bİr Ünİversİte hastanesİnde ÇaliŞan bayan hekİmlerİn

23
BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN HASTA VE YAKINLARI TARAFINDAN CİNSEL TACİZE UĞRAMA DURUMLARININ BELİRLENMESİ Hatice Ulusoy*, Şule Aydın**, Firdevs Erdemir*** *Y.Doç.Dr. Cumhuriyet Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fak. Sağlık Yönetimi Bölümü ** Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesi Kalite Yönetim Birimi Sorumlusu Doç.Dr.***Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fak. Hemşirelik Bölümü ÖZET Amaç: 1970’lerin ortalarına kadar adı konulmayan, iş yaşamının kaçınılmaz bir parçası gibi algılanan “iş yerinde cinsel taciz”, günümüzde sağlık sektöründe önemli bir sorun haline gelmiştir. Bu çalışmanın amacı, bayan hekimlerin hasta ve yakınları tarafından cinsel tacize uğrama durumlarının belirlenmesidir. Gereç Yöntem: Çalışmanın yürütüldüğü Üniversite hastanesinde çalışan toplam 125 bayan hekim çalışmanın evrenini oluşturmuş olup, araştırmaya katılmayı kabul eden tüm bayan hekimler çalışmaya dahil edilmiştir. Tanımlayıcı olarak planlanan bu çalışmanın verileri, ilgili literatür ışığında araştırmacılar tarafından hazırlanan soru formu ile toplanmıştır. Bulgular: Toplam 55 hekimin katıldığı çalışmada, katılımcıların %89.1’ini araştırma görevlileri oluşturmuştur. Hasta veya yakınları tarafından herhangi bir tacize uğradığını ifade eden hekim sayısı 37’dir.(%67.3). Araştırmada hekimlerin en fazla uğradığı taciz “rahatsız edici şekilde gözünü dikerek bakma” olarak saptanmıştır (%52.7). Diğer bayan çalışanlara göre, bayan hekimlerin iş yerinde cinsel tacize uğrama riski, hekimlerin %56.4’ü tarafından “daha düşük” olarak tanımlanmıştır. Tacize uğrayan hekimlerin bu durum karşısındaki tepkileri daha çok hastayı taburcu etme veya hastayla iletişimi kesme olmuştur. Hekimler bir tacize uğramamak için, hasta ile olan iletişimlerinde mesafeli ve ciddi davranma gibi kişisel önlemler aldıklarını ifade etmişlerdir. Sonuç: Ağır taciz olmamakla beraber, bayan hekimlerin hasta veya yakınları tarafından cinsel tacize uğrama durumlarının yüksek oranda olduğu saptanmıştır. Anahtar Kelimeler: Cinsel taciz, sağlık hizmetleri, bayan hekim

Upload: ngominh

Post on 08-Jan-2017

256 views

Category:

Documents


1 download

TRANSCRIPT

Page 1: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN HASTA VE YAKINLARI TARAFINDAN CİNSEL TACİZE UĞRAMA DURUMLARININ

BELİRLENMESİ

Hatice Ulusoy*, Şule Aydın**, Firdevs Erdemir***

*Y.Doç.Dr. Cumhuriyet Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fak. Sağlık Yönetimi Bölümü** Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesi Kalite Yönetim Birimi Sorumlusu

Doç.Dr.***Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fak. Hemşirelik Bölümü

ÖZET Amaç: 1970’lerin ortalarına kadar adı konulmayan, iş yaşamının kaçınılmaz bir parçası gibi algılanan “iş yerinde cinsel taciz”, günümüzde sağlık sektöründe önemli bir sorun haline gelmiştir. Bu çalışmanın amacı, bayan hekimlerin hasta ve yakınları tarafından cinsel tacize uğrama durumlarının belirlenmesidir.

Gereç Yöntem: Çalışmanın yürütüldüğü Üniversite hastanesinde çalışan toplam 125 bayan hekim çalışmanın evrenini oluşturmuş olup, araştırmaya katılmayı kabul eden tüm bayan hekimler çalışmaya dahil edilmiştir. Tanımlayıcı olarak planlanan bu çalışmanın verileri, ilgili literatür ışığında araştırmacılar tarafından hazırlanan soru formu ile toplanmıştır.

Bulgular: Toplam 55 hekimin katıldığı çalışmada, katılımcıların %89.1’ini araştırma görevlileri oluşturmuştur. Hasta veya yakınları tarafından herhangi bir tacize uğradığını ifade eden hekim sayısı 37’dir.(%67.3). Araştırmada hekimlerin en fazla uğradığı taciz “rahatsız edici şekilde gözünü dikerek bakma” olarak saptanmıştır (%52.7). Diğer bayan çalışanlara göre, bayan hekimlerin iş yerinde cinsel tacize uğrama riski, hekimlerin %56.4’ü tarafından “daha düşük” olarak tanımlanmıştır. Tacize uğrayan hekimlerin bu durum karşısındaki tepkileri daha çok hastayı taburcu etme veya hastayla iletişimi kesme olmuştur. Hekimler bir tacize uğramamak için, hasta ile olan iletişimlerinde mesafeli ve ciddi davranma gibi kişisel önlemler aldıklarını ifade etmişlerdir.

Sonuç: Ağır taciz olmamakla beraber, bayan hekimlerin hasta veya yakınları tarafından cinsel tacize uğrama durumlarının yüksek oranda olduğu saptanmıştır.

Anahtar Kelimeler: Cinsel taciz, sağlık hizmetleri, bayan hekim

SEXUAL HARASSMENT OF FEMALE PHYSICIANS, WHO WORK IN A UNIVERSITY HOSPITAL, BY PATIENTS OR THEIR RELATIVES

Purpose: Before the middle of 1970, sexual harassment was unnamed and until recently was considered inevitable or just a part of workplace life, has now been defined as harassment and identified as one of the major workplace problem. The aim of this descriptive study was to identify sexual harassment of female physicians by patients or their relatives. Methods: The sample of this study comprised of all the female physicians (N=125), work at a university hospital where this study was carried out. Data collection tool was a questionnaire, which was developed by the researchers themselves, in the light of the relevant literature, and comprised 16 questions regarding sexual harassment.

Results: In total 55 physicians accepted to participate in the study and of them 89.1% were research assistants. 37 participants (67.3%) stated that they were harassed, in some way, by a patient or their relatives. “Gazing at physician in a lewd manner” was the most common harassment (52.7%) reported by the female physicians. In terms of sexual harassment risk, 56.4% reported that, comparing with other female workers, sexual harassment risk for female physicians were low. It was concluded that,

Page 2: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

although it was not in severe form, sexual harassment of female physicians, by patients or their relatives were high.

Key words: sexual harassment, healthcare, female physician

GİRİŞ1970’lerin ortalarına kadar adı konulmayan, genellikle tabu olarak algılanan, iş yaşamının

kaçınılmaz bir parçası gibi düşünülen “iş yerinde cinsel taciz”, günümüzde yasal ve etik boyutları da

olan önemli bir sorun haline gelmiştir (1,2,3,4). İşyerinde cinsel tacize yönelik yapılan araştırmaların

tamamında cinsel taciz mağdurlarının daha çok kadınlar olduğu saptanmıştır (2,5,6,7,8,9,10,11).

Cinsel tacizi yaşayan kişide utanma ve küçük düşme gibi duyguların yanı sıra tükenmişlik, depresyon,

anksiyete gibi ruhsal sorunlar yaşanabilmekte, iş doyumu, üretkenlik, iş performansı, verimlilik, moral

ve motivasyon azalmakta, işe devamsızlık artmakta, tüm bunların sonucunda ise çalışanın işten

ayrılması veya iş yeri değiştirmesi ve maliyetin artması söz konusu olmaktadır (10,12). Özellikle ABD

gibi ülkelerde 1990’lardan sonra cinsel tacizle ilgili davaların sayısında artış olması (3) ve işyerlerinin

ağır tazminat ödemek zorunda kalması da konunun diğer önemli bir boyutunu oluşturmaktadır (2).

Alanı çok geniş olmakla beraber cinsel taciz; bir kişiyi tehdit eden, küçük düşüren ya da

utandıran, istenmeyen, hoşlanılmayan şekilde, cinsel nitelikli sözel ya da fiziksel herhangi bir davranış

olarak tanımlanmaktadır. Cinsel taciz, cinselliği çağrıştıran konuşma ve şakalardan tecavüze kadar pek

çok durumu kapsamaktadır. Cinsel tacizi, kadın ve erkeklerin farklı algıladığı ve yorumladığı,

kavramın kültürden kültüre değiştiği, açık ya da örtülü birçok çeşidinin olduğu, bir ‘güç kullanımı’

olarak genellikle ast-üst ilişkileri veya kadın-erkek ilişkileri içinde görülmesine karşın, aynı

konumdaki bireyler ve hemcinsler arasında da rastlanılabileceği de bildirilmektedir (2,5,6,10,4,7,13).

Yurtdışında son 10-15 yıl içinde yapılan çalışmalarda, gerek tıp eğitimi sürecinde gerekse

mesleki yaşantıda suistimal, tehdit, kötü davranışa maruz kalma ve taciz durumlarına sıkça rastlandığı

bildirilmektedir (14). Cinsel tacizin en yaygın olarak tıp eğitimi sırasında görüldüğü, genellikle

danışman, hoca gibi “üst” konumda olan erkek hekimlerin, “ast” konumunda olan öğrencilere veya

kariyerlerinin başlangıcında olan genç bayan hekimlere taciz uyguladığı bildirilmektedir (11,12, 15,

16, 17, 18, 19, 20).

Page 3: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

Hekimin meslek yaşamında elde ettiği güç ve otorite nedeniyle, hastanın, hekimi taciz etmesi

mümkün değil gibi görünse de yapılan çalışmalarda bayan hekimlerin hasta ve yakınlarının tacizine

uğradıkları bildirilmektedir. Phillips ve Scheider’a (1) göre, bayan hekimler toplumdaki cinsiyet

ayrımcılığının bir sonucu olarak, tıpkı diğer kadınlar gibi “kadın” oldukları için “güçsüzlük”

yaşamakta, hekim olmakla elde edilen güç, hekimleri hastanın tacizinden korumaya yetmemektedir.

Türkiye’de sağlık sektöründe cinsel tacizin sıkça yaşandığı ancak, bu konudaki verilerin daha

çok medyadan veya doğrudan cinsel tacizle ilgili olmayan fakat cinsel tacizle ilgili soruların da

sorulduğu cinsiyet ayrımcılığını araştıran çalışmalardan elde edildiği belirtilmektedir (6, 23). Sağlık

sektöründe cinsel tacizi araştıran, yayınlanmamış, iki yüksek lisans tez çalışmasına rastlanırken,

yapılan kısıtlı sayıdaki araştırmalar ise daha çok hemşireleri kapsamaktadır (22,23). Yurt dışında da

bayan hekimlerin meslek yaşamında hastalar tarafından uğradığı cinsel tacizi inceleyen çalışma sayısı

oldukça sınırlıdır. Literatürdeki en kapsamlı çalışma olan Phillips ve Schneider’in, 417 bayan hekimle

yaptığı araştırmada, hekimlerin %75’inin kariyerlerinin bir noktasında hasta tarafından cinsel tacize

uğradıkları belirlenmiştir (1). Chaudhuri’nin araştırmasında da bir cinsel taciz yaşadığını belirten

hekimlerin %38’i bu tacizi hasta ve ailesinden gördüğünü ifade etmiştir (8). Psikiyatride uzmanlık

eğitimini sürdüren hekimlerin karşılaştığı cinsel tacizi inceleyen bir çalışmada ise hekimlerin %86’sı

hastalarından veya meslektaşlarından cinsel içerikli bir davranışla karşılaştıklarını, bayan hekimlerin

%73’ü bu tür davranışı hastalarından gördüğünü belirtmişlerdir (24.).

GEREÇ VE YÖNTEM

Tanımlayıcı olarak planlanan bu çalışmanın amacı, bayan hekimlerin hasta ve yakınları

tarafından cinsel tacize uğrama durumlarının belirlenmesidir. Çalışmaya sadece bayan hekimlerin

dahil edilmesinin temel nedeni konuyla ilgili yapılan çalışmaların tamamında bayanların tacize

uğrama durumlarının erkeklere oranla çok daha yüksek olmasıdır. Çalışmanın yürütüldüğü Üniversite

hastanesinde çalışan toplam 125 bayan hekim (29 öğretim üyesi; 96 araştırma görevlisi) çalışmanın

evrenini oluşturmuş olup, araştırmaya katılmayı kabul eden tüm bayan hekimler çalışmaya dahil

edilmiştir.

Çalışmanın verileri, ilgili literatür ışığında araştırmacılar tarafından oluşturulan soru formu ile

toplanmış olup çalışmanın tüm süreçlerinde katılımcıların kişisel bilgileri ve çalışmanın yapıldığı

Page 4: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

üniversite hastanesinin ismi gizli tutulmuştur. Katılımcıların isim yazmamalarının istendiği soru formu

iki bölümden ve toplam 16 sorudan oluşmaktadır. İlk bölüm katılımcının yaşı, medeni durumu gibi

sosyo-demografik özellikleri belirleyen beş sorudan oluşmaktadır. İkinci bölümde ise, cinsel taciz

davranışlarına uğrama durumu ve bu durumlara verilen tepkileri belirlemeye yönelik 11 soru yer

almaktadır. Araştırmada gerekli yasal izinler yazılı olarak, Tıp Fakültesi Dekanlığından ve Üniversite

Hastanesi Başhekimliğinden alınmıştır. Veri toplama aşamasında, araştırmacılar, bayan hekimlerle yüz

yüze görüşerek, çalışma konusunda açıklama yapmıştır. Bu açıklamanın içeriğinde, yazılı izinlerin

ilgili yerlerden alındığı ancak katılımın tamamen gönüllü olduğu, hastane ismi de dahil verilen tüm

bilgilerin gizli tutulacağı ve mahremiyete özen gösterileceği, çalışmanın amacı, yaklaşık olarak formu

doldurma süresi gibi bilgiler yer almıştır. Soru formunun ön sayfasında araştırmayı yürütenlerin

görevi, kurumu ve iletişim adresleri verilerek, farklı bir zamanda çalışma hakkında ayrıntılı bilgi

almayı isteyen kişilerin arzu ettikleri takdirde araştırmacılara ulaşması istenmiştir. Daha sonra

çalışmaya katılmayı kabul eden hekime soru formu bırakılmış, hekimin belirttiği saatte doldurulan

form teslim alınmıştır. Çalışmanın verileri 1-25 Eylül 2008 tarihleri arasında toplanmıştır. Çalışmada

veriler SPSS programında değerlendirilmiştir.

BULGULAR

TABLO 1

Tablo 1’de görüldüğü gibi çalışmaya katılmayı kabul eden toplam 55 hekimin %72.8’i 25-32

yaş grubunda olup, yaş ortalaması 31.4’tür. Hekimlerin yaklaşık yarısı 1-5 yıl arasında çalışmaktadır

ve yaklaşık 2/3 si evlidir. Çalışmaya katılan hekimlerin çoğunu (%89.6) araştırma görevlileri

oluşturmaktadır. Öğretim üyelerinin araştırmaya katılım oranı oldukça düşük olup, Üniversite

hastanesinde çalışan toplam 29 bayan öğretim üyesinin yalnızca altısı araştırmaya katılmayı kabul

etmiştir.

TABLO 2

Page 5: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

Çalışmaya katılan 55 hekime “meslek hayatınızda hasta veya yakınlarının cinsel bir tacizine

uğradınız mı” sorusu yöneltilmiş, bir tacize uğradığını ifade eden hekim sayısı 37 (%67.3). herhangi

bir cinsel tacize uğramadığını belirten hekim sayısı ise18 (%32.7)dir.

Tablo 2’de görüldüğü gibi, çalışmamızda, hasta veya yakınlarının “rahatsız edici şekilde

gözünü dikerek bakması” durumu hekimlerin %52.7’ si tarafından en fazla maruz kalınan taciz olarak

belirtilmiştir. Hekime “mahrem konularda veya özel yaşamı ile ilgili soru sorma” ve hekimden

“görüşme veya randevu isteme” %14.5 oranında ikinci sırada en sık yaşanan taciz olarak

tanımlanmıştır.

TABLO 3

Tablo 3’de bir cinsel tacize uğradığını belirten 37 bayan hekimin bu durum karşısında ne

yaptığına ilişkin ifadeleri verilmektedir. Buna göre, hekimlerin daha çok “hastayı taburcu etme,

hastanın taburcu edilmesini isteme ve taciz uygulayanla ilişkiyi-iletişimi kesme (%21.6) davranışı

gösterdikleri saptanmıştır. Çalışmaya katılan hekimlerden dördü ilgili kişilerden yardım istediğini

belirtmiştir.

TABLO 4

Açık uçlu olarak hazırlanan “iş yerinde hasta veya yakınları tarafından cinsel tacize

uğramamak için kişisel olarak aldığınız önlemler nelerdir? sorusuna, araştırmaya katılan hekimlerin

25’i herhangi bir yanıt vermezken bu soruya yanıt veren 30 hekimin ifadeleri Tablo 4’te

sınıflandırılmıştır. Buna göre, soruya yanıt veren hekimlerin tamamına yakını (n=28) hekim- hasta

iletişimi ile ilgili konularda önlem aldığını belirtmiştir. Kıyafete dikkat etme (n=4) ve muayene

sırasında hasta ile yalnız kalmama (n=3) da diğer önlemler arasında sıralanmıştır.

TABLO 5

Tablo 5’te “iş yerinde hasta veya yakınları tarafından cinsel taciz olaylarının yaşanmaması için

önerileriniz var mı?” sorusuna yanıt veren 20 hekimin ifadeleri verilmiştir. Buna göre hekimler tacize

Page 6: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

uğramamak için hasta ile yalnız kalmamanın sağlanması (n=8), hasta hekim iletişimine ait öneriler

(N=7) ve güvenlik önlemlerinin alınması (n=5) ile ilgili önerileri daha fazla olarak ifade etmiştir.

TABLO 6

Çalışmamıza katılan hekimlerin %56.4 ‘ünün (n=31) “diğer bayan çalışanlara göre, bayan

hekimlerin iş yerinde cinsel tacize uğrama riskini” düşük buldukları saptanmıştır (Tablo 6).

TARTIŞMA

Çalışmamıza katılan bayan hekimlerin %67.3’ü, meslek hayatı boyunca hasta veya

yakınlarının cinsel tacizine uğradığını ifade etmiştir. Literatürde bayan hekimlerin hastaları tarafından

uğradığı tacizi araştıran az sayıdaki araştırmada bu oran %75 (1), ile %38 (8) arasında değişmektedir.

Chaudhuri (8) sağlık sektöründe güç dengesinin farklı dağılımı ve kadınların çalışma ortamındaki

hassas durumlarının cinsel taciz prevalansının yüksek olmasında etken olduğunu, yapılan çalışmalarda

özellikle hemşirelerin, bayan tıp öğrencilerinin ve kariyerlerinin başındaki genç doktorların tacize

daha fazla uğradıklarını bildirmektedir (8). Araştırmamıza katılan bayan hekimlerin %89’unun

araştırma görevlisi olması ve tacize uğrama prevalansının çalışmamızda da yüksek olması bu görüşü

destekler niteliktedir.

Çalışmamızda, hasta veya yakınlarının cinsel amaçlı “rahatsız edici şekilde gözünü

dikerek bakması” durumu en fazla maruz kalınan taciz olarak belirlenmiştir (Tablo 2). Phillips ve

Schneider’ın (1) çalışması da bu bulgumuzu destekler şekildedir. Chaudhuri’nin (2007) araştırmasında

ise bayan hekimler daha çok sözel taciz, dokunma ve cinsel tehdit yaşadığını belirtmiştir. Morgan ve

Porter’ın çalışmasında ise hekimlerin hastalarından en sık karşılaştığı taciz biçimi cinsel içerikli şaka,

bakış, alay, konuşma, soru, tavır olmuştur (24).

Çalışmamızda cinsel tacize uğradığını belirten hekimlerin bu durum karşısında hastayı taburcu

etme, hastayla iletişimi kesme gibi davranışlar gösterdikleri saptanmıştır (Tablo 3). Hiçbir şey

yapmama, şakaya vurma, konuyu değiştirme davranışları ise hekimin bu durum karşısında ne

yapacağını bilememesinden veya hastanın hastalığı dolayısıyla yaptığı bir davranış olduğunu

düşünmesinden kaynaklanmış olabilir. Kurum bazında tacize yönelik politikaların ve etkin şikayet

mekanizmalarının olmaması tacize uğrayan kişilerin hastayı taburcu etme, iletişimi kesme, saldırgan

Page 7: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

davranma gibi hastayı cezalandırmaya veya görmezden gelme, hiçbir şey yapmama gibi etkisiz

başetme davranış sergilemelerine neden olmuş olabilir. Hekimlerin cinsel taciz konusunda yardım

istememesi veya şikayet etmemesinin nedeni, ülkemizdeki cinsiyete ait toplumsal değerler sistemi

dikkate alındığında, kendisinin suçlanabileceği, adının deşifre olabileceği düşüncesinden

kaynaklanmış da olabilir (6,23). Moore ve Whitehead’a (3) göre bu tür davranışlar karşısında doğru

tepkinin ne olacağını formüle etmek oldukça zordur. Örneğin hastanın taburcu edilmesi, geçici bir

çözüm sağlar ama kurumsal düzeyde bu problemin çözülmesini sağlamaz. Kurumsal politikaların

geliştirilmesi, çalışanın cinsel tacizle ilgili herhangi bir şikayeti halinde hastane yöneticilerinin derhal

inceleme yapıp bir eyleme geçmesi sorumluluğunu alması, sağlık personelinin konu hakkında

eğitilerek nasıl tepki vereceğinin belirlenmesi gerekir (3).

Araştırmamızda hekimlerin cinsel tacize uğramamak için önlem aldıklarını ifade etmeleri,

(Tablo 4) olası riskin farkında olduklarını düşündürebilir. Ancak alınan önlemler incelendiğinde

(seviyeli olma, iletişimi kısa tutma, göz göze gelmemeye çalışma vb.) hekimlerin tacizi, daha çok

kendi davranışlarından kaynaklanabilecek bir sorun gibi algıladıklarını ve buna göre önlem aldıklarını

söyleyebiliriz. Oysa cinsel taciz, tacize uğrayanın uygun olmayan tavrı veya davranışı nedeniyle

provake edilen bir olay değil, gücün kötüye kullanımıdır (1). Kanada’da yapılan bir çalışmada da (1)

kültürel farklılıklara rağmen, bulgularımıza benzer şekilde, bayan hekimlerin tacizden korunmak için

soğuk, mesafeli, kontrollü davranarak, doktor – hasta iletişimini resmi hale getirmeye çalıştığı; erkek

hasta muayenesi sırasında yalnız kalmamaya özen gösterdikleri saptanmıştır. Hekimlerin tacizin

kapsamıyla ilgili bilgi eksikliklerinin olması, hekimleri iletişimde mesafeli olma, kıyafete dikkat etme,

muayene sırasında yalnız kalmama gibi daha çok bireysel önlem almaya ve bireysel baş etmeye itmiş

olabilir.

Çalışmamıza katılan hekimler işyerinde tacize uğramamak için değişik öneriler getirmişlerdir

(Tablo 5). Literatürde taciz durumları ile etkin baş edilebilmesi için kurumsal düzeyde cinsel tacizin

açık olarak, örnekleriyle birlikte tanımlanması, taciz karşısında sıfır tolerans yaklaşımının

benimsenmesi, kurum içinde tacize yönelik eylemlerde sessiz kalınmasını sağlayan kültürün elimine

edilmesi, cinsel tacize yönelik eğitim programları ve danışmanlık sisteminin kurulması, etkin şikayet

mekanizmalarının oluşturulması, tüm şikayetlerin büyük bir ciddiyetle zamanında, doğru olarak

Page 8: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

incelenmesi ve verilen bilgilerin mahremiyetinin korunması önerilmektedir (3,5,10). Bu önlemlerin,

çalışmamıza katılan hiçbir hekim tarafından ifade edilmemiş olması, hekimlerin bu konuda bilgi

eksikliği olduğunu düşündürebilir. Phillips ve Schneider’ın çalışmasında katılımcılar bulgularımıza

benzer şekilde güvenlik önlemlerine ait önerilerin yanı sıra çalışmamızda ifade edilmeyen, güvenli ve

destekleyici bir çalışma ortamının sağlanması, tıp eğitimi sırasında cinsel taciz konusunun ele alınması

gerektiğinin önemini belirtmişlerdir. Kanımızca da ülkemizdeki tıp eğitimi sırasında, tacizin kapsamı,

ne yapılması gerektiği tartışılırsa bayan hekimlerin mesleki yaşamında hazırlıklı olmaları sağlanabilir.

Tacizin, mağdurun davranışları nedeniyle provake edilen bir durum olarak değerlendirilmesine ilişkin

yanlış algı veya bilginin öğrencilik yıllarından itibaren düzeltilmesi, olası bir taciz karşısında bayan

hekimlerin hissedebileceği olumsuz duyguları önleyebilir, doğru politikaların geliştirilmesine zemin

hazırlayabilir. Çalışmada, bir hekimin cinsel içerikli gazetelerin okunuyor olmasını, diğer bir hekimin

halkın eğitim ve kültür seviyesini taciz nedeni olarak görmesi ise ilginç bir bulgu olarak

değerlendirilebilir.

Çalışmamızdaki, hekimlerin diğer çalışan bayanlarla karşılaştırıldığında kendilerinin cinsel

tacize uğrama riskini düşük bulması bulgusu (Tablo 6), Phillips ve Schneider’in çalışması ile

benzerdir. Cinsel tacizin içeriğinin yeterince tanınmaması ve kapsamına ilişkin algılamalar önemlidir

(10). Örneğin bir insanın taciz olarak tanımladığı bir davranış, başkası tarafından hoşgörüyle

karşılanabilir veya kaçınılmaz olarak değerlendirilebilir. Ayrıca Türk toplumunda yaşayan bir “kadın”

olarak, gençlik çağlarından itibaren toplumdaki bu tür taciz davranışlarına alışkın olmak ve bu nedenle

bu tür davranışları görmezden gelmek veya normal karşılamak da söz konusu olmuş olabilir. Cinsel

tacizi, hastanın hastalığı dolayısıyla yaptığı bir davranış olarak görmek ve makul karşılamak veya

hekimin toplumsal statüsünün yüksek olması sonucu hasta karşısında kendini daha “güçlü” görmesi de

bayan hekimlerin kendilerine yönelik taciz riskini düşük bulmalarına neden olmuş olabilir.

Çalışmamızda, konuyla ilgili literatürü destekler şekilde, ağır düzeyde olmamakla beraber

bayan hekimlerin hasta ve yakınları tarafından cinsel tacize uğradığı saptanmıştır. Hekimlerin tacize

uğrama olasılıklarının farkında olduğu ancak cinsel tacizi, tacize uğrayanın uygun olmayan davranışı

nedeniyle provake edilen bir olay olarak algıladıkları, tacize yönelik etkin önlemler konusunda

bilgilerinin yetersiz olduğu düşünülmüştür. Bayan hekimlerin meslektaşları, kıdemli öğretim üyeleri

Page 9: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

veya yöneticiler tarafından uğradıkları taciz ise bu çalışmanın kapsamı dışındadır. Bulgular

doğrultusunda, gelişmiş ülkelerdekine benzer şekilde ülke genelinde ve kurumsal düzeyde cinsel

tacize yönelik politikaların oluşturulması, etkin mekanizmaların kurulması önerilmiştir.

Teşekkür: Araştırmamıza katılan tüm hekimlerimize verdikleri değerli bilgiler için teşekkür ederiz.

KAYNAKÇA

1. Phillips SP, Schneider MS. Sexual harassment of female doctors by patients. N Engl J Med 1993; 329: 1936-1939.

2. Frank E, Brogan D, Schiffman M. Prevalence and correlates of harassment among us women physicians. Arch Intern Med 1998; 158: 352-358.

3. Moore HL, Whitehead RJ. Protecting your healthcare organization from liability for sexual harassment by employees and non-employees. J Nurs Adm 1999; 29: 10-13.

4. Kane-Urrabazo C. Sexual harassment in the workplace: it is your problem. J Nurs Manag 2007; 15: 608–613.

5. Robinson RK, Franklin GM, Tİnney CH, Crow SM, Hartman SJ. Sexual harassment in the workplace: guidelines for educating healthcare managers. J Health Hum Serv Adm 2005; 27: 501-530.

6. Bekata Mardin, N, Tulun AM ve ark. “Sağlık Sektöründe Kadın. TC Başbakanlık KSSGM” 2000 http://www.huksam.hacettepe.edu.tr/Turkce/SayfaDosya/sagliksektorunde kadin.pdf erişim tarihi Eylül 2008.

7. Kohlman MH. Person or position?: the demographics of sexual harassment in the workplace Equal Opportunities International 2004; 23: 143-161.

8. Chaudhuri P. Experiences of sexual harassment of women health workers in four hospitals in Kolkata, India. Reprod Health Matters 2007; 15: 221–229.

9. Carr PL, Ash AS, Friedman RH et al. Faculty perceptions of gender discrimination and sexual harassment in academic medicine. Ann Intern Med 2000; 132: 889-896.

10. Gardner S, Johnson PR. Sexual harassment in healthcare: strategies for employers. Hosp Top 2001; 79: 5-11.

11. Mangus RS, Hawkins CE, Miller MJ. Prevalence of harassment and discrimination among 1996 medical school graduates: a survey of eight US schools. JAMA 1998; 280: 851-854.

12. Frank E, Carrera JS, Stratton T, Bickel J, Nora LM. Experiences of belittlement and harassment and their correlates among medical students in the United States: longitudinal survey. BMJ 2006; 333: 682.

13. Hatch-Maillette MA, Scalora MJ. Gender, sexual harassment, workplace violence, and risk assessment: convergence around psychiatric staff’s perceptions of personal safety. Aggress Violent Behav 2002; 7: 271–291.

14. Musselman LJ, MacRae HM,Reznick RK, Lingard LA.. ‘You learn better under the gun’: intimidation and harassment in surgical education. Med Educ 2005; 39: 926-934.

15. White GE. Sexual harassment during medical training: the perceptions of medical students at a university medical school in Australia. Med Educ 2000; 34:980-986.

16. Larsson C, Hensing G, Allebeck P. Sexual and gender-related harassment in medical education and research training: results from a Swedish survey. Med Educ 2003; 37:139–150.

17. Rautio A, Sunnari V, Nuutinen M, Laitala M. Mistreatment of university students most common during medical studies. BMC Med Educ 2005;18: 5:36.

18. Rademakers JJDJM, Muijsenbergh METC, Slappendel G, Lagro-Janssen ALM, Borleffs JCC. Sexual harassment during clinical clerkships in Dutch medical schools. Med Educ 2008; 42: 452-458.

Page 10: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

19. Baldwin DC, Daugherty SR, Eckenfels E J. Student perceptions of mistreatment and harassment during medical school. A survey of ten United States schools. West J Med 1991; 155: 140–145.

20. Komaromy M, Bindman AB, Haber RJ, Sande MA.. Sexual harassment in medical training. N Engl J Med 1993; 328: 322-326. 

21. Kısa A, Dziegielewski SF, Ates M. Sexual harassment and its consequences: a study within Turkish hospitals. J Health Soc Policy 2002; 15: 77–94.

22. Celik Y, Çelik SS. Sexual harassment against nurses in Turkey. J Nurs Scholarsh 2007; 39: 200-206.

23. Gerni M. İşyerinde cinsel taciz: Erzurum ilinde bankacılık sektörü üzerine bir uygulama. Ankara Üniversitesi SBF Dergisi 2001; 56: 20-46.

24. Morgan JF, Porter S. Sexual harassment of psychiatric trainees: experiences and attitudes. Postgrad Med J 1999; 75: 410–413.

25. Yorulmaz CA, Şanyüz Ö, Ketenci HÇCinsel Saldırılar İ.Ü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri Yeni Yasalar Çerçevesinde Hekimlerin Hukuki ve Cezai Sorumluluğu, Tıbbı Malpraktis ve Adli Raporların Düzenlenmesi Sempozyum Dizisi 2006 No: 48 s.127-141.

Page 11: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

Tablo 1: Hekimlerin Tanıtıcı Özelliklerinin Dağılımı (N=55)Yaş grubu n %25-28 yaş 20 36,429-32 yaş 20 36,433-36 yaş 9 16,437 ve üzeri 6 10,9Mesleğe başlama yaşı24 ve altı 35 63,625-27 20 36,4Çalışma Süresi1-5 Yıl 27 49.16-10 Yıl 18 32.711 ve Üzeri 10 18.2Medeni DurumEvli 38 69,1Bekar 17 30,9Görevi Araştırma Görevlisi 49 89,1Öğretim Üyesi 6 10,9

Page 12: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

Tablo 2: Hekimlerin Hasta ya da Hasta Yakını Tarafından Uğradıkları Cinsel Taciz Durumlarının Dağılımı (N=55)*

Evet Hayırn % n %

Rahatsız edici şekilde gözünü dikerek bakma 29 52.7 26 47.3Mahrem / özel yaşamla ilgili soru sorma 8 14.5 47 85.5Görüşme / randevu isteme 8 14.5 47 85.5Cinsel tehdit / küfür etme 6 10.9 49 9.1Dokunmaya çalışma 4 7.3 51 92.7Cinsel organını göstermeye çalışma 4 7.3 51 92.7İş dışında takip etme 4 7.3 51 92.7Kendi vücuduna dokunmasını isteme 3 5.5 52 94.5Cinsel içerikli şakalar yapma 2 3.6 53 96.4Kucaklama 1 1.8 54 98.2Yatağına doğru çekme 1 1.8 54 98.2Tecavüz girişiminde bulunma - - 55 100.0*İfadeler birden fazladır

Page 13: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

Tablo 3: Hasta ya da Hasta Yakını Tarafından Cinsel Tacize Uğrayan Hekimlerin Bu Durumda Ne Yaptıklarına İlişkin İfadelerinin Dağılımı (N=37)*İfadeler n %Hastayı taburcu etme, hastanın taburcu edilmesini isteme 8 21.6Taciz uygulayanla ilişkiyi-iletişimi kesme 8 21.6Sözel ve fiziksel olarak açık bir şekilde (veya ima ile) reddetme 7 18.9Hiçbir şey olmamış gibi davranma /hiçbir şey yapmama 7 18.9Meslektaş ve yöneticilerden yardım isteme 4 10.8Şakaya vurma, şirinlik yapma, konuyu değiştirme 3 8.1Saldırgan davranarak tepki verme 2 5.4*ifadeler birden fazladır

Page 14: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

Tablo 4:Hekimlerin, İş Yerinde Hasta veya Yakınları Tarafından Cinsel Tacize Uğramamak İçin Kişisel Olarak Aldıkları Önlemlere İlişkin İfadelerin Dağılımı (N=30)*iFADELER** n1) HASTA- HEKİM İLETİŞİMİ İLE İLGİLİ ÖNLEMLER 28

Hastaya mesafeli, seviyeli, resmi davranıyorum Hasta- hekim ilişkisi sınırlarını aşmamaya, ilişkiyi belli düzeyde tutmaya

çalışıyorum Ciddi davranıyorum, lakayt hissettiğim kişilerle daha ciddi konuşuyorum Siz diye hitap ediyorum, amca dayı şeklinde konuşmuyorum Ukala tavırlar olduğunda mimik ve sözlerle uyarıyorum Hastanın tavırlarından rahatsız olunduğumda ses tonumu yükseltip muayeneyi

kısa kesiyorum Gerektiğinde iletişimi kısa tutuyorum Göz göze gelmemeye çalışıyorum Hastaya- aileye sert davranıyorum Hastayla mümkün olduğunca az muhatap oluyorum

2) KIYAFETLE İLGİLİ ÖNLEMLER 4 Giyimimde seçici davranıyorum Hareketlerime ve giyimime dikkat ediyorum Dikkat çekecek şekilde abartılı ya da açık giymiyorum

3) YALNIZ KALMAMAKLA İLGİLİ ÖNLEMLER 3 Erkek hasta muayenesi sırasında odada yalnız olmamaya çalışıyorum Muayenede bir sağlık personeli bulundurmaya özen gösteriyorum

4) HASTA İLE DR. ARASINA FİZİKSEL MESAFE KOYMA İLE İLGİLİ ÖNLEMLER

2

Hasta ve yakınlarına fiziksel olarak çok yaklaşmıyorum, uzak duruyorum Doktora ait masa sandalyeyi uygun mesafede tutuyorum, hasta ile aramdaki

mesafeyi koruyorum*İfadeler birden fazladır** Hekimlerin açık uçlu olarak sorulan bu soruya verdikleri yanıtlarda ifadeler aynen korunmuş, benzer ifadeler sınıflandırılmıştır.

Page 15: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

Tablo 5: Hekimlerin İş Yerinde Hasta veya Yakınları Tarafından Cinsel Taciz Olaylarının Yaşanmaması İçin Getirdikleri Önerilerin Dağılımı (N=20)*İFADELER nYALNIZ KALMAMAKLA İLGİLİ ÖNERİLER** 8

Şüpheli görünen hastaların bir görevli eşliğinde muayene edilmesi Muayene sırasında yalnız olmamak, mutlaka bir görevlinin bulunmasını

sağlamak Çalışma saatleri uygun şekilde düzenlenmeli, tenha saatlerde tek bayan

çalıştırılmamalı Hastayla baş başa tek kalmamak için personel sayısının artırılması

HASTA- HEKİM İLETİŞİMİ İLE İLGİLİ ÖNERİLER 7

Hastaya mesafeli davranmak, mesafeyi korumak Bey - hanım, siz şeklinde hitap etmek Mümkün olduğunca az muhatap olmak Hasta hekim ilişkisi içinde özele girmeden sadece gerekli olduğu kadar yardımcı

olmak, iletişimde extra konulara girmemek İkili diyaloglara girmemek Hastalara olan tavırlarımızda ciddiyeti bozacak şakalar hareketler

yapmamalıyız, en fazla empati sınırında yaklaşılmalı, sempati yapılmamalı. İyi niyetimiz karşımızdaki kişilerce yanlış anlaşılabilir

GÜVENLİK ÖNLEMLERİ İLE İLGİLİ ÖNERİLER 5 Güvenlik görevlisi sayısının artırılması, Güvenlik görevlisinin sık vizit yapması, Güvenlik önlemlerinin artırılması, Kamera sistemi

HALK EĞİTİMİNİN SAĞLANMASI İLE İLGİLİ ÖNERİLER 2 “Tek çözüm halkın eğitim ve kültür seviyesinin artırılması” “Bu toplumun eğitim seviyesi yükselmedikçe, toplumsal baskılar (cinsel

konularda) devam ettikçe, Tan- posta gazeteleri bu kadar çok satarken bu milletten bu konuda hayır beklenmez”

HASTANIN TABURCU EDİLMESİ İLE İLGİLİ ÖNERİLER 2 Bu davranışta bulunan hastaların hemen taburcu edilmesi “En ufak bir olayda hastanın genel durumuna bakılmaksızın uyarı yapılıp,

taburcuğu en kısa sürede yapılmalı. Dosyasına not konulup sonraki başvurularında yatış hakkında iyi düşünülmeli”

DİĞER ÖNERİLER 5 Kılık kıyafete dikkat etme Tavır ve davranışlara dikkat etme Hukuki yönden bu tip olaylar çok ciddi cezalandırılması mümkün olmalıdır Ekipte çalışan herkesin hastalara karşı, üstleri tarafından tutulması, karşılıklı

güven Sadece gereksinimi olan hastanın yanına refakatçi alınması, diğer hasta

yakınlarının ziyaret saati dışında kliniklere alınmaması*İfadeler birden fazladır

** Hekimlerin açık uçlu olarak sorulan bu soruya verdikleri yanıtlarda ifadeler aynen korunmuş, benzer ifadeler sınıflandırılmıştır

Page 16: BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE ÇALIŞAN BAYAN HEKİMLERİN

Tablo 6 Hekimlerin, Diğer Bayan Çalışanlara Göre, Bayan Hekimlerin İş Yerinde Cinsel Tacize Uğrama Riskini Değerlendiren Görüşlerinin Dağılımı (N=55)

n %risk daha düşüktür 31 56,4risk aynıdır eşittir 21 38,2risk daha yüksektir 3 5,4Toplam 55 100,0