GEZİ PLANI 04/EKİM/2013 (09:00-18:00)
Gezide ulaşım ücretsiz olup yemek katılımcıların sorumluluğundadır.
a)3 Güzergâh Planlanmaktadır:
1)Gümüşler Manastırı + DerinkuyuYer Altı Şehri, +Acı Göl + Ihlara vadisi
2)Gümüşler Manastırı +Derinkuyu Yer Altı Şehri + Göreme Açık Hava Müzesi +Zelve +
Avanos,
3)DemirkazıkDoğa Yürüyüşü
Not:
* Katılımın 30 kişinin altında olduğu güzergâhlar iptal edilecektir.
*Gezilerde müze ve ören yerlerine giriş ücreti katılımcılara aittir. Katılacakların müze kartı
alması tavsiye edilir.
Gümüşler manastırı1,2
Niğde'nin yaklaşık 8km. Kuzeydoğusunda Eski Andaval
yolunun karşısında, Niğde-Kayseri karayolunun 4km
içerisindeki Gümüşler kasabasında bir kaya manastır-
kilisedir. Manastırın yer aldığı Gümüşler Kasabasının
Orta Çağ’daki adı ve tarihi hakkında dönem kaynağı bulunmamaktadır. Büyük bir kaya kilisenin içine oyulan
manastır Kapadokya bölgesindeki günümüze iyi
korunarak gelmiş ve en büyük manastırlardan birisidir.
10. yüzyılda yapılmış manastıra tonozlu bir kapıdan
girilir. Manastır avlusunun batı, güney ve doğusunda
kaya oyma mekânlar, kuzeyinde manastırın en önemli
yapısı, kilise bulunmaktadır. Dört serbest destekli kapalı
Yunan haçı planlı kilisenin kuzey haç kolunun kuzeyinde
iki mezar nişi, naosun batısında beşik tonoz örtülü iki
giriş mekânı bulunmaktadır. Manastır da yer alan diğer
mekânların pek çoğunun işlevi bilinmemektedir.
Manastırın kilise bölümüne 9 m lik kaya oyma bir koridordan geçilerek girilir. Kare bir avluya açılan giriş
avlunun 14m.lik dik duvarları ile çevrelenmiştir.
Avlunun, Doğu-Güney ve Kuzey kısımları çeşitli
odacıklara ayrılmış, Kuzeyde ki büyük oda mezarlık
olarak kullanılmıştır. Güney tarafta ise havalandırma
delikleri avluya iki kat olarak oyulmuştur. Alt kısım iki
küçük odadan(Nartex) ve kilise kısmından oluşmaktadır.
Üst kısma nartex’ten çıkan merdivenlerden ulaşılır. Bu küçük odacıktaki freksler;Ezop’un masallarından bazı
seçmeleri yansıtır.Kilisenin kaya oyma şeklinde dört sütunu vardır.Manastırda bulunan çeşitli İsa freskleri,on
iki havarinin belden yukarıları resmedilen freskler içinde en ilginç olanı:Gülümseyen Meryem Freskidir.Bu
Meryem ve İsa Freski Anadolu’da ilk ve tek olması açısından önem taşır. Hangi yönden bakılırsa bakılsın o
yöne doğru gülümseyen kucağında bebek İsa ile Meryem görülmektedir.
Derinkuyu yer altı şehri1,2
Acıgöl (Narlı Göl)1
Nevşehir-Niğde karayolu üzerinde Nevşehir'e 29 km uzaklıktadır. Derinkuyu Yeraltı Şehri'nin derinliği
yaklaşık 85 m.'dir. Bu yeraltı şehri, bir yeraltı şehrinde bulunan tüm özelliklere sahiptir (ahır, kiler,
yemekhane, kilise, şırahanev.s.). Ayrıca 2. katta misyonerler okulu bulunmaktadır. Geniş bir alan olan
okulun tavanı yeraltı şehirlerinde pek rastlanmayan beşik tonoz ile örtülüdür. Salonun solundaki mekânlar
çalışma odalarıdır
Yeraltı şehri bir rastlantı sonucu bulunarak 1965 yılında Eski eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü
tarafından hizmete açıldı. Dünyanın 9. harikası olduğu konusunda ziyaretçilerin görüş birliğine vardığı bu yeraltı şehrinde Hititlerin, Romalıların, Bizanslıların ve hatta Proto-Hititlerin oturdukları tahmin ediliyor.
Ancak öyle sanılıyor ki, ilk katlar Proto-Hititler tarafından kullanılmak üzere yapılmış, bugünkü 8 katlı yer
altı şehri sonradan gelen başka kavimlerin yaptıkları eklerle genişlemiştir.
Krater gölü (Acıgöl )Aksaray İli ve Niğde ili sınırları içerisindedir. M.T.A tarafından açılan 4 adet sıcak su
sondaj kuyusunda 65 derece sıcaklıkta 110 litre/snlik sıcak su temin edilmiştir. Bu miktardaki sıcak su aynı
anda 50.000 kişiye kaplıca hizmeti verebilecek kapasitededir.Suyu kükürtlü olduğundan "Acıgöl" olarak
anılan, günümüzde Krater Gölü olarak bilinen göl, Sofular Kasabasına yaklaşık 3 km. uzaklıktadır, etrafı
dağlarla çevrilidir Acıgöl tipik krater gölü olup, çeşitli kaynaklardan beslenmektedir. Kaynaklarda toplanan
sular gölün tabanından sızarak yaklaşık 3 km. batıdaki Bekârlar (Nazianzos) kasabasında yeniden ortaya
çıkmaktadır. Etrafı yüksek dağlarla çevrili olup, oldukça çukurda kaldığı için kışın ılık bir havanın hakim
olduğu ve kar tutmadığı yapılan incelemelerde ortaya çıkarılmıştır. Gölün takriben 2500 metrekarelik bir
alanı kapladığı tahmin edilmektedir. Derinliği 65-70 m yi bulmaktadır.
Ihlara Vadisi1
Aksaray İli, Güzelyurt İlçesi, Ihlara Kasabası’nda ve
Hasan Dağı’nın Kuzeydoğusundadır. Aksaray’a 40 km,
Güzelyurt ise 7 km mesafededir. Rüzgarın esip esipte
arada dinlendiği, Melendiz suyunun ise derin ve sessiz
dik yamaçlı bir vadinin ortasından akarak, “Dönerek
Akan Suyun Halkı”na “Peristrama” adını verdiği Ihlara
Vadisi, İlk Hristiyanların vadi yamaçlarında oluşan tüfleri
oyarak, kilise ve manastır yaptıkları mekanlar, Melendiz
Nehrinin sularıyla bütünleşerek doğa harikası
oluştururlar. Bu doğal güzellikleri Vadiye gelen ziyaretçilerin iniş ve çıkışlarını sağlayan toplam 382
basamaktan oluşan merdiven bulunmaktadır.
Eski adı “PERİSTREMMA” olan 14 km. uzunluğundaki
Ihlara Vadisi’ni, Melendiz Çayı (Potamus, Kapadukus–
Kappadokya Irmağı), baştan başa kat etmektedir. Irmak,
Ihlara Kasabası’ndan başlayarak, yer yer kanyonu 100–
120m derinlikte yararak, Kuzeybatı istikametinde Selime
Kasabası, Yaprakhisar ve BelisırmaKöyleri’nin ve
ZigaKaplıcası’nın bulunduğu geniş vadiye ve oradan Tuz
Gölüne yönelir. Ihlara Vadisi’nin doğal oluşumu,
korunaklı yapısı, burayı Hıristiyan dininin önemli merkezlerinden biri haline getirmiştir. 4. yüzyıldan
itibaren önemli bir manastır merkezi haline gelen Ihlara
Vadisi’nde, yapıldığı döneminin resim sanatı özelliklerini
barındıran pek çok kilise bulunmaktadır. Vadide yer alan,
banisi (yaptıranı) belli olan kiliseler, bilim dünyası için
ayrı bir önem taşımaktadır. Çünkü vadide yer alan
kiliselerin kesin tarihlendirilmesi oldukça güçtür. Kapalı
Yunan Haçı ve serbest haç planlı, tek ve çift nefli kaya
oyma kiliseler, Vadinin dik yamaçlarında sağlı sollu yer
alarak, ortadan akan Melendiz nehrinin sularıyla
bütünleşir. Vadi, doğal yapısı itibarıyla, IV. yüzyıldan
itibaren keşişler ve rahipler tarafından çok uygun bir inziva yeri olarak kullanılmıştır. Hıristiyan dini, farklı
dilleri konuşan insanlar arasında yayılmaya başlamıştır.
Okuma yazma oranının düşük olması, Latinceyi az kişinin
bilmesi, dinin yayılmasını zorlaştırmıştır. Bu nedenle dini
yaymak için kiliselerde, İsa’nın hayatı, İncil’deki konular,
din büyükleri ve onlarla ilgili olaylar resimlerle
anlatılmaya başlanmıştır.
Vadi de yer alan freskli kiliselerde (Sümbüllü, Yılanlı,
Kokar, Ağaçaltı, Pürenliseki, Eğritaş, Kırkdamaltı,
Bahattin Samanlığı gibi) İsa’nın Doğumu, Meryem’e
Müjde, Ziyaret, Mısır’a Kaçış, Son Akşam Yemeği gibi sahneleri görmek mümkündür. Vadide yer alan Selime
Kasabası ve Yaprakhisar Köyü’nde de önemli kiliseler
bulunmaktadır. Selime Kalesi, Derviş Akın Kilisesi,
Doğan Yuvası Kilisesi gibi. Ihlara Vadisi, Aksaray’ın
yerli ve yabancı turist çeken en önemli doğal ve tarihi
yerleşimidir.
Göreme Açık Hava Müzesi2
Zelve Örenyeri2
Nevşehir'e 13 km. uzaklıkta ve Göreme kasabasının 2 km.
doğusunda yer alan bir kaya yerleşim yeridir. M.S. 4.
yüzyıldan 13. yüzyıla kadar yoğun bir şekilde manastır
hayatı yaşanmıştır. Hemen her kaya bloğunun içinde
kiliseler, şapeller, yemekhaneler ve oturma mekânları
mevcuttur. Bugünkü Göreme Açık Hava Müzesi manastır
eğitim sisteminin başlatıldığı yer olarak kabul edilir.
Soğanlı, Ihlara, Açık saray aynı eğitim sisteminin daha sonraları görüldüğü yerlerdir.
Kiliseler, 2 tür teknikle boyanmıştır. Birincisi, doğrudan
doğruya kaya yüzeyi düzeltilerek üzerine yapılan boyama;
ikincisi ise, kaya üzerine yapılan secco (tempera) ve fresko
tekniği ile yapılan boyamadır. Kilisede işlenen konular
İncil ve Hz. İsa'nın hayatından alınmıştır.
Göreme Açık Hava Müzesi'nde Kızlar ve Erkekler
Manastırı, Aziz Basil Kilisesi, Elmalı Kilise, Aziz Barbara
Kilisesi, Yılanlı Kilise, Karanlık Kilise, Çarıklı Kilise ve
Tokalı Kilise bulunmaktadır.
Avanos’a 5 km, Paşabağlarına 1 km. uzaklıktaki zelve,
Aktepe’nin dik ve kuzey yamaçlarında kurulmuştur. Üç
vadiden oluşan Zelve Ören Yeri, peribacalarının en yoğun
olduğu yerdir.
Vadideki peribacaları sivri uçlu ve geniş gövdelidir. Uçhisar,
Göreme, Çavuşin’de olduğu gibi kaya oyma mekânlardaki
trogloditik yaşamın ne zaman başladığı bilinmeyen Zelve, özellikle IX. ve XIII. yüzyılda Hıristiyanların önemli
yerleşim ve dini merkezlerinden biri olmuş; aynı zamanda
rahiplere ilk dini seminerler de bu yörede verilmiştir.
Yamaçların dibinde yer alan ’Direkli Kilise’
Zelve’deki manastır hayatının ilk yıllarına aittir. Kilise
süslemelerinde tercih edilen kabartma haçlar daha çok
ikonoklastik Dönem öncesine tarihlenen Balıklı, Üzümlü ve
Geyikli Kiliseler vadinin önemli kiliselerindendir. 1952
yılına kadar iskân edilmiş vadide manastır ve kiliselerden
başka yerleşim yerleri, iki vadiye açılan tünel, değirmen,
cami ve güvercinlikler bulunmaktadır.
Avanos2
Demirkazık Doğa Yürüyüşü3
Avanos, Nevşehir İline bağlı bir ilçedir. Nevşehir'in 18 km kuzeyinde olan yerleşiminin, Antik Devirdeki adı Venessa, Zuwinasa ya da Ouenasadır. Osmanlı belgelerinde Avanos, Enes ve Evenez olarak geçer.
Çok sayıda çanak çömlek atölyesi bulunan ilçede seramik yapım geleneği Hititlerden beri
süregelmektedir.
Aladağlar'ın Demirkazık Zirvesi 3756 m. Yüksekliğinde
olup Niğde iline bağlıdır.Niğde ilinin Çamardı ilçesi sınırları
içinde yer alan Demirkazık zirvesi Niğde şehir merkezinin
40 km. kadar güneydoğusunda yer alır fakat buradan
görülemez. Aladağlar dağ kütlesinde 3500 m.nin üzerindeki
zirveler arasında en kuzeyde ve en yüksek olan zirvesidir.
Çevresinde 3000 m.nin üzerinde birçok zirve olmasına
rağmen dağ koni şekli ve 300-400 metrelik kot farklarıyla
kendisini gösterir. Aladağların kuzey kesiminde yer alan
Demirkazık ve çevresi paleozoik tabakalardan oluşurken
güney kısmı mesozoik tabakalardan oluştuğu için kuzey
bölgesine Kara Aladağlar güneye ise Beyaz Aladağlar
denilmektedir. Bu iki bölge birbirinden Demirkazık
Köyü'nün hemen kuzeyindeki Mâden boğazı ile ayrılır.