yabancilar ve uluslararasi koruma kanununun … · türkiye’den çıkmaları için tanınan...

7
2014/2 | Hukuk Gündemi 121 GİRİŞ Göç kişilerin hayatlarının gelecekteki kısmının tamamını veya bir parçasını geçirmek üzere, tama- men yahut geçici bir süre için bir iskân ünitesinde (şehir, köy gibi) diğerine yerleşmek kaydıyla yap- tıkları coğrafi yer değiştirme olayıdır. Göçler daha çok sosyal, iktisadi, politik ve eğitsel nedenlerin sonucunda meydana gelir. Türkiye, dünyanın en önemli petrol rezervlerine sahip olan Orta Doğu ve Hazar Havzası ile önemli deniz ulaştırma yollarının kavşağında bulunan Akdeniz Havzası içinde yer alır. Ayrıca tarihte her zaman önemini sürdürmüş olan Karadeniz Havzası ve Boğazlar, SSCB ve Yugoslavya’nın dağılması sonucu yapısal değişikliğe uğrayan Balkanlar, etnik çatışmalar yanında zengin doğal kaynaklara sahip Kafkasya ve Orta Asya’nın oluşturduğu coğ- rafyanın merkezinde bulunmaktadır. Türkiye’nin jeopolitik konumunun bu denli önemli olması, göç alan bir ülke konumuna gelmesini de bera- berinde getirmiştir. Bu nedenle ülkemize gelen yabancıların hukuki statüsünü belirlemek ve korunmasını sağlamak amacıyla mevzuatımızda çeşitli düzenlemeler yapılmıştır. Bunlar içinde en yeni düzenleme olan Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’dur. YABANCILAR VE ULUSLARARASI KORUMA KANUNU 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu, 04.04.2013 tarihinde Türkiye Büyük Mil- let Meclisinde kabul edilmiş; 11.04.2013 tarihli ve 28615 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır. 6458 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesi ile bir- likte, 15.07.1950 tarihli ve 5683 sayılı Yabancıların Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun YABANCILAR VE ULUSLARARASI KORUMA KANUNUNUN GETİRDİKLERİ Stj. Av. Erdal ARAP – Stj. Av. Seher ÇERÇİ

Upload: others

Post on 28-May-2020

14 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

2014/2 | Hukuk Gündemi 121

GİRİŞGöç kişilerin hayatlarının gelecekteki kısmının tamamını veya bir parçasını geçirmek üzere, tama-men yahut geçici bir süre için bir iskân ünitesinde (şehir, köy gibi) diğerine yerleşmek kaydıyla yap-tıkları coğrafi yer değiştirme olayıdır. Göçler daha çok sosyal, iktisadi, politik ve eğitsel nedenlerin sonucunda meydana gelir.

Türkiye, dünyanın en önemli petrol rezervlerine sahip olan Orta Doğu ve Hazar Havzası ile önemli deniz ulaştırma yollarının kavşağında bulunan Akdeniz Havzası içinde yer alır. Ayrıca tarihte her zaman önemini sürdürmüş olan Karadeniz Havzası ve Boğazlar, SSCB ve Yugoslavya’nın dağılması sonucu yapısal değişikliğe uğrayan Balkanlar, etnik çatışmalar yanında zengin doğal kaynaklara sahip Kafkasya ve Orta Asya’nın oluşturduğu coğ-rafyanın merkezinde bulunmaktadır. Türkiye’nin

jeopolitik konumunun bu denli önemli olması, göç alan bir ülke konumuna gelmesini de bera-berinde getirmiştir. Bu nedenle ülkemize gelen yabancıların hukuki statüsünü belirlemek ve korunmasını sağlamak amacıyla mevzuatımızda çeşitli düzenlemeler yapılmıştır. Bunlar içinde en yeni düzenleme olan Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’dur.

YABANCILAR VE ULUSLARARASI KORUMA KANUNU6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu, 04.04.2013 tarihinde Türkiye Büyük Mil-let Meclisinde kabul edilmiş; 11.04.2013 tarihli ve 28615 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.

6458 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesi ile bir-likte, 15.07.1950 tarihli ve 5683 sayılı Yabancıların Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun

YABANCILAR VE ULUSLARARASI KORUMA KANUNUNUN GETİRDİKLERİ

Stj. Av. Erdal ARAP – Stj. Av. Seher ÇERÇİ

122 Hukuk Gündemi | 2014/2

ile 15.07.1950 tarihli ve 5682 sayılı Pasaport Kanu-nun bazı hükümleri yürürlükten kaldırılmıştır.

Kanun ile yabancıların ilişkin vize alma zorun-luluğu, ikamet izni, vatansızların ve mültecilerin hukuki durumu, Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün teşkilat yapısı gibi konular düzenlenmiş ve yaban-cılar hukuku mevzuatı tek yasada toplanmıştır.

Şimdi 6458 sayılı Kanunun getirdiği düzenle-melerden bir kısmına kısaca göz atalım.

YABANCILARA İLİŞKİN DÜZENLEMELER

Yabancının Türkiye’ye girişi ve vize

Türkiye’ye girişTürkiye’ye yasal olarak giriş ve çıkış, sınır kapı-larından, geçerli pasaport veya pasaport yerine geçen belgelerle yapılır. Kanun, Türkiye’ye girişte kapsamlı kontrole tabi tutulması gerekli görü-lenlerin en fazla dört saat bekletilebileceğini düzenlemiştir.

Vize zorunluluğu, vize başvurusu ve yetkili makamlarTürkiye’de doksan güne kadar kalacak yabancılar, vatandaşı oldukları veya yasal olarak bulundukları ülkedeki konsolosluklardan geliş amaçlarını da belirten vize almak zorundadırlar. Vizenin veya vize muafiyetinin Türkiye’de sağladığı kalış süresi, her yüz seksen günde doksan günü geçemez. Belirtmek gerekir ki, vize alınmış olması, Türkiye’ye giriş için mutlak hak sağlamaz.

Yabancının Türkiye’de yasal olarak ikamet etmesi

İkamet İzni6458 sayılı Kanunun 3. maddesinin (ü) bendine göre yabancı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan kişidir. Kanuna göre, Türkiye’de, vizenin veya vize muafiyetinin tanıdığı süreden ya da doksan günden daha fazla kalacak olan yabancıların kural olarak ikamet izni almaları zorunludur.

İkamet izni başvurusu, kural olarak yabancının vatandaşı olduğu veya yasal olarak bulunduğu ülkedeki Türk Konsolosluklarına yapılır. Konsolos-luk, başvuruyu Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne iletir. Genel Müdürlük gerekli incelemeleri yap-tıktan sonra ikamet izninin düzenlenmesi veya

başvurunun reddedilmesi için konsolosluğa bilgi verir.

Yukarıda belirttiğimiz üzere, kural, ikamet iznine yurtdışından başvurulmasıdır. Ancak Kanun koyucu bazı özel durumları dikkate ala-rak Türkiye’de de ikamet izni başvurusu yapıla-bileceğini düzenlemiştir. Bunlara örnek olarak, adli veya idari makamların karar ve talebinin bulunması, yabancının Türkiye’den ayrılmasının makul ve mümkün olmaması, Türkiye’de ikamet izni bulunan anne veya babanın Türkiye’de doğan çocukları için ikamet başvurusunda bulunması, Türkiye’de yükseköğrenimini tamamlayanların kısa dönem ikamet iznine başvuruda bulunmaları gösterilebilir.

Çalışma izninin ikamet izni sayılması6458 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinde önce, yabancı, ikamet ettiği ülkedeki Türk Konsoloslu-ğuna çalışma izni başvurusu yapmakta, Çalışma Bakanlığı tarafından çalışma izni verilmesinin ardından Türkiye’ye giriş yapmakta ve çalışacağı yerdeki valiliğe ikamet izni başvurusunda bulun-maktaydı. 6458 sayılı Kanunun isabetli olarak getirdiği yeniliklerden biri, çalışma izninin ikamet izni olarak sayılmasıdır. Kanunun 27. maddesinde geçerli çalışma izni ile çalışma izni muafiyet teyit belgesi bulunan yabancının ayrıca ikamet izni almasına gerek bulunmamaktadır.

İkamet sürelerinin hesaplanması ve ikamette kesintiYabancı, zorunlu kamu hizmeti, eğitim ve sağlık nedenleri hariç, bir yılda toplam altı aydan, son beş yıl içerisinde toplam bir yıldan fazla Türkiye dışında kalmışsa, bu durum ikametinde kesinti sayılır. İkamet süresinde kesinti olan yabancıların, ikamet izni başvurularında veya başka bir ikamet iznine geçişlerinde, önceki ikamet süreleri hesaba katılmaz.

İkamet süresinin hesaplanmasında, öğrenci ikamet izinlerinin yarısı, diğer ikamet izinlerinin ise tamamı sayılır. Söz konusu düzenleme eleş-tiriye açıktır. Şöyle ki, yabancı kişi öğrenci olsa bile Türkiye’de kesintisiz ikamet etmektedir. Bu nedenle öğrenci ikameti izinlerinde geçirdiği sürelerin yarısının dikkate alınması kanaatimizce isabetli değildir.

2014/2 | Hukuk Gündemi 123

İkamet izni çeşitleri

Kısa dönem ikamet izniKanun, Türkiye’de taşınmazı bulunanların, ticari bağlantı veya iş kuracak olan kişilerin, bilimsel araştırma amacıyla Türkiye’ye gelecek olanların, hizmet içi programlara katılacak olanların, Türkçe öğrenme kurslarına katılacak olan kişilerin, turizm amacıyla kalacak olanların, hastalıkları nedeniyle tedavi göreceklerin, adli veya idari makamların talep ve kararına bağlı olarak Türkiye’de kal-ması gerekenlerin, kamu kurumları aracılığıyla Türkiye’de eğitim, araştırma, staj ve kurslara katı-lacak olan kişilerin, Türkiye’de yükseköğrenimini tamamlayanlardan mezuniyet tarihinden itiba-ren altı ay içerisinde müracaat eden kişilerin kısa dönem ikamet izni alabileceğini düzenlemiştir.

Kısa dönem ikamet izni, kural olarak her defa-sında en fazla birer yıllık sürelerle verilebilir.

Aile ikamet izniTürk vatandaşlarının, 5901 sayılı Kanunun 28 inci maddesi kapsamında çıkma izni almak suretiyle Türk vatandaşlığını kaybeden kişilerin veya ika-met izinlerinden birine sahip olan yabancılar ile mültecilerin ve ikincil koruma statüsü sahipleri-nin, yabancı eşine, kendisinin veya eşinin ergin olmayan yabancı çocuğuna, kendisinin veya eşi-nin bağımlı yabancı çocuğuna, her defasında iki yılı aşmayacak şekilde aile ikamet izni verilebilir. Ancak, aile ikamet izninin süresinin üst sınırı des-tekleyicinin ikamet izni süresi ile sınırlıdır.

Kişinin, vatandaşı olduğu ülkenin hukukuna göre birden fazla eş ile evli olması hâlinde, eşler-den yalnızca birine aile ikamet izni verilebilece-ğini düzenlenmiştir. Ancak, kanun koyucu burada çocukları koruma düşüncesiyle diğer eşlerinden olan çocuklara da aile ikamet izni verilebileceğini hükme bağlamıştır.

Kanun, boşanma halinde, Türk vatandaşıyla evli yabancıya, en az üç yıl aile ikamet izniyle kal-mış olmak kaydıyla kısa dönem ikamet izni veri-lebileceğini düzenlemiştir. Ancak yabancı eşin, aile içi şiddet gerekçesiyle mağdur olduğu ilgili mahkeme kararıyla sabit ise, üç yıllık süre şartı aranmaz, ikamet izni verilebilir.

Kanun, muvazaalı evliliklerin önüne geçmek için valiliklerce gerekli araştırmanın yapılabile-ceğini düzenlemiştir. Kanunun 37. maddesine

göre, aile ikamet izni verilmeden veya uzatılma-dan önce makul şüphe varsa, evliliğin sırf ikamet izni alabilme amacıyla yapılıp yapılmadığı vali-liklerce araştırılır. Araştırma sonucunda, evliliğin bu amaçla yapıldığı tespit edilirse aile ikamet izni verilmez, verilmişse iptal edilir. Kanun koyucu valilikleri bu konuda denetim yetkisi ile donat-maktadır ancak bu denetimin usulüne yer ver-memektedir. Valilik, denetimi yaparken kişilerin aile konutunda mı inceleme yapacaktır? Kanunda ifadesini bulan makul şüphe neyi kapsamaktadır ve evliliğin muvazaalı olduğu neye göre değer-lendirilecektir? Bu soruların yasanın uygulanması sırasında sorunlara neden olabileceği açıktır.

Öğrenci ikamet izniKanunda, Türkiye’de bir yükseköğretim kuru-munda ön lisans, lisans, yüksek lisans ya da dok-tora öğrenimi görecek yabancılara öğrenci ikamet izni verileceği düzenlenmiştir.

Kanunun öğrencilere ilişkin ikamet izinleri ile ilgili olarak getirdiği yenilik, öğrencilerin Türkiye’de çalışma hakkına ilişkin düzenlemedir. Kanunun 41. maddesine göre, öğrenim gören ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencileri, çalışma izni almak kaydıyla çalışabilirler. Ancak, ön lisans ve lisans öğrencileri için çalışma hakkı, ilk yıldan sonra başlar ve haftada yirmi dört saatten fazla olamaz.

Uzun dönem ikamet izniTürkiye’de kesintisiz en az sekiz yıl ikamet izniyle kalmış olan ya da Göç Politikaları Kurulunun belirlediği şartlara uyan yabancılara, Bakanlığın onayıyla valilikler tarafından süresiz ikamet izni verilir.

Uzun dönem ikamet izni talep edebilmesi için, kişinin, kural olarak, kesintisiz en az sekiz yıl ika-met izniyle Türkiye’de kalmış olması, son üç yıl içinde sosyal yardım almamış olması, kendisi veya varsa ailesinin geçimini sağlayacak yeterli ve düzenli gelir kaynağına sahip olması, geçerli sağlık sigortasına sahip olması, kamu düzeni veya kamu güvenliği açısından tehdit oluşturmaması gerekir. Bunun yanında Göç Politikaları Kurulu-nun belirlediği şartlara sahip olması nedeniyle uzun dönem ikamet izni verilmesi uygun görülen yabancıların kamu düzeni veya kamu güvenliği

124 Hukuk Gündemi | 2014/2

açısından tehdit oluşturmama dışındaki şartları taşımasına gerek yoktur.

Uzun dönem ikamet izni bulunan yabancılar, askerlik yapma yükümlülüğü, seçme ve seçilme, kamu görevlerine girme, muaf olarak araç ithal etme ve özel kanunlardaki düzenlemeler hariç, sosyal güvenliğe ilişkin kazanılmış hakları saklı kalmak ve bu hakların kullanımında ilgili mevzuat hükümlerine tabi olmak şartıyla, Türk vatandaş-larına tanınan haklardan yararlanırlar.

İnsani ikamet izniKanun, bazı durumlarda, diğer ikamet izinlerinin verilmesindeki şartlar aranmaksızın, Bakanlığın onayı alınmak ve en fazla birer yıllık sürelerle olmak kaydıyla, valiliklerce insani ikamet izni verilebileceğini ve verilmiş olan izinlerin uzatıla-bileceğini düzenlemiştir. Örnek verecek olursak, çocuğun yüksek yararının bulunduğu, yabancı hakkında sınır dışı etme kararı alınmadığı durum-larda insani ikamet izni verilebilir.

İnsan ticareti mağduru ikamet izniKanun, insan ticareti mağduru olduğu veya olabi-leceği yönünde kuvvetli şüphe duyulan yabancı-lara, yaşadıklarının etkisinden kurtulabilmeleri ve yetkililerle iş birliği yapıp yapmayacaklarına karar

verebilmeleri amacıyla valiliklerce otuz gün süreli ikamet izni verileceğini düzenlemiştir.

Vatansız kişilerVatansız kişilerin statüsüne ilişkin sözleşmeye göre, “vatansız kişi” terimi, kendi yasalarının işle-yişi içinde hiçbir devlet tarafından vatandaş ola-rak sayılmayan bir kişi anlamına gelir. 6458 sayılı Kanun, kişinin “vatansız kişi” statüsüne girip girme-diğine ilişkin değerlendirmenin Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından yapılacağını düzenlemiştir. Başka ülkeler tarafından vatansız kişi olarak kabul edilmiş olan kişiler bu haktan yararlanamaz.

Vatansız kişilere, Türkiye’de yasal olarak ikamet edebilme hakkı sağlayan ‘Vatansız Kişi Kimlik Bel-gesi’ düzenlenir. Vatansız kişinin, söz konusu kimlik belgesine sahip olarak Türkiye’de geçirdiği süreler, ikamet sürelerinin toplanmasında hesaba katılır. Vatansız kişi herhangi bir ülkenin vatandaşlığını kazanırsa, kimlik belgesi geçerliliğini kaybeder.

Sınır dışı etme

Sınır dışı etme kararı ve yetkili makamYabancılar, sınır dışı etme kararıyla, menşe ülke-sine veya transit gideceği ülkeye ya da üçüncü bir ülkeye sınır dışı edilebilir.

2014/2 | Hukuk Gündemi 125

Sınır dışı etme kararı, Genel Müdürlüğün tali-matı üzerine veya resen valiliklerce alınır. Karar, gerekçeleriyle birlikte hakkında sınır dışı etme kararı alınan yabancıya veya yasal temsilcisine ya da avukatına tebliğ edilir. Sınır dışı etme kara-rına karşı, kararın tebliğinden itibaren on beş gün içinde idare mahkemesine başvurabilir. Yabancı-nın rızası saklı kalmak kaydıyla, dava açma süresi içinde veya yargı yoluna başvurulması hâlinde yargılama sonuçlanıncaya kadar yabancı sınır dışı edilmez.

Sınır dışı etmek üzere idari gözetim ve süresiHakkında sınır dışı etme kararı alınanlardan; kaçma ve kaybolma riski bulunan, Türkiye’ye giriş veya çıkış kurallarını ihlal eden, sahte ya da asılsız belge kullanan, kabul edilebilir bir mazereti olmaksızın Türkiye’den çıkmaları için tanınan sürede çıkma-yan, kamu düzeni, kamu güvenliği veya kamu sağlığı açısından tehdit oluşturanlar hakkında valilik tarafından idari gözetim kararı alınır. Hak-kında idari gözetim kararı alınan yabancılar, yaka-lamayı yapan kolluk birimince geri gönderme merkezlerine kırk sekiz saat içinde götürülür. Geri gönderme merkezlerindeki idari gözetim süresi kural olarak altı ayı geçemez.

İdari gözetim altına alınan kişi veya yasal temsil-cisi ya da avukatı, idari gözetim kararına karşı sulh ceza hâkimine başvurabilir. Başvuru idari gözetimi durdurmaz. Sulh ceza hâkimi incelemeyi beş gün içinde sonuçlandırır. Sulh ceza hâkiminin kararı kesindir. İdari gözetim altına alınan kişi veya yasal temsilcisi ya da avukatı, idari gözetim şartlarının ortadan kalktığı veya değiştiği iddiasıyla yeniden sulh ceza hâkimine başvurabilir.

İdari gözetim işlemine karşı yargı yoluna başvuranlardan, avukatlık ücretlerini karşılama imkânı bulunmayanlara, talepleri hâlinde Avu-katlık Kanunu hükümlerine göre avukatlık hiz-meti sağlanır.

Sınır dışı etme kararının yerine getirilmesiGeri gönderme merkezlerindeki yabancılar, kolluk birimi tarafından sınır kapılarına götürülür. Geri gönderme merkezlerine sevk edilmesine gerek kalmadan sınır dışı edilecek olan yabancılar, Genel Müdürlük taşra teşkilatının koordinesinde kolluk birimlerince sınır kapılarına götürülür.

ULUSLARARASI KORUMA

Uluslararası korumanın çeşitleri

MülteciAvrupa ülkelerinde meydana gelen olaylar nede-niyle; ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşüncelerinden dolayı zulme uğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için vatandaşı olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin korumasından yararlanamayan ya da söz konusu korku nedeniyle yararlanmak isteme-yen yabancıya veya bu tür olaylar sonucu önceden yaşadığı ikamet ülkesinin dışında bulunan, oraya dönemeyen veya söz konusu korku nedeniyle dönmek istemeyen vatansız kişiye statü belirleme işlemleri sonrasında mülteci statüsü verilir.

Şartlı mülteciAvrupa ülkeleri dışında meydana gelen olaylar sebebiyle; ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşüncelerinden dolayı zulme uğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için vatandaşı olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin korumasından yararlana-mayan, ya da söz konusu korku nedeniyle yarar-lanmak istemeyen yabancıya veya bu tür olaylar sonucu önceden yaşadığı ikamet ülkesinin dışında bulunan, oraya dönemeyen veya söz konusu korku nedeniyle dönmek istemeyen vatansız kişiye statü belirleme işlemleri sonrasında şartlı mülteci statüsü verilir. Üçüncü ülkeye yerleştirilin-ceye kadar, şartlı mültecinin Türkiye’de kalmasına izin verilir. Coğrafi sınırlamaların dışına çıkılarak Avrupa ülkeleri dışındaki mülteciler şarta bağla-narak, geçici çözüm bu maddeyle getirilmektedir.

İkincil korumaMülteci veya şartlı mülteci olarak nitelendirileme-yen, ancak menşe ülkesine veya ikamet ülkesine geri gönderildiği takdirde;

a) Ölüm cezasına mahkûm olacak veya ölüm cezası infaz edilecek,

b) İşkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye maruz kalacak,

c) Uluslararası veya ülke genelindeki silahlı çatışma durumlarında, ayrım gözetmeyen şid-det hareketleri nedeniyle şahsına yönelik ciddi tehditle karşılaşacak, olması nedeniyle menşe

126 Hukuk Gündemi | 2014/2

ülkesinin veya ikamet ülkesinin korumasından yararlanamayan veya söz konusu tehdit nedeniyle yararlanmak istemeyen yabancı ya da vatansız kişiye, statü belirleme işlemleri sonrasında ikincil koruma statüsü verilir.

İkincil koruma uluslararası koruma türlerine getirilmiş bir yenilik olup isabetli bir düzenlemedir.

Geçici korumaÜlkesinden ayrılmaya zorlanmış, ayrıldığı ülkeye geri dönemeyen, acil ve geçici koruma bulmak amacıyla kitlesel olarak sınırlarımıza gelen veya sınırlarımızı geçen yabancılara geçici koruma sağlanabilir.

Uluslararası koruma talebi, talebin karara bağlanması ve yargı yoluUluslararası koruma başvuruları valiliklere bizzat yapılır. Başvuruların ülke içinde veya sınır kapı-larında kolluk birimlerine yapılması hâlinde, bu başvurular derhâl valiliğe bildirilir.

Başvuru, kayıt tarihinden itibaren en geç altı ay içinde Genel Müdürlükçe sonuçlandırılır. Kararlar

bireysel olarak verilir. Başvuran kişinin hariçte tutul-ması nedenleri diğer aile üyelerini kapsamıyorsa aile adına yapılan başvuru bütün olarak değer-lendirilir ve verilen karar tüm aile üyelerini kapsar.

Karar, ilgiliye veya yasal temsilcisine ya da avu-katına tebliğ edilir. Olumsuz kararın tebliğinde, kararın maddi gerekçeleri ve hukuki dayanakları da belirtilir. İlgili kişi bir avukat tarafından temsil edil-miyorsa, kararın sonucu, itiraz usulleri ve süreleri hakkında kendisi veya yasal temsilcisi bilgilendirilir. Verilen kararlara karşılık kişi ya da yasal temsilcisi, kararın tebliğinden itibaren on gün içinde Ulusla-rarası Koruma Değerlendirme Komisyonuna itiraz edilebilir. Ancak kişi eksik başvuru yapmış veya değerlendirmeye alınmayan bir başvuruyla tekrar başvurmuşsa bunlara verilen kararlara karşı sadece yargı yoluna başvurabilir.

İdari itiraz sonucu alınan karar, ilgiliye veya yasal temsilcisine ya da avukatına tebliğ edilir. Kararın olumsuz olması hâlinde, ilgili kişi bir avukat tara-fından temsil edilmiyorsa kararın sonucu, itiraz usulleri ve süreleri hakkında kendisi veya yasal temsilcisi bilgilendirilir.

2014/2 | Hukuk Gündemi 127

Başvuru sahiplerinin idari gözetimi hariç, kabul edilemez başvuru ve hızlandırılmış değerlendir-meye alınan başvurulara karşı alınan kararlara karşı, kararın tebliğinden itibaren on beş gün, alınan diğer idari karar ve işlemlere karşı kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde, ilgili kişi veya yasal temsilcisi ya da avukatı tarafından yetkili idare mahkemesine başvurulabilir. İdare Mah-kemesi başvuruyu on beş gün içinde sonuçlan-dırılır. Mahkemenin bu konuda vermiş olduğu karar kesindir.

İtiraz veya yargılama süreci sonuçlanıncaya kadar ilgili kişinin Türkiye’de kalmasına izin verilir.

Adli yardım Başvuru sahibi ile uluslararası koruma statüsü sahibi kişiler, bu kısımda yazılı iş ve işlemlerle ilgili olarak, ücretleri kendilerince karşılanması kaydıyla avukat tarafından temsil edilebilir.

Avukatlık ücretlerini karşılama imkânı bulunma-yan başvuru sahibi ve uluslararası koruma statüsü sahibi kişiye, bu kısım kapsamındaki iş ve işlem-lerle ilgili olarak yargı önündeki başvurularında Avukatlık Kanunun adli yardım hükümlerine göre avukatlık hizmeti sağlanır.

Başvuru sahibi ve uluslararası koruma statüsü sahibi kişi, sivil toplum kuruluşları

tarafından sağlanan danışmanlık hizmetlerinden faydalanabilir.

GÖÇ İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ6458 sayılı Kanun ile göç alanına ilişkin politika ve stratejileri uygulamak, bu konularla ilgili kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlamak, yabancıların Türkiye’ye giriş ve Türkiye’de kalışları, Türkiye’den çıkışları ve sınır dışı edilmeleri, ulus-lararası koruma, geçici koruma ve insan ticareti mağdurlarının korunmasıyla ilgili iş ve işlemleri yürütmek üzere İçişleri Bakanlığına bağlı Göç İda-resi Genel Müdürlüğü kurulmuştur.

Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün merkez, taşra ve yurtdışı kuruluşuna sahip olması da yabancı-lara uygulanacak olan uygulamaların bir elden ve standarda sahip olmasını sağlar niteliktedir.

SONUÇTürkiye jeopolitik önemi nedeniyle her zaman göç yolları üzerinde yer almıştır. 6458 sayılı Kanun, yabancıların Türkiye’ye giriş ve çıkışları, vatansız kişileri, yabancıların Türkiye’den sınır dışı edilme-sini, mültecileri, uluslararası koruma müessese-sini ayrıntılı olarak düzenlemiştir. Bu açıdan yasa yabancılar hukukundaki birçok konuyu bir araya getirmiş ve yasal düzenlemesine kavuşturmuştur.