türkçe baskıya Önsöz - mustafa...

14
Türkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında karar verdim. Da- ha önceki on yılda uğrunda epey mürekkep tüketip dil döktüğüm Türkiye siyaseti oldukça tatsız, bezdirici bir hal almıştı. Ben de kendimi gündelik tartışmalardan biraz çekip eskiden beridir aslında en sevdiğim alan olan “ilahiyat”a dön- mek istiyordum. Tam da o sıralarda Amerikalı Müslüman yazar Reza Aslan’ın Hz. İsa’nın hayatını konu alan “Zelot” adlı kitabı yayımlanmış ve epey ses getirmti. “Aaaa, bak sen, bir Müslüman İsa hakkında kitap yazmış, nasıl olur?” diye şaşkın şaşkın sormuştu bazı Ame- rikalılar. Kitap başarılıydı gerçekten. Ama Müslüman bir yazarın eseri olsa da, Müslümanca bir kitap değildi. Yani Hz. İsa hakkın- da İslami bir perspektif sunmuyordu. Bu boşluğu doldurmaya ni- yet ettim ve iki yıllık yoğun bir çalışma sonunda elinizdeki kitabın İngilizce orijinalini ABD’de basmak kısmet oldu. “The Islamic Jesus” ismiyle St. Martin’s Press tarafından 2017 Şubat’ında ya- yımlandıktan sonra da, çok şükür, epey ilgi topladı. Okurlar için bir uyarıda bulunayım: Bizde “tek bir paradig- ma içinden” konuşan kitaplar yaygındır. Örneğin Hz. İsa

Upload: others

Post on 01-Feb-2020

19 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

Türkçe Baskıya Önsöz7

Bu kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında karar verdim. Da-ha önceki on yılda uğrunda epey mürekkep tüketip dil döktüğüm Türkiye siyaseti oldukça tatsız, bezdirici bir

hal almıştı. Ben de kendimi gündelik tartışmalardan biraz çekip eskiden beridir aslında en sevdiğim alan olan “ilahiyat”a dön-mek istiyordum.

Tam da o sıralarda Amerikalı Müslüman yazar Reza Aslan’ın Hz. İsa’nın hayatını konu alan “Zelot” adlı kitabı yayımlanmış ve epey ses getirmişti. “Aaaa, bak sen, bir Müslüman İsa hakkında kitap yazmış, nasıl olur?” diye şaşkın şaşkın sormuştu bazı Ame-rikalılar. Kitap başarılıydı gerçekten. Ama Müslüman bir yazarın eseri olsa da, Müslümanca bir kitap değildi. Yani Hz. İsa hakkın-da İslami bir perspektif sunmuyordu. Bu boşluğu doldurmaya ni-yet ettim ve iki yıllık yoğun bir çalışma sonunda elinizdeki kitabın İngilizce orijinalini ABD’de basmak kısmet oldu. “The Islamic Jesus” ismiyle St. Martin’s Press tarafından 2017 Şubat’ında ya-yımlandıktan sonra da, çok şükür, epey ilgi topladı.

Okurlar için bir uyarıda bulunayım: Bizde “tek bir paradig-ma içinden” konuşan kitaplar yaygındır. Örneğin Hz. İsa

Page 2: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

MERYEMOĞLU İSA12

hakkında Müslümanca bir kitap yazmak demek, sadece Kur’an’a, Hadis’e ve diğer İslami kaynaklara bakarak yazmak demektir.

Ama bu kitap öyle değil. Paradigmalar içinde gidip-geliyor. İslam’ın tarif ettiği Hz. İsa’yı anlatmak için, önce Hristiyanlık-tan, hatta Yahudilikten yola çıkıyor. Çünkü yapmak istediğim, bu kitabı okuyan Hristiyan veya Yahudilerin de, İslam hakkın-da daha sahih ve daha aşina bir algıya sahip olması. Tabii bunun tersi de geçerli: Bu kitabı okuyan Müslümanlar da, umulur ki, bu diğer iki İbrahimi dine dair yeni perspektifler kazanabilir.

Müslüman okur açısından, “Bugün İsa Müslümanlara Ne Öğretebilir?” başlıklı son bölümünün bilhassa önemli olduğunu da vurgulamak isterim. Bu bölüm, Hz. İsa’dan alınan bir ilham-la bugüne bakıyor ve İslam medeniyetinin mevcut krizinin nasıl aşılabileceğine dair önemli iddialar içeriyor. Bir okuyup düşü-nün derim.

Kitabı Türkçeye kazandıran Düşün Yayıncılık’a müteşekki-rim. Çok titiz ve müdakkik bir tercüme çıkaran Onur Atalay’a, süreci ustaca yöneten genel yayın yönetmeni Hümeyra İsla-moğlu Okuyan’a ve emeği geçen diğer herkese teşekkürlerimi sunuyorum.

Şunu da ekleyeyim: Bu kitapta bazı hassas ilahiyat meselele-rine dokundum. Ele alıp tartıştığım her görüşü savunmuş deği-lim. Ama savunduklarım da var ve elbette hata yapmış olabili-rim. Yapıcı eleştiri getirmek isteyen herkese kulağım açıktır. Her meselenin en doğrusunu Allah bilir. Biz insanlar ancak bil-gi ve fikir paylaşa paylaşa hakikate doğru ilerleyebiliriz. Ve gay-ret bizden, tevfik Allah’tandır.

Mustafa AKYOLAralık 2017

Page 3: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

Müslümanların İsa ve onun doktrini hakkında inandıkları şey, Muhammed’in icadı [değildir]… Havarilerin dönemi kadar eskidir, mezhepler veya kiliselerce temsil edilegelen bir fikridir.

John Toland, Nazarenus: Or Jewish, Gentile, and Mahometan Christianity, Londra, 1718

Page 4: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

Giriş7

Yakup’la KarşılaşmaYakup, İbrahim’in çocukları arasında ihtiyacı

çok hissedilen “kayıp halka” olabilir.Jeffrey J. Bütz, din alimi, Lüteryen papaz1

H z. İsa’dan sonraki üçüncü binyılın ilk günlerindeydi. Şehrimin, yani İstanbul’un en işlek caddesinde yürü-yordum. Caddenin her daim dolu bir kafesinde eski

bir dostumla buluşacaktım. Çok zaman olduğu gibi o gün de sa-dece turistler ve kentliler değil, çeşitli siyasi aktivistler de İstik-lal Caddesi’ne üşüşmüşlerdi.

Önce komünistler gözüme çarptı. Destekledikleri “halkın partisi” her ne ise onun isminin büyük sarı harflerle üzerine iş-lendiği kırmızı gömlekler giyiyorlardı. İçlerinden biri bana, yak-laşan proleterya devrimini müjdeleyen bir broşür uzattı. Nazikçe aldım ve cebime koydum. Onu ancak ilk çöp tenekesine kadar muhafaza etmeye niyetliydim. Sonrasında, caddede oturmuş oğullarının yasını tutan bir grup Kürt anne gördüm. Çocukları muhtemelen, o zaman için üzerinden yirmi yıl geçmiş ve

Page 5: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

MERYEMOĞLU İSA16

sertliğiyle nam salmış olan “terörle mücadele” kampanyasının kurbanları arasındaydı.

Az daha ötede, pek de aşina gelmeyen bir başka grubu gör-düm. Aralarından güleç yüzlü bir genç nazikçe yanıma yaklaştı ve sordu:

“Merhaba efendim, daha önce hiç Müjde’yi okudunuz mu?”Daha ben “eee şey…” aşamasındayken, o, üzerinde “İncil”

yazan kitapçığı tutuşturuverdi elime.“Hımm anladım” dedim içimden. Bunlar, Türkiye’deki İs-

lamcıların ve ulusalcıların kafayı taktıkları o Hristiyan misyo-nerlerdi. O zamanlar basında, Batılı güçlerin Türkleri “Hristi-yanlaştırmak” ve sonrasında bir şekilde ülkelerini ele geçirmek üzere gizli bir karar aldığına dair pek çok hikâye dolaşıma so-kulmuştu. Hatta bazı gazeteler, misyonerleri CIA’in finanse et-tiğini ve dağıttıkları her İncil’in içinden yüz dolar çıktığını bile yazmıştı.

Elimdeki İncil’i kontrol ettim. Maalesef yüz dolardan eser yoktu. Yine de bu değerli bir armağandı ve onu saklamaya karar verdim. Adını öğrendiğim ama sonrasında bir türlü hatırlaya-madığım o genç misyonere teşekkür ettim ve günün geri kalanı için yola koyuldum.

Gece olduğunda, yatmadan önce, Müjde’nin elimdeki nüs-hasını açtım ve okumaya başladım. Beni gerçekten içine çekti. Sanırım Matta İncili’ni daha o gece bitirmiştim. Sonraki birkaç hafta boyunca tüm Yeni Ahit’i -İncilleri ve Mektupları- ardı ar-dına ve büyük bir dikkatle okudum. Metnin büyük kısmı, özel-likle de İsa’ya ait olan kısımlar, takdire şayan çilesiyle, adanmış-lığıyla, ihlasıyla, takvasıyla beni etkiledi. İnançlı bir Müslüman olarak Hristiyanların kutsal metinlerini oldukça çarpıcı ve ilham verici buldum.

Page 6: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

MUSTAFA AKYOL 17

Ama hoşuma gitmeyen kısımlar da vardı; bilhassa İsa’nın tanrısallığını vurgulayan pasajlar. Bu, İslam’ın tavizsiz tek tanrı-cılığının asla kabul etmediği ve nitekim Kur’an’ın da açıkça kı-nadığı bir inançtı. ‘Tanrı’nın elçisi olarak İsa’, benim Müslüman zihnimin çok aşina olduğu, değerli bir temaydı. Fakat ‘Tanrı olarak İsa’ kabul edilemezdi.

Bu yüzden, okumamın bir noktasında, bir metot kullanmaya karar verdim. Buna göre, Yeni Ahit’in en hoşuma giden kısım-larının altını mavi tükenmezle, itirazım olan kısımlarının altını ise kırmızı tükenmezle çizecektim. Kısa süre sonra, dört İn-cil’de, özellikle de ilk üçünde mavi çizgilerin çoğunlukta olduğu ama Pavlus’un mektuplarının kırmızı çizgilerle dolu olduğu an-laşıldı. Pavlus’un “kristoloji”si (daha sonra öğreneceğim bir te-rimdi bu) bana hiç uymuyordu.

Sonrasında, Yeni Ahit’in sonlarına doğru, bu kitaba olan çe-kinceli ilgimi tekrar canlandıran bir mektuba rastladım. Bu me-tindeki öğretiler sadece inandıklarımla uyum içerisinde olmakla kalmıyorlardı, daha da önemlisi bunlar arasında benim inancıma aykırı bir şey de bulunmuyordu. Altı çizili satırlar tamamen ma-viye dönmüştü, bir başka deyişle. Ve artık kırmızıdan eser yoktu.

Üstelik bu mektupta, benim kutsal kitabımla, yani Kur’an’la çarpıcı benzerlikler taşıyan pasajlar dahi vardı. Söz gelimi, bu mektupta geçen aşağıdaki pasajı okuduğumda irkildim:

Dinleyin şimdi, “Bugün ya da yarın filan kente gideceğiz, orada bir yıl kalıp ticaret yapacağız ve para kazanacağız.” diyen sizler, yarın ne olacağını bilmiyorsunuz… Bunun yerine, “Rab dilerse yaşayacağız, şunu şunu yapacağız.” demelisiniz.2

Afallamıştım… Bu Kur’an’da çok iyi bildiğim bir ayete o ka-dar benziyordu ki: “Hiçbir şey için, Allah’ın dilemesi dışında:

Page 7: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

MERYEMOĞLU İSA18

‘Ben yarın onu yapacağım.’ deme. Ancak ‘Allah dilerse (yapabi-lirim).’ de.”3

Bu mektubu o kadar sevmiştim ki, onu, benim dostane Kur’an çalışma grubuyla (uzun yıllardan beri her bir-iki haftada bir, Kur’an mealini ve onun tefsirini okumak ve tartışmak için bir araya geldiğimiz arkadaş çevresiyle) paylaşmaya karar ver-dim. İnançlı fakat sorgulayan Müslümanlar olan arkadaşlarım, onlara Hristiyanların Kitab-ı Mukaddes’inden bir pasaj okuya-cağımı söylediğimde, bundan memnun oldular. Dikkatlice din-lediler ve beklediğim üzere, duydukları hoşlarına gitti.

“Bu Kur’an’a çok benziyor.” dedi bir arkadaşım. “Hem içeri-sinde İsa’nın Tanrı’nın oğlu olduğuna dair de hiçbir şey yok.” diye ekledi bir diğeri. “Sen bunun Hristiyanların kutsal kitabın-dan olduğuna emin misin?”

“Evet, elbette.” dedim, “Bu Yeni Ahit’ten bir bölüm ve adı da Yakup’un Mektubu.”

“Yakup mu? Yakup da kim?” diye sordu bir tanesi.Onun sorusuna mukabil, ben de kendime sordum: Evet, ha-

kikaten, kimdi bu Yakup?

Teolojik Bir EvrekaTakip eden birkaç ay boyunca, sonraları hayranı olacağım bu

Yakup’un kim olduğunu araştırdım durdum. Öğrendiğime göre Hristiyan tarihi onu Adil Yakup olarak tanıyordu ve İsa ile ara-larında çok özel bir bağ vardı: Eğer Yeni Ahit’i düz manasıyla alacak olursak, o İsa’nın en büyük erkek kardeşiydi. Çünkü ba-kire doğumdan sonra Meryem, adı Yusuf olan birisiyle evlenmiş ve ondan çocukları olmuştu. İşte Yakup bu çocukların en büyü-ğüydü.4

Page 8: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

MUSTAFA AKYOL 19

Ne ilginçtir ki, İsa ile arasındaki bu çarpıcı bağa rağmen, Ya-kup’un Yeni Ahit’in sonlarına gömülmüş bu kısa, üç sayfalık mektubu, tarihte hak ettiği değeri görmemişti. Okuduğuma gö-re, Hristiyanlar dördüncü yüzyılda kutsal metinlerinin nelerden müteşekkil olacağına karar verirlerken, Yakup’un Mektubu ih-tilaf konusu olmuş ve nihayetinde kilise babaları onu ancak ker-hen kabul etmişlerdi.5 İlerleyen yüzyıllarda da bazı önemli din adamları, bu mektup hakkındaki şüphelerini dillendirmekten çekinmemişlerdi. Hatta Martin Luther açıkça tavır almış ve onu “değersiz mektup” olarak nitelemişti.

Yakup’un Mektubu hakkındaki bu gariplikler (onun ana akım Hristiyanlıktan farklı duruşu ve İslam inancıyla şaşırtıcı uyumu) bana bir iz üstünde olduğumu söylüyordu. Fakat maa-lesef, bu konu üzerinde derinleşecek vaktim yoktu. Bitirmem gereken tamamen farklı konuda (Kürt sorunu) bir yüksek lisans tezim vardı. Sonraki yıllarda da farklı dini ve siyasi konularda yazmakla meşgul olacaktım. Fakat yine de Hristiyanlığın ilk dö-nemleri hakkında okumayı sürdürdüm. Bir de Yakup’u ve onun abisi İsa’yı aklımın bir köşesinde tuttum.

Bu ilginç mevzuya artık daha fazla eğilmeye karar verdiğim-de, Yeni Ahit ile tanışmamın üzerinden neredeyse on yıl geç-mişti. Hristiyanlığın erken dönemi ve tarihsel İsa hakkında on-larca akademik kitap edindim ve okudum. Hepsinin sayfaları, mavi ve kırmızı kalemlerimin çizgileriyle tanıştı. Fakat muhte-melen hiçbir pasaj, Hristiyanlığın doğuşu ve kadim Yahudilik konusunda çalışan bir akademisyen olan James D. Tabor’un yazdığı şu satırlar kadar ilgimi çekmedi. Bu satırları okumak be-nim için tam bir “evreka” anıydı:

Yeni Ahit içerisinde yerleşik birbirinden tamamen ayrı ve farklı iki Hristiyanlık bulunur. Bir tanesi, Hristiyanlığın bizim aşina olduğumuz ve iki bin yıl boyunca milyarlarca

Page 9: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

MERYEMOĞLU İSA20

insanın inancı haline gelmiş bir versiyonudur ki bunun sa-vunusunu yapan Pavlus’tur. Diğer versiyon ise ilki tarafın-dan daha milattan sonraki ilk yüzyılda baskılanıp, önem-sizleştirilmiştir ve artık büyük oranda unutulmuştur… Bu versiyonun savunucusu ise İsa’nın kardeşi Yakup’tan baş-kası değildir.6

Elbette, araştırmam boyunca fark ettiğim üzere, Hristiyanlı-ğın ilk dönemleri üzerine uzmanlaşmış herkes bu kışkırtıcı tezi paylaşıyor değildi. Hristiyan alimlerin teamülü, geçmişten gü-nümüze, Pavlus ve Yakup’u uzlaştıracak bir yol önermek olmuş-tu. Onlara göre bu iki isim arasında bir doktrin farkından ziya-de bir vurgu farkı vardı. Dahası 1970’lerin sonlarından itibaren bazı alimler de, Pavlus hakkında bir “yeni perspektif” geliştirdi-ler. Buna göre Pavlus’un yorum ve reformları aslında, bazı Hris-tiyanların sonradan zannedeceklerinin aksine, Yakup’unkiler-den öyle radikal anlamda farklı değillerdi.7

Yine de bana göre, Yakup ve Pavlus’un öğretileri arasındaki fark apaçık ortadaydı. Bu ayrılığı daha da çarpıcı kılan husus, bu iki ismin tarihsel olarak Hristiyanlığın iki farklı kolunun fikir babaları olmalarıydı. İsa’nın çarmıha gerilmesini müteakip Ku-düs’teki İsa hareketinin liderliğini üstlenen Yakup, “Yahu-di-Hristiyanlık”ın en önemli öncüsü olacaktı. Bu, Pavlus’un va-az ettiği Hristiyanlıktan, yani özellikle Greko-Romen dünyada Yahudi olmayanlar arasında yayılan ve bildiğimiz üzere, zaman-la dünyanın en popüler inancı haline gelecek olan Hristiyanlık-tan bir hayli farklıydı. Pavlus’un açtığı yol müthiş bir başarı ya-kalarken, onun Yahudi muadili tarih sahnesinden silindi gitti. Öyle ki Hristiyanlarca ancak dinlerindeki pek çok “sapkın” fır-kadan birisi olarak hatırlanır.

Yahudi-Hristiyanlar, Hz. İsa’nın adanmış takipçileri olmakla beraber amel, doktrin ve zihniyet olarak halen Yahudi’ydiler. Bir

Page 10: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

MUSTAFA AKYOL 21

başka deyişle onlar, Yahudi Şeriatı’na uyuyor, kurtuluşu Yahudi-lik içinde arıyor ve Tanrı, Mesih gibi kavramlara Yahudilikteki bağlamlarına uygun biçimde inanıyorlardı. Onların inançları, özellikle üç noktada diğerlerinden farklılık arz ediyordu:

– Onlar için Tanrı kesin olarak “bir”di; “birde üç” değildi.– Hz. İsa, Yahudilerin vadedilmiş Mesih’iydi; ama ilah de-

ğildi.– İnsanlar ancak iki şey vasıtasıyla kurtuluşa erebilirlerdi:

Tanrı’ya iman ve salih amel.Yahudi-Hristiyanlığın bu özelliğinden haberdar olduğumda

bir kez daha afallayacaktım: İslam’a ne kadar da benziyordu. Yakup’tan altı yüzyıl sonra Kur’an, şunları haber vermekteydi:

– Tanrı kesin olarak “bir”dir; “birde üç” değildir.Hz. İsa, Yahudilerin vadedilmiş Mesih’idir; ama ilah değil-

dir.– İnsanlar ancak iki şey vasıtasıyla kurtuluşa erebilirler: Al-

lah’a iman ve salih amel.Bu noktada artık kendime şu soruyu sordum: Tüm bunlar

sadece tesadüf olabilir miydi? Tesadüfün bu kadarı biraz fazla değil miydi?

İlginç İrtibatlarBazı Batılı okurlar, Kur’an’da İsa hakkında bir şeyler yazılmış

olduğunu duyunca şaşırabilirler. Ama onları kim suçlayabilir ki? Kur’an’ın içeriği günümüzde sıklıkla yanlış aksettiriliyor. Mesela Kur’an canlı bombaların cennette “yetmiş iki bakireye” kavuşa-caklarını filan söylemez; zina yapanların recm edilmesi veya din-den çıkanların öldürülmesi gibi hükümler de Kur’an’da yoktur.8

Page 11: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

MERYEMOĞLU İSA22

Buna mukabil, evet, Kur’an İsa ve onun annesi Meryem hak-kında pek çok şey söyler. Hatta surelerinden, hem de uzun su-relerinden biri Meryem adını taşır ve bakire doğumun ayrıntıla-rını nakleder. Kur’an’ın değişik surelerinde İsa’nın öğretileri ve mucizeleri anlatılmakla kalmaz, Müslümanlara havarileri örnek almaları da salık verilir.9 Bu bağlamda Kur’an’da nakledilenlerin büyük kısmı, İncillerle uyum içerisindedir (veya en azında ara-larında tezat yoktur). Bununla beraber, Kur’an’ın ana akım Hristiyanlığa açık biçimde karşı çıktığı ve üzerinde önemle dur-duğu bir nokta vardır ki, o da Hz. İsa’nın, Hz. İbrahim, Hz. Musa veya Hz. Muhammed’in kendisi gibi Allah’ın kulu ve el-çisi olduğudur. O da diğerleri gibi insandır, Tanrı değil. Övgü-ye layıktır, kendisi sevilmeli ve örnek alınmalıdır ama tanrısal bir varlıkmışçasına kendisine tapılmamalıdır.

Yukarıda alıntıladığım Tabor, görünüşte ilişkisi olmayan bu iki inanç arasındaki ilginç uyuma dikkat çeken uzmanlardan bi-ridir. Popüler kitabı The Jesus Dynasty’nin (İsa Hanedanlığı) en sonunda şunu ifade eder: “Benim çalıştığım konu (Yahu-di-Hristiyanlık) ile… geleneksel İslam inancı arasında bazı çar-pıcı irtibatlar var.” Yine Tabor’un ifadesiyle “İslam’ın, İsa’nın mesiyanik bir peygamber ve bir mürşid olduğuna dair vurgusu, Yakup’un kitabı ile paralellik arz eder.”10

Tarihçi, arkeolog ve Kitab-ı Mukaddes uzmanı ünlü bir aka-demisyen olan Robert Eisenman da şöyle yazar: “Yeni Ahit’te Yakup ile özdeşleşen iman ve amele dair temel mefkure, Kur’an’da da kendini belli eder.”11 Dahası ona göre, “Müslü-manların beslenmeyle ilgili kuralları, Elçilerin İşleri kitabında olduğu gibi, Yakup’un öteki uluslar bağlamında verdiği talimat-ları temel almıştır.”12

Peki ama bu nasıl mümkün olabilir? Hz. İsa’nın Yahudi ta-kipçilerinin iman esasları ile Hz. Muhammed’in Arap ashabı

Page 12: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

MUSTAFA AKYOL 23

arasında böylesine çarpıcı bir irtibat nasıl var olabilir? Eğer Yahudi-Hristiyanlar milattan sonraki ilk yüzyılda Kudüs çev-resinde yaşamış ve beşinci yüzyılın sonunda da tarih sahnesin-den çekilmişlerse (ki tarihçiler bunun böyle olduğuna inanı-yor), onlar nasıl yedinci yüzyılın başında Arabistan’da doğan ve yeni bir iman, tövbe ve kurtuluş çağrısı olan İslam ile irti-batlandırılabilir?

Bu kitapta ben, İslam’ın Hz. İsa’ya bakışını gösterirken, bu ve benzer sorulara da cevap arayacağım. Hem Yahudi-Hristi-yanların hem de İslam’ın Hz. İsa’ya bakışının, konunun uzman-ları tarafından etraflıca (ama çoğunlukla ayrı ve alakasız konular olarak) ele alınmış olması elbette işimi nispeten kolaylaştırıyor. Ayrıca genelde Avrupalı (özellikle Alman) olan bir avuç akade-misyenin, bu zahiren alakasız hikâyeler arasındaki irtibata dik-kat çektiği ve onların kesişim noktalarını akademik kitaplarında ve makalelerinde ifade ettiği de doğru bir yaklaşımdır. Yine de bu konu, ne olması gerektiği tarzda bütün boyutlarıyla araştırıl-mış ne de genel kamuoyunun dikkatine sunulmuş bulunuyor. İşte bu kitapta ben, dinler tarihinin en önemli bulmacalarından (isterseniz gizemlerinden diyelim) biri olduğuna inandığım bu konuyu derinlemesine irdeleyeceğim.

Bulmacanın parçalarını bulmak için ilk olarak, Yahudi İsa ve onun ilk Yahudi takipçileri (ufak Yahudi-Hristiyan cemaati) hakkında bir fikre sahip olacağımız birinci yüzyıl Filistin’ine uzanacağız. Sonrasında yedinci yüzyıl Arabistan’ına uğrayıp, İs-lam’ın doğuşuna şahitlik edeceğiz. Ve nihayet bu iki ayrı hikâ-yenin hangi noktalarda buluştuğunu göreceğiz.

Kitapta ayrıca, Kur’an’ın Hz. İsa ve annesi Meryem hakkın-da ne söylediğini ve bu anlatının Hristiyan kaynaklarıyla (sade-ce Kitab-ı Mukaddes’le değil, apokrif metinlerle de) ne ölçüde uzlaştığını derinlemesine irdeleyeceğim. Yine Hz. İsa’nın, İslam

Page 13: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

MERYEMOĞLU İSA24

kaynaklarına göre ikinci bir kez daha gelip gelmeyeceğini ve gü-nümüz Müslümanlarının bu vaatten ne anlaması gerektiğini de tartışacağım.

Her şey bir yana elinizdeki kitapta, en temelde, hırpalanmış dünyamızın üç büyük İbrahimî dininin, aralarında şimdi ve geç-mişte var olan gerilime rağmen, Nasıralı İsa’nın (o muhteşem insanın) hikâyesi etrafında nasıl bir araya gelebileceklerini bir-likte keşfedeceğiz. Çünkü Yahudiler, Hristiyanlar ve Müslü-manlar, Hz. İsa’nın şahsiyetinde bir şekilde birleşiyorlar: Ya onun mensubu olduğu bir inancı, ya onun üzerine bina edilen bir inancı ya da ona derin hürmet besleyen bir inancı taşıyorlar.

(DİPNOT)1 Jeffrey J. Bütz, The Brother of Jesus and the Lost Teachings of Christianity (Roc-

hester, VT: Inner Traditions, 2005), s. 188.2 Yakup’un Mektubu 4:13–17.3 Kur’an 18:23–244 Matta ve Luka İncillerinden, Meryem’in Yusuf isimli bir şahısla evlendiğini

biliyoruz. (Matta 1:18–25 ve Luka 2:1–17). İsa’dan sonra onların çocukları olduğu hakkında Yeni Ahit’te doğrudan bir bilgi yoksa da genellikle Hz. İsa’nın kardeşlerine yapılan atıflardan bu bilgi çıkarsanmaktadır. “Bu, Mer-yem’in oğlu marangoz değil mi? Bunlar da kardeşleri Yakup, Yose, Yahuda ve Simun değil mi? Kız kardeşleri de burada aramızda oturmuyor mu?” (Markos 6:3). Ayrıca bk. Matta 13:55-56.

5 James D. Tabor, Paul and Jesus: How the Apostle Transformed Christianity (New York: Simon and Schuster, 2012), s. 39.

6 James Tabor, The Jesus Dynasty: The Hidden History of Jesus, His Royal Family, and the Birth of Christianity (New York: Simon and Schuster, 2006), s. 261.

7 “Pavlus hakkındaki yeni perspektif” en başta şu üç saygın akademisyen tara-fından geliştirildi: E. P. Sanders, James D. G. Dunn ve N. T. Wright. Onla-rın da başlangıç noktası, İkinci Tapınak dönemi Yahudiliğinin (İsa’nın yaşa-dığı dönemin Yahudiliğinin) Hristiyanların özellikle de Protestanların sonra-dan varsayacaklarının aksine hiç de kötü anlamda “legalistik” olmamasıdır.

Page 14: Türkçe Baskıya Önsöz - Mustafa Akyolmustafaakyol.org/images/downloads/Meryemoglu-Isa-Onsoz-ve-Giris.pdfTürkçe Baskıya Önsöz 7 B u kitabı yazmaya 2014 yılı başlarında

MUSTAFA AKYOL 25

Onlarda Tanrı’nın “lütfu” anlayışının olmadığı doğru değildir. Bu argümana göre Pavlus Yahudilikten, “lütfu” öne sürerek ayrılmamış, fakat bu “lütfu” İsrailoğullarının haricine de genişleterek ayrılmıştır. bk. Kent L. Yinger, The New Perspective on Paul: An Introduction (Eugene, OR: Cascade Books, 2011). Ayrıca bk. Craig C. Hill, “On the Source of Paul’s Problem with Juda-ism,” içinde Redefining First-Century Jewish and Christian Identities: Essays in Honor of Ed Parish Sanders, ed. Fabian E. Udoh (Notre Dame, IN: University of Notre Dame Press, 2008), s. 311–318.

8 İslam hukukunda böylesi hükümler varsa da bunlar Kur’an’da değil, Kur’an sonrasında oluşturulmuş hadis ve fıkıh geleneğinde mevcuttur; ki bu gelenek bir ölçüde, oluştuğu çağların siyasi ve kültürel bağlamını yansıtır. Konu hak-kında daha fazla bilgi için benim önceki kitabıma başvurulabilir: Islam without Extremes: A Muslim Case for Liberty (New York: W.W. Norton, 2011), s. 100–106.

9 Kur’an 61:14.10 Tabor, The Jesus Dynasty, s. 315.11 Robert Eisenman, James the Brother of Jesus: The Key to Unlocking the Secrets of

Early Christianity and the Dead Sea Scrolls (New York: Penguin Books, 1998), s. 3.

12 age.