denİz’den haberler - yelken dersiyelkendersi.com/bulten/bulten_subat.pdf · •17 Şubat 1864 -...

BU SAYIDA NELER VAR ? Ø  Yarış Dünyasından Haberler Ø  Denizcilik ve Yelken dünyasından Haberler Ø  Fırtına Takvimi Ø  Tarihin Seyir Defteri Ø  Faydalı Bilgiler Ø  Dirsek Bükü’nde Mutlak Huzuru Keşfedin. Ø  Teknede Yiyecek Saklama Ø  Teknede Balık Keyfi

1 ŞUBAT 2014 SAYI:5

D E N İ Z ’ D E N H A B E R L E R

YELKEN DERSİ COM DENİZCİLİK VE YELKEN EĞİTİM MERKEZİ


Sevgili Okurlar, Teknolojinin gelişimi, elektriğin bulunmasından sonra, ivmesini, geçmiş milyonlarca yıl ile karşılaştırdığımızda inanamayacağımız kadar artırdı. Teknolojinin bize sunmuş olduğu fırsatlar ve yaşam tarzı, hepimizi cezbediyor. Ancak bir yandan da bu karmaşada hiç farketmediğimiz değerlerimizin kaybolmasına sebep oluyor. Lütfen düşünün, hangimizin hayatında, aile içi ilişkilerimiz, iş ortamındaki arkadaşlık ilişkilerimiz, kendimize ayırdığımız zamanın niteliği ve niceliği on yıl öncesine göre daha iyi durumda? Elbetteki bugün bu koşulları değiştirmek mümkün değil. Hepimiz her geçen gün zorlaşan bir hayatın içerisinde hayatımızı devam etmek zorundayız. Trafik problemleri ve kaybedilen zamanlar, para kazanma ve harcama telaşları, çocuklarımızn geleceği, en önemlisi yenemediğimiz egolarımız. Ancak, insanoğlunun özüne dönecebileceği fırsatlar ve anlar yaratması yine kendisinin elinde.Kendinize ayıracağınız, içerisinde telaş, alışveriş,trafik içermeyen bir günün, size neler katabileceğini yaşayarak görmelisiniz.

Eğer bir doğa sporu ile uğraşıyorsanız, insanoğlunun geliştirdiği teknoloji ile savaşmakta olduğu doğanın size neler sunduğunu, onun ve kendinizin gerçek gücünü, ne yaparsanız yapın onu yenmenin mümkün olamayacağını , ancak uyumlu hareket ederseniz dinginliğini yaşayabileceğinizi göreceksiniz. Ve en önemlisi sanal dünyadan bir gün uzaklaşarak gerçek dünyanın tadına varacaksınız. Kendinize ayırmış olduğunuz bu günün tüm hafta yaşayacağınız ve farketmeden insani

duygularınızı yok eden stresi yenmek için nedenli bir güç oluşturduğunu göreceksiniz. Doğa ile dolu günler geçirmeniz dileklerimizle, Yelkendersi.com


QATAR OPTİMİST CUP’IN ŞAMPİYONU URLA YELKEN

Aynı kulüpten Okyanus ARIKAN genel klasmanda 4.,“Kızlar”da 3., Can ERTÜRK 13., Lara CİNDOĞLU 24.,Aaron SCHLİNCK 41. ve Melis ERTÜRK 42. sırada yer aldı. Sporcularımızı tebrik eder, başarılar dileriz.

ISAF LASER RADİAL DÜNYA GENÇLER ŞAMPİYONASI SONA

ERDİ

Al Mussanah Umman’da,27 Aralık 2013 - 03 Ocak 2014 tarihleri arasında gerçekleştirilen ISAF Laser Radial Dünya Gençler Şampiyonası sona erdi. Şampiyonada sporcularımızın antrenörlüğünü, Burçin YILMAZ yaptı. Yarışlarda ülkemizi bayanlar kategorisinde temsil eden Ecem GÜZEL 28 sporcu arasında 8., Deniz DAĞDELEN 16. oldu. Erkekler kategorisinde ise Nogay DÖKMECİ 51 sporcu arasında 25., İnanç HALİLOĞLU 34. oldu. Sporcularımız ve antrenörümüzü tebrik eder, başarılarının devamını dileriz.

Doha Yelken Kulübü’nün ev sahipliğinde, 27 Aralık 2013 - 2 Ocak 2014 tarihleri arasında “QATAR OPTİMİST CUP” gerçekleştirildi. Toplamda elli teknenin mücadele ettiği organizasyonda 12 yarış yapıldı. 12 yarışta sekiz birinciliği bulunan Rasim YAŞAR, genel klasmanda birincilik kürsüsüne çıktı. ARM Urla Yelken Kulübü, Takım Yarışı’nda yenilgisiz şampiyonluk elde etti.

BAYK KIŞ TROFESİ- I. AYAK

The Marmara ana sponsorluğu ve TEB Özel Bankacılık’ın desteği ile The Marmara BAYK Kış Trofesi yarışları 18-19 Ocak 2014 tarihinde 50 teknenin katılımı ile yapıldı. The Marmara-Bayk Kış Trofesi I. Ayakta, IRC A ve IRC B Sınıfları ilk gün 17 millik Bodrum Start-Kıstak adası iskelede-Tavşanburnu şamandırası sancakta-Bodrum finish offshore rotada 9-12 knot esen rüzgârla yarışı tamamladılar.


ERGO-MIYC KIŞ TROFESİ II. ve III. AYAK YARIŞLARI

BAYK KIŞ TROFESİ II. AYAK

Bodrum Açıkdeniz Yelken Kulübü (BAYK) tarafından düzenlenen The Marmara BAYK Kış Trofesi 1. Ayak yarışları 18-19 Ocak tarihlerinde Bodrum Koyiçi’nde gerçekleşmişti. Yeni ayak yarışı 08-09 Şubat tarihlerinde Bodrum’da gerçkekleşecektir.

Marmaris Uluslararası Yat Kulübü tarafından 01-02 Şubat 2014 tarihinde 2. Ayak, 22-23 Şubat 2014 tarihinde 3. Ayak yarışları düzenlenecektir. ERGO sigorta sponsorluğunda gerçekleşecek yarışlar için sporcular Marmaris’te mücadele edeceklerdir. IRC-Destek sınıflarını içeren organizasyonda detaylı bilgiye www.miyc.org adresinden ulaşabilirsiniz.

İkinci gün ise IRC A ve IRC B sınıfları 9-15 knot esen rüzgarla şamandıra rotada yarışı tamamladılar. 400’e yakın sporcunun yarıştığı 1. Ayağın ödülleri 8 Şubat ’ ta Bodrum Mar ina Yacht Club ’de düzenlenecek ödül töreniyle sahiplerini bulacak.

İZMİR KIŞ TROFESİ Ege Açıkdeniz Yat Kulübü, Internatıonal Cesme Yacht Club, Uriyat tarafından gerçekleştirilen organizasyonun 3. ayak yarışları 15 – 16 Şubat, 4. Ayak yarışları ise 22 - 23 Şubat tarihleri arasında gerçekleştirilecektir. İzmir/Sığacık yer ve rotasında IRC – Destek sınıfı tekneler mücadele edecektir. Söz konusu daha önce 4 – 5 Ocak 2014 tarihleri arasında 1. ayak, 25 – 26 Ocak 2014 tarihleri arasında 2. ayak yarışları gerçekleştirilmiştir. I. Ayak ilk yarış görüntüleri


Kültür ve Turizm Bakanlığı, son 25 yıldır ünlü armatör Kahraman Sadıkoğlu tarafından işletilen Atatürk'ün yatı Savarona'yı devralıyor. Eylül ayında başlayan görüşmeler sonuca ulaşırken, önce yabancı devlet adamlarının ağırlanması için daha sonra da müze olarak kullanılacak. Sadıkoğlu, görüşmelerin neden bu kadar uzun sürdüğü ile ilgili olarak da, "Biz yatı 1989'da Milli Emlak'tan kiraladığımızda içerisinde hiçbir şey yoktu. Ancak biz 25 yılda yat için çok büyük yatırımlar ve yenilemeler yaptık. Onların sayımları, değerlemeleri ve Bakan'ın da yurtdışı işleri nedeniyle anlaşma biraz uzadı" dedi. Sadıkoğlu, Savarona'nın devlete geçmesi ile ilgili olarak da, "Yakıştığı yere gitti. Ben Savarona'yı hep bunun için ayakta tuttum" ifadesini kullandı. Amerikalı William Francis Gibbs tarafından tasarlanan Savarona yatı, 1931 yılında 4 milyon dolara inşa edildi. Savarona, yedi yıl boyunca Atlantik Okyanusu ve Akdeniz sularında gezdikten sonra 1938’de Türk Hükümeti t a r a f ı n d a n s a t ı n a l ı n d ı v e T ü r k i y e Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ’e tahsis edi ld i . Ancak Atatürk Savarona’da sadece altı hafta geçirebildi. Bu süre zarfında kabine toplantıları yatta yapılırken yurtdışından önemli konuklar ve devlet başkanları da ağırlandı. Savarona Atatürk’ün vefatından sonra Türkiye Denizcilik İşletmeleri’ne devredildi. 2’inci Dünya Savaşı sonrasında Türk Deniz Kuvvetleri’nin eğitim gemisi olarak kullanmasına kadar bir daha yelken açmadı. 1989 yılında Savarona’yı hurdaya çıkarma kararı alındı, ancak Kahraman Sadıkoğlu son dakika kararıyla yatı 49 yıllığına kiraladı. Sadıkoğlu, üç yıllık bir çalışma sonucu yatı yenileyerek tekrar hizmete soktu.

SAVARONA DEVLET KORUMASINA GERİ ALINDI

FIRTINA TAKVİMİ

Sayfamızda yayınladığımız "Türkiye Kıyıları Fırtına Takvimi" uzun yılların gözlemleri dikkate alınarak hazırlanmıştır. Bu takvimde yer alan fırtınaların, özellikle isimleri belirtilmiş olanların, bir kaç gün sapmayla da olsa gerçekleştiği bilinmektedir. Ancak dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, meteorolojik verilerin değerlendirilmesiyle hazırlanan raporların dikkate alınmasıdır. Dolayısıyla seyir planlanması mevcut bilimsel raporlara göre yapılmalıdır. 1 Şubat Hamsini Fırtınası 5 Şubat Fırtına 11 Şubat Fırtına(3 Gün) 13 Şubat Fırtına 20 Şubat Fırtına 1. Cemre (Havaya) 23 şubat Fırtına 27 Şubat Fırtına 2. cemre (Suya)

Mirabaud Yacht Racing fotoğraf yarışması sonuçlandı. 2013’ün en iyi yelken yarışı fotoğrafı olarak işte bu kare seçildi. Fotoğrafın sahibi ABD’li fotoğrafçı Abner Kingman. Aslında bir deniz biyolojisi uzmanı olan Kingman, Berkeley Üniversitesi’nde gazetecilik master’ı yapmış. 15 yıldır da denizlerin üzerinde ve altında fotoğraflar çek iyor. 34. Amer ica ’s Cup’ ın da resmi fotoğrafçılarından biri olan Kingman, bu kareyi sekizinci yarışta çekti. Tam o esnada ETNZ alabora olmak üzereydi. O saniyeler aynı zamanda Oracle Team USA'in liderliği ele geçirdiği andı. Sadece birkaç saniyelik bu anı yakalamayı başaran Kingman, büyük ödülün sahibi oldu. Ödüle aday diğer fotoğrafları şu linkten görebilirsiniz.w www.yachtracingimage.com/gallery/contest-2013

MİRABAUD YELKEN FOTOĞRAF YARIŞMASI SONUÇLANDI

• 3 Şubat 1957 – İzmir açıklarında Amerikan Hawel Lykes şilebiyle çarpışan ''İzmir'' yolcu gemisi battı. 244 yolcusu bulunan gemide, 4'ü yolcu 5 kişi öldü. • 5 Şubat 1956 – Tuna ve Meriç nehirleri dondu. Yeş i l köy ve Mecidyeköy 'e kur t lar ind i ve İstanbul halkı ekmeksiz kaldı. • 7 Şubat 1992 - Kırım’daki araştırma merkezinden kaçarak Gerze (Sinop) kıyılarına sığınan Beyaz Balina’ya halk tarafından “Aydın” adı verildi.

Aydın ile ilk karşılaşanların anlatımı şöyledir; “Gerze’nin Gürzüvet (Yenikent) mevkiinde, ilk Mehmet İzmirli görmüştü onu ve – yunus dese, yunus değil – kocaman, sırtında yüzgeci olmayan beyaz bir balıkla burun buruna gelince çok korkmuştu. Ağlarını bırakıp kaçarak kıyıya varmış , ba l ı kç ı la ra gördüğü canavar ı anlatmıştı.Belediye Başkanı Doktor Durmuş Çetin’e de haber verilmiş; Balıkçı Rıza Eyice, yanına balıkçı “Yat Kemal’i (Kemal Özdemir) ve Yılmaz Akçaoğlu’nu da alarak motorla bu koca beyaz balığın yanına gitmişlerdi. İdemli’de (Kuruçay’da) yanına varınca, yemesi için tirsi balığı ata ata kıyıya kadar takip ettirmişler ve Gerze Limanı’na sokmuşlardı. Yat Kemal, balıkçı barınağının vazgeçilmez siması, zeka engelli şişman Aydın’a benzetmişti onu ve balığa adını koymuştu: Aydın.”

• 9 Şubat 1914 – Sert geçen kış ile Haliç kısmen dondu. Ardından Karadeniz’den gelen buz kütleleri İstanbul Boğazında limanın ağzına yığıldı, şehir hatları vapurları çalışamadı. Sadece Galata Köprüsü - Harem seferleri zorlukla yapılabildi. Buzların üzerinde bulunan Macar katanalarına ait nal izleri, bu buzların Tuna Nehrinden geldiğinin kanıtı olarak kabul edildi. • 9 Şubat 1985 - Görülmemiş soğuk ve kar İstanbulluları gafil avladı. Ulaşım felç oldu. B e l e d i y e B a ş k a n ı B e d r e t t i n D A L A N , meteorolojinin kendilerini yanılttığını söyleyerek İngilizce "I am sorry" diye özür diledi. • 11 Şubat 1956 - İstanbul'da kar fırtınası yaşandı. Binalar yıkıldı,120 kadar tekne battı ve Unkapanı Köprüsü parçalandı. • 14 Şubat 1779 – 27 Ekim 1728’de doğan ünlü İngiliz denizcisi ve kaşif James COOK öldü. Özellikle Büyük Okyanus’ da yaptığı seyirleri ve bu seyirlerde yaptığı ada keşifleri ile ünlüdür. • 1 5 Ş u b a t 1 8 9 8 - B i r A m e r i k a n gemisi Küba’nın Havana limanında infilak ederek battı: 260'dan fazla kişi öldü. Olaydan İspanya'yı sorumlu tutan Amerika Birleşik Devletleri iki hafta sonra İspanya'ya savaş açtı. • 15 Şubat 1996 – Kardak kayalıklarına düzenledikleri operasyonla adlarını duyuran SAT komandolarını taşıyan bir helikopter Ege Denizi’nde düştü, 5 asker öldü. • 17 Şubat 1864 - CSS H.L. Hunley adlı deizaltı, bir savaş gemisi batıran ilk denizaltı oldu. • 18 Şubat 1695 – Osmanlı Donanması, Sakız Adası’nı Venediklilerden geri aldı. • 22 Şubat 1922 – İstanbul deniz hatlarında çalışan Gemlik gemisi onarım için bulunduğu İstinye Tersanesi’nde yandı. • 24 Şubat 1942 – Romanyalı 769 Yahudi'yi taşıyan "Struma" vapuru, Karadeniz’de batırıldı; yalnızca bir yolcu kurtulabildi. • 27 Şubat 1937 - Özel teşebbüsçe inşa edilen ilk Türk gemisi “Belkıs”, Haliç'te törenle denize indirildi.

TARİHİN SEYİR DEFTERİ



DENİZ KOD FLAMALARI Denizcilikte "kod flamaları" görsel haberleşme amacıyla kullanılmaktadır. Kod flamaları ağırlıklı olarak "bilgi" ve "uyarı" mesajları içerir.


Uluslararası kodlu haberleşme lisanı 26 harften ve 10 rakamdan oluşmuştur. Her harfin yukarıda gösterilen ve İngilizce olan uluslararası bir kod ismi vardır. Bu uluslararası k o d i s i m l e r i n i n d ı ş ı n d a ü l k e l e r u l u s a l uygulamalarında kendi kod isimlerini de kullanırlar.

TEKNEDE EMNİYET ve GÜVENLİK KURALLARI

TEKNEDE BULUNDURULMASI ZORUNLU BELGELER • Özel Tekne Belgesi veya Tonalito Belgesi • Tekneyi kullanan kişinin “Amatör Denizcilik Belgesi” • Telsiz kullanılıyorsa “Kısa Mesafe Telsiz Belgesi” • Ticari teknelerde kiralama belgesi • Olta ile balıkçılık yapanlarda “Amatör Balıkçılık Belgesi”

ÖZEL TEKNEDE BULUNDURULMASI ZORUNLU ASGARİ EMNİYET DONANIMI 1. Can yeleği, her teknede seyirde teknede bulunan kişi sayısı kadar (balıkadam elbisesi giymiş kişiler için gerekmez) bulunacaktır. 2. Çocuk can yeleği, her teknede seyirde teknede bulunan çocuk sayısı kadar bulunacaktır. 3. Can simidi, tekne boyu 7 metreden ve sürati 7 deniz milinden az teknelerde aranmaz, tekne boyu 15 metreden az her teknede bir adet (at nalı şeklinde de olabilir) bulunacaktır. Boyu 15–24 metre arasında olan her teknede birisi ışıklı ve 20 metre savlolu olmak üzere SOLAS tipi 2 adet can simidi bulunacaktır. 4. Manyetik Pusula ile Uluslararası Denizde Çatışmayı Önleme Tüzüğü’nün öngördüğü şekilde Seyir Fenerleri, Siyah Küre, Kampana, Düdük ve benzer i teçhizat her teknede bulunacaktır. 5. Yangın Söndürme Tüpü; bir ve daha fazla motoru ve sabit yakıt tankı bulunan teknelerde, motor dairesinde veya motor kutusu dışında motor başına 1 adet 6 kg’lık; (kapalı güvertesi olmayan, takma motorlu ve taşınabilir yakıt tanklı teknelerde aranmaz). Kamaralı teknelerde her kamarada 1 adet 2 kg’lık, Kuzinesi olan teknelerde kuzine yakınında 1 adet 2 kg’lık bulunacak, sertifikalı olacaktır. 6. Radar Reflektörü, tehlike bayrağı ve el feneri her teknede bulunacaktır. 7. Pis Su Tankı; tuvaleti olan teknelerde bulunacak, kişi başına günde en az 2 litre x 2 günlük birikime uygun hacimde olacaktır. 8. Pis Su Güverte Boşaltma Flanşı; pis su tankı olan bütün teknelerde bulunacaktır. 9. Denize Çöp Atılmasının Yasak Olduğunu Belirten Levha; boyu 12 metreyi aşan bütün teknelerde bulunacak, herkesin göreceği bir yere asılacaktır. 10. Uluslararası Denizde Çatışmayı Önleme Tüzüğü Kitabı (son baskı) ve Can Kurtarma İşaretleri Tablosu her teknede bulunacaktır

Denizde can ve mal güvenliğinin sağlanması çok önemlidir. Bu amaçla yapılmış yasal düzenlemeler doğrultusunda temel zorunluluklar aşağıdaki gibidir;


DİRSEK BÜKÜ’NDE MUTLAK HUZURU KEŞFEDİN

“Gerçek küçük koylarda güneş erkenden , bıçakla kesilmiş gibi batar. Zira Güneybatı Ege’deki küçük koyların çoğunda, batı yönünden yükselen ve rüzgarı, dalgayı kesen yüksek kayalıklar vardır. Saat 17:30 – 18:00 gibi güneş o kayaları ardında kalır. Koyun güney ya da doğu istikametine bakan girişindeki kayaların üzerinde ise bir iki saat daha günbatımının sarı-turuncu ışıkları parıldar. Güneş denize gömülünceye kadar rüzgar da dinmez, koyun içinde bir sağdan bir soldan anafor patlar. O uzun alaca karanlık kuşağının ardından güneş dünyanın öte yanına gömüldüğünde, bu kez bıçakla kesilmiş gibi rüzgar diner, hava kalır, ağustos böceklerinin cayırtısı başlar.” Hisarönü Körfezi’nin güneybatısında, Apostol Kayaları’nın kuzeyinde yer alan eski adı ile Ağıl Bükü ya da yeni adı ile Dirsek Bükü tam da böyle küçük bir koydur.

Üstad Sadun BORO da “Vira Demir” adlı kitabında Dirsek Bükü’ne yer vermiş ve şunları yazmıştır; “Selimiye’den bu yana anlattığımız koylar içinde en korunaklısı Dirsek Koyu’dur. Güneye doğru yarı mil giren koy, bir dirsek yapıp batıya döner. Bu dirsekte, güney yakasına yakın, üzerine 5m. Derinlik olan bir topuk vardır. Koyun batıya doğru nihayetinde, düzgün bir lokanta binası ve önünde filotillaların kıçtan kara olduğu bir rıhtım bulunur. Ayrıca, lokanta, rıhtıma yakın güney sahili boyunca birkaç şamandıra a tm ış t ı r. Bu rada demi r l ey ip veya bu şamandıralara bağlayıp kıyıdaki taşlara çıma tutulur. Aynı şekilde, rıhtımın üstünde,

batı yakası önünde demirleyip kıyıya koltuk alınır. Bu köşeye poyraz da işlemez, tam bir limandır. Dirsek koyu, denizi güzel, korunaklı, ferah bir koydur. Ağıl Burnu’nun 1.25 mil lodos yönündeki Atabol Burnu’nda –nam ı diğer Bozburun- Hisarönü Körfezi son bulur.”

Müdavimler in in yüzde 60 – 70’ i İngi l iz yelkencilerin oluşturduğu koyun dibi ince beyaz kumdur. 40 – 50 metre zincir attığınızda koyun her noktasında güvenle alargada kalabilirsiniz. Koyun batı ucunda 20 – 25 tekne kapasiteli restorana ait iskele, çevresindeki onsekiz alarga tonozu ve iyi demir tutan yaklaşık 600 metrelik boş kıyıları bulunmaktadır. Hemen Dirsek Bükü’nün yanında yer alan Çamlıbahçe’deki Dirsek Bükü Restoran Nisan sonundan Kasım başına kadar açıktır. Kahvaltı, öğlen ve akşam yemeklerini alabilirsiniz. Sabah kahvaltısında çıkan köy ekmeği ve ahtapot ve kalamar tesisin spesiyalleridir. Tesiste internet ve duş mevcuttur. Dirsek Bükü’nün restoranı kadar önemli Ali Dayı’sı da vardır. Yaz aylarında 3 metrelik kayığıyla koyda demirli tekneleri gezip badem, kuruyemiş, kilim, triko ve domates satan, Ali Dayı bir sonraki uğramada göremediğinizde kendini merak ettirir. Bir şey satın al ya da alma, fark etmez. Ali Dayı Yanaşan teknelerin koltuk halatlarını bağlar.


TEKNEDE YİYECEK SAKLAMA Teknemizde buzdolabı mevcut olabilir ya da olmayabilir. Buzdolabı olan tekneler her ne kadar büyük avantaj sağlasa da genel olarak teknemizde hangi tür gıdaları uzun süre bozulmadan saklayabiliriz? Teknemizin doğal koşulları nelerdir? Hangi yiyecekler hangi şartlarda kolay saklanır? Buzdolabı poşetleri bu konuda en büyük yardımcınızdır. Meyve ve sebzeleri ayrı ayrı poşetlere koyarsanız daha fazla dayanacaklardır.

Gıda vakumlayıcılar; tekne sahipleri için olmazsa olmazlardan biridir. Yiyecekleri, aletleri, kitapları ve aklınıza gelebilecek birçok şeyi vakumlayarak saklayabilirsiniz. Makarna un gibi ürünleri vakumlayarak teknenin istediğiniz yerinde depolayabilirsiniz. Kilitli Poşetlerden değişik boylarda ve bolca satın alın. Her yerde bulamayabilirsiniz. Yiyecek stoklamalarında çok işinize yarayacaktır. Kilitli poşetlerin üzerinde küçük delikleri olan versiyonları sebze meyve depolamak için uygundur. Bu tür ürünlerin oluşturduğu gazların tahliyesi için bu delikli poşetler daha uygundur.

Pirinç, makarna, tuz,şeker gibi ürünlerin eğer karton kutuda satılanlarını tercih ettiyseniz, tekneye gelir gelmez ayrı ayrı nem ve su geçirmez kaplarda saklanmalıdır. Aksi takdirde çok çabuk bozulacaktır. Ama depolama malzemesini seçerken kırılmaz özellikte olmasına ayrıca dikkat etmekte fayda vardır. Peynir, yoğurt gibi süt ürünlerini saklarken, sık sık açılma nedeni ile buzdolabının kapak kısmına ve r a f l a r ı n k a p a ğ a y a k ı n k ı s ı m l a r ı n a yerleştirilmemelidir. Bu ürünler tüketilirken porsiyonlara ayrılmalı ve o şekilde servis edilmelidir. Buzdolabına geri konulacak ürün ise temiz bir kapta muhafaza edilmelidir. Bu ürünlerin, koku çekmemes i ve o r tamda bu lunan mikrobiyoloj ik yükten etki lenmemesi için konuldukları kapların kesinlikle kapalı olması gerekir. Farklı türde peynirler aynı kap içinde saklanmamalıdır. Peynirlerin, etiket üzerinde bildirilen son kullanım tarihleri takip edilmeli ve süre aşılmamalıdır. Taze yumurta, pişirilmeden bile, çevrilmek kaydıyla, yaklaşık olarak 20 güne kadar sintinede dayanabilmektedir. Pastörize kutulu sütler tazeliğini uzun süre korumaktadır. Ayrıca bozulması yaklaşan gıdaları hemen pişirir ve tencerenin kapağını açmadan tutarsanız uzun süre dayanır. Teknemizde bulunan çay, kahve gibi ürünleri s a k l a r k e n v a k u m l u p a k e t l e r i v e ı ş ı k almamasından dolayı teneke kutuları tercih edebiliriz. Söz konusu malzemeleri baharat ve keskin kokulu ürünlerden uzak tutmakta fayda vardır.


Kağıtta Palamut Malzemeler: 4 adet palamut 6 adet soğan Zeytinyağı Domates Limon Maydanoz Tuz Karabiber Yağlı kağıt Hazırlanışı: Palamutları temizledikten sonra yuvarlak olarak yaklaşık iki parmak kalınlığında dilimleyin. Yağlı kağıda dizin. Üzerine zeytinyağı, tuz, karabiber serpin. Domates ve soğanları da halka halka dilimleyip balıkların üzerine örtün. maydanozu ve limonları dilimleyin. Soğanların üzerine serpin. Yağlı kağıdı paket yapıp 180-200 dereceye ısıtılmış fırında yaklaşık 45 dakika pişirin. Afiyet olsun…

Fırında Sebzeli Lüfer Malzemeler: 1 kg lüfer 1 adet kereviz 2 adet patates 3 adet havuç 1 adet limon maydanoz 3 adet domates 2 adet soğan 1/2 bardak zeytinyağı 2 yaprak defne Tuz Karabiber Hazırlanışı: Sebzelerin hepsini ayıklayıp iri parçalar halinde, küp küp doğrayın. Zeytinyağı koyduğunuz bir tencere içinde sebzeler ölene kadar kavurun. Lüferleri ayıklayıp yıkadıktan sonra tuz ve biber serpip fırın tepsisine dizin. Balıkların üzerine sote ettiğiniz sebzeleri koyun. Sebzelerin üzerine kıyılmış maydanozu, halka halka kesilmiş soğanı ve yuvarlak dilimlenmiş limonu yerleştirin. Balıkların da arasına defne yapraklarını da yerleştirdikten sonra 200 dereceye önceden ısıtılmış fırına yerleştirin. Afiyet olsun…

Fırında Domates Soslu Levrek

Malzemeler: 4 adet levrek filetosu 500 gr siyah zeytin 6 adet ikiye bölünmüş domates 3 yemek kaşığı sızma zeytinyağı 100 gr roka yaprağı Hazırlanışı: Fırını 200 dereceye ayarlayın. Domatesleri ve zeytinleri orta boy bir fırın kabısın içinde karıştırın. Üzerlerine zeytinyağı gezdirin. Fırına vererek 5 dakika pişirin. Balıklan da fırın kabının içine yerleştirin ve yaklaşık 10-15 dakika daha pişirin. Balıkları fırın kabından alın ve sıcakta tutun. Roka yapraklarını domates ve zeytinlerin içine ekleyin ve iyice karıştırın. Bu karışımı dört servis tabağına eşit olarak bölüştürün. Üzerlerine balıkları koyun. Sıcak olarak servis yapın. Afiyet olsun… Lüfer Izgara Tarifi

Malzemeler: 4 adet lüfer 4 adet kuru defne yaprağı 2 çay kaşığı tuz 2 yemek kaşığı zeytinyağı Sosu İçin : ½ su bardağı zeytinyağı 1 adet limon suyu 1 çay kaşığı tuz ½ demet maydanoz Hazırlanışı: Pulları temizlenmiş, ayıklanmış ve yıkanmış lüferlerin her iki tarafına da tuz serpip yaklaşık 20 dakika bekletin. Karın kısımlarının içine birer defne yaprağı yerleştirip her iki tarafını da yağlayın. Balıkları kömür ızgarasına ya da elektrikli ızgaraya yerleştirin. Balıkları fırında pişirecekseniz tepsiyi yağlamanız ya da fırın kağıdı sermeniz gerekecektir. Bu durumda 200 derecelik fırında alt-üst ayarda yaklaşık 25 dakika pişirmeniz yeterli olacaktır. Sosu için incecik kıyılmış maydanozu, limon suyunu, zeytinyağını ve tuzu bir araya getirip güzelce karıştırın. Sosu pişmiş balıkların üzerine gezdirerek yada ayrı bir kap içinde servis yapabilirsiniz. Afiyet olsun…

TEKNEDE BALIK KEYFİ

denİz’den haberler - yelken dersiyelkendersi.com/bulten/bulten_subat.pdf · •17 Şubat 1864 -...

Documents