siĞir ve koyunlarda mavİ dİl vİrusu (mdv) …siĞir ve koyunlarda mavİ dİl vİrusu (mdv)...
TRANSCRIPT
SIĞIR VE KOYUNLARDA
MAVİ DİL VİRUSU (MDV)
SEROTİP-8’İN
OLUŞTURDUĞU
ENFEKSİYONLAR
İzmir Gıda,Tarım ve Hayvancılık
İl Müdürlüğü
Dr. Ali OCAK
Tanımı Mavi Dil Hastalığı (Bluetongue), (Fievre
Cataral Ovin)
Koyun, Sığır, Keçi, Deve ve yabani
Ruminantlarda görülen,
Bulaşıcı Olmayan,
Subacut (subklinik) form veya akut form
şeklinde seyreden,
Havalar ısındığı zaman, Kan emici Culicoides
familyasından sivrisinekler tarafından taşınan
ve bulaştırılan
VİRAL enfeksiyöz bir hastalıktır.
Mavidil virusu bugüne kadar insanda izole edilmemiş olup zoonoz bir hastalık değildir.
Hasta hayvanların et, süt ve ürünleri insanlar için bir risk oluşturmaz.
35. Güney Paralel ve 44. Kuzey Paralel arasında görülmektedir.
Hastalık 2006 yılında Belçika’da başlamış Fransa, Hollanda, Almanya ve Doğu Avrupa ülkelerine yayılmıştır.
03.04.2009 tarihinde Yunanistan’da Midilli adasında Serotip 8 çıkmıştır.
İnfeksiyöz Ajanın Karekteristik
Özellikleri Reoviridae Familyasından
Orbiviruslardandır.
Virus RNA sı duble ipliklidir
Virulansına göre değişen 24 serotipi tespit
edilmiştir.
Avrupa Serotipleri: 1, 2, 4, 5, 8, 9, 16
Yüksek Dayanıklılığı vardır, Asit pH’ya
duyarlıdır.
HASTALIĞIN DÜNYA’DA VE
AVRUPA ÜLKELERİNDE YAYILIŞI
2006 yılına kadar Mavidil hastalığı
görülmediğinden Avrupalı meslektaşlarımız
bu hastalıkla pek ilgilenmemişlerdir.
Ekzotik bir hastalık olarak nitelendirilmiştir.
Avrupada Hastalığın Yayılışı
Avrupa’da Surveyans bölgeleri
Almanya’da
Hastalığın Yayılışı
> 19‘000 vaka
2007 Ağustos-Kasım
Haftalık Ritim
Cas BTV-8
Mai – octobre 2008
FR: 21'614 cas
DE: 2‘209 cas
CH: 27 cas
Vektörün Biyolojisi
Ceratopogonides familyasından Culicoides
spp.Sivrisinekleridir.
Çift Kanat uzunlunğu 1.5 ila 2.5 mm
boyutundadırlar.
Alacakaralıkta ve gece boyunca aktiftirler. Gün
batımından 1 saat önceki dönem ile gün
doğmadan 1 saat sonraki dönem arasında çok
aktiftirler.
Aktiviteleri hava sıcaklığına bağlıdır, <12 °C de
aktiviteleri azalır.
24 °C maksimal aktivite vardır (Kan emmek için ideal bir
sıcaklık)
15-18 °C uçuşları durur.
15 °C üremeleri durur.
13 °C sıcaklıkta 10 gün yaşayabilir.
Kısa dönem -1.5 °C dirençlidir.(Kısa dönem ani hava
soğuması)
Çift kanatlı olgun sineklerin yaşam süresi 10
gün, sıcaklığa ve neme bağlı 1 aya kadar
uzayabilir.
Hayvanların kanını emerek beslenir.
Erkek ve dişileri kan emmektedir.
Kapalı yerlerde nadiren bulunur.
Kapalı havalarda, gölge yerlerde kendilerini
gösterirler.
Yaşam siklusları 10 ila 20 gündür (yumurta, 4
tane larva, nimph ve olgun dönemleri)
Hayvanlarla birlikte meralara taşınırlar.
Sıcak mevsimlerin sonunda kapalı yerlere
yerleşirler.
Uzun süre uçmaya yetenekli değillerdir. Buna
rağmen rüzgarla 200 km uzağa
taşınabilirler.
Sıcak ve nemli bölgelerde uzun ömürlü
olurlar.
Culicoideslerin Siklusu
10-20 Gün
Yumurta
Larva I
Larva II
Larva III
Larva IV
Nymphe
Culicoides sivri sineklerin üremesi için neme
ihtiyacı vardır.
Olgunlar; çamur alanlar, çürümüş ağaçlar,
ıslak gübrelik ve fosseptikler, organik atık
içeren alanlara (silo ve silaj akıntıları)
yumurtlarlar.
Buralarda larvalar gelişir (10-20 gün), kabuk
çatlatıp, nimph’den olgun sinekler gelişir.
Larvalar nemli, sulu, çamurlu yerlerde
barınmaktadır.
Özellikle organik maddelerin çok olduğu
gübre suyu, silaj akıntıları, fosseptik alanlar,
su birikintilerinde bulunur.
Larva mücadelesinde yer seçimi konusunda
bu durum göz önüne alınmalıdır.
Mavi Dil Virusunu taşıyan gruplar
C.obsoletus (Ova), C. Pulicaris (Dağ)
Dişi C. Obseletus sineği
İnsan derisi üzerinde C.Obselutus
Dişi C. Pulicaris sineği
Clucoidesler ve Deniz SeviyesiYüksekliği
Deniz seviyesi yük.
364 metre
Deniz seviyesi yük.
2126 mètres
119.000 sivrisinek
%98’i grup Obsoletus
2.000 sivrisinek
% 95 groupe Pulicaris
MDV
İsviçre’de 1500 metre yükseklikte mavi dil
hastalığının görülmediği bildirilmiştir.
BULAŞMA
Sivrisinek hasta hayvanın kanını emerek virusu
alır.
Virus sivrisineğin vucudunda >10°C çoğalır
Sineğin Tükrük bezlerine geçer.
Virus taşıyan sineğin sağlam hayvandan kan
emmesi sonucu bulasma kesindir.
Virus sineğin larval formunda canlı kalmadığı
bildirilmiştir.
Viremi Dönemi 40 ila 80 gün
Hayvandan hayvana direk bulaşma
oluşmamaktadır
Virus sinekte ömür boyu kalmaktadır.
Hastalığı 1-3 mm uzunluğuna gelmiş olgunlar
bulaştırmaktadır.
İatrojen bulaşma oluşabilmektedir:Aşılama sırasında aynı iğne ucu ile sürünün aşılanması vs.
Hastalığa bütün ruminantlar duyarlıdır.
Koyunlarda;koyun ırkına ve virus serotipine göre semptomlar değişmektedir.
Sığırlar, MDV serotip-8 enfeksiyonunda semptomlar görülürken; diğer serotipleri taşıyan sığırlarda semptom tespit edilememektedir.
Keçi ve yabani ruminantlar sıklıkla infekte olurken, hastalık asemptomatik seyretmektedir.
Unutulmamalıdır ki bu hayvanlar büyük bir virus rezervuarıdırlar.
Kış dönemi kaybolan hastalık, gelecek
Yaz dönemi nasıl ortaya çıkar?
Sivrisinekler soğuk kanlı hayvanlar olup, dış ortam sıcaklığından etkilenir.
Olgun sinekler havalar soğuyunca yağlanır ve minimum aktivitede kış uykusuna yatarlar.
Uzmanlar sivrisineğin larva ve yumurtalarının kış sezonunda İnaktif olarak yaşayabileceğini bildirmektedirler.
Virusün kışı konakçıda veya ara konakçıda geçirmesi gerekiyor. Zira virus dış ortamda çevre şartlarında inaktive olmaktadır.
İyileşen hayvanlarda immunite geliştiği ve virusun vücuttan elimine edildiği bildirilmektedir.
Virüsün kış dönemini olgun sinekte ya da sineğin larva
ve yumurtalarında geçirdiği bildirilmiştir.
Bu olaya kışlaklama (OVERWINTERING)
denilmektedir. (OVF-Suisse, 2009)
Overwintering nedeni ile gelecek bahar dönemi aktif
hale gelen Culicoidesler hastalık siklusunu devam
ettirmektedir.
Tek bir sinekten 6. jenerasyonda 65 milyar adet
sivrisinek meydana geldiği bildirilmiştir.
Bu konuda araştırmalar devam etmektedir.
Sivrisinek mücadelesinde bu konu göz önüne
alınmalı, sivrisineklerin kışı nerede geçirebileceği
araştırılmalıdır.
TRANSPLASANTER BULAŞMA Belçika’da (Office vétérinaire fédéral, Aralık-2008) yapılan
bir araştırmaya göre:
45 Seropositif Koyun (PCR negatif): Tüm kuzular PCR
negatif ve seronegatif,
68 sığır seropositif (PCR positif): 28 fötüs PCR positif,
109 seropositif sığırın buzağılarında malformasyonlar: 11
buzağı seropositif ve PCR positif,
82 sığır seropositif (PCR negatif): 6 buzağı PCR positif (3
seronegatif)
4 seropositif sığırın buzağıları (PCR positif): Bütün
buzağılar PCR negatif olarak tespit edildiğinden;
TRANSPLASANTER BULAŞMA oluşabileceği
anlaşılmaktadır.
SEMPTOMLAR
Hastalık genel olarak koyunlarda görülür.
Sığır ve doğal hayattaki ruminantlarda daha
az sıklıkla görülür.
Akut olaylarda ilk semptom, enfeksiyonu
takiben 4-20. günlerde ortaya çıkar.
Keçilerde latent seyreder ve semptom
görülmez.
Sığırda belli bir zaman içerisinde iyileşmeler
olduğu bildirilmiştir.
KOYUNLARDA SEMPTOMLAR
Yüksek ateş,
İştahsızlık, sürüden izole olmak,
Ağız mukozasında hiperemie, şişlik,
Artan salivasyon,
Dilde az şekilde şişlik, dışarıya sarkma ve mavi (syanotik) hale dönüşme,
Tırnakların korana bölgesinde kızarıklık ve ağrı,Topallık
Abortus
Merinos gibi ırklarda % 30 mortalite,
Hastalığın yavaş seyrettiği durumlarda;
hastalık yeniden şiddetli bir hal almaz,
İnfekte olduğu virus tipine karşı
immunizasyon gelişir.
Akut olaylarda deri altı ve kas dokusunda
ödemler vardır.
Şiddetli olaylarda akciğer konjesyonu ve
ödemler; aspirasyon puneumonisi görülür.
Pulmoner arter ve aort duvarlarında; kalpte
subendokardial veya supepikardial
kanamalar görülür. Ölüm sıklıkla bu şekilde
şekillenir (Yazıcıoğlu-2008).
Koyunlarda gebeliğin ilk dönemi (1ve 2. aylar)
duyarlı kuzularda hidranensafali, porensafali
ve retinal bozukluklar şeklinde ortaya çıkar.
Semptom Sıklığı
Ateş………………………...% 58.9
Salivasyon…………….......% 43.2
Burun ödemi……………….% 41.2
Apathie……………………..% 37.2
İştah kaybı…………………% 36.9
Topallık…………………….% 29.9
Ağız mukozasında yangı...% 29.6
Halsizlik, düşkünlük………% 23.1
Dilde mavilik ve şişme…...% 19.5
Tırnaklarda yangı ………..% 17.5
Burun Ödemi
Mukozalarda Yangı
Dilde mavileşme ve ödem
Sığırlarda önemli semptomlar Sığırlar değişik tipte MDV ile enfekte olur. Tip-8
sığırlarda ağır seyrederken, diğer tipler de subklinik seyreder.
Tip-8 enfeksiyonu şap hastalığının septomlarına çok benzemektedir.
Sığırlarda yüksek ateş,
Meme derisinde, göz kapağı, ağız ve genital mukozalarda yangılar,
Dil ve ağız bölgelerinde, mukozalarda erezyon, mukozaların yerinden kalkması,
Tırnaklarda corana üzerinde vesiküllerin varlığı,hiperemi, şişkinlik, topallık,
Sığırlarda belli bir zaman içerisinde iyileşmeler olduğu bildirilmektedir.
Sığırlar için hastalık çok önemlidir.
Hastalık için bir virus rezarvuarıdırlar.
Semptom göstermeden hastalık sığırlarda
seyrederken sivrisisinekler için bir virus deposudur.
Göktürk ve ark 1980 yılında Aydın ilinde yaptıkları
çalışmada Sığırlarda Tip-4 virusunu tespit etmişler,
doğan buzağılarda hydroencephalie, exremitelerde
deformasyon; abortuslar tespit etmişlerdir.
İnfertilite nedeni olarak görülmektedir.
• Belçika ve Hollanda’da MDV-8 mihraklarında (2006)
• Morbidite 6,8% (0 à 100%), mortalite 0,3% (0 à 30%)
Semptom Görülme sıklığı
Burun ucunda hyperemie, erozyonlar ve yarada kabuklaşmalar 44.1%
Salivation 34.4%
Temperatür 33.3%
Konjiktivitis 27.5%
Dysphagie (Yutma Güçlüğü) 21.9%
Burun Akıntısı 21.7%
Apathie (Duyarsız, gevşek, uyarılara cevap yok) 21.5%
Memelerde hyperemie, erozyonlar ve yaralarda kabuklaşmalar 19.2%
Topallık 19.2%
Tırnakta, coranada yangı 19.0%
Sığırda erozyonlar ve salivasyon
Sığırda konjiktivitis, burun akıntısı
Sığırda memede erezyon ve topallık
Prenatal buzağı enfeksiyonlarında hidran
ensefali ve artrogriposis en sık görülenidir.
Hastalıktan ölen buzağıda Artritis ve Kalpte
Lezyonlar
Locomotor davranış probleblemleri olan 4 Haftalık buzağı beyninde MDV bulgusu (Wouda ve
ark. 2008) Beyin ve hemisferler sıvı dolu bir kese içinde.
Hastalığın İşletmede görüntüsü (Hastalık çıkan işletme sahipleriyle yapılan anket ve sık görülen
semptomlar (Peter Heimberg, Ref.34 TGD NRW)
İşletmede görülen semptomlar ve görülme sıklığı
1. Süt hücrelerinde problem (Sütte kalitesinin düşmesi) 86.4%
2. Topallık 77.6%
3. İştah Kaybı 73.7%
4. Ağız mukozasında erozyonlar 72.3%
5. Fertilite Problemleri 68.7%
6. Kilo kaybı 66.7%
7. Ateş 54.0%
8. Abort 51.7%
9. Memede lezyonlar 51.7%
10. Süt Üretiminde düşme 40.6%
11. Dilde şişme ve mavilik 16.8%
KOYUNLARDA
AYIRICI TANI
Ectima Contagiosa
Tırnaklarda corana bölgesinde bulunan
lezyonlar Mavi Dilde bulunan lezyonlara
benzemez.
NECROBACILLOSE
FUSOBACTERIUM NECROPHORUM
• Ağızda derin ülserler,
• Ağızda hoş olmayan koku mevcuttur.
• Siyahlaşmış ve purulent lezyonlar söz
konusudur.
PİETEN
Çene altı başta ödem yapan
hastalıklar
• Paratuberculose,
• Fasciolose,
• Strongyloses
• Gazlı Gangren (Clostridium novyi, Cl. septicum, Cl.
perfringens, Cl. chauvoei et Cl. Sordelli)
Ağız içerisinde hemorragie yapan
hastalıklar
• Vegatal İntoksikasyonlar (Ferula communis,
Anthoxanthum odoratum, Melilotus officinalis, Mercuralis
annua)
• Streptococus enfeksiyonları
(Streptococcie)
• Epidermolysis (Yeni doğanlarda görülür.
Ağız içinde ve corana bölgesinde ülser ve
vesiküller görülür, ölüm ile son bulur.)
• PHOTOSENSIBILISATION (Photodinamik
pigmentlerin kanda oluşmasıyla oluşur. Başta ödem, deride
dermatititis, ülserler vardır. Ağız mukozasında lezyonlar
görülmezken hayvanlarda ateş görülmez. Gıdaya bağlı görülür. İlgili
pigment maddeleri karecigerde toplanır.)
ŞAP (APHTOVIRUS)
• Dilde ve gingiva dokusu üzerinde küçük
çaplı ülserler.
• Tırnak korana bölgesinde ve tırnağın
üzerinde ülserler görülür.
KOYUN VEBASI
(MORBILLIVIRUS)
• Ağızda ülser, mucozalarda yangı,
• Gastro-enteritis ve ishal,
• 1 hafta içinde yüksek ölümler olur,
• Sadece koyun ve keçide görülür.
KOYUN VE KEÇİ ÇİÇEK HASTALIĞI
(Poxvirus)
Epzootic Hemorragic Disease (EHD)
• Etkeni Reoviridae familyasının Orbiviruslar olup MDV ile akrabadır.Hastalık ABD, Güney Afrika, Avustralya’da ilk defa geyiklerde görülmüş olup daha sonra evcil ruminantlarda tespit edilmiştir.
• Kuzey Amerika’da EHDV-1 ve EHDV-2 serotiplerinde endemiler görülmüştür.
• Hastalığın ara konakçısı Culicoideslerdir (C.variipennis).
• Hastalık akut ve kronik formda seyretmektedir.
• Semptomlar: Yüksek ateş, anorexia, solunum güçlüğü; başta, boyunda ve dilde ödem, konjiktivalarda hyperemie, salivasyon, burun akıntısı, dilde ve ağız bölgesinde ülser ve erozyonlar görülür.
• Akut olaylarda mortalitesi yüksektir.Deride, gastro intestinal kanalda hemorrajiler görülür.
• Klinik olarak Mavidil hastalığından ayırt etmek güçtür.
• 2008 yılında Dikili ilçesinde çıkmıştır.Etken
Bornova Veteriner Kontrol Araştırma Enstitüsü
ve İngiltere’de bulunan Referans Laboratuvarı
tarafından konfirme edilmiştir.
• Hastalık akut formda mortalitesi yüksek olurken,
kronik formu haftalarca sürmektedir.
• Sığırlarda ateş, laminitis, oral erozyonlar
dolayısıyla anorexie ve yutma güçlüğü
oluşturduğu bildirilmiştir.
SIĞIRLARDA AYIRICI TANI
• Papullose Stomatit
• Coryza Gangrenosa Bovum
• Mukozal Desease (BV-MD)
• Şap
• Sığır Vebası
• IBR
TEDAVİ ve KORUYUCU
ÖNLEMLER • MDV Serotip-8’e karşı güncel olarak bir tedavi
yoktur.
• Sivrisineklere karşı komple yok edici bir mücadele yapılamamaktadır.
• Buna rağmen evcil hayvanların sivrisinekler tarafından sokulmasının sayısı azaltılabilinir.
• Güneş batmadan bir saat önceki dönemle güneş doğumundan 1 saat sonrası dönem arasında hayvanlar otlaklara çıkartılmaması
• Hayvan konaklama yerlerinin korunması; ıslak ve bataklık yerlerinin, silo akıntılarının, durgun suların bulunduğu yerlerin kurutulması
• Tedavide Pyretthrinoide gurubu insektisit ilaçlar kullanılmaktadır.
• Avrupa ülkelerinde çevre sağlığı açısından bu grup ilaçların kullanımına izin verilmektedir.
• Bu grup ilaçlar hayvanlarda ve hayvansal ürünlerde birikmeye elverişli değildir.
• Hayvanlar için toksik etkili değildir.
• Sığır ve koyunlara Pour on, pulverisation ve vaporisation şeklinde uygulama yapılmaktadır.
• Avrupa ülkelerinde pour-on ilaçlar uygulanmaktadır. Bu uygulamada kullanılan ilaçlar çevreye zarar vermiyor ve et ve sütte bekleme süresi 0 gündür.
• Bu ilaçlar havalar yağışlı olduğunda uygulanmamalıdır.
• Avrupa ülkelerinde hastalık çıkan bölgelerde
hayvan nakillerinde desenfeksiyon yanında
desinsektasyon yapılması zorunlu hale
getirilmiştir.
• Ahır ve ağıllar desinsektasyon yapılmalıdır.
• Bu uygulamalar kene mücadelesinde de faydalı
olacaktır.
• Işık culicoidesler için çekicidir.Ahır ve ağılların
gece aydınlatılmaması gerekir.
Ectotrine pour on
(Sypermetrine&Veto
quinol)
Acadrex 60
(Arkofly,fenvalerate&N
ovartis)
Bayofly pour on
Cyfluthrine&Bayer
)
Koruyuculığu 7 hafta
boyunca
Koruyuculığu 3 hafta
boyunca
Koruyuculığu 6 hafta
boyunca
Sığır:10 ml 100ml ilaç+6 lt su= 30
olgun sığır
100 kg’dan büyük
sığırlar 10 ml ilaç
Ette ve sütte bekleme
süresi 0
Ette ve sütte bekleme
süresi 0
Ette ve sütte bekleme
süresi 0
Versatrine pour on
(Deltametrine&
Schering-Plough)
Butox 7,5 pour on
(intervet)
Butox 50 p. Mille
(İntervet)
Koruyuculığu 4 hafta
boyunca
Koruyuculığu 8 hafta
boyunca
Koruyuculığu 6 hafta
boyunca
Sığır:10 ml
Koyun:5 ml
10 ml/100 kg; max 30 ml
hayvan başı
Pulverizasyon, banyo
50 ml/100 lt su
Ette ve sütte bekleme
süresi 0
Ette ve sütte bekleme
süresi 0
Ette ve sütte bekleme
süresi 0
Pyrethrinoide bazlı, ahır ve ağıllar için
kullanılan insektisitler (CE-VET)
Socatrine 450 ml
(Deltametrine&Schering-Plough)
600 metrekare alan
Stomoxine 250 gr
(Permetrine&Schering-Plough)
1000 metrekare alan
Lurectron 400 gr (Granül)
(Methomyl&Hektaş)
180 metrekare
Mouxine 25 gr
Neodr
100 metrekare
Mefisto 11 0,61/100 metrekare alan
• Ülkemizde ilaçlar Tarım Bakanlığı yanında
Sağlık Bakanlığından Ruhsatlı Çevre
Sağlığı İlaçları da kullanılmaktadır.
• İNSEKTİSİTLER:Aqua K-Otrine, K-Obiol
EC 25, K-Otrine EC 5’5, Solfac EC 050;
Solfac EW 050, Resline Super,
Kulcyperine EC, Kulmetrin Ec, Delta-H EC
• LARVASİTLER: Starycide SC 480, Oscar
100 EC, Delphin 20 Sc (Diflubenzuron
200gr/lt), Entomos 500 EC, Kultex 200 EC
(DORA), Perforte 65 EC,
Ergin Mücadelesi
(İnsektisitler)
KİMYASAL MÜCADELE
Larva Mücadelesi
(Larvasitler)
Larva Kontrolünün Avantajları
• Larvalara karşı; etkili ve geniş kontrol
• Uygulamaların etkisini kontrol edebilme imkanı
• Mümkün olan minumum alana müdahale
• Düşük konsantrasyonlu ilaçların kullanılabilmesi
• Seçici ve emniyetli ilaçların kullanılabilmesi
Otomobil lastikleri Süs havuzları Yüzme Havuzları Kalorifer kazanları
su varilleri Çeşitli kaplar Kanaletler Küçük Göletler
Üreme Alanları
Üreme Alanları
Kanalizasyon Sistemi ve logarlar Kısmi bağlantılar, kaçak bağlantılar, yağmur suları, çeşitli sebeplerle tıkanıklıklar
Falezler Fırtına, Dalga hareketleri ve yağmur sonucu falezler arasında irili ufaklı küçük su birikintileri (Tuz oranı yüksek)
Üreme Alanları
KANALET ve GÖLETLER
Üreme Alanları FOSEPTİKLER
Üreme Alanları
ÇUKURLAR
Üreme Alanları
BATAKLIKLAR
Üreme Alanları ÇELTİK TARLALARI
Sivrisinek Tuzakları
AŞILAMA
• Mavidil enfeksiyonuna maruz kalan ya da zayıflatılmış mavidil aşısı uygulanan koyun ve ineklerden doğan kuzu ve buzağılarda SSS anomalileri ve Retinal bozukluklar tespit edilmiştir (Yazıcıoğlu-2008).
• Canlı attanüye virus aşıları teratojenik etkili olup gebe koyunlarda fötal ölüm ve anamolilere sebeb olur.
• Ayrıca konakcı ve arakonakçıda aşı suşunun replikasyonu sonucu virusun eski virulansının kazanmasına yol açtığı bildirilmektedir (Yazıcıoğlu 2008).
AVRUPA’DA AŞILAMA KAMPANYASI
2006 yılında Fransa’da inaktif aşılar
geliştirilmiş olup güncel olarak
kullanılmaktadır.
Avrupa Birliği ülkelerinde 2008 yılında 200
Milyon ruminant aşılanmıştır.
Hayvanların 1 yıl aşılanması ile hastalık
epizootisinin birkaç yıl eradike edilmesi için
yeterlidir.
Hedef: Ruminantların % 80’ni aşılamak
• Aşılamalar bir çok Avrupa ülkesinde
zorunlu,
• Fransa ve İngilterede isteğe bağlı,
• Her yıl 200 milyondan fazla hayvan
aşılanacak,
• 2009 yılı aşılama kampanyası 1 Şubat-30
Mayıs tarihleri arasında yapılacak,
• Sığır ve koyunlar hastalığa karşı her yıl
aşılanmalıdır.
• Tek bir aşı; birkaç yıl hastalığın
eradikasyonunda etkilidir.
Aşılamalarda Sekonder Etkiler 1
(Başlangıç Çalışması)
• 200’den fazla sığır,
• Yaklaşık 300 koyun (Gebe koyun, kuzu, koç))
• Yaklaşık 40 keçi
• 3 aşı uygulanmış
• Aşı bütün sığır ve koyunlarda 1 yıldan fazla tam olarak korumuştur.
• Keçi ve oğlaklarda aşının koruyuculuğu hayvanların yarısında gerçekleşmiştir.
• Aşının enjeksiyon yerinde hafif ödem oluşturması dışında sekonder etkisi tespit edilememiştir.
• Bir koyundan strese bağlı ikiz yavru atışı görülmüştür.
Aşılamalarda Sekonder Etkiler 2 • Yaklaşık 2 milyon hayvan aşılanmış,
• Normalde ayda 1000 ile 2000 abort görülüyor (% 0.1)
• 187 sekonder etki veteriner teşkilatına ihbar edilmiş,
Bu rakamın 115 tanesi yavru atımı,
• Yavru atımı sıklıkla aşılamalardan sonraki haftalarda
müşaade edilmiş,
Aşıya bağlı olan ihbar 2 ihbar
Aşıya bağlı olma ihtimali olan
ihbar
87 ihbar
Aşıya bağlı olmayan ihbar 37 ihbar
Yeterince bilgi yok 61 ihbar
PİYASADA BULUNAN AŞILAR Aşı Adı Bovilis® BTV8 Zulvac®8 Bovis BTVPUR
AlSapTM8
Firma Adı Intervet Fort Dodge Merial
Kullanılan
Türler
Sığır, koyun,
keçi
Sığır Sığır, koyun,
keçi
Uygulama 1 ml s.c. 2 ml i.m. 1 ml s.c.
Sığırda 2.
aşılama
21 gün sonra 21 gün sonra 28 gün sonra
Yaş minimum 3 ay 2.5 ay 2.5 - 3 ay
Bağışıklık min. 12 ay min. 6 ay min. 12 ay
Ambalaj Şekli 50 ml PET Şişe 100 ml cam
şişede
100 ml cam
şişe
• Aşılama tüm ruminantlara yapılmalıdır.
• Hastalığı atlatanlara da aşı yapılabilir.
• İşletmede bulunan tüm hayvanların aşılanması tavsiye ediliyor.
• Aşılar ölü virüs içeren inaktif aşılardır.
• İnaktif aşılar gebelerde güvenle kullanılırken, komplikasyonlar görülmemektedir.
• Sığır ve koyunlara 1 ay ara ile 2 aşı enjeksiyonu ile başlanıyor.
• İmmunite 2. enjeksiyondan sonraki 28. günde tam olarak oluştuğu tespit edilmiştir.
• Yıllık tek doz rapellerle aşılama devam ettirilmelidir (FRGDS-2008).
• Aşılama Koyunlarda Mart ayı sonları ile Nisan ayı başlarında yapılırken, Sığırlarda Nisan sonu ile Mayıs başı arasında yapılmaktadır.
Sütçü İşletmede etkileri (Kaynak: Landwirtschaftskammer, Nordrhein-Westfalen)
Ekonomik Kayıp
(Gerçekleştirilmiş Hesaplama)
Bir İşletmeden Örneklenmiştir
2006’da , semptom göstermeyen sığırlardan oluşan nöbetçi işletme örnek
olarak alınıyor
20 tesadüfi örnekleme ile alınan sığıra 2007 yılının Şubat ayından Haziran
ayına kadar her ay örnekleme olarak bakılıyor
Haziran sonunda bütün örnekler negatif
3 hafta sora (20 ağustos); sürünün % 80’ni görünür şekilde enfekte olduğu
tespit ediliyor,
Eylül ayından Aralık ayına: 30 hayvanda abortus, süt üretiminde % 15
düşüş tespit ediliyor.
RAKAMLARLA EKONOMİK KAYIP
HESABI
EKONOMİK KAYIP
2007 yılında Süt Üretiminde Düşüş
1 günlük kayıp 400 kg süt x 100 gün, yaklaşık 40 cent/kg 16.000,00 Euro
2008 yılında Süt Üretiminde Düşüş
1 günlük kayıp 700 kg süt x 100 jours, yaklaşık 35 cent/kg 24.500,00 Euro
Veteriner Masrafları, İnsektisit vs. 4.000,00 Euro
Dana satışlarından kayıp
15 x 1.500,00 Euro 22.500,00 Euro
TOPLAM KAYIP 67.000,00 Euro
(Hastalık olmamış olsaydı: 2007 yılında işletmede 2600 kg/gün süt, 2008 yılında 4600
kg/gün üretimi olması gerekirdi)
KAYNAKLAR
• http://www.afsca.be/santeanimale/fievrecatarrhale/_documents/EFSA_BT_sympt.pdf
• http://ec.europa.eu/food/animal/diseases/controlmeasures/bt_restrictedzones.pdf
• http://agriculture.gouv.fr/IMG/pdf/vademecum2.pdf
• http://agriculture.gouv.fr/IMG/pdf/vademecum1.pdf
• http://agriculture.gouv.fr/IMG/pdf/epidemiologie.pdf
Bilgi Paylaşıldıkça Çoğalır.
TEŞEKKÜRLER