dýþýnda eski dihistan mezarlýðý nda kesin · 2018-05-25 · ÿmehmet saray mÝmarÝ. neolitik...

3
605 Colonies, Hamden 1967; A. Berdi Murad, “Turk- menistan and Turkmens”, Handbook of Major Soviet Nationalities, New York 1975, s. 262-282; Mehmet Saray, Rusya’nýn Türk Ýllerinde Yayýlma- sý, Ýstanbul 1975, tür.yer.; a.mlf., Rus Ýþgali Dev- rinde Osmanlý Devleti ile Türkistan Hanlýklarý Arasýndaki Siyasî Münasebetler (1775-1875), Ýstanbul 1984, tür.yer.; a.mlf., Yeni Türk Cumhu- riyetleri Tarihi, Ankara 1996, s. 329-390; a.mlf., “Rus Tarih Araþtýrmalarýnda Türkmenistan’ýn Ýþ- gali”, TKA, XXIV/1 (1986), s. 85-92; a.mlf., “Hî- ve Hanlýðý”, DÝA, XVIII, 167-170; A. Zeki Velidî Togan, Bugünkü Türkili Türkistan ve Yakýn Ta- rihi, Ýstanbul 1981, tür.yer.; V. V. Barthold, Moðol Ýstilâsýna Kadar Türkistan (haz. Hakký Dursun Yýldýz), Ýstanbul 1981, tür.yer.; Central Asia: 120 Years of Russian Rule (ed. E. Allworth), Durham 1989; Saparmurat Türkmenbaþý, “Baðýmsýz ve Sürekli Tarafsýz Türkmenistan”, Türkler (nþr. Ha- san Celal Güzel v.dðr.), Ankara 2002, XIX, 711- 719; Muhammed Aydoðduyev, “Türkmenistan” (trc. Bilgehan Atsýz Gökdað), a.e., XIX, 720-737; Mehmet Seyfettin Erol, “Türkmenistan Cumhu- riyeti”, a.e., XIX, 738-756; “Asya’da Ruslar ve Türkmenler”, Tercümân-ý Hakîkat, nr. 129, Ýs- tanbul 1297/1880; M. H. Weil, “la Tourkménie et les tourkmènes”, Journal des sciences militaires, 8 e sér., XXVI, Paris 1880, s. 83-118, 233-264, 361 vd.; V. Musabay, “Ýdil-Ural Türkleri Dil ve Yazýlarýnýn Sovyetleþtirilmesi ve Ruslaþtýrýlma- sý”, Dergi, sy. 15, Münih 1959, s. 55-61; P. Ur- ban, “Türkistan Sovyet Cumhuriyetlerinde Millî- Ýdeolojik Eðilimler”, a.e., sy. 23-24 (1961), s. 46- 57; Abdurrahman Kunta, “Sovyetler Birliðinde Müslümanlýðýn Gerçek Durumu”, a.e., sy. 35-36 (1964), s. 26-37; Edige Kýrýmal, “Türkmenistan’da Milliyetçilik”, a.e., sy. 42 (1965), s. 13-32; Shah- ram Akbarzadeh, “National Identity and Political Legitimacy in Turkmenistan”, Nationalities Pa- pers, XXVII/2, London 1999, s. 271-290; Timur Kocaoðlu, “Turkmenistan”, EI 2 (Ýng.), X, 686; Os- man Gazi Özgüdenli, “Merv”, DÝA, XXIX, 221- 223. ÿMehmet Saray MÝMARÝ. Neolitik devirlerden itiba- ren yerleþimin tesbit edildiði Türkmenis- tan’da özellikle Part ve Sâsânîler’in mima- ride önemli geliþme kaydettikleri anlaþýl- maktadýr. X. yüzyýlda bölgede güçlü bir idare kuran Sâmânîler’in de mimarlýkta ileri olduklarý söylenebilir. Fakat XI. yüzyýl- da Selçuklular’ýn Horasan ve Hârizm’de egemenlik kurmalarý ile sanat ve mima- ride yeni bir devir baþlamýþtýr. Bu dönem- de Merv baþta olmak üzere Serahs, Dihis- tan, Nesâ gibi þehirlerde önemli imar fa- aliyetleri gerçekleþtirilmiþtir. 1157’de Bü- yük Selçuklu Devleti’nin yýkýlmasýyla böl- gedeki mimari geleneði Hârizmþahlar de- vam ettirmiþtir. Bu devirde özellikle baþ- þehir Ürgenç’in (Gürgenç/Köhne Ürgenç) önemli mimari eserlerle donatýldýðý anla- þýlmaktadýr. Fakat 618’deki (1221) Moðol istilâlarý neticesinde Selçuklu ve Hârizm- þahlý yapýlarý büyük ölçüde yok edildiðin- den her iki dönemin mimari eserlerinden pek azý günümüze ulaþabilmiþtir. Moðol istilâlarýnýn ardýndan uzun bir duraklama devrinden sonra Hârizm’de yeniden can- lanma baþlamýþ, XIV. yüzyýlýn ilk yarýsýnda Altýn Orda Hanlýðý’nýn Hârizm valisi Kut- luð Timur’un Ürgenç’teki imar faaliyetle- riyle þehir yine parlak bir dönem yaþamýþ- týr. Timurlular’ýn yýkýlmasýyla bölgede or- taya çýkan idarî boþluk, Özbek hanlarý-Sa- fevîler arasýndaki sürekli mücadeleler ve Rus istilâlarý yüzünden XVI. yüzyýldan iti- baren Türkmenistan mimarisinde gerile- me dönemi baþlamýþtýr. Ardýndan çoðun- lukla eski gelenekleri daha basit ölçülerde tekrarlayan ve fazla bir yenilik getirmeyen yapýlar görülmektedir. Külliyeler. Selçuklu döneminden itiba- ren Türkmenistan’da külliyelerin inþa edil- diði bilinmektedir. Fakat XI-XIII. yüzyýl- lardan ayakta kalabilen büyük çaplý bir kül- liye mevcut deðildir. Bununla beraber ya- pýlan incelemelerden Merv’deki Sultan Sen- cer Türbesi’nin büyük bir külliyenin çekir- deði durumunda olduðu tesbit edilmek- te, kaynaklardan Sultan Alâeddin Tekiþ’in Ürgenç’te türbe, medrese ve kütüphane- den meydana gelen bir külliye inþa ettir- diði öðrenilmektedir. Bu külliyeden yalnýz- ca türbe günümüze ulaþabilmiþtir. Ýlk in- þasý XII. yüzyýla kadar uzanan ve mescid, türbe, divanhâne gibi mekânlarý içeren Kerki’deki Astanababa yapý kompleksiyle XIV. yüzyýldan baþlayarak XX. yüzyýla ka- darki eklemelerle türbe, medrese, mes- cid, hankah bölümlerinden oluþan Ürgenç’- teki Ýbnü’l-Hâcib yapýlar manzumesi de kü- çük birer külliye sayýlabilir. Aþkabâd ya- kýnlarýnda eski Anev’de bulunan Anev Ca- mii 860 (1456) yýlýnda iki katlý medresesi ve türbe bölümüyle bir külliye halinde in- þa edilmiþtir. Bilhassa cephesindeki çini süslemeleriyle önem kazanan ve Timurlu dönemi mimarisinin yöredeki en güzel ör- neði olan yapý 1948 depreminde yýkýlarak harabe haline gelmiþtir. Merv yakýnlarýn- da medrese, cami, kervansaray, hankah ve çeþitli binalarý içeren Ahun Baba Külliyesi gibi son dönemlerde (XIX. yüzyýl sonlarý) yaptýrýlan çok üniteli yapýlar da bölgede köklü bir külliye geleneðinin varlýðýna iþa- ret etmektedir. Camiler. Türkmenistan’da az sayýda ör- neði bulunan eski camiler cuma ve na- mazgâh mescidleri þeklinde iki grupta in- celenmektedir. Cuma camilerinin yerleþim yerlerinin merkezinde inþa edilmesine kar- þýlýk daha küçük boyutlu namazgâh ca- mileri yerleþim yerlerinin dýþýnda yaptýrýl- mýþtýr. Camilerin ana mekânlarý çoðunluk- la mihrap önünde kubbeli veya eyvan bi- Türkmen þairlerinin en meþhuru Türk- menler’in millî þairi olan Mahtumkulu’- dur (ö. 1783’ten sonra). XIX. yüzyýlýn ikinci yarýsý, diðer Orta Asya Türkleri’nde oldu- ðu gibi Türkmenler için de kültürel alan- da bir uyanýþ devridir. Rus istilâsý ve onu takip eden esaret yýllarýnýn getirdiði ýstý- raplar Türkmenler arasýnda yeni bir uya- nýþa yol açmýþtýr. Kültür sahasýnda Türk- lük bilincinin uyanýþýný saðlayan Gaspýralý Ýsmâil Bey’in fikirleri Türkmenler arasýn- da yayýlmýþ, XIX. yüzyýlýn sonlarýna doðru açýlan modern okullardan pek çok Türk- men aydýný yetiþmiþtir. Bunlarýn en meþ- hurlarý Göktepe’deki Rus katliamýný þiirle- rinde dile getiren Gayip Verdi Miskin Kýlýç ile (Molla Kýlýç) komünist rejimine raðmen Türkmenistan’ýn ve Türkmenler’in istiklâl ve hürriyeti için mücadele eden Abdülha- kim Kulmuhammedoðlu Kör Molla, Berdi Kerbebovoðlu, Vogayoðlu, Garaca Burunoð- lu, Amandurdu Alamýþoðlu gibi edip ve þairlerdir. Bunlar mücadelelerine bütün baskýlara ve güçlüklere raðmen 1930 yýlý- na kadar devam etmiþtir. 1930 baþlarýn- dan itibaren Stalin önderliðindeki Mark- sist rejimin baský ve terörüyle bu þair ve edipler eserleriyle birlikte yok edilmeye ça- lýþýlmýþtýr (Türkmen dili ve edebiyatý için bk. TÜRK). BÝBLÝYOGRAFYA : BA, Ýrade-Hariciye, nr. 6728, 9982, 10048; Hi- ve Meselesi, Dosya nr. 25, Ýstanbul Hariciye Ar- þivi; Belâzürî, Fütûh (Fayda), s. 587-588; Taberî, TârîÅ (Ebü’l-Fazl), IV, 300 vd.; Ýbnü’l-Esîr, el-Kâ- mil, IX, 482-484; Ebülgazi Bahadýr Han, Þecere-i Terâkime (nþr. A. N. Kononov), Moskva-Leningrad 1958; tür.yer.; a.mlf., A General History of Turks, Mogols and Tatars, London 1730, tür.yer.; N. I. Grodekov, Voina v Turkmenii, Petersburg 1883, I; A. Ýlyasov, Prisoedinenie Turkmenii k Rossi, Sbor- nik Arkhivnikh Dokumentou Akademiia Nauk Turkmenskoi SSR, Aþkabad 1860; J. A. MacGa- han, Campaigning on the Oxus and the Fall of Khiva, New York 1874; N. Petrusevitch, The Tur- comans, London 1880; H. Stumm, Russia in Central Asia, London 1885, tür.yer.; C. H. Raw- linson, England and Russia in the East, London 1895; Abdu-us Sattar Kazy, Kniga Raskazov o bitvakk tekindzev, Türkmenskaia Poema XIX Ve- ka (ed. A. Samaylovic), Petersburg 1914; Litera- ture Turkmenii, Moskva 1934; Taþ Nazar, “Dok- lad o literature Turkmenskoy SSR”, Peryi vseso- iuzny s’zed sovetskikh pisalei 1934, Moskva 1934, s. 138 vd.; F. L. Shteinberg, Ocherki Ýsto- rii Turkmenii, Moscow 1934; O. Caroe, Soviet Em- pire: The Turks of Central Asia and Stalinism, London 1953; Klasiksi Turkmenskoy Poezii, Moskva 1955; A. Karriyev – A. Rosliyakov, Krat- kiy Ocherk Ýstorii Turkmenistana 1868-1917, Aþkabad 1956; Ýstoriya Turkmenskoy SSR, Aþ- kabad 1957, I; Ýbrahim Kafesoðlu, “Türkmen Adý, Mânasý ve Mahiyeti”, Jean Deny Armaðaný, An- kara 1958, s. 121-133; R. A. Pierce, Russian Central Asia, 1867-1917: A Study in Colonial Rule, Berkeley 1960; W. Kolarz, Russia and Her TÜRKMENÝSTAN

Upload: others

Post on 10-Jul-2020

1 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: dýþýnda Eski Dihistan Mezarlýðý nda kesin · 2018-05-25 · ÿMehmet Saray MÝMARÝ. Neolitik devirlerden itiba-ren yerleþimin tesbit edildiði Türkmenis-tan da özellikle

605

Colonies, Hamden 1967; A. Berdi Murad, “Turk-menistan and Turkmens”, Handbook of MajorSoviet Nationalities, New York 1975, s. 262-282;Mehmet Saray, Rusya’nýn Türk Ýllerinde Yayýlma-sý, Ýstanbul 1975, tür.yer.; a.mlf., Rus Ýþgali Dev-rinde Osmanlý Devleti ile Türkistan HanlýklarýArasýndaki Siyasî Münasebetler (1775-1875),Ýstanbul 1984, tür.yer.; a.mlf., Yeni Türk Cumhu-riyetleri Tarihi, Ankara 1996, s. 329-390; a.mlf.,“Rus Tarih Araþtýrmalarýnda Türkmenistan’ýn Ýþ-gali”, TKA, XXIV/1 (1986), s. 85-92; a.mlf., “Hî-ve Hanlýðý”, DÝA, XVIII, 167-170; A. Zeki VelidîTogan, Bugünkü Türkili Türkistan ve Yakýn Ta-rihi, Ýstanbul 1981, tür.yer.; V. V. Barthold, MoðolÝstilâsýna Kadar Türkistan (haz. Hakký DursunYýldýz), Ýstanbul 1981, tür.yer.; Central Asia: 120Years of Russian Rule (ed. E. Allworth), Durham1989; Saparmurat Türkmenbaþý, “Baðýmsýz veSürekli Tarafsýz Türkmenistan”, Türkler (nþr. Ha-san Celal Güzel v.dðr.), Ankara 2002, XIX, 711-719; Muhammed Aydoðduyev, “Türkmenistan”(trc. Bilgehan Atsýz Gökdað), a.e., XIX, 720-737;Mehmet Seyfettin Erol, “Türkmenistan Cumhu-riyeti”, a.e., XIX, 738-756; “Asya’da Ruslar veTürkmenler”, Tercümân-ý Hakîkat, nr. 129, Ýs-tanbul 1297/1880; M. H. Weil, “la Tourkménie etles tourkmènes”, Journal des sciences militaires,8e sér., XXVI, Paris 1880, s. 83-118, 233-264,361 vd.; V. Musabay, “Ýdil-Ural Türkleri Dil veYazýlarýnýn Sovyetleþtirilmesi ve Ruslaþtýrýlma-sý”, Dergi, sy. 15, Münih 1959, s. 55-61; P. Ur-ban, “Türkistan Sovyet Cumhuriyetlerinde Millî-Ýdeolojik Eðilimler”, a.e., sy. 23-24 (1961), s. 46-57; Abdurrahman Kunta, “Sovyetler BirliðindeMüslümanlýðýn Gerçek Durumu”, a.e., sy. 35-36(1964), s. 26-37; Edige Kýrýmal, “Türkmenistan’daMilliyetçilik”, a.e., sy. 42 (1965), s. 13-32; Shah-ram Akbarzadeh, “National Identity and PoliticalLegitimacy in Turkmenistan”, Nationalities Pa-pers, XXVII/2, London 1999, s. 271-290; TimurKocaoðlu, “Turkmenistan”, EI 2 (Ýng.), X, 686; Os-man Gazi Özgüdenli, “Merv”, DÝA, XXIX, 221-223.

ÿMehmet Saray

™ MÝMARÝ. Neolitik devirlerden itiba-ren yerleþimin tesbit edildiði Türkmenis-tan’da özellikle Part ve Sâsânîler’in mima-ride önemli geliþme kaydettikleri anlaþýl-maktadýr. X. yüzyýlda bölgede güçlü biridare kuran Sâmânîler’in de mimarlýktaileri olduklarý söylenebilir. Fakat XI. yüzyýl-da Selçuklular’ýn Horasan ve Hârizm’deegemenlik kurmalarý ile sanat ve mima-ride yeni bir devir baþlamýþtýr. Bu dönem-de Merv baþta olmak üzere Serahs, Dihis-tan, Nesâ gibi þehirlerde önemli imar fa-aliyetleri gerçekleþtirilmiþtir. 1157’de Bü-yük Selçuklu Devleti’nin yýkýlmasýyla böl-gedeki mimari geleneði Hârizmþahlar de-vam ettirmiþtir. Bu devirde özellikle baþ-þehir Ürgenç’in (Gürgenç/Köhne Ürgenç)önemli mimari eserlerle donatýldýðý anla-þýlmaktadýr. Fakat 618’deki (1221) Moðolistilâlarý neticesinde Selçuklu ve Hârizm-þahlý yapýlarý büyük ölçüde yok edildiðin-den her iki dönemin mimari eserlerinden

pek azý günümüze ulaþabilmiþtir. Moðolistilâlarýnýn ardýndan uzun bir duraklamadevrinden sonra Hârizm’de yeniden can-lanma baþlamýþ, XIV. yüzyýlýn ilk yarýsýndaAltýn Orda Hanlýðý’nýn Hârizm valisi Kut-luð Timur’un Ürgenç’teki imar faaliyetle-riyle þehir yine parlak bir dönem yaþamýþ-týr. Timurlular’ýn yýkýlmasýyla bölgede or-taya çýkan idarî boþluk, Özbek hanlarý-Sa-fevîler arasýndaki sürekli mücadeleler veRus istilâlarý yüzünden XVI. yüzyýldan iti-baren Türkmenistan mimarisinde gerile-me dönemi baþlamýþtýr. Ardýndan çoðun-lukla eski gelenekleri daha basit ölçülerdetekrarlayan ve fazla bir yenilik getirmeyenyapýlar görülmektedir.

Külliyeler. Selçuklu döneminden itiba-ren Türkmenistan’da külliyelerin inþa edil-diði bilinmektedir. Fakat XI-XIII. yüzyýl-lardan ayakta kalabilen büyük çaplý bir kül-liye mevcut deðildir. Bununla beraber ya-pýlan incelemelerden Merv’deki Sultan Sen-cer Türbesi’nin büyük bir külliyenin çekir-deði durumunda olduðu tesbit edilmek-te, kaynaklardan Sultan Alâeddin Tekiþ’inÜrgenç’te türbe, medrese ve kütüphane-den meydana gelen bir külliye inþa ettir-diði öðrenilmektedir. Bu külliyeden yalnýz-ca türbe günümüze ulaþabilmiþtir. Ýlk in-þasý XII. yüzyýla kadar uzanan ve mescid,türbe, divanhâne gibi mekânlarý içerenKerki’deki Astanababa yapý kompleksiyleXIV. yüzyýldan baþlayarak XX. yüzyýla ka-darki eklemelerle türbe, medrese, mes-cid, hankah bölümlerinden oluþan Ürgenç’-teki Ýbnü’l-Hâcib yapýlar manzumesi de kü-çük birer külliye sayýlabilir. Aþkabâd ya-kýnlarýnda eski Anev’de bulunan Anev Ca-mii 860 (1456) yýlýnda iki katlý medresesive türbe bölümüyle bir külliye halinde in-þa edilmiþtir. Bilhassa cephesindeki çinisüslemeleriyle önem kazanan ve Timurludönemi mimarisinin yöredeki en güzel ör-neði olan yapý 1948 depreminde yýkýlarakharabe haline gelmiþtir. Merv yakýnlarýn-da medrese, cami, kervansaray, hankah veçeþitli binalarý içeren Ahun Baba Külliyesigibi son dönemlerde (XIX. yüzyýl sonlarý)yaptýrýlan çok üniteli yapýlar da bölgedeköklü bir külliye geleneðinin varlýðýna iþa-ret etmektedir.

Camiler. Türkmenistan’da az sayýda ör-neði bulunan eski camiler cuma ve na-mazgâh mescidleri þeklinde iki grupta in-celenmektedir. Cuma camilerinin yerleþimyerlerinin merkezinde inþa edilmesine kar-þýlýk daha küçük boyutlu namazgâh ca-mileri yerleþim yerlerinin dýþýnda yaptýrýl-mýþtýr. Camilerin ana mekânlarý çoðunluk-la mihrap önünde kubbeli veya eyvan bi-

Türkmen þairlerinin en meþhuru Türk-menler’in millî þairi olan Mahtumkulu’-dur (ö. 1783’ten sonra). XIX. yüzyýlýn ikinciyarýsý, diðer Orta Asya Türkleri’nde oldu-ðu gibi Türkmenler için de kültürel alan-da bir uyanýþ devridir. Rus istilâsý ve onutakip eden esaret yýllarýnýn getirdiði ýstý-raplar Türkmenler arasýnda yeni bir uya-nýþa yol açmýþtýr. Kültür sahasýnda Türk-lük bilincinin uyanýþýný saðlayan GaspýralýÝsmâil Bey’in fikirleri Türkmenler arasýn-da yayýlmýþ, XIX. yüzyýlýn sonlarýna doðruaçýlan modern okullardan pek çok Türk-men aydýný yetiþmiþtir. Bunlarýn en meþ-hurlarý Göktepe’deki Rus katliamýný þiirle-rinde dile getiren Gayip Verdi Miskin Kýlýçile (Molla Kýlýç) komünist rejimine raðmenTürkmenistan’ýn ve Türkmenler’in istiklâlve hürriyeti için mücadele eden Abdülha-kim Kulmuhammedoðlu Kör Molla, BerdiKerbebovoðlu, Vogayoðlu, Garaca Burunoð-lu, Amandurdu Alamýþoðlu gibi edip veþairlerdir. Bunlar mücadelelerine bütünbaskýlara ve güçlüklere raðmen 1930 yýlý-na kadar devam etmiþtir. 1930 baþlarýn-dan itibaren Stalin önderliðindeki Mark-sist rejimin baský ve terörüyle bu þair veedipler eserleriyle birlikte yok edilmeye ça-lýþýlmýþtýr (Türkmen dili ve edebiyatý içinbk. TÜRK).

BÝBLÝYOGRAFYA :

BA, Ýrade-Hariciye, nr. 6728, 9982, 10048; Hi-ve Meselesi, Dosya nr. 25, Ýstanbul Hariciye Ar-þivi; Belâzürî, Fütûh (Fayda), s. 587-588; Taberî,TârîÅ (Ebü’l-Fazl), IV, 300 vd.; Ýbnü’l-Esîr, el-Kâ-mil, IX, 482-484; Ebülgazi Bahadýr Han, Þecere-iTerâkime (nþr. A. N. Kononov), Moskva-Leningrad1958; tür.yer.; a.mlf., A General History of Turks,Mogols and Tatars, London 1730, tür.yer.; N. I.Grodekov, Voina v Turkmenii, Petersburg 1883, I;A. Ýlyasov, Prisoedinenie Turkmenii k Rossi, Sbor-nik Arkhivnikh Dokumentou Akademiia NaukTurkmenskoi SSR, Aþkabad 1860; J. A. MacGa-han, Campaigning on the Oxus and the Fall ofKhiva, New York 1874; N. Petrusevitch, The Tur-comans, London 1880; H. Stumm, Russia inCentral Asia, London 1885, tür.yer.; C. H. Raw-linson, England and Russia in the East, London1895; Abdu-us Sattar Kazy, Kniga Raskazov obitvakk tekindzev, Türkmenskaia Poema XIX Ve-ka (ed. A. Samaylovic), Petersburg 1914; Litera-ture Turkmenii, Moskva 1934; Taþ Nazar, “Dok-lad o literature Turkmenskoy SSR”, Peryi vseso-iuzny s’zed sovetskikh pisalei 1934, Moskva1934, s. 138 vd.; F. L. Shteinberg, Ocherki Ýsto-rii Turkmenii, Moscow 1934; O. Caroe, Soviet Em-pire: The Turks of Central Asia and Stalinism,London 1953; Klasiksi Turkmenskoy Poezii,Moskva 1955; A. Karriyev – A. Rosliyakov, Krat-kiy Ocherk Ýstorii Turkmenistana 1868-1917,Aþkabad 1956; Ýstoriya Turkmenskoy SSR, Aþ-kabad 1957, I; Ýbrahim Kafesoðlu, “Türkmen Adý,Mânasý ve Mahiyeti”, Jean Deny Armaðaný, An-kara 1958, s. 121-133; R. A. Pierce, RussianCentral Asia, 1867-1917: A Study in ColonialRule, Berkeley 1960; W. Kolarz, Russia and Her

TÜRKMENÝSTAN

Page 2: dýþýnda Eski Dihistan Mezarlýðý nda kesin · 2018-05-25 · ÿMehmet Saray MÝMARÝ. Neolitik devirlerden itiba-ren yerleþimin tesbit edildiði Türkmenis-tan da özellikle

606

TÜRKMENÝSTAN

Ürgenç’te inþa ettirdiði Kutluð Timur Mi-naresi 60 metreyi aþan silindirik gövdeliyapýsýyla Orta Asya’daki minarelerin en bü-yüðüdür. Bunun da ait olduðu cami za-manýmýza kadar gelememiþtir.

Türbeler. Türbeler Türkmenistan mi-marisinde önemli yer tutar. Genelde tekhacimden ibaret kare planlý yapýlarýn üze-rini bir kubbe örtmektedir. Merv ve çev-resinde XI-XII. yüzyýllardan kalan sahâbî-lerden Büreyde b. Husayb, Hakem b. Amrel-Gýfârî, Ýmam Bekir, Hüdâyî Nazar Evliya,Merv Kadýsý Abdullah b. Büreyde türbe-leri bunlarýn örneklerindendir. XI. yüzyýl-dan Kerki’de Alemberdar, Serahs’ta Ebü’l-Fazl ve Meana’da (Meyhene) Ebû Saîd tür-beleri çapý 10 metreyi aþan kubbeleriyleönemli eserlerdir. Fakat XII. yüzyýlýn orta-larýnda mimar Muhammed b. Atsýz’ýn ese-ri olan Merv’deki Sultan Sencer Türbesi,Selçuklu türbe mimarisinin çok daha ge-liþmiþ bir örneði olarak kendini gösterir(bk. SULTAN SENCER TÜRBESÝ). Bunlarýn

dýþýnda Eski Dihistan Mezarlýðý’nda kesintarihleri bilinmeyen, ancak XI-XII. yüzyýl-lara mal edilen çok harap vaziyetteki birgrup türbe, çokgen ya da silindirik göv-de biçimleri ve önlerinde eyvan þeklindekigiriþ bölümleriyle Türkmenistan’ýn diðertürbelerinden ayrýlan tasarým özelliklerigösterir. XII. yüzyýlýn ikinci yarýsýnda ilim,kültür ve sanat bakýmýndan çok önemli birmerkez haline gelen Hârizmþahlar’ýn baþ-þehri Ürgenç’teki iki türbe onlarýn hâtýra-sýný yaþatmaktadýr. Bunlardan eski þehrinharabeliðinde yer alan Sultan Alâeddin Te-kiþ Türbesi kare planlý olup içten bir kubbeile örtülüdür. Yapý, dýþtan ana gövde üze-rinde yükselen silindirik kasnak bölümüve bunun üzerini örten konik külâhýyla ay-rýca dikkati çekmektedir. Buna yakýn ko-numda tuðladan kare planlý olarak inþaedilen Fahreddin er-Râzî Türbesi (XIII. yüz-yýlýn baþlarý) içten kubbe, dýþtan piramitçatýlý bir örtüye sahiptir. Yapýnýn, bir dö-nem burada bulunan ve 606’da (1210) He-rat’ta vefat eden Fahreddin er-Râzî’ninhâtýrasýna inþa edilmiþ bir makam-türbeolduðu anlaþýlmaktadýr. Ürgenç’te KutluðTimur Minaresi’nin batýsýndaki TörebegHaným Türbesi XIV. yüzyýl Orta Asya Türkmimarisinin þaheseri diye nitelendirilmek-tedir. Kesin tarihi bilinmeyen türbenin XIV.yüzyýlýn ilk yarýsýnda Kutluð Timur’un eþiTörebeg Haným için inþa ettirildiði kabuledilmektedir. Yapý her bakýmdan kendineözgü bir mimari tasarýma sahiptir. Tuðla-dan yapýlan ve dýþtan onikigen plan esa-sýna dayanan eserin ziyaret mekâný içtenaltýgendir. Ana mekânýnýn üzerini çift kub-be örtmektedir. Fîrûze çinilerle kaplý dýþkubbesi yýkýk olan türbenin, mimarisi ka-

çiminde bir merkezî hacimle bunun iki ya-nýnda duvar yahut pâyelerle bölünen ký-sýmlardan meydana gelmektedir. Bölge-deki en eski camilerin çok destekli plan þe-malarýna sahip olduðu görülmektedir. Ýlkþekli IX-X. yüzyýllara tarihlenen Baþane(Kurlutepe) Mescidi ile X. yüzyýldan kaldý-ðý tahmin edilen Çilburç ve Dandanakanmescidleri Sâmânîler zamanýna ait bu ti-pin örnekleridir. XIII. yüzyýlýn baþlarýndaHârizmþah Muhammed’in Dihistan’da yap-týrdýðý cuma camiinin harim kýsmý mih-rap önü kubbeli, tuðla pâyelerle mihrabaparalel dört sahn esasýna göre planlan-mýþtýr. XI-XII. yüzyýllara tarihlenen Dihis-tan ve Nesâ namazgâh camilerinde de yanmekânlar mihrap önü bölümlerinden açýk-lýklý duvarlarla ayrýlmýþtýr. Namazgâh ca-mileri içerisinde Merv yakýnlarýnda Yolö-ten’deki Talhatan Baba Camii (XI-XII. yüz-yýllar), mihrap önünde mekâna hâkim kub-besiyle plan tasarýmý bakýmýndan Türk mi-marisinin geliþmesinde önemli eserler-dendir. Dihistan Mezarlýðý’nda Mezâr-ý ÞîrKebîr diye adlandýrýlan XI. yüzyýlýn sonla-rýna ait bir yapý mevcuttur. Bir çeþit tür-be-mescid olduðu tahmin edilen bu eser,çapý 11 metreyi bulan kubbesiyle devri ba-kýmýndan Türk-Ýslâm mimarisindeki tekkubbeli camiler için geliþmiþ bir örnektir.Camilerde genellikle bina veya avlu köþe-lerinden birine bitiþik konumda silindirikgövdeli bir minarenin yer aldýðý tahminedilmektedir. Ancak ikisi Dihistan’da, biriÜrgenç’te olmak üzere tuðladan yapýlmýþyalnýzca üç minare üst kýsýmlarý yýkýlmýþhalde günümüze ulaþabilmiþtir. Dihistan’-daki Kuzey Minare bunlarýn en eskisidir.Kitâbesinden 495 (1101-1102) yýlýnda þe-hir hâkimi Ahmed b. Ebü’l-Aðar tarafýn-dan Ali b. Ziyâd’a yaptýrýldýðý öðrenilen mi-narenin camisinden eser kalmamýþtýr. Bu-radaki ikinci minare cuma camiine aittir.XIV. yüzyýlýn ortalarýnda Kutluð Timur’un

Merv

yakýnýndaki

Talhatan Baba

Camii

Ürgenç’te Fahreddin er-Râzî ve Törebeg Haným türbeleri

Page 3: dýþýnda Eski Dihistan Mezarlýðý nda kesin · 2018-05-25 · ÿMehmet Saray MÝMARÝ. Neolitik devirlerden itiba-ren yerleþimin tesbit edildiði Türkmenis-tan da özellikle

607

lar’ýn ilk fetih devrinden itibaren bölgedebir ribât geleneði baþlattýklarý bilinmekte-dir. Bugün “kale” ya da “köþk” diye adlan-dýrýlan bir grup eserin o dönemlerde inþaettirilmiþ ribâtlar olmasý ihtimali büyük-tür. Merv’de Büyük Kýzkale ve Küçük Kýz-kale köþkleriyle Merv yakýnlarýndaki Bü-yük Naimkale ve Küçük Naimkale yapýla-rý bunlara örnek verilebilir. Daha sonrala-rý kervansaray denilen farklý bir yapý tipi-ne dönüþecek olan bu mimari geleneðiniSâmânîler sürdürmüþtür. X. yüzyýla tarih-lenen Merv-Hârizm yolu üzerindeki Hür-müzferre Kervansarayý bu dönemin ese-ridir. Selçuklu devrinde yol güzergâhlarýn-da çok sayýda kervansaray inþa edilmiþtir.XI-XII. yüzyýllara mal edilen bu yapýlardanÂmül-Hârizm yolundaki Dâye Hatun Ker-vansarayý, Merv-Hârizm yolundaki Ode Mer-gen (Merguen) Kervansarayý, Merv-Âmülyolunda bulunan el-Asker Kervansarayý ileDihistan’ýn þehir surlarý dýþýnda yer alanDihistan Kervansarayý ahýr ve konaklamabirimlerinin tek avlu etrafýnda þekillendi-ði örneklerdir. XII. yüzyýlýn baþlarýnda yap-týrýldýðý tahmin edilen Eski Merv-Âmülyolundaki Akçakale Kervansarayý dört ey-vanlý iki avlu esasýna göre tasarlanmýþtýr.Merv bölgesinde “kutlu þehir” denilen yer-de bulunan Baþane Kervansarayý bu iki tip-ten farklý bir plan þemasýna sahiptir. Ýþlevibakýmýndan tartýþmalý olmakla beraberplan özellikleriyle yapý Anadolu’daki Sel-çuklu dönemi sultan hanlarýnýn öncüsü sa-yýlmaktadýr. Türkmenistan’daki eski sa-ray mimarisi konusunda yeterli bilgi yok-tur. Halen çok harap vaziyette bulunanMerv’deki Selçuklu Sarayý köþk, divanhâ-ne ve çeþitli hizmet birimlerinden mey-dana gelmektedir. Ürgenç’teki saraydanise eser kalmamýþtýr. Türkmenistan’ýn es-ki konut mimarisine iliþkin bilgiler de sý-nýrlýdýr. Yapýlan kazýlar sonucunda Mervve çevresinde IX-XIII. yüzyýllara ait bazý ko-

nut kalýntýlarý ortaya çýkarýlmýþtýr. Bunlarýnplanlarý genellikle merkezde bir ana me-kânla dört yönde ona baðlanan bölümler-den oluþmaktadýr.

BÝBLÝYOGRAFYA :

Ýbn Battûta, er-Ri¼le, Beyrut ts. (Dâru Sâdýr), s.360; A. Yu. Yakubovskiy, Razvalini Ürgença, Le-ningrad 1930; N. M. Baçinskiy v.dðr., Arhitekturniepamyatniki Türkmenii, Moskva-Aþkabad 1939;B. N. Zasýpkin, Arhitektura Sredney Azii, Moskva1948; G. A. Pugaçenkova, Puti Razvitiya Arhitek-turý Yujnogo Türkmenistana Porý Rabovladeni-ya i Feodalizma, Moskva 1958; a.mlf., ÝskusstvoTürkmenistana, Moskva 1967; E. Atagarriev v.dðr.,Türkmenistanýn arhutektura yadigarlukleru-Pamyakniki arhutekturý Türkmenistana, Le-ningrad 1974; Mustafa Cezar, Anadolu ÖncesiTürklerde Þehir ve Mimarlýk, Ýstanbul 1977; N.Halimov, Gadimi Ürgence Sýyahat, Aþkabad 1986;Ara Altun, Ortaçað Türk Mimarisinin AnahatlarýÝçin Bir Özet, Ýstanbul 1988; Azim Ahmedov, Ga-dimiyetin Yaný, Aþkabad 1993; Oktay Aslanapa,Türk Cumhuriyetleri Mimarlýk Abideleri, Anka-ra 1996; Hakký Önkal, Anadolu Selçuklu Türbe-leri, Ankara 1996; Yüksel Sayan, Türkmenistan’-daki Mimari Eserler (XI-XVI. Yüzyýl), Ankara1999; a.mlf., “Türkmenistan’ýn XI-XIX. YüzyýlMimarî Anýtlarý”, Türkler (nþr. Hasan Celal Güzelv.dðr.), Ankara 2002, VI, 63-75; a.mlf., “Merv”,DÝA, XXIX, 223-225; Orhan Tan, Merv, Ankara2000; M. E. Masson, “Novie dannie o nadiisyahodnogo Meþhedi-Misrianskogo minareta”, Epig-rafika Vostoka, VII, Moscow 1953, s. 7 vd.; S.B. Lunina, “Ýzuçenie Jilýh domov Merva X-naça-la XIII v.”, Kultura Türkmenii v Srednie veka(TYUTAKE), XVIII, Aþkabad 1980, s. 59-84; EmelEsin, “Merv”, TA, XXIV, 18-21; V. Minorsky, “Meþ-hed-i Mýsriyan”, ÝA, VIII, 159-160; Aydýn Taneri,“Gürgenç”, DÝA, XIV, 321-323; Abdülkerim Özay-dýn, “Hârizm”, a.e., XVI, 217-220.

ÿYüksel Sayan

– —TÜRKMENLER

XI. yüzyýldan itibarenOðuzlar’a verilen ad.

˜ ™

Seyhun (Siriderya) boylarýnda oturanOðuzlar arasýnda X. yüzyýldan itibaren Ýs-lâmiyet’in yayýlmasý sonucu ortaya çýkanTürkmen tanýmlamasý, Mâverâünnehirliyerli müslümanlar tarafýndan Ýslâmiyet’egiren Oðuzlar için gayri müslim Oðuzlar’-dan ayýrt edilmek üzere kullanýlmýþtýr. Türk-men adýnýn yerlilerce “müslüman Türk” an-lamýnda yaygýnlaþmasý bu addaki toplulu-ðun Ýslâmiyet’i kabul eden ilk Türk kavmiolmasýyla ilgilidir. Türkmen kelimesinin ne-reden geldiði konusunda baþlýca iki görüþvardýr. Bunlardan birine göre Türkmen,Türk adý ile Farsça “mân”dan (mânend)gelmiþ olup “Türk’e benzer” demektir. Bî-rûnî bu fikirde olduðu gibi Kâþgarlý Mah-mud da Türkmen adýnýn bu þekilde açýk-lanmasýyla ilgili bir hikâye anlatýr. Ýkinci

dar çini süslemeleriyle de bütün Orta As-ya yapýlarý arasýnda seçkin bir yeri vardýr.Moðollar’ýn 618’de (1221) Hârizm’i iþgalisýrasýnda þehid düþen, Kübreviyye tarika-týnýn kurucusu Necmeddîn-i Kübrâ’nýn tür-besi de Ürgenç’tedir. Harap þehrin dýþýndaeski bir mezarlýk alanýnda yer alan tür-be taçkapýsýndaki kitâbesine göre KutluðTimur tarafýndan yaptýrýlmýþtýr. 732’de(1332) Ürgenç’i ziyaret eden Ýbn Battûtakesin tarihi belli olmayan türbeden ve ya-nýndaki bir zâviyeden bahsetmektedir. Tür-be mezarýn bulunduðu kare planlý, kub-beli bölümün önünde bir giriþle onun ikitarafýnda zâviye mekânlarý olduðu düþü-nülen kubbeli birer odadan meydana gel-mektedir. Necmeddîn-i Kübrâ Türbesi’ninhemen karþýsýnda yer alan ve Törebeg Ha-ným Türbesi’nin planýný daha küçük ölçü-lerde tekrarlayan Sultan Ali Türbesi XVI.yüzyýlda yaptýrýlmýþ, ancak tamamlana-mamýþtýr.

Kaleler. Çok harap durumdaki Türkme-nistan kalelerinden Dihistan’da þehri ku-þatan kerpiç sur duvarlarýnýn yýkýntýlarý ha-len görülebilmektedir. Merv’de çeþitli dö-nemlerde yaptýrýlan kalelerin kalýntýlarý için-de Sultankale, Selçuklu döneminden ka-lan en iyi durumdaki örnektir. Serahs’tasadece Ýçkale’nin tuðladan sur duvarlarýkýsmen korunmuþtur. Ürgenç’te harap va-ziyetteki Akkale de bir iç kale olarak inþaedilmiþtir. Þehri kuþatan Taþkale surlarýn-dan ise eser kalmamýþtýr.

Sivil Mimari. Eski yollarýn önemli bir ge-çit ve kavþak noktasýnda bulunan Türk-menistan’da bugün ekserisi çöl alanlarýn-da ve ýssýz yol güzergâhlarýnda harap du-rumda bazý kervansaray kalýntýlarý mev-cuttur. Çoðu kümelenmiþ durumda birerkerpiç yýðýný halinde görünen bu eserler,Türk-Ýslâm mimarisinde kervansaraylarýnerken örnekleri olmalarý bakýmýndan bü-yük önem taþýmaktadýr. Müslüman Arap-

TÜRKMENLER

Eski Merv ile

Âmül

arasýnda

yer alan

Akçakale

Kervansarayý’nýn

kalýntýlarý