1.güzel sanatlar İçinde edebiyatın yeri
DESCRIPTION
1.Güzel Sanatlar İçinde Edebiyatın Yeri. www.edebiyatogretmeni.net. Hazırlık 1. Güzel doğru,iyi ve faydalı kavramlarıyla insan etkinliklerinin ve bilgi alanlarının hangileri arasında ilişki kurabiliriz?Tartışınız.Ulaştığınız sonuçları defterinize yazınız. - PowerPoint PPT PresentationTRANSCRIPT
www.edebiyatogretmeni.net
Hazırlık
1.Güzel doğru,iyi ve faydalı kavramlarıyla insan etkinliklerinin ve bilgi alanlarının hangileri arasında ilişki kurabiliriz?Tartışınız.Ulaştığınız sonuçları defterinize yazınız.2.İnsanların çevrelerini,eşyalarını ve kendilerini güzelleştirmeye neden ihtiyaç duyduklarını sözlü olarak ifade ediniz. www.edebiyatogretmeni.net
3.Çanakkale Türküsü,Çanakkale Şehitlerine şiiri ve Çanakkale Şehitleri Anıtı’nda aynı konu işlenmesine rağmen farklı teknikler kullanılmıştır.Siz de konusu ve teması aynı olan bir anıt resmi,bir türkü ve bir şiir bulup sınıfa getiriniz.Getirilen malzemeleri konuyu işleme teknikleri bakımından birbiriyle karşılaştırınız.Ulaştığınız sonuçları sözlü olarak ifade ediniz.
4.Atatürk’ün sanatla ilgili özdeyişlerini bularak sınıf panosuna asınız.
1.Etkinlik Sınıf iki gruba ayrılır.Grup sözcüleri seçilir.Birinci grup,bir yerin(deniz kıyısı,dağ,orman vb.)resmi ile doğal görüşünü karşılaştırır ve aralarındaki farklılıkları belirler.İkinci grup doğadaki seslerle şarkı ve türkülerdeki sesleri karşılaştırır ve farklılıkları belirler.Grup sözcüleri belirlenen farklılıkları sınıfa sunar.Öğrenciler bu farklılıkların sebeplerini tartışırlar.Grup sözcüleri ulaşılan sonuçları tahtaya yazarlar.
İnceleme
1.Metin
KARKardır yağan üstümüze geceden,Yağmurlu,karanlık bir düşünceden,Ormanın uğultusuyla birlikteVe dörtnala,dümdüz bir mavilikte.
Sesin nerde kaldı,her günkü sesin,Unutulmuş güzel şarkılar içinBu kar gecesinde uzaktan ,yoldan,Rüzgâr gibi ta eski Anadol’ danSesin nerde kaldı?Kar içindesin!
Ne sabahtır bu mavilik,ne akşam!Uyandırmayın beni,uyanamam.Kaybolmuş sevdiklerimiz aşkına,Allah aşkına,gök,deniz aşkınaYağsın kar üstümüze buram buram…
Buğulandıkça yüzü her aynanın Beyaz dokusunda bu saf rüyanın Göğe uzanır-tek,tenha-bir kamışSırf unutmak için,unutmak ey kış!Büyük yalnızlığını dünyanın. Ahmet Muhip
DIRANAS
Aristo’nun hareket denklemi,K bir sabit ve V de hız olmak üzere F=KV şeklindedir.Bu yasaya göre kuvvet uygulanmayan bir cisim zorunlu olarak hareketsiz kalacaktır.
1.Kar şiiri ile yukarıdaki metni,yazılış amacı ve dil bakımından karşılaştırınız.İki metin arasındaki farklılıkları sebepleriyle birlikte maddeler hâlinde tahtaya yazınız.
2. Çanakkale Şehitleri Anıtı’nın Kar şiirin ve yanındaki resmin size neler düşündürdüğünü sözlü olarak ifade ediniz.
3.Kar şiirini,şiirin yanındaki resmi ve seyrettiğiniz bir sinema filmini,seçtikleri anlatım yolları bakımından değerlen diriniz.Aşağıdaki şemayı da dikkate olarak güzel sanatların hangi ölçütlerde göre sınıflandırıldığını belirleyiniz.
SANAT
İŞİTSEL(FONETİK)SANATLAR
GÖRSEL(PLASTİK)SANATLAR
DRAMATİK(RİTMİK)SANATLAR
MÜZİK……….
EDEBİYAT………..
MİMARİ……….
HEYKEL…………
RESİM………..
HAT
TİYATRO………..
DANS………..
SİNEMA………..
BALE
OPERA
4.Sanatları Sınıflandırma Şeması’na göre Kar şiiri hangi sanat dalına örnek olabilir?Siz de şemada boş bırakılan noktalı yerlere ilgili sanat dallarına ait örnekler yazınız.
2.Etkinlik Sınıf üç gruba ayrılır.Grup sözcüleri seçilir. Gruplar müziğin,resmin,şiirin olmaması hâlinde hayatımızda ne gibi eksiklikler meydana geleceğini tartı şırlar.Grup sözcüleri ulaşılan sonuçları tahtaya yazarlar.
5.Sizce hayal etmeden yaşamak mümkün müdür?Yahya Kemal Beyatlı’nın “İnsan âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar.”dizisinde yola çıkarak hayalin insan için önemini ve insanın eseri olan güzel sanatlara etkisi tartılınız.Ulaş tığınız sonuçları defterinize yazınız.
6.İlmi eserlerde hayallere yer verilebilir mi?Tartışınız.Ulaş tığız sonuçları,bilimlerin ve güzel sanatların özellikleri çerçevesinde değerlendiriniz.
2.Metin
KAR MÛSİKÎLERİBin yıldan uzun bir gecenin bestesidir bu.Bin yıl sürecek zannedilen kar sesidir bu.
Bir kuytu manastırda duâlar gibi gamlı,Yüzlerce ağızdan kora hâlinde devamlı,
Bir erganun âhengi yayılmakta derinden..Duydumsa da zevk almadım İslâv kederinden.
Zihnim bu şehirden,bu devirden çok uzakta,Tanbûri Cemil Bey çalıyor eski plâkta.
Birdenbire mes’ûdum işitmek hevesiyle,Gönlüm dolu İstanbul’un en özlü sesiyle.
Sandım ki uzaklaştı yağan kar ve karanlık,Uykumda bütün bir gece Körfez’deyim artık! Yahya Kemal BEYATLI…Yeryüzünde kar yağması için,alt katmanların sıcaklığının 0
C’un altında olması yeterlidir.Bu,karın yere düşmeden önce erimesini önler.Kuvvetli kar yağışları,aşarı erime hâlinin yükseltide birdenbire durması şeklinde açıklanır(donma çekirdekler etkisi).Böylece karı iki temel koşul belirler:1.Aşırı erimenin sürmemesi için oldukça fazla sayıda çekirdeğin bulunması ve yükseltide sıcaklıkların oldukça düşük olması 2.Karın yağmura dönüşmemesi için yerdeki sıcaklığın 0 C’un altında olması.
Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi
7.Yukarıdaki paragrafla Kar ve Kar Mûsıkîleri isimli şiirleri yazılış amaçları bakımından karşılaştırınız.Ulaştığınız sonuçları maddeler hâlinde tahtaya yazınız.
8.Kar ve Kar Mûsıkîleri şiirlerini birbirinden farklı olması sanat ve sanatçı ilişkisi bakımından size neler düşündürüyor?Sözlü olarak ifade ediniz.
9. Şiirdeki ”Unutulmuş güzel şarkılar için”, “Beyaz dokusunda bu saf rüyanın”,”Bin yıl sürecek zannedilen kar sesidir bu”,”Gönlüm dolu İstanbul’un en özlü sesiyle”. İfadelerinin müzik,resim ve heykel sanatları ile anlatılıp anlatılamayacağını tartışınız.Ulaştığınız sonuçları tahtaya yazınız.
3.Metin
ATATÜRK,SANAT VE EDEBİYATDünya tarihine baktığımızda,ulusların geleceğini
yönlendiren bütün büyük liderlerin sanat ve edebiyata karşı yakın ilgilerine hatta bu alandaki uğraşılarına tanık oluruz.Ama şurası bir gerçek ki sanatın gerekliliğine inanan ve bu bilinçte olan tüm önderlerin düşünce yapılarında demokrat ve ilerici nitelikler taşıdığını görürüz.Sanatın temelinde var olan insan sevgisine (insancılığa),hoşgörüye,yaratma özgürlüğüne büyük önem veren bu önderler;sanatın gerekliliğine inanırken sanatçının da toplum içindeki saygınlığını ve önemi özdeyiş(vecize)niteliğindeki sözlerle yeri geldiğinde her zaman vurgulanmışlardır.
Bir toplumun manevi yapısının mimari olan sanatçılar için dünya tarihinde belki de en güzel,en gönderici sözleri
Atatürk söylemiştir:”Efendiler!hayatta her şey olabilirsiniz;mebus,bakan,hatta cumhurbaşkanı…Ama sanatçı olamazsınız” Sanatçının değeri,saygınlığı,önemi ancak bu kadar anlatılabilirdi…
Ne var ki Atatürk;sanatı,edebiyatı bireyci zevklerin, ilgilerin bir aracı olarak hiçbir zaman düşünmemiştir;onu,hayatla bağdaştırmış ve toplum için yararlı olan bir sanatın önemini üzerinde durmuştur.”Bir ulus sanattan ve sanatçıdan yoksunsa tam bir hayata sahip olamaz. ” sözlerinde sanatın,sanatçının ”hayat ve toplum” için var olduğunu vurgular .Atatürk,bu yargılar doğrultusunda Namık Kemal ve Tevfik Fikret gibi toplum sorunlarını işleyen sanatçılara sevgi duymuş,onları hayranlıkla, ilgiyle okumuştur.Sadi Borak,Atatürk ve Edebiyat adlı yapıtında ;”Mustafa Kemal,Fikret’in ‘Sis’,’Ferda’,hatta ‘Zangoç’ adlı şiirlerini okutup,dinlerken her kez ,doymak bilmez bir tat ve haz duyuyordu.”diye yazar
…Kuşkusuz,Atatürk sadece edebiyata değil(Cumhuriyet’i
kurduktan sonra) güzel sanatların her türlüsüne önem vermiştir,ulus ve toplum için bunların gerekliliğine her konuşmasında dile getirmiştir.En büyük özelliği de konuşmalarını sözde bırakmamış,kurduğu halkevlerini birer sanat ve kültür merkezi hâline getirmişti
….. Mehmet Yaşar BİLEN Sonra Yazı Vardı10.Atatürk,Sanat ve Edebiyat isimli metinden
hareketle Atatürk’ün edebiyata yaklaşımını tespit ederek deftere yazınız.
11.Yukarıdaki metinde Atatürk’ün güzel sanatlara verdiği önemi gösteren ifadelerin, bulunuz.Bu ifadeleri Atatürkçü düşünceden hareketle açıklayınız.
12.Shakespeare dendiğinde İngiltere;Goethe ve Bach Almanya;Dante,Da Vinci ve Michelango dendiğinde İtalya;Puşkin,Dostoyevski ve Çaykovski dendiğinde Rusya;Sadi ve Hâfız dendiğinde İran ;Cervantes ve Picasso dendiğinde İspanya;Chopin dendiğinde ise Polanya akla gelir.Bu durum milletlerin tanınmasında hangi etmenlerin ön plana çıktığını gösterir?Niçin?Sözlü olarak ifade ediniz.
Anlama Yorumlama1.Yukarıdaki resimler hangi sanat dallarını ile ilgilidir?
Bu sanat dallarını kullandıkları malzemeleri resimlerin altındaki noktalı yerlere yazınız.Edebiyat hangi malzemeleri kullanır?Sözlü olarak ifade ediniz.
2.İlginizi çeken bir sanat dalı var mı?Bu sanat dalının ilginizi çekme sebebi sözlü olarak ifade ediniz.
3.Mermerden mutfak tezgâhı yapan usta ile mermeri heykele dönüştüren heykeltıraşın yaptıkları arasında
ne fark vardır?Sözlü olarak ifade ediniz.4.Bir ressam sokağın başında durmuş,oranın
resmini çiziyormuş.Mahalledeki çocuklar çizilen resme bakıp “Meğer bizim sokağımız ne güzelmiş!”demişler . Çocukların bu sözlerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Sözlü olarak ifade ediniz.
5.”Yüksek uygarlığın merdiveni sanattır.”Atatürk’ün bu sözüyle ilgili düşüncelerinizi defterinize
yazınız.
1.Tarih,sosyoloji,matematik,fizik, kimya,biyoloji,tıp ve psikoloji gibi bilim ve bilgi dallarının hangi konuları kapsadığını belirleyerek defterinize yazınız.
2.Derslerde konuyla ilgili birden fazla aracın kullanılması ve dersin işlenişinde farklı yöntemlere başvurulması ele alınan konunun kavranması sürecini nasıl etkiler?
Tartışınız.Ulaştığınız sonuçları tahtaya yazınız.
VADİDEKİ ZAMBAK ADLI
PARÇADAKİ SORULAR…
1,2,3 teki paragrafları oku soruları yanıtla…
1.’’Toplumların kaynağı tanrısal bir nitelik mi göstermiştir,yoksa bunlar insanlar tarafından mı yaratılmıştır,bilmiyorum;hangi yönde gelişme gösterdiler deseniz onu da bilmiyorum; ama bence,bu konuda muhakkak olan bir şey varsa o da toplum şeyin var olduğudur.``
’’Aziz Félix,yasaların hepsi kitaplarda yazılı değildir,törelerin yarattığı yasalarda vardır,bunların en önemlileri ise en az bilinenleri olmaktadır;hareketlerinizi, konuşmalarınızı,dış hayatınızı,toplum önüne çıkma,servete yaklaşma gibi durumlarınızı yöneten bu yasaların öğretmeni de kitabı da okulu da yoktur.’’
’’Toplumu böyle gören bir kimse için,elde edilmesi istenen bir servetin ortaya çıkardığı tek mesele, sonu bir milyon lira ya da kürek;yüksek bir mevki ya da şerefsizlik olan bir kumardan öteye geçmeyecektir,dostum.’’
Yukarıda Vadideki Zambak adlı roman ait olan metinden üç paragraf verilmiştir.Bu parçaların hangi bilim ya da bilgi dallarıyla ilgili olduğunu belirleyerek sebepleriyle defterinize yazınız.
’’Bir kenarda kalıp yaşamak yerine toplumların içine girmeyi kabul ettiğimiz andan itibaren, onu yaratan kuralların da iyi olduğunu kabul etmek zorundasınız.’’
Yukarıdaki cümlenin bilimsel bir değeriolup olmadığını belirleyerek Vadideki Zambak
metninde ifade edilen düşüncelerin bilimsel açıdan bir değer taşıyıp taşımadığını tartışınız.Ulaştığınız sonuçları sebepleriyle birlikte tahtaya yazınız.
Vadideki Zambak adlı metnin yazılış amacını ve temasını belirleyiniz. Bu temanın başka bilim dalların da ele alını alınamayacağını tartışınız. Ulaştığınız sonucu, edebi eserler ile bilimsel eserlerin yazılış amaçları çerçevesinde değerlendirerek defterinize yazınız.
1.Bir edebi eserin değişik bilim dallarından faydalanması edebi esere bilimsel bir eser niteliği kazandırır mı? Ulaştığınız sonuçları defterinize yazınız.
Bir sınıfta tam kırk çocuk dizili; Bir kara tahta,üstünde bir üçgen; Bir koca daire, sığır,çekingen ; Merkezi güm güm eder davul gibi.Dilsiz,vatansız harfler küme küme, Bekleşir duvarlar, azap içinde.Bir yağmurun yan kenarı tam takır, Bir ses yükselir yükselir,alçalır. Azgın bir problem tutar yolunu, Döner döner ısırır kuyruğunu.Bir açının çeneleri gerilir; Kurt mudur,köpek mi,neyin nesidir?Ne kadar rakam varsa yeryüzünde Üşümüş, karınca gibi, tahtaya; Koşarlar bir yuvadan bir yuvaya, Fal taşına dönmüş gözler önünde.
2.Matematik şiirini edebiyat-bilim ilişkisi açısından inceleyiniz.Ulaştığınız sonuçları sözlü olarak ifade ediniz.
3. Jules Verne’in 19.yy. da yazdığı bilim-kurgu türündeki romanlarında Ay’a yolculuk gibi bilimsel gelişmeleri ve bazı icatları önceden hayal etmesi,edebiyat-bilim ilişkisi hakkında size neler düşündürür?
Değişik bilim dallarını da göz önünde tutarak tartışınız.Ulaştığınız sonuçları defterinize yazınız.
Maddenin iç yapısını inceleyen bilim dalına dalına kimya denir.
Canlıların yapısını inceleyen bilim dalına biyoloji denir.
İnsan ve insan topluluklarının geçmişteki etkinliklerini,gelişmelerini,toplumlar arasında ilişkileri yer ve zaman belirterek, neden-sonuç ilişkisi içinde,bilimsel metotlara dayalı olarak inceleyen sosyal bilim dalına tarih denir.
1.Etkinlik
Oyun için gönüllü bir öğrenci seçilir. Bu öğrenci,günlük hayatımızda karşılaştığımız bir sorunu ''sessiz sinema''oyununda olduğu gibi sınıfta anlatmaya çalışır.Etkinliği değerlendirmek için sınıf üç gruba ayrılır. Grup sözcüleri seçilir.Gruplar dilin olmadığı bir dünyada toplumsal hayatın nasıl olacağını tartışırlar ve grup sözcüleri sonuçları tahtaya yazar.
1.Metin
DEDİKODU Zaman bir böcek gibi sinsi kenarda
Koltukların didikler dururkadifesini,
Hain bir kedi gözü parıldar lambalarda.
Şom ağızlar buz gibi üflerkennefesini,
Bir beddua halinde uzataraksesini
Saat hırıltılarla can çekişirduvarda.
Halit Fahri OZANSOY
2.Metin
'' Alyuvarlarında aynı antijene sahip kişiler dört grup altında toplanmışlar. Bunlar; A, B, AB ve 0 gruplarıdır.Genellikle farklı gruplardakikanlar karıştırıldıklarındaalyuvarlardaki antijenlerle plazmadaki antikorlararasında ortaya çıkantepkimeler yüzünden topaklanmalar oluşur. Ayrıcakan aktarımında göz önünealınması gereken bir etmen
de-RH- değerinin (+) ya da(-) olmasıdır. ''
ÖMER KULELİ
Ailenize: .................................................................................................................................................
Polise: .....................................................................................................................................................
Öğretmeninize: ....................................................................................................................................... Arkadaşınıza: ............................................................ ...................................................................................
1. Farklı dilleri konuşan insanların farklı kültürel değerlere ve düşünce tarzlarına sahip olmasını, dil kültür-birey ilişkisi açısından tartışınız. Sonuçları defterinize yazınız.
2. Milletler, kendi tarihlerini gelecek kuşaklara aktarmak için dillerinin kullanmışlardır. Aynı zamanda toplumların yaşadığı olaylar onların dillerini
şekillendirerek değişime uğratmıştır. Buna göre tarih ile dil arasında karşılıklı bir etkileşim
varlığından söz edilebilir mi? Örnekler vererek yazınız.
3. Eskimo dilinde ''kar'' Arapçada deve ile ilgili çok sayıda kelime bulunması dilin hangi özelliğini gösterir? Sözlü olarak ifade ediniz.
>Hazırlık
Bir kazağın nasıl örüldüğünü araştırınız.Örgünün malzemeleri ve nasıl örüldüğü konusunda edindiğiniz bilgileri sınıfta arkadaşlarınızla paylaşınız.Buradan hareketle bir örgünün oluşturmasıyla bir metnin oluşturulmasını nasıl ilişkilendirebiliriz?Defterinize yazınız.
SORU 2 Sınıfta bir gazete yazısı ve bir öykü
getiriniz.Bunları yazılış amaçları bakımından karşılaştırınız.Bu iki türün farklılıklarını sözlü olarak ifade ediniz.
SORU 3 ‘‘Balık’’,‘‘gemi’’,‘‘duvar’’,‘‘bulut’’
sözcüklerinin hangisiyle ‘‘tutmak’’ sözcüğü arasında mantıksal bir bağ kurulabilir?
‘‘Karşı dağlarda tutuşmuş gibi gül bahçeleri
Koyu bir kırmızılık gökten ayırmakta yeri’’
Yahya Kemal BEYATLI
Yukarıdaki dizelerde doğrudan anlatılmayan bir durumun olup olmadığını sözlü olarak ifade ediniz.
1.METİN
Bana telaşla,‘‘Sen otur.’’dedi.‘‘Bilet ve pasaport işini yapıp hemen geleceğim.’’
Terminal tenhaydı.Alanı iyice görebilecek bir koltuk seçtim.Karşımda bir çift,ayakta duruyordu.Adam uzun boylu ve çok zayıftı.İçine fazlaca Fransızca sokuşturulmuş bir Yahudiceyle bazı şeyler anlatıyordu.Kadın yarı ilgisi onda,çevresini inceliyor,sonra dürtülmüş gibi dönüyor,aynı ses tonlu bir kelime dizisi gürültüyle başlıyor ve son buluyordu.
Bir ara gözleri bana takıldı. Bakışları;yüzümde, koltuk değneklerimde ve dizlerimde ayrı ayrı durarak bir üçgen çizdi.Yağlı bir kremle parlıyordu yüzü.Dudak boyası ağzının çevresinde taşırılarak sürülmüştü.Siyah,yırtık ve edepsiz gözleri vardı.Dirseğiyle dürttü erkeği,çenesiyle beni gösterdi ve ilgisiz bir acımayla,esnermiş gibi,‘‘Malade’’dedi.Çevreyi tarayan gözleri daha sonra bana tekrar takıldıysa da artık ilgilenmedi.
Bir kısa süre için bile olsa,‘‘Gitmesine üzülüyor muyum?’’diye düşündüm.Kesin bir cevap veremedim bu soruya.Yirmi yedi yıldır hareket etmeyen ayaklarımın verdiği acıyla hissim doymuştu.Olanla yetinmesini biliyordum.Ayrılmak zordu ama ben bu uzun süre zarfında ümit etmemeyi de öğrenmiştim.Bu,ancak romanlarda bulunabilecek renkli ilişki bile bana ümit etmemek gerektiğini unutturamamıştı.Zaman zaman incecik ve derinden bir his,Bir iğne acısıyla kendini hissettiriyordu;ama bu düşüncem bu delişmen isteği daha yeşermeden yakalıyor,yaşamasına,gelişmesine fırsat vermeden boğuyordu.
Dalmışım,bir elin omzuma değmesiyle sıçradım.Üniformalı,tanımadığım bir adam ‘‘Avni Bey?’’ diye sordu.Tereddütle ‘‘Evet’’ diye cevap verdim.‘‘İnci Hanım gönderdi beni.’’ dedi.‘‘Gümrük kontrolünü hemen yaptırması gerektiği için buraya gelemiyor.Lütfen,siz gideceksiniz.’’ Koltukta ağırca doğruldum sonra durdum birden.Peki ama,diye düşündüm,bu kadar insan arasında,böylesine kesinlikle nasıl buldu bu adam beni?Ağır ve dolu bir tempoyla vurdu kalbim.Kanım,beraberinde sivri bir şeyler sürükleyerek dolaştı.
Tabii bulacaktı diye düşündüm.hem de kolayca.Ben diğerlerinden daha fazla bir şeye,koltuk değneklerine sahibim.
Hâlbuki o benim sakatlığıma önem vermez görünmüştü.‘‘Bana kalp gerek.’’ demişti.Şiirler söylemişi,misaller vermiş,ruhu ve eti birbirine karıştıran basit insan davranışlarıyla alay etmiş, ‘‘Ben’’ demişti ‘‘Hiç elmas bir küpeyi mahfazasıyla takan bir kulak görmedim.’’
Nasıl engindi hisleri,nasıl şekle ve ete yer yoktu kalbinde.
Kendimi yorgun hissettim birden.Hava teneffüsü zor bir şeymiş gibi geldi.Taşınmaz bir ağırlık vardı omuzlarımda.Gururumdan aldım yürüme gücünü.Ağır ama kararlı,gümrük bölümünün aksi yönüne sürüklendim
Bahaeddin ÖZKİŞİ
Göç Zamanı
2.METİN
SEUL - Güney Kore,dün nadir görülen bir meteorolojik durumla karşılaştı.Başkent Seul ve diğer bölgelere ‘sarı kar’ yağdı.Meteoroloji bürosu Çin’in kuzeyindeki çöl bölgelerinden gelen kum ya da toz içeren bu sarı kardaki maddelerin ağır mineral içerebileceğini belirtti.Meteoroloji bürosu,havada görülen yüksek yoğunlukta toz parçacıkları nedeniyle üç günde iki kez sarı toz yağabileceği’ni söylemişti.Güney Kore’de sık sık kum ya da toz fırtınası görülebiliyor ancak karın sarı yağması olağan dışı olarak nitelendiriliyor.(aa)
Basından 14Mart 2006
Salı
Sınıf iki gruba ayrılır.Gruplar,Koltuk Değnekleri ve Seul’e ‘Sarı Kar’ Yağdı metinlerinin yazılış nedenlerini tartışırlar.Grup sözcükleri tartışma sonuçlarını ortak maddeler hâlinde tahtaya yazarlar.
‘‘Gururumdan aldım yürüme gücünü.’’ cümlesinde bulunan anlamlı dil birliklerini tespit ederek bunlar arasındaki ilişkiyi sözlü olarak ifade ediniz.Buna göre yukarıdaki cümle ile Koltuk Değnekleri adlı metin arasındaki benzer ve farklı yönleri tartışınız.Ulaştığınız sonuçları defterinize yazınız.
SORU 2 Yukarıdaki metinleri anlamlı
birimlere ayırınız.Bu birimler arasındaki ilişkiyi sağlayan ve metne bütünlük veren ögeleri belirleyerek defterinize yazınız.
Koltuk Değnekleri ve Seul’e ‘Sarı Kar’ Yağdı adlı metinlerin hangisinde yan anlam değeri taşıyan ve okuyucunun anlayışına,sezgisine bırakılan ifadelere yer verilmiştir?Sebepleriyle birlikte defterinize yazınız.Bu ifadeler hakkında duygu ve düşüncelerinizi metnin bütünlüğüyle ilişkilendirerek ifade ediniz.
HASRETDenize dönmek istiyorum!Mavi aynasında sularınBoy verip görünmek istiyorum!Denize dönmek istiyorum!
Gemiler gider aydın ufuklara gemiler gider!Gergin beyaz yelkenleri doldurmaz keder.Elbet ömrüm gemilerde bir gün olsun nöbete yeter.Ve mademki bir gün ölüm mukadder;Ben sularda batan bir ışık gibiSularda sönmek istiyorum!Denize dönmek istiyorum!Denize dönmek istiyorum!
Nazım Hikmet RAN
SORU 4 Hasret, Seul’e ‘Sarı Kar’ Yağdı ve
Koltuk Değnekleri adlı metinleri ifade şekilleri bakımından karşılaştırarak gruplandırınız.
Sınıf üç gruba ayrılır.Grup sözcüleri seçilir.Yukarıdaki metinler bu üç grup arasında paylaşılır.Gruplar,metinlerin anlatım tarzları üzerinde tartışarak metinleri gerçeklikle ilişkileri,işlevleri ve yazılış amaçları bakımından gruplandırırlar.Bu gruplandırma,grup sözcüleri tarafından şema hâlinde tahtaya yazılır.
>Anlama ve Yorumlama
SORU 1 En sevdiğiniz hayvanı tanıtan bir
metin oluşturunuz.
‘‘Yarın’’ , ‘‘batı’’ , ‘‘yağış’’ , ‘‘hava’’, ‘‘gelmek’’ ve ‘‘Ahmet’’ , ‘‘anne’’ , ‘‘hediye almak’’ kelimelerine getireceğiniz eklerle bu kelimelerden anlamları farklı cümleler oluşturunuz.
SORU 3 Hoca bir gün,bir dere kıyısında,ördeklerin ötüşüp
oynaştıklarını görür.Hemen el atıp tutası gelir ama ele avuca gelir şey mi bunlar?Üstünün,başının ıslandığı da yanına kâr kalır.Nihayet,olmayacak duaya amin demektense,bir kenara oturur;ekmeği suya batırıp yemeye başlar.
Derken,kırk yılda bir merhaba ettiği biri geçer oradan:‘‘Afiyet olsun Hoca,gene su başına oturdun da ne
yiyorsun?’’ diye sorar. Hoca:‘‘Yahu,der;sende de şu ördek kadar akıl varsa,ben
neyim!Ne yediğimi görüyorsun ya işte;ördek çorbası!’’ Eflatun Cem
GÜNEY Nasrettin Hoca
Fıkraları
Yukarıdaki metnin bazı bölümlerini çıkardığımızda metin,vermek istediği mesaj açısından neler kaybeder?Sebepleriyle birlikte defterinize yazınız.
SORU 4 Metindeki altı çizili söz gruplarının
hangi anlamda kullanıldığını defterinize yazınız.
5.EDEBİ METİN
Hazırlık1. “Niçin yazıyorum? Kalbimde olanın
dışarı çıkması lazımdır.İşte bunun için yazıyorum.” Beethoven’ın bu sözünden hareketle sanat eserlerinin ortaya çıkış nedenlerini tartışınız.Ulaştığınız sonuçları tahtaya yazınız.
2.Sinema oyuncusu Kemal Sunal’ı değişik filmlerde,farklı karakterlerde görüyoruz. Kemal Sunal’ın oynadığı filmlerde anlatılanların ve görülenlerin aynısının gerçek hayatta karşımıza çıkıp çıkamayacağını tartışınız. Ulaştığınız sonuçları tahtaya yazınız.
3.On yıl sonrası için nasıl bir hayat düşlediğinizi defterinize yazınız.
4.Orhan Veli Kanık’ın İstanbul’u dinliyorum şiirini okuyunuz. Sonra İstanbul’u konu alan bir gazete yazısı bulup inceleyiniz. Bu iki metni,birer iletişim aracı olarak değerlendirirsek hangi benzerlik ve farklılıklarla karşılaşırız? Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.
5.Her araba mekanik bir sistemdir.Mekanik sistemler,birbirine işlevsel yönden bağlı parçaları içerir.Bir arabanın yüzlerce parçası içinde sadece freninin arıza yapmasının arabanın sisteminde ortaya çıkacağı olumsuzluklar nelerdir? Sözlü olarak ifade ediniz. Siz de bildiğiniz başka sistem örnekleri veriniz.
1.ETKİNLİK Cahit Sıtkı Tarancı’nın Otuz Beş Yaş
şiirini değişik yaşlardaki kişilere okuyunuz. Bu kişilerden şiirle ilgili yorumları öğrenerek defterinize yazınız ve sınıfta okuyunuz. Bu yorumların farklı olmasının sebebi nedir? Sözlü olarak ifade ediniz.
İnceleme 1.Metin MALAZGİRT SAVAŞI… Bizans imparatoru Romanos Diogenes (Roman
Diyojen) modern müelliflerin 100.000 ila 200.000 kişi arasında tahmin ettikleri büyük bir ordu ile İstanbul’dan harekete geçmişti. İslam kaynakları bu ordunun sayısı hakkında 600.000’e varan rakamlar veriliyorsa da bunların mübalağalı olduğu anlaşılıyor…
Sultan Alp Arslan, Bizans ordusunun Anadolu’da ilerlediğini duyunca süratle hareket etti…
Selçuklu ordusunun Malazgirt savaşında 40.000-50.000 kişilik bir kuvvet olduğu tahmin ediliyor…
Selçuklu kuvvetleri ile Bizans ordusu Malazgirt ile Ahlat
arasındaki Rahva Ovası’nda karşı karşıya geldiler (24 ağustos 1071). Selçuklu ordusunda Savtegin ,Afşin, Gevher Ayin,Sanduk ,Aytegin,Ahmedşah gibi tecrübeli kumandanlar bulmakta idi. Sultan Alp Arslan, iki ordu arasındaki sayı farkı nedeniyle bir meydan savaşına karar verememişti.Görünüşte sulh teklifinde bulunmak,hakikatte ise bizans ordusunun durumunu öğrenmek için kendi yanında bulunan abbasi halifesinin elçisi İbn Muhalleban ile Emir Savtegin’i elçi olarak imparatora gönderdi.tabii ki imparator sulh teklifini kabul etmemiş, artık savaş kaçınılmaz olmuştu…
26 Ağustos günü sabah iki taraf savaş düzenine geçti.… Prof. Dr. ERDOĞAN MERÇİL Büyük Selçuklu İmparatorluğu
Tarihi
2.Metin MALAZGİRT ULULAMASI Çağın Kabarması Baktı komutanlarına Alparslan Büyüdü gözleri: İşte Saltuk yarı ova İşte Afşin yarı ırmak İşte elleri pala Aksungur İşte gök yürekli Savtekin İşte Aytekin boyu kavak.
Baktı komutanlarına başbuğlarına Alparslan Büyüdü gözleri:
İşte Ahmet Şah deli kızılİşte artuk omuzları bulutlardaİşte Danişmend uçar çizmeliİşte Mengücük kargısı yalazİşte Sadak kurt burunİşte at gibi köpüren Çavuldurİşte dört çene Porsukİşte Tarankoğlu yel ısırmış.
Baktı komutanlarına başbuğlarına erlerineAlparslanBüyüdü gözleri:
Çağın kabartmasıydı parlayan.
Yeryüzünü Yürümek Nallarımız Şimşek olur Değince çakmak taşlara
Birer sessizliktir İşte Alpaslanın yoldaşları.
Bu kılıçlar bu kalkanlar Görmüş Nice savaşları
Yeryüzüdür Atlarımız Dağlar atların başları
1. Malazgirt Ululaması ve Malazgirt Savaşı metinlerini, yazılış amacına ve üzerinizde bıraktığı etkiye göre karşılaştırarak ulaştığınız sonuçları maddeler halinde defterinize yazınız.
2. Malazgirt Ululaması ve Malazgirt Savaşı metinlerini gerçeklikle ilişkileri bakımından karşılaştırınız. Buna göre hangi metin,gerçekliği farklı bir şekilde yansıtmaktadır? Niçin? Sözlü olarak ifade ediniz.
3.”Nallarımız/Şimşek olur/Değince çakmak taşları.” dizeleri ile “Sultan Alp Arslan, Bizans ordusunun Anadolu’da ilerlediğini duyunca süratle hareket etti.” cümlesini birer iletişi aracı olmaları yönüyle karşılaştırınız. Buradan hareketle hangi metinde mesajın ifadesiyle bütünleştiğini ve ifadesinden bağımsız olarak ele alınamayacağını sebepleriyle birlikte söyleyiniz.
4.Malazgirt Ululaması ve Malazgirt Savaşı metinlerindeki kelime ve cümlelerle ilgili yer değiştirme,çıkarma yada ekleme işlemi yapıldığında hangi metin daha çok anlam kaybına uğrar? Niçin? Sözlü olarak ifade ediniz.
5.Dil ve Anlatım dersinde dilin işlevlerini gördünüz.Malazgirt Ululaması’ında, dilin hangi işlevi ile kullanıldığını belirleyerek şiirden örnek ifadeler bulunuz.
6.”Birer sessizliktir/İşte/Alpasla’ın yoldaşları.”, “Çağın kabartmasıydı parlayan.” dizelerindeki kelimelerle “26 Ağustos günü sabah iki taraf savaş düzenine geçti.”
cümlesindeki kelimeleri gerçek ve yan anlam bakımından inceleyiniz. Bu inceleme,bizi edebi metnin hangi özelliğine ulaştırır? Defterinize yazınız.
7.”yeryüzüdür / Atlarımız “ ifadesinin yerine şiirdeki anlamı karşılayacak bir ifade bulunuz.Şiirin dil ve anlam örgüsüyle örtüşüp örtüşmediğini tartışınız.
8.Malazgirt Ululaması metnini biçim ve içerik bakımından kendinden önceki dönemlerde yazılmış edebi metinlerle ilişkilendirebilir miyiz? Böyle bir ilişkilendirmede ortaya çıkacak benzerlikler ve farklılıklar bize edebi eserin hangi özelliğini gösterir? Defterinize yazınız.
9.Malazgirt Zaferi’nin anısına 1971’de yazılmış olan Malazgirt Ululaması şiirinin,yazıldığı dönemdeki tarihi ve edebi şartlarla ilişkisi hakkında neler söylenebilir? Sözlü olarak ifade ediniz.
EDEBİ METİNLERİNTEMEL İFADE ŞEKİLLERİ
MANZUM MENSUR
EDEBİ METİNLERCOŞKU VE HEYECANI DİLE
GETİREN METİNLEROLAY ÇEVRESİNDE OLUŞAN METİNLER
ANLATMAYA BAĞLI METİNLER
GÖSTERMEYE BAĞLI METİNLER
3.Metin … Bir gün,Sekine Hanım ona kızından bahsetmek
istedi; ihtiyar adam eski putperestlerin selamına benzer bir hareketle kolunu havaya kaldırdı:
“Açma o bahsi,açma o bahsi,”dedi. Sekine Hanımın gözleri doldu ve dedi ki: “Sizin için neler yazdığını bilseniz,onu
affederdiniz,mutlaka affederdiniz.” Naim Efendi,cevap vermedi ve kendini ağlamaktan
güç zapt ederek kuru gözlerle yere baktı. Bunun için,Sekine Hanım kocasına diyordu ki: “Babam ne kadar huysuz olmuş!” Yakup Kadri
KARAOSMANOĞLU Kiralık Konak
4.Metin OĞUZATA V.PERDE - III.SAHNE (Evvelkiler,gelenler)OĞUZ - (karısı ile birlikte tahttan ayağa kalkarak) Tekinler! İç buyruklar, Dışbuyruklar! Bizimle birlik ülkeler hanları! Kadınlar! Hatunlar! Selam olsun hepinize canla, inanla! (Saklap’a) Hale saklap seni bu mutlu günde Bağırıma basmaktır bana düşen, Sen artırdın içimde güvenimi… (Saklap Ayçiçek’le el ele gelir, Oğuz’un elini öper.) İşte önümüzde elçileri Urum’un Geldi en büyük savaşın sonu . Geldi beklenen barış günü!
AKŞAMAN -Hakanım ! Senin kılıcınla Gerçek olur bu büyük düş! Senin düşüncen ,iç ışığınla!
OĞUZ -(Devamla) Birleşecek Hint’ten Çin’den Urum’a dek sayısız ülkeler bu barışla! Tatarlar , Tatlar , Kırgız , Peçenek Bütün uluslar buyruk başına! Yok andımızda ayrı gayrı Yağuluk yok! Yabanlık yok! Bütün ülkeler bir tek dünya!
KORO -Gerçek olur düşü yeryüzünün! Var ol ulu hakan! Bin yaşa! Selahattin BATU Oğuzata
2.Etkinlik Sınıf üç gruba ayrılır. Grup sözcüleri
seçilir.Edebi Metinlerin Temel ifade şekilleri ve Edebi Metinler şemalarından hareketle birinci grup Malazgirt Ululaması metnini,ikinci grup Kiralık Konak metnini,üçüncü grup Oğuzata metnini ifade şekilleri bakımından inceler. Grup sözcüleri, kendi gruplarının incelediği metnin anlatım yolları hakkında bilgi verirler.
Anlama Yorumları 1.Yandaki şemadan hareketle yazar ve
okuyucunun ortak paydalarının, eserin anlaşılırlığını nasıl etkilediğini, okuduğunuz eserleri de göz önüne alarak açıklayınız.
2. Şiir,hikaye, roman veya günlük yazmaya neden ihtiyaç duyarız? Sözlü olarak ifade ediniz.
3. Dil, niçin tek başına bir edebi metin gerçekleştirmeye yetmez? Sözlü olarak ifade ediniz.
4. Bir hikayedeki kahramanların isimlerini ya da bir şiirdeki herhangi bir nesne ismini anlamı bozmadan değiştirmek mümkün müdür? Defterinize yazınız.
EDEBİ DİL
OKUROkurun dil
Vedeneyimi
Ortak dil ve deneyim
YAZARYazarın dili
Ve deneyimi
HAZIRLIK
1. La Fontaine (La Fonten)’ in bir fablını okuyunuz. Anlatılanların insan hayatıyla benzerlik gösterip göstermediğini tartışınız.
Sonuçları sözlü olarak ifade ediniz.
2. okuduğunuz bir gazete haberi ile bir hikayeyi gerçekliği ele alış açısından karşılaştırınız.
Sonuçları maddeler halinde tahtaya yazınız.
3. Tolstoy, savaş ve barış romanını yazmadan önce Fransa-Rusya savaşının geçtiği bazı alanları gezmiş ve savaş planlarını yerinde incelemiştir. Bu, edebi eserin hangi özelliğini gösterir?Sözlü olarak ifade ediniz.
1. ‘Yağmur durmuştu.Meydan sis içindeydi.
Her şey yine yapış yapıştı.Burnuma ayva, muşmula kokusu geliyordu. Sarı bir aydınlık içindeydim’ cümlelerinde anlatılanların benzerinin günlük hayatımızda karşımıza çıkıp çıkmayacağını tartışınız. Ulaştığınız sonucu sebepleriyle birlikte sözlü olarak ifade ediniz.
2. Güğüm metnindeki olayların, metindeki sırasıyla ve anlatıldığı gibi aynen yaşanmasının mümkün olup olmadığını tartışınız. Ulaştığınız sonucu sebepleriyle birlikte defterinize yazınız.
3. Cazgır ve kırk pınar güreşleri (Sarayiçi) isimli metinler arasındaki farklı ve ortak noktalar nelerdir?Tartışınız. Tartışma sonuçlarından bir poster oluşturarak sınıfın duvarına asınız.
4.Daha önce edebi metin konusunda işlemiş olduğunuz Malazgirt ululaması adlı şiirin hangi bilim yada bilgi dalının sonuçlarından faydalandığını belirleyiniz. Buradan hareketle cazgır isimli şiirin hangi bilim dalının sonuçlarından faydalandığını sözlü olarak ifade ediniz.
5. Güğüm ve cazgır isimli edebi metinlerden yola çıkarak edebi metnin konusunun ne ola bileceği hakkında tartışınız. Ulaştığınız sonucu defterinize yazınız.
EYÜP KÖKSAL İSATANBUL-BAĞCILAR
A.N. BİLİMLİ ATLwww.edebiyatogretmeni.net