budama fizyolojisi mahsul budaması pılmış kontrol ... budama.pdf · zeytin ağacının gelişme...

2
Budama fizyolojisi Zeytin ağacının gelişme periyodu içinde üç devre vardır. Hızlı bir gelişmenin olduğu gençlik devre- sinde kök sisteminin etkisi yaprak sisteminin et- kisine göre daha baskındır. Fakat bu dengesizlik çatı geliştikçe azalır. Uygun bir budamayla yaprak faaliyetlerinin artması sağlanarak şekil budaması yapılır. Kök ve yaprak faaliyetleri dengelendiğin- de verimlilik ve gelişme sürekli olur. Herhangi bir sebeple bu iki fonksiyon arasında dengesizlik meydana gelirse meyvelenme ve ge- lişme faaliyetleri artık normal yapılamaz. Yaprak/ kök oranı düşerse obur dallar artar (Munoz, P.M. 1989). Eğer kök faaliyetleri yaprağa üstün gelir- se ağacın odun aksamı artar, yaprak faaliyetleri köklere üstün gelirse ağaç meyveye yatar. Pratik olarak denilebilir ki kökler odunu yani vejatatif aksamı yapraklar meyveyi teşkil eder (Usanmaz,D ve Çavuşoğlu, A.1991). Ağaç tacının gelişmiş yaprak-kök ve yaprak-odun oranının dengeye ulaştığı devre verimlilik devre- sidir. Ağaç üzerinde her yıl birbirine baskın şekil- de meyve verimi ve vejatatif gelişme görülür. Bu devredeki budama bu dengelerin devamına yönelik olacak şekilde ve oburları azaltmaya yö- nelik olarak yapılır. Obur dallar anormal bir du- raklama veya özsu dolaşımında bir sıkıntı sonu- cunda özsu birikiminin fazla olduğu kısımlarda gelişen kuvvetli sürgünlerdir. Obur dallar hızlı bir şekilde gelişir ilk yılda 1,5 metreye kadar ulaşabi- lir. Boğum araları geniş olan obur dalların birkaç sene dallanması artıkça, beslenmesi geriledikçe ve gelişme yavaşladıkça ürüne yatarlar (Renaud, P.A. 1950). Budamalar ile yaprak/odun ve yaprak/kök oranlarının bozul- ması durumunda ağacın bu oranları dengelemek için çaba sarfetmesi sonucunda verimin düşme- si kaçınılmazdır. Çünkü ağaç budama öncesi taç Dünyada ekonomik olarak 38 ülkede zeytin üretimi yapılmaktadır. Ülkemiz İspanya, İtal- ya ve Yunanistan’dan sonra yaklaşık 177 mil- yon ağaç varlığıyla 4. sırada yer almaktadır. Anavatanı Anadolu olan zeytin tipik bir akde- niz bitkisidir. Ülkemiz ekonomisinde önemli tarımsal ürünler içerisinde yer almaktadır. Türkiye”nin 81 ilinin 36 sında zeytin üretimi yapılmaktadır. Zeytinyağına ve salamuraya işlenebilmesi nedeniyle tarıma dayalı sanayi sektörünün ve ihracat sektörünün de önemli ürünlerindendir. Budama Ağaçlara belirli bir şekil vererek düzgün ve kuvvetli bir taç oluşturmak, kaliteli verimi elde etmek amacıyla dal gelişimini teşvik ederek veya engelleyerek verim çağında uzun süre kalmalarını sağlayıp daha kaliteli ve düzenli ürün vermeleri için ağacın bir kısmının veya tü- münün yapısını düzenlemek amacıyla ağaçlara uygulanan cerrahi işlemler bütünüdür. Zeytinde budama kültürel uygulamalar içinde hasattan sonra en maliyetli uygulamadır. Bu- dama hasattan sonra zeytin var yılına girerken sert yok yılına girerken hafif şekilde yapılma- lıdır. Budama yapıldıktan sonraki yıl ürünü arttırıcı değil sürekli uygulandığında verimi dengeleyici bir uygulamadır. Aynı zamanda sofralık olarak değerlendirilen çeşitlerde mey- ve seyreltici etkisi olacağından tane iriliğini ar- tırmaya yönelik olarak da uygulanır. Budama ehli kişiler tarafından uygun şekilde yapılmalı ve budama ağacın yaşam evresine uymalıdır. Budama aletleri hastalık risklerini en aza in- dirmek için dezenfekte edilerek yapılmalı ve gerektiğinde yazın (dal kanserli ağaçlarda) budama yapılmalıdır. Budama hem alternan- sı azaltabildiği için yok yılında ürün miktarını artıracak hem de hastalık ve zararlı mücadele- sinde kullanılan bir yöntem olduğu için verim artışı ve kalitesi sağlayacaktır. hacmine ulaşmak için su ve besin maddelerini yeni sürgünlerin gelişimine harcayacaktır. Fiz- yolojik denge oluştuktan sonra ağaçlardaki bu- dama işlemi yalnızca ana ve yardımcı dalların devamını sağlayan yıllık sürgünlere uygulan- malıdır (Yılmaz, M.1994). Hayat faaliyetlerinin yavaşladığı yaşlılık devresinde ise gelişme zayıf ve meyve verimi düzensizdir. Ağacın taç den- gesi bozulmuş, odun kısmı artmış, yapraklan- ma azalmış verim gittikçe karlı olmayacak se- viyeye düşmüştür. Bu devrede ağacı yenilemek için ağacın durumuna göre farklı budamalar uygulayarak ağaçlar gençleştirilmelidir. Yukar- da ki bilgiler ışığında gençlik döneminde kök faaliyeti daima yaprak faaliyetinden üstündür. Verim döneminde kök faaliyetleri yapraktan büyük ise ağacın odun yapısı artar, kök faali- yetleri yaprakla eşdeğer ise gelişme ve meyve- lenme normal, kök faaliyetleri yapraktan küçük ise ağaç fazlasıyla meyve yüklenir (Renaud P.A. 1950). Budama yaparken denge organlarının ve fonk- siyonlarının dikkate alınarak işe başlamadan önce bölgenin iklim şartlarını ve ağacın bir önceki yıl verimini hesaba katarak budamayı yapmak veya geciktirmek gibi konulara önce- lik vermek gerekip gerekmediğine karar verilmelidir. (Donno, G. 1971). Budanmayan ağaçların fizyolojik ömrü uzun, fakat ekonomik ömrü kısadır (Yılmaz, M. 1994). Zeytin ağacının hayatında farklı yaşam devreleri olduğunu be- lirtmiştik, ilk 6 yıl verimsiz yıldır. 8. yıldan sonra dal ve kök açısından büyüme periyodu başlar ve ürün düzenli olarak artış gösterir. 36. yıldan 150. yıla kadar dönem olgunluk ve tam verim çağıdır. 150 yıldan sonara verim azalır ve yaş- lanma periyodu başlar. Bu periyotların ayrımı şartlara göre değişiklik gösterebilir (Canözer, Ö. Ve Özahçı, E. 1988). Mahsul Budaması Bu budamanın esası yaprak/kök ve yaprak/ odun faaliyetleri yönünden dengeye ulaşmış, meyve verimleri yüksek olan ağaçların den- gelerinin muhafaza etmeye yönelik olmalıdır. Mahsul budamasında ağaç içerisinde bulunan obur dalların alınması en önemli unsurdur. Ta- cın içerisinde bulunan obur dalların gelişme- lerine izin verilmemelidir bunlar çıktıkları dal üzerinde dik bulunduklarından ve gövdeye ya- kın olduklarından çabuk büyürler ve bulun- dukları dalı zayıf düşürürler (Kantar, M. 1964). Budama ile meyve tutumundan sonra normal meyveli filizleri koruyup az yaprak çok meyve bulunan küçük sürgünleri kesmek yararlı olur. Böylece bir kısım meyveyi atarak ağaçların bir miktar sürgün yapması teşvik edilerek yok yı- lında da ürün alması sağlanıp periyodisite azal- tılmaya çalışılır. Ağaç verim döneminde yüksek yaprak odun oranına sahiptir. Bu dönemde ya- pılacak budamalar taç içerisindeki ışıklanmayı artırmaya yönelik olmalıdır. Böylece ağacın verimli periyodu uzayacaktır. Meyve verimi en fazla ağacın dış kısmında meydana gelmektedir. Bu olay ışığın en fazla dış kısımlara temas etmesinden dolayı bu kısımlardaki verimin diğer kısımlara göre daha fazla olduğunu göster- mektedir. Ağacın tepesini açarak iç taraflarda meyve teşekkülünü sağlamaya çalışmanın gereği yoktur. Bu ağacın doğal gelişimine aykırı bir olaydır. Ağaçlar normal büyüklüklerine eriştiklerinde her tarafı iyi güneş ışığı alıyorsa budama ile daha fazla gelişmeleri engellenmelidir (Hartman T.H. 1971). Gövde ve dallara doğrudan gelen güneş ışınları yanmaya ve erken yaşlanmaya sebep olur bundan dolayı dalların gölgede tutulmasını sağlamak ve mümkün olduğunca iyi ışıklanan bol miktarda yaprağı muhafaza etmek gerekir. Aşırı ağaç hacmi, ışıklanma yetersizliği ve top- raktaki suyun aşırı ve hızlı tüketilmesi sonucu ürünün kalitesi ve verim düzensizliği ile miktarı olumsuz etkilenir. Mahsül budamasında ağacın C/N oranının dikkate alınması gerekir. Kök kısmıyla mineral besin maddelerinin alınıp yeşil aksamın karbonhidrat özümlemesi yapması için ağaçlardaki dengenin korunması gerekir ve bu dengenin korunması mahsul budamasıyla mümkündür (Uluskan, A. 1988). Budama yaparken ağaç üzerinde tırnak bı- rakmak veya dalı çok dipten kesmekten ka- çınılmalıdır. Dalı dipten kesmek gövde iletim demetlerine zarar verebilir( özellikle floem) ve tırnak bırakmak ise ağacın dalı kurtarmak için aşırı enerji sarf etmesine neden olacaktır. Ayrıca zararlanmalar ilk olarak tırnak bırakılan yerlerde meydana gelebilecektir. Floemin zarar görmesi organik bileşiklerin taşınmasında so- runlara neden olacaktır. Bazı araştırmacılara göre iyi şekillendirilmiş uy- gun bir yağış sistemi olan veya sulanan zeytin- liklerde mahsul budaması üç yılda bir yapılabi- lir (Munoz, P.M. 1989). Her yıl budama toprağın normal vejatasyon ve meyve verimine yeterli olduğu durumlarda yapılabilir (Renaud, P.A. 1950). İyi ortalama yağış alan ve geniş dikim yoğunluğuna sahip iyi bakım şartlarındaki zey- tinliklerde budamalar arası zaman uzatılabilir. Çeşitli aralıklarla yapılan budama denemele- rinde iki yılda bir yapılan budamanın diğerle- rine oranla daha yüksek meyve olgunlaşması elde edilmiştir. Ancak her yıl yapılan budama ağaç başına verimi en fazla artıran uygulama olmuştur (Çavuşoğlu, A. 1991). Zeytin ağaçla- rına her yıl yapılan hafif budama dolu yılına gi- rerken meyve sayısının azaltılmasından ötürü iki, üç ve altı yıllık budamalara göre ortalama en yüksek ürün sağlar (Çakır, M. ve Çavuşoğlu, A. 1980). Ayrıca budamanın üç veya daha fazla yılda bir yapılması budayıcının iş yükünü artı- racağından ekonomik değildir. Kimi araştı- rıcılara göre üretimde pozitif etkilerle beraber iş yükünden tasarruf etmek için, makine ve elle budamayı üç yıllık döngüler halinde uygulaya- rak ilerde kurulacak zeytin bahçelerinin yö- netiminden maliyet etkin bir seçenek haline getirilebilir (Camerini, F. Et all.1999). 20 yıllık bir diğer çalışmada her yıl düzenli budama ya- pılmış kontrol bahçelerine göre periyo- disite daha az görülmüştür. Tek gövdeli sistem sadece yaşlı ağaçları canlan- dırıp elverişli hale getirmekle kalmamış aynı zamanda bahçe işlerini azaltarak en az masrafla budama yapılmasını sağ- lamıştır (Gucci, R. Et all. 2001). 10 yıllık budama denemesi sonucunda budama sonrası sürgün büyümeleri aşırı oranda ve hızlı bir şekilde artmış ve et/çekir- dek oranı iyileşmiş, yağ oranı artmış, erken olgunlaşma ve yüksek verimlilik meydana gelmiştir (Metzidakis, I. 2002) 5 yıllık budama denemesinde az, yoğun kesim ve orta düzeyde budama dene- meleri yapılmış ve orta budama yapılan ağaçlardaki zeytinyağı verimleri yoğun budama yapılan ağaçlardaki meyve yağ veriminde %22,57 ve kontrolden %15,46 daha fazla bulunmuştur. Böylece orta düzeyde yapılan budamaların mey- ve yağ miktarını artırdığı görülmektedir. Ayrıca budama yapılan zeytin ağaç- larından elde edilen meyvelerin tane ağırlığı ve hacmi kontrole göre %4,38 ve %6,37 arasında daha yüksek olduğu be- lirlenmiştir. (Dursun,Ö. ve ark.2016) Zeytin ağacı dışarıdan müdahale olma- dan hem iyi bir ürün verip hem de sonra- ki yılın sürgünlerini oluşturamaz, suyun ve bitki besin elementlerinin sınırlı oluşu her iki olayın birlikte oluşmasına izin ver- mez. Bundan dolayı periyodisite belirgin bir şekilde ortaya çıkar buna pazarlama güçlüğü de eklenince üretici kendini bir çıkmazın içinde bulur (Elant H. 1988) bunu engellemek için mahsul budaması yapmak gereklidir. Şekil 1. Güneşin yanında sönük kaldığı ağaç Şekil 2. Zeytin çiçeği Şekil 3. Tek gövde üç ana dal Şekil 4. Yanlış budama sonucu yaprak odun dengesi bozulmuş Şekil 5. Yaprak güneşte, odun gölgede kalmalı Şekil 7. Alınması gereken obur dallar Şekil 9. Tek gövde ve uygun sayıda ana dallar, kuvvetli iskelet yapısı Şekil 10. Budama öncesi Şekil 6. Yaşlanmış zeytin ağaç gövdesi Şekil 8 a. Doğru kesim b.Yanlış kesim c.Yanlış kesim

Upload: others

Post on 16-Sep-2019

17 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Budama fizyolojisi

Zeytin ağacının gelişme periyodu içinde üç devre vardır. Hızlı bir gelişmenin olduğu gençlik devre-sinde kök sisteminin etkisi yaprak sisteminin et-kisine göre daha baskındır. Fakat bu dengesizlik çatı geliştikçe azalır. Uygun bir budamayla yaprak faaliyetlerinin artması sağlanarak şekil budaması yapılır. Kök ve yaprak faaliyetleri dengelendiğin-de verimlilik ve gelişme sürekli olur.

Herhangi bir sebeple bu iki fonksiyon arasında dengesizlik meydana gelirse meyvelenme ve ge-lişme faaliyetleri artık normal yapılamaz. Yaprak/kök oranı düşerse obur dallar artar (Munoz, P.M. 1989). Eğer kök faaliyetleri yaprağa üstün gelir-se ağacın odun aksamı artar, yaprak faaliyetleri köklere üstün gelirse ağaç meyveye yatar. Pratik olarak denilebilir ki kökler odunu yani vejatatif aksamı yapraklar meyveyi teşkil eder (Usanmaz,D ve Çavuşoğlu, A.1991).

Ağaç tacının gelişmiş yaprak-kök ve yaprak-odun oranının dengeye ulaştığı devre verimlilik devre-sidir. Ağaç üzerinde her yıl birbirine baskın şekil-de meyve verimi ve vejatatif gelişme görülür.

Bu devredeki budama bu dengelerin devamına yönelik olacak şekilde ve oburları azaltmaya yö-nelik olarak yapılır. Obur dallar anormal bir du-raklama veya özsu dolaşımında bir sıkıntı sonu-cunda özsu birikiminin fazla olduğu kısımlarda gelişen kuvvetli sürgünlerdir. Obur dallar hızlı bir şekilde gelişir ilk yılda 1,5 metreye kadar ulaşabi-lir. Boğum araları geniş olan obur dalların birkaç sene dallanması artıkça, beslenmesi geriledikçe ve gelişme yavaşladıkça ürüne yatarlar (Renaud, P.A. 1950). Budamalar

ile yaprak/odun ve yaprak/kök oranlarının bozul-ması durumunda ağacın bu oranları dengelemek için çaba sarfetmesi sonucunda verimin düşme-si kaçınılmazdır. Çünkü ağaç budama öncesi taç

Dünyada ekonomik olarak 38 ülkede zeytin üretimi yapılmaktadır. Ülkemiz İspanya, İtal-ya ve Yunanistan’dan sonra yaklaşık 177 mil-yon ağaç varlığıyla 4. sırada yer almaktadır. Anavatanı Anadolu olan zeytin tipik bir akde-niz bitkisidir. Ülkemiz ekonomisinde önemli tarımsal ürünler içerisinde yer almaktadır. Türkiye”nin 81 ilinin 36 sında zeytin üretimi yapılmaktadır. Zeytinyağına ve salamuraya işlenebilmesi nedeniyle tarıma dayalı sanayi sektörünün ve ihracat sektörünün de önemli ürünlerindendir.

Budama

Ağaçlara belirli bir şekil vererek düzgün ve kuvvetli bir taç oluşturmak, kaliteli verimi elde etmek amacıyla dal gelişimini teşvik ederek veya engelleyerek verim çağında uzun süre kalmalarını sağlayıp daha kaliteli ve düzenli ürün vermeleri için ağacın bir kısmının veya tü-münün yapısını düzenlemek amacıyla ağaçlara uygulanan cerrahi işlemler bütünüdür.

Zeytinde budama kültürel uygulamalar içinde hasattan sonra en maliyetli uygulamadır. Bu-dama hasattan sonra zeytin var yılına girerken sert yok yılına girerken hafif şekilde yapılma-lıdır. Budama yapıldıktan sonraki yıl ürünü arttırıcı değil sürekli uygulandığında verimi dengeleyici bir uygulamadır. Aynı zamanda sofralık olarak değerlendirilen çeşitlerde mey-ve seyreltici etkisi olacağından tane iriliğini ar-tırmaya yönelik olarak da uygulanır. Budama ehli kişiler tarafından uygun şekilde yapılmalı ve budama ağacın yaşam evresine uymalıdır.

Budama aletleri hastalık risklerini en aza in-dirmek için dezenfekte edilerek yapılmalı ve gerektiğinde yazın (dal kanserli ağaçlarda) budama yapılmalıdır. Budama hem alternan-sı azaltabildiği için yok yılında ürün miktarını artıracak hem de hastalık ve zararlı mücadele-sinde kullanılan bir yöntem olduğu için verim artışı ve kalitesi sağlayacaktır.

hacmine ulaşmak için su ve besin maddelerini yeni sürgünlerin gelişimine harcayacaktır. Fiz-yolojik denge oluştuktan sonra ağaçlardaki bu-dama işlemi yalnızca ana ve yardımcı dalların devamını sağlayan yıllık sürgünlere uygulan-malıdır (Yılmaz, M.1994). Hayat faaliyetlerinin yavaşladığı yaşlılık devresinde ise gelişme zayıf ve meyve verimi düzensizdir. Ağacın taç den-gesi bozulmuş, odun kısmı artmış, yapraklan-ma azalmış verim gittikçe karlı olmayacak se-viyeye düşmüştür. Bu devrede ağacı yenilemek için ağacın durumuna göre farklı budamalar uygulayarak ağaçlar gençleştirilmelidir. Yukar-da ki bilgiler ışığında gençlik döneminde kök faaliyeti daima yaprak faaliyetinden üstündür. Verim döneminde kök faaliyetleri yapraktan büyük ise ağacın odun yapısı artar, kök faali-yetleri yaprakla eşdeğer ise gelişme ve meyve-lenme normal, kök faaliyetleri yapraktan küçük ise ağaç fazlasıyla meyve yüklenir (Renaud P.A. 1950).

Budama yaparken denge organlarının ve fonk-siyonlarının dikkate alınarak işe başlamadan

önce bölgenin iklim şartlarını ve ağacın bir önceki yıl verimini hesaba katarak budamayı yapmak veya geciktirmek gibi konulara önce-lik vermek gerekip gerekmediğine karar verilmelidir. (Donno, G. 1971). Budanmayan ağaçların fizyolojik ömrü uzun, fakat ekonomik ömrü kısadır (Yılmaz, M. 1994). Zeytin ağacının hayatında farklı yaşam devreleri olduğunu be-lirtmiştik, ilk 6 yıl verimsiz yıldır. 8. yıldan sonra dal ve kök açısından büyüme periyodu başlar ve ürün düzenli olarak artış gösterir. 36. yıldan 150. yıla kadar dönem olgunluk ve tam verim çağıdır. 150 yıldan sonara verim azalır ve yaş-lanma periyodu başlar. Bu periyotların ayrımı şartlara göre değişiklik gösterebilir (Canözer, Ö. Ve Özahçı, E. 1988).

Mahsul Budaması

Bu budamanın esası yaprak/kök ve yaprak/odun faaliyetleri yönünden dengeye ulaşmış, meyve verimleri yüksek olan ağaçların den-gelerinin muhafaza etmeye yönelik olmalıdır. Mahsul budamasında ağaç içerisinde bulunan obur dalların alınması en önemli unsurdur. Ta-cın içerisinde bulunan obur dalların gelişme-lerine izin verilmemelidir bunlar çıktıkları dal üzerinde dik bulunduklarından ve gövdeye ya-kın olduklarından çabuk büyürler ve bulun-dukları dalı zayıf düşürürler (Kantar, M. 1964).

Budama ile meyve tutumundan sonra normal meyveli filizleri koruyup az yaprak çok meyve bulunan küçük sürgünleri kesmek yararlı olur. Böylece bir kısım meyveyi atarak ağaçların bir miktar sürgün yapması teşvik edilerek yok yı-lında da ürün alması sağlanıp periyodisite azal-tılmaya çalışılır. Ağaç verim döneminde yüksek yaprak odun oranına sahiptir. Bu dönemde ya-pılacak budamalar taç içerisindeki ışıklanmayı artırmaya yönelik olmalıdır. Böylece ağacın verimli periyodu uzayacaktır. Meyve verimi en fazla ağacın dış kısmında meydana gelmektedir. Bu olay ışığın en fazla dış kısımlara temas etmesinden dolayı bu kısımlardaki verimin diğer kısımlara göre daha fazla olduğunu göster-mektedir.

Ağacın tepesini açarak iç taraflarda meyve teşekkülünü sağlamaya çalışmanın gereği yoktur. Bu ağacın doğal gelişimine aykırı bir olaydır. Ağaçlar normal büyüklüklerine eriştiklerinde her tarafı iyi güneş ışığı alıyorsa budama ile daha fazla gelişmeleri engellenmelidir (Hartman T.H. 1971).

Gövde ve dallara doğrudan gelen güneş ışınları yanmaya ve erken yaşlanmaya sebep olur bundan dolayı dalların gölgede tutulmasını sağlamak ve mümkün olduğunca iyi ışıklanan bol miktarda yaprağı muhafaza etmek gerekir. Aşırı ağaç hacmi, ışıklanma yetersizliği ve top-raktaki suyun aşırı ve hızlı tüketilmesi sonucu ürünün kalitesi ve verim düzensizliği ile miktarı olumsuz etkilenir.

Mahsül budamasında ağacın C/N oranının dikkate alınması gerekir. Kök kısmıyla mineral besin maddelerinin alınıp yeşil aksamın karbonhidrat özümlemesi yapması için ağaçlardaki dengenin korunması gerekir ve bu dengenin korunması mahsul budamasıyla mümkündür (Uluskan, A. 1988).

Budama yaparken ağaç üzerinde tırnak bı-rakmak veya dalı çok dipten kesmekten ka-çınılmalıdır. Dalı dipten kesmek gövde iletim demetlerine zarar verebilir( özellikle floem) ve tırnak bırakmak ise ağacın dalı kurtarmak için aşırı enerji sarf etmesine neden olacaktır. Ayrıca zararlanmalar ilk olarak tırnak bırakılan yerlerde meydana gelebilecektir. Floemin zarar görmesi organik bileşiklerin taşınmasında so-runlara neden olacaktır.

Bazı araştırmacılara göre iyi şekillendirilmiş uy-gun bir yağış sistemi olan veya sulanan zeytin-liklerde mahsul budaması üç yılda bir yapılabi-lir (Munoz, P.M. 1989). Her yıl budama toprağın normal vejatasyon ve meyve verimine yeterli olduğu durumlarda yapılabilir (Renaud, P.A. 1950). İyi ortalama yağış alan ve geniş dikim yoğunluğuna sahip iyi bakım şartlarındaki zey-tinliklerde budamalar arası zaman uzatılabilir.

Çeşitli aralıklarla yapılan budama denemele-rinde iki yılda bir yapılan budamanın diğerle-rine oranla daha yüksek meyve olgunlaşması elde edilmiştir. Ancak her yıl yapılan budama ağaç başına verimi en fazla artıran uygulama olmuştur (Çavuşoğlu, A. 1991). Zeytin ağaçla-rına her yıl yapılan hafif budama dolu yılına gi-rerken meyve sayısının azaltılmasından ötürü iki, üç ve altı yıllık budamalara göre ortalama en yüksek ürün sağlar (Çakır, M. ve Çavuşoğlu, A. 1980). Ayrıca budamanın üç veya daha fazla yılda bir yapılması budayıcının iş yükünü artı-racağından ekonomik değildir. Kimi araştı-rıcılara göre üretimde pozitif etkilerle beraber iş yükünden tasarruf etmek için, makine ve elle budamayı üç yıllık döngüler halinde uygulaya-rak ilerde kurulacak zeytin bahçelerinin yö-netiminden maliyet etkin bir seçenek haline getirilebilir (Camerini, F. Et all.1999). 20 yıllık bir diğer çalışmada her yıl düzenli budama ya-

pılmış kontrol bahçelerine göre periyo-disite daha az görülmüştür. Tek gövdeli sistem sadece yaşlı ağaçları canlan-dırıp elverişli hale getirmekle kalmamış aynı zamanda bahçe işlerini azaltarak en az masrafla budama yapılmasını sağ-lamıştır (Gucci, R. Et all. 2001). 10 yıllık budama denemesi sonucunda budama sonrası sürgün büyümeleri aşırı oranda ve hızlı bir şekilde artmış ve et/çekir-dek oranı iyileşmiş, yağ oranı artmış, erken olgunlaşma ve yüksek verimlilik meydana gelmiştir (Metzidakis, I. 2002) 5 yıllık budama denemesinde az, yoğun kesim ve orta düzeyde budama dene-meleri yapılmış ve orta budama yapılan ağaçlardaki zeytinyağı verimleri yoğun budama yapılan ağaçlardaki meyve yağ veriminde %22,57 ve kontrolden %15,46 daha fazla bulunmuştur. Böylece orta düzeyde yapılan budamaların mey-ve yağ miktarını artırdığı görülmektedir. Ayrıca budama yapılan zeytin ağaç-larından elde edilen meyvelerin tane ağırlığı ve hacmi kontrole göre %4,38 ve %6,37 arasında daha yüksek olduğu be-lirlenmiştir. (Dursun,Ö. ve ark.2016)

Zeytin ağacı dışarıdan müdahale olma-dan hem iyi bir ürün verip hem de sonra-ki yılın sürgünlerini oluşturamaz, suyun ve bitki besin elementlerinin sınırlı oluşu her iki olayın birlikte oluşmasına izin ver-mez. Bundan dolayı periyodisite belirgin bir şekilde ortaya çıkar buna pazarlama güçlüğü de eklenince üretici kendini bir çıkmazın içinde bulur (Elant H. 1988) bunu engellemek için mahsul budaması yapmak gereklidir.

Şekil 1. Güneşin yanında sönük kaldığı ağaç

Şekil 2. Zeytin çiçeği

Şekil 3. Tek gövde üç ana dal

Şekil 4. Yanlış budama sonucu yaprak odun dengesi bozulmuş

Şekil 5. Yaprak güneşte, odun gölgede kalmalı Şekil 7. Alınması gereken obur dallar

Şekil 9. Tek gövde ve uygun sayıda ana dallar, kuvvetli iskelet yapısı

Şekil 10. Budama öncesiŞekil 6. Yaşlanmış zeytin ağaç gövdesi

Şekil 8 a. Doğru kesim

b.Yanlış kesim

c.Yanlış kesim

Dal kanseri ile bulaşık bahçelerde budama bu et-menin yayılmamasını önlemek için yazın tatbik edilmelidir.

Her budama uygulamasından sonra ağaçlar ba-kırlı preperatlarla ilaçlanmalıdır. Hastalık ve za-rarlılar açısından da değerlendirildiğin de ise bu-dama yapılmayan ağaçlarda çalılaşmalar görülür, ağaç fungus ve böceklerin barınağı haline gelir. Kültürel uygulamalar arasında budama bunu ön-lediği ve birçok hastalık ve zararlıyla mücadele edilebildiği için zeytin yetiştiriciliği için vazgeçil-mezdir. Tüm teknik talimatlarda hastalık ve zararlı kontrolü için kültürel önlemlerin başında budama gelmektedir. Budama ile ağaç yeterli hava ve ışık aldığı için (halkalı leke, zeytin dal kanseri ve verti-cillium solgunluğu hastalıkları açısından) hastalık ve (Kara koşnil, kabuklu bit, pamuklu bit, zeytin sineği zararlıları açısından) zararlı ile mücadelede en uygun uygulamadır. Ayrıca budama yapılmış ağaçlarda diğer kültürel uygulama maliyetleri de azalarak ekonomik giderleri en aza indirmektedir.(Dursun. Ö ve ark.2014)

Sonuç

Zeytin ağacında budamanın fizyolojik ve morfolojik olarak meydana getirdiği değişiklikler tamamen en fazla verimin en ucuz şekilde elde edileceğine yönelik olarak yapılmasını sağla-malıdır. Yapılacak yanlış budama uygulamalarıyla ağacı zorlayarak fizyolojik dengeyi bozmak ağacın kısa sürede verimden düşerek yaşlanmasına neden olacaktır. Uygun şekil budama-larıyla iskelet oluşumunu güçlendirmek, mahsül budamalarıyla ağacın uzun süre verimde kalmasını sağlamak ve yenileme budamalarıyla ağacı gençleştirerek birim alanda en üst se-viyede genç ve sağlıklı ağaçlar elde ederek ürün miktarını artırmak en temel amaçtır. Yapılan budama uygulamaları göstermiştir ki bu kültürel uygulamanın ağacın tüm yaşam dönemi içerisinde en iyi sonucun alınabilmesi için diğer uygulamalar ( sulama, toprak işleme, ilaçla-ma vb.) ile birlikte yürütülmesi en iyi sonucu verecektir.

Kaynaklar:DURSUN. Ö., 2015. Zeytinde Budamanın Verime Etkisi. GAP VII. Tarım Kongresi 28 Nisan-01 Mayıs Şanlıurfa

DURSUN. Ö., 2014.Tarım Türk Dergisi,.Zeytinde Verim Artırıcı İşlemler,izmir.

DURSUN Ö., ÖZALTAŞ M., 2010 Pruning Of Olive. Zeytin ve Zeytinyağı Sektörü Ortak Akıl Ve Güçbirliği Toplantıları Sonuç Bildirgesi. Mardin.

ZEYTİN YETİŞTİRİCİLİĞİ KİTABI, 2006. Zeytincilik Araştırma Enstitüsü, İzmir

TÜRKİYE ZEYTİN ÇEŞİT KATALOĞU, 2015. Zeytincilik Araştırma Enstitüsü ISBN:978-605-9175-04-3, İzmir.

ZEYTİN KİTABI.2009. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Yayın Dairesi Başkanlığı,Y AYÇEP. Ankara

DURSUN. Ö., KILIÇ. G.Ö., ÇAVDAR. E.,2014 Zeytin Hastalık ve Zararlıları Üzerine Budamanın Etkileri, IV Ulusal Zeytin Öğren-ci Kongresi, 28-30 mayıs 2014 Selçuk Üniv. Konya.

ABDULLAH A., AHMET Y.G.,2011. Zeytin Entegre Mücadele Teknik Talimatı,Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı TAGEM Bitki Sağlığı Araştırmaları Daire Başkanlığı Ankara

VAROL N.,ERTEN L.,TURANLI T. 2009. Zeytin.Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Teşkilatlanma ve Desteklenme Genel Müdürlüğü Yayın Dairesi Başkanlığı YAYÇEP Ankara.

TOMBESİ A., TOMBESİ S. 2007.Production Techiniques in Olive Growing, Olive Pruning And Training ,Peruqia,İtaly. IOC Printed in Spain

ARI O., ÇEÇEN K., 1961. Zeytin Ağacı Kanseri ve Bunula Mücadelede Budama ve Gübreleme Esasları. Ege Üniversitesi Mat-baası İzmir.

ÖNCÜER C.,DURMUŞOĞLU E. 2008. Tarımsal Zararlılarla Savaş Yöntemleri ve İlaçları,Adnan Menderes Üniversitesi Yayın-ları No:28 6.baskı Aydın.

MUNOZ, P.M. 1989. Pratik Zeytincilik El Kitabı, Zeytinin Budanması Uluslararası Zeytinyağı Konseyi. Madrid İspanya

ÇAVUŞOĞLU, A.VE USANMAZ, D.1991. Zeytin Yetiştiriciliği Kursu, Zeytin Ağacının Budanması. Zeytincilik Araştırma Ensti-tüsü Müdürlüğü Bölüm 8 Yayın No:48 sf:140-169 Bornova İzmir

RENOUD, P.A. 1950. La Taille De L’olıvler Encyclopedie Biologigue Paris France

YILMAZ, M. 1994. Meyve Ağaçlarında Budama. Çukurova Üniv. Ziraat Fakl. Adana

DONNO, G. 1971. (Çeviri: Murat Oktar). Zeytin Yetiştiriciliği. Ananevi Zeytin Yetiştiriciliğindeki Budama Metodları Yetiş-tirme ve Ekonomideki Temayüller. Tarım Bakanlığı Zeytincilik Enstitüsü Müdürlüğü Tercüme Yayınları No:4 sf:113-131 Bornova İzmir

CANÖZER, Ö. VE ÖZAHÇI, E. 1988. Milletlerarası Zeytin Gençleştirme Kurs Raporu. T.C. Tarım Orman ve Köyişleri Ba-kanlığı Zeytincilik Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Bornova İzmir.

KANTAR, M. 1964. Zeytin Meslek Dergisi. Ayvalık Zeytin ve Zeytinyağı Müstahsilleri Cemiyeti Zirai Yayınları Sayı:17 Zeytin Ağaçlarında Uçalma, Gerileme, Seyreltme ve Dirsek Alma sf:30-34 İstanbul

HARTMAN, H.T. 1971.( Çeviri: Münir Anameriç). Zeytin Yetiştiriciliği. Kaliforniyada Zeytin Ağaçlarının Budama ve Terbiye Usulleri. Tarım Bakanlığı Zeytincilik Enstitüsü Müdürlüğü Tercüme Yayınları No:4 sf:133-137 Bornova İzmir

ULUSKAN, A. 1988. Zeytincilikte Verim Düşüklüğüne Neden Olan Kültürel Etkenler. Milletlerarası Zeytin Gençleştirme Kur-su. 22 Şubat-4 Mart 1988. Zeytincilik Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Bornova İzmir.

ÇAKIR, M. VE ÇAVUŞOĞLU, A.. 1980. Periyodik Olarak Tatbik Edilecek Mahsul Budamasının Zeytinlerde Verimlilik Üzerine Tesirinin Araştırılması. TÜBİTAK VII. Bilim Kongresi Tarım ve Ormancılık (Ayrı Basım) 6-10 Ekim 1980. Adana

CAMERİNİ, F. ET ALL. 1999. Analysis of the Effects of Ten Years Of Mecanical Pruning On The Yield And Certain Morphologi-cal İndexes İn An Olive Orchard.III. International Semp. On Olive Growing. Vol:I, (474):203-207 Acta Horticulturea Greece

GUCCİ, R. ET ALL.2001. Performance of An Olive Orchard Managed By Copping For 20 Years. Proceedings Of The 7. İnter-natıonal Symp. On Orchard And Plantatıon systems, 261-264 2001 Acta Hortıculturae Nelson, New Zealand.

METZİDAKİS, I. 2002.Proceeding Of The 4. International Symp. On Olive Growing Vols 1 and 2,(586)333-336 2002 Acta Hortıculturae, Valezano, Italy.

DURSUN. Ö.,SAVRAN, M.K.,ŞEN, F. 2016. Manzanilla zeytin çeşidinde farklı budama uygulamalarının tane kalitesi ve yağ bileşimine etkileri. VII. Bahçe ürünleri muhafaza ve pazarlama sempozyumu.4-7 ekim 2016. Isparta

ELANT, H. 1988. (Çeviri: Abdulgani Çavuşoğlu). Modern Olive Growing (Modern Zeytincilik) Mesleki Yayınlar No:1 sf:280-297 Anakara

USANMAZ, D. CANÖZER, Ö. ÖZAHÇI, E. 1988. Zeytinlerde Soğuk Zararı ve Alınacak Önlemler. Zeytincilik Araştırma Ens-titüsü Müdürlüğü Yayın no:41 Bornova İzmir.

Mahsul budaması Şubattan Nisa-na kadar ki normal zamanda yani vejatasyonun başladığı ve gözlerin açıldığı devreden önce başlamış ve çiçeklenmeye kadar yani Martın ortalarında bitirilmiş olması ge-rekir. Yeşil sofralık zeytin çeşitleri-nin budanması Kasım-Aralık ayında yapılır. İklimi ılık geçen bölgelerde ocak ayında hafif aralama yapılabi-lir. -7 C°’ nin altına düşen sıcaklıklar-da budama daha geç don zararının geçtiği Mart sonlarında yapılabilir. ( Tarihler bölgeler arası değişiklik gösterebilir).Budama kök, gövde ve anadalar da birikmiş olan bitki besin maddelerinin bitkinin üst aksamı-na dağılmadan yapılırsa çok daha fazla faydalı olacaktır. Böylece çiçek tutumu, sürgün gelişimi ve meyve tutumu artacaktır. Bundan dolayı kış soğukları geçtikten hemen sonra budama yapmak en uygun olanıdır. Şiddetli soğuk ve donların olumsuz etkilerine karşı yapılacak budama soğuğun meydana geldiği zamana ve şiddetine göre farklı olmaktadır. Eğer şiddetli soğuk ve donlar erken sonbahar ve kış başında meydana gelmişse ilkbaharda yapılan kont-rollerle soğuğun etkilediği esmer bir renk alan kabuk altlarının sağlam kısmının 5-10 cm altından kesim yapılır. Bu deneyim gerektiren bir uygulama olduğu için işin pratikliği açısından genelde soğuktan zarar gören ağaçlara bir yıl müdahale et-meden beklemekte yarar vardır (Usanmaz, D. vd. 1988).

ZEYTİN AĞAÇLARINDA BUDAMA

T.C.

TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI

Adres : Üniversiteler Mah. Dumlupınar Bulvarı, No: 161, 06800, Çankaya/ANKARA

Telefon : 0312 287 33 60 (PBX)

www.tarimorman.gov.tr

Şekil 11. Budama sonrası

Şekil 12. Gövdede soğuk zararı

Şekil 13. Dal kanseri

Şekil 15. Budanmamış ağacın içten görünümüŞekil 14. Uzun zaman budanmamış ağaçZir. Yük. Müh. Özgür Dursun, İzmir Zeytincilik Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü