İzmİt kentsel sİt alanindakİ kÜltÜr · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir...

16

Upload: others

Post on 04-Oct-2020

2 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’
Page 2: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

2202

İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR VARLIĞI YAPILARIN STRÜKTÜREL NİTELİK-

LERİNİN ÖZGÜNLÜK DURUMU ÜZERİN-DEN DEĞERLENDİRİLMESİ

Nurdan KUBAN*İsmail Talih GÜVEN**

Deniz GERÇEK***

“Zaman içinde kademeli biçimde kendiliğinden veya bilinçli olarak yaratılmış olmalarına bakılmaksızın, tüm tarihi yerleş-meler, tarih boyunca toplulukların çeşitliliğinin ifadesidirler. (…) Tarihi belge niteliklerinin ötesinde, bu alanlar, geleneksel kültürlerin değerlerini somutlaştırırlar.”1

Tarihi çevreler, onları kuran ve yaşatan farklı dönemlerin fiziksel, sosyal, kültürel, ekono-mik ve teknolojik koşullarının, estetik anlayışlarının ve yaşam biçimlerinin birer ürünü-

dür. Geçmiş nesillerin izlerini taşıyan ve tarihin sürekliliği içinde gelecek kuşaklara aktarılması gereken bu değerler tüm çağlar için kültürel yaşantının vazgeçilmez bileşenleridir. Çünkü kültürler, kendi varlıklarını geçmişleri üzerinden, tarihi birikimlerine dayanarak kanıtlama eği-limindedirler. “Eski kent ve mahalleleri incelemek, bugünü anlamaya, kendimizi tanımaya, ta-nımlamaya yardımcı bir araçtır.”2 Geçmiş deneyimlerle oluşan ve varlığını sürdüren toplumsal alışkanlıklar, gelenekler, kişilerde aidiyet ve devamlılık duygusu sağlarlar ve öncelikli olarak tarihi çevrelerde somutlaşırlar. Bu anlamda, somut olmayan bileşenleri de kapsamak kaydıyla, tarihi çevreler tüm insanlığa aittir ve değerli bir miras olarak gelecek nesillere özgün biçimde aktarılmaları vazgeçilmez bir zorunluluktur.

Tarihi çevrelerin fiziksel yapısı, bölgedeki anıtsal nitelikteki tarihi yapıların yanı sıra, daha mü-tevazı görüntü sunan ancak birliktelikleriyle önemli bir değer oluşturan, geçmiş yaşantıların izlerini günümüze ve geleceğe yansıtan konut yapılarından, yani sivil mimarlık örneklerinden, oluşur. Bunların ötesinde, söz konusu yapıların bir araya gelişleriyle oluşan yerleşme karakteri yani sokak dokusu, bahçeler ve bahçe duvarları, merdivenler, sokak çeşmeleri gibi çevresel bileşenler de tarihi çevrelerin fiziksel dokusuna eklenirler. Anıtsal yapılar, geçmişte -çoğu zaman özel bir amaç için- önemsenerek ve özenle inşa edilmiş olduklarından dolayı, dönemin en ileri inşa tekniklerini, teknolojisini, sanatsal becerisini ve estetik anlayışını yansıtırlar. Sivil mimarlık örnekleri ve diğer çevresel unsurlar ise geçmiş dönemlerin yaşam koşullarının ve alışkanlıklarının, toplumsal eğilimlerin yanı sıra, söz konusu dönemde yaygın olarak kullanılan inşa teknik ve yöntemlerini günümüze ulaştırdıklarından dolayı önem taşırlar.

* Yrd. Doç. Dr., Kocaeli Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Mimarlık Bölümü, [email protected]** Dr., Kocaeli Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Mimarlık Bölümü*** Yrd. Doç. Dr., Kocaeli Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi, Şehir ve Bölge Planlama Bölümü1 Washington Tüzüğü, Charter for the Conservation of Historic Towns and Urban Areas, ICOMOS, Washington,

1987, s. 1. 2 Ahunbay, Zeynep, Tarihi Çevre Koruma ve Restorasyon, YEM Yayınları, İstanbul, 2007, s. 116.

Page 3: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

Deniz GERÇEK – İsmail Talih GÜVEN – Deniz GERÇEK

2203

Bu bağlamda, koruma kapsamında anıt yapıların tescili ve korunmasından başlanarak, tarihi çevre koruma yaklaşımına ulaşılmış ve sadece fiziksel yapının korunmasıyla yetinilmeyip tarihi çevreyi oluşturan tüm bileşenler değerlendirilmeye başlanmıştır. Tarihi çevrelerin korunma-sından söz edildiğinde “anıtların tek tek korunması sürecinden tarihi kent merkezlerinin, daha sonra kent bütününe geçişi, kültürel varlıklar kavramının geniş kapsamından, bugün somut-tan somut olmayan dünyasının korunmasına geçiş” söz konusudur.3 “20. yüzyıldan itibaren tarihi çevre korumanın kapsamı ve anlayışındaki değişimlerle, tarihi çevreleri yalnızca fiziki özellikleriyle bir ‘yapı stoğu’ olarak değerlendiren koruma anlayışı değişmiş ve tarihi çevrelerin barındırdıkları değerler bütünüyle korunmasını amaçlayan değer temelli bir olguya dönüş-müştür.”4

Korumanın temel ölçütlerini Prof. Dr. Zeynep AHUNBAY: “tarihi belge niteliği, eskilik de-ğeri ve estetik değer” olarak gruplandırmaktadır.5 Tarihi belge değeri kapsamında, geçmişe ilişkin toplum yapısını ve yaşam biçimini yansıtan, yöresel yapı malzemesi ve yapım tekniği gelenekleri ile yerel iklim koşulları doğrultusunda inşa edilen yapıların doku, kütle ve mekân özellikleriyle birer tarihi belge olarak korunmaları gerekmektedir. Eskilik değeri, doğal yaş-lanma ve eskime süreçlerinin yapı üzerinde bıraktığı somut izlerdeki değere karşılık gelmek-tedir. Eskilik değeri sayesinde, yaşanmışlık duygusu ve anı belleklerde yaşatılabilmekte; top-lumlar geçmiş nesillerle doğrudan bağ kurabilmektedir. Tarihi değer ve eskilik değeri birlikte ele alındığında “özgünlüğün” korunmasının gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Estetik değer ise yapının göze hoş görünmesi ve sanatsal niteliğiyle ilgili olup; geçmiş nesillerin ‘güzellik’ an-layışını yansıtmaktadır.

Bu değerler sistemi doğrultusunda, İzmit Kentsel Sit Alanı’nın tarihi değeri, eskilik değeri ve estetik değeri gözetilerek korunması, yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması gerekmek-tedir. Ancak, söz konusu kentsel sit alanı değerlendirildiğinde, -özellikle sivil mimarlık ör-nekleri açısından- alanda beklenenden hızlı bir değişim ve dönüşüm yaşandığı görülmekte; yapıların bakımsız kaldığı, yıkılmaya terkedildiği ve/veya yeniden yapım ve ağır müdahalelere maruz kaldıkları gözlenmektedir. Çalışma kapsamında, bu yitimlerin nedenlerinin araştırılması adına –ani yıkıma neden olan afetler ve yapıların kullanımından kaynaklanan faktörler ele alı-narak- olası yıkıcı ve yıpratıcı etkenler incelenmekte; sivil mimarlık örneği yapıların bu etken-lerle ilgili mevcut durumları detaylandırılmakta ve bu bağlamda yapıların yapısal sağlamlıkları ile özgünlük durumlarına ilişkin karşılaştırmalı bir değerlendirme yapılarak, sit alanının daha nitelikli ve bütüncül bir biçimde korunabilmesi için çerçeve öneriler sunulmaktadır.

İzmit İç Kale ve Çevresi Kentsel Sit Alanı

Kocaeli İli İzmit merkez ilçesinde Akçakoca ve Hacıhasan mahallelerinin tamamı ile Kozluk, Orhan ve Veliahmet mahallelerinin bir kısmını kapsayan İzmit İç Kale ve Çevresi Kentsel Sit Alanı’nda toplam 133 adet sivil mimarlık örneği olarak tescil edilmiş parsel tespit edilmiştir. Bu toplamın 41 adedi Akçakoca Mahallesi’nde, 28 adedi Hacıhasan Mahallesi’nde, 15 adedi Kozluk Mahallesi’nde, 24 adedi Orhan Mahallesi’nde, 25 adedi ise Veliahmet Mahallesi’nde yer almaktadır. Çalışma kapsamında, söz konusu 133 tescilli parselin tarih içindeki süreçleri

3 Erder, Cevat, Tarihi Çevre Bilinci, ODTÜ Mimarlık Fakültesi Yayınları, Ankara, 2007, s. i.4 Aykaç, Pınar, “Tarihi Çevre Koruma ve Planlama,” dosya 14.1, TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi Yayını, 14.1/6

(2009), s.2.5 Ahunbay, Tarihi Çevre Koruma …, s. 28.

Page 4: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

2204

İzmit Kentsel Sit Alanındaki Kültür Varlığı Yapıların Strüktürel Niteliklerinin Özgünlük Durumu Üzerinden Değerlendirilmesi

izlenmeye çalışılmakta, ilk tescil döneminden itibaren çeşitli dönemlerde kentte gerçekleşti-rilmiş envanter dökümleri üzerinden yapıların geçirdikleri değişimler izlenmeye çalışılmakta-dır. Araştırma sürecinde 12 adet parselin tescil tarihine ulaşılamamakla birlikte, 45 adedinin Gayrimenkul Eski Eserler Anıtlar Yüksek Kurulu’nun 10.11.1979 tarihli ve 11612 sayılı kara-rıyla tescil edilmiş olduğu tespit edilmiştir.6 H. Besim Çeçener, 1979 yılındaki toplam tescil sayısının 150 civarında olduğunu bildirmekte, ancak tescilli parsel adedinin 1980’li yıllarda 44’e indirildiğini vurgulamaktadır.7 Günümüzdeki tescilli sivil mimarlık örneklerinin 75 adedi ise İstanbul II. Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 10.06.1995 tarih ve 3785 sayılı kararı ile tescil edilmiştir ve bu tescil kararlarıyla eşzamanlı olarak “İç Kale ve Çevresi Kentsel Sit Alanı” ilan edilmiştir. Ayrıca, 03.07.1987 tarih ve 3448 sayılı kararlarla da 1 adet parselin tescil edilmiş olduğu bilgisine Anıtlar Bölge Kurulu’nun web-sayfasındaki verilerden ulaşılabilmektedir.8 18 Temmuz 1995 tarih ve 3832 sayılı kararla “Geçiş Dönemi İmar Koşulları” yürürlüğe girmiş ve Koruma Amaçlı İmar Planı yapılması karara bağlanmıştır. “İzmit İç Kale ve Çevresi Koruma Amaçlı İmar Planı” Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Ko-ruma Bölge Kurulu’nun 11.07.2003 tarih 9948 sayılı kararıyla yürürlüğe girmiştir. Söz konusu koruma amaçlı imar planında 2007 ve 2016 yıllarında düzenleme yapılmıştır.9

Sözü edilen 133 parsel 2016 yılı Nisan ayında incelendiğinde10 toplam 38 adet parsel üzerin-de yapı bulunmadığı, tescilli sivil mimarlık örneği yapıların yıkılmış olduğu ve günümüzde bu parsellerde yapı bulunmadığı belirlenmiştir. Geriye kalan 95 parsel değerlendirildiğinde ise 30 adet parselde mevcut bulunan yapıların başta yeniden yapım (rekonstrüksiyon) olmak üzere ağır müdahalelere maruz kalmış olduğu ve yapısal olarak var olmakla birlikte, özgünlük değer-lerini yitirdikleri tespit edilmiştir. Özgünlük değerini kısmen de olsa halen taşıyan 65 yapıdan 16’sının ise bakımsız kaldığı, doğanın yıpratıcı etkilerine açık bırakılarak, yapısal sağlamlığını yitirdiği ve yıkılma tehlikesi altında olduğu anlaşılmaktadır. Yapılan gözlem ve değerlendirme-ler sonucunda, sit alanında bulunan 133 tescilli sivil mimarlık örneğinin sadece 49 adedinin (iyi veya orta düzeyde) hem yapısal sağlamlık hem de özgünlük değerini korumakta olduğu saptanmıştır.

Geçmişte zengin ve yoğun bir doku oluşturan sit alanında yapılar çeşitli nedenlerle zarar gör-mekte, hasar almakta, zamanla yıkılmakta ve çoğu durumda yeniden yapım yoluna gidilmek-tedir. Yıkımlara ve - buna bağlı olarak - yeniden yapımlara neden olan etkenler incelendiğinde, İzmit İç Kale ve Çevresi Kentsel Sit Alanı’nda bu etkenler: ani yıkımlara neden olan deprem, yangın gibi afetler ve uzun vadede yitime yol açan yanlış müdahaleler, bakımsızlık, terk gibi insan kaynaklı nedenler olarak gruplandırılabilir.

Ani Yıkıma Neden Olan Afetler

Yerleşim yerleri çağlardan beri doğal afetlere bağlı yıkım ve zararların tehdidi altında ol-muştur. Afetlerin neden olduğu maddi, manevi kayıpların içinde en büyüğü kuşkusuz can kaybıdır. Ancak yeri doldurulması, eski haline döndürülmesi imkânsız olan diğer en önemli

6 Aksoy, Taner, 2011. Kocaeli Kültür Envanteri, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Kültür Yayınları, Kocaeli, 2011.

7 Çeçener, Besim H., “İzmit Arkeolojik ve Kentsel Sit Alanı Hakkında,” Yapı Dergisi, sayı 212/7(1999), s.103.8 URL 1: Kocaeli Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü web-sayfası9 URL 2: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin Kentsel Sit Alanı’na İlişkin Kararı, 16.06.2016 / 34210 Çalışmada yapılar hızlı gözlem tekniğiyle incelenmiştir. Uygulamalara yönelik kararlar ve değerlendirmeler, her

bir yapı için daha detaylı çalışmalar gerektirecektir.

Page 5: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

Deniz GERÇEK – İsmail Talih GÜVEN – Deniz GERÇEK

2205

değer kültür varlığı yapılardır. İzmit tarih boyunca birçok afetle karşılaşmıştır. 1509 yılında İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’ da ve 1894’ de meydana gelen depremler şehre ciddi boyutlarda zarar vermiştir;11 yakın geçmişte yaşanan 1999 depremi ise ülkeyi derinden et-kileyen büyük kayıplara ve yıkımlara neden olmuştur. Doğal afetlerin en yıkıcısı olan dep-remin insan hayatı ve varlıklar üzerinde oluşturduğu büyük riski azaltma amacıyla yapılmış çalışmaların büyük çoğunluğu yapıların stabilitesi konusuna odaklanmıştır. Binaların depre-me dayanıklılığı, deprem sonrası etkin önlemler ve iyileştirme gibi konuları hedefleyen bu yaklaşımlar, afetin daha çok kritik ve kısa dönem etkileri ile ilgilenmektedir1213 Depremin tetiklemesiyle ortaya çıkan ikincil etkilerin ise (ör. yangın) en az afetin kendisi kadar yıkıcı olduğu, özellikle yangınların ahşap yapılar üzerinde geri dönülmez tahribata neden olduğu pek çok kez tecrübe edilmiştir.14 Dolayısıyla, depreme karşı iyileştirme konusu hem fiziksel

11 Topçu, Hicran, A Street Scale Conservation Project for Çukurçeşme Street, İzmit [İzmit Çukurçeşme Sokağı İçin Sokak Ölçeğinde Bir Koruma Projesi], Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 1996, S.24.

12 FEMA, 2000, “Planning for a Sustainable Future: The Link Between Hazard Mitigation and Livability”13 Nelson ve French, 2002, “Plan quality and mitigating damage from natural disasters: A case study of the

Northridge earthquake with planning policy considerations”14 İSMEP, 2014, “Kültürel Mirasın Korunması”

Şekil 1: Kültür varlığı yapıların strüktürel durumu

Page 6: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

2206

İzmit Kentsel Sit Alanındaki Kültür Varlığı Yapıların Strüktürel Niteliklerinin Özgünlük Durumu Üzerinden Değerlendirilmesi

hem sosyal olarak ele alınması gereken, uzun dönemli ve bütüncül bir yaklaşımı gerekli kılmaktadır15.16

Ülkemizde meydana gelmiş depremler ve etkilenen kişi sayısı incelendiğinde, depremin bü-yüklüğü (magnitüd) ve etkilenen kişi sayısı arasındaki artışın logaritmik olduğu görülmektedir. Bu grafikten, yerleşim yerlerinin genellikle aktif fay kuşaklarına yakın olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu da beklenen depremlere daha hazırlıklı olmamız gerekliliğini göstermekte-dir. Magnitüdü 7.2 olan, 17 Ağustos 1999 depreminde çalışma alanı yüzey kırığına (Başiskele mevkii) 5 km uzaklıkta, depremin dışmerkezine ise (Gölcük) 10 km uzaklıkta bulunmaktadır. Kocaeli ili özelinde 2008’de yapılmış olan çalışmalara göre bölge 3. Derece sismik tehlike böl-gesinde içinde yer almaktadır.17 Çalışma alanı, deprem riski az olan bir bölge olarak değerlen-dirilebilir, ancak alanın doğusunda ve batısında 1 km den daha yakın tali faylar bulunmaktadır. Depreme bağlı heyelan ve yangınlar bölge için önemli risklerdendir. Depremin etkisi yapılarda daha az görülse de ikincil risklerde yapı hasar alma riskinin yüksek olduğu anlaşılmaktadır.

15 Tobin, 1999, “Sustainability and community resilience: The Holy Grail of hazards planning?”16 Godschalk, 2003, “Urban Hazard Mitigation: Creating Resilient Cities”17 Özalaybey S., vd. 2008. “Kocaeli İli için Zemin Sınıflaması ve Sismik Tehlike Değerlendirme Projesi”

Şekil 2: Kültür varlığı yapıların özgünlük durumu

Page 7: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

Deniz GERÇEK – İsmail Talih GÜVEN – Deniz GERÇEK

2207

Çoğunlukla ahşap yapılardan oluşmuş tarihi dokularda yangın, temel afet olarak ortaya çıka-bileceği gibi (ör. tedbirsizlik, kundaklama), temel afet olan depremin ikincil etkisi olarak da ortaya çıkabilir. Her iki durumda da hem afet meydana gelmeden önce, hem de afet sonrasın-da alınabilecek önlemlerle yangının tarihi dokuda neden olabileceği tahribat önlenebilir veya azaltılabilir. Çalışma alanı yangına müdahaleyi kolaylaştırıcı önlemler açısından incelendiğin-de, itfaiye araçlarının erişimine elverişli yolların varlığının, yangına müdahale edebilecek nö-betçi araç ve gerekli park alanı, yangın vanalarının varlığı ve mekânsal dağılımının, yangın du-rumunda gerekli müdahaleyi zamanında ve gerektiği biçimde yapabilmek için yetersiz olduğu gözlemlenmiştir. Çalışma alanındaki organik sokak dokusu ve dar geçitler nedeniyle, itfaiye araçlarının alanın tümüne erişebilmesi mümkün olamamaktadır. Oldukça eğimli bir yamaçta konumlanmış olan sit alanında hızlı müdahale gerçekleştirebilecek olan nöbetçi söndürme araçlarının park ve manevra yapabilecekleri sınırlı alanların bir kısmı meydan özelliğinde iken geri kalanı otopark olarak kullanılmaktadır. Alanda çıkmazlar ve ancak yaya olarak kullanılabi-lecek merdivenli sokaklar gözlenmektedir. Yangın esnasında kullanılabilecek yangın vanaları alanda gözlemlenmekle beraber sayıları ve mekânsal dağılımları incelendiğinde, alana müda-halede yetersiz kalacakları düşünülmektedir.

Şekil 3: Kültür varlığı yapıların özgünlük ve strüktürel durumlarının bütünleşik değerlendirilmesi

Page 8: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

2208

İzmit Kentsel Sit Alanındaki Kültür Varlığı Yapıların Strüktürel Niteliklerinin Özgünlük Durumu Üzerinden Değerlendirilmesi

Uzun Vadede Yitime Yol Açan Etkenler

Yapıların sağlıklı ve nitelikli biçimde geleceğe aktarılabilmesi için, içlerinde yaşamın devam etmesi ve sürekli bakımlarının yapılması büyük önem taşımakta; yapıda onarım gerektiğin-de ise bu işin bilinçli ve özenli bir biçimde yapılması gerekmektedir. Çoğu durumda, içinde yaşanan yapının yakından gözlenmesi, yağmur oluğunu tıkayan yaprakların vakitlice temiz-lenmesi, gerektiğinde çatının aktarılması, hasar gören kısımların özenle tamir edilmesi gibi önlemler ileride oluşabilecek yıkıcı hasarları büyük oranda engeller. Bu nedenle, kültür varlığı niteliği taşıyan sivil mimarlık örneklerinin içinde yaşayan kullanıcılarıyla birlikte varlıklarını sürdürmeleri istenir. Bu sayede, bir yandan yöredeki sosyal doku ve geleneksel yaşam biçimi güvenceye alınırken diğer yandan da yapıların bakımı ve korunmaları sağlanmış olur. Terk edilen ve kullanılmayan yapılar, zaman içinde bakımsız kalacaklarından dolayı yıpranırlar ve doğanın yıpratıcı güçlerine karşı savunmasız kalarak yitirilirler. Çalışma alanında özgün nite-likler taşımakla birlikte yapısal sağlamlıklarını yitirmiş bulunan 16 yapının 14’ünün terk edilmiş olduğu ve kullanılmadığı dikkat çekmektedir.

Kültür varlığı niteliği taşıyan yapılarda bakım ve onarım işlerinin de özen ve hassasiyetle ger-çekleştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Daha geniş pencere açılmak istenerek ahşap yapı-nın cephe duvarındaki taşıyıcı dikmelerinin kesilmesi, kullanım alanlarının büyütülmesi için odalar arasındaki taşıyıcı duvarların sökülmesi veya betonarme eklerle yapıya etki eden yük-lerin arttırılması, sadece özgün değerlerin yitimine neden olmakla kalmayıp, aynı zamanda yapıyı strüktürel olarak da zayıflatmaktadır. Yapıların yaşamlarını sürdürebilmesi için bakım ve onarım gereklidir; ıslak hacimlere ilişkin çözümler üretilmesi, strüktürel sorunların giderilmesi gibi insan sağlığına ilişkin zorunlu müdahaleler elbette kabul edilmelidir. Ancak, müdahaleler-de, yapıya zarar verecek, özgünlük değerini zayıflatacak ve/veya yapısal yük getirecek yak-laşımlardan kaçınılmalıdır. Alanda yapılan incelemede, günümüzde fiziksel varlığını sürdüren toplam 95 yapıya uygulanan müdahaleler değerlendirilmiş ve 30 adedinin yeniden yapımlara konu olduğu, 41 adedinin orta düzeyde, 24 adedinin ise iyi düzeyde özgünlüklerini koruduğu gözlenmiştir.

Kentsel Sit Alanındaki Sivil Mimarlık Örneği Yapıların Özgünlük ve Yapısal Sağlamlık Üzerinden Karşılaştırmalı Değerlendirmesi

Avni Öztüre, 1981 yılında İzmit’teki sivil mimarlık eserlerini değerlendirmekte ve iki örnekle yorumlamaktadır. “Yakın döneme kadar özelliğini koruyan (Türk Mimarisine ayrı bir üslup getiren) eski İzmit evleri gün günden erimekte, yıkılmakta ya da niteliği bozulacak biçimde onarılmaktadır. Başta Dere Camii Sokak’ta Akköseoğlu’lara ait bir ev18 ile Alacamescit So-kak’ta eski Bizans Sarayı kalıntıları üzerine İznikmit kadısı Gümüşoğlu’na ait konak19 bütün özelliklerini taşır durumda, ayaktadır.” Öztüre, günümüzde Saatçi Ali Efendi Konağı adıyla bilinen Gümüşoğlu Konağı ile ilgili olarak 1951 yılında koruma kararı alınmasına rağmen kita-bın yayınlandığı 1981 yılına dek her hangi bir işlem yapılmadığını ve evin “çoluk çocuğun ve zamanın tahribine” terk edildiğini bildirmektedir.20

18 Günümüzde Elbeyoğlu Konağı19 Günümüzde Saatçi Ali Efendi Konağı20 Öztüre, Avni, Nicomedia Yöresindeki Yeni Bulgularla İzmit Tarihi, Çeltüt Matbaacılık, İstanbul, 1981, S. 219.

Page 9: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

Deniz GERÇEK – İsmail Talih GÜVEN – Deniz GERÇEK

2209

Öztüre’nin 1981 yılında yaptığı tespit, aradan geçen 36 yıla rağmen, ne yazık ki halen geçer-liliğini büyük oranda korumaktadır. Sit alanında yapılan bu çalışmada, sivil mimarlık örneği yapıların “erimeye, yıkılmaya” devam ettikleri veya “nitelikleri bozulacak biçimde onarıldıkları” hatta yeniden inşa edildikleri sayısal verilerle ortaya konulmaktadır.

Kentsel sit alanında bulunan 133 adet tescilli parsel yerinde incelenerek özgünlük durumları ve yapısal sağlamlık durumları değerlendirilmiştir. Her iki ölçüt için 4’erli düzey grupları (iyi-or-ta-kötü-yıkılmış) tanımlanmıştır. Yapısal sağlamlık değerlendirmesinde günümüzde mevcut olmayan yapılar “yıkılmış” grubunda; taşıyıcıları hasar görmüş, gözle görülür ölçüde sehim yapmış, yangın geçirmiş, önemli malzeme ve eleman kaybı gösteren yapılar “kötü” grubunda; onarılabilir düzeyde hasarlı (sıva dökülmesi, kiremit kaybı, kaplama yitimi vb.) yapılar “orta” grubunda değerlendirilmiş; diğer yapılar ise “iyi” olarak işaretlenmiştir. Özgünlük değerlen-dirmesinde ise yeniden yapım ve ağır müdahaleler geçiren yapılar “kötü” grubunda; pencere açıklıkları değiştirilmiş, bir takım ekler almış olmakla birlikte özgün nitelikleri halen okunabi-len yapılar “orta” grubunda değerlendirilmiş; plan, kütle, cephe biçimlenişleri açısından özgün niteliklerini koruyan yapılar ise “iyi” olarak işaretlenmiştir. Yapılan değerlendirmeler hızlı göz-lem tekniğiyle ve yapıların dışardan gözlenmesi yoluyla gerçekleştirilmiştir ve genel bir durum tespiti için hazırlanmıştır. Yapılara ilişkin karar ve uygulama süreçlerinde, her bir yapıya dair daha detaylı inceleme ve araştırmalar yapılması gerekmektedir.

Yapılan değerlendirme sonucunda özgünlük ve yapısal sağlamlık durumlarına ilişkin bir matris oluşturularak, alanın mevcut durumu saptanmıştır. Bu matris, toplam 133 yapıdan sadece 8 tanesinin hem yapısal sağlamlık hem de özgünlük değeri açısından iyi durumda olduğunu; özgünlük değeri yüksek 12 yapının yapısal sağlamlık açısından kötü durumda olduğunu; sağ-lamlık açısından iyi durumda olan 24 yapının ise özgünlük değerinin düşük olduğunu ortaya koymaktadır.

ÖZGÜNLÜK

YAPI

SAL

SAĞ

LAM

LIK

İYİ ORTA KÖTÜ YIKILMIŞ Toplam

İYİ 8 15 24 0 47

ORTA 4 22 3 0 29

KÖTÜ 12 4 3 0 19

YIKILMIŞ 0 0 0 38 38

Toplam 24 41 30 38 133

Tablo 1. Kentsel sit alanındaki sivil mimarlık örneklerinin yapısal sağlamlık ve özgünlük değer-leri açısından karşılaştırmalı değerlendirmesi

Bu sayısal değerleri örnekler üzerinden açıklamak üzere, 6 örnek yapı ele alınmaktadır. Bu ya-pıların seçiminde alanda birbirine yakın konumlanmakta olmaları –dolayısıyla afetlere ilişkin, zemin özellikleri ve kentsel nitelikler açısından benzer özellikler göstermeleri- ancak gerek

Page 10: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

2210

İzmit Kentsel Sit Alanındaki Kültür Varlığı Yapıların Strüktürel Niteliklerinin Özgünlük Durumu Üzerinden Değerlendirilmesi

yapısal sağlamlık gerek ise özgünlük açısından farklı durumları ortaya koymaları dikkate alın-mıştır. Her yapı için kullanılan görsel malzemelerde sol baştaki fotoğraf yapının tescil edildiği döneme tarihlenmekte;21 ortadaki fotoğraf 2011 yılındaki durumunu;22 sağdaki fotoğraf ise günümüzdeki durumunu göstermektedir.

Şekil 4: Örnek kültür varlığı yapıların özgünlük durumları

387 Ada 1 parselde bulunan yapı (Resim 1), bir yeniden yapım örneği olduğundan dolayı özgünlük değeri “kötü”; yakın dönemde bir yangın geçirdiğinden dolayı yapısal sağlamlık de-ğeri de “kötü”dür. 387 Ada 2 parselde bulunan yapının bir yeniden yapım örneği olduğu eski fotoğraflarla karşılaştırıldığında okunabilmektedir. Çıkmasının açısı değiştirilmiş ve tümüyle yeniden inşa edilmiş bu yapının özgünlük değeri “kötü”, ancak yapısal sağlamlık durumu “iyi” olarak işaretlenmiştir (Resim 2). 401 Ada 3 parselde olduğu geçmişte yapılmış olan envanter dökümlerinden anlaşılan yapı, günümüzde mevcut olmadığından her iki ölçüt altında “yıkıl-mış” olarak işaretlenmiştir (Resim 3). 402 ada 2 parseldeki yapının bir yeniden yapım örneği olduğu eski fotoğraflarından anlaşılmaktadır. Cephedeki pencere adedinin dahi değiştiri-lerek yeniden inşa edilmiş olan bu yapının özgünlük grubu “kötü”, yapısal sağlamlık grubu ise “iyi” olarak belirlenmiştir (Resim 4). 402 ada 7 parselde bulunan yapının ahşap taşıyıcı duvarının sökülerek yerine beton hatıllı bir tuğla duvar örüldüğü açıkça görülmektedir. Bu müdahale yapının hem özgünlük değerinin, hem de - yapının taşıyıcılığını zayıflattığından ötürü- sağlamlık durumunun “kötü” olmasına neden olmaktadır (Resim 5). 1181 Ada 8 par-seldeki yapının ise gerek yerinde yapılan incelemede gerek ise eski envanter dökümleriyle yapılan karşılaştırmalar sonucunda özgünlük ve sağlamlık durumlarının “iyi” olduğu belirlen-miştir (Resim 6).

21 Aksoy, Kocaeli Kültür …, s 305, 306, 326, 192, 205, 329.22 Erdoğan, Nevnihal vd., Tarihi İzmit Kent Merkezi, Mahalleler, Sokaklar, Mimari Eserler, Kocaeli Büyükşehir

Belediyesi Kültür Yayınları, İstanbul, 2011, s. 91, 84, 82, 83, 50, 82.

Page 11: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

Deniz GERÇEK – İsmail Talih GÜVEN – Deniz GERÇEK

2211

Resim 1: 387 ada, 1 nolu parseldeki yapının dönüşümü

Resim 2: 387 ada, 2 nolu parseldeki yapının dönüşümü

Resim 3: 401 ada, 3 nolu parseldeki yapının dönüşümü

Resim 4: 402 ada, 2 nolu parseldeki yapının dönüşümü

Resim 5: 387 ada, 7 nolu parseldeki yapının dönüşümü

Page 12: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

2212

İzmit Kentsel Sit Alanındaki Kültür Varlığı Yapıların Strüktürel Niteliklerinin Özgünlük Durumu Üzerinden Değerlendirilmesi

Resim 6: 1181 ada, 8 nolu parseldeki yapının dönüşümü

Sit alanına ilişkin Koruma Amaçlı İmar Planı’nda sivil mimarlık örneği olarak işaretlenen 133 adet parsel incelendiğinde, günümüzde toplam 38 adet parsel üzerinde her hangi bir yapı bu-lunmadığı tespit edilmiştir. Söz konusu yapılar, kimi durumda gerekli bakım ve onarımlar ya-pılmadığından zaman içinde doğanın yıpratıcı etkilerine maruz kalmış ve ‘mail-i inhidam’ hale gelerek yıkılmışlar, kimi durumlarda ise yangın, deprem gibi ani yıkıma neden olan etkilerle yitirilmişlerdir. Parseller üzerindeki tescil kararı devam ettiğinden dolayı, söz konusu yapıların yeniden yapımları (rekonstrüksiyonları) gündeme gelecektir.

Alanda 19 adet yapının günümüzde ayakta olmalarına rağmen, sağlamlık açısından zayıf du-rumda oldukları tespit edilmiştir. Söz konusu yapıların bakımsızlık, terk ve yangın gibi etkilerle strüktürel niteliklerini yitirdikleri gözlenmektedir. Bu yapıların 12 adedi özgünlük değerlerini büyük oranda korumaktadır, ancak bu değerler yapısal zayıflıklar nedeniyle önemli bir tehdit altındadır. 4 adet yapı, özgünlük değerlerini orta derecede korumakta olmasına karşın yapısal sağlamlıklarını yitirmişlerdir. 2 adet yapı uygulanan bilinçsiz müdahaleler (niteliksiz ekler ve cephe duvarının betonarme olarak yeniden yapılması) nedeniyle yıpranmaya açık hale gelmiş; 1 adet yapı ise yeniden yapılmış olmakla birlikte yangın geçirerek hasar görmüştür.

29 adet yapının sağlamlık açısından kabul edilebilir (orta) düzeyde varlıklarını sürdürdükleri belirlenmiştir. Bu yapıların 4 adedi özgünlük açısından değerlerini korumakta, 3’ü ise özgün-lük değerlerini yitirmiş durumdadır. Bu grupta yer alan yapıların büyük çoğunluğu (22 adet) özgünlük değerlerini kısmen yitirmiş yapılardan oluşmaktadır. Bu değerlendirmede gözlenen temel müdahaleler, pencere açıklıklarının genişletilmesi için cephe duvarlarındaki ahşap taşı-yıcı dikmelerin kesilmesi ve betonarme eklerle yapıya tasarlanmamış yeni yüklerin getirilme-sidir. Sözü edilen müdahalelerin, gelecekte yapılar için tehlike oluşturması söz konusudur.

Sit alanı içinde 47 adet yapının sağlamlık açısından iyi durumda olduğu saptanmıştır. Ancak, bu toplamın sadece 8 tanesi iyi düzeyde, 15 tanesi ise orta düzeyde olmak üzere özgün niteliklerini koruyan yapılar olup, önemli bir kısmı ise (24 adet) özgünlük değerlerini yitirmiş –yani yeniden inşa edilmiş- yapılardır. Ancak, yeniden yapım (rekonstrüksiyon), çağdaş koru-ma anlayışında ancak zorunlu ve özel durumlarda kabul edilen bir uygulamadır. “Yeni yapı, yerinde yapıldığı anıtın tarihi dokusuna, özgün malzeme ve işçiliğine sahip değildir. Bir kopya, tarihi yapının kütle ve mekânlarını ancak biçimsel olarak canlandırabilir, anıtın yerini alması olanaksızdır.”23 Diğer bir deyişle, tarihi yapının yerine inşa edilen yapı, aynı malzemeyle ve biçimle inşa edilmiş olsa dahi “tarihi belge değeri” ve “eskilik değerini” yitirmiştir, artık özgün-lüğe sahip değildir. Söz konusu yapılar, sadece tarihi yapıların estetik değerini taklit ederek bir anımsatma işlevi görebilirler; bu koşullarda korumaya neden oluşturan özgünlük değerinin gelecek nesillere taşınması mümkün değildir.

23 Ahunbay, Tarihi Çevre Koruma …, s. 99.

Page 13: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

Deniz GERÇEK – İsmail Talih GÜVEN – Deniz GERÇEK

2213

“Mimaride en güzel ve büyük olanı restore etmek bir ölüyü canlandırmak kadar olanaksızdır. Yalnız sanatkârının ellerinin ve gözlerinin yapabileceği bir sanat eseri, asla yeniden tekrar ortaya konamaz. Başka bir devir onu canlandırabilir, fakat o zaman bu yeni bir yapı olur. Eserlerinize itina gösterir-seniz, onları restore etmeye ihtiyacınız olmaz. Eski anıtı büyük bir ihtimamla gözlemleyiniz. Taşlarını sayınız, dağılmaya başlarsa demirle telle bağlayınız, yıkılmayı önlemek üzere payandalar koyunuz, onu kurtarmak üzere yaptığınız şeylerin çirkinliğiyle meşgul olmayınız; bir koltuk değneği, bir uzvu kaybetmekten daha değerlidir.”24

John Ruskin, The Seven Lamps of Architecture (1849)

Sonuç

Tarihi çevre koruma yaklaşımındaki temel amaç, geçmiş nesillerin geleneksel yaşam alışkan-lıklarını geleceğe aktarmak; bu yaşama tanıklık eden ve sahne olan kent dokusunun ise tarihi bir belge olarak özgün nitelikleriyle korunmasını sağlayarak geçmiş dönemlerin estetik ve teknik düzeylerini gözler önüne sererek tarihin sürekliliği içinde yaşatmaktır. Koruma, tarihi yapıların dokunulmazlığını gerektirmez; aksine, tarihi yapının nitelikli biçimde korunabilmesi adına içinde yaşamın sürmesi hedeflenir ve yaşamın gerektirdiği bakım, onarımların yapılma-sı ve önlemlerin alınmasını zorunludur. Aksi halde, yapının yıpranmaya açık hale gelmesi ve yıkılması -dolayısıyla korunması hedeflenen özgünlük değerinin de yapıyla birlikte yitirilmesi- kaçınılmazdır.

Ancak, tarihi yapıya müdahale ederken, gerekli özen ve dikkatin gösterilmemesi, kendi elle-rimizle özgün değerlerin yok edilmesi de kabul edilemez. Bu nedenle, kültür varlığı niteliği taşıyan yapılarda, sivil mimarlık örneğinin tüm değerlerinin benimsenerek, yapılacak her türlü müdahalenin hassasiyetle gerçekleştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Müdahale esnasında malzeme, yapım sistemi, plan şeması, cephe düzeni, kütle, gabari gibi yapının tarihi belge niteliği taşıyan unsurlarının değiştirilmemesi; yapının yaşam süresi boyunca doğru bakım ve onarım yöntemleriyle korunması, yenileme yoluna gidilmemesi, eskilik değerinin geleceğe ak-tarılması gerekmektedir. Yapının barındırdığı yaşamın ve yaşam izlerinin ortadan kaldırılarak yeniden inşa edilmesi, yapının sadece strüktürel bir nesne olarak ‘metalaştırılması’ anlamına gelmekte ve koruma açısından istenen nitelikte sonuçlar vermemektedir.

Sit alanında bulunan yapılardan:

• Hem strüktürel hem de özgünlük değeri açısından iyi durumdaki 8 yapının bakımlarının sürdürülmesi sağlanmalı;

• Özgünlük açısından iyi durumda olan ancak strüktürel açıdan orta durumda oldukları belirlenen 4 yapı için yapısal sağlamlaştırma önlemleri alınmalı;

• Özgünlük değeri yüksek olmakla birlikte strüktürel durumu kötü olduğu tespit edilen 12 yapı için acil önlemler alınarak yitirilmeleri önlenmeli;

• Özgünlük değeri açısından orta düzeyde, strüktürel durumu iyi olduğu saptanan 15 yapı-da özgün değerlerin daha fazla yitirilmesinin önüne geçilmeli;

24 Aktaran Erder, Tarihi Çevre Bilinci, s. 178.

Page 14: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

2214

İzmit Kentsel Sit Alanındaki Kültür Varlığı Yapıların Strüktürel Niteliklerinin Özgünlük Durumu Üzerinden Değerlendirilmesi

• Hem özgünlük değeri hem de strüktürel durumları orta düzeyde olduğu belirlenen 22 yapıda sağlamlaştırma önlemleri alınmalı ve özgün değerlerin daha fazla yitirilmesi önlen-meli;

• Özgünlük değeri orta düzeyde, strüktürel durumları kötü olduğu saptanan 4 yapıda acil önlemler alınarak yapıların günümüze ulaşan özgün niteliklerinin tümüyle yitirilmesinin önüne geçilmeli;

• Özgün değer açısından kötü durumda oldukları tespit edilen toplam 30 yapının yitirilmiş özgün durumlarına ilişkin belgeler derlenerek bir veri tabanına aktarılmalı;

• Yıkılmış bulunan 38 yapıya ilişkin belgeler derlenerek bir veri tabanına aktarılmalı; bu yapı-ların sayısının artmaması için gerekli önlemler alınmalıdır.

Bu kapsamda, İzmit İç Kale ve Çevresi Kentsel Sit Alanı’nda bulunan sivil mimarlık örneği yapılara ilişkin yapılan değerlendirmeler doğrultusunda, alanın nitelikli biçimde korunarak ge-leceğe aktarılabilmesi için, bu yapılarda yaşamın sürmesinin teşvik edilmesi ve desteklenmesi, yaşamın gerektirdiği bakım onarım müdahalelerinin sürekliliğinin sağlanarak yapıların varlığı-nın güvence altına alınması önerilmektedir.

Kentsel Sit Alanı’nı, birincil olarak veya depremin ikincil etkisi olarak ortaya çıkabilecek yan-gınlara karşı koruyacak önlemler alınması gerekmektedir. Kentsel sit alanında ağırlıklı ola-rak ahşap yapı malzemesinden inşa edilmiş sivil mimari örneği yapılara yangın durumunda etkin biçimde müdahale edilebilmesi için sit alanının çeperinden servis sağlayabilecek yol genişletme yapılması, nöbetçi müdahale araçları bulundurulması ve bu araçlara sit alanı içeri-sinde veya çeperinde yer tahsis edilmesi, çalışma alanında su vanalarının sayısının artırılması ve özellikle sivil mimari örneği yapıların yakın çevresinde konumlandırılması yangının neden olabileceği ani yıkımların önüne geçilmesi ve zararların azaltılması bağlamında büyük fayda sağlayabilecek önlemlerdendir.

KAYNAKÇA

Ahunbay, Zeynep, Tarihi Çevre Koruma ve Restorasyon, YEM Yayınları, İstanbul, 2007.

Aksoy, Taner, 2011. Kocaeli Kültür Envanteri, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Kültür Yayınları, Kocaeli, 2011.

Aykaç, Pınar, “Tarihi Çevre Koruma ve Planlama,” dosya 14.1, TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi Yayını, 14.1/6 (2009), s.2-5.

Çeçener, Besim H., “İzmit Arkeolojik ve Kentsel Sit Alanı Hakkında,” Yapı Dergisi, sayı 212/7(1999), s.102-109.

Erder, Cevat, Tarihi Çevre Bilinci, ODTÜ Mimarlık Fakültesi Yayınları, Ankara, 2007.

Erdoğan, Nevnihal; Ayyıldız, Sonay; Özbayraktar, Mehtap, Tarihi İzmit Kent Merkezi, Mahal-leler, Sokaklar, Mimari Eserler, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kültür Yayınları, İstanbul, 2011.

Page 15: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

Deniz GERÇEK – İsmail Talih GÜVEN – Deniz GERÇEK

2215

FEMA (Federal Emergency Management Agency), 2000, “Planning for a Sustainable Future: The Link Between Hazard Mitigation and Livability”, Federal Emergency Manage-ment Agency, Washington, D.C.

Godschalk, D. R., 2003, “Urban Hazard Mitigation: Creating Resilient Cities”, Natural Hazards Review, 4(3), p.p. 136-143

İSMEP, 2014. “Kültürel Mirasın Korunması”, İSMEP Yayınları, İstanbul.

Nelson, A. C., French, S.P., 2002, “Plan quality and mitigating damage from natural disas-ters: A case study of the Northridge earthquake with planning policy considerations”, Journal of the American Planning Association, 68(2), p.p. 194–207

Öztüre, Avni, Nicomedia Yöresindeki Yeni Bulgularla İzmit Tarihi, Çeltüt Matbaacılık, İstanbul, 1981.

Özalaybey S., Zor E., Tapırdamaz M.C., Tarancıoğlu A., Özalaybey S.Ç.,Erkan B., Karaaslan A., Alpaslan E., Ergin M., Ergintav S., Tan E. 2008. “Kocaeli İli için Zemin Sınıflaması ve Sismik Tehlike Değerlendirme Projesi”, TÜBİTAK, 5057105, 190.

Tobin, G. A., 1999, “Sustainability and community resilience: The Holy Grail of hazards plan-ning?” Global Environmental Change Part B: Environmental Hazards, 1(1), p.p. 13–25

Topçu, Hicran, A Street scale conservation project for Çukurçeşme Street, İzmit [İzmit Çukurçeşme sokağı için sokak ölçeğinde bir koruma projesi], Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 1996.

Washington Tüzüğü, Charter for the Conservation of Historic Towns and Urban Areas, ICO-MOS, Washington, 1987.

URL 1: Kocaeli Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü web-sayfası http://www.korumakurullari.gov.tr/TR,89442/kocaeli-kultur-varliklarini-koruma-bolge-ku-rulu-mudurlu-.html, Erişim tarihi: 26.02.2017

URL 2: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin Kentsel Sit Alanı’na İlişkin Kararı, 16.06.2016 / 342, http://www.kocaeli.bel.tr/Files%5CImarDaireBsk%5CNAZIMPLANDUYURU%-5C2016%5C06%20-%20HAZ%C4%B0RAN%5C02%20-%20MECL%C4%B0S%20KARARI%5C2016-342.pdf), Erişim tarihi: 26.02.2017

Page 16: İZMİT KENTSEL SİT ALANINDAKİ KÜLTÜR · İstanbul ve İzmit’i 45 gün boyunca etkileyen bir deprem yapıların önemli bir kısmının zarar görmesine neden olmuştur. 1766’

2216