elif eylül aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip...

51

Upload: others

Post on 24-Jan-2020

10 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

Elif Eylül Aybaşoğlu

- şiirler -

Yayın Tarihi:

24.7.2007

Yayınlayan:

Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerineaittir. Şiirlerin kopyalanması gerçek veya elektronik ortamlarda yayınlanması, dağıtılması Türkiye Cumhuriyetiyasaları ve uluslararası yasalarla korunmaktadır ve telif hakları temsilcisinin önceden yazılı iznini gerektirir. Budoküman, şairin kendisi veya temsil hakkı verdiği kişinin isteği üzerine Antoloji.Com tarafından, şairin veyatemsilcisinin beyanları doğrultusunda yayınlanmıştır. Bu dokümanın yayınlanması kullanılması dağıtılmasıkopyalanması ile ilgili husularda ve şiir içerikleri ile ilgili anlaşmazlıklarda Antoloji.Com hiç bir şekilde sorumlu vetaraf değildir.

Page 2: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Elif Eylül Aybaşoğluİnanmak ve güvenmek gibi erdemlerim vardır kendimle ilgili, kendime dair.Yaptığım her hatanın izi, dersi vardır. Adam olmak adına vazgeçtiklerimvardır, ki; hepsi için bin bir kere pişman olduğum, bugün olsa, bir andurmadan tekrarlayacağım. Hissedebilmek uğraşım vardır. Anlayabilmek veöğrenebilmek çabam. Vazgeçilmezlerim vardır, çok canımı yakan, canımdanbir parça olan. Aşka dair vedalarım vardır yalnızca. Bildiğim mutlu sonu olanaşk yoktur. Ve savaş meydanları ruhları yeni aşklara yelken açmış aşıkcesetleriyle doludur daima. Aşık olmak bir tek kez öldürür yalnızca. İnanmakve güvenmek ise binlerce defa...

Ne önemi var ki kimliğimin...herkes kadar önemli ve herkes kadarönemsizim..bazen kendimi bir dev gibi algılarım masal dünyasından kopup gelmiş ve herbir insan bir karıncakadardır gözümde o an..bazense dünya bir okyanus ben küçük bir kibritçöpüyümdür okyanusda savrulan..yaşanmışlıklarımdır yaşımı belirleyen..ne kadar yaşadığım değil, hani osenelere endeksli sayaç vardır yainsanları paniğe uğratan, o değil...ben herkesim...

Kafa kağıdımdaki baba adım Ay Başoğlu'durbana sorarsan ben hiç ağa kızı olamadımgözlerim hep üçüncü sınıf baktı insanlığa..bir gülüşüne bir bakışına can verdik sevdiğimizinhep gönlümün zenginliği ile övündüm...gerisi mi?gerisi zil zurna sosyalizmgerisi uzun hikaye...

Ben Eyllbayım aklımın ucundan geçmezken hayatında bulduğun...ben SaçlarıSaman Sarısıyım sevdiği uğruna herşeyi göze alabilmiş...ben Ankaralıyımsevdasını öfkeli şiirlere yazmış...ben Nazlıcanım Bedirhana aşık...ben Kod AdıSelmayım doruklara sevdalanmış...Ve onca haksızlığın karşısında dikdurabilmiş Elif Eylül Aybaşoğlu'yum ben...

Page 3: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Alacaklı Gidiyorum Sevgili...

Bu yok oluşların tek suçlusu var...o da SEN... Herkesten kaçmayı başarmış sen birkendinden bir benden kaçamadın.. Sende tek başınasın ama kafanın içi birdünya...Fırtınalar, kopuyor, şimşekler çakıyor, savaşlar oluyor... Tüm bunların varolmasının tek sebebi var... o da bencilligin...Hayata bir sıfır yenik başlamanın..hepezilmenin..aldatılmanın acılarını sadece ve sadece seni sevdim diye benden çıkarman...

Bu neyin kini neyin isyanıydi?Aşka tutunamamanın acı bir sonucu mu?Yoksa kendine bana yaşamı zehir etmenin iç hesaplasması mı?Her ne halt olursa olsun yapılmış, yıkılmış, yakılmıs kırılmış bir seyler vardı anılarınınsatır aralarında...Benim sana yazdıklarımdan seçilmiş sözler vardı yazdıklarında..Kırılanları onarmak icin bir ömür mü gerekli idi, yanlışları ve nerede yapıldıklarını tespitedip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü... Amatek bir ömür var elimizde.. o da yaşanmışlıklardan çok pişmanlıklarla dolu..binlercekeşkelerle son demlerine yaklaşıyor..

Zaman çabuk çabuk geçiyor sevgili...sen demiştin zaten ben dünde yaşamıyorumdiye..Oysa dünde yanlışta kaldın ve banada kendinede bir ömrü zehr ettin..Ben sana birZehr aşk verdim..Sen bana bir zehr ömür...Alacaklı gidiyorum sevgilialacaklı...Anlamıyorsun...

Hayata tutunmak adına ne varsa her şeyi yaktımseni sevebilmek için... Tüm sabrımı, kendime ve insanlara güvenimi, sevgininhayatın tek harcı olduğuna olan inancımı... Artık senden başkasına verecekenerjim, sevgim ve hayatla hesaplaşacak bir benliğim kalmadı. Geriye dönüpsığınacak bir kendim kalmadı... yaktım herşeyi...

Batıp batıp tekrar doğuyorsun içimde.. Aydınlatmak yerine acı veriyor her yeni gündoğuşu bana... delik deşik ediyorum sevişmelerimizi...tutup tutup atıyorum en mahremseslerini...savruluyorum bir sabaha karşı anıya...

Geceyi yedekledim...içimdeki türküsüz zamanlara...karanlıklara haykırışlarbiriktirdim..nicedir yatak sıcaklıklarını unuttum..

Bir isyan, bir haykırış başkaldırıyor bedenimde... İşte o klasik soru geçiyor beynimden.NEDEN BEN?

Hiçbir adli tutanağa geçmez bu zina hiç bir baskına uğramaz nedense ve bilmemgeceler daha kaç gece sokaklarımı sana pazarlar ben çıldırayım diye.....

O kadar seninle doluyum ki bende bana yer yok aslında. Ne yalnız kalmaya vaktim,nede cesaretim var artık. Hadi gel yine aklıma, hadi yine gir hayatıma, hadi yinetarumar et beni...Adımı yolcu diye yaz benim... biletim pardesüm şemsiyem elimde... Ankara'mdanayrılıyorum bir gece yarısı...yüreğimde SEN... kafamda ise gene yasak sol düşüncem...jiletliyorum tüm gelmeyişlerini..vedalarımı..sürgünlüğümü...bir kırmızı bir kırmızıortalık..

Bilen var mı nasıl bişey bensiz Ankara...senden sonra en sevdiğim şeydi o..yolunuyitirmiş duraklar..bensiz Kızılay nasıl bişey söylesene... her yazdığım şeyde Ankaraşahit derdim..şahitsiz sevgiler nasıl bişey?

Page 4: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Ankara'da anılar bıraktım sana...Eylül çayevinde bakılmamış fallarım...umudumutelvelerde yitirdiğim anlarım kaldı sana..birde çok ağlamış ben kaldı geriye...

Sen kuşların göçtüğü yersin oysa..anamın alacalı cins kedisi gibisin..bilirsin cins kedilersevdiklerini üzmemek için ölecekleri zaman evi terkederler..şimdilerde gidişlerinhikayesi bu bende..

İSTANBUL..

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 5: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Ankara Şahit

SUNU..

''Eylül’e

Ne yana baksam, senden bir iz bıraktın,Acılarım uzun, karanlık, yalnız geceler kadar dipsizdi.Ne kadar ulaşmak istersem sana,Bütün izler silinir, çareler tükenir, yollar belirsizleşirdi...''

Sinan Eldem..

Her aşkın bir masalı olmalıydı, elbette vardı...Benim anlatacağım kırık, belki daha çokyaşanmamışlıkların yaşanır kılınması için tek yüreğin yetmediğinin hüzünlümasalı...Yazılmasa, kimse bir şey bilmeyecekti. Yazıldı, kim ne anladı,sorulmayacaktır...Kızın adı Eylül..bahar yüreğinde..Ankara''da bir sonbahar gecesi..Günlerden kimbilirneyin ertesi..Ama vakitlerden bir gece yarısı olduğu kesin..Çünki gecelere sevdalı obirazda..En çok Ankara...mavi düşler ve geceler dilinde.....Kendini şiir için yaşıyorumdiye ifade eden..Hani derler ya bu iki insanın yolları kesişti diye..Kimbilir belkideikisindede var olan memleket sevdası ve Ankara tutkusuydu ortak noktalar..Yatağa kıvrılmış soğuk bir yılan yalnızlık yavşak kaygan...Bir aşkın eşkıyasıydılar..uzun uzun patlayan silahlarda şakakları bulan hain, hainsi ve sıcak..acıya vakitkomayan mermiydiler ve cehennem yangınına o an düşmeliydiler..Bu böylemi yaşandı?Bilmem..bilemem..Bu masalın anlatıcısı yani ben yani Eylül'' cesidir bu...İlk ''Kimi sevsem '' ile başlayan şiirler sonra ''Ankara II '' ile devam eden duygusağanağı hep bir gidiş..ve geride kalanın özlemleridir hikaye edilen..Kimi zaman ''aşkolsun diyemi gittin sevgili aşkolsun sana aşkolsun'' ile süren sitemler..Ve''Kırgın'' daki oçok can yakan dizeler..Birlikte var olabilirken ayrı ayrı yok olalım dedin... Sen istedindeben hayır mı dedim eywallah gözüm..

Ağlat şimdi eşkiya gönlümü bir sevda bulmuştum kendime masallarda karşılığınıvermeyensin başbelası gibi yanıbaşımda...Artık yüreğimdeki korsan afişlerde bile senigöremeyecekmiyim?Yani artık hayat bir masalmı ve bizim masalımız bittimi diyorsun?terkeden sen, giden sen, bitiren sen.. biten ben....Suskunum dondu mavim ve biliyorum astılar seni oysa konuktun bu yüreğe biraz kentlibiraz yakın köyüne... unutamıyorum seni ölüm gibi bendesinölüm sensizlik...

Evet...Üzdüm seni farkına varmaksızın, üzdüm seni çünkü sence hakkımolmayanı yaşamaya çalıştım bencilce, ve gözlerinde dinlendiğimi anlattımsana usulca....Şarkılar dinlettim en hüzünlüsünden, istedim kianlatamadıklarımı dinle bensiz kaldığında, dinle ki içimde ki fırtınalarınnasıl güçlü ve acımasız olduğunu biraz olsun anla diye....Ben korkusuzluğunen kuytularında kendi korkularına yenik düşmemeye çalışan bir çığlığımaslında, aslında senin bende görmediklerindir beni sana muhtaçkılan...İsterdim ki senin kıyılarında soluklanayım biraz olsun, fırtınalarha koptu ha kopacakken bu düzlükte, isterdim ki ellerinde bulayım yitirdiğim

Page 6: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

düşleri bir anda olsa..

Artık yoksun gülüşlerin yokHer nere baksam ağaçlar çiçek açmışBen çoktan solmuşum dallarım..dallarım..sapsarı hala

Artık kendimide terkediyorum şehrin bulanık sularınabir atıkta ben atıyorumVazgeçmek.....Aciz insanların işidirya ben artık vazgeçiyorumBana ''bir hayat sence kaç ölüm eder'' diye sormuştun ya söylüyorum işteBu aşk değer be onlarca ölüp ölüp dirilmeye..Şimdi sokaklardayım.. sokaklarda...içimin sokaklarına adın yürüdüAdın satırbaşlarında ayrılıkların.!

Oysa ben yolları bilmiyorum..Unutmayı hiç; bilmiyorum...Şimdi ikimizde farklı yerlerde farklı türkülerin melodisiyle aynı hüznü bölüşüyoruz,bölüşemediklerimize inat.....Keşke durabilseydin bu sevdanın karşısında, keşke korkmasaydınacılardan bu denli,Bu kadar çabuk pes edeceğin aklıma gelmezdi doğrusu, tutkuların bir adımönde olduğunu söylerdin hep, nedense bana karşı bu denli acımasız olabildinyaşamın boyunca bir tek, seni üzenlere inat ve tüm hatalara bana yükleyerek,artık istediğin kadar susabiliyorsundur geceler boyu, benli düşlere çoktanson vermişliğin keyfini yaşayarak, ben hala bıraktığın yerdeyim iki gözüm,birazda utanarak.......

Elif Eylül AYBAŞOĞLU(20.12.2006)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 7: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Ankara..Kar Ve Özlemler..

36.enleme kar yağıyor kahve gözlüm..Gün batımı öldürmüş burasını kefeni üstünde ak/pakKimseyi dışarı çıkartmıyor kar bencilleyinKaranlık sokaklarda bir ben varım...Doğaya ve zamana inat...Birde gözlerin var aklımda..Elif elif yağıyor kar.Dudaklarımda bir türkü 'yardan haber yok'Ama belki çok uzaklardasın..Yoksa çoktan koşardın banaYoksa çoktan ses verirdin çağrıma..

15.12.2006 15:51 ANKARA

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 8: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Ankaralım

Sen miydın yüreğime kor düşürenSen miydin içkiye çelen aklımıYıllar boyunca uğruna ağladığımSen mıydin ankaralı........

Seni sevdiysem suçlu ben miyim?Namert değil mi sırtıma saplayan bıçağıSenin sevginle her gün doğan ben’iKalleşce vuran sensin ankaralı.........

Kış geldi aşkım üşürsün bu mevsimdeUnutma giymeyi sana aldığım hırkayıSırtını kalbimi yaslamak yerineİhanete dayanan sensin ankaralı.......

Beni meyhanelerde unutupSiyaha sen çevirdin bu masalıKadehlerin dibinde sevgimi kurutupYudumlayıp giden sensin ankaralı.........

Son veda yaklaşınca o saatteAklına gelmeyen umutlarımı duygularımıÜstümden geçen o otobüsle birlıkteÇiğneyip giden sensin ankaralı..........

Kendini düşmandan da yabancı gösteripYüreğime kazıyan sensin yalanlarıZalimlere karşı seni koruyan yüreğimeKurşunu ilk sıkan sensin ankaralı........

Kursağımda bıraktın en güzel geceyiVe zindana çevirdin o son sabahıCan vermeden diri diriBeni mezara koyan sensin ankaralı......

Şimdi bana halimi hatrımı sorma sakınDoğan güneş aydınlatmıyor karanlığımıYokluğun bana varlığından da yakınSon vefasız sensin ankaralı.........

Sonbaharda öldüm benÇiçek arama hayırsızımGözyaşını dök mezarıma yeter!Seni seviyorum ankaralım......

not:

(bu şiir benden çıkmıştır ve tüm hakları Elif Eylül AYBAŞOĞLU'na aittir..kendisine saygılarımla..)

Okan Savcı

Page 9: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

(12.09.2006)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 10: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Bela İstiyor Sen Yanım...

SUNU;

Bir sevmek daha kalmadı dünyada senin için bu kadar,Şimdi kenetlen bulduğun en küçük sevgi kırıntısına.Bozgunlarda talan ettiğin yorgun düşlerine, yalnızca sevgiyi arayan hislerine sahip çık,Kocaman aşkıma tercih edecek sevgilerden de yoksunsun!

Sinan Eldem

'Ne kadar çok şeye geç kalmışım meğer.. Seni tanıdığım gün anladım...Çocukluğumudüşündüm nedense birden..Yüreğimin gecelerde siyaha boyanmadığı zamanları...Eve geç vakit geldiğim hiçbirşeyinbelirli sonuçlanmış olmadığı öğrencilik yıllarımı..Karşılıksız gülebilmeyi ve yalansızağlamayı bildiğim anları.. '

'Ben hiç bilemedim aslında çocuk olmayı...Erken büyüdüğümden belki, belki anneminattığı ilk tokattan yada ikinci şubede yüzüme edilen küfürlerden miydibilmiyorum...Vazgeçmiştim çocuk olmaktan....Sigaraya onyedimde başladım, onyedimde bir yetmişliği koca adamlar gibi devirir olmuştum, daha onsekizime gelmedenokulun ipe sapa gelmez kızı…Ve yaş on sekiz....Boyundan büyük işlere kalkan militan,polis zabıtlarında; Meskun mahallin belalısı.. yani birtek iyiliğimi bile göremezdiniztutanaklarda....Oysa ben dilencilere parada verirdim bu düzene ana avrat dümdüzsöverdimde...Sadece sövdüklerimi geçtiler zabıtlara bir tek yalanım varsa namerdim...Bilmek adına ne varsa yaptım sonra...Hiç unutmam...Gece yarısını geçmişti vakit...Tekbaşıma, Ankara gibi yerde, akşamcıların mekanı sayılan yerde,kız başıma afişlerastım...duvar yazıları yazdım.. İşte o zaman...Anladım bir şeyleri...Aklın değil, yüreğinaynasıydı insan... Bildikçe daha çok sevgi ve daha çok öfke birikti içimde...İnsan denenyaratık ilginçti doğrusu..Her türlü acıya kolayca alışıyordu… '

'Hani “SERSERİ” deyip geçtiğimiz insanlar vardır hani afilli duruşları, sert bakışları hemiçten içe kızdırır hem de korkutur insanları..Serseridirler... Çünkü acılarını saklamayıbilmenin başka bir yolu öğretilmemiştir onlara.. 'Belki bende öyle biri olacaktım...Yada ne bileyim...Hani diyorum benim serseriliğimevliliğim sebebi ile imkansıza bağlandı...Sonra gelsin sürgün zamanlarım...Tesadüfenbir araya gelmiş yolcu otobüsündeki insanlar gibiydik..Ayrı yönlerin ayrı yollarınyolcusu... ben eskidende saftım...inanırdım bu dünyada bile şölenler olacağına…budünyada anne baba kardeşler bir sofrada lekesiz bir mutluluk yaşayabilirler diyeinanırdım…çocuktum hep kardan adamlar süslerdi düşlerimi..büyüdüm hep kandanadamlar oydular yüreğimi..sonraları çok sonraları anladım...hayatın en büyük yanlışıymış bizim bir arada olmamız!…evet cok geç anladım…bıraktım lekesiz mutlulukları ben kavgasız üzüntüsüz bir pazarsofrası özlerken aslında herkes…o evden uzaklara hiç dönmemek üzere çok uzaklaragitmek istiyorlarmuş…dünyanın en mutsuz otogarı…dünyanın en imkansız istasyonuydubizim evimiz…yıllarca uzaklara cok uzaklara gitmek isteyip bir türlü gidemeyenlerinsonsuz bekleme durağıydı bizim evimiz…güneşli bir günde ansızın başlayan sağanakyağmurlar gibiydik… bu yüzden hep hırçın, hüzünlü, kırgındık…

'Pervasız oluşumun, umursamaz duruşumun ve bazen sence ukalalık diye nitelendirilenbakışımın kendimce hep haklı sebepleri vardı.Bana göre insan dediğin şey, korktuğu

Page 11: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

kadar hayvan, direndiği kadar insandı...'Bazen saçma sapan, manyaklık denecekdüşüncelere dalardım....Mesela; bir evim olacaktı...yeşillikler içinde...evimde hiç kapıolmayacaktı..çünki kapıların açılıp kapanması telaş ve gerilim demektir..yalnızcaperdeler...duvar kağıdım huzurun ta kendisi olacaktı..koskoca kum tpeleriyle bir vahave üzerinde çay içen bedevilerin olduğu bir desen...arzularım sorunlarımolmayacaktı..huzura ulaşabilmiş yazarların yazdığı kitapları okuyacaktım...Böyle birhayatı yaşamak..Kim bilir ne kadar müthiş olurdu diye düşünür, kurulduğum kaloriferinyanında, sokak çocuklarından daha çok üşürdüm…

'Bir de seni sevmek gelirdi aklıma…Sevdiğim birinin yatağında uykusuz kalışımıngerekçesini bir türlü çözemezdim...Gerçekten öyle mi olurdu derdimkendime....Gerçekten sabahlara kadar başucunda bekler miydim? Saçlarını okşar,uyandırmadan dudaklarından öper, yüreğime dost bildiğim adamı saatlerce seyredermiydim? O zamanda böyle şiirler yazabilir miydim acaba? Gökyüzünü bu kadar sevebilirmiydim yine? Bulutun beyazını, denizin mavisini..Rastladığım seni, Düşlediğim sendendaha çok, daha yalın mı severdim?Oysa ben beni istediğim gibi sevmemiş olan babamın hayaletini arıyorum imkansızadamlarda…sen seni istediğin gibi sevmemiş olan annenin hayaletini arıyorsun imkansızkadınlarda…biliyorum ne ben o adamı bulacağım ne de sen o kadını bulacaksın… '

'Ve ne acı ki, hep bizi sevmemiş olanları seveceğiz ikimizde…ne acıki, hep bizi incitipüzenlere bağlanacağız…telefonlarımıza çıkmayanlara… çıksa bile küfür gibi konuşanlarasevdalanacağız…bizden bir çift güzel laf esirgeyenleri özleyecegiz…ölesiye amansızseveceğiz onları…biliyorum bu yüzden odam böyle…giysilerim ortalık yerde…kitaplarımorada burada…anılarım saçılmış ortalık yere…her şeyim darmadağın…biliyorum buyüzden düzenden adı düzen olan her şeyden nefret ediyorum… toparlayıp da neyapacağım düzenli olunca ne olacak sonunda birgün biri gelip her şeyi, biriktirdiğimdüzenlediğim üzerine özenle titrediğim her şeyi daha önce hep olduğu gibi hiçbeklemediğim bir anda savurup bozup gitmeyecek mi diye düşünüyorum… '

'Kendimi hiçbir yere, hiçbir vatana ve hiçbir bayrağa ait hissetmiyorum artık… bir yerevarmak değil, sadece gitmek duygusu çekiyor beni… ana avrat dümdüz çekip gitmek buöldürgen hayattan... biliyorum sen benim için hiç bir zaman ulaşamayacağım babamınhayaletisin…ailemdeki insanlar gibisin çok duygusal çok güçlü çok yaralı…onlar da seningibiydi…aklı başında mazbut insan rolünü oynamaktan ve ertelenmiş düşleri yüzündenyorgun düşmüş yarı çılgınlardı… …bir kere çözüldüm sana…bir kere sana senin gibiolduğumu hissettirdim…oysa baştan beri biliyordum sen seni sevmeyenleriseversin…ben birini sevsemde hem çok iyi biliyorum bana dönsen bile hiçkapanmayacak bu yaram…hiç kapanmayacak bu yaran…hiç kapanmayacak! …avuçlarımhep boşluğa kapanacak...unutma aşk dediğin mayın gibi patlar öğret bunuçocuklarına... böyle şarapnel şarapnel kanatır adamı hesapsız her yürek... mesela senen uslu uykularda filizlerken kendini gurbet ellerde bir anarşist öldürülebilir buralardasırtından sözcüklenerek..o benim işte...beni unutma... '

Şimdi böyle bir zamanda..Tam da vazgeçmişken aramaktan..Sana yeniden rastlamak da neyin nesi? Ya memlekete geldiğin gün geldiğin yerdebaşladığım saat..Avucumdan kayar gibi gidişin..Yüzümde donup kalan gülüşün...Buneyin sancısı? Neyin bedeli?

Bela istiyor sen yanım...

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 12: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Bir Deli Sevda

SUNU

'ihanetide tattım ben!işte tam şuramda,bağrımın orta yerinde durur hançeri...bak Nazlıcan üzerinde de hainin parmak izleri! '

Fatma Sancak..

Bir kahır çiçeğineBir ağır şiir mektubuVe sen kahve gözlüm bunu defalarca oku!

Bir deli sevdasın sen....Yağışın tepeden tırnağa beni sırılsıklam yapışın..Her damlan içime işledi, her damlanyüreğime akan bir nehir sanki..Yağmurdan sonra üşümeyi kim sever ki? Ben sevdim işte...Bir yağmur bağımlısınadönüştürdün beni...

Neden ayrılsın ellerimiz her sonbaharda? Gözlerime acı bir karanlık düşsün.. Bir uçakalsın götürsün seni.. Ben tonlarca kederimle yapayalnız kalayım? Sen uzak bir ülkedeözlemli, dalgın.. Kıyılarıma çarpıp ağladığı yerde dalgaların.. Neden ay karşılardanyükseldiği zaman, Başın omuzlarımda olmasın? Neden ellerin avuçlarımda değil? Nedengözlerim aradığı zaman gözlerini bulamıyor?Tuhaf bir şey bu esiriyim düşlerimin… neyi görsem neyi düşünsem sen… korkunun hainpususunda yalnızlığım. kırık dökük evrenin,bilinmeyen derinliklerinde satırlarım uzuyor sonsuza…. sözcüklerim özürlü ya benbilmiyorum sevmeyiYa senYoksun aslında..Boynumda ellerin kalmış.. Tenimde kokun.. Hiç çıkmıyor sapladığınhançer..Delidir yüreğim,içerisinde tufanlar kopar da koskoca hayatları katıp önüne savurur da enginlere….Hiçbir kimse bilmez,Duymaz, görmez…MAVİ'nin yüreğindeki çalkantısını….

Gidersen; gözümdeki son umudu da alır götürürsen.. Bir zemherenin ortasındatitrerken bırakırsan beni... merak etme ayakta kalırım ben.. Tıpkı fırtınaların boynunueğip yıkamadığı kavak ağaçları gibi.. Senden bana kalan her anıyı, bir kez daha bir kezdaha yaşarım.. Aşkım da benden yadigar kalır sana…….Seni bulmadım ki hiç, kaybetmem vukû bulsun birgün uyanılacak serin bir yazuykusundan farksızsın ne de olsa ben bu rüyanın her türlü sonuna razı olmuşum...Hatırla...Kimdi beni birtek aglatan bu hayatta? Ve kimdi içimi kaplayan siyahla? Nedenbensizliğe bu kadar tahammüllüydün sen?Ve neden beni hep ertelemek için uğraş verdin ki…Seni sevmek böylesine bir aptallık mıydı yani…Bir yasamışlığın tehlikeli virajlarına çağırma beni yenidenArsız hayallerimden yeni soyunmuşken,

Page 13: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Gelemem... gelirsem; kan tutar,o kadar kırmızı çok bana...Sana kırçiçekleriyle bezenmiş bir intihar sunacağım;Yabanisi oldugum bir ülkenin havaalanındaki dış hatlar yolculuklarında; unutulmuş...

(20.12.2006)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 14: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

bir EYLÜL...bir BEDO hikayesi..

Sensiz olamaya çalışıyorum gittiğin günden beriSeni dinliyorum türkülerdeBiliyor musun hala şiir yazıyorum sen artık hiç...hiç...okumasanda..!Yazdıklarımın çoğunda senin adın geçiyor halaO olmadan uyuyamadığım küçük bir yastığım varYastığa da senin adını koydum.... Oysa adın..adın satırbaşlarında ayrılıkların...

Artık böyle başlar gün; bir volkan patlar,bir dal kırılır apansız...Bir el tabanca sesi düşer yağmurlara...yağmurlar zamansız...Belki ağzından vurulur kansızYarım kalır türküsü;Dağılır,duyulmaz olur sesiAnlatılır rüzgarlara bir EYLÜL...bir BEDO hikayesi..

(04.06.2007)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 15: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Bir Nedeni Yok..

Ben sende ardı arkası kesilmeyen bir korku sevdimŞiddetli ve hayret uyandıran saplantılı aşkını sevdimAz kelimeyle kurduğun cümlelerdeki soru işaretleriniBarlardan çatlak bardak gibi atılmayı beklemeniSerserice patlamalarınıYuttuğun ağrı kesicilerden sızmanı'darmadağınığım gavurun kızı' deyişini sevdimBir nedeni yok seni sevdim...

11.2.2007 03:56 Ankara/Dikmen

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 16: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Bu aşkı ihbar ediyorum...

Beraber dağlarda dolanırdık bizSen Zagroslar''da ben Botan''daYek vücut olurdu bedenlerimizKaleşnikof sesiyle uyanırdık ikimiz

Sevmek seni, tevrinli bir ağıt.İhanete bulanmış bir aşk dolanıyor bacaklarıma..SevdalıyımSevdalıyım sanaMahsus mahal dedikleri zindan olsada yüreğin..

Cüdi''de doğduk bizSen bir şaki..ben bir ZİLAN...

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 17: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Dertlerin En Beteri

Aldanmışlığıma yanıyorum şimdi..Sevgimi..aşkı..umudu..Senli hayallerimi buz dağlarının doruğuna taktığımdan beri..Türkülerde şiirlerde avunuyorum seni..Oysa sevmek yaşamak kadar güzelmiş meğerİnsan sonunda ızdırap çekeceğini bilsede seviyor çaresiz.Dün geriye baktımda günler yıl olmuşZaman nasılda geçiyor farkına varmadan

Hicranım çalıyor her akşam ayrı bir meyhanedeBozuk bir gramofon..Ve sen düşüyorsun her gece kadehimden dudağıma..

Oysa sen metelik edecek DELİKANLIMISIN?Ama neyleyim ki adını en başta aşk yazmışım bir kere..İçimde bu gün krizlerin en büyüğü vedeGecelerin en uzunu var inanİçimde bu gün sen yaşıyorsunHayatımı mahveden YARATIK..! !Ama herşeye rağmen güzel ve anlatılması zor..Bir Elif Eylül yaşıyor bu alemde varlığı şüpheliBenim tutulduğum dert dertlerin en beteri..

(16.11.2006)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 18: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Dinle Bahar Gözlüm...

Gün geceye yüklüyordu yorgunluğunu..Dudaklarımda bir türkü 'ah yalan dünya'Yürek vuruşlarıma yüklenmişti karanlıklarSen görmüyordun..Son kez falcılara uzattım avcumuUmutlarım sana giden yollarda bir bir kayboldu..Üstelik acılara ülserliydim..Vodkalı gecelere yeşil ışık yakmıştımPostaya verilmemiş şiirlerim vardıSana yazılmış bilmiyordun..Anıların kurşuna dizdiği ilk ben değildimHerşeyimi anlatmıştım sanaİstasyonda bir tren geceyi ateşe vermiştiBir kadın ağlıyordu; hıçkırıkları sıtmalıydıBen sana geliyordum şiirlerimleOkumuyordun..Vefasızlığın böylesi..! !Oysa boşunaydı uğraşımSen artık uzak diyarlara gidipteDönemeyişin adı olmuştun..Sen özgür olduğunu sanıptaSürgün yaşamamın en büyük tanığısın..Deli duygularımla seni bekliyorum hala köşebaşlarındaYalnızlığımı bekçi düdükleri paylaşıyor..Uykusuzmuşum..açmışım..umurumdamı..Üstelik dudaklarımda birikip kalmış en yoksul çağrılarİçimde bütün umutlar karşıma dizilmiş ardardaTut ki düşlerimi çalmışlar...Boynu bükük gidiyorum yağmur yağıyor bu şehre yineYokluğun kanser yarasıSeni soruyorum kükürtdioksitli geceyeEllerim ceplerimde seni düşünüyorumYalandan da yalan gözlerini..puşt gülüşünüYanyana nefes nefese seninleyim..Sökemiyorum içimden kördüğümsün..canımsın sanki..! !Tül perdelerin gerisinden bakıyorum sokağaŞimdi en uzağındayim en çılgın sevişmelerimizinBir ben varım kırık sevgiler bulvarındaHiç uyumamış bir ben..Çaresizliğine gömülü yokluğunu heceleyen..

(22.11.2006)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 19: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Eylülüm Ben...Sana Dökülürüm Bir Tek

Gel bakAnkara’ya güz düştüYüzün düştü gözlerime..Nerdesin!Eşkıya dediğin sevgiliKendi dağlarında gezinmeli...Ve sen yokkenYüzümde bu kentin bozkırı tutuşurEylül ki,Hüzne boyar bekleyenin düşlerini...

Bu mevsimde bekletme ne olurSakarya’da yalnız yürümekSarsak adımlarla...Ve serkeş kalemiminSana değmesi gece yarısıDemlenmiş bir çayın yanında hasretin?Bu hasret ağır gelir Ankaralı’ya...

Ben ki;Eylülüm aylardanVe bir şair tanımışım yakın geçmişte..O ki;Sızıma duyarlı bir kalemAnlatmamı istedi seni.. anlattım!İçine ne bir puştlukNe deHainlik kattım..Anlattım sevgili işte hepsi buKaydımızı tutuyor bu adam!Üstelik adını da SERSERİ taktım.........

Ne zaman geçti iki duble rakıyı?Sezerim...Serserim yatmadan önce ararKızımla konuşur.Seni sorar...Diyemem bir şeySözün bittiği yerde boğulurum...Anlar da iyi geceler der..Şairin sorduğu son soruyaYalnızlığımdan yalan bir cevap bulurum...Bilmediğim ülkenin insanı...Beklediğim..Yani sen!Yatağımda sahipsizim nicedirAnkara’ya fena bastırcak kışSen iyisi miİçimi ısıtan bir gülüş gönder Alplerden...

Page 20: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

(15.02.2007)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 21: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Eyvallah...

sana düşkünlüğümü azarlaöl de çıkar sehpaya ipimi çekerim benölüm senden gelsinmitinge gider gibi giderim beninfiallerimi bu aşka adadımkorkma yeryüzünü sarmış köklerimyeter ki şurada ol deyeniden doğarım bensilkinir yeniden gelirim hayatakaç EYLÜL olurum bilsenyeter ki seni sensiz severim deme'ÖL' de eyvallah...

(03.08.2006)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 22: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Gece Sen Ve İstanbul

Yıldızlarım sönükGünaydınlarım günbatımlarıma karışmışBen yine ağlıyorumCehennemlerdeyim yanıyorum....Enkuytusuna çekiliyorum sensizliğinSusuyorum...yoksun yine yokluğunu kokluyorumGeçen yazdan ve senden kalmayım....Bir cigara yaktım...dumanında hayalini çiziyorum...DUYSANA BENİ....Hiç birşeyim olmamak mı kaderim?

Yitik bir gecedeyim...Dokunsan yağmur yağmur inecek yıldızlar gözlerimdenAnlamsızım…..Ağır kanamalar içindeyim bir deli sevda içimdePatlamaya hazır yüreğim….Dokunmayın bana!Geceme dokunmayın!Dört bir yanımdan saldırıyor yokluğun savunmasızım….acımıyor artık yaralarım….

Gece...ıslak tren raylarıBu yokluğun,bu çığlığın tek şahidi….Şimdi bu allahsız özlemin….şimdi bu gece….Bitmeyecek!Dinmeyecek!Anlamını yitirdi direnişim…Ağır ödeştik seninle….bir ebedi hasret aldım bir ebedi gurbet verip…

Gece!Senli anılar!Birde çığlıklarımın takılı olduğu ıslak tren raylarıŞahidimdir İstanbul...

Kanamış kanatlarımdan birtutam öfkeBir kahve gözün hayaline dalmış kirpiği kirpiğine değmemiş bir çift göz...Ve kara, kapkara bir gökyüzünden bir yorgan…..Ve birde sen…..Sevdiğim….uğruna hayatlar yıktığım...herşeyim….Hiçbir şeyim olmamakmıydı vaadettiğin YARIN...

(12.06.2007)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 23: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Geldi ve Geçti...Aşk Yürek İster Yüreksizim..

Neden bu yıkkınlık?Oysa sabrını dağlara tırnaklarınla kazımıştın senBurada geceler çok soğuk sensiz...sensiz hep üşüdüm ben..Oysa ben yanıyorum diyordun..öyle diyormuş tuttuğun yıldız falları..Öfkeli kan rüzgarları titretiyor tenimiBen şaşkın, tükenmiş, perişan haykırıyorum hala..Gözlerini, sevdanı, öfkeni yazıyorumUtansın gökyüzü, utansın yıldızlar, utansın insanlıkBoyun büken ağaçlar, açmayan çiçeklerKorkaklar utansın...ben utanmıyorum...'Seni seviyorum laaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaannnnnnnnnnnnnnn.... '

(13.07.2007)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 24: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Hatırla

Kar yağarken yağmur bilmez omzuna,Ne yaşarsak yaşayalım seni çok sevdiğimi hiç unutma emi? dediğini hatırla.Ve anımsaDahası olacak bu aşkın dediğin yerdeKaraladığını öykümü...

Gün doğarken güneş bilmez uykuna,Sayıkladığını ismimi hatırla.Ve ağla,Hiç dolmayacak boşluklardaÇaldığına türkümü...

Bir gece yarısı yolda bana yazdığın mesajda'darmadağınığım gavurun kızı ' dediğini hatırla.Ve kına,Beni bırakıp kaçarcasına gidişini memlekettenGözlerine takıldıkça hayalim,Bitirdiğini hatırla bu aşkın masalını...

(10.09.2006)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 25: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Hüznüme Yine Ağıtlar Yaktım Türkçesi Bozuk Sesinden

SUNU;

'gözlerimden öperek uyandıracağın sabahların yaşlı şimdi gözleriaçık kaldı deşip deşip tuz bastığın yaralar...sıkıca kapadın çıkarken kalbimin kapılarınıboş kaldı içimde boşalttığın odalar... '

Sinan Eldem

'Bir güzün çıplaklığında kaldı her yanım'Bağrımda bir sey var tütenBak, düşlerimden kelebekler yaptım özgürDokunabilir misin? Tutabilirmisin?

Bu akşam da kapalı gişe oynuyor yokluğunBeni yaşamadığım yerlere götürBir gülüş cal yüzüme yüzünden, türküleşelim..Kimligimde cift acılarım...birini alBedenim sensiz eksik bayram sabahından kalma

Sevdayıda.. tutkuyuda... cehennemideAsker olduğun aynı günün cenazesinde gördümAcısı tene vurmuş bir dudaktan öptüm vedayıInsanca yasamanın hüneri bu hayatta;Öfkesi bilenmişHesabı kitabı yapılmış dik duruşlardır...

Onca ödül koydular ortayaBir halkın bellegini silmek icin haritadanKim nasil yok olursa olsun,Bir ucurtma hevesidir yasamakGiden nasılsa aldıklarıyla gider bu yüzden benide götürdünGittigin senin olsunSen bana bedeli kavuşmak olan nöbetleri anlatTanrı mı yazdı bu ayrılığı alnımıza

Yüzünü özlüyorum...gülüşünüFırtına degil, tipi degil, neydi alıp savuran seni benim olmadığım yurtlaraSancılı bir duvar bu...oysa tüm duvarları yıkıldı dünyanın

Hayat bilgisi dersinde bize öğretmedilerSevismeden ölmenin korkusunuMeydan savaşlarında geçmiş bir ömrünNasıl anlatılır tek sen yanma diye ateşlere attığım hayatımın öyküsü?Yaram yarana armağanımdırAma sen kal..ne olur sen kal hayatımdaSakın olmasın bana ait sol yanında kimsenVefasız...hayırsız olma ne olurBütün ayetleri yeniden yeniden okudumÖrtüşsün diye umudun en mavisinde..

Page 26: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Acımak yoktu aşkta, çıkar yoktu, kan hiç yoktu.Kanatıyorsun durmadan yaramıTenime can gelir bir gülüşün olsa..bir gülüşüne kurban olduğumBir konuşsan çözülecek bütün bu zulümSusacak herkes...Bırakacaklar yakamızı insan başlı dost görünüşlü zebaniler...

Hiçbir kül tablasi gereksiz yere boşalmayacakKac gündür uykusuzum,Icime uzanmış bakıyorsun duman dumansınHani 'HOŞGELDİM' sana demiştinDe siyah saçlarımdan daha kara oldu yokluğun

Zaman sadece gitme zamanımıydı?Biz içine umudu mu katmamıştık özlemli eşkiya gecelerimizdenCocukları sakın savaşa göndermeSen savaştın hayatlaAsktınYoldaşlığımın en dokunaklı dalıydınYanıktı yüzünün öbür yarısı...gurbetimde..görüş günlerimde yaşadığından..Sürgündü hayatın diğer yarısı...Yarısı dünyanın yanıktı...ateşti..közdü...NeyleyimHüznüme yine ağıtlar yaktım türkçesi bozuk sesinden...

Elif Eylül AYBAŞOĞLU(04.07.2007)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 27: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Kızın Adı Eylül..Bahar Yüreğinde

kızın adı Eylül''düellerine sarılmış, yalvarır gibi “gitme” diyordu. “Unuttun mu sözlerimizi? Hayallerimiziunuttun mu? Her şeyi olduğu gibi bırakıp nereye gidiyorsun? ”her şeyi yüzüstü bırakıp gidiyordun“gelirim bir gün”, demiştin. geldin..ama gideceğin hiç hesapta yoktu..“yalan” demiştim. “bu Eylül ayrılığıdır, bir daha geri dönmezsin.ayrılık olmayacak diye birbirimize söz vermiştik...

isyandım oysa ben''EŞKİYAM'' diyordu birilerikorkup gözlerimin ışığındanne yol kesmiştimne de incitmiştim karıncayısözcükleri tutuşturuyordum ha bireyakarak içimin ormanlarını..

ellerine benzeyen esmer bir hüzünle geliyor geceöylesine vurulmuşum ki sevdanagöremediğim saçlarınapuşt gülüşünebeni aşka kırdıran aşkına bedeller ödüyorum..sessiz vede öfkeliyim...

07.03.2007 Ankara

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 28: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Moladayım...

moladayım..sensizliğe...yokluğuna...kahırlı ve ilençli gecelerebir sigara içimi...bir yudum cintonik molası verdim..

kim istedi ayrılmamızı?hangi zaman unutturacak seni bana?zamanın uğramadığı diyarlardayım..moladayım..seni beklediğim soğuk Ankara gecelerinde3-5 nöbetlerindeyim..bir sen yoksun olman gereken yerde..herşey...herşey yerli yerinde..! !

moladayım..filmi kopan aksam sinemalarındayımbakma yitik cümlelerime...senin o surlarla çevrili yüreğinegedikler açıyorum hüznümdengel gitler yaratıyorum hoppa kadın gibi yüreğim..dört yanım puşt pususune söndümne küllendimcehennemlerdeyim..! !

moladayım..bir veda mektubunun son satırlarındayım..sustu şarkılar..ne dilim dolaşıyorne sözümü unuttummoladayım..adını bilmediğim bir otobüstesenli geceleri anarakyüreğimi kanatmaktayım..

(24.02.2007)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 29: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Nazim Hİkmet'e Mektubumdur....

Ustalaların ustası; sana bu mektubu yedi tepeli şehirden yazıyorum...

Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ...'Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz..'

demişsin ya...şaşıyorum sana...

hani 'küçük Amerika yapacağım'demişti MENDERESondan sonra gelenler de demirkıratın misyonunu sürdürdüler.KÜÇÜK AMERİKA OLDUK bile sonunda... her yerde ingilizce yazan tabelalar...!sen tut 'vatan hainliğine'devam et!olacak iş mi? !seninki de!

ama şimdi orda dur..seni iyi tanımalarına sebep olacaksın CANIM TÜRKİYEM'inmilliyetçilerinin..nurcularının..bölücülerinin ve bilcümledilinden dua düşürmeyen kadın ve erkek avcılarının..senin şiirlerini okuduğumda sen 'GOMİNİSTMİSİN 'diyorlar...senin VATAN SEVGİNİ..YURTSEVERLİĞİNİ bilmezden anlamazdan geliyorlar..dünyadan bihaber yaşıyorlar..oysa ne bu kış nede başka bir kış gelmeyecek hiç komünizm..bilmiyorlar..duvarları yıktılar usta..MAO'nun Çin'ini...LENİN'in RusyasınıÇHE'nin Kübasını görsen ne haldeler..sen uçmuşsun bilesin!

'VATANI SATTILAR ustavatan kalmadı kihaini olsun..! 'işte hatan... '

alanlar yalakalarla döneklerle doldu...unutuyordum;hani sen 'Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz..'

demiştin yaAmerika komşumuz oldu tam sömürgesiyiz artık..senin haberin yok...

ama sevinesin diye söylemiyorum;gözün arkada kalmasın...yurduna getiremediksede kemiklerinimezarının üstünde çınar ağacı olmasadayattığın yer anadoluda bir köy mezarlığı değilsedemerakın olmasın..endişende;her ne kadar bizeyazacak bir şey bırakmadınsada;sen demiştin zaten

Page 30: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

'delikanlım iyi bak yıldızlara..onları belki bir daha göremezsin.. sen ki ya bir köşebaşındakurşunlarak gebereceksinya da darağacındacan vereceksin..' diyeolsun..olsun be usta...biz hala canımızı vermekten onur duyuyoruz bu vatana

'bir avuçta olsakavuçlarımızda özgürlüğün güvercini,madımaklardayana yana yakılsaktasokaklarda kurşunlansaktadarağaçlarina hala türkülerle gidiyoruz..hala ve daimaönce VATANIMIZ..sonradainsan ve insanlıktan yanayız..'VATAN HAİNLİĞİNE DEVAM EDİYORUZ HALA'SENİN BIRAKTIĞIN YERDEN..

(07.06.2007)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 31: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Nöbetim esnasında vukuatım yoktur KOMUTANIM..

03-05 Beşinci koğuş nöbetimde bütün silah ve techizatları sayarak teslim aldımNöbetim esnasında vukuatım yoktur KOMUTANIM..

sonra..sonra hasretine nöbetim başlar..ve sensizliği kuşanırım tekmil gecelerde..gözlerin komut verir yapamamen kopuk gülüşlerin tokatlar benive tüm yasak mevzilere gizlenmiş gibibir türlü tutamam ellerinibir sen bilirsin parolamı oysa..''DUR'' dedikçe kaçışın yokmu ansızınsaçların dikenli tel ayaklarıma dolalıbirazdan koğuş kalk sesiyle içtimaya çıkacak ASKERLER..ve ben yine mıntıka temizliğindeyine dudaklarını toplayacağım bir biryine bir bir adını çağıracağım marş diyederken ayrılığı devireceğim ilk kurşunda..ve her tüfek çatımı beş dakika moladabinkez yaşayacağım seni benden uzaklarda...

(08.09.2006)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 32: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Sarı Sıcaklarda...

Bu sarı sıcaklarda seni düşünüyorum...Bilmiyorum aklımda en çok kalan ne?Gözümün önüne gelen..tenin mi? dudakların mı?Göğsündeki kılların mı?Bana senin olurken söylediklerin mi..?

Bu sarı sıcaklarda Manavgat/KIZILAĞAÇ''taBir otel odasında seni düşünüyor..Yalnızlığıma soyunuyorum...Birazda ölüme benzeyen yokluğuna..

Bu sarı sıcaklarda seni düşünüyorum..İçimde kabarıp kabarıp taşıyorsun karamErkeğin ardından ağlanmaz deme ağlıyorum işte..Aşığım..yangınım lan var mı ötesi..Sen kalbimin tatlı vefasız iki yüzlü MaraşlısıBir bu sıcaklar vuruyor başıma birde sen..

(10 TEMMUZ 2006)

MANAVGAT/KIZILAĞAÇ

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 33: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Sen Yinede Hala Yüreğimde Dağsın Dağ...

SUNU;

'Nihat''m...yüreğimdeki fırtınam...kalbimin, bedenimin, benliğimin sahibi!Bir sözü bir bakışı ile beni benden alan aşkım...SENİ SEVİYORUM..'

türküler gibi sevmiştim..anlamını yitiren vaatlerin utansın,ben utanmıyorum öznesi tutku olan sevdamdanyürüyüp geçtiğim yollar bir zahmet karşılasın benivedalar vesikamdır artık....ayrılığın mitingine gitmiştim...dönüyorum...

sen hep o eski cennettesin gönlümdegüllerim sana prangalı özlemlerim tutsak...aysız gecelerde kanıyor öfkem...hiç kimse aramasa..sormasada olurdu...yaşadığımın adıdır ''bir dağbaşı yalnızlığı''oysaki çıksan gelsen..bir sen arasan yeterdi..sen yinede hala yüreğimde dağsın, dağ!bırak yasak bir alfabeyle yazayım şiirlerimianarşist çiçekler koparayım,devlet sınırlarını ihlal eden kuşlara yardım ve yataklık yapayım...umudun propagandacısıyım benbütün sevda sözcüklerini örgütlüyorum...sen her gece jiletlesende bu aşkıve varsın yanmış ve yanılmış hayatlar kalsın elimizde bu sevdadan bize diyorumburada yatıyorsun...kalbimin en derinlerinde..burada!vakur, kırgın ve dağ!

bir dinamit olsan, saklarım yüreğimde,bir infilak olsan da kal, çök düşlerime!en güzel duyguların adıdır adın senindön de bir bak yeter..!bu kadınbu yürek seninne varsa yerde gökte sevda üstünedön de bir bak..

gelsende bir yalandır simdi gelisin.belki yeni bir talandır...dönme!yolunda devam et...daha çok git...!ezbere alınmıs ayrılıklar koymaz banaüstüme gelme, vakit gece yarısı...saat yar zamanı...yar uzak....sırtımı dayamışım bir yedialtmışbeşe...ayrılık öylede ölüm...bu daha delikanlıca..!

ELİF EYLÜL AYBAŞOĞLU

22 HAZİRAN 2007 İSTANBUL

Page 34: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 35: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Sensizliğe..Aşka...Hiçliğe Dairdir

SUNU;

'Sizin şarkı sözleri yazdığınız o duvarlara benÖfkeler yazmıştım ellerim yüreğimde yüreğim silahımdaykenKod adımı bir dağ çiçeğinin adından çalmıştımSoyadımı bir kundağa sarıp cami avlusuna bırakmıştımBabamı rüyamda gördüğüm en son akşamdıRüzgar bir yalnızlık gibi dağıtıyordu saçlarımıİlk gördüğüm silah tüccarına anasını satayımTakas ettim bütün yarınlarımı '

Yüreğimden dökülenler sanki sana söylenmiş öfkelerdi çoğunlukla.. Ama en çok aşkoluyordun bir yeni yetme..Günlük şeylerden söz ederken bile içine seni kattığımdansözlerim bir Aşk-ı Memnu oluyordu nihavent makamında...Akşamsa benim akşamımdınsen Haşim'in değil..Dönmek yeniden yeniden sana kilometrelerce uzaklığın..Bir bardakrakı sonrası aşka paydos ederim..Yüreğim en karanlıkta çılgın isyanlar başladıiçimde..Hangi düşün içinden geldiğimi şimdi bende bilmiyorum..Sırtladımayrılığını..dönekliğini..sensiz uçurumları..Almışımda başımı rastgele bir bilinmezegidiyorum..Hangi hayatımdın sen onulmaz yaramdın en güzel türküsüydün solanahtarını taşıyan gönlümün…

Yalnızca sesler ve sözler vardı, dokunuşun verdiği hazları tatmamıştık sevgimizfilizlendiğinde... Sesin “o mavi gözlü bir devdi minnacık bir kadın sevdi' diyordu birNazım Hikmet şiirinde ki gibi.. Eski bir anarşistim demiştin söz aralarında..'yüreği türkütadında sevdiğim... Ölüm ne ki; seni benden kopara... Cehennemde iki militanist,yıkacak sıratı Azrail hazrola...! Bakışı yaralım süzme gözlerini sende bu sevda sende buyürek olduktan sonra ne yazar cihan kül olsa, kul olsa...'diyordum.. ben sadeceokuyarak yada şiirlerle girebiliyordum hayatına; bitince sözler, tel örgülerle çevriliyordusenin dünyan içine beni almamak için... Ne kadar yaklaşırsam sana o kadar çokakıtıyordu kanımı bu dikenli telefon telleri... Bütün eller, vakitsiz bir aşktan alıkoymakiçin alıp götürüyordu seni sorgusuz sualsiz bir sessizliğe... İçine kendimi kattıkçahayatının, bir madde bağımlısı gibi krizlerde özlemek oluyordun...Büsbütün aşkkesiyordun bende..'urfalı sevmişse doğrudur güzelim' diyorduk..İki kere ikinin dörtettiği kadar aşktık ikimizde..

Bütün bunları bilerek yaptım sana...Hatırlıyormusun 'ne yaşarsak yaşayalım seni çoksevdiğimi hiç unutma emi? ' derdin..Bende amansız seviyordum işte açıklayamadımkimliğimi..Senden ayrılmak ölümdü benim için..bunu göze alamazdım..Sende bendenayrılmıyordun ve ardı arkası gelmiyordu sevgi şöleninin... Benden kaçtığın zamanlar daoldu ancak örümcek ağına yakalanmış gibi daha bir dağınık ve yenilmiş gelirdinbana...kaç kez ayrıldık..kaç kez barıştık sayısını unuttum.. Bana çok fazla şeykalmamıştı; istediğim yüreğindi, sen yüreğinle beraber bedenini de sunmuştun bana...Mucidi benim bu Zehr Aşkın talan ettim bahçeni!

Sana hep sevmekten söz ederdim...şiirlerin dünyasındaki yaşanmışlıkları ve bilirimsanırdım her şeyi... Sana öğretirken öğrendim aslında bunları ben de... Şimdianlıyorum sesimin ve yüreğimin yankısı SENDİN... Kaybetmeseydim seni her köşebaşında, yeniden bulma ümidimde olmayacaktı..

Önemsiz ayrıntıları büyük sorunlar haline dönüştürme ustalığım sevmeyibilmeyişimdendi...Hep mutsuzluklar yaşamıştık ikimizde..Sana hep kanatılmış ve

Page 36: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

gülüşleri rehin edilmiş günler bıraktıysam hep bu yüzden...bu bizim yazgımızın –senintabirinle- “frekans uyuşmazlığından” benim deyişimle 'bir hesap hatasıydın yani ordanbakınca vardın burdan bakınca yoksun' değildi elbette.. bu benim yurtsuzyalnızlığımdandı...Bu benim dalsızlığımdı..bu benim kimsesizliğim.. Yalnızlığımı seninlepaylaşamama bencilliğimdi..Sen her haliyle kucaklamışken uçurumlarımı, uçurumlarımseni bol buluyordu sonsuz bir savurganlığa devriliyordu seni dışında bırakarak…

Ateşli hastalıklardan yeni kurtulmuş bir hasta olurdum böyle günlerde... Aramazdımseni, istemezdim. En çokta telefonları kapatmama yada sağda solda unutmamakızardın..deliye dönerdin ulaşamadığında..Kalbim kuşatılmış bir şehir gibiydi...Bütündirenişlerim nafileydi.. Seni ne kadar istesem o kadar kaçardım senden... Sen sadecesevmez, yaptığın her işe katardın beni ki bu deli bir sevişmeydi, yoksundu bundandüşlerim... Alıştıkça savruldum teninden…Oysa ki Seni sevmek; Serbest vezinde bir şiirgibidir, benzerliğe ve benzerlerine tutsak olmadan, kuralsız, eşsiz, uyaksız.. Senisevmek; zincirleme köleliğin ilk halkası, kolay taşısın diye yükünü, esaretikabullenmektir, süresiz, dirençsiz,darbesiz.. Seni sevmek; Ankara'da bir kadının,ömrünü bağladığı çıkarsız hülyası, yeditepeli bir kentin Karşıyaka'sı, yolsuz, yordamsız,hizasız.. Seni sevmek işkence, işkencen hayattır, gönüllü tutulmasıdır, çıplak bir elin,ateşte yargısız, kaygısız, sorgusuz.. Seni sevmek; kancık bir silahtan fırlatılan delikanlımermilere, göğüs germek gibidir, ansız, cansız, pervasız..Seni sevmek; duvara dönük,gölgeyle donuk, hep gözaltında sanık yaşamaktır, kırık zamana...pusuya düşmüş birsavaşçısıydım aşkın, hep mecnun’dum yüreğinin çöllerinde sen hep böyle uzaktanbakmasaydın bana paramparça edilmeseydi sana geleceğim yolların haritası,gelecektim sevgili göç yollarından geçip kırlangıçların, gelecektim kapına....

Vatansız, göksüz sürgün eylediler ihanetlerden arta kalan yaralı ezik yüreklerimizi... Neçabuk unuttun, bağlama akorlarına gizlediğimiz eşkıya gecelerimizi..veyahut unutulmuşbir okyanusta ayrılıklara sakladığımız Kimliksiz, kimsesiz uçurumlarımızı...Okyonustu ikişehrin arası..neden yurda gelemediğini anlamsız nedenlerle açıklıyordun bilemezdimsürgün yaşadığını..hiç kürek çekmiyordum aşka nicedir, ama hep seni sevdiğimiyazıyordum şiirlere.. Efsanemiz dilden dile dolaşırken ve ben en çok bende kalmanıseverken, denizlerden çıkardığım tüm yosunlar mavi olmuyordu işte... Arsızyüreklerimizin bu bildik kavgalarıyla devrik zaferler yaşadık her defasında. Yorulmuştuyenilgilerimiz bile.. İhanet sırça tabaklarda biriken hayali atıklardı ve ellerimiz birbirinibelki de hiç bulamayacaktı. Şaha kalkmış bir kısrak gibi nereye baksam sen vardınoysa...Seni kaybedip kaybedip buldukça beter sevdim..Yeniden ayrıldık, aynı ülkedeaynı havayı soluma mutluluğundan yoksun kalarak...Gel desen gelecektim olduğun heryere.. Seni bekleyişimin adı yok.. kurulmamış köprülerden geçmeye çalışan benliğiminde..Şiirlerim şahit olsun ki iki satır arasına sığmıyor yalnızlığım ne nokta anlatabiliyorkararsızlığımı ne de virgül koyabiliyorum ayrılığının ardına..Yenik düştü keşkelerimyokluğuna.. Yine de teslim olmadım.. Ama sen, namluda hüzün beni tam kaşlarımınarasından alın yazım okur gibi vurdun..! ! Seni bekleyişimin adı yok...Gelmeyişinin de…!

Bu kavşakta bitiyor herşey yeni başlangıçlara çıkıyor sokaklar uykular geceleriboğazlıyor uzaklara dalıyor iki çift göz ve sen uyuma bu gece uykusuz git işe... bu geceşehrin her sokağı paralı bir başka fahişe, yeni yetme binalarla sevişiyor... şimdi hangirüzgar seni bana getirsin? hangi söz döndürsün? hangi dua? yada hangi kasırga buşehri kökünden kaldırıp üstüme devirsin? Bir gerilla gibi yaslanacak uyku gözlerine,bütün cephelere kurbanlık gittik türkülerimiz kardeş bizim..gözyaşlarımız aynı pınardangelir ahımız hısım akraba düşmanımız bir.. beni senden ayırma çınar ikiye dilinir...

Page 37: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Yeniden dile gelir yarım kalmış bir şiir.. Zorla kanatırsın eski bir yarayı.. Bir zamanlargeçtiğin yollardan yürürsün.. Hiç tanımadığın yüzler görürsün.. Hiç duymadığın sesler..Kurumuş dallarıyla sapsarı bir eylüldür tüm yitirilenin ardında kalan...çığlık çığlığaüstüm başım değemem dudağımı dudağına ihanet kokuyor ağzın..Bakma öyleağladığıma, namluya uzanmış bir mermi gibi bekliyorum; şiiri ve öfkeyi tam on ikidenvurmak için. Hangi Töre idi karşı gelen? Niye ayrıldık? Bu hayat bize layık olan hayatmı? Bu hayatın bizim olması için kimin öfkesine geldik? Bazen şöyle gerilere bakıyorumda ne çok uğraşmışlar bizimle, ne çok karışmışlar bu aşka... Yalnız diyarların kalabalığıidim ama şimdi tüm kalabalıkların içinde yapayalnızım... Acılardan ne kaldı ardında?Çoğalamıyorsan eğer geceye; yıldız olmak neyi ifade eder? Kaybedecek ne kaldı,kazanacak hiçbir şey olmadığı gibi, neyi kaybetmemek yada neyi kazanmak içinsavaşacağız... Hani Ankaralı düşlerim vardı bir zamanlar senli bilirsin, şimdi yok be eskisevgili... Ankaralı düşlerimi teneffüs zillerinde kaybettim...

Bir tren geçer terli yorgun yırtıp atamadığım sensiz gecelerden.. hep EYLÜL bakargözlerin ezbere bildiğin bir susuş olurum sen kokar ANKARA...Kader değilse mahkumeden bir ömrü ya nedir bir talanın resmi geçidi? Nasıl anlatılır paramparça edilişi, hepyangın yerlerinde geçen ömrümün tek sen yanmayasın diye ateşe verdiğim bedeniminöyküsü.. Şimdi tek korkum, pencereni aralık unutmandan, içeriye aldatan mutluluklarsızmasından... Sen korkma, bu parantez içine saklanmış tufanından aşkımın,unutmaesirgeyen bağışlayan aşkın adıyla başladım sana ölüm neki beni senden kopara..Benseninle yaşamayı seçtim.. Gene o yere oturmuşsan birde cıgara yakmışsan ne çıkar?Benim o allahsız sevgim bittiği yerde başlar..!

(09.11.2006) ANKARA

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 38: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Sonbahar İkiyüzlülüğü..

Türküler var dilimde..Bir gözlerinBir esmerliğinBir vefasızlığın üstüne...Şiirler var sana yazılmışYaz güneşi gibi alımlı..Bir sonbahar ikiyüzlülüğü bedimlenenSeni bulutlar..denizler almalıEller değil..! !Gidişin tanrısal olur nihayetKader mi bu esmer çocuk?Unutamıyorum habersiz gidişini yinede..Güneşle gülüyor..yağmurla ağlıyorum..Bir hayırsızlığına..bir kaderime..Ama doğa zoru ileAma tanrılar gazabı ileSeninle..! !Bir sonbahar iki yüzlülüğüyle..

14.12.2006 23:12 Ankara

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 39: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Sürgündeki Mavi Düşlerime

Memet..! ! Memet..! ! bu talan edilmiş çoğrafyaSenin benim yüreğimin attığı alanKarşı kıyı değil bizim MEMLEKET.!Bir hayın avuçla atılan tohumSınır taşlarında kazınan lekeBir avuç vurguncunun gece nöbetleridir..

Urfa önlerinde kurşun sıkanlarDağ koyaklarında vurulup vurulup alnındanYere düşenler..Kızıldere'de Nurhak'larda can verenlerBir bahar sabahı dalından koparılıpDarağaçlarında boynu koparılanlar'Ulusun zulme karşı direniş' hareketidir..

Yekinir yürürüz yerlerde izi kalır kanlarımızınDe hele çekmekmi tetiği yoksa?Hak bu..! ! Kurban olduğum..Takılırken dikenli telleri ayaklarımızaAkan körpe iliklerimizden kan bu..

Dağıtma saçlarını güneş telli çocuklarımızınVurma umudumu dağlarda..Dur hele..:! !Yağmalama türküler çağırarak kurduğum düşlerimiSenin taahkatın kalmadıysa umudu çağırMunzur'da... Zilan'da ölenBizim çocuklarımız..Ört yüzlerini topraklaKalmasın ortada ölümüzKurban olduğum....! !

SEVGİLİ MEHMET AKTÜRK'E ARMAĞANDIR..

Elif Eylül AYBAŞOĞLU(03.12.2006)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 40: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Şahane Serserime

Okan Savcı'ya

Bulutlar geçiyordu üstümüzden..Göçmen kuşlar sıraya girmiş..Bizi merak ediyorlar gelip geçerken..Ağaçlar yapraklarını döküyor görüyormusun..Ayrılık mevsimi derler hep sonbahara SERSERİMBizki sonbahar çocuklarıyız budur ayrılığa en başta yazılmışlığımız..

Bundandır benim aşkı yenik yaşamışlığım..KanamışlığımKanatmışlığımGözlerimi bundandır ağlatmışlığım..Mutluluğu yazamamışlığım bundandır..

Dilimde pusulasız-ağır küfürler- ki..Her küfür bir öfkedir..Zamana karşı atılan her hece yalandırÇaresizliğin hıncına takılan...

Serserim....kekeleyerek konuştuğum heceSerserim...ayazda üşüyen geceSerserim..benim hikayemin tanığı sadece..Kafa atıp yere yıktığınHayatın içinde ben de varım gülüm..

Bir geliyor, bir gidiyorsunKırılıyor kollarımTutamıyorum...Yaşamak bir nefeslikİyi günler yalan, aşklar hevesAralık bırakamam acılaraBeni sayma yokum bu oyundaDedin.....OysaVarlığında yokluğuna koşuyorumBaşımı gömdüm anılara.. saklanıyorum..

Ölsem saçlarının gölgesindeGözlerinin kahvesine asılı kalsam..Üç öğün gidişini yedirdinZehir zemberek..Ancak hala alışamadım yokluğuna..Kusuyorum, kusuyorum haksızlığının üstüneSen gibi değilsede serserim kafa atıyorumPuşluğun suratına..Bildiğin gibiyim işte..bir dargın bir barışık...Bir öfke bir küfür bu piç gecelerde..

Elif Eylül AYBAŞOĞLU

Page 41: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

(04.10.2006)

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 42: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Türkçesi Bozuk Sevdam

Sana büyük kocaman aşklar hazırlamıştımKucaklar dolusu…yürekler dolusuTaşıyamazsın ağır gelirim sana ben dediğimdeKüçük küçük parçalara böldünMutlumusun bu kırık dökük sevdadan?

Seninle canhıraş yataklara girdim…Bir yanımda sen vardınBir yanımda ağrılarımUyuyamadım...

Ağırdım ben taşıyamıyordunTaşıyamadıkçaTerkedemiyordunTerkettikçeGidemiyordunTesadüfü tanışmaların artığısın sen oysaTutunamamak belki, belki başlayamamak mangal gibi yürek isteyen sevdalara..Maddeyle ilişkilisin daha çok..en çok yalan duygularlaAşkın masalımsı sevdan eşkiya sanmıştımTutkuların rengi kırmızı olsada sen MAVİMSİGöz alıcıTen yakıcıVede türkçesi bozuk sesin hep uzaklara çağırır gibiydi beni

Yani demem o kiÜlkelerarası yollardaTesadüfü otellerde kalmak gibi birşeydi senin olmakDoludizgin giderken birden yorulduğunu hissedipGözlerini kapamak yada devrimci bir manifesto…

Oysa ki seviyordunSevdiğini biliyordumTetik üstündeydi aşkım namlusu hep sana dönükSevgini vuracaktım..

Kocaman ellerinde upuzun parmaklarını sayıyordum durmadanBir ömür sayıyordumAşkımda..bende... hayatımda tetik üstündeydiBeni vuracaktınBiliyordum..biliyordumKaçmadım bu yüzden senden

İçkisi vasatYemeği vasat otel odasındaSenin olmak, hem olmak hem olamamaktı aslında.Asılsız ihbarı yapılmamış bir hüzün taşıyordu yüzünSenin olmayan acıları tutuyordun ellerinde..

İnan ki her sahnede takdire şayansın…İnan ki yürekten alkışlıyorum seni…Ama in artık seni çıkardığım o yedi kat yerden

Page 43: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Birazdan karanlıkta kalacaksın.Bir tanımlama hatasıydı avuçlarıma bıraktığın şeyUcuz ve bitik vede hevesliVazgeçsem senden sevgiden ölecektim

Ne yapacağını bilemeyen düşlerim vardıZaman zaman eylemler hazırladığım anlarımDinamit yüklü otobüslere binipSilah kuşanmış yolculuklara çıkıyordum...

Aniden sana gidiyor buluyordum kendimiSilahımı arka koltukta unutmuşNereden geldiğimi unutarakYol kenarı tabelalarını okurken yakalıyordum kendimiEllerimin arasında sen olduğunu sanarakÖfkelensem, sıksam yumruklarımı, sesini duyacaktımSıkamazdım yumruklarımıÖfkemi unuturdum..Km' lerin hesabını yapardım sana kaçbin km uzakta olduğumunGelgitler yaşardım…bir sana bir bana ötelenmelerGel git bu yolculuklardaGelen giden yoktu oysa..

Coğrafyanı bilmemek, sesinle sabahlamamak, göğsündeki kılları sayamamak ne acıbilsenHiç.. hiç…hiç ayrılmadık varsayıyordum bizi bu yüzden hala yaşıyorsun bende...Ayrı kentler ayrı duygular doğursada biz başka ülkelerde olmayı göze almıştıkBelki de sürekli ölü duygular doğuruyorduk birbirimiz içinYarın çok geç olabilir sevgili...yarın donu görünen bir kızımız olmayabilirBirbirimize ne yaptık hatırlamıyorum...Mesafesi öyle uzun…arasında okyonus olan yollarda karşılaştık seninleBir daha seni göremeyecekmişim gibi… olmayacakmışsın hissiyleNe yollar ne mesafeler yok edemiyordu bu aşkıNe kadar gecikmiş olsan da karşımdaydın işteKendimi karşıma almış gibi konuşuyordum seninle

İşgal edilmişlik, teslimiyet, kargaşa, toz duman ve ölülerBize ait cesetler, yaralılar, peşkeş çekilen kelimelerEn bildik gecelerden çalınan ve en bilmedik dağların doruklarına bulduğumuzBizim bile adını koyamadığımız, koymadığımız öfke..hınç..

Talihsiz bir kaç kelimeyi verdim ellerine bana dair bir tek haklı olduğun konudaŞimdi yuvarlak harflerle karşımda 'kimliğin karışmış senin' diyerekBir sirk adamı gibi oynuyorsun...Hangi kelime nereye düştüyse anlamını orada yakalıyorKocaman kahkahalarla eğleniyorsun etrafına aldığın soytarıların temposuyla..

Dur sirk adamı dur..!Bu gece gözlerim çok ağrıyorAğrıyan gözden seni çıkarıyorumTatsız yanlarımla cümleler kuruyorum sana delikanlı şık bir veda hazırlamıştım..Sana yürekli ve dik duruşlar yakıştırıyorum hala..

Page 44: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Hala dağsın bende diyen şiirler yazıyorum...Yakışıyorsun bu kadar sevilmeye hala vede herşeye rağmen...

İSTANBUL....17 temmuz 2007 saat: 05.45

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 45: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Yağmur'uma...

Takvimler 23 Mayısı gösterirken bir bebek geldi dünyaya...Tüm bebekler gibi..Huysuz ama sevimli...Tüm bebekler gibi''YAĞMUR'' koydular adını..Kızım benim..nazım benimYüreğimde hiç dinmeyen sızım benim..Hoş geldin bana..Hoş geldin hayatıma...

23 Mayıs.89 salı gece saat 01.55

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 46: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Yalan Söylüyorum...

Yıldırım aynı yere iki kez düşmezmişBir başka sevdamı sakın getirme aklıma..Haramlama günleri EYLÜL parlaklığındaBir yaprak dolusu ayışığı tutarak gülüşlerineBekle iyilikçi sabahları benimle..Çıkacakmışcasına birbirimize unutamadığımız haberiVe ince damarla atarcasına daracık şakaklarından sayıkla beni...Tufanla dişilik gözyaşlarımıNuh gemisi yalanlarıyla omurgalanmış kayıktaDeniz bir aşağılık duygudur balıktaBirileri giyotinlerle beslemiş bakışlarınıSeni çağlar ötesinden çağlar ötesine götürüyorumAma yoksun ortalıkta YALAN SÖYLÜYORUM...

Uzaklarda yaşayan bir eski anarşiste sevdamEllerine değemeden sevdiğim..Ankara''nın her yerinde sen kokarsındaBir birinci caddede yok ayak izlerinBakırdan sonbahar güneşi tıpkıÇıkarmadan gelinliğini dul kalan gelin..Bense gönlümü kiralık katil gibi salmışım senin peşine AYIP MI?Göz kırpışların gümbürdüyor sessizlikteYüreğim hala karasaban gibi sürüyor ömrümüYinede bereketli umut başaklarındanSiyah saçlarının kör düğümlerini çözüyorum bıkmadan..usanmadanYalnızlık falçatası biçiyor yüreğimi boydan boya ikiyeBulvar kaldırımlarında ayyaşların yürüyüşünü gözlerimden geçiriyorumTüm yollar 'Nihat''a gider diye utanmadan..Hangi söz dermanım olur?Seni özlemenin adını öfke koymusken..

Ne senden nede rüzgarından haber varmış....Oysa...Biliyorum,O sendin beyaz,Kanatları kanamış...Pencereme konan güvercin..adını ''BEDO'' koyduğum..Sensizliğimin akşam voltasındayımGeceye..ayaza.. inatArtık yere basmasa da ayaklarımMahzun bakışlarım ezilmekte toprak misali.Tırmanarak yasakların dağınaKaçak zamanlarda yaşadığı mutlu anlaraBedel ödemekte anarşist sevdam....Doğru senden kaçıyor daha çoğu seni özlüyorum..Ne arkadaş toplantıları..ne iş çıkışlarıİstemem anıların vazoya konmuş gül olup bir sürecik koksunYaşam hep arayıp bulamamak esmer oğlum..Ben ezelden varım ama sen hiç yoksun..Bak yine YALAN SÖYLÜYORUM..

Page 47: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 48: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Yokluğundur Beni Böyle Delirten....

SUNU

'mutlak bir yarın ayırdım kendimedağlarımdan damıtarakve yaralıyım Bagok kadara a h, diyorum; şu karanlık!şu bahtım renginde utanç atmosferi:hiçbir gelecek paklamaz seni! '

SELİM TEMO

yine bir tren geçiyor içimden çığlığı hasretine takılısen kesiliyorum gülüşümün karşılığıadın bir rüzgarın öyküsünü taşıyorgörmüyorum... söylemiyorsun... kırılıyorumhiçliğimin etleri yolunuyor şizofrenik bir gecedeyimsana bir öykü çıkarıyorum ağzımdan eşkiyalar üstüne'sev beni eloğlu' diyorum 'sev beni' benden öte yolun yok yarınlara..

oysaki dağlar tertemizdi ve doruğa kadar namusluydu,düşlerden uzak olan bizdikaykırıydık zamana..

sen biraz daha kavgamın içinde olmalıydın,sana, dağlar susmalıydı ben değilekmeğimi nasıl bölersem yoldaşlarlaöyle bölecektim umudu kavgamızda birleşecektiközlüyorsun beni biliyorum mıh gibi aklının orta yerindeyimsavrulan saçlarım...Ankara ve yarım kalan aşkımız var gecelerinde..

paramparçalanmışlığıma bir harita çizsınırları olmasın bir ülkeden diğer ülkeyeben de yokum şimdi bir sen varsın yangınların ortasındahangi ayettedir bu yaşadıklarımız..hiçbir kitapta rastlamadım yüreksizliğinekül suresindeyim..

geceyi..şehri...çırılçıplaklığını sana emanet ediyorumşimdi bir ben varım meydanlarda birde o eski 'deli Eylül'bir varmış olan yokluğunu heceleyip bir yokmuş varlığınınanasına..avradına küfreden...

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 49: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Yoksun..Yokuz..Yoklardayız Yine..

Kahrol emi sen!Lanet olsun sana, en özlendiğin zamanda.. yoksun, yoksun yine....Dağınıklık dağ gibi, ölüm gibi çöküyorken üstüme ayaz bir pazar sabahındaYoksun işte...Kahretsin!Ben yine sensiz kahvaltımı etmeyeceğim..Hayatımın içindeki ikinci bir dünyada, cehennemi bir senaryo uygulamadasın..Ve canım burnumda tükeniyorum, bitiyorum yoksun...Olman gereken yerde değilsin yine...Orta yerde can çekişirken sevdamızBakarkör olmanın ötesinde nedir ki bu yaptığınVe yokuz, yoklardayız yine...Zil takıp oynayanlar var ışıklı sahnede,Oynatanlar koyu karanlıktalar..Düzensizliğin adını düzen koyup, pervasızca üstümüzde tepiniyorlar.Sonra sinsice ve yavaş yavaş,Sansar gibi pusu kurup insanlığıma yüreğimde çörekleniyorlar.. adına dostluk diyerek..Derken ayak oyunlarıyla, elenseyle başlıyor gece içinde dalaş..Çarkın dişlilerinden biri biçerken ışığı,Bir diğeri şark çıbanı oluveriyor yüzümde..Kahretsin, durulması gereken yerde değilsin işte!Ve puştluklar sarmış gene dört yanımızı sıkıştırılmaktayız yine...Yavaş yavaş..lime lime çekilirken canımAcılarımı seyrusefadasın her nedense.Ellerim ellerine uzanıyor hasretle...Ve sen içimdeki en yakın uzaktasın.Tutamıyorum...Diken gibi batıyor, acıtıyor dalların...Kanıyor yüreğim, işte yoksun yine!Kahretsin! gene olman gereken yerde değilPuştların ortasındasın....

14.12.2006 23:12 Ankara

Elif Eylül Aybaşoğlu

Page 50: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Yüreğim..

SUNU;

''..Yolumu yitirmişliğin, gecelere sığınmış gözlerimin ışıkta kamaşmasından,Ve tanıyışım onu, yüzünü görmeden; sevmek, tümden teslim oluşlarımla, Allah’ainancımdan…Sevdim işte, her adama yakışmaz sevmek bu kadar,Sevmek yakıştı, aşk küstü bize; küstürerek bizi birbirimize,Ayrılığı bıraktı aramıza…Aramızda bin yıllık yol,Bu işte bir ayrılık var usta! ''SİNAN ELDEM

Aşkım...Yüreğimin Anarşisti..! ! .Koskoca bir okyanustan farksız duran gözlerin de ben, binlerce kez bulup yitirdiğimizsevdayı arıyorken, yazık zamanlarda çalan bir türküye çaldırmışım da seni! Haberimbile yok... Gözlerini dünyanın en mavi okyanusuna liman yapmışım ben, sense yitipgiden bir tren çığlığına takıp veda gülümsemeni öylece çekip gitmişsin bumemleketten.. Bu yürek ne ayrılıklar gördü desem, yalan olmaz...Sürgünlerinuzmanıyım ben.. Bilmem! farkı ne seninkinin? Hani en apansızı desem o da olmaz.Çünkü bilirim böyle olmaz ansız gidişler. O gidişlerin hep bir dönüşü, dönüşün de birbekleyeni vardır. Oysa sen, gittin dönmüyorsun.. Dönsen de bilirsin bulamazsın beni oyıkık dökük iskelede... Emin ol ben de bulamıyorum kendimi, ardından gelen en büyükdalgaya bırakmıştım en son, hangi sahile vurdu bedenim bilmiyorum...Öfkem oldun bazen karıştın, kızgınlığa dönüştün bazen, Dağlarım oldun..Cudi''de birşaki...En tepesine umutlar bağladığım... Ama umutlarım hep yıkıldı! Bir suç gibi kazıdımseni beynimin orta yerine, silinmedi hiç bir izin.. Benim aklımda sen Ankara''da ayakizlerin!Seni görseydim... Bırakmazdım, izin vermezdim bu ayrılığa...Yolunu keser, gitme diye kolundan tutardım... Alır atardım hücrelerime, esirimolurdun..Bilmem kaç yüzyıl sürerdi mahpusluğun...Derdim ki, gitme..sakın gitme..! !Benden öte yol yok yarınlara...

Hiç hata yapmaz sanırdım kendimi.. pişman olmaz hiç... Hep öyle dimdik duracağımsanıyordum... Ne var ki son ana kadar direnmişken yıkıldım..paramparça dağıldım..ayaklarının dibinde... Yarım yamalak toplayıp parçalarımı gittin... Yarım yamalakdiyorum çünkü gururumu bir de başeğmezliğimi unuttum buralarda bir yerlerde... Yıllargeçse vermem onları sana, sen hep öyle vicdansız eğik kal gözümde...Tek farkla yaşıyoruz aynı kaderi;Sen yaralarını gösteriyorsun kimliğini sorduklarında...Ben kimliğimi gösteriyorum acılarım sorulduğunda...Sakın acele etme kuşkuya düşmesin yüreğin acının en katlanılmazında hasretin enbüyüğünde sınamadık mı sevdamızı..Eylüllü bir sabahla geleceğim sana.. Ayrılığınatlasını çizdim bir kıtadan diğerine sevgiden yollar köprüler yaptım yüreklere giden...Sevenleri birbirinden seni benden hiç..hiç...hiç.. ayırmadım..Haymana düzlüklerinemi...Gavur dağlarına mı uğurlanır yolcular.. dağların eteğinemiyolcu yollanır? İtin uğursuzun kol gezdiği bir gecedeyim.. içimde gurbetleşenyokluğun...dönerim sol yanıma..sol yanımda sen.. başımı kaldırsam..gözlerine..gözlerinebaksam..Utanırım..Bana ''bir hayat sence kaç ölüm eder'' diye sormuştun yasöylüyorum işteBu aşk değer be gözüm onlarca ölüp ölüp dirilmeye..

Page 51: Elif Eylül Aybaşoğluimg.antoloji.com/i/sair/pdf/4/elif_eylul_aybasoglu_42784_14428.pdf · edip düzeltmek pişmanlıklarından sıyrılmak icin tek lazım olan sey bir ömürdü

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Şimdi sokaklardayım.. sokaklarda...içimin sokaklarına adın yürüdüAdın satırbaşlarında ayrılıkların.!Sevgili..En sevgili..! Bir gün başka bir limana demir atarsa gönlün, yitip giden bir Eylülsabahında bulacağını söyler sana yıldızlar; kaybettiğin parçalarını...Boşuna aramasevgilim.. Onlar bende yüreğim..Onlar bende..Savrulan tüm parçaların yitip gittisandığın herşeyin bende..Sende sevgili sende bendesin...

Elif Eylül Aybaşoğlu