[email protected] yeflilçam baflar›l›yd›,...

1
} } 30 EYLÜL 2011 SAYFA 11 eko-magazİn BULMACA Haz›rlayan Nalan M. ALAKENT [email protected] BULMACANIN ÇÖZÜMÜ 9. SAYFADA HAFTALIK İsmail Şen [email protected] KARİKATÜRLERDEKİ TARİH 30 Eylül 1978 yılında bugün, Başbakan Bülent Ecevit’in ütopyası Köy-Kent projesinin ilk uygulaması Mudurnu’ya bağlı Taşkesti köyünde başlatıldı. 1 Ekim 1880 yılında bugün Thomas Alva Edison, ilk ampül fabrikasının açılışını yaptı. O günden sonra dünyada “gece ve gündüz” farkı azalmaya başladı. 1949 yılında bugün, “teorik kurucu babası” Karl Mark’ın sanayi toplumlarında gerçekleşeceğini öngördüğü komünizm bir köylü toplumunda daha kuruldu. Çin Halk Cumhuriyeti’nin ilk başkanı Mao Zedong oldu. 2 Ekim 1964 yılında bugün, bilim adamlarınca yapılan bir açıklamayla, sigaranın kanser nedeni olabileceği anlaşıldı. Bu bilgi, sigarayı öven, sağlığa yararlı olduğunu iddia eden reklamların sonunu getiren süreci başlatacaktı. 3 Ekim 1931 yılında bugün, hükümete Türk ekonomisiyle ilgili çeşitli raporlar sunan yabancı uzmanların önerisiyle hazırlanan 1715 sayılı yasaya dayanarak kurulan Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası hizmete açıldı. 4 Ekim 1905 yılında bugün Wright kardeşlerden Orville, yaptıkları uçakla kısa bir süre de olsa havada kalarak ilk uçan insan ünvanını kazandı ve havacılık sanayiinin temellerini attı. 1957 yılında bugün Sovyetler’in uzaya gönderip, yörüngeye oturtmayı başardığı ilk uydu Sputnik, Doğu ve Batı blokları arasındaki uzay yarışını başlattı. Sputnik’ten sadece iki yıl sonra aynı gün, Sovyetler’in Luna – 3 adlı roketi, ayın görünmeyen yüzünün ilk fotoğraflarını çekecekti. 5 Ekim 1925 yılında bugün, genç Cumhuriyet’in ilk altını İstanbul Darphanesi’nde basılarak, Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal’e gönderildi. 6 Ekim 1926 yılında bugün, Türkiye’nin ilk uçak fabrikası Kayseri’de açıldı. Fabrika, demiryolu müteahhidi Nuri’nin (Demirağ) bir yatırımı olarak gerçekleşti. Bu fabrikalarda 1940’lı yıllara kadar uçak üretilecek ve ihracatı yapılacaktı. 22 Mart 1339 / 22 Mart 1923 Akbaba Akbaba Dergisi Bir iş adamının yeteneği; bir malı çok olduğu yerden değerli olduğu yere getirebilmektir. ‘‘ Ralph Waldo Emerson 1803- 1882 yılları arasında yaşamış, önce vaaz veren, papazlığı bıraktıktan sonra konferanslar vererek ünlenen, Harvard mezunu, Amerikan Deneyüstücülüğü’nün en önemli temsilcisi. En heyecanlı eser Kadın – Öyle bir eser okumak istiyorum ki, okuyunca heyecandan çıldırayım, bayılayım!... Erkek – Öyle ise bakkalın hesap pusulasını oku1… Son zamanlarda tahtını kredi kartı ekstresine kaptırsa da eskiden en heyecan yaratan metin bakkalın veresiye defteriydi. Bu arada karikatürün çizeri, daha çok yazarlığıyla tanıdığımız Cevat Şakir, nam-ı diğer Halikarnas Balıkçısı… Veresiye defteri ve kalp çarpıntısı 1926’da Nagoya’da doğdu, 1999’da Tokyo’da öldü. Bu iki tarih arasında dünya elektronik ve eğlence hayatında silinmez izler bıraktı. Walkman gibi bir fenomenin fikir babalığını da yaptı, Amerika Birleşik Devletleri’nde borsada işlem gören ilk şirketin CEO’luğunu da… Sake üreticisi bir babanın oğlu olarak doğdu. Osaka İmparatorluk Üniversitesi Fizik bölümünü bitirdi. İkinci Dünya Savaşı boyunca bir Japon subayı olarak geri hizmette çalıştı. Savaştan sonra Sony’nin temellerini birlikte atacağı Masaru Ibuka’yla birlikte çeşitli askeri teknolojiler geliştirdi. 1946’da Ibuka’yla birlikte önce bir iletişim laboratuvarı sonra da telekomünikasyon mühendisliği şirketi kurdu. Şirketin adı Tokyo Tsuşin Kagyo Kabuşiki Kayşa idi… 12 yıl sonra, 1958’de isabetli bir kararla şirketin adını Sony olarak değiştirdiler. Latince ses anlamına gelen “sonus”tan mülhem verilen Sony adı için Morita, “tüm dünyada tanınabilecek, her dilde telaffuz edilebilecek bir isim olsun istedik” diyecekti. Sony markasıyla ilk transistörlü radyoyu, ilk transistörlü televizyonu, evlerde kullanılan ilk videoyu, ilk walkmanı üretti. Morita’nın şirketteki görevi işletme ve pazarlamayla ilgiliydi. Sony ürünlerinin uluslararası pazarlara ulaşmasını sağladı ve 1960’ta Sony Corporation of America’yı kurdu. “Amerikanlaşma Süreci” adını verdiği, Amerikan reklam ajanslarıyla çalışma, Amerika’da üretim yapma gibi stratejileri de başarılı oldu. 1972’de Sony, New York Borsası’na kaydolan ilk Japon şirketi oldu. 1986’da otobiyografisini “Made in Japan” ismiyle yayınladı. İkinci kitabı “Hayır Diyebilen Japonya”da, Amerika’nın Japonya’ya uyguladığı ekonomik politikaları ağır bir biçimde eleştirdi. Morita’nın Sony’yi uluslararası bir şirket yapma süreci, fikir babası olduğu walkmanın olağanüstü başarısıyla tamamlandı. 1988’de ABD’de şirket almaya başladı. Önce bünyesinde üç önemli şirketi; Colombia Records, Epic Records ve CBS’i bulunduran CBS Records Group’u aldı. Bir yıl sonra, Hollywood’un simgelerinden Colombia Pictures Entertaiment’ın adının önüne Sony’yi ekledi. 1993’te tenis oynarken geçirdiği beyin kanaması sonrası Sony’deki görevinden ayrıldı ve Hawaii’de yaşamaya başladı. 1999’da Tokyo’da zatürreden öldüğünde ardında büyük bir imparatorluk bıraktı. O BİR İŞADAMI Walkman ve Sony’nin babası Akio Morita Yeflilçam baflar›l›yd›, çünkü… Yeşilçam yapımı filmler 1970’li yıllara kadar, tüm ülkede hep “kapalı gişe” oynadı. Her şehirde, kasabada onlarca sinema vardı. Çoğunun kışlık sinemasının yanında bir de yazlığı vardı. Sinemada sigara tüttürmek yasak değildi. Çekirdek çıtlatmak, hatta mütevazı sofralar kurulması sıradandı. Allah’a şükür, sinemaya tencere tencere yemek getirilen bir dönemde büyüdüm. Aynı filmde, yaşlı, çocuk tüm seyirciler kahkahalarla gülüyor, hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Filmler genellikle mutlu sonla bitiyor, seyirci sinemadan ayrılırken gülümsüyordu. Sinemanın koltukları, pardon sandalyeleri yetmediğinde getirilen minderlerle yerlere oturuluyordu. Türk sinemasının bugün yaşadığı ikinci altın dönemi bile o dönemin eline su dökemez. Çünkü o dönemin en önemli özelliği, her yıl üretilen yüzlerce filmden çok azının başarısız olmasıydı. Bugün ise çok azı büyük gişe başarısını elde ediyor, kalan tüm filmler çakılıyor. Buna da şükür çünkü, seyredilen filmlerin yarıdan fazlası “yerli”Neyse, yine Türk sinemasının birinci altın dönemine dönelim. O olağanüstü başarı nasıl elde edilmişti? Tüm ülke hipnotize olmuş gibi sinemaları nasıl doldurmuştu? Aslında bu sorunun birçok cevabı olabilir. Ancak bence yapımcılarla, seyirciler arasındaki sağlıklı iletişim, en büyük başarı nedenidir. Yapımcılar film üretirken, seyircinin nabzını tutan sinema salonu işletmecilerinin tavsiyelerini dinliyorlar, tabiri caizse “ne diyorlarsa yapıyorlardı”. Salon işletmecileri, “Cüneyt Arkın ile Türkan Şoray’ın oynadığı, şu, şu konuda bir film” sipariş ediyor, yapımcılar da çekiyordu. Hatta seyircinin çok olduğu bölgelerde yaşayan insanlara göre bile filmler üretiliyordu. O dönemlerde Çukurova’nın büyük bir izleyici kitlesine sahip olması “Adanalı kahramanlar” dönemini açmıştı. Yapımcılar Adana bölgesinde yaşanan ya da Adanalıların İstanbul’da yaşadıklarını anlatan filmlerle müthiş başarılara imza atmışlardı. Adanalı Kardeşler, Adanalı Tayfur Kardeşler, Helal Adanalı Celal, Adana Urfa Bankası ve daha niceleri… Bu filmler, sinema sektöründe başarının anahtarının isimleri gibidir: Seyirciye istediğini vermek… Tabii bunun için önce seyircinin ne istediğini bilmek gerek. Bu konuda hem sinema, hem de TV dizi sektörü bence doğru yolda. Giderek daha çok seyirciyi “yakalayan” ürün piyasaya sunuluyor. Üstelik artık üretilen filmler sadece Türkiye’de değil onlarca ülkede de sevilerek izleniyor. Türk sinema ve TV dizisi sektörünün çevre ülkelerdeki teveccühe uygun davranıp, Arap ülkeleri ve Balkanlar’da geçen filmler üretmeye başlamasının da zamanı geldi. Üstelik tüm hakları televizyonlara devredilecek filmler üretmekten sıkılan yapımcıların, güçlü finansörleri o ülkelerde bulması da mümkün… Öztürk Serengil’in Adanalı bir mirasyedi olarak söylediği “patates ekmiş altın biçmiş babam” şarkısındaki gibi, seyircinin istediğini eken, gişeyi biçer... SOLDAN SAĞA: 1- Ekonomisinin temeli balıkçılığa dayanan, ordusu ve demir yolu bulunmayan, para birimi kron olan ada ve Avrupa ülkesi… Arsenik elementinin simgesi… 2- Ibiza, Cordoba, Toledo markalarına sahip İspanyol otomobil üreticisi… Türkiye’de bir holding… 3- Makedonya’nın plaka kodu… Alacak verecek kalmadığını gösteren belge, aklama belgesi… 4- Paketini lila renkli bir ineğin süslediği çikolata markası… Denizli’nin bir ilçesi… Vatikan’ın internet harfleri… 5- Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı’nı simgeleyen İngilizce kısaltma… Kamu işlerinin yürütüldüğü büyük yapı… 6- Tanıtımlarında “Uç Türkiye Uç” sloganını kullanan İstanbul merkezli bir havayolu şirketi… Romanya’nın plaka işareti… 7- Hollanda’nın internet kodu… Menekşe rengi… 8- Acele Posta Servisi anlamındaki harfler… Avrupa Ekonomik Topluluğu anlamında kullanılan kısaltma… Hava basıncı birimi… 9- Eski Mısır’da güneş tanrısı… Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nı simgeleyen harfler… Balıkesir’in Ayvalık ilçesine bağlı bir ada… 10- Şölen Çikolata’nın çocuklara yönelik sürpriz yumurta ürünü… Fıstığı ve sakızı vardır… Çokluk ikinci kişi zamiri… 11- Kazma kürek yaktıran ay… (Tersi) Berilyum elementinin simgesi… Belirli bir sürenin sonunda, belirli bir paranın, belirli bir kimseye ödeneceğini belirten senet… 12- 100 m² değerinde yüzey ölçü birimi… İsim… Bir yazıda sayfa altına konulan açıklama. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1- İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası için kullanılan kısaltma… Bursa merkezli bir meyve suyu markası… 2- Zekâ varlığı gösteren… Satıcıların belirli günlerde mallarını satmak için sergiledikleri belirli geçici yer… 3- Bir nota… Fransız kimyager Pasteur’ün ön adı… İngilizcede “Mister”in kısaltılmışı… 4- Otogaz sektöründe faaliyet gösteren, “Arka Sokaklar” TV dizisinin de sponsoru olan firma… Bir ülkede kontenjan sisteminden ithal edilecek malların çeşitlerini ve çeşit oranlarını veya miktarlarını gösteren liste… 5- Eşleri kardeş olan erkeklerin birbirine göre durumu… 6- Geniş karşıtı… Bir dileği bildirmek için resmî makamlara sunulan, imzalı ve adresli, pullu veya pulsuz yazı… 7- Şefkatli, anne gibi davranan… Başkenti Washington olan ülke… 8- (Tersi) Unilever tarafından 1950’den beri üretilen margarin markası… Kamerun’un internet harfleri… 9- İstanbul’un bir ilçesi… Bir işaret sıfatı… British Petrol için kullanılan kısaltma… 10- Kırgızistan para birimi… İsviçre merkezli bir saat markası… 11- Bulgar para birimi… Tüccarın malını gümrükten çekebilmesi için vapur kumpanyasından yük konşimentosuna karşılık verilen havale… 12- Başlıca içeceğimiz… Altın, gümüş gibi madenlerden yapılmış şeylerin saflık derecesi… Havada beşte dört oranında bulunan element. TÜRKİYE Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından önümüzdeki yıl 112’si uluslararası olmak üzere 405 fuarın yapılmasına izin verildi. TOBB, Türkiye’de düzenlenecek fuarların etkin ve kapsamlı biçimde tanıtılması amacıyla hazırladığı 2012 Yılı Fuar Takvimi’ni yayımladı. TOBB’dan yapılan açıklamaya göre, 2012 yılında en yoğun fuar programı Mart ayında olacak. 405 fuarın, 70’i Mart ayında düzenlenecek. Mart ayını 64 fuar ile Nisan ve 59 fuar ile Eylül ayı takip edecek. Gelecek yıl düzenlenecek 405 fuarın 209’u İstanbul’da, 28’i Bursa’da, 27’si İzmir’de gerçekleştirilecek. Ankara ve Antalya’da ise 18’er fuar düzenlenecek. Önümüzdeki yıl tarım, seracılık, hayvancılık ve teknolojileri konusunda 42, ısıtma, soğutma, havalandırma, doğalgaz ve sistemleri, inşaat malzemeleri, banyo, mutfak, seramik, nalburiye, hırdavat, tesisat konusunda 35, eğitim, eğitim ekipmanları ve teknolojileri konusunda ise 31 fuar yapılacak. 2012 Yılı Fuar Takvimi’ne http://www.tobb.org.tr/Fua rlarMudurlugu/Sayfalar/AnaS ayfa.aspx adresinden ulaşmak mümkün. 40 ülkeden bin 500 firma Katar’da ikili görüşecek TÜRKİYE Odalar ve Borsalar Birliği’nden gönderilen bilgide; 4-5 Aralık 2011 tarihlerinde Katar’ın başkenti Doha’da ‘İşletme Sahipleri Birliği ve İş Dünyası Gençliği Birliği – İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT)’ temalı yıllık konferansın düzenleneceği bildirildi. Konferans, 40 ülkeden bin 500’e yakın firmaya ev sahipliği yapacak. Ayrıca konferansta işadamları ikili iş görüşmeleri de gerçekleştirebilecek. Bilgi [email protected] Gelecek yıl 405 fuar düzenlenecek TARİHTE BU HAFTA 20 yıldan bu yana Londra’nın ev sahipliği yaptığı ‘IPRA Altın Küre Ödülleri’ ödül töreni ilk kez İstanbul’da düzenleniyor. Uluslararası Halka İlişkiler Derneği (IPRA) dünyanın halkla ilişkiler alanındaki en prestijli ödüllerini İstanbul’da sahiplerine verecek. 29 kategoride verilen ‘Altın Küre Ödülleri GWA’ 21 Ekim Cuma gecesi düzenlenecek törenle sahiplerini bulacak. Bu yıl 20’nci yıldönümü kutlanan GWA ödül törenine dünyanın 100’den fazla en iyi halkla ilişkiler uzmanı katılacak. IPRA, son dönemde Chicago, İstanbul, Pekin ve Lima’da düzenlenen Dünya Halkla İlişkiler Kongreleri ile etik kurallar açısından halkla ilişkiler sektörüne yol gösterirken, IPRA, GWA Ödülleri’nin sponsorlarından biri olan Birleşmiş Milletler, UNESCO ve OECD gibi uluslararası kuruluşlar tarafından tanınıyor. İletişimciler 20 yıldan sonra İstanbul’da toplanacak Sayfa11_Sayfa 10.qxd 30.09.2011 01:29 Page 1

Upload: others

Post on 31-Oct-2019

22 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: ismail.sen@ito.org.tr Yeflilçam baflar›l›yd›, çünkü…ismailsen.com/pdf/09.30.2011.pdf · eko-magazİn BULMACA Haz›rlayan Nalan M. ALAKENT ile ti sim@so rus hop.com

} }3 0 E Y L Ü L 2 0 1 1

SAYFA 11

eko-magazİn

BULMACAHaz›rlayan

Nalan M. ALAKENTile ti sim@so rus hop.com

BULMACANIN ÇÖZÜMÜ 9. SAYFADA

HAFTALIK İsmailŞen

[email protected]

KARİKATÜRLERDEKİ TARİH 30 Eylül1978 yılında

bugün, BaşbakanBülent Ecevit’inütopyası Köy-Kentprojesinin ilk

uygulaması Mudurnu’ya bağlı Taşkestiköyünde başlatıldı.

1 Ekim1880 yılında bugün Thomas Alva Edison, ilk

ampül fabrikasının açılışını yaptı. O gündensonra dünyada “gece ve gündüz” farkıazalmaya başladı.

1949 yılındabugün, “teorikkurucu babası” KarlMark’ın sanayitoplumlarındagerçekleşeceğiniöngördüğü komünizm bir köylü toplumundadaha kuruldu. Çin Halk Cumhuriyeti’nin ilkbaşkanı Mao Zedong oldu.

2 Ekim1964 yılında bugün, bilim adamlarınca

yapılan bir açıklamayla,sigaranın kanser nedeniolabileceği anlaşıldı. Bubilgi, sigarayı öven,sağlığa yararlı olduğunuiddia eden reklamların

sonunu getiren süreci başlatacaktı.3 Ekim1931 yılında bugün, hükümete Türk

ekonomisiyle ilgili çeşitli raporlar sunanyabancı uzmanların önerisiyle hazırlanan 1715sayılı yasaya dayanarak kurulan TürkiyeCumhuriyeti Merkez Bankası hizmete açıldı.

4 Ekim1905 yılında bugün Wright kardeşlerden

Orville, yaptıkları uçakla kısa bir süre de olsahavada kalarak ilk uçan insan ünvanınıkazandı vehavacılıksanayiinintemellerini attı.

1957 yılındabugün Sovyetler’inuzaya gönderip,yörüngeyeoturtmayıbaşardığı ilk uyduSputnik, Doğu veBatı blokları arasındaki uzay yarışını başlattı.Sputnik’ten sadece iki yıl sonra aynı gün,Sovyetler’in Luna – 3 adlı roketi,ayın görünmeyen yüzünün ilkfotoğraflarını çekecekti.

5 Ekim1925 yılında bugün, genç

Cumhuriyet’in ilk altınıİstanbul Darphanesi’ndebasılarak, Cumhurbaşkanı GaziMustafa Kemal’e gönderildi.

6 Ekim1926 yılında bugün, Türkiye’nin ilk uçak

fabrikası Kayseri’de açıldı. Fabrika, demiryolumüteahhidi Nuri’nin (Demirağ) bir yatırımı olarak

gerçekleşti. Bufabrikalarda1940’lı yıllarakadar uçaküretilecek veihracatıyapılacaktı.

22 Mart 1339 / 22 Mart 1923 Akbaba Akbaba Dergisi

Bir iş adamınınyeteneği; bir malıçok olduğu yerdendeğerli olduğu yeregetirebilmektir.

‘‘

”RalphWaldo

Emerson1803- 1882 yılları

arasında yaşamış, öncevaaz veren, papazlığıbıraktıktan sonrakonferanslar vererekünlenen, Harvardmezunu, AmerikanDeneyüstücülüğü’nün enönemli temsilcisi.

En heyecanlı eser

Kadın – Öyle bir eserokumak istiyorum ki,

okuyunca heyecandançıldırayım, bayılayım!...

Erkek – Öyle isebakkalın hesap

pusulasını oku1…

Son zamanlardatahtını kredi kartı

ekstresine kaptırsa daeskiden en heyecan

yaratan metin bakkalınveresiye defteriydi. Bu

arada karikatürün çizeri,daha çok yazarlığıyla

tanıdığımız Cevat Şakir,nam-ı diğer Halikarnas

Balıkçısı…

Veresiyedefteri ve

kalpçarpıntısı

1926’da Nagoya’da doğdu, 1999’da Tokyo’da öldü.Bu iki tarih arasında dünya elektronik ve eğlencehayatında silinmez izler bıraktı. Walkman gibi birfenomenin fikir babalığını da yaptı, Amerika BirleşikDevletleri’nde borsada işlem gören ilk şirketinCEO’luğunu da…

Sake üreticisi bir babanın oğlu olarak doğdu. Osakaİmparatorluk Üniversitesi Fizik bölümünü bitirdi.İkinci Dünya Savaşı boyunca bir Japon subayı olarakgeri hizmette çalıştı. Savaştan sonra Sony’nintemellerini birlikte atacağı Masaru Ibuka’yla birlikteçeşitli askeri teknolojiler geliştirdi.

1946’da Ibuka’yla birlikte önce bir iletişimlaboratuvarı sonra da telekomünikasyon mühendisliğişirketi kurdu. Şirketin adı Tokyo Tsuşin KagyoKabuşiki Kayşa idi… 12 yıl sonra, 1958’de isabetli birkararla şirketin adını Sony olarak değiştirdiler. Latinceses anlamına gelen “sonus”tan mülhem verilen Sonyadı için Morita, “tüm dünyada tanınabilecek, her dildetelaffuz edilebilecek bir isim olsun istedik” diyecekti.

Sony markasıyla ilk transistörlü radyoyu, ilktransistörlü televizyonu, evlerde kullanılan ilkvideoyu, ilk walkmanı üretti.

Morita’nın şirketteki görevi işletme ve pazarlamaylailgiliydi. Sony ürünlerinin uluslararası pazarlaraulaşmasını sağladı ve 1960’ta Sony Corporation ofAmerica’yı kurdu. “Amerikanlaşma Süreci” adınıverdiği, Amerikan reklam ajanslarıyla çalışma,Amerika’da üretim yapma gibi stratejileri de başarılıoldu. 1972’de Sony, New York Borsası’na kaydolan ilkJapon şirketi oldu.

1986’da otobiyografisini “Made in Japan” ismiyleyayınladı. İkinci kitabı “Hayır Diyebilen Japonya”da,Amerika’nın Japonya’ya uyguladığı ekonomikpolitikaları ağır bir biçimde eleştirdi.

Morita’nın Sony’yi uluslararası bir şirket yapmasüreci, fikir babası olduğu walkmanın olağanüstübaşarısıyla tamamlandı. 1988’de ABD’de şirket almayabaşladı. Önce bünyesinde üç önemli şirketi; ColombiaRecords, Epic Records ve CBS’i bulunduran CBSRecords Group’u aldı. Bir yıl sonra, Hollywood’unsimgelerinden Colombia Pictures Entertaiment’ınadının önüne Sony’yi ekledi.

1993’te tenis oynarken geçirdiği beyin kanamasısonrası Sony’deki görevinden ayrıldı ve Hawaii’deyaşamaya başladı. 1999’da Tokyo’da zatürredenöldüğünde ardında büyük bir imparatorluk bıraktı.

O BİR İŞADAMI

Walkman ve Sony’ninbabası Akio Morita

Yeflilçam baflar›l›yd›, çünkü…Yeşilçam yapımı filmler

1970’li yıllara kadar, tümülkede hep “kapalı gişe”oynadı. Her şehirde,kasabada onlarca sinemavardı. Çoğunun kışlıksinemasının yanında bir deyazlığı vardı. Sinemadasigara tüttürmek yasakdeğildi. Çekirdek çıtlatmak,hatta mütevazı sofralarkurulması sıradandı.

Allah’a şükür, sinemayatencere tencere yemekgetirilen bir dönemdebüyüdüm. Aynı filmde,yaşlı, çocuk tüm seyircilerkahkahalarla gülüyor, hıçkıra hıçkıraağlıyordu. Filmler genellikle mutlu sonlabitiyor, seyirci sinemadan ayrılırkengülümsüyordu.

Sinemanın koltukları, pardonsandalyeleri yetmediğinde getirilenminderlerle yerlere oturuluyordu. Türksinemasının bugün yaşadığı ikinci altındönemi bile o dönemin eline su dökemez.Çünkü o dönemin en önemli özelliği, heryıl üretilen yüzlerce filmden çok azınınbaşarısız olmasıydı. Bugün ise çok azıbüyük gişe başarısını elde ediyor, kalantüm filmler çakılıyor. Buna da şükür çünkü,seyredilen filmlerin yarıdan fazlası“yerli”…

Neyse, yine Türk sinemasının birinci altındönemine dönelim. O olağanüstü başarı

nasıl elde edilmişti? Tüm ülke hipnotizeolmuş gibi sinemaları nasıl doldurmuştu?

Aslında bu sorunun birçok cevabıolabilir. Ancak bence yapımcılarla,seyirciler arasındaki sağlıklı iletişim, enbüyük başarı nedenidir. Yapımcılar filmüretirken, seyircinin nabzını tutan sinemasalonu işletmecilerinin tavsiyelerinidinliyorlar, tabiri caizse “ne diyorlarsayapıyorlardı”.

Salon işletmecileri, “Cüneyt Arkın ileTürkan Şoray’ın oynadığı, şu, şu konudabir film” sipariş ediyor, yapımcılar daçekiyordu. Hatta seyircinin çok olduğubölgelerde yaşayan insanlara göre bilefilmler üretiliyordu.

O dönemlerde Çukurova’nın büyük birizleyici kitlesine sahip olması “Adanalıkahramanlar” dönemini açmıştı. Yapımcılar

Adana bölgesinde yaşananya da Adanalılarınİstanbul’da yaşadıklarınıanlatan filmlerle müthişbaşarılara imza atmışlardı.

Adanalı Kardeşler,Adanalı Tayfur Kardeşler,Helal Adanalı Celal,Adana Urfa Bankası vedaha niceleri… Bu filmler,sinema sektöründebaşarının anahtarınınisimleri gibidir: Seyirciyeistediğini vermek… Tabiibunun için önce seyircininne istediğini bilmek gerek.Bu konuda hem sinema,

hem de TV dizi sektörü bence doğru yolda.Giderek daha çok seyirciyi “yakalayan”ürün piyasaya sunuluyor. Üstelik artıküretilen filmler sadece Türkiye’de değilonlarca ülkede de sevilerek izleniyor.

Türk sinema ve TV dizisi sektörününçevre ülkelerdeki teveccühe uygundavranıp, Arap ülkeleri ve Balkanlar’dageçen filmler üretmeye başlamasının dazamanı geldi. Üstelik tüm haklarıtelevizyonlara devredilecek filmlerüretmekten sıkılan yapımcıların, güçlüfinansörleri o ülkelerde bulması damümkün…

Öztürk Serengil’in Adanalı bir mirasyediolarak söylediği “patates ekmiş altın biçmişbabam” şarkısındaki gibi, seyircininistediğini eken, gişeyi biçer...

SOLDAN SAĞA: 1- Ekonomisinin temeli balıkçılığadayanan, ordusu ve demir yolu bulunmayan, para birimikron olan ada ve Avrupa ülkesi… Arsenik elementininsimgesi… 2- Ibiza, Cordoba, Toledo markalarına sahipİspanyol otomobil üreticisi… Türkiye’de bir holding… 3-Makedonya’nın plaka kodu… Alacak verecek kalmadığınıgösteren belge, aklama belgesi… 4- Paketini lila renkli birineğin süslediği çikolata markası… Denizli’nin bir ilçesi…Vatikan’ın internet harfleri… 5- Ekonomik İşbirliği veKalkınma Teşkilatı’nı simgeleyen İngilizce kısaltma…Kamu işlerinin yürütüldüğü büyük yapı… 6- Tanıtımlarında“Uç Türkiye Uç” sloganını kullanan İstanbul merkezli birhavayolu şirketi… Romanya’nın plaka işareti… 7-Hollanda’nın internet kodu… Menekşe rengi… 8- AcelePosta Servisi anlamındaki harfler… Avrupa EkonomikTopluluğu anlamında kullanılan kısaltma… Hava basıncıbirimi… 9- Eski Mısır’da güneş tanrısı… Kara KuvvetleriKomutanlığı’nı simgeleyen harfler… Balıkesir’in Ayvalıkilçesine bağlı bir ada… 10- Şölen Çikolata’nın çocuklarayönelik sürpriz yumurta ürünü… Fıstığı ve sakızı vardır…Çokluk ikinci kişi zamiri… 11- Kazma kürek yaktıran ay…(Tersi) Berilyum elementinin simgesi… Belirli bir süreninsonunda, belirli bir paranın, belirli bir kimseye ödeneceğinibelirten senet… 12- 100 m² değerinde yüzey ölçü birimi…İsim… Bir yazıda sayfa altına konulan açıklama.

YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1- İstanbul SerbestMuhasebeci Mali Müşavirler Odası için kullanılankısaltma… Bursa merkezli bir meyve suyu markası… 2-Zekâ varlığı gösteren… Satıcıların belirli günlerde mallarınısatmak için sergiledikleri belirli geçici yer… 3- Bir nota…Fransız kimyager Pasteur’ün ön adı… İngilizcede“Mister”in kısaltılmışı… 4- Otogaz sektöründe faaliyetgösteren, “Arka Sokaklar” TV dizisinin de sponsoru olanfirma… Bir ülkede kontenjan sisteminden ithal edilecekmalların çeşitlerini ve çeşit oranlarını veya miktarlarınıgösteren liste… 5- Eşleri kardeş olan erkeklerin birbirinegöre durumu… 6- Geniş karşıtı… Bir dileği bildirmek içinresmî makamlara sunulan, imzalı ve adresli, pullu veyapulsuz yazı… 7- Şefkatli, anne gibi davranan… BaşkentiWashington olan ülke… 8- (Tersi) Unilever tarafından1950’den beri üretilen margarin markası… Kamerun’uninternet harfleri… 9- İstanbul’un bir ilçesi… Bir işaretsıfatı… British Petrol için kullanılan kısaltma… 10-Kırgızistan para birimi… İsviçre merkezli bir saatmarkası… 11- Bulgar para birimi… Tüccarın malınıgümrükten çekebilmesi için vapur kumpanyasından yükkonşimentosuna karşılık verilen havale… 12- Başlıcaiçeceğimiz… Altın, gümüş gibi madenlerden yapılmışşeylerin saflık derecesi… Havada beşte dört oranındabulunan element.

TÜRKİYE Odalar ve BorsalarBirliği (TOBB) tarafındanönümüzdeki yıl 112’siuluslararası olmak üzere 405fuarın yapılmasına izin verildi.

TOBB, Türkiye’dedüzenlenecek fuarların etkin vekapsamlı biçimde tanıtılmasıamacıyla hazırladığı 2012 YılıFuar Takvimi’ni yayımladı.

TOBB’dan yapılanaçıklamaya göre, 2012 yılındaen yoğun fuar programı Martayında olacak. 405 fuarın, 70’iMart ayında düzenlenecek.Mart ayını 64 fuar ile Nisan ve59 fuar ile Eylül ayı takipedecek.

Gelecek yıl düzenlenecek 405fuarın 209’u İstanbul’da, 28’i

Bursa’da, 27’si İzmir’degerçekleştirilecek. Ankara veAntalya’da ise 18’er fuardüzenlenecek.

Önümüzdeki yıl tarım,seracılık, hayvancılık veteknolojileri konusunda 42,ısıtma, soğutma, havalandırma,doğalgaz ve sistemleri, inşaatmalzemeleri, banyo, mutfak,seramik, nalburiye, hırdavat,tesisat konusunda 35, eğitim,eğitim ekipmanları veteknolojileri konusunda ise 31fuar yapılacak.

2012 Yılı Fuar Takvimi’ne http://www.tobb.org.tr/Fua

rlarMudurlugu/Sayfalar/AnaSayfa.aspx adresinden ulaşmakmümkün.

40 ülkeden bin500 firmaKatar’da ikiligörüşecek

TÜRKİYE Odalar ve BorsalarBirliği’nden gönderilen bilgide; 4-5Aralık 2011 tarihlerinde Katar’ınbaşkenti Doha’da ‘İşletme SahipleriBirliği ve İş Dünyası Gençliği Birliği –İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT)’ temalıyıllık konferansın düzenleneceğibildirildi. Konferans, 40 ülkeden bin500’e yakın firmaya ev sahipliğiyapacak. Ayrıca konferanstaişadamları ikili iş görüşmeleri degerçekleştirebilecek. Bilgi [email protected]

Gelecek yıl 405 fuar düzenlenecek

TARİHTE BU HAFTA

20 yıldan bu yana Londra’nın evsahipliği yaptığı ‘IPRA Altın KüreÖdülleri’ ödül töreni ilk kez İstanbul’dadüzenleniyor.

Uluslararası Halka İlişkiler Derneği(IPRA) dünyanın halkla ilişkileralanındaki en prestijli ödülleriniİstanbul’da sahiplerine verecek.

29 kategoride verilen ‘Altın KüreÖdülleri GWA’ 21 Ekim Cuma gecesidüzenlenecek törenle sahiplerinibulacak. Bu yıl 20’nci yıldönümükutlanan GWA ödül törenine dünyanın100’den fazla en iyi halkla ilişkileruzmanı katılacak.

IPRA, son dönemde Chicago, İstanbul,

Pekin ve Lima’da düzenlenen DünyaHalkla İlişkiler Kongreleri ile etikkurallar açısından halkla ilişkilersektörüne yol gösterirken, IPRA, GWAÖdülleri’nin sponsorlarından biri olanBirleşmiş Milletler, UNESCO ve OECDgibi uluslararası kuruluşlar tarafındantanınıyor.

İletişimciler 20 yıldansonra İstanbul’da toplanacak

Sayfa11_Sayfa 10.qxd 30.09.2011 01:29 Page 1