yasal düzenlemeler: rekabetin Önlenmesi ve tüketicinin...

10
Yasal Düzenlemeler: Rekabetin Önlenmesi ve Tüketicinin (*) Prof. Dr. Tunç EREM Marmara Üniversitesi ve Bilimler Fakültesi Bir ülkedeki ekonomik süreci ara- bugüne kadar birçok bilim ve bu incelemeler bize bir .ülkedeki o ülkenin eko- · nomik bir Nitekim, Michael Michealis isimli bir bilim olan ülkelerdeki sistemlerinden söz ederken : «Modern bir .fabrika A.B.D.'den Asya'ya, Afrika'ya veya Latin Amerika'ya nakledilebilir. Ma- kineler ürünleri elde ede- riz, ancak rekabetin hakim Amerika fevkalade olan · da- yöntemlerini nakledip uygula- (1). gibi önce ekonomik bir sis- temdir. Ancak bu ekonomik sistemin sosyal ve yasal yönleri de sadece ekonomik yönden sos- yal, kültürel ve yasal yönlerden de Onun için de bir sosyo-ekonomik sistem olarak gözetilmesi da- ha olur. Teknolojideki sürekli ve yeni ürünlerin deki sürekli görevini hergün biraz daha (*) : Sistemlerinin Semineri - Ticaret 15 Ekim 19-85. (1) Michael Michealis. «Distribution in Developing Boston Con- ference on Distribution, 1981. 267

Upload: others

Post on 01-Mar-2020

7 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Yasal Düzenlemeler: Rekabetin Önlenmesi ve Tüketicinin GİRİŞdosya.marmara.edu.tr/ikf/iib-dergi/1986/17-erem.pdf · sal cevre ise dağıtım kanalı sisteminin gelişmesini etkileyecek

Dağıtıma İlişkin Yasal Düzenlemeler: Haksız

Rekabetin Önlenmesi ve Tüketicinin Korunması (*)

Prof. Dr. Tunç EREM

Marmara Üniversitesi

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi

GİRİŞ

Bir ülkedeki dağıtım kanallarıyla ekonomik gelişme süreci ara­

sındak_i ilişki bugüne kadar birçok bilim adamı tarafından incelenmiş

ve bu incelemeler bize bir .ülkedeki dağıtım yapısının · o ülkenin eko- ·

nomik gelişmişliğinin bir aynası olduğunu göstermiştir.

Nitekim, Michael Michealis isimli bir bilim adamı gelişmekte olan

ülkelerdeki dağıtım sistemlerinden söz ederken şöyle demiştir :

«Modern bir .fabrika A.B.D.'den kolaylıkla Asya'ya,

Afrika'ya veya Latin Amerika'ya nakledilebilir. Ma­

kineler aynı şekilde çalışır, aynı ürünleri elde ede-

riz, ancak yoğun rekabetin hakim olduğu Birleşik

Amerika pazarında fevkalade gelişmiş olan · da­

ğıtım yöntemlerini aynı şekilde nakledip uygula­

yamayız» (1).

Bilindiği gibi dağıtım kanalları herşeyden önce ekonomik bir sis­

temdir. Ancak bu ekonomik sistemin sosyal ve yasal yönleri de vardır.

Dolayısıyla dağıtım kanallarına sadece ekonomik yönden değil, sos­

yal, kültürel ve yasal yönlerden de bakılması lazımaır. Onun için de

dağıtım kanallarının bir sosyo-ekonomik sistem olarak gözetilmesi da­

ha doğru olur.

Teknolojideki sürekli değişim ve yeni ürünlerin geliştirilmesin­

deki sürekli artış pazarlamanın görevini hergün biraz daha zorlaş-

(*) Tebliğ : Dağıtım Sistemlerinin Etkinliği Semineri - İstanbul Ticaret Odası,

15 Ekim 19-85.

(1) Michael Michealis. «Distribution in Developing Econıomies», Boston Con­

ference on Distribution, 1981.

267

Page 2: Yasal Düzenlemeler: Rekabetin Önlenmesi ve Tüketicinin GİRİŞdosya.marmara.edu.tr/ikf/iib-dergi/1986/17-erem.pdf · sal cevre ise dağıtım kanalı sisteminin gelişmesini etkileyecek

tırmaktadır. Pazarlamanın görevi zorlaştıkça dağıtım kanallarının et­

kinliğini korumak da zorlaşmaktadır. Bir kanal sisteminin etkili bir

rekabet ünitesi olabilmesi için herşeyden önce bir bütün olarak ça­

lışması lazımdı_ r. Ancak dağıtım kanalının üretici ve aracılar arasında

etkili bir koordinasyon ve işbirliği olmadan tam bir bütün olarak faali­

yette bulunması mümkün değildir. Nitekim, zamanla «Cevre»de olu­

şan değişiklikler ve gelişmeler kurumları bazı tedbirler almaya yönelt­

miş ve onları örgütlenmeye itmiştir. Esasen dağıtım kanalları için­

deki bu birleşmeler böyle bir korunma gereğinden ortaya çıkmıştır.

İşletmelerin bu şekilde örgütlenmeleri karşısında tüketiciler de ko­

runma gereğini duymuşlardır. Geçmiş yıllarda batı ülke·lerinde· gö­

rülen bu tüke!ici hareketleri veya tüketici birleşmelerinin yarattığı

sorunlar ve haksız rekc;ıbeti önleyen Anti - Tröst Kanunları dağıtım

kanallarındaki kurumların daha sıkı bir işbirliği yapmalarını ve ye­

ni sistemlere yönelmelerini zorunlu kılmıştır.

Kanal üyelerinin birbirine olan bu bağımlılığı ve birbirlerini et­

kileyebilmeleri, dağıtım 'kanallarını bağımlı bileş~nlerden oluşan bir

sistem haline getirmiş ve dağıtım kanallarındaki bu birleşmeler o ül- .

kedeki dağıtım sisteminin yapısını oluşturmuştur. Dağıtım yapısı ise

ulusal çevrenin, .o da uluslararası çevrenin birer alt sistemidir. Ulu­

sal cevre ise dağıtım kanalı sisteminin gelişmesini etkileyecek ve onu

sınırlayabilecek teknolojik, ekonomik, sosyal ve yasal alt sistemler­

den oluşmuştur. Tebliğ konumuz dağıtım sistemlerinin yapısını oluş­

turan «Cevre»nin yasal yönü ile ilgilidfr.

İ N-C ELEME

1. DAGITIM KANALLARINDA YATAY, DİKEY VE KAR'IŞIK

BÜTÜNLEŞMENİN HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİ VE

TÜKETİCİNİN KORUNMASI ACISINDAN DEGERLENDİRİLMESİ

Dağıtım kanalları sisteminde bütünleşme yani entegrasyon bir

kanal üyesinin ilişkide olduğu diğer kanal üyelerinin yönetimlerini 'be­

lirli föçülerde etkilemek üzere başvurduğu değişik stratejiler veya

birden fazla üyenin aralarında anlaşarak aynı amaçlarla davranması

olarak açıklanabilir (2).

(2) Erdoğan Kumcu, «Dağıtım Kanalları Sistemi», Mehmet Oluc ve diğerleri,

(deri.) Pazarlama Yönetimi icinde 2. baskı (İ. Ö. İşletme Fakültesi, Pazarlama Ensti­

tüsü Yayını, Ne 10, İstanbul 1978), sayfa 263.

268

Page 3: Yasal Düzenlemeler: Rekabetin Önlenmesi ve Tüketicinin GİRİŞdosya.marmara.edu.tr/ikf/iib-dergi/1986/17-erem.pdf · sal cevre ise dağıtım kanalı sisteminin gelişmesini etkileyecek

Pazarlama bilimi butünleştirme yahut entegrasyon olayını üçe

ayırarak incelemektedir. Bunlar :

1 - Yatay, 2 - Dikey, 3 - Karışik bütünleşmedir.

Entegrasyon türlerinden yatay bütünleşme aynı seviyedeki iki

veya daha fazla kanal üyesinin herhangi bir şekilde bütünleşmeye

(birleşmeye) gitmesi durumudur. Bu uygulama ise, o malın üretim ve

dağıtımında tekelci bir yapıyı özendirmektedir. Tabiatıyla bu durum

sonuçta haksız rekabete neden olabilecek ve tüketi9i çıkarlarına ters

düşecektir. Bu tür bir uygulamanın önlenebilmesi için dağıtım sis­

temlerinde bazı ,yasal düzenlemelere gerek olduğu görülmektedir. ·

Buna karşın dikey bütünleşme ileriye veya, geriye doğru olabil­

mektedir. Bu tür bir bütünleşmenin tanımı yapılmak istenirse, bu en­

tegrasyon türüne bir kanal üyesinin kendisinden önce veya sonra ge­

len kanal üyesi veya üyelerini denetim ve yönetimi altına almasıdır

diyebiliriz. Dikey. entegrasyona başka bir ifade ile, aynı kanal için-­

deki yukarıdan aşağıya ve aşağıdan yukarıya doğru yapılan birleş­

melerdir de denebilir. Dikey bütünleşme başlıca üc şekilde olabil­

mektedir. Bunlardan birinci şekilde kanal üyelerinin kendi aralarında

herhangi bir yazılı anlaşma yapmadan ve bağımsızlıklarını koruyarak

ortak çıkarları doğrultusunda karar aldıkları tesbit edilmiştir. Bu tür

bir bütünleşmeye «Yönetilen Dikey Pazarlama Sistemi» denmekte-

. dir (3 ). Dikey bütünleşmenin ikinci şeklinde ise yazılı bir sözleşme

mevcuttur. Dolayısıyle kanalın herhangi bir seviyesinde yer alan fir­

malar ve ka'nalın başka bir seviyesinde yer alan işletmeler araların­

da yazılı bir anlaşma yaparak bütünleşmeyi yasal şekle sokarlar. An­

cak bu uygulamada farklı arac• düzeylerindeki işletmelerin mülkiyet

· hakları saklıdır. Dikey bütünleşmenin üçüncü şekli ise, herhangi bir

aracı düzeyindeki kanal üyesinin farklı · bir aracı düzeyindeki kanal

üyesini satın alması durumudur. Bu tür bir dikey bütünleşmeye «Doğ­

rudan Dağıtım Kanalı» adı verilmektedir.

Dikey entegrasyonun tüm çeşitlerinde görüldüğü üzere bu tür

bütünleşmelerde genellikle aracı · çıkarlarının korunması hedef alın­

maktadır. Bu ifadeyle neyi kastettiğimizi şöyle açıklayabiliriz: Örne­

ğin, «Doğrudan Dağıtım Kanalı»nda bir kanal · üyesinin kendisinden

(3) Tuncay Kocamaz, «Pazarlama Dağıtım Kanalları ve Fiziıksel Dağıtım»

(Nihad Sayar Yayın ve Yardım Vakfı Yayınları 398 - 682), İstanbul 1985, sayfa 22.

269

Page 4: Yasal Düzenlemeler: Rekabetin Önlenmesi ve Tüketicinin GİRİŞdosya.marmara.edu.tr/ikf/iib-dergi/1986/17-erem.pdf · sal cevre ise dağıtım kanalı sisteminin gelişmesini etkileyecek

farklı düzeydeki bir kanal üyesini satın alması söz konusu olduğun­

dan, bu tür bir uygulama kanalda fiyatların istenildiği şekilde belir­

lenmesine yol açmakta, bu durum da öze-ilikle o sektörde rekabetin

az olması halinde daha büyük bir ciddiyet kazanmaktadır. Haliyle

böyle bir durumda üreticinin çıkarları esas <llındığı için tüketicinin

korunması da . zorlaşmaktadır. Şu halde bu tür bir bütünleşmenin

haksız rekabet ortamı yarattığı ileri sürülebilir. Kısaca, satıcı piya­

sasının hakim · olduğu yani rekabetin olmadığı sektörl.erde genellikle

her türlü bütünleşme çeşidi haksız rekabet şartlarına ortam hazırla­

yabilmektedir. Tabiatıyla bu durum tüketicinin korunmasına ters düş­

mektedir.

Rekabetin mevcut olduğu yani alıcı piyasasının hakim olduğu sek­

törlerde bile yatay bütünleşmenin eksik rekabet koşulları · yarattığı,

haksız rekabete yol açtığı ve tüketicinin çıkarlarını zedelediği görül­

mektedir. Buna karşın, dikey bütünleşme ile kanal üyeleri birbirlerine

bağtrnlı üniteler oluşturduklarından pazarlama maliyetlerinde belirli

bir tasarruf sağlanmaktadır. Dolayısıyla dikey bütünleşmeyi tam re­

kabetin mevcut olduğu ekonomilerde rasyonel bir dağıtım sistemi ola­

rak nitelendirmek mümkündür.

Karışık şekilde bütünleşme «Combined lntegration» ise hem ya~

tay hem dikey bütünleşme bileşimlerini i·çeren bir entegrasyon türü­

dür. Bu tür bir bütünleşme ise haksız rekabete yol açabileceğinden

tüketicinin korunması açısından sakıncalıdır.

Ülkemizdeki dağıtım sistemlerini incelediğimiz zaman bazı sek­

törlerde dikey, bazı sektörlerde yatay diğer bazı sektörlerde ise ka­

rışık türde bütünleşmenin mevcudiyetini görmekteyiz. Bu konuda ke­

sin bir hükme varılması zor olmakla birlikte iç ticaretin yapısı ile Hgili

olarak yaptığımız bir araştırma sonucu günümüzde hangt sektörün

ne tür bir bütünleşme i·çinde olduğu tarafımızdan belirlenmiştir. An­

cak bana ayrılan süre içinde bu tür ayrıntılara girmem mümkün olma­

dığından bütünleşme konusunu birkaç önemli noktayı vurgulayara~

bitirmek istiyorum.

Türkiye'deki dağıtım sistemleri 1970'1ere kadar pekcok sektör­

de üreticinin kanalda egemen olduğu bir dikey bütünleşme sistemin­

den 1980'1erde üreticinin kanalda egemenliğini kaybettiği yeni ·bir

sisteme yönelmiş bulunmaktadır. Bazı sektörlerdeki bu değişmeyi te­

kelci bir dikey bütünleşmeden rekabet koşullarının yarattığı bir ya­

tay bütünleşmeye geçiş olarak yorUmlayabiliriz. Bu noktada Türki-

270 ı. ;

Page 5: Yasal Düzenlemeler: Rekabetin Önlenmesi ve Tüketicinin GİRİŞdosya.marmara.edu.tr/ikf/iib-dergi/1986/17-erem.pdf · sal cevre ise dağıtım kanalı sisteminin gelişmesini etkileyecek

ye'yi bir tarafa bırakıp AET ülkeleri ve A.B.D.'ye bakacak olursak bu ülkelerin dağıtım kanallarında da bütünleşme olduğu görülecektir. Ancak, bu ülkelerde dağıtım kanalının her düzeyinde yoğun rekabet olduğundan bütünleşme olayı tekelci bir egemenlik gücüne yol ac­mamaktadır. Ayrıca A.B.D. gibi tam rekabetin mevcut olduğu bu ülke­lerde yatay bütünleşmenin gerçekleşmesi de mümkün değildir. Zira, müteakip kısımda inceleyeceğimiz Anti - Tröst Yasaları bu tür anlaş­ma ve birleşmeleri engellemektedir. Rekabetin A.B.D. gibi yoğun .ol­madığı Türkiye'de ise Anti - Tröst Yasaları da bulunmadığı için, bağ­layıcı sözleşmeler ya da fiyat kartelleri ile haksız rekabete neden olunabilmektedir.

il. TÜRKİYE'DEKİ DAGITIMA İLİŞKİN YASAL DÜZENLEMELERE GENEL BİR BAKIŞ VE A.B.D. MODELİ

A. TÜRKİYE'DEKİ YASAL DÜZENLEMELER

Şayet az önce incelediğimiz bütünleşme olayı bir ülkedeki da­ğıtım sistemlerinin gelişmesi için gerekliyse, bu ancak dağıtım ka­nallarında rekabet koşullarının yaratılmasıyla sağlanmalıdır. Bilindiği gibi az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde rekabet ortamı olma­dığından bu durum tekelci uygulamalara ve haksız rekabete yol ac­makta ve tüketici hakları zedelenme.ktedir. Ülke ekonomisinin ve da­ğıtım kanaırarımn sağlıklı biçimde gelişmesi ise rekabet koşullarının yaratılmasına bağlıdır. Bu da birçok batı ülkesinde görüldüğü gibi an­cak yasal düzenlemelerle mümkün olmaktaqır.

Aca1ba ülkemizde dağıtıma ilişkin yasal düzenlemeler var mıdır? Varsa, bu yasalar nelerdir? Şimdi bunları kısacq inceleyelim :

Türkiye'deki mevcut yasalara bakılacak olursa, özellikle Türk Tic.aret Kanı.munda haksız rekabet konusuna yer verildiği ancak da­ğıtıma ilişkin konularda yasad_a pek birşey bulunmadığı ·görülecektir. Başka bir ifadeyle Türk Ticaret Kanununda haksız rekabet konusu vardır ve yasanın .. kapsamı kötüleme, gerçeğe aykırı bilgi verme, ya­nıltıcı ilanlar yapma, iltibas (karışıklık) meydana getirme,_ yardımcı­lara haksız yararlar sağlama gibi konulardır. Ancak yasa dağıtım konusuna eğilmiş değildir.

Buna mukabil 80 sayılı Haller Yasası, 1580 sayılı Belediye Yasası ve 1705 sayılı Ticarette Tağşişin Men'i ve İhracatın Murakabesi ve Korunması Hakkındaki Kanun dağıtım kanaliarına iliş°kin belli başlı yasalardır.

271

Page 6: Yasal Düzenlemeler: Rekabetin Önlenmesi ve Tüketicinin GİRİŞdosya.marmara.edu.tr/ikf/iib-dergi/1986/17-erem.pdf · sal cevre ise dağıtım kanalı sisteminin gelişmesini etkileyecek

Örneğin, 80 sayılı Ha.ı Yasası belediye hudutları içinde toptan

. satışların hallerde yapılacağına amirdir. Buna rağmen bugün hallere

gelen mal miktarı ancak % 30 civarında olup bu.nların % 70'i pazar- ·

lorda, hatta mana_vlarda satılmaktadır. Ayrıca, yasada malın hale

sadece bir kere girmesi hükmü · yer almasına rağmen özellikle An­

talya yöresinden . gelen mallarda yaş meyve ve sebze bazen hem

üretim, hem tüketim yerinde hale girdiğinden dağıtım maliyeUeri

artmaktadır. Bu hal yasasının yetersiz olduğunun bir kanıtıdır.

Dağıtıma ilişkin yasal düzenlemelerin yetersizliğine ilişkin başka

bir örnek Belediyelerle ilgilidir. Örneğin, etirı dağıtımında söz konusu

malın Belediye tarafından taŞ:ınması gerekirken özel taşıyıcı firmalar

aracılığı ile taşıttırıldığı için gereksiz yerde normal taşıma ücretinin

·üç katı bir ücret ödenmektedir. Bu · durum belediyenin amc - gere·c

yetersizliğinden ileri gelmektedir. Bu da bize fiziksel yetersizliklerden

ötürü dağıtımdaki bazı yasaların uygulanmadığını göstermektedir.

Ticarette Tağşişin Men'i Hakkındaki Kanun ise .ic ve dış ticaret

menfaatlerini korumak ve ticaret malları üzerindeki hilelere mani ol­

mak üzere hükümeti mamullerin sınıflandırılmasında, ambalajlarında,

alım-satım, nakil ve muhafazalarında tedbirlet almaya yetkili kılmış­

tı .r. Bu yasa 1983 yılında 90 misli arttırılan para cezaları yanında

üç yıla kadar hapis, mahalli gazetelerde te·şhir ve ticaret odalarında

kara listeye · alınma gibi cezaları da kapsamaktadır. ~u yasanın da

ülkemizde ne ölçüde. uygulandığı 'belli değildir.

Görüldüğü gibi ülkemizde dağıtıma ilişkin bazı yasalar vardır.

Ancak, bunlar Anti-Tröst yasaları niteliğinde olmadığından haksız re­

kabeti önlemekten uzak olup tüketicinin de korunmasına yönelik de­

ğildirler.

'8. A.B.D. MODELİ

A.-B.D.'deki dağıtım kanallarinı düzenleyici federal yasalar veya

diğer adıyla Anti-Tröst Yasalarının temel amacı serbest rekabet or­

tamın: sağlamak ve tüketiciyi tek.elci uygulamalardan korumaktır. Bir­

çok batı ülkelerinde olduğu '9.ibi A.B.D.'de de hakim otan inanc ser­

best rekabetin en sağlıklı bir ekonomik faaliyet olduğudur. Zira, bu

faaliyet sürekli yenilikler yaratarak verimliliği arttıran ve neticede de

tüketiciye en uygun fiyatlarla mal ve hizmet arzını sağlayan bir eko­

nomik sistemi oluşturmaktadır.

Nitekim A.B.D.'deki Hukuki Sistemin yapısını inceleyecek olur­

sak, bu sistemin temelde serbest rekabeti kon,.ımak üzere kurulduğu

272

Page 7: Yasal Düzenlemeler: Rekabetin Önlenmesi ve Tüketicinin GİRİŞdosya.marmara.edu.tr/ikf/iib-dergi/1986/17-erem.pdf · sal cevre ise dağıtım kanalı sisteminin gelişmesini etkileyecek

görülecektir. Sistemin yarattığı korumacılık şu üc temel esasta top­lanmış bulunmaktadır. Bunlar :

1 - Dağıtıni kanallarında yer alan kurumların gücünü sınırla­

maktadır. Dolayısiyle kurumların elindeki bu gücün· rekabe.ti zedele­yici biçimde kullanılmasını yasaklamaktadır.

2 - .Rekabeti bozacak biçimdeki bir işbirliğine dönük kanal iliş­

kilerini yasaklamaktadır.

3 - Dağıtım kanallarında ortaya çıkması muhtemel çatışma ve anlaşmazlıkları Çözümleyici ortamı sağlamktır.

Görüldüğü gibi yasaların birinci amacı firmaların davranışlarını düzenleyerek serbest rekabeti korumaktır. Anti - Tröst Yasaları bu amaca ulaşabilmek için :

a) Teke·lc.i bölgesel hakimiyet ve ayrıcalıklı bayi anlaşmaları yap­mak suretiyle kurumun gücünü kötüye kullanmasını önlemekte,

b) Kurumların ayırdıkları fonları ve yaptıkları tenzilatı kötüye kullanmalarını engellemekte,

c) Serbest rekabeti bozacak birleşmeleri ve hileli iştirakleri ya­saklamaktadır.

Bu yasal düzenin ikinci amacı da tüketiciyi korumaktır. Tüketi­ciyi koruma yasaları ve mevzuatı, dağıtım kanalları içindeki kurum­ların birbirleri ile olan ilişkileriyle doğrudan doğruya alôkalı değilse

de, dağıtım· kanalındaki . egemenliğe, kanaldaki çatışma ve de işbir­liğine tesir etmektedir (4 ).

A.B.D.'deki dağıtıma ilişkin Anti - Tröst Yasalarının özeti aşağı­da gösterilmiştir.

(4) Donald J. Bowersox, M. Bixby Cooper, Douglas M. Lambert, Donald A . . Taylor cManagement in Marketing Channels,» (McGraw-Hill ine. 1980), sayfa 129-146.

273

Page 8: Yasal Düzenlemeler: Rekabetin Önlenmesi ve Tüketicinin GİRİŞdosya.marmara.edu.tr/ikf/iib-dergi/1986/17-erem.pdf · sal cevre ise dağıtım kanalı sisteminin gelişmesini etkileyecek

A.B.D.'deki Dağıtım Kanallarını Düzenleyici Federal Yasalar (5) :

YASA

Sherman Ati -trus Act

Clayton Anti -tmst Act

Federal Trade Oommission

Aot

Robinson -Patman Act

Celler - Kefouver Act (Cloyton Antitrust Actin Tadill)

YIL

1890

1914

1914

19-36

1950

(5) Adı·gecen eser, s. 135.

274

HÜKÜMLER

1 - Ticari faaliyeti engelleyici birleşmeleri,

sözleşmeleri, gizli anlaşmaları yasaklar.

2 - İç ve dış ticarette· tekelleşmeye· yo. ı aça­

bilecek her türlü faaliye~i yasaklar.

1 - Ticari faaliyetin sonucu rekabetin azal­

tılmasına ve bir tekel yaratılmasına yöne­

li·kse:

a) Ortaklaşa yöneıtimi

b) Fiyat farklılığını

c) Bağlayıcı sözleşmeleri

d) Tekelci (ayrıcalı'klı) bayi sözleşmele­

rini

yasa:klar.

1 - Clnyton Antitrust ve diğer yasaları takvi­

ye ederek:

a) Bütün halksız rekabet usullerini ya­

saklar.

1 - Büyük çapta rekabeti azaltıcı ve tekel ya­

ratan fiyat farklılaştırıl~asının yasaklan­

ması:

a) Haksız kazanca yol açan komisyon ·

ücretleri,

b) Bazı ·hallerde tanıtım fonları (reklam),

c) Bazı ·hallerde (reklam) tanıtıma ilişkin

hizmetler

gibi.

1 - Stok ve a'ktiflerin satın alınmasıyla ger­

çekleş:tirilen ve re:kabeti azaltarak tekel­

leşmeye yol acan bütün yatay ve dikey

bütünleşmeleri yasaıktar.

Page 9: Yasal Düzenlemeler: Rekabetin Önlenmesi ve Tüketicinin GİRİŞdosya.marmara.edu.tr/ikf/iib-dergi/1986/17-erem.pdf · sal cevre ise dağıtım kanalı sisteminin gelişmesini etkileyecek

SONUC VE ÖNERİLER

G·elişmekte olan Ekonomilerdeki dağıtım sistemlerinde dengeli bÜYÜ!lle ve rasyonellik esastır. Şu ha.ide dağıtım sistemleri sadece üretici ve aracının çıkarına hizmet etmemeli, aynı zamanda tüketi­ciyi de korumalıdır. Dağıtım kanallarında bütünleşme, daha önce de değindiğimiz gibi, gelişmiş ülkelerde de vardır. Ancak, bu ülkelerdeki dağıtım kanallarının her düzeyinde yoğun bir rekabet olduğu için bütünleşme olayı haksız rekabet ortamı yaratmamakta ve tüketici çıkarları zedelenmemektedir.

Türkiye'de ise, maalesef İç Tfoareti düzenleyici yasalar yeterli değildir. Ayrıca bu yasalar ·çoğu kez uygulanmamakta ve yasayı de­netliyecek merci de bulunmamaktadır. Bu koşullara rağmen, az önce ine.elemiş olduğumuz A.B.D.'deki Anti - Tröst yasalarının Türkiye'deki dağıtım sistemine aynen uygulanabileceğini söylemek mümkün de­ğildir .. Ancak, rekabet koşullarının sağlanabilmesi ve serbest pazar ekonomisine işlerlik kazandırabilmesi için Türkiye'nin Ekonomik · ve Sosyal yapısına' uygun bir yasal düzenlemeye süratle yer verilmeli­dir. Serbest Pazar Ekonomisi üretim ve Ticaretle. iştigal eden kurum ve şahısların istedikleri herşeyi yapabilmeleri değildir. Dolayısıyle haksız rekabete yol açan tekelci uygulamaların önüne geçilmelidir. Ancak bu noktada çok önemli iki noktayı hatırdan çıkarmamak la­zımdır. Herşeyden önce hazırlanacak yasa tasarılarının İç Ticarete aşırı müdahale özellikleri taşımamasına özen gösterilmelidir. Zira haksız rekabetin önlenmesi için yapılacak aşırı bir yasal müdahale bu defa serbest rekabeti kısıtlamaya dönüşecektir. Görülüyor ki sade­ce yasa çıkartmak da yeterli değildir. Serbest rekabet koşullarının sağlıklı bir şekilde geliştirilebilmesi için devletin bizzat bazı yatırım­ları yapması ve özel sektör yatırımlarını teşvik etmesi lazımbır. Re­kabet ortamının yaratılması herşeyden önce bir zaman işidir. Ancak, rekabetin sağlıklı bir ortamda ·gelişmesini sağlamak da devlete düşen en kutsal bir görevdir.

275

Page 10: Yasal Düzenlemeler: Rekabetin Önlenmesi ve Tüketicinin GİRİŞdosya.marmara.edu.tr/ikf/iib-dergi/1986/17-erem.pdf · sal cevre ise dağıtım kanalı sisteminin gelişmesini etkileyecek

YARARLANILAN KAYNAKLAR

1- Bowersox, Donald J,., Cooper. M. Bix'by, Lambert, Douglas M., Taylor; D·bnald A.,

«Mana,gement in Marketin'g Channels», (McGraw- Hill ine., New York, 1980).

2- Erem, Tunc. «Pazarlama Zinciri Yapısı : Serbest Piyasa Mekanizmasının İş­

lemesini Engelleyen Faktörler (Gıda Maddeleri Dağıtım Kanalları)», , Araştırma

Raporu, İJO, İstanbul 1982. ·

3- Erem, Tunc. «Yaş Meyve, ve Sebzenin Pazarlama ve i~racat Sorunları», Araş­

tırma Raporu, İTO, İstanbul 1983.

4- Erem, Turgut S., «Ticaret Hukuku Prensipleri, Cilt I» (İTİA, Nihad Sayar Yayın

ve Yardım Vakfı Yayınları No. 2?5, İstanbul 1980).

5- Howard, Marshall C., «Legal Aspect~ of Markeıting», (McGraw- Hill ine. 1964).

6- Kaynak, Erdener, «Comparative Analyses of the Socio - Eco,nıomic, Cultural

and Re·gulatmy Environments in LDCs» (Singapore Management Review, Vol.

7, No 1, January 198S).

7- Kocamaz, Tuncay, «Pazarlama Dağıtım Kanalları ve Fiziksel Doğıtım», (Nihad

Sayar Yayın ve Yardım va,kfı Yayınları No· : 398- 632,, ist.anbul 19'85).

8-Kuıiıcu, Erdoğan, «Dağıtım Kanalları Sistemi», Mehmet Oluç ve diğerleri, (deri.)

Pazarlama Yönetimi icinde 2. bas'kı, (İ. Ü. İşletme Fakültesi, Pazarlama Ensti­

tüsü Yayınları, No 10, İstanbul, 1978).

9- Michaelis, Michael, «Distri;bution in Developing Economies», (Bosron Con­

ference on Distribution, 1981).

10- Rosenblo~m. Bert, «The, lnfluence, of Manufacturer, Örganizational Sıtructure

on Marketing Channel Mana•gement», (Second World Marketing Gongress

Proceedings: Ed. B:y: Skaw, S., Sparks, L. and Kaynak, E., Vol. il), Stirling, 1985.

276