sap forum dergisi sayı 4

48
SAYI 4 / 2012 REKABETTE YENİ FIRSAT: MOBİLİTE SAP TEKNOLOJİ ÇÖZÜMLERİ İLE DAHA VERİMLİ VE YENİLİKÇİ KURUMLAR BAŞARI ÖYKÜSÜ: ŞİŞECAM'DA İNSAN KAYNAKLARI SÜREÇLERİ AKBANK GENEL MÜDÜR YARDIMCISI TURGUT GÜNEY: KURUMDA BÜTÜNSEL VİZYON GEREKLİ

Upload: konak-medya-icerik-ajansi

Post on 30-Mar-2016

264 views

Category:

Documents


0 download

DESCRIPTION

Konak Medya

TRANSCRIPT

Page 1: SAP Forum Dergisi Sayı 4

SAYI 4 / 2012

REKABETTE YENİ FIRSAT:

MOBİLİTE

SAP TEKNOLOJİ ÇÖZÜMLERİ İLEDAHA VERİMLİ VE YENİLİKÇİ

KURUMLAR

BAŞARI ÖYKÜSÜ:ŞİŞECAM'DA

İNSAN KAYNAKLARI SÜREÇLERİ

AKBANK GENEL MÜDÜR YARDIMCISITURGUT GÜNEY: KURUMDA

BÜTÜNSEL VİZYON GEREKLİ

Page 2: SAP Forum Dergisi Sayı 4
Page 3: SAP Forum Dergisi Sayı 4

1

Zirvede kalmak için hızlı olmak gerekiyor. Başta kurumsal iş uygulamaları olmak üzere, pek çok alanda kurumların öncelikli ihtiyacı daha “hızlı” olmak, verilere daha “hızlı” ulaşmak, daha “hızlı” karar vermek, projeleri daha “hızlı” tamamlamak… SAP olarak sunduğumuz veritabanı ve teknoloji portföyü, devrim niteliği taşıyan SAP HANA platformunun da gücünü arkasına alarak veri depolama ve analiz işlemlerini yüzlerce kat hızlandırıyor. İşlenen bu verinin raporlaması ve hareket halindeyken görüntülenmesi ise masaüstü bilgisayarlarda kullanılan uygulamaların mobil cihazlara mükemmel biçimde adaptasyonuyla mümkün oluyor.

Mobilite trendindeki öncülüğümüzle Sybase gibi stratejik alımlar gerçekleştirirken, ürün portföyümüzü de sayıları her geçen gün artan “iş tabletlerine” ve “iş telefonlarına” başarılı biçimde taşıyoruz. SAP Store platformuyla uyumlu mobil uygulama ağımızı daha da genişleterek müşterilerimizin doğru mobil stratejileri oluşturabilmesine rehberlik ediyoruz. Gerçekçi verilere dayanan rapor ve analizleri hareket halindeyken mobil cihazlarından görüntüleme olanağına kavuşan karar alma mekanizmaları, çok daha hızlı ve gerçekçi adımlar atabiliyor. Bu da kurumların rekabette farklılaşarak kârlılıklarını artırmaları için önemli bir fırsat sunuyor.

Başarıya ulaşmanın anahtarı olan hız, altyapı çalışmalarında ve proje süreçlerinde de büyük önem taşıyor. SAP olarak bu yaklaşımla geliştirdiğimiz Hızlı Kurulum Çözümleri (RDS – Rapid Deployment Solutions), kurumların iş ihtiyaçlarına en hızlı çözümleri sunuyor. Basit ve ölçeklenebilir yapısıyla SAP RDS, işletmelerin çok daha kısa sürede daha iyi işler hale gelmesini sağlıyor. Ön ayarları yapılmış yazılım ve içeriklerden oluşan çözümlerin

müşterimize kurulumu sadece birkaç hafta sürüyor. Üstelik bu kurulum, ölçeklenebilir özelliği sayesinde gelecekte yapılacak genişlemeler için de güçlü bir temel niteliği taşıyor. Müşterilerimiz, sonrasında SAP olarak bizim ve geniş iş ortağı ekosistemimizin farklı kurulum, barındırma ve finansman seçeneklerinden dilediklerini tercih etme imkanına sahip oluyor.

İş ortaklarımızla kurduğumuz güçlü ilişkiler, SAP Secure Success inisiyatifini de bir adım öteye, daha “hızlı” bir geleceğe taşıyor. 2013 yılı itibarıyla Türkiye’deki ekosistemin de dahil olacağı SAP Secure Success ile müşterilerimizin toplam uygulama maliyetini ve değere ulaşma süresini azaltırken, marka değerini artırma çalışmalarını ve inovasyon projelerini iş ortaklarımızla birlikte gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. SAP Secure Success süreciyle birlikte, Satış ve Danışmanlık Hizmetleri arasında fikir ve eylem birliği sağlıyoruz. Öngörülen belirli kriterler çerçevesinde projeler ve fırsatları değerlendirerek, uygun şekilde dahil olabileceğimiz fırsatlarda iş ortaklarımızı yönlendirmeyi ve böylelikle sinerji oluşturmayı planlıyoruz. Bu sayede, SAP Türkiye’nin pazarı yönlendirici rolü inovasyon kanalıyla devam ederken, yeni nesil hizmetler konusunda da sektöre örnek olmayı sürdüreceğiz.

Hızlı olan kazanır!

Zeynep KeskinSAP Türkiye Genel Müdürü

........................................................................................................................................................................... ÖNSÖZ

Page 4: SAP Forum Dergisi Sayı 4

2

İÇİNDEKİLER .......................................................................................................................................................................................

Konak Medya adına İmtiyaz Sahibi: Cem Tecimen Genel Yayın Yönetmeni (Sorumlu): Aylin Tarhan Kuru ([email protected]) Yazı İşleri: Ayşe Başçı, Halil İbrahim İzgi, Melih Çelik, Erhan Kahraman, Demet Şeker Görsel Yönetmen: Kadir Kaymakçı Fotoğraf: Doğu Kendigelen Katkıda Bulunanlar: Erdem Aksakal, Ekin Erim, Cansu Cığa, Rengin Köşkli, Merve Soner, Ahmet Engin Tekin, Aslı DikenelliReklam Sorumlusu: Burçin Yıkılmaz ([email protected]) Yapım-Yönetim ve Reklam Satış: Konak Medya - Selahattin Pınar Cad. Cemal Sahir Sok. Polat İş Merkezi No: 29 Kat: 4-5 D: 45 Mecidiyeköy/İstanbul İletişim: 0212 216 97 00 www.konakmedya.com, Scala Basım Yayım - Yeşilce Mah. Girne Cad. Dalgıç Sok. No: 3 4. Levent/İstanbul FORUM dergisi, SAP Türkiye ile yapılan sözleşme gereği Konak Medya tarafından T.C. yasalarına uygun olarak kurumsal bir yayın olarak yayımlanmaktadır. FORUM dergisinde yer alan görüşler sadece yazarlarına aittir. FORUM dergisinde yayınlanan yazı, fotoğraf ve konuların tüm hakları Konak Medya’ya aittir. Kaynak gösterilmeksizin ve izinsiz alıntı yapılamaz. SAP logosu sözleşme gereği, SAP Türkiye’nin izniyle kullanılmaktadır.

KAPAK KONUSU: MOBİLİTE06 / ZAMANDAN, MEKANDAN, CİHAZDAN

BAĞIMSIZLIK. REKABETTE YENİ FIRSAT: MOBİLİTE08 / SAP'NİN MOBİL UYGULAMALARINDAN ÖRNEKLER12 / SEKTÖRLERE GÖRE MOBİLİTE KULLANIMI16 / ŞİRKETLER İÇİN MOBİL ALTYAPININ ÖNEMİ

ARTIYOR17 / KÖŞE YAZISI SAP ÇALIŞANLARI DA MOBİL!18 / BAŞARI ÖYKÜSÜ ŞİŞECAM SAP İLE İK

SÜREÇLERİNİ TEK MERKEZDEN YÖNETİYOR, HATASIZ VE ANLIK VERİYE ULAŞIYOR

22 / YÖNETİCİ GÖZÜYLE TURGUT GÜNEY: “TEKNOLOJİDEKİ GELİŞİM TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL. KURUM OLARAK BÜTÜNSEL VİZYONUNUZU BUNA GÖRE OLUŞTURACAKSINIZ.”

DOSYA KONUSU: TEKNOLOJİ24 / SAP TEKNOLOJİ ÇÖZÜMLERİ İLE DAHA VERİMLİ

VE YENİLİKÇİ KURUMLAR22 / KÖŞE YAZISI SAP HANA İLE SÜREÇ

İYİLEŞTİRMELERİ SÜRDÜRÜLEBİLİR HALE GETİRİLİYOR

32 / KÖŞE YAZISI MÜŞTERİYE ÖZEL GELİŞTİRME HİZMETLERİ

34 / GİRİŞİMCİLER YOĞURT DÜNYASININ İNOVATİF YILDIZI: CHOBANI

36 / PORTRE AKIN ÖNGÖR: “GELİŞEN TEKNOLOJİYE VE GELİŞEN YAŞAM KOŞULLARINA UYUM SAĞLAMAZSANIZ HAYATTA SAF DIŞI KALIRSINIZ.”

06

34

38

36

18

22

24

w | www.sap.com.tr t | twitter.com/sapturkiye f | facebook.com/sapturkiye

38 / HAYATIN İÇİNDEN RÜZGâR VE DALGAYLA DANS EDEN SPOR

40 / HAYATIN İÇİNDEN BURAM BURAM TARİH KOKAN ŞEHİR: MADRİD

46 / HABERLER44 / SOSYAL MEDYADA SAP SAP COMMUNITY

NETwORK

Page 5: SAP Forum Dergisi Sayı 4
Page 6: SAP Forum Dergisi Sayı 4
Page 7: SAP Forum Dergisi Sayı 4
Page 8: SAP Forum Dergisi Sayı 4

6

ZAMANDAN, MEKANDAN, CİHAZDAN BAĞIMSIZLIK

REKABETTE YENİ FIRSAT: MOBİLİTEHangi sektörde olursa olsun, kurumlar arasında yaşanan rekabet nedeniyle, şirketler ancak ve ancak fazladan adım atmakla öne geçebiliyor. Bu adımları atarak rekabette ayakta kalmak için güncel trendleri yakından takip etmek ve teknolojiyi her kademede hızlı biçimde uygulamak gerekiyor. Son yıllarda kurumsal iş uygulamaları ve yazılım endüstrisinin en önemli trendini, büyük verinin yanı sıra mobilite oluşturuyor.

Şirketlerin yönetim kademeleri için masa başında oturarak gerekli kararları alma dönemi çoktan geride kalmış durumda. Artık yalnızca dinamik, en güncel veriye en kısa sürede ulaşıp işiyle ilgili kararları bu veriler ışığında verebilen kurumlar süreklilik gösteriyor. Veri patlamasıyla birlikte, kaydedilen milyonlarca satır verinin analizini ve raporlamasını yapmak ayrı bir iş kalemi oluştururken, bu verilerin mobil önyüzler aracılığıyla doğru kullanıcıya, doğru zamanda ve dinamik olarak iletilmesini sağlamak ise mobiliteyle mümkün oluyor.

Dünya genelinde 5 milyardan fazla kişinin mobil telefon abonesi olmasının yanı sıra akıllı telefonlarla hayatımıza giren mobil uygulamaların 9 milyardan fazla kez indirilmesi, mobilitenin kalıcı bir konsept olduğunu doğruluyor. Tüketicilerin mobiliteye yaklaşımını gözler önüne seren bu rakamlar, verimliliğin ve işbirliğinin geliştirilmesi için mobil teknolojilerin benimsenmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Statik iş süreçlerini dinamik hale getiren mobilite, bu yönüyle de kurumların iş yapış biçimlerini değiştirebilecek kadar önemli bir etken halini alıyor.

KAPAK KONUSU - REKABETTE YENİ FIRSAT: MOBİLİTE ...............................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Page 9: SAP Forum Dergisi Sayı 4

7

Yeni iş asistanları: Tabletler ve akıllı telefonlarMobil platformların sürekli rekabeti, ortaya çok çeşitli ve yüksek performanslı tabletlerin ve akıllı telefonların çıkmasını sağlıyor. Öncü tabletler, piyasaya çıktıkları ilk haftalarda dahi milyonlara varan satış rakamlarını yakalıyor. Mobil furyanın başladığı dönemde son kullanıcı odaklı yaklaşılan bu durum, 2011 yılında pazara sürülen akıllı telefon miktarının PC miktarını geçmesi gibi somut veriler ışığında ofis çevrelerinde de mobil teknolojilerin kullanımının arttığını gösteriyor. IDC’nin Mart 2012 verilerine göre 2011 yılında mağazalara gönderilen toplam 353 milyon bilgisayara karşın, 494 milyon akıllı telefon ve 69 milyon tablet raflarda yerini almış görünüyor. Cihaz başına indirilen uygulama sayısı ise ortalama

KAPAK KONUSU - REKABETTE YENİ FIRSAT: MOBİLİTE ...............................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Page 10: SAP Forum Dergisi Sayı 4

8

41 olarak belirtiliyor. Üstelik 2015 yılı için öngörülen rakamlar çok daha çarpıcı. Aynı araştırmaya göre 2015 yılında PC tedariki 535 milyona ulaşırken, akıllı telefonlar 1 milyarı ve tabletler de 180 milyonu aşacak. Mobilite trendinin yükselerek devam edeceğini gösteren bu öngörüler, akıllı telefon ve tabletlerin iş dünyası için de önemli bir fırsat olduğunu gösteriyor. 2016 yılında 44 milyar mobil uygulamanın cihazlara indirileceği tahmin edilirken, Forrester Research tarafından yapılan bir başka öngörü, önümüzdeki dört yıl içerisinde tabletlerin öncelikli bilgi işlem cihazı haline geleceğini vurguluyor. Her yeni güncellemeyle daha pratik ve kullanımı daha kolay hale gelen tabletler bu öngörüyü karşılamak için hazır görünüyor.

Araştırmalar, şirketlerin BT yöneticilerinin çoğunun da mobil dönüşümü kalıcı bir geçiş olarak kabul ettiklerini gösteriyor. Fortune 500 şirketlerinin üçte ikisi iş süreçlerine tableti dahil ederken tamamına yakını da akıllı telefon kullanıyor. Buna karşın, Custom Solutions Group araştırması şirketlerin yalnızca %18’inin iyi tanımlanmış bir mobil stratejiye sahip olduklarını gösteriyor. Mobiliteyi en hızlı benimseyen sektörlerin başında üretim gelirken, özellikle yurtdışında doktorların önemli ölçüde mobil tıbbi uygulamalar kullanmasıyla sağlık sektörü de hızla yükselen bu trendi yakından takip ediyor. Müşteri hacminin veya içeriğin yoğun olduğu perakende, finans, eğitim ve bankacılık sektörleri de mobiliteyi fırsata dönüştüren çözümlerden faydalanıyor.

KAPAK KONUSU - REKABETTE YENİ FIRSAT: MOBİLİTE ...............................................................................................................

Süreç

• SAP CRM Sales mobil uygulaması: Sahadaki satış ekiplerinin istedikleri yerden, istedikleri zaman ve istedikleri cihazla SAP Customer Relationship Management (SAP CRM) uygulamasındaki verilere hızlı ve güvenli şekilde erişmesini sağlar.

• SAP Retail Execution mobil uygulaması: Tüketici ürünleri şirketlerine, perakende ziyaretlerinin değerini en üst düzeye çıkarma ve sahadaki satış temsilcileri ile satıcıların verimliliğini artırma olanağı sağlar.

• SAP Electronic Medical Record mobil uygulaması: Sağlık sektöründeki profesyonellere, hastalarının elektronik medikal kayıtlarına anında erişme olanağı sunar.

• SAP Service Manager by Syclo: Kısa döngüde, mesai sonrası çalışan ve müşterilerle yüz yüze iletişim kurulan, hizmet anlaşmalarının ve hakların temel oluşturduğu işlerde saha hizmeti süreçlerinin otomasyonunu sağlar. Bu uygulama enerji dağıtımı şirketleri, ev ve ofis ekipmanları onarımı yapan kurumlar ve ticari tesis yönetiminin operasyonel kanadı için uygundur.

• SAP Work Manager by Syclo: Varlık kurulumu, kaldırılması, bakımı, denetimi ve onarımı süreçlerinin otomasyonunu gerçekleştirir. Bu uygulama karmaşık, uzun döngüde çalışan, proje tabanlı, müşteriyle yüz yüze görüşmesi gerekmeyen inşaat ve bakım onarım gibi işletmeler için uygundur.

Çalışan VerimliliğiFinans

• SAP GRC Access Approver mobil uygulaması: Yöneticilerin zaman açısından hassas ve operasyonlar açısından kritik erişim taleplerini incelemelerine ve onaylamalarına olanak sağlar.

• SAP GRC Policy Survey mobil uygulaması: Yöneticilerin

organizasyonları dahilindeki en son politika değişikliklerini izlemelerine ve politikayla ilişkili anketleri tamamlamalarına olanak tanır.

• SAP Payment Approvals mobil uygulaması: Nakitle ilgilenen yöneticilerin veya finans yöneticilerinin onay gerektiren ödemeleri her yerden, her zaman, istedikleri mobil cihazla kontrol etmelerine ve işlemelerine olanak sağlar.

• SAP Travel Receipt Capture mobil uygulaması: İş seyahatine

çıkanların, giderleri gerçekleşir gerçekleşmez mobil bir cihaza kaydetmelerine olanak tanıyarak makbuzları sıralamak ve sisteme girmek üzere taramak için harcanan süre ve iş gücünden tasarruf sağlar.

• SAP Travel Expense Approval mobil uygulaması: Yöneticilerin seyahat gideri raporlarını mobil bir cihazdan onaylamalarına olanak tanır.

İnsan Kaynakları

• SAP Employee Lookup mobil uygulaması: SAP ERP uygulamasındaki herhangi bir çalışanla ilgili olarak ayrıntılara ve organizasyon şeması bilgilerine erişim sağlar.

SAP'NİN MOBİL UYGULAMALARINDAN ÖRNEKLER

Page 11: SAP Forum Dergisi Sayı 4

KAPAK KONUSU - REKABETTE YENİ FIRSAT: MOBİLİTE ...............................................................................................................

mbi

s.co

m.tr

Kusursuzlukla değer yaratır! MBIS’in uzmanlığında SAP çözümleriyle üretiminizi her alanda hızlandırın, kusursuz iş akışı sayesinde zaman kazanarak verimlilikle değer yaratın.

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

mbis_imaj_ilani_21x29.7a.pdf 1 9/7/12 4:28 PM

Page 12: SAP Forum Dergisi Sayı 4

10

KAPAK KONUSU - REKABETTE YENİ FIRSAT: MOBİLİTE ...............................................................................................................

• SAP HR Approvals mobil uygulaması: Yöneticilerin, çalışanların İK ile ilgili taleplerini onaylamalarına olanak sunar.

• SAP Interview Assistant mobil uygulaması: Yöneticilerin işe alma görüşmeleri sırasında belgelere erişmesine, bilgi toplamasına ve işbirliği yapmasına olanak tanır.

• SAP Leave Request mobil uygulaması: Çalışanların yeni izin talepleri oluşturmasına ve mevcut talepleri incelemesine olanak sağlar.

• SAP Manager Insight mobil uygulaması: Yöneticilerin İK verilerine, raporlarına ve temel performans göstergelerine hızlı bir şekilde erişmesini sağlar.

• SAP Timesheet mobil uygulaması: Herhangi bir yerde, herhangi bir zamanda, iş tamamlanır tamamlanmaz harcanan zamanın mobil bir cihazla girilmesine olanak tanır.

Üretim ve Tedarik

• SAP ERP Quality Issue mobil uygulaması: Çalışanların herhangi bir zamanda, herhangi bir yerden SAP ERP'ye gönderilen ve kalite bildirimi oluşturulan bir kalite sorununu kaydetmesine olanak tanır.

• SAP Cart Approval mobil uygulaması: Yöneticilerin, çalışanlar tarafından oluşturulan alışveriş sepetlerini onaylamasına imkan sağlar.

Satış

• SAP Sales Order Notification mobil uygulaması: Satış çalışanlarının müşteri siparişlerini üstlenmelerine

ve üstlenilen müşteri siparişleriyle ilgili olarak değişiklik bildirimlerini otomatik olarak almalarına olanak sağlar.

• SAP Material Availability mobil uygulaması: Kullanıcıların mobil bir cihazdan malzeme araması yapmalarına, ayrıntıları görüntülemelerine ve malzeme ayırtmalarına olanak tanır.

• SAP Customer and Contacts mobil uygulaması: Kullanıcıların müşteri ve ilgili kişi ayrıntılarına doğrudan mobil bir cihazla erişmelerine olanak tanıyarak gerekli tüm müşteri bilgilerini ve müşteri siparişi geçmişini öğrenmelerini ve toplantılar için daha hazırlıklı olmalarını sağlar.

• SAP Customer Financial Fact Sheet mobil uygulaması: Satış temsilcilerinin veya hesap yöneticilerinin, müşterilerin mali durumunu mobil bir cihazdan kontrol etmelerine imkan verir.

• SAP ERP Order Status mobil uygulaması: Satış temsilcilerinin bir müşteri siparişinin durumunu istenen yerden, istenen zamanda izlemesine olanak tanır.

Tedarik Zinciri Yönetimi

• SAP Transport Notification and Status mobil uygulaması: Sürücülerin, tayin edilen navlun siparişlerinin ayrıntılarını görüntülemelerine ve durumu rapor etmelerine olanak tanır.

• SAP Transport Tendering mobil uygulaması: Nakliye şirketinin potansiyel navlun teslimatı için teklif talebi almasına, kabul etmesine ve reddetmesine imkan sağlar.

Mobil dönüşüm başladıPek çok mobil uygulama mağazasında, en hızlı büyüyen uygulama kategorilerinin başında "iş uygulamaları" geliyor. Kurumsal uygulama pazarının global hacmi 2010 yılında 2,7 milyar dolar iken 2015 yılına gelindiğinde bu hacmin 7,7 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Fortune 500 listesinde yer alan şirketlerin %80'i 2012 yılı bitmeden mobil uygulama kullanımına geçmeyi planlarken, listenin en başarılı markalarının mobil platform ve pazarlama stratejileri kullanarak büyüme yakaladıkları gözleniyor.

Kurumların müşterilerle olan etkileşimleri de mobiliteyle yeniden şekilleniyor. Akıllı telefon kullanıcılarının yarısı çağrı merkezini aramadan önce müşteri hizmetleri mobil uygulamasından faydalanmayı tercih ediyor. Mobil kanalın verimsiz kullanılması ise benzer şiddette olumsuz etki meydana getiriyor. Örneğin, başarısız bir mobil ödeme deneyimi sonrasında, yetişkin tüketicilerin %63'ü ilgili satıcıdan başka bir yöntemle alışveriş yapmaktan kaçınıyor.

"Kendi cihazını getir" trendiOfis çevrelerinde çalışan her bireyin aynı zamanda bir tüketici olması, mobil teknolojilerin taşınabilirlik özelliğiyle birleşince ortaya "kendi cihazını getir" (bring your own device - BYOD) trendi çıktı. Bu sayede, çalışanlar bireysel olarak edindikleri tablet, akıllı telefon ve dizüstü bilgisayarları profesyonel amaçlarla ofis içerisinde de kullanabiliyor. Information Week araştırmasına göre geçtiğimiz yıl kurumların %62'si çalışanlarının kendi cihazları üzerinden iş süreçlerini takip etmelerine olanak tanıdı. Forrester ise 2011 yılında iş uygulamaları için kendi cihazlarını kullananların sayısının %33 arttığını belirtiyor.

Kurumların bütçe yönetiminde önemli bir rahatlama sağlayan BYOD trendini bir faydaya dönüştürmek ise yenilikçi çözümler gerektiriyor. Bireysel mobil cihazlar şirket ağına giriş yaparak hassas verilere eriştiğinde, bu verilerin güvenliğini sağlama ihtiyacı doğuyor. Farklı mobil platformlarda, farklı uygulamalar üzerinde çalışılan doküman ve belgelerin ortak bir yapıda

Page 13: SAP Forum Dergisi Sayı 4

KAPAK KONUSU - REKABETTE YENİ FIRSAT: MOBİLİTE ...............................................................................................................

SAP Danışmanlık Basis Destek

SAPİNSAN

SERMAYESİ YÖNETİMİ

SAP Logistics

SAP SCM

SAPCRM SAP

BASIS

SAPBusinessObjects

SAP Success Factors

SAP Netweaver

SAPPI

SAPBPC

SAP Data

Masking

SAP HANA

SAP Adobe

Interactive Form

SAPBPM

SAP Portal

SAPOpen Text

SAPTM

SAPAPO

SAP ESS / MSS

SAPFSCM

SAP ABAP

Sybase Mobile

SAPFİNANSALLAR

SAP TEKNOLOJİ

DANIŞMANLIĞI

SAP Kurumsal Kaynak

Planlama

SAP BI İŞ ZEKASI

* Türkiye’nin en büyük SAP partnerlerinden Detaysoft,20 sektörde 200’ün üzerinde müşteri referansıyla, 450’den fazla proje tamamladı.

w w w . d e t a y s o f t . c o m / i n f o @ d e t a y s o f t . c o m

Her detaydabüyük partner

büyük güven

Page 14: SAP Forum Dergisi Sayı 4

12

yönetilmesi gerekiyor. Kurumsal ölçekte bir mobil cihaz yönetimi için, başarısı kanıtlanmış çözümlere gereksinim duyuluyor. SAP Afaria (Mobil Cihaz Yönetimi) çözümü, hassas kurumsal verilerin çok daha güvenilir biçimde saklanmasını ve yönetilmesini mümkün kılıyor. Geniş bir cihaz ve uygulama desteğine sahip olan SAP Afaria, çalınan veya kaybolan bir cihazdaki verilerin uzaktan yedeklenmesini ve silinmesini sağlıyor. BYOD trendini katma değere dönüştürmek isteyen kurumlar, Mobil Cihaz Yönetimi’yle çalışanlarının kendi cihazlarını her zaman güncel ve güvenli olarak şirket ağına dahil etmesine olanak tanıyor.

Artan tüketici kullanımından ciddi biçimde etkilenen kurumların BT departmanları, geliştirilen yeni mobil uygulamaları daha çok platformda (dört ana mobil platformda) desteklemek durumunda kalıyor. Oysa BT yöneticilerinin yalnızca %58'i uygulamaları Android, iOS, BlackBerry ve Windows Phone platformlarında desteklemeyi düşünüyor.

Mobilitede öncü SAPAnlık verilere ulaşım imkanıyla iş yönetme şeklini köklü biçimde dönüştürmeye yardımcı olan mobilite, işletmeleri birçok açıdan olumlu etkiliyor. Ancak bu önemli fırsatın üstün performanslı, başarısı kanıtlanmış ve uçtan uca iş çözümleriyle yönetilmesi gerekiyor. Mobilitenin şirketlere katma değer sağlayarak kârlılığı artırmasına odaklanan SAP, mevcut iş uygulamalarını mobil önyüzlerle sunarak öncülüğünün kapsamını genişletiyor.

SAP, yaptığı başarılı satın almalar ve uzun yıllara dayanan uzmanlığıyla geliştirdiği güçlü ürün ve çözüm portföyü sayesinde işletmenin bütününde eksiksiz bir mobilite stratejisi sağlayarak kurumların mobilite yaklaşımlarını basitleştirmelerine rehberlik ediyor. Çok sayıda mobil cihazı ve arka uç veri kaynaklarını, sağlam bir kurum içi mobilite yönetimini ve pek çok kurumsal mobil uygulamayı destekleyen güçlü platformuyla SAP maliyet odaklı, kontrollü ve esnek mobilite sağlıyor.

Mobil stratejinin odağında SAP çözümleri varSAP, mobil çalışanları herhangi bir cihaz üzerinden kurum içi verilere güvenle bağlayan mobil uygulamaların oluşturma ve dağıtma masrafını Sybase Unwired Platform ile azaltıyor. Şirketlerin mobil uygulamalara ilişkin oluşturma, bağlanma, kullanma ve kontrol etme özelliklerini kullandıkları mobil işletmelerdeki temel karmaşıklıkları ele alan platform iOS, BlackBerry, Android ve Microsoft Windows gibi çok sayıda mobil cihaz, tablet, dizüstü bilgisayar ve işletim sistemini destekliyor.

Sektördeki en güçlü, esnek ve ölçeklenebilir kurumsal mobilite çözümlerinden biri olan Afaria mobil cihaz yönetimi çözümü, saklanan ve aktarılan verilerin tamamının güvenliğini sağlayarak sahadaki iş gücünü yönetmeyle ilgili zorlukların üstesinden gelinmesine destek oluyor. Kişisel ve kurumsal düzeyde sorumlulukların bulunduğu cihazların yönetiminde Afaria en karmaşık mobil uygulama yönetimi, mobil güvenlik ve mobil cihaz yönetimi durumlarının üstesinden gelebiliyor.

SAP’den 100’e yakın mobil uygulamaGlobal ölçekli 2015 vizyonu doğrultusunda mobiliteye ağırlık veren SAP, mobilite portföyünü genişletecek yeni mobil uygulamaları ve SAP Store platformunu duyurdu.

Mobilite portföyünü, mobil bir platform ve güvenlik çözümleriyle genişleten SAP, iş ortaklarının katılımıyla Sybase Unwired Platform üzerinde geliştirilen 100’e yakın mobil iş uygulamasını mobil kullanıcılara sunuyor.

Akıllı telefon ve tablet kullanıcıları, uygulamaları cihazların kendi mobil mağazalarından indirebilecekleri gibi, SAP tarafından kurumsal kullanıcılara özel olarak geliştirilen “mobil uygulamalar için SAP Store” platformundan da temin edebiliyor. Mobil cihazlardan “SAP Mobile Apps” adındaki uygulamayla kullanılabilen SAP Store platformuna herhangi bir bilgisayardan aşağıdaki adresle web tarayıcısıyla erişmek de mümkün. (http://ecohub.sap.com/store/mobility). Kurumsal SAP uygulamalarını akıllı telefon kullanıcılarına sunan SAP Mobile Apps uygulamasının iOS ve Android sürümü yayınlanmış durumda; BlackBerry ve diğer işletim sistemlerine özel sürümlerin de kısa süre içerisinde tamamlanması bekleniyor.

SAP Store sayesinde müşteriler endüstri ve iş kolu bazında uygulama araması yapabiliyor ve bir SAP mobil uygulamasını satın almadan önce indirip deneme imkanına kavuşuyor. SAP, talep edilen mobil uygulamaların doğrudan SAP Store üzerinden satın alınmasıyla ilgili çalışmalarını da sürdürüyor.

SAP'nin mobil uygulamalarıSAP ve iş ortağı ekosistemi tarafından sunulan mobil iş uygulamaları, iş süreçlerini hızlandırırken kurumlarda verimliliğin artmasını da sağlıyor. Mobil uygulamalar, yöneticilerden BT birimlerine kadar, satış ve saha servis temsilcileri gibi 7 gün 24 saat üretken olması beklenen ve iş süreçlerinin çoğunu sahada tamamlayan tüm çalışanların hayatını kolaylaştırıyor.

SAP'nin mobil uygulama portföyünde saha hizmeti, satış, varlık yönetimi ve perakende gibi, genellikle dışarıda çalışan kişilerin ilgilendikleri kritik iş kollarının ve sektör iş süreçlerinin çoğunu mobilize etmek için tasarlanan süreç odaklı mobil uygulamaların yanı sıra çalışan verimliliğine yönelik onay, arama, gider ve zaman sınırlarına uyma gibi işlemleri yapan tek-amaçlı uygulamalar da bulunuyor. Ayrıca kurumların mobil kullanıcılar kazanmasına ve etkileşime girmesine yardımcı olan sadakat programları, hasta bakımı ve mobil bankacılık uygulamaları da SAP yetkinliğiyle sunuluyor.

KAPAK KONUSU - REKABETTE YENİ FIRSAT: MOBİLİTE ...............................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Page 15: SAP Forum Dergisi Sayı 4

13

KAPAK KONUSU - REKABETTE YENİ FIRSAT: MOBİLİTE ...............................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Dünya genelinde sektörlerde yaşanan mobil dönüşüm, artan rekabetle birlikte kurumların hareket halinde veriye erişerek hızlı karar almasını zorunluluk haline getirdi. SAP'nin mobil çözümleri, kritik raporlara ve sektöre özel verilere her an, her yerden erişimi sağlayarak işletmelerin başarı hedeflerine güvenle yürümesine yardımcı oluyor.

Sağlık Başta üniversite hastaneleri olmak üzere, Avrupa’nın ve dünyanın önde gelen sağlık kuruluşları, SAP Electronic Medical Records mobil uygulamasını kullanarak doktorların hasta sağlık kayıtlarına hareket halindeyken ulaşmalarını sağlıyor. Böylelikle doktorlar, hastalarıyla ilgili gerekli olan tüm bilgilere güncel bir şekilde tabletlerinden ulaşabiliyor. Kolay kullanımı ve hızlıca öğrenilen arayüzüyle EMR mobil uygulaması, doktorlara hastaların tedavileriyle ilgili daha iyi karar alma olanağı tanırken hastalarla etkileşimi de artırıyor. Ortak bir veritabanının kullanılması ise belirli hasta vakalarında doktorlar arasındaki ortak çalışmayı iyileştiriyor. Doktorlar, hastanenin her bölümünde

tek bir iş bilgisayarı veya ağır dizüstü bilgisayarlar kullanmak yerine, artık hastalarının elektronik tıbbi kayıtlarının bir kopyasını güvenle yanlarında taşıyabiliyor. Vizite iş akışlarıyla uyumlu olarak, kullanıcı dostu SAP mobil uygulamalarını tercih eden sağlık kuruluşları, doktorlarına hasta bilgilerini her an, her yerden erişme olanağı sunuyor.

PerakendePerakende sektöründe faaliyet gösteren şirketler için her yılın dördüncü çeyreği en kritik dönemdir. Fark yaratarak rekabette öne geçmek isteyen giyim markaları, bu amaçla her yıl yeni ürünlerin bulunduğu moda çekimlerine büyük önem veriyor. Ancak kuşe kağıda baskı ve potansiyel müşterilere dağıtım oldukça maliyetli bir iş halini alıyor. Üstelik özgün tasarımların büyük önem taşıdığı moda sektöründe fikirlerin çalınması ihtimali de düşünülüyor. Dünyanın önde gelen giyim markaları, Sybase Afaria ve SUP (Sybase Unwired Platform) kullanarak yeni ürünlerini mağazalara tablet platformunda sunuyor. Yüksek çözünürlüklü, göz alıcı görseller eşliğinde sunulan tasarımlar,

marka satış sorumlularının mağazalarla diyalogunu güçlendirerek ürünlerin daha çok mağazada ve daha fazla rafta yer almasını mümkün kılıyor.

Petrol ve gazDünyanın dört bir yanındaki gaz ve petrol sahalarının, rafinerilerin ve dağıtım ağlarının yönetimini sürdürmek, petrol ve gaz şirketleri için zorlu bir sürece dönüşüyor. Keşiften işlemeye kadar farklı aktiviteler için farklı mobil uygulamaların kurulumu da uzman bir iş ortağıyla mümkün oluyor. SAP ve Sybase tarafından sunulan mobilite portföyü, petrol ve gaz sektörüne özel olarak hazırlanmış ve firmanın ihtiyaçlarına göre ayarlanmış mobil uygulamaları içeriyor. Dünyanın dört bir yanındaki 1000’in üzerinde çalışanının dizüstü bilgisayar, PDA ve akıllı telefon gibi farklı cihazlarla ortak bir platforma bağlanmasını sağlayan petrol ve gaz şirketi, kişi başına günde 1 saatlik zaman tasarrufuyla işgücü verimliliğine önemli katkılarda bulunuyor. Yasal düzenlemelerle uyumluluğu SAP’nin mobil uygulamalarıyla iyileştiren şirket, uç sistemlerdeki veri kalitesini de güvence altına alıyor.

SEKTÖRLERE GÖRE MOBİLİTE KULLANIMI

Page 16: SAP Forum Dergisi Sayı 4

STF‘nın piyasada var olan iş çözümleri arasında SAP CRM ve Sybase Mobile uygulamalarını seçmesinin nedenleri nelerdir ?

STFA 2007 yılından beri SAP çözümlerini kendi sistemine entegre etmeye çalışarak profesyonel ve kurumsal kimliğini sağlamlaştırmayı ve bu alanda Türk inşaat sektörüne pek çok sefer olduğu gibi öncülük etmeyi hedeflemektedir.STFA gibi pek çok ülkede eş zamanlı olarak iş yapan ve iş kovalayan uluslarası bir inşaat firması olarak karşılaştığımız zorluklardan biri de merkezde ve diğer ülkelerde yer alan kadroların ve departmanların arasında zaman zaman yaşanan iletişim kopukluklarıydı.SAP ERP uygulaması ile bu sorunun büyük bir kısmını çözmeyi başarmış ve pek çok konuda takip ve kayıt altına alma ve arşivleme sorunumuzu çözmüştük.

Fakat yine de sürekli değişen iş ortamında zaman zaman kişilerin hafızalarında kalan ve kaybolan bilgilerin bir kurum-sal hafızaya dönüştürülmesi ihtiyacımız gözardı edilemez hale geldi. Bu noktada tüm müşterilerimizi, ortaklarımızı ve rakiplerimizi takip edebileceğimiz, ülkelerden gelen bilgilerin sürekli güncelleneceği, yapılan toplantıların kaydedilebileceği, bu ülkelerde takip edilen projelerin arşivlenebileceği, imzalanan sözleşmelerin, rakiplerimizin yaptıkları işlerin takip edilebileceği kolay kullanılabilen bir havuz sistemi oluşturulması ihtiyacımız ortaya çıktı.

İhtiyacımız dahilinde bize çözüm önerebilecek firmalarla görüştük, detaylı bir analiz sürecinden sonra varolan işbirliğimiz ve sistemine yatkınlığımızı da göz önünde bulun-durarak SAP CRM sisteminde karar kıldık.

SAP CRM/Mobile

PROJESİSTFA&ÇÖZÜMEVİ SAP iş çözümlerinin, faaliyet gösterdiğiniz sek-

tördeki özel ihtiyaçlardan hangilerini karşıladığını düşünüyorsunuz ?

İnşaat sektöründe çok fazla takip edilmesi gereken kalem vardır. Bir yandan farklı ülkelerdeki farklı işverenler, farklı rakipler ve ortaklar, diğer yandan imzalanan pek çok anlaşma, şirketin onlarca çalışanını sürekli yaptıkları toplantılar, bu toplantılarda konuşulan projeler, takip edilmesi gereken binlerce firma, onbinlerce kontak, yüzlerce proje ve bunlara bağlı gelişen tüm aktivitelerin takibini ge- rektirmektedir.Tüm bu takip kişilerin hafızalarında saklan-amayacak kadar fazla data içerir.

SAP CRM bu aşamada bizim hafızamız rolünü üstlenerek tüm bu dataları bizim için saklayacak ve istediğimizde ulaşmamıza olanak tanıyacaktır.

SAP Projesiyle ilgili bilgi verir misiniz? Proje hangi uygulamaları (modülleri) kapsıyor?

Projemiz SAP CRM modülünün inşaat sektörüne uyarlanmış Türkiye’deki ilk uygulamasıdır.Bu modül kapsamında işverenlerimiz, rakiplerimiz, iş ortaklarımız rollerine göre sistemde depolanır. Bu firmaların altında görüşülen tüm kontaklar iletişim bilgileri ile sistemde saklanabilir.

Tüm dünyada takip ettiğimiz, ihalesine hazırlandığımız pro-jeler, ilgili aşamaları ile sistemde takip edilebilir.

Yine dünyanın pek çok ülkesinde yürütülen iş geliştirme faaliyetlerimiz kapsamında gerçekleşen müşteri ziyaretleri, projelerle ilgili toplantılar vb gibi tüm aktiviteler katılımcıları ve notları ile beraber sisteme kaydedilebilir.

İmzalanan ortaklık anlaşmaları, aracılık hizmetlerine ilişkin anlaşmalar, projelerin ana sözleşmeleri gibi bizim için takibi önemli tüm anlaşmalar sistemde kayıt altına alınabilir.

Rakiplerimizin yaptıkları işlerin de sistemde tutulabiliyor olması rekabet analizini de kolaylaştırmaktadır.Sistemin mobil erişiminin de olması ayrıca bizim için hızlı erişim açısından kolaylık sağlıyor.

Çözümevi’ni neden seçtiniz? Çözümevi’ni başka firma-lara önerir misiniz? Neden?

Çözümevi 2007 senesinden beri danışmanlık aldığımız, beraber ilklere imza attığımız çözüm ortağımızdır.2007 senesinde SAP ERP uygulaması ile inşaat sektöründe bir ilki beraber başarmıştık, şimdi SAP CRM ile yine sektörde bir ilke imza atıyoruz. Bu süreçte yanımızda bizi tanıyan, süreçlerimizi, ve çalışma prensiplerimizi bilen bir çözüm ortağımızın olması projemizin daha kısa sürede, etkin bir şekilde tamamlanmasına olanak vermiştir.

İlerde kullanmayı düşündüğünüz başka SAP uygulamaları var mı ?

Önümüzdeki dönemde BI kullanımına geçmeyi hedeflyoruz ve bunu çok yakın bir zamanda gerçekleştireceğimizi belirtebiliriz.

SAP CRM ile oluşturduğumuz data bankasından istekler-imize göre şekillendirebileceğimiz esnek raporlar almayı hedefliyoruz. Bu sayede uzun excel tablolardan grafikler oluşturup her seferinde bunları yeniden güncellemek tüm bilgileri ve grafikleri yeniden oluşturmak zorunda olmadan sistemden bilgiyi doğrudan okutarak istediğimiz raporları elde etmeyi hedefliyoruz.

Çoğu kez alt alta sıraladığımız sayılarda göremediğiniz gerçeği grafikler bize çok net şekilde gösterir. Biz de BI uygulaması ile bunu hedefliyoruz.

Eklemek istediğiniz başka noktalar var mı?

SAP CRM projesi boyunca bize destek veren çözüm ortağımız Çözümevi firmasına destekleri için teşekkür ediyoruz.

Proje ne zaman başladı ve ne zaman devreye geçti?

Proje 2012 Şubat ayında başladı. Yaklaşık 2 ay süren kavramsal tasarım raporu hazırlık çalışmaları esnasında projede görev alan danışmanlarımızla bizim isteklerimiz ve sistemin sağladıkları üzerine uzun konuşmalar yaptık. Sistem kafamızda şekillendikten sonra danışmanlarımız ile sürekli toplantılar yaparak adım adım STFA’ya özel bir sistem oluşturmaya başladık. Neticede proje haziran ayında planlanandan yaklaşık 2 ay sonra şekillenmişti.

Bu tarihten sonra sistemin testleri ve ufak düzeltmeler devam etti. Eylül ayında kullanıcı eğitimlerimizi vermeye başladık.

SAP ile birlikte ne tip kazanımlar elde edildi?

SAP CRM projesi ile hedeflenen en önemli kazanım bir kurumsal hafıza oluşturulması, kişilerin hafızalarında saklı kalan, zaman içerisinde kaybolan bilgilerin bir yerde depolanması ve istenildiğinde hızlı ve kolay erişimin sağlanabilmesi. Binlerce çalışanı olan STFA gibi uluslarası firmalar için bilgiye hızlı erişim hızlı karar alma ve hızlı aksi-yonu da beraberinde getiriyor. Rekabetin bu kadar yoğun olduğu inşaat sektöründe bu durumun rakiplerimize karşı bize çok avantaj sağlayacağını ümit ediyoruz.

Kullanmakta olduğunuz SAP yazılımının, yönetim ve karar alma süreçlerinize ne tür farklılıklar ve kolaylıklar sağladı ?

SAP CRM’i kendi iç prosedürümüze adapte ediyoruz ve bu sayede işleyişin daha kontrollü ve daha hızlı ilerlemesini ve böylece hem karar almada hem de koordinasyonun sağlanmasında daha sistemli olmayı hedefliyoruz.

STFA ve Çözümevi Proje Ekibi

Page 17: SAP Forum Dergisi Sayı 4

STF‘nın piyasada var olan iş çözümleri arasında SAP CRM ve Sybase Mobile uygulamalarını seçmesinin nedenleri nelerdir ?

STFA 2007 yılından beri SAP çözümlerini kendi sistemine entegre etmeye çalışarak profesyonel ve kurumsal kimliğini sağlamlaştırmayı ve bu alanda Türk inşaat sektörüne pek çok sefer olduğu gibi öncülük etmeyi hedeflemektedir.STFA gibi pek çok ülkede eş zamanlı olarak iş yapan ve iş kovalayan uluslarası bir inşaat firması olarak karşılaştığımız zorluklardan biri de merkezde ve diğer ülkelerde yer alan kadroların ve departmanların arasında zaman zaman yaşanan iletişim kopukluklarıydı.SAP ERP uygulaması ile bu sorunun büyük bir kısmını çözmeyi başarmış ve pek çok konuda takip ve kayıt altına alma ve arşivleme sorunumuzu çözmüştük.

Fakat yine de sürekli değişen iş ortamında zaman zaman kişilerin hafızalarında kalan ve kaybolan bilgilerin bir kurum-sal hafızaya dönüştürülmesi ihtiyacımız gözardı edilemez hale geldi. Bu noktada tüm müşterilerimizi, ortaklarımızı ve rakiplerimizi takip edebileceğimiz, ülkelerden gelen bilgilerin sürekli güncelleneceği, yapılan toplantıların kaydedilebileceği, bu ülkelerde takip edilen projelerin arşivlenebileceği, imzalanan sözleşmelerin, rakiplerimizin yaptıkları işlerin takip edilebileceği kolay kullanılabilen bir havuz sistemi oluşturulması ihtiyacımız ortaya çıktı.

İhtiyacımız dahilinde bize çözüm önerebilecek firmalarla görüştük, detaylı bir analiz sürecinden sonra varolan işbirliğimiz ve sistemine yatkınlığımızı da göz önünde bulun-durarak SAP CRM sisteminde karar kıldık.

SAP CRM/Mobile

PROJESİSTFA&ÇÖZÜMEVİ SAP iş çözümlerinin, faaliyet gösterdiğiniz sek-

tördeki özel ihtiyaçlardan hangilerini karşıladığını düşünüyorsunuz ?

İnşaat sektöründe çok fazla takip edilmesi gereken kalem vardır. Bir yandan farklı ülkelerdeki farklı işverenler, farklı rakipler ve ortaklar, diğer yandan imzalanan pek çok anlaşma, şirketin onlarca çalışanını sürekli yaptıkları toplantılar, bu toplantılarda konuşulan projeler, takip edilmesi gereken binlerce firma, onbinlerce kontak, yüzlerce proje ve bunlara bağlı gelişen tüm aktivitelerin takibini ge- rektirmektedir.Tüm bu takip kişilerin hafızalarında saklan-amayacak kadar fazla data içerir.

SAP CRM bu aşamada bizim hafızamız rolünü üstlenerek tüm bu dataları bizim için saklayacak ve istediğimizde ulaşmamıza olanak tanıyacaktır.

SAP Projesiyle ilgili bilgi verir misiniz? Proje hangi uygulamaları (modülleri) kapsıyor?

Projemiz SAP CRM modülünün inşaat sektörüne uyarlanmış Türkiye’deki ilk uygulamasıdır.Bu modül kapsamında işverenlerimiz, rakiplerimiz, iş ortaklarımız rollerine göre sistemde depolanır. Bu firmaların altında görüşülen tüm kontaklar iletişim bilgileri ile sistemde saklanabilir.

Tüm dünyada takip ettiğimiz, ihalesine hazırlandığımız pro-jeler, ilgili aşamaları ile sistemde takip edilebilir.

Yine dünyanın pek çok ülkesinde yürütülen iş geliştirme faaliyetlerimiz kapsamında gerçekleşen müşteri ziyaretleri, projelerle ilgili toplantılar vb gibi tüm aktiviteler katılımcıları ve notları ile beraber sisteme kaydedilebilir.

İmzalanan ortaklık anlaşmaları, aracılık hizmetlerine ilişkin anlaşmalar, projelerin ana sözleşmeleri gibi bizim için takibi önemli tüm anlaşmalar sistemde kayıt altına alınabilir.

Rakiplerimizin yaptıkları işlerin de sistemde tutulabiliyor olması rekabet analizini de kolaylaştırmaktadır.Sistemin mobil erişiminin de olması ayrıca bizim için hızlı erişim açısından kolaylık sağlıyor.

Çözümevi’ni neden seçtiniz? Çözümevi’ni başka firma-lara önerir misiniz? Neden?

Çözümevi 2007 senesinden beri danışmanlık aldığımız, beraber ilklere imza attığımız çözüm ortağımızdır.2007 senesinde SAP ERP uygulaması ile inşaat sektöründe bir ilki beraber başarmıştık, şimdi SAP CRM ile yine sektörde bir ilke imza atıyoruz. Bu süreçte yanımızda bizi tanıyan, süreçlerimizi, ve çalışma prensiplerimizi bilen bir çözüm ortağımızın olması projemizin daha kısa sürede, etkin bir şekilde tamamlanmasına olanak vermiştir.

İlerde kullanmayı düşündüğünüz başka SAP uygulamaları var mı ?

Önümüzdeki dönemde BI kullanımına geçmeyi hedeflyoruz ve bunu çok yakın bir zamanda gerçekleştireceğimizi belirtebiliriz.

SAP CRM ile oluşturduğumuz data bankasından istekler-imize göre şekillendirebileceğimiz esnek raporlar almayı hedefliyoruz. Bu sayede uzun excel tablolardan grafikler oluşturup her seferinde bunları yeniden güncellemek tüm bilgileri ve grafikleri yeniden oluşturmak zorunda olmadan sistemden bilgiyi doğrudan okutarak istediğimiz raporları elde etmeyi hedefliyoruz.

Çoğu kez alt alta sıraladığımız sayılarda göremediğiniz gerçeği grafikler bize çok net şekilde gösterir. Biz de BI uygulaması ile bunu hedefliyoruz.

Eklemek istediğiniz başka noktalar var mı?

SAP CRM projesi boyunca bize destek veren çözüm ortağımız Çözümevi firmasına destekleri için teşekkür ediyoruz.

Proje ne zaman başladı ve ne zaman devreye geçti?

Proje 2012 Şubat ayında başladı. Yaklaşık 2 ay süren kavramsal tasarım raporu hazırlık çalışmaları esnasında projede görev alan danışmanlarımızla bizim isteklerimiz ve sistemin sağladıkları üzerine uzun konuşmalar yaptık. Sistem kafamızda şekillendikten sonra danışmanlarımız ile sürekli toplantılar yaparak adım adım STFA’ya özel bir sistem oluşturmaya başladık. Neticede proje haziran ayında planlanandan yaklaşık 2 ay sonra şekillenmişti.

Bu tarihten sonra sistemin testleri ve ufak düzeltmeler devam etti. Eylül ayında kullanıcı eğitimlerimizi vermeye başladık.

SAP ile birlikte ne tip kazanımlar elde edildi?

SAP CRM projesi ile hedeflenen en önemli kazanım bir kurumsal hafıza oluşturulması, kişilerin hafızalarında saklı kalan, zaman içerisinde kaybolan bilgilerin bir yerde depolanması ve istenildiğinde hızlı ve kolay erişimin sağlanabilmesi. Binlerce çalışanı olan STFA gibi uluslarası firmalar için bilgiye hızlı erişim hızlı karar alma ve hızlı aksi-yonu da beraberinde getiriyor. Rekabetin bu kadar yoğun olduğu inşaat sektöründe bu durumun rakiplerimize karşı bize çok avantaj sağlayacağını ümit ediyoruz.

Kullanmakta olduğunuz SAP yazılımının, yönetim ve karar alma süreçlerinize ne tür farklılıklar ve kolaylıklar sağladı ?

SAP CRM’i kendi iç prosedürümüze adapte ediyoruz ve bu sayede işleyişin daha kontrollü ve daha hızlı ilerlemesini ve böylece hem karar almada hem de koordinasyonun sağlanmasında daha sistemli olmayı hedefliyoruz.

STFA ve Çözümevi Proje Ekibi

Page 18: SAP Forum Dergisi Sayı 4

16

KAPAK KONUSU - REKABETTE YENİ FIRSAT: MOBİLİTE ...............................................................................................................

1980’li yılların başında veri yönetimi alanında hizmet vermeye başlayan 28 yıllık bir kuruluş olarak Sybase, en karmaşık ve yoğun işlemlerin gerçekleştirildiği iş ortamlarında kullanılabilecek kritik uygulamalar sunuyor. 2000’li yıllara gelindiğinde, Sybase hizmet tanımlarını yeniden belirledi ve mobil teknolojilere odaklandı. Bugün, bir parçası olduğu SAP’nin mobil girişim ve talep stratejisi çerçevesinde, hem işlemsel hem de analitik olarak yüksek miktardaki verilerin yönetilmesinde hizmet veriyor.

Sybase’in teknik bilgi ve uzmanlığı, en son teknolojiyi kullanan ve yüksek kalitede hizmet talep eden şirketlerle çalışmasından geliyor. Örnek olarak, finansal hizmetler Sybase için temel alanlardan biri. Hizmet verdiğimiz büyük bir finans şirketi için sıradan bir günde bir milyar işlemin yapıldığını görmek şaşırtıcı değil. Bizim için bir diğer önemli alan olan mobil hizmetler, hem bugün hem de yarın için piyasanın ihtiyaçlarını ve müşterilerin gereksinimlerini belirliyor. Kısacası, tecrübemizi büyük hizmetler talep eden şirketlerle yaptığımız çalışmalardan ve müşterilerin

ihtiyaçlarını belirleyip bu ihtiyaçları yerine getirmemizle kazandık. Ayrıca piyasaya bir mühendislik tasarımıyla girmeye çalışmak yerine, dışarıdan bakan ve ilerisini değerlendiren bir bakışla yaklaştık.

Mobil teknolojiler, şirketlerin vazgeçilmezi haline geliyorBugün bir mobil cihaz kullanıyorsanız bu, verilerle uğraştığınız anlamına geliyor. Veriler, veri merkezinden geliyor. Veri merkezi kavramının ardından, bugün cihaz merkezi kavramı da kullanılıyor. Dolayısıyla arka ofisten ön ofise uzanan bilgi transferlerine bakıldığında, bilginin makul bir zaman çerçevesi içinde güvende olduğunu garanti etmeniz gerekiyor. Aynı zamanda, oluşturacağınız modelde verinin sadece şirket içinde değil, bulut hizmetleri için de hazır olması gerekiyor. Günümüzde herkes işlemlerin mobil etkileşimler üzerinden gerçekleştirilmesini bekliyor. Böylece işlemler mobil uygulamalar, tüketici uygulamaları veya kurumsal uygulamalar üzerinden yürüyebiliyor. Kısacası mobil işlemler bugün birçok şirket için başlangıç aşamasını oluşturuyor.

Mobil altyapısı olmayan bir şirket bunun eksikliğini hissedecektir. Bundan 20 yıl önce mobil cihazlar ilk kullanılmaya başladığında, geniş kapsama alanının olmaması büyük bir sorun değildi. İşinizden evinize giderken baz istasyonlarının sandığınız kadar çok olmadığını fark eder ve mobil cihazın sinyal alamamasını doğal karşılardınız. Günümüzde ise eve kadar geçen yolda üç kez sinyaliniz kesilirse, bu ailenize ve yakınlarınıza aktardığınız bir bilgi haline geliyor. Artık insanların kapsama alanı beklentisi o kadar yüksek ki sinyal alamamak ciddi bir olay haline gelebiliyor. Eğer bilişim teknolojileri açısından bakarsak, evimizde sahip olduğumuz ağ ile iş yerimizdeki ağların birbirlerini yakaladıklarını düşünmüyorum. Birçok kişi bugün evlerinde daha hızlı bir ağa sahip. Kablosuz ağlarda ise çok geniş bant genişliğine sahibiz, veri transferi oranları daha yüksek. Kısacası, sadece iletişim alanında hem mobil hem de IT altyapısına sahip olmak, günümüz piyasasında rekabetçi güç elde edebilmek adına zorunlu faktörler arasında yer alıyor.

Irfan Khan - CTO, Sybase

ŞİRKETLER İÇİN MOBİL ALTYAPININ ÖNEMİ ARTIYOR

Page 19: SAP Forum Dergisi Sayı 4

17

ve motivasyonunu artırıyor.** SAP de mobil teknolojileri kullanma konusunda öncü davranarak çalışanlarına birçok mobil uygulama sunuyor. SAP bünyesinde dünya çapında yaklaşık 18 bini tablet olmak üzere 40 bini aşkın mobil cihaz kullanılıyor. Şu an için belirli bölgelerde hayata geçirilen BYOD uygulamasıyla SAP içinde kullanılan mobil cihazların sayısı gün geçtikçe artıyor. Artık satış, satın alma, insan kaynakları ve finansal süreçler gibi birçok iş sürecini masaüstü bilgisayarlara ihtiyaç duymadan güvenli ve verimli bir şekilde mobil cihazlardan gerçekleştirebiliyoruz.

Tabii ki farklı işletim sistemlerine sahip bunca cihazın yönetimi önemli bir konu... Burada dikkat edilen noktalar, farklı cihazlarda kullanılan bilginin ve mobil uygulamaların güvenliğini ve yönetimini sağlamak, gerektiğinde kişisel ve kurumsal bilgi ayrımı yapabilmek ve cihaza çalınma, kaybolma gibi durumlarda

uzaktan müdahale edebilmek. SAP, şirkete ya da çalışanlara ait 40,000’i aşkın tablet ve akıllı telefonu, mobil cihaz yönetimi çözümü olan Afaria ile yönetiyor. İş kolu ve endüstriler bazında sınıflandırılmış kurumsal mobil uygulamalar, Afaria üzerindeki kurumsal uygulama dükkânında çalışanlara sunuluyor. Bu sayede mobil uygulama dağıtım ve kurulum süreçleri %92 oranında kısalıyor.

Özetle, SAP aktif olarak uyguladığı mobil stratejileriyle çalışanlarının kurumsal bilgiye mobil cihazlar üzerinden güvenli ve verimli şekilde ulaşmasını sağlıyor. Zamanının çoğunu ofis dışında geçiren biri olarak aktif şekilde kullandığım 20’ye yakın mobil uygulama hayatımı ciddi anlamda kolaylaştırıyor.

* Forrester Research - "Mobile Is The New Face Of Engagement" - Feb 2012

** IDC: Enterprise mobility - Only a matter of when, not if

SAP Çalışanları da Mobil!

Merve SonerSAP Türkiye Mobilite Çözüm Yöneticisi

Günlük hayatımızda kullandığımız akıllı telefonlar ve tablet bilgisayarlar iş hayatımızın da vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Bu cihazlarla artık ofis dışında, dizüstü bilgisayarlarımızı açmaya gerek kalmadan birçok işimizi tamamlayabiliyoruz. Üstelik bunun için şirketlerin her çalışanına akıllı telefon ya da tablet bilgisayar vermesine de gerek kalmadı. Forrester 2011 yılında çalışanların %70’inin kişisel tabletini, %50’sinin de kişisel telefonunu iş hayatında da kullanıldığını söylüyor.* Çalışanların kendi mobil cihazlarını iş hayatlarında da kullanabildikleri BYOD (Bring-Your-Own-Device) uygulaması sayesinde mobil çalışan sayısı artıyor.

IDC’ye göre çalışma hayatında mobil teknolojileri kullanmak bir standart haline geliyor ve bu teknolojiler çalışanların verimliliğini

KÖŞE YAZISI ........................................................................................................................................................................................

Page 20: SAP Forum Dergisi Sayı 4

18

BAŞARI ÖYKÜSÜ ................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Şişecam IT Müdürü Salih Aydın

Page 21: SAP Forum Dergisi Sayı 4

19

Şişecam yurtiçinde faaliyet gösteren toplam 22 şirket ve 121 iş yerinde yaklaşık 12 bin mavi ve beyaz yakalı personelin zaman yönetiminin yapıldığı, bordrosunun düzenlendiği, personel gelişim uygulamalarının takip edildiği İK süreçlerini kurulan yeni sistemle yönetiyor. Şişecam’ın kullanmakta olduğu sistemin teknolojik ömrünü tamamlamış olması, gelişen ve değişen iş koşullarına hızla uyum sağlamakta karşılaşılan zorluklar, yürütülen yeniden yapılanma çalışmalarının sonucunda oluşan yeni organizasyon ve yenilenen iş süreçleri İnsan Kaynakları uygulamalarını yenileme gereğini ortaya çıkardı. Bu nedenle Şişecam, uzun süredir kullanmakta olduğu Şişecam İnsan Kaynağı Yönetim Sistemlerini SAP HCM sistemiyle yenilemeyi hedefledi.

Proje öncesinde, Toplulukta yer alan her grubun kendi İK uygulaması

bulunuyordu. Birbirinden farklı olan uygulamalar dağıtık yapıda çalışıyordu. Merkezde günlük olarak veriler birleştiriliyor ancak ana veri birlikteliği sağlanamıyor ve bu ortamda yönetim raporlama ihtiyacını karşılamakta önemli zorluklar yaşanıyordu. Bazı gruplar kendi şirketlerinin verisine sistem üzerinden ulaşamıyor, birleştirme işlemleri ve analizler Excel tabloları üzerinden yapılıyordu. Bir şirketin İnsan Kaynakları ile ilgili bilgilerine ulaşmak için önemli ölçüde zaman harcanıyordu.

Şişecam IT Müdürü Salih Aydın, projedeki seçim sürecini şöyle anlatıyor: “Eski uygulamalarımızı yenileme kararı aldıktan sonra Şişecam’ın İnsan Kaynakları uygulamalarını yönetecek iş sistemlerinin seçimi çalışmalarına başladık. Uluslararası arenada faaliyet gösteren Topluluğumuz için sadece

bordro hazırlayacak bir sisteme değil, aynı zamanda insan kaynağının gelişimini yönetecek ve yönlendirecek, kişisel uygulamaları da içeren bir uygulamalar bütününe ihtiyacımız vardı. Seçilecek çözüm, yeniden yapılanmakta olan İnsan Kaynakları uygulamalarımızdaki ihtiyaçlarımızı karşılayacak, gelişime açık, faaliyet

ŞİŞECAM İK SÜREÇLERİNDE TEK MERKEZDEN YÖNETİM, HATASIZ VE ANLIK VERİ ULAŞIMI

BAŞARI ÖYKÜSÜ ................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Ana faaliyet alanları cam ve kimyasal üretimi olan Şişecam düzcam, cam ev eşyası, cam ambalaj ve cam elyafı gibi camın tüm temel alanları ile soda ve krom bileşiklerinde üretim yapıyor. Atatürk'ün direktifleriyle 1935 yılında Türkiye İş Bankası tarafından kurulan Şişecam, 77. yaşını kutlarken, içinde bulunduğu pazarın lideri konumunda bulunuyor. Kuruluşunun ardından geçen ilk dönemde önceliği, ülkenin temel cam ürünleri gereksinimini karşılamaya veren Şişecam, 1960'lardan itibaren "Pazarımız Dünyadır" ilkesi doğrultusunda dünya pazarlarına güçlü ve iddialı bir şekilde giriş yaptı. Topluluk, 1970'ten sonra faaliyetlerini çeşitlendirerek hızlı büyüme sürecine girdi.

KISACA ŞİŞECAM

Page 22: SAP Forum Dergisi Sayı 4

20

BAŞARI ÖYKÜSÜ ................................................................................................................................................................................

gösterdiğimiz ülkelerde de kullanılan ve destek hizmetleri sunulan bir çözüm olmalıydı. Çözüm alternatifleri üzerinde yaptığımız incelemeler, referans firma ziyaretleri, uygulama fonksiyonlarının seçim ölçütlerimize uygunluğunun irdelenmesi ve firmanın değerlendirilmesi sonucunda SAP HCM ailesini Şişecam İnsan Kaynakları sistemlerini yönetecek iş uygulamaları olarak belirledik.”

Projeyle, süreç birlikteliğini sağlayan ve merkezi yapıda çalışacak SAP HCM uygulamalarının tüm şirketlerde kullanılması hedeflendi. Tek uygulama bütününe destek verecek BT organizasyonu oluşturarak şirket uzmanlarının proje sırasında gerekli yetkinliği edinmeleri ve canlı kullanıma geçiş sonrasında da destek hizmetinin şirket bünyesinde verilmesi planlandı.

Projede Bordro, Zaman Yönetimi, Organizasyon ve Ücret Yönetimi, Performans Yönetimi, Kariyer Yönetimi, İşe Alma, Eğitim Yönetimi, Bütçe Hazırlama süreçleri 13 aylık bir çalışma sonucunda hayata geçirildi. Bu çalışmaya paralel olarak, BI altyapısı oluşturularak analitik raporlamaları da içeren (SAP BO) uygulamaları geliştirildi. Şirketin yurtiçi kuruluşlarını kapsayan, birinci fazda İK süreçleri açısından bütünleşik ve merkezi yapıda çalışan bir ortam oluşturuldu. SAP HCM PA ve PD ayrımıyla iki koldan paralel yürütülen çalışmalarla 2012 başında Zaman

ŞİŞECAM’IN SAP PROJESİYLE SAĞLADIĞI FAYDALAR• Geliştirilen Yönetici/

Çalışan portal uygulamalarıyla Zaman Yönetimi, Seyahat, İzin, Fazla Mesai ve Devam Takip Yönetimi süreçleri sistem destekli olarak yürütülmeye başladı.

• İK bölümlerinin iş yükü azaldı, verinin hatasız ve hızlı işlenmesi ve bilgiye anlık ulaşım sağlandı.

• Şişecam Topluluğu’nda merkezden yönetilen ve işletilen, süreç birlikteliğinin sağlandığı bir uygulama hayata geçti.

• Topluluk İnsan Kaynakları Sistemlerinin yeniden yapılanmasına destek olunarak yenilenmiş iş

süreçleri kısa zaman içinde hayata geçirildi. Yenilenmiş alt süreçler SAP HCM ilgili parçalarının geliştirilmesine paralel olarak da uygulamaya alındı.

• Proje öncesi kullanılan ve sadece Bordro ve Zaman Yönetimi kapsamında çalışan eski uygulamalar için görevlendirilmiş 8 BT uygulama destek uzmanı yerine, tüm İK modüllerini içeren yeni sisteme geçiş sonrasında 4 BT uzmanıyla sistem desteklenebilir hale geldi.

Toplu İş Sözleşmelerinin imzalanması sonrasında düzenlenen fark bordrolarının tek bir yöntemle oluşması sağlandı.

Yönetimi, Organizasyon ve Ücret Yönetimi ve Bordro, Mayıs 2012’de ise İzin, Seyahat, Fazla Mesai, Personel Devam Takibi süreçlerini içeren portal uygulamalarının yanı sıra Personel Gelişimi uygulamalarından Performans Yönetimi ve İşe Alım modülleri hayata geçirildi. Projenin ikinci fazında ise yurtdışı şirketleri için SAP HCM uygulanması planlandı.

Salih Aydın projenin ilerleme süreciyle ilgili olarak şunları ifade ediyor: “Projenin birinci aşaması kapsamında yer alan yurtiçi şirketlerimizin geçişinin tamamlanması sonrasında, ikinci aşama olan yurtdışı şirketlerimizin geçişi için ön hazırlıklar tamamlanmak üzere. 2012 yılı tamamlanmadan Bosna Hersek, Bulgaristan ve önümüzdeki yıl içinde de Rusya Federasyonu ve Ukrayna’da faaliyet gösteren şirketlerimiz için SAP HCM yaygınlaştırma projelerimiz devam edecektir. Projenin ikinci aşamasının tamamlanmasıyla yurtdışı şirketlerimizin Zaman Yönetimi, Organizasyon ve Ücret Yönetimi, İzin, Seyahat, Fazla Mesai Yönetimini içeren Portal Uygulamaları hayata geçecektir. Yurtdışı şirketlerimiz için yürütülecek çalışmalara paralel olarak self-service portal uygulamalarımızı mobil ortamlara taşımak üzere çalışmalara başladık. Hedefimiz, gerekli bazı uygulamalarımızı bulunulan yerden bağımsız, ofis dışında kullanımını sağlayacak şekilde mobil platformlara taşımak. Bu çalışmalara paralel olarak yurtiçi İnsan Kaynakları uygulamalarında canlı kullanım sırasında belirlenen iyileştirme faaliyetlerini de yerine getiriyoruz.”

Page 23: SAP Forum Dergisi Sayı 4

BAŞARI ÖYKÜSÜ ................................................................................................................................................................................

Page 24: SAP Forum Dergisi Sayı 4

22

Akbank Genel Müdür Yardımcısı Turgut Güney, bankanın bilgi teknolojilerinden sorumlu yöneticisi olarak görev yapıyor. Bankacılık sektöründe uzun yıllara dayanan tecrübeye sahip bir yönetici olarak Güney, sektörün geçirdiği teknolojik dönüşümü de en iyi bilen isimler arasında yer alıyor. Lisans eğitimini Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar Bilimleri Mühendisliği Bölümü’nde, yüksek lisansını ise Southern Illinois Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Bilimleri Bölümü’nde tamamladı. Akbank'a katılmadan önce Amerika'da Computer Task Group ve Oracle Danışmanlık'ta kıdemli danışman olarak çalışan Güney, ayrıca yurt içinde farklı bankalarda üst düzey pozisyonlarda yönetici olarak görev yaptı. Kendisiyle iş yaşamını ve SAP çözümlerini başarıyla kullanan Akbank’ın liderleri arasında bulunduğu bankacılık sektörünü konuştuk.

Öncelikle eğitim hayatınızdan ve bilgi teknolojileri alanındaki eğitim sürecinizden bahseder misiniz? Üniversiteden mezun olduğunuzda planlarınız nelerdi? 1990 yılında Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. Benim bu eğitime başladığım yıllar bilişim dünyasında bir geçiş dönemiydi, henüz PC ile yeni tanışıyorduk. Windows hayatımıza bu dönemde girdi, öncesinde daha çok MS-DOS kullanıyorduk. Büyük sistemler dediğimiz yapılarda “punchcard” adlı giriş metodundan klavyeyle girişe geçiş yeni yeni yaygınlaşıyordu. Internet teknolojileri ise henüz gündemde bile değildi.

Ancak aldığımız eğitim tüm bu teknolojilerin gelişimine hızlıca ayak uydurmamız için yeterliydi. Bu dönemde ülkemizde teknolojiyi en iyi kullanan kurumlar bankalardı. Bu sebeple mezun olduğum zaman benim de hayalim öncelikle ABD’de tecrübe kazanmak, sonrasında bankacılık sektöründe bilişim alanında

uzmanlaşmaktı. Bu sorunuz vasıtasıyla geriye dönüp baktığımda, kendimi hayalimi gerçekleştirmiş olarak görüyorum.

İş hayatınızla ilgili ilk deneyimleri paylaşır mısınız? Mezun olduğumda Ankara’da bir bankada, aynı bölümde okuduğum 3 yakın arkadaşımla birlikte işe başladık. Beraber çok çeşitli projeler yaptık, çeşitli projelerde de yer aldık. Hem altyapı hem de yazılım alanlarında hızla tecrübe kazanma fırsatımız oldu. Çoğu gün 16 saat çalıştığımızı hatırlıyorum, zevkle, tutkuyla ve eğlenerek...

Kariyerinize bankacılık sektöründe başladınız ve bu sektörde devam ettiniz. Bankacılık sektörünün bilgi teknolojileriyle olan ilişkisinin gelişimi hakkında neler söylemek istersiniz? Dünyaya baktığımızda, finans sektörü bilgi teknolojilerini her zaman kullanan ve sürekli yeni yatırımlar

yapan bir sektör olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye’de de durum çok farklı olmamakla birlikte, özelikle 1995 sonrası bireysel bankacılığın gelişimiyle bankalarımızın yeni teknolojilere yatırımları arttı, en yeni altyapıları hızla hayata geçirdiler. Eskiden teknolojiyi en iyi kullanan şirketler yalnız bankalarken, günümüzde artık telekom, üretim, hizmet gibi diğer sektörlerin de teknolojiyi kullanıyor ve teknolojilere yatırım yapıyor olması önemli. Zira teknolojinin iyi kullanımı hem verimlilik hem de rekabet açısından tüm sektörlerde bir gerekliliktir. Bankacılık hep bu konuda öncü oldu ve benzer şekilde de devam ediyor.

Sizce Türk bankacılık sektörü dünyayla kıyaslandığında nasıl bir konumda bulunuyor? 1990’ların ikinci yarısından itibaren yenilenen altyapılar ve yazılımlar sayesinde Türk bankacılık sektörü

TURGUT GÜNEY: “TEKNOLOJİDEKİ GELİŞİM TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL. KURUM OLARAK BÜTÜNSEL VİZYON OLUŞTURMALISINIZ.”

YÖNETİCİ GÖZÜYLE ...........................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Page 25: SAP Forum Dergisi Sayı 4

23

dünyaya kıyasla daha hızlı yol aldı. Eski teknolojilere çok ciddi yatırım yapmış köklü yabancı bankalar bu değişimde zorlandılar, yavaş hareket ettiler. Altyapılar açısından baktığımızda, Türk bankacılık sektöründe daha bütünsel, daha entegre altyapılar geliştirildi. Dünyada ise silolar şeklindeki altyapılar “urbanizm” mantığında bütünleştirilmeye çalışıldı. Geldiğimiz noktada bazı derinlik gerektiren alanlarda büyük ABD ve Avrupa bankalarının daha sofistike çözümleri var. Ancak özellikle Temel Bankacılık, Kart ve Kanallar olarak baktığımızda ülkemizde çok iyi durumda olduğumuzu görüyoruz.

Bankacılık sektörünün iş yapış şeklini değiştiren teknolojiler sizce hangileri ve hangi sebeplerden dolayı değişime neden oldular? Aslında bu sorunun anahtar kelimeleri şunlar: daha hızlı, daha verimli, riski daha iyi yöneten, bütünsel, 7/24, kolay... Tüm bunları nasıl sağlarız? İyi teknoloji kullanımı ve iyi kurgulanmış süreçlerle. Sonuçta teknolojideki gelişim tek başına yeterli değil. Kurum olarak bütünsel vizyonunuzu buna göre oluşturacaksınız. Amaç teknolojiyi kullanmak değil, yukarıdaki anahtar kelimeler. Tüm bunları hayata geçirmek için teknoloji desteği şart tabii. Sorunuza tam cevap verecek olursam, BPM (Business Process Management) süreçleri daha iyi ve verimli yönetmek, ölçmek, iyileştirmek ve müşterinin deneyimini mükemmelleştirmek üzere; mobil sistemler müşterinin her zaman ve her yerde kolay ve hızlı işlem yapabilmesini sağlamak üzere; CRM müşteriyi daha iyi tanımak, doğru zamanda doğru aksiyonları alabilmek üzere değişim yarattı.

Dünyada bankalar ciddi sıkıntılar yaşarken Türkiye’de genel olarak bankaların başarılı performanslar sergilediğini görüyoruz. Sizce bu tabloda bilişim teknolojilerinin payı nedir? Bu tabloda en büyük payı bilişim teknolojilerine vermek haksızlık olur. Bence bu tabloda BDDK’nın düzenlemelerinin ve ülkemizdeki ekonomik istikrarın büyük payı var. Her ne kadar Bilgi Teknolojileri birimlerine çok fazla iş çıkarmış olmasından ara sıra yakınsak da yapılan regülasyonlar ve düzenlemeler, olası krizlere

karşı bankalarımızın dayanıklılığını artırmıştır.

Kariyerine bankacılık sektöründe başlamak isteyen IT profesyonelleri için neler tavsiye edersiniz? Kariyerine yeni başlayan genç arkadaşlarıma sevdikleri işi yapmalarını ve çok çalışmalarını öneriyorum. İşe başlarken para, mevki düşünmesinler. Bunlar sonuçtur, amaç değil. Yaptıkları işi “tutku” ile yapsınlar.

Sizce şirketler, çalışanlarına ideal çalışma ortamını sağlarken nelere dikkat etmeli?İş hayatı çift yönlüdür. Çalışan iş gücünü ve beynini verecek, karşılığında ücret ve tecrübe alacak, kendini geliştirebilecek. Açık iletişimin olduğu, ast-üst ilişkileriyle çok sınırlandırılmamış, düşünmeyi ve inovasyonu teşvik eden, “ben” değil “biz”in hakim olduğu bir ortam yaratmak çok önemli.

Ekibinizi oluştururken nelere dikkat ettiniz? Yanınızda çalışanlarda hangi özellikleri ararsınız?Ekibimi oluştururken, tutku, ışıltı, motivasyon, paylaşım, sadece verilen işi yapan değil de hep “nasıl daha iyi yaparım” düşüncesiyle çalışanlarla bir araya gelmeye dikkat ediyorum.

Sizce bir CIO’nun taşıması gereken temel nitelikler nelerdir?Bir vizyonu olmalı, çalıştığı kurumun stratejilerini iyi bilmeli ve bu stratejilerin oluşumuna katkıda bulunmalı. Yeterli teknik bilgiye sahip olmalı. İş ve IT stratejisini bir araya getirebilmek ve bunları kısa, orta ve

uzun vadeli planlarla destekleyebilmek, organizasyona anlatabilmek ve kabul görmesini sağlayabilmek çok önemli. Tabii bunların yanında regülasyon, inovasyon ve 7/24 işletim altyapısı mükemmelliği, olmazsa olmaz gündem maddeleri. Bazı konularda da cesur kararlar alıp uygulayabilmeli.

Önümüzdeki dönemde bankacılık sektörünün ajandasında hangi teknolojiler üst sıralara çıkacak? Mobil ve sosyal medyayla birlikte “Big Data” kavramlarını konuşmaya devam edeceğiz ve bu alanlarda gelişmeler göreceğiz.

Hobileriniz neler? Sahip olduğunuz hobiler size iş yaşamınızda katkı sağlıyor mu? Fotoğraf çekmeyi seviyorum. Genelde sokak ve tabiat fotoğrafları çekiyorum. İş yaşamıma katkısı doğrudan olmamakla birlikte, hobilerin bizler gibi stresli ve yoğun çalışanlar için olumlu katkısı olduğuna inanıyorum.

En son seyahatinizi nereye yaptınız? Seyahatlerinizde mobil teknolojilerden yararlanıyor musunuz?Bayramda Danimarka ve İsveç’i gezdim. Gezilerimde hem görülecek yerler, restoranlar, oteller, GPS ve benzeri açısından hem de işle bağlantım açısından mobil iletişim olmazsa olmaz.

YÖNETİCİ GÖZÜYLE ...........................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Page 26: SAP Forum Dergisi Sayı 4

24

Kurumsal kaynak planlamanın (ERP) kökeninde bulunan muhasebe programları, ilk olarak 1970’li yıllarda cari hesapların takibi için kullanılmaktaydı. Bu yıllardan başlayıp 1990’lara doğru giden süreç içerisinde en önemli ihtiyaç, yapılan alımlardan personel girdilerine kadar her türlü verinin düzenli biçimde kayda alınması ve ayrı iş birimlerinden gelen verilerin aynı veritabanında korunmasıydı.

Zaman içerisinde bu yapı, müşteri

ilişkilerine yönelik fonksiyonların sunulduğu müşteri ilişkileri yönetimi (CRM), tedarik sürecinin takibini sağlayan tedarik zinciri yönetimi (SCM), personel girdilerinin ve performans takibinin yapıldığı insan kaynakları yönetimi (HCM) gibi ayrı kollara ayrılarak, farklı ürün paketleri biçiminde kurumlara sunuldu. Ürün geliştirme (PLM), Ar-Ge çalışmaları ve benzeri yeni trendler, global iş trendleriyle birlikte her bir kolda ekstra süreçleri ve modelleri gündeme getirdi. Şirketlerin üzerinde koşturulduğu bir "sistemler yumağı" haline gelen bu kapsamlı yapıyla birlikte, tüm verilerin bütünleşik ve birbiriyle entegre biçimde saklanması ihtiyacı ortaya çıktı. Herhangi bir kullanıcı tarafından girilen verinin, kurum içerisindeki ilgili diğer iş kolları tarafından da uygun

biçimde denetlenebilir ve ulaşılabilir olması gerekmekteydi. Aksi takdirde, stokta bulunmayan ve talep planı henüz oluşturulmamış bir ürün için fatura kesilmesi gibi, iş süreçlerini olumsuz etkileyen durumlarla karşı karşıya kalmak olasıydı.

Verilerin saklanması ve denetimi için yetki sahibi olan ve kayıt sistemi (SOR - System of Record) adı verilen bu sistemler, veri yönetimini çok daha verimli hale getirerek iş süreçlerine katkı sağlamaya başladı. Ancak, 2000’li yıllarla ile birlikte yaşanmaya başlayan hızlı veri artışı, kurumların veriyi saklama ve denetlemesinin yanı sıra başka ihtiyaçları da doğurdu.

Verilerin karar alma mekanizmalarında kullanılması ihtiyacı doğuyor2000’li yıllarla birlikte hacimsel olarak artan verileri kullanarak karar alma mekanizmalarına fayda sağlamak ve rekabette avantaj kazandıracak bilgileri analiz etmek kurumlar için vazgeçilmez hale geldi. Ne var ki kayıtların tutulduğu OLTP mimariye

SAP TEKNOLOJİ ÇÖZÜMLERİYLE DAHA VERİMLİ VE YENİLİKÇİ KURUMLAR

DOSYA KONUSU: TEKNOLOJİ ........................................................................................................................................................... ...............................................................................................................................................................................................................................

Kurumların sahip oldukları verileri iş süreçlerine fayda sağlayacak kararlar haline getirmek bugünün kurumsal yazılım teknolojilerinin öncelikli hedefleri arasında yer almaktadır.

Page 27: SAP Forum Dergisi Sayı 4

25

DOSYA KONUSU: TEKNOLOJİ ........................................................................................................................................................... ...............................................................................................................................................................................................................................

sahip veritabanları, tek yönlü yapıları nedeniyle iş analitiğine uygun bir profil çizmemekteydi. Sorgulamalara yanıt vermek için yetersiz kalan OLTP sistemlerinin teknik mimarisi yerine, verilerin analizini yaparak kuruma katma değer sağlayacak farklı mimarilere ihtiyaç duyuldu. Aslen 1990’lı yıllardan itibaren kullanılmaya başlamakla birlikte, özellikle 2000’li yıllarda veritabanında tutulan verilerin farklı boyutlarda analiz edilmesi ve karar sistemlerini desteklemesi adına, OLAP mimarisine sahip sistemler yoğun şekilde kullanılmaya başlandı. Bugün iş zekası ve veri ambarı başta olmak üzere, kurumların ne kadar satış veya harcama yaptığını, hangi tedarikçiyle ne ölçekte çalıştığını analiz edip raporlayan sistemler bu mimariyi temel alarak büyümüş ve her biri ayrı birer iş kolu haline gelmiş bulunmakta. SOE (System of Engagement) olarak da bilinen bu sistemler, kurumların "ne yaptıklarını anlamalarını" sağlıyor.

Şirketlerin rekabet avantajı sağlamaları, maliyetlerini düşürürken kârlılıklarını artırmaları ise ancak teknik açıdan birbirinden farklı olan bu iki mimariyi kullanan sistemlerin uyum içerisinde çalışmasıyla mümkün oluyor. Zira şirketin yönetim kademesinde belirlenen vizyonun gerçekleştirilebilmesi için, orta ve alt kademelerde performans ölçümlerinin ve iş akışının doğru biçimde takip edilmesi, çizilen vizyonun gerek kurum içi ilişkilerde gerekse müşteri ilişkilerinde aynı şekilde korunması gerekiyor. Veri girişinin yapıldığı sistemler ile iş analitiğinin gerçekleştiği sistemler aynı verileri paylaşmak durumunda.

Geleneksel mimari, yeni iş ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kalıyorBaşta bankacılık, telekom, enerji ve perakende gibi verinin yoğun olarak kullanıldığı sektörler olmak üzere pek çok sektörde kurumlar her gün milyonlarca işlem gerçekleştirerek milyonlarca satırlık veri üretiyor. Örneğin bir mağazada müşterinin satın aldığı her bir ürün ayrı bir veri anlamına geldiği için, iş hacmi büyüdükçe saklanması ve işlenmesi gereken veri de muazzam oranda artmakta. Artan sadece verinin hacmi değil, aynı zamanda verinin çeşitliliği ve değişim hızı da sürekli bir artış gösteriyor.

Örneğin, iş dünyasının daha verimli müşteri analizi adına sosyal medyadan faydalanabileceğini keşfetmesiyle birlikte, şirketlerin BT departmanları “yapısal olmayan veri” adlı yeni bir veri türünü yönetme yükümlülüğüyle karşı karşıya kalıyorlar. Bunun yanında kayıt girişi yapılan sistemlerden analiz yapılacak sistemlere verinin taşınması, analiz edilmeye hazır hale getirilmesi için geçen süre birçok şirket için rekabette dezavantaj yaratıyor. Zira kurumların karar alma mekanizmalarının, rekabette öne çıkabilmek için artık veriye anlık ulaşmaya ihtiyacı var. Üstelik yapılan analizler tek bir bileşenin değil, pek çok ayrı faktörün söz konusu olduğu karmaşık taleplere yanıt vermek durumunda kalıyor.

Analiz işlemleri karmaşık hale geldiğinde analizlerin yavaşlamasının sebeplerinden biri de veritabanının saklandığı teknoloji. Mekanik bir mimariye sahip olan sabit disklerin veri erişim hızının (HDD) yavaşlığı, veri patlamasıyla birlikte daha da belirginleşti.

Teknolojinin kalbinde HANA var Kurumların artan rekabet koşulları ve sürekli değişen iş ihtiyaçlarına anlık olarak yanıt vermeyi ve böylelikle iş performansını, verimliliğini ve inovasyonu artıracak adımların atılmasını sağlayan çözümler, SAP

HANA platformunun sunduğu üstün performans ve devrim niteliğindeki yeni nesil bellek-içi mimariyle mümkün hale geliyor. OLTP ve OLAP mimarilerinin farklı sistemlerde yönetilmesi ihtiyacını ortadan kaldırarak verinin girişini ve analizini aynı veritabanı üzerinden yapma olanağı tanıyan HANA platformu, veri yönetimi sürecini basitleştirirken iş süreçlerinin gerçeklenmesi adına dramatik performans artışları sunmakta. SAP'nin Veritabanı & Teknoloji vizyonunun kalbinde yer alan HANA, veri depolama ve analiz işlemleri için geleneksel mekanik sabit diskler yerine bellek-içi mimariyi kullanarak analiz ve raporlama sürelerini binlerce kat hızlandırıyor.

SAP HANA ile sağlanan devrim niteliğindeki performans, karar alma mekanizmalarının ihtiyaç duydukları "gerçekten gerçek-zamanlı veriye" ulaşmalarını mümkün kılarak işletmelerin ufkunu açıyor. Bu yüksek hızı benimseyen kurumlar ise zaman içerisinde yeni iş modelleri oluşturarak rekabette farklılaşıyor, kazançlarını artırırken maliyetlerini düşürüyor.

Saklanan veriyi doğru yönetmek gerekiyorSAP'nin HANA ile sunduğu üstün veri depolama özelliklerinin doğru kullanımı ise SAP Teknoloji & Veritabanı çözüm portföyünün yönetişim

Page 28: SAP Forum Dergisi Sayı 4

26

hizmetiyle mümkün. SAP Bilgi Yönetişim (governance) çözümleri sayesinde şirketlerin sahip oldukları verilerin doğruluğu ve kalitesi sağlanmakta. Örneğin bu sayede aynı verinin farklı şekillerde tekrarlanması ve doğru olmayan verilerin saklanması önleniyor. Doğru olmayan veriye hızlı erişilmesi bir anlam ifade etmeyeceği için, veri niteliğinin korunması büyük önem taşıyor.

Teknolojinin iş süreçlerine katkı sağlaması açısından veri doğruluğunun ve erişiminin hızlı bir şekilde gerçeklendiği noktada diğer bir önemli konu da sistemler arası verilerin entegrasyonu. Farklı amaçlara hizmet eden iş sistemlerinin birbirleriyle uyum içerisinde çalışmaları ve iş süreçlerini destekler nitelikte entegre olmaları gerekmekte. Örneğin herhangi bir müşteri için hazırlanan faturaların düzgün bilgilerle kesilmesi ancak CRM sisteminde oluşturulan ilgili müşterinin, ERP sistemine düzgün aktarılmasıyla mümkün. CRM ve ERP sistemleri arasında gerçekleşen süreç entegrasyonunun yanı sıra ilgili sürecin kesintisiz bir şekilde akışını sağlayan

süreç orkestrasyonu yani iş akış yönetimi de dikkat edilmesi gereken diğer önemli bir başlık.

“Apple kadar sade, Google kadar hızlı”SAP'nin Veritabanı & Teknoloji çözümlerinin kullanıcıya dokunan noktasında başarılı, sezgisel ve kolay anlaşılır önyüzler bulunuyor. Verilerin doğru biçimde sisteme girilmesi ve analiz edilebilmesi, ancak uygun önyüzlerin kullanılmasıyla mümkün oluyor. Entegrasyon, anlık veriye erişim ve yönetişimle yakalanan başarının kullanıcıya verimli biçimde sunulması gerekiyor. Gelişen teknolojiyle birlikte, masaüstü uygulamalarda kullanılan önyüzlerin yanı sıra tablet ve akıllı telefonlara yönelik mobil ve web tabanlı önyüzlere, farklı platformlar için verimliliği artıracak nitelikte, kullanıcı dostu önyüzlere ihtiyaç duyuluyor. SAP, teknoloji trendlerini yakından takip ederek kurumlara arka plandaki teknolojiyle doğru etkileşimi kurmalarını sağlayan önyüzler hazırlıyor.

İhtiyaç duyulan önyüz gereksinimleri her iş birimi ve her kademe için farklılık gösterebiliyor. Dolayısıyla basitliği ve zenginliği bir arada barındıran, tasarımıyla da göz dolduran önyüzlere ihtiyaç oluyor.

Önyüzleri kullanan profillerde gözlenen farklılık nedeniyle mobil cihazlarda karmaşık analizlerin yapılmasından masaüstünde basit veri girişlerine kadar her kapsamda önyüzler kullanılabiliyor. Örneğin, üretim hattında çalışan ve sisteme günde kaç adet üretim yapıldığı verisini girmesi gereken bir ustanın önüne karmaşık bir ekran koymak, iş süreçlerinin yavaşlamasına neden olabiliyor. Önceleri kağıt üzerinde yapılan bu basit seviye veri girişlerini otomatik hale getirmek, hedeflerin ve sapmaların anlık gözlenebilmesi için kurumlara büyük avantaj sağlıyor. Çalışanların form doldurur gibi temel seviyede veri girişi yapmalarını sağlayan Adobe Interactive Forms çözümü sayesinde, bilgisayarda ilgili dosya açılıp yalnızca doldurulması gereken alanlara veri girişi yapılıyor.

SAP'nin “go-to-market” stratejisinin beş kritik pazar kategorisinden bir tanesi olan Veritabanı & Teknoloji aynı zamanda diğer kategoriler olan iş analitiği, mobilite, iş uygulamaları ve bulutun da kurumlarda en verimli biçimde uygulanmasını mümkün hale getiren bir rol üstlenmekte. Veritabanı & Teknoloji alanındaki çalışmalarıyla SAP, iş süreçlerinin daha verimli işlemesini sağlayan yenilikçi ve verimli teknolojileri sunuyor.

DOSYA KONUSU: TEKNOLOJİ ...........................................................................................................................................................

Lexmark, internet sitesi üzerinden erişip müşteri olarak kaydolmak isteyen ziyaretçilerinden adres bilgilerini girmelerini ister. Bu bilgiler girilirken, adresin yanlış verilmesi halinde sistem bunu düzeltir ve "Bunu mu demek istediniz?" diye yeniden sunar. Adobe de aynı sistemi kullanmakta. Sisteme kayıt olmak için, sadece posta kodunu ve kapı numarasını doğru yazmak yeterli. Geri kalanı sistem tarafından zenginleştirilip, düzenleniyor. Bu bilgi kaydedildiğinde depolama alanına yazılırken, bir yandan da kontrol gerçekleştiriliyor. SAP teknolojisiyle sağlanan bu tutarlılık ve veri kalitesi, enerji sektörü başta olmak üzere pek çok endüstri için büyük önem taşıyor.

SAP İLE ONLINE VERİLERDE TUTARLILIK VE KALİTE GARANTİSİ

Page 29: SAP Forum Dergisi Sayı 4

DOSYA KONUSU: TEKNOLOJİ ...........................................................................................................................................................

Page 30: SAP Forum Dergisi Sayı 4

28

SAP ve NBA, NBA.com portalini ziyaret eden basketbol fanlarına sunulan istatistikleri benzersiz bir deneyime dönüştürmek için SAP HANA platformunun tercih edildiğini açıkladı. SAP HANA'nın gerçek zamanlı veri platformu sayesinde NBA ligi, neredeyse sınırsıza yakın miktarda resmi NBA istatistik bilgisini basketbol severlerin ekranlarına taşıyacak.

Duyuruda ayrıca SAP'nin, NBA Resmi İş Analitiği Yazılım Partneri olarak konumlandığı belirtilirken, bu iş ortaklığının WNBA (Bayanlar NBA Ligi) ve NBA Development Leauge'i de kapsadığı açıklandı. Her üç lige ilgi gösteren hayran kitlesi arasında bir bağ kuracak olan SAP’nin NBA ile ortaklığı; ABD'nin yanı sıra Brezilya, Kanada, Çin, Almanya, Hindistan ve Rusya gibi uluslararası pazarlarda da sürdürülecek. Basketbol severlere yeni etkileşim yolları sunmak adına, yeni ve gelişmekte olan teknolojileri sürekli olarak araştırdıklarını belirten NBA Komisyon Üyesi David Stern, "Yenilikçi yazılım çözümleri alanında öncü olan SAP, dünya genelinde NBA basketboluyla ilgilenen fanlara dinamik ve kapsamlı istatistikler sunmak için ideal bir partner konumunda bulunuyor" açıklamasını yaptı.

SAP Eş Başkanı Bill McDermott ise SAP'nin dünyanın en saygın spor organizasyonlarından NBA ile kurduğu iş ortaklığından onur duyduğunu söylerken, "Basketbol severler, SAP HANA sayesinde daha önce hiç yaşamadıkları bir NBA deneyimiyle tanışacaklar" ifadesini kullandı.

Kurulan işbirliği çerçevesinde, daha önce sadece NBA çalışanları ve belirli medya mensuplarına sunulan gelişmiş istatistikler, NBA istatistik ekibinin SAP HANA kurulumuyla birlikte NBA.com üzerinden tüm ziyaretçilerle paylaşılacak. SAP HANA platformu üzerinde büyük ölçekli istatistik bilgileri ve analiz araçlarına erişim sağlayacak olan basketbol severlerin NBA deneyimi yeni bir boyut kazanacak.

NBA’in iş zekâsı çözümleri için tercihi de SAP olduNBA ayrıca SAP BusinessObjects Explorer ve SAP Data Services yazılımlarıyla birlikte ileri seviye analiz yapabilmek için SAP BusinessObjects iş zekâsı (BI) çözümlerini tercih etti. NBA.com’daki resmi NBA istatistiklerini SAP HANA platformunda gerçekleştiren, SAP BusinessObjects Explorer ve SAP Data Services ile veri kalitesini artıran NBA; basketbol severlerin ister

masaüstü bilgisayarlarından, ister tablet veya akıllı telefonlarından kolay kullanımlı ve yenilikçi bir istatistik platformuna erişmelerini sağlayacak. NBA SAP BusinessObjects iş zekâsı projesi, 2012-2013 sezonunda başlayacak.

NBA.com pazarda öncü olan SAP BI yazılımını, basketbol liginin tüm tarihiyle ilgili benzersiz istatistikleri takipçilerine sunmak için kullanacak. NBA.com’un mevcut istatistik iş ortağı olan SAP, portal ziyaretçilerine kullanıcı dostu bir arayüz ile resmi lig, takım ve oyuncu verilerine gerçek zamanlı erişme ve bu verileri analiz etme olanağı tanıyacak. SAP ayrıca NBA Game Time mobil uygulamasının istatistik partneri olarak, basketbol severlerin önemli istatistikleri mobil cihazlarından aramalarına yardımcı olacak.

Yıl boyu NBA’in tüm global operasyonlarına gerçek zamanlı veri sunacak olan SAP çözümleri; medya, özel etkinlikler, mobilite, sosyal medya, oyuncu ve takım istatistikleri, teknoloji ve hayran etkileşimlerini de kapsıyor. Pazarlama ortaklığının bir parçası olarak SAP ayrıca NBA All-Star, NBA Draft ve NBA Cares All-Star Day of Service için de iş ortaklığı sunacak.

NBA İSTATİSTİKLERİ SAP HANA’YA EMANET

DOSYA KONUSU: TEKNOLOJİ ...........................................................................................................................................................

Page 31: SAP Forum Dergisi Sayı 4

29

her zaman mümkün olmasa da kurumlar yenilikçi iş modelleriyle öne çıkabiliyor.

İş modelinde yenileşme, süreçlerin iyileştirilmesiyle mümkün oluyor. Oldukça geniş bir anlam barındıran bu “süreç iyileştirme” çalışmasına şöyle bir örnek verebiliriz: Her müşterinin satın alma bilgisini ayrı olarak analiz edip bir sonraki hizmet sunumu esnasında, bir önceki harcamalarıyla o anda satın aldıkları arasında bir korelasyon kurarak ona özel bir teklif sunabilmek yenilikçi bir iş modelidir. Mümkün olduğunca gerçek zamanlı aksiyon almanın kritik olduğu günümüz pazar koşullarında bunu gerçekleştirebilmek için ise gerekli ve yeterli teknik altyapıya sahip olmak gerekmekte.

Geleneksel mimaride bu gibi kampanyalar, kolay yönetilebilir ve sürdürülebilir süreçler olmaktan çok uzak bulunuyor. Zira verilerin farklı biçimlerde birleştirilmesi,

analiz sistemlerine kopyalanması ve performanslı raporlama amaçlı farklı seviyelerde özetlenmesiyle iş birimi için son derece kritik öneme sahip bir süreç, teknik anlamda yönetilmesi gereken karmaşık bir yapı ve iş birimi bakış açısından yeterince atik olmayan bir çözüm olarak karşımıza çıkıyor. Biz SAP olarak bunları sürdürülebilir hale getirebilmek için bakış açısını değiştirmemiz gerektiğini söylüyoruz. Karmaşık değil basit, gecikmeli değil gerçek zamanlı ve yönetilmesi daha kolay bir mimariyle birlikte süreçleri yavaşlatan pek çok engel ortadan kalkıyor. HANA olarak adlandırdığımız çözüm de tam olarak bunu sağlıyor.

İstanbul’dan New York’a uçak yolculuğu 11 saat sürüyor. Bu süreyi 30 saniyeye indirdiğinizi düşünün. Böylesi bir yeniliği ilk adımda faydaya dökemeyebilirsiniz. Ancak 30 saniyede gidip gelme kolaylığını mental olarak benimsediğinizde, New York yolculuğunu gündelik iş hayatınıza çok daha yüksek katma değerlerle entegre edebilirsiniz. Örneğin New York’ta bir iş kurabilir, sabah İstanbul’da olan toplantınızın ardından öğleden sonra New York’taki bir iş görüşmesine katılabilirsiniz.

Önümüzdeki dönemde şirketlerin Büyük Veri’yle başa çıkabilmeleri için başlıca yardımcı, sahip oldukları veri yığınlarından anlamlı ifadeler çıkartmayı başarabilen veri bilimciler ve bu süreçleri destekleyecek çözümler olacak. SAP olarak sunduğumuz teknoloji ilk etapta, New York’a çok hızlı ulaşmak gibi mecburi görünmeyebilir. Ancak bu teknolojiyle gelen konfor ve rahatlığa alıştıkça yeni ihtiyaçlar ortaya çıkıyor ve bu ihtiyaçları karşılamak için bu yüksek performans bir gereklilik halini alıyor. Büyük Veri’yi katma değer sağlayacak biçimde kullanma aşamasında SAP HANA platformunun veri depolama ve analiz etme alanında sunduğu devrim niteliğinde yetenekler, yarının yenilikçi iş süreçlerinin ortaya çıkmasına önayak oluyor.

SAP HANA ile Süreç İyileştirmeleri Sürdürülebilir Hale Getiriliyor

Ahmet Engin TekinSAP Türkiye Ürün Satış Yöneticisi

Günümüzde özellikle belirli endüstrilerdeki şirketlerin öncülüğünde Büyük Veri’den bahsediliyor. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, veriye sahip olmaktan ziyade, sahip olunan veriyle şirketiniz için faydalı ne gibi aksiyonlar alınabileceği. Bir örnekle açıklamak gerekirse, müşterilerle sürekli iletişim halindeki perakende, telekom, bankacılık gibi sektörlerde faaliyet gösteren kurumların yaptıkları genel kampanyaların belirli bir seviyeye kadar başarıya ulaştığını görmekteyiz. Yoğun rekabette kârlılığı artırmanın yolu ise bireysel seviyede kampanyalar düzenlemekten geçiyor. Bunun için kurumların, milyonlarca müşterinin her birinin 360 derece analizini yapması şart. Rekabette farklılık yaratabilmek için iş modelinde, ürünlerde veya müşteriye yaklaşımda farklılık oluşturmak gerekiyor. Yeni bir ürün çıkarmak

KÖŞE YAZISI ........................................................................................................................................................................................DOSYA KONUSU: TEKNOLOJİ ...........................................................................................................................................................

Page 32: SAP Forum Dergisi Sayı 4

BİMSA olarak sunmuş olduğunuz Yenilikçi İş Zekası Çözümleriniz nelerdir?BİMSA olarak SAP’nin iş zekası ürünleri kapsamında, SAP BW veri ambarı ve SAP BusinessObjects raporlama ürünleri ile müşterilerimizin etkili karar vermelerini sağlayacak, iş performansını optimize etmeye yardımcı olacak ve onların iş ihtiyaçlarına cevap verebilecek uçtan uca, açık ve bütünleşik kurumsal çözümler sunmaktayız. Bu ürünler sayesinde ERP, CRM, SRM gibi SAP ve non-SAP veri kaynaklarından aldığımız bilgileri SAP BW ve ETL süreçlerinden geçirip veri ambarında raporlamaya hazır hale getiriyoruz. Ardından ihtiyaçlarına göre gerek SAP BW ortamında gerekse SAP BusinessObjects ortamında hazırlanan raporlarla müşterilerimizin daha etkili ve bilinçli karar vermesine olanak sağlayan detaylı iş zekası işlevselliğini sunuyoruz.

İş zekası çözümlerinin yapısından ve sunduğu hizmet alanlarından kısaca bahseder misiniz?İş zekası araçları, bilginin uygun bir şekilde organize edilmesini ve sunulmasını sağlayarak, yöneticilerin kurumsal verilerini farklı perspektiflerden analiz ederek incelemesini gerçekleştiren yazılımlardır. İş zekası ile farklı

kaynaklardan gelen veriyi derlemek ve toparlamak için gereken zaman minimize edilerek bu zamanın analize ayrılması, kurum içi veya dışı, her seviyede çalışanın ihtiyacına cevap verilebilmesi, bilginin paylaşımı anlamında iletişimin ve ortak karar verme sürecinin hızlandırılması, şirketlerin hızlı ve doğru kararlar alabilmeleri, strateji belirleyebilmeleri ve uyguladıkları taktiklerin sonuçlarını görmeleri ve kurumsal performansı ölçmeleri sağlanır. Tüm bunlar ancak iş zekası uygulamalarının etkin kullanımıyla yapılabilir. Bunu başarabilen şirketler bugünün rekabetçi iş dünyasında ayakta kalabilirler.

İş zekası çözümlerinin şirketlere sunduğu katma değerler nelerdir?İş zekası araçlarının sağlayacağı faydalara bakarsak şu alanların ön plana çıktığını görebiliriz: Faaliyetlere ilişkin zamanında ve doğru kararlar alınmasının sağlanması, potansiyel müşterilerin alacağı aksiyonları öngörerek buna uygun hareket planının belirlenmesi, değerli alanların ve aktivitelerin önceden bilinerek bu alanlara öncelik verilmesi, öncelik verilecek alanlara uygun kaynak, kapasite ve üretim planlamasının yapılması iş zekası çözümlerinin sunduğu ana fayda alanlarını oluşturmaktadır.

Bu fayda alanlarından her biri aslında şirketleri rakiplerinden bir adım öteye taşıyarak farklılık yaratan fırsatlardır. Bu fırsatların sayısı arttıkça, yani bilgileri verimli kullanmaya başladıkça rakipler ile aradaki mesafe hızla artacak, dolayısıyla bilgiyi doğru anda işleyip değerlendirmenin faydası gün geçtikçe daha da fazla ortaya konacaktır. Bu bağlamda, iyi bir iş zekası yatırımının, örneğin hızlı bir tedarik zinciri kurmak için yapılacak yatırımdan hiçbir farkı olmayacaktır. Çünkü ikisinin de temelinde aynı felsefe yatıyor, doğru ve hızlı karar almak ya da bu şekilde hareket edebilmek.

Yenilikçi iş zekası çözümlerinin geleneksel iş zekası çözümlerine göre farkları nelerdir?Mobilite bu konudaki en büyük gelişmelerden biri. Mobil cihazlar ve bu cihazların internet erişimi geliştikçe, kurumlar mobil uygulamaları daha fazla tercih etmeye başladılar. Bu durum iş zekası ürünlerinin de gelişmesini sağladı. Birçok üretici, mevcut raporları ve analiz sonuçlarını mobil cihazlardan erişilebilir hale getiren ürünleri piyasaya sürdü. En fazla tercih edilen iş zekası platformu SAP BusinessObjects’e BlackBerry, Windows Mobile ve Symbian işletim sistemli mobil cihazlardan erişimin sağlanması, yöneticiler için sevindirici bir gelişme oldu.

Mobilitenin bilgiye erişim açısından şirketlere sağladığı fayda çok büyük. Mobil cihazda Web Intelligence ve Crystal Reports araçları ile hazırlanmış olan raporlar çalıştırılabiliyor ve bu raporlar cihazda saklanarak kurumsal ağa bağlantı sağlanamadığında dahi açılıp incelenebiliyor, yazıcıya gönderilip çıktıları alınabiliyor.

Yine yüzlerce raporla ilgilenmek durumunda kalan çalışanlar için çok önemli olan “Alert” mekanizması da mobil cihazlarda kullanılabilir durumda. Raporları başkaları ile paylaşabilmek de bir başka önemli özellik. Kurumlar genellikle mobilitenin güvenlik kısmında sorun yaşayabileceklerini düşünüyorlar ancak doğru danışmanlık ve doğru sistem sayesinde bu endişe ortadan kalkıyor.

Sosyal medya ise iş zekasında yenilikçi çözümler anlamında bir diğer belirleyici unsur konumunda. Facebook, Twitter gibi sosyal medya sitelerini kullananların sayısının hızla artmasıyla bu sitelerdeki verileri kullanarak avantaj sağlamak isteyen şirketler, iş zekasını sosyal medya uygulamalarıyla entegre etme yoluna giriyor.

İş zekası uygulamalarını etkin olarak uygulayan şirketler ayakta kalabiliyor

Seçil Orhun – Bimsa Çözüm Uzmanı

Bu b

ir ila

ndır.

Page 33: SAP Forum Dergisi Sayı 4
Page 34: SAP Forum Dergisi Sayı 4

32

KÖŞE YAZISI ........................................................................................................................................................................................

Kurumlar, iş hayatında kendilerine avantaj sağlayabilecek özel süreç ve stratejileri, IT stratejileri ve ek geliştirmelerle destekleme yolunu tercih ederken pek çok farklı amaçtan yola çıkabiliyor. Bu amaçlar, müşteri memnuniyeti artırmaktan yeni müşteriler kazanmaya kadar çeşitlilik gösterebiliyor. (Şekil 2)

Fakat böylesine önemli amaçlarla talep edilen özel geliştirmelerin ancak ve ancak yetkinliğini kanıtlamış, uzman bir kuruluşun ellerine teslim edilmesi gerekiyor. Sürecin kritiklik seviyesine ve getirdiği karmaşık yapıya bağlı olarak, bu karmaşık yapıyı ve riski yönetebilecek, sektörü tanıyan, deneyim sahibi, güvenilir iş ortaklarının aranması şart. İşte bu noktada SAP’nin farkı herkes tarafından biliniyor. Dünyanın kurumsal sistemler devi SAP, müşterilerinin bu ihtiyaçlarında da aynı güven ve kaliteyle karşılık vermek üzere SAP Müşteriye Özel Geliştirme Hizmetleri (SAP CDP) organizasyonunu devreye sokuyor.

SAP ne öneriyor?SAP standardının ötesinde, stratejik önem taşıyan süreçlerini SAP sistemi üzerinde yönetmek isteyen kurumlar için, SAP CDP organizasyonunun standart geliştirme ekibiyle dirsek dirseğe çalışan 1000’in üzerinde çözüm mimarı ve geliştirme uzmanı, SAP standartları kalitesinde çözümler hazırlıyor. Dünya genelinde toplam 10 lokasyonda yer alan ve yüzlerce projeyi yürütmüş Müşteriye Özel Geliştirme Hizmetleri ekibi, SAP’nin global bilgi birikimi ve deneyimini müşterilerinin projelerine taşıyor.

Geliştirme projelerinde, yüksek kalite standartlarında kodlama desteğinin çok ötesinde, sektör deneyimi, global bilgi birikimi ve hazır çözümler sunarak uçtan uca standarda en yakın SAP çözümünü sağlamak amaçlanıyor. Elbette bu çözümün nihai hedefi de SAP müşterilerinin toplam

sahip olma maliyetini ve risklerini azaltarak onlara bakım desteği vermek.

SAP, içerik ve teknoloji açısından uygun çözümleri, benzersiz SAP bakım güvencesiyle sunarak müşterilerinin yatırımlarını uzun vadede korumayı ve stratejik hedeflerin gerçekleştirilmesinde desteklemeyi vaat ediyor.

SAP CDP PortföyüSAP CDP hizmetleri müşterilerine özel çözümler geliştirmenin yanı sıra gittikçe genişleyen portföyüyle iş ihtiyaçlarına yönelik hazır çözüm ve alternatifler de sunabiliyor.

• Müşteriye Özel Çözümler – Sadece müşteriye özel iş ihtiyaçlarını karşılamak üzere, standart SAP kalitesinde çözüm geliştirme hizmetleridir.

• Repeatable Custom Solutions (Tekrar Kullanılabilir Özel Çözümler - RCS) – Özel müşteri ihtiyaçlarına temel oluşturabilecek hazır çözümlerle zaman ve maliyet avantajı sunuluyor ve daha önce denenmiş geliştirmelerle riskler en aza indiriliyor.

• Focused Business Solutions ( Özel İş Çözümleri - FBS) – Müşterilerin iş alanlarına yönelik özel ihtiyaçları için daha önce ürünleştirilmiş özel çözümlerle hız, maliyet ve risk açısından maksimum avantaj sağlanıyor.

• Destek – SAP CDP hizmetleriyle beraber standart ve kurumsal destek hizmetleri de verilerek yatırımların uzun vadede korunması hedefleniyor. Ayrıca ürünü kullanırken ihtiyaç duyulabilecek her an SAP müşterilerinin yanında olmayı hedefliyor, yükseltme (upgrade) desteği veriyor.

Müşteriye Özel Geliştirme Hizmetleri

Aslı DikenelliSAP Türkiye Çözüm Satış Yöneticisi

Şekil 1Kaynak: IDG Research, Temmuz 2010

Uygulama geliştirmenin her zaman “stratejik bir silah”olduğunu düşündük.

Uygulama geliştirmeyistratejik bir araç olarakgörmüyoruz.

Uygulama geliştirmeson yıllarda daha dastratejik bir araçhaline geldi.

%22

%29

%49

Kaynak: IDG Research, Temmuz 2010

Şekil 2

%64

%55

%45

%39

%36

%30

%9

%2Hiçbiri

Müşteri memnuniyetini geliştirme ihtiyacı

Sektörde farklılaşabilme ve rekabet avantajı sağlama ihtiyacı

Sektör gerekliliklerine ve mevzuata uyma ihtiyacı

Ekonomi/fiyat baskılarını yanıtlayabilme ihtiyacı

Veri ve bilgi güvenliğini koruma ihtiyacı

Yeni müşteriler kazanma ihtiyacı

Diğer

Çağımızda ürün ve hizmet sunumunda en önemli nokta, ihtiyaca göre çözümler üretebilmek. İhtiyaç ise herkese göre değişebiliyor. SAP, Türkiye’ye getirdiği yeni hizmet yaklaşımıyla, özel ve kritik süreçlerini geliştirmeye ihtiyaç duyan müşterilerine, bir yandan standart SAP kalite ve güvencesinde, diğer yandan da tamamen müşteriye özel geliştirme hizmetleri sunuyor.

Yapılan araştırmaların ve müşterilerden edinilen deneyimlerin ışığında ek geliştirmelerin şirket CIO’ları için son yıllarda önemi giderek artan stratejik bir araca dönüştüğünü görüyoruz. (Şekil 1)

Page 35: SAP Forum Dergisi Sayı 4

BİZİM İŞİMİZSİZİN GÜCÜNÜZ

Teletek Bulut Bilişim ve İletişim Hiz. A.Ş.Değirmenyolu Cd. Çetinkaya Sk. No:16 Kat :4 Ataşehir 34752 İstanbul

www.teletek.net.tr • [email protected]

Uzman ve deneyimli bir ekiple; çevre dostu, güçlü ve esnek altyapı sunuyoruz.

Özel hizmet anlayışımızla tüm ihtiyaçlarınız için hızlı ve yüksek servis sağlıyoruz.

Güvenilir bulut servis sağlayıcınız olarak; bizim işimiz, sizin gücünüz.

0 216 576 21 21

Page 36: SAP Forum Dergisi Sayı 4

34

ABD’de Forbes dergisi Hamdi Ulukaya’yı yoğurt dünyasının Steve Jobs’u olarak tanımladı. Ulukaya bir söyleşide bu başlığı enteresan bulduğunu ifade ediyor: “Ben ilk toplantımızda arkadaşlarıma, ‘Biz gıda firması olabiliriz ama stratejilerimizi teknoloji firması gibi geliştirmeliyiz. Basit ürün, yenilikçi ürün ve şaşırtıcı pazarlama yöntemlerimiz olmalı.’ demiştim. Bu, Apple’ın izlediği rotayla gayet paraleldi. Hâlâ da öyle. Yılda iki kez yeni ürünler çıkarırız,

ambalajlarımızı yenileriz. Yeni ürünü son ana kadar açıklamaz ve tüketicide beklenti yaratırız.”

Sadece yoğurt değil, bir lifestyle markası Ulukaya diğer bir söyleşide kendilerini bir yoğurt markası olarak değil lifestyle (yaşam tarzı) markası olarak konumladıklarını ifade ediyor. Burada izlenen yol da kendine özgü ilkeler taşıyor. Sadelik veya basitlik Chobani’yi en iyi tanımlayan kelimeler. Bir kâse yoğurtla kendisini özetleyen şirket, içerikte mümkün olduğunca farklı tatlarla çeşitlilik yaratıyor. Ana işlere odaklanmak, Chobani’nin önem verdiği konulardan biri. Faaliyet gösterdiği pazarda sadece ve sadece yoğurt üreten bir firma olması, konsantrasyonunu bu alana odaklamasına yardımcı oluyor. Bu yaklaşım, yoğurt denilince akla gelen ilk markalardan biri olmayı kolaylaştırıyor. Pazarlama çalışmalarında ürünlerinin ne kadar mükemmel olduğunu anlatmak yerine, Chobani tutkunlarının hikayelerini dinlemeyi ve paylaşmayı tercih ediyor. Müşterileri marka elçileri haline getirerek viral reklamlardan mümkün olduğunca faydalanıyor. Chobani kârlılığın hızla düştüğü piyasa ortamında yüksek kârlılıkla çalışmalarına devam ediyor. Sunduğu

YOĞURT DÜNYASININ İNOVATİF YILDIZI: CHOBANIChobani, Türkçe ve Yunancada çoban anlamına gelen sözcüğün farklı türden bir ifadesi. Türk girişimci Hamdi Ulukaya tarafından ABD’de kurulan Chobani bugünlerde adından sıkça söz ettiriyor. Bu başarı hikâyesi birçok gazetede ve dergide yer almaya devam ediyor. Sıfırdan başlayan ve bugün yüz milyonlarca dolar seviyesine yükselen hacmiyle Chobani, yoğurt dünyasının Apple’ı olarak tanımlanıyor. Bu tarz başarılar genellikle Silikon Vadisi’nden çıktığı için birçok kişi Chobani’nin öyküsünü ilginç buluyor. İnovasyonu yoğurt pazarındaki çalışmaların merkezine yerleştirmek belki de Ulukaya’yı pazarda farklı kılan unsurların başında geliyor.

GİRİŞİMCİLER .....................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Page 37: SAP Forum Dergisi Sayı 4

35

kalite ile elde ettiği müşteri sadakati, şirketin yüksek kârlılığa ulaşmasına yardım ediyor. Bu da beraberinde büyümeyi ve yeni yatırımları getiriyor.

Chobani’nin popülerliği Hamdi Ulukaya’nın özel yoğurt mağazaları açmasına öncülük ediyor. New York’ta açılması planlanan mağaza SoHo’da yer alacak. Chobani yetkililerinden birisi bu durumu şu şekilde açıklıyor: “SoHo kendine özgü stili olan ve inovatif bir kimliğe sahip, tıpkı Chobani gibi…”

Yoğurt dünyasının süperstarı Meyveli yoğurt pazarındaki parlak hikayenin kahramanı Hamdi Ulukaya, 1997 yılında okumak için ABD’ye gider. Kendisini ziyarete gelen babası, Amerikalıların peynir yapmayı beceremediklerini söyleyerek peynir işine girmesini tavsiye eder. Ancak Ulukaya’nın odaklandığı alan yoğurt olur. Kısa zaman içinde genişleyen girişim bugün ABD ve Kanada’nın birçok yerine dağıtım yapan dev bir marka haline geldi. Fast Company dergisi Chobani’ye 2012 yılının En Yenilikçi 50 Şirketi arasında yer verdi ve Chobani’yi mandıra işinin süperstarı olarak tanımladı.

Ağustos 2005'te New York’ta Kraft Foods'a ait fabrikayı alarak yola çıkan Chobani, bu yıl ABD’de Small Business Administration (Küçük İşletmeler İdaresi) tarafından Yılın Girişimcisi

ödülüne layık görüldü. Amerika'da yoğurt pazarının lider firmalarından biri haline gelen Chobani, satışlarındaki ve çalışan sayısındaki artışa paralel olarak topluma katkıları nedeniyle ödüle layık görüldü. 1.200 çalışana sahip şirket, Idaho'daki yeni fabrikası için de 400 kişiyi işe alacak. Fabrika kendi alanında ABD'deki en büyük tesis olma özelliği taşıyor. Chobani’nin işine gösterdiği özen Hamdi Ulukaya’nın şu sözleriyle ortaya çıkıyor: ''Pek çok yoğurt üretiyor olmamıza rağmen, üretilen her partiye büyük özen gösteriyoruz. İyi yoğurt üretmek için gereken kriterlere sonuna kadar bağlı kalıyoruz ve iyi yoğurt yapmak istiyoruz.''

Sosyal medyanın da çobanı Chobani son 5 yılda satışlarını yüzde 2.500 büyüttü ve yüksek oranlarda kârlılığa kavuştu. Başarıya giden yolda müşteri ilişkilerine büyük önem veren şirket sosyal medyayı da etkin olarak kullanıyor. Facebook ve Twitter hesaplarından müşterileriyle iletişim kuran Chobani sosyal medyayı öylesine özümsemiş bir marka ki bazı açık hava reklamlarında kendisine gönderilen tweetleri reklam olarak kullanıyor. Kendisine atılan her tweet’i ya retweet ediyor ya cevaplıyor ya da favori tweet olarak işaretliyor. Sosyal medyadaki çalışmalarda kullanılan diğer mecralar arasında YouTube, Instagram ve Pinterest yer alıyor. Kısacası müşteriler hangi mecradaysa Chobani de orada mutlaka yerini alıyor. Şirketin iletişim çalışmaları marka pazarlamasından çok, tüketicilerle iletişim kurma çabasından oluşuyor.

Olimpiyat sponsoru Chobani’nin başarısının ardındaki sırlardan birisi de içinde bulunduğu toplumla sıkı ilişkiler kurması. Londra 2012 Olimpiyatları için ABD takımının sponsorları arasında yer alması bunun önemli göstergelerinden biri. Başarıya ve insan hikayelerine odaklanan çalışmalar markanın iletişim stratejisinin özünü oluşturuyor. Chobani, uyguladığı ''Nothing But Good'' (Sadece İyilik) sistemiyle fabrika çevresindeki çiftçilere destek veriyor. Ayrıca yıllık kârının yüzde 10'unu, dünya geneline dağıtmak üzere, kendi kurduğu Shepherd's Gift Foundation'a (Çobandan Armağan Vakfı) veriyor.

GİRİŞİMCİLER .....................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Page 38: SAP Forum Dergisi Sayı 4

36

Garanti Bankası’nın eski genel müdürü Akın Öngör, eğitim ve profesyonel iş yaşamı başarılarla dolu bir isim. İş yaşamındaki tecrübelerini “Benden Sonra Devam” isimli kitabıyla aktaran Öngör Liderlik, Değişim Yönetimi, Geleceğin Liderine Sürdürülebilir Başarının İpuçları başlıkları altında yaptığı konuşmalarla da bilgi birikimini paylaşıyor. Akhisar’daki bağlarında ürettiği Selendi Şarapları’yla farklı bir alanda da başarıya imza atan Öngör, iş ve eğitim yaşamı hakkındaki sorularımızı yanıtladı.

Bize öncelikle kendinizden söz eder misiniz? Yaşamınızın en önemli bileşenleri neler?Ben yetiştiği aile ortamı itibarıyla belirli değerleri edinmiş bir genç olarak hayata başladım. Dürüst, çalışkan, açık, net, saygılı ve sevgili, sorumlu, topluma ve ülkeye katkılı, aile yaşamına önem veren anlayış ve ilkeler belirledi yaşamımı.

Aldığınız eğitimler bugünkü tecrübelerinizde nasıl bir yer tutuyor?Önemli katkısı olduğunu düşünüyorum. İlkokul ve lisede bir sporcu olarak ve belli bir düzeyde genel kültürle yetişmemin sosyal yaşamıma katkısı büyük oldu. ODTÜ İşletme Fakültesi’nde dünyaca ünlü profesörlerden ders alma ve esinlenme imkânı bulduk. Ama öğrenim orada kalmıyor. Üniversite bittikten sonra da kendimi sürekli geliştirmeye

çalıştım. Gelişen teknoloji ve buna bağlı değişen yaşam koşullarına uyum sağlamazsanız hayatta saf dışı kalırsınız.

İş dünyasına adım attığınız ilk günleri bugünlerle kıyaslayacak olursanız, avantaj ve dezavantaj olarak değerlendirebileceğiniz başlıklar neler olur?Ben 1967 yılında mezun olduğumda özel sektörde iş olanakları çok sınırlı, iş hayatı çok durgundu. Devletin ağırlığı büyüktü ve bugünün çok çok gerisinde bir ortam vardı. Oysa artık hemen hemen her iş dalında iş olanakları çok dinamik. Makroekonomik ortam kıyaslanamayacak şekilde gelişti. Örneğin ben üniversitedeyken ülkemizin turizm geliri 500 bin dolardı. Bugün ülkemize yılda 31 milyon turist geliyor ve turizmden elden ettiğimiz gelir 21-22 milyar dolar.

AKIN ÖNGÖR: “GELİŞEN TEKNOLOJİ VE BUNA BAĞLI DEĞİŞEN YAŞAM KOŞULLARINA UYUM SAĞLAMAZSANIZ HAYATTA SAF DIŞI KALIRSINIZ.”Akın Öngör, 1991-2000 yılları arasında Garanti Bankası Genel Müdürü ve CEO'su olarak görevi yaptı. 2003 yılına kadar Garanti Bankası Yönetim Kurulu Murahhas Üyesi unvanını üstlendi.

PORTRE ...............................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Page 39: SAP Forum Dergisi Sayı 4

37

İş hayatına yeni adım atacak gençlere neler önerirsiniz?Kısa yoldan zengin olma ve en üst pozisyona çıkma hayallerini bırakıp çok çalışmalarını, sabırlı olmalarını, kendilerini geliştirmelerini, takım oyuncusu olmalarını, ekip içerisinde star olarak farklılaşmalarını ve yaratıcılığa kafa yormalarını öneririm.

Bugünkü deneyiminizle iş hayatına yeniden başlangıç yapacak olsaydınız neleri farklı yapardınız?Gelişen teknolojinin yaşamı geliştirmesi açısından önemli rol oynayacak bir yerde olurdum.

Bugün Türkiye’de iş dünyasının ihtiyaç duyduğu vasıflar neler?Liderlik, yaratıcılık ve girişimcilik…

Tecrübeyi nasıl tanımlarsınız? Bu kavramın yönetim ve liderlik becerilerindeki yeri nedir?Tecrübe, geçirilen zamanların birikimi değildir. Geçirilen zaman içerisinde yaşananlardan alınan dersleri kullanarak kişinin kendisini daha iyiye götürmek için yaptığı çıkarımlardır. Böyle bakılırsa o zaman faydası olur.

Tecrübelerinizi bir kitap yazarak paylaştınız. İkinci bir kitap yazmak isteseniz neleri aktarmak isterdiniz?Şu anda ikinci kitap gibi bir düşüncem yok.

Profesyonel yöneticilik kariyerinizin ardından girişimci kimliğinizle karşımıza çıktınız. Profesyonel yöneticilik ile girişimciliği kıyaslayabilir misiniz?Profesyonel yöneticilikte liderlik konumuna gelirseniz benzerlikleri var. Zaten girişimci ruhunuz yoksa önder konumuna da gelemiyorsunuz. Liderlerin de mutlaka girişimci çabalarda bulunması gerekiyor. Bu açıdan ikisi arasında büyük paralellik görüyorum.

Doğal Hayatı Koruma Derneği’nde görev aldınız. Sizce iş dünyası sosyal konularla yeterince ilgili mi?Vakıf başkanlığı görevinde bulundum, aynı zamanda vakıf kuruculuğu da yaptım. Türkiye’deki iş dünyası, sosyal konulara 20 yıl öncesine göre daha duyarlı ama yine de yetersiz kalıyor. Bu yüzden yapılan tüm girişimlere rağmen aşılması gereken uzun bir yol var.

PORTRE ...............................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

1945’te doğan Akın Öngör ortaöğrenimini TED Ankara Koleji’nde tamamladı ve Ankara Orta Doğu Teknik Üniversitesi İdari İlimler Fakültesi’nden 1967’de mezun oldu. 13 yıl çeşitli sanayi firmalarında pazarlama yöneticisi olarak çalışan Öngör, bankacılık sektörüne 1981 yılında Pamukbank'ta üst düzey yönetici olarak katıldı. 1987 yılında Garanti Bankası'ndaki görevine Kurumsal ve Ticari Bankacılık bölümünde, Pazarlama ve Dış İlişkilerden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak atandı. 1991-2000 yılları arasında Garanti Bankası Genel Müdürü ve CEO'su olarak görevini sürdürdü. 2003 yılına kadar Garanti Bankası Yönetim Kurulu Murahhas Üyesi olarak görev üstlendi. Garantibank International, Garanti Moskova, Garanti Sigorta ve Garanti Teknoloji'nin Yönetim Kurulu Başkanlığını yaptı. Bu dönem içinde Türk Amerikan İş Konseyi Yönetim Kurulu Başkanlığı ve İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı Yönetim Kurulu üyeliği yaptı.

1994’te ODTÜ takdir ödülü, 1999’da ODTÜ Üstün Hizmet Ödülü aldı. Önde gelen ekonomi dergi ve gazeteleri tarafından birçok defa "En Başarılı Yönetici" seçildi. 2009’da Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından "Vakıf İnsanı" ödülüne layık görüldü. WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), Boğaziçi Üniversitesi Vakfı ve TED İstanbul Koleji Vakfı Mütevelli Heyeti üyesidir.

Akın Öngör kimdir?

Page 40: SAP Forum Dergisi Sayı 4

38

Yelkenliler, masmavi denizlerin cesur rota takipçileridir. Bildikleri yolda kendinden emin ilerlerler. Rüzgâra, akıntıya karşı koyar, ayakta kalırlar. Sahilden keyifle izlediğimiz yelkenliler, suyun kaldırma kuvveti ile rüzgâr gücünün birleşmesiyle hareket ederler. Yelken, önceden belirlenen bir rotada, yelkencilerin tekne ve rüzgârı birlikte kullanmasıyla gerçekleştirilen bir spordur. Aynı zamanda, detaylı kurallara sahip olan ve en çok araç gereç gerektiren sporlardan biridir. Bu nedenle sporcuların her türlü hava koşullarında tekneyi ve yelkeni yönetebilecek fizik kondisyonuna, yelkencilik kuralları ve araç bakımına ilişkin bilgiye sahip olmaları gerekir.

Yelken zor görünebilir ama her yaştan herkesin rahatlıkla yapabileceği bir spor dalıdır. Yelkene en erken 7 yaşında başlanabilir. Bu yaştaki çocuklar, başlangıç düzeyi teknelerle “optimist” denilen sınıfta yelken eğitimi alabilirler. Bunun dışında sağlıklı olan herkes yelken yapabilir. 70 yaşında bile… Yelken bireysel olarak yapılabileceği gibi, birkaç kişiyle birlikte de yapılabilir. Yelkenli tekneye kaç kişinin bineceği,

yelkenin büyüklüğüne göre değişir. Her yelkenli teknede sağlıklı şekilde bulunabilecek kişi sayısı farklıdır.

Yelkenciliğin 2 türü vardır: Gezi yelkenciliği ve yarış yelkenciliği. Gezi yelkenciliği, çeşitli süreler ve rotalarda, bir ya da daha fazla kişinin yelkenli tekneyi gezi amaçlı kullanmasına dayanır. Bu geziler, kısa süreli olabileceği gibi birkaç yıl da sürebilir. Gezi yelkenciliğinde ehliyet alan herkes

denize çıkabilir. Bunun belli bir kuralı yoktur. Ancak yarış yelkenciliğinin pek çok kuralı vardır. Bu yelkencilik türünde, birbiriyle eşit ya da farklı büyüklükteki tekneler kendi aralarında yarış yaparlar. Bunun için lisans sahibi olmak gerekir.

Ülkemizde her 2 yelkencilik türü de yapılmakla birlikte, Türkiye 3 tarafı denizlerle çevrili olduğu için yelkencilik yapmaya çok müsait bir ülkedir. Türkiye’de sahili olan her yerde yelken yapılmakla birlikte, bazı yerlerde daha yoğun yapılıyor. İstanbul, Bodrum, Fethiye, Göcek, Marmaris, İzmir, Mersin, Samsun ve Sinop yelken yapılan yoğun noktalar arasında yer alıyor.

RÜZGÂR VE DALGAYLA DANS EDEN SPOR Yelken, zor gibi görünen ama, sağlıklı olan her yaştan insanın yapabileceği keyifli bir spor. İçinde dalga, akıntı, rota, adrenalin, heyecan, kondisyon, kısacası her şey var. Yelkene başlamayı düşünenlere, yeni başlayanlara ya da ilgisi olanlara bu yazıyı okumalarını tavsiye ediyoruz.

HAYATIN İÇİNDEN ..............................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Page 41: SAP Forum Dergisi Sayı 4

39

yaparken su kaybını önlemeye yönelik olarak sık sık su içilmelidir. Kış şartları da yelkenci için zorlayıcı olabilir. Soğuktan korunmak için kalın giyinmeye, bere ve eldiven takmaya özen gösterilmelidir.

Yelkencilerin her mevsim kıyafetlerinde dikkat etmeleri gereken ortak noktalar ise şöyle: • Rüzgâr ve su geçirmeyen ama nefes alabilen kıyafetler tercih edilmelidir. • Kıyafetler terletmeyen özellikte olmalıdır. Bunlar üşümeyi de engeller. • Soğuk havada denize çıkılacaksa, yelken kıyafetinin içine polar giymekte yarar var. • Yelkenli teknede altı kaymayan düz ve plastik ayakkabılar tercih edilmelidir. Bunun için üretilen yelken ayakkabıları da giyilebilir. • Halat çekmeye alışık olmayanlar yanlarında yelken eldiveni bulundurmalıdır. Aksi halde halat eli kesebilir.

Yeni başlayanlara tavsiyeler Yelkene yeni başlayanların ya da başlayacak olanların mutlaka bilmesi gereken güvenlik kuralları var. Can güvenliği açısından bu kurallara uymak çok önemli:

• Yelkenli tekneye eğitmeniyle birlikte binecek olanların mutlaka can yeleği giymesi gerekir. • Yelkenci, duran ya da hareket eden tekneden denize ya da iskeleye kesinlikle atlayamayacağını bilmelidir. • Oturulan ya da basılan yerdeki halat gibi malzemeler kontrol edilmeli, malzemelerin vücuda dolanmadığından emin olunmalıdır. • Yelkenli tekne içinde kesinlikle ani hareketler yapılmamalıdır. • Yelkenli seyir halindeyken ayağa kalkılmamalıdır. • Tekneyi yavaşlatmak için el ya da kol, hiçbir şekilde tekneyle iskele arasına ya da iki tekne arasına konulmamalıdır.

Yelken nasıl ilerler? Yelkenin denizde nasıl ilerlediği merak konusudur. Bunun için yelkeni ve özelliklerini bilmek gerekir. Yelken, özel bir kumaştan yapılır. Bu kumaş ne çok sert, ne de çok yumuşaktır. Bu kumaşın en önemli özelliği, çok sağlam ve biraz esnek yapıda olmasıdır. Yelken, özellikle rüzgâr ve denizin yıpratıcı etkileri nedeniyle eskir. Her yelkenli, kullanma koşullarına göre ilk zamanki formunu yavaş yavaş kaybeder.

Rüzgâr, yelken sporunun olmazsa olmazıdır. Yelkenli tekne rüzgâra karşı 2 şekilde ilerleyebilir: İtici güç ve çekici güç. Rüzgârın yandan ve arkadan geldiği durumlarda, rüzgâr yelkene çarpar ve onu iter. Yelkenin ayakta kalmasını, her teknenin altında bulunan “salma” adlı parça sağlar. Rüzgâr, geldiği yönün aksine doğru tekneyi yatırmak ister. Salma, yelkenli tekneyi rüzgâra karşı korur. Yelken yaparken rüzgâra doğru gitmek mümkün değildir, ancak rüzgârın geldiği yöne 45 derecelik açıyla ilerlenebilir. Rüzgâr yelkenin hem içinden hem de dışından geçer. Bu sırada oluşan kavise “tor” denilir. Tor nedeniyle hava yelkenlerden hızlı geçer ve tekneyi kendine doğru çeker. Yelkenli tekne bu şekilde ilerler.

Yelkenli tekneler için dalga ve akıntı da önemlidir. Dalgalı denizde yelken yapmak yıpratıcıdır. Ama dalga, yelkenli tekneyi batıramaz. Yelkenli ne kadar sallanırsa sallansın, salma sayesinde batmaz (istisnai durumlar hariç). Akıntılar ise yelkenli tekneyi dalgalardan daha fazla rahatsız eder. Örneğin, İstanbul Boğazı çok akıntılıdır. Yelken yapacak kişi, bulunduğu bölgenin coğrafi özelliklerini, dalgasını, akıntısını ve gel-git dönemlerini bilmek zorundadır.

Hava koşullarına dikkat!Yelken, rüzgârın olduğu her havada yapılabilir. Yani yağmur, fırtına, kar ya da kavurucu sıcak yelken yapmaya engel değildir. Kıyafet ve ekipmanların eksiksiz olması bu noktada önemlidir. Yelkencilerin her türlü hava koşuluna hazırlıklı olması gerekir. Örneğin, sıcak havalarda terlememek, başa güneş geçmesini engellemek ve güneşte yanmamak önemlidir. Özellikle yazın denizden yansıyan güneş tehlikeli olabilir. Bunun için mutlaka şapka takılmalı, vücuda güneşten koruyucu losyon sürülmelidir. Yazın yelken

HAYATIN İÇİNDEN ..............................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Yelken sporunun dünyanın dört bir yanında merakla takip edilen etkinliği Extreme Sailing Series, her biri teknoloji harikası yelkenlerle birbiriyle amansızca yarışan takımların katıldığı uluslararası bir kıyı suları yarışına sahne oluyor. 2007 yılından bu yana yelken dünyasının simgesi haline gelen Extreme Sailing Series, en ünlü yelkencileri cezbetmesinin yanı sıra oldukça etkili iş ortaklıklarının kurulmasına da önayak oluyor.SAP, dünyanın en prestijli yelken etkinliklerinden biri olan Extreme Sailing Series'te sponsorluğunu

üstlendiği SAP Extreme Sailing Team ile yer alıyor. Seride üst sıraları hedefleyen Danimarkalı ekip, tıpkı SAP'nin eş başkanları gibi eş kaptanlar tarafından yönetiliyor. Dümende Jes Gram-Hansen ve taktik planlamada Ramus Kostner'ın öncülük ettiği SAP Extreme Sailing Takımı, yelken sporunun bu önemli serisinde iddiasını koruyor. Extreme Sailing Series macerasını dünyanın en güzel kıyılarında yaşayan SAP Extreme Sailing Team, etkinlik çerçevesinde İstanbul Boğazı’nın büyülü atmosferinde de yarışmış bulunuyor.

SAP Extreme Sailing Team, Yelken Yarışlarında İddialı

Page 42: SAP Forum Dergisi Sayı 4

40

İspanya’nın başkenti Madrid, 5 milyonluk nüfusuyla Avrupa’nın en kalabalık 5 şehrinden birisi. Denizden 640 metre yükseklikte yer alıyor ve Avrupa’nın en yüksek başkentlerinden biri olarak dikkat çekiyor. Yüksek konumu ve hava kütlelerinin etkisine açık olması nedeniyle Madrid’de ani sıcaklık değişimleri görülüyor. Kentin ekonomisi ise bankacılık, sigortacılık ve turizme dayanıyor. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra da sanayi gelişmiş ve imalat sektörünün ağırlığı artmış. Başlıca faaliyetler arasında demiryolu gereçleri ve traktör yapımı, elektrikli gereçler yapımı, besin sanayisi, tekstil, kimya, plastik maddeleri işleme, optik eşya, otomobil ve kamyon motoru sayılabilir.

Madrid’in tarihi 9. yüzyıla dayanıyor. O dönemde Arapların elinde olan şehir, Arapça “su kanalı” anlamına gelen “Macerit” adıyla anılırmış. Şehir, 1083 yılında Kastilya Krallığı’na geçmiş. 1561’de Kral 2. Felipe Madrid’i başkent yapmış. 1759-1788 yılları arasındaki dönemde geniş cadde ve meydanların

açılmasıyla birlikte kentin gelişme süreci başlamış. Napolyon Savaşları (1800-1815) sırasında Fransız işgali altına giren Madrid, Joseph Bonaparte’ın tahta geçmesinden sonra başlayan milli ayaklanmada öncü rol oynamış. 19. yüzyılın ikinci yarısında şehre modern bir görünüm kazandıran planlı bir yapılaşma başlamış. İspanya İç Savaşı (1936-1939) sırasında ağır bombardımanlara maruz kalan Madrid büyük bir yıkıma uğramış. Ancak bundan sonra geniş çaplı bir onarım dönemi başlamış.

En büyük mimari yapı: Royal PalaceŞehrin en görkemli mimari yapısı olan Royal Palace, Batı Avrupa’nın en büyük kraliyet sarayı olarak tanınıyor. Saray, 1737’de yanan eski Alkazar’ın (Endülüs Kalesi) bulunduğu araziye inşa edilmiş. 18. yüzyılda, ülkeyi yöneten Bourbon’ların idari binası olarak kullanılmış; bugün ise sadece devlet törenleri için kullanıma açılıyor. Sarayın etrafı 9. yüzyıldan beri ayakta duran surlarla çevrili. Halka kısmen açık olan sarayda eski silahlar ve mücevherlerin yanı sıra Goya, Giordano ve Mengs gibi pek çok ünlü sanatçının eserleri de sergileniyor. Saray, Madrid’de turistleri en çok çeken tarihi mekanların başında geliyor.

Geniş meydanları, tarihi yapıları ve müzeleriyle Madrid, görülmeye değer bir Avrupa şehri. Madrid sokaklarında gezerken her köşe başında tarihi bir doku görebilirsiniz. Bu sayımızda, SAP’nin en büyük etkinliklerinden birinin yapıldığı Madrid’i sizlere tanıtmak istedik.

BURAM BURAM TARİH KOKAN ŞEHİR: MADRİD

HAYATIN İÇİNDEN .............................................................................................................................................................................. ...............................................................................................................................................................................................................................

Page 43: SAP Forum Dergisi Sayı 4

41

Retiro Park’ta inzivaya çekilin Madrid’in mutlaka görülmesi gereken yerlerinden bir diğeri olan Retiro Park, yeşil alanlarla dolu. Parkı gezmek için bir tam gün ayırmak gerekiyor. Eskiden kraliyet ailesine ait olan Retiro Park, artık herkese açık. Parkta Kral 13. Alfonso’ya adanmış bir anıt bulunuyor. Parkın içinde bir de gölet var. Sandal kiralayıp gölette keyifli bir gezinti yapabilirsiniz. Ayrıca park alanı içindeki 2 sarayı da gezebilirsiniz. Özellikle Kristal Saray (Palasio de Cristal), camdan yapılmış çok ilginç bir bina. Sarayın içinde çağdaş sanat sergileri düzenleniyor. Retiro, İspanyolca “inziva” anlamına geliyor; park da adına yakışır şekilde, kafa dinlemek için çok uygun bir yer. Madridliler özellikle spor yapmak için Retiro Park’ı tercih ediyor.

Puerta Del Sol “Güneşin Kapısı” anlamına gelen Puerta Del Sol, Madrid’in merkezindeki bir meydan. Geçmişi 15. yüzyıla dayanan meydan, Madrid’i saran surların kapılarından birine ev sahipliği yapıyor. İsmini, doğuda bulunmasından ve güneşin aydınlattığı ilk kapı olmasından alıyor. Her zaman kalabalık olan Puerta Del Sol’da, Madrid’in simgesi olan “ağaçtan yemiş yiyen ayı” heykeli bulunuyor. 17. ve 19. yüzyıllar arasında önemli bir buluşma alanı olan Puerta Del Sol’da, uluslararası öneme sahip eserler bulunuyor. Meydanın güney tarafında Kral 3. Carlos’un heykelini görebilirsiniz. Puerto del Sol’den kısa bir yürüyüşle Madrid’in resmi kapısı olan Alcala Gate’e ulaşmak mümkün. Burası da şehre giriş kapısı olarak kabul ediliyor.

İspanya Meydanı İspanya’nın en ünlü meydanı olan Plaza de Espana (İspanya Medyanı), 1928 yılında inşa edilmiş. Burası İspanyolların gurur duyduğu ve mutlaka ziyaret edilmesi gereken meydanlardan birisi. Bahçesinde İspanya’yı anlatan gravürler, devasa kuleler ve İspanyolların Atlas Okyanusu’na açılmasını simgeleyen su kanalları bulunuyor. Geçmiş yıllarda ordu tarafından karargâh olarak da kullanılan bu meydanda en dikkat çekici yerlerden birisi Cervantes, Don Kişot ve Sanço Panza’nın heykellerinin bulunduğu kısım. Meydanda bir dikilitaş ve 50 yıl öncesinin en büyük betonarme binası olan Zürafa Gökdeleni de yer alıyor.

Prado MüzesiOrijinal adı Museo Del Prado olan Prado Müzesi, Madrid’in kalbinde yer alan bir resim ve sanat galerisi. Dünya üzerindeki en büyük Avrupa resim koleksiyonlarından birini barındıran müzede, 12. yüzyıldan 19. yüzyılın ilk çeyreğine kadar tarihlenen paha biçilmez tablolar sergileniyor. Madrid’in en çok ziyaret edilen müzesi konumundaki Prado, 1819’da Kral 3. Carlos döneminde açılmış. Müzenin, İspanyol Kraliyet ailesine ait eserleri barındıran koleksiyonunda Velazquez, Goya, El Greco, Raphael, Rubens, Rembrandt, Murillo gibi birbirinden ünlü ressamların eserleri bulunuyor. Ayrıca müzede çizim, baskı, madeni para, madalyalar ve süs eşyaları da yer alıyor.

Boğa güreşi Madrid’in dünyaca ünlü aktivitesi olan boğa güreşi, İspanyolların milli oyunu olarak bilinir. Boğa güreşinin tarihi Roma İmparatorluğu dönemine dayanıyor. İlk zamanlarda yalnız aristokratların av eğlencesi olan boğa güreşi, sonraları halka açık yerlerde ve bunu meslek edinen kişiler tarafından yapılmaya başlamış. Boğa güreşi bugün büyük seyirci kapasiteli, özel olarak hazırlanan kumlu meydanlarda oynanıyor. Hayvan hakları savunucuları tarafından eleştirilen boğa güreşi, kültürel açıdan önemli bir gelenek olarak değerlendiriliyor. Madrid’de boğa güreşleri her yıl Mart ayında başlıyor ve Ekim ayının sonuna kadar devam ediyor.

Santiago Bernabeu Stadyumu Madrid’de görülebilecek bir diğer yer Santiago Bernabeu Stadyumu’dur. Stadyum, İspanya’nın dünyaca ünlü Real Madrid futbol takımının maçlarının oynandığı saha. Ayrıca final maçlarına ve uluslararası turnuvalara da ev sahipliği yapıyor. 1944 yılında yapımına başlanan ve 1947’de açılan stadyum, 1955’te bugünkü adını aldı Stadyum çok yüksek seyirci kapasitesine sahip bulunuyor. 2010’da UEFA Şampiyonlar Ligi finalini ağırlayan Santiago Bernabeu Stadyumu, maç saatleri dışında bir müze gibi gezilebiliyor.

Madrid mutfağı Madrid'in her noktasında zengin menüye sahip restoranları bulmak mümkün. Tapa, yani farklı lezzetlerden oluşan aperatif çeşitleri, hem ulusal

hem de şehir mutfağının geleneksel lezzetleri arasında yer alıyor. Madrid mutfağında deniz ürünleri de çok popüler. Madrid’de çok çeşitli karides yemekleri bulabilirsiniz. Cocido madrileno (sebzeli nohut), besugo al horno (fırında mercan), tortilla de patatas (patates omleti), sopa de ajo (sarımsak çorbası) ve caracoles (salyangoz türleri) Madrid mutfağının ünlü yemeklerindendir. Ayrıca işkembe sevenler, Madrid usulü, yani güveçte fasulyeli, domates-sarımsak soslu callos madrilenes isimli işkembe yemeğini deneyebilirler. Bütün bu lezzetli yemeklerin dışında, Madrid’i gezerken hemen hemen her köşede yer alan sokak satıcılarından midye, kokoreç, kızarmış kalamar, paella (deniz ürünlü pilav) ve kese kağıdına sarılı kızarmış balık yiyebilirsiniz.

HAYATIN İÇİNDEN .............................................................................................................................................................................. ...............................................................................................................................................................................................................................

SAPPHIRE NOW ile Madrid’de Geçmiş ve Gelecek BuluşuyorKurumsal iş uygulamaları ve yazılım sektörünün en önemli etkinlikleri olan SAPPHIRE NOW ve SAP TechEd, 13-16 Kasım 2012 tarihleri arasında İspanya’nın tarihe açılan kapısı Madrid’de gerçekleşecek. Başta iş uygulamaları yöneticileri ve IT karar mekanizmaları olmak üzere, pek çok üst düzey yöneticinin katılımcı olarak yer alacağı SAPPHIRE NOW Madrid’de iş ortakları ve müşterilerin SAP iş çözümleriyle yakaladıkları başarı katılımcılarla paylaşılacak. Etkinlik katılımcıları, birbirinden farklı oturumların yer alacağı SAP’nin yeniliklerle dolu bu en büyük etkinliğini, tarihi mekanlarla dolu Madrid’i gezerek unutulmaz bir deneyime dönüştürme fırsatı yakalayacak.

Page 44: SAP Forum Dergisi Sayı 4

42

HABERLER ..........................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

SAP Türkiye, sektörel alanda uzmanlaşmış uluslararası deneyime sahip iş danışmanlarıyla günümüz kurumsal yöneticilerine, iş stratejilerini hayata geçirmekte ve teknolojik yatırımlarının iş stratejileriyle aynı doğrultuda olmasını sağlamakta rehberlik etmeye devam ediyor.

Sadece iş ve sektöre özgü bilgi ve deneyim birikimine değil, aynı zamanda SAP çözümlerine son derece hakim olan iş danışmanları endüstrilere özel süreç modelleri, benchmark’lar ve en iyi uygulamaları sunuyorlar. Bu sayede bir yandan mevcut süreçleri optimize edip iş performansını yükseltirken, diğer yandan yeni pazar ve iş modellerine geçişi kolaylaştıracak bir yapıyla pazardaki rekabetçi pozisyonun geliştirilmesinde işletmelere yardımcı oluyorlar.

SAP İş Danışmanlığı, yönetim danışmanlığını ileri IT ve SAP çözüm bilgisiyle birleştirerek yatırımlardan en fazla değerin kazanılmasını sağlıyor. Stratejik danışmanlık ile teknik uygulama arasındaki boşluğu kapatarak şirketlerin işletme hedefleriyle uyumlu, maliyet ve risk analizi yapılmış bir IT planı yönetmelerine yardımcı oluyor.

Geliştirip ürettiği kardiyolojik anjiyoplasti balon kateterleri ve stent taşıma sistemleriyle girişimsel kardiyoloji alanında faaliyet gösteren Alvimedica’nın üretim, kalite, satış, finans, ürün maliyetlendirme, kârlılık analizi, robotik depo entegrasyonu, İK ve müşteri ilişkileri fonksiyonlarının tamamını kapsayan SAP ERP ve SAP CRM 7.0 projesi hayata geçirildi. Alvimedica bu süreçte sektörel bilgi birikimi, tamamlanmış başarılı ve örnek projeleri, global bir iş ortağı olmaya uygun vizyonu ve ekibinin özverili desteğiyle yıllardır projeleri hızlı bir şekilde yürüten Elsys’i ve analitik raporlama, bütçeleme projeleri için ise Elsys Grup Şirketi Intelart’ı tercih etti. Intelart işbirliğiyle Türkiye’deki ilk BPC 10.0 projesi de hayata geçirilerek şirketin tüm bütçe süreçlerine çağdaş bir yönetim ve takip imkanı kazandırıldı.

SAP İş Danışmanlık Hizmetleri, şirket stratejilerini hayata geçiriyor

Alvimedica global hedeflerine SAP ile ilerliyor

Türkiye’nin önde gelen pırlanta firmalarından ZEN Pırlanta, SAP BusinessObjects projesini Detaysoft danışmanlığında yürütme kararı verdi. Kendi alanında Avrupa'nın en büyük üretim kapasitesine, Türkiye’nin de en geniş satış ve dağıtım ağına sahip olan Zen Pırlanta, proje kapsamında satınalma departmanından satış departmanının ihtiyaçlarına kadar olan tüm raporlama ihtiyaçlarını SAP BusinessObjects çözümleriyle

sağlamayı hedefliyor. Raporlarda üretim miktarlarından stok analizlerine, maliyet verilerinden satış miktarlarına kadar her türlü detayın esnek yapıda, hızlı, anlık sorgulamalara imkan tanıyan bir iş zekası çözümüyle ve kullanıcı dostu arayüzlerle incelenebildiği bir yapı amaçlanıyor. Proje çerçevesinde, SAP BusinessObjects ürün ailesinden Web Intelligence ürünü kullanılarak kullanıcı ihtiyaçlarına yönelik raporlar tasarlanacak.

BIZCON, tarım, gıda ve hayvancılık sektöründe 25 yıllık deneyimi ve bilgi birikimiyle öncü kuruluşları arasında yer alan Matlı Yem’in Kurumsal Kaynak Planlaması (ERP) projesine başladı. Tamamlandığında sektörünün en kapsamlı projesi olacak çalışma çerçevesinde BIZCON tarım sektörü için özel olarak geliştirdiği ‘Mustahsil Çözümü’ uygulamasını da hayata geçirecek.

BIZCON Genel Müdürü Semih Gür, sektöründe Türkiye’nin lider kuruluşlarından biri olan, ISO 500 ve Fortune 500 listelerinde yer alan, 600 çalışanı ile yılda 550 bin ton

üretim yapan, entegre çiftliklerde 40 bin tonluk üretim gerçekleştirme kapasitesine sahip Matlı Yem için detaylı ve çok yönlü bir proje gerçekleştireceklerini belirtti.

SAP ERP uygulamalarından mali ve maliyet muhasebesi, satın alma ve stok yönetimi, satış ve dağıtım, üretim planlama ve kontrol, kalite yönetimi, insan kaynakları yönetimi süreçlerinin devreye alınacağını söyleyen Gür, yürütülecek çalışmalar içerisinde bayi portalı uygulaması ve BIZCON’un tarım sektörü için özel olarak geliştirdiği “Müstahsil Çözümü” uygulamasının da gerçekleştirileceği bilgisini verdi.

Zen Pırlanta’nın BusinessObjects Projesi hayata geçiyor

BIZCON, Matlı Yem SAP Kurumsal Kaynak Planlaması projesine başladı

Page 45: SAP Forum Dergisi Sayı 4

43

HABERLER ..........................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Başta perakende, otomotiv, hizmet, servis, profesyonel hizmetler, hızlı tüketim ve dağıtım gibi ana sektörler olmak üzere dünya çapında 35 binden fazla KOBİ’nin can simidi olan SAP Business One, bir süre önce tanıştığı Türkiye’deki KOBİ’ler tarafından da büyük ilgi görüyor. KOBİ’lere uçtan uca operasyonel kontrol sağlayan Business One, küçük ve orta ölçekli işletme sahiplerinin sağ kolu olmasıyla ünlü.

Firmalara sağladığı düşük maliyet avantajıyla işletmenin tüm fonksiyonlarının kısa sürede bütünleşik olarak çalışabilmesine imkan veren SAP Business One, ek lisans gerektirmeyen mobil özellikleriyle de KOBİ çalışan ve yöneticilerinin sipariş girişi, stok yönetimi ya da müşteri ilişkileri yönetimi (CRM) gibi birçok operasyonu online yürütmesine ve takip etmesine imkan veriyor.

SAP Business One, KOBİ’lerin yeni TTK’nın gerektirdiği en önemli değişikliklerden birisi olan Uluslararası Finansal Raporlama Standartları’na (IFRS) göre raporlama yapılabilmesini de sağlıyor.

SAP, KOBİ’leri dünya standartlarına taşıyor

IBSS Danışmanlık, Santa Farma İlaç'ta İş Zekası Projesinin I. fazını canlı kullanıma geçiriyor. 2012 başında başlayan projenin I. fazı satış, kârlılık, maliyet ve stok raporlaması ile sektörün en kritik verilerinden olan pazar payı verilerinin raporlanmasını kapsıyor. Çözüm olarak SAP BW 7.3 ve SAP BusinessObjects 4.0 versiyonları seçilmiştir. BusinessObjects ürün ailesinden Web Intelligence va Analysis ürünleri kullanılmıştır.

Proje ile tüm raporlara tek bir platformdan ulaşılacak ve pazar payı verilerinin raporlanması ile tüm saha personelinin, tüm bölgelerin performansları kendi ürün rakip ürün karşılaştırmaları, kota realizasyonları günlük haftalık ve aylık olarak analiz edilebilmektedir. Projenin II. fazında Finans, Üretim, Satınalma raporlaması ve pazar payı verilerinin CRM verileri ile entegre edilmesi gerçekleştirilecektir.

Türkiye’deki üniversiteler arasında öncü ve yenilikçi bir rol üstlenen İstanbul Bilgi Üniversitesi, bilişim alt yapısını güçlendirmek, öğrenci ile ilgili her türlü detayı aynı anda görebilmek, öğrencilerine sunmuş olduğu hizmetleri daha iyi seviyeye çıkarmak için SAP BusinessObjects Çözümleri kapsamındaki SIS (Student Information System) projesi için SAP iş zekası çözümlerinin ilk Gold Partner’ı ve aynı zamanda Eğitim partneri olan Metric Technology tercih etti.

Yeni teknolojilerin öncüsü Metric Technology danışmanlığında yapılan

proje yaklaşık 8 ay sürmüş olup, Haziran 2012’de canlıya geçiş yapıldı. Projede SAP BusinessObjects Data Services, Web Intelligence, Crystal Reports ürünleri kullanılarak üst düzey yöneticilerin sağlıklı karar almalarını sağlayacak analitik raporlamalar oluşturularak, görsel raporlar ile veriler daha kolay anlaşılır hale getirildi, zamandan ve iş gücünden tasarruf sağlandı. Aynı zamanda çalışanlar ve yöneticiler için zamanlarını rapor formatından çok iş gelişime ayırabilecekleri ve artan verimliliğin sağlanabileceği bir ortam sağlanmış oldu.

IBSS Danışmanlık, Santa Farma İlaç SAP raporlama projesini canlı kullanıma aldı

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde SAP BusinessObjects projesi Metric Technology danışmanlığında canlıya geçti

SAP, Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi'nde üst üste 6. yılında yazılım sektörü lideri olarak konumlandırıldı. Baz alınan ekonomik, çevresel ve sosyal kriterlerde 100 üzerinden 84 puan almayı başaran SAP, 2011 Dow Jones sonuçlarına göre 8 puanlık artış gösterdi.

Dünya ve Avrupa Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksleri'nde yer alan SAP, üç alanda da puanlarını yükseltti. Ekonomik alanda geçen yıla oranla 6 puan yükselerek 87 puana ulaşan SAP, çevresel kriterlerde 13 puanlık artışla 85 puan aldı. Endeksin sosyal kriterlerinde 2011 yılında 72 puan alan SAP, notunu 79'a yükseltti.

"Dow Jones Sürdürülebilir Endeksi'nde yazılım kategorisinde lider olarak yer almak, daha sürdürülebilir bir kurumsal stratejiye bütünsel yaklaşımımızın önemli bir kanıtıdır," diyen SAP Sürdürülebilirlik Yöneticisi Peter Graf, SAP'nin her iki endeksteki konumunun, kurumun ekonomik, çevresel ve sosyal performansını artırma hedefiyle çaba gösteren çalışanların eseri olduğunu belirtiyor.

Dow Jones, SAP'yi en sürdürülebilir yazılım şirketi olarak belirledi

Page 46: SAP Forum Dergisi Sayı 4

44

SAP EKOSİSTEMİ SAP COMMUNITY

NETWORK’TE BULUŞUYOR

SOSYAL MEDYADA SAP ...............................................................................................................................................

SAP uzmanları, iş ortakları ve müşterileri bilgi birikimlerini SAP Community Network’te paylaşıyor. Her ay milyonlarca kez ziyaret edilen platform, dünyanın dört bir yanına uzanan SAP ekosisteminin ortak bilgi hazinesini oluşturuyor.

Dünyanın dört bir yanında bulunan binlerce SAP uzmanı, SAP iş ortakları ve milyonlarca SAP kullanıcısından oluşan SAP ekosistemi; kurumsal iş uygulamaları, iş zekası, bulut ve mobilite gibi güncel bilgi teknolojileri trendleri için devasa bir ortak zekayı meydana getiriyor. SAP ürün ve çözümlerinin gelişimini izlemek, bu çözümlerle kurumlarını daha iyi işler hale getirmek ve kendi deneyimlerini paylaşmak isteyen kullanıcılar ve SAP uzmanları, bilgi birikimlerini ve deneyimlerini SAP Community Network'te paylaşıyor.

B2B blogging alanında örnek gösterilen platformlar arasında yer alan SAP Community Network; SAP kullanıcılarının ve SAP mentorlarının blog yazılarının yayınlandığı ve böylelikle ortak bir bilgi kütüphanesinin oluşturulduğu bir platform niteliği taşıyor. Toplamda 200 binin üzerinde kullanıcının katkıda bulunduğu platform, her ay 1,2 milyon tekil ziyaretçiye SAP çözümleriyle ilgili ipuçları veriyor.

İş zekâsından bulut bilişime, müşteri ilişikileri yönetiminden İK yönetimine, SAP HANA'dan mobiliteye kadar kurumsal iş uygulamalarında önem arz eden başlıkların masaya yatırıldığı SAP Community Network, her gün yüzlerce fikir paylaşımına ev sahipliği yapıyor.

SAP çözümleriyle ilgili servis ve destek bölümünün yer aldığı SAP Community Network’te ayrıca sektörler özelinde yazılar yayımlanıyor. Etkinlik ve webinarların takip edilebildiği platformda geliştiricilere özel SAP araçları da yer alıyor.

Page 47: SAP Forum Dergisi Sayı 4
Page 48: SAP Forum Dergisi Sayı 4