latifmutlu.comlatifmutlu.com/.../docs/bildiriler/x_termodina_yasalari.docx · web viewcansız aleme...

13
*** N0: X 12.08.2011 ETRAFIMIZDAKİ DOĞA OLAYLARI ÖZET Cansız doğadaki hareketler, canlılar için uygun iklim oluşturmak için sıcaklığın olduğunca eşit dağılımını sağlamak için oluşurlar. 21. yüzyıl bilimin bize sunduğu olanaklar, “enerjinin korunumu” prensibinin ancak kapalı sistemler için geçerli olabileceğini gösteriyor. Evrende ve dünyada kütleçekim kuvvetinin etkisi ile sürekli enerji yaratıldığından, Enerjinin korunumu yasası ve ona bağlı Entropi kuramının genel fizik kuralı olarak görülmemesi, gerçeği ortaya çıkıyor. Bu raporumuzda, kütleçekim kuvvetinin, uzayda ve dünyada meydana getirdiği enerjilerin neler olduğunu göreceğiz.

Upload: others

Post on 26-Jan-2020

5 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: latifmutlu.comlatifmutlu.com/.../docs/bildiriler/X_Termodina_Yasalari.docx · Web viewCansız aleme yakından baktığımızda, doğadaki olayların ısı ve tuzluluğu yaymak için

*** N0: X

12.08.2011

ETRAFIMIZDAKİ DOĞA OLAYLARI

ÖZETCansız doğadaki hareketler, canlılar için uygun iklim oluşturmak için

sıcaklığın olduğunca eşit dağılımını sağlamak için oluşurlar.

21. yüzyıl bilimin bize sunduğu olanaklar, “enerjinin korunumu” prensibinin ancak kapalı sistemler için geçerli olabileceğini gösteriyor.

Evrende ve dünyada kütleçekim kuvvetinin etkisi ile sürekli enerji yaratıldığından, Enerjinin korunumu yasası ve ona bağlı Entropi kuramınıngenel fizik kuralı olarak görülmemesi, gerçeği ortaya çıkıyor.

Bu raporumuzda, kütleçekim kuvvetinin, uzayda ve dünyada meydana getirdiği enerjilerin neler olduğunu göreceğiz.

Etrafımızda akıp giden doğa olaylarının karmaşıklığı ve bazen afet olarak ortya çıkışları

hepimizi az çok etkilemektedir. Canlıların meydana getirdiği olayları ve hareketleri konumuz dışında tutarak, cansız doğada meydana gelmekte olan doğa olaylarını saymaya başlarsak sanıldığı çok olmadığı gerçeği ile karşılaşırız. Biraz yakından bakarsak hiçte karmaşık olmadıklarını, sade ve yalın kuralllarlı okduğunu görürüz.

Doğa olaylarının başında, en sık rastladığımız rüzgârlar ve yağışlardan sonra seyrek olarak karşılaştığımız yıldırımlar, depremler ve yanardağlardır.

Page 2: latifmutlu.comlatifmutlu.com/.../docs/bildiriler/X_Termodina_Yasalari.docx · Web viewCansız aleme yakından baktığımızda, doğadaki olayların ısı ve tuzluluğu yaymak için

Cansız aleme yakından baktığımızda, doğadaki olayların ısı ve tuzluluğu yaymak için oluştuğunu görürüz. Atmosferde, yeryüzünde, denizlerde ve yeriçinde meydana gelen hareketler, bir yerde biriken sıcaklık ve tuzluluğu, daha soğuk bölgelere yayarak canlıların yaşamına uygun iklim koşulları oluşturmak için meydana gelirler. Isı kaynağının ve taşınacak yerlerin farklı olmasına bakarak, ısı ve tuz taşıma işlemini beş ayrı gruba ayırabiliriz:

1. Genel Isı iletimi2. Yağışlar3. Rüzgârlar4. Denizlerdeki akıntılar5. Yerin tektonik hareketleri

Birinci sıradaki, konveksiyon yoluluyla ısı iletim olayını üniversitelerin meteoroloji, jeoloji ve fizik bilimleri ders ana gücü görüp anladıktan sonra, diğer ısı ve tuz transfer türlerinin, açıklanması ve anlaşılması daha kolay olacaktır. Bunun için, önce yaygın bir ısı ve tuzluluk transfer türü olan konveksiyonun itici gücünü bulmamız gerekir.

1. Klasik fizikte, doğal konveksiyonun temel oluşum nedeni, ısınan akışkanın yükselerek, daha yüzeye çıkmaya yatkın hale gelmesi, yani yükselmesi ve buna karşılık daha soğuk akışkanın aşağı (dibe) hareketi olarak açıklanır. Burada olayın nedeni açıklanmıyor, sadece görüntüsü tarif ediliyor.

21. yüzyılda fiziğin, konveksiyon olayının nedenini göstermeden, yalnız olayı tarif ederek açıklanması, Aristoteles’ten bugüne kadar geçen iki bin yıldan fazla bir zamanda, doğayı anlamamızda bir ilerleme olmadığını düşündürüyor.

“Aristoteles, evrendeki her öğenin doğal bir yerinin olduğunu söylüyordu. Bu nedenle, yerinden oynatılan bir nesnenin de tekrar doğal yerine dönmek için bir eğilim taşıdığını varsayıyordu. Bunun için yerinden oynatılan bir nesnenin içeriğinde ağırlık taşıyan unsur neyse, nesne o unsurun belirlediği doğal yere doğru gidecektir. Örneğin taşta ağır basan unsur toprak olduğundan, daima yere doğru gidecektir.” Dumanın da aynı nedenle doğal yerini bulmak üzere, göğe yükseleceğini düşünüyordu. (Ross 1993, ss.) 128-129 ve Aristoteles, (Oluş ve Bozuluş üzerine II) 328b30-35-329a5

Üniversite fizik kitaplarında, konveksiyon olayının nedeni olarak “ısınan hava yoğunluk farkının etkisi ile yükselerek, yerini soğuk havaya bırakır” deniliyor. Yoğunluk farkının neden ve nasıl etkili olduğu açıklanmıyor. Masamızda bulunan beş üniversite fizik kitabında “konveksiyon ile ısı iletimi” konusunda yapılan açıklamaların hepsi birbirinin benzeri olarak, böyledir. Doğal konveksiyon olayında kütleçekim alanının etkisini görmek için bir kaç deney yapabiliriz;

Page 3: latifmutlu.comlatifmutlu.com/.../docs/bildiriler/X_Termodina_Yasalari.docx · Web viewCansız aleme yakından baktığımızda, doğadaki olayların ısı ve tuzluluğu yaymak için

Deney I:

1.Farklı yoğunluktaki su, benzin ve zeytinyağını bir cam kaba karıştırarak koyarsak, karışımın kısa sürede ayrışarak yoğunluklarına göre akışkanların yoğunluklarına göre sıralandıklarını görürüz. En alttaki sırada, yoğunluğu en fazla olan su bulunur.

Deney II:

2.Bir uzay aracında su, benzin ve zeytinyağını karıştırıp deney yaptığımız da sonuç alamayız. Farklı yoğunluktakı akışkanları yoğunlukları oranında çekerek onları sıralayacak kütleçekim alanı, uzay aracında bulunmadığı için sonuç kaos olacaktır.

(Su + Zeytinyağı + Benzin Karışımı)

Page 4: latifmutlu.comlatifmutlu.com/.../docs/bildiriler/X_Termodina_Yasalari.docx · Web viewCansız aleme yakından baktığımızda, doğadaki olayların ısı ve tuzluluğu yaymak için

Deney III:

3.Hafif boyalı bir akışkanı (su olabilir) cam kaba koyarak alttan ısıttığımızda, ısınan suların cam kaptaki hareketlerini dışardan görürüz.

Deney IV:

4. Aynı kabı üst kısmından ısıtmaya başladığımız da, konveksiyon akımının oluşmadığını görürüz.

Page 5: latifmutlu.comlatifmutlu.com/.../docs/bildiriler/X_Termodina_Yasalari.docx · Web viewCansız aleme yakından baktığımızda, doğadaki olayların ısı ve tuzluluğu yaymak için

***

Akışkanlarda, yoğunluk farklarının oluşması statik basınç gradiyeni oluşturur. Bu yoğunluk farkından dolayı, bir serbest konveksiyonun oluşabilmesi için, fan gibi zorlayıcı bir gücün etkisinde veya kütleçekim alanında bulunması gereklidir. Uzay aracında, havada sıcaklık farklarının olabilmesine rağmen serbest konveksiyon görülmez. Böylece konveksiyon akımlarının itici gücünün kütleçekim kuvveti olduğu açıkça görülüyor. Doğada meydana gelen diğer olaylarının nedenlerinin açıklanıp, yorumlanabilmesi için, ulaştığımız bu sonucu, yeni bir doğa kuramı olarak kabul edip öne sürebiliriz:

Akışkanlar, kütleçekim alanında yoğunlukları oranında etkilenirler.

Kütleçekim alanında, farklı yoğunluktaki akışkan nesneler, kütleçekim merkezi doğrultusunda, yoğunluğu en fazla olanı, en önde olmak üzere,

yoğunluklarına göre sıralanarak çekilirler.

(Akışkan nesnelerin yoğunluğu G olsun. En yoğun madde G1 ise, diğerlerinin azalan yoğunluk sırası: G2, G3…olur)

Kütle çekim kuvvetinin etkisi ile çekim merkezi karşısında daima; G1 > G2 > G3 >G4. . . olarak dizilirler.

“ Kütleçekim Kuvvetinin Yarattığı Enerji”

“Farklı yoğunluktaki akışkan nesneler, kütleçekim kuvvetinin etkisi ile yoğunluklarına göre sıralanırken veya bozulan sıralamanın düzeltilmesi için

hareket ettirilirken, yeni bir enerji doğar.”

2. Yağışlar; Doğa olayları çok amaçlı olarak meydana gelir. Yağışları oluşturan olay çok fonksiyoneldir. Yeryüzünde ve okyanuslarda biriken ısıyı bulut ortamına taşır. Bulutlarda fırtına, şimşek ve kimyasal bileşikler yaratmak gibi çok karmaşık oluşumları bir tarafa bırakarak, yağışları oluşuran kuvvetin, kütleçekim gücünün yarattığı işe bakalım:

Page 6: latifmutlu.comlatifmutlu.com/.../docs/bildiriler/X_Termodina_Yasalari.docx · Web viewCansız aleme yakından baktığımızda, doğadaki olayların ısı ve tuzluluğu yaymak için

Yağışların termodinamiği

Sonuç: Su buharının ortalama molekül ağırlığı 18 iken, kuru havanınki 28 olarak kabul edilir. Kütle çekim kuvveti nesneleri yoğunluklarına göre etkilediği için, molekül ağırlığı 18 olan buhar, kuru havanının gerisinde yer almak üzere yükselir, yoğunluğu eşit olan bölgeye gelince orada kalır. Su buharını, deniz düzeyinden bulutlara kadar yükselten kuvvet kütleçekim kuvvetidir.

Yeryüzünde, yaşamın devamı ve HES’lerin elektrik üretmesi, buharlaşma ve yoğuşma olayının sürekliliği ile mümkündür.

Prensip: Sıvılar buharlaşırken aldıkları ısıyı, yoğuşurken aynen geri verirler. Bu yüzden: buharlaşma ısısı, yoğuşma ısısına eşittir. Bir madde için Lb = Ly Prensip: Kütle çekim alanındaki, akışkan nesneler, kütle çekim merkezi doğrultusunda, en yoğun olanı en önde olmak üzere, yoğunluklarına göre sıralanırlar. (Akışkan nesnelerin yoğunluğu G olsun. En yoğun madde G1, diğerlerinin azalan yoğunluk sıralaması G2, G3, olsun) Kütle çekim merkezi karşısındaki sıralama daima; G1 > G2 > G3 >G4 olarak dizilirler.

Burada: Deniz yüzeyinde 1 parsel (1kg) su, 600 Kcal, alarak, buharlaşır. Bu su buharı, yükselerek bulut düzeyine geldiğinde yoğuşurken, denizden aldığı 600 Kcal ısıyı, bulut ortamına bırakarak su damlacıkları haline geçer. Bu damlacıklar birleşerek bulutu oluşturur. Koşullar oluştuğunda, 1 kg su olarak, kütle çekim kuvveti doğrultusunda yağar.

600 Kcal

Okyanus Yüzeyi

Yağış

1 Kg

Bulut

1 Kg Su Buharı+600 Kcal(Gizli Isı)

600 Kcal

Page 7: latifmutlu.comlatifmutlu.com/.../docs/bildiriler/X_Termodina_Yasalari.docx · Web viewCansız aleme yakından baktığımızda, doğadaki olayların ısı ve tuzluluğu yaymak için

Yağışların oluşmasında güneş enerjisin büyük etkisi olduğunu söyleyen üniversitelerimizin fizik bölümü başkanı dostlarımıza şu örneği veriyordum.

Yüksekliği iki metreden fazla olan bir duvara çıkmak istiyorsunuz. Tutunacak hiçbir şey yok. Orada bir tahta merdiven görüyorsunuz. Merdiveni yerden kaldırıp duvara dayadınız, basamaklara basıp hemen kolayca duvarın üzerine çıkıyorsunuz. Sonra uzanıp merdiveni yukarı çekiyorsunuz.

Burada, merdiven sayesinde duvara çıktınız ama, sizin kaslarınızın gücü ile tırmandınız, sizin enerjinizde, yaptığınız iş kadar bir azalma oldu.

Merdivenin enerjisinde hiçbir değişiklik olmadı. Potansiyel enerji kazandı. Nereden aldı bu enerjiyi? Kollarımızdaki enerjiden vermiştik. Toplumsal yaşamımızda da bedava iş yok.

Doğada, kütleçekim alanındakı atomlar, moleküller ve tüm nesneler bir birleriyle etkileşerek yoğunluklarına göre sıralanırlar. Yerkürenin kütleçekim kuvveti, diğer nesnelerle karşılıklı etkileştikleri için (bedel ödeme yok) etkileyen ve etkilenenlerin enerjilerinde bir azalma olmaz.

Deniz suyu buharlaşırken çevreden aldığı ısıyı, bulut düzeyinde aynen terk ettiği için, yağış olayına karıştığı halde ısı kaybına uğramadı. (Merdivende olduğu gibi).

Bulutlardaki potansiyel enerji yer çekim (kütleçekim) kuvvetinin etkisi ile oluşuyor.

******3. Rüzgârlar; Isının koveksiyonla dağıtımı olayıdır. Termodinamik yönünden oluşumu

özetlen şemada kütleçekim kuvvetinin etkisini görüyoruz.Yeryüzünde rüzgârların oluşumu

Alçak Basınç Merkezi Yüksek Basınç merkezi (yoğunluğu daha az) (Yoğunluğu daha çok)

Yeryüzünde, denizler ve okyanuslar güneş enerjisini farklı oranlarda alırlar. Bu yüzden farklı sıcaklık bölgeleri meydana gelir.

Sıcaklığın yüksek olduğu bölgelerde, Alçak basınç merkezi, soğuk olduğu bölgeler de ise Yüksek basınç merkezi oluşur.

Yüksek basınç merkezindeki hava kütlesi yoğun olduğu için, kütle çekim kuvveti nin etkisi ile daha az yoğun olan, alçak basınç merkezinin altına doğru akar.

******

Page 8: latifmutlu.comlatifmutlu.com/.../docs/bildiriler/X_Termodina_Yasalari.docx · Web viewCansız aleme yakından baktığımızda, doğadaki olayların ısı ve tuzluluğu yaymak için

4. Deniz akıntıları; Bazı bölgelerde oluşan, yüksek sıcaklık ve tuzluluğun, daha düşük düzeylere konveksiyonla taşınması olayıdır. Ekvatorlarda ısınan sularının yoğunluğu azalırken, kütle çekim kuvvetinin etkisi ile, kutuplara doğru büyük su akımları oluşur. Aynı anda, kutup bölgesinin soğuk ve yoğun suları alttan ekvatora akar.

Okyanuslarda yoğunluk farkını doğuran önemli etken, güneş ışınlarının ekvator bölgesine dik olarak gelmesidir. Tuzluluk ikinci derecede kalır.Akdeniz’le etrafındaki, Karadeniz ve Atlas Okyanusu arasındaki konveksiyon akımlarında ağırlık tuzluluk oranındandır.

5. Yer içindeki hareketler; Yerin derinliklerinde, yarı akışkan bölgede radyoaktif maddelerin bozunmasıyla meydana gelen yüksek sıcaklığın, daha soğuk olan üst kademelere, taşınan bir konveksiyon akımı oluşur. Bu akımın hızı çok yavaştır. Tektonik hareketlere neden olur. Bu çok bilinmeyenli ve kapsamlı jeolojik olayı buraya almamızın nedeni, kütle çekim kuvvetinin yer içinde de oluştuğunu hareketleri göstermektir.

****

Page 9: latifmutlu.comlatifmutlu.com/.../docs/bildiriler/X_Termodina_Yasalari.docx · Web viewCansız aleme yakından baktığımızda, doğadaki olayların ısı ve tuzluluğu yaymak için

Önerilen yeni doğa kuramını benimseyip kabul ettiğimizde, doğayı ve doğadaki hareketleri anlamamız kolaylaşacaktır. 1. paragrafta gördüğümüz gibi, etrafımızda akıp giden ve çok karmaşık olduğunu sandığımız pek çok olay hakkında görüş ve kabulümüz hemen değişecektir. Önce şunu kabul edeceğiz, etrafımızdaki doğa olaylarının temeldeki amacı; ısı ve tuzun, doğada olabildiği kadar eşit dağılımını sağlamaktır. Tüm doğa olaylarınının enerji kaynağı, kütleçekim kuvvetidir.

Fizikte bazı olayları açıklamak için kullandığımız sanal terimleri de kullanmamıza gerek kalmayacaktır. Nedenlerini bilmediğimiz bazı doğa olaylarının gerçek nedenlerini kolayca görüp anlayabileceğiz. Bunun için fizik kitaplarında bazı önemli değişikliklerin yapılması kendiliğinden gündeme gelecektir.

Nedenlerini bilmediğimiz olaylar: Hidroelektrik santrallerin gücü, rüzgârlar, yıldırım lar,

konveksiyon akımları ve gizli ısının transferini meydana getiren gücün, kütleçekim kuvveti olduğunu kabul edeceğiz.

Bu gerçeklerden sonra sanal terimler: Sıvıların kaldırma kuvveti. Bouyancy, İzostazi ve Entropi gibi terimlerin kullanılmasına gerek kalmayacaktır.

Kütleçekim kuvvetinin iş ve enerji yarattığını görüp kabul ettikten sonra, I numaralı termodinamik kanunun “Enerji korunumu” yasasının evrende geçerliliği kalmayacaktır.

Kütleçekim kuvvetinin yarattığı enerjilerin varlığını kabul etmek, ‘enerjinin korunumu’ prensibininin çemberinden kurtulmamızı sağlar. Böylece yaşamın en kudretli gücü olan enerji alanında, yeni arayışlara etkili olarak yönelebiliriz.

Sunduğumuz Teorinin ve önerdiğimiz Kuramın, teknolojik yönü olarak, İstanbul Boğazındaki akıntılardan elektrik üretmek üzere hazırlık yapmaktayız. Bu planımız çalıştığında, her hangi bir yakıt yakılmadan, madde tüketmeden, elektrik enerjisi üretildiğini birlikte görmüş olacağız.

Latif MUTLUİstanbul Bilgi Üniversitesi Kurucusu

Daha fazla bilgi için; www.latifmutlu.comGörüşleriniz için; [email protected]