bülten oca.2006

TARIM ORMAN ÇALIŞANLARI BİRLİĞİ SENDİKASI HABER BÜLTENİ • YIL:3 • SAYI:4 • OCAK 2006

ÖZEL RÖPORTAJ

ORMAN GENEL MÜDÜRÜ İLE RÖPORTAJSizin için sordukSizin için cevaplandıSizin için yayınlıyoruz

Çevre ve Orman Bakanı

Osman PEPE:“Çalışanların sorunlarını biliyoruz. Hep birlikte çözeceğiz.”

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANIM. MEHDİ EKER’İ ZİYARETSayın Bakan ile yaptığımız görüşmede memurlarımızın seyyar görev, fiili hizmet, döner sermaye, katkı payı, görevde yükselme gibi sorunları masaya yatırıldı.

TARIM ORMAN ÇALIŞANLARI BİRLİĞİ SENDİKASI HABER BÜLTENİ YIL:3 SAYI:4 OCAK 2006

SahibiTOÇ BİR-SEN Adına

Günay KAYAGenel Başkan

Genel Yayın YönetmeniMustafa ÖZKAYA

Genel Sekreter

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüSerdar GÜLLÜOĞLU

Genel Eğitim ve Sosyal İlişkiler Sek.

Yayın KuruluDoç. Dr. İlkay DELLAL

Tahsin SUDAHasan TÜRKYILMAZ

Ramazan BOYALIHüseyin ÇUMAKBahattin DEMİRAlanur KURANAhmet ATICI

Dr. Ahmet İPEKZafer EROĞLU

Dr. Şaban ÇETİNERReyhan YAVUZ

BaskıBaşak Matbaacılık Ltd. Şti.

Kazım Karabekir Cad. Tuna HanNo:101/2-G İskitler AnkaraTel: 0312 384 27 61 - 62

TOÇ BİR-SENTARIM ORMAN ÇALIŞANLARI BİRLİĞİ SENDİKASI

GENEL MERKEZİ

Şehit Adem Yavuz Sokak No:7/14Kızılay Ankara

Tel: (0312) 424 04 43Fax: (0312) 424 04 42Gsm: (0505) 771 13 81

www.tocbirsen.org.tre-mail: [email protected]

TOÇ BİR-SENTarım Orman Çalışanları Birliği Sendikası

Karanlıktan AydınlığaMonarşik, Demirperde, tekadam gibi antidemok-

ratik yönetimlerde derin ve karanlık ilişkilerin çokça göze çarptığı görülür. Hatta bu gibi yönetim bi-çimlerine sahip devletlerin ağırlıklı kurumları gizli servis-lerdir. Ancak bu devletlerin yöneticileri global demokra-tik gelişmelere (aydınlanmaya) kayıtsız kalamazlar. Demokratik gelişmelere kendi pozisyonlarını, güçlerini, makamlarını ve çıkarlarını sekteye uğratmayacak şekilde ayak uydurmaya çalışırlar. Bu doğrultuda demokratik ve sivil yapıların oluşumuna izin verirler. Tam demokratik yapılanmalara kendi hukuki yapıları içerisinde ve derin güçleri vasıtasıyla engel olmaya çalışırlar.

Bilindiği gibi ülkemizde de antidemokratik uygulamalara sıkça rastlanır. Zaman zaman darbelerle demokratik gelişmelere ara verildiği olur. Kurulan cunta yönetim-ler uluslar arası psikolojik baskılar sonucu demokratik yapıya geçmek mecburiye-tinde kalırlar. Ancak mümkün olduğunca bu demokratik geçişin kendi insitiyatifle-rinin doğrultusunda gelişerek yapılanmalarını isterler. Kendi yapıları doğrultusunda yapılanmalara 12 eylül sonrası kurulan siyasi partiler ile, 28 şubat sonrası bu süreci devam ettirmeye çalışan siyasi ve sivil oluşumları örnek verilebilir. Ancak aydınlığın ilk ışıkları ortaya çıkması ile halkın hakemliğine başvurulduğunda bu ucube oluşumların en kısa zamanda tasfiye edildiğini görürüz.

Elbette demokratik yapının temel taşları siyasi partilerle birlikte bütün sivil ku-ruluşlardır. Bunların en başında sendikalar gelmektedir. Henüz çok yeni sayılabi-lecek ve etkinliği 4688 sayılı yasa ile kısıtlanmış olan memur sendikacılığı demok-ratik gelişme ve Avrupa Birliği sürecinde değerlendirildiğinde çok etkili olacağı ve demokratik yapının oturmasında ciddi işlev üstleneceği kaçınılmazdır.

Doğrusu demokratik yapının temel taşı olan sivil toplum kuruluşlarının gelişi-mini istemeyen antidemokratik güçler, bu süreci engellemeyeceklerini anladıkla-rından sürecin kendi kontrollerinde gelişmesi için çaba gösterirler. Derin bağlarla bağlı oldukları bu sivil oluşumların güçlenmesi için baskı, tehdit, şantaj, yalan, iftira gibi antidemokratik uygulamalara başvurdular. Halen bu tür uygulamalara devam etmekte olduğunu görüyoruz. Bağımlı oluşumlar ise karşılıklı çıkar ilişkileri içersinde buzdağının görünmez kısmından beslenirler.

Ülkemizde şeffaf, demokratik aydınlanma hareketinin temel taşlarından biri şüphesiz merhum M.Akif İNAN’ın 1995 yılında temellerini attığı MEMUR-SEN ile başlandı. Aydınlanma hareketine günün ilk ışıkları gibi Memur-Sen’e bağlı sen-dikalarla birlikte TOÇ BİR-SEN’ de katıldı. Demokratik sivil sendikal yapı için bu aydınlatma görevini başarı ile yerine getireceğine inanıyorum. Zaten sendikamıza tarım orman çevre çalışanı memurlarımızın yoğun katılımları Toç Bir-Sen in sivil-leşme hareketine hız kesmeden devam ettiğinin bir göstergesidir.

TOÇ BİR SEN demokratikleşme yanında kurumsallaşmaya da önem vermek-tedir. Bunun için hızla şubelerini kurmakta ve şube kongrelerini demokratik bir biçimde yapmaktadır. 10000’leri aşan üyelerimiz her birinin kıymeti aktif şube ve genel merkez yöneticilerinden farklı değildir. Bunun için her üyemiz bu demokratik yapı içersinde sendikal insiyatif kullanma hakkına sahiptir.

Web sitemizin sürekli güncellenmesi, geri dönüşümlerin sağlıklı bir biçimde hesaplara aktarılması, yeni satın alınan aracımızın hizmete girmesi, elinizdeki bu bültenin kalitesinin artması kurumsallaştığımızın göstergeleri değil midir?

Gelecek sayıda buluşmak umudu ile sağlıcakla kalın.

Mustafa ÖZKAYAGenel Sekreter

Hak ve özgürlük uğruna verilen mücadelelelerin ta-rihi, hiç şuhpesiz insanların siyasal toplum öncesi,

doğal toplum ortamında bulundukları dönemde dahi var olmuş ve bu mücadeleler devlet adı verilen organizasyonun ortaya çıkmasından sonra da devam ede gelmiştir.

Siyasal düşünceler tarihinin ünlü isimlerinden biri ola-rak kabul edilen Thomas Hobbes’un “insan insanın kurdu-dur” ( homo homini lopus ) sözü insanların doğal toplum ortamında bile birbirlerinin hak ve özgürlüklerine müdahale de bulunabileceklerini açıklayan en güzel ifadelerden bi-risidir. Gerçekten de Hobbes ‘un terminolojisi ile egemen devletin olmadığı, bir devletsiz toplumda insanların dü-zen içinde yaşamaları söz konusu olamaz. Siyasal toplum yani;Devlet organizasyonunun bulunmadığı bir ortamda insanların barış,adalet ve özgürlük içerisinde yaşamaları mümkün değildir. Bu ifade aslında şunu söylemektedir; bireylerin ekonomik, siyasal, sosyo-psiko, vb. gelişmişlik düzeylerinin varlığını ve düzeyini devletin varlığı ile bu varlığın bireylere yansıması belirlemektedir. Hiç kuşkusuz ki devletin bireylere yansıması ile bu yansı-manın biçimi doğrusal bir orantı oluşturmaktadır. Zira devletin varlığı ile bu varlığın güçlü olması bireyler için ne derece olmazsa olmaz ise aynı derecede de bireylerin varlığı ile güçlülüğü de devlet-birey ilişkisindeki gibi devlet için de aynı düzeyde olmazsa olmazdır. Devlet ve birey bu bağlamda et ve tırnak gibidirler. Et ve tırnak birbirlerinden ayrı düşünülmeyeceği gibi devlet-birey de birbirlerinden ayrı düşünülmemelidir.Bu iki varlık aslında pozitif manada birbirlerinin varlık sebebidir. Medeni dünyanın gelişmiş bi-reyleri için devleti öncelememizin gerekçesi, doğal toplum ortamında insanların birbirlerinin hak ve özgürlüklerini ihlal etme endişesidir. Bunu söylerken hiç şüphesiz ki öncele-nen devlet, insanı yaşat ki devlet yaşasın felsefi derinliğini önceleyen devlet yansımasını benimsemiş devlet ifade edil-mektedir.Yoksa siyasal toplum ortamında devlet adı verilen organizasyon ve onun başında bulunan yöneticilerinin (mo-nark, kral, imparator, sultan, diktatör, politikacı,vs.)yöne-tilenlerin üzerinde baskı kuran ve keyfi uygulamalar yapan devletten söz edilmemektedir. Aksi halde hikmet-i vücudu vatandaşının can ve mal güvenliğini korumak olan devlet ve onun başında bulunan yöneticiler, insanların hem yaşam hakkını, hem de mülkiyet hakkını ihlal etmeleri durumunda da woodrow wilson’un dediği gibi siyasal toplumda ‘hak ve özgürlükler tarihi, devlete karşı verilen mücadelelerin ta-rihidir’ sözünün doğrulandığı sahnelerle karşılaşılmaktadır. Bugün hala dünyanın dört bir yanında insan hak ve özgür-lüklerinin devlet tarafından nasıl ihlal edildiğini biliyoruz ve

ibretle görüyoruz. Mateessüf bu ihlal-ler vahşet derecesinde Irak’ta, Afganistan’da, Cezayir’de, Çeçenistan’da v.b. dünyanın bir çok yerinde uluslararası kamuoyunun gözü önünde güce boyun eğmenin çaresiz-liği,onursuzluğu içerisinde aynı dünya üzerinde ve aynı za-man diliminde bir tarafta kuşların,köpeklerin hakkı en ince ayrıntısına kadar korunuyor, diğer taraftan insanın insana devlet gücü ile yaptığı zulmün doruk noktasına ulaştığı bir çağı paradoksal bir biçimde hep birlikte yaşamaya çalışı-yoruz.Amerikanın yeni dünya şekillendirmesi çerçevesinde ABD devlet gücünün dünyanın dört bir tarafında uluslar arası meşruiyeti ve temel insan haklarını nasıl çiğnediğini ve bunu nasıl vahşet derecisine çıkardığını her gün kahre-dici bir şekilde ana haber bültenlerinde görmekteyiz. Gu-antenamo, Ebu gureybe sahneleri gerçek yapılanların ya-nında binde bir oranındadır. Konuyu çok fazla dağıtmadan devlet-birey ilişkisi bağlamında bir kez daha şunu ifade et-meliyim ki :güçlü bireyler güçlü aileleri ,güçlü aileler güçlü toplumları,güçlü toplumlar güçlü devletleri,güçlü devletler uluslararası siyasal sistem içersinde etkinliği,bu etkinlik ise birey ve devlet bazında uluslararası çıkarları evrensel öl-çekte maksimize edecektir.Aşağıdan yukarıya doğru sırala-dığım bu ilişkiyi yukarıdan aşağıya doğruda düşüne biliriz.Tartışmasız bu sonuç ,birey-devlet ilişkisinde istenen,özle-nen bir sonuçtur.Beşeriyet tarihi bu konuda verilen sayısız mücadelelerle doludur. Aslında benim yazmaya çalıştığım pozitif manadaki birey-devlet ilişkisini büyük Osmanlı padi-şahı Kanuni sultan Süleyman veciz bir şekilde tek beyitte büyük bir ustalıkla ifade edebilmiştir.

“Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibiOlmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi”

Bu noktada jeo-tarihi kültürel birikimlerimiz insanlığa ders verebilecek sayısız örneklerle doludur. Yeter ki görme-sini, istifade etmesini bilelim.

İşte çok kıymetli, gönül dostları. Bizler, hep birlikte bu-lunmamız gereken yeri doğru seçerek Memur-sen’de,Toç Bir-Sen’de elbirliği,yürek birliği yaparak bir medeniyet çev-resine yüzyıllarca siyasal merkez olmuş,bir ecdadın evlatla-rı olarak tarihe ve insanlığa olan sorumluluğumuz gereği ül-kemizin daha müreffeh yaşanabilir,demokratik standartları yüksek,bölgesinin ve dünyanın cazibe merkezi olması için üstümüze düşen sorumluluğu yerine getirme gayretindeyiz.

ler vahşet derecesinde Irak’ta, Afganistan’da, Cezayir’de, Çeçenistan’da v.b. dünyanın bir çok yerinde uluslararası kamuoyunun gözü önünde güce boyun eğmenin çaresiz-

Günay KAYAGenel Başkan

Birey-Devlet İlişkisine Öznel Bir Bakış

TOÇ BİR-SEN Tarım Orman Çalışanları Birliği Sendikası

|1|

Toç Bir-Sen gücüne güc katmaya devam ediyor. Her geçen gün teşkilatlanmasını güçlendiren Sendikamız Ankara şubemizin 1.olağan şube kongresi büyük bir çoşku ve kardeşlik içersinde Ankara’da yapıldı.Şube organları için 2 liste yarıştı.Seçim Kurulu denetiminde yapılan seçim sonucunda Mehmet Kuzucu’ nun lis-tesi ipi göğüsledi.Kongreye teşrifleri ile renk veren herkese teşekkür edilirken seçi-len arkadaşlara başarılar dilendi.

Çok kıymetli yol arkadaşlarım, çok iyi biliyoruz ki Türki-ye’mizin pozitif birey-devlet ilişkisi bağlamında nitelikli sivil toplum örgütlerine ekmek gibi su gibi ihtiyacı vardır. Bu anlamda Memur-Sen ve Toç Bir-Sen’in varlığının ülkemiz, insanımız için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatır-latmak istedim. Bizler çok iyi idrakindeyiz ki sivil toplumun ruhuna aykırı, baraj altında kalan marjinal partilere kalp masajı yapmayı sendikacılık sanan, her türlü, şovenist, ka-ranlık uç ortamların hormonlu oluşumları, kaldırım taşlarını söküp hak arama adına hak gasp eden hiçbir oluşum sizlerin hak etmiş olduğu yerleri asla alamayacaktır. Ülke sathında-ki gayretli, özverili çalışmalarınız her türlü taktire şayandır. Bu çalışmalarınız ve çalışmalarımız ile inşallah çok kısa bir zamanda, önümüzdeki günler Memur-Sen, Toç Bir-Sen için yeni açılımlara vesile olacak gelişmelerle doludur. Hep bir-likteki çalışmalarımız, sevdamız ülkemiz, insanımız içindir. Bu azmimizle önümüze çıkacak hangi karanlık odakların hangi sinsi planları olursa olsun bizi Türkiye’yi aydınlık ya-rınlara taşıma yolumuzdan asla döndüremeyecektir.

Değerli gönüldaşlarım; önümüzdeki engelleri ve sorunla-rı biliyoruz. Ancak aşılamayacak hiçbir engel, çözülemeye-cek hiçbir sorunumuz yoktur. Yeter ki; inanalım, kendimize güvenelim. El birliği ve gönül birliği içinde bir birlerimize kenetlenelim.

Bizler biliyoruz ki; inanç olmazsa iddia olmaz. İddiası olmayanında geleceği olmaz.

Tüm bunlar için Memur-Sen, Toç Bir-Sen bütün kamu çalışanlarımız tarafından bir fırsat olarak görülmelidir. Her-hangi bir sebeple bu erdemli topluluktan haberi olamamış, bu kervana katılamamış, üye olamamış değerli arkadaşım: Bizler Memur-Sen, Toç Bir-Sen ailesi olarak inanıyoruz, iddialıyız ve Türkiye’mizin aydınlık geleceğini hep birlikte inşa etmeye nitelikli kadromuzla hazırız. Bu güzel tablo hazır, sizlerin bir imzasını beklemektedir. Sadece bizim değil sizin ve çocukla-rınızın yarınları için bizler hazırız, sizlerde var mısınız ?

En derin saygı ve sevgilerimle, sağlık ve mutluluk dilek-lerimle…

ŞUBE KONGRELERİ ŞUBE KONGRELERİ ŞUBE KONGRELERİ

YÖNETİM KURULU (ASİL)1-MEHMET KUZUCU2-FATİH DOĞAN3-HALİL KALEMCİ4-HÜSEYİN CANTAŞ5-HÜSEYİN ÖZTÜRK6-YAKUP KILIÇ7-ÖMER ALTINTAŞ

YÖNETİM KURULU (YEDEK)1-ENVER ŞİMŞEK2-FARUK YAYLACI3-METİN DOĞAN4-MİKAİL DUMAN5-SIDDIK ALPEREN 6-UFUK ERDEM7-YÜKSEL DEĞİRMENCİ

DENETLEME (ASIL)1-SÜLEYMAN FAKIOĞLU2-VEYSEL KOLCU3-SELİM KARACA

DENETLEME (YEDEK)1-ALİ İHSAN ALTUN2-İSMAİL TİRYAKİ3-VELİ YILDIZ

DİSİPLİN (ASIL)1-ABDULMUTTALİP ARSLAN2-ASLAN VEGİZ3-ÖMER KIYMAZ

DİSİPLİN (YEDEK)1-EJDER GÖKGÖZ2-RIFAT KOÇAK3-VOLKAN YAKAR

ANKARA ŞUBE KONGRESİCOŞKULU GEÇTİ

Memur-Sen Kurucu Genel Başkanı, Dava ve Çile

adamı örnek insan Mehmet Akif İNAN’ı vefatının

5. yıldönümünde rahmetle ve özlemle yad ediyoruz.

Ruhu şad olsun.


|2|


|3|

KAHRAMANMARAŞ ŞUBE KONGRESİ YAPILDI

ALİ GÜL GÜVEN TAZELEDİ

YÖNETİM KURULU ÜYELERİ1-ALİ GÜL2-ABDURRAHMAN ACER3-ALİ BAYIR4-MURAT KALAYLI5-MUSTAFA ÜÇER6-ABDUSSETTAR BAYRAM7-SIRRI YILMAZ

YEDEK ÜYELER1-MEHMET ELBİSTANLI2-İBRAHİM KIRKGEÇİT3-MUSTAFA PAKSOY4-DOĞAN BİLAL5-BAYRAM NURDOĞAN6-M.FATİH MANKIR7-ŞAHİN TOY

DENETLEME KURULU ASİL1-BEKİR ÇİÇEK2-ÖZKAN ALTUN3-GÖKHAN O.CENGİZDENETLEME KURULU YEDEK1-HÜSEYİN KARAKOYUN2-AYDIN GÜMÜŞOLUK3-OSMAN HASIRCI

DİSİPLİN KURULU ASİL1-KAMİL TUTAK2-FAYSAL ÜNSAL3-NUMAN ÖZDEMİRDİSİPLİN KURULU YEDEK1-ÜMİT ÜNAL2-MURAT UĞURLU3-MUSTAFA DÖŞYILMAZ

ŞUBE KONGRELERİ ŞUBE KONGRELERİ ŞUBE KONGRELERİ

KONYA ŞUBE KONGRESİNDE HEYECAN VARDI

Konya Alaaddin Keykubat Konferans salonunda 04.09 2005 Pazar günü

saat 10:00’da gerçekleşen kongreye Genel Merkez Yönetim Kurulu da katıl-dı. İlginin ve heyecanın yoğun olduğu kongrede Ali DOĞAN ve Kerim MUZAÇ yarıştı. 268 kişinin oy kullandığı kong-rede 162 oy alan Ali DOĞAN’ ın listesi kazandı. Kongreye başından sonuna ka-dar kardeşlik havası hakimdi. Kazanan ve kaybedenler birbirine başarılar dile-yerek birlikte mücadele etme sözü verdi-ler. Hiçbir olumsuz gelişmenin olmadığı kongrede yönetime seçilen arkadaşlara Genel Merkez Yönetim kurulu olarak ba-şarılar diliyoruz.

ASİL

YÖNETİM KURULU

1.Ali DOĞAN

2.İsmail ÇEŞMECİ

3.Celal YILDIZ

4.Ahmet AYDOĞDU

5.Cafer BAL

6.Osman SEZER

7.Adem GÜMÜŞSOY

YEDEK

YÖNETİM KURULU

1.Yahya BACAK

2.İbrahim GÜÇ

3.Yusuf ÇİÇEK

4.Aynur ÇETİNKAYA

5.H.Pınar UFACIK

6.Kamuran ALP

7.Kadir ALICI

Kahramanmaraş Şubesinin 1.olağan kongresi 13 kasım 2005 tarihinde saat 14:00’ da Belediye sosyal tesislerinde yapıldı. Kongreye Genel Merkez Yönetim Kurulu başta ol-mak üzere delegeler ve çok sayıda davetli katıldı. Bir şenlik havasında coşku ile gerçekleştirilen kongrede Ali Gül ün baş-kanlığında tek liste seçime katıldı. Oyların tamamını alarak seçilen yönetim kurulu aşağıdaki gibi oluştu.


Tarım ve Köyişleri Bakanı M.Mehdi Eker’i Ziyaret Tarım ve Köyişleri Bakanı Sayın Mehmet

Mehdi Eker’e Memur-Sen Genel Başkanı Dr. Ah-met Aksu ile Toç Bir-Sen Genel Başkanı Günay Kaya ziyarette bulundu. Ziyarette sayın Bakana Tarım çalışanlarımızın çeşitli sorunları akta-rılarak çözüm bulunması istendi. Görüşmede seyyar görev, fiili hizmet, döner sermaye katkı payları,görevde yükselme sınavları gibi Tarım çalışanlarının sorunları gündeme getirilmiş olup sayın Bakanda bu konularda üzerine düşeni ya-pacağını bildirmiştir. Ayrıca Tarım ve Köyişleri Bakanı sayın Mehmet Mehdi EKER’e bakanlık da ki başarılı çalışmalarından dolayı bir plaket takdim edildi.

Çevre ve Orman Bakanı Sayın Osman PEPE ‘yi ziya-retimiz ve Çevre ve Orman Bakanlığı çalışanların

özlük haklarıyla ilgili taleplerimiz.1- Çevre ve Orman Tazminatı;Çevre ve Orman Bakanlığı çalışanlarına verilmesi

düşünülen Çevre ve Orman Tazminatı TBMM alt komisyo-nunda kabul edilmiş ve Bakanlık çalışanları bu tazminat kesin çıkacak diye bir beklenti içine girmişlerdir. Daha sonra Çevre komisyonunda çevre tazminatıyla ilgili maddenin kanun tasarısından çıkarılması Çevre Orman Bakanlığı çalışanlarını derin bir üzüntü ve hayal kırıklığına uğratmıştır. Çevre ve Orman Bakanlığı personeli, Ülkenin dört bir köşesinde çok zor şartlarda çalışmalarına rağmen ek ödeme ve tazminat alamayan üç bakanlıktan birisidir. TBMM gündeminde olan Çevre kanununun görüşmeleri sırasında ek bir önerge verilerek bu mağduriyetin giderilmesini,

2- Fazla Mesai Ücretlerinin Yaygınlaştırılması, Fazla çalışma ücreti halen Çevre ve Orman Bakanlığı,

Orman Genel Müdürlüğüne bağlı taşra birimlerinde yangınla mücadele, koruma ve sınırlandırma işlerinde çalışanlara verilmekte olup merkez çalışanları ve bakanlık diğer birim-lerinde çalışanlar bu haktan faydalanamamaktadırlar.Fazla çalışma ücretinin, on iki ay süre ile, saat sınırlandırılması yapılmadan bütün bakanlık çalışanlarına ödenmesi için gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını,

3- Personel,

Orman genel Müdürlüğü taşra birimlerinde aktif çalışan personel sayısı oldukça azdır. Özellikle Ormancılık faali-yetlerinin temel yapı taşı olan Orman İşletme şefi ve Or-man muhafaza memurlarının sayısının verimlilik esasları doğrultusunda yeterli seviyeye çıkarılması gerekir. Bazı bölgelerde bir işletme şefi 3- 4 işletme şefliğine vekalet etmekte, bu bölgelerin tüm sorumluluğun üstlenmesine rağmen bu sorumluluğa karşılık hiçbir ekonomik kazanımı olmamakta ve iş verimi düşmektedir. Bir işletme şefi asli görevinin dışında birden fazla bölgeye vekalet etmemeli, bir ayı geçen uzun süreli vekaletlerde vekalet ettiği işletme şefliğinin en az yarı ücretini ek olarak almalıdır. Orman mu-hafaza memurları 49. madde tazminatları maaşlarına ekle-nerek ödenmesi için gerekli düzenlemelerin yapılmasını,

Orman Muhafaza memurlarının kıyafetleri günün şartlarına göre daha kaliteli ve modern hale getirilmelidir. Orman muhafaza memurları, Emniyet Teşkilatında olduğu gibi emeklilik sonrası almış oldukları silahlardan ruhsat harcı alınmaması için gerekli düzenlemelerin yapılması.

Bakanlıkla ilgili her türlü yasal düzenlemelerin taslak çalışmaları yasal süreç başlamadan; katkı sağlamak için sendikamızla paylaşılmasını talep ediyoruz.

|4|

Çevre ve Orman Bakanı ile Çevre ve Orman Tazminatını Görüştük


23/10/2005 tarihinde görevde yükselme sınavına gelen TOÇ BİR-SEN üyelerine Ankara Genel Merkezinde Seminer verildi.Ayrıca üyelere yönelik iftar proğramıda düzenlendi.Genel Baş-kan Günay Kaya üyelere bir konuşma yaptı.

Ünvan Değişikliği Sınavına Gelen Toç Bir-Sen’lilere Seminer Verildi

HABERLER HABERLER HABERLER HABERLER HABERLER

Çevre ve Orman Bakanlığı Şube Müdürleri sına-vı öncesi sınava girecek üyelerimize 23/12/2005 cuma günü eğitim semineri verildi. Eğitime katılan arkadaşların konaklama sorunları giderilerek, sen-dika yöneticileri ile sınava katılanlarla birlikte toplu olarak akşam yemeği yenildi. Sınava girecek üye-lerimizle sabah kahvaltısı yapılarak birlikte sınav salonuna gidildi. Sınava giren arkadaşlara başarı dileklerinde bulunuldu.

Çevre ve Orman Bakanlığı Görevde Yükselme Sınavı Yapıldı

TOÇ BİR-SEN’in emektar, Karabük İl Başkanı İrfan HİMMETOĞLU emekli oldu. Orman İşletme Müdürlüğünde çalışan ve sendikamızın ilk üyelerinden olan HİMME-TOĞLU’na 26/11/2005 tarihinde veda töreni düzenlendi. Uzun süre başarı ile taşı-dığı İl Başkanlığı hizmet bayrağını Şaban Bıyıklı’ya bırakan, vefakar, dürüst, başarılı, ilkeli ve dik duruşlu kardeşimiz İrfan Himmetoğlu emekliye ayrıldı. Ayrılış gününde TOÇ BİR-SEN ailesi onu yalnız bırakmadı. Kendisine bugüne kadar gösterdiği başa-rılarından dolayı Genel Merkez Yönetim Kurulu tarafından plaket verildi.

İRFAN HİMMETOĞLU EMEKLİ OLDU

|5|

Toç Bir-Sen’den Memur Maaş Zammına Tepki“TOÇBİR-SEN Sivas İl Temsilciliği’nin 19.08.2005 tarihinden başlamak üzere toplu gö-rüşmelerin sonuna kadar MEMURSEN’e bağlı sendikalarla birlikte kamuoyunun dikkatini çekmek ve üyelerimizin ve diğer tüm memurların sıkıntılarını dile getirmek için oluşturduğu “Toplu Görüşme Takip Platformu” basın açıklamaları ve çeşitli eylemlerle sürdürülmüştür. Yapılan basın açıklamasında: “Ancak; TOÇBİRSEN Sivas İl Temsilciliği olarak Toplu Gö-rüşmeler sonucunda imzalanan mutabakat metninde yer alan 2006 yılı maaş zammı ve seyyanen ödenmesi öngörülen 40/80 YTL’nin genelde tüm memurların ve özelde ise Tarım İş Kolunda çalışan memurlarımızın sıkıntılarını gidereceğini düşünmüyoruz.” dedi. Eşit işe eşit ücret ile ilgili acilen çalışma yapılmalıdır. Aksi taktirde her bir iş kolundaki

sendikalar ayrı ayrı kazanımlar peşinde koşacaktır ve böyle de olmaktadır. Her geçen gün Tarım-Orman-Çevre İş Kolunda çalışan memurların maaşları diğer iş kollarındaki kurumların memurlarından daha da kötü duruma düşmektedir. Tarım-Orman-Çevre İş Kolunda yer alan Bakanlıkların Bakanları başta olmak üzere, üst düzey bürokratlarından en alt seviyedeki memuruna kadar herkes birbirini sevmek ve saymak zorundadır. Sloganımız “Hiçbirimiz hepimiz kadar güçlü değiliz” olmalıdır. Bu amaçla TOÇBİRSEN Sivas İl Temsilciliği olarak Tarım-Orman-Çevre İş Kolunda faaliyet gösteren diğer tüm sendikalarla birlikte hareket edilmesi yönünde sendikal çalışmalara başlanacaktır.


|6|

Bir Ramazan Tutkusu İftar Programları

Bolu İl Başkanlığının organize ettiği iftar yemeğine bir çok davetli katıldı. İftara Vali Yardımcısı, Orman Bölge Müdürü, Tarım İl Müdürü, İl Çevre

ve Orman İl Müdür Vekili, Köy Hizmetleri İl Müdürü, Tarım İl Müdür Yardımcısı, Şube Müdürleri, İşletme Müdürleri, İşletme Müdür Yardımcıları, Toç Bir-Sen Genel Merkezi, İl Yönetimi, Memur-Sen İl Başkanlığı, Diyanetsen İl Temsilcisi, işyeri tem-silcileri ve yaklaşık 160 üyenin katıldığı iftar yemeği orman bölge müdürlüğü ye-mekhanesinde yapıldı. Proğramı il başkanı sunarken, Hasan Türkyılmaz ve Günay Kaya bir konuşma yaptı. Ardından da Genel Merkez Yönetim Kurulu ve Toç Bir-Sen İl Başkanı yerel yayın yapan köroğlu tv’de canlı yayına katıldılar.

GELENEKSEL İFTAR YEMEĞİ ANKARA’DA VERİLDİ

Sendikamızın geleneksel olarak düzenlemiş olduğu bu yılki iftar programı yo-ğun bir davetli katılımıyla gerçekleşti. Kalabalık bir davetli topluluğunun ka-

tıldığı iftara yoğun programlarından dolayı katılamayan Başbakan Recep Tayyip Er-doğan ve Tarım Bakanı Mehmet Mehdi Eker birer telgraf gönderdiler. Tarım - Çevre ve Orman bakanlığında çalışan üyelerimiz ile üst düzey bürokratların katıldığı iftar programında yapılan konuşmalarda Tarım- Çevre ve Orman Bakanlığı çalışanlarının sorunları ve çözüm önerileri tartışıldı.

BOLU’DA İFTAR YEMEĞİ

Kütahya TOÇ BİR-SEN İl Başkanlığı tarafından bütün ilçelerde üyeler arasında kaynaşmayı

oluşturmak üzere proğramlar düzenlenmektedir. Bu şe-kilde sendikal hizmetin bütün ilçelere yayılması amaç-lanmaktadır. En son Simav ilçesinde yapılan çalışma toplantısı TOÇ BİR-SEN üyelerinin büyük ilgisine sahne oldu. Organizede bir konuşma yapan İl Başkanı İsmail ERBAŞ bu tür çalışmaların devam edeceğini belirtti.

KÜTAHYA

BURSA’DA İFTAR PROGRAMI

Bursa TOÇ BİR-SEN Temsilciliği tarafından Bursa Tarım İl Müdürlüğünde 20/10/ 2005 Perşembe günü iftar yemeği verildi. İftar programına Tarım İl Müdürlüğü,

İl Çevre ve Orman Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlüğü’nde çalışan üyelerimiz ve ayrım gözetmeksizin tüm çalışanlar davet edilmiş ve davete yaklaşık 400 kişi katıldı.

İl temsilcisi Lütfi Günerigök, ‘’Daha önceki yıllar Memur-Sen olarak tertiplediğimiz iftar yemeğini bu yıl sendikalarımızın büyümesi ve üye sayılarının artması nedeniyle toplu yapma imkanımız olmamıştır. Bu nedenle Toç Bir Sen olarak ayrı program dü-zenledik. Bu büyüme İnşallah tüm iş kollarımızın yetki almasına vesile olur’’ dedi.

Yemek sonrası İl Müdürlüğü toplantı salonunda TOÇ BİR-SEN Genel Eğitim ve Sosyal İlişkiler Sekreteri, Memur-Sen İl başkanı ve bağlı iş kolları temsilci ve başkanları toplantı yaparak bilgi alış-verişinde bulundular.

Ayrıca Bursa TOÇ BİR-SEN İl kurucuları ve önceki dönem görev yapan fedakarlık ve azimle sendikayı bu günlere taşıyan İlyas Ermiş ve Osman Sargın’ a yapmış oldukları çalışmalarından dolayı birer plaket verildi.

Toç Bir-Sen Bingöl Temsilciliği üyelerine iftar yemeği verdi. Tarım İl Müdürlüğünde ve Çevre Orman İl Müdürlüğünde görevli kurum amirleri, şube müdürleri ve sendika

ilçe temsilcileri ile sendika üyelerinin yoğun katılımı ile 27.10.2005 tarihinde dörtyol pide ve lahmacun salonunda verilen iftar yemeği büyük ilgi gördü. Toç Bir-Sen Bingöl İl Temsilcisi Ali Beçene sendikalarının temel hedefleri ve çözüm önerileri konusunda açıklamalarda bulundu. Beçene, konuşmasının ardından iftar yemeğine katılanlara teşekkür etti.

BİNGÖL


|7|

Bir Ramazan Tutkusu İftar Programları

Denizli İl Temsilciliklerinin üyelerine yönelik kaynaşma, tanışma ve bilgi alış-verişi amacıyla düzenlenen iftar yemeği Sarmaşık Düğün Salonu’nda yoğun

bir katılımla gerçekleştirildi.

İftar yemeğine Denizli Milletvekili M. Salih ERDOĞAN, TOÇ BİR-SEN Genel Başkanı Günay KAYA, İl Genel Meclis Üyeleri, Daire amirleri ile diğer işkolları Sen-dika Başkanları ve üyeleri katıldı.

Denizli TOÇ BİR-SEN Başkanı Mustafa KIRAÇ İftar Yemeğinin amacını açıkla-dığı açış konuşmasında “Geçmiş yıllarda Memur-Sen’e bağlı bütün iş kolları ile ta-nışma, kaynaşma ve bilgi alışverişi amacıyla birlikte organize ettiğimiz İftar yemeği davetini bu sene işkolu olarak ayrı gerçekleştirmek zorunda kaldık. Büyümenin getirdiği bu ayrılıktan mutluyuz gururluyuz. Çünkü gönüllerimiz bir çalışmalarımız bir.” dedi.

TOÇ BİR-SEN Genel Başkanı Günay KAYA “Böylesi bir iftar yemeğinde sizlerin arasında bulunmaktan mutluyum.

Değerli arkadaşlar sivil toplum manasının öne çıktığı bu günlerde bir sivil toplum örgütü olan sendikamız ideolijik fikir ve eylemlerden uzak sağ-sol ayrımı yapmaksızın çalışanların ortakçılarının taraf olduğu sosyo-ekonomik haklarını korunması üzerine faaliyetlerini yürüten bir anlayış içersindedir.” dedi.

DENİZLİ

ADANA’DA İFTAR27.10.2005 günü Adana İl çevre ve Orman Müdürlüğü Tesislerinde düzenlenen

iftar programına Genel Sekreterimiz Mustafa Özkaya da katıldı. Adana’da sendika-ların düzenledikleri iftarlara örnek olacak biçimde tertip edilen programa katılan herkese karanfil verildi. Aynı zamanda üyelerimizden emekli olan Ziraat teknikeri Mehmet Ertuna nın emekli olması nedeniyle plaket töreni düzenlenerek ilgiliye bir plaket takdim edildi.

Burdur TOÇBİRSEN yöne-timince düzenlenen iftar

yemeğinde üyeleri ve misafir-leriyle buluştu.

MEMUR-SEN’e bağlı Tarım-Orman Çalışanla-rı Birliği Sendikası Nevşehir Temsilciliği 24

Ekim 2005 Tarihinde Üyelerine YİMPAŞ Restaurant ta iftar yemeği verdi.

İftar Yemeğine; Tarım İl Müdürü Ahmet SERTOĞ-LU, İl Müdür Yardımcısı Kenan ŞAHİN, Avanos İlçe Müdürü Ali ÇOPUR, Memur-Sen Nevşehir İl Temsilcisi Birol ÇALTA, Sağlık-Sen Temsilcisi Adem HATİPOĞ-

LU, Birlik-Haber-Sen Temsilcisi Ümit GÜMÜŞ, Eğitim-Bir-Sen Yönetim Kurulu Üyesi İlker AKBAŞ ,Toç Bir-Sen Temsilcisi Yavuz ARSLAN ile birlikte çok sayıda Sendika Üyesi YİMPAŞ Restaurant ta buluştu.

NEVŞEHİR

ÇANAKKALE TOÇ BİR-SEN’DEN İFTAR YEMEĞİ

Tarım Orman Çalışanları Birliği Sendikası (TOÇ BİR-SEN) Çanakkale İl Tem-silciliğinin Kervansaray Restaurantta düzenlediği iftar yemeğine bir çok da-

vetli katıldı.

İftar yemeğine, İl Özel İdare Genel Sekreteri, TOÇ BİR SEN Genel Teşkilatlanma Sekreteri, İl Çevre ve Orman Müdür Vekili, Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Park-lar Müdürü, Müdür Yardımcıları, Şube Müdürleri, Memur Sen İl Yönetimi, Siyasi Partilerin Temsilcileri, Basın mensupları ve Tarım ve Ormancılık iş kolunda bir çok

yönetici ve çalışan davetli yemekte buluştu. Yemeğe, sendikalı ya da sendikasız ayırımı yapılmadan, iş kolundaki tüm çalışanlar davet edildiği iftar yemeğinde TOÇ Bir Sen İl Temsilci Başkanı Mustafa GÜR ve Toç Bir -Sen Genel Teşkilat-lanma Sekreteri Tahsin SUDA konuşma yaptılar.

Mustafa Özkaya (TOÇ BİR-SEN Genel Sekreteri): Öncelikle Orman Genel Müdürlüğünde yapmış olduğunuz verimli ve sıra dışı çalışma-larınızdan dolayı sizleri kutluyor başarılarınızın devamını diliyoruz. OGM’ nin kurumlararası vergi sıralamasında 13.olmasından dolayı şahsınızda tüm teşkilatınızı tebrik ediyoruz.Bu konuda bilgi verir misiniz?

Osman Kahveci (OGM Genel Müdürü):Ülkemiz her alanda olduğu gibi ormancılık alanında da büyük bir gelişim ve değişim süre-ci yaşanıyor bu süreçte kamu kurumları yeniden yapılanıyor ve verimlilik ön plana geçiyor. OGM bu çerçevede yeniden yapılandırdık, motive ettik,alt yapı eksikliklerimizi büyük ölçüde giderdik, verimli orman işletmeciliği-mizin en önemli adımı olan orman-ların işletilmesi için mesafe aldık. Hiç bir işimizi aksatmadan orman işletmesinde Orman Genel Müdürlü-ğü Türkiye sıralamasında 13. oldu, Çankaya vergi birincisi oldu. Burada ki sonuç sadece benim bir sonucum değil bütün arkadaşlarımızın ekip ru-huyla gerçekleştirdiği bir faaliyettin so-nucudur. Üretimimizi arttırdık. Atıl durun da olan bir çok tesislerimizi özelleştirdik, alt yapımızı güçlendirdik, personelimizi mo-tive ettik bunun sonucunda böyle bir neticeye ulaştık. Bu başarı benim değil teşkilatımızın, tüm çalışanlarımızın başarısıdır.

Mustafa Özkaya(TOÇ BİR-SEN Genel Sekreteri): Sosyal tesis-ler ve eğitim kamplarının özelleştirilmesi kamuoyu ve kurum çalışanları tarafından diğer kurumlar tesisler özelleştirmediği için Orman Genel Mü-dürlüğü bu konuda çok acele davrandı şeklinde eleştiri yönetildi.Eleştirileri nasıl yorumluyorsunuz? Bu ihtiyaç nasıl karşılanacak?

Osman Kahveci(OGM Genel Müdürü):Hükümettin böyle bir programı vardı. Kamunun elindeki Eğitim ve Sosyal tesislerin özelleştirmesi acil eylem planında yer almıştı. Biz bu program çerçevesinde özleştirmeyi yaptık. Elimizde atıl va-ziyetteki Eğitim ve Sosyal tesisleri, kampların bir kısmını ki-raya verdik, bir kısmını hassas ve politik olan tesislerimiz de modernize ettik. Ankara’daki Eğitim tesisimizi, 4 yıldızlı otel seviyesine kadar yükselttik. Fethiye de ki tesisini aynı şe-kilde muhafaza ettik. Bursa ‘da kini de aynı şekilde muhafaza ettik. Yani bize önemli olan Eğitim ve Sosyal tesislerimizi de elimizde tuttuk. Bunları 4 yıldızlı otel seviyesine getirilecek şekilde kullanıyoruz. Şimdi bir sıkıntı personelimizin Eği-timini nerede yapacağımızdır. Bu konuda arkadaşlarımızın çok büyük tepkisi olmuştur. Ama biz bunları, bir çok eğitim seminerlerimizi 5 yıldızlı otellerde yaparak adaşları-mızı çok daha iyi bir ortamlarda eğitim vermeye başladık. Tesislerimizin bir çoğu derme-çatma barakalardan ibaretti. Buralarda çok sağlıklı dinlenme ve eğitim yoktu. Bunun yerine beş yıldızlı otelleri koyduk. Nitekim geçe yıl Antalya ‘da, Marmaris’te otellerde hizmet için eğitimlerimizi yap-

tık. Bazı arkadaşlarımız da eğitimlerimizi dinlenme gibi yaprak eşlerini ve çocuklarını getirdi. Biz artık

bu türdeki hizmetlerden devletin çekilmesini istiyoruz. Özel sektör bizden çok daha iyi ve

kaliteli yapıyor. Bizim arkadaşlarımızda derme-çatma yerlerde değil de 5 yıldızlı otellerde eğitim ve seminerler yaparak bu noksanlığı bu şekilde gideriyoruz. Önü-müzdeki ay bütçe görüşmeleri yapılacak. Bütçe görüşmelerinin de bir otelde ar-kadaşlarımız çok daha nezih ortamlarda yapıyoruz ki görevlerinde başarılı ol-sun. Bu tür yerler devlettin elinde değil de özel sektörde çok daha güzel hizmet verebilmektedir. Önemli olan teşkilatın önünü açabilmektir. Biz sadece kendi tesislerimizi kapatmadık bizden alınmış

olan bütün kurumların tesislerini kapat-mış bulunmaktayız. Mesela Devlet Plan-

lama Teşkilatının, Tarım bakanlığının, Milli Eğitim Bakanlığının, Devlet Su İşleri, kara

yolarının ormanda aldığı tesisler vardı onları da özelleştirdik.

Mustafa Özkaya (TOÇ BİR-SEN Genel Sekreteri):Orman Genel Müdürlüğünde görevde yükselme ve unvan değişikliği sı-

navı yönetmelikte değişiklik yapılarak geçişleri sınavsız yaptınız.Bu konuda çok taktir topladınız.Ancak 1 temmuz 2005 tarihi ile yönetmelik bir nevi eski haline döndü.İleriki yıllarda bu tür sınavsız geçişler yeniden yapılacak mı?

Osman Kahveci(OGM Genel Müdürü):Şimdi biz gerçekten geçen sene bir ilki yaptık. Hiç bir kamu kurumlarının yapma-dığı belki de yapmayı düşünmediği bir şeyi yaptık. Yönetmelik

Sizin İçin Sorduk Sizin İçin Cevaplandı Sizin İçin Yayınlıyoruz

ORMAN GENEL MÜDÜRÜ OSMAN KAHVECİ İLE RÖPORTAJ

Biz artık bu türdeki

hizmetlerden devletin çekilmesini istiyoruz.

Özel sektör bizden çok daha iyi ve kaliteli yapıyor. Bizim arkadaşlarımızda

derme-çatma yerlerde değil de 5 yıldızlı otellerde eğitim ve seminerler

yaparak bu noksanlığı bu şekilde

gideriyoruz.


|8|

değişikli ile mesleki unvanı olan kişilere kariyeri verdik. Bu süreç doldu. O zaman orman mühendisi bir çok arkadaşımızı çeşitli kurumlardan, memur olan, öğretmen olan, avukat olan bir çok arkadaşımızı bu şekilde mesleğe geçirdik. Hatta ben bu konuda soruşturma bile geçirdim. Medyada biraz bu-nun yanlışlığı konusunda aleyhimizde yayınlar oldu. Ama ben bunu meslektaşlarımızın lehine Teşkilatımızın açığına binaen yaptım.Atmışa yakın ciddi bir orman mühendisi açığımız var-dı. Arkadaşlarımız memur statüsünde kendi kurumumuzda bile bunlara yetki ve sorumluluk veremediğimiz arkadaşlara unvan değişikliği yaparak orman mühendisi yaptık. Bundan sonra kurs açılacak, sınav açılarak süreç devam edecek. Ama şu an en azından kendi kurumumuzda ben mühendisim memur unvanıyla çalışıyorum diyen personel kalmadı uygun görülen herkesin atamasını yaptık. Ufak tefek benim rahatsız-lığım olduysa da bu kararımdan rahatsız olmadım.

Mustafa Özkaya(TOÇ BİR-SEN Genel Sekreteri):Orman Genel Müdürlüğünde Orman İşletme şefi ve orman muhafaza memuru açığı nasıl giderilecek ?

Osman Kahveci(OGM Genel Müdürü): Bizim göreve geldi-ğimizde en büyük açığımız orman mühendisi açığı idi. İki kanatta personelimiz ciddi sıkıntı çekiyor. Orman mühendisi aldık İşletme Şefliğimiz doluluk oranımız %80 ‘lerin üzerin-de bu iyi bir rakam. Ama Türkiye ormanlarını ıslah etmek istiyorsa %100 doluluk oranı olması lazım. Çünkü şu anda %80 dolu ama kısa zamanda bu oran değişebiliyor. Önemli olan bir personel surkilasyonu sağlayabilmek, yani standart bir personel alımına geçmek lazım. Kadroların sabitleşmesi lazım her yıl ne kadar personel emekli olursa o yıl onun yerine dolduracak personel alınması lazım, yoksa orda boşluk oluşu-yorsa her yıl orman mühendisi alacak yapılanmaya gidiyoruz. Bu konunun görüşmelerini yapıyoruz sıkıntımız hatsafa da on altı binden altı binlere düştük buna rağmen maalesef mevcut memurları verimli kullanamıyoruz. Belli bölgelerde yığılmalar oluşmuş. Genel durumda böyledir. Orman muhafaza memur-larında da bazı bölgelerde yığılmalar oluyor . Bununda bir çok nedeni var, çeşitli nedenler üst üste bindiği zaman böyle bir sorun ortaya çıkıyor. Ormanları orman muhafaza memur-larının korumasından çok halkın korumasını sağlamalıyız. Ormanları kimden koruyacağız? insanlardan, insanlarımızın kültür seviyelerini artırırsak orman ve doğa bilinci gelişirse ormanlarımızı en büyük düşmanlarından korumamıza gerek kalmayacak. Biz belki de orman muhafaza memurlarımıza daha güzel bir isim vermeliyiz, onları teknik eleman düzeyin-de değerlendirmeliyiz. Dünya’nın hiçbir yerinde orman muha-faza memuru diye bir unvan yok, bu arkadaşları daha teknik bir seviyede değerlendirmek istiyoruz.

Mustafa Özkaya(TOÇ BİR-SEN Genel Sekreteri):Orman muha-faza memurlarının görev yönetmeliğinde ciddi değişiklikler yapılacak mı? Bu konu kamuoyuna orman muhafaza memurluğu kaldırılıyor gibi yansıdı.Bu konuya açıklık getirir misiniz?

Osman Kahveci(OGM Genel Müdürü): Orman Muhafaza Memurları teşkilatımızın en ücra köşelerine ulaşmış arkadaş-larımızdır. Türkiye ormanların kurumasında uzun bir süreç geçirdi. Bu işi önce orman jandarmasına bırakmıştı, onlardan sonra bir süreç geçirildi ve orman teşkilatı güçlü bir yapıya ulaştırıldı ve Türkiye’de orman muhafaza memurlarımızın eği-timi için özel okullarımız vardı, uzun süredir kapalı durumda. Şimdi bu okullarda yetişmiş olan arkadaşlarımızın bir çoğu da orman köylüsü idi ormancılığı yabancı olamayan kişiler-

di. Bu insanların vasıflı olanları taşradan bizatihi şeflerimiz seçiyorlardı, bunların verdiği referanslarla okullara alınıyor-du. Temelden orman köylüsü çocukları bu şekilde muhafaza memurları oluyordu. Bunları ormancılıkta kullanmada verimli neticeler alındı, çünkü bunlar ağacı ormanı tanıyorlar şimdi ise bu sistemden başka bir sisteme geçildi. Orman muhafaza memurları okulları kaldırıldı. MEB ve KPSS sistemine bağlı olarak yeni nesil aldıkları puanlara göre bu kadrolara giriyor-lar .Bunların bir çoğu ormana girmemiş kişiler, hatta bayan-lar bile var.Böylesi bir sisteme geçildi.Bir muhafaza memuru aldığımız zaman 300 tane KPSS sınavını kazanmış kişiler gönderiliyor, ama bu arkadaşlar geldiği zaman ya ormanları hiç görmemiş, orman köylüsü çocuğu değil,bunları da göreve gönderdiğimiz zamanda sızlanmalar başlıyor.Bizde verim ala-mıyoruz. Böyle bir sıkıntı var orman eğitimli hiç yok bunlarla bir çok teşkilatımız sıkıntı çekiyor bunları eğitime tabi tut-sakta yeterli kadar ormancı eğitimi veremiyoruz. Personele ihtiyacımız var ama istiyoruz ki verimli ve kaliteli olsun, bu memurlarımızın yerine Ülkemizde iki yıllık yüksek okullar açıldı. Acaba bu okullarda mezun olanları nasıl değerlendire-biliriz diye çalışma yapmaktayız, Yoksa önceki dönemlerde sıkıntı oluşur. Yeni yeni mezun vermeye başladılar. Orman muhafaza memurları açığını kapatmak için bu okulların eği-tim durumunu planlayabilirsek önümüzdeki süreçte daha iyi bir orman muhafaza memuru sistemine geçebiliriz. Bana göre bu sistemin ötesinde polisiye yöntemlerle de korumla yapı-lamaz. Türkiye bunu aşmalı Türkiye’nin ormanları koruma sistemini aşması gerekiyor. Bu bizim geri kamışlığımızın işa-retidir. Silahlı memurlarla ormanlarımızı koruyorsak bu bizim için iyi bir şey değildir. Politikamız şu: insanımızla sorunla-rımızı çözersek ormanı insandan korumuş oluruz, sosyal so-runları çözüldüğü yerler orman muhafaza memuruna ihtiyaç duyulmamakta bu sebeple orman muhafaza memurlarını tek-nik işlere yönelttik. Ormanlarımız kurumasında köylülerimizle işbirliği yaparsak kaynak ve insan ayırırsak ihtiyacımız kal-maz. Ormanların ıslah edilmesine mühendislerimiz yetmiyor, teknik elemanlarımıza ihtiyacımız vardır. Bunun onun içinde biraza daha bilgili teknik elemen vatandaşlarla iletişimi sağ-layacak kadrolara ihtiyacımız var, önümüzdeki süreçte orman muhafaza memurlarımızı bu teknik kadrolara yönlendirecek çalışma yapmaktayız.

Mustafa Özkaya (TOÇ BİR-SEN Genel Sekreteri):Orman muhafaza memurlarının resmi elbiselerinin kalitesinin yükseltilmesi ve tasarımının çağ-daş hale getirilmesi için herhangi bir çalışmanız var mı ?Osman Kahveci(OGM Ge-nel Müdürü): Geçen yıl Orman Muhafaza Memuru 25 arkadaşlarımızı orman kurtarma timi olarak eğit-tik. Onlara da farklı bir do-nanım kazandırdık. Orman muhafaza memurlarının kullandıkları şu anki elbi-seleri orman çalışmalarında çok rahat bir elbise değil, bu açıdan talimat verdik. Yeni modeller üzerinde ça-lışılıyor. Belli bir mesafede

Orman muhafaza memurluğunu kaldırmıyoruz. Orman muhafaza memurlarını teknik bir seviyeye çıkarmalıyız. Şefin yardımcısı gibi. Bundan sonra orman muhafaza memurları orman fakültelerinin 2 yıllık yüksek okullarından mezun arkadaşlardan seçilmeli.


|9|

alındı. Değişen çağa göre daha modern ve kullanışlı donanıma sahip olunması gerekiyor, hem kumaş kalitesi, hem de renk bakımından çok daha şık olabilecek elbiseler düşünüyoruz.Mustafa Özkaya(TOÇ BİR-SEN Genel Sekreteri):Kurumda dak-tilo kullanılmıyor. En küçük birimde bile bilgisayar kullanılıyor. Daktilograf, katip-mutemet, ambar memuru, veznedar, haberleşme memuru vs. TOÇ BİR-SEN olarak memurlarımızın tamamına veri hazırlama ve bilgisayar işletmeni kadrosu verilmesini talep ediyor ve bunu çok önemsiyoruz. Bu konudaki çalışmalarınızı anlatır mısınız? (Geniş bilgi için: [email protected])Osman Kahveci(OGM Genel Müdürü):Artık daktilo yazma dönemi bitti. Şimdi herkeste bilgisayar var talimat verdik olabildiğince bilgisayar kadrosu aldık. Diğer kadroları da değiştirme çalışmalarına başladık, bilgisayar kadrosu alıyo-ruz daktilo dönemi bitti. Şimdi herkes bilgisayar kullanıyor, Bilgisayarla çalışan bütün memurlarımıza bilgisayar işletmeni kadrosu verebilmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Mustafa Özkaya(TOÇ BİR-SEN Genel Sekreteri):Orman genel Müdürlüğü orman yangınları ile mücadele konusundaki son yıllardaki per-formansı nedir?Osman Kahveci(OGM Genel Müdürü):Yaz mevsimiyle birlik-te Türkiye’nin gündemine orman yangınları oturur.şuan yan-gın tehlikesini en az olduğu dönemdir bizim teşkilat çok köklü bir teşkilattır. Uzun bir geleneği var. Uzun yıllar bu mücadele kara gücüne dayanmıştır. Son yıl da bu stratejiye hava ekibi eklenmiştir, işçinin mücadele etkili zayıf gaz maskesi yok , sayı yetersiz kullanamayan eğitim eksik-liği var bu yıl işçilere eldiven, gaz mas-kesi, yanmaz battaniye en modern bir şekilde AB standartların uygun seviyeye getirdik, fakat bazı işçilerimizde yaşlan-masında performansları düşmüştür hava gücünü çok etkin bir şekilde kullandık Yangın ihbarına anında helikopteri kal-dırdık, donanımı ile birlikte yangına gön-derdik.Kara ekibinin ulaşamadığı yangınlara hava da 5-10 dakikada ulaşarak hızlı müdahaleyi gerçekleştirdik.Bir yangı-na on helikopter ile gittik dört yerde büyük yangın oldu bun-ların video görüntülerini aldık.Ne zaman helikopter ne zaman girmiş ve ne kadar çıkmış onu gördük.Amaç hızlı ve etkin mücadele ile yangının belini kırdıktan sonra yapıyoruz.heli-kopterlerimizi anında görev yerine geri çekiyoruz. Bu bir sa-vaş taktiğidir. Her zaman rizokolar vardır. Bu sene çok şükür son yirmi yılın en alt seviyesindedir.Yangın olayında büyük konuşmayız.Çünkü yangın olayı doğal bir felakettir.Ne zaman ve nasıl çıkacağı belli olmuyor.Şunu da söyleyebiliriz ki Tür-kiye bölgesinde başarılı bir ülkedir.Bilgi ve teknolojiye sahibiz komşu ülkelere yardım edecekte gücümüz var. Mustafa Özkaya(TOÇ BİR-SEN Genel Sekreteri):Orman Genel Müdürlüğünün en büyük sorunu mülkiyet sorunudur.Orman kadastro çalış-malarını ne zaman bitirmeyi planlıyorsunuz?Osman Kahveci (OGM Genel Müdürü): Orman kadastrosu önemli sorunlarımızdan bir tanesidir. Bizi çok meşgul eden, sıkıntı veren, vatandaşla devletin arasındaki kavga bizi çok cid-di bir şekilde üzüyor, vatandaş haklı, orman mevzuatına ba-kıyoruz biz haklıyız.1937’den beri bu sorun çözümlenmemiş. Henüz ormanlarımızın sınırı belirlenmemiş herkes bunu çöz-meye çalışmış. Kadastro komisyonları kurulmuş 150’ye kadar komisyonlar oluşturulmuş ama her nedense kadastro komis-yonları ikinci sınıf insan muamelesi görmüş.Yaptıkları işlerle

ilgilenilmemiş hesap sorulmamıştır.Yanlış çalışmalar oluşmuş vatandaşın devlete, devletinde vatandaşa hakkı geçmiş, arzu edilen neticeye maalesef varılmamıştır.Her genel müdür gibi bizim de önümüze bu sorun konuldu en zor bölgeler kaldı.Bu konuda tapu ve Orman Kadastroları ayrı ayrı yapılıyor. Birbir-lerininkini de kabul etmiyorlar. Sonuç itibari ile çalışmaların %50 sini tapu kadastro kabul etmemiş. Biz Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü ile görüştük. Denildi ki bu görev bizim göre-vimiz değil tek elden yapılmalı ve yürütülmelidir. Biz artı yarım kalmış işlerimizi yeni alanları Tapu Kadastro ile birlikte yürütü-yoruz. Biz sadece Tapu Kadastronun komisyonlarının ormancı üye veriyoruz bizim dışımızda gelişmesini istedik.Protokollerini yaptık geçen yıla kadar yılda maksimum 750 olmuş.Biz bir milyon hektar alanı kadastro yaptık.Bu yıl 4000 köyde yapılı-yor bazı sorunlu bölgelerde var.Oralarda çalışma imkanı doğar-sa bir iki yıl içerisinde tapu kadastro ile bu sorunu çözeceğiz. Tescili edilmemiş yerlerin tescilini yapacaklarMustafa Özkaya (TOÇ BİR-SEN Genel Sekreteri): Kadastro komisyonu üyelerine harcırah yerine tazminat verilmektedir.ayrıca büyük şehirlerde çalışan orman muhafaza memurlarının 49.madde tazminatları ödenmemektedir.Bu konuda neler yapmayı düşünüyorsunuz ?Osman Kahveci (OGM Genel Müdürü): Bu yıl 49 madde ile ilgili sorun oluşmadı. Kadastro komisyonlarında çalışan arka-daşlarımızın harcırah konusu bazı yerlerde oluştu. Maliye Bakanlığıyla görüşüp bu sorunu çözdük .

Mustafa Özkaya(TOÇ BİR-SEN Genel Sekreteri):Orman Genel Müdürlüğünün özellik-le rehabilitasyon, silvikültürel ve diğer çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz? Osman Kahveci (OGM Genel Müdürü): Aslında ana görevlerimizde biride Türkiye Ormanlarını Koruma Türkiye Ormanlarını neye karşı koruyoruz.. açma, yerleşme, yangın, böcek gibi en ciddi sorunlarımız-dan bir tanesi yangınlarla mücadelelerde helikopter temini piyasadan temin edi-

yoruz. Bulmakta zorlanıyoruz. Bunu helikopter alam kararı ile çözdük. Önümüzde illerde Türkiye de orman yangını müca-delesinde kendi filosunu kuracak 2. si ormanlarını işletmek ekip ve kadrosunu iyi yetiştirmek ve bilinçlendirmek alt yapı ile bunları donatmak gerekir. Ormanları işletirken elimizde 10 milyon hektar verimli orman var. Bunların iyi bakımını yaparak, iyileştirerek maksimum verim elde etmek gerekir. Geçen yıl maksimum fayda sağladık. Şu an zirveye çıkmış değiliz . Tırmanmaya devam ediyoruz. Biz 1 milyonun üzerin-de sahanın teknik müdahalesini yaptık. Bu rakam son 10-15 yıllarının ortalamasının çok üzerinde. Gerekli olan her yerde teknik müdahaleler yaptık. Ormanlarımızın bozulma dere-celeri çok farklı bunları rehabilite etme programları aldık. Bütün hızımızla ormanlarımızı rehabilite ederek maksimum seviyeleri hedefledik. Bu çalışmalarımız devam ediyor. He-defimiz 50.000-100.000 değil 300.000 hektarlık program-larla bunu gerçekleştirmek. 5 milyar tohumu helikopterlerle toroslara ektik. Ciddi oranda başarılı olduk. 200.000 hektar-lık rehabilitasyon çalışması bu yıl başlattık. Meşe alanlarını rehabilite edeceğiz. 3 yılda klasik eski geleneksel ağaçlan-dırmadan vazgeçiyoruz. Biraz daha rehabilitasyon ormancılık çalışması başlatıyoruz.Mustafa Özkaya(TOÇ BİR-SEN Genel Sekreteri): Çok teşekkür ederiz.Osman Kahveci (OGM Genel Müdürü): Böyle bir fırsatı verdi-ğiniz için bende teşekkür ederim.


|10|

ABSTRACT

People need forest and forestry ecosystems in terms of wood products, non-wood products, and residential and rec-reational purposes. In addition our forests are characterized by having outstanding diversity of both plant and animal spe-cies. Those areas are particularly sensitive to changes. But potential ecological carrying capasity of those lands remain relatively stabel. To enable woodland areas to enjoy a posi-tive evolution, both in quality and in area, we need to know how people find out the contribution of forest cover to their life and what risks threaten forests. In this paper, functions of the forest cover in planet are explained in brief in Turkish.

Key Words: Ecology , contribution of forests, man and nature.

1- GİRİŞ

Ülkemiz orman varlığı bakımından pek zengin değildir. 20.7 milyon hektar olan orman varlığımız ülke yüzölçümü-nün ancak % 26’sını kaplamakta. Orman rejimi kapsamın-daki bu alanın sadece 10.5 milyon hektarı verimli, üretken durumda (yaklaşık yarısı). Bu olumsuzluğun yanı sıra top-raklarımızın % 86’sında hafiften, çok şiddetli dereceye kadar etkili olan “erozyon illeti” (ANONİM, 2001, s. 5), toprakla-rımızın hastalığını derinleştiriyor. Bu durumda aşağıdaki can alıcı soruyu kendimize soralım:

Orman Varlığımız İhmal Edilebilir mi? HAYIR!!!

Çünkü ormanlar, birçoğumuzun farkında olmadığı, veya zamanla unuttuğu çok çeşitli işlevleri yerine getirirler. Bu fay-da demetinden bir tutam; aşağıda sunulmuştur:

2- ORMAN EKOSİSTEMİNİN ÇEVRE ve İNSANLARA SUNDUĞU BAZI FAYDALAR

1) Orman varlığı, canlı olan, yaşayan her varlığın özü, kaynağı olan suyun niteliklerini iyileştirir, temizler. Meselâ ormanla çevrili bir barajın suyunda, 1 cm3’de 76 mikrop-bakteri sayılmış iken, bu sayı tarım sahaları ya da çayırla çevrili bir barajın suyunda 4400’e kadar yükselmektedir (ANONİM, 1998, s. 7). Ormanlar, “faydalanılabilir su üretim merkezleri”dir.

2) “Toprağın yeşili tükenmesin diye yağan yağmur ve karı” düzene koyar! Yani suyun freni, kilidi, ormanlardır! Ormanlar, yaşama muhitlerinin “su dengesi” üzerinde çok olumlu etkilere sahiptir! Yağışların sebeb olduğu yüzey akışı-

nı azaltır, toprağın akmasını, aşınımını en aza indirir, bunlara bağlı olarak yağmurun yüzey akışı ile “gem”siz akışının önü-ne geçer ve toprağın alt katmanlarına (ANONİM, 1998, s. 6) inişini hızlandırır ve artırır.

3) Ormanlar yüzeysel akışı kesinlikle azaltır! Bir anlam-da ormanlar, “sakin su”yun “azgın sel”e, sağanak yağmurun afete dönüşmesine engel olur, onu “rahmet” niteliğinde tutar. Sözgelimi; yağışın “çıplak alan”da % 56’sı yüzeysel akışa ge-çerken, “çayırla kaplı alan”da % 36’sı, “ormanlık alanda ise yalnızca % 18’si yüzeysel akışa geçmektedir (ÇEPEL, 1993, s. 99; ANONİM, 1998, s. 6).

4) Ormanlar, toprağın muhafızıdır, onu korur! Bu bul-guya ulaşılan bir çalışmada, üzerindeki “maki” örtüsü kaldı-rılmış bir sahadan yüzeysel akışla taşınan toprak miktarının, “maki” örtüsü” kaldırılmamış, korunmuş olan sahadan 125 kat daha fazla olduğu ortaya konmuştur (ANONİM, 1998, s. 8). Yapılan bir araştırmada; bir meşe ormanındaki dere yılda iki ton toprak taşırken, meşe ormanı kesildikten sonra dere-nin taşıdığı toprak miktarı 200 tona ulaşmış, (YURDAER, 2003, s. 14) yüz kat artmıştır.

5) Orman örtüsünü oluşturan alt ve üst tabakadaki bit-ki türleri; toprağı ıslah eder. Humusça toprağı zenginleştirir, fiziki bünyesini iyileştirip, su geçirme kapasitesini arttırarak olumlu etkilerde bulunur. Orman toprağında bakteri faaliyeti artar, fosfor ve azot içeriği yükselir (ÇEPEL, 1995).

6) Ormanlar yağışı artırır! Aynı koşullara sahip ormanlık ve ormansız alanlar dikkate alınarak, eski Sovyetler Birliğin-de yapılan araştırma sonuçlarına göre; ormanlık alanda yağış miktarı ormansız step bölgesinden % 50 daha yüksek bulun-muştur (ANONİM, 1998, s. 6; ÇEPEL, 1995, s. 204-205).

7) Ormanlar, havadaki nem oranını artırır! Mesela bir meşe ağacı ortalama olarak günde 570 litre suyu, ortalama ola-rak ise herhangi bir ağaç yılda 20 ton suyu kökleriyle topraktan alıp atmosfere vererek havadaki nem oranını yükseltir (ÇAĞLAR, 1992, s. 16-17’ye atfen ANONİM, 1998, s. 6). Havanın nisbî nemi arttıkça atmosferin buharlaştırma gücü azalır.

8) Ormanlar, kumul hareketlerini durdurur! Verimli tarım arazilerini kumulların istila etmesini önler! (ANONİM, ?, s. 20).

9) Afrika’dan, yılda akarsularla deniz ve göllere taşınan toprak miktarı yılda sadece 540 milyon ton iken bu miktar Türkiye’de 500 milyon ton, Avrupa’da 320 milyon tondur (GÜNAY, 1993, s. 30-31).

ORMANLARIN ÇEVRE ve İNSANA SUNDUĞU BAZI FAYDALAR “Some essential ecological functions of the our forests over nature and man”

Derleyen: Dr. Said DAĞDAŞ

1 Bu makale, “Ormanların Ekolojik İşlevlerinden Bir Demet” başlığı ile 2003 yılında Orman ve Ekonomi dergisinde yayımlanmış makalenin güncel-leştirilmiş nüshasıdır.2 Orman Yüksek Mühendisi, DPT/Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü, Yücetepe / Ankara, e-posta: [email protected] Ekoloji; canlılar ile çevreleri arasındaki karşılıklı etki ve ilişkileri inceleyen bir bilim dalıdır (ÇEPEL, 1995, s. 6).4 “İnkar edenler, göklerle yer bitişik bir halde iken, bizim onları birbirinden kopardığımızı ve herşeyi sudan yarattığımızı görüp düşünmediler mi? Yine de inanmazlar mı?„ (KUR’ÂN-I KERÎM, 1993, Enbiya Sûresi, 30. ayeti kerime, s. 323).5 Bu konuyu vurgulayan bir şiirin ilk dörtlüğü aşağıdadır: Ormandır toprağın gözü, Kolu, kanadı, suru, Suyu içtikçe içer, Kandırır toprağı.


|11|

devamı gelecek sayıda

Anadoluda ki üyelerimizi ziyaret etmek ,onla-rın görüş eleştiri,öneri ve isteklerini dinlemek ve bir nevi Anadolu ile bire bir diyalog kurmak ve kucaklaşmak üzere ben deniz Tahsin Suda, Ge-nel Sekreterimiz M.Özkaya ve Genel Mali Sekre-terimiz Ramazan Boyalı beylerle birlikte sabah namazıyla yola çıkıyoruz.

Yol güzergahımız üzerindeki İl,İlçe ve Belde-lere uğruyoruz. İkindi vakti sonrası Yozgat’a yak-laşıyoruz önümüzde selektör yaparak gitmeye çalışan, ancak gidemeyen bir araç! Kaptanımız Genel sekreter Mustafa bey aracımızı sağa çeke-rek gidemeyen araçtaki şahıslarlarla diyalog ku-ruyor arkadaşlar araçlarındaki problemin bir ön-ceki istasyondan aldıkları yakıtın sebep olduğu teşhisini koyuyorlar.TOÇ BİR-SEN Genel Merkez Yöneticileri olduğumuzu söylüyoruz, arkadaşla-rın yüzünde bir tebessüm kendilerinin öğretmen olduklarını ve Eğitim Bir Sen üyesi olduklarını söylüyorlar.

Bizim kaptan şoförümüz onları aracına geçi-yor bir öğretmen arkadaşı bizim arabaya alıyoruz biraz zorda olsa Yozgat’a beş km kala bir istas-yona varıyoruz.arkadaşlarla vedalaşıyoruz.İstika-met Sivas geç vakit Sivas a varıyoruz.Arkadaşlar başta Sivas il temsilci başkanımı Ender Muham-met Gümüş olmak üzere bizi bekliyorlar, duygu-lanıyoruz ve arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz.Kısa sohbetten sonra dinlenmeye çekiliyoruz.

Ertesi gün Tarım, Çevre ve Orman iş kolunda çalışan üyelerimizi ve tüm memur arkadaşları-mızı bizzat çalışma ortamlarında ziyaret ederek onları düşüncelerini eleştirilerini ve önerilerini alıyoruz. Bu görüşmelerde tahminlerin ötesinde sıkı dostluklar gelişiyor. Akşam Sivas Memur Sen de toplantı yapıyoruz Sivas Memur Sen ai-lesinin gayretli ve fedakar çalışmalarını dinliyo-ruz.neredeyse tüm iş kollarında birincilik Memur Sen de bundan mutluluk duyuyoruz. Vakit geç ancak zamanımız sınırlı olduğu için Sivas’ın ta-rihi mekanlarını yatsı dan sonra geziyoruz. Arka cephesi yıkılmış olsa da yıllara meydan okuyan ihtişamıyla ayakta duran Çifte minareli medrese, hemen karşısında insanlara hizmeti en üst nok-tada sunmak için yapılmış şifa medresesi yine hemen yakınında Buruciye medresesi Ecdadımı-za şükran duyuyor ve fatihalar gönderiyoruz.

Sabah arkadaşlarımızın bu olmadı en kısa zamanda yine bekleriz samimi isteklerine te-şekkür ederek vedalaşıyoruz doğu istikametinde devam ediyoruz. Bu arada diğer illere göre Sivas il ve ilçelerinde tarım bakanlığına ait tesislerin yenilendiği hemen fark ediliyor.

Yolumuz üzeri Hafik, Zara ve İmranlı ilçele-rine uğruyoruz. Uğradığımız ilçelerdeki amir ve memur arkadaşlarımızın misafirperverlikleri en üst seviyede arkadaşlara teşekkür ediyoruz ba-şarılı çalışmalarını anlatıyorlar memnun oluyo-

Adım Adım AnadoluGenel Merkez Yönetim Kurulu Üyeleri Adım adım

Anadolu programına başladı. Türkiye’yi karış karış dolaşarak üyelerimizin ve kamu çalışanlarının so-runlarını ve sıkıntılarını yerinde incelemek amacı ile Çankırı, Kastamonu, Sinop, Sivas, Erzincan, Erzu-rum, Kars, Ardahan, Ağrı, K.Maraş, Mardin, Diyar-bakır, Ş.Urfa, Gaziantep, Osmaniye, Adana, Antal-ya, Mersin, Konya, Isparta, Denizli, Kütahya, İzmir, Manisa, Bursa, Çanakkale, Çorum, Karabük, Bolu, Aksaray, Samsun, Ordu, Giresun, Amasya İllerini zi-yaret ettiler.

Kastamonu’da orman muhafaza memurları ile birlikte

Kastamonu İl Çevre ve Orman Müdürü ve Kastamonu milletvekili ile birlikte

Ayancık Orman İşletme Müdürlüğü personeli ile Çevre ve Orman tazminatı tartışıldı.

Bozkurt Orman İşletme Müdürlüğü personeli ile toplantı.

Genel Başkan Günay KAYA Denizli’de bilimsel bir konferans verdi.

Osmaniye ilinde çalışanların sıkıntıları tartışıldı.

Derleyen: Tahsin SUDA


|12|

ruz. Akşam üzeri Refahiye ye varıyoruz. Orman İşletme ve İlçe Tarımdaki memur arkadaşlarla sohbet ediyoruz. Çalışma şartlarının zorluğuna rağmen memur sayısının azlığı dikkat çekiyor. Biz “istikamet doğu” devam ediyoruz Erzincan da il temsilci başkanımız genç delikanlı Musa Sağırlı bizi karşılıyor. Musa Bey enerji dolu bir insan bu kadar enerjiyi herhalde yetiştirdiği arı-lardan alıyor. Ertesi gün iş kolumuza bağlı tüm kurumları ziyaret ediyoruz. Ziyaretlerde bazen tatlı sert tartışmalar oluyor. Ancak ziyaretimizden gerek üyelerimiz gerek tüm memur arkadaşlar büyük memnuniyet duyduklarını ifade ediyorlar. Memur-Sen in azimli başkanı Temel Beyle tanı-şıyoruz, çalışmalarımıza Temel Bey de katılıyor. Akşam küçük bir kaza geçiren Tarım il Müdür yardımcısını evinde ziyaret ediyoruz. Memnuni-yetlerini dile getiriyorlar. Benim için asıl sürpriz liseden arkadaşlarla görüşüyoruz ve yıllar sonra çok güzel duygular yaşıyoruz.

Erzincan ovada kurulu güzel bir şehir dep-remler sonucu yer değiştirse de cadde ve sokak-ları bir birini doksan derece ile kesiyor düzenli ve evlerinin çoğu bahçeli ve yeşillikler içinde. Er-zincan otogarının hemen ilerisinde yapılmış olan Erzincan’ın meşhur Evliyalarından Terzi Baba Hazretlerinin isminin verildiği Terzi Baba Cami dikkat çekiyor. İlginç bir mimarisi var. Selçuklu mimarisi ile günümüz mimarisi birleştirilerek çok güzel bir eser ortaya konmuş. Caminin içi çok geniş ve ferah.

Ertesi gün sabahın ilk ışıkları ile birlikte “is-tikamet doğu” devam ediyoruz sabah saat yedi otuz Tercan da çorba içip İlçe tarım müdürlüğü nü ziyaret ediyoruz Çalışan arkadaşlar Sendika Genel Merkez Yöneticilerinin kendilerini ziyaret etmesinden ve onların görüş ve eleştirilerini din-lemesinden çok memnun oluyor ve duygulanı-yorlar. Öğlen yemeği için ısrar ediyorlar. Zama-nımızın kısıtlı olduğunu, saat 10 da Erzurum’da olmamız gerektiğini söylüyor ve müsaade istiyo-ruz. Aşkale yolumuz üzeri Aşkale ye uğruyoruz arkadaşları ziyaret ettikten sonra birazda acele ederek Erzurum’a yöneliyoruz.

Saat 10 da Erzurum Memur Sen in yeni bi-nasının açılışı var. Zamanında yetişiyoruz. Tam bir şölen havası var. Açılışa Milletvekilleri, Bele-diye Başkanları ve siyasi partilerin il başkanları da katılıyor. Törende Genel Sekreterimiz M.Öz-kaya kısa bir konuşma yapıyor ve açılışı yapı-lan yeni binanın hayırlı hizmetlere vesile olması temennisinde bulunuyor. Açılış sonrası binayı geziyoruz. Üç katlı tüm sendikaların ayrı ayrı odaları, toplantı salonları ve güzel bir lokali var. Lokalde Milletvekilleri ve diğer siyasilerle sivil-leşme ve sendikalar ilgili sohbet ediyoruz ve hü-kümetin bu konuda yeterli adımları atmadığını, sivil toplum kuruluşlarının demokrasinin olmaz-sa olmazları olduğunu söylüyoruz.

Devam edecek…

Çorum’da üyelerimize Genel Başkan tarafından sendikacılık konusunda seminer verildi.

Oltu Orman İşletme Müdürlüğü’nü ziyaret

Ardahan Tarım İl Müdürlüğü’nü ziyaret

Diyarbakır’da üyelerimizle istişare toplantısı

Urfa’da geleneksel sıra gecesi düzenlendi

Gaziantep’te memurların sorunları dinlendi

Adana İl Teşkilatı ile toplantı İzmir’de iş kolumuzdaki bütün kurumlar ziyaret edildi


|13|


|14|

ZİYARETLER ZİYARETLER ZİYARETLER ZİYARETLER ZİYARET

Sayın; Mustafa İslamoğlu Ankara Tarım İl Müdürü

Tarım ve köyişleri Bakanlı-ğında tecrübesi ve birikimi ile pozitif imajla tanınan, kuru-mun bir çok biriminde idare-ci olarak görev yapmış sayın İslamoğlu’nun Ankara Tarımı-nada büyük hizmetler yapa-cağından eminiz. Toç Bir-Sen ailesi olarak İSLAMOĞLU’na yeni görevinde üstün başarılar diliyoruz.

Tarımsal Kalkınma Vakfı (TAKVA) Yönetim Kurulu Sendikamızı ziyaret etti

Müsteşar Yardımcısı Vedat Mirmahmutoğulları’na ziyaret

TMO Genel Müdür Yardımcısı Şükrü Yıldız’ı makamında ziyaret ettik

Et Balık Kurumu Genel Müdürü Hasan Atagün’e hayırlı olsun ziyaretinde bulunduk


|15|

Memur Sen genel başkanı Ahmet AKSU ve yönetim kurulu üyele-ri ile Toç Bir Sen Genel başkanı Günay KAYA ve Yönetim Kurulu üyelerinin katıldığı çalışma top-lantısı düzenlendi. Toplantıda Toç Bir Sen’in son durumunun ele alınarak değerlendirmelerde bulunuldu. Toplantı sonunda bir konuşma yapan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet AKSU Toç Bir Sen in 2006 yılında yetkiyi alması için elinden geleni yapa-cağını ifade etti.

MEMUR-SEN İLE TOPLANTI

Ulaştırma Memur-Sen’e DestekUlaştırma Memur-Sen tarafından Ankara Gar’da yapılan basın açıklamasına Toç Bir-Sen olarak destek verdik. Ulaştırma Memur-Sen Genel Başkanı tarafından yapılan basın açıklamasında KİT’ler içersinde en düşük maaşla en ağır koşullarda görev yapan demiryolu personelinin ücret skalasının ayarlanması konusunda çalışanları bir yıl bo-yunca %3’e mahkum ettiğini belirtti. TCDD çalışanlarını sorumsuzca imza atarak zor duruma düşüren yetkili sen-dika da protesto edildi.

GENİŞLETİLMİŞ BAŞKANLAR KURULU TOPLANTISI YAPILDI Memur-Sen konfederasyonuna bağlı tüm sendikaların yö-netim kurullarının katıldığı başkanlar kurulu toplantısı yapıldı. Kurulda 2005 toplu görüşme, kamu reformu yasa taslağı, ma-halli idareler yasa taslağı, disiplin affı ve kamu çalışanlarının bir çok sorunları ve çözüm yolları ele alınarak 2006 için ortak eylem kararı çıktı. Ayrıca yetkiye yakın olan TOÇ BİR-SEN, BEM-BİR-SEN, BÜRO MEMUR-SEN, ULAŞTIRMA MEMUR-SEN sendikalarına ortak destek kararı alınarak MEMUR-SEN İl Başkanlıklarına bir genelge ile duyuruldu.

TOÇ BİR-SEN TOPLU GÖRÜŞMELERE

RENK VERDİHer yıl olduğu gibi Toplu Görüşmede stand açan Memur-Sen,sıhhıyede toplu sözleşme ça-dırı açtı. Toç Bir-Sen olarak Tarım-Orman-Çevre çalışanlarının sorunları, sıkıntıları ve taleplerini kamuoyuna duyurmak için nöbet tuttuk.

FAALİYETLERİMİZ FAALİYETLERİMİZ FAALİYETLERİMİZ DİSİPLİN AFFI TOÇ BİR-SEN, Meclis gündeminin 54. sırasında yer alan ve yaklaşık 24 bin memuru ilgilendiren disiplin affının bir an önce çıkarılmasını istiyor. Memur-Sen, Başbakanlık ve TBMM’ye tasarının öne alınması için dilekçe verdi Hükümet ile memur sendikaları arasında 2004-2005 yılları arasın-da yapılan toplu görüşmelerin mutabakat metinlerinde yer alan di-siplin affının bir an önce çıkarılması isteniyor. Memurlar daha fazla bekletilmeden bu sözün yerine getirilmesini bekliyor. Hükümet de disiplin affının getirilmesi için kanun tasarısı hazırladı. Ancak tasarı bugüne kadar Meclis’ten çıkmadı. Memurlar, Meclis gündeminin 54. sırasında yer alan ve 24 bin memuru ilgilendiren disiplin affının acil olarak çıkarılması taleplerini her platformda dile getiriyor ve özellikle sendikalara bu yönde yoğun taleplerde bulunuyorlar. BAŞBAKANLIK VE MECLİS’E DİLEKÇE Memurların bu taleplerini dikkate alan Memur-Sen, Başbakanlığa ve Türkiye Büyük Millet Meclis Başkanlığı’na bir dilekçey-le başvurarak, tasarının öne alınmasını istedi. MEMUR-SEN’DEN 2006’DA EYLEM SİNYALİMemur-Sen Genel Başkanı Ahmet Aksu, hü-kümetin bu yıl içinde disiplin affıyla ilgili ya-sanın çıkarılması için memura söz verdiğini hatırlatarak, bu sözün yerine getirilmemesi durumunda yasal haklarını kullanacaklarını söyledi. 99’DAN SONRAKİ SUÇLARI KAPSIYOR Meclis gündeminde bekleyen disiplin affına ilişkin tasarı, 1999 yılından sonraki disiplin suçlarını kapsıyor. Bu konuda en son çıkan afla 23 Nisan 1999 yılından önceki tüm disip-lin suçları af olmuştu.

HARCIRAH Memur-Sen Konfederasyonunun ve Toç Bir-Sen’in gündeme taşıdığı ve sürekli olarak takip ettiği bir konu daha memurlar lehine sonuçlandı. Anayasa Mahkeme-si’nin, kendi istekleriyle atanmaları halinde memurlara har-cırah ödenmeyeceğini öngören yasa hükmünü iptal kararı Resmi Gazete’de yayımlandı.Anayasa Mahkemesi’nin, yurtiçinde veya yurtdışındaki bir göreve kendi istekleriyle atanmaları halinde devlet memurla-rına harcırah ödenmeyeceğini öngören yasa hükmünü iptal kararı Resmi Gazete’de yayımlandı. Anayasa Mahkemesi’nin kararının gerekçesinde, nakil işlemi sonucunda görev yeri değişen kamu görevlilerinin maddi açıdan belli bir külfetle karşı karşıya kalmaları ve külfetin kamu hizmetinin yürütül-

mesinden kaynaklanması nedeniyle, kamu görevlilerinin isteklerine dayalı olarak nakledilmiş bile olsalar

söz konusu külfetin kamu kurumunca karşı-lanmasını gerektirdiği belirtildi.

DÖNER SERMAYE KANUNUNDA TOÇ BİR-SEN’İN İSTEDİĞİ OLDU

Tarım ve köyişleri Bakanlığının döner ser-maye konulu komisyon çalışmalarına kamu

çalışanlarının sesi ve hak arayıcısı olan TOÇ BİR-SEN olarak sadece biz katıldık. Diğer sen-

dikalar katılım göstermedi.Ayrıca döner sermaye saymanlarının trilyonluk imzalar atmasına rağmen ha-

len bir çoğu tedviren veya vekaleten yürüttükleri ,bunlara kadrolarının verilmesi de Bakana iletildi. Yaptığımız yoğun çalışma ve temaslarımız sonucu döner sermaye konusunda her ne kadar birileri sahiplense de mutlu sona ulaştık.Kurum personeline ödenen döner sermaye miktarı 2005 yılı Büt-çe Kanunu ile kısıtlanmıştı. Bunlar; “969 sayılı Tarım ve Köyişleri Bakanlığının 867 ve 170 Sayılı Kanunlara Tabi İşletmeler Dışın-da Kalan Taşra Kuruluşlarına Döner Sermaye Verilmesi Hakkında Kanun” ve “2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Ku-rumu Kanunu”na göre döner sermaye verilen personeldir.

TOÇ BİR-SEN’DEN DEPREM MAĞDURLARINA DESTEKGüney Asya’da meydana gelen ve merkez üssü Pakistan’ın İsla-mabad yakınları olan 7.6 şiddetindeki deprem nedeniyle hayatla-rını kaybeden, Pakistan, Hindistan ve Afganistan halkına yardım kampanyası başlattık. Ankara Altınpark Kültür Merkezi’nde dü-zenlenen “Pakistan’a Yardım Gecesi”ne sponsor olan Toç Bir-Sen Pakistan’daki kardeşlerimizin acılarını az da olsa dindirmek için maddi ve manevi destek için elinden geleni yaptı. Toç Bir-Sen’in düzenlemiş olduğu yardım kampanyası halen devam etmektedir.

GEÇMİŞ OLSUNSendikamız Çorum üyelerinden Talip Özdemir rahatsızlanmıştır.

Sendikamız Diyarbakır üyelerinden Hacı Kaya İlten trafik kazası geçirmiştir.Sendikamız Adana üyelerinden Çukurova Tarımsal Araştırma Enstitüsünde görevli Ayşe Işık rahatsızlığı nedeniyle ameliyat olmuştur.

Sendikamız K.maraş üyelerinden Fatma Kuloğlu’nun eşi rahatsızlanmıştır.Üyelerimize TOÇ BİR-SEN Ailesi olarak geçmiş olsun dileklerimizi iletiriz.

BAŞSAĞLIĞISendikamızın Genel Teşkilatlanma Sekreteri Tahsin Suda’nın yeğeni vefat etmiştir.

Sendikamız Çankırı üyelerinden Cahit Doğan vefat etmiştir.Sendikamız Diyarbakır üyelerinden Hacı Kaya İlten’in kızı Gülseri İlten trafik kazasında vefat etmiştir.

Sendikamızın Şanlıurfa üyelerinden TMO’da çalışan Mahir İpeksever vefat etmiştir.Diyarbakır TMO’da çalışan üyemiz Fabli Tekeş’in yeğeni vefat etmiştir.Kendilerine Cenab-ı Allah’tan rahmet, ailesine sabr-ı celil niyaz ederiz.

TOÇ BİR-SEN Ailesi

HAYIRLI OLSUNÜyelerimizden Ömer Faruk Bal TEDGEM Genel Müdür Yardımcısı olmuştur.

Üyelerimizden Sadi Demirci Yayın Dairesi Başkanı olmuştur.Bültenimiz yayın kurulu üyelerinden Dr. Ahmet İpek Giresun Orman Bölge Müdürü olmuştur.

Diyarbakır Tarım İl Müdür Yardımcısı Zübeyir Türk Diyarbakır Güneydoğu Tar. Arş. Ens. Müdürü olmuştur.Bursa üyelerimizden Mehmet Kaya Sivas İl Müdürü olmuştur.

Nurettin Kıyas Bingöl Tarım İl Müdür Yardımcısı olmuştur.Toç Bir-Sen Bingöl İl Başkanı Ali Becene Bingöl Tarım İl Müdürlüğüne İ.M.İ. şube müdürü olmuştur.

Yeni görevlerinin hayırlı olmasını temenni eder, başarılarının devamını dileriz.

ÜYE

LER

İMİZ

DEN


|16|

BASINDA TOÇ BİR-SEN

Yol uzunBaşarıya ulaşmak içinZorlu bir mücadele sizi bekliyor.

Bu uzun ve zorlu mücadeleyi kazanmak içinYola doğru sendika ile çıkmalısınız.

Hak ve taleplerin çözümünde sizlere akılcı çözümler sunanGüvenilir bir ekibin desteği ile asla yarı yolda kalmazsınız

Başarıya giden yoldaTesadüflere yer yoktur

Yeterince azimli olabilirsinizAncak başarıya ulaşabilmek içinGüçlü bir sivil toplum kuruluşunun desteğiniHer zaman yanınızda bulmalısınız

İyi bir ekip Her zaman kazandırır

Her başarının arkasındaCanla başla çalışarak hedefe ulaştıranGizli kahramanlar vardır

Hedefe ulaşmak içinYeterince hızlı olmak yetmeyebilirZamanı da doğru kullanmak gerekir

BAŞARI :Bizimle yola çıkanlar bunu çok iyi bilir TOÇ BİR-SEN

Daima ileri

bülten oca.2006

Documents