Çocuklar için mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan...

14
Ç ocuklar I . çin Mitoloji Haldun Taner (İstanbul, 16 Mart 1915 – 7 Mayıs 1986) Çemberlitaş’ta dünyaya gelen Taner, beş yaşında babasını kaybetti. Galatasaray Lisesi’nde okudu (1935). Heidelberg Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi’ndeki öğrenimini (1935-38) ağır bir tüberküloza yakalanması nedeniyle yarıda bırakıp İstanbul’a döndük- ten sonra Ankara Radyosu için skeçler yazmaya başladı. İÜ Alman Filolojisi’ni bitirdi (1950), Sanat Tarihi Bölümü’nde asistan oldu. Viyana Üniversitesi’nde Prof. Kindermann’ın yanında felsefe ve tiyatro okudu. Max Reinhardt Tiyatro Akademisi’nde eğitim gördü (1955-57). İÜ, Gazetecilik Enstitüsü, İGSA ve LCC’de tiyatro ve dramaturji dersleri verdi. Devekuşu Kabare Tiyatrosu, Bizim Tiyatro ve TEF Kabare’yi kurdu. Türkiye’deki epik tiyatronun ilk örneği sayılan Keşanlı Ali Destanı ile dünyaya açıldı. Bütün bu çalışmalarıyla bir Haldun Taner Tiyatrosu ekolü oluşturdu. “Tuş” adlı öyküsü (1955) ve Keşanlı Ali Destanı oyunu aynı adlarla filme alındı. “Devekuşuna Mektuplar” başlıklı yazılarına Tercüman’da (1955-60) başladı, “Pazar Sohbetleri” başlığıyla Milliyet ’te (Mart 1974 – Mayıs 1986) sürdürdü. 9 Ocak 1976’da ikinci evliliğini yaptı. 1953’te New York Herald Tribune ile Yeni İstanbul gazetelerinin düzenlediği uluslara- rası bir yarışmada “Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu” öyküsüyle birinci oldu. Sait Faik Hikâye Armağanı’nın ilkini On İkiye Bir Var ile kazandı. Sancho’nun Sabah Yürüyüşü ile Uluslararası Bordighera Mizah Hikâyeleri Ödülü’nü, Milliyet ’teki köşe yazılarıyla Gazeteciler Cemiyeti Fıkra Ödülü’nü (iki kez), Yalıda Sabah ile 1983 Sedat Simavi Edebiyat Ödülü’nü aldı. 1987’den beri Haldun Taner Öykü Ödülü verilmekte. İstanbul Şehir Tiyatrosu’nun Kadıköy Sahnesi’ne (1988) ve Caddebostan’da bir sokağa adı verildi. Mart 2018’de ise Kadıköy Belediyesi tarafından Haldun Taner Müze Evi açıldı. Kitapları: Öykü: Yaşasın Demokrasi, 1949; Tuş, 1951; Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu, 1953; Ayışı- ğında “Çalışkur” , 1954; On İkiye Bir Var , 1954; Konçinalar (Şişhane’ye Yağmur Yağıyor- du On İkiye Bir Var’dan seçmeler), 1967; Sancho’nun Sabah Yürüyüşü, 1969; Yalıda Sabah, 1983. Tiyatro: Günün Adamı, 1952 (1961’de sahnelendi); Dışardakiler , 1957; ...Ve Değirmen Dönerdi, 1958; Fazilet Eczanesi, 1960; Lütfen Dokunmayın, 1961; Huzur Çıkmazı, 1962; Keşanlı Ali Destanı, Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım, 1964; Eşeğin Gölgesi, 1965; Zilli Zarife, 1966; Vatan Kurtaran Şaban, 1967; Sersem Kocanın Kurnaz Karısı, 1969; Ayışığında Şamata, 1977. Kabare: Bu Şehr-i İstanbul ki..., 1962; Dün... Bugün, 1972; Mevzumuz Aşk ü Sevda Dekorumuz Deniz Derya, Yar Bana Bir Eğlence, 1973; Hayırdır İnşallah, 1979. Düzyazı: Devekuşuna Mektuplar 1, 1960 (sonradan Önce İnsan adıyla); Devekuşuna Mektuplar 2, 1977 (sonradan Yaz Boz Tahtası adıyla); Ölürse Ten Ölür Canlar Ölesi Değil – Portreler , 1978; Hak Dostum Diye Başlayalım Söze, 1978; Düşsem Yollara Yollara, 1979; Çok Güzelsin Gitme Dur , 1983; Berlin Mektupları, 1984; Koyma Akıl, Oyma Akıl, 1985; Çocuklar İçin Mitoloji, 2019. Cem Kızıltuğ 1974 İstanbul doğumlu. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fa- kültesi Grafik Tasarım Bölümü’nü bitirdi (1997). 1998-2002 arasında İzmir Efes Celsus Kütüphanesi’nde resim sergileri açtı. 2005’te Türkiye Yazarlar Birliği’nce Yılın Karikatüristi seçildi. 2006-2014 arasında Society for News Design yarışmasın- da illüstrasyon ve tasarım dalında yüze yakın ödül aldı. Le Monde ve Znak gibi süreli yayınlarda eserleri yayımlandı. Türk Hava Yolları için illüstratif posterler tasarladı. Yapı Kredi Yayınları, Timaş Yayınları, Turkuvaz Yayıncılık ve Sakıp Sa- bancı Müzesi’ne çocuk kitapları resimledi. Doku, Deneme (2014) adlı bir kitabı var.

Upload: others

Post on 28-Jan-2020

7 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz

Çocuklar I.çin Mitoloji

Haldun Taner (İstanbul, 16 Mart 1915 – 7 Mayıs 1986) Çemberlitaş’ta dünyaya gelen Taner, beş yaşında babasını kaybetti. Galatasaray Lisesi’nde okudu (1935). Heidelberg Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi’ndeki öğrenimini (1935-38) ağır bir tüberküloza yakalanması nedeniyle yarıda bırakıp İstanbul’a döndük-ten sonra Ankara Radyosu için skeçler yazmaya başladı. İÜ Alman Filolojisi’ni bitirdi (1950), Sanat Tarihi Bölümü’nde asistan oldu. Viyana Üniversitesi’nde Prof. Kindermann’ın yanında felsefe ve tiyatro okudu. Max Reinhardt Tiyatro Akademisi’nde eğitim gördü (1955-57). İÜ, Gazetecilik Enstitüsü, İGSA ve LCC’de tiyatro ve dramaturji dersleri verdi. Devekuşu Kabare Tiyatrosu, Bizim Tiyatro ve TEF Kabare’yi kurdu. Türkiye’deki epik tiyatronun ilk örneği sayılan Keşanlı Ali Destanı ile dünyaya açıldı. Bütün bu çalışmalarıyla bir Haldun Taner Tiyatrosu ekolü oluşturdu. “Tuş” adlı öyküsü (1955) ve Keşanlı Ali Destanı oyunu aynı adlarla filme alındı. “Devekuşuna Mektuplar” başlıklı yazılarına Tercüman’da (1955-60) başladı, “Pazar Sohbetleri” başlığıyla Milliyet’te (Mart 1974 – Mayıs 1986) sürdürdü. 9 Ocak 1976’da ikinci evliliğini yaptı.

1953’te New York Herald Tribune ile Yeni İstanbul gazetelerinin düzenlediği uluslara-rası bir yarışmada “Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu” öyküsüyle birinci oldu. Sait Faik Hikâye Armağanı’nın ilkini On İkiye Bir Var ile kazandı. Sancho’nun Sabah Yürüyüşü ile Uluslararası Bordighera Mizah Hikâyeleri Ödülü’nü, Milliyet’teki köşe yazılarıyla Gazeteciler Cemiyeti Fıkra Ödülü’nü (iki kez), Yalıda Sabah ile 1983 Sedat Simavi Edebiyat Ödülü’nü aldı. 1987’den beri Haldun Taner Öykü Ödülü verilmekte. İstanbul Şehir Tiyatrosu’nun Kadıköy Sahnesi’ne (1988) ve Caddebostan’da bir sokağa adı verildi. Mart 2018’de ise Kadıköy Belediyesi tarafından Haldun Taner Müze Evi açıldı.

Kitapları:Öykü: Yaşasın Demokrasi, 1949; Tuş, 1951; Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu, 1953; Ayışı-ğında “Çalışkur”, 1954; On İkiye Bir Var, 1954; Konçinalar (Şişhane’ye Yağmur Yağıyor-du – On İkiye Bir Var’dan seçmeler), 1967; Sancho’nun Sabah Yürüyüşü, 1969; Yalıda Sabah, 1983. Tiyatro: Günün Adamı, 1952 (1961’de sahnelendi); Dışardakiler, 1957; ...Ve Değirmen Dönerdi, 1958; Fazilet Eczanesi, 1960; Lütfen Dokunmayın, 1961; Huzur Çıkmazı, 1962; Keşanlı Ali Destanı, Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım, 1964; Eşeğin Gölgesi, 1965; Zilli Zarife, 1966; Vatan Kurtaran Şaban, 1967; Sersem Kocanın Kurnaz Karısı, 1969; Ayışığında Şamata, 1977. Kabare: Bu Şehr-i İstanbul ki..., 1962; Dün... Bugün, 1972; Mevzumuz Aşk ü Sevda Dekorumuz Deniz Derya, Yar Bana Bir Eğlence, 1973; Hayırdır İnşallah, 1979. Düzyazı: Devekuşuna Mektuplar 1, 1960 (sonradan Önce İnsan adıyla); Devekuşuna Mektuplar 2, 1977 (sonradan Yaz Boz Tahtası adıyla); Ölürse Ten Ölür Canlar Ölesi Değil – Portreler, 1978; Hak Dostum Diye Başlayalım Söze, 1978; Düşsem Yollara Yollara, 1979; Çok Güzelsin Gitme Dur, 1983; Berlin Mektupları, 1984; Koyma Akıl, Oyma Akıl, 1985; Çocuklar İçin Mitoloji, 2019.

Cem Kızıltuğ 1974 İstanbul doğumlu. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fa-kültesi Grafik Tasarım Bölümü’nü bitirdi (1997). 1998-2002 arasında İzmir Efes Celsus Kütüphanesi’nde resim sergileri açtı. 2005’te Türkiye Yazarlar Birliği’nce Yılın Karikatüristi seçildi. 2006-2014 arasında Society for News Design yarışmasın-da illüstrasyon ve tasarım dalında yüze yakın ödül aldı. Le Monde ve Znak gibi süreli yayınlarda eserleri yayımlandı. Türk Hava Yolları için illüstratif posterler tasarladı. Yapı Kredi Yayınları, Timaş Yayınları, Turkuvaz Yayıncılık ve Sakıp Sa-bancı Müzesi’ne çocuk kitapları resimledi. Doku, Deneme (2014) adlı bir kitabı var.

Page 2: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz

Haldun Taner’inYKY’deki kitapları:

Koyma Akıl, Oyma Akıl (2015)Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu (2015)

Keşanlı Ali Destanı (2015)Sersem Kocanın Kurnaz Karısı (2015)

Yalıda Sabah (2015)Çok Güzelsin Gitme Dur (2015)

Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım (2015)Ayışığında “Çalışkur” (2015)

On İkiye Bir Var (2015)Sancho’nun Sabah Yürüyüşü (2015)

Ölürse Ten Ölür Canlar Ölesi Değil (2016)Fazilet Eczanesi (2016)

Yaşasın Demokrasi (2016)Tuş (2016)

Ayışığında Şamata (2016)Vatan Kurtaran Şaban (2016)

...Ve Değirmen Dönerdi / Lütfen Dokunmayın (2016)Devekuşuna Mektuplar – 1: Önce İnsan (2016)

Berlin Mektupları (2017)Günün Adamı / Dışardakiler (2017)

Eşeğin Gölgesi (2017)Devekuşuna Mektuplar – 2: Yaz Boz Tahtası (2017)

Haldun Taner’in Timsahı (Selçuk Erez - Demet Taner) (2017)Hak Dostum Diye Başlayalım Söze (2017)

Konçinalar - 50. yıl özel baskısı (2017)Düşsem Yollara Yollara (2019)

Doğan Kardeş:Küçük Harfli Mutluluklar – Seçme Öyküler (2016)

Çocuklar İçin Mitoloji (2019)

Page 3: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz

Resimleyen Cem Kızıltuğ

HALDUN TANER

Çocuklar I.çin

Mitoloji

Page 4: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz

Yapı Kredi Yayınları - 5469Doğan Kardeş - 980

Çocuklar İçin Mitoloji / Haldun TanerResimleyen: Cem Kızıltuğ

Kitap editörü: Murat YalçınDüzelti: Nadide Altuğ Toktaş

Kapak tasarımı ve grafik uygulama: Süreyya Erdoğan

Baskı: Elma Basım Yayın İletişim Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti.Tevfikbey Mah. Halkalı Cad. No: 162/7 Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (0 212) 697 30 30Sertifika No: 45460

1. baskı: İstanbul, Ekim 2019ISBN 978-975-08-4593-2

© Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık Ticaret ve Sanayi A.Ş., 2014Sertifika No: 44719

Bütün yayın hakları saklıdır.Kaynak gösterilerek tanıtım için yapılacak kısa alıntılar dışında

yayıncının yazılı izni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz.

Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık Ticaret ve Sanayi A.Ş. İstiklal Caddesi No: 161 Beyoğlu 34433 İstanbul

Telefon: (0 212) 252 47 00 Faks: (0 212) 293 07 23http://www.ykykultur.com.tr

e-posta: [email protected]/YapiKrediKulturSanatYayincilik

twitter.com/YKYHaberinstagram.com/yapikrediyayinlari

Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık

PEN International Publishers Circle üyesidir.

Page 5: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz

İÇİNDEKİLER

Yazarın Önsözü: Mitoloji Neyimize • 7

ÇOCUKLAR İÇİN MİTOLOJİ

Mitoloji Dünyası • 15

Tanrılar Katında İktidar Savaşı • 19

Kim Kimdir? • 23

Olympos Kabinesi • 27

Yeraltı Dünyası • 29

Hephaistos – Gökyüzünden Yeryüzüne Fırlatılan Bir Tanrı • 35

Defne, Nergis, Bülbül, Kırlangıç ve Hüthüt Kuşu • 39

Dionysos • 43

Zincire vurulmuş Prometheus • 49

Sisyphos’un Çilesi • 53

Homeros • 57

İda Dağında Bir Güzellik Yarışması – Paris • 61

Page 6: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz

TROYA SAVAŞI

Küplere Binen Akhilleus • 67

Agamemnon’un Düşü • 73

Oyun Bozanlık • 77

Yan Tutan Seyirciler • 81

Yenişemeyen Ordular • 85

Akhilleus’un İnadı • 89

Troyalılar Akhalıların Gemilerini Yakıyorlar • 93

Akhilleus’un Büyük Acısı • 97

Akhilleus Savaşta • 101

Hektor’un Ölümü • 105

Priamos’un Yakarısı • 109

Savaşı Bitiren Hile • 113

Son Söz • 119

Page 7: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz

7

Yazarın Önsözü:Mitoloji Neyimize

Milliyet Yayınları yeni bir çocuk dergisi yayımlama-ya başladı. Ülkü Tamer’in yönettiği bu derginin için-de benim de bir tuzum bulunsun istendi. Çocuklara mitoloji masalları anlatayım, dedim. Önerim çok iyi karşılandı. Önce ben de hevesli idim. Ama sonra bir duraladım. Bu, Müslüman mahallesinde salyangoz satmak olmayacak mı, diye. Mitolojiye karşı bizde ol-dum bittim bir alerji vardır. Batı özentisi Tanzimat, Serveti Fünun ve Fecri Ati edebiyatımızda bile mito-lojik benzetmelere, deyimlere, simgelere pek rastlan-maz. Öyle ki, ozan Salih Zeki Aktay ve romancı Ya-kub Kadri Karaosmanoğlu herkesi yadırgatan birer istisna sayılırlar. Mitoloji tutkusunu Persefon [Persep-hone] adlı eseri ile vurgulayan Salih Zeki’nin hemen bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz [Horatius] çeviri-sinden sonra mitoloji dünyasını sevip oradan deyim-ler, simgeler, hatta bir romanına Sodom ve Gomore adını bile alan üstat Karaosmanoğlu ise, bir yandan

Page 8: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz

8

bir sahife boyu Sodom ve Gomore’nin ne olduğunu, neyi simgelediğini açıklamak zorunluluğunu duyar.

Atatürk’e yağcılık edebiyatının alıp yürüdüğü dö-nemde, bir milletvekilinin, bir yazıda onu Jüpiter’e benzettiğini anımsıyorum. Tabiî okuyanların çoğu Jüpiter nâm-ı diğer Zeus’un kim, ne mene bir tanrı olduğunu bilmediklerinden bu benzetişi çok kültürlü, seviyeli bir benzetiş sanmış olmaları mümkündür. Bu, yalnız yazanla onu okuması istenen büyük zat arasında anlaşılabilecek, aradakilerin ise ne olduğu-nu çözemeyecekleri şifreli bir iltifat olmalı idi. Aksi gibi, bu iltifatı yapmak isteyen milletvekili de Jüpiter nâm-ı diğer Zeus’un, “Tanrıların Tanrısı” sayılması-na karşın, bugünkü demokratik anlayış içinde pek de matlup tanrılardan sayılmadığını, o iltifatçılığın hızı içinde unutmuş olsa gerekti. Çünkü Zeus insan-lara ışığı, kültürü, uygarlığı getirmek isteyen yürekli Prometheus’u dağ başında kayalara zincirlemiş ve anti gerilla işkencecileri gibi zavallıya etmediğini bırakmamıştı. Yani, dediğim dedikçinin, statüko-cunun, zorbanın teki idi. Üstelik Olympos dağında tanrıçalar arasında yaptığı hovardalıklar yetmezmiş gibi, arada bir ölümlüler arasından beğendiği güzel kadınlar olunca kocalarının kişiliğine bürünüp yer-yüzüne iner, o zavallılar cephede iken helâl karıla-rının koynuna girerdi. Mitolojiyi iyi bilmeden mito-lojik kompliman yapmanın elbet böyle sakıncaları olacaktı. İyi ki Atatürk işin farkına varmadı.

1960’da Tepebaşı’ndaki Şehir Tiyatrosu’nda Sezu-an’ ın İyi İnsanı oynanırken bir gece aşırı sağcı zorba-

Page 9: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz

9

lar sahneyi basıverdiler. Halk ve oyuncular korkuya kapıldı. Eli sopalı bir zorba perdenin önüne geldi. “Bu oyun bugünden itibaren oynanamaz” diye bu-yurdu. Kendisine “Neden?” diye sual olundukta: “Biz Müslümanız, tek tanrıya inanırız. Bu Brecht denen nâbekânın* piyesinde üç tanrı varmış. Buna müsaa-de etmezük.”

Brecht, Almandır. Sezuan’ın İyi İnsanı adlı oyunu da Çin’de geçer. Çinlilerin çoğu Budist’tir. Shakespeare İngilizdir, Danimarka’da, İspanya’da, İngiltere’de ge-çen oyunlar yazmıştır. Bu ülkelerde de Protestanlık çoğunluktadır. Molière Fransızdır. Oyunlarının çoğu Fransa’da geçer. Fransızlar da Katolik ya da Kalve-nisttirler. Bu zorbaların mantığına uyulsa, demek ki, onların piyeslerini de Müslümanlık eleğinden geçirip rötuşlar yapmak gerekecekti.

Bu acayip tepki, mitolojiye alerjimizin nedenlerin-den hiç olmazsa biri hakkında beni iyice aydınlatmış oldu: Dinsel taassup, Tanrı kavramının sonuna bir çoğul eki geçiren bütün eski inanışların karşısında idi. Onların yalnız ve yalnız bir masal niteliği kal-mış olsa bile. Mademki biz Müslüman bir toplumuz, nemize gerek elin gâvurunun antikitede uydurduğu Pagan ya da Panteist mavallar? Bize ne İlyada’dan, Odysseus’tan?

İmdi, bu zihniyeti göz önünde tutunca Türkiye’de mitoloji öğretmenin güçlüğü ortaya çıkar. Bir tarihte Behçet Necatigil’le üniversite sıralarında aynı sınıfta arkadaşlık etmiştik. İki hocamız bize mitolojiyi sev-

* nâbecâ: yersiz, münasebetsiz.

Page 10: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz

10

dirdiler. Biri Walther Kranz idi –ki Avrupa’nın sayılı antik felsefe uzmanıydı– öbürü de Heinz Anstock –ki mitoloji dersini edebiyat dersinden de renkli ve ne-fis bir şekilde verirdi–. Ama ben bunlardan da önce, çok daha eski bir ilkokul hocamı şükranla anmak is-terim. Sinema aktörü Fikret Hakan’ın babası Gaffar Güney. Gaffar Güney, o tarihte genç bir öğretmendi. Biz ilkokul beşinci sınıfta iken bize bir dergide tefrika olarak yayımlanan Homer’in İlyada’sını okurdu. Çe-viriyi Ömer Seyfettin yapmıştı. İşte o zaman, Homer anlatılarının, antik konuların ilkokul çağındaki ço-cuklarda şaşılacak bir ilgi uyandırdığına kendimden ve arkadaşlarımdan çok iyi tanık olmuştum.

Şimdi yine ilkokul ve orta bir seviyesindeki ço-cuklara seslenecek bir dergide mitoloji masalları ve kahramanları, büyüklerin gösterdiği ilgisizlikle ters orantılı bir ilgi yaratabilir düşüncesinde olabiliyor-sam bunu o sessiz, alçakgönüllü ama ileri görüşlü Gaffar Hoca’ya borçluyum.

Mitoloji neye mi yarar, diye soranlara şöyle cevap verebiliriz: Mitoloji bizi geçmişin zengin bir hayal dünyası ile bağlar, çoğu sanat ve edebiyat eserlerine esin kaynağı olan bir alanı yakınımıza getirir. Mito-loji bilsek, örneğin her günkü dilimizde de bu renkli ve canlı deyimlerden, simgelerden yararlanabiliriz.

Örneğin politika alanını alalım. Mitolojide, bir sürü gözü olan, hiç kül yutmayan bir Argos vardır. Bugünkü CIA ya da MİT ajanlarının atası sayılabi-lir. Yine mitolojide, bir Sisyphos vardır. Tanrılar onu

Page 11: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz

11

bir kaya parçasını bir tepeye çıkarmaya mahkûm et-mişlerdir. Fakir, kayayı çıkarır, ama her seferinde de kaya tepede durmaz, yine gerisin geri dağın eteğine yuvarlanır. Sisyphos usanmaz, işe yeniden başlar. Ne var ki, kayayı tepede durduramaz. Türk lirasının inip çıkan rayicini bundan güzel belirleyen bir simge bulabilir misiniz? Mitolojide, “Akhilleus’un topuğu” diye bir deyim vardır. Anası Akhilleus doğduğunda onu ölümsüz kılmak için sol topuğundan tutup sihir-li bir alevin üzerinde alazlamış. İşte ondan ötürü de Akhilleus’e anasının tuttuğu sol topuğu hariç, hiçbir ok işlemezmiş. Çağımızda da çok kimsenin bir Akhil-leus topuğu yok mu? Ne var ki, bu topuğun yolu cüz-dan cebinden geçiyor.

Mitolojide bir de Proteus var ki, kavgada yenilme-mek için durmadan kişilik değiştirir, aslan olur, yılan olur, panter olur, ağaç olur, deniz olur. İlle parlamen-toda kalabilmek için, parti değiştiren, kişilik değişti-ren, fikir ve oy değiştiren nice politikacılarımız sanki hınk demiş, Proteus’un burnundan düşmüşlerdir.

Biliyorum, içinizden bunlara ne gerek var diyor-sunuz. Politikada kültürlü sayılmak için mitolojik benzetmelerle kulağımızı niye tersinden gösterelim? Mademki konu politikadır, ağız dolusu küfür nemize yetmez? Hem daha rahattır, hem de daha etkili, hem de dolaysız olarak anlaşılır. Çok haklısınız. İşte ben de bunun için mitolojiyi, yalnız bir çocuk dergisinde, yalnız çocuklara anlatmaya çalışıyorum.

Milliyet, 6 Şubat 1977

Page 12: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz
Page 13: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz

Çocuklar İçin Mitoloji

Page 14: Çocuklar Için Mitoloji · bütün şiirleri bu zengin kaynaktan yararlanmasına karşın, okuyan çoğunluğa yabancı dilden çevrilmiş-çesine bir etki yaratır. Yaptığı Horaz