculuğa  çıkmak  istediğinde  müslüman 

kardeşlerine uğrayıp selâm versin. Çünkü onlar duâlarıyla onun yaptığı hayır duâya kuvvet verirler.” 

***   

Page 72: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

143

745. Berâ bin Âzib’den (ra); “İki müslüman karşılaştığında birbirleriyle musafaha 

yapsın. Allah’a hamdeder ve karşılıklı olarak birbirleri için mağfiret dilerlerse, ikisinin de günahları bağışlanır.” 

*** 746. Hazreti Ömer’den (ra); “İki müslüman birbirleriyle karşılaşıp birisi diğerine 

selâm verdiğinde bu ikisinden Allah’a en sevimli olanı, ar‐kadaşına  daha  çok  güler  yüz  gösterendir.  Birbiriyle musafaha  ettiklerinde  ise, Allah,  elini  ilk uzatana doksan, diğerine de on rahmet olmak üzere yüz rahmet indirir.” 

*** 747. Berâ bin Âzib’den (ra); “Selâmı yayınız ki, selâmette kalasınız.” 

*** 748. Ebû Mûsâ’dan (ra); “Aranızda selâmı yaygınlaştırın ki, birbirinizi sevesi‐

niz.” *** 

749. İbni Ömer’den (ra); “Selâmı yayınız. Çünkü o, Allah’ı râzı eden bir amel‐

dir.” *** 

750. Ebû Derdâ’dan (ra); “Selâmı yayınız ki, düşmanlarınıza üstün gelesiniz.” 

***   

Hz. Peygamber’in İzinde

144

751. İbni Ömer’den (ra); “Selâmı yayınız, yemek yediriniz ve Allah’ın emretti‐

ği şekilde kardeş olunuz.” *** 

752. Enes’ten (ra); “Selâm,  Allah’ın  isimlerinden  birisidir.  Yeryüzüne 

indirilmiştir. Öyle ise selâmı aranızda yayın.” *** 

753. Ebû Ümâme ’den (ra); “İnsanlar içerisinde Allah’ın rahmet ve bağışlanması‐

na en lâyık kişi, insanlara önce selâm verendir.” *** 

754. Enes’ten (ra); “İnsanlar  selâm  vermemekle  cimriliğin  doruğuna 

ulaşırlar.” *** 

755. Enes’ten (ra); “Selâm vermekle de olsa akrabalarınıza iyiliğiniz do‐

kunsun.” *** 

756. İbni Mes’ud’dan (ra); “Selâmı önce veren kişi kibirden uzaktır.” 

*** 757. İbni Ömer’den (ra); “Birbirinizle musafaha yapınız ki, kalplerinizden kin 

duyguları yok olsun.” ***  

Page 73: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

145

758. Ebû Talha’dan (ra); “Verilen  selamı  alınız,  gözünüzü  harama  karşı  yu‐

munuz ve güzel söz söyleyiniz.”  

YEMEK 759. Hazreti Âişe’den (ra); “Biriniz  bir  şey  yediği  zaman  Allah’ın  adını  ansın. 

Eğer  başında Allah’ın  adını  anmayı  unutursa,  ‘Bismillâhi alâ  evvelihi  ve  âhirihî  (Başında  da,  sonunda  da  Allah’ın adıyla)’ desin.” 

*** 760. İbni Abbas’tan (ra); “Biriniz bir şey yediğinde, ‘Allah’ım, bunu bize bere‐

ketli kıl ve onun yerine daha hayırlısını  ihsan  eyle’ desin. Süt  içtiğinde de,  ‘Allah’ım, bunu bize bereketli eyle, bizim için arttır’ desin. Çünkü hem yemeğin, hem de suyun yerini tutan sütten başka bir şey yoktur.” 

*** 761. Ebû Hureyre’den (ra); “Biriniz yemek yediğinde sağ eliyle yesin. Su içtiğin‐

de sağ eliyle içsin. Sağ eliyle alsın, sağ eliyle versin. Çünkü şeytan sol eliyle yer içer. Sol eliyle alır ve verir.” 

*** 762. İbni Ömer’den (ra); “Yemeği sıcakken yemeyin. Çünkü sıcak yemeğin be‐

reketi yoktur.” ***   

Hz. Peygamber’in İzinde

146

763. Hazreti Ali’den (ra); “Bütün  hastalıkların  kaynağı,  birbiri  üstüne  yemek 

yemektir.” *** 

764. İbni Abbas’tan (ra); “Şüphesiz bereket yemeğin ortasına iner. Dolayısıyla 

yemeğin etrafından yeyin, ortasından yemeyin.” *** 

765. Ebû Hureyre’den (ra); “Zenginlerin yediği, fakirlerin uzaklaştırıldığı düğün 

yemeği ne kötü yemektir.” *** 

766. Enes’ten (ra); “Müslüman  kardeşini  evinde  ziyaret  edip  yemeğin‐

den yiyen kişi, kendisine yemek yediren o kardeşinden da‐ha üstün derecededir.” 

*** 767. Ebû’d‐Derda’dan (ra); “Yiyeceklerinizi  ölçülü  tartılı  kullanın.  Ki  sizin  için 

bereketlensin. “  

ŞÜKÜR 768. Eş’as bin Kays’dan (ra); “İnsanlar içerisinde Allah’a en çok şükreden, insanla‐

ra en fazla teşekkür edendir.” ***   

Page 74: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

147

769. Ebû Hureyre’den (ra); “Genişlikte taat ve şükürle kendini Allah’a tanıt ki, O 

da sıkıntı anında yardımına koşmakla seni tanısın.” *** 

770. Abdullah bin Amr’dan (ra); “Hamd  şükrün başıdır. Kul Allah’a hamd etmedikçe 

şükretmiş sayılmaz.” *** 

771. Hazreti Ömer’den (ra); “Nimete hamd etmek, nimetin gitmemesi için bir ga‐

rantidir.” *** 

772. Nübeyt bin Şerit’ten (ra); “Allah’ı anmak, Allah’ın bir nimetidir. Onun şükrünü 

yerine getiriniz.” *** 

773. Ebû Hureyre’den (ra); “Nice yemek yiyip  şükreden vardır ki,  sevabı nâfile 

oruç tutup sabredeninkinden daha büyüktür.” *** 

774. Muhammed bin el‐Münkedir’den (ra); “Şüphesiz  ben  sizin  için  günah  işlemenizden  daha 

çok  nimetlere  şükretmemenizden  korkuyorum.  Dikkat edin! Şükredilmeyen nimetler öldürücü ve yok edicidir.” 

*** 775. Sa’d bin Ebî Vakkas’tan (ra); “Şüphesiz  ben  sizin  için  sıkıntı  imtihanından  daha 

çok  bolluk  imtihanından  korkuyorum.  Siz  sıkıntıyla  imti‐

Hz. Peygamber’in İzinde

148

han  edildiniz,  sabrettiniz.  Şüphesiz  dünya  tatlıdır,  çekici‐dir.” 

 SABIR 

776. İbni Mes’ud’dan (ra); “Sabır, imanın yarısı; Allah’ın her türlü hükmüne gö‐

nülden teslimiyet de, imanın tamamıdır.” *** 

777. Ebû Musa el‐Eşârî’den (ra); “Sabır rızadır.” 

*** 778. Enes’ten (ra); “İmanda sabrın yeri, vücutta başın yeri gibidir.” 

*** 779. Enes’ten (ra); “En üstün ibâdet, sıkıntı ânında sabırla kurtuluş bek‐

lemektir.” *** 

780. Ebû Hureyre’den (ra); “Belâ  ve musibetlerin  gücünüzü  zorlamasından,  sı‐

kıntı  ve  mutsuzluğun  ulaşmasından,  kötü  kazâdan  ve düşmanlara alay konusu olmaktan Allah’a sığınınız.” 

*** 781. Enes’ten (ra); “En şiddetli belâ, sabrın az olmasıdır.” 

***   

Page 75: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

149

İZİN İSTEMEK 782. Ebû Mûsâ’dan (ra); “Bir  yere  girmek  için  üç  defa  izin  istediğiniz  halde 

izin verilmezse geri dönün.” *** 

783. Enes’ten (ra); “Biriniz  din  kardeşinin  bedeninden  veya  elbisesinin 

üzerinden bir şey aldığında onu kendisine göstersin.” *** 

784. İbni Ömer’den (ra); “Biriniz  Müslüman  kardeşini  ziyâret  edip  yanında 

oturduğunda, ondan izin istemedikçe kalkmasın.” *** 

785. Sehl bin Sa’d’dan (ra); “İzin  isteme,  evin  içerisindekileri  izinsiz  görmemek 

içindir.” *** 

786. Ebû Hureyre’den (ra); “İzin üç defa  istenir. Birincisi  işitmeniz,  ikincisi sağa 

sola çekidüzen vermeniz, üçüncüsü izin vermeniz veya geri çevirmeniz içindir.” 

 MELEK 

787. İbni Abbas’tan (ra); “Sıkıntı çeken fakir müslümanlara acıdıkları için, me‐

lekler kışın bitmesine sevinirler.” ***  

Hz. Peygamber’in İzinde

150

788. Ebû Ümâme’den (ra); “Şüphesiz günahları yazan sol taraftaki melek, günah 

işleyen müslümanın günahını yazmadan altı saat bekler. Bu müddet içerisinde pişmanlık duyup Allah’tan bağışlanmayı dilerse yazmaz. Bunu yapmazsa bir günah yazılır.” 

*** 789. Ebû Hureyre’den (ra); “Biriniz yanındaki  iki melekten,  sâlih  iki komşusun‐

dan utandığı gibi utansın [da günah işlemesin]. Çünkü on‐lar gece gündüz kendisiyle beraberdir.” 

 ŞEYTAN 

790. Ebû Ümâme’den (ra); “Şeytanlar sancaklarıyla çarşılara girerler.  İlk girenle 

girer, son çıkanla çıkarlar.” *** 

791. Muaz bin Cebel’den (ra); “Şeytan insanın kurdudur. Koyunun kurduna benzer. 

Kurdun,  sürüden  ayrılan,  kenarda  duran  koyunu  kaptığı gibi,  şeytan da  cemaatten ayrılanı gözetir. Ayrılıktan  sakı‐nın. Cemaatten, topluluktan ve camilerden ayrılmayın.” 

*** 792. İbni Amr’dan (ra); “Şeytan birinize gelir, şöyle vesvese verir: ‘Göğü kim 

yarattı?’ O kişi,  ‘Allah’ der,  ‘Yeri kim yarattı?’ der. O kişi ‘Allah’ cevabını verir. Bu defa ‘Allah’ı kim yarattı?’ der. Bi‐riniz bunu hissettiğinde  ‘Ben Allah’a ve Rasûlüne  iman et‐tim’ desin.” 

*** 

Page 76: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

151

793. Enes’ten (ra); “Şeytan ağzını Âdemoğlunun kalbi üzerine koymuş‐

tur.  Kişi  Allah’ı  zikrettiğinde  geri  çekilir,  Allah’ı  unuttu‐ğunda ise kalbini yutar.” 

*** 794. Câbir’den (ra); “Şüphesiz  şeytan namaz kılanların  kendisine  kulluk 

etmelerinden ümidini kesmiştir. Fakat onları birbirine karşı kışkırtma konusunda hâlâ ümitlidir.” 

*** 795. Safiye binti Huyey’den (ra); “Şüphesiz  şeytan  Âdemoğlunun  bedeninde,  kanın 

bedende dolaştığı gibi dolaşır.” *** 

796. Büreyde’den (ra); “Şüphesiz şeytan senden korkuyor, ey Ömer.” 

*** 797. Enes’ten (ra); “Şeytanın; sürmesi, yalama  şekeri ve enfiyesi vardır. 

Yalama  şekeri  yalan  söyletmek,  enfiyesi  öfkelendirmektir. Sürmesi de uykuyu sevdirmektir.” 

*** 798. Nu’man bin Beşir’den (ra); “Şeytanın süsleri ve  tuzakları vardır. Süs ve  tuzakla‐

rından  bir  kısmı  şunlardır: Allah’ın  verdiği  nimetlerle  şı‐marmak,  Allah’ın  ihsan  ettiği  şeylerle  övünmek,  Allah’ın kullarına karşı büyüklük taslamak, Allah’ın rızasını bırakıp gayr‐i meşrû isteklerine uymak.” 

 

Hz. Peygamber’in İzinde

152

GÜZEL AHLAK 799. Hazreti Hasan’dan (ra); “En güzel güzellik, güzel ahlâktır.” 

*** 800. Üsâme bin Şüreyk’den (ra); “İnsanlara güzel ahlâktan daha değerli bir  şey veril‐

memiştir.” *** 

801. Enes’ten (ra); “Üç şey vardır ki, onlar kimde bulunursa o kişi seva‐

bı hak eder ve  imânını olgunlaştırır:  İnsanlarla hoş geçine‐ceği bir ahlâk, kendisini Allah’ın yasaklarından alıkoyan bir takvâ  ve  câhillerin  kabalığına  aldırış  ettirmeyen  bir  hilim [ağırbaşlılık].” 

*** 802. Enes’ten (ra); “Güzel ahlâk, güneşin kırağıyı erittiği gibi, günahları 

eritir.” *** 

803. Alâ bin Kesir’den (ra); “Güzel  huylar Allah  katında  bir  hazine  gibi  korun‐

maktadır. Allah bir kulunu sevince, ona güzel bir huy ihsan eder.” 

*** 804. İbni Amr’dan (ra); “Şüphesiz  içinizden  bana  en  sevimli  olan,  ahlâkı  en 

güzel olandır.” *** 

Page 77: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

153

805. Ümmü Derdâ’dan (ra); “Sevap kefesine  ilk konulacak olan  şey güzel ahlâk‐

tır.” *** 

806. Ammar bin Yasir’den (ra); “Güzel ahlâk, Allah’ın yarattığı en büyük şeydir.” 

*** 807. Enes’ten (ra); “Güzel ahlâk, dinin yarısıdır.” 

*** 808. İbni Abbas’tan (ra); “Güzel ahlâk, günahları güneşin buzu erittiği gibi eri‐

tir.” *** 

809. İbni Amr’dan (ra); “En hayırlılarınız, ahlâkı en güzel olanlarınızdır.” 

*** 810. İbni Ömer’den (ra); “İnsanların en hayırlısı, ahlâkı en güzel olandır.” 

*** 811. Enes’ten (ra); “Ahlâk, dinin kabıdır.” 

*** 812. Muza bin Cebel’den (ra); “Güzel  ahlâka  sarıl.  Çünkü  insanların  ahlâk  bakı‐

mından en güzel olanı, dince de en güzel olanıdır.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

154

813. Enes’ten (ra); “Güzel ahlâk ve hayırlı söz söylemenin dışında uzun 

uzun susmaya bak. Canım elinde olan Allah’a yemin ede‐rim  ki,  insanlar  bu  iki  şeyde mânen  güzelleştikleri  kadar hiçbir şeyle güzelleşemezler.” 

*** 814. İbni Abbas’tan (ra); “En  hayırlılarınız,  kendisiyle  kolayca  uyuşulabilen 

kimselerdir.  En  şerlileriniz  ise,  çok  konuşan  ve  edebiyat parçalamaya düşkün olanlarınızdır.” 

*** 815. Ebû Hureyre’den (ra); “En hayırlılarınız borcunu en güzel şekilde ödeyenle‐

rinizdir.” *** 

816. Ebû Kebşe’den (ra); “En  hayırlılarınız,  çoluk  çocuğuna  en  hayırlı  olanı‐

nızdır.” *** 

817. Câbir’den (ra); “İnsanların en hayırlısı,  insanlara en çok  faydası do‐

kunandır.”  

ÇALIŞMAK 818. Ümmü Seleme’den (ra); “Amelde  gayretli  ol!  Allah’ın  rahmetine  güvenerek 

tembellik gösterme.” *** 

Page 78: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

155

819. Hazreti Âişe’den (ra); “Rızkı kazanmada ve  ihtiyaçlarınızı karşılamada  sa‐

bahın  erken  saatlerini  tercih  ediniz. Çünkü  sabahın  erken saatlerinde bereket ve başarı vardır.” 

*** 820. Ebu Hureyre’den (ra); “Ümmetime günün  erken  saatleri bereketli kılınmış‐

tır.”  

İŞÇİ 821. Enes’ten (ra); “İşçinin ücretini, alnının teri kurumadan verin.” 

 SÖZÜNDE DURMAK 

822. Zeyd bin Erkâm’dan (ra); “Kişi yerine getirmek niyetiyle, din kardeşine söz ve‐

rir. Sonra da geçerli bir mazeret sebebiyle onu yerine geti‐remez ve söz verdiği yere gelemezse günahkâr olmaz.” 

 GÜVENİLİR OLMAK 

823. Ebû Hureyre’den (ra); “Size  hayırlınızın  ve  şerlinizin  kim  olduğunu  haber 

vereyim mi? Hayırlınız  hayrı  umulan,  şerrinden  de  emin olunandır. Şerliniz ise hayrı umulmayan, kötülüğünden de emin olunmayan kimsedir.” 

***   

Hz. Peygamber’in İzinde

156

824. Enes’ten (ra); “Kişiye din ve dünya işlerinde güven duyulması saa‐

det olarak yeter.” *** 

825. Hazreti Ali ’den (ra); “Güvenilir olmak rızkı çeker. Hıyanet de fakirliği çe‐

ker.” *** 

826. İbni Abbas’tan (ra); “Güvende ve afiyette olmak, birçok  insanın değerini 

bilemeyip aldandıkları iki nimettir.”  

AHDE VEFA 827. Hazreti Âişe’den (ra); “Ahde titizlikle vefâ göstermek imandandır.”  

BİR İŞTE ÇALIŞMAK  828. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah birinizin gelir kaynağını bir yöne bağlamışsa o 

yolla geçimini temin etmekte zorlanmadıkça o rızık kapısını terk etmesin.” 

 BİR İŞİ İYİ YAPMAK 

829. Atâ’dan (rh); “Biriniz bir  iş yaptığında onu sağlam yapsın. Çünkü 

öyle davranmak musibete uğrayan kimsenin gönlünü tesel‐lî eden şeylerdendir.” 

 

Page 79: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

157

BÜYÜKLERE SAYGI 830. Ebû Umâme’den (ra); “Bereket  büyüklerimizin  yanındadır.  Küçüklerimize 

şefkat,  büyüklerimize  hürmet  göstermeyen  bizden  değil‐dir.” 

*** 831. Enes’ten (ra); “Ümmetimin yaşlılarına  saygı göstermek bana  saygı 

göstermekten sayılır.”  

İSTİŞÂRE/FİKİR ALIŞVERİŞİ 832. İbni Ömer’den (ra); “Kızlarını evlendirmek hususunda anneleriyle  istişâ‐

re ediniz.” *** 

833. Urs bin Ameyrete’den (ra); “Evlilikleri  hakkında  kadınların  fikrini  alınız.  Dul, 

kendi arzusunu açıkça ifade eder. Bâkirenin izni ise susma‐dır.” 

***  

ZAYIFI KORUMAK 834. Ebû’d‐Derdâ’dan (ra); “Siz ancak zayıflarınız hürmetine rızıklandırılıyor ve 

yardım görüyorsunuz.” ***   

Hz. Peygamber’in İzinde

158

835. Enes’ten (ra); “Yetimlerin malını onların adına çalıştırın. Tâ ki zekât 

onu yemesin.” *** 

836. Ebû Derdâ’dan (ra); “Kalbinin yumuşamasını ve  ihtiyacına kavuşmayı is‐

ter misin? Öyleyse yetime merhamet et, başını okşa, yiyece‐ğinden ona yedir ki, kalbin yumuşasın ve  ihtiyacına kavu‐şasın.” 

*** 837. Hüseyin bin Ali’den (ra); “İyilik  yapmak  suretiyle  fakirlerin  yanında  bir  yatı‐

rımınız bulunsun. Çünkü kıyâmet günü zenginlik sırası on‐larındır.” 

*** 838. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Yeryüzündekilere merhamet et ki, göktekiler de sa‐

na merhamet etsinler.” *** 

839. İbni Amr’dan (ra); “Merhamet ediniz ki, size de merhamet edilsin. Baş‐

kasını affediniz ki, affedilesiniz. Söz dinlemeyenlere yazık‐lar olsun. Yaptıkları işin kötü olduğunu bile bile onda ısrar edenlere yazıklar olsun.” 

*** 840. Hazreti Ömer’den (ra); “Garip ve kimsesizlerin dost ve yardımcısı Allah ve 

Rasûlüdür.”  

Page 80: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

159

SEVGİDE MESAFE 841. Hazreti Ali’den (ra); “Cebrâil gelerek bana şöyle dedi: ‘Ey Muhammed, is‐

tediğin  kadar  yaşa,  sonunda  öleceksin;  istediğin  kimseyi sev, sonunda ayrılacaksın; istediğin şeyi yap, sonunda kar‐şılığını göreceksin. Şunu muhakkak bil ki, mü’minin  şerefi gece ibâdete kalkmasıdır; izzeti, Allah’ın kendisine verdiği‐ne kanaat edip insanlardan bir şey beklememesidir.” 

*** 842. Ebû Hureyre’den (ra); “Sevdiğini  ölçülü  sev;  bir  gün  gelir  sevmediğin  biri 

olabilir. Sevmediğini de ölçülü olarak sevme; bir gün gelir dostun olabilir.” 

*** 843. Ebû Ümâme’den (ra); “Siz Allah’ı  kullarına  sevdirin  ki, Allah  da  sizi  sev‐

sin.” *** 

844. Abdullah bin Enis’ten (ra); “Bir  şeyi  aşırı  sevmen,  seni  ona  karşı  kör  ve  sağır 

eder.”  

NEZAKET 845. İbni Ömer’den (ra); “Kaba  davranana  yumuşaklıkla  davranarak,  verme‐

yene vererek şerefi Allah katında arayınız.” ***  

Hz. Peygamber’in İzinde

160

846. Ebû Hureyre’den (ra); “Esneme  şeytandandır.  Birinize  esneme  geldiğinde 

gücü yettiğince esnememeye çalışsın. Çünkü biriniz esner‐ken ‘Hah!’ diye ses çıkardığında şeytan ona güler.” 

*** 847. İbni Şihab’dan (rh); “Kabalık uğursuzluk, yumuşaklık ise uğurdur.”  

NASİHAT 848. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Size Allah’ın  azabı hatırlatıldığı  zaman  yapmak  is‐

tediğiniz kötülükten vazgeçiniz.” *** 

849. Ebû Hureyre’den (ra); “Birinizin gönlünden müslüman kardeşine faydalı bir 

nasihat geçiyorsa onu söylesin.” *** 

850. Ebû Hureyre’den (ra); “Akıllı kimseden nasihat isteyin ki, doğru yolu bula‐

sınız. Onu dinlemezlik etmeyin ki, pişman olmayasınız.” *** 

851. Enes’ten (ra); “Hayrın yolunu gösteren kimse, o hayrı  işleyen gibi‐

dir.”  

TEVBE 852. Muâviye bin Hayde’den (ra); “İstiğfar, amel sayfasında nur saçar.” 

Page 81: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

161

853. Hazreti Âişe’den (ra); “Ahlâkı kötü olan kimse dışında herkesin tevbe hakkı 

vardır. Çünkü o bir günahtan tevbe eder etmez daha kötü‐sünün içine düşer.” 

*** 854. Übeyy bin Ka’b’dan (ra); “Gerçek  tevbe,  günahı  işlediğin  anda  pişmanlık 

duyman, Allah’tan  affını  dilemen,  sonra  da  o  günahı  bir daha hiç işlememendir.” 

*** 855. Ebû’l‐Cûn’dan (ra); “Allah  tevbe  edenin  tevbesinden  dolayı,  susamış 

kimsenin  suya  kavuşmasından,  çocuğu  olmayan  birisinin baba olmasından ve bir  şeyini kaybedenin yitiğini bulma‐sından daha çok sevinir. Her kim, içten ve bir daha günaha dönmemek üzere Allah’a  tevbe ederse, Allah da onun gü‐nahlarını yazan  iki meleğe, kendi organlarına ve üzerinde günah  işlediği  yere,  bütün  bunlara  hatâ  ve  günahlarını unutturur.” 

*** 856. Huzeyfe’den (ra); “İstiğfar, günahların silgisidir.” 

 TAVSİYELER 

857. Yezid bin Üseyd’den (ra); “Kendin için istediğini insanlar için de iste.” 

***   

Hz. Peygamber’in İzinde

162

858. Ebû Hureyre’den (ra); “Fakirleri sevin ve onlarla oturup kalkın. Kendi kusu‐

run, seni başkalarının kusurunu araştırmaktan alıkoysun.” *** 

859. Hazreti Âişe’den (ra); “Allah’ın nimetlerine gereken saygıyı gösterin ve gü‐

nah işleyerek onu elinizden kaçırmayın. Çünkü bir toplulu‐ğun elinden kaçan nimet nadiren geri gelir.” 

*** 860. Sehl bin Hanzale’den (ra); “Güzelce giyinip kuşanınız; kılık kıyâfetinizi düzelti‐

niz.  Tâ  ki  insanlar  arasında;  siyah  üzerindeki  beyaz  gibi fark edilesiniz.” 

*** 861. Ebû Hüreyre’den (ra); “Sana bir  şey  emânet  edene  emânetini ver.  Sana hı‐

yânet edene hıyânet etme.” *** 

862. İbni Mes’ud’dan (ra); “Allah’ın sana emrettiği  farzları  işle ki,  insanların en 

çok ibâdet edenlerinden olasın. Sana yasakladığı haramlar‐dan sakın ki, insanların en takvâlılarından olasın. Senin için takdir ettiği kısmetine râzı ol ki,  insanların en zenginlerin‐den olasın.” 

*** 863. Osman bin Affan’dan (ra); “Alırken,  satarken,  borcunu  öderken  ve  borcunu  is‐

terken yumuşak davranan kişiyi Allah cennetine koysun.” *** 

Page 82: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

163

864. Vâlid Ebu’l‐Ahvaz’dan (ra); “Allah  sana  bir  mal  verdiğinde  Allah’ın  sana  olan 

nimet ve kereminin izleri sende görülsün.” *** 

865. Abdullah bin Mesver’den (ra); “Sen  bir  iş  yapmak  istediğinde  o  işin  neticesini  iyi 

düşün. Hayır ise yap, şer ise vaz geç.” *** 

866. İbni Abbas’tan (ra); “Başkasının kusurlarını anlatmak  istediğinde hemen 

kendi kusurlarını hatırla.” *** 

867. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Biriniz bir  işçi  tuttuğunda vereceği ücreti kendisine 

bildirsin.” *** 

868. İbni Abbas’tan (ra); “Beş şey gelmeden önce beş şeyi fırsat bil: 1. Ölüm gelmeden önce hayatının, 2. Hastalık gelmeden önce sağlığının, 3. Meşguliyet gelip çatmadan önce boş vaktinin, 4. İhtiyarlık gelmeden önce gençliğinin, 5. Fakirlik gelmeden önce zenginliğinin.”  

DOĞRULUK 869. Mücemmi’ bin Yahya’dan (ra); “Sonunda helâk olacağınızı bilseniz bile doğruluğun 

peşini bırakmayın. Çünkü gerçek kurtuluş ondadır. Kurtu‐

Hz. Peygamber’in İzinde

164

luş  görseniz  bile  yalandan  sakının.  Çünkü  gerçek  felâket ondadır.” 

*** 870. Ebû Said’den (ra); “Dürüst ve güvenilir  tüccar, peygamberler, sıddıklar 

ve şehidlerle beraberdir.” *** 

871. Enes’ten (ra); “Dürüst  tüccar, kıyâmet günü Arş’ın gölgesinde ola‐

caktır.” *** 

872. Câbir’den (ra); “Güzellik, hak  sözü doğruca  söylemektir. Kemâl  ise 

dürüstçe güzel davranışlarda bulunmaktır.” *** 

873. Hazreti Hasan’dan (ra); “Sana  şüphe  veren  şeyi  bırak,  şüphelendirmeyene 

bak.  Şüphesiz  doğruluk  kalbin  yatıştığı  şeydir.  Yalan  ise kalbin kuşku duyduğu şeydir.” 

*** 874. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Doğruluğa  sımsıkı  sarılın. Çünkü  doğruluk  iyiliğe, 

iyilik  de  cennete  götürür.  Kişi  doğru  söyleye  söyleye  ve doğruyu  araştıra  araştıra  nihayet Allah  katında  özü  sözü doğru bir kimse olarak yazılır. Yalandan da sakının. Çünkü yalan kötülüğe, kötülük de cehenneme götürür. Kişi yalan söyleye  söyleye, yalanın peşinde gide gide  sonunda Allah katında çok yalancı olarak yazılır.” 

*** 

Page 83: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

165

875. Hazreti Ebû Bekir’den (ra); “Doğruluğa dört elle sarılın. Çünkü doğruluk cennet 

kapılarından bir kapıdır. Yalandan da uzak durun. Çünkü yalan, cehennem kapılarından bir kapıdır.” 

*** 876. Süfyan bin Abdullah’tan (ra); “Allah’a inandım’ de, sonra da dosdoğru ol.” 

*** 877. İbni Amr’dan (ra); “İstikamet üzere ol.  İnsanlara karşı ahlâkın güzel ol‐

sun.”  

İYİLİK 878. Ebû Zer’den (ra); “Nerede  olursan  ol,  Allah’tan  kork.  Kötülüğün  pe‐

şinden iyilik yap ki, onu silsin. İnsanlarla da iyi geçin.” *** 

879. Câbir bin Süleym’den (ra); “Allah’tan kork! Hiçbir  iyiliği küçümseme. Bu, su  is‐

teyen birine kovandan su vermek, müslüman kardeşini gü‐ler yüzle karşılamak bile olsa. 

Yerde sürünecek kadar uzun elbise giymekten sakın, çünkü bu kibir alâmetidir. Allah ise kibri sevmez. 

Biri sana dil uzatır ve sende olmayan bir kusurla seni ayıplarsa  sen  onu  sahip  olduğu  kusurla  dahi  ayıplama. Onu,  günahı  kendisine,  sevabı  sana  olduğu  halde  terk  et. Kimseye asla sövme.” 

*** 

Hz. Peygamber’in İzinde

166

880. İbni Amr’dan (ra); “Bir kötülük yaptığında arkasından hemen bir  iyilik 

yap.” *** 

881. İbni Ömer’den (ra); “Allah, salih bir müslüman kulu hürmetine, komşusu 

olan yüz hane halkını belâ ve musibetten korur.” *** 

882. Abdullah bin Cerad’dan (ra); “İyiliği emreden onu işleyen gibidir.” 

*** 883. Ebû Sa’lebe’den (ra); “İyilik, yapıldığında  ruhun  rahata  erdiği, kalbin hu‐

zur  bulduğu  şeydir. Günah  ise  âlimler  fetvâ  verseler  bile ruhun hoşlanmadığı, kalbin ısınamadığı şeydir.” 

*** 884. Ebû Kılâbe’den (ra); “İyilik  yok  olmaz,  günah  unutulmaz,  hesap  görücü 

olan Allah  ölmez. Artık  dilediğini  yap. Nasıl  davranırsan öyle karşılık görürsün.” 

*** 885. Ebû Âmir es‐Sekûnî’den (ra); “Kimsenin görmediği yerde de, açıkta yaptığın salih 

amelin  aynısını  yapman,  iyiliğinin  eksiksiz  oluşuna  delil‐dir.” 

***   

Page 84: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

167

886. İbni Mes’ud’dan (ra); “Bütün yaratıklar, Allah’ın aile fertleri hükmündedir. 

Allah’a en sevgili kimse, O’nun yaratıklarına en çok faydası dokunandır.” 

 UTANMAK 

887. Ebû Mes’ud el‐Bedrî’den (ra); “Geçmiş  peygamberlerin  sözlerinden  insanların  en 

son kavradığı söz şudur: “Utanmadıktan sonra istediğini yap.” 

*** 888. Câbir bin Semûre’den (ra); “Hayâsızlığın  ve  hayâsızca  sözler  söylemenin 

İslâmda hiç yeri yoktur, müslümanlık bakımından insanla‐rın en iyi olanı ahlâkı en güzel olanlarıdır.” 

*** 889. İbni Ömer’den (ra); “Hayâ  ile  iman  arkadaş  kılınmışlardır.  Biri  gidince, 

diğeri de gider.” *** 

890. İmran bin Husayn’dan (ra); “Hayâ ancak hayır getirir.” 

*** 891. Ebû Hureyre’den (ra); “Hayâ  imandandır.  İman  ise cennete götürür. Hayâ‐

sızlık kabalıktandır. O da cehenneme götürür.” ***  

Hz. Peygamber’in İzinde

168

892. Ebû Ümâme’den (ra); “Hayâ ve dili muhafaza  imandan  iki bölümdür. Ha‐

yâsızlık ve dili  kötüye kullanma  ise münafıklıktan  iki  bö‐lümdür.” 

*** 893. Câbir’den (ra); “Hayâ  süstür. Takvâ  şereftir. En hayırlı binek  sabır‐

dır. Musîbet  anında  aziz  ve  celil  olan  Allah’tan  kurtuluş beklemek de ibadettir.” 

*** 894. Enes’ten (ra); “Her dinin ahlakî bir özelliği vardır. Benim ümmeti‐

min ahlâki özelliği hayâdır.”  

NİYET 895. Ebû Hureyre’den (ra); “Ameller niyetlere göredir. Kişi  için ancak niyet etti‐

ğinin  karşılığı  vardır.  Şu  halde  kimin  hicreti  Allah  ve Rasûlü  için  ise,  o  kimsenin  hicreti Allah  ve  Rasûlünedir. Kimin de hicreti elde edeceği bir dünyalık veya nikâhlaya‐cağı bir kadın  için  ise, onun da hicreti, hicret ettiği o  şeye‐dir.” 

*** 896. İbni Abbas’tan (ra); “En üstün amel, niyette doğruluktur.”  

*** 

Page 85: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

169

HAYVAN HAKKI 897. Ebû Hureyre’den (ra); “Şu  hayvanlara  bindiğinizde  konaklayarak  onları 

dinlendirip doyurun. Onlara karşı şeytanları kesilmeyin.” *** 

898. Muhacir bin Gunfuz’dan (ra); “Gücü yetmeyen hayvana birlikte binen üç kişi lanet‐

lenmiştir.” *** 

899. Sehl bin Hanzala’dan (ra); “Dilsiz hayvanlara eziyetten sakının. Onlara güzel bir 

şekilde binin. Besili iken kesip yiyin.” *** 

900. Ümmü Kürz’den (ra); “Kuşları  yuvalarında  rahat  bırakınız,  onları  ürküt‐

meyiniz.” *** 

901. İbni Ömer’den (ra); “Bir kadın, bir kediyi bağlayıp ölünceye kadar bir şey 

yedirmediği ve yeryüzünün haşeratından da yemesine mü‐saade etmediği için cehenneme girdi.” 

 İSİM KOYMAK 

902. Ebu’d‐Derdâ’dan (ra); “Siz, kıyâmet gününde kendi isimleriniz ve babaları‐

nızın ismiyle çağrılacaksınız. Öyle ise güzel isim koyunuz.”  

Hz. Peygamber’in İzinde

170

ÜMİT 903. Enes’ten (ra); “Ümit, ümmetime Allah’ın bir rahmetidir. Eğer ümit 

olmasaydı hiçbir  anne  çocuğunu  emzirmezdi. Hiçbir  ağaç diken de onu dikmezdi.” 

 YATMA ADABI 

904. Ebû Ümâme’den (ra); “Yatacağınız  zaman  kapılarınızı  kapayınız,  yemek 

kaplarınızın üzerini örtünüz,  su kaplarınızın ağzını bağla‐yınız, yanan ateşi söndürünüz. Bunları yaparsanız, size za‐rarları dokunmasına Allah tarafından izin verilmez.” 

 ESNEMEK 

905. Ebû Hureyre’den (ra); “Biriniz esnediğinde eliyle ağzını kapatsın.”  

AKSIRMAK 906. Übâde bin Sâmit’ten (ra); “Biriniz  geğirdiği  veya  aksırdığında  sesini  yükselt‐

mesin. Çünkü şeytan bu şekilde sesin yükseltilmesine sevi‐nir.” 

*** 907. Ebû Hureyre’den (ra); “Biriniz  aksırdığında  iki  eliyle  yüzünü  kapatsın  ve 

sesini kıssın.” ***  

Page 86: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

171

908. Ebû Mûsâ’dan (ra); “Biriniz  aksırdığında  ‘Elhamdülillah  [Allah’a  ham‐

dolsun]’ derse,  siz de  ‘Yerhamükellah  [Allah  sana da  rah‐met etsin]’ deyin. Hamd etmezse bir şey söylemeyin.” 

*** 909. Salim bin Ubeyd el‐Eşcaî’den (ra); “Biriniz  aksırdığında  ‘Elhamdülillahi  Rabbi’l‐âlemîn 

[âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamdolsun]’ desin. Böyle di‐yene ‘Yerhamükellah [Allah sana merhamet etsin]’ denilsin. Buna karşılık kendisi ‘Yeğfirullâhü lenâ ve leküm [Allah bi‐zi de, sizi de affetsin]’ desin.” 

 TANIŞMAK 

910. Yezid bin Zuâme ed‐Dabbi’den (ra); “Biri  diğeri  ile  dostluk  kurduğunda,  ismini,  kimler‐

den olduğunu/memleketini sorsun. Çünkü bu sevgiyi daha çok arttırır.” 

 SU İÇME ADABI 

911. Ebû Katâde’den (ra); “Biriniz su içtiğinde içtiği kabın içine nefesini salma‐

sın. Tuvalete girdiğinde  tenâsül uzvuna  sağ  eliyle dokun‐masın. Sağ eliyle temizlenmesin.” 

*** 912. Hazreti Ali’den (ra); “Su içtiğinizde emerek için. Ağzınıza dökercesine bo‐

şaltmayın.” ***  

Hz. Peygamber’in İzinde

172

913. Ebû Said’den (ra); “Su bardağını ağzından uzaklaştır, sonra nefes al.”  

SAÇ BAKIMI 914. Ebû Hureyre’den (ra); “Birinizin saçı varsa bakımını iyi yapsın.”  

HEDİYE 915. Hazreti Âişe’den (ra); “Biriniz  yolculuktan  evine döndüğünde  çoluk  çocu‐

ğuna bir hediye getirsin. Taş gibi değersiz bir hediyeyle de olsa onları düşündüğünü göstererek şaşırtsın.” 

*** 916. Ümm‐ü Hakîm’den (ra); “Hediyeleşiniz. Çünkü hediye sevgiyi artırır ve kalp‐

lerdeki kinleri giderir.” *** 

917. İbni Abbas’tan (ra); “Birbirinize yemek götürmekle hediyeleşiniz. Çünkü 

bu rızıklarınızda genişlik sağlar.”  

CÖMERTLİK 918. İbni Abbas’tan (ra); “Her bakımdan  cömert ol ki,  sana da öyle davranıl‐

sın.” ***   

Page 87: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

173

919. İbni Abbas’tan (ra); “Cömert  kimselerin  kusurunu  affedin. Çünkü  ayağı 

her sürçtüğünde Allah onun elinden tutar.” *** 

920. İbni Abbas’tan (ra); “Cömertlik, Allah’ın en büyük ahlâkıdır.” 

*** 921. Ebû Hureyre’den (ra); “Cömert; Allah’a yakın,  insanlara yakın, cennete ya‐

kındır. Cehennemden ise uzaktır. Cimri ise Allah’tan uzak, insanlardan uzak, cennetten uzak, cehenneme ise yakındır. Cömert  olan  cahil  kimse,  Allah’a,  kendini  ibadete  veren cimri kimseden daha sevimlidir.” 

*** 922. Ebû Berze’den (ra); “En hayırlınız, en cömert olanınızdır.” 

 TEVEKKÜL 

923. Enes’ten (ra); “Deveni bağla da, öyle tevekkül et.”  

ALLAH İÇİN SEVMEK 924. Ebû Zer’den (ra); “Amellerin en üstünü Allah için sevmek ve Allah için 

nefret etmektir.”  

Hz. Peygamber’in İzinde

174

AKIL 925. Kurre bin Hubeyre’den (ra); “Kendisine  akıl nasib  edilen kimse kurtuluşa  ermiş‐

tir.” *** 

926. Abdullah bin Abbas’tan (ra); “Yaratıkları tefekkür edin. Fakat Yaratıcının Zâtını te‐

fekkür etmeyin. Çünkü buna güç yetiremezsiniz.” *** 

927. Cabir’den (ra); “Kişiyi  ayakta  tutan aklıdır. Aklı olmayanın dini de 

yoktur.”  

ÖZÜR DİLEMEK 928. Hazreti Âişe’den (ra); “Özür dileyecek davranışlarını azalt.” 

*** 929. Enes’ten (ra); “Özür dileyeceğin her işten sakın!” 

*** 930. Cabir’den (ra); “Kendisinden özür dilendiği halde bunu kabul etme‐

yen, Kevser havuzunun başına varamaz.”  

DİL 931. İbni Mes’ûd’dan (ra); “İnsanoğlunun hatasının çoğu dilindendir.” 

Page 88: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

175

932. Ukbe bin Âmir’den (ra); “Diline sahip ol. Evin sana dar gelmesin. Günahların 

için ağla.” *** 

933. Ebû Hureyre’den (ra); “Kulun  sözlerinde  ‘İnşallah’  demesi,  imanının  mü‐

kemmelliğindendir.”  

EKMEĞE SAYGI 934. Ebû Sekîne’den (ra); “Ekmeğe  saygı  gösterin.  Çünkü  Allah  onu  değerli 

kılmıştır. Kim ekmeğe değer verirse Allah da ona değer ve‐rir.” 

*** 935. Abdullah bin Ümmü Haram’dan (ra); “Ekmeğe saygı duyun. Çünkü o göğün ve yerin bere‐

ketlerindendir. Kim sofradaki ekmek kırıntılarını yerse gü‐nahları bağışlanır.” 

 ŞAHİTLİK 

936. İbni Abbas’tan (ra); “Doğruyu söyleyen şahitlere hürmet edin. Çünkü Al‐

lah onlar sayesinde gerçekleri ortaya çıkarır ve onlarla zul‐mü kaldırır.” 

 

Hz. Peygamber’in İzinde

176

TEŞEKKÜR 937. Abdullah bin Ebî Rebîa’dan (ra); “Borcun karşılığı teşekkür etmek ve söz verilen vakit‐

te vermektir.”  

EMANET 938. Şeddad bin Evs’ten (ra); “Dininizden ilk kaybedeceğiniz şey emânettir.”  

İHSAN 939. Ebû Hureyre’den (ra); “İhsân, Allah’ı  görüyormuşsun  gibi O’na  ibâdet  et‐

mendir. Her ne kadar sen O’nu görmüyorsan da O seni gö‐rüyor.” 

 BORÇ ALMAK 

940. Süheyb bin Sinan’dan (ra); “Herhangi bir kişi vermemek niyetiyle bir borç alırsa 

kıyamet günü hırsız olarak Allah’ın huzuruna çıkar.”  

SÖZÜNDE DURMAK 941. Süheyb bin Sinan’dan (ra); “Herhangi bir kimse, bedelini vermemek niyetiyle bir 

şey  satın  alırsa  öldüğü gün hâin olarak  ölür. Hâin  ise  ce‐hennemdedir.” 

 

Page 89: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

177

KÖTÜ AHLAK 942. Hazreti Âişe’den (ra); “Kıyâmet günü Allah katında yeri en kötü olan insan, 

kötü ahlâkından dolayı insanların terk ettikleri kimsedir.” *** 

943. Hazreti Âişe’den (ra); “Kötü ahlâk uğursuzluktur. En kötüleriniz, ahlâkı en 

çirkin olanlarınızdır.” *** 

944. İbni Ömer’den (ra); “Ahlâksızlık,  sirkenin balı bozduğu gibi güzel ameli 

bozar.”  

SAKINILMASI GEREKENLER 945. Ebu’l‐Ğadiye’den (ra); “Kulağın hoşlanmayacağı her şeyden sakın!” 

*** 946. Enes’ten (ra); “Kötü arkadaştan sakın! Onunla tanınacağından şüp‐

hen olmasın.” *** 

947. Ebû Hureyre’den (ra); “İnsanlarla sürtüşmekten sakın! Çünkü bu iyi huyları 

örter, çirkinleri ise su yüzüne çıkarır.” *** 

948. Ebû Saîd el‐Hudrî’den (ra); “İnsanların gelip geçtiği yollarda oturmaktan sakını‐

nız.  İlla  da  oturacaksanız  o  zaman  yolun  hakkını  veriniz. 

Hz. Peygamber’in İzinde

178

Yolun hakkı ise şunlardır: Harama bakmamak, insanlara sı‐kıntı  vermemek,  selâmı  almak,  iyiliği  emredip  kötülükten sakındırmak.” 

*** 949. Ebû Hureyre’den (ra); “Zandan  sakının. Çünkü  zan,  insanın  içinden  geçen 

en  yalan  şeydir.  İnsanların  gizli  yönlerini  araştırmayın, ayıplarını öğrenmeye çalışmayın, birbirinize karşı üstünlük yarışına  girmeyin,  birbirinize  hased  etmeyin,  birbirinize karşı  kin  beslemeyin,  birbirinize  sırt  çevirmeyin.  Ey  Al‐lah’ın  kulları,  kardeşler  olunuz. Biriniz,  kişi  evlilikle  veya vazgeçerek  sonuçlandırmadıkça din  kardeşinin dünür  git‐tiği kızı istemeye gitmesin.” 

[Zan: Gerçeğini bilmeden ihtimal üzerine hüküm verme.] 

*** 950. Ebû Katade’den (ra); “Alışverişte  çok  yemin  etmekten  sakının. Çünkü bu 

malı sattırır, fakat malın bereketini giderir.” *** 

951. İbni Abbas’tan (ra); “Dinde aşırı gitmekten sakının. Çünkü sizden önceki‐

ler ancak dinde aşırı gitmekle helâk oldular.” *** 

952. Sehl bin Sa’d’dan (ra); “Küçük görülen günahlardan sakının! Çünkü bu gü‐

nahların durumu  şuna benzer. Bir  topluluk bir vadide ko‐naklamışlar.  Ekmeklerini  pişirmek  için  her  biri  birer  çalı çırpı getirmiş, böylece yeterli odunu toplamışlar. İşte küçük gibi  görülen  günahlar  da  böyledir.  Birike  birike  sahibini helâka götürür.” 

Page 90: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

179

953. İbni Mes’ûd’dan (ra); “Kibirden  sakının!  Çünkü  şeytanı  Hazreti  Âdem’e 

secde etmemeye sürükleyen kibirdir. Hırstan sakının! Çün‐kü Hazreti Âdem’i yasak ağaçtan yemeye sevkeden hırstır. Hasetten sakının! Çünkü Hazreti Âdem’in iki oğlundan bi‐risinin diğerini öldürmesi haset yüzündendir. Haset bütün günahların köküdür.” 

*** 954. Cabir’den (ra); “Açgözlülükten sakının! Çünkü o peşinen fakirliktir.” 

*** 955. İbni Ömer’den (ra); “Kibirden  sakının! Çünkü kibir,  fakirliğinden dolayı 

değersiz elbise giyen kişide dahi bulunabilir.” *** 

956. Hazreti Ebû Bekir’den (ra); “Yalandan  sakının! Çünkü yalanla doğru,  iki zıt ku‐

tupturlar.” *** 

957. Hazreti Ömer’den (ra); “Dinde  ince  eleyip  sık  dokumaktan  sakının! Çünkü 

Allah dini kolaylaştırmıştır. Öyleyse gücünüzün yettiği ka‐darını alın. Şüphesiz Allah salih amelin az da olsa devamlı olanını sever.” 

*** 958. Abdurrahman bin Avf’tan (ra); “Yarın yaparım, ertesi gün yaparım” gibi düşünceler 

şeytanın prensibidir. Onu mü’minlerin kalplerine atar.” *** 

Hz. Peygamber’in İzinde

180

959. Cabir’den (ra); “Üç şey vardır ki, onlar kimde bulunursa Allah onları 

Arş’ının gölgesinden başka gölgenin bulunmadığı kıyâmet gününde Arş’ın  gölgesinde  gölgelendirecektir.  Bu  üç  şey: Soğuk  sıcak demeden ve her  türlü zorluğa  rağmen abdest almak,  karanlık  gecelerde mescidlere  gitmek ve  açları do‐yurmaktır.” 

 AKILLI /CAHİL 

960. Ebû Hureyre’den (ra); “Ey Âdemoğlu, Rabbine  itaat et ki, sana akıllı denil‐

sin. Ona isyan etme ki, sana câhil denmesin.”  

LAF TAŞIMAK 961. Enes’ten (ra); “Şaşırtıcı derecede büyük  iftiranın ne olduğunu bili‐

yor musunuz? Aralarını bozmak  için  insanlar arasında  laf taşımaktır.” 

 KUSUR ARAMAK 

962. Ebû Hureyre’den (ra); “Haramlardan sakın ki, insanların en çok ibadet ede‐

ni olasın. Allah’ın takdir ettiği rızka râzı ol ki, insanların en zengini olasın. Komşuna  iyilik et ki, olgun mü’min olasın. Kendin  için  istediğini  başkaları  için  de  iste  ki,  gerçek müslüman olasın. Çok gülme; çünkü çok gülmek kalbi öl‐dürür.” 

 

Page 91: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

181

BEDDUA 963. Hazreti Ali’den (ra); “Mazlumun bedduâsından sakın. Çünkü o, ancak Al‐

lah’tan hakkını almasını  ister. Muhakkak Allah hiçbir hak‐kını geri çevirmez.” 

*** 964. İbni Ömer’den (ra); “Mazlumun bedduâsından sakının. Çünkü o kıvılcım 

gibi semâya yükselir.”  

HELÂK EDİCİLER 965. Ebû Hureyre’den (ra); “İnsanı helâk edici şu yedi şeyden sakının: 1) Allah’a 

ortak koşmak, 2) sihir yapmak, 3) Allah’ın haram kıldığı bir cana haksız yere kıymak, 4)  faiz yemek, 5) yetim malı ye‐mek, 6) savaştan kaçmak, 7) namuslu, hiçbir şeyden haberi olmayan mü’min bir kadına zinâ iftirasında bulunmak.” 

 KİBİR 

966. Ebû Umâme’den (ra); “Kibirlenmekten  sakınınız.  Çünkü  kul  kibirlenmeye 

devam ettikçe Allah onun hakkında şöyle buyurur: “Kulumu zorbalar listesine yazın.” 

 YALAN SÖYLEMEK 

967. İbni Abbas’tan (ra); “En büyük hata, dilin çokça yalan söylemesidir.” 

*** 

Hz. Peygamber’in İzinde

182

968. Muâviye’den (ra); “Her  türlü  gerçek  dışı  sözü  söylemekten  sizi 

nehyediyorum.”  

ŞÜPHELİ ŞEYLERDEN KAÇINMAK 969. İbni Ömer’den (ra); “İbâdetin en üstünü dini konularda ince anlayıştır. En 

üstün dindarlık da şüpheli şeylerden sakınmaktır.”  

İSRAF 970. Enes’ten (ra); “Canının çektiği her şeyi yemen israftandır.”  

KÜSLÜK 971. İbni Mes’ud’dan (ra); “Küs olan  iki kişiden önce selâm veren, küskünlüğü 

devam ettirme sorumluluğundan uzaktır.” *** 

972. Üsâme bin Zeyd’den (ra); “Pazartesi ve Perşembe günleri olmak üzere haftada 

iki  defa  insanların  amelleri  Allah’a  sunulur.  Aralarında düşmanlık bulunan ve akrabalarıyla bağları koparan kimse‐lerin dışında her mü’min kulun günahları bağışlanır.” 

 YEMİN 

973. İbni Ömer’dan (ra); “Yemin,  ya  bozulmakla  ya  da  pişmanlıkla  neticele‐

nir.” 

Page 92: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

183

974. Ebû Hureyre’den (ra); “Yemin, malı sattırırsa da onun bereketini giderir.”  

ŞIMARIKLIK 975. Bera bin Âzib’den (ra); “Şımarıklık kötülüktür.” 

 DEDİKODU 

976. Huzeyfe’den (ra); “Şu şöyle dedi, bu böyle dedi” gibi dedikodularla bir 

yerlere varmaya çalışmak ne kötüdür.  

GÜNAH 977. Ebû Hureyre’den (ra); “Günah gizli kaldıkça sadece sahibine zarar verir. Or‐

taya çıktığında düzeltilmezse topluma zarar verir.” *** 

978. Atâ’dan (rh); “Bir günah  işlediğinde hemen  tevbe et. Gizli günaha 

gizlice, açık günaha açıkça tevbe et.” *** 

979. Enes’ten (ra); “Günah yalnız işleyen için değil, başkaları için de kö‐

tülüktür. Bir kimse onu ayıplarsa ayıpladığı kendisinin de başına gelir. Günahı sebebiyle gıybet ederse günahkâr olur. Günaha rıza gösterirse, o kimseyi uyarmazsa günaha ortak olur.” 

*** 

Hz. Peygamber’in İzinde

184

GİZLİ KONUŞMA 980. İbni Ömer’den (ra); “Üç kişi bir araya geldiğinde ikisi üçüncüyü bir tarafa 

bırakıp da aralarında gizlice konuşmasınlar.”  

KONUŞAN İKİ KİŞİ ARASINA GİRMEK 981. İbni Ömer’den (ra); “İki kişi kendi aralarında gizlice konuşuyorlarsa ara‐

larına girme.”  

ÖFKE 982. Hazreti Ali’den (ra); “En güçlünüz, öfkelendiğinde kendisine hâkim olan‐

dır. En yumuşak huylunuz, intikama gücü yettiği halde af‐fedendir.” 

*** 983. Enes’ten (ra); “En  güçlünüzün  kim  olduğunu  size  haber  vereyim 

mi? Öfkelendiğinde kendine en iyi hâkim olabilendir.”  

HASET 984. Ebû Hureyre’den (ra); “Hasetten  sakının. Çünkü haset, ateşin odunu yeyip 

bitirdiği gibi iyilikleri yer bitirir.” *** 

985. Enes’ten (ra); “Haset, ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi iyilikleri yer 

bitirir. Sadaka, suyun ateşi söndürdüğü gibi günahları yok 

Page 93: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

185

eder. Namaz, mü’minin  nurudur. Oruç,  cehenneme  karşı kalkandır.” 

 İKİYÜZLÜLÜK 

986. Ebû Hureyre’den (ra); “Münafığın  alâmeti  üçtür:  Konuştuğu  zaman  yalan 

söyler,  söz verdiğinde  sözünden döner. Kendisine  emanet edildiğinde hıyanet eder.” 

*** 987. Ebû Hureyre’den (ra); “Kıyâmet günü Allah’ın  ihsanından ve  rahmetinden 

en fazla uzak olan, başkalarına yapmalarını söyledikleri şe‐yin tersini yapan kimselerdir.” 

 KUSUR ARAŞTIRMAK 

988. Muaviye’den (ra); “İnsanların kusurlarını  araştırmayın.  İnsanların  şüp‐

heli  şeylerini araştırdığınızda onları bozduğunu veya  fesa‐da yönelttiğini görmüyor musunuz?” 

 İÇKİ 

989. İbni Abbas’tan (ra); “İçkiden sakınınız. Çünkü o her kötülüğün anahtarı‐

dır.” *** 

990. Habbab bin Eret’ten (ra); “İçkiden  sakın!  Çünkü  o,  asmanın  dal  vermesi  gibi 

kötülüğü dallandırır.” 

Hz. Peygamber’in İzinde

186

991. Abdullah bin Mugaffel’dan (ra); “Sarhoşluk veren her şeyden sakınınız.” 

*** 992. Ebu’d‐Derdâ’dan (ra); “Rabbimin,  putperestlikten  sonra  bana  en  evvel  ya‐

sakladığı şey, içki içmek ve insanlarla çekişmektir.” *** 

993. İbni Abbas’tan (ra); “İçki  ve  kumar  haramdır. Her  sarhoş  edici  şey  ha‐

ramdır.” *** 

994. İbni Abbas’tan (ra); “İçki bütün kötülüklerin anasıdır. Günahların en bü‐

yüğüdür.” *** 

995. Hazreti Âişe’den (ra); “Sarhoş edici her içki haramdır.” 

*** 996. İbni Ömer’den (ra); “Sarhoş eden her şey içkidir. Her sarhoş edici şey de 

haramdır.  Dünyada  içki  içen  ve  içmeye  devam  ederken tevbe etmeksizin ölen kişi ahirette cennet şarabını içemez.” 

  

Page 94: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

Hz. Peygamber’in İzinde

187

AHİRET 997. Ebû Hureyre’den (ra); “Şu altı şeyi koruyacağınıza dair garanti verin; ben de 

cennete  gireceğinize  kefil  olayım:  Namaz,  zekât,  emânet, nâmus,  mide ve dil.” 

*** 998. Hazreti Âişe’den (ra); “Cennette büyük bir köşk vardır, ismi cömertler köş‐

küdür.” *** 

999. Hazreti Âişe’den (ra); “Cennet, cömertler yurdudur.” 

*** 1000. Ebu Hureyre’den (ra); 

“Beş şey vardır ki, onları Allah’tan başkası bilemez. O da şu âyette sayılan hususlardır: 1) Kıyâmet vaktine dair bilgi Al‐lah katındadır. 2) Yağmuru O indirir. 3) Rahimlerde olanı(n kâfir mi, mü’min mi olduğunu sadece)  O bilir. 4) Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilmez. 5) Hiç kimse nerede öleceğini bilmez. (Lokman Sûresi, 34.)” 

 

Page 95: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

İ Ç İ N D E K İ L E R  

İMAN/MÜ’MİN..................................................................... 7 KELİME‐İ ŞEHÂDET .......................................................... 12 ALLAH ................................................................................. 13 KADER/KAZA..................................................................... 39 DUA....................................................................................... 40 HAZRETİ PEYGAMBER .................................................... 54 SAHABE ............................................................................... 85 İLİM ....................................................................................... 86 İSLAM/MÜSLÜMAN ......................................................... 89 TEMİZLİK............................................................................. 91 ABDEST ................................................................................ 93 BESMELE .............................................................................. 95 KUR’ÂN................................................................................ 95 EZAN .................................................................................. 101 NAMAZ .............................................................................. 102 MESCİD/CAMİ .................................................................. 112 ORUÇ/RAMAZAN ........................................................... 113 HAC/UMRE ....................................................................... 118 ZEKÂT/SADAKA.............................................................. 121 KURBAN ............................................................................ 126 HELAL/HARAM ............................................................... 127 DİN ...................................................................................... 129 ANNE/BABA HAKKI ....................................................... 130 AKRABA............................................................................. 131 KOMŞULUK ...................................................................... 133 TEDAVİ OLMAK/HASTA ZİYARETİ ........................... 134 KABİR ZİYARETİ .............................................................. 136 MİSAFİRLİK....................................................................... 137 ÇOCUK ............................................................................... 139 KARDEŞLİK ....................................................................... 140 SELAM ................................................................................ 142 

İçindekiler

190

YEMEK................................................................................ 145 ŞÜKÜR ................................................................................ 146 SABIR .................................................................................. 148 İZİN İSTEMEK................................................................... 149 MELEK ................................................................................ 149 ŞEYTAN .............................................................................. 150 GÜZEL AHLAK ................................................................ 152 ÇALIŞMAK ........................................................................ 154 İŞÇİ ...................................................................................... 155 SÖZÜNDE DURMAK ...................................................... 155 GÜVENİLİR OLMAK ....................................................... 155 AHDE VEFA ...................................................................... 156 BİR İŞTE ÇALIŞMAK........................................................ 156 BİR İŞİ İYİ YAPMAK ........................................................ 156 BÜYÜKLERE SAYGI ........................................................ 157 İSTİŞÂRE/FİKİR ALIŞVERİŞİ .......................................... 157 ZAYIFI KORUMAK .......................................................... 157 SEVGİDE MESAFE............................................................ 159 NEZAKET........................................................................... 159 NASİHAT ........................................................................... 160 TEVBE ................................................................................. 160 TAVSİYELER ..................................................................... 161 DOĞRULUK ...................................................................... 163 İYİLİK .................................................................................. 165 UTANMAK ........................................................................ 167 NİYET.................................................................................. 168 HAYVAN HAKKI ............................................................. 169 İSİM KOYMAK .................................................................. 169 ÜMİT ................................................................................... 170 YATMA ADABI................................................................. 170 ESNEMEK .......................................................................... 170 

Page 96: H z. P E Y G A M B E R ’ İ N İ Z İ N D E - · PDF fileÖNSÖZ Yaratan, yol gösteren, bizi hidâyetiyle şereflendiren Allah’a hamdolsun. Yol aydınlığımız, kutlu sözlerine

İçindekiler

191

AKSIRMAK ........................................................................ 170 TANIŞMAK ........................................................................ 171 SU İÇME ADABI ............................................................... 171 SAÇ BAKIMI ...................................................................... 172 HEDİYE............................................................................... 172 CÖMERTLİK ...................................................................... 172 TEVEKKÜL ........................................................................ 173 ALLAH İÇİN SEVMEK .................................................... 173 AKIL .................................................................................... 174 ÖZÜR DİLEMEK ............................................................... 174 DİL ....................................................................................... 174 EKMEĞE SAYGI................................................................ 175 ŞAHİTLİK ........................................................................... 175 TEŞEKKÜR ......................................................................... 176 EMANET ............................................................................ 176 İHSAN................................................................................. 176 BORÇ ALMAK................................................................... 176 SÖZÜNDE DURMAK ...................................................... 176 KÖTÜ AHLAK .................................................................. 177 SAKINILMASI GEREKENLER ....................................... 177 AKILLI /CAHİL ................................................................. 180 LAF TAŞIMAK .................................................................. 180 KUSUR ARAMAK ............................................................ 180 BEDDUA............................................................................. 181 HELÂK EDİCİLER ............................................................ 181 KİBİR ................................................................................... 181 YALAN SÖYLEMEK ........................................................ 181 ŞÜPHELİ ŞEYLERDEN KAÇINMAK ............................ 182 İSRAF .................................................................................. 182 KÜSLÜK ............................................................................. 182 YEMİN ................................................................................ 182 

İçindekiler

192

ŞIMARIKLIK ...................................................................... 183 DEDİKODU........................................................................ 183 GÜNAH .............................................................................. 183 GİZLİ KONUŞMA............................................................. 184 KONUŞAN İKİ KİŞİ ARASINA GİRMEK ..................... 184 ÖFKE ................................................................................... 184 HASET ................................................................................ 184 İKİYÜZLÜLÜK .................................................................. 185 KUSUR ARAŞTIRMAK .................................................... 185 İÇKİ ..................................................................................... 185 AHİRET............................................................................... 187