rumİnantlarda telafİ edİcİ bÜyÜmevetport.org/files/89521789.pdftiroid hormonları büyümenin...
TRANSCRIPT
-
RUMİNANTLARDA TELAFİ EDİCİ BÜYÜME
Prof.Dr. Nurettin GÜLŞEN
-
GİRİŞ
Owens (1995) büyümeyi protein, yağ ve
kemiklerin birikimi olarak,
Hornick (2000) endokrin sistemin etkisi
sonucunda besin maddelerinin kullanılabilirliği
ile gerçekleşen, kemik, kas, iç organlar ve
vücudun diğer bölümlerinde oluşan ağırlık artışı
olarak ifade etmiştir.
-
Değişik iklim kuşaklarında bulunan ülkelerde, hatta
aynı ülkenin farklı bölgelerinde yem üretim
dönüşümü ve yem tedarikindeki farklılıklar,
hayvanlardaki büyüme eğrilerinin de farklılaşmasına
yol açmaktadır.
Telafi edici büyüme ekolojinin bir ilgi alanıdır.
Anneye ait şartlarının kötü olması, çevre sıcaklığı ve
mevsimsel değişiklikler, yem maddelerinin
değerlendirilmesindeki kısıtlamalar ve hayvanlar
arasında rekabetçi ortam gibi şartlarda gelişmekte
olan bir hayvanda büyümenin kısıtlanması ihtimali
yüksektir (Yearsley ve ark 2004).
-
Meraya dayalı olarak yapılan hayvancılıkta da canlı
ağırlıkta benzer değişimler gözlenebilir.
Ekonomik şartlara bağlı olarak yem fiyatlarının
yüksek olduğu dönemlerde hayvanların büyüme
eğrisinde zorunluluktan kaynaklanan bazı
değişiklikler gözlenebilir
-
TELAFİ EDİCİ BÜYÜME
Telafi edici büyüme değişik şekillerde tanımlanabilmektedir.
“Bir kısıtlı yemleme dönemini takiben hayvanların göstermiş oldukları hızlı büyüme”
“Daha önce yem ya da besin maddeleri kısıtlanmış hayvanların, normal beslenen yaşıtlarının durumlarına gelebilmeleri için iyi kaliteli yemlerin ad libitum verilerek büyümelerinin hızlandırılması ve kendilerinde var olan bazı kabiliyetlerin ortaya çıkarılması”
“Genellikle yem tüketiminin düşmesinden dolayı kısıtlanmış bir gelişme dönemine maruz kalmış hayvanların, bu dönemin ardından organizmanın hızlandırılarak yem tüketimi kısıtlanmamış emsallerinin normal büyüme ile ulaştıkları canlı ağırlığa ulaşması amacıyla gerçekleştirdiği fiziksel bir süreç” olarak tanımlamışlardır.
-
Telafi edici büyüme genellikle esnek bir büyüme stratejisi
olarak kabul edilmektedir. Yapılan araştırmalar
sonucunda bir büyüme kısıtlaması döneminin ardından
tam yemlemeye geçilmesi sonucunda yaş ile bağlantılı
olarak anormal hızlı bir büyümenin şekillendiği tespit
edilmiştir (Yearsley ve ark 2004).
Kısıtlama yapılmamış hayvanlarla kıyaslandığında
kısıtlama yapılmış hayvanlarda metabolik faaliyetlerde
ciddi bir azalma meydana gelmektedir. Önceki besleme
şekli, yeniden tam besleme stratejileri ve yeniden tam
besleme boyunca büyümeyi etkileyen hormonların
düzenlenmesi arasında kompleks interaksiyonlar
bulunmaktadır (Hersom ve ark 2004).
-
Kimi araştırıcılarda telafi edici büyümenin sindirim sistemi
organlarının ve bunların doluluğu ile diğer internal
organların ağırlık artışından kaynaklandığını bildirmişlerdir
(Owens ve ark 1995).
Kısıtlı beslemenin derecesi canlı ağırlık kontrolleri ile
belirlenir;
Yem kısıtlaması sonucunda canlı ağırlık kaybı varsa
şiddetli kısıtlama,
Ağırlık değişmediğinde normal kısıtlama,
Çok az canlı ağırlık kazancı varsa ılımlı kısıtlama
uygulamasının gerçekleştiği ifade edilebilmektedir.
-
Kısıtlı yemleme olarak ifade edilen terim, değişik
şekillerde anlaşılmakta ve ifade edilmektedir.
Kısıtlama; yem maddelerinin kalite ve miktarında
olabileceği gibi derecesi de inanisyondan ad libitum
besleme düzeyinden biraz düşük düzeyde besleme
derecesine kadar değişebilir.
Kısıtlı besleme; yetersiz beslenme, malnutrisyon ve
inanisyon gibi terimlerle eş anlamlı olarak kullanılmakta ise
de bu terimler arasında bazı farklılıklar bulunmaktadır.
İnanisyon
Malnutrisyon
Yetersiz Beslenme
-
TELAFİ İNDEKSİ
Telafi büyümesinin uzunluğu, kısıtlı yemleme ve
telafi büyümesi dönemi sonunda bu iki değer arasındaki
canlı ağırlık değişim oranının kısıtlı büyümeye
oranlanmasıyla hesaplanan telafi indeksi ile belirlenebilir.
Bu indeksin 100 olması kaybın tamamen telafi edildiğini
gösterir ancak bu durum oldukça nadirdir. Genellikle
indeks değeri 50-100 arasındadır. (Hornick ve ark 2000).
Sığırlarda dahil olmak üzere bir çok hayvan türünde
bu konuda fazla araştırma yapılmakla birlikte bu değerlerin
hangi aralıklarda olduğu ya da bunun mekanizması henüz
net olarak aydınlatılamamıştır.
-
Grafik 3.1. Telafi edici büyüme indeksinin hesaplanması (Hornick ve ark 2000).
Telafi derecesi başlangıçtaki kısıtlanmış büyümenin son
değere oransal ifadesi olarak belirtilmiştir.
-
Çeşitli hastalıklar ya da farklı düzeylerde enerji ve protein
kısıtlanması gibi farklı nedenlerden dolayı kısıtlama derecesi oldukça
geniş sınırlar içerisinde oluşabilmektedir.
Yapılan araştırmalarda;
Telafi edici büyümenin besin maddelerinin kısıtlama süresine
göre şiddetinden daha fazla etkilendiği,
Telafi büyümesi kısıtlama şiddetli olmadığı ve kısa olduğunda
(Sığırlarda yaklaşık 3 ay) genellikle artış gösterdiği,
Sütten kesilmemiş hayvanlarda telafi edici büyümenin oldukça
yetersiz olduğu,
Şiddetli yem kısıtlaması yapılmış ya da şiddetli bir hastalığa
maruz kalmış çok genç hayvanlarda ise çoğunlukla belirgin bir telafi
edici büyüme sağlanamadığı bildirilmiştir.
-
TELAFİ EDİCİ BÜYÜME AMAÇLI BESLEME
SONUCUNDA HAYVANLAR ÜZERİNDE
BELİRLENEN ETKİLER
Kısıtlı besleme durumu ortadan kaldırıldıktan sonra, hayvanlar
genellikle ad libitum veya yüksek düzeyde beslendiklerinde
buna değişik yollarla cevap verebilirler. Besin maddeleri
açısından kısıtlamanın kaldırılması ve yeniden ad libitum
beslenmeye geçişten sonra telafi edici büyüme her zaman
belirlenemeyebilir. Çeşitli faktörlere bağlı olarak hayvanlar
telafi yemlemesine farklı tepki gösterebilirler.
-
Tam Telafi
Telafi edici besleme ile birlikte yüksek bir büyüme hızı
gerçekleşirse tam telafi sağlanmış olur. Tam telafinin oluşabilmesi
için, hayvanların besin maddeleri yönünden dengeli bir rasyon ile
ad libitum beslenmesi gerekir.
Yapılan bir araştırmada beslenmesi kısıtlandıktan sonra tekrar ad
libitum beslenen düvelerin kısıtlama uygulanmamış ad libitum
beslenen düvelere göre daha yüksek canlı ağırlık artışı sağladığı
bildirilmiştir (Yambayamba ve ark 1996).
Bir diğer çalışmada sütten kesim yaşından kesim ağırlığına
ulaşılana kadar kısıtlama yapılan hayvanlarda yapılmamış olanlara
göre büyüme oranının %132 arttığı bildirilmiştir(Tygesen ve ark
2007).
Choi ve ark (1997). Tarafından yapılmış bir araştırma da tablo
4.1’deki gibi özetlenmiştir.
-
Tablo 4.1. Telafi edici büyümeye tabi tutulmuş Holstein düvelerin büyüme
performansları (0-18 ay).
Kaynak: Choi ve ark 1997.
-
Kısmi Telafi
Kısmi telafi, kısıtlı besleme yapılmış hayvanların ihtiyaçları karşılayacak
düzeyde beslemeye geçildikten sonra büyüme oranlarını artırdıkları fakat aynı yaştaki
yem kısıtlaması yapılmamış hayvanların ağırlıklarına tam olarak ulaşamadıkları
durumdur.
Yapılan bazı çalışmalarda;
Büyüme döneminde kısıtlı beslemenin iskelet gelişimini azalttığı ve besinin
bitiş döneminde uygulanan tam beslemenin düşük oranda bir telafi edici büyümeye
yol açtığı (Coleman and Evans 1986).
Büyüme döneminde aşırı konsantre yem kısıtlaması sonucunda besi bitiş
döneminde yeterli performans elde edilemediği (Sainz ve ark 1995).
Araştırma süresi kısıtlı olduğu için hayvanların yaşıtlarının ağırlıklarına ulaşmak için
hala potansiyel bir büyüme düzeyi mevcut iken sonuçlandırıldığından tam telafinin
gerçekleşemediği (Hornick ve ark 2000).
Keçiler üzerinde yapılan bir çalışmada da normal bir besleme rejimiyle beslenen
hayvanlardan elde edilen canlı ağırlık artışını sağlamak için kısıtlı yemleme
süresinden daha fazla süre yeniden tam besleme yapılması gerektiği bildirilmiştir
(Joemat ve ark 2004).
-
Telafi Edememe
Kısıtlı besleme uygulanmış ve uygulanmamış hayvanların yeniden
beslemeyi takiben büyüme oranlarında hiç farklılık gözlenmemesi
halidir.
Belçika mavisi erkek danalarda yem kısıtlaması şiddetli yapıldığında ya
da bitiş rasyonlarına ara verilerek kısıtlama uygulaması yapıldıktan sonra
tekrar bitiş rasyonuna geçildiğinde telafi edici büyümenin
gerçekleşmediği belirtilmiştir (Cabaraux ve ark 2003).
Gebeliğin son 6 haftasında %60 oranında besin maddelerinin
kısıtlanması yavruların doğum ağırlığında düşüşe yol açmış (%19,5) ve
doğumdan sütten kesime kadar olan sürede büyüme oranının düştüğü
(%25) görülmüştür. (Tygesen ve ark 2007).
-
Kavruk Kalma (Düşük Ergin Canlı Ağırlıkta Kalma)
Hayvanların kavruk kalabilmesi için uzun süreli ve şiddetli bir
yem kısıtlaması yapılması gerekmektedir. Kavruk kalma
özellikle doğumu takip eden ilk haftalarda uygulanan şiddetli
kısıtlama sonucunda kolayca oluşabilmektedir. Telafi edici
büyüme üzerine yeniden tam beslemenin başlangıç
dönemindeki canlı ağırlık ve canlı ağırlık artışının önemli bir
etkisi bulunmaktadır (Coleman and Evans 1986). Telafi amaçlı
büyüme sağlanması için büyüme sınırlandırılmasının
yapılacağı zaman oldukça önemlidir. Sığır ve koyunlarda çok
genç ve ergin canlı ağırlığa yakın canlı ağırlıkta bulunan
hayvanlarda telafi edici büyüme gözlenmediği bildirilmiştir
(Yearsley ve ark 2004).
-
TELAFİ BÜYÜMESİNİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Telafi edici büyümenin gerçekleşme ihtimali, gerek kısıtlı besleme gerekse tam besleme
dönemlerinde hayvanın bireysel durumu, uygulanan ya da sağlanan şartlar gibi pek çok
faktöre bağlıdır. Telafi büyümesini etkileyen her bir faktör tek başına belli oranlarda
etkili olmakla birlikte çoğunlukla faktörler birbirlerini etkileyerek ortak bir cevap
oluşturmaktadırlar.
Kısıtlama Döneminde Yaşın Etkisi
Fötal büyüme genetik ve çevresel faktörlerden etkilenen kompleks biyolojik bir olaydır.
Bu faktörler plasentanın büyüklüğü ve fonksiyonel kapasitesini, uteroplasental kan
akışını, anneden yavruya besin maddelerinin ve oksijenin geçişini, gebelikte besin
maddelerinin değerlendirilebilirliğini, endokrin sistemi ve metabolik faaliyetleri
etkilemektedir. Fötusun beslenmesinde ve endokrin durumdaki değişimler doğumdan
sonra yavrunun yapısı, fizyolojisi, metabolizması ve postnatal büyümesini kalıcı olarak
değiştirebilen gelişme adaptasyonlarına yol açabilir. Fötal büyüme kısıtlaması; neonatal
ölümleri artırmakta, doğan yavruların postnatal büyümesini, konsantre ve kaba
yemlerim kullanım etkinliği azalmakta, vücut kompozisyonunu ve et kalitesini olumsuz
etkileyebilmektedir (Wu ve ark 2006).
-
Kısıtlamanın Şiddeti
Kısıtlı beslenmenin şiddeti hayvanların telafi edici büyüme döneminde gösterecekleri
tepkiyi önemli ölçüde etkilemektedir. Bu tepki canlı ağırlık artışındaki olumlu
değişimin yanı sıra telafi büyümesinin süresinin uzaması şeklinde de ortaya
çıkabilmektedir.
Yapılan bir araştırmada telafi edici büyümenin besin maddelerinin kısıtlama süresine
göre şiddetinden daha fazla etkilendiği, besi sığırlarında uzun süreli ve şiddetli enerji
kısıtlaması yapılmış hayvanların protein kısıtlamasına göre daha iyi besi bitiş
performansı sergiledikleri görülmüştür (Drouillard ve ark 1991).
Belçika mavisi erkek danalarda yem kısıtlaması şiddetli yapıldığında ya da bitiş
rasyonlarına ara verilerek kısıtlama uygulaması yapıldıktan sonra tekrar bitiş rasyonuna
geçildiğinde telafi edici büyümenin gerçekleşmediği belirtilmiştir (Cabaraux ve ark
2003).
-
Kısıtlamanın Süresi
Kısıtlamanın şiddetini değiştirmeksizin, süresini uzatarak yapılan bir kısıtlı besleme
sonrası yeniden besleme ile daha yüksek büyüme oranı görülmesi muhtemeldir.
Keçiler üzerinde yapılan bir çalışmada normal bir besleme rejimiyle beslenen
hayvanlardan elde edilen canlı ağırlık artışını sağlamak için kısıtlı yemleme
süresinden daha fazla süre yeniden tam besleme yapılması gerektiği ve yine aynı
araştırıcı tarafından 56 günlük yem kısıtlamasından sonra tam yemlemeye geçişte
ortalama günlük canlı ağırlık artışının en düşük oranda bulunduğu bildirilmiştir
(Joemat ve ark 2004).
Erken sütten kesilen besi danalarında yüksek düzeyde konsantre ya da kaba yemle
beslemeye göre sınırlı olarak 100 gün süreyle yüksek konsantre yemle beslemenin
büyüme süresini uzatmadığı ve intramuskuler yağ depolanmasını artırmadığı
belirlenmiştir (Schoonmaker ve ark 2003).
Kısıtlama süresi ile birlikte değişik kısıtlama ve ad libitum besleme düzenlerinde
değişik sonuçlar alınmıştır. 103 ve 187 gün bitiş rasyonu yedirilip bunu takiben iki
ay süreyle yaşama payı düzeyinde besleme uygulanan ve ardından yeniden bitiş
rasyonuna geçilen besi danalarının telafi edici büyüme gösteremedikleri
belirtilmiştir (Cabaraux ve ark 2003).
-
YETERSİZ BÜYÜMENİN MEKANİZMASI
Vücut Kompozisyonundaki Değişimler
Normal gelişme döneminde başlangıçta kaslar hızla gelişmekte ve bunu yağ birikimi
takip etmektedir.
Büyüme hızı düşürüldüğünde, buna bağlı olarak hormonların miktarları da koordineli
bir şekilde değişmektedir. Bu duruma yağ ve kas dokusu gibi bazı dokular daha fazla
reaksiyon gösterirler. Vücut yağ depolarının protein depolarından daha fazla
etkilenmesi sonucunda zayıflama oluşmaktadır. Kısıtlı beslemeye devam edilirse kas
büyümesi tamamen durabilir, yağ mobilizasyonu devam eder, iç organların ağırlığı
belirgin bir şekilde düşer ve sonuçta vücut kompozisyonunda değişimler oluşur.
Deri altı yağ dokusu vücudun diğer yağ dokularından daha kolay mobilize olmaktadır
(Hornick ve ark 2000).
Büyüme döneminde kısıtlı besleme iskelet gelişimini de azaltmaktadır (Coleman and
Evans 1986). Yapılan bir çalışmada gebeliğin son döneminde yem kısıtlamasının kemik
büyümesi üzerine etkisi tespit edilmiş; femur ağırlığı azalırken kortikal kemik
yoğunluğu artış göstermiştir (Tygesen ve ark 2007).
-
Metabolik ve Endokrin Değişimler
Kısıtlı beslemeyi takiben yeniden tam beslemeye geçiş önemli metabolik ve endokrin
değişikliklere yol açmakta, bu değişiklikliklerin gözlemlenmesi için bir zaman diliminin
geçmesi gerekmektedir.
Kısıtlı yemleme döneminde iç organlardaki metabolik aktivitenin düşüşünden dolayı
bazal metabolizma da azalmaktadır. Bunun sonucunda dokularda besin maddeleri ve
enerji metabolizması açısından değişiklikler görülür.
Plazmada anabolik hormonların düşüşü ve katabolik hormonların yükselmesi sebebiyle
protein sentez/yıkımlanma oranında hızlı bir düşme görülür.
Plazma insulin, 3.5.3’-triiodothyronine (T3), thyroxin (T4) ve insulin benzeri büyüme
faktörü-I (IGF-I) seviyeleri düşerken kortizol ve büyüme hormonu (GH) seviyeleri
yükselir (Choi ve ark 1997, Hornick ve ark 2000, Therkildsen 2005, Tygesen ve ark
2007).
-
Tiroid hormonları büyümenin kontrolünde önemli bir yere sahiptirler
(Cabaraux ve ark 2003).
Hornick (2000). Tiroid hormonunun düşük seviyesinin tiroid stimülan
hormon (TSH) seviyesinin düşüklüğünden kaynaklandığını,
Kısıtlı yemleme döneminde büyüme hormonunun kanda yüksek düzeyde
bulunmasının yağların mobilizasyonunu artırdığını ve bu durumun bir
bakıma insulinin adipoz dokulardaki etkisinin inhibe edilmesinin bir
sonucu olduğunu,
Serbest kalan yağ asitlerinin organizmada enerji temininde kullanıldığını
bildirmiştir.
Hersom (2004). tarafından besinin bitiş dönemine geçen hayvanlar için
önceki dönem canlı ağırlık kazançlarının önemli olduğu, önceki dönemdeki
canlı ağırlık artışının bitiş döneminde kan metabolitleri ve hormon
düzeylerini etkileyebileceğini bildirmiştir. Hersom (2004). Kısıtlı
beslenerek bitiş rasyonlarına geçen besi hayvanlarında düşük T3, T4 ve
IGF-I düzeylerinin büyümeye karşı cevabı olumsuz etkilemediğini
bildirmiştir.
-
TELAFİ EDİCİ BÜYÜMENİN MEKANİZMASI
Performans ve Vücut Kompozisyonuna Etkisi
Telafi edici büyüme için hayvan türleri arasında değişen süreler içeren bir adaptasyon
dönemine ihtiyaç duyulur. Bu süre ruminantlarda yaklaşık 1 aydır. Bu dönemin
ardından genellikle artan yem tüketimi ile telafi edici büyüme gerçekleşir.
Sığırlarda telafi edici büyüme esnasında metabolik adaptasyon ve canlı ağırlıktaki
değişimlerle ilgili bilgiler kısıtlıdır. Telafi edici büyüme oranı normalde kübik bir eğri
göstermektedir (Grafik 7.1.). Büyüme kısıtlaması orta düzeyde olduğunda (sığırlarda
yaklaşık 300 g/gün) telafi edici büyüme hızı 1 ay içerisinde artış gösterir ve sığırlarda
günlük en yüksek canlı ağırlık artışı 2 kg’a yaklaşır. En yüksek büyüme hızı yaklaşık
olarak 2. ayda son bulur ve hızlı bir düşüş seyriyle tam beslemeden sonraki 4. ayda
en düşük düzeye iner (Hornick ve ark 2000).
-
Grafik 7.1. Sığırlarda telafi edici büyüme süresi ve günlük canlı ağırlık artışı
(Hornick ve ark 2000).
-
Telafi edici büyüme üzerine yeniden tam beslemenin başlangıç dönemindeki
canlı ağırlık ve canlı ağırlık artışının önemli bir etkisi bulmaktadır.
Büyüme döneminde uygulanan kısıtlama besleme sırasındaki canlı ağırlık
artışı oranı ile besinin bitiş döneminde (60-120 gün) uygulanan yeniden tam besleme
dönemindeki canlı ağırlık artışı oranı arasında negatif bir korelasyonun olduğu
bildirilmektedir (Coleman and Evans 1986).
Telafi edici büyüme esnasında belirlenen canlı ağırlık artışı çok sayıda
faktörden etkilenmektedir.
Araştırıcılar; Başlangıçta nispeten düşük bir bazal metabolizma oranının birkaç hafta
gözlendiğini, bu durumun hayvanın normal beslenenlere göre daha düşük canlı ağırlıkta
olması ve bağırsaklar, karaciğer gibi iç organların ağırlıklarının düşük olmasına
bağlamışlardır (Yambayamba ve ark 1996, Hornick ve ark 2000, Hersom ve ark 2004).
Telafi edici büyümenin sindirim sistemi organlarının ve bunların doluluğu ile diğer
internal organların ağırlık artışından kaynaklandığını bildiren çalışmalarda mevcuttur
(Owens ve ark 1995).
Hornick (2000). İç organların düşük ağırlıkta olması rasyonla alınan enerji ve proteinin
nispeten büyük bölümünün büyüme amaçlı kullanılmasıyla açıklanabileceğini
bildirmiştir.
-
Tablo 7.1. 34 hafta ad libitum besleme yapılan besi hayvanlarına göre (AL)
14 hafta kısıtlı-20 hafta ad libitum besleme yapılan (KB) hayvanlarda besi
performası parametreleri
Kaynak: Therkildsen 2005
-
Düzenli olmayan büyüme sağlayan besleme stratejilerinde kasların değişik tepkiler
verdiği, kas metabolizmasının etkilendiği fakat histolojik yapılarının değişmediği
bildirilmiştir (Cassar-Malek ve ark 2004).
Kısıtlı beslemenin ardından yeniden tam beslemeye geçiş kas protein devirini
artırmakta ve devamlı tam besleme yapılan hayvanlara göre kas protein
yıkımlanması daha yüksek olmaktadır (Therkildsen 2005).
Vücuttaki protein:yağ oranı büyüme veya besi bitiş döneminde enerji kaynaklarının
kısıtlanması yoluyla artırılabilir.
Büyüme kısıtlaması ve telafi edici büyüme programı uygulanan besi danalarında
karkas yağ düzeyi değişmezken kabuk yağı düzeyinde azalma iç organ yağlarında
ise artış tespit edilmiştir.
16 aylık yaşa kadar sürekli ad libitum beslenen hayvanlara göre 9 ay ad libitum-3
ay kısıtlı-4 ay ad libitum beslenen besi hayvanlarında yağ ve kas dokusunun
ağırlığında daha yüksek artış elde edilmiş fakat karkastaki kas, yağ ve kemik
oranlarında farklılık tespit edilmemiştir (Cassar-Malek ve ark 2004).
-
Tablo 7.2. Kısıtlı besleme ve telafi edici büyüme dönemlerinde performans
parametreleri, karkas kompozisyonu ve plazma parametreleri
a,b,c : Aynı satırdaki farklı harflerbulunan gruplar arasındaki farklılık önemlidir (P
-
Metabolizma ve Endokrin Düzey Üzerine Etkisi
Telafi edici büyüme sırasında plazma hormonlarındaki değişimleri
bildiren az sayıda çalışma yapılmış ve bu çalışmalar arasında büyük farklılıklar
gözlenmiştir. Çalışmalardaki laboratuar teknikleri, hayvan türleri, kısıtlama
periyodu ve daha sonraki telafi edici büyüme dönemindeki farklılıkların genel bir
bilgi düzeyine ulaşılmasını engellediği bildirilmiştir.
Telafi edici büyüme sırasında hormonların birbirleriyle interaksiyon
içinde oldukları ve yeniden besleme döneminde koordinasyon içerisinde
organizmada bir takım anabolik ve katabolik olayları düzenledikleri söylenebilir
Kısıtlı beslemeyi takiben yeniden tam beslemeye geçişte metabolik ve
endokrin değişikliklerin gözlenmesi için bir zaman diliminin geçmesi
gerekmektedir.
-
Düvelerde telafi edici büyümenin erken dönemlerinde gözlenen büyüme
oranındaki artış kısıtlı besleme sırasında metabolik faaliyetlerin düşürülmesi
sonucunda yaşama payı ihtiyaçlarının azaltılması ile birlikte GH, IGF-I ve insüline
karşı oluşan fizyolojik cevabın bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır.
Telafi edici büyümenin başlangıç safhalarında aşamalı bir telafi dönemi
plazma hormon seviyelerinde çok önemli bir değişikliğe neden olmamaktadır.
Bunun tersi olarak belirgin ve hızlı bir şekilde aşırı besleme hormon
konsantrasyonlarında hızlı bir değişime neden olmaktadır. Bu değişimlerin
kaynağını tespit ederken telafi edici büyümeye tabi tutulmuş ve normal beslenen
hayvanlar arasındaki plazma hormon konsantrasyonlarının farklılıklarının telafi
büyümesindeki hayvanların enerji tüketimlerinin kontrol grubunun enerji
tüketimine bir oranı dikkate alınmaktadır.
-
İnsulin seviyesi
Enerji kısıtlamasını takiben telafi edici büyümeyi tamamlamış
hayvanlar normal beslenen hayvanlara benzer bir canlı ağırlık ve plazma
insülin seviyesine sahiptirler. Bu durum telafi edici büyüme esnasındaki
dikkat edilmesi gereken özelliklerden bir tanesinin plazma insulin
seviyesinin normalleştirilmesi olduğunu göstermektedir. Hayvanın canlı
ağırlığı ve sağlık durumuyla insulin hormonu düzeyi arasında pozitif bir
ilişki bulunmaktadır.
Ara sırada olsa telafi edici büyümenin başlangıç döneminde insulin
salgısı geçici olarak artış gösterebilir ve normal beslenen hayvanlara göre
daha yüksek olabilir. Bu durum birkaç gün ya da birkaç hafta sürebilir. Bu
durumun anabolik sürecin başlangıcının bir işareti olabileceği bildirilmiştir.
Ayrıca telafi büyümesinin sonlarına doğru ulaşılan yüksek insulin
seviyesinin artan yağ birikimiyle alakalı olabileceği de belirtilmiştir.
-
Büyüme hormonu (GH) seviyesi
Nisbi insülin konsantrasyonu yükselmesi hipotalamus vasıtasıyla glikoz
gibi metabolitlerin tüketimini artırmasını tembih ederek büyüme hormonunun
salgısının düşmesine neden olmaktadır.
Düvelerde yem kısıtlaması döneminde serum büyüme hormonu
düzeyinin yükseldiği, yeniden tam besleme döneminde ise düştüğü
belirlenmiştir (Choi ve ark 1997). Telafi edici büyümenin özelliklerinden biri de
büyüme hormonunun insüline oranının hızlı bir şekilde düşüşüdür. Bununla
birlikte telafi edici büyümenin başlangıç döneminde büyüme hormonunun
normal beslenen hayvanlardaki düzeyine göre daha yüksek olduğu da
görülmektedir. Bu farklılıklar telafi edici büyümeye tabi hayvanlar ve normal
beslenen hayvanlar arasındaki canlı ağırlık farklılıklarının etkisinden
kaynaklanmaktadır.
-
IGF-I seviyesi
Telafi edici büyümeye tabi tutulan hayvanlarda normal beslenen
hayvanlara göre plazma IGF-I konsantrasyonunun değişik araştırmalarda
yüksek ya da düşük tespit edilmesinden dolayı IGF-I nin telafi edici büyüme
üzerine kesin etkisinin olduğu söylenemez (Hornick ve ark 2000).
IGF-I büyüme ile birlikte artış göstermekte, erken dönem büyüme
için IGF-I’in sekresyonunun artışı önemli görülmektedir (Suda ve ark
2003).
IGF-I; protein sentezini stimüle edip protein yıkımlanmasını
azaltarak myofibrillerde hipertrofiyi teşvik etmektedir (Oksbjerg ve ark
2004).
IGF-I telafi edici büyümenin ilerleyen dönemlerinde seviyesi
normal beslenen hayvanlardan daha yüksek olan tek hormondur.
-
Tiroid hormonları seviyesi
Tiroid hormonları büyümenin kontrolünde önemli bir yere sahiptirler
(Cabaraux ve ark 2003).
Telafi edici büyüme döneminde T3 ve T4 seviyeleri normal düzeyde
ya da birkaç hafta normal beslenen hayvanların değerlerinden düşük düzeyde
olabilir (Cabaraux ve ark 2003, Hornick ve ark 2000).
Yapılan bir çalışmada plazma T3 ve T4 düzeylerinin ad libitum
beslemeye geçişten 10 gün sonra yükselmeye başlayarak 31. günde ad libitum
beslenen grupla aynı değerlere ulaştığı bildirilmiştir (Yambayamba ve ark
1996).
-
SONUÇ
Yapılan araştırmaların çoğu telafi edici
büyümenin hayvanlar üzerinde uygulanabileceğini
göstermektedir.
Kısıtlı besleme ile yaşama payı ihtiyaçları
azaltılmış hayvanların telafi edici yemlemeyle canlı
ağırlık artışları artırılabilmekte ve daha ekonomik
besleme sağlanabilmektedir.
Telafi edici büyümenin sağlanması için
hayvanların yaşı, kısıtlı besleme süresi ve şiddetinin
dengeli bir şekilde düzenlenmesi gerekmektedir.