› resimler › ekler › mmsy_0c3d7614917b243_ek.pdf7. sektÖrde yayin Çali Şmalari harita ve...

12
..-.it 5. SEKTÖRDE ÖRGÜTLENME Harita mühendisliğini, 6235 sayılı TMMOB Yasası ile 1954 yılında kurulan Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası temsil et- mektedir. Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, tüzel kişiliğe sahip, kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşu ve sivil top- lum örgütüdür. Oda: Genel Merkez, 10 şube, 150 il/ilçe/işyeri temsilciliği ve yaklaşık 6700 üyeden oluşmaktadır. Toplam 7000 civarındaki harita mühendisinin yaklaşık 250-300 kadarı odaya ka(Tablo 5.) yıtli değildir. Odaya kayıtlı olanların oranı %96, kayıtlı olmayanların oranı %4 civarındadır. Öte yandan Harita Genel Komutanlığı'na bağlı, Harita Yüksek Teknik Okulundan mezun olanlar yasa gereği emekli olduk- tan sonra odaya kayıt olabilmektedirler. Ayrıca özel sektör bünyesinde merkezleri Ankara olmak üzere iki adet dernek kurulmuştur. 1995 yılında kurulan "Harita Mü- teahhitleri Derneğinin" 67 üyesi vardır, üyelerinin tamamı harita mühendisidir. Bu derneğe tepki olarak yine 1995 yılında "Ha- rita Sektörü İş Adamları Derneği" (HASİAD) kurulmuş olup, 40 üyesi vardır, üyelerinin 12'si harita mühendisi, 28'i sektörde çalışan diğer haritacılardır. Ancak bu iki derneğin kurumsallaşma sürecini tamamlayamadıkları gözlemlenmekle birlikte, harita özel sektörünün güçlü bir örgütlenme içinde olmadığı da görülmektedir. Kurulu bulunan derneklerin birleşerek özel sektörde güçlü bir derneğe dönüştürülmesi yönündeki çalışmalar devam etmektedir. Kamuda ve özel sektörde çalışan harita mühendislerinin bir bölümü çeşitli sendikalara üye bulunmaktadır. Bunların sayısı hakkında istatistiki bilgi mevcut değildir. 6. SEKTÖRDE HUKUKSAL ALTYAPI (MEVZUAT) ÇALI ŞMALARI Sektörü yakından ilgilendiren ana mevzuat: Anayasa, Medeni Yasa, Tapu-Kadastro, imar, Belediye, Arsa Ofisi, Kamulaştır- ma, Maden, Kıyı, tmar Affı, TMMOB vb. yasalardır. Sektörün hukuksal alt yapısı, günün gelişen koşullarına ve teknolojinin gerisinde kalmıştır. Bu nedenle sektörün hukuksal altyapısnın ele alınarak, gerekli değişikliklerin yapılması ve bir kısım mevzuatın yeni baştan düzenlenmesi gerekmektedir. Ha- ritacılık sektörü ile ilgili halen üzerinde değişiklik çalışmaları devam eden ya da taslak olarak ilk defa hazırlanan mevzuat çalış- maları aşağıda gösterilmiştir. (Tablo 5 -Tablo 6) Tablo 5 Sıra No Harita Sektörünü İlgilendiren Mevzuat Çalışmaları 1 743 sayılı Türk Medeni Yasası Değişiklik Taslağı (**) 2 3194 Sayılı İmar Yasası Değişiklik Taslağı (**) 3 Yerel Yönetimler Reform Yasa Taslağı (**) ' 4 Mera Yasa Taslağı (28.02.1998 tarih ve 23272 sayılı R.G. yayınlandı) (**) 5 Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Kurum Yasa Taslağı (**) 6 Lisanslı Ölçme Büroları Yasa Taslağı (*) 7 Emlak Müşavirliği ve Emlak Komisyonculuğu Yasa Talağı (*) 8 Arazi Toplulaştırma Yasası Değişiklik Taslağı (**) 9 Kadastro Yasasının 39 ve 47 md. Ek Yapılmasına İlişkin Yasa Taslağı (**) 10 Büyük Ölçekli Haritaların Yapım Yönetmeliği Değişiklik Taslağı (**) 11 Tekniker ve Teknisyen Yönetmeliği Taslağı (*) 12 Harita Teknik uygulama Sorumluluğu Yönetmelik Taslağı (*) 13 Bilirkişilik Müessesesinin Yeniden Düzenlenmesi ile ilgili Yasa Taslağı (*) 14 Taşınmazların Değer Takdirini Yapacak Komisyonların Tespiti ve Çalışma usul ve Esasları Hakkında Yasa Taslağı (*) Tablo 6 Sıra Harita ve Kadastro Mühendisleri Odasını ilgilendiren Mevzuat Çalışmaları 1 TMMOB Yasası Değişiklik Taslağı (**) 2 TMMOB Mühendislik-Mimarlık Öğrenciler Kolu Yönetmelik Taslağı (*) 3 HKMO Tüzük Değişiklik Taslağı (**) 4 HKMO Mali işler Bütçe uygulama Yönetmeliği Değişiklik Taslağı (**) 5 HKMO Serbest Müh. Müş. Büroları Tescil Yönetmeliği Değişiklik Taslağı (**) 6 HKMO Demirbaş ve Dokümantasyon Sayım, Belirleme ve Tescil Yönetmeliği 7 HKMO Mesleki Denetim uygulama Yönetmeliği (**) 8 HKMO Teknik-Bilimse! Komisyonlar Yönergesi (**) 9 HKMO uluslararası Etkinlikler Yönergesi (**) 10 HKMO Kurultay Yönergesi (**) 11 HKMO Disiplin Yönetmeliği (**) 12 HKMO Yayın Yönetmeliği (**) 13 HKMO Denetleme Yönetmeliği (**) (*) İ lk defa hazı rlanan mevzuat çal ı şmas ı nı ifade etmektedir. (**) Güncelleş mesi ya da de ği ş tirilmesi gereken mevzuat çal ı ş malar ı nı ifade etmektedir. 36

Upload: others

Post on 30-May-2020

11 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: › resimler › ekler › MMSY_0c3d7614917b243_ek.pdf7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALI ŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita

..-.it 5. SEKTÖRDE ÖRGÜTLENME Harita mühendisliğini, 6235 sayılı TMMOB Yasası ile 1954 yılında kurulan Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası temsil et-

mektedir. Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, tüzel kişiliğe sahip, kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşu ve sivil top-lum örgütüdür.

Oda: Genel Merkez, 10 şube, 150 il/ilçe/işyeri temsilciliği ve yaklaşık 6700 üyeden oluşmaktadır. Toplam 7000 civarındaki harita mühendisinin yaklaşık 250-300 kadarı odaya ka(Tablo 5.) yıtli değildir. Odaya kayıtlı olanların oranı %96, kayıtlı olmayanların oranı %4 civarındadır.

Öte yandan Harita Genel Komutanlığı'na bağlı, Harita Yüksek Teknik Okulundan mezun olanlar yasa gereği emekli olduk-tan sonra odaya kayıt olabilmektedirler.

Ayrıca özel sektör bünyesinde merkezleri Ankara olmak üzere iki adet dernek kurulmuştur. 1995 yılında kurulan "Harita Mü-teahhitleri Derneğinin" 67 üyesi vardır, üyelerinin tamamı harita mühendisidir. Bu derneğe tepki olarak yine 1995 yılında "Ha-rita Sektörü İş Adamları Derneği" (HASİAD) kurulmuş olup, 40 üyesi vardır, üyelerinin 12'si harita mühendisi, 28'i sektörde çalışan diğer haritacılardır. Ancak bu iki derneğin kurumsallaşma sürecini tamamlayamadıkları gözlemlenmekle birlikte, harita özel sektörünün güçlü bir örgütlenme içinde olmadığı da görülmektedir. Kurulu bulunan derneklerin birleşerek özel sektörde güçlü bir derneğe dönüştürülmesi yönündeki çalışmalar devam etmektedir.

Kamuda ve özel sektörde çalışan harita mühendislerinin bir bölümü çeşitli sendikalara üye bulunmaktadır. Bunların sayısı hakkında istatistiki bilgi mevcut değildir.

6. SEKTÖRDE HUKUKSAL ALTYAPI (MEVZUAT) ÇALIŞMALARI Sektörü yakından ilgilendiren ana mevzuat: Anayasa, Medeni Yasa, Tapu-Kadastro, imar, Belediye, Arsa Ofisi, Kamulaştır-

ma, Maden, Kıyı, tmar Affı, TMMOB vb. yasalardır. Sektörün hukuksal alt yapısı, günün gelişen koşullarına ve teknolojinin gerisinde kalmıştır. Bu nedenle sektörün hukuksal

altyapısnın ele alınarak, gerekli değişikliklerin yapılması ve bir kısım mevzuatın yeni baştan düzenlenmesi gerekmektedir. Ha-ritacılık sektörü ile ilgili halen üzerinde değişiklik çalışmaları devam eden ya da taslak olarak ilk defa hazırlanan mevzuat çalış-maları aşağıda gösterilmiştir. (Tablo 5 -Tablo 6)

Tablo 5

Sıra No Harita Sektörünü İlgilendiren Mevzuat Çalışmaları

1 743 sayılı Türk Medeni Yasası Değişiklik Taslağı (**)

2 3194 Sayılı İmar Yasası Değişiklik Taslağı (**) 3 Yerel Yönetimler Reform Yasa Taslağı (**) '4 Mera Yasa Taslağı (28.02.1998 tarih ve 23272 sayılı R.G. yayınlandı) (**) 5 Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Kurum Yasa Taslağı (**) 6 Lisanslı Ölçme Büroları Yasa Taslağı (*)7 Emlak Müşavirliği ve Emlak Komisyonculuğu Yasa Talağı (*) 8 Arazi Toplulaştırma Yasası Değişiklik Taslağı (**) 9 Kadastro Yasasının 39 ve 47 md. Ek Yapılmasına İlişkin Yasa Taslağı (**)10 Büyük Ölçekli Haritaların Yapım Yönetmeliği Değişiklik Taslağı (**) 11 Tekniker ve Teknisyen Yönetmeliği Taslağı (*) 12 Harita Teknik uygulama Sorumluluğu Yönetmelik Taslağı (*) 13 Bilirkişilik Müessesesinin Yeniden Düzenlenmesi ile ilgili Yasa Taslağı (*)14 Taşınmazların Değer Takdirini Yapacak Komisyonların Tespiti ve Çalışma usul ve Esasları Hakkında Yasa Taslağı (*)

Tablo 6 Sıra Harita ve Kadastro Mühendisleri Odasını ilgilendiren Mevzuat Çalışmaları

1 TMMOB Yasası Değişiklik Taslağı (**) 2 TMMOB Mühendislik-Mimarlık Öğrenciler Kolu Yönetmelik Taslağı (*) 3 HKMO Tüzük Değişiklik Taslağı (**) 4 HKMO Mali işler Bütçe uygulama Yönetmeliği Değişiklik Taslağı (**) 5 HKMO Serbest Müh. Müş. Büroları Tescil Yönetmeliği Değişiklik Taslağı (**)6 HKMO Demirbaş ve Dokümantasyon Sayım, Belirleme ve Tescil Yönetmeliği 7 HKMO Mesleki Denetim uygulama Yönetmeliği (**)8 HKMO Teknik-Bilimse! Komisyonlar Yönergesi (**) 9 HKMO uluslararası Etkinlikler Yönergesi (**)10 HKMO Kurultay Yönergesi (**) 11 HKMO Disiplin Yönetmeliği (**) 12 HKMO Yayın Yönetmeliği (**) 13 HKMO Denetleme Yönetmeliği (**)

(*) İlk defa hazırlanan mevzuat çalışmasını ifade etmektedir. (**) Güncelleşmesi ya da değiştirilmesi gereken mevzuat çalışmalarını ifade etmektedir.

36

Page 2: › resimler › ekler › MMSY_0c3d7614917b243_ek.pdf7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALI ŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita

7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALIŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita oe Kadastro Mühendisliği Dergi-

si" ve 1990 yılından beri yayınlanan "Harita Bülteni", Harita Genel Komutanlığı tarafından 1993 yılından beri yayınlanan "Harita Dergisi", TKGM tarafından 1988 yılından beri yayınlanan "Tapu ve Kadastro Dergisi", TKGM Müfettişleri Derneği tarafından 1990 yılından beri yayınlanan "Mülkiyet Dergisi", sektörde sürekli yayınlardır. Bunların dışında Harita ve Kadastro Mühendisleri Odasının düzenlediği kurultay ve sempozyumlarda yayınladığı bildiri kitapları, kurumların ve üniversitelerin haritacılık ile ilgili çeşitli alanlarda yayınladıkları kitaplar mevcuttur.

8. SEKTÖRÜN SORUNLARI Harita sektörünün bazı sorunlarının olduğu bilinmektedir. Sektörün sorunlarını, genel sorunlar ve eğitim-öğretim sorunları ol-

mak üzere iki ana grupta incelemek mümkündür.

a) Genel Sorunlar • Son 10 yıllık süreçte (1997 yılı hariç) kamu kurumlarında ciddi boyutta mühendis istihdamı yaratılmamıştır. Kamu sek

töründe iş bulma olanağı güçleşmiştir. Buna bağlı olarak harita-imar ve proje hizmetlerinin özel sektör kanalı ile yaptırıl ması görüşü ağırlık kazanmıştır. Ancak özellikle kadastro değişiklik ve yatırım hizmetlerinin, özel sektörden yararlanıla rak yapılması konusu, henüz arzu edilen düzeye ulaşmamıştır.

• Kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan diğer mühendisler gibi, harita mühendislerinin de mesleki ve özlük hakla nnda sıkıntılar devam etmektedir.

• Sektörün hukuksal alt yapısı, günün gelişen koşullarının ve teknolojinin gerisinde kalmıştır. • Harita birim fiyatları olmasına rağmen, ihalelerde %80-%90 gibi yüksek kırımlara rastlanmaktadır. Bu şekilde yüksek ki

rımlarla yapılan işler sonucu, özel sektörün sıkıntı yaşaması ve sektöre yatırım yapılmaması gündeme gelmektedir. • Devlet ihalelerinin azalması, harita özel sektörünü olumsuz yönde etkilemektedir. 9 Gelişen bilim ve teknolojiyi harita mühendislerinin büyük çoğunluğu izleyememektedir. Bu anlamda hizmet içi eğitime

ihtiyaç duyulmaktadır. • Gerek kamuda ve gerekse özel sektörde güçlü bir örgütlenme görülmemektedir. • Mesleğimizin adı ile ilgili tartışmalar devam etmektedir. • Bazı kurumlarda çalışan haritacılara verdikleri hizmete eşdeğer önem verilmemektedir.

b) Eğitim-Öğretim Sorunları 9 Son dönemlerde kurulan ve mantar gibi çoğalan, Jeodezi ye Fotogrametri Mühendisliği ve 2 yıllık harita-kadastro bölüm

leri, hiçbir altyapı düşünülmeden ve araştırma-inceleme yapılmadan açılmışlardır. Bölümlerin bu şekilde açılmaları doğ ru olmadığı gibi ayrıca günün gelişen teknolojisinden ve donanımından da uzak bir yapıda olmaları, genç haritacı aday larına haksızlıktır.

• Sayıları 39'a ulaşan meslek yüksekokulu harita-kadastro bölümlerinden mezun olarak, her yıl sektöre katılan yüzlerce harita teknikeri ve bunların beraberlerinde getirdikleri sorunlar gün geçtikçe artmaktadır.

• Son yıllarda haritacılar nitelik olarak değil, nicelik olarak artmaktadırlar. Ancak günümüzde aranan ve istenen, nicelik değil niteliktir. Bu husus haritacılık eğitimi veren meslek yüksekokulları için geçerli olduğu gibi, mühendislik fakülteleri için de geçerlidir.

• Üniversitelerde öğretim üyeliği cazip değildir. Dolayısıyla öğretim üyesi nitelik ve nicelik olarak yeterli değildir.

9. SONUÇ VE ÖNERİLER Haritacılık doğanın yapısı, büyüklüğü ve özelliği ile ilgili bir mühendislik dalıdır. Bu meslek toplumsal yapı içindeki tanımı ile

yeryüzünün belirlenmesinden, mülkiyet ilişkilerinin düzenlenmesine, fiziksel planlamadan doğayı korumaya kadar, tüm altyapı projelerinde sorumluluğu olan ve yeryüzüne ilişkin tüm faaliyet alanlarında bilgi üreten, bilgi gereksinimini karşılayan ve bun-ları güncel tutan konumdadır. Buna karşın, kamuoyunun haritacılık mesleğine yeterli ilgi göterdiği söylenemez. Bunun başlıca nedeni, harita sektörünün önemini ve işlevini başkalarına yeteri kadar anlatamayışı, diğer bir deyimle bilgilendirme eksikliğidir.

Öyle ki; haritacılık tüm mühendislik hizmetlerinin alt yapısını oluşturduğu halde, sonuç ve eser daima diğer mühendislik dal-larına mal edilmektedir. Tabi ki diğer mühendislik dallarında olduğu gibi, haritacıların yaptıklarını sergileme olanağı yoktur. Ya-pılan çalışmaları kâğıt üzerinde kalmakta, dolayısıyla tanınmaları da zor olmaktadır. Bunun yanında meslek disiplini olarak di-ğer mesleklere göre daha yeni oluşu da, bu olumsuzluğa etkendir.

Yakın zamana kadar harita mühendislerinin sayı olarak az oluşu nedeni ile, çoğu kurumlarda harita işleri, diğer disiplinler ta-rafından yürütülmüş, bu yüzden de haritacılık mesleği, uzun yıllar kendisini kabul ettirme mücadelesi vermiştir, sonraları harita mühendislerinin kurumlarda çoğalması ile verilen hizmetin kalitesi artmıştır. Bu gelişmelere paralel olarak da ilk defa 1973 yılında yürürlüğe giren "Tescile Konu Harita oe Planlar Yönetmeliği" ile haritaların yapım sorumluluğu harita mühendislerine verilmiş, 1985 yılında yürürlüğe giren 3194 sayılı imar Yasasının 44/j maddesi gereğince yayınlanan "Halihazır Harita Alımı ile Zeminde Arazi oe Arsa Düzenleme uygulaması İşlerini Yükümlenecek Müellif oe Müellif Kuruluşlarının Ehliyet Durumlarına Ait Esaslar Hakkındaki Yönetmelik" ile halihazır harita alımı ile zeminde arazi ve arsa düzenleme uygulaması işlerini yapacak kişi veya kuruluşlarda aranacak nitelikler düzenlenmiş ve 1988 yılında yürürlüğe giren "Büyük Ölçekli Haritaların Yapım Yönetmeliği" ile de haritaların kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılması ya da yaptırılması durumlarında da yetki ve so-rumluluğun bir harita mühendisi tarafından üstlenileceği hüküm altına alınmıştır. Bu da haritacılık mesleğinin, yasal düzenle-meyle tescil edilen ender mesleklerden biri olduğunu göstermektedir.

Günümüzde haritacılık mesleği ile ilgili yeni iş sahaları açılmakta ve gelişmeler hızla devam etmektedir. Coğrafi bilgi sistem-leri, kent bilgi sistemleri GPS, uydu jeodezisi ve diğer bilgi sistemlerinin oluşturulması konularında gelişmeler yakından izlen-mektedir.

37

Page 3: › resimler › ekler › MMSY_0c3d7614917b243_ek.pdf7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALI ŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita

Bu olumlu gelişmelere rağmen yukarıda açıklandığı üzere, mesleğin çözüm bekleyen sorunları vardır. Bu sorunlar için aşa-ğıda belirtilen çözüm önerilerinin dikkate alınması gerekmektedir.

a) Genel Sorunlar İçin Çözüm Önerileri • Sektörün hukuksal alt yapısı (meslek mevzuatı) 2000'li yıllara uygun olarak yeniden düzenlenmelidir. (Özellikle Lisans

lı Ölçme Büroları Yasası" yürürlüğe konularak, kadastro değişiklik ve yatırım hizmetlerinin özel sektör tarafından ya pılması sağlanmalıdır.

• Kamu kurum ve kuruluşlarında ve yerel yönetimlerde çalışan harita mühendisleri yönetim kademelerinde yer almalı, statükocu davranmak yerine, yönlendirici ve değişimci olmalıdırlar.

• Kamu kurum ve kuruluşlarında, özellikle yerel yönetimlerle çalışan haritacılar için, hizmet içi eğitim olanakları sağlan malıdır.

• Haritacılık, ekip çalışması ile başarıya ulaşan bir bilim dalıdır. Bu yüzden sadece harita mühendisleri değil, teknikerler, topograflar, harita teknisyenleri, kadastro teknisyenleri ve diğer yardımcı personel de sektörün birer elemanı olarak ka bul edilmelidir.

• Haritacılar mesleklerini tanımalı, faaliyet alanlarındaki etkinlikleri artırmalı, yaptıkları mesleki çalışmaları, haber ve yayın yoluyla kamuoyuna daha çok anlatmalı, seslerini duyurmalı ve kendilerini kabul ettirmelidirler.

• Kamu ve özel sektörde meslek dayanışması ve duyarlılığı artırılmalıdır. • Yürütme ve yasamada etkili olabilmek için her türlü çaba gösterilmelidir.

b) Eğitim-Öğretim Sorunları İçin Çözüm Önerileri • Yakın zamanda kurulan ve altyapılarını henüz oluşturmamış bölümlerin, öğretime geçme konusu, bir kez daha gözden

geçirilmeli, uygun değilse kapatılmalıdır. • Sektörde işsizler ordusu oluşmaması için, gerekli ve zorunlu koşullar titizlikle incelenmeden yeni bölümler açılmamalıdır.

Mevcut bölümlerin öğrenci kontenjanları arttınlmamalıdır. • Bölümlerin ders planları, ders içlikleri güncelleştirilmeli, günün teknolojisine uygun hale getirilmeli ve uzmanlaşmaya

önem verilmelidir. Bu anlamda coğrafi bilgi sistemleri, kent bilgi sistemleri, GPS ve uydu ölçmeleri derslerine geçiş hız landırılmalıdır.

• Üniversite öğretim üyeliği özendirilmeli ve sayısı arttırılmalıdır. • Mühendislik eğitimi yalnızca teknik bilgilerle sınırlı kalmamalı, çağdaş yapı, teknoloji ve işletme anlayışına uygun olarak,

genel düzeyde işletmecilik, yöneticilik ve insan kaynaklarının yönetimi konularını da içerecek biçimde yeniden düzenlen melidir.

• Günümüzde "Eğitimli kişi, nasıl öğrenileceğini öğrenmiş ve yaşam boyu sürekli öğrenmeyi ve kendisini geliştirmeyi alış kanlık haline getirmiş kişi" olarak tanımlanmaktadır. Bu diplomalı olmanın ötesinde bir tanımlamadır. Şu anda yanlış an laşılan şey, lisans düzeyindeki uzmanlık eğitiminin, diplomanın alınmasıyla bittiği inancıdır. Oysa uzmanlık eğitimi; dip loma alınması ile bitmez, ancak başlar. Bunun başka şekilde anlatımı, eğitimin diploma almaya indirgenmekten kurtarıl maşıdır. Bu nedenle, eğitim felsefesi değiştirilmeli, bilim kültürünü verme yoluna gidilmelidir. Bu kültürün amacı, bilgi nasıl elde edilir, nasıl değerlendirilir, nasıl yönlendirilir, temelleri üzerine oturtulmalıdır.

• Eğitim kurumlarının amacı sadece mühendislik formasyonu almış insanlar yetiştirmek olmamalıdır. Mühendis mesleğine ve yaşadığı topluma karşı sorumluluklarının bilincinde olan, çalışkan, üretmen ve verimli bir alt yapıya sahip olarak eği tümelidir.

Tüm bu çözüm önerilerini bir yana bıraksak bile, dünyadaki dengeler, kurumlar ve yapılar artık çok hızlı bir şekilde değiş-mektedir. Bu değişimlerin önünde durmak mümkün değildir. Bize düşen görev, kendimizi ve sektörümüzü değiştirmek, yenile-mek, değişimi istemek ve değişmek istemeyenleri, değişme zorlamaktır.

Geleceğin bilimcisi Peter F. Drucker'in dediği gibi ; "Geleceğin cahilleri, öğrenemeyenler, öğrendiğini unutamayanlar ve yeniden öğrenemeyenler olacaktır."

KAYNAKLAR: 1. KÖKTÜRK, E. Harita ve Kadastro Sektöründe Bir Yeniden Düzenlemenin Paradigması, 6. Harita Kurultayı, 1997,

Ankara. 2. ALGÜL, E. SELÇUK, M. MAKTAV, D. DEMİREL, Z. Türkiye'de Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Öğretiminin

Mevcut Durumu, Mühendislikte 20 Yıl Sempozyumu, 1995, Zonguldak. 3. ALGÜL, E. DEMİREL, Z. ALKAN, R.M. 21. Yüzyıla Girerken Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Öğretiminin Mev

cut Durumu ve Sorunları, 6. Harita Kurultayı 1997, Ankara. 4. ERKAYA, H. Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Öğretimi İçin Bir Ders Planı Örneği, 6. Harita Kurultayı,

1997, Ankara. 5. TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Tanıtım Broşürü.

38

Page 4: › resimler › ekler › MMSY_0c3d7614917b243_ek.pdf7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALI ŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita

Sayı: 3/C-791 KONU: Halihazır Harita, İmar Planı ve uygulama İhalesi 31.08.1998

KAFKAS ÜNİVERSİTESİ Yapı İşleri Dairesi Başkanlığına

Harita ve Kadastro Mühendisleri Odamız, Anayasamızın 135. maddesinde "Beli bir mesleğe sahip olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun ola-rak gelişmesini sağlamak, mesek mensuplarının birbirleri ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni ha-kim kılmak, meslek disiplinini ve ahlakını korumak amacı ile yasayla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafın-dan yasayla gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişileridir." şeklinde ta-nımanan TMMOB'ye bağlı kamu kurumu niteliğindeki bir meslek kuruluşudur.

Odamız; kanun, tüzük ve yönetmelik çerçevesinde, mesleğimizi ilgilendiren hizmetlerin ülkemiz yararına izlen-mesinde, mesleki disiplini; üyelerimiz ve kurumlar bazında izlemekle de görevlidir.

üniversiteniz sahası içerisinde Halihazır harita, imar planı ve imar planı uygulama işlerinin ihalesinin dört şehir plancısından teklif alınmak suretiyle yapılacağını üyelerimizden gelen şikayetler üzerine öğrenmiş bulunmaktayız.

Bilindiği gibi her meslek disiplinine ait işlerin nasıl yapılacağı ve yaptırılacağı Yasa, tüzük ve yönetmeliklerde belirlenmiştir.

3194 sayılı İmar Kanunu'na göre halihazır harita yapımı ve imar planı uygulama işlerinin Harita Mühendislik hizmetleri arasında yer aldığı ve teknik sorumlulukların (fenni mesuliyetinin) Harita Mühendislerince yürütüleceği belirtilmektedir.

3194 sayılı İmar Kanununa göre Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca hazırlanan ve 11 Ekim 1993 tarih ve 21725 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan "Harita Mühendislik Hizmetlerini Yükümlenecek Müellif ve Müellif Ku-ruluşların Ehliyet Durumlarına Ait Yönetmelik"in amaç bölümünde "...Bu yönetmelik Harita Mühendislik hizmet-lerini yapacak kişi veya kuruluşlarda aranacak nitelikleri amaçlar denilmekle birlikte ikinci maddesi, "Genel Büt-çeye dahil idareler, katma bütçeli daireler, İl özel idareleri, belediyeler ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca yaptırılacak; herhangi bir yöntem ve ölçekteki çizgisel ve sayılan harita yer kontrol noktaarının tesisi, tescile ko-nu olan harita ve planlar, deformasyon ölçmeleri, plankote, hidrografik ölçmeler, konum belirlemeleri, yeraltı ölç-meleri ile her türlü projelerin araziye uygulama işlerini yükümlenecek müellif ve müellif kuruluşlarında aranacak ehliyet ve yeterlilik ile ilgili işleri kapsar" şeklindedir.

Aynı yönetmeliğin 5. maddesinde, "Bu yönetmeliğin kapsamına giren işleri yapacaklar hangi ihale yöntemine tabi olursa olsun yeterlik belgesi almak zorundadır" denilmektedir.

Yeterlik belgesi verilmesi bölümünün 9.1 fıkrası "Bu yönetmelik uyarınca alınmış müteahhitlik karnesi aslı ya da onaylanmış örneği," 9.6 fıkrasında ise, "Mühendis olanların kendileri veya tüzel kişilerin sorumlu Mühendisleri için TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası'na kayıtlı olduklarına dair alındığı ay içinde geçerli Oda'dan aldığı belge" istenilenler arasında yer almaktadır.

İfade edilen müteahhitlik karnesi söz konusu yönetmeliğin 15. maddesinde açıklanmakta ve karne grupları be-lirtilmekte olup, keşif bedeli üzerinde yapabilecekleri maksimum iş miktarlarını belirlemektedir.

Odamız; Yukarıda açıklanan yasa, tüzük ve yönetmelikler çerçevesinde meslek disiplini ve kamu çıkarları doğrultusun-

da her türlü araştırma, inceleme ve girişimlerde bulunmayı görev bilmektedir. Anılan eksiklik ve hataların düzetilmemesi durumunda yasal ve idari sürecin işletileceği konularında, Bilgi edinilmesini ve gereğini dilerim. Saygılarımızla HKMO

Dağıtım: Gereği: Kafkas üniversitesi

Yapı İşleri Dairesi Başkanlığı Bilgi: HKMO Trabzon Şube Başkanlığına

HKMO Kars İl Temsilciliğine

39

Page 5: › resimler › ekler › MMSY_0c3d7614917b243_ek.pdf7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALI ŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI'NA DİYARBAKIR Sayı: 3/D-595 Tarih: 25/06/1998

Harita ve Kadastro Mühendisleri Odamız, Anayasımızın 135. maddesinde; "Belli bir mesleğe sahip olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel men-faatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, meslek disiplinini ve ahlakını korumak amacı ile yasayla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından yasayla gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir" şeklinde tanımlanan TMMOB'ye bağlı kamu kurumu niteliğindeki bir meslek kuruluşudur.

Odamız; kanun, tüzük ve yönetmelikler çerçevesinde, mesleğimizi ilgilendiren hizmetlerin ülkemiz yararına izlenmesinde, mesleki disiplini; üyelerimiz ve kurumlar bazında izlemekle de görevlidir.

Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nin 11 Ekim 1993 tarih ve 21725 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan "Harita Mühendislik Hizmetlerini Yükümlenecek Müellif ve Müellif Kuruluşların Ehliyet Durumlarına Ait Yönetmelik"in 5. maddesinde "Bu yönetmeliğin kapsamına giren işleri yapacaklar hangi ihale yönet-meliğine tabi olursa olsun yeterlik belgesi almak zorundadır" denilmektedir.

Aynı yönetmeliğin "Yeterlik Belgesi Verilmesi" ana başlığının 6. maddesinde ise "...TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası'na kayıtlı olduklarına dair alındığı ay içinde geçerli olan Oda'dan al-dığı belge" hükmü bulunmaktadır.

Belediye Başkanlığınızın yeni terminal sahasına ilişkin "Halihazır harita imar uygulaması için 18.06.1998 saat 11.00'de yapılan ihaleye davet edilen harita mühendislik şirket ve bürolarından yu-karıda ifade edilen belgelerin istenilmediği ve ilgili şirketlerin bu belgeleri Odamızdan almadıkları tespit edilmiştir. Ayrıca ihaleye katılan AL-TOR (Ahmet Kamil TORUN) Müh. Müş. Ltd. Şti.'in Odamız "Serbest Mühendislik Müşavirlik Büroları Tescil Yönetmeliği"nde belirtilen "Tescil Yenileme İşlemleri-ni" 1998 yılına ilişkin yaptırmadığı için Serbest Mühendislik Müşavirlik Hizmetlerini yapma yetkisi dur-durulmuş olup, Oda kayıtlarımızda da kapalı görünmektedir.

Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca yayımlanan ve yukarıda açıklanan YÖnetmelik'in amaç bölümün-de "Bu yönetmelik Harita Mühendislik hizmetlerini yapacak kişi veya kuruluşlarda aranacak nitelikle-ri amaçlar" denimekle birlikte, Harita Mühendislik Hizmetlerini yükümlenecek müellif ve müellif kuru-luşlara verilen karne limitleri içerisinde işler yapılabileceği de ifade edilmiştir.

Fakat Belediye Başkanlığınızca yapılan ihalede, ihaleye katılıp, işi alan AL-TOR Müh. Müş. Ltd. Şti. (Ahmet Kamil TORÜN)nin mevcut karne grubu söz konusu olduğu işin keşif miktarına denk düşme-mektedir. Anılan işin keşif bedeli 72.791.000.000 TL. olmasına karşın ihaleyi alan şirketin karne gru-bu "D" olup, 1998 1. yarıyıl fiyatlarına göre üstlenebileceği en büyük keşif bedelli iş miktarı 13.400.000.000 TL'dir.

Odamız, Yukarıda açıklanan yasa, tüzük ve yönetmeikler çerçevesinde meslek disiplini ve kamu çıkarları

doğrultusunda her türlü araştırma, inceleme ve girişimlerde bulunmayı görev bilmektedir. Belediye başkanlığınızca 18.06.1998 tarihinde ihalesi yapılan söz konusu işle ilgili olarak ifade edi-

len ve sehven yapıldığını düşündüğümüz eksiklikler ve hataların giderilerek belirtilen ihalenin yeniden yapılması gerekmektedir.

Yazımız ekinde "... ilgili kurumun TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odasından Ihale'ye Ka-tılma Belgesi istememesi üzerine" yargının verdiği karar sunulmuştur.

Anılan eksiklik ve hataların düzeltilmemesi durumunda yasal ve idari sürecin işletileceği konuların-

40

Page 6: › resimler › ekler › MMSY_0c3d7614917b243_ek.pdf7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALI ŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita

Anılan eksiklik ve hataların düzeltilmemesi durumunda yasal ve idari sürecin işletileceği konuların-

da, Bilgi edinilmesini ve gereğini dilerim. Saygılarımızla. HKMO

Ek: Adana 1. İdari Mahkemesi Kararı DAĞITIM: Gereği: Büyükşehir Belediye Başkanlığına / DİYARBAKIR Bilgi için: HKMO Şube Başkanlığı / Diyarbakır Diyarbakır İl Temsilciliğine

DİYARBAKIR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞIMDAN İmar İşleri Daire Başkanlığı İmar İşleri Şube Müdürlüğü

41

Page 7: › resimler › ekler › MMSY_0c3d7614917b243_ek.pdf7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALI ŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita

36. dönem ilk Başkanlar Kurulu Toplantısı 12 Temmuz 1998 tarihînde İzmir'de yapıldı.

Genel Merkez ve Şube Yönetim Kurulu üyeleri-mizden yetkililerin katılımı ile gerçekleştirilen toplan-tıyı Genel Başkanımız Sayın Ensar KILIÇ yönetti.

Başkanlar Kurulu Toplantısı iki bölümde gerçek-

leştirildi. Birinci bölümde Ulusal ve yerel basının ka-tılımı ile gerçekleştirilen basınt toplantısında Genel Başkanımız Ensar KILIÇ, mesleğimizin içinde bulun-duğu durumu, kentleşme ve çağdaş ülkelerde mesle-ğimize ne denli gereksinim duyulduğunu belirterek son deprem felaketlerinde gündeme gelen ve Beledi-ye Encümenlerinde konuşulan "fay" hatlarının kaydı-rılması gibi teknik bilgi ve konularda yerel yönetim-lerdeki eksiklik ile konuşulan rant konularını, mes-lektaşlarımıza hakaret eden Devlet esk Bakanı, Bile-cik Milletvekili Bahattin Şeker'in kınanması, Kamuda ve Özel Sektörde çalışan meslektaşlarımızın sorunla-rını içeren açıklamalarda bulundular.

Basına kapalı olarak yapılan ikinci bölümdeki toplantı, Genel Merkez ve Şube yetkilileri ile Gündem üzerindeki konuşmalar ve genel açıklamalarla başladı.

Genel Başkan ve Genel Sekreter tarafından Oda'nin Tüzük, Tescil, Mali işler ve Bütçe .Yayın, Öğ-renci Yönetmeliği ve Kurultay Yönergesi ayrıca Sü-rekli Bilimsel Teknik Komisyonlar Yönetmeliği ve bu Komisyonların oluşturulması konusunda bilgiler ve-

rildi. Bunun yanında Harita uygulama Sorumluluğu (H(JS), Lisanslı Ölçme Büroları, Emlak Müşavirliği, Emlak Komisyonculuğu, Mahalli idareler Kanun Ta-sarıları hakkında açıklamalar yapıldı.

Daha sonra Şubelerden gelen istek üzerine; -İhaleli ve resen yapılan işlerde Mesleki Denetim

uygulaması (MDÜ), -Milli Emlak Şefliklerinin durumu, -HKMO'nun eğitim ve öğretim ilişkileri, -HKMO personel sayısı ve durumu, -Üye aidatları konularında görüşmeler yapıldı. Yapılan görüşmeler sonucunda; -TMMOB'nin Mesleki Denetim uygulamasında

Teknik içerikli Kontrolün yasalaşması, -Milli Emlek Şeflikleri hakkında rapor hazırlanma-

sı için gerekli çalışmanın yapılması, -ihaleye Katılma Belgesinin tüm Şubelerden alın-

masının devam edilmesine, -Üye aidatlarının toplanması için gerekli çalışma-

ların arttırılması, -HKMO'nun Eğitim Programları konusunda hazır-

lık yapması, -Eğitim Komisyonunun bu konuda rapor hazırla-

ması için gerekenin yapılması. Konularında kararlar alınarak toplantı tamamlan-

mıştır.

Odamizca Satışı Yapılan Kitaplar

Büyük Ölçekli Harita Yapım Yönetmeliği 1.000.000 Kadastro Tekniği 500.000 Taşınmaz Hukuku 600.000 ö.Harita Kurultayı Bildiriler 500.000 ö.Harita Kurultay/Paneller 2 500.000

42

Page 8: › resimler › ekler › MMSY_0c3d7614917b243_ek.pdf7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALI ŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita
Page 9: › resimler › ekler › MMSY_0c3d7614917b243_ek.pdf7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALI ŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita

Odamız, Anayasamızın 135. maddesi gereği 1954 yılında kurulmuş, bugün 7.000 üye, 148 Tem-silcilik, On Şube ve bunların bağlı olduğu Genel Mer-kez şeklinde ülke kalkınmasında görevlerini yerine getirmektedir.

Yedinci beş yıllık kalkınma planının belirleyici tes-pitlerinden biri olan "Yeniden Yapılanma", devletin küçültülerek yetki ve sorumlulukların dağıtılması, ye-rel yönetimlerin güçlü yapılarına ulaşması, yerinden yönetim ilkesinin hayata geçirilmesi özünden kopar-tılmıştır.

Yeniden yapılanma olgusu, idari ve yasal olarak düzenlemeleri gerekli kılarken, bugün için adı "Yeni-den Talan" şekline dönüşmüştür.

Özelleştirme politikası ile devletin temel unsurları bile talan edilmekte, Turizm adına kıyılar, ormanlar peşkeş çekilerek kamu malları adeta bit pazarına sü-rülmektedir.

Özü boşaltılmış "Yeniden yapılanma" nutukları, "devlet çökmüştür" kara propagandaları altında "Ye-niden Talan" son hızı ile devam etmektedir.

Mevcut hali ile Belediyeler, ülke ölçeğinde süren talan sistemini, yönettikleri kentlerde başka boyutu ile sürdürmekte ve halk için politikalar üretip hayata geçirmek yerine "Rant Aktarımı" projeleri üretip" "Yeniden Talan" politikasını önemle takip etmekte-dirler.

Ülke ve kent yönetimlerinde çağdaş ölçekler yeri-ne günübirlik pay kapma politikaları hukuk dışı "Çe-te" ya da "Mafya" örgütlenmelerini öne çıkarmakta ve politikacılar, devlet yöneticileri bile bu hukuk dışı örgütlenmelerde boy gösterebilmektedirler.

Belediyelerin oluşturduğu yeni yerleşimler ve kentleşme konusunda bilimsel ölçekler gözardı edile-rek, tamamen ekonomik ve siyasal rant sağlamak için verdiği karar ya da uygulamalar sonuçta; son do-ğal afetlerde Bartın ve Adana'da olduğu gibi halkımı-zın mal ve can kaybına sebep olmaktadır.

Kamu Kurumlarındaki yöneticilerin ortak istemi yetkidir.Bütün yetkilerin kendisinde olmasını isteyen anlayış, herkesin sonuçta kendisine muhtaç olması ile denk düştüğünü anlamak istememekte ve sorum-luluğa sıra gelince herkes ortalıktan yokolmaktadır. Bu anlamda kurumlarda çalıştırılan Mühendisler al-dıkları eğitimin gereklerini yerine getirme özgürlüğüne sahip değillerdir, ülkemizi ve kentlerimizi idare edenler, Mühendisleri, yalan yanlış politikaları sonucu ortaya çıkarılan projelerdeki formaliteleri tamam-layan ve sadece imza atan bireyler haline getirmiş-

lerdir. Çünkü politik çıkarlar ve rant aktaramı anlayışı herşeyin önüne çıkmaktadır, bu anlamda Mühen-dislik ölçekleri de dikkate alınmaktadır.

Genç Cumhuriyetimizin yeniden yapılanması ge-rekmektedir. Ancak bunun yöntemi "Yeniden Talan" olmamalıdır.

Yerel yönetimlerle ilgili yasa taslağı olması gere-ken standarta ulaştırılmalı ve bir an önce yasalaşma-hdır.

Yerinden yönetimde halk ve özellikle sivil toplum kuruluşları yer almalıdır. Özellikle Odamız ve benzeri yapılanmalar yerel meclislere taşınmalı ve oto kontrol sistemi yasada yer almalıdır. Yetki ve sorum-lulukları yasal olarak belirlenmek koşulu ile devlet ve belediye görevlerinin bir kısmını yapar hale getiril-melidir.

Devlet ve yerel yönetimler, yönlendiren, kontrol eden, arşivleyen konumunda olmalıdır.

Bu anlamda Odamızın ciddiyetle üzerinde durdu-ğu kısa adı ile Mahalli İdareler Yasa Taslağı, Özel Li-sanslı Ölçme Büroları Yasa Taslağı, Emlak Müşavir-liği Yasa Taslağı, Harita uygulama Sorumluluğu öne çıkmaktadır. Bu ve benzeri yasa taslakları yetki ve sorumlulukları paylaşan, yönetimleri tek kişiye bağlı olmaktan çıkartıp ülke ve kent yönetiminde meslek gurupları ve halkı doğrudan söz sahibi yapan doğru anlayıştır.

Demokrasi; bütün yetkileri kendisinde toplayan, herkesi kendisine kul eden anlayışla sandıktan çık-mak değildir.

Demokrasi; yetki ve sorumlulukları yasa ile belir-lenmiş meslek guruplarının ve halkın yönetimde söz sahibi olması gereken katılımcı ve birlikte yönetim şeklidir.

Bu sistemin yasal altlıkları oluşturulmadığı sürece seçim sandıklarından "Çağdaş padişahlar" çıkmaya devam edecek ve ağır faturaları halkımız, ülkemiz, hepimiz ödemeye devam edeceğiz.

Daha çağdaş ve demokrat bir ülke yaratma uğ-raşlarının mutlaka başarıya ulaşacağını ümit ediyor, Kamu Kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşu ve aynı zamanda Sivil toplum Kuruluşu olan Odamız da bu süreçte kendisine düşen görevleri yerine getirmeye, devam edeceğini bir kez daha ifade ediyoruz.

Saygılarımla.

HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI

44

Page 10: › resimler › ekler › MMSY_0c3d7614917b243_ek.pdf7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALI ŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita

Doç. Dr. Sebahaîiin BEKTAŞ

Bugün dünya sanayi toplumundan bilgi toplumu-na geçiş süreci yaşamaktadır. Türkiye ise henüz sa-nayileşme eşiğini aşamamıştır. Çağdaş uygarlığın onurlu ve seçkin bir üyesi olmak, yeri geldiğinde ku-ral koyan, tanımlanan değil tanımlayan bir ülke ol-mak için bilim ve teknoloji ve sanayi yeteneğini yük-seltmemiz gerekmektedir.

Ülke olarak pek çok alanda olduğu gibi; eğitimde, sağlıkta, siyasette, ticarette, hukukta, bilimde, sanat-ta, sporda, kişi başına düşen milli gelirde durumu-muz hiç de arzu ettiğimiz gibi değildir. Hemen hemen tümünde çağdaş ülkeler sıralamasının sonunda yer almaktayız. Bu alanlar arasında direkt ya da dolaylı olarak ilişki bulunduğundan fizikteki bileşik kaplar yasasında olduğu gibi bir alandaki durumumuz diğer alandaki yerimizi aşağı yukarı belirlemektedir. Eğiti-min yetersiz olduğu bir ülkede bilimsel sıçrama bek-lenemez, kıt kaynaklı ülkelerde yeterince sağlık ve eğitim hizmetinin verilememesi gibi. Aşağıda ülkemi-zin geleceği için önemli gördüğümüz bazı konulan yöneticilerimize öneriyoruz.

Eğitim: Her şeyin başı eğitim, bugünün süper güçleri Al-

manya ve Japonya 1945'lerde yerle bir olmasına rağmen bugünkü durumları yeterince yetişmiş, eğitil-miş nüfusa sahip olması ile açıklanmaktadır. ABD ise bilim ve teknolojiye yaptığı yüksek yatırımlar ve diğer ülkelerin yetişmiş beyin gücünü transfer ederek bugünkü konumuna ulaşmıştır. Ülkemizde ise 8 yıllık zorunlu eğitim uygulaması bu alanda olumlu bir baş-langıç sayılabilir. Eğitim politikalarımız hiçbir dog-maya ve tabuya bağlanmaksızın özgürce düşünen, sorgulayan, yurdunu ve ülkesini seven, bilim ve tek-noloji ile barışık bir toplum yetiştirmek olmalıdır. Ül-kemizde eğitime ayrılan pay gelişmiş ülkelerin onda biri mertebesindedir.Bu nedenle eğitime genel bütçe-den ayrılan payın da artırılması gerekmektedir.

Vergi: Vergi adaleti sağlanmalı, kayıt dışı ekonomi kont-

rol altına alınmalıdır. Oysa ülkemizde yeterince vergi toplanamadığı için giderek vergi oranları artırılmakta

böylece de vergisini ödeyen dürüst vatandaşlar ceza-landırılmakta diğer taraftan vergi kaçırmak cazip hale gelmektedir. Yapılması gereken vergi oranlarını makul seviyelere indirip tüm mükelleflerden verginin alınması sağlanmalı, vergi kaçakçılığına, kara para aklamaya ağır yaptırımlar getirilmelidir, belirli sınır üzerindeki mevduatın kaynağının açıklanması zorunlu olmalıdır. Çözüm olarak Türkiye bir an önce belgeli yaşama geçmelidir diyoruz. Yakın geçmişte çıkarılan vergi iadesi uygulaması bugünkü haliyle yetersizdir, ve hatta naylon faturalar yüzünden eksiye çalıştığı da söylenmektedir. Kamu çalışanları için bugünkü uygulanan yıllık vergi iadesi uygulaması kaldırılmalı, maaşlarından peşin vergi kesilmemeli her çalışanın yıl sonunda yıllık geliriyle orantılı bir miktara kadar yapmış olduğu tüm belgelendirilmiş harcamalar gider gösterilerek vergilendirilmesi sağlanmalıdır. Bu yapıl-dığı takdirde vatandaşın çok daha ciddi bir şekilde yapmış olduğu mal ve hizmet alımları için belge (fiş, fatura) toplayacağı açıktır. Vergi kaçağını önlemek için belgelerin güvenirliği ve etkin bir şekilde dene-timleri sağlanmalıdır. Şu hususu da belirtmeden ge-çemEyeceğim, TC Maliyesi vergi konusunda TMMOB'ye teşekkür etmelidir. Serbest çalışan mes-lek gurupları arasında en iyi ve düzenli olarak vergisini ödeyen tek kesim şüphesiz mühendislerdir. TMMOB'nin bu konudaki kararlı tutumu yer yer kendi üyeleri arasında olumsuz eleştiri konusu olmakta, bağlı odalar kendi üyelerine karşı vergi memurluğu yapmakla suçlanmaktadır. Fakat ülke çıkarları birey-sel çıkarların üstünde değerlendirildiği için TMMOB'ye bağlı odalar aynı uygulamalı sürdürmek-tedirler. Diğer serbest çalışan gruplar arasında örne-ğin tıp doktorları, Avukatlar, muhasebeciler ve tica-retle uğraşan diğer kesimlerin de vergisini tam öde-mesi için de gerekli önlemler alınmalıdır.

Dengeli Gelir Dağılımı: Dengeli gelir dağılımı sağlanmalıdır. Doğal kay-

naklar açısından zengin bir üLke değiliz, kaldı ki do-ğal kaynaklar açısından zengin olan fakat bunu tek-nolojisi ile desteklemeyen ülkelerin durumu da orta-dadır (petrol zengini Arap ve Ortadoğu ülkeleri). Mev-

45

Page 11: › resimler › ekler › MMSY_0c3d7614917b243_ek.pdf7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALI ŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita

cut milli gelirimizin dengeli bir şekilde dağıldığını söylemek mümkün değildir, toplumumuzdaki üst gelir ve alt gelir grupları arasındaki uçurum giderek artmaktadır. Bu durum sosyal patlamalara neden olabilir. Bu nedenle toplumun gelir dağılımının den-geli hale getirilmesi az kazanandan az çok kazanan-dan çok vergi alınmalıdır.

ulaşım: Türkiye gibi petrol dış bağımlısı bir ülkenin ulaşım

politikalarında karayollarına bu denli ağırlık vermesini anlamak mümkün değildir. Tüm gelişmiş ülkelerin tercih ettiği demiryolu taşımacılığına ağırlık vermeli-yiz. Yalnız şehirlerarası ulaşımda değil kent içi ula-şımda da demiryolu taşımacılığına (raylı sistem, metro vs) önem verilmelidir. Bilindiği üzere demiryolu taşımacılığı karayolu taşımacılığına göre son derece ekonomik, can ve mal güvenliği açısından ise kar-şılaştırılamayacak kadar güvenlidir. Atatürk'ten bu yana demiryolu ağına ciddi anlamda bir ilave veya iyileştirme yapıldığını söylemek mümkün değildir. Demiryolu-karayolu tartışmalarında bugüne dek hep ileri sürülen demiryolunun ilk yatırım harcamalarının yüksekliği hikayesine artık kimse inanmamaktadır. Menderes zamanında ABD tarafından yapılan Mars-hall yardımıyla karayolu yapılması ülke olarak gele-ceğimizin nasıl ipotek altına sokulduğunu göstermiş-tir. Yakın bir geçmişe kadar bütün ihracatımız petrol dışalımına yetmiyordu, böylesi bir ülkenin kalkınma-sını beklemek hayal olmaz mı? Ne yazık ki eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal bile bu konuda "demir-yolu taşımacılığı komünist ideolojiye uygun, karayolu taşımacılığı ise hür sistemlere uygundur" diyerek karayolundan yana tercihini açıkça koymuştu. Oysa bugün en kapitalist ülkelerde bile demiryolu taşıma-cılığına ne denli önem verildiği ortadadır. Bu konuda Cumhuriyet tarihimizde Atatürk'ten sonraki yönetici-lerimiz ne yazık ki demiryolu konusunun takipçisi ol-mamış ve olumlu tutum takınmamıştır. Nasıl hava-yolu taşımacılığında özel sektöre izin verilmişse aynı şekilde yapılanmaya demiryolunda da gidilerek özel sektöre tren, vagon ve/veya istasyon kiralanabilir. Yalnız demiryolu değil ülkemiz üç tarafı denizlerle çevrili olmasına rağmen denizyolu taşımacılığının da son derece yetersiz olduğu yetersiz bırakıldığı bir ger-çektir. O halde karayoluna alternatif (demiryolu, de-nizyolu, havayolu, boru hattı) taşımacılık sistemlerine özellikle demiryolu taşımacılığına ağırlık vermeliyiz.

Telekomünikasyon: Bugünkü çağda iletişimsiz bir yerlere varmak

mümkün değildir.Telekomünikasyon alanında 80'li yıllarda bir atılım yapılmasına rağmen şu an sıkıntılı

bir döneme girmiş bulunuyoruz. Daha önce PTT'ye yapılan yatırımlar ülkeyi bugünlere kadar idare etti. Şimdi sıkışmaya başladı. Bilgisayarların internette kullanılması yüzünden bu trafik çok daha artacak. Telefondaki 96 saniyelik konuşma İnternette 30 daki-ka tutuyor. Yaklaşık 20 kat fazla. Internet gittikçe po-püler olursa-ki gidişat onu gösteriyor. Telefon hatla-rına 20 kat fazla bir yük binecek, şimdiden sıkışan te-lekomünikasyon ağımız daha büyük bir sıkıntıya uğ-rayacak. Hükümetin artık gerekli iletişim alt yapılarına önem vermesi gerekiyor. ABD'de her 9 kişiden biri, İsrail'de her 22 kişiden biri, Yunanistan'da her 78 kişiden biri PC sahibi, Türkiye'de bu rakam 256'da bir. Bilgisayarlaşmış ülkelerde eğitim çok daha yük-sek, bilgisayar kullanan şirketlerin yaşama ortamı, ekonomik olarak rekabet etme kabiliyetleri çok daha yüksektir, ülkenin bilgisayarlaşması için hükümetin gerekli altyapı hazırlıklarını yapması gerekmektedir.

Sağlık: İnsanların en doğal hakkı olan yaşama hakkı-

sağhklı yaşaması için devlet üzerine düşeni yapmalı-dır. Bu nedenle temel ve koruyucu sağlık hizmetleri-nin ücretsiz herkese verilmesi gerekir.Toplumun bü-tün bireyleri sağlık sigortası kapsamına alınmalıdır.

Nüfus artış hızımız: Nüfus artış hızımız mutlaka düşürülmelidir. Mev-

cut nüfusumuza yeterince sağlık ve eğitim hizmeti, barınmak için de konut sağlayamadığımız gibi işsizlik oranımız da oldukça yüksektir. Bu nüfus artış hızı ile kalkınmamız çağdaş gelişmiş ülkeler arasına girme-miz çok zor görünmektedir (AT'a alınmayışımızın en önemli sebeplerinden biri). Türkiye'nin çıkmazların-dan biri de hızlı nüfus artışıdır. Buna rağmen siyasile-rimizden bazılarının bu nüfus artışının teşvik edici be-yanlarını hayretle karşılamaktayız. Bu nedenle nüfus artış hızını düşürecek teşvik edecek önlemler mutla-ka alınmalı gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

Yazılım: Türkiye'de de yazılım (software) az miktarda da

olsa üretiliyor. Hatta ihraç edenler de var. Yazılım üretmek Türkiye için mükemmel bir fırsat. Çok genç bir nüfusumuz var, Türkiye kendi Bili Gates'lerini çı-kartabilir. Hükümetin de bunu desteklemesi gerekir. Yazılım konusu fazla para ve yatırım gerektirmiyor. Bugün 2000 dolar verip PC'nin kralını alabiliyor ve bir yazılımcı olmaya başlayabiliyorsunuz. Gerisi sizin sabrınıza ve yaratıcılığınıza kalmış. Oysa bir yarı iletken fabrikası kurmaya kalkarsanız bu 2-3 milyar dolar gerektiriyor. Yazılımı evde de okulda da yapı-yorsunuz. Sadece beyin ve bilgisayar gerektiriyor. Bugün bazı alanlarda, sözgelimi uzay araştırmaları ve

46

Page 12: › resimler › ekler › MMSY_0c3d7614917b243_ek.pdf7. SEKTÖRDE YAYIN ÇALI ŞMALARI Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından 1965 yılından beri yayınlanan "Harita

genetik çalışmalarında atılım yapmak, belli bir biri-kim ve yüksek maliyet gerektirdiğinden Türkiye için yakın gelecekte pek mümkün görülmüyor. Ancak pek maliyet gerektirmeyen sadece çalışmayı gerek-tiren yazılım sektöründe de dışa bağımlı değil miyiz? Yazılım teknolojilerine sahip olmadan bilgi toplumu-nu yakalamak ve diğer seviyelerde rekabet gücüne ulaşmak mümkün değildir. Yazılımla ilgili yasal koru-manın ve sektöre özgü teşvikin sağlanması önem ta-şımaktadır.

Bilgi Sistemleri: Türkiye'de Bilgi sistemlerine bir an önce geçilme-

lidir. Kurum ve kuruluş yöneticilerinin gereksinim duyacağı nitelik ve nicelikteki bilgiyi sağlayabilecek hizmetler ve teknolojiler sistemi olarak tanımlanan bilgi altyapısı yetersizdir. Türkiye'de halen ulusal dü-zeydetoplanması zorunlu ve öncelikli veriler belirlen-memiş olup toplanan veriler de belirli bir standartta değildir. Verilerin istatistik altyapısı, kurumlararası veri tabanları ve bunların iletişimini sağlayacak tek-nik metodolojiler istenen düzeyde oluşturulamamış-tır. Bilgi toplama, işleme, saklama ve kullanıcıya sunma konusunda kamu ve özel kuruluşlar arasında yeterli işbirliği ve koordinasyon bulunmamakta; sağ-lanan bilgi ve verinin kullanıcılara ulaştırılmasında önemli ölçüde gecikmeler yaşanmaktadır.

Artık günümüzde gelişmiş ülkeler bir yana Singa-pur, Malezya gibi ülkeler bile bilgi teknolojisine bü-yük yatırımlar ve teşvikler yapmaktadır. Bilgi tekno-lojisi için harcanan her 1 dolar 2 yıl içinde 2 ile 20 kat olarak geri dönüyor, bu durum bu alana yatırım yap-manın ne kadar karlı ve akılcı bir iş olduğunu göste-riyor. Bilgi teknolojisini kullanan bazı belediyeler vergi kaçağı için, çapraz kontrolde bilgisayarın gücünü kullanarak gelirlerini akıl almaz oranlarda katlamış-lardır.

Bu çağda bile hala evlere kapanarak-sokağa çık-ma yasağı uygulayarak nüfus ve seçmen sayımı yapmak ülkemiz için utanç verici bir durumdur. Bu-günkü mevcut bilgi teknolojimizle çok yararlı işler yapabiliriz ve de zaman kaybetmeden hemen yap-malıyız. Şöyle ki;

-her vatandaşa bir numara verilerek, bilgisayar ortamında;

-kimlik bilgileri (adı soyadı, baba adı, anne adı, doğum yeri ve tarihi,..)

-mesleği, eğitim durumu -erkekse askerlik görevini yapıp yapmadığı -medeni durumu -ikametgahı -mal bildirimine yönelik, üzerine kayıtlı tüm gay-

rımenkuller, belirli bir sınır değer üzerindeki menkul-ler (para, döviz, hisse senedi, hazine bonosu, altın,

mücevherat vs.) -sabıka kaydı, güvenlik birimlerince aranıp aran-

madığı -bildirimi zorunlu bir hastalığı olup ılmadığı -devlete karşı borçlan (vergi, trafik cezası, elekt-

rik, su, doğal gaz borcu vs.) gibi bilgiler bir kere bilgisayar ortamına aktarıldık-

tan sonra şüphesiz bu bilgilerin bir kısmı gizli tutula-bilir. Kişiye kendisi hakkındaki bilgilerde olabilecek olası değişimleri bildirim zorunluluğu getirilerek ola-bildiğince güncel, sağlıklı istatistiki bilgiler her an el-de edilebilir. Böylece hiç nüfus ve seçmen sayımı yapmadan her zaman herhangi bir yerleşim yerindeki ikamet eden kişi sayısı, seçmen sayısı belirlenebilir. Ayrıca her hangi bir kişinin (sözgelimi yurtdışına çıkmak isteyen) aranıp aranmadığı, mal varlığı, dev-lete karşı borcu olup olmadığı, çevre temizlik vergi-sini ödeyip ödemediği gibi pek çok bilgiyi anında elde etmek mümkündür. Bu şekilde kamu alacaklarının da sağlıklı bir şekilde temini mümkün olabilecektir.

Tarım alanlarının korunması, Erozyon, Çevre kir-liliği, Ağaçlandırma:

Yerleşim yerlerinin tespitinde ya da yapılaşmaya açılacak alanların belirlenmesinde gelişi güzel davra-nılmamalı, değerli tarım arazilerimiz yapılaşmaya he-ba edilmemelidir. Bunun gibi yerleşim açısından riskli (deprem vs) bölgelerde yapılaşmaya izin verilmemeli gerekirse yeni yerleşim yerleri tespit edilmelidir. Erozyonu önlemek için ağaçlandırma seferberliği başlatılmalı tüm vatandaşların bu seferberliğe katıl-maları sağlanmalı, ordudan da bu konuda yararlanıl-malıdır. Türkiye yoğun bir şekilde sanayileşmediği için nisbeten çevre kirliliği konusunda çok olumsuz bir noktada değildir. Bu nedenle çevre bilincinin top-lumda geliştirilmesi gerekir. Ancak mevcut sanayi tesislerinin çevrenin korunmasına, kirletilmemesine yeterince özen gösterdiğini söylemek de mümkün değildir. Bu denetimi yapan yerel yönetimler ilgili çevre ve sağlık kuruluşları yeterince etkili olama-maktadır.

Temiz Toplum, Temiz Devlet, Şeffaflık: Devlet yönetiminde temiz toplum, temiz devlet

anlayışı harekete geçmeli, şeffaflık sağlanmalı, bu konuda yasal düzenlemeler yapılmalı bütün bunlara engel teşkil eden memurun muhakematı gibi çağ dı-şı kalmış yasalar kaldırılmalı, milletvekili dokunul-mazlıkları sınırlandırılmalı, yargı bağımsızlığı sağla-nıp yargının hızlandırılmasını sağlayacak gerekli ya-sal düzenlemeler mutlaka yapılacaktır.

47