Çoklu zeka kuraminin İŞletmelerde İnsan …tez.sdu.edu.tr/tezler/ts00959.pdf · hangi...
TRANSCRIPT
1
T.C.
SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
İŞLETME ANABİLİM DALI
ÇOKLU ZEKA KURAMININ İŞLETMELERDE İNSAN KAYNAKLARI SEÇİM VE YERLEŞTİRİLMESİNDE
KULLANILMASI
TEZSİZ YÜKSEK LİSANS DÖNEM PROJESİ
İSMAİL KOCA
DANIŞMAN Yrd. Doç. Dr. Murat KAYALAR
ISPARTA 2011
i
ÖNSÖZ
Çağdaş yönetim anlayışında “kalifiye personel, kalifiyeli iş” anlayışı hakim
olmaktadır. Kalifiye personel de ancak doğru iş, doğru insan denkleminin
çözümünde elde edilebilmektedir. Doğru işe, doğru personeli yerleştirmek, işe
almak, personelin yeteneklerini bilmek, hangi işte daha başarılı olacağını anlamak,
bilişsel durumunu anlamak, kısacası onu tanımakla mümkün olacaktır.
İnsanları tanımanın, yeteneklerini keşfetmenin önemli yollarından biri de
Howard Gardner’ın 1983 yılında “Multiple Intelligence” (Çoklu Zeka kuramı) adıyla
ortaya attığı kuramdır. Çoklu Zeka kuramı, insanların zeka profillerini öğrenmede,
işverene, insan kaynakları birimine bilgi sunmaktadır. Sekiz zeka bölümünden oluşan
çoklu zeka kuramı, insanların sözel, matematiksel, sosyal, müziksel, görsel,
bedensel, içsel ve doğacı zeka alanlarına sahip olduğunu belirtmektedir.
Hangi personelin hangi zeka veya zekalarına sahip olduğunu bilen yönetici,
kurum içi iş dağılımını oluştururken, “uygun zeka profili, uygun departman”
konusunda zorlanmayacaktır. Örneğin sözel zekası yüksek, matematiksel zekası orta,
sosyal zekası yüksek bir personeli, muhasebe departmanında çalıştırmak yerine
halkla ilişkiler departmanında çalıştırmayı düşünecektir.
Bir işletmenin zenginliği, çalışanlarıyla ve çalışanlarının uygun yerlerde
çalışması sonucu zenginlik haline gelmektedir. Bu zenginliğin oluşumu, uygun
personelle, uygun personel de çoklu zeka profili sonucu oluşabilmektedir.
Çalışma boyunca yardımlarını benden esirgemeyen Yrd.Doç.Dr. Murat
KAYALAR’a, Ali İhsan TEMURÇİN’e ve aileme teşekkürü bir borç bilirim.
ii
ÖZET
ÇOKLU ZEKÂ KURAMININ İŞLETMELERDE İNSAN KAYNAKLARI SEÇİM VE YERLEŞTİRİLMESİNDE KULLANILMASI
İsmail KOCA
Süleyman Demirel Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans
Dönem Projesi, 44 Sayfa, Haziran 2011
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Murat KAYALAR
Bu çalışmanın amacı çoklu zeka kuramının işletmelerde, personel seçimi ve doğru bölüme yerleştirilmesinde kullanılması konusunda farkındalık oluşturmaktır.
Çoklu zeka kuramının ülkemize yedi yıl önce girmiş olmasına rağmen, bireyi tanımanın çok önemli olduğu işletme ve yönetim dallarında henüz kullanılmamıştır. Bu alandaki eksikliğe dikkat çekmek ve olası çözüm yollarına rehberlik etmek amacıyla oluşturulan bu çalışmanın hedefine ulaşması temenni edilmektedir.
Anahtar Kelimeler: Çoklu zeka, insan kaynakları yönetimi, insan kaynakları yönetiminde işe alma-yerleştirme, insan kaynakları yönetiminde çoklu zeka kuramı.
iii
ABSTRACT
USING MULTIPLE INTELLIGENCE ON HUMAN RESOURCE IN RECUITING AND LOCATING
İsmail KOCA
Suleyman Demirel University, Department Of Business Administration 44 Pages, June 2011
Supervısor: Asst. Assoc. Murat Kayalar
The aim of this research is making recognize of choosing person and working them on optimum department by using multiple intelligence.
Althoought multiple intelligence has used Turkey for seven years, it has not using on bussiness or administrations areas on which so important to identiyf human, yet. This study is written to draw attention to the lack in this area and guide the possible solutions: and it is desired that it achieves its aim.
Key Words: Multiple intelligence, human resources, recruiting and locating
on human resources, multiple intelligence on human resources.
iv
İÇİNDEKİLER
Sayfa
ÖNSÖZ .................................................................................................................... i
ÖZET ...................................................................................................................... ii ABSTRACT ........................................................................................................... iii
İÇİNDEKİLER ....................................................................................................... iv ŞEKİLLER DİZİNİ ................................................................................................ vi
TABLOLAR DİZİNİ ............................................................................................. vii
BİRİNCİ BÖLÜM
İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ 1.1. İnsan Kaynaklan Yönetiminin İşlevleri ........................................................ 2
1.2. İnsan Kaynağı Yönetiminin Amaçları .......................................................... 3 1.3. İşe Alma ...................................................................................................... 4
1.3.1. İşe Almanın Temel Unsurları .............................................................. 4 1.3.1.1. İnsan Kaynakları Planlaması ...................................................... 6
1.3.1.2. İş Analizi ................................................................................... 6 1.3.1.3. İşe Alma Süreci .......................................................................... 7
1.3.1.4. Personel Bulma .......................................................................... 7 1.3.1.5. Personel Seçme .......................................................................... 8
1.4. İşe Alma İşlevinin Artan Önemi .................................................................. 8 1.5. Aday-İş ve Aday-işletme Uyumu ................................................................13
1.6. Doğru İşe Doğru Eleman ............................................................................15
İkİNCİ BÖLÜM
ÇOKLU ZEKÂ KURAMI 2.1. Zekâ ...........................................................................................................17
2.1.1. Zekâ'nın Tarihçesi..............................................................................17 2.1.2. Zekâ İle İlgili Yaklaşımlar .................................................................19
2.1.2.1. Psikometrik Yaklaşımlar ...........................................................19 2.1.2.2. Gelişimsel Yaklaşımlar .............................................................19
2.1.2.3. Biyo-ekolojik Yaklaşımlar ........................................................19 2.1.2.4. Çoklu Yaklaşımlar ....................................................................20
2.1.3. Çoklu Zekâ Kuramı ...........................................................................20 2.1.3.1. Sözel-Dilsel Zekâ ......................................................................22
v
Sayfa
2.1.3.2. Mantıksal-Matematiksel Zekâ ...................................................23
2.1.3.3. Görsel-Mekânsal Zekâ ..............................................................24 2.2.3.4. Bedensel- Kinestetik Zekâ .........................................................26
2.2.3.5. Kişiler Arası-Sosyal Zekâ .........................................................27 2.1.3.6. Kişisel-İçsel Zekâ......................................................................28
2.1.3.7. Müziksel-Ritmik Zekâ...............................................................29 2.1.3.8. Doğa- Varoluşçu Zekâ ..............................................................30
2.1.4. Çoklu Zekâ Alanlarının Gelişimini Etkileyen Faktörler ......................31
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
ÇOKLU ZEKÂ KURAMININ İŞLETMELERDE İNSAN KAYNAKLARI SEÇİM VE YERLEŞTİRİLMESİNDE KULLANILMASI
3.1. Çoklu Zekâ Kuramının ve İşletmeler ..........................................................33 3.2. İşletmelerdeki Bölümler ve Uygun Çoklu Zekâ Tipi/Tipleri .......................33
3.2.1. İnsan Kaynakları Yönetimi ve Çoklu Zekâ Profili ..............................34 3.2.2. Üretim Bölümü ve Çoklu Zekâ Profili ...............................................34
3.2.3. Pazarlama Bölümü ve Çoklu Zekâ Profili ..........................................35 3.2.4 Finans Bölümü ve Çoklu Zekâ Profili .................................................36
3.3. Çoklu Zekâ Kuramının İşletmelerde İnsan Kaynakları Seçiminde Kullanılması ..............................................................................................37
4. SONUÇ ..............................................................................................................39 KAYNAKÇA .........................................................................................................41
ÖZGEÇMİŞ............................................................................................................44
vi
ŞEKİLLER DİZİNİ
Sayfa
Şekil 1.1. Aday-İş Uyumu .......................................................................................13
Şekil 1.2. Aday-İşletme Uyumu ..............................................................................14
vii
TABLOLAR DİZİNİ
Sayfa
Tablo 1.1. Birey ve İşletme Açısından Farklı Düzeylerde İşe Alma İşlevi ................ 5
Tablo 1.2. Doğru İşe Doğru Elemanın Yerleştirilmesi – yerleştirilememesi Durumunda Organizasyonun karşılaşabileceği Durumlar .......................16
Tablo 2.1. Zekâya İlişkin Eski ve Yeni Yaklaşımların Karşılaştırılması...................21
1
BİRİNCİ BÖLÜM
1. İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ
Bir organizasyonun en önemli unsurlarından olan insan, zenginliğiyle
organizasyonu zenginleştirebilir, fakirliğiyle fakirleştirebilir. İnsan kaynakları
yönetimi, çalışanlara uygun bir iş ortamının hazırlanmasını sağlayarak, onların
verimli çalışmalarını amaçlar. Bir diğer ifade ile insan kaynakları yönetiminin rolü,
çalışanların motivasyonunu ve verimini yükseltecek bir ortamın yaratılması ve bu
ortamın korunup geliştirilmesi için gerekli politikaları ve teknik bilgiyi sağlamaktır.
İnsan kaynaklan bölümü, organizasyon içinde genellikle cephe gerisindeki kurmay
konumundadır ve uygulamaları fiilen yürüten bölümlere yardımcı olur.1
İnsan kaynakları yönetimi, bir tanıma göre, Organizasyon ve çalışanlar
arasındaki ilişkileri yönlendiren yönetim karar ve eylemlerinin tümünü kapsar. Diğer
bir tanıma göre, firmanın amaçlarına ulaşabilmesi için gerekli olan faaliyetleri
gerçekleştirecek yeterli sayıda kalifiye elemanlanın işe alımı, eğitimi,geliştirilmesi,
motivasyonu ve değerlendirilmesi işlemi olarak belirtilirken, bir başka tanımda
işletmede çalışanların tümünün (en alt düzeyden en üst düzeye kadar işletmede
görevli herkesin) belli bir amaca yönelik olarak çalışmaları, denilmiştir. 2
"İyi üretim iyi personelle sağlanır!" sloganı artık çağdaş yönetim anlayışının
benimsediği temel bir ilke olmuştur. Ancak "İyi personel nereden ve nasıl sağlanır?"
sorusu henüz tam anlamıyla açıklık kazanmış değildir. Bunun çözümü için de, klasik
yöneticilerin "her insan verilen her işi yapar ya da yapmalıdır" mantığını bırakıp
çağdaş deneyim ve araştırmaların ışığında bilimsel yönetim tekniklerinin
uygulanmaya konması, insanın kendi istek ve becerisine uygun işte çalıştırılması
gerekir. 3
1 Margeret Palmer, Winters Kenneth T. (1993). İnsan Kaynakları Çev. Doğan Şahiner, Kişisel
Gelişim ve Yönetim Dizisi. Rota Yayıncılık, İstanbul, s. 27 'den naklen AYTAÇ, a.g. s.2. 2 Michael Armstrong, Human Resource Management, Stratecy Action Printed in England by
Clays Limited, s. 175. 3 Zeyyat Sabuncuoğlu, Personel Yönetimi, 5.bas.,Teknografik Matbaacılık. İstanbul 1988. s. 13
vd.
2
Yeni ve girift dünya sorunları karşısında, toplumlar, etkin,verimli ve üretken
organizasyonlar geliştirmeye ihtiyaç duymaktadırlar. İnsan kaynağı yönetimi
birimleri doğrudan organizasyonlardaki üretkenliğin artmasına daha iyi ve verimli
üretim yolları önererek veya çalışan insanların durumlarının iyileşmesine katkıda
bulunarak, dolaylı olarak katılırlar. Bu da çalışan insanların üretimsel katkılarım
ahlaki ve yasal yollardan geliştirmeye yarar. İnsan kaynakları yönetimi en iyi sonuca
gitmek için hedefini planlarken toplumun beklentilerini ahlaki ölçüler içerisinde
yanıtlamayı, kurumsal etkinliği arttırmayı, organizasyonun gereksinimlerini ve
çalışanların kişisel hedeflerini gözetmek zorundadır. 4
İnsan kaynağına ilişkin her kararın bu hedefleri tümüyle hesaba katması
beklenemez ve her zaman öncelikler sırası devreye girmek durumundadır. Ancak bu
hedeflerin saptanması,alınan kararlar üzerinde bir denetim ve değerlendirme
yapmaya olanak verecektir. Alınan kararlar belirlenen hedefleri karşılamaya ne kadar
yakınsa,insan kaynağı yönetiminin organizasyona ve çalışanlarına katkısı o denli
büyük olacaktır.5
1.1. İnsan Kaynaklan Yönetiminin İşlevleri
Organizasyonlarda amaçları başarabilmek için gelecekteki insan kaynağı
gereksinimlerinin belirlenip planlanması, planlanan sayıda ve nitelikte adayların
bulunması,seçilmesi ve işe alınması insan kaynağı yönetiminin sorumlulukları
arasında bulunduğu gibi onların işe alıştırılmaları, değişen iç ve dış koşullara uyum
sağlayabilmeleri için eğitilmeleri, geliştirilmeleri, başarılarının değerlendirilmesi,
ücretlendirilmeleri, tazminat, ödüllendirme, disiplin, cezalandırma iş güvenliği ve
sağlıkla ilgili işlemlerinin yürütülmesi de aynı birimin görevlerindendir. Bütün
bunlara insan kaynakları yönetiminin işlevleri denilmektedir.6
4 Ferzan Bayramoğlu Yıldırım,Belediyelerde İnsan kaynağı Yönetimi, 2.bas.. Toplu Konut ve
İULA EMME Yayını, İstanbul Kent Basımevi 1993, s.5-7. 5 Zeyyat Sabuncuoğlu, Personel Yönetimi, 5.bas.,Teknografik Matbaacılık. İstanbul 1988. s. 13
vd. 6 Ferzan Bayramoğlu Yıldırım,Belediyelerde İnsan kaynağı Yönetimi, 2.bas.. Toplu Konut ve
İULA EMME Yayını, İstanbul Kent Basımevi 1993, s.5-7.
3
1.2. İnsan Kaynağı Yönetiminin Amaçları
İnsan Kaynakları Yönetimi'nin amaçları, İnsan Kaynakları Yönetimi
felsefesinden kaynaklanmakta olup şu şekilde belirtilebilir:
• Çalışanların hedefler bakımından önemi konusunda yönetimi bilinçlendirmek,
• Çalışanların kapasitesinden gereği gibi yararlanmak, potansiyellerini (gizli
güçlerini) ussal biçimde değerlendirmek,
• Çalışanların ve örgütün performansını artırmak; çalışanların örgütsel başarıya
katkıda bulunmalarını sağlamak,
• İnsan kaynağı politikaları ile örgüt planlarını bütünleştirmek, uygun bir kültürü
güçlendirmek ya da gerekirse uygun olmayan kültüre yeni bir biçim
kazandırmak,
• Kaynaklan örgütün gereksinmelerine uyumlu duruma getirmek ve performansı
iyileştirmek için örgüt stratejilerini ortaklaşa güçlendiren bir dizi uyumlu
personel ve istihdam politikaları geliştirmek,
• Çalışanların enerjilerini ve yaratıcılıklarını ortaya koyabilecekleri bir ortam
hazırlamak,
• Yenilikleri, ekip çalışmasını ve toplam kaliteyi özendirecek uygun koşullar
yaratmak,
• Uyumlu örgüt ve yetkinlik için çaba sarf etme yararına esnek hareket etme
istekliliği özendirmek.
İnsan kaynağının yönetimi, yarışma ortamında üstünlük kazanılması
amacıyla, örgütün tüm kaynaklarından katma değer elde etmesi için çalışanların
yönetimine ilişkin işletme yönetimi yönelimli bir yaklaşımdır.7
7 Erdemir, Erkan, İşe Almada Aday Odaklılık: Kavramsal Çerçeve Ve Ölçek Geliştirme, Doktora
tezi, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eskişehir, 2007,s.67
4
1.3. İşe Alma
Literatürde işletmenin ihtiyacı olan personeli bulma ve seçme amacıyla
gerçekleştirilen faaliyetler olarak tanımlanmaktadır. Ancak günümüzde işletmenin
ticari faaliyetinden sonra en çok emek sarf ettiği süreç olarak görülmektedir.8
1.3.1. İşe Almanın Temel Unsurları
İşe alma en genel anlamıyla, birey ve organizasyonun bir istihdam ilişkisi
içinde bir araya gelmelerini içeren karşılıklı bir süreç olarak tanımlanmaktadır. Bu
süreç bazı kavram, uygulama ve araçlardan oluşan bir bütündür. İşe alma sürecinde
birey ve organizasyon farklı şekillerde bir araya gelebilmektedirler.9 Bu farklılıklar
da sürecin farklı yönlerini ve süreçteki farklı kavramları tanımlamaktadır. Bu konuda
son yıllarda yapılan bir çalışmada birey ve işletmelerdeki boş pozisyonların dört
farklı şekilde bir araya geldikleri ortaya konmuştur (Tablo 1.1). Buna göre, tek bir
pozisyonun tek bir adayla karşılaşması tek kişiyi işe alma, tek bir pozisyonun çok
sayıda adayla karşılaşması pozisyon yönetimi, çok sayıda pozisyonun tek adayla
karşılaşması kariyer yönetimi, çok sayıda pozisyonun çok sayıda adayla karşılaşması
ise örgütsel işe alma kavramlarıyla ifade edilmektedir.10
8 H. G. Heneman III, T. A. Judge ve R. L. Heneman, Staffing Organizations, (Üçüncü Basım,
Mendota House, Middleton, WI: Irwin-McGraw Hill, 2000), s. 4. 9 Erdemir, Erkan, İşe Almada Aday Odaklılık: Kavramsal Çerçeve Ve Ölçek Geliştirme,
Doktora tezi, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eskişehir, 2007,s.4. 10 K. D. Carlson ve Mary L. Connerley, "The Staffing Cycles Framework: Viewing Staffing as a
System of Decision Events", Journal of Management, 2003, 29 (1), s. 58.
5
Tablo 1.1. Birey ve İşletme Açısından Farklı Düzeylerde İşe Alma İşlevi
Pozisyonlar Bireyler
Tanımlama
Tek Tek Tek kişiyi işe alma.
Tek Çok sayıda Pozisyon doldurma ya da pozisyon yönetimi: Pozisyon doldurma işletmeler açısından işe almanın geleneksel formunu temsil eder. Çok sayıda adayın iş için başvurması sağlanmaya çalışılır.
Pozisyon yönetimi ise, bir tek pozisyonun yıllar boyu farklı kişiler tarafından nasıl doldurulacağı ile ilgili çalışmaları ifade eder. Bir anlamda o pozisyon için bir kariyer yönetimi yapılmaktadır.
Çok sayıda Tek İş arama ya da kariyer yönetimi:
İş arama adayların piyasadaki çok sayıda iş alternatifleri arasında iş bulma çalışmalarını yansıtmaktadır. Kariyer yönetimi ise, bireyin ya da işletmenin aynı işletmede veya farklı işletmelerde ardışık olarak değişik pozisyonlar arasındaki tercihlerini ifade etmektedir.
Çok sayıda Çok sayıda Örgütsel işe alma:
Örgütsel işe alma, işletmelerin yaşamları boyunca sürekli olarak değişik pozisyonları farklı kişilerle doldurma çabalarını yansıtmaktadır. İşletmenin çok sayıda pozisyon için çok sayıda adayı değişik iş piyasalarından bulma ve seçme, kısaca bir bütün olarak işe alma faaliyetini ifade etmektedir.
Carlson ve Connerly, a.g.e., s. 58'den uyarlanmıştır.
6
Bu kavramların dışında işe alma sürecinin iskeletini oluşturan bazı
kavramlardan da bahsetmek gerekir. Bunlar;
• İnsan Kaynakları Planlaması
• İş Analizi
• İşe Alma
• Personel bulma
• Personel seçmedir.
1.3.1.1. İnsan Kaynakları Planlaması
Bir işletmenin insan kaynağı ihtiyacını belirlemek ve bu ihtiyacı giderecek
faaliyetleri gerçekleştirebilmek amacıyla işletmenin insan kaynağı talep ve arzının
belirlenmesine yönelik süreç ve işlemlerin bütünü veya işletmenin her kesimi için
gelecekte nitelik ve nicelik olarak gerekli insan kaynağı ihtiyacının önceden
saptanması, bu ihtiyacın nereden, ne zaman ve nasıl karşılanacağının önceden
belirlenmesi olarak tanımlanmaktadır. 11
1.3.1.2. İş Analizi
İş Analizi, işletmede yapılan birbirinden farklı tüm işlere yönelik bilgilerin
toplanması, değerlenmesi ve yorumlanmasıdır.12 İş analizleri; işletmeler kurulurken,
yeni işler ortaya çıktığında ya da işin yapısında değişmeler olduğunda yapılmaktadır.
Bazen oldukça ayrıntılı olabilen iş analizlerinin kullanışlı hale dönüştürülmesi için
bu bilgiler, yöneticilerin ihtiyaçlarına göre iş tanımları ve iş gerekleri olarak yeniden
düzenlenmektedir.13
11 Z. Sabuncuoğlu, İnsan Kaynakları Yönetimi, (Birinci Basım, Bursa: Ezgi Yayınlan, 2000), s.28. 12 R. Geylan, "İnsan Kaynaklan Yönetiminin Temel İşlevleri", Şan Öz-Alp (Ed.), Genel İşletme,
(Dördüncü Basım, Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınlan, 1999), s. 121 . 13 Erdemir, Erkan, İşe Almada Aday Odaklılık: Kavramsal Çerçeve Ve Ölçek Geliştirme,
Doktora tezi, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eskişehir, 2007,s.5
7
1.3.1.3. İşe Alma Süreci
İnsan kaynakları yönetiminde işe alma, dört temel adımdan oluşmaktadır:
İnsan kaynakları planlaması, iş analizleri, personel bulma ve personel seçme.
Bunlardan ilk ikisi işe almada destekleyici, son ikisiyse asıl faaliyetler olarak kabul
edilebilir.
İşe alma sürecinin başarısı, öncelikle hazırlık çalışmaları olan insan
kaynakları planlaması ve iş analizlerinin doğru yapılmış olmasına bağlıdır. Hangi iş
için, hangi nitelik ve sayıda insan kaynağına, hangi zamanda ihtiyacı olduğunu çeşitli
yöntemlerle belirlemiş olan bir işletme, işe alma sürecinin asıl faaliyetleri olan
personel bulma ve seçmeye yönelecektir.İşe alma sürecinde izlenecek tek bir yol
bulunmamaktadır. Bunun en önemli nedeni çok sayıda çevresel faktörün kısıtlayıcı
etkisidir. Ancak yine de uygulamada sıklıkla karşılaşılan genel bir süreçten söz
edilebilir.14
1.3.1.4. Personel Bulma
Personel bulma, yetenekli adayların aranıp bulunması ve işletmeye çekilmesi
faaliyetidir. Personel bulma süreci, hazırlık aşaması olan insan kaynakları
planlamasına uygun adayları arama ile başlar ve adayların işe başvurmalarının
sağlanması ve bir aday havuzunun oluşmasıyla son bulur. Bu süreçte başvuracak
adayların yeterli sayı ve nitelikte olmaları istenilen zamanda başvurmaları
sağlanmaya çalışılır. Bir bakıma hem aday hem de işletme, karşılıklı olarak
birbirlerini belirleme ve cezbetme çabası içerisinde olurlar.
İşletmeler açık durumdaki işler için işletme içinden eleman arayabilecekleri
gibi işletme dışı kaynaklara da yönelebilirler. İşletme içi kaynakların uygun şekilde
değerlendirilebilmesi için etkin bir kariyer geliştirme sistemi kurulmuş olmalıdır.
İşletme dışı kaynaklar açısından bakıldığında ise personel bulma faaliyetinin en
önemli amacı başvuru sağlamadır. Başvuru sağlama, bir anlamda şirketlerin dış
dünyayla en fazla temas ettikleri faaliyetlerden biridir.
14 Erdemir, Erkan, İşe Almada Aday Odaklılık: Kavramsal Çerçeve Ve Ölçek Geliştirme, Doktora
tezi, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eskişehir, 2007,s.7
8
Personel bulma, işletmeye adayların başvurmasını sağlamaya yönelik
adımlardan oluşmaktadır. Ancak personel bulma çabalarına girişilmeden önce
personel bulma faaliyetine alternatif olabilecek yöntemler gözden geçirilmelidir.
İşletmenin bazı işlevlerinin dış kaynaklardan yararlanılarak yerine getirilmesi, geçici
sürelerle yapılabilecek sözleşmeler, taşerondan yararlanma ve kısa dönemli bir
çözüm olabilecek fazla mesai gibi bu seçenekler bu çerçevede değerlendirilebilir.15
1.3.1.5. Personel Seçme
Adayların işe başvurularının ardından personel seçme adımına geçilir.
Personel seçme, insan kaynakları planlamasında belirlenen ölçütlere uygun olarak,
başvuran adaylar arasından açık durumdaki işlere ve işletmeye en uygun olanlarının
seçilmesidir. Personel seçme, sonuçları itibariyle işletme için önemli kararların
alındığı bir aşamadır. Önemli olan en nitelikli adayın değil, iş gereklerine en uygun
adayın belirlenmesidir. Yanlış personel seçimi işletme ve personel açısından önemli
sorunlar yaratır. Fazladan eğitim gerekebilir, verim düşer, iş kazaları artabilir, diğer
çalışanların iş yükü artar ve personel devir oranı yükselir. İşletmeler açısından
verimliliği artırmanın birçok yolu vardır, fakat hiçbiri doğru eleman seçmek kadar
etkili değildir.16
1.4. İşe Alma İşlevinin Artan Önemi
İşletmelerin çevresel faktörlerinde meydana gelen gelişmeler, işletmelerin
insan kaynakları birimlerinin yeniden yapılanmalarını gerektirmektedir. Personel
yönetimi anlayışından insan kaynakları yönetimi anlayışına geçiş olarak da ifade
edilen bu süreçte hem bir bütün olarak insan kaynakları yönetimi biriminin konumu
hem de tek tek faaliyetleri değişim göstermiştir.
İnsan kaynakları birimlerinin misyon, vizyon ve politikaların belirlenmesinde
stratejik ortaklık seviyesine gelmeleri, kurumun ve çalışanların geleceğe yönelik
olarak hazırlanması, her bir bölüm yöneticisinin insan kaynakları yöneticisi olarak da
kabul edilmeye başlanması, insan kaynakları bilgi sistemleri aracılığıyla yoğun 15 R. Geylan, İnsan Kaynaklan Yönetiminin Temel İşlevleri, Şan Öz-Alp (Ed.), Genel İşletme,
(Dördüncü Basım, Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınlan, 1999), s. 91 . 16 Erdemir, Erkan, İşe Almada Aday Odaklılık: Kavramsal Çerçeve Ve Ölçek Geliştirme, Doktora
tezi, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eskişehir, 2007,s.9
9
teknoloji kullanımı, yeni yönetim ve örgütlenme modellerine uyum, esneklik gibi
uygulamalar yeni dönemde insan kaynakları yönetiminin öne çıkan unsurları
olmaktadır. Yine işletmelerde bilgi çağı çalışanlarının etkin yönetimi için katılımcılık
ve demokrasi kültürünün yaygınlaştırılması, psikolojik sözleşmeler, çalışanlara
kendini geliştirme imkanı tanıyan yeni iş tasarımları, geniş açılı performans ölçümü
ve geribildirimi gibi maddi olmayan motivasyon öğelerinin kullanımı da
yaygınlaşmaktadır.
Bu gelişmeler insan kaynakları birimlerine yeni roller de biçmektedir. Bilgi
çağı işletmelerinin insan kaynakları birimlerinin insan sermayesi emanetçiliği, bilgi
yönlendiriciliği, ilişki kuruculuğu ve hızlı yayılım uzmanlığı gibi yeni rolleri
bulunduğunu belirtilmektedir.
İnsan kaynakları araştırmalarında son yıllarda yaygın olarak rastlanan
konulardan biri insan kaynakları uygulamalarının örgüt kültürü ve örgüt sosyolojisi
açısından incelenmesidir. Örgütsel analizin iki yönü bulunmaktadır: Birincisi,
örgütün karar ve uygulamalarından oluşan görünür yönü, diğeriyse bu karar ve
uygulamaların nasıl algılanıp yorumlandığının anlaşılmasıyla ilgili görünmeyen
yönü. Örgütsel analizin görünmeyen yönünü örgüt içi güç ilişkileri, semboller ve
davranış kalıpları gibi sosyokültürel unsurlar oluşturmaktadır. Bu unsurların
oluşturulmasında ve sürdürülmesinde insan kaynakları birimlerinin önemli rolü
bulunmaktadır. Özellikle personel bulma ve seçme uygulamaları sırasında insan
kaynakları uygulayıcıları adaylara farkında olarak veya olmayarak kurumun kültürü
ve değerleriyle ilgili de sembolik işaretler sunmaktadırlar. Bu işaretler uzun vadede
kurum imaj ve itibarını da etkilemektedir.
Sosyo-kültürel örgütsel analiz çalışmalarının işe alma uygulamaları açısından
en önemli sonucu, işletmelerin gerek işletme içine yönelik politika ve
uygulamalarıyla gerekse işletme dışına yönelik olumlu imaj ve itibar oluşturma
çabalarıyla en önemli rekabet kaynağı durumundaki üstün nitelikli adayları
işletmelere kazandırma çabalarının ortaya çıkması olmuştur. Bu alanda neredeyse bir
savaş yaşanmaktadır. Gerçekten de, işe alma konusundaki yazında son dönemde
“yetenek savaşları” başlığı sıklıkla kullanılır hale gelmiştir.
10
Yapılan çalışmalarda yetenek savaşları konusunun gündeme gelmesinin
birkaç farklı nedeninden bahsedilmektedir. Aslında önceki kısımlarda açıklanan
çevresel faktörlerdeki değişimler, bütüncül olarak bakıldığında yetenek savaşlarının
temel nedenlerini oluşturmaktadır. Bu faktörler iki ana başlıkta özetlenebilir: Dünya
çapında artan işletme sayısıyla işletmelerin iş görme anlayışlarındaki değişimler
sonucu üstün nitelikli çalışanlara duyulan ihtiyacın artması ve bilgi toplumu
bireylerinin çalışma anlayışlarındaki değişim sonucu çalışanların işletmelerden
beklentilerinin değişerek işyeri bağlılıklarının zayıflaması. Diğer yandan işletmelerin
birbirlerinden eleman alma eğilimi de son yıllarda artış göstermektedir. İşletmelerin
yeni mezunları alıp yetiştirmek yerine eğitimli ve tecrübeli adaylara yöneldiklerini
gösteren araştırmalar, son on yılda kelle avcısı olarak adlandırılan özel eleman bulma
şirketlerinin sayılarının artması ve işletmelerin birbirlerinden eleman transfer
etmeleriyle ilgili davaların sayısındaki artış bu eğilimin göstergeleri arasındadır.
İşletmeler sadece belli niteliklere sahip adayları işe alarak onları doğrusal
kariyer modelleri içinde geliştirmek yerine üstün nitelikli adayları işe alıp onlardan
farklı amaçlarla faydalanabilmeyi öncelemektedirler. Hızlı öğrenen, farklı koşullara
hızla uyum sağlayabilen ancak örgütsel bağlılığı zayıf, farklı kariyer beklentilerine
sahip yetenekli adayları cezbedebilmek önem kazanmıştır.
Özellikle 1980'li yılların ortalarından itibaren gelişmiş ülkelerde işgücünün
bir pazar olarak algılanması daha da öne çıkmaktadır. Geleneksel olarak adayların
satıcı işletmelerin alıcı oldukları işgücü pazarında roller tersine dönmeye
başlamaktadır. Bilginin en önemli yetenek haline geldiği, müşterilerin yetenekleri
ödüllendirdiği, farklı nesillerin bir arada bulunduğu ve işyerine sadakat gibi
kavramların zayıfladığı bir yetenek pazarında pazarlama odaklı bir yetenek stratejisi
geliştirmenin önemi artmıştır. Söz konusu eğilimin yakın gelecekte belli alanlarda
ülkemiz için de geçerli olması uzak bir ihtimal değildir.
Yetenek savaşlarının gündeme gelmesiyle insan kaynakları birimleri nitelikli
adayları işletmelerine kazandırma ve elde tutma çabalarını yoğunlaştırmışlardır. Bu
savaşta kazanmanın ilk koşulu personel bulma işinin hafta sonları göl kenarında
oturup tembel tembel oltaya balık gelmesini beklemek biçiminden çıkarılıp zıpkın ve
ağlarla gerçekleştirilen hızlı bir avlanma operasyonuna dönüştürülmesidir.
11
Üstün nitelikli adayların işletmelere başvurmalarının sağlanabilmesi için
onları nelerin işletmeye çekeceğinin bilinmesi gerekmektedir. Yapılan araştırmalar
elde edilmeleri konusunda rekabet yaşanan nitelikli çalışanların işletmelerden en
önemli beklentilerinin kurumun kültürü ve değerleri olduğunu göstermektedir.
Çalışırken esnek ve bağımsız olabilme, işin heyecan verici olması, işletmenin iyi
yönetilmesi, kariyer olanakları, şirket hedeflerinin heyecan vermesinin ve şirket
performansının ardından da ücret yapısı gelmektedir.
Nitelikli adayların işletmelere çekilebilmesi konusundaki rekabette başarılı
olmak öncelikle işletmelerin insan kaynakları birimlerinin performansına bağlı
olacaktır. Nitelikli adayların işletmelere çekilebilmesi için insan kaynakları
birimlerinin yapabilecekleri faaliyetlerden bazıları şu şekilde özetlenebilir:17
• İlk olarak nitelikli adayların işletmeye çekilebilmesi çabalarının işletmenin
temel öncelikleri arasında yer alması ve bu işten sadece insan kaynakları
yöneticilerinin değil tüm yöneticilerin sorumlu olması gerekmektedir.
• İnsan kaynakları planlamaları, iş tanımları ve çalışma biçimlerinin hem işletme
hedefleriyle uyumlu hem de nitelikli adayları işletmeye çekecek şekilde
hazırlanmaları gerekmektedir.
• Personel bulma işlevi eleman ihtiyacının ortaya çıkması beklenmeden sürekli
olarak gerçekleştirilmeli ve her an başvurulabilecek bir yetenek havuzu
oluşturulmalıdır.
• Personel bulma ve seçme aşamalarında işletmenin beklentileri yanında
adayların beklentileri ve memnuniyetleri de göz önünde tutulmalıdır.
• Çalışanların kendilerini geliştirebilecekleri eğitim, öğrenme ve değerleme
yöntemleri uygulanmalı, bu yöntemlerle uyumlu kariyer planlamaları
yapılmalıdır.18
• İşletmelerin işe alma uygulamalarını oluşturan adımlar mümkün olduğunca
birbirinden ayrılmalı ve üzerinde uzmanlaşılmalıdır. Hatta bir bütün olarak
17 J. M. Hiltrop, "The Quest fort he Best: Human Resource Practices to Attract and Retain Talent",
European Management Journal, 1999, Vol. 17, No. 4, s. 422-430; S. Racz, "Finding the Right Talent Through Sourcing and Recruiting", Strategic Finance, December 2000, s. 38-44.
18 Zeyyat Sabuncuoğlu, Personel Yönetimi, 5.bas.,Teknografik Matbaacılık. İstanbul 1988. s. 13 vd.
12
personel bulma faaliyetinin insan kaynakları işlevinden ayrılması ve bir
pazarlama veya halkla ilişkiler faaliyeti olarak kabul edilmesi bile
düşünülebilir.19
Yukarıda sayılan faaliyetler insan kaynakları birimlerinin yetenek
savaşlarında başarılı olabilmeleri için genel olarak yapmaları önerilen faaliyetlerden
bazılarıdır. Bu tez çalışmasının temel yaklaşımı, işletmelerin yetenek savaşları
konusunda özellikle de işe alma alanında yapabilecekleri faaliyetlerdir. İşe alma
sürecinin bir bütün olarak adaylar için çekici özelliklerde tasarlanması
gerekmektedir. Bu sürecin işletme imajını olumlayarak işletmenin çekiciliğini
artıracak şekilde nasıl tasarlanabileceği üzerinde ilerleyen bölümlerde geniş olarak
durulmuştur.
İşletmelerin yetenek savaşlarında izleyecekleri stratejilerden bahseden geniş
bir yazın yanında, yetenek savaşlarına girişmenin işletmelerin sağlığı için aslında pek
de iyi bir şey olmadığını iddia eden yaklaşımlar da bulunmaktadır.20 Buna göre,
işletmeler nitelikli insanları elde etme yarışına girdiklerinde bireysel performans
takım performansının önüne geçecek, içerideki değerli çalışanların kıymeti
bilinmeden dışarıdan yetenekli insanlar aranacak, personel devir oranları artacak,
çalışanların iş tatmini azalacak, çalışanların eğitimi ve geliştirilmesi çabaları ihmal
edilecek ve işletmede seçkinci bir kültürel yapı oluşacaktır. 21
Sonuç olarak işletmelerin insan kaynakları birimlerinin işe alma
uygulamalarında son yıllarda değişen çevre şartlarının gerektirdiği şekilde bir
yeniden yapılanma ihtiyacı içerisinde oldukları söylenebilir. 22 Bu yeniden yapılanma
çerçevesinde işe alma faaliyeti; işletmenin kamuoyuyla ilişki içerisinde bulunduğu ve
bu süreçte işletmeyle ilgili bilgilerin kamuoyuna iletildiği, yetenek savaşları
yaklaşımı çerçevesinde nitelikli insanların işletmeye kazandırılması için başka
19 Ferzan Bayramoğlu Yıldırım,Belediyelerde İnsan kaynağı Yönetimi, 2.bas.. Toplu Konut ve
İULA EMME Yayını, İstanbul Kent Basımevi 1993, s.5-7. 20 Açıkalın, Aytaç, Çağdaş örgütlerde İnsan Kaynağının Personel Yönetimi, Pegem
Yayınları No. 7, Ankara, Şafak Matbaası, 1984, s. 9/ Nakl. Canman, a.g.e„ s. 57. 21 Erdemir, Erkan, İşe Almada Aday Odaklılık: Kavramsal Çerçeve Ve Ölçek Geliştirme,
Doktora tezi, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eskişehir, 2007 22 R. Geylan, İnsan Kaynaklan Yönetiminin Temel İşlevleri, Şan Öz-Alp (Ed.), Genel İşletme,
(Dördüncü Basım, Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınlan, 1999), s. 121 .
13
işletmelerin insan kaynakları birimleriyle rekabet halinde olunduğu bilinciyle
yeniden ele alınmalıdır.”23
1.5. Aday-İş ve Aday-işletme Uyumu
İşe almada aday ve işletmenin karar verme süreçlerini inceleyen
araştırmacılar bu konuda çeşitli uyum yaklaşımları ortaya koymuşlardır. Bu
yaklaşımlar karar verme sürecinde aday ve işletmelerin belli özelliklerinin
eşleştirilmesinin etkili olduğunu belirtmektedirler. Bu yaklaşımlar genelde iki temel
uyumu incelemektedirler: Aday-iş uyumu ve aday-işletme uyumu.
Şekil 1.1. Aday-İş Uyumu
Aday-iş uyumu yaklaşımı, adayla belirli bir işin gerekleri arasında yapılan bir
eşleştirmeyi; aday-işletme uyumu ise, adayla işletmenin genel birtakım özelliklerinin
eşleştirilmesini ifade eder. Bu yaklaşımlarda iş özellikleri olarak iş analizi sonuçları,
aday özellikleri olarak bilgi, beceri, uzmanlık ve motivasyon, işletme özellikleri
olarak da kurumsal değerler ve kültür gibi özellikler kastedilmektedir (Şekil 1.2). 24
23 J. M. Hiltrop, "The Quest fort he Best: Human Resource Practices to Attract and Retain Talent",
European Management Journal, 1999, Vol. 17, No. 4, s. 422-430; S. Racz, "Finding the Right Talent Through Sourcing and Recruiting", Strategic Finance, December 2000, s. 38-44.
24 Erdemir, Erkan, İşe Almada Aday Odaklılık: Kavramsal Çerçeve Ve Ölçek Geliştirme, Doktora tezi, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eskişehir, 2007,s:10.
14
Şekil 1.2. Aday-İşletme Uyumu
İşletmeciliğin tarihsel gelişimiyle de paralel olarak, aday-iş uyumu yaklaşımı
işe alma uygulamalarında ilk olarak Birinci Dünya Savaşı sırasında orduların
kullandığı bilişsel yetenek testlerinden esinlenerek kullanılmaya başlanmıştır.
Sonraları insan ilişkileri yaklaşımının etkileriyle işe alma sırasındaki etkileşimin
sadece iş ve adayın işle ilgili özellikleri açısından değil, işletmenin bir bütün olarak
özellikleri ve bunların aday tarafından algılanışı, benimsenişi ve uyum sağlayışı
açısından da değerlendirilmesi gerektiği yaygın olarak kabul edilmiştir (Şekil 3).
Şekil 1.1 ve 1.2'de de görüldüğü gibi, uyum yaklaşımlarında iki yönlü bir
durum bulunmaktadır. Adaylar kendi özelliklerine uygun işler ve işletmeler
ararlarken, işletmeler açık durumdaki işlerine ve örgütlerine uygun adaylar ararlar.
Her iki taraf da aradıklarına ulaştıklarında aday işe alınır ve işletme açısından
çekicilik, performans, elde tutma, devamlılık, iş tatmini ve bağlılık gibi sonuçlara
ulaşılmış olur. İşe almada aday-iş uyumu örgütün uzun dönemli istihdam ve esneklik
beklentileri açısından da kritik önemdedir. Kişilikleri örgüt kültürüyle uyumlu
adayların seçimi esnek bir işgücü oluşturur ve çalışanlar farklı işler arasında
kolaylıkla yer değiştirebilirler.25
25 Erdemir, Erkan, İşe Almada Aday Odaklılık: Kavramsal Çerçeve Ve Ölçek Geliştirme, Doktora
tezi, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eskişehir, 2007,s.12.
15
1.6. Doğru İşe Doğru Eleman
Bir organizasyonun en önemli varlığı ona yön veren ve onu başarıya ya da
başarısızlığa götüren sahip olduğu insan kaynaklandır. Bu nedenle insan kaynaklan
ihtiyacını karşılamak için, organizasyonun belirleyeceği eleman alma politika ve
programlan yaşamsal önem taşımaktadır.
İnsan kaynakları yönetim sistemi içerisinde insan kaynaklan planlaması ile;
organizasyonun amaçları doğrultusunda ihtiyaç duyduğu insan kaynaklan sayı ve
nitelik bakımından belirlendikten sonra, bu ihtiyacın nereden sağlanacağının
belirlenmesi ve uygun elamanın işe alınıp, işe alıştırılmasına sıra gelir.
İnsan kaynaklan planlaması süreci ardından gelen işgören bulma, seçme ve
yerleştirme ile işe alıştırma-oryantasyon çalışmaları "kadrolama" fonksiyonunun
işlevlerini oluşturur.
Kadrolama fonksiyonunun çalışmalarım incelemeye geçmeden önce bu
fonksiyonun temel amacı olan "doğru işe doğru elemanın yerleştirilmesinin
organizasyona etkilerini ifade edilmesinde, kadrolama fonksiyonunun öneminin
anlaşılması açısından yarar vardır. Aşağıdaki Tablo 1'de doğru işe doru elemanın
yerleştirilmesi-yerleştirilememesi durumunda organizasyonun karşılaşabileceği
durumlar ifade edilmiştir.
Tabloda da görüldüğü gibi kadrolama fonksiyonu insan kaynaklan yönetimi
çalışmalarının verimliliği, kalitesi ve maliyetleri üzerinde temel belirleyici olma
özelliğine sahiptir.
16
Tablo 1.2. Doğru İşe Doğru Elemanın Yerleştirilmesi – yerleştirilememesi Durumunda Organizasyonun karşılaşabileceği Durumlar
17
İKİNCİ BÖLÜM
2. ÇOKLU ZEKÂ KURAMI
2.1. Zekâ
Zekâ, üzerinde çok tartışılan ve ilgi çeken kavramlardan birisidir. Eğitimciler,
biyologlar, psikologlar gibi birçok bilim adamı tarafından farklı bakış açılarıyla
tanımlanmaya çalışılmıştır.
Zekâ;
• Eğitimcilere göre; Öğrenme yeteneği,
• Biyologlara göre; Çevreye uyma yeteneği,
• Psikologlara göre; Muhakeme yoluyla sonuca ulaşma yeteneği,
• Bilgisayar bilimcilerine göre; Bilgi işleme yeteneği olarak tanımlanmıştır.26
2.1.1. Zekâ'nın Tarihçesi
Literatürde bugüne kadar zekâ ile ilgili yapılan tanım ve araştırmaları Selçuk
şöyle özetlemiştir:27
İbni Sina: “Zekâ hem öğrenme sürecinden ayrı hem de dış dünyadan gelen
algıların insana verdiği bilgiyi öğrenmeyle ortaya çıkarmaktadır.”
Galton: “Bireysel farklılıklar, duygusal yeteneklerdeki farklılıklardan
kaynaklanır bireyin duyguları ne kadar keskin olursa zekâsı da o kadar iyi işler.”
Cattel: “zekâ testi kavramını ilk kez ortaya atmıştır. Duyum keskinliği ve
tepki hızındaki farklılıklar zihinsel fonksiyonlardaki farklılığı yansıtır görüşünü
savunur.”
Binet: “Zekâ kavrama, hüküm verme akıl yürütme gibi karmaşık üst düzey
işlemlerde kendini gösterir.”
26 Günçe G.,“Piaget Kuramına Toplu Bakış”, Çocukta Zihinsel Gelişim, Ankara Eğitim
Fakültesi,Baylan Matbaası. Ankara, 1973 27 Selçuk, Z., Kayılı H., Okut L., Çoklu Zekâ Uygulamaları, 2. Baskı, Nobel Yayın Dağıtım,
Ankara,2003
18
Sperman: “Bütün zihinsel etkinliklerde rol oynayan genel bir zekâ vardır ve
buna "g" faktörü (genel faktör) denir. Belirli zihinsel etkinliğin gösterilebilmesi için
genel zihinsel yeteneğin dışında gerek duyulan zihin gücüne "s" faktörü (özel faktör)
denir. Zekâyı ölçmek "g" yi ölçmektir.
Guilford, zihnin birbirinden bağımsız faktörlerden meydana geldiğini
savunur. “Faktörler belli bir içeriği, belli işlemlerden sonra belli bir ürün haline
getiren zihin yeteneğidir. Her zihinsel etkinliğin içerik, işlem ve ürün olmak üzere üç
yönü vardır.” der.
Thorndike'a göre, zekâ birbirinden bağımsız farklı yönlerden oluşur. Bir
sorunun çözümünde birden fazla faktör rol oynayabilir. Soyut zekâ, mekanik zekâ ve
sosyal zekâ olmak üzere üç faktör vardır. Zekânın düzey, genişlik ve hız olmak üzere
üç boyutu vardır.
Thurstone ise zihinsel farkların "g" faktöründen değil birbirinden bağımsız
yedi faktörden ileri geldiği görüşünü ileri sürmektedir. Bunlar sözel kavram, sözel
akıcılık, sayısal yetenek, tümevarımsal muhakeme, bellek, uzaysal düşünme ve algı
hızıdır.
Piaget, geleneksel zekâ anlayışı ile ilgili görüşlere karşı çıkarak, zekânın zekâ
testinden alınan puan olmadığını belirtmiştir. O zekâyı zihin değişme ve kendini
yenileme gücü olarak tarif etmiş ve zekâya gelişimsel açıdan yaklaşmıştır. Ayrıca
çocukların ilkel zihin yapısına sahip küçük yetişkinler olmadığını belirtmiştir.
Goleman, Thorndike'nin sosyal zekâ kavramı üzerinde durmuş ve duygusal
zekâ (EQ) kavramını ortaya atmıştır. Duygusal zekâ, kendini harekete geçirebilme,
aksiliklere rağmen yoluna devam edebilme, dürtüleri kontrol ederek doyumu
erteleyebilme, ruh halini düzenleyebilme, sıkıntıların düşünmeyi engellemesine izin
vermeme, umut besleme ile kendini gösterir.
Sternberg, Triarşik Zekâ Kuramı'nı geliştirmiştir. Pratik bilgiyi kapsayan
biçimde zekâyı yeniden tanımlamıştır. Bileşimsel, devinimsel ve bağlamsal alt
kuramları içerir.
19
Ceci, Biyo-ekolojik yaklaşımı savunmuştur. Genel zekâ ya da "g" faktörü
biçiminde tanımlanan tek bir zekâ kavramına karşı çıkmış, zekâyı biyolojik temelleri
olan çoklu bilişsel potansiyel, bağlam ve bilgi bütünlüğünde değerlendirmiştir.28
2.1.2. Zekâ İle İlgili Yaklaşımlar
2.1.2.1. Psikometrik Yaklaşımlar
Bu yaklaşım; zekâyı nicel, tek ve bütünleşik bir kavram gibi görmektedir.
Zihin ve takvim yaşını zekâ değerlendirmesinin temeli olarak ele alarak, öğrenmenin
iki yolunu öne çıkarmaktadır. Bunlar sözel-dilsel ve mantıksal-matematikseldir.29
2.1.2.2. Gelişimsel Yaklaşımlar
Bireylerin değişik yaşlarda özümleme ve uyumsama yoluyla çevreye nasıl
uyum sağladığını ve gelişimsel ilerlemeler gösterdiğini ortaya çıkarmaktadır.30
Piaget yaptığı çalışmaların sonucunda 7-11 yaş grubunu Somut işlemler
dönemi olarak tanımlarken, Vygotsky zihin gelişim dönemleri ve vurgulanan
özellikler de 7-11 yaş grubunu okuldaki formal çalışmaların vurgulanması olarak
belirtmektedir.31
2.1.2.3. Biyo-ekolojik Yaklaşımlar
Birçok araştırmacı, zekânın tanımlanması ve ölçülmesi ile ilgili yeni fikirleri
keşfetmek amacıyla beyni biyolojik perspektiften ele almıştı. Ceci, zeka ile ilgili olan
biyo-ekolojik teorisininde, bir tek bilişsel potansiyelin ya da bir "g" faktörünün
olmadığını ileri sürmektedir. Bilginin ve doğal yeteneğin ayrılmaz olduklarını,
bununla birlikte ortamsal, biyolojik, üst bilişsel ve güdüsel değişkenlerin de zekâ
28 Selçuk, Z., Kayılı H., Okut L., Çoklu Zekâ Uygulamaları, 2. Baskı, Nobel Yayın Dağıtım,
Ankara,2003,s.34. 29 Özgüven, İ.,E., Çağdaş Eğitimde Psikolojik Danışma ve Rehberlik, PDREM
Yayınları,Ankara,1999,s.87 30 Ceci, S.J. “How much does schooling influence general intelligence and its cognitive
components? A reassesment of the evidence. Developmental Psychology, 1991, 27, 703–722,s.23
31 Günçe G.,“Piaget Kuramına Toplu Bakış”, Çocukta Zihinsel Gelişim, Ankara Eğitim Fakültesi,Baylan Matbaası. Ankara, 1973,s.56
20
kavramları içerisinde yer aldıklarını belirtmiştir. Öne çıkardığı üç ana kavram: çoklu
bilişsel potansiyel, bağlam ve bilgidir. 32
2.1.2.4. Çoklu Yaklaşımlar
Sternberg'e göre zekâ; "Bireyin zihinsel olarak kendi kendini yürütme
kapasitesidir". Bu kuram bilişimsel, bağlamsal ve deneyimsel üç alt alanı
içermektedir.33 Bilişimsel alan, bireyin zekice davranışlar geliştirirken kullandığı
bilişsel süreç ve yapıları kapsayan içsel dünyasını; Bağlamsal alan, kişinin çevresel
etkenleri değerlendirmede kullandığı süreçleri ve dış dünyasını, deneyimsel alan ise
bireyin deneyimlerinin iç ve dış dünyasıyla ilişkilerini içermektedir.34
Gardner'a göre zekâ: "Yaşam boyu karşılaşılan farklı durumlarda problemleri
çözme ve yeni ürünler ortaya çıkarma kapasitesidir. İnsanların sahip oldukları çoklu
zekâların her biri yaşamak, öğrenmek, problem çözmek ve insan olmak için
kullanılan etkili birer araçtırlar".35
2.1.3. Çoklu Zekâ Kuramı
Nöropsikoloji ve gelişim uzmanı Gardner, geleneksel zekâ anlayışını
inceledikten sonra, bireylerin bilişsel kapasitelerini araştırmaya başlamıştır. Boston
Üniversitesi'ndeyken yeteneklerin örüntüsünü anlamaya, bilişsel ya da duyuşsal
travmaların etkilerini belirlemeye çalışmıştır. Aynı zamanda Harvard
Üniversitesi'nde "Project Zero" adlı projede normal ve üstün yetenekli çocuklarla
ilgili araştırmalar yapmış, bilişsel yeteneklerin gelişimini incelemiştir.
Bu çalışmalar sırasında psikometrik bakış açısıyla açıklanamayan farklı bir
şeyler gözlediğini fark etmiş ve bunu şöyle ifade etmiştir: "Çocuklar ve beyin hasarlı
yetişkinlerle yaptığım günlük çalışmalar beni insan doğası ile ilgili bedensel bir
olguyla derinden etkiledi. İnsanlar çok geniş, çok sayıda kapasitelerle dolu. Bir
32 Özgüven, İ.,E., Çağdaş Eğitimde Psikolojik Danışma ve Rehberlik, PDREM
Yayınları,Ankara,1999,s.34 33 Selçuk, Z., Kayılı H., Okut L., Çoklu Zekâ Uygulamaları, 2. Baskı, Nobel Yayın Dağıtım,
Ankara,2003,s.102 34 Özgüven, İ.,E., Çağdaş Eğitimde Psikolojik Danışma ve Rehberlik, PDREM
Yayınları,Ankara,1999,s.83 35 Gardner, H., Zihin Çerçeveleri Çoklu Zekâ Kuramı, Çev. Ebru Kılıç, Alfa Yayınları,
İstanbul,2004
21
bireyin bir alandaki üstünlüğü, bir başka alandaki gücüyle karşılaştırılabilecek ve
tahmin edilebilecek kadar basit değil." Çoklu Zekâ Kuramının başlangıç noktasını bu
görüş açısı oluşturmaktadır. 36
Gardner, 1983 yılında yayınlanan " Zihnin Çerçeveleri" (Frames of Mind)
kitabında yedi ayrı ve evrensel kapasite önermiştir. Bu kapasite ya da zekâlar her
bireyde doğuştan var olmakta ama farklı kültürlerde farklı biçimlerde ortaya
çıkmaktadır. 37
Çoklu Zekâ Kuramı, zekâya ilişkin geleneksel anlayışların eksiklerini
vurgulamakta ve yeni bir pencere açmaktadır. Zekâyla ilgili eski ve yeni anlayışların
kısa bir karşılaştırması aşağıdaki tabloda sunulmuştur. 38
Tablo 2.1. Zekâya İlişkin Eski ve Yeni Yaklaşımların Karşılaştırılması
ZEKÂYA İLİŞKİN ESKİ BAKIŞ AÇISI
ZEKÂYA İLİŞKİN YENİ BAKIŞ AÇISI
Zekâ sabittir, Zekâ niceliksel olarak ölçülebilir, Zekâ tekildir, Zekâ gerçek yaşamdan soyutlanarak ölçülebilir, Zekâ insanları sıralamak ve olası başarılarını kestirmek için kullanılır.
Zekâ geliştirilebilir, Zekâ herhangi bir performansta veya problem çözme sürecinde sergilendiğinden sayısal olarak hesaplanamaz, Zekâ çeşitli yollarla ortaya konabilir, Zekâ bağlam/gerçek yaşam durumlarında ölçülür, Zekâ bireylerin gizil güçlerini ve onların başarılı olabilecekleri farklı yolları anlamak için kullanılır.
Çoklu Zekâ Kuramının anahtar kavramı "çoğul" kelimesidir. Çünkü zekâ çok
yönlüdür. Doğuştan genetik kalıtımla getirilen zekâ, geliştirilebilir, değiştirilebilir ve
zeki olmak belli derecede öğrenilebilir. Bu kuramın geliştiricisi olan Howard
Gardner zekânın özelliklerini şöyle sıralamaktadır:
36 Gardner H., Multiple Intelligences After Twenty Years, American Research Association,
Chicago, Illinois, April 21,2003,s.8 37 Piaget, J. Development and Learning. Journal of Research in Science Teaching, 1964,2, s.176–
186. 38 Bümen, T.N., Okulda Çoklu Zekâ Kuramı, PegemA Yayıncılık, Ankara,2004 s.126
22
• İnsan kendi zekâsını arttırma ve geliştirme yeteneğine sahiptir,
• Zekâ sadece değişmekle kalmaz aynı zamanda başkalarına da öğretilebilir,
• Zekâ insandaki beyin ve zihin sistemlerinin birbiriyle etkileşimi sonucu
ortaya çıkan çok yönlü bir olgudur,
• Zekâ çok yönlülük göstermesine rağmen kendi içinde bir bütündür,
• Her insan, zekâ alanlarının tümüne sahiptir.
• Her insan, zekâ alanlarından her birini belli bir düzeyde geliştirebilir,
• Çeşitli zekâ alanları, genellikle bir arada belli bir uyum içinde çalışırlar,
• Bir insanın her alanda zeki olabilmesinin birçok yolu bulunmaktadır. 39
Çoklu zekâ anlayışına göre, tüm zekâlar eşit değerdedir ve içlerinden biri ya
da birkaçı diğerlerinden daha önemli değildir. Zekâlar her zaman birlikte çalışırlar
ancak bu, çok karmaşık yollarla gerçekleşir. Bir zekâ, dahiler ve (beyinden
kaynaklanan) engelli bireyler dışında her zaman birbiriyle etkileşim halindedir. 40
Gardner'ın sözünü ettiği sekiz zekâ türüne sahip bireylerin zekâ özellikleri
aşağıda zekâ alanlarına göre açıklanmıştır.
2.1.3.1. Sözel-Dilsel Zekâ
Sözel-Dilsel Zeka (Okuma, yazma ve konuşma zekası): Bu türdeki zeka, bir
insanın kendi dilini, gramer yapısına, sözcük dizimine, kavram telaffuzuna ve
sözcüklerin anlamına uygun olarak büyük bir ustalık ve beceri ile kullanmayı
gerektirir. Kelimelerle düşünme ve ifade etme, dildeki karmaşık anlamları
değerlendirme, kelimelerdeki anlamları ve düzeni kavrayabilme, şiir okuma, mizah,
hikaye anlatma, gramer bilgisi, mecazi anlatım, benzetme, soyut ve simgesel
düşünme, kavram oluşturma ve yazma gibi karmaşık olayları içeren dili üretme ve
etkili bir biçimde kullanma becerisidir.
39 Selçuk, Z., Kayılı H., Okut L., Çoklu Zekâ Uygulamaları, 2. Baskı, Nobel Yayın Dağıtım,
Ankara,2003,s:131 40 Özgüven, İ.,E., Çağdaş Eğitimde Psikolojik Danışma ve Rehberlik, PDREM
Yayınları,Ankara,1999,s:96
23
Düşünme Yöntemi; Cümleleri dinler, yorumlar, farklı bir tarzda ifade eder
ve söylediklerini hatırlar. Okuduklarını anlar, özetler ve kolaylıkla hatırlar. Farklı
zamanlarda, farklı amaçlar için, farklı gruplara etkili bir biçimde hitap edebilir.
Sözel-Dilsel Zekâsı Güçlü İnsanlar, her hikâyeyi, masalı, fıkrayı anlatır. İyi
bir hafızası ve kelime hazinesi vardır. Sözel olarak iyi iletişim kurar. Diğer insanların
seslerini, üslubunu, okumasını ve yazmasını taklit edebilir. Dinleyicileri konuşmaları
ile etkiler. Etkili dinleme becerilerine sahiptir. Kelime oyunlarını sever. Öğrenmede
daha çok kitaplar, yazma materyalleri, görüşme ve tartışmalar, konuşma ve dinleme
materyallerine ihtiyaç duyar.41 Farklı kelimeleri, sesleri, ritimleri dinler ve tepkide
bulunur. Okuma, yazma, dinleme ve konuşma gibi dil sanatlarında farklı yapılar
oluşturabilir. Farklı dilleri öğrenme becerisine sahiptir. Yeni dil formları oluşturur. 42
İlgili Meslek Alanlar: Edebiyat, yazar, şair, arşivcilik, hatip, dil bilim,
hukuk, siyaset vb.43
2.1.3.2. Mantıksal-Matematiksel Zekâ
Matematiksel-Mantıksal Zekâ (sayı, anlama ve mantık zekâsı); bu tür
zekaya sahip olan insanlar, mantık kurallarına ve benzerliklerine, neden-sonuç
ilişkilerine ve bunlara benzer soyut işlemlere karşı çok hassas ve duyarlıdırlar. Bu
kişiler kategorilere veya sınıflara ayırarak, genelleme yaparak, hesaplayarak, mantık
yürüterek ve soyut ilişkiler üzerinde çalışarak iyi şekilde öğrenirler.44 Mantıksal –
matematiksel zekası kuvvetli bir kişi; sayılarla düşünme, hesaplama, sonuç çıkarma,
mantıksal ilişkiler kurma, hipotezler üretme, problem çözme, eleştirel düşünme,
sayılar, geometrik şekiller gibi soyut sembollerle tanışma, bilginin parçaları arasında
ilişkiler kurma becerisine sahiptir.
Düşünme Yöntemi: Öğrenmede daha çok düşünme, tümevarım ve problem
çözmeden yararlanır. Neden- sonuç ilişkilerini çok iyi kurar. Somut cisimleri, soyut
sembolik ifadelere dönüştürebilir. Mantıksal problem çözümlerinde başarılıdır.45
41 Gardner, H., Zihin Çerçeveleri Çoklu Zekâ Kuramı, Çev. Ebru Kılıç, Alfa Yayınları,
İstanbul,2004,s:105 42 Bümen, T.N., Okulda Çoklu Zekâ Kuramı, PegemA Yayıncılık, Ankara,2004,s:124 43 Arı R., Gelişim ve Öğrenme, Nobel Yayın Dağıtım, 2. Baskı, Ankara, 2005,s:145 44 Saban, A., Çoklu Zekâ Teorisi ve Eğitim,1. Basım, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, 2001,s:99 45 Yavuz, K., E., Çoklu Zeka Teorisi,Özel Ceceli Okulları Yayınları, Ankara , 200,s:121
24
Hipotezler kurar ve bunları sınar. Örnek etkinlikleri: beyin fırtınası yapmak,
sınıflandırmak, kategorize etmek. Benzerlikler ve farklılıklar bulmak, olayları sıraya
koymak. Deney yapmak, şifre çözmek, soyut semboller kullanmak. Hikâye, mantık
problemleri çözmek, hipotezler test etmek. Tümden gelim / tüme varım düşünme
tekniklerini kullanmak. Grafik düzenleyiciler, bilgisayar yazılımları hesap makinesi,
pusula, sayaç, abaküs kullanmak. Zaman çizelgesi, web sayfası hazırlamak,
verilerden grafik oluşturmak, grafik kâğıdına çizimler yapmak, Elektronik aletleri
parçalarına ayırmak, geometrik şekillerle kesme-yapıştırma yapmak. Oyuncak
paralar yapmak, gelecekle ilgili tahminler yapmak, zamanlı yarışlar düzenlemek.
Matematik bulmacaları yapmak; soru bankası oluşturmak. Herhangi bir nesnenin
modelini yapmak. Futbolcuların isabetli şut ortalamalarını tahmin etmek. 46
Matematiksel- Mantıksal Zekâsı Güçlü İnsanlar, nesnelerin nasıl
çalıştığına dair sorular sorar. Hızlı bir şekilde zihinde matematik işlemi yapar.47 Zekâ
oyunlarında başarılıdır. Deney yapma, sınama, sorgulama ve araştırmalardan zevk
alır. Matematik aktivitelerine, strateji oyunlarını, mantık bulmacalarını sever. Yüksek
düşünme tekniklerini kullanır. Öğrenmede daha çok keşifler, düşünme, tümevarım ve
problem çözmeden yararlanır. Miktar tahminlerinde bulunur.48
İlgili Meslek Alanları: Muhasebe, satın alma, matematik ve mühendislik
bilimleri, istatistik, bilgisayar, ekonomi, fen bilimleri vb.49
2.1.3.3. Görsel-Mekânsal Zekâ
Görsel- Mekânsal Zekâ (Resim, renk ve sekil zekâsı) Bu tür zeka alanı, bir
bireyin objektif olarak gözlemleme veya görsel ve uzaysal fikirleri grafiksel olarak
sergileme kabiliyetlerini içerir. Bu zekaya sahip olan insanlar, renge, çizgiye, şekle,
biçime, uzaya ve bu olgular arasındaki ilişkilere karşı aşırı duyarlıdırlar. Bu kişiler
varlıkları veya olguları görselleştirerek veya renklerle ve resimlerle çalışarak en iyi
şekilde öğrenirler.50 Bu zekası kuvvetli olan bir insanın; resim, imge, şekil ve
46 Gardner, H., Zihin Çerçeveleri Çoklu Zekâ Kuramı, Çev. Ebru Kılıç, Alfa Yayınları,
İstanbul,2004,s:186 47 Bümen, T.N., Okulda Çoklu Zekâ Kuramı, PegemA Yayıncılık, Ankara,2004,s:134 48 Arı R., Gelişim ve Öğrenme, Nobel Yayın Dağıtım, 2. Baskı, Ankara, 2005,s:166 49 Saban, A., Çoklu Zekâ Teorisi ve Eğitim,1. Basım, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, 2001,s:132 50 Yavuz, K., E., Çoklu Zeka Teorisi,Özel Ceceli Okulları Yayınları, Ankara , 2001,s:167
25
çizelgelerle düşünme, üç boyutlu nesneleri algılama ve muhakeme etme becerisi
gelişmiştir.
Düşünme Yöntemi: Bir objenin farklı açılardan perspektifini anlayabilir, onu
zihninde canlandırabilir. Öğrendiği bilgileri somut ve görsel sunuşlara dönüştürür.
Resimler ve şekillerle düşünür. Hayalinde gördüğü resimleri anlatabilir. Örnek
etkinlikleri; kesyap, broşür, logo, elbise tasarımı, hareketli bir nesne, poster; kukla
yapmak. Hikâye / matematik problemi resimlendirmek. Perspektif, gölgelendirme,
renklendirme uygulamaları yapmak.51 Fotoğraf çekmek; video kaydı yapmak.
Bilgisayar yazılımları kullanmak; kitap/CD kapağı tasarlamak. Gözünde
canlandırmak; hayali egzersiz yapmak. Diyagram/akış haritası, plan yapmak; kavram
haritası çıkarmak. Üç boyutlu nesneler çizmek; çizgi film/karikatür yapmak. Resim
çizmek / boyamak; duvar resmi yapmak. Slâyt gösterisi yapmak. Sanat galerilerine
gezi düzenlemekten zevk alır.52
Görsel- Mekânsal Zekâsı Güçlü İnsanlar, harita, tablo ve diyagramları
anlayabilir. Çok hayal kurar. Kolaylıkla yön bulma becerisine sahiptir.
Dinlediklerinden zihinsel objeler, hayaller, resimler üretir.53 Öğrendiği bilgileri
hatırlamada bu zihinsel resimleri kullanır. Sanat ve proje aktivitelerine, görsel
sunuşları sever. Okurken kelimelerden çok resimlerden anlar. Tasarım, çizim ve
görsellikten zevk alır. Üç boyutlu ürünler hazırlamaktan hoşlanır. Origami ve
maketler hazırlar. Duyduklarını uzun süre bellekte tutamaz. Ders anlatılırken not
alamazlarsa huzursuz olur. Yazılı olmayan bilgileri algılamayabilir. Görsel
materyallere dayanmayan uzun anlatımlara tahammül edemez. Dağınıklığa,
düzensizliğe tahammülsüzdür. Plansızlığa, programsızlığa tahammül edemeyebilir.54
İlgili Meslek ve Alanlar: Ressam, artist, fotoğrafçı, mühendis, kameraman,
mimar, heykeltıraş, tasarımcı, dekoratörlük, izci, rehber vb.55
51 Gardner, H., Zihin Çerçeveleri Çoklu Zekâ Kuramı, Çev. Ebru Kılıç, Alfa Yayınları,
İstanbul,2004,s:245 52 Bümen, T.N., Okulda Çoklu Zekâ Kuramı, PegemA Yayıncılık, Ankara,2004,s:153 53 Arı R., Gelişim ve Öğrenme, Nobel Yayın Dağıtım, 2. Baskı, Ankara, 2005,s:178 54 Saban, A., Çoklu Zekâ Teorisi ve Eğitim,1. Basım, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, 2001,s:148 55 Yavuz, K., E., Çoklu Zeka Teorisi,Özel Ceceli Okulları Yayınları, Ankara , 2001,s:187
26
2.2.3.4. Bedensel- Kinestetik Zekâ
Bedensel- Kinestetik Zekâ (Beden, hareket ve denge zekâsı): Bu tür zeka
alanı, koordinasyon, denge, güç, esneklik ve hız gibi bazı fiziksel özelliklerin yanı
sıra, dokunsak nitelikteki bazı becerileri de içermektedir. Bu zeka türüne sahip
bireyler, yaparak-yaşayarak, dokunarak ve hareket ederek en iyi şekilde öğrenirler.
Bedensel – kinestetik zekası kuvvetli olan bir kişi, hareketlerle, jest ve mimiklerle
kendini ifade eder, beyin ve vücut koordinasyonunu etkili bir biçimde kullanabilir.
Yeni tanımadığı nesnelere dokunur. Organizasyon yapma özellikleri gelişmiştir.
Bulundukları çevreye ve onu kapsayan sistemlere karşı duyarlıdırlar ve sorumlu
davranırlar. 56
Düşünme Yöntemi: Çevresini, nesneleri, eşyaları dokunarak ve hareket
ederek inceler. Öğrendiklerine dokunmayı ve onları kullanmayı tercih eder. Fiziksel
beceri isteyen alanlarda (dans, spor...) yenilikler keşfeder ve farklılıklar ortaya
çıkarırlar. Örnek etkinlikleri: kostümler hazırlamak, drama oynamak; kelime, kavram
canlandırmak. Dans, hareket sırası üretmek, koreografi yapmak, aktif olarak
katılabilecekleri deneyimler sunmak. Kavramları hareketlerle veya oluşumlarla
betimlemek. Konuşmaksızın bir görev yapmak, pandomim sergilemek. Açık
mekânda çalışmak, alan gezileri düzenlemek. Fotoğraf safarisi yapmak. Somut
nesnelerle matematik yapmak; öğrenme materyalleri keşfetmek. Küçük motor
becerisi öğretmek, yap-boz yapmak. Kişilerin hareketlerini işe dâhil etmek; jest ve
beden dili kullanmak. 57
Bedensel -Kinestetik Zekâsı Güçlü İnsanlar, bir veya birden çok sporla
uğraşır. Uzun süre hareketsiz oturamaz. Nesneleri parçalayıp bütünlemeyi sever.
Söylenenden daha çok yapılanı hatırlar. Bulundukları çevreye ve onu kapsayan
sistemlere karşı duyarlıdır ve sorumlu davranır. Aktif katılımla daha iyi öğrenir.
Sağlıklı yaşam konusunda vücutlarına özen gösterir. Fiziksel işlerde, görevlerde
denge, zarafet, maharet ve dakiklik gösterir. Rol yapma, atletizm, dans, dikiş- nakış
gibi alanlarda yetenekleri vardır.58
56 Gardner, H., Zihin Çerçeveleri Çoklu Zekâ Kuramı, Çev. Ebru Kılıç, Alfa Yayınları,
İstanbul,2004,s:301 57 Bümen, T.N., Okulda Çoklu Zekâ Kuramı, PegemA Yayıncılık, Ankara,2004,s:160 58 Arı R., Gelişim ve Öğrenme, Nobel Yayın Dağıtım, 2. Baskı, Ankara, 2005,s:193
27
İlgili Meslek Alanları: Spor, dans, heykeltıraş, teknik direktör, koreografi,
oyunculuk, cerrahlık, pantomimci, sanatçılık vb.
2.2.3.5. Kişiler Arası-Sosyal Zekâ
Kişiler Arası- Sosyal Zekâ (İnsan, ilişki ve uyum zekâsı): Grup içerisinde iş
birlikçi çalışma, sözlü ve sözsüz iletişim kurma, insanların duygu, düşünce ve
davranışlarını anlama, paylaşma, ifade edebilme, yorumlama ve insanları ikna
edebilme becerisidir. 59
Düşünme Yöntemi: Öğrenmede konuşmak ve paylaşmak çok önemlidir.
Arkadaşlar, grup oyunları ve sunuş yapmaya ihtiyaç duyar. Sinerji oluşturarak,
sempati kurarak, iş birliği yaparak, kaynaşarak, iletişim kurarak öğrenmeyi seçerler.
Takımca sunuş yapar, takım hedefleri oluştururlar. Karşılıklı röportaj, etkin dinleme
uygulamalar, sıra beklemeye dayalı uygulamalar yapmak. Birisinin rolünü
üstlenmek. Gerçek veya hayali çatışmaları çözer, eşli tartışma yapar. Gösterilen bir
sosyal sorunu çözer. Bir beceri/tutum öğretmek. Dinleyicileri birbirleriyle etkileşim
haline getirir, katılımlarından yararlanır. Konuyu kişisel ilişkilere dayalı hale getirir.
Gruplar oluşturarak müzik aletleri çalar. Deney düzenlemek, bir olay planlar. Spor
takımları oluşturur. Orijinal grup hikâyeleri oluşturur. 60
Kişiler Arası- Sosyal Zekâsı Güçlü İnsanlar, diğer insanların duygularına
karşı duyarlıdır. Diğer insanları konuşmaları ile etkiler. Farklı kültürler, farklı yaşam
tarzları konusunda çok meraklıdır. Çok küçük yaşlarda bile toplumsal ve politik
sorunlarla ilgilenebilir. Arkadaşları ile birlikte olmaktan hoşlanır. İkna becerisine
sahiptir. Kulüp, dernek ve komitelerde zevkle çalışır. Güçlü bir espri yeteneğine
sahiptir. Davranışlarının sonuçlarını değerlendirebilir. Hoşgörülüdür. Sözel ve
bedensel dili etkili bir biçimde kullanır. Farklı ortamlara, farklı insan topluluklarına
girdiklerinde kolaylıkla uyum sağlayabilirler. Liderlik vasıflarını taşır. Doğal lider
olarak davranır. Çevrelerindeki insanları organize etme yetenekleri vardır. 61
59 Saban, A., Çoklu Zekâ Teorisi ve Eğitim,1. Basım, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, 2001,s:155 60 Yavuz, K., E., Çoklu Zeka Teorisi,Özel Ceceli Okulları Yayınları, Ankara , 2001,s:198 61 Gardner, H., Zihin Çerçeveleri Çoklu Zekâ Kuramı, Çev. Ebru Kılıç, Alfa Yayınları,
İstanbul,2004,s:351
28
İlgili Meslek Alanları; öğretmenlik, yönetim, işletme, danışmanlık,
psikologluk, rehberlik uzmanı ve politika vb.62
2.1.3.6. Kişisel-İçsel Zekâ
Kişisel-İçsel Zekâ (Ben, karakter ve kişilik zekâsı): İnsanın kendi
duygularını, duygusal tepki derecesini, düşünme sürecini tanıma, kendini
değerlendirebilme ve kendisiyle ilgili hedefler oluşturabilme becerisidir.63
Düşünme Yöntemi: Yaşadıkları her olay veya deneyim üzerinde çok fazla
düşünürler. Kendi içlerinde bir değer ve anlayış sistemi oluştururlar. Her şeyde
kendilerinden bir şey ararlar. Özgürlüğüne düşkündür. Bireysel çalışmalardan zevk
alır. Kendisi hakkında düşünmeyi sever. Kendi ilgi ve becerilerinin farkındadır.
Başarı ve başarısızlıklardan zevk alır. Kendini sever ve kendisiyle gurur duyar.
Yalnız kalmaktan hoşlanır. Kendi iç dünyasını düşünür. Hedefler oluşturma ve
hayallerden zevk alır. Öğrenirken kişisel çalışmalar, kendini değerlendirme ve kişisel
farkındalığa ihtiyaç duyar. Yaşadıkları her olay veya deneyim üzerinde çok fazla
düşünürler. 64 Kendi içlerinde bir değer ve anlayış sistemi oluştururlar.65 Her şeyde
kendilerinden bir şey ararlar. Yaşam felsefelerini oluşturmaya yönelik bir arayış
içindedirler. Yaşamlarında motivasyon kaynakları, hedefleridir. Örnek etkinlikleri;
yapılacaklar listesi tutmak; işleri öncelik sırasına koymak. Hareket planı yapmak.
Hedefler belirlemek ve onlara ulaşmaya çalışmak. Konu, durum hakkında duygular
tanımlamak. Günlük veya seyir defteri tutmak. Meditasyon yapmak; sessiz çalışmak.
Rüyaları kaydetmek, analiz etmek. Alternatifleri değerlendirmek. Alternatifler
arasında seçimler yapmak. İstekler/ ihtiyaçlar hakkında yazı yazmak. Gevşeme
alıştırmaları yapmak. Otobiyografi, kişisel şiirler yazmak. Bir durumu savunmak.
Sevdiği, sevmediği şeyleri ifade etmek. Konuyu kişisel yaşamla ilişkilendirmek.
"Her şeyi bırak ve oku" çalışması yapmak. 66
Kişisel-İçsel Zekâsı Güçlü İnsanlar, özgürlüğüne düşkündür. Bireysel
çalışmalardan zevk alır. Kendisi hakkında düşünmeyi sever. Kendi ilgi ve
62 Bümen, T.N., Okulda Çoklu Zekâ Kuramı, PegemA Yayıncılık, Ankara,2004,s:180 63 Arı R., Gelişim ve Öğrenme, Nobel Yayın Dağıtım, 2. Baskı, Ankara, 2005,s:195 64 Yavuz, K., E., Çoklu Zeka Teorisi,Özel Ceceli Okulları Yayınları, Ankara , 2001,s:202 65 Gardner, H., Zihin Çerçeveleri Çoklu Zekâ Kuramı, Çev. Ebru Kılıç, Alfa Yayınları,
İstanbul,2004,s:355 66 Saban, A., Çoklu Zekâ Teorisi ve Eğitim,1. Basım, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, 2001,s:169
29
becerilerinin farkındadır. Kendini sever ve kendisiyle gurur duyar. Yoğunlaşarak,
duygu ve düşüncelerinin farkına vararak, ruhsal gerçeklikleri farkına vararak,
düşünmeyi düşünerek, benliğini geliştirerek, özgün, bireysel etkinlikler yaparak
öğrenir. Öğrenirken kişisel çalışmalar, kendini değerlendirme ve kişisel farkındalığa
ihtiyaç duyar. Başarı ve başarısızlıklardan zevk alır.67
İlgili Meslek Alanları; yazar, psikoterapist, sosyal hizmet uzmanı, dini lider,
sanatçı, iş adamı, ressam, heykeltıraş vb. 68
2.1.3.7. Müziksel-Ritmik Zekâ
Müziksel- Ritmik Zekâ (Ses, melodi ve ritim zekâsı ): Bu zeka türü ile bir
kişinin bir müzik parçasındaki ritme, akustik düzene, melodiye, müzikteki iniş ve
çıkışlara, müzik aletlerine ve çevreden gelen seslere olan duyarlılığı kastedilir. Bu
zeka türündeki bireyler en iyi ritim, melodi ve müzikle öğrenirler. Bu zekası kuvvetli
olan bir insan; sesler, notalar, ritimlerle düşünme, farklı sesleri tanıma ve yeni sesler,
ritimler üretme becerisine sahiptir. 69
Düşünme Yöntemi: İnsan sesi, çevreden gelen sesler gibi çok farklı seslere
karşı duyarlıdır, dinler ve tepkide bulunur. Müziği yaşamında kullanmak için fırsatlar
oluşturur. Seslerle nota ve ritimlere karşı özel bir ilgiye sahiptir. 70
Örnek etkinlikleri: hafızasına sesler ve müzikler kopyalamak, müzikle ilgili
bilgisayar yazılımı ve ses efektleri kullanmak video gösterisi yapmak. Müzikal bir
kesyap oluşturmak; şarkı yazmak. Sınıfça müzik aleti çalmak, dans etmeyi / ritim
tutmayı öğretmek. Sese, ritmik kalıplara duyarlılık geliştirmek; sesler, titreşimler
keşfetmek. Farklı kültürlerin müziklerini dinleyerek onları tanımak. Bir müzisyen,
bir enstrüman veya bir müzik akımı hakkında bir rapor yazmak. Sözcükleri cıngıllara
dönüştürmek. Duyguları müzikle anlatmak. Enstrümantal bir gösteri sunmak. Fon
müziği kullanmak, müzikle bütünlük sağlamak. Çalışırken müzik dinlemek. Geçmiş
dönemlere, çağlara ait müzikleri dinlemek, kulaklıkla müzik dinlemek. Müzikallere
gitmek. 71
67 Yavuz, K., E., Çoklu Zeka Teorisi,Özel Ceceli Okulları Yayınları, Ankara , 2001,s:196 68 Saban, A., Çoklu Zekâ Teorisi ve Eğitim,1. Basım, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, 2001,s:165 69 Bümen, T.N., Okulda Çoklu Zekâ Kuramı, PegemA Yayıncılık, Ankara,2004,s:188 70 Arı R., Gelişim ve Öğrenme, Nobel Yayın Dağıtım, 2. Baskı, Ankara, 2005,s:194 71 Yavuz, K., E., Çoklu Zeka Teorisi,Özel Ceceli Okulları Yayınları, Ankara , 2001,s:189
30
Müziksel Ritmik Zekâsı Güçlü İnsanların ritmik ve tonla ilgili kavramları
tanıma ve kullanma kapasiteleri vardır. Notasını görmediği müziği, melodileri tanır.
Enstrüman çalar, koroda söyler. Çalışırken tempo, ritim tutar. Müziği hareketlerle
birleştirerek farklı figürler ortaya çıkarabilir. Orijinal müzik kompozisyonları
oluşturabilir. Şarkıları kolaylıkla öğrenir. Şarkı söyleme, mırıldanma ve dinlemeyi
sever. Seslere karşı duyarlıdır. 72
İlgili Meslek Alanları: yorumcu, besteci, müzisyen, orkestra şefi, müzik
eleştirmeni vb.73
2.1.3.8. Doğa- Varoluşçu Zekâ
Doğa Zekâsı (Doğa, çevre ve canlı zekâsı): Doğadaki tüm canlıları tanıma,
araştırma ve canlıların yaratılışları üzerine düşünme becerisidir. Bu zekâsı gelişmiş
insanlar araştırmalar yapmayı sever. Doğadaki canlıları incelemekten hoşlanır.
İnsanın varoluşunun nedenlerini ve kendi varoluşunu düşünür.74 Doğadaki hemen her
canlının yaşamına ilgi duyarlar. Farklı canlı türlerinin isimlerine karşı dikkatlidirler,
çiçek türleri hayvan türleri onlar için çok çekicidir. Seyahat etmeyi, belgeseller
izlemeyi severken, doğa ve gezi dergilerini incelemekten hoşlanırlar. Kendilerine
özgü out-door etkinlikler düzenlerler doğayla her şeyi paylaşırlar. Doğadaki bitki
türlerine karşı duyarlıdırlar. Doğanın insanlar üzerindeki ya da insanın doğa
üzerindeki etkisi ile ilgilenirler.75
Düşünme Yöntemi; Öğrenme sürecinde düşünme ile ilgili konu ve
materyaller üzerinde çalışmaktan hoşlanır. İnsanın var oluşunun nedenlerini ve kendi
var oluşunu düşünür. Doğadaki farklı canlı türleri arasında ilişki kurma ihtiyacı
hisseder.Örnek etkinlikleri; küçük bir doğa gezisi, nehir, göl, doğal park ziyareti,
kamp yapmak. Doğayla ilgili videolar seyretmek, bir doğa videosu yapmak. Taş,
yaprak vb. koleksiyonu yapmak. Sınıflandırma sistemi oluşturarak renk, boyut, form,
işlev özelliklerine göre sınıflandırma yapmak. Doğal ve doğal olmayan nesneleri
sıraya koymak, kategorize etmek (düğmeler, cıvatalar). Doğadan fotoğraflar çekmek;
72 Gardner, H., Zihin Çerçeveleri Çoklu Zekâ Kuramı, Çev. Ebru Kılıç, Alfa Yayınları,
İstanbul,2004,s:245 73 Bümen, T.N., Okulda Çoklu Zekâ Kuramı, PegemA Yayıncılık, Ankara,2004,s:153 74 Yavuz, K., E., Çoklu Zeka Teorisi,Özel Ceceli Okulları Yayınları, Ankara , 2001,s:187 75 Saban, A., Çoklu Zekâ Teorisi ve Eğitim,1. Basım, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, 2001,s:148
31
bahçe düzenlemek. Bir doğal olgu hakkında rapor yazmak ( hayvan, bitki vb.).
İşlenilen konuyu doğayla ilişkilendirmek. Meteorolojik aletler göstermek.
Mercekleri, büyüteçleri, ağaç kabuklarını, meyve-sebze çekirdeklerini incelemek. Bir
doğa olayındaki değişimleri kaydetmek; seyir defteri tutmak. Doğadan sesleri
dinlemek. 76
Doğa Zekâsı Güçlü İnsanlar, farklı canlı türlerinin isimlerine karşı
dikkatlidirler, çiçek türleri, hayvan türleri onlar için çok çekicidir. Kendilerine özgü
etkinlikler düzenlerler, doğayla her şeyi paylaşırlar.77 Doğadaki hemen her canlının
yaşamına ilgi duyar. Doğanın insanlar üzerindeki ya da insanın doğa üzerindeki
etkisi ile ilgilenir.78 Seyahat etmeyi, belgesel izlemeyi severken, doğa ve gezi
dergilerini incelemekten hoşlanır. 79
İlgili Meslek Alanları: Zooloji, botanik, organik kimya, biyoloji, jeoloji,
meteoroloji, arkeoloji, çiçekçilik, tıp, fotoğrafçılık, dağcılık, izcilik vb.80
2.1.4. Çoklu Zekâ Alanlarının Gelişimini Etkileyen Faktörler
Çoklu zekâ teorisi, insan zihnine açılan bir pencere gibidir ve beynin çeşitli
bölümlerinin çok özel fonksiyonlarını açıklamaktadır. Zeka bireyin genetiksel
kalıtımıyla olduğu kadar, bu bireyin ekolojik ve kültürel çevresiyle olan tecrübe ve
deneyimleriyle de şekillenir.81 Bireylerde, belirtilen bu zekâların gelişimi de
farklılıklar göstermektedir. Armstrong zekâların gelişmesinde avantaj ya da
dezavantaj yaratan çevresel etkenleri şöyle sıralamaktadır:82
Kaynaklara Ulaşma Şansı: Örneğin aile çok fakirse keman, piyano gibi
müzikal zekâyı geliştirebilecek enstrümanlara olmadığından bu zekânın güçlenmesi,
gelişmesi zorlaşabilir.
76 Gardner, H., Zihin Çerçeveleri Çoklu Zekâ Kuramı, Çev. Ebru Kılıç, Alfa Yayınları,
İstanbul,2004,s:365 77 Arı R., Gelişim ve Öğrenme, Nobel Yayın Dağıtım, 2. Baskı, Ankara, 2005,s:251 78 Yavuz, K., E., Çoklu Zeka Teorisi,Özel Ceceli Okulları Yayınları, Ankara , 2001,s:231 79 Bümen, T.N., Okulda Çoklu Zekâ Kuramı, PegemA Yayıncılık, Ankara,2004,s:203 80 Saban, A., Çoklu Zekâ Teorisi ve Eğitim,1. Basım, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, 2001,s:213 81 Piaget, J. Development and Learning. Journal of Research in Science Teaching, 1964,2, 176–186 82 Armstrong T., Turning Points Transforming Middle Schools, At The Turning Point The
Young Adolescent Learner, Teachers College,s:93-105 Pres, New York, 2000
32
Tarihsel Kültürel Faktörler: Okulda matematik ve fen bilimlerine dayalı
programlar önemseniyorsa, insanların yalnızca mantıksal- matematiksel zekâsı
gelişir.
Coğrafi Faktörler: Köyde yetişmiş bir çocuk, apartmanda yetişmiş bir
çocuğa oranla bedensel ve doğacı zekâlarını daha çok geliştirebilir.
Ailesel Faktörler: Ressam olmak isteyen bir çocuğun ailesi, çocuğun avukat
olmasını istiyorsa, çocuğun dilsel zekâsı desteklenecektir.83
Durumsal Faktörler: Kalabalık bir ailede büyümüş ve kalabalık ailede
yaşayan bireyler doğalarında sosyallik olmadıkça, kendilerini geliştirmek için daha
az zamana sahip olurlar. 84
Çoklu zekâ teorisinin savunduğu en önemli etkenlerden birisi, bütün
insanların göreceli olarak bütün zekâ alanlarını yeterli bir uzmanlık düzeyinde
geliştirebilme yeteneğine sahip olduğudur. Çoklu zekâda kişiye güçlü veya zayıf
zekâsı gibi tanımlama yapmak sakıncalıdır. Çünkü bir insanin zayıf zekâsı diye
ölçülen zekâsı, eğer onu geliştirme fırsatı tanınırsa, belli bir süre sonra o kişinin en
güçlü zekâsı haline gelebilir. 85
Kültürlerin farklı zekâ türlerine verdikleri değerler, zekâ gelişiminde önemli
rol oynamaktadır. Fazla değer verilen zekâ türleri diğerlerinden daha çok ve hızlı
gelişmektedir. Çünkü kabul gören ve değer verilen davranışlar motivasyonu
arttırmakta ve bireyi bu davranışları zenginleştirmeye yöneltmektedir.86
83 Arı R., Gelişim ve Öğrenme, Nobel Yayın Dağıtım, 2. Baskı, Ankara, 2005,s:266 84 Bümen, T.N., Okulda Çoklu Zekâ Kuramı, PegemA Yayıncılık, Ankara,2004,s:224 85 Gardner, H., Zihin Çerçeveleri Çoklu Zekâ Kuramı, Çev. Ebru Kılıç, Alfa Yayınları,
İstanbul,2004,s:419 86 Saban, A., Öğrenme Öğretme Süreci Yeni Teori ve Yaklaşımlar, Nobel Yayın Dağıtım, 3.
Baskı, Ankara, 2004,s:145
33
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
3. ÇOKLU ZEKÂ KURAMININ İŞLETMELERDE İNSAN KAYNAKLARI
SEÇİM VE YERLEŞTİRİLMESİNDE KULLANILMASI
3.1. Çoklu Zekâ Kuramının ve İşletmeler
Çoklu zeka kuramının işletmelerde kullanılabilmesi için hangi departmanın
hangi zeka tipiyle ilişkili olduğunu bilmek gerekir. Zira uyuşmayan bir zeka tipi-
departman eşleşmesi o departmanı felakete götürecek sonuçlar doğurabilmektedir.
Aynı şekilde çalışacağı birime uygun bir zekâ profiline sahip olmayan bir personeli
işe almakta aynı sonucu doğurabilecektir. Tam tersi bir durumun oluşturulması da
ilgili birimi yüksek başarıya götürecektir.
3.2. İşletmelerdeki Bölümler ve Uygun Çoklu Zekâ Tipi/Tipleri
Pek çok büyük firmanın, ticaret alanlarına göre farklı bölümleri mevcuttur.
Genel olarak işletmelerin bölümleri şöyle ayrılabilir;
İnsan Kaynakları
Eğitim
Personel
Ücretlendirme
Üretim
Üretim
Dağıtım
Kalite Kontrol
Pazarlama
Pazarlama
Satış
Müşteri Hizmetleri
Reklam
Finans
34
Satın Alma
Muhasebe
Finans Servisleri (Hizmetleri)87
3.2.1. İnsan Kaynakları Yönetimi ve Çoklu Zekâ Profili
Organizasyonlarda, amaçlara ulaşabilmek için gelecekteki insan kaynağı
gereksinimlerinin belirlenip planlanması, planlanan sayıda ve nitelikte adayların
bulunması,seçilmesi ve işe alınması insan kaynağı yönetiminin sorumlulukları
arasında bulunduğu gibi; onların işe alıştırılmaları, değişen iç ve dış koşullara uyum
sağlayabilmeleri için eğitilmeleri, geliştirilmeleri, başarılarının değerlendirilmesi,
ücretlendirilmeleri, tazminat, ödüllendirme, disiplin, cezalandırma iş güvenliği ve
sağlıkla ilgili işlemlerinin yürütülmesi de aynı birimin görevlerindendir. Bütün
bunlara insan kaynakları yönetiminin işlevleri denilmektedir.88
İlgili çoklu zeka alanı; sürekli insanlarla işbirliği içinde olması gereken bu
bölümün çalışanlarının sosyal zekalarının yüksek olması gerekir. Ayrıca iletişim
becerilerinin yüksek olması ve insanlarla iletişiminin sağlıklı olması açısından
önemlidir. Personel eğitim basamağında kendini ifade edebilme ve bildiklerini
başkalarına aktarabilme yeteneğini de sözel zekâ ile desteklenmelidir. Teorik bilginin
edinilmesi, araştırma, yenilikleri takip ve okuma gibi becerilere de sahip olması
gereken bu bölüm çalışanının sözel zekâya sahip olması beklenir. Ücretlendirme
aşamasında iş-insan-eder denklemini doğru çözebilmesi için bu bölümün
çalışanlarında mantıksal zekalarının yüksek olması gerekir.
3.2.2. Üretim Bölümü ve Çoklu Zekâ Profili
Üretim yönetimini kısaca tanımlayacak olursak İnsanların ihtiyaçlarını
karşılayacak mal ve hizmetlerin en yüksek kalitede, en düşük maliyette üretimini
sağlamaya yönelik faaliyetlerin planlanması, organize edilmesi, kadrolanması,
yönlendirilmesi ve denetlenmesidir. “İşimiz nedir? Tüketici kimlerden oluşmaktadır
ve neye ihtiyaç duyar? Ne kadarlık bir kâr düzeyi beklemekteyiz? Ürün lideri olmayı 87http://www.bbc.co.uk/worldservice/learningenglish/business/getthatjob/unit1jobsearch/page
3.shtml (erişim tarihi:04.06.2011) 88Zeyyat Sabuncuoğlu, Personel Yönetimi, 5.bas.,Teknografik Matbaacılık. İstanbul 1988. s. 113
vd.
35
arzulamakta mıyız?” gibi sorulara yanıt arar. Üretim fonksiyonunun gerçekleşmesini
sağlar.
İlgili çoklu zekâ alanı; üretiminin araştırma-geliştirme aşamasında yer alan
bir işgörenin çevreyle iletişim halinde olması rakiplerini kontrol etmesi gibi işlevleri
daha uyumlu yapabilmesi için sosyal zekâsının yüksek olması beklenir.
Hangi ürün ne kadar üretilmeli, ne kadar hammadde kullanılmalı, nasıl
üretilmeli gibi üretimin ana hedeflerini yerine getiren, maliyet muhasebesi
basamağında görevli çalışanların mantıksal- matematiksel zekâsının yüksek olması
beklenir. Bu işlemleri fiziksel olarak yerine getiren kişilerin bedensel zekâlarının
yüksek olması önemlidir. Ürünlerin dağıtım aşamasında görevli olan insanların
mantıksal-matematiksel zekâları iş bölümü ve nereye ne kadar gönderileceğiyle ilgili
karışıklığın oluşmaması açısından önemli bir yere sahiptir. İşletme dışında herhangi
bir iş ile uğraşan çalışanın sözel ve sosyal zekâsının yüksek olması gerektiği savımız
burada da geçerlidir. Kalite kontrol basamağında çalışan bir işgören, elindeki ürünü,
olması gereken ürünle karşılaştırırken görsel zekaya ihtiyaç duymaktadır. Bunların
yanında kontrol basamağını asıl amacını gerçekleştirmek için bedensel zekâ olmazsa
olmaz bir zekâ türüdür.
3.2.3. Pazarlama Bölümü ve Çoklu Zekâ Profili
"Pazarlama, kişisel ve örgütsel amaçlara ulaşmayı sağlayabilecek
mübadeleleri gerçekleştirmek üzere malların, hizmetlerin ve fikirlerin geliştirilmesi,
fiyatlandırılması, tutundurulması ve dağıtılmasına ilişkin planlama ve uygulama
sürecidir." Malların üretim yerlerinden satış yerlerine hareketini sağlayan faaliyetler
pazarlama içinde düşünülür. Üretim ve pazarlama faaliyetlerini birlikte yürüten bir
işletmede bu faaliyetler şöyle sıralanır:
• Belirli mallar için potansiyel pazarı belirlemek.
• İşletmenin üretim kapasitesinin verimli biçimde kullanılmasını sağlayacak
talebi yaratmak.
• Elverişli bir dağıtım sistemi kurup uygulamak.89
89 http://www.izafet.com/pazarlama-ve-satis/448094-pazarlama-nedir-c.html (erişim tarihi:
(05.06.2011)
36
İlgili çoklu zekâ alanı; yine şirket dışında işlemler yapmak zorunda kalan bu
bölüm çalışanları için sosyal zekâ olmazsa olmaz zekâ tipidir. Malların hizmetlerin
ve fikirlerin geliştirilmesi için sözel ve mantıksal-matematiksel zeka alanlarının
yüksek olması beklenir. Malların fiyatlandırılması, tutundurulması ve dağıtılmasına
ilişkin planlama ve uygulama sürecinde fiyatlandırma ve tutundurulması için
mantıksal matematiksel zekâ, dağıtılması için yine sosyal zekâlarının yüksek olması
beklenir. Potansiyel pazarı belirlemek çevresinde gelişen olayları takip etmek ve
takip etmesi gereken durumları çevresinde bulmak ve değerlendirmek için gerekli
olan zekâ tipi yine sosyal zekâ türüdür.
Satış ve müşteri hizmetleri bölümlerinin çalışanları sürekli insanlarla iletişim
ve işbirliği içinde olması gerektiği için sosyal zekâsının yüksek olması beklenir.
Reklam ve promosyon bölümünde çalışan bir kişinin sahip olması gerek özellikler
arasında hiç şüphesiz görsel ve müziksel etkinlikleri yapmaktan hoşlanmak ve bunlar
arasındaki uyumu sağlayabilecek yeteneğe sahip olmak vardır. Oluşturacağı reklam,
promosyon vs. için slogan bulmak toplumu tanımak yeteneğinin olması da beklenir.
Yani bu bölüm çalışanında görsel, müziksel, sosyal ve sözel zekânın yüksek olması
önemlidir.
3.2.4 Finans Bölümü ve Çoklu Zekâ Profili
“Finansal yönetim işletmenin gereksinim duyduğu fonların elde edilmesi ve
bunların firma değerini maksimize edecek projelere yönlendirilmesi ile ilgili
faaliyetlerin tümüdür. Firma değerini maksimize etme hisse senedi sahiplerinin
servetini maksimize etme anlamına gelmektedir. Söz konusu amacı gerçekleştirmede
nakit akışı, nakit akışlarının zamanlanması ve risk alma belirleyici bir rol
oynamaktadır. Alınan risk ne kadar büyükse beklenen nakit akışı da o kadar büyük
olacaktır. Şirketin firma değerini, dolayısıyla hisse senedi fiyatlarını etkileyen
rekabet faktörleri sektöre yeni işletmelerin girme olasılığı, ikame ürünlerin pazara
giriş olasılığı, alıcıların pazarlık gücü, satıcıların pazarlık gücü ve mevcut rakipler
arasındaki rekabet düzeyidir. Firma değerini etkileyen genel faktörler ise ekonomik
çevre faktörleri, yönetimin kontrol edebileceği politika kararları, beklenen nakit
akışlarının miktarı, zamanı ve risk düzeyidir. Faiz oranları, yatırımcı iyimserliği ve
tahmini enflasyon oranı işletme yönetiminin yönetim politikası kararlarını
37
etkileyecektir. Bu kararların finansal yönetimle ilgili olanları yatırım stratejileri,
şirketin hukuki stratejisi, sermaye yapısı, işletme sermayesi yönetimi ve kar payı
dağıtım politikalarıdır.”90
İlgili çoklu zeka alanı: Anlaşılacağı üzere finansal yönetim bölümü daha çok
maddi varlıkları kontrol etme, para ile ilişkili işleri yürütme ve koordine etmeyle
ilişkili işleri yönetmektedir. Paranın düzgün idare edilmesi ve kaynakların verimli
kullanılması, aktarılmaması gereken bir noktaya kanalize edilmemesi için, bu
bölümün çalışanlarının içsel zekâlarının yüksek olması beklenir. Türkiye tarihinde
çok defa karşılaştığımız veznedar-dolandırıcı ikilemi çoğu kez içsel zekâsı yüksek
olmayan kişilerin finansal işlerin başına geçirilmesi sonucu doğmuştur.
Parasal durumlarla ilgilenen, finanse eden bu bölüm çalışanlarının önemli
zeka tipi mantıksal-matematiksel zekâdır. Mantıksal-matematiksel zekası düşük olan
bir birey paraya yön vermekte zorlanacak. Hatalı tercihler sonucunda bölümünü
zorda bırakabilecek işler yapacaktır. Oysa yüksek mantıksal-matematiksel zekâ, bu
bölüm için vazgeçilmez bir unsurdur. Paranın yönetilmesi, dağıtılması, ihtiyaçların
uygun şekillerde karşılanması gibi konuları planlayacak, organize edecek ilk ve en
önemli zekâ mantıksal-matematiksel zekâdır.
3.3. Çoklu Zekâ Kuramının İşletmelerde İnsan Kaynakları Seçiminde
Kullanılması
Görüldüğü gibi doğru insanı, doğru bölümde çalıştırmak, ilgili bölümü
başarıya götürebilir. Aksi durumda da başarısızlığa sürükleyebilir. Bu durumu göz
önünde bulunduran insan kaynakları yöneticisi hangi birime nasıl bir işgören
alacağını, ve bu bölümü en ince detaylarıyla tanımlaması gerekmektedir. İyi
tanımlanmayan bir işe hangi tip personelin görevlendirileceğini belirlemek mümkün
değildir. Sadece işin tanımlanması da personel bulmak için yeterli değildir. Aynı
zamanda çalıştırılmak istenen personelin özellikleri de en ince detayın kadar
tanımlanmalıdır.
90 Yılmaz, H., İşletmelerde Finans Karar Destek Sistemi, Deü, Sosyal Bilimler Enstitüsü,2008,
s: 8-9
38
Ancak bu tanımlama işlemlerini pek çok şirket oluşturmakta güçlük
çekmektedir. Özellikle insan gibi bir faktörün olduğu durumlarda bırakın küçük
işletmeleri, ileri düzeyde gelişmiş ulus şirketler bile güçlük çekmektedirler. Bu
durumda en uygun çözüm insanın yetenekleri ve işin özelliklerinin karşılaştırılması
sonucu uygun eleman- iş eşitliğinin oluşturulmasıdır. Bunu oluşturmanın kolay ve
etkili yollarından biri de çoklu zekâ kuramıdır.
Çoklu zeka kuramı insanların yetenekleri ve ilgi alanları da olmak üzere pek
çok açıdan insanları tanımada bizlere yardımcı olmaktadır. İşletmenin personel
ihtiyacını karşılarken yaptığı tüm testler, tanımlar, envanterler alınacak personeli
tanımlamaya ve diğerlerinden ayırt etmeye yardımcı olmaktadır. Ancak oluşturulan
bu testlerin büyük bir çoğunluğunda personel adayı kendini eksiksiz ifade
edememekte ya da olduğundan fazla ifade etmektedir.
Çoklu zekâ kuramındaysa insan elinde olmayan bir şeyin fazlasını
gösteremeyeceği gibi zekâsının da üstünde bir zeka profili varmış gibi
davranamayacaktır ya da insan kaynakları yöneticisinin yeteneğine bağlı olarak
personel adayı kendini ifade ederken eksik ifade etmeyecektedir.
Zeka boyutu ve tipi tam olarak anlaşılabilen personel adayı, hangi işte nasıl
çalıştırılacağı konusunda hiçbir tereddüde mahal bırakmayacak bir çalışan profili
çizecektir. Bu durum iş veren için personelin uygun yerde çalıştırılması ve yüksek
performans sağlarken, işgören aççısından yüksek iş tatmini ve mutluluk
sağlayacaktır. Yeni iç girişmcilerin işletme içinde konuşlanmasının da yollarından
biri bu davranışın oluşturulabilmesine bağlıdır.
Bahsedildiği gibi uygun zekâ profilleri ve iş bölümleri yukarıda genel olarak
bahsedilmiştir. İşletme bu faktörleri göz önünde bulundurarak ve kendi ihtiyacı olan
bölüme uygun zekâ profilini eşleştirerek personel ihtiyacını karşılaması durumunda
başarı kaçınılmaz olacaktır.
39
4. SONUÇ
Çalışmanın bütününde bahsedildiği gibi insan kaynakları yönetimi ve
planlamasında en önemli husu doğru çalışanın(personelin, doğru işte çalışması, iş
tatminini ve verimliliğini artırmaktadır.
Klasik anlayışın vurgu yaptığı “işveren, hangi işi hangi elemana verirse,
eleman onu yapar ya da yapmak zorundadır.” Anlayışı günümüzün çok uzağında
kalmaktadır.
Çağdaş yönetim anlayışınını öngördüğü “ doğru insan, doğru iş” vurgusu
artık su götürmez bir gerçektir. Bu gerçekliğin ışığında bir işletmenin taklit
edilemeyen, ele geçirilemeyen tek formülü işletmenin çalışanlarıdır.
İşletmeyi başarı ya da başarısızlığa götürebilecek kadar önemli olan insan
kaynakları yönetimi, ala ihjmal edilmemelidir. Hatta işletmeler ana işlevleri olan
ticaretten sonra en çok insan kaynakları planlamasına emek sarf etmektedirler.
Bununla birlikte, kalifiye personeli işe almak işletmeler için, iyi bir diploma arşivine
sahip olmanın dışında bir özellik katmamaktadır. Önemli olan çalışanın işletme
içinde bir koltuğa sahip olması değil, uygun bir koltuğa sahip olmasıdır. Doğru işin,
doğru elemanla buluşması sadece ve sadece elemanları iyi tanımakla mümkün olur.
Zira çalışanını tanımayan bir yönetim, sözü edilen çalışanını nerede çalıştıracağını
bilmesi mümkün bile değildir. Bu riskin ötesine kumar oynamak gibidir.
“Hem berber, hem sünnetçi” mantığıyla benzer gibi görünen işlerin de aynı
kişiye yaptırılması uygun olmayacaktır. Bu iş ayrımının da uygun yapılabilmesi için
aynı bilgiye sahip insanlar arasında en yetenekli olanı tercih etmek gerekecektir.
Yıllar boyunca kendine yeni işe alma stratejileri geliştiren insan kaynakları,
artık bilimselliği dünyaca kabul edilmiş, Multiple Intelligence(Çoklu Zeka) kuramına
duyarsız kalmıştır.
Bu çalışmanın ana hedefi bu eksikliği gidermeye yönelik bir çözüm önerisi
getirmektir.
Gerçekte bir nörolog olan Howard Gardner, hasar görmüş beyinler üzerine bir
araştırma yaparken, insanların beyinlerinin bir bütün olarak değil, parçalar halinde
40
çalıştığını fark etmiştir. Örneğin sözel zekaya ait bir bölümü hasar gören beyin, sözel
zeka ile ilgili davranışları gerçekleştiremezken, diğer zeka alanlarıyla ilgili
davranışları gerçekleştirebilmektedir.
Bu çalışmasının sonunda Frame of Mind (Zihin Çerçeveleri) isimli bir kitap
yayımlayarak, insanların zekalarının birbirinden farklı farklı olduğunu, ve her
insanda azda olsa topla sekiz zeka tipinin bulunduğunu iddia etmiştir.
Bu sekiz zeka tipi;
Sözel zeka
Mantıksal-Matematiksel zeka
Sosyal zeka
Görsel zeka
Bedensel zeka
Müziksel zeka
İçsel zeka
Doğacı zeka’dır.
Yukarıda özellikleri açıklanan zeka tipleri, uygun çalışma ortamı ve uygun
işle buluşturulursa, tam bir iş tatmini, iş-zeka evliliği gerçekleşecek ve hayırlı
evlatlara sahip olabilecektir. Örneğin reklam ve promosyonla uğraşan birinin, sözel
zekası ve görsel zekası yerine, mantıksal-matematiksel zekasınını yüksek olması,
kişiye bir eziyet olacaktır. Akabinde başarısızlığa ve mutsuzluğa götirecektir. Ama
bu kişinin yetenekleri, zeka profili biliniyor olsaydı. Daha başarılı ve mutlu olacağı
bir bölüme, mesela muhasebe birimine görevlendirilecekti. Aynı şekilde işletmesine
iç tasarımla ilgilenecek bir çalışan olmak isteyen işveren, içsel zeka ya da doğacı
zekası yüksek biri yerine görsel zekası yüksek birni tercih etmesi uygun olacaktır.
Doğru eleman, doğru iş probleminin önemi yadsınamayacak şıklarından biri
de çoklu zeka kuramıdır. Çoklu zeka kuramının işletmelerde kullanılabilmesi için
herhangi bir engel görülmemektedir. Dolayısıyla işletmelerin karmaşık personel
seçme çabalarının yanında çoklu zeka kuramı değerlendirilmesi gereken bir
yaklaşımdır.
Çalışmanın “uygun eleman, uygun iş” denklemini “uygun zeka profili, uygun
iş” şekline dönüştürülebilmesi temenni edilmektedir.
41
KAYNAKÇA
Kitap, Tez ve Dergiler Açıkalın, A., Çağdaş örgütlerde İnsan Kaynağının Personel Yönetimi, Pegem
Yayınları No. 7, Ankara, Şafak Matbaası, 1984. Arı R., Gelişim ve Öğrenme, Nobel Yayın Dağıtım, 2. Baskı, Ankara, 2005.
Armstrong T., Multiple İntelligences in the classroom, 2nded.,Association for Supervision and Curriculum Development ,Alexandria, USA, 2000.
Armstrong T., Turning Points Transforming Middle Schools, At The Turning Point The Young Adolescent Learner, Teachers College Pres, New York, 2000.
Armstrong, M., Human Resource Management, Stratecy Action Printed in England by Clays Limited.
Bayramoğlu Yıldırım, F., Belediyelerde İnsan kaynağı Yönetimi, .bas.. Toplu Konut ve İULA EMME Yayını, İstanbul Kent Basımevi 1993.
Bümen, T.N., Okulda Çoklu Zekâ Kuramı, PegemA Yayıncılık, Ankara, 2004. Campbell B., The Multiple Intelligences Handbook, Zephyr Press, SeattleWA
98115, USA, 1994. Carlson, K. D. ve M. L. Connerley, "The Staffing Cycles Framework: Viewing
Staffing as a System of Decision Events", Journal of Management, 2003, 29 (1), s. 58.
Ceci, S.J. “How much does schooling influence general intelligence and its cognitive components? A reassesment of the evidence. Developmental Psychology, 1991, 27, 703–722.
Cüceloğlu, D., İnsan ve Davranışı – Psikolojinin Temel Kavramları, Remzi Kitapevi, 13. Basım, İstanbul, 2005.
Demirel Ö., Eğitimde Program Geliştirme: Kuramdan Uygulamaya. PegemA Yayıncılık 6. Baskı, Ankara, 2004.
Erdemir, E., İşe Almada Aday Odaklılık: Kavramsal Çerçeve Ve Ölçek Geliştirme, Doktora tezi, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eskişehir, 2007.
Gardner H., Multiple Intelligences After Twenty Years, American Research Association, Chicago, Illinois, April 21, 2003.
Gardner, H., Zihin Çerçeveleri Çoklu Zekâ Kuramı, Çev. Ebru Kılıç, Alfa Yayınları, İstanbul, 2004.
Geylan, R., İnsan Kaynaklan Yönetiminin Temel İşlevleri, Şan Öz-Alp (Ed.), Genel İşletme, (Dördüncü Basım, Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınlan, 1999).
42
Günçe G.,“Piaget Kuramına Toplu Bakış”, Çocukta Zihinsel Gelişim, Ankara Eğitim Fakültesi,Baylan Matbaası. Ankara, 1973.
Gürkan, T., Gözütok, D., Pektaş, S., Babadoğan, C., Gürbüztürk, O., Eğitim Bilimlerine Giriş, (Editör Fatma Varış), Alkım Yayınları, İstanbul,1998.
Heneman, H. G., III, T. A. Judge ve R. L. Heneman, Staffing Organizations, (Üçüncü Basım, Mendota House, Middleton, WI: Irwin-McGraw Hill, 2000).
Hiltrop, J. M. "The Quest fort he Best: Human Resource Practices to Attract and Retain Talent", European Management Journal, 1999, Vol. 17, No. 4, s. 422-430; S. Racz, "Finding the Right Talent Through Sourcing and Recruiting", Strategic Finance, December 2000, s. 38-44.
Judge T. A. ve G. R. Ferris, "The Elusive Criterion of Fit in Human Resource Staffing Decisions", Human Resource Planning, 1992, 154, 47-67; S. L. Rynes ve B. Gerhart, "Interviewer Assessments of Applicant Fit: An Exploratory Investigation", Personnel Psychology, 1990, 43, 13-35.
Koca. İ, ve ark. The Profile of Multiple Intelligence of II. Stage Primary Education Students’ and Adults’ Which Studies in Schools Belongs to Ministry of National Education, 1 st International Living Theorists Conference-Howard Gardner 23-24 May 2009 Burdur/Turkey Mehmet Akif Ersoy University, 2009.
Özgüven, İ.,E., Çağdaş Eğitimde Psikolojik Danışma ve Rehberlik, PDREM Yayınları,Ankara,1999.
Palmer, M., Winters, K. T., İnsan Kaynakları Çev. Doğan Şahiner, Kişisel Gelişim ve Yönetim Dizisi. Rota Yayıncılık, İstanbul, s. 27 'den naklen AYTAÇ, 1993.
Piaget, J. Development and Learning. Journal of Research in Science Teaching, 1964,2, 176–186.
Saban, A., Çoklu Zekâ Teorisi ve Eğitim,1. Basım, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, 2001.
Saban, A., Öğrenme Öğretme Süreci Yeni Teori ve Yaklaşımlar, Nobel Yayın Dağıtım, 3. Baskı, Ankara, 2004.
Sabuncuoğlu, Z., Personel Yönetimi, 5.bas.,Teknografik Matbaacılık. İstanbul 1988.
Selçuk, Z., Kayılı H., Okut L., Çoklu Zekâ Uygulamaları, 2. Baskı, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara,2003.
Selçuk, Z., Okul Deneyimi ve Uygulama, Nobel Yayınevi, Ankara,2000 . Tarman, S., Program Geliştirme Sürecinde Çoklu Zekâ Kuramının Yeri, Yüksek
lisans Tezi, Hacettepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara,1999. Temur, Ö.D, Çoklu Zekâ Kuramına Göre Hazırlanan Öğretim Etkinliklerinin 4.
sınıf Öğrencilerinin Matematik Erişilerine ve Öğrenilen Bilgilerin Kalıcılığına Etkisi, Yüksek Lisans Tezi, Gazi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara, 2001.
Yavuz, K., E., Çoklu Zeka Teorisi,Özel Ceceli Okulları Yayınları, Ankara , 2001.
43
Yavuzer, H. Çocuk Psikolojisi, Remzi Kitapevi, 23. Basım, İstanbul, 2002.
Yılmaz, H., İşletmelerde Finans Karar Destek Sistemi, Deü, Sosyal Bilimler Enstitüsü,2008.
İnternet Kaynakları http://www.bbc.co.uk/worldservice/learningenglish/business/getthatjob/unit1jobsearc
h/page3.shtml (erişim tarihi:04.06.2011).
http://www.izafet.com/pazarlama-ve-satis/448094-pazarlama-nedir-c.html (erişim tarihi: (05.06.2011).
44
ÖZGEÇMİŞ
Kişisel Bilgiler
Ad Soyadı : İsmail KOCA
Doğum Yeri : Yeşilova/Burdur
Doğum Tarihi : 07-01-1987
Askerlik Durumu : Tecil-13.06.2013
Medeni Durum : Bekar
Sürücü Belgesi : E Sınıfı (2009)
İletişim Bilgileri
Ev Adresi : Büyükkabaca Kasabası/Senirkent/Isparta
Ev Telefonu :
Cep No : 0 (542) 383 04 84
E-mail : [email protected]
Eğitim Durumu
2010 – …. :Süleyman Demirel Üniversitesi, İşletme [ Yüksek Lisans ]
2005 – 2009
:Selçuk Üniversitesi, Mesleki Eğitim Fak. Çoc. Gel.Ev Yön.
Eğt.Böl. Anaokulu Öğretmenliği [ Lisans ]
1999 – 2004 :Gönen Anadolu Öğretmen Lisesi, Yabancı Dil
İş Deneyimleri
2009/….. :Milli Eğitim Bakanlığı,Isparta Milli Eğitim Müdürlüğü,
Büyükkabaca Anaokulu [Isparta] - Öğretmen
Eğitim - Seminer ve Sertifikalar
Aralık 2009 :Temel Eğitim Kursu [T.C Milli Eğitim Bakanlığı]
Şubat 2010
Ekim 2010
: Hazırlayıcı Eğitim Kursu[ T.C Milli Eğitim Bakanlığı ]
: Çevreye Uyum Semineri [ T.C. Milli Eğitim Bakanlığı ]
Yabancı Dil
İngilizce [ÜDS – 65 ]
Bilgisayar Bilgisi Microsoft Office, Microsoft Visual Studio, Photoshop, Dreamweaver, SQL, Oracle,Microsoft Visual Basic, Nesne Tabanlı Yazılım Geliştirme Programları