volkan · 124 volkan hammedî cemiyeti adýyla kurulan ve önem-li Ýslâm merkezlerinde þubeleri...

3
123 alfabe kýrk dört harften oluþmaktadýr; eserin ilk sayfalarýnýn bir kýsmý Türkçe açýklamalara ayrýlmýþtýr (Ýstanbul 1327). 2. Arnavutça Mufassal Ýlmihal. Müelli- fin bizzat hazýrladýðý alfabe ile kaleme alýnmýþ 100 sayfalýk bir eserdir (Ýstanbul 1328). 3. Mendime (düþünceler). On altý sayfalýk risâlede Arnavut halkýnýn gelece- ði ve çaðdaþ eðitimi konusu ele alýnmak- tadýr. Voka bu eserini de kendi alfabesiy- le yazmýþ (Ýstanbul 1328), eseri daha son- ra orijinali ve Latin harfleriyle birlikte Feti Mehdiu derleyip Kalkandelen Müftülüðü neþriyatý arasýnda yayýmlamýþtýr (Tetovë 1991). 4. Gramatika Elementare Shqipe (Arnavutça gramer kitabý) (Ýstanbul 1911). Kaynaklarda Receb Voka’nýn baþka eser- leri ve makalelerinin de bulunduðu belirtil- mektedir. Vehbi Bexheti, Receb Voka hak- kýnda ayrýntýlý bir çalýþma yapmýþtýr (bk. bibl.). Receb Voka’nýn doðum yeri olan Þipkoviça köyünde bir büstü dikilmiþ ve anýsýna bir ilkokul yaptýrýlmýþtýr. Ayný böl- gede Brodec köyündeki ilkokul da onun adýný taþýmaktadýr. BÝBLÝYOGRAFYA : Rexhep Vokë, Mendime-Myfti i Manastirit (ed. Feti Mehdiu), Tetovë 1991, s. 3-5, 17-19; Devlet-i Aliyye-i Osmâniyye Salnâmesi (1321 h./1903- 1904 m.), s. 801; J. Rexhepagiq, Zhvillimi i Arsi- mit dhe i Sistemit Shkollor të Kombësisë Shqip- tare ne Territorin e Jugosllavisë së Sotme Deri më 1918, Prishtinë 1970, s. 112; Mahmud Hysa, Alamiada Shqiptare, Shkup 1997, s. 28-37; Veh- bi Bexheti, Rexhep Voka dhe vepra e tij 1847- 1917, Tetovë 2001, tür.yer.; Hasan Hasani, Lek- sikoni i Shkrimtarëve Shqiptarë 1501-2001, Prishtinë 2003, s. 460; Ismail Arsllani, Distinkti- vi Tetovar, Tetovë 2008, s. 73-76; Hasan Kaleši, “Prilog Poznavanju Arbanaske Knjizevnosti iz Vremena Preporoda”, Godi{njak, I/1, Sarajevo 1957, s. 352-388; Islam Islami, “Jeta, Puna dhe Veprimtaria Pedagogjike e Rexhep Vokës”, Ditu- ria, sy. 2-3, Prishtinë 1971-72, s. 103-116; Av- zi Mustafa, “Ta Njohim për së Afërmi Rexhep Vokën”, Hëna e Re, V/34, Shkup 1992, s. 14; “Kongresi i Dibrës (1909)”, Fjalor Enciklopedik Shqiptar, Tiranë 1985, s. 509-510; “Kongresi i Manastirit (1908)”, a.e., s. 512. ÿFetý Mehdýu – Muhammet Aruçi VOLGA BULGAR HANLIÐI (bk. ÝDÝL BULGAR HANLIÐI). ˜ VOLKAN Derviþ Vahdetî’nin 1908-1909 yýllarýnda çýkardýðý dinî, siyasî günlük gazete. ˜ 28 Teþrînisânî 1324 – 7 Nisan 1325 (11 Aralýk 1908 – 20 Nisan 1909) tarihleri ara- sýnda Ýstanbul’da toplam 110 sayý neþre- dilmiþ, ancak 13. sayý görülememiþtir. Ga- zetenin sahibi, baþyazarý ve sorumlu mü- dürü Derviþ Vahdetî’dir. Yarým gazete bo- yunda dört sayfa çýkan Volkan’ýn 10 ve 13. nüshalarýnýn basýlamadýðý ardýndan gelen sayýlarda bildirilmiþtir. Ancak 10. sa- yý bugün elde bulunduðuna göre muhte- melen bu sayý zamaný geçince az sayýda basýlmýþ fakat daðýtýlamamýþtýr. Gazete ay- rýca çeþitli engeller yüzünden 24 ve 28-31 Aralýk 1908 ile 1-9, 13, 18-22 ve 24 Ocak 1909 tarihlerinde çýkmamýþtýr. Bu kesin- tileri Vahdetî parasýzlýkla açýklar. 1-23. ve 25-29. sayýlarda baþlýk üstünde, “Ýnsani- yete hâdim dinî siyasî yevmî gazetedir”; 30-110. sayýlarda yine baþlýk üstünde, “Her gün sabahlarý neþrolunur insaniyete hâ- dim dinî siyasî Osmanlý gazetesidir”; 48- 110. sayýlarda ise baþlýk altýnda, “Ýttihâd-ý Muhammedî Cemiyeti’nin mürevvic-i ef- kârýdýr” cümleleri bulunmaktadýr. Ýlk yir- mi üç sayýda baþlýðýn altýnda ayrýca Fran- sýzca Journal Volkan adý yer almýþtýr. Gazete satýþýnýn önceleri 500-2000, da- ha sonra 3-4000, fevkalâde günlerde ise 15-20.000 kadar olduðu tahmin edilmek- tedir. Gazeteye Ýstanbul dýþýndan da abo- ne kaydedilmiþ, ayrýca daðýtým için birkaç þehre (Üsküp, Manastýr, Kavala, Ýzmir) gönderilmiþtir. Daðýtým ve satýþý Ýttihat ve Terakkî Cemiyeti taraftarlarýnca engellen- meye çalýþýlmýþ, gazeteye mektup gön- deren birkaç er ceza almýþ, 31 Mart’tan sonraki günlerde ise gazetenin yazarlarý ve mektup yollayan okuyucular tutuklan- mýþtýr. Bu sebeple elde bulunan gazete- ler yok edildiði için nüshalarýna ve kolek- siyonuna çok az rastlanmaktadýr. Ertuð- ka, Arnavutlar’ýn kendi ana dillerinde öð- renim görmesi fikrini desteklemiþ, Arna- vut halký için alfabe arayýþýnýn gündeme gelmesi esnasýnda Arnavut alfabesinin La- tin harfleriyle yazýlmasýna karþý çýkarak Os- manlý alfabesinin Arnavutça’ya uygulan- masýný önermiþ ve bu konuda ýsrarcý ol- muþtur. Bu tutumu yüzünden hem resmî makamlarýn dikkatini çekmiþ hem de za- man zaman Arnavut milliyetçilerinin ten- kitlerine mâruz kalmýþtýr. Muhtemelen bu sebeple Arnavut alfabesiyle ilgili Manas- týr Kongresi’ne katýlmamýþ (1908), bunun üzerine Arnavutlar tarafýndan millî davaya sahip çýkmayan kiþi olarak gösterilmeye çalýþýlmýþtýr. Debre (1909) ve Bükreþ top- lantýlarýna destek vermesi, Arnavutlar’ýn Arnavut dilinde eðitim görmesini ve Ar- navut halký için Osmanlýca harflerle alfa- beyi savunmasý, Arnavutlar’ýn kendi kim- liklerini koruyarak geniþ Osmanlý toplumu- na aidiyetlerini korumasýný, Ýslâmî gele- neðin kaybolmamasýný, böylece Arnavut- lar’ýn hýristiyan toplumlar içerisinde asi- milasyona mâruz kalmamasýný hedefle- diðini ortaya koymaktadýr. Onun fikirleri- nin memleketinde fazla kabul görmeme- si muhtemelen, Manastýr müftülüðü gö- revinden ayrýlýp Ýstanbul’a dönmesinde ve hayatýnýn kalan geri kýsmýný orada sürdür- mesinde etkili olmuþtur. Ýstanbul’a gel- dikten sonra Mahfel’in ideolojisi doðrul- tusunda mücadelesini sürdürmüþtür. Bu tutumu sebebiyle olsa gerek Ýstanbul’daki resmî makamlardan ve memleketindeki aydýn çevrelerden hiç ilgi görmemiþ, ha- yatýnýn son günlerinde Ýstanbul sokakla- rýnda çiçek satarak geçimini saðlamaya çalýþmýþtýr. Eserleri. 1. A-Beja Shqip (Arnavutça elifbâ). Manastýr Kongresi için hazýrlanan VOLKAN Receb Voka’nýn hazýrladýðý alfabeden bir sayfa ile Mendime adlý eserinin ilk sayfasý

Upload: others

Post on 01-Oct-2020

5 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: VOLKAN · 124 VOLKAN hammedî Cemiyeti adýyla kurulan ve önem-li Ýslâm merkezlerinde þubeleri açýlmakta olan, büyük imkânlara sahip bir cemiye-tin (parti) yayýn organý

123

alfabe kýrk dört harften oluþmaktadýr;eserin ilk sayfalarýnýn bir kýsmý Türkçeaçýklamalara ayrýlmýþtýr (Ýstanbul 1327).2. Arnavutça Mufassal Ýlmihal. Müelli-fin bizzat hazýrladýðý alfabe ile kalemealýnmýþ 100 sayfalýk bir eserdir (Ýstanbul1328). 3. Mendime (düþünceler). On altýsayfalýk risâlede Arnavut halkýnýn gelece-ði ve çaðdaþ eðitimi konusu ele alýnmak-tadýr. Voka bu eserini de kendi alfabesiy-le yazmýþ (Ýstanbul 1328), eseri daha son-ra orijinali ve Latin harfleriyle birlikte FetiMehdiu derleyip Kalkandelen Müftülüðüneþriyatý arasýnda yayýmlamýþtýr (Tetovë1991). 4. Gramatika Elementare Shqipe(Arnavutça gramer kitabý) (Ýstanbul 1911).Kaynaklarda Receb Voka’nýn baþka eser-leri ve makalelerinin de bulunduðu belirtil-mektedir. Vehbi Bexheti, Receb Voka hak-kýnda ayrýntýlý bir çalýþma yapmýþtýr (bk.bibl.). Receb Voka’nýn doðum yeri olanÞipkoviça köyünde bir büstü dikilmiþ veanýsýna bir ilkokul yaptýrýlmýþtýr. Ayný böl-gede Brodec köyündeki ilkokul da onunadýný taþýmaktadýr.

BÝBLÝYOGRAFYA :

Rexhep Vokë, Mendime-Myfti i Manastirit (ed.Feti Mehdiu), Tetovë 1991, s. 3-5, 17-19; Devlet-iAliyye-i Osmâniyye Salnâmesi (1321 h./1903-1904 m.), s. 801; J. Rexhepagiq, Zhvillimi i Arsi-mit dhe i Sistemit Shkollor të Kombësisë Shqip-tare ne Territorin e Jugosllavisë së Sotme Derimë 1918, Prishtinë 1970, s. 112; Mahmud Hysa,Alamiada Shqiptare, Shkup 1997, s. 28-37; Veh-bi Bexheti, Rexhep Voka dhe vepra e tij 1847-1917, Tetovë 2001, tür.yer.; Hasan Hasani, Lek-sikoni i Shkrimtarëve Shqiptarë 1501-2001,Prishtinë 2003, s. 460; Ismail Arsllani, Distinkti-vi Tetovar, Tetovë 2008, s. 73-76; Hasan Kaleši,“Prilog Poznavanju Arbanaske Knjizevnosti izVremena Preporoda”, Godi{njak, I/1, Sarajevo1957, s. 352-388; Islam Islami, “Jeta, Puna dheVeprimtaria Pedagogjike e Rexhep Vokës”, Ditu-

ria, sy. 2-3, Prishtinë 1971-72, s. 103-116; Av-zi Mustafa, “Ta Njohim për së Afërmi RexhepVokën”, Hëna e Re, V/34, Shkup 1992, s. 14;“Kongresi i Dibrës (1909)”, Fjalor EnciklopedikShqiptar, Tiranë 1985, s. 509-510; “Kongresi iManastirit (1908)”, a.e., s. 512.

ÿFetý Mehdýu – Muhammet Aruçi

– —VOLGA BULGAR HANLIÐI

(bk. ÝDÝL BULGAR HANLIÐI).˜ ™

– —VOLKAN

Derviþ Vahdetî’nin1908-1909 yýllarýnda çýkardýðý

dinî, siyasî günlük gazete.˜ ™

28 Teþrînisânî 1324 – 7 Nisan 1325 (11Aralýk 1908 – 20 Nisan 1909) tarihleri ara-sýnda Ýstanbul’da toplam 110 sayý neþre-dilmiþ, ancak 13. sayý görülememiþtir. Ga-zetenin sahibi, baþyazarý ve sorumlu mü-dürü Derviþ Vahdetî’dir. Yarým gazete bo-yunda dört sayfa çýkan Volkan’ýn 10 ve13. nüshalarýnýn basýlamadýðý ardýndangelen sayýlarda bildirilmiþtir. Ancak 10. sa-yý bugün elde bulunduðuna göre muhte-melen bu sayý zamaný geçince az sayýdabasýlmýþ fakat daðýtýlamamýþtýr. Gazete ay-rýca çeþitli engeller yüzünden 24 ve 28-31Aralýk 1908 ile 1-9, 13, 18-22 ve 24 Ocak1909 tarihlerinde çýkmamýþtýr. Bu kesin-tileri Vahdetî parasýzlýkla açýklar. 1-23. ve25-29. sayýlarda baþlýk üstünde, “Ýnsani-yete hâdim dinî siyasî yevmî gazetedir”;30-110. sayýlarda yine baþlýk üstünde, “Hergün sabahlarý neþrolunur insaniyete hâ-dim dinî siyasî Osmanlý gazetesidir”; 48-110. sayýlarda ise baþlýk altýnda, “Ýttihâd-ýMuhammedî Cemiyeti’nin mürevvic-i ef-kârýdýr” cümleleri bulunmaktadýr. Ýlk yir-mi üç sayýda baþlýðýn altýnda ayrýca Fran-sýzca Journal Volkan adý yer almýþtýr.

Gazete satýþýnýn önceleri 500-2000, da-ha sonra 3-4000, fevkalâde günlerde ise15-20.000 kadar olduðu tahmin edilmek-tedir. Gazeteye Ýstanbul dýþýndan da abo-ne kaydedilmiþ, ayrýca daðýtým için birkaçþehre (Üsküp, Manastýr, Kavala, Ýzmir)gönderilmiþtir. Daðýtým ve satýþý Ýttihat veTerakkî Cemiyeti taraftarlarýnca engellen-meye çalýþýlmýþ, gazeteye mektup gön-deren birkaç er ceza almýþ, 31 Mart’tansonraki günlerde ise gazetenin yazarlarýve mektup yollayan okuyucular tutuklan-mýþtýr. Bu sebeple elde bulunan gazete-ler yok edildiði için nüshalarýna ve kolek-siyonuna çok az rastlanmaktadýr. Ertuð-

ka, Arnavutlar’ýn kendi ana dillerinde öð-renim görmesi fikrini desteklemiþ, Arna-vut halký için alfabe arayýþýnýn gündemegelmesi esnasýnda Arnavut alfabesinin La-tin harfleriyle yazýlmasýna karþý çýkarak Os-manlý alfabesinin Arnavutça’ya uygulan-masýný önermiþ ve bu konuda ýsrarcý ol-muþtur. Bu tutumu yüzünden hem resmîmakamlarýn dikkatini çekmiþ hem de za-man zaman Arnavut milliyetçilerinin ten-kitlerine mâruz kalmýþtýr. Muhtemelen busebeple Arnavut alfabesiyle ilgili Manas-týr Kongresi’ne katýlmamýþ (1908), bununüzerine Arnavutlar tarafýndan millî davayasahip çýkmayan kiþi olarak gösterilmeyeçalýþýlmýþtýr. Debre (1909) ve Bükreþ top-lantýlarýna destek vermesi, Arnavutlar’ýnArnavut dilinde eðitim görmesini ve Ar-navut halký için Osmanlýca harflerle alfa-beyi savunmasý, Arnavutlar’ýn kendi kim-liklerini koruyarak geniþ Osmanlý toplumu-na aidiyetlerini korumasýný, Ýslâmî gele-neðin kaybolmamasýný, böylece Arnavut-lar’ýn hýristiyan toplumlar içerisinde asi-milasyona mâruz kalmamasýný hedefle-diðini ortaya koymaktadýr. Onun fikirleri-nin memleketinde fazla kabul görmeme-si muhtemelen, Manastýr müftülüðü gö-revinden ayrýlýp Ýstanbul’a dönmesinde vehayatýnýn kalan geri kýsmýný orada sürdür-mesinde etkili olmuþtur. Ýstanbul’a gel-dikten sonra Mahfel’in ideolojisi doðrul-tusunda mücadelesini sürdürmüþtür. Bututumu sebebiyle olsa gerek Ýstanbul’dakiresmî makamlardan ve memleketindekiaydýn çevrelerden hiç ilgi görmemiþ, ha-yatýnýn son günlerinde Ýstanbul sokakla-rýnda çiçek satarak geçimini saðlamayaçalýþmýþtýr.

Eserleri. 1. A-Beja Shqip (Arnavutçaelifbâ). Manastýr Kongresi için hazýrlanan

VOLKAN

Receb

Voka’nýn

hazýrladýðý

alfabeden

bir sayfa ile

Mendime adlý

eserinin

ilk sayfasý

Page 2: VOLKAN · 124 VOLKAN hammedî Cemiyeti adýyla kurulan ve önem-li Ýslâm merkezlerinde þubeleri açýlmakta olan, büyük imkânlara sahip bir cemiye-tin (parti) yayýn organý

124

VOLKAN

hammedî Cemiyeti adýyla kurulan ve önem-li Ýslâm merkezlerinde þubeleri açýlmaktaolan, büyük imkânlara sahip bir cemiye-tin (parti) yayýn organý olmasýný teklif et-tiler. Bunlar, o günlerde (1909 Þubat baþý)kurulacaðý gazetelerde bildirilen mason lo-casý gibi din aleyhtarý kuruluþlarla müca-dele edeceklerini ileri sürüyorlardý. Önceonlara inanan, bunu gazetede de yazanve cemiyet nizamnâmesinin ilk on mad-desini yayýmlayan Vahdetî kýsa bir süresonra kendisine baþvuran kiþilerin hura-feci, karanlýk düþünceli, irtica ve istibdattaraftarý olduklarýný ilân edip onlarla alâ-kasýný kesti ve kendileriyle yaptýðý görüþ-meleri anlattý (sy. 66-70). Bu kiþilerin or-duyu ele geçirmeyi planlayan ve dini aleteden bir fesat ve melânet cephesi olduðu-nu açýkladý. Bununla birlikte onlarýn baþ-lattýðý, geniþ ilgi uyandýran harekete sa-hip çýktý; ayný isimle kendisi bir cemiyetkurarak nizamnâmesini neþretti (sy. 75).

Gazetede çýkan yazýlar kararlý bir tutum-la meþrutiyet, serbestlik ve hürriyet ta-raftarlýðýný savunuyordu. Hakkýndaki bazýdeðer yargýlarýna raðmen gazetede siya-sî veya dinî irticaya, halký yahut askerleridoðrudan tahrik eden bir yazýya rastlan-

mamakta, aksine hemen her sayýda buyöndeki sözlerin ve davranýþlarýn aleyhineyazýlar bulunmaktadýr. Ancak dini hafifealan ve namaza izin vermeyen Ýttihatçýsubaylardan þikâyet eden er mektuplarý-nýn gazetede yayýmlanmasý ve onlara ar-ka çýkýlmasý daha sonra bu þekilde yorum-lanmýþtýr. Öte yandan Vahdetî masonlukaleyhine yazýlar yazmakla birlikte masonlocasýnýn kapatýlmasý için hükümete baþ-vuran ulemâya karþý çýkmýþ, fikir hürriyetiadýna masonlarý savunmuþ, böyle bir dav-ranýþýn yasakçýlýða ve istibdada yol açacaðý-ný söylemiþ, masonlarla fikrî zeminde mü-cadele yapýlmasýný istemiþtir. Derviþ Vah-detî’nin iç ve dýþ siyasete dair isabetli tes-bitleri ve ileri görüþleri vardýr. Nitekim par-ti ve kavmiyet ayrýlýklarýnýn devamý halin-de memlekette yýkýcý hareketlerin ortayaçýkacaðýný söylemiþ ve Balkan savaþlarýnýüç yýl öncesinden haber vermiþtir (sy. 4,31, 35).

Volkan’da parti, ýrk ve alaylý-mektepliihtilâflarýnýn milleti büyük bir felâkete sü-rüklediðini yazarak herkesi uyarmaya ça-lýþan, bu durumun kan dökülmesine yolaçacaðýný söyleyen, isyanýn ilk günü çýkangazeteye göre ayaklanmadan habersiz

rul Düzdað’ýn kütüphanesinde mevcutVolkan cildindeki 105. sayýda gazetedemektuplarý yayýmlanan beþ medrese ta-lebesinin isimlerinin yanýna el yazýsýyla,“Derdestleri yapýlmýþtýr” notu görülmek-tedir.

Bütün sayýlarda imzalý veya imzasýz ya-zýlarý bulunan Vahdetî, gazetecilikte tec-rübesi olmadýðý halde ilk sayýlarýn bütünyazýlarýný kendisinin yazdýðýný ve tashih et-tiðini, gazeteyi de kendisinin daðýttýðýnýbelirtmektedir. Gazeteye gönderilecek ya-zýlarýn halkýn anlayacaðý bir dille yazýlma-sý istendiðinden Vahdetî’nin ve geneldegazetenin dili oldukça sadedir. Volkan’-da makalelerin dýþýnda önemli haberler,okuyucu mektuplarý ve bunlara verilencevaplar, birkaç sayýnýn son sayfasýndabirer ilân bulunmaktadýr. Gazetenin mev-cut 109 sayýsýnda çoðu okuyuculardan ol-mak üzere 100 kadar imzalý yazý neþre-dilmiþtir. Aralarýnda Bedîüzzaman SaidNursi’nin de (Said-i Kürdî) yer aldýðý ya-zarlarýn ekserisi dersiâm veya din ada-mýdýr.

Derviþ Vahdetî daha önce Ýstanbul’damemurken Diyarbekir’e sürülmüþ, Meþ-rutiyet’in ilâný üzerine geri gelerek yeni-den bir memuriyet istemiþ, fakat Ýttihatçý-lar bütün devlet görevlerini yandaþlarýnaverdiði için iþsiz kalmýþ, kendi durumun-da olanlarýn haklarýný savunmak amacýylaHâdim-i Ýnsâniyyet Cemiyeti’ni kurmuþ,Volkan’ý bu cemiyetin yayýn organý olarakçýkarmýþtýr. Vahdetî gazetesinde bir taraf-tan iþsizlerin haklarýný savunuyor, Ýttihat-çýlar’ýn meclise, hükümete, muhalif cemi-yetlere ve basýna yönelik -cinayetlere ka-dar varan- baskýcý tutumuna karþý yazýlaryazýyor, diðer taraftan basýnda çýkan yazý-larýn ve hazýrlanmakta olan kanunlarýn dineve hürriyete aykýrý gördüðü yanlarýný eleþ-tiriyordu. Fakat bütün yazýlarýnda meþru-tiyeti, meclisi, eski Jön Türkler’i, Ýttihat veTerakkî Cemiyeti’nin “hürriyet kahraman-larý”ný, hatta din karþýtlýðýyla tanýnan Ab-dullah Cevdet gibi kiþileri övüyordu. Bun-dan sonra yeni bir istibdadýn gelemeye-ceðini söylerken ayný zamanda, “Millet es-kiden esîr-i istibdat iken þimdi de esîr-icemiyet mi olacak!” sözleriyle istibdadýnparti diktatörlüðü yoluyla gerçekleþeceði-ne iþaret etmekte, milleti teþkil eden un-surlarýn “kavim” taassubuyla kurduklarýderneklerin devleti parçalayýcý etkilerinedikkat çekmekteydi.

Volkan’ýn bu muhalif tutumundan fay-dalanmak isteyen bazý kiþiler Derviþ Vah-detî’ye gelerek gazetesinin, Ýttihâd-ý Mu-

Volkan’ýn

1. sayýsýnýn

ilk sayfasý

Page 3: VOLKAN · 124 VOLKAN hammedî Cemiyeti adýyla kurulan ve önem-li Ýslâm merkezlerinde þubeleri açýlmakta olan, büyük imkânlara sahip bir cemiye-tin (parti) yayýn organý

125

dý. Saksonya eyaletinde bir müddet liseöðretmenliði yaptý. Öðrenci iken BerlinKraliyet Kütüphanesi’nde çalýþmýþtý. 1886’-da W. Spitta’nýn yerine Kahire’deki Hidî-viyye Kütüphanesi’ne müdür olarak tayinedildi. Bu görevde kaldýðý on yýl süresinceDoðu dilleri ve þarkiyat alanýnda kendiniyetiþtirdi, Arapça üzerine çalýþmalar yap-tý. Eylül 1892’de Londra’da toplanan Müs-teþrikler Kongresi’ne katýldý. 1896’da JenaÜniversitesi Felsefe Fakültesi’ndeki ÞarkDilleri Bölümü’nde görevlendirildi. Buradada Arapça’yla ilgili çalýþmalarýna devametti. Ayný yýl Jena’da bulunan Doðu Para-larý Koleksiyonu’nun (Das OrientalischeMünzkabinett) müdürlüðünü de üstlendive koleksiyonun zenginleþmesini saðladý.1905’te Cezayir’de toplanan UluslararasýÞarkiyat Kongresi’ne katýlarak bir tebliðsundu. Tebliðinde Kur’ân-ý Kerîm hakkýn-daki temelsiz iddialarý yüzünden müslü-man âlimlerin tepkisiyle karþýlaþtý. Vollers,Mýsýrlý âlim Abdülazîz Çâvîþ’in kendisine,bu tür iddialarý gülünç bulduðunu ve ya-bancýlarýn Kur’ân-ý Kerîm’le ilgili sözleri-nin müslümanlar için bir kýymet taþýma-dýðýný söylediðini aktarýr (Volkssprache undSchriftsprache, s. 2-3). Aðustos 1908’deBerlin’deki Tarihçiler Kongresi’ne katýlanVollers rahatsýzlanarak 5 Ocak 1909’da Je-na’da öldü.

Birçok þarkiyatçý gibi Karl Vollers de ilköðrenimini hýristiyan teolojisi alanýnda gör-müþ, dil bilimleri üzerinden þarkiyatla uð-raþmaya baþlamýþ, daha sonra tarih, din-ler tarihi ve dil alanýndaki çalýþmalarýylatanýnmýþtýr. Hidîviyye Kütüphanesi’nde-ki görevi sýrasýnda yazmalarla ilgilenmiþ,bunlarýn tanýtýmý için gayret göstermiþ,bazý Arapça yazmalarý neþretmiþtir. Al-manya’da üniversite hocalýðý yaparken Al-man kütüphanelerinde Doðu dilleriyle ya-zýlmýþ koleksiyonlarýn geliþmesini saðla-mýþ, kataloglar hazýrlamýþtýr. Dinler tarihialanýnda da tanýnan Vollers’e göre din kül-tür ve tarihin bir parçasý olup aslýný orta-ya koyabilmek için tarih öncesine gitmekgerekir. Din, insan zihninin kendi çevresiy-le sebep-sonuç iliþkisi baðlamýnda giriþtiðifaaliyet sonucu ortaya çýkan bir kurum-dur. Dinler topluluklarý deðil topluluklardinleri þekillendirir. Vollers’in Kur’an’la il-gili iddialarý bazý þarkiyatçýlar tarafýndanda eleþtirilmiþtir (Fück, s. 240).

Eserleri. Telif. 1. Lehrbuch der ägyp-to-arabischen Umgangssprache mitÜbungen und einem Glossar (Leipzig1890; Kairo 1890, 1972). Mýsýr lehçesi hak-kýndaki eser F. Crawford Burkitt tarafýn-

dan The Modern Egyptian Dialect ofArabic adýyla Ýngilizce’ye tercüme edil-miþtir (Cambridge 1895). 2. Le neuvièmecongrès international des orientalistestenu à Londres du 5 au 12 septembre1892 (Le Caire 1892). 3. Catalogue de lasection européenne. Hidîviyye Kütüpha-nesi’nin Avrupa bölümünde yer alan eser-lerin katologudur (Le Caire 1892, 1901).4. Katalog der islamischen, christlich-orientalischen, jüdischen und samari-tanischen Handschriften der Univer-sitäts-Bibliothek zu Leipzig (Leipzig1906; Osnabrück 1975; Piscataway 2009).5. Volkssprache und Schriftsprache imalten Arabien (Strassburg 1906, 1972;Amsterdam 1981). Eski Arapça’da halkdili ve yazý diliyle ilgili olup bu baðlamdaKur’ân-ý Kerîm’in dili hakkýnda öne sürdü-ðü iddialar büyük tepki çekmiþtir. 6. DieWeltreligionen in ihrem geschichtlic-hen Zusammenhange. Eserde dinlerinortaya çýkýþ þekilleri ele alýnmaktadýr (Je-na 1907, 1921).

Neþir. 1. Das Dodekapropheton derAlexandriner. Vollers bu eserinde Ýncil’inen eski Yunanca tercümeleriyle “on iki pey-gamber kitabý” diye bilinen kutsal metin-leri karþýlaþtýrmýþtýr. Ýki bölümden mey-dana gelen eserin birinci cildi 1880’de,doktora tezi olarak kabul edilen ikinci cil-di de 1882’de yayýmlanmýþtýr (Berlin). 2.Pentateuchus Samaritanus (III-V, 1883,1885, 1891). Julius Heinrich Petermann’ýnilk iki cildini yayýmladýktan sonra ölümü do-layýsýyla yarým kalan çalýþmasýnýn tamam-lanmýþ halidir. Vollers, Tevrat’ýn “beþ kitab”ý-nýn Samaritan diline tercümesinin son üçcildinin editörlüðünü yapmýþtýr (I-V, Bero-lini 1872-1891). 3. Description de l’Egy-pte. Kitâbü’l-Ýnti½âr li-vâsý¹ati £išdi’l-em½âr. Ýbn Dokmak’a ait eserin Kahire veÝskenderiye þehirleriyle ilgili IV ve V. cüz-lerinin neþridir (Bulak 1309-1310; Le Caire1893). 4. Fragmente aus dem Mu³hribdes Ibn Sa£¢d. Ýbn Saîd el-Maðribî’ye aitel-Mu³rib fî ¼ule’l-Ma³rib adlý eserinAhmed b. Tolun’un hayatýyla ilgili bölümü-nün Almanca tercümesiyle beraber neþ-ridir (Berlin 1894; Weimar 1895). 5. DieGedichte des Mutalammis: Dîvânü’l-Mütelemmis (Leipzig 1903). Câhiliye dev-ri þairlerinden Mütelemmis’in þiirlerininAlmanca çevirisiyle birlikte Arapça met-ninin neþridir.

Makaleler. Vollers, baþta Zeitschrift derDeutschen Morgenländischen Gesell-schaft (ZDMG), Zeitschrift für Assyriolo-gie und verwandte Gebiete ve Encyclo-

olduðu anlaþýlan, bu kargaþa günlerindeSultan Abdülhamid’e meclisi kapatmayýpmeþrutiyeti desteklemesini telkin eden biraçýk mektup yazan, subaylarýn din karþýtýdavranýþlarýndan þikâyet eden erlere gü-nahkâr da olsalar üstlerine itaat etmelerigerektiði cevabýný veren, isyancýlarý sükû-nete ve itaate çaðýran Vahdetî (son yedisayý), aldýðý tehdit mektuplarý ve savcýlýk-la zaptiyeden gelen ürkütücü davetler üze-rine -kendisini tutuklu iken öldürecekleriendiþesiyle- 7 Nisan 1325 (20 Nisan 1909)tarihli 110. sayýyý çýkardýktan sonra Ýstan-bul’dan kaçtýysa da kýsa sürede yakalandýve iç yüzü hâlâ aydýnlanamayan 31 Martayaklanmasýnýn aslî tahrikçilerinden oldu-ðu ithamýyla -iki paþa, iki miralay, iki mü-lâzim, beþ er ve sivil bir kiþiyle birlikte- 19Temmuz 1909’da idam edildi (Tasvîr-i Ef-kâr, sy. 49, Dîvân-ý Harb-i Askerî tebliði).

Volkan gazetesi M. Ertuðrul Düzdað ta-rafýndan tam koleksiyon halinde yeni harf-lerle yayýmlanmýþtýr (Ýstanbul 1992).

BÝBLÝYOGRAFYA :

Volkan Gazetesi: 1908-1909 (haz. M. ErtuðrulDüzdað), Ýstanbul 1992, bk. Ýndeks; M. ErtuðrulDüzdað, “1908-1909 Yýllarýnda Yayýnlanan Di-ni Siyasi Günlük Gazete”, Ýkinci Meþrutiyet Dev-rinde Basýn ve Siyaset (haz. Hakan Aydýn), Kon-ya 2010, s. 211-220; “31 Mart Ýfadeleri”, GeçitDergisi, sy. 2-11, Ýstanbul 1966; M. Nejat Sezik,“Volkan Gazetesi ve Derviþ Vahdetî”, Zaman, Ýs-tanbul 10 Þubat 1992, s. 11.

ÿM. Ertuðrul Düzdað

– —VOLLERS, Karl

(1857-1909)

Alman þarkiyatçýsý.˜ ™

19 Mart 1857’de Kuzey Almanya’da Je-verland Hooksiel’de doðdu. Babasý doktor-du. Hildesheim ve Jever liselerinde okudu.1875’te Protestan teolojisi ve Doðu dille-rini tahsil etmek üzere Tübingen Üniversi-tesi’ne kaydoldu. 1877-1878’de Berlin Üni-versitesi’nde Heymann Steinthal ve IsraelLewy gibi hocalardan Yahudilik’le ilgili ders-ler aldý. Ayrýca Halle ve Strasburg üniver-sitelerinde bir süre öðrenim gördü. 1879’-da özel ders vermek için bir yýllýðýna Ýstan-bul’a gitti. Almanya’ya döndükten sonra1880’de Jena’da “lizentiatengrad” (lisansdiplomasý), ertesi yýl “facultas doçenti” bel-gelerini elde etti. 1882’de Halle Üniversi-tesi’nde hazýrladýðý çalýþmasýyla doktor un-vanýný kazandý. Vollers öðrenciliði sýrasýndaAlbert Socin, Franz Praetorius, Fr. Schra-der, J. Barth, Theodor Nöldeke ve G. Lan-dauer gibi ünlü þarkiyatçýlardan ders al-

VOLLERS, Karl