İstİklal marŞi - mebkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. ·...

68

Upload: others

Post on 21-Jan-2021

2 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları
Page 2: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

İSTİKLAL MARŞIKorkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; Bastığın yerleri «toprak!" diyerek geçme, tanı! Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak; Sen şehîd oğlusun, incitme, yazıktır atanı;O benimdir, o benim milletimindir ancak. Verme, dünyâları alsan da, bu cennet vatanı.

Çatma, kurban olayım çehreni ey nazlı hilâl! Kahraman ırkıma bir gül... ne bu şiddet bu celâl? Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl, Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl.

Ben ezelden beridir hüryaşadım, hüryaşarım. Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım! Kükremiş sel gibiyim; bendimi çiğner, aşarım; Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Garb'ın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar;Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var. Ulusun, korkma! Nasıl böyle birîmânı boğar, „ Medeniyet!" dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın;Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın. Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın...Kim bilir, belki yarın... belki yarından da yakın.

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ? Şühedâ fışkıracak, toprağı sıksan şühedâ!Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Huda, Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.

Ruhumun senden, İlâhî, şudur ancak emeli: Değmesin ma'bedimîn göğsüne nâ-mahrem eli! Bu ezanlar-ki şehâdetleri dînin temeli- Ebedîyurdumun üstünde benim inlemeli

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım; Her cerîhamdan, İlâhî, boşanıp kanlı yaşım, Fışkırır rûh-i mücerred gibi yerden na'şım;O zaman yükselerek Arş'a değer, belki başım.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl;Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl. Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet; Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl!

Page 3: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

i ç i n d e k i l e r

Bayrağımız............................................................................................................ 4-5

2018 YKS Başarımız............................................................................................ 6

Misafir Öğrenciler............................................................................................... . 7

Mehmet BOZDAĞ ile Röportaj.......................................................................... 8-11

Evren Ses ile mi Oluştu........................................................................................ 12-13

Nano Teknoloji..................................................................................................... 14-15

Pi sayısı................................................................................................................. 16

Kolay Gelsin.......................................................................................................... 16

Engelsiz Hayat...................................................................................................... 17

Tarihin Bize Öğrettikleri.................................................................................... 18

Yapay Seçimsiz Gıdalar....................................................................................... 19-21

Otizm...................................................................................................................., 22-23

Genç İmam Hatiplim........................................................................................... 24

İmam Hatiplim.................................................................................................... . 25

Varoluş Gayemiz Üzerine.................................................................................... 26-27

İmam Hatipli Olmak............................................................................................ 28

Edebiyatçı Gözüyle............................................................................................. , 29-31

Niyet....................................................................................................................... 32-33

İki Nokta Arasında............................................................................................... 34

Devenin Yaratılışı................................................................................................ 35

Kardeş Olalım....................................................................................................... 36

Zaman Hırsızları.................................................................................................. 37

Teknoloji Sosyal Medya....................................................................................... 38

Teknoloji Bağımlılığ ı ........................................................................................... 39-41

Kendi Başına Düşünmenin Eğitimdeki Y eri..................................................... 42

Asla Pes Etme........................................................................................................ 43

Osmanhca Türkçesi Metni.................................................................................. 44-46

Bir Yazar Bir Eser............................................................................................... 47

Bulmaca - Zeka Oyunları - Gülmeceler ........................................................... 48-51

2018-2019 Öğretim Ydı Etkinliklerimiz............................................................. 52-57

Eğitim Öğretim Ortamlarımız............................................................................ 60-63

Page 4: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

EDİTÖRDEN

KAYSERİ ANADOLU İHL FEN VE SOSYAL BİLİMLER PROJE OKULU YIL 2019 SAYI:2

İMTİYAZ SAHİBİ Kayseri Anadolu İHL Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu Adına Tevfik KÖK

GENEL YAYIN YÖNETMENLERİ Dr.Yavuz YÜCEL Fırat ŞAHİN

YAYIN DANIŞMANI Rıza BOZDAĞ

REKLAM Rıza BOZDAĞ

YAZIŞMA ADRESİ Gülük Mah. Osman Kavuncu Bulvarı No:41 Melikgazi/Kayseri

Tel: 0352 3360100 Fax:0352 3360109 Web: kanadoluihl.meb.kl2.tr

Dergimizde yayınlanan yazıların her türlü Sorumluluğu yazarlarına aittir.

«föi&mifJkfcİTrafcmanirrafnm

Allahın selamı, rahmeti, bereketi üzerinize olsun değerli okuyucularımız. Geçen yıl ilk sayısını çıkardığımız ve Hutabâ (hatipler) ismini verdiğimiz dergimizin bu yıl ikinci sayısıyla sizleri buluşturan Rabbimize binlerce şükürler olsun. İnşaAllah dergimiz her yıl edindiğimiz tecrübeleri üzerine koyarak çıkmaya devam eder.

2019 yılı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN5 m yayınladığı Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle“Prof Dr. Fuat SEZGİN yılı” olarak ilan edildi. Biz de bu değerli hocam ızı rahmetle anarken dergimizin temasım bu sayısında Bilim- Teknik ve Teknoloji olarak belirledik. Okulumuzun değerli öğretmenleri ve öğrencileri tarafından hazırlanan yazılarda Bilim-Teknik ve Teknolojideki gelişmeler vurgulandı. Ayrıca hikâye, şiir, sohbet, deneme, yazar-kitap tanıtımları, bulmaca ve zekâ sorulan yanında 2018-2019 Eğitim Öğretim yılında okulumuzda yapılan etkinliklerin bir kısmını sizlerle paylaşmaya çalıştık. Böylece okulumuzun da sesi olmaya gayret ettik.

Dergimize ismini veren ve her iki sayının de çıkmasında yardımlarım esirgemeyen değerli eşime de teşekkür ederim.

Sözü daha fazla uzatmayayım. Sürçülisan ettikse affola. Başka sayılarda İnşaAllah buluşmak üzere.

Allaha emanet olun.

Fırat ŞAHİN

Türk Dili ve Edb. Öğrt.

Page 5: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla!

Kıymetli Okurlar,

Milletimizi ayakta tutan, hiç şüphesiz ki milli ve manevi değerlerimizdir. Gençlerimizin ‘öz’ünde varolan bu değerleri canlı ve diri tutmak, milletin bekâsı için oldukça önemlidir, imam Hatip Liseleri açıldığı günden bu yana bu önemli misyona talip olmuş ve bunu kendine şiâr edinmiştir. Bu misyon; gençlerimizin, milli ve manevi değerlerine sahip çıkarak, bu değerleri yaşamak, yaşatmak ve sonraki nesillere taşımaktır.

Kayseri Anadolu imam Hatip Lisesi olarak, öğrencilerimizi hayata çok yönlü olarak hazırlamayı amaç edindik. İmanlı, milli değerlerini benimseyen ve akademik başarılan ile öne çıkan bir nesli yetiştirebilmek için, gece gündüz demeden, özverili bir ekip ruhu ile çalışmalanmıza devam etmekteyiz. Bu uğurda emek veren, gayret gösteren, çaba sarf eden tüm meslektaşlanma teşekkür eder, kolaylıklar dilerim. Yazımı burada sonlandınrken hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum. Allah’a emanet olun!

Tevfik KÖK

Okul Müdürü

3

Page 6: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

BAYRAĞIM IZ

Halkım ızın büyük çoğunluğunu “aptal” olarak niteleyen Aziz N esin şöyle dediği söylenir:

“Önüme dünyanın bütün ülkelerinin bayraklarının resimlerini açıp tarafsız bir gözle bakm aya çalıştım. H angisinin en güzel olduğunu bilm ek istedim. O kadar baktıktan sonra bizim bayrağım ızın en güzeli olduğuna karar verdim. Asıl anlam adığım şey, bu kadar aptal b ir halk, bu kadar güzel b ir bayrağı nasıl yapabildi.”

A ziz N esin böyle b ir şeyi gerçekten söyleyip söylemediğini bilm iyorum am a onun fütursuzca ve edepsizce kullandığı “aptal” kelimesini bu kahram an ve asil b ir millete yakıştırmamız m üm kün değildir. Onun bu ifadesi bana, atalarımızın “Kem söz, sahibine aittir” şeklindeki muhteşem sözünü hatırlattı. Aziz N esin’in aynaya bakarak bu sözü sarf ettiğini hatırlatıp polemiğe girm eden asıl söylem ek istediğime geçmek istiyorum.

A ziz N esin ve onun gibi seküler düşünceye sahip kişiler, bayrağım ızın üzerinde neden ay yıldız ve renginin de neden al olduğunu, OsmanlI'nın neden bu bayrağı seçtiğini elbette bilmezler. B ilseler de asla kabul etmezler. Bu yüzden böyle ukalâlıklar yaparlar ve yapmaya da devam edeceklerdir.

Ay-yıldızlı al bayrağım ıza karşı edepsizce ve saygısızca ifade ve hareketler, ne yazık ki sadece seküler düşünceye sahip kişilerden ya da bölücü teröristlerden gelmemektedir. M aalesef bazen, kendini dindar olarak niteleyen bazı kişilerden de aynı edepsizliği ve saygısızlığı görmekteyiz.

Bu bayrak, bize şehir efsanesi olarak anlatılan ve okullarımızın koridorlarına asılan “Türk Bayrağının Doğuşu” resimlerinde anlatıldığı gibi savaş meydanlarında şehid düşen askerlerimizin kanlarının oluşturduğu gölcüğe gökyüzündeki hilalin yakamoz oluşturan yansım ası neticesinde icat edilmiş değildir. Bu şekildeki anlatım, tam am en b ir efsanedir.

Bu bayrak, ecdadımız OsmanlI'nın dünya M üslüm anlarının lideri olduğu dönemlerde bilinçli olarak ay, yıldız ve al renk kullanılarak yapılmıştır. H ilal “Lâ ilahe illallA llah” yıldız “M uham m edür-R asûlu llah” demektir. Al renk ise gerçekten şehitlerin kanlarını ifade etmektedir.

Bayrağımız, 9/Tevbe: 40'ta bildirildiği gibi “İ ’lâ - i kelim etullah (A llah’ın sözünün en yükseğe çıkarılması)” maksadına m atuf olarak hazırlanm ış ve bu m aksatla en yükseğe çekilmiştir. Bayrağın niye ayaklar altına alınmaması ve yere serilmemesi yahut başka bir amaçla kullanılmaması gerektiği, hatta bunun için özel kanun çıkarılmış olmasının nedeni de budur.

Yani bayrak, “uğrunda ölünecek tek şey vardır, o da A llah'tır” iddiasının maddi bir sembolüdür. Bunun dışındakiler teferruattır.

Tarih boyunca “H ilâl” dendiği zam an bundan kastedilenin dinimiz İslâm olması boşuna değildir. Hilâlin İslâm dininin sembolü olması nedeniyle ecdadımız, yüzlerce yıldan beri onu inşa ettiği kubbe ve minarelerin en üst noktasına onu yerleştirmiştir. Bundan m aksat da “İ’lâ-i kelim etullah”tır. Yani “A llah sözünün en yükseğe çıkartılması”dır.

Page 7: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Bayrağım ızın anlamını bilmeyen ya da efsanelere inananlar açısından bunun bir önemi olmadığından dolayı, Cumhuriyetin ilanından sonra bize yutturulan efsaneler uydurulm uş ve bayrağım ızın gerçek anlamı unutturulm aya çalışılmıştır. H atta hilal ve yıldızı eski Türk dinlerinden olan Gök Tanrı dini ile ilişkilendirmeye kalkanlar bile olmuştur. Oysa bayrağımız tam am en İslâmî bir semboldür.

İşte bu yüzden, bayrağım ıza karşı saygısızlığı ve edepsizliği, hatta sözün en doğru söylenişi ile yapılan bunca düşmanlığı, seküler düşünceye sahip ya da bölücülüğü hayat felsefesi edinmiş terörist zihniyetlerde görm em iz bizi şaşırtmıyor. Ancak bizim dindar geçinen ukalâlarım ızın da bütün nim etlerinden yararlanmaktan hiç çekinmedikleri devletim izin bağımsızlığının sembollerine olan düşmanlıklarını bizim olan, bizden olan bayrağım ıza da yaparak onu da dışlamaları asla kabul edilebilecek bir tavır değildir.

M aalesef batı dünyasının bile bildiği bu gerçek, kendini M üslüm an olarak tanıtanlar tarafından bilinmemekte ve akıllan sıra bazı dînî gerekçelerle bu şanlı sembol dışlanmaktadır.

Oysa AB bile bunu bildiği için M esut Y ılm az’ın başbakanlığı döneminde “bayrağınızı ve dininizi değiştirmeden sizi aramıza almayız” deme fütursuzluğu göstermiş, bayrakla dinin aynı anlamı taşıdığına vurgu yapmıştı.

Kudüs ve M escid-i A ksâ muhafızı cesur adam Raid Salah’ın K udüs’teki ofisinin duvannda b ir Türk bayrağı asılıdır. Bu bayrak M avi M armara baskını sırasında 9 kardeşimizi şehid verdiğim iz sırada Siyonsitlerin ayakları altında ezilirken gemide aktivist olarak bulunan bir ablam ız tarafından alınmış ve K ayseri’deki b ir program da Raid Salah’a teslim edilmişti. Raid Salah bu bayrağı alıp kendisinde emanet olarak bulunan eşyaların arasına katmıştı. Raid Salah, muhafaza ettiği ve K udüs’ün tekrar Osm anlI’nın torunları tarafından teslim alındığı zam an onlara teslim edeceğini söylediği çok kıym etli eşyalara sahiptir. İşte bu şanlı ve kanlı bayrak da onlar arasına girmiştir.

Geçtiğimiz yıllarda K udüs’e ziyaretlerde bulunan Kayseri Barosu eski başkanlanndan Fevzi Konaç, Raid Salah ile bu bayrağın önünde bir fotoğraf çektirmişti. Raid Salah, bu bayrağı laik ve dem okrat bir rejim in sembolü olarak değil, İslâm ’ı tem sil eden bir sembol olarak gördüğü için m uhafaza etmektedir.

Aziz N esin’in halkım ızın nasıl olup da dünyanın en güzel bayrağını tasarladığını niye anlayamadığını gayet iyi anlıyorum da dindar geçinenlerin bunu niye anlayamadığını anlayamıyorum. Um arım ne kadar büyük bir yanlış içinde olduklarını anlarlar.

R ıza Bozdağ

M üdür Yardımcısı

Page 8: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

2018 YKS ÜNİVERSİTE YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE57 öğrencimiz 4 yıllık Fakültelere

48 öğrencimiz 2 yıllık Meslek Yüksekokullarına

8 öğrencimiz BESYO’ya

1 öğrencimiz Kara Harp okullarına

2 öğrencimiz Astsubaylık okullarına yerleşmiştir.

2017-2018 Eğitim Öğretim yılında okulumuzdan mezun olan öğrencimiz

Muhammet Emre KILIÇ Türkiye 315.’si olmuştur.

Ö S Y M2018-YKS Sonuçları

Sonuç A çık lam a Tarihi: 31 Tem m uz 201S

ADİ VE SOYADI İMUHAMMED EMRE KILIÇİ

TYT TESTLERİNDEKİ DOĞRU \ T YANLIŞ SAYILARITÜRKÇE SOSYAL BİLİM LER TEMEL MATEMATİK FEN BİLİM LERİ

Do ğru Yanlı; Doğru Yanlış Doğra Vu.1.4 Doğra Y u lıı39 1 16 3 1“ 4 3 2

AYT TESTLERİMDEKİ DOĞRU YAKLIŞ SAYILARITÜRK DİLİ \~ E EDEBİYATI - SOSY.AL BİLİM LER - 1

TÜRK DİLİ \"E EDEBİYATI TARİH - 1 COĞRAFYA - 1Doğru Yanlı; Doğru Yanlış Doğru Yanlı;

23 1 9 1 5 1SOSY.AL BİLİM LER - 2

TARİH - 2 COĞRAFYA - 2 FELSEFE GRUBU DKAB İLAVE FELSEFE GRUBU

Doğru Y u lı; Doeru Yanlış. Doeru Yanlış Doğru YanlışS 3 9 2 10 5 1MATEMATİK FEN BİL İMLERİMATEMATİK FİZİK KİMYA BİYOLOJİ

Doğru Yanlı; Doğru Yanlış Doeru Yanlış Doeru Yanlış7 S 0 0 0 0 0 0

OKUL \"E ORTAÖĞRETİM BASARI PUANI BİLGİLERİDİPLOMA NOTU ORTAÖĞRETİM BAŞARI PUANI OKUL KODU OKUL TÜRÜ KODU ALAN KODU D AL NO

91.26 456.3CC00 3S6S33 51023 6026 -

SINAV PUANLARI \ E BAŞARI SIRALARI YERLEŞTİRME PUANLARI \ T BAŞARI SIRALARIYERLEŞTİRME EK PUANLI YERLEŞTİRME

PUAN TÜRÜ PUANI BAŞARI SIRASI PUAN TÜRÜ PUANI BAŞARI SIRASI PUANI BAŞARI SIRASI (EK PUAN)TYT 340.9356$ 100676 Y-TYT 395.“4166 93038 423.11966 2016SAY 205,1754' 236511 Y-SAY 2^0 0 3 4 ~ 2549'3 — —

SÖZ 4 :6 ." f s : ı 38 3 Y-SÖZ 4 '1 ,51411 315 — —

EA 316,43513 466"9 Y-EA 3 T , 19113 43400 — —

DİL — — Y-DIL . . . — — —

6

Page 9: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

OKAN AKYAZGAN TDE. Öğrt.

OKULUMUZDA EĞİTİM GÖREN MİSAFİRLERİMİZLE

Ülkemiz, tarihi boyunca zor durumda kalan insanlara kucak açmış, onları evinde hissettirmiş ve bu konuda büyük bir şana sahip olmuştur. Bu vesile ile Batı’da ve Doğu’da Türk misafirperverliği adında bir kavram oluşmuştur. Dil, din, ırk aynmı gözetmeksizin Anadolu birçok mahzun insana kapılarını açmış ve bunu bir gelenek haline getirmiştir. Bu gelenek hem atalarımızdan hem de İslam’dan bizlere mirastır. Misafirperverlikteki şanımız o kadar yüksek olsa gerek ki, 15. Yüzyılda İspanya’daki baskıdan bunalan Yahudilerin imdadına yine atalarımız yetişmiştir.

Son zamanlarda özellikle Orta Doğu coğrafyasında oynanan kirli oyunlar vesilesiyle göç kavramı bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bu vesileyle devletimiz ” Müslüman, Müslüman’dan sorumludur. *’ anlayışına sahip çıkarak, Hz. Muhammed (s.a.v)’ in Mekke’den Medine’ye göçünü idrak ederek, Muhacir - Ensar kardeşliğini benimseyerek kapılarını bu sefer de İslam coğrafyasına açmıştır. Peki, Batı’nm bu duruma bakış açısı nedir? Ne yazık ki! Batı, İstiklal Marşı yazarımız Mehmet Akif Ersoy’un dediği gibi çelik zırhlı bir duvardır. Medenidir, ama aynı zamanda tek dişi kalmış bir canavardır. Mültecileri kendilerine külfet olarak görmekte, ülkelerinde istememektedir.

Ülkemizde, 3,6 milyondan fazla Suriyeli mültecinin yanı sıra, Irak ve Afganistan gibi ülkelerden de birçok muhacir bulunmaktadır. Bu insanların büyük bir kesimi ise okul çağmdadır. Kurumuş dallarından çiçek açmak isteyen bu okul çağındaki kesime ise Milli Eğitim Bakanlığı ellerini uzatmış, toprağını sulamış ve çiçek açmaları için büyük bir fedakârlık göstermiştir. Eğitim sistemimize entegre olmalarını sağlamak amacıyla Türkçe öğrenmelerine olanak sağlanan muhacir kardeşlerimize, hem geçici eğitim merkezlerinde hem de okullarımızda eğitim imkânı sağlanmış, toplumda uyum sorunu yaşamamaları için çeşitli eğitimler verilmeye başlanmıştır. Bu eğitimlerden bir tanesi de Türkçe öğretimidir. Şüphesiz dil, birçok sorunun önlenmesi anlamında büyük bir öneme sahiptir. Peki dil nedir, neden önemlidir?

Dil, her şeyden önce bir kültür taşıyıcısıdır. İnsan; canlılar içinde düşünen, duyan, anlayan, öğrenen, üreten bir varlıktır. Bu niteliklerden dolayı, öteki canlılardan daha üstündür. İnsan bir toplum içinde yaşamak, ihtiyaçlarını karşılamak için çevresindekilerle konuşmak, anlaşmak mecburiyetindedir. Bu bakımdan muhacir kardeşlerimize ülkemizde daha iyi şartlarda yaşamaları adına, kendilerini daha iyi ifade edebilmeleri adına okulumuzda Türkçe eğitimi için özel bir sınıf oluşturulmuştur. Derslerimizde ülkemizin örf ve âdetleri de anlatılmakta ve bu konu bağlamında çeşitli drama etkinlikleri yapılmaktadır. Türkçe öğretiminde birlik ve beraberliği simgeleyen şiirler, türküler, filmlerin yanı sıra çeşitli materyallerden de faydalanılmaktadır. Bu eğitimler, öğrencilerimizin diğer derslerini anlamalarına da yardımcı olmaktadır.

Okulumuzda mülteci kardeşlerimize dil eğitiminin yanı sıra diğer derslerin eğitimi de verilmektedir. Çeşitli sosyal projeler (sinema, yemek programlan, futbol tumuvalan v b .) ile eğitimlerimiz desteklenmektedir. Bu eğitimler, hem Türk toplumunda hem de kendi topluluklannda pozitif roller almalan için önem arz etmektedir. Öğrencilerimizin velileri ile toplantılar yapılmakta, çocuklanndaki sorunlar ile baş edebilmeleri için destek verilmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı, muhacir kardeşlerimizin okul malzemelerini de temin etmektedir. Bu bağlamda, ülkemiz üzerine düşen görevi büyük bir titizlikle yerini getirmiş ve 21. Yüzyılda Muhacir - Ensar kardeşliğinin güzide örneklerinden biri olmuştur.

Artık dezavantajlı kardeşlerimizin kurumuş dallarında çiçekler açmakta, sınırlardan uzanan elleri dost eller tutmaktadır. Güzel günler görmek adına, kirlenmiş gökyüzüne daha mavi bakmak adına yardımını esirgemeyen Aziz Türk milletinden Allah, razı olsun.

Page 10: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

DÜNYADA VE ÜLKEMİZDE İZLENME REKORLARI KIRAN

DİRİLİŞ/ERTUĞRUL DİZİSİ ÜZERİNE MEHMET BOZDAĞ İLE RÖPORTAJ

Türkiye’de olduğu kadar dünyan ve kültürlerinde çok büyük bir beğeniile izlenen Diriliş/Ertuğrul dizisinin yapımcısı, senaristi ve proje tasarımcısı Mehmet Bozdağ ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Röportajı, dergimiz adına, okulumuz mezun öğrencilerinden ve Mehmet Bozdağ’ın amcasının oğlu olan arkadaşımız Abdullah Harun Bozdağ yaptı. Sizin de beğeni ile okuyacağınızı düşündüğümüz röportajımızı zevkle okumanızı temenni ediyoruz.

Abdullah Harun Bozdağ: Diriliş Ertuğrul dizisi Türkiye kadar dünyanın farklı ülkelerinde de yayınlanıyor. Türkiye’de sürekli reyting rekorlarını kırdığınızı gibi farklı ülkelerde de çok izlendiğinizi biliyoruz. Türkiye ve uluslararası alanda bu kadar ses getiren bir dizinin yapımcısı, senaristi ve proje tasarımcısı Mehmet Bozdağ kimdir?

Mehmet Bozdağ: Kayseriliyim. Her Kayserili gibi daha küçük yaşlarımdan itibaren ticaretin içinde yetiştim. Babamın mesleği gereği küçük bir tezgâhta şekerlemeler, çikolatalar ve bal sattım. Kitap okumayı seven bir ailede dünyaya geldim. Dedem okumayı askerde öğrenmiş olmasına rağmen kitap ve gazete okumayı çok severdi. Onun, amcamın ve annemin etkisiyle bende de kitap okuma merakı gelişti. Bu sayede iyi bir kitap okuyucusu oldum.

Abdullah Harun Bozdağ: Eğitim hayatınızdan bahseder misiniz?

Mehmet Bozdağ: İlk ve orta eğitimimi kendi mahallemin okulu olan Cumhuriyet İlkokulu ve Gültekin Gürkan Ortaokulunda tamamladım. Lise eğitimimi ise uzun istişareler sonucunda, biraz da babamın isteği ile Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesinde bitirdim. Bu okulu birincilikle bitirmiş olmama rağmen 28 Şubat postmodern darbesinin bir mağduru da ben oldum. Çünkü okulum meslek lisesi idi ve meslek lisesi mezunları üniversite sınavlarında katsayı adaletsizliğine maruz kalıyordu. Sonuçta Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi’ne girdim. Burayı üçüncü sınıfta bırakıp Lefke Avrupa Üniversitesi Tarih bölümüne geçtim. Çünkü tarih, çocukluktan beri okumayı arzuladığım bir bilimdi. Bir sene burada eğitim gördükten sonra Sakarya Üniversitesi Tarih bölümüne geçtim. Lisans eğitimimi burada tamamlayıp Sosyoloji alanında yüksek lisans yaptım. Tarih okumak istiyordum. Hayatın önüme çıkardığı bütün engellere rağmen bunu başardım. Mücadele ve disiplinin sonucunda başarı oluyor.

Abdullah Harun Bozdağ: Tarih ve sosyoloji bilimleri sizin için nasıl bir mana ifade ediyor, senaristlik ve yapımcılıkta size katkı sağlıyor mu?

Mehmet Bozdağ: Elbette bu iki bilim dalı benim için çok şey ifade ediyor. Ben şuna inanıyorum; disiplinler arası bir bağlantı olması lazım. Tarihi meselelere sosyolojik olarak bakılması gerektiği gibi, sosyolojik meseleleri de tarih ekseninde iyi analiz etmek gerekir. Bu iki disiplin arasında eğitim almak hem tarihi anlamda hem de sosyolojik anlamda birçok meselede size üç boyutlu bir bakış açısı kazandırıyor. Bunu ekrana ve sinemaya uyguladığınızda da müthiş bir hikâyesel zemin çıkıyor. Hangi hikâyeden hangi projeyi çıkaracağınızı zaten tarihsel metinleri okurken görebiliyorsunuz. Bu iki disiplin size böyle bir bakış açısı veriyor. “Nasıl bir proje ortaya çıkacak?” ve “çıkacak olan proje bugünün insanına ne verecek?” sorularını bu iki bilim sayesinde cevaplayabildim.

8

Page 11: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Abdullah Harun Bozdağ: Sinema gibi bir sektörü seçmenizde en fazla etkisi olan şey

Mehmet Bozdağ: Bu som bana sık sık sorulur. Şöyle ifade edeyim: Ben Kıbrıs'ta öğrenci olduğum yıllarda şimdi detaylanna girmeyeceğim bir rüya gördüm ve ondan sonra bu

[alana girm eyi^üşün5üm ^|

Abdullah Harun Bozdağ: B izler sizi “Diriliş/Ertuğrul’bundan önce de bazı çalışmaların altma imza^atmışsınızdır. Daha önce hangi çalışmalarınız

Poldu?3 *

Mehmet Bozdağ: Ben daha işin başında iken çok’değişik ustalarla bir takım projeler gerçekleştirdim. TRT için çekilen “Kardeş Şehirler” belgeselinde metin yazarlığı yaptım. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti projesi için 5j b ü yüW Osmanlı padişahınm j^î dönemlerindeki önemli şahsiyetlerin anlatıldığı Ustalar^Âlimle^ Sultanlar” döküdramasmın senaristliğini ve yapımcılığını üstlendim yArkasındarî^yln^^RT^de^ yayınlanan “Gönül Hırsızı” dizisinin yapımcılığını gerçekleştirdim. Bütün bu çanşmalarnıy1Diriliş ’ in alt yapısınıoluşturmamı sağladı.

Abdullah Harun Bozdağ: O zaman Diriliş’e gelelim ^D iriliş’ ism ini ve kişi olarak ‘Ertuğrul Bey”i seçtinizT^Yinejdönem olarakJn iç in \başka bir yüzyıl değil de

özellikle 13. yüzyıl? Bunun özel bir nedeni var mı?

Mehmet Bozdağ: Bunu da şöyle açıklamaya^çalışayımHÖnce, 1092’de Haşhaşiler Melik Şah’ı öldürüyor. Arkasından 1096’da haçlı seferleri başlıyor /B unu ise 1243’te yapılan Kösedağ savaşı izliyor. Bir anda iki emperya^ kuvvet,^ yani | Haçlılar ve Moğollar, Anadolu’nun ve milletimizin üzerine çöküyor/ Anadolu ’dajbeylikler ve Anadolu Selçuklu devleti çok zor günler geçiri^ ^ B ütün bunlar yetmezmiştgibij İslâm dünyasında büyük bir parçalanmışlık sözkonusu. Büyüle bir buhran ve lm z y â ?B u krizde^birileri çıkacak ve yepyeni bir solukla dağılan sistem fyeniden inşa edecek v ^ nizam koyacak!^Bununla birlikte dünyaya da bir şey söyleyecek. Bi r noktada^Dirilîş^ismi[çok^^önenTarz|e5îyOT. Alternatifsiz Diriliş’ti aklımızdaki. Zaten tarihi İn lirsen iz^^u^böy l^o lm S ^gerekü f f l i i^ ıİ a^m ız. Yani sorunuza

R^ - ^ o î m ası açısından şunu demek istiyorun^A n^îoİu’ya^üçin Bizans'veya Moğollar değil ğuzlar hâkim olmuşturJ^Oğuzlar inden/niçin1 Kayı^boyü?|K a ^ içinden niçin Ertuğrul Ertuğrul’un oğullan içinden niçm O sm an1 Bey?/ Dönem olarak niçin 13. yüzyıl? Bütün

bu sorulann cevabını iyi «bilir ve doğru okursanız jböyl esine1 müthiş bir hikâyeyi ortaya koyabilirsiniz.

Abdullah Harun Bozdağ: Türkiye’de öldüğü kâdâr/üluslararası alanda çok konuşulan projeye imza attınız. Türk dizi sektör ^ d e Tyapıîm naz^îarak görülen bir yapımı

gerçekleştirdiniz. Büyük bir başan elde ettiniz^Bujsüreçte yaşadığınız zorluklar oldu mu? Varsa nasıl aştınız?

Mehmet Bozdağ: Daha ilk başta bize kimse inanmadı. Böylesine büyük bir projenin tutacağına kimse ihtimal dahi vermedi. Bugün e ^ a dar böylesine büyük bir projeye kimse

Teşebbüs edememiş, edenler de hep başarısızJoSnuştu. B iz im le başarısız olaeağnmzH uhişim düler^enim gibi genç ve tecrübesiz birininThem senaristlik hem yapımcılık hem de mroj^taşanmcılığı yapmasının mümkün olamayacağını söylediler. Her şey m üm künolsâbile]

Page 12: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

______________kostüm ve dekor konusunda tıkanıp kalacağımızı söyleyenler oldu. Oysa benim için bütün [5 ! S a r^ ı la c a î^ ^ r lû k l* d ı YA?ıl f z o r l^ ^ ih în Ie î^ ö m lm ü ş^ u n ^ ^ h n ^ ta ^ d u w lâ r d i^ Bu] duvarlan yıkmak gerekti.

Abdullah Harun Bozdağ: Peki,* bu duvarları nasıl yıktınız?

Mehmet Bozdağ: Yaptığım^ilkTiş yurt dışından işinin uzmanı bir illüstrasyonist getirmek oldu. Hikâyenin resimlerini bu ustaya yaptırdım. Resimleri görenler hayran oldu. İnsanlar yavaş yavaş yumuşamaya ve bu^işin başanlacağına inanmaya başladılar. Sanat .yönetme n im d e^ k^tüm ^tâsanm cım kendiJklıfalunndakini^değil, b en im ^ ^ am d a ld fh a^ li] kurguladı. Bir de benim en büyük nasibim Metin Günay gibi bir usta ile çalışmak oldu. Mimar [ve^m ü^^ Metin Günay bu*alanınfen^ iyi yönetmenlerinde^ b i r i |id i jMeselelere aynı perspektiften bakıyor olmamız ve çok iyi^anlaşmamız da oldukça büyük bir avantaj oldu.

Abdullah Harun Bozdağ: Dizi f hakkında enTçok JmerakTedilenlerden birisi. __ m , W . ■ N 7 ^ 7 1 y . j * ,

hikâyenin tarihte aynen böyle gerçekleşip gerçekleşmediğidir? Sizin dizide anlattığınız hikâye, . • * *

tarihte aynen böyle mi gerçekleşmiştir?

Mehmet Bozdağ: Tarihi birAonuyu ele alıp işleyendıiçbir^sanat^ürünü, tarihteki ile tıpatıp aynı değildir. Ancak tamame ? farklı da değildir. Bizim hikâyemizin ana konusıTtarihte] aynen gerçekleşmiştir. Yani, Oğuzla^ iç in den Kayı b o y u ^ m ^ K ^ ı içinden Ertuğrul Bey’in çıkması, onların Ahlat çevresine yerleşmesi, Haleb’e doğru gitmek istemesi ama Anadolu’nun batısına gelip yerleşmeleri, bu esnada Moğollarla,4 BizanslveTtapınakçılarla sürekli bir mücadele içinde olmaları ve beylikler a ^ ın d a M fç e k iş ı^ l"^tanhte birebir gerçekleşmiş, tarihen sabit olan konulardır. Bundan sonrası bizim kurgu kabiliyetimize kalıyor. Bu filmdeki karakterler içinde tarihte gerçekten yaşamış olanlar olmakla birlikte o dönemde değil de farklı dönemlerde yaşayanlar da olmuştur. Tabii başka hikâyelerde karşımıza çıkan ama bizim hayalimizde canlandırarak kendi *hikâyemizeXdâhilfettiğimiz | karakterler de oldu. Mesela Bamsı, aslında Dede Korkut hikâyelerinde geçen bir kahramammızdır.

^kbdullah Harun ^ dağ: ^ l i ş dizisi ile beraber^eya^öncesinde ya da sonrasında tarihi konulan ele alan birçok dizi oldu. Bu cüziler Diriliş Ertuğrul kadar başanlı olamadılar. Bunun sebebini neye bağlıyorsunuz?

^MehmetŞ B o z d a p ^ P ^ n s ip ^ ^ ra k l ^ h d ı^ fproj^enm ydışîndâ konuşmayîYdoğml bulmuyorum. Diriliş Ertuğrul’un neden başanlı olduğunu anlatmak istiyorum. Konu aldığımız] dönemin ru h um ^iy i^ök im ley ip , senaryodajç ^ ^ ı ^ | i ş l ^ i ] ^ Ç o k ^ gerçekçi bir hikâye kurguladık. Teknolojiyi o ruh ile buluşturan hankabm sistem geliştirdik. İzleyiciler dizimizi izlerlerken kendilerini hikâyenin bir kahramam^gîbi^gönneye^^^îâdı.^Yani seyirci kendisini dizinin içinde gördü. O dönemin olaylan ilejtn^cîönemin olaylan arasındaki benzerlikleri bularak işlememizin de büyük katkısı oldu. >Bupda seyirciyi etkiliyor ve bizim anlatmak istediğimizi çok iyi anlıyorlar. Böylece dizi tutmuş oluyor.

Abdullah Harun Bozdağ: Türk sinemasının henüz uluslararası aranda büyük bir eser ortaya koyamamasmın nedenini neye bağlarsınız?]

bunun ^sebebini okumamaya bağlıyorum.ederseniz sinemamızda ortaya konulan hikâyelerin konusu üç aşağı,'beş yukarı hep aynıdır

10

Page 13: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Halkın sosoyolojik yapısını, inançlarını, değerlerini, ekonomik sorunlarını çok fazla önemsemeyen ve okumaktan uzak hikâyeler ortaya kondu. Bu nedenle İran, Hint sineması gibi kendimize ait bir sinema dili oluşturamadık. Sadece başka toplumların bakış açışı ve diliyle de başarılı olunamıyor.

Abdullah Harun Bozdağ: Diriliş dizisi bu sezon bitiyor. Önümüzdeki senelerde bizi ne gibi sürprizler bekleyecek?

Mehmet Bozdağ: Dizimiz Osman Gazi ile devam edecek. Ayrıca önümüzdeki senelerde birçok sinema filmi ve diziler üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. Seyircilerimize güzel sürprizlerimiz olacak.

Abdullah Harun Bozdağ: Son olarak, sizi örnek alıp kendilerine yeni hedefler koyan ve sektörünüze girmek isteyen gençler var. Onlara neler tavsiye edersiniz?

Mehmet Bozdağ: Her şeyden önce çok okumalarım tavsiye ederim. Biraz önce dediğim gibi Türk sinemasının dünya çapında bir yapım ortaya koyamamasının ve tıkanmış olmasının en büyük sebebi bu piyasadaki insanların çok az veya hiç okumayan insanlar olmasıdır. Okumak insanın ufkunu açmakta, hayal dünyasını ve kurgu kabiliyetini geliştirmektedir. Ben bunun faydasını çok gördüm. Bu yüzden gençlere de hep aynı şeyi tavsiye ederim.

Abdullah Harun Bozdağ: Peki, söz buraya kadar gelmişken, gençlere özellikle okumalarını tavsiye ettiğiniz kitap ya da yazarlar var mıdır? Rica etsek bize küçük bir liste verir misiniz?

Mehmet Bozdağ:

- Devlet Ana, Kemal Tahir

- Osmancık, Tarık Buğra

- Toplumsal Aklı Anlamak, Sait Başer

- Eğil Dağlar, Yahya Kemal

Abdullah Harun Bozdağ: Vakit ayırıp bizlerle bu güzel sohbeti gerçekleştirdiğiniz için çok teşekkür ederiz.

Page 14: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Nasuh OLGUN Fizik Öğretmeni

EVREN SES İLE Mİ OLUŞTU?Big Bang( Büyük Patlama) Teorisi gerçek ise bu

sorunun cevabı da evet olacaktır. Evreni var eden bir sesolmuştur. Biz bu sesin KÜN FE YEKÛN olduğuna inandığımız gibi daha da ötesine inanmaktayız. Evreni yerle bir edecek olan da bütün canlıları yeniden diriltecek olan da bir ses olacaktır. Bu ses ise SUR’unsesidir. Ancak bu seslerin içeriği nelerdir Maddeyi ve Eneıjiyi hem var eden hem de yok edecek ve onları yeniden var edecek olan bu ses nasıl bir sestir?

Ses bir enerji türüdür. Isı, ışık, hareket, elektrik eneıjileri gibi. Var olan bir eneıji yok edilemediği gibi Yok olan bir eneıji de var edilememektedir. Eneıji varlığım bir türde başka bir eneıji türüne dönüşmek suretiyle de korumaktadır.

Ses enerjisine ait bazı özellikler vardır. Bunlar Tim, Frekans ve Şiddettir. Ses enerjisi diğer enerjiler gibi dalgalarla taşımrTim sesin kaynağını ayırt etmemizi sağlayan bir özelliktir. Davulun sesini zurnanın sesinden, annemizin sesini kardeşimizin sesinden ayıran özellik budur. Frekans bir saniye içinde üretilen ses dalgasının sayısıdır. İnsan kulağı saniyede 20 ses dalgası ile 20000 ses dalgası üreten sesleri duyabilmektedir. Frekans arttıkça ses incelir azaldıkça da kalınlaşır.Şiddet sesin gürlüğünü ifade eden bir özelliktir. Ses kaynağından uzaklaştıkça gürlüğü dolayısıyla işitilebilme şiddeti azalmaktadır. Şiddet ses eneıjisinin gücünü göstermektedir. Sesimiz uzaktan duyulmuyorsa bağırarak gürleştirir ya da hoparlör yardımıyla şiddeti artırırız.

Ses sadece madde ortamında yayıldığı için sesi taşıyan dalgaya mekanik dalga ya da madde dalgası demekteyiz. Ses dalgası katı maddelerde en hızlı sıvılarda biraz yavaş gaz maddelerde ise en yavaş hızda yol alır. Hava ortamında sesin hızı havanın sıcaklığına ve yoğunluğuna bağlı olarak değişiklik gösterse de yaklaşık olarak 340 m/s dır. Büyük patlama sırasında henüz hiçbir madde olmadığı için patlamanın sesi de duyulmayacak olan bir sesti.

Bu yazdıklarım çoğumuzun bildiği bilgilerdir. Ancak bu klasik bilgiler ışığında şu soruların cevaplan nelerdir merak ediyor, bu yazıda sizlerle merakı paylaşmak istiyorum.

Aynı konuyu anlatan öğretmenin farklı sınıflarda aynı verimi alamamasının nedeni nedir? Ya da aynı konuyu farklı öğretmenden dinleyen öğrencilerin farklı verim almasının nedeni nedir? Aynı şarkıyı söyleyen farklı müzisyenlerin farklı beğeniyi almasının nedeni nedir? Bazı hastalan ses ile tedavi etmenin sim sağlıklı kişileri hasta etmede kullanıyor olamaz mı? Marketlerde veya mağazalarda kullanılan müzik sesleri satışı artırmak için olamaz mı? Yani ihtiyacımız olmayan şeyleri bize aldırmak maksatlı yapılıyor olamaz mı? Yılanı deliğinden çıkaran dile tadı veren iksir dilin neresinde ki? Savaş meydanlarında askerleri kendi arzulan ile ölüme götüren söylevler veya marşlar bir tesadüf mü? Stadyumlarda dövüş arenalannda yapılan tezahüratlar da boşuna olmasa gerek.

Yani hastaya şifa da veriyor sağlıklı kişileri hasta da edebiliyorsa hem ilaç hem de zehir etkisi olan bir eneıjidir ses. Başı ve savaşı kestiren, ağulu aşı yağ ile bal eden sözdeki sır acaba sesin hangi özelliği ile açıklanabilir? İnsanı küfrün karanlığından imanın aydınlığına da getiren Şahadet kelimesi değil mi?

Konuşmasını saatlerce sıkılmadan dinlediğimiz öğretmenimizin bu akıcılığını sesine katan bir şeyler olduğu gibi; bir an önce zil çalsa da şu dersten kurtulsak dedirten öğretmenimizin sesine katamadığı bir şeyler olmalı. Bu şeyler metafiziğin konusu gibi görünse de Fizik ile Metafizik iç içe sanki Madde ve Eneıji, Beden ve Ruh gibi. Birini diğerinden ayırmak mümkün görünmüyor.

Kur an anlamıyla mucize olduğu gibi şiirselliği ile okunuşundaki lezzet ile de insana huzur vermiyor mu? Doğadaki rüzgârın çıkardığı ses, kuşların cıvıltısı, suyun akış sesi, geceleri böceklerin ötüşü, kalbimizin atışının sesi, yağmurun yere çarparkenki sesi, sevdiğimiz birinin sesi, hasretle yolunu gözlediğimiz dostun ayak sesi, bunları biz okurken dahi sesin sessizliği iç huzurumuzu nasıl artırıyor.

İnsandaki bu ses lisanı dildir. Bunun yanında bir de lisanı hal vardır. Yani jest ve mimik dediğimiz kavramlar. Bir de gönül dilimiz yok mu? Gönülden gelip bir yol üstünden gönüle giden ses.

Page 15: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Böyle donanmış bir ses hedefi 12 den yakalayan bir sestir. Bunun üstüne bir de sabırlı olmayı, yanı mesajın maya tutması için beklemeyi eklersek işte bu ses ilaç da olan zehir de olan sestir.Korkunç bir sayhanın (gürültünün) helak ettiği, Hz.Salihin Semud ve Hz. Şuayb’ın Medyen kavimleri Kur’anda anlatılmaktadır.

Kur’an’da yer alan “sayha”lann hepsi hakiki manasıyla bir bağırtıyı ifade etmekte ve gerçekten helak edici güce sahip bir sese işaret etmektedir.Konumuzla ilgili bazı ayetler şunlardır.

Hûd: 11.67 -Zulmedenleri o korkunç uğultulu ses yakaladı da yurtlarında diz üstü çökekaldılar.

Hûd: 11.94 -(Azap) emrimiz gelince, Şu'ayb'ı ve onunla birlikte iman edenleri, katımızdan bir rahmetle kurtardık. Zulmedenleri ise o korkunç (uğultulu) ses yakaladı da yurtlarında diz üstü çökekaldılar.

Hicr: 15.73 -Derken güneşin doğuşu sırasında, o korkunç uğultulu ses onları yakalayıverdi.

Hicr: 15.83 -Onları da sabaha çıkarlarken o korkunç uğultulu ses yakalayıverdi.

Müminûn: 23.41 -Derken onları o korkunç ses, kaçınılmaz olarak kıskıvrak yakalayıverdi de kendilerini çör çöp yığını hâline getirdik. Zalimler topluluğu, Allah'ın rahmetinden uzak olsun!

Ankebût: 29.40 -Bunların her birini kendi günahları yüzünden yakaladık. Onlardan taş yağmuruna tuttuklarımız var. Onlardan o korkunç sesin yakaladığı kimseler var. Onlardan yerin dibine geçirdiklerimiz var. Onlardan suda boğduklanmız var. Allah, onlara zulmediyor değildi, fakat onlar kendilerine zulmediyorlardı.

Kâf: 50.42 -O gün insanlar hakka çağıran o korkunç sesi işiteceklerdir. İşte bu, (kabirlerden) çıkış günüdür.

Sür’a üfürme ile ilgili:Zümer: 39.68 -Sûr'a üflenir ve Allah'ın dilediği

kimseler dışında göklerdeki herkes ve yerdeki herkes ölür. Sonra ona bir daha üflenir, bir de bakarsın onlar kalkmış bekliyorlar.

Nemi: 27.87 -Sûr'a üfurüleceği ve Allah'ın dilediği kimselerden başka göklerdeki herkesin, yerdeki herkesin korkuya kapılacağı günü hatırla. Hepsi de boyunlarım bükerek O'na gelirler. Bazı ayetlerin okunmasının şifa etkisi taşıdığım da yine Kur’andan ve Hadisi şeriflerden öğrenmekteyiz. Konunun bu bölümü işin ehilleri tarafından incelenmesi gerektiğine inanıyorum.

Ses dalgalarıyla su, petrol ve doğalgaz gibi maddelerin tespitine çalışan sismik araç.

Ses dalgası teknoloji ve tıp alanında Ultrasaund ve Sonar cihazlarında yansıdığı cisimlerin görüntülerine dönüştürülerek de İnsanoğluna hizmet etmiyor mu? Benzer şekilde yer altındaki petrol ve madenlerin araştırılmasında da ses dalgalarından yararlanıldığım biliyoruz.

Ultrason cihazıyla muayene.Günümüzde gelişmiş ülkeler birçok

alanda ses eneıjisinden yararlanmaktadır. Sesin büyüleyici ve vesvese veren etkisini biliyoruz. Süblüminal mesajlar ses eneıjisi ile aktarılmakta ve toplumda algı yönetimi yine bu yöntemlerle kontrol edilmektedir

Sonar İle su altındaki cisimlerin yerleri tespit ediliyor.

Ses bizi hayra da şerre de götüren bir davettir. Başarılı olmanın yolu da belki budur. Hangi alanda başarı elde etmek istiyorsak başarının kanunu buradadır. Bu başarı boyutu ışık hızı ile sınırlandırılmış dünya yaşamı için Âdemoğluna konulmuş bir Sünnetullahtır. Ancak insan boyut değiştirip yapıp ettiklerinden Surun sesi ile kaldırılıp hesap verecektir. Kim zerre kadar hayır yapmışsa onun karşılığım kim de zere kadar kötülük yapmışsa onun karşılığını görecektir.

Zira mülkün sahibinin hayatı ve ölümü var etmekteki muradı kimin Salih amel işleyip işlemediğini ortaya çıkarmaktır. Descartes’m “ Düşünüyorum öyleyse varım” ifadesinin doğrusu “ Sesim varsa varım!” olmalı gibime geliyor. Varlığı teyit etmek için kullanılan “ Sesimi duyan var mı?” veya “ Duyuyorsan ses ver!” gibi ifadeler bunu göstermiyor mu?

13

Page 16: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Hörmet ÇOBAN Kimya Öğrt.

BİLİMDE BİR DEVRİM NANO TEKNOLOJİ

“Nano” Yunancadan ve Latinceden alınmış bir sözcüktür ve anlamı cüce demektir. Ayrıca kısaltma olarak milyarda bir olarak da kullanılır. Buna göre nano metrik sistemin içinde bir metrenin milyarda biri veya bir milimetrenin milyonda biridir. Nano sayısal olarak milyarın biri (1/1.000.000.000) yani 10A9 (on üzeri dokuz)’un l ’i değerindedir. Maddelere, milimetrenin milyonda biri büyüklüğündeki yapılara inerek yeni sentez özellikleri kazandıran bu teknoloji, yakın gelecekte tüm dünyanın sanayi kollarına ve insan hayatında her alana yön verecektir. Nano Teknoloji, Atom ve molekül ölçeğinde özel yöntem ve tekniklerle yapıların, materyallerin ve araçların inşa edilmesini; bu ölçeğin bazı temel özelliklerinden yararlanma kabiliyetini ifade eder. Nanoteknolojinin gelişimi, insanların bir maddeyi atomik boyutlarda inceleme isteğinden doğmuştur. Bunun için çalışmalar yapan bilim adamlarında birisi olan Amerikalı fizikçi Richard Feynman, geleceğimizin etkileyecek bu teknolojiyi yani nanobilim ve nanoteknoloji devrini başlatan kişi olarak tarihe geçmiştir. Nanoteknolojinin alanı oldukça geniştir ve genişlemektedir. Günümüzde fizik, kimya, biyoloji, bilgisayar, malzeme bilimi, elektronik gibi alanlarda kullanımının yanında, tıp alanında da oldukça çarpıcı gelişmelere imkân sağlamaya başlamıştır. Gelişmekte olan bir teknolojidir, kısıtlı sayıda uygulamaları olsa da gelecek adına çok daha geniş yelpazelere yayılacağı ortadadır.

Şekill: Çiçek Şekilli Laktoperoksidaz-Cuz+Hibrit Nano Yapıların Genel Görünümü.

Şekil 3: Kendi kendini temizleyen nano halı.Şekil 2: Erciyes Üniversitesi Nano Teknoloji Araştırma Merkezi.

14

Page 17: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Nano Teknolojinin Yararları Nelerdir?Daha az maliyet ve daha fazla üretim sağlamlabilir. Yaşam kalitesinin artmasında önemli bir etkendir.

Daha sağlıklı ve güvenli bir yaşam sunar. Zaman ve maliyet kaybı en az seviyelere düşeceği düşünülebilir. Bugün hayal gibi görünse de, kullandıklarımızdan binlerce kat hızlı bilgisayarlar, damarların içinde ilerleyerek hastalıkları tedavi edecek nano aygıtlar, organların içinde ameliyat yapabilecek robotlar bu teknolojiyle birer uzman gibi tedavi sağlayacaklardır. . Özellikle tıp alanında bu şekilde nano teknoloji hızla kullanılır hale gelmiştir. Uzmanlar bilimde bir devrim olarak ifade edilen nano teknolojinin bu sorun karşısında işe yarayıp yaramayacağını smamak üzere, önce kobay olarak belirlenen hamsterlerin görüşü sağlayan optik sinirlerini kesti. Böylece kemirgenler kör oldu. Bunun ardından kopuk olan noktaya nano tanecikler yani mikroskobik büyüklükte tanecikler içeren bir sıvı enjekte edildi. Sıvının yardımıyla sinirler kendilerini onardı ve görüş imkânı geri kazanıldı. Bunun dışında yine nanoteknoloji ile hareketleri şarj edilmiş elektrik ile sağlanan yapay kaslar, betondan daha dayanıklı plastik binalar, çok daha hafif ve gelişmiş silah sistemleri gelecekte karşımıza çıkacaktır. Enerji konusundaki temel sıkıntı olan enerji sarfiyatı sıfıra inebilecek ve zararlı her tür atıktan kurtulmak mümkün olacaktır. Nanomateryallerin üretimi ile birlikte çok daha dayanıklı ulaşım araçları ve kirlenmeyen, paslanmayan eşyalar; hatta kendi kendini temizleyen giysiler üretilebilecektir. Gelecekte en büyük sorunlardan biri olacak olan kullanılabilir su kaynaklan da, bu teknoloji ile kendisini yenileyebilecektir.

Her alanda nano teknoloji uygulanabildiğini söyledik peki ya gıdalarda nano malzeme var mı? Evet, doğal olarak oluşan nano malzemeler gıdalarda da bulunabiliyor. Bunlara en iyi örnek; sütteki proteinler. Erciyes üniversitesi nanoteknoloji araştırma merkezi olan ERNAM’ da yüksek lisans çalışmalarımda ortaya koyduğum bir araştırmamı sizlerle paylaşmak isterim. Sütte bulunan Laktoperoksidaz sistemi bakteri, mantar ve virüsler de dâhil olmak üzere çeşitli mikroorganizmalar üzerinde bakterisidal (bakterileri öldüren) ve bakteriyostatik (bakteri üremesini durduran) aktiviteye sahiptir. Ancak enzimin doğal yapısı gereği ortam şartlarından çok çabuk etkilenerek bozulmasından kaynaklı laktoperoksidazm bu özelliğinden her koşulda yararlanılamamaktadır. Bu amaçla Laktoperoksidazm karakteristik özelliklerini geliştirmek için bir çalışma daha ortaya koyulmuş olup nanoteknoloji ile çiçek benzeri yapılar elde edilmiştir. Bu çiçek şekilli yapılar daha önceki bilim insanlarının çalışmalarında nanoflower adım almış ve doğal yapısında taşıdığı karakteristik özelliklerinden daha ileri bir boyuta taşınmıştır. Bu mükemmel teknolojiyi geliştirmek de siz gençlerimizin hayal gücü ve çalışmalarına bırakılmıştır.

Bilim adamlarının hayal ve bilgi dünyasına açık birçok yenilikle, belki de doğada taklit edilemeyen hiçbir şey kalmayacaktır. Maddelerin nano dünyalarının makro dünyalarından farklı olduğunu düşündüğümüzde kimyasal birçok reaksiyonun da açığa çıkma olasılığı doğmuş olacaktır. Böylelikle nanoteknoloji için, çağımızın anahtar teknolojisi olduğunu söyleyebiliriz.

Şekil 4: Nanoteknolojik yanm ayan kumaşlar. Şekil 5: Nanoteknolojik pil.

5

Page 18: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

MEHMET BAL ■ Matematik Öğretmeni PI SAYISI

Bana göre pi sayısı matematiğin en büyük sembolüdür. Bu sebeple 3. Ayın 14 nü Dünya matematikçiler Günü olarak kutlarız. Peki, pi sayısı nereden gelmiştir, tarihte nasıl kullanılmıştır.

Pi sayısı, bir dairenin çevresinin çapma bölümü ile elde edilmiş ola^bir sayıdır.J^ fo ran her daire için aynı değeri aldığından n sayısı matematiksel bir sabittir^Günlük kullanımda genellikle n ~ 3,1416 olarak ifade edilmesine rağmen gerçek değerimi ifade etmek"!için periyodik olarak tekrar etmeyen sonsuz sayıda basamağa ihtiyaç varjiır| "

Pi sayısının nasıl ve kim tarafından bulduğu kesin olarak bilinmemektedir. Bunun nedeni pi I sayısının farklı devirlerde farklı milletler tarafından kullanmasıdır. Babillerden beri Orta Doğu ve Akdeniz uygarlıklarının pi sayısının varlığından haberdar oldukları bilinmektedir ve farklı uygarlıklar pi sayısı için farklı sayılar kullanmıştır.

Eski medeniyetler ele aldıkları her dairenin çevresinin çapma bölünmesi sonucunda sabit bir oran elde edildiğini görmüştür. Bu durumu gizemli bulan eski medeniyetler bu nedenden dolayı Pi sayısı üzerinde uzun yıllar boyunca hatırı sayılır çalışmalar yapmıştır.

Babiller’in matematik geçmişi incelendiğinde Pi sayısını 3,125 olarak kullandıkları görülmektedir. Eski Yunan medeniyetleri ise bu sayıyı 3,162 olarak kullanmıştır. Görüldüğü üzere matematik açıdan bir sıkıntı oluşturmayacak değerleri eski medeniyetler bulmuş ve çeşitli matematiksel işlemlerde kullanmışlardır.

1400'lü yıllara gelindiğinde İran asıllı bilim adamları Pi sayısının yaklaşık olarak virgülden sonraki 16 basamağını doğru olarak tespit etti. 1600'lü yılların başında ise Alman asıllı bilim adamı olan LudolphvanCeulen Pi sayısının virgülden sonraki toplam 20 basamağını buldu. Bulunan sayı yeterli bir sayı olduğundan uzun yıllar boyunda bu şekilde kullanıldı. Daha ileriki yıllarda çeşitli ölçüm cihazlarının geliştirilmesi ile birlikte Pi sayısının sonsuz tane rakamdan oluşan virgülden sonraki değerleri elde edilmiştir.

C A N A N OZBİYOLOJİ Ö Ğ R ETM EN İ KO LA Y G ELS İN

Ben size engellilik nedir onu anlatm ayacağ ım . Yaşam adan anlayam ayız bazı duyguları. A rkadaşım , beyin kanam ası geçirdi.Şu anda tekerlekli sandalye ile devam ediyor hayatına .

Tabii ki sonradan engelli o lm ak onu çok y ıp rattı.

Kabullenm ek, uzun yıllarını aldı.

G eçen yaz kendisiyle ilgilenm em i istedi.O 'nu bir alışveriş m erkezine g ö tü rd ü m . Sadece asansörün önünde beklerken bile şunu anladım ; çoğum uz engelli insanları hiç an lam am ışız.

G en çlerd en , sıra bize gelm ek bilm edi.

Sağlıklı olsam koşardım dedi.

Biraz duyarlı,h issed erek yaşam ayı öğrenm em iz gerekiyor.

Bakarak değil, görerek ve h issederek yaşam ayı.

Çevrem izdeki engelli insanların hayatlarını kolaylaştıracak küçük doku nuş ve davranışlar için.

Kolay gelsin ...

16

Page 19: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

ABDULLAH YÜCEL PROJE 9-C

BEDENLER ENGELLİ OLABİLİR. RUHLAR ASLA...

ENGELLİLERLE İLGİLİ SÖZLEREngellinin silahı sabırdır.

En büyük engel sevgisizliktir.

Yapacaklarım sınırlı, am a ufkum geniş.

Hiçbir engel A llah'a(c.c.) kul olm aya engel değildir.

Yaşam kimse için aynı olmuyor. Kimi kısa, kimi uzun, kimi sarışın, kimi esmer, kimi çalışkan, kimi tembel, kimi güzel, kimi çirkin... Bir de daha farklı olanlar var. Kimi göremiyor, kimi duyamıyor, kimi yürüyemiyor, kimi sizler gibi düşünemiyor, kimi konuşamıyor ama herkesin duygulan var herkesin özel bir yanı var yetenekleri var. Kimileri güzel şarkı söyler kimileri söyleyemez, şarkı söyleyemeyen de çok güzel konuşabilir. Yani rabbimiz her insana ayn özellikler vermiştir. İşte tam da bu noktada insanların engelliliklerine değil de hayata anlam katan güzelliklerine odaklanabilmeyi başarabilirsek hem kendi adımıza hem de karşımızdaki insanlar adına ışığı sevinci ve mutluluğu yaymanın hazzını gönül âlemimizde hissedebiliriz.

Benim adım Abdullah Yücel. Ben doğuştan yürüme engelliyim, ama bu engelimin bana engel olmasına asla izin vermiyorum. Hayata hep pozitif bakmaya çalışıyorum. Yaşamayı ve etrafımdaki insanlarla sevinçleri, hüzünleri, acı- tatlı anılan kısaca hayatı paylaşmayı seviyorum.

Efendimiz (A.s.) “La râhate fiddünya: yani; ”Dünya hayatında rahat yoktur” buyurarak dünya hayatınm bir oyun ve oyalanma yeri olduğunu asıl olanın ahiret yurdu olduğunu, geçici dünya hayatında yaşadığımız dert ve sıkıntılara aldırış etmeden gözlerimizi ahiret hayatınm ebedi nimetlerine yöneltmemiz gerektiğini bizlere hatırlatmıştır.

Ben de kendi hayatımda karşılaştığım zorluklara hep olumlu tarafından bakmaya çalışıyorum. Okul hayatım boyunca arkadaşlanm tarafından çoğu zaman çok iyi karşılandım onlar bana genellikle çok iyi davrandılar. İyi şeylerin yanında yaşadığım zorluklar da oldu; caddelerde bazen ihtiyacım olan rampayı görememek, asansörün olmaması sebebi ile bazı katlara çıkamamak gibi. Bazı durumlarda hiç beklemediğim insanların olumsuz davranışları da ister istemez beni üzdü. Ama bunlara aldırış etmemeyi de öğrendim. Mademki benim her halimi gören var ve ahirette benim çektiğim her sıkıntının karşılığını verecek olan rabbim var. O’na inandım. O’na güvendim. “Allah var gam yok” sözü benim en çok beğendiğim sözdür.

Okullar açılırken hangi okul olabilir acaba diye endişe ile okulları araştırdığımızı hatırlıyorum. A blok okul girişinde önceden yapılmış olan rampanın varlığı, laboratuvarlann bulunduğu B blokta asansör bulunması ve dini konularda kendimi geliştirebileceğim düşüncesi benim bu okulu seçmemin en önemli sebepleri arasmdadır.Bu yıl geldiğim Kayseri Anadolu İmam Hatip Lisesini öğretmenlerini, idarecilerini, görevlilerini ve aynı sıralarda okuduğum arkadaşlarımı Allah (c.c.) için çok seviyorum Rabbim hepsinden razı olsun. İyi ki varsınız. Ve Rabbim Ahiret gününde de sizlerden beni ayırmasın. Selam ve dua ile.

Page 20: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

İlyas Han ŞAHİN TARİHÇİ/YAZAR

TARİHİN BİZE ÖĞRETTİKLERİ

Tarih bir milletin hafızasıdır. Geçmişidir, yaşadıklarıdır ve öğrendikleridir. Öğrenilmiş zamanı idrak eden bireyler Tarih öğretiminin temel amacıdır. İdrak; günümüz dünyasında içselleştirilmiş bilgi, davranışa dönüşmüş bilgi gibi ifadelerle tanımlanır. Sadece bilen bireyler olmak asla yeterli değildir. Bilmek yani ilim sahibi olmak öğrenme sürecinin yansıdır. Asıl diğer yansı ise ilim ile mamul olmak, bildiği ile amel etmektir. Yüce Kitabımız Kur’an bildiğiyle amel etmeyenlere karşı gayet sert bir üslupla uyarır ve Kitap yüklü merkepler ifadesini kullanır. İlmi ile mamul olmayan ilim adamı, hangi alanda çalışırsa çalışsın, bu çalışması ürün odaklı olmadığı için beyhudedir. Ürün odaklı çalışmayan, ortaya müspet bir sonuç ile çıkmayan çalışmalar İslami ya da başka alanda olsun, muteber kabul edilmez. Tarih ilmi de bu minvalde değerlendirilebilir. Tarih bilmek, tarih şuuruna vakıf olmak elbette bizlere çok şey kazandıracaktır. Bunlardan ilki, milli şuurdur. Milletimizin tarihten gelen değerlerine olan bağlılığını modemitenin güncellenen anlayışla birleştirmesi ile ideal öğrenmeye tabi bireyler çıkacaktır ortaya. Vatan sevgisi, devlete olan bağlılık, dini değerlere verilen önem ve değer gibi mefhumların bir eriyik halinde vücuda enjekte edilmesi tarih marifetiyle olur. Geçmişi kutsamak, dokunulmaz yapmak ya da abartmak günümüzde ayrı bir sorun teşkil eder. Sadece duygusal bir bağlılık ve vizyonsuz, şuursuz bir sevgi, geçmişin bilgisini işlevsiz kılacaktır. Geçmişimize sahip çıkmak ondan ders almak adına yapacağımız her faaliyetin ana hedefi günümüze güncelleyerek ibret alıp gelecek için ders çıkarmaktır.

Günümüzde insanlar artık sadece genel tarih bilgisi dışında bulundukları yerlerin tarihi geçmişi ile de ilgilenmekteler. Kent tarihi dediğimiz ayrı bir uzmanlık alanı bu ihtiyacın doğurduğu bir alandır. Üzerinde yaşadığımız toprakların geçmişini bilmek, bu topraklarda yaşanan hikâyeleri bilmek bizim için önemlidir. Kentimizde tarihi camileri, medrese ve türbeleri incelemek, yapılış zamanından günümüze kadar geçirdiği badireleri öğrenmek kısaca tarihi eserlere dokunmak bizleri eğer heyecanlandırmıyorsa maalesef kayıptayız demektir. Unutmamak gerekir ki bizlerin maddi bir ciheti yanında manevi bir cihetimizde vardır ve doyurulması, önemsenilmesi gerekir. Manevi değerlerimize olan bağlılığımızı bağnazlıktan korumanın en doğru yolu bilgilenmek ve şuurlanmaktır. Milli şuurun önemini idrak etmiş bireylerin ülkesine, devletine daha sadıkane bir çalışma yürüttükleri gerçeği asla unutulmamalıdır. Bağnaz bir insan görüneni yargılarken şuurlu insan görünenin ardındaki serüveni merak edendir. Görülenin hikâyesini ise bizlere tarih anlatır. Analitik düşünme, deneysel düşünme, şartların ışığında değerlendirme ve ürün odaklı olma gibi özellikleri kazanmış bireyler olmak zorundayız. Eğer İslam dünyası bugün modem gelişmeleri geriden takip ediyorsa bu suçun müsebbibi birazda tarihten ders almayışımızdan gelmektedir. Peki, nedir tarihten alınması gereken dersler? Bize göre ilk alınması gereken ders geçmiş milletlerin başına gelen musibetlerin ve devletlerin yıkılma sebeplerinin analiz edilerek, günüme has bir hale getirilmesidir. İlerlemek, modernleşmek, kalkınmak. .Hepsine tamam ama geçmişimizle, manevi değerlerimizle beraber bunu gerekleştirmek. Kalbi boş bırakıp beyinle meşgul olursak, duygusuz, sevgisiz ama teknik başarısı olan nesiller yetiştiririz. Başarılı ama merhametten yoksun bir dünya bizim istediğimiz bir dünya değildir. Yakın tarihimizde yapılan 2 büyük dünya savaşında yerle bir olan devletlerin kısa zamanda ilerleyip geliştiklerini hayret ile görürüz. Ama tarih bilirsek bu devletlerin kalkınmada nasıl bir bilimsel ve insani çaba harcadıklarını görürüz. Bilimsel çabalarını fenden, insani çabalarını ise sosyal ilimler ile geliştirmişlerdir.

Ezcümle, geleceğin sağlam ve güçlü Türkiyesi bizlerin tarih şuurunun imanı ve insani değerleriyle birleşmesin eseri olacaktır. Bu eserde birinci öğretmenlerimizindir. Öğrencilerimizin hayatına dokunmak için onların kalbine nüfuz etmemiz gerekir. Zaman az, yapacak iş çok. Çok çalışmamız gerekiyor. Öğrencilerimizin bu zamanı iyi değerlendirmeleri ve vazifelerinin idrakinde olmaları gerekiyor. Okullarımız bu idraki hatırlatan ilk basamaklardır. Öğrencilerimizin görevi öğrenmek ve öğrendiğini hayata geçirmektir. Bu görev asla ihmal edilmemelidir.

Derdi olan, hayali olan, gelecek inşasmda eser müsebbibi olmak isteyen tüm öğretmenlerimize ve öğrencilerimize selam ve dua ile...

18

Page 21: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Hayriye TÜRKMEN Kimya Öğrt.

İNSAN ELİ İLE YAPAY SEÇİLİM OLMASAYDI ŞİMDİ TÜKETTİĞİMİZ MEYVE VE SEBZELER NASIL GÖRÜNECEKTİ?

Günümüzde tükettiğimiz meyvelerden oluşan bu resimdeki meyveler Ne kadar güzel ve sağlıklı görünüyorlar değil mi? Bir sonraki sefere dilimlenmiş bir karpuzu yahut portakalı yerken şunu düşünün: Severek tükettiğimiz sebze ve meyvelerin gerek şekli gerekse tadı çok uzun zaman önce böyle değildi. Günümüzde GDO (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) kavramı insanlar tarafından sıklıkla tartışılmaktadır. Dönem dönem gündemimizi oluşturan GDO’yu savunan ve destekleyen uzmanlar olduğu gibi GDO’dan uzak durulması gerektiğini ifade eden uzmanlar bir hayli fazladır. GDO tartışmalarım kim kazanır bilinmez ama insan eliyle yüzyıllardır yapılan seçimli üretim, günümüzdeki meyve ve sebzelerden bazılarını oldukça etkilemiş görünüyor.Nedir bu seçimli üretim?

Seçimli üretimi kısaca, bir canlı topluluğunda olması istenen belli bazı özelliklerin, yeni nesillere aktarılması için söz konusu özellikleri en yüksek düzeyde taşıyan bireylerin çiftleştirilmesi olarak tanımlayabiliriz. İnsanoğlu binlerce yıldır ekinlerden daha iyi ürün almak ve süs bitkilerinin belirli renk ve biçimlere sahip olması gibi sebeplerle seçimli üretim olayını kullanmaktadır. Yapay seçilim sonucunda istenilen özelliklere sahip ekinler daha fazla üretilmeye başlanmış, bu durum yabani meyve ve sebzelerin ehlileştirilmesine ve ilk hallerinden oldukça farklı bir tat ve şekle bürünmesine sebebiyet vermiştir.Muzdan tutun mısıra kadar işte insanların yetiştirmeye ilk başlamasından günümüze gelene kadar geçen zaman içerisinde tamamen değişen yiyeceklerin bazıları:

Sol fotoğrafta yaklaşık 7000 yıl önce Papua Yeni Guinea sınırlan içinde yetiştiğine inanılan yabani muzu görmekteyiz. Vahşi muzların Güneydoğu Asya bölgesinde de yetiştirildikleri bilinmektedir. Görüldüğü gibi sert tohumlar modem ürüne ters bir şekilde muzun içindeler.

Sağ fotoğrafta ise Musa acuminata ve Musa balbisiana adlı yabani muzlann çaprazlanması ile oluşan modem muzu görmekteyiz. Modem muzun daha kavranabilir bir şekli vardır. Atalan ile karşılaştınldığmda, bu meyvenin daha küçük tohumlann olduğu, tadının ise daha lezzetli olduğu görülmektedir.

Page 22: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Sol fotoğrafla yabani havucu görmekteyiz. İlk Havuçların lO.yüzyılda İran ve Anadolu coğrafyasında yetiştirildiği bilinmektedir. Çatallı b ir kök yapısı, m or ve beyaz renkten oluşan ince bir gövde; yabani havucun belirgin özellikleri olarak karşım ıza çıkıyor.

Sağ fotoğrafta ise m odem havuç gözümüze çarpıyor. Çiftçiler yapay seçilim ile beyaz köklü ve iki yılda b ir çiçek veren yabani havucu, fotoğrafla gördüğümüz turuncu ve her kış hasat veren havuçlara dönüştürmüşler.

Sol fotoğrafla yabani patlıcanı görmekteyiz. Bilinen ilk patlıcanların günümüz Çin coğrafyasında hasat edildiği biliniyor. Tarihten bu yana rastlanan patlıcanın yabani türlerinin sarı, beyaz renklerde olduğunu ve şeklinin bir eriği andırdığını söyleyebiliriz.Sağ fotoğrafta ise m odem patlıcanı görebiliyoruz. Seçimli üretim ile dikenlerden kurtulunularak boyut olarak daha büyük, şekil olarak uzunluğu genişliğinden daha büyük olan b ir sebze türü elde edildi.

2 0

Page 23: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Alttaki resimde Giovanni Stanchi tarafından yapılmış 17.Yüzyıla ait bir karpuz tasvir edilmektedir. Günümüzdeki karpuzlarla kıyaslandığında o yıllarda tasvir edilen karpuzun içinin ko f ve altı tane üçgenden meydana geldiğini görmekteyiz. Bazı insanlar, Stanchi'nin eserinde yer

alan karpuzun olgunlaşmamış olduğunu düşünse de resimdeki belirgin siyah tohumlar karpuzun olgunlaştığını kanıtlar niteliktedir.

Diğer taraftaki resimde ise günümüz m odem karpuzu yer almaktadır. Zamanla insanlar; içi etli, daha sulu ve renkli karpuzlar yetiştirebilmeyi seçimli üretim yoluyla başarabilmişler.

Tüm bu örneklerden görüyoruz ki çiftçilerin çok sık kullandığı seçici eşleştirme metodu, uzun vadeli sonuç veren ve yetiştirilen hasatların, süreç içerisinde istenilen özellikleri kalıtım yoluyla kazandığı bir yöntemdir. Teknik olarak yapay seçilim ile üretilen canlılar GDO sınıfına alınmakta ve GDO olarak değerlendirilmektedir. Bu durumda, var olan tüm zirai ürünler de, doğrudan gen müdahalesi olmaksızın genetiği değiştirilmiş organizmalardır. GDO zararlı mı? Yoksa gerekli mi? konularını tartışmadan önce biz tüketicilerin gen transferi olmadan da yapay seçilim ile yüzyıllardır üretim yapıldığını iyi kavraması gerekmektedir.

Kaynaklar:-https://terraekoloji.org/2016/01/22/gida-genetigi-binlerce-yil-boyunca-degistirilmemis-olsaydi-simdi-tukettigimiz-bitkiler-nasil-gorunecektihttps://www.businessinsider.com/foods-before-genetic-modification-2015-8https://www.tandfonline.com/doi/abs/10.3109/07388551.2013.823595

Page 24: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Öznur Mehmet SARI KAYA Biyoloji Öğrt.

OTİZM NEDİR?

Otizm iletişim ve sosyal etkileşim sorunları, kısıtlı ilgi alanları ve tekrarlayan davranışlarla ortaya çıkan bir rahatsızlık olup ömür boyu devam eden bir gelişim bozukluğudur. Yaşamın ilk üç yılında ortaya çıkar. Otizm nedir sorusunun cevabını erken yaşta arayan aileler, erken teşhiste uygulayacakları rehabilitasyon programı ile rahatsızlığın etkilerini minimize etmeleri mümkündür. Bilim adamları nedenini henüz tam olarak tespit edemese de genetik bir rahatsızlık olduğu görüşü kuvvetlidir.

Otizmin Başlıca BelirtileriOtizm nedir sorusunun ardından en çok merak edilen bir diğer konu otizmin belirtileri

olmaktadır. Çocuğun başkaları ile göz teması kuramaması, adı ile seslenildiğinde bakmaması, söylenenleri duymuyor gibi davranması, bazı sözleri tekrar tekrar alakasız ortamlarda söylemesi, oyuncaklarla oynayamaması, parmağı ile bir şeyi gösterememesi, yaşıtlarının oynadığı oyunlara ilgisiz kalması, akranlarına göre konuşmada geri kalması, sallanma, çırpınma veya aşın hareketli olması, gözlerinin bir noktaya takılıp kalması, eşyalan döndürme, sıraya dizme, rutin değişikliğine aşın tepki vermesi, kucaklamak isteyene tepki verip ona yönelmemesi otizmin başlıca belirlilerindendir.Bu belirtiler gözlemlendiğinde otizm açısından değerlendirme için mutlaka bir uzmana danışılmalıdır. Araştırmalar 14 aylıkken bile otizm teşhisi konulabildiğini ve rahatsızlığın etkilerini azaltacak erken tedavi yöntemlerinin 2 yaşında bile uygulanabildiğini göstermektedir.

Otizmli Bir Çocuğa Sahip OlmakEbeveynler için güç bir durum olan otizmin kabullenilmesi zor olsa da erken teşhis ve

tedavi ile son derece pozitif sonuçlar elde edilmektedir. Otizm nedir sorusunun sıklıkla rastlanan yanlış cevabı bir hastalık olmasıdır. Otizm bir hastalık değil bir rahatsızlıktır. Rahatsızlığı kabullenme sürecinde ve otizmle ilgili tedavide sosyal destek faktörü önemlidir. Uzmanlardan alman destek yanında sorunla başa çıkmanın yollarım gösteren sosyal destek faktörü, hem ebeveynlerin hem de otizmli çocukların bulundukları duruma uyum sağlamalarını kolaylaştırmaktadır.

Sosyal ve aile ilişkilerinin tamamen değiştiği bir durum olan otizmli bir çocuğa sahip olmak ailelerin zaman zaman duygusal, maddi ve psikolojik anlamda sıkıntılar yaşamasına neden olur. Tamamen ebeveynlerine bağımlı olan otizmli çocuklar için ebeveynlerin gelecek kaygısı yoğundur. Bu aşamada sosyal destek faktörü ebeveynlerin yaşamlarını otizmli çocukları ile birlikte sağlıklı sürdürmelerinde önemli bir destektir. Ayrıca ebeveynlerin yakın çevrelerini otizm nedir konularında bilgilendirmeleri de toplumun bu konuda bilinçlenmesi için önemlidir.

Her Nisan ayının 2. günü Otizm Farkındalık Günü olarak gündeme gelir, ancak otizmli çocukları senede bir gün hatırlamak çok acı bir durum. M aalesef yılın bir gününde hatırlamak hatırlatmak çok acı.

Otizmli ailelerin çektiği zorlukları, çocuklarının eğitiminin yetersizliğini, toplumun görmezlikten gelmesi engelleri aşmayı çok zorlaştırıyor. Sağ olsun devletimiz ayda 8 saat bireysel, 4 saat grup eğitimi masrafını karşılıyor. Ama ayda 12 saatlik eğitim yetersiz kalıyor. Daha çok eğitim almaları gerekir. Çünkü otizmin bilinen tek tedavi yöntemi yoğun eğitimdir. Gelişmiş ülkelerdeki otizmli çocukların eğitimi ülkemizdeki eğitimin çok üstünde. Bizler de gelişmiş ülkelerdeki eğitimin ülkemizde de aynı olmasını istiyoruz. Ayrıca ülkemizdeki mevcut sosyal imkânların paylaşımında da bu sorunla mücadele eden aileler eşit miktarda istifade etmelidir.

22

Page 25: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Milletimiz bu sosyal soruna belirli ölçülerde duyarlı ancak senede bir gün sadece sosyal medya duyarlılığıyla yoğun olarak otizmli çocukları hatırlar ve sonra unuturuz.

Temelde yapılması gereken ise sosyal tesisleri çoğaltılıp bu çocukların sosyalleşmeleri sağlanmalı, toplumda varlıkları benimsenmeli, aileleriyle birlikte yalnızlığa terk edilmemelidir yoksa senede bir gün hatırlanıp, tv programlarında sosyal medyada anılmaları yetersizdir. Zaman zaman haberlerde de duyarız: Efendim, Ayşe otizmi yendi, Ahmet de yendi, gitar çalıyor, yüzüyor, şarkı söylüyor çok güzel. Lâkin o imkânlar öbür çocuklara da tanınsa onlarda yenecek, otizmi yenen çocukların ailelerinin maddi durumları iyi olanlardır. Maddi durumları iyi olmayan aileler eğitim aldıramıyor, yüzmeye gönderemiyor, çocuklarının sosyalleşmesine maddi imkânsızlıklardan dolayı katkıda bulunamıyorlar ve ailelerde üzüntülerinden hayatta kopuyorlar.

1980’ler 2500 kişiden biri otizmli doğarken, şu anda 68 çocuktan biri otizmli doğuyor. Yani otizm her geçen gün artış gösteriyor. Otizim her an aile yuvası kuran her çiftin başına gelebilecek bir potansiyel bir sorundur. Otizmli ailelerin çalışma hayatında bile aksamalar oluyor. Çünkü aileler sabahlara kadar uykusuz kalıyor. Hiç uyumadan işe geliyorlar dolayısıyla iş performansı düşük kalabiliyor. Ancak maalesef ki toplumumuz bu konuda yeterince duyarlı değil. Bu tip sorunları STK’lar devletle iş birliği içerisinde çözüm üretmelidir. Gelin Hep birlikte el ele tutalım onların dünyasına bir ışık yakalım. Gelin hepimiz otizm çözümü olmayan bir hastalık değil de yoğun gayretle çözülebilecek bir sorun olduğunu öğrenelim.

Özetle otizm ile ilgili sosyal politikaların hayata geçirilmesi için, ilk önce zihni bir değişime imza atalım. Mesela otizmi bir hastalık olarak değil de, otizmli çocukların daha fazla ilgi bekleyen çocuklar olarak görülmesi ve ona göre bir eğitim müfredatı ve sosyal hayat imkânı sunacak bir ortam hazırlanması ve aynı zamanda bu çocukları normal hayata adapte edecek bir çalışma içine girilmesi gerektiğini zihinlerde kabul etmekle işe başlayalım. Tüm bu bahsi geçen süreçler hayata geçirildiği zaman görülecektir ki, otizmli çocuklar çok kısa bir sürede asgari hayat koşullarına, normal bir insanın standartlarında dâhil olacaktır. Zira bu imkânları bulan çocukların normal hayata adapte olduğu verilerle ortadadır. Buradaki sorun bu imkânı maddi olumsuzluklardan dolayı elde edemeyen otizmli çocukların çektiği sıkıntılardır. Bu noktada sosyal devlet devreye girmeli ve sosyal politikalar hayata geçirilmelidir ve sivil toplum kuruluşları da kendilerine düşen sosyal sorumlulukları yerine getirmeli, taşın altına elini sokarak otizmli çocukların mutlu yarınlara kavuşması için gerekli faaliyetleri yapmalıdır.

Şuna emin olalım ki otizmli çocukların kocaman yürekleri var, onlar bizi saf ve temiz duygularla seviyor. Bizde onları sevelim, dünyamıza onları da alalım.Gelin otizmi hayatımızdan hep birlikte atalım.

OTİZM BELİRTİLERİ

23

Page 26: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Yusuf Cengiz TAŞ Meslek Dersi öğretmeni

Genç İmam Hatiplim!

Bismillah, vel-hamdulillâh, ves-salâtuves-selâmualâRasûlillâh...

Selam sana îmam Hatiplim,Rahmân’m adıyla Selâm! Sen ki Peygamberlerin vârisisin, O ’nun Aleyhis-selam hayatta iken yaptığı Davet ve Tebliğ görevinin mirasçısı olarak, kendinden daha az bilgili olanlara Dinin öğretme, gösterme ve örnek olma makamında olduğunu bilmelisin.

Annen ve baban seni bu okula zaten bunun için göndermedi mi? ‘Yavrum hem bilgili ve ahlaklı olsun, hem dünyasını ve ahretini kurtarsın, hem de bizim arkamızdan hayır dua etsin’ diye İmam Hatibi tercih etti. Sana düşen de ebeveyninin bu amaç ve hasretini; Yüce kitabımız K ur’an-ı Kerimi hem okumasını hem ezberini hem de hayatına güzelce aksettirerek yaşanmasını başarabilmektir. Bunun için Farzlar ve Sünnetleri öğreniyorsun zaten. Geriye bu güzel ve faydalı bilgileri uygulamak kalıyor. Mesela, ezber müfredatımızda olan Yasin, Mülk ve Nebe’ surelerini hem unutmamak hem de ahret yatınım olması için sık sık okumalısın. Biricik Önderimiz ve yegâne Örneğimiz Sevgili Peygamberimiz Aleyhis-selam gibi ikindi namazından sonra ama Güneş batmadan önce Nebe (Amme) suresini, Yatsı namazından sonra ama yatmadan önce mutlaka Mülk (Tebarake) suresini okumalısın. Çünkü O Aleyhis-selam bunu hiç terk etmedi. Sen de O'nun Ümmeti olarak bu Sünnete uymalısın. Önce Farzı yerine getirip İkindi namazım her şart ve durumda ihmal ve terk etmeden Ta’dil-i erkanı ile ve huşû içerisinde kılmalı, akabinde de Nebe suresini okumalısın. Aynı şekilde Yatsıyı kılınca Mülkü okumadan uyumamalısın. Bu iki Sünneti ölene kadar yaptığını bir düşün! Neler kazanacağını tahmin edemezsin. Hem kendin hemde ebeveynin için büyük mutluluklar elde etmen mümkün olabilir. Bunu yapmakla, amel defteri öldükten sora dahi kapanmayan Salihlerden olman mümkündür. Hani RasûlullahAleyhis-selam müjde vermişti ya; 'İnsan ölünce, üç şey hariç ameli kesilir: Sadaka-i cariye, faydalı ilmi eser bırakmak veya ona dua ve istiğfar edecek salih evlat'. Mal ve ilim sahibi olmak herkese nasib olmayabilir, ancak sen öncelikle ebeveynine karşı salih evlat olarak, sonrada zamanı gelince salih evlatlar yetiştirerek tükenmez bir hâzineye sahip olabilirsin.

Gelmiş geçmiş en sevilen ve en güzel ahlaka sahip insan olan Sevgili Peygamberimizin Aleyhis-selam ahlaki üstünlüklerini öğrenmek için, önce Yüce Kur'anı, sonra Siyeri Nebi'yi çok çeşitli kaynaklardan okumalısın. Şuna emin ol! Hayatını okudukça ve tanıdıkça O'na Aleyhis-selam olan sevgin, saygın ve hayranlığın kat kat artacaktır. O'nun Aleyhis-selam güzel ahlakım öğrenip, tatbik ederek yaşadıkça, Sünnete uymanın üstünlük ve mükâfatlarını elde etmenin yanında, sende O'nun gibi Aleyhis-selam Güvenilir bir insan olmaya başlayacaksın. Üzerine düşen görevleri ve sorumluluklarım hakkını vererek yerine getireceksin. Verdiğin sözde duracak ve asla emanete ihanet etmeyeceksin. Kötülüğe kendin yaklaşmayarak uzak kaldığı gibi emr-i b i’l-ma’ruf ve nehy-i aniT-münker ilkesini yaşatıp, kötülükleri çevrende ve nefsinde engelleyip, iyilikleri yaparak yaygınlaştırma Farzını yerine getirip, her daim iyiden ve doğrudan taraf olmalısın. Her türlü israf ve savurganlıktan Kaçınarak tutumlu ve kanaatkâr olmalısın. Hiçbir konuda doğruluktan ve dürüstlükten ayrılmamalısın. Kimsenin arkasından konuşmamalı, gıybet ve dedikodudan uzak durmalısın. Kıskançlıktan, yalan ve iftiradan kaçınmalı, her hâlükârda doğruyu söylemelisin. Velev ki kendin veya ailenin aleyhine bile olsa, doğruluk ve dürüstlükten taviz vermemelisin. Başkalarım hor görmeyip Allah'ın kulu olmak bakımından kimsenin doğuştan üstünlüğü veya eksikliği bulunmadığı idrakiyle, üstünlüğün ancak Takvada yani Allah korkusunda olduğunu bilmelisin. Açıkçası yaratılanı Yaratandan ötürü sevip, kimseye üstünlük taslamamalısın. Çünkü kibir Müslümana yakışmayan bir kötü ahlak özelliğidir. Sonra Görgü kurallarına uymalı, insanlarla iyi geçinmelisin. Öfkeni yenmesini bilmeli, vakar ve heybetini korumalısın.

Evet İmam Hatipli genç! Bu üstün ahlak özelliklerini Kur'an ve Sünnet öğretilerine uygun olarak yaşama ve yaşatma vazifende, Yüce Allah CelleCelâlüh Yâr ve yardımcın olsun. Emanetleri asla zâyi etmeyen, Allah'a emanet ol...

Ves-Selâmualeykum ve Rahmetullâh.

24

Page 27: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Mustafa Cemal Abbak T.DE. Öğretmeni

İMAM HATİPLİM

Selam olsun size Asım’m nesli,

Milletin umudu İmam Hatiplim!

Hakkaniyet olmalı işin aslı,

Ümmetin umudu İmam Hatiplim!

İmam Hatip ruhu besle özünde,

Her daim doğruluk olsun sözünde,

Yücesin, şanlı milletin gözünde

Gönüller serveri İmam Hatiplim!

Zorluğa, çileye azimle sabret,

Yüce Mevla’m yardımcın olur elbet,

Bu dünya değil mi bir garip gurbet?

Vuslatın şen ola İmam Hatiplim!

Gayeniz sancağa hizmet olmalı,

Türk İslam ruhu sizde can bulmalı,

Bakınca Cemali (nin) gözü dolmalı,

Page 28: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Dr. Yavuz YUCET Meslek Ders. Öğ

VAROLUŞ GAYEMİZ ÜZERİNE...

Rahman ve Rahîm olan Allah’ın adı ile...Hamd âlemlerin rabbi olan yüce Mevlâ’mıza,1 Salat ve selâm onun kulu ve elçisi olan iki cihanın

ser veri Hz. Muhammed Mustafâ (s.a.v.) efendimize mahsustur.Rabbimiz var ettiği, varlığından haberdar ettiği ve yeryüzüne “HALİFE”1 2 sıfatı ile gönderdiği

insana ‘ ’ Kendisinden şüphe olmayan ve Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için bir hidayet rehberi ve yol gösterici olan”3 yüce kitabımızda ” Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım. Ben onlardan nzık istemiyorum beni doyurmalarını da istemiyorum. Şüphesiz nzık veren, güç ve kuvvet sâhibi olan ancak Allah’tır” 4 5 buyurarak; yaratılış gayesini hatırlatmaktadır.

Yeryüzünde ‘’HALÎFE” sıfatı ile var olmak; Kurân-ı Kerîm’in ifadesiyle ” Biz emaneti, göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar bunu yüklenmekten çekindiler, korktular. Onu insan yüklendi; Çünkü o,çok zalim ve cahildir.” sHitabına muhatap olmak...

İnsan olabilmek; başta ibadet olmak üzere kendisinden beklenen bütün güzellikleri yaşantısına tatbik edebilmek.

Asr suresinin hitabını yüreğinde hissedebilmek; “Asra yemin ederim ki insan gerçekten ziyan içindedir. Bundan ancak iman edip iyi ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler müstesnadır.”6

Bu vasfını bütün olumsuzluklara rağmen onurlu bir şekilde sırtında taşıyabilmek...Dünyadan nasibini unutmadan ama bu dünyanın bir oyun ve oyalanma yeri olduğunun bilinci

içinde ;” Dünya hayatı ancak bir oyun ve bir eğlencedir. Elbette ki ahiret yurdu Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için daha hayırlıdır. Hâlâ akıllanmayacak mısınız?” 7

Yaşadığı her günün hakkını vererek, zamanın nabzını tutabilenlerden olmaya gayret edebilmek.Hayat merdivenin son basamağına kendinden emin bir şekilde kalbinde zikir ile” Bunlar, iman

edenler ve gönülleri Allah'ın zikriyle sükûnete erenlerdir. Bilesiniz ki, kalpler ancak Allah'ı anmakla huzur bulur.” 8 Hitabını bütün benliğinde hissederek, dilinde ‘’Kelime-i Tevhid ‘’ile ulaşabilmek ve emaneti onurlu bir şekilde;” Her canlı ölümü tadacaktır. Ve ancak kıyamet günü yaptıklarınızın karşılığı size tastamam verilecektir. Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete konursa o, gerçekten kurtuluşa ermiştir.” 9Sımnca yüce yaratıcısının elçisine sunabilmek...

Bizlere Mülk suresinde” O yüce ALLAH ki, hanginizin daha güzel davranacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratmıştır.” 10 Diye seslenen, Yüce yaratıcısının huzuruna alnının akı ile çıkabilmek...

1 Fatiha, 1/2.2 Bakara ,2/30.3 Bakara ,2/2.4 Zariyat,51/56,57,58.5 Ahzâb,33/72.6 Asr,103/1,3.7 En’am,6/328 R’ad,13/28.9 Âl-i İmran,3/185.10 67,Mülk/2.

26

Page 29: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Hayatının her anını K af suresinde ifade edildiği şekli ile” And olsun insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz ve biz ona şah damarından daha yakınız Çünkü onun sağında ve solunda oturan, her davranışı yakalayıp tespit eden iki melek vardır.” 11 Şuurunda yaşayabilmek...

Beled suresinde ifade edildiği şekli ile” Biz insana iki göz, bir dil ve iki dudak vermedik mi?” 11 12 O’nun bize bizden yakın olduğunu, sahip olduğumuzu zannettiğimiz her şeyin asıl sahibinin O olduğunu anlayabilmek...

Bu duygulan yüreğinde hissedebilmek; yaratılanı severim Yaratan’dan ötürü. ’diyebilmek...îşte varoluşunu idrak edebilen, ezeli ve ebedi olan Rabbine karşı ‘’Elest bezminde ” verdiği sözü

gönül âleminde duyabilen kemâl sahibi gençlerimize düşen bütün bu sorumluluklan idrak edebilmekten ibaret...

"Kıyamet gününde, ’Biz bundan habersizdik demeyesiniz diye Rabbin Âdemoğullanndan, onlann bellerinden zürriyetlerini aldı ve onlan kendilerine şahit tuttu ve dedi ki:” Ben sizin Rabbiniz değil miyim? ’Evet, şahit olduk dediler.” 13

Ne mutlu o yolun yolcusu olanlara ve ne mutlu o yolu sevenlere. Kurân-ı anlamak gayesi ile tekrar tekrar okuyanlara...

Fecr suresinde ifade edildiği şekli ile” Ey güvenceye kavuşmuş nefis! Razı olunmuş ve razı olmuş olarak Rabbine dön. Seçkin kullarım arasına karış ve cennetime gir! Hitabını duyacak olanlara...

Cenâb-ı Hakkın sizleri de bizleri de o seçkin kullarından eylemesini niyaz ediyorum...Bu gaye ile yola çıkan samimi gençlerimize uzun ve zor yolculuklarında rehber olabileceğine

inandığım bazı tavsiyelerde bulunmak istiyorum. Biliyorum ki yol ne kadar zor olursa olsun siz o yolun yolcusu olmaya talipsiniz. Bu yolda her biriniz ümitle, zevkle, şevkle çalışacaksınız ve enginlere yelken açacaksınız...

1- Beş vakit namazmızı kılınız. Mümkünse gece namazlarını da kılmaya gayret ediniz.2- Yüce kitabımız Kurân-ı Kerîmi çok okuyunuz ve onu başucu kitabınız haline getiriniz.

Okuduğunuz sayfaların anlamlarını ve önemli gördüğünüz ayetlerin tefsirlerini okuyunuz.3- İnançlarınızın dosdoğru olabilmesi için Kelam ve Akâid kitaplarını dikkatli bir şekilde okuyup

anlamaya gayret ediniz.4- Hz. Peygamber (s.a.v.) efendimizi kendinize örnek alınız. Bol bol hadis kitapları okuyunuz.5- İnançsız kişilere kaşı hoşgörülü olunuz ve şunu asla unutmayınız; önemli olan fikirlerinizi

muhatabınıza en doğru bir şekilde ulaştırabilmenizde.6- Çok ve lüzumsuz konuşmaymız. Bol bol dua ediniz manen rahatlarsınız7- Boş vakitlerinizi hoş vakitlere çevirmeye gayret ediniz. Her anınızın kıymetini biliniz.8- Hareketlerinizde daima ölçülü olmaya gayret ediniz.9- Sözünüzde durunuz. Yapamayacağınız şeyleri vaat etmeyiniz.10- Yaptığınız iyilikleri unutunuz, size yapılan iyilikleri asla unutmayınız.11- isteklerinizde daima ölçülü olunuz. Ulaşamayacağınız hedeflerle vakit geçirmeyiniz.12- Kötülüklere bulaşmamaya gayret ediniz, bulaşırsanız pişman olup tövbe ediniz. Kötülükleri

giderecek iyilik işlemeye gayret ediniz.13- iyi, karakterli, terbiyeli ve vasıflı arkadaşlar edininiz. Kötü kimselerle arkadaşlık ederseniz

nasıl iyi olabilirsiniz?” Kişi dostunun dini üzeredir.” Hadis-i şerifini unutmayınız.14- Yüzünüzden tebessümü eksiltmeyiniz. Samimi ve ihlâslı olmaya gayret ediniz.15- Özü, sözü doğru insan olunuz, Mevlânanın deyimi ile: Ya olduğunuz gibi görününüz veya

göründüğünüz gibi olunuzVatanını, milletini ve insanları seven bir genç olduğunuz veya olma gayreti içinde olduğunuz

için sizi tebrik ediyor, Cenab-ı Hak’tan sizler adına sıhhat, afiyet ve hayırlı muvaffakiyetler diliyorum. Akibetiniz hayır olur ve hayırlı olur inşallah...

11 Kâf,50/16,17,18.12 Beled,90/8,9,10.13 A ’râf,7/172.

Page 30: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

OSMAN GAZİ BULUT Meslek Dersleri Öğrt.

İMAM HATİPLİ OLM AK

İmam olmak yani önde olmak önde gitmek ve imam olmaya layık olmak hele birde hitapla güzel sözlerle hakkı gerçeği doğruyu insan gibi değerli bir varlığa hitap etmeye liyakatli olma hatta irşad görevi gibi kutsal görevi yerine getiren hatta eşref-i mahlûkat olarak edeb terbiye hayâ güzel ahlak sahibi olma şerefi ile müşerref olmaya layık olan inandığı hak davaya “İslam” gibi cihan şumul bir dine mensup olarak bu dini mübini İslami yaşantısıyla yaşayarak yüce Allah(c,c) kul ve onun elçisi habibi Hz.Muhammed(S.A.V)’e ümmet olmak şerefine nail olan bir insan olarak bu çaba gayret içerisinde olmak demektir.

Hakikaten bir imam hatipli benim bilhassa çok anlamlı bulduğum şu beyitlerin asıl sahibi olmalı:

Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu değilken ilim ararım ilim ben imam hatipliyim

Ta beşikten mezara Hatta Çin’de de olsa ilim ararım ilim ben imam hatipliyim

Göğsüm imanla dolu yolum hak ilim yolu Müslüman Türk genciyim ben imam hatipliyim

İman kafa ve yürek birde bu bükülmez Müslüman Türk genciyim ben imam hatipliyim

Yani şu dörtlükle konuyu özetlersek

Önderimiz peygamber miyarımız Kurandır

İmam Hatip nesliyiz mihrakımız İslam’dır

Evet, imam hatipli yukarıdaki dörtlüklerin ifade ettiği düşünce ve inançla olmalıdır hani bir söz var ya ‘tavus kuşundan çıkmak marifet değil marifet tavus kuşu olmaktır’ yani marifet imam hatipten mezun olmak değil marifet imam hatipli olmaktır bu şuur ve bilinç içerisinde benim fedakâr, cefakâr ve vefakâr mukaddes Mücahit imam hatiplime “İMAM HATİP” davasında başarılar diliyorum.

28

Page 31: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Yasemin EROĞLU TDE. Öğrt.

EDEBİYATÇI GÖZÜYLE... *

" Kur’an’ı biz indirdik, kıyamete kadar O’nu biz koruyacağız.” (Hicr Suresi 9. Ayet)Şehirlerin, binaların, eşyaların da ruhu vardır, sadece insanların değil. Okullara geldiğinizde, sınıflara girdiğinizde, her birine, kendisine has bir renk, koku, duygu hatta fikrin nakşedilmiş olduğunu hissedersiniz. Bu, yılların getirdiği deneyimdir. Farklı türlerdeki okulları tanımanın getirdiği bir sezgi veya... Dışarıdan bakmak gerekir bazen, görmek, duymak, hissetmek için. Bu sebeble bu röportaj, benim sorulara aldığım cevaplan size ulaştıracağı gibi gözlemlerimi de anlatmış olacak.

“Hükm ancak Allah’ındır. O yalnızca kendisine kul olmanızı emretti. İşte dosdoğru din.” (Yusuf Suresi 40. Ayet)Sahip olduklanmıza karşı tavırlarımız, duygu ve düşüncelerimizin vücut bulmuş halidir. Dediklerimize ve benimsediklerimize karşı tavırlanmız, hayata bakışımızı, varlığın anlamına dair düşünme kodlanmızı gösterir. “Benim” demek, “Onun” hakkında karar verme, ona şekil verme yani onu terbiye etme hakkını/sorumluluğunu verir. Ve bütün bunlar, inandıklanmıza göre şekillenir.

“Ey inananlar! Kendinizi ve ehlinizi ateşten koruyunuz.” (Tahrim suresi 7.ayet)Dünyanın en güzel, özgün ve özel varlıklarına sahip olanlar, şüphesiz, annelerdir. Bu, onları

“Cennet annelerin ayaklan altındadır.'noktasına yüceltirken sorumluluk bilinciyle adım atmalan gerektiğini de gösterir. Çünkü evlat, bizdendir ama bizim değil. Emanettir, imtihandır...Ne giyeceğine, yiyeceğine karar verip özen gösterdiğin, varlığı sürür ve gurur veren, acısını tarife kelime bulunmayan evlat, acaba nasıl yetiştirilmelidir?Benimdir! İstediğim gibi yetiştiririm! VeyaRabbimin emanetidir. O ’nun istediği şekilde yetiştirmeliyim.Böyle düşünen anne, bilir ki evlat, misafirdir, talebedir, din kardeşidir, insan kardeşidir, yol arkadaşıdır...

“İçinizden hayra çağıran, iyiliği emredip kötülüğü yasaklayan bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir.” (Ali İmran Suresi 104. ayet)O halde senin onu koruduğun gibi onun dünyasını ve ahiretini koruma adına Kur’an’ı kalbinde

ve aklında koruma yani farz-ı kifaye olan hafızlığı seçme karar ve gayreti, ne güzeldir ve annelerine, her nefeste, tespihin tanelerini, ‘emanetlerini, emanet sahibine, nemli gözlerle arz etmekten” başka ne düşer?

“Oku yaratan rabbinin adıyla... (Alak Suresi 1. Ayet ”)Dalgalı saçlar ve durgun gözleriyle, masanın hemen önünde oturan, kabına/kalıbına sığmayan, sempatik ve çalışkan bu öğrenci, ilk günlerden dikkatimi çekmişti. Hafız olduğunu öğrenince, bu küçücük yaşında böyle bir gayreti beni şaşırttı. Yaşma uygun davranışlarına ve derse olan özen ve hırsına bakınca bildik hafız anlayışının aslında bir ezber olduğunu fark etmeye başladım. Spora özellikle futbola merakı ve rivayete göre başarısı da bana farklı geliyordu. Röportaj yapacağım iki öğrenciden biri olması tanımam için de iyi olacaktı. Pek gönüllü değildi kendisi hakkında konuşmaya. Yine de sorularıma oldukça kısa cevaplar verdi. Gerekli olmadığını düşünüyor gibiydi. Kendisini tanıtmasını istedim. Gözlerini masanın hizasına indirip tane tane anlatmaya başladı.

Page 32: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

-Adım Mustafa Erciyas. 2003 yılında Kayseri’de doğdum. Aslen İncesuluyum. İki kardeşiz. Bir abim var. Nevşehir Fen Lisesi’nde okuyor. Babam, İncesu’da bir camide görevli. Annem, ev hanımı.Annesinin zaman zaman Kur’an-ı Kerim öğreticiliği yaptığını biliyordum. Olgun ve ileri görüşlü bir hanımdı. Karakter özelliklerinden ve hafızlığından bahsetmemişti. Oysa bizler değer verdiğimiz, utkularımız olan özelliklerimizden özellikle bahsetmez ve görünmesini istemez miydik? Yetiştirilmesinden ve karakter özelliklerinden bahsetmesini istedim.

-Annem ve babam, bizler küçükken bize örnek oldular. Bizi manevi değerlerle yetiştirdiler. Elhamdülillah Allah'ın emirlerine uymaya çalışan, Kur'an ve sünnet yolunda vatansever bir insan olmaya gayret ediyoruz.Tevazu... Güzeldi gerçekten. Derslerdeki güleç ve atak delikanlı yerini olgun bir beyefendiye bırakmış gibiydi. Kelimeleri özenle seçmeye çalışıyordu. Kendisi üzerinde etkili olan öğretmenlerinden bahsetmesini istedim. Yine tane tane yine gözlerini yere çevirerek anlattı.

-Rahmetli ilkokul öğretmenim Kadir Şahin, çok şey öğretmiştir. Eğitimimde büyük rolü vardır. İmam-Hatip’e başlayınca hafız olmaya karar verdim.Hafız olmasmı özellikle annesinin istediğini biliyordum. Hatta annesinin hayali olduğunu da. Oldukça zorlandığı bir ezber süreci geçirdiğini de öğrenmiştim. Kendisi bu konuda konuşmayı belki de istemiyordu. Üzerine gitmedim. Anne ve babasında neleri örnek aldığını, nasıl hafız olduğunu, eğitimi nerede aldığını sordum.

-Anne ve babamın dinimize dair hassasiyetini örnek alıyorum. Çocuklarımı onların bizi yetiştirdiği gibi yetiştirmek istiyorum. Mesleki yönden ise aile dostumuz Mehmet Hoca’nın nezaketini, samimiyetini, güzel Kur’an okumasını örnek alıyorum.

Konu hafızlık eğitimine geldikçe gözlerinde hüzün görmeye başladım. Evden ilk ayrılık ve verdiği kararın ardında durma süreci zorlamış ama olgunlaştırmış görünüyordu. Hz Rabia’nm “Ey hüznüm...” deyişi geldi aklıma.

-Kur’an okumayı zaten biliyordum. Annemin hafızlığı sevdirmesiyle hafız olmaya karar verdim. Aslında yaşım küçüktü. Bu sebeple Kayseri’de hafızlık yapmamı istedi ailem. Ben de arkadaşım Malatya’ya (Darende) gideceği için onunla gitmek istedim. Zaten Kayseri’de uygun yer bulamamıştık. Bu yüzden benim isteğim oldu.2014’te başladı hafızlık serüvenim. İlk ay, alışma süreci. Yaşım 11 İlk defa ailemden ayrılmışım. İlk gün yarım sayfa ezberletti hocam. Belki ezberleyebilir miyim diye baktı. Bence yarım sayfa azdı ama büyük bir adımmış. Sonra birer sayfa ezberlemeye başladım. Günde bir, iki hatta üç ders vermeye başladım. Haftada bir gün tatilim vardı. Üstelik her ay, farklı gezilere götürdüler. 2016’da üç ayların başında hafızlığı bitirdim.

Gülerek “Belgem var” demesi, zafere zor bir süreçten ulaştığını gösteren muzaffer bir hal gibiydi. Annesinden bahsederken sevgiyle birlikte saygı ve hürmet duyduğunu anlamak zor değildi. O sevgi ki, sevdiğinden ayrılıp, onun saygısını kazanma adına daha 11 yaşında hafız olmaya karar verdirip tamamlama sabrının tutamaklarından biri olmuştu. Ne güzel bir ana-oğul ilişkisi.

-Annem, hafızlan bir başka sever ve sayardı. Benim hafız olmamı çok istedi. Bana karar verirken de çok destek oldu. Darende’de çok özlediğim bunun için bırakmak istediğim bile oldu. Annemin duası bana sabrı öğretti. Aslında annem de benim kadar gayret etti. Ben, onun dualarıyla yolumun açıldığına inanınm.Söylemek istediği başka bir şey olup olmadığını sordum.

-Önemli olan hafız olmak değil, hafız ölmektir.

3 0

Page 33: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Bu cümleyi bilerek söylediğini görmek, beni bir kere daha şaşırttı.

-Allah ’a emanet olunuz hocam...Küçük yaşlarda büyük duygu ve tavırlar, hafızların ortak özelliği aslında. Belki de özlem ve ezber süreci olgunlaşmalarına sebeb oluyor.Röportaj yapacağım ikinci öğrenci yine aynı sınıfta ve Darende’de bir süre birlikte kaldıklarını öğrendiğim örnek davranışlarıyla saygı duyduğum biri. Sınıf arkadaşlarına bir abi gibi davranan, bu sorumluluğu kendisine hafızlığının verdiğini anlatan Mustafa Pamuk, sınıfta tam bir denge unsuru. Kendini, eğitimini ve hafızların toplumdaki önemine dair düşüncelerini soruyorum.

-Doğru sözlü olmaya çalışan biriyim. Haksızlık yapmaktan çekinirim. Başkasına da haksızlık yapılmasına müsaade etmem. Kötü söz, söylemem. Biz hafızlar, çok dikkatli olmalıyız. Bizim her olumsuz davranışımız çok dikkat çekiyor. Küçük veya gençtir hata yapabilir gibi bakılmaz bizim hareketlerimize. Bu yüzden kendimi çok sıkarım. Benim yüzümden hafızlar hakkında yanlış düşünülsün istemem. Böyle hep hafızlığını hatırlayarak yaşamak, inanın, hafız olmaktan daha zordur. Ben babamın tavsiyesi üzerine hafız olmayı düşündüm. Kendime bir güven geldi, "Ben, ezberleyebilirim ” dedim. Ama zor bir süreçti. Arkadaşlık orda çok önemli oluyor. Hani hep derler ya beraber güldük beraber ağladık. Gerçekten öyle. Birbirimize sahip çıkmayı, yarı yolda bırakmamayı ben orda öğrendim. Ben, orda büyüdüğümü, sorumluluklarım olduğunu öğrendim. Babam çok belli etmez ama anneme ayrılığın zor geldiğini de gördüm.

Siyah çerçeveli gözlükleriyle oldukça ciddi bir öğrenci olan Mustafa’ya Peygamber sevgisini nasıl tanımladığını ve sahabelerden kimleri örnek aldığını soruyorum. Yutkunduğu dikkatimi çekiyor. Üzerinde kafa yorduğu bir konu olduğunu, düşünerek cevap vermesinden anlıyorum. -Peygamber sevgisi, anne babadan önce gelir.Ezbere konuşmadığını görmek bu yaşta bir delikanlıdan gerçekten yarın adına bir ümit ışığı oluveriyor.-Anne babanız sizin için ne kadar değerliyse Peygamberimiz(AS) daha önde daha değerli olmalıdır. Şöyle buyurur; “Peygamberi ana babadan çok sevmedikçe tam manasıyla iman etmiş olmazsınız.” Tabi seviyorum deriz de örnek almak aslında bu sevgi. O ’nun bizi seveceği şekilde yaşamak...

-Ben Hz Ömer’i örnek alıyorum. Onun gibi adil olmaya çalışıyorum. Çünki görüyorum adalet olmazsa insanlar nefret ve kin gibi duygulara yöneliyorlar. Kıyas yapıyorlar. Birlikte yaşamak çok zor oluyor. Güvenemiyorsun birbirine. O zaman nasıl birbirimizin iyiliğini isteyip gerçekten seveceğiz.Hani diyor ya Peygamberimiz(AS) ‘Birbirinizi sevmezseniz gerçekten iman etmiş olmazsınız’ diye. İfadeler ne güzel...

Söylemek istediği başka bir şey olup olmadığmı soruyorum?-Bizim okulumuzda din dersler de okutuluyor. Bu önemli. İnsanların yaşayacakları taş çatlasa 80 bilemedin 90 sene. Bu hayatta güzel amellerin ve okuduğun Kur’an işlediğin hayır hasenat kalacak. Ben bu ömrü sonsuz hayatımı düşünerek yaşamaya çalışıyorum. Haa bir de söyleyeyim ben hafız olmak istedim nasip oldu. Artık en büyük hayalim şehid olmak. Çünki ben ülkemi çok seviyorum.

Ezber değil bunlar. Samimiyeti duruşundan ses tonuna kadar görünüyordu. “Rabbim hayırlı uzun ömürler versin.” diyebildim.

İki öğrencime de sorularıma samimiyetle cevap verdikleri için teşekkür ediyorum.Vesselam.

Page 34: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

İbrahim ŞİMŞEKMeslek Dersleri Öğretmeni

NİYET(HALİS DÜŞÜNCE)

Niyet, kastetmek, karar vermek, kalbin bir şeye yönelmesi, ne yaptığını bilerek yapmak anlamına gelir. Bir başka ifadeyle niyet, kişinin bir işi yapmaya karar verip, kalbinde o işi neden yapacağı düşüncesinin belirmesidir. Niyet sayesinde insan, nereye yöneldiğini ve ne istediğini bilme şuuruna ulaşır.

Niyet her şeyin özü ve başıdır; adeta amellerin ruhu gibidir. Halis niyet kulun bütün sözleriyle, görünen ve görünmeyen amelleriyle yalnızca yüce Allah'ın rızasını aramasıdır. Yüce Allah (c.c) bu hususta şöyle buyurmaktadır: “Hâlbuki onlara, ancak dini A llah’a has kılarak, hakka yönelen kimseler olarak Ona kulluk etmeleri, nam azı kılmaları ve zekâtı verm eleri emredilmişti. İşte bu dosdoğru dindir.’(Beyyine,98/5)

İslamiyet’e uymanın, ibadet etmenin, dünya menfaatleri üzerine kurulamayacağı bir gerçektir. Böyle olduğunu şu âyet-i kerime göstermektedir: “Ahireti kazanm ak için çalışanların kazançlarını arttırırız. Dünya menfaati için çalışanlara da, ondan veririz fakat ahirette bunların eline bir şey geçm eyecektir.” (Şura, 20)

Her türlü kötü niyetten kaçmak gerekir. Peygamber efendimiz, (ik i müslüman birbirine kılıç çeker, biri diğerini öldürürse, ikisi de Cehennemdedir) buyurunca, (Ölenin suçu ne?) diye sordular. Buyurdu ki: “O da, öldürm ek istemişti” der. [Buhari]

B ir düşüncenin ve hareketin iyilik olarak değerlendirilmesi için onu yapmaya niyet etmek şarttır. Şayet insan düşünüp yapmaya niyet ettiği o güzel hareketi yapacak olursa, bu takdirde mükafatı on m islinden başlar, 700 misline kadar çıkar. (Buhari,Rikak,31) Ancak nice dağ büyüklüğünde hizm et ve gayretler de vardır ki, kötü niyet yüzünden boşa gider. M esela Huneyn gazasında M üslümanların safında herkesin dikkatini çekecek kadar kahramanca savaşan Kuzmatı, pek çok müşriki öldürmesine rağmen aldığı bir yaradan dolayı intihar etmişti. Bunun üzerine sevgili Peygamberimiz: “İnsanlardan bazıları vardır ki, halkın görüşüne göre cennet ehline yaraşan hayırlı işler yaparlar. Halbuki onlar o işlerini yaparken taşıdıkları niyetleri sebebiyle cehennemliktir (Müslim,İman,179) buyurmuşlardır.

Kuzman gibi nice savaşlarda kahramanlık göstermelerine karşılık, ölüp gayyaya yuvarlananlar olduğu gibi, samimi bir imanla şehit olup hiç ibadeti olmadan cennetlere gidenler de bulunmaktadır.

Amr b. Sâbit, U hud günü iman edip, silahını kuşanarak namaz kılmaya vakit bulamadan savaş meydanına gitmiş ve orada şehit olmuştur. Peygamberimiz onun hakkında: “Az amel işledi, fakat çok k azan d ı” (Buhari,cihad) buyurarak, samimi bir iman ve niyetin karşılığının Allah katındaki değerini haber vermiştir.

Bazen niyet amelin de önüne geçer. Çeşitli sebeplerle İşlenemeyen amel, niyet sebebiyle sanki işlenmiş gibi ecir kazandırır. Zeyd b. Sabit (r.a)'ten şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Müminlerden savaşa katılmayıp oturanlarla, Allah yolunda mallarıyla canlarıyla cihad edenler bir değildir "(Nisa,4/95) ayeti inince, Allah Elçisi bunu yazmamı istedi. Tam bu sırada bir a'ma olan Abdullah İbn Ümmi M ektûm gelerek; "Ey Allah'ın

32

Page 35: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Resulü cihada gücüm yetseydi, ben de gider düşmanla savaş yapardım" dedi. Bunun üzerine Cenab-ı Hak aynı ayetin devamında; "Özürsüz olarak (savaşa katdmayıp oturanlar)" istisnasını indirdi" (Buhari,cihad,31). Yani iyi niyetleri yüzünden cihad sevabı alacaklarına işaret vardır.

İslâm âlimleri, ilim tahsilinin ilk şartının hâlis bir niyet olduğunu söylemişlerdir. Niyet, her amelin başıdır. İlim tahsili, en faziletli amellerin başında gelir. Dolayısıyla bu konu açısından bakıldığında niyet, çok daha büyük önem kazanır.

Bu sebeple ulemadan birçoğu kitaplarını niyet konusuyla başlatmış ya da kitaplarını tasnif ederken niyet konusuna müstesna bir yer ayırmışlardır. İmam Buhârî Hazretleri, Kurân-ı Kerîm’den soma en sahih kaynak olarak kabul edilen ve Sahîh-i Buhârî olarak bilinen eserine niyet hadisiyle başlamıştır.

Hazreti Ömer (r.a) in rivâyet etmiş olduğu bir hadıs-i şerifte Rasûlüllâh (sav) şöyle buyurmuştur: "Ameller niyetlere göredir. Her kişi için niyet ettiğinin karşılığı vardır. Kimin hicreti Allah ve Rasûlü için ise, o Allah ve Rasûlü için hicret etmiştir. Kim de, dünyahk elde etmek veya bir kadınla nikâhlanmak niyetiyle hicret etmişse, hicreti bunlaradır " buyurmuştur (Buhârî, îmân, 41)

Rivayet edilir ki sahâbîlerden biri, Ümmü Kays adlı bir hanımla evlenmek ister. Fakat Ümmü Kays Medine’ye hicret etmeyi düşündüğünden, bu kişiye, niyeti ciddî ise Medine’ye hicret etmesini ve orada evlenmeyi teklif eder. Bunun üzerine o kişi Ümmü Kays’la evlenmek arzusuyla Medine’ye mecburen hicret etmek zorunda kalır. Bu durumu bilen sahâbîler, Ümmü Kays’ın muhâciri anlammda o kişiye Muhâciru Ümmü Kays diye isim vermişlerdir. İşte o zaman Peygamber Efendimiz: “Ameller niyetlere göredir. Herkesin niyeti ne ise eline geçecek de ancak odur ” buyurarak, herkesin niyetine göre sevap kazanacağını belirtmişlerdir.

Dünyada mesut bir hayat sürmemiz ve ölümle başlayan ebediyet yolculuğumuzda saadet yurduna varmamız, öncelikle, niyet şartına bağlıdır. İbadetlerimizde niyet Allah rızası olduğu gibi, dünya işlerine çalışmamızda da niyetimiz helal kazanmak, aile fertlerimize helal lokma yedirmek, örnek bir zengin olarak başkalarını da helal dairesinde çalışmaya teşvik etmek, memleketimizin maddî ve manevi kalkınmasında rol üstlenerek düşmanlarımız karşısında ülkemizi daha güçlü kılmak gibi yüksek gayeler olmalıdır. Öğretmen, öğrenci, amir, memur işimiz ne olursa olsun, yaptığımız işi önce niyetimizi düzelterek Allah rızası için yapmamız esastır. Bu niyetle yaptığımız dünyevî çalışmalarımız ahiretimize mal olacaktır inşallah.

Bildiklerimizle amel ederek, Allah’ın bize bilmediklerimizi öğretmesi ve niyetlerimizin halis olması temennisiyle Allah’a emanet olunuz.

33

Page 36: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

M ehmet ÖZÇELİKMeslek Dersleri Öğretmeni

İKİ NO K TA ARASINDA

İki nokta arasındaki varlık.. İki noktaya sıkışmış varlık.. Dizginleri ve fişi başkasının elinde olan varlık.. İki nokta arasında bir cümle olan varlık.. Noktadan küreye, dam ladan okyanusa kulaç atan, genişleyen, Android sistemli, kapsam lı büyüyen, iradesi elinde, K ülli irade içerisinde kendisine cüz-i olarak yetki verilen, irade sahibi b ir varlık.

-Yokluk ile varlık arasında olan m üm kün bir varlık.

-Bir anda; -ya olmasaydım- diye düşünüldüğünde, hakikaten bir boşluk, yeri doldurulamayacak bir durum da olan b ir varlık.. D iğer yandan da bu kadar varlıklar içerisinde Rahim- Adil- Şefkati Külli, irade sahibi b ir yaratıcının beni o kadar varlıklar içerisinden seçip çıkartması, beni de im tihana tabi tutması, beni de varlık kategorisi içerisinde değerlendirip bana b ir varlık vermesi, b ir irade, b ir yetki, en azından b ir imkan vermesi, bütün bunlara rağm en fişi başkasının elinde olan, vanası başkasına bağlı olan, düğmeye basıldığında her şeyi biten bir varlığın böyle b ir yaratıcıyı tanımaması, böyle b ir yaratıcıyı inkar edip reddetmesi, O ’nu düşünmemesi, O ’nun varlığıyla varlığını devam ettirme iradesinin gösterilmemesi; eşekten özür dileyerek ifade ediyorum ki, katm erli b ir eşşekliktir.

-100 sene öncesinde yok ve 100 sene sonrasında ne zam an var olacağı, yok olacağı m eçhul olan bir varlık adeta iki nokta arasına sıkıştırılmış, varlığıyla yokluğu arasında hareket etm esinin dışında, orada bile sınırlı b ir harekete m em ur olan b ir insanın varlığını bir düşününüz ancak O ’nun varlığı gerçek varlık sahibinin varlığı ile vardır, varlığı ile b ir değer ifade eder.

-Benim varoluşum vazgeçilm ez oluşum dan dolayı değil, Rabbim in beni unutmayışından, Zatı ile Ezeli - ebedi olduğu gibi, İlmi ile, İradesiyle, Kudretiyle de benim varlığım ı bilm esi ve beni unutm am ası adeta yokluktan beni çıkarıp varlık âlemine getirmesi kendisi için yokluk olmayan bir varlıktan beni vücuda çıkartm ası...

Bu insanoğlu dünya hayatında kazanm ış olduğu üç beş kuruşun, b ir evini, b ir arabasını kaybettiğinde gayet hüzünlenir. B ir de düşününüz ki; hayat boyunca kazandığını ölüm ü ile tekrar var olm am a düşüncesi ile kaybettiğini evet bir düşününüz...

Sahip olduğu eşini, sahip olduğu çocuklarını, kendisi için ifade edilen geleceğini kaybettiğini düşününüz. Bunların unutulduğunu, var edilmeyeceğini, öncesi ile de var olmadığı gibi sonrasıyla da var olmayacağı düşünüldüğü zam an tam bir dehşet, yokluğunda cehennem in kat kat derece ötesinde, Cehennemi bile arattıracağı hakikaten azab içerisinde b ir azaptır.

Page 37: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Temel ERÇETİNBİYOLOJİ ÖĞRETMENİ

O devenin nasıl yaratıldığına bakmazlar mı?..Gaşiye Suresi: 17.Ayet i Kerime

Bakmıyorlar mı o deveye; nasıl yaratıldı? Göğe, nasıl yükseltildi? Dağlara; nasıl oturtulup kuruldu? Yere; nasıl yayılıp-döşendi? Artık sen, öğüt verip-hatırlat. Sen, yalnızca bir öğüt verici-bir hatırlatıcısın. [Gaşiye Suresi, 17-21]

l)Deveyi “özel bir canlı” yapan, en ağır şartlardan bile etkilenmeyen vücut yapısıdır. Bu öyle bir vücuttur ki; açlık ve susuzluğa günlerce dayanır, günler boyu, sırtında yüzlerce kilo ağırlıkla yol katedebilir.

2) Devenin gözleri iki kat kirpiklidir. Kirpikler, kapan gibi iç içe geçerek, gözü şiddetli kum fırtınalarına karşı tam bir korumaya alırlar.

3) Devenin ağız ve dudak yapısı, ayakkabı köselesini delecek kadar sivri dikenleri bile rahatlıkla yiyebileceği şekildedir. Dört yüzlü midesi ve sindirim sistemi ise önüne çıkan her şeyi öğütebilecek kadar güçlüdür. Normalde yiyecek sınıfına girmeyen kauçuk gibi maddelerden bile istifade edebilir. Kurak ortamlarda bu özellik çok değerlidir.

4)Devenin burnu çok sayıda köklere ayrılmış kanallardan oluşur. Yaşadığı sıcak bölgelerde havadaki nem miktarı oldukça azdır. Bu nedenle soluduğu havadaki suyu kaybetmemesi gerekir. İşte bu nedenle devenin burnu çok büyük, kıvrımlı, süngerimsi bir dokuyla kaplıdır. Deve kıvrımlı süngerimsi burun mukozası sayesinde, havadaki nemin % 66’sim tutabilmektedir. Burnun nemi emme özelliği sayesinde nefes aldığında çölün 40oC’yi aşan ısısını, 20oC’ye düşürerek akciğerlere yollamaktadır

5) Deve burnunun bir diğer özelliği ise şiddetli kum fırtınalarına karşı kum girmesini engellemek için tıpkı gözlerini kapatır gibi burun deliklerini de kapatabilmesidir. Yüce Allah burnu gibi daha pek çok olağanüstü özellikleriyle birlikte yarattığı bu hayvana “Bakmıyorlar mı o deveye, nasü yaratıldı?” (Gaşiye Suresi, 17) ayeti ile dikkat çekmiştir.

6) Bütün vücudunu kaplayan sık tüyler çölün yakıcı güneşinin hayvanın derisine ulaşmasına engel olur. Bunlar aynı zamanda soğukta da hayvanın ısınmasını sağlar. Çöl develeri 70 derecelik sıcaklıktan etkilenmezken, çift hörgüçlü develer sıfırın altında 52 derecelik soğuklarda yaşayabilmektedir.

* I'-7) Develerin bacaklarına oranla son derece büyük olan ayaklan da özel olarak “dizayn” edilmiş,

hayvan kuma batmadan yürüyebilsin diye genişletilip yayılmıştır. Ayak tabanlarındaki özel kalın deri ise kızgın çöl kumlarına karşı alınmış bir tedbirdir.

vAA jSi i w y y ' A .

'•YİV il

■ı fM um*

m i

Page 38: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

GELİN KARDEŞ OLALIM.Değerli kardeşlerim! Yazımda sizlere Hucurat suresi 10. Ayetini anlatmak istiyorum. Hucurat suresi Medenî bir suredir. Anlamı ise “Mümin’ler ancak kardeştir.”1

Bu ayet Kur-an’ı Kerim’in anlamı çok derin olan ayetlerinden biridir. Öyle ki Muhacirleri Ensar’la kardeş haline getirdi. Habeşistanlı bir köleyi müminlerle kardeş yaptı. Farslı (îran) bir adamı peygamberimize (s.a.v.) sorduklarında onlara” Selman-ı Farisî bizdendir “dedirtti. Böylesine açık olan bir ayeti anlamamak ise 21 .Yüzyıl Müslümanlarının en büyük sorunlarından biri oldu.

Bugün Müslümanların birbirine düşmesi, birbirlerine kardeşim diyememeleri ne büyük bir gaflet değil ’midir Maalesef Müslümanlar bugün sadece kendi çıkarları için yaşayan kardeşlerini dert edinmeyen dünya hayatına hiç ölmeyecekmiş gibi bağlanan bireyler haline geldiler. İslam âleminin yansından fazlası kan ağlarken biz onları göremez hale geldik. Günümüzde ülkemiz dünya Müslümanlarının kurtancısı konumunda olduğu halde ülkemizde bile en büyük sorunlardan biri ülkemize sığınmış olan Muhacir kardeşlerimize gereğince sahip çıkılamamasıdır. Oysa Müslümanlar kardeş değil midir? Öyleyse kardeşlerim gelin bugünden itibaren bu ayeti iyi anlayıp üzerinde Tefekkür edelim.

Kardeşlerimizi kırmayalım onlara güzel söz söyleyelim ve onların gönüllerini hoş tutalım.

Kardeşlerim;Din kardeşliği en önemli kardeşliktir çünkü davamız, inandıklarımız ve hedeflerimiz birdir. İşte bu

yüzden kardeşliğimize zarar verecek davranışlardan kaçınalım. Gelin biz de Müslüman kardeşlerimize sahip çıkalım İslam’ı bütün kalbimizle yaşayalım.

Bizim bunu kendi okulumuzda başlatmamız gerekiyor.İlk olarak aramızda selamı yayalım ve Peygamberimizden (s.a.v.) bize miras kalan tebessümü

yüzümüzden eksik etmeyelim. Okulumuzda veya çevremizde maddi durumu yerinde olmayan kardeşlerimize elimizden geldiğince yardım etmeye gayret gösterelim.

Bizim okulumuz Türkiye’n in l951 yılında ilk kurulan7 imam Hatipten biridir ve bu ülkenin her köşesinde çalışan binlerce imam ve hatibi, öğretmeni yetiştirmiş güzide îmam Hatip liselerinden biridir.

Toplumun gözü biz İmam Hatiplilerin üzerinde olduğu için bizim kendi aramızda başlatacağımız ufacıkta olsa bir kardeşlik, yardımlaşma ve dayanışma, ya da hoş görü anlayışı toplumda büyük yankı oluşturacaktır. Bizler üzerimizdeki bu sorumluluğu hakkıyla yerine getirmeli ve gelecek nesillere de bu bilinci aşılamalıyız.

Bizler bunu başardığımızda önce bu çatı altında Asr-ı saadet ahlakını yeniden yaşamaya başlayacak ve bozulan topluma yeniden örnek olamaya başlayacağız.

11-1AYETULLAH SARI

1 Hucurat,49/10

3 6

Page 39: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Nurdan ALGUR M atem atik Öğrt.

r "Boş zaman yoktur, boşa geçen zaman vardır."Tagore

ZAMAN HIRSIZLARI

Yaşıyoruz ama nasıl? Hiç düşündük mü; geçmişimizi bu günümüzü, yarınımızı. Ne idik, ne oluyoruz kim oluyoruz.

Televizyondaki diziler, gerçek olmayan yaşantı modelleri, hayatımıza öyle bir girdi ki: kadınlarımızı, erkeklerimizi en önemlisi geleceğimiz olan gençlerimizi nasılda etkisi altına aldı.

Saatlerce başından kalkılamayan diziler, yoksulu düşünmeden çekilen yemek programlan, magazin haberleri... Zamanımızdan ne kadar çalıyor, telafisi olmayan geri getiremeyeceğimiz ömrümüzden. Bilgisayardaki, cep telefonundaki gereksiz oyunlar paylaşımlar bizi bizden götürüyor.

Bir zamanlar ailenin ileri gelen değerli büyükleri, amcalar, dayılar, teyzeler... Hayatımızda iz bırakan öğretmenlerimiz model alacağımız değerli kişilerken; şimdi yerlerini kimler aldı? Kimler modellerimiz oldu?

İnternet fenomenleri, youtuberlar, seviyesiz espriler yapıp argo konuşanlar...Evimize hırsız girdiğinde; polisi arayıp biran önce çalınan eşyalarımızın bulunmasını

suçlunun cezalandırılmasını isterken; geri getiremeyeceğimiz zamanımızı, telafisi olmayan hayatımızı çalanları baş tacı ediyoruz.

37

Page 40: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Rehberlik Servisi

TEKNOLOJİ, SOSYAL MEDYA; FAYDALI MI ZARARLI MI ?

İnsanlık tarihi boyunca gelişmeye ve yeni şeyler ortaya çıkartmaya devam etmektedir. Hayvanların evcilleştirilmesi, ateşin bulunması, tekerleğin icadı vb gelişmeler devrim niteliğindedir. Bunlara ek olarak buhar devrimi yeni bir devrin başlaması olarak görülmektedir. 1970 yılında hayata giren bilgisayar teknolojileri ile yeni bir dönem başlamıştır.

Günümüzde teknoloji hızla gelişmeye devam etmekte ve hayatımızı kolaylaştıran birçok yenilik katmaktadır. İçinde bulunduğumuz dönemde belki en büyük katkı bilgiye ulaşma ve iletişim kolaylığıdır. Yakın zamana kadar maddi olanaklar çerçevesinde internet için bir bilgisayar ve internet bağlantısı edinmek gerekirken şuan cep telefonları sayesinde herkes her an internete erişebilmektedir.

İnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte sosyal medyada hızlı bir şekilde gündelik hayatımızda yer almıştır. Sosyal medya internet kullanıcılarının birbirileriyle bilgi, görüş, ilgi alanlarım, yazılı görsel ya da işitsel bir şekilde paylaşarak iletişim kurmaları için olanak sağlayan araçlar ve web sitelerini içermektedir.

Teknolojinin ve sosyal medya kullanımının insan hayatına sayısız faydalan olmakla berber bilinçsiz ve aşın kullanım sonucunda çok ciddi psikolojik ve fiziksel zararlan olabilir.

Sosyal medya ile eski arkadaşlannıza ulaşabilir, iletişimde zaman ve mekân engelleri ortadan kalkabilir, özel yeteneklerin ortaya çıkarması sağlanabilir, birçok konuda fikir alış verişi ve diğer insanların görüşlerine kısa sürede ulaşılabilir. Daha başka birçok yarannı sayabiliriz. Sosyal medya ile duyurular yapabilir, okullarda öğretmenler ile öğrenciler ve veliler arasında daha kolay ve sürekli iletişim kanalı olarak kullanılabilir.

Teknolojinin insan hayatına getirdiği sayısız faydalar var. Ancak kişinin teknoloji kullanımı üzerinde kontrolünün kaybolması ve teknolojiyi ölçüsüz ve sınırsız kullanması çok ciddi problemlere sebep olabilir. İnternet ve teknoloji bağımlılığı diğer bağımlılıklarda olduğu gibi kişinin bağımlısı olduğu teknolojik ürüne ulaşamadığında yoksunluk yaşadığı bir durum olarak tanımlanmaktadır.

Beş dakika daha diyerek saatlerce zaman geçirmek, internet ve sosyal medyaya girmek için dersleri aksatmak, okuldan kaçmak, telefonunuz yanınızda yokken gergin hissetmek, gece geç saatlere kadar bilgisayar ve telefonda vakit geçirmek teknoloji ve sosyal medya bağımlılığının bazı belirtileridir.Okul çağında online oyunlarda bireylerin kontrolsüzce zaman geçirdikleri bir duruma sebep olmaktadır.

Bilgisayar ve ekran başında fazla zaman geçirmek bireyde fiziksel rahatsızlıklara ve sosyal hayatta çeşitli problemlere neden olabilmektedir. Özellikle okul çağmda ders başarısının düşmesine, sosyal izolasyona, uyku bozuklukları gibi şikâyetlere neden olmaktadır.

Ayrıca internet ve sosyal medyada dikkatli olunmadığında zaman çeşitli suçlara karışma veya dolandırıcılıkla karşı karşıya kalmabilir. Bu konularda dikkatli olunması, gizlilik ayarlan yapılması, bilinmeyen mesajlar, tanınmayan kişilere karşı dikkatli olunması gereklidir.

ITeknolojik imkânlardan yararlanmamız gerekir. Gerek gündelik hayatta gerek iş ve okulda teknolojik imkânlardan yararlanıyoruz. Ancak kontrolsüz bir şekilde sosyal hayatımızı olumsuz etkileyecek biçimde aşın kullanım biraz öncede bahsettiğimiz gibi olumsuz sonuçlar doğurabilir.

“Teknoloji faydalı bir hizmetkâr, tehlikeli bir hükümdardır” Christian Lous Lange

38

Page 41: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Halim Tekin AYATA 10/F

T E K N O L O Jİ B A Ğ IM L IL IĞ IHayatının hatasını yaptığının farkında idi ama elinden gelen hiç bir şey yoktu. Tren kaçmıştı.

Hayatta ne yapacağını nasıl hareket edeceğini bilemiyordu. Öyle bir hata yapmıştı ki yuvasını, çocuklarını, huzurunu ve mutluluğunu kendi eli ile yok etmişti. Çok pişmandı! Ne denese, ne yapsa olmuyordu; çıkmaza girmişti. Çıkış yolu bulamıyordu. İntihar etmeyi denemiş, lâkin korkmuş; belki ailem, çevremdeki arkadaşlarım bana döner umudu ile intihar etmemişti. Eşi hiç konuşmuyor, çocuklarıyla ise eşinin isteği doğrultusunda görüşebiliyordu. Artık psikolojik bunalımlara girmişti. Sadece onunla konuşan birkaç kişi vardı. Arkadaşları doktora gitme teklif edorlardı ama o kabul etmiyordu. Arkadaşlarına göre bunalımdaydı ancak bunu kabul etmiyordu. Hiçbir işte çalışmıyor, işe girse bile elinden telefon, tablet düşmediği için işten atılıyordu. Bazen aç kaldığı bile oluyordu. Birkaç kişinin yardımı ile karnını doyuruyor ama şunu düşünmüyordu: Gelen yardım bir gün bitecek ve o zaman bir sorunu daha ortaya çıkacaktı. Eşi ve çocukları anne ve babasının yanında çok iyi olmasa da rahat yaşıyorlardı. Eşi hep kocasını suçluyordu. "Hayatının hatasını yaptı diyordu." Neydi hayatının hatası? Neydi yuvasını darmadağın eden? Bir türlü yenemediği, üstesinden gelemediği teknoloji bağımlılığıydı.

Daha o zaman üniversiteye gidiyordu. İyi bir eğitim almayan kişilerin iş bulması zordu. Bunun bilincindeydi. Büyük bir umutla başlamıştı üniversiteye. Bilgisayar ile orada tanışmıştı. İçinde çeşitli oyunların olduğunu o dönemde öğrenmişti. Ders bitimlerinde İnternet kafelere gidip oyunlar oynuyordu. Okul dışındaki zamanının büyük çoğunluğunu buralarda geçiriyordu. Çevresi bu bağımlılığa gideceğini ve ona zarar vereceğini söylüyorsa da o kimseyi dinlemiyordu. İstediğim zaman bırakırım diyordu.

39

Page 42: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Üniversitede bir kızla tanışmıştı. Ondan hoşlanıyordu. Yakın çevresi belki bu bağımlılığını unutur diye düşünürken bu bağımlılık daha da artmıştı. Okulda ve dışarıda elinden telefon düşmüyordu. Sabahlara kadar konuşup mesajlaşıyorlardı. Böylece elinden telefon da düşmez oluyordu. Hatta bazı zamanlar kız arkadaşını da ihmal edip internet kafelere gidip oyunlar oynadığı oluyordu. Her seferinde başka bahaneler, yalanlar söylüyordu.

Yıllar geçmiş üniversite bitmişti. Ailesinden sevdiği kızı istemişler ve düğün tarihi alınmıştı. Aileler düğün hazırlıklarına başlamış herkes bir telaş içindeydi fakat bir bunda telaş yoktu. Onun varsa yoksa yeni çıkan oyunlardı. Sevdiği kız bu durumdan hep şikayet etse de evlenince düzelirim diyordu. Nihayet beklenen gün gelmiş düğün olmuştu. Düğün gecesinde evlerine gittiğinde bile elinde telefon ile uğraşıp aklı fikri telefondaydı.

Günler, haftalar aylar geçmişti. Ama onun elinden telefon tablet düşmüyordu. İkiz çocukları olmuş ama onun çok da umurunda değildi. Ailesine karşı sorumluluklarını ihmal ediyordu. Hanımı onu evlenince düzelir diye beklerken onda hiç bir değişiklik olmamış tam tersine bu bağımlılık daha da ilerlemişti. En son çalıştığı işten de bu bağımlılık yüzünden kovulmuştu. Kimse ona iş vermiyordu. Aklına kendi dükkanını açmak geldi. Düğünden gelen birkaç altın ve biraz para vardı. Hanımıyla konuşup durumu anlatmış ve hanım da mecburen kabul etmişti. Bir şeylerle ilgilenir ve bu telefon elinden düşer diye bekliyordu.

Kendine bir dükkan açmıştı. Muhasebeciliğe devam ediyordu. Çocuklar bir yaşındaydılar İşler iyi gidiyordu. Telefon, tablet, bilgisayar kısacası kaç teknolojik alet değiştirdi. İşler iyi gitmeye başlayınca teknolojiye harcanan paranın haddi hesabı yoktu. Hanımının artık sabrı kalmamıştı. Eşinden ayrılacaktı ama çocukları vardı. Nereye giderim diye ayrılmıyordu. Aslında babasının evine giderdi ama çekiniyordu. Eşi Artık eskisi gibi ailesi ile ilgilenmeyi azaltmış çocukları ile vakit geçirmiyordu. Annesi babası ne kadar söylese de fayda etmiyor hala bildiğini okuyordu. Babası annesiyle konuşurken "Başkaları birkaç yıl oynar ama bizimki bırakmıyor bu oğlan kime çekti bilmiyorum" diyordu.

Aradan yıllar geçti. Evde şiddetli geçimsizlik ve eşine şiddet uygulamaya başladı. Çocuklar babalarına karşı çıkıyorlardı yapma diye ama o hale annelerini dövmeye devam ediyordu. Bazen de çok sinirli olup kavga olurken çocuklar karşı çıktıkları zaman çocukları bile dövebiliyordu. Çocukların okulda ders başarısızlıkları üst üste geliyordu. Evde babalarından dolayı etkilenip derslerine yansıdığı için de babalarının yaptığı zulümden dolayı psikolojileri bozuluyordu. Çocuklar annelerine iyi davranıp ev işlerine yardım ediyorlardı. İkisi de dik durup annelerine iyi gözüküp onun moralini yüksek tutmaya çalışıyorlardı. Moralinin düşmesini istemiyorlardı. Bütün komşularına rezil olmuşlardı. Ama asıl rezil olan kişi babaları idi. Anneleri çocuklarıyla konuşup ben babanızdan boşanacağım dedi. Çocukları ise annelerinin kararına saygı gösterip tamam demişlerdi. Bu arada boşanınca dedesi ve anneannesi ile birlikte kalacaklardı. Mehmet eşinin boşanmasını istemiyordu. Ama kötülük yapmaya devam edecekti. Boşanma davası açılmış ve duruşma günü gelmişti.

Çocuklar bir yandan mutlu bir yandan ise karamsarlardı. En sonunda ayrıldılar. Çocuklar ve anneleri dedesi ve anneannesine gitmişlerdi. Ayrıldıktan sonra Ayşe'nin ve çocukların hayatı hep olumlu devam etmişti. Arada ufak tefek problemler olsa da hayatları mutlu bir şekilde devam ediyor ve hayatlarını böyle sürdürmeye çalışmışlardı. Mehmet 'in ise hayatı mahvolmuş, perişan olmuştu. Arkadaş çevresi dağılmış etrafında birkaç kişi kalmıştı. Ayşe'den ayrıldıktan sonra gününün çoğunu bilgisayar ve telefonla geçiriyordu. Gözlerinden uyku akıyor ama o bırakmıyordu. Her geçen gün

4 0

Page 43: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

sinirleri yıpranmıştı. Dermanı kalmamıştı. Bir gün oturduğu bilgisayarın başında rahatsızlanıp hastaneyi zor aramıştı. Uzun zaman hastanede yattı durumunu arkadaşları doktora anlattı. Hastanede böyle bağımlılıklarla ilgili bölüm olduğunu Mehmet'i oraya yatırıp, orada düzeleceğini söyledi. Mehmet düşünemez haldeydi. Beyni o kadar yorulmuştu hiçbir şey düşünemiyordu. Ailesinin ve çevresinin isteğiyle Teknoloji bağımlılığı bölümüne yatırdılar. Hastanedeki doktor ağır travma geçiriyor bunun düzelmesi zor ama ben umutluyum düzelecek er yada geç diyordu. Aradan birkaç gün geçti Mehmet'in doktoru yanında yatan arkadaşı Salih'e Mehmet'in gülmeye, eğlenmeye çok ihtiyacı var. Kısacası moral bulmaya ihtiyacı var. Hastalığının geçmesi biraz da buna bağlı eğer moral olursa iyileşme hızı daha da artar dedi.

Doktor Salih'e Mehmet'in ailesi yok mu hastaneye yattığından beri görmedim neden gelmediler? diye sordu. Salih ise Mehmet'in eşinde boşandığını söyledi. Peki neden ayrıldılardiye sordu? Teknoloji bağımlılığı yüzünden dedi. Doktor Salihten Mehmet'in eşi telefon numarasını aldı. Eşini aramak için Mehmet'i yaklaşık bir hafta uyuttular çeşit çeşit ilaçlar verdiler. Doktor eşi ile konuşmuş eşini zor ikna etmiş bir hafta sonra gelmeyi kabul etmişti. Doktor Mehmet'i uyandırmıştır. Mehmet hastaneye yatmaya başladığından beri bağılılık bir nebze de olsa azalmıştı. Doktor Mehmet'e müjdeli haberi verdi. Ve Mehmet çok sevindi. Mehmet biraz daha gayret edip hastalığını az daha azaltmıştı. Eşi ve çocukları geldi. Biraz sohbet etti. Mehmet'in morali morali daha da arttı. Eşi ve çocukları gitti. Eşi, çocuklarına sordu. Babanızı eski haline göre nasıl buldunuz?

İkisi de eskisine göre daha çok düzelme olduğunu söylüyorlar. Anneleri ise ben doktorla konuştum. Babanızın durumu iyiye gidiyormuş doktor 3 gün sonra bir daha gelin diye rica etti. İlk evlendiklerinde Ayşe'nin annesi ve babası Mehmet'i çok severlermiş. Şimdi de seviyorlarmış ama bağımlılık yüzünden araları bozulmuştu. Ayşe ve çocuklar üç gün sonra tekrar hastaneye gitti. Biraz sohbet ettikten sonra Mehmet Ayşe ye ve çocuklarına tekrardan bir araya gelme teklifi etti. Ayşe ve çocuklar birkaç gün düşündükten sonra kabul ettiler. Mehmet ise bir hafta hastaneden tedavi olmuş, bağımlılıktan kurtulmuş bir şekilde hastaneden ayrıldı. Mehmet Ayşe ve çocuklar bambaşka aile olmuşlar hayatları hep olumlu, huzurlu mutlu bir şekilde devam etmişti.

41

Page 44: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

YUSUF AKYOL FELSEFE ÖĞRETMENİ

KENDİ BAŞINA DÜŞÜNMENİN EĞİTİMDEKİ YERİ

Eğitim in amacı, iyi b ir insan ve iyi b ir vatandaş yetiştirm ek bunun yanında iyi b ir m eslek sahibi olm asına katkı sağlamaktır. Eğitim hem birey hem toplum için vardır. B u bağlam da eğitim , insanlara b irey olm a, kendi başına yaşam ını sürdürme, problem lerin ve zorlukların üstesinden gelme im kânı tanır.

Eğitilm iş insan, düşünen -ak leden , hem zorlukların üstesinden gelen hem de çözüm üreten insan hüviyeti taşır. Hele hele düşünm eyi insandan ayıram ayız. Çünkü düşünm e araz değil özdür. D üşünm ede ise anlam a, anlam landırm a, yorum lam a, fikir üretm e gibi süreçler bireysel b ir durumdur. Bu işi kişi kendi yapm alıdır. Y oksa hayat anlam sız hale gelir. B izler ise robot hale geliriz.

D üşüncenin nasıl yapılacağını konusu ise onun sistem li olm asıyla alakalıdır. Özgürlük ve m antıkla bu iş kotarılır. Yani, düşünce özgür irade ve tutarlı fikirlerle olur. Bunu da felsefe tarihindeki düşünce sistem lerini incelediğim iz zam an daha iyi fark ederiz. B u bağlam da bu düşünce sistem leri bizi aydınlatır yolum uza ışık tutar fakat bu yolu yürüyecek olan yine bizleriz. Kendi başına o yolu yürüm ek ise sancılı b ir süreç olabilir bazen de yolu kaybedebiliriz. Kurtuluş ise düşünce fenerleriyle beraber adım atm akla m üm kündür.

Cem il M eriç’in de dediği gibi “Tefekkür vuzuhla başlar kurtuluş şuurla” . B u bağlam da düşüneni vebalı gibi görürsek o ülke de bilim den, b ilim insanından, teknolojiden, şuurdan bahsedem eyiz.

Peki, düşünce nasıl olm alı? Evet, düşünce sorguyla-şüpheyle başlar fakat şüpheyle devam etmez. D escartes’in m etodik şüphesi iyi b ir örnektir. Tıpkı olayı çözm eye çalışan polisin sorgulam a ve şüphe unsurunu kullanarak deliller toplayarak olayı çözm eye çalışm ası gibi ilm ek ilm ek ve gerçeği gaye edinerek olmalıdır.

D üşüncenin b ir diğer önem li unsuru ise düşünceyi m ukaddeslerden ayırarak değil onlara sarılarak olmalıdır. Ç ünkü bu, düşünm ek kadar insan olm anın gereğidir.

İnsanı m ukaddeslerden koparm adan onlara saygı duyarak, didişm eden, farklı düşünce fenerlerini gösterm ek, hayatı daha i ^ ^ ^ K f e v v e algılam ası için elzemdir. B u durum da kitaplardan değil kitapsız o lm ak ta^J® K m aııy ^cü n k ü İkincisi daha tehlikelidir insanlık için.

B u konuda önüm üze ışık M j^ M r ik a ayetler van%je\llah pisliği, akıllarını kullanm ayanların üzerine yağdırır (Y unu^O U ). “O nlar sözü dinlerler en güzeline uyarlar. İşte onlar A llah’ın doğruya ilettiği tem iz aMl sahipleridir”(Züm er 18)

Ö zetleyecek olursak kendi kafasıyla düşünen insan, fikri mü^dMeAyanar-mCünkü. kendi.fikr.iı

Page 45: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Bir süre sonra okulumuzun musiki odası olduğunu öğrendim. Yeteneğimi değerlendirm ek için ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ S ı s t ı sanırım. Hayatımda ve hayallerimin şekillenmesinde büyük emeği olan iki hoca tanıdım. Orhan Aydoğan ve Hayri Dinçaslan, kısa sürede onlara da ısındım odaya gelip gittikçe masanın üzerinde duran ney dikkatimi çekti m erak ettim üzerine düştüm neyi öğrendim ve en önemlisi de müziğin alfabesi notayı. Hocalarım sesimi yeteneğimi beğenip 9. Sınıfta Genç Bilaller Ezan okuma yarışm asına hazırladı, benim için farklı bir deneyimdi Kayseri de birinci oldum, fakat bölge finalinde dereceye giremedim. Üzülmedim de bu bana daha fazla çalışmam gerektiğini öğretti. Okulumuzda arkadaşlarımla beraber değişik faaliyetlere katıldım bunlardan biride musiki yarışmasıydı emeğimizinçalışmamızın karşılığı olarak birinci olduk.

Mutlulukla biten yarışmanın ardından okulda ki eğitimin bana yeterli olmadığını ek olarak da farklı derslere gitmem gerektiğini düşündüm Büyük Şehir Belediyesi Konservatuarı tasavvuf musikisi bölümüne ve sanat müziği bölümüne kayıt oldum o bittikten sonra da piyano ya

Merak sarıp piyano dersine, en sonda da ses eğitimi ve şan dersine kayıt oldum. 2 sene boyunca Şan dersine gittim, bana seneler boyunca kattıklarını sayamam herhalde...

Hem dinimi hem yeteneğim olan müziğin üzerine gittim. Sanırım hocamın buyoldayürü dediği o yolda yürüyordum. Pes etmek yok deyip öncesinde kazanamadığım ezan yarışm asına katılmaya karar verdim, eskisinde yaptığım çalışmanın üzerine koyarak çalışmamı arttırdım Hunat Camisinde hocalarla, Erciyes Güzel Sanatlar Fakültesi Türk müziği bölümü hocalarıyla çalışmalar yaptım. Sonra Yarışmaya girdim Kayseri de birinci oldum ve o kazanamadığım bölge finalini de birincilik ile bitirdim.

Pes etmemenin, çalışmanın, gayretin ödülü olarak birincilik geldi. Allah'a ham t olsun en önemlilerinden biride imanı, ahlakı, dini, irfanı, müziği, musikiyi, notayı yerinde öğrendim.

Unutulmayacak anılar bırakan okulum Kayseri Anadolu İmam Hatip Lisesinde...

43

Page 46: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

y ‘tüp ûL J y j-

^'A . ı f y l Ü / 1 . ıSjJl-A:? A «ÜJJ1 *

. O y L O O J u y ’ eJjAiLj1 kA <ü)jl kri)j>y •» ■ •j f f >• * 9 00

< kiO <l) O • A\> . <S3yS \) ‘UİÎJ J- kfj-1 O-rtab. » 1,1 , ** , • « «

* ■ > 0 ^ ıS^U-S1 c J A y /V**-1 lOU-i’ oOJ Ul» r^y kiO “0 oJj-

/v^L ojİ3*3} AU e"oO b «O^O1 yC . kfO' rJ-r^

* ^ , ***O ' (srA? /v^L eJ-rL—J /n/aJ kl>bj O - .

- ■•

J ^ e J Ü j1 U . 4jL*jA ‘kLAjA L&i[> 03 A&jLLkf

. iSjJ y O ü CAp is- j0 t

< ^ * \ ' * i rsjSjj ı^U> < oJ eOJ3 t oJ ^*û3 ı^La)

* * I 1 „hSJ- j ; jAİLj 1 ,v y ^ y A ^ A A f*j*A A>\S>

oj j-U- Lfj-bvoli» j ûL_Jj •u-'Lp .- 'V

o i î , j- " ojj-ULj1 O-Ut* <u-“ l> «lJ j * t ib y“ . » ♦ »„

tAj-J rAAJ y “üfljrj . ıfjy'j LîÜJyJ1 " ‘U-'Iİ “liJy.3 ■ -<■

- . "' --.i '*\AA kf-ılToi-yl) kiLj1 j 1 , y f 'y \ i ûLüU

" • • o ■* »

j- u y y 'A S «üS L<> . kfx-' (sr fy_Jj" O j^ oJ ıf^ilyj'* - ♦ » * - - -

'■> l) . \SjİAf33 ^Jj»1 «Uue3 ( yjkj “L kfxt> rjji3 öJ* ) ‘db-

lû j . ^ jL /y y d j>yy y y A y . j O l O y O yp * % 0s» ^

O y j j - r'Aa&A . iszjAAjA «t O r - j j y^AA*- • * *• *• *

o.AİLy. —ri~yy a >ja •Uat cjaaa

. \Si)} J J rs-A &•*„ ' » f-0

S* *■ • l * Aj- i j “u *t «Up j1 “ü b ojy j „ jy y j- ^/U- *c

U k^’j l r 'l i < AijA y * ıs*Vs U1 A>jA~ ., . ^3 )3 AA- * 0 " 0 0 • * 0

0 0*

! *Ûj- ısta cS J y kf^Jj* ks*\s> L ?s 3 ApA rOA0 * * 0 0 * * f>

^3A> rjAA , «L. «Û-J1 rjAA ı^vULlp1 « «U-lâb . ‘U-Vlı

) *, , ^ kfoJj* ,y > ojl— «u îj j " . J®"’1 ‘ü L ; 1 «u «iLj

0 0 * • 0 0

. <s3->yjSO y \ . j-juA>* 0 0 0 * .

A r->y. *sjL.jA AAr* JLİ-p ^ y oj^ i Jüj1 kit^y• . " 0 r r

f\A[> cX>-A3s3\j J y * ^ y . i l _r rJU-j1 a jy i'r^

, ki-yâjyitLo r y y 0j o>^ «uai ^ y o y j y

k^O . kSj—fA i ouj- kpOe^JL/ ki' (O y ıP 'lr 'j kP^Jj - " * - * * ** ^

0 0** S*A U>.>, y j- jl; y «ü İLp "! ı f j - r 'j O j -* «aOT

» » * , * 0 0 0

. jA*3jA kp 1 j- „A*AA\> «CU• * • 0 0 * • « *

j - j .u j- <g> ojU ^ /> ydy ı r ^ 'j y ^ b y j- > c ^ y* * . . * />

00t 0 ■ ♦ ) j6»n u y ^ j Ac-AAi ı f y y O -u iT «yy** • , » * • -

j>Lr-jj dL-j O T e jy jy b ^ «t i* ;y y , " . > r^ b- • 00 p

? kOyy ^ ^/->ıAy u> j kf*oy

y o l - ^ > y y ^ y y o O i i y a i y y. 0 0» 0 ,

, p ».e i y kfAToj oj-^ y . k/jy.r'.j J y - ' v ki’ y*>3

0 ^ * ♦ » » » 0 0 0 0

Ad^p'aP . ıS3->y AJ rsAc sLfi 3 V>A-^ oO - j *

k rf «Oj^ 1 y - ' j - y dLT, kfüj;y dlJ'y5. j ^ ' y 5

» • 1 S «"O j j kf>y kfy»1 Ajj A s. \SijyfjJAaS y i f i

y €Ca>jj / b / y . kfO> ıf jO ^ y o-ûi' o ^l

Page 47: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

) - • 1. i s Z J - y ’ ı/3 f*y A y o j L s 1 L^tU j-? ı j j u . ‘UeJ kî3 lAylo". kîy_-»yLo tî^by’ J ( s r ^ ° yyy*J‘U PJ*3 - * • - » - <■

3 > J J <ûJlfi atA , S ‘ÜjJ 1 . • S j L e ) ^ ıî> ûJyC-by -

ıT ı <' ✓ «. . . cS r»r -T* j' . cfy-Lip oy^* • • 0 fi 0

t t ^ ^ 0 t 0 0

l* —j' a)' ybbo' ki oy*i. ı S ^ y ' j ' A Jb t-^yy-' o j * C V ~ * . J f i y* yyljyî3 ojA-t yk/y-' yv yvy ı-C^ kilû* « fi‘ \

• » «p ^ pP>d> <uJ?^ r^*✓ ' . cf-J' J* . voJbvlLp ^p * * • 0 0 f 0 0 . yA>lî ~ y - kiy . ylilj 'y»P oy-' y ! ıA *

. «ÛÜLp kS A J * x > . -A> «Cv 1 ? kîy_J““* ‘t oy yii^b ' . . . kîy-iy ‘ÜkJ1 t-t ‘C—J*

✓. ıfjyr'j-j yUU-Ui b_~- d J y j oaİ t1 yv-yiî kib-b ^• » - #>«• f

kîjyl-yAt.1) oyL-^ kîC—P ybL-J* ? kîy_A_J k-)*A yCyJy " . y

A b L a <D' y> c L S . S S A İ İ & ^ A L A, A y , byj*1 a ;u ry y o- ^ y y " - ^ jy ^ A j 1 u '. ♦ - * - - ■“'

C k A oyb oyb İ U y y j" yy^ <D’ y . kfJy.A'b.î''• • , P« ' " *

kij' kj’j (Ajy^Ll . kİ j L t * y * o Jy y* “U Jlİ ■ yCyJy

<Sj\>)h> S rsf* ' U . cfyi r / j İ J ^fi fi ' fi* * fi

. kfyİP1 J r 3 kî ltP J . kîyloj

t t. , • .b k fA -Jj *13 j ’ cip ‘Üi*<Uf\>yb "ÜJ1 oJ oJ3 . kîJyJ lû j kij1 . kîp'yt1 ‘û-kî’jyl) lsA T oy1 yk-y-Jj1 y y^V

&)' ‘UJylı . . . oy— “CyJ1 &)yb kfyP— A s . kîJyJ . kîylpCJlp yk-A f j \ > kîAy* A yjy A J yk/U li ^/İP P P * P p p

P>" ~ 0yvJj" ? kfjA- oyJ j Jyl) j-C3 o-Aj' . . . oy-1 y kîybyJj' . yky -b1 ^ y A 1 k/llp1 kAU> . yvAî* <UyA* oJ oy A

kÂby'A . ıfjyU-l) «UyyVlı «Ü_— û Lİy -5 . kfyV kî“A• m . > » -

. kîAoyy kî-AkJ cb-kî'yb . kîJy.T'y-' yv y' <U_*î'jybp - p p "-P - • - -

< b J 1 . k/Jy-Ty-A £Ül4>y y'j U . kîJy-AA kî4*' * 0 0 0 * ** 0

kr * y y y y\Ayy Cj 1 y ‘ÛİJ1 . kîJyr*b A ylkİJ1♦ . p <•» „, * p p

yykî * c y y . kfjy^3' A l ı k P yAb A A ? * Cİ) «Û-J*

A ^Jyy’ j'yO ^Ll^ki^yiİi) . k îy l-L A İ^

. yjyr-yj■p »

( . kfjyyjyy Li oj3 ü m k/

! k/lp û J A y kî1 " . . . kîJy'A . . . kîjMİ.”

n /*

y . f-y-^A ' ,İJ • f'-3 1 Alp.> 2 - • ^iLr

kî4/ kî" . j . y A j A yyy— /kyA ^ b b ^kî" yyj « 1 ^

• fi 1 ,y ^ A l ı $ L , y ^ L e lî . r y y <L-)' CİP1 y v A J

11 » * 1 . . . *yy <u_j’

Page 48: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

AYTEKİN KARAKAYA Matematik Öğrt.

OSMANLI TÜRKÇESİ’NİN ÇEVİRİSİ

BİR GEZGİNİN HİKÂYESİ

Çok ülkeler dolaştı. Çok memleketler gördü. Gezip gördüğü ülkelerdeki insanların sosyal davranışlarına, adetlerine ayrı bir dikkatle bakıyordu. Bakıp incelediği, irdelediği bütün milletlerde ortak bazı yönlerin olduğunu fark etti. Mesela bütün insanlık âleminde gelinler düğünde beyaz giyiyorlardı. Yine vefat eden kişilerin beyaz kumaş ile kefenlendiğini de bizzat gözleriyle görmüştü. Ama onun asıl dikkatini çeken nokta şu idi.

Hangi kıtada, hangi ülkede, hangi renkten, hangi ırktan olursa olsun bütün insanlar bir şeye tapıyorlardı. Tapınma şekilleri değişik ve taptıkları şeyler de farklı olsa da netice itibariyle bütün insanlarda "bir mukaddes varlığa tapınma" özelliği vardı. Demek ki bu insan denilen canlının yaratıcısı, o inşam yaratırken kendi yaratıcısını arama özelliğini de fıtratına yerleştirmiş idi. Hâlbuki kendisi böyle bir şeye (en azından şimdiye kadar) fazla ihtiyaç duymamıştı. Ya da farkına mı varmamıştı. Doğrusu bu konuyu pek düşünmemişti. Daha doğrusu düşünmeye korkuyordu. Küçüklüğünden beri böyle konuların asla akla getirilmemesi gerektiği öğretilmişti. Aslında içini kemiren bir şeyler vardı.

Ne zaman bir konuda darda kalsa önleyemediği bir şeyler vardı... Bilmediği ama varlığım his ettiği, tanımadığı ama çok güçlü ve merhamet sahibi olduğunu sezinlediği birine; yalvarma, yakarma, ihtiyaçlarım ondan isteme, O'ndan yardım dileme isteğine engel olamıyordu. Her defasmda duygularını bastırma yoluna gidiyordu.

Gezdiği ülkelerde çok çeşitli hayvanlar görmüştü. Bütün bu hayvanların ortak bir yanı vardı. Bütün hayvan yavrularının yaşam alanlarına çok kısa sürede tam uyum sağladıklarını, dostunu düşmanını çok iyi bildiklerini tespit etmişti. Kendi kendine şöyle diyordu; "sanki bütün bu yavrular, daha bu hayata başlamadan önce bir eğitimden geçirilmiş gibi görünüyor. Çünkü mesela bir bufalo buzağısı doğduktan sadece bir saat sonra kendisine doğru yaklaşan bir sırtlandan bütün gücüyle kaçıyor." Peki, o buzağıya sırtlanların kendisinin düşmanı olduğunu daha doğmadan kim öğretti?

Bu son yolculuğunda artık bu türden meseleler zihnini iyiden iyiye meşgul ediyordu. Bu sırada gemileri suyun üzerinde sessizce ve

sarsmadan ilerliyordu. Hava da bahar havasıydı. Havanın güzelliği, geminin sorunsuz ilerleyişi herkesi keyiflendiriyordu. Biraz dikkat edip ileriye doğru dikkatle bakınca ufukta bulutlan fark etti. Bu bir bahar fırtınası olabilir miydi? Bir saat içinde bulutlar tüm ufku tutmuştu. Rüzgânn hızı iyice artmıştı. Öyle ki, artık dalgalar gemiyi birkaç metre indirip kaldınyordu. Gemideki önlemler en üst seviyeye çıkanldı. Herkesi bir telaş aldı. Artık fırtınanın tam ortasındaydılar. Bazılan çığlık çığlığa ağlıyordu.

Gemi kaptanı telaş içinde ve yüksek sesle talimatlar veriyordu. Can yelekleri dağıtıldı. Geminin her an batabileceği söyleniyordu. Bir an için bütün hayatı kare kare gözünün önünden geçti. Ama nasıl olurdu. Hayatı için birçok planlan vardı. Karada olsa yardımına gelecek onca dostlan da vardı. Fakat şimdi denizin ortasında... Yardıma en muhtaç oldukları bir anda... Onlara kim yardım edebilirdi? Birden ellerini açtı. Ve yüksek sesle yalvarmaya başladı. Yalvardığı şahsı tanımıyordu. Ama var gücüyle yalvanyordu. O da ne üstelik gözlerinden yağmur gibi yaşlar akıyordu. Bu güne kadar hiç ağlamamıştı, (ağlamayı aşağılık bir durum gibi görüyordu.)

Ağladı... Yalvardı... "Ey bu yerlerin hâkimi! Bahtına düştüm. Sana dehalet ediyorum. Var olduğunu biliyorum. Bu güne kadar seni aramadığım için senden af diliyorum. Seni razı ve memnun etmek istiyorum. Seni tanımak, sana bağlanmak istiyorum...

Fırtına aniden gelmiş ve etraflarım sarmıştı. Geldiği gibi kısa sürede ve aniden çekildi. Sanki bir yerden emir almış gibi... Hani talim için ateş eden askerlere komutan emir verir. Ateş kes! Bir anda ses seda kalmaz. Her tarafı sükûnet kaplar. İşte aynen öyle olmuştu... O bulutlar nereye gitmişti? O rüzgâr nasıl kesilmişti? İnsanlar çeşitli sebeplere bağlıyorlardı. Ama o biliyordu ki; "Görünmeyen bir komutanın emriyle bulutlar, rüzgâr, dalgalar bir anda susmuştu. Yalvardığı zat onu duymuştu. Ve duasını kabul etmişti.

Artık bu olaydan sonra kendini yaratıcısına adadı. Onu daha iyi tanıyacak ve razı olduğu işleri yapmak için çalışacaktı. Her nerede olursa olsun. Hangi ihtiyacı olursa olsun. Yaratıcısına arz ediyordu. Yaratıcısının kendisini gördüğünü, işittiğini biliyordu. İşte bu ona müthiş bir güven hissi veriyordu.

4 6

Page 49: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

BİR YAZAR, BİR ESER

Puslu Kıtalar Atlası ve diğer sıra dışı romanlarıyla İhsan Oktay Anar’ın Hayatı ve Eserleri

Sıra dışı kalemiyle okurların gönlünde taht kuran yazar İhsan Oktay Anar, 1960 yılında Yozgat’ta dünyaya geldi. İhsan Oktay Anar, yazarlığın yanında edebiyat çevirmenliği yapmaktadır ve üniversite öğretim görevlisidir.

Ege Üniversitesi’nde felsefe öğrenimi gören yazar, 1984 yılında bu bölümden mezun oldu ve 1989’da yüksek lisansını tamamladı. Ardından yine aynı alanda doktora yaptı. İhsan Oktay Anar, öğrenim gördüğü Ege Üniversitesi’nde Felsefe Bölümü’nde Antik Çağ ve Yunan Felsefesi derslerinin hocalığını yapmaktadır.

İhsan Oktay Anar, ilk kitabı Puslu Kıtalar Atlası’m 1995 yılında yayımladı. Bu kitabın ayrıca İlban Ertem tarafından çizilen çizgi-roman basımı, Anar’ın yayıncısı İletişim Yayınları tarafından 2015 yılında gerçekleşti. Puslu Kıtalar Atlası, 20’den fazla dile çevrildi.

İhsan Oktay Anar kitapları, tarihi gerçekler ve özellikle Osmanlı İmparatorluğuyla alakalı efsaneler tarafından desteklenen fantastik motiflerle doludur ve peri masallarını andıran bir anlatımla okuyucuya sunulur. Yazar; gelişimleri tutarlı, çok çeşitli ve özgün karakterleriyle tanınmaktadır ve bu karakterler yazarın kitaplarındaki fantastik olay örgüsüne felsefi bir boyut kazandırırlar. Doğaüstü öğeler, halk edebiyatına ve kültürüne yapılan göndermeler yazarın eserlerinde yaygın bir şekilde görülür.

İhsan Oktay Anar, Türkçe yazdığı kitaplarında Osmanlıca ve yöresel ağızlan da sıklıkla kullanır ve mitlere ve tarihi yazıtlara göndermeler yapar. İlginçtir ki İhsan Oktay Anar’ın her kitabında “Uzun İhsan” adında bir karakter yer alır ki bu da yazarın kendisidir.

İhsan Oktay Anar Kitapları:İhsan Oktay Anar - Puslu Kıtalar Atlası (1995) İhsan Oktay Anar - Kitab-ül Hiyel (1996)İhsan Oktay Anar - Efrasiyab’ın Hikâyeleri (1998) İhsan Oktay Anar - Amat (2005)İhsan Oktay Anar - Suskunlar (2007)İhsan Oktay Anar - Yedinci Gün (2012)İhsan Oktay Anar - Galiz Kahraman (2014)

Kitap Adı: Puslu Kıtalar Atlası

Yazar: İhsan Oktay Anar

Yayınevi: İletişim Yayıncılık

Sayfa Sayısı: 238

İlk Baskı Yılı: 1995

L - * * i- \

İHSANOktay AnarP U S LU K IT A L A R A T L A S I

Dil: Türkçe

Barkod: 9789754704723İHSAN ~ İHSAN ' ^ IHSAN İHSAN " İHSAN İHSAN

OKTAY ANAR OKTAY ANAR OKTAY ANAR OKTAY ANAR OKTAY ANAR OKTAY ANARKİIAB-Û I H lv ı ı [Fr.ASirAnK m Ik a t -u h i A m a t S u s k u n l a r Y ID İ N C I G U N G a i Iz K a h r a m a n

U t » 1 « ç . c . . . T ,.M s g

47

Page 50: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

1) TÜRKİYENİN EN BÜYÜK CAMİSİ.2) OSMANLIDA 1718 -1 7 3 0 YILLARI ARASINA VERİLEN AD3) KABE DUVARINDA BULUNAN, CENNETTEN GELEN KARA TAŞ.4) DÖRT KENARI BİRBİRİNE EŞİT OLAN DÖRTGENİN ÖZEL ADI5) DİNDE MÜKELLEFTEN YAPILMAMASI KESİN VE BAĞLAYICI OLAN EYLEMLER BÜTÜNÜ.

HELAL ZITTI.6) İSPANYA ENDÜLÜSTE BULUNAN SARAY7) EN FAZLA MÜSLÜMAN BULUNAN ÜLKE8) KEFEN BÖLÜMLERİNDEN BİRİSİ, GÖMLEK.9) 6 SAHİH HADİS KİTABI KÜLLİYATI GENEL İSMİ10) BİR TÜR HAVA GEMİSİ11) PROTON VE NÖTRONUN YAPI BİRİMİ12) KADİR GECESİNİ BARINDIRAN 3 AYLARDAN BİRİSİ13) OSMANLILARIN MENSUP OLDUĞU OĞUZ BOYU.14) ESİR OLMAYAN KİMSE.15) GALATA KULESİNDEN ÜSKÜDARA KADAR KANATLA UÇAN BİLGİN.16) SAÇI OLMAYAN KİMSE17) SELİMİYE CAMİ MİMARI18) PEYGAMBERİMİZİN VAFATINDAN KISA SÜRE ÖNCE 10.000 KİŞİYE YAPTIĞI HİTAP19) MİRAÇ HEDİYELERİNDEN BİRİSİ20) YENİ DOĞAN ÇOCUĞA ŞÜKÜR İÇİN KESİLEN KURBAN.21) ÖNCEKİ DÖNEMLERDE YOL KENARLARINDAKİ UFAK MESCİDLERE VERİLEN İSİM22) FATİH SULTAN MEHMET İLE UZUN HAŞANIN 1473 TARİHİNDE YAPTIĞI SAVAŞ.23) 12 HİKAYE VE BİR ÖN SÖZDEN OLUŞAN ESERE İSMİNİ VEREN KİŞİ24) YANARDAĞDAN ÇIKAN SICAK MAGMA.25) BİSİKLET VEYA MOTOR SÜRERKEN BAŞA KORUMA AMAÇLI TAKILAN EKİPMAN.26) İSLAM TARİHİNDE ENDÜLÜSTE BULUNAN İLİM MERKEZİ.27) OSMANLIDA HIZIR REİS OLARAK BİLİNEN KAPTAN-I DERYA.28) İSTANBUL FATİHİ29) EL-KANUN Fİ'TTIB İSİMLİ ESERİN YAZARI30) BİR MALZEME YANINCA ÇIKAN SİYAH DUMAN31) HZ. İSMAİL'İN ANNESİ32) GÖKYÜZÜ GÖZLEM EVİ33) TOPLUMDA OLUŞAN TÖREYE UYGUN DAVRANIŞ. UTANMA, ÇEKİNME, SIKILMA

DUYGUSU.34) ORTA ÇAĞIN VAZGEÇİLMEZ UZAK MESAFE SAVAŞ ARACI.

4 8

Page 51: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

28

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27

Ş İF R E :

4 9

Page 52: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Oğuzhan Kerim TOK 12/H sınıfı

ZEKÂ OYUNLARIDÖRT UĞURLU SAYI

Dört arkadaşın dört uğurlu sayısı vardır. Toplanılan 15 olan bu sayılan A,B,C,D olarak adlandınrsak:

- A ve C ’nin toplamı D ’den küçüktür.- B ve C ’nin toplamı A ’dan küçüktür.- B C’den küçüktür.- Sayılann tümü pozitif tam sayıdır ve birbirinden farklıdır.

A,B, C ve D ’yi bulunuz.

HAVA DURUMUÜç kişi arasında geçen haftanın hava durumuyla ilgili şu konuşmalar geçer:

Birincisi: Salı günü yağmurluydu.İkincisi Çarşamba günü karlıydı.Üçüncüsü: Cuma günü yağmurluydu.İkinci: Salı günü güneşliydi.Üçüncü: Perşembe günü yağmurluydu.Birincisi: Cuma karlıydı.İkinci: evet Cuma karlıydı.Birinci: Çarşamba yağmurluydu.Üçüncü: Pazartesi güneşliydi.İkinci Cumartesi ve Pazar karlıydı.

Bu üç kişiden A hep doğru, B hep yalan söylemektedir. C ise sadece A ’dan hemen sonraki konuşmalarında doğru söylemektedir. Gün içerisinde hava değişikliği olmadığına göre haftanın hava durumunu bulunuz.

Aslı’nın ilginç bir telefon numarası var. 7 rakamlı olan bu numaranın son 4 rakamı blok halinde alınıp başa getirilince oluşan sayı orijinal sayının iki katından bir fazla oluyor. Telefon numarasını bulunuz.

Bu zekâ sorulan Emrehan HALICI’nın “Zekâ Oyunlan” isimli kitabından alınmıştır.

TELEFON NUMARASI

Page 53: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

ıtun elinde bir beyaz baston, ısı, tasmanın ucunda bir

KÖR PİLOT HİKAYESİNİ BİLİR MİSİNİZ?

Yolcular uçağm yanında otobüsten inmişler. Bavullarını gösteriyor^

Bir bakmışlar uçak şirketinin minibüsü yanlarında durmuş. İçinden kaptan pilotlaTyafdımcı pilot inmişler.

Yolcular fena hâlde şaşırmışlar. Nasıl şaşırmasınlar. Kaptan ] kolunda üç noktalı bant. Yardımcı pilotun elinde bir köpek 1 köpek.

Sağa sola çarparak öylece ilerliyorlar uçağa.

Günlerden 1 Nisan değil ama 'Şaka herhâlde' demiş yolcular, doluşmuşlar uçağa.

Uçak pistte hızla ilerlemeye başlamış. Yolcuların gözleri camda.

Uçak hızlanmış. Yolcular endişelenmeye başlamışlar. Uçak daha hızlanmış. Pistin sonu hızla yaklaşmaya başlamış. Uçak iyice hızlanmış. Bazı yolcular paniklemiş, dua etmeye başlamışlar. Uçak son hıza ulaşmış. Bu arada pistin sonuna da ulaşmış. 100 metre

sonra betonun bitip çimlerin başladığını gören yolcular dehşet içinde çığlığı basmışlar.

Tam o anda da kaptan pilot levyeyi sonuna kadar çekmiş. Uçak tam pist biterken tekerleklerini yerden kesmiş, havalanmış.

Kaptan pilot arkasına yaslanmış, derin bir nefes almış ve yardımcı pilota dönmüş:

"Biliyor musun? Bir gün çığlık atmakta gecikecekler ve hep birlikte geberip gideceğiz!"

KAÇAKÇI FIKRASIAdamın biri, bisikletle Türkiye’den, İran’a geçiyormuş. Selesinde kocaman bir torba! Gümrük görevlisi şüphelenmiş haliyle. “Aç torbayı” demiş, açmış, kum çıkmış.İki gün sonra, aynı adam ıslık çala çala gelmiş sınır kapısına, çıkış yapacak, selesinde gene torba... “Aç” demişler, açmış, gene kum.İki gün sonra, aynı adam pedal çevire çevire gelmiş sınır kapısına, selede gene torba! Bu sefer, polis çağırmışlar, narkotikçi gözüyle incelemişler, nafile, bildiğin kum.Delirecekler.Bir, üç, beş, hep aynı manzara... Adam geliyor geze geze, termal kamerayla bakıyorlar, tahlil yapıyorlar, köpeklere koklatıyorlar, uyduyla takip ediyorlar, hikâye... Hep kum çıkıyor.Aradan yıllar geçiyor. Gümrük görevlisi çarşıda rastlıyor o adama... “İçim içimi yiyor” diyor, “Bu saatten sonra bir şey yapamam sana. Allah aşkına söyle, ne kaçırıyordun o torbayla?”Adam cevap veriyor; “Bisiklet.”

51

Page 54: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

KAYSERİ ANADOLU İMAM-HATİP LİSESİ FEN VE SOSYAL BİLİMLER PROJE OKULU 2018-2019 ÖĞRETİM YILI ETKİNLİKLERİ

Türkiye ve dünyaca ünlü İslâm Tarihi hocası Prof. Dr. Ihsan Süreyya Suma, kitap fiıan için geldiği ilimizde bizleri kırmayarak okulumuzu ziyarete geldi ve öğrencilerimizle çok güzel bir sohbet gerçekleştirip kitaplarını imzaladı.

Yine her sene düzenleyerek geleneksel hale getirdiğimiz kermesimizin birincisini okulun birinci döneminde gerçekleştirdik.

Okulumuz öğrencilerini mesleğe özendirmek ve hazırlamak maksadıyla “Kendi Mahalle Camiimde Müezzinlik Yapıyorum” projesini hazırlayıp il müftülüğümüz ile imzaladığımız protokol sayesinde hayata geçirdik.

Her yıl olduğu gibi bu yıl da Muharrem ayının onuncu günü geleneksel Aşure etkinliğimizi gerçekleştirdik.

Türkiye’de ilk kurulan 7 imam-hatip okulundan biri olan okulumuzun 67. kuruluş yıldönümünü Melikgazi Belediye Başkamnıız Dr. Memduh Büyükkılıç, ilçe kaymakamımız, il ve ilçe milli eğitim müdürleri ve çok sayıda il müdürü ve daire başkanmın yoğun bir katılımıyla kutladık. Programda Büyükşehir Belediyesi Mehter Takımının verdiği konser büyük bir ilgi ile izlendi.

Şehitler vuruldukları zaman değil, unutuldukları zaman ölürmüş.... Biz de şehitlerimizi unutmadık. Okulumuz Meslek Dersleri öğretmenlerinden Yavuz Yücel’in rehberliğinde okulumuz öğrencilerinin okuduğu hatimleri, şehitlik ziyaret ederek şehitlerimizin ruhlarına hediye ettik.

52

Page 55: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Burhan İşliyen ile Kayseri İl Müftüsü Prof. Dr. Şahin Güven hocalarımız okulumuzu ziyaret ederek öğrencilerimizle güzel ve samimi bir sohbet gerçekleştirdiler.

Okulumuzun mezunlarında olup Diyanet İşleri Başkam Eski Yardımcılarından ve eski Kayseri İl Müftülerinden Necmettin Nursaçan ile ERÜ İlahiyat Fakültesi emekli öğretim elemanlarından Ali Toksan okulumuzu ziyaret edip öğrencilerimizle tatlı bir sohbet gerçekleştirdiler.

Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Erciyes Üniversitesinin işbirliği ile “Birlikten Kültüre Kültürden Birliğe” projesi kapsamında Erciyes Üniversitesi öğretim elemanlan, okulumuz öğrencilerine robotik kodlama ve dron eğitimi verdiler.

İstiklâl Marşımızın kabulü yıldönümü ve Mehmet Akif Ersoy’u anma haftasında okulumuz mezunlarından gazeteci, eğitimci, yazar ve şair Muhsin İlyas Subaşı hocamız okulumuz öğrencilerine sıcak bir sohbet yaptı.

Okulumuz öğrencilerinin okuduklan okula aidiyetlerini sağlamak maksadıyla sınıflar arasında futbol turnuvası düzenleyerek okul içinde tanışma ve kaynaşmaya vesile olduk.

Kayseri Emniyet Müdürlüğü personeli tarafından emniyet kemeri takmanın hayat kurtarmadaki önemini anlatmak maksadıyla okulumuz bahçesinde simülasyon aracı ile eğitim ve tatbikat yapıldı.

53

Page 56: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

işlenen dersin konusu en iyi yaşanarak öğrenilir... Okulumuz 12/K sınıfi, Edebiyat öğretmenlerimizden Mehmet Aydoğdu rehberliğinde yağan kar altmda Cenah Şahabeddin’in “Elhân-ı Şitâ isimli şiirini yüksek sesle okuyarak güzel bir ders işlediler.

İmam-Hatip Liseleri arasında düzenlenen ezan okuma yarışmalarında okulumuz öğrencilerinden Recep Demir, Kayseri birinciliğinin ardından Osmaniye’de yapılan bölge finalinde bölge birincisi oldu. Ankara’da gerçekleştirilen Türkiye finalinde bir talihsizlik yaşayan öğrencimiz, Türkiye dördüncüsü oldu.

İmam-Hatip Liseleri arasında düzenlenen Hutbe okuma yarışmalarında okulumuz öğrencilerinden Mikail Kara, Kayseri birinciliğini elde etti. Yine Kayseri’de gerçekleştirilen bölge finalinde ise bölge dördüncüsü oldu.

Okullar arası kaynaşma ve tanışmayı sağlamak maksadıyla Somuncubaba AİHL’ni ziyaret ettik. Müdür Yardımcılarımızdan Rıza Bozdağ öğrencilere konuşma yaparken öğrencilerimiz orada müezzinlik yaparak Cuma namazı kıldırdılar. Aynı gün Somuncubaba AİHL öğrencileri de bizim okulumuzda müezzinlik yapıp Cuma namazı kıldırdı.

İmam-Hatip Liseleri arasında düzenlenen Kur’ân-ı Kerîm okuma yarışmalarında okulumuz öğrencilerinden Samet Sabuncu, Kayseri birinciliğinin ardından Niğde’de yapılan bölge finalinde bölge İkincisi oldu.

İmam-Hatip Liseleri arasında düzenlenen Hutbe okuma yarışmalarının Kayseri ili ikinci bölge finali, okulumuzun koordinasyonluğunda gerçekleştirildi. Yarışmayı Şehit Ömer Halisdemir Uluslararası AİHL kazandı.

5 4

Page 57: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Okulumuz yararına düzenlediğimiz kermesimizin İkincisini Nisan ayı içerisinde yaptık.

Kayseri İl Müftülüğü tarafından Suriye deki muhtaç insanlar için her ay gönderilen yardım farlarından 15 tanesi okulumuz bahçesinde gerçekleştirilen hir programın ardından yola çıktı.

Kardeş Okul projesi kapsamında Yahyalı ilçesinin Büyükçakır Köyü İlköğretim Okulu’nu ziyaret ederek hediyelerimizi sunduk.

Okulumuzun hir yüksek bölümü olan Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesini ziyaret ettik. Fakülte dekanı ve bazı öğretim elemanları ile görüşerek karşılıklı sohbet ettik.

Geçen sene olduğu gibi bu sene de Kızılay ile işbirliğine giderek kan bağışı kampanyası düzenledik.

Kayseri Büyükşehir Belediyesi İtfaiye ekipleri tarafından okulumuzda yangın eğitimi verildi ve yangın tatbikatı yapıldı.

55

Page 58: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Ezan okuma bölge finalleri sırasında Osmaniye’ye giderken Çanakkale Zaferimizin unutulmaz sembollerinden Nusrat Mayın Gemisini ziyaret ettik.

Erciyes Üniversitesi Kayseri Hafiza Merkezi Dr. Öğretim Görevlisi Recep Kanalga, okulumuz öğrencilerine “Mazlum Vatan Doğu Türkistan” konulu bir seminer vererek mazlum coğrafyalarımızdan birine götürdü.

Kayseri İl Milli Eğitim Müdürlüğü Din Öğretimi Şubesi tarafından düzenlenen İHL’ler Arası Spor Ligi Kapanış törenine kalabalık bir ekiple iştirak ettik.

Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden emekli Dr. Mustafa Öcal hocamız Türkiye’de kurulan ilk yedi İHL’yi kitaplaştırıyor. “Öncü Yediler” isimli bu kitaba okulumuz Müdür Yardımcılarından Rıza Bozdağ da katkıda bulundu.

Din Öğretimi Genel Müdürlüğümüz tarafından 2019 yılı Ramazan ayı dolayısıyla planladığı “Şehr-i Ramazan Etkinlikleri” çerçevesinde okulumuz mescidinde ve bazı mahalle camilerinde mukabele okuduk.

Okulumuz mezunlarında Kişisel Gelişim Uzmanı Muhammed Emin Karadaş 12. S ın ıf öğrencilerimize smav heyecanını yenmeleri için “Ah Şu Sınav” konulu seminer verdi.

56

Page 59: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

1987-1988 öğretim yılında okulumuzdan mezun olan Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış okulumuzu ziyaret ederek öğrencilerimizle sohbet etti.

Okulumuz, örgün eğitim yanında yüzyüze açıköğretim eğitimi de vermektedir. Eğitim çağında iken çeşitli sebeplerle eğitimlerini sonlandırmak zorunda kalan 350 civarında öğrencimiz ile açıköğretim derslerimiz devam etmektedir.

19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nda il çapındaki kutlamalarda bayrak kareografisi çalışmasıyla büyük beğeni topladık.

Sivil Savunma Kulübü olarak her sene yaptığımız deprem tatbikatımızı gerçekleştirmiş.

Page 60: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

ARGFAT E K N O L O J İ MV2

■SİZ HAYAL EDİN BİZ TASARLAYIP GELİŞTİRELİM.

Argea Teknoloji olarak başlangıç aşamasından itibaren üniversite ile entegre bir şekilde uygun bilimsel yöntemleri, malzeme ihtiyaçlarının belirlenmesi, elektronik kart tasarımı ve hızlı prototipleme imkan­larını bir çok farklı projeye başarıyla uyguluyoruz...

www.argea.com.tr

58

Page 61: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

İKİNCİ EL ARAÇALMAKMI İSTİYORSUNUZ?O HALDEBİZİMLE GÖRÜŞMEDEN KARAR VERMEYİN!

BOYASIZ ARACIN ADRESİ AHMET YURTLÜ OTOYıldızevler Mahallesi, Oto Galericiler Sitesi, 38020 No:67, Oto Galericiler

Sitesi, 38020 Kocasinan/KayseriTelefon: 0(532) 721 60 75

Aydınlıkevler Mh. Cenge Topel Cad. No: 4 /A .................................Hürriyet M hlCengizTopel Cad.'No: 101 ' ' * T.Kemeraltı Mh. Ş Miralay Nazımbey Cd. No. 60/B ........................ ..Mevlana Mah. M.K.P, Bulvarı No: 1 4 1/A ........................................Camikebir Mh. Lokman Hekim Cd. E R K İL E T .................................Talaş Mevlana Mah. Cemil Baba Cad. 15/BZümrüt Mh. Kadir Has Cd. Bahadır SK. No. 2/1 K.sinan/KAYSERİAnbar Mh. Osman Kavuncu Cd. No. 444 Melikgazi/KAYSERİ. . . .Gültepe Mh. Köşk Cd. No. 46/A M elikgazi/KAYSERİ....................Mevlana Mh. Sayer Cd. 6077. Sk. No. 3/A Talas/KAYSERİ...........

kil® ile hem siz mutlu olun, hem cebiniz rahatlasın

Kayseri'nin en seçkin alışveriş marketi

kile avm yıllardır siz değerli müşterilerine

EN KALİTELİSİNİ EN UYGUNA vermeyi prensip edinmiştir.

59

Page 62: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

KAYSERİ ANADO LU İM AM -HATİP LİSESİ FEN VE SOSYAL BİLİM LER PROJE OKULU FİZİKİ M EKANLARIM IZ VE EĞ İTİM ÖĞ RETİM ORTAM LARIM IZ

•v

Kayseri’nin en eski lise binalarından A Blok binamız. Şu anda 12. Sınıflar ve proje bölümü derslikleri ile erkek ve bayan mescidleri, kütüphane, müze, konferans salonu, tiyatro odası bu binamızda bulunmaktadır.

A Blok binamızın ferah koridoru. Yerler beyaz granit ve tavanlar ise ters asma tavan olarak yaptırılmıştır.

9, 10 ve 11. Sınıflara ait dersliklerimiz ile fen laboratuvarlan ile büyük Cuma mescidimizin bulunduğu B bloğumuz ve Kayseri Imam-Hatip Ortaokuluna tahsis edilen C Bloğumuz.

B Blok koridorumuz.

Melikgazi Belediyemiz tarafından okulumuzun bahçesine Çok Am açlı Spor Salonumuzun içten görünüşü,yaptırılan Çok Amaçlı Spor Salonumuz. Bu binada çok sayıda ve farklı alanlarda sosyal, sportif ve kültürel etkinlikler yapılmaktadır.

6 0

Page 63: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

Aynı anda iki tane futbol maçının oynanmasına imkân verecek büyüklükteki geniş ve ferah bahçemiz. Sene içerisinde çok çekişmeli geçen sınıflara arası futbol turnuvamız bu bahçemizde yapılmaktadır.

Okul bahçemizdeki öğrenci kantinimiz. Ara teneffüslerde ve öğle paydoslarında yiyecek ve kırtasiye çeşitleri ile öğrencilerimize hizmet sunmaktadır.

A Blok içindeki okul kütüphanemiz. Nezih ve ferah ortamı ile her gün ve her an öğrencilerimize hizmet vermektedir. Okul çıkışından sonra ve hafta sonu tatillerinde son sınıf öğrencilerimiz, üniversite sınavlarına hazırlanmak maksadıyla kütüphanemizde kamp çalışması yaparlar

2019-2020 Öğretim yılından itibaren Dînî Mûsikî proje bölümü açılacak olan okulumuzda iki sene önce hazırlayıp şark köşesi döşeyerek düzenlediğimiz mûsikî odamız. Öğrencilerimiz burada çeşitli müzik aletleri ile birçok güzel çalışmaya katılmaktadırlar.

Türkiye’de bir ilk olarak kurduğumuz, ülkemizin ilk yedi imam-hatip okulundan biri olan okulumuzun, ziyaretçilerimiz tarafından en çok beğenilen yerlerinden biri olan müzesi.

Okulumuzdaki üç tane öğretmenler odası mevcuttur. Bunlardan biri olan B Bloktaki öğretmen odasından bir görünüm.

61

Page 64: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

A Blok içindeki erkek mescidimiz. Şu anda şark köşesi takımı ile düzenlediğimiz bu mescidimiz, öğle ve ikindi namazlarım eda etmek isteyen öğretmen ve öğrencilerimiz açısından harika bir mekandır. Ayrıca B Blok altmda büyük Cuma mescidimiz de mevcuttur.

B Blok altındaki büyük Cuma mescidimiz. Aynı anda 300 kişiyi alabilecek kapasiteye sahip olan mescidimizde her hafta okulumuz öğrencileri hutbe okuyup Cuma namazı kıldırırlar. Her gün öğle ve ikindi namazlarında da kullanılan mescidimize okul dışından da çok sayıda esnaf ve vatandaşımız gelerek huzur içerisinde ibadetlerini eda

Nöbetçi öğrenci ve veli beklem e salonumuz.

A Blok içindeki bayan mescidimiz. Okulumuzda kız öğrenci olmamasına rağmen 2 kadar bayan öğretmenimiz bulunmaktadır. Onların dini vecibelerini yerine getirmeleri için bu hoş mekânı oluşturduk. Ayrıca ziyarete gelen bayan velilerimiz tarafından da sıklıkla kullanılır

Hayırsever bir öğretmenimiz tarafından Dört Atanın Hakkı Bir” denilerek yaptırılan Kur’ân-ı Kerîm Okuma ve Hafızlık sınıfımız. Okulumuz bünyesinde 2019-2020 Öğretim yılından itibaren hafızlık proje bölümü faaliyete geçirilecektir. Birçok hafız öğrencimiz burada hafızlık çalışmaktadır.

Dersliklerimizden bir örnek. Okulumuzda faal olarak kullanılmakta olan 42 tane dersliğimiz vardır.

62

Page 65: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

B Blokta bulunan biyoloji ve kimya derslerinde kullanılan laboratuvarmuz.

Okulumuzda aynı zamanda bir de fizik laboratuvan vardır.

Okulumuzdaki dört müdür yardımcısı odasından biri. Müdür yardımcısı odalarından iki tanesi A Blokta, iki tanesi ise B Blokta yer almaktadır.

Okulumuzun santral odası ve aslında Almanca öğretmeni olmasına rağmen 1984 yılından beri okulumuzda santral memuru olarak çalışan, duyduğu bir telefon numarasını anında hafızasına kaydederek bir daha unutmayan görme engelli memurumuz İbrahim Hadise.

Okulumuzdaki üç rehberlik servisimizden biri olan A Bloktaki rehberlik servisimiz. B Bloğumuzda iki tane daha rehberlik servisimiz hizmet vermektedir.

VHKİ (Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni) memuru odası ve memurumuz Zafer Şükrü Çağlarer.

63

Page 66: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

IO N U S

İSI SU VE SES YALITIM SİSTEMLERİ

İÇ - DIŞ VE ENDÜSTRİYEL BOYA

EPOKSİ ZEMİN KAPLAMA

YAPI KİMYASALLAR]

F^ IT iH| İNŞAAT M A LZEM ELERİ I

KABA İNŞAAT MALZEMELERİ

www.fatihinsaatmalzemeleri.com

[email protected]

0352 -333 20 03Yeşilyurt mah. 2750. sok. No: 9A Melikgazi / Kayseri ( inşaat malzemeleri satıcıları sitesi

YTONG T E K N O iÇ a f> la a _

Mardav

V\ r JWalM Bİ'BOYKalekim + A C SBRV İM»»*1! JÖTUN A D O Ç İMBflUD ERra i orantım

T.C. M İLLİ EĞİTİM B A KA N LIĞ IM • • • •

JİK -F E N SURUCU KURSU

B SINIFIII «t MSURUCU BELGESİ

"Güvenli ve kaliteli hizmet farkıyla..."İLETİŞİM:KAYIT EVRAKI

- Öğrenim Belgesi ve Fotokopisi (2 Adet) ^ 0352 320 84 80İkametgah (E-Devlet)

Ü 0536 562 53 24Nüfus Cüzdanı Fotokopisi (2 Adet)Fotoğraf (3 Adet Biyometrık) a» akfen [email protected]

- Savcılık belgesi|£İ akfenmtsk- Sağlık Raporu

6 4

Page 67: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

m

ALGUR PS2KODRAMA AİLE DANIŞMA MERKEZİ

V.0352 231 51 57 &w w w .kaypsikodram a.com

Page 68: İSTİKLAL MARŞI - MEBkanadoluihl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/38/14/750319/... · 2019. 6. 28. · 4-5 2018 YKS Başarımız ... şehid verdiğimiz sırada Siyonsitlerin ayakları

FEN VE SOSYAL BİLİMLER PROGRAMI

'MAM-HATİpMÜZİK VE MÛSİKİ PROGRAMI

8. SINIFI BİTİRMİŞHAFIZLIK BELGESİ OLAN ÖĞRENCİLERİ OKULUMUZA BEKLİYORUZ♦ ÖZEL YETEN EK SINAVI

8. SINIFI BİTİRMİŞMÜZİĞE YATKIN

ÖĞRENCİLERİ BEKLİYORUZ

+ ÖZEL YETEN EK SINAVI

HAFIZLIK PROGRAMI

T- f L: ° (3S2> 336 01 00

h ttP //k a n a d o /u /h/ m T h IKllKe01°;n , r n e b .M 2 . t r