erzurumlu Şeyhulislam seyyid feyzullah efendi...

11
ERZURUMLU SEYYiD FEYZULLAH EFENDi SEMPOZYUMU (31 KASIM 2014 ERZURUM) - PROF.DR. ÖMER KARA ERZURUM - 2015

Upload: others

Post on 29-Jan-2021

6 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

  • ERZURUMLU ŞEYHULiSLAM SEYYiD FEYZULLAH EFENDi

    SEMPOZYUMU (31 EKİM-2 KASIM 2014 ERZURUM)

    -TEBLİGLER-

    EDİTÖR PROF.DR. ÖMER KARA

    ERZURUM - 2015

  • ·············----- ------ ----------------------~----- ---·····- - -------------------·---------···--··--···-------- -------·······

    1 Feyzullah Efendi'nin Kayınpederi: Varu Mehmed Efendi

    i

    !. ................. ~r~;~~;i;:;~~~~~!ı! .. ,;. .. . ... , Giriş

    XVII. asır Osmanlı ilim, siyaset ve dini hayatında derin izler bırakan Muhammed b. Bistam b. Rüstem b. Halil el-Hüseyni; Van'ın Hoşap kasabasında doğdu. Babası, Bistam EfendiC:lir. Mehmed Efendi, doğduğu şehre nispet edilerek; Vani, Vani Efendi, Vanf Mehmed Efendi ve el-Hoşabi isimleriyle kayıtlara geçmiştir.1

    Varu Mehmed Efendi (ö. 1096/1685) ile Vankulu Mehmed Efendi (ö. 1000/1592) bazı kütüphane kataloglarında ve bibliyografik eserlerde birbirine karıştırılmıştır. Bu tür eserlerde özellikle Varu Mehmed Efendi, Vankulu Mehmed Efendi olarak takdim edilmiştir. Brockelmann (1868/1956), GAL/Geschishte der Arabischen Lifteratur adlı eserinde, Vani Mehmed Efendi ile Vankulu Mehmed Efenciiyi aynı şahıs zannedip, Vani Mehmed Efendi'yi; "M. b. Bistam al-Hassabi Wani Ef., Wang(ıli, 1096/1685" şeklinde kaydetmiş ve kaynak olarak da; Bursalı Mehmed Tahir'in Osmanlı Müellifleri (II, SO) ile İsmail Beliğ Efendi'nin Güldeste-i Riyaz- ı İrfan, (s. 209) adlı eserlerini göstermiştir.2 Onun kaynak olarak verdiği bu eserlerde, Vani Mehmed Efendi hakkında birtakım bilgiler verilmiş ancak farklı zamanlarda yaşamış olan bu iJ

  • 190 • Feyzullah Efendi'nin Kayınpederi: V ani Me h med Efendi 1 Pro{.Dr. Erdoğan PAZARBAŞJ

    Hayatı

    Mehmed Efendi'nin hayatına yer veren biyografi.k eserlerde, onun tahsil hayatına ilişkin ayrıntılı bilgilere yalnızca Uşşaldzade'nin Hadayıku'l-Hakayık fl Tekmileti'şŞekayık Zeyli adlı eserinde rastlanmaktadır. Onun belirttiğine göre, Mehmed Efendi, doğum yeri olan Hoşap kasabasından küçük yaşlarda ayrılıp Van'a gelerek ilim tahsiline önce burada başlamış\ daha sonra da Tebriz, Gence ve Karabağ'a gitmiştir5• O, Karabağ

  • ERZURUM LU ŞEYHULiSLAM SEYYiO FEVZULLAH EFENDi SEMPOZVUMU • 191

    Yani Mehmed Efendi, Erzurum'da vaizliğinin yanı sıra ilmi birikimini aktarma imkanı veren ilim meclisierindeki sohbetleriyle de meşhur olmuştu. Zilhicce 1069/1659 senesinde Erzurum Beylerbeyi olarak bu şehre gelen Köprülüzade Fazıl Ahmed Paşa da onun bu şöhretini duymuş, kendisiyle tanışmış ve aralarında sıcak bir ilişki ve yakın bir dostluk meydana gelmişti10. Fazıl Ahmed Paşa sadrazam olunca da onu saltanat şehri olan İstanbul'a davet etmişti. Onun aracılığıyla Padişah Iv. Mehmed ile tanışan Vani Efendi, kısa sürede Padişahın sevgi ve saygısını kazanmış ve onun çok sevdiği, saydığı, bütün önemli meclis ve törenlerde hatta seyahatlerinde bile yanından ayırmadığı bir kişi haline gelmişti. Padişah, onun vaazlarını ve huzur derslerini dinlemekten ve onunla birlikte olmaktan büyük bir zevk duyar ve her vesile ile ona izzet ve ikramlarda bulunurdu. O, Cuma günlerinin dışında her gün bir av tertip ederdi, çünkü o bu günü, Vam Efendi'nin vaazlarinı dinlemeye tahsis etmişti. Ona son derece güvenir, dini ve dünyevi konularda mutlaka onun görüşünü alırdı.

    Padişah, Üsküdar yakınlarındaki, eskiden Papaz Bahçesi, Papaz Korusu denilen bir semti, çok sevdiği hocası Mehmed Efendi'ye ihsan etmiş ve Boğaziçi'nde bulunan bu semt, daha sonraları onun ismiyle Vaniköy diye anılan bir yer olmuştu. Bu semtin imarında Vam Efendi'nin büyük katkıları olmuştur. O, 1655 yılında buraya bu semtin adını taşıyan Yaniköy Camü'ni yaptırmıştır. Ayrıca buraya kendisine ait evler ve caminin yanına da bir medrese inşa ettirmişti. Bu camii ve ona ait bir yalı bugün halen mevcuttur.11 I. Mahmud zamanında onarılan bu camiye bir de hünkar mahfeli eklenmiştir. Ayrıca cami içinde II. Mustafa'nın kendi el yazısıyla "Vallahü ala külli şey'in kadir" ayetinin yazılı olduğu bir levha da bulunmaktadır.

    IV. Mehmed, gözde hacası Mehmed Efendi'yi, Osmanlının oldukça önemli gördüğü Ordu Vaizliği görevine de getirmiştir. Vani, 1683'teki Viyana Kuşatmasına Ordu Vaizi olarak katılmış ve Yeni Cami'de yürüttüğü vaizlik görevini de ikinci oğlu Mahmut Efendi'ye bırakmıştı. Teşrifatçıbaşı Ahmet Ağa, Viyana Seferi rtlı-namesinde onun bu görevine ilişkin olarak iltifat dolu şu sözleri söylemektedir: "Şeyh Yani, Viyana'yı kuşatan askerlerin siperlerini dolaşıyor, öyle güzel ve tesirli konuşuyor ve askeri öyle coşturuyordu ki, hitabet sanatından aniayanın hayretten parmağı ağzında kaıır:·ıı

    Il. Viyana kuşatmasının bozgunla sona ermesi, Mehmed Efendi'yi de etkilemişti. Vezir-i ~ Kara Mustafa Paşa, bu seferin gerçekleşmesini sağlayabilmek için onun da içinde bulunduğu bir gruba vaazlar yaptırmıştı. Mehmed Efendi, aslında bu işe pek de taraftar olmayan Padişah'ın ikna edilmesinde ve kamuoyu oluşturulmasında çok etkili olmuş ve bu durum onu savaşın başlıca teşvikçileri arasına sokmuştu. Ayrıca onun bu seferde Ordu Vaizi görevini üstlenmiş olması da onun bu savaşın sonucundan

    10 UşşMdzade, 270 b; Süreyya, ıv. 710, 718.

    ı ı Beliğ Efendi, 210; Raşid, I, 41; Ayvansarayi, 168-169; Parmaksızoğlu, XXIII, 404.

    12 Yılmaz Öztuna, XI, 292.

  • 192 • Feyzullah Efendi'nin Kayınpederi: Vani Mehmed Efendi 1 ProfDr. Erdoğan PAZARBAŞI

    doğrudan etkilenmesine yol açrnıştı. 13 IV. Mehmed, bu yenilgi yüzünden kamuoyunda meydana gelen galeyanı hafifletmek üzere, çok saydığı ve sevdiği hocasını bütün görevlerinden uzaklaştırrnış ve Bursa Kestel'e sürgün ettiTmek zorunda kalmıştı. Bu bozgurı, Kara Mustafa Paşa'nın hayatına mal olduğu gibi Mehmed Efendi'nin de gözden düşmesine neden olmuştu. Başka bir deyişle, 1683 yılında Avusturya üzerine açılan sefere ordu şeyhi olarak katılan Yani'nin yıldızı, imparatorluğun talihi ile beraber sönüvermişti.

    Bu sürgün olayı, Vani Mehmed Efendi'yi çok üzmüştü. Çürıkü yıllarca uğraşarak eriştiği bu yüksek mevkii ve saygınlığı birdenbire kaybetmiş ve sü.rgiin hayatı yaşamak zorunda kalmıştı. Mehmed Efendi, bu olaydan sonra pek fazla yaşamaıruş, 14 Zilkade 1096/12 Ekim 1685 Cuma giinü vefat etmiş ve sü.rgiinden önce Kestel'de yaptırmış olduğu camiin girişinde toprağa verilmişti. Onun kabri bugün burada belirtilen yerde bulunmaktadır.

    Padişah, saygı ve sevgisinin bir belirtisi olarak Mehmed Efendi'ye, cizye ve gümrük muhasebelerinden iki bin akçe verdirmiş, buna ek olarak Bursa'da Kestel Kalesi ve çevresindeki birçok köyü de ona temlik ettirmişti. O, kendisine verilen bu bölgeyi de birtakım hayırlı eserleriyle ihya etmiş; burada mescit, medrese ve imaret yaptırrnıştır. Mehmed Efendi, buradaki camiyi Kestele sürgününden önce 1084/1674 senesinde yaptırrnıştı.

    Vani Mehmed Efendi'nin tanınmış iki öğrencisi bulunmaktadır. Bunlardan biri damadı Şeyhillislam Feyzullah Efendi (1048-1115/1638-1703), diğeri de şair İshak b. Hasan Tokadi'dir (ö. 1100/1689). İshak, dini bilgileri Van! Mehmed Efendi'den tahsil etmiş ve bunu da her vesile ile şiirlerinde dile getirmiştir. İshak, Nazmu'l-Ulum adlı eserinde çok saygı duyduğu hocasını övmüş, asrın eşsiz alimi olarak nitelendirmiştir.

    Osmanlı tarihinde iki defa Şeyhülislamlık makamına getirilen Feyzullah Efendi, 1048 yılında Erzurum'da doğmuştur. Babası Erzurum müftüsü Muhammed b. Muhammed ilk hocasıdır. O, daha sonra Abdülmü'min Efendi, dayızadesi İsmail b. Murtaza'dan Arapça, Farsça, Fıkıh ve Fıkıh Usulü derslerini okumuştur. Bıılunduğu süre içinde Erzurum'un seçkin ilimleri arasında temayüz eden Vani Efendi'nin Tefsir derslerine ve ilmi meclislerine devam etmiştir. Feyzullah Efendi'nin ilme düşkünlüğü ve yatkınlığı Vani Efendi tarafından takdir görmüş ve aralarında akrabalık da tesis · edilerek, gözde taleb e hocasının damadı olmuştur. Feyzullah Efendi, 107 4/1664 yılında kayınpederi Vani Efendi'nin daveti üzerine İstanbul'a gitmiştir. Burada bir müddet daha onun tefsir derslerine devarn etmiştir. O, Şeyhillislam Minkarızade Yahya Efendi'nin teklifiyle 40 akçe medreselerinden birine müderris olarak tayin edilmek istenmiş, fakat kayınpederinin karşı çıkması nedeniyle bu görevi kabııl etmeyerek 1078/1668 yılında hacca gitmiş, uzunca bir süre Hicaz'da kalmıştır. Dönüşünde kayınpederinin delaletiyle padişah IV. Mehmed'in huzuruna kabul edilmiş ve onun huzur derslerine katılmıştı.

    13 Silahtar Fındıklılı Mehmet Ağa. I. 757; Raşid,l, 387.

  • ERZURUMLU ŞEYHULiSLAM SEYYiD FEYZULLAH EFENDi SEMPOZYUMU • 193

    Yani Mehmed Efendi, padişah nezdinde sağladığı itibar sayesinde IV. Mehmed döneminin ilmi, dini ve siyasi alanında en etkili ve sözü geçer kişilerinden birisi haline gelmişti. IV. Mehmed, Yani Efendi'yi Hünkar Vaizliği ve Hdce-i Sultanilik görevlerine getirmişti. Onu, 1664 yılında İstanbul'da Yeni Cantii kürsü vaizliğine ve. Sultan Hocalığına tayin etmişti. Bu arada Varu, Şehzade Mustafa'nın hocası Muhammed Efendi vefat edince onun hocalığını da üzerine almış ve .kendisine Hünkar Vaizi payesi verilince, bu görevi damadı Feyzullah Efendi'ye devretmişti (1080/1669)14• Ona ertesi yıl padişah fermanıyla mülazemet verilmiş ve bu, onun ilmiye mesleğinde de hızla yükselmesini sağlamış ve çeşitli medreselerde müderrislik yapmaya da başlamıştı.· Feyzullah Efendi 1089/1678 yılında Rumeli kazaskerliği payesiyle sultanın ikinci oğlu Şehzade Ahmed'in de hocalığına atanmıştı. Padişah'ın her iki oğlunun hocalığına da damadın atarunası, kayınpeder Vani Efendi'nin büyük gayret ve katkılarıyla olmuştu. Feyzullah Efendi de bir vefa ve minnet göstergesi olarak Şehzade Ahmede, elif-ba'nın ilk dört harfıni gösterme şerefıni, Sultan Vaizi ve Sultan Hacası makamlarını deruhte eden kayınpederi Vani Efendi'ye bırakmıştı. 15

    Kayınpederi Vani Mehmed Efendi'nin delaletiyle atandığı Sultan II. Mustafa'nın hocalığı süresinde onun nezdinde elde ettiği bu yakınlık ve saygınlık Feyzullah Efendi'yi Şeyhülislamlık makamına kadar taşımıştı. O, Şeyhülislamlıkla padişah hocalığını birlikte yürüttüğü için camiu'r-riyaseteyn unvanıyla da anılmıştır. Feyzullah Efendi, li. Süleyman'ın tahta çıkışından hemen sonra 1099/1688 Rebiu'l-ahir ayının sekizinde Şeyhülislam makamına getirildi, aynı ayın yirmi sekizinde bu görevden uzaklaştınlarak Erzurum'a gönderilmişti. Burada yedi sene kaldıktan sonra bir zamanlar hocalığını yaptığı Şehzade Mustafa'nın tahta çıkmış (1695) ve suçsuz yere mağdur edilen hocasının affedilmesini sağlaınıştı ve hocasını İstanbul'a davet etmişti. Feyzullah Efendi bu çağrı üzerine, 1106/1695 Ramazan ayında İstanbul'a gelmiş ve Şeyhillislam tayin edilmek maksadıyla Edirne'ye çağırılmıştı. O, talebesi tarafından 26 Mayıs Çarşamba günü ikinci defa Şeyhülislamlık makamma getirilntiş ve yaklaşık dokuz yıl bu görevi sürdürmüştür.

    Feyzullah Efendi'nin, eski talebesi padişah üzerindeki nüfuzundan yararlanarak her şeye karıştığı ve padişahın da sadrazamlarına: "Zinhar Şeyhülislam Efendi'nin reyinden hariç hareket eylemeyin:' diyecek kadar, ona güvendiği kaydedilmektedir. Onun bu güveni fazla suiistimal ettiği ve yaklaşık dokuz yıl süren bu ikinci görev süresinin hemen başlarında, henüz en küçük rütbeleri bile almamış oğullarını yüksek makamlara getirilmesini sağlamıştır. Onları İstanbul Kadılığı, Anadolu ve Rumeli Kazaskerlikleri gibi yüksek ilmiye makamlanna geçirmiştir. O, bununla da yetinmeyerek, büyük oğlu Fethullah Efendi hakkında, kendisinden sonra Şeyhülislam olmak üzere bir de hatt-ı hümayün çıkarttığı belirtilmektedir. Belli başlı makarnları oğullarına, akrabasına ve mürıtesiplerine verdirmesi nedeniyle ulema arasında zaten

    14 Ayvansa.r~y!, II, 168; Süreyya, ıv; 33, 710; R~şid Efendi, I, 36, 41.

    lS R~id, I, 90; Hammer, Xli, 35.

  • 194 • Feyzullah Efendi'nin Kayınpederi: Vani Mehmed Efendi f ProfDr. Erdoğan PAZARBAŞI

    mevcut olan hoşnutsuzluk, onun bu son hareketi dolayısıyla hat safhaya çıkmıştır. Bu galeyan o kadar açık ve şiddetli bir hale gelmişti ki yakınları bile vaziyetini düzeltmesi, bu gidişata bir son vermesi için onu uyarmak zorunda kalmışlardı. Feyzullah Efendi'nin tepki gören bu davranışianna karşı ulema ve halk arasında sızianmalar başlamış, bu bir başkaldırı ve ayaklanma noktasına kadar ulaşmıştı. Bu yüzden ortaya çıkan olaylar gittikçe alevlenerek, hükümdar değllni istemeye kadar ileriye gitmişti.

    Feyzullah Efendi, aleyhinde cereyan eden bu gelişmeler nedeniyle Edirne V ak' ası' mn (1 115/1 703) baş müsebbiplerin biri olarak gösterilmeye başlanmıştı. Gücen-dirdiği ilmiye sınıfının hoşnutsuzluğu ve kendisini suçlu konumuna oturtmuştu. Buna, daha önceden kayınpederi Varu Mehmed Efendi'nin zamanının mutasavvıfları aleyhindeki tutumu da eklenmiş ve Şeyh Efendiler de bir intikam duygusuyla Feyzullah Efendi'nin soyunun sopunun azılı düşmanı kesilmişlerdi. Bu tarihte baş gösteren bu fitnede isyancılar, onun ve dört oğlunun kendilerine teslim edilmesini istemişler ve maalesef onların bu arzuları yerine getirilerek, kendisinin ve oğlunun ilmi sıfatları kaldırılarak eşkıyaya teslim edilmiş ve Edirneae şehit edilmişlerdi. Bütün bu olumsuz ve yürek burkan olaylar onu, Osmanlı tarihinin unutulmaz şahsiyetleri arasına sokmuştu. Bu ayaklanma sonucunda, II. Mustafa tahttan indirilmiş ve yerine III. Ahmed geçirilmişti16•

    Vani, XVII. yüzyılın dini hayatında önemli bir yer tutan mutasawıf-fakih çekişmesinde fakihlerin yanında yer almıştır. Vani Mehmed Efendi, mutasavvıf şair Niyazi Mısri'nin (1618-1694), Bursa'dan Lirnni adasına sürülmesi, Babaeski'de bulunan bir Bektaşi tekkesinin yıktınlması, Mevlevi ve Halveti dergahlarının kapattınlmasından sorumlu tutulmaktadır17• Niyazi, Yani ile olan mücadelesini bir eserine de yansıtmış ve onun aleyhinde bir ayeti tevil etmiştir. Taha suresi 42. ayetinde geçen "ve la teniya fi zikrf" ifadesindeki "vena-yenf" fiilinden gelen kelimenin ism-i failini alarak; "Benim zikrimde gevşeklik göstermeyin" anlamındaki ifadeyi, "Benim zikrimde Vant olmayın" şeklinde yorumlamıştır. Niyazi, yine ebcet hesabına dayanarak, Yani'nin kendisine düşman olacağını, fakat sonunda kendisinin üstün geleceğini ayetlerden çıkarmaya ça-lışmıştıt8.

    Yahudi Moiz Sahatay'ın Yani Mehmed Efendi huzurunda sorgulanması da bu dönemin önemli olaylarından biridir. Moiz Sahatay adında bir Yahudi, Mesihlik. iddiasında bulunmuş ve bu unvanla Osmanlı ülkelerindeki Yahudilere mektuplar yazmıştı. Sabatay, halkı isyana teşvik etme suçundan sorgulanmak üzere Edirne'ye götürülmüştü. Padişah, Kaymakam Paşa, Müfti ve Varu Efendi'nin huzurunda sorguya çekilmişti. Padişah, onun devlete karşı işlediği bu hıyanet suçunun affedilmesine karşılık

    16 Bkz. Sami, V, 3463; Tahir, I, 393-394; Süreyya, IV, 33-34; İsmail Paşa I, 823; Köprülü, "Feyıullah Efendi'; İA., 593-600; Tayşi, "Feyzullah Efendi'; D lA, XJI, 527-528.

    17 Ham m er, XII, 34; Ayvansarayi, 168.

    18 Ateş, 239.

  • ERZURUM LU ŞEYHULiSLAM SEYYID FEYZULLAH EFENDi SEMPOZYUMU • 195

    Sabataya Müslüman olmasını teklif etmiş o da İslam dinini kabul ettiğini ve Müslüman olduğunu söylemişti19•

    Varu Mehmed Efendi'nin ~kızı ve dört oğlu vardı. Kızlarından birini Erzurum'da vaizlik görevi yaptığı sıralarda talebesi Feyzullah Efendi ile evlendirmişti20• Mehmed Efendi'nin büyük oğlu Ahmed, ikinci oğlu Mahmud, üçüncü oğlu Selman Efendi(iir. Adı kaynaklarda geçmeyen bir dördüncü oğlu da Bursa Çendik medresesi müderrisliği yapmıştır. Oğullanndan Ahmed Efendi, İstanbul payelilerinden, Selman Efendi ise Haremeyn evkafı müfettişi idi. Vani'nin oğullarının hepsi de ilmiyye sınıfındandı21•• Torun u, büyük oğlu Ahmed Efendi'nin oğlu Ebu Bekir Efendi de mollalardandı22•

    Vanl'nin, zamanının mutasavvıfları23 aleyhindeki tutumuna bir de damadı Feyzullah Efendi'nin yapıp-ettikleri eklenince, Edirne V ak' ası'nda hiçbir suçları olmayıp kendi halinde yaşayan oğullarının her ikisi birden tevkif edilip, Gelibolu'ya sürgün edildikleri bir sırada, BabaeskiCle İstanbul'dan gelen isyancı ordu ile karşılaştıklarında öldürülmüşlerdi. Bu cinayetleri işlemekle kendilerince Vani'den de öçlerini almış oluyorlardı!24.

    Eserleri

    Van! Mehrned Efendi, baş eseri olan Araisü'I-Kurcm'm yanında yaşadığı dönemde öne çıkan dinl-siyasi içerikli konularla ilgili olarak, kendi fikirlerini destekleyici nitelikte birtakım risaleler kaleme almış ve o dönemde çok okunan bazı önemli eseriere de haşiyeler yazmıştır. Eserlerinin büyük bölümü İstanbul kütüphanelerinde, özellikle de Süleymaniye kütüphanesinin muhtelif bölümlerinde bulunmaktadır.

    ı. Araisü'l-Kur'an ve Nefaisii'l-Furkan ve Feradisü'l-Cinan: Vani Mehmed Efendi'nin, bu eseri, Kur'an kıssalarının bir tefsiri mahiyetindedir. Eser iki bölümden meydana gelmektedir. Birinci bölümde; alemin yaratılışından başlamak üzere Kur'anCia adı geçen peygamberlerin kıssalanru anlatan ayetlerin tefsiri yapılmakta, ikinci bölümde ise; Peygamberimizin doğumundan vefatma kadarki hayatı; ilgili ayet, hadis ve konuyla ilgili rivayetlere dayanılarak anlatılmaktadır. Bu bölümünün sonunda Hz. Ebu Bekir'in hilafeti ve onun yalancı peygamberlerle mücadeleleri söz konusu edilmektecJ.ir25. Kayseri

    ı 9 Raşid, ı, 34; Harnmer, Xl, 170-ı 71.

    20 Süreyya, N, 718.

    21 Mehmed Efendi'nin Kestel'de yaptırmış olduğu caminin bahçesinde "Vanizade» adıyla üç kabir bulunmaktadır. Bunlar Seyyid Mahmud Efendi (ö. 1213), Seyyid Salih Molla (ö. 1237), Seyyid Muhammed sadık (ö. ı243).

    22 Daha fazla bilgj için bkz. Beliğ Efendi, 4 ı O.

    23 "Vini Mehmed Efendi'nin Zamanırun Mutasavvıfl.arı Hakkındaki Düşüncesi ve Onlarla Olan Mücadelesi» adlı çalışma için bkz. Pazarbaşı, Vani Mehmed Efendi ve Ardisü'l-Kuriın, s.l73-185.

    24 Daha fazla bilgi için bkz. M. Nuri Paşa, III, 23.

    25 Yani Mehmed Efendi'nin Tevbe suresi 39. ayetinin tefsiri ve değerlendirmesi için bakılabilir: Pazarbaşı, "Osmanlı Dönemi Alim ve Müfessirlerinin Türklerle llgili Değerlendirmeleri'; Osmanlı Toplumunda Kuran Kültürü ve Tefsir Çalışmalan I, 329-347.

  • 196 • Feyzullah Efendi'nin Kayınpederi: V ani Mehmed Efendi f ProfDr. Erdoğan PAZARBAŞI

    Raşid Efendi Kütüphanesi, 21525 nurnarada kayıtlı nüshasından başka, Süleymaniye Kütüphanesinde dokuz, Bayezid Devlet Kütüphanesinde de bir adet olmak üzere toplam on nüshası vardır. Brockelmann, bir nüshasının da Berlin Devlet Kütüphanesi, 1030 nurnarada kayıtlı bulunduğunu söylemekted.if6.

    2 . .NmaJ.ü'l-Yevm ve'l-Leyl: Süleymaniye Kütüphanesi, Lala İsmail, 727/4'de ka-yıtlıdır. 186x126, (112x69) mm. ebadında, 13 satır, nesih, 46-64 yapraklar arasındadır. Bu risale, Wıni Mehmed Efendi'nin sabah ve akşam yapmış olduğu dua ve zikirleri içermektedir. Risalenin başlangıcı şöyledir:

    "Vani Efendi' nin, ebadis-i şerifede varid olan esrna-ı hüsnadır. Sabah ve akşam kıraat oluna .. ?' (vr. 476).

    Aynı risale, Süleymaniye Kütüphanesi Laleli, 164/1 nurnarada Duaname adıyla kayıtlıdır. 200x144, (135x68) mm. ebadında, 15 satır, nesih, 1-4 yaprakları arası, istin-sah tarihi, 1087 h.

    3. Tasavvufi Bid'atlardan Sakınmaya Dair Bir Risale: Süleymaniye Kütüphanesi, Hacı Beşir Ağa, 406!3'de kayıtltd ır. 21 Ox148, (165x96) mm. ebadında, 19 satır, nesih, 186-203 yaprakları arasındadır.

    Mehmed Efendi, bu nsalesinde cehren zikir yapmanın kerahiyetini ortaya koymaya çalışmaktadır. Risale şöyle başlamaktadır:

    "Ey aziz karındaşlar! Bazı amel ve evza ki, asnmızda mü'minin zümresi mabeyninde zuhılr bulmuştur ... :' (vr. 186 b).

    Bu risale, Süleymaniye kütüphanesi, Es' ad Efendi, 3819/2'de ve Lala İsmail, 685/1 'de Risale fi kerahiyyat el-cehr bi'z-zikr adıyla, Kasidecizade, 663/1 'de Risale fi hakk el-farz ve's-sünne ve'l-bid'a f f ba'zı a'mal ismiyle, Hafıd Efendi, 453/3'de Risale fı redd-i ahval el-mübtediln şeklinde kaydedilmiştir.

    Kasidecizade, 663/l'deki kayıtlı nüshada, müstensih, risaleye başlamadan önce Mehmed Efendi'yi övgü dolu sözlerle takdim etmiş ve onu; muhyi's-sünne, mümltü'l-bid'a, müfti'l1erikayn, zeynü'l-milleti ve'd-din, hüccetü'l-islam ve'l-müslimln gibi vasıflarla nitelendirmiştir (vr.l b).

    4. Münşeat: Süleymaniye Kütüphanesi, Ayasofya, 4308 nurnarada kayıtlı bulunmaktadır. Talik, 21 satır ve 113 yapraktır. Bu eser, Mehmed Efendi'nin zamanının devlet büyüklerine yazmış olduğu mektuplan ve bazı törenlerde yaptığı duaları içermektedir.

    Münşeat'ta yer alan bazı konu başlıkları şu şekildedir: Yani Mehmed Efendi'nin Sultan IV. Mehmed için yaptığı bazı duanameleri (vr. 1-15), Vezir-i .Kzam Ahmed

    26 Brockelmann, II, 581.

  • ERZURUMLU ŞEYHULiSLAM SEYYIO FEYZULLAH EFENDi SEMPOZYUMU • 197

    Paşa

  • 198 • Feyzullah Efendi'nin Kayınpederi: Vanl Mehmed Efendi 1 ProfDr. Erdoğan PAZARBAŞI

    Fırat, A. Suphi, "Vankulu Mehmed Efendi': İA, İstanbull982, XIII, 202-203.

    Gölpınarlı, Abdulbaki, "Niyazi Mısri': İA, IX, 305-307.

    Hüseyin b. İsınail Ayvansaray1, Hadikatü'l-Cevami, istanbul1281, II.

    İshak b. Hasan Tokadi, Nazmu'l-UlCtm, yzm., Raşid Efendi Ktp., no. 70, vr. 66 b.

    İsmail BeliğEfendi, Güldeste-i Riyaz-ı İrfan, Bursa 1287.

    Joseph Von Hammer Purgstall, Osmanlı Devleti Tarihi, İstanbul 1986, XI, 152.

    Katip Çelebi, Keşfu'z-Zünun, İstanbul 1943, II.

    Köprülü, Orhan F., "Feyzullah Efendi': İA, N, 593-600.

    Mehmed Süreyya, Sicill-i Osman i, İstanbull311, IV

    Mustafa Nuri Paşa, Netayicü'l-Vukuat, haz. Neşet Çağatay, Ankara 1980, II.

    Naima Mustafa Efendi, Tarih-i Naima, istanbulll47, ll.

    Ömer Rıza Kehhale, Mu'cemu'l-Müellifin, Dırneşk 1960, IX.

    Ötüken, S. Yıldız, v. dğr., Türkiye'de Vakıf Abideleri ve Eski Eserler, Ankara 1986, IV

    Öztuna, Yılmaz, Büyük Türkiye Tarihi, İstanbul 1983, XI.

    Pakalın, Mehmet Zeki, Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, İstanbul 1983, II.

    Parmaksızoğlu, İsmet, "Mehmed Efendi, Yani-zade': Türk Ansiklopedisi, Ankara 1976, XXIII.

    Pazarbaşı, Erdoğan, Vani Mehmed Efendi ve Araisü'l-Kuran, Ankara 1997.

    "Osmanlı Dönemi Alim ve Müfessirlerinin Türklerle İlgili Değerlendirmeleri': Osmanlı Toplumunda Kuran Kültürü ve Tefsir Çalışmaları I, ilim Yayma Vakfı Kur'an ve Tefsir Akademisi, İstanbul201 1.

    _ __ _, "Mehmed Efendi, Vanr: DİA, XXVIII, 458-459.

    Raşid Efendi, Muhammed Raşid b. Mustafa, Tari11-i Raşid, istanbul! 153, I.

    Silahtar Fındıklıh Mehmet Ağa, Silahtar Tarihi, İstanbul 1928, I.

    Şemseddin Sami, Kamusu'l-A'lam, İstanbul1316, VI.

    Tayşi, Mehmet Serhan, "Feyzullah Efendi': DİA, XII, 527-528.

    Uşşaki-zade Seyyid İbrahim b. Seyyid Abdülbaki, Hadayıku'l-Haktıyık fl TekmiletiŞŞekayık Uzunçarşı lı, İsmail Hakkı, Osmanlı Tarihi, Ankara 1973, III; Zeyli, yazma. Kayseri Raşid Efendi Kütüphanesi no. 949, vr. 269 b-273 a.

    Yani Mehmed Efendi, Araisü'I-Kuran, yazma, Raşid Efendi Kütüphanesi, no. 21525, vr.l b.