fazilet dergisi-sayı1

24
“Faziletli nesiller yetiştirir...” Özel Üsküdar Bağlarbaşı Anadolu Lisesi Özel İstanbul Fen Lisesi Aylık Kültür ve Sanat e-Dergisi Şubat 2013 Sayı:1

Upload: fahriye-ayaz

Post on 08-Mar-2016

241 views

Category:

Documents


4 download

DESCRIPTION

Fazilet Dergisi-Sayı1

TRANSCRIPT

Page 1: Fazilet Dergisi-Sayı1

fazilet “Faziletli nesiller yetiştirir...”

Özel Üsküdar Bağlarbaşı Anadolu Lisesi Özel İstanbul Fen Lisesi

Aylık Kültür ve Sanat e-DergisiŞubat 2013

Sayı:1

Page 2: Fazilet Dergisi-Sayı1

fazilet “Faziletli nesiller yetiştirir...”

Kültür ve Sanat e- Dergisiİlim ve Fazilet Vakfı Eğitim Kurumları

Başkan ve Kurucu Temsilcisi:

Mahmut EKŞİ

Genel Müdür:

Veli ŞİRİN

Sahibi:

Özel Üsküdar Bağlarbaşı Anadolu Lisesi ve

Özel İstanbul Fen Lisesi Adına

Hasan ÜNALDI

Sorumlu Yönetmen:

Tahir YÜKSEL

Yayın Kurulu:

Hasan ÜNALDI - Müdür

Tahir YÜKSEL – Edebiyat Öğretmeni

Bilal Murat ÖZPOLAT – Edebiyat Öğretmeni

Hamideddin İÇLİ – Edebiyat Öğretmeni

Gizem AKAY – Edebiyat Öğretmeni

A.Talha BOYALIK – Din Kültürü Öğretmeni

M. Şeref GÜNAYDIN – Coğrafya Öğretmeni

Hasan ATAY – Tarih Öğretmeni

Murat ÖZSOY – Felsefe Öğretmeni

Betül YEREBAKAN – Rehberlik Öğretmeni

İlayda KOÇ – Özel Üsküdar Bağlarbaşı Anadolu Lisesi Öğrenci Temsilcisi

Sevde ÖZELLİ – Özel İstanbul Fen Lisesi Öğrenci Temsilcisi

Grafik - Tasarım:

Gülşah ATALAY

İletişim:www.ilimfaziletvakfi.org.tr

e-posta: [email protected]

Page 3: Fazilet Dergisi-Sayı1

İçindekiler

Künye ................................................................................................................................................... 2

Takdim ................................................................................................................................................ 4

Yayınlarımız ....................................................................................................................................... 5

Okulumuzu Tanıyalım / Mahmut EKŞİ ......................................................................................... 6

Okulumuzu Tanıyalım / Veli ŞİRİN ............................................................................................... 7

Bağlarbaşı Anadolu Lisesi’nde Uygulamalı Tarih Dersleri / Söğüt ............................................ 8

Söğüt’te Tarih Dersleri / Dursun Fakıh- Şeyh Edebali- Ahilik ................................................... 9

İznik Çinisi ......................................................................................................................................... 10

Sefer Ekşi Kültür Ve Sanat Ödülleri / Çanakkale Savaşı Konulu Öykü Yarışması ................... 11

Afrika’da Su Kuyuları Açtık (Çad) .................................................................................................. 12

Özel İstanbul Fen Lisesi ve Özel Bağlarbaşı Anadolu LisesiKültür - Sanat Ödülleri Sahiplerini Buluyor / Amir ATEŞ............................................................ 14

Özel İstanbul Fen Lisesi ve Özel Bağlarbaşı Anadolu LisesiKültür - Sanat Ödülleri Sahiplerini Buluyor / Üsküdar Musiki Cemiyeti .................................. 15

İz Bırakanlar / Türkiye’nin İlk Atom Mühendisi: Ahmed Yüksel ÖZEMRE ............................ 16

Özel İstanbul Fen Lisesi’nden TÜBİTAK Projelerine Büyük İlgi ............................................... 17

Özel İstanbul Fen Lisesi’nden ‘NASA: A Human Adventure’ Sergisi’ne Ziyaret ...................... 18

Değerler Eğitimi: Bir Arada Yaşama ve Kardeşlik ........................................................................ 19

Değerler Eğitimi: Nezaket ................................................................................................................ 20

Etkinlik Takvimi ............................................................................................................................... 21

Fotoğraf Albümü / Çad’da Açılan Su Kuyuları ............................................................................. 22

Fotoğraf Albümü / Söğüt -İznik Gezisi .......................................................................................... 23

Fotoğraf Albümü / Ankara Gezisi .................................................................................................. 24

Page 4: Fazilet Dergisi-Sayı1

Takdim“ Vakıf İyilik ve Yardımseverliğin Anıtlaşmasıdır.”

Türkiye’de eğitim kalitesini artırma amacıyla hizmet veren “İLİM ve FAZİLET VAKFI”, Türk milletinin millî, ahlakî, manevî ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, 21. yüzyılın gerektirdiği bilgi ve beceri donanımına sahip öğrenciler yetiştirmeye devam etmektedir.

Amaçları arasında ‘seminerler, konferanslar düzenlemek, kütüphaneler ve eğitim alanları açmak, öğretimle ilgili kitap ve eserler neşretmek’ olan vakfımız, “Eğitime yapılan yatırım, geleceğe yapılan en büyük yatırımdır” düşüncesinden hareketle, birlikte çalıştığı alanında yetkin eğitim kadrosuyla öğrencilerini hayata hazırlamaktadır.

İlim ve Fazilet Vakfı Eğitim Kurumları Kültür Sanat Dergisi; eğitim kurumlarımızda bilinen eğitim ve öğretim tekniklerinin yanında, öğrencilerimizin kendilerini geliştirip ifade edebilecekleri, bilgi ve yeteneklerini ortaya çıkarma imkanı bulabilecekleri sosyal faaliyetler ve sosyal sorumluluk projelerimizle birlikte ve aynı amaçla oluşturulmuştur. Öğrencilerimizi bilim ve sanatın her alanında desteklemeyi ve teşvik etmeyi amaçlayan faaliyetlerimizden biri olarak, dergimiz okullarımızın kültürel ve sanatsal çalışmalarına da zemin hazırlayacaktır.

Hasan ÜNALDI

Page 5: Fazilet Dergisi-Sayı1

İlim ve Fazilet Vakfı EğitimKurumları, verdiği nitelikli eğitimin yanısıra öğrencilerinin milli ve manevi değerler kazanmasını ve bu değerlerimümkünolduğuncahayatageçirmesiniarzulamaktadır.Bununiçinfaziletlinesilleryetiştirmeyişiaredinmiştir.

Fazilet Eğitim Kurumları tüm bunlarla birlikte öğrencilerini sosyalfaaliyetlerlededestekleyerekadındansözettirmiş,öğrencilerinitoplumdasözsahibibireylerolarakyetiştirmeyitemelprensipleriarasınakatmıştır.

Gerek okul içinde gerçekleştirilen etkinlikler, gerekse hazırlanankültür-sanatyayınları,FaziletEğitimKurumları’nınbuiddiasındanekadardoğruyoldaolduğununkanıtıdır.

Sadece2012Yılı’ndayayınlananüçadetkitap(Mevlana-ÇanakkaleDestanı- Vatan ŞiirleriAntolojisi), ileride bu tür kültürel içerikli yayınlarınartarakdevamdevamedeceğininmüjdesidir.

Yayınlarımız

Page 6: Fazilet Dergisi-Sayı1

Okulumuzu Tanıyalım

İlim ve Fazilet Vakfı Başkanı

Mahmut EKŞİ 1952 yılında Rize’nin İkizdere ilçesi Bayır Köyünde doğdu. Köyünde başladığı ilköğretimini, ailesinin İstanbul’a gelmesi üzerine Üsküdar’da tamamladı.

Haydarpaşa Lisesi’ni bitiren Mahmut Ekşi; daha sonra İTİA (Marmara Üniversitesi) Siyasal Bilimler Fakültesi’ni bitirdi.

Üniversite yıllarından itibaren aile şirketlerinde çalışmaya başladı. Mensubu olduğu Ekşioğlu ailesinin Türkiye’de öncülüğünü yaptığı inşaatçılık alanında büyük çaplı taahhütler gerçekleştirdi, binlerce ailenin ev sahibi olmasını sağladı.

İlim ve Fazilet Vakfı, Rize Vakfı, Ekşioğlu Vakfı, Harun Ekşi Vakfı ve Haydarpaşa Lisesi Vakfı gibi vakıfların kuruluş ve yönetimlerinde görev aldı. Marmara Eğitim Gönüllüleri Derneği,

Üsküdar Rizeliler Derneği, Üsküdar Anadolu Spor Kulübü, Üsküdar İcadiye ve Sultantepe Spor Kulüpleri fahri başkanlıkları gibi dernek ve spor kulübü faaliyetlerine katıldı.

Zaman zaman siyaset ile de ilgilenen Mahmut Ekşi, desteklediği siyasi kulvarlarda MKYK ve GENEL İDARE KURULU Üyelikleri yaptı.

Halen İlim ve Fazilet Vakfı’nın başkanlığını yürüten Ekşi evli ve 6 çocuk sahibidir.

Page 7: Fazilet Dergisi-Sayı1

Okulumuzu Tanıyalım

İlim ve Fazilet Vakfı Eğitim Kurumları Genel Müdürü

Eğitimci, Tarihçi, Yazar...

Veli Şirin, 1952 yılında Afyonkarahisar ilinin Sandıklı İlçesi’nin Yavaşlar (Köyünde) Kasabası’nda doğdu. 1969 yılında Yunusemre İlköğretmen Okulu son sınıfında iken, Yüksek Öğretmen okulu sınavlarını kazanarak, önce İzmir Yüksek Öğretmen okuluna kaydolup, bir yıl sonra da İstanbul Yüksek Öğretmen Okuluna geçti. Aynı yıl İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümüne giren Veli Şirin, öğrenciliği sırasında başladığı basın-yayın alanındaki çalışmalarını mezuniyetini takiben iki yıl daha sürdürdükten sonra, 1977’den itibaren öğretmenliğe geçti. 1986 yılında Özel Erenköy Güneş Lisesi’ne geçen ve 1989 yılında bu okulun müdürlüğüne getirilen Veli Şirin, bu okulun 2001 tarihinde kapanışına kadar çalıştı. 1998 yılında Güneş Lisesi’nin FMV Işık Liseleri bünyesine katılması ile bu kurumlarda görev alan Veli Şirin, kapanış sürecine giren Güneş Lisesi müdürlüğü ile birlikte, Işık Liseleri Genel Müdürlüğü idarî kısmında çalıştı. İstanbul Yüksek Öğretmen Okulu ile birlikte İ.Ü.Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünü bitiren Veli Şirin aynı fakültede yüksek lisans yaptı. Doktora çalışmalarını sürdürmektedir. 1998 yılında Tarih ve Tabiat Vakfı kurucu heyetinde bulunan ve bu tarihten itibaren yönetim kurulu başkanlığını 2006 yılına kadar sürdüren Veli Şirin, bu görevi sırasında pek çok ilmî tarih eserinin editörlüğünü yapmış, milli ve milletlerarası toplantılar düzenlenmesini temin etmiştir. 1971 yılında Yüksek Öğretmen Okulundaki arkadaşları ile çıkardıkları PINAR kültür ve sanat dergisinde on yıla yakın, Bayrak Gazetesi, Türk Edebiyatı, Boğaziçi, Altınoluk, Panel, Umran, Yarınlar İçin Düşünce, Türkiye

Yazarlar Birliği Yıllığı, Tarih Bilinci Dergisi gibi çeşitli yayın organlarında aralıklarla yazıları yayınlandı. 1986 yılında Lise Tarih-III ders kitabını hazırlayan Veli Şirin, 1987-1988 de Lise Tarih-I ve Lise Tarih-II kitaplarını da hazırlayıp yayınladı. Ders kitaplarını 1993–1994 yıllarında ders geçme ve kredili sisteme göre yeniledi. Ders kitapları 2000 yılına kadar liselerde okutuldu. 1996 yılında “Anahatları ile Siyasi ve Kültürel Osmanlı Tarihi” ve yine aynı yıl Özyürek yayınları arasında “Açıklamalı Tarih Atlası” basıldı. 2001’de “Asakir-i Mansure Ordusu ve Seraskerlik” isimli eseri Tarih ve Tabiat Vakfı (Tatav) tarafından yayınlandı.

Veli ŞİRİN

Page 8: Fazilet Dergisi-Sayı1

BAĞLARBAŞI ANADOLU LİSESİ’ ndeUygulamalı Tarih Dersleri

Bağlarbaşı Anadolu Lisesi’nde 2012-2103 öğretim yılı başından itibaren, öğrencilerin tarih bilinci kazanmaları ve ezbercilikten uzaklaşmaları amacıyla “Uygulamalı Tarih Dersleri” başlatıldı.

Uygulamalı tarih dersleri kapsamında 9. sınıf öğrencileri, Osmanlı Devleti’nin kuruluşunu öğrenmek ve incelemek için Devletin kuruluş yeri olan Söğüt’e, ardından Bilecik’e ve İznik’e götürülüp, gün boyu tarihi mekanlarda görerek ders işlemeleri sağlandı. Söğüt’te özellikle “Ertuğrul Gazi Türbesi” ve “Dursun Fakıh Türbesi’nde Osmanlı Devleti’nin

Evliya Çelebi Seyahatnamesinde Söğüt

“Söğüt Bursa sancağı hükmünde, Lefke kazası nevahisinde hakimli, bağlı-bahçeli, arı havası, latif bir kasabadır. 700 kadar kiremitle örtülü Türk hanelerini havi, müteaddit camil, han ve hamamlı, çarşı ve pazarlı bir yerdir.” “(...)Osmancık bey olunca babası Ertuğrul’u bu Söğüt şehrinde defnedip, şehri de mamur etti.”

ERTUĞRUL GAZİ TÜRBESİ

Osmanlı Devleti, Bilecik ilinin Söğüt ilçesinde kurulmuştur. Osmanlı Devleti’nin bağımsız bir devlet olarak tarih sahnesine çıkması yaygın kabule göre 1299 yılında olmuştur. İlçe, Kayı boyunun Orta Asya’dan, 400 kadar çadırla gelip yerleştiği ve Osmanlı Devleti’nin kuruluşunun ortaya çıktığı bir yer olarak öne çıkmaktadır. Bu dönemde Kayılar, Selçuklu Türklerinin yanında savaşlara katıldıklarından, Selçuklu hükümdarları Kayılara, Anadolu’da yerleşecekleri

yurtluklar vermiştir. Söğüt, Bursa’nın fethine kadar, Osmanlı Devleti’nin merkezi, ilk başkenti’nın olmuştur. Bursa’nın fethinden sonra

ise başkent Bursa olmuştur. B u r s a ’d a n ve Gemlik İ s k e l e s i ’n d e n gelerek Konya’ya doğru uzanan

tarihi şose Söğüt’ün içinden geçmiştir. Özellikle İstanbul’un Türkler tarafından fethedilmesinden sonra Mekke’ye, Söğüt’e uğranılarak gidilmiştir. Bu sebeple bu yola ‘Hacılar Yolu’ adı verilmiştir.

adalet anlayışı dersleri verildi. Bilecik’te “Şeyh Edebali Türbesi”nde Osmanlı’nın devlet anlayışı ile sivil toplum kuruluşunun atası sayılan “Ahilik” teşkilatı anlatıldı. İznik’te ise tüm turistik yerler ziyaret edilip, “İznik Çinisi” öğrencilere uygulamalı olarak gösterildi, öğrencilerin çini atölyesinde deneme yapmaları sağlandı.

Yatı ya da Savcı Bey ile Gündüz Bey, Osman Gazi’nin amcası Dündar Bey , Osman Gazi’nin yakın silah arkadaşlarından olan ve Kocaeli bölgesindeki bazı önemli beldeleri fetheden Akçakoca, Aydos kalesini fetheden Osman Gazi’nin bir diğer silah arkadaşı Abdurrahman Gazi, Turgut Alp, Aykut Alp, Kara Mürsel, Saltuk Alp, Konur Alp, Hasan Alp, Samsa Çavuş gibi diğer önemli Türkmen liderleri ile Osman Gazi’nin aynı zamanda yeğenleri olan Aktimur ve Aydoğdu Beyler, Osman Gazi’nin oğulları Pazarlu Bey gibi kişilerin de bu türbenin avlusunda makam mezarları bulunmaktadır.

Türbede Osman Gazi’nin ağabeyleri olan Sarı

Page 9: Fazilet Dergisi-Sayı1

OSMANLI’NIN İLK HATİBİ: DURSUN FAKIH

Söğüt yolu üzerinde bulunan bir diğerziyaretgah ise Küre denilen mevkide bulunanDursun Fakıh türbesidir. Esasen DursunFakıh’ın mezarı Şeyh Edebali’nin türbesindeolup,buradakimakammezardır. DursunFakıhdaŞeyhEdebaligibiaslenKaramanlıdır.ŞeyhEdebali’ninyetiştirmesiolanDursunFakıh,sonrasındaonunkızlarındanbiriileevlenerekOsmanGazi’nindebacanağı

olacaktır. Şeyh’in ölümünden sonra bir neviOsmanlı’nın ikinci kadısı olur. Dursun Fakıh’ın

tarihte oynadığı önemlirol ise hemen türbesiningirişinde belirtilmiştir.Dursun Fakıh, OsmanGazi’nin Karacahisar’ıfethetmesinden sonraburada ilk Cumahutbesini okumuştur.Bu hutbe, Osmanlılar’ınilkbağımsızlıkalameti

olarakkabuledilmektedir.

Şeyh Edebali’nintürbesi Bilecik-Söğüt yolu üzerindeb u l u n m a k t a d ı r .Kaynaklarda “Atabali”,“Ede-şeyh” diye degeçen Şeyh Edebali,aslen Karamanlıdır.Halkı aydınlattığıbilinmektedir. Bu faaliyetlerisırasında Ertuğrul Gaziaşiretinin gelecektekilideri Osman Gazi iletanışmıştır.Onun

gördüğü bir rüya üzerine de kızıMalhun Hatun’u Osman Bey ileevledirecektir. Bu nikâh Osman Gazi’yeahilerin de desteğini teminedecektir. Zira Edebali’ninaynı zamanda bölge ahilerininde manevi önderi olduğubilinmektedir. Şeyh Edebali,Osmanlıbeyliğikurulduktansonradabeyliğinilkkadısıolmuşveepeybir süreBilecik’te ikamet etmiştir.UzunbirömürsürenŞeyh,damadıOsman Gazi’den birkaç ay kadarönce ölmüş ve bugün mezarınınbulunduğumevkiyedefnedilmiştir.

Osman Bey

Ahilik, Ahi Evran tarafından Hacı Bektaş-ı Veli’nintavsiyesiyle kurulan esnaf dayanışma teşkilatıdır. AslenHorasan kökenli olup Selçuklu ve Osmanlı dönemlerindeAnadolu’dayaşayanTürkmenhalkınsanat, ticaret,ekonomigibi çeşitli meslek alanlarında yetişmelerini sağlayan, onlarıhem ekonomik hem de ahlaki yönden yetiştiren, çalışmayaşamını iyi insanmeziyetlerini esas alarak düzenleyen birörgütlenmedir. Kendi kural ve kurulları vardır. Günümüzünesnaf odalarına benzer bir işlevi olan Ahilik iyi ahlakın,doğruluğun, kardeşliğin, yardımseverliğin kısacası bütüngüzelmeziyetlerinbirleştiğibirsosyo-ekonomikdüzendir.

AHİLİK

BEYLİĞİN MANEVİ BABASI ŞEYH EDEBALİ

Page 10: Fazilet Dergisi-Sayı1

Iznik Cinisi Bağlarbaşı Anadolu Lisesi’nde başlatılan uygulamalı tarih dersleri kapsamında tarihi bir yol uğrağı: İznik

İnzik’te öğrencilerin tarihi ve turistik mekanları ziyaret etmelerinin yanı sıra İznik çinisi ile ilgili bilgi alıp çini atölyesinde deneme yapmaları sağlandı.

İznik çinisi ilk olarak 15. yüzyılda ortaya çıkmıştır. O dönemde yapılan Bursa Yeşil Camii ve Türbesi’nde (1421), Bursa Muradiye Camii’nde (1426) ilk örneklerine rastlanır. 16. yüzyıldaysa Osmanlı Devleti’nin de güçlenmesi ve yeni yapıların ortaya çıkmasıyla İznik çinisi en ihtişamlı günlerini yaşamıştır. Bu dönemde yapılan Süleymaniye Camii ve Selimiye Camii gibi eserlerde İznik çinisiyle süslemeler yapılmıştır. 17. yüzyılda ise İznik Çinisi kaybolmaya başlamıştır.

İznik çinisi kendine has bir üretim metodu ile hazırlanıp fırınlanır. Buna göre öncelikle uygun desen yapılacak çalışmaya göre belirlenir. Yapılacak desenin çizgileri kağıt üzerinde iğneyle delinir. Hazırlanacak çiniye göre kuvars yoğunluğu yüksek hamur karışımı elle yoğrulur.

Kuruyan kalıplar için ön fırınlama yapılır. İznik çinisi yapısına desenin tam olarak uygulanabilmesi için dolgu yapılır. Delikli desen kalıbından kömür tozu ile çini kalıbına aktarım yapılır. Çini kalıbında desen belirmiş olur. Çizgiler kalem yardımıyla belirginleştirilir. Desenler oksit özelliği taşıyan boyalar ile boyanır. Boyası yapılan çiniler sırlanır ve kurutmaya bırakılır. Son olarak sırlanan ürünler fırında belli bir ısıda pişirilir.

Hazırlanan tahta kalıplara hamur halindeki karışım el baskısı yardımıyla basılır. Baskılar doğal ortamda kurutulur.

İznik Çinisi Neden Değerli ?

İznik çinisini diğer seramik ürünlerinden ayıran temel farklılık kullanılan hammaddedir. İznik çinisinde, geçmişte ve bugün % 80- 85 oranında yarı değerli bir maden olan kuvars kullanılırken, diğer seramik ürünlerinde kil kullanılmaktadır. Bisküvi, astar ve sırrında kuvars kullanımı ile ve üretim tekniği açısından, seramik literatüründe elde edilmesi güç malzeme grubuna girmektedir.

Kuvars ve bisküvi dokusundaki gözenekli yapı çininin ısı farklılıkları sırasında genişleyip daralmalarla ortama uyum sağlamasına yol açmaktadır. Yine bu gözenekli yapı ve yüzeydeki sırlı katman, sesin homojen dağılımını sağlayarak akustik etki yaratmaktadır. Camilerde yaygın olarak kullanımı bu etkiye bağlanmaktadır. Gözenekli yapı ısı izolasyonuna katkı sağlayarak mekanı kışın sıcak yazın serin tutmaktadır.

Gözenekli doku nemi emmekte ancak sır tabakası dış yüzeye çıkmasını engellemektedir. Bu nedenle bakteri ve küf oluşumuna engel olmaktadır. Yarı değerli bir maden olan kuvars, moleküler yapısı gereği radyasyonu tutma, emme özelliğine sahiptir. Bu nedenle de radyasyon kullanımının yoğun olduğu mekanlar ve tesislerde yaygın olarak kullanılmaktadır.

- .

Page 11: Fazilet Dergisi-Sayı1

Ilim ve Fazilet Vakfı

Sefer Eksi

Kültür ve Sanat

Ödülleri

..

CANAKKALE SAVASI . .Konulu Öykü Yarısması .

Bu yarışma, köklü bir anlatı geleneğine dayanan Türk öykücülüğünün genç kuşaklarca sürdürülmesini sağlamak, Türk dilini tüm anlatım olanaklarıyla kullanmak ve geliştirmek amacıyla düzenlenmiştir.

ÖdüllerBirinciye 2500 YTL

İkinciye 1500 YTL

Üçüncüye 1000 YTL

Mansiyonlar 500 YTL

SEÇİCİ KURUL

PROF. DR. AZMİ BİLGİN – EDEBİYATÇI –

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ

ÖĞR. GÖR. NURETTİN ALBAYRAK – EDEBİYATÇI -

29 MAYIS ÜNİVERSİTESİ

BESTAMİ YAZGAN – EDEBİYATÇI - YAZAR

YUSUF DURSUN – EDEBİYATÇI - YAZAR

E. ÖĞR. GÖR. TAHİR YÜKSEL – EDEBİYATÇI –

FAZİLET EĞİTİM KURUMLARI

Sonuçlar http://www.ilimfaziletvakfi.org.tr ’ den ve basın yayın organlarından duyurulacaktır.Ödül töreni 18 mart 2013 pazartesi saat 10.00’ da Fazilet Eğitim Kurumları Üsküdar Yerleşkesi’ndedir.

Page 12: Fazilet Dergisi-Sayı1

AFRIKA’DA SU Özel İstanbul Fen Lisesi ve Özel Üsküdar Bağlarbaşı Anadolu Lisesi öğrencileri,

Genel Müdürleri Veli ŞİRİN ve Müdürleri Hasan ÜNALDI ile öğretmenlerinin de teşviki ile harçlıklarını biriktirip su sıkıntısı çeken Afrika ülkesi ÇAD’da üç tane su kuyusu açtı. Kuyular törenle Çad yönetimine teslim edildi. Susuzluk çeken ÇAD halkı, hiç tanımadıkları öğrencilerin bu hayırlı jestine dualarla karşılık verdi.

ÇAD’DA AÇILAN SU KUYULARI AFRİKA’YA CAN VERDİ Özellikle büyük kentlerde

gençlerin harçlıklarını eğlence mekanlarında

harcamalarına inat, Özel İstanbul Fen Lisesi ve Özel Üsküdar Bağlarbaşı Anadolu Liseli öğrenciler,

h a r ç l ı k l a r ı n d a n artırdıkları paraları

biriktirip bir araya getirerek s a d e c e adlarının Faziletli olmadığını, kendilerinin de Faziletli Gençler olduklarını kanıtladılar.

Su sıkıntısının en büyük tehlike olduğu Afrika ülkelerinden Çad’la temasa geçen okul yönetimi susuzluktan kıvranan Çad halkının hizmetine sunulmak için üç adet su kuyusu açtırıp, yetkililere teslim ettiler. Kampanyaya katılan öğrenciler, başardıkları işin mutluluğunu yaşarken, Okul Müdürü Hasan ÜNALDI: “Eğitimin yalnızca nazari bilgileri öğrenmekten ibaret olmadığını; dünyanın neresinde olursa olsun uzanan eli imkanlar ölçüsünde geri çevirmemek olduğunu” söyledi.

.

Page 13: Fazilet Dergisi-Sayı1

KUYULARI AÇTIK Böylesine Faziletli Gençlerle el ele daha nice güzel ve faydalı projelerde yer alacaklarını belirten ÜNALDI: “Yapılan sadece bir hayırlı iş değildir, aynı zamanda Afrika ile bir kültür köprüsünün temelleri de atılmıştır.” dedi. Projeye katılan öğrenciler de, bu faaliyetten okulları ve kendi adlarına gurur duyduklarını belirttiler. Törenle açılan su kuyularının ardından açlık, yoksulluk ve özellikle yaşam için son derece önemli olan içme suyu sıkıntısı çeken Çad ve diğer Afrika ülkelerinin durumuna değinildi. Buna göre iklim koşulları ve jeopolitik özellikleri nedeniyle zor şartların hakim olduğu Afrika’nın çeşitli bölgelerinde yer alan ülkelerde, insanların hayatta kalabilmek için her alanda mücadele ettikleri, bölgede yaşanan sorunların en önemlilerinden biri

olan susuzluk ve kuraklığın fakir halkın direncini iyiden iyiye azalttığı belirtildi. İnsanların suya ulaşabilmek için her gün kilometrelerce yol kat ettiği Çad’da, ulaşılan suyun çamur ve çeşitli mikroplar içermesinin ise salgın hastalıklara sebep olurken, binlerce insanın hayatını yitirmesine neden oldğu vurgulandı. Çad’da varolan kirli içme s u l a r ı n ı n da bölge sorunlarının başında geldiği belirtilirkeny a ş a n a n k u r a k l ı k s o r u n u n a da dikkat çekilerek her yıl başta dizanteri olmak üzere temiz su yokluğuna bağlı birçok hastalık nedeniyle on b i n l e r c e Afrikalının hayatını kaybettiği kaydedildi.

Page 14: Fazilet Dergisi-Sayı1

Amir Ates .İz Bırakanlar...

Bundan böyle her yıl bir kişi ve bir sivil toplum kuruluşuna verilecek olan kültür sanat ödüllerinin ilki bu yıl Üsküdar Musiki Cemiyeti ve ünlü bestekar, musiki hocası Amir Ateş’e verilecek.

İlimveFaziletVakfıÖzel İstanbul FenLisesi veÖzelBağlarbaşıAnadoluLisesiTarafındanVerilenKültürSanatÖdülleriBuYılSTKDalındaÜsküdarMusikiCemiyetiveKişiDalındaÜsküdarMusikiCemiyetiBaşkanıveÜnlüBestekarAmirAteş’eVerilecek

Halen Üsküdar Musiki Cemiyeti’nde başkanlık, beste ve etüt dersleri hocalığı yapmakta olan Amir Ateş, 1942 Yılı’nda, Kandıra’da doğmuştur. Eğitimini dini yönde geliştiren bestekar, küçük yaşlarda İstanbul’a gelerek zamanın en değerli üstatlarından feyz almanın gayreti içinde olmuş, başta H.H Hasan Akkuş, Kemal Batanay, Sabahattin Volkan, Saadettin Kaynak gibi büyük değerlerin öğrencisi olmuştur. 1959 Yılı itibariyle Üsküdar Musiki Cemiyeti’ne katılan ünlü bestekar, beste faaliyetlerine de hemen hemen aynı tarihlerde başlamıştır.

Musikimizin sanat müziği, dini müzik, halk müziği ve saz eserleri gibi dallarında pek çok denemeler yaparak bugüne değin 700-800 civarında eser vücuda getirmiştir. Halen radyo, televizyon gibi kurumlarda kendi adını taşıyan ilahi korosu ile programlar yapmakta ve eserlerinden meydana gelen konserler tertip olununan ünlü bestekar Amir Ateş, aynı zamanda Üsküdar Musiki Cemiyeti’nin de başkanlığı ile beste ve etüt dersleri hocalıgını yürütmektedir. Bunların yanında Anadolu Yakası Telefon Baş Mü-

dürlüğü, Türkiye Denizcilik İşletmeleri, İstanbul Ehli Kuran ve Mevlidhanlar Derneği ve Tasavvuf koroları gibi bir çok topluluktan başka Diyanet İşleri Başkanlığı seminer ve kurslarında da hocalık yapmıştır. Ünlü bestekarın dini bestelerinden oluşan 5 kaset ve CD halindeki eserlerin ilki halkımızın beğenisine sunulmuştur. Daha pek çok yıllar dillerden düşmeyecek besteler yapmaya ve öğrenciler yetiştirmeye devam edecek olan Amir Ateş evli olup Furkan adında bir oğlu ile Şevval adında bir kızı vardır.

Page 15: Fazilet Dergisi-Sayı1

Ü s k ü d a r M u s i k i C e m i y e t iİz Bırakanlar...

Bu yıl ilki düzenlenecek olan İlim ve Fazilet Vakfı Özel İstanbul Fen Lisesi ve Özel Bağlarbaşı Anadolu Lisesi kültür sanat ödülü STK dalında Üsküdar Musiki Cemiyeti’ne verilecek.Emin Ongan 1906 - 2.2.1985)

Edirne’de doğmuş,Edirne Sultanisi’ni bitirmiştir.1936yılındaTekelİdaresi’ndememuriyethayatınabaşlamışve 1951’ de idaredenmuhasebe tetkik kısım amiriolarakemekliolmuştur.

Henüz12yaşındaikenağabeyi Nedim Ongan’ınkemanını gizlice çalmasıylabaşlayan musiki hayatı,ailesinin İstanbul Üsküdar’ayerleşmesi sonucu 1927yılında o zamanki adı Dar-ülFeyz-i Musiki Cemiyeti olanÜsküdar Musiki Cemiyeti’negirmesiiledevametmiştir.

EminOngan’ınhayatınınbüyük kısmı bugün onunismini almış olan ÜsküdarMusikiCemiyeti’ndegeçmiştir.50 yılı aşan bu çalışmalarısonucu başkanı ve hocasıolduğu Cemiyet onun enbüyük eseridir. TartışmasızyurdumuzdaTürksanatmüziğialanında hepsi birbirindendeğerlibirçoksanatçıvemüzikadamıyetiştirmiştir.

Emin Ongan’ın 20.Yüzyıl Türk müziği bestecileriarasında çok seçkin bir yerivardır. Geleneksel kurallarabağlı fakat kendine özgü vedeğişik usluptaki besteleriningüzelliği bilinmektedir. Derinmüzik bilgisi eserlerinin usul,makam ve melodik yapısındaaçıkça görülür. Hisli veyumuşak bir uslubu vardır.Günümüze 3 saz eseri ile 90kadarşarkısıkalmıştır.

Üsküdar dendiğinde EminOngan Üsküdar MusikiCemiyetiaklagelir. Üsküdar MusikiCemiyeti, 1918 Yılı’nda1.Ordu BaşMüfettişiMiralayHacı Reşit Bey’in oğlu AtaBey tarafından AnadoluMusiki Cemiyeti adı altındakurulmuş, 1919 Yılı’nda iseDarülfeyz-i Musiki Cemiyetiadını almış, 1923 Yılı’ndaCumhuriyet’inilanıilebirlikteadıÜsküdarMusikiCemiyetiolarak değiştirilmiş vevarlığını 1934 Yılı’na kadarsürdürmüştür. Türlü imkansızlıklarnedeniyle çalışmalarınıtopluluğu oluşturan üyelerinevlerinde devam ettirmiş,nihayet 1939 Yılı’nda YeniÜsküdar Musiki Cemiyetiadını almıştır. 1987’de isebütün ömrünü Cemiyeteadamış Emin Ongan’ınismine ithafen Cemiyetinismi Emı̇n Ongan ÜsküdarMusı̇kı̇ Cemiyeti olarak sonşeklinibulmuştur.

Page 16: Fazilet Dergisi-Sayı1

İz Bırakanlar...

Ahmed YükselÖzemre

(1935-2008) Üsküdarlı, Üsküdar’a iz bırakan bir bilimadamı:AhmedYükselÖzemre...

1935’te Üsküdar’da doğdu. 1954’teGalatasaray Lisesi’nden, 1957’de İstanbulÜniversitesi Fen Fakültesi Matematik-FizikBölümünden ve 1958’de FransaNükleer BilimlerveTeknolojiMilli Enstitüsü’ndenmezunoldu.Buitibarla,Türkiye’nin ilk Atom Mühendisi’dir. Pozitif,sosyalvediniilimlerkonularında350kadarmakaleveraporubulunanProf.Özemre’ninhalenkırkayakıntercümevetelifeserivardır. Türkiye Yazarlar Birliği, Prof. Özemre’yi,1996 yılında Üsküdar’da BirAttâr Dükkânı isimlieseriyle hatırat dalında ve 1998 yılında da Prof.Dr.Toshihikoİzutsu’dançevirdiğiİbnArabi’ninFusus’undakiAnahtar-Kavramlar(3baskı)başlıklıçevirisiyleÇeviriDalı’nda“Yılın Sanatçısı” ödüllerinelayıkgörmüştür.

Üsküdar Belediyesi ise, yazarınÜsküdar’a hizmetlerinden ötürü, 2002yılında Çengelköy’de inşa ettirdiği birkültürmerkezineAhmet Yüksel Özemre Kültür Merkezi adını vermiştir. Yazar,İstanbul Üniversitesi’nin ‘Altın Hizmet Madalyası ve Beratı’nındasahibidir.

Fransızca, İngilizce, İtalyanca,Almanca ve İspanyolca bilen Prof.Özemre evlidir; iki kızı ve bir de torunuvardır.Yurt içindeveyurtdışındabirçokakademikünvansahibiolan,birçokbilimadamına hocalık yapan Özemre, 1956-2004 Yılları arasında çeşitli akademikortamlar, mahfeller, dernekler, siviltoplum kuruluşlarında 250’den fazlakonferansvermiştir.

.

Page 17: Fazilet Dergisi-Sayı1

Özel İstanbul Fen Lisesi öğrencileri, TÜBİTAK orta öğretim öğrencileri arasında düzenlenen proje yarışmalarında elde ettikleri başarılara yenilerini eklemek üzere hazırlanıyor.

Özel İstanbul Fen Lisesi;

2010 yılında fizik dalında “Akışkanların Sıcaklıklarının Ses Dalgalarıyla Ölçümü Projesi” ile,Asya bölgesinde 3.lük,

2011 yılında fizik dalında “Tork Manyotemetresi” ile Asya bölge 1.liği ve Türkiye 3.lüğü,

2012 yılın fizik dalında “Magnetoreolojik Sıvıların Viskoz Davranışları Projesi” ile Asya bölge 1.liği kazanmıştır.

Özel İstanbul Fen Lisesi, bu yıl da 11A sınıfındaki Üsame Öz ve Tarık Dinçer isimli öğrencilerle TÜBİTAK orta öğretim proje yarışmasına FİZİK dalında katılacaktır.

Fizik öğretmeni Necdet Yavuz danışmanlığında yürütülen projenin konusu, “Einstein-de Haas yöntemine göre ferromanyetik numunelerin landa-g faktörlerinin tespit edilmesi” dir.

“Yüreğim Rumeli’de Kaldı” Bu yıl Balkan Savaşları’nın 100. yıldönümü olması nedeniyle Özel İstanbul Fen Lisesi tarih öğretmeni Ziynet Bilgili ile 10/B sınıfından Bilal Eren ve Hüseyin Gebecik isimli öğrenciler, “Yüreğim Rumeli’de Kaldı” isimli sözlü tarih projesiyle TÜBİTAK Proje Yarışması’nda ‘biz de varız’ dediler.

Özel İstanbul Fen Lisesi Öğrencileri, Balkan Savaşları’nın 100. yıldönümünde tarihimizin bu acı sayfasını ele alarak tarihimizle yüzleşme ve dersler çıkarmak konusunda bir bilinç oluşturulması amacıyla konuyla ilgili en yaşlı aile üyelerinden başlayarak yaşadıkları ve kendilerine büyükleri tarafından intikal ettirilen hatıraları nakledebilecek kişilerle röportaj yapmışlardır. Anlatılan hatıraların yazılı kaynaklardan

sağlamasını yapabilmek için de eser, doküman ve belgeleri incelemişlerdir. Bu suretle son yüzyılda fasılalarla Rumeli’den göç etmek zorunda kalan insanlarımızın acılarıyla hemhal olmak, onların sorunlarıyla ilgilenmek ve geride bıraktıkları hatıralarıyla ilişki kurabilmelerini temin etmek amaçlanmıştır.

Kazanılan Ödüller

Page 18: Fazilet Dergisi-Sayı1

ÖzelİstanbulFenLisesiöğrencileri,dünyadaikincikezİstanbul’daziyareteaçılmışolanAmerikanHavacılıkveUzayDairesiNASA’nıninsanoğlununuzaylailgiliönemliçalışmalarınıbirarayagetiren“NASA:AHumanAdventure”sergisiniziyaretetti.

Dünyada2.defaülkemizde İstanbul’daziyareteaçılansergi2500m2büyüklüğündeolup,uzayailkinsanıgönderen roketlerin, uzay araçlarının, astronotlarınuzaydakullandığıözelaletlervegiyimmalzemelerininsergilendiği 100’den fazlaorijinalparçaveçokbüyükobjeleryeralmıştır.

Bugüne kadar 1,5 milyonkişi tarafından ziyaretedilen sergide, NASAkoleksiyonuna ait uzayagitmişgelmiş100’den fazlaparça ve uzay araçlarınınçok büyük bölümlerininözel maketlerinin yanısıra uzayla ilgili teknolojikgelişmelerdeyeralmıştır. Sergide orijinalaraçlar, motor parçaları,astronot kıyafetleri veaksesuarları,uzayla ilgiliözel film gösterimleri deizlenimesunulmuştur.

burada gerçekleştiğini görebiliyorsunuz.Uzayagidipgelen füzelerigörebiliyorsunuz.Bütün bu füzeler bilim adına bir araştırma,dolayısıyla buraya her gelen bir parçadabirbilgibulunuyor.Busergidebizbubilgiyipaylaşıyoruz. Uzaya gidip gelmek bir fizikkanunu ile ilgili dolayısıyla bunu bulanlarınnasıl bulduklarını görebiliyorsunuz.Aya ilkayak basma anını ve bütün bu çalışmalarıbu sergide görebiliyorsunuz. İçerisinde

Serginin ilklansmanının Aralık2011’de Madrid’deyapıldığını ifade edenİstanbul ExhibitionsYönetim Kurulu BaşkanıKemal Gürkaynak,”Türkiye’nin gelişiyorolması,İstanbul’undünyatarafından bilinir halegelmesi nedeniyle ikinciayağı olarak İstanbulseçildi. İstanbul’undünyayıyönetenbirşehirolduğunu düşünüyorum”diyekonuştu. G ü r k a y n a k ,bu zamana kadaryapılmış en kapsamlıuzay sergisi içinde 300parçanın bulunduğunuve bunlardan 110’ununuzaya gidip geldiğini

ifade ederek, şunları kaydetti: ”Sergide,insanoğlununuzaylatanışmasının50yılı,5istasyonla anlatılıyor. İnsanoğlunun uzayagitmeden önce hayalini kurduğu olayın

Apollo11,12,13,14,15,16veçeşitlidiğerürünlervar. Uzaya giden veokyanusadüşençekirdeğiburada sergiliyoruz.NASA’nın ileride nasılçalışmalar yapacağınıanlatan bir bölüm var.Sergide bir simülasyonbulunuyor. İsteyenler,sanki bir füzenin içindeoturuyormuş hissinekapılıyorlar. 1 dakika 40saniyesürenveNASA’nındaonayladığıbirçalışmamevcut.” Eskiden butürsergilerinyalnızcayurtdışında görülebildiğini,vurgulayanGürkaynak ”Bu serginineğitim ve kültürümüzekatkı sağlayacağınainanıyorum”dedi.

Page 19: Fazilet Dergisi-Sayı1

DEĞERLER EĞİTİMİ

Bir Arada Yaşama ve Kardeşlik İlim ve Fazilet Vakfı Eğitim Kurumları’nda ‘değerler eğitimi’ başlığı altında öğrencileri hayata hazırlamak, onları insanlık ailesine sorumlu, faziletli bireyler olarak kazandırmak amacıyla çeşitli etkinlikler düzenlenecektir.

İnsan toplumsal bir varlıktır. Doğumu ile birlikte anne, baba ve varsa diğer kardeşlerin oluşturduğu en küçük toplumsal kurum olan ailenin içinde yaşamaya başlar. Sadece bu küçük toplulukta bile insanın yaşamı diğerinin yaşamını engellemeden varlığını sürdürebilmeyi zorunlu kılar. Bunun için yazılı kurallara ihtiyaç yoktur. Bu, birlikte yaşayan insanların arasında kendiliğinden oluşmuş ve hem bireylerin tek tek varlıklarını sürdürebilmesi, hem de bir topluluk olarak varlığını devam ettirebilmesi için zorunlu ve en temel kurallardır. Bunun için evvela anlayış ve hoşgörü kavramlarını özümsemek gerekir. Kişinin insani ihtiyaçlarını karşılarken ortak yaşam alanı yahut ortaklaşa kullanılan araç- gereçlerin kullanımı sırasında bir arada yaşadığı diğer bireylerin de bu hakkı elinde bulundurduğunu, kendisinin diğer bireylerin yanında ortak yaşam alanı ve araç- gereçlerin kullanımı konusunda bir öncelik hakkının olmadığını bilmesi gerekir. Herkesin kendi sahip olduğu haklara sahip olduğu düşüncesine ulaşabilmek, bireyi hoşgörü, adalet ve kardeşlik anlayışına götürür. En küçük toplumsal yaşama birimi olan aile içinde bir arada yaşamak için gerekli empati ve hoşgörüyü edinen bireyler topluluğunun bir sonraki aşama olan büyük bir toplumsal yaşam alanında ortak çıkarları olan büyük bir topluluk olarak diğer topluluklara karşı nasıl konumlandığı da bu konuda önem kazanmaktadır.

Çünkü bireyin tüm ihtiyaçları sadece aile kurumu içinde karşılanmamakta, modern yaşayışın gereği olarak yeme-içme, barınma, sevgi ihtiyacından başka güvenlik, temiz bir çevrede yaşamak, ulaşım, eğitim, sağlık, çalışma ve büyük bir toplum olarak varlığını sürdürme konusunda birey, bu konularda uzmanlaşmış olan diğer bireylere ihtiyaç duymaya başlayacaktır. Buradan hareketle bu ihtiyaçların giderilmesi sorunu, bizi ‘millet olmak’ ve kurallı yaşamanın en ileri düzeyde temsili olan ‘devlet’ kavramlarına götürecektir.

Dünya üzerinde yaşayan yaklaşık yedi milyar insanın bir arada uyum içinde yaşaması bizi,birey olarak diğer bireylere, aile olarak, millet olarak diğer milletlere ve toplumsal gruplara saygılı davranmak, hoşgörülü olmak zorunluluğuna götürecektir. Bu da ancak ortak yaşamın en basit ve temel kuralı olarak kardeşlik kavramı sayesinde mümkün olabilecektir. Dünya üzerindeki

olanakları optimum düzeyde kullanabilmek, barışçıl bir yaşam alanı oluşturmak için öncelikle bireyin diğer bireylerle, toplumun diğer toplumsal gruplarla ve en son olarak milletin diğer milletlerle kardeşane ilişkiler kurması ve sürdürmesi gereklidir. Toplumların dil, din, ırk, etnik mensubiyet olarak farklılıkları, toplumu oluşturanların insan oldukları gerçeğini ortadan kaldırmamalıdır. Bunun için bireylere verilecek olan eğitim önce aile daha sonra da eğitim kurumları tarafından verilmelidir.

Page 20: Fazilet Dergisi-Sayı1

DEĞERLER EĞİTİMİ

Nezaketdavranışın ifadesidir. Zarafet ise sosyal hayatta insanların görünümlerinin söz, yazı ve hareketlerinin hoşa giden bir niteliğe ulaşmasıdır. Terbiye, nezaket, görgü ve zarafet kavramları birbirinden ayrı düşünülmesi mümkün olmayan bir davranışsal bütündür. Nezaket, toplumların tarihi süreç içerisinde geliştirdikleri saygı ve incelik kuralları ve çeşitli durumlarda uyulması gereken ayrıntılı düzenlemelerdir. Bu kurallar toplumsal kesimleri ve grupları bir arada yaşayabilir kılma, hayatı kolaylaştırma ve ilişkileri düzenleme işlevine sahiptir. Yasal hiçbir yaptırımı olmayan nezaket kuralları çiğnendiği zaman, uyumsuz sayılan bireyler toplum tarafından dışlanır. Selamlaşma, vedalaşma, telefonda konuşma, güç durumdaki biri ile konuşma, bir yakınını kaybetmiş biri ile

Nezaket, insanların birbirlerine zariflik, incelik ve ölçülü davranmaları veya birbirlerini incitmemek için gerekli özeni göstermeleri anlamına gelir. Diğer bir tanımla toplumda bireylerin birbiriyle olan gündelik ilişkilerinde uymaları gereken ölçülü davranış kurallarıdır. Nezaket, olaylara empatik bir yaklaşımla kendimizi başkalarının yerine koyarak bakmakla sağlanır. Nezaket, toplum tarafından konulan sosyal ahlak kurallarına uyularak gösterilir. İnsanların özel hayatlarında ve yaptıkları görevin özelliğinden dolayı nezaket ve görgü kurallarına önem vermeleri bireysel hayatın daha uyumlu ve düzenli olmasının yanında, iş ve gündelik yaşamda sağlıklı bir ilişkinin kurulmasına yardımcı olur. İnsanlarla samimi ve içten ilişkiler kurmanın şartı nazik ve samimi davranışlar göstermektir. Kaba, kırıcı ve kaprisli bir insanın insanlarla sağlıklı ilişkiler kurması olanaksızdır. Nezaket, geleneklere uygun, saygılı, barışçı ve dürüst bir

nasıl konuşulacağı gibi konularda herkes bir fikir sahibidir. Bunun temelinde, toplumun uzun bir süreç içinde geliştirdiği, toplumun tüm bireyleri tarafından üzerinde uzlaşıldığı kabul edilen nezaket kurallarının bir arada uyum içinde yaşamayı destekler

nitelikte oluşu yatmaktadır. Nezaket kuralları sadece kişinin yaşadığı toplumsal grupta değer ifade etmez. Genel olarak nezaket kuralları evrenseldir. Her toplumun, milletin kendine has nezaket kuralları olmasına rağmen tüm dünya üzerinde kabul edilmiş (selamlaşma gibi) evrensel nezaket kuralları vardır. Bu kurallar, evvela ailede, sonra da eğitim kurumlarında bireylere küçük yaştan itibaren öğretilerek benimsemeleri sağlanır.

Page 21: Fazilet Dergisi-Sayı1

FAZİLET EĞİTİM KURUMLARI ÖZEL ÜSKÜDAR BAĞLARBAŞI ANADOLU LİSESİ SOSYAL ETKİNLİKLER TAKVİMİ

ETKİNLİK ETKİNLİK UYGULAMA TARİHİ UYGULAMA SORUMLUSU YÖNTEMİ

Tiyatro İzlenmesi T. Boyalık –Enes Tekelioğlu 17.10.2012 Gezi Kuruluş’a Tanıklık Hasan Atay 17.10.2012 Söğüt Gezisi Cumhuriyet Bayramı Tahir Yüksel 31.10.2012 Salon Prog. Cumhuriyet’i Anlamak Şeref Günaydın 09.11.2012 Ankara Gezisi Atatürk’ü Anma Tahir Yüksel 10.11.2012 Salon Prog. Şiir Dinletisi Gizem Akay 28.12.2012 Salon Prog. Vatan Şiirleri Ant. Tahir Yüksel 28.12.2012 Kitap Yayını Mevlana’yı Anma Bilal Özpolat -Hamideddin İçli 14.12.2012 Pano Akif ’i Anma Bilal Özpolat-Hamideddin İçli 27.12.2012 Pano STK Ödül Töreni Tahir Yüksel Salon Prog. Değerler Eğitimi (Kardeşlik) Talha Boyalık Salon - Pano Tarihçiler Hasan Atay Salon Prog. Unutulmayacak Şairler Hamideddin İçli 11.01.2013 Pano Ahmet Kabaklı Murat Özsoy 15.02.2013 Salon Prog. Darülaceze Ziyareti Talha Boyalık -İhsan Ünal 22.02.2013 9 sınıflar Değerler Eğitimi(Nezaket) Murat Özsoy 28.02.2013 Açık oturum Sultanahmet-Beyazıt-Kapalıçarşı Betül Yerebakan -Gizem Akay 06.03.2013 9. sınıf kızlar Eyüp-Piyer Loti-Miniatürk Betül Yerebakan -Gizem Akay 13.03.2013 10.sınıf kızlar Çanakkale Zaferi Tahir Yüksel- Bilal Özpolat 18.03.2013 Salon Prog. Gizem Akay-Talha Boyalık Hamideddin İçli-Hasan Atay Sefer Ekşi Ödülü Tahir Yüksel 18.03.2013 Salon Prog. Panorama 1453 Müzesi Hasan Atay – Murat Özsoy 19.03.2013 10. sınıflar Askeri Müze Hasan Atay – Murat Özsoy 23.03.2013 11. sınıflar Türkiye – Macaristan Milli Maçı Cüneyit Özen – Bilal M. Özpolat 26.03.2013 10. sınıf erkekler Kamp Talha Boyalık – A. İhsan Ünal 19-23.03.2013 9. sınıf erkekler Tarihi Yarımada B. Murat Özpolat – Murat Özsoy 19.03.2013 11. sınıflar Edirne Kültür Gezisi M. Şeref Günaydın 20.04.2013 10. sınıflar Değerler Eğitimi/Vatan Sevgisi Hamideddin İçli 22.04.2102 Konferans Yunus’u Anlamak Talha Boyalık 2.5.2013 Salon Prog. Yunus’u Anlamak Tahir Yüksel 2.5.2013 Kitap yayını Vakıflar Haftası Tahir Yüksel – Talha Boyalık 10.05.2013 Değerler Eğitimi/ Sabır Bilal Özpolat 17.05.2013 Salon Prog. Diriliş Şeref Günaydın 18.05.2013 Çanakkale Gezisi Necip Fazıl Bilal Özpolat 24.05.2013 Pano hazır. Sempozyum Tahir Yüksel …./05.2013 Salon Prog.

Page 22: Fazilet Dergisi-Sayı1

Çad’da su kuyuları açtık...

Page 23: Fazilet Dergisi-Sayı1

Sögüt gezisinden kareler... -

Page 24: Fazilet Dergisi-Sayı1

Ankara gezisinden kareler...