/

Ma- İİSİ !tİ«(Wiİ

Pazartesi1 5 Te m m u z, 1 9 7 4

Yıl: 23 - Sayı: 8133 Fiati: 25 Mil.

D«a.1«lıAı .B ozku rt

C a U t I L I . . . r * ___1 u __ İ l i l 1., ..

S E R İ N L E T E N T A T . . .

BelColauızıııp Basıldığı Yer * BOZKURT Basımevi

142, Girne Caddesi, Lefkoşa Tei.: 62951 — Dah: 210

İ Ç İ N İ Z•

Atina'nın Eoka B'nin Tedhiş Faaliyetlerindeki Suçunu

İspatlayan Belgelere Sahip Olduğunu Soyliyen

Makarios Cunta'ya Meydan Okuyor

M akarios Bağımsız İngiliz Televizyonu IITN) muhabiri M ichael Nickolson'a ver­miş olduğu soru - cevap şeklindeki bir d em eçte Yunan Cuntasına m eydan okumuş, Atina'nın Eoka B tedhiş faaliyetlerindeki suçunun elindeki belgelerle şüphe bırak - mayacak bir şekilde ispatladığını söylem tir. Bu arada M akarios “bana m eydan okun ması halinde bu belgeleri yayınlam aktan çekinm eyeceğim ” dem iştir.. Demecin tâ metni aynen şöyledir:

S. 1— Atinanın, Yunan hükü­metine gönderdiğiniz ültima­tom mektubuna tepkisi ne ol muştur ve bu ültimatom'a ko­nan süre ne zaman dolacaktır?

C. 1— Şu ana kadar Atina - dan ne bir cevap aldım ne de reaksiyon gördüm. Her halûkâr da Yunan hükümetinin reaksi­yonuna bakılmaksızın Milli Mu hafız Ordusunun mevcudu 20 Temmuzda azaltılacaktır. Ha ■ len, aslında Yunan hükümeti­nin kontrolünde bulunan Milli Muhafız ordusunu, Kıbrıs hü­kümetinin bir organı haline getirmek amacıyle aldığım ka­

rarları uygulamaktan geri kal maycağım. Ancak öğrenmeği merak ettiğim konu, Yunan hü kûmetinin Eoka B tedhiş teşki lâtının dağılması için talimat verip vermeyeceğidir Eoka B, Kıbrıs Rumlarını bir iç sava şın eşiğine sürüklemiştir. Bu teşkilât, Yunan askeri rejimi tarafından desteklenmekte ve idame ettirilmektedir.

S. 2— Ele geçirilen ve tasar rufunuzda bulunan belgeleri yayınlayacak mısınız? Bu bel­geler neleri ihtiva etmekte - dir.?

C. 2— Elimizde bulunan bel

geler Atina'nın Eoka B'nin ted hiş faaliyetlerindeki suçunu şüphe bırakmayacak bir şekil de ispatlamaktadır. Bana mey dan okunması halinde bu bel­geleri yayınlamaktan çekin - meyeceğim.

S. 3— Yunanlı subaylar geri çekildikten sonra yerlerini kim alacaktır?

C. 3— Amacım Milli Muha - fız Ordusuna Kıbrıslı Rum su­baylar yerleştirmektir. Bu iş­lem tedricen yapılacaktır. Bu nedenle de Yunan hükümetin­den eğitimci ve askeri danış

« n ı ı u ı u ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı l ı ı w ı u i i ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı a ı ı a ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı a n ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ,a ı ı l l ı ı ı ı ı ı ı ı ı , l l l l l l ,

Yoksul ülkelerdeki 400 M ilyon insan açlıktan ölebilir

VVASHİNGTON

onuDünya tarım üretiminin müzdeki 10 yıl içinde bugünkü ne oranla 3 misli artış göster mediği takdirde, yoksul ülke lerdeki 400 milyon insanın aç lıktan ölebileceği öne sürül - müştür.

Dünya Gıda Teşkilâtı Genel Sekreteri ise, Senegal'in baş

kenti Dakar’da verdiği demeç te, açlık tehlikesiyle karşılaşan dünyadaki 400 milyon insanın 70 milyonunun Afrikada yaşa dığını bildirmiştir. Genel Sek reter, tarım ürünleri fiyatların daki artışın ve tahıl stoklarının gittikçe azalmasının yoksul ül kelerin geleceği açısından bü yük bir tehlike yarattığını be­lirtmiştir.

Adana Yakınlarındaki YangınSöndürülemiyor

ADANA

Adanaya 25 kilometre uzak - lıktaki Koruçam ağaçlama sa hası, sabahtan beri bilinmiyen bir nedenle yanmaya devam etmektedir. İlgililer yangının örse ve tepe yangını biçimin de geliştiğini, rüzgârın sön - dürme çalışmalarını aksattığı­nı söylemişlerdir. Yangını, gö revüler, askeri birlikler ve halk söndürmeye çalışmaktadır.

man olarak hizmet görecek 100 kadar subay temin etmesi ni istedim. İsteğime karşılık verilmezse başka tedbirler ala cağım.

S. 4— Durum kritik olarak nitelenmektedir. Bunu kabul eder misiniz?

C. 4— Yunan hükümetinin Eoka B'nin tedhiş faaliyetleri ni teşvik ve desteklemeye de vam etmek suretiyle Kıbrısta iç savaş şartları yaratmakta ka rarlı olmaması halinde duru - mu kritik olarak niteleyemeye ceğim."

İKİ SABIKALININ REHİN ALDIĞI 7 KIŞI KURTARILDI

Birleşik Amerika'nın Başken ti VVashingtonda VVatergate skandalıyla ilgili muhakemenin yapıldığı binada iki sabıkalının rehin aldıkları 7 kişi güvenlik kuvvetleri tarafından kurtarıl­mıştır. Bölge yargıcı John, basına yaptığı açıklamada Frank Gorren ve Robert Johns adlarındaki iki sabıkalı telefon la konuştukları sırada güven­lik kuvvetlerinin rehinelerin bu lunduğu binanın zemin katın­daki bölmeye girmeye başardık larını bildirmiştir.

I l l l l l l l l l l l l l l l t l l l l l l l l l l| | | D i l i l|||ıllııiniııUilıif||||ıgı|||||||||igı|||||||g|j|||||||||g|,g|||l|||||i,| ,,g ,,| | ,ü n ,,„ | | ,| ,| | ,| | | | | ,,| j| | | | | | ,| m t ı ı m n ı i l l l l i m m m i l l l l l l l l l l l ! l | I I I I I I W i m i l l l l l l l l l l l l l l l l l t l l l l l l l l l l l l l l l l l H I I I | I I I H I I I

M İ M !Gençlik Spor ve Kültür İşleri Dairesi tarafından iki yıldan beri düzenlenen Gençlik Kampının birinci devresi tamamlan -mıştır. Kampın birinci devresinin tamamlanması nedeni ile geçen akşam bir tören düzenlenmiş ve çeşitli gösteriler yapılmıştır. Resim, Gençlik Kampı iştirakçilerini eğlence gecesinde bir milli oyunda yansıtmaktadır

(Foto ENF.)

M M

A

■

önceki gün Karaağaç'ta (Pelatusa) dikilen Atatürk büstü törenle Cumhurbaşkan Muavini ve Kıbrıs Türk Yönetimi Başkanı Rauf Denktaş tarafından açılmıştır Resim Töreni yansıtmaktadır. (Foto: ENF.)

ly t a ı a i ı l l l l l l l l l l u l l ı l ı ı l ı ı i ı ı l ı ı l ı ı l ı l t i i a ı i f l H a i l l ı i a i l f ı ı l l l l ı l l ı l I l l I l ı l M a i t C l l l l I l M l l ı l l i a i M l l I M l i t l I l I t M i l l l i U l l l I l I l ı i ı l l l l l l l l l l l l l l l l l i r r l I l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l I l H K I I I i l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l H I H I I I I I I I I I I I I I U l i l l l l l l l l

Atlılarda Yapımı Tamamlanan Cami Törenle ibadete Açıldı

Rauf Denktaş: ilk Yıkılan

SaldırılardaCamileriniz

ilk Kirletilen Olmuştur

MAGUSA

Mağusa kazasına bağlı Atlı­lar köyünde yapımı tamamla - nan cami dün öğleden sonra törenle ibadete açılmıştır. Köylü tarafından yapılan cami ile, Vakıflar İdaresinin yaptırdı ğı minarenin açılış töreninde Cumhurbaşkan Yardımcısı ve Türk Yönetimi Başkanı Rauf Denktaş, Anavatanın Lefkoşa Büyükelçiliği Müsteşarı Salih Zeki Karaca, Çalışma Rehabi litasyon ve Sosyal İşler Üyesi İsmet Kotak, Mağusa Milletve killerinden Hüseyin Sarrı, Kaza İdare Yetkilileri ve etraftan ge len halk hazır bulunmuştur.

Törende konuşmalardan son ra Cumhurbaşkan Yardımcısı ve Türk Yönetimi Başkanı Rauf Denktaş'ın teklifi üzerine. Ana vatan Büyükelçiliği Müsteşarı Karaca, hayırlı ve uğurlu olma sı dileği ile kurdeleyi kesmiş ve camii ibadete açmıştır. Cumhurbaşkan Yardımcısı ve Türk Yönetimi Başkanı Rauf Denktaş, Caminin açılış töre - ninde yaptığı konuşmada cami nin hacminin büyük veya kü - çük olmasının önem taşımadı ğını söylemiş, önemli olanın köylünün isteği, köylünün te şebbüsü ile böyle bir eserin ortaya konması olduğunu belirt miştir. Denktaş, Rumların top lumumuza saldırdığı zaman ilk el attıkları ilk kirlettikleri, ilk yıktıkları binaların camilerimiz olduğunu hatırlatmış şöyle de miştir :

“ 103 köyde yıkık camiler vardır. Hıristiyan bir Cumhur­başkanının idaresindeki bir ül kede Islâm mabedlerine girişil miş olan bu sistemli taarruz yüz kızartıcıdır ve Islâm dünya sının dikkatini çekmelidir.”

Cumhurbaşkan Yadımcısı ve Tük Yönetimi Başkanı Rauf Denktaş, Rpmların Baftaki tari hi bir camimizi de yerle bir ettiklerini ve yerini oto park olarak kullandıklarını hatırlat­mış ve bu konuda şöye demiş tir:

Gelmiş, geçmiş herkesten, resmen ve gayri resmi olarak bu yerin oto park şeklinde kul lanılmasından vazgeçilmesini istedik çeşit!: müracaatlerlmiz oldu. Islâm devletlerinin sefire

lerine şikâyetlerimiziduyurduk. Fakat utanmadılar, sadece ve­receğiz, yapacağız dediler., hâlâ orası her Türkün bağrın­dan geçen her Türkün göğsü­nü ezen bir geçit, bir araba parkı halinde kullanılmaktadır. Bu Kıbırsta bir arada yaşamak isteyenlerin, Kıbısta bir arada yaşayabilmek için çırpınan ve hakkından ve hukukundan baş ka bir şey istemeyen Türk toplumuna reva gördüğü zul­mü ve haksızlığı gösteren gü­zel bir misaldir."

Denktaş, bugün, bir işaret parmağı gibi gök'e uzanan bir eser ortaya konduğunu söyle­miş, Türklerin mabedlerinin, burada biz de varız, çok şükür müslümanız temiz ruhluyuz. Vatanımızda barış içinde yaşa maktan başka bir şey istemiyo ruz anlamını ifade ettiğini be- lirtmiş, ve konuşmasını şöyle tamamlamıştır.“Temenni ederimki; buradan,

şerefeden yükselecek olan Al-

<«aatıaıiBi»m«»w»««na«B»t«ııaMaMauo’iaMa ııtııa m«ih

lahü Ekber sesleri hepimize huzur, memlekete saadet, he pimize iman ve kuvvet versin. Başka köylerimizin de ayni şe kilde bu güzel örneği ele alıp ayni şekilde köylerine camiler yaptırmasını temenni ederim."

Daha önce köy adına konu­şan Ali Çetiner Atlılar köyü nün birçok milliyetçi gençler yetiştirdiğini söylemiş, ve 1958 de dünkü gün gibi bir günde düşmanın kahpece Atlı lar köyünden 3 genci şehit et tiklerini hatırlatmış ve aziz şehitlerin manevi huzurunda hazır bulunanları bir dakikalık saygı duruşuna çağırmıştır. Ali Çetiner, camiin ve minarenin yapımında yardımları geçenle re teşekkür etmiş, şöyle de - miştir: "Şu gördüğünüz cami­nin müezzini, imamı olmayabi lir, bizce mühim olan o değil­dir, bizce mühim olan etraf­tan yoldan geçenlere bu yerde Türk voktur diyenlere, işte bu yer Türktür diyebilmesi haykı

Wf

W

rabilmesidir. Ve işte siz büyük lerımız sayesinde şu gorauyu- nuz camının iu ik Iuk semDuiu minaresi, mılierce uzaKlara ou yerae lurktur demekte, duş - inanların gözüne djkengıbı oat m aktadır..'

ı örende Kıbrıs Müftüsü Dr. Mustata Hifat Mustafa, Anava tan Diyanet İşleri Başkanı Ur. Lûfi Doğan’ın gönderdiği mesajı da okumuşur. Dr. Lüttl Doğan mesajında, Camiin açılı şından ve bu tür başarlarımız dan duyduğu mutluluğu belirt­miş şöyle demiştir: "Bu mutlu olayı gönülden kutlar, bizieri kardeş kılıcı yaklaştırıcı cami açılışlarının nice mutlu ve huzurlu geleceğe vesile olma­sını temenni eder, Kıbrıslı kar deşlerime takdir ve tebrikleri­min ulaştırılmasını rica eder hepinizi sevgi ve saygıyle se­lâmlarım."

Törenden sonra, Müftü yeni camide ikindi namazını kıldır­mış ve vaaz etmiştir. Dr. Rifat vaazında camisiz köy, minare siz cami bırakmamak amacıy le açılan kampanyanın tam bir başarıya ulaşması İçin halkı katkıda bulunmaya çağırmış - tır.

IIIIBııaMSliaiiauliltliaılliiaııaııaııatiBJiluaıılıiKiaııaıı

ECEVIT, HAŞHAŞ

111 ■ 111 it ■ 11111 ■ 11111111111 • 11 a 11111 a 11111 a 11 a > ı a 111111 u a d d f ■ ^ ı ı ı ■ ı ı ı ı ı • : f l / ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı l H H t ı ı ı ı ı ı ı ı ı • n • » • l ı ı ■ ı ı ı ı ı * ı n ı ı ı ı ı ı ı ı ■ ı ı n ı ı t ı * |ı ı , , l ' H |« > » l ı ı ■ l 'H ! l ,l ■,l ,

NIX0N, TELEFOLAR1N DİNLENMESİ İÇİN KENDİSİ­

NİN EMİR VERDİĞİNİ SÖYLEDİ

VVASHİNGTONAmerika Birleşik Devletleri

Başkanı Nixon, Ulusal Güvenlik Şleri ile ilgili danışmanların te betonlarının dinletilmesi İçin, Şimdiki Dışişleri Bakanı Henry Kıssinger'in değil, kendisinin

emir verdiğini açıklamıştır. Bir [sşlk Amerika Dışişleri Bakanı Kissinger, telefonların dinlenil­mesi olayına adının karışması uz.orine Senato Dış İlişkiler Ko iyonundan araştırma yapma- slnı istemişti.li' , f?a^ an Nixon, Senato Dış F nı! • t Komisyonu Başkanı uilbright'a bir mektup göndere­

rek Kissinger’in Ulusal Güven lik İşleri Danışmanı olduğu dö­nemde 17 danışmanın telefonu­nun dinlenmesi için kendisinin emir verdiğini bildirmiştir. Ve­rilen habere göre telefonların dinlenmesi olayını soruşturmak la görevli, Senato Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı, Başkan Nixon'un gönderdiği mektubun ayrıntıları konusunda açıklama yapmayı reddetmiştir. Ancak Başkan Nixon’un mektubunda Ulusal Güvenliğin korunması için telefonların dinlenmesinin sorunlu olduğunu belirtmekte - dir.

Fiatlannda Hafif indirim Olabilir

KAHİRE

Mısır yetkilileriyle görüşme­lerde bulunmak üzere önceki gün Kahireye giden Birleşik Amerika Maliye Bakam Wil- liam Simon, dün görüşmelere başlamıştır. Simon, Mısır Baş bakan Yardımcım ile görüşmez den önce gazetecilere verdiği demeçte, petrol fiatlannda bu yıl içinde hafif bir indirim yapı labileceğini ümit ettiğini söyle miştir.. Simon, bunun bu yılki petrol üretiminin talebi aşaca ğına yormaktadır .

Verilen haberlere göre Si • mon’un Mısırda yapacağı gö­rüşmelerde, iki ülke arasında ki ekonomik ilişkiler ve Birle şik Amerikanın Mısır Kalkın -

ma projelerine kalkınma ola­nakları ele alınacaktır. Simon,

Kahideden sonra da Suudi A- rabistana geçecektir.

a ı n ı i H i H i u ı ı ı t ı ı a ı ı ı ı ı w ı ı ı ı ı ı a ı » " i ı ı ı ı ı r v i i ı ı ı ı » ı i ı < i ' i * " i ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı u ı n a ı ı ı ı i H i ı ı i i i ı ı ı ı «

SOVYETLER ARAP ÜLKELE­RİNİ DESTEKLEYECEK

MOSKOVA

Sovyetler Birliğinin Orta Doğuda, gerçek ve sürekli bir barışın sağlanması amacıyle Arap ülkelerini desteklemeye devam edeceği bildirilimlştir. Verilen habere göre Sovyet Yöneticileri Irak'ın bağımsızlı gına kavuşmasının 16. yıldönü mü dolayısıyla, Irak Cumhur -

başkanı Haşan Al-Bekr'e bir kutlama mesajı göndermişler - dir.

Mesajda, Sovyetler Birliği’- nin Orta Doğu'da barışın sağ lanması için sürdürdükleri ça­balarda desteklemeye devam edeceği ' ayrıca Sovyetler Bir liği ile Irak arasındaki ilişkile rin geliştirileceği umudunda olduğu kaydedilmiştir.

m

Hayranlarının görünce tanımakta güçlük çektiği Amerikalı ünlü aktör Mlckey Roney 'in ağarmış saçlı, saakllı hail gö­rülüyor l j * ^ . ..

MICKEY ROONEY NE HALE GELDİLONDRA: Bir zamanlar kome

di timlerindeki rolleriyle ün yapan kısa boylu toparlak yüz lü sempatik görünüşlü Mickey

Rooney, saça sakalı ağarmış ve adeta tanınmayacak bir çeh re ile önceki gün Amerikadan Londraya gelmiştir. Aktörlük

ten başka çapkınlıkları ve sa yısı kabarık evlilikleri İle de tanınan Mickey Rooney daha sonra bir film çevirmek üzere Londradan Israile hareket et miştir. Uzun zamandanberi film çevirmeyen aktörü tanımak eski hayranları İçin hayli güç olmuştur.

KONUSUNDA

YAPACAKANKARA:

Başbakan Bülent Ecevit, bu gün Afyon ve Denizliye gide • rek, haşhaş üretimi ve deneti mi konusunda alınan tedbirleri inceleyecektir. Başbakan bu­gün Gıda ve Hayvancılık Baka nı Korkut Özal, Turizm ve Ta­nıtma Bakanı Orhan Birgit’le saat 11.00 de askeri bir uçakla Etlmesut hava alanından Afyo na hareket edecektir.

Afyonda Vilâyet ve Beledi • yeyi ziyaret edecek olan Baş­bakan Ecevit daha sonra dü zenlenecek bir toplantıda yurt taşlarla konuşacaktır. Başba­kan ve Bakanlar saat 14.00 de Denizli'ye geçecek ve burada incelemelerde bulunacaklar • dır. Başbakan Ecevit, Deniz - lide de yurttaşlarla haşhaş eki mİ ve öteki sorunları kapsayan konularda görüşecektir.

m bugiinhavaBugün hava güneşli olacak,

hava sıcaklıkları iç bölgelerde 40 derece sahillerde ise 34 derece santlgrata yükselecek tir. Rüzgârlar önceleri hafif şiddette öğleden sonra ise de nlz meltemleri husule gelecek tir. önceki akşam kaydedilen en düşük ve dün kaydedilen en yüksek hava sıcaklıkları 22 ile 39 derece santigrattı.

SAYFA: 2 .__________________

EKONOMİK GEUŞMLEERDE DEMİRYOLUNUN ÖNEMİ

BÜYÜKBatı Berlin (DaD):

Uzun mesafelerde yol­cu ve yük ulaştırması so­rununun çözümü Asya kı­tasında da ekonomik ve sosyal gelişmelerin teme lini teşkil ediyor. Çeşitli ekonomi alanlarında alt - yapının düzeltilmesi, ö - zellikle ülkelerarası böl - gelerde işletmeye giren yolların birbirine bağlan­ması için büyük yatırım­lara ihtiyaç vardır. Bu a- rada modern uluslararası demiryolu şebekesinin ge nişletilmesi, önemli bir yer almaktadır.

İstanbul ile Singapur a- rasmdaki ulaştırmaya hiz­

met edecek Transasya Demiryolunun plânlanma ve yapısı ortaya büyük güçlükler çıkarmaktadır. Kısa bir süre önce Batı Berlin’de düzenlenen, "Sı nıraşırı demiryolu ulaştır masında teknik ve İdarî sorunlar" konusu ile ilg i­li seminerdeki tartışmala

nn merkezini de bu pro­je teşkil etmiştir. Bu se­miner münasebetiyle ilgi­li üyeliklerin ileri gelen memurları ile Birleşmiş Milletlerin Asya ve Yakın Doğu Ekonomi Komisyo­

nu uzmanlan Batı Ber- lindt toplanmışlardı. Ber­lin ’in Tegel Mahallesin - deki Villa Borsig'te Afga nistan, Endonezya, Hin - distan, Iran, Kımer, Kam boç Cumhuriyeti, Kore, Malaysia, Nepal, Pakis - tan, Sri Lanka, Tayland, Türkiye, Vietnam gibi 13 ülkenin temsilcileri, ül­kelerindeki demiryolları yönetiminin çalışmaları üzerinde durduktan sonra seminerin pratik çalışma­lar bölümünde ve bunu izleyen ekskursiyonlar sı­rasında, Federal Alman - ya’da sınıraşırı demiryo - lu trafiğinin organizasyo nu ile ilg ili olarak edini­len pratik tecrübeleri göz

den geçirmişlerdir.Şimdiye kadar Asya’da

sal ece 170.000 kilometre demiryolu yapılmıştır. Kü çük Avrupa kıtasındaki de miryollarının uzunluğu i- se 440.000 kilometredir Cysa dünyanın bu en bü­yük kıtasında iyi işle>en bir demiryolu şebekesi kalkınmağa çalışan ülke­ler için hayatî bir önem taşımaktadır. Demiryolu akaryakıt fiyatlarının dur­madan arttığı bir devirde hava, kara ve suyolların- dan daha ekonomiktir. Se minere katılanlar, demir­yollarının işveren olarak önemine de işaret etmiş­lerdir.

Hâlen daha çok deniz kıyılarındaki limanlara yük taşıma görevini yeri ne getiren millî demiryol larına, uluslararası bir trafik şebekesine bağlan­dığı zaman yeni görevler düşecektir. Bu arada sı­nır formalitelerinin plan­lanması ve yerine getiril mesi sırasında çeşitli i- darî sorunlar ortaya çıka çaktır. Ayrıca ülkeler ara sında mivcut teknik fark lar, örneğin, sınırlarda tekerlek izinin değişme - si, vites ve fren sistem­leri arasındali farklar do layısıyla bir bağlantı ku­rulması gerekir. Alman demiryolları uzmanları, Batı Berlin’de yaptıkları konuşmalarda bu konula­ra da değinmişlerdir. Se­minere katılan konuk uz­manlar, onbir Avrupa de­miryolu yönetiminin alt - yapı prensiplerini de in - celemiş ve bunları Tran - sasya demiryolu projesi­ne ne dereceye kadar uy­gulanabileceğini araştır - mışlardır. Sınır istasyon­ları ve öteki teknik tesis leri ziyaret sırasında na­zarî plânlamalar uygulan - maya konmuştur.

Peter KirchhoffT f T T T T ■ »

YOĞURT MAKİNESİ

Bol yoğurt yiyerek sıhhatinizi koruyunuz.Bu modern ve ucuz YOĞURT MAKİNESİ ile evinizde

süt Batına, zahmetsiz gayet nefis meyveli, çikolatalı, veya tabiî yoğurt yapabilirsiniz.

Bu cihazları müessesemizde görünüz.M. MUHYÎ SAİD ve ŞTI LTD. 3, Girae Caddesi. Lefkoşa.

BAYAN TERZİ ARANIYORBERBA KONFEKSİYON

Atölyesinde çalışabilecek tecrübeli ve tecrübesiz bayan terzilere ihtiyaç

vardır.M üracaat

BERBA KONFEKSİYONDah: 336 T e l: 73206

KEMAL DENİZ KitabevindenZengin İkramiyemi Kollej, Lise ve orta okul tam set

kitapları satılmaktadır.Maarif Koleji için (tam set) okul kitabı; kayıtlan de

vam etmektedir. 1973— 1974 de» yılında Maarif Koleji öğrencilerinin % 70 Idtaplan Idtabevimiz tarafından te­min edilmiştir. Siz de Kayıtlarınızı geciktirmeyiniz.

( B O Z K U R T ) ■

Çalışan Kadınlar Gezmesini Eğlenmesini Bilmelidirler

SAAT 8.30

8.30’da pardesünüzü gi yinmiş, çantanızı almış olarak çıkmaya hazırla - mn. İşinize gitmek için de en kestirme yolu seç­melisiniz.SAAT 9

Artık iş yeı/,Tizdesiniz. Özel sıkıntılarınızı bir ya na bırakıp güler yüzlü ve neşeli görünmeye gayret edin. Asık surat yapaca - ğınız işin verimli olması m engeller. Ayrıca işyeri nizdeki arkadaşlarınızla aranızda sevgi ve daya - nışma doğmasını sağla - yın.SAAT 17.30

Çalışma süresi bitmiş tir. Eğer evinize dönmeye cek, herhangi bir arkada şınızla bir restoranda ye­mek yiyecek veya bir top lantıya gidecekseniz, önü nüzde hazırlanmanız için yeterli bir zaman var. E- ğer daveti bir gün önce­den biliyorsanız akşam e- ve dönmemek için sabah evden çıkarken yanınıza değişik bir bulüz almanız pratikliğinizi ortaya ko - yar. Geriye sadece ber - ber meseleniz kalıyor ki onu da bir saat içinde halledebilirsiniz. Berber - de saçlarınız kururken veya tırnaklarınız yapılır­ken, günlük gazete ve der gileri karıştırmanız sizi o günkü yorgunluğunuz - dan uzaklaştırıp dinlendi­rir.SAAT 20.30

Artık dinlenme ve eğ - lence saatiniz. Dostları - nızla birlikte sakin bir restoranda veya kulüpte yemek yiyerek, müzik din leyerek, sohbet ederek günün yorgunlukların - dan kurtulabilirsiniz.

Böyle durumlarda ha­nımların çoğu ne giysem diye dertlenirler. Oysa meseleyi daima basitin - den almaya bakın, örne­ğin siyah bir pantolonla çeşitli bulüz ve kazaklar her zaman için geçerlidir. Sade bir kolyeyle kıyafe­tinizi şıklaştırabilirsiniz. SAAT 24

Çalışan kadının genel - likle en geç saat 12’de evde olması gerekir. Yat­madan önce yüzünüzü te­mizlemeyi, ellerinizi, a - yaklarınızı yıkamayı ih - mal etmeyin. Eğer suları­nız akıyorsa, ılık bir ban yo vücudunuzu dinlendi - rir, rahatlatır. Bu arada yüzünüze besleyici bir krem sürmeyi, saçlarınızı fırçalamayı ihmal etme - yin. Saat 24.30’da yatağa girmiş, gözlerinizi kapat­mış olmanız gerekir.

Çalışan kadınlarımızın çoğu belirli bir program­ları olmadığından sürekli bir telâş ve işine yetişe- meme heyecanı içinde­dirler. Programsızdırlar.

Oysa çalışan kadın 24 saatini en pratik yollar - dan düzene koymalı. Dü­zenli olan kadının her işi verimli olduğu gibi kendi­si de daha az yorulur. Başlangıçta program yap­mak zor gibi görünürse de, aslında her iş belirli bir süre içine sığdırıldığı zaman bütün işler pratik­lik kazandığı gibi zevkle yapılır.

Ayrıca her çalışan ha­nım, iş saatinden sonra teklif edilecek olan bir yemeği, toplantıyı sevinç le karşılamalı, böyle du­rumlara kendini hazırlıklı bulundurmalıdır. Zamanı az da olsa kısa süre için de hazırlanmaya kendini alıştırmalıdır.

Çalışan kadının 24 saa­tini nasıl düzenlemesi gerektiğini şöyle sıralaya biliriz:SAAT: 7

Genel olarak işyerleri 9'da başladığına göre, 7 kalkış için normal bir saattir.. Banyonuzu yapıp ya da elinizi yüzünüzü yı­

kadıktan sonra kahvaltını zı hazırlayın. By arada o gün giymeyi düşündüğü­nüz kıyafetlerinizi dolap - tan çıkarıp yatağınızın üs tüne bırakın. Etek bulüz, bulüz pantolon, kazak pantolon çalışan kadınlar için en uygun kıyafetler dir.SAAT 7.30

Bu saat kesinlikle kah valtı saatidir. 7.30’da kah valtıya oturmaya kendi - nizi alıştırın. Çalışan ka­dınların sabah kahvaltı - larına çok önem vermele ri gerekir. Kahvaltınızı bir bardak çay iki biskü - vitle geçiştirmekten kaçı nın. Vücudunuzun sürekli enerjiye ihtiyacı olduğu­nu düşünerek, kahvaltıda tereyağı, reçel, yumurta

süt veya çay ve bunların yanında ayrıca bir mey - ve yemelisiniz. Kahvaltı sırasında gazetelere göz atabilir, o gün yapmanız gereken işleri düşünebi­lirsiniz.SAAT 8

Giyim ve makyajınızı yarım saatin içine sığdır- malısınız. Telâşlanma - manız için makyaj malze­meleriniz belirli bir yer - de durmalıdır. Makyajını­zın hafif olmasına özellik le dikkat edin. Yüzünüzü temizledikten sonra hafif olmak şartıyla fondöten sürün. Sonra biraz rimel ve ruj makyajınızın ta - mamlanması için yeterli - dir. Saçlarınızı da fırçala diniz mı iş giyinmeye kal dı demektir. Kıyafetiniz

X~X“X**X~X-*X“X*-X**X*-X~X~X"X~X,-X“X“:“X“X"X-X--X":

1974 MODASIMAĞAZAMIZDA

1974 YILININ MODASI TERELÎN VELEVİSSERT KOTLARIMIZ MAGA-

[ ZAMIZA GELMİŞTİR.BEYAZ, AÇIK MAVİ, SARI, PEMBE,

( KIRMIZI VE AYRICA 15 RENKTE.SÜETLERİMİZ 10 RENKTE, ÇİZGİLİ

? KADİFELERİMİZ İSE 8 RENKTE VE İ PLASTİK ELDİVENLER MEVCUTTUR, fc GEZİNİZ GÖRÜNÜZ, ÇARŞIDA GÖRÜL

MEYEN KRAL KOTLARIMIZA KARAR j KILACAKSINIZ

( M E H M E T L E F K O N U K L U Tel: 72642 40, Arasta Sok. Lefkoşa

» x -x “x~x-x-x~x»x-<~x-x-x~x"x~x-x«x~>-x»:~x-x~x

U M U TŞ O F Ö R O K U L U

1. KURULUŞ YILDÖNÜMÜ MÜNASE - BETİYLE FİYATLARDA BÜYÜK İNDİRİM

YAPARAKHalkımızın Rağbetine Teşekkür EdiyorSiz sayın halkımızdan gördüğümüz büyük rağbete

borçlu olarak kutlamakta olduğumuz 1. Kuruluş yıldö- nümümüzde minnet ve şükranlarımızı sunarken

BİR AY İÇİN FİYATLARIMIZDA BÜYÜK İNDİRİM YAPTIĞIMIZI

MÜJDELERİZİlgi ve desteğinizin devam edeceği kanisiyle

şimdi daha güçlü, daha azimliBU FIRSATTAN YARARLANINIZ

Tel: 6301, Şaban Paşa - Lefkoşa

UYSAL KİTABEVİ YANIGirae Caddesi

ÖZ İŞ APARTMANINDA SATILIK DAİRELER

Yeni inşa edilmiş ÖZ tŞ Apartmanındaki dai­reler boş olarak teslim edilmek üzere satılıktır, gayet konforlu dairelerimizi tercihiniz menfaatini­ze dir, Fiyatlarımız makûl olup ödemede kolaylık yapılır

Bu fırsatı kaçırmayınızDaha fazla bilgi için müracaat:

KEMAL YAŞAR ÖZ İŞ YAPI LTD. ŞTI23, Asmaaltı 3 - 4 Posta SokakTel: 77389 Dah. 602 Tel: 593 • 72662

Lefkoşa

Ş A H İ N SİNEMASIBUGÜN 2.30 ve 8.30 DA

Bayanlara 100 Baylara 150 Mil

RENKLİ

FATİHİN FERMANICüneyt Arlan. Melda Sözen, Erol Taş

RENKLİ

ANNELER GÜNÜZeynep Değirmenciğolu, Aytaç Arman, Ayten Gökçer

VEFAT

Aslen Yeşllovalı (Baf) Hablbe Cavid'in tutulduğu hastalktan kurtulamayarak 58 yaşında oldu ğu halde 13 Temmuz günü ve­fat ettiği dost ve akrabalara üzüntü ile duyurulur.

Eşi: CAVID OSMAN

DoğumAYÇAN ile HAZIM,

kız çocuklarının doğumunu akraba ve dostlara

müjdelerler .

Lefkoşa, Ahmet Doğum Kliniği 13.7.74

Doğum

Muazzez öznur, kardeşi ŞEVKET ÖZNUR’un 13.7.74 de dünyaya gelişini

müjdelerler

Hatice Öznur Müftehaddin Öznur Klinik: Zekât Ereş

llllll■ll■lllllllllllllllnlll•llli»ll>l»<lll|■lllHlllBII>li>

EVLENMEYüksek Mühendis Mimar

SEVİM ALTAN ile

İnşaat Mühendisi NİYAZI H. ALTAN

Evlendiklerini dost ve akrabalara müjdelerler

12.7.74 Gazi - Bat

SATILIK EVÇağlayan Arkası Abdullah

Parla Sokakta Cemal Yor - gozlu Apartmanı yanında iki katlı, alt katta giriş bolu salon salomanje, mutfak, tu­valet, üst katta gömme do • laplı üç yalak odası, banyo, çıkış holü, candı oda ve bal konu. Ayrıca Garaj, Çama şn- Odası, hizmetçi odası ve büyük bir avlu. Cafe Ango- ra yanında da bir dükkan kiralık ve Genel Hastahane yanında da bir dükkân satı - İlktir.

İstekliler Cafe Angora Tel: 698'e müracaatları rica olu­

nur. Ödemede kolaybk yapı­lır.

ıı■ıııııııııııaıııııııı■ıı■ıı■ıı■ıı■ııııııııaıı■ıılilliJlıııııı

İLÂNLefkoşalı Müteveffa M. Salim

Aziz terekesine borçları olanla rın, borçlarını adı geçen Tere­kenin İdare memurları nam ve hesabına Lefkoşada Avukat Hak kı Süleyman yazıhanesine öde­meleri bildirilir.

Tereke İdare Memurları Avukat

Hakkı Süleyman Telefon :

Dahili No. 455 Harici No. 76078

SATILIK ARSAGirnede Kasaba dahilinde 1 ev

lek 2282 ayak karesi Kayıt no. 3717 bir arsa satılıktır.

Müracaat Girnede Kemal Ata­türk Sokağı No. 7 ’e edilebilir.

llllllllliailllltl1llllll|JIIIIIIIBU|||||igiigi||!iaı|||||||||

KAÇIRILMAYACAK

FIRSATLefkoşada Marmara bölgesin­

de Gelibolu sokak No. 12 de ye­ni inşa edilmiş köşebaşında 4 oda, banyo, mutfak, suyu, elektriği, geniş bahçeli garajı ile birlikte ve her türlü konforu ha­iz bir ev boş olarak satılıktır. Fiatı gayet makûldür.

Müracaat Yediler Sokak. No. 48 de SALİH ERTUGRUL'a yapıl­malıdır.

PAZARTESİ 15 TEMMUZ 1972

BASED0W HASTALIĞININ DAHA ERKEN TEŞHİSİ

MÜMKÜN OLUYORBatı Berlin

"Basedovv hastalığı” a- dıyla tanınan hastalığın teşhisi, şimdiye kadar birçok durumlarda özel bir problem teşkil ediyor du. Çünkü hastalığın be­lirtileri sayılan guatr te­şekkülü, gözlerin dışarı­ya fırlaması, çarpıntı, sı­kıntı ve iç huzursuzluğu gibi durumlar her zaman görülmemektedir. Batı Berlin’deki Hür Üniversi­te Kliniklerinin uzun yıl­lar süren çalışmalar so­nucunda geliştirdikleri yeni bir kan tahlili meto­du sayesinde, hastalığa daha başlangıç devresin­de iken laboratuvarda teş his koymak mümkün ola­caktır.

Basedovv adındaki Al - man hekimi, kendi adıy­la anılan hastalığın belir­tilerini 1840 yılında has­taları üzerinde yaptığı gözlemlere dayanarak an tatmıştı. Fakat daha son­raları hekimler, bu yay - gın hastalığın, Basedovv tarafından saptanan belir tiler, özellikle boyun ve gözlerdeki değişiklikler olmadan da cereyan ede bileceğini farketmişler - dir. Hastalığın nedenini anlayabilmek için yeni yeni araştırmalar yapıl - mış ve nihayet tiroid guddesinin ürettiği hor­monda meydana gelen değişikliğin organizmayı ağır şekilde etkilediği an laşılmıştır. Ağırlığı an - cak 30 gram olan bu or - ganin bir insan ömrü sa­yılabilecek 70 yıl içinde

ürettiği hormonun mikta­rı,iki gramı aşmaz. Bile­

şimindeki temel madde iyod olan bu hormondan, günde 0,08 miligram üre­tilip vücuda verilmesi işi ni beyin ayarlar..

Tiroid guddesinin ifra­zatı normalden fazla olur sa, vücudun diğer bütün metabolizma oluntuları bozulur. Bu takdirde has­talar çarpıntı, ansızın ha raret basması, huzursuz­luk ve yorgunluk gibi şi­kâyetlerde de bulunurlar. Tedavide önemli olan, gudde hücrelerinin sayı - sim, dolayısıyle hormon üretimini bir cerrahî mü­dahale ile, ilâçla ya da radyoaktif iyod tedavisiy le azaltmak ve vücudun hormon dengesini sağla - maktır.

Batı Berlin'de geliştiri­len metod, çok karmaşık bir test usulüyle kanda az miktardaki hormonu bile göstermekte ve bu suretle, Basedovv hastalı­ğının erken teşhisini mümkün kılmaktadır. Has talığın erken anlaşılma - sıyla, tedavi de etkili ol­maktadır. Öte yandan, 28 hastanın kan muayenesin de, tiroid guddelerinin fazla ifrazatına karşı giri şilen tedavide olumsuz bir etki sağlanabileceği de saptanmıştır. Hormon üretimi normalin altına düşerse, devamlı yorgun­luk ve cildin yapısında değişiklik gibi belirtiler ortaya çıkmaktadır.

Peter Kirchhoff

ÇOCUKLARDA KANSER - ÇOK KEZ GEÇ FARKEDİLIY0R

HAM BURG— Kan ser yalnız yetişkinlerde görülen bir hastalık değil dir. Çocuklarda en çok görülen kanser cinsleri ise, başta lösemi (kan kanseri olmak üzere, böb rek ve sinir sisteminde ki tümörlerdir. Durumun ne kadar feci olduğunu şu istatistikler açıkça göstermektedir: Çocuk b lümünde kanser, yüzde 10— 13 ile, kazaların (yüz de 30} ardından ikinci ola rak gelmekte, böylece en feksiyon hastalıklarını, sakatlık ve diğer hastalık ları çok geride bırakmak tadır.

Bu arada özellikle iki ile beş yaş arasındaki ço cuklar tehlikeye maruz bulunuyorlar. Hamburg Üniversitesi Çocuk Has talıkları Uzmanı Profesör Günter Landbeck’in kanı­sına göre, kanserden ölen çocuk sayısının bu kadar yüksek olması, çocuk doktorlarının yeteri kadar uyarılmış olamamaların dan ve hastalığın erken teşhisi bakımından gerek II ihtimamın gösterilme­mesinden ileri gelmekte

dir. Oysa hastalığın er­ken teşhis ve tedavisi ha linde, özellikle çocukla­rın kurtarılma şansı bir hayli yüksek olup, Profe sör Landbeck’in kanısına göre, yüzde 40 ilâ 90’dır. İşte bu tedavi olanakların dan ileride daha iyi fayda lanılması için, Hamburg' lu uzman geçen yıl Hazi­ran ayında tıbbın çeşitli dallarında çalışan meslek daşlarıyla birlikte bir "Pe diyatrik Onkolo’’ Derneği kurmuştur. Bu Derneğin başlıca görevi, çocuk ve gençlerde kanser hastalı ğının teşhis ve tedavisi için metodlar geliştirmek tir. Şimdiye kadar bu tür lü sorunların karşısında hekimler çaresizlik içinde kalıyorlardı. Şişkinlikler gibi kanser belirtileri, "önemli değil, geçer” di ye önemsemiyor, uzman lara baş vurulduğu zaman da iş işten geçmiş olu yordu. Prof. Landbeck, bu durumda yegâne çıkar yo lun, çocuk hekimlerinin daha iyi eğitilmeleri ve ailelerin de daha uyanık davranmaları olduğunu söylüyor.

Kıbrıs Türk Çocuk Esirgeme Kurumu Lefkoşa Kreş ve Gündüz Çocuk Bakımevinden :

M Ü N H A LLefkoşa Kreş ve Gündüz Çocuk Bakunevi'ne bir

Bakıcı / Eğitici Yardımcısı alınacaktır. İsteklilerin en geç 18 Temmuz 1974 Perşembe gününe kadar, Lefkoşa Kreş ve Gündüz Çocuk Bakımevi İdare Heyeti Sekre­terliği İstanbul Sokak. Lefkoşa adresine müracaatlan rica olunur.

ARANAN EVSAF :Çocuk Bakımı ve / veya Eğitimi ile ilgili herhangi

bir müesseseden mezun olmak.MAAŞ: Yılda £480 (sabit)

ÜNİVERSİTE ADAYLARI:TÜRKIYEDE ÖĞRENİM KILAVUZU

isimli kitabı m utlaka görünüz

c..w ..-..w ..w ..x ~xk~x -*-X“X"X^x ~X"X~x~x ~X"X~x *<X"M“^ ^ -:~X~X~-

I E V D İ M ( D Ü Z K A Y A ) DENİZ P A N A Y I R I| 23. 24, VE 25 AĞUSTOS’DA1 Y E R İ C A R E T M E K T E A C E L E EDİ Nİ Z

"X"X-*.X~X~X~X"X~X“X“X«C“5*

PAZARTESİ 15 TEMMUZ 1972 ( B O Z K U R T )

Atina'da önemli toplantılar yapılıyorRum Radyo, TV ve gazeteleri Lefkoşa ile Atina arasındaki kriz konusunda Atinada Cumhurbaş

kanı Gizikis’in başkanlığında önemli toplantıların yapılmakta olduğunu haber vermektedirler.

IİLE L EFT H E R O S bu ko - nuda şunları bildirmektedir:

"Dün Atina'daki Silâhlı Kuvvetler Karargânında ya­pılan bir toplantıda, Kıbrıs

Hükümetinin Milli ıvıunaiız Ordusunun mevcudunu azalt­ma yönüne gitmesinin, Ada - nın savunmasını hangi yön - uen etkileyeceği ele alınmış - ,ır. Toplantıya Pazartesi günü devam edilmek üzere ara ve- ıilmiştir.

Lefkoşa’ya gelen haberlere göre, Cumhurbaşkanı Gizikis' ın başkanlık ettiği toplantıya Genel Kurm ay Başkam Gene­ral Bonanos’tan başka yük - sek rütbeli subaylar, Dışişle- r. Bakan! Kipreos, Yunanistan m Lefkoşa Büyükelçisi Lağa - kös ve Milli Muhafız Ordusu Komutanı General Denisis de İsıtılmışlardır. Pazartesi günü devam edecek toplantıya aym şahıslar katılacaktır.

Dünkü toplantı uzun sür - müştür. Toplantıda Lağakos ve özellikle General Denisis, Milli Muhafız Ordusu’nun gü­cünün azaltılmasının askeri yönden etkileri hakkında bilii vermişlerdir.

Pazartesi günkü toplantıya Başbakan Andrutsopulos ve Savunma Bakam Latsides de katılacaklardır. Bazı haberle - re göre bu toplantıda, konu­nun siyasi ve diplomatik yön leri de ele almaç aktır.

Öte yandan Dışişleri Baka­nı Kipreos’un, Kıbrıs Hükû - meti ile görüşmelerde bulun­mak üzere Kıbrıs'a gideceği yolundaki Lefkoşa mahreçli haberler Atüıa’da doğrulan­mıştır.

Yukarıdaki açıklamaları Başbakanlık M üsteşarı Kara- kostas yapmıştır.,,

MAHÎ, Gizikis’in, Maka -rıos’un mektubuna vereceği cevabın, Atina toplantılarının sonuçlarına bağlı olacağını ve cevabın muhtemelen toplantı­lara katılmakta olan Lağakos tarafından getirileceği kaydet mekte ve şöyle demektedir:

"Bu arada Atina'nın k arar - larına bakılmaksızın, Kıbrıs Hükümetinin kararlarını uy - gulamakta direndiği görülmek tedir. Bunun b ir sonucu ola­rak önümüzdeki günlerde, Ba kanlar Kurulu’nun âSkerlik süresinin îüsaltılm ası ile ilgi­li kararma dayanılarak ordu­da ilk terhislere başlanacak - tır.

14 aylık askerlik süresini tamamlayan 8000 muhafızın r:0 EyTül'e kadar terhis edil - mesi beklenmektedir.

Hükuhıet Sözcüsü, terhis - ler tamamlanmadan yeni kur' anın askere çağrılmayacağım söylemiştir. Muhafızların ter- ııisi 20 Temmuz’da başlaya - caîc ve birkaç gün sürecektir. Sözcü bu tedbirlerin teknik nedenlerden ötürü alındığım söylemiştir.,.

Ta NEA,wCunta'mn Kıbrıs’ı ıç savaş eşiğine sürükledik - ten, ana ve çocukları mateme soktuktan ve "milli,, davayı berbat ettikten sonra ansızın Kıbrıs’ın savunmasını hatırla yarak toplantılar yapmaya başladığım yazmaktadır.EOKA B İLE İLGİLİ

Rum radyo, TV ve gazeteleri aranmakta olan Eoka B mensup larından Rum Milli Muhafız Or­dusu eski binbaşısı ve Askeri Mahkeme eski üyesi Andreas Avgusti’nin dün avukatlarının eş liğinde Baf kapısı Polis karako­luna giderek teslim olduğunu bil demektedirler.

Avgusti mahkemeye sevkedil- miş ve Rum yönetimine kmplo kurmak ve Eoka B mensubu ol mak suçundan sekiz gün tutuklu kalması emredilmiştir.

Avgustlni'nin ismi ele geçiri len Eoka B belgelerinde de geç mektedir.

Ayni suçtan aranmakta olan Limasollu Makis I. Savides de teslim olmuştur. Savides 'in de sekiz gün tutuklu kalması em redilmiştir.

TA NEA Avgusti'nin Rum Mil li Muhafız Ordusu Kurmay Baş kanlığında da hizmet ettiğini ve bir yıl kadar önce ordudan azle dildiğini haber vermektedir.

Gazete Avgusti’nin teşkilâtta önemli bir mevki işgal ettiğini ve Magosa bölge sorumlusu Kikis Konstantinu ile işbirliği yaptığını ilâve etmektedir.

HARAVGI, Avgusti’nin Yunan ordusunda subaylık yaptığını ve Rum Milli Muhafız ordusunun kurulmasından sonra Kıbrısa ge lerek Kurmay Başkanlığında gö rev aldığını bildirmektedir.

Gazete, eski Yüzbaşılarından Kaloyiropullos — Diakos'un da aranmakta olduğunu haber ver mektedir.

TOPLUMLARARASIGELİŞMELERAGON gazetesi önümüzdeki

Salı günü yapılacak toplantıdan sonra Toplumlarası görüşmelere 20 Ağustosa kadar ara verilece­ğini, bunun nedeninin Anayasa Uzmanları Aldıkaçtı ile Dekle - ris'in Adadan ayrılması olduğu - nu bildirmektedir. Uzmanlar Salı günü yapılacak toplantıda bele diyeler konusunda kaydettikleri ilerleme hakkında görüşmecilere bilgi vereceklerdir.Gazeteye gö re güvenilir çevreler görüşme - çilerin bir çıkmaza girip girme yeceğini, Anayasa sorununun çözümlenip çözümlenmiyeceğini söylemenin erken olduğunu bil dirmişler ve herşeyin Türk tara finin tutumunabağlı olduğunu belirtmişlerdir.

Ayni çevreler, Türklerin bu güne kadar takındıkları tutumun fazla iyimserliğe müsaade etme diğine dikkati çekmektedirler.

MAHI de görüşmelere Ağus tos ortalarına kadar ara verile­ceğini ifade etmektedir.

MAHI başka bir haberinde Denktaş'ın Sinde (İnönü) köyün de Kıbrıs Türklerinin vatanlarını Yunanistana terketmemek için mücadeleye devam edeceklerini söylediğini bildirmektedir.

X~X"X“X “X~X“X~X-*X-X~X~X~X~X“X~X"X**X"X~X**X«X"

H A L K ve T A K S İ MBugün 2.30 ve 8.30 da

Bayanlara 100 Baylara 150 Mi İs

RENKLİ SİNEMASKOP

SEV DEDİ GÖZLERİMBaş Rollerde Orhan Gencebay, Selma Güneri,

Perihan Savaş

İLAVETEN RENKLİ

TATLI DİLLİMBas Rollerde: Filiz Akın— Tarık Akan

K O N A K SİNEMASIBUGÜN SAAT 2.30 ve 8.30 DA

Bayanlara 100, Baylara 150 Mil

RENKLİ

YIRTIK NİYAZİSadri Alışık, Fericansel, Tanju Okan

RENKLİ

YALAN DÜNYAKartal Tibet, Sevda Ferdağ. Tanju Gürsu

x-x*-x~ X “X~x-<~x-<--x*<-x-<~X"X~X“:~x~x~X"X-<--x~:--

TÜRK HAVA YOLLARI A .0 .YAZ TARİFESİ

I(1 Mayıs 1974 — 31 Ekim 1974)

SALI, CUMA DC— 9 ileİstanbul - Ankara • Lefkoşa Varış Saati; 13.10

Lefkoşa ■ Ankara • İstanbul Kalkış " : 13-50

ÇARŞAMBA DC— 9 ileİstanbul • Ankara • Adana - Lefkoşa Varış saati: 11.35

Lelkoşa - Adana • Ankara • İstanbul Kalkış ’ : 12-15

Türk Hava YollanKıbns AcenteliğiM- SEYFI AKDENİZ ve OĞLUTel: 76201. 64110Lefkoşa

X K ~X K K K ~X ~X ~X ~X ~X ~X “X ~ X ~ X ~ X “X ~ X “X"X"X<-X~X~:*‘

Bir üniversitedeUykusuzlukinceleniyor

Stanford Üniversitesin de uykusuzluk hastalığını incelemek için özel bir yatakhane kurulduğu üni­versite yetkilileri tarafın dan açıklanmıştır.

Şimdiki halde, üniversl tenin bilim adamları ken dilerine uykusuzluk has - talığına yakalanan kişile­rin gönüllü olarak başvur malarım beklemektedir - ler. Dr. VVilliam Dement adlı Uyku Düzensizliği Kliniği Şefi bir bilim ada mı ise, Amerikada hemen hemen 20 milyon kişinin uykusuzluktan rahatsız olduğunu ve bu sorunu çözmek gerektiğini belirt miştir. Dement’e göre uykusuzluğa iki sebep vardır: Bunlardan biri“ Nocturnal myclonus” ya da bacak kaslarının de­vamlı karıncalanması, i- kincisi de “ Apnea insom- nja’’ ya da uyku halinde hastanın nefesinin kesi­lerek uyanmasıdır. De­ment bütün bu sorunların hastanın beyin analizleri­nin yapılmasından sonra deneylerle çözülebilece - ğini belirtm iştir. Bu ara­da Stanford’un özel ya­takhanesine gönüllü yata­caklardan para alınmaya çaktır.ıı•ıı■ıı■ıııu■ıı■ıı••ıan•ıılM■ııııııııa!llııııı■ıt•ııııı*ıtflı

Evli Çiftler MUTLU BİR HAFTA SONU­NUN ALTIN ANAHTARLARI

Evlilik konusunda araş­tırmalar yapan ilim adam­ları, kadın ve erkek bera herliğini te h d it' eden en büyük tehlikelerden biri­nin hafta sonu tatilleri olduğunu ileri sürüyorlar.

Evli çiftlerin hafta son larında birbirlerini gör­mekten bıktıklarını belir­ten ilim adamları, şöyle konuşuyorlar ve şu öğüt­le ri veriyorlar

Haftanın çşlışma günle rinde, eşler birbirlerinden ayrıdırlar. Hafta sonu ta­tillerinde biraraya ge lin ­ce, ortak taraflarının pek az olduğunu görürler. Bu da kavgalara natta ayrılık lara yol açar. Onun için şu öğütleri yerine getir - meye çalışın.

1J Kendinizi rahat bir duruma sokun. Rahatlayın ve mümkün olduğu kadar yataktan geç çıkın.

2) Eşinizle birlikte çok iyi bir kahvaltı yapın.

3) Erkekler, traş olma yın.

4) Kadınlar,ev işini u- nutun.

5) Okumak, bahçeyle uğraşmak, çocuklarla oy­namak gibi, ortak tarafla rımzı bulmaya çalışın.

6) Bir yerlere gitmek, dışarda yemek yemek, pikniğe gitmek gibi, iki­nizin de hoşlanacağı şey lerin plânını yapın.

Göreceksiniz, hafta so­nu kavgalarınız daha da azalacak, evliliğinizi teh - dit eden tehlikeler orta - dan kalkacaktır.

U i ı ı ı a ı i B i i a m n a ı ı ı ı ı i ı ı a ı ı a » ı u ı u ı ı ı « ı ı ı ı ı ı u f l ! i i i i « u a »

KÜÇÜK KIZLAR DA IRA YA GİRİYOR

BELFAST — Ingiliz po Us yetkililerinin yaptıkla rı bir açıklamaya göre, ir landa Cumhuriyeti Ordu su (İRA) içinde küçük yaştaki kız miltanların sa­yıları artmaktadır:

Yetkililer, son tutukla malarla İran’ın erkek mili tanları önemli ölçüde aza tınca iş 14 yaşındaki kız­lara ve küçük çocuklara kalmıştır. Son şiddet olay larında genç kızların en küçük çocukların büyük rolleri olduğu saptanmış tır demektedirler.

SAYFA: 3

AVRUPA İÇİN SU-BORU HATLARI DÜŞÜNÜLÜYOR

MÜNİH T a b i i gaz ve petrol boru hat - ları, bir ağ gibi hemen he men bütün kıtaları kapla mış bulunuyor. Oysa su - yun taşınması için şimdi­ye kadar sadece kısa bo­rular var. Federal Alman- yada bazı mühendisler, özellikle kalabalık bölge­lerde gittikçe azalan su için de, bir millî ya da milletlerarası boru siste­mi kurulmasını düşünü­yorlar. Bu suretle, gele - çekte büsbütün artacak olan su ihtiyacı, karşıca nabilecektir.

Uzmanların tahminle - rine göre, Federal Alman yada tatlı su tüketimi 2000 yılında bugüne oran la iki misline yükselecek tir. Oysa büyük şehirlerifı veya endüstri merkezle rinin dolaylarındaki yeral­tı sularının seviyesi, da­ha şimdiden bir hayli düş müş bulunuyor. Birçok bölgelerde büyük masraf­larla kurulan su tesisleri de, bu gelişmeyi önleye- memektedir. Avrupa’nın zengin su bölgeleri sayı lan Alpler, Güney İsveç ve Güney Norveç ise, yüz lerce kilometre uzaklarda bulunmaktadır.

Bu doğal su depoların­dan faydalanabilmek için boru hatlarının döşenme-

hesaplarına göre, Alpler- den çıkıp bütün Federal Almanyayı geçerek Ham­burg’a kadar dayanacak olan bir boru hattı, 12 milyar Mark’a malolacak- tır. Tabii ki Federal Al- manynın kuzey bölgele - rine, Güney İsveç’teki göller bölgesi çok daha yakındır. Mevcut petrol ve gaz borularının uzun­luğu düşünülecek olursa, Vener Gölü ile Hamburg kapı komşusu sayılır. 600 kilometre uzunluğundaki bu mesafeye boru hattı - nın döşenmesi, teknik ba kımdan hiç bir güçlük teş kil etmez.

Hamburg Su idaresinin hesaplarına göre, 5.330 kilometre kare büyüklü - ğündeki göl, varlığından hiç bir şey kaybetmeden günde 1,7 milyon metre­küp tatlı su verebilir. Bu­nunla Hamburg’un günlük ihtiyacı olan 210 bin met reküp su karşılandıktan sonra, Federal Almanya- nın kuzeyinde ve batısın­daki diğer bölgeler için de 1,5 milyon metreküp gbii külliyetli miktarda su kalacaktır. İsveç’ten ithal edilecek suyun met reküpü 50 ile 60 Pfennig arasında olacağından, bü­yük şehirlerdeki su fiyat­larından daha ucuzdur.

si gerekir. Uzmanların Hans Duwe« liB iiB iıa ııa M a ııa ııııiB M a tiB iıa ııa ııa ııa ıııırtııB iııiia ıiB iıııiB iiB iiB iıa n ıııa ııa ııa ııa ııa ııa ııa tıa ııa iia ııa ııa ııa ııııu n â iıa

PATATES EKİMİNE ÖNEM VERİLY0R

FRANKFURTER MAİN — Birçok endüstri ülkele rinin esas gıdasını teşkil eden patates, vatanı olan Güney Amerika’nın tro pik yaylalarında da halkın başlıca besin maddelerin den biridir. Bununla bir likte Güney Amerika, Af rika ve Asya ülkelerinin birçoğunda patates, be sin maddesi olarak gere ken önemi kazanamamış tır. İşte Peru’nun başken ti Lima yakınlarındaki La Molina’da kurulmuş o lan “ Centro International de la Papa” (CİP’nın ama cı, bu durumu değiştir mektir. Bu enstitünün dünyada benzerine rastla mak çok güçtür.

CİP — Enstitüsü, Ame rikaYıın North Carolina Üniversitesi ile Peru Hü­kümetinin patates tarımı alanında uzun yıllar yap tıkları araştırmalara da- yamlarak,1971 yılında ku rulmuştu. Andlar Bölgesi patates bakımından zen gin olduğu ve burada çe şitli iklim koşulları ve çevre faktörlerine rast­landığı için Enstitü Peru’ da kurulmuştur. CİP he­nüz kuruluş devresinde bulunuyor. La Molina’ya, 1974 yılı sonuna kadar Amerika Birleşik Devlet­leri, Ingiltere, Peru, Ko lumbîya ve Federal Al­

manya'dan 70 kadar bil­gin gidecektir. Kolonyalı Profesör Ross, patates bitkisini don ve asalakla ra karşı dayanıklı hale getirmeğe, ve kalitesini arttırmağa çalışmakta dır. Bir Alman uzmanı da patates bitkilerinin yap­raklarına musallat olan bu hastalığa karşı savaş programında çalışmakta dır. Bu hastalık birkaç gün içinde bütün bitkile­ri sarmaktadır. Başka bir Alman uzmanı ise La Mo lina’da yılan balığına ben zeyen küçük kurtlara kar şı savaşmaktadır. Bu kü­çük kurtlar bitkilerin kök lerini yiyip, damarlarını tıkayarak, besin almaları­nı engellemektedirler.

Federal Almanya, özel problemlerin çözümlene bilmesinde kısa vadeli çalışmalar için uzman göndermeçO de hazırdır. Ayrıca, taşıt ve laboratu- var araçları da vermekte dir.

Enstitüde alınan sonuç ların hepsi yayınlanarak, patates tarımını modern ieştirmek isteyenlerin is tifadesine sunulacaktır. CİP, dünyanın her tarafın da, üretimin daha iyi hal e getirilm esine hizmet eden bütün millî program ları desteklemektedir.

GÖÇMENKÖY SİNEMASIBuakşam 8.30 da

Bayanlara 75, Baylara 100 Mil

RENKLİ

AĞITYılmaz Güney, Selmin Hürmeriç

SON MEKTUPFiliz Alan, Ediz Hun

KOÇ BURCUSevdiğiniz insana her zaman­kinden daha fazla yaKimık gos tereceksinlz. Bir takım haksız iıkıara uğraşanız da buna boş verin.BOĞA BURCUİş hayatınızda çok güzel bir gelişme olacak. Sevineceğiniz bir haber akşamınızı çok tatlı geçirmenizi sağlayacak. Hazır lanın.

İKİZLER BURCU:Eski bir dostla konuşacak ve ondan çok faydalanacak bir bilgi alacaksınız. Nedense pek kimseyi dinlemiyorsunuz ama. YENGEÇ BURCU Paranızı harcarken azıcık dik katli davranın har vurup har man savurulacak bir devrede değilsiniz. Biriyle münakaşa edeceksiniz.

ASLAN BURCU Sakin bir dev reye girmişsiniz, açıkçasını is­terseniz siz bu kadar birbirine benzeyen olaysız günlerden pek hoşlanmazsınız.

BAŞAK BURCU Birisi sizden yardım bekliyor, ona karşı azıcık anlayışlı olma lısınız. İçinizden geçenleri an layacak kadar hassas o insan.

BULMACAi m i m »

TERAZİ BURCUHoşlandığınız kimse ile aranıza

buyuk bir anlaşmazlık girmiş. Biraz aklınızı kullanarak bunu ortadan yok edebilirsiniz. Uık katKREP BURCUKarışık bir durum düezliyor, içinizi kemiren “Acaba”lart bir tarafa bırakmanız şart. Kendini ze çeki düzen verip neşelenme ilsiniz.YAY BURCUBiri sizi fena halde gücendir mfş. Doğrusu kimsenin kötü size tahammülü yoktur ama siz, sözle değil, davranışla kı rılmışsınız.OĞLAK BURCU:Bir mektup alacak ve hemen de yola çıkacaksınız. Fakat bu yolculuk yakınınızdan birisi ile ile aranızın açılmasına sebep olacak.KOVA BURCUOnu bunu tenkid etmekle elini ze ne geçiyor sanki? Baksanı­za size gücenen gücenene. Her keşi düzeltmeye sizi koyma - mışlar ya!.BALIK BURCUArzularınızın gerçekleşmesi da ha çok sizin tutumunuza bağlı Alacağınız bir haber sizi faz lasıyle sevindirecek. Dikkat edin.

R A D Y O B

□ □ ■ □ □ » ■ □ a n m n n r r m m n

8 □ □ □ □ □ □ □ □ □ 9

SOLDAN SACA1— Şeker hastalığı, 2— Ter

si kesin, Masonların toplantıyeri veya tiyatro, sinema gibi eğlence yerlerinde veya parla mento saraylarında üçbeş kişi lik özel bölme, 3— Eskiden devlet adamlarının kurduğu büyük meclise verilen ad, Ço ğu, içine çekirdeksiz kuru ü- züm konularak yapılan yiyecek4— Tersi harman savurmaktakullanılan çatal biçiminde tah ta kürek, Harç alıp sürmeye yarayan alet, 5— Damarlarda dolaşan, Bir asitle alkilden meydana gelen bileşik, 6— Tür kiyenin uluslararası trafik sim gesi, Utanma duygusu, 7—Tersi hastalıktan kurtulma, onma, 8— Bir kimsenin bir şe yin veya bir olayın bazı özellik lerinin insanı güldürecek şe­kilde abartılarak çizilmiş res­mi 9— Dama domino gibi oyun larda kullanılan maden, kemik veya tahta parçalarındn her bi ri, Kullanılmamış.

YUKARIDAN AŞAĞIYA:1— öğretim yöntemlerini

ele alan bilim, 2— Hatırı sayı lir veya piyasada güvenilir ol­ma hali, Binek hayvanı 3—- Katıksız, yağı az anlamında bir söz, İki şeyi briblrinden ayıran uzaklık, 4— Tersi giysilerin boynuna rastlayan kısmı olup dik, devrik, enli açık gibi bi­çimlerde olabilir. Duvarlara bir şeyin tanıtılması için yapıştın lan kâğıt, 5— Bir meyva cinsi, 6— Bir uzuv, Tersi sa­maryumun simgesi, Tersi az ıs lak çokça nemli, 7— Türkiyenin Orta Anadoluda bir ili. Bir harfin okunuşu, 8—t Kesilecek hayvanların ticaretini yapan kişi, Şan, şöhret 9— Görmek, için gözlerini çevirir, anlamın­da bir söz, Renk.Dünkü Bulmacamızın Çözümü

SOLDAN SAĞA 1— Kalender, 2— Avene,

riK, 3— Latife. 4— İN, Kinaye,5— Eti, Salam, 6— Şans, Yol, 7— Şaki, çA, 8—: Uzak, Çal,9— Nafaka, çU.

YUKARIDAN AŞAĞIYA:1— Kalleş, Un, 2— Avanta,

zA, leT, İnsaf, 4— Enik, Saka,5— Nefis, 6— Enayi, 7— Er, Alo, 8— rl, Yalvaç, 9— Krem, alU.

Nöbetçi EczahaneMACIT No. 1

5— 7 Mecdiye Sokak,

Lefkoşa

PAZARTESİ 15 TEMMUZ

Sabah Yayını:

06.24 I. Marşı M. Marşı 06.27 Açılış ve Program06.30 Türküler Geçidi 06.50 Günaydın06.55 Hafif Türk Müziği 07.15 Haberler07.25 Solistlerden ikişer şarkı08.00 Çeşitli Müzik08.30 Ev kadını ile başbaşa09.00 Kapanış

Öğle Yayını

11.57 M. Marşı 11.59 Açılış ve program12.00 Kısa Haberler12.05 Ali Şenozan Okuyor12.25 Altun Reklâm Sunar:

Reklâm Kervanı12.30 Öğle Melodileri12.45 Fatma Türkân'dan

Türküler13.00 Dlrekoğlu Reklâm sunar13.05 Sizin İçin Seçtiklerimiz13.30 Düzenlemeler13.45 Altun Reklâm Sunar

Reklâm Kervanı14.00 Haberler14.10 Altun Reklâm Sunar:

Reklâm Kervanı14.30 Kapanış

Akşam Yayını:

15.57 M. Marşı15.59 Açılış ve Program16.00 Çeşitli Seslerden

şarkılar16.20 Dlrekoğlu Reklâm sunar16.30 Popüler Müzik17.00 Çocuk saati17.30 Bir Solist: Şükran Ay17.45 Mikrofonumuzdan sîzlere18.30 Haberler ve Yorum18.45 Türküler19.00 Diskoteğimizden19.30 Roman Saati:

Pusudaki Kedi (13)19.45 Ritimler20.00 Dünün ve Bugünün

Dilekleri21.00 Halk ozanlarından

^prınDİor21.15 Hafif Klâsik Müzik22.00 Düzenlemeler22.30 Haberler22.40 Gecenin Solisti:

Mefharet Yıldırım23.00 Kapanış

H a f i f e15 Temmuz 1974 Çarşamba

7.00 Açılış, Haberler ve Hava raporu

7.05 Walt Disney8.30 Haberler ve Hava raporu 8.40 Günlük Magazin 9.10 Alt kat— Üst kat

Televizyondaki bu yeni se ri trajedi, komedi, dram ve skandallarla dolu, 1973 senesinde iki mükâfat ka zanmıştır

10.15 Tom11.05 Haberler ve hava rporu

CEMAATİMİZİN İFTİHAR VERİCİ DEV KURULUŞU

A Y K OHAI KIMIZA BÜTÜN İMKANLARI İLE HİZMET ETMEYE ÇALIŞIRKEN, ŞİMDİ DE İKTİSADİ BUNALIMI GÖZÖNÜNDE

SATIŞLARDA 0/0 30-50 TENZİLÂT YAPMAYI KARARLAŞTIRMIŞTIR'ARTESi GÜNÜNDEN İTİBAREN A Y K 0 ŞUBELERİNE UĞRAYARAK TENZİLÂTLI

SİZ DE YARARLANINIZ

TUTARAK,

, A A A . l i ı ■ *!, A

Dün Kıbrıs T. F. Federasyonunda Yanılan Toplantıda

Birinci Küme Dışındaki Takımlar Ahmet Sami ile Görüş Birliğine Vardılar

LEFKOŞA — ÖZEL: Diin K ıb r ıs T iirk Futbol

Federasyonunda Federasyon Laçkanı Ahmet Sami başkan ılgında saat 10.00'da başla ■ yan ve 13,00 e kadar devam eü m görüşmede İkinci.!%&£&££> ;er -SS&oıÎKojry .temsilcilerinin Federasyon Laşkanı ile olumlu bir eö - rüşme yaptıklan ve tam bir görüş birliğine vardıkları bil dirilmektedir.

Toplantınm basında Ah - met Sami bir açış konuşma­sı yapmış ve 19 56 yılından bugüne gelene kadar Kıbrıs Türk futbolunun tarihçesini 1 apıp futbolumuzun bugün - kü durumuna değinmiştir.

Dâîha sonra toplantıya k a­tılan temsilcilere teker teker söz hakkı verilm iştir . Tem sil fâec kullsitteı isuıs nM’vaiss rniı. ssvekivrnu -ve Klirrib Türk Futbolunun daha iyi - ye gitmesi ile ilgili görüşle - ıini dile getirmişler bu ara- ua giriştikleri faaliyetde her hangi bir art niyet olmadığı­nı sözlerine eklemişlerdir

Tüm Temsilcilerin koniış - malarından sonra 24 kulübü toplantıya çağrılırken gönde ıiien genelgede belirtilen 4 maddenin görüşülmesine ge-

ı diniştir.Önce Kulübl^rin KTF F e ­

derasyonu Genel Kurulunda oulunacak temsilci adedi ko nusu ele alınmıştır. Söz alan tem silciler her kulübün ken ünse bos. bir takım «orunlara san'£ - gas^asas. zar &££&£& sorunlarım da en iyi o külü bün temsilcisinin dile getire ceği ifade edilmiiş ve her ku ıübün Genel Kurûlda temsil ci bulundurması konusunda görüş birliğine varılmıştır.

İkinci olarak kümelerin ye ıiıden düzenlenmesi konusu üzerinde durulmuştur. Bur - da da temsilciler küme sayı­sının ikiye indirilmesi ve 2. kümenin iki gruba ayrılma­sını savunmuşlardır. Temsil çiler kümelerin bu şekilde dü zenlenmesi halinde futbolun ık& a aiSAS. ilaha vssâe» ~vm şekıe geıeceğmı Vb Töücatfefc nın daha da artacağını ileri sürmüşlerdir. Bu arada kü­melerin bölgelere göre dü­zenlenmesi halinde takımla­rın uzak deblâsmanlara yap tıkları fazla masraftan da kurtulacaği ifade edilmiştir.

Kümelerin yeniden düzen­lenmesinden sonra takımla - nn sayısı üzerinde durulmuş

tur. Bu maddede de tüm teni sılcilerin görüşü bir noktada birleşmiş ve Kıbrıs Türk Fut bol Federasyonuna bağlı ku lüblerin sayısını 36'ya çıka - Tüması önerilmiştir. Sadece ou konudaki İstemin erken ys şse&ssissç l&V- —.lâîî-jsr- zonunda uygulanması da is­

tenmiştir.Bu arada Kıbrıs Türk Fut­

bol Federasyonu dışındaki takımlârm da organize edil­mesi ve KTFF'na yarı resmi olarak bağlanmaları isten - m istir, Böylece bu takımlara‘ü w V.y.aoğabileceği söylenmiştir.

Toplantıda görüşülen son madde üzerinde en çok tartış ma yapîlan madde olmuş - tur. Toplantıya katüan tem­silciler 4 temsilcinin seçilme yine karşı çıkarak; her takı mın kendisini temsil etmesi­ni t*A«o4*ket>iiS- AcuaJb. AF. - met Sami 4 Temsilcinin se­

çilmesinin tüzüğün gerektir­diği bir husus olduğunu bu nedenle bundan kaçınıl ama - yacağını söylemiştir. Çeşitli tartışmadan sonra Ahmet Sa Tii temsilcilere bazı vaadler- de bulunmuştur. Bunun üze »tas i4daeı iki.üçüncü ve dördüncü küme -

terden de birer temsilci se­çilmiştir. Seçilen 4 kişi şun­lardır:

1 — Ziver K u trafah .2 — Hüseyin Cürcioğlu.3 — Özer Esenyel4 — Nurettin Ziya.

TopUınUiiiB NBUBâoaıan ‘temsıiciıeı 'Riirru, T tırt

Futboluna büyük katkıda bu lunan ve yıllardan beri hiz­met etmekte olan Kıbrıs T ü rk Futbol Federasyonu Başkam Ahmet Sami'ye Kıb m Türk J-vtböhınu daha iyi güniere götürm ek İçin g iriş» c«-$ı 4aaIiş«UetdA yardımct

-sreaaaaaHs, OBa&ssssâtimilt

BANA GÖRE:

TERCİH HAKKI VAR MIDIR?

Futbol Federasyonu Yetkilileri Tüzüğe göre ha­reket etmekte olduklarım belirtmektedirler. Nitekim Ftatbol Federasyonu Başkam sürekli olarak Tüzük dı­şına çıkamıyacağını söylemektedir.

Ancak son günlerde Lefkoşa’daki iki kulüp arasııv da bir futbolcuya lisans çıkarılması konusunda çıkan ihtilâfta Tüzüğe göre hareket edilmediği görüşündeyiz.

Konu özetle şu şekildddir, Bir futbolcu önce bir kulübe lisans çıkarmak için müracaat etmiş müraca­atın yapıldığı gün karar değiştirerek durumu bizzat kendisi Futbol Federasyonuna müracaat ederek bir yazı ile Lisansının söz konusu kulübe çıkarılması işle­minin durdurulmasını, istemiş; bir gün sonra da di­ğer kulübe lisans çıkarmak için müracaat etmiştir. FYıtbol Federasyonu Başkam bu futbolcuya tercih hakkı tanınacağını bildirmiştir.

Futbol Federasyonunun iç Tüzüğünde bu konuda­ki madde ise aynen şöyledir:

MADDE (51) (e) Ayni günde birden fazla kulübe kaydedilmek için resmen müracaat yapacak olan fut­bolcu ilgili tarafların temsilcileri huzurunda Federas­yon Yetkllesi tarafından görülecek ve tercih ettiğini bildireceği kulübün adana lisansı çıkacaktır. Tercih hakkım kullanmaz ise 6 ay bekleyecek. 6 ay sonra yi­ne kulübe veya iki ayrı kulübe müracaat eder ise bir sene bekleyecektir. Aksi durumlarda en evvel Fede - rasyona varan dilekçe nazarı itibara alınacaktır.

Madde aynen yukarıda verdiğimiz şekildedir. Bizim bu maddeden çıkardığımız mana bu futbolcuya tercih hakkı tanınmasının söz konusu olmadığıdır. Çünkü sözü edilen futbolcu AYNI günde lisansının çık ması için müracaat etmemiş AYRI günde müracaat etmiştir. Sözü edilen futbolcu ilk önce müracaat etti­ği Kulübe Lisansının çıkmaması için Futbol Federas­yonuna bizzat kendisi müracaat etmiş ve buna Fede­rasyon Başkan, da bizzat şahit olmuştur. Bu durum karşısında Futbol Federasyonu Yetkilileri lisansının çıkmaması için yaptığı dilekçeyi kabul ettiler mi? Lisans çıkarma işlemi durdurulduğuna göre dilekçe kabul edilmiş demektir. O zaman bu fut - bolcunun ikinci müracaatı geçerli sayılmalıdır.

Futbol Federasyonu Yetkilileri bu konuyu iyice düşünerek ve en önemlisi tüzük uyarınca karar ver • melidirler. Alınacak karar hem futbolculara, hem de Kulüp yöneticilerine ders olacak ve de futbolcuların köşe bucak saklatılmalarına engel olacak şekilde olmalıdır.

CAMİ SAP DANIŞ

TARIK

YAMAÇ

Yazıyor

Ayrılırken Talebelerime

ÖğütlerYarın Gazeteniz BOZKURTun

Spor Sayfasında

UT ’ ' * "1 *%ı. ı ; y>-ı *, •mtmm

Takım halinde şampiyon ol arak şilde ismini dördüncü ke z yazdıran Limasol Yüzme takı mı elemanları toplu halde.

Deniz Festivalinde Yüzme Yarışı YapıldıCstteki resim 50 metre kele bek yüzüşü ve 50 m etre kur - bağa yüzüşünde takımlarını temsil eden Taner'i ( solda)

ve Orhan’ı (sağda) müsabak uiaıdan sonra birarada yan sıtma l.tadır.

« ı ı a ı ı ı ı ı ı t ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı a ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı a ı ı ı ı ı ı ı ı a n i M i ı ı ı t ı a t ı a ı ı ı ı ı a ı ı ı ı ı ı ı ı a ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı i ı ı ı ı ı a ı ı i ı t a ı ı a ı ı ı t ı ı ı i B i ı i u a H i u ı u ı ı ı

Tiirk Gücü ismini AçıklamakLimasol Yüzme Ekibi Şilde istemediği Bir Antrenörle Anlaştı

-3 * lU T T S r r A F A A T .T I T N r . A l i A n t r o n n r H '«**•**«

Dördüncü kez ismini yazdıYAZI VE. RESİMLER:

ERCÎÜN AYDOGANLârnaka Deniz Festival

Yüzme Yarışmaları dün ya­pılmış, Limasol Takım halin de birinci olmuştur.

Sadece iki takımın katıldı ğı yarışmalarda alman so - ruçlar şöyledir:100 METRE DÜZ

1. Kono (Lârnaka) 1.19.3.2. İsmail (Limasol)

«lUu e na ııe ııa ııaııe ıiB iıaııaıiB iiB iiB iıa ııa ııa ııa ııa ııa ııa ııa ıiB iıa ııa ııa ııa n e ııe ııııın iia ııa ııa ıiB iıa ııa ııa ııa ııa ıiB iıa ııe

Lârnakada oynanan özel voleybol maçında

M.T.G. ÇETİNKAYA’YI 3-1 YENDİ

Dün Lârnaka Deniz Festi valinde yer alan özel voley - ool maçında Mağusa Bölge­

sinin Şampiyon adayı Mağu­sa Türk Gücü Şampi - yon adayı Çetinkaya’yı yenil­giye ulratmıştır.

Omaç Başat’m yönettiği maçın ilk iki setini (15 — 8, 13 — 7) Mağusa Türk Gücü alarak. 3 — 0 öne geçti.

Üçüncü setde toparlanan Çetinkayâ seti 15 — 7 alma­şım bildi.

Dördüncü set maçın son seti oldu. Çünkü Mağusa Türk Gücü seti 15 — 9 ala­rak maçı da 3 — 1 kazandı.

Maçtan sonra galip takı­ma ve hakemlere Festival Ko ni tesi tarafından birer ku - pa verilmiştir.

50 METRE KELEBEK1. Orhan (Liımasol) 40.17.

Taner (Lârnaka)2t)0 METRE DÜZ1, Nefil (Limasol) 3.2.27 ?' Haşan \Lârnaka>50 METRE SIRT:1 Nidai (Lârnaka) 4.2.732 Akın (Limasol)400 METRE DÜZ:1 Nefil (Limasol) 7.11.572 Haşim (Lârnaka)3. Yusuf (Lârnaka)50 METRE KURBAĞAX Taner (Lârnaka) 53.622 Orhan (Limasol)4x50 METRE (BAYRAK)1. Limasol Takımı2. Lârnaka Takımı0 ALIŞ: ~l. Hüseyin Fahri (Lârnaka)3. Mehmet Haşan (Lârnaka)3 Kemaı (Limasol)YAĞLI DİREK Hüseyin Aşik Ali.

Dokuz yıl için ortaya ko - ııan şilde şimdiye kadar Li­masol 4, Mağusa 2, Lârnaka1 defa isimlerini yazdırmış­lardır.

MUSTAFA ALTUNÇ Bir zamanların şöhretli

ekibi Magosa’nın Yeşil - Sa­rı renkli takımının geçen se 2,on küme düşme tehlikesi ile karşılaşmasından sonra bu yıla paçaları sıvamıştır.

Teknik Direktörlük yapan

Arkadaşımız Sadi H. Çelebi, önder Natık ile konuşurken

Ali Antrenörü, Dumlupınar Kulübünün istemesinden son la elinde teknik adamı kal- mıyan Türk Gücü tanınmış bir antrenörümüzle anlaşmış durumdadır. Antrenörün is­mini açıklamak istemeyen kulüp_ başkanı Dr. Derviş EıÖglu, bir de forvet elema mna ihtiyaçları olduğunu, bu nun için de bazı futbolcular­la temasa geçildiğini açıkla - mıştır İsim vermekten kaçı nan Derviş Eroğlu istedikleri elemanı buldukları ve an - 1 aştıkları takdirde kulübün ner türlü fedakânktan kaçın mıyacağmı açıklamıştır, zetemizde Dumlupınar ’ın ta

25 U RAMÜKAFAT VERDİLârnaka, Island Beach De

''Olopment sahib ve Müdürü Sayın Yusuf Taşkent, Lârna «ta Deniz Festival: yüzme ya ■ ışlannda 200 m, 400 m ve 4x50 metrede birincilik alan yüzücü Haşim Kâzım'a 25 Hra mükâfat vermiştir. Sa - vın Yusuf Taşkent'tin du davranışı gerek sporseverler 'e gerekse Lârnaka Festival Komitesince takdirle karşı­lanmıştır.

önder Natık “ 1974-1975 Yılı D.T.Bliğinin Yılı Olacaktır.

TRANSFER SÖNÜK GEÇİ YOR: içinde bulunduğumuz ay futbolda transfer ayı fa­kat Kıbns'da kulüpler bu y İ henüz beklenen hareketlilik içine giremiyorlar. Kanaati­mizce burda KTF Federasyoonü transfer yönetmeliğinin »esiri büyüktür. Bu ortamda kulüplerin transferde tek açık kapısı takas olmaktadır. Bu şekilde transfer faaliyetle­rine girişen kulüplerin bir tanesi de Küçük Kaymaklı’dır. Küçük Kaymaklı YIOS Spor’ a Ümit, Esengin ve Hüseyi n Mavili'yi verip karşılığında Orhan, Erdoğan N. Ali Güllü ve Hüseyin'i altmıştır. Hamitköy Şafak Haydarpaşasporldatı da bazı futbolcuları almak İçin Küçük Kaymaklı'lılar faaliyete geçmişlerdir. Üstteki resim YOS Spordan Küçük Kaymakh'ya transfer olan Orhan'ı Küçük Kaymaklı trans'er komitesinden Rıza Köp­rülü, HalU Yakup, Ergün Nijazi ve diğer Küçük Kaymak lılılar huzurunda transfer formasını imzalarken yansıtmaktadır. (RESİM : RAHMİ GÜRPINAR)

YAZI: SADİ H. ÇELEBİ

1974 — 1975 sezonunda Doğan Türk Birliği'ni çalış­tıracak olan Önder Natık ile sizier İçin konuştuk. Önder Natık ilk olarak futbol haya Un, özetledi:

“Futbola karşı küçük yaş lan beri büyük ilgi duyuyor­dum. 1953 vıhnda Ziya Rız­kı mn teşvikiyle DTB forma smı giydim. O yıl DTB ikinci kümene Dolunuyordu. Ara - dan 2 yıl geçtikten sonra KTFF kuruldu v» DTB, KT FF birinci lig takımları ara­sında yer aldı. Aradan bir yıl geçtikten sonra üç yıl ön ce arka arkaya DTB Şampi­yon olurken ben de takımı­nım başarısı İçin çalıştım. Futbolu DTB'den başka di­ğer birinci küme takımların •Ja da oynadım. Son olarak 1371 — 1972 sezonunda Kü­çük Kaymaklı'da antrenör - ıutbolcu olarak top peşine koştum. 1972 — 1973 sezonun da Yalova kulübüne antre - «ör olarak geldim ve fut -

kolcularla el ele vererek Ya­lova’yı birinci kümeye çı­kardık.,, v

Daha sonra önder Natık'a şu soruları sorduk ve şu cevaplan aldık:

DTB'ye antrenör oluşu - nuz size ne hissettiriyor')

"Çok sevinçliyim. Çünkü yıllarca üzerimde formasını taşıdığım takıma antrenör°<rdak f£ yor.um' İnşallah . J«4 — 1975 yılı DTB'liler yılı olacaktır.,,

— DöŞân Türk Birliği’nin ba şanlı olabilmesi için sizce en önemli faktör nedir?

“Bence her şeyden önce oııemli olan disiplindir, ikin ci önemli faktör de kondis - yöndür. Bu iki faktör bence başarının ilk iki unsurudurnnaailB1f ^ trenörlük kursla” nna katıldınız?

“Lefkoşa'da Ç ve Bolu’da B kurslanna katıldım Avrı ca 1973 yılında B r a ^ Bücbettim f “nluk kursunu takip S , u J11 da Didi nin birvorum rSUna kal,lmak ^ ti.

Sizce Kıbrıs’ta başarıl antrenörler kimlerdir?

‘Kıbns'da iyi niyetle çalı şan tüm antrenörler benci eşittir,,.

Kıbrıs futboluna yabanc antrenörler katkıda bulunairilirler mi?

‘‘Bence hayır. Çünkü Kıb rıs futbolunu yerli antrenöı jer daha iyi tanırlar ve dahi başarılı olurlar.,,

Hangi futbolculan seversiniz?

lakımı için oynayan fut «olcuları severim. Çabşan takımını seven futbolcu takı minin formasını giyer, İsin •«Önce önemli değildir.,,

. ö °n olaraîT bir diyeceği nız var mı?

“Son olarak DTB'li taraf turlardan bir ricam olacak »o yıl DTB'yi yalınız bırak masınlar. Olumlu tenkitle: yapsınlar. Gerek ıımddi ge

maneyI yardımlar ız iB ij taraftarlardan bekli >orum. Birlikten kuvvet do ça r- K*ivvetle de başarıyı «aşacağımıza inanıyorum. ,

be)emUty«SİI»»ımtk»kh