[anı] hatırat-ı niyazi - resneli

212
 

Upload: v501

Post on 25-Feb-2018

256 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 1/212

 

Page 2: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 2/212

 KAPAK ÇEV  İ  R İ YAZIMI

HATIRAT-I NİYAZİ 

YAHUD

TARİHÇE-İ İNKILAB-I KEBİR-İ 

OSMANİDEN BİR SAHİFE

KOLAĞ ASI

 RESNEL İ  

 AHMED N  İ YAZ  İ  

1324

İstanbul

Sabah Matbaası, Bab-ı Ali Caddesi

1326

Page 3: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 3/212

 

HÜRRİYET KAHRAMANI

RESNELİ NİYAZİ 

HATIRATI

HÂTIRAT-I NİYAZİ 

Örgün Yayınevi – İstanbul - Birinci Baskı 2003

Page 4: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 4/212

 

Resne taburu kumandanı ve fedakâr arkadaşlarımızdanKolağası (Onyüzbaşı) Resneli Niyazi Bey'in "HÂTIRAT-INİYAZİ" namıyla telif bu kitabın İdare Heyetinin emirlerimucibince tetkik edilerek yazış  ve hadiseleri sıralayış istikametinden münasip görülmüş olup muvafakıyetinden dolayıkendisini en samimî hislerle tebrik ederim.

20 Eylül 1908

 İ ttihat ve Terakki Manastır İ ttihat ve Terakki

Kaymakamlık İ dare Vilâyet idare Heyeti

 Azalarından Azalarından

 Manastır Merkez K. Y. 13. T. A. 2. Bl. Ütgm.

Kola ğ ası Mülazım-ı evvel

 Hüseyin Avni  Sadık o ğ lu Yusuf Ziya 

Niyazi Bey'in bu eseri tetkiki edilerek yukarıdaki tasdikmucibince münasip bulunmuştur. Böyle kıymetli bir eserimeydana getirmelerinden dolayı da kendilerini tebrik ederiz.

21 Eylül 1908

İttihat ve Terakki

Manastır Merkezi

Page 5: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 5/212

 

MUKADDİME

Osmanlı tarihini dikkatle tetkik edenler, bu devrinhadiselerini, geçmiş  devirlerin aşıladığı kötülüklerin,idaresizliklerin tesiriyle işleyemez hâle getirdiğini kabulde

tereddüt etmezlerdi. Bunun için şu veya bu zamandakihadiselerin tesirini o zamanın çevresinde değil, eski devringidişinde aramak lâzım gelir. Osmanlı tarihi dört mühimdevreye ayrılmıştır. Bu devrelerin birbirini takip edenhadiselerini birbirinden kat'î hudutlarla ayırmış olduğu kadar dabirbirine bağlamıştır. Bu hadiselerin akış  ve gidişini kendinegöre bir tekâmül içinde görürüz. 1299-1453 Osmanlı Devleti'ninkuruluşu ve onu takiben başarılı devre, 1453-1575 BalkanlardanOrta Avrupa'ya doğru akışla gelişen ekonomik, stratejik, sosyalyükseliş  devri ve bunun en son dereceye ulaşması. 1579-1772duraklama devrinin sebeplerini ve buna tesir eden hadiseler,1772-1908 gerileme ve dağılma devri ise duraklamanınkaçınılmaz bir neticesi olması lâzım gelir.

Kuruluş ve yükseliş devrelerindeki idarecilerin izlerindenyürümeyen duraklama ve gerileme devrinin devlet adamları,devletin bu vaziyete düşmesinin hazırlayıcısı olmuşlardır. Yüzelli seneden beri çeşitli siyasî hadiselerin tesiriyle tarihtensilinmeye doğru giden Osmanlı Devleti, bu öldürücü tesirleraltında hiçbir zaman ümitsizliğe düşmeyerek daima dayanmaimkânını bulmuş, hayata devamım bırakmamıştı. Buna rağmenneye yaradı ki kendisini bu yok olmaya iten hastalığı bir zaman

sonra öğrenip anlayamamıştı. Bütünüyle okuma ve yazmadanmahrum olup dünya gidişini takipten uzak olan millet, idareninkendi hayatına ve sosyal yapışma olan tesirini kavrayamıyor veonun tahammül edilmez istibdadı altında inliyordu. Her tarafıylamedhedilmeye değer on büyük padişahı yetiştirenOsmanoğulları, daha sonra karanlık ve kötü devirler içinde bileIV. Murat gibi kahramanlar, III. Selim gibi üstün zekâlaryetiştirmekle Osmanoğullarının henüz hayat zindeliğindeolduğunu ispatlamıştı.

Page 6: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 6/212

İlim, tecrübe ve danışma yoluyla devlet idaresinde yenibir çığır açan III. Selim'in yetiştirmesi olan II. Mahmut gibi,

Abdülmecit gibi padişahlar, ıslahat yolunda birçok adım atıpmemleketi aydınlığa kavuşturmak istemişlerse de hadiseler,gerileme devrinden beri sürüp gelen dahili yıkıntılar,padişahların mani olmasını imkânsız bırakmıştı. Devleti yıkılmaistikametine götüren dördüncü devrin hadiseleri, III. Selim'in iyigörüş ve düşünüş, malûmat ve sezişiyle birdenbire ters dönmüş,haksız akıtılan kam, şehit edilme hadisesi devletin geleceğindekötü bir yolu açmıştır. Bu felâket II. Mahmut'un, Abdülmecit'inyetişmesinde mühim rol oynamıştır. Reşit ve Mustafa Fazılpaşaların yetiştirmeleri olan büyük devlet ve siyasetadamlarımız, millet büyüğü Mithat Paşalar, Şinasiler, Kemal

beyler gibi devlet yolunda çalışan büyükler meydana getiriş,bunların hepsi, III. Selim'in açtığı çığırdan gidilmek yoluylaoluşmuştu. Siyaset istikametinde Mithat Paşa'nın edebiyatsahasında Şinasi’nin, millet yolunda Namık Kemal'in çocuklarısayılan şimdiki inkılâpçı Genç Türkler de hep o yolun birer eseriolarak ortaya çıkmışlardır.

Büyük şehit III. Selim'den başlayıp yine milleti yolundaşehit olan Mithat Paşa'nın tamamlanmasına çalıştığı o yem çığır,dördüncü kara devrin şanlı en uzun gecesi, yalancı bir tanyerigibi gelip geçmiştir. Mithat Paşa'nın öldürülmesi ile her şey eski

vaziyetine dönmüş, dördüncü karanlık devir bütünmelânetleriyle geri gelerek yine o herkesi korkutup sindiren,yine o katliam ve istibdat, III. Selim'den evvelki devirdekikötülükleriyle görünmeye başlamıştı. Bundan sonra kötülüklerintesiri altında vatan, millet inlemiş, bu öldürücü tesir millet içindealttan alta bir mukavemet hissi yaratmıştır. İşte 23 Temmuzİnkılâbı'nın gerçek yaratıcısı! Evet yüz şu kadar sene öncebaşlayıp da otuz iki sene kadar duraklayan bu büyük inkılâp, birpadişahın veya bir üstün zekânın tesiriyle ortaya çıkmamış,birçok hadiseler ve kötülüklerle karşı karşıya olan milletinruhundan doğmuştur. Görülüyor ki hadiseler, şahısların veya

onların zamansız olarak ortaya attığı usulün değil, gidişatın tesirialtında oluşa gelmiştir. Halkın inkişafı yolumda millet vememleket için geleceği hazırlamak istikametinden yeni yollararamak lâzım gelir. Yaradılışındaki olgunluk ve büyüklüğüyeryüzündeki bütün milletlerden üstün olarak Türk milleti henüzgençtir. Millet kendi kuvvetiyle müsavi olan geniş  bir devletkurduktan sonra onu muhafaza edecek yerde aşın ihtiraslarakapılarak tabii hudutlarını aşmış, lâzım gelenden çok koşmuş olduğu için birçok duraklamalara, gerilemelere düşmüştür.

Page 7: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 7/212

1453'te girdiği ilerleme yolunda Osmanlı Devletisırasında dinlenmek ve böylece de eksiklerini tamamlamak

ihtiyacını düşünmeyerek büyük bir hırsla ileri atılmış, tabiihudutlarını aşmış, ulaştığı yerdeki yapması icap eden inkılâp veıslahatlara riayet etmemiş  olduğundan 1575 senesinden sonrabüyüklük hırsının tesiriyle kötü hâllere düşme yoluna girmiştir.Böylece günden güne genişleyen memleket hudutları içindekalan yeni azınlıklar, Türklük vasatı içinde kaynaştırılmasınınihmal edilmiş  olması, kuvvetin kaybedilmesi yolunu açmıştır.Şimdi biz üç yüz sene evvel, evet tam üç büyük asır evvelyapılacak işler karşısında bulunuyoruz. Hem de hiç müsaitolmayan bir vaziyetle o kuvvet, o zaman, o takattan mahrumolarak. Şunu da unutmamalı ki ümitsizliğe düşmeye de sebep

yoktur. O çağlarda saadetini padişahların hareketinden,sadrazamlarının gayretinden bekleyen Türk, bugün saadet ve hürolma istikametini kendi çalışma kuvvetiyle kazandı.

III. Selim'in, Mithat Paşa'nın hareketi gibi bizimçalışmamızın bir kötü neticeyle karşılaşamayacağına itimatedebiliyoruz. Çünkü bugün yapılanlar, bir üstün insanın ortayaçıkardığı hadise gibi şahsî ve zayıf değildir. Hareketimizumumi, muvaffakiyet milletledir. Böylece millet geleceğininsaadetini ve itimadını hazırlayacak bir kuvvete ulaşmıştır.Bunun için uzağı görmek, kanaat, sabır ve tahammül lâzım gelir.

Yalnız evet, bu yolda yürürken şahsi, hissi ve çekişmelerdenuzak kalınarak fikir birliğinde olmanın neticesi olduğuunutulmamalıdır.

Resneli Niyazi

Page 8: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 8/212

 

 İ ttihat ve Terakkite şkilâtından arkada şım Kola ğ ası Mecdettin'in te şebbüs etti ğ im

hadise üzerine beni tebrik eden mektubu.

Resne Çetesi Kumandanı Niyazi Efendiye, Kahramankardeşim, muhterem ve aziz vatandaşım! Kat'î bir ölümü gözealdırarak vatanın kurtuluşu için dağlara çıktığını, her biri birerateş parçası olan iki yüz vatanperverin seninle olduğunu, alçak,alçak olduğu kadar da korkak olan hükümeti şaşkınlığa düşürenbeyannamelerinin okunmasından sevinçle öğrendim. Bukahramanca hareketini bütün vatanperverler gibi ben de acizanetakdir eder ve tebriklerimi arz ederim. Bütün milletin ve belkibütün insanlık dünyasının alkışla karşılaştığı bu ilk şanlıteşebbüsün yakın zamanda muvafakıyete ulaşacağınateşkilâtımızın ümidi kuvvetlidir. Hele ben, seni her zaman bugibi kuvvetli bir insan isteyen hareketin başında bulundurantalihin cazibesinden, itimadım olduğu için daha çok mesudum.Sen yine vatanperverlerin başı, fedakârların kumandam

oluyorsun. Vatan yolunda çalışmayı kimseye bırakmıyorsun.Geleceğin öyle gösteriyor. Seni daima vatanı kurtaranlarınbaşında bulunduruyor. Bundan sonra on iki sene evvel de aynımuvaffakiyetin yaratıcısı olmuştun. Yunan Harbi'nde Tesalyamuvaffakiyetini tesirsiz bırakarak vatanı tehlikeye düşürenYanya perişanlığını muvaffakiyete götüren kahramancahareketini elbette hatırlarsın. Yine o zaman bir alay yiğitinmesuliyetini üstüne alarak yaptıkları hareketin başında senbulunmuştun. Evet, evet, o zaman yine sen YanyaKolordusunda, iyi niyet ve kuvvetten mahrum bir kocamanordunun alçaklığı neticesi olarak harp etmeksizin rezilce dağınık

bir çekilme ile hududu, tahkim edilmiş  mıntıkaları, o yer yertabii istihkâmlarla sarp dağlar, geçitler, boğazlarla tahkimedilmiş  ve müdafaası kolay olan vatanı, tüfek patlatmaksızınbırakarak ve ufak bir aracı ile dağılarak çekilmeyi, sinmeyiolsun düşünmeyerek Yanya Ovası'na kadar kaçan perişanordunun, evet o bütün moral kuvvetini kaybetmiş  yirmi binkişilik ruhsuz ve kansız bir ordunun Yanya Ovası'ndaKırmızıkilise civarında mukaddes ve hürmetli bir hatibin kanlıyaşlarla anlattığı kalpleri dolduran kelimelerle moralleriniyükselterek intizama koyup, fedakâr birlikleri içinde bulunarak

Page 9: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 9/212

vatanperverlikle ortaya atılmış, tehlike ile karşı karşı düşenvatanı, yerle bir olan askerlik namusunu kurtarmak için en önde

bulunmuştun. Bilirsin ya, o zamana kadar düşman ümit etmediğimuvaffakiyetlere varmış  hiç harp etmeden mağlubiyeti kabuleden bu ruhsuz birliklerin boşalttığı boğazlan, dağlan, sırtlan,tepeleri, kaleleri tutmuş, bir kat daha tahkim etmişti. Böylecelekelenmiş  olan askerlik namusunu kurtarmak için ölümü bilegöze alan Miralay Mustafa Bey ile Erkânıharp Binbaşı RecaiBey'in tavsiyelerine uyan fedakâr taburların en ilerisinde gidentaburunun Binbaşısı Ahmet Siyavüş Bey daha doğrusu talih senien önde yürüyen bölüğün başucunda bulundurmuştu. BeşpınarKalesi'nde yerleşen düşmanı ilk yiğitçe vuruşunla titreten, o yüzkızartıcı geri gelişimizi düşmana bir plân gibi gösteren senin

kahramanca saldırışın, evet senin bütün arkadaşlarına misal olanhareketin olmuştu. İşte bu kere talih yine sana döndü. Yine senvatanperverlerin lideri oldun.

Teşkilâtımızın sana karşı beslemekte olduğu itimat vehürmete lâyık olduğunu göstereceğinden kat'îyetle eminim.Nazım Bey hadisesinden dolayı sanık olarak İstanbul'a istenenEnver Bey'in de Selanik'te ortadan kaybolduğu resmen tebliğ edildi. Kat'î olan bir şey varsa onun da Selanik vilâyeti içindeaynı teşebbüse geçmek üzere kaybolduğudur. Görünüşe görebugünlerde bizde de bu istikamette hareket için müsaade

verilecektir. Bütün zabitler, evet birliklere kumanda eden bütünzabitler bizimle beraberdir. Ya vatanı kurtaracağız, ya öleceğiz.İki gözlerinden öper, bütün vatanperver kardeşlere selâm vehürmetlerimi yollarım…

6 Temmuz 1908

Page 10: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 10/212

 

BAŞLAMADAN EVVEL

Muhterem vatandaşlarım, okuyucularım, hatıralarımıyazmaya başlamadan evvel size birkaç kelime ile hayatımıanlatmayı vazife saydım. Benim küçücük hizmetleriminolduğundan çok büyütüldüğünü görüyorum. Şahsiyetimin,yaptığım işin bu kadar büyük alkışlara kıymeti olmadığınıanlatmak, ispatlamak için hatıralarımı yazmak zorundakaldığımı söylemek istiyorum. Ben ne yaptım, bilmem? İttihat

ve Terakki Cemiyetinden aldığım bir emri; beni Resne'debulunduran talih başka bir arkadaşın başına konmuş  olsaydıbenden daha az mı yerine getirecekti? Anlamak isterim: Bubüyük inkılâptaki hareketim, evet bu büyük inkılâbın milletegetirdiği aydınlığın yalnız yapıcısı gibi gösterildikten sonra,şahsım o kadar büyütülüyor ki, bundan üzüntü duyuyorum.Millet ve memleket vicdanım derinliğine yaralayan bu kanaat,büyük bir hatadır, bir iftiradır. Bu aydınlık günlere ulaştığımızsırada büyük bir fikir, hak ve adalete aykırı düşer. Hakikatiolduğu gibi belirtmek lâzım gelirse bu şerefi milletimizin büyükkabiliyetine ve İttihat ve Terakki Cemiyetine bırakmalıdır. Evet

millete! Malûmdur ki milletler, kendine yaraşan hükümetleribulmuşlardır. İşte hakikat bence budur. Bize inkılâbı hazırlayan;istibdat devrini atlatan, hürriyeti kazandıran, milletin bir an bilekötümserliğe düşüp tembellik yolun sapmadan geleceğe lâyıkolabilecek terakki ve yükselme kabiliyetlerini kaybetmemiş olmasıdır.

Otuz iki seneden zincire vurup istibdat altında yaşayanmillet, (II. Abdülhamit’in istibdadı devri) bir dakika bile uykuyadalmadı. İttihat ve Terakki Cemiyeti gibi kuvvetli ve gizliçalışan bir kuvvet, zekâsına ilâve ettiği bir şimşek hızıyla çalıştı.

Çalışmalarına mani olan zulüm zincirlerini bir tarafını bileincitmeksizin gösterdiği maharet ve siyasetiyle parçaladı. Fırlattıattı. Hür oldu, mesut oldu. Şimdi benim ve benim gibikendilerine verilen vazifelerden başka bir büyüklüğügörülmeyen ve isimleri hürriyetlerle söylenen insanlar ve onunyolunda yürüyenlerin yaptıklarını bu kadar büyütmeye, bizi bukadar çok alkışlamaya yer olmadığını söylemek isterim.

"Hâtırat-ı Niyazi" adıyla inkılâbımızın bir sayfasınıanlatan şu eserimle tezimi müdafaa edebilmişsem kendimi

Page 11: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 11/212

mesut sayacağım. Evet, inkılâbımızın pek ehemmiyetsiz birbölümünü, İttihat ve Terakki'nin yalnız benim tarafımdan

yapılmış  olan kesimini anlatan bu eserde benim hatıralarım,şahsî fikirlerim, eski hayatım görülecektir. Bundan dolayıokuyucularımdan İttihat ve Terakkinin ne zaman, nerede venasıl kurulduğundan, her zaman sitayiş  ile anılmaya değerkurucularından malûmat ve izahat beklememelerini isterim.Aslında büyük bir mahremiyet taşıyan bu büyük vazifeyiyapmaya kuvvetim de yetmez. Bu siyasî nezaket istikametindenhatıralarımı bile bütün açıklığı ile yazamadığımdan, milletiminyaradılışındaki büyüklük ve terakki yolundaki kabiliyetlerinialenî olarak anlatamadığından müteessirim. Bunun içindir ki bunoksanları örtmek için hatıralarımı mektep hayatımdan

başlayarak inkılâp hareketine kadar olan pek de lüzumluolmayan hadiselerle karıştırmak mecburiyetinde kaldım. Sizleriyorup sıkacak olan teferruatlı malûmatlardan zuhur edecekkusurun iyi niyetime bağışlanacağından ümitliyim.

Page 12: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 12/212

 

Birinci Fasıl

MEKTEP HATIRALARI 

1887 senesi daha on dört yaşını tamamlamamış  birmektep talebesi iken vatanın yandığını, milletin ve memleketinbattığını duymuş, padişahın çevresinin hainlerle sarıldığınıöğrenmiştim. Manastır rüştiyesinde ders verişindeki ağırbaşlılık, malûmat ve aydınlatıcı çalışmalarına bağlandığımBursalı Yüzbaşı Tahir Efendi gibi muallimlere sahip olmasıistikametinden ancak askerî rüştiyeden faydalanabileceğimi veiçimde yanan milletimin ve memleketimin düşüşünü mani olmaçalışmaları için ancak askerî mekteplerde lâzım gelen malûmatıalabileceğimi düşünerek askerî rüştiyeye girmiştim. Askerîrüştiyenin son sene imtihanları bitince tatili geçirmek üzereManastır'dan Resne'ye geçtim. Yakınlarım ve tanıdıklarım beniaskerlik gibi şerefli bir mesleğe geçmiş olmamdan dolayı tebriketmekle beraber mektepten yetişen zabitlerin hiçbir zaman Türkordusunun eski şan ve şerefini muhafaza edemediklerini ortayaattılar. Beni fikrimden caydırmaya çalıştılar. Milletimin

büyüklüğünden ve fakat hükümetin, hâkimlerin, saray çevresidenilen kötülük ve hıyanet yuvasından, ordunun gerilik vedüşkünlüğünden söz ettikçe ve son Türk-Rus Harbi'nde birmenfaat karşılığında padişahın etrafını alıp kandıranların kötütesiriyle kazanmanın nasıl ortadan kaybolduğunu anlattıkça içimsızlıyordu. Hainler, alçaklardan öç almak gün ve kuvvetini banavermesini Yüce Allahımdan diliyordum.

Bu hislerimin tesiriyle askerliğe olan bağlılığım gittikçeartıyordu. Bundan böyle vatan sevgisi ufkumu güneş  gibiaydınlatmış, gönlümü dünyalara açmıştı. Oraya ne yerleştirilirseyine bir boşluk, yine bir şeyler koymak gerekiyordu. Orayı

yalnız vatan sevgisinin doldurabileceğini bana gizli bir sesdurmadan tekrarlıyordu.

Yakınlarımdan, sevdiklerimden hiçbirinin nasihatigönlümden yükselen bu arzuya mani olamıyordu. Vatansevgisinin tesiriyle askerî mektebe girdim. Burada üç sene sürentalebelik devresini yazmayacağım. Mektepteki hayatım birtazyik altında olmakla beraber, dürüst ve çalışkan bir aile hayatıiçindi. Fransızca muallimi Yüzbaşı Orhan ve tarih muallimiYüzbaşı Tevfik efendiler, derslerinde sırası düştükçe

Page 13: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 13/212

kahramanlık, insanlık, terakki, vatan sevgisinden söz ederekTürklerin ve Fransızların vatanperverliklerini de belirten

hatıralarından söz ediyorlardı. Mektep olarak bu mukaddesyuvada başlıca edindiğim faydalar bunlar olmuştu. Mekteparkadaşlarımla ve hususî olarak cemiyetle dünya hâlinden sözettikçe Namık Kemal'in bu büyük vatanperverin hürmetli,abideleşen şahsiyeti, ortaya koyduğu eserleri mevzuu bahisoluyor, bunların aydınlığıyla milletin büyüklerine, siyasetsahasındaki büyüklerimize, millet yolunda hizmetlerigörülenlerden söz edilebiliyordu. Böylesine malûmatı olan,yüksek zekâsı alkışlanması lâzım gelen, vatan uğrunda tuttuğuistikametin değerlendirilmesi lâzım gelirken, bir köşeye itilipatılıvermiş  olması beni düşündürüyordu. Bu fikirlerin altında

kaynayan kanım, varlığımla o yükselişe engel olan manialarıimha etmek yolunda ölümü göze almayı bir vazife sayıyordum.Kendi kendime çok defa arkadaşlarıma şöyle seslenirdim:

- Biz milletin, asker adını taşıyan şerefli bir kısmını,erlerinin zabitleri olmak üzere yetiştiriliyoruz. Vazifemiz vatanımüdafaa etmek, hücum eden düşmanı imha etmek değil mi?Neden talimimizde, programlarımızda vatan sevgisinden eseryok. Bizi akıl ve mantık yolunda mukaddes sayılacak fikirlerdenuzak kalmak mecburiyetinde bırakıyorlar. Bu mukaddesfikirlerin gelişip terakkisine faydalı kitaplar okutmuyorlar? Ne

için tarihin birçok çağlarından, bütün milletlerin gelişipterakkisinden misal alarak şu düşüşümüze mani olacak gençliğiyetiştirmek istemiyorlar? Bize vatanperverliği öğrenmek içinFransızca eserler okutuyorlar. Ardı arası kesilmeyen bu'neden'lere "Yıldız'ın menfaati için!" demekten başka nevicdanım ve ne de bildiklerimin istikametinde bir sebep, iknaedici bir yol göremiyordum. Manastır'da bildiklerimden veResne'de tanıdıklardan duyduklarım, öğrendiklerim gündengüne doğru çıkıyordu. Üstad Tahir Efendi'nin rüştiyede NamıkKemal'in ve eski yazarların eserlerinde belirttiği heyecanlışiirlerin tesiriyle beni bağlayan vatan sevgisi, o çocuk ruhumu

inkılâplara hazırlıyordu. Namık Kemal'in gönlüme ışık tutan vekaranlığa düştüğüm anlarda bir kurtuluş ümidi veren şu:

 Hakir olduysa millet şanına noksan gelir sanma

Yere dü şmekle cevher sakıt olmaz kadr ü kıymetten

beyiti gibi hakikati aksettiren şiirleri, kafamda yarmaitimat ışıkları yaratmaktaydı. 1894'te Pangaltı'da Harbiye'yegirdiğim zaman kendimi bir zindanda mevkuf sayıp mektepten,askerlikten tiksinmeye başlamıştım. Namık Kemal'in ve onun

Page 14: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 14/212

gibilerin eserlerini ve adlarını ağzına almak en büyük kabahatolan bir yerde bulunuyordum. Orada o kadar genişleyip

derinleşmek isteğinde olan gönül, iklimin, tabiatın ve İstanbul'dao zaman bir dereceye kadar hür olan kütüphanelerin, kitapların,fikir sahası genişlemiş  mekteplerin, mektep hayatı nihayetbulmuş  etrafın, bu tesir ve tazyiki altında kendini yetiştiriphürriyete koşma istikametine girmişti. Neye yarardı ki devrintazyiki bu çalışma ile orantılı bir tazyik sürdürüyordu. Butesirlere karşı yine etrafın aydınlanmasına aydınlığınmuhafazasına edebiyat muallimi Kolağası Recep, Fransızcamuallimi Binbaşı Ahmet, Tabiye muallimi Erkânıharp YarbayEsat'ın -ki biz daha mektepte iken inkılâp hareketlerinintahrikçileri oldukları suçlamasıyla İstanbul'dan uzaklaştırılıp

Arabistan'a sürülmüşlerdi- ders sırasında aydınlanmamız vegelişmemiz için söyledikleri bize kafi geliyordu.

Evvelâ İstanbul'a, mektebe büyük bir arzu ve sevgiylegirdiğim hâlde zabit üniformasını bize veren mektep idareheyetinin, yani bir sürü casusların, bir sürü iki yüzlü vatanhainlerinin (Zeki, Rıza, Servet, İsmail paşaların) mühürleriyletasdik ettikleri diplomayı alıp çıktığım zaman mektebe,İstanbul'a büyük bir iç burukluğu ve nefretle vedalaşarakayrılmıştım. Çünkü o aralık memleketimin bir çiçek bahçesi,fakat Türklerin mezarı, politikacıların derinliğine düşünmesi

lâzım gelen o güzelim eşsiz Girit Adası hadisesinde Babıâli'nin,hayır hayır Babıâli diyemeyeceğim, (Zira o yüz elli seneden berikapatılmış, yerine saray çevresi ve Yıldız yer almıştır) Yıldız’ıntakip ettiği hatalı istikamet, zabit olmak üzere o koca mekteptebizler gibi zincire vurulmuş  fikirleri coşturmuş, Yıldız'ı telâşaveren Murat Bey'in Avrupa'ya kaçması ve neşriyatıyla gençvatanperverleri canlandırmakta olduğu bir devreyerastladığından vatanı kurtarmak için hazırlanan gizli teşkilâtakatılmıştım.

Murat Bey'in dönüşünden evvel mektebin muallim vetalebeleri arasında sınıf arkadaşlarımızdan Kandiyalı Hayrettinve daha bir iki arkadaşı gibi sütü bozuk casuslar gizliteşkilâtımızı haber vermişti. Mektep idaresinin zulüm ve kötütavrına karşı mevcut kuvvetimle kinimi yaşatıyordum. Bumel'un hareketlerinden dolayı saray ve etrafı ile onunhizmetinde olanların bundan böyle karşısındaydım,diplomalarımızın verilişinde Zeki Paşa tarafından söyleniptarafımdan tekrarlanan yemin sırasında kalbimden vatanımınkurtuluş  ve terakkisi istikametinde kimler çalışacaksa yalnızonlara bağlı kalacağımı söyleyerek öyle yemin etmiştim. Burada

Page 15: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 15/212

arkadaşlarımdan benim gibi hareket etmemiş  olanlar yalnızasilzade çocuklarıydı.

Gençlik devresine ve ordu içine girdiğim güne kadargeçen çocukluk merhalesini burada bitirmeye, inkılâp fikriningerek bende, gerekse bütün zabit arkadaşlarımda ne kadar tesirlive kuvvetli olduğunu böylece izah etmek mecburiyetindeolduğumdan okuyucularımdan af dilerim. Türklerin bir inkılâbıaz zaman içinde büyük bir gayretle başarabileceğine inanmayanAvrupa'ya, bütün medenî dünyaya sorarım. Hürriyetin ilânedildiği gün umumî bir sevinçle kabul edilen fikir beraberliğininyaratılmasına birkaç fedakârın çalışması yeterli midir? İşteburacıkta milletimin bütün o büyük vasıflarını, bütün hürriyete

düşkünlüğünü gözümün önüne getirerek biyografimi değil,ancak bütün alenîyetiyle hakikati ispatlamak için taçocukluğumdan beri hatıralarımı yazmak suretiyle milletimin buinkılâba nasıl istikâmet aldığını, bir ortam yarattığını vehazırlandığını, münevver liderlerin çalışarak yarattığı ortamdakigelişmesini vatandaşlarıma ve beni değerlendiren bütünAvrupalı münevverlere anlatmak istiyorum. Bu bir hakikattir kionun yalanlanması için ortaya atılabilecek tek bir hadise biledüşünülemez.

ZABİT OLDUKTAN SONRA

Zabitliğin memleketimiz içindeki üstün manasım idrakederek, onu her şekliyle yerine getirmeyi düşünen vatanperverarkadaşlarım gibi ben de vatanımın intizam ve terakkisinefaydalı kanunlara, lâzım gelen şekilde bağlanarak iyi bir zabitolmayı gaye edinmiştim. İlk vazife aldığım birliğe gittiğimde,kanunlar yerine geleneklerin devam ettirildiğini ve birliktekumandanın kendi görüş  ve fikirleriyle şahsiyetten başka birşeye müsaade etmeyen emirlerini ve bu şahsî davranışların

tesirlerini görmekten hissettiğim bir üzüntü ile çalışmayabaşlamıştım. Vazife aldığım 21. Alayın 4. Taburunda bendendaha evvel gelen Leskovikli Mülâzım Kâmil'in teklifiylehakikatleri yavaş yavaş kavrayabiliyordum.

Askerliğin en üst kumandandan en alt kumandana kadarolan birbirine bağlanışında boşlukları görüyor, daha doğrusu buçalışmanın kanun dışı selâhiyetsiz kimselere verilmiş olmasından zuhur eden intizamsızlıkları görebiliyordum.

Page 16: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 16/212

Askerlik kademelerini hak etmeden aşarak yüksekyerlere ulaşan ve buralarda bulunmuş  olan paşa ve üst

zabitlerden bir kısmının uşaklıktan, damatlıktan, evlâtlıktan,casusluktan yetişme, haksız yere orayı ele geçirmiş, devlettenpara almak için, daha hakikati kapmak ve çalmak için çalışıpyaşayan birtakım şakşakçılardan ibaret olduğunu anlıyordum.Müteahhitlerle mutabakat, hazineyi soymayı, askerin yiyeceğiniçalmayı, tütün idaresinden haraç almayı, kaçakçılığı bütünetraflarıyla öğrenmiş bir sürü haydut ve rezilin milletin kendineverdiği askerlik üniforması içinde cesaret ettikleri bu fenahareketlere karşı umursamazlık göstermelerine ve her türlümesuliyetten uzak kalmalarına bir türlü akıl erdiremiyor ve bukördüğümü bir türlü çözemiyordum. Her birlik ve her orduda,

böylece yürüdüğüne inandığım bu fesadın çıkış yerinin saray veetrafı olduğuna kanıveren, birçok hadiselerin ortadankaldırılması ise devlet bünyesinde kuvvetli bir inkılâba ihtiyaçgösterdiğini düşünüyordum. Milletimin hayatını ve geleceğiniengelleyen bu kötülükler içinde bazı münevver ve mühiminsanların hiçbir tesir altında kalmayarak fikirlerini neşretmeklebizim gibi gençleri ümitsizliğe düşmekten alıkoymaktaydı.Doğruluğun, sadakatin, sanki bir kötülük, vazifeye sarılmanınâdeta fenalık sayıldığı, hakkın ve adaletin sessiz ve halsizkaldığı bir memlekette, bütün devlet müesseselerinde olduğugibi ordumuzda da aynı hayat devam ederken bütün busuistimallere, bu küçüklüklere yalnızca birimizin, evet kalplerivatanı geliştirip ilerletmek isteği ile yanan, yalnız başınaçıkamayacağı bir güneş  gibi ortadaydı. Yok olmak tehlikesinemukavemet etmek kaygusunda bulunan münevverler, bukuvvetin önünde el ele vermiş  aynı ideal ve birbirine samimîrabıtalı bir harekette çalışıyordu. Beraberlik! Devlet idaresinindeğiştirilip tanzimi istikametinde söz-birliği etmiş  olanhürriyetçiler, birçok mani karşısında birbirlerinden uzaklaşarakümitsizliğe düşmüşler, korkunç bir kuvvetin hücumunauğramışlardı. Bozguncular! İşte bir cemiyeti imha edecek olan

bu fenalık, cemiyetin birbirine kenetlenmesine mani oluyordu.İnkılâbı gerçekleştirme istikametindeki ayrı ayrı fikirler Kanun-ıEsasiyi ortaya çıkarmak suretiyle ittifak ve ittihat tarzı olabilirdi.Yalnız, itimatsızlık da başta geliyordu. 1901 senesine kadar fikirberaberliği ve birlikteliği cemiyette ve münevver kimselerdegörülmüyordu. Nihayetinde bu temin edilince İttihat ve TerakkiCemiyeti meydana gelmiş oldu. Yalnız biraz geç hareket edildi.Aslında bu çalışma ve ittihat daha eskiden de vardı.

Daha zabitliğimin ilk senesiydi. Yunan Harbi ilânedilmişti. İnkılâp fikirlerinin gelişip yayıldığı bu zamanda

Page 17: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 17/212

devlet, buna karşı Yunan Harbi ile mani olmak istiyordu.Erkânıharp zabitler, genç zabitler, mektep muallimleri,

memurlar, mühendisler, avukatlar ve bazı münevver dinadamları, talebeler vaziyetten endişe duyuyor, gün görmüş yaşlılar, Yıldız'dan, o kokmuş teşkilâtın neşrettiği fena kokunundört tarafa yayılarak mikrop saçması, casusların her an adamtakip etmesine karşı gizli gizli toplanıyor, vatan için tehlikelerlekarşı karşıya olan ana ocağının kurtuluş yollarını arıyordu. Arap,Ermeni vatandaşlarımızın Anadolu'da, Yemen'de, İstanbul'dayaptıkları isyanlar, Girit'teki kanlı hadiseler inkılâba çevrilmiş olmanın ve beraberliği yaratmanın en kuvvetli emareleridir.Beraberliğin ortaya çıkarılmasının bir an evvel tahakkuku lâzımgeldiği hâlde memlekette bulunan azınlıklar ile başka

istikametlerde mutabakat, devletin dikkatini üzerimize çekmemeiçin başka yollardan gidilmesine lüzum vardı. Mutabakatı teminetme gayesiyle buluşmalarımız ve haberleşmemiz büyük birgizlilik içinde çok ağır ve kararsızlıklarla ilerliyordu. Hürriyetyolunda yapılan çalışmalara hariçten gelen tesirler bütünçalışmaları imha ederek itimatsızlık yaratmaktaydı. Hele harpilâm ile beraber bütün fikirler başka istikametlere çekilmekisteniyordu.

Münevver muhitin o sıralarda dayanağı olan MuratBey'in, bir sürü çocuğun ve genç ümidin rabıtası olan Murat

Bey'in avdeti ile ümitsizliğe kapılan bazı fena kimselerin,umumî itimat ve birbirine bağlılık gibi dünyanın altın ve gümüş servetlerinden daha kıymetli olan bir servet ve saadeti altınlar ilesaltanata değişmesi, o zamana kadar herkesin sevgi ve hürmetinikazanmış olan gençleri büyük bir mesuliyet altına itmiş, satılaninsan, milletin vicdanında lanetlenmişti. Bundan böyle, vatanınkurtuluşu için beraberliği isteyenler bozgunculukla, ahlâksızlıklasuçlanıyorlardı. Yunan Harbi'nden sonra 1901'de, hattaumumiyetle diyebilirim ki 1903 senesine kadar Genç Türkler buzor vaziyette çırpmıyorlardı. Murat Bey'in hareketi bütüngençlere bir insana bağlanmanın, çalışmada aleniyet ve itimadın

kötülüğünü göstermişti. Bu felâket gelecek için çok güzel vefaydalanılacak bir ders vermişti. Murat Bey'in riyaseti altındakurulan cemiyetin nizamnamesi hür bir devletin sosyalşartlarından pek az farklıydı. Bu yeni cemiyet, reisinin tesirialtında eziliyordu.

Yalnız reisin üstün zekâsından, malûmatından, idare vedayanışma kuvvetinden bir şeyler bekliyordu. Bu insanındüşüşü, her istikametten teşkilâtın da çöküşü demekti. Onun içinbütün azınlıklar gibi, vatanımızın Müslüman cemaati de fena

Page 18: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 18/212

idareden daha çok tesir altında kaldıkları hâlde, bu şekildekiberaberlik ve toplanışla bir muvafakıyet kazanamadılar. Reisin

küçülmesiyle birer birer dağıldılar. Birlik fikri de yok oldu.

Page 19: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 19/212

 

SÜRGÜNLER, İŞKENCELER

İtimadın yok olmasına, yeni fikir sahalarının silinmesinebundan başka tesir yapan sebepler de vardı. Şöyle hülasa edilirsedevlet teşkilâtının, ordu kumanda ve kadrosunun, azınlıklar içinmekteplerin ayrılışı, azınlıklar arasındaki muhafazakârlık

Müslüman olmayanların sosyal hayattan ayrılışı cemiyetarasında bir itimadın temin edilmesine ortam yaratmıyordu.Onun için Genç Türklerin adalet, müsavat, kardeşlik adınayüklendikleri neşriyatın tesiri görülmüyordu. Cemiyetin ikazıiçin münevver insanların neşriyat sahasına attıkları yasaklanıyor,bunlar engizisyon cellâtları tarafından akıl ve hayale sığmazişkenceler altında ya imha ediliyor ya da uzaklaştırılıyordu.Yenilik fikrini ve beraberlik ideolojisi etrafında toplananlarakarşı gösterilen sertlik, boynu bükük millete vurulan ihanet satırıgençlerden kimini geri dönüşe, kimini de memleket haricinekaçmaya itiyordu.

Böylece Yıldız'in altınları karşısında önünde diz çökenküçük insanlar, Yıldız'ı, hükümeti büsbütün kuvvetlendirmiş,gençliği temelinden yok etmişti. Bundan böyle Yıldız hükümetiAvrupa'ya kaçan gençleri kandırma yolundan vazgeçmiş,kendine karşı kalem kullananlara, yazı yazanlara, sözsöyleyenlere tazyik ve imha etme hareketine girişmişti. Sivil veaskerî ceza kanunları bu yeni suçları cinayet sayarak suçlularınıölüm, sürgün gibi en ağır cezalarla korkutucu yeni yeni maddeve fasıllarla doldurmuştu. Beyoğlu mahkemele-

143

ri, Taşkışla Askerî Mahkemeleri, Yıldız'ın engizisyonçağına parmak ısırtacak sorgu hâkimlikleri hep bu mühimsuçların dosyalarıyla uğraşıyordu. Hürriyetin ilân edildiği günekadar sertliği günden güne artan bu istibdatın, vatanın dörtköşesinde acentaları, ona canla başla hizmet eden fena ruhludevlet adamları vardı.

Page 20: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 20/212

Devlet kademesinde vazife almış  Genç Türklerin asılmesuliyeti, kendilerine verilen emri yerine getirmekle beraber

bu cemiyet içinde de münevver muhitle birleşerek beraberlik vehürriyet uğrunda çalışmaktı. Abdülhamit devri hükümetinin tesisettiği mahkemelerin dosyalarında bu gençlerden tevkifedilenlerin zabıtları buna şahitti. Gençliğin bu bitmez tükenmezkuvvetine, yeniliğe karşı bağlanışına yeni yeni mukabilhareketler bulmakta müşkilât çekmeyen Yıldız, o fenalık yuvası,bir aralık Avrupa'da "Cihan titrer sebat-ı pây-i er-bab-ıhamiyetten" manasına gelen, vatanı için, hürriyet için çalışanlarıhalkın gözünden düşürmek için hile yoluna saptı. Sadakat veaynı istikamette yürüyormuş gibi hareket maskeleriyle donattığıcasuslarını Avrupa'ya gönderdik Bunlara Genç Türkler adı

altında birçok fenalık yaptırarak gençliğin beraberliği dağıtılmakistenmiş ve Türkiye'nin terakkisine taraftar olan Avrupa efkar-ıumumiyesini bulandırma ve itibardan düşürme istikametinde birhayli uğraştılar. Birçok para saçıldı. Bu hareket ise hürriyetçigençleri şaşırtmış, inkılâp fikrini altüst etmişti. Saraymaltınlarıyla yapılan, vicdanların ümitsiz mahkemesi, o altınlarlaher şeylerini satan gazetelerin ortaya attıkları bir aralık bütündünyayı olduğu gibi saf ve masum olan cemiyet vicdanım dakarşımıza çıkarmış gibiydi. Hele Yunan Harbi'ni açmakla halkındesteğini kazanan hükümet, ordunun Tesalya'da kazandığımuvaffakiyet üzerine bundan sonra beraberlik, sadakat gibifikirleri ortaya atan-

144

lara Jön Türk nazarıyla bakıyor, sanki vatan düşmanı vefesatçı sayıyordu. Bir aralık gençlik milletin nazarında bu kadarküçülmüşse de bu nazarlar çok uzun sürmemiştir. Sarayistibdatının artması, Yunan oyunları karşısında Girit'ten askerinalınması, muvafakıyetle neticelenen Yunan Harbi'ninmalûbiyetten bin kat acı ve gönül yaralayıcı bir netice alması

millette hükümete karşı ve gençliği tutan bir vaziyet yaratmıştı.Hadiseleri olduğu gibi değerlendirmekten uzak olan cahil vezavallı milletin bu değişiklikler arasında ne yapacağını şaşırmış bir kararsızlık ve çekingenlik içindeydi. Ben bile o kadar buhareketlerin muhalifi olduğum hâlde ne yapılması lâzım geldiğifikri altında kararsızdım. Ne olmuştu? Yunan Harbi sırasındadevletin gösterdiği harekete aldanmış, i-çi kaynayan milletiteskin edici, efkar-ı umumiyeyi yatıştırmak gayesiyle açılan buharpte bir iyi niyet, bir kötülükten vazgeçme hareketihissetmiştim.

Page 21: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 21/212

Beşpınar Harbi'nde çocukluğumda etrafın mekteptençıkan zabitler hakkındaki fikirlerini tashih gayesiyle hareket

etmeyi tasavvur etmiştim. Bunun için de bütün arkadaşlarım gibiolağanüstü bir çalışma ile kendimi yetiştirmiştim. Bunun için desırasında askerî kaidelerin de dışma çıkarak harpte banagösterilen yerleri bile bırakıp daha ileriye gitmeyi, kahraman vesabırsız erlerimin önünde harp etmeyi düşünmüştüm.Harbiye'de, talebelerin padişahına sadakatini göstermek içinbütün Harbiye Mektebi zabit arkadaşlarım gibi böyle hareketetmem gerekiyordu. Böylece de padişahın Harbi-ye'den çıkanzabitlere karşı itimadını temin etmek lâzım geliyordu. Ne yazıkki! Erkânıharp zabitlerin ve bazı namuslu kumandanlarımıngözleri önünde yaptığım fedakârlık üst kumandanlarca

değerlendirilmiş  ve eşsiz kabul edildiği için rütbem mülâzım-ıevvelliğe terfi ettirilmişti. Bir değerlendir-

1 AK

me olarak da Beşpınar Harbi'nde bölüğümle esir ettiğimYunanlıları İstanbul'a götürmekle vazifelendirilmiştim. Vazife.mi bitirip İstanbul'dan avdet ettikten sonra memleketimin in-kılâba olan ihtiyacını daha iyi anlamış oluyordum. Evvelâ yolunüstünde Manastır'a varışımda burada bulunan kumandanlar ve

üst zabitler bu vazifemden faydalanarak oğullarını, yakınlarınıkayırmak, hazineden bir şey koparmak kaygısında olduklarınıgördüm. Selanik'teki koskoca müşir bile bundan faydalanmayakoşmaktan geri kalmıyordu. Milletin avuç dolusu parasını alanbüyükleri, gördüm ki millet ve devletinin menfaatinden çok,kendilerini düşünmektedirler. Harbiye Nezaretinegötürüldüğümde Askerî Şûrada erlerin ayakkabıları hakkında birneticeye varılamadığını öğrenince şaşırıp kaldım. Nazır Paşa,çarık, yemeni veya çizmeden hangisinin orduya kabuledilmesinde fayda vardır diye bana sual edince hayretim daha daartmıştı. Bu zamana kadar kumandanlarımız, müşirlerimiz,

paşalarımız anlaşılıyordu ki vazifeleriyle uğraşmıyorlardı.Hâlbuki harp başlamış, neredeyse bitecekti. Saray etrafınasığınanlardan alay alay kordonlular harp başlayıp muvafakıyetemareleri göründükten ve hatta sona erdikten sonra bile gönüllüadıyla rütbe ve maaşlarını artırmak için akın akın harpmeydanına koşuyorlardı. Harbin bütün yükünü omuzlarındataşıyanlara karşı gizli bir çekişme başlamış, rütbe ve nişanyağmasında ön safa geçmişlerdi. Kumandanların Tesalya'dayağma yapmak suretiyle küçülmeleri, birbiriyle yarış edercesineticarete kalkışları -Hakkı Paşa'dan başkası- yaverlerin,

Page 22: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 22/212

müfettişlerin hadiseden faydalanmaya koyularak hazineyisoymaktaki muvafakıyetleri ortaya yayılmış, benim gibi

hükümetin iyi niyetine, fena hareketlerini bundan böyledeğiştireceğine inanmış  olan saf yüreklileri aydınlatmıştı.Hususî saray etrafında Harbiye'den

146

çıkmış  zabitlere karşı gösterilen itimatsızlık ve hareketbeni çok üzmüştü. Sarayda bana adımı ve rütbemi sordular. Beş-pınar Harbi'nde, Harbiye'den çıktığımın sekizinci ayındamülâzım-ı evvel çıkarılmış olduğumdan hak etmeden ikinci biryükseltilme talihsizliğine yer vermemek için mülâzım-ı sâniolduğumu söyledim. Padişaha arzedildikten mülâzım-ı evvelyükseltildiğim bildirilmiş ve on altın padişah mükâfatı almıştım.Hâlbuki Müşir Kâzım Paşa'nın benimle beraber gelen ve esirlerialıp orada burada kendini gösteren on üç yaşındaki oğlu, iki yüzlira mükâfat ve iki derece terfi suretiyle değerlendirildi veyağverliğe alındı. Saraya alınmam için yapılan teklifi de kabuletmedim. Bu hadiseler karşısında devletin kendi kendini tanzimedemeyeceğini anlıyor ve bir inkılâba olan ihtiyacıdüşünüyordum. Harp bitti? Bitmezden evvel saraydan vedevletten ordu ve idare hakkında yenileme istikametinden

kumandanlardan ve erkan-ı harp zabitlerden teklifler istenmişti.Hâlbuki sonradan bunların da uyutma için uydurulmuş  birmanevra oldukları ortaya çıktı. Böylece devlet bünyesindebatıya dönük hamleler yapmak isteyenlerin avlanması için birtuzak kurulmuştu. Bu tuzağa düşen münevverler birer birer imhaoldular. Devlet idaresi gibi ordu da eskisinden daha fena bir hâlegeldi.

Yunan Harbinden sonra gösterdiğim çalışma vegayretime karşı geri vazife sayılabilecek olan Redif Birliğineverildim. Talih beni doğum yerim olan Resne yakınındaki OhriTaburuna atmıştı. İşte benim, Yunan Harbi'nden 1903 senesinekadar Genç Türklerin, vaziyetleri hiç de iyi olmayan buteşkilâtın tekrar kendini göstermeye başlayıp etraftan alâkagörmeye başladıkları zamana kadar hayatım, görgüm vefikirlerim bunlardı.

İkinci Fasıl

BULGAR İSYANI

§ HARİCÎ BASKILAR

Page 23: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 23/212

1903 senesine kadar bu taburda depo vazifelisi idim.Vazifem dolayısıyla, Türkler, Arnavutlar, Bulgarlarla çok

münasebetlerim oluyordu. Dört beş  sene günden güne artan birçalışma, canla başla Bulgarların büyük bir isyana girişerek kandökmekten çekinmeyeceklerini duyuyor, görüyor ve tetkikediyordum. Tırpan, koşa gibi yeni ziraat aletleri fabrikalarınınseyyar vazifelileri olarak 1895'ten beri Makedonya'da OsmanlıDevleti'ne karşı isyanı hazırlayan Rus erkân-ı harp zabitleri vevazifelilerinin Bulgar zabit ve papazlarının tesiriyle başlayanBulgar inkılâbı, ancak 1903 senesinde teşkilâtını tamamlamış,Bulgarları umumî bir isyana bu kadar geç hazırlayabilmişti.Bulgarlarda inkılâp fikri o kadar çok inkişaf etmişti ki ilksenelerde köylüler Rusların bu ikazından devlete şikâyette bile

bulunmuşlardır. Fakat devlet, Rusya'ya karşı hareketi siyasîmünasebetler istikametinde menfaatları han-cinde gördüğündenbu isyan tohumlarının ekilip biçilmesine göz yumuyordu. Buistikamette hükümetin bindiği dalı kestiğine bir misal vermekiçin Ohri Kaymakamı Ali Asaf gibilerin vazifelerini yapacakyerde vaziyeti haber veren devlete sadık Hristiyanı azarlayıpkovması kafi sanırım. Bulgar

148

isyanı idare eden dahilî teşkilâtta Resne Bulgarları*

 vazifeliydi. Komite teşkilâtı da buradan başlamıştı. 1903'tekendisini gösteren ilk isyan buradan başladı. Türk inkılâbı,inkılâp hareketi yine buradan başlamış ve bütün isyanlar buradanihayete ermiştir. Bulgar isyanı Rumeli'de intizam ve istikranbozduğu, ayrılık ve karışıklığı yaydığı hâlde, Türk hareketi onunaksine Bulgar isyanının dağıttığı fikri bir noktada toplamış,devletin bütünlüğünü ve hürriyetini ele geçirerek intizam veemniyeti temin etmişti. Rumeli'de emniyet ve intizamı teminetmekte ordunun gösterdiği gayrete karşı sivil vazifeliler,emniyet teşkilâtları alâkasız duruyor ve bu bütün münevverleri

üzüyordu. Polis, jandarma, adalet, sivil memurlar Bulgarlarındüşmanlığını, hareketini kötüye götürecek çalışmalardançekinmiyorlar; halk ise Bulgarları haklı görüyor ve fakatmemurların vazifelerini kolaylaştırması, göz yumması,alâkasızlığı karşısında silâh depolarına dönüşen Bulgar

* Resne'deki Bulgar kilisesinin yapılışındaki temel atma merasiminde hazır bulunmakmaskesi altında Bulgaristan'ın her tarafından Bulgar Damyan Groyef ve YuvançeKetyan gibi birçok şahıs toplanarak komite kurmak için çalışmaya başlayıp yeminetmişler ve teşkilâtlarını genişletmeye teşebbüs etmişlerdi. İşte Bulgar isyanı buzaman başladı diyebiliriz. 

Page 24: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 24/212

köylerindeki hazırlıkların sonradan kendilerine kötülüklergetireceğinden şüphelenerek müdafaaları için kanlarının son

damlalarını akıtma kararını veriyorlardı.Şurada burada istikran bozan hadiseler Avrupa

devletlerinin terakki yolundaki mukavemetleri yarını biledüşünmeyen büyükler tarafından telaşlanmaya sebep olmuş,hayatlarını sürdürmek için geçici bazı hareketlerini zorla kabuletmişlerdi. Böylece de mahkemelerin, köy bekçilerinin, köyiratlarını değerlendirenlerin, vergi toplayanların, jandarma-

nın yenilenip tanzimine karar verilmişti. Bu istikamettede değişik devlet dairelerinin fikirleri sual edilmekte, malûmatistenmekteydi. İşe yaramayan memurların değiştirilmesidüşünülmüş, köylüden haksız yere lüzumundan fazla yiyeceği-nielinden alan sistemin ortadan kaldırılması ve köy bekçilerininitimat edilen insanlardan seçilmesi tasavvur edilmişti. Üsküp,Manastır, Selanik vilâyetlerindeki jandarma alaylarında bulunanokuma yazma bilmeyen, vazife kuvveti olmayan ve rüşvetalmakla bilinen zabitlerin Harbiye'den çıkmış  veya alaydanyetişmiş  zabitlerle değiştirilmesi teklif edilmişti. Vergibakımından da bir yenilik olarak belirli bir arazi vergisininkonulması düşünülmekteydi. Yapılacak bu yenilik için

mıntıkada bir Umumî Müfettişlik kurulmuştu. YapılanlarıAvrupalı ecnebiler takip edeceklerdi. Hâlbuki senelerden berihürriyet için hazırlanan ve dişlerine kadar silâhlanmış  bulunanBulgarlar haricî tahriklerin tesirinden kendilerinikurtaramadıkları için iyi niyetlerine itimat duymadıklan devletinbu projesinden emin olmadılar.

Girit'ten, Ermenistan'dan, İstanbul'dan, memleketin hertarafındaki isyanlardan ve hadiselerden Bulgarlar birçok dersalmış gibiydiler. Biliyorlardı ki idaredeki kötülük, devleti idareedenlerden çok idare şeklindedir. Bu şekil ve idare, sistemdeğişmedikçe bu tek idare edenin istibdatı değişerek Meşrutîidarenin kabulü için Müslümanlar arasında bir temayül, birçalışma gayreti görülmedikçe, arzularının, mukaddes tanıdıklarıhürriyetin, müsavatın kat'î olması imkânsızdı. Hürriyeti içinkanma susamış, ölümü gözüne almış, kefenini boynuna sarmış Bulgarları tesiri altına alan ecnebiler, Türklerin umursamazlıkve gevşekliğinden, yalnız kendini düşünüp devlete aldırmayanidarecilerinden faydalanacak bundan daha iyi bir vaziyetolmayacağı kanaatine vardılar. Bulgarlar da

150

Page 25: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 25/212

 

Ermeniler gibi, belki onlardan daha akıllıca bir siyaset veileri görüşlülükle Avrupa'da çalıştılar, seslerini duyurdular,kendi mevcudiyetlerini tanıttılar, efkâr-ı umumiyeyi kazandılar.Berlin Kongresi'ni yapan büyük devletin desteğiyle devletin sözverdiği yeniliklerin yapılmadığını ortaya atarak büyükdevletlerin alâka ve tazyikini istediler. Avrupa'nın müdahelesinehak kazandıran bir kanlı isyanla dünyanın alâkasını ve sevgisinitopladılar. Makedonya'da yapılacak ıslahat için Rusya ileAvusturya arasında geçerli olan statüko -mevcut vaziyetimuhafaza etmek- anlaşmaya rağmen Makedonya'da kanakmakta, iki tahrikçi devletin bütün bu fenalıklardan mesul

olması lâzım gelirken, bu iki menfaatperest devlet her çeşitsuçlamaya karşı dünyaya bir elinde zeytin dalı gösterirken diğerelleriyle silâh yardımı yapıyorlardı. Avrupalı büyük devletlerinmenfaatleri Türkiye'de yenilik ve ilerlemesine bağlı gibigörünen bir iki devlet ile o iki menfaatperest hükümet tarafındanhazırlanan tahripkâr kararı tasdik etmekten geri kalmıyordu. İkimenfaatperest grup arasında fikir ayrılığı bunun tatbik şekli idi.Bütün bu haricî tesirler karşısında da Türkler Rumeli'de Türkhâkimiyetini devam ettirmek için kararlı bir çalışmanın içindesessizce bekliyorlardı. Rumeli'de gözleri olan Avrupalı büyükdevletler bizim umursamazlığımızdan faydalanma

yolundaydılar. Avrupa medeniyetine yakışmayacak bir şekildekendi siyasetlerini lekeliyorlardı.

Saray, Babıâli, millete zulüm yapan idare, Rumeli'de,Anadolu'da üzerine aldığı ıslahat hareketlerinden çekiniyor, sav-saklayıcı hareketlerle zaman kazanma yolunu tutuyordu. BerlinAntlaşması'na imza koyan Avrupalı büyükler, bunun için işeburunlarını sokmak mecburiyetinde kalmışlardı. Neden, aynızulüm altında tutulan bütün halklara karşı aynı alâ-

ka gösterilmiyordu? Yalnız kendi menfaatlerinidüşünüyorlardı. Bunun için de Babıâli'nin politikasından,vurdum duy-mazlık ve korkaklığından faydalanmayıdüşündüler. Fena hareketlerin sebebi olan Rusya veAvusturya'yı hadiselerde en çok alâkalı oldukları için devletlerteşkilâtında adalet balonundan şahit olarak bile kabul etmemeklâzım gelirken bu iki devleti ıslahat hareketinin tatbikindevazifelendirdiler. Zaptiye alaylarının jandarmaya tahvili,Müslüman köy bekçilerinin yerine Hristiyan köy bekçilerininkonulması, adalet teşkilâtının genişletilmesi, jandarmaya bölge

Page 26: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 26/212

nüfusu nisbe-tinde Hristiyan er alınması, birçok vazifelilerinuzaklaştırılması, umumî müfettişin tatbik ettiği diğer küçük

ıslahatlara karşı Kuzey Arnavutluk'un isyanı, Anadolu'dangetirilen bir tümenle bölgeden alman birliklerden müteşekkiltümeni pekleştirmek suretiyle mani olunmuştu. Her zamanMüslümanların haklı ve doğru arzulan karşısında yaptıklarıtoplantıları dağıtmayı başaran Şemsi Paşa, bu işte büyükhizmette bulunmuştu. Binlerce insanın sürüldüğü kulelerin yerlebir edilmesi suretiyle Arnavutluk'a gözdağı verilmişti. Buvaziyet karşısında Loma Arnavutları çok haklı isteklerdebulunmuşlardı. Bütün Arnavutluk bir isyan hazırlığı içindeydi.Hürriyet, müsavat istiyorlardı. Öteden beri devam eden veArnavutların tembellikle geri geri gitmelerine yol açan, kan

gütmeye çare olacak bir müsavat ve bunu temin edecek hükümetarzu ediyorlardı. Hazırlanan isyan iyi teşkilâtlanmadığı veArnavut beyleri bu isyandan menfaat temin ettikleri, hükümetteöldürenleri ceza yerine rütbe, nişan ve mükâfatla karşıladığı içinarzu edilen gayeye varılamıyordu. Devletin bütün kuvvetiyleArnavut'ta çalıştığı, umumî müfettişliği bütün kuvvetini -astvazifelilere tatbik ederek Türkleri gerilettiği- kullandığı sıradaBulgarlar dahilî işlerini tanzim ediy-

152

or, teşkilâtlarını tamamlıyorlardı.

Böylece Bulgarlar, hükümetin organizasyonundanfaydalanıyor, kendilerinden polis, jandarma, bekçi yapmaksuretiyle plânlarını tamamlıyordu. Hükümetin pek mühimolmamakla beraber iyi tatbik edemediği ilk devre jandarma vepolis teşkilâtları, kayırma ve rüşvetin tesirinden kurtulamadığıiçin Belçika ve İsviçreli zabitlerin kontrolüne rağmen istenenneticeye varmaktan çok uzaktı. Bu iş için fena bir vaziyette olanzaptiye alaylarından bir iki yüz zabitle bin beş  yüz ere yolvermek lâzım geliyordu. Yıldız için bunun tatbiki kolay bir şeydeğildi*  (*). Senelerden beri ekmeğini bu yoldan sağlayan birsürü ailenin geçimi bu yüzdendi. Buradan çıkarılacakla, bunlarınyerine konacakların müşkülâtı da ortadaydı. Aslında umumîvalinin Rumeli'de vaziyeti, Yıldız'ın tesiriyle pek sınırlıydı. Buhâl dolayısıyla da bölgede Yıldız'ın iş yapan eli olmaktan başka

*  Kosova vilâyetinden (Manastır) açığa çıkanlan işe yaramaz ve dağ  mektebindenyetişme zabitleri, saray Harbiye Nezareti'nin görüşünü almadan birer derecerütbelerini yükselterek orduda kullanılmalarını teklif etmişti. Selanik, Manastırvilâyetinden açıkta kalanlan da Yemen'e ve başka uzak vilâyetlere tayin etmişti. 

Page 27: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 27/212

bir vasıf taşımıyordu. Vazife bakımından bir hürriyet vesalâhiyete sahip değildi. Vazifesi Babıâli'nin, daha doğrusu

Yıldız'ın göz boyaması kabilinden birtakım köksüz tadilâtyapmaktan ibaret kalıyordu. Bulgarların devletin hareketiderinliğine etüt edip Avrupa'ya aksettirmesi, şikâyetlerininnazarı itibara alınarak devlet üzerinde tazyik başlamıştı.

Dahilde ve hariçte hürriyet için çalışan münevverler buvaziyet karşısında yalnız halkın görüş  ve fikirlerini batıyadöndürmekle bir netice alınamayacağını anlamışlardı. Birzamanlar Avrupa'da Damat Mahmut Celâlettin Paşa oğullarıy-

la, ismail Kemal Bey, Yarbay İsmail Hakkı, Siyretbeylerle Musoros Bey ve Avrupa'da bulunan diğer münevverTürkler dahildeki münevver Türkleri Avrupa'dan yardımistemeye kışkırtıyorlardı. Makedonya'da sık sık eksik olmayanisyanların, seslenişlerin menbaı, sebebi Türklerin hareketlerindedeğil, hükümetlerinin istibdat idaresinde aramanın doğruolacağını Avrupa'ya tebliğ edilmesini istiyordu.

Avrupa'daki münevverlerimizin bu istikamettekineşriyatına, İttihat ve Terakki'nin Paris'teki toplantılarınaarkadaşlarımdan İzmir'de, daha sonra Selanik'te vazife almış olan mülâzım (şimdi kolağası) Mecdettin ile görüşerek

öğrendim. Se-lânik'e hatta bundan biraz evvel Avrupa'dakilerlegörüşüp mektuplaşmaya vasıta olan kendisi daha sonra beniSelanik'te İttihat ve Terakki'den müteşekkil bir komiteninbulunduğundan malûmatlandırmıştı. Daha sonra Avrupa'dakimünevverlerimizden Ahmet Rıza taraftarlarından başkasınınTürkiye'de yapılacak ıslahat için Ermeniler, Bulgarlar gibiAvrupa'nın müdahalesini, yardımım arzu etmek fikrindeolduklarım, bunun doğru bir hareket olmadığını anlatmıştı.

O günden sonra Ahmet Rıza Bey'in neşriyatına kalptenbağlanan gençlerimiz, zabitlerimiz yalnız bir mıntıkada ve bir

istikamette terakki değil, bütün memleketi ihtiva eden umumîmanada bir ıslahata, kuvvetli ve köklü bir inkılâba gidilmesilüzumu üzerinde sebat ederek beraberliğe varmıştı*.-(*) Kanun-ıEsasinin yeniden meriyete konması! 1876 senesinde Rusya'nıntahrikiyle İstanbul'da büyük devletler tarafından bize karşıtoplanan konferansın açılış  günü bildirilen Kanun-ı Esasininyeniden meriyete konup tatbiki bütün bu kö-

* Ahmet Rıza Bey'in Meşveret, Şura-i Ümmet, Vazife-i Mesuliyet adlarıyla neşrettiğikitapları etrafı aydınlatma istikametinden büyük tesirler yapmıştı. 

Page 28: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 28/212

154

tülükleri durduracak bir hâl yolu olarak kabul ediliyordu.Doğuda Hristiyanların hamiliğini üzerine alan, onlarınvaziyetleri için değil, bir iyi niyet gösterisi altında ikide birortaya atılan Rusya, dahili işlerimize burnunu sokmasındadevletin bir istibdat rejimi içinde yaşamasından faydalanıyordu.Bizde istibdat idaresinin değiştirilmesi Rusya için bütün bufırsatların elden kaçması demekti. Türkiye'yi imha etmek içinHristiyanlara imtiyaz verdirmek, Türkiye'de yavaş  yavaş azınlıklardan birtakım hükümetler ortaya çıkarmak suretiyleAvusturya ile beraber tatbik ettikleri kararı ancak Osmanlı

hükümetindeki istibdat idaresi yoluyla tatbik edilebiliyorlar-dı.Kanun-ı Esasi ile Hristiyanların hürriyet ve müsavata vasılolması ise Rusya ile Avusturya'yı bu hadiseler karşısında seyircibulunduracaktı. Bir taraftan Avusturya ve Yıldız'ın tahriklerinekapılan Kuzey Arnavutluk'un bu görüşe muhalif vaziyeti, diğertaraftan Rus zabit ve papazlarının Makedonya'da köy köy koşasatmak suretiyle Hristiyan köylerinde dolaşarak Makedonya'daRus menfaatlerinin ve politikasının ikamesine, bir an evvelmeşrutî idarenin tesisine çare araması lâzım geliyordu. Türkler,Makedonya'da oynanan Rus ve Avusturya oyunlarına sessiz veseyirci kalamazlardı. İttihat ve Terakki ise bir taraftanYıldız'dan, Rusya'dan, Avusturya'dan Balkan Yarımadasınasokulan fenalık mikroplarını ayıklamaya çalışıyor, bu mel'unşahısların çalışmalarıyla tehlikeli istikamete girmiş  olanazınlıkların birleşebilmeleri için uğraşıyordu. Pek de kolayolmayan bu çalışmanın neticelenmesi kuvvete ihtiyaçgösteriyordu. İslâm münevverleri arasındaki fikir ayrılığınıevvelâ bir istikamette, Kanun-ı Esasinin tekrar meriyetekonması yoluna döndürerek esaslı bir fikir istikametindedurulması lâzım geliyordu. Bu yolda da ordudan başka hiçbirkuvvetten faydalanılamazdı. Bunun için

de neşriyatı bu zaviyeden idare etmek lüzumuanlaşılmıştı.

Ortada talebeleri, onun devamlıları ve askerlikvazifesinden uzak tutulan ve yirmi seneden beri milletiaydınlatabilecek din adamlarına yol verilmek suretiylemedreseler birer tembel yuvası hâline döndürülmüştü. Dinadamı yetiştiren medreseler bundan böyle İslâm dinine hizmetedecek yerler değil, köy köy, mahalle mahalle dolaşıp yiyecek

Page 29: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 29/212

dilenen cahil ve yalnız kendilerini düşünen adamlarla dolmuştu.İşte bu adamlarladır ki Yıldız, halk üzerinde istibdat idaresini

muhafazakarlığı geliştirmekle yürütüyordu.Mısır'da tab'edilip memlekette dağıtılan "Risale-i İstinsah

daha sonraları Ahmet Rıza Bey'in, "Kadınlar, Zabit, Ordu,Vazife ve Sorumluluk"; Mülazım Ömer Naci'nin "Hayya-lelFelah" ve onun gibi faydalı kitapların cemiyette büyük birdeğişiklik ve terakki vasatı yaratıyordu. Makedonya'daki kanlıisyanlara karşı hükümetin alâkasızlığı, hele ordunun küçükdüşüp bir iş  yapamayacak hâlde bırakılması vicdansızlığı, birinkılâbı kökleştiriyor ve umumîleştiriyordu. Herkesi şaşırtan buinkılâbımızın bir an evvel yapılmasında, Bulgarların

hareketinden çok günden güne artan ve Reval'de İngiliz ve Ruskralları arasında anlaşmaya varılan ecnebi baskısı karşısındahükümetin sessiz kalışı ve her şeyi kabul eder görünerek alçakbir politika takip etmesiydi.

Rumeli Umumî Müfettişliğinin idare ettiği ıslahatın sathîolduğunu gören Avrupa, jandarma için büyük devletordularından seçkin zabitler sevk etti. Avusturya ve Rusyatarafından yapılanları takip etmek için sivil ajanlar sevk edildiğigibi daha sonra dahilî işleri ve malî sahada kontrolleri altınaalındı. Umumî Müfettiş bu murakebe altında sarayı ve ecnebilerimemnun etmek, onların mesuliyetinden kaçınmaktan başka birşey düşünmeyerek arzu ettiği gibi yürütebiliyordu.

156

Bulgarların 1903 senesindeki umumî isyanları karşısındadevlet eli kolu bağlı bir şey yapamaz olmuştu. Devletin bubeceriksizliği, Bulgarlar için faydalanılacak bir ders oldu. Kısazaman içinde, varmak istedikleri siyasî gayeleri ele geçirdiler.Bundan başka bir şey yapamayacaklarını da pek iyi biliyorlardı.

Bundan sonra jandarmanın yeniden tanzim edilmesine oldukçaesaslı başlanarak bir şeyler yapılabilmişti. Fakat güzelüniformalar, külliyetli ve intizamlı verilen maaştan başka birmuvafakıyet temin edemeyen jandarma, bu isyanlar karşısındavazifesini yapma değil, hatta zamanında işyara öğrenip tetkiketmeyi bile yerine getirmemiş, her zaman ordunun yardımına,askerin işe müdahalesine ihtiyaç göstermişti. Bulgar isyanı 1904senesinden sonra çalışmasını yeni bir şekle soktu. Programmıgünün ihtiyaçlarma göre tanzim

Page 30: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 30/212

 

edildi. Hükümet icra kuvvetini ve bunu temin edenMüslümanlardan çok Rumları takip etmek mecburiyetindekalmış, ti. Çünkü Rumlar da Bulgarların mıntıkayı ellerinegeçirmek kaygısıyla isyan etmişlerdi*.(*)

Manastır'da hürriyetin ilânı Sağdan ikinci fedaî Atıf Bey(1908)

*  Makedonya'da Müslümanların birkaç tecavüz ile imha olacağına ve

ekseriyeti temin eden Bulgarların kısa zaman içinde gayelerine varacağına inanmış olan Bulgar köylüleri, ilk isyanlarında Müslümanları, çiftlikleri ve binalarını hücumhedefi olarak seçmişlerdi. Hatta Hristiyanlarda nüfus nispetinde polis ve jandarmaalınması görüşü de bu asılsız temele istinat ederek ileri sürülmüştü. Üsküp, Manastır,Selanik vilâyetlerinde Hristiyanların Müslümanlardan fazla olduğu kanaatinevarılarak bu görüşlerin kifayetsizliğini sonraki hadiseler ispatladı. Evvelâ Müslümannüfusunun sayıca, sonra barınak ve toprak bakımından üstün olduğu öğrenildiği gibi

Hristiyanlan ihtiva eden Bulgarların bazı mıntıkalarda Rumlardan az nüfuslu olduklanortaya çıktı. İki kere yapılan nüfus sayımında şu neticeye varıldığını sonradankendileri de, Avrupalılar da kabul etmek mecburiyetinde kaldılar. Bu nüfusistatistiğini aşağıda olduğu gibi gösteriyoruz:

Selanik vilâyeti Kosova vilâyeti Manastır vilâyeti

485.555 İslâm 752.536 İslâm 260.418 İslâm

323.227 Rum 13.452 Rum . 291.238 Rum

217.117 Bulgar 170.005 Bulgar 188.412 Bulgar

1.025.899 169.601 Ulah ve Sırp 30.116 Ulah ve Sırp

1.105.594 770.174 

Page 31: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 31/212

 

SİVİL İDARECİLERİN UŞAKLIĞI

Umumî af ile boşaltılan hapisaneler, Makedonya'dakiisyancılara taze ve yeni kuvvetler katmıştı. Bu zamana kadarpadişahın emrine bağlı olan Balkanlarda komitacılara karşıyapılacak takipler, bundan sonra mıntıka kumandanlarınınselâhiyetine verilmişti. Bu vazifeler dolayısıyla çevreninemniyetini temin etmekle vazifeli olanlar yalnız umumîmüfettişin gözüne girmeyi düşünüyor! Haber alma için verilenyüklü paradan, ajan tahsisatından faydalanmayı gayeediniyorlardı.

Komitalarla yapılan çarpışmalar, ordu birlikleritarafından tertip edildiği gibi, azınlığa bağlı eşkıyaların,isyancıların saklandıkları yerler ve koruyucuları, yine zabitlerinbuldukları haber vericiler tarafından öğreniliyordu. Bütünsuçlular, katiller şehirlerde askerî polis ve zabitler tarafındanyakalanıyordu. Sanki sivil idare bu hadiseden hiç de mes'uldeğildi.

Ordunun bu hareketindeki yükünü hiçbir zamanbinbaşıdan yukarı rütbedekiler üzerine almamıştı. Bütün buçalışmalara ve fedakârca hareketlere karşı geçimleri teminedilemeyen ve gençlikte baskı alfanda tutulan zabitler, çok az

maaşlarını da alamadıklarından çevrede hiç de iyikarşılanmıyorlardı. Haklarını isteyenler hapis ediliyor veyasürülüyordu. Mukavamet edenlerden, ordudan çıkarılanları hattadayakla karşılaşanlar da oluyordu.

159

Bulgarlar, köylerindeki teşkilâtlar tamamladıktan sonraaralarındaki itilafları hâlletmek için mahkemeler bilekurmuşlardı. Şimdi bu yapaklarını sağlayacak bir icra kuvvetine

ve diğer azınlık veya hükümetin müdahalesi karşısında onacevap verecek bir silâhlı kuvvetin meydana getirilmesine İh-tiyaç kalmamıştı. Onu da pek akıllıca davranarak ortaya çıka,rıverdiler. Küçük mıntıkalar içinde mahallî ve seyyar çetelertesis ettiler ki, ekseriyette kendi iş  ve gücüyle uğraşmakta,vazifeye davet edildiğinde kendine verilmiş  olan silâhı alıpçetesine iltihak köylülerden müteşekkildi. Böyle bir teşkilâtıtakip edip yakalamak kolay değildi. Bulgarların bu teşkilâtlarıordunun, özellikle Üçüncü Ordumuzun yeniden tanzimindebüyük tesir yapmıştı. Üçüncü Ordu da yaşlı, vücutça iş görmez,

Page 32: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 32/212

fikir ve ahlâk bakımından zayıf birçok zabit vazifedenuzaklaştırıldığı gibi, ikinci sınıf tümenlerin tanzim edilerek

bütün bölük zabitlerinin genç ve umumiyetle Harbi-ye'dençıkmış  olanlardan temin edilmesi göz önünde tutul-muştu*.(*)Redif zabitleri bulundukları kazalarda üç ayda bir yoklamalarda,halkla münasebet kurdukları gibi kırkar, ellişer kişilik ve dahabüyük kuvvetlerle dolan Nizamiye zabitleri de bütün köylerlefasılasız münasebet tesis etmiş bulunuyordu.

1904 senesinden 1908'e kadar Üçüncü Avcı Taburundabulunduğum zaman içinde Nizamiye zabitleri gibi fasılasızkomitacıları takiple dolaşmaktaydım. Bu zaman içinde bizim deyapmamız lâzım gelen hürriyet mücadelesi için nasıl bir teşkilat

tesis edip hareket lüzum ettiğini bütün arkadaşlarla danışıpgörüşüyordum. Çoğu muvaffakiyetle neticelenen komitalarlakarşılaşmamızda bombasıyla, tüfeğiyle, zararlı neş 

160

riyatıyla ele geçirdiğimiz komitacıların çeşitli tesirlerlebağlanıp salıverilmesi vazifesini yerine getiren zabitleri derinüzüntülere itmekteydi.

Bu yersiz aflar dolayısıyla komitacılık, eşkıyalık veisyanların kökünü kurutmanın imkansızlığı herkesçe çok iyianlaşılmıştı. Her gün aslı olmayan isyanlara karşı yeni yenivaziyetler alınıyordu. Yeni askerî mıntıkalar tesis ediliyor,kumandası erkânıharp veya tecrübe edilmiş kabiliyetli zabitlereveriliyor, büyük bir mesuliyet yükletiliyorsa da bütün yapılanlar,aflar dolayısıyla boşa gidiyordu. Ölüm cezasına uğratılmış binlerce insan çeşitli yerlere itimat ederek hayatının afedileceğini, bir gün gelip hapisten çıkacağına kat'î olarakinanıyordu***) İşte bu itimat, isyan ve dağa çıkmak için enbüyük teşvikti. Üzücü olan, bu kadar hadiseye karşı Harbiye

Nezareti zabitlere haksız muameleden çekinmiyor, rütbeleri,makamları, maaş  zamlarını bu dağda, bayırda hürriyet içinçalışan, vatan için çırpman zabitlere değil, damatlara, ajanlara,şakşakçılara veriyordu. Orduda kanun meriyeti yalnız hakkınıisteyen ve müdafaa eden küçük rütbeli zabitleri ezmeye

* Rumeli'de Üçüncü Orduda yapılan teşkilâtlanma Rumeli'ye yüz bin silâh ile altı yüzgenç zabit kazandırmıştı. **  Rumeli hapishanelerinde hapis tutulan komiteciler ve eşkıyalar birer siyasî suçlugibi daima Avusturya, Rus konsoloslarının ve adamlarının desteği altında çalışmaktave thrik edilmekteydi. Aflar da onla-nn arzusuyla oluyordu. 

Page 33: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 33/212

yetiyordu. Erlerin çıplaklığı, kışlaların berbatlığı, askeryiyeceğinin fenalığı, devletin maaşı vermesindeki aksaklığı

orduda inkılâp fikrini umumîleştirmiş ve kökleştirmişti.

161

Üçüncü Fasıl

İTTİHAT TERAKKİ’NİN

İNKILABA TEŞEBBÜSÜ

GENÇ ZABİTLERE SARAYIN ÖFKESİ 

Bu sırada İttihat ve Terakki teşkilâtı, kötülüğüninsanlardan, kumandanlardan, müfettişlerden, valilerden,sadrazamın fenalığından değil, idare mekanizmasınınnoksanlığından doğduğu fikrini, uzun zamandır münevverlerinbelirttiği doğru yolu umumiyetle kabul ettirmiş oluyordu

Memleket içinde inkılâp fikirlerinin geniş  bir sahayayayılarak münevverleri etrafında toplamada İttihat ve Terakkinin büyük hizmetleri görülmüştü. Umumiyetle cemiyetten çokordunun atak kalbi demek olan kumanda kademelerinin , dabulunan yabası ve mülâzımları kendi kadrosu içme almasıylabüyük bir ileri görüşlük göstermişti.

Böylece zabitler eskiden olduğu gibi birbirinin yanındayalnız bir mesleğin adamları gibi değil, mukaddes bir vazifeninsır taşıyıcısı ve kardeşi olarak da bulunuyorlardı.

günden güne aralarında itimat ve sevgi rabıtalarıkuruluyordu, ittihat ve Terakki'nin hürriyet yolunda hazırla^planlar, büyük bir gizlilik içerisinde oluşmakla beraber etraftakiitimat edilebilecek insanlara yarın aydınlık bir gün doldurulacağıyolunda gizli gizli duyuruluyordu. Böylece Ru

162

meli'de kendini tebarüz ettiren İttihat ve Terakki,devletin icra kuvvetini ele aldıktan sonra şehirlerde, köylerdehalka olan tesirini bu münevver zabitler yoluyla yaymış, silâhkuvvetiyle de inkılâp ateşini yakma yoluna girmişti.

Page 34: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 34/212

Mıntıka Müfettişi olarak köyleri gezen erkânıharp vemünevver zabitler, Rumeli'deki azınlık komitacılarını takip eden

birliklerimizi idare eden ve Makedonya ihtilâlcileri arasındaehemmiyetli bir yeri olan, Erkân-ı harp Binbaşı Enver Bey'ingösterdiği gayret ve dürüstlük en başta gelmekteydi.

1907 senesi nihayetinde ve 1908 başında Rumeli'ninbirçok yerinde bulunan birliklerdeki erlerin, terhis ve yiyecekbakımından hep beraber hak istemeye kalkmaları, İttihat veTerakki taraftan zabitlerin yardımcı hareketiyle bir isyan şeklinialmamış  ve bu arzuların devlet tarafından yerine getirilmesi,İttihat ve Terakki'nin kuvvetini halka göstererek itimat teminetmiş oluyordu.

Hicaz'a uzanacak demiryolunun inşasına menfaatlerininengellenmesi istikametinden Araplar karşı çıkmış, daha doğrusuRatip Paşa ile Mekke Emiri ve Medine Muhafızının tahriklerinekanan Arap kabileleri mıntıkada büyük bir mukavemethareketine teşebbüs etmişti. Rumeli'den istenen ihtiyatkuvvetlerinin silâh altına alınması emrine karşı koymak fikri deİttihat ve Terakki'nin tesiriyle tatbik edilmiş ve böylece kendininmıntıkada kuvveti, halk içinde iyice kavranmıştı. İttihat veTerakki teşkilâtı intizamlı ve gizli bir hükümet hâlindevazifesini devam ettiriyordu. Bütün devlet memurlarınınvasıfları ve sicili cemiyet tarafından muntazam bir şekilde takipedilmekteydi. Ayrıca cemiyete iltihak edenlerin her türlühareketleri de takip ediliyordu. Böylece Umumî Müfettişin,valilerin, kumandanların idare üzerindeki tesirleri ortadankalkmış gibiydi. Bundan böyle devlet ve ordu kademele-

Page 35: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 35/212

ri de ittihat ve Terakki Cemiyetinin idaresi altındagibiydi

Hareketlerindeki dürüstlük ve memleket menfaatine olançalışmaları bütün münevverleri ve fikirleri kendi üzerindetopluyordu. Zamanla bu çalışma eskisi kadar gizliliğeehemmiyet verilmesini lüzumsuz kılmıştı. Rumeli’de artan bukuvvet, saraya bağlı olan kolları tesirsiz kılmış fena hareketlereteşebbüs istikametinde cesaretlerini kırmıştı. İstibdat idaresininvatan menfaatine muhalif olan hareketleri kendi menfaatinemünasip gören devlet adamları müşkülat ve şaşkınlıklariçindeydi. Onlar bükülemez bir kolun karşısında olduklarınıanlıyorlar, fakat onu bulup ortaya çıkaracak insanları

bulamıyorlardı.

Page 36: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 36/212

SARAY VE ETRAFININ CEMİYETE HÜCUMU

HÜRRİYETİN İLÂNI

İttihat ve Terakkinin Rumeli'de Hürriyet ve Meşrutiidaresini temin edilmesi için teşebbüs ettiği hareketlere enevvelâ Selanik Merkez Kumandanı, Saray yaverlerindenKaymakam Nazım Bey'i harekete geçirmişti. Menfaatlerinininkılâp dolayısıyla yok olacağını çok iyi anlayan bu zat, İttihatve Terakki'yi bir belâ gibi görerek teşkilâtı bulup, sırlarınıöğrenmek için bütün teşkilât kuvvetini harekete geçirmişti.

Bu "gizli-kuvvetten korkusu, maaşlarına yapılacak olanzammın, tütün teşkilâtından, kumarhane, umumî evler,meyhanelerden alacağı haracın ortadan kalkmasına maniolmasından ileri geliyordu. Bu gizli çalışmaları bulupçıkarabilmek için de casuslara ihtiyacı vardır. MerkezKumandanlığı, emrinde kullandığı bu işlerle vazifeli bir ikizabiti casus olarak kullanıyorsa da, onlar da kendisinden biradım bile ileri atıp bir şey öğrenememişlerdi.

Milletin kabiliyeti, büyüklüğü bu fena muamele edeninsanları pek az bir muhit içerisinde sıkıştırmıştı. Onlar bununiçin çok çalışıp, çok yorulmuşlar, gönülleri kin ve hırsladolmuştu. Bu çaresizlikler karşısında kendi büyüklerine,bilinmez kaynaklan ortaya atarak dürüst, çalışkan insanları

avlamaya karar verdiler. Avlayacakları münevverlerincezalandırılması suretiyle de kendileri hem göze girecek hem desükûnet bulacaklardı. Onlar için namus ve vicdan, münevverinsanları yakalamaktan ibaretti!

165

Saray ve Bab-ı âli'nin bütün arzusu, Batıdan gelentesirler-e millette uyanan inkılâp ve hürriyet fikrini öldürmekistikametinde değil miydi? Zabitlerden, talebelerden, halktan

birçok münevveri cemiyete taraftar diye tevfik etme yolunagittiler. Fakat yersiz bir hâl ve telâş  içindeydiler. İttihat veTerakki bütün Rumeli'de nüfuzunu terakki ettirme kuvvetiniçoktan temin etmişti. Cemiyetten tevkif edilen şahıslarbırakılınca (Cemiyet, nüfuzu ile bıraktırıyordu), Selanik MerkezKumandam Yarbay Nazım Bey doğru saray ve etrafına jurnalgayesiyle koşmuştu. Ordu müşir vekili olan Ferik Esat Paşa'yı,Erkân-ı Harbiye Reisi Ali Paşa'yı, diğer ordunun namuslukumandanlarını, Vali Rauf Paşa'yı, işi alâkasızlıkla karşılamak,İttihat ve Terakki'ye yakın bir siyaset tatbik etmekle suçlamak

Page 37: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 37/212

istedi. Dönüşünde saraydan aldığı fazla para ve alâkaylakuvvetinin arttığını ve Cemiyete taraftar münevver insanları

kolayca yakalayabileceğini sanıyordu.

SARAY ADAMI KAYMAKAM NAZIM'I

ÖLDÜRME KARARI

Bu zavallı, Allahın birliği üzerine yemin etmiş  olarakİttihat ve Terakki teşkilâtına girenlerin hürriyet ve müsavat içinölümü, ölümlerin en şereflisi saydıklarını bilmiyordu. MerkezKumandam Kaymakam Nazım'ın etrafındaki İttihat ve Terakkiçalışmalarım manevî bakımdan yıkmaya çalışması karşısında

bundan böyle alâkasız kalınamazdı. Bu kötü insanın imhaedilmesi lâzım geliyordu. Böylece toplanarak onun ortadankaldırılmasına karar verdi. Hatta bu karara onun yakınlarındanbiri bile imzasını atmaktan çekinmemişti. Tatbik işi ise,Cemiyetin adlî teşkilâtına verildi. İşte o büyük gün, evet bugüninkılâp istikametinde yürüyen milletin ve bütün İttihat veTerakki teşkilâtının imtihan geçirdiği bir gündü. Bugüne kadarhiçbir zabit, hiçbir Cemiyete bağlı ve vatan yolunda kendisinefenalık edenlere, jurnalcılara silâh atmaya, devlete açıkçameydan okumaya kalkmamıştı. Bugüne kadar milletin askerleri,zabitleri, fedaîleri, onun yolunda başım koyanlar yalnız haricî

düşmanlar için canım fedadan çekinme-meyi öğrenmiş, buistikamette bir kahramanlığa, fedakârlığa, ölüme alışmıştı. Dahadoğrusu medenî cesaretin, milletin feraha kavuşması için bilebile carımı bağışlamanın tat ve büyüklüğünü henüz tanımamıştı.Şahsî hak ve hürriyetlerin müdafaası veya vatanın menfaatleriuğrunda şahsî, umumî fedakârlıklara, kahramanlıklara aşina olanTürk zabitleri, bugün ilk defa dahilî meselede milletin menfaati,geleceği için

167

ölüme davet ediliyordu.

Hususiyetle düşman karşısında bir harpte veya bir eşkıyaile yapılan müsademede olduğu gibi, bu yoldaki vuruşmada dababa, ana ve çocuklar devletin yardımına değil, İttihat veTerakki Cemiyetinin herkesçe bilinen dürüst ve müşfikidaresinin kanatlan altına alınacaktı. Bu istikametten vaziyeti vegeleceği düşünmeye ihtiyaç yoktu. Bu teşebbüste büyüğünükaybetmiş her ailenin hayatını Cemiyet temin edecekti. Böylecede her çeşit fedakârlık yolu açılmış oluyordu. Artık, yapılan vaid

Page 38: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 38/212

ve tatbikat birbirini tuttuğu sürece Cemiyetin vereceği emritatbik edenler için fedakârlık yolundan dönülemezdi.

Piyade alayından bir mülâzım (Silâhçı Tahsin) kendinibu mühim vazife için ilk defa ortaya attı. Ahlâk bütünlüğü vegörüş  yüksekliği malûm olan bu mülâzımın bu mühim vazifeyiyapabileceği anlaşılınca yerine getirilmesi de kendindenistenmişti. Bütün Türk zabitlerine hak için, hürriyet için,Cemiyetin, milletin şeref ve kurtuluşu adına bile bile ölmeyi ilkdefa olmak üzere muhakkak bir ölüme koşmayı, bu Türkzabitlerine öğreten bu kahraman Türk çocuğu idi.

Vazifesini büyük bir soğukkanlılık ve takdire değer birhareketle yerine getiren bu zabit hakkında hükümetin yaptığı

tahkikat ve tetkikat İttihat ve Terakki Cemiyetinin tazyikiyletesirsiz kalmışta. Bu hadise Cemiyetin etrafta devlet çapında birşeyler yapabileceğini gösteriyordu. Bu fedakâr mülâzımın ilkmuvafakıyeti münevver zabit zümresi üzerinde büyük bir tesiryaparak genç zabitleri birbiriyle rekabet edecek hâlde birhürriyet çalışmasına itiyordu. Abdülhamit'in muhafazakâr veistibdat idaresinin millî hiçbir gaye gütmeyen ve vatanınzararına açtığı muharebe meydanlarında boşu boşuna hayatınıkaybeden zabit arkadaşlarının şehit oluşları, ailelerini11

168

maişet sıkıntısı içine düşmeleri o devre zabitlerinin enüzüldüğü hadiselerdi. Bu şehit zabitlerin arkada bıraktıklarıkimsesiz, himayesiz babalar, yardıma muhtaç analar, gözleri yaş dolu dullar "ve yetimler hükümet kapılarında, maliyekoridorlarında sürünüp dilenmekteydiler. Birçok aile de eşlerinikaybettikleri hâlde, aylar ve senelerdir maaş  cüzdanınıbeklemekle vakit öldürüyorlardı. Bütün bunlara karşı orduiçerisinde devamlı gelen ses de:

“Dünyada ölümlerin en şereflisi, hak yolunda göze

alınan ölümdür!”

Saray ve etrafının Selanik'te en itimat adamın(Kaymakam Nazım'ın) yıkılışıyla Rumeli'deki istibdat idaresineilk tokat indirilmiş  oluyordu. Kendisine indirilen bu tokadıntesiriyle çırpınıyor, kıvranıyordu. Hadiseyi bir türlühazmedememiş, bunun üzerine de Selânik'e daha büyük rütbelive daha becerikli casuslar göndermişti. İsmail Mahir Paşa'nınreisliği altında Yusuf ve Recep paşalardan müteşekkil sarayıntetkik heyeti gelince de ağır bir yarayla hayatını kurtarmış olan

Page 39: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 39/212

Kaymakam Nazım İstanbul'a kaçmıştı. Ne yazık ki doğru birçalışma içinde kendine bir gelecek temin edemeyen bazı

vazifeliler bu yeni heyete müracaat ederek bir şeylerkoparabileceklerini sanmışlardı. Manastır'da Miralay Nazmi Beyile Alay Müftüsü Mustafa Efendi, Satınalma Komisyonundameydana çıkarılan becerikli hırsızlıklardan dolayı mes'ulkılınmışlardı. İlk tahkikat yeri olarak seçilen, Selânik'in jurnal-cılarma sırlarını vermekten çekinmişler, İstanbul'a kadar giderekyeni rütbeler almayı ve maaşlarına zam yaptırmayı be-cererekgeriye dönmüşlerdi.

işte Selanik ve Manastır'da böylece İttihat ve TerakkiCemiyetine taraftar olanları avlamak için bir faaliyet başlamış 

oluyordu. Pirlepe'den Kaza Kaymakamı Şevket Bey ile Süva-169

ri Mülâzımı Cinci Hüseyin ve Nidai, Piyade Mülâzımıismail, Pirlepe'de İttihat ve Terakki Cemiyeti azalarını avlamateşkilâtının acenteliğini üzerlerine almışlardı. Bu faaliyetlerdenCemiyet endişelenmişti. Hakkı da vardı. Çünkü bu jurnalci-lariçin bir emare, bir kabahat belirtisi arama mecburiyeti yoktu.Parlak ve temiz bir geçmiş, namuslu ve vatanperver bir çalışmasahibi olmak, insanı töhmet altında tutmaya yetiyordu! Evetsuçlamaya.

Arnavut Toska misafirlerinin 10 Temmuz'da Manastır'ıziyaretleri

Page 40: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 40/212

POLİS MÜFETTİŞİNİN ÖLDÜRÜLÜŞÜ

Temiz bir mazisi olan vazifeliler Rumeli'nin hertarafından İstanbul'a veya Selânik'e tahkikat için davet edildikçe,Cemi-yet azalarının maneviyatı sarsılıyor, kötülüğü kendihareketlerinde daima bir çıkar yol kabul edenler yeni yeniihbarlarda bulunmada birbirleriyle rekabet ediyorlardı.Manastır'da İttihat ve Terakkinin başı ve azalarım ortayaçıkarmak ve saraya yaranmak için gecesini gündüzünü buçalışmaya bağlayan Polis Müfettişi Sami'nin bu fenahareketlerini imha etmeye karar verildiği bir sırada, Pirlepekaymakamı Şevket Bey'in de aynı istikamette hareket ederek

Cemiyete bağlı olanları yakalamak için çalışmaları, İttihat veTerakki idarecilerini daha sert bir istikamete itiyordu. Yineİttihatçılara bir fenalık hazırlamak için Froşve nahiyesine gidenPolis Müfettişi Sami, orada yok edilivermişti. Cemiyetin bumuvafakıye-ti de saray ve etrafım yeni telâşlara sürüklüyordu.Onlarca hakikati ortaya çıkarmak için yerine giden sayısıztetkikat heyetleri, Cemiyetin tesiri altında tahkikatı icramecburiyetinde kalarak hadisenin kahramanlarım ortayaçıkartmıyordu. Bu ikinci hadise İttihat ve Terakkinin gaye veistikametini halk üzerinde daha iyi belirlemişti. Arnavutlarınkurduğu komitenin adamı olan Şevket'in de asılması, işi icabıCemiyetçe geri bırakılmıştı. Çünkü, Osmanlı İttihat ve TerakkiCemiyeti namına münasip bir şekilde hareket ederek din vemilliyet tefriki gözetmeden Osmanlı Devleti'nin yaşamasını arzuediyordu.

171

Ben bütün bu hadiseleri zamanında ittihat ve TerakkiCemiyetinin Rumeli'nin her köşesine yayılmış olan fıkraları ara-alığı ile zamanında bütün teferuatıyla öğreniyordum. Ben de

Resne'de mıntıka kumandanıydım. Aslında Resne'ye gele-çekteki çalışmalarım İttihat ve Terakki Cemiyetinin programıiçinde yürütülme gayesiyle Manastır Mıntıka Kumandam HadiPaşa'nın yardımıyla getirilmiştim. Burası benim doğduğum vebüyüdüğüm yerdi. Resne'yi, Ohri'yi ve etraftın çocukluğumdanberi kendime bağlamıştım. Resneliler, Ohrililer vatanperverlikle,kahramanlıkla Rumeli'de ün salmışlardı. Bu üstün vasıf bütünmıntıkadaki azınlıklarda da vardı. Her hâlde bu da tabiatınbüyük bir ihsanı olsa lâzım gelirdi. Yaptığı kahramanlık

Page 41: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 41/212

dolayısıyla Ohri Redif Taburu sancağının kazandığı mühimbirkaç nisam da vardı.

Karadağ'la yapılan harpte, 1877-1878 Rus Harbi'nde,1897 Yunan Harbi'nde bu taburun gösterdiği kahramanlık dilleredestan olmuştu. Yunan Harbi'nde herkesin değerlendirdiğifedakârlığım, kahramanlığımla iftihar eden hemşerilerim banabüyük bir sevgi, itimat ve sadakat gösteriyorlardı.

Bu itimadı 1899'dan 1903'e kadar Ohri'de askerî depoişleriyle vazifeliyken yaptığım hareketler dolayısıyla teminetmiştim. Bu vazifeden sonra Resne Kumandanlığınayükseltildim. Avcı taburunda dört sene, seyyar eşkıyayı ortadankaldıracak olan birliğimle yaptığım hareketler, Türk ve Müs-

lümanların hukukunu müdafaa bakımından gösterdiğimdürüstlük ve insanlık bana mıntıkanın itimadım temin etti. BenResne'de iken Bulgar komitecilerinin bu mıntıkada istedikle rigibi at oynatmalarına müsaade etmemiştim. Resne ve Prespekumandanlığında iken Abdülhamit hükümetinin istibtadidaresini icradan çok, İttihat ve Terakki'nin bir eli olarakçalışıyordum. Diğer taraftan aynı vazifeyle Ohri'ye getirilen ve

172

benim gibi hareket ettiğini bildiğim Ohri Redif TaburuKumandanı Kolağası Eyüp benim gibi Cemiyete bağlıolduğundan Ohri, İttihat ve Terakki'nin en itimat edilir birmerkezi hâlinde çalışmaktaydı.

Abdülhamit hükümetinin Rumeli'deki tavrından yüz alanyerli Bulgarlara karşı İttihat ve Terakki'nin ufak bir çetesi,Türklerin hak ve hukukunu müdafaa için büyük gayretgösteriyordu. Ayrıca bu fedakârlıklar, bu ciddî hareket Debre'ninve bütün çevrede bulunan Arnavutların da gönlünü kazanıyor veitimadını temin ediyordu. Mıntıkadaki Arnavutlar da parti partigelerek İttihat ve Terakki Cemiyetine iltihak isteğiyle Ohri'ye,

Resne'ye, Manastır'a üşüşüyorlardı. İttihat ve TerakkiCemiyetine girebilmek için bazı şartlar ortaya konmuştu. Buvasıflan taşımayanlar alınmıyordu. Hususiyetle Arnavutluk içinçalışan komiteye bağlı olanlar topluca girme arzusu karşısındabu arzulan kabul edilmemişti. Bu hareketi de Cemiyetin sağlambir karaktere sahip olduğunu gösteriyordu. Başka bir ifadeyleİttihat ve Terakki Rumeli'de Arnavutluk, Boşnaklık, Hırvat,Ulah gibi azınlıkların bölünmesini değil, Osmanlı İmparatorluğupotasında birleşip hürriyet ve meşrutî idare altında yaşamasını

Page 42: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 42/212

gaye edinmiş  bulunuyordu. Yok yere büyütülmek istenenmuvafakıyetlerimi kolaylaştıran yukarıdaki hadiseleri

anlatmama İttihat ve Terakki'nin saklanması lâzım gelen sırlarımani olmasaydı, benim de diğer Cemiyet azalan gibi vazifedenbaşka bir şey yapmadığımı, daha doğrusu anlatacak çok şeyyazmam imkânı vardı.

 Hatırlatma — (Buraya kadar olan kısımda kendihayatımı ve ba şımdan geçenleri yazarak böylece milletiminkabiliyetini, büyüklü ğ ünü, ba ğ ı şlayıcılı ğ ını anlatmaya çalı şsamda anlatmak istediklerini anlatabilmeye gücümün

 yetmemesinden dolayı Abdülhamit

173

devrinin hükümetine ve onun istibdat idaresini tatbikedenlere ebedî lanetler, nefretler ya ğ dıraca ğ ım. Vasfın,kuvvetin, malûmatın ve idarenin kıymet bulmadı ğ ı zamanlardaderin bir yeise kapılarak gere ğ ince kendimi yeti ştirmeye çalı şmaimkânını bulamadım. Bunun için anlatmak istediklerimi,

 fikirlerimi dü şündü ğ üm kadar belirte-meyece ğ im. Aslındaaskerlik vazifem sırasında geri hizmetlerde ve yazı i şlerinde

 fazla kalmadı ğ ımdan daha çok askerle ve birlikle u ğ ra şmambeni silâhıma ba ğ lı kıldı. Ne yapayım ki aldı ğ ım vazifeler

dolayısıyla bu da benim elimde de ğ ildi.)

İstibdat hükümeti, jurnalcılarıyla Selanik, Manastırİttihat ve Terakki merkezlerini sıkıştırmaktaydı. Bu hareketleCemiyetin sabır ve kararım tüketmeye uğraştığı sıralardaResne'de bizler de aynı sıkıntılı günleri yaşıyorduk. Busıkıştırmalar dolayısıyla Rumeli'deki bütün Cemiyet azaları birmakinenin parçalan gibi beraber işler bir hâlde çalışmayolundaydılar. Hususiyetle Resne'de, Prespe'de, Ohri'deBulgarların mahallî ve seferî çeteleri, Arnavutların Toskakomitalarının başı Çerçis ile birleşmiş, geniş bir çalışma yoluna

koyulmuşlardı. Bu aralık Ohri'de Petros, Dehan, Resne'deKriste, Pirlepe'de Petro Voyvodoların çeteleri üçer beşer mühimyerlere, elde tutulması lâzım gelen köylere dağılmış, hükümetidaresine nihayet verecek hareketlere teşebbüs Türklerin hertürlü hareketlerini kontrolları ve tesirleri altına almışlardı.

Page 43: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 43/212

TAYİNİM VE VAZİFEM

İttihat ve Terakki Cemiyeti, mıntıkaya, buradakivaziyetle alakalı olan malûmatımı, hususî olarak azınlıkeşkıyasını takiple yaptığım hizmetleri ve edindiğim tecrübeleriayrıca bölgedeki halkın, temin ettiğim itimadını ve komitalarakarşı olan hakimiyetimi dikkate alarak o zaman binbaşılığı açıkbulunan taburumla Resne kumandanlığına tayinimi sağlamıştı.Halkın da bana karşı olan itimadı ile kısa zamanda Bulgarkomitacılarının hareketleri ve sığındığı yerler hakkında pek çokmalûmat toplayabildim. Ohri çetelerine karşı, Ohri taburkumandam mesuldü. Benim asıl vazifem, Bulgar Krista ilePetro'yu yakalamak, çetelerini dağıtmak, sığındığı yerleri imha

etmekti. Bir hayli takipten sonra Krista'nın Froşiye köyünde ikiarkadaşı ile saklandığını öğrendim. Köyü sardım, silâhlımüsademe neticesinde arkadaşlarından biri ölünce Krista birsamanlığın içine saklanmıştı. Kendisi Resne'de teslim olunca dahadise böylece kapanmıştı. Köyün aranması sırasında yediManliher tüfeği, iki bomba, evvelâ ormanda öldürülüp, katilleribulunamayan dört Asomatlı Türk'ten birinin birçok yerindenkurşunla, kama ile delinmiş kanlı cepkeni de eşkıyanın sığındığıbir mağarada bulundu. Hadiseden yarım saat sonra Lovarekeköyü de sarıldı. Aldığımız malûmata göre, on beş  kişi olanKrista çetesinin, kışı geçirmek üzere ikişer ikişer köylere

dağılmış olduğunu öğrenmiştim. Her hâlde bu köy de bu itibarlaboş  olamazdı. Köy çevrilerek aranmaya başlandı.Bulgaristan'dan gelme

175

komitadan Hristo Tontef ve Krista'nın arkadaşlarındanResneli Dangol, bir evde saklanmıştı. Her ikisini de sağ olarakyakalamıştım. Fakat gece karanlığından faydalanılarak ve bizimtelâşımızı da fırsat bilerek firara kalkıştıklarından Hristo ile evsahibi ateşimiz karşısında arzu ettikleri kurtuluşa ulaşamadılar.Yalnız Resneli Dangol, yakayı kurtarabildi. Bu köyde de sekizManliher ve Bulgar tüfeği ile Arnavut İttihat Komitesitarafından beş altı ay evvel vurulan postacı bir jandarmanın eyertakımı, heybesi ve askerî eşyası çıkmıştı. Her iki köyde Bulgarve Arnavut çetelerine yardım edenler, yakalanan eşyalarlaberaber emniyet kuvvetlerine teslim edildi.

Bulgar Krista'nın çetesini dağıtıp sığındığı yeri buşekilde ortadan kaldırdıktan sonra Resne'ye avdet ettim.Resne'de tesis ettiğim haber alma teşkilâtı dolayısıyla şehirde

Page 44: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 44/212

bulunan Bulgar komitasının başı, azası, para işlerine bakanı,sekreteri, yol göstericileri, yatakları hakkında aldığım malûmat

üzerine geniş  bir arama ve sıkıştırma hareketine teşebbüsetmiştim. Bu tahkikat neticesinde yüz elliye yalan silâh, birçokbomba ve Bulgaristan'dan sokulmuş zararlı neşriyata rastladım.Failleri cürüm aletleriyle beraber hükümete teslim ettim. Bufaillerin inkâr ve müdafaasına elbette imkân yoktu. Bunlarınyolu ölüm olabilirdi. Fakat hükümet çeşitli tesirlerin ve ihanetineliyle harekette bulunarak hiç de böyle yapmamıştı. Bundansonra bir yıldırım çabukluğu ile Leskofça ve Bezmişte köylerinide taburum zabitlerinden Osman ve Yusuf'un emrindekibirliklerle aratılmasını temin etmiştim* Bu iki köyde de yalnızon beş  kilo dinamit ile yirmi beş  otuz kadar silâh ele geçti.

Buradaki failleri de hükümete teslim ettim. Resne'de senelerdenberi görülmeyen bu hareketim/ Bulgarlara kan ağlatıyordu.Fakat ben onlardan çok üzülüyordum. Gerçi hükümetinistibdatına karşı hürriyetleri ve

176

milliyetleri için silâha sarılan bir halkın mukavemetiniyok e-diyordum ama ne yapayım ki milletimin menfaati başkabir yol takip etmeme elbette mani idi. Bütün çalışmalarım

karşısında hükümetin umursamazlığı ve yarınını düşünmeyecekkadar ileriyi görmekten mahrum hareketi beni bu işe itiyordu.Bu gayeyle de Hristiyanların ileri gelenlerini bir araya topladım.Onlara halk içindeki azınlıkların ayrı ayrı çalışmasından birnetice alınamayacağını, sessiz ve her şeyden habersiz gibigörünen Türklerin haklarını müdafaa istikâmetinde son damlakanlarını akıtmadıkça Bulgarlar için de bir menfaat teininedilemeyeceğini izah ettim. Şu kısa süren vazifem sırasındahareketlerimden ders edinmelerini ileri sürerek Türklerinmıntıkadaki Hristiyanlardan çok hükümetten zarar gördüklerinianlattım. Bu hâl dikkate alınarak kardeşliğin ve bir beraberlik

temininin ehemmiyetini yana yakıla anlatmaya çalıştım.Sözlerimden etkilenmiş  gibi göründüler. Şehir ve köylerdekiHristiyanlara emirler gönderdiler. Her taraftan üçer beşer işeyaramaz silâh teslim etmek suretiyle beni aldatacaklarınızannetiler. Bu hareket benim için daha faydalı aramayapabilecek mıntıkaları tesbit etmeye yaradı.

Bu işlerden sonra mıntıkada daha kat'î bir silâh arama ve,eşkıya takibine giriştim. Bunun neticesinde Resne'de Bulgarlarınsilâhlı kuvveti ve siyasî hayatı sönmüştü. Prespe bölgesinin

Page 45: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 45/212

aranması ve mıntıkada eşkıya takibi Prespe'deki MümtazKolağası Muhtar'ın kendini üstün görme ve vazifesine müdahale

gibi bir hareket saymasından dolayı neticeye ulaşamamıştı.Kolağası Muhtar, Resne'den çok Prespe'de oturduğu hâlde bir iş görememişti. Malûmat ve askerlik bakımından benden kat katüstün olmasına rağmen, bu vazifenin adamı değildi ve olamazdıda. Evvelâ dil ve çevredeki gelenekler bakımından bir malûmatıyoktu. Halkla bu bakımdan

177

bir irtibat ve samimiyet temin edememişti. Bu mınükahalkı herkese, umumiyetle devlet adamlarına kolay kolay itimatedip bağlanır insanlar değildi. Komitacıları haber vermebakımından, bir yanlış  hareket neticesi birçoklarının canlarıyanmış, ocakları sönmüştü. Baskını idare eden zabitin küçük birhatası, haber vereni saklama bakımından gevşek hareketi, kocabir yuvanın komitacılar tarafından yıkılıp imha edilmesine sebepolabiliyordu. Mümtaz Kolağası Muhtar Bey, ki-sa süre içindeçok miktarda silâh ve yetmiş  seksen kadar mahallî ve seyyarkomitacı yakalamaktaki muvafakıyetimi kıskanmış, o da böylebir hareketle itibarım muhafaza etmek için lüzumlu görmüştü.İlk işe başladığı zaman işkencelerle köyleri, köylüleri

sıkıştırmaya, hakaret edip öldürünceye kadar dövme yolunda işiilerletmiş, Müslümanlığın ve insanlığın doğru görmediği buhareketler, ecnebiler tarafından siyasî protestolara yol açmıştı.Büyük devlet sefirlerinin miskin ve korkak hükümet üzerine ağırtazyikine sebep olmuştu. Abdülhamit hükümeti bu tazyiküzerine Mümtaz Kolağası Muhtar ile Kolağası Şükrü'yü tevkifederek Askerî Mahkemeye vermişti. Ecnebilerin buhareketinden şımararak maneviyattan kuvvetlenen Bulgarkomitası da Rus konsolosuna müracaat ederek, benim Resne'denuzaklaştırılmama kalkışmıştı. Bu yolda da Rumeli UmumîMüfettişi, bunun tedarikine girişmişti. Benim de mahkemeye

verilerek Resne Kumandanlığından uzaklaştırılmam OrduMareşali Vekili Esat Pa-şa'ya emredilmişti. Resne'dekihareketlerimin ortaya çıkarılması için ecnebi ve Türklerdenoluşan bir tahkikat heyeti gönderildi ise de yapılan tahkikatgönderilen emrin tatbikine lüzum olmadığından UmumîMüfettişin emirleri durdurulmak mecburiyetinde kaimdi. Bunakarşı Esat Paşa beni Selâ-nik'e çağırarak mıntıkadakihareketlerim hakkında bazı nasi-

178

Page 46: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 46/212

 

hatlerde bulundu, tekrar Resne'ye vazifemin başınagönder

Bu sıralarda mıntıkada dehşet saçan Kirmanlı Bulgarkomitacılarından Petro yaralanmış, bir hafta sonra da yaralıolduğu hâlde çarpışıp Türk köylerine zarar vermekte devam e-den bu azgın komitacı, Kesriye Türk birlikleri tarafındanöldürülmüştü. Daha sonra onun yerine geçen Voyvoda Metro dayakalanmıştı. Kirmanlı Metro benim tarafımdan evvelâManastırlı Resten ile beraber kışlada asker elbisesi giyerekmıntıka ve komitacılar hakkında malûmat vermek üzerekullanılmalarım arzu etmiş, bu arzuları da kabul edilmişti. Fakat

buna mukabil kendisine hükümet çevresinden af edilmelerisağlanacağı söylenerek lâzım gelen teşebbüsler de yapılmıştı.Kirmanlı Metro'nun mıntıkada büyük bir şöhreti ve tesiri vardı.Hadi Paşa'nın vazifeden alınmasına sebep olan Rakova Rumköyünün yakılıp içindekilerin imha edilmesinden mesul olanKirmanlı yirmi Bulgar, onun faaliyeti neticesinde ortayaçıkarılmıştı. Bu Bulgarlar yaptıkları suçu itiraf ettikten sonraadalete teslim edilmişler, böylece mıntıkada hükümetin lüzumluotoriteye sahip olduğu gösterilmişti. Avrupa matbuatım uzunzaman alâkadar bu hadise böylece nihayet bulmuş  ve devletinitibarını temin etmiştik. Maloviş-te balkanında bir seneden berikimin yaptığı bilinmeyen Sarıkaçan Rumlarından on beş ölününPratojine ve İsliminiçe Korbinova'da on, on beş  kişi olankatilleri de yine bu Metro'nun uzun tetkikati ve bize malûmatvermesiyle ortaya çıkarılmıştı. Böylece istibdat idaresiTürkiye'ye tesir yapmak isteyen Avrupa büyük devletlerinekuvvetli olduğunu gösterebilmişti. Bulgarlar Rumeli'de meydanagetirdikleri komitaları ile büyük Bulgar isyanını hazırlayarakMakedonya'yı ilerde kendilerine ilâve etmeyi gaye edinmişlerdi.Metro'nun

179

benim tarafımdan elde edilerek Bulgar komitacılarına birbir haber verip hayatını müdafaa istikâmetinde kışlaya sığınmış olması kolay kolay bağışlayamayacakları bir suçtu. Bubakımdan da onun ortadan kaldırılmasına karar vermişlerdi. Rusentrikası Balkanlarda Bulgar, Sırp, Hırvat, Rum azınlıklarınüzerinde bütün şiddetiyle devam etmekte ve 1877-1878 OsmanlıRus Harbi'nden ellerine geçen Amerikan malı Manlehertüfeklerini bu azınlıklara vererek, komitalar tesis ettirerek devlet

Page 47: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 47/212

gemisini sarsmaktaydılar. Rus politikası Met-ro'nun Bulgarkomitalarına yaptığı tesiri çok iyi kavradığından, hükümet

üzerinde tazyik yaparak gizlice idamına hüküm çıkartmış  veyerine getirilmesi için Metro'nun Manas-tır'a gönderilmesinibana emretmişti.

Devletin bütün kuvvetiyle çalıştığı hâlde kimin yaptığıbilinemeyen kötülüklerin ortaya çıkmasında bize yardım eden,hatta devlet adına kendisinin suçlarının af edileceği tebliğ edilenMetro'nun bu vaziyetle karşılaşması beni çok üzmüş  veyaralamıştı. Hükümetin bu yerinde olmayan hareketine uymak,kötülük yapanları takip eden bütün kuvvetleri büyük bir moralkırıklığına itecek ve çalışmalarına belki de mani olacaktı.

Bulgar komitacılığına Bulgar olduğu için hükümetehizmet ettiği hâlde Bulgarlık için onu imha etmeye kalkışmak/Bulgar komitacılığını tahrik edip inkişaf ettirmekten başka birşey demek değildi. Hususiyetle mertliği, namusu, memleketidüşünen kimsenin ortada pek azı görüldüğü sırada böyle birinsanı imha etmek lüzumsuzdu. Vadedildiği hâlde yaptığıhizmet karşılığı suçunun af edilmesinin yerine geti-rilmemesi,devlet şeref ve haysiyetini yok etmeyecek miydi-Türkler hiçbirzaman böyle bir hataya düşmemiş  ve böyle bir hareketyapmamıştı. Bence bu, tahammül edilemeyecek kö-

180

tülükten başka bir şey değildi.

Bu uğurda rütbemi, on beş  sene emek verdiğim rütbemideğil canımı versem bile açmaza düşmezdim. Resne'de bulunanbütün İttihat ve Terakki'li arkadaşlarım da benim gibidüşünüyorlardı. Vaziyeti bir kere de Manastır'daki vilâyetmerkezinin fikrini öğrenmeyi münasip görerek Metro'yu takipbirliğiyle beraber eşkıya izlemesine gönderdim. Ben deManastır'a gittim. Orada her kime söyledimse, herhangi bir

vicdan sahibi insana sordumsa fikirlerimin doğru olduğunu veyanlış hareket etmediğimi söylüyordu. Bu vaziyet karşısında hermesuliyeti, her baskıya karşı gelmeyi kararlaştır-dım. Eskidenberi fikirlerine itimat ettiğim münevver bir insan olan müşirinvekili ve sekreteri Kolağası Mecdettin'e vaziyeti açtım.Anlattıklarımdan çok üzülen arkadaşım, devletin namus vehaysiyetini müdafaa bakımından bize yardım edenlerin himayesilâzım geldiğini, daha çok zabitlerin verdiği sözde durmaksuretiyle hükümet emrine karşı gelmektense Metro'nun

Page 48: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 48/212

kaçırılmasını ve evine teslimini daha doğru görüyordu. Bununiçin bana demişti ki:

— Niyazi kardeşim! Siz devlete karşı yapacağınızmukavemetten iyi bir netice almak için her şeyi göze aldınız mı?Bu yolda rütbeyi değil, hayatı değil, size uyacakların,davranışınızı alkışlayacak bütün münevverlerin, İttihat veTerakki teşkilâtının menfaatlerini ve geleceğini düşündünüzmü? Bu hareket hükümete muhalif bir isyanın başlangıcıdemektir. Bakalım Cemiyet size yardımda bulunma kuvvetinesahip midir? Biz vaziyeti sizin kadar yalandan bilmediğimiz içinpek bir şey diyemeyiz. Her hâlde etraflıca İttihat ve Terakki ilerigelenleriyle bir görüşelim. Fakat Metro'yu kaçırmak suretiyle

ortaya çıkacak vaziyeti karşılamak ve bunda size düşenmesuliyete mani olmak mümkündür.

181

İttihat ve Terakki'nin Manastır'da bulunan vilâyet heyetive selâhiyettarları da aynı görüşte olduklarını söylediler.Memlekete hizmet edenlere sürülmek istenen lekelere vekötülüklere karşı halkın ve Cemiyetin artık mukavemet kuvvetikalmamıştı. Kuvvetine güvenerek bütün bu kötülüklere birnihayet vermek Cemiyetin menfaatleri ve haysiyetiistikâmetinde lüzumlu idi.

Bu malûmatı aldıktan sonra acele Resne'ye döndüm.Manastır'a gitmeden evvel Metro'nun sevk edilmesi emrine karşıBulgar komitacılarını takip etmek üzere askerle beraber yenimalûmat alınan bir komitayı takibe gittiğini bildirmiştim.Resne'ye döner dönmez kendisini getirttim, vaziyeti anlattım,Türklük adına verdiğim sözü yerine getirmek için hayatımpahasına da olsa kendisini evine teslim etmek suretiyle firarınıkolaylaştıracağımı söyledim.

Silâhım, cephanesini kendisine teslim ettikten sonraitimat ettiğim ve bana bağlı erlerden bir birlikle Manastır

Merkez Kumandanlığına gönderdim. Erlerim dediğimi yapmış,yolda onu salıvererek firar etmiş  gibi takip edip evine vasılolmasını temin etmişti. Resne Bulgar Komitası hadise üzerindefazla durmamıştı. Cemiyetin uğraşması ile olacak, hükümet denihayet vaadettiği affını yapınca Metro, cellât sabrından kendinikurtarmış  oldu. Bu muvafakıyet şimdiye kadar olan Ruszorlamasıyla aldığı kararlarla gururlanan Bulgar Komitasınabüyük bir mağlûbiyet olmuştu. Benim bu işte oynadığım rol heriki tarafça anlaşılmıştı. Fakat ne Bulgar komitacıları ne dehükümet dürüst hareketim karşısında bana el uzatamıyorlardı.

Page 49: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 49/212

Bulgarlar bütün tasavvur ve yapacaklarımdan habersizdeğildiler. Vazifemde ne kadar titiz ve mukavemet kuvvetime

sahip olduğumu da biliyorlardı. Rumeli'de Türkleri yok etmekpolitikasına, bu alçak manevraya ne

182

Page 50: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 50/212

 

kadar muhalif olduğumu kendilerine birkaç kereanlatmış, buna mani olmak için Türklüğün şerefine yakışır birşekilde beraberliğin temini yolunda çalışacağımı, ordunun da buistikamette kararlı olduğunu, devlet istibdadına değil,memleketin bütünlüğünü tesis etme yolunda hizmet eden İttihatve Terakkiye bağlı olduğumu kendilerine anlatmak istemiştim.

Hareketlerim Bulgar komitacılarını düşündürmüş, onlarıdaha ihtiyatlı bir hareket takip etmeye itmişti. Komitalarınınçalışmalarına mani olmak, ona bağlı olardan yakalamak,silâhlarını ellerinden almak suretiyle dört seneden beriçalışmalarına mani olmamdan dolayı beni hiç sevmemiş 

olmalarına ve Metro'nun onlara muhalif çalışmış  olmasınarağmen tarafımdan himaye edilmiş  ve affa uğratılmış  olmasıbana karşı bir yakınlık hissetmelerini temin etti. Bu zuhur edenvaziyet dolayısıyla Bulgar nahiyelerinde dolaşan konuşmalar,ileriye dönük hareketler istikâmetinden bana yardıma olmakyolunu açmış  oluyordu. Bu muvafakıyet benim için, bağlıbulunduğum Cemiyet için büyük bir müjde idi. Mıntıkada hasılettiğim bu havadan faydalanmada zaman kaybetmekistemiyordum. Türk, Arnavut, Bulgar, Rum, Ulah, Sırp,hepimizin aynı toprağın çocukları olduğumuz için, müsavatadayanan bir devlet idaresi için çalışmamız lüzumunu anlattım.

Pek samimî ve büyük bir ideale müstenit bu sözlerim iyibir tesir yapmıştır. Fakat neye yarar ki, karşıda hükümetinŞeytanlara bile pabucu ters giydirecek kötülükleri ve yalanlarıbenim bu tesirimi imha ediyordu. Hükümet, Metro'nunyardımıyla yalnız Resne'den ve ona bağlı köylerden silâhı,bombayı, zararlı neşriyatları ile topladığı suçluları, ki busuçlular yüzleri aşmaktaydı, bunlardan köylü olan yirmisihüküm giymiş, şehirli olan itibarlı kimselerle, köylülerin arazi

183

sahibi olanların çeşitli yollarla teşebbüsleri neticesikurtularak bırakılmışlardı. Hükümetin aczini gören komita,senelerden beri yaptığı çalışmanın meyvesini almak ümidinekapı-larak bu zayıf karar karşısında seyirci olamazdı. Yeni birhareketle hükümeti, kuvvetlerini bizi takibi programına almış,bu istikamette mukaddes gayesine varmayı tasarlamıştı. Eskidende Yunan muvafakıyetine benzeyen bu çekilmeyi görmek,benim için tahammül edilmez bir elem olmuştu.

Page 51: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 51/212

Manastır'da, Selanik'te çıkan gazetelerin kötü tesiryaptığı rivayeti Resne'deki İttihat ve Terakki'ye kayıtlı insanlan

büyük üzüntüye atmıştı. Halkı her an rahatsız eden İttihat veTerakki Cemiyetini yakalayıp imha etmek istikametinde çalışanbu mikropların bir an evvel yok edilmesine teşebbüs etmektekararlıydık. Bunların ortadan kaldırılmasıyla Cemiyetin itimatve vaziyetinin temini hususunda Resne'den bir yardım isteyipistemediklerini sual etmiştim. Buna mukabil Resne mıntıkasınınkendilerine bir destek noktası olduğunu bildirdiler. Rumeli içinedağılmış  olan İttihat ve Terakki'ye mensup münevverler şehir,köy teşkilâtlarını tamamlayıp haberleşme yolununeticelendirmek üzereydiler. Bir vücudun organları gibikenetlenme meydana getirilmişti.

Yalnız hükümet kuvvetlerinin dolaştığı şehirlerde venüfusu az olan köylerde bize taraftar olan insanların müdafaasıçok müşkül olduğu gibi, bundan böyle Müslüman olmayanazınlıkları da bizim yola getirmek, ittihada davet etmek,mukaddes vazifenin yakın olduğunu bildirmek lâzım geliyordu.Bu sebeple resmî vazifesi olan bizim gibi zabitler ile onlarınikaz edilmesi pek tesirli olamadı. Herhalde İttihat ve Terakki'yekayıtlı olanlar, vazifelerini bırakarak çeteler teşkil etmek,dağlara çekilmek, köyleri dolaşmak, müsavatı göstermeksuretiyle harekete geçmenin zamanı gelmişti. İyi niyetine

184

mizi, mukaddes gayemizi kabul ettirmek için bundandaha münasip bir istikamet düşünülemezdi.

Bu büyük gayeye vasıl olmak için, istisnasız bütünCemiyete bağlı olanlar aynı hissi taşıyorlardı. Ya namus, yaölüm! Vatanı müdafaa yolunda ölmeyi büyük bir şeref bilenCemiyet azalan, bütün memleket ve münevver gençlik, hareketegeçmek için tek bir işaret beklemekteydi. Harekete geçmek için

kılavuz bir birliğin hareketi bekleniyordu. Bundan böyle kendinihakikî Osmanlı bilen hiçbir insan Arnavutların, Bulgarların,Rumların, Ulahların kendi milletlerini kurtarıp hür yapmaistikametinde gayretlerini temin etmek gayesiyle teşebbüsettikleri çalışmalarım bekleyemezdi. Türklerin, sırasınıbeklemek istikametinde gösterdikleri umursamazlığın, müsavatve iyi idareye müstenit gizli hareketlerinin, sabırla bekledikleribu hareketlere karşı sessiz kalmakla durulamazdı. Bundan böylekuvveti, beklemenin memlekete getireceği müşkül ve yenihayatı göstermenin zamanı gelmişti.

Page 52: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 52/212

 

CEMİYETİN KONSOLOSLARA

VERDİĞİ BEYANNAME

Bu sırada Reval'de yapılan Rus Çarı ve İngiliz Kralımülakatında memleketi parçalanma istikâmetinde yapılangörüşme duyulmuş, imparatorluğun çökme tehlikesi karşısındaİttihat ve Terakki, Avrupa'ya karşı dahildeki kuvvetinigöstermek mecburiyetinde kalarak şu beyannameyiMakedonya'nın birçok mıntıkasındaki konsolosluklar vasıtasıylabüyük devletlere arzetmişti:

"Ekselans!

Vatanımızın mühim bir parçası olan Makedonya'nınbugün içine düştüğü vaziyet, onun ıslah edilmesi ve geleceğiistikâmetinden Türkiye denilen bu büyük devletin çocukları olanbizleri, aşağıdaki satırları sizlere arzetmek mecburiyetindebırakmıştır. Bu hareketimizin başlıca sebepleri: üzerindedoğduğumuz toprağa olan sadakatimiz ve sevgimizdir. Onuniyiliği ve geleceği için elbirliğiyle çalışmak gayesinde-yiz.Avrupa'nın bizi zayıf ve kötü bilmekte olduğuna vardığımızkanaattir. Makedonya meselesi hakkında daha doğrusuMakedonya'nın dertlerini arzetmek ve hakikatleri izah etmek

için, bizi doğru yola götürecek olan sebebi beyan etmekistiyoruz. Böylece Avrupa devletlerini de lüzumsuz hatayadüşmekten kurtarmak gayesindeyiz. İşte bu mektubumuzla takipetmek istediğimiz gaye yalnız budur. Bugün seyirci olduğumuzmanzara pek gariptir: Şimdiye kadar bu istikâmete gösterilençare, büyük bir lütufkârlık takman ecnebilerdir

186

ki, gösterdiği istikametler hep ayrı ve tatbiki imkânsızolan şeylerdir. O hâlde vatanlarını ve onun hastalıklarını,

hadisede menfaatleri olan ecnebilerdin çok ve daha iyi bilenTürklerin kendi sözlerini söylemeye haklan yok mudur?Sizlerden hadiselerin alenî bir ifadesi olan şu sözleriarzetmemize müsaade etmenizi talep ediyoruz.

Avrupa'nın Makedonya'da teşebbüs ettiği ıslahat ve yenitanzim hareketleri hiç de iyi netice vermemişti. Makedonya'dayine karışıklıklar devam etmekte, hatta daha kötü bir hâlegirmektedir. Azınlıkların isyanı çoğalmış, Makedonya meselesibir kat daha hâl edilmez bir vaziyete girmiştir.

Page 53: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 53/212

Avrupa için lüzumsuz, Türkler için hiç de iyi olmayandört senelik bir tecrübeden sonra şimdi de büyük devletler

yaptıklarının tesirsizliği karşısında hareketlerinin, mıntıkaya biremniyet temin edemediğini itiraf etmektedirler. Hâlbuki buhakikat karşısında, Avrupa şerefiyle işten çekilip, kötülükleriartırmadan başka bir şeye yaramayan her çeşit teşebbüstenvazgeçecek yerde, ne yazık ki mıntıkayı daha kötü bir hâlesokacak tecrübeye teşebbüs etmek istiyor. Evet, üzülerek haberaldık ki İngiliz Hariciye Nazırı Sir Edvard Grey, Makedonya'daisyanların bastırılması için oraya müstakil bir umumî valitayininin doğru olacağı fikrinde sebat etmiş  ve daha sonra daPetersburg Kabinesi (Çarlık Hükümeti) Makedonya meselesinindevletler arası bir teşkilât yoluyla idaresinin mümkün olacağım

tasavvur ediyormuş.Kat'îyetle şunu şimdiden beyan edebiliriz ki, bu iki çeşit

tedbirin ne biri, ne diğeri ve hatta ne de ikisi birdenMakedonya'nın, Osmanlı topraklarından büsbütün ayrılmasıylaneticeleneceği için Müslüman ve Hristiyan bütün vatandaşlar,birlik olarak vatanlarına ecnebilerin el atmalarından muhafazagayesiyle şahsî ve siyasî hürriyetlerini bugünkü hü-

kûmetten almaya karar vermiştir! Bu gaye uğruna

bugünkü idarenin zorbalığından faydalanan yüksek rütbeli veyüksek makam sahiplerini bir köşeye iterek "Osmanlı İttihat veTerakki Cemiyeti" namı altında birleşmiştir. Yukarıda ki arzudışında, herhangi bir kararı millet kabul etmeyecektir.

Biz memleketimizin umumî çöküntüsünü temin edecekolan bu çeşit hareketlere karşı millî haklarımızın müdafaasınakat'î karar vermiş  bulunuyoruz. Bu uğurda bütün kuvvetimizikullanacağımızı insanlık, müsavat ve medeniyetle hiçbir zamanbağdaşmayan bir şekilde ve ecnebilere oyuncak olmayacağımızısizlere bildiririz. Şuna da itimat isteriz ki, bu sözlerimizde enküçük bir dinî ve millî bir vaziyet yoktur. Bizi bu yola itenvatanımızın üç vilâyetinin*  (*) karışıklıklar dolayısıyla bir"yıkıntılar mıntıkası" hâline gelmesine mani olmak içinhepimizde var olan bir müdafaa ve mukavemet arzusudur.

Bize deniyor ki: Avrupa'nın mıntıkada yapmak istediğiMakedonya'dakilerin saadetini temin içindir.

Biz de diyoruz ki: Avrupa şimdiye kadar yaptığıteşebbüslerle arzularına kavuşamamıştır. Bundan sonra da kat'î

* Makedonya'daki üç vilâyetimiz Selanik, Manastır, Kosova (Üsküp). 

Page 54: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 54/212

bir netice alamayacaktır. Bunun da birçok sebebi vardır ki,birincisi ve bizce en mühimi de budur.

Çünkü Avrupa olmayacak bir şeyi zuhur etmeyeçalışıyor-Gerçi Avrupa'nın esas gayesi ortaya bir Makedonyadevleti yahut Makedonya'da kendi başına bir idare tesis etmekistiyor ki, bunların ikisi de birbirinden farksız ve tehlikelidir, la-rihte bir Makedonya iki bin seneyi geçmiş  bir zamandan be-riyok olmuş, eski Makedonyalılardan bugün bir emare yok

188

tur. Makedonya'nın mazisinden, bugün adından başkasiyasî sahada bir mevcudiyete tesadüf edemeyiz. Makedonya a-dı tarih sayfalarında gömülü kalmıştır. Böylece MakedonyalılarRumeli'de bulunmadığı gibi, Makedonya'da da yoktur. BurasıOsmanlı împaratorluğu'nun bir parçasıdır, ondan ayrılamaz,hayatı ancak onun devamıyla mümkündür. Yok olması da yineonunla beraber olacaktır. Avrupa'nın uydurma bir Makedonya'yıyaşatmak arzusu üç Rumeli vilâyetimizin talihi diğer yirmi yedivilâyetin talihine rabıtalı olup hepsi de taksim olunmaz birerparçasıdır.

Avrupa maziyi bu kadar ihya etme gayesi gösteriyorsaneden bir Polonya'yı yeniden tesis etme istikametinde hiç gayretgöstermiyor? Polonya yakın zamanlara kadar bir devlet olarakyaşadığı gibi arazisi ve milleti de şu anda vardır.

Evet, neden bilinmez, ortada bu hakikatler durupdururken insanî ve siyasî bir müsavatsızlık içinde hayal peşindekoşulmaktadır.

ikinci bir hâl şekli daha düşünelim: Okuduklarımıza veduyduklarımıza göre Avrupa'nın Makedonya'ya müdahalesi birmecburiyet hâline gelmiş, çünkü bu memlekette Hristi-yanlar

pek zavallı, zulüm ve imha edilmek tehlikesiyle karşı karşıyaimişler! Bunun için de bu kadar yüksek ve insanî bir idealpeşinde koşan Avrupa'nın nazarında, sanki bütün dünyadaMakedonya Hristiyanlan kadar talihsiz ve acımaya değerinsanlar yokmuş. Bütün dünyada her şey rahat, herkes mesut veemniyet içindeymiş. Meselâ Rusyalılar mes'utmuş-lar! Buistikâmetten aşağıdaki neticeleri çıkarmamıza müsaade etmeniziarz ederiz.

Page 55: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 55/212

Avrupa'nın Makedonya'ya doğrudan doğruya ve alenîolarak el uzatması Manastır vilâyeti Bulgarların mıntıkaî bir

isyanları hakkında Sofya komitaları tarafından yapılan te-189

şebbüsten sonra ortaya çıktı. Avrupa bununla göstermekis-tedi ki kendisi bu karışıklığı istiyor ve yapanlara, isyancılaraher çeşit yardıma hazırdır. Bunun için eğer Bulgarlar kıpır-danmasa, silâha sarılmasaydılar, Türk köylerini ve çiftlikleriniyakıp kül etmeseydiler, yollarına çıkan, kimseye zararı olmayanTürkleri öldürmeseydiler, Avrupa hiçbir zaman karışmamecburiyetini hissetmeyecek ve bugüne kadar mülakatprogramlarında. pek az bir hünerle yaşatılan Makedonyaproblemi de kurcalanmayacaktı. Sonra da görüldü ki Avrupadevlet adamlarının her biri bulundukları siyaset sandalyesinedayanarak dünya sulhunun birer idarecisi gibi hareketetmektedirler. Bu harekette birbirine ters düşen istikâmetleralenîyse de, biz bunun üstünde durmuyoruz.

Makedonya için alman kararların hepsi ölü doğmuş çocuk gibidir ve hiçbir iyi neticeye varamaz. Çünkü şunu dabilmelidir ki, Avrupa Makedonya'daki hastalığı bilmiyor yahutbilmek istemiyor. Haricî manzarayı bunun aslı zannediyor.

Başladığı yanlış yol, onu yanlış neticelere götürüyor. O sanıyorki Makedonya'da iki taraf halk var: Bir tarafta Türkler yaniöldürenler ve diğer tarafta Hristiyanlar (Bulgarlar) yanizavallılar. Bu intiba'dan dolayı Hristiyanlan, yani BulgarlarıTürklerin güya barbarlıklarından müdafaa etmek içinMakedonya'ya kurtuluş yolu buluyorum diyor.

Hemen söyleyelim ki: Avrupa tamir edilmez bir hatanıniçindedir. İdaredeki tadilât ve terakki temayül ettiğinden beri(!)geçen seneler içinde Hristiyanlar birbirlerini boğazladıklarıhâlde umumî nüfusun yüzde yirmi beşi Bulgarlara karşı/ yüzde

elli beşini ihtiva eden ve mühim bir ekseriyet olan Türklerin hâliAvrupa'yı yalanlamıyor mu? Vaziyet böyle iken Avrupa yineyanılmakta, yine yenilik arzusunda inat etmekte veMakedonya'nın bu vaziyete düşmesinin asıl sebe-

190

bini bilmemekte inat etmektedir.

Page 56: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 56/212

Bunun için tarafsız ve makûl bir görüşe göre Makedonyaadına söylenecek iki hakikat vardır: Evvelâ Makedonya'da bir

fena vaziyet olmadığı gibi bundan doğan bir problem de Pryoktu. İkinci olarak Makedonya'da Türk ve Müslümanlarınmıntıkada kötü bir hareketi de yoktur. Biz herkesten evvelyalanlarız ki, Makedonyalıların vaziyeti belki pek iyi değildir,bunda Avrupa ile fikir birliği içindeyiz. Yalnız o kötülüğüntohumunu bulmada görüşlerimiz ayrıdır ki, bunun için o kötüvaziyete karşı kullanılacak aracı bulmada ayrılık ortaya çıkıyor.Demek oluyor ki, Makedonya'daki fenalıkların müsebbibiMakedonya'nın kendisinde değildir, onu biraz u-zaklardaaramalıdır. Yalnız Makedonya'nın değil, Osmanlıimparatorluğunun bütün vilâyetlerindeki kötülüklerin asıl

mes'ulü bugün başta olan hükümetin istibdat idaresidir. Ortalığıbu vaziyete sürükleyen, böylece çekilmez bir hâl alan hayat,şahsî ve siyasî hürriyetin Osmanlı imparatorluğu u-fuklarındadoğmamış olmasıdır. Bilinir ki, birbirine müsavi olan hadiseler,her yerde aynı neticeyi verirler.

Anadolu'yu, Arabistan'ı yahut Trablusgarb'ı sıkıntıyasokan aynı hastalık, Makedonya için de vardı. Türk, Arap,Arnavut, Çerkez, Kürt, Ermeni, Ulah, Yahudi, Sırp, Rum veBulgarlardan meydana gelen Osmanlı adıyla topladığımız nekadar millet varsa hepsi de aynı istibdat idaresinin çilesini çekip

boyunduruğunda inliyorlar. Halk içindeki din ve millet tefriki neinsanın acılarını çoğaltmakta ne de boyunduruğunuhafifletmektedir. Ne Makedonya ve ne de diğer Osmanlımemleketinde ayrıcalık ve zulüm görmüş  iki çeşit halk yoktur.İstisnasız hepimiz aynı istibdat tazyiki altında ezilmekteyiz.|

Eğer Makedonya'nın vaziyeti Avrupa'yı bu kadar telâş-

191

landınyorsa ve Avrupa Makedonyalıları mesut kılmakarzu ediyorsa yapılacak şey alenîdir. İçlerinde Makedonya'daya-şayanlar da bulunmak üzere bütün Osmanlı halkım mesutkılacak şekilde istibdat idaresini yıkmak, hürriyete, aydınlı-ğaçıkmak için bize yardım ediniz. Yoksa ortada yalnız Makedonyaadıyla başlı başına bir kötülük görmekten ibaret olanmütalâanızı hiçbir zaman hiçbir şey mukabilinde kabuledemeyiz. Sizin bildiğiniz gibi bir Makedonya problemi yoktur.Bugün ortalıkta görülen problem, Türklerin kendi aralarında hâl

Page 57: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 57/212

edecekleri ve bu toprağın çocuklarının beraber temin edeceklerive er geç yapacakları bir teşekküldür.

Hristiyanlara karşı yapıldığı zannedilen Müslümanzulmü iddiaları her istikâmetten boş  bir müdafaadır. Gerekbaşka vilâyetlerin ve gerek Makedonya'nın Müslüman halkı H-ristiyanlara, yani aynı toprağın çocukları, aynı istibdat idaresininesiri olan kardeşlerine karşı nihayetsiz bir çekişme açarakkuvvet kaybedeceklerini bilmez akılsız değildirler. Müslümanlarbaşka dille konuşan ve ayrı bir dinin insanı olan vatandaşlarıylayapacakları sağlam bir beraberliğin vatanın kuvvet ve geleceğiiçin mühim bir hareket olduğunu çok iyi bilmektedirler.Müslüman, Hristiyan hepimizin kaçınacağımız tehlike bu

olduğu gibi gene hepimizin üzerinde birleşip müdafaaedeceğimiz yol da budur.

Bu sebeple Makedonya'yı Bulgaristan, Sırbistan veYunanistan'a iltihak etmek gayesiyle hareket eden birtakımBulgar, Sırp ve Rum ihtilalcileri burada yaşatmak istedikleri vebiraz da muvaffak oldukları kötü tohumun yeşerip gelişi*16"sine yardım etmekten kaçınılmalıdır.

Böylesine kötü ve böylesine az bilinen Müslümanlar,Makedonya'ya yeni gelmiş  değillerdir. Tarih bize gösteriyiTürklerden meydana gelen birçok halk Makedonya'ya bura-

192

sini Osmanlı sultanlarının ele geçirmesinden çok öncegelip yerleşmişlerdir. Bu bakımdan Makedonya'da Türklerin deçok eski bir tarihî alâkalan vardır. Bu eski Türkler ile sonradangelenler ve bu gelişle de İslâm dinini kabul eden yerliler, buncaasır Hristiyanlarla bir arada yaşadılar. Bu uzun geçmişte her ikitaraf arasında birçok yakınlık oldu. Müslüman ve Hristiyan çokyerde birbirine arka verip yardım ettiler.

Malûmdur ki, Müslümanlık başkalarının dinine vemilliyetine hürmet göstermekle ünlüdür. Şunu da belirtmeliyizki, bu hâllerde de müsavatsızlık öne gelir. Hristiyan kilisesinintesis edilmesine yardım eden Müslümanlar vardır. Milliyet vedinini zorla başkasına kabul ettiren Müslüman yoktur.

Böylece bilinmelidir ki, Makedonya'da birbirini imhaetmeye girişmiş, yemin etmiş  iki muhalif halk olmadığı gibi,Müslüman muhafazakarlığı diye bir tehlike de yoktur. Acababöylesine ehemmiyetle söz edilen bu muhafazakarlık nedenmeydana gelmiştir? Mıntıkada Avrupa'nın yeni idareyi tatbik

Page 58: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 58/212

etmeye başlayalı dört tam sene olmuştu. Bu zaman i-çinde,Müslüman muhafazakarlığım belirten bir tek misal verilebilir

mi? Müslümanlar tarafından yapılmış  öldürme hadisesi kaçtanedir? Onların çeteleri, terörist komiteleri nerededir?Makedonya'daki iç harplere kim sebep olmuştu?Kahramanlıkları dünyaca bilinen Müslümanların, nihayetindekendilerini bu derece hesaba dahil etmemelerine bundan böylene kadar tahammül edebilecek ve kendileri imha edilmeyehazırlanırken tesirsiz, seyirci kalmamaları pek tabii ve belki depek yalandır. Müslümanlar Makedonya'da halkın ekseriyetinitemin etmektedirler. Tarafsız istatistikler gösterir ki,Makedonya'daki halkın yüzde elli beşi Müşlümandır. Böyle ikenkendilerini hiç düşünen olmadığı gibi (bunu da istemezler ya)

aksine Avrupa'nın tamamiyle müdahelesi, bü-193

tün kendine karşıdır. Umumî istikran bozma ve büyükdevletlerin Makedonya işlerine daha yakından müdahalesinikolaylaştırdıklarından ötürü mıntıkaya getirilmek istenen yeniidare, Bulgarlara Avrupa'nın kötü bir hediyesidir. Hâlbuki eldekiistatistiklere göre Makedonya'da Bulgarlar yüzde yirmi beş kadardır.

Bu rakamlar karşısında sizden şunu sual ederiz ki, halkıniçindeki azınlığı önde tutarak ekseriyeti küçümseyip aşağıgörmek müsavata, hakkaniyete ve insanlığa sığar mı? Birmemlekette istikran temin etmek, geleceğinin pekleştirilmesi vebirçok millet arasında birlik zuhur etmek bu çalışmalarla mıolacaktır?

Bu hareketler karşısında Müslümanlar şimdiye kadarinanılmaz raddede bir sabır ve tahammül gösterdiler. Fakatbundan böyle aynı tahammülü gösteremeyecekler ve yenidenmaruz kalacakları bir haksızlık karşısında kendileriyle sözbirliği

etmiş olan Hristiyanlarla birlik içinde bir tek kişi kalana kadarvatanlarını müdafaaya çalışacaklardır.

Avrupa'nın mıntıkada ıslahat ve reform diye ortaya attığısistem Makedonya'da vaziyeti karıştırmadan başka bir şeyeyaramamışsa, buna üçüncü sebep de şudur: Avrupa devletleriiçerisinde bir kısımları vardır ki burada bir sulhun devamınısamimî olarak arzu etmezler. Bu devletlerin menfaatleriMakedonya'da isyan ve karışıklığın devam etmesidir. GerekMakedonya, gerek diğer vilâyetlerdeki eski ve yeni kan-şıklıklar

Page 59: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 59/212

bütün bu hükümetlerin tahrikleriyle olmuştur. Bu sözlerimizinhakikati göstermesi istikâmetinden birkaç misal vermek

mümkün ise de siyasî vaziyet dolayısıyla bunu bir tarafabırakıyoruz.

Avrupa'nın bizim hakkımızdaki görüşlerinde samimîolsaydı, Türkiye'yi alâkalandıran işlerin hepsinde Rusya'yı u-

194

zak tutardı. Bu sebeple Rusya yalnız Makedonya'nındeğil, baştan başa bütün Şark için en büyük bir tehlikedir.Panisla-vizm istikametinde ilerleyen Rusya kendini tarihî bir

vazife yapma mesuliyetinde görerek Şarkı ele geçirmek,İstanbul'u almak ve Balkan Yarımadasını bir Slav vatanı, yanibir Rus mıntıkası hâline getirmek arzu etmektedir.

Tarih bunun en şaşmaz şahididir. Tarih bize bütün alenî-yetiyle göstermiştir ki, Çar Büyük Petro'dan bugüne kadarzavallı Şarkı parçalamış olan ne kadar harp, ne kadar karışıklık,ne kadar isyan varsa hepsini Petersburg'ta kurulmuş  o-lanplânların, entrikaların neticesidir. Balkan Yarımadasının bütünköy ve şehirlerinde birtakım ajanların üzerleri mukaddesresimlerle dolu olarak dolaşıp sokak köşelerine birer haç işareti

yapmaya başladıkları görüldü mü, herkes anlardı ki yine bir sürüRus ajam gelmiş  ve yalanda mıntıkada büyük bir kargaşalıkçıkacak, bir fırtına kopacaktır.

Böylece asırlardan beri çektiğimiz kötülüklerin hepsiRusya'nın genişleme politikasından doğmuştur.

Bugünkü Rus politikası da aynı istikametteyürümektedir. Din ve Ortodoksluk maskesi altında Ruslar, bizimiçin çok kötü düşünmekte ve fena neticeler hazırlamakta,dahilde Ortodoksluğu tahrik ederek ve din kışkırtmacılığıyaparak milletleri birbirine düşürmekte ve bu karışıklıkların

dahili harbe dönüştürülmesinden faydalanmayı gayeedinmektedir. Rusya'nın mıntıkadaki sivil vazifelileri,konsolosları ve zabitleri bütün birer şer ocağı, alenî olarakHristiyanlan kendi dininden olanlara ve Müslümanlara karşımücadeleye davet ederek bir din çatışması temin etmektir.Makedonya'da yenilik denen bu trajedi de, bir komedyadaki gibigülünecek bir taraf varsa, o da Avrupa'nın geçmişteki tecrübelerigörmezlikten gelip aynı istikamette yürümesidir. Avrupa hatır-

Page 60: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 60/212

lamıyor ki kendisi daha yarım asır emperyalist politikasıtatbik etmeye kalkan Ruslara karşı Türklerle yan yana harp

etmek mecburiyetinde kalmıştı. Bunu unutup şimdi nedenonlarla beraberdir ve arzularına boyun eğmektedir? Avrupa'nınher çeşit statüko değişikliği hareketinde muvafakıye-te vasılolamasının bir dördüncü sebebi de şudur:

Avrupa, Makedonya'daki karışıklıkları mani olmaistikâmetinden, kat'î bir neticeye varmak arzu etmiyor. Avrupalıdevletler, çok iyi biliyorlar ki, bugün oynanan trajedideMüslümanların hiçbir rolü yoktur. Bugün müşahade edilen karı-şıklık ve isyanlar, Türkiye'ye hudut olan memleketlerde, yaniBulgaristan'da, Yunanistan'da ve Sırbistan'da hazırlanıp ortaya

çıkarılmaktadır, ihtilâlci denen çetelerin buralardan zuhurettiğine, oralarda hazırlanıp silahlandırıldığına ve yine Sofya,Atina ve Belgrad'tan aldıkları beyannameler istikâmetindehareket ettiklerini Avrupa çok iyi bilmektedir. Yine Avrupa pekiyi bilir ki, Makedonyalı denen bu komitalar, Türkiye ile hudutolan mıntıkalarda sığınacak bir yer bulamayacak olsalarMakedonya'da yaşamaz, çoktan ortadan kaybolurlardı. Avrupada bu hakikati bildiği hâlde yine Sofya, Atina ve Belgradkabinelerine okşayıcı notalar vermekte ve Makedonya'da da bukarışıklığın durmasına değil, devamına yol açmaktadır.Türkiye'nin Makedonya'da böyle karışık ve insafsız bir idare ile

vatanımıza göz diken devletlerle komşu olmaktan başka bir kötühareketimiz yoktur. Avrupa, Makedonya'da bundan böyle birfesat yuvası komitaların bulunmasını kat'î olarak arzu ediyorsa,Bulgar, Sırp ve Yunanlıları ikaz etmelidir. Ajan, sivil komitacıve onları kontrol eden jandarma zabitleri için burası, onların atoynattığı bir yerdir. Bu adamların Selanik'te yahut Türkiye'ninbir yerinde bulunmaktansa, asıl bulunmaları lâzım gelen yerAtina,

196

Belgrad, Sofya'dır. Orada vazifeli olmaları dahamünasiptir. Avrupa'nın Makedonya'da şimdiye kadar yapmakistediklerinin iyi bir netice vermemesi karşısında bunun nasıldoğru bir yolda takip edileceğini gösterelim.

Neticeyi şöyle anlatalım: Yukarıdan berisöylediklerimizle kat'î bir şekilde izah edilmiştir ki, Avrupa'nınMakedonya işlerine müdahalesi memleket için çok fenaolmuştur. Dört senelik idareden sonra bugün Makedonya'daumumî bir karışıklık, bir dahilî harp, büyük bir sefalet ve

Page 61: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 61/212

yürekleri parçalayan bir ahlâk düşüklüğü görülmektedir. Netarafa bakılırsa bakılsın, kötü sesler işitilmekte, küçük bir ışık

görülmemektedir. Vaziyet daha da fenaya gidiyor. Halkınarzuları boyuna tahrik edilmektedir. İsyanlar ve tahribatlarbirbirini takip etmektedir. Memleketin bütün kuvvetikurutulmuştur. Halk doğru yoldan, hürriyet ve müsavata gidecekyoldan u-zaklaştırılmaktadır. Bu elîm vaziyet karşısındaçıkarabileceğimiz yalnız akıllıca bir netice vardır:

Bu zavallı Makedonya'da, elde henüz iyi ve sağlamolarak ne kalmışsa onu muhafaza etmek için yapıldığı gibi, yeniidare denen şeylerden uzaklaşarak, tecrübe edilmiş  şeylerinkötülüğünü ortadan kaldırıp, valileri serbest bırakılacak olursa,

bütün çocuklarının kendi çalışmalarıyla kendilerini var etmeyekuvveti yetecek olan bu vatanın, dahili işlerine karışmaktankat'îyetle vazgeçmek lâzım gelir. Eğer Avrupa Makedonya'dançekilecek olup ve bu meseleyi tahrik etmekten ve onunlauğraşmaktan elini çekerse Makedonyalılar kendi aralarındamutabık kalacaklardır. Bugün tahrik edilen ayrılıklar haricitesirlerin neticesidir. Bu tesirler kaldırılacak olursavilâyetlerdeki vatandaşlar elbirliği ile kendilerini ezmekte olanistibdat idaresini devirip yıkmayı başaracaklardır. GerekMakedonya'da olsun, gerek diğer vilâyetlerde bü-

tün Osmanlılar din ve milliyet ayırmaksızın kardeştirler.Vatanın yüksek menfaatleri karşısında, Hristiyan ve Müslümancemaatleri değil Osmanlılık vardır. Halkın menfaati, gayesi vekaderleri hep aynı ve birdir. Bu sebeple hepimizin çalış, masılâzım gelen gaye, vatanı istibdat idaresinden kurtarıp hürriyet,terakki ve muasır devlete vasıl olmaktır.

Bu program, muhit için en münasip olduğu gibiMakedonya probleminin de hâl şeklidir. Yine tekrar edelim ki:Makedonya problemi başlı başına görüşülemez. Türk hükümetiproblemin bir tarafıdır. Biz ayrı bir idare ve Avrupa'nın kötülükgetiren murakebesi altında yürütülen bir Makedonya arzuetmeyiz. Her iki şekil de bizim için bir ölüm kalım meselesidir.

Makedonya'nın her bakımdan Türkiye'nin bir parçasıolduğunu beyan eder ve onun ayrı kabul edilmesinidüşünemeyiz. Makedonya, bütün şiddetiyle devam ettirilen biristibdat idaresine bürünmüş cemiyetin bir parçasıdır. O istib-datıAvrupa'nın müdahelesine lüzum olmadan ortadan kaldıracak dabiziz. Fakat Avrupa bize ve dolayısıyla insanlığa bir yardımdabulunmak arzu ediyorsa, bize en evvel yarayacak olan hizmet;

Page 62: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 62/212

Page 63: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 63/212

 

Dördüncü Fasıl

ABDÜLHAMİT'E KAT’İ İSYAN İHTİYACI

Böylece bir sürü kötü insanın yaptıkları berbathareketlerle devletin büyük adını küçültme istikametine girdiği,milletçe protesto edilmiş oluyor. Hükümeti Meşrutiyet idaresinedöndürmek, müsavatı, adaleti temin etmek üzere milletçeumumî bir teşebbüse geçildiği Avrupa'ya tebliğ  edilmiş oluyordu. Avrupalı büyük devletlerin tazyiki, Rumeli'dekiazınlıkların tahriklerle isyan etmesi, Türk halkını, Abdülhamit'inzulüm idaresine karşı umumî bir isyana mecburiyet hâsıl etti.Bütün millet arkasından gidecek ciddî bir hareketi bekliyordu.İstibdat idaresinin zuhur ettiği buhran, gönüllerin hür yaşamayaolan arzusunu geliştiriyor ve halkın birbirine yaklaşıpkenetlenmesi gittikçe tahakkuk ediyordu. Bundan böyle bendede bir bekleme takati kalmamışta. Bütün halkın gönüllerinde yereden bu arzu ve fikrin tesiri altında kalmış, takadim elimdengitmişti.

Yoktan bir ses, millet yolunda çalışmak isteyenlereruhları titreten, yüksek manasıyla Namık Kemal'in: ''Fedakârınkalır eskârı daim kalbi millete" mısraını bu büyük şiirin ihtivaettiği manayı hatırlatıyordu. Bütün bu elemlerin ruhumu sardığı

bir sırada Reval mülakatı oluvermişti. Bu toplantıda Rusya veİngiltere tarafından kararlaştırılan neticeyi düşünerek üç gün üçgece heyecanlar ve helecanlar içinde çırpın-

200

dım. Ölümden başka bir kurtuluş  yolu göremiyordum.Nihayet kanlarla dolu gördüğüm ufuk, kararmış  geleceğindemilletin selâmeti için karşımda bir ışık gibi beliriverdi. Evetarzularına nail olma taraflarını kafamdan geçirmiştim. Kurtuluşu

fedakârlıkta, ölümde buluyor, Reval mülakatının bütünTürklüğün gönlünde yarattığı karanlığı, ancak milletçe birölümü göze almak suretiyle nihayet bulacağını düşünerek,tesirlerini her gördüğüm münevverin yüzünde okuyordum.Hepimiz ve Cemiyete (İttihat ve Terakki Cemiyeti) azamünevverler memleketimiz için verilen kötü karan öğrenmişti.Hiç tenakuza düşmedik. Bir çete meydana getirmek fikrinikafamdan geçirmeye başladım. Bir taraftan da hazırlanıyordum.Akılsızca bir bekleme, çok kanlı hadiseler hazırlayabilirdi. Şakabir tarafa, kararan ufuklar dolayısıyla vatanımın bir daha hayat

Page 64: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 64/212

imkanı bulamayacak bir felâkete doğru sürüklendiğini alenîolarak görmekteydik. İstibdat idaresinin kendilerine temin ettiği

refah içinde yaşayan Abdülhamit'in adamları, neye yarardı ki, butehlikeleri görmek istemiyorlar, görseler de mani olmayıdüşünmeyi bile kabahat sayıyorlardı. Bu tehlikelere mani olmakbize, bizim gibi küçük rütbelilere kalmıştı, bunu iyi biliyordum.

İttihat ve Terakki Cemiyetinden fazla bir destekbekleyemezdim. Çünkü Cemiyetin Anadolu teşkilâtına büyükkıymet verdiğini ve bu istikamette çalıştığını biliyordum. Busebeple onlardan yardım beklemek münasip olamazdı. Doğupbüyüdüğüm, gençliğimin geçtiği ve Rumeli'mizin bir parçasıolan Resne'nin nazarlarını bana çevirip, benden bir şey istediğini

çok iyi anlıyordum. Çeşitli fikirlerin tesiri altında kafamdangeçenleri istibdat idaresine karşı isyanın tertibiyle üç gün üçgecemi geçirmiştim.

28 HAZİRAN KARARI

En çok silâh, cephane, âlet ve adavat, iaşe vaziyeti benidüşündürüyordu. Buna da bulunduğum mıntıkadaki hükümetmenbaalarına, milletimin yardımdan geri kalmayacağına,

Cemiyetin dolaylı da olsa yardımı esirgemeyeceğini biliyordum.Kararımı, hatta kimse katılmasa bile tek başıma tatbike kat'îyetleAllah üzerine yemin ederek 28 Haziran 1908'de Resne'de İttihatve Terakki'ye bağlı Belediye Reisi Cemal ve Polis KomiseriTahir'e de açtım. Bir çete oluşturarak ihtilâle bir an evvelgeçmek üzere salı günü sabahı evimin bahçesinde buluşmayıkararlaştırdık. O gün aramızda ciddî ve mühim bir görüşmeoldu. Ben:

"Yahu ne duruyorsunuz? Hâlâ böyle hareketsiz mikalacağız? Öteden beri Avusturya ile kozunu paylaşan Rusya budefa da İngiltere ile anlaştı. Vatan büyük bir tehlike içindedir.

Reval’deki mülakatın neticesini biliyorsunuz!" dedim. Cemal veTahir beyler ikisi birden:

"Bir kalleşliğin eseri olan bu tehlikeyi ölümden başka birşey temizlemez!" dediler. Ben de:

"Sizin ve benim budalacasına ölmemizden bir şeyçıkmaz. Cemiyetin halk üzerindeki tesirini kullanarak yapılacakumumî bir isyan, beklediğimiz neticeyi bize verebilir. Ben vesiz, burada Cemiyete taraftarlardan, asker ve köylülerden yüzelli, iki yüz kişilik bir çete çıkarabiliriz. Bu akşam Hacı Ağa'nın

Page 65: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 65/212

evinde Cemiyete taraftar olanlarla vaziyeti görüşelim. Onlarında kararlarını alalım. Her kaza, Cemiyetin

202

her merkezi bize iltihak ederse iş kendiliğinden hâl olur gider.Yalnız en evvel biz emsal olalım. Ben her şeyi hazırladım.Şimdiye kadar aldığım harcırahlardan beş  yüz elli lirabiriktirdim. Para, silâh, cephane, çarık, keçe, kütüklük gibişeyleri de bulmak kolaydır. Yalnız sizden bana yardım ve iltihakiçin mertçe bir söz beklerim. Sizin vaadettiğiniz gibi bir çetetanzim ederek yirmi dört saat içinde ortaya atılmak mümkündür.Bizim isyanımız, umumî isyan için güzel bir işaret olur.Yanımızda Prespe, Ohri, daha ilerde Debre de bize iltihak eder.Bu ormanlık ve dağlık mıntıkada, bu Türk dolu yerlerdehükümeti aylar ve seneler meşgul edebiliriz!...

Sözlerimi büyük bir sabırsızlıkla bitirmemi bekleyenBelediye Reisi Cemal ve Komiser Tahir:

"Niyazi Bey! Teklifinizi kabul ederek size bağlı kalıp heremrinizi yapmaya söz veriyoruz. Vatanımızın selâmeti içinölmeye yemin ettik!..." dediler.

"Öyle ise siz bütün arkadaşları toplayarak haber verin.

Akşam saat 21.30'da Hacı Ağa'ya ben gelirim. Siz görüşün,konuşun, kat'î karan verin!..." dedim.

Kalktılar, akşam üzeri Hacı Ağa'nın evinde Cemiyetetaraftarlardan kırk elli kişilik bir kalabalıkla geldiler. Oturupselamlaşma gibi merasime vakit bırakmadan kendilerineheyecanla:

"Arkadaşlar! Hainler elinde yok olma vaziyetinde olanvatanımızı elbirliğiyle çalışarak kurtarmaya, Allahın birliğiüzerine söz vererek kararlaştıran Cemiyetimize malınızla,canınızla, yardım edeceğinize ve verilen her emre itaat

edeceğimize yemin etmiştiniz, öyle değilmi?" Hep bir ağızdan:"Hay hay!" sesleri yükseldi. Ben: "İşte bugün yaptığınız omukaddes yeminin bir an evvel

203

tahakkuk etmesi zamanı geldi. Vatan bizden fedakârlıkisti-yor. Reval'de Rus Çan ile İngiltere Kralı arasındaMakedonya meselesinin kendilerince halledilmesi kararma karşı

Page 66: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 66/212

kılını kıpırdatmayan hükümet, vatanın taksimini, o mukaddesmemleketin düşmana teslimi kararını belirten bu vaziyete

alâkasız kalmasını kabul edemeyiz. Bu karan, bu alçak hareketi,milletin kanıyla silmekten başka çare kalmamıştır. Avrupalınınher kararma boyun eğen hükümete karşı, milletin de "hayır"demesini bilmesi lâzım gelir. Bu da hepimiz beraber isyanekmekten başka bir şey değildir. Din ve milliyet farkı nazanitibara almadan hep beraber birleşmeli, istibdat idaresine karşıisyan etmeli, vatanın taksimine göz yuman devleti ikaz edipMeşrutî idareyi, hürriyeti ilân etmeliyiz. Bugün Avrupa'da bizimiçin oynanan oyunlar karşısında yapacağımız bundan dahamakûl bir hareket olamaz. Dikkatinizi çekerim. Yapılacak buumumî isyan en evvel Resne'den başlamalıdır. Bulgarlar da ilk

defa burada isyan ettiler. Bize bu belâyı getirdiler. O sebeple enevvel isyan bayrağım biz açmalıyız. Ben her şeyi hazırladım.Para var, çarık, çorap, fişeklik, cephane, silâh, hülasa bir çeteiçin lâzım gelen her şeyi hazırladım. Bana yalnız itimat edilir,fedakâr adamlar lâzımdır. Fakat öyle fedakâr isterim ki,çoluğunu çocuğunu, rahatını, hayatını, dünya ile olan bütünalâkasını, dünya zevklerini vatan yolunda feda etmeyi bilsin.

Yalnız vatan yolunda ölmeyi en büyük sevgi bilsin.Ağalar, beyler hepinizin namusuna, insanlığına, fedakârlığınaitimadım vardır. O sebeple sizleri buraya davet ettim. İçinizde

verdiği sözün, ettiği yeminin icabını unutacak kadar bir kötününbulunduğunu düşünemem. Size bir büyüklük ders vermeyekalkıştığımdan dolayı affınızı dilerim.

Bilirsiniz ki, yüz elli seneden beri, devletten bizden daha

204

az zarar gören Hristiyanların şikâyeti Avrupa'nın dahilîişlerimize karışmasına yol açmış, hükümetin istibdat hareketi veAvrupa'ya her an boyun eğişi bizi küçültmüştür. Devlete ve

Reval kararlarına karşı yapacağımız ayaklanmada Hristiyanvatandaşlarımızı müsavi tuttuğumuzu, onların da ırzını ırzımız,canlarını canımız, mallarım mallarımız gibi tanıdığımızıgöstermek mecburiyetindeyiz. Bizim isyanımız fertlerin,azınlıklara karşı bir ayaklanması olmayacak. Aksine birbirimizive bütün halkı birbirine düşman eden istibdat idaresine karşı birisyan ile hürriyet, müsavat ve kardeşliği ilân etmek olacaktır.

Hülasa olarak diyebilirim ki biz, millet adına müsavatıtemin etmeye çalışacağız. Bu uğurda canımızı dişimize takarak

Page 67: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 67/212

dağlarda dolaşacağız. Ben Cemiyetin bizi destekleyeceğinekat'îyetle inanıyorum. Kimsesiz kız kardeşlerimi, yeğenlerimi,

eşimi Manastır'a gönderiyorum, bunlardan belki bir dahabuluşmamak üzere ayrılmış bulunuyorum. Evimi kapayacağım,kararım budur. İçinizde candan ve gönülden bana tâbi olmakisteyen var mıdır?" demiştim ki, hepsi bir ağızdan: "Seninleberaber ölmeyi bir şeref ve saadet sayarız, hepimiz hazırız."dediler.

Ve koşan koşana, hepsi beni göz yaşlarıyla kucaklamayabaşladılar. Bundan böyle dağa çıkış  gününü kararlaştırmaklâzım geliyordu.

Cuma günü, Cuma namazından sonra yapılacak

toplantıyla harekete geçilmesi kararlaştırıldı. Namazda yüz ellikişilik bir çetenin Resne kışlası yakınlarında toplanmasıkafîleşti. Resne'nin ileri gelenleri çeteye lâzım gelen yardımıhazırlayacaktı. Belediye Reisi Cemal Bey Manastır'a giderekittihat ve Terakki Cemiyetini bu karardan haberdar edecek velüzumlu müsadeyi ve desteği temin edecekti. Hepimiz

büyük bir sevinç ve heyecanla birer ikişer dağıldık. Benbüyük bir rahatlık içinde evime dönmüştüm. Kafam durmadantatbik edeceğim plânın teferruatıyla doluydu. Gece yatağım-da

ilk kararın verildiği bahçeyi, karşılaştığım arkadaşlarımıçektiğim nutku, aldığım cevaplan düşünüyor,değerlendiriyordum. Hayatımın en mühim bir gününüyaşamaktaydım. Evet! İnkılâp tarihimiz içinde hususî bir yeribulunması lâzım gelen günlerden biri de 28 Haziran 1908 olmasıgerekir. Bu mühim gün, ilk defa ben milletin kılıcım çekmekiçin Al-laha sığınarak fedakâr arkadaşlarla ölmeye kararvermiştim. O günün heyecanı bütün karan verenlerin yüzündemuvafa-kıyete ulaşmanın saadetini taşıyan bir sevinciyaşatıyordu. Allahım o ne büyük gündü. Bir gaye uğrundabirleşmiş  insanların yarattığı kuvvet, kolay kolay yokedilemiyor. Hele bu gaye mukaddes ve bir milletin geleceğinialâkadar ederse. Millette meydana gelen kuvvetin ruhumdayarattığı rahatlıkla yatağımda yattım. Üç günden beri hasretiniçektiğim uyku ve rahata kavuştum. Şafakla uyanır uyanmaz dahazırlıklara giriştim. Cemal Bey o gün erkenden Manastıra gitti.Ben de her bakımdan kendilerine itimat ettiğim arkadaşlarımdanPrespe'de müfreze zabiti Koniçeli Mülâzım Osman'ı Resne'yegetirttim. Yapmaya karar verdiğimiz millet yolundaki isyanıkendisine anlatınca bir dakika bile durmayıp bütün kalbiyle,

Page 68: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 68/212

varlığıyla bana yardımda bulunup iltihak edeceğini söyledi.Resne'de olduğu gibi Prespe'de de ortaya çıkan itimat ve

sevgiyle bana iltihak edeceklerini bildiğim yakınlarımın adlarınıkendisine verdim. İsyan günü bize Lahça köyünde varmasınıkararlaştırdık. Aramızdaki haberleşmenin gizliliğini teminetmek üzere bir şifre kararlaştırdıktan sonra gitmesine müsaadeettim. Daha sonra taburun Resne'de depo memuru olan MülâzımSadi'yi çağırdım. Ha-

diseleri ve kararı anlattım. O da, gönülden iltihakedeceğini bildirerek, elinden gelen yardımı esirgemeyeceğivaadinde bulundu. Karardan bir gün sonra Avcı Taburu da

Resne'ye geldi.Gönülden dostum, kardeşim, sır arkadaşım olan bölük

kumandanlarından Tayyar ve Süleyman beylere, namus veinsanlığıyla taranan Erkanıharp Binbaşı Remzi Bey'e de isyanedeceğimiz akşam malûmat verdim. Para, silâh, cephane vemalzeme için hiçbir şey düşünmeye lüzum yoktu. Yalnıztoplanmayı, Resne'den çıkışı ve bu çıkışı kolaylaştırmak içindevletin askerî kuvvetlerini tanımak lâzım geliyordu. Bunun dakolayı bulundu. Toplantı gününde hareketten evvel bize taraftarolanlardan bir kalabalık İsmilovo mıntıkasında çete ile takip

edeceğim yolun, gideceğim yerin aksi istikâmetinde yüz erlik birBulgar çetesinin göründüğünü haber verecekti. Bu haberindoğruluğunu belirtmek için de o mıntıkaya gidenler ateş ederekbir müsademe taklidi yapacaklardı. Bunlar tertiplenmiş, lâzımgelen yerlere malûmat verilmişti. Böylece tabura yirmi günevvel gelen Erkânıharp Binbaşı Refik ve vaziyeti önceden bilenAvcı Taburu Kumandam Binbaşı Remzi beylerle taburunkolağalan ve taburumun Mülâzımı Sadi'den başka diğerzabitleri, bütün askerleri, kışlayı birkaç nöbetçinin müdafaasınabırakarak kısım kısım müsademe yerine doğru gitmeye mecburolacak ve cemaat, namaz zamanı camilerde bulunacağından

benimle beraber isyana iltihak edecek olanlar da kışladahareketlerini ve çıkışlarını temin edebileceklerdi.

29 Haziran 1908 günü bu gibi hazırlıklarla geçti. Akşamevime döndüm. Eşimi heyecanlı buldum. Her şeyi öğrenmiş gibibir his içindeydi. Üzüntü, sevinç ve arkada ulu bir nambırakacak eş için gurur içinde, zıtlaşan hisler altında kalmış 

Page 69: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 69/212

gibiydi. Hadiseleri bütün alenîyetiyle kendisine anlattım.Şerefsiz ve zulüm altında bir hayatın ehemmiyetsiz olduğunu

söylemiştim. Vazifemin ölmekten başka bir şey olmayacağı-moda kabul etti. Aile ocağına gönderilmek üzere Manas-tır'dabacanağım Merkez Kaymakamı Hakkı Bey'in yanına gitmesinikararlaştırdık. O gece tatlı bir uyku uyumuş, vücudum istirahatetmiş, kuvvetim yerine gelmişti. Sabah güneşin ilk ışıklarıylauyandığım zaman kendimde inanılmaz bir kuvvethissediyordum.

Allahım insan gönül rahatlığıyla vatanı için verdiğikararlar karşısında büyük bir inkılâba yol açmak hızıyla nekadar kuvvetli oluyormuş! Düne kadar tatmadığım bir hayatın

bugün tadına varmış  ve sihrine kapılmıştım. Allahım dünsimsiyah gördüğüm şeyler, bugün bütün güzelliğiyle ruhumuokşayan ve gözüme sevimli görünen manzaralar sermekte, şimdidağlar, ovalar gülüyor, her yer neşeye boğulmuş  gibi.Çocukluğumda dünyanın hududu sandığım Resne'nin dağlan,uzak ormanları bana selâm veriyor, önümde eğilerek yaklaşıyorgibi. Şehir ve kışla, önüne geçilmez bir cazibe beni çağırıyor,kalbim heyecandan göğsümü yırtacak sanıyorum. Sabahkalkarak kışlaya gitmiştim. Uzun uzun etrafı seyrediyor. Allahınbüyüklüğünü düşünerek millet yolunda başarıya ulaşmamdayardımım esirgememesini diliyordum. Her şeyini vatanı yolunda

feda edene elbette Allah yardım e-derdi. Ben bu fikirlerde ikenManastır'da lüzumlu buluşmaları yapan Cemal Bey de gelmişti.Manastır İttihat ve Terakki merkezi çete tertip edilmesinimünasip bularak memnun olmuş, her bakımdan yardıma hazırolduğunu bildirmişti-Manastır merkezinin beni ve arkadaşlarımakıymet vererek yardım vaadinde bulunması, cesaretimizi azamîderece arttırmıştı.

208

Bu sırada Bulgarlardan ve Resne voyvodalarınınnamlılarından Kriste'nin kız kardeşi gelmişti. Bana müracaatetmesini Allahın büyük bir lûtfu kabul ettim. Çünkü omüracaattan sonra yerine getirilmesi mıntıkadaki Bulgarlarınbana itimadım kazandırmış, gayemizin doğruluk vehareketimizin müsavattan başka bir şey olmadığım ispat etmişti.Hadise şuydu: Sırp çetesi evvelâ Bulgarlardan Bohozlu Eftim'ikaçırarak öldürdüğü gibi, bugünlerde de bu zavallının sekizyaşında biricik oğlunu dağa kaldırmış  ve kendisine yerinegetirilmesi imkânsız arzularda bulunmuştu. Bu vaziyeti kendisi

Page 70: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 70/212

ve Bulgarlar adına acıklı bir dille anlatarak oğlununkurtarılmasını istiyordu. Ben de Bulgarlar üzerinde kendimiz

için hasıl edeceği müsbet vaziyeti düşünerek, kurtarmaya sözverdim. Bu sebeple karşılıklı olarak Sırp çetesini himaye edenResne Sırp Daskalını da çete ile dağa kaldırmayıkararlaştırmıştım. Kadının yalvarması taştan katı kalpleri yolagetirecek derecedeydi. İstibdat idaresi müsavatı kaldırmış,zulme yol açmıştı. Bulgarlar kendi haklarım, sosyal davalarımtemin etmek için çeteleriyle isyan ederken biz onları kırıyor, buvaziyette de Rumların, Sırpların, Ulahların baş  kaldırmalarıçoğalıyordu. Rumlar kırıldıkça da berikiler meydanı rahatbuluyorlardı.

Bir zaman Kristi'yi kuvvetinden mahrum bırakan,komitasını imha eden ben değil miydim? Elbette şimdi onunhakkını, ailesini himaye etmek yine bana düşüyordu. Kadınınkalbime seslenen sözleri bende büyük bir tesir yapmıştı.

30 Haziran salı günü bu hadiseler, görüşmeler vemuvafa-kıyet dualarıyla geçti. 1 Temmuz çarşamba günü her şeyyoluna girmişti. Bütün hazırlıkları gönül rahatlığı ve zevkleyerine getiriyorduk. Hareket saatinin yaklaşmasını sevinçlebeklerken neler hissettiğimi anlatamam. Aynı gün akşamı ta-

bur arkadaşlarımdan Mülâzım Ziya, Manastırdan gelerekkararımızı öğrenmiş, sevinçle bize iltihak etmişti. Bugün neşe vesaadet içinde doğan güneş, mukaddes bir vazifeye berabergitmenin sevinci içinde Resne'de bütün ışıklarını tantanalı birşekilde saçarak ufukta batıyor, sessiz çeçen bir geceyi hareketlibir gündüz takip ediyordu.

Perşembe günü son hazırlıkların heyecanı içindeydik.Bütün arkadaşlar kendilerine düşen hazırlığın tamamlandığınıbildirmişlerdi. Hepimiz Resne dağlarında son defa güneşinbatışını takip ediyorduk. Çarşamba günü kız kardeşimle

çocuklarım, perşembe günü de eşimi Manastır'daki yalanlanmagönderdiğim için gecemi yalnız evimde geleceğin güzelgünlerini tasavvur etmekle geçirdim. Geçimini, terbiyesinikendisine bıraktığım kız kardeşim ile beş  fertten müteşekkilçocuklarım, kardeşlerimi kimsesiz bırakıyordum. Onların hayalive istikbali kalbimi parçalıyordu. Büyük bir davaya teşebbüsetmenin kuvvetiyle dolu olan maneviyatım böyle küçükproblemlerle uğraşmaz hâle gelmişti.

Page 71: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 71/212

Aslıda benim ve benim gibilerin vaziyetini düşünmeyenhükümet, gelişigüzel verdikleriyle hayatımızı acıklı,

istikbalimizi karanlık yapmamış  mıydı? Mesut bir evlilikhayatıma girişimin dokuzuncu ayında eşimden ayrı kalmanınüzüntüleri içindeydim. Bacanağım Manastır Kaymakamı İsmailHakkı Bey'i vaziyetten şu mektubumla haberdar ettim:

'Pek Muhterem bacanağım,

Bir saate kadar Allaha sığınarak hareket edeceğim içinhülasa olarak yazacağım arzularımın noksansız vegeciktirilmeden yerine getirilmesini sizden beklerim. Uzunyazmayı lüzumsuz buluyorum. Alçakça yaşamaktansa ölmeyidaha münasip buldum. Bu sebeple silâhlandırdığım şimdilik iki

210

yüz vatan çocuğu ile memleketim için ölüme gidiyorum.Gerek eşimi, gerekse kardeşimin çocuklarını sana emanetediyorum. Eşimi, dün de bildirdiğim gibi, yarın, olmazsa pazargünü her hâlde yeğenim Şevki ile İstanbul'a sevkediniz.

Bundan böyle ya ölüm ya da vatanın kurtuluşu!

3 Temmuz 1908"

Kolağası Ahmet NiyaziBundan böyle kafama hücum eden her çeşit fikir ve

şüpheden uzaklaşmış, yapayalnız kalmıştım. Evim gibi içim debomboştu. Yalnız Allahıma sığınarak millet yolunda yapacağımişin nasıl muvaffak olacağını, nasıl bir plân yapmakla ışığakavuşacağımı düşünüyordum. Kafamda uyumayan fikirler gibiben de uyumadan çalışarak sabahlamıştım. Bu sırada saraya,Umumî Müfettişe, Manastır Valiliğine, Manastır Jandarma AlayKumandanlığına, Resne'de taburumun kumandanına, ResneNahiye Müdürüne ve Bulgar cemaatine arzedilmek üzere birer

beyanname hazırladım. Pencere yanında bunları yazmaklauğraşırken Tahir Bey bir arabayla telaşla yanıma geldi.Manastırdan beni görmeye gelen süvari Mülâzımı Agâh'ıngeldiği haberini verdi. Yanıma giren Agâh Bey'e:

"Hoş geldin hayır ola!" dedim.

"Birliğinizle yapmayı tasavvur ettiğiniz hareketi ve bütüntertiplerinizi münasip buldular. Size evvel de Cemal Beyteşekkür etmişler. Her şey hazırdır, siz vazifenize devamedebilirsiniz. Biz yarm çıkacağız, vazifemizi kolaylaştıran

Page 72: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 72/212

fedakârlığınıza kalpten iltihak edeceğim. Şimdi Ohri'yegideceğim. O sebeple Adliye Müfettişi Mustafa Nedim Bey'in

İstanbul'a sevkedilmesi hakkında hükümetin arzusuna mani ol-

mak, istibdat idaresine karşı bütün münevverleri himayeetmek, Cemiyetin kat'î kararıdır. Onu alıp size getirmekvazifesini almış  bulunuyorum. Size nerede ulaşabileceğimiarılarsam, hemen gideceğim, başka bir işim kalmadı/'"Istaravo'da Yaşar Bey'in evinde buluşalım' Benden bu cevabıalan Agâh Efendi, Ohri'ye hareket etti. Heyecanla geçen bir geceve buluşmadan sonra güneş  de ilk ışıklarıyla etrafıışıklandırmaya başlamıştı. Ben de giyinerek plânımın tatbikine

giriştim. İçtima ve çıkış sabahının saat onunda Resneli Rıfkı'yıİsmilove istikâmetinde yüz kişilik bir Bulgar çetesiningöründüğünü bildirmek üzere binbaşının yanma gönderdim.Binbaşı uykudan uyandırılarak bu malûmatı almca Resne'debulunan iki yüz elli eri hemen o istikâmete gönderdiği gibi AvcıTaburu da bütün zabitleri, erleriyle bir başka yoldan o mıntıkayadoğru yola çıkmış  bulunuyordu. Ben de zabit üniformamla vehiçbir şüpheye yer bırakmayan giyinişimle kışlaya gittim.Hazırlamış  olduğum oyunun tahakkuk etmesini oradanseyrediyordum. Bir gün evvel Manastır'dan gelen ManastırlıMülâzım Yusuf Ziya da kışlada harekete hazır, sevinç içindebeni karşılamıştı. Buna çok sevinmiştim.

İçtima ve yola çıkış  yaklaşıyordu. Bütün erler kışlaetrafında birer ikişer toplanıyordu. Binbaşının ve bize iltihaketmeyen diğer zabitlerle erlerin Resne'de bulunmaları,yapacaklarımı zorlaştırma istikâmetinden beni düşündürüyordu.Bunları da Resne'den uzaklaştırmak için bir yol buldum. İnzibatçavuşunu çağırttım:

"Oğlum! Bu karşılaşma çok mühimdir, ben hazırlanıpgideceğim, bu kuvveti kâfi bulmuyorum, bence binbaşıylataburun bütün zabitleri buraya gelmelidirler. Çabuk göreyimseni! Binbaşıyı gör, burada kalan zabitleri alsın, acele etsin.

212

Ben de halktan fedaî bir müfreze tanzim ederek yardımagideceğim. Sözlerimi aynı tarzda binbaşıya söyle, anladın mı?"

"Baş  üstüne! Emrinizi tamamıyla yerine getireceğim!"diyerek soldan geriye dönüp, gözden uzaklaştı. Telâşlabinbaşının yanma koşmuş, Belediyede bularak sözlerimi

Page 73: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 73/212

kendisine anlatmış. Binbaşı Refik Bey ile Nahiye Müdürü Fahrive Jandarma Mülâzımı Yaşar bu telaşlı ve heyecanlı sözleri

doğru sanarak müsademe yerine gitmek üzere oradan ayrılıpevlerine koştular. Ben bunların heyecanlarını, hareketlerini,hazırlıklarını evimden sessizce takip ediyor, uzaklaşmalarımbekliyordum. Biraz sonra înzibat Çavuşu Mustafa yanıma geldi.Zabitlerden nöbetçi zabiti Mülâzım Ramazan Ağa'dan başkakimsenin şehirde kalmadığım, hepsinin hadise yerine gittiğinianlattı. Şimdi de Ramazan Ağa'yı kışladan uzaklaştırmak lâzımgeliyordu. Kendisini çağırttım ve şu emri verdim:

"Ağa! Mühim bir vazife var. Hükümet karakoluna git,beni bekle! Ben gelene kadar salon oradan ayrılma."

"Baş  üstüne efendim!..." diye hiçbir şey sual etmedenayrılınca, her şey yolundadır diye düşündüm. Zavallı RamazanAğa'nın o gün akşama kadar beni karakolda beklediğinisonradan öğrendim.

O gün saat ona kadar Resne'de kışlada yalnız birkaçnöbetçi eri ve şehir karakolunda da beni beklemekte olannöbetçi mülâzımı Ramazan Ağa'dan başka kimse kalmamıştı.Ben de kışlaya gittim, cemaat, memurlar camilere girdiği zamanben de kışladan beni bekledikleri yerde duran arkadaşlarımendille, fesimle, kılıcımla işaret ederek vazifeye davet

ediyordum.

VAZİYETİN HEYECANI

Şehirde herkes Cuma namazını kılarken ben de beraberharekata katılacak arkadaşlarımı kışlaya doldurmuştum. Evvelâhepimiz silâhlanarak taburun parası olan sandığı açtık. Bensandıktan elli beş bin kuruşu aldığımı bildirir bir senet yazaraktaburun kasasına koydum.

inkılâbın en mühim ve en tesirli vesikası bence bu

senettir. Bu senedi yazan kamış  kalemin çıkardığı sesi veruhumda hissettiğim o zamanki heyecanı hiç unutamam.Nöbetçi onbaşısı ile erlerin şaşkın dikkat ve nazarları altmdabüyük bir telâş  ve çabuklukla silâh ve cephane sandıklarınıparçalayan baltalarımız, etrafta akisler yapan seslerçıkarmaktaydı. Bu anların heyecanım her zaman yaşar veiftiharla saklarım. Büyük bir dikkatle takip ettiğim bu hareketbana milletimin esaret zincirlerini kırdığım gösteren bir vaziyetihatırlatıyor, hepimizin aydınlık yarınlara doğru gitmek için

Page 74: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 74/212

bundan daha münasip bir istikamet olmadığım tasavvur ederekteselli buluyordum.

Sanki o baltalar, silâh sandıklan yerine milletin kolunubüken zincirleri kırıyor, paralıyordu. Sanki o kamış  kalemingıcırtısı uzaklarda, milletin geleceğinde hürriyeti ilân edetopların sesi gibi geliyordu bana. Bu büyük hislerin içındbüyülenmiş  gibiydim. Depodaki silâh ve cephanenin tevziitamam olunca, biz de sözde başka bir istikametten Bulgarlarıngelmekte olduğunu bildiğim yere gitmek üzere, o tasarla

214

yıp herkesi gönderdiğimiz yere uğramadan, Resne'denayrılıyorduk. Vaziyeti bilen bütün erlerin, cemaatin şehirdebenden lüzumlu emri almak üzere karakolda bekleyen MülâzımRamazan Ağa'nın isyan etmek üzere dağa çıkmamız hakkındakimalûmatı bunlardı. Şimdilik erleri yüz elli olan birliğimi, ilerdeçoğaltmak üzere her erin ikişer silâh almaşım kararlaştırmıştım.Telâşla emrin bütün erlere ulaştırılıp anlatılamaması yüzündenancak on üç fazlasıyla alınabilmişti. Gece hususî şifre ilePrespe'ye yazdığım telgrafta benimle Lahça'da buluşması lâzımgelen Mülâzım Osman'ın sabahın erken saatinde hareketiniemretmiştim. Hâlbuki öğleden evvel hazırlıklarım

tamamlayamayacağını bildirerek benim gibi o da saat dörtbuçuk, beş sıralarında yola çıkabilecekti. Bu vaziyet karşısındakaçamayacağını, Lahça köyünde birkaç saat sonra bize iltihakedeceğini düşünerek daha evvel yürüyüşe geçmeyi lüzumlugörmedim. Şehrin her istikâmetini gösteren tepelerinden birindeve ondan iki kilometre kadar uzakta olan Resne kışlasındanbüyük bir sevinç ve intizam içinde yola koyulmuştuk. Hepberaber Lahça yolunu takip ediyorduk. Bize evvel yardımdabulunup iltihak edeceğini bildiren Mülâzım Sadi, hareketten birgün evvel burada saklanmıştı. Fakat köye geldiğimizde ne yazıkki bu arkadaş  bize iltihaktan vazgeçmişti. Yalnız kendisinevermiş  olduğum birçok sırrı açıklamamış  olduğundan dakendisine teşekkür borçluyum.

Kumandam altına giren yüz altmış  efrat içindetaburumdan dokuz er vardı. Bu zavallılar hakikî vaziyetibilmiyorlardı. Bizi taburumuzla Avcı Taburundan Bulgarlarıtakibe çıkan müfrezelerin yardımına giden bir bölüksanmaktaydılar. Onlara göre fedaî bir çete gibiydik. Kışlanınbiraz ilerisinde nasıl olduğunu bilmediğim, bir dere içindesaklanmış iki ere

Page 75: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 75/212

915

rastladım. Silâhlarını alarak kendilerini kışlayagönderdim hızla ilerlemeye koyulduk. İki saat kadar yürüdüktensonra Resne-Lahça, Prespe-Lahça yollarının kesiştiği yereyaklaştığımız sırada Mülâzım Osman'ın da kendi kuvvetleriylebize doğru aynı istikâmetten ilerlemekte olduğunu sevinçlegördüm. Gece yaptığımız şifre görüşmesi neticesinde o da bizimgibi saat beş sıralarında hareketi kararlaştırmış. Resne'ye iki saatuzaklıkta olan Lahça, Prespe'den altı saat uzakta olmasıdolayısıyla bize ancak akşam üzeri yetişebileceğinihesaplamışken bu beklenmedik karşılaşma bana gökten bir

yardım eli uzanmışçasına ferahlık ve bir sevinç verdi. Buradabize katılan Osman Bey'in refakâtında Mülâzım Sadık, dört erve inkılâp gayesiyle yanıp tutuşan otuz kadar arkadaş vardı.

İnkılâp istikametinde ilk adımı atan bu iki birliğinkarşılaşması heyecanlı bir tabloydu. Erler pek bir şeybilmiyorlardı. Bu karşılaşmada zabitler ve Cemiyetin açtığıistikamette yürüyen münevverlerle erler uzun süre birbirinigörememiş  insanların hasretiyle sarılıp kucaklaşıyordu. Hepsiaynı yola baş  koymuş  insanlardı. Belki erlerden bunuanlayamayanlar da vardı, ama her iki tarafta da bir eşkıya

takibine giderken yardım almanın saadetini taşıyanlar dabulunuyordu. Bu buluşmada biraz oturarak su içipyorgunluğumuzu aldık. Yalnız yüzlerde bir telâşm, biraceleciliğin emarelerini de görüyordum. Bu vaziyet karşısındafikir ve kararlarımı izah etmek mecburiyetinde olduğumu zabitarkadaşlarıma söyledim. Onlar da içtimada bulunanlarabildirince hepsi etrafımızı alıvermişlerdi. Bundan böyle her şeyialenî bildirmek ve isitkametimizi kat'î olarak çizmekmecburiyetindeydik. Toplananlara dedim ki:

"Vatandaşlarım, muhterem kardeşlerim!... Bizi birazdinlenmek için oturduğumuz bu yerde şu zümrüt gibi yeşilli ve

216

güzellikler içinde Prepeli arkadaşlarımızbeklediğimizden daha evvel bize iltihak ederek mukaddes birvazifeye beraber gideceğiz. Size burada neden içtima ettiğimiziizah etmeyi, kafi kararımı tebliğ etmeye beni vicdanım zorluyor.Bu güzel karşılaşmanın tahakkukunda yüce AUaha şükrettikten

Page 76: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 76/212

sonra gayemize de vasıl olacağımızın bir müjdecisi gibibakıyorum. (Herkes evet, evet cevabını vermişti.)

Arkadaşlar! Vatanımızın büyük tehlikelerle karşı karşıyakalması üzerine onun kurtuluşu için Allahın adına ettiğimizyemini, yaptığımız vaadi hatırlıyor musunuz? İşte bugün şudakikada bu zavallı vatan bizden o fedakârlığın yapılmasınıbekliyor. Bütün millet böyle bir yolun açılmasını istemektedir.Vatanın kurtuluşu temin edilmedikçe dönmemeye, bu uğurdaseve seve ölmeye, Türkün büyük karakterine yakışır bir emsalgöstermeye hazır mısınız? (Hep bir ağızdan bulunanlar -hay hay,ya ölüm, ya vatanın kurtuluşu- diye bağırıyorlardı.) Şu andacanım, çocuk ve eşini, kendi rahatım hatıra getirebilecek kadar

bir zayıf kalplinin içimizde bulunmadığını zannederim. Belkiiçimizde sıhhati dolayısıyla uzun süre yaya yürüyemeyecek,susuzluğa, açlığa, çıplaklığa, sıcağa, soğuğa tahammüledemeyecek, hayalın maddî ve manevî müşkülâtlarınamukavemet edemeyecek insanlar vardır. Onlara sesleniyorum!Vicdanlarına danışsınlar, hayatın bütün düşmanlarıylacenkleşmeye kendilerinde kuvvet göremeyenlere sesleniyorum.Bunlar geri dönebilirler. Onlara müsaade ediyorum, gitsinler,köylerinde bize dua etsinler. Yine hayatı küçümseyerekgeleceğin her çeşit kötülüklerine göğüs geren, zalim bir devletinbütün yaptıklarına karşı gelen kahramanca ölmeyi vatan ve

vicdan problemi olarak biten arkadaşlarıma sesleniyorum. Vatanyolunda çalışmak için her şeyden evvel vazifemizihareketlerimizde adaleti el-

den bırakmamaya bizi davet ediyor ve büyükfedakârlıklar istiyor. Millet ve din tefriki yapmadan bütünköylülerin ve bizi incitmeyen bütün vatandaşların kurtuluşu içinvazifemiz çalışmamızı emrediyor. Onların ırzını ırzımız,mallarını malımız bilecek, zulüm ve başkalarının malına eluzatmaktan katiyetle uzak duracağız. Bugünkü dünya

medeniyetinin bütün şartlarını içine alan Müslümanlık da biziböyle mel'un istikametlerden uzak durmaya ve Türklük adınınulviyetini muhafaza etmeye itmektedir.

Bu sebeple bu dakikadan sonra vazifemiz adalet vemüsavat içinde vatanın kurtuluşuna çalışmaktır. Bu hareketteherkese emsal olacağız. Elinizdeki silâhla müsavatı teminederek vatanın kurtuluşu yolunda lider olacağız. Hiçbir hareketbizi bu istikametten ayırmayacaktır. Şunu da belirtmeliyim ki,benimle hareket edenler bu yoldan ayrılmamaya söz vermelidir.

Page 77: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 77/212

Çünkü ben söylediğim bu hareketten ayrılardan hiçbir suretle afetmem ve onların prensibim dışı hareketlerini görmemezlikten

gelemem. Bir daha belirteyim ki, halka kötü davrananlara, eziyetetmeye kalkışanlara tefrik yapmadan ceza veririm. Cezamın daölümden başka bir şey olmadığını anlatmaya lüzumgörmüyorum. Şunu bilin ki, vatanın kurtuluşu ancak böyleşiddetli cezalarla mümkündür.

Benimle bu istikamette yürümeyi ve ölmeyi gözünekestiren arkadaşlarımın elimden geldiğince ihtiyaçlarını teminedebildim. Evleri için kendilerine üçer lira dağıtabileceğim.Tütün parası olarak ayrıca ikişer gümüş  mecidiye vereceğim-Bütün ihtiyaçlarını karşılayacağım. Arkadaşlarımın giyeceğini,

yiyeceğini, içeceğini ben temin edeceğim. İşte arkadaşlarvatanın kurtarılması için düşündüğüm bu şartlarımı kabul etmekisteyenler, bu mesuliyete seve seve katlanacaklar kimlerdir bunubilmek istiyorum. Bu şartlan kabul eder misiniz

218

"Evet, evet"öyle ise samimiyetle kabul ettiğinizi,kanınızı vereceğinizi Allah adına söyleyiniz. (Hep bir ağızdanVallahi Billahi). Rumeli'de devam eden şu cemaat kavgalarınamani olup, onları devam ettirenleri sulha kavuşturup, haklarını

müdafaa etmek, kan davalarını söndürmek ve hepsini kardeş yapmak lâzımdır. Haydi bakalım birbirimizi kucaklayalım."

Bu sırada herkes birbirinin kucağına atılmış, sarılmıştı.

Sözlerim burada nihayete ermişti. Resne'den gelen dokuzerden dördü dönmelerine müsaade istediler. Silâhlarını aldım,kendilerinin bizim hareketimizden malûmatları olmayıp eşkıyatakibine çıktığımızı zannederek iltihak ettiklerini bildiren birkâğıdı yazarak tabur kumandanına gönderdim. Bu erler gibibirisi daha isteksizlik gösterdi. Bu zayıf kalpli insana da saraya,Umumî Müfettişe, Manastır Valisine, Manastır Jandarma

Kumandanına, Tabur Kumandanına ve Res-ne NahiyeMüdürlüğüne yazmış olduğum beyannameleri taşıyan kapalı vemühürlediğim bir zarfı vererek Nahiye Müdürüne ulaştırmasıvazifesini verdim. Bu zarfın içinde Nahiye Müdürüne yazdığımbeyannamede bunların hepsinin acele yerlerine ulaştırılmasınıbüyük bir gözdağı vererek de hatırlatmıştım.

Page 78: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 78/212

Beşinci Fasıl

HÜRRİYETİN İLÂNINI İSTEYEN

BEYANNAMELER

Yazdığım beyannameler sırasıyla şöyle idi:

"Yıldız Sarayı Başkâtipliğine Rumeli UmumîMüfettişliğine, Manastır Valiliğine,

3 Temmuz 1908 Cuma

"Bütün milletin arzusu Kanun-ı Esasinin meriyetekonmasıdır. Erzurum'da yapılan zulüm, milleti korkutmamıştır.Aksine daha da bu istikamette mukavemet etmeye amil

olmuştur. Padişahına karşı millet, şimdiye kadar yapılanlardanherhangi bir hesap sormamaktadır. Gayemiz bundan sonramedenî milletlere benzeyecek bir idarenin tesisidir. Kanımızbahasına müdafaa ettiğimiz vatanın otuz seneden beri maruzkaldığı taksimattan kurtarmak için vatan sathına yayılmış  olandünün nifaklarını kaldırmak ve bugün karanlık olangeleceğimizi aydınlığa kavuşturmak ve sağlam bir temeleoturtmak kararındayız. Bu uğurda hesaplı ve düşünceliçalışıldığı bir sırada Selânik'e bir sürü hafiyeler dolarak istikranbozucu teşebbüslere başlamışlardır. Bu mel'un insanlarınhareketlerine göz yummak, dahilî ve haricî düşmanlara karşı

vaziyetin daha kötüye gitmesi demek olduğundan milletçelüzumlu teşebbüslere geçilmiştir. İlk hareket olarak si-

220

lâhlarıyla iki yüz vatan çocuğu, bugün Resne'de vazifeyebaşlamıştır. Şimdilik üç zabit kumandasında Rumeli'dekihalklardan müteşekkil müfrezeler harekete geçmiştir. Gayemizordu ve münevver vatan çocuklarım lekelemeye çalışan buhafiyelerin cezasını vermektir. Selânik'e gelen dört-beş  jurnalci

paşayla, hususî defterle temin edilen adamları, üç gün kadarSelanik'ten trenle çıkıp gitmezlerse mıntıkadaki bütünmünevverler bize iltihak edeceklerdir. Biz Kanun-ı Esasininhemen bugün meriyete konulmasını istiyoruz. Eğer hükümetbunu sağlamazsa millet zorla alacaktır. Teşkilâtımız bu millîarzuyu tahakkuk ettirmek, hürriyetimizi ele geçirmek kuvvetinitemin etmek gayesindedir. Bunu en kısa zamanda yapacağız.Bugün için vatanı kötü bir vaziyete düşürecek hareketlerdebulunmak, millet ve memleket menfaatine değilse de yukarıdaanlattığımız insanların uzaklaştırılması padişah ve sarayın

Page 79: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 79/212

şerefinin muhafazası için elzemdir. Vatan çapında kuvvetli birteşkilât olan İttihat ve Terakki, Millet Meclisinin hemen içtima

etmesini arzu eder. Bu yapılmadığı hâlde mesuliyet hükümetinolacaktır."

"Manastır Jandarma Alay Kumandanlığına

"Ey vatan haini!

Senden evvelki Kumandan Kâmil Bey'in cahil ve mel'unbir insan olması dolayısıyla bütün vicdan sahibi münevverinsanlar ve vatanperverler, kendisinden nefret etmekteydi.Hükümetin istibdat idaresi bile bu adamın kötülüklerini müdafaaedemedi, vazifeden aldı. Vaziyetin kritikliği dolayısıyla büyükmesuliyet taşıyan o yeri, sizin gibi zeki ve malûmatlı bir insanınalması hepimizi sevinçlere sürüklemişti. Ne yazık ki siz demenfaatinizi temine kalkarak yukarıya yaranmaya çalışıpordunun namusunu berbat ettiniz ve bize Kâmil Bey'i

arattınız. Bir askerî üniforma taşıyan o casusunyaptıklarına karşı, ordunun namusunu müdafaa etmekistikametinden söz bulunabilirdi. Çünkü o, sivillikten yetişme,askerî terbiyesi, adabı ve fikri olmayan cahilin biriydi. Ya sizin,sizin için ne söylenebilir?" Siz cemiyet içinde en yüksek

sınıftasınız. Asaletiniz, temizliğiniz var. Her şeyden çokboynunuzda yakalıklar var. Üzerinizde ordunun en büyük zabitiolduğunuzu gösterecek millet damgası var. Allah belânızıversin. Allahın sana verdiği o büyük zekâyı, halktan aldığın oasil terbiyeyi ve vicdanı neden böyle lekeledin? O yüksek alnınıneden eğiyorsun? Dalkavukluk, alçaklık gibi bayağılıkları hoş görünmekten başka bir gayeyle yapmadığın ortadadır. Sende hisyok mu? Vatanı bir yaralı aslan gibi çırpınıp duruyor. Senin gibisütüyle, kanıyla beslediği, yetiştirdiği gençlerin, ben iyi birzabitim diye iftihar ettiği erkânı harbiye zabitlerinin vazifesi,böyle cansız bir kadavra gibi, ruhsuz, hissiz durması doğru

mudur? Sen vatanına karşı nankörlük ederek dünyada en adi bircinayeti yaptığını düşünmüyor musun? Dalkavukluk ile iftiharettiğin valine, Umumî Müfettişine neden isyan ettiğimi anlattım.Devlete, kuvvetlerine, alçaklara harp açtım. Ben değil, milletharp açtı. Sen hâlâ İttihat ve Terakki'nin teşekkülünden bilehabersizsin. Zevk ve rahat içinde yaşayışın sarhoşluğu ilegözünü açamıyorsun ki hakikati göresin. Ecnebi zabitleredalkavukluktan, zalim hükümetine âlet olmaktan vazgeç! Sanalayık bir harekete geç, tavrını değiştir! Yoksa pişman olursun.Seni büyüten vatanın hakkını unutma. Saçı bitmemiş yetimlerin

Page 80: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 80/212

zorla alınan parasıyla yetiştirilip geliştirilen zekânı, milletyoluna kullan! Ölümden kurtulamazsın bari şerefinle öl. Bu

kadar. Allahın dediği olur.Resneli Niyazi

222

"Resne'de 88. Alayın Üçüncü Taburu Kumandanı

Binbaşı Refik Bey'e

"Yaptığım hareketten dolayı belki beni kötü sanır vebütün tabur zabitleri bana lanet okursunuz. Eğer haksızsam

Allah çabuk belâmı versin. Fakat aldığım bu para, yine vatanyetimlerinindir. Bizim de gayemiz vatana hizmettir. Bu paradaşahsî bir menfaat düşünülmemiştir. Lüzumu hâlinde, birkuruşuna kadar hesap verilecektir. Hükümetin istibdat idaresi iseöbür dünyada yahut da Allahm izniyle yakında ümit ettiğimizadalet karşısında hesap verecektir. Aldığım paralar, milletiselâmete götürmek gayesinde olan, bu uğurda ölümü göze almış olanların mecburî masraflarını karşılamak içindir. Mesuliyetegelince; ne size ve ne de diğer tabur zabitlerine kimse bir şeydiyemez. Çünkü hepinizi kandırarak hazırladığım plâna kim olsaaldanacaktı. Hem Avcı Taburunu ve hem de sizleri yüz kişilik

bir Bulgar çetesi görüldü diye kandıran benim. Silâhlan da buçeteyle müsademeye gidilecek diye aldatarak aldım. Birliğiminerlerinin tüfekleri noksan olduğundan kışla mıntıkasındarastladığım iki erin tüfek ve cephanelerini de ben aldım, onlarınbir kabahati yoktur. Kendilerinin kumandanı olduğumdan veneden gittiğimi de bilmediklerinden emrime tabi olmakmecburiyetinde kaldılar. Eğer hareketimden malûmat sahibiolsaydılar belki de kolay kolay vermezlerdi. Bir haksızlıketmemiş  olmalıyım, mesuliyet benimdir. Taburun emanetsandığından aldığım para, elli dört bin 464 kuruştur (544 lira 64kuruş). Sandığın hesabı budur, bunda sizin kabahatiniz yok.

Çünkü ben plânı iyi tes-bit etmiştim. Sizi mesuliyetten azadekılmak için ilerde tüfeklerin adetini de yazacağım, şimditelâşlıyım sayamam. Birliğin gayesi adaleti temin etmektir.Prespe'ye gelince, orada da Resne'de olduğu gibi bir vaziyettemin edilmiştir. Oradaki

223

Page 81: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 81/212

hareketi de ben tertip ettim, mesulü benim. MülâzımSadık'a gelince, işi etraflıca anlamadığından Resne Ovası'na

kadar geldiyse de mukaddes istikameti öğrenince banauyamayacağını arzederek geri dönmüştü. Yaptığım işlerdebizden başka tabur zabitlerinin malûmatı ve alâkası yoktu.Hepinizden memnunum, kararım ya ölüm ya vatanınkurtuluşudur. Hakkım helâl olsun, siz nasıl isterseniz öyledüşünebilirsiniz.

3 Temmuz 1908

 İ mza

 Resne Millî Tabur Kumandanı

Kola ğ ası Ahmet Niyazi Avcı Taburu zabitleriyle erlerinin de af edilmelerini arzu

ederim. Çünkü onları da boş  yere yordum. İçlerinde vatansevgisi varsa helâl ederler.

"Resne'de Jandarma Mülâzımı Yaşar'a"

"A hain!

Bizi besleyip büyüten mukaddes vatanımızın uğradığıfelâkete karşı millet, kılıcı belime kuşatmıştır. Emrimde şimdilikiki yüz ölümü göze almış  erim var. Sen, Kolağası Halit ve

Manastır'a gelişiyle kendisinden çok şey beklediğimiz alaykumandanınız ne yazık ki beklediğimizin dışında birer alçakolduğunuzu gösterdiniz. Bundan böyle hareketlerinizideğiştirmeli, tanzim etmeli, kapalı gözlerinizi, tıkalıkulaklarınızı iyice açmalısınız. Bilmelisiniz ki vatanı aydınlığakavuşturmak için lâzım gelen kuvveti temin edecek olan İttihatve

224

Terakki düşmanlarının cezası ölümdür. Senin vemelanetteki ortağın Prespe telgrafçısıyla tahrirat kâtibi Ali,Süvari Vehbi ile Süleyman'ın ve Jandarma Kolağası Hakkı'nınhareketlerini değiştirmesi ve doğru yola gelmeleri kat'îyetleelzemdir”

 İ ttihat ve Terakki Cemiyetinin

iki yüz vatan fedaîsi adına

Kola ğ ası Niyazi

Page 82: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 82/212

Prespe telgrafçısı Şevki, aldığı bu yazıdan korkarakŞemsi Paşa'ya kadar bütün istibdat idaresini harekete geçirmiş,

fakat bizim vatan yolundaki çalışmamızın onun üzerinde yaptığıtesirden kurtulamayarak delirmişti.

"Resne Nahiye Müdürüne

"Yıldız Sarayına, Umumî Müfettişe, Vilâyete, JandarmaAlay ve Takım Kumandanlıklarına yazıp gönderdiğimbeyannamelerin gayesi silâhlı olarak dağa çıkışımızın ne kadarmukaddes bir istikameti olduğunu ve münevver insanların buistikamette yürüdüğünü bildirmek olduğundan gönderildikleriyerlere telgrafla ulaştırılması ve neşri istikametinden lüzumluçalışmaların yapılmasını vatanseverliliğinizden beklerim.

Beyannamelerin tehiri ve ulaştırılmamasından doğacak cezanınölüm olduğunu da hatırlatırım."

 Resne Millî Taburu Kumandanı

Kola ğ ası

 Ahmet Niyazi

Gönderdiğim beyannameler bunlardı. Şimdi bıraktığımızyerden hadiseleri sıralayalım.

225

Beni dinleyen arkadaşlarım bütün fikirlerimi, vicdanrahatlığıyla kabul ettiğini anladıktan sonra hareket emriniverdim. Herkes tüfeğini, dağarcığım omuzuna yüklendi ve yolakoyuldu. On dakika sonra öncümüz Lahça köyüne gidiyordu.Birliğimiz köydeki Müslümanlara daha yakın olmak gayesiyledualar ederek köye girmiş, yükselen Allah sesleri köyduvarlarında, ruhlarda ürperti yaratan akislerle dolmuştu. Köyegirdikten sonra Köy İhtiyar Heyeti eliyle tarlada çalışan bütünköylüyü çağırttım. Aslında Kanun-ı Esasinin tatbikini gaye

edinen İttihat ve Terakki'nin çalışmalarım bu köyde bilmeyen veona muhalif olan kimse yoktu. Onlar bu gayenin zorlakazanılabileceğini çok iyi bildikleri için bizi silâhlı ve Kanun-ıEsasiyi tatbik için isyan ettiğimizi görmenin sevinci içindeparlayan yüzleri ve alınlarıyla bir bayram gününde gibi bizikucaklamak için üzerimize üşüşüyorlardı. Burada evvelce eşkıyaile yaptığımız; müsademelerin birinde fedaî olarak yanıbaşındamücadele eden kardeşinin şehit düşmesini büyük birsoğukkanlılıkla seyreden kahraman Bedri Çavuş, bize iltihaketmek arzusuyla koşup bana sarılmıştı:

Page 83: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 83/212

"Niyazi Bey! Beni bu büyük davadan uzak bırakma, asıluğrunda şehit olunacak harp bu harptir demişti. Bense:

"Bahri Çavuş! Senin gibi kahramanlara benden çokköyün ihtiyacı var. Sen bütün hemşerilerinle benim birmukavemetim, itimat ettiğim sığınacağım olacaksın. Gönül seniister, fakat köyü, yarın benim sığınacağım yer olan buradan senimahrum bırakmaya gönlüm razı olmaz. Ben sana burada vazifeveriyorum. Buradan ayrılmamayı tavsiye ederim." dedim.

Birliğime istirahatları için müsade ettim. Para ile deonlara yemek temin ettim. Yemeklerini yedikten sonra tekraryo-

226

la koyulduk. Çünkü burada bundan böyle yapılacak bir iş kalmamıştı. Benim yapacağım şeyi köyün ihtiyar heyeti, BahriÇavuş  burada pekâlâ biliyor ve yapıyorlardı. Bahri Çavuş’unvatanseverliğine, insanlığına, vazifeye bağlılığına ve iş bitirmesine misal olarak şu hadiseyi anlatmak isterim:

Lahça köyünden (falanın) evine Resne'den misafir olankayınbiraderi (falan) köy halkının hepsinin İttihat ve TerakkiCemiyetine kayıtlı olduğunu hemşiresinden öğrenince

duyduklarını saklamak lüzumunu duymayan bu budala, ötedeberide Lahça köyünün kimler tarafından ve ne şekilde idareedildiğini söylemeye başlar. Ve bu sırra hangi yoldan vasılolduğunu izah eder. Bu izahatı bilen Bahri Çavuş, son derecekızar hemen köylüleri toplar ve bir konuşma yapar. Bu millî sırrıkardeşine if şa eden kadının kocasından boşandırılmasına kararverilir. Koca ise vaziyetten habersizdir, bir suiniyetedayanmayan bir boş  boğazlık olan bu kabahate karşı karısıylaberaber af edilmelerini isterler. Bu tecrübeden sonra da köydeitimat elde etmek için kadın ve erkekten birer polis ayırırlar. İşteher tarafı güzel koruluklarla kaplı olan bu dağ  köyünün geniş 

etrafı içinde, temiz bir havayı ciğerlere indiren ve çalışkanlıkmisali olan halk, böyle vatansever ve iyi insanlardanmüteşekkildir. Ayrıca içlerinde Bahri Çavuş gibi takdir edilecekkıymetler de vardır. Bahri Çavuş'un İttihat ve Terakkininçalışmalarım himaye etmek için yaptığı polis servisi, daha sonrabütün köylerde de tatbik edilmeye başlamıştı.

O gün saat ona doğru evvelce bildirilen içtima yerindehareket etmek üzere olan erlerin her birine evvelâ söz verildiğigibi üçer lira ve ikişer gümüş mecidiye dağıtıldı. Hareket için

Page 84: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 84/212

yoklamayı yapan ve tekmil haberini veren zabitler, MülâzımSadık'ın ortadan yok olduğunu bildirdiler. Ben kendisine iti-

227

mat etmediğim için bu gidişe sevindim.

"İstikamet Istarova ileri marş!" emrini alan zabitler,öncü-yü yürüttü, büyük kısımla ben de onları takip ettim. İkitarafı meşe ağaçlarıyla kaplı olan bu yol, çok sarp bir balkanıtakip eden helezon şeklinde bir tepeye tırmanıyordu. Bazınoktalarından bütün ovayı, altın başaklı tarlalarla süslü düzlüğü,uzaktan seçilen Resne Kışlası, Kevan Karakolu ve diğer köyleriayaklarının altında gibi görerek bu yolu büyük bir sevinçletırmandık. Bir buçuk saat sonra İzavor denilen büyük gölgeliağaçlarla çevrili bir kaynağa ulaştık. Mola için pek elverişli olanburada bir saat kadar istirahat edip yemek yedikten, herkessuyunu tamamlayıp sigarasını içmişti ki hava da kararmayabaşlıyordu. Bu sırada dört taraftan gelen kara bulutlar etrafıkaplamış, bir sağanağın yaklaşmakta olduğunu haber vererekbize bir an evvel harekete geçmemizi emrediyor gibiydi.

3/4 Temmuz gecesi güneşin batışından on beş  dakikasonra hareket eden birliğim, İstavri yolunu terkederek Oh-ri'yedoğru ilerlemesi emrini vermiştim. Çünkü o sırada İs-tavri'yegiden tek yol üzerinde bir buçuk saatlik mesafede San Saltık

denen yerde her sene kurulması âdet edilen panayırın yarınkicumartesi günü kurulacağını öğrenmiş  olmamdı. Panayırdolayısıyla her istikametten birçok insanın gelmiş  olması, bugayeyle de intizamı temin etmek üzere askerin de gönderilmiş bulunmasını düşünerek karan değiştirmek mecburiyetindekalmıştım. Aslında su bakımından bize çok lüzumlu bulunanmataraların ele geçirilmesi için Ohri'ye gitmemiz lâzımgeliyordu. Böylece hem noksanlarımızı kolaylıklatamamlayacak hem de panayırdan uzaklaşmış  olacaktık-Lahça'dan Ohri'ye doğru giden yol, mola yeri olan Izavorkaynağından sonra çıplak ve sarp kayalıklardan, geçilmiş 

228

zor taşlıklardan dolaşıyordu. Yol, bir patika olduğundangece karanlığında şiddetle yağan sağanak altında intizamlı biryürüyüş çok müşkül ve imkânsızdı. Sabaha kadar bu zor şartlaraltındaki yürüyüşle dermansız kalmıştık. Dört saatlik yolu on birsaatte alabilmiştik. Sabahın ilk ışıklan ufukta belirdiği zamanOhri'nin yarım saat kadar yakınında olan Değirmenlikler

Page 85: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 85/212

mıntıkasındaki Kirazlı Bahçelerine ulaşarak orada uzun birmolaya geçtik. Mataraların eksikliği, daha doğrusu yokluğu

yüzünden çektiklerimiz yolun müşkülâtı karşısında dahamühimdi. Büyük davarım birer fedaîsi olan arkadaşlarım, bumüşkülâtlan bile bir eğlence mevzuu yapabiliyorlardı. Bizegösterdiği misafirperverliğiyle itimat edilen bir insan olduğunubelirten, bahçeyi kiralayan Şadıman Bey'i Ohri'ye, Kaza îdareHeyetine Kolağası Eyüp Bey'e gönderdim. Gelişimin gaye vesebebini bildirdim. Kendilerinin yanımıza gelmesinin mahzurluolduğunu arzetmesi üzerine iki eri yanıma alarak, cumartesisabahı erkenden gizlice kasabaya girdim.

4 Temmuz 1908

İttihat ve Terakki'ye kayıtlı olanların, özellikle KolağasıEyüp Bey'in gösterdiği iki kabul ve hürmeti, hayatım boyuncaunutamayacağım. Aslında yaradılışları istikametindenkahramanlık, dürüstlük misali olan bu şehirlilerin, devletyolunda hiçbir çalışmadan kaçmayacaklarını çok iyi biliyordum.Gelişimizi öğrenen Cemiyet azalarından Kolağası Eyüp Bey'lekardeşim Mülâzım Murtaza, Ohri Kaza Heyeti, İttihat veTerakki'nin diğer azalan, Ohri'deki eski dostlarım, benisakladıkları Ohrili Mahmut Ağa'nın evine geldiler. Aramızdaşöyle bir mülakat oldu. Eyüp Bey:

"Maşaallah! Hoş  geldiniz safa geldiniz, Allah bilir anige-

229

lişinizle bizi şaşırttınız. Dün Haydar Bey'legönderdiğiniz mektupta önce Istarova kazasında dolaştığınızıyazmıştınız Toska komitesine bir dayanak olan Istarova'daadaletin temini istikametinden sizinle beraber olan İttihat veTerakkiciler gibi Türk ve Arnavut Müslümanı bu iki cemaatarasında birleşmeye mani olan itilâfların zaman geçirilmeden

ortadan kaldırılmasını öteden beri istiyordum. Sizin bugüngiriştiğiniz inkılâp hareketiyle bu iki cemaat arasında her çeşititilâfın kaldırılarak bir mutabakat temin edilmesine itimadımvar.

Ben:

"Çercis'in en çok tesir yapabileceği İstaravo'ya bir anevvel gitmek, inkılâp yolundaki çalışmamızı, Meşrutiyetinmemlekete getireceği müsavatı anlatmak, İttihat ve Terakki'ningayesini bildirmek isteği ile isyan edip harekete geçmemizde

Page 86: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 86/212

İstarova'yı ilk hedef seçmişken, Sarı Saltık Bektaş î ayinininpanayıra rastlaması dolayısıyla bugünü Ohri'de sizlerin yarımda

geçirmeyi doğru buldum. Burada en çok ihtiyacımız olan matarave bunun gibi şeyleri ikmâl etmeyi, İs-tarovalı Hüsrev Bey'leArnavutların Toska komitası başı Çer-cis'e bir beyannamegöndermeyi daha münasip buldum.

Ev sahibiyle İttihat ve Terakki kaza teşkilâtına kayıtlıazalar bana kendilerine gelmemle çok sevindirdiklerini,yaptığım harekete kalpten katıldıklarım, kendilerinin de pekyalanda bu harekete katılacaklarım, bu hareketi kendileri içinyarma İlâhî bir işaret sayıldıklarım ve Kolağası Eyüp Efen-di'yematara için adam göndereceklerini söyleyerek bizi de

sevindirmişlerdi. Yorgun ve aç olduğumuzu da bildikleri içinbunları temin istikametine giderek bütün arzularımızı öğrenmekistediler. Öylesine yakınlık gösteriyorlardı ki, başka arzunuzvarsa bildiriniz diye birkaç kere tekrarladılar. Ben

230

"Bugün bize 25 matara temin edebilirseniz, büyük birihtiyacımız giderilmiş  olur, biz de bununla iktifa etmeyeçalışırız. İlerde daha bulursanız gönderirsiniz. Başkaca birnoksanımız ve ihtiyacımız yok. Gösterdiğiniz misafirperverlik

ve yardıma teşekkür etmeme müsaade ediniz!" (Hepsi birağızdan):

"Bağışlayın, sizin gibi vatan yolunda canını vermeyegidenlere her şeyimizi vermeyi bir vazife biliriz'

"Öyle ise arkadaşlarımın, askerlerimin yanma gitmememüsaade ediniz'

"Merak etmeyiniz, sizin askerleriniz bizim için canlarınıveren sevdiğimiz çocuklarımızdır. Onların her şeyidüşünülmüştür. Ekmek, su, kumanya, yemekleri fazlasıyla temin

edilecektir." Ev sahibi de:"Bugün beraber kuşluk yemeği şerefinden bizi mahrum

bırakmayacağınızı bildiğimizden, evvelâ hep beraber yemekyememize müsaade etmenizi isterim." dedi.

Ev sahibinin katlandığı bu zahmetin, daha çok EyüpBey'in gayretiyle birliğimin ve arkadaşlarımın ihtiyaçlarınınkarşılanması bende teşebbüs ettiğim hareket için büyük bir ümituyandırdı. Yemek hazırlanıncaya kadar Hüsrev Bey'e ve

Page 87: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 87/212

Çercis'e bir mektup yazdım. Çercis'e yazdığımda şöylediyordum:

"Aziz Çercis!

Vatanımın uğradığı felâketi nazarı itibara alarak düştüğütaksim edilme istikametinden kurtarmak için hayatımız bahasınasilâhlanarak iki yüz erimle istibdat idaresine karşı bayrakkaldırarak balkana çıktım. Takip ettiğimiz istikamet vatanınfelâketine sebep olacağından seninle en çok mücade-

231

le eden bendim. Fakat şimdi sana elimi uzatıyorum. Bundanböyle birleşip beraber çalışmanın zamanı geldi. Arzu ettiğinşartlar içinde nerede dilersen görüşelim, elele vererek vatanınkurtuluşuna beraber çalışalım. Çünkü sürüden ayrılanı kurtkapar'

 Resne Millî Taburu Kumandanı

Kola ğ ası Ahmet Niyazi

Samimî anlaşmış insanların görüşmeleriyle süren yemek,günlerden beri her taraftan yıpranmış  olan kuvvetimi banayeniden vermişti. Yemekten sonra ne olur, ne olmaz diye beni

Sinan Efendi ile Hacı Emin Ağa, Sinan Efendi'nin evinegötürdüler. Orada Ohri ileri gelenlerinden Lütfi'yi beni beklerbuldum. Eyüp Bey'le aramızda şöyle bir konuşma oldu. EyüpBey:

"Azizim istirahat etmeye, kendinizi toplamayaihtiyacınızın bulunduğunu siz de biliyorsunuz. Biz bu geceyiburada geçirmenizi arzu edeceğiz. Birliğinize gelince, onlarlaalâkadar olmak vazifesi burada size düşmez. Onu biz teminedeceğiz. Erlerinizi suyu bol, her çeşit hava tesirinden uzakkalabilecek ve müdafaası kolay Değirmenlik mıntıkasına

götüreceğiz. Onlar da geceyi orada geçirirler. dedi. Ben de:"Bir kumandan, hususiyetle benim gibi büyük bir davaya

atılmış reisin, birliğinden bir dakika bile ayrılması doğru olmaz.Hatta vazife dolayısıyla yanınızda fazla kalmamdan da kendikendimi kabahatli görürüm. dedim.

Askerin lüzumlu kuvvetini muhafaza edebilmesi içinkumandanının her an yarımda bulunması lâzım geldiğinisöyleyerek gece orada geçirme arzusunu kabul etmedim.

Page 88: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 88/212

Askerlerin daha fazla istirahat etmelerinden çok, benimyanlarında

232

olmamı arzu edeceklerini söyleyerek müsaade istedim.Bu sırada birliğimden Polis Komiseri Tahir Efendi'yle BelediyeReisi Cemal Bey'le beraber yazdıkları bir mektupla erlerden birborazanla başka bir erin firar ettiğini haber vermişlerdi. Henüzavdet etmediğinden dolayı da şikâyet yollu üzüntülerinibildiriyorlardı. Askerin Değirmenlik'e, benim de SinanEfendi'nin evine gitmemin gelecek tehlikelere mani olmaistikametinden bir işe yaramadığım görüyordum. İki erin Res-ne'ye firarı kararımı değiştirmeme sebep oldu. Bunda da doğruhareket ediyordum. Çünkü firar eden erlerin malûmat vermesiüzerine yerimiz meydana çıkmış, hükümet de Ohri'den,Resne'den birlik çıkarıp arkamıza düşmüştü.

Bu malûmat üzerine kalmamızı isteyen Ohri'limünevverler bile bir an evvel uzaklaşmamızı bekliyorlardı. Benikomşu kapılarından ve bahçeden geçirerek Değirmenlikyakınlarında bulunan birliğimin yanma ulaştırdılar. Bu sıradasaat onu çoktan geçiyordu. Ohri'den uzaklaşmayı kurtuluşumuziçin en münasip istikamet kabul eden birliğim, bu geceyi de

büyük bir takat içinde yürüyüşle geçiriyordu. Aslında şehirlerde,Ohri gibi bütün halkı ve münevverleri İttihat ve TerakkiCemiyeti içinde vazife almış bir yerde, bizim için yapacak bir iş yoktu. Burada Kolağası Eyüp Bey gibi etrafın ve teşkilâtımızınitimadım kazanmış  bir dayanağımızın bulunması bize kâfigeliyordu. Ohri'de yalnız erlerimin istirahat ederek noksanlarıntemini için biraz kalmam lâzım gelmişti. Böyle zamanlardainsanlar düşündükleri gibi değil, karşılaştıkları vaziyete görehareket etmek mecburiyetinde kalıyorlar.

Ohri'den İstarova'ya doğru gitmek kararındaydık. Fakat

erlerin firar ederken vaziyeti bildirmeleri üzerine bu geceyi dedağ başlarında değişik yolları takip etmemiz dolayısıyla erlerimbu firarileri yakalarlarsa imha edeceklerini söylüyor-

233

lardı. Birkaç er benden müsaade isteyerek bu erleri yoketmek üzere gönderilmelerini beyan etmişlerdi. Firarilerincezasını vermek isteyenler beşe varınca, bu intikam işinin ifasıiçin firarilerin Resne İttihat ve Terakki teşkilâtı tarafından imha

Page 89: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 89/212

edilmesini, Ohri merkezine yazdığım bir mektupla bildirdim.Askerlerim de bu hareketimden sonra intikamlarını almış  gibi

sükûn bulmuştu. Birliğimle kuvvet gösterek istediğim müsavatarzumu intikal ettirmek için çalıştığım İstaro-va'ya gitmektenalıkoyan bu firardan dolayı ben de .bütün arkadaşlarım gibi bufenalığı yapanlara kızmaktan kendimi alamıyordum.

Çaresiz Debre'ye, İttihat ve Terakki teşkilâtının en çokgelişip yerleştiği bu Müslüman şehre doğru yürümekmecburiyetinde kalmıştım. Yolumuz üzerinde birçok Müslümanköyü vardı. Bu köylerde Cemiyete iltihak etmiş  birçokmünevver bulunuyordu. Yollar da müdafaya elverişli sıkağaçlıklı ormanlarla çevriliydi. Bu istikametten Değirmenlik'ten

sonra ovayı takip ederek Vovoline Çiftliğinden geçen yolu,Kroşiş-te köyüne kadar, fakat büyük bir müşkülâtla almıştık. 4-5Temmuz gecesi saat dörtte Vavoline'yi geçinceye kadar ordumütahitlerinden ve yukarı Debre ileri gelenlerinden İsmailPaşa'nın bataklığı geçmeye bütün köylüler, yolcular gibi biz depantalonlanmızı sıyırmak mecburiyetinde kaldık. Bataklığıgeçtikten sonra köylünün verdiği sulan içerek tekrar yolakoyulduk. Burası bizim için emniyet bakımından gecelemeyemüsait değildi. Her istikametten Ohri'den uzaklaşmak, Deb-re'yeyaklaşmak, Türk ve Müslümanı çok olan sarp ve ormanlıkmıntıkaya yanaşmak lâzım geliyoru. Gece saat 22 ye doğru

kalmamıza yarayacak olan Kroşişte köyüne yaklaşmıştık. Köyeevvelden gönderdiğim konakçı grubu, köy muhtarı eliylekalacağımız yerleri hazırlattığından askerlerle geceyi

234

orada geçirdik. Halkı baştan aşağı Müslüman olan buköyde, Cemiyetin tesiri büyüktü. Hiçbir müşkilât ilekarşılaşmamıştık. Erler iyi bir istirahatten ve derin bir uykudansonra ertesi gün geç uyanabildi.

5 Temmuz 1908Arkadaşlar uyandıkları zaman yemekler de hazırlanmıştı.

Ohri ovasına bakan bir dağın eteğinde olan bu köyün, tabiigüzelliği vardı. Mıntıka da havasının ve suyunun güzelliğiylebiliniyordu. 5 Temmuz pazar gününü akşama kadar buradageçirdik. Kroşişte köylüleri yardım bakımından bize her çeşitgayreti gösteriyorlardı.

Hükümlülerden Pisocanlı Emin ufak ve fakat tesiribüyük olan çetesiyle sağa sola hücum ederek melanetine ara

Page 90: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 90/212

vermemekte, bu hareketiyle mıntıkada İttihat ve Terakki'yekayıtlı olanların yarattığı itimat da büyük yaralar açmaktaydı.

Yine hükümlülerden Novasilli, Korşişte, Kuruşişte köyüyakınlarında ve ona yalan yerlerde yaptığı hücumlarla kendinigösterdiği gibi Pisocanlı Emin'le de arayı bozmuştu. Böylemühim Müslüman köylerini vurup dolaşan bu iki çeteninhareketleri mıntıkada İttihat ve Terakki'ye olan itimadısarsıyordu. Cemaat iki taraf olduğu gibi, ikisinin hareketleriHristi-yanlarla Müslümanlar arasındaki uçurumu gittikçederinleş-tiriyordu. Kroşişte ve mıntıkadaki köylerde İttihat veTerakki'ye girmiş  olanlar, bu taraflarda Bektaş îlere matuf birküçümseme ile karşılanmaktaydı. İttihat ve Terakki'ye girişingizliliği bazı mel'un insanların ve cahillerin anlamadan

söyledikleriyle bazı yerlerde de Cemiyet hakkındaki fikirlerzararlı bir istikamet almıştı. Ben bunu düşünerek bu mıntıkadayapacağım hareketi ve kendi koluma almak istedikleriminmerasimini alenî yapmayı düşündüm. Bu hareketim sırasında dahiçbir istikametten bir kuvvetin beni rahatsız etmeye-

235

ceğini düşünüyordum. Muhtar, imam ve azalarvasıtasıyla vatanın ve Müslümanlık adına kendilerinden bazı

taleplerde bulunacağımız, bu istikametten öğle namazındacamide herkesin toplanmış bulunmasını arzu ettiğimi bildirdim.Aynca Pisocanlı Emin ile çetesini, Neosilli Kortiş ile adamlarınıda çağırttım. Yanımda olanlarla alış  verişte bulunan köylülerbirliğimdekilerin asker olmayıp, vatanı kurtarmak gayesiyleteşekkül etmiş bir Osmanlı çetesi olduğunu kolaylıkla anlamaktamüşkilât çekmemişti. Benim böyle alenî hareketim işlerimikolaylaştıracak gibiydi. Öğleyin cami, iğne atsan yeredüşmeyecek gibi dolmuştu. Çeteyi hürmetle, samimiyetlebağırlarına bastıklarını anlıyordum. Camide bulunanlaraanlayabilecekleri şekilde net ve kısa bir nutuk söyledim.

Konuşmam sırasında haricî düşmanların vatanı parçalamak arzuettiklerini, ayak altına alman millet namusunun, küçük görülendevletin bizden fedakârlık beklediği şu günlerde kan gütmeninve şahsî menfaatler uğruna dolaşmanın insanlığa yakışmadığım,bütün Osmanlıların birbiriyle barışarak, elbirliğiyle çalışarakmeydana getireceği kuvvetle bütün bu haksızlıkların imhaedileceğini, bu bakımdan beraberliği, bütünlüğü temin etmekiçin bütün maniaları aşma kararında olduğumu alenî bildirdim.Bu alenî sözlerim karşısında beni dinleyeler hak vererekbirbirlerine sarılıp barıştılar. Emin ile Kortiş  de, adamları da

Page 91: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 91/212

birbirine sarılmışlardı. Köyde birleşmeye mani olan buayrılıkları böyle ortadan kaldırınca, hepsini kendime katmak

cesaretine kalkıştım. İttihat ve Terakki Cemiyetinin kaidelerinitatbik ederek istikrarlı bir mıntıka tesis etmiştim. Bundan böyleburada yapılacak bir iş kalmamıştı. Askerin akşam yemeğini günbatışından iki saat evvel hazırlamalarım Köy İhtiyar Heyetinetebliğ ettikten sonra, kaldığım yere döndüm.

236

Evvelâ köyün îhtiyar Heyetini yanıma çağırttım.Erlerime ne verdiklerini ve borcumun ne olduğunu sual ettim.Onlar bizim misafir olduğumuzu, beş  para bile kabuletmeyeceklerini söylediler. Kendilerine:

"Ağalar, babalar! Benim isyan etmemin gayesimemlekette adaleti temin etmek içindir. Kimseden silâhla birşey istemek değildir. Belki de biz buraya bir kere daha gelecekdeğiliz. Ben bağlı bulduğum Cemiyetin gayesi dışında hareketedemem. Size şimdi masraflarımızı karşılayan bir senetvereceğim. Bu senedimi verginiz karşılığı hükümetevereceksiniz. Hainler ister istemez kabul ederler. Bu masraflarıyalnız fakirlerden almayın. Ekmeği ve peyniri kimdenalmışsanız, hangi evlerden toplamışsanız, onların vergileri

karşılığı gösterilmelidir. Köy İhtiyar Heyeti olarak siz deburada, adalet ve müsavatı temin edeceksiniz." dedim.

"Madem ki böyle hareket kararındasınız, biz de kabulediyoruz. Biz şimdiye kadar birçok namlarla hükümete vergivermekteyiz. Bu paraların nereye gittiğinden malûmatımız dayoktur. Bizi adam yerine koyup da değil hesap vermek, güler biryüzle bile karşılamayı hatırlarına getirmezler. Allaha şükürlerolsun ki vatanımızda hakka münasip bir hareket gördük. Biz deinsan olduğumuzu anladık deyince şu senedi doldurarakkendilerine verdim:

Kroşişte Köylü İhtiyar Heyetine

Mahallî Hükümete verilecektir.

Ey vatandaşlar! Namuslu köylüler!

Vatanın her çeşit hücumdan müdafaası, şahsîhaklarınızın tedariki gayesiyle hükümete birçok namlarlaverdiğiniz paralar birtakım mel'un insanların ve yükselmepeşinde olanla-

237

Page 92: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 92/212

 

rın, vatan namusunu yerlerde süründüren bir sürüalçaklara yaradığını, sizi insan yerine koyup, hesap vermekdeğil, ırz, can ve malınıza göz dikme derecesinde hareketlerdebulunduklarını biliyorsunuz. Bugünün devlet idaresinde insana,güdülen bir hayvan gibi davranılamaz. Halk kendisine müsaviharekette bulunacak bir idareye ihtiyaç duyar. Düşmanlarımızçoktur. Bunların başında istibdat idaresini icra eden hükümet ileecnebi büyük devletler başta geldiği gibi, o hükümetten cesaretalan Hristiyanlarla devlete arkasını dayamış olan büyük arazi veservet sahipleri de aynı istikamettedirler.

Milletimizin itimadına dayanan meşrutî bir idarenin

tesisi için çalışan Cemiyetimiz muvafakıyete ulaşana kadar,köylerdeki ihtiyar heyetleri yani sizler, hükümet kuvvetini ifaedeceksiniz. Biz sizin dahilî ve haricî düşmanlarınızınhücumlarına mani olmakla vazifeli askerî kuvvetiniziz. Bubakımdan bizi siz besleyecek, bizim iaşemiz uğrundakatlandığınız masrafları verginiz karşılığı göstereceksiniz. İşteilk senedi size veriyorum:

 Istroga, Ohri Hükümetine

Kroşişte Köyü'nden Resne Millet Birliği adına alman300 kıye (10) ekmek ile 20 kıye peynirin karşılığı olan 380

kuruşa karşı işbu senet Köy İhtiyar Heyetine verildi. Parakarşılığı olarak geçecektir. Kabul etmeyen devlet memuru,İttihat ve Terakki icra kuvveti tarafından şiddetlecezalandırılacaklarından adlarını bildirmeye bütün münevvervatansevenler mecburdurlar.

5 Temmuz 1908

 İ ki yüz vatan fedaîsi adına

Kola ğ ası

 Niyazi

238

Bu senedi yazıp verdikten sonra Manastır'da MerkezKuruluna Resne'den ayrılışımı anlatan aşağıdaki mektubuyazarak Yohomlu Bahtiyar Ağa ile Manastır'a gönderdim:

"Manastır'da İttihat ve Terakki Merkez Heyeti AlîMakamına

Page 93: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 93/212

Muhterem kardeşlerim!

Allahın yardımıyla temmuz ayının üçüncü günü erkensaatlerde iki yüz vatan fedaîsiyle, istibdat idaresine karşıharekete geçmeyi tatbik etmiş  bulunuyorum. Cemiyetinplânladığı, gayesi olan ölümü göze alarak nihayetine kadar takipedeceğimi Allahın birliği üzerine yemin eden iki yüze yakınCemiyete bağlı erlerimle Resne kışlasında toplanarak millet malıolan tabur silâhlarıyla donatıldılar. Bir zamandır tabur kasasındatoplanan altı yüz liraya yakın para evlerine uzun bir zaman vedaeden askerlere dağıtıldı. İçtimaa ve çıkış  hiçbir maniaylakarşılaşmadı. Hazırladığım plânı kolaylıkla tatbik ettim.Vaziyeti bilen Avcı Tabur Kumandam Erkânıharp Binbaşı

Remzi Bey'le bu taburun kolağalarından Süleyman ve Tayyarbeyler de işimizi kolaylaştırdılar. Binbaşı Refik Bey'le taburarkadaşlarını da bir oyuna getirmek mecburiyetinde kaldım.Kararlaştırılan saatte bize bağlı askerlerle heyecan ve telâşla,yüz kişilik bir Bulgar çetesinin ortaya çıktığı rivayetiniyaydırdım. Bütün zabitlerle erleri müsademe yeri olarakgösterdiğim mıntıkanın tersine koşturdum. Kışlada nöbetçizabiti Mülâzım Ramazan Ağa'dan başka kimse kalmamıştı. Onuda şehir karakoluna göndererek meşgul ettim. Böylece içtimaave çıkış kolaylaşmıştı. Hareketimin azametini öğrenen askerler,büyük bir heyecana kapılmıştı. Sevinçle muvafakıyetimiz için

dua ediyorlardı. Her istikametten Cemiyete iltihak müracaatlarıyapılıyor, Hristiyanlar ise

239

bu işin neticesinin nereye varacağını düşünerek korkuiçindeydiler. Bu korku ve telâşın yakında ortadan kalkacağınışimdiden bildirebilirim. Hristiyanlara vatanın müdafaası içinberaber çalışmalarını, çetelerini dağıtmalarını, bizimlebirleşmeleri lüzumunu bütün teferruatıyla izah eden bir ikazdabulundum. Bulgarcaya da tercüme ettiriyorum, yakındaneşredeceğim. Ohri merkezine gönderilen emirlerinizi okudum.Ohri'de çete tertip etmek için arzular var. Fakat Cemiyetinhareketlerine mani olan bazı şahıs ve vazifelilerin ortadankaldırılması için istediğiniz fedakârlığa yanaşılmayacak gibi.Eğer hakikaten lüzumu varsa bunu yerine getirecek bizden dahabaşkalarını bulamayacağınızı kuvvetle söyleyebilirim. Gayemizimani olmak isteyenlerin ad, rütbe ve bulunduğu yerleribildiriniz, 5,10, 20 hatta bütün çetemle orada lâzım geleniyapmaya hazırım. Vazife için lüzum olursa bütün çeteyle

Page 94: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 94/212

Manastır'a da gelebiliriz. Bizim için bundan böyle vatanınkurtuluşundan başka düşünülecek bir şey yoktur. Bu uğurda

bizce hayatın hiçbir mühim tarafı kalmamıştır. Kötülüklere yuvaolan hükümet idaresini, zulüm yılanlarının barınağınısezdirmeden bir gecede kuşatmak işten bile değildir. Benimleberaber bulunan arkadaşlarımın arzuları budur. Böylece elegeçirdiğimiz kuvvetle, gayeye ulaşmaktan başka bir şeydüşünmüyoruz. Eğer isteniyorsa ve emir buyuruluyorsahadisesiz bir şekilde Manastıra gelir, lüzumlu olardan yerinegetirdikten sonra yine döneriz. Kalpten bağlılığımızınhürmetlerimle kabulünü rica ederim

5 Temmuz 1908

 Resne Milli Tabur KumandanıKola ğ ası

 Niyazi

240

BULGARCA NEŞRETTİĞİM BEYANNAME

Sırp daskalına, Hristiyan köylülerine, Bulgarcayatercüme ettiğim aşağıdaki beyannameyi neşrettim. Merkezleri

Deb-re'de, Prespe, İstroga, Resne, Ohri olmak üzere beş mıntıkaya taksim etmiş  olduğum Hristiyan köylerine dağıtılıpneşredilmek üzere bu beyannameyi oralardaki Osmanlı İttihat veTerakki Cemiyeti idare heyetlerine gönderdim.

5 Temmuz 1908

Memleketimizde asırlardan beri yapılmakta olanfenalıklara bundan böyle kat'î bir nihayet vermek zamanınıngeldiğini bütün Hristiyan ve Osmanlı kardeşlerime tebliğ etmekisterim. Avrupa büyük devletlerinin medeniyet ve yardımmaskesi altında çevirdikleri fırıldaklarla Bulgaristan, Sırbistan,

Yunanistan gibi komşu ve küçük devletlerin arzularını dinleyedinleye bu kötü vaziyete düştük.

Bir çeyrek asırdan beri Bulgaristan, Yunanistan ve birvakittir de Sırbistan'da aynı gayeyi takip ederek sanki size yaniMakedonyalılara yardım elini uzatarak sizi kurtaracak, hürriyetekavuşturacaklarmış  gibi vaadlerle kandırdıkları hâlde, bunuyapamadıkları şöyle dursun, pençelerine geçirmek isteyen budevletler sizi birbirinize düşürdüler. Memleketimizi kanabulayan nifak tohumlan ektiler. Fenalığı daha da

Page 95: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 95/212

umumileştirince maskeleri düştü, her şey ortaya çıktı. Eyvatandaşlar! Hey Hristiyan Osmanlı kardeşlerimiz! Yukarıda

etrafımızdaki küçük hükümetlerin sizin menfaatinize çalış-241

madıkları ve sizin için kan dökmediklerini ve yalnızkendi menfaatlerine çalışarak sizi esir etme yolunda gayretsarfettiklerini görmüyor musunuz.

Kollarınızı açıp kucaklamak istediğiniz insanların kimlerolduğunu acı tecrübelerinizle öğrenmediniz mi? Osmanlıhükümetinin Rumeli'deki vaziyetinden faydalanmak isteyen

komşu devletlerin komita kurarak propaganda yapıp kendimenfaatlerini temin etme istikametinde olduklarını hâlâanlamadınız mı? Bunların gayesi şu asırlardır üzerinde beraberyaşadığımız toprağı taksim ederek hisselerini almaktır. Bununneticesi de esarettir.

Ey vatandaşlar! Bulgarlar! Otuz seneden beri çalışmaktaolan Bulgaristan, Sırbistan, Yunanistan, değil bu kadar dahaaltmış  sene çalışsalar bile yine gayelerine, yine fikirlerine vasılolamayacaklardır. Bu vatan bizimdir ve bizim olacaktır.Bunların yardımcısıysanız pişman olacaksınız. Biz bir fert

kalana kadar bu toprak için ölmeyi göze aldık. Yok yereolmayacak bir gayenin arkasından koşmaya kalkmayın, bunamüsade etmeyiz. Yalnız büyük ve küçük devletlerinkışkırtmaları ve siyasî gayelerini öğrenmemiz bizi bu istikametteçalışmaya itmedi. Kendi hükümetimizin zulüm ve kötü idaresibu istikamette yürümemizin ilâve sebebidir. Aslında büyükdevletleri işlerimize karıştıran, komşu küçük devletlerinhırslarını ayaklandıran da kendi hükümetimizin dahilde vehariçte takip ettiği kötü siyaset, kötü idare, haksızlıklar,yolsuzluklardır, î şte bu acı hadiselerin, böylesine kanlı geçmişinmesulü kendi hükûmetimizdir.

Ey Hristiyan vatandaşlarımız, biz de bugünkü zulümidaresinden memnun değiliz. Memnun olmayan görüyorsunuz kiyalnız siz değilsiniz. Biz, Avrupalıların vatanıma gözdikmesinden, işlerimize müdahalesinden çekinmediğimiz için

şimdiye kadar milletin tahammülü müşkül bu hâllerekatlanmasına ses çıkarmamıştık. İstibdat idaresinin günden günekuvvetini arttırarak Türk, Bulgar, Ulah, Rum, Arnavutvatandaşlarımızın imha olduklarım gördüğümüz için biz, vatana

Page 96: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 96/212

hürriyet güneşini getirecek, hürriyetin aydınlığım neşredecek biridarenin tesisine çalışıyoruz. İşte bugünkü istibdat idaresiyle

memleketin sönen geleceğini gören Türkler, Osmanlıİmparatorluğu'nu ve bunun içinde yaşayan azınlıkları bir çatıaltında toplamaya çalışıyor. Bu gaye ile de Osmanlı İttihat veTerakki Cemiyetini tesis ettiler.

Bu mukaddes gaye için tesis edilen bu Cemiyetin azalanumumiyetle büyük ve küçük rütbeli zabitlerle devlet memuru,yerli, şehirli, köylü münevver ve dürüst insanlardanmüteşekkildir. Bunlar bu mukaddes vatan uğrunda can vemalıyla çalışmayı gaye edinmişlerdir. Cemiyetin asıl gayesimalûm sınıflar içinde bütün azınlıkları din ve milliyet farkı

gözetmeksizin ırz, can ve mallarım muhafaza, insanlığa yakışırkardeşçe bir hayat temin etmektir ki, bu da hürriyetinsağlanması, müsavatın, kardeşliğin, adaletin tatbik edilmesiylemümkündür.

Plân ve programımız mel'un insanlar yerine kötüsistemleri ortadan kaldırmayı gaye edinmiştir. Yolumuzmel'unları ortadan kaldırmaktan çok, kötülüğü ve kötülüğünçıkışım temin eden istibdat idaresini değiştirmektir. Bu, devletinmüstakil olmasına itimat edilir bir istikamet vermek, meşrutiidaresi tesis etmek demektir. Bunu da şu hareketimle ispatederim ki; iki yüz efrattan müteşekkil olan çetemiz Resne'denayrılışında mıntıkada intizamı bozan ve halkı tedirgin edenleribirer birer tanıdığı hâlde hiçbirinden intikamım almamıştır.Bizim vazifemiz, İttihat ve Terakki Cemiyetinin gayesinişehirlerde, köylerde yayarak bugüne kadar azınlık-

243

lar tarafından yapıla gelmekte olan kötülüklerin zuhurettiği vaziyete mani olmak için elbirliğini temin etmek, milletiberaberlik içinde çalışma istikametine koymaktır. Bizim aynınız,

gayrımız yoktur. Hepimiz Osmanlıyız. Din insanların Allah ileolan rabıtasıdır. Vatanla alâkası yoktur. Şehir ve köylerdebulunanlar bizim çetelerin millet için çalıştıklarını hürriyet,müsavat, hak ve adaleti temin etmek istikametinde olduklarınıbilerek kendi çetelerini dağıtsınlar. Vatanımızın istibdatidaresinden kurtulması için çalışan çetemizle birleş-sinler. Bugayeleri ihtiva eden söylediklerimi lâzım gelen yerlereulaştırarak beraberliğin teminine sizi vatandaş  olarak davetediyoruz.

Page 97: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 97/212

Page 98: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 98/212

 

meden onlara seslenerek müsavat ve hürriyet istemem veittihat ve Terakki Cemiyetinin halk için gayesini izah etmem,hareketimin mühim kısmını ihtiva etmişti. Benim bubeyannamemin doğruluğu daha sonra hadiselerin inkişafıylakendini göstermişti. Böylece de İttihat ve Terakki'nin kuvveti veistikameti bütün azameti ile ortaya çıkmıştı. Bu beyannamemineşreden Bulgar ve Avrupa gazeteleri Cemiyete, çetemizemedhiyelerde bulunuyor, birçok gazete bizi tutan yazılarneşrediyordu. Bu vaziyet, bizim muvafakıyetimizde büyük birtesir yapmıştı.

245

Beyannameleri beş  kopya çıkartıp imza ettikten sonraBulgar, Sırp, Ulah, Arnavut çete ve komitalarına ulaştırmaküzere Kroşişte Köyü İhtiyar Heyetine bırakmıştım. Bu işleriyapana kadar da, askerim yemeğini yemiş, harekete hazırolduğunu bildirmişti. Sırp daskalı ile beraber yemek yediktensonra o gece Kroşişte'nin bir saat yakınında olan Delafojdeköyüne gittik. Burada köylüyü bizi bekler bulmuştuk. Vaziyetive gayemizi mıntıkaya yayılıp alâka gördüğü için köylüler, bizeiltihak etmeyi kabul ettiklerini beyan ettiklerinden teşkilât içine

almayı kararlaştırdıktan sonra, birliğimi de kalacağı yereyerleştirdim. Geceyi bu köyde geçirecektik. Burada yirmi dörtsaat kalmaya birkaç bakımdan mecburiyet hissediyorduk.Mıntıkada birbirine pek yalan olan Müslüman köylerini deteşkilâtımıza almak, oralarda İttihat ve Terakki idarelerini teminedip sulhu ve kardeşliği tatbik etmek lâzım geliyordu. Hepsinibirer birer çağırtarak hem vaziyeti anlatmış  hem de güzel biryarma varmak için Cemiyetimizle birleşmenin temin edeceğifaydalan anlatmıştım. Diğer taraftan da halkı saldırılarıylausandıran hapisane ve asker firarlarını toplayıp onlarayaptıklarının kötülüklerini anlatmıştım. Eğer doğru yolagirerlerse geçmişte yaptıklarını af ediyor, Cemiyetimize katarak,çete içine alarak mıntıkayı onlardan temizliyordum. PisocanlıEmin, Novoselli Kortiş, Asomanlı Tevfik Bey gibi olan bufirarileri, bu işe yaramaz arsızları bir otorite allına alan şukuvvet, adaletten, siyasetten başka bir şey değildi. Bütünhareketleri kötülüğe çevirmiş olan bu insanlar, benim tesirimlebundan böyle vatan sathında kardeşlik, müsavat yolundaçalışacaklardı. Bu benim için büyük bir muvaffakıyet idi.

Page 99: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 99/212

Köylüler, beyannameler ve nutuklarla yaptığım parlaksözlerin tatbik edildiğini yukarıda saydığım kanun firarîleri-

246

ni otoritem altına alıp onları tedirginlikten kurtarmamlaanlamış  gibiydiler. Dağ  eteğinde geniş  ovaya bakan bu köyünhavası, suyu gibi halkı da iyi ve Müslüman, çalışkan insanlardı.

Bizim birliğin içinde vazife almış  olan arkadaşlarımlaköylüler arasına dağılarak gayemiz, memleketin vaziyeti,düşmanların arzuları, devletin zulüm idaresiyle alâkalı malûmatvererek onları tenvir etmeye çalışıyordum. Anlattıklarımız halk

üzerinde büyük tesir yapmış, bize itimat hasıl olmuştu. Buköyler en sıkıştığımız zamanda bile itimat edipdayanabileceğimiz bir yer olabilirdi. Evvelâ Müslüman ve Türkköyleri üzerinde davamızı yürütmek, birleşmeye mani olardanortadan kaldırmak suretiyle giriştiğimiz hareket ve adaletinbüyük tesiri görülmeye başlamıştı. Evvelâ bütün Bulgar köylerivaziyetten şüphelenmiş gibiydiler. Çünkü dört beş seneden berihalsiz ve ümitsiz gördükleri Türkleri, şimdi dimdik olmuş,geleceğe ümitle bakan bir sevince ulaşmış  olmanın aydınlığıiçinde görüyorlardı. Gayemiz evvelâ bütün Müslümanlarıberaberlik içinde topladıktan sonra a-zınlıkları da içimize

almaktı. Gayeye varmak için dosta düşmana her zaman kuvvetligörünmenin büyük ehemmiyeti vardı.

247

KÖYLERDEKİ TESİRİMİZ

7 Temmuz pazartesi günü akşam üstü bu köyden deayrıldık. Resne'ye, Ohri'ye doğrudan irtibat temin etmek için birposta ve münakale hattı da tesisi etmiştik. Havalide yaptığımişlerden Resne ve Ohri merkezlerine birer mektupla vaziyeti

bildirmiş, çevre ile büyük bir intizam içerisinde anlaşmayı teminetmek istikametine girmiştik. Yola çıkmadan evvel lüzumluhazırlıklarla beraber yanımızda bulunması birçok bakımdandoğru olacak olan Sırp daskalı ile Kroşişte-li Orhan Ağa'yıyanıma çağırarak şöyle dedim:

"Daskal Efendi! Sizi Resne'de yanıma almaktan veberaber dolaşmaktan ne gaye güttüğümü çok iyi biliyorsun.Yardımınızla gezen Sırp çetesinin götürdüğü Bulgar çocuğunuailesine teslim ettirmek, Makedonya'da ve bütün Rumeli'de

Page 100: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 100/212

azınlıklar arasındaki nifaklara nihayet verdirmek, havalide insangibi yaşama nizamını temin etmek isteyen İttihat ve Terakki

Cemiyetinin hareket ve muvafakıyetini bir misal olarak tebiğ etmektir. Vaziyeti hiç de iyi olmayan, birçok kötülükle karşıkarşıya gelmiş  koca bir milletin hürriyetini temin etmekgayesiyle bu farklı tevkiften dolayı talihinize küsmeyiniz!Bulgarların, Rumların, Sırpların, Müslümanların din ve mezhepfarkı yapmadan her çeşit hukukunu korumak İttihat ve TerakkiCemiyetinin baş  gayesidir. Bunun için Sırpların Bulgarlardanaldıkları esiri salıvermemesine mukabil memlekette adaleti herşeyin üstünde tutmak isteyen Cemiyetimizi*1

248

prensiplerini icra için sızı teminat olarak almakmecburiyetinde kaldım. Görüyorum ki sizin bizim müşkülşartlar altındaki hayatımıza tahammül edecek kuvvetinizkalmadı. U-zun zaman sizi bizimle beraber götürmek deinsafsızlıktır. Bu sebeple sizi Orhan Ağa'ya teslim ederekKroşişte'ye gönderiyorum. Orada emniyet içinde bulunacaksınız.Ayrıca da size hürmet etmekten geri kalmayacaklardır. Sırpçetesinin Bulgar çocuğunu bıraktığını öğrendiğim anda, ben desizi emniyet içinde Resne'ye ulaştıracağım. Herhalde anladınız,

sizin hürriyetiniz Sırpların Bulgarlardan aldıkları esirleri gerivermesine bağlıdır. Harcırah olarak da şimdilik şu üç mecidiyeyialın! Orhan Ağa işittiniz, Daskal Efendi bizim misafirimizdir.Ona hürmet etmekten geri kalmayın, ayrıca bir dakika bileyalnız kalmaması lâzım gelir. Hareketlerinde serbesttir, okusun,yazsın, gezsin, ama hiçbir zaman yalnız başına köydenayrılamayacaktır. Böyle bir harekete kalkışırsa, hele firar etmekisterse o zaman vaziyet değişir. Yine değerlendiriniz, fakatmukabelesini kurşunla veriniz. Anladınız değil mi? Orhan Ağa,Daskal Efendi haydi göreyim sizi' dedim ve kendilerine yolverdim.

Bunları Kroşişte'ye dönmek üzere yola çıkardıktan sonrabiz de Katşi ve Aşağı Katşi köylerine doğru yola koyulduk. Birsaat sonra ulaştığımız bu köyde de cemaatler arasındaki nifaklarıkaldırıp, beraberliği temin ederek hepsini anlattığımız gayeüzerinde İttihat ve Terakki Cemiyetine kaydedip bir teşkilâtortaya çıkardıktan sonra Vepeşte köyüne doğru yola koyulduk.Güneşin batmasından bir saat sonra köyün ileri gelenleri vemüfreze zabiti Cemal birkaç eriyle bizi karşılamaya gelmişti.Köylüler bizi bir mesih gibi sevgiyle karşılıyorlardı. Bu köyün

Page 101: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 101/212

de havalide adalete, kuvvete ve himayeye büyük ihtiyacı vardı.Çünkü köyde hükümetin tesiri

249

hemen hemen sıfırı bulmuş  gibiydi. Köylüyü Bulgarçetelerinin hücumundan muhafaza etmek için burada elli altmış eratlık bir birlik bırakılmıştı. Halkı eşkıyadan değil, asılhükümetin zulmünden, haklarını vermeyen ve birbirinigeçimsizlik içerisinde imha etme yoluna giren entrikalardanmüdafaa etmek lâzım geliyordu. Yoksa köylüler kendilerinde o-lan içlerindeki yiğitlikleri dolayısıyla Bulgarların, Rumların,daha doğrusu nereden gelirse gelsin bir saldırıya karşıdurabilecek insanlardı. Yalnız aralarındaki geçimsizlikleri hâledemediklerinden, bir hükümet otoritesinin olmamasından buvaziyete düşmüşlerdi. Bu sebeple evvelâ bu anlaşmazlıklarıgidermek lâzım geliyordu. Zavallı Müslümanlar! Kaç senedenberi hasretle bekledikleri adaleti, o, uğrunda canını vermek arzuettikleri müsavatta icra eden bir devlet otoritesini istiyorlardı.Bütün bu dertlerine bir hâl bulacaklarını ümit ettikleri için benive çetemi sevgiyle karşılıyorlardı. Devlet ve kanun otoritesininyok olduğu yerler, hususî olarak dağ  köyleri, firariler, katiller,eşkıyalarla doludur. Bunların kötülükleri karşısında namuslu

insanlar taraf tutmak ve kendi arzularım, hayatlarım teminetmek için onları müdafaa etmek mecburiyetindedirler. YukarıKatşi ve Aşağı Kat-şi'de olduğu gibi burada da köylüyü camidetopladım. Evvelâ dualar ettikten ve Kur'an'dan âyetlerokuduktan sonra gayemizi, devletin büyük devletler karşısındakivaziyetini, zulüm idaresini uzun uzun anlattım. Alâkayladinlediklerini görüyordum. Hepsi gösterdiğim gayeye büyüksadakatlan-m, hiçbir yardımdan çekinmeyeceklerini bildirdiler.Havalinin otuz ve belki kırk seneden beri devlete karşıhissettikten bu soğukluk birdenbire ortadan silinivermiş, şimdibize karşı büyük bir sevgi ve bağ  şekline dönüşüvermişti.

Sözlerimi göz yaşları içinde dinleyenler, aydınlık yarınıngüneşini gof~

250

Talât Bey

müş  gibi ayaklanarak birbirlerine saldırdılar. Bundanböyle birleşmeye mani olacak düşmanlıklar ortadan kalkmış birkardeşlik sevgisi ve beraberlik hissi ortada belirivermişti

Page 102: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 102/212

Hürriyete giden yol, böyle kazanılırdı. Kaç seneden beri camiyegidemeyen, tarlasında bir saldırı korkusuyla silâhlı çalışma

mecburiyetinde kalan köylüler, bundan böyle bütün butedirginliklerden uzaklaşmış, istediği huzuru sağlamış  olmanınsevinci içindeydi. Birbirine karşı haklarım müdafaa etmek içinbir saniye bile ellerinden bırakmadıkları silâhlan bundan sonravatan düşmanları, millete karşı gelenler için kullanılacaktı. Bumuvafakıyeti temin etmeden doğan sevinç ve gönül rahatlığıiçinde geceyi bu köyde geçiriyorduk.

251

Page 103: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 103/212

 

MANASTIRDAN GELEN EMİR

Sabah uyandığımda beni yeni ve mühim vazifelerbekliyordu. 7 Temmuz sabahı Manastır'dan dönen Bahtiyar Ağa,İttihat ve Terakki'nin Manastır merkezinden gönderilen aşağıdayazılı emri ve Kolağası Mecdettin'in gönderdiği kitabın baş tarafına konan mektubu verdi. Emri arkadaşlara okudum:

"Kolağası Niyazi Efendi Kardeşimize;

Muhterem kardeşimiz!

Gönderdiğiniz mektubu hürmet ile aldık. Allahyardımcımız olsun. Manastır'da yapmayı düşündükleriniz içingösterdiğiniz arzuya teşekkürler ederiz. Fakat çeteyle burayagelmek zahmetine değmez ve hem de doğru olmaz. Hristi-yanlara neşrettiğiniz beyannameler, münasip ve yerindedir. Kalpkazanmak, gayelerimizi neşretmek istikametinden bu hareketçok münasiptir. Malûmat aldığımıza göre Manastır'dan köylerenasihat vermek için heyetler çıkarılacak, bunlarla Kanun-ıEsasinin kötülüğü anlatılacak, bunu kabul etmenin kadınlarıHristiyanlar gibi açık gezdirmek demek olduğu neşir edilecektir.Bu bakımdan halkın kulağına koymak ve aldanmamalarını teminetmek için Kanun-ı Esasinin evvelce din bakımından da fetvası

alınarak kabul olunduğu-252

nu ve otuz iki sene evvel milletin her taraftanmilletvekillerini İstanbul'a göndererek orada topladığı, ancak buhâl padişahın işine gelmediğinden Meclisin sözde yine içtimaaetmek üzere dağıldığım ve her sene çıkarılan salnamelerdeaçıklandığı hâlde bir daha toplanmadığım iyice anlatmak lâzımgelmektedir. İhtiyaçlarımızı, mümkün ise şimdilik yalnız Ulahve Müslüman köylerinden yapınız. Bulgar, Sırp, Rum

köylerinden en ufak bir şey bile almamaya gayret gösteriniz.Resne'ye Nazmi Paşa kumandasında iki tabur gönderildi.Bunlardan birinin kumandanıyla beraber bütün zabitleribizdendir. Hatta gedikli zabitleri de bizim kadrodandır.Hükümetin politikası nasihat ve vaidlerle sizinle beraber olanlarıdağıtmak, sizi yalnız bırakmaktır. Vaziyeti buna göre idareediniz. Emrinizde bulunan birliğin disiplinini muhafazaya gayretgösteriniz. Daha çok ırz ve namus yolunda dikkatli olmak lâzımgelir. Hiç tefrik yapmadan kimseye yan gözle ba-kılmamalıdır.Çünkü düşmanımız pek çoktur. Çeşitli iftiralarda bulunacakları

Page 104: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 104/212

kat'îdir. Irz bakımından saldırıya kalkanların cezası acımadanölüm olmalıdır. Bunu birliğinize bildirmenizi rica ederiz.

Yanınıza yakında doktor ile lüzumlu ilâç gönderilecektir. Onveya on dört güne kadar yarımıza mühim iki zat katılacaktır. BizKazani'ye göndereceğiz, oradan size yollanacaktır. Siz bu ikisinioradan teslim alırsınız. Onlar, Kazani'nin nihayetinde veManatır'dan giderken sağ  koldaki eve baş  vurarak Haydaradında bir adam isteyeceklerdir. Sizin orada bulunduracağınızadamlar bu adı duyunca onları alarak çetenize götüreceklerdir.Bize gönderdiğiniz beyannamenin şartlarım Avrupagazetelerinde neşrettireceğiz. Müslüman köylerine vereceğinizsenetleri yerinde gördüm. Lüzumu hâlinde, sizi silâhlı birmüsademeye itecek olanlarla şimdilik karşılaşmaktan

kaçınmaya, bu imkansızsa253

kat'î bir müsademeyi kabul etmemeye çalışmalısınız.Hükümeti şaşırtmak üzere etrafta kaza ve nahiyelerdehazırlatılmış olan çeteler harekete geçmeye amadedir. YakındaEnver Bey'in de aynı şekilde isyan edeceğinizi biliyoruz. Bubakımdan bazı mühim haberleşmelerde şifre kullanacağız. Bilinki her şeyimiz sizin içindir. Yaşasın millet, yaşasın vatan,

yaşasın hamiyetiyle kahraman Resne fedakârları. Allah selâmetversin. 6 Temmuz 1908"

 Manastır İ ttihat ve Terakki Merkez Heyeti

Bu mektup birliğimdekileri büyük bir sevince boğmuştu.Gönüllere rahatlık veren birçok haber almıştık. Hususî olarakEnver Bey gibi İttihat ve Terakki teşkilâtının en kuvvetlişahıslardan, Makedonya'da seyyar emniyet birliklerini tesis etmebakımından büyük bir hizmeti olan erkânıharp zabitin çeteciliğede başlaması, bizi son derece sevindirmiş  ve iftihar ettirmişti.

Bense sevinçten uçuyordum. Çünkü Manashr'da İttihat veTerakki'nin ilk tesisinde beni bu Cemiyete alan, benim gibibirçok genç zabitleri aydınlatan Enver Bey'di. En ümitsizgünlerimizde bize sözleriyle büyük bir moral temin eden vekendisine bağlayan bu üstün insandı.

Veleşte'deki firarilerin affını kabul ederek birliğime iltî-hak ettiğim gibi Balkanlarda, Debre istikametlerinde dolaşançetelerin de katılmasını temin etmiştim. Böylece dargınlarbarıştırılmış, kırgınlıklar yok edilmiş, kardeşlik ve beraberlik

Page 105: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 105/212

sağlanmıştı. İttihat ve Terakkinin gayesi bu köyde de kabuledilmiş, burası da bizim için bir destek olmuştu. Ertesi günü

birliğimin toplandığı sırada köyden İttihat ve Terakki'ye bağlıolanların yemin etme merasimini yaptıktan sonra idare heyetinitesis ettirdim. Yapılacak işler için arkalarında çetem

254

gibi bir kuvvete sahip olan bu köylerin bundan böylehükümet tarafından müdafaaya ihtiyaçları kalmamıştı. Bu muva-fakıyetler ve Müslüman köyleri arasında buraya kadaruğradığım cemaatler içinde gördüğüm iyi karşılama ve sevgitezahürleri, beni ümitli yarınlara doğru uçurur gibi bir gururaboğmuştu. Her Müslüman köyü en ufak bir şüphe göstermedenCemiyetin gayesini kabul ediyor, bu uğurda büyükfedakârlıklardan kaçınmıyordu. Bundan böyle benim için şüphehissedilecek hiçbir şey, korkulacak hiçbir vaziyet kalmamıştı.Sığınma yerlerim böylece çoğalıyor, kuvvetlerim artıyordu.Buraya kadar dolaştığım köylerin her birinde en az yüz silâh,benim emrimde gibiydi. Ne zaman baş vursam hemen yardımakoşacaklar, canla başla çalışacaklardı. Bu köylere gönüldenitimat edebilirdim. Arkamızda namuslu, sözünde durankahraman Arnavut köyleri, önümde Müslüman ve aynı

hususiyetleri ihtiva eden Debre ve Malisiyas köyleribulunuyordu. Burada Debreli Akif Ağa'ya, Malisya'dan bazıileri gelenlerle görüşerek Cemiyetin büyük bir merkezi olanDeb-re'ye yakında gideceğimi bildirmiştim. Bir taraftan daDirçe, Ostroga, Prespe, Ohri, Resne Bulgarlarından gelenhaberlerde Bulgar çetelerinin hareketlerimi dikkatle takipettiklerini, müsavatı temin etme bakımından çeteme insan vemal istikametinden her çeşit yardımı esirgemeyeceklerinibildirmişlerdi. Ayrıca Cercis'in de îstavro'daki kardeşlerimizinaracılığı üe dediklerimizi kabule taraftar olduğu bildiriliyordu.

Temmuzun yedinci günü birbirini takip eden muvafakı-yetler, beni sevinç ve heyecan içinde bırakmıştı. Bundan böyleyolumuzda emin bir şekilde yürüyebilirdik. Bu vaziyetkarşısında Nazım Paşa ve Bekir Ağa kumandasındaki birliklerle,hükümetin ve müfettişin üzerime saldıracağı kuvvetlerlemüsademe, anlaşma ve mutabakat yapabilecek bir vazi-

255

Page 106: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 106/212

yetteydim. Umumî müfettişe, Manastır valisine yeni birerbeyanname göndererek hakikî vaziyeti göstermeyi daha münasip

buldum. Lüzumsuz yere kan akıtılmasına mani olunmasınıistiyordum.

Bundan başka İttihat ve Terakki teşkilâtının arzularınatabî olarak Müslüman köylerinde meşrutî idarenin tesisedildiğini, kuvveti günden güne artan, çetenin istikametlendiril-mesinin kolaylaştığım görüyordum. Büyüyen çetenin idaresi içinharcamaları karşılama bakımından devlet iratlarına eluzatılmıştı. Yalnız hassasiyetle takip ettiğimiz adalet, müsavat,köylünün himayesini önde tutuyorduk. Köy İhtiyar Heyetininüzerlerine aldığı harcamaları, hükümete kabul ettirmek için Ohri

kaymakamına bir mektup gönderdim. Umumî müfettişe, valiye,kaymakam ve nahiye müdürlerine vaziyeti anlatmak gayesiyleayrıca mektuplar yazdım.

256

SELANİK'TE UMUMÎ MÜFETTİŞE VEMANASTIR VALİLİĞİNE YAZILAN TELGRAFLAR

Şimdilik iki yüze ulaşan birliğime, Asuvanlı Tevfik,Biso-canlı Emin, Novosilli Kortiş  çeteleri de iltihak etmiş 

bulunuyor. Bugüne kadar vahş î hayvanlar gibi dağlardadolaşarak köy ve şehre saldıran "Malisyalı" gibi daha birçoksuçlu ve firarı, yaptıklarından pişman olarak bizimle beraberçalışıyorlar. Bunlar vatanın kurtuluşu ve meşrutî idareyi tesisetmek gayesinde olan İttihat ve Terakki'ye katılarak dürüst birinsan gibi çalışacaklarına Allah adına yemin etmişlerdir. Biz debunları doğru yola getirerek havaliyi kötülüklerinden kurtarmış bulunuyoruz. Bütün Müslüman köyleri bize iltihak etmiş vaziyettedir. Nazmi Paşa'nın iki taburla Resne'ye gönderilmesihiçbir zaman iyi karşılanmayacaktır. Birçok aile ocağınısöndüren istibdat idaresi, Allahın yardımı ile ve İttihat ve

Terakkinin fedaîleri tarafından imha olacaktır. Millet bizimledirve onu Cemiyet idare etmektedir.

Biz birliğimizle kendi arzularımız için isyan etmiş değil,ittihat ve Terakki Cemiyetinin emriyle bu teşebbüse katıldık.

Kalpleri vatanın selâmete kavuşması arzusuyla dolu olanfedaîlerin Nazmi Paşa kuvvetlerinden korkmayacağını ve buhücumun vatanı ve milleti parçalamak için yaptığınızhareketlerin en kötüsü olduğunu bildirmek isterim. Bizi hangihakla takip etmeye kalkıştığınızı düşününüz. Bizim içimizde

Page 107: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 107/212

katil, hırsız, zanlı ve suçlu kimse yoktur. Çetemiz vatanı düşüğüçukurdan çıkarmayı gaye edinmiş  şerefli fedaîlerden

Müteşekkildir. Bizi Çakıcı gibi serserilere benzetmek hatadır.257

Bizim gayemiz adalet, kuvvetimiz haktır. BirçokMüslüman kanının akmasına meydan verecek olan bu vaziyetemani olmak vazifenizdir. Biz lâzım geldiği zaman maddî vemanevî mesuliyetten kaçarak müsademeden çekineceğiz. Bunamukabil vatanı düştüğü kötü vaziyetten kurtaracak tek gücünkuvvet ve birlik, Meşrutî İdare olduğunu nazarı itibara alarakmemleketteki bütün azınlıkların beraberliğini bozacak kuvvetlerivatan haini olarak karşılayacağız. Erkek ve namuslu askerlerinhepsi bizimle beraberdir.

Karşımıza çıkacak birtakım budala cahiller ve istibdatidaresi sayesinde rahat döşeklerinde rütbe kazanan, erkekliktenuzak, kadm yaradılışlı İstanbul paşalarıyla ve onun askerleriylepençeleşmek bizim için bir eğlence olur. İstibdat idaresininaskerleriyle, memlekette meşrutî idareyi tesis etmeyi gayeedinen İttihat ve Terakki Cemiyetinin kuvvetleri arasındaki farkıve müsademeye başlamadan meydana gelecek kötülüğü bir anönce dikkate alarak zuhur edecek fenalığın önüne geçmenizi ve

zavallı milletin dereler gibi kanının akmasına meydanbırakmamanızı, Kanun-ı Esasiyi meriyeti koymak gibi büyük birgaye için çalışan Cemiyetin bir an evvel bu gayesine ulaşmasınayardımınızı tekrar rica ederiz. Bu arzumuz kabul olunmadığıtaktirde yarın Allah huzurunda da sizden davacıyız.

İstibdat idaresi üzerinde kat'î bir netice alma yollarınıarayacağınızı büyük şahsiyetinizden bekler, bir an evvelcevabınızı talep ederiz. Şunu da tekrar katiyetle söylemek isterizki, gayemiz ya vatanın kurtuluşu veya ölümümüz olacaktır.

 İ ki yüz vatan fedaîsi adına

Kola ğ ası

 Niyazi

258

Ohri Kaymakamına - Resne Nahiye Müdürüne Vatan vemilletin uğradığı bütün kötülükler istibdat idaresinin neticesidir.İdarede Meşrutiyet tesis edilmedikçe bu kötülükler nihayet

Page 108: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 108/212

bulamaz. Bugünkü mel'un vaziyet her sene çıkarılansalnamelerde yer almış  olan Kanun-ı Esasinin meriyete

konmasıyla intizama girebilir. Kanun-ı Esasiyi meriyetekoydurmak gibi büyük bir idealin tahakkuk etmesine çalışanCemiyetimizin emriyle dolaşan fedaîlerin size ve yüksekmakamlara karşı tekrar edilen arzularım dikkate alınız. Bu ulvigayeyi takip eden çetemizin hareketindeki dürüstlük ve teminettiği itimadı düşününüz! Biz kimseye saldırmak ve ilişmekşöyle dursun, tersine havalide itimadı öteden beri bozan ve elegeçirilmesinde hükümet kuvvetlerinin muvaffak olamadığıinsanları, haydutları, çeteleri kötülüklerden uzaklaştırmadık mı?Bizim gayemiz, halk kuvvetimizin müsavatı temin etmeklevazifeli olduğunu herkes biliyor. Bütün millet bizimledir. Siz de

doğru yolu bularak bize yardım ediniz. Umumî Müfettişe, valiyeyazılan telgrafları çek-

(*) Vali ve kaymakamın gönderilen telgrafları dikkatealdıkları, valinin Müşir Osman Paşa'ya yazdığı ve ele geçenyazıdan öğrenilmiştir. Yazıda: "Ohri Malisiyesi Müslümanköylerinde öteden beri kan gütmeden dolayı evlerine kapanıpkalmış  olanlar, Niyazi Bey ve adamlarının sıkıştırıpkorkutmasıyla banştıklarından serbestçe çıkmaya başladıklarınıbildiren şifreli telgrafın çözülmüş sureti arzedilir." 18 Temmuz1908.

Ekli Ohri Kaymakamlığının 16 Temmuz 1908 tarihlişifresinde: "Ra-dolişte, Vovolişte gibi Ohri MalisiyesiMüslüman köylerinde sürdürülmekte olan kan davası uzunsenelerden beri evlerinde kapanıp kalmış birçok erkekleri NiyaziBey ve adamlarının kimini korkutup ve kimini tehdit etmesineticesinde hepsi düşmanlarıyla banşıp evlerinden serbestçeçıkmaya başladıkları öğrenilmiştir. "Ohri Kumandanı Albay Ha-nüt Bey'le kaza kaymakamı Selânikli Kani Bey'in bizi tevkifettikleri ve Ohri'de Cemiyetin gelişmesine göz yumduklarınıkat'îyetle biliyorduk.

259

tirmekle beraber siz de, yerine getirilmesi yolundamalûmat yazınız ve alacağınız cevabı bize bildiriniz. Gezdiğimköylerde Meşrutî hükümetlerin idareleri tesis edilmiştir. Butarafa bundan böyle siz değil, Cemiyet hâkimdir. Köyler, çeteyibeslemektedir. Çifte vergilerle haksızlığa uğramamak için herköyde beslenmemiz için birer senet bırakıyorum. Bu paraların oköyün vergilerine sayılması lâzım gelir. Bunları kabul

Page 109: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 109/212

etmeyecek tahsildar, mal memuru, vazifelilerin ve zulme yolaçacak olanların cezası idamdır. Vatansever hislerimizin

kabulünü rica ederiz. (*)7 Temmuz 1908

Osmanlı İ ttihat ve Terakki Cemiyetinin

iki yüz vatan fedaîsi adına

Kola ğ ası Niyazi

Bu beyannameleri yazıp idare heyetine verdikten sonraCemiyetin yaptıklarım, geleceğini düşünüyor, muvaffakıyetingururuyla köylülere onları okşayıcı ve yarma itimat edici sözlersöylüyordum. Yine o gün Mersin Bey Hanında müfreze zabitiMülâzım Şevki Efendi de iki erle bize iltihak etmişti. Kendisiniçetenin bir kısmına kumandan yaptım. Her iltihak edeninmerasimi bize ayrı bir sevinç aşılıyordu. Temmuzun pek sevinçligeçirdiğimiz bu ilk haftası nihayetinde Vavolişte'yi geridebıraktık.

Labonişte köyüne giden dolambaçlı yol boyuncaormanlık araziyi dolaşırken ağaçlar arasından gözlerimiziüzerinden ayıramadığımız manzarası, suyu ve havasıyla bizibağlayan Vavolişte'ye son defa ayrılık selâmlarını gönderiyorduk. Bu köy, bizi hususî bir samimiyetle kendine bağlamıştı. Sık

ağaçlar arasında parıldayan beyaz kârgir intizamlı evler, yeşilçimenlikleri ve berrak sularıyla kendisine insanı bağlayan birgüzelliği vardı.

260

8 Temmuzda, güneş  battıktan bir saat sonra, Labonişteköyüne ulaşmıştık. Burası da her tarafı sık ormanlarla kaplı,suyu bol, görünüşü güzel, havası temiz bir köydü. Üç yüz evlikbu büyük köyün içinde çeşitli din ve milletten, daha çok

Müslüman, Sırp ve Bulgarlar yaşar. Bu üç cemaatten müteşekkilköylüler, meydanda toplanmış  bizi bekliyorlardı. Kendilerinekardeşliğin, müsavatın ve beraberliğin temin edeceği faydaları,İttihat ve Terakkinin Kanun-ı Esasiyi meriyete koydurmak üzereonun kuvvetli eli olarak bizi harekete geçirdiği, istibdatidaresine nihayet verilmesiyle Meşrutî idarenin temin edeceğifaydalar uzun uzun anlatıldı. Zulüm ve mel'un idareden bizarkalmış  ve itimatsızlıktan tedirgin olmuş  köylüler, bu sözlerisevinçle karşılıyorlardı. O güne kadar görmedikleri bir müsavatve adalet sözünü, hareketleriyle de ortaya koyan çetemiz,

Page 110: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 110/212

kendilerini hayran bırakmıştı. Köylüler arasında devam eden vebugüne kadar nihayet-lenmeyen şahsî ihtilâflar, köylüyü

taraflara taksim etmiş, anlaşıp barışılması zor nifaklar tedirginetmişti. Bizim müsavat ve adalet sloganımız kendileriniaydınlığa kavuşturunca, hepsi de bu büyük gaye karşısındaİttihat ve Terakki'nin vefalı kanadı altına girmeyi kabul ettiler.Şimdiye kadar birbirine düşman gibi bakan cemaat, birbirinikucaklayarak öpmeye başladı. Böylece ihtilâf mevzuularıortadan kalkmış  ve hepsi İttihat ve Terakki teşkilâtının içineseve seve iltihak oldular. Kendilerine lüzumlu malûmat venasihat verildikten sonra, üç cemaatten meydana gelen bir idaretesis ederek köylü arasındaki ihtilâfların hâili ile vazifelendirildi.Müsavat ve adalet saçan bir otoritenin tesisi herkese itimat telkin

etmişti. Mıntıkada bu vaziyeti tesis ederken Cemiyetten bir emirgeldi. Bundan başka Cemiyetin 6 Temmuzda Manastırsokaklarına yapıştırdığı ilânlar, valiye tebliğ edilen ikazlarla

261

Cemiyetin alenî bir çalışmaya teşebbüs ettiğini deöğreniyorduk. Gelen yazıda şöyle deniyordu:

"Bugünkü zalim idare milletçe kabul edilmemektedir.Ka-nun-ı Esasi ile devletin idaresinin meşrutî olması lâzım

gelirken, meriyetten kaldırılarak istibdat idaresine devamedilmesiyle birçok zavallının kanları akıtılmaktadır. Bugünküinsanlık anlayışı, hakkını isteyen ve bu hakkı otuz iki senedenberi ortadan kaldırarak istibdat idaresini devam ettirenhükümetin tavrını ve haksızlığını şüphe ile karşılar.

Osmanlı İttihat ve Terakki Cemiyetinin mukaddes vazifeve mevcudiyeti bundan böyle sizce de malûmdur. Siz de çok iyibiliyorsunuz ki, teşkilâtımızm şahısla hiçbir alâkası ve hakkındafena nazar ve fikri yoktur. Millete münasip meşrutî bir devletitesis etmekten başka bir gaye takip etmiyoruz. Bütün gayemiz

son devrin üzerinde durduğu 1876 Kanun-ı Esasinin tatbikekonulmasından, kötü istikamete yol açanların vazifesindenuzaklaştırılmasından başka bir şey değildir. Her insanın hayatınımüdafaa etmesi tabii bir kanundur. Bu uğurda bütün kuvvetiylemukavemet edebilirler. Bu tadil olunmaz bir kanundur. Herhücum bir mukavemeti lüzumlu kılar. Gerek istibdat idaresininve gerek ona bağlı olan bazı kötü vatandaşların yükselmearzusuyla, İttihat ve Terakki'ye karşı teşebbüs ettikleri hücumlar,bugün olduğu yerde durdurulmalıdır. Artık kırımdan çıkmış olanadalet kılıcı, kendisine çarpanlara elim nihayete hazırlayacaktır.

Page 111: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 111/212

İstibdat idaresinin kendini bilmez ve cahil idarecilerine malumolmalıdır ki, Osmanlı hükümeti bir millet ve bir de onu temsil

eden padişahtan müteşekkildir. Bu ikisinin arasında mel'unlara,zevk ve safa düşkünlerine, rezillere, büyüklük budalalarınahususî bir yer yoktur. Bunlar bundan böyle idare ve siyasetsahasından çekilmeli, kötü ve kötülük getiren vaziyetlerine

262

nihayet verilmelidir. Millet padişahı, padişah da milletiile vasıtasız görüşüp sevişecek, birbiriyle kucaklaşıp hürmet vesevgisini anlatacaktır. Bu ikisinin hayatında mel'un karakterliyer yoktur. Osmanlı İttihat ve Terakki Cemiyeti, kendisine karşıSelânik'e gönderilmiş olan ve birkaç gün evvel otuz senedir birgünah yuvasına döndürdükleri İstanbul'a iltica etmiş olan bu ikimel'un insanın bir daha bu yerlere avdet etmelerini, kendilerininmenfaatleri olarak tebliğ  eder. Manastır, Selanik, Üsküp'esızmaya çalışan, aynı yolda yürüyenlerin geri gelmeleriniemreder. Mukaddes halkımız, haricî memleketlerden destekgören, maaşlar, rüşvetler alan ve yükselme hayalleri peşindekoşanların uslu durmalarım hatırlatarak meşrutî idarenin bir anevvel tesisine karar vermiştir. Millet haklarının ele geçirilmesiuğrunda istibdat idaresi kuvvetleriyle karşılaşmadan zuhur

edecek ve kanlı hadiselerin mesuliyeti zulüm idaresininolacaktır.

İnsan haklarım müdafaa yolunda azimli olanCemiyetimizin bu nazarı hiçbir şekilde değiştirilmeyecektir.İstibdat idaresinin bunu böyle bilmesi lâzımdır. Bu dakikadansonra bu istikamette daha kat'î ve emin adımlarla yürünecektir.

Ey millet vekili! Sen ki Manastır vilâyetinde milletininhaklarım müdafaa yeminiyle yola çıktın, istibdat idarecilerininyaptığı zulme ve mel'un insanların uzanan eline bir nihayet ver.Millet yolunda çalışanların arkasında halk, her zaman bir

destektir. Yüzüyle gülüp eliyle kötülük edenlerin kalpleriniokumakta millet aciz değildir. Bu milletten para yeyiphakkaniyetten ayrılanların akıbeti yaman olsa gerektir. Buhakikati onların menfaatine olarak tebliğ  et. Bilirsin ki sanamillet yüzlerce, binlerce lirayı ancak bu sebeple veriyor. Elbettebunun hesabım soracaktır. Aldığın para ile gördüğün iş mukayese edilecek, hesabı istenecektir. İnsanlık vazifesi-

263

Page 112: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 112/212

nin sana gösterdiği istikamette yürümelisin. Emrindebulunan vazifelilerden bozgunculuk edenleri biz tanırız. Bunlara

sen bizim iyi yolu gösterdiğimizi söyle. Haklı müdafaamızıyapma istikametinde kanlı neticelere varmamak için haksızhücumlarına son versinler. Biz kan dökmek arzusunda değiliz.Şimdiye kadar dökülen kanlar kâfidir. Fakat haşarılar imhaedilmelidir. Sözü tesbit ettiğimiz yolun dayanaklarından biriolarak her zaman gözümüzün önündedir. İnsanlığa kötülükedenlere hayat hakkı tanımayacağız. Cinayetler, rezaletler,zulümler nihayet bulmalıdır. İnsanlık kanunu devamettirilmelidir.

Ey milletin Manastır vekili! Üstlerine tebliğ etmek üzere

sana şunu söylüyoruz ki, bir milletin kanunu her yerde aynışekilde tatbik edilmeli ve meriyette olmalıdır. İstibdat idaresininkendisine muhalif görüp cezalandırmak için acele İstanbul'açağırttığı insanların İstanbul'a sevkedilmesinde hiçbir kanunîmecburiyeti yoktur. Kanun ve mahkeme her yerde vardır. Suçluzannedilenlerin bulundukları yerde mahkeme edilmeleri lâzımgelirken İstanbul'a talepleri bir engizisyonla karşılaşılacağımgösterdiğinden kabul edilemez. Bu hareketlere nihayet veriniz.İstibdat idaresinin suçlu zannettiği insanları rabıtalı olduklarımahkemelere sevkediniz. Yıldız, Taşkışla, Polis Müdürlüğü gibiengizisyon teşkilâtlarına masum insanları sevketmek

istemiyoruz. Buna nihayet veriniz. Yoksa bütün mesuliyet sizinolacaktır. Biz bunları sözle değil kuvvetle de ifa edecekvaziyetteyiz. Gayenin sözle değil cebren ele geçeceğini çoktananladık. Biz kanunun her yerde meri olduğunu bilenlerdeniz.Fakat istibdat idaresi, mevcut olan kuvvetiyle başımızdadolaşmaya başlamış, kanlarım son damlasına kadar akıtmak içinİttihat ve Terakki'ye bağlı insanlara büyük bir enerji ve sadakataşılıyor. Bugün is-

264

tibdat idaresinin fedaîleri, Manastır vilâyetindeki ittihatve Terakki azalarını avlama yoluna girmiştir. Osmanlı İttihat veTerakki Cemiyeti de bu beyannamesini bu vilâyetin valisineulaştırmayı lüzumlu bulmuştur'

Vilâyete verilen beyanname böyle nihayete varıyordu.Bana gönderilen mektupta ise:

Niyazi Efendi Kardeşimize

7 Temmuz 1908 Cuma - Manastır

Page 113: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 113/212

Muhterem kardeşimiz,

1. Bulgarlardan ve diğer Hristiyan azınlıklardançetenize cebren kimseyi almamanızı kat'îyetle rica ederiz. Busebeple bu istikametteki gayretinizi büyük bir sabırsızlıklabeklemekteyiz.

2. Tarafınızdan saraya, umumî müfettiş  ve valiyeyazılmış olan mektupların suretlerini kat'îyetle bize gönderdiniz.Bunları kendi gazetemizde neşredeceğimiz gibi, tercümelerinide Avrupa matbuatına göndererek neşrettireceğiz. Bu bakımdanehemmiyetleri büyük olduğundan gerek bunların ve gereksebundan sonra yazılacak olanların birer suretlerini ilk vasıta ilebize göndermenizi kat'îyetle rica ederiz.

3. Burada Şemsi Paşa Manastır'da kurşunlavurulmuş, vuran muhafaza edilmiştir.

4. Selâhattin ve Hasan beyler Karaçovaistikametinde çeteye çıkmışlardır. Muvaffakiyetinizi Allahtanniyaz eder, bütün kardeşlerimize kalben sevgiler arzeder,gözlerinizden öperiz.

Sevgili kardeşimiz! Çetenizde bulunan zabit ve memurkardeşlerimizin isim ve rütbelerinin bildirilmesi mümkünseresimlerinin de eklenmesi rica olunur. Gelecekte İnkılâp Ta-

265

rihimize kuvvetli bir vesika olmak üzere bütünyaptıklarınızın noksansız yazılarak elde tutulmasını vemühimlerin bize de bildirilmesini rica ederiz.

Bu sabah alay müftüsünün öldürüldüğü kat'îyetleöğrenilmiştir. Manastır valisi sizi öldürtmek üzere Resne nahiyemüdürüne gizli emir vermiş, emrinizdekilerden birisini, müdür,para ve rütbe ile kandırarak size bu melaneti yapacağını valiye

söz yermiş olduğundan dikkatli bulunmanızı hatırlatırız.Osmanlı İ ttihat ve Terakki

Cemiyeti Manastır Merkezi

Aman Allahım neler öğreniyordum. Şemsi Paşa'nın halkiçinde öldürtülmesi, yapanın muhafazası, alay müftüsü ve onungibi casusların imha edilmesi, Selâhattin ve Hasan beylerinçeteye iltihakı, birkaç gün evvel Enver Bey'in de aynı gaye ileTîkveş  istikametinde çetesiyle seyir etmesi bu haberler benimhareketlerimi kırbaçlıyor, gayretimi artırıyordu. Erkânıharp

Page 114: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 114/212

Miralay Selâhattin Bey'e Manastır Askerî Rüştiyesinden mezunolduğu için bütün erkânıharpler ve Harbi-ye'den çıkanlar gibi

orduda adı hürmet ile yadedilen bu büyük insana ben dehayrandım. Hasan Bey'e, o insan yaradılışlı, çalışkanerkânıharbe karşı ise hürmetim nihayetsiz ve sevgi ile doluydu.Dört, beş  sene Avcı Taburunda bulunduğum zaman içindekieşkıya müsademelerinde kazandığım muvafakıyetin, onun tesbitettiği istikamette yürümeyle olduğunu çok iyi biliyordum.Bundan başka Selâhattin, Enver, Hasan beyler uzun zamandır bumıntıkada büyük bir hürmet kazanmışlardı. Mıntıkadaki istibdatidaresinin tatbik edenler bile onlara bir hürmet duymaktaydılar.

Çetecilikte beni takip etmeleri İttihat ve Terakkinin gaye-

266

sine ne kadar yaklaştığım, idealinin ne kadar asil birhisse dayandığım gösteriyordu. Bu vaziyet karşısında her çeşitmahzurdan azade bundan böyle Debre'ye veya Malisiya'yailtihaka, istibdat idaresinden çekinmeye lüzum kalmamıştı.İstibdat idaresinin bütün takatini üzerime yüklenmesine vekuvvetleri idare edecek Şemsi Paşa ayarında kumandanlarmyürümesine imkân bırakılmamıştı.

Plânımı altüst eden bu emrin gelişinden evvel, Labonişteköyünün halkım İttihat ve Terakki içine alışta, Çermenikamıntıkası köylerine bağlı ileri gelenlerden İttihat ve Terak-ki'yeyazılmış beş, altı şahısla Behlül Ağa'nın Çermenika adlı dağlıkve dağınık büyük köyünde sarp araziye sığınarak istibdatidaresinin kuvvetlerinden muhafazayı düşünmüştüm. Buraköylülerinin yardımıyla aylarca burada devlet kuvvetlerininhücumlarına mukavemet edebilirdim. İçimize girmiş  bir şeyöğrenmek ve onu istibdat idaresine tebliğ etmek için Cemiyet'egirmeye çalışan Nazım, Sami, Alay Müftüsü Mustafa Şevketgibi mikropların birbiri arkasından imha edilmesi ve Resne'de

paşa veya Miralay Nazmi Bey'in şüphe ve pişmanlığı, emrinealdığı yedi taburdan başka Prevrin, Priştine, Yakova etrafındanfedaî asker toplayan ve Anadolu'dan bir

(*) Sonradan malûmattar olduğuma göre Şemsi Paşa'nıngelişine mani olmak üzere Manastır - Resne yolunda birçokyerde Manas-tır'dan pusular kurdurulduğu gibi Resne'den deAvcı Taburu kumandanı kahraman Remzi Bey kardeşimizinŞemsi Paşa'nın Resne'ye girmesine meydan vermeyecek tertibataldığı malûm olmuştur. Aslında Remzi Bey gibi dürüst karakter

Page 115: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 115/212

sahibi bir erkânıharp binbaşının, Süleyman ve Tayyar beylergibi kahraman yüzbaşıların bulunduğu Avcı Taburundan büyük

yardımlar görmüştüm. Birliğimle Resne'den ayrılır-ken bukahramanlar çete için mühim bir ecza takımı ve çantası hediyeetmişlerdi.

267

tümenin getirilmesine lüzum gören hain Şemsi Paşa'nınherkesin içinde öldürülmesi, Selâhattin ve Hasan beylerin deEnver Bey gibi çeteciliğe teşebbüs etmesi beni hareketlerimdeserbest bırakıyordu. Beni Şemsi Paşa ile çarpışmaktan men edenbütün milletin öpmek istediği bu eli hayatım müd-detincemukaddes sayacağım. Zira bu kahraman ve kavi el, beni vebütün milleti perişan etmek üzere hazırlanan bir zulüm ve zalimidarenin hareketine nihayet vermiş, beni kurtarmıştı. Manastırİttihat ve Terakki merkezinin bu muvafa-kıyeti bence çokmühimdi.(*) Şemsi Paşa gibi cahil ve gururlu, gururlu olduğukadar da atak, hareketlerinde hile ve melanet malûm olan birkumandanın karşıma çıkması, zavallı milletim için büyük birkötülük olacaktı.

Şemsi Paşa kuvvetleriyle çarpışmak beni için zor değil,fakat kaybedeceğim arkadaşlarım için beni üzüntüye atıyordu.

Bin meşakatle toplamaya çalıştığımız birliği dağıtmak, bir dahiliharp açmak, zavallı erlerimin kanım akıtmak gibi mel'un birharekete düşmemeliydim. Biz kan akıtmak değil, milletinhaklarını almak arzu ediyorduk. Şemsi Paşa gibi talimdenmahrum, malûmattan uzak, kara vicdanlı, insafsız ve şöhretmübtelâsı bir kumandanla uğraşmak kolay bir iş  değildi. Bugayesine ulaşmak için teşebbüs etmeyeceği hareketler yoktu;zulümler, kötülükler, bu insandan her şey beklenirdi. KuzeyArnavutluk'ta yarattığı zulüm idaresinde yaptıkları herkesçemalûmdu. Elimize geçen bu yaptıklarını gösteren telgraflardanne kadar kara ruhlu olduğu ortadadır. Metroviçe'de Ferik ŞemsiPaşa'ya Resne çetesinin isyan günü, Yıldız Sarayından şuemirleri alarak öldürüldüğü zamana kadar beni imha etmek içingeceli gündüzlü çalışmıştı.

268

Yıldız'dan

Birinci Ferik Şemsi Paşa Hazretlerine(*)

Page 116: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 116/212

Resne'de bulunan Seksen Sekizinci Alayın ÜçüncüTabur Kolağası Niyazi Efendi adında lanetin biri ile Resne

Belediye Reisi Hoca Cemal, Vergi Kâtibi Tahsin, PolisKomiseri Tahir, Mülâzım Yusuf Efendi ile halk ve askerdenmüteşekkil yüz kadar eratın tabur deposunu kırarak mevcutmavzer tüfeklerinden yüz kadarıyla cephane ve tabur kasasındabulunan parayı alıp Istinye istikametine savuştukları malûmolmuştur. Prespe'de bulunan bu tabura bağlı iki zabitin de yetmiş kadar mavzer ve cephane ile Asuman köyüne giderek oradakihalkı silâhlandırdıkları, sonra da Resne'ye doğru gittiklerierlerden dördü ile mülâzımlardan birinin avdet ettiği tebliğ edilmiştir. Kolağası Niyazi ile arkadaşlarının bu mel'un hareketive yedikleri ekmeğe karşı nankörce davranmaları karşısında

cezalandırılmaları lâzım gelmektedir. Mıntıkada bir menâlet veemniyetsizlik husul edecek olan bu insanların, başkalarına emsalolacak bir şekilde ele geçirilerek mıntıkanın temizlenmesipadişahımız tarafından sizin büyük muva-fakıyetinizdenbeklenmektedir. Padişahımız eskiden beri malûm bağlılık vemuvafakıyet kuvvetinizden hadisenin bir an evvel bastırılmasınıAnadolu'dan gönderilecek olan tümenin gelmesine kadar zamangeçirmeyerek orada elde bulunan taburlar ile o istikametegitmenizi emir vermekte olduğundan nerelerden hangi taburlarmalınacağının ve bu mev-zudaki mütalaalarınızın kendilerine teblietmek üzere makine başında ulaştırılmasını arzederiz.

3 Temmuz 1908

Başkâtip Tahsin

Yine Yıldız'dan çekilen diğer bir telde de BaşkâtipTahsin şöyle diyordu:

"Evvelki telde tebliğ  edildiği gibi Anadolu'dangönderilecek taburların yerine sonradan ikame edilmek üzereMetro-viçe tümeninden lüzumu kadar taburları alarak tanzim

edeceğiniz hususî trenle hemen acele olarak Manastır'a giderekNiyazi ile ona iltihak eden zabit ve erlerle arkadaşlarını elegeçirmek üzere lâzım gelen çalışmaların yapılması ulvîşahsiyetinizden beklenmektedir. Ayrıca birlik kâfi görülmediğitaktirde askerî elbise giydirilerek işe yarayacağına itimatettiklerinizi de gönüllü olarak taburlara alabilirsiniz. İşingenişleyip başka mıntıkalara da sıçramasına meydan vermedenisyan eden bu askerlerin, ders verici bir misal olacak şekildeşiddetle mani olunması size olan yüksek itimat ve muvaffakşahsiyetinizden beklendiği padişahımızın emirleridir. Üçüncü

Page 117: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 117/212

Ordu Müşirliğine lüzumu için malûmat verilmiştir.Padişahımızın selâmlarını da arzetmeme vasıta olmamı istediler.

3 Temmuz 1908 Başkâtip Tahsin

Sadakat! Çalışkanlık! Muvafakıyet! Gibi pöhpöhleyicisözlerle göklere çıkartılan Şemsi Paşa'nın bu telgraf üzerinefırsattan faydalanma arzuları kabarıvermişti.(*) Hemen ken-

(*) Şemsi Paşa saraya bu vazifeye tayin edilmesindendolayı şu teşekkür telgrafını çekmişti:

"Her zaman büyüklük ve ihsanlarıyla karşı karşıyabulunduğun1 padişahımın bu kere de yeni bir vazife ve selâmlanile mükafatlandırıl' mam bana hayatımın en büyük hediyesi

oldu. En samimî kendisine bağlı kullan olduğunu tebliğ edereksaltanat ve ömürlerinin uzun seneler devamını niyaz ederim."

4 Temmuz 1908

Ferik Şemsi

270

dini gösterebilmek için çalışmalara başladı. Kenditümeni içinden on tabur ayırarak Rumeli'de bir terör havasıestirme istikametine giriverdi. İlk olarak üç taburu 5 Temmuzdahususî trenle Manastır'a yolluyordu. Trenler 6 ve 7 TemmuzdaManastır'a vasıl olmuştu. Yıldız'dan aldığı selâhiyete dayanarakPrezrin'den, Priştine'den, Firzovik'ten birliğine er elbisesigiydirilmiş  otuz kadar adam almıştı. Bundan başka Ya-kova,İpek, Prezrin ve Priştine'den bazı ileri gelenleri postanelerdemakine başına ve istasyonlara getirerek Manastır'ın büyük birtehlikede bulunduğunu, Hristiyanların Müslümanları imhaetmeye hazırlandıklarım if şa ederek ve dinî hislerini tahrikederek kendilerine baş  vurduğunda emrine hazır bulunmalarınıistemişti. Kandırma ve tahriklerin mıntıkada aksettirdiği tesiri

anlamak için Manastır'ın İttihat ve Terakki teşkilâtından biri ilealâkası olan bu gelenlerden bazdan arasında geçen konuşmayıdinlemek yeterlidir.

— Hoş geldiniz hemşehriler! Yine askerlik, redif mi,ikinci defa mı alındınız?

— Hoş  bulduk, sefa bulduk ne redif, ne de ikinciaskerlik. Padişah arzu etmiş, yardıma koşmuş fedaîleriz.

— Burada böyle bir vaziyet yok. Olsa bile asker çok.İmdat için kim asker istemiş, siz biliyor musunuz? Sizi Müslü-

Page 118: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 118/212

manları ikiye taksim etmekle vazifeli olan Şemsi Paşakandırmış. Onun vazifesi Rumeli'yi taksim etmek isteyen

Avrupa'ya boyun eğen alçaklar hükümetine son vermek, Sarayı,Millet Meclisini açmaya cebretmek için çalışan İttihat ve Te-rakki'nin kahramanlarım öldürmeye, vatan fedaîlerini imhaetmeye geldiniz. Hâlbuki bu kahramanlar, erkânıharpler, gençzabitler, erler, mıntıkanın ileri gelenleriyle hürmet gösterileninsanların çocuklarıdır. Bunlara değil silâh atmak, silâhla yardımetmek lâzım gelir. Bütün ordu bu istikamette

271

çalışmaya Allah adına yemin etmiştir.

— Öyle ise biz de onlara iltihak ederiz. Biz bunubilmiyorduk. Bağışlayın da diğer arkadaşlara da anlatalım.

— Üzülmeyin. Buraya Cemiyet kahramanlarınakarşı gelen sizin gibi gönüllülere, askerlere Cemiyetin azalarıvaziyeti anlatacak ve ikaz edecektir. Fakat siz dehemşehrilerinizle bu istikamette görüşünüz ve hiçbir zamanŞemsi Paşa'ya iltihak etmeyiniz.

Şemsi Paşa Manastır'a geldikten sonra ElbasanMutasarrıflığı vekâleti vasıtasıyla Batı Arnavutluk ileri

gelenlerine şu telle baş vurdu:Elbasan Mutasarrıflığı Vekâleti Vasıtasıyla

Akif Paşa, Şevket Bey, Derviş Beylere

Evvelden beri neslinizin devlete ve memlekete karşıyaptığı fedakârlık ve gösterdiği sadakat hepimizce malûmdur.Bu kere de bu büyük yardım ve hizmetten kaçınmayacağınızıbiliyorum. Büyük bir müşkilâtın tesiri altındayım.

Sizin bu mıntıkada olan kuvvetinizin kıymetini çok iyibildiğimden yardımınızı bekliyorum. Bu sırada ötede beride

meydana gelmiş  olan karışıklıklardan malûmatınız vardır. Bumünasebetsizliklerin hakikî sebepleriyle derinliklerinimalûmattar olmak için itimat edebileceğiniz akıllı ve iş  yaparadamlar kullanarak, bunlar vasıtasıyla alınacak doğru malûmatınbana tebliğini arzeder, bu iş için vicdanınıza başvururum.

7 Temmuz 1908

Ferik Ş emsi

272

Page 119: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 119/212

 

Şemsi Paşa Manastır’a ulaştığında gerek Manastır'da,gerekse Resne'de ve hatta mıntıkadaki askerin kendisine vesaraya hizmet edemeyeceğini İttihat ve Terakki'ye iltihak olandamadı Jandarma Miralayı Rıfat Bey'in ikaz etmesiyle malû-mattar olmuştu. Müşkilâtı bundan geliyordu, bunun için demıntıkadaki birer derebeyi olan memleket ileri gelenlerineiftirada bulunuyordu. Edindiği kanaate göre, getirdiği vegetireceği Rumeli kuvvetlerinden bir fayda bekleyemezdi. Bubakımdan Kigalı ve Toskalı Arnavut fedaîlerini ve Anadolubirliklerini bekliyordu. Hususî olarak Kigalılardan yardımbeklemekte haklıydı. Yanında getirdiği fedaîler hep Kigalı idi.

Fakat bunların da İttihat ve Terakki'ye bağlı zabitlerin ikazedilmesiyle kanaatlarını değiştirdiğinden haberi yoktu.

Şemsi Paşa'ya Manastır'a gelirken Yakova, Malisiyas,Gans kabilesi reisi şu haberi göndermişti:

Firzovik'te Ferik Şemsi Paşa Hazretlerine:

Askerin acele Firzovik istikametiyle lâzım gelen yeregittiklerini müşahede ettik. Padişahımıza, din ve devletimizehayatımız müddetince canımızı verircesine hizmet ettiğimizmalûmdur. Müsademe bakımından verdiğimiz karan kabilecebinlerce insan toplanarak görüştük. Din ve vatan uğrunda her

nereye lâzım geliyorsa gitmek için hazır olduğumuzu şahsım vehalkım adna arzederim.

5 Temmuz 1908

Gans Kabilesi Reisi Rüstem A ğ azade Selim

Bu telgrafı alan Şemsi Paşa, Kigalı Arnavutların yaşadığıKuzey Arnavutluk'un bütün arzularını temin ettiğini sanı-

273

yordu. Şemsi Paşa bilemezdi ki, bu vazifeye kendisindenbaşka her kim tayin edilmiş olsa, vatanın menfaati için çalışanİttihat ve Terakki'nin gayesinden ayrılmayacaktı. Damadı RıfatBey, Şemsi Paşa'ya vaziyetin ehemmiyeti karşısında neyapılması lâzım geldiğini sezdirmeye çalışmış, elbettekendisinin onun bir azası olduğunu izah edememişti. Ma-nastır'da ve mıntıkada vaziyeti yavaş yavaş anlayan Şemsi Paşa,aşağıdaki teli ile nasıl kötümser olduğunu göstermektedir.

Saraya, Harbiye Nezaretine, Ordu Müşirliğine

Page 120: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 120/212

Bu sabah yanımda iki tabur olduğu hâlde Manastır'ageldim. Altmış  Dokuzuncu Alayın Yakova'dan hareket eden

dördüncü taburu da bana iltihak etmek üzere trene bindirilmiştir.Havalide yaptırdığım tetkikatta, İttihat ve Terakki'nin nerede vekimlerden müteşekkil olduğunu bilen kimseye rastlanmamıştı.Yalnız gizlice malûmattar olduğuma göre ErkânıharpBinbaşılardan Enver Bey'in tebdil-i kıyafet bu cemiyete iltihaküzere harekete geçtiği malûm olmuştur.

7 Temmuz 1908

Ferik Ş emsi

Ayrıca vaziyeti uzun uzun izah eden bir teli de sarayagönderiyordu. Bütün görüş  ve fikirleriyle saraya nasıl sadıkolduğunu belirttiği bu telde şöyle diyordu:

"Padişahımın emriyle yanımda iki tabur olduğu hâlde busabah Manastır'a vasıl olduğumu arzetmiştim. Gerek Selanik'teve gerekse burada bazı itimat ettiğim eski arkadaşlarımlagörüşerek buralarda mel'un istikametlere sapmış bazı insanlarınbulunduğuna malûmattar oldum. Hususî olarak

274

Manastır'da askerî disiplinin pek gevşek olduğunuüzüntüyle müşahede ettim. Tesis etmiş olan Cemiyetin nerelerdeyuvalandığı ve kimlerden meydana geldiğine dair ne vilâyet nede kumandanlıkta doğru bir malûmat vardır.

Dün akşam Manastır'ın bazı caddelerine içinde birçoksaçmalıklar bulunan yaftalar asılmış  olduğunu öğrendim. 7Temmuz 1908 tarihli Cemiyetin arzularını bildiren bu yazılardabüyük bir teşkilâtın harekete geçmek üzere olduğu ve kendisinede birçok büyük rütbeli sivil ve zabitlerin iltihakı bildiriliyordu.Padişahımın emriyle bu mel'un teşkilâtın imha edilerek,taraftarlarını yakalayarak, hadiseyi kökünden yok etmeye

hayatım bahasına da olsa çalışacağımı arzede-rim. Altmış Dokuzuncu Alaym Yakova'dan hareket ettirilen dördüncü taburuda bana iltihak etmek için trenle buraya gelmek üzere yolaçıkmış bulunmaktadır. İpek, Yakova, Be-rana ileri gelenlerindenaldığım telgraflarda padişahlarına bağlı olduklarınıbildirmektedirler. Bu gaye ile de padişahları uğrunda çalışmakiçin bana yardıma hazır olduklarını ar-zediyorlar. Allah korusunbu taraf halkıyla din düşmanı ve yedikleri ekmeye nankörlükeden zabitlerin bu gibi isyanlara teşebbüs ettikleri zamanArnavutluk'tan binlerce insanı getirebilirim. Yalnız böyle bir

Page 121: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 121/212

şeye teşebbüs edebilmem için padişahımın emirlerini almamlâzım gelir. Mıntıkada istikrarın temin edilebilmesinin ve

gayeye vasıl olabilmenin buna bağlı olduğu hakkındakifikirlerimin arzıyla bundan sonra karşılaşılacak vaziyetlerhakkında terakkileri ayrıca arzede-ceğim." diyor, yine de aynıgün gönderdiği bir telde de saraya şu malûmatı veriyordu:

"Niyazi Bey ve adamlarının takip edilmesiylevazifelendirilen Hacı Nazmi Paşa, telgrafhaneye davet edilerekvaziyet kendisinden sual edilmişse de, hadise gününden beribütün

aramalara rağmen henüz bir netice alınamadığını, Niyaziile adamlarının üç kola taksim olarak biri İstarova, diğeri Elba-san Sancağı içinde Çermenika mıntıkasına, yetmiş  efrattanmüteşekkil üçüncü kolunun da Debre'nin Kocacık Nahiyesiistikametinden Ohri kazası içinde Veloveşte köyüne giderek,dün geceyi orada geçirdikleri Ohri Kumandanı Albay HamitBey'den ve diğer mıntıkalardan malûmat edinilmiş  olup,herhalde benim de Resne'ye giderek emrimdeki iki taburla buaramaya katılacağımı arzederim." diyordu.

Şemsi Paşa'nın 7 Temmuzda Manastır'a gelişinden AtıfBey tarafından öldürüldüğü ana kadar geçen on saatlik zaman

içinde, çektiği telgraflarla ve aldığı emirlerle, İttihat ve Terakkihakkında.ne kadar mel'un düşündüğü ortaya çıkmış  oluyordu.(Aynı zamanda saraym mel'un fikrini de beliriyor-du.) O günİstanbul'a sevkedilmek üzere Selanik'ten getirilen Takip AlayıKumandanı Mirliva Yarbay Selâhattin Bey gibi dürüst birinsanla, yine aynı trende sevk edilmek istenen ManastırMıntıkası Erkânıharp Reisi Binbaşı Hasan Tosun beylerinortadan kaybolmaları Şemsi Paşa'yı deliye döndürmüş, dinsiz,hain, mel'un diye adlandırdığı bu kahramanların firarlarıüzerinde ehemmiyetle duruyordu. 6 Temmuz 1908'de Manastırsokaklarına asılan beyannamede İttihat ve Terakki Cemiyeti bukendine bağlı adamların İstanbul'a sevk edilmeyeceğinibildirmişti. Şemsi Paşa'nın bu gayreti karşısında da Cemiyet,Kolağası Muhittin'i vazifelendirerek onları saklatmış, bir çetemeydana getirerek Karaçova'ya ulaştırmıştır. 7-8 Temmuzgecesi Manastır'dan hareketle Görüce, Ohri, Resne ve Kesriyetaraflarına gitmişti. Manatır'da da benim ve arkadaşlarımın takipedilmesi için lüzumu kadar asker toplamasına başlanıyordu.Bunlar Resne'ye sevk edilecekti. Cemiyet ise takibe çıkacakbirlikleri ve başındakiler!

Page 122: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 122/212

276

ikaz ederek Şemsi Paşa'ya ve onun mel'un emellerinehizmet ettirmekten uzaklaşürıyordu. Ayrıca isyanın daha geniş bir sahada gösterilmesi için de Filorina'dan Kolağası ResneliOsman, Serfice mıntıkasından Jandarma Binbaşısı Naşit, Oh-ri'den Eyüp Bey isyana katılmak üzere Cemiyetten verilecekemri beklemekteydi.

Sevinmek lâzım gelir ki, Şemsi Paşa'nm kötülükleriyapmaya ömrü yetmedi. Onun hareketiyle Rumeli'nin kanaboyanmasına, zavallı milletin haksız yere birbiriniboğazlamasına sebep olmuş olacaktı. O gün erkenden Resne'yegidecek olan taburlara iltihak etmek üzere Manastırtelgrafhanesinden çıkıp arabaya binmek üzere iken, milletin birkahraman çocuğu tarafından, hayatma ve mel'un faaliyetinenihayet verilmişti.(*) O dakikadan sonra İttihat ve Terakki'nin,yani milletin haklarım müdafaa eden gizli teşkilâtın, hükümeteyani istibdat idaresine üstün geleceği ortaya çıkmıştı. Bundanböyle hiçbir kumandanın Şemsi Paşa gibi böyle geniş  birmesuliyeti olan kumandayı üzerine kolay kolay alamayacağıortaya konmuş gibiydi. Şemsi Paşa kendini müdafaa etmek içinve birliklerini pekleştirmek gayesiyle getirttiği Arnavut fedaîleri

de o gün yerlerine iade edilmişti. Bu vaziyet KuzeyArnavutluk'ta da yayılmış, istibdat idaresinin son günleriniyaşadığı hakikati ortaya çıkıvermişti. Hususî olarak KuzeyArnavutluk'ta Şemsi Paşa'nm dayandığı derebeyi gibi olan i-

(*) Manastır telgrafhanesinden Resne'ye gitmek üzereçıkan Şemsi Paşa'yı muhafaza eden otuz gönüllü Arnavut,paşayı vuran fedaîyi gördükleri hâlde havaya silâh atıyorlardı.İşi anlamayan birkaç gönüllünün attıkları silâhtan çıkan serseribir kurşun Mülâzım Atıf'ı topuğundan yaralamıştı. Adaletintemin edildiğini gören Allah, Şemsi Pa-Şa'nın kanı ile lekelenentoprağı yağdırdığı yağmuruyla sildiği gibi, Mahmut Bey'inkaçırdığı Mülâzım Atıf'in kanlarını da silerek izininkaybolmasına yardım etmişti.

277

leri gelenlerden başka herkes onun aleyhindeydi. ŞemsiPa-şa'nın ölüvermesiyle bütün yaptığı hazırlıklar da bir sabunköpüğü gibi Cemiyetin davaya parmak basması üzerine sö-

Page 123: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 123/212

nüvermiş  bulunuyordu. Cemiyet bundan böyle kuvvetliydi,kuvvetini Rumeli'de herkes kabul etmişti.

Vaziyeti öğrenmiştim. Bundan böyle bir şeyden korkuhissetmeme, şüphelenmeme yer yoktu. Bir an evvel Cercis'lebirleşmek için manialar da ortadan kalkmıştı. Etrafımı sarmakisteyen bütün şer kuvvetler bir bir yıkılıyorlardı. Şimdi gittiğimher yerde daha samimî karşılanıyor, Cemiyetin büyüklüğünüdaha iyi anlıyordum. Moralim son derece artmıştı. Milletçe de,aynı hislerin içinde olduğumuzu görüyordum. İstibdat idaresinihayi demlerini yaşayan, ölmek üzere olan bir adamın zorakiyaşama kuvvetini gösterme gayretin-deydi. Moral kuvvetiböylesine artmış bir halk, elbette muvaffakıyete ulaşacaktı.

Şemsi Paşa'yı müdafaa edenlerin arasına girerek,kahramanca bir saldırıyla, bin beş  yüz insanın arasında imhaeden bu muhterem kahramanının kalabalıktan kolaycakurtulmasına ve hükümetin bütün kuvvetiyle takip etmesinerağmen saklayarak koruyabilen Cemiyetin gösterdiği gayret,uzak görürlük, onun kuvvetini bir kat daha arttırmıştı. Buvaziyetin öğrenilmesi Labonişte'de bize karşı hürmet ve sevgininde artmasını temin etmişti. Köylü öylesine samimî bizi bağrınabasmıştı ki kendilerinden yakamızı müşkülâtla sıyırabildik ve 9Temmuz sabahı yeniden yola koyulduk.

Uzun dağlık, ağaçlık bir yolu takip ederek halkının hepsiçalışkan ve Müslüman olan Potgoriçe'ye yarım saat sonra va-rabilmiştik. Bu köyde de kan davası köylüyü yıldırmakta, ufaktefek münakaşalar neticede büyük ayrılıklara sebep olmaktaydı.Köylüyü toplayarak uzun uzun kardeşlik, bera-

278

berlik, insanlık ve hürriyetten söz ederek kalplerinikazanmayı temin ettim. Benim bu ikazlarım büyük bir gönülhoşnutluğu ve sadakati yaratmıştı. Hepsini Cemiyetin kadrosuna

alarak bir idare heyeti meydana getirdim. Potgoriçe köyü dağlık,ormanlar içerisinde kurulmuş, halkı cesur ve iyi insanlardı.Yetmiş, seksen evden müteşekkil olan bu köyden yüz elli silâhlıiyi bir kuvvet çıkarılabilir, bana bir emniyet menbaı olabilirdi.Mıntıkanın silâh taşıması hep Bulgar, Sırp komitelerine karşıkendi varlığını müdafaa istikametindeydi. Yarım saat kadarötede aynı kahramanlık ve insanlık hislerini taşıyan Oktis köyübulunuyordu. Onların da sevgi tezahürattan arasındakarşılanmıştım. Şemsi Paşa'nın öldürülmesi kısa zaman içinde

Page 124: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 124/212

yayılmış, Cemiyetin kuvveti bütün mıntıkada anlaşılmıştı.Kendilerine tesis edilecek yeni Türkiye'nin müsavat ve hürriyet

içerisinde bir dünya tesis etmek gayesinde olduğunu uzun uzunanlattım. Mıntıkayı kasıp kavuran Sırp, Bulgar, Rumkomitecilerinin tedirginliği karşısında bir de kendi aralarındakan gütme yoluyla açtıkları emniyetsizliğin münasipolmayacağını söyledim. Sözlerim iyi karşılanıyordu. Sözlerimintesirli olduğunu görünce kendilerini vazifeye davet ettim. Hepside sevinçle Cemiyetin yolunda yürüyeceğini beyan ettiler. Buvazifeleri tamamladıktan yanın saatlik bir yoldan sonra kuzeydeyalnız Bulgarların bulunduğu Vechan köyüne vasıl oldum. Üçyüz elli evi ihtiva eden bu büyük köy, arkası orman ve arazisisarp kayalardı. Burası Bulgar çetelerinin bir sığmağı idi.

Öncünün köye ulaş-h&m gören köylüler, korku içindedükkânlarını, hanlarını kapatıp saklanmışlardı. Ne gaye içinburalara kadar geldiğimizin farkında değillerdi. Benim Bulgarkomitelerinin kendi mıntıkalarında sığındığını bildiğimi çok iyikavradıklarından başka bir fikirle geldiğim kanaatinde idiler.Bense gaye-

279

me varmak için bunları da yola getirmek

mecburiyetindey-dim.Köyün ihtiyar heyetini çağırttım. Kendilerine ne gaye ile

yola çıktığımızı ve şimdiye kadar yaptıklarımızı anlatarakhedefimizin Rumeli'de bulunan Türk, Bulgar, Sırp, Ulah Rumlararasında kardeşçe bir hayata varan müsavatı ve hürriyeti teminetmek olduğunu anlatınca itimatları temin edilmiş  oluverdi.Çetede bulunan arkadaşların halkla alışverişe de girişmeleri,korku ve tedirginliğin kalkmasının sebebi oldu. Hususî olarakçetemizin içinde hükümette vazifeli memurların, Müslüman ilerigelenlerinin, zabitlerin bulunması, çetenin büyüklüğünü vegayesini ortaya koyuvermişti. Ayrıca bir müsavat ve insanlıkhissi içindeki hareketimiz, köyün Papaz ve ihtiyar heyetini,bütün köylüyü şaşkınlık içinde bı-rakıvermişti. Hepsi İncilüzerine el basarak bize gayemize vasıl olma istikâmetindeyardım edeceklerini, istediğimiz zaman, lâzım oldukça silâhlayardımda bulunacaklarına söz vermişlerdi. Akşam güneşinin sonışıkları köyü zayıf ve kuvvetsiz ışınlarını selâmlayarak karanlığabırakırken korku ve şüphe dolu karanlık gönüllüleri bırakmış,yerini hakikâtin, müsavatın güneşi almış  ve gönüllerde yanan

Page 125: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 125/212

ışıkla yüzler gülmüş  ve alınlar yükselmiş  olarak bu köydenayrılıyorduk.

Akşamın serinliğinde hafif ve zayıf kıvrımlar içindeuzayan bir yürüyüş zahmetsiz geçti. Bir buçuk saat ilerde aynıormanın eteklerinde üç yüz evden müteşekkil Radovişte köyünedoğru ilerliyorduk. Evvelâ varacağımız yerde konak yerinihazırlamak için gönderdiğimiz öncü, dönüşünde kötü haberlergetirmişti. Bütün köyün silâhlanarak heyecanla camimeydanında toplandığını, bizi kabul etmek istemediklerini, hattaateşle mukabele edeceklerini anlatıyorlardı. Gönderdiklerim buköyle eskiden beri rabıtaları olan, Radovişte-

280

lilerce emniyet temin etmiş  kimseler oldukları içinşüphelen-mistim. Öncü kumandanından sordum:

"Ne için geldiğimizi köylüye anlatmadınız mı? Köylününhakkımızdaki kanaatlanm öğrenemediniz mi?"

"Her şeyi anlattık, ama anlayan yok! Bu cahil vemuhafazakâr insanlara söz anlatmak imkânsız. Kendilerinehiçbir zararımızın dokunmayacağım, gayemizin istikrar vemüsavat temin etmek olduğunu, kendilerini her çeşit saldırıdan

müdafaa edeceğimizi, Cemiyet adına geldiğimizi, her şeyi herşeyi söyledik. Fakat bunlar ne anlıyorlar, ne de anlatmayamüsaade ediyorlar." demişti.

Bütün köylü cami avlusunda toplanmışlar. Yedidenyetmişe halk elinde silâh ve heyecan içinde. Bir bağnşmadırgidiyor. Seslerinin birbirine karışmasından kimse bir şeyanlamıyor. Anlaşılan bir şey varsa, bize karşı kötü bir karşılamakararında oldukları idi. Ayrıca çok kötü küfürler ve tehditler desavuruyorlardı.

"Öyle ise biz hazırız, yolumuza mani olarak çıkan bu

cemaati de ortadan kaldırıveririz, olur biter."Benim bu konuşmalarım sırasında Ohri yolundan bir

köylünün yaklaşmakta olduğunu haber vermeleri üzerine yandakalmıştı. Bu köylü de bir kötü haber getiriyordu. Oh-ri'den bizitakip etmeye çıkan Kolağası Bekir Ağa'nın arkamızdadolaştığım, bir gün evvel bizim ayrıldığımız yerlerde aramaktaolduğunu bildiriyordu. Köyden ve köylüden aldığım malûmat bualçakça karşılaşmaya karşı sabrım tükenmişti. Bir zabitelbisesinin içerisinde vatan yolunda çalışanlara silâh atacak olan

Page 126: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 126/212

Kolağası Bekir Ağa'nın ortadan kaldırılmasına karar verdim.Nişancılıkta usta olan on beş  fedaîyi yanıma alarak onun bize

kurşunlarının ulaşamayacağı bir yerde pusu kuracaktım. Tam bukararı tatbik etmek üzerey-

dik ki, ikinci bir köylü bu kararın tatbikinin münasipolmadığını bildiren bir haber getirivermişti. Hâlbuki malûmatalıyorduk ki, Kolağası Bekir Ağa bir şeyler öğrenmek için bizitakip etmek vazifesini kabul etmişti. Bu Boşnak Kolağası, ŞemsiPaşa'mn ortadan kaldırıldığını öğrenmesi üzerine müfrezesiyleberaber İttihat ve Terakki teşkilâtına ilhak etmek üzere Ohri'yegidiyordu. Böylece şüphe nihayet bulunca beni karşılayan öncükumandanımla görüşmeye devam ettim. Ona:

— Arkadaş! Köyün bütün ileri gelenleri, benim candanbildiğim insanlardır, yakınlarımdır. Daha yirmi gün evveliçlerinden mıntıkada en tanınmışı olan Kurtiş  Lena, Resne'yegelerek bana misafir oldu. Muhtar Ali Ağa ve ihtiyar heyetiniteşkil eden azalar, hepsi benden iyilik görmüş  adamlardır.Benden söz etmediniz mi? Yanımda bulunan arkadaşlarımınçektiği meşakkati, gayemizi bir daha kendilerine anlatınız.Anlatınız ki, çete köye girmezse aç susuz kalacak, açıkta

geceleyecek, kendilerinin müsavatı ve hürriyeti uğrunda çalışanvatan yoluna düşmüş insanlara yaptıkları hareketin mesuliyetinidüşünsünler. Son pişmanlık bir fayda sağlamaz.

Böyle söyleyerek korku yaratıp rica eder yollu bir keredaha söyleyiniz de bakalım ne olacak?

"İnşallah hayırlı olur efendim. Fakat bunlara, buheyecanlı kalabalığa söz anlatmak biraz müşkül ve belki deimkansız! Fakat emir sizin." diyerek birliğine ileri emrini verdi.

Öncü birliği tekrar köye giden yol üzerinde daha sık ve

canlı adımlarla yürümeye koyulmuştu. Ben de beş  on dakikasonra büyük kalabalıkla öncüyü takip ediyordum. Biz yürürkenbir silâh sesi duyuldu. Bu köylünün evvelce kararlaştırılmış olduğu pusulara yerleştiğini gösteriyordu. Son derece kızmıştım,hemen köyü kuşatarak cezalarını vermeyi karar-

4

Page 127: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 127/212

laştırdım. Arkadaşlarım ve zabitlerim emirlerimi yerinegetirmeye hazırdılar. Böylece köye yaklaşıyorduk. Tanıdıklarımı

birer birer adlarıyla çağırıyordum. Fakat neye yaradı ki, sesimehiçbir tanıdık ses cevap vermiyordu. Beni tanıyanların hepsi omukavemet etmeye karar vermiş  cemaatin içine karışmış kaybolmuştu. Oradan ayrılamıyorlardı. Bir topluluktan ayrılmakmüşküldü. Köyün namuslu ve iyi insanları, ihtiyarlar, daha çokyammızda bulunan Ali Boyko adında Beliceli, uzun ömürlü birihtiyar, bu gelenlerle gece heyecanlı ve kararlı bir cemaate sözgeçirmenin müşkilâtını söylemek üzere yanımıza gelmişlerdi. îyiniyetten intiba bırakan bir samimiyetle söze başladılar.

Bu görüşmeler sırasında bütün zabitlerim da yanımda

bulunuyorlardı. Kötü bir vaziyet yaratmaktansa ben de geceyiaçıkta geçirmeyi doğru gören görüşe katıldım. Böylece De-ğirmenlik'e çekilecek, geceyi aç ve susuz geçirecektik. Bütüngece üzüntüden gözlerime uyku girmedi. Gündüzü bir sürüyorgunluklarla geçiren arkadaşlarımın bu vaziyetlekarşılaşmasına üzülüyordum. Bu mukavemetin meydanagelmesinde gizli bir elin emareleri, bir kötülüğün koluolmalıydı. Ben böyle bir harekete sessiz kalabilecek, onuncezasını veremeyecek adam değildim. Fakat gecenin nelerdoğuracağını düşünmeden hadiseyi sabaha bırakmak dahamünasip olurdu. Radovişte'den yarım saat bile uzak olmayan

Değirmenlik'e gece yarısına yakın varabilmiştik. BuradaMişledocde köyünde bir ağanm arzularımızı yerine getirmekistikametinde gösterdiği insanlığı medhetmeliyim. Fakat ikiyüze yaklaşan adamlarımın ihtiyaçlarım bir evden karşılamakelbette imkânsızdı. 11 Temmuzda erkenden Ohri, İstrodamerkezlerine bir raporla vaziyeti tebliğ ettim.

283

MANASTIRDAN YİYECEK İÇECEK İSTEĞİMİZEkmek ve diğer yiyecek maddeleri istiyordum. Manastır

merkezine yazdığım mektupta da şöyle demiştim:

Manastır İttihat ve Terakki Cemiyeti Merkezine:

Muhterem Efendilerim!

Bizi takip etmekle vazifeli Şemsi Paşa'nın Mülâzım Atıf(Kamçıl) tarafından öldürüldüğünü öğrendim. Nazmi Pa-şa'nınhâlâ yaşamasına müsaade etmenizin sebebini anlayamıyorum.

Page 128: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 128/212

Mühürsüz gelen emrinizde ciddiyetimizi, fedakârlığımızıküçümser bazı imalar bizi biraz üzdü. Nazmi Paşa'nın yok

edilmesine Resne'den birçok vatanperver ve fedakârı almış olmamız sebep ise, beş on fedaî göndermek için başvurmaya dagelen mühürsüz cevabınızda oraya gelmemizin zamanı olmadığıtebliğ  edilmişti. Belki de telâşla yazılmış  ve mühürlenmemiş olan emrinizde, bir kasıt yoktur. Bize gönderilecek yazılardakat'îyetle resmî mühürle nihayet-lenmesini rica edeceğim.Ayaklanmamın, gönderdiğim beyannamelerin aksettirdiği tesiriKriste'nin yeğeninin kurtarılması hadisesinin sizce nasıl kabuledildiği bildirilmedi. Yapılan hareket için azamî selâhiyet verenCemiyetimizin kaidelerine rabıtalı hareket etmekteyim. Eğer buhareketlerimde bir yanlışlık varsa, tarafınızdan bildirilmesini

talep ederim. Sırp Daskalı'nın tevkif edilmesi, Bulgar çocuğununkurtarılması, beyannamelerimin yarattığı havarim bizce bilin*

284

mesi, bundan sonraki hareketim istikametinden bana ışıktutacaktır. Dahilde ve hariçte neşredilen Cemiyet gazetelerininfasılasız gönderilmelerini rica edeceğim. İstrago nahiyesi, Ohrikazası köylerini çok geri buldum. Mıntıkada büyük bir nifak,çekememezlik, birbirine düşmüşlük bulunduğu gibi derebeylik

ve ağalığı sürdürerek zulme kalkışanlara da tesadüf ettik.Bunları birer birer çağırarak, gayemizi anlatıp, barıştırdık. Ordufirarilerini, melânetlik edenleri silâhlarıyla beraber topladık.Yanımızda gezdiriyoruz. Bu hareketimizle Cemiyetin havalidegelişip, inkişaf etmesini temin ettik. Yalnız Radolişte'de hiçbeklemediğimiz bir hareketle karşılaştık. Bizi silâhlakarşılamaya kadar varan Cemiyete muhalif bir harekettebulundular. Onları yola getirmek için şiddet göstermekmecburiyetindeydim. Birkaç tahrikçi misal olaraksallandırılmadıkça bu hareketlerin sonu alınamayacaktır. İst-gora ile Ohri'ye de yazdım. Ohri, Resne ve Prespe'deki Hris-

tiyanlar tebliğ  ettiğim beyannameleri iyi karşıladılar. Bütünhareketlerimizi kabul ettiklerini bildirerek iyi harekettebulunuyorlar. Emirlerimi her zaman yapmaya hazır olduklarınıbildirdiler. Havalideki Bulgarlar da Cemiyete katılmak isteğineyanaşmaktadırlar. Bunlara karşı yapılacak hareketin tebliğ edilmesi dileğiyle hürmetlerimi arzederim.

Kola ğ ası Niyazi

Yiyecek ianesi istediğim İstroga o gün yardımımızakoştu. Şimdilik iki günlük ekmeğimiz gelmişti. Yalandaki

Page 129: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 129/212

Zağraçan köyü ileri gelenleri getirilerek hareketimiz hakkındakendilerine geniş  malûmat verildi. Millet yolunda giriştiğimiz

bu hareketimiz kendilerince de doğru bir istikamet kabuledilerek Cemiyetimize iltihak etmeyi canla başla kabul ettiler.

285

Köyde İttihat ve Terakkinin Köy idare Heyetini seçerekvazifeye başlattık.

İstrogalılar, Radolişte köylülerinin bize yapmaya kalktığımel'un hareketten üzülmüşler, onları ikaz ederek Radoloviş-telilerin uyuşuk kanlarını harekete getirmeye muvaffak

olmuşlardı. Bu cahiller ve kandırılmışlarla dolu köyünmuhafazakâr insanlardan söz anlayanlarını yanlarına alarak banagetirdiler. Gelirken de ayrıca iki günlük ihtiyacımızıkarşılayacak kadar ekmek ve peyniri de yanlarına almışlardı.

Kadolişteliler de dünkü hareketlerinden çoküzüldüklerini, pişmanlık hissettiklerini söyleyerek kusurlarını afedilmelerini istiyorlardı. Hareketleri mıntıkada bir çalkalanmayasebep olmalı ki, yalandaki köylerden birçok insan da onlarlaberaber toplanmıştı. Ben kendileriyle yaptığım uzun mülakattahepsinin yanlış  bir istikamette olduklarım, kendilerini silâh

kuvvetiyle yola getirmenin kolay olduğu hâlde böyle birharekete teşebbüs etmeyip, mıntıkada yalnız adalet, müsavat,kardeşlik ve beraberliğin teminini arzu eden Cemiyetin, vatanane hizmetler etmek arzu ettiğini anlattım. Bütün dünyanın ışıklıbir zamanda yaşadığı sırada, Kanun-ı Esasinin meriyetteolmaması dolayısıyla düştüğümüz kara günleri anlatarak biziaydınlığa götürecek olan Cemiyetin çalışmalarını anlattım.Büyük bir alâkayla dinlenen sözlerimden sonra, birçoklarıCemiyete iltihak etmeyi şeref bildiler. Mıntıkada İttihat veTerakki'nin idare heyetini de tesis ederek hareketleri hakkındamalûmat verdikten sonra hepsini ve başka köylerden gelenleri

yerlerine gönderdim.Elbasan, Debre mutasarrıflıklarına da vaziyeti bildiren

bir telgraf yazdım. Haber gönderildiği dakikada yerine ulaştırıl-ması'hatırlatmasıyla Zağraçan Köyü İdare Heyetine verdim.Burada daha fazla kalmama lüzum görmediğimden tekrar

286

yürümüşe devam ettim.

Page 130: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 130/212

Akşama bir saat kala Virçe'ye giden yolu takipediyorduk. Bu sırada Ohri merkezinden aldığımız bir mektupta

bazı şeyleri görüşmek üzere Ohri'ye davet edildiğimizi öğrendik.Hiçbir tarafa görünmeden Ohri'ye doğru giden yol

dolambaçlı, uzun ve müşkül olduğu hâlde bizimisafirperverlikleri ve yardımlarıyla kendilerine bağlayanİstrogalıları da sevindirmek istiyorduk. Onun için gidişte İstrogayolunu seçtik.

Üç saat sonra, 11 Temmuz cumartesi akşam ezanındagün batmak üzereyken büyük bir sevinçle İstroga'ya giriyorduk.Mülâzım Cemal, bu defa vatanperverliğin eşsiz bir misalinigöstermekten geri kalmadı. Giriş  ve çıkışımızı askere

duyurmadan kolayca idare etti. Biz uzun bir mola yaparakyorgunluğu giderdikten sonra çeteyi ikiye taksim etmeyilüzumlu buldum. Mülâzım Osman elli erle Gögis ve Berzişteistikametine doğru ilerledi. Ben de büyük kısımla Ohri yolunutakip ettim. İki saat sonra halkının hepsi Müslüman olanGorunca köyüne vardık ve orada geceledik. Mülâzım Osman'laIstrova istikametinde Çernova'da birleşmeyi sözleşmiştik.Geceyi burada büyük bir emniyet içinde istirahatle geçirdik.Köylünün bize gösterdiği samimiyet ve misafirperverlikhepimizi kendilerine kalpten bağlamıştı. Bu köydeyapabileceğimiz pek az iş  vardı. Köylünün çoğu Cemiyeteiltihak etmiş, idare heyeti intizamlı bir çalışmanın içindeydi.Evvelki gelişimizde arkadaşlarının Cemiyete iltihak etmemerasiminde köyde bulunamayanlar, hep beraber gelmişler,kendilerinin de merasimle Cemiyete iltihaklarının kabulünüistemişlerdi. Şükürler olsun ki bu köyde kan gütme gibi insanlarıbirbirine düşüren kırgınlık ve dargınlıklardan bir şey yoktu.Hayatlarım emniyet içinde temin etmek isteyenler arasındakardeş-

287

lik tesis edilmiş, intizamlı bir hayat temin edilmişti.Yalnız hepsinin yüzlerinde bir şüphenin emaresi vardı. Vatanıngeleceğinden, Cemiyetin geniş  çalışması karşısında mesutidilerse de, haricî dünyanın tesirinden korkuyorlardı. Köyumumî manzarasıyla kadere boyun eğmiş, kanaatkar insanlarınbir araya toplanmasından meydana gelmiş gibiydi.

Page 131: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 131/212

 

İttihat ve Terakki Cemiyeti merkezi umumîsi azasındanBahaeddin Şakir Bey

288

Page 132: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 132/212

 

12 TEMMUZDA OHRİ'DE KONAKLARDA

İSTİRAHAT

12 Temmuz pazar günü bu iyi insanlarınmisafirperverliğinden ve çok tatlı geçen bir günden kolay kolayuzaklaşmak imkânsızdı. Yalnız ne yapalım ki, vazife biziayrılmak mecburiyetinde bırakıyordu. Güneşin batmasına yakınsıcak bir vedalaşmadan sonra, yola koyularak Ohri ovasınagirmiştik. Ohri merkezinden Cemiyetli birçok arkadaş  bizikarşılamaya gelmişti. Birbirimizin boynuna sarılarakkucaklaşmamız temaşa edilecek bir manzaraydı. Bu öylekalpleri harekete getiren, gözleri yaşartan bir tablo idi ki, ihtiyarıgenci, kuvvetlisi kuvvetsizi, bir insan kümesi sevincin bütünemaresini yüzlerinde yaşatarak birbirine sarılıyor, öpüşüyor,sevinç sesleri etrafta akisler uyandırıyordu. Geceyi bumisafirperverlik ve samimiyet içinde Ohri'de konaklardageçirdik. Günlerden beri hasret kaldığımız istirahate buradaulaşabilmiştik.

13 Temmuz pazartesi günü birliğime bağlı olanlarkonaklarda dinlenip beklerken, ben zabitlerimle Kolağası Eyüpve İttihat ve Terakki kaza heyeti azalarıyla hükümete, köylülere,Arnavut, Sırp, Bulgar, Rum azınlıklara ve karşı olanlara

yapmamız lâzım gelenleri kararlaştırmakla uğraşıyorduk. Hepberaber Manastır merkezinden Ohri vasıtasıyla bana gönderilenşu emri okuduk:

289

"Muhterem kardeşlerimiz!

Mektubunuzu sevinçle aldık. Sizi birazgücendirdiğimizden dolayı affınızı rica ederiz. Yazdığınızmaddeleri şöyle cevaplıyoruz:

1. Şemsi Paşa'yı öldüren fedaî arkadaşınız, sizinadını verdiğiniz değildir. Bununla beraber adını kat'îyetle yazıdabelirtmemenizi gönülden arzu ederiz.

2. Yazıların mühürsüz olarak gönderilmesi sizindediğiniz gibi bir hatayı ortaya koyacak mühim sebeplerimeydana getirebilir. Fakat kâğıdın yazıldığı yerde mühürolmadığından bu mecburiyet karşısında böyle yapılmıştır.

Page 133: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 133/212

3. Bulgar çocuğunun kurtarılması için SırpDaskalı'nın tevkif edilmesi, Bulgarlar arasında mühim bir tesir

yapmıştır. Bugün konsolosluklardan alman kat'î malûmata göreBulgar idarecileri Müslüman çetelerine büyük birmisafirperverlik göstererek iyi muamele edilmesini, yalnız ikincibir emre kadar kendilerine silâhla iltihak etmemeleri hakkındabütün köylere lâzım gelen emirler vermiştir. Bu hareketkarşısında bütün konsoloslar, bundan böyle adalet ve müsavatıdevam ettirerek büyük faydalar temin edebileceğimiziehemmiyetle bildiriyorlar. Sırp Daskalı hakkında bir şeyöğrenemedik. Yıldız Sarayının telâşı çok mühimdir. Dün akşamSelanik'ten gelen Topçu Ferik Şükrü Paşa, bugün kışlalarıdolaşarak padişahın zabitlerin bundan sonra kendisine sadakat-

larından emin olduğunu bildirdi.4. Dün sabah Selanik'te otel önünde topçu alayı

imamı Mustafa'yı vurdular. Osman Paşa da Manastır mıntıkasıkumandanlığına tayin edildi.

5. Cemiyet azalarına gönderilen gazetemiz, kesifçalışmalar dolayısıyla henüz neşredilmedi. Haricî matbuattan daçetenizin hareketlerini ihtiva eden hadiseleri yazanlar daha

290

gelmedi. Çetenizin teşkilâtı, hareketi ve sizin verdiğinizmakbuzların tercümeleri Avrupa matbuatına gönderildi. Buhafta gelecek olanlarda her hâlde çok enteresan malûmatlarbulacağız. Yalnız her zaman yazdığımız gibi azınlıklar arasındamilliyet ve din farkı gözetmeksizin herkese iyi davra-nılmasınınehemmiyetini bir kere daha hatırlatırız.

6. Radoliş'te köyü hakkındaki mütalanızı doğrubuluyoruz. Fakat her hâlde tatlılıkla ve iyi bir siyaset kullanarakkalplerinin kazanılmasının daha münasip olacağını hatırlatırız.

7. Evvelce de yazdığımız gibi Hristiyan veMüslüman köyleriyle hükümete verdiğiniz kâğıtların birersuretini bize de gönderiniz ki, hem gazetede neşredelim hem detercümelerini Avrupa matbuatına ulaştıralım.

8. Cemiyetimizin nizamnamesi milliyet ve din farkıgözetmeksizin bütün vatandaşların mühim ve ehemmiyetliolanlarının alınmalarını gaye edindiğinden, arzulan bulunduğutaktirde Bulgarların da alınmaları doğrudur.

Page 134: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 134/212

9. Burada Hristiyan vatandaşlarımız Bulgarca,Rumca, Sırpça, Ulahça, Fransızca birer beyanname

neşredeceklerdir. Size de lüzumu kadar gönderilecek. Bunlarıkendilerine okutursunuz.

10. Çetenizin mıntıkadaki hareketi ve gayesihakkında yarın konsolosluklara birer muhtıra tebliğ edilecektir.

11. Ferik Şükrü Paşa vasıtasıyla padişaha birbeyanname gönderiyoruz. Suretlerini sonra size de bildiririz.

12. Çetenizin hareketi cemiyet tarafındanalkışlanmakta ve iyi karşılanmaktadır. Bütün kardeşlerime sevgive selâmlarımızı yollarız. Karaçova istikametinde dolaşanSelâhattin ve Hasan beyler çeteleriyle de mümkünse görüşüprabıta temin edimesini tavsiye ederiz. Hepinizin gözlerindenöper,

291

Allaha emanet olunuz kardeşlerimiz.

Osmanlı ittihat ve Terakki Cemiyeti

 Manastır Merkezi

Gönderilen emri uzun uzun okumuş, üzerindetartışmıştık. Hülâsa olarak bizden beraber olma ve bütünlüğündevam ettirerek, müsavat ve adalet iskikametinden şaşmamamızisteniyordu.

Musahabemiz nihayet bulunca izimizi kaybetmek içinbeni Eyüp Bey'in tabur arkadaşlarından büyük kardeşimMülâzım Murtaza'nın evine götürdüler. Orada saklanacaktım.Sokak kapısından girdiğimde nasıl olduğunu bir türlüanlayamadığım bir sevinç ve heyecan içindeydim. Bacaklarımabir ağırlık gelmiş, merdivenleri müşkilâtla çıkabiliyordum.Sofaya çılanca Murtaza, beni koridorun sağ  tarafına doğru

götürmek istedi. Hafif bir hışırtıyla açtığı kapıdan içeriye bı-rakıvermişti. Kapının tam karşısında sedir üzerine serili biryatağa yanaştı, içinde yatam göstererek:

"Büyük milletimizin büyük fedaîsi Mülâzım Atıf, ŞemsiPaşa'nın pis vücudunu ortadan kaldıran kahraman' dediktensonra ona dönerek:

"Kardeşim Kolağası Niyazi'yi seninle tanıştırmakla şerefduyarım!" diyordu. Bu hiç beklemediğim karşılaşmanın beni nekadar sevindirdiğini anlatamam. Heyecandan sesim kısılmış,

Page 135: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 135/212

söyleyecek lâf bulamamıştım. Bu karşılaşma ve görüşme bizimgibi vatan için çalışan iki insanda ayrı bir saadet ve heyecan

yaratmıştı. Yolunda yürüyen ve beni ortadan kaldırmak isteyenbirini imha eden kahramanla karşı karşıya idim. Bir insanafelâkette el veren veya destek olanla karşılaşıp tanışmak nebüyük saadet değil mi? Yalnız bana değil bütün yolumuzdayürüyenlerin fedaîsi olan bu arkadaşa

292

yaptıklarından dolayı hepimiz hayat boyu sevgi vehürmet hissedecektik. Bütün bu hislerin altında nefesim kesilmiş onu hayranlıkla seyrediyordum. Yatakta uzanan bu soluk benizlikahraman, hakikatte benim yabancım değildi. Eskitanıdıklarımdan, sevdiklerimden, kıymetli bir arkadaşımdı.Ruhu kadar bünyesi de kuvvetli olan bu genç zabitin bu sapsarıbenizle yatışı beni bir hayli üzmüştü:

"Geçmiş  olsun, en kısa zamanda sağlığa kavuşmanızıtemenni ederim aslanım!" dedim. O, uçuk ve zayıf benzinininsanı olan, acılarına ehemmiyet vermediğini gösteren nazar vesüzüşüyle:

"Teşekkür ederim kardeşim, bir şey değil elbet geçecek,

yara kapanmaya yüz tuttu, kardeşinizin yardımları sağ  olsun!"diyebildi ve beni kucaklamak için yerinden kımıldamayaçalışıyordu. Ben:

"Aman rahatsız olmayınız." diyerek kımıldamasınameydan vermeyen bir çabuklukla yanma yaklaştım. Boynuna,eline sarıldım. O mübarek ve muhterem eli öpmek için. Boşunauğraşıyordum. O elini çekip büyük bir tevazuyla mukavemetederek aynı şeyi yapmak ister gibi bir hareketle:

"Aman ne münasebet, asıl müsaade ederseniz ben sizinelinizi öpeyim!" diyerek elimi kavradı. Böylece yatakta sarmaş 

dolaş  olmuş, kucaklaşmıştık. Bundan böyle dilimizle değilhareketlerimizle birbirimizi tebrik ediyorduk.

Page 136: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 136/212

 

ŞEMSİ PAŞA'NIN ÖLDÜRÜLÜŞÜ

"Niyazi kardeşim! Buyurun şöyle oturun, yorgunsunuzkaç gündür belki istirahat etmediniz bile" deyince kendisine:

"Sizin kahramanca hareketinizin neticesi ben de bütünmillet gibi kurtulmuş  sayılırım. Bundan sonra bol bol istirahatedeceğiz. Müsaade ediniz de bir kere daha arkadaşlarım namınasize teşekkür edeyim."

"Yok efendim ben vazifemden başka bir şey yapmadım.Size hareketimle ulaşmak istedim. Şemsi Paşa'nın Manastır'agelmesiyle bütün Cemiyet azalarının gelecekleri kritik bir hâl

almıştı, hepimiz tehlike içindeydik. Bu bakımdan kan dökmekmecburiyetinde kaldık. Cemiyet adına bu vazifeyi yerinegetirmek şerefi de bana düştü. Manastırda yapılan toplantıdaarkadaşlarla vaziyeti uzun uzun münakaşa etmiş  ve plânıhazırlamıştık. Bu vazifeyi ben üstüme almaya kalkınca daarkadaşlarım becerebileceğime itimat ettiklerinden kabul ettiler.Zaman geçirmeden kışladan çıktım, arkadaşlarla berabertelgrafhane yanındaki kahvelerden birinde Şemsi Pa-şa'nınsarayla görüştükten sonra çıkmasını bekliyordum. Postaneninkapısı ve etrafı muhafızları ve zabitlerle tutulmuştu. Saatlercebeklemek mecburiyetinde kaldım. Şunu da belirtmeliyim ki, hiç

heyecan hissetmiyordum. Nihayet saat 15 sularında iki arabatelgrafhane önünde durdu. Biraz sonra da Şemsi Paşa kapıdagöründü. Arabaya girmek üzereydi, yerimden fırladım, birdakika bile durup düşünmeden bana verilen Cemiyetiminmukaddes emrini yerine getirecektim.

294

Kolaylıkla elim tetiğe gitti ve koskoca herif yereyıkılıverdi. İşte bu kadar' Ben de kendisine:

"Şemsi Paşa'nın müdafii olarak birçok kumandan,yüzlerce sahil Arnavutlarla, otuz kadar silâhlı fedaîsi ve bundanbaşka binlerce seyirci ile kapalı olduğu hâlde Şemsi Paşa gibihakikaten cesur bir zalime tek başına saldırmak, doğrusunusöylemek lâzım gelirse her babayiğitin yapacağı iş değildir. Şuhakikati belirtmek için söyleyebilirim ki, bu dünya tarihinde bileemsal olacak büyük bir hadise idi. Yalnız siz değil, sizin gibikahramanları yetiştiren Türk milleti de bu hadiseyle iftiharedebilir. Bütün Türkler sizin gibi milleti adına kendi canınıortaya koyanlarla ancak yalanda hürriyet ve saadete

Page 137: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 137/212

kavuşturacak ve Türkün büyüklüğünü dünyaya tanıttıracaktır.İstibdat idaresinin Nazım ve Sami'sine de silâhım kullanan

arkadaşımız da kahraman birer Türk'tü. Evet yaşasın sabırlı vekanaatkar Türkler, Osmanlılık adına canım vermek ile büyüklükgösterdiler."

"Size kalpten sesleniyorum, asıl kahraman sizsiniz,Osmanlılık adına ilk defa yüz elli eifratla bir istibdat idaresinemücadeleyi siz açtınız. Kahramanlığınızla, senelerce bizesaldıran Avrupa matbuatım ve siyasîlerini görüşlerinideğiştirerek memlekete kazandırdınız. Birliğinizle beraber dağaçıktığınız zaman, hele beyannamelerinizi okuyunca heyecandankalbimin göğüs kafesine sığmadığım hissetmiş gibiydim. Ben de

sizin yanınızda, sizin yardımcınız olmak arzusunu hissetmiştim.İşte bize kılavuzluk eden hareketinizin ışığı altında ben buvazifeyi başarabildim. Allaha bin defa şükrederim ki bu vatanvazifesini yaparken benden himaye lutfunu esirgemedi. İştemuvafakıyetimin sırları bence budur'

Bu sırada Kolağası Eyüp Bey içeriye girerek yanımızageldi:

295

"Bu mesut buluşmanın tablosunu ben de seyretmekisterim. İki kahramanın bir arada olması hakikaten güzel şev!"diyerek yanımıza yaklaştı, hatırlarımızı sordu. Hâlinde bir şeylerdemek istemenin çekingenlik ve titizliği vardı. Az sonra çatılankaslarıyla:

"Ne yazık ki bu mesut tablonun uzun zaman devametmesini yanda kesmek mecburiyetindeyim. Sizi birbirinizdenayıracağım. Ne yapayım? Selâmetimiz, selâmetiniz benim böylekötü hareketime bağlı. İttihat ve Terakki İdare Heyeti sizin birarada uzun zaman kalmanızı münasip bulmadı ve bu işe benivazifelendirdi." Ve Atıf'a dönerek:

"Kardeşim! Sizi başka bir eve nakletmekmecburiyetindeyiz. Buyurun gidelim." dedi.

Bir iyi niyete dayanan bu sözlere elbette boyun eğmekmecburiyetindeydik. Arkadaşlarımla birkaç kelime dahakonuştuktan sonra yaşlı gözlerle birbirimize sarılıp ayrıldık.

Kahraman arkadaşlarımızdan Celâlettin, Maksut,Mefahir ağalarla Sinan, Nimetullah, Mülâzım Ali Rıza kapıdabekliyorlarmış, hepsi de Atıf'ı alarak kalabalık içerisinde

Page 138: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 138/212

götürdüler. Ben kardeşim Murtaza ile yalnız başına kalmıştım.Birlik ise Ohrili İttihat ve Terakki azalan tarafından

ağırlanmakta ve geleceğe, çalışmalarımızla alâkalı konuşmalarlavakit geçirmişti. Güneş  battıktan bir saat sonra tekrar yolakoyulduk. Ohri gölünün kenarım, dağ eteğini takip eden kumluküzerinde ilerliyorduk. Karanlık iyice basmak üzere idi ki taşlık,kayalık bir tepenin altına sıkışıp kalmış  olan çiftliğe, Peştanköyüne girdik. Halkı balıkçılıkla geçinen bu Bulgar köyü, biziçok samimî karşıladı. Ohri'de matara, çamaşır, çarık gibinoksanlarımızı gidermiş  olduğumuzdan fazla zaman kaybınalüzum yoktu. Biraz istirahatten sonra tekrar yola koyulduk. SanSaltık Türbesi'ne giden yoldaydık. Pek sarp, taş-

296

lık ve kayalık olan bu arazide birtakım insanların pusudagizlendikleri haberi gelmişti. Hemen buna karşı lüzumlu tertibatıaldık. İleri gönderdiğimiz keşif kolu, sürüne sürüne gidiyor,mıntıkayı tarıyordu. Koyu karanlığın yarattığı müşkülât bukayalık taşlık ve kesik arazide erleri şaşırtıyor, başkaistikametlere doğru uzaklaştırıyordu. Bu karışıklık içindemıntıkayı taramış, ama kimseye rastlayamamıştık. En küçük biremare bile görülmüyordu. Belki de bizim adımızı duymuşlar,

korkudan kaçmışlardı. İki buçuk saat süren bu çok müşkülyokuşun nihayet bulduğu tepede zorlukla toplanabildik. Hepimizyerlere serilmiş, nefes alamayacak kadar yorulmuştuk. Buistirahat sırasında da güneşin ilk ışıklan tepelerin ardındankendini göstermeye başlamıştı. Bir zaman bize büyük kuvvetaşılayan ve dünyaya hayat veren güneşin çıkışını seyre daldık.Güneşin ilk ışıklarının Ohri gölüne düşüşü ve karşıki çamormanları içerisinde yeşille beraber karışınca ortaya çıkan tabloinsanı Allahın büyüklüğü önünde dize getiriyor. Ohri gölünüçevreleyen kayalıklar onun üstündeki yeşil ve yüce ağaçlar,birbirinin üstüne binmiş  gibi sıralanan dağlar doyulmasına zor

manzaralar, tablolar çizmekte. Durmadan akan kaynaklar, dallarıbirbirini kucaklayan asırlar görmüş  çınarlar, harap kulübelerledonatılmış  güzel bir ovanın kenarında da azamet ve heybetleyükselen binayı, taştan üç katlı San Saltık Türbesi'ni seyrederekkonuşuyorduk. İçimizden hiçbiri bu türbenin banîsi, tarihihakkında sağlam bir malûmata sahip değildi. Tepeden aşağıyadoğru seke seke, bu güzel tabloyu seyrede seyrede, Manastır'akadar indik. Ohri'deki İttihat ve Terakki Merkezi ManastırdakiKâhya İslâm Ağa'yı bize tavsiye etmişti. Kendisinden büyük

Page 139: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 139/212

yardım beklediğimiz İslâm Ağa, bize hiç de faydalı olmamıştı.Korkusunu belirten bir hareketle:

297

"Hoş  geldiniz, safa geldiniz, tanıştığımızdan şerefduydum. Ama bugün buraya gelişiniz iyi olmadı. Dün Görü-ce'den yürüyüşe geçen dört yüz erlik bir tabur, sizi takipetmektedir. Geceyi bu mıntıkada geçirdi. Ve İstarova'dakiyetmiş  erle birleşti" gibi lüzumsuz sözlerle karşılayaraktelaşlanmaya ve neşemizi kaçırmaya kalkıştı.

'Peki! Peki! Anladık. Vatanı uğruna evlerini bırakıp

silâhla dağlara çıkan bu iki yüz er, öyle dört yüz, dört binkişiden korkmaz, her zaman mukavemet edebilir . Bizimyardımcımız Allahtır. Kararımız kat'îdir, hiçbir şeydenkorkmayız. Ya vatanı istibdat idaresinden kurtaracağız, yaöleceğiz. Sen bize hizmet etmek mecburiyetindesin. Hemenİstarova'ya git, Yaşar Bey'i bul, şu mektubumu ver." dedim.Çaresiz:

"Baş üstüne!..." deyip telâşla sıvıştı.

Söylediği doğru olabilirdi, büyük bir emniyet tertibatıalmak lâzım geliyordu. Manastır yakınlarında bulunan

kaynaklardaki istirahatimizi değiştirmek mecburiyetindeydik.Onar, on beşer kişilik müfrezeleri ovaya, yollara hâkim sırtlaragönderdim. Ben de büyük kısımla beraber Manastır'da kaldım.İki saat kadar burada istirahat ettik. Biraz dalmışım, uykudanuyandıktan sonra İslâm Ağa'yı sordum, kimisi Oh-ri'ye, kimi deTrepeziçe Çiftliğine gittiğini söyledi. İslâm Ağa'nın hâlindenşüphelenmiştim. Bir pusuya düşmek veya düşürülmek imkânıvardı. Burada erlerimi emniyet tertibatı altında fazla yormayımünasip bulmadım. İstarovalı Durmuş  Ağa'yı köylü kılığınasokarak Yaşar Bey'in yanına gönderdim. Yaşar Bey oradaolmadığından Hüsnü ile Muharrem beylerle Mülâzım Emin ve

Rasim'i alıp beraber dönmüştük. Bunlar Görüce'den gelenaskerin iki yüz elli er olduğunu,, burada taksim edilerek birkısmının Göğse'ye diğer bir kısmının Mogra ve Goraistikametlerine gittiklerini, kumandan-

298

larının Kolağası Ziya Bey gibi kahraman bir zabitolduğunu, bu mevzuuda hiçbir şüpheye yer bulunmadığını

Page 140: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 140/212

söylediler. Bugün İslâm Ağa ile görüşmek üzere îstarova'dandört, beş Redif eri geldi. Erlerle görüşüp anlaştıktan sonra geri

gönderdik. Daha sonra Manastır'ın rahipleriyle uzun bir görüşmeyaptık. Gelişimizi çok iyi karşılayarak bize büyük birmisafirperverlik gösterdiler. Söz arasında ben:

"Bize gösterdiğiniz misafirperverlikte hepimizi kendinizebağladınız. Şunu belirtmeliyim ki, bizim asıl gayemiz memleketiçindeki azınlıklar arasında bir kardeşlik tesis etmektir. Böylecevatanı kavgalarla harap eden hadiseler nihayet bulacak, bukuvvet Meşrutiyet idaresini kurarak hür bir vatan yaratacaktır.Biz Birinci Meşrutiyetle Mithat Paşa'nın yaptığı Kanun-ı Esasiyimeriyete koydurmak istiyoruz'

Sözlerimi dikkatle dinleyen Baş  Metropolit, yüzündebeliren emniyeti anlatan hatlarla:

"Gayenizin büyüklüğü hareketlerinize alenî ortadadır.Herkes müsavat ve adaleti elden bırakmayan hareketinizimedhetmektedir. Muvafakıyetinizi yakında göreceğimizdenbizde büyük bir itimat hasıl oluşmuştur. Her neye ihtiyacınızvarsa elimizden geldiğince gidermeye çalışacağım. Rica ederimsıkılmayınız, söyleyiniz, ekmek, katık, su için emir verdim. Çokyorgunsunuz, biraz istirahat ediniz!" karşılığını verdi. Bukonuşmalarla akşamı etmiştik. Gece îstarova'dan Ahmet Bey ile

Görüce'den bizi yakalamak üzere vazifelendirilen birlikkumandanı Kolağası Ziya Bey geldi. İstanbullu Kolağası ZiyaBey, beni görünce şöyle seslendi:

"Niyazi Bey! Sizin gibi vatan için dağlara çıkmış  birinsana karşı bütün zabitler gibi ben de yardım lâzım gelirse sizeiltihakı vazife bilirim. İnanınız ki, ne ben, ne de herhangi birTürk zabiti emrimdeki birlikle size mukavemet etmek gibi

299

kötü bir harekette, cellâtlıkta bulunamaz. Benbirliklerimi hemen İstarova'dan uzaklaştıracağım/'

Çok sevinmiştim. Aslında kendisinden de bunubekliyordum.

"Teşekkür ederim, milletimin büyüklüğünden, bütünmilletin benim gibi düşüneceğinden kat'îyetle eminim. Yalnızyanlış  anlaşılmaktan şüpheliyim. Görüce nasıl, hâlâ iler-leyemedi mi? Çerçis'in tesirine boyun eğen Arnavutların İttihat

Page 141: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 141/212

ve Terakki hakkındaki fikirleri nasıl? Bizim için nedüşünüyorlar ?"

"Görüce halkı çok zeki ve uyanıktır. Çerçis'in vebağlandığı teşkilâtın tesis etmek istediği hür Arnavutluk fikrinibenimseyenler çok az. Bunun olamayacağı kanaatini çok iyibiliyorlar. Bütün hareketleri büyük bir mahremiyet içerisindeyürütülmüş olan Cemiyetimizin kuvvetine, gayesi hakkında birşey öğrenemedikleri için kendilerini müdafaa istikametindenteşebbüs ettikleri hareketten dolayı üzgündürler. CemiyetArnavut komitasına kayıtlı olanları tek tek kabul etmediği,hepsinin birden iltihaklarını istediği için Çerçis ile zamankaybetmeden birleşmeniz çok faydalı olacaktır. Ben bu uğurda

size ne yardımda bulunabilirim. Lütfen söyleyiniz/'"Mutasarrıfın, kumandanın, zabitlerin hareket ve fikirleri

hakkında malûmatınızı söyler misiniz?"

"Kardeşim! Mirliva Cavit Bey itimat edebileceğinizvatanperver, mert oğlu mert bir insandır. Sizi takip vazifesinialan Yunan hududu kumandanı Ethem Paşa, mazeret beyanederek Selânik'e gitmeden evvel Kesriye kumandanı,yaverlerden ve yıldırım hızıyla rütbeleri atlayanlardan MirlivaMuhittin Bey'i vekil yaptı. Muhittin Bey bir kenara atılmışlardanBinbaşı Rıdvan'la birleşerek sizi takip edecek zabitlerin birkaç

derece terfi edeceğini yaydığı gibi, zabitlerle erlere de si-300

ze silâh çekmekten çekinmeyeceklerine yemin ettirdi.Binbaşı Rıdvan'ın reisliği altında İttihat ve Terakki Cemiyetininsırlarını çözüp malûmattar olmak için bir teşkilât, bir tetkikheyeti de meydana getirildi'

Vaziyet çok kritikti. Ziya Bey'le beraber gelen İstarovalı

Ahmet Bey'e:

"Ahmet Bey İstarova nasıl? Oradan şüpheli değilim,çünkü Çerçis'e bağlı olanların da ehemmiyeti yok bundan böyle.Çünkü Çerçis de bize iltihak etmek arzusunda" diyerek AhmetBey'den bir şeyler öğrenmek istemiştim. Ahmet Bey vaziyetianlamıştı, sözüne şöyle devam etti:

"Evet, İstarova'da Arnavutluk'un hürriyetini isteyenler

parmakla sayılacak kadar azdır. Onlar da takip ettikleriisti

Page 142: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 142/212

kametin müşkülâtını, muvafakıyete ulaşamayacaklarınıçok iyi biliyorlar. Onları da suçlu bulmamak lâzım, ne yapsınlar,

İttihat ve Terakki'nin ortaya çıkışından evvel kendilerinimüdafaa etmek, milliyetlerini devam ettirmek için yalnız başınaçalışmak mecburiyetinde kalmışlardı. Zamanla bu mesele deortadan kalktı. Çerçis'e haberi gönderdik. ErgiliSancağı'ndaymış. Bugünlerde buraya gelecektir. Manastır'da davilâyet idare heyeti Cemiyetin mevcudiyetini halka, hükümeteizah etti. Valiye, azınlıkların ileri gelenlerine beyannamelergönderdi. Sokaklara da yaftalar yapıştırdı. Hükümet Cemiyetetaraftarlardan ve ileri gelenlerden kimseyi bulup çıkaramadı. İşteManastır valisine verilen beyannamelerden birini arzediyorum.Bakınız memleketin vaziyeti ne güzel anlatılmış."

"Teşekkür ederim, Cemiyetin bu beyannamelerinikendileri geçen gün göndermişlerdi. Ben en çok Muhittin,Rıdvan ve Görice mutasarrıfı ile alâkadardım. Görice'de halkıntaksimine çare aradığım bir sırada bu adamların karşıma çıkışı

301

hoşa gidecek bir şey değil. Hele bir Çerçis ile birleşeyimde onları da yola getiririm!" dedim.

Yakın tanıdıklarımdan Çernovalı Hüseyin Ağa'yı yarınerkenden San Saltık Türbesine gelmesini haber vermiştim.Mogra mıntıkasında dolaşan müfreze kumandam Osman'a davaziyeti bildiren bir mektup yazdım. Ayrıca yarın akşamÇernova mıntıkasında bizimle birleşmesini tebliğ ettim. Burada

 îstarova'da dolaşan ve umumî istikran bozan firarileri toplamayabaşladım. İstibdat idaresinin büyük sillesini yiyen TrebinalıAdem Ağa'ya haber verdim. O da iki gün sonra bize îstarova'dayirmi adamıyla iltihak etti. îstarovahlardan Hüsrev Bey'invaziyetini merak ediyordum. Suallerim bana:

"Hüsrev Bey'in İttihat ve Terakki hakkındaki fikirleri o

kadar itimat edilecek gibi değildi. Sizin tarafınızdan yapılandavet üzerine daha doğrusu tehdit karşısında Görülce'demutasarrıfa, kumandana iltica etti. Bu gece İstarova'yadönecektir. Hüsrev Bey mıntıkadaki nüfuzunu kötüyekullanıyordu, yanlış  bir istikamete sapmıştı." Ben hayretetmiştim:

"Bu kadar hadise ve yapılanlar karşısında Cemiyetinkuvvetinden şüphelenmesine şaşarım. İstibdat idaresinin bumıntıkada hiç idarî kuvveti kaldı mı? Rumeli'de bütün idare

Page 143: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 143/212

Cemiyetin elindedir. Yakında hükümeti de eline geçirecektir.Teşebbüs ettiği hareketin neticesi kötü, cezası ağırdır. Şimdi

yeni bir mektupla ikaz etmeye çalışacağım. Cemiyete iltihaketmediği veya tarafsız kalmadığı taktirde yolumuza mani olanvücudunun ortadan kaldırılması vazifem olacaktır. Evvelâçiftliklerini, evlerini imha edeceğim, sonra da hayvanlarıylaeşyalarına el koyacağım" dedim ve kararımı izah eden birmektubu yazıp İstarova'ya gönderdim.

14 - 15 Temmuz gecesi istirahatla geçti. Hepimiz rahatbir gece geçirmiştik. Sabah uyandığım zaman Çernovalı Hüse-

302

yin Ağayı görüşmek üzere beni bekler buldum. HüseyinAğa pek sevinçliydi. İttihat ve Terakki Cemiyetinin Rumeli'dekendini göstererek çeteler gezdirmesi mıntıkada bir emniyetitemin etmiş, komitaların saldırılarına mani olmuştu. HüseyinAğa'da görülen sevinç bu hareketin eseriydi. Bu sevinçle banadedi ki:

"Allaha şükürler olsun ki işte milletimin askerini bizimhavalide görüyorum. Bağışlarsanız sizi kucaklayacağım/'

Kendisiyle uzun uzun görüştük. Bu tatlı yaşlı adam

sözüne şöyle devam ediyordu:"Bütün mıntıkadaki vaziyeti anlayan Müslümanlar

varlarını yoklarım sizler için feda etmeye hazırdılar. Uğurluvarlığınızla köyümüze de şeref vermenizi rica ederim. Köyümünhalkı sizi karşılamak için can atmaktadır.

'Teki, şimdi birliğime hareket emrini veriyorum. Benimve Cemiyetin muvafakıyeti sizin gibi düşünenlere milliyet vedin farkı gözetmeyen vatandaşlarımıza ve kardeşlik, müsavat vesevgiye dayanan kuvvete bağlıdır. Bu hissi uyandırıp devamınaçalışınız, her şey yolunda gider/' dedim.

Askeri dışarıda topladım, sabahın erken saatindeyürüyüşe geçtik. Sarı Saltık'tan Çernova'ya giden yolu takipediyorduk. Papazlar ve Manatır'da bulunanlar bizi yolcu etmeyeÇıkmışlardı. Yaşasın millet, yaşasın İttihat ve Terakki seslerietrafta akisler uyandırırken biz ovayı geçmiş, kayalık tepeleretırmanmaya başlamıştık. Yarım saat sonra ormanlığın içindengeçen yolu hızlı hızlı yürüyerek iki saat sonra Çernova'yayaklaşmıştık. Köylü en küçüğünden, en büyüğüne kadar köyüngirişinde toplanmış bizi bekliyordu.

Page 144: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 144/212

Biraz istirahattan sonra İttihat ve Terakki teşkilâtınailtihak edecek yeni azalar için büyük bir merasim hazırladık.

Köyün mühim bir kısmı daha evvel Cemiyete iltihak etmiş ;03

bulunuyordu. Bu merasimden sonra bütün köy aynı hisve ideal içinde bir kardeşlik havasına büründü. Büyük birmisafirperverlikle askerler konaklayacağı yerlere yerleştirildi.Köylü birliğim için bir yemek de hazırlamıştı. Köylüyle geçvakitlere kadar görüşerek büyük bir samimiyet temin etmiştik.Elli, altmış  evden müteşekkil olan bu köyde geçimsizlik veüzüntü yaratacak aykırılıkların olmayışı bana büyük zamanayırma imkânı temin etmişti. Istarova'dan Hüsrev Bey'ibekliyordum. Ayrıca mıntıka köylülerini de davet etmiştim.Gelenler arasında Görüce ve Çerçis ile alâkalan olduğunuöğrendiğim ve bildiğim Foçalı Salih Bey gibi bazı ileri gelenlerde vardı. Kendileriyle İttihat ve Terakki'nin Rumeli'de ve bütünOsmanlı memleketinde yapmak istediği Kanun-ı Esasiteşebbüsünü ve Meşrutî idarenin kurulmasından temin edilecekfaydaları münakaşa ettik. Netice olarak Çerçis'in zamangeçirmeden yanındakilerle beraber bana iltihak etmesi için kararverdik. Arnavut komitası taraftarı olan bu ileri gelenler, bana

diyorlardı ki:"Türklerin şimdiye kadar Osmanlılık adına çalışmakta

gösterdikleri umursamazlık, Toskaların yalnız başlarına birşeyler yapmak hevesine kapılmalarına sebep oldu. İstibdatidaresinin tesiriyle sarsılan koca memleket, şu son senelerdeecnebi devletlerin ve vatandaşları olan azınlıkların hırs vetamahına hedef olduklarından büsbütün ellerinden çıkmak-tehlikesiyle karşı karşıya geldi”7

Ben de bu sözler üzerine onlara şöyle dedim: 'Türklerhiçbir zaman vatanları için çalışmada tembellik etmemişlerdir.

Türklerin sabır ve büyüklüğü, ağır ve ileri görüşlü hareketiherkesçe malûmdur. İşte bu kadar kuvvetli bir teşkilât meydanagetiren Türk siyaseti hiçbir zaman da parlak hareketlerle yerindeolmayan ve kötülüğe varan tezahü-

304

rata kalkmamıştır. Aksine olarak kuvvetini ve sırrınısaklamakta büyük fayda görmüştür. Bütün çalışmalarımahremdi. Evvelâ Türkleri ve kendilerine yakın olan azınlıkları

Page 145: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 145/212

birleştirdi. Bir kuvvet yaptı. Siyaseti ve bu kuvvetiyle meydanaatıldı. Çok iyi biliyordu ki, kuvvet ve siyaset onun muhafazakâr

tesirli gücüdür. İşte şimdi Arnavutları, Bulgar, Rum, Ulah, Sırphiç kimseyi ayırmaksızın, din ve milliyet farkını halk arasındanazarı itibara almadan o kuvvet ve siyaset gücüyle idareedecektir. Bu beraberliğini izah ediyor. Bundan böyle bugüniçin buralarda yalnız bir azınlığın çalışması, çoğu Müslümanolan Arnavutların ayrılmasını kat'îyetle zararlı görüyor. AslındaArnavutlar da bu ayrılışın yaratacağı müşkilâtı anlamış bulunuyorlar. Türkler, Rumeli'de başka devletlerin uzanacakelini kat'îyetle imha etmeye, son damla kanlarinı akıtıncayakadar Allahın birliği üzerinde söz vermişlerdir. Türkler insaflıbir millettir. Onları dünyaya kötü tanıttıran istibdat idaresini

tatbik edenlerdir. Bugün Rumeli'de Meşrutî idarenin teminedilmesi için çalışanların çoğu Türklerden çok, azınlıklardır. Buüzerinde durulacak bir hadisedir. Vatandaşlarım! Türkler, uysal,kendi hâlinde, insaflı ve cesurdur. Her şeyin nihayetini düşünür,fakat sinirlenmez. Onlar bütün azınlıklarla ve muhaliflerle başaçıkacak bir kuvvet tesis edene kadar sessiz kalmayı doğrubuldular. Hususî olarak ecnebi karışmasını mecbur edecekgösterişlerden, muhalefet çıkmalardan, bağırıp çağırmalardanuzakdurdular. Kuvvetlerinin bir şey yapabileceğine kanaatgetirdikten sonra büyük bir inançla ortaya atılıverdiler. Müsavatbayrağını ellerinden bırakmadan bu istikamette yürüyecektedir,onları artık kimse çeviremez."

"Çok haklısınız, hakikati bütün alenîyetiyle belirten busözlerinizle bizi davaya inandırdınız. Biz de onların iyi niyet-

305

lerine inanmış  bulunuyoruz. Hakikat Yıldız denenistibdat kuvvetini Arnavutlar, Türkler, Ermeniler ve diğerazınlıklar yaratmıştır. Fakat bu kuvvette Türklerin tesiri pekazdır. Vekâletler, devlet dairelerindeki istibdat idaresini tatbikedenler, Türklerden çok azınlıklarla doludur. Bunda haklısınız,bizce de doğrudur. Bugün idare edilen vaziyetin bizim için dahaiyi olacağına inanıyoruz'

Bu konuşmalardan sonra orada bulunan Arnavutların dabüyük bir merasimle İttihat ve Terakki Cemiyeti teşkilâtınakabulleri yapıldı. Cemiyetin nizamnamesi hakkında umumîmalûmat verilerek nasıl hareket edip çalışmaları lüzumunda dauzun uzun anlatıldı. Bu konuşmalar sırasında Arnavut ilerigelenleriyle Çerçis ve adamlarının getirilmesi için lüzumlu

Page 146: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 146/212

görüşme ve ittifaklar yapıldı. Biz üç dört gün îstarovamıntıkasında Çerçis'i bekleyecektik. Öğleye yakın tstarovalı

Hüsrev Bey de geldi. Kendisiyle uzun uzun konuşarak vaziyetmünakaşası yaptık.

Kendisine İttihat ve Terakki Cemiyetinin ordu ilehükümetin de başlıca icra uzuvlarını çok iyi bir çalışmaylatamamen eline geçirdi, inkılâbı Balkanlarda ve Avrupa'da kötübir akis yapıp civar devletleri tedirgin etmeden istikrar içindedevam ettirmek mevzuu edildi. Vatansever Arnavutları İttihat veTerakki Cemiyetine iltihakla sevinç duyacakları ve ancak onunidaresi altında vatanlarına faydalı olabileceklerini uzun uzungörüştükten sonra Hüsrev Bey de işin ehemmiyetini anlamış,

bize elini uzatmıştı. Kendisini arkadaşlar arasında yaptığımız birmerasimle Cemiyete iltihak etmiştik. Hüsrev Bey, Çerçis'le biran evvel buluşup beraberliğin temini meselesini de üzerine aldı.

306

Page 147: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 147/212

 

MINTIKADA SULH TEMASLARI

Böylece mıntıka ileri gelenleriyle fikir birliğinevardıktan sonra, hakikî bir kardeşlik ve müsavatın temini içinçalışmalarımız hakkında görüşmeler yaptık. Hüsrev Bey'inCemiyete iltihakı büyük bir kıymet taşıyordu, o mıntıkanınmuteber derebeylerindendi. Onun muhalifi olanlarla anlaşılmasıyüzlerce köyde, binlerce insanın birbirleriyle anlaşıp bir kuvvetlivaziyete gelmesi demekti. Bütün bunlara rağmen muteber birinsan olan Hüsrev Bey, benim baba dostumdu. Bu eski a-ilerabıtalarını hatırlatarak, kendisini pohpohlayıp koltuklarınıkabartarak yola getirmeye çalışıyordum. Ben bu istikamette

uğraşırken o da bugüne kadar Cemiyetten uzak kalmasındandolayı bağışlanmasını istiyor ve buna sebepler gösteriyordu.Hatta istibdat idaresinin yarattığı itimatsızlık ve azınlıklararasındaki geçimsizlikten söz ederek diyordu

"Malûmdur ki, istibdat idaresiyle birçok kazanç temineden hükümet, düşmanlarımın entrikalarına uyarak beni kaçkere müşkül vaziyete düşürmüştü. Bu yolda hiç günahımolmadığı hâlde hükümet kapılarında süründürüldük, tevkifedildim. Senelerce hapiste, zindanda çürüdüm. Benimdüşmanlarımdan bazılarının İttihat ve Terakki içinde olması

itimadımı, iyi niyetimi yok ediyordu.""Bana itimadınız Hüsrev Bey, bizim Cemiyetimizin

içinde olanların haysiyet, ırz, can ve malı Cemiyetin teminatıaltında, her tecavüzden uzaktır. Cemiyetimiz adaleti ve müsava-

307

ı bayrak edinen ciddi, tarafsız Meşrutî bir hükümet vemilletin menfaatlarını düşünen mahrem bir teşkilâttır. Böylecesiz, değil düşmanlarınızın, hatta hükümetin, ecnebilerin bile

hücumlarından teminat altında olacaksınız. Bir memleketinsaadet ve geleceğini teminat altına getirebilecek kuvvet, bütünvatandaşların bir bayrak altında toplanmasıyla olacaktır. Maziyitekrarlayarak düşman saydığınız insanların kardeş  ve dostolduklarım ve düşmanlığın müsebbibi olan hükümetten, istibdatidaresinden başka bir düşmanımızın olmadığını kabul etmekzamanı gelmiştir. Bundan böyle bu büyük gaye uğruna sizemuhalif olanlarla barışarak düşmanlığı ortadan kaldıracağınızıbüyüklüğünüzden beklerim. Bunu bana söz veriyor musunuz?"

Page 148: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 148/212

"Evet söz veriyorum. Memleketimin menfaatları için herbir fedakârlığı yapabilirim. Ben İttihat ve Terakki'nin teminatı

altında barışmayı, elbirliğiyle vatanıma çalışmayı canımlabaşımla kabul ediyorum!" Bu sözleriyle uzun zamandır aralanaçık olan İstarovalı Yaşar, Göriceli Cemal Bey gibi havalinintanınmış, muteber insanları ile barışacağını ve onlarla berabermıntıkada bir beraberliğin teminine çalışacağına söz verdi.Şimdi İstarova'da Çerçis ile buluşmaktan başka bir iş kalmamıştı. Bu görüşmeler bütün buzlan eritiyor, itilâfları birtarafa atıyor, beraberliğin temellerini temin ediyordu. Hüsrev,Yaşar, Cemal beyler mıntıkada birbiriyle çatışan menfaatlarıyüzünden cemiyet ikiye taksim etmiş, geçimsizlikler itimadıkaybetmişti. Şimdi bunlar ortadan kalkıyor, mıntıkada bir

beraberlik doğuyordu.Sıra toprağı geniş, ama sarp ormanlık olan Berzişte

mıntıkasını ele geçirmeye geliyordu. Bu mıntıka için de evvelceAziz Efendi ile görüşmüştük. Berzişteli Hüseyin Efendi'yleÇernova'da yaptığımız mülakat muvafakıyetle neticelenmiş 

308

kendisi Allah üzerine yemin ederek Cemiyete sadıkkalacağı-nı bildirdiğinden, merasimle iltihakı temin edildikten

sonra hususî beyanname ve tamim ile donatılarak kendimıntıkasına gönderilmişti. Hüsrev ve Salih beyler de lüzumluçalışmaları yapmak üzere îstarova'ya döndüler. Şunu daehemmiyetle belirtmeliyim ki, beklenenin üstünde bir gayretgösterdiler. Hüsrev Bey Görüce mıntıkasında Melmepan Bektaş îTekkesi babalarından Şeyh Hüseyin Baba ile görüşme yaparakmıntıkada çalışmalar için lüzumlu bir istikamet temin etmişti.Baba, Cemiyeti ve gayesini mukaddes bilmiş  ve büyüklüğüneinandığı bu istikametten ayrılmamalarını ve kendi müritlerinegerekirse bu uğurda kanlarını akıttırabileceği-ni söylemişti. BuBektaş î babasının havalide ve bütün Toskalılar arasında birbüyük tesiri vardı. Ayrıca Çerçis'i himaye eden ve ona yardımeden de oydu. İşte ben, Hüsrev Bey üzerinde durmamın nedendoğru olduğunu böylece ispatlamış  oluyordum. Bana bunlarıHüsrev Bey'i ele geçirmem temin ediyordu. Hüseyin Baba,Çerçis ile bir an evvel birleşip anlaşmamız yolunu bize açacaktı.

Her biri muvafakıyetle neticelenen bu görüşmelerihazırlayan, muteber insanları, onların hayatlarını, mazilerini,mıntıkadaki tesirlerini öğrenip bana bildiren Çemovalı HüseyinAğa, zeki, kurnaz, dünya görmüş akıllı bir adam olduğundan bu

Page 149: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 149/212

görüşmeler hakkında kendisiyle konuşmayı faydalı bularakHüseyin Ağa'ya dedim ki:

"Büyük yardımınız ve çalışmanızla koca Toskamıntıkasını aykırılıklar ve çatışmalardan kurtardık. Biranlaşmama sarmaş  dolaş  olmanın teminatı, her tarafı sardı.Berzişte'de kimsede birbirinden korku kalmadı. Hele Hüsrev,Yaşar ve Cemal beylerin barışmaları bu istikametten çokmühimdi. Yaptıklarınızla yeterince iftihar edebilirsiniz."

"Aman efendim, ben çok şüpheliyim. Bizim halkınhuyunu çok iyi bilirim. Hadiselerin tesirine çabuk kapılır, onlarbu kuvveti, bu çalışmayı memleketlerinde görmedikçe buradakiolanları çabuk unuturlar. Herhalde İstarova'ya girmek, birazorada kendini gösterip çalışmak lâzımdır' dedi.

Bu görüşmelerle çalışırken gece de olmuştu. Bir saatsonra hareket etmek için akşam yemeğini yedik. Köyün dışındatoplandıktan sonra köylüye teşekkür için birkaç söz söyleyipveda ettik. Ayrılış  pek samimî olmuştu. Birliğin içindebulunanlar harbe giden evlatlarıymış  gibi büyük bir üzüntüiçinde hıçkıra hıçkıra ağlıyorlardı...

Hüseyin Ağa'nın söyledikleri ne kadar doğru ve

yerindeydi. 15-16 Temmuz sabahı İstarova'daydık. Evvelcegönderdiğim vazifelilerle ne için geldiğimiz anlatılmıştı. Yoldagelirken İstarovalılardan Hüsnü, Muharrem, Ethem, İbrahimbeyler bizi kabul etmek veya etmemek fikirlerinden hangisinitaşıdıkları belli olmayan bir acelelikle beni yolda karşıladılar.Beyleri bir kenara çektim, ne demek istediklerini öğrenmekistiyordum:

"Beyler, buraya kadar gelişiniz beni şüphelendirdi,arzunuz İstarova'ya girmememiz mi? Bunda bir kötülük mügörüyorsunuz? Yoksa gelişimizden sevinerek bizi kucaklayarakkarşılamak için mi?"

"Af ediniz, İstarova'da sizi görmekle sevinç duyacağız,gururlanacağız. Biz sizi kucaklamak ve karşılamakta halkakılavuzluk etmeyi düşündük. Ancak sizi bir hakikatten ma-lûmattar etmeyi vazife sayıyoruz. Yolunuzun üzerindeki Le-şinçe köyünün görülüp biraz intizama ihtiyacı vardır.Zorbalardan tahsildar Osman Efendi bu köyü birbirinedüşürmüştür. Cemiyet hakkında kötü kötü rivayetlerle halkışüphelen-dirmiştir. Onun için bu geceyi Leşinçe'de geçirmekdaha iyi

Page 150: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 150/212

310

olacaktır kanaatindeyiz. Fakat nasıl isterseniz öyleyapınız, emir sizindir. Bize sorarsanız Hüsnü Bey'in de sizinleberaber olmasında fayda vardır/'

"Biz gayemizi anlatmak, beraberliği temin etmek içinyola çıktık. Buna lüzum varsa plânı değiştirir burada kalırız."Böylece karar değiştirmiş, Istarova'ya yarın ulaşılmasında sözbirliği etmiştik. Birliğimle Leşinçe'ye varınca muhtar vasıtasıylaköyün ileri gelenleri, zorbalığı ile halkı birbirine düşüren,Cemiyeti kötü gösteren tahsildar Osman'ı getirtmek istedik. Bucahil herifle kardeşleri gelişimizi duyduklarındansaklanmışlardı. Halk da bu bakımdan tedirgindi. İki saat kadarcami çevresinde bekledikten sonra köyün yansı gelebildi.Bunlara Cemiyet ve gayeleri mevzuunda umumî bir malûmatverdim. Birleşmenin faydasını anlatarak aynı gayedeyürümeyenlerin halka ne gibi kötülükleri olabileceğini söyledim.Bosna'dan, Bulgaristan'dan, Girit'ten, Tesalya'dan ve buna görebinlerce kanlı hadiseleri saydım döktüm. Hür bir devlette, biridarede menfaatları uğruna devleti ele geçiren istibdat idaresininmisallerini verdim. Bin dereden, kırk bin tepeden söz ederekonları aydınlatmaya, doğru yola ulaştırmaya çalıştım.

Hususî olarak Reval'de Rus Çarı ile İngiliz Kralınınanlaşması neticesi ortaya çıkacak hadiselerin kötü neticelerinianlatarak beraberlik ve bütünlükle yapacağımız işleri anlatarakİttihat ve Terakki'ye iltihak etmelerini istedim. Kimse gelipşimdiye kadar onları ikaz etmemişti. Asık suratlı olanlar şimdigülümseyerek bize bir aşinalık duyuyorlardı. Bizi anlamayabaşlayan halk birliğim için konak hazırlığına koşuştular. Köyünhepsini ve asıl kötülüğü yaratanı toplayamamış  olduğumuzdanrahat değildim. Geceyi uyku uyumadan rahatsız geçirdik.

311

Ertesi günü Osman Efendi ile kardeşlerini arattım.Adamlar bir türlü ortaya çıkmıyorlardı. Köyde olmadıklarısöyleniyordu. Kötülükleri ortada olduğu için görünmemeklekurtulacaklarım sanıyorlardı. Bundan böyle Osman Efendi'yiciddi bir şekilde arayıp ortaya çıkarmak, köylüyü bu zorbanınelinden kurtarmak zamanı gelmişti. Karar verdim, mahallesinikuşattırdım, evini arattım, kendisinden, kardeşlerinden kimseyibulamayınca hay vanlarına el attım, koçlarım kestirdim, askere

Page 151: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 151/212

dağıttım. Daha da ileriye gideceğimi öğrenen kardeşi az sonraçıka geldi. Af dileyerek bağışlanmalarını istedi. Sabah olmuş,

halk da camide toplanmıştı. Bir gecelik düşünme ve görüşmedensonra camide toplananlar Cemiyetin gayelerini kabul etmişler,yapılan merasimle kadroya alınmışlardı. Osman Efendi'ninkardeşi de bize iltihak ediyordu. Osman Efendi ise İstarova'daimiş. Mıntıkada bu zamana kadar Cemiyet hakkında yersizfikirler ortaya atılmış olduğu için şüphelenmişler, memlekete birkötülük gelmesinden korktukları için uzak kalmışlar. Kendifikirlerinin yanlış  olduğunu öğrendiler. Biz de kesilen koçlarınoradaki fiyatları üzerinden karşılığım ödedik. Burada da halka,vergilerine mukabil göstermek üzere bize yaptıkları masrafınkarşılığı olarak birer senet verdik. Ayrıca da Manastır'a Res-

ne'ye göndermek üzere aşağıdaki mektupları yazdım:İstarova Kaymakamlığına

Aziz vatandaşım,

Vatanımızın uğradığı felaketlere son vermek üzere İttihatve Terakki'nin emirleri mucibince iki yüz fedaîden meydanagelen birliğimle Resne, Ohri, Debre, Elbasan havalisini taradım.Bu defa da kazanıza geldim. Görüce'ye bağlı köyleri de gözdengeçirdim. Bütün Müslümanlar hatta Hristiyanlar bi-

312

le gayemizde yardıma olacaklarına Allah üzerine yeminettiler. Kazanızın bütün halkı, din ve milliyet farkı olmadansizden memnundurlar. Allah da sizden razı olsun. Adaletinizeteşekkür olunur. Yalnız bir şeye üzüldük, yüz köyü olan kazadamektep denilecek bir bina bulunmamaktadır. Milletimizinçektiği, devletimizin uğradığı bütün kötülükler bundan değilmidir? Hizmetin en büyüğü maarifin yayılmasına, medeniyetışığının memleketi kaplamasına yarayacak olan mekteplerinaçılmasıdır. Bu istikametten de yardımınızı beklerim. Leşniçeli

tahsildar Osman halka kendi menfaatları uğrunda birçok kötülükyapmış  olduğundan hemen işten el çektirilmesini beklerim.Manastır valisiyle umumî müfettişe verilecek telgrafın hemençektirilmesine dakika kaybetmeden yardım edilmesinihatırlatırım.

Kola ğ ası Niyazi

Resne Nahiye Müdürüne

Page 152: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 152/212

Hamiyetsiz düzenci herif!

4

Beni ortadan kaldırmayı temin edeceğini vali paşayabildirdiğin, İttihat ve Terakki Cemiyeti tarafından bana yazıldı.Benim ortadan kaldırılmam yüzünden mutasarrıf değil, vali bileolsan, memuriyetinin devamı ve hayatın, tehlikede bulunanvatanın selâmetine bağlı olduğunu unutma. Alem ne olursaolsun ben geleceğimi temin edeyim diyerek rütbelere, servete,devlete ulaşmış  olan mel'un insanların ne vaziyete düştüğünügördüm. Bir ibret aynası olan tarihi okumadın mı? Dünyadaiyilikten başka yaşayacak bir şey yoktur. Allah seni doğru yolaulaştırsın.

Kola ğ ası Resneli

 Niyazi

313

Manastır Valiliğine

Resne Müdürüne verdiğiniz veya onun tarafındanüzerine alınan hizmetin ne kadar adî bir hareket olduğunuvicdanınızdan sual ediniz. Ben ve arkadaşlarım millet ve

vatanımız uğruna canımızı verecek insanlardan olduğumuzhâlde bugüne kadar en adî eşkıya ve katiller için revagörülmeyen bir hileye baş  vurularak hakkımızda imha edilmekaran vermişsiniz. Devletin şeref ve haysiyetine yakışmayanböyle bir kötülüğün, sizin gibi şimdiye kadar bu şekilde birhareketi olmayan valinin baş vuracağını tahmin etmiyorum. Bugibi işler umumiyetle yukarıdan emredilmiş  olması uzak birihtimal olmadığına göre, şimdilik ihtiyatla kabul etmekteyim.

Cemiyet tarafından tebliğ  edilen bu haberin doğruluğuhâlinde sizin de istibdat idaresinin bir kolu olarak tanınmanız,

hakkınızda o mel'un insanlar gibi muameleyle karşılaşmanızalenî olarak tebliğ edilir. Zamanın kritik vaziyeti ile mütenasipolarak bulunduğunuz mesuliyeti millet faydasına idare etmekiçin bir an evvel vicdanınıza müracaat ederek Kanun-ı Esasiyikabul ettirmeye çalışmanızı dilerim. Milletin bu gaye uğrundaçalışmasını mani olmaya kalkışanların imha edilmesine gayretgöstererek, birliğin teminine ehemmiyet verilmesini rica ederim.Bu kadar ehemmiyet verdiğiniz vücudumun kıymeti yoktur. Benyüz binlerce memleket çocuğundan meydana gelen, bu millet

Page 153: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 153/212

Page 154: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 154/212

rabıtaya mani olacak kötülük merkezleri kalmadı. Etraftagörmekte olduğumuz iyi kabul bizi umumiyetle

sevindirmektedir.Radovişteliler hakkında düşündüklerimin tatbikine

lüzum kalmadı. Oradan İstarova kasabasına geçtik. Bumıntıkada Cemiyete iltihak edenler de çekingen davranıyorlardı.Pek çok nifak sebepleri çıkarılmış, kan davaları, şahsîçekişmeler, derebeylik belâları, firarı gibi sebepler otuz binnüfusu birbirinden ayırmış. İlk defa kan davası güdenleribarıştırdık. Çekişen tarafları uzlaştırdık. Firarileri, kötülükedenleri toparladık. Kendilerini ikaz etmemiz karşısında büyükbir arzuyla bize sarıldılar ve teşkilâtımıza iltihak ettiler.

Arnavut Cemiyetinin en mühim azalarıyla buradagörüştük, anlaştık. Çerçis de bize iltihak ettiler. Evvelcebildirdiğim gibi kendisine Ohri'den yazdığım mektup iyi tesiryapmış, bugünlerde gelmesini bu mıntıkada bekleyeceğim.Fakat dayandığı yer olan İstarova, Görüce kazasının İttihat veTerakki'ye iltihakı temin edildiği için bana bir başka emrinizdebugünlerde Manastır yakınında bulunmaklığım arzu edildiği içino mıntıkaya gideceğim. Çerçis'le ilerde görüşeceğiz. Siz de bizeiltihak etmesini arzu ettiğimiz iki mühim şahsı yola çıkarınız.Arzu edilen mıntıkaya hangi gün gelmem ica-bediyorsa tebliğ ediniz. Şimdiye kadar neşrettiğim beyannameler ve devletmakamına çektiğim telgraflarla, köylerde bıraktığım senetlerinbirer suretlerini ilâve olarak arzediyo-rum.

Benimle beraber bulunan zabit ve mühim şahısların adla-

316

nı aşağıda yazıyorum:

Seksen sekizinci alay üçüncü taburdan Mülâzımı evvel

Osman, Yusuf, Ziya beyler.

On sekizinci alay üçüncü taburdan Mersinbey Han'ındabize sonradan iltihak eden Mülâzım Şevki, Belediye Reisi HocaCemal, polis komiseri Tahir, vergi memuru Şemsi, tahsildarAbdullah, Jandarma Başçavuşu Şükrü, Karahan muallimi Ömer,Bilaçerkova muallimi Ragıp beyler.

Yanımızda fotoğrafımız yoktu. İlk fırsatta göndermeimkânını arayacağız. Şimdiye kadar daha başka çeteler çıktı mıve kimlerin kumandasındadır? Harice ve dahile ait mühimhaberlerle gazetelerin muntazam olarak sevkedilmesini rica

Page 155: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 155/212

ederim. Vali ile Resne nahiye müdürüne de lüzum görüldüğügibi birer tehdit mektubu yazarak bugün gönderdim. Mu-

vakıyetinizin duacısıyım.Kola ğ ası Resneli Niyazi

Ben Cemiyete bu mektubu yazarken İstarova'dakiCemiyet vasıtasıyla şu emri aldım:

Muhterem kardeşim!

Yapmakta olduğunuz bu büyük işe hepimiz teşekküretmekteyiz. Fakat hareketinizin dahilde ve hariçte bıraktığıtesirleri sizin oradan işitebilmeniz mümkün olmadığından biz Şumalûmatları arzediyoruz:

Hristiyanların haklarına el uzatmamak, aksineberaberliğe davet etmek suretiyle aradaki ayrılıkları gidermeyeçalışılması ecnebiler üzerinde çok iyi tesir yapmıştır. İşler buistikamette giderse hiçbir zaman ecnebi devletlerin müdahele-sine meydan verilmeyecek, belki onlar tarafından da çok iyiaşılanacaktır. İşte bundan sonra muhite daha iyi davranıla-

317

rak kalplerinin kazanılması lüzumu daha büyük

ehemmiyet kazanmaktadır. Köylere gönderdiğinizbeyannamelerin altında iki yüz anarşist diye imza atmışsınız.Anarşistlerin millet yolunda bir çalışmaya karışır insanlarolmadığını bildiğiniz için böyle bir imza etmeyeceğiniz bizcekabul edilmiştir. Bunu Bulgarca yazan kimsenin kusuru neticesiyazılmış  olduğunu kabul mecburiyetinde kaldık. Bundan sonrayazacağınız beyanname ile mukaddes teşkilâtımızın gayesinindin ve milliyet farkı nazarı itibara alınmadan bütünvatandaşların müsavat ve hürriyetini temin etmek gayesindeolduğunu belirten bir şekilde imza atmanızla etrafa ve azınlığaiyi dav-ranılması ve beraberlik yolunda çalışılması mevzuuna da

kıymet verilmesini rica ederiz. Ayrıca Toskalara da bubakımdan teşkilâta iltihakları için çalışmanızı bekler, bütünmilletimizin selâmet ve alkışlarının kabulü ricasını azederiz,fedakâr kardeşimiz.

Osmanlı İttihat ve Terakki Cemiyeti Manastır Merkezi

Bu mektuba da şu cevabı vererek Manastır'a gönderdim:

Muhterem efendilerim!

Page 156: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 156/212

14 Temmuz 1908 tarihli emirlerinizi aldım. Talimat vebeyanlarınız noksansız olarak tatbik edilmektedir. Hristiyanlar

bize karşı büyük alâka göstermektedirler. Sözlerimizlehareketimizin mütenasipliğinden dolayı iyi niyetimize kat'îyetleitimat etmektedirler. Anarşist imzasına gelince, bu kat'îyetleyanlıştır. İki yüz vatan fedaîsi, Osmanlı İttihat ve TerakkiCemiyeti namına imzam vardır. Bu da tebliğ ettiğiniz gibi Bul-

318

garcaya tercüme eden Daskal'ın yaptığı hatadır.İstarova'da muvafakıyet tahminimizin üstündedir. Yüz köyhalkının bundan sonraki çalışmasını, beraberliğini temin edecekbir anlaşma yolu buldum. Hürmetlerimin kabulünü arzederim.

 Resneli

Kola ğ ası

 Niyazi

Leşniçe köyü halkı arasında da İttihat ve Terakkiteşkilâtına iltihak merasimi yapılıp idare heyeti teşkil edildiktensonra Mülazım Osman da yanındakilerle beraber geldi. Bizesevinebileceğimiz birçok malûmat da getirmişti. Gezdiğiköylerde kudretini göstererek buralarda da halkın Cemiyetedestek olduğunu tebliğ  etti. Bizi yakalamak üzere gönderilenaskerin takip edilmek üzere başka istikametlere gittiğini,

 îstarova'da askerin öldürüldüğünü anlattı. Her iki grup birleşincetekrar yola koyulduk. Biraz sonra Zirvaska'ya vardık. Buradabütün mıntıka köyleri halkı toplanmıştı. Dualar okuyarak köyegiren birliğimizi, köylüler sıcak bir şekilde karşıladılar.Konuşmadan sonra camiye gittik. Burada görüşerek hepsiniCemiyet için çalışmaya davet ettim. Bize iltihak işitamamlanınca tekrar yola çıktık. Bir saat sonra da Virdoğaköyünde aynı şekilde sıcak bir alâka ile karşılaştık. Bu köye de

yalandaki köylerin insanları toplanmıştı. Herkes birbiriyle yarış edercesine yanımıza gelmeye, elimizi sıkmaya can atıyordu.Hele İstarova'ya gideceğimiz rivayeti onların sevgi ve itimadınıiki kata çıkarıyordu. Zavallı köylüler derebeylerinin menfaatlarıiçin birbiriyle çatışması karşısında ezilmiş, miskin bir vaziyettekalmışlardı. Burada toplanan binlerce vatanperver Kanun-ıEsasiyi meriyete koymak, Millet Meclisini açmaktan başka birgayesi olmayan İttihat ve Terakki'ye,

319

Page 157: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 157/212

 

Kur'an'a el basıp göz yaşı dökerek yemin ettiler. BütünMüslümanlar ve azınlık, din ve milliyet farkı gözetmeksizinvatandaşlarla elele vererek kardeşçe yaşamak lüzumundabirleştiler.

Din ve insanlık hisleri ile dolu olan bu köy halkınınistibdat idaresinin adamlarının hareketi ile kandırılması kolaydı.Kanun-ı Esasinin Müslümanlık aleyhinde birtakım hükümleritaşıdığı başı sarıklı ve ağzı kalabalık birkaç insanın ortayaatması fena bir netice meydana getirebilirdi. O sebeple Kanun-ıEsasi ve gayesi hakkında kendilerini uzun uzun aydınlattık.Akşama kadar bu istikamette konuşmalar yaptık, konferanslar

verdik. İyi niyet ve iyi ahlâk sahibi olan bu insanlar, hakikîvaziyeti idrak etmekte müşkilât çekmediler. Böylece hepsinikendi tarafımıza kazandıktan sonra İstaro-va'ya ulaşmıştık.Burada da başta ileri gelenler olmak üzere bütün köylü yedidenyetmişe bizi karşılamaya çıkmışlardı. Su, sigara, kahve tuttuktansonra biraz istirahat edip dualar ederek camiye gittik. Burada daköylüyü ikaz etmek gayesiyle memleketin maruz kaldığı tehlike,İngiliz Kralıyla Rus Çarının Reval'deki mülakatları, Cemiyetingayesi hakkında geniş  malûmat verdim. Büyük bir alâkayladinleyen köylüler kalben bize katıldılar. Hepsi de yolumuzdaolduklarını bildiklerinden büyük bir merasimle Cemiyet teşkilâtıiçine alındılar. Teşkilâtın idaresi için seçim yapıldı. Herkesvatanın kurtuluşu için oy vermek hürriyeti kazanmıştı. Uzunkonuşmaların neticesi aralarındaki kırgınlık ve dargınlıklaryapılan yemin etme ile ortadan kalkmıştı. İdare heyetiseçildikten sonra istirahat etmek üzere birliğimdekileri de askerîkonaklara yerleştirdim.

16-17 Temmuz gecesini kaldıkları yerlerde geçirenaskerim ilk defa evlerindeymiş gibi rahat uyumuşlar, güzel ye-

320

mekler yemişler, kahve ve sigaralar içmişler, örtü veyatak yüzü görmüşlerdi. Biz zabitler ileri gelenlerle geceyarılarına kadar görüşerek vaziyet münakaşası vekıymetlendirmesi yapmıştık. Diğer köylerde olduğu gibi buradada mektebin yokluğu camilerin yıkık döküklüğü kalbimizisızlattı.

Kendilerine bu vaziyet karşısında neler yapmamızı, halkanasıl faydalı olabileceğimizi, gelecek çocuklarımıza nasıl bir

Page 158: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 158/212

vatan bırakmamız lâzım geldiğini uzun uzun anlattım. Ayrıcabütün yapamadıklarımızın sebebinin de istibdat idaresinden

başka bir şey olmadığını, istibdat idarelerinin dünyayı bilipgören ve anlayan insanlardan tedirgin olduklarım kafalarınasokmaya çalıştım. Birçok yerde mektep gibi halk için lüzumluolan şeylerin daha çok halkın yaptığım belirterek aralarında bircemiyet yapıp para toplamak suretiyle bunu yapmalarınınmümkün olduğunu belirterek kendi çetem adına ilk olarak ikilira verdim. Bütün uğradığımız mıntıkalarda, köylerinbirbirinden farklı olmayan vaziyetleri kalbimi sızlatıyordu.Bütün geçtiğim yerlerde de halkın elbirliğiyle mektepleriniyapmaları, camilerini tamir etmeleri, bunları idame içinaralarmda paralar temin etmeleri, Köy İhtiyar Heyetlerine

nasihat ettim.Gece saat 23'e doğru idi ki kaza merkezi olan Pogra-

diç'ten büyük bir telâş  ve heyecanla Hüsrev Bey yanımagelmişti:

"Size çok mühim bir şey söylemeye geldim!" diyordu.Ben:

"Buyurun." deyince heyecanla:

"Sizi yalnız olarak bir yere götüreceğim, herhaldegelirsiniz'

Baba dostu olan bu ihtiyara, teşkilâtımızı kabul ederekİttihat ve Terakki içinde bulunmayı kabul ettikten sonra, hayır

321

diyemezdim. Hükümetin bir oyunu olarak bu adam paraile kandırılmış olabilirdi. Altının, paranın insan ahlâkı üzerindetesirini çok iyi biliyordum. Bir an gözümün önünden birçoktablo geçiverdi. Ben kendi canımdan çok, çalıştığım davanınyarıda kalmasına üzülen bir insandım. Hiç renk vermeden bu

arzuyu şöyle karşıladım:"Hay, hay! Arkadaşlara malûmat vereyim, arzu ettiğiniz

yere yalnızca gidebiliriz7 dedim. Arkadaşlarım benim yalnızgidişime razı olmadılar. Gitmemem için çok mukavemet ettiler.Ben Hüsrev Bey'in yarımda yürüyerek, tüfeğime dayanıpçıkabilecek her tehlikeye karşı mukavemet edebilecek biradamdım. İçimden de gelen bir ses, bana bu adama itimatetmeyi fısıldar gibiydi. Hüsrev Bey'in yaradılışı, karakterin-deki

Page 159: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 159/212

itimadı, böyle küçüklüklere düşmekten çok uzak olan mertçehâli, bende bu itimadı sağlıyordu. Düşünmeden:

"Buyurun haydi gidelim' dedim.

Sağ  elimle tüfeğimi ateş  etmeye hazır bir vaziyettetutuyordum. Sol elimi bir demir mengene gibi sıkan sağ  eliyletutarak, beni koşturmaya başladığı zaman titredim. Doğrusu sağ elimde emniyet tetiği açılmış  olan tüfeği kullanamayacak birvaziyete gelmiştim. O, sağ  elimde bir sopa gibi vazifesiniyapamaz bir vaziyete gelmişti. Hüsrev Bey ise yüzündekigülümsemesiyle beni de sürüklüyordu. Büyük bir heyecaniçinde iştirak ettiğim bu koşuyu, ekinleri çiğneyerek köye yirmidakika uzakta olan bir mısır tarlasına kadar sürdürdük. Orada

İstarova Kaymakamı Zühtü Bey ile Hüsrev Bey'in oğlu,kardeşim kadar sevdiğim Haydar Bey bizi bekliyorlardı. Ben butabloyu görür görmez büyük bir sevinçle kendilerine sarılarakgeniş  bir nefes almıştım. Mülkiyeden mezun olan KaymakamZühtü Bey, münevver, dürüst, memleketini seven bir gençti.İstarova kazası halkı tarafımızdan

322

aydınlanmadan önce İttihat ve Terakki teşkilâtı ve

çetemiz hakkında iyi düşünmüyordu. Halkın ve mıntıkadakibeylerin ardı arası kesilmeyen müracaatlarından dolayı AvcıTaburu Kumandam Remzi Bey'e vaziyeti şikâyet etmişti. Leşni-çe'den benim gönderdiğim mektup ile ona ilâve UmumîMüfettişe yazılan telgrafın ihtiva ettiği mana, kendisini çoküzmüş, hatta korkutmuştu. Hareketimizdeki samimiyetkarşısında mıntıka beylerinin ve köylülerinin kanaatlerinideğiştirdiğini görmüş  bulunuyordu. Bu bakımdan bizimlegörüşerek kendi vaziyetini izah etmek istemiş, af edilmesinidilemişti.

Aslında Istarova'da, Leşniçeli Osman Efendi ile birleşen

bir azanın herkese emsal olmak üzere hükümet kapısında idamedileceğini yazmıştım. Bu vaziyet kaymakamı telâşlandırmış olmalı ki görüşerek kendisini afettirmek için buralara koşupgelmiş. Ve kimseye görünmeden benimle yalnız görüşmekistemişti.

Heyecan içinde olan genç kaymakam diyordu ki:

"Niyazi Bey! Hakikaten memleket bakımından büyük bir

Page 160: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 160/212

gaye taşıyan hizmetiniz alkışlanmaya değer. Bu sizin davanızıhakikate vardıran bir kahraman olduğunuzu göstermektedir.

Bağlı olduğunuz Cemiyetin hareketinizle memlekette büyükhizmetler de bulunacağını ispat ettiniz. Doksan beşi Müslümanolmak üzere yüz köyden müteşekkil, otuz bin nüfusu barındıranİstarova kazasında adalet ve müsavatı, istikrarı temin ettiniz.Vatanım adına size şükran ve hürmetlerimi arzetmeye geldim.Allah şahitimdir. Anamdan çok sevdiğim zavallı memleketiminkurtuluşu ve aydın yarınlara kavuşması için bütün emirleriniziyapmaya hazırım" dedi. Heyecanlanmıştım:

"Sizin gibi dürüst genç bir kaymakamla karşılaşıp tanış-

323

maktan dolayı kendimi mesut sayarım, inşallah pek kısazaman içinde bütün vatan sizin gibi dürüst, malûmatlı,münevver insanların elinde olacaktır..'

Tanışmamız bitmişti, daha fazla kalamazdı da,birbirimizin üzerinde bıraktığı sıcak hisler içerisinde ayrıldık.Ben yerime döndüm, arkadaşlarım, heyecanla gelmemibekliyorlardı. Biraz ihtiyatsız gibi görülen hareketimden dolayıda bana kızmış gibiydiler. Belki de haklıydılar. Fakat vaziyet ve

benim eskiden tanıdığım Hüsrev Bey'in kötü bir oyunagelmeyeceği ve teşebbüse de cesaret edemeyeceğini biliyordum.Böyle yapmış olsa bile bu kendisine ve çevresine çok pahalıyamal olabilirdi. Bütün bunları arkadaşlarıma anlatarak onları iknaettikten sonra yatağıma girebildim. Fakat kafam hâl edilmesinibekleyen birçok problemlerle doluydu. Yarın yapacaklarımhakkında düşüne düşüne uyuya kalmışım.

17 Temmuz sabahı erkenden köyün sokakları, camimeydanı diğer köylerden gelenlerle dolmuş, taşmıştı. Benigörmek ve dinlemek istiyorlardı. Karşılaştığım manzarayolumuza ulaşmadaki emareler dolayısıyla bana gurur

veriyordu. Yüksek bir yere çıkarak kendilerine birliğim ile bumıntıkada neden dolaştığımı, bağlı olduğumuz Cemiyetingayesini, dahilî ve haricî düşmanların gayeleriyle buna yol açanistibdat idaresinin vaziyetini uzun uzun anlatarak müsavat, a-dalet ve hürriyeti gaye edinen bir Meşrutî idarenin kurulmasını,milletvekillerinin seçilerek rafa kaldırılan Kanun-ı Esasininmeriyete konmasını arzu ettiğimizi anlattım. Sözlerimin neleredayandığını onların anlayabileceği bir dille söylediğimdenhepsinin yüzlerinde anladıklarının ve münasip bulduklarının

Page 161: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 161/212

emarelerini okuyordum. Gönülden katılışlarını bildirdikleriniöğrenince de bunların hepsini Cemiyet teşkilâtı içine alan büyük

bir merasim tertip ettik. Bir taraftan324

da silâhı ile beraber bize iltica eden firarîleri afederekyanıma alıyordum. Mıntıkada geçimsizliklerin açtığıdüşmanlıkları, dargınlıkları kaldırarak birbirlerine diş bileyenlerşimdi sarmaş  dolaş  dost oluyorlardı. Akşama kadar süren bumerasim beni çok yormuştu. Otuz bin insan olan bir kazanınintizamı-nı temin etmek için teşebbüs ettiğim bu yorgunluğunbir de manevî zevki vardı ki bütün yorgunluğu yok edebiliyordu.Resne, Prespe, Ohri mıntıkaları gibi Debre ve Malisesi veArnavutluk'a büyük ehemmiyet veren ve o tarafı tutan İsta-rovakazası, böylece kazanılmış ve Cemiyetin otoritesi bu mıntıkadatemin edildikten sonra Çerçis'i beklemeye, İstaro-va'dadolaşmaya hiç de lüzum yoktu. Bugüne kadar ormanlık, dağlıkbir arazide dolaşarak otuz bin Müslüman Arna-vut'un barındığıİstarova kazasının bence hususî bir ehemmiyeti vardı. Kigalık,Rumluk, Türklük, Bulgarlık, Toskalık arasında sıkışıp kalmış olan bu kavgacı insanlar çok da zeki ve merhametli olmaklaberaber etraflarındaki komşularına göre çok geri kalmışlardı.

İstibdat idaresinin muhafazakâr ve imha edici eli burada fazlatesirini göstermişti. Koca kazada yüzlerce köyün hiçbirindemektep yoktu. Mektep diye gösterilen birkaç harap bina,oturulamayacak kadar kötü bir vaziyetteydi. Uzaktan beyazgövdeleriyle insan ruhuna ferahlık vermesi gereken camiler,harap, minareler yıkık bir şekildeydi. Mektep olmayan yerlerdeçevredekilerin millî ve fikrî eğitimde mühim vazifesi olmasılâzım gelen camiler de kendi başlarına bırakılmış, bakımsız veperişandı. Zulüm her yerde kendini göstermiş, eserlerini ortayakoymuştu. Dağlarda, ormanlarda söz sahibi olan eşkıyahimayesiz bırakılan halka her istediğini yaptırabiliyordu. Bu

korku altında da halk, bir ordunun ileri karakolları, nöbetçilerigibi silâhlanarak gez-mek mecburiyetinde kalmıştı. Cemiyetiçinde insan, kendi

325

hakkını kendi müdafaa ediyor, camiye, tarlaya, pazarasilahıyla gidiyordu.

Page 162: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 162/212

Akşam yemeğini güneş batmadan bir saat önce yiyerek17 Temmuzda yola çıktık. Buğradiç'ten gelen idare heyetiyle

görüştükten sonra bundan böyle Istarova'da dolaşmaya, Çerçisile beraberlik tesis etmek için kalmayı uzatmaya lüzum olmadığıkararını vermiştik. İttihat ve Terakki Manastır merkezindenaldığım emirde bugünlerde iki mühim şahsiyetin Kışranimerkezi vasıtasıyla bana iltihak edeceği tebliğ  edilmiş olduğundan o istikamete doğru gitmek mecburiye-tindeydim.

Mabeyn Başkâtibi Tahsin Paşa

326

Page 163: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 163/212

 

MANASTIR VALİSİNİN SADRAZAMATELGRAFI

Bugünlerde Manastırdan vaziyetle alâkadar birçokmalûmat almıştım. Manastır valisinin İstanbul'da sadrazamaçektiği 18 Temmuz 1908 tarihli telde umumî vaziyeti şöylemütalaa ettiğini öğrenmiştik. Vali telinde cevap olarak şöyleyazıyordu:

"18 Temmuz 1908'de Niyazi Bey ve adamlarının takipedilerek ele geçirilmesi emredilmekte ise de, mevcudiyeti,yaptığı şiddet hareketleriyle malûm olan İttihat ve TerakkiCemiyetinin taraftarları yalnız ondan ibaret değildir. Birçok defagönderilen yazılarımızda arzettiğimiz gibi bütün zabitlerkendisiyle beraber olduğu, halkın da onlarla fikir beraberliğindebulundukları anlaşılmıştır. Dün mıntıka kumandanı OsmanPaşa'ya yapılan tecavüz ile de mütalaamızın doğru olduğuortadadır. Bu bakımdan kendisini takip etmek şöyle dursunherhangi bir tetkikatı üzerine almaya da kimse cesaretedememektedir. Şükrü Paşa'nın reisliğinde teşekkül edenkomisyon azalan gizlice yapılan tehditler üzerine işten elçekmek mecburiyetinde kalmışlardır. Ohri'den köylülerenasihatta bulunmak üzere çıkarılan heyete dolaşmaları sırasında

imha edilecekleri Cemiyet tarafından tebliğ  edilmesi ü-zerine,dönmek mecburiyetinde kaldıkları kazadan bildirilmiştir. Ben debaşta olduğum hâlde vazifelilerin hepsinin hayattan tehlikededir.Tetkikatta ileri gitmek isteyenler ölümle korkutulduğu gibiCemiyetin bunu yapmak kuvvetinde de olduğu ortadadır. OsmanPaşa'yı yaralayan zabit, padişahı-

327

mızın emirlerini öğrenmek için toplanan askerin içindençıkıp herkesin gözü önünde üç el silâh atmışken, kendisi kimsetarafından yakalanmamıştır. Yapanın ortaya çıkarılması içintesis edilen komisyon azaları yukarıda arzettiğim gibi,korkutulduğundan polis ve adliye memurları sıkiştırılacak olursahayatlarını korumak için vazifeden ayrılmak mecburiyetindekalacaklarım bildiriyorlar. Ben dört asırdan beri soy-cakdevletin ekmeği ile büyümüş, ona bağlılardan olduğum gibikendim de kırk senedir değişik devlet vazifelerinde bulundum.Böyle karışık bir zamanda vazifeden ayrılmayı kadir bilmezlik

Page 164: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 164/212

Page 165: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 165/212

kaymakamın İstarova'da kazanın başında bulunması benimyapacaklarımı kolaylaştırıp çabuklaştırma istikametinden büyük

yardımı olmuştu. Bu bakımdan İstarova'da hükümeti basıp elegeçirmeye lüzum yoktu. Yalnız Leşniçeli Osman ile birleşenazayı yakalayıp, cemaat için lâzım gelen cezayı vermek üzereotuz er ayırıp, kaza merkezi olan Bogratça'ya gönderdim. Bütünaramalara rağmen Osman'ı ele geçiremeyen müfreze, suçluadamları yakalamış, emirlerimi yerine getirerek, cehalet vekusurlarını itiraf eden bu adamı afederek bırakmışlardı.

17 Temmuz 1908 akşam üstü güneş  batmadan bir saatevvel İstarovalılardan pek sıcak uğurlayışları arasında Res-ne'yegiden yolu takip ediyorduk. Üç saat kadar ilerde saatlerce sürendik bir yokuşu, ıskala yani merdiven denilen geçilmesi müşkülbir patikada yürüyorduk. Sabaha doğru Res-ne ovasına uzanandolambaçlı bir inişi takip ettiğimiz için karanlık, susuzluk,ormanlık, taşlık ile karşılaşmamız, dermanımızı kesmiş hepimizibayıltmıştı. Daha çok gece yürüyüşlerini kapalı ve kesik arazidetek bir insanın bile müşkülâtla geçebileceği bir yolda yapan silâharkadaşlarım, bu yürüyüşü çok iyi anlayabilirler. Zaman zamanerler birbirinden ayrılıp tekrar yaklaşıyorlardı. Bu merdivenli

dağ  tepesinde değişik patikalardan çıkan erlerim, saatlerceiçtima edememişlerdi. Buluşabilenler de dilleri damaklarınayapışmış  olduğundan su aramak için öteye beriye dağıldılar.Dağın engebeli bir yerinde bir kuyu buldular. Koşan koşana, ikiyüz eratlık bir birlik, bundan böyle beşer onar kişilik ufakkısımlara taksim olunmuştu. Gideceğimiz yeri biliyorlardı.Herkes değişik yoldan oraya doğru gidecekti. Çok mukavimsandığım ben de bile derman kalmamıştı. Iskalarım nihayetindearkadaşlarımı bekleyip duruyordum. Mıntıkayı iyi bilen erlerinkılavuzluğu ile hepsinin Leskofçe'ye giden değişikistikametlerde ilerlemekte olduğunun kanaatına vardım. Ben de

yanımdakilerle, on beş, yirmi kadar erle inişi takip etmeyebaşladım. Leskofçe'ye vardığımda köyün horozlan sabahınyaklaştığım bildiriyordu. Köylüleri çağırttım, bizden evvel grupgrup geçen birliğimin hangi yoldan gittiklerini telâşla toplananköylüden, ormanlara sığman kadınlardan sordum. Bazı gruplarınAteşova ormanına doğru çıkmış  olduklarını ve diğerlerinin netarafa gittiklerini bilmediklerini söylediler. Sabahleyin ormanasığınan köylüyü çağırttım. Bu vaziyete

330

Page 166: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 166/212

 

düşmemizin sebebini anlattım. Su getirdiler, kana kanaiçtik. Hepsi Hristiyan olan bu köy halkı, bizim kimlerolduğumu-zu öğrendikten sonra bize nasıl yardım edeceklerini,kendilerine bir vazife verip vermeyeceğimi sual ettiler.

Kendilerine Resne'den alacakları emre göre hareketlerinitanzim etmelerini, umumiyetle Müslümanlarla kardeşlik kurarakher ne bakımdan bir şikâyetleri varsa Resne'deki Cemiyet İdareHeyetine müracaat etmelerini tavsiye ettim. Köylü, Resne'denEşniye yoluyla Görüce'ye doğru bir taburun geçtiğini ve birtakip müfrezesinin mıntıkada dolaştığını söyledi.

18 Temmuz 1908' de güneş etrafa hayat veren ışıklarınıdağlara serperek ovalarda pırıltılar saçmaktaydı. Bundan böyleburalarda duramazdık. Arkadaşları toplamak lâzım geliyordu.Ateşova balkanına doğru yürüdük. Bir saat sonra korulukarasında giden yol ağaçlar altına serilmiş, on beş kadar arkadaşlabuluştuk. İlerledikçe ufak ufak topluluklar hâlinde ağaçlar altınasığınmış  arkadaşlarla buluşuyorduk. Böylece büyük kısmıtopladıktan sonra Ateşova Çiftliğine girdik. Orada da birliktendaha kestirme yolu takip eden yirmi, otuz erin Lahçe köyünedoğru ovaya indiklerini çobanlardan öğrendik. Büyük kısımAteşova'da toplandığı zaman elli, altmış  kişilik bir grupta

Tahça'ya girmiş, Bahri Çavuş'la görüşmüştü. Takip ettiğimizyolun bizi ne vaziyete düşüreceğini bilen Bahri Çavuş, bizim buormanlarda dağılarak birbirimizi kaybedeceğimizi anlatmaktamüşkülât çekmedi. Lahçelileri aramak için dağlara gönderdi.Bunlar da birer ikişer Leskofçe'den ilerleyerek bizi buldular.İstine'den geçen taburun Avcı Taburu olduğunu ve birliğinyabana olduğunu anlattılar. Ben Ateşovalı köylülere diğeryerlerde yaptığım gibi gayemizi anlatıp, onları bu yoldaçalışmaya davet edip

331

başardıktan sonra Lahça'ya doğruldum. İkindiye doğruLahça'ya girmiştik. Bütün arkadaşlar yirmi dört saatten beriçektikleri müşkülâtı birbirine anlatıyordu. Vaziyetimizi öğrenenköylüler, bize acıyarak gözyaşı döküyorlardı. Köylüler Res-ne'den çıkışımızdan beri yaptığımız dolaşma ve çalışmaplânımızı dinleyerek bana sualler soruyorlardı. Kendilerini lâzımgeldiği kadar aydınlatınca çok sevindiler. Hepsi de sevinç içindeevlâtlarını, kardeşlerini karşılar gibi bizi kucaklayarak

Page 167: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 167/212

ağırladılar. Bir aile toplantısı vaziyetine girmiş ve sevinç içinegömülmüştük.

18-19 gecesini köy evlerinde konaklayarak geçiriyorduk.Ben ve arkadaşlarım uzun süren yorgunluğun neticesi olan buuykuyu bir ölü gibi sağdan sola bile dönmeden geçirmiştik.Burada başka köylerde olduğu gibi bir tehlikeyle tedirgindeğildik. Onun için kimseyi nöbete, devriyeye çıkarmamıştım.Bizi müdafaa ve gözetleme vazifesini köyün Cemiyete iltihaketmiş olanları üzerlerine almışlardı. Lahça'da evvel bıraktığımızmüfrezeyi değiştiren asker de o gün bize iltihak etmiş bulunuyordu. Yorgunluğun yarattığı bitkinlikle akşamdantavuklar gibi uyuklamaya başlamıştım. Sonra da derin bir uyku

neticesi ertesi günü pek müşkül uyandım.19 Temmuz uyandığımda köyde büyük bir kalabalığın

toplanmış  olduklarını gördüm. Hayvanlar, çobanlar dağlara,çiftçiler de tarlalara gitmişlerdi. Köyün sokakları, meydanları,cami önü yakın köylerden bizi görmeye gelenlerle dolmuştu.Halkın şimdiye kadar yaptığımız tesir karşısında hissettiği biralâkadan geldiği anlaşılıyordu. Kendilerine 3 Temmuzdan beriLahça'dan başlayarak yaptığımız faydalı teşebbüsleri uzun uzunanlatarak vatanın bugün karşılaştığı tehlikeleri, onlarınanlayabileceği bir lisânla burada da anlattım. Müsavat veadaletin insanlar ve cemaatler arasında tesis

332

edilmesinin bir memleketin kalkınmasına en faydalı yololduğunu söyledim. Bu bakımdan istibdat idaresinin bize teminetmediği hürriyetin, geri kalmamızın sebebi olduğunu anlatarakRumeli'de bütün Müslüman, Hristiyan, Türk, Arnavut, Bulgar,Sırp, Ulah, Rum din ve milliyet farkı gözetmeksizin kardeş kardeş bir beraberlik içinde geçinmesinin lüzumunu belirterek,bu istikameti açmış  olan İttihat ve Terakki bayrağı altında

toplanmalarının faydalarım belirttim. Onlar senelerdir böyle birnasihatin hasretini çekiyorlardı. Devlet memuru öne düşüp dehiçbir şekilde, medeniyete erişecek bir istikameti onagöstermemişti. Bu sözlerimin büyük tesir yaptığım gözlerindenokuyordum. Bu konuşmalardan sonra başka köylerden gelenlerCemiyete iltihak merasiminden sonra büyük bir gönül rahatlığıiçinde yerlerine dönüyorlardı. Görüşme, konuşma,anlaşmalarımız akşama kadar sürmüştü. Bu büyük topluluğunelbette büyük dertleri vardı. İşte biz bunları hâllediyorduk.

Page 168: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 168/212

 

EYÜP BEYİN OHRİ'YE DAVETİ 

Burada da vazifeyi tamamladıktan sonra Gobeş istikametine gitmek üzere yol hazırlığına giriştik. BugünlerdeKat-ran'dan bize iltihak edeceği evvelce Manastır idareheyetinden tebliğ  edilen iki mühim şahsı almaya gidecektim.Etrafa saldığım habercilerimden bunların gelmesinden bir emareolmadığı anlaşılıyordu. Diğer taraftan da Ohri'nin idare heyetihabercisi bana Kolağası Eyüp Bey'den şu mektubu getirmişti:

Resne Çete Kumandanı Niyazi Bey'e

Kahraman kardeşim!

Manastırdan gelen mühim bir malûmata göre bazımevzuların görüşülmesi için mektubumu alır almaz hemenburaya gelmenizi rica ederim. Birliğiniz erlerini şehre yakınitimat edilir bir yerde bırakıp, yalnızca siz gelirsiniz.

17 Temmuz 1908

İlâve:

İstarova'ya dün yazmıştık. Bugün öğrendiğimize göreburalarda olduğunuz anlaşıldığından işin ehemmiyeti dolayısıylamektubumu almca hemen gelin kardeşim.

Kola ğ ası

Eyüp

334

Bu ehemmiyetli davet üzerine istikamet değiştirip geridönmek lâzım geliyordu. Lahça'nın dışında hareket etmek üzereolan öncüye "Ohri'ye ileri marş!" emrini verdim, ikindiye doğru

Ohri yolunda yürümeye başladık. Gecenin yarısına kadar sürenbu gidiş  biraz hızlı oluyordu. Neden davet edildiğimiziöğrenmek için hepimizi bir telâş ve merak sarmıştı. Gece yarısıOhri ovasına girdikten sonra erler, üçer beşer Değirmenlik'esokuldu. Ben de Resneli Ali Ağa'yı yanıma alarak Ohri'dekardeşim Murtaza Bey'in evine gittim. Aslında gelişimizdenmalûmatı olan kardeşim, beni bekliyormuş. Davet edilmesebebini sual ettim. Cemiyetten Kolağası Eyüp Bey'le birleşerekiki bin erle acele Manastır üzerine yürüme-

Page 169: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 169/212

miz hakkında kat'î bir emir gelmiş. Vazifemizi belirten bir detebliğ  göndermişler. Kendisinden bundan başka bir şey

öğrenememiştim. Yarın sabah hemen idare heyetiylegörüşecektim. Sabaha kadar kardeşimle vaziyeti münakaşaettim. İstibdat idaresinin fasılasız takip edilmesindenkurtulamayan küçük kardeşim Tıp Fakültesi talebelerindenOsman Fehmi de buradaydı. Zavallı çocuk kendisinin ve bütünailemin istibdat idaresi tarafından ne çeşit sıkıştırılıp hakaret vedüşmanlıklarıyla karşılaştıklarını anlattı. Kendisi de busıkıştırma karşısında firar ederek bana iltica etmekmecburiyetinde kaldığını anlatıyordu. Bütün bu felâketlere bensebep olmuş, ailemin geleceğini, memleketimin geleceği veonun için çalışma bakımından hiç düşünmemiştim. Kardeşim

Osman Fehmi'yi böylece yerinden ve tahsilinden ettikleri gibi,kız kar-

(*) Manastır merkez kaymakamı bacanağım İsmailHakkı Bey, bütün ailemi büyük bir insanlık misali göstererekhimayesi altına almıştı. Kendisi İttihat ve Terakki'ye bağlı olmakdolayısıyla geceli gündüzlü takip edildiği hâlde bundan hiçyılmayarak çalıştığı için kendisine hayatım boyuncaminnettardım.

335

deşimin oğlu Mühendis Mektebi talebelerinden Hakkı'yıda bana yakınlığını öğrenerek hakkında lâzım gelen muameleyiyapılmak üzere Askerî Mektepler Müfettişi İsmail Paşa jurnaletmiş, zavallı çocuk bu sebepten kalp hastalığına yakalanmıştı*)Bütün bunları bana yana yakıla anlatıyordu. Çok müteesirolmuştum. Tesirini müşkülâtla giderebildim. On beş yaşında birçocuktan korkan bu alçak hükümet, bir yavrunun hayatınakıymakla ne kazanabilirdi bilmem. Zavallı çocuk o tesirlerinaltında bugün sıhhati bozulmuş  olarak hava değişimi yapmaküzere yanıma getirmek mecburiyetinde kaldım. Büyük birüzüntüye kapılmış  olan kardeşimi teselli ederek ümitsizliğekapılmamasını, her şeyin yoluna gireceğini anlatmakmecburiyetinde kalmıştım.

Şimdi de Şemsi Paşa'nın yerine gönderilen idarebakımından Şemsi Paşa'dan daha tehlikeli olan Osman Paşa'nmhareketine nihayet verecek bir harekete teşebbüs etmiş bulunuyoruz. Bundan böyle ümit güneşinin parıltılarıgözlerimizi aydınlatmaktaydı. Muvafakıyet gün geçtikçe

Page 170: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 170/212

yaklaşıyor diyerek çocuğu teselli ettim. Bu yolda konuşaraksabaha kadar ikimizin de gözlerine uyku girmemişti.

336

OHRİ'DE 20 TEMMUZ MÜLAKATI

20 Temmuz 1908 sabahı erkenden Kolağası Eyüp Bey,Oh-ri İttihat ve Terakki Cemiyeti İdare Heyeti azalarıyla beraberkaldığım kardeşimin evine geldiler. Cemiyetin Manastır'agelmemiz hakkındaki emriyle buna ilâve talimatı gösterdiler.Talimatta Ohri'den ve Resne mıntıkasından Cemiyete iltihaketmiş olan iki bin kişiyi silâhlandırarak bunlardan iki millî tabur

meydana getirerek Eyüp Bey'le benim emrimde olarak aceleManastır üzerine yürümemiz tebliğ  ediliyordu. Biz bu emrinnasıl tatbik edileceğini görüşmelerle kararlaştırdık. Aslındabenim ve birliğimin ortadan kaldırılması için Res-ne'den hareketettikten sonra silâh altına alınıp sonradan İttihat ve Terakkitaraftarı olduğu bilinerek geri bıraktırılan Ohri Redif Taburuerleri henüz silâhlarım bırakmamıştı. Bu taburu Ohri'deDeğirmenlik mıntıkasında toplamak bizim için büyük bir iş değildi. Hemen Ostroga'ya, Brezişte'ye, İs-tarova'ya daCemiyete kayıtlı olan kahramanlarımızın bir an evvelsilâhlanarak gelmeleri için haber gönderdik. Ayrıca kazaya ve

köylerine de haberler ulaştırarak emrin yerine getirilmesineçalışıyorduk.

20-21 Temmuz 1908 gecesi Ohri taburunun Cemiyetazalarından müteşekkil olan erlerini Değirmenliklerdetoplanması emrini verdik. Benim birliğime iltihak edecekköylere Katran, Grinçari mıntıkaları toplanma yeri olarak tebliğ edildi- 21 Temmuzda Cemiyete dahil bütün erler buralarda top-

337

lanacaktı. Emirin sessiz ve telâşsız tatbikineçalışıyorduk. 20 Temmuzda sabaha karşı benim emrimde olaniki yüz er ile Resne ve bu mıntıkadaki kuvvetleri toplamak üzereLahça'ya doğru yürüyüşe geçmiştik. îki saat sonra daDeğirmenliklerde birliğin toplanmasını tamamlayan KolağasıEyüp Bey de taburuyla bizi takip ediyordu. Kolağası Eyüp Bey,kaymakamlığa verdiği beyannameyle hükümeti ve büyükdevletleri teşebbüsünden malûmattar olduğu gibi, yaptığımızhazırlıklardan malûmat vermek üzere kardeşim Osman Fehmi'yibir faytonla Manastır'a gitmek üzere yola çıkarmıştı.

Page 171: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 171/212

20-21 Temmuz gecesi, yatsıdan sonra Istok, Ulahkulübelerine vardık. Buradan Eyüp Bey'e kılavuzlar

gönderdikten sonra da kendime yol göstermek için kılavuzlaraldım. Kılavuzların öncülüğüyle ormana dalarak Lahça'ya doğruilerliyorduk. Karanlık ve sık ormanlık dolayısıyla kılavuzlar dayolu şaşırmıştı. Iskala'daki kargaşalığı andıran bir intizamsızlıkiçinde deliler gibi sabaha kadar birbirimizi arayarak tarifsizmüşkülâtlarla karşı karşıya kalmıştık. Bütün gece orman içindegideceğimiz yerin etrafında dolaşıp durduktan sonra sabahın ilkışıklarıyla Lahça'ya giriyorduk.

21 Temmuz salı günü Resne'den, civar köylerinden erler,üçer beşer alan akın gelmeye başlamışlardı. Resne, Lahça ve

diğer köylüler bize ekmek peynir gibi bol yiyecek getiriyorlardı.Böylece bugünkü birliğimde bulunanlarla daha iltihak edeceksekiz yüz erin iki günlük yiyeceğini temin etmiştiler. Bütün işlerintizama koyduğumuz gibi yolunda gidiyordu. Geceyi aynıyollarda, ormanda, aynı müşkülâtlarla geçiren Eyüp Bey deLahça'yı bulamamış, îzevor'a gitmişti. Mıntıkadan taburunailtihak edecek olan fedaîleri, köylüleri orada bekleyeceğindenbirliğimle oraya gelmemi bildirdi. Gecenin

338

müşkilâtı, yolun zorluğu bakımından ben de kuvvetlerimive iltihak edecekleri burada beklemek mecburiyetindeydim.Kendisine şu mektubu gönderdim:

İzavor'da Kolağası Eyüp Bey'e

Muhterem kardeşim!

Mektubunuzu aldım. Emriniz başımla beraber. Yalnızsizin bilmediğiniz vaziyetimize dair malûmat vererekgelemeyeceğimden dolayı af edilmemi talep ederim. Sizegönderdiğimiz gibi biz de Istok kulübelerinden kılavuz aldık.

Bunlar bizi gece ormanlarda dolaştırarak bir türlü yolubulamadılar. Çok sık bir ormanın sarp tepelerinde dolaştırdılar.Erler birbirini kaybetti, çok yoruldu. Geceyi ormanda geçirdik.Bacaklarında yürüyecek takat kalmadı. Bu bakımdan orayagelemeyeceğiz. Bununla beraber bana iltihak edecek köylüleride burada beklemem münasip olur. Yiyecek temin etmekteyim.Resne idare heyetinden iki şahıs getirteceğim. Onları davetetmek üzere adam da gönderdim. Bu sebeple affımı dilerim.

Kola ğ ası Niyazi

Page 172: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 172/212

Bu mektubum üzerine Eyüp Bey de vaziyetini bildiren şucevabı veriyordu:

Lahça'da Kolağası Niyazi Bey'e

Kardeşim!

Uykusuzluk, yorgunluk dolayısıyla gelemeyeceğiniziyazıyorsunuz. Biz de aynı vaziyetteyiz. Herhalde gelmenizibekleyeceğim. Ben bize iltihak edenleri bölüklere yerleştirmekleuğraşıyorum. Şimdilik iltihak edenler dört yüz otuz dokuz erdir.Köylerden gelmesini beklediğimiz erler iltihak

339

etmeyince hareketimiz doğru olmayacaktır. Ekmek varsada her ihtimale karşı daha birkaç yüz ekmeğin hazırlanmasınırica edeceğim. Istarova'dan Kırkalar ve Kayri kabileleri bizeburada katılacaklardır.

21 Temmuz 1908 Kolağası Eyüp

Mektubunun cevabım gidene kadar Eyüp Bey deiltihakları bekleme mecburiyetinden kurtulmuştu. Davet edilenCemiyete bağlı erler, sağdan soldan kendisine ulaşıyordu.İkindiye doğru Eyüp Bey, bin kişilik kuvvetiyle Lahça'da bize

ulaşmıştı. Akşama bir saat kalaya kadar orada kaldık. Lah-ça'dan bana yirmi er daha iltihak etmişti. Bunları öncüye sürerekyürüyüşe geçtik.

21-22 Temmuz 1908 akşam ezanından bir saat sonra heriki grup da toplu olarak Dirmeni'ye giriyordu. Bu sıradaormanlardan silâh sesleri duyulmaya başladı. Bu seslerin geldiğiyere keşif kolları çıkarttım. Bize iltihak edecek olan iki yüz erlikbir grubun bizi aradığını öğrendik. Bunlar Istarova'dangelmelerini beklediğimiz Frakalar ile kendilerinin can düşmanıolan Kapilerden müteşekkildi. Öteden beri birbirinin canına

kıyan bu iki kabilenin bir gaye uğruna birbirine sarılmış olarakvatan için ölüm harbine çıkışları görülecek şeydi.

İki yüz seneden beri birbirinin yüzünü görmek, sesiniişitmek istemeyen bu iki yüz fedaî, senelerden beri birbirinikurşunla takip ediyor, kurşunla selâmlıyordu. Hâlbuki şimdielele vererek o kurşunlan vatanına ihanet edenlere, vatanınızulüm altında tutmak isteyenlere karşı atmayı düşünüyorlardı.Bir saat sonra Dirmeni'de bize ulaştılar. Bu gelen fedaîlerleEyüp Bey'in birliği bin iki yüz ere ulaşmıştı. Dirme-

Page 173: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 173/212

340

ni'de Hristiyanlara lâzım gelen malûmat verildiktensonra, Grençar'a doğru ilerledik. Kozak değirmeninde Resne'dendaha altmış  fedaî bana iltihak etti. Yatsıdan sonra Grençar'avardık. Burada da Prespe'den, Grençar'dan ve diğer köylerdeniltihak edenlerle benim iki yüz seksen erlik birliğim sekiz yüzgibi mühim bir rakama ulaşmıştı.

Grençar köyü misafirperverlikte ve yardımdadiğerlerinden geri kalmayan Karahan köylüsüyle dolmuştu.Prespe mıntıkasında bu iki köy halkının insanlık ve fedakârlığıhareketimizi kolaylaştırmak bakımından büyük tesir teminetmişti.

21-22 Temmuz gecesi köy bir harp kazanmış  ordununsevinçli nümayişi içindeydi. Sabahlara kadar sokaklarda köykenarında toplanmalar, buluşup konuşmalar eksik olmadı. Köyiki üç bin erlik misafirleri ağırlama bakımından büyük bir gayretgöstermişti. Hepsi de ne için çalıştığımızı, ne yapmakistediğimizi çok iyi biliyor, anlıyor ve onun için seviniyordu.Sabahın erken saatinde birliğe yiyecek dağıttıktan sonraMalovişte yolunu takibe başladık. Güneşin sıcağı Peris-terdağlarının sarp yamaçlarını dolaşan yolun müşkülâtını

arttınyordu. Yolun dik iniş, dar ve kayganlığı yürümeyibüsbütün zorlaştırıyordu. Güneşin gözleri karartan ışınlan içindeMalovişte'ye girdik. Dükkânlar kapanmış, halk evlerineçekilmiş, ortalığı bir korkunun sessizliği kaplamıştı. Ohri MillîTaburundan Süvari Mülazımı Agâh, halkın korku ve heyecanımgidermek için vazifelendirildi. Kendisi itimat verici sözlerlelâzım gelen huzuru kısa zamanda temin etti. Papazlar, köyünileri gelenleri nihayetinde bize iltihak etmiş, kısa bir merasimleburada da İttihat ve Terakki idare heyeti teşkil edilmişti. Bumerasimden sonra papazlarla ileri gelenler kusurdabulunduklarım söyleyerek af edilmelerini istemişler,

341

Cemiyete iltihak etmekle iftihar duyduklarınıbildiriyorlardı. Biz de kendilerine teşekkürle lâzım gelenmalûmatlar vererek kendilerine emniyet temin ettik.

Burada da lüzumlu hazırlıkları ve noksan işleritamamladıktan sonra iltihak edenleri Ohri ve Resne MillîTaburlan adıyla iki grup şeklinde toplayarak harekete hazırladık.

Page 174: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 174/212

Bu zamana kadar nereye gittiğini bilmeyen gruplarımızavaziyeti alenî olarak bildirmek lâzım geliyordu. Eyüp Bey

tarafından Ohri Taburuna ben de Resne Taburuna şu sözlerlevazifemizin ehemmiyetini anlatmak istedim:

Arkadaşlar! Vatandaşlar!

Hepimizin rahat döşeğini, eş  ve çocuklarını, ev veailesini bırakarak hayatımızı feda ettiğimizi biliyorsunuz.Böylesine büyük fedakârlığı hepimizin ve vatanımızın iyigünlere kavuşması için çalışan Cemiyetimizin emirlerine tabiolarak yaptık. Cemiyetimizin muvafakıyete ulaşarak adının hertarafa yayılması için bir vakitten beri geceli gündüzlü çalışarakher çeşit müşkülâta göğüs gerdik. Bundan böyle çektikleri-

-------------

(*) Manastır üzerine yürüyenler:

1. Resne Grubu Kumandanı Kolağası Niyazi Bey.

2. Manastır Birliğiyle harekâta katılan ErkânıharpMirliva Yarbay Se-lâhattin Bey.

3. Manastır Grubu ile katılıp sonradan reislik edenErkânıharp Binbaşı Hasan Tosun Bey.

4. Manastır Grubunu tanzim ve idare eden Yanyalı

Kolağası Necdet-tin Bey.5. Manastır Grubu zabitlerinden Kolağası Şerif Bey.

6. Manastır Grubu zabitlerinden Kolağası HayrettinBey.

7. Dr. Fehim Bey.

8. Mülâzım Mehmet Ali Bey.

9. Manastır Grubu zabitlerinden ve ilerigelenlerinden Abidin Bey.

10. Manastır Grubu zabitlerinden Mülâzım NazmiBey.

342

mize nihayet vereceğiz. Allahın yardımıyla şimdi vilâyetmerkezine, Manastır'a gideceğiz. Burada da Cemiyetimizin birmühim emrini yerine getireceğiz. Cemiyetin bütün varlığıylayardımcımız olduğunu, Allahın da bizim yardımcımızbulunduğunu unutmayınız. Eğer bize verilen vazifeyi bir iki saat

Page 175: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 175/212

içinde yerine getirebilirsek, vatanımız her çeşit kötülüklerdenkurtulacaktır. Müşir Osman Paşa'yı bulunduğu yerden kılma

ziyan getirmeyerek alacak, Cemiyete, millete, vatana yapmasımümkün olan fedakârlıklara meydan vermemek olan bu vazifeyihakkıyla yerine getireceğimizi ümit ediyorum. Onun içinarkadaşlar! intizam ve nizamı muhafazaya, alman emirlerideğiştirmeden yapmaya son derece gayret göstermek lâzımgelir. Kimse telâş  etmesin. Bu çok basit ve kolay bir şeydir.Manastırdaki erler bizimle beraberdir. Haydi aslanlarım!Kahramanlarım ileri! (*)

11. Resne Grubu zabitlerinden Koniçeli Osman Bey.

12. Resne Grubu zabitlerinden Manastırlı Yusuf Bey.

13. Resne Grubu zabitlerinden Şevki Bey.

14. Manastır Grubu zabitlerinden ManastırlıAbdullah Bey.

15. Manastır Grubu zabitlerinden Manastırlı SalimBey.

16. Manastır Grubu zabitlerinden Manastırlı NezirBey.

17. Manastır Grubu zabitlerinden Manastırlı HalimBey.

L8- Arnavut Çerçis Bey. 19- Arnavut Adem Bey. 20*Kardeşi M. Osman Fehmi Bey

343

Page 176: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 176/212

 

GEYİK'İN KILAVUZLUĞU

Nutkumu verdiğim zaman beni dinleyenlerden sevinçiçinde yerinde duramayan kimse kalmamıştı.

Sabaha karşı Katrani'ye çıktık. Bir an evvel Manastır'aulaşmak arzusuyla yorgunluğu düşünmüyor, durmadanilerliyorduk. Yolda çeteye iltihak etmek üzere o günManastırdan birkaç gün evvel firar etmiş  olan altı jandarma,birkaç sivil yanlarında bir Geyik olduğu hâlde bize iltihakettiler. Birliğimize kabulleri hakkında Cemiyet tarafından yazılıitimat vesikasını gösterdiler. Bütün nazarlar iki yaşını dahatamamlamamış olan bu Geyik'e çevrilmişti. Kimi Karaca, kimiGeyik olduğunu ortaya atıyordu. Jandarmalardan biri bumuammayı hâlletti, bunun henüz iki yaşını tamamlamamış  dişibir geyik olduğunu ve Prester sırtlarında önlerine çıkan bu insanîhayvanın okşamalara aldanarak kendilerini çekinmeden takipettiğini anlattı. Herkes bu hayvanı okşuyor, seviyor, mukaddesolduğuna inanıyordu. Davranışındaki insana yakınlığıgönüllerimizi kendisine bağlayan bu sevimli mahlûku bizegönderen Allaha şükürler ediyor, bu gelişte bir hayrın, İlâhî birmüjdenin işaretini görüyorduk. Her zaman önde giden veaskerin önünde sıçrayan geyik, sanki bize kılavuzluk ediyor. Bir

içgüdüyle bizi gayemize doğru koşturuyordu.Akşam güneş dağların arkasına doğru yaklaşırken Kıjanı

köyüne girdik. Bütün köylü karşılamaya çıkmış, gelmemiz1

Page 177: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 177/212

344

bekliyordu. Kıjanlı Rakıp Ağa, Kırkdölençeli Raif Ağa,yüz altmış eriyle birliğine, Resne Millî Taburuna iltihak ediyor-du. Böylece benim taburum da bin ere ulaşmışta. Burada bir saatkadar bir dinlenmeye geçerek yemek yeyip, su içtik. Büyük birbirlikle üzerimize memleket yolunda büyük bir vazife verilmişti.Bu vazifenin yerine getirilmesi disiplinin teminine bağlıydı. Bubakımdan erlerimize tekrar tekrar emniyet ve beraberliğin,emirlere tabi olmanın lüzumu anlatıldı.

Meşrutiyetin ilânından sonra yapılan ilk mebus seçimleri

345

Page 178: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 178/212

MANASTIR BASKINI VE MÜŞİR OSMANPAŞANIN YAKALANIŞI

22-23 Temmuz 1908 güneşin batışından bir saat sonratabur kolu tanziminde Manastır yolu üzerinde sevinçleilerliyorduk. İlerliyor değil, sanki mecburî bir yürüyüşlekoşuyorduk. Cemiyetin tanzim edip yürütmedeki kuvvetineitimat eden kalplerimiz sevinçle doluydu. Bu sevincin yarattığıkuvvetle hiç yorgunluk çekmeden Manastır'a doğru uçargibiydik.

Gece yarısına doğru Dölecik'e varmıştık. BuradaCemiyete taraftar olanlardan Resneli Kolağası Osman veMülâzım Esat kumandasında elli er bizi karşılamaya çıkmış 

bekliyordu. Kolağası Osman Bey bize kapalı ve mühürlü bir zarfuzattı. Bunda Müşir Osman Paşa'nın evinden alınıp götürülmesihakkında Cemiyetin kararlaştırdığı plân vardı. Bu plân idareheyetinin emri gereğince okunup anlaşıldıktan sonra yakılaraktatbikine geçildi.

Plânda kararlaştırılan tanzimler, Manastır merkezindenayrılan vazifeli zabitlerin kılavuzluğu ile büyük bir itina veintizam içinde temin edildi. Bundan böyle Osman Paşa'nınYıldızla, hükümetle, askerle, adamlarıyla bir alâkası kalmamıştı.

Hadise şöyle tanzim edilmişti: Bizi karşılamaya gelen

Kolağası Resneli Osman Bey ile Mülâzım Esat'ın kılavuzluğuile

346

Müşir Osman Paşa'nın Dırahor boyunda bulunan evlerikarşısında Dırahor'un öbür istikametinde hükümet konağı,merkez kumandanlığı birliğimizden ayrılan kuvvetlerle kuşatılıpele geçirildi. Aynı zamanda telgraf tellerini de kestik. Müşirinkonağında nöbet tutan erlerin silâhlarını aldık. Bir aralık

nöbetçilerden biri silâha davranarak mukavemet etmek istediysede, kıskıvrak bağlanak ateş  etmesine imkân verilmedi. Butelâştan faydalanan Cemiyet taraftarları, konağın içerisinegirdiler. On erden meydana gelen birliğin silâhlarını aldılar.Resucanlı Emin ile kardeşim Osman Efendi, müşirin yatakodasına sokuluyorlardı. Gürültüden uyanan paşa, gelenlerikızgınlıkla karşıladı. Kollarından, ellerinden tutarak telâş  vekızgınlığa kapılmamasını anlattılar. Paşa fena hâlde köpürmüştü.Eyüp Bey'le ben müşiri saran kalabalığı yararak ilerledik.Kendilerine asla bir fenalık düşünmediğimizi anlatmaya

Page 179: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 179/212

çalışarak serbest bıraktık. Eyüp Bey karşısında ciddî ve terbiyelibir asker duruşuyla selâmladıktan sonra:

"Paşam! Müsterih olunuz, bize itimat ediniz, içimizdesize melanet edecek bir kimse yoktur. Büyük bir gaye vemukaddes bir vazife taşıyoruz. Sizi buradan alıp kılınıza biledokunmadan Resne'ye götürüp orada bir zaman misafiryapacağız. Cemiyetimizin hususî hürmet ve iyi niyetini gösterenşu mektubu arzetmeyi şeref bilirim. Buyurunuz okuyunuz/'diyerek besmele ile başlayan mektubu uzattım. Mektupta şöyleyazıyordu:

"Ölmüş  bu milletin ekmeği ve verdiği emeklerlemeydana gelen askerî kuvvetinizi ve yaradılıştan sahip

bulunduğunuz kahramanlığın millete karşı değil, belki düşmanakarşı göndereceği orduların idaresinde vatana saldıracak düşma-

347

nın imha edilmesine karşı verilmiştir. Bugünkü istibdatidaresinin yine aynı padişahın idaresinde bir meşrutî idaregayesini güden ve milletin hürriyet hakkım ele geçirmekten i-baret olan bugünkü askerî hareketin tek gayesidir. Bu vaziyettemin edildikten sonra askerî kuvvetin yenilenmesi ve Harbiye

Nazırlığı makamına yükseltildiği sizin gibi iyi kalpli insanlardır.Bu bakımdan kıymetli varlığınızın kaybedilmesine milletkat'îyetle razı olmasa da, hadiseler sizin bu sırada bu vazifedebulunmamanızı lüzumlu kılmaktadır. Bu bakımdan Cemiyetimizkısa bir zaman için kendisinin bir misafiri olmanızı talep etmeyecesaret etmiştir. Ve bundan dolayı kendinize karşı mel'un birharekette bulunulmadığım kabul buyuracağınızı tahmin ederiz.Bulunacağınız yer şerefinizle mütenasip bir şekilde hazırlanmış olduğundan her çeşit rahatlığınız temin edilecektir. Bubakımdan şehir kenarında beklemekte olan bin üç yüz erkuvvetlerinize sizi ilâve üzere evinize gelmiş  olan sekiz yüz

kişilik Cemiyet kuvvetine iltihak etmenizi rica ederiz. Millet bugece aldığı tedbiri size şöyle bildirir:

Ev kuşatıldığı gibi, yeni mıntıka kumandanlığındabulunan Naki Paşa ve merkez kumandanıyla kendilerine pekitimat edilmeyen diğer bazı vazifeliler de tevkif edilmiştir. Şe-,hir içinde bulunan kuvvetlerin kumandan ve zabitleri, erleriAllah huzurunda, teşebbüs ettiğimiz mukaddes dava yolundacanlarını vermeye yemin etmiştir. Şehirlilerden üç bin kişi deCemiyetin bir emriyle harekete hazır bulunmaktadır. Millet

Page 180: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 180/212

Page 181: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 181/212

 

Manastır ve Resne mıntıka kumandanlarına şifrelitelgraflarla yağdırdığı emirlerin bazı parçalarını aynı şekildeaşağıda arzetmeyi faydalı buldum:

Manastır Mıntıka Kumandanlığına

3 Temmuz 1908'de Resne'de Niyazi Bey ve arkadaşlarıtarafından yapılan isyan ve tabur kasasıyla silâhların çalınmasıhadisesi elem vericidir. Padişahımız uğrunda hizmet ederekdevletin namus ve şerefini muhafaza her askerin umumîvazifesidir. Hadisenin ehemmiyeti bir an için olsun nazardanuzak tutulmayarak yapanların hemen imha edilmesigayretinizden beklenir. Yarın iki trenle Demirhisar ve Virtekobistasyonlarından iki tabur, Manastır'a gönderilecektir. Şu kadarki başkumandanımız padişahımıza ordunun bütün kumandan,zabit ve erleri bu gibi hadise karşısında birbiriyle rekabetedercesine hizmet edeceklerinden şüphe etmiyorum.Gönderilecek taburların gelmesini beklemeden mıntıka içindebulunan birliklerden faydalanarak acele hareket edilmesini böylebirkaç şahsın bütün silâh arkadaşlarımızı rencide edicihareketlerle lekelendirilmemesini ve bu isyancıların mümkünolduğu kadar çabuk cezalarının verilmesine gayretgösterilmesini teklif eder ve orada bulunan Hacı Nazmi Pa-

şa'nın bu imha etme kuvvetinin kumandanlığına tayinininlüzumlu gördüğümün tebliğ edilmesini ve harekete geçilmesinibeklerim, efendim.

3 Temmuz 1908

Üçüncü Ordu Mü şaviri

 İ brahim

İstanbul'dan Harbiye Nezaretinden 4 Temmuz 1908'de

350

Manastır mıntıka kumandanlığına yazılan şifrede şöylediyordu:

Bazı şahıslarla beraber birçok silâh ve cephaneyi alıpsıvışan Kolağası Niyazi, hangi taburun kolağası olup nerelidir?Hususiyeti nedir? Kimlerle görüşmekteydi? Ayrıca silâh,cephane ve diğer çalınmış  eşyanın miktarı nedir? Askerden vesivillerden bunlara iltihak edenler kaç kişi, kimler venerelidirler? Yakalanmaları için teşebbüs edilen tedbirden ne

Page 182: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 182/212

netice alınmıştır? Bunlarının ve hemen makine başındatebliğiyle beraber diğer lâzım gelen hususların yapılarak ele

geçirilmeleri ve neticenin tebliğ edilmesini rica ederim. LüzumuÜçüncü Ordu Müşirliğine yazılmıştır.

Serasker

 Harbiye Nazırı

 Rıza

Manastır Mıntıka Kumandanlığına

Firarî Niyazi mel'ununun Prespe'ye yazdığı ve karşılıkolarak aldığı bazı şifreler ele geçirilmiş  olduğundan bunlarınburada tahlile çalışılmak üzere tarafınızdan hususî yerler içinkullanılan şifre anahtarı suretinin yarınki posta ile acele mühürlübir zarfla gönderilmesi lüzumu tebliğ edilir.

4 Temmuz 1908

 Mü şir

 İ brahim

Manastır Mıntıka Kumandanlığına

Şimdi Müşir Nazif Paşa'dan alman şifreli telgrafta Lahçakarakol kumandanı onbaşının Resne'ye giderek verdiği ifa-

351

dede kolağasının dün saat onbire kadar yanındaki iki yüzkadar adamıyla Lahça'da kalıp sonra ovaya gittiği, yüksekmakamlara ve Resne Kumandanlığına kolağası adıyla ve müh-rüyle büyük bir zarf içinde Nahiye Müdürlüğüne verilmek üzerebir hayli yazıyı Resne'ye gönderdiği ve yanında Sadık, Yusufadlarında iki zabit ve sekiz er bulunduğunun anlaşıldığı tebliğ edilmiştir. Mülâzım Sadık'ın Resne'ye gitmiş  olduğuna göreNiyazi haininin indiği bildirilen ovanın Manastır ovası mı yoksaResne ile Prespe arasındaki ova mı olduğunun mülâzımdanmalûmat alınarak bu gece telgraf ile size tebliğ edilen lüzumlukuvvetin gönderilip gönderilmediğinin bildirilmesi ve lüzumlutertibatın alınması akşam bildirilen iki taburun bugün hareketleriiçin lüzumlu muamele yapılmış  olduğundan hazırlayabileceğikuvvetle Florina mıntıkasında mukabil harekete geçmesivaziyeti Yunan hudut kumandanlığına da yazılmış  olduğundanlâzım gelen şekilde çalışarak bu şahsın daha çok kuvvetlenipbaşka hareketlere geçmeden men edilmesi mevzuunda gayret

Page 183: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 183/212

gösterilmesi ve takip edilmesinden saat saat malûmatverilmesini beklerim.

4 Temmuz 1908

Üçüncü Ordu Mü şiri

 İ brahim

Manastır Mıntıka Kumandanlığına

Mahrem ve Hususî

Resne'den Ahmet Niyazi haininin Prespe'de OsmanEfendi adında birine yazılan şifrelerle buna mukabil verilencevapların birer sureti ilaveli arzedilmiştir. Bunların şifre tahli-

nin maharetli olanlarca çalışılarak tahlil edilmesi imkân içindebulunmuş olduğundan bunların makam tarafından tetki-

352

kiyle tahliline Çalışılması ve tahlil edilmişlerin aceleburaya sevkedilmesini rica ederim.

4 Temmuz 1908

Padi şah Yaverlerinden

Üçüncü Ordu Mü şirinden İ brahim

Manastır Mıntıka Kumandanlığına

Birliğini bırakarak firar eden Kolağası Niyazi ileMülâzım Osman ve yanındakilerden bir kısmının dün saat beş sıralarında Resne'ye iki saat uzaklıkta Pomoçan köyücivarındaki ormanlıkta bulundukları Prespe'den tebliğ edilmiştir.Bu köyün bir tarafı göl olduğundan birkaç istikametten kuşatıl-

mak suretiyle birlikler göndererek her taraftan sarılıp, bu mel'un

insanların kendine uyan hainlerle beraber imha edilmelerineçalışılması ve göl tarafından kaçmalarına veya Perister dağlarınasığınmalarına kat'îyetle mani olunması Resne'de Nazmi Paşa'yayazılmışsa da görüşülerek başka istikametlere firarlarınameydan verilmemesi ehemmiyetle tebliğ edilir

5 Temmuz 1908

Üçüncü Ordu Mü şiri

 İ brahim Ethem

Page 184: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 184/212

Page 185: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 185/212

rafından emir buyrulmuştur. Padişahına sadıkordumuzun lâzım gelen hareketlerini göstermelerini yüksek

makamınızdan beklerim.6 Temmuz 1908

 Mü şir

 İ brahim

Manastır Mıntıka Kumandanlığma

7 Temmuz 1908 tarihli yazı cevabıdır.

Şemsi Paşa'nın böyle bir hücuma maruz kalması ne kadarelem verici ise yapanların yakalanmaması ve kim olduğunun

öğrenilmemesi de o kadar üzücüdür. Kendisi Resne'ye gitmeküzere mi arabaya biniyordu? Saldıran sivil mi, yoksa askermiydi? Yakalanabildi mi? Takip etmekte misiniz? Ne yapıldı?Öldürenin yakalanmasının ehemmiyetini anlatmayı lüzumlubuluyorum. Bu istikamette ne yapılmak lazımsa yapılarak buhainin tutulması ve bu yüzden başka hadiselerin çıkmasınaimkân bırakmayarak askerlik şerefinin muhafazasına vemıntıkada istikrarın teminine dikkat edilmesini isterim. Ohri veResne mıntıkalarına lâzım gelen birlik gönderilerek Niyazi veadamlarının yakalanıp, kötülüklerinin etrafa sirayetine imkânbırakılmamalıdır. Sık sık malûmat verilmesi, Metroviçlilerden

geriye kalan iki bölük bugünkü posta treniyle buradan hareketetmiş  olduğundan varışlarında lâzım gelen muamele yapılarakmıntıka istikrarının teminine ehemmiyet verilmesini, bilinensadakatinizden beklerim.

7 Temmuz 1908

Üçüncü Ordu Mü şiri

 İ brahim

355

Resne'de Nazmi Paşa'ya

(Şifre)

Devlet ve padişahımıza karşı isyan eden birkaç mel'ununmıntıkada yarattığı itimadı sarsıcı vaziyet bizim devlete karşıyapmamız lâzım gelen vazifeyi yapmadığımız hissiniuyandıracağından bir an evvel lüzumunun yapılarak bu mel'uninsanların yakalanmasına çalışılmalıdır. Niyazi ve a-damlarınınbir an evvel yakalanması alî seraskerlik (başkumandanlık)

Page 186: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 186/212

katından da istenmektedir. Mıntıkada istikrarın temin edilerekbu gibi hadiselere meydan verilmemesi tavsiye ve ihtar olunur.

Selanik

9 Temmuz 1908

 Mü şir İ brahim

Selanik'te Müşir Makamına

8 Temmuz 1908 tarihli şifre:

Kumandan ve zabitlerden bir kısmının bu sıralardadevlete baş  eğmekten uzaklaşarak çeteye iltihak ettikleri vedünkü Şemsi Paşa'nın öldürülmesi burada da esefle

karşılanmıştır. Daha fena hadiselerin çıkması beklendiğindenşimdiye kadar tertibat olmak üzere sözü dinlenen büyüklerdenmüteşekkil nasihat verecek bir heyetin acele gönderilmesi lâzımgelmektedir. Bu mümkün olmadığı hâlde, Resne'de bulunanHacı Nazmi Paşa tarafından şimdi alman telgrafta tebliğ edildiğigibi buraca hepimiz aczimizi kat'îyetle itiraf etmekmecburiyetindeyiz.

 Manastır Mıntıka Kumandanı

Osman Hidayet

356

Manastır Mıntıka Kumandanlığına 7 Temmuz 1908tarihli şifre: p İsyan eden birkaç erata karşı tertibat almakta acizkalmak padişahımıza lâzım gelen sadakati göstermememizdemektir. Askerlik şerefi nazarı itibara alınırsa üç beş  mel'uninsanın mıntıkada yaratacağı istikrarsızlığa mukabil yapılmasılâzım gelenleri yapmaktan kaçınmak, yapmak mecburiyetindeolduğumuz sadakati yerine getirmek demek olacağındanlüzumlu gayretin gösterilerek bu mel'unların yakalanarak imhaedilmesi Seraskerlik makamına da emredilmiştir. Lâzım gelengayretin gösterilerek istikrarın mıntıkada temin edilmesi ve bu insanların yakalanması tavsiye ve ihtar olunur.

Müşir İbrahim

Manastır Mıntıka Kumandanlığına Alınan birkaçtelgrafınızda Rıfat Bey'le beraber imza ettiğiniz üzüntüylegörüldü. Siz mıntıka kumandanı olduğunuzdan başka birinivazifenize ortak etmeniz münasip olamaz. Rıfat Bey padişah

Page 187: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 187/212

emriyle Resne'ye vazifelendirildiğin-den kendisinin oraya acelesevkedilmesini tavsiye ederim.

8 Temmuz 1908

 Mü şir İ brahim

Manastır Mıntıka Kumandanlığına Çerçis mel'unununErgiri mıntıkasında kötülüğünü devam ettirmekte olup gittikçekuvvetlendiği malûm olmuştur. Bunun yakalanması içingönderilecek olan Üçüncü Avcı Taburunun gelmesi beklendiğiYanya vali ve kumandanlığı ta-

357

rafından gönderilen telgrafla tebliğ  edilmektedir.Çerçis'in yakalanması için Avcı Taburu ayrılmışsa da Resne'devazifesini tamamladıktan sonra yola çıkabilecektir. Sonhadiseler dolayısıyla tabur Resne'de kalmıştır. Siroz veMetroviçe'den oraya beş taburun da Niyazi'nin yakalanması içinayrılması dolayısıyla Avcı Taburunun orada kalmasına lüzumyoktur. Avcı Taburunun yerini gelecek taburlar aldıktan sonra,Üçüncü Avcı Taburunun noksanlarının tamamlanarak eskivazifesine sevkedilmesini ve taburun kaç zevatla ne zamanhareket ettiğini acele tebliğini beklerim.

9 Temmuz 1908

Üçüncü Ordu Mü şiri

ibrahim

Manastır Mıntıka Kumandanlığına

Debre'nin Mesih Bey karakolundan firar ettiği bildirenhainin Niyazi'ye iltihakına meydan verilmeden yakalanmasınagayret gösterilmesi ehemmiyetle tebliğ edilir.

10 Temmuz 1908

 Mü şir

 İ brahim

Umumî Müfettiş Hüseyin Hilmi Paşa Hazretlerine

Rumeli'nin Manastır mıntıkasında halktan ve askerdenbazıları tarafından birtakım teşebbüslere kalkışıldığı bildirilenhaberler üzerine yüksek askerî mürakebe heyeti azalarındanMüşir Osman Feyzi Paşa, bu mıntıkaya yüksek kumandan adıylavaziyetin tanzimiyle vazifelendirilmiştir. Selâ-nik'e

Page 188: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 188/212

geldiklerinde Müfettiş  Hüseyin Hilmi ve Üçüncü OrduKumandanı Müşir İbrahim paşalarla görüşerek lâzım gelen

kararlaştırıldıktan sonra devlete ait olanlar müfettiş paşa, or-358

duya ait olanlar ordu kumandanı tarafından tanzimedilerek lâzım gelen tertibat alınıp tebliğ edilecektir. Bir kötü birorduyu berbat eder sözü' öteden beri geçerli bir atasözüdür.Şemsi Paşa gibi tecrübeli, namuslu, sadık bir kumandana karşıteşebbüs edilen bu saldırının başkalarına emsal olmak üzerecezalandırılması için ne lâzım gelirse yapılmaktan gerikalınmaması, eğer suçlu bulunmazsa bu vazifede bulunan mesulşahısların, böyle hadiselere yol açacağım düşünerek, suçlununmutlaka yakalanması lâzımdır.

Rumeli'de devlet istikrarının ve devamının teminedilmesi, askerin intizam ve tertip içinde bulunmasıylamümkündür. Halk içinde çıkacak fenalığın önü, ancak askerîkuvvetle alınacağından her şeyden evvel ordu içinde böylekanun ve sadakate ve itaat aykırı bir vaziyet varsa onungiderilmesine çalışmak lâzımdır.

Sultan Mahmut devrinde büyük fedakârlıklarla tesis

edilen ordunun emniyeti temini mevzuunda gösterdiği gayret,bütün dünya tarafından bilinmektedir. Şimdi ise askerinRumeli'de emniyeti temin edemediği ileri sürülerek Avrupalılartarafından yeniden birçok şikayete kapı açacaktır. AvrupalılarRumeli'de asker yerine jandarma kullanılması yolunda bir teklifgetirmek arzu ettikleri işitilmekte ve buna mani olunması çaresiaranıldığı bir sırada devletin nasıl müşkül bir vaziyetedüşeceğini anlatmak herhalde kolaydır.

Avrupalı devletler bütün dünyada Müslümanların arasınafitne sokarak birbirine düşürmekte oldukları gibi Rumelideböyle hareketlere teşebbüs etmiş  olup, bu istikametten

mıntıkanın ele geçirilmesine çalışacakları ve BulgarlarındaEdirne'ye ve daha ileriye doğru yürümek için faydalanmayakalkacakları ortadadır.

Yukarıda anlatıldığı üzere, ordu içinde en ehemmiyetsiz

bir şeyin belirmesi pek büyük görüleceğindenpadişahımızın buyurdukları bu ileri görüşü iyi karşılayarak onagöre hareket edilmesi Allahı da memnun edeceğinden Müşir

Page 189: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 189/212

Fevzi Paşa'nın yüksek şahsiyetiyle ona lâzım gelen yardımınyapılması padişahımızın emirleridir.

9 Temmuz 1908

 Ba şkâtip

Tahsin

Saray Başkâtipliğine

10 Temmuz 1908 tarihli şifre:

9 Temmuz 1908 tarihli şifreye cevap, padişahımızınemirleriyle yapılacak işler hakkında umumî görüşme yapılarakderinliğine ve genişliğine hazırlıklar yapıldı. Şemsi Paşa'nın

katilini ortaya çıkarmak için Manastır'da askerî ve mülkîistikametten tahkikat ve tetkikat yapıldığı gibi, Müşir OsmanPaşa da lâzım gelenler üzerinde itinayla durmaktadır. Niyazi veadamlarının Manastır veya Selanik mıntıkasında saklanıpCemiyet adamlarıyla buluşmasına mani olunması, kendisinekatılan zabitlerin kimler oldukları ve nerelerde saklandıklarımevzuunda lâzım gelen tetkikatlar yapılmaktadır. Orduvazifesini sadakatla yapmaktadır. Şükrü Paşa tarafından zabit veerlere verilen nasihatlerin büyük faydası görüldüğü gibi,devamını da faydalı olacağı kanaatindeyiz. Niyazi'nin daha fazlagenişleyip zehrini saçmaması için Anadolu'dan gönderilecek

kuvvetlerin evvelâ Manastır'a sevke-dilerek buradaki istikrarınteminine çalışılmasını faydalı görmekteyiz. Zabitler arasındagelişen Cemiyetin köylere de yayıldığı öğrenilmektedir.Buralarda bulunan taburların yerlerinin değiştirilmesineteşebbüs edilmişse de bununla istenen gayeyeulaşılamayacağından Anadolu'dan birliklerin gelin-

360

ceye kadar bu becayişin bıraktırılarak eşkıya takibi gayesiylegötürülmeleri, kaynaşmış olan zabit ve halkın ayrılması ile dahaiyi bir vaziyet yaratılmış  olacaktır Zabitlerin zamanında terfii

ettirilip haklarının verilmemesi kırılmalarına yol açmıştır. Bugibi zabitlerin padişahımızın bağışlamalarıyla münhal bulunanyerlere yerleştirilerek terfiî ettirilmek suretiyle gönüllerininalınıp Cemiyetten kopmalarını temin edileceğinden ve uzunzaman beraber kalıp birbiriyle tanışmış  zabitlerin ayrı ayrıyerlere ve birliklere dağıtılmak suretiyle hizmetlerinin teminidaha mümkün ve faydalı olacağı kanaatinde bulunmaktayız.Anadolu'dan sevkedilecek birliklerin acele ulaştırılması OsmanPaşa'nın vazifelerinin daha çabuk yapmasını temin edeceğinilâzım gelen çalışmalara başlamak üzere Osman Paşa'nın da

Page 190: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 190/212

pazar günü hareket edeceğini tebliğ  ederiz. Emirpadişahımızmdır.

Osman  İ brahim Hüseyin Hilmi

Manastır'da Mıntıka Kumandanı

Osman Hidayet Paşa'ya

Mıntıkada meydana gelen hadiseler ve isyanlardolayısıyla umumi nıurakebe heyeti azası Müşir Osman FevziPaŞa Manastır ali kumandanlığı vazifesiyle yarınki trenle

Selânik'ten Manastır'a hareket edecektir Vazifesi devamındaemrinde çalışarak kendisine yardımda bulunacaksınız.Aşağıdaki ikazlara dikkatinizi çekerim. Manastır'da emniyetitemin istikametinden lâzım gelen tedbirleri almadığınız ŞemsiPaşa'nın öldürülmesi ile inkâr edilmez şekilde ortaya çıkmıştır.Allah korusun Osman Paşa hakkında da böyle bir saldırıyameydan erecek harekette bulunursanız uğrayacağınızmesuliyetin derecesi pek büyük ve hakkınızda da pek kötü olurBu bakımdan her çeşit emniyet tertibatı alınarak karşı-

lama merasiminin yapılmasıyla gerek istasyonda, gerekyollarda ve kalacağı yerde rasat ve müdafaa kuvvetlerine emininsanların vazifelendirilmesini tavsiye ederim. Merasimeçıkarılacak birliğin karşılanmaya kadar neden gönderildiğininbildirilmeyerek mahremiyete son derece ehemmiyet verilmesinitavsiye ederim.

 Mü şir

 İ brahim

Selanik Müşirlik Makamına

11 Temmuz 1908 şifre ve çok aceledir:11 Temmuz sayılı emirlerinizi okudum. Vazifemin

yapılmasında dikkatle hareket etmem tabiatım gereğidir. ŞemsiPaşa kendi emirleri gereğince kendi adamları tarafından alınmış olan muhafazası sırasında öldürülmüştü. Bense kendimimuhafazayı düşünmeyerek en tehlikeli yerde, onun yarımdabulunmaktaydım. Osman Paşa'nın gelecekleri hakkında şimdiyekadar bir malûmatımız yoktu. Bu gece Manastır valisi paşatarafından bildirilmesi üzerine ne zaman gelecekleri

Page 191: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 191/212

bilinmediğinden hemen tertibat alınması merkezkumandanlığına tebliğ  edilmiştir. Kendisinin kumandanlık

vazifesiyle gelecekleri birkaç gündür burada söylenmekteydi.Osman Paşa'nın gelişini gizlemeye imkân yoktur. Her taraftakolu ve kulağı olan Cemiyet bunu çoktan öğrenmiş  ve lâzımgelen hazırlığım yapmıştır.

Müşirin hayatının muhafazası için her şey yapılacaktır.Bundan böyle kimin Cemiyete iltihak etmiş, kimin iltihaketmemiş  olduğu buradaki yüksek rütbeli zabitler ve halkarasında bilinmediği için böyle mühim bir vazifeyiyapamayacağımı ve mesuliyeti üzerime alamayacağımınbilinmesini benim de aynı şekilde hayatımın tehlikede olduğunu

arzede-362

rek bugünden itibaren bu ağır yük altından kurtulmamıntemin edilmesini arzederim.

 Manastır Mıntıka Kumandanı

 Mirliva

Osman Hidayet

Manastır Mıntıka Kumandanlığına9 Temmuz 1908 tarihli yazıya:

Manastır mıntıkasındaki Hristiyanların vaziyeti ikisebebe dayanabilir. Bunlardan biri Niyazi'nin çetesiyle evlerineve köylerine saldırmak korkusudur, diğeri ise Bulgaristan'ın birhücum tertip etmek istikametinde yaydığı ve böylece halkınheyecan ve korkuya düşerek bir türlü kötülüklerin doğmasınayol açmasıdır. Bu istikametteki rivayetlerin ve heyecanın yokedilerek sükûn ve istikrarın temin edilmesi için çıban başıolanların göz altında bulundurulması Yıldız Sarayı tarafından

tebliğ  edilmiştir, lâzım gelenin ehemmiyet verilerek neticeninulaştırılması.

11 Temmuz 1908

 Mü şir

 İ brahim

Manastır Mıntıka Kumandanlığına

Firarî Niyazi ile adamlarının hakkında lâzım gelenmuamelenin yapılarak yakalanması ve adamlarıyla beraber sev-

Page 192: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 192/212

kedilmesine gayret gösterilmesi ve şimdiye kadar neleryapıldığının bildirilerek kendisinin hâlen nerede bulunduğunun

tebliğ edilmesini gayretiniz olarak beklerim.11 Temmuz 1908

 Mü şir İ brahim

363

Manastır Mıntıka Kumandanlığına

Manastır'daki fesat Cemiyetinin hapisanede bulunanhükümlüleri firar ettirmek istediği bir ecnebi kaynaktan

öğrenilmiştir. Bunların doğruluk derecesi bilinmemekte ise defirar etmiş olan hükümlülerle dağa çıkmış birçok mel'un insanınNiyazi Bey ve adamlarına iltihak ettikleri çeşitli kaynaktanöğrenildiğine göre lâzım gelenin buna göre yapılması ManastırVilâyetine bildirilmişse de askerî bakımdan da lüzumlutertibatın alınmasını teklif ederim.

12 Temmuz 1908

 Mü şir İ brahim

Manastır Mıntıka Kumandanlığına

Bazı mel'un insanların depolardan silâh ve cephanealarak firar ettikleri hadiseyle ortaya çıkmıştır. Ordunun ruhuolan silâh ve cephanenin çalınmaması bakımından lâzım gelentedbirlerin alınmaması mesuliyeti iltizam ettirir. Bu bakımdanen büyük rütbeliden en aşağıya kadar bütün zabitler mesuldür.Buna göre muhafazasının emniyet allına alınmasını beklerim.

14 Temmuz 1908

Müşir İbrahim

Manastır Mıntıka Kumandanlığına

18 Temmuz 1908 tarihli yazıya, cevap:Eşkıyanın takip edilmesine her bakımdan dikkat edilerek

ortadan kaldırılmaları ve mavzer tüfeklerinin ele geçirilmelerineçalışılarak başarılacak neticenin tebliğini tavsiye ede-

364

rim.

20 Temmuz 1908

Page 193: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 193/212

 Mü şir

 İ brahim

Manastır Mıntıka Kumandanlığına

Selanik'te Müşirin konağından telsizle:

Kumandan ve zabitlerin devlete sadakatlarını göstermedebüyük gayret sarfederek Cemiyetin yalan ve kandırmalarınainanmayarak doğru yoldan ayrılmamalarını, korkuyla ayrılmış olanların padişahımızın bağışlarına itimat sadakatlarınıgöstermelerini ehemmiyetle tavsiye ederim. Ayrılmış  veCemiyete iltihak etmiş  olanların öğrenilmesi hâlinde ağırcezalara uğratılmak üzere askerî mahkemelere verileceğinin

alenî bütün birliklere neşredilmesini tavsiye ederim.20 Temmuz 1908

Üçüncü Ordu Kumandanı

 Mü şir

 İ brahim

Manastır Mıntıka Kumandanlığına

Öldürülmüş  olan Şemsi Paşa'nın kumandasında olarakResne'ye hareket etmiş  olan taburların kumandasını üzerine

almak üzere Metroviçe tümeni merkez kumandam miralaycayükseltilmiş olan Rıfat Bey tayin edilmiştir, hemen gönderilmesiYıldız umumî kâtipliğinden bildirilmiştir, lâzım geleninyapılması.

7 Temmuz 1908

Üçüncü Ordu Kumandanı

 Mü şir

 İ brahim

365

Ne padişah, ne saray adamları ne de onun uşakları onlarkendi istibdat idaresinin ortadan kaldırılabileceğine bir türlüinanmamışlardı. Hürriyetini temin etmek için varını yoğunufedaya hazır olan milletin ayaklanmasına hakikaten inana-mıyorlardı. Şemsi Paşa'dan sonra Anadolu'dan sevkedecek-leribirliklerle, Osmanlı paşalarıyla, umumî müfettişleriyle, OrduKumandam İbrahim Paşa ile milletin ağzına, koluna kementvurmaya devam edeceklerini sanıyorlardı. Hâlbuki Şemsi

Page 194: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 194/212

Paşa'ya sevkedileceği vaat olunan Anadolu tümeninin Selânik'eve oradan gönderilen taburları, İttihat ve Terakki Cemiyetinin

neden uğraşıp çalıştığım öğrenmekte geç kalmadılar. Onlar dabu istikamette hazırdı. Ellerindeki silâhlarıyla Cemiyete, milleteyardımdan geri durmadılar. Yalnız hainlere karşı silâhkullanacaklarım Allah üzerine yemin ederek istibdat idaresininkendilerine yaptıkları telkinleri karşı isyan ederek İttihat veTerakki Cemiyetinin gayesini güttüklerini ortaya koyarakYıldız'ı korkuttular. Hürriyeti ve Meşrutî idareyi temin etmeküzere bayrak kaldırmış  olanların takip edilmesi emrine karşıYıldız Sarayının başlıca ümit bağladığı Anadolu rediflerinin bucevabı bundan böyle bizimle uğraşmak imkânını Yıldız'a alenîanlatmıştı. Manastır valisi gibi dürüst ve ileri görüşlü olan devlet

büyükleri, Cemiyetin gayesini kavramış ve hürriyetin temini içinçalışmıştı. Cemiyetten, vilâyetten gönderilen telgraflar birbirinikovalayarak zorla hürriyet ve meşrutî idareyi istibdat idaresinekabul ettirmişti. İttihat ve Terakki Cemiyeti ile Manastır valisitarafından Yıldız Sarayı'na çekilen telgraflarda da şöyledeniliyordu:

366

Mukaddes Halifemizin Alî Makamına Tarafınızdan

meriyeti konulan Kanun-ı Esasinin tekrar meriyete konulmasınamüsaade bulunulmasını sadakatimizin zedelenmemesiistikametinden arzetmekteyiz. Pazar gününe kadarmilletvekillerinin toplanmasına emir buyurul-madığı hâldeistemeyerek Manastır vilâyeti içindeki bütün sivil memur, ordu,zabit ve üst zabitleriyle er, dinî vazifelileri ile ileri gelenlerhalkın ve azınlıklarının Allah adına yemin ederek birlik hâlindetoplanacaklarını arzederiz.

22 Temmuz 1908

Osmanlı İ ttihat ve Terakki

Cemiyeti Manastır Merkezi

Mukaddes Padişahımızın Alî Makamına

Sadrazamlık Alî Makamına;

Bu gece Kolağası Eyüp ve Niyazi beylerinkumandasında halk ve erlerden müteşekkil iki bin kadar silâhlıManastır'a kadar gelerek benim ve diğer büyüklerin evlerinikuşattığı gibi, sekiz yüz de Müşir Osman Paşa'nın kaldığı yeri

Page 195: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 195/212

sararak kendisinin muhafaza birliğinin silâhlarını alıp, paşayıkaldırıp götürmüşlerdir.

Manastır'da bulunan askerin hepsi ve halktan da üç binbeş  yüz kişi kendilerine katılmış  olduğunun bilinmesiniarzederim.

23 Temmuz 1908

Vali

 Hıfzı

Bu telgrafıyla hadiselerin hakikî istikametini aydınlatanhürriyet ve meşrutî idarenin iyiliğini kavrayan Vali Hıfzı Pa-

367

şa, daha evvel de Şemsi Paşa'nın öldürülmesinden beriumumî müfettişi, Yıldız Sarayı'nı, Babıâli'yi hadiselerin vevaziyetin ciddiyetinden, İttihat ve Terakkinin mukaddes bir davauğrundaki çalışmasından malûmat vermeye gayret etmişse de,bir türlü derdini anlatamamıştı. 18 Temmuz tarihli yukarıdayazdığımız telgrafından da anlaşılacağı gibi, paşa bu yoldabüyük bir dürüstlük misali vermişti.

Umumî Müfettişliğe

Babıâli'ye tebliğ  ettiğim ve bir suretini de posta ile sizear-zettiğim cevaba göre, buralardaki vaziyeti bütün alenîyet venazikliğiyle anlatamadığım ortadadır. Bu bakımdan zuhuredecek kötülükten mesuliyet maddî ve manevî istikamettenbenim omuzlanma yüklenmemesi için üzülerek istifa etmekmecburiyetinde olduğumu ve vaziyeti Sadarete ve size tebliğ edildiğini arzederim.

20 Temmuz 1908

Vali Hıfzı

Yıldız Sarayı valisiyle ve istibdat idaresini yürütenvazifelileri ile milletinin karşısında muvafakıyeteulaşamayacağını anlayınca Patrikhane ile Yunanlılarıbirleştirerek bir hadise çıkarmaya çalışmış ve bu gaye ile Münir(Bu ajan, bir daha Türkiye'ye sokulmamıştır) hainini Atina'yakadar göndererek Rumların Cemiyet hakkındaki iyi fikirlerinişüpheye düşürmeye çalışmış, her ne kadar bunu başaramamışsada İttihat ve Terakki Cemiyeti bu mel'un hareketi Rumcemaatine izah ettiği şu beyanname ile ortadan kaldırıvermişti:

Page 196: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 196/212

368

Manastır'da Rum Cemaati Reisiyle Rum Komitasına

Osmanlı İmparatorluğu içinde yaşayan bütünvatandaşların arasında din ve milliyet farkı gözetmeksizinmüsavat ve hürriyeti temin etmek gayesiyle Osmanlı Terakki veİttihat Cemiyeti adıyla evvelâ gizli ve şimdi alenî çalışan birCemiyetin bulunduğunu biliyorsunuz. Bu Cemiyetin gayesi,1876'da ilân edilen ve her sene salnamelerde neşredilen Ka-nun-ı Esasinin meriyete konmasıyla millete hürriyetinin verilmesiarzusudur.

İstibdat idaresinin hile ve oyunları vatandaşlarımızarasına ektiği fesat tohumu neticesi olarak meydana gelmiş olanmilliyet ve din davaları gibi yolsuzluklara ve bu yüzden dökülenkanlara bundan böyle bir nihayet verilerek hepimiz kardeş olarak beraberlik içinde vatanın yükselmesine çalışmak üzereortaya atılmıştır.

İşte bu büyük gayeye karşı sizden rica ederiz ki, bundansonra din ve milliyet davası peşinde koşarak Rumvatandaşlarımız tarafından kan dökülmesine katiyetle nihayetverilsin. Eğer Rum arkadaşlarımızın asıl gayeleri müsavat ve

hürriyetin ele geçirilmesi ile iyi bir hayata ulaşmak ise hiçbirşekilde nasihata lüzum görmeksizin bu gayenin yerinegetirilmesi için bizimle beraber çalışırlar. Bulgar kardeşlerimizfikir ve hareketleriyle bizimle beraber olduklarını tebliğ  ettiler.Birleşilmezse bile hiç olmazsa iyi hareketlerle tarafsız kalmayaçalışarak, kan dökülmesinin mani olunmasını Rumvatandaşlarımızdan insanlık adına bekleriz. Şurası da bütünalenî-yetiyle bilinmelidir ki, Rum kardeşlerimiz bu büyükgayeden ayrılarak, Elenizm fikir ve hayaline hizmetle, neticesikötüye giden tehlikeli bir yola sapmış  bulunmakta ve hem deAnadolu'da kendilerinin birkaç kat fazlası olan Rumların ge-

369

leceğini ayaklar altında çiğnetmiş oluyorlar. Bunun içinyanlış  yoldan dönülerek beraber bir mukaddes gayeyeulaşılmasına çalışılmasını ve hiç olmazsa diğer azınlıklara karşıkötü yollara sapmayarak tarafsız kalınmasını rica ederiz. Buvaziyetle alâkalı Yıldız ile Patrikhane arasındaki gizligörüşmeler, Rum milletinin iyiliğinden çok kötülüğüne yolaçmasını temin edecektir.

Page 197: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 197/212

Yıldız Sarayı'nın öteden beri yapmakta olduğu bu gibidolaplara kapılmamalarını Rum kardeşlerimize samimiyetle

teklif ederiz. Rum çetecilerinin ötede beride dolaşarak din vemilliyet gayretiyle kan dökmemelerini, mümkünse dağılmalarınıveya hiç olmazsa tarafsız kalarak sakin olmalarını rica ederiz.Hususiyetle olarak birtakım mühim olmayan Müslümanlarımaaşla yanlarına alarak bunlara cinayet işletmelerini kat'îyetlearzu etmemekteyiz. Gerçi bu Müslümanlar bizim Cemiyetimizebağlı değildir. Fakat bunlar Cemiyetimizle diğer azınlıklararasında soğukluğu ve belki de kan davası gütmeye sebepolacaktır. Bu vaziyet karşısında biz onları Rum çetecilerindenayrılmadıkları takdirde bulup öldüreceğiz. Bunun için siz deçetelerinize bunların ve hususiyetle Filorina kazasına bağlı

Novokzi köylü dört Müslüman eşkıyanın yanlarından kovularakuzaklaştırılması hakkında kat'î emir veriniz. Böylece aramızıaçmaya sebep olan dört alçağın, kötü yaradılışı eşkıyalarınyüzünden aramızda kan dökülüp mukaddes gayemiz olanberaberlik ve hürriyetten uzaklaşmış  olmayalım. Böyleceinsanlık ve medeniyeti yaralamış olmak gibi kötü bir harekettenkaçınalım. Bir de Libar-çe Çiftliğinde yapılmış  olan vahşiyanecinayetin tekrarlanmamasını, yapanların şiddetlecezalandırılmasını medeniyet, insanlık ve vatandaşlık adınaRum kardeşlerimizden rica ediyoruz. Aksi hâlde meydanagelecek kötülüklerin, aka-

370

cak kanların bütün mesuliyetinin kendilerinin olacağı veinsanlık ve medeniyet sahasında kendilerinin mesul tutulacağınıtebliğ  ederiz. Bu hakikatin bütün Rum vatandaşlarımızabildirilmesini ve Kanun-ı Esasi ile Meşrutî idarenin elegeçirilerek hürriyet ve müsavattan müteşekkil olan büyükgayemize katılmalarını bütün Rum kardeşlerimizi samimî hislerve sevgilerle çağırırız. Bütün insanlığın yaratıcısı olan Allah,

muvafakıyeti insanlık, medeniyet adına çalışanlara vereceğindeşüpheye düşmemelidir.

22 Temmuz 1908 Çarşamba

 Manastır Osmanlı İ ttihat

ve Terakki Cemiyeti

Rumları Cemiyete karşı kullanmak için ne kadar kötüyollara baş  vurduğu ve ne gibi vaadlerle oyalamaya kalktığı

Page 198: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 198/212

Manastır valisinin yukarıda yazdığımız telgrafında alenî olarakgörülmüştü.

Manastır Valiliğine

18 Temmuz 1908 sayılı yazıya cevap:

Cemiyetin hareketlerinin genişlik ve dağılışına göre buçalışmalarının yeni bir şey olmayıp çok zamandan beri gelişipyayıldığı anlaşılmaktadır. Bu bakımdan bu gizli çalışma-

---------------

(*) Millet ve Cemiyete karşı büyük hizmetlerinigördüğüm Hıfzı Pa-şa'ya karşı, evvelce gönderdiğimmektuplardaki hareketimden dolayı bugün üzgünüm. Kendisininbenim ortadan kaldırılmam hakkında Resne nahiye müdürüylegörüştüğü doğru çıkmadı. Bu rivayetin Res-ne nahiyemüdürünün bana yardımcı olduğu hakkında Şemsi Paşatarafından ortaya atılan iddia üzerine nahiye müdürünü korumakiçin tertiplenmiş olduğu açıktır. Ben sonra her ikisinden de özürdiledim.

371

ları ve Cemiyetin davranışlarına mani olma bakımından

zamanında öğrenip lüzumlu tedbirleri almadığından omıntıkadaki hükümet selâhiyetlilerinin vaziyeti düşünülmeyedeğer.

Cemiyetin birtakım siyasî cereyanlara akılerdiremeyecekleri düşünüldüğüne göre, bunları, bu istikameteiten ve öncülük yapanların aranıp bulunması lâzım gelir. Asıldikkate değer olan kısım bu karışıklıklardan faydalanmayakalkışan ecnebilerin, siyasî menfaatlar bakımından memleketaleyhine pek kötü hareketlere geçmesidir. Bu bakımdanhadiselerin kötü neticelerini düşünerek akıl ve fikir sahibi

insanlara lâzım gelen telkinlerde bulunarak, ordu ve halkıntahriklere kapılmamaları ve bilmemezlik bakımından neticesinidüşünmeyerek, neticede üzüntülerini ve aflarını isteyecekvaziyete girmemeleri için onları tahrik edenlerin kısa zamaniçinde ele geçirilmesi istikametinden tamamlanarak neticeninzaman geçirmeden gün gün tebliğ edilerek lâzım gelen izahatınyapılmasını ehemmiyetle bildiririm.

19 Temmuz 1908

Sadrazam Ferit

Page 199: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 199/212

Hıfzı Paşa'yı Manastır valiliğinden istifaya zorlayan butelgraf her ne kadar Ferit Paşa tarafından imzalanmışsa da Yıldız

Sarayı'ndan yazdırıldığına şüphe yoktu. Rumeli'de orduylaberaber Meşrutî idarenin ve Kanun-ı Esasinin meriyete konmasıiçin yapılan hareketlere Manastır valisinden başka sivil idaredenkatılıp destekleyen yok gibiydi. Yıldız Sarayı istibdat idaresinibütün şiddetiyle sürdürmek için devlet adamlarım istediğişekilde kullanmaktan geri kalmıyordu. İnkılâbın büyük birintizam ve tertip içerisinde dünyayı hayrette bırakan çabukluklaneticelenmesi, buna tesir

372

eden sebeplerin kritiğini yarın İnkılâp Tarihimiziyazacak olan kalemlere ve heyetlere bırakarak biz yine Cemiyettarafından kendisine yazılan mektubu okumakla meşgul olanMüşir Osman Paşa'nın hâline gelelim:

— Peki sözlerimi yanlış  anladınız, geceliklerimideğiştireyim de sizinle beraber geleyim, dediler.

Bu sırada koridorda dolaşan Cemiyet azalarından biribağırarak:

— Yalnız bırakmayınız intihar etmesin, demişti.

Bu söze karşı kimse bir şey diyemedi. Paşa da sesiniçıkarmayarak kabul etmişti, yanımızda elbisesini giymekmecburiyetinde kaldı ve hiçbir şey olmamış  gibi bizi takipederek ağır ağır merdivenlerden indi. Sokak kapısınaçıktığımızda:

— Bir kumandan olduğumu unutmayınız, bana veyaverime at hazırlayınız!

— Paşam merak buyurmayın, her şey hazırdır.

Hakikatte biz de kendisini hürmet edilen bir misafir

olarak rahatlığını temin etmek bakımından hiçbir şeyihazırlamada kusur etmemiştik. Kendileri için hazırlanan beyazbir at vardı. Vazifede, emir ve kumandada, harp sahalarında sertbir kumandan olan Osman Paşa'nın hususiyeti hiç de öyle fenadeğil çok hoştu. Şakayı pek severmiş, yataklarına kadarönümüzde gitmeyi bırakmayan geyik'e pek şaştılar.

— Her şey yolunda, tertibatımız da mükemmel, birdiyecek yok, yalnız bu geyik'e bir mana veremiyorum.

Page 200: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 200/212

— Paşam! Allah emirlerine uyan Cemiyetimizinmukaddes gayesine hizmeti hayvanlar bile şeref biliyor. î şte bu

yabanî hayvan saydığımız şu geyik adeta bize kılavuzluk ediyor.Bir his ile gidiyor, hiçbir gayret ve sıkıştırmaya lüzum kalmadankaldığınız yere kadar bize o kılavuzluk etti.

— Bunu nereden buldunuz?

373

— Sizi almak üzere yolda gelirken beş, altı jandarmayarastladık. Bunlar Cemiyetten bize iltihak etmeleri için ellerindebir vesika ile gelmekteydiler. Geyik'i bunlar getirdi. Jandarmalar

bize iltihak etmek üzere Perister'den geçerken önlerine çıkmış olan geyiği kolaylıkla yakalamışlar. Ufak bir insan okşayışınaboyun eğen bu sevimli hayvan, jandarmalara, evet Cemiyetimizeen son iltihak eden bu erlere kılavuzluk ederek bize iltihak etti,bir türlü yanımızdan ayrılmıyor.

Mabeyn İkinci Katibi İzzet Paşa

374

Page 201: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 201/212

 

HÜRRİYETİN TOP SESLERİ, ŞENLİK

Böyle tatlı tatlı konuşarak yolumuza devam ediyorduk.Resne Millî Taburu harekete hazır bir vaziyetteydi. Yolda taburukol nizamına koyarak Kışrani'ye doğru yürümeye başladık.Eyüp Bey Ohri Millî Taburuyla Cemiyetten aldığı talimatmucibince Manastırda kalmıştı.

23 Temmuz 1908 perşembe günü sabaha karşı, bizKışrani'ye girerken Manastırda toplar atarak büyük merasimlerlehürriyet ilân edilmiş, bütün Müslüman ve Hristiyanlar hürriyetinyarattığı kardeşlik, müsavat güneşi altında bayram yapmıştı.Osman Paşa benimle beraber Ferhat Ağa'ya misafir oldu. Oradaöğle yemeğini yedikten sonra yola devam ederek, güneş batmadan bir saat evvel Resne'ye girdik. Resne'de ordumensuplarıyla sivil hükümet adamları, azınlıklar ileri gelenlerive halk bizi karşılamaya çıkmıştı. Herkes paşaya büyük hürmetgösteriyordu. Resne ileri gelenlerin den Rıza Ağa'nın evi,Osman Paşa için hazırlandığından doğruca oraya gittik. Buakşam benimle ilk defa ayaklanıp çeteyle dağa çıkan erler,hayatlarının en mesut gününü yaşıyorlardı. Hepsi evlerine,çocuklarına, eşlerine kavuşmuştu. Saadet ve sevinç birbirinitakip ediyordu.

24 Temmuz 1908'de Resne'de büyük bir bayramınhazırlığı vardı. Herkes neşeye boğulmuş, sevinç içinde koşuyor,güdüyor, eğleniyordu. Alınlarda bir saadet parıltısı vardı.Bundan böyle herkes hür, herkes hürriyetin nimetlerindenfaydalanacaktı.

375

Manastır'dan, Cemiyetten gelen bir telgraf bir yıldırımsüratiyle dört tarafa yayılmıştı. Bu telgrafta 23 Temmuzda

Manastır'da hürriyetin ilân edildiği, merasimin pek büyük vegüzel olduğu o akşam üzeri Saraydan gönderilen bir tellepadişahın Kanun-ı Esasiyi meriyete koyduğunu anlatıyordu.

24 Temmuz 1908 cuma büyük bir millî bayram heyecanıiçinde geçiyordu. O büyük günde Türk, Arnavut, Bulgar, Sırp,Rum, Ulah, hülasa Müslüman ve Hristiyan bütün Rumeli halkı,hürriyetin sevinci içindeydiler. Gözlerde bu sevinç emareleriparlak bir yarını bekliyordu. Kanun-ı Esasi, meşrutiyet, hürriyet,müsavat, kardeşlik, adalet yaftalarıyla süslenmiş  meydanlardabu büyük manaların millete neler getireceğini anlatan nutuklar

Page 202: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 202/212

Page 203: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 203/212

aynı sıcak merasimle karşılanan Manastır çetesinin bulunduğukahvehaneler mıntıkasına varıncaya kadar devam etti. Burada

kalabalık yere iğne atsan düşmeyecek kadardı. Ben bu kalabalıkiçinde büyük bir Müşkülâtla bana kılavuzluk ve yardım edenlereulaşabildim.

377

Sonra da Manastır çetesinden büyük insan ErkânıharpMiralay Selâhattin, Erkânıharp Binbaşı Hasan Tosun, eskiarkadaşım Yüzbaşı Yanyalı Mecdettin, Mülâzım SelânikliMehmet Ali beylerle karşılaşarak sarılıp görüştük. Polislerle

 jandarmaların ufak bir işaretiyle geçişimiz için bir yol açılmış,Manastır, Resne, Çerçis çetelerine bir geçiş  yolu teminedilmiştir. Hürriyetin kalplerde yarattığı kuvvetin neleryapabileceğini ilk defa görüyor, öğreniyordum. Burada daoturup istirahat etmeye imkân yoktu. Burada toplananların hepsidin, dil farkı nazarı itibara almadan askerle görüşmek, öpüşmekistiyordu. Binlerce yaftanın asıldığı yollarda küme kümetoplanan halk, kendilerine bu şerefli günü temin edenleri elde,omuzlarda gezdiriyor, yaşasın zabitler, yaşasın ordu sözleriyledeğerlendiriyordu. Çetelerin istirahat etmesine, yürümesinemeydan bırakmıyordu. Müşkülâtla temin edilen intizamdan

sonra çetelere bir geçiş  yolu temin edilmişti. Önde yürüyenmuzıkaları Anadolu redif taburlarını İttihat ve TerakkiCemiyetinin ileri gelenleri takip ediyor, çeteler de sırasıylabunların arkasında geliyordu.

Hanlar önünde, lokanta caddesine kadar iki taraflıağaçlık yoldan, Dırahor kenarından müşkülâtla yürüyorduk.Sokaklarda yer bulamayan halkın bir kısmı da Dırahor'un ikiyanındaki kahvehanelerin masalarına, peykelerine, sandal-,yalarına çıkmış, biraz açıkgözlerse caddeye bakan pencerelerde,balkonlarda daha evvel yerleşmişti. Herkes bizi seyrediyor,hürriyeti, bizi değil bu mesut günü alkışlıyordu. Ellerdedalgalanan binlerce bayrak, ağaç dalları, çiçek demetleri, allıbeyazlı kordelâlarla, rozetlerle, yaftalarla süslü ve donatılmış olan bu mesut mukaddes bağırış  ve çağırışları sevinçlerininürünüydü ki en metin kalpleri, en hissiz vicdanları bileyumuşatıyordu. Bütün kalabalık kalbiyle, kafasıyla, hissiy-

378

Page 204: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 204/212

le yollarda akan bir kalabalık oluvermişti. O gün kimbilirkaç eski devrin adamı bu merasimi görerek üzülmüş, istibdat

idaresine yardımda bulunduğundan dolayı üzüntü hissetmişti.Yürüyen kalabalık hükümet önünde durarak burada bir kabulresmi yapıldıktan sonra dualar edilip nutuklar verildi.(*) Ben debu büyük günün beni büyüleyen kemaliyetine kapılarak heyecaniçinde arkadaşlarımla görüşüyordum. Şimdi adı '23 Temmuz'olan eski lokanta caddesine yarım saat sonra dönüşerek büyükbir merasimle kışla meydanına kadar aynı sıcaklıkla yavaş yavaş ilerliyorduk.

Böylece on dakika sürecek bir yolu bir saattealabilmiştik. Kışla meydanına geldiğimizde orada bütün askerî

birlikler, üst zabitler, zabitler bizi büyük bir merasimlekarşıladılar. Heyecanlı nutuklarla akşamı bulmuş, merasim birtürlü nihayet bulmamıştı. Karanlığın yaklaşması üzerine artıkistirahat etmeye ve yemek yemeye ihtiyacımız olduğunu anlayankalabalık, takım takım dağılıyordu. Bizim için hazırlanan yoldangeçerek çeteye katılan zabitlerle Royal Oteli'ne getirilmiştik.Erler de hanlar önüne götürüldüler. Bizim ve erlerimizinistirahati için çok şey hazırlanmış, büyük ziyafetler tertipedilmişti. Birkaç gün sonra, birer ikişer gün ara ile Kı-raçova'dan Müslüman, Resne'den Bulgar, Magarove'den Rumçetecileri gelerek aynı şekilde karşılandılar. Ben bu çetelerin

karşılanmasına Cemiyet tarafından ayrılan heyettevazifelendirildiğimden korkunç bir kalabalık içinde alkışlarlahayatımda hiç alışmadığım söz söyleme mecburiyetindekalmıştım. Bulgar çetesinin geldiği gün söylediğim nutkuarkadaşlardan biri yazdığı için buraya aldım:

------------------

(*) Batı memleketlerinde belediyelerde yapılan bumerasimleri biz de onlara bakarak aynı vakur hava içindeyapmalıyız.

379

"Vatandaşlar, istibdat idaresinin elimize, dilimizevurduğu bağları koparmak için vatanımızda on, on iki senedenberi evvelâ Anadolu'da ve nihayet altı senede de Rumeli'demeydana gelen fasılalı fasılasız isyanların ve hareketlerin nedenşimdiye kadar beklenen neticeyi veremeyip, sürüncemedekaldıklarını izah etmek için çok kısa birkaç söz söylemeyilüzumlu görüyorum. Anadolu'da Ermeni vatandaşlarımızın

Page 205: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 205/212

istibdat idaresine muhalif yaptıkları isyan diğer azınlıkları ihtivaetmeyip yalnız Ermeniler tarafından tertip edilmişti. Daha sonra

Rumeli'de Bulgarların yaptıkları isyan da yine bu azınlığınmenfaatlarını yürütüyordu. Bulgar isyanı üzerine Rumeli'de olandiğer Hristiyan azınlık da haricî tesirler neticesi olarak çetelertertip ederek, din ayrılıkları ile zehirlenip, birtakım cinayetlerekalkıştılar. Bütün bu tefrikten doğan hareketlerin hepsi istibdatidaresine birçok azınlığı birbirine karşı kullanmak fırsatınıvermişti. Ecnebi tazyikleri ne kadar genişlersememleketimizdeki duraklama ve geriliği ortadankaldıramayacağı biraz aklı erenlerce düşünülerek, a-zınlıklanbirleştirecek bir kuvvetin yaratılması yollarının a-ranılmasınagidildi. Bunun için de en evvel istibdat idaresinden en çok zarar

gören cahil sanılan Müslümanların arasında İttihat ve Terakkikomiteleri tesis edilerek birliğe davet edilmesi düşünülmüştü.Haklı ve tabii bir mevzuu olan işbu İttihat ve Terakki bayrağıaltında toplanma inanılmayacak kadar kısa bir zaman içinde,akılların alamayacağı bir hızlılıkla büyük bir fedakârlık vetehlikeleri göze alarak muvafa-kıyetle neticelendi.

İşte memleketin hürriyetini temin etmek ve halk arasındamüsavatı yaratmak, istibdat idaresine son vermeyi gaye edinenbu hareket, memlekette bulunan bütün azınlıklar arasında birberaberlik tesis ederek din ve milliyet fikirlerini orta-

380

ya atarak fırıldak çeviren istibdat idaresini dize getirmiş ve Kanun-ı Esasiyi meriyete koyma mecburiyetinde bırakmıştı.Manastır halkı ile vatanın her köşesinden ve haricîmemleketlerden binlerce telgrafla beni tebrik etmekteydiler. İlkdefa kendisinde büyük bir yardım ve destek gördüğüm EnverBey'den de benim için kıymeti büyük olan şöyle bir tel almıştım:Selanik'ten yazılan bu telde Enver Bey şöyle diyordu:

Manastır aracılığıyla Niyazi'yeKardeşim tebrik ederim, yaşasın vatan, yaşasın millet,

yaşasın hürriyet.

25 Temmuz 1908

Enver

Page 206: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 206/212

 

Meşrutiyetin ilânı günlerinde Tepebaşı yazlıktiyatrosunda verilen "Vatan" piyesi temsillerinden birindebulunanlar

Page 207: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 207/212

NETİCE

Hürriyet ve Meşrutiyetin ilânı üzerine bütün gözler bubüyük davayı gerçekleştirenlerin kim olduklarını öğrenmekistiyordu. Evet, Manastır'dan bütün memlekette bu güneşidoğduranlar kimlerdi, bu büyük inkılâp kimlerin eseriydi?Onları bulup tebrik etmeli, öpmeliydi. Herkes bu yaptıklarıylaortada olan, yapanları bilmeyen teşkilâtı bilip öğrenmek,tanımak istiyorlardı. Başı olmayan büyük bir teşkilâttı bu. Onahalkın arzulan hükmediyordu. Ben de bu arzudan kendimikurtaramadım. Bana Manastır merkezi adına emir veren,hareketlerimi takip eden, istikamet veren kimlerdi? Onlarınemirlerini yapıyordum, ama onları tanımıyordum. Bana bu

emirleri verip hadiseleri hazırlatan ve muvafakıyete ulaştıranlarıgörmeyi, kendilerini tebrik etmeyi candan, gönüldenistemekteydim. Herkes gibi ben de bu büyükleri, lüzumsuz yereçeteleri, misafirleri karşılamaya gelen vazifeliler, ziyafetlerereislik edenler, toplantılarda nutuklar verenler arasında aramış bulamamıştım. Bu merak günden güne beni daha da zorladı.Asıl baş olan kuvveti ihtiva eden bu mukaddes şahıslar ise sessizsedasız bir yere çekilmişler, eskisi gibi çalışmaktaydılar.Onlardan hiçbirisi bu toplantılara iştirak etmiyor, bundan sonrayapacaklarıyla meşgul oluyorlardı. Ben ortada göze çarpanlarıbirer birer göstererek:

— Bey idare heyetinden midir? diye merakla soruyor, şucevaplan alıyordum:

382

— Hayır.

— Ya bu şahıs?

— O da değil.

— Ya şu bey?

— Hayır.

Bir gün dayanamadım, Vilâyet İdare Heyetinden banakılavuzluk eden (*) Süvari Yüzbaşısı Debreli Zülnun Bey'e:

— Azizim! Cemiyete taraftar olanların birçoğubugün ortaya çıktı. İdare heyetinin muhterem azalarınınsaklanmasına bir mana veremiyorum. Hususî olarak bana bukadar şan ve şeref temin eden büyüklerimi tanımak istiyorum.Evet beni kendilerine takdim ediniz. Kendilerine hürmetlerimi

Page 208: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 208/212

arze-deyim, teşekkürlerimi bildireyim. Bu benim için yapılması,hem de acele yapılması lâzım gelen bir arzu ve şerefli bir

vazifedir, dedim.— Baş üstüne, dedi:

— Görmek istedikleriniz sizin pek yabancılarınızdeğildir. Süvari on dördüncü alayın kumandanı Yarbay SadıkBey, Tercüman Fahri, Topçu Yüzbaşısı Habip, Topçu MülâzımıZiya beylerle askerî ortamektep resim muallimi Mülâzımİbrahim Şakir ile epeydir taburuna gitmiş  olan ErkânıharpBinbaşı Remzi ve hususî olarak iltihak eden Erkânıharp BinbaşıVehip beyleri herhalde tanırsınız.

— Evet, dedim.

— Birer ahlâk ve insanlık abidesi olan Sadık, Remzi,Vehip ve Fahri beyleri tanırım. Kendilerine hususî bir hürmetimvardır. Fakat burada vazifeli olduklarını bilmiyordum.

-------------

(*) Süvari Yüzbaşısı Zülnun Bey, çok kıymetli, dürüst veiyi bir kalbe sahip olduğu kadar da malûmatlı bir insandı,Manastır'da Cemiyete ilk kuruluşunda katılmış, en müşkülvazifeleri üzerine alarak bü-yük bir iyi niyet ve irade ile verilenvazifeleri yerine getirmişti.

O, sözlerine devamla:

— Sadık Bey hepsinden ayrı bir şahsiyeti olan insandır.Kılıcı kadar kuvvetli bir kalemi vardır. En mühim tebliğleri,emirleri, plânlan yapan odur. Uzun zamandır alâkalı olan umumîheyet azalan hep onun emir ve fikirleri üzerinde birleşerekçalışırlar. Sadık Bey Manastır'da büyük bir hürmet ile karşılanır.Dürüstlüğü ile herkesi kendine bağlamıştır. Ha-bip, Fahri, Ziya,Ressam İbrahim Şakir beyler ise en heyecanlı günlerde bir aslan

gibi kükreyerek Sadık Bey'in hizmetinde çalışmaktadırlar. Budört arkadaş hiç korkmadan alınan kararlara imzayı koyduklarıgibi kararın yerine getirilmesinde de gözlerini kırpmadançalışanlardandı. Şemsi Paşa'nın gelişinde hepimizi bir heyecankaplamıştı. Paşanın ne kadar cahil ve zulümden hoşlandığınıbiliyorduk. Asker elbisesi giymiş, dünyadan habersiz ve paşanınuğrunda canım vermeye hazır birçok Arnavutla çevrilibulunduğunu biliyorduk. Bir dahili harbin çıkması korkusuylaheyecanlanmış, o-nu ortadan kaldırma istikametinde biletenakuza düşerek ne yapacağımızı şaşırmıştık. Sadık Bey'le Ziya

Page 209: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 209/212

ve Habip beyler bu etrafına zehir saçan insanın vazife sırasındaherkesin ö-nünde öldürülmesine karar verdiler. Görüşmenin

fazla uza-maması için kendilerini vazifeli saydılar. Heyecanlı birdakikada bile bir elleri Kur'an üzerinde olduğu hâlde diğerellerini tabancalarına uzatarak yemin ettiler.

Bu konuşmalar sırasında büyüklerinin herhangi birvaziyet karşısında yakalanıp Cemiyetin sarsılmaması içinMülâzım Atıf, yalnız başına ortaya atılarak bu işi yapmaya hazırolduğunu bildirdi.

İşte azizim idare heyeti bunlardır. Pek meşguldürler.Yemeye, uykuya bile zamanları yoktur. Onlar bu umumî sevinceadetâ yabancı kaldılar. Vazife her şeyden evvel gelir ve

384

mukaddestir. Bunun için görünmüyor ve kendilerinigöstermiyorlar. Madem ki böyle çok arzu gösteriyorsunuz, haydisizi Sadık Bey'in yanma götüreyim, görüşünüz.

Ben:

Çabuk olalım, teşekkür ederim.

diyerek konuşa konuşa yürüyorduk. O, Sadık Bey'in din,

felsefe, askerlik, edebiyata olan alâka ve malûmatından,zekâsından, hak ve hakikate olan bağlılık, dürüstlük vealçakgönüllülüğünden söz ediyordu. Cemiyetin en zayıfzamanında katıldığını, kızı ve eşi ile beraber yaptığı hizmetlerianlattı. Konuşa konuşa eve varmış  ve kapıyı çalmıştık. Bizikaranlık bir odada toplanan heyetin yanına götürdüler. Ben, obüyük adamın, elini sakalını öptüm.

Diğer azalarla da görüştük. Her birisi birer ahlâk vekahramanlık abidesi olan bu arkadaşlar bana karşı büyük birnezaket gösterdiler. Son derece alçakgönüllülükle konuşarak |

benim kendilerine söyleyeceklerime, söylemek imkânımvermediler. Şeref ve muvafakıyetin Cemiyetin umumî kuvvetinebağladılar. Oradan çıktık, kaza idare heyetine sordum:

— Kolağası Avni Bey'i görünüz, o sizin dearkadaşınızdır, idare heyetinde vazifelidir, benim işim var, izinverirseniz o size lâzım gelen yardımı yapar, dedi.

Zülnun Bey ayrılmıştı. Avni Bey'i arayıp buldum.Kendisi Mülâzım Ziya Bey'i Osman Paşa'nın evinden kaldırmaksuretiyle vaziyeti hazırlayan arkadaşlardan biriydi. Böylece kaza

Page 210: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 210/212

idare heyetini ve Manastır'da mühim vazifeler yapanları birerbirer gördüm. Avni Bey bana Manastır ileri gelenlerinden Baha

Bey'i, jandarma mektebi arkadaşım Yüzbaşı Halil Bey'i, Eczacıİbrahim Bey'i tanıştırdı. Ben bize yardımlarından dolayı hepsineayrı ayrı teşekkür ettim. Bütün bu arkadaşlar alkış-' gösteriştenuzak, çalışıyor, istibdat idaresinin memleket-

385

te imha edilmesinden başka bir şey düşünmüyordu.

Ben asıl Selânik'i, bu büyük Cemiyetin düşünen beyinio-lan umumî merkez azalarını görmek istiyordum. Onlar büyük

bir nezaketle beni ve bütün çete başlarıyla zabitlerini ve erlerinidavet ettiler. Bize insanlığın, nezaketin, kadirbilirliğin,misafirperverliğin en büyük misalini verdiler.

Topçu Albayı Hasan Rıza, Erkânıharp Yarbay Faik,Erkânıharp Binbaşı Fethi (Okyar), Hafız Hakkı ve Avukat Refik(Manyasizade Refik Bey) ve Posta Memuru Talât beylerletanıştırdılar. Bu tanışmaya Enver ve Fethi (Okyar) beyleraracılık ettiler. Umumî Merkezden hususî bir vazifeyleİstanbul'a gitmiş olan Erkânıharp Yarbay Cemal, Rahmi beylerletanışamadım. İlk evvel Enver Bey'in eniştesini vurarak

kahramanlığını gösteren Mülâzım Silâhçı Tahsin ile görüştüm.Selanik'te vazifeli, bu büyük insanları yalnız vazifede görüptanıyabilmek mümkündü.

Rumeli'nin bütün merkezlerinde Cemiyete taraftarolanlar vazifelerini yapmış  insanlardı. Manastır'da, Selanik'tetanınan bu büyük şahsiyetler gibi, memleketin pek çok yerindegönülleri vatan sevgisiyle çarpan insanlarda bulunuyordu.Kuzey Arnavutluk'u, Kiga ve Toskalıları Cemiyete bağlayanÜsküp idare heyetinin de mühim payı vardı. Yanya, Cemiyetinfedakâr azaları için en emin yer olarak Malisya'yı e-le geçirmiş,Debrelileri kendine kazanmıştı. Debre de Manastır gibi 23

Temmuzda kendiliğinden hürriyeti ilân edecek bir vaziyetegelmişti.

Altı seneden beri menfaatları uğruna birbirini boğazlayanUlahlar, Rumlar, Bulgarlar ve Sırplar şimdi Türklerin açtığıbayrak altında toplanarak ayrılıkları, kırgınlıkları sararak,kaybettiklerini unutarak insanlıkla memleketin yücelipyükseltilmesine çalışacaklar.

386

Page 211: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 211/212

 

Page 212: [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

7/25/2019 [Anı] Hatırat-ı Niyazi - Resneli

http://slidepdf.com/reader/full/ani-hatirat-i-niyazi-resneli 212/212