uk1 ba*un«vi” hdres: gime i.rvoca . t.ı„f„n r ürkîye - kıbrıs ve İsrail...

4
Perşembe 27 NİSAN 1961 B o ı k u ı * t Dizilip Basıidıftı Yer . • BOZKURT r ,. ___,,„ JMUdUr ve İmtiyaz Sahibi: CEMAL TOGAN ---------------------- ------- UK1 Ba*un«vi” Hdres: Gime I.rvoca . T.ı„f„n Adres: Girne Caddesi, Lefkoşa - Kıbrıs Telefon: 2951 Telgraf: “ BOZKURT ” Fiyatı: 15 MİL SıZW ! ERİ StVtBılıRSıNiZ FAKAT ... OTOMOBİLİN İZ m m f i ) ’i SEVCC.İÇİNPf ~ ÜÇ® VACPIR ürkîye- Kıbrıs ve İsrail arasmıla Feribot Seferleri Düzenleniyor TURİZM TANITMA BROŞÜRLERİNE KIBRIS’LA İLGİLİ DOKÜMANLAR DA EKLENECEK ” ’ asin-yayin ve turizm genel müdürü île birlikte BİR HEYET HALEN KIBR1STA BULUNUYOR .... ....... ............. Kalkınması rTIK tevekkül vo meskenet devri tarihe karışmıştır. El- alem çalışmak s&vesinde ta- t gücü üzerinde hakimiyet ' lamış; onun sınırsız kaynak- l ı sömürerek istihsalini ar- rınış ve hayat seviyesini yük- tmiştir. Onlar bununla da ye- yerek, dünyamızı çevrele- d ihudutları aşmışlnr ve kâina- derüıliklerine dalmışlardır, jilphe yok ki bütün bunlar ça- nakla, çok çalışmakla, yılma- çalışmakla başarılmıştır, üm Türkü olarak biz de var Snlizle çalışırsak; kısa bir an İçinde istihsalimizi artır- -ya, hayat seviyemizi yükselt - iye muvaffak olacağız. Kıb- sTürkünün bugün en büyük vâsi, köylünün kalkınma prob ’ lerinin halli noktasında top- raktadır. Köylünün morali ~ tümelidir. Köylü prog- ııılt ve plânlı olarak çalışmaya TV İk edilmelidir. Kıskançlık, jUMmezlik, tembellik, gerici llnceler ortadan knldırılmalı- II. Pek tabiî olarak bu başarılma- güç bir iş, halledilmesi uzun isteyen bir problemdir, poplumarasında bir moral ve “ilnliş reformu yaratılmalıdır, övlilye bu yönde her türlü 'ddî ve manevî yardım yapıl- ıdır. öğretmenlerimize, ay- anlarımıza ve her türlü sosyal kültürel teşekküllerimize bu «ısta önemli görevler düş- ektedir. Köylü bu gün maneviyatı ki- niş bir kütledir; borç içerisin- ‘4lr; İstihsal bakımından geri taştır. Köylüye gerek hükü- tin ve gerekse ilgili toplum- teşekküllerimizin maddî y ar- ında bulunmaları gerekmekte- S Fakat mesele bununla da nal- fanez. Köylünün kendinde Mr yükselme ve kalkınma is- ı olması lâzımdır. Tevekkül, Mlik ve çekememezlik gibi arlı illetlerin tedavisi, halkı- pWj iştiyaktı bir çalışmaya M idisini vermesiyle mümkün '«tır. Ne yapalım bize yar- ım yapılmadı, bu yıl yağmur »d ı diyerek yan gelip yat- ’ evelerde kâğıt oynamak, iil* 1 , *>*r hayat ümidiyle şe- fte akın etmek hiç de doğru İr hareket değildir. Ne kadar üzücü ve yürekler bir durum içindeyiz ki, ihtiyacı olan ve sebzeyi bile yetiştir- aciz bulunuyoruz. So- ateş pahasına satıl- • Çünkü bu memlekette evetk.nıteCCk kadnr so&an bi‘ «I*. ı .memiş ve Israilden j „ım^a.I,l*ması mecburiyeti ha n. S u,r- ,srail !<um V‘Ğın' a' M sımf h'ennete çevirif> bi- Inuna J ,,r müstahsil duru- "miı S Se Lk.en’ bİ7İm y'yece- 'etlcrH :' yabancı mem- blr dI en ‘‘hal etmemiz üzücü « f c değil Soğan » tlrn*k de mi güçtür ? 'tmez HBrda,tembe,,ik Para totk v, Çalışanları çekeme- 0 Türkiye Basın - Yayın ve Turim Genel Müdürü Bekir Tü- nay, beraberinde Turizm Dairesi Müdürü Selâhattin Çoruk, Ya- yın Müdürü Edvin Rizi, ve Tu- rizm Şefi Akil Serdaroğlu oldu gu halde dün sabah Kıbrıs’a gelmiştir. Muhabirlere bir demeç veren Genel Müdür Bekir Tünay, “Türkiye’nin başkanı bulunduğu I.E.T.O. Orta Doğu çalışmaları- na hazırlık amacıyla Kıbrıs’ı zi- yarete geldik. Adada iki gün kalacak, teşkilâtıma mensup ar- kadaşlarımın dertlerini dinliye- cek ve çok sevdiğim Kıbrıs’lı hemşehrilerimi yakından tanı- mış olacağım. Bu gelişimizde tu- ristik bakımdan Türkiye, Kıbrıs ve İsrail arasında bir feribot sis- temi için faaliyete geçmiş bu- lunuyoruz. Hazırlanacak ' olan Turizm Tanıtma Broşürlerimi- ze Kıbrıs’la ilgili dokümanlar ekliyeceğiz. Her türlü turizm broşüründe Kıbrıs’ın turistik yerlerini gösterip tavsiyelerde bulunacağız” demiştir. Bu arada sorulan bir soruya karşılık veren Bekir Tünay, bu yaz mevsiminde Mersin-Kıbrıs ve İsrail arasında hir feribot servisinin başlamasının beklen- diğini açıklamış ve aynı zaman da Mayıs ortasında Ankara’da Kıbrıs’ın da katılacağı bir tu- rizm toplantısı yapılacağını bil- dirmiştir. Öte yanadan turizm Şefi Akil Serdaroğlu, dün akşam tele- vizyonda “Turistik Türkiye” ko nulu İngilizce bir konuşma yap- mıştır. Dr. Küçükün Ziyaretleri Cumhur Başkan Yardımcısı Dr. F. Küçük, dün sabah Lef- koşa’daki Türk Yapı Enstitüsü- nü ziyaret ederek, okul faaliye- tini tetkik etmiştir. Dün adamıza gelen Türkiye Ba sın - Yayın ve Turizm Umum Müdürü, bakanlığa mensup ze- vat ile birarada. (Foto. Bozkurt - B1LBAY) iki konser vermek üzere dün adamıza gelen beynelmilel şöhret Violonist Suna Kan (sağda) ve Piyanist Ferhunde Erkin objektifimiz karşısında. (Foto. Bozkurt - BILBAY) Anayurdumuzun Sanat Elçileri Dün Kıbrıs’a Vasıl Oldu Piyanist Ferhunde Erkin İle Violonist Suna kan Gazetemize Kısa Bir Demeç Verdi De Gaulle Cezayir Fran- sız isyanını Bastırdı ASİ GENERALLERİN LİDERİ GENERAL CHALLE TEVKİF EDİLEREK PARİSE NAKLEDİLDİ Diğer fjç Asi General Ansızın Ortadan Kayboldu PARİS, 26: Cezayir'de önder- (■ liğini yaptığı dört günlük ayak lanmanm bastırılması üzerine tevkif edilen sabık General Challe, ölümle cezalandırabile- ceği vatana ihanet ve silâhlı is- yan gibi suçlarla itham edilmek üzere dün uçakla Paris’e götü- rülmüştür. Sair isyancı liderlerin de tev- kif edilmeleri için müzekkere- leri çıkarılmış olup, bunların memleketi terketmelerine engel olunması için Cezayir’deki bü- tün liman ve uçak alanlarına di rektifler gönderilmiştir. DE GAULLE’ÜN KARŞILAŞ- TIĞI PROBLEMLER Başkan De Gaulle, ayaklan- manın bastırılmasından sonra suçluların cezalandırılmaları ve yeni huzursuzluğa yol açacak muhtemel komplo hareketleri- ni meydana çıkarmak gibi iki önemli konuyu müzakere et- mek amacıyla dün kabinesini bir toplantıya çağırmıştır. FRANSIZ İSTİHBARAT BAKANININ DEMECİ İki saat süren kabine toplan tısından sonra bir demeç veren Fransız istihbarat Bakanı, sa- bık General Challe’ın şimdi ada let önüne çıkarılmış olduğunu söylemiş ve krizin, bütün dev- leti tehdit ettiğine işaretle “kriz, şimdilik bertaraf edilmiş sayılabilir. Fakat krize yol açan sebeplerin de ortadan kaldırıl- ması gerekmektedir” demiştir. (Devamı 4 üncü Sayfada > ile Dün Kıbrıs’a gelerek temaslarda bulunan Britanya Savunma Bakanı Lord Mountbatten Reisicumhur Muavini Dr. F. Küçük dünkü görüşmeleri esnasında sohbet ederlerken. (Foto. Bozkurt - BILBAY) Uluslararası şöhrete sahip bulunan Türk violontet Su- na Kan ve piyanist Ferhunde Erkin, Kıbrıs’ta İlki konser vermtek üzere dün öğleden son- ra uçakla adamıza gelmişler ve Türkiye’nin Kııbns Büvükel r;iliği mensupları, küçük kız çocukları ve Türk gazetecileri!"- tarafından karşılanmışlardır. Uçaık alanında kendileriyle görüşen gazetecilere demeç ve ren değerli sanatçılarımız Kıb rıs’a ilk defa gelmekte olduk- larını söylemişlerdir. Bu seya- (Devamı 4’üncü Sayfada) ? lme t a W T ah,vctmek için bardan k ı toP'um için inti- V,r<lıma vÜl * hir şe* değildir. İS( îarari.H yaf mura bağlanmak W, u ^'Çalışmak, her en- Wişn,a|. «“«lüğü yenmek için ^ayede Ancak bu ^Vatspvi, mfistahsi! olacak ve Bütün yükselteceğiz. ’Hk ltrciı t« l ül?Ce,er araslnda- Nftıaları £ kardeşlerimizin ,rtezyen l;,,ne e açtıkları ve kurri' m'SU’ buldukları su- nu"iyetle u ar* tesisleri mem- bu |,|hkar5|'amaktayız. An- »malârla Sbet ve verim,i "t edec . ^“fumumuzu tah- tam h'r başarıya Sak jcjn ..v,u İstihsalini ar- la S*hs!Lı u mevcut İmkân- ve İIglli dlmı VapmaJ £ İne gereken bozkurt BİR YUNAN BALIKÇI GEMİSİ YOKLANDİ reMd t USaö îredendİs S İnfM a t ! ^ fS ^ ^ S î'Y u 5 00?te Apostolos Andreas acık | nanistan a balık götürürken tır farında kap an Andreas Trovas tınaya tutulduklarını ve Kıbrıs idaresinde 19^ numaralı ve Yu- 'açıklarına sürüklendiklerim soy- nan bandıralı bir balıkçı gemisi ı lemıştır _pmisini Vokla Yoklama sırasında içinde hiç- dır. KÂTANĞA EYALETİ BAŞKANI ÇOMBE TEVKİF EDİLDİ Lord Mountbatten Kıbrıs’ta Temaslara Başladı Britanya Savunma Bakanı Dün Makaı ios İle Dr. Küçak’ii Ziyaret Etti Br tanya Savunma Baıkam Lord Mountbatten, dtln sabah uça'kia Kıbrıs’a vasıl olmuş Ve beraberinde Britanya Yüksek Komiseri Wlliiam Clark oldu- Çu halde Cumhurbaşkanı Ma- karioa ile Cumhurbaşkanı Yar dıimıciısı Dr. Fazıl Küçüklü zi- yaret etmiıştir. batten, diün öğleden sonra Lef koşa Genel Hastahaaesl Has- tabakıcı Yetiştirme Merkezini zıyaıet etmiş ve Kıbrıs’taki tn glliz Silâhlı Kuvvetler Şefle- riyle görüşm<e(k üzere uçakla Ağrotur’a gltmlgtlr. İngiliz Ordu makamlarının ' bir sözcüsü, dün bir demeç ve- Paris : Katangalı Liderler Konferansına katılmış bulunan Katanga EJyaleti Başkanı Tsomıbe, dün hükümetinin mer Makarios Uyeiik Davetini Kabul Etti Dışişleri Bakanlığından açık 1 andığına göre, Avrupa Konse yi Genel Sekreteri B’ay Benve rıutl, Kıbrıs Cumihuılbaşkanı Ha‘p'"kotx»s Makarios a bir telgraf göndererek Kııbns Cumhuriyetini Konseye üye ol mağa davet etmiştir. Cumhur- başkanı, Avrupa Konseyi Sek r eter ne teşekkür ederek Kib- ri; Cumhuriyeti namına b<u da veti kabul ettiğini bildirmiş- tir. kezî EliısabeJıtvllle’e dönmez- den biraz önce Merkezî Kongo Hükümeti askerleri tarafmdan tervft'f edilmiştir. Tsomıbe tevkifinden bir sü- re önce kongo’lu liderler kon- feransında hiçbir ilerlemenin kaydedilmediğini söylemişti. ........................................ Öğrenciler Basımevimi- zi Ziyaret Ettiler Lefkoşa Erkek Lisesi Mate- matik öğretmeni Şevki Altın- dağ ve Fizik öğretmem Emine Akmandor başkanlığında Lise 1 D ve IE sıniflari, dün basım- evimizi ziyaret etmişler ve ma- kinelerin çalışma tarzları üze- rinHP bilgi almışlardır. lefkosa türk bankasi SİZİN KENDİ BANK ANIZDIR Paranızı I.F.FKOSA TI'RK BANKASINA val.nnı^ rp J^ntmavmız ki nara pvde kalırsa HTRSTZ. fakat LEFKOS UANKASFNA yatırılırsa en yüksek FAtZ ^ ^ m AP AD I I I A l IYH Kıbrıs Türk Erkek Lisesi’nln 1960/61 Ders Yılı MUsanıereM d A wAKILI ULUU ' diin, öğleden sonra talebeye, gec-eleytn de halka, olmak üzere İki sfflias hai nde verilmN ve çok başarılı olmuştur, istiklal marşı İle açılan programını, Koro’dan şarkılar Halk Türküleri, okul cazından parçalar, ve İsimli 3 perdelik komedi bir piyes teşkil ediyordu. Akşamki müsamerede müsamerenln Küçük Şehir cemaatimize mıeninıp b^çoT"seçkl7 davetliler de hazır bulunmuştur. Besi inlerde (Usttel) talebeler saz- lar refakatinde türküler okurken, (altta) ise mttsamereyi lak-p eden seçkin '1— Ml bir grup görülüyor. (Foto Bozkurt - BİLBAY} davetlilerden öğle yemeğini resmi İka-. rerek hafta sonunda Kıbrifi’ta mjetgâhında Yüksek Komiser bavlıyacak tatbikata katılacak ile birlikte yiyen Lord Mount-1 (Devamı 4’Uncü 8ayfadaî gJB^dS2SÎ!5ESHSE5HS?^SHSU5HSMaSÎ5SSH52SHSES2SaSE5a5BS| Radyo İdaresi, Yeni Oyunlar Peşinde... Sürekli olarak doBtluiktaıı, İyi niyetten aOa eden ve böylelikle her.şeyi tozpembe ıblr düğünce bulutu al- tına gizlemek lstlyen Kum vatandaşlarımızın, gün goç>- tikçe Türk toplumu aleyhine onıbtecoc her davrsnış» artırma ve buna hız verme yönünde epcyce mesafe ka- tettilclerlni görüyoruz. Tatlı dille, gönül oyalayıcı mad* îerle Tiirk toplumunun haklarını gasbeıfcmek .•'irrcı "ti <lülerek girişilen bu te^cbbüder karşısında Rıurai dosit- larimım ( D İnanmaik, iyi niyetlerine güvenmek, yeni bir Hafdlllllk ört»eği olsa gerdktlr. Çünkü Türklerin iyi nlyeUerle hareket «itlikler) talkıdlrde karşılarında İyi nlyertll talr Rum toplumu (bula- caklarını, en küçük Rumdan em büyüik Ruıma kadar her kasten ayını ligi ve muhabbeti göreceklerini İleri süren Rinalar şafakla beraber yeni bir güıı başladığında yeni bir “İstiskal ve istismar” hareketine başvurmaktadırlar. Ntteikim Rumların, şimdi de Kıbrıs’ın ıbir Yunan Adası; Kııbns Radyosu’nuıı da bir Yunan Radyosu ol- duğunu bütün dünyaya yaymak için entrikall yollara ba«v«rmağa başiadıklannı öğrenmiş bulunuyoruz. inanılır çevrelerin 'bildirdiklerine göre daha önce radyonun Yunan kültürünü yaymak l<?ln iblr meıkez ya pılacagı konuisunda konuşmalar yapan radyo nım yet- kilileri, ş!mdl de radyoda ıkullanılmak liçln dış Ülkele- re ^Iparlş edilen eşyanın sipariş forma’arı üzerine ■Yunan Radyo İBtasyoou . Kıbns’ . 'Greek Raxilo Sta- tlon-Cyprug adresi koymakta ve sipari| edilen eşyayı bu adresle Kıbrıs’a getirtmekteıdi'ler. Bu adreslerin bir yanlışlıkla yakıldığıma kıarannV için tekrar edelim, safdil olmak gerekmektedir. Çün- kü 1‘yanlışlıeseri” iddia» gölges’ l-ne «ığındıntelbllecelk ve küçük bir mesele gibi görünecek bu olay, gerçekte ürerinde önemle durulması gereken ıblr mes’eledlr; ve Kıbns’m nım olarak tanıtılmasında son derece büyüik rol oynamağa namzettir. Bu kon.uda, ilgili Türk çevrelerinin dikkatini çek- meği bir ödev Bayıyor ve radyonun idari rrıakamlanna Türklrrtm de yerleştirilmesini gerekli bu İtiyoruz.

Upload: others

Post on 06-Mar-2020

6 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: UK1 Ba*un«vi” Hdres: Gime I.rvoca . T.ı„f„n r ürkîye - Kıbrıs ve İsrail ...evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1961/Nisan/... · 2014-04-29 · nulu İngilizce

Perşembe27

N İ S A N1961

B o ı k u ı * t

Dizilip Basıidıftı Yer . • BOZKURT r , . ___,,„ JMUdUr ve İmtiyaz Sahibi: CEMAL TOGAN—---------------------- ------- UK1 Ba*un«vi” Hdres: Gime I.rvoca . T.ı„f„nAdres: Girne Caddesi, Lefkoşa - Kıbrıs Telefon: 2951 Telgraf: “ BOZKURT ” Fiyatı: 15 MİL

SıZ W ! ERİ StVtBılıRSıNiZ FAKAT... OTOMOBİLİNİZm m

f i )

’i SEVCC.İÇİNPf

~ Ü Ç ®VACPIR

ürkîye - Kıbrıs ve İsrail arasmıla Feribot Seferleri Düzenleniyor

TURİZM TANITMA BROŞÜRLERİNE KIBRIS’LA İLGİLİ DOKÜMANLAR DA EKLENECEK ” ’

asin-y a y in v e t u r i z m g e n e l m ü d ü r ü î l e b i r l i k t eBİR HEYET HALEN KIBR1STA BULUNUYOR

.... ....... .............

KalkınmasırTIK tevekkül vo meskenet devri tarihe karışmıştır. El- alem çalışmak s&vesinde ta-

t gücü üzerinde hakimiyet ' lamış; onun sınırsız kaynak­l ı sömürerek istihsalini ar- rınış ve hayat seviyesini yük- tmiştir. Onlar bununla da ye­

yerek, dünyamızı çevrele­di hudutları aşmışlnr ve kâina- derüıliklerine dalmışlardır, jilphe yok ki bütün bunlar ça­nakla, çok çalışmakla, yılma-

çalışmakla başarılmıştır, üm Türkü olarak biz de var Snlizle çalışırsak; kısa bir

an İçinde istihsalimizi artır- -ya, hayat seviyemizi yükselt­iye muvaffak olacağız. Kıb- s Türkünün bugün en büyük vâsi, köylünün kalkınma prob

’ lerinin halli noktasında top­raktadır. Köylünün morali ~ tümelidir. Köylü prog-

ııılt ve plânlı olarak çalışmaya TVİk edilmelidir. Kıskançlık, jUMmezlik, tembellik, gerici llnceler ortadan knldırılmalı- II.Pek tabiî olarak bu başarılma- güç bir iş, halledilmesi uzun

isteyen bir problemdir, poplum arasında bir moral ve “ilnliş reformu yaratılmalıdır, övlilye bu yönde her türlü 'ddî ve manevî yardım yapıl­ıdır. öğretmenlerimize, ay­

anlarımıza ve her türlü sosyal kültürel teşekküllerimize bu

«ısta önemli görevler düş- ektedir.Köylü bu gün maneviyatı ki­niş bir kütledir; borç içerisin- ‘4lr; İstihsal bakımından geri taştır. Köylüye gerek hükü- tin ve gerekse ilgili toplum- teşekküllerimizin maddî yar­

ında bulunmaları gerekmekte-SFakat mesele bununla da nal- fanez. Köylünün kendinde Mr yükselme ve kalkınma is- ı olması lâzımdır. Tevekkül, Mlik ve çekememezlik gibi arlı illetlerin tedavisi, halkı-

pWj iştiyaktı bir çalışmaya Midisini vermesiyle mümkün '«tır. Ne yapalım bize yar­

ım yapılmadı, bu yıl yağmur » d ı diyerek yan gelip yat-

’ evelerde kâğıt oynamak, iil* 1 , *>*r hayat ümidiyle şe­

fte akın etmek hiç de doğru İr hareket değildir.Ne kadar üzücü ve yürekler

bir durum içindeyiz ki, ihtiyacı olan

ve sebzeyi bile yetiştir- aciz bulunuyoruz. So-

ateş pahasına satıl- • Çünkü bu memlekette

evetk.nıteCCk kadnr so&an b i‘ «I*. ı .memiş ve Israildenj „ım a.I,l*ması mecburiyeti han. S u,r- ,srail !<um V‘Ğın' a'M sımf h'ennete çevirif> bi-

Inuna J ,,r müstahsil duru-"miı S Se Lk.en’ bİ7İm y'yece- 'etlcrH :' yabancı mem-

blr dI en ‘‘hal etmemiz üzücü « f c değil Soğan» tlrn*k de mi güçtür ?

'tmez HBr da, tembe,,ik Para totk v, Çalışanları çekeme-

0 Türkiye Basın - Yayın ve Turim Genel Müdürü Bekir Tü- nay, beraberinde Turizm Dairesi Müdürü Selâhattin Çoruk, Ya­yın Müdürü Edvin Rizi, ve Tu­rizm Şefi Akil Serdaroğlu oldu gu halde dün sabah Kıbrıs’a gelmiştir.

Muhabirlere bir demeç veren Genel Müdür Bekir Tünay, “Türkiye’nin başkanı bulunduğu I.E.T.O. Orta Doğu çalışmaları­na hazırlık amacıyla Kıbrıs’ı zi­yarete geldik. Adada iki gün kalacak, teşkilâtıma mensup ar­

kadaşlarımın dertlerini dinliye- cek ve çok sevdiğim Kıbrıs’lı hemşehrilerimi yakından tanı­mış olacağım. Bu gelişimizde tu­ristik bakımdan Türkiye, Kıbrıs ve İsrail arasında bir feribot sis­temi için faaliyete geçmiş bu­lunuyoruz. Hazırlanacak ' olan Turizm Tanıtma Broşürlerimi­ze Kıbrıs’la ilgili dokümanlar ekliyeceğiz. Her türlü turizm broşüründe Kıbrıs’ın turistik yerlerini gösterip tavsiyelerde bulunacağız” demiştir.

Bu arada sorulan bir soruya

karşılık veren Bekir Tünay, bu yaz mevsiminde Mersin-Kıbrıs ve İsrail arasında hir feribot servisinin başlamasının beklen­diğini açıklamış ve aynı zaman da Mayıs ortasında Ankara’da Kıbrıs’ın da katılacağı bir tu ­rizm toplantısı yapılacağını bil­dirmiştir.

Öte yanadan turizm Şefi Akil Serdaroğlu, dün akşam tele­vizyonda “Turistik Türkiye” ko nulu İngilizce bir konuşma yap­mıştır.

Dr. Küçükün Z iyaretleriCumhur Başkan Yardımcısı

Dr. F. Küçük, dün sabah Lef- koşa’daki Türk Yapı Enstitüsü­nü ziyaret ederek, okul faaliye­tini tetkik etmiştir.

Dün adamıza gelen Türkiye Ba sın - Yayın ve Turizm Umum Müdürü, bakanlığa mensup ze­vat ile birarada. (Foto. Bozkurt - B1LBAY)

iki konser vermek üzere dün adamıza gelen beynelmilel şöhret Violonist Suna Kan (sağda) ve Piyanist Ferhunde Erkin objektifimiz karşısında. (Foto. Bozkurt - BILBAY)

Anayurdumuzun Sanat Elçileri Dün Kıbrıs’a Vasıl Oldu

Piyanist Ferhunde Erkin İle Violonist Suna kan Gazetemize Kısa Bir Demeç Verdi

De Gaulle Cezayir Fran­sız isyanını Bastırdı

ASİ GENERALLERİN LİDERİ GENERAL CHALLE TEVKİF EDİLEREK PARİSE NAKLEDİLDİ

Diğer fjç Asi General Ansızın O rtadan KaybolduPARİS, 26: Cezayir'de önder- (■

liğini yaptığı dört günlük ayak lanmanm bastırılması üzerine tevkif edilen sabık General Challe, ölümle cezalandırab ile­ceği vatana ihanet ve silâhlı is­yan gibi suçlarla itham edilmek üzere dün uçakla Paris’e götü­rülmüştür.

Sair isyancı liderlerin de tev­kif edilmeleri için müzekkere­leri çıkarılmış olup, bunların memleketi terketmelerine engel olunması için Cezayir’deki bü­tün liman ve uçak alanlarına di rektifler gönderilmiştir.DE GAULLE’ÜN KARŞILAŞ­

TIĞI PROBLEMLERBaşkan De Gaulle, ayaklan­

manın bastırılmasından sonra suçluların cezalandırılmaları ve yeni huzursuzluğa yol açacak muhtemel komplo hareketleri­ni meydana çıkarmak gibi iki önemli konuyu müzakere et­mek amacıyla dün kabinesini bir toplantıya çağırmıştır.

FRANSIZ İSTİHBARAT BAKANININ DEMECİ

İki saat süren kabine toplan tısından sonra bir demeç veren Fransız istihbarat Bakanı, sa­bık General Challe’ın şimdi ada let önüne çıkarılmış olduğunu söylemiş ve krizin, bütün dev­leti tehdit ettiğine işaretle “kriz, şimdilik bertaraf edilmiş sayılabilir. Fakat krize yol açan sebeplerin de ortadan kaldırıl­ması gerekmektedir” demiştir.

(Devamı 4 üncü Sayfada >

ileDün Kıbrıs’a gelerek temaslarda bulunan Britanya Savunma Bakanı Lord Mountbatten Reisicumhur Muavini Dr. F. Küçük dünkü görüşmeleri esnasında sohbet ederlerken.

(Foto. Bozkurt - BILBAY)

U luslararası şöhrete sahip bulunan T ürk violontet Su­na Kan ve piyanist Ferhunde Erkin, K ıbrıs’t a İlki konser vermtek üzere dün öğleden son­ra uçakla adam ıza gelmişler ve Türkiye’nin Kııbns Büvükel r; iliği m ensupları, küçük kız

çocukları ve Türk gazetecileri!"- tarafından karşılanm ışlardır.

Uçaık alanında kendileriyle görüşen gazetecilere demeç ve ren değerli sanatç ılarım ız Kıb rıs’a ilk defa gelmekte olduk­larını söylemişlerdir. Bu seya-

(Devamı 4’üncü Sayfada)

? lme t a W T ah,vctmek için bardan k ı toP'um için inti- V,r<lıma vÜl * hir şe* değildir. İS( îarari.H yaf mura bağlanmak W, u ^ 'Ç alışm ak, her en- Wişn,a|. «“«lüğü yenmek için ayede Ancak bu

^Vatspvi, mfistahsi! olacak ve Bütün yükselteceğiz.’Hkltrciı t« lül?Ce,er araslnda-

Nftıaları £ kardeşlerimizin ,rtezyen l;,,ne e açtıklarıI® ve kurri'm'SU’ buldukları su-nu"iyetle u ar* tesisleri mem-

bu |,|hkar5|'amaktayız. An-»malârla Sbet ve verim,i "t edec . ^“fumumuzu tah-

tam h'r başarıya Sak jcjn ..v,u İstihsalini ar-

la S*hs!Lı u mevcut İmkân- ve İIglli

dlmı VapmaJ £ İne gereken

b o z k u r t

BİR YUNAN BALIKÇI GEMİSİ YOKLANDİ

reMd t USaöîr e d e n d İs S İnfM a t ! ^ fS ^ ^ S î ' Y u5 00?te Apostolos Andreas a c ı k | nanistan a balık götürürken tır farında kap an Andreas Trovas tınaya tutulduklarını ve Kıbrıs id a r e s in d e 19^ numaralı ve Yu- 'açıklarına sürüklendiklerim soy- nan bandıralı bir balıkçı g e m i s i ı lemıştır _ p m i s i n i Vokla

Yoklama sırasında içinde hiç- dır.

KÂTANĞA EYALETİ BAŞKANI ÇOMBE TEVKİF EDİLDİ

Lord Mountbatten Kıbrıs’ta Temaslara Başladı

Britanya Savunma Bakanı Dün Makaı ios İle Dr. Küçak’ii Ziyaret Etti

Br tanya Savunma Baıkam Lord M ountbatten, dtln sabah uça'kia Kıbrıs’a vasıl olmuş Ve beraberinde Britanya Yüksek Komiseri Wlliiam Clark oldu- Çu halde Cumhurbaşkanı Ma- karioa ile Cumhurbaşkanı Yar dıimıciısı Dr. Fazıl Küçüklü zi­y are t etmiıştir.

batten, diün öğleden sonra Lef koşa Genel H astahaaesl H as­tabakıcı Yetiştirm e Merkezini zıyaıet etm iş ve Kıbrıs’tak i tn glliz Silâhlı Kuvvetler Şefle­riyle görüşm<e(k üzere uçakla A ğrotur’a gltmlgtlr.

İngiliz Ordu m akam larının ' bir sözcüsü, dün bir demeç ve-

P aris : K atangalı Liderler Konferansına katılm ış bulunan K atanga EJyaleti Başkanı Tsomıbe, dün hüküm etinin mer

Makarios Uyeiik Davetini Kabul Etti

Dışişleri Bakanlığından açık 1 andığına göre, A vrupa Konse yi Genel Sekreteri B’ay Benve rıutl, Kıbrıs Cumihuılbaşkanı Ha‘p'"kotx»s M akarios a bir te lg raf göndererek Kııbns Cumhuriyetini Konseye üye ol m ağa davet etm iştir. Cumhur­başkanı, A vrupa Konseyi Sek r eter ne teşekkür ederek Kib­ri; Cum huriyeti nam ına b<u da veti kabul ettiğini bildirmiş­tir.

kezî EliısabeJıtvllle’e dönmez­den b iraz önce Merkezî Kongo H ü k ü m e ti askerleri tarafm dan tervft'f edilmiştir.

Tsomıbe tevkifinden bir sü ­re önce kongo’lu liderler kon­feransında hiçbir ilerlemenin kaydedilmediğini söylemişti.........................................

Öğrenciler Basımevimi- zi Ziyaret Ettiler

Lefkoşa Erkek Lisesi Mate­matik öğretmeni Şevki Altın­dağ ve Fizik öğretmem Emine Akmandor başkanlığında Lise 1 D ve IE sıniflari, dün basım- evimizi ziyaret etmişler ve ma­kinelerin çalışma tarzları üze- rinHP bilgi almışlardır.

lefkosa türk bankasiSİZİN KENDİ BANK ANIZDIRParanızı I.F.FKOSA TI'RK BANKASINA val.nnı^

rp J^ntmavmız ki nara pvde kalırsa HTRSTZ. fakat LEFKOS UANKASFNA yatırılırsa en yüksek FAtZ ^ ^

m A P A D I I I A l IYH Kıbrıs Türk Erkek Lisesi’nln 1960/61 Ders Yılı MUsanıereMd A wA K IL I U LU U ' diin, öğleden sonra talebeye, gec-eleytn de halka, olmak üzere

İki sfflias hai nde verilmN ve çok başarılı olmuştur, istiklal marşı İle açılan programını, Koro’dan şarkılar Halk Türküleri, okul cazından parçalar, ve İsimli 3 perdelik komedi bir piyes teşkil ediyordu. Akşamki müsamerede

müsamerenln Küçük Şehir cemaatimize

mıeninıp b^çoT "seçkl7 davetliler de hazır bulunmuştur. Besi inlerde (Usttel) talebeler saz­lar refakatinde türküler okurken, (altta) ise mttsamereyi lak-p eden seçkin '1— Ml

bir grup görülüyor. (Foto Bozkurt - BİLBAY}davetlilerden

öğle yemeğini resmi İk a - . rerek ha fta sonunda Kıbrifi’ta mjetgâhında Yüksek Komiser bavlıyacak ta tb ika ta katılacak ile birlikte yiyen Lord Mount-1 (Devamı 4’Uncü 8ayfadaî gJB^dS2SÎ!5ESHSE5HS?^SHSU5HSMaSÎ5SSH52SHSES2SaSE5a5BS|

Radyo İdaresi, Yeni OyunlarPeşinde...

Sürekli o larak doBtluiktaıı, İyi niyetten aOa eden ve böylelikle her.şeyi tozpembe ıblr düğünce bulutu a l­tına gizlemek lstlyen Kum vatandaşlarım ızın, gün goç>- tikçe Türk toplumu aleyhine onıbtecoc her davrsnış» artırm a ve buna hız verme yönünde epcyce m esafe ka- tettilclerlni görüyoruz. Tatlı dille, gönül oyalayıcı mad* îerle Tiirk toplumunun haklarını gasbeıfcmek .•'irrcı "ti <lülerek girişilen bu te^cbbüder karşısında Rıurai dosit- larim ım ( D İnanmaik, iyi niyetlerine güvenmek, yeni bir Hafdlllllk ört»eği olsa gerdktlr.

Çünkü Türklerin iyi nlyeUerle hareket «itlikler) talkıdlrde karşılarında İyi nlyertll talr Rum toplumu (bula­caklarını, en küçük Rumdan em büyüik Ruıma kadar her kasten ayını ligi ve muhabbeti göreceklerini İleri süren R inalar şafakla beraber yeni bir güıı başladığında yeni bir “İstiskal ve istism ar” hareketine başvurm aktadırlar.

Ntteikim Rumların, şimdi de K ıbrıs’ın ıbir Yunan Adası; Kııbns Radyosu’nuıı da b ir Yunan Radyosu ol­duğunu bütün dünyaya yaym ak için entrikall yollara ba«v«rmağa başiadıklannı öğrenmiş bulunuyoruz.

inanılır çevrelerin 'bildirdiklerine göre daha önce radyonun Yunan kültürünü yaymak l<?ln iblr m eıkez ya pılacagı konuisunda konuşmalar yapan radyo nım yet­kilileri, ş !mdl de radyoda ıkullanılmak liçln dış Ülkele­re ^Iparlş edilen eşyanın sipariş form a’arı üzerine ■Yunan Radyo İBtasyoou . K ıbns’ . 'Greek Raxilo Sta- tlon-Cyprug adresi koym akta ve s ip a ri | edilen eşyayı bu adresle Kıbrıs’a getirtmekteıdi'ler.

Bu adreslerin bir yanlışlıkla yakıldığıma kıarannV için tek rar edelim, safdil olmak gerekmektedir. Çün­kü 1‘y a n l ış l ıe s e r i” iddia» gölges’l-ne «ığındıntelbllecelk ve küçük bir mesele gibi görünecek bu olay, gerçekte ürerinde önemle durulması gereken ıblr mes’eledlr; ve K ıbns’m n ım olarak tanıtılm asında son derece büyüik rol oynam ağa nam zettir.

Bu kon.uda, ilgili Türk çevrelerinin dikkatini çek­meği bir ödev Bayıyor ve radyonun idari rrıakam lanna Türklrrtm de yerleştirilmesini gerekli bu İtiyoruz.

Page 2: UK1 Ba*un«vi” Hdres: Gime I.rvoca . T.ı„f„n r ürkîye - Kıbrıs ve İsrail ...evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1961/Nisan/... · 2014-04-29 · nulu İngilizce

I H

SAYFA 2 ( B O Z K U P T )

AKİSLER: I1 i I i î î *»• x t I i

ŞER KUNDAKÇILIĞIOSMAN TÜRKAY

Toplumlararası durumun bir türlü düzelem em esinden zaman zaman şikâ­yet eden Rum basım daima Türkleri suçlandırmaktadır. Rum dostlarımızın id ­diasına göre, Türkler arasında fanatik bir kütle varmış; bu kütle Türk toplumunu Rumlar aleyhine kışkırtırmış; Türkler te peden tırnağa silâhlıymış ve Rumlara saldırmak için fırsat kolluyormuş!. Bütün bunlara ilâveten Türkler siyasî m esele­lerde şantaja başvuruyorlarmış; krizlere sebep hep Tiirklerin bu tutumuymuş!.

Zaman zaman “Türkten Türke” diye ismi var, cismi yok kampanyadan bahse­derken, İktisadî buhranların bütün sebebi ni hep bu masum parolaya yükledik­leri de görülmektedir. Oysa ki Türkleri suçlu gösterm eye çalıştıkları konularda, esas suç kendilerinindir. Bu, o kadar aşi­kârdır ki, ispata bile lüzum yoktur.

Biz burada Türk toplumunu savuna­cak değiliz. Aslında böyle bir savunmaya ihtiyaç yoktur. Bizim amacımız> gerçek­ler üzerinde durmak ve Rum vatandaşla­rımıza içinde bulundukları durumu bir kere daha hatırlatmaktır.

Zürih ve Londra anlaşmalarının im za­lanmasından sonra Türk toplumu, adaya tam bir barışın sağlanmasını ve bu barış havası içinde Kıbrıs halklarıntn hür yaşa­malarını başta gelen gayelerinden biri haline getirmiştir. Türk toplumunun ne bir yeraltı teşkilâtı ve ne de silâhı vardır. Esasen artık bıı m em lekette buna lüzum kalmamıştır. Lüzum olsa bile, Türkler her ihtilâfın masa başında müzakere yolu le halledilmesine taraftardırlar, ö te ta­

rafta, Rum toplumu arasında, iki yıldan bu yana sayısız yeraltı teşkilâtı kurulmuş tur. Dağıttıkları beyannamelerle savaş kundakçılığından ibaret olan gayelerini açıklamış bulunan bütün bu teşkilâtların hepsinin halen yaşayıp yaşamadıklarım b lmiyoruz. Bildiğimiz bir şey varsa, o da, her ay yeni yeni gizli teşkilâtların ku­rulduğu ve tahrikçi faaliyetlerde bulun­duğudur.

Geçenlerde yeni bir teşkilâtın daha kurulduğu öğrenilmiştir. Kıbrıs Rumları­nı Koruma Teşkilâtı olarak ortaya atılan

bu şer kundakçıları, iktidarda bulunan Rum çevrelerine karşı cephe almış gibi bir tavır takınmakta iseler de, esas hedef­lerinin Kıbrıs Türk toplum u ile Türkiye- nin olduğu görülmektedir. Bunlar o şekil- Ş de bir hava yaratmak istiyorlar ki, Kıbrıs | Rumları başta bulunan liderleri tarafın- S dan güya Türklere satılmıştır da keııdile- 5* ri ortaya atılarak kurtaracaklar....

Fakat asıl maksatları. Rum toplumu arasında bir Tüı k düşmanlığı yaratmak; Rumları Türkler aleyhine kin ve nefret hisleriyle kışkırtmaktır. Bu kurnaz kah­ramanlar, Ankara diplom atlarım a hazır­ladıkları tuzaklardan Rum toplumunu ko ruyacaklarım da vadetm ektedirler. Sanki de Rumlar tehlikede imişler gibi bir ha­va yaratmak istiyorlar. Tedhişçilerin, bu şekilde bir terrör yaratarak, iktidarı ele geçirmek ve Rum toplumunu kendilerine itaat ettirm ek arzusunda oldukları aşikâr dır. Lâkin bundan Kıbrıs büyük zararlara uğramaktadır. Toplumlar arasına saçılan şer ve fesat tohumları ileride felâket m ey veleri verebilir. Türklerin Rumlara karşı hiç bir kötü niyeti yoktur. Rumlar, Zürih anlaşmasında kendilerine tanınan haklar­dan bol bol istifade etmektedirler. Türk- lerin haklarını inkâr etm ek isteyenler Rumlardır. O hakle niçin bu yeraltı teş­kilâtlarının mensupları halkı şiddet ve tehditle yanlış yollara sürüklemektedir­ler?

Yeni kurulan yeraltı teşkilâtı söz konu su beyannamelerinde, Türklere bir karış toprak salan her Rumun en ağır bir şekil­de cezalandırılacağı tehdidini savurmak­tadır. “Rumdan Ruma” kampanyastnı, tedhiş ve şiddetle kimlerin devam ettir­dikleri bir kere daha meydana çıkmış bu­lunuyor. Fakat, bu yeni kahramanlar, da­ha başlangıçta fazla gayretkeşlik göster­mekle beraber, bu gayretleri beyhudedir. Çünkü» öldürseniz bile bir Rum toprağını tarlasını veya evini Türke satmaz ve Türkten alış veriş etm ez. Çünkü yılların telkiniyle bütün Rum toplumu, fanatik geçinen bu yeni kahramanlardan daha fanatik olmuşlardır.

M M iM L I B A H İ S L E R -

NİÇİN İNTİHAR EDİYORLARLONDRA’nm hemen her

zaman sisli olan akşamların­dan biri daha başlıyordu. Şeh rin o her biri meşhur büyük, azametli binaları bu sisin ve yarı karanlığın içinde kaybo­luyor. sokak lâmbalarının si­likleşen ışıkları Times nehri­nin sularında titreşerek hafif hafif ışıldıyordu. Sanki koca •Şehrin gürültüleri de bu sis ve karanlık perdesi arkasında yu tulmuş gibiydi. Otomobille­rin, otobüslerin sesleri sanki pek uzaklardan geliyormuşça sına bozuluyor, bir uğultu ha­linde uzaklaşıyordu.

Bir an içinde nehrin koyu renkli sularının yarıldığı gö­rüldü ve bir cismin düştüğü duyuldu. Hemen aynı anda da pelerinine bürünmüş bir polis memurunun koşar adım larla yaklaştığı, bir yandan da elindeki düdüğü hızla öt­türdüğü seziliyordu. Suların seviyesiyle rıhtım arasında epeyi bir yükseklik farkı var­dı. Bu yükseklik bir an için polisi düşündürür gibi olduy­sa da vazife vezifeydi. Bu sis­li, serin Londra akşamında Times nehrinin karanlık sula rina atlamak için pelerinini sıyırarak hazırlanıyordu. Fa­kat bu sırada nereden çıktığı pek belli olmıyan bir polis motörü canavar düdüklerini çalarak yaklaştı. Projektörleri nin kuvvetli ışığı içinde çır­pıntılı sularda insana benze­yen bir şeklin batıp çıktığı görülüyordu.

Tam bir dakika sonra, sula nn içinde çırpman şahıs mo- töre alınmış ye son süratle ha*tahanenin yolu tutulmuş­tu.

înce uzun boylu genç bir adamdı. Kendine gelir gibi olunca yarı sayıklama halin­de: “Bırakın beni, bırakın be­ni; ölmek istiyorum,” diye haykırmaya başlamıştı. Niha yet iyileşip aklı başına gelin- karşısmdaki doktora çıkışmı- ya başladı.

— “Niçin beni kurtarıyor­sunuz!” diyordu. ‘‘Ben ölmek istiyorum, anlaşıldı mı? Bana mâni olamazsınız, ölm em lâ zım. öldüreceğim kendimi....”

Doktor hiçbir karşılık ver­meden sabırla dinliyordu. İn­tihar niyetinde olan genç a- dam bir fabrikada işçiydi. Eli ne oldukça az bir para geçi­yordu. Evliydi, ve ild çocuğu vardı. Onlara arzuladığı haya tı temin edememişti. Bu yüz­

den utanıyordu. Kalbini ezen bu yükten kurtulması için de intihar etmesi, ölmesi lâzım­dı...

Doktor, bir sinir hastalıkla­rı mütehassısıydı. Vazifesi ise bu adamı sağ salim evine yol lamadan önce onun kafasını değiştirmek, hattâ onu inti­hardan nefret ettirmekti. Bo­ğulmasına ramak kalmışken kurtarılan ve epeyi uzayan bir tedaviden sonra kendine gelebilen hastanın hezeyanla­rını skûnetle dinledikten son ra karyolaya doğru bir adım yaklaştı. Yüzünde sert bir ifa de belirmişti.

— “Alçak korkak adam, di ye bağırdı.

Diğeri bu âni şiddet karşı­sında şaşırmış, büzülür gibi olmuştu.

Bundan istifade eden dok­tor- “Utanmıyor musun? "di­ye devam etti. “Karını çocuk larını hiç sevmiyor musun? Onları sefaletin ortasında bı­rakıp kurtulmak istiyorsun!” Onlar kendisi olmadan ne ya­pabilir, nasıl yaşıyabilirli? On larn karşı en ufak bir sevgisi, en ufak bir merhameti olsa böyle yapmazdı. Hem üstelik demek ki korkak bir adamdı, kendine hiç güveni yoktu. Herkes çalışır yaşarken o, şüp hesiz tembelliğinden olacak âciz bir halde kalıyordu...

Doktor daha bir müddet|bu şekilde çıkıştı durdu. Sus­tuğu zaman derin bir sessiz­lik çöküverdi. Adam gözlerini önüne eğmiş düşünüyordu.

Nihayet titana sıkıla dokto ra dönerek haklı olduğunu söyledi. Evet böyle yapmama lıydı. Fena hareket etmişti. Hem karısını, hem de çocukla rım pek çok se viyordu. Üste­lik tembel bir insan da değil­di; artık daha fazla çalışacak tı. Büyük biı hatâ işlemişti. Bir daha mı intihara kalkış­mak...

Son zamanlarda intihar va kalarınm psikolojik sebepleri ni araştıran ruhiyatçılar, ha­yatlarına son vermiye kalkış­anların bu işe anî bir hiddet, âni ir teessür sonucunda kal­kışmış olmalarından çok, mantıklarındaki bozukluk, dü şünüş tarzındaki eksiklik, yanlışlık üzerinde duruyorlar.

Şimdiye kadar intiharların his tarafına daha fazla önem verildi. Halbuki son tetkikler göstermiştir ki intihar daha çok bir mantık meselesidir.

Fazla hassas yaradılışlı olmak çabucacık teessüre, ümitsizli­ğe kapılmak ancak tâli bir rol oynamaktadır. Asıl mesele in tihara karar verme anındaki düşünüş tarzıdır. Ve en mühi mi de intihar için verilen ka­rarın hiç değilse yirmi dört saat geciktirilebilmesidir. Bu zaman zarfında mantık vazi­fesini görecek, işin püf nokta larını meydana koyacaktır.

Mütehassıslar intihar et­mek niyetinde olanlara yap­tıkları tavsiyelerde, karar ver meden önce kendi kendileri­ne şu sualleri sormalarını tek lif ediyorlar:

— “Niçin intihar ediyo­rum?”

— “Ölümüm herhangi bu değişiklik meydana getirecek midir?”

— “Ölümü arzu edecek ka­dar âciz, zavallı, beceriksiz ve korkak mıyım?”

Aşk uğrunda intiharı göze alanlar için de şu sualleri tav­siye ediyorlar?

— “Sevgilimin bana muka bele etmemesi en tabiî hakkı değil midir?”

TEKLİFNAMEOrm an Dairesinde görüleb.len nümü neye göre. Kuzey

Bölgesi Orm an D airejine 400.000 ada t l ’oıythene1 naylon to ı- bacıiklarin tem ini için yapılacak olan t»klifnam eler 6 Mayı*, 19611 günü sabah s a a t 10'dan geç olm am ak üzere LefkaşaM a D efterdarlık ta Töklifnam e Encümenine vasıl olmalıdır.

Bu hususta daha fazla tafsilât, Kuzey Bölgesi O rm an Müdüründen tem in edilebilir. Telefon num arası 4000/4133, Lefkoşa.

TEKLİFNAMEmev-Baf O rm anında Dlyarizu Kesim Serisinin Komit.tzi

kiimde 32 ve 33 num aralı bölmelerde bulunan, 1469 adet dikili taze çam ağacının iştirası için yapılacak olan teklifnam elcı 1961, > M ayisin 13 üncü günü satoah saa t 10’dan geç oîmamak üzere Defko.<ja’d a > D efterdarlık ta Teklifnam e Encümenine va­si: olmalıdır.

Bu hususta dalha fazla nydûıııat Onman Umum M üdürün­den veya Stavros Psûkas'da Baf O rm an Bölge Müdüründen elde edilebilir.

Bu Akşamdan İtibaren Her Akşam

ÇAĞLAYAN BARYENÎ VE ZENGİN BİR PROGRAM

SUNUYOR7 KİŞİLİK MEŞHUR BİR İTALYAN

BALETİ

BALLET CAVELLES’inBirbirinden güzel numaraları,

ve ilâveten

TRİO ALEX GrupununÇeşitli Atraksiyon Gösterileri...

Bol Müzik ★ Dans * Atraksiyon ★ Zen­gin Num aralar ★Bol meze ve her çeşit

içki ★ Makul Fiat

Yalnız ÇAĞLAYAN BAR’daUnutamıyacağmız bir gece geçirmek

istiyorsanız Bu Aksam ÇAĞLAYAN BAR’Â

Koşunuz.!

BUGÜNKÜ FALINIZKOVA BURCU: (21 Ocak - 20 Şubat) - Birisiyle çok önemli ve entere

san bir görüşme yapacaksınız. Bu göriişme neticesi sizin için memnuniyet ve­ricidir.

BALIK BURCU: (21 Şubat • 20 Mart) - Bazı olaylar karşısındaki tutu munuzu tenkid edenler, sizin isabet ettiğinizde ittifak edecekler ve size dö­necekler.

KOÇ BURCU: (21 Mart - 20 Nisan) - İhtiyat ve basiretle hareket ettiğiniz takdirde gayenize erişeceksiniz. Sinirlilik veya sabırsızlık göstermemelisiniz.

BOGA BURCU: (21 Nisan - 20 Mayıs) - İşlerinizin neticesinden memnum değilsiniz. Ancak kusurun yine sizde oiduğunu unutmayınız. Programlı davra Hiniz.

İKİZLER BURCU: (21 Mayıs - 20 Haziran) - Birisiyle yapacağınız nazik lir görüşme neticssinds, halletmek arzusunda olduğunuz bir işiniz müsbet bi tirilebilir.

YENGEÇ BURCU: (21 Haziran - 28 Temmuz) - Yerine getirmek mecburiye tinde oduğunuz bazı mükellefiyetleri ifade kolaylıkla karşılaşacak, sevineceksiniz.

ARSLAN BURCU: (21 Temmuz - 20 Ağustos) - Çevrenizde bazı olaylar cereyan edecek. Bunlar sizinle ilgilidir. Bunlardan uzak bulunmanız tamamiylelehinizde.

BAŞAK BURCU: (21 Ağustos - 20 Evliil) - Sizi üzen sıkıntılı bir durum­dan yakında kurtulmanız çok muhtemeldir. Çevreniz, size geniş anlayış gösterecek

TERAZİ BURCU: (21 Eylül - 20 Ekim) - Arzu etmediğiniz halde sıkıntılı bir durumla karşılaşacaksınız. Sinirlenmiyerek soğukkanlı davranmaya çalışınız.

AKREP BURCU: (21 Ekim - 20 Kasım) - Nüfuslu kimselerle yapacağınız bir görüşme sonunda teşebbüsünüz müspet bir neticeye ulaşmış bulunacaktır.

YAY BURCU: (21 Kasım ■ 20 Aralık) ■ Bazı kimselere karsı göstermiş olduğunuz iyliklerin mânevi mükâfatını göreceksiniz. Beklediğiniz para gelecek!

0GLAK BURCU: (21 Aralık • 20 Ocak) • Sizinle ilgisi bulunan bir kimsey­le bir münakaşaya girişeceksiniz. Menfaatiniz uzlaşmaktır. İnatçılık etmeyiniz

— “Acaba o benim bu te­miz sevgime lâyık mıdır?”

— “Bu ölümüm kendi şah­siyetime ve ona karşı bir haka ret değil midir?”

Fakat mütehassıslar bu ara

da: “Tabii intihar etmiye ka­rar verecek kadar teessüre ka pilmiş olan şahıs bunları dü­şünecek kadar vakti bula­bilirse...” demeyi de ihmal etmemektedirler.

Arşidükle karısı, ayrı birer kutup halinde yaşıyorlardı. Anlaşamamışlardı

Rodolphe, Sık Sık intihardan Behsediyor, Step hane yi Korkutuyordu.Nakleden: AZMİ NIHAD

Generalin yerini, bir albay­la elli profesör arasından atıl­mış bir doktor aldılar. Bun­lar evvelkine nazaran vahşet bakımından pek ileriye git­miyorlardı ama yine de ço­cuğu, buz gibi havalarda kar­lar üstünde koşturuyor, ağır egzersizlerle yoruyorlardı. Veliaht’a yapılan bu ağır muameleleri nihayet İmpara­tor, sarayın penceresinden görerek merhamete geldi ve Prusyalılarınkinden daha be­ter olan pedagojik metodları frenledi.

Sürüdeki hayvan muame leşine tabi tutulan çocuk, bu sefer çok sıkı bir eğitim e sev- kedildi. Çek, Macar. Hırvat, Sırp, Polonya, Fransız lisanla rım öğretmek üzere hocaların biri geliyor, diğeri gidiyordu. Ayrıca felsefe, siyasî ekonomi

-m

yıııladığı broşürde gençliği cehalete karşı mücadeleye çağırıyor ve onları kamçılı yordu.

İmparatorun bunlardan haberi olmamasına imkân yoktu. Oğlunun isyankâr ve ihtilâlci bir ruh taşıdığını pek iyi biliyordu. Bu yüz­den onu uzaklarda tutmayı, siyasetine uygun buluyordu. Veliaht’a Prag’da 3ncü Alay da. Albaylıkla vazife veril mişti.

İ881 yılı İlkbaharında Ve­liaht, yirmi üç yaşına bastığı zaman II. L eopoldun kızı 16 yaşında bir kumral güze­li olan Prenses Stephaine ile evlendirildi.

Ardı kesilmiyen törenlerin sona ermesini müteakip genç evliler, balaylarını ge-

. çirmek için Laxenburg Şato-hukuk dersleri de yardı. ıı ( suna ııareket ettiler, şartlar altında başka bir ço­cuk, on yedi yaşma bastığı zaman, şaşkın "tavuktan fark­sız hale gelirdi. Rodolp­h e müstesna zekâda bir ço­cuk değildi. Onda, sivrilmiş his tecessüstü. Bilhassa oku­maktan menedildiği eserlere rarm baJadlgl za dört elle sarılıyor, bunları su henü/ tanı 0fduğum bir içer gibi okuyordu. Tahayyül adam]a ]n|Z kalm^ i im ve icat hassasiyeti, ve sanat - zevki bakımından annesine çekmişti. Hassas bir çocu k ­tu. Adalet, gerçeklik ve kar­deşlik duyguları yerine şehe­vi hisleri daha kuvvetliydi.

Filvaki o çağlarda küçük Veliaht’ın kelebekler gibi çiçekten çiçeğe konduğu yoktu. Fakat saraydaki (Sıhhî Kontesler) le pekâlâ gününü gün ediyordu. Bun­ların arasında, küçük Veli - alıt'ın arzularına mukave­met eden güzel Viyanah kız lar da yok değildi. Ama,Rodolphe, nazlanmalara m u­kavemetlere pek aldırmıyor, menfi davranmalara omuz silkip geçerek, başka çiçek - lerden bal topluyordu.

Hocalarından birisi bir gün ona:

“Hayatınızın ateşini bu derece geniş bir tehalükle söndürmenize lüzum yok.Uzun müddet susuz kalmış insanları düşünmeniz icap etmez mi? Hayattan, itidal üzere davranarak da kâm ah nabilir!”

Rodolphe evleniyor Veliah’ın bir ihtirası da

serbest fikirlere karşıydı. De vir, hürriyet kelimesinin dil­lerden düşmediği bir devir di. “Tam hürriyet Fransada” diyordu. Yazdığı bir mek­tupta de düşüncelerini şöyle hulâsa ediyordu: “Biz hepi­miz Fransaya karşı çok şey­ler borçluyuz. Fransa, hür fikirlerin, doğup yaşadığı memleket. Serbest düşünce­ye ışık tutan bir memleket takdir edilmez mi?”

Bu düşünceler tesiriyle Rodolphe, Aristokrat Avus­turya gençliğine bir de bro­şür yayınladı. Rudolphe, ya

Rodolphe, genç kız üzerin de nasıl bir tesir uyandırmış­tı?

Stephaine, ileride o sırada ki duygularını şu şekilde ifa de edecektir:

‘ Akşam olup da ortalık ka başladığ

de garip bir korku hissi uya­nıyor. Tatlı ve müşfik bir çift sözün, kapıldığım me- lâkoliden beni kurtarmasını boşuna bekliyorum.

Yorgunluğum ve tarifi im­kânsız korku ve yalnızlık his si çok geçm eden ağır bir ümitsizliğe tahavvül ediyor”

İmparatorun annesi Arşi- diişes Sophie, torununu geli­ninden “Flaman köylüsü di­

ye bahsediyor, bunu yüzünc karşı da açıkça söylemekte çekinmiyor ye StephanjJ kuçumsuyordı, Kar > çok üzüldüğünü gören Rodol phe, “Prenses, çok dikkatli çok nazik ve çok zekidir” diye Stephanıeyi övmek su- retiyle baba annesinin tariz terine sed çektiği gibi, çok seviyorum” itirafını da sözlerine ilâve etti. Bu itiraf larııı tarihi 1881 dir. İki yı] sonra Stephanie, bir kız «> cuğu dünyaya getirdi. Ancak doktorlar Arşidüşesin bir da­ha çocuğu olmayacağını bil- dildiler. Rodolphe, bir erkek evlâdı olmasını çok istiyor- du. Kocasının bu arzusunu bilen bedbaht Prenses, büs- ütün kedere kapıldı.

Hayata karşı cesaretini kaybetmiş, sinirleri bozul­muş ve yorulmuş olan Veli­aht, hâlâ babasından uzak tutuluyordu. 1883 yılında yazmış olduğu hatıralarında şöyle diyordu:

Ahlâksızlık namına ne varsa bunların hepsi Viyana da korkunç bir şekilde hü­küm sürüyor. Sahtekârlık do kandırıcılık, hırsızlık, nüfuz suistimali gırla... işin kötüsü yüksek memurlar bile bu levs’e bulaşmışlar. Avustur­ya gibi tarihî bir memleket sürüklendiği çöküntüye ba­kalım daha ne kadar davana bilecek?”

YARIN : BALODAKİ AŞK

MIINIF f €WM 15

Leymosun ve Civar Söylerine Müjde

KIBRIS TÜRK LUNA PARKI

Bu günden itibaren çarpışan otomobillerimiz Leymosun ve civar köyleri Türk halkının emrine hazır bulunmaktadır. Yedi yaşından yetmiş yaşma kadar herkes otomobil kullan­masını burada öğrenebilir.

MUTLAKA GÖRÜNÜZ - KAÇIRMAYINIZ.

Leylâ, çaresiz o la rak evde oturdu. Bu suretle de bir ta®1, sedefine dönmüş, kabuğ^mıa çek'ilımılış oldu. Sanlki, taunsun ibiri11 de bir yıldız kım ıldam az olm uştu. S anki bir mücevher,hazineler içinde m alıbus kaldı. Sanlki >bir yâkut toir taş yangımda hap­sedildi. Gençliği gamdan harap oldu! Ü m itlere dolu gönlü, üm itsiz kadı. Sözün k ısası hıçkırır, ah eylerdi. Gönlümün ff<* casım rü zg â r 'bile açamıaadı. Gözyaşları dökerdi. Lâikln tıe toy­da v ar? ü m it ağacı ıbununla yeşennezdi İki?

O iıki örgülü saçı gi'bi ızdıraba düştü. Şaşkmlaiştı, üzüldü* Gam, ağızı gibi yüreğini darlaştırd ı. Gözü gibi, vücudu da has talandı. Ne derdini sak lam aktı k a ra n , ne de: gamını heıto^ bir arkadaş yapsmdı.P —

O Çerag, hayâl fanusunun içine grindi sanki* Gönlünü <• nıa hafâile birleştirdi. H er .gün, h er ılaMka gam .ah... çekerek, o ay yüzlü giSaeâ zorla sab ır gösterdi. w hüznü içinde gam tü rküsü düzer ve hiç durmadan »ir oktııdu:

“Felek ayırd ı beni;, çevri He ('Ananımdan,'Hiç sakııınıay ını acep, mile ve efgftnnndan t ‘"Eğer b ir şûlesi dokıız gökkübbeyl at**se verme***

man K<>n!(imün âlunın ate^i bitm ek bilir mİ? ... MGizil gaııı beni öldürdü. Bıı hem öyM bir gaııı *

yanak lan ın bu gizil gam ın sırrına eremedi. nim(iıtHana ark ad aş olan kendi âhımdı. O ah ki,

kader inin kulbesl o larak, göğsümden nefret duyarak H»(Pevamrvg^

ya-

r ıLeymosun Bahk AvcılarınaM Ü J D E

Otomatikal Av Avlamak isteyen avcı- lar, şimdi her türlü malzemeyi HÜR** * YET TtCARETEVÎ’nden en ehven fij£ larda temin edebilirler. T ic a r e te v im ız ı defa ziyaret etmek, menfaatınıza alaca - t o - S A L İ H Z A R t F C İM

H ü r r iy e t T ic a re te * l e y m o s u n

-■*** ■ •** ırffh ııî|| _

Page 3: UK1 Ba*un«vi” Hdres: Gime I.rvoca . T.ı„f„n r ürkîye - Kıbrıs ve İsrail ...evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1961/Nisan/... · 2014-04-29 · nulu İngilizce

pERşembe, 27 NİSAN, 1961

Himayesiz gençlikten semere Beklenemez

( B O Z K ü B T ) MAAD TARAFINDAN SAYISAL

ıhir iDi'Uetin evlatları için a ç * konuşmak

»ldug , ı olanları kendi sa f­ra n*a77 kabul ederek, aydm- l‘tfl m n ı u t dolu ffünlere

S £ b lz le r in»"—» büyüklerimizin

* î+rilk kökümüz, iıman be- kadar 1111 eIle e de himayeye muih-

«erçefe blzlerita ,m ize e m iş ti ninemi daha t ^ f ^ ^ a t ı r m a s ı gerektlrlr- * JL ve ffün birbirimizi çe-

ı^>«n? B u ras ı be- ’tfS kafamı meşgul etmek- n*®,Bıı düşünüşten siynlm a- 1 Cemiyet olarak tstikba-

topluluk ola- Tüerlem ek imkânına saJılto ntL vacafız. Bütün ümitsizlik S i n e d e n d o k u n u ,bem- S araştıralım, yalnız egoist­l e şarlantalıık yapmamak ® n ile hedefimize varırsak i le t im iz in o nisbette daha ^ r t l i Mr bünyeye sahip niflcapna inancım tam dır. SSsuJıg* uğrayanların şlk l- S t n i Olsun dinlemek 'bü­klerimizin borcudur.

Bu günlerde hepimizin do- mm büyüdüğü Canımız Kibri sı m iad a blzleri Ibir kara bulut S r Bu bulutun bir türlü (taerimı'zden gitmediği nıüşaha de ediliyor. Herkes bir kedime kas içerisinde bulunduğunu lıer hail He ispat etmektedir. Bu­nun iÇta birleşelim ve diye-m ki M aydınlatıcı bir gün An­cak mı pro&ram müclbınce Bümlkündür. Sivrilmiş şahsiyet l e r i n g ö l g e s i n i n l,er yeri k a p l a m a - „ bir çok kimselerin saf dışı bırakılması her halde haksıj- lıfa milctb şeyler doğurm akta­dır. Bu gibi hareketlerden art kalmak genç nesli ferahlatıcı olacak ve beklenenden fazlası­nı İfa edeoeiktir. Tahsilin her sayta üstünde tutulduğu mem- î&etlerde görülmektedir ki, bedenin yapamadığını bir fikir sahibi saksın buluşu ile doMuı malk mümkün dür. Demekk! il­me saygı biz!erin de ışı£ı ola- b'lir. Bir kimsenin ne m eşak­katlerle tahsil yaptığını bilir­imiz. Bir çoğumuzda tahsil ya pamadığı İçin psikolojik ve ru M ltriz nöbetleri İle dolu acı pllnlerle ömrünü doldurduğu her zaman görülen şeylerdir. Ben safhsen bu güne kad a r tah sili her şeyin üzerinde tu ttu ­ğum halde artık bu fikrimden aynldığımı ifade etmem gerek tijini anladım. Çünkü destek­siz tahsil'n bir şahsin kendine faydalı olmadığı gibi Cemiyeti ne de faydalı olamıyaca.'nna inanmışımdır.

Haksızlıklarla geri itilan bir çok tahsilli gençlerimiz is­tikbali İç<ti neden endişe edi­yorlar. Çünkü sahanın darlığı ve himaye edilmeme onları yıl <todı. Hatta tahsilleri He m ü­tenasip olmayan münhaller için müracaat ettikleri halde dilek­çelerine dahi cevap almadan bekletildiler, avutuldular. I f - ğer taraftan yüksek diyebile­ceğimiz maaşla çalışan himaye gören şahıslar daha yüksek maaşlı münhallerle ak tarm a edildiler. Kim bilir önceki işle- r ni almak için kaç dilekçe sa tı'bini saf dışı ederek bu mev­kii almaştılar. îş te m uhtaç olan-lan himaye etmemek belki de bir tahsilli gencin intiharı kadar mühinvür. Desteklenen ve her hali ile beklenen randı­man verilmediği zam an yine

de him aye edilenler olduğu söylenmekte ve her geçen gün bir çok genç arkadaşın hicret ettiğ i duyulm aktadır. Bunun onü alınam az m ı? öyle kimse­ler söylenebilir ki 3 - 4 is vac inak ta ve bunu yürütm ektedir, öyle kim seler de vard ır ki ıblr tek işi ve geliri yoiktur. Başka bir haıksızlık. Em ekliye ayn lan bir kimse iyi bir m ünhal ac“ ması ile hem en o sandalyeye yerleştiriliyor. Tahii iki taraflı h a tta ilki şahsiyet sahibi gibi görünen bu şah ıslar ceplerini doldurm aktadırlar. Geçen gün bir köylü arkadaşım acı dene­bilecek. durumumu izah eder ken ‘neler üm it ederdik ve neler oldu’ keşke tahsil yapm a saydım ’’ sözlerini bile söyledi. Çünkü o bir haksızlığa u ğ ra­mıştı. Ümidi mesleğinde idi. Şimdi borçlanıp çok sevdiği ve bu güne k ad a r K ıbrıs yeşil ada mazın dertleri ile yakından alâ kadar olan b irisi olm ası hase­biyle; gidecek ve b ir daha ge­ri dönmeği düşünmüyorum dc dt. Acıdır f ik ir dostlarım ; gün­kü gurbet yerde okum ak ve tplhsilini ifa etm ek çok güç b ir meseledir. Çok gencimizi tanırım bende dahil gece İki zeytinle y an m ekm ek alarak kış gecelerini rutubetli bodrum köşelerinde geçirdiğimizi. Çok lanm ız vardı 15 T ürk kuruşu­nu verm em ek için uzak yerle re yaya gidip geldi. îş te fikir dostlarım yazm akla bitm ez ıs­tırap la rla dolu günlerimizin bize ışık tu ta n tek ta ra fı is­tikbalin pem be ve renkli hülya la rla dolu günleri idi. Ne yazık ki bu günlerimizde h er geçen trün boşlukta (kapkaranlık ol­m aktadır. Baş vurulan yerleı valnız hatırınızı so rm ak ta ve sen!n bükük boynuna oda boy nunu büküp yüzüne bak­m aktadır. Söylediğin 1>İHt>o<» ne zaman çıkıp kaçacağir anı bekliyor.

B ütün bu hadiselerin halli adil k a ra rla rın verilmesi ile m üm kündür. H i m a y e - k âr bir sistem in kurbanı olan- iar feryatların ı duyulmadıkla-

E T N tK l gazetesi, Dr. Dcrvis’in andlaşmalarla ilgili aşağıdaki açıklama lanla bulunduğunu ya­zıyor:

16 Şubat 1959 da Makari­os 30 kişilik kafilenin anlaş­malar hususunda tasvibini alamayınca 18 Şubat 1959 da Kıbrıs için karar günügelmiştir. Son dakika 23 muhalif ben de dahil olmak üzere Makariosa andlaşmala ra imzasını koymamasını tav siye ettik. 18 Şubat tarihinde Averof Makarios un da huzu runda bize (30 davetli Kıb- rıslıya) bir konuşma yapmış ve şunları söylemiştir:

"Kıbrıs halkının kanı var­sın aksın ve onu takibedecek olayların kabahati size yük­letilsin. Yunanistan imzasına sadık kalarak Kıbrısı kaderi ile yalnız bırakacaktır. Baş- piskobosunuz andlaşmaları Atinada kabul etmiş bulunu yor.’’

“Lancester House” da Uç Başvekilin huzuruna çıkmaz dan evvel Makarios üzüntü­lü idi.. Son karar toplantısı­na girmezden evvel Makari­os intihaı- etmeyi aklından geçirdiğini söylemiştir. Bir Eoka mücadelesi tertipleyici si Grivas ile temasa geçip geçmediği hususunda Maka­riosa sorduğu suale şu ceva­bı almıştır.

“Londraya mümkün oldu­ğu kadar fazla imtiyazlar sağlamak için gidiyorum. Grivas kadar Kıbrıs halkın m da andlaşmaları kabul ede-

■ çeklerine eminim. Mamafih eğer aksi olursa ve andlaşma

(lan reddederlerse intihar. . . . . . , .e d e re k on ları m esuliyetten

rı müddetçe daha tehliken ol-U , * ,. R j .du,klan kanaatindeyim . Her K urtaracağım . p e n ü e du geçen gün k ü ltü r ordusu takvı ı o lay lar karşısında im zayıyelenm ektedir. Um ut ve aydın ! kabu l ettim .

M A llt

yol istirab lann ı savunduğu rrjüddetçe kendilerini aydınlığa kavuşturacağ ına im anları ram dır. Bu yakın b ir geçmişin aki betiyle aydın züm renin haklı olduğu ispat edilmiştir. Onu y ara tan la r payidardır. Görülen lüzum üzerine yapılan bütün tayinler acaba istikbaldeki me milliyetini kim e rucu imkânını bulacaktır. Bulmadığı takdirde ne o lacak tır? H atırın yıktığı engeller kalkm adıkça ve görü nen. m evkilere him aye görme­den tahsilli şah ısla r yerleştiril medikçe sonumuz m uhakkak kötüdür. Ümdt allahtan kesil­mez dersek buda bizim kendi kendimizi avu tm aktan başka bir şey değildir. Y ırtalım bu çemberi ve yabancı unsurun ıe kaibefc'ne cevap verelim. Görece fiiz ki kendi kendimizi İslah bize kuvvet kazandıracak ve is H krarlı b ir proğramAa hissedi­l i r b ir Cemiyet olduğumuzu »öreceğiz. Devlet mekanizması b i r him aye görm üş aile yuva­sına benzetilmesin onu kuran b i r cem iyettir. Cemiyetin fikir ^fihibi tahsilli fertleri ile dona tı işin ve gayem ize varalım .

Osman UZUNOGLU

TEKLİFNAMEKuzey Silsilesinde B eşparm aklardan Bufavento kalesine

«Hru inşa edilecek takriben 2 mil uzunluğundaki yolun, inşası tçin yapılacak teklif nameler 6 Mayıs, 1961 günü saibah saat 10'dan geç olmamak üzere Lcfkosa’da D efterdarlık ta Teklifn-ı- me Encümenine vasıl olmalıdır.

Teklif namı- sahipleri inşa edilecek yolun beher y a rd a s .n ı ^Ça inşa edeceklerini bildirmelidirler.

Bu hususta daha fazla ta fs ilâ t Orm an M ühendls'ndcn te ■Hin edilebilir. Telefon num arası 4000/2272, Lefkoşa.

E T N tK l gazetesi, bir kısa makalede şunları yazıyor:

Elimize geçen bir broşür­de Kıbrıs Rumlarının Türkle re hatta bir karış toprak da­hi satılmaması tavsiye edil­mektedir. Biz de bu fikirde­yiz. Buna rağmen herhangi bir sebeple malını satacak olan Rumların eşyalarını ve bilhassa arazisinin satın alın ması için bir teşkilât kurul­sun ve satılacak malları ken­dileri alsınlar. Mamafih ku­rulacak bu tekilâta Kilise de iltihak ederek malı bir yar­dırma vazifesinden fazla millî vazifesinden faydalanıl sın.

FILELEFTEROS gaze­tesi tıp esrvislerinin ay­rılması konusunda şun­ları yazıyor

Lefkoşa ve kazasında tıp servisleri Türk ve Rum ola­rak ikiye ayrıldılar. Bu hare­ket tasvibe şayan olmadığı gibi ayni zamanda yanlış bir adımdır. Dahilî birer mesele olan tedavi ile hayat seviyesi zaten kâfi derecede kötii durumdadır. Sıhhat ve teda vi bölünebilecek çiftlik de­ğillerdir. Taksim etmek zih­niyeti ve ifa edildiği bu tah- rikkâr yol bize sıhhat mev ­zuunda bir ilerlemeye gidil­diği hususunda şüpheler ve­recek mahiyettedir.

RADYO -TVSütlüce’ye Gidersin

KIBRIS RADYOSU27 Nisan 1961

Sabah Yayını:M-59 Açılı; ve Program J7-00 Radife Erten'den Şarkılar07.30 Haberler07.45 New York Melodileri

08-00 Kapanış

öğle Yayını:"•59 Açılış ve Program

‘ •00 Seçme Türkçe Şarkılar12.30 üğle Melodileri'3.00 Afife Ediboölu’ dan Şarkılar '3.30 Haberler ]]'45 İngilizce Program U -M Kapanış.Mşîih Yayını:l ı l l ^ ' ' l5 ve Program

00 Çay Vakti f ......İ7 0ft -l '-™ Taşra Magazini

im» Pro9ramı »•30 Andalucian Dansları '■45 Karma Müzik ■00 İngilizce Program •30 Haberler

'•45 Aile İstekleri 20.00 Melodilerden Bir Buket

• ’ Kadınlar Ses Topluluğu , , . ' 5 p»PÜIer Sololar J -Î0 Tıb Saati

® l w Bülbül Şarkıları ■00 Haberler' 1 5 O^est ra Müziği

.fj-flO Kapanış

BAV A. TAHSİN BAŞKAN ve ARKADAŞI SÜTLÜCELİLeflkoija.

Oöuderrtlfttote .nektub:a “ Sütlüce” şa rlu ^ adi verdiğiniz , serin gözlerini rica edlyomımı*. Bu sar kının sözlerini <laha önce yay.rriUutu*t.k. Bunu L L r bu t'sere W » - m a n y <* bir M n eU- Fentlieinl «ftreudlk. Bundan ötürü aynı şarkıyı, ek l;ö tkntiyle beraber tek ra r yayımlıyoruz.

“BeyoKİunda gezersin Gözleı ini süzersin Sövdiee}:im y av ru cağ ımNiçin n;i^:n bent üzersin?

Alı ıh fık ır fJtor fıkırdamna Sen v>ana gelAH alı tjiikır şakır şto rdam a S e n bana gel.

Mavi giiz ük tartarsın Çok canları yakarsın Sevdi et-; im yavrucağım Niçin nfÇİn b«nden k a ç a r ın ?

(N akarat)

Sütlüce’ye güdersin Sütlü kahve İçerisin Sevdlceglm yavrucağım Niiçün nlÇİn beni üzersin ?

gazetesi, Baf ka­sabasında yürüyüş ı/a- pan 70 kadar ' Türk ve Rum işsizin verdiği ör­neği ele alarak şunları

yazıyor:Geçenlerde Baf kazasına

bağlı dört köyden kasabaya giden 70 Türk ve Rum işçi komiser ile yaptıkları görüş­mede bazı vaitler alarak ay­rılmışlardır. Buna rağmen iki cemaat elemanları ara­sındaki yakınlaşma ve fikiı birliği takdire şayandır. Dr. Küçük, Pavlos Pavlakis isimli Rum meb’us ile Ay- totro köyünü ziyaret ederek onları yatıştırmalarından bu yana bu faaliyeti kendileri­ne örnek edenler çoktur.

ELEFTERIYA gazetesi. Times gazetesinin Zü- rih ancllamasında aksak noktaların bulunduğu nıı yazmasını ele alarak şunları ileri sürüyor:

‘En nihayet geç de olsa Zürih andalşmasımn aksak taraflarını yarı resmi “Ti­mes" gazetesi de itiraf edi­yor. Gazete geç kalmış ol - masına rağmen kabahatli de ğildir. Ne Karamanlis ve ne de Averof ilgili aydınlatma faaliyetinde bulunmuş değil­lerdir. Mamafih Kanadada konuşurken Londrada "Ti­mes” bunları not ediyor ve andlaşmayı beyenmiyen Yu­nan Başbakanının safında yer alıyor. Hakikat Daima söylenmeli ki gizli kalarak aleyhimize çalışmasın. Hata­ları kabul etmek kâfi değil­dir. Onları düzeltmek için gavret sarfedilmelidir.

' ELEFTERIYA gazetesi, “Bozkurt’u ele alarak şunları yazıyor:

Dünkü “Bozkurt’’ gazete­si belediyelerin ayrılmasında Kürklerin İsrar ettiklerini ve bu İsrarlarını andlaşmalarla anayasaya atfettiklerini yaz­mıştır,

Rıımlar Belediyelerin tak­siminin bütün ada halkına yapacağı zararı göz önünde tutarak Türkleri bu karar­dan vazgeçirmeğe çabala­mıştır. Tüıkler bu gayretimi­zi yanlış anladıkları için bi­zi haklarım çiğnemekle it­ham ettiler. Anlayın ırk farkı ve fanatizm insanın aklını nasıl sarar. Madem ki Türk- ler sersemce belediyelerin taksiminde İsrar ediyorlar ve Rum mallarını Türk bele­diye sınırlan dahiline alma­ya çalışıyorlar o halde biz de onları doğru ve haklı yo­la davet edeceğiz. Tüıkler anlamalıdır ki artık kabada­yılık ve şiddet devri geçmiş tir. Her hal çaresi artık hak ve hukuka dayananacaktır

H a z ı r l ı v a n : M .

1 2 3 4 5 6 7 8 9ı □□Doaoaaaı 23 □ □ □ □ □ □ □ □ □ 4 □ □ □ □ □ □ □ □ ■ 56 □BDDDÖDOD 7 □ □ □ □ * ■ □ □ » 8 □ □ □ □ □ □ □ » □ 9 □ □ □ ■ □ □ □ □ □

Soldan Sağa :1. Çok kuvvetli vahşi bir

hayvandır, 2. Her akşam ko­şa koşa gittiğimiz yer, Bir isim, 3. Uyarlık gösteren, 4. Bir şeye ağzının suyu ak­mak, 5. Harf okunuşu, 6. Çatık çehre (iki ke.) 7. Ba­yanların büyük bir titizlikle takip ettikleri şey. Gayri kâfi, 8. Namaza davet, 9. Uçan mahlûk. Bir emirdir.

Yukarıdan Aşağıya : i. Arka arka gitmek, 2.

ikametgâhım demektir, Ter­si rakı, 3. Tanışan ve sevi­şen insanlardan her biri. 4. Beklenen sonuç, Şöhret de­mektir, 5. Yunan ırkı. Nota.6. Lif lif ayırmak, yetersiz.7. Harf okunuşu, Çıban. 8. Beyaz çehre, (iki ke.) 9. Vücut yumrusu, Bir emirdir. Bir ehli hayvan.DÜNKÜ BULMACAMIZIN

H A L L İ

Soldan Sağa:1. Kardeşlik, 2. Ordu, 3.

Riza, Baca, 4. Acemşahı 5. Tazı, 6. As, Ce, Lıy (Yıl). 7. Mavi, Bira, 8. Ara, Yo, 9. Kalleşlik.

Yukarıdan aşağıya:1. Kiralamak, 2. Ic (ci)> Sa­

ra, 3. Rozet, Val (Lav), 4. Dram, Ci, 5. Ed (D e), Ye, 6. Şubat Boş, 7. Ahali, 8. Cı­zırtı, 9. Kşa (Aşk), Iya (Ayı)

SESSİZ HARFaklımı kaçıracak giiıi

oluyordum. Galiba yine bir çıkmazın içine girmiştim. Hem bu seferki evvel kilerine de hiç benzemiyordu. Başıma ağrılar girmişti. Kâğıdı kalemi cebime sokup bir küfür savurdum ve ışığı sön­dürüp tekrar motörii işlettim. Artık ns yapacağımı, nasıl hareket edeceğimi ben de bilmiyordum. Eski verdiğim ka rarla, kibrit fabrikatörünün evine dağrıı direksiyonu kırdım.

Bir bataklığa saplanmış, kurtulmak için elini attığı dallar çürük çıkan za­vallı bir kazazedeye benzemiştim. Gay­ret ettikçe, daha fazla gömülüyordum.

Bu sefer içine karıştığım işte önse­zim de bana yardımcı olamamıştı. Bu ruh sıkıntısı içinde Zincirlikııyıı’yu geç­tim. Asri Mezarlıkta yatanlara gıpta etmedim desem, yalan olurdu. Simdi nn Ur huzur içinde, merkadlerind? bizim le alay ederek uyuyorlardı.

Levent’i geçip de, İç Levent'e cni liî im çantan, cebimden adresi çıkarıp tekrar bir »öz attım. Nuri Tuna 42fi ncı sokak 93 numarada ikamet ediyordu Sokak numaralarını okuya okııva ilerle­meğe başladım. Fakat hu şekilde isin gecikmedim. Nihayet ileride bir polis içinden çıkamıyacağımı anlamaktı d1 noktasının yanında arabamı ılurdıırun kulübedeki polisten yardım istedim.

Memur., adresi dikkatle dinledikten sonra, bana istikametimi gösterin yolu sağlık verdi.

Nuri îuna’ nın villâsı pek uıakta de »ildi. Uç köşe dönün iki sökük saltık­tan sonra, fabrikatörün evini elimle koymuş ffibi buldum.

Burası iki katlı, şık ve ?arif binalar dan biriydi. Kıs olmasına rağmen, batı-: cesine gösterilen itina, fabrikatörin1 zevk ehli olduğunu ilk bakışta belli, ıdiyordıı. Köşeye konmuş olan sokak lambası bahçede çimenlerin araşıp gömülü mermer blokları parlatıyor, va® mur altında bunları âdeta cilâlı imiş ıri- !ıi gösteriyordu.

Freni bağlayıp arabadan çıktım r

116

bahçe kapısını açıp içeri girdim. Sağ- nak nisbeten dinmişti. Ama soğuk eski­sinden de fazla olarak devam ediyor­du.

Villânın kapısını çaldığım zaman, evvelâ hiç gelen olmadı. Halbuki üst katta ışık vardı. Nezaketi bir tarafa bırakarak daha hızlı zili çalmaya başla­dım.

İnce topuklu olduğunu tahmin etti­ğim bir iskarpin sesi parke döşemeler de akisler bırakarak kanıya dagru yak laştı; sonra kanat açıldı. Aynı zamanda da hol ile dışarının ışığı yandı.

Karşımda, dudaklarını daba etli şe kilde gösterecek makyaj yapmış, balık

etinde, giizel ve gösterişli bir kadın vardı.lstifhamkâr bakışlarını gözlsiima dikmişti.

— “ Affedersiniz!” dsdiın. “ Pek va­kitsiz bir zamanda rahatsız ediyorumama...”

B9İIİ belirsiz “ Estağfurullah!” diye mırıldandı.

— "Fabrikatör Nuri beyin evi bura­sı deSil mi?”

— “ Evet."İçerideki sıcak ile dışarınla soğu­

ğu kını ön'.ind’i anafor yanıyor, irca y'in bir jiis giymiş olan dolgun viicııt lu kadının ürpermesine sebep oluyordu.

(Devamı var)

Kasaba-Bafia, Hiikûmet İskân Bölgesinde iki evin kiralanması

ile ilgili ilânKasaba - Baf’ta , Hükümet isk ân Bölgesinde Aristlüep

Sokak No. 6 ve P lato Soıkak No. 4 te bulunan Ud ev:n şimdi boşa'ımaısı üzerine, Plânlam a ve fclkân Dairesi, bu ilki evin k 'ra ile satın alma usulü ile kiral'anması için halen Kasaba veya Aşağı Baf’ta ailefierl k ira ile iskân eıden şahıslardan istida kabul eder.

2. İstida fcîîm ajan ve daıha fazla tafcilât Baf’t a Kaza ATnfrinin Dairesinden tedarik edilebilir.

vaziyette,Leflkoça’daMemuruna

A Ş P R OO,hcüğvuada Mzıve la/tatuzUJC çdUp gidel

Başağrısı - Soğuk Alginhğı - Boğaz Yakması Sinir - Romatizma - Uykusuzluk için ‘ASPRO’ alı­nız - tesirini deneyiniz - çabuk salim ve müessir!

ECZACINIZDAN ‘ASPRO’ 1STEVIN1Z

MAUMAULAR ARASINDAN TOKYOYATERZİLER ÜLKESİ

ON İKİ SAATTE BİR KAT ELBİSE - ALT! YÜZ OD ALİ OT ELLER

3. tsıtida fonm,alari; tam olarak doldurulmuş 15 Mayna 1961 tarihinden geç varm am ak şa r tiyle, P lânlam a ve fskân Dairesinde Ba.ş P lânlam a gönderilmelidirler.

Onu sevenler — sadece güzelliği için değil — fakat şen tabiatı, canlı ruhu, sıhhati için de seviyor. Hasta olmamanın yolunu biliyor, çünkü üzüntülü ' keyifsiz" günlerinde, yahut soğuğu ve başağrısı oldu­ğunda, ASPRO’ alır ve derhal iyi olur 1

Röportaj: ESAT SELÇUK ( 1 5 ) R e sim le r : B o z k u r t E . S .“isini büyük, kendi kü­

çük!” diya bir deyim var- clır.Hoıiffkoner ila tam bu de yiınle ifade ed len şeye ben zer. Çin Denizi’nde yalnız altııı>ş kilometre karelik bir alanı kaplıya» bu adacAı, halkı bakımından çok afa- cant şeytan ve hünerlidir.

ltlU yılındaııberi B ritan­ya’nın sömürgesi bulunan Hongkong, iki parçaya ay­rılmıştır. Bir yanda Hong kong, öte yanda Kowlon şeh rl bulunm akta ve İki şehir arasındaki bağlantıyı feri­botlar sağlam aktadır.

18 KATLI BİNALAR Kowlon’da geniş yolla­

rın sağ ve solunda yükselen on altı, on sekiz katlı mo­dern binaların yükseldiğini

ve daha yenlt daha yüksek, âdeta göğe tırm anm ağa ni­yetli binalar gördüm.

Hongkong ise. Uzak Do- ğu’nun açık bir limanı olup her gün oı-talama olarak otuz k ırk gemi buraya de­m ir a tar. Ve .yine yirmi ge­mi demir alır ki, Hongkong uıı günlük ticaretini göster inesi bakımından önemlidir.

12 SAATTE YİRMİ ELBİSE

Burada taihayyüi edemılye ceğiniz kadar az vakitte her çeşit İş görülür. Rıhtımda dolaşırken kıyıda üzerinde büyük harflerle“On İki saat te elbise dikilir ve teslim edilir” yazılı m otorlar gözü m<ı ilişti ki, buna güzel bir örnektir. Bu m otorlar terzi

lere aittir. Bir gemi gelince derhal bunların hücûmuna uğram akta ve elbise dike­cek yolcular elbiselerini on

ınUmkündUr.Çeşitli ulusların kumaşla

rımn ve paralarının görüldü ğü Hongkong’ta, k ırk dolar

gün binlerce tu ris t Hong-kong’a gelip alışveriş yap­m akta; bînlerce Ura dövl* bırakm aktadırlar.

(N akarat)Arkadaşımız E sat Selçuk, H ıksa gezisinde . . .

te tk ik ettiği gazete. BOZliCRT’tur.Hıksa

İki saat gibi kısa bir zaıman içinde diktirerek yepyeni elbiselerle ayrılm aktadırlar.

YENİ MÜŞTERİ İÇİN HÜCUM

Gemi m ürettebatı İse bu terzilerin yabancıları olma­dıklarından kendi teraUerl- ne gitm ekte Ve elbiselerini diktirmekledirler.Bu durum da terzilerin gemilere yap­tıkları hücûntlar, daha çok yemi m üşteriler Iç'n vııku- bıılmakta ve bu hücftm da dalına başarıyla sona er­mektedir.

Kısacası Hongkong' llnu» nındft ellerinde m etroları ve İngiliz kumaşı katolokları

olduğu halde yüzlerce terzi görmek ve onların ısrarlı

dftvetlerlne m aruz kalmak dan tu tun da sekiz dolara kadar elb se dikiliyor. Hem de beğenilecek kadar güzel.. YEDİSİNDEN YETMİŞİNE

Dikkatimi çeken bir bilş ka yön de Hongkong’lula- n n kadın erkek, çoluk ço­cuk herkesin çalışmaktan ıifuMimamıalanydı. Beş altı yaşındaki çocuklar bile an nelerinin yanında turistlero pul sa tm ak ta; kadınlar kü- şehaşlarımla gazete satışı yapm akta; yine kadınlar, arkalarında çocukları sokak lan süpttrmektedlrler.

Hongkong, açık liman olduğu İçin hiçbir şey ü re­rinde gümrük resmi yoktur Bu yüzden gerek havadan,

gerekse deniz yoîu İle her OTELLER DOLU...

Hongkong’ta dükkanlar­dan alınan bütün eşy ı dış piyasalara göre çok ucu* olmakla benliler, otel, lo­kanta, bar ve ve buna ben­zer yerler her yerden paha lıdır. Uste'lk otellerde bir hafta önceden yer ayırtıl- mazsa, sokakta kalm ak teli İlkesi vardır. On İki on döri katlı ve beş altı yll* oda'ı o’».»ı bu ote'lerln tıkalınsa dolmasına nastl hay re t edl-OMS t

YARIN:» K ürek Çeiken

Güzeller

Page 4: UK1 Ba*un«vi” Hdres: Gime I.rvoca . T.ı„f„n r ürkîye - Kıbrıs ve İsrail ...evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1961/Nisan/... · 2014-04-29 · nulu İngilizce

MAim i

SAYFA 4 ( B O Z K U R T )TARAFINDAN SAYISAL OR' PfcHSh M B E ,y W.m .la ,

B o z l ı u i f tCeza Kurulu Dün Bazı Futbolcuları Cezalandırdı

Peristerona - 1 Gaziveren - 0

23. 4. 19E1 Pazar günü Peristero­na gençleri, Gaziveren'i ziyaret edip bir dostluk maçı yapmışlardır.

Saat 3.15 te Cevdet Musta­fa’nın idare ettiği bu maça Peristero nalılar genç kadroyla çıkmışlardır, ta­kım şu oyunculardan kurulu im .

Güler, Akın, Nazım, K. Erdoğan, Ah­met Torzi, Ahmet, Recep, B Erdoğan, Ruso, İsmail, Sevim, Turgut. Daha ilk dakikalarda muhtelif akınlar yapan Pe risteronalılar netice alamadılar, bun dan sonra oyun karşılıklı akınlarla geç mişse de 35. dakikada Süleymanın ka­çırdığı topu Ruso kullanmasını bildi ve B. ErdoŞana verdi. B. Erdoğan da bir kaç kişiyi çalımladıktan sonra topu ağ lara gönderdi. Böylelikle birinci yarı oyunun 20. dakikasında Gaziverenli ba zı arkadaşların hakeme itaatsızlıkları yüzünden oyun tatil edildi.

SOCCER' “ FO O TB A LL P O O L S« E IC E S T E R ENGL AN D 1

DIVIDENDS FOR MATCHESPLAYED ON SATURDAY

22nd APRIL, 1961 Win a big dividend on the

Summer coupon for 1/8 thd.3 Draws 60/-

İd. Minimum Treble Chance -Aways,

£426 10 024 Points23 Points 1 18 0224 Points 18/-22 Points 4 /-214 Points 1/-

Last 5 ali for id .8 Lines İd. Treble ChanceDraws.

24 Points £300 5 023 Points 3 5 0224 Points 1 1 022 Points 4 /6214 Points ı / -

Last 5 ali for l /8 th d.9 Results 82/-4 Aways 146/-

İd. Points PoolPossible points 19.

19 Points £366 8 018 Points 31 9 017 Points 2 9 0

Last 3 for İd.6 Results 130/-4 Results 46/-

12 Results12 Correct £71 16 011 Correct 3 10 010 Correct 5/-

Last 3 for ld.F ree vvln plana and coupon

from :SOCCER POOLS AGENCY

P.O. Rox 490, Nlcosia.

Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu Genel Sekreterliğinden :Birinci Küme Mümessilleri ve İkinci Küme Temsilcilerine

Genel Kurul Toplantısı29.4-1961 Cumartesi günü b.s. saat

/ te Lefkoşa’da Genel Sekreterin 3 Zylül Sokağı No. 1 deki yazıhanesinde Genel Kurul toplantısı yapılacağından iştirakiniz reca olunur.

Gündem : KUPA MAÇLARIFİKSTÜRÜNÜN TESBİTI

ŞAHAP ŞEMI Genel Sekreter'

EMPIRE..- P O O LS

BLACKPOOL*/m ;z/W£DIVIDENDS FOR MATCHES

PLAYED ON SATURDAY22nd APRİL, 1961

No limit eight lbıes İd. Treble Chance.From 13 dravvs on fhe coupon.

24 Points £176 17 O23 Points 2 2 022i Points 15/-22 Points 4/-214 Points İZ­

AH for l /8 th d.7 Match “Supa-Homes”Possible points 21.

21 Points £6 4 020 Points 16/-

Both for İd.3 Draws 48/-

(13 draws on üst)9 Results 54/-4 Aways 144/-Easy Six 84/-

12 Match Points Pool 18 Points £472 10 O1.7 Points 6 4 016 Points 16/-

All for İd.Except where otherwise sta-

ted, dividends are to units of 1/-.

Scnd for free coupons from: EMPIRE POOLS AGENCY

P.O. Bos 490, Nlcosla.

Kıbrıs Türk Öğretmenler Birliği Genel Sekreterliğindene :

K o n f e r a n sAdamızda misafir bulunan meşhur

Amerikan yazarı Munro leaf, 29 Nisan 'umartesi çünü akşamı saatt 8 te Lef Koşada Atatürk İlkokulu Salonunda, resimlerle "Eğitim" konulu bir konfe- rans verecektir. Bu enteresan konfe­ransa bütün meslektaşlarla Sayın hal­kımızın teşrifleri saygı ile rica ulunur.

A vukat özer Beha, Doğran Brozan ve M aclt Yusuf’dan m üteşekkil Futbol Federasyo­nu Ceza K urulu dün ö.s. saa t 3.30 d a Lefkoşa’d a Y A K lo­kalinde toplanm ış ve bazı fu t­bolcuları m uhtelif cezalara çarptı rm ıştır. Verilen cezalar ^öyledir :1. 18 M art tarihinde LefkOfşa

Taksim Stadında oynananKaymaklı - Sönmez Spor m a­

çında hak emil sahada ve so­yunm a odalarında darbeden K aym aklı futbolcusu Solcuk Blak’a, dünden İtibaren bir sene m üsabakalardan men cezası.

2. Ayni m açta kavgaya iştira1' eden Kaymaklı futbolcusu Erdoğan Ali’ye, dünden iti­baren 6 ay m üsabakalardan men cezaisi.

3. Ayni m açlardaki hadiseler­de m ethalder olan K aym ak­lı takım ı idarecisi Ahmet Ruso, K aptan Hüseyin Ruso ile iki Kaymaıklı ve 4 Sön­mez Spor futbolcusu suçsuz bulunarak beraa t etm işler­dir.

4. Gençli,k Gücü - Y A K m a­çında, k as ti faul yaptığı için hakem ta ra fın d an sa ­hadan çıkarılan M as'ut Ce­mil’e, m üteakip rnaçt.ı yer alm ayıp cezaisini gördüğün­den şifahi ih ta r yapılacak­tır.

5. M agm a Ma oynanan Türk Gücti - Çetinkaya maçında, İngiliz hakem e tecavüz ede rek darbettiğ i için kaleci Mehmet Beyaz a üç sene m üsabakalardan m en ceza­

sı.

7.

Ayni m açta kasti faul yapa rak hakem tarafından .sa­hadan çıkarılan Erdoğan M ustafa’ya 15 guu, F ik re t Ahmed’e 7 gün m üsabaka­dan m en cezası.Ayni m açta, salâhiyeti ol­m adan m üsabaka sahası da hiline girerek maçın cere­yanına m ani olan ve takımı m sahayı terketm eye te ş­vik ©den T ürk Gücü an tre ­nörü Ali Ahm,ed’e iki lira p a ra cezası. Bu para, F u t­bol Federasyonuna ödenme diği takdirde Ali Alımed antrenörlük yapam ayacak­tır.

8. Ayni m açta k as ti faülier yüzünden hakem ta ra fın ­dan ih ta r olan Çetinkaya futbolcusu E rdoğan Ali ye şifahi ih ta r.

9. Ayni maçta_ galibe veril­m ek üzere ikonan b ir kupa­yı kendiliğine a larak saha­da başına giyen ve seyirci­leri elleriyle selâm lıyan Çe- tin k ay a’lı özer Mehmed, Türkçe gazetelerden birin-

IIM IIII t lI lll l lt IH III t lI ll l l l

de neşredilm ek üzere yazı­lı o larak Futbol Federasyo nundan özür dileyecektir.

Fenerbahçe, AEK’E 5 - 1 Galip

Anıkara (Radyo) : B alkan İkincileri arasında düzenlenen tu rn u v a dolayısıyla dün İs tan ­bul'da. yap ılan F enerbahçe - Y unan A EK tak ım la rı arasın- daki m açı. F enerbahçe 5 - i kazanm ıştır.

De Gaulle Cezayir Fransız isyanını Bastırdı(Birinci sayfadan kalan)

10 YARALI VAR nunu nöbet tu tarak beklemiş-^ezayir (Royter) 26: Dün gece tir. isyan esnasında saklanarak

Cezayirde vukua gelen çarpış- t e v k i f t e n kurtulan Fransa hükû malarda on kişi yaralanmıştır, metinin Cezayırdekı resmi söz Sabaha doğru durum sakinleş- cüsu M. Jacdues C(.up De Fr miş bulunuyordu. Halen siyasî jak buğun tek rar meydana çıka tevkiflere başlanmıştır. Halka rak vazifesine başlam ıştır. Bı- akşama kadar silâhlarını teslim raz sonra G e z a y ı r radvosu va- etmeleri gerektiği bildirilmiştir, i sıtasıyla yaptığı bı. konuşma-

! da Freiak, bütün Cezayirde sı- ORTADAN KAYBOLANLAR vji idarenin normal olarak ça- Askerî isyanı teşvik ettikleri \ hşm aya başladığını açıklamış-

ve isyancılara yardımda bulun- tır. dukları iddia edilen bazı kimse- ‘ler ortadan kaybolmuşlardır. DE GAULLE’ÜN PARTİSİ Geçen dört gün içindeki hare- j NE DİYOR ?ketlerinden şüphe edilen bazı sivil memurlara evlerinde kal­maları emredilmiştir.

ZIRHLI POLİS ARABALARIPolis dolu zırhlı arabalar bu

sabah Fransız Genel Delegasyo-

Anayurdumuzun Sanat Elçileri Dün Kıbrıs’a Vasıl oldu

( Birinci Sayfadan K alan )üıatten duydukları memnuniye­ti de belirten tanınm ış m üzis­yenler k ısaca şunları söylemiş İerdir :

‘'Seyahatim ize çok sevindik. Kıbrıs’a inerken güzel ve yeşil bir ada gördük ve hayran kal-

Saym Leymosun ve Civar Köyleri Türk Sporsever Halkına Müjde

30 NİSAN 1961 PAZAR GÜNÜ LEYMOSUN OKULLAR SAHASINDA

Leymosun Türk Ocağı - Doğan Türk Birliğinin müştere­ken tertipledikleri SPORTİF faaliyetler haftasına koşunuz.

Günün Programı1— ö.s. saat 3 de D.T.B. - T.O.L. tekaütler maçı

( Davul zurnanın iştirakiyle^2— ö.s. saat 3.30 da Türk maunucıları ile Türk hammal-

ları arasında ip çekme3 - ö.s. saat 3.45 - 4.00 voğurtlıı koşu, boyalı çuval ve

çuval koşuları (D.T.B. - T.O L. İzcileri arasında)4— ö.s. saat 4.00 da Jandarma Giicünü 5-2 mağlûp etmeğe

muvaffak olan kuvvetli

İNGİLİZ ORDU KARMASI

LEYMOSUN TÜRK KARMASINOT: İki kardeş kulübümüzün sizlere neşeli bir gün

geçirmek maksadıyle birlikte hazırladıkları bu programa sporsever halkımızın iştirak edebilmelerini temin maksa- dıyle fiyatlar gayet ehven tesbit edildiği gibi kâfi derecede sandalye temin edilmiştir.

| SAYAR Seyahat ve Turizm | | Acentesi |İ Dünyanın her yerine yolcu gönderir.| Pasaport ve Vizeleri sü ı’atle yaptırır. 11 Grup gezileri tertipler.£ Tercih ediniz. || ADRES I| Tel: 74551 - 3893 Vakıflar İş Hanı No. 29 |

Lefkoşa. I

Teklifname

dik. Burada biri ıııatlne. biri suare olmak üzere iki konser vereceğiz, K ıbrıs’tak i faa liyet­lerimiz yalnız konser verm ek olacak. K ıbrıs’tan sonra İs tan ­bul'a döneceğiz. O rada da kon serler verecek ve seneyi kapa­tacağız.

Müzik öğrenim ini F ra n sa ’­da yapan ve şimdiye kad a r F ra n sa t A lm anya ve İta ly a’da başarılı konserler veren Su­na K an’la Ferhunde E rk in ’in K ıbrıs'taki (kanserlerine de bü- yüik ilgi gösterileceğine inanıl m aktadır.

Önemli Bir SuistimalSEK’e aid £813.140 milin

su istimali He ilgili ıtair vaJk’a Lefkoşa Polisi ta ra fın d an tajh kik edilmekte olup b ir kişi tev k if edilmiştir.

De Gaullecu U.N.R. Partisi Genel Sekreteri bugün yayım la­dığı bir beyannamede, General De Gaulle’ün Fransayı bir ke­re daha kurtardığını açıklamış­tır. Fransız basını bugün hü­kümetin başarısını överken, bir takım tedbirlerin alınması dü­şüncesini de ileri sürm ekte idi.

MAGUSA TURK KADENLAR BİRLİĞİNİN ALTI AY ZARFINDA YAPTIĞI YARDIM VE FAALİYETLER

1. Aytotro köyünü ziyaret ederek giye­cek eşya dağıtılmıştır.

2. Namık Kemal Lisesinde on bir tale­benin okul duhuliyesi.

3. Gönendere Orta Okulunda okuyan Ergenekon’lu bir talebeye para yar dimi.

4. Namık Kemal Lisesinin "Atatürk Vit­rinlerine” yapılan yardım.

5. Namık Kemal Lisesinde okuyan bir kız talebeye giyecek yardımı.

6. Muratağa köyünde bir aileye giye­cek yardımı.

7. Topçuköyünde bir aileye yivecek yardımında bulunulmuştur.

M. T. K. B.Sekreteri

Yüksel Ertoğrul Veli

Baf Ormanında Keeru Kesim Serisinin Be*ra ton Nevron Ba'oadia, A thera Sillefti ve Vrasimi (KseYarka mevkii) m ev­kiinde 93j 94, 95, 96, 97 ve 160 num aralı bölmelerde bulunan 4436 adet di-kili taze çam ağacının iştirası için yapılacak tek- lifnameler 6 Mayıs 1961, günü sabah sa a t 10’dan evvel Lef- ktışa'da D efterdarlık ta Teklifnam e Encümenine vasıl olmalı­dır.Bu hususta daha fazla ta fsilâ t Stavros Psokad'da Baf Orman Bölge M üdürlüğünden tem in edilebilir

W EGAALMAN TELEVİZYONLARI

Dünyaca büyük şöhrete sahib bulunan Alman tekniğinin harikası WEGA TELE­VİZYONLARI, şimdi Kıbrısta satışa çıka­rılmıştır. En son 1961 modeli ve 23“lik televizyonlarımız Kıbrıs çarşısında rakip­sizdir.

W E G A TELEVİZYONLARILeymosun, Lârnaka, Mağusa, Girne ve

Lefkoşada en güzel ve en net olan televiz­yonlardır.

Garantili satılan televizyonlarımız, 6 ay müddetle mühendisimiz tarafından meccani servise tabidir. va“ d e BÜYÜK KOLAYLIKLARY A r IL IR .

WEGA Genel Acenteliği : SAFA TEVFİK

24 Asmaaltı Sokak - Lefkoşa

m

23 NİSANDA KÖYLERİMİZDE YAPILAN TÖRENLER

(Em irzade M ustafa Bildiriyor)23 Nisan Ulusal Egemenlik ve

Çocuk Bayramı, Yunus (Ko- loş) köyünde kutlanm ış ve kut lama töreni çok başarılı olmuş, tur.

Törene saat 9.00 da istiklal Marşı ile başlanm ış ve öğretm en Ekrem İbrahim ’in günün öne­mini belirten konuşmasından sonra şiirler okunmuş, millî danslar oynanm ıştır.

Törene, “Dağ Başını Duman Almış” marşı ile son verilm iş­tir.

MARONI’DE YAPILAN TÖREN

(Derviş Şenses Bildiriyor)Maroni köyü’nde ilk defa ola­

rak 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı heyecanla kutlanm ıştır.

Sabah saat 8.30’da ilk okul

LORD MOUNTBATTAN KIBRIS’TA TEMASLARA BAŞLADI

(Birinci Sayfadan Kalan)1500 ask erin nak linde F ra n sa - daJki du rum dolayısiyle 24 s a ­a tlik ,bir gıeciikme olacağını ibdl dirımiştir. Sözcü, bu .^sbeble Cum a günü yapılm ası k a r a r ­laştırılan paraşü tçü lerin Omor ffo yalkınlanndaiki b ir bölgeye atlam ala rı ta tb ik a tın ın Cum ar t esi gününe te h ir edilmiş oldu ğ-unu açıklam ıştır.

B i l d i r iŞakir Özel, ınobilye mağa­

zasını, Müftü Raci Efendi So­kak (Türk Lisesi giriş Kapısı yanı) No. 33 - 35 e nakletti­ğini ve ödemede büyiik kolay­lıklarla sayın m üşte rile ri ka­

bule başladığını müjdeler.$ Telefon 3572 - LEFKOSA .

“ S A T I L I K . . . . . .Girne Yolundaki Kanlıdeıs Yeni Köp­

rüsü yanında bir arsa, sııyu ve içeri­sindeki ev inşaatı yarıda kalmış oldu­ğu halde gerek biri ve gerekse ikisi birden acele satılıktır.

Müracaat:Polis Karakol Karşısı

Tüccar Ahmet R. TEZCAN

i l â n

Lârnaka Kaza Mahkemesinin 147/61 Şerif numerolu hacız emri miicebince haczedilen R.0.13 Numerolu (Bedfort) Markalı bir yük otomobili 28.4.61 ta­rihinde Cuma günü saat 9 ile 12 ara sında Iskele’de Ankara Sokağında Türk Maunacılar Birliği binası karşısında aleni müzayede ile satışa arzedilecek- tir.

Teklif edilecek olan fiat kanaatbahş görüldüğü takdirde en yüksek fiatı tek lif edene teslim edilecektir.

Paranın peşin ö d e n » i lüzumu ilgi­lilere bildirilir.

Hayrettin Ali Baylif

avlusunda okunan Istiklaı .. şt ile açılan tören, öj>retmar Mehmet Bey’in 23 Nisan'm Tr, na ve önemini belirten konuf masıyla devam etmiştir S dan sonra Derviş Davut san'a ait bir şiir okumuş rene,ler millî oyun„ r ny^

Saat 10.00’da köy sok-ikı,, rında bir yürüyüş de yn^ i ve törene saat 11.00’de s<w rilmiştir. Maroni köyUnde « celeyın, bir de temsil ovnfh mıştır. ynan-

olacak; hava sıcaklıklarında biraz ar tış kaydedilecektir. Rti,, gârlar, öğleye doğru sid şiddetini kaybedecek- ha va sıcaklığı, 24 derece santigrata kadar yüksele­cektir. Dün en yüksek ha

SHERNAMSFOOTBALL POOLS

CARDIFF U.K.*

DIVIDENDS FOR MATCHES PLAYED ON SATURDAY

22nd APRIL, 1961 £140,000 plua Jd. 8 Match Treble Chance.

For İd24 Points £1,823 0 0

For id.24 Points £9 H ıo o

For id24 Points £455 15 023 Points 7 0 022 i Points 2 0 022 Points 12/.21 i Points 2/-3 D raw s 52/.9 R esults 72/.4 Avvays 216/-Easy Six 204/-

12 Match İd. Points Pool.For İd

18 Points £208 10 017 Points 8 0 016 Points 1 0 0Except where othenvise ite

ted dividends are to unita of !/•

Seni toda» lor coupons ti our local ıgeıl i— BRITISH FOOTBAU POOLS

AGENCIES, P.O. B0X 752, NIC0SIA and

KALOUST SHEKERDEMIAN P.O. B0X 490, NIC0SIA

Mağıısa Tiirk Kadınlar Birliğinden :

Bildirik23 Nisan 1961 de toplanan Rozet Hasılatı ,£33.838 Mil Masraf 1.3,40 Mil

Yekiin £ 32 .498 mil K.T.K. Federasyonuna

verilen 16.249 Mil £ 1 6 .249 Mil

Resim SergisiSayın Türk Halkına.Türk Maarif Müdürü

Eski Eserler ve Müzeler U- mum M üdürünün Müsadesiyle Lefkoşa Müzesinde açılacak

BİRİNCİ KIBRISLI TÜRK RESSAMLARI

RESİM s e r g is in eteşrifinizi saygıyle rica eder. NOT: Sergi; 4 M ayıstan - 12

Mayısa kadar her gün aşağıdaki saatlarda açık bulundurulacaktır.

Sabah: 8.00— 1.00 ö.s : 2.30—6.30

Pazar: ö.e. 10.00—ö.s. 1.00

K.T.O.B. Baf SûbesiSayın Meslektaşlara

29 Nisan, 1961, Cumartesi giİM cabah saat 8.30 da, Baf Kasabasındı Okullar Salonunda, İlkokullar Itaşai fettişi Bay A. Hulusi Menteş tarafsan “ Karakter Eğitiminde Okulun Rolii" ye Maarif Dairesi Eğitim Müşaviri Sayır Fevzi Selen tarafından "Ya?ı Dersleri' konulu birer konferans verilecektir.

2. Konferansı müteakin, Kıbrıs Iıirlı Öğretmenler Birliği Baf Sobesinin top lantısı yapılacaktır.

Toplantı Gündemi :a) Eski İdare Hey’etinin yıllık rapo

porunun okunması re ibrası.b) Hesapların tedkîki,c) Yeni İdare Hey'eti Secin’ i.d) Dilek ve temenniler.NOT - 29 Nisan. 1961, Cumartesi fL

nü Baf Kazası İLKOKULLARININ kapa tılması için, Maarif Müdürlüğü jere ken izni vermiştir.

K. T. 0 B Şubesi Sarkanı

ALI RIZA YAHYA

YILDIZTemizleme Evi

Elbiselerinizi buharla temizler ve yepyeni yapar .

32, MÜFTÜ ZIYAI SOKAK TEL : 72215 •

TUKSiM Sineması Tel: 5069Bu akşamdan Pazara kadar her akşam saat 8.00 de

MUAZZAM YENİ TÜRK F1LMÎ

ACI SEVDABaş RoHe.de: MUHTEREM NUR, HAKİ TAMER. AHMET TARIK TEKÇE.

Bu Yeni Türk Filmine İlâveten BU AKŞAM VE YARIN AKŞAM

Hafiveli Gangsterle Amerikan FilmiMURDER BY C0NTRACT Baş Rollerde: VİNCE EDWARDS,

PHILLIP PINE.

Cumartesi, Pazar: Saat 2.30 ve 8.00 „e Renkli Sinem„sk„„ Amerikan Filmi

THE LADY TAKES A FLYER Baş Rollerde: LANA TURNER»*------------ t EFF CHANDLER