B I Z I M D I R

Çarşamba 2

E K I M 1 9 5 7

G Ü N L Ü K M Ü S T A K I L S I Y A S I G A Z E T E Müdür ve İmtiyaz Sahibi: CEMAL T06AN Kuruluş: 1951

SAYI: 505 YIL: 6 Fİ ATI : 16 Mildir

Basıldığı Yer: "BOZKURT,, BASIMEVİ A sınai tı No. 75 — Tel. 2901

Lefkoşe - Kıbrıs.

• " • " ' i m i ,

^ Ö B İ İ K , !

İngiltere Makarios ile izli Pazarlık mı Yapıyor?

ir John Harding Geri Çağrılacak ve Makarios Kıbnsa Gelecekmiş YENİ İNGİLİZ PLÂNI TEDRİCİ BAĞIMSIZLIK DERPİŞ EDİYOR

)SUN V E cm» HALKıNA ®

tbirebikliînüu^S J* müeatt^ai, 1

TICARETEVI eşitlerine ilâveten 0 , ! Tfirkçe La t̂lu.j cinj teni ı

müşterilerine İijdik^ K İ Y E T TİCARETEVİ

SALİH ZABFF CHS KÖprüUizade Sobt

Leymaral

•İNİZ MAKİNİ i uz olan JLOCA i son modelleri gelmiş,

, l)n(|,H|; 1 - İngiliz siyası ,V1•elerine atfen bildirıldı-

>, Britanya hiikû-İiirleşik Amerika

melesini Birleşmiş r.lc müzakereye ta-değillerdir. Bu ba-

kımdan her iki hükümet de bmıa önlemeye çalışmakta

V uıiaııistan lehine bazı ıf,vizlerdo bulunmaktadır.

Heııüz resmen teyid edil-mediğine göre, Britanya hü-kümeti Makarios'a gayrî resmî bir plân tevdi etmiş ve bu plânın müzakeresini istemiştir, Fakat Makarios'-rnı plânı resmen tevdi ,et-

hususunda Britanya ;iikûnictine müracaatta bu

.u, fakat bu müra-müsbet bir cevap ala-

ı İngiliz siyasî çev-le, İngiliz basını ileri

sürmektedir.

Vali Geri Çağrılacakmış ingiliz basınında çıkan

fakat bugüne kadar teyid veya tekzip edı'lmiycn bir habere göre, Kıbrıs Valisi Feld Mareşal Sır John Har-ding birkaç aya kadar geri çağrılacak ve emekliye ay-rılacaktır. Birkaç ay sonra 61 yaşına basacak olan Va-linin emekli çağında olduğu belirtilmektedir.

Diğer taraftan Valinin ge ri çağrılmasiyle, Makarios'-uıı Kıbnsa gelmesine müsa-ade edileceği yolundaki ha-berler de ingiliz basınında yer almaktadır. Vali geri çağrıldığı takdirde Makari-os Amerikada temaslarını tamamladıktan sonra Lond-ra.va da gidecek ve orada da temaslarda bulunacaktır.

Yeni İngiliz Plânı İngiliz siyasî çevrelerine

IIIMIHHİIIİII

"Megalo îdea'cıların Kıbrıs'tan Bahsetmeye Bile Hakkı Yoktur"

TALEBE FEDERASYONU BAŞKANı KIBRIS MEVZUUNDA BIR BEYANAT

VEREREK GÖRÜŞLERINI AÇIKLADI İstanbul, 1 — Birleşmiş ları olamaz.

göre, yeni İngiliz plânı ba ğımsızlık üzerine kurulmuş bir plândır ve bu plân gere-ğince Kıbrısa tedrici hürri-yet bahşedilecektir.

Diğer taraftan Birleşik Amerikanın Kıbrıs mevzu-unda Türkiye ile Yunanis-tan üzerinde baskı yapması-nın mıisbet bir netice ver-miyeceğini ileri süren İngi-

liz siyasî çevreleri, Türkiye-niıı taksim fikrinden fera-gat etmiyeceğini tebarüz et-tirmektedir. Yunanistanııı ise Self - Determination mev zuunda azimkâr olduğu kaydedilmektedir.

İngiliz Hariciyesi bu ha-beri yalanlamakla beraber siyasî mahfiller bu nokta üzerinde İsrar etmektedirler

AYVARVARA TÜRK İLK OKULU KAPATILMAMIŞ

HÜKÜMET TÜRK BASıNıNDA ÇıKAN HABERLERI TEKZIP ETTI

Baf kazasına bağlı Ayvar ve bu durum karşısında öğ-retmen istifa etmek mecbu-

ısıajıuuı, 1 Milletler Genel Kurulunda Kıbr ıs meselesinin görüşül-mekte olduğu şu sırada Tür kiye Millî Talebe Federas-

Genel Başkanı Ethem bir beyanat vere-

eıcümle demiştir ki : iiıı Millî meseleleri

dejenere eden ve Kıbrıs dâ-hisinin başladığı günden I*" birtakım siyasî ayak

. . . . IUA) patırtıları ile dâvada hak ^ ( . Z L l i ı i,|,lia "derek> öy lece Dün-

fiader {Telememe j| yg Milletlerini atlatmak. r,® Işıfı ûl̂ et) 1 kandırmak yollarını arayan

İH u -oktan ) M'"le d in a ^ a m ı kisvesinde-nnrAHi* !• '"-«eraperest bir papaz

..matik OÜU5 . I Kıbrıs meselesinin Birleşmiş |v«_ i t i fptofTif n ^ T ^ ^ B Ş d e görüşülmeğe

î başlanmak üzere bulunduğu ;ı (,'imlerde dünya sulbünü ı dit eden komünizmle el-

li ll( vererek ve Yunan dev-Ift «damlarını peşine takıp Amerika'da kapı kapı do-

^ İslıktadır. l'arih şunu kaydetmekte-

dır ki :

" * 4 Tüfkler'in Ada'yı almak H'm verdiği canların kan ı .' mevcuttur. îşte Türk l,r> bu topraklara ve Ana-atan 1 Adaya bağlayan i-a 'r B® hakkı hissetmek

v'' benimsemektir. \\ Jî° a l l « r t o v e idealistlerin

!",l,u>"k gayesi muhakkak j | Ki ».̂ riyete hizmet ve hür-

1 olması ieabeder-mınharca işlenen ve iş-

einflvntirt̂ î».

Bir takım menfur tertip-lere girişilerek bütün hür dünyanın bu arada dostu-muz Amerika Birleşik Dev-letleri halk efkânnın zihni-ni yanlış istikametlere sev-ketmeye çalışan kızıl papaz ve gürûlıuna son defa hatır-latmak isteriz ki :

Hükümetimizin muhtelif vesilelerle belirttiği gibi bu hususta azami fedakârlığı-mız Adanın taksimidir.

Aksi istikamette düşünül? cek her hangi bir fikir, Me-galo Îdea'cıların sonu oldu-ğu gibi dünya sulhunun da tehlikeye girmesine sebebi-yet verecektir."

vara Türk İlk Okulunun kapatıldığına dair basınımız da çıkan haberler, dün Ma-arif Dairesi tarafından res-men tekzip edilmiş ve bu hu susta bir açıklama yapılmış-tır.

Hükümet tarafından iddia edildiğine göre, bazı kimse-lerin tahrikleriyle öğrenci-ler okula devam etmemişler

FRANSIZ HÜKÜME-TI ISTIFA ETTI

l'aris, 1 - ( B ) : Cezayirde takib edeceği siyasî planla-rın müzakeresinde Güven-lik oyu alamayan Fransız hükümeti istifa etmiştir.

Fransız Cumhurbaşkanı Rene Coty yeni bir hükümet kurulmasını sağlamak için siyasî liderlerle görüşmelere başlamıştır.

Siyasî mahfillerin kanaa-tlim göre Fransa halledilme si güç bir krizle karşı kar şıya bulunmaktadır.

General De Gaulle'un ya-kın mesai arkadaşı olan Jac gues Soustelle'nin hükümet kurmağa ilk teşebbüs ede> eck siyasî lider olacağı tah-min edilmektedir.

YAĞMUR Ş1LLURA KÖYÜNDE BÜYÜK HASAR JfAPTI

VALIYE GÖNDERILEN BIR DILEKÇEDE SU BASKıNLARıNı ÖNLEYECEK SETLER YAPıLMASı ISTENIYOR

„ . . , . , cinayetlerin i ş« a l e d e n Megalu

hür dünya âle-2 5 «ahit okluğu bu hâdi-

den sonra idealistikten hâkim- s 4 4 0 0 8 e n o T ü r k

yaşıyan Kıb-U a n aslâ bahsetmeye hak

"""""""""•"•""••""m.,,,

PVS'ANADA ATOM ENER;T SANTRALı

V. KURULDU î l n u t n a ' ^ B ^ e ş m i ş Mil-

„ ^ ararı ile Viynnada a-: ®uı mutesavver Uluslar-C n m ™ , ? n e r j i A j a » 8 1 l e S u devletin temsilcl-4 l h , a z L r ^ u n d n ğ u bir tll. , S l m l e hizmete açılmış-

v ü l ^ ^ e e r enerji er Z J * * » * ve nükle-

İ H t h f f î , a n s maksatları kldlanılaoaktır

Evvelki gün yağan şid-detli yağmurlar Şıııura Kö-yünde bazı evlerin yıkıl-masına, bazılarının tama-men çökmesine ve bir çok evlerin de hasara uğrama-sına sebeb olmuştur.

İdarehanemizi ziyaret eden köy Muhtarı Bay Hü-seyin Zihni, su baskınları-nın önlenmesi için, köy yakınlarında setler kurul-ması hususunda Hüküme-te yapılan müracaatların maalesef müsbet bir neti-ce vermediğini tebarrüz ettirerek haklı ve acı şikâ-yetlerde bulunmuştur.

Muhtarın ifadesine göre, yağmurlar sonunda sık sık köyü sular basmakta ve •bir çok hasarlara sebebiyet vermektedir.

Dün Komiserlik vasıta-siyle Ekselâns Valiye Şil-lûra köyü halkı namına ye-niden müracaatta bulunul-muş ve köyün feci duru-mu Ekselânsa açıklanmış-tır. Aynı dilekçede köyün su derdi de ele alınmakta ve Valinin yeniden dikkat nazarı çekilmektedir.

Kaydı ne kadar acıdır ki büyük çoğunluğunu

Türklerin teşkil ettiği bu köy için, her nedense Top-rak Aşınmasını önleme Projesi tatbik edilmemiş ve köy bundan pek haklı olarak büyük bir zarar gör müştür.

Ekselânsa gönderilen di-lekçede Hükümet hastaha-nelerinin durumlarına da temas edilmekte ve Türk hastalara hükümet hasta-hanelerinde gereken ihti-mamın gösterilmediğinden şikâyet olunmaktadır. A y rica Yerolakko Polis Istas yonunda 6 Rum polis bu İunduğu halde, tek bir Türk polisinin bulunmama-sı karşısında duyulan te-essüf Ekselânsa aksettiril-mektedir.

BOZKURT: Şillûra kö-yUnün dileklerinin en kısa bir zamanda yerine getiri-leceğini ümit etmekteyiz. Köy halkının haklı şikâ-yetleri gerektiği şekilde in-celenerek bir karara bağ-lanmadığı takdirde, bu hu-sustaki yayınımızı genişle-tecek ve daha yüksek mer-cilere sesimizi duyurmıya çalışacağız.

is #

riyetinde kalmıştır. Hükümet ayrıca okula

bir öğretmen tedarik edil-mediği için okulun kapalı tutulmakta olduğunu be-lirtmekte -ve yapılan tah-kiklerde öğretmenin hiçbir dahli olmadığı kaydedildik-ten sonra, öğretmenin ehli-yetli bir Türk öğretmeni ol-duğu belirtilmektedir.

BAF KOMİSERİNİN ZİYARETİ

Baf Komiseri Ömer Faik Miiftiizadc, Baf'ta yeni ku-rulmuş olan buz fabrikasını ziyaret etmiş ve kurucuları-nı tebrik ve takdir etmiştir. Bafta kurulmuş olan buz fabrikası Bafın ve eivar köy lerin buz ihtiyacına cevap verecek bir durumdadır.

NAMIK KEMAL LİSESİ YENİ DERS YILINA

GİRDİ Ma&usa Muh. t. H. bildiriyor

Adamızın yegâne bağım-sız Lisesi olan Mağusa Na-mık Kemal Lisesi, 1957-58 ders yılma, 30 Eylül Pazar-tesi günü törenle girmiş-tir. Törende okul komisyon üyeleri, okul aile birliği baş kanı ve diğer bazı davetli-ler de hazır bulunmuştur.

öğrencilerin bir ağızdan okudukları "İstiklâl Marşı" ile törene başlanmış ve bu-nu en kıdemli öğretmen Ne-jat Malkoç'un konuşması ta kip etmiştir. Nejat Bey öğ-rencilere yeni yılda başarı-lar dilemiş ve tavsiyelerde bulunmuştur.

Müdür Şakir Soykal da "Atatürk"çocuklarındaîT va zifelerini tam olarak yapma larını rica etmiştir. Son ola rak son sınıftan, öğrenciler adına "Tokay Atalay" ko-nuşmuş, öğretmenlere teşek kürde bulunmuştur.

Bu suretle yeni ders yılı-na giren N. K. Lisesi, her yıl, görülen oda sıkıntısını bu yıl, 170 öğrencinin ka-yıd olması dolayısıyle daha çok çekecektir.

Tahminlere göre yeni bi ııaya ancak bir ay sonra ta şınmak mümkün olacaktır.

Her yıl bize birçok kül tür ziyafetleri veren N. K. Lisesinden bu yıl daha çok faaliyet bekler ve öğrenci-lere muvaffakiyetler dileriz.

MALENKOF TEVKİF EDILMIŞ

Peking, 1 (R ) - ingiliz işçi Partili Milletvekili Mr. Desmond Donnelly, Malen-kov'un tevkif edilip Mos kovaya götürüldüğü hak kında kuvvetli şayialar do-laşmakta olduğunu açıkla-mıştır.

Diğer bazı Rus liderleri ile birlikte azledilen Ma-lenkov daha sonra Kazar kistanda bir elektrik sant-ralını idareye memur edil-mişti.

ADNAN MENDERES BULGANİNE CEVAP VERDİ

TÜRKIYENIN, KENDI SELÂMETI IÇIN SURIYE-DEKI KOMÜNIST TARAFTARı GELIŞMELERI

TAKIBETMESI TABIIDIR

istanbul 1 (R ) - iyi ha-ber alan kaynaklann bu-gün bildirdiklerine göre, Türkiyenin Suriye hudut-larına asker yığdığı hak-kındaki haberlerden Rus-yanın endişe duyduğuna dair Mareşal Bulganin ta-rafından Türkiye hüküme-'GÜVENUK'KÖNSEYİ"

ÜYE SEÇIMINDE BATıLıLARıN ZAFERI

Nevyork, 1 (R ) - Birleş-miş Milletlere üye olmasın-dan bir seneden az bir Za-man sonra dün Japonya Birleşmiş Milletler Güven-lik Konseyine üye seçil-miştir.

Japonya ile Çekoslavak-yanın talib oldukları bir üyeliğe 25 e karşı 55 oyla Japonya seçilmiştir.

Japonyanm seçilmesi Ba tılılar tarafından sevinçle karşılanmıştır.

Ayni seçimde Panama 74 ve Kanada 72 oyla güven-lik konseyine kabul olun-muşlardır.

tine verilen bir nota Türki-ye tarafından reddedilmiş-tir.

Mareşal Bulganin mek-tubunda Amerikanın teş-viklerine kanıp Türkiyenin Suriyeye saldırmamasını ihtar etmekteydi.

Bulganinin mektubuna cevab veren Başbakanımız Adnan Menderes mektu-bunda "Suriye ile dost kal-mak isteriz. Fakat o mem-leketteki komünist tarafta-rı gelişmeleri kendi selâ-metimiz için hassasiyetle takibetmemiz tabiidir" de-mektedir. IIIIIIMIIIMMIİMIIMIİM

RUS GEMILERI NEREYE HAREKET

ETTI? Londra, 1 ( R ) - Kahire

radyosunun bugün bildirdi ğine göre, Suriyeyi ziyaret etmekte olan Rus donanma sma mensub gemiler ismi açıklanmayan bir istika-mete doğru hareket etmiş-lerdir.

Televizyonumuz! Neşriyatına B a ş l a d ı

Amerikada Zenci - Beyaz Mücadelesi

Litle Rock şehrinde Zencilerin beyaz çocuklarla mektebe devam edip etmemesi mevzuunda çıkan hadi-seler okuyuclarımızın malûmudur. Resimler bu hadise-lere sebebiyet veren Arkansas Valisi ile Zencileri muha-faza altma alan Amerikan askerlerini göstermektedir.

Z E N C İ D Ü Ş M A N I V A L İ

Dünyanın her köşesinde rağbet bulan, iyi idare edil diği takdirde cemaatların Sosyal ve Kültürel kalkın-masında geniş faydalar

j sağlayan Televizyon en ni-! hayet akşam yapmış oldu-1 ğu tecrübe yayını ile Kıb-n s halkının huzuruna çık-mıştır.

Televizyon ithâl eden bü tün firmalar dükkânlarına birer set kurmuşlar, ada-mızda ilk defa faaliyete ge-çen bu neşriyata azamî se-yirci çekmeğe çalışmışlar-dır.

Televizyon teşhir eden dükânlann önleri meraklı seyircilerle dolmuş, bazı hallerde yollar trafiğin ge-çemiyeceği bir şekilde kala balık olmuştur.

Türkçe ve Rumca proğ-ram şefleri ile Televizyon servisi f i lm ekibi reisi is-tikbalde takibedecekleri proğramlaı- hakkında iza-hat vermişlerdir.

Yapılan' neşriyatı ve programlar hakkında veri-len izahatı takib ettik, ilk neşriyatta sunulan proğ-ram, Televizyon servisinin Hristiyan alemine hizmet etmek için kurulmuş oldu-ğu intibaını uyandırmak-tadır.

Bu tahminimizde yanıl-mış olmayı temenni etmek-teyiz.

işte Televizyon servisi-nin akşam yaptığı ve ya-kında yapmak üzere oldu-ğu neşriyatın kısa bir lis-tesini aşağıda veriyoruz.

1. Kıbrıs Kilisesi nasd bağımsız oldu? (akşam gösterildi)

2. Bellapais 3. Prodromo Panayırı Televizyon servisinin ta-

kib edeceği programın ma-hiyeti hakkında karar ver-meği kıymetli okuyucuları-mıza bırakıyoruz.

Başkan Eisenhower'in ihtarına rağmen yine bildiğini yapan Arkansas Valisi Faubus.

H A R P D E fi t L, O K U L L A R A Ç I L D I

Kıbrıs Türk Tezinin Dayandığı Gerçekler

Yazan: Dr. M. ERTUfiRULOGLU

Kıbrıs TUrkttlr Derneği Genel Başkanı

Hadiseler esnasında mektebleri kordon altında bulun-duran, zenci çocuklara yollarda refakat eden askerler.

Malûm olduğu üzere 1923 de akdolunan Lozan Muahedesi Türkiye ile Yu nanistan arasında asırlar-dan beri devam eden an-laşmazlıklara, iki tarafa da karşılıklı fedakârlık tah mil etmek suretiyle niha yet vermiş ve doğu Akde-niz memleketleri bu suret-le uzunca bir müddet için sulhun nimetlerinden isti fade etmek imkânını bul-muşlardır. 3 yıl süren is-tiklâl mücadelesinden mu-zaffer çıkmasına rağmen Türkiye, Sulh sever bir memleket olarak Lozanda Yunanlılara nazaran çok büyük fedakârlıklara rıza göstermiştir. Bunun için-dir ki, Ege Denizindeki adalar Yunan hakimiyeti-ne terkedilmiş ve Batı Trakva'nın ahalisi ekseri-yet itibariyle Türk olması-na rağrağen, muahedelerin

kutsiyeti ve sulh ideali gibi yüksek prensipler uğruna bu ülkelerden vazgeçmek mecburiyetinde kalmıştır. Yunanistan o zaman Batı Trakya mes'elesinde self-determination prensibinin kabulüne yanaşmamış ve bunu toprak mes'elesi saya ak ve Yunanistan'ın ülke lütünlüğünün emniyetini leri sürerek ilhak etmekte sı aı- etmiştir. Türkiye bü-zük bir hüsniniyetle ve Lsırlardan beri devam ede-?elen Türk - Yunan ihtilâ-fına bir nihayet vermek \maciyle Batı Trakya'nın Self-determination prensib hilâfına Yunanistan'a ve-rilmesine rası olmuştur.

Şimdi Yunanistan vak-tiyle reddettiği self-deter-mination prensibini Kıbrıs' •a son 50 yıl içinde teşek-kül eden sun'i Rum ekseri-yetini nazarı itibara ala-rak, dünyanın en nazik bir yerinde iğtişaş çıkarmak pahasına da olsa, tatbik et-tırebilmek için bütün pro-paganda vasıtalarını sefer-

(Devamı îlûnei sayfada)

4AYFA 3 ( B O Z K U R T )

t

^ » * ^ ^

Boşuna Gayret

işçi Partisi Milletvekillerinden ve tanınmış solculardan Tom Driberg bir müddet evvel Kıbrıaa gelmiş, Kıbrıs mevsunnda solcularla temaslarda bu-lunmuş, beyanatlar yapmış ve bu ara-da Kıbrıs Radyo Servisi tarafından yayınlanan malûm demecini vermişti. Bu demeç etrafındaki görüşlerimizi üç gün devam eden seri yazılarımızla tas-rih etmiş ve gereken cevabı Tom Driberg'e vermiştik.

Bu zat şimdi Londraya muvasala-tında da Kıbrıs meselesi ile İlgilenmek-te ve Yunan amaline hizmet ederek, Yunanistan lehine propagandalar yap-maktadır. Fakat biz o kanaatteyiz ki, Driberg Kıbrıs mevzuunda ne şekilde propaganda yaparsa yapsın, Kıbrıs mevzuundaki Türk tezi değişmiyecek-tir.

İşçi Partisi iktidara geçse bile, Britanya Hükümeti Türk görüşü hi-l&âfına bir karara varmayacak ve mu-hakkak surette taksim plânı tahakkuk edecektir. Çünkü kuvvetli bir Tiirki -yeyi kaybetmek, Batının işine gelme-mektedir. Britanya hükümeti ise, Tür-kiyesiz Orta Doğuda tutunmak kudre-tinde değildir. Bütün islâm alemi tara-fından tecrit edilmiş bir durumda olan İngiltereyi, Orta Doğuda tutan yalnız Türkiyedir.

Nasıl Türkiyesiz Orta Doğu ihtilâf-ları halledilmezse, Kıbrıs meselesi de hiç bir zaman Türk tezi aleyhine halle-dilemiyecektir. Hele İşçi Partisi bü-kere iktidara geçsin de görelim. Göre-lim bakalım işçi Partisi iktidarı bu Kıbrıs ihtilâfını nasıl halledebilecek? Tom Driberg, Lene Jeger'ler avaz avaz bir dünyayı, bir Kıbrıs meselesi yü-zünden felâkete sürüklemekte olduk-larının acaba farkında değiller midir?

Türkiyenin karan kat'idir. Bu karar icabecUrse Batının Doğudaki

Mr. Driberg en kuvvetli kanadını koparacak kadar mühimdir. Driberg gibi gözü kapalı olanlar bu gerçeği görmekten veya duymaktan mahrumdurlar. Politikayı bir oyuncak haline getirenlerin tarih-teki akıbetleri malûmdur.

Britanyadaki Rumlardan rey ko-parmak gayesiyle girişilen bu kampan yanın hiç bir zaman müsbet bir netice vereceğine asla inanmıyoruz. Barışçı cephenin gerçek mücadelesi menfaat-lar kervanını çoktan çökertmiştir. Driberg hala daha bu kervanın kervan cılığını yapmak istemiyor ama, o da bir gün gelip elbette cezasını çekecek-tir.

Mağlup devletlerin mağlup ku-mandanları gibi zaferlerden pay ko-parmağa çalışan Tom Driberg, büyük bir ittifakı kuvvetli bir dostluğu yık-mak yolundadır. Bu gibi hareketler dostlukları bozmak, cemaatleri, millet-letleri felâketlere sürüklemekten baş-ka bir şey değildir.

En azılıları bile yola geldikten sonra, Driberg, Jeger gibilerinin de bir gün yola gelecekleri şüphesizdir. Fakat bir devlet olarak alınan kararın, o za-man da olsa tatbik edileceğine ve suç-luların cezalandırılacağına inanıyoruz. Driberg de, Jeger de birer suçludur. Hem de insanlığı tehdit eden tahrikçi birer unsur olarak. Cezalarını görecek-lerdir. İnsaniyete ihanet edenlerin ce-zası, tarihte büyük bir yer işgal etmek-tedir.

Son söz olarak tekrar tekrar be-lirtmek isteriz ki, Tom Driberg'in gay-retleri boşunadır. O. Britanyadaki Rumlardan biraz daha rey koparmak için bu maceraya atılmıştır. Fakat ne yazık ki, yolunun dikenli olduğunu göremiyecek kadar miyoptur.

BOZKURT

G E R Ç E K L E R ber etmiş bulunmaktadır. Yunanistan, Türkiye'ye bü yük fedakârlıklara mal olan Lozan muahedesinin bütün avantajlarını muha-faza ederken Türkiye'nin hayatî menfaatlanna ihiçe sayarak Kıbrıs'ı yakın bir atide ilhak etmek sevda-sındadır. Yunanistan'ın, bu hareketi ile muahedele-rin kutsiyeti prensibini ih-lâl ettiği şüphesizdir.

Mes'eleyi ve iki tarafın karşılıklı tezlerini daha iyi anlayabilmek için bizzat ta rıhtın bahsedelim!. Bilindi-ği gibi Kıbrıs tarih boyun-ca daima Küçük Asya'yı elinde bulunduran devlete tâbi olmuştur. Esasen Kıb-rıs'ın teritorial bakımdan Anadolu'nun bir parçası bu lunduğu herkesçe malûm-bir hakikattir. Filvaki ada Türkiye'nin giiney sahille-rinden ancak 40 mil bir mesafede bulunmaktadır. Yunanistan'dan uzaklığı ise 700 mildir.

Kıbrıs'ın Türkler tara-fından Venediklilerden fet-hinden hemen sonra 1 Ma-yıs 1572 tarihinde, vicdan hürriyetini temin etmek ve

(Birinci sayfadan kalan)

Kıbrıs Türk Tezinin Dayandığı mut un 1837 Bosna'ya yap-tığı ziyaret esnasında meşhur olan şu sözü söyle-diği ayni eserde belirtil-mektedir: " Bundan sonra Müslümanları yalnız cami-de, Hristiyanlan yalnız ki-lisede ve yahudileri yalnız havada tefrik edebilmeli-yim. Başka yerlerde Bosna lı'lan ancak tab'am olarak görürüm."

Bu hakikatlar Ensyclo-pedia Americana'da şöyle ifade edilmektedir: "Cujus regio" yani "Devletin ba-şında bulunan istediği di-ni empoze eder" prensip ve teanunülleri ile ifade olu-nan Avrupa ananesinin ak-sine olarak, Fatih Sultan Mehmet Rum Hristiyanla-ra Müslüman - Osmanlı İmparatorluğu içinde Mil-let, yani muhtariyete sahip cemaat, imtiyazını bahşey-lemişti. Bu imtiyaz daha sonraki nesillere diğer Hı-ristiyan milletlere de teş-mil edilmişti. Böylece, ta başlangıçtan beri, Hıristi-yan ekaliyetler dini ve kül-türel istiklâllerini devam ettirmeğe ve Balkan dev-letlerinde siyasî isyan ve istiklâl için zemin hazırla-mağa muvaffak oldular."

(Devamı Yarın)

halkın emniyetini sağlıya-rak sulh ve sükûn içerisin-de yaşamasına ve servet ve refaha kavuşmasına im-kân vermek maksadiyle Türkiye'nin tarihte meş-hur olan fermanlarından birinin bu adaya da veril-diğini tarih kaydetmekte-dir. Meşhur fermanlardan biri dedik. Filhakika Fa-tih'in İstanbul'un fethini müteakip Ortodoks kilise-sine bahşettiği imtiyaz fer manı bunların başında gel-mektedir. Türkler tarafın-dan idare edilen ülkelerin hepsine buna benzer fer-manlar verildiği malûm-dur. İngiliz müelliflerin-den Antony Rhodes

Where the Turk Trod" adlı eserinde Foinicadaki meşhur Fransiscan manas-tırına misâl olarak zikret-mektedir. "Bu fermanda muhtelif Hristiyan mez-hepleri mensuplarına karşı o derecede müsamahakâr hareket edilmektedir ki Hristiyanlann Miilüman-lara ve hattâ birbirlerine karşı bu derecede müsama halı davrandıkları kat'iyen görülmemişti." Sultan Mah

dünya Basını AMERİKAN BASINI

Amerikan gazetelerim meşgul eden başlıca kamu-lardan biri siyah-beyaz mü-cadelesidir. Bilindiği gibi siyahlara karşı Little Rock' ta çıkan hadiselerin tepkisi halâ daha devam etmekte-dir.

"Washington Star" gaze-tesi bu münasebetle yazdığı bir makalede, Başkan Eisen hower'in bu mevzuda çok hassasiyet göstermekte ol-duğuna işaret etmiş ve Be-yazların mukavemeti karşı-sında siyahların gene de yılmamış olduğuna işaretle, bu meselenin sür'atle halle-dilmesi icabettiğini ileri sürmüştür.

Başkan Eisenhower'in tatilini yarıda keserek Be-yaz Saraya dönmüş bulu-nuyor. Başkan eyalet valile riyle bu mevzuu müzakere edecektir. FRANSIZ BASINI

Cezayir ihtilâfının Fransız Kabinesini tehlikede bulun durduğunu iddia eden Pa-ris gazeteleri, sömürgecilik z:hniyetiyle yazılar yayın-lamakta ve hükümet görü-şünü kısmen desteklemekte dirler.

En tanınmış Fransız ga-zetelerinde "Le Monde" ka-bine buhranının yaratılma-sına sebeb olarak, komünist lerin Cezayire hürriyet ve-rilmesi ve bağımsızlıkları-nın tanınması için ileri sür-dükleri mütalâaları göster-mektedir. Sosyalistlerin de buna yakın bir anlaşma şek

line taraftar olduklarım yazan gazete, ihtilâfın çok çetin bir manzara arzettı-ğini kaydetmektedir. YUNAN BASINI

Atina gazeteleri Yugos-lavya ile Mısır ve Suriyeye saldırmağa başlamışlardır. "Katimerlni" "Elefterıa ve "Ethnos" gazeteleri Kıb-rıs mevzuunda her üç dev-letin de Yunan tezini des -teklemediklerini belirtmek-te ve galiz bir lisanla sal-dırmaktadırlar.

Gazetelere göre, evvelce Yunan tezini gerek Yugos-lavya gerekse Mısır ile Suriye destekliyeceklerine dair söz vermişlerse de, son-radan fikirlerini değiştir-mişler ve Birleşmiş Millet-ler Yönetim Kurulunda Yu nan tezi aleyhine hareket etmişlerdir.

ARAP BASINI Kahirede yayınlanmakta

olan "El Ahbar gazetesi ile "El Cuhuriye" gazeteleri-nin iddia ettdiğine göre, Nasır— Eisenhower mülâ-katı tahakkuk etmek üze-redir. Amerika Dışişleri Ba kanlığının bu hususta ke-tumiyeti muhafaza etmesi-ne rağmen. Mısır ile Ame-rika arasında diplomatik müzakerelerin cereyan et-mekte olduğu iddia edil-mektedir.

Her iki gazetenin de ileri sürdüğüne göre, bn mülâ-kat muhtemelen ekim ayı-nın ortalarına doğru Va-şingtonda yapılacaktır.

TERZİLERE-BAYANLARA -SATICILARA

Ticaret evimde TENTE, MASIRA, ZİP, DÜĞ-ME ve daha bunlara benzer birçok çeşitler gayet ucuz olarak satılmaktadır.

Satıcılar için, fiili makara, çocuk fanellâ ve kilotları, kadın ve erkek çorapları, her nevi ması-ra, naylon çocuk kilotları, yassı ve yuvarlak lâs-tikler, yekûn olarak satılmaktadır.

Ayrıca, son olarak Alman malı ELBEO mar-kalı naylon kadın çoraplarımız, BEH1WE (Biha-yv) markalı yumak yünlerimiz ve Kışlık Kadm düğmelerimizin vasıl olduğunun müşterilerimize bildiririz.

Prensibimiz ehven satış ve doğruluktur. COŞKUN ŞEVKİ VUDALI

Ticaretevi. 10, Diyanellos Sokak . Lefkoşa.

Şimdiye kadar her ziyaret edib, muhteşem

ÇAĞLAYAN BAR Salonlarını gören, hususi aşçılarımız tarafından ha-

zırlanmış leziz yemeklerinizi tadan ve binbir çeşit mü-kellef mezelerimizi deneyen, sayın müşterilerimiz bizler-den sitayişle ve takdirle bahsediyorlar.

Hususi olarak angaje ettiğimiz kış sezonu için VİYANA Orkestrası her akşam en zengin Dans ve Oda müziği sizlere geç vakitlere kadar güzel bir gece vadeder Ecnebilerin dahi takdirine mazhar olan;

ÇAĞLAYAN BAR Salonları tamamıyle Türk sermayesi, Tiirk işçisi, ve Türk emeği mahsulü olup onu himaye etmekle bir cebinizden çıkan parayı diğer cebinize koymuş olursunuz.

ÇAĞLAYAN Salonlarını bir kere ziyaret . ediniz. Devamlı müşterimiz olacaksınız.

Müstakil Kıbrıs Devi OSMAN

eti

Kıbrıs adasını sadece atlas üze^, miiş,yahut ada hakkında sathî bir bilgi *if

veyahut Kıbrısa turistik kabilinden bir mış bazı yetkili şahıslar; Kıbrısta m ü s t & devlet yaratılabileceğini imkân dahilinde^ bit

ve hatta bu görüşlerini İngiltere ve A«SSS hükümet çevrelerine aktarmak fırsatım n ı ? muşlardır.

Bakınız fikirlerine siz onların.. Kıbrıs'ı, mamıyle bağımsız bir devlet kurulabilirm!, j?' devlet NATO ittifakına girebilirmiş.. A t i , dan askeri ve ekonomik yardım görebiW' İsterse ingiliz Milletler Camiasına girernT^ terse girmezmiş.. ilhak gayrı muayyen bir man için yasak edilebilirmiş.. A v u s ^ ^ ' Almanya ile birleşmesi menedilmiş te 0J1

imiş, Kıbrıs'ın neden olmasın imiş!

Hiç tereddütsüz söylebiiiriz ki, bunlar t. mamıyle bir oyundan, daha doğrusu Kıbm Türklerini karanlık yollardan avlamak için b rulmuş birer tuzaktan başka birşey değildir Avusturya ile Kıbrıs meselesi arasında zerre ta' dar bir benzerlik dahi yoktur. Avusturya »T mişte büyük bir imparatorluk kurmuştur. Kıl ns ise daima Doğu Akdenize ve Anadoluya ha. kim bir kuvvetin idaresine geçmeye mecbur i muştur. Sonra, Kıbrıs'ta yaşayan iki unsur̂ arasında o kadar derin bir uçurum vardır ki bunların bir Parlamentoya oturup bir devitti idare etmelerine imkân ve ihtimal yoktur. Suni bir ekseriyet sağlamış olan Rum cemaatı daimi Türklere karşı kancıkça davranmış, her fır onu imhaya çalışmış, çabalamış, didinmiş, muştur. Bütün kanunların yaratıcısı bir patH. mento'da, bütün idarî mesuliyetleri üzerine al» cak bir kabinede, ve bütün kanunları tatbik ede. cek, manalandıracak bir adalet makin: Rumlar ekseriyette oldukça, Türkler Kıbi nasıl yaşayabilecek, nasıı barınacaktır? Bun® sonucu pek tabiî fesad olacaktır. Kibrisin tabi. atiyle Yunanistan» ilhakı demek olacaktır. Kıl), ns'ın durumunu iyiden iyiye tedkik etmiş hangi akliselim sahibi bir kişi çıkıp ta garanti verebilir ki, Kıbrıs bağımsız bir devlet olduktan, hattâ ilhak şartı dahi menedildikten sonra, Rum lar kalkıp her ikide bir Kıbrısı Yunanistanlı birliştirmek için karar geçmiyeceklerdir diye? Kim çıkıp ta garanti verebilir ki, Türklerin hak lan çiğnenmiyecek, Türk aile ocakları tecaviiıe uğramayacaktır diye?

Garanti verebilecek belki çıkabilir. Hattâ Başpapaz devlet reisi edasıyle yaptığı konuşma-larda garanti maranti birşeylerden bahsedegtl. miştir. Başpapazın kâğıt üzerinde vereceği ga-rantiyi abus suratına şimdiden fırlatıp, o, dün-yayı idare ettiklerini zanneden Avrupalı ve Ame rikalı dâhilerin kulaklarına pırlanta kıymeti;:!: birkaç küpe takmak isteriz. Onlar isterlerse bun lan halka halka edip Afrikalılar gibi budunla* na taksınlar: •

realite asndır. Al gözüm Taksimle gerçek olan bir bölünebilir. Bu, işte gözle

elde tutulabilen bir ger-çektir. Oysa ki, Kıbnsa bağımsız bir devet sta-tüsü vermek. Kıbnsın Türk ve Rum halkın» ger çekleşmesi imkânsız bir hürriyet ve refah vadet-mek demektir. Vaid, gerçek olamaz, sadece hül-ya olabilir; hem de çok aldatıcı bir hülya! Maşu-kasını kandırmak için âşıkın savurduğu yalan yeminler gibi... Ama siz Bishop Berkley giM dünyayı, vehminizde yaratılmış bir varlık ve eş-yayı vehimden ibaret savıyorsanız, ve asıl daha mühimi, bağımsız bir Kıbns devleti il* Kıbrıs halkına vâdettiğiniz saadet ve egemenlik kafa-nızda sekil verdiğiniz birer vehimse, çekiniz bi-rer şalgam gibi kopasıca baslarınızı y" dan!

Asnmız ver gözüm: varlık ikiye görülebilen,

• I ı •

HALK SİNEMASINDA Bu Akşam Saat 8 de

2 Film Birden

Basmacı Güzeli ; • - ve Renkli İngilizce Film

NOT: Saat 8 de Türkçe Saat 10 da ingilizce

Ortada bir yuvarlak masa duruyordu, üzeri kullanılmış bir keten örtü ile kaplı idi.

Salih ağanın karısı iki kişilik takım koymuştu. Çiçek gibi peçeteler, güzel bir tabak takımı, gümüş çatal ve bıçaklar.

— Ne o ; sofrayı iki kişilik kurmuşsun? — Evet, efendim. — Böyle şey olmaz. Sizler için de bir takım koy. Hep bera-

lwr yiyip içelim. Kadıncağız morardı. Hayatında ijk defa böyle şeyle karşı-

l ı y o r d u . Bir adam çıkmış, kocasına hayatında giymediği elbi-seleri vermiş ve şimdi de beraber yemek yemek teklif etmişti, üstelik bu adam yine, efendileri idi. Şaşılacak şeydi doğrusu...

— Aman efendim, nasıl olur? — Sen benim dediğimi yap. Kadıncağız ürkek adımlarla gitti ve duvara dayalı büfeden

iki takım çıkardı. Bu işe Salih ağa da şaşmıştı doğrusu... Yem kte dereden tepeden konuştuk. Bahtiyar efendi ile oda

ya çekildik ve miras meselesini konuşmağa başladık.

KşyaJavm bir kısmını sattım. Bahtiyar efendi acele etme-memi, kitap ve antika gibi eşyayı satmam için sabretmemi

Yazan: MAHMUT YESARl

(50) ' m f t ıı » ^ı ¥

tavsiye etti. Bahtiyar efendi, makul konuşuyordu. Kitapları, antikala-

rı, eşyalan satmak için aceleye lüzum yoktu. Miras intikal muameleleri bitti, ben köşkün, bağm ve eş-

yaların hakikî sahibi oldum. Bağı görmek istiyordum. Bahtiyar efendi ile birlikte bağa gitti.

Bağdaki bekçi, dayımın ölümünü duymuş, köşke gelmişti. Ben, yine eskisi gibi bağa bakmasını söyledim. Sessiz, uysal bir adama benziyordu.

Bağı görünce, adamın işgüzarlığını anladım. Bağa, iyi ba-kılıyordu. Cins kütükler, tertemizdi. Bağdaki kulübe tamir is-tiyordu.

Bekçi ile bunu konuştum: — Senin oda, tamir istiyor. Başını sallıyordu:

— İstiyor beyim. Ben, elimden geldiği kadar tamir e» ediyorum. Amma, esaslı bir tamir ister. Dam akıyor. KH» zorluk çekiyoruz. Duvarlar dökülüvor.

Bahtiyar efendiye sordum. O, sakalını tuttu, düşündü:

— Kırk elli lira gider. Tabiî, üstünkörü bir tamir-tamir edilecek olursa, yıkmalı, yeniden yapmalı. , !

— Vaziyet, onu gösteriyor. Fakat, ıbu biraz V ^ olur sanırım.

— Pek ucuza çıkmaz. — O halde, şimdilik şöyle bir tamir koyalım. Yenide

mağı sonra düşünürüz. —• Zatıâlinizin bileceği bir şey beyefendi. Bekçiye tenbih ettim: . j j

anlıyalım" ^ ^ ° d a y ı * ö f l t e r ' K a ç a t a m İ r

Bahtiyar efendiyi gösterdim: — Beyefendiyi görür söylersin. ,

(Devamı van TOPtiMlhMlggj i W» İ # J

1957 SAYFA S

ins H,ı 6 atlas il» , I

S f c j S g g

m menedilnus

as»n imiş! °S

ylebUiriı ki, bmu,,. daha doğru»

t r d a n av|amak ı i ? >atur. Avustunj torluk kurmust" ft

ve Anadolu , ? ne geçmeye y a ş a y a n iki bir uçurum vaT?

ym oturup bir dev£ r* yoktur. Sal

Hum cemaat, i davranmış, her ( M ' 1 ın»fc didinmiş J j l n yaratına bir nn

' -illiyetleri üzerimi 'n kanonları tatbik* r adalet makine ^Ça. Türkler Kıh U barınacaktır? Bun lacaktır. Kıbnau tak ı demek olacaktır, îıi * İyiye tedkik etat »ir kişi çıkıp U garanti '.sız bir devlet olduktan, n edildikten sonra,Ru Kıbrıst Yunanistanlı

geçmiyeceklerdir dip!i « "ılır kl, Türklerin kai l k aile ocaklan ttarf belki çıkabilir,

laaıyle yaptığı konuş» •ipeylerden bahsed̂d-11 üıerinde vereccü P1

imdiden fırlatıp, o, d» nneden Avrupalı ve i» i ına pırlanta kıymetia* •M/.. Onlar isterler*ta frikalılar gibi baMn

asrıdır. Al ile gerçek olan JM iilir. Bu, işte î®») tutulabilen bir ««i L bağımsız bir deret s» rtirk ve Rum halkı» P • hürriyet re refah w* »rçek olama». aldatıcı H r f c M ' J

Aşı km Z II Bishop BerkM' « t ı teufMrvutty

ıca başların® m

( B O Z K U B T ) ÇARŞAMBA, 2 EKİM, 1957

IIUlMilKIIUUllKlllllllllıluıeiK̂ II • •••••»••••ItlMİUMlflHH

DÜŞÜNCELER-

Kaçıncı Defa ÖZKER YAŞIN

Bundan üç sene önce Kıbrıs Meselesinin Bir-js Milletlere ilk götürüldüğü günleri hatır-

- mutiunuı? Kahvelerde, kulüplerde, evlerde k nusulatı tek konu bu idi.. Aman ne olacak, ne l a J verilecek diye radyo başlarında nöbet tu-

tardık Neticede Yunanistanın boş teklifleri red-dedildi, merak içinde beküyen Kıbrıslılar da ne-ticeyi imrenip rahat ettiler.

Bu ilk yıl« İkinci yıl, yine ayni minval iizre, Yunanistan Kıbrıs Meselesini ikinci defa olarak Birleşmiş Milletlere götürdü. Yine bir sürü nu-

çekildL Yunan diplomatları bir sürü ya-»* dünya milletleri temsilcilerini kandırmı-

, İngiliz Hükümetine bir sürü iftira-savurdular. Netice... Netice yine bir yıl ön-i gibi oldu. Yunanistanın saçmalarına kimse

inanmadı. Teklifleri reddolundu. Elleri boş mem-leketlerine döndüler.

Bu ikinci yıL. Üçüncü yıl ne oluyor? Ne ola-cağını bilmek için sihirbaz olmıya, gaipten sesler isitmiye lüzum yok! Bu o kadar açık bir gerçek--® ki iiçüncü yılda yine zavallı küçük Yunanistan elleri bomboş olarak Nevyork'tan dönecektir. ()u böyle.. Tarih ezeli bir tekerrürdür.

Kıbrıs meselesinin Birleşmiş Milletlerde mü-e edildiği ilk yıl Papaz Makarios kilisenin ıkları ile Nevyorkta güzel günler yaşamış-

e yazık ki ikinei yıl Şeytan adalarında sür-günde bulunduğu için böyle cabadan bir Nevyork gezisinden mahrum oldu. Şimdi tekrar Nevyork-ta okluğuna göre her halde halinden memnun-dur. Ye.vip içsin, gezsin dolaşsın. Fakat her yeri doyasıya gezip güremezse üzülmesin. Nasıl olsa geiecek yıl Yunanistan dördüncü defa olarak

i meselesini Birleşmiş Milletlere götürecek, an önce gezemediği yerlere gider. Yine bi-ezse bu gezileri öteki yıllar ne güne duru-

Yunanistan beşinci, altıncı, yedinci sekizinci Kıbrıs meselesini Birleşmiş Milletlere gö-

bol bol Amerikayı gezebilir...

Ermu Caddesinin Yegâne Türk Tuhafiye Mağazası Müessesemizde moline, makara, yumak nakış

makaraları, elbise boyası ve tuvalet takımları, öğ-rencilere mahsus dikiş eşyaları bulunmaktadır.

Ayni zamanda tuvalet çantaları, valizler, son moda küpe, yüzük, gerdanlık ve iğneler rekabet kabul etmez fiyatlarle satılmaktadır.

FETHİ ATA DAYANÇ TUHAFİYE MAĞAZASI

33 Ermu Sokağı Lefkoşa.

T».

- D U R Y O L C U B Kibrisin en lüks taksileri ve en usta şoför-

lerinin bir arada toplandığı müessese yalnız LOZAN Taksi Yazıhanesi" dir. Bu müesseseye

uğramadan seyahat hakkında karar verme. Gü-nün her saatmda Mağusa ve Lefkoşa seferleri muntazamen devam etmektedir.

Y a z ı h a n e l e r i m i z L e f k o ş a M a ğ u s a L O Z A N S A L A M 1 S

Taksi Yazıhanesi Taksi Yazıhanesi İnönü Meydanı Saray önü Meydanı

TEL: 4938 TEL: 2200 . 2700 H » » İ W H İ M M > M M » i m i h i m m h w

»P. <w ^

A M A S I N D A Saat 8 de 1 Birden

Güzeli

>

E* M p " 1 " 1

9

jılın1 yeni

ter fUfi» Itjoir

Muhip Hüseyin I DÖKMECİ Lefkoşa Mecidiye Sokağı No. 23 de yeni açfı-

İunu dükkânımızda Her nevi otomobil numaraları — Kapı elleri

- Kap» taktaki arı — Çeşit boy ve tipte anahtarlar ~ Her nevi Tunç, Alemin yum, bakır ve maden iökiim işleri büyük bir titizlikle ve süratle yapılır.

Her nevi döküm işlerinizi bir Türk müesseso-8İ"« yaptırarak birbirimizi himaye ve koruma kampanyasına siz de katılınız.

Adrese Dikkat: MUHİP HÜSEYİN

D Ö K M E O l Mecidiye Sokağı No. 23 - Lefkoşa » - * - * •• 1,1 -

e -mmm t i m m wmrmr*»:mmm>

Okul Çantaları . l|kokul-Ortaokul ve Lise öğrencileri için

miştir V C Ç 6 § İ t t i p t e o k u l a t a l a r ı m ı z gel-

ıı .elitlerimizi görmeden karar vermeyiniz. T t r A ° f e î o k u l Çantasını ÖZKER YAŞIN "CARETEVî'nden alıyor. y , ^ t l a n m ı z çarşının en ucuz fiatı, çanta

v u d a ? ' 0 n U m U Z ç a r ş m m e n z e n g i n k o U e k s i" ÖZKER YAŞIN TtCARETEVÎ

tmmmmmsammmoıt

KIBRIS RUM BASINI ETHNOS gazetesi Kıbrıs

Valisi Şir John Harding'in adadan ayrılacağı tarihin içinde bulunduğumuz hafta zarfında açıklanacağını yaz maktadır. Gazeteye göre Vali geçen haftadan Lond-raya gidecekti, fakat dok- -torların tavsiyesi üzerine seyahatini tehir etmiştir.

Gazete Sir John Harding' in Kıbrıs Valiliğini terke/ dip yerini bir siyasî şab&a bırakacağı zamanın uzak olmadığını iddia etmekte-dir. Yazısına devam eden gazete Sir John Harding'in îıızmet müddetinin sona er-diğini hatırlatmaktadır.

Başka bir yazısında gaze-te Makarios'un Amerika'da yapmakta olduğu konuşma ve görüşmelerin Amerikalı-lar üzerinde büyük tesir yapmakta olduğunu iddia etmekte ve bunun neticesin-de bir çok senatörler Kıbrıs meselesinde Yunanistanı destekliyeceklerini şimdi-den söz vermiş olduklarını bildirmektedir.

Gazete Kıbrıstaki Beledi-ye meclisleri için gelen Mayıs ayında seçimler yapı-lacağını yazmakta ve yeni seçim usullerine göre Bele-diye Başkanlarının doğru-dan doğruya halk tarafın-dan seçileceğini ve belediye azalarının da ayrı ayrı liste ler yerine bir listeden seçileceğini iddia etmekte-dir.

Elefteria halen Amerika-da bulunan Dışişleri Baka-nı Averof ile Makarios'un ikinci defa olarak görüştük lerini yazmakta ve bu gö-rüşmelerden Yunan hükü-meti ile Makarios arasında fikir ayrılığı olmadığı ka-naatini izhar etmektedir.

Averof'un memleketine dönerken Pariste Yunanis-tanın Londra Büyükelçisi ile görüşeceğini yazan gaze-te. Yunan Büyükelçisini In-gilterenin son Kıbrıs plânın da aracı olarak tavsif etmek tedir.

Gazete bir yazısmda İngi-liz İşçi Partisinin Kıbrıs meselesine karşı 1924 ten beri takibettiği siyaseti ten-kid etmekte ve bu partinin son zamanlarda Kıbrıs me-selesine karşı siyaset değiş-tirmesini kendileri için bir kazanç saymaktadır. Yakında İşçi Partisinin İngilterede iktidara geçece-ği kanaatini gösteren gaze-te, İşçi Partisinin muhale-fette olduğu zaman verdiği sözlere kıymet vereceğine Kıbrıs halkının inandığını yazmaktadır.

FİLELEFTHEROS, İşçi Partisinin Self—Determina-tion'a ilk adım olarak Kıb-rısa muhtariyet yerine ba-ğımsızlık verilmesini destek lediğini günün yazısı olarak neşretmektedir.

Gazete Dışişleri Bakanı Averof'un NATO genel Sek reteri Spaak ile Pariste gizli bir görüşme yapmağı kabul ettiğini iddia etmektedir. Gazeteye göre bu toplantı Amerikanın tavassutu ile hazırlanmış ve ingiltere ile Türkiyeye bu hususta ma lûmat verilmiştir.

Gazete, Makarios'un Va-şington Millî Basın kulübün de verdiği beyanatın metni-ni yayınlamaktadır.

Solcu HARAVOl gazetesi Brighton'da yapılmakta olan İngiltere İşçi Partisi kongresine büyük önem ver mektedir. Bu toplantıda Lane Jeger ve Lord Stram-bolgi'nin verdikleri beyanat tan sitayişle bahseden ga-zete, her iki şahsı da Kıbrıs meselesinde gösterdikleri anlayıştan dolayı tebrik et-mektedir.

Gazete Pile kampındaki mevkuflar arasında grip salgını olduğuna dair gaze-telerde çıkan yazıları hükü-metin tekzip etmesine te-mas etmektedir. Gazete bir muhabirinin bu hususta İs-tihbarat Dairesine sorduğu iki suali ve aldığı cevabları neşretmektedir.

Hergün Bir

8 0 1 K ü R T Alıyor musunuz?

12 Ağustosdan beri günlük olarak | çıkmıya başUyan BOZKURT sevgili oku-

yucularının himayesi ile daha bir çok yeni likler yapmak imkânına kavuşacaktır. Hergün bir BOZKURT alınız. BOZKURT sizin gazetenizdir.

I7İMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIIIII

BOĞAZİÇİ YENİ HARMAN BİRİNCİ

EN NEFİS TÜTÜNLE EN NEFİS SİGARA

TÜRK TÜTÜNLERİ (KIBRIS) LTD. Şti. lUllllllllllllIHHIIinillllHIIIHlIMtlIUllHMIlHU

gjWBC«»B£>M»UW İMUİMÜMC —MIHilM il W IIMİlIMHflBMI»; ŞİİRLİ ve SAATLİ

Ş TÜRKİYE TAKVİMİ 1 9 5 8

AJANS TÜRK Müesseseleri tarafından çok titiz bir itina ile hazırlanmakta olan "Şiirli ve Saatli TÜRKİYE TAKVİMİ 1958" yıllarca kütüp-haneleri süsliyecek ve elden ele gezecek müstesna bir eser olacaktır.

Bu takvimde aranan dinî, ahlâkî, ve geniş öl-çüde umumî bilgilere yer verilmektedir. Bunlar dışında günlük fal, fıkra, seçme sözler, aşk hak-kında düşünceler, tarihî bilgi, bu gün ne pişirelim? v.s. yer almaktadır.

Takvimle birlikte iki mühim eser parasız ola-rak verilecektir:

1— Türk ve Dünya şiirlerinden seçme, bine yakın şiiri ihtiva eden bir şiir demeti.

2— Rüya tâbirlorini ihtiva eden bir kitap. MÜHİM: "Şiirli ve Saatli Türkiye Takvimi

1958" mahdut sayıda hazırlanmakta olduğu için isteklilerin şimdiden siparişlerini yapmaları ve bilhassa kaza bayilerimizin ihtiyaçlarını tesbit ederek şimdiden bizi haberdar etmelerini rica ederiz.

Kıbrıs İçin Oenel Satış Yeri: $ ÇARDAK YAYINEVİ

Tel: 2824 Lefkoşa

'fcsMMKSMB® ' r n — M M i i m . MmmmmmmMm&â

N Ö B E T Ç İ ECZANELER

Lefkoşa E. M. Economidis

91 Kikko sokağı Takis Hristodulidis

22 Onasagoru sokak Limasol

Fotios Apostolidis 146 St. Andrew sokak

Mağusa Flenring Eczanesi 42 Edward VIII. so.

Lârnaka G. V. Vikis

27 Zenon Kitief so.

Y I L D I Z T N I Z NE D t Y O R ?

23 AĞUSTOS— 1 EYLÜL ARASINDA DOĞANLAR

İş arasında dostlarınızı da ihmal etmemek için etra fınızla alâkalanmayı unut-mamalısınız. Bilhassa ya-kınlarınızı ve aile hayatınız da eşinizle iyi geçinmek is -terseniz, bunu hatırda tut-malısınız. Sevgi bulmak için, sevgi göstermek hisle -rini izhar etmek şarttır. Hele fazla tenkitçi olmama-ğa dikkat etmelisiniz.

Eğer kadın iseniz, kendi-nizi idare etmediğimiz tak-dirde geçimsiz bir insan ol-mak tehlikesile karşı kar-şıyasınız.

Nisan Ağustos, Aralık ay larında doğmuş kimselerle iyi geçinebileceksiniz. Pa-zar ve bazan da Salı sizin için uğurlu günler olacak-tır. Uğur rakamınız 5 şans getiren, renkleriniz mavi vr yeşildir..

Kanarya: Rüyada bir ku-şun öttüğünü duymak sev-ginizde çok büyük bir sa-adet ifade eder. Bu hem evli hem de bekârlar için aynidir. Hatta bu rüya gö-rüldüğü zaman vaziyet aksi dahi olsa.

Kapı: Bir evin kapısmı yıkılmış görmek ev sahibine bir sıkıntı veya zarar gele-ceğini anlatır. Eski bir ka-pıyı yeni görmek evlenece-ğine veya yakınlarından bi-rinin evleneceğine işaret sa-yılır.

Bul m a c a Hazırlıyan: M. Ş.

1 2 3 4 6 6 7 8 9 1 • • • • • • • • • 2 • • • • • • • • • 3 • • • • • * • • • 4 • • • • • • • • • 5 • • • • • • • • • 6 • • • • • • • • • 7 • • • • • • • • • 8 • • • • • • • • • 9 • • • • • • • • • Soldan sağa:

1. Kıbrıs. 2. Sinirli peder (iki kelime) 3. At yetiştiren çiftlik. Tersi, hangi kişi. 4. Güneşe ondan yakınını biz bilmiyoruz. Edat. 5. Suda batan. 6. Büyükçe, 7. Hz. Muhammed'in en yakını bir hatun. 8. Kıbrısa karşı bir Anadolu şehrinin yiğit-liğini ifade eden (iki ke.) 9. Boks alanı, iplik.

Yukarıdan aşağıya: 1. Musevi (cemi). 2. Ma-

salımsı acayip rivayetler. Kısaltılmış değer. 3. Bir iç-kiyi nuş eden. 4. Bir kaç cümlelik söz. Balık tuzağı. 5. Sıfat eki.xSenin dikiş çi-vin. 6, Su Kimyada. Titan cisminin simğesi. parlak ol-mayan. 7. Kiremittik. Her vakit. 8. Anıt. parıltı. 9. ceryan eden su.

EN SAĞLAM . EN UCUZ MOBİLYA

MÜNtR SARAÇ'da Bulunur.

Modern Mobilva Satısevi 71, Asmaltı Sokak,

Lefkoşa

Yazan: BENOIST MECHIN Çevirenler: Zahir Oüvemli - Jf. Râsim özgen

(50)

Şafaktan evvel, Türk top çulan, düşman hattı üze-rinde mermilerini gezdir-meye başladılar. Sabahın saat 3.30 unda Mustafa Kemal siperinden dışarı fırladı. İngilizler onu, mit-ralyöz ateşi sağanakları ile karşdadılar.Bir mermi ken dişine isabet etmeksizin, kol saatini zedeledi. Eğer o, bu anda yaralansa idi, hücuma meydan kalmıya-

D1FTER1YE KARŞI AŞI Leymosun Hükümet has-

tahanesinde Difteriye karşı aşı yapılmasına başlanmış-tır. Sabah saat 10 dan öğle-den soııra 1 e kadar aşı de-vam etmektedir. Küçük ço-cukların aşılanması lüzumu karşısında anne ve babala- -rın dikkatli olmalarını ha-tırlatırız.

Maraşta da Difteriye kar-şı aşı yapılmasına birkaç gü ne kadar başlanacaktır.

BOZKURT: İlk okul öğ-rencilerine de Difteri aşısı yapılması için, Tıb Servisle-ri Müdürlüğünün faaliyete geçmeleri lüzumunu hatırla-nırız.

ZİRAAT DAİRESİNİN FAALİYETİ

Ziraat Dairesi tarafından dün yayınlanan bir broşür-de belirtildiğine göre, bazı ığaç hastalıklarının önlen-mesi hususunda Ziraat me-murları tarafından Ağustos ayı içerisinde muhtelif köy-lere binden fazla ziyaret ya-pılmış ve 600 konferans ve-rilmiştir. Bu konferanslara 5700 dinleyicinin iştirak et-tiği bildirilmektedir.

Eşek arılariyle farelerin tahribi hususunda köylüle-re ilâç tevzi edildiği ve bu arada kireç ve çimento tev-zi edildiği aynı broşürde be lirtilmektedir.

İ L A N Fasıl 231 Gayri Menkul Mal (Tasarruf, Kayıt ve

Takdiri Kıymet Kan unu-nun 24 üncü maddesi! Lefkoşa , sakinlerinden

Sabiha İbrahim ipsillat toprağında "Katsilli,, mev-kiinde kayıt No. 1058 ve 13.8.1953 tarihli olan 3 dö-nüm tarla üzerindeki 1/6 hakkını £5 ya, yine İmm toprağında "Vitsada Yolu,, mevkiinde kayıt No. 782 ve 13.8.1953 tarihli olan 2 dönüm tarla üzerindeki 1/6 hakkını Mağusa Tapu Dai-resinin D.S. 3363/57 nu-maralı satış takriri ile Ye-nağra sakinlerinden Fezile Hakkı Derviş Ahmed'e £5 mukabilinde satmaya mu-vafakat etmiş olduğu ilân olunur.

DÜNKÜ BULMACAMIZIN HALLİ

Soldan sağa: 1. Kartvizit. 2. Ayır, taka. 3. Mahal, mis (sim). 4. Artma, za (Az). 5. İhraç (çarpı). 6. İnme, safa. 7. Temrin 8. Kel, başla. 9. Razakı.

Yukarıdan aşağıya: 1. Kama, ilk. 2. Ayar, er.

3. Rıhtım, la. 4. Trampet, 5. Lar, Eba. 6. İt, asmak. 7. Zam, çarşı, 8. İkiz, fil. 9. Tasalanan.

çaktı, asker siperden çık-mıyacaktı.

İNGİLİZLER 375 SUBAYLA 10,000 ASKER

KAYBETTİLER

Türk topçusu birdenbire sustu. Mustafa Kemal birkaç adım ilerledi. Bir ölüm sükûnu ortalığı kapladı. 19 uncu Fırka Ku-mandanı bir dakika kadar, iki ordu arasında, ayakta hareketsiz durdu. Sonra yavaş yavaş sağ kolunu kaldırdı ve düşman siperle, rine doğru ilerledi.

Türk piyadesi, Allah Al-lah nidaları ile arkasından atıldı ve iki ingiliz taburu-nu silip süpürdü. North Lancashire taburu sarsıldı ve geriye çekilmeye başla-dı. Wiltshire taburu ise süngüler altında can verdi. Türkler, dayanılmaz bir hücumla tepenin meyille-rinden süzüldüler, Yeni Ze-lândalıların dümdarlarını önlerine katarak düşmanı sahile attılar. İngiliz do-nanması, bu hücumu dur-durmak için büyük topları ile ateş açtı. 30,5 luk mer-miler fazla zayiat verdirdi-ği için, hücum kolları İn-giliz siperlerine sığınmaya mecbur oldu. Fakat bütün Conk Bayın zirvesi kurta-rılmıştı.

Yeni Zelândalılar, yalnız, kayalık çıkıntıda 2,000 ölü bırakmışlardı. Birkaç saat-lik süngü muharebesinden sonra, Türkler, siperlerden ve sığmaklardan bin kadar daha ceset çıkardılar. Geri kalan bütün cephede, İngi-lizler, 375 zabitle 10,000 as ker kaybetmişlerdi.

General Hamilton peri-şandı ve ingiliz Harbiye Nazırı Kitchner'den 50,000 askerle diğer generaller göndermesini istedi. Cevap alamayınca, 18 Ağustosta, âdeta ültimatom şeklinde istediğini şöyle tekrarladı: "Eğer Samajeste hükümeti benim denize dökülmemi is temiyorsa bana derhal 95,000 asker göndermeli-dir. Bunun 45,000 i ile eski kıt'aları yeniden teşkil ede ceğim. 50,000 kişi de taze kuvvet olacaktır. Kitchner' in cevabı şu oldu:

"Fransa'da büyük bir ta-arruz hazırlanıyor. Esas harekât sahasından hiçbir ehemmiyetli kuvvet ayrıla-maz."

Hamilton, elindeki kuv-vetten başka güveneceği şey olmadığına kanaat ge-tirerek, feci bir ısrarla, iki defa daha taarruzlarını tek ı-ar etti. 29 uncu ingiliz fırkası, 21 ve 23 Ağustos günlerinde, her ne pahası-na olursa olsun, Conk Ba-yırını zaptetmeye memur edildi. Bu, fırkanın peri-şan olmasından başka bir netice vermedi. Türkler, iki defasmda da, geriye at-tılar ve bu yüzden boş yere kan döküldü.

Cephenin cenup kısmın-da, Belles burnunda Fran-sızlar, ihraç edildikleri sa-hilin yakınlarında, halâ ayak sürüyorlardı.

(Devamı var)

P A Y L A Ş A M A D I Ğ I M -Eski bir arkadaşa-

Bir sevdiğim var benim, hayalim, düşüm Tanrının günü yazın kışın Elinde mektubu Seyreyler gurubu Bölsek mi dersin şimalle cenubu Elma değil ki kardeşim Avrat bu.

Fuad Veziroğlu ' " " " " " " i,,.,,„„,„,,,, imillHIIHlılHHuilMllılllttlMMH,

JAYTA4 ( B O Z K U R T )

ÇARŞAMBA, 2 E K Ö ı

ttB»

» . . M „ P n :

MEMLEKET HABERLERI *

B ^ <m m ^

î > w w>

m ]mm

Spartak Galatasaray'ı 3 - 0 Mağlûp Etti

latan bulda misafir olarak bulunan, beynelminel şöhre te sahip Rus Spartak takımı dün ilk karşılaşmasını Mit-hat Paşa Stadında 30 bin se yirci önünde Galatasaray ile yaptı.

Galatasaray bu maça, İs-tanbul liglerinde şampiyon-luğa doğru gitmekte olduğu irin, kalecileri Turgay yeri-ne Yüksel ile çıkmış ve maç miiddetince devamlı surette oyuncu değiştirmiştir.

Galatasaray ilk olarak sa haya şu kadro ile çıkmış bu-

, lıınuyordu: Yüksel - Saira, lsmail-Coş

kun, B. Ali, Ünal - îsfendi-yar, Metin, Suat, Kadri Sal-im.

Maça saat 15.25 de G. Sa-raylıların vuruşuyle başlan-dı. Daha ilk dakikada Saim in Suat'a onun da Isfendi-yara geçirdiği top, Spartak kalesini karıştırdı fakat bir netice alınamadı.

Muhalif akına geçen Rus lar seııterhaflarıııın 18 dı-şından çektiği sıkı şutle ilk lllllttIHIIIII

sayılarını kazandılar. Bundan sonra maç karşı-

lıklı akınlarla devam eder-ken, 20. dakikada Metinin müsait bir pozisyouda kafa ile attığı şut direkle bir avut oldu.

Bir dakika sonra ani bir akın yapan Spartaklılar Va-şiııski'nin ayağından ikinci gollerini kazandılar.

Bundan sonra maç, karşı lıklı akınlarla devam etti ve sol açık Salim, mütead-dit gollük pozisyonlarda to-pu dışarıya atarak takımını gollerden mahrum etti.

Spartaklılar canlı oynu-yor ve yaptıkları dört akın-da 2 gol kazanmışlardı. Ga-latasaray oyuncuları ise tu-tuk bir oyun çıkarıyorlardı.

Maçın ilk devresi 2-0 Spar taklılarııı galibiyetiyle sona ermişti. İkinci devrede G. saraylılar gol kaybetmede yarış ettiler. Maçın sonları-na doğru meşhur Tatoşin, 3 golü de kaydetti ve maç da az sonra 3-0 Galatasaray'ın mağlübiyetiyle sona erdi.

• .(••••«•KliitilK

İrfan Hastaneden Çıkıyor

ır^en gece hastahaneye Kuıuu tıaruK ihik ameliyatı tfv-vu-uigmı bılu inağımız «jMUtfu* Gücü orca haıı Ir-irtiı, uu gun ıyııeşereK nas-

tahaneden çıkacaktır. Re-sımue munaıoırımızıe görü-len irfan, taKimınüaiu ye-rini ancaK bir ay sonra aia Diıecektir.

Futbolcularımız... Kıymetli bir Spor adamımızın hazır-

lamış olduğu "Futbolda Noksanlarımız" isımu seri bir yazıyı Sah gününden itiba-ren bu sütunlarda okumaya hazırlanınız.

NS0NPUV4N D URUMU İSTANBUL

GENÇ TAKIMLAR PUVAN CETVELİ

Tulumlar O O D P<*jtkUuj S S -IstAnbulapor 5 2 Adalet 0 3 Fçncthfcahçe 5 2 Beykoz 0 8 1 Galatasaray fi a -Bçyoglıwpor 6 1 i Vefa fi 2 -Kasımpaşa fi 1 1 tortyet fi - 2

M T Y T -14 4 10

3 - 9 3 - 0 1 2 12 1 2 6 • 3 2 2

• 3 3 3

6 0 8 11 0 9 4 14

İSTANBUL PROFESYONEL LIO PUVAN CETVELİ

Tutamlar O G B Oadatauaray 6 fi .

bahçe fi 4 • wfi 8 1

6 2 1

M A T P - 1 0 S 10 1 12 4 t 1 8 4 T 2 8 9 fi

İSTANBUL LİGLERİ ALTINCI HAFTA

MAÇLARI

Çarşamba * F BAHÇE—B. SPOR

Perşembe ADALET —VEFA

Cumartesi O. SARAY—BEYKOZ

Pazar İST. SPOR—BEŞİKTAŞ

EMNİYET—KASIMPAŞA

KöFÜNYEDEN ŞİKAYET İVUüKTUBU Kolunyeden M.F, ve l.O.

imzalı aldığımız bir mek-tuıoda, köy gençlerinin bü-yük bir meraicla köyde Spor yaşatmak istedikleri, takat köy ileri gelenlerinin kendilerini desteklemedikle rınden uzun uzadiya şikâ-yet edilmektedir.

Mektubda belirtildiğine göre, Şimdiye kadar birçok defalar, muhtelif isimler al tında kulüpler kurulmuş fa kat ilgisizlik yüzünden ö-mürleri pek kısa sürmüş, son futbol takımı ise o ta-rafların bütün ecnebi ta-kımlarını daima mağlûh eden kuvvetli bir ekib imiş.

Kurulan kulüplere, üye kaydolunması teklif edil-diği zaman red olunuyor-muş ve bu yüzden köy genç leri, tam teşkilâtlı bir kulü be saıhip olamıyorlarmış.

Kibrisin en büyük Türk köylerinden biri olan Kö-fünye halkından, büyük kü çük genç ihtiyar herkesin el ele vererek hep beraber hareket etmelerini ve köy-lerinde gençliği temsil ede-cek bir spor kulübü kurma larmı temenni ederiz. Genç lerden teşebbüs, diğerlerin den de destek bekliyoruz?

GALATYADAN vMuhoıramz ilter »ezırogı undan)

TÜKKiYKtfE GİTTİ Magusa iNamık Kemal Li

jesı öğrencilerinden tutboı-cu ııaaan Ali Kıza, bu sene mezun olduktan sonra yük dek tahsil için Cumartesi gıinu Turkıyeye hareket -emiştir.

Gaıatya T.Ç.B. futbol ta kımında üç seneden beri yer almakta olan gencimi-ze, liirkiyede bulunduğu müddet zarfında muval'aki yetler temenni ederiz.

YENİ BİR KALECİ Aslen Galatyalı olup da

şimdi Mağusacıa ikâmet et mekte olan Halil Kıraner Gaıatya 'i.Ç.hJ. ne müra-caat ederek takımda kaıeci oıarak yer almak istediğini 'Delinmiştir.

Kuıuo DU gencimizin mü racaatmı kaoul etmiş bu-lunmaktadır.

HOŞ GELDİLER İstanbul biçki ve dikiş

yurdunda dokuz aydan be-ri kurs takıp etmekte oıan koyumuz i . y .ü . aporcuıa-rınuan ibranım Hüseym aoaya avaet etmiştir

Gelecek hatta antreman lara iştirak edecek olan gencimize hoş geldiniz de-riz. ••"•••MİIIIIIMM|||IMIIII«»tlMHM|lllMMI|*|MIIHM>

KAYBOLAN DİPLOMA Dün Lefkoşa'da Lise me

zunu bir gencin diploması kaybolmuştur. Bulanın Bozkurt gazetesine getirip vermesi arzu ediliyor. Ge-tiren mükâfatlandırmak-tır.

DİFTERİ SALGINI Cumartesinden bu güne

difteriden mustariıb 5 ço-cuk Mağusa hastahanesine kaldırılmıştır. Bunu mtite-akib Mağusa hastahanesin de çocuklara difteri aşısı yapılmağa başlanmıştır.

RUHSATSIZ MOTOR SÜRDÜ VE ALTI AY

HAPSEDİLDİ Sürücü ruhsatı ve üçün-

cü şahsa karşı sigortası ol madan motor süren Ano-yiralı Hüseyin Mehmet özel hakim Morgan tara-fından 6 ay hapislik ceza-sına çarpılmış ve bir sene müddetle sürücü ruhsatı almaması emredilmiştir.

MEVKUF KADINLAR SERBEST

BIRAKILSINLARMIŞ! Dali köyünden 250 den

fazla kadının imzasını ta-şıyan bir dilekçe Valiye gönderilerek mevkuf ka-dınların serbest bırakılma-sını istemişlerdir.

"" '"KİBRİS MESELESİ Maraş çarşısındaki Rum

bakkal ve mannavları Bir-leşmiş Milletlerdeki İtal-yan delegesine bir telgrat çekerek Kıbrıs meselesin-de Yunanistanı destekleme sini istemişlerdir.

BİR KİŞİ " tEVKIF EDİLDİ

Gimenin bir mil doğu-sûnda yola barikat koyan Emniyet Kuvvetleri ora-dan geçenleri yoklamışlar-dır. Sorguya çekilmek üze-re bir kişi tevkif edilmiş-tir. _

GRİVAS'A BENZERDİ EOKA lideri Grivas'a

benziyen Kıbrıslı bir Rum tevkif edilmiş ve hüviyeti tesbit edildikten sonra ser-best bırakılmıştır.

LEFTER C-H.P.'NİN MEBUS ADAYI MI?. İstanbul — Eğer Genel

Merkez, daha doğrusu Ge-nel Başkan da kabul ederse Türk futbolünün en popü leı- adamını, Türkiye Bü-yük Millet Meclisinin kür-süsünde de görmek kabil o-lacaktır.

Zira, Fenerbahçe Spor Kulübünün gol makinesi Lefter, O.H.P.'li siyasetçile-rin tekliflerine karşı "düşü-neyim" demiştir.

IIIIHNI|l«iHIIHIlHIHilinWHI(HIHWHll>Ml MM.....,.,Mil

İki Millî Maç İçin İngiltere İle Kati Anlaşmaya Varıldı

5 2 1 2 8 11 fi fluspor 6 - 4 1 0 8 4

s 1 2 2 4 8 6 1 1 3 7 6 0 > 1 a 8U

- > 1 4 9

İstanbul- İngiltere ile bi-ri 1958, diğeri 1959 Ekim ayları içerisinde yapacağı-mız iki milli maç kat'i ola-rak tahakkuk etmiştir.

Bir müddetten beri Lond rada bulunan ve bu husus-a İngiliz idarecileri ile gö-

rüşmeler yapan Futbol Fe derasyonu Reisi Hasan Po-lat, anlaşmaya varmış ve bunu Federasyonumuza yolladığı bir mektupta bil-dirmiştir.

Buna göre 1958 de Tür-kiyede iki taraftan 28 ya-

şından küçük gençleri kar-şılaşacaklardır. Bilindiği gi bi, bu yaş haddi konmuş gençlerde İngiltere dünya-nın en kuvvetli takımına saıhiptir ve daha geçen haf ta Bulgaristanı Sofyada 6—2 lik bir hezimete uğ-ratmıştır. 1959 da ise ln-gilterede A milli takımları karşılaş acaktn-.

İki taraf federasyonları arasında varılan anlaşma-ya göre, maçlar.tngiltere-nin bilâhare bildireceği ta-rihlerde yapılacaktır.

LEYMOSUN AĞIR CEZA MAHKEMESİ

Leymosun Ağır Ceza Mah kemesi hâkim Mr. Zaıınetti-dis'in başkanlığında oturum larına başlamıştır. İlk otu-rumda Hristodoulidis And-ı-ea adında bir ressam 34 li-ra değerinde elektrik mal-zemesi çalmak suçundan iki yıl hapse mahkûm edilmiş-tir.

Tryfon Lazaru adında 18 yaşında bir Rum genci ile Aııdreas Mihail adındaki di-ğer bir genç hırsızlık su-çundan 18 er ay hapse mah-kum edilmişlerdir. Panikos Kyprianu saat çalmak su-çundan bir yıla, Andreas A-risti ise sahte hüviyet vesi-kası taşıdığından iki aya mahkûm edilmiştir.

Bir cinayet ve cinayete te şebbiis ile ilgili iki dâvanın duruşmasına başlanacaktır.

HAVA MAREŞALİ KIBRISTA

Ortadoğu İngiliz Kuvvet-leri Hava Mareşali Buch iznini lııgilterede bitirdik-ten sonra dün eşi ile birlik-te ICıbrısa gelmiştir. Mareşal Ortadoğudaki tetkiklerini tamamladıktan sonra tekrar lııgıltereye dönecektir. •

YENİ ÇOCUK YURDU Leymosun Refah Dairesi

Kalalıorgo köyünde bir ç o -cuk yurdu açmıştır. Bu yur da sekiz yaşına kadar ço-cuklar devam edecektir. Yıır dun masrafları Leymosun Refah Dairesi • tarafından ödenecektir.

KEFALETE BAĞLANDILAR

Hükümete ait demir piket leri çalmak suçundan mah-kemeye sevkedilen sekiz ço-cuk bir yıl müddetle ikişer lira kefalete bağlanmışlar-dır. Bu çocukların onbir ile 18 er yaşlarında olduğu tes-bit edilmiştir. Çalınan eşya-nın değeri ise dört lira dört yüz mildir.

DİKKAT DiKKATL SAYIN LEYMOSUN VE r t V l

TÜRK HALKINA A& Kasabamızın en büyük bir eksikliğini tan.

maksadıyle müessesemiz ^ S j H Ü R R İ Y E T TÎCARETEVt

ve Kırtasiye çeşitlerine " Tuhafiye Mekteb çantaları, İngilizce ve Türkçe LÛ^L® gazete ve mecmuaları, her cins yeni çıkan " ' ları bulundurduğunu sayın müşterilerine

H Ü R R K » 13 Köprülüzade 0ü«

Sokak

TELEFON HATLARI BOZULDU

Evvelki gün adanın her tarafına düşen şiddetli yağ murlar neticesinde Lefko-şa - Mirti yolu sularla ka-panmış ve bu bölgedeki te-lfefon hatları bozulmuştur.

f-frftyj 0 ••OOOOOOhIM

EEs mmmamm&

mmm:. •:•>

AÇIK TEŞEKKÜR Eşim Müniseyi müztarip

bulunduğu mühim bir boğaz hastalığından ameliyat et-mek suretiyle, onu bu dert-ten kurtaran ve eşine yeni-den hayat bahşeden Opera-tör Dr. Halim Hocaoğlu'ııa alenen teşekkürü insanî bir bore bilirim.

Hüseyin Kûfi

CEMİYETİ HAYRİYE-NİN G1RNEDE VERDİĞİ

TEMSİLİN HASILATI

30 ve 31 Ağustos 1957 ta-rihinde Girne Cemiyeti Hay riyesinin Fakir talebe men-faatına tertiplediği Müsa-merenin Varidatı ve Mesa-rifatı.

£ 92.695

GELİR Bilet satışından Meşrubat satışından ol de edilen safi hasılat

GİDER Kırtasiye Bando masrafı Bilet satışı için ıköylere ve malzeme tedariki İçin Lefkoşa gidip gel-me mesarlfl Sandalye nakliyatı Tenvirat ve malzemesi Sahne ve dekor masrafı Piyeste harp sahneleri-ni canlandırmak içio alınan bir şerit

£88.450

4.245

£ 1.200 13.000

3.120 2.000 1.315 3.530

2.000

Elde sılat

Yektin £26.165 mevcut safi ha-

66.530

£ »2.695 Sandık Emini

A. Esat Ömer

KİRALIK ODALAR Lefkoşanın merkezinde.

Asma Altı meydanında, be-kârlar için kiralık odalar vardır.

Müracaat yeri: Kahveci Enver Ahmet,

Asma Altı Sokağı No. 96 Lefkoşa.

ÖZLEDİĞİNİZ MAKiNA En samimî dostunuz olan JLOCA FOTOğ

MAK1NALARININ son modelleri

Compur . Rapid. (Sür'at 1-500) Coupled range finder (Telemetreli) Exposure meter (Işığı ölçen) Light Value. (Işık noktası.)

Her aksamı otomatik olan JLOCA'yı ı yerimizden veya her iyi fotoğraf makinesi tıcılarından arayınız.

«»_». (i .. . .. '*» <«--— —>;. -Kıbrıs Acenti M. Fevzi Akarsu

P. K. 498. Tel. 2955.

HALİS YÜN KADIN Bluz ve Caketleri. ERKEK Trikoları (kollu ve kolsuz). ÇOCUK Takımları (set)

LÎZOZ ve ŞALLAR Ticarethanemize gelmiştir.

Pek yakında A L M A N Y A D A N BEKLE-DİĞ1M1Z mini mini yavrularınız için yün entari, etek, bluz ve çeketler geliyor.

Bir defa ziyaret menfaatmızadır. Toptan ve Perakente Satış Yeri:

FERRUH DERVİŞ HAZIR ELBİSE DEPOSU

* 29, Yeşil Kazino Sokak. Lefkoşa, Tel. 5785

i

Derhal Teslim Edilebilen TRAKTÖRLER

*

HERHANGI BÎR MARKADAN OLURSA OLSUN SIPARIŞI OLUP DA TRAKTÖRÜN TESLIMI TEER"" UĞRAYAN ÇIFTÇILERE, BU VASıL OLAN SÜPER ZETOR MAR TRAKTÖRLERIMIZDEN BIR T ELDE EDEBILECEKLERI BI LIR. 50 AT KUVVETINDE MAı ERKEN MÜRACAAT EDINIZ.

Lefkoşa: SPİROS STAVR1N1DES VERGOPULOS 17 TEL. 27

Maraş: YENI BELEDIYE ÇAR^1

NıN KARŞıSı.

•mmmma

S A B A mt

m^m <m I t<X«<

Televizyonları Sekiz seneden beri radyolarını dpv«mı, ^ı„„ ı , w

SABA Faltrütaları ^ ^T^r^Jl^ * « * » Myın M t a ^ . îaüL ve model ile kalite Almanyanm dünyaca 5 ö b r e ^

bakımından emsalsiz olan»

taraf»»; Televizyon setlerinin servis enatalİRsvm, „ * , . . dan yapılması icap .atiğini savın J t T t a n t e n l e r u ı u ı kurulması i9inin muhakkak bir teknisyen görmüş olan t e k n ^ y e n S fiay^r^ T ^ h & t J r l a t i r k e n ' SABA fabrikalarında bu maksat için altı ay

SABA televizyonlarını tercih etmekle h T e m ' r l e r i n i z e am .ade oldu&unu iftiharla bildiririz, dan yetişme mühendisimiz olması has .n V İ ? k a U t e b i r televizyona sahib olacak ve hem de

SABA alacağınız en iyi televizyon . e t i d i r ' J Î İ k L T î T - ^ k a J 9 l k § m ı y a c a k s m l Z >

S A B A - S A B A - SABA '' SABA. Kıbrıs Genel AoentliP ,

K A R D E Ş L E R ATA!