kitle Üretimi ve otomotiv

22
KİTLE ÜRETİMİ ve OTOMOBİL

Upload: bayar

Post on 05-Apr-2023

2 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

KİTLE ÜRETİMİ ve OTOMOBİL

•Kitle üretimi ve otomobil, sanayi devrimi sonrasında gelişen teknolojik yeniliklerin devamı olarak otomobil sektöründe emeğin yerini makinanın almasında etkili olmuştur.

•Charles Babbage (1834) nitelikli işçilerin yerine daha az nitelikli işçilerin kullanılmasına imkan verecek değişikliklere yer verilmesini öngörmüştür.

•Rosenberg (1994) ‘‘zaman ve hareket analizi’’ olarak bilinen teknikleri ortaya koymuştur.

•Rosenberg bu tekniğinde Adam Smith’in iş bölümü ilkesinden esinlenmiş, ‘‘Makineler ve İmalat İktisadı’’ adlı eseriyle övgüyü hak ettiğini vurgulamıştır.

•Ford öncesi dönemde ‘Amerikan üretim sistemi’ nihai üründe değiştirilebilir parçalarla elle biçimlendirilen ‘geç el zanaat sistemi’ mevcuttu.

•Kitle üretim tekniklerinin ilk uygulanması Henry Ford tarafından, Detroit’teki Higland Park fabrikasında gerçekleştirilmiştir.

1910 model Ford Model T

•‘‘Kitle üretim paradigmasının‘’ diğer bir ismiyle ‘’Fordist paradigma‘’ sanayi yönetim felsefesine yarım yüzyıldan fazla hakim olmuş ve 20.yy’ın sonlarında yeni bir yönetim düşüncesine yol açmıştır.

•2. Dünya savaşı izleyen çeyrek yüzyıl dünyanın gördüğü en hızlı ekonomik büyüme dönemidir.

•Bununla birlikte kitle üretimi 1920’lerde ve 30’ dünya çapında yaşanan bir uyum süreci sonunda ortaya çıkabilmiştir.

• 4. ve 5. bölümlerde gördüğümüz ucuz petrol: uçak, otomobil ve kamyonlar için evrensel bir enerji kaynağı olmasının ötesinde kitle üretiminde de çok uygun maddeler yapımında ve dönüşümünde kullanılmıştır.

• Bütün bu birbirine bağımlı teknolojiler, 2. Dünya Savaşının devamında dünya ekonomisine egemen olan Fordist Paradigmanın parçalarıdır.

İçten Patlamalı Motor mu, Buhar mı, Elektrik mi?

• 1890’ların başında Paris’te el yapımı imalat yapan çeşitli atölyelerde birbirinden farklı yılda birkaç yüz adet ısmarlama otomobil yapılmaktaydı.

• Otomobil sanayisi bu ilk dönemlerinde ABD, Avrupa’ya öncülük etmemiş ve aslında ilk icatların hemen hepsi Almanya ve Fransa’da gerçekleşmiştir.

• Bununla birlikte 1905 yılına gelindiğnde, Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Birleşik Devletlerde de yüzlerce küçük şirket otomobil üretmekteydi.

• Küçük şirketlerin (aralarıda Pahard et Levasso runda bulunduğu) büyük çoğunluk ya iflas etmiş yada kitle üretimine geçiş yapılan dönemlerde büyük şirketlerin bünyesine kayılmışlardır.

• Kitle üretimine geçiş süreci ise herkesten çok Henry Ford’un eseridir.

• 20. yy’ın başlarında içten patlamalı motorun, buharlı makineye veya elektirik motoruna tercih edilip edilemeyeceği konusunda hiçbir açıklık yoktur.

• Son önemli buharlı otomobil üreticisi olan Stanley Motor Carriage Company, 1917 yılında 730 araç üretmiş ve bu sayı Ford’un bir günde, öğle yemeğinden önce ürettiği otomobil sayısından daha azdır.

• Buharlı ve elektrikli araçların ortadan kalkmasını aynı zamanda meselenin özüne inmek bakımından bakılırsa, içten patlamalı motorun ‘‘daha iyi’’ hatta daha ‘‘optimal’’ olmasıdır.

• Rudi Volti(1990) ‘‘Neden içten Patlamalı Motor?’’ başlığını taşıyan çarpıcı makalesinde işlerin hiçte görüldüğü kadar basit olmadığını anlatmaktadır.

• Levasor’un kendi icadını tarif ettiği şu cümle ün kazanmıştır. ‘‘C’est brutal mais ça marche.’’ (Zor ama piyasa böyle)

• Başka bir sorun ise kullanımının zor olmasıydı,bu sorun Kettering’in 1912 modeli Cadillac için elektrikli marş motorunu icat etmesinden sonrada, bu icat nispeten yavaş yaygınlaştığı için çözümlenememiştir.

• 1920’lerden itibaren Elektrik ve Buharlı Motorların çok küçük veya özel piyasa, müzelere bırakılarak piyasayı İçten Patlamalı Motorlar ele geçirmiştir.

Henry Ford ve Kitle Üretimi• İçten Patlamalı Motora ‘’Kilitlenmenin’’ nedeni kuşkusuz Model T’nin maliyetini ve fiyatını düşürmüş olan Ford montaj hattının başarısıdır.

• O dönemde yüksek kaliteli bataryaların ortaya çıkması elektrikli motorların fiyatını arttırırken Model T’nin fiyatı gerçekleştirilen örgütlenme sonucunda MODEL T

190819131916

FİYATI

850$600$360$

• Elektirikli motorların fiyatı ise 1913 yılında 2800$ olmuştur.

• 1921 yılında Model T’nin satışlarının 50 misli artması otomobillerin fiyatlarını düşürmüş ve 1909’da %10 luk olan piyasa payını 1921’de %60 çıkarmıştır.

• ABD dünya ihraç piyasasında öneml bir konuma gelmiştir.

• Ford’un bu sonuca ulaşmasında ‘’ Temel Yenilik’’ montoj hattı ile üretim yapmasıydı.

• Bu bir anlamda üretim örgütlenmesiyle ilgili bir yenilik olmakla birlikte, önemli ölçüde teknolojik yenilikleri gerektirmekte ve teşvik etmekteydi.

• Bu arada Klein, Nevins ve Hill’in yorumuna atıfta bulunarak Ford’a uyguladığı kadarıyla ‘‘kahraman‘’ girişimci fikrine karşı kuşkuları olduğunu ortaya koymaktadır.

• Ford’un ‘’My Life and Work’’ adlı kitabında kitle üretimiyle ilgili temel fikirlerin fabrikanın üst yönetiminde oluştuğu, yaratıcı fikirlerin yukardan aşağıya dogru hareket ettiği görüşlerine eleştirisel bir biçimde yaklaştığını ve yanlış bulduğunu belirtmiştir.

• İlk olarak 1908 yılında Ford, parçaların değiştirilebilirliğinde ileri bir düzeye ulaşmıştır.

• Bu dönemde kullanılan verimlilik artışları 1913 yılında kullanılan hareketli montaj hattından daha fazla olduğu kasındadır.

• Hounsell’in (1984) klasik eseri ‘’ Amerikan Sistemindeki Kitle Üretimi’’ nde ortaya koyduğu gibi Ford üretim sistemi henüz başlamadan önce degiştirilebilir parçaları geliştirmeye çalışarak, önceki çabalardan tamamen farklılaşmıştır.

• ABD Springfield Silah Fabrikası degiştirilebilir parça kullanımına öncülük ederek radikal bir gelişme yaşanmıştır.

• Daha sonra Colt Ateşli Silahlar Şirketi gibi diğer malzemeciler tarafından uygulanması için çaba göstermiştir.

• Ancak 19.yy da ne Springfield üreticisi ne de herhangi bir üretici tam anlamlıyla değiştirilebilir parçalar teknolojisini uyguluyamamıştır.

• Singer, McCormick gibi dönemin üreticilerinin ise diğerlerinden ayrılarak üstünlük sağlamasının sebebi ise uygulamaya çalıştıkları teknolojik yenilikler değil rekabet yöntemleridir.(Pazalarma, Yüksek Kalite, Reklam)

• Rosenberg(1976) bulunulan teknolojik ilerleme çabalarının Cold Firearms Manufacturing Company’de ABD takım tezgahları sanayisinde önemli olduğunu söylemiştir.

• Sonuç olarak yeni malzemelerin geliştirilmesi, işlem hassasiyetinin yükselmesi ve makinelerinin hızının artması değiştirilebilir parçalarla üretimin mümnkün olduğu bir noktaya gelmiştir.

• Ford Kitle üretiminin zaferini anlatırken, montaj hattının, bir yandan un değirmenindeki akış üretimine ve büyük ölçekli üretimin sağlayacağı ucuzluğa bağlı sebeplerden söz etmektedir.r

• Singer, McCormick, Pope gibi markalar ürünlerini yüksek fiyatlarla satmıştır.

• Ford ise model T nin kitleler için üretilmiş bir ürün olması konusunda ısrarcıdır.Fiyatların indirilmesi bu doktrinin kaçınılmaz bir sonucu olmaktadır.

• Ford’un ölçeği büyüterek maliyetlerde ve fiyatlarda sağladığı düşüşün iş yönetimi tekniklerinde olduğu kadar iktisat açısından da bir devrim olduğunu vurgulamaktadır.

• Üretim sistemi açısından ortaya çıkmış olan köklü değişiklik, işgücü açısından kolay bir değişim olmamıştır.

• İş gücü yaşanan teknolojik gelişmeler sonucunda vasıflı eleman gereksiniminden vazgeçmiş ve yeni bir alan olan endüstri (üretim) mühendisleri ile ustabaşılara ihtiyaç duyulduğu bir alan olmuştur.

• Ford Wedgwood ‘’İnsanların hata yapmasına olanak tanımayacak makineler yapmak’’ ilkesini uygulamaya çalışsa da başarılı olamamıştır.

• Model T den sonraki dönemde kötü sanayi ilişkileri önemli bir sorun olmuştur ve General Motors 1920 yılında Ford’u yakalarken bu sorunlardan yararlanmıştır.

• Ücret açısından bakıldığında ise pekte Babbage’ın hayal ettiği gibi çalışmamıştır.

• Teknolojik gelişmelerin olması büyük ölçüde (%400) işçi değişimlerine sebep olmuştur ve Ford ücret düzeylerini 5 Ocak 1914 de ‘’ günde 5$ ‘’ yürülüğe koymak zorunda kalmıştır.

• ‘’ Yüksek Düzeyde Mekanikleşmiş üretim, hareket eden montaj hattı, yüksek ücretler, düşük ürün fiyatları ile ‘Fordism’ doğmuştur.’’

• Yüksek üretim sonucu yüksek ücretlerin çok daha kolay ödenebileceği ve buna rağmen Ford’un dünyadaki ve ABD’deki en karlı otomobil şirketi olarak kalacağı anlamına gelmektedir.

• İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, Fordist sisteme rekabet eden Japon üreticilerinin temel amaçlarından biri kusursuz parça ve alt sistem sayısını azaltmaktır.

• Japon üreticiler bu amaca ulaşmakta bazı başarılar kaydetmişler, ancak Amerikalı ve Avrupalı üreticiler kusurları ve şikayetleri bu sistemin getirdiği faydalar yanında maliyet olarak değerlendirmişlerdir.

BENİ DİNLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER..