8. türkiye enerji zirvesi düzenlenditabgis.org.tr › uploads › files ›...

2 l TABGİS Bülten1 l TABGİS Bülten

infoEski Yıldız Caddesi Deniz İş Merkezi No: 20 Kat: 4 34353 Beşiktaş - İstanbul Tel: 0212 227 06 00 Faks: 0212 258 80 03 - 04 EKİM-KASIM 2017

w w w . t a b g i s . o r g . t r

TABGİS

8. Türkiye Enerji Zirvesi Düzenlendi

Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba-kanı Berat Albayrak, 8. Türki-ye Enerji Zirvesi özel oturu-munda moderatörlerin soru-larını yanıtladı.Albayrak, Akkuyu Nükleer Santrali’nin inşaat izni çalış-malarının devam ettiğini, ge-rekli başvurular ve güvenlik süreçlerinin çok detaylı ince-lendiğini söyledi. Çalışmalar-da en ufak bir riskin bile göz ardı edilmediğini vurgulayan Albayrak, Türkiye’nin nük-leer teknolojide yeni bir ülke

olduğunu ve bu teknolojinin kalıcı bir şekilde yerelleşme-siyle ilgili önemli bir altyapı sürecinden geçildiğini kay-detti.

Güneş ve rüzgarda çok başarılı iki ihale yaptıkAlbayrak, YEKDEM’in de-vam edip etmeyeceğiyle il-gili sektörde sıkça sorular sorulduğunu anımsatarak, “YEKDEM’in 2020 sonra-sında devamını düşünmü-yoruz. YEKDEM ömrünü ta-

mamladı, yatırımların kendi-ni amorti etme noktasında da süreç tamamlanmış oldu.” di-ye konuştu.

Yerlilik Oranı Giderek Artacak Bakan Albayrak, elektrik üre-timinin üçte ikisinin yerli ve yenilelebilir enerji kaynakla-rının oluşturması için altyapı çalışmalarının devam ettiği-ni belirtti. Türkiye’nin bir üst lige çık-ması için enerjide dışa ba-

ğımlılığın azalmasının kritik önemde olduğunun altını çi-zen Albayrak, geçen yıl yerli kaynaklardan elektrik üreti-minde yüzde 49’a ulaşıldığını söyledi. Albayrak, elektrik tüketimin-de de yüzde 6-7 büyümenin gerçekleştiğine dikkati çe-kerek, “Bu açıdan bakıldı-ğında, portföyü dengeleme-miz gerekiyor. Güneş, rüzgar ve yerli kömürde toplamda 15 bin megavatlık bir portfö-yü devreye almak için kamu


olarak bu süreci destekleye-ceğiz. Türkiye bu alanlarda ciddi bir potansiyele sahip. Sadece elektrik enerjisi üre-tim maliyetleri özelinde de-ğil, cari açık ve istihdam nok-tasında da baktığımızda ve bu kaynakların Türkiye’de üre-tilmesi noktasında, üçlü bir kazan kazan sistemini dev-reye alacağız. 2023’te nükle-er santralin ilk ünitesinin de devreye girmesiyle, bu oran-ları yaklaşık olarak yakala-mayı öngörüyoruz.” ifadeleri-ni kullandı.Bakan Albayrak, elektrik da-ğıtım sektörünün döviz ris-kine dayalı ciddi problemler yaşadığını ve stres testin-ten geçtiğini de ifade ederek, “Sektörün heyecanla bekle-diği gelişmelerle ilgili çalış-malarla önemli adımlar at-tık. 2018’de bu adımlarla öngörülebilirlik, sürdürüle-bilirlik, müşteri memnuni-yeti ve sektörün kurumsalla-şarak bilanço anlamında da-ha sağlıklı hale gelmesi için yapılacak dönüşümle, 2020 tarife döneminden önce cid-di bir iyileşme öngörüyoruz. Gerekli düzenleme nokta-sında son rütuşları yapıyo-ruz.” dedi. Albayrak, Türkiye’nin depo-lama kapasitesiyle birlikte 2015’te 190 milyon metreküp olan günlük sisteme gaz bas-ma kapasitesinin bu yıl so-nu itibarıyla 280-290 milyon metreküp seviyesine çıkaca-ğını aktardı.

Kış aylarında havanın çok so-ğuk geçtiği ve elektrik üreti-minin de arttığı, günlük do-ğalgaz tüketiminin 260 mil-yon metreküpleri bulduğu dönemlerde farklı kesintilere gidildiğini anımsatan Albay-rak, “Konutların etkilenme-mesi için genelde bu kesin-tiler sanayiden başlıyordu. Bu kış büyük bir sıkıntı ya-şamazsak, kesintisiz ilk kı-şımız bu adımlarla yaşanmış olacak. Günlük sisteme gaz basabilme kapasitemizi 400 milyon metreküpe çıkarmak hedefimiz.” ifadelerini kul-landı.

Akdeniz’de İlk Derin Deniz Sondajı Bu Kış Albayrak, Akdeniz ve Karadeniz’de sismik arama

çalışmalarının sürdüğünü ve iyi neticeler almayı um-duklarını da belirterek, “Bu çalışmalar çerçevesinde, Türkiye’nin ilk derin deniz sondajını kendi sondaj gemi-mizle Akdeniz’de bu kış ve-ya 2018 başında yapacağız. Karadeniz’de de benzer ça-lışmalar noktasında olaca-ğız” dedi.Türkiye’nin yeni dünya dü-zeninde çok farklı bir ye-re doğru hızla yol aldığının altını çizen Albayrak, “Sa-tın alma gücüne göre 13. sı-radayız ve hızlı büyüyoruz. İspanya’yı geçtik. Bu çerçe-vede bakıldığında Türkiye ekonomik olarak Avrupa’nın beşinci, altıncı ekonomisi. Bugün gördüğümüz bilgiler ışığında asgari yüzde 5 - 5,5

- 6 büyümeye devam edecek 2017 yılında. 2018’i farklı ta-lepler, farklı ekonomik en-dekslerle ile birlikte inşallah olumlu pozitif bir yıl olarak öngörüyoruz. Coğrafya zor olunca, küresel çatışmalar ve gerginlikler bol olunca si-ze ciddi bir bağışıklık öngö-rüsü kazandırıyor.” değer-lendirmesinde bulundu.Albayrak, Türkiye’ye kazan-dıracak ve Türkiye ile bir-likte paydaşını da mutlu kı-lıp bir üst lige taşıyacak her projenin yanında oldukları-nı sözlerine ekledi.

Türkiye ile 3 Önemli Enerji Projesi YürütüyoruzZirvenin açılışında konuşan KKTC Ekonomi ve Ener-ji Bakanı Sunat Atun, Tür-kiye ile yürütülen üç önem-li enerji projesine deği-nerek, bunlardan ilkinin Cumhurbaşkanı Recep Tay-yip Erdoğan’ın bizzat ilgi-lendiği proje olarak bilinen KKTC’ye deniz altı boru va-sıtası ile su nakil projesi ol-duğunu söyledi.Yıllık 75 milyon metreküp kapasiteyle tasarlanan ve 50 yıllık projeksiyon dikkate alınarak hazırlanan projenin bugün tam manasıyla hayata geçirilmiş olduğunu aktaran Atun, şöyle devam etti:“Bu projeyle Anadolu’nun be-reketli suları KKTC’nin ku-rak topraklarına hayat ver-miştir. Bu projeyi hayata ge-çirenlerden Allah razı olsun. Biz bütün bu projeleri Sayın mevkidaşım Berat Albayrak ile beraber yürütmekte oldu-ğumuz ve Türkiye Cumhu-riyeti hükümetinin kararlı-lığını ifade eden yine Sayın Cumhurbaşkanımızın bizzat projesi olarak anılan deniz al-tı kablo ile elektrik enerjisi-nin irtibatlandırılması pro-jesi var. Bu projede geçen yıl imzaladığımız anlaşma çer-çevesinde, artık çalışmaları-mız nihayete varmak üzere. İnşallah bu yıl tamamlanma-dan geniş kapsamlı ve icraa-ta geçirecek anlaşma devreye girecektir.”Atun, Türkiye ile KKTC arasındaki üçüncü iş birli-ği noktasının denizlerde do-ğalgaz ve petrol aramalarına ilişkin yapılan faaliyetler ol-duğunu belirtti.

Berat ALBAYRAKEnerji ve TabiiKaynaklar Bakanı

Sunat ATUNKKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı


8. Türkiye Enerji Zirvesi Katılım ve İçerik Açısından Rekor KırdıAçılış konuşmasını Türki-ye Enerji Zirvesi adına Zir-ve Başkanı Mustafa Karahan yaptı. Karahan, 8. Türkiye Enerji Zirvesi’nde de geçen yıllarda olduğu gibi katılım ve içerik açısından rekor kır-dıklarını söyledi. Enerji sek-töründe de diğer sektörler-de olduğu gibi trendlerin iyi okunması gerektiğini kayde-den Karahan, zirve olarak bu konularda daha fazla çalış-maya özen göstereceklerini dile getirdi. Zirve Başkanı Mustafa Kara-han; “Zirvelerde her sene sayı ve içerik açısından rekor kırı-yoruz. Sizlerin desteğiyle bu ilerlemenin devam edeceğini düşünüyorum. Zirvede sek-tör konularının tartışılması-nın yanı sıra yeni trendlerin konuşulması bir zorunlulu-ğun neticesinde ortaya çıka-rak, zirveye önemli bir boyut kazandırdı. Burada vizyon

öne çıkıyor ve buna odaklan-mamız gerekiyor. Teknoloji ve değişimi iyi okumak kilit noktalardan bir tanesi. Gele-ceği iyi okuyarak geleceğe do-kunan adımlar atmamız ge-rekiyor. O yüzden enerji sek-törüne bu pencereden bakıp trendleri iyi okumalıyız. Biz-ler de zirve olarak bu konu-larda daha fazla çalışmaya özen göstereceğiz” dedi.Karahan, sektör temsilcileri tarafından iletilen piyasalara ilişkin sorunları “Sektör Di-yorki” başlığı altında katılım-cılarla paylaştı.

Petrol Piyasası Sorunları;• Sektöre giriş kriterlerinin yeniden belirlenmesi, • Kaçakçılık harici cezaların yeniden düzenlenmesi, • Rafineri fiyatının altındaki satışların önlenmesi,• Biyodizel uygulamasının yakından izlenmesi,

• Gereken yasa ve mevzuat değişikliklerinin yapılması.

LPG Piyasası Sorunları;• LPG’nin enerji politikaları içerisinde yer alması,

• LPG piyasası kanununda gerekli değişikliklerin yapıl-ması,• İstasyonlardaki tüp gaz do-lumunun engellenmesi, • LPG’li araçların kapalı oto-

Mustafa KARAHANTürkiye Enerji Zirvesiadına Zirve Başkanı


park sorununun çözülmesi,• LPG kullanımının ve araç üretiminin desteklenmesi.

EPDK 16 YaşındaEPDK Başkanı Mustafa Yıl-maz yaptığı konuşmada 19 Kasım 2017’de EPDK’nın 16. Yaşını dolduracağını vurgu-ladı ve şunları söyledi: “Bu 16 yılda Türkiye enerji sektörü-nün dört temel piyasasında başarılı bir noktaya ulaşma-nın ve bu büyük gelişimin mi-marlarından biri olmanın gu-rurunu yaşıyoruz.”Yılmaz, Türkiye enerji sektö-rünün EPDK’nın karar ve uy-gulamalarının katkısıyla çok daha güçlü, etkin ve verimli bir kimlik kazandığını belirt-ti ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçtiğimiz 16 yıllık sürenin sonunda EPDK olarak, siya-si iradenin verdiği tam des-tekle Türkiye enerji sektörü-nün yeniden yapılanmasını sağladık. Bu yeniden yapılan-ma sürecinde sektör serbest-leştirildi. Çok oyunculu, re-kabetçi bir piyasa yapısını ve sağlıklı bir yatırım ortamını elbirliği ile tesis ettik. Yerli ve yabancı yatırımcılar açısın-dan piyasa koşullarında ya-tırım yapma, faaliyet göster-me ve hizmet verme imkânı oluşturduk… Özelleştirme-ye temel teşkil edecek bütün düzenlemeleri hayata geçir-dik. Düzenleyip denetlediği-miz; petrol, elektrik, doğal gaz ve LPG piyasalarında bugün binlerce şirketin faaliyette bulunması bu gelişmenin en somut sonucudur.”

Bir Gece AnsızınKarar AlabilirizEPDK Başkanı yaptığı konuş-

mada özellikle akaryakıt sek-törüne yönelik önemli mesaj-lar verdi. Kamuoyunda hala fiyatların EPDK tarafından belirlendiği gibi yanlış bir algı olduğuna dikkat çeken Yılmaz, akaryakıt fiyatlarının ilgili şir-ketlerin, Kanunun çizdiği çer-çevede tarife metodolojileri-ne göre belirlendiğini, serbest ve rekabetçi bir piyasa yapısı-na dikkat çekti. Son zamanlar-da dağıtıcı ve bayi marjlarının, belirlenen kriterlere uygun ol-madığını ve sağlıksız bir duru-mun ortaya çıktığını tespit et-tiklerini dile getiren Yılmaz, akaryakıt fiyatlarına zam ge-leceği zaman, bazı istasyonla-rın bu zammı gece saat 12’den önce yaparak tüketiciyi mağ-dur ettiğine dair şikayetler de aldıklarını belirtti. Yılmaz söz-lerini şöyle sürdürdü: “Kesin bir dille belirtmek isterim ki rekabeti olumsuz etkileyecek fiyat hareketlerinden mutlaka kaçınılmalıdır. Dağıtım şirket-lerinden vakit kaybetmeden kendilerine çeki düzen verme-lerini, bayilerin uyarılarak, bu tür uygulamalara derhal son verilmesini bekliyoruz. Geç-mişte akaryakıt piyasası denil-diğinde akla gelen kötü imajı yok ettik ve iyi bir hale getir-dik. Şimdi birkaç bayinin bu şekildeki uygulamalarından bütün sektörün etkilenmesine asla izin vermeyiz. Satış zinci-ri noktasındaki sıkıntıları biz şu anda izliyoruz. Onların da bir an önce düzeltilmesini is-tiyoruz. aksi takdirde bir gece ansızın karar alabiliriz.”

Elektrik Sektörü Geleceğe Güvenle YürüyorYılmaz, bundan 15 yıl önce-

sine kadar elektrikte ser-best piyasa, serbest tüke-tici, elektrik ticareti gibi kavramlara fikir aşamasın-dayken karşı çıkanlar oldu-ğunu anımsatarak bugün gelinen noktada; EPİAŞ’ın sahip olduğu işlem hacmi, 200’ün üzerindeki tedarik şirketi ve 8 milyonu aşan ser-best tüketici potansiyeli ile sektörün geleceğe güvenle yürüdüğünü belirtti.

2018’de Doğalgazsız İl KalmayacakDoğalgaz piyasasına da deği-nen Yılmaz, 15 yıl önce sade-ce 6 ilin doğalgaz kullandığı-nı, 2018 yılında ise doğal gazı olmayan ilin kalmayacağını ifade etti. Yapılan düzenle-meler çerçevesinde, EPİAŞ bünyesinde kurulacak olan elektronik platform üzerin-den 1 Nisan 2018 itibarıyla eşit ve şeffaf koşullar altında doğal gaz alım-satım işlem-leri gerçekleştirilmeye baş-lanacağını söyleyen Yılmaz, 2018 yılının doğal gaz sektö-rü açısından altın bir yıl ola-cağının altını çizdi. Yılmaz Kurum’un hedeflerine de-ğindi ve şunları söyledi: “Ku-rum olarak sanayicilerimi-zin ve iş adamlarımızın ulus-lararası piyasalarda rekabet etmesini sağlayacak fiyatlara sahip, gayri safi yurtiçi hası-lamızın büyümesini hızlan-dıran, enerji piyasaları hedef-liyoruz.

Türkiye’ye Yakışan Bir LPG Sektörü için ÇalışıyoruzOtogaz kullanan araç sayısı ve istasyon sayısı bakımın-

dan dünya lideri konumunda olan Türkiye’ye yakışan bir LPG sektörü için çalışmaları-nı sürdürdüklerini ifade eden Yılmaz, lisans başvurularının elektronik ortamda alınma-sına yönelik mevzuat deği-şikliğinin yapıldığını söyledi. Yılmaz, bir yıl içinde tüm li-sanslama işlemlerinin elekt-ronik ortamda yapılabile-ceğini ve LPG sektörüne de yepyeni bir ivme kazandıra-caklarını sözlerine ekledi.

Enerji Sektörü Toplamda 300 Milyar TL’lik Piyasa Hacmine Sahip Enerji ve Tabii Kaynaklar Müsteşarı Fatih Dönmez, enerji sektörünün büyük-lüğüne bakıldığında benzin, LPG ve dizelin toplam satış hacimlerinin yıllık 155 mil-yar TL olduğunu; toplamda 300 milyar TL’lik piyasa hac-minden bahsetmenin müm-kün olduğunu kaydetti. Dön-mez, tüketici harcamalarının yüzde 20’sini enerji sektö-rünün oluşturduğunu belir-terek, “Elektrik, doğalgaz ve akaryakıtta verimli ürünlere geçenler geçen sene en az 210 liralık bir kazanç sağlamışlar. Bunun yanında sektörün ve-rimliliği, enflasyonun etkisi-ni yansıtmayarak ve indirim-lerle de tüketicinin cebine ilave 270 lira bırakmış olduk” şeklinde konuştu.Kamu hizmeti olarak elektri-ğe bakıldığında 12 dolar/cent civarlarında olan kilovatsa-at elektrik bedelinin bugün 4-5 dolar/centlere düştüğü-nü ifade eden Dönmez, nihai elektrik bedellerinin de dü-şüş yaşandığını anlattı.

Mustafa YILMAZEPDK Başkanı

Fatih DÖNMEZEnerji ve Tabii Kaynaklar Müsteşarı


Dönmez, elektrik talebinde yeniden yükseliş yaşandığı-nı, EPDK 2016 raporuna gö-re elektrik tüketiminin geçen yıl 2015’e kıyasla yüzde 9,78 arttığını aktardı.

Akaryakıt Sektöründe Hizmet Kalitesi ArttıDönmez, akaryakıt sektörün-de de araçlarda yıllık bazda ortalama tüketimde 100 kilo-metrede 0,2 litre iyileşme gö-rüldüğünü söyledi.Enerji verimliliğinde tasar-rufun oldukça önemli oldu-ğuna dikkat çeken Dönmez şunları kaydetti: “Ortala-ma bir aracın yılda 15 bin ki-lometre yaptığı varsayılırsa, yeni daha verimli araçlara geçerek dizel araç başına 135 lira, benzinli araç başına da 150 lira tüketicinin bir önce-ki seneye göre cebinde kaldı-ğı görülecektir. Tüm bunlar EPDK, özel sektör, Bakanlık, KİT’lerimizin ortak başarısı. Bu başarıda hizmet kalitesi-nin artışı gözden kaçmama-lıdır. Türkiye’de büyük şe-hirlerde 6 saatlere varan ke-sintiler, 1990’lı yıllara kadar devam etti. Hem elektrik pa-halıydı hem de hava kalitesi büyük bir sorundu. Bugün do-

ğa olayları hariç elektrik ke-sintisi miktarı Cumhuriyet döneminin en düşük seviye-sindedir. Akaryakıtta artık kalitesiz yakıttan yolda ka-lan neredeyse yok. Doğalgaz ise neredeyse hiç kesilmeyen bir hizmet olarak bilinmek-tedir.”

Enerji Piyasası Lokomotif Bir Sektör TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Baş-kanı Ziya Altunyaldız, Tür-kiye Enerji Zirvesi’nin açı-

lışında yaptığı konuşmada, yenilenebilir enerji kaynak-larının maksimum düzeyde kullanılması gerektiğini söy-ledi. Enerji sektörünün gele-ceği aydınlatan, çekici ve lo-komotif bir sektör olduğu-na dikkat çeken Altunyaldız, Türkiye’de enerji piyasasın-da yaşanan gelişmeleri heye-canla karşıladığını, piyasanın enerji ve sinerjisinin umut verdiğini ifade etti. Altunyal-dız, bunda EPDK’nın ve hü-kümetin büyük katkıları ol-duğunu dile getirdi.Altunyaldız, konuşmasını

Ziya ALTUNYALDIZTBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı

söyle sürdürdü: “Düne kadar hayatımızda kaya gazı, ka-ya petrolü diye bir şey yoktu. ABD dünyanın en büyük itha-latçısı ve tüketicisiydi. Bugün hem petrolde hem de doğal-gazda ihracatçı konumuna geldi. Avusturalya ve Ameri-ka zannediyorum ki önümüz-deki yıllarda gemilerle LNG satışına başlayacaklar. Diğer taraftan yenilenebilir ener-jideki baş döndürücü hızda gelişen olaylar ve gelişme-ler teknoloji gelişimi Çin ve Hindistan’ın enerji sektörü-ne çok önemli aktörler olarak gelmesini sağlıyor.”Altunyaldız, elektrik ihtiya-cının, nüfus artışının 3 katı daha hızlı arttığına dikkat çe-kerek 2030’lu yıllarda elekt-rik gereksiniminin 3’te 2 ora-nında artacağını kaydetti. 2030’lara gelindiğinde sa-tılan araçların yüzde35-40’ının elektrikli olacağının öngörüldüğünü ifade eden Altunyaldız,elektrikli araç-larda yeni modellerin günü-müzde de herkes tarafından satın alınabilir olduğunu be-lirterek, bir taraftan maliyet-ler bir taraftan da çevre endi-şelerinin dünyayı bu noktaya getirdiğini söyledi.


Abdullah İNCEEPDK Petrol Piyasası

Dairesi Başkanı

Akaryakıt Piyasasının Sorunları ve Geleceği Masaya Yatırıldı

Zirve’nin ilk gününde Akar-yakıt Piyasaları konulu otu-rum düzenlendi. Moderatör-lüğünü EPDK Petrol Piyasa-sı Dairesi Başkanı Abdullah İnce’nin yaptığı oturuma ko-nuşmacı olarak TABGİS Baş-kanı Ferruh Temel Zülfikar, ADER Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Latifoğlu, PETDER Başkanı Martin Thomsen, PÜİS Başkanı İmran Oku-muş, TÜPRAŞ Genel Mü-dür Yardımcısı Özgür Kahra-manzade katıldı. Oturumda, konuşmacılar ta-rafından gündeme getirilen konular hakkında değerlen-dirmelerde bulunan EPDK Petrol Piyasası Dairesi Baş-kanı Abdullah İnce, ulusal stok yükümlülüğü kapsamın-da 102 dağıtım şirketinden sadece 17’sinin bu yükümlü-lüğü yerine getirdiğine dik-kat çekerek diğer dağıtım şir-ketlerinin işlevlerini yerine getirmediğini, bu durumun

düzgün çalışan dağıtım şir-ketlerine de engel olduğunu gösterdiğini ifade etti. İnce, diğer yandan dağıtıcı ol-ma kriterlerinin ağırlaştırıl-ması gerektiği düşüncesine katıldıklarını belirterek, da-ğıtım şirketleri için mali yü-kümlülükte artış getirdik-lerini ve bilançoda 37,5 mil-yonluk bir şart aradıklarını, bunun yanında beş bayi zo-runluluğu ile 60 bin ton yü-kümlülük şartı aradıklarını ifade etti. Beş bayi zorunluluğu ile 60 bin ton yükümlülüğünün yar-gı kararı ile durdurulduğunu söyleyen İnce, kanuni düzen-lemelerle 60 bin ton yüküm-lülüğünü işler hale getirdik-lerini, bu yılın sonunda 47 tane dağıtım şirketinin bu yü-kümlülüğe takılacağını ifade etti.

Beş Bayi Kriteri AzAbdullah İnce, beş bayi krite-

rinin de az olduğunu belirte-rek, “Bu rakam 50 olmalı, 100 olmalı, bunu sektörle birlikte makul bir seviyeye getirebile-ceğimize inanıyorum. EPDK olarak bununla ilgili çalışma-larımızı yapıyoruz” şeklinde konuştu. Toplantıda sektör temsilcile-ri tarafından gündeme getiri-len maliyetin altında yapılan satışlarla ilgili olarak da gö-

rüşlerini aktaran İnce, soru-nun giderilmesi için önerilen taban fiyat uygulamasının sadece iki ay süreyle yapıla-bileceğini belirterek kanuni bir düzenleme yapılması ge-rektiğini vurguladı. İnce, da-ğıtım şirketlerinin maliyetin altında satış yapan bayilerini EPDK’ya bildirmeleri halin-de EPDK’nın anlık kontroller yapabileceğine dikkat çekti.


İstasyon Yatırımları için Fizibilite Raporu Zorunlu Olmalı Oturumda ilk sözü alan TAB-GİS Başkanı Ferruh Te-mel Zülfikar, yeni istasyon yatırımlarında Fizibilite Raporu’nun zorunlu hale ge-tirilmesi gerektiğini belirt-ti. EPDK’nın lisans sahipleri-ni denetleyecek bağımsız ku-ruluşlara nasıl yetki veriyorsa aynı şekilde bir yetki çalışma-sını da değerlendirme kuru-luşları için yapmasını, bayi-lerin yeni istasyonlar için da-ha ortada istasyon yokken bu kuruluşlardan alacakları fizi-bilite raporunu Kuruma su-nup, eğer bu rapor yatırımın verimliliğine işaret ediyorsa EPDK’dan ön onay alarak ku-rulum aşamasına geçecekleri bir sistem önerdi. Mevcut is-tasyonların satış tonajlarının istenen noktada olmadığını belirten Zülfikar, atıl yatırım-ların önlenmesi için bu uygu-lamanın EPDK tarafından de-ğerlendirilmesini istedi.

Kâr Marjları Eriyor Sektörün 2005 yılında lisans-lı döneme geçtiğinde bayi ve dağıtıcı brüt kârının toplam-da 24-25 kuruş civarında ol-duğunu söyleyen Zülfikar, li-sanslı dönemden itibaren bu marj her yıl en azından enflas-yon oranında arttırılmış ol-saydı şu anda toplamda orta-lama 65 kuruş civarında brüt kârın olması gerektiğini ancak bu seviyenin 12 kuruş altında seyrettiğini sözlerine ekledi. Ülkemizde hizmet alanında enflasyon oranına göre belir-lenen kâr ayarlamasının en gü-zel ulaşım sektöründe görül-düğüne dikkat çeken Zülfikar, taksicilere her yıl Eylül ayında enflasyon oranında artış yapıl-

dığını, benzer uygulama akar-yakıt sektöründe de olursa tü-keticiyle karşı karşıya kalma-yacaklarının altını çizdi.

Taşıt Tanıma Sistemlerinin İskonto Oranları Gözden GeçirilmeliZülfikar, Finansal Aracılık Hizmeti adı altında yürütü-len akaryakıt ticaretinin de en kısa zamanda ele alınıp kaldırılması gerektiğine dik-kat çekerek elektronik sis-temler üzerinden yapılan satışlarda dağıtım şirketle-rinin merkezi olarak verdik-leri iskonto oranlarının nere-deyse sektörün tüm kâr payı-nı aşacak seviyeye ulaştığını ve EPDK’dan fahiş iskonto oranlarına müdahale etmesi-ni istediklerini söyledi.

Promosyonlar KaldırılmalıZülfikar, bayileri önemli öl-çüde kâr erozyonuna uğra-tan bir başka noktanın finan-sal promosyonlar olduğunu, EPDK’dan dağıtıcıların mer-kezi olarak yürüttüğü finansal promosyonlarla birlikte dağı-tıcının bilgisi dışında banka-ların haricen uyguladıkları promosyonların da bir an önce yasak kapsamına alınmasını talep ettiklerini vurguladı.TABGİS Başkanı, tüm sorun-ların hepsinin çözüm yolunun 5015 sayılı Kanun olmak üze-re, buna ilişkin çıkarılan mev-zuatın tamamında köklü bir çalışma yapılması olduğunu söyledi.

Maliyet Altı Satışlar EPDK ve Maliyenin Denetimi AlanındadırTABGİS Başkanı Ferruh Te-mel Zülfikar yaptığı konuş-mada, maliyet altında yapılan satışların hala sektöre rahat-

sızlık veren önemli bir husus olduğuna dikkat çekti. Zülfi-kar, bu sorunun hangi Kuru-mun denetim alanına girerse girsin zararın dönüp dolaşıp ülke ekonomisine ve vatandaş-lara olduğunu belirterek mali-yetin altındaki satışların piya-sa faaliyetini bozucu etki ya-ratması nedeniyle EPDK’nın, uygulanan fiyatların vergi kaybına neden olmasıyla ise Maliye’nin denetim alanı için-de olduğunu söyledi. Sorunun giderilmesi için taban fiyat veya minimum satış fiya-tı uygulanmasını istediklerini belirten Zülfikar sözlerini şöy-le sürdürdü: “Şimdiye kadar konuyla ilgili olarak yaptığı-mız görüşme ve çalışmalardan anladığımız şudur; bir ürünün ucuz olmasında kamu yararı vardır. Biz buna sonuna kadar katılıyoruz. Peki ya bu ürün ya-sa dışı yollarla satılıyorsa, ver-gisi ödenmemiş veya millileş-tirilmemiş bir ürünse, sırf ucuz diye burada kamu yararı vardır diyebilir miyiz? Elbette diye-meyeceğimize göre çok kısa za-manda bu konuda somut adım-ların atılmasını beklediğimizi belirtmek istiyorum.”

Dağıtıcı Kriterleri DeğişmeliDağıtıcılar arasında yapılan satışta ürünün irsaliye ile çı-kışının yapılıp faturasının on beş gün sonra kesilmesi nede-niyle aradaki süre içinde ay-nı ürünün birçok kez satış fa-aliyetine konu edildiğini ve bu durumun maliyet altı satışla-ra zemin hazırladığını belirten TABGİS Başkanı, Gelir İdare-si Başkanlığı’nın ilgili tebliğde yapacağı değişiklikle sorunun çözüleceğini düşündüklerini söyledi. Zülfikar, dağıtıcı kriterlerinin arttırılarak dağıtıcı olmaya aday bir şirketten EPDK’nın

beş değil en az elli bayilik bir teşkilat zorunluluğu araması-nı ve ayrıca alınan teminatın da yükseltilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

LPG Dağıtıcı Tesisleri ve Otogaz İstasyonları da Otomasyon Sistemine GeçmeliBir süre önce petrol piyasasın-daki depolama lisansı sahip-lerine otomasyon yükümlülü-ğünü getiren EPDK’ya teşek-kürlerini ileten Zülfikar, LPG dağıtıcı tesisleri ve otogaz is-tasyonlarının da otomasyon sistemine geçmesi gerektiği-ni söyledi.

Taban Fiyat Kararı BekliyoruzPÜİS Başkanı İmran Oku-muş, sektörde bu kadar olum-suzluk varken, tavan fiyatın konuşulmaması gerektiğini, EPDK’nın tavan fiyat değil ta-ban fiyat uygulaması yönün-de karar almasını bekledikle-rini söyledi. Türkiye’de lisans-sız bayi oluşumunun kanunen yasaklandığını anımsatan Okumuş, “Sektör dışında suç-lu aramaya gerek yok, akarya-kıt maliyetin altında satılıyor-sa buna müsaade eden dağıtım şirketidir” şeklinde konuştu. Gece saat 12’de uygulanacak fiyat değişikliğine uymayan bayilerin kesinlikle istasyon-larının kapatılması gerekti-ğini söyleyen Okumuş, dağı-tıcıların EPDK tarafından yapılan tavan fiyat uyarısını da dikkate almaları gerekti-ğini, bayilerin dağıtıcılar ta-rafından belirlenen fiyattan satış yaptığını, dağıtıcıların fiyat değişimini otomasyon-dan gördükleri için buna mü-dahale edebileceklerini be-lirtti. Taşıt tanıma sisteminde elektronik satışların sektör-deki kayıt dışını disipline etti-

Ferruh TemelZÜLFİKARTABGİS Başkanı

İmran OKUMUŞPÜİS Başkanı


ğini vurgulayan Okumuş, bu-radaki satış yüzdesinin ise dağıtım şirketleri, bayi tem-silcileri, ilgili kamu kuruluş-larıyla özellikle EPDK ile otu-rulup yeniden değerlendirilip makul ölçüde bir fiyat politi-kasının belirlenmesi gerekti-ğinin altını çizdi.

Otomasyon Sisteminin Kurulum Ücreti Dağıtım Şirketlerine Aittir 1240 sayılı EPDK Kurul Kararı’nın net ve açık olduğu-nu ifade eden Okumuş, “Dağı-tım şirketi, otomasyonu ku-rar ve uygular. Ama dağıtım şirketleri otomasyon ücret-lerini aylık bakım adı altında bayiden tahsil ediyor. ” diye-rek bayilerin otomasyon sis-temiyle ilgili masraflarını da-ğıtıcıların karşılaması gerek-tiğini, aksi halde konuyla ilgili hukuk yoluna başvuracakla-rını söyledi. Okumuş, nakliye ücretleri-nin kâr marjının dışında tutul-masını istediklerini, nakliyeyi kim yapıyorsa ücretini onun alması gerektiğini, nakliye üc-retinin kâr marjının içinde ol-duğu için fiyatların yüksek gö-ründüğünü söyledi.

Dağıtıcı Olmak Bu Kadar Kolay OlmamalıADER Yönetim Kurulu Üye-si Hüseyin Latifoğlu, ADER olarak taban fiyat uygulama-sını desteklediklerini, bir an önce başlaması gerektiğini söyledi. Bununla ilgili olarak Petrol Piyasası Kanunu’nun 10. Maddesinin EPDK’ya net bir şekilde yetki verdiğini ifa-de etti. 102 adet dağıtıcı firma ol-duğuna dikkat çeken Lati-foğlu, dağıtıcı olmanın bu kadar kolay olmaması ge-rektiğini söyledi. Sektörün kıyaslandığı AB ülkelerin-

de de bu kadar dağıtım şir-keti olmadığını belirten La-tifoğlu, kendisinin 32 yıldır sektörde olduğunu belirte-rek Türkiye’nin şu anda ül-keye illegal yollarla giren ka-çak akaryakıt bakımından en minimum seviyede oldu-ğunu ancak bunun aksine bir takım maliye oyunlarının da sektörde zirve yaptığı bir dö-nemde olduğunu, bunda da piyasada 102 tane ana dağı-tım şirketinin etkisinin oldu-ğunu düşündüğünü söyledi. Vergi yüzsüzleri listesinde 15 dağıtım firmasının 4 milyon TL borçlu göründüğüne dik-kat çeken Latifoğlu, fazla da-ğıtıcının çok büyük bir katkı-sı olmadığının yaşayarak gö-rüldüğünü söyledi. 2005 yılından bu yana ise 80 tane dağıtım şirketinin lisan-sının iptal edildiğini belirten Latifoğlu, dağıtıcı firma olmak isteyenlerin minimum 25 mil-yon liralık banka teminat mek-tubu vermesi gerektiğini, 60 bin ton limitinin de uygulan-ması gerektiğini söyledi. Da-ğıtıcı olmak için önce ön izin alınmasını ardından elli ba-yilik teşkilat ile 60 bin ton yü-kümlülüğü olmak üzere iki ka-demeli olarak dağıtıcı lisansı verilmesini önerdiklerini söy-ledi. ADER olarak Rekabet mevzuatı açısından da bu ko-nular üzerinde çalışmaları bu-lunduğunu belirtti.

Biyodizel Üreticilerinden 2018 Fiyatları AlınamıyorHüseyin Latifoğlu, 2018 yılın-da mecburi olacak olan binde beş oranında biyodizel katılı-mı konusunda ise, biyodizel üreticilerinin 2018 yılı fiyatla-rının şu anda belli olmadığını söylediklerini, bunun mecburi hale geldiğinde artışa göre fi-yat belirlenmesinin sıkıntı ya-ratabileceğini, biyoyakıtların

fiyatının normal yakıt fiyatını geçmesi halinde bunun pom-paya yansıması söz konusu olacağından EPDK’nın konu-yu çok sıkı bir şekilde denetle-mesi gerektiğini söyledi.

Otomasyon Uygulamasında İdari Yaptırım için 6 Ay Süre TanınmalıDepolardaki otomasyon siste-minin 1 Ocak 2018 tarihinde uygulanmaya başlanacağını ifade eden Latifoğlu, her geçiş döneminde aksaklıklar olabi-leceğini, buna bağlı olarak he-men ceza uygulamasına geçil-memesini ve 6 aylık bir geçiş süresi tanınması gerektiğine dikkat çekti.

Bayi Ağında Türkiye Üçüncü Büyük ÜlkePETDER Başkanı Martin Thomsen akaryakıt dağıtım sektörünün Türkiye ekono-misindeki yeri ve önemine değindiği sunumunda, sektö-rün her geçen yıl büyüdüğü-ne dikkat çekerek, istasyon-larda günde ortalama 4 mil-yon araca hizmet verildiğini, Türkiye’nin, Avrupa’nın bayi ağına sahip en büyük üçün-cü ülke olduğunu ve son 5 yıl-da ortalama yüzde 7 büyüme kaydederek toplam akaryakıt satışlarında 6’ıncı sırada yer aldığını söyledi.

Vergi Gelirlerinin %26’sı Akaryakıt SektöründenPiyasanın öneminin topla-dığı vergi olduğunu belirten Thomsen, sektörün ÖTV ve KDV gelirlerinden 2016 yı-lında 76 milyar TL’lik katkısı bulunduğunu, ÖTV ve KDV gelirlerinde son üç yılda or-talama yüzde 9 artış kayde-dildiğini, bu oranın kamunun KDV ve ÖTV gelirlerinin yüz-

de 26’sına karşılık geldiğini söyledi. Yaklaşık olarak 150 bin kişiye istihdam sağlanan sektörde, kredi kartıyla 280 milyon adet işlem yapılarak 47 milyar TL’lik satış yapıl-dığını vurgulayan Thomsen, Türkiye’de 1000 kişiye düşen araç sayısının 150 olduğunu, ancak bu alanda daha çok po-tansiyel gördüğünü belirtti.Thomsen, yasa dışı akaryakıt konusunda EPDK tarafında çok ciddi mücadele verildiği-ni söyleyerek sektör oyuncu-larının da katkısıyla önemli bir aşama kaydedildiğine dik-kat çekti.

Fiyat Metodolojisi Yeniden Gözden Geçirilmeliİki yıl önce uygulanmaya başlanılan fiyat metodoloji-si hakkında herşeyin zaman içinde değişebileceğini ifa-de eden Thomsen, fiyatların, şirketlerin hatta kıyaslanılan ülkelerin bile bir evrim geçi-rebileceğini belirterek bu ne-denle uygulamanın da göz-den geçirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Ayrıca, müşte-riler için piyasanın daha ve-rimli, daha etkin, daha reka-betçi hale getirilmesi gerekti-ğini söyledi.

Önemli Olan Dağıtım Şirketlerinin Sayısı Değil, KalitesidirThomsen, Piyasada 102 dağı-tım şirketi olduğunu, burada önemli olanın bu şirketlerin sayısının değil kalitesinin ol-duğunu, sektörün bunun üze-rinde çalışması gerektiğini belirtti.

PETDER’in 2018 Beklentileri Thomsen’in sunumunda, PETDER’in 2018 yılındaki

Martin THOMSENPETDER Başkanı

Hüseyin LATİFOĞLUADER YönetimKurulu Üyesi

9 l TABGİS Bülten 10 l TABGİS Bülten

öncelikli beklentileri arasın-da lisans kriterlerinin sağlık-lı ve rekabetçi bir piyasa oluş-turacak şekilde yeniden dü-zenlenmesi, zorunlu ulusal stok çalışmalarının tamam-lanması, daha adil ve ölçülü idari para cezalarına yönelik çalışmaların tamamlanma-sı, farklılaştırılmış ürünlerde serbest fiyatlandırma, daha serbest ve rekabetçi pazarla-ma faaliyetleriyle ilgili konu-ların yer aldığı görüldü.

2030 Yılına Gelindiğinde Satılan 100 Araçtan 40’ı Elektrikli OlacakTüpraş Genel Müdür Yardım-cısı Özgür Kahramanzade, enerji ajanslarının verilerine bakıldığında son 15 yıl içeri-sinde kömürün payının azal-dığını, nükleer enerjinin pa-yının sabit kaldığını, gazın ve yenilenebilir enerjinin önem-li ölçüde arttığını, petrolün de yaklaşık yüzde 2’lik pazar kay-bı yaşadığını belirtti.Sektörü etkileyen önemli ge-lişmeler olduğuna dikkat çe-ken Kahramanzade, bunlar-dan bir tanesinin elektrikli araçlardaki pazar gelişimi ol-duğunu söyledi. 2030 yılında her satılan 100 araçtan 40 ta-nesinin elektrikli araç olacağı-nın altını çizen Kahramanza-de, İngiltere, Fransa, Norveç, Almanya gibi ülkelerde 2040 yılından önce benzinli ve dizel araçları yasaklama kararının alındığını söyledi. 2030 yılında elektrikli araç stoğu nedeniyle petroldeki kaybın sadece 1,4 milyon varil olacağını öngördüklerini di-

le getiren Kahramanzade, bu-nun da toplam petrolün yüzde 1,5-2’sine tekabül ettiğini be-lirterek bu konudaki gelişme-lerin yakinen takip edilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Denizcilik Yakıtlarında Ürün Specti DeğiştiDenizcilik yakıtı ürünlerin-de spect değişimi olduğunu, 1 Ocak 2020 itibariyle kü-kürt sınırının % 0,5’e indiri-leceğini, dünya ticaretinin % 80’inin deniz taşıması yo-luyla karşılandığından sek-törün buna henüz hazır ol-madığını ve uygulamadan en çok gemicilik ve rafinaj sek-törünün etkileneceğini söy-ledi. Kahramanzade, gemi-cilik sektörüne bakıldığında çok fazla seçenek bulunmadı-ğına, sektörde düşük kükürt-lü yakıt, motorin veya kükürt tutma teknolojisinin adapte edilmesi veya LNG kullanı-mı alternatiflerinin olduğunu söyledi. Rafineri sektöründe ise, düşük kükürtlü ham pet-rol kullanımı ya da fuel oil kü-kürt giderme üniteleri ter-

mal kraking ünitelerle fuel oi-li parçalayıp daha çok beyaz ürüne çevirmenin önlerinde-ki tek çözüm olarak gördük-lerini söyledi. 2020 yılından sonra günde 2 milyon varil düşük kükürtlü yakıt açığının ortaya çıkacağını ve bu ko-nuların önümüzdeki yıllarda sektörü önemli ölçüde etki-leyecek iki gelişme olduğunu belirtti.

Ulusal Marker Motorin Pazar Payını ArttırdıKahramanzade, araç payı sa-hipliğinde Türkiye’de her yıl yaklaşık % 4 ile 5 arasında ar-tış olduğunu, bu dinamik ya-pının sonucunda özellikle be-yaz ürünlerde motorin, jet ve benzinde pazar artışlarının oldukça yükseldiğini ancak özellikle motorindeki artış-ta ulusal markerin katkısının yadsınmaması gerektiğini söyledi.Benzinin geçtiğimiz sene % 6’ının üzerinde, bu se-nenin ikinci yarısında da % 4-5 civarında artış olabilece-ğini, fuel oil’de ise her sene ol-duğu gibi pazar payının azal-

maya devam ettiğini sözleri-ne ekledi.

TÜPRAŞ Vergi Gelirlerinin Yüzde 6’sını KarşılıyorTüpraş hakkında bilgi veren Kahramanzade, Tüpraş’ın 4 rafinerisi, 4 servis verdi-ği terminal ile 28 milyon ton-luk rafinaj kapasitesine sa-hip Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu olduğunu, vergi gelirlerinin yüzde 6’sı-nı karşıladığına dikkat çekti. Avrupa’nın en büyük yedin-ci, dünyanın ise en büyük 26. rafinerisi olan TÜPRAŞ’ın özelleştirmeden bugüne ka-dar 6 milyar doların üzerinde bir yatırım yaptığını, en büyük yatırımlarının ise RUP proje-si olduğunu belirten Kahra-manzade, projenin dış ticaret açığına yaklaşık 1 milyar do-lar pozitif etkisi olduğunu ve aynı zamanda beş yüzden faz-la kişiye istihdam sağladığını söyledi.

ÖTV Tutarları EşitlenmeliTÜPRAŞ üretiminin % 80’inin yurt içine, % 20’sinin de ihraç edildiğini söyleyen Kahraman-zade, motorin ve benzindeki vergi dengesizliğine değinerek, daha düşük ÖTV’ye sahip mo-torinin ülke ihtiyacının yüzde 60’ını ithal ederken, üretilen benzinin yüzde 60’ının ihraç edilmek durumunda kalındı-ğını, devletin hiçbir vergi kay-bı olmadan ÖTV tutarları eşit-lenerek benzinde pompada 62 kuruş indirim sağlanabileceği-ni, bu uygulamanın ise moto-rinde sadece 7 kuruşluk bir ar-tışa neden olacağını söyledi.

Özgür KAHRAMANZADETüpraş Genel Müdür Yardımcısı


Zirve’nin ikinci gününde LPG Piyasaları konulu oturum dü-zenlendi. Moderatörlüğünü EPDK LPG Piyasası Dairesi Başkanı Muhammed Demir’in yaptığı oturuma konuşmacı olarak Anadolu LPG Derne-ği Başkanı Atalay Armutçu, TOBB LPG Meclisi Başkanı Gökhan Tezel, PETDER Ge-nel Sekreteri Niyazi İlter ka-tıldı.

Dünyada LPG’li Araç Sayısı ve Otogaz İstasyonu Sayısında Birinci Sıradayız Oturumun açılış konuşması-nı yapan EPDK LPG Piyasası Dairesi Başkanı Muhammed Demir, LPG piyasasında 2006 yılı ile 2016 yılları kıyaslandı-ğında, ciddi değişiklikler oldu-ğuna dikkat çekti. Ürün türleri arasındaki satış rakamların-daki değişikliklere dikkat çe-ken Demir, 2006’da yaklaşık 1,5 milyon tonluk bir tüplü sa-tış varken 2016 yılında 820 bin tona düştüğünü, dökme satış-ların yaklaşık 500 bin ton ci-varında iken 2016 yılı sonları itibariyle 141 bin tona gerile-miş olduğunu söyledi. Otoga-za bakıldığında ise LPG’deki artışın otogaz kaynaklı olduğu ve 1,5 milyon tonluk satıştan 3 milyon tonu geçen bir satış ra-

kamına ulaşıldığını ifade etti.Araç sayılarına bakıldığında LPG’li araç sayısında çok cid-di artış olduğunu belirten De-mir, 2006 yılı sonu itibariyle 1,5 milyon LPG’li araç varken, 2017 Ocak ayı itibariyle bakıl-dığında bu sayının 4,5 milyo-na yaklaşmış vaziyette oldu-ğunu belirtti ve yaklaşık yüzde 187’lik artış olduğunu söyledi.

Dünyada 26 MilyonLPG’li Araç Var Konuşmasında, Türkiye LPG sektörünün dünyadaki yeri hakkında da bilgiler veren De-mir, dünyada yaklaşık 26 mil-yon LPG’li araç olduğunu ifa-de ederek ülke olarak LPG’li araç sayısında birinci sırada olduğumuzu söyledi. Dünya piyasasında 70 bin LPG istas-yonu olduğunu belirten De-mir, yaklaşık 10 bin 500 istas-yon sayısı ile yine dünyada birinci sırada olduğumuzun altını çizerek otogaz tüketi-mine bakıldığında ise Güney Kore’den sonra ikinci sırada, Avrupa’da ise birinci sırada olduğumuzu söyledi.LPG piyasasında 95 tane da-ğıtıcı lisansı sahibi olduğunu anımsatan Demir, bayi sayısı açısından bakıldığında ilk 10 şirketin yüzde 70, ilk 20 şirke-tin yüzde 85, ilk 30 şirketin ise

“LPG’li Araç ve Otogaz İstasyonu Sayısında Birinciyiz”

yaklaşık bayi sayısının yüzde 90’ını elinde bulundurduğu-nu, geri kalan 65 şirkete çok fazla bayi sayısı kalmadığına dikkat çekti. İstasyon başına satış rakamlarına bakıldığın-da LPG’li bir aracın aylık yak-laşık 100 litre civarında otogaz tüketimi olduğunu söyledi. Lisans sayıları hakkında da bilgiler veren Demir, yürür-lükte 95 tane dağıtıcı lisansı, 113 tane depolama lisansı, 10 bin 500 bayilik lisansı, 61 ta-şıma lisansı, 10 tane tüp ima-lat lisansı, 98 tane tüp tamir bakım lisansı olmak üzere toplam 11 bine yakın lisanslı oyuncu olduğunu kaydetti.Güncel gelişmeler hakkında bilgiler veren Demir, lisans yönetmelik değişikliği taslağı çalışmasının sektörden görüş alınarak mutabık olunduğunu ve tamamlanmak üzere oldu-ğunu söyledi. Bayilik lisansı uzatma başvurularında elekt-ronik lisansı başlattıklarını ve bazı şirketlerin bayileri adı-na elektronik sisteme girerek elektronik başvuru yapmaya başladıklarını ifade etti.

KEP’in Güncelliği Çok Önemli ve Lisansın Ön KoşuluAynı zamanda kayıtlı elektro-nik posta adresi ve iletişim ad-

reslerinin aktif ve güncel tu-tulmasına çok önem verdik-lerini belirten Demir, bunun lisans vermenin ön koşulla-rından biri haline geldiğine dikkat çekerek LPG piyasası olarak ulusal stok konusunda-ki taslak çalışmayı web site-sinde ilana çıkmış olduklarını, sektörden gelen görüşler doğ-rultusunda son şeklinin veri-leceğini bildirdi. Karayolu ile LPG taşınma-sının yılbaşı itibariyle lisans kapsamından çıkıp beyana ta-bi olacağına vurgu yapan De-mir, bu konudaki detaylı çalış-maların önümüzdeki aylarda sektörle bir araya gelerek iz-lenecek yol haritasının belir-leneceğini ifade eden Demir

Muhammed DEMİREPDK LPG Piyasası Dairesi Başkanı


sözlerini şöyle sürdürdü: “En son ÖTV düzenlemesi ile piya-sa yapısını bozucu faaliyetler-le ilgili bir azalmanın olmasını ümit ediyoruz. Piyasayı yakın-dan izleyeceğiz, hala devam ederse farklı tedbirleri almak zorunda kalmak istemiyoruz.”

Ulusal Stok Yeniden DüzenlenmeliAnadolu LPG Derneği Başka-nı Atalay Armutçu ulusal stok konusuna değinerek 11 yıldır çözülemeyen bir konu olduğu-na dikkat çekti. 2018 yılında denetimlerin başlayacağını, sektörün böyle bir stok tutma imkanının olmadığını belirt-ti ve şunları söyledi: “Tesisle-rimiz normal işletme stoğuna göre yapılmış. O günkü şart-larda ona göre araziler alın-mış ve tesis edilmiş. Şu an-da yaklaşma mesafelerinden dolayı tesislerimizden her-hangi birine bir tane tank ila-ve yapma şansımız yok. Nasıl olacak, yeni tesisler mi kuru-lacak bilemiyoruz. Stok mali-yetini karşıladık diyelim, sto-ğu koyacak tankı da bulduğu-muzu farz edelim. Bu işin hiç konuşulmayan bir tarafı var. Bu tankların güvenliğini kim sağlayacak. Doğuda ve güney-doğuda bizim Adıyaman’da 10 tane şirketimiz var. Akşam saat 5’te güvenlikçi dahil te-sisi terk ediyor. Orada tuta-cak olacağımız stoğu kim ko-ruyacak. Bunların cevapları-nı vermeden hemen önümüze kanun geliyor. Bizim de içeri-sinde olduğumuz ülkeler ola-ğanüstü durumlar için ulusal petrol stok bulundurma konu-sunda anlaşmaya vardılar. Bu anlaşmaya 90 günlük stok tu-tacağız diye biz de imza attık. Enerji güvenliğimiz için ulu-sal stok gerekliyse bir an ev-vel ajansımızı kurup stoğu-muzu tutalım. Gerekli değilse bunlarla da daha fazla zaman kaybetmeyelim. Yani kanun çıkardık, komisyon karar al-dı, dağıtıcı, rafinerici şu kadar tutacak diyerek ulusal stok tu-tulmaz. Hemen stok ajansımı-zı kurmalıyız ve bu ajans bu-güne kadar gelir payı hesabın-da biriken parayı üzerine alıp bir an evvel stok kapları ima-latına başlaması gerektiğine inanıyoruz.”Armutçu, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 80 milyon mutfak tüpünü izle-

mek için yürüttüğü çalışma-ya da değinerek teknik olarak izlemenin mümkün olmadığı-nı söyledi. Armutçu, bu uygu-lamanın Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde akar-yakıt istasyonlarında tüplerin dodurulmasına sebeb olacağı-nı söyledi.

Maktu CezalarPiyasaya Zarar VeriyorArmutçu, idari para cezaları-nın nispi hale getirilmesi ge-rektiğini maktu cezaların pi-yasaya zarar verdiğini belir-terek karayolu ve denizyolu taşıma lisanları ücretlerinin aynı olmaması gerektiğine dikkat çekti.

LPG PiyasasıYüzde 6,5 BüyüdüTOBB LPG Meclisi Başka-nı Gökhan Tezel enerji sektö-ründe dünyadaki gelişmelerin atlanmaması gerektiğini be-lirterek 2016 rakamlarına ba-kıldığında yüzde 6,5’lik bir bü-yüme olduğunu, ilk defa bu yıl 300 milyon tonu aşan bir üre-tim olmasının beklendiğini ifade etti.Dünyadaki LPG tüketiminin rekor kırdığına dikkat çeken Tezel, genel enerji tüketimi-nin artışı aynı dönemde yüzde 1,8 iken LPG’nin yüzde 6,5 art-tığını söyledi. Otogazın fiyatının 3,15-3,20 TL seviyesine geldiğini hatır-latan Tezel, bu durumdan en-dişe ettiklerini, bu fiyatlarla bu ürünlerin nasıl satılacağı-nı merak ettiklerini ifade et-ti. Kısa vadede iyileşme olma-yacağına dikkat çeken Tezel, ürün fiyatlarında aşağı düşüş olmayacağını belirtti.

LPG Çevreci Bir ÜrünLPG’nin çevreci bir ürün ol-

ması nedeniyle özellikle ge-lişmiş ülkelerde LPG’li araç kullanımının artmasının beklendiğini ifade eden Te-zel, binek araçlarda kullanı-lan yakıt ürünlerinin emisyon bazında incelendiğinde kar-bondioksit ve nitrojen oksit ve partiküler madde açısın-dan incelendiğinde LPG’nin çok avantajlı olduğunu söy-ledi.Özellikle büyük şehir-lerde, trafik yoğunluğunun, hava kirliliğinin yoğun oldu-ğu yerlerde LPG’nin önemli bir alternatif olarak karşımı-za çıktığına dikkat çeken Te-zel, Türkiye’de 4 milyon ara-cın LPG kullandığını ifade etti. Tüplü gazın doğalgazın hız-lı yaygınlaşmasının etkisi ile daralmaya devam ettiğini söy-leyen Tezel, otogazda ise hızlı büyüme yaşandığını, 2000 yı-lından günümüze toplam LPG tüketiminde otogazın payı-nın yüzde 29’dan yüzde 77’ye yükseldiğini sözlerine ekle-di ve şunları söyledi: “Otogaz pazarında, 2016’da yüzde 2,4 büyüme vardı. 2017 ise pazar-da daralmanın başladığı bir yıl oldu. EPDK raporuna göre ge-çen yıla göre yüzde 7,3’lük da-ralma var. Bu daralmanın de-vam ettiği görülüyor. Otogaz pazarı bu yıl oldukça radikal bir şekilde daralmaya başla-dı. Sektörde tüplü gaza baktı-ğımızda 8 binin üzerinde bayi var, 20 binin üzerinde de ta-li bayi var. Çok önemli bir da-ğıtım ağı. Otogazda ise binin üzerinde lisanslı bayi var. Bi-nek araçların yüzde 40’ı LPG kullanıyor. Bunlar çok önemli büyüklükler.”

LPG Sektöründeki Kaçak Olayının Sona Erdirilmesini BekliyoruzÖTV düzenlemesinin sektör-

de önemli bir kanayan yaranın bertaraf edilmesine yönelik atılan bir adım olarak değer-lendirdiklerini bildiren Tezel, sektördeki kaçak olayının sona erdirilmesi yönündeki beklen-tilerini ifade etti.

EPDK ile Beraber Çalışarak Dağıtıcı Olmanın Koşullarını Zorlaştırmamız Lazım Küçük şirketlere karşı olma-dıklarını ifade eden Tezel, Meclis olarak küçük şirketle-rin yaşaması gerektiğini şid-detle savunduklarının altını çizerek ancak 66 tane şirketin yüzde 1’in altında pazar payı-na sahip olduğu bir piyasada anormallik olduğunun net ol-duğunu vurgulayarak şunları söyledi: “2016’da 81 olan dağı-tıcı sayısı bugün 95 olmuş. Pa-zar da bir miktar daralıyor. Ne oldu da geçen seneden bu se-neye 14 tane ilave dağıtıcı ol-du, anlamak mümkün değil. 95 tane dağıtıcı olan bir piyasa-nın bu şekilde yaşaması müm-kün değil. Akaryakıtta dağıtı-cı sayısı 105, yakın zaman LPG piyasası akaryakıt piyasasını yakalayacak gibi gözüküyor. Hakikaten EPDK ile beraber çalışarak dağıtıcı olmanın ko-şullarını mutlaka ve mutlaka zorlaştırmamız lazım. Hakika-ten bu işi hakkıyla yapacak in-sanlara bu lisansların verilme-si lazım.”

Taban Fiyat Uygulaması LPG Sektöründe de KonuşulmalıMaliyetin altındaki satışla-ra da değinen Tezel, rekabete karşı olmadıklarını ancak ma-liyet altındaki satışların piya-sayı rekabetçi hale getirmedi-ğine vurgu yaparak taban fiyat uygulamasının LPG sektörün-de de konuşulması gerektiği-ne dikkat çekti. Tezel, LPG işi yapan firmaların standartla-rını korumak için makul ölçü-de kar elde etmelerinin temin edilmesi gerektiğini ifade eden Tezel, şu an sağlanamadığını kaydetti.

Güvenlik Önlemleri Alınmış Arabalar Kapalı Otoparklara GirebilmeliKapalı otopark uygulamasının kangren hale geldiğini söyle-yen Tezel, 4 milyon LPG’li araç olduğunu, güvenlik önlemleri alınmış araçların uygun oto-

Atalay ARMUTÇUAnadolu LPG Derneği Başkanı

Gökhan TEZELTOBB LPG Meclisi Başkanı


parklara park edilmesi için ça-lışmaların tamamlanması ge-rektiğini sözlerine ekledi.

20 Günlük Stok Tutma Zorunluluğu ve Bunun Anlık Takip Edilecek Olması Sektörü Kilitleme Noktasına GetirecekUlusal stok yükümlülüğü ko-nusunda 2016 tüketimine göre sektörün tutması gereken sto-ğun aşağı yukarı 227 bin ton ol-duğunu paylaşan Tezel, stok kapasitesine bakıldığında tüm Türkiye’deki tank dibi hariç kullanılabilir kapasitenin 315 bin ton olduğunu yani yüzde 72’lik kısmın tamamiyle stok işine ayrılması gerektiğini söy-ledi ve “Bu mümkün değil. Her tank her zaman kullanılamı-yor, bakımları var, deprem güç-lendirmesi var. Dolayısıyla 20 günlük stok tutma zorunluluğu ve bunun anlık takip edilecek olması sektörü kilitleme nokta-sına getirecek. Çok önemli bir maliyet ortaya çıkacak. Gemi-leri bekletmek zorunda kalaca-ğız. Gün gelecek ceza mı ödeye-lim, bayiyi gazsız mı bırakalım noktasına gelinecek ve bayiyle karşı karşıya kalınacak. Büyük bir problem ve az zaman kaldı. Stoğun benzin olarak tutulabil-mesi bir alternatiftir ama bu-nun da çok ciddi maliyetleri ol-ması kaçınılmaz. Bugüne kadar LPG stokları ile uğraşan şirket-ler şimdi ister istemez benzin stokları ile uğraşacaklar. Ben-zin fiyatlarına bakmak zorun-da kalacaklar. Zaten kârsız olan sektöre ilave bir maliyet geti-rildi. Sektörü çok zorlu günler bekliyor. Ben bunu meclis gö-rüşü olarak hatırlatmak iste-dim” şeklinde konuştu.

Tüp İzlenebilirliğinin 2018’e Yetişmesi Çok ZorTüp izlenebilirliğinin Nisan 2018’e yetişmesinin çok zor göründüğünü belirten Tezel, yetişse bile müşteri ve bayi ba-zında bunun takibinin teknik olarak mümkün gözükmediği-ni, 80 milyon ton tüpün birer birer barkodlanmasının ko-lay bir süreç olmadığını söy-ledi. Geçiş sürecinin yeniden değerlendirilmesini bekledik-lerini ifade eden Tezel, vazge-çilemeyecekse de bunun bayi-ye kadar olması gerektiğinin altını çizerek aksi halde bayiy-le müşteri arasında sorunlar çıkabileceğini söyledi.

Sektör Olarak Türkiye’nin En Büyük Vergi ToplayıcısıyızPETDER Genel Sekrete-ri Niyazi İlter, dernek olarak 2017’nin üçüncü çeyreği ile birlikte önümüzdeki dönem-de de devam edecek şekilde 3 ayda bir sektör çalışmalarını PWC koordinasyonu ile ya-pacaklarını belirterek ilk ça-lışmalarını bitirdiklerini ifa-de etti. Yaptıkları çalışmadan sayısal veriler paylaşan İlter, akar-yakıt istasyonlarına günde 4 milyon aracın giriş yaptığını, her araçta en az 2 kişinin bu-lunduğu düşünülürse sektö-rün günde 8 milyon kişiye hiz-met verdiğini söyledi.125-130 milyar liralık bir sektörü temsil ettiklerini kaydeden İlter, Türkiye’nin en büyük vergi toplayıcı sek-törünün akaryakıt sektö-rü olduğunun altını çizdi ve “Kamu tarafından çok ya-kından izlenen, takip edilen bir sektörüz. Sektör olarak 7 gün 24 saat hizmet sunarak bölgesel kalkınmaya da kat-kı sağlıyoruz” dedi. Sektörün dağıtımdan pompaya doğru-dan istihdama katkısının 150 bin kişi, dolaylı yollarla 600 binlere çıkabildiğini ifade eden İlter, dolaylı vergilerin 75 milyar lira olduğuna dik-kat çekti. EPDK ve Enerji Bakanlığı’na teşekkür eden İlter, çok ya-pıcı bir şekilde çalışmaların sürdüğünü ve önemli konu-larda adımlar atıldığını, 2005 yılından beri sektörün sürdü-rülebilir bir piyasa olması için çeşitli düzenlemelerin yapıl-dığını ifade etti.Yasa dışı akaryakıt başlı ba-şına bir konu olduğunu söy-leyen İlter, özellikle akarya-kıt tarafında oldukça mesafe alındığını, lisans başvuruları-na hızlı çözüm üretme konu-sunda hem LPG hem de akar-yakıt dairesinin çok hızlı dav-randığını ve hızlı bir şekilde çözüm üretildiğini sözlerine ekledi.

Ulusal Stok Konusunda Yapılan Son Değişikliği DestekliyoruzZorunlu ulusal stok çalışma-larının çok kritik bir konu ol-duğuna dikkat çeken İlter, PETDER olarak ulusal stok konusunda yapılan son deği-

şikliği desteklediklerini, bu-güne kadar bir şekilde ulusal stok tutamayan şirketlerin tutabilmesinin önünün açıla-cağını, ulusal stok maliyetle-rini de düşüreceğine inandık-larını kaydetti.

Cezalar Orantılı veÖlçülü OlmalıCezaların orantılı ve ölçülü olması gerektiğini ifade eden İlter, bundan da önemlisinin uyarı mekanizması olması gerektiğini düşündüklerini, uyarı mekanizması ile cezala-rın önemli oranda düşeceğine inandıklarını ifade etti.

Ürünler ArasındaÖTV Farkı Olmamalıİlter, ürünler arası ÖTV farkı-nın iki sonucu olduğuna dik-kat çekti ve şunları söyledi: “Bunlardan birincisi bu fark yasa dışı akaryakıt faaliyetine yol açıyor. Diğeri ürün tercih-lerini etkiliyor. Dolayısıyla prensip olarak ÖTV farklılık-larının olmaması gerekiyor.” İlter, önümüzde değişim fır-satı bulunan bazı konular ol-duğunu söyledi ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Akaryakıt sektörü olarak düşündüğü-müzde kaçak akaryakıtla mü-cadelede çok farklı araçları-mız var ve bu araçların her bi-ri tek başına etkin olamıyor. O zaman bizim bu araçlar ara-sında ve kurumlar arasında işbirliği sağlayıp daha bütün-cül bir yaklaşım sergileme-miz gerekiyor. Binaların yan-gından korunması hakkında yönetmelik LPG sektörüy-le çok yakından ilgili. Bunun üzerinde çalışmamız lazım. Kapalı otoparkların kulla-nımı evet sonuna kadar des-tekliyoruz ancak son derece dikkatli olmamız gereken bir

konu. Hele de 4 milyon ara-cın 3 milyonunun 20 yaşını doldurmuş araçlar olduğunu düşününce daha da kritik bir konu.”Dernek olarak önümüzdeki dönemde öncelikli gördükle-ri konuları da paylaşan İlter, lisans kriterlerinin sağlıklı ve rekabetçi bir piyasa oluştu-racak şekilde yeniden düzen-lenmesi gerektiğini, bu konu-nun çok önemli olduğunu ifa-de etti.

100 Tane Dağıtıcı Sayısı Rasyonel Değilİlter, 100 tane dağıtıcı sayısı-nın rasyonel olmadığını dü-şündüklerini, akaryakıt pi-yasasında Kanun’un 3. Mad-desinin düzenlemeye engel teşkil ettiğini, LPG piyasasın-da ise sektörde gerçekten bu işi yapabilecekleri sağlamak üzere teknik, finansal, orga-nizasyonel kriter seti gelişti-rilebileceğini söyledi. Zorunlu ulusal stok çalışma-larında akaryakıt açısından çalışmaların tamamlandığı-nı, LPG için ise çalışmaların sürdüğünü ifade eden İlter, daha adil ve ölçülü idari para cezalarına yönelik çalışmala-rın da büyük ölçüde tamam-landığını ancak itirazları ol-duğunu söyledi.

Sektörün İhtiyacı Olan Tek Şey Koordinasyon ve İşbirliğiİlter, önümüzdeki dönem-de yeni yazar kasalar, tüple-rin piyasada takip edilmesi, sayaç düzenlemesi, ADR ile ilgili düzenlemelerin yapıla-cağını, sektörün gündeminin yoğun olduğunu ifade ederek, sektörün ihtiyacı olan tek şe-yin koordinasyon ve işbirliği olduğunu kaydetti.İlter son olarak şunları söyle-di: “EPDK’ya samimi bir şe-kilde teşekkür ediyorum. Son dönemde iyi bir şekilde ça-lıştığımıza inanıyorum. Bel-ki düzenleyici etki analizi de-diğimiz şeyi yapmamız lazım. EPDK düzenlemelerinde, dü-zenleme öncesi çeşitli açılar-dan sektöre etkisinin ne ola-cağını göz önünde bulundur-malı. Yeni ortamlara adapte olmaya çalışmak yerine da-ha verimli bir şekilde faali-yet göstermeli ve müşteriler için daha fazla rekabet etme-ye odaklanmalıyız.”

Niyazi İLTERPETDER Genel Sekreteri


TABGİS, Antalya İl Tem-silcisi Semih Beken’in or-ganize ettiği Hilmi Beken Restoran’da gerçekleştirilen öğle yemeğinde Antalya’daki akaryakıt bayileri ile bir ara-ya geldi. Toplantıda bir konuşma ya-pan TABGİS Başkanı Ferruh Temel Zülfikar, sektörle ilgi-li gelişmeleri ve sorunları gö-rüşmek üzere bir araya gelin-diğini belirterek Antalya’da 409’u istasyonlu, 2’si istas-yonsuz olmak üzere toplam 411 adet akaryakıt istasyo-nunda 2016 ve 2017 yılının ilk altı ayı içerisinde yapılan top-lam akaryakıt satış verilerini bayilerle paylaştı. Zülfikar, geçtiğimiz yıl ben-zin ve motorin satışlarında Türkiye sıralamasında gün-lük ortalama 6.326 Litre sa-tış ile Antalya’nın 18. Sıra-da, LPG’de ise 1.624 litre ile 16. sırada yer aldığına dikkat çekti.

2017 yılının ilk altı ayında ise benzin ve motorin satışların-da Antalya’nın 8. sırada, oto-gaz satışlarında ise 16. sırada bulunduğunu kaydetti.

“Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanlığı Uygulaması için Erteleme Talebinde Bulunacağız”TABGİS Başkanı, 30 Haziran

TABGİS Antalya Bayileriyle Buluştu

2015’te 50 ton ve üzeri dış sa-tışı bulunan bayiler için yü-rürlüğe giren Tehlikeli Mad-de Güvenlik Danışmanlığı uygulamasının, perakende satış yapan; akaryakıt, LPG, CNG ve LNG istasyon işlet-meleri ile LPG, CNG tüp satı-şı yapan işletmelerin tamamı için 1 Ocak 2018’den itibaren yürürlüğe gireceğini belirte-

rek, TMGD uzman sayısının henüz yeterli seviyede bulun-madığını, bu nedenle Ulaştır-ma Bakanlığı nezdinde bir er-teleme talebinde bulunacak-larını söyledi. Toplantı, sektörel konular ve sorunlar hakkında katılan ba-yilerin görüşlerinin alınması ve sorularının cevaplandırıl-masının ardından sona erdi.


TABGİS Genel Başkanı Ferruh Temel Zülfikar ve Başkanvekili Murat Bil-gin 17 Kasım 2017 tarihin-

de Tehlikeli Mal ve Kom-bine Taşımacılık Düzen-leme Genel Müdürlüğü’ne yeni atanan Cem Murat

Yıldırım’ı makamında zi-yaret etti. Yapılan görüş-mede, ağırlıklı olarak akar-yakıt sektöründeki Teh-

likeli Madde Güvenlik Danışmanlığı uygulaması hakkında görüş alışverişin-de bulunuldu.

TABGİS Genel Başkanı Fer-ruh Temel Zülfikar ve Baş-kanvekili Murat Bilgin 17 Ka-sım 2017 tarihinde EPDK De-netim Dairesi Başkanı Yılmaz Tamer ile EPDK LPG Piyasa-

sı Dairesi Başkanı Muham-med Demir’i makamlarında ziyaret etti.Ziyaretlerde akaryakıt bayi-lerinin güncel sorunlarına ilişkin konular görüşüldü.

TABGİS Genel Başkanı Fer-ruh Temel Zülfikar, Başkan-vekili Murat Bilgin ve Yöne-tim Kurulu Üyesi Mehmet Şüküroğlu 22 Kasım 2017 ta-rihinde EPDK Petrol Piya-sası Dairesi Başkanı Abdul-

lah İnce’yi makamında ziya-ret etti. Otomasyon sistemi ve ilgili mevzuat başta olmak üzere akaryakıt sektörünün güncel önemli konuları hak-kında görüşmelerde bulu-nuldu.

TABGİS Yönetim Kurulu, Pet-rol Ofisi CEO’su Selim Şiper’i bugün şirketin genel merke-zinde ziyaret etti. Şiper, görüşmede dağıtım şir-ketleri ve bayilerin bir aile ol-duklarına vurgu yaparak bu ai-le içerisinde sivil toplum kuru-luşlarının da önemine değindi.TABGİS Genel Başkanı Ferruh Temel Zülfikar ise, sektörde deneyimli bir isim olan Selim Şiper’in Petrol Ofisi’nin başına geçmiş olmasından duydukları memnuniyeti dile getirerek ye-ni görevinde kendisine başarı-lar diledi.

TABGİS’den Cem Murat Yıldırım’a Ziyaret

TABGİS’den İki Önemli Görüşme

TABGİS Yönetim Kurulu Selim Şiper’i Ziyaret Etti

TABGİS Abdullah İnce ile Görüştü


► Atık yağların 10 Numara Yağ adı altında akaryakıt ticaretine konu edilmesi araçlarda yangına neden olur, can ve mal kaybına yol açar.

► Atık motor yağlarının çeşitli amaçlarla tekrar kullanılması, yakıta karıştırılması veya kontrolsüz ortamlarda yakılması toprak, hava ve su kirliliğine neden olur.

► Atık yağların yasadışı olarak akaryakıt ürünlerine karıştırılması ülke ekonomisine zarar verir.

İşletmenizden çıkan atık yağları çevre ve insan sağlığına zarar vermeyecek şekilde depolayın ve YETKİLENDİRİLMİŞ TEK KURULUŞ PETDER’e teslim edin.

Kullanılmış yağların geri kazanılması, çevre kirliliğini ve kaynak israfını önler.

ATIK YAĞLARIN KONTROLÜ YÖNETMELİĞİ Çevre ve İnsan Sağlığına zararlı olan atık motor yağlarının oluşumundan bertarafına usul ve esaslar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yayınlanan 30 Temmuz 2008 tarihli 26952 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Atık Yağların Kontrolü Yönetmeliği ile belirlenmiştir. Yönetmeliğe göre; atık motor yağlarının üreticisi veya Yetkilendirilmiş Kuruluş dışında gerçek ve tüzel kişiler tarafından toplanması yasaklanmıştır.Atık yağların Yönetmeliğe aykırı bir şekilde satılması, yakılması veya imha edilmesi yönetmelikle yasaklanmış olup, aksi uygulamalar 9/8/1983 tarih, 2872 Sayılı Çevre Kanunu’nun 12. ve 26. maddelerinde belirtilen hükümler çerçevesinde adli ve idari para cezası ile cezalandırılmaktadır.Yetkilendirilmiş TEK Kuruluş olan PETDER, Proje kapsamında ülke genelindeki atık motor yağı çıkan tüm noktalara bedelsiz olarak hizmet götürmektedir.

Petrol Sanayi Derneği tarafından atık motor yağlarının toplanması konusunda yetkilendirilmiş tek kuruluştur.


EPDK’nın “Zorunlu Petrol Stoku ve Gelir Payı Yüküm-lülüklerine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Karar”ı ile “Zorunlu Petrol Stoku Kupon Sistemine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında

Karar”ı 10 Ekim 2017 tari-hinde Resmi Gazete’de ya-yımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre “kupon siste-mi” ile rafineri, akaryakıt dağıtıcı ve LPG şirketleri, “kriz” ve “olağanüstü hal-

ler” için yıllık satış miktar-larının 20 günlük bölümü-ne denk düşen ürün stoku-nu, kiralayacakları lisanslı depo ya da tesislerde tuta-bilecek.Sektörde, ulusal stok için

öngörülen ürünü bazı da-ğıtım şirketleri tutuyor, ba-zıları ise tutmuyordu. Ye-ni dönemde stok yükümlü-lüğünü yerine getirmeyen şirketlere, lisans iptali da-hil ağır cezalar verilecek.

Petrol ve LPG Piyasası Fi-yatlandırma Raporu’na göre Eylül ayı boyunca uluslararası piyasada-

ki fiyatlara bağlı olarak benzin ve motorin fiyat-ları ülkemizde değişim gösterdi ve vergisiz bayi

satış fiyatı ortalaması ay boyunca 95 oktan kurşun-suz benzin için 2,08 TL/Lt ve motorin için 2,11

TL/Lt olarak gerçekleşti. LPG piyasası incelendi-ğinde ise vergisiz LPG fi-yatı 0,90 TL/Lt oldu.

Rafineri, Dağıtıcı ve LPG şirketleri Zorunlu Ulusal Stoklarını Kiralayacakları Depo Veya Tesislerde Tutabilecek

Eylül Ayı Fiyatlandırma Raporu Yayımlandı

Benzin Türleri Fiyat Oluşumu (TL/Lt)

Yurt İçi Motorin Türleri Fiyat Oluşumu (TL/Lt)

Eylül Ayı Yurt İçi Otogaz Fiyat Oluşumu (TL/Lt)

LPG PiyasasıLPG piyasasında ürün fiyatlarının seyri in-celendiğinde 2,68 TL olan LPG fiyatının %47,06’lık kısmı vergi-

lerden, %28,81’lik kıs-mı ürün fiyatından, %24,13’lük kısmı top-tancı, dağıtıcı ve bayi marjı ile gelir payından oluşuyor.

BenzininYüzde 60,54’ü VergiBenzin türleri fiyat oluşu-

mu incelendiğinde 5,25 TL/Lt düzeyindeki benzin ni-hai litre fiyatının %60,54’lük

kısmının vergi, %29,13’lük kısmının ürün maliyeti ve %10,33’lük kısmının ise piya-

sada faaliyet gösteren şirket-lerin brüt kar marjı ile gelir payından oluştuğu görülüyor.

MotorininYüzde 54,20’si VergiMotorin fiyat oluşumu ince-

lendiğinde ise 4,61 TL/Lt dü-zeyindeki motorin nihai litre fiyatının %54,20’lik kısmının

vergi, %33,60’lık kısmının ürün maliyeti, %12,20’lik kıs-mının ise piyasada faaliyet

gösteren şirketlerin brüt kar marjı ile gelir payından oluş-tuğu görülüyor.

İnfo TABGİS, Türkiye Akaryakıt Bayileri Petrol ve Gaz Şirketleri İşveren Sendikası (TABGİS) tarafından hazırlanmakta olup, TABGİS’in faaliyetleri ve sektör haberleri hakkında bilgilendirmek amacıyla elektronik ortamda yayınlanmaktadır. Bültenle ilgili görüş ve önerileriniz için: [email protected]

8. türkiye enerji zirvesi düzenlenditabgis.org.tr › uploads › files ›...

Documents