ekonomİde ÇÖzÜm avrupalı yöneticiler çözümün anahtarını … · 2012-02-28 · prof. dr....

1
26 ŞUBAT 2012 PAZAR *Serbest piyasa satış fiyatları DOLAR EURO BORSA ALTIN Cuma 2,3781 Perşembe 2,3270 Cuma 59.539,08 Perşembe 60.856,43 Cuma 694.00 TL Perşembe 668.00 TL İMKB-100 Cumhuriyet Cuma 1,7653 Perşembe 1,7585 EKONOMİDE ÇÖZÜM BARTU SORAL [email protected] Türkiye bataa doru gidiyor Geçen yazy; Türkiye nereye gidiyor diye bi- tirmitim; cevab batan verdim. Ünlü dan- manlk firmas Morgan Stanley ile balayalm. Bu hafta içinde yaynladklar raporda ran ve Su- riye’de tansiyonun artmasyla petrol fiyatlarnn trmana geçtiini; buna paralel olarak Türki- ye’de siyasi ve bölgesel risklerin arttn belir- terek, yabanc sermayeye “Türkiye’den kaçn” sinyali veriyorlar. Ergenekoncu galiba, istikrar bozmaya çalyor... Petrol ubat ayna 111 dolardan balamt, imdilerde 125 dolar gördü. Malum bizde pet- rol yok; Rusya ve ran’dan alyoruz. 1) Petrol fi- yat trmandkça, enflasyon ve d ticaret aç artar. Bu faizleri körükler. Durgunluk artar. l- gili bakan açklad; petrolde 10 dolarlk art bi- ze 4 milyar dolarlk açk getiriyormu. 2) Bölgede tansiyon arttkça döviz girii yavalar hatta ter- sine döner. Malumunuz, Türkiye’nin 2012’de ciddi bir d kaynak ihtiyac var; d borç ödemesi 134,5 milyar dolar ve cari açk da tahmini 65 milyar dolar olmak üzere yaklak 200 milyar do- lar diyelim. 3) ran ve Suriye’ye Irak’ da katmak gerek. Tansiyon orada da yükseliyor. Bu üç ül- keye toplam ihracatmz 20 milyar dolar. Suri- ye’de d ticaret fazlamz vard, artk ihracatmz bile kalmad. Bölgeyi bilenlerin söylediine gö- re kayt d olan snr ticareti de çok gerilemi. Gerginlik artıyor ABD ve ngiltere’nin ba çektii grup, Suri- ye ve ran’ ele geçirerek, Rusya’y kuatmak, enerji yataklarna hâkim olmak istiyor. Bölge ise Çin’in de desteini alarak direniyor. çinde bu- lunduumuz corafyada gerginlik artyor. Biz ise ABD’nin isteiyle Malatya’ya radar kalkann yer- letirdik. Suriye’de iç sava kkrtyoruz. ran, “bana saldrlrsa önce seni vururum” diyerek bi- ze kar pozisyonunu belirledi. Tüpra, yapt- rmlar gerei, ran’dan petrol almn temmuz aynda kesecek. Ancak kapal kaplar ardnda ba- z pazarlklar var. Bölgede scak çatmay brakn, tansiyon arttkça ekonomik riskler büyüyor. Bu- nun üstüne biz d politikamz ile kendimizi ate- in tam ortasna yerletiriyoruz. Gelelim Avrupa Birliine. hracatmzn yüz- de 40’n yaptmz bölgede 2012 beklentisi kü- çülme. Bu hafta içinde rapor yaynlayan AB ko- misyonu bizim daha önce yazdmz noktaya geldi ve bölge için tahminini yüzde 0,5 büyü- meden, yüzde 0,4 küçülmeye revize etti. Bana göre tahmin gerçekçidir, ama Almanya’y ç- kartp bakarsanz geri kalan ülkeler için yüzde 1,2’nin üstünde bir küçülme yaanacak. Bütün bölgeye yaylm bu küçülme ciddi durgunluk de- mektir. Yılbaşından bugüne... Türkiye’de ylbandan bugüne ne gelime ol- duuna bakmak için yeni yaynlanan iki veriye bakalm; 1) Geçen hafta Kapasite kullanm oran- lar (KKO) yaynland. Kasm 2011’den bu ya- na en düük seviyesine gerileyen mevsimsellik- ten arndrlm kapasite kullanm yüzde 75,8 oldu. Geçen üç ay boyunca yllk kapasite kul- lanm büyümesi yüzde 0 seviyelerinde oldu. Ya- ni kapasite kullanmnda bir art yok. 2) Gele- lim dier bir gösterge olan tüketici kredilerindeki büyümeye; ylbandan 17 ubat’a kadar olan dönemde tüketici kredilerinde art sadece yüz- de 0,2 oldu ve 2003 ylndan bu yana (krizin gö- rüldüü 2009 yl hariç tutulduunda) en düük büyümeyi kaydetti. Hükümetin bu yl büyüme tahmini yüzde 4 - 4,5 aralnda. Ancak bu iki gösterge ylba- ndan bugüne yaanan durgunluu gösteriyor ve benim 2012 ylndaki yüzde 1 dolaynda ön- görümü destekliyor. Benim tahminim iyi se- naryoda gerçekleir, onu belirteyim. Yani ger- ginlik artar, scak çatma çkar ve döviz girii ke- silirse çok daha kötü bir tablo ortaya çkar. Ve son iki haftadr, ylbandan beri süratlenen ser- maye aknda bir düü eilimi var. Geçici mi, kalc m yorum yapmak için erken. Avrupalı yöneticiler çözümün anahtarını bulmuş: Kalan sağlarla federalizm! İKV, Avrupa Parlamentosu’ndan yöneticilerle akademisyenleri davet ederek bir panel düzenledi. Avrupalı konuklar tek çözüm üzerinde tartıştı: Sıkı bir federalizm! Z. RUHSAR ENOLU İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Yönetim Ku- rulu Başkanı Prof. Dr. Haluk Kabaalioğlu, önceki gün yapılan yuvarlak masa toplantı- sının daha açış konuşmasında saptamasını belirtti: “AB fedaral bir yapıya doğru iler- liyor.” “Ekonomik ve Parasal Birliği Yeniden Yapılandırmak” başlıklı toplantıya Avrupa Komisyonu Ekonomik ve Mali İşler Genel Müdürü Dirk Verbeken, Rotter- dam Erasmus Üniversitesi öğre- tim üyesi Prof. Dr. Fabian Am- tenbrink, Atina Ekonomi ve İş- letme Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nicholas Baltas, Bruegel Düşünce Kuruluşu’ndan Dr. Zsolt Darvas ve Koç Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Murat Üçer konuşmacı olarak katıldı. Top- lantıyı İKV İcra Kurulu Üyesi Yavuz Can- evi yönetti. Krizi hükümetlere yıktı Avrupa Komisyonu Ekonomik ve Mali İşler Genel Müdürü Dirk Verbe- ken, Avrupa’daki krizi kesin ifadelerle hükümetlerin sırtına yıktı. Çözüm de bu saptamada saklıydı. Verbeken, ‘fede- ralizm’ sözcüğünü kullanmadan, fede- ralizmin nasıl inşa edileceğini anlattı. ‘Yönetişim reformu’ adı verilen plan yü- rürlüğe konmuştu. Maastrich kriterle- rinin bu plana zemin hazırladığını be- lirten Verbeken, borçları milli gelirinin yüzde 60’ını aşan ülkelerle ilgili önlemin za- ten mevcut yasalarda bulunduğunu belirtti. Ancak bunlar uygulamada yumuşatılıyordu. Verbeken “Ek yaptırımlar getirilecek ve katı bir biçimde uygulanacak” dedi “Mü- eyyideler geniş yelpazeli olacak, üzerinde de- ğişiklik yapıp yumuşatmak mümkün olma- yacak.” Ancak ‘önleyici’ ve ‘uyarıcı’ bir sis- tem de kurulacaktı... Federal mali polis gibi Sistem, Ocak sonunda yapılan mali an- laşma geliştirilerek kurulacaktı. Devlet ve hü- kümet başkanlarından oluşan bir komisyon kurulacak; yılda en az iki kere toplanacak, komisyonun başkanı AB Başkanı gibi çalışa- caktı. AB istikrar fonundan ya- rarlanmak için, anlaşmanın tara- fı olmak gerekecekti. Üye ülke- lerin üzerinde derhal sıkı bir in- celeme başlatılacak, önleyici ve uyarıcı sistem sonuç vermezse Komisyon o ülkeyi ‘aşırı dengesiz’ konumuna düşürecekti ve derhal ‘düzeltici eylemlere’ geçilecekti. ‘Büyümeyi simüle edecek paketler’ hazırlanacak, reformlar da ‘sıkı’ denetlenecekti. ‘Mali yönetişim yetmez’ Rotterdam Erasmus Üni- versitesi’nden Prof. Dr. Fa- bian Amten- brink, Verbe- ken’in çizdiği ‘mali yöneti- şim’ planının adını koymak gerektiğini ifa- de etti. “Eko- nomik birlik siyasi birlikten, mali birlik siyasi birlikten bam- başka şeylerdir” dedi Prof. Dr. Amtenbrink. Maastrich kriterindeki mali yaptırımlar, görüldüğü gibi krizi önlememişti. Çünkü Avrupa Parlamentosu’nun elinde yeterli yetki ve araç yoktu. Yeni sistem ‘sıkı bir korse’ gibi olmalıydı. Prof. Dr. Amten- brink, “AB kanun koyucusu aktif bir bi- çimde çalışacak artık” dedi. Konu son de- rece ayrıntılı bir tartışma gerektiriyordu. Üye ülkeleri AB’den uzaklaşmaya da ite- bilirdi. Maastrich kriterinin ‘anayasa düze- yinde’ olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Fa- bian Amtenbrink, yeni mali anlaşmanın ise ‘yasalar düzeyine’ çıktığını belirtti ve şöy- le dedi: “Hükümetler kendi ekonomi po- litikalarını sürdürmede sınırlanıyor ama parlamentolara da sınırlama getiriliyor.” ‘Gelecekteki krizleri önlemez’ Prof. Dr. Nicholas Baltas, “En etkin mali önlemler bile gelecekteki krizleri önleyeme- yecektir” dedi. Uyarı mekanizması bile, mer- kezi düzeyde makroekonomik gelişmelerin analizini gerektiriyordu. Dolayısıyla da “daha geniş, daha derin bir entegrasyon” kaçınıl- mazdı. Toplantıyı izleyenler arasında üni- versite öğrencileriyle öğretim üyeleri de vardı. “demokrasi”den, “halkın güven kri- zinden” dem vurarak soru soranlar oldu. Verbeken, “Piyasaları teskin etmek bizim için önceliklidir” dedi. Prof. Dr. Fabian Amtenbrink, sistemin ulusal parlamentolarda onaylanarak yürür- lüğe gireceğini hatırlattı, “Bu program, üye ülkeler için de altın fırsat” dedi. Bruegel Düşünce Kurulu- şu’ndan Dr. Zsolt Darvas, eko- nomik durumlarını karşılaştı- rarak ABD’nin AB’den daha kötü durumda olduğunu an- lattı. ABD eyaletlerinden Ca- lifornia, Yunanistan’a benze- tiliyordu, ama bakın Califor- nia’ya bir şey olmamıştı! Laiden Üniversitesi’nden Prof. Dr. Piet Jan Slot da AB-ABD karşılaştırması yaparak konuştu. ABD’de olup da AB’de olmayan, siyasi kültürdü Prof. Dr. Slot’a göre. İtalya krizi, daha şiddetli vurur Dr. Darvas, “denetimlerin sıkılaştırılmasının ve yaptırımların” krizi çözemeyeceğine vurgu yaptı. O da siyasi birlik diyordu. Hatta, daha fazla geç kal- madan. “Kısmi, yetersiz ve gecikmiş önlemler” hem krize çözüm olmuyor, hem güven sarsıyordu. “İtalya büyük ülke” dedi Dr. Darvas, “AB’yi Yu- nanistan’dan daha beter etkiler.” Konuşmasını şöyle tamamladı Dr. Darvas: “Mali kurallar açısından ABD’ye yaklaştık. Ancak ABD’de denetim merkezi hükümet tarafından ya- pılıyor. Hükümetlerarası karar alma mekaniz- ması yerine merkezi karar mekanizması olmalı. Avro bölgesinde küçük bir azınlık, ilerlemeyi en- gelliyor. Bu adil değil!” ABD gibi yapmalıyız! Zsolt Darvas ‘Çok umutluyduk, yanılmışız!’ Avrupa Komisyonu Ekonomik ve Mali İşler Genel Müdürü Dirk Verbeken, Maastrich antlaşmasının yapıldığı 1990 yılından beri Ko- misyon’da çalıştığını belirtti. “1995-96 yılla- rında parasal birlikten çok umutluyduk, bü- yük başarı sağlayacağımızı düşündük” diye başladı sözlerine. O zaman ‘döviz kuru’ndan bahsedenlere gülüp geçmişler, ‘böyle bir şeye hiç ihtiyaç olmayacak’ demişlerdi. Ver- beken konuşmasındaki bu paragrafı şu söz- lerle tamamladı: “Ne kadar yanılmışız!” Reuters Haber Ajansı, Avrupa Birliği’nin (AB) İranlı bankaların SWİFT (Bankalararası Mâli İletişim Topluluğu) kanalıyla bağlantılarını kesmek üzere incelemeler başlattığını duyurdu. Haberde, Avrupa Birliği’nin İran’a yönelik baskıları arttırma amacıyla bunu yaptığı kaydedildi. Swift’in, uluslararası banka ve mali kuruluşlar için özel bir tanıma kodu olduğu ve bu sistem ara- cılığıyla bir mal veya hizmet alış verişi için gerek- li olan para transferi işlemlerinin yapılabildiğinin ifade edildiği haberde İran’ın da bu sistemden ya- rarlanan ülkelerden biri olduğu belirtildi. Habere göre, merkezi Brüksel’de olan SWİFT, AB’nin bu meseleyle ilgili yeni kuralları belirlenir belirlenmez işbirliğine hazır olduğunu ilan etti, an- cak AB’ye net bir vaatte bulunmadı. Uzmanlara göre ise, ABD ve AB’nin siyasi he- defleri uğruna İran’ın sistemden çıkarılması, ulus- lararası bir mali organ olan SWİFT’in itibarına bü- yük gölge düşürür. Dr. Murat Üçer: Türkiye için eyvah! Borçlanmasının yüzde 80’i, turizminin yüzde 60’ı, ihracatının yüzde 45’i Avru- pa’ya bağlı olan Türkiye bu kriz karşı- sında ne yapacaktı? Dr. Murat Üçer, “Bilmiyorum” dedi ve şöyle konuştu: “Türkiye çok kırılgan. Vurdumduymaz- lıktan çıkmamız lazım. Avrupa çökerse ne yapacağız! Uzun vadede dramatik gelişmeler olabilir. Ticareti ve finans- manı çeşitlendirmemiz de yetmez.” Avrupa’nın çözüm tartışmasına iliş- kin olarak da Dr. Üçer, “Baskıyla kriz- den kurtulmak çok zor” dedi. “Almanya işçi ücretlerinde rekabetçi. Ama diğerlerinde sorunlar artıyor. San- cılı bir süreç. İnsanlar sokaklara dökü- lecek. Umarım önlemler sonuç verir ama ben karamsarım.” Haluk Kabaaliolu Fabian Amtenbrink Murat Üçer “Petrol 300 dolara çıkabilir!” Forbes Dergisi’nin Genel Yayın Yönet- meni Steve Forbes, derginin internet si- tesinde yayımlanan makalesinde, bazı uzmanların petrolün varil fiyatının geçi- ci olarak 300 dolara kadar çıkabileceği- ni belirttiğini yazdı. Forbes, İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatma girişimi olmasa bile, gerçek- leşecek çatışmaların, büyük küresel et- kilerinin olacağını savundu. Çatışma- ların, petrol tankerlerinin sigorta be- delllerini yükselteceğini savunan Forbes, bu- nunda petrolün varil fiyatının yükselmesinde etkili olacağını belirtti. Forbes “Bazı uzmanlar, petrolün varil fiyatı 300 dolara kadar çıkabilir tahmininde bulunuyor” diye yazarken petrol fi- yatlarının yükselmesinin Amerikan ekonomi- sine ne gibi etkileri olacağını Beyaz Saray’ın çok iyi bildiğini vurguladı. ‘İsrail birkaç ay içinde vurabilir’ Makalesinde, İran ekonomisi- ne sert bir darbe vuracak olsa bile, İsraillilerin İran’ı nükleer emelle- rinden vazgeçirmek için yaptırım- lar uygulamaya niyeti olmadığını belirten Forbes, savaşın yakın ol- duğunu ifade etti. Forbes aldığı du- yumları şöyle aktardı: “Söylentilere göre ABD Savunma Bakanı NATO Bakanlar toplantısında birkaç ay içinde sa- vaş olabileceğini anlattı...İddialara göre Panetta Pentagon’da, memurlarını uyararak, İsrail’in Ha- ziran-Ağustos arasında İran’a saldıracağını dü- şündüğünü söyledi. AB’den İran’a bir yaptırım daha! BLOOMBERG’İN İDDİASI: Steve Forbes Haziran sonu Halk Bankası çekiliyor Tüpraş’tan bir yetkili ABD’nin izni ol- madan haziran ayı sonundan itibaren İran’a Halk Bankası aracılığıyla öde- me yapamayacaklarını söyledi. Bloomberg’ten Raj Rajendran’ın haberine göre, ismi açıklanmayan bir Halk Bankası yöneticisi de, bankanın İran konusunda uluslararası kuralla- ra ve standart usullere uyacağını be- lirtti. Haberde ayrıca, Türk Hükümetinin ABD’den, İran ile Halk Bankası ara- cılığıyla işlem yapılması durumunun yaptırımların dışında tutulmasını talep ettiği vurgulandı. Habere göre İspanya’da Espanola de Petroleos SA isimli şirketin de benzer sıkıntılar yaşadığı, bu yüzden de Birleşik Arap Emirlikleri ile petrol alı- mı için anlaştığı belirtildi. Tüpraş’ın İran ile günlük 180 bin varil olan ve yıl- lık 9 milyon ton ham petrol alımı için yaptığı anlaşmanın geçen yıl ağustos ayında yapıldığının belirtildiği haber- de anlaşmanın 1 yıllık olduğu ifade edildi. Haberde ayrıca, 15 Şubat’ta Koç Enerji Grubu Başkanı Erol Memioğ- lu’nun yaptığı açıklamaya da yer veri- liyor. Memioğlu’nun “Herhangi bir yaptırım olmazsa çok daha ucuza mal olduğu için İran’dan petrol alımına de- vam etmek isteriz” dediği belirtiliyor.

Upload: others

Post on 23-Mar-2020

6 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: EKONOMİDE ÇÖZÜM Avrupalı yöneticiler çözümün anahtarını … · 2012-02-28 · Prof. Dr. Nicholas Baltas, Bruegel Düşünce Kuruluşu’ndan Dr. Zsolt Darvas ve Koç Üniversitesi

26 ŞUBAT 2012 PAZAR

*Serbest piyasa satış fiyatları

DOLAR EURO BORSA ALTINCuma 2,3781Perşembe 2,3270

Cuma 59.539,08Perşembe 60.856,43

Cuma 694.00 TLPerşembe 668.00 TL

İMKB-100 Cumhuriyet

Cuma 1,7653Perşembe 1,7585

EKONOMİDE ÇÖZÜM

BARTUSORAL

[email protected]

Türkiye bata�ado�ru gidiyor

Geçen yaz�y�; Türkiye nereye gidiyor diye bi-tirmi�tim; cevab� ba�tan verdim. Ünlü dan��-manl�k firmas� Morgan Stanley ile ba�layal�m.Bu hafta içinde yay�nlad�klar� raporda �ran ve Su-riye’de tansiyonun artmas�yla petrol fiyatlar�n�nt�rman��a geçti�ini; buna paralel olarak Türki-ye’de siyasi ve bölgesel risklerin artt���n� belir-terek, yabanc� sermayeye “Türkiye’den kaç�n”sinyali veriyorlar. Ergenekoncu galiba, istikrar�bozmaya çal���yor...

Petrol �ubat ay�na 111 dolardan ba�lam��t�,�imdilerde 125 dolar� gördü. Malum bizde pet-rol yok; Rusya ve �ran’dan al�yoruz. 1) Petrol fi-yat� t�rmand�kça, enflasyon ve d�� ticaret aç���artar. Bu faizleri körükler. Durgunluk artar. �l-gili bakan aç�klad�; petrolde 10 dolarl�k art�� bi-ze 4 milyar dolarl�k aç�k getiriyormu�. 2) Bölgedetansiyon artt�kça döviz giri�i yava�lar hatta ter-sine döner. Malumunuz, Türkiye’nin 2012’deciddi bir d�� kaynak ihtiyac� var; d�� borç ödemesi134,5 milyar dolar ve cari aç�k da tahmini 65milyar dolar olmak üzere yakla��k 200 milyar do-lar diyelim. 3) �ran ve Suriye’ye Irak’� da katmakgerek. Tansiyon orada da yükseliyor. Bu üç ül-keye toplam ihracat�m�z 20 milyar dolar. Suri-ye’de d�� ticaret fazlam�z vard�, art�k ihracat�m�zbile kalmad�. Bölgeyi bilenlerin söyledi�ine gö-re kay�t d��� olan s�n�r ticareti de çok gerilemi�.

Gerginlik artıyorABD ve �ngiltere’nin ba�� çekti�i grup, Suri-

ye ve �ran’� ele geçirerek, Rusya’y� ku�atmak,enerji yataklar�na hâkim olmak istiyor. Bölge iseÇin’in de deste�ini alarak direniyor. �çinde bu-lundu�umuz co�rafyada gerginlik art�yor. Biz iseABD’nin iste�iyle Malatya’ya radar kalkan�n� yer-le�tirdik. Suriye’de iç sava�� k��k�rt�yoruz. �ran,“bana sald�r�l�rsa önce seni vururum” diyerek bi-ze kar�� pozisyonunu belirledi. Tüpra�, yapt�-r�mlar gere�i, �ran’dan petrol al�m�n� temmuzay�nda kesecek. Ancak kapal� kap�lar ard�nda ba-z� pazarl�klar var. Bölgede s�cak çat��may� b�rak�n,tansiyon artt�kça ekonomik riskler büyüyor. Bu-nun üstüne biz d�� politikam�z ile kendimizi ate-�in tam ortas�na yerle�tiriyoruz.

Gelelim Avrupa Birli�ine. �hracat�m�z�n yüz-de 40’�n� yapt���m�z bölgede 2012 beklentisi kü-çülme. Bu hafta içinde rapor yay�nlayan AB ko-misyonu bizim daha önce yazd���m�z noktayageldi ve bölge için tahminini yüzde 0,5 büyü-meden, yüzde 0,4 küçülmeye revize etti. Banagöre tahmin gerçekçidir, ama Almanya’y� ç�-kart�p bakarsan�z geri kalan ülkeler için yüzde1,2’nin üstünde bir küçülme ya�anacak. Bütünbölgeye yay�lm�� bu küçülme ciddi durgunluk de-mektir.

Yılbaşından bugüne...Türkiye’de y�lba��ndan bugüne ne geli�me ol-

du�una bakmak için yeni yay�nlanan iki veriyebakal�m; 1) Geçen hafta Kapasite kullan�m oran-lar� (KKO) yay�nland�. Kas�m 2011’den bu ya-na en dü�ük seviyesine gerileyen mevsimsellik-ten ar�nd�r�lm�� kapasite kullan�m� yüzde 75,8oldu. Geçen üç ay boyunca y�ll�k kapasite kul-lan�m büyümesi yüzde 0 seviyelerinde oldu. Ya-ni kapasite kullan�m�nda bir art�� yok. 2) Gele-lim di�er bir gösterge olan tüketici kredilerindekibüyümeye; y�lba��ndan 17 �ubat’a kadar olandönemde tüketici kredilerinde art�� sadece yüz-de 0,2 oldu ve 2003 y�l�ndan bu yana (krizin gö-rüldü�ü 2009 y�l� hariç tutuldu�unda) en dü�ükbüyümeyi kaydetti.

Hükümetin bu y�l büyüme tahmini yüzde 4- 4,5 aral���nda. Ancak bu iki gösterge y�lba-��ndan bugüne ya�anan durgunlu�u gösteriyorve benim 2012 y�l�ndaki yüzde 1 dolay�nda ön-görümü destekliyor. Benim tahminim iyi se-naryoda gerçekle�ir, onu belirteyim. Yani ger-ginlik artar, s�cak çat��ma ç�kar ve döviz giri�i ke-silirse çok daha kötü bir tablo ortaya ç�kar. Veson iki haftad�r, y�lba��ndan beri süratlenen ser-maye ak���nda bir dü�ü� e�ilimi var. Geçici mi,kal�c� m� yorum yapmak için erken.

Avrupalı yöneticiler çözümün anahtarını bulmuş:

Kalan sağlarlafederalizm!

İKV, Avrupa Parlamentosu’ndan yöneticilerle akademisyenleri davet ederek bir paneldüzenledi. Avrupalı konuklar tek çözüm üzerinde tartıştı: Sıkı bir federalizm!Z. RUHSAR �ENO�LU

İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Yönetim Ku-rulu Başkanı Prof. Dr. Haluk Kabaalioğlu,önceki gün yapılan yuvarlak masa toplantı-sının daha açış konuşmasında saptamasınıbelirtti: “AB fedaral bir yapıya doğru iler-liyor.”

“Ekonomik ve Parasal BirliğiYeniden Yapılandırmak” başlıklıtoplantıya Avrupa KomisyonuEkonomik ve Mali İşler GenelMüdürü Dirk Verbeken, Rotter-dam Erasmus Üniversitesi öğre-tim üyesi Prof. Dr. Fabian Am-tenbrink, Atina Ekonomi ve İş-letme Üniversitesi öğretim üyesiProf. Dr. Nicholas Baltas, BruegelDüşünce Kuruluşu’ndan Dr. ZsoltDarvas ve Koç Üniversitesi öğretim üyesi Dr.Murat Üçer konuşmacı olarak katıldı. Top-lantıyı İKV İcra Kurulu Üyesi Yavuz Can-evi yönetti.

Krizi hükümetlere yıktıAvrupa Komisyonu Ekonomik ve

Mali İşler Genel Müdürü Dirk Verbe-ken, Avrupa’daki krizi kesin ifadelerlehükümetlerin sırtına yıktı. Çözüm de busaptamada saklıydı. Verbeken, ‘fede-ralizm’ sözcüğünü kullanmadan, fede-ralizmin nasıl inşa edileceğini anlattı.‘Yönetişim reformu’ adı verilen plan yü-rürlüğe konmuştu. Maastrich kriterle-rinin bu plana zemin hazırladığını be-lirten Verbeken, borçları milli gelirininyüzde 60’ını aşan ülkelerle ilgili önlemin za-ten mevcut yasalarda bulunduğunu belirtti.Ancak bunlar uygulamada yumuşatılıyordu.Verbeken “Ek yaptırımlar getirilecek vekatı bir biçimde uygulanacak” dedi “Mü-

eyyideler geniş yelpazeli olacak, üzerinde de-ğişiklik yapıp yumuşatmak mümkün olma-yacak.” Ancak ‘önleyici’ ve ‘uyarıcı’ bir sis-tem de kurulacaktı...

Federal mali polis gibiSistem, Ocak sonunda yapılan mali an-

laşma geliştirilerek kurulacaktı. Devlet ve hü-kümet başkanlarından oluşan birkomisyon kurulacak; yılda en aziki kere toplanacak, komisyonunbaşkanı AB Başkanı gibi çalışa-caktı. AB istikrar fonundan ya-rarlanmak için, anlaşmanın tara-fı olmak gerekecekti. Üye ülke-lerin üzerinde derhal sıkı bir in-celeme başlatılacak, önleyici veuyarıcı sistem sonuç vermezseKomisyon o ülkeyi ‘aşırı dengesiz’

konumuna düşürecekti ve derhal ‘düzelticieylemlere’ geçilecekti. ‘Büyümeyi simüleedecek paketler’ hazırlanacak, reformlar da‘sıkı’ denetlenecekti.

‘Mali yönetişim yetmez’Rotterdam Erasmus Üni-

versitesi’ndenProf. Dr. Fa-bian Amten-brink, Verbe-ken’in çizdiği‘mali yöneti-şim’ planınınadını koymakgerektiğini ifa-de etti. “Eko-

nomik birlik siyasi birlikten,mali birlik siyasi birlikten bam-başka şeylerdir” dedi Prof.Dr. Amtenbrink. Maastrichkriterindeki mali yaptırımlar,

görüldüğü gibi krizi önlememişti. ÇünküAvrupa Parlamentosu’nun elinde yeterliyetki ve araç yoktu. Yeni sistem ‘sıkı birkorse’ gibi olmalıydı. Prof. Dr. Amten-brink, “AB kanun koyucusu aktif bir bi-çimde çalışacak artık” dedi. Konu son de-rece ayrıntılı bir tartışma gerektiriyordu.Üye ülkeleri AB’den uzaklaşmaya da ite-bilirdi.

Maastrich kriterinin ‘anayasa düze-yinde’ olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Fa-bian Amtenbrink, yeni mali anlaşmanın ise‘yasalar düzeyine’ çıktığını belirtti ve şöy-le dedi: “Hükümetler kendi ekonomi po-litikalarını sürdürmede sınırlanıyor amaparlamentolara da sınırlama getiriliyor.”

‘Gelecekteki krizleriönlemez’

Prof. Dr. Nicholas Baltas, “En etkin maliönlemler bile gelecekteki krizleri önleyeme-yecektir” dedi. Uyarı mekanizması bile, mer-kezi düzeyde makroekonomik gelişmelerinanalizini gerektiriyordu. Dolayısıyla da “dahageniş, daha derin bir entegrasyon” kaçınıl-mazdı. Toplantıyı izleyenler arasında üni-

versite öğrencileriyle öğretim üyeleri devardı. “demokrasi”den, “halkın güven kri-zinden” dem vurarak soru soranlar oldu.

Verbeken, “Piyasaları teskin etmek bizimiçin önceliklidir” dedi.

Prof. Dr. Fabian Amtenbrink, sisteminulusal parlamentolarda onaylanarak yürür-lüğe gireceğini hatırlattı, “Bu program, üyeülkeler için de altın fırsat” dedi.

Bruegel Düşünce Kurulu-şu’ndan Dr. Zsolt Darvas, eko-nomik durumlarını karşılaştı-rarak ABD’nin AB’den dahakötü durumda olduğunu an-lattı. ABD eyaletlerinden Ca-lifornia, Yunanistan’a benze-tiliyordu, ama bakın Califor-nia’ya bir şey olmamıştı!

Laiden Üniversitesi’ndenProf. Dr. Piet Jan Slot da AB-ABD karşılaştırmasıyaparak konuştu. ABD’de olup da AB’de olmayan,siyasi kültürdü Prof. Dr. Slot’a göre. İtalya krizi, daha şiddetli vurur

Dr. Darvas, “denetimlerin sıkılaştırılmasının veyaptırımların” krizi çözemeyeceğine vurgu yaptı.O da siyasi birlik diyordu. Hatta, daha fazla geç kal-madan. “Kısmi, yetersiz ve gecikmiş önlemler” hemkrize çözüm olmuyor, hem güven sarsıyordu.“İtalya büyük ülke” dedi Dr. Darvas, “AB’yi Yu-nanistan’dan daha beter etkiler.”Konuşmasını şöyle tamamladı Dr. Darvas:“Mali kurallar açısından ABD’ye yaklaştık. AncakABD’de denetim merkezi hükümet tarafından ya-pılıyor. Hükümetlerarası karar alma mekaniz-ması yerine merkezi karar mekanizması olmalı.Avro bölgesinde küçük bir azınlık, ilerlemeyi en-gelliyor. Bu adil değil!”

ABD gibi yapmalıyız!

Zsolt Darvas

‘Çok umutluyduk,yanılmışız!’

Avrupa Komisyonu Ekonomik ve Mali İşlerGenel Müdürü Dirk Verbeken, Maastrichantlaşmasının yapıldığı 1990 yılından beri Ko-misyon’da çalıştığını belirtti. “1995-96 yılla-rında parasal birlikten çok umutluyduk, bü-yük başarı sağlayacağımızı düşündük” diyebaşladı sözlerine. O zaman ‘döviz kuru’ndanbahsedenlere gülüp geçmişler, ‘böyle birşeye hiç ihtiyaç olmayacak’ demişlerdi. Ver-beken konuşmasındaki bu paragrafı şu söz-lerle tamamladı: “Ne kadar yanılmışız!”

Reuters Haber Ajansı, Avrupa Birliği’nin (AB)İranlı bankaların SWİFT (Bankalararası Mâliİletişim Topluluğu) kanalıyla bağlantılarını kesmeküzere incelemeler başlattığını duyurdu.

Haberde, Avrupa Birliği’nin İran’a yönelikbaskıları arttırma amacıyla bunu yaptığı kaydedildi.

Swift’in, uluslararası banka ve mali kuruluşlariçin özel bir tanıma kodu olduğu ve bu sistem ara-cılığıyla bir mal veya hizmet alış verişi için gerek-li olan para transferi işlemlerinin yapılabildiğininifade edildiği haberde İran’ın da bu sistemden ya-rarlanan ülkelerden biri olduğu belirtildi.

Habere göre, merkezi Brüksel’de olan SWİFT,AB’nin bu meseleyle ilgili yeni kuralları belirlenirbelirlenmez işbirliğine hazır olduğunu ilan etti, an-cak AB’ye net bir vaatte bulunmadı.

Uzmanlara göre ise, ABD ve AB’nin siyasi he-defleri uğruna İran’ın sistemden çıkarılması, ulus-lararası bir mali organ olan SWİFT’in itibarına bü-yük gölge düşürür.

Dr. Murat Üçer:

Türkiye için eyvah!Borçlanmasının yüzde 80’i, turizmininyüzde 60’ı, ihracatının yüzde 45’i Avru-pa’ya bağlı olan Türkiye bu kriz karşı-sında ne yapacaktı? Dr. Murat Üçer,“Bilmiyorum” dedi ve şöyle konuştu:“Türkiye çok kırılgan. Vurdumduymaz-lıktan çıkmamız lazım. Avrupa çökersene yapacağız! Uzun vadede dramatikgelişmeler olabilir. Ticareti ve finans-

manı çeşitlendirmemiz de yetmez.”Avrupa’nın çözüm tartışmasına iliş-

kin olarak da Dr. Üçer, “Baskıyla kriz-den kurtulmak çok zor” dedi.“Almanya işçi ücretlerinde rekabetçi.Ama diğerlerinde sorunlar artıyor. San-cılı bir süreç. İnsanlar sokaklara dökü-lecek. Umarım önlemler sonuç verirama ben karamsarım.”

Haluk Kabaalio�lu

Fabian Amtenbrink

Murat Üçer

“Petrol 300dolara çıkabilir!”

Forbes Dergisi’nin Genel Yayın Yönet-meni Steve Forbes, derginin internet si-tesinde yayımlanan makalesinde, bazıuzmanların petrolün varil fiyatının geçi-ci olarak 300 dolara kadar çıkabileceği-ni belirttiğini yazdı.

Forbes, İran’ın Hürmüz Boğazı’nıkapatma girişimi olmasa bile, gerçek-leşecek çatışmaların, büyük küresel et-kilerinin olacağını savundu. Çatışma-ların, petrol tankerlerinin sigorta be-delllerini yükselteceğini savunan Forbes, bu-nunda petrolün varil fiyatının yükselmesindeetkili olacağını belirtti. Forbes “Bazı uzmanlar,petrolün varil fiyatı 300 dolara kadar çıkabilirtahmininde bulunuyor” diye yazarken petrol fi-yatlarının yükselmesinin Amerikan ekonomi-sine ne gibi etkileri olacağını Beyaz Saray’ın çok

iyi bildiğini vurguladı.

‘İsrail birkaç ayiçinde vurabilir’

Makalesinde, İran ekonomisi-ne sert bir darbe vuracak olsa bile,İsraillilerin İran’ı nükleer emelle-rinden vazgeçirmek için yaptırım-lar uygulamaya niyeti olmadığınıbelirten Forbes, savaşın yakın ol-duğunu ifade etti. Forbes aldığı du-

yumları şöyle aktardı:“Söylentilere göre ABD Savunma Bakanı

NATO Bakanlar toplantısında birkaç ay içinde sa-vaş olabileceğini anlattı...İddialara göre PanettaPentagon’da, memurlarını uyararak, İsrail’in Ha-ziran-Ağustos arasında İran’a saldıracağını dü-şündüğünü söyledi.

AB’den İran’a biryaptırım daha!

BLOOMBERG’İNİDDİASI:

Steve Forbes

Haziran sonu Halk Bankası çekiliyor

Tüpraş’tan bir yetkili ABD’nin izni ol-madan haziran ayı sonundan itibarenİran’a Halk Bankası aracılığıyla öde-me yapamayacaklarını söyledi.

Bloomberg’ten Raj Rajendran’ınhaberine göre, ismi açıklanmayan birHalk Bankası yöneticisi de, bankanınİran konusunda uluslararası kuralla-ra ve standart usullere uyacağını be-lirtti.

Haberde ayrıca, Türk HükümetininABD’den, İran ile Halk Bankası ara-cılığıyla işlem yapılması durumununyaptırımların dışında tutulmasını talepettiği vurgulandı.

Habere göre İspanya’da Espanolade Petroleos SA isimli şirketin debenzer sıkıntılar yaşadığı, bu yüzden deBirleşik Arap Emirlikleri ile petrol alı-mı için anlaştığı belirtildi. Tüpraş’ınİran ile günlük 180 bin varil olan ve yıl-lık 9 milyon ton ham petrol alımı içinyaptığı anlaşmanın geçen yıl ağustosayında yapıldığının belirtildiği haber-de anlaşmanın 1 yıllık olduğu ifadeedildi.

Haberde ayrıca, 15 Şubat’ta KoçEnerji Grubu Başkanı Erol Memioğ-lu’nun yaptığı açıklamaya da yer veri-liyor. Memioğlu’nun “Herhangi biryaptırım olmazsa çok daha ucuza malolduğu için İran’dan petrol alımına de-vam etmek isteriz” dediği belirtiliyor.