İkİdİllİlİk ve Çokdİllİlİk - anı yayıncılık
TRANSCRIPT
Prof. Dr. Belma Haznedar
Ankara 2021
İKİDİLLİLİK VE ÇOKDİLLİLİK ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE BİRDEN FAZLA
DİL ÖĞRENİMİ
İKİDİLLİLİK VE ÇOKDİLLİLİK ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE BİRDEN FAZLA DİL ÖĞRENİMİ
Prof. Dr. Belma Haznedar ORCID: 0000-0002-7025-0158
©Tüm Hakları Saklıdır.
Bu kitabın Türkiye’deki basım, yayın ve satış hakları Anı Yayıncılık Eğitim ve Danışmanlık San.
Tic. Ltd. Şti.’ne aittir. Anılan kuruluşun izni alınmadan kitabın tümü ya da bölümleri herhangi
bir bilgi depolama ve erişim sistemiyle, mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik veya başka yön-
temlerle çoğaltılamaz, basılamaz, aktarılamaz, dağıtılamaz.
Yayıncı Sertifika No : 49260
Matbaa Sertifika No : 49363
ISBN : 978-605-170-481-4
e-ISBN : 978-605-170-482-1
Kapak Tasarımı : Kezban KILIÇOĞLU
Mizanpaj : Göksel ÇAKIR
Dil Kontrol : Göksel ÇAKIR
Baskı : Sözkesen Matbaacılık
Adres : İvedik OSB 1518. Sokak Mat-Sit İş Mrk.
No: 2/40 Yenimahalle-ANKARA
Tel : 0 312 395 21 10
KÜTÜPHANE BİLGİ KARTI
HAZNEDAR, Belma
İKİDİLLİLİK VE ÇOKDİLLİLİK
ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE BİRDEN FAZLA DİL ÖĞRENİMİ
Anı Yayıncılık, Ankara/Türkiye
2021, 1. Baskı, x+174 Sf., 16x24 cm
ISBN: 978-605-170-481-4
e-ISBN: 978-605-170-482-1
Dil Bilgisi, Erken Çocukluk Eğitimi, Dil Öğrenimi, Eğitim
Dil Edinimi, Erken Çocukluk, Eğitim, İkidillilik, Çokdillilik, Çocukta Anadil Dil Gelişimi, Söz
Varlığı, Sesbilimsel ve Sözdizimsel Özelliklerin Öğrenimi, Dil Aktarımı, Dil Değiştirme, Dil-Ötesi
Farkındalık, Ardışık İkidillilik, Eşzamanlı İkidillilik, Dil Kullanımı, Dilin Bilişsel Nörolojik, Sosyal
Boyutları, Okuma ve Yazma, Yazı Sistemleri, Fonolojik Farkındalık, Okuma Edinimi, İkidilli
Eğitim Sistemleri
Anı Yayıncılık
Kızılırmak Sokak 10/A
Bakanlıklar/Ankara
Tel: 0 312 425 81 50 pbx
e-posta: [email protected] http://www.aniyayincilik.com.tr
A harfinin evrimi
Başta annem olmak üzere aileme sevgilerimle,
20 yılı aşkın süredir aynı beyinde birden fazla dil sistemine sahip olan çocuk-
larla çalışan bir araştırmacı olarak, uzun süredir erken çocukluk döneminde iki-
dillilik-çokdillilik konulu bir kitap yazmak istiyordum. Yıllar içinde verdiğim
sayısız seminerde ve Boğaziçi Üniversitesinin düzenlediği halka açık ders-
lerde, anne babalar açıkça ‘Bu anlattıklarınızı bir kitapta toplayamaz mısınız?’
diye sorduklarında, ‘Evet, bir gün yazacağım.’ demiştim. Elinizdeki kitabın
her aşamasını birlikte yaşadığım, eşim Mehmet’e, oğlum Deniz’e, kızım Ezgi
Doğa’ya, uzaktan gelen esintileriyle anneme, kardeşlerime ve yeğenlerime, yıl-
lar içinde katıldığım sayısız ulusal ve uluslararası konferans ve proje toplantı-
larında görüş alışverişi yaptığım araştırmacılara, yurt içinde ve yurt dışında
yıllarca veri topladığım ikidilli ailelere ve yayınlarımın konusunu oluşturan
sevgili çocuklarına, seminer verdiğim anne babalara, üniversiteme, arkadaşla-
rıma, uzun yıllardır sorularıyla ve yorumlarıyla daha çok öğrenmemi sağlayan
sevgili öğrencilerime ve kitabın yayına hazırlanması sürecinde emeği geçen
ANI Yayıncılık çalışanlarına sonsuz teşekkürü borç bilirim. Beni bu kitabı yaz-
maya teşvik eden güç, ülkemizde son yıllarda giderek daha çok ilgi görmeye
başlayan ikidillilik-çokdillilik alanına, Türkçe bir eser kazandırmanın yanı
sıra, yıllar boyu anne babaların aşağıya izin alarak sadece birini alıntıladığım
türden ilginç, ısrarlı ve endişeli sorularına yanıt verebilme çabamdır.
28 Mart 2018 Belma Hocam Merhaba, İsmim XXX. Size bir konuda danışmak istiyorum. Yardımcı olabilirseniz çok memnun olurum. Eşim Ukrayna vatandaşı. Kendisi hem Ukraynaca hem de Rusçayı anadil se-viyesinde biliyor. Biz eşimle İngilizce konuşarak anlaşıyoruz. Şu anda işlerim dolayısıyla Şili'de ikamet ediyoruz. 6 aylık bir oğlumuz var, yaşı geldiğinde kreşe burada gidecek ve İspanyolcaya başlayacak. Oğlumuzun dil gelişimi hakkında ciddi endişelerimiz var. Çocuğumuza nasıl bir eğitim verebiliriz? Dört dil birden öğrenmesi mümkün olabilir mi? Kafası karışıp, öğrenmede ya da gelişiminde sorunlar yaşar mıyız? Bize tavsiyeler verirseniz çok memnun oluruz. İyi günler. -- Saygılarımla... Atentamente... Best Regards,
TEŞEKKÜR
Birden fazla dil öğrenmek ve ev, okul ve iş yaşamında kullanmak, dünyanın
hemen her yerinde sık karşılaşılan bir durumdur. Bugün dünyaya gözünü
açan çocukların çoğu, erken çocukluk döneminden itibaren yaşamları boyunca
birden fazla dile maruz kalmakta ve bu dilleri gündelik yaşamlarında etkin bir
biçimde kullanmaktadır. Bunun bireysel olduğu kadar, ekonomik, pedagojik,
sosyal ve siyasal pek çok boyutu vardır. Bu kitabın amacı, birden fazla dil ko-
nuşan çocukların dil gelişimini incelemek ve bu sayede hem eğitim fakültele-
rinde öğrenim gören öğretmen adaylarının akademik donanımına destek ol-
mak, hem de çocuklarına anadili dışında bir dil kazandırmak isteyen anne ba-
baların ve öğretmenlerin sorularına cevap bulmaktır.
Dil öğrenimi karmaşık ve çok boyutlu bir süreçtir. Ancak, normal gelişim gös-
teren her çocuk, çevresinde konuşulan ve düzenli olarak iletişim kurma ola-
nağı bulduğu her dili öğrenme kapasitesine sahiptir. Aynı durum, işitme en-
gelli çocuklar için de geçerlidir. Bu anlamda, beynin bir çocuğun öğrenebile-
ceği dillerin sayısını sınırlaması söz konusu değildir. Dahası, çocuk çevresinde
konuşulan bir veya birden çok dili öğrenme sürecini, bilişsel, sosyal ve psiko-
lojik açıdan henüz gelişme evresinde olduğu yaşamın ilk yıllarında yaşamaya
başlar. Çocukta dil öğrenimi nasıl gerçekleşir? Çocuk dil edinimi sırasında
hangi evrelerden geçer? Anne babanın veya çevrenin çocuğun dil gelişimine
etkileri nelerdir? Çocuğun ilk sözcükleri, ilk tümceleri ne gibi özellikler taşır?
Doğrusu, çok basitmiş gibi görünen bu sorular, yaşamın ilk yıllarında başlayan
çok boyutlu bir öğrenme sürecinin temel halkalarını oluştururlar. Bu konuda
ortaya atılan görüşler, bilişsel, dilbilimsel, nörolojik, psikolojik ve sosyolojik
birçok yaklaşımı içerir. Aynı bireyin iki ya da daha fazla dili öğrenme süreci
düşünüldüğünde ise, karşı karşıya kaldığımız problem, daha karmaşık bir du-
rum arz eder. Her biri kendine has ses bilgisi, morfoloji bilgisi, söz varlığı, söz-
dizim bilgisi, stil ve edimbilimsel kullanım kuralları içeren iki dile eşzamanlı
olarak aynı anda ya da arka arkaya maruz kalmak, ikidilli büyüyen bireyler
için başlı başına karmaşık bir öğrenme sürecine işaret eder. Kısaca, iki farklı
dil sistemini aktif olarak kullanma olarak tanımlayabileceğimiz ikidillilik,
alanyazında anadil edinimine oranla daha az çalışılan bir alan olmasına karşın,
tüm dünyada önemi hızla artan alabildiğine karmaşık bir olgudur. Bu alanda
yapılan araştırmalar, ikidilliliğin sadece dil öğrenme süreçleriyle ve diller arası
etkileşimle sınırlı olmadığını, bilişsel ve nörolojik süreçlerden, toplumsal ya-
şama, kuşaklararası dil aktarımından, ikidilli eğitim sistemlerine kadar uzanan
geniş bir yelpazeye yayıldığını göstermektedir. Bu bakımdan kitabın amacı,
hemen her gün iki veya daha fazla farklı dili konuşan ve kullanan bireylerin
SUNUŞ
vi / Sunuş
özelliklerini ve ikidillilik türlerini ele almak ve ikidilliliğin bilişsel, nörolojik
ve sosyal boyutlarını değerlendirerek, bu durumun iki dilde okuma ve yazma
becerilerinin edinimine ve ikidilli eğitim sistemlerine yansımalarını incele-
mektir.
Belma Haznedar, İstanbul, 2021
TEŞEKKÜR .......................................................................................... iv
SUNUŞ ................................................................................................... v
İÇİNDEKİLER .................................................................................... vii
BİRİNCİ BÖLÜM..................................................................................1
İKİDİLLİLİKTEN VE ÇOKDİLLİLİKTEN NE ANLIYORUZ? ...1
KÜRESEL ÖLÇEKTE YAYGIN BİR OLGU OLARAK İKİDİLLİLİK ... 1
İKİDİLLİLİK VEYA ÇOKDİLLİLİK NEDİR? .......................................... 4
İKİDİLLİLİK TÜRLERİ ............................................................................... 5
İKİNCİ BÖLÜM ....................................................................................9
ÇOCUKTA ANADİL EDİNİMİ .........................................................9
ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE ANADİL GELİŞİMİ ................... 9
SESBİLİMSEL ÖZELLİKLERİN EDİNİMİ ............................................. 12
SÖZ VARLIĞININ EDİNİMİ .................................................................. 15
SÖZDİZİMSEL ÖZELLİKLERİN EDİNİMİ ........................................... 18
DİL EDİNİMİ KURAMLARI ................................................................... 21
DAVRANIŞÇI YAKLAŞIM ...................................................................... 22
DOĞUŞTANCI YAKLAŞIM .................................................................... 23
BİLİŞSEL VE BAĞLAŞIMCI YAKLAŞIMLAR ...................................... 24
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM..............................................................................27
ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE İKİDİLLİLİK VE
ÇOKDİLLİLİK .....................................................................................27
EŞZAMANLI İKİDİLLİLİK ...................................................................... 27
İÇİNDEKİLER
viii / İçindekiler
İKİDİLLİ ÇOCUKLAR İKİ FARKLI DİL SİSTEMİNİ NASIL AYIRT
EDERLER? .................................................................................................. 29
DİLLER ARASI ETKİLEŞİM/DİL AKTARIMI ..................................... 31
DİL DEĞİŞTİRME/DÜZENEK DEĞİŞTİRME ..................................... 34
EŞZAMANLI İKİDİLLİLİKTE SÖZ VARLIĞININ EDİNİMİ ............ 35
İKİDİLLİ ÇOCUKLARDA DİL-ÖTESİ FARKINDALIK ..................... 37
ARDIŞIK İKİDİLLİLİK ............................................................................. 38
ARDIŞIK İKİDİLLİ ÇOCUKLARDA DİL GELİŞİMİ ........................... 40
ARDIŞIK İKİDİLLİ ÇOCUKLARDA DİL AKTARIMI ........................ 40
İKİDİLLİLİKTE YAŞ FAKTÖRÜ ............................................................. 43
İKİDİLLİ ÇOCUKLARDA SESBİLİMSEL ÖZELLİKLERİN
ÖĞRENİMİ ................................................................................................. 45
ARDIŞIK İKİDİLLİLİKTE SÖZ VARLIĞININ GELİŞİMİ ................... 47
ARDIŞIK İKİDİLLİLİKTE SÖZDİZİMSEL ÖZELLİKLERİN
ÖĞRENİMİ ................................................................................................. 50
İKİDİLLİ ÇOCUKLARIN DİL ÖĞRENİMİ SIRASINDA
YAPTIKLARI YANLIŞLAR ..................................................................... 53
ANADİLİN ETKİSİYLE YAPILAN YANLIŞLAR ...................................................... 54
HEM TEKDİLLİ ÇOCUKLARIN HEM DE İKİDİLLİ ÇOCUKLARIN YAPTIĞI
YANLIŞLAR .................................................................................................................... 54
DİL KULLANIMI VE EDİMBİLİMSEL GELİŞİM ................................ 57
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM .......................................................................61
İKİDİLLİLİĞİN BİLİŞSEL, NÖROLOJİK VE SOSYAL
BOYUTLARI ........................................................................................61
İKİDİLLİLİĞİN BİLİŞSEL BOYUTLARI ................................................ 61
DİLİN NÖROLOJİK BOYUTLARI .......................................................... 66
DİL BOZUKLUKLARI .............................................................................. 69
İKİDİLLİ TOPLUMLARDA KUŞAKLARARASI DİL AKTARIMI .... 75
DİL KAYBI ................................................................................................. 78
İçindekiler / ix
BEŞİNCİ BÖLÜM ...............................................................................83
İKİ DİLDE OKUMA VE YAZMA BECERİLERİNİN
GELİŞİMİ .............................................................................................83
OKUMA VE YAZMA ............................................................................... 83
YAZI SİSTEMLERİ .................................................................................... 84
OKUMAYI ETKİLEYEN FAKTÖRLER ................................................. 85
Fonolojik Farkındalık/Sesbilimsel Farkındalık .......................................................... 85
Hızlı Otomatik İsimlendirme ........................................................................................ 86
Fonolojik Bellek............................................................................................................... 86
Biçim Birim/Morfem Farkındalığı ............................................................................... 87
Ortografi Bilgisi .............................................................................................................. 87
İşlemleme Hızı ................................................................................................................ 88
Söz Varlığı ....................................................................................................................... 88
Akıcı Sözcük Okuma ve Okuduğunu Anlama ........................................................... 89
OKUMA EDİNİMİ .................................................................................... 89
İKİ FARKLI DİLDE OKURYAZARLIK BECERİLERİNİN
GELİŞİMİ .................................................................................................... 90
ALTINCI BÖLÜM ..............................................................................97
İKİDİLLİ EĞİTİM SİSTEMLERİ.....................................................97
İKİDİLLİ EĞİTİM ...................................................................................... 97
İKİDİLLİ EĞİTİM MODELLERİ ............................................................. 99
İKİDİLLİ EĞİTİMDEN NE ANLIYORUZ? ......................................... 100
ZAYIF İKİDİLLİ EĞİTİM MODELLERİ .............................................. 102
İKİDİLLİ ANA AKIM MODELİ ................................................................................. 102
ÖĞRENCİYİ DERSTEN ALMA MODELİ ................................................................ 105
YAPILANDIRILMIŞ İKİDİLLİ EĞİTİM MODELİ ................................................... 106
GEÇİCİ İKİDİLLİ EĞİTİM MODELLERİ .................................................................. 107
GÜÇLÜ İKİDİLLİ EĞİTİM MODELLERİ ............................................ 109
İKİNCİ DİLDE SÜREKLİ VE YOĞUN EĞİTİM ....................................................... 109
MİRAS DİLDE İKİDİLLİ EĞİTİM VE ANADİLİ KORUMA MODELLERİ ......... 113
x / İçindekiler
İÇERİK TEMELLİ DİL EĞİTİMİ ................................................................................. 116
AVRUPA OKULLARI .................................................................................................. 117
ULUSLARARASI OKULLAR ..................................................................................... 119
YEDİNCİ BÖLÜM ............................................................................123
ANNE VE BABALARA SESLENİŞ ...............................................123
İKİDİLLİLİK HAKKINDA DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR ........... 123
1. İki dile maruz kalmak çocuğumun kafasını karıştırır mı? HAYIR! ......... 123
2. Çocuğum her iki dilini aynı derecede akıcı ve doğru kullanabilir mi? HER
ZAMAN DEĞİL! ............................................................................................ 124
3. İkidillilik çocuğumun zekâsını köreltir mi? HAYIR! ................................. 124
4. İkidillilik çocuğumu daha zeki mi yapar? HAYIR! ................................... 125
5. İkidilli çocuk yetiştirmek isteyen anne ve babalar ne yapmalı?
Çocuklarıyla BOL BOL kendilerini rahat hissettikleri dilde konuşmalı!
BİRLİKTE zaman geçirmeli!.......................................................................... 126
6. İkinci bir dili öğrenmede yaşın önemi var mıdır?...................................... 128
7. Çocuğum okuma ve yazmayı iki dilde aynı anda mı, yoksa önce bir dilde,
sonra diğer dilde mi öğrenmeli? .................................................................. 129
8. Çocuğumun okuma ve yazma becerilerinin gelişimine nasıl yardım
edebilirim?....................................................................................................... 130
9. Erken çocukluk döneminde iki dil öğrenmesi, çocuğumun dil
gelişiminde gecikmelere, ciddi sorunlara ve dil geriliklerine neden olur
mu? ................................................................................................................... 132
10. Göçmen aileler çocuklarının okul başarısı için evde toplum dilini mi
kullanmalı? HAYIR! ....................................................................................... 134
SONUÇ ...............................................................................................135
SON SÖZ ............................................................................................135
KAYNAKLAR ....................................................................................135
YAZAR HAKKINDA .......................................................................135
Çocukta dil gelişimi, bilişsel bilim, dilbilim, eğitim, psikoloji, sosyoloji, nöro-
loji gibi birçok disiplinden sayısız araştırmacıyı bir araya getiren ender araş-
tırma alanlarından biridir. Son 50 yılda yapılan çalışmalar özellikle çocukta
anadil gelişimi alanına odaklanmış ve bu süreçte çok sayıda dilbilimsel, psiko-
lojik, pedagojik, sosyolojik ve nörolojik kuramsal model ve yaklaşım geliştiril-
miştir. Bu yaklaşımların hemen hepsinde yanıt aranan temel soru ‘Çocuk ana-
dilini nasıl öğrenir?’ sorusu olmuştur. ‘Çocukta dil edinimi nasıl gerçekleşir?
Çocuk dil edinimi sırasında hangi evrelerden geçer? Anne babanın veya çev-
renin çocuğun dil gelişimine etkileri nelerdir? Çocuğun ilk sözcükleri, ilk tüm-
celeri ne gibi özellikler taşır?’ gibi çok sayıda soruya yanıt aranan alanların
başında dilbilimsel yaklaşımlar gelmektedir. Bu yaklaşımların bir kısmı, ayrı
ayrı dillerde görülen gelişimsel özelliklere odaklanırken, bir kısmı ise, dil ge-
lişiminin evrensel özelliklerini inceleyen çalışmalar olmuştur. Son yıllarda
anadil edinimi çalışmalarının yanı sıra, erken çocukluk döneminde iki veya
daha fazla dilin aynı anda veya ardışık olarak edinimi konusunda yapılan ça-
lışmaların hız kazandığı görülmektedir. Bu bölümde, erken çocukluk döne-
minde iki veya daha çok dil ediniminin türlerini ve dünya genelindeki yaygın
dağılımını ele alacağız.
KÜRESEL ÖLÇEKTE YAYGIN BİR OLGU OLARAK İKİDİLLİLİK
Gelişen teknoloji, ülkeler arası artan hareketlilik, dünya genelinde yaşanan bü-
yük göç dalgaları gibi nedenlerle günümüzde birçok çocuk, erken yaşlardan
itibaren anadili dışında başka dillerle karşılaşmaktadır (Bhatia ve Ritchie,
2013). Aynı zamanda, dünyanın pek çok yerinde anne babalar, bilinçli olarak
erken yaşlardan itibaren çocuklarının yeni bir dil öğrenmesini teşvik etmekte
(Enever ve Moon, 2009; Copland ve Garton, 2014; Haznedar, 2015; Kırkgöz,
2010), okul sistemleri programlarında birden fazla dili etkin bir şekilde kullan-
manın yollarını aramaktadır (Baker ve Wright, 2017). Çoğumuz iki veya daha
fazla dil bilmenin avantajlarından söz ederken, gerçekte bu avantajların tam
BİRİNCİ BÖLÜM
İKİDİLLİLİKTEN VE ÇOKDİLLİLİKTEN
NE ANLIYORUZ?
2 / İkidillilik ve Çokdillilik
olarak ne anlama geldiğini sorgulamakta ve çocuklarımızı doğru yönlendir-
menin yollarını aramaktayız. Bu nedenle, bu bölümde önce, birden fazla dil
bilmenin ne anlama geldiğini tanımlayıp, ikidilliliğin türlerini inceleyeceğiz.
Yaşamımız boyunca birden fazla dil konuşabilen pek çok kişiyle karşıla-
şırız. Bir an metroda yanınızda oturan birine ‘Kaç dil konuşuyorsunuz?’ diye sor-
duğunuzu düşünün. Nasıl bir cevap alırsınız? Ülkemizde bu sorunun cevabı
belli ölçüde soruyu sorduğunuz yere göre değişiklik gösterebilir. Örneğin,
Bartın’da birine ‘Hangi dilleri konuşuyorsunuz?’ diye sorsanız, büyük olası-
lıkla Türkçe, Diyarbakır’da yaşayan birine aynı soruyu sorduğunuzda, hem
Türkçe hem de Kürtçe, Artvin Arhavi’de Lazca ve Türkçe, Kilis’te ise Türkçe
ve Arapça diyecektir. Aynı durum, dünyanın pek çok ülkesi için de geçerlidir.
Toplum yaşamında çokdillilik politikasını benimseyen birçok ülkede hemen
herkes en az iki dille hatta üç dille günlük yaşamını sürdürmektedir.
Son istatistiklere göre, dünyada 200 kadar ülkede yaklaşık 7000 kadar dil
konuşulmaktadır (Eberhard, Simons ve Fennig, 2019). Bu rakamlar, iki veya
daha fazla dil kullanımının küresel ölçekte ne kadar yaygın olduğunu göster-
mesi bakımından son derece önemlidir. Dünyada konuşulan diller konusunda
yapılan ilk çalışmalarda ikidillilik veya çokdillilik daha çok sömürge ülkele-
riyle ilişkilendirilmiştir. Ancak, günümüzde ikidilliliğin sadece belli bir coğ-
rafya ile sınırlandırılamayacağı bilinmekte ve dünyanın hemen her yerinde ya-
şayan milyonlarca kişinin yaklaşık üçte ikisinin birden fazla dil konuştuğu gö-
rülmektedir (bknz. Bhatia ve Ritchie, 2013; Grosjean, 2008; Potowski ve Roth-
man, 2008; Rothman, González-Alonso ve Puig-Mayenco, 2019). Tekdilliliğin
neredeyse istisna olmaya başladığı günümüzde, ikidillilik ve çokdillilik,
Asya’dan Afrika’ya, Avrupa’dan Kuzey ve Güney Amerika’ya ve Avust-
ralya’ya kadar pek çok ülkede ciddi bir dağılım göstermektedir. Örneğin, Af-
rika’nın güneyinde yer alan ülkelerden Mozambik’te 20, Güney Afrika Cum-
huriyeti’nde 25 dil konuşulurken (Kamwangamalu, 2013) , benzer bir resimle
dünyanın adeta ‘dil laboratuarı’ olarak nitelendirilen Hindistan, Pakistan, Ne-
pal, Bangladeş, Sri Lanka gibi Güney Asya ülkelerinde karşılaşmaktayız (Bha-
tia ve Ritchie, 2013). İçinde önemli sayıda dili, kültürü, etnik ve dini topluluğu
barındıran Hindistan’ın, örneğin, 700’ü aşkın dile ev sahipliği yaptığı, bunlar-
dan 23’ünün resmi dil kategorisinde olduğu (Bhatia ve Ritchie, 2013; Mohanty,
2006), toplam nüfusu yaklaşık 9.000.000 milyon civarında olup, dünya dilleri-
nin %12’sini barındıran Papua Yeni Gine’de, 800’ü aşkın dilin konuşulduğu
(bknz. World Population Review, 2020), 1960’lı yılların ortalarından bu yana 4
resmi dili ile Singapur’un çokdilli ve çok kültürlü bir başka Asya ülkesi olduğu
(Pakir, 2004) görülmektedir.
Dahası, tekdilli veya tekdillilik politikasının kabul gördüğü ülkelerde
bile, milyonlarca ikidilli ve çokdilli bireyin toplam nüfus içinde ciddi bir oranı
Erken Çocukluk Döneminde Birden Fazla Dil Öğrenimi / 3
temsil ettiği görülmektedir. Örneğin, Amerikan Sayım Bürosunun (2015) rapo-
runa göre (Census Bureau report, 2015), Amerikan toplumunda yaklaşık 350
farklı dilin konuşulduğu, nüfusun %20’den fazlasının evde farklı bir dil ko-
nuştuğu, bunlar içinde en büyük grubu ABD nüfusunun %13’ünü oluşturan
İspanyolca konuşan kişiler olduğu belirtilmektedir. Aynı şekilde, İngiltere’de
yaşları 5-18 arasında değişen bir milyondan fazla çocuğun 360 farklı dil konuş-
tuğu ve okullarda yapılan sayıma (2013) göre her altı çocuktan birinin İngiliz-
ceyi ikinci bir dil olarak konuştuğu görülmektedir (Bknz. National Association
for Language Development in the Curriculum, www.naldic.org.uk). Ülkeler
arasında ikidillilik oranları açısından farklar görülse bile (İngiltere’de %20,
Hollanda’da %90 gibi), Avrupa nüfusunun önemli bir bölümünün en az ikidilli
olduğu belirtilmektedir (Marian ve Shook, 2012). Almanya ve Belçika gibi ül-
kelerde nüfusun yaklaşık %18-20’sinin Almanca, Fransızca veya Flamanca dı-
şında bir dil konuştuğu bilinmektedir (Shin, 2013). Hatta, çoğu zaman İngilizce
ve Fransızca gibi dillerin yaygın kullanımı nedeniyle, adeta tekdilli olduğu
varsayılan bu ülkelerde, bilinen baskın diller ve göçmen dilleri dışında düşük
oranlarda da olsa, Keltik dillerinden (İskoçça, İrlandaca, Galce, Breton vb.),
Romans dillere (Galiçya, Rumence vb.), Germen dillerinden (Frisian, Faroese
vb.), Slav ve Baltık dillerine kadar (Ukraynaca, Slovakça, Litvanyaca vb.) geniş
bir yelpazede çok çeşitli sayıda Avrupa dili konuşulmaktadır (Tabouret-Kel-
ler, 2013).
Ülkemizde konuşulan azımsanmayacak sayıda dil de, benzer bir duruma işa-
ret etmektedir. Tarihsel açıdan düşünüldüğünde, ikidillilik ve çokdillilik yüz-
yıllar boyu, içinde yaşadığımız coğrafyanın temel özelliklerinden biri olmuş-
tur (Karahan, 2005). Yeni istatistiklere ihtiyaç duyduğumuz son günlerde, Tür-
kiye’deki etnik kimlikler üzerine 2009 yılında ERG tarafından yürütülen bir
araştırmaya göre, ülkemizde konuşulan dillerin oranları şu şekilde sıralanmış-
tır: Türkçe (% 84,54), Kürtçe-Kırmanci (% 11,97), Zazaca (% 1,01), Ermenice (0,
% 07), Yunanca (% 0,06), İbranice (% 0,01), Lazca (% 0,12), Çerkezce (% 0,11)
(Ayan-Ceyhan ve Koçbaş, ERG Raporu, 2009). Bu oranlar, 2011 yılında Su-
riye’de ortaya çıkan karışıklık sonrası ülkemizde geçici koruma kapsamında
yaşamaya başlayan resmi rakamlara göre 3.645.557 Suriyeliyi içine alacak şe-
kilde güncellenmelidir (bknz. Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, Ocak 2021 ista-
tistikleri).
Özetle, ilk dönem çalışmalarında ağırlıklı olarak Afrika ve Asya’daki ül-
kelere atfedilen ikidillilik, dünya genelinde göç hareketlerinin alabildiğine
yaygın görüldüğü günümüzde, hemen her ülkenin tartışılmaz gerçeği olarak
karşımıza çıkmaktadır.
4 / İkidillilik ve Çokdillilik
İKİDİLLİLİK VEYA ÇOKDİLLİLİK NEDİR?
En genel tanımıyla, ikidillilik veya çokdillilik bir kişinin günlük yaşamında
birden fazla dili kullanabilmesidir. Ancak, kişinin birden fazla dili bilmesi ve
doğru zamanda doğru dilde başkalarıyla iletişim kurması, dilbilim açısından
olduğu kadar, eğitim, psikoloji ve sosyoloji gibi disiplinleri de içine alan kar-
maşık bir olgudur (Butler, 2013). Bu karmaşıklık, alanyazında pek çok tanımı
beraberinde getirmektedir. Örneğin, Bloomfield’a göre ikidillilik bir kişinin iki
farklı dili anadilini konuşur gibi konuşmasıdır (Bloomfield, 1933:56). Ancak,
bu tanım anadili gibi olmasa bile, dünyanın hemen her yerinde gündelik yaşa-
mında ve iş yaşamında birden fazla dili etkin biçimde kullanan milyonlarca
kişiyi içermediğinden, artık kabul görmemektedir.
Günümüzde ikidillilik konusunda çalışan pek çok araştırmacı, daha geniş
kapsamlı bir tanımı benimsemektedir. Buna göre, ikidilli kişiler her iki dilini
günlük yaşamında farklı amaçlarla, farklı kişilerle, farklı konularda ve farklı
dil becerileriyle kullanabilen kişilerdir (Grosjean 2010: 4). Bu tanım, birden
fazla dil kullanma becerisine sahip iki veya çokdilli kişilerin, dil öğrenme be-
cerilerinin zamana, yere, iletişim kurulan kişiye, çalışma ve yaşam koşullarına
bağlı olarak değişen dinamik yapısına işaret eder (Valdés, 2001).
Shin’in (2013:1) Pandit’ten (1977) alıntıladığı bir örnek, çokdilliliğin gün-
lük yaşamdaki yerini göstermesi bakımından bize ilginç bir resim sunmakta-
dır. Bu örnekte, Bombay’da yaşayan bir Hintlinin evde anadili Gujarati’nin bir
lehçesini, çarşı ve pazarda ona benzer Marathi’yi, tren istasyonunda ülkenin
ortak dili Hindi’yi, işyerinde Kachhi’yi, akşam evde televizyon izlerken Hindi
veya İngilizceyi kullandığı belirtilir. Buna göre, kişi, aynı anda bildiği birden
fazla dili, içinde bulunduğu sosyal duruma, amaca, yere, zamana ve karşısında
iletişimde bulunduğu kişiye uygun olarak seçip kullanabilmektedir. Buna ben-
zer örneklerin dünya genelinde azımsanmayacak kadar yaygın olması, ikidilli
veya çokdilli bir ortamda yaşayan bir kişinin deneyimlerinin gün içinde deği-
şebileceğini, yaşadığı toplumun dil kullanımı açısından çeşitlilik sunduğunu
ve ayrıca bu kişilerin her bir dilindeki yeterlik düzeyinde farklılıklar olabile-
ceğini göstermesi bakımından önemlidir. Bu anlamda, ikidilli veya çokdilli bi-
reyler dil kullanımı açısından homojen değil, tam aksine heterojen bir grup
oluştururlar.
Son yıllarda yapılan bazı çalışmalarda, ikidillilik ile çokdillilik arasındaki
farklar vurgulanırken, bir kısmında da bu iki olgu arasındaki benzerliklerin
vurgulandığı görülmektedir. Tanımı gereği, ikidillilik ve çokdillilik arasındaki
en belirgin farklardan biri, ikidillilikte önceden öğrenilen bir dil varken, çok-
dillilikte önceden öğrenilen dil sayısının birden fazla oluşudur. İkidillilik ile
çokdillilik arasındaki bu fark, özellikle diller arası etkileşim sırasında hangi