“beyer op.101 İlk pİyano metodu” nun mÜzİk …. doç. dr. feyza... · ferdinand beyer...

24
The Journal of Academic Social Science Studies International Journal of Social Science Doi number:http://dx.doi.org/10.9761/JASSS3000 Number: 38 , p. 177-199, Autumn II 2015 Yayın Süreci Yayın Geliş Tarihi Yayınlanma Tarihi 12.07.2015 17.10.2015 “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK ÖĞRETMENİ YETİŞTİREN KURUMLARDA KULLANILABİLİRLİĞİ AVAILABILITY OF “BEYER OP.101 PREPARATORY PIANO SCHOOL METHOD” IN THE INSTITUTIONS OF MUSIC TEACHERS Yrd. Doç. Dr. Feyza SÖNMEZÖZ Çanakkale Onsekiz Mart Ünivesitesi Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi ABD Özet Bu araştırmada “Beyer op.101 İlk Piyano Metodu” nun müzik öğretmeni yetiştiren kurumlarda başlangıç piyano eğitiminde gerçekleşmesi beklenen temel piyano teknikleri açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada betimsel model kullanılmıştır. Metotla ilgili ulaşılabilen tüm yazılı belgeler incelenmiş, farklı yayınevlerince basılan metotlar arasından Ricordi yayınevinin basımı incelenmek üzere tercih edilmiştir. Metot içerisinde yer alan 106 adet parça, Yüksek Öğretim Kurulu Müzik Öğretmenliği Lisans Programındaki Piyano I ve Piyano II ders tanımlarında yer alan legato çalabilme, staccato çalabilme, paralel yönde hareket edebilme, zıt yönde hareket edebilme, dizi çalışmaları yapabilme, parmak bağımsızlığını sağlayabilme, kol serbestliğini sağlayabilme, iki elde bağımsız hareket edebilme, nüans yapabilme ve cümleleme gibi temel teknik konular açısından incelenmiş, elde edilen bulgular frekans ve yüzde değerleri hesaplanarak tablo şeklinde sunulmuştur. Buna göre metotta, legato çalabilme konusuna %100, staccato konusuna % 24.53, paralel yönde hareket edebilme konusuna % 41.51, zıt yönde hareket edebilme konusuna % 26.42, dizi çalışmaları konusuna % 17.92, parmak bağımsızlığını sağlayabilme konusuna %100, kol serbestliği sağlayabilme konusuna % 100, iki elde bağımsız hareket edebilme konusuna %100, nüans konusuna % 50, cümleleme konusuna ise % 88.68 oranında yer verildiği bulgusuna ulaşılmıştır. Bu bağlamda metottaki alıştırma ve parçaların, piyano eğitiminin başlangıç ve ileri düzeylerinde okutulan etüt ve eserlerde bulunan teknik ve müzikal becerileri kapsadığı görülmüştür. Ayrıca metodun, Yüksek Öğreti m Kurulu Müzik Öğretmenliği Lisans Programındaki Piyano I ve Piyano II ders tanımlarında yer alan teknik ve müzikal konuları da içermesi bakımından, müzik eğitimi anabilim dalları lisans I. sınıfta okutulabilecek nitelikte yardımcı ya da temel bir ders kitabı olabileceği sonuçlarına ulaşılmıştır. Anahtar Kelimeler: Beyer, Başlangıç Piyano Metodu, Metot İnceleme, Başlangıç Piyano Eğitimi

Upload: vandang

Post on 27-Feb-2018

451 views

Category:

Documents


64 download

TRANSCRIPT

Page 1: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

The Journal of Academic Social Science Studies

International Journal of Social Science

Doi number:http://dx.doi.org/10.9761/JASSS3000

Number: 38 , p. 177-199, Autumn II 2015

Yayın Süreci

Yayın Geliş Tarihi Yayınlanma Tarihi

12.07.2015 17.10.2015

“BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN

MÜZİK ÖĞRETMENİ YETİŞTİREN KURUMLARDA

KULLANILABİLİRLİĞİ AVAILABILITY OF “BEYER OP.101 PREPARATORY PIANO SCHOOL

METHOD” IN THE INSTITUTIONS OF MUSIC TEACHERS Yrd. Doç. Dr. Feyza SÖNMEZÖZ

Çanakkale Onsekiz Mart Ünivesitesi Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi ABD Özet

Bu araştırmada “Beyer op.101 İlk Piyano Metodu” nun müzik öğretmeni

yetiştiren kurumlarda başlangıç piyano eğitiminde gerçekleşmesi beklenen temel piyano

teknikleri açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada betimsel model

kullanılmıştır. Metotla ilgili ulaşılabilen tüm yazılı belgeler incelenmiş, farklı

yayınevlerince basılan metotlar arasından Ricordi yayınevinin basımı incelenmek üzere

tercih edilmiştir. Metot içerisinde yer alan 106 adet parça, Yüksek Öğretim Kurulu

Müzik Öğretmenliği Lisans Programındaki Piyano I ve Piyano II ders tanımlarında yer

alan legato çalabilme, staccato çalabilme, paralel yönde hareket edebilme, zıt yönde

hareket edebilme, dizi çalışmaları yapabilme, parmak bağımsızlığını sağlayabilme, kol

serbestliğini sağlayabilme, iki elde bağımsız hareket edebilme, nüans yapabilme ve

cümleleme gibi temel teknik konular açısından incelenmiş, elde edilen bulgular frekans

ve yüzde değerleri hesaplanarak tablo şeklinde sunulmuştur. Buna göre metotta, legato

çalabilme konusuna %100, staccato konusuna % 24.53, paralel yönde hareket edebilme

konusuna % 41.51, zıt yönde hareket edebilme konusuna % 26.42, dizi çalışmaları

konusuna % 17.92, parmak bağımsızlığını sağlayabilme konusuna %100, kol serbestliği

sağlayabilme konusuna % 100, iki elde bağımsız hareket edebilme konusuna %100,

nüans konusuna % 50, cümleleme konusuna ise % 88.68 oranında yer verildiği

bulgusuna ulaşılmıştır. Bu bağlamda metottaki alıştırma ve parçaların, piyano

eğitiminin başlangıç ve ileri düzeylerinde okutulan etüt ve eserlerde bulunan teknik ve

müzikal becerileri kapsadığı görülmüştür. Ayrıca metodun, Yüksek Öğretim Kurulu

Müzik Öğretmenliği Lisans Programındaki Piyano I ve Piyano II ders tanımlarında yer

alan teknik ve müzikal konuları da içermesi bakımından, müzik eğitimi anabilim dalları

lisans I. sınıfta okutulabilecek nitelikte yardımcı ya da temel bir ders kitabı olabileceği

sonuçlarına ulaşılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Beyer, Başlangıç Piyano Metodu, Metot İnceleme, Başlangıç

Piyano Eğitimi

Page 2: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

178

Feyza SÖNMEZÖZ

Abstract

The research aims to evaluate the “Preparatory Piano School Method” in terms

of the fundamental piano techniques expected to be used in beginner piano course in the

institutions training music teachers. The research utilized a descriptive model. All the

written documents with respect to the method have been analyzed; however, the edition

of Ricordi publishing house was selected among other methods by different publishing

houses. 106 pieces in the method were evaluated in terms of fundamental technical

issues such as the ability to play legato, to play staccato, to move in the parallel direction,

to move in the opposite direction, to play scales, to ensure finger independence, to

ensure arm independence, to use both hands independently, to make a tone, sentence

structures specified in the course description of Piano I and Piano II in the

Undergraduate Music Teaching Program in the the Council of Higher Education. The

frequency and percentage values of the findings were calculated and demonstrated in

tables. Accordingly, it was found that 100% of the ability to play legato, 24,53% of the

ability to play staccato, 41,51% of the ability to move in the parallel direction, 26.42% of

the ability to move in the opposite direction, 17.92% of the ability to play scales, 100% of

the ability to ensure finger independence, 100% of the ability to ensure arm

independence, 100% of the ability to use both hands independently, 50% of the ability to

make a tone and 88.68 % sentence structures were included into the method. In this

regard, it was determined that the exercises and pieces of music in the method involved

the technical and musical skills in the studies and works of the beginner and advanced

levels of piano training. Additionally, the research concluded that the method could be

used as an auxiliary or fundamental textbook for freshman students in the departments

of music education given that the method includes the technical and musical subjects

specified in the course description of Piano I and Piano II in the Undergraduate Music

Teaching Program in the Council of Higher Education.

Keywords: Beyer, Beginner Piano Method, Method Analysis, Beginner Piano

Education.

1.GİRİŞ

Piyano eğitiminin başlangıç

aşamasında yer alan temel davranış ve

becerilerin uygun biçimde kazandırılması,

daha ileri düzeyde yer alan eserlerin hem

teknik yeterlik, hem de müzikalite ve

ifadenin doğru biçimde uygulanması

bakımından son derece önemlidir. “Fink’ e

göre piyano eğitiminin temel amacı uygun

teknik yardımıyla eserlerin kendi

temposunda ve doğru bir ifadeyle

çalınmasını sağlamak olmalıdır. Diğer bir

deyişle, elde edilen piyano tekniği, müzikal

ifade için anahtar, yorum için ise bir araç

olarak kabul edilmelidir.” (aktaran Ekinci,

2004, s. 185). Ercan (2013), “nota okuma,

sağlam ritm duygusu, doğru vücut ve el

pozisyonu gibi piyano çalmak için gerekli

olan temel becerilerin oluşturulması

gerçeğini kavramadan sergilenen bir çalış

biçimi özensiz ve yorum açısından da sıkıcı

olur” (s. 179) diyerek piyano eğitiminin

başlangıç aşamasında kazandırılması

gereken temel becerilerin önemine dikkat

çekmiştir.

“Teknik yeterliliğe ulaşmanın

temelinde doğru el pozisyonu, doğru

oturuş/duruş (posture) gibi davranışlara ve

tuşe, sonorite, klavye hakimiyeti, ajelite gibi

becerilere sahip olma yatar. Piyano

eğitiminin başlangıç aşaması, bu davranış

ve becerilerin kazanılmasının temelini

teşkil ettiğinden önemi büyüktür.

…Bahsedilen bu davranış ve becerileri

öğrenciye kazandırmada en etkili yollardan

biri öğretmen tarafından seçilen uygun

repertuardır” (Ertem, 2011, s.646).

Piyano eğitiminde bahsedilen bu

teknik davranışların başlangıç aşamasında

istenen düzeyde kazandırılması için

seçilecek başlangıç piyano metodunun

önemi ortaya çıkmaktadır.

Page 3: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” nun Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda Kullanılabilirliği 179

“Piyano metotları seçimi

yapılırken; piyano dersinin amaçlarının,

öğrencinin yeteneği ve hazır bulunuşluk

düzeyinin, bulunduğu ortamın ve yaşının

özelliklerinin göz önünde

bulundurulmasında fayda vardır.

Metotlarda; konuların düzenlenmesinde ve

işlenmesinde “somuttan soyuta”, “yalından

karmaşığa”, “bilinenden bilinmeyene”,

“yakından uzağa” gibi çağdaş genel

öğretim ilkelerine göre paralellik taşıması,

piyano eğitiminin daha verimli, etkili ve

daha başarılı, olmasında büyük önem

taşımaktadır” (Kaynak, 2011, s. 353).

Çimen (1995, s. 12)’ e göre piyano

başlangıç metodu; tüm tuşeyi tanıma, akıcı

bir biçimde nota okuma, ölçü işaretlerini-

tempo ve nüans terimlerini anlama, legato

ve staccato çalma, elleri bağımsız olarak

kullanma, bir-iki oktavlık majör ve minör

dizileri çalma, aralık ve akorları tanıma-

çalma, motif ve cümleleri tanıma,

deşifre/ilk bakışta çalma becerilerini

kazandırmalıdır.

Türkiye’ de piyano metotlarının

incelenmesi üzerine yapılan bazı

araştırmalarda (Çimen, 1995; Yastıman,

1997; Tokcan, 1998; Kasap, 2005; Kaynak,

2011; Güven, Çevik ve Canbey, 2012)

piyano başlangıç metotlarına yönelik

inceleme ve değerlendirme yapılmıştır.

Ancak bu araştırmalarda konu edilen

metotların, okul öncesi, ilköğretim ve

Anadolu Güzel Sanatlar ve Spor Liseleri

düzeyindeki öğrencilere yönelik metotlar

olduğu söylenebilir. Oysa müzik öğretmeni

yetiştiren kurumlarda da başlangıç piyano

eğitimi verilmektedir.

Müzik öğretmeni yetiştiren

kurumlarda piyano dersi “Yüksek Öğretim

Kurulu Müzik Öğretmenliği Lisans

Programı” nda yer alan piyano ders

tanımlarına göre yapılmaktadır. Bu ders

tanımlarında, lisans döneminde piyanoya

daha önce başlamış ya da başlayacak olan

öğrencilerin arasındaki düzey farkı

gözetilmeksizin yeni başlayan bir

öğrencinin kazanması gereken beceriler

sıralanmıştır. Müzik öğretmeni yetiştiren

kurumların, müzik ve çalgı eğitimine ilişkin

belirli ön bilgisi bulunan ve bulunmayan iki

tür öğrenci tipine sahip olduğu (Bağçeci,

2005, s. 148) düşünülecek olursa,

programda yer alan ders tanımlarının,

piyanoya ilk kez lisans döneminde

başlayan öğrencilerin de bulunabileceği

düşüncesi ile hazırlandığı kanısı ortaya

çıkmaktadır.

Müzik Öğretmenliği Lisans

Programında yer alan Piyano I ve Piyano II

ders tanımları incelendiğinde temel çalma

tekniklerinin yanı sıra müzikal ifade

çalışmalarının da öğrenilmesinin önem

kazandığı görülmektedir. Bu ders

tanımlarına bakıldığında başlangıç piyano

eğitimi açısından kazanılması gereken

temel teknikler legato çalabilme, beş

parmak çalışmaları yapabilme, paralel

yönde dizi çalabilme, zıt yönde dizi

çalabilme, çalış sırasında kolları serbest

bırakabilme, iki eli bağımsız hareket

ettirebilme, müziksel yönden ifadeli

çalabilme (piano, forte v.b. nüanslar),

cümleleme ve staccato çalabilme şeklinde

sıralanabilir. Buna ek olarak, dizi ve kadans

çalışmaları, deşifre çalışmaları, sonatin

çalışmaları ve Barok, Klasik, Romantik ve

Çağdaş dönemlerden düzeye uygun

eserlerin seslendirilmesi amaçlanmıştır.

Dolayısıyla müzik eğitimi anabilim

dallarında piyanoya yeni başlayan

öğrencilere çalıştırılacak başlangıç

metotlarının, yukarıda sıralanan temel

becerileri içermesinin yanı sıra söz konusu

dizi ve kadansların ve ayrıca düzeye uygun

çeşitli sonatin ve eserlerin çalışılmasını

hazırlayıcı ve destekleyici nitelikte

olmasının önemli olduğu düşünülmektedir.

Bu bağlamda müzik eğitimi

anabilim dallarındaki piyano derslerinde

kullanılan piyano başlangıç metotlarının

incelenerek, bu metotlarda yer alan teknik

Page 4: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

180

Feyza SÖNMEZÖZ

unsurların piyano eğitiminin gereklerini

yerine getirme ve hedeflenen temel

davranışların gerçekleştirilmesi

doğrultusunda değerlendirmesinin

yapılması, nitelikli bir piyano eğitimi

açısından büyük ölçüde önemlidir.

Ferdinand BEYER (1918) tarafından

yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü

edilen bu metotlar arasında gösterilebilir.

Bu piyano metodunun kullanımına ilişkin

yapılan araştırmada bazı müzik eğitimi

anabilim dallarındaki başlangıç piyano

eğitiminde kullanıldığı görülmektedir.

Kasap, (2004) “Müzik Öğretmeni

Yetiştiren Kurumlardaki Yardımcı Çalgı

Piyano Dersleri Üzerine Bir Araştırma”

başlıklı çalışmasında müzik öğretmeni

yetiştiren kurumlarda başlangıç piyano

metodu olarak A. Burkard’ın New

techniques for playing, D. Agay’ ın

Learning to play piyano ve F. Beyer’ in

“op.101 İlk Piyano Metodu” nun

kullanıldığını belirtmiştir.

Sönmezöz, (2011) “Müzik

Öğretmeni Yetiştiren Kurumlardaki Piyano

Derslerinin İçeriğine ve Piyano Eğitimine

İlişkin Genel Bir Değerlendirme” başlıklı

çalışmasında 6 adet müzik eğitimi anabilim

dalında verilen piyano derslerinde legato,

staccato, portato, pedal, gam ve arpej gibi

temel tekniklerin kazanılmasında

kullanılan egzersiz ve metotlar arasında

Beyer op.101 İlk Piyano Metodu’ nun da

kullanıldığını saptamıştır.

Uygun, (2013) “Piyano Dersinde

Çalışılan Etüt ve Eser Düzeyleriyle Bazı

Değişkenler Arasındaki İlişkilerin

İncelenmesi” başlıklı çalışmasında, Türkiye’

deki 10 adet müzik eğitimi anabilim

dalında verilen piyano derslerinde

Beringer, Burkard v.b. metotların yanı sıra

Beyer op.101 İlk Piyano Metodu’ nun

başlangıç piyano eğitiminde uygulandığını

tespit etmiştir.

Bu araştırmada, müzik

öğretmenliği lisans programı I. ve II. yarıyıl

piyano ders tanımları çerçevesinde “Beyer

op.101 İlk Piyano Metodu” nun içeriğindeki

alıştırma ve parçaların hangi konuları

içerdiği, hangi becerileri kazandırdığı,

hangi teknikleri çalıştırdığı ve piyano

eğitiminin gelişimine hangi açılardan katkı

sağladığının tespit edilmesi amaçlanmıştır.

Araştırmanın önemi şu şekilde

sıralanabilir:

1) “Beyer op.101 İlk Piyano

Metodu” nun müzik öğretmenliği lisans

programı I. ve II. yarıyıl piyano ders

tanımlarında yer alan temel piyano

teknikleri doğrultusunda

kullanılabilirliğinin incelenmesi açısından

önemlidir.

2) “Beyer op.101 İlk Piyano

Metodu” nun piyano eğitiminde hangi

problemlere çözüm getirdiğinin, hangi

teknik ihtiyaçlara yönelik olduğunun ve

ileri seviyelerdeki teknik zorluklara göre

hangi hazırlık çalışmalarını içerdiğinin

saptanması açısından önemlidir.

3) Piyano eğitimi alanında az

sayıda yapılan çalışmalar arasında lisans

düzeyine yönelik bir çalışma olması,

eğitimde verimliliğin arttırılması ve

eğiticilere rehberlik etmesi bakımından

önemlidir.

2.YÖNTEM

Bu araştırmada, yazılı materyallerin

analizini kapsama, (Yıldırım&Şimşek, 1999,

s. 140) olayları obje ve problemleri anlama

ve anlatma (Kaptan, 1995, s. 59)

bakımından betimsel yöntem

uygulanmıştır. Araştırmanın problemi ile

ilgili olarak ulaşılabilen tüm yazılı (nota,

belge v.b.) dokümanlara ulaşılmış ve

incelemeleri yapılmıştır. Çalışmada ayrıca

Yüksek Öğretim Kurulu Müzik

Öğretmenliği Lisans Programında yer alan

ve piyano eğitiminin başlangıç aşamasını

kapsadığı yarıyıllar olan I. ve II.

yarıyıllardaki ders tanımlarında yer alan

teknik konular da tespit edilmiştir. Ders

tanımlarında tespit edilen teknik konular,

legato çalabilme, staccato çalabilme, paralel

Page 5: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” nun Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda Kullanılabilirliği 181

yönde hareket edebilme, zıt yönde hareket

edebilme, dizi çalışmaları, parmak

bağımsızlığını sağlayabilme, kol

serbestliğini sağlayabilme, iki elde bağımsız

hareket edebilme, nüans (müziksel ifade)

yapabilme ve cümleleme şeklinde

sıralanabilir. Metot içerisinde yer alan 106

adet piyano parçası söz konusu teknik

konuları kapsaması bakımdan da

incelenmiş, frekans (f) ve yüzde (%)

değerleri hesaplanarak çözümlenmiş, tablo

halinde sunularak değerlendirmesi

yapılmıştır.

2.1.Verilerin toplanması

Araştırmada öncelikle çeşitli

kaynaklardan elde edinilen bilgiler ışığında

müzik öğretmeni yetiştiren kurumlardaki

başlangıç piyano eğitiminde uygulanan

teknik konular saptanmıştır. Araştırma

konusunu oluşturan “Beyer op.101 İlk

Piyano Metodu” içerisinde yer alan 106

adet parça, sözü edilen teknik konular

çerçevesinde ayrı ayrı incelenerek

çözümlemesi yapılmıştır.

Bu parçalar, yalnızca söz konusu

teknik konular açısından incelenmiş,

parçaların armoni-kontrpuan, form ve stil

bilgisi, estetik-yorum ve artistik-virtiozite

gibi öğelerine bakılmamıştır. “Beyer op.101

İlk Piyano Metodu” nun günümüze kadar

çeşitli yayınevleri tarafından basılan tüm

örneklerine ulaşılmaya çalışılmış, Peters,

Ricordi, WM. Scharfenberg, ve Papajourj

yayınevlerinin basımlarına ulaşılmıştır. Bu

basımlar aralarında yazım ve basım gibi

nedenlerden doğabilecek herhangi bir fark

olup olmaması açısından irdelenmiş,

anlamlı bir farka rastlanmamıştır. Ancak

daha kapsamlı ve ayrıntılı anlatımı

nedeniyle çalışmada Ricordi yayınevinin

basımı tercih edilmiş, diğer yayınevlerinin

basımları araştırmada kapsam dışı

bırakılmıştır.

Metotta yer alan 106 parçanın

tamamı ve parçalar arasında verilen dizi

kalıpları incelenmiş, metodun sonunda

bulunan parmak hızlandırma ve 24 dizi

çalışmasının yer aldığı ek bölüm kapsam

dışı bırakılmıştır.

Bu araştırma;

Müzik eğitimi anabilim dallarında

piyano derslerinde başlangıç piyano

eğitiminde kullanılan metotlardan

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” ile,

Yüksek Öğretim Kurulu Müzik

Öğretmenliği Lisans Programında yer

alan I. ve II. yarıyıllardaki piyano ders

tanımları ile,

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” nun

Ricordi yayınevinin basımı ile,

sınırlı tutulmuştur.

3.BULGULAR

3.1.Metodun Müzik Öğretmenliği

Lisans Programı I. ve II. Yarıyıl Piyano

Ders Tanımlarında Yer Alan Temel

Piyano Teknikleri Doğrultusunda

Kullanılabilirliğine İlişkin Bulgular

Araştırmanın bu bölümünde

“Beyer op.101 İlk Piyano Metodu”nda yer

alan 106 adet parça, Yüksek Öğretim

Kurulu Müzik Öğretmenliği Lisans

Programında yer alan ve piyano eğitiminin

başlangıç aşamasını kapsadığı yarıyıllar

olan I. ve II. yarıyıllardaki ders

tanımlarında yer alan teknik konular

açısından incelenerek hangi parçanın hangi

teknik konuya uygun olduğuna ilişkin

dağılım verilmiş ve değerlendirmesi

yapılmıştır.

Page 6: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

182

Feyza SÖNMEZÖZ

Tablo 1: “Beyer op.101 İlk Piyano Metodu” nun Müzik Öğretmenliği Lisans Programı I. ve II.

Yarıyıllarda Yer Alan Başlangıç Piyano Teknik Konularını İçermesine İlişkin Dağılım

Par

ça

no

Leg

ato

Çal

abil

me

Sta

ccat

o Ç

alab

ilm

e

Par

alel

nd

e

Har

eket

Ed

ebil

me

Zıt

nd

e H

arek

et

Ed

ebil

me

Diz

i Ç

alış

mal

arı

Par

mak

Bağ

ımsı

zlığ

ı

Sağ

lay

abil

me

Ko

l S

erb

estl

iği

Sağ

lay

abil

me

İki

Eld

e B

ağım

sız

Har

eket

Ed

ebil

me

ans

Yap

abil

me

mle

lem

e

F % f % f % f % f % f % f % f % f % f %

106

100

26

24.5

3

44

41.5

1

28

26.4

2

19

17.9

2

106

100

106

100

106

100

53

50

94

88.6

8

No:1 * * * *

No:2 * * * *

No:3 * * * * *

No:4 * * * * *

No:5 * * * * *

No:6 * * * * *

No:7 * * * * *

No:8 * * * * *

No:9 * * * * *

No:10 * * * * *

No:11 * * * * * *

No:12 * * * *

No:13 * * * *

No:14 * * * * *

No:15 * * * * * *

No:16 * * * * * * *

No:17 * * * * *

No:18 * * * * * *

No:19 * * * * * * *

No:20 * * * * *

No:21 * * * * *

No:22 * * * * * * *

No:23 * * * * * *

No:24 * * * * * * *

No:25 * * * * * * *

No:26 * * * * * *

No:27 * * * * * *

No:28 * * * * * * *

No:29 * * * * *

No:30 * * * * * *

Page 7: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” nun Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda Kullanılabilirliği 183

No:31 * * * * * *

No:32 * * * * * *

No:33 * * * * * *

No:34 * * * * * *

No:35 * * * * *

No:36 * * * * * * *

No:37 * * * * * *

No:38 * * * * * * *

No:39 * * * * * * *

No:40 * * * * * * *

No:41 * * * * * *

No:42 * * * * * *

No:43 * * * * * *

No:44 * * * * *

No:45 * * * * * *

No:46 * * * * *

No:47 * * * * *

No:48 * * * * * *

No:49 * * * * *

No:50 * * * * * *

No:51 * * * * *

No:52 * * * * * *

No:53 * * * * * * *

No:54 * * * * * *

No:55 * * * * * * *

No:56 * * * * * * *

No:57 * * * * * * *

No:58 * * * * * *

No:59 * * * * * * *

No:60 * * * * * * * *

No:61 * * * * * *

No:62 * * * * * * *

No:63 * * * * * * * *

No:64 * * * * * * *

No:65 * * * * * * *

No:66 * * * * * * *

No:67 * * * * * * *

No:68 * * * * * *

No:69 * * * * * *

No:70 * * * * * *

No:71 * * * * * *

No:72 * * * * * * *

No:73 * * * * * * * *

No:74 * * * * * * * *

No:75 * * * * * * * * *

No:76 * * * * * * * *

Page 8: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

184

Feyza SÖNMEZÖZ

No:77 * * * * * *

No:78 * * * * * * * *

No:79 * * * * * * * *

No:80 * * * * * * *

No:81 * * * * * * * *

No:82 * * * * * * * * *

No:83 * * * * * * * * *

No:84 * * * * * *

No:85 * * * * * * * *

No:86 * * * * * * *

No:87 * * * * * * * *

No:88 * * * * * * * *

No:89 * * * * * *

No:90 * * * * * * *

No:91 * * * * * * *

No:92 * * * * * *

No:93 * * * * * * *

No:94 * * * * * * * *

No:95 * * * * * * *

No:96 * * * * * * * *

No:97 * * * * * * *

No:98 * * * * * * *

No:99 * * * * * * * *

No:100 * * * * * * *

No:101 * * * * * * * * *

No:102 * * * * * * * *

No:103 * * * * * * *

No:104 * * * * * * * * *

No:105 * * * * * * *

No:106 * * * * * * * *

Tablo I incelendiğinde metodun

legato çalabilme konusunu %100, parmak

bağımsızlığı sağlayabilme konusunu %100,

kol serbestliği sağlayabilme konusunu %

100, iki elde bağımsız hareket edebilme

konusunu %100 oranında içerdiği

belirlenmiştir. Bu teknik konular metotta

yer alan 106 parçanın tamamında

bulunmaktadır.

Metotta staccato konusu 62, 63, 64,

67, 72, 73, 76, 78, 80, 81, 82, 86, 87, 88, 90, 94,

95, 96, 97, 98, 100, 101, 102, 104, 105 ve 106

no’ lu olmak üzere 26 adet parçada % 24.53

oranında yer almaktadır.

Metotta paralel yönde hareket

edebilme konusu 3, 4, 5, 6, 7, 11, 14, 16, 18,

19, 22, 23, 24, 25, 28, 30, 32, 33, 34, 36, 37, 38,

39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 50, 55, 56, 60, 63, 75,

79, 82, 83, 85, 86, 87, 99, 101, 106 no’ lu

olmak üzere 44 adet parçada % 41.51

oranında yer almaktadır.

Metotta zıt yönde hareket edebilme

konusu 15, 16, 19, 22, 24, 25, 26, 27, 28, 31,

36, 38, 39, 40, 48, 52, 53, 57, 59, 60, 65, 66, 74,

75, 78, 83, 85, 104 no’ lu olmak üzere 28 adet

parçada % 26.42 oranında yer almaktadır.

Metotta dizi çalışmaları konusu 65,

73, 74, 75, 76, 79, 81, 82, 83, 88, 91, 93, 94, 96,

99, 101, 102, 103, 104 no’ lu olmak üzere 19

adet parçada % 17.92 oranında yer

almaktadır.

Page 9: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” nun Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda Kullanılabilirliği 185

Metotta piano, mezzoforte, forte

gibi nüansları içeren müziksel ifade konusu

65 no’ lu parça hariç, 53 no’ lu parçadan

sonraki bütün parçalarda %50 oranında yer

almaktadır.

Metotta bir diğer konu olan

cümleleme konusu ise 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 12,

13, 14, 44 ve 86 no’ lu parçalar hariç tüm

parçalarda %88.68 oranında yer almaktadır.

3.2.Metodun Başlangıç Piyano

Eğitiminde Yer Alan Temel Teknik

Konuları İçermesine İlişkin Bulgular

Metotta yer alan 1 ve 2 no’lu

parçalar incelendiğinde iki elde beş

parmağın kullanılarak parmak numarası

sisteminin kavranması, notalar arasında bir

sonraki parmağa geçiş konusunun

öğrenilerek parmak bağımsızlığının

kazanılmasının amaçlandığı görülmektedir.

3, 4, 5, 6 ve 7 no’ lu parçalarda

legato, paralel yönde hareket, parmak

bağımsızlığı ve kol serbestliği, iki elde

bağımsız hareket konularının işlendiği

görülmektedir. Bu parçalarda her iki elde

de daha önce öğrenilen parmak numaraları

ile paralel yönde egzersiz çalışmaları

verilmiştir.

8, 9, 10 ve 11 no’ lu parçalarda

legato tekniği parmak serbestliği, kol

serbestliği, iki elde bağımsız hareket ve

cümleleme konularının öğretilmesi

amaçlanmaktadır. 11 no’ lu parçada ayrıca,

paralel yönde hareket çalışması da

bulunmaktadır. Bu alıştırmalarda sağ elde

notalar arasında bir sonraki parmağa

geçişte önceki basılı parmağı kaldırma,

kısaca teker teker çalma çalışmaları

yaptırılmaktadır. 8 no’ lu parçada sol elde

dört sayılık notalar ile tutan ses

kullanılarak sesleri uzatma yöntemi ile iki

elin aynı anda ayrı hareketi yapabilmesi ve

çok sesli çalma konularında çalışma

yapılmaktadır. 9 no’ lu parçada sol elde

tutan ses yerine, bir sayılık notalar ile non

legato çalışması yaptırılmıştır. 10 no’ lu

parçada 8 ve 9 no’ lu parçalarda öğrenilen

bilgiler pekiştirilmiş, her iki elde de karışık

olarak tekrar ettirilmiştir. 11 no’ lu parçada

ise altılı aralıklarla her iki elde paralel

hareket amaçlanmaktadır. Yine legato ve

beş parmak çalışmalarına parça içinde yer

verilerek daha önce öğretilmek istenen bu

bilgilerin pekiştirilmesi amaçlanmıştır.

12, 13, 14, 15, 16, 17, 18 ve 19 no’ lu

parçalarda her iki elde de parmakların

bağımsızlığını sağlamak amacıyla beş

parmak çalışmaları verilmiştir. Böylelikle

parmak numaralarına dikkat edilerek

legato ve non legato çalma yöntemi ile teker

teker çalma kavramının geliştirilmesi

amaçlanmıştır. Ayrıca el tutuşu ve kolların

serbestliğinin kontrolünün sağlanması, her

bir notanın aynı değerde ve aynı ses

düzeyinde duyulması için önemlidir. Bu da

ileriye dönük olarak nüans ve ifadeli çalma

konularına temel oluşturmaktadır.

16 ve 19 no’ lu parçalarda 12, 13, 14

ve 15 no’ lu parçalarda öğrenilen konulara

ek olarak zıt yönde hareket çalıştırılmıştır.

Ayrıca 17 no’ lu parçada sağ eldeki ezgiye

eşlik amaçlı sol elde do-sol aralığında

legato çalma yöntemiyle parmakların

birbirleriyle teker teker çalmaları

sağlanmaktadır. Bu yolla da piyano

öğrencisinin ileri düzeylerde çalışacağı

etüt-sonatin-sonat v.b. gibi eserlerde yer

alan -sağ elde ezgiye karşı sol elde eşlik

yapabilme- konularına zemin

hazırlanmasının amaçlandığı düşünülebilir.

18 no’ lu parçada tüm bu çalışmaların sağ

elde yer almasının yanı sıra, sol elde farklı

olarak çift ses basma konusu verilmiştir. Bu

da ileriki sınıflarda çalınacak eserlerde

karşılaşılabilecek sol elde akorlu çalma

konusuna bir ön hazırlık yapılmasının

amaçlandığını düşündürmektedir.

20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29,

30, ve 31 no’ lu parçalarda her iki elde

parmak bağımsızlığını kazandırmak

amacıyla, istenen parmak numaralarını

kullanmak koşulu ile beş parmak

çalışmaları yapılmıştır. Aynı zamanda

Page 10: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

186

Feyza SÖNMEZÖZ

paralel ve zıt yönde çalışmaların yapıldığı

bu parçalarda ezgisel açıdan yarım cümle

ve tam cümle çalışmalarının yapılması

bakımından “müzikte cümle” kavramının

geliştirilmesinin amaçlandığı söylenebilir.

29 no’ lu parçada aynı zamanda deyim bağı

çalışması yapılmış parçanın açıklamasında

öğrenciden nota değerinin bitimine kadar

ilgili parmağı tuştan çekmemesi istenmiştir.

32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41,

42, 43 no’ lu parçalarda yine daha önceki

parçalarda yer alan teknik çalışmalara yer

verilmiştir. Ancak 32, 33 ve 34 no’ lu

parçalarda daha önce do-sol aralığında

verilen beş parmak pozisyonunun sol-re

aralığına kaydırılması söz konusudur.

Ayrıca her iki elde de aynı ezgi bir oktav

aralığında unison şekilde çaldırılarak

paralel çalma tekniği geliştirilmek

istenmiştir. 35, 36, 37, 38, 39, 40, no’ lu

parçalarda ise sol elde pozisyon sol

anahtarında sol-re aralığında kalmakla

beraber sağ elde pozisyon yine önceki

parçalarda olduğu gibi do-sol aralığına

kaydırılarak, her iki elde farklı

pozisyonlarda çalışma yapılması

istenmiştir. Bu durum elleri farklı

oktavlarda çalıştırmanın dışında farklı

pozisyonlarda da çalarak piyano çalgısında

tonal anlamda aynı armoninin

yakalanabileceğini göstermektedir. 41, 42,

ve 43 no’ lu parçalarda ise pozisyon her iki

elde de sol anahtarında bir oktav içerisinde

la-mi aralığına kardırılmıştır. Yine 32, 33, 34

no’ lu parçalarda olduğu gibi, her iki elde

de aynı ezgi bir oktav aralığında unison

şekilde çaldırılarak paralel çalma tekniği

geliştirilmeye çalışılmıştır. 32, 33, 34, 41, 42

ve 43 no’ lu parçalarda sağ elde sol

anahtarında inceye doğru, 35, 36, 37, 38, 39

ve 40 no’ lu parçalarda da sol elde sol

anahtarında kalına doğru ek çizgili notalar

verilmiştir. Böylelikle öğrencinin daha önce

kolayca okuyup çalabildiği sol anahtarında

yeni öğrenilen notalarla yeni bir oktava

geçilerek, hem nota okuma hem de

okuduğunu uygulayarak seslendirmesi

amaçlanmaktadır. Bu durum öğrencinin

parçalar üzerinde teknik çalışmalar

yapmasının yanı sıra piyano klavyesini

tanıması bakımından da önemlidir.

1 ve 43 no’ lu parçalar arasındaki

tüm parçalarda dört vuruşluk (birlik), iki

vuruşluk (ikilik) ve bir vuruşluk (dörtlük)

nota birimleri yer almaktadır. Metotta

yarım vuruşluk (sekizlik), çeyrek vuruşluk

(onaltılık) ve daha küçük değerdeki

notalarla ilgili çalışmalar ilerleyen

parçalarda verilmektedir.

44 no’ lu parçada daha önce

öğrenilen bilgilere ek olarak oktav çalışması

ve yarım vuruşluk (sekizlik) notalarla

çalışma yapılması amaçlanmaktadır. Bu

parçanın en önemli özelliği diğer

parçalarda görülen konuların bazılarının

tekrarının yanı sıra, her iki elde de do-sol

aralığında oktav çalışmasının yapılmasıdır.

Sağ elde ve sol elde yazılan notaların sol

anahtarında aynı çizgi ve aralıklara gelmesi

öğrenci için şaşırtıcı olsa da “8’……….”

işareti belirtilerek sağ elin bir oktav

yukarıya kaydırılması istenmiştir. Metotta

ilk kez bu alıştırmada karşımıza çıkan bu

konu, ileri düzeylerde çalışılacak etüt-

sonat-serbest parça v.b. gibi eserlerde

karşılaşılabilecek oktav aşımı konularına

hazırlık teşkil etmektedir. Ayrıca sekizlik

notalar ile öğrenci ilk kez tanıştırılmış ve ilk

ölçüden itibaren 4/4 sayma yöntemi ile

sekizliklerin bölünerek sayılması ve bu

şekilde çalınması istenmiştir. Bu parçanın

çalışılması sırasında öğrencilerin her ölçü

için yüksek sesle “1-2-3-4” ya da “1 ve 2 ve

3 ve 4 ve” şeklinde saymalarının sekizlik

notaların bölünmesi konusunda kolaylık

sağlayacağı düşünülmektedir.

Metotta 45 no’ lu parçada iki elde

de legato çalıştırıldığı görülmektedir.

Ayrıca, iki elde sekizlik notaların kullanımı

ile paralel yönde parmak çalışması yapılan

bu parçada hız kazandırma çalışması

yapılmasının amaçlandığı söylenebilir.

Diğer taraftan do majör tonunda iki elde de

arpej hareketleri yaptırılmıştır. Ancak 9. ve

Page 11: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” nun Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda Kullanılabilirliği 187

10. ölçülerde sol el do majör arpeji sekizlik

notalarla çalınmasına karşın, sağ elde ikilik

nota kullanılmıştır. 11. ve 12. ölçülerde

bunun tersi olarak arpej, sağ elde sekizlik

notalarla çalınırken, sol elde ikilik notalar

çalınması istenmiştir. 12. ve 13. ölçülerde de

bu arpej hareketleri birlik ve sekizlik

notalarla devam ettirilmiştir. Bu yolla

parmak bağımsızlığının yanı sıra el

bağımsızlığı da kazandırılmak istendiği

söylenebilir. Ayrıca arpej çalma tekniği

açısından iki elde ters hareket çalıştırılarak,

do majör tonunda arpej çalma ve hız

kazanmada kolaylık sağlanması

amaçlanmıştır.

46 no’lu parçada iki elde sekizlik

notalar kullanılarak legato ve non legato

çalışması yaptırılmıştır. Sekizlik notalarla

yapılan bu çalışmanın yine parmak

bağımsızlığı kazanmak için yapılan

çalışmalar olduğu düşünülmektedir. Aynı

zamanda parçada sol elde do-sol ve si-sol

aralığında do majör ve sol majör arpej

sesleri kullandırılarak alberti bası çalışması

yapılmıştır. Metodun bu parçadan sonraki

pek çok parçasında bu kalıba sıklıkla yer

verildiği görülmektedir. Bu çalışmayı

öğrencinin başlangıç aşamasında

öğrenmesinin önemli olduğu

düşünülmektedir. Bu parça, ileri

düzeylerdeki Czerny, Clementi, Haydn,

Mozart, Beethoven Cramer, Schumann,

Chopin ve daha birçok bestecinin alıştırma-

etüt ve eserlerinde kullanılan bir kalıp olan

alberti bası kalıbına hazırlık niteliğindedir.

47 no’lu parçada iki elde sekizlik

notalarla legato çalışmasının yanı sıra sol

elde pozisyon değişikliği yapılmıştır. Daha

önce öğrenilen sol elde 5., 4., 3., 2. ve 1.

parmakların do-sol ve sol-re aralığında

kullanılmasından farklı olarak sol el

inceden kalına doğru mi-do-si-la-sol

pozisyonuna aktarılmıştır. Böylelikle sol

elde do majör arpejinin ikinci çevrimi ve sol

majör arpejine hazırlık çalışmaları

yapılmıştır.

48, 49 ve 50 no’ lu parçalar birlikte

incelendiğinde 48 no’ lu parçada sağ elde

noktalı dörtlük ve sekizlik çalışmasının

yapılmış olduğu görülmektedir Ayrıca bu

parçalarda ¾’ lük vuruş içerisinde sol elde

dol majör ve sol majör arpej sesleri ile sağ

eldeki ezgiye karşı eşlik edebilme çalışması

yaptırılmıştır. Böylelikle öğrencilerin ileri

düzeylerde çalacağı menuet, vals, masurka

gibi dans niteliği içeren parçalara hazırlık

yapılması amaçlanmıştır.

51 no’ lu parça incelendiğinde yine

sekizlik notalarla legato ve non legato

çalışması ile parmak çalıştırmalarının

yapıldığı görülmektedir. Diğer parçalardan

farklı olarak 51 no’ lu parçada sağ elde

pozisyon değişikliği yapılmıştır. Sağ elde 1.,

2., 3., 4. ve 5. parmaklar, aynı oktav içinde

do-sol aralığından si-fa aralığına

kaydırılmış ve tekrar do-sol aralığına geri

döndürülmüştür. Böylelikle öğrencinin sol

anahtarında hızlı okuyabilmesi,

okuduğunu hızlı bir şekilde

uygulayabilmesi ve bu yolla klavyeyi

tanımasının amaçlandığı söylenebilir.

52 no’ lu parçanın tamamı sol

anahtarında yazılmıştır. Ancak ilk kez 6/8’

lik vuruş örneği bu parçada verilmiştir. 6/8’

lik vuruş içerisinde do majör ve sol majör

tonlarında sağ eldeki ezgiye karşı sol elde

eşlik figürünün öğretilmesi önemlidir.

Böylelikle ileri düzeylerde öğrencilerin

karşısına çıkabilecek 6/8’ lik tempoların

kullanıldığı etüt, sonat, vals, masurka

türündeki dans parçaları gibi eserlere

hazırlık yapılması amaçlanmaktadır. Ayrıca

ezgisel cümle yapısının net bir biçimde

verildiği gözlenmektedir. Bu bakımdan 52

no’ lu parça başlangıç öğrencilerinin

çalışmalarındaki önemli seviye

parçalarından biri olarak kabul edilebilir.

Metotta 53 no’ lu parçaya kadar her

iki elde de sol anahtarı kullanılmıştır.

Ancak 50 no’ lu parçadan sonra fa

anahtarının öğrenilebilmesi ve

uygulanabilmesi için kısa çalışmalar

Page 12: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

188

Feyza SÖNMEZÖZ

yapılmıştır. Bu çalışmalarda öğrencinin sol

anahtarında okuyup çalabildiği notaların

aynıları fa anahtarında gösterilerek

öğrenciden karşılaştırmalı inceleme

yapması istenmiştir. Böylelikle bilinen

notalar üzerinden bilinmeyen notalar

tanıtılarak, hem daha önce öğrenilen

bilgilerin pekişmesi hem de yeni, bilgilerin

öğretilmesi amaçlanmıştır. Metotta nüans

işareti ilk kez 53 no’ lu parçada verilmiştir

ve 65 no’ lu parça hariç daha sonra verilen

tüm parçalarda nüans işaretleri yer almıştır.

54 no’ lu parçadan itibaren sol elde fa

anahtarına geçilmiş ve daha sonra verilen

tüm parçalarda sol elde fa anahtarı

kullanılmıştır. Bunun yanı sıra 53, 54, 55,

56, 57 ve 58 no’ lu parçalar sekizlik sus

işaretini uygulayabilme ve sol elde sağ

eldeki ezgiye karşı eşlik yapabilme

konularını da kapsamaktadır. 56, 57, 59 no’

lu parçalarda sol elde fa anahtarı

kullanılmasının yanı sıra sağ elde daha

önce öğrenilen pozisyon değişikliği (sol-re)

kullanılmıştır.

59 no’ lu parça incelendiğinde ise

3/8’ lik vuruşun ilk kez bu parçada

kullanıldığı görülmektedir. Ayrıca 3/8’ lik

vuruş içerisinde sağ eldeki ezgiye karşı vals

ritminde sol elde eşlik figürü verilmiştir.

Parça tıpkı 52 no’ lu parçada olduğu gibi

ezgisel cümle yapısı açısından belirgindir.

Ayrıca aynı nota üzerinde parmak

değiştirme konusu metotta ilk kez bu

parçada işlenmektedir.

60, 61, 62, 63, 64 no’ lu parçalar

incelendiğinde, yine daha önceki

parçalarda öğrenilmiş olan her iki elde

legato ve non legato çalışması, aynı nota

üzerinde parmak değiştirme, nüanslı çalma

ve sol elde ezgiye karşı eşlik yapabilme

konularının işlendiği görülmektedir. Ancak

60 no’ lu parçada aynı zamanda bir kanon

hareketi vardır. Sağ elde ezgi başladıktan

bir ölçü sonra, aynı ezgi sol elde

başlatılarak sağ elde çalınan ezginin sol

elde birbiri ardı sıra duyurulması

istenmiştir. Bu da daha başlangıç

aşamasında polifonik çalışmalar yönündeki

alıştırmaların verilebilecek en basit haliyle

sunulduğunu ortaya koymaktadır. Bu

durum öğrenciler açısından ileriki

dönemlerinde karşılaşabilecek envansiyon,

füg gibi polifonik eserlerin çalışılması

bakımından bir ön hazırlık olarak

düşünülebilir. Ayrıca 60 no’ lu parça iki

elin la-mi aralığına kaydırılarak 1., 2., 3., 4.

ve 5. parmaklarla la minör tonunun arpej

sesleriyle ilgili alıştırma yapılmasının

sağlandığı görülmektedir.

Metotta 64 no’ lu parçadan sonra

do majör tonunda dizi çalışmasına geçilmiş

ve do majör dizisi, diziye ait parmak

numaraları kullandırılarak gerek tek başına

sağ el, tek başına sol el, gerekse iki elde

paralel olmak üzere çalıştırılmıştır. Genel

bir “klişe” içinde verilmiş olan bir oktavlık

do majör dizi çalışmasının ardından

metodun ilerleyen bölümlerinde aynı klişe

içinde transpoze edilmiş olarak sırasıyla sol

majör, re majör, la majör, mi majör, la

minör, fa majör, si bemol majör dizileri de

yer almaktadır. Bir oktavlık do majör dizi

çalışmasının ardından 65 no’ lu parçada do

majör dizisi içeren bir alıştırma verilmiş,

legato tekniği kullanılarak zıt ve paralel

yönde do majör dizi çalıştırılmıştır.

66 no’lu parçada ise yine 52 no’ lu

parçada olduğu gibi 6/8’ lik vuruş

kullanılmıştır. Ayrıca söz konusu parça

tıpkı 52 ve 59 no’ lu parçalardaki gibi

ezgisel bakımdan oldukça gelişkin bir

parçadır ve bu yönüyle ileriki dönemlerde

karşılaşılabilecek eserlere ön hazırlık

niteliğinde olduğu söylenebilir.

67 no’ lu parçada altılı aralıklarla,

68 ve 69 no’ lu parçalarda ise sağ (no.68) ve

sol (no.69) elde üçlü aralıklarla çift sesin

legato tekniği kullanılarak çalışılması

amaçlanmıştır. Bu bakımdan söz konusu

parçaların ileriki dönemlerde özellikle

etütlerde üçlü ve altılı aralıklarla yapılacak

olan legato veya staccato tekniği

kullanılarak çift ses hatta akor basma, çift

Page 13: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” nun Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda Kullanılabilirliği 189

sesin ya da akorların bağlı çalınması gibi

çalışmalara temel oluşturduğu söylenebilir.

Metotta 69 no’ lu parçadan sonra

sol majör dizi çalışmasına geçilmiş ve sol

majör dizisine ait parmak numaraları

verilerek sağ el, sol el ayrı ve iki el olmak

üzere paralel yönde dizi çalıştırılmıştır.

Daha önce do majör dizisi için verilen

“klişe” içinde yer alan sol majör dizisinin

yine bir oktav şeklinde çalışılması

istenmiştir.

70 ve 71 no’ lu parçalarda sol majör

tonunda sağ el ve sol elde legato tekniği

kullanılarak üçlü aralıklarla çift ses basma

tekniği çalıştırılmıştır. Böylelikle öğrencinin

uygun parmak numaraları ile üçlü

aralıklarla gelen çift sesleri kopmadan bağlı

(legato) bir şekilde çalması amaçlanmıştır.

72 no’ lu parçada ise legato ve

staccato tekniği kullanılarak sağ el ve sol el

olmak üzere iki elde ezgiye karşı eşlik

konusu işlenmiştir. Bu durum 74 no’ lu

parçaya bir hazırlık teşkil etmektedir. 72

no’ lu parçada her iki elde de ezgiye karşı

eşlik yapılması durumu söz konusudur.

Yani daha önceki parçalarda görülen çalış

sırasında sadece sağ elin ezgisine karşılık

sol elde eşlik yapma konusunun yanısıra

aynı zamanda sol elde yer alan ezgiye karşı

sağ elde eşlik yapabilme konusu da

anlatılmak istenmiştir. Bu çalma

yönteminin iki elin bağımsızlığı konusunda

önemli bir çalışma olduğu söylenebilir.

Piyano eğitimi sürecinde sıklıkla

karşılaşılabilen bu konuya bu parçayla

hazırlık yapılmasının amaçlandığı

söylenebilir.

73 no’ lu parçada ise iki elde legato

çalışmasının yanı sıra sağ elde kromatik

dizi çalışmalarına başlanmıştır. Parçada sol

elde si bemol sesinin yer aldığı

görülmektedir. Ancak parçanın fa majör

tonunu çalıştırıcı bir özelliği

bulunmadığından bu sesin değiştirici

işaretleri tanıtma amacıyla yer aldığı

düşünülmektedir. Do majör tonundaki bu

parçada daha önce öğrenilen diyezli ve

bemollü notaları okuma ve çalabilme bu

parça ile hem pekiştirilmiş hem de daha

fazla değiştirici işaretin yer aldığı kromatik

dizilere hazırlık yapılması amaçlanmıştır.

73 no’ lu parça aynı zamanda sol elde çıkıcı

do majör ve sol majör dizilerini de

kapsamaktadır. Ayrıca sağ elde legato ve

staccato tekniği ile üçlü aralıkları bağlı

çalma konusunun yanı sıra sol elde staccato

tekniği kullanılarak çift ses basma ve iki

elde akor basma konusunun da öğretildiği

görülmektedir. Söz konusu üç akor, son

ölçüde verilmiş ve staccato tekniği

kullanılması istenmiştir.

74 no’ lu parça sol majör

tonundadır ve “üçleme” (triolet) çalışması

içermektedir. Üçleme notalarla sol majör

tonunda sağ eldeki ezgiye karşı sol elle ve

sol eldeki ezgiye karşı sağ elle eşlik

yapılması istenmiştir. Bu durum 72 no’ lu

parçada olduğu gibi piyano eğitimi

sürecinde ileriki dönemlerde

karşılaşılabilecek ezgiye karşı eşlik

yapabilme konusuna önemli bir örnek

olarak gösterilebilir. Aynı zamanda parçada

sağ elde sol majör dizisi inici ve çıkıcı

şekilde çalıştırılmıştır. Parçanın en önemli

özelliklerinden biri de sol majör arpej

seslerinden biri olan sol-si-re seslerinin her

iki elde ters hareketle birbiri ardı sıra

duyurulmasıdır. Bu yolla öğrenciye ileri

düzeylerdeki bazı eserlerde

karşılaşabileceği çalma stillerinden birinin

öğretilmek istendiği söylenebilir. Ayrıca

17., 19., 21., ve 23. ölçülerde sağ elde aynı

nota üzerinde parmak değişikliği

yapılmıştır. Bu durum aynı notanın ardı

ardına çalınmasında tek ve aynı parmağın

basmaması gereğini ortaya koymaktadır.

Bu parmak değişikliğinin piyano çalgısının

fiziksel özelliğinden dolayı aynı parmakla

basıldığında her bir sesin eşit

duyurulamayacağı endişesi hatta batık tuş

riskinin artabileceği gibi nedenlerle

yapıldığı söylenebilir. Bu nedenle parçanın

Page 14: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

190

Feyza SÖNMEZÖZ

aynı nota üzerinde değişik parmak

kullanabilme yöntemi ile parmak

alıştırmaları yönünden önemli olduğu

düşünülmektedir. Parçada ayrıca sol elde

sol-si-re sesleri arpej şeklinde 5-3-1 ve sol-

do-mi sesleri arpej şeklinde 5-2-1 no’ lu

parmaklarla verilmiştir. La-do-re sesleri ise

4-2-1 no’ lu parmaklarla verilmiştir.

Özellikle Czerny etütler, Duvernoy etütler,

Burgmüller etütler, Clementi sonatinler ve

daha birçok orta ve ileri düzeydeki eserin

çeşitli yayınevleri tarafından basılan birçok

edisyonunda (Peters, Ricordi, Breitkopf,

Universal, Schnabel v.b.) bu tip arpejlerde

aynı parmak numaralarının verildiği

gözlenmektedir. Parçada bu parmak

numaraları, daha başlangıç aşamasından

itibaren bir kalıp şeklinde öğrenciye bu

yolla öğretilmek istenmektedir. Bu

yönleriyle 74 no’ lu parçanın piyano

eğitiminin başlangıç aşamasında çalışılması

gereken ve önemli derecede seviye teşkil

eden parçalardan biri olduğu söylenebilir.

74 no’ lu parçanın ardından re

majör tonunda dizi çalışması yapılmıştır.

Re majör tonuna ait parmak numaraları ile

yapılan dizi çalışmasında, daha önce

verilen do majör ve sol majör dizilerindeki

“klişe” nin aynısı kullanılmıştır. Bu yolla

öğrenciye bildiği bir kalıpta farklı bir tonda

dizi çalışması yaptırılarak re majör tonu

kavratılmaya çalışılmıştır.

75 no’ lu parça incelendiğinde, re

majör tonunda yazılan ve bu tonun ilgili

parmak numaralarını çalıştıran bir parça

olduğu gözlenmektedir. Sağ elde ve sol

elde legato çalışması yapılan parçada, re

majör tonunun özellikle inici şekilde

verildiği ve re majörün arpej seslerinin ilgili

parmak numaralarıyla çalıştırıldığı

görülmektedir. Parçada ayrıca nüans

işaretleri de yer almaktadır.

76 no’ lu parça incelendiğinde ise,

sağ elde legato çalışmasının yanı sıra,

staccato tekniği kullanılarak çift ses

çalışmasının da yapıldığı görülmektedir.

Ayrıca sağ elde re majör tonunda çıkıcı dizi

çalışması yer almaktadır. Sol elde ise

staccato tekniği kullanılarak çift ses basma

ve her iki elde sol majör tonunda akor

basma çalışmaları yapılmıştır.

77 no’ lu parça incelendiğinde ise

parçanın, her iki elde de legato

çalışmalarının yanı sıra nüans ve müziksel

ifade çalışmalarını da içerdiği

gözlenmektedir. Parçanın en önemli

özelliklerinden biri de 7., 16. ve 23.

ölçülerde yer alan fa diyez ve fa naturel

değişiminin çalıştırılmasıdır. Bu yolla ileri

ki düzeylerde karşılaşılabilecek parçalarda

yoğun şekilde yer alan değiştirici

işaretlerin, okunması ve çalınması gibi

konulara hazırlık yapıldığı söylenebilir.

78 no’ lu parça ise, sol majör

tonunda sol elde 6/8’ lik vuruş içerisinde,

ezgiye karşı eşlik figürünün uygulanması

bakımından önemlidir. Daha önce 52 ve 66

no’ lu parçalarda görülen bu eşlik

modelinin, bu parçada tekrar verilerek,

konunun pekiştirilmesi istenmiştir. Ayrıca

sağ elde sol majör tonunda altılı aralıklarla

staccato tekniği kullanılarak, çift ses basma

çalışması yapılmıştır. Sol elde ise sol majör

ve re majör tonunun arpej sesleriyle eşlik

verilmiştir. 78 no’ lu parçanın en önemli

özelliklerinden biri de sol elde tutan ses

çalışmasının yapılmasıdır. Bu eşlik

modelinde, tek parti halinde yazılan sol el

partisi ikiye bölünmektedir. Sol elde beşinci

parmakla 1,5 sayı değerinde tutulan arpejin

kök sesi üzerinde, diğer arpej sesleri üç ve

birinci parmaklarla çalınmak suretiyle

sekizlik notalarla sıralanmışlardır. Ayrıca

sol elde partinin ikiye bölünerek tutan ses

üzerinde diğer notaların seslendirilmesi

bilek kullanımı açısından rahat çalmayı

gerektirmekte bu bakımdan öğrenciye

parmak, bilek ve kol serbestliği çalışması

yapılmaktadır. İlk kez bu parçada

gösterilen bu konu metodun ilerleyen

parçalarında sıklıkla yer almaktadır. J.S.

Bach’ ın menuetleri, çeşitli dansları,

envansiyonları ve füglerinde, Mozart,

Haydn, Beethoven, Schumann, Chopin,

Page 15: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” nun Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda Kullanılabilirliği 191

Tchaikovsky, Çağdaş Türk Bestecileri v.b.

gibi pek çok bestecinin eserlerinde de

görülebilecek bu eşlik modelinin, başlangıç

aşamasında öğrenciye konu olarak

verilerek bu ve bunun gibi eşlik

modellerinin kavratılmasının istendiği

söylenebilir. Ayrıca müzik öğretmenliği

programında yer alan eşlik çalma

derslerinde de yararlanılabilecek olan bu

eşlik modelinin, öğretmen adayları

tarafından okul şarkılarında uygulanması

da sözkonusu olabilir.

78 no’ lu parçayı takiben la majör

dizisi yer almaktadır. Daha önce verilen do

majör, sol majör ve re majör dizilerinde

kullanılan “klişe” içinde la majör dizisine

ait parmak numaraları ile inici ve çıkıcı

olmak üzere gerek ayrı ellerle, gerekse iki

elde çalışma yapılmıştır.

79 no’ lu parça incelendiğinde,

parçanın, la majör tonunda yazıldığı, her iki

elde de la majör tonunun sesleri ile çeşitli

geçişlerin yer aldığı görülmektedir. La

majör dizisine ait parmak numaraları içeren

parçada söz konusu dizi, sağ elde çıkıcı

şekilde yer almaktadır.

80 no’ lu parça incelendiğinde ise,

parçanın re majör tonunda yazılmış

olduğu, ilk cümleden sonra sol majör

tonuna modülasyon yapıldığı ve daha

sonra tekrar re majör tonuna geri

dönüldüğü görülmektedir. Parçada sağ

elde legato ve staccato tekniklerinin

çalıştırılmasıyla beraber ayrıca aksan

(vurgu) da çalıştırılmıştır. Bunun yanı sıra,

sağ elde çarpma notaları da bulunmaktadır.

Sağ elde kromatik geçişlerin yer aldığı

parçada ezgiye karşı sol elde üçlü

aralıklarla, çift ses basılarak vals şeklinde

¾’ lük tartım ile eşlik figürü kullanılmıştır.

80 no’ lu parçadaki en önemli özelliklerden

biri de sağ ve sol elde çapraz şekilde çalış

yönteminin uygulanmasıdır. 10. ve 12.

ölçülerde yer alan çapraz çalma yöntemi ile

ileri düzeylerde karşılaşılabilecek pek çok

eserde yer alan bu çalma stilinin öğrenciye

tanıtılması ve öğretilmesinin amaçlandığı

düşünülmektedir.

81 no’ lu parça la majör tonundadır.

Parçada la majör dizisine ait parmak

numaraları kullanılarak daha önce

öğrenilen söz konusu dizinin

çalıştırılmasının amaçlandığı

gözlenmektedir. Ayrıca sağ elde 9., 14., 15.,

16. ve 26. ölçülerde aynı notanın birbiri ardı

sıra farklı parmak numaraları ile

duyurulması söz konusudur. Bu yolla 59,

64, 72, 73, 74 ve 78 no’ lu parçalarda

öğrenilen konunun pekiştirilmesi

amaçlanmaktadır denilebilir. Parçada tıpkı

80 no’ lu parçada olduğu gibi sağ elde ve

sol elde legato, staccato tekniklerinin yer

almasının yanı sıra yine ezgiye karşı sol

elde üçlü aralıklarla, çift ses basılarak vals

şeklinde ¾’ lük tartım ile eşlik figürü

kullanılmıştır.

Metotta 81 no’ lu parçayı takiben

mi majör dizi çalışmasına geçilmiştir. Mi

majör dizisine ait parmak numaraları

verilerek ayrı el ve iki el beraber olmak

üzere inici ve çıkıcı şekilde paralel dizi

çalıştırılmıştır.

82 no’ lu parçada ise her iki elde de

legato ve staccato çalışması yapılmaktadır.

Mi majör tonunda yazılan parçada sağ elde

mi majör dizisinin çıkıcı ve inici şekilde yer

aldığı görülmektedir. Legato tekniğinin her

iki elde de paralel bir şekilde kullanımının

ardından 9. ölçüden itibaren sağ eldeki

ezgiye karşı sol elde üçlü aralıklarla, çift ses

staccato basılarak vals şeklinde ¾’ lük

tartım ile eşlik figürü kullanılmıştır.

83 no’ lu parça ise do majör

tonundadır ve do majör dizisinde yer alan

parmak numaraları kullanılmıştır. Do

majör dizisinin ayrı ellerle ve iki elde

birlikte olmak üzere paralel ve zıt yönde,

çıkıcı ve inici şekilde yer aldığı

görülmektedir. Parçanın daha önce

öğrenilen do majör dizisini pekiştirme

amaçlı olduğu söylenebilir.

Page 16: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

192

Feyza SÖNMEZÖZ

84 no’ lu parça incelendiğinde ise,

do majör tonunda her iki elde üçlü

aralıklarla çift ses legato çalışması yapıldığı

görülmektedir. 84 no’ lu parça ezgisel bir

parça olmaktan çok teknik bir alıştırma

özelliği taşımaktadır.

85 no’ lu parça fa majör tonundadır.

Metotta daha önce fa majör tonuyla ilgili

herhangi bilgilendirme verilmeden

parçanın bu bölüme konulması dikkat

çekicidir. Bunun nedeninin klavye üzerinde

bulunan tuş takımındaki tüm seslerin

öğretilmesi amaçlı olduğu söylenebilir.

Daha önce öğrenilen dizi ve parçalarda

diyez sırasına göre fa diyez, do diyez, sol

diyez ve re diyez sesleri öğrenilmişti. Bu

durumda bu parçaya kadar do majör oktavı

içerisinde öğrenilmeyen tek siyah tuşun la

diyez olduğu görülmektedir. La diyezin

öğrenilebilmesi için bu aşamada verilmesi

gereken dizinin si majör olması

gerekmektedir. Ancak si majör tonunun

yoğun değiştirici işaret alması, çalma

tekniği ve dizi tekniği açısından şimdiye

kadar öğrenilenden farklı bir parmak

numarası sistemi ve farklı pozisyonlar

içermesi bakımından bu aşamadaki bir

öğrencide okuma ve seslendirmede güçlük

yaratacağı düşünülmektedir. Bu nedenle bu

aşamada la diyez sesinin an-armonik sesi

olan si bemol sesinin yer alacağı fa majör

bir parça çalıştırılarak tuş takımında yer

alan tüm siyah tuşların tanınmasının ve

ayrıca fa majör tonuna da hazırlık

yapılmasının amaçlanmakta olduğu

söylenebilir. 85 no’ lu parça aynı zamanda

tıpkı 74 no’ lu parçada olduğu gibi sağ

eldeki ezgiye sol elde üçleme notalarla

eşlik, sol eldeki ezgiye karşı sağ elde

üçleme notalarla eşlik figürü içermektedir.

86 no’ lu parçada 44 no’ lu

parçadaki gibi legato ve staccato

kullanılarak sol anahtarında sağ elin

“8’……….” işareti ile bir oktav yukarıya

kaydırılarak do-sol aralığında çeşitli

vuruşlarda çalışma yapılması

öngörülmüştür. Ancak bu çalışmada 44 no’

lu parçadan farklı olarak birlik, ikilik,

dörtlük, sekizlik vuruşların yanı sıra,

sekizliklerle üçleme ve onaltılık notaların

çalıştırılması amaçlanmıştır.

87 no’ lu parçada ise yine 86 no’ lu

parçada olduğu gibi her iki elde legato ve

staccato kullanılarak yine sağ elin

“8’……….” işareti ile bir oktav yukarı

alınarak onaltılık notalarla do-sol

aralığında çalıştırılması amaçlanmaktadır.

86 ve 87 no’ lu parçaların ezgisel bir

parça olmaktan çok hız kazandırma amaçlı

teknik alıştırma özelliği taşımakta olduğu

görülmektedir.

Metotta yer alan 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8,

9, 10, 11, 32, 33, 34, 41, 42, 43, 44, 63, 64, 86

ve 87 no’ lu parçalarda aynı zamanda

klavyenin sol tarafında kalın notalarla eşlik

partisi de bulunmaktadır. Çalışma sırasında

piyano öğretmeninin çalacağı bu eşlik

partisi ile piyano çalgısının geniş ses

alanının öğrenci tarafından başlangıç

aşamasından itibaren kavranması ve çok

seslilik anlamında kulağının

geliştirilmesinin amaçlandığı düşünülebilir.

Bu da ileriki yıllarda yapılacak dört el

piyano çalışmaları, oda müziği-orkestra,

piyano ile eşlik çalabilme ve her tür toplu

çalma çalışmalarını içeren ders

etkinliklerinde öğrencilerin hazır

bulunuşluk düzeyinin artmasını

destekleyebilir.

88 no’ lu parça sol majör

tonundadır. Sağ elde sol majör tonunda

diziye ait parmak numaraları

kullandırılarak dizinin çıkıcı şekilde

çalınması amaçlanmıştır. Legato tekniğinin

kullanıldığı parçada tıpkı 78 no’ lu parçada

olduğu gibi sol elde tutan ses yoluyla parti

ikiye bölünmüş, ancak 78 no’ lu parçadan

farklı bir şekilde eşlik modeli olarak alberti

bası kullanılmıştır. Alt partide beşinci

parmakla kök ses tutularak, üst partide

birinci ve üçüncü parmaklarla arpejin diğer

notalarının seslendirilmesi istenmiştir.

Onaltılık notaların yer aldığı parçada sol

Page 17: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” nun Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda Kullanılabilirliği 193

elde üçlü aralıklarla legato çalışması

yapılmıştır.

89 no’ lu parça incelendiğinde sağ

elde ve sol elde legato tekniği ve ayrıca sağ

elde aksan (vurgu) kullanıldığı

anlaşılmaktadır. Eksik ölçüyle başlanan

parçada sol elin tamamında legato

çalınması istenmektedir.

90 no’ lu parçada ise iki elde legato

ve staccato kullanımının yanı sıra sağ elde

üçlü ve altılı aralıklarla çift sesin staccato

tekniği kullanılarak çalınması istenmiştir.

59, 64, 72, 73, 74, 78 ve 81 no’ lu parçalarda

olduğu gibi sağ elde aynı nota üzerinde

parmak değişikliği yapılmıştır. Bunun daha

önce de öğrenilen aynı notaya her

defasında aynı parmakla basılmaması

gereğinin pekiştirilmesi ve öğrencinin

parmak değiştirerek çalışması amacıyla

yapıldığı söylenebilir.

90 no’ lu parçanın ardından la

minör tonu ile ilgili dizi çalışmasına

geçilmiştir. Daha önce çalıştırılan dizilerde

kullanılan “klişe” içerisinde la minör dizisi

melodik ve armonik şekillerde inici ve

çıkıcı olarak çalıştırılmıştır.

Dizi çalışmasının hemen ardından

91 no’ lu parça verilmiştir. Parça la minör

tonundadır ve her iki elde de legato tekniği

kullanılmıştır. Onaltılık notaların

kullanıldığı parçada sol elde yine tutan ses

çalışması yapılmış, sol el partisi ikiye

bölünerek la minör ve do majör tonlarında

alberti basının yer aldığı eşlik figürü

kullanılmıştır. Parçada ayrıca la minör

dizisi sağ elde melodik (çıkıcı) şekliyle yer

almaktadır.

92 no’ lu parçada ise yine fa majör

tonu kullanılmıştır. Legato tekniğinin

kullanıldığı parçada sağ eldeki ezgiye

karşılık sol elde üçleme notalarla eşlik

yapılması istenmiştir.

93 no’ lu parça la minör

tonundadır. Sağ elde la minör dizisinin

melodik şekliyle çıkıcı ve inici olarak

kullanıldığı parçanın amaçlarından biri de

6/8’ lik vuruş içerisinde onaltılık nota

sayabilme ve çalabilme olduğu

gözlenmektedir. Parçada sağ eldeki ezgiye

karşılık sol elde vals ritminde eşlik figürü

kullanılmıştır.

93 no’ lu parçanın ardından fa

majör dizi çalışması yapılmıştır. Daha önce

verilen fa majör tonundaki parçalarda yer

alan si bemol notasının tanıtılmış olmasının

bu dizinin öğrenilmesinde kolaylık

sağlayacağı düşünülmektedir. Fa majör

dizisine ait parmak numaraları ile yapılan

çalışmada söz konusu dizi ayrı el ve iki el

beraber olmak üzere çıkıcı ve inici şekilde

çalıştırılmaktadır.

94 no’ lu parça incelendiğinde ise

parçanın fa majör tonunda olduğu

görülmektedir. Fa majör tonunun arpej

seslerini içeren parçada söz konusu dizi sağ

elde çıkıcı şekilde verilmiştir. Sol elde

legato, sağ elde legato ve staccato

tekniklerinin kullanıldığı parçada sol elde,

sağ eldeki ezgiye karşılık olarak alberti

basının yer aldığı eşlik figürü

kullanılmıştır.

95 no’ lu parça ise do majör

tonundadır ve sağ elde staccato

kullanılarak altılı aralıklarla çift ses

çalışması yapılmıştır. Parçada ayrıca sol

elde gösterilen partinin ikiye ayrılarak

tutan ses üzerinde geçit ve işleme

notalarının çaldırılması konusu

işlenmektedir.

96 no’ lu parça fa majör tonundadır.

Her iki elde legato ve özellikle sol elde

staccato tekniği kullanılmıştır. 3/8’lik vuruş

içerisinde onaltılık notaların kullanıldığı

parçada, sağ eldeki ezgiye karşı sol elde de

üçlü aralıklarla çift ses basma yöntemiyle

vals şeklinde eşlik figürü kullanılmıştır.

Buna karşın sağ elde ise üç sesli akorlar

kullanılarak öğrencinin akorlu çalma

yönünde gelişmesi amaçlanmaktadır.

Parçada aynı zamanda sağ elde fa majör

dizisine ait geçişler verilmiştir.

Page 18: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

194

Feyza SÖNMEZÖZ

97 no’ lu parça incelendiğinde ise

tutan ses yoluyla sol el partisinin ikiye

bölündüğü görülmektedir. Her iki elde de

legato ve staccato tekniklerinin kullanıldığı

parçada sağ elde üçlü aralıklarla çift sesin

legato ve staccato çalınması istenmiştir.

98 no’ lu parçada özellikle sol elde

staccato çalışmasının yapıldığı

görülmektedir. Sağ eldeki ezgiye karşı üçlü

ve ikili aralıklarla 3/8’lik vuruş içerisinde

vals şeklinde staccato tekniğinin

kullanıldığı bir eşlik figürü bulunmaktadır.

Buna karşılık olarak sağ eldeki ezgide

legato ve staccato tekniklerinin

kullanılmasının yanısıra parçada, her iki

elde fa majör tonunda akor çalışması

bulunmaktadır.

98 no’ lu parçanın ardından si

bemol majör dizisi çalıştırılmaktadır. Söz

konusu dizinin çalıştırılması için yine daha

önce görülen do majör, sol majör, re majör,

la majör, mi majör, fa majör ve la minör

dizilerinin çalıştırıldığı “klişe” verilmiştir.

Dizi çalışmasının ardından 99 no’ lu

parçaya geçilmiştir. Parçada, sol eldeki eşlik

partisine karşılık sağ elde, si bemol majör

dizisine ait parmak numaraları verilerek

dizi, çıkıcı ve inici şekliyle çalıştırılmıştır.

Ayrıca sağ elde süsleme notaları da

kullanılarak öğrenci bu konuda

bilgilendirilmek istenmiştir.

100 no’ lu parça incelendiğinde ise,

sağ elde yine legato, staccato ve aksanlı

(vurgulu) çalma tekniklerinin işlendiği

görülmektedir. Bunun yanı sıra sağ elde

çarpma notalarının oldukça yoğun olarak

yer aldığı ve daha önce öğrenilmiş olan

“8’……….” li (bir oktav yukarıdan çalma)

konusunun verildiği görülmektedir. Barok

dönem, özellikle Klasik Dönem, Romantik

Dönem ve Çağdaş Dönemlerde yer alan

eserlerde çarpma notaları ve “8’……….” li

çalma konusunun sıklıkla yer aldığı göz

önünde bulundurulacak olursa, bu

parçanın bu konuları içermesi bakımından

ileriki düzeylere hazırlık amacı taşıdığı

söylenebilir. Ayrıca 80 no’ lu parçada

olduğu gibi yine bu parçada da iki elde

çapraz hareket söz konusudur. Parçada sol

elde ise yine legato ve staccato tekniklerinin

kullanılmasının yanı sıra tutan ses

yöntemiyle partinin ikiye bölündüğü

gözlenmektedir. Ancak sol el partisi eşlik

figürü açısından incelendiğinde daha önce

görülen parçalardaki (88, 91, 97) öğrenilen

figürden farklı olarak beşinci parmakta

tutan sesin üzerinde üç ve birinci

parmaklarla çift ses basarak eşlik

yapılmasının yanı sıra tıpkı 78 no’ lu

parçada olduğu gibi beşinci parmakta tutan

sesin üzerinde üç ve birinci parmaklarla

arpej seslerinin sırasıyla duyurulması ile

vals ritminde bir eşlik figürü de

kullanılmıştır. 100 no’ lu parçada aynı

zamanda iki elde fa majör tonunda staccato

tekniğinin bulunduğu akorlar da yer

almaktadır.

101 no’ lu parçada sağ elde legato

tekniği kullanılarak beş parmak çalışmaları

yapılmıştır. Ezgisel bir parçadan daha çok

alıştırma özelliği taşıyan parçada, ayrıca

sağ elde üçlü aralıklarla çift ses basarak

aralıkların legato çalınması konusu

işlenmektedir. Parçanın neredeyse tamamı

legatodur. Ayrıca sol elde de sağ elde

olduğu gibi beş parmak çalışmasının

yapılması ile beraber sekizinci ölçüde daha

önce öğrenilen do majör dizisi de yer

almaktadır. Bunun yanı sıra her iki elde de

ezgiye karşı eşlik konusu işlenmektedir.

102 no’ lu parça incelendiğinde sağ

elde legato ve staccato tekniklerinin

kullanıldığı görülmektedir. Ayrıca yine sağ

elde do majör ve fa majör dizilerinin

çalıştırıldığı ve aksanlı çalma konularının

yer aldığı görülmektedir. Parçada sağ elde

parmak tekniği açısından çok önemli bir

çalışma göze çarpmaktadır. Söz konusu

çalışma tuşa tekrar basmaksızın aynı nota

üzerinde parmak değiştirme (tutan ses

üzerinde bir parmaktan başka bir parmağa

geçilmesi) çalışmasıdır. Bunun parmak

tekniği açısından çok önemli bir konu

olduğu söylenebilir. Daha önceki

Page 19: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” nun Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda Kullanılabilirliği 195

parçalarda verilmeyen ilk kez bu parçada

işlenen bu konunun, özellikle ileriki

dönemlerde görülebilecek Bach ve diğer

Barok dönem bestecilerinin eserleri, Klasik,

Romantik ve Çağdaş Dönem bestecilerinin

eserlerinde karşılaşılabilecek çok önemli bir

konu olduğu söylenebilir. Bu parçada bu

konunun işlenmesi ile ileriki dönemlere

hazırlık yapıldığı düşünülmektedir.

Parçada sol elde ise üçlü ve dörtlü

aralıklarla çift sesin staccato çalıştırıldığı

görülmektedir. Daha önce sıklıkla görülen

bir konu olan sol elde tutan ses konusu bu

parçada tekrar işlenmektedir. 88 ve 91 no’

lu parçalarda görülen konunun tekrarı

olarak beşinci parmakta tutan sesin

üzerinde üç ve birinci parmaklarla alberti

bası kullanıldığı, yine tutan sesin üzerinde

üçlü ve ikili aralıklarla çift ses çalma

yöntemi ile eşlik figürünün bulunduğu

göze çarpmaktadır. Ayrıca sol elde son

ölçüde akor çalışması yapılmıştır. Tek elde

üç sesli akor basımı 81 ve 96 no’ lu

parçalarda işlendikten sonra bu parçada da

yer almaktadır.

103 no’ lu parça incelendiğinde sağ

elde legato tekniğinin yer aldığı

görülmektedir. Parçada ayrıca do majör

dizi çalışması da yapılmıştır. Sol elde ise

alberti bası kullanılarak beş parmak

çalışması yapılması amaçlanmaktadır.

104 no’ lu parçada sağ elde legato,

staccato, aksan (vurgu), “8’……….” li (bir

oktav yukarıdan çalma) gibi teknik konular

yer almaktadır. Ayrıca sağ elde do majör ve

fa majör dizisi de uygun parmak

numaraları ile çalıştırılmıştır. Sol elde ise

legato, staccato ve akor çalışmalarının yanı

sıra yine tutan sesle üçlü ve ikili aralıklarla

çift ses basma yöntemi ile eşlik figürü

kullanılmıştır. Parça, özellikle sağ elde 96,

100, 102 no’ lu parçalardaki ve sol elde de

96, 97, 98, 100 no’ lu parçalardaki konuları

kapsamaktadır. Bu parçaların önceden

çalıştırılarak 104 no’ lu parçaya hazırlık

yapılmak istendiği söylenebilir. Diğer bir

deyişle; 104 no’ lu parça 96, 97, 98, 100, 101,

102 no’ lu parçalarda görülen konuların

tekrarlandığı ve pekiştirildiği bir parçadır

da denebilir.

105 no’ lu parça incelendiğinde sağ

elde legato staccato “8’……….” li çalma, sol

elde tutan ses yöntemiyle çift ses üçlü

basarak eşlik figürünün kullanıldığı ve

aralıkların legato çalıştırıldığı ve özellikle

sağ elde kromatik geçişlerin kullanıldığı

görülmektedir. Ayrıca bu parçada ilk kez

sol elde çarpma notası verilmektedir.

106 no’ lu parçada ise sağ elde ve

sol elde kromatik geçişlerin kullanıldığı, sol

elde çarpma ve akorların kullanıldığı

gözlenmektedir. Ancak bu parçada ilk kez

sağ elde üç sesli akorlar verildiği

gözlenmektedir. Ayrıca daha önce 95 no’ lu

parçada sol elde gösterilen partinin ikiye

ayrılarak tutan ses üzerinde geçit ve işleme

notalarının çaldırılması konusu ilk kez sağ

elde gösterilmiştir. Bu konunun, ilerleyen

dönemlerde yer alan pek çok barok, klasik,

romantik ve çağdaş dönem eserlerinde

görülen bir konu olmasından dolayı

öğrencinin bu aşamada öğrenmesinin

önemli olduğu söylenebilir. Parçada,

özellikle klasik dönem eserlerinden sonatin

ve sonat gibi çalışmalarda sıklıkla geçen

işleme (appojjatura) gibi konular hakkında

önceden bilgi verilerek öğrencide

bulunuşluk düzeyinin arttırılmasına önemli

ölçüde katkı sağlandığı görülmektedir.

Diğer taraftan 106 no’ lu parçaya

bakıldığında parça içinde bazı akor,

apojjatura, geçit sesleri gibi önemli kısımlar

dışında, diğer hiçbir notada parmak

numarası verilmediği gözlenmektedir. Bu

durumun, 106 no’ lu parçanın daha önce

öğrenilen konuları kapsaması ve

pekiştirilmeye çalışılması, tekrar niteliğinde

bir alıştırma olması ve parçayı çalışan

öğrencinin artık parmak numarası

konusunda herhangi bir uyarıya ihtiyaç

duymadan hangi notaya, hangi kalıba,

hangi dizi geçişine, hangi akora, hangi

Page 20: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

196

Feyza SÖNMEZÖZ

arpeje hangi parmağını basması gerektiğini

öğrenmiş olabileceği gibi nedenlerden

kaynaklandığı söylenebilir.

4. SONUÇLAR

Piyano eğitiminde etkili ve sistemli

çalışmalar yapabilmek için başlangıç

aşamasında öğrenciye teknik bakımdan

donanımlı bir alt yapı sağlanması

gereklidir.

Yapılan incelemede metotta yer

alan parçaların, piyano eğitimi süresince

çalınacak olan orta ve üstü seviyedeki

eserlerin teknik özelliklerini basit şekillerde

neredeyse birebir içermekte olduğu ve

öğrenciye piyanoda temel davranışlar,

ifade ve yorum gücü kısacası teknik ve

müzikalite kazandırabileceği görülmüştür.

Teorik bilgiye ayrıntılı bir şekilde yer

vermesi, profesyonel ve geniş kapsamlı

başka bir deyişle –mesleki- müzik eğitimi

alan kişilere yönelik bir anlatımı olması,

piyano çalışmalarında başlangıç düzeyinde

konu edilen tüm teknikleri içermesi,

dolayısıyla müzik öğretmenliği lisans

programında yer alan piyano ders

tanımlarında hedeflenen temel teknik

davranışları kazandırmaya da yönelik

olması bakımından “Beyer op.101 İlk

Piyano Metodu” nun müzik öğretmenliği

piyano eğitiminde kullanılabilir nitelikte

olduğu söylenebilir.

Ancak metotta fa anahtarının geç

verilmesi, uzun süre do majör tonunda

kalınması, klavye üzerinde uzun süre çok

ince notalarla unison çalışma yapılması

öğrencide nota okuma, çalma ve duyma

açısından olumsuzluklar yaratabilir. Çilden

ve Çimen (1996, s. 122), “Beyer op.101 İlk

Piyano Metodu” nu en son akla gelebilecek

bir metot olarak değerlendirmiş, sağ ve sol

elin ayrı ayrı çalıştırılması gibi durumların

çağdaş piyano eğitiminde gerektiğinde ara

sıra başvurulsa bile sürekli yer verilmemesi

gereken bir yöntem olduğunu ileri

sürmüşlerdir. Pamir (1995, s. 15) ise “Beyer

op.101 İlk Piyano Metodu” nu sadece

alıştırmaya yönelik olması, ezgi öğesi ve

polifoni eksiliğinin bulunması, bas

anahtarının çok geç verilmesi ve uzun süre

do majör tonunda kalınması gibi nedenlerle

herhangi bir müzik üslubuna hazırlık

konusunda yetersiz olduğunu

savunmuştur. Gökbudak (2013, s.6) ise

“Beyer op.101 İlk Piyano Metodu”nu, en

eski başlangıç metotlarından biri olduğu

ancak tek bir stil içinde do majör ve sol

majörde egzersiz ve parçalar içerdiği, fa

anahtarının çok geç verildiği, metodun

neredeyse tamamında sol elde Alberti Bass

kullanıldığı ve polifoninin eksik olduğu bir

metot olarak değerlendirmiştir. Ancak

melodi güzelliği nedeniyle öğrencilerin bu

metotta yer alan eserleri severek ve rahat

çalabilmelerinin kolaylaşabileceğini fakat

yine de çok yönlü gelişmelerini

engelleyeceğini vurgulamıştır.

Özellikle okul öncesi dönem,

ilkokul, orta okul ve lise döneminde piyano

eğitimine başlayan küçük yaştaki öğrenciler

için durumun bu şekilde kabul edilebileceği

söylenebilir. Ancak müzik öğretmeni

yetiştiren kurumlarda piyano eğitimine

ileri yaşta başlayan ve piyano ile beraber

bireysel çalgı derslerinde zaten başka bir

çalgıyı notasıyla çalabilen ve çalgısında

deşifre yapabilen, ayrıca çalgı dersini

destekleyici nitelikte lisans düzeyinde solfej

eğitimi alan bir öğrenci için “Beyer op.101

İlk Piyano Metodu” nun başlangıç metodu

olarak seçilebileceği söylenebilir.

Ferdinand Beyer, (1918) yazmış

olduğu “op.101 İlk Piyano Metodu” için,

metodun; piyano çalma sanatının gençlere

mümkün olduğunca kolay bir şekilde

öğretmeyi amaçladığını, gençlerin,

çocukların hatta daha küçük

yaşlardakilerin de gelişimlerine katkı

sağlayacak ve teknik konuların onları ileri

düzeye taşıyabilecek şekilde verildiğini

ifade etmiştir. Bunun yanı sıra piyano

edebiyatında teknik açıdan görülebilecek

tüm zorlukların ve donanımın kapsamlı bir

biçimde çalıştırıldığı ve piyano başlangıç

Page 21: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” nun Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda Kullanılabilirliği 197

sürecinin ilk, belki ikinci yıllarda da

kullanılabilecek bir metot olduğunu

belirtmiştir.

Metodun, çalıştırdığı her parçada

önemli bir ilkeyi ve disiplini başlangıç

aşamasından itibaren vermekte olduğu

görülmektedir. Metotta yer alan tüm

parçalar teknik bakımdan birbirine bağlı

belirgin bir örgü içindedir. Her parça yeni

bir konuyu öğretirken, aynı zamanda daha

önce öğrenileni pekiştirmektedir. Daha

önce işlenen bir konu, bir ya da birkaç

sonraki parçada tekrar verilmekte ve aynı

konunun değişik parçalarda, değişik

tonalitelerde ve değişik pozisyonlarda,

değişik parmak numaraları ile değişik

vuruşlarda tekrarlanarak çalıştırıldığı

anlaşılmaktadır. Bu da metottaki her

parçanın belli bir amaca yönelik olduğunu

ortaya koymaktadır. Ayrıca parçaların

sadece belli bir teknik amaca yönelik

olmasının yanı sıra ezgisel yönünün

kuvvetli olması, repertuardaki önemli ve

büyük eserlerin adeta bir minyatürü

niteliğini taşıması bakımından öğrencide

çalma zevkini de geliştireceği söylenebilir.

Çalma zevki gelişen bir öğrencinin

müzikalitesinin de artacağı göz ardı

edilmemelidir.

Metotta çalışılan dizilerle ilgili

olarak diziye ilişkin parçaların verilmesi

öğrenilen dizinin daha iyi pekişmesini ve

öğrencide ton duygusunun gelişmesini

sağlamaktadır. Ayrıca dizi çalışmalarının

yanı sıra, legato, staccato, non legato

teknikleri ile ilgili çalışmalar, müziksel

ifadenin güçlendirilmesi için nüans

çalışmalarının yapılması, öğretmen eşliği

verilerek dört el çalma çalışmaları, parmak

egzersizleri yapmak yoluyla hız kazanma

çalışmaları, tutan ses çalışmaları, canon ve

polifoni çalışmaları, alberti basının

kullanımı, üçlemenin çalıştırılması yoluyla

poliritme hazırlık çalışmaları, ezgisel

bütünlük ve cümleleme, ezgiye karşı eşlik

yapabilme, arpej seslerinin kullanımı, akor

çalışmalarının yapılması, kromatik

geçişler, çarpma ve süsleme notalarının

kullanımı gibi teknik konuları içeren bir

metot olması bakımından ileri sınıflarda

çalışılacak Barok dönem eserleri (Bach

envansiyonlar, prelüf&füg’ ler) sonat,

serbest eser, hatta etütlerde kullanılan

teknik özellikleri ve ezgi yoğunluğunu en

basit ve en yalın haliyle kapsamakta ve bu

özelliği ile söz konusu ileri eserlere öncülük

edebilecek ve öğrencinin hazır bulunuşluk

düzeyini arttıracak nitelikte olduğu

düşünülebilir.

Metodun ayrıca özellikle do-do

oktavı arasındaki bütün tuşları ve sesleri

öğreterek çalıştırmayı amaçladığı

görülmektedir. Böylece gerek sol elde (Fa

anahtarında) gerekse sağ elde (sol

anahtarında) piyano klavyesi üzerinde

öğrenilmeyen hiçbir tuşun kalmaması

amaçlanmaktadır.

Metotta yer alan parçaların, piyano

eğitiminin başlangıç, orta ve ileri

düzeylerinde kullanılan eserlerde yer alan

teknik konular ile örtüşmekte olduğu ve

piyano eğitiminde öğrencilere olumlu

katkılar sağladığı görülmektedir. Bu

bakımdan “Beyer op.101 İlk Piyano

Metodu” nun müzik öğretmeni yetiştiren

kurumlarda başlangıç piyano eğitiminden

itibaren yardımcı veya temel bir kitap

olarak kullanılmasının faydalı olabileceği

düşünülmektedir.

5. ÖNERİLER

Yapılan araştırmada, okul öncesi

dönem ve ilkokul dönemine yönelik

metotlar dışında genç piyano başlangıç

öğrencileri için uygun olabilecek yetişkin

düzeyde sayılan piyano metotlarının konu

edildiği inceleme ya da analiz gibi

çalışmalara ihtiyaç olduğu söylenebilir. Bu

nedenle metodun incelenmesinin ardından

aşağıdaki önerilere yer verilmiştir.

1. “Beyer op.101 İlk Piyano

Metodu” Müzik Öğretmenliği Lisans

Page 22: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

198

Feyza SÖNMEZÖZ

Programında yer alan Piyano I ve Piyano II

ders tanımlarındaki teknik konukları da

içermesi açısından ortaya çıkabilecek teknik

ihtiyaçları karşılayabilir. Ayrıca programda

daha sonraki dönemlerde yer alan III. IV. V.

VI. Ve VII. yarı yıllarda çalışılması gereken

teknik konulara temel kazandırabilir. Bu

bakımdan piyano çalgısına müzik

öğretmenliği anabilim dalları lisans

döneminde başlayan yetişkin öğrenciler

için kullanılabilir.

2. Metotla ilgili yapılan

incelemenin, yetişkin düzeye yönelik diğer

piyano başlangıç metotlarına da benzer

şekilde uygulanarak piyano eğitimindeki

temel tekniklerin belirlenmesi açısından

öğrencilere ve piyano eğitimcilerine

rehberlik edebilecek çalışmalar ortaya

konabilir.

3. Çalışmada kullanılan başlangıç

piyano metoduna yönelik yapılan teknik

inceleme, piyano eğitiminin ileri

düzeylerinde yer alan diğer etüt ve eserler

için de uygulanarak bu etüt ve eserlerde

kullanılan tekniklerin çalıştırılması

yönünde piyano eğitimcilerine kaynak

oluşturulabilir.

KAYNAKÇA

Bağçeci, E. (2005). “Piyano Eğitiminin II.

Yarıyılına İlişkin Analitik

Yaklaşımlar.” Fırat

Üniversitesi Sosyal Bilimler

Dergisi, C/S. 15 (2): 147-161.

Beyer, F. (1918). Op.101 Scuola Preparatoria

Del Pianoforte. Roma: Bmg Ricordi.

Çilden, Ş., Çimen, G. (1996), “Agsl Müzik

Bölümlerinde Yapılan Çalgı

Eğitimi ve G.Ü.Eğitim Fakültesi

Müzik Eğitimi Bölümünde

Sürdürülen Çalgı Eğitimine

Etkileri”, I. Ulusal Anadolu Güzel

Sanatlar Liseleri Müzik Bölümleri

Sempozyumu, 28-30 Kasım,

Bursa.

Çimen, G. (1995). “Piyano Başlangıç

Metotlarına Genel Bakış.” Mavi

Nokta Müzik ve Sanat Dergisi,

Trabzon: Selva Yayıncılık.

Ekinci, H. (2004), “Müzik Öğretmeni

Adaylarının Piyano Eğitimine

İlişkin Düzeye Uygun Teknik

Alıştırma Metodu Sorunu”, 1924-

2004 Musiki Muallim Mektebinden

Günümüze Müzik Öğretmeni

Yetiştirme Sempozyumu, 7-10

Nisan, Isparta.

Ercan, N. (2013). Piyano Eğitiminde

Alıştırma Yapmaya Karşı

İsteksizlik ve Etkili Alıştırma

Yapma Alışkanlıklarının

Kazandırılmasına Yönelik Öneriler.

KARAKELLE, S. (Ed.), Piyano

Öğretiminde Pedagojik Yaklaşımlar

(s.179-192).Ankara: Pegem

Yayınları.

Ertem, Ş. (2011). “Orta Düzey Piyano

Eğitimi İçin Repertuvar Seçme

İlkeleri.” Kastamonu Eğitim

Fakültesi Dergisi, C/S. 19(2): 645-

652.

Gökbudak, Z. S. (2013). Piyano Eğitiminde

Öğretim Eserleri ve Basamakları.

KARAKELLE, S. (Ed.), Piyano

Öğretiminde Pedagojik Yaklaşımlar

(s.179-192).Ankara: Pegem

Yayınları.

Güven, E., Çevik, D. B., Canbey, G. E.

(2012). “Çocuklara Yönelik Piyano

Eğitimi Başlangıç Metotları

Üzerine Bir Değerlendirme.”

Journal Of Research İn Education

And Teaching, C/S. 1 (2): 158-164.

Kaptan, S. (1995). Bilimsel Araştırma Ve

İstatistik Teknikleri. Ankara:

Tekışık Web Ofset Tesisleri.

Kasap, T. B. (2004), “Müzik Öğretmeni

Yetiştiren Kurumlardaki Yardımcı

Çalgı Piyano Dersleri Üzerine Bir

Araştırma”, 1924-2004 Musiki

Muallim Mektebinden Günümüze

Müzik Öğretmeni Yetiştirme

Sempozyumu, 7-10 Nisan, Isparta.

Page 23: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

“Beyer Op.101 İlk Piyano Metodu” nun Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda Kullanılabilirliği 199

Kasap, T. B. (2005). “Suzuki Okulu

Metodu.” İnönü Üniverstesi

Eğitim Fakültesi Dergisi, C/S. 6

(9): 115-128.

Kaynak, T. (2011). “Okul Öncesi (5-6 Yaş)

Çocuklarında Müzik ve Piyano

Eğitiminin Önemi ve Metot

Seçiminde Dikkat Edilmesi

Gereken Hususlar.” e-Journal of

New World Sciences Academy,

C/S. 6 (3): 350-355.

Pamir, L. (1984). Çağdaş Piyano Eğitimi.

İstanbul: Beyaz Köşk Yayınları.

Sönmezöz, F. (2011), “Müzik Öğretmeni

Yetiştiren Kurumlardaki Piyano

Derslerinin İçeriğine Ve Piyano

Eğitimine İlişkin Genel Bir

Değerlendirme”, 2nd International

Conference on New Trends in

Education and Their Implications,

27-29 Nisan, Antalya.

Tokcan, A. (1998). Piyano Eğitiminde

Kullanılan Başlangıç

Metotlarından J.A. Burkard’ ın

(Band-I) Hedef-Hedef Davranış

ve İçerik Yönünden İncelenmesi,

Yayınlanmamış Yüksek Lisans

Tezi, Gazi Üniversitesi Fen

Bilimleri Enstitüsü, Ankara.

Uygun, A. M. (2013). “Piyano Dersinde

Çalışılan Etüt ve Eser

Düzeyleriyle Bazı Değişkenler

Arasındaki İlişkilerin

İncelenmesi.” The Journal Of

Academic Social Science

Studies, C/S. 6 (3): 33-55.

Yastıman, O. (1997). Anadolu Güzel

Sanatlar Liselerinde Piyano

Eğitiminde Kullanılan Başlangıç

Metotlarının İncelenmesi,

Yayınlanmamış Yüksek Lisans

Tezi, 9 Eylül Üniversitesi Eğitim

Bilimleri Enstitüsü, İzmir.

Yıldırım, A. VE ŞİMŞEK, H. (1999). Sosyal

Bilimlerde Nitel araştırma

Yöntemleri. Ankara:

Seçkin Yayıncılık.

YÖK. (2006). Müzik Öğretmenliği Lisans

Programı. Erişim tarihi: 03.07.2015,

http://www.yok.gov.tr.

Page 24: “BEYER OP.101 İLK PİYANO METODU” NUN MÜZİK …. Doç. Dr. Feyza... · Ferdinand BEYER (1918) tarafından yazılmış “Op.101 İlk Piyano Metodu” sözü edilen bu metotlar

200

Hakkı YAPICI