İÇİndekİler - akdeniz Üniversitesi · sağlıklı kiilere vücut durularını düzeltici...

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEN SEÇMELER

ÖNSÖZ

3

YENİLİKLER

ÇAMAŞIRHANE HİZMETLERİ

ÇEVRE İÇİN İYİLİK VAKTİ

BEBEK DOSTU HASTANE PROGRAMI KOORDİNATÖRLÜĞÜ

15

SAĞLIK TURİZMİ

7

4

8

10

ÖNSÖZ

Prof. Dr. Bülent AYDINLI

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi

Başhekimi

“Hastane Gündemi” bültenimizin 8. sayısında yine dopdolu bir sayı ile sizlerle buluşmaktan heyecan

duyuyoruz.

Hastanemiz açısından onlarca yıldır süren bir hasretin sona ermesiyle 2019 yılı başarılı yıllarımızdan birisi

haline gelmiştir. Sayın rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Ünal’ ın üstün gayretleriyle, Yapı İşleri Daire Başkanlığı'nın ve

yüklenici firmanın olağanüstü çabalarıyla karşılaşılan bütün zorlukları aşarak Onkoloji Hastanesi (G blok) inşaatını

tamamlamış olmanın haklı gururu içeresindeyiz. Onkoloji Hastanesinin hizmete girmesiyle birlikte; Kalp damar,

Çocuk Hematoloji, Yetişkin Hematoloji, Onkoloji ve Kardiyoloji servislerimiz modern bir alt yapıyla hastalarımıza

sağlık hizmetleri sunma imkanına kavuşmuştur. Yine Kardiyoloji servisimize bağlı anjio ünitesi yapılan alt yapı ve

cihaz yatırımlarıyla Türkiye'nin en gelişmiş ve modern teknolojisine sahip bir merkez olarak hastalarına hizmet

vermektedir.

Sürdürülebilir hastane hizmetlerinin yürütülmesinde çevreye duyarlı ve geri dönüşüm bilincinin bütün bireylerde

aynı seviyede olduğu bir anlayışla ve duyarlılıkla, 11.11.2019 saat 11:11 de Tarım ve Orman Bakanlığı'nın

koordinasyonluğunda yurtta eş zamanlı olarak düzenlenen fidan dikme etkinliği kampanyasına katıldık. Yine aynı

anlayışla hastanemiz sıfır atık projesine gönüllülük esasıyla destek sağlamaktadır. Hastanemizde sağlık

hizmetlerinin kesintisiz olarak sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla afet erken uyarı sistemleri ve yangından

korunma sistemleri üzerine çalışmalarına da devam etmektedir.

2019, hastanemizde dijitalleşme sürecinin devam ettiği, teknolojik alt yapının sürekli geliştiği sürdürülebilir

hastane ortamında, tüm paydaşlarımızla onkoloji ve benzer alanlarda Türkiye'nin en gelişmiş binalarından birisini

hizmete almanın gururuyla tamamlamış bir yıl olacaktır.

Bültenimize göstermiş olduğunuz ilgi ve desteğiniz için teşekkürlerimizi iletir, sağlıklı günler dileriz.



1- Sıfır Atık Projesi Nedir?

Cumhurbaşkanlığımız himayelerinde gerçekleştirilen, Çevre ve

Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen Sıfır Atık Projesi;

israfın önlenmesini, kaynakların daha verimli kullanılmasını,

atık oluşum sebeplerinin gözden geçirilerek atık oluşumunun

engellenmesini veya minimize edilmesini, atığın oluşması

durumunda ise kaynağında ayrıştırılarak geri kazanımının

sağlanmasını kapsayan atık yönetim felsefesine sahip bir

projedir.

2- Üniversitemizde proje kapsamında neler yapılıyor?

Üniversitemizde hem yönetimsel anlamda proje kapsamında

çalışmalar yürütülmekte hem de akademik danışmanı olduğum

“Sıfır Atık Topluluğu” çatısı altında farkındalık faaliyetleri

gerçekleştirilmekte. Ben de tüm çalışmalarda elimden

geldiğince destek olmaya çalışıyorum. Çevre bilinci yüksek

gençlerle birlikte olmak ve beraber yaşanabilir temiz bir dünya

için çalışmaktan büyük mutluluk duyuyorum ve bu anlamda

geleceğe umutla bakmamı sağlıyorlar.

Doç. Dr. Betül ÜNAL

Patoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

Sıfır Atık Topluluğu Akademik Danışmanı

3- Bu projenin önemi nedir?

Sıfır Atık Projesi aslında yeni bir yaşam kültürü oluşturmayı hedefleyen çevre seferberliğidir. Toplumun her

kesimine hitap eden bu harekete herkesin katkı sağlaması mümkün.

Dünyada nüfusundaki hızlı artış, sanayileşme, şehirleşme, teknolojik gelişmeler ve tüketim

alışkanlıklarında farklılaşma atık miktarının artışına sebep olmuştur. Atık miktarının artışına sebep olan bu

değişim başta doğal kaynakların tükenmesi, iklim değişikliği, hava, su ve toprak kirliliği olmak üzere

maalesef birçok soruna neden olarak tüm canlıları tehdit edecek boyutlara ulaşmıştır. Ne yazık ki

çoğumuz bu risklerin farkında bile değiliz. Örneğin karbon ayak izi nedir bilmiyoruz, aslında her bireye ait

karbon ayak izi var. Küresel ısınma, iklim değişikliği ve doğal hayatın tehlikeye düşmesini önlemek

amacıyla her bireyin karbon ayak izini azaltması gerekiyor. Bu konuda bilinçlenmeliyiz.

4-Karbon ayak izi nedir? Karbon ayak izi, üretilen sera gazı miktarı açısından insan faaliyetlerinin doğaya verdiği zararın ölçüsüdür. Bilindiği gibi sera gazları atmosferde en çok ısı tutma özelliğine sahip gazlardır.

5-Karbon ayak izi nasıl azaltılır?

Aslında alışkanlıklarımızda yapacağımız ufak değişiklikler yeterli.

Örneğin;

-Yenilenebilir enerji kaynakları tercih etmek, güneşten yeterince faydalanabilmek,

-Mümkün olduğunca toplu taşıma araçlarını tercih etmek,

-Enerji tasarrufu yapmak. Bunu evdeki ampulleri ekolojik olanlarıyla değiştirerek, ısı yalıtımına dikkat

ederek, elektrikli ev aletlerini doğru kullanarak yapabiliriz,

-İşlenmemiş yiyecekler tercih etmek, mümkünse evde hazırlanmış taze gıdaları tercih etmek,

-Tek kullanımlık plastikleri hayatımızdan çıkarmak,

-Daha az tüketmek ve ihtiyacımızdan fazlasını almamak gibi sıralanabilir.



6-Tek kullanımlık plastik kullanımını nasıl azaltabiliriz?

Bireysel olarak yapacağımız basit değişikliklerle;

-Plastik su şişelerinden vazgeçip cam veya metal matara kullanabiliriz.

-Depozitolu damacana su tercih edilebilir veya su arıtma sistemi kullanılabilir.

-Market alışverişe giderken bez torbalar kullanılabilir.

-Plastik pipet, kaşık, çatal ve bıçaklardan vazgeçilebilir.

7-Nasıl tüketen değil üreten olabiliriz?

Kaynakların azlığını idrak edip sürdürebilirliği arttırıcı politikalar yürütebilir.

8-Siz kendiniz Sıfır Atık konusunda ne kadar hassassınız?

Ben bireysel olarak tek kullanımlık plastikleri hemen hemen hiç kullanmamaya çalışıyorum. Çevremdeki

insanları da bilinçlendirip toplumsal bilinç yaratmaya çalışıyorum.

Dünyayı biz mi kurtaracağız? gibi bir soru akla gelebilir ancak “Damlaya damlaya göl olur” mantığıyla,

sevgi ve iyilik damlalarımızın yuvamız olan dünyamızı kurtaracağını ümit ediyoruz. Kurtaramasak bile bu

yolda olmanın gururunu yaşıyoruz.

FİZYOTERAPİSTLER GÜNÜ

FİZİK TEDAVİ VE REHABİLİTASYON

Dünya Fizyoterapi Kongresinin (WCPT) Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da ilk toplantısını yaptığı 8

Eylül 1951 tarihiyle ilişkili olarak, her yıl 8 Eylül ülkemizde ve dünyada fizyoterapistler günü olarak

kutlanmaktadır.

FİZYOTERAPİST KİMDİR?

Fizyoterapist, doğuştan veya sonradan kalıcı veya geçici yetersizlik, kısıtlanmış olan fonksiyonel

kapasite, hareket bozukluğuna yol açan her türlü yaralanma ve hastalıklarda uzman hekimin tanısı

sonrası fizyoterapiye özgü değerlendirme yöntemlerini kullanarak; tedavi yaklaşımlarını planlayıp

uygulamaya yönelik bilgi ve beceriyi kazanan, sağlık ve yaşam kalitesinin arttırılmasında önemli görevleri

olan bir sağlık çalışanıdır.

MESLEKİ İÇERİK VE ÇALIŞMA ALANLARI

Fizyoterapistler, bir çoğu dünyada fizyoterapistler tarafından geliştirilmiş bilimsel kanıtlara dayalı

değerlendirme ve tedavi yaklaşımlarını kullanırlar. Tedavi hareketleri, elektroterapi, sıcak- soğuk

uygulamaları, hidroterapi, manipülatif tedavi ve egzersiz ile tedavi protokollerinde önemli yer tutan temel

yöntemlerden bazılarıdır. Hareket ve fonksiyonun çeşitli nedenlerle bozulduğu bütün durumlarda kişinin

fiziksel, psikolojik, sosyal ve mesleki yönden erişebileceği en üst düzeye gelmesi için; ortopedik

rehabilitasyon, nörolojik rehabilitasyon, nöroşirürjide fizyoterapi, kardiyopulmoner rehabilitasyon,

periartride rehabilitasyon, iş ve uğraşı tedavisi, el cerrahisinde rehabilitasyon, kas hastalıkları ve

rehabilitasyonu, kadın sağlığı, romatizmal hastalıklar rehabilitasyonu, protez-ortez ve biomekanik, sporcu

sağlığı ve rehabilitasyon, mesleki rehabilitasyon, geriartik rehabilitasyon, görme engellilerde

rehabilitasyon hizmet sunmaktadırlar.

Fizyoterapistler sadece hastalıkların tedavisinde değil toplum sağlığının korunması aşamasında

sağlıklı kişilere vücut duruşlarını düzeltici egzersizler, teknikler öğreterek yardımcı da olurlar. Bu

bağlamda fizyoterapistler günümüzde sağlıklı kişilere; fiziksel uygunluk ve egzersiz, bel ve boyun sağlığı,

yoga, pilates, kadın sağlığı programları, vücut tanıma ve gevşeme eğitimi vermektedirler.

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ HASTANESİNDE SAĞLIK TURİZMİ

SAĞLIK TURİZMİ

Türkiye’nin en önde gelen yükseköğretim kurumlarından olan Akdeniz Üniversitesi 1982 yılından beri

ülkenin en nitelikli sağlık kurumlarından biri olan Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’ni bünyesinde

barındırmaktadır. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi, kurulduğu günden bugüne kadar vermiş olduğu nitelikli

hizmeti arttırarak, korumuş olduğu yüksek kalite standartları ve tıp alanındaki öncü uygulamalarıyla hiç

şüphesiz ki sadece ulusal ölçekte değil, uluslararası alanda da olumlu bir imaja ve yüksek bilinirliğe

sahiptir.

Gerek içinde bulunduğu şehir olan Antalya’nın turizm konusundaki olumlu imajı, gerek ise bir sağlık

kurumu olarak Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nin tanınırlığı, sağlık turizmi alanında da kurumumuza

büyük avantajlar sağlamaktadır.

İşte bu avantajları elindeki tüm imkanlar ile birleştirerek kullanmakta olan Akdeniz Üniversitesi

Hastanesi, başta amiral gemisi olan Organ Nakli Merkezi olmak üzere, bünyesinde barındırdığı tüm tıbbi

birimleriyle sağlık turizmi alanında da en nitelikli hizmeti vermektedir.

H blokta bulunan Sağlık Turizmi ve Uluslararası Hasta Birimi, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nin bu

alandaki tüm faaliyetlerinin koordine edildiği ve yürütüldüğü birimdir. Burada tedavi amacıyla kuruma

başvuran hastaların talepleri yüz yüze, telefon veya internet aracılığıyla karşılanarak tedavi planları

oluşturulmakta ve hastalara tedavi öncesi, tedavi süresince ve hatta tedavi sonrasında da talep edilen

hizmetler verilmektedir. Ayrıca birim, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’ni temsilen sağlık turizmi ile alakalı

kongre, fuar, toplantı, seminer vb. organizasyonlara katılarak hastane hizmetlerinin tanıtımını

sağlamaktadır.

Sürekli geliştirilen yüksek kalite standartları, uluslararası platformdaki olumlu imajı ve tanınırlığı, yeni alt

yapı ve cihaz yatırımları, arttırılan yatak ve hizmet kapasitesi, yeni açılan bloklarıyla Akdeniz Üniversitesi

Hastanesi her yıl binlerce uluslararası hastaya hizmet vermektedir. Ayrıca Akdeniz Üniversitesi Hastanesi,

sağlık turizmi alanında kendini ispat etmiş aracı kurumlar ile yapmış olduğu iş birliği protokolleri ile de

hasta sayısını arttırmaktadır.

Etik kuralları gözeterek, yüksek nitelikli, çağa uygun sağlık hizmeti vermeyi kendine amaç edinmiş olan Akdeniz Üniversitesi Hastanesi, turizm alanında giderek en önemli gelir faaliyetlerinden biri haline gelmeye başlayan ve ülkemizin 2023 hedefleri arasında da bulunan sağlık turizmi alanında oldukça etkili biçimde hizmet vermektedir.

DESTEK HİZMETLERİ MÜDÜRLÜĞÜ



Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Destek

Hizmetleri Müdürlüğüne bağlı olarak hizmet veren

Çamaşırhane, Hastanemizin kurulduğu tarihten

günümüze kadar faaliyetlerine 7/24 devam

etmektedir. Hastanenin yataklı ünitelerinden günün

belirli saatlerinde Müdürlüğümüze bağlı destek

hizmetleri personelleri tarafından toplanan kirliler,

yıkama makinalarında yıkanarak, kurutulmakta,

silindir ütüler ile ütülenerek hazırlanmakta ve

kullanıma sunulmaktadır. Şekil 1. Destek Hizmetler Müdürlüğü- Çamaşırhane Personelleri

Aynı zamanda ameliyathaneden gelen yeşil kumaşlar yıkama, kurutma ve katlama işlemlerinden

geçerek bohça haline dönüştürülüp sterilizasyona gönderilmektedir. Hastanemizin poliklinik hizmeti veren

bölümlerinden toplanan kirliler ise gün sonunda hastane çamaşırhanesinde yıkanarak ütülenmekte ertesi

gün için hazırlanarak hizmete sunulmaktadır.

Şekil 2. G Blok Çamaşırhane Kurutma Makineleri

Konum olarak kurulduğu günden bu güne

Hastane E blok -1 de yer alan konum olarak kurulduğu

günden bu güne Hastane E blok -1 de yer alan

çamaşırhanemiz, fiziksel şartları sebebi ile daha küçük

kapasitelerde (50 kg’lık çamaşır yıkama makinaları)

çalışmaya imkân sağlamaktaydı. Buna rağmen verilen

hizmetin 24 saat kesintisiz bir şekilde sunulması esası

ile çalışılmaktadır. Ancak hastane geneli verilmekte

olan tüm hizmetlerin büyüklüğü düşünüldüğünde,

makinelerin kapasitesi yetersiz kalmakta ve sık sık

makinelerde teknik arızalar yaşanmaktaydı. Bu

süreçte çamaşırhanede bulunan 3 adet çamaşır

kurutma makinesinin bir tanesinin uzun süre

arızalanması sebebi ile de hizmette aksaklıklar olmuş,

yataklı ünitelerdeki çarşaf ihtiyacının tarafımızdan

karşılanmasında zorluklar yaşanmıştır.

Zaman zaman çamaşırhanede yaşanan bu aksaklıkların sıklığı, dışarıdan çamaşır yıkama hizmeti

alımına mecbur bırakmaktaydı. Bu durum da, hizmetin devamlılığı için dışarıdan hizmet alımı yoluyla

yapılan çamaşır yıkama, kurutma ve ütüleme hizmetlerinin maddi kayıplara yol açmasına sebep

olmaktaydı. Diğer taraftan çamaşırhane çalışma ortamının da iş yeri sağlığı ve güvenliği açısından

yetersiz ve güvensiz ( alçak tavan, sıcaklık ve nem, gürültü vb.) oluşu çamaşırhanenin yenilenme

ihtiyacını ortaya çıkarmıştır.

DESTEK HİZMETLERİ MÜDÜRLÜĞÜ


Şekil 3. Çamaşırhane Ütü Ünitesi

2019 yılı temmuz ayı içerisinde, hastane

G blok –1 katında hizmete başlayan 22

personel ile günde yaklaşık 3,5-4 ton çamaşır

yıkama hizmeti verilirken, yeni konumunda

ise, 22 personel ile günde yaklaşık 8 ton

çamaşır yıkama hizmeti verilmektedir. Yeni

çamaşırhane hazırlanırken, eski bloktaki

makinelerin tamiri de yapılarak transferi

yapılmış ve daha önceden alınan yıkama

makineleri ile birlikte 12 adet çalışır durumda

yıkama makinesi ile çamaşırhane yıkama

kapasitesi arttırılmıştır.

Yenilenen çamaşırhanemizde, G bloğun Onkoloji Hastanesi olması kararından hemen sonra alınan;

çamaşır yıkama makineleri, 5 adet kurutma ve 2 adet silindir ütü kurulumu tamamlandığında çamaşırhane

genelinde iş sağlığına uygun fiziksel şartlar sağlanarak uygun hale getirildi. Ayrıca personel formalarını

yıkamak ve buhar kesintisi durumunda kullanmak üzere elektrikle çalışan 10 kg’lık çamaşır makinelerinin

yer aldığı alan oluşturularak kullanıma sunulmuştur.

Şekil 4. Çamaşırhane Temiz Alan- Ütü sonrası Şekil 5. Çamaşırhane Ütü Ünitesi (Terzihane Kullanımı)

Sonuç olarak, G blok -1 de kurulan çamaşırhanede iş yeri sağlığı koşulları sağlanmış, makineler, araç ve

gereçler istenilen standarda uygun hale getirilmiştir. Yeni çamaşırhanede kirli ve temiz çamaşır taşıma

araçları ve ayrıştırma üniteleri mevcut olup; çamaşırlar hijyenik ortama yakın şekilde zamanında

temizlenerek, katlarda, polikliniklerde, mutfakta ve ameliyathanede hizmet vermektedir. Bu yeni

düzenlemelerin yanı sıra çamaşırhane, yeşil katlama ve sterilizasyon üniteleri ile entegre biçimde hizmet

vermekte ve böylece çalışma verimi daha da artmaktadır. Ayrıca çamaşırhane için planlanan yenilikler

arasında, 3 adet hijyenik yıkama bariyerli yüksek kapasiteli makine alımı yapılması yer almaktadır. Söz

konusu hijyenik yıkama bariyerli makinelerin kurulumu yapıldıktan sonra, çamaşırhanede temiz alan ve kirli

alan tamamen ayrılmış olarak, hijyenik yıkama ortamı oluşacaktır. Yapılan ve planlanan yeniliklerle birlikte,

hizmet kalitesi ve verimliliğin artmasının yanı sıra personel iş gücüne duyulan ihtiyacın azalacağı

düşünülmektedir.




-Personelimiz ve aileler düzenli şekilde emzirme politikamız konusunda bilgilendirilir.

-Hastanemizde görev alan kişiler emzirme konusunda annelere destek olmak için düzenli aralıklarla bilgi, beceri ve

yetkinliklerini geliştirecek eğitim alır.

-Gebeler ve aile bireylerine anne sütü ve emzirmenin önemi ve desteklenmesi konusunda bilgi verilir.

-Doğumdan hemen sonra bebeklerin anneleri ile ten teması kurmaları sağlanır. En kısa sürede emzirmeye

başlamaları için annelere destek olunur.

-Emzirmenin başlatılması, sürdürülmesi, sık karşılaşılan sorunların çözümü konusunda annelere destek olunur.

-Tıbbi gereksinim olmadığı sürece yenidoğan bebeklere anne sütünden başka herhangi bir katı ya da sıvı gıda

verilmez.

-Anne ve bebeğin görsel ve tensel teması kolaylıkla sağlayabilecekleri şekilde aynı odada kalmaları sağlanır.

-Annelere bebeğin açlık işaretlerini tanımaları ve uygun yanıtı verebilmeleri konusunda destek olunur.

-Biberon, emzik, biberon emziği gibi ürünlerin kullanımının riskleri konusunda annelere danışmalık verilir, bu ürünler

hastanemizde tıbbi gereklilik olmadığı sürece kullanılmaz.

-Ebeveynlerin ve bebeklerin destek, bakım ve taburcu olma işlemleri eşgüdüm içerisinde yürütülür.

-Taburcu olduktan sonra düzenli sağlam çocuk polikliniği kontrolleri ile emzirmenin devamı sağlanır.

Hastanemiz bebeklerin anne sütü ile beslenmesini destekleyen başarılı

uygulamaları ile 2006 yılında Bebek Dostu Hastane ünvanını almıştır.

Hastanemizin Bebek Dostu Hastane Program Koordinatörlüğü’nde Dr.

Öğretim Üyesi Sevtap Velipaşaoğlu, Hemşire Havva Çakmak ve Hemşire

Fatma Çalışkan Özdöl görev almaktadır.

Hastanemiz anne sütü ve emzirmenin korunması, özendirilmesi ve

desteklenmesi ilkesini benimsemektedir. Bu ilkeler doğrultusunda;

- Hastanemizde anne sütü muadillerinin pazarlanması ile ilgili yasa tam

olarak uygulanır.


BEBEK DOSTU HASTANE PROGRAMI KOORDİNHATÖRLÜĞÜ

Bebek Dostu Hastane Program Koordinatörlüğü olarak;

-Yılda 4 kez çocuk hasta ve gebelere yoğun şekilde hizmet veren bölümlerin sağlık personellerine (hemşire,

diyetisyen, asistan, uzman doktor ve öğretim görevlisi) Anne Sütünün Teşviki, Emzirmenin Desteklenmesi, Bebek

Dostu Sağlık Kuruluşları konu başlıklı 20 saatlik eğitim verilir. 2006 yılından bu yana 245 öğretim görevlisi, uzman

doktor ve araştırma görevlisi, 392 hemşire / ebe, 6 diğer sağlık personeli olmak üzere toplamda 643 sağlık

personelimize eğitim verilmiştir.

-1-7 Ekim Emzirme Haftasında etkinlikler düzenlenir.

-Hastanemizde doğum yapan bütün annelere, başka hastanede doğup hastanemize yatan, poliklinikten bize

yönlendirilen, şahsen bize başvuran annelere emzirme danışmanlığı verilir.

-Bebek evlat edinmiş, evlat edindiği bebeği emzirmek isteyen annelere emzirme danışmanlığı verilir. ”Evlat Edinen

Bir Annede Laktasyonun İndüklenmesi” başlıklı bildiriyle 1.Ulusal Kadın Hastalıkları ve Ana Çocuk Sağlığı

Kongresi’nde sözel bildiri birincilik ödülü alınmıştır.

-Sağlık Bakanlığı’nın düzenli aralıklarla yaptığı Bebek Dostu Hastane Değerlendirmelerinden başarı ile geçilmiş,2018

de yapılan son denetimden 100 tam puan alınmıştır.

-2015 yılında Yenidoğan Yoğun Bakım ünitemiz de farklı bir değerlendirmeden geçmiş ve başarılı anne sütü

uygulamaları nedeni ile “Bebek Dostu Yenidoğan Yoğun Bakım Ünvanı “ verilmiştir.

-1 Temmuz 2016 -1 Haziran 2017 tarihleri arasında hastanemizde doğum yapan anneler için ‘‘Doğum sonrası ilk 6

ay tam emzirmeyi başarabilme ve bunun üzerinde etkili olan faktörler’’ konu başlıklı Retrospektif Kohort çalışma

planlandı. Bilimsel Araştırmalar Projesi olarak kabul edilmiştir. Çalışma tamamlanmıştır. Verilerin bir bölümü 1.

Uluslararası "Emzirme Gerçeği" kongresine sözel bildiri olarak gönderilmiştir ve teşvik ödülü alınmıştır.

-Bebek Dostu Hastane Programı Koordinatörlüğü’nün kayıtları kullanılarak Dr. Betül Bankoğlu’nun “Bebek dostu bir

hastanede doğan bebeklerin tümüyle anne sütü ile beslenerek taburcu olmasını engelleyen etmenler” isimli tez

çalışması 2019 yılında tamamlanmıştır.

Emzirme danışmanlığının önemi: Anne sütü bebekler için en güvenilir besindir. Anne sütü yalnızca besin olarak

değil, içerdiği diğer maddelerle çocuğun alerjik, infeksiyöz, maligniteler gibi hastalıklardan da korunmasını sağlar.

Emzirme; sevgi aktarımının en mükemmel yoludur. Anne ve bebeğin bu yolda sorunsuz ilerlemelerinde emzirme

danışmanlığının rolü çok büyüktür. Emzirme danışmanlığı; emziren annelerin neler hissettiklerini, emzirme

konusundaki deneyimlerini paylaşmakta, annelerin özgüven ve beceri kazanmasına katkıda bulunmaktadır. Anne

sütünün teşviki, emzirmenin desteklenmesi ve devamlılığının sağlanmasında emzirme danışmanlığı öncelikli sağlık

girişimidir.

GÜVENLİK KÜLTÜRÜ-YANGIN BİLİNCİ

YANGIN BİLİNCİ

Afetler ve acil durumlar pek çok formda meydana gelir ve tek kesinliği bunların gerçekleşecek olmasıdır.

Yangın Riski

Hastanemizde, yapılan risk değerlendirme çalışmalarının tamamında “YANGIN” hep ilk sırada yer almıştır. Bölge

itibarı ile büyük ölçekli bir deprem riskinin düşük olasılıkta olması, sel, su baskın, fırtına ve tsunami gibi tehlikelerin

mevsimsel olması ve daha çok mal kaybına neden olması, terör, sabotaj, savaş gibi tehlikelerin bölgesel ve

konjonktürel olması nedenleriyle daha az riskli görülmesi, bunlara karşılık, zaman ve mekan ayırt etmeksizin

insandan kaynaklanan (teknolojik, kaza, kasıt, kusur, ihmal vb.) ve doğal nedenlerle her an ortaya çıkma ihtimali,

yangın riskini devamlı üst sıralarda tutmaktadır. Bu nedenle yangın konusunda her zaman tetikte olmak ve yangın

hakkındaki bilgilerimizi gözden geçirmek faydalı olacaktır.

Yanma; yanıcı maddenin oksijen ile ısı altında belirli oranlarda birleşmesi sonucu meydana

gelen kimyasal bir reaksiyondur. Yangın ise basit bir anlatımla yararlanmak amacıyla yakılan

ateş dışında oluşan, can ve mal güvenliğini tehdit eden kontrolsüz yanma olayıdır.

Meydana gelmiş bir yangını söndürebilmek için; yanmanın şartları olan 3 esastan (yanıcı

madde, ısı, oksijen) herhangi bir tanesinin ortadan kaldırılması gerekmektedir.

Yangın ve Söndürme Türleri

Yangın olayında saniyeler çok önemlidir. Zira, yangın başladıktan sonra birçok ortamda çok hızlı şekilde büyümekte ve tehlike

artmaktadır. Yanıcı maddenin özelliğine göre değişse de ilk 3-5 dakika amatör müdahale edilebilme süresidir. Bu süre içerisinde

yapılmış doğru bir müdahale (Tabloda belirtilmiştir) çok büyük boyutlara ulaşabilecek can ve mal kayıplarını engelleyebilir. Ancak

ilk kural “Kendi can güvenliğini tehlikeye atmadan” müdahalede bulunmaktır.

Yangın

Sınıfları Yangın Türü

Su

Kö

pü

k

AB

C K

uru

Kim

yevi T

oz

CO

2

FM

-200

A Katı madde yangınları (Kağıt, ahşap,

kumaş vb.) x x x – –

B Yanıcı sıvılar; makine yağı, doğalgaz, petrol

ürünleri – x x x x

C Metan, propan, LPG gibi yanıcı ve parlayıcı

gaz yangınları – – x x x

D Yanabilen hafif metal yangınları (Sodyum,

potasyum, titanyum, magnezyum gibi.) – x – x –

E Elektrik tesisatında yaşanan yangınlar – – – x x

Çoğu zaman önünden geçtiğimiz yangın

söndürme cihazlarının, dolaplarının, uyarı

sistemlerinin farkında olmayız. Kullanmak zorunda

kalacağımız aklımıza gelmez. Tehlike anında ise telaş

nedeniyle bildiğimizi de uygulayamayabiliriz. Yasal

zorunluluklar bir yana, eğitim ve tatbikatlara katılım bu

nedenlerden dolayı önemlidir. Hastanemizde de

kullanılan yangın algılama ve söndürme sistemleri ve

ekipmanları aşağıda kısaca açıklanmıştır.

Yangın Söndürme Cihazları

En çok kullanılan yangın söndürme cihazları ve içerikleri ve etkileri şunlardır;

Su: Temel söndürme maddesidir. Yangın üçgeninde yanma ısısını düşürür, ortamdaki oksijeni

iteler, en ucuz söndürücüdür. Isı emme kapasitesi diğer söndürücülerden fazladır. Özellikle A sınıfı

yangınlarda kullanılır. Hastanemizde yangın dolaplarında bulunan hortumlar bu amaçla kullanılır.

ABC tozlu yangın söndürücü olarak da bilinen kuru kimyevi tozlu (KKT) yangın söndürme cihazları A, B

ve C tipi yangınlarda yani metal ve elektrik yangınları haricindeki tüm yangınlarda kullanılabilen cihazlardır.

Katılar, yanıcı sıvılar ve yanıcı gazlar nedeniyle çıkan yangınlar ABC tozu ile söndürülebilir. Hastanemizin

değişik noktalarında 1000’den fazla Kuru Kimyevi Tozlu söndürme cihazı bulunmaktadır.

Karbondioksit gazlı yangın söndürücüler: Yanmayan, çok maddeyle reaksiyona girmeyen, boğma

ve soğutma özelliğine sahip temiz ve artık bırakmayan bir söndürücüdür.


YANGIN BİLİNCİ

Karbondioksit gazlı yangın söndürücüler, kapalı ortamlarda oksijen konsantrasyonunu düşürdüğünden kullanıcılar için tehlike,

rüzgârlı ortamlarda kullanım güçlüğü yaratır. Özellikle E sınıfı yangınlarda kullanılır. B ve C sınıfı yani özellikle parlayabilir sıvılar,

gazlar ve elektrik tehlikelerini de kapsayan yangın riskleri için uygundur. Elektronik malzemelere zarar vermez.

Köpük: Yangın üçgeninde yanma ısısını düşürür, bir tabaka oluşturarak havayla temasını keser. Sadece yangını kontrol

altına almamızı sağlamaz, aynı zamanda yeniden alevlenmeyi de önler, suyun tek başına yeterli olmadığı zamanlarda söndürücü

takviyesi yapar. Boğma özelliği vardır. A (katı) ve B (sıvı) sınıfı yangın risklerinin bulunduğu ortamlar için uygundur . Bu amaçla

hastanemize biyolojik içerikli köpüklü söndürücü cihaz alınmıştır.

D sınıfı yangın çıkması muhtemel yerlerde, öncelikle kuru metal tozlu, söndürme cihazları bulundurulur.

Hastanelerde, toplu yaşanılan benzeri yerlerde sulu veya temiz gazlı söndürme cihazları tercih edilir.

Yangın Algılama ve İkaz Sistemleri

Yangın olayı gerçekleşmeden mümkünse bunu önlemek, değilse bir an önce müdahale edilmesini, tehlikenin bertaraf

edilmesini ve ortamdakilerin güvenli bir yere intikalini en kısa zamanda sağlamak çok önemlidir. Bu sebeple insanların yoğun

olarak bulunduğu ve panik ortamı oluşabilecek hastane, okul, dershane, yeraltı metro istasyonları, alışveriş merkezleri gibi

yerlerde yangın algılama ve ihbar sistemlerinin bulunması zorunludur.

Yangın Algılama Detektörleri

Yangın alarm sistemlerinde temel olarak duman, ısı ve ışık olmak üzere üç yangın ürünü kontrol

edilir. Detektörler tipine göre bu üç yangın ürününden birini ya da birkaçını algılayarak santrale

elektriksel olarak bilgi gönderir. Bu sistemlerde ihbar, bölge veya tam yerin ve noktanın belirlenmesi

esasına dayanır. Alarm durumunda hangi odadaki, bölümdeki detektörün sinyal gönderdiği tam

olarak bilinir.

Yangın İhbar Butonları

Yangın uyarı butonları yangın, deprem gibi acil tahliye gerektiren durumlarda tehlikeyi önceden fark eden

kişi veya kişiler tarafından kırılabilir ön cam üzerinden mekanik bir kontağa kumanda edilerek yangın ihbar

paneline sinyal gönderilmesi prensibi ile çalışır. Yangın uyarı butonları hem panele sinyal göndererek konum

bildirir, hem de sesli ve ışıklı uyarı sistemini devreye sokar.

Sesli ve Işıklı Uyarı Cihazları (Sirenler)

Yangın bilgisi detektörler tarafından alarm paneline ulaştırıldıktan sonra bu bilgi panel tarafından işlenerek çıkış

cihazlarına aktarılır. Bu cihazlardan en önemlisi sesli ve ışıklı uyarı cihazlarıdır. Bu cihazlar yangın başlayan binanın

acil olarak tahliye edilmesi, yangın başlayan bölgeye müdahale edilmesi için ilk uyarı işlemini gerçekleştirir. Bu

cihazlar yüksek desibel şiddetine sahip elektronik uyarı elemanlarıdır.

Otomatik Söndürme Sistemleri

İnsan müdahalesi olmaksızın, tehlikeli düzeye ulaşan ısıyı, dumanı ya da alevi algılayıp

devreye giren sistemlerdir. Otomatik söndürme sistemleri sulu ve gazlı olarak iki şekilde tesis

edilir.

Sulu Otomatik Söndürme Sistemleri; Otomatik sprinkler tekniği ile acil müdahale amacıyla yer

altı ve yer üstü borulama sistemleri ile yangına su püskürterek müdahale eden sistemdir.

Sistemde su tankı, yangın hidraforu (pompası), vanalar, borular ve sprinkler bulunur.

Hastanemiz genelinde bulunmaktadır.

Gazlı Otomatik Söndürme Sistemleri; Bilgi işlem sistem odaları, elektrik kumanda odaları, endüstriyel mutfaklar, kimyasal

malzemelerin bulunduğu alanlar gibi yerlerde kullanılır. CO2, kuru tozlu, köpüklü ve FM200 gazlı olarak üç şekilde tesis edil ir.

Hastanemizde bazı alanlara bu sistem kurulmuştur.


YANGIN BİLİNCİ

Yangın Kaçış Yolları

İnsanlar tarafından kullanılmak üzere tasarlanan her yapı, yangın veya diğer acil durumlarda kullanıcıların hızla kaçışlarını

sağlayacak yeterli kaçış yolları ile donatılır. Afet ve acil durumlarda tahliye yapılırken Acil Yönlendirme Levhaları ve Acil Çıkış

Kapıları kullanılır. Acil çıkış kapılarının kolayca açılabilir, panik barlı ve duman sızdırmaz özellikleri bulunur. Acil

yönlendirme levhaları kendinden enerji beslemelidir. Elektrik kesilse dahi gece-gündüz belli süre kendi bataryasından ışık verir.

Yangın kaçış yolları ve merdivenleri yine kendinden beslemeli armatürlerle aydınlatılır. Asansör ve yürüyen merdivenler kesinlikle

kullanılmaz. Ayrıca bina içerisinde yangın holü olarak tasarlanan alanlar da 90-120 dakika insanların hayatta kalmasına sağlar.

Kaçış yollarında duman varsa yere yakın kaçmak gerekir, çünkü duman yukarıda yoğunlaşır. Son çıkış kapısından çıkan herkes

toplanma alanlarında toplanır.

Acil Toplanma Alanları

Acil hallerde tam tahliye durumunda personel, hasta ve diğer

şahıslar hastane bahçesinin ilgili bloğu önünde belirlenmiş güvenli

toplanma alanlarında toplanacaklardır. Toplanma alanlarında, hasta ve

personel yoklaması yapılır. Hastaların triyaja uygun olarak başka

tedavi kurumlarına yada hastanenin güvenli başka alanlarına nakli

sağlanır. Hastanemizde biri kapalı mekan olmak üzere 4 adet

toplanma alanı bulunmaktadır.

1 Nolu Toplanma Alanı Acil Servis önü otopark alanı

2 Nolu Toplanma Alanı A Blok önü otopark alanı

3 Nolu Toplanma Alanı H Blok yanı otopark alanı

Yatay veya bloklar arası tahliye amaçlı Hastanemiz H Blok Atrium

alanı İç Acil Toplanma Alanı olarak tespit edilmiştir.

Hastanemizde Yangın Güvenliği ve HAP İşleyişi

Hastanemizde HAP (Hastane Afet ve Acil Durum Planları) kapsamında ekipler oluşturulmuştur. Yangın ihbarı alınmasıyla birlikte Kırmızı Kod ekipleri (Arama-Kurtarma-Tahliye, Koruma, Söndürme, İlk Yardım ve UMKE) görev alırlar. Süreç su şekilde işler;

Yangın alarmı çaldığında veya dahili hattan “44 44” yada “112” aranarak yangın ihbarında bulunulduğunda çağrı merkezi görevlisi en yakın güvenlik görevlisini alana/odaya yönlendirir. Yangın teyit edilir.

Yangın kesin ise veya teyit edildi ise “KOD KIRMIZI” anons edilir ve eş zamanlı olarak çağrı merkezi görevlisi yangın söndürme ekibini olay yerine yönlendirir.

Müdahale edilebilecek büyüklükte ise söndürülür.

Yangın söndürülemez ve büyümeye başlarsa, çağrı merkezi görevlisi Antalya İl Acil Durum Merkezini – 112 arayarak, Büyükşehir Belediyesine ait itfaiye ekiplerine haber verir.

Gerekiyorsa HAP Başkanı tarafından “SARI KOD” anons edilir ve yangın alanındaki kişiler “triyaj” (Kurtarmada öncelik sırası) kurallarına uygun olarak tahliye edilir, güvenli alana alınır.

Yangın alanı boşaltıldığında emin olununca alanın / odanın kapısı kapatılır.

Söndürme ekibi ve ulaştığında Büyükşehir İtfaiye Ekipleri yangına müdahale eder.

Güvenlik Kültürü

Güçlü bir güvenlik kültürü, başarılı bir hastane güvenlik sisteminin vazgeçilmez bir bileşenidir. Güvenlik kültürünü oluşturan,

çalışanların algı ve davranışlarıdır. Çalıştığımız ortamın güvenliği kendi ellerimizdedir. "Güvenli Hastaneler", acil durumların ve

felaketlerin etkisinden önce, sırasında ve sonrasında, aynı altyapıya sahip, erişilebilir ve maksimum kapasitede işleyebilen

hastanelerdir. “GÜVENLİ GÜNLER DİLERİZ

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ YENİ BİR BLOK KAZANDI

YENİLİKLER

Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Mustafa Ünal'ın yönetiminde G blok (Onkoloji Hastanesi) inşaatı

tamamlanarak Yapı İşleri Daire Başkanlığı tarafından Başhekimimiz Sayın Prof. Dr. Bülent Aydınlı'ya

resmi olarak teslim edildi. Hastanemizde yeni blokla birlikte yatak sayımız 1400, yoğun bakım yatak

sayımız ise 120'ye ulaştı. G blokta 300 personelimiz, son teknoloji ve son model cihazlarımızla tam

kapasiteyle hizmet sunmaktadır.

HASTALARIMIZA ELEKTRİKLİ NAKİL ARAÇLARIMIZLA SERVİS HİZMETİ

Hastanemiz çok büyük bir

alana yayıldığı için yaşlı,

hamile, engelli, yürümekte

zorluk çeken hastalarımıza

daha konforlu bir hizmet

sunabilmek adına 2 elektrikli

nakil aracıyla hizmet

verilmeye başlanmıştır.

Hastalarımızın ihtiyacına göre

araç sayısının artırılması

planlanmaktadır.

HASTANEMİZDE GERÇEKLEŞTİRİLEN ETKİNLİKLER

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ ETKİNLİKLER

28. Ulusal Dermatoloji Kongresi kapsamında, kurs başkanları Prof. Dr. Ayşe Akman Karataş, Doç. Dr.

Hakan Erbil ve Hemşire Semiha Sevimli, lazer ve ışık sistemleri, prp ve mikro iğneleme, ip, botulinum,

dolgu uygulamalarını hastanemizde canlı yayın eşliğinde gerçekleştirmiştir.

HASTANEMİZDE GERÇEKLEŞTİRİLEN ETKİNLİKLER

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ ETKİNLİKLER

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi, Hemşirelik Fakültesi ve Hemşirelik Uygulama ve Araştırma Merkezi iş

birliğiyle geleneksel ekim ayı meme kanseri farkındalık etkinliği, Onkoloji Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr.

Sema Sezgin Göksu, Hemşirelik Uygulama ve Araştırma Merkezi müdürü Dr. Öğr. Üyesi Fatma Arıkan,

Sağlık Hizmetleri Müdürü Ferda Ülker, onkoloji eğitim hemşireleri ve hemşirelik fakültesi öğrencilerinin

katkılarıyla gerçekleştirildi.

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ İLETİŞİM BİLGİLERİ

Hastanemizin elektronik sayfa adresi: http://www.hastane.akdeniz.edu.tr

Telefonla Randevu

Yeni Poliklinik Randevu Sistemiz Devreye Girmiştir. 7 Gün 24 Saat 0 850 259 07 07 numaralı telefondan randevularınızı alabilirsiniz.

Hafta içi her gün : 08:00 - 17:00 saatleri arasında

Poliklinikler için 0242 249 60 60 numaralı telefondan,

Özel Öğretim Üyeleri için 0242 249 68 68 numaralı telefondan randevu

alabilirsiniz.

İnternetten Randevu

7 gün 24 saat randevu alabilmenize imkan sağlayan online randevu sistemine giriş için TIKLAYINIZ. Randevu giriş ile ilgili problem için [email protected] elektronik posta adresinden destek isteyebilirsiniz.

Adres

:

Dumlupınar Bulvarı Akdeniz Üniversitesi Hastanesi 07059, Kampüs, ANTALYA

Telefon

:

+90 242 249 60 00

Faks

:

+90 242 249 60 40

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi İletişim Bilgileri
http://194.27.23.81/miahbysrandevu/randevu.aspxhttp://hastanelab.akdeniz.edu.tr/MiamedRandevumailto:[email protected]

İÇİndekİler - akdeniz Üniversitesi · sağlıklı kiilere vücut durularını düzeltici...

Documents